T. C. 0STANBUL ÜN 0VERS 0TES 0 SOSYAL B 0L0MLER ENST 0TÜSÜ TAR 0H ANAB 0L0M DALI

Yüksek Lisans Tezi

ABDÜLKAD 0R CÂM0 BAYKURT'UN HAYATI, S0YASÎ FAAL 0YETLER 0 VE DÜ 1ÜNCE YAPISI (1877-1949)

Erdal YILMAZ

2501090032

Tez Danı 2manı

Yrd. Doç. Dr. Fatih M. SANCAKTAR

0stanbul 2012

ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT

(1877-1949)

 111 ÖZ

ABDÜLKAD 0R CÂM 0 BAYKURT’UN HAYATI, S 0YASÎ FAAL 0YETLER 0 VE DÜ 1ÜNCE YAPISI (1877-1949)

Erdal YILMAZ

Çalı 2mamız, Osmanlı Devleti’nin son dönemiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulu 2 ve çok partili hayata geçi 2 dönemlerine tanıklık etmi 2 asker ve siyaset adamı Abdülkadir Câmi Baykurt’un (1877-1949) biyografisinden olu 2maktadır. Bu çalı 2ma ile Abdülkadir Câmi Baykurt’un tarihteki yerini belirlemek amaçlanmı 2tır. Bu hedef do /rultusunda tez olu 2turulurken Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetleri hakkında bilgi içeren ar 2iv belgeleri, yayınlanmı 2 belgeler, hatırat ve ara 2tırma-inceleme türünde eserlerden yararlanılmı 2tır. 1877 yılında 0stanbul’da do /an Abdülkadir Câmi Baykurt ilk e /itimini tamamladıktan sonra 1896’da Harp Okulu’ndan Süvari Te /men olarak mezun olmu 2tur. Ardından Trablusgarb Askeri Fırkası’na atanmı 2, 1908 yılına kadar Trablusgarb’da askerî ve idarî görevler üstlenmi 2tir. II. Me 2rutiyet’in ilanıyla olu 2turulan I. ve II. Dönem Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Trablusgarb Vilayeti’nin Fizan Sanca /ı’nı temsilen katılmı 2tır. Mebuslu /u sırasında, siyasete atıldı /ı 0ttihat ve Terakki Cemiyeti ile anla 2mazlı /a dü 2mü 2 ve muhalefet safına geçmi 2tir. Mondros Mütarekesi’nin 2artları altında olu 2turulan 0zmir Müdafaa-i Hukuk-u Osmaniye Cemiyeti ve Milli Ahrar Fırkası’nın çalı 2malarına katılmı 2, akabinde Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Aydın Sanca /ı mebusu olarak yerini almı 2tır. 0stanbul’un i 2gal edilmesiyle ’ya hareket etmi 2, TBMM’nin ilk hükümetinde Dâhiliye Vekili olmu 2tur. Vekilli /i kısa sürmü 2, Meclis ve hükümet ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a ile ya 2adı /ı anla 2mazlık nedeniyle 14 Temmuz 1920’de istifa etmi 2tir. Sonrasında milletvekilli /i saklı kalarak Roma’ya Ankara Hükümeti’ni temsilcisi olarak gönderilmi 2tir. Temsilcilik görevinden sonra 1923 yılında 0stanbul’a dönen Abdülkadir Câmi Baykurt, II. Dünya Sava 2ı’nın sonuna kadar siyasetten uzak kalmı 2tır. Çok partili

 10  hayata geçi 2 sürecinde sol/sosyalist camia içinde adından söz ettirmi 2, ancak faaliyetlerinde ba 2arı sa /layamamı 2tır. Anahtar Kelimeler : Abdükadir Câmi Baykurt, Câmi Bey, Milli Me 2rutiyet Fırkası, Milli Ahrar Fırkası, Tan Olayları

 0 ABSTRACT

THE LIFE, THE POLITICAL ACTIVITIES AND THE FRAME OF MIND OF ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT (1877-1949)

Erdal YILMAZ

Our study consists of the biography of a soldier and a politician Abdulkadir Cami Baykurt (1877-1949) who testified the last period of and the foundation and transition to multiparty period of Republic of . With this study, it is aimed to state the position of Abdülkadir Cami Baykurt in history. While the thesis was being written within this aim; archive documents, published documents, memoirs and research-investigating works that include information about the activities of Abdülkadir Cami Baykurt was used. Abdülkadir Cami Baykurt who was born in 0stanbul in 1877, graduated from military college as a cavalry lieutenant after the completion of primary and middle school education. After that he was assigned to Tripoli Military Division and he took on the military and managerial missions until 1908 in Tripoli. He participated in the I. and II. Period of the Ottoman Parliament that was constituted with the proclamation of the Constitution as a representative of the Sanjak of Fezzan in province of Tripoli. During his deputyship, he conflicted with The Committee of Union and Progress that he started politics and he joined the opposition. He participated in the studies of the 0zmir Association of Defence of Rights of Ottomans and National Freedom Party which was created under the condition of The Armistice of Mondros, immediately after that he had a part in The Last Ottoman Parliament as the deputy of The Sanjak of Aydın. After the occupation of 0stanbul, he went to Ankara and became the Minister of Internal Affairs in the first goverment of the Turkish Grand National Assembly. His ministry took a short time and he resigned in 14 July 1920 because of the disagreement with Mustafa Kemal Pahsa who was the minister of Parliament and goverment. After that he was sent to Rome as the representative of Goverment while continueing his deputyship.

 01  After his representative mission, Cami Bey returned to 0stanbul in 1923 kept off from politics until the end of The World War II. During the process of transition to multiparty period, he became popular among leftish/socialist community but he could not succeed in his activities.

Key Words: Abdükadir Câmi Baykurt, Câmi Bey, National Constitutionalism Party, National Freedom Party, Events of Tan

 011  ÖNSÖZ

Asker ve siyaset adamı olan Abdülkadir Câmi Baykurt hakkında hazırlanan bu çalı 2ma bir siyasetçi biyografisi 2eklindedir. Nitekim kendisi ya 2amı boyunca askerî faaliyetlerinden çok siyasî faaliyetleri ile ön plana çıkmı 2tır. Bu ara 2tırma, II. Me 2rutiyet, Mondros Mütarekesi ve çok partili hayata geçi 2 dönemlerinde Abdülkadir Câmi Baykurt’un siyasî faaliyetleri kapsamlı olarak inceleme amacı ta 2ımaktadır. Bu çerçevede çalı 2ma hakkında genel bir bilgi vermek amacıyla I. bölümde Abdülkadir Câmi Baykurt’un do /umundan ölümüne kadar olan hayatı ele alınmı 2tır. Bu bölümde ula 2ılabilen kaynaklar çerçevesinde ailesi, Trablusgarb’daki memuriyeti, 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin çalı 2malarına katılması, II. Me 2rutiyet dönemi siyasî faaliyetleri, Mondros Mütarekesi ve çok partili hayata geçi 2 dönemlerindeki çalı 2maları aktarılmı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un II. Me 2rutiyet dönemi siyasî faaliyetleri hakkında bilgilerin sınırlı olması nedeniyle söz konusu faaliyetleri ayrı bir bölüm olarak incelememi 2, hayatı kısmında aktarılmı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un Mondros Mütarekesi dönemindeki siyasî faaliyetleri II. bölümde ele alınmı 2tır. Mütareke dönemi Abdüladir Câmi Baykurt’un siyasî faaliyetlerinin yo /un oldu /u bir dönemdir. Bu dönem faaliyetleri, Mondros Mütarekesi’nin yaratmı 2 oldu /u 2artlar altında incelenecek ve de /erlendirmeler de yine bu 2artlar göz önünde bulundurularak yapılacaktır. Abdülkadir Câmi Baykurt mütareke döneminde 0zmir Müdafaa-i Hukuk-u Osmaniye Cemiyeti ( 0MHOC) ve Milli Ahrar Fırkası’nın çalı 2malarına katılmı 2, Son Osmanlı Mebuslar Meclisi ve TBMM’de Aydın Sanca /ı mebusu olarak yer almı 2tır. TBMM’nin ilk hükümetinde Dâhiliye Vekilli /i’ni üstlenmi 2 ve Roma’ya Ankara Hükümeti’nin temsilcisi olarak gönderilmi 2tir. III. bölümde, II. Dünya Sava 2ı sonrası çok partili hayata geçi 2 sürecin ya 2andı /ı Türkiye’de, Abdülkadir Câmi Baykurt’un inandı /ı fikir ve görü 2ler do /rultusunda giri 2ti /i faaliyetler ve özellikle basın yoluyla siyasî arenada etkinlik sa /lama çabaları anlatılmaktadır.

 0111 Dördüncü ve son bölüm’de ise Abdülkadir Câmi Baykurt’un dü 2ünce yapısı ve eserleri hakkında bilgi verilecektir. Çalı 2manın genel bir de /erlendirmesi ise sonuç bölümünde ortaya konulacaktır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetleri ve dü 2ünce yapısını anlatan bu çalı 2ma aynı zamanda yakın dönem siyasi tarihin de panoramasını sunmakta, II Abdülhamit devrinden II. Me 2rutiyete, Milli Mücadele’den çok partili hayata geçi 2 dönemine dair bilgiler içermektedir. Bu çalı 2mayı hazırlarken tanı 2tı /ım elindeki mevcut bilgi ve belgeleri benimle payla 2an Abdülkadir Câmi Baykurt’un torunu Arın Baykurt’a ve Robert Kolej’den ö/rencisi Moris Gabbay Bey’e çok te 2ekkür ederim. Çalı 2manın ortaya çıkmasında eksik ve yanlı 2larımı sabır ve titizlikle düzelten, tavsiyeleri ile bana yol gösteren de /erli hocam ve tez danı 2manım Yrd. Doç. Dr. Fatih Mehmet Sancaktar’a, lisansüstü e /itime te 2vik eden ve bilgileriyle bizleri aydınlatan kıymetli hocalarım Prof. Dr. Ali Arslan, Prof. Dr. Cezmi Eraslan’a ve Prof. Dr. Halil Bal’a 2ükranlarımı sunarım.

 16 0Ç0NDEK 0LER

ÖZ……………………………………………………………………………………iv ABSTRACT………………………………………………………………………....vi ÖNSÖZ……………………………………………………………………...…...…viii 0Ç0NDEK 0LER…………………………………………………………………….....x KISALTMALAR…………………………………………………………………...xiii G0R01 …………………………………………………………………………………1

I. BÖLÜM: ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT’UN HAYATI (1877-1949)………8

A. Ailesi ve E /itimi………………………………………..…………………8 B. Trablusgarb’daki Memuriyet Dönemi (1896-1908)……………..………..9 1. Yarı Sürgün Bir Subay………………………………………………..9 2. II. Abdülhamit Dönemi Sürgünleri ve Cami Bey…………………...11 3. Askerî Faaliyetleri ve Gat Kaymakamlı /ı…………………………...14 C. II. Me 2rutiyet Dönemi’nde Cami Bey……….………………………..….19 1. Fizan’dan Mebus Seçilmesi ve Faaliyetleri………………………...17 a.) Hizb-i Terakki Grubu ve Cami Bey……………………………...22 b.) Osmanlı Devleti’nin Canet’te Hâkimiyet Kurma Te 2ebbüsü ve Cami Bey’in görevlendirilmesi…………………………………………23 c.) 1912 Seçimlerine Katılması ve Fizan Sanca /ı’ndan Tekrardan Mebus Seçilmesi………………………………………………………..25 2. Millî Me 2rutiyet Fırkası……………………………………………...27 3. Cami Bey’in II. Me 2rutiyet Dönemindeki Di /er Faaliyetleri ……….32 D. Mondros Mütarekesi Döneminde Cami Bey…………………………...34 1. 0stanbul Dönemi……………………………………………………...34 2. Ankara Dönemi………………………………………………………36 E. 1923-1945 Yılları Arasında Câmi Bey…………………………………37 F. Çok Partili Dönemde Cami Bey’in Siyasete Dönü 2ü…………………..38 G. Ölümü…………………………………………………………………..39

II. BÖLÜM: MONDROS MÜTAREKES 0 DÖNEM 0 S 0YAS 0 FAAL 0YETLER 0…41

 6 A. 0stanbul Merkezli Siyasî Faaliyetleri…………………………………...42 1. Dâhiliye Nezareti Müste 2arlı /ı……………………………………...43 2. 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti ve Cami Bey’in Faaliyetleri…………………………………………………………..47 a.) Cemiyetin Kurulu 2u ve 0lk Çalı 2maları………………………….47 b.) Cami Bey’in Cemiyete Katılması………………………………..51 c.) Cemiyetin Büyük Kongresi………………………………………55 d.) 0zmir’in 02 gali ve Cemiyet Merkezi’nin 0stanbul’a Nakli………..61 3. Mütareke Döneminde Manda ve Himaye Meselesine Bir Örnek: “ Milli Ahrar Fırkası ve Cami Bey” ………………………………….71 a.) Manda ve Himaye Nedir?...... 71 b.) Milli Ahrar Fırkası’nın Kurulu 2u, Te 2kilatı, Beyannamesi ve Programı……………………….…………………………………….….73 c.) Milli Ahrar Fırkası ve Cami Bey Amerikan Mandasını mı 0stiyor?...... 78 d.) Milli Ahrar Fırkası’nın Di /er Faaliyetleri ve Partinin Sonu…….86 B. Ankara Merkezli Siyasî Faaliyetleri……...……………………………90 1. Cami Bey Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde………………...…….91

2. Cami Bey’in BMM’ye Katılması ve Dâhiliye Vekilli /i…..…………95

3. Roma’da TBMM Siyasî Temsilcili /i……………………………….113

a.) Câmi Bey Londra Konferansı’nda…………………...…………121 b.) Malta’dan Türk Esirlerinin Kurtarılmasında Câmi Bey’in Faaliyetleri…………………………………………...………………...126 c.) Türk- 0talyan 0li 2kilerinin Gerginle 2mesi ve Câmi Bey’in Çalı 2maları…..…………………………………………………………128 d.) Câmi Bey’in Temsilcili /i Döneminde Milli Mücadeleye Yurtdı 2ından Yapılan Yardımlar ve 0talya’dan Askeri Malzeme Temini………………………………………………………………… 132

 61 III. BÖLÜM: ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT’UN ÇOK PART 0L0 DÖNEMDE S0YAS 0 FAAL 0YETLER 0 ..……………………………………………………….141

A. Dönemin Görünümü ve Câmi Baykurt…………………………..……..141 B. Tan Gazetesi ve Görü 2ler Dergisi’ndeki Yazıları ve Yeni Dünya Gazetesi’ni Çıkarması……………………………………………………...144 1. Cami Baykurt ve Basının Özgürlü /ü Konusu……………………...146 2. Cami Baykurt’un Yeni Dünya Gazetesi ve Görü 2ler Dergisindeki Yazıları ……………………..……………………………………..154 C. 0nsan Hakları Cemiyeti’nin Kurulu 2u, Faaliyetleri ve Câmi Baykurt ile Sertellerin TBMM 0çerisindeki Muhalefeti Etkilemeye Çalı 2maları…..160

IV. BÖLÜM: ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT’UN DÜ 1ÜNCE YAPISI VE ESERLER 0…………………………………………………………………………165

A. Milliyetçilikten Sosyalizme Uzanan Süreç (1912-1920)…………..165 1. Cami Bey’de Milliyetçilik Fikri ………………………………..165 2. Ara Dönem: Dönü 2üm………………………..…………..……..168 B. Cami Baykurt’da Sosyalizmin Yorumlanması (1945-1949) .……...170 C. Cami Baykurt’un Eserleri ……………………………………….…173 1. Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebîre Do /ru ………….…………...173 2. Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları .…………………..174 3. Osmanlının 0ç ve Dı 2 Dü 2manları: (Osmanlı ve Rusya)……….175 4. Osmanlı Ülkesinde Hıristiyan Türkler ……………….………..176 5. Osmanlı Afrikası’nda Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler....……….………………………………………………176 6. 0srail O /ulları Mukaddes Yazılarından "tehellim" Mezmurlar : Üzerine Bir Sınama ……………………………………………177

SONUÇ………………………………………………………………………….…178

KAYNAKÇA……..………….…………………………………………………....182

 611 KISALTMALAR

Ar 2. Ar 2iv a.g.e. Adı geçen eser a.g.m. Adı geçen makale a.g.t. Adı geçen tez ATASE B 2k. Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Ba 2kanlı /ı BCA. Ba 2bakanlık Cumhuriyet Ar 2ivi BM Birle 2mi 2 Milletler BMM Büyük Millet Meclisi BOA. Ba 2bakanlık Osmanlı Ar 2ivi CHP Cumhuriyet Halk Partisi Dft. Defter DH.MKT Dahiliye Nezareti Mektubi Kalemi DH.SYS Dahiliye Nezareti, Siyasi DU 0T Dosya Usulü 0radeler Tasnifi Haz. Hazırlayan 0.DH 0rade Dahiliye 0MHOC 0zmir Müdafaa-i Hukuk-u Osmaniye Cemiyeti 0.MMS 0rade Meclis-i Mahsus 0.S. 0çtima Senesi 0T 0ttihat ve Terakki 0.TAL 0radeler Taltifat 0TC 0ttihat ve Terakki Cemiyeti 0TF 0ttihat ve Terakki Fırkası MMZC Meclisi Mebusan Zabıt Ceridesi MSB Milli Savunma Bakanlı /ı MV. Meclisi Vükela Mazbataları Nr. Numara s. Sayfa S. Sayı TD Tutanak Dergisi

 6111 TBMM Türkiye Büyük Millet Meclisi. TBMM ZC Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt Ceridesi TBMM GCZ Gizli Celse Zabıtları T0TE Türk 0nkılâp Tarihi Enstitüsü TTK Türk Tarih Kurumu

 610 G0R01

Ara 2tırmanın konusu, 1877-1949 yılları arasında ya 2amı 2 asker ve siyaset adamı Abdülkadir Câmi Baykurt’un biyografisidir. Bu nedenle çalı 2ma II. Me 2rutiyet, Milli Mücadele ve çok partili hayata geçi 2 dönemlerinde siyasî faaliyetleri ve muhalif ki 2ili /i ile dikkat çeken Abdülkadir Câmi Baykurt’un tarihi yerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Bu do /rultuda Abdülkadir Câmi Baykurt’un mücadeleleri, ba 2arıları ve ya 2amının önemli evrelerinde etkisi olan faktörler incelenecek, bu a 2amaların neden ve sonuçları ortaya konulacaktır. Ara 2tırma biyografik bir çalı 2ma oldu /u için zaman olarak Abdülkadir Câmi Baykurt’un ya 2adı /ı 1877-1949 yıllarını kapsamaktadır. Bu zaman diliminde Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetleri ayrıntılı bir 2ekilde incelenecek ayrıca bu tarihler arasında meydana gelen önemli siyasî geli 2melerden de Abdülkadir Câmi Baykurt’u ilgilendirdi /i derecede bahsedilecektir. Ara 2tırmanın mekânsal çerçevesi ise Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetlerinin geçti/i yerlerdir Ara 2tırma, Osmanlı Devleti’nin son dönemi ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk devirlerini kapsaması nedeniyle bahsedilen dönemleri inceleyen telif eser, makale ve hatıralar ayrıntılı bir 2ekilde incelenmi 2 ve çalı 2ma ço /unlukla bu eserlerden yararlanılarak olu 2turulmu 2tur. Bununla birlikte ar 2iv çalı 2ması da yapılmı 2, Ba 2bakanlık Osmanlı ve Cumhuriyet Ar 2ivleri ile Türk 0nkılâp Tarihi Enstitüsü (T 0TE) Ar 2ivi’nde Abdülkadir Câmi Baykurt hakkında bilgiler içeren belgelere rastlanılmı 2tır. Ayrıca Abdülkadir Câmi Baykurt’un Türk Tarih Kurumu’nda (TTK) bulunan Mondros Mütarekesi dönemine ait anıları da çalı 2mada kullanılmı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un Dahiliye Vekilli /i yapması nedeniyle 0çi 2leri Bakanlı /ı, Roma’da temsilcilik görevinde bulunması nedeniyle de Dı 2i2leri Bakanlı /ı Ar 2ivleri’nde ara 2tırmalarda bulunmak istenmi 2 ve bu do /rultuda adı geçen bakanlıklarla ileti 2ime geçilmi 2tir. Ancak her iki bakanlıktan da ar 2ivlerinin ara 2tırmaya kapalı oldu /u cevabı alınmı 2tır.

  Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti’nin Roma’da bulunan Büyükelçili /i ile de ileti 2ime geçilmi 2 ve ar 2ivlerinde, Abdülkadir Câmi Baykurt’un temsilcilik dönemindeki faaliyetlerine ait belgelerin oldu /u tarafımıza bildirilmi 2tir. Bununla birlikte söz konusu belgelerin sadece Roma’da Büyükelçilikte incelenebilinece /inin söylenilmesi üzerine çalı 2mamızda bu ar 2ivden istifade edilememi 2tir. Abdülkadir Câmi Baykurt’un askerî faaliyetleri hakkında da Milli Savunma Bakanlı /ı (MSB) Ar 2ivi ile ve Genelkurmay Ba 2kanlı /ı ATASE Ba 2kanlı /ı Ar 2ivi’nden yararlanmak istenilmi 2tir. Jandarma sınıfına mensup olması nedeniyle Milli Savunma Bakanlı /ı Ar 2ivi’nden Abdülkadir Câmi Baykurt’un askerî safahat dosyası temin edilmeye çalı 2ılmı 2tır. MSB görevlileri ile yapılan telefon görü 2mesinde, ellerinde Abdülkadir Câmi Baykurt’un safahat dosyasının mevcut olmadı /ı söylenilmi 2tir. Genelkurmay Ba 2kanlı /ı ATASE Ar 2ivi’nden ise Abdülkadir Câmi Baykurt’un Trablusgarb’taki askeri faaliyetleri ile I. Dünya Sava 2ı esnasında 0zmir’de Askerî Sansür Müfetti 2li /i hakkında bilgi edinmek istenilmi 2tir. Ar 2iv çalı 2ması yapmak için gerekli ba 2vuru yapılmı 2 ancak çalı 2mamızın son safhalarına yakla 2ıldı /ı zamanda ara 2tırma izni çıkmı 2tır. Zaman ve imkân yetersizli /i nedeniyle bu ar 2ivden de yararlanılamamı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt, II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra olu 2turulan I., II.ve IV. Dönem Meclis-i Mebusanları (MM) ile I. dönem TBMM’’nin çalı 2malarına katılmı 2tır. Bu nedenle bu meclislerin zabıt cerideleri (ZC) ayrıntılı bir 2ekilde incelenmi 2tir. Ayrıca Abdülkadir Câmi Baykurt’un TBMM’de bulunan Özlük Dosyası’na da ula 2ılmı 2tır. Dönemin süreli yayınlarında, gazete ve dergilerde, Abdülkadir Câmi Baykurt’un kendisinin yazdı /ı makalelere ula 2ılmı 2tır. Ayrıca kendisi hakkında gazete ve dergilerde çıkan haberler de çalı 2mada yer almı 2tır. Son olarak Abdülkadir Câmi Baykurt hakkında bilgiye ula 2abilmek için günümüzde hayatta olan aile bireylerinden Arın Baykurt ile (Abdülkadir Câmi Baykurt’un o /lu Ali Cevat Bey’in torunu) irtibat kurulmu 2tur. Kendisi, çalı 2maya, büyükdedesi hakkında verdi /i 2ifahi bilgilerin yanı sıra elinde bulunan belgeleri payla 2arak da katkıda bulunmu 2tur. Ayrıca yine Abdülkadir Câmi Baykurt’u tanıyan, ya 2amının bir döneminde onunla etkile 2imi olan ve hala hayatta olan ki 2ilerle ileti 2ime geçilmeye çalı 2ılmı 2tır. Ve bu do /rultuda yapılan ara 2tırma sonucunda

  Robert Kolej’den ö /rencisi Moris Gabbay Bey’e ula 2ılmı 2 ve kendisi ile bir görü 2me yapılmı 2tır. Yukarıda ara 2tırma sürecinde izlenen yöntemler açıklanmaya çalı 2ılmı 2tır. Ula 2ılabilen mevcut kaynakların de /erlendirilmesi ise Abdülkadir Câmi Baykurt’un hayatı do /rultusunda kronolojik bir 2ekilde yapılmaya çalı 2ılacaktır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un ailesi, e /itimi ve çocukluk yıllarına ait bilgiler oldukça kısıtlıdır. Bu dönemlere ait mevcut bilgiler ansiklopedik eserler, makaleler ve hatıralardan sa /lanmı 2tır. Bu konuda detaylı bilginin oldu /u bir eser Arı 0nan ’ın yayına hazırladı /ı Abdülkadir Câmi Baykurt’un Son Osmanlı Afrika’sında Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler isimli kitabıdır Bu eserde o /lu Sermet Baykurt, babası ve aile üyeleri hakkında ula 2ılabilen en kapsamlı bilgiyi vermektedir. Harbiye Mektebi’nden mezun olduktan sonra süvari te/men olarak Trablusgarb Askerî Fırkası’na atanan (1896) Abdülkadir Câmi Baykurt 1908 yılına kadar Trablusgarb’da kalarak askerî ve idarî görevler üstlenmi 2 ve ayrıca 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ( 0TC) çalı 2malarına da burada katılmı 2tır. Ancak kendisinin 0TC içerisindeki çalı 2maları hakkında çok az bilgi bulunmaktadır. Nitekim Abdülkadir Câmi Baykurt’un bu dönemdeki di /er faaliyetleri hakkında da bilgiler oldukça sınırlı olmakla birlikte Son Osmanlı Afrika’sında Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler isimli hatırası siyasî ve kısmen de askerî faaliyetleri hakkında bilgiler içermektedir. Ayrıca Abdurrahman Çaycı ’nın Büyük Sahra’da Türk-Fransız Rekabeti (1858-1911) isimli çalı 2ması da Abdülkadir Câmi Baykurt’un askerî faaliyetleri hakkında yararlandı /ımız bir di /er kaynaktır. Eser Abdülkadir Câmi Baykurt’un 1906-1907 tarihleri arasında Canet’e yaptı /ı harekât hakkında ayrıntılı bilgi verdi /i gibi, 1911 yılında Osmanlı Devleti’nin aynı bölgede kontrolü sa /lamak için Abdülkadir Câmi Baykurt’u göndermesi ve kendisinin oradaki faaliyetleri hakkında da bilgiler içermektedir. Eserin Türk ve Fransız ar 2ivlerinden yararlanılarak olu 2turulması da bilgilerin güvenilirli /i açısından önemlidir. Abdülkadir Câmi Baykurt, 30 Mayıs 1907 tarihinde Trablusgarb Vilayeti’nin Fizan Sanca /ı’na ba /lı Gat Kazası’na Kaymakam olarak atanmı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un bu göreve atandı /ına dair 0rade ve görevinde gösterdi /i ba 2arılardan dolayı kendisine verilen ni 2anlar Ba 2bakanlık Osmanlı Ar 2ivi’nden

  tespit edilmi 2tir . Ancak ar 2iv belgelerinden Abdülkadir Câmi Baykurt’un kaymakamlık görevi ile ilgili ayrıntılı bilgiye ula2ılamamı 2tır. II. Me 2rutiyet’in ilanıyla olu 2turulan I. ve II. Meclis-i Mebusanlarına Fizan milletvekili olarak katılan Abdülkadir Câmi Baykurt’un meclis içerisindeki faaliyetlerine Zabıt Cerideleri ’nden ula 2ılmı 2tır. Yapılan inceleme sonucunda Abdülkadir Câmi Baykurt’un Meclis içerisinde fazla bir etkinlik göstermedi /i görülmü 2tür. II. Me 2rutiyet döneminde Abdülkadir Câmi Bey siyasete atıldı /ı 0ttihat ve Terakki Fırkası’ndan ( 0TF) istifa etmi 2, Hizb-i Terakki Grubu ’nun içinde yer almı 2 ve Milli Me 2rutiyet Fırkası ’nın çalı 2malarına katılmı 2tır. Bu faaliyetleri hakkında mevcut bilgilerin ço /u Tarık Zafer Tunaya ’nın Türkiye’de Siyasal Partiler isimli kitabından alınmı 2tır. Ancak bu eserde Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetleri hakkında ayrıntılı bilgiye ula 2ılamamı 2 söz konusu olaylar hakkında genel bilgi verilmi 2tir. Abdülkadir Câmi Baykurt’un 1913-1914 yıllarında i 2 hayatına atıldı /ına dair bilgi Ba 2bakanlık Osmanlı Ar 2ivi’nde mevcut belgelerden elde edilmi 2tir. Ancak belgelerde çalı 2maları hakkında doyurucu bilgiye ula 2ılamamı 2 sadece yapaca /ı i 2 ile ilgili gerekli iznin verildi /i tespit edilmi 2tir. I. Dünya Sava 2ı esnasında orduya ça /rılan Abdülkadir Câmi Baykurt 0zmir’de Askerî Sansür Müfetti 2li /i yapmı 2tır. Ancak bu görev sırasındaki faaliyetlerine ula 2ılamamı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt, Mondros Mütarekesi’nden sonra 0stanbul ve Ankara merkezli faaliyetlerde bulunmu 2tur. 0stanbul merkezli faaliyetleri aktarılırken (1919), telif eser, gazete ve döneme ait hatıralardan yararlanılmakla birlikte, kendisinin bu döneme ait TTK Ar 2ivi’nde bulunan anılarından da faydalanılmı 2tır. Bu anılar ile 1919 yılında Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetlerini anlatan di /er kaynaklar kar 2ıla 2tırılmı 2, en do /ru anlatım ortaya çıkarılmaya çalı 2ılmı 2tır. Bu anıların Mondros Mütarekesi dönemiyle ilgili çalı 2ma yapan ara 2tırmacılar için önemli bir kaynak oldu /unu da belirtmeliyiz. Özellikle 0zmir Müdafaa-i Hukuk-u ( 0MHOC), Milli Ahrar Fırkası ve Manda ve Himaye Meselesi gibi konularda. Abdülkadir Câmi Baykurt’un Ankara merkezli faaliyetleri olan Son Osmanlı Mebusan Meclisi ve TBMM içerisindeki çalı 2maları ilgili ba 2lıca kaynak Zabıt Cerideleri olmu 2tur. MMZC’nde Abdülkadir Câmi Baykurt’un fazla söz almadı /ı

  görülürken TBMMZC’nde ise daha çok Dahiliye Vekilli/i ile ilgili konularda konu 2tu /u görülmü 2tür. Abdülkadir Câmi Baykurt konu 2malarında akıcı bir üslupla meclise hitap etmi 2tir. Bununla birlikte Dahiliye Vekaleti’ne ele 2tirilerin yapıldı /ı kimi zamanlarda ise konu 2malarında sert ve uzla 2maz bir hava hâkimdir. Abdülkadir Câmi Baykurt’un Roma’da Ankara Hükümeti’nin temsilcili /i (1920-1921) ilgili bilgilerin ço /una Mevlüt Çelebi ’nin Milli Mücadele Döneminde Türk – 0talyan 0li 2kileri adlı çalı 2ması ile Salahi R. Sonyel ’in Mustafa Kemal (Atatürk) ve Kurtulu 2 Sava 2ı eseri ile yine aynı yazarın Kurtulu 2 Sava 2ı Günlerinde 0ngiliz 0stihbarat Servisi’nin Türkiye’deki Eylemleri adlı eserinden ula 2ılmı 2tır. Özellikle Mevlüt Çelebi’nin çalı 2masında, Roma’daki Türkiye Büyükelçili /i ar 2ivinden yararlanması ara 2tırmanın bu alandaki eksikli /ini gidermi 2tir. Aynı eser Abdülkadir Câmi Baykurt’un orduya Avrupa’dan temin etti /i askerî malzeme hakkında da önemli bir kaynaktır. Salahi R. Sonyel’in eserlerinde ise Abdülkadir Câmi Baykurt’un temsilcili /i esnasında hükümeti adına gerçekle 2tirdi /i diplomatik ili 2kiler hakkında ayrıntılı bilgi bulunmaktadır. Abdülkadir Câmi Baykurt çok partili hayata geçi 2 dönemindeki faaliyetleri, Tan ve Yeni Dünya gazeteleri ile Görü 2ler dergisinde çıkan yazıları ile dönemi anlatan telif eserler ve hatıralar çerçevesinde aktarılmı 2tır. Ancak Abdülkadir Câmi Baykurt’un çıkardı /ı ve sadece toplam dört nüsha olan Yeni Dünya gazetesinin ikinci ve üçüncü sayılarına ula 2ılamamı 2tır. Bununla birlikte yine bu dönemde o /lu Vedat Baykurt ile birlikte çıkardı /ı La Turquie gazetesinin sayılarına da ula 2ılamamı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un torunu Arın Bey’den (Baykurt) aldı /ımız belgeleri çalı 2mamızda birkaç yerde kullandık. Çünkü bu evraklar Abdülkadir Câmi Baykurt’un eserlerinin taslakları, ö /retmenlik yıllarına ait ders notları ve ilgilendi /i konularla ilgili gazete ve dergilerden topladı /ı makalelerden olu 2makta, çalı 2ma için önemli bilgiler sa /lamamaktaydı.

  Abdülkadir Câmi Baykurt kimdir? Türkiye’nin ilk 0çi 2leri Bakanı ve sol görü 2lü bir siyasetçi. Ancak yakın dönem siyasî tarihle ilgilenenler için, Abdülkadir Cami Baykurt ismi çok daha fazlasını ça /rı 2tırır: II. Abdülhamit, II. Me 2rutiyet, Mondros Mütarekesi dönemlerinde ve Türkiye’nin çok partili hayata geçi 2 sürecinde aktif bir siyasetçi ve bu dönemlerde mevcut iktidara kar 2ı muhalif bir 2ahsiyet. Yine bu ki 2iler için Abdülkadir Câmi Baykurt, milliyetçilikten sosyalizme uzanan siyasî dü 2üncesiyle tezatları barındıran siyasî bir portredir. Böylesine ilginç ve maceralı bir ya 2am süren Abdülkadir Câmi Baykurt’un hayatı 2u ana kadar yüksek lisans, doktora tezi veya müstakil bir çalı 2ma olarak incelenmemi 2tir. Bu çalı 2ma bu bo 2lu /u doldurma çabası içinde olmu 2tur. Di /er taraftan Abdülkadir Câmi Baykurt’un hayatı kısa biyografiler 2eklinde ansiklopedi, kitap ve dergilerde yer almı 2tır. Bunlar arasında kapsamı en geni 2 olanı Modern Türkiye’de Siyasî Dü 2ünce (2007) adlı çalı 2manın sekizinci cildinde Meral Demirel’in Cami Baykurt isimli makalesidir. Ancak bu çalı 2mada dipnot gösterilmedi /i gibi kaynakçaya da yer verilmemi 2tir. Bununla birlikte Büyük Larousse Ansiklopedisi (1986) ve Görsel Büyük Genel Kültür Ansiklopedisi (1984) gibi ansiklopedik eserlerin yanı sıra, Fahri Çoker’in yayına hazırladı /ı Türk Parlamento Tarihi adlı kitabın Milli Mücadele dönemine ait olan kısmının üçüncü cildinde, Halide Edip Adıvar’ın Türk’ün Ate 2le 0mtihanı ve Abidin Nesimi’nin Yılların 0çinden adlı hatıralarında da Abdülkadir Câmi Baykurt’un kısa biyografileri bulunmaktadır. Ayrıca Arı 0nan’ın yayına hazırladı /ı ve Abdülkadir Câmi Baykurt’un Trablusgarb anılarının anlatıldı /ı kitapta , o /lu Sermet Baykurt babasının hayat hikâyesini anlatmı 2tır. Bir makale ya da kısa açıklama (hatıralarda) çerçevesinde sınırlı kalan bu çalı 2malar Abdülkadir Câmi Baykurt hakkında ayrıntılı bilgi vermemektedir. Bu nedenle çalı 2mamız yakın dönem tarihimizde önemli bir 2ahsiyet i olan Abdülkadir Câmi Baykurt hakkında en kapsamlı bilgiyi vermeyi amaçlamaktadır.

Abdülkadir Câmi Baykurt, II. Abdülhamit saltanatına kar 2ı me 2rutiyet rejimini talep eden 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin çalı 2malarına katılmı 2 ancak II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra cemiyet ile ba /larını koparmı 2 ve muhalefet safında

  yer almı 2tır. Ara 2tırmada Abdülkadir Câmi Baykurt’un cemiyet içerisinde faaliyetleri hakkında sınırlı bilgiye ula 2ılmı 2, cemiyet ile ba /larını koparma nedeni ise tam olarak ö /renilememi 2tir. I. Dünya Sava 2ı’na 0ttifak Devletleri yanında giren Osmanlı Devleti istedi /i sonucu alamayarak ate 2kes istemek zorunda kalmı 2, 30 Ekim 1918’te Mondros Mütarekesi imzalanmı 2tı. Mütareke 2artlarının yarattı /ı durum kar 2ısında aydınlar bir takım kurtulu 2 çareleri önermi 2ti. Bu dönemde yo /un siyasî faaliyetler içerisinde bulunan Abdülkadir Câmi Baykurt, memleketin kurtulu2unun nasıl gerçekle 2tirilece /i konusunda aklı karı 2ık bir 2ahsiyettir. Önce manda ve himaye yanlısı bir tutum sergilemi 2 sonrasında Milli Mücadele safına geçmi 2tir. Ula 2ılabilen kaynaklar çerçevesinde Abdülkadir Câmi Baykurt’un her iki tutum do /rultusunda faaliyetleri incelenmi 2, özellikle manda ve himaye iste /inin altında yatan sebepler irdelenmi 2tir.  Mütareke döneminde Abdülkadir Câmi Baykurt’un dü 2ünce yapısında önemli de /i2iklikler meydana gelmi 2, bu dönemde sosyalizmle tanı 2mı 2tır. Ancak bu dönemde bu fikir çerçevesinde faaliyetlerine ula 2ılamamı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un sosyalizm ba /lamında faaliyetleri II. Dünya Sava 2ı’ndan sonraya rastlamaktadır.

  I. BÖLÜM

ABDÜLKAD 0R CÂM 0 BAYKURT’UN HAYATI (1877-1949)

A. Ailesi ve E /itimi

Abdülkadir Câmi Baykurt 1, 1877 yılında 2 0stanbul’un Süleymaniye semtinde do /- mu 2tur. Babası, Süvari Birinci Ferik (Korgeneral) Çankırılı Mehmet Münir Pa 2a, annesi Ay 2e Hanım’dır 3. Câmi Bey’in ailesi hakkında ula 2ılan bilgiler sınırlı olmakla birlikte Abdülfettâh adında, 1879 do /umlu bir erkek karde 2i vardır 4. Asıl adı Abdülkadir olan Câmi Bey’e Câmi ismini, Trablusgarb’da görevli iken, bilgisi ve görgüsü açısından ünlü mutasavvıf Molla Câmi’ye 5 benzetti /i için Komutanı Mü 2ir Recep Pa 2a6 vermi 2tir. Sonrasında hep bu isimle ça /rılmı 2/anılmı 2, kendisi de bu ismi kullanmı 2tır 7. 

1 Baykurt soy ismini kullanana kadar Câmi Bey 2eklinde yazılacaktır . 2 Câmi Bey’in do /um tarihi ile kaynaklarda üç farklı yıl (1869, 1877 ve 1878) belirtilmektedir. Meral Demirel’in belirtti /i 1869 ve Câmi Bey’in o /lu Sermet Baykurt’un söyledi /i 1878 tarihleri hakkında kesin bilgiler mevcut de /ildir. Bkz: Câmi Baykurt, Son Osmanlı Afrika’sında Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler , Yay. Haz. Arı 0nan, 0stanbul, Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 2009, s.xi. Bu Eser C. Baykurt (1) diye geçecektir. Meral Demirel, “Cami Baykurt” , Modern Türkiye’de Siyasi Dü 2ünce , Cilt 8, 0stanbul, 0leti 2im Yayınları, 2007, s. 184. 1877 tarihi ise Cami Bey’in ba 2ta TBMM’deki Özlük Dosyası olmak üzere Emekli Sandı /ı Ar 2iv kayıtları ile birkaç kaynakta daha geçmektedir. Ar 2iv kayıtlarına dayanan bu tarih do /ru kabul edilmelidir. Bkz: TBMM Özlük Dosyası ; Fahri Çoker, Türk Parlamento Tarihi, Milli Mücadele ve T.B.M.M. I.Dönem 1919-1923 , Cilt III, Türkiye Büyük Millet Meclisi Vakfı Yayınları, Ankara 1995, s.127; “Cami Baykut” , Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi , C. III, Geli 2im Yayınları, 1986, s. 1418; “Baykut Cami” , Görsel Büyük Genel Kültür Ansiklopedisi , C. III, Görsel Yayınları, 1984, s. 1351. Câmi Bey’in adı ve soyadı konusunda da yazım farklılıkları oldu /u görülmektedir. Câmi Bey’in o /lu Sermet Baykurt, babasının adının nüfus cüzdanında “Abdülkaadir” olarak yazıldı /ını belirtmi 2tir. TBMM Özlük Dosyası’nda ve di /er eserlerde “Abdülkadir” olarak geçmekte, nüfus bilgilerine ula 2ılamadı /ı için bu ikinci yazım do /ru kabul edilmelidir. Yukarıdaki ansiklopedilerde ise Cami Bey’in soyadı “Baykut” olarak yazıldı /ı görülmektedir. Ancak bu yazımda hatalıdır. 3 TBMM Özlük Dosyası; SGK, Emekli Sandı /ı kayıtları ; C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xi; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. s.127. Abidin Nesimi Cami Bey’in Irak Süleymaniye’sinde do /du /unu söylemektedir. Abidin Nesimi, Yılların 0çinden , Gözlem Yayınları, 0stanbul 1977, s. 223. Ancak bu bilgi do /ru de /ildir. Çünkü Cami Bey’in özlük dosyasında do /um yeri 0stanbul olarak geçmektedir. 4 Abdülfettâh Baykurt hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Mücellido /lu Ali Çankaya, Yeni Mülkiye Târihi ve Mülkiyeliler , C. III, Mars Matbaası, Ankara 1968-1969, s. 894. 5 Molla Câmi hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Ömer Okumu 2, “CÂMÎ Abdurrahman” , Türkiye Diyanet Vakfı 0slâm Ansiklopedisi , C. VII, 0stanbul 1993, s. 94-99. 6 Mü 2ir Recep Pa 2a (1842-1908), Trablusgarb’da fırka komutanlı /ı (1898-1908) ve vali vekilli /i yapmı 2tır(1904-1908). 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin çalı 2malarına da katılan Recep Pa 2a, II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra 15 A /ustos 1908’de Harbiye Nazırı olmu 2 ancak bir gün sonra geçirdi /i   Câmi Bey’in çocukluk dönemine ait bilgiler de oldukça kısıtlıdır. On bir ya 2ında babasını kaybeden Cami Bey, ilk e /itiminin ardından önce So /ukçe 2me Askerî Rü 2tiyesi’ne ve Kuleli Askerî 0dadi’sine gönderilmi 2, sonrasında ise Harbiye Mektebi’nin süvari sınıfına kayıt ettirilmi 2tir. Câmi Bey, Harbiye’yi 1896 yılında Mülazım-ı Sani (te /men) 8 olarak bitirmi 2 ve Trablusgarb’da görevlendirilmi 2tir 9. Câmi Bey’in e 2i ve çocukları hakkında bilgiler de oldukça sınırlıdır. 0ki kere evlenen Câmi Bey’in bu evliliklerinden toplam 4 erkek çocu /u olmu 2, bu evlilikleri hangi tarihlerde yaptı /ına dair bir bilgiye ula 2ılmamı 2tır. Çocukları, ilk e 2i Namise Hanım’dan Sermet Baykurt (1902-1979), ikinci e 2i Fatma Zekiye Hanım’dan Ali Cevat (1910-1986), Mehmet Vedat (1912-1991) ve Hüseyin Suat (1919-2005) Baykurt Beyler’dir 10 .

B. Trablusgarb’daki Memuriyet Dönemi (1896-1908)

1. Yarı Sürgün Bir Subay

Görev yerine gitmek içi uzun bir deniz yolculu /undan sonra 28 Nisan 1896 günü Trablus’a gelen Câmi Bey ile arkada 2ları süvari ve topçu kı 2lalarının bulundu /u binaya yerle 2mi 2tir. Trablusgarb’ı Sultan Hamid devrinin en me 2hur sürgün yeri olarak belirten Câmi Bey, kendilerinin de oraya yarı sürgün olarak gönderildi /ini ifade etmi 2tir. Mektebin son sınıfındayken II. Abdühamid’in hafiyelerince, padi 2ahlarına sadakati 2üpheli bir sınıf olarak 0ttihatçı harekete karı 2maktan dolayı saraya jurnal edildi /ini, hatta o sene

 kalp krizi sonucu ölmü 2tür. Bkz. Abdünnasır Yiner, “Mü 2ir Receb Pa 2a (1842-1908”, Türkiye Diyanet Vakfı 0slam Ansiklopedisi , C. 34, 0stanbul 2007, s. 508. 7 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xi; M. Demirel, a.g.m. , s. 184. 8 Mülâzım-ı Sani: Askerlik te 2kilatında zabitli /in ilk derecesi yerinde kullanılan bir tabirdir. Terfi edilince Mülazim-i Evvel (Yüzba 2ı) olunurdur. Bkz: Mehmet Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlü /ü, C. II, Milli E /itim Basımevi, 0stanbul 1971, s.612. 9 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xi; M. Demirel, a.g.m. , s. 184; F. Çoker, Milli Mücadele... , C. III, s. 127. Meral Demirel ve Fahri Çoker, Câmi Bey’in Harbiye’den 1897 yılında mezun oldu /unu belirtmektedir. Ancak bu bilgi yanlı 2tır. Câmi Bey, anılarında “Denizde geçen 16 günün son sabahı on arkada 2, üç ay evvel Harbiye Mektebi’nden çıkmı 2 genç subaylar olarak Kayseri vapurunun güvertesinde toplanmı 2tık. 28 Nisan 1896 … O sabah Trablus Limanı’na girecektik….” 2eklindeki ifadesi Câmi Bey’in 1896 yılında Harbiye Mektebi’nden çıkmı 2 oldu /unu göstermektedir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 4. 10 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. ix   mektepten çıkanların hiçbirinin 0stanbul’da kalamayarak ta 2ra ordularına da /ıtıldı /ını belirtmi 2tir 11 . Câmi Bey, bir hafta geçmeden Trablusgarb Vilayeti’nin merkez sanca /ı olan Trablus’un 12 her yerini ö /renmi 2tir. 1ehrin en hareketli yeri olan Sûka’l Turk ’de, yani Türk çar 2ısında, Arap, Rum ve Ermenilerin açmı 2 oldu /u dükkânların tuhaf bir karga 2alık arz etti /ini söylemi 2; Trablus’un dar ve dolambaçlı yollarının kesi 2ti /i, konsolosluklar ile Avrupalıların ev ve ma /azalarının bulundu /u Dörtyol Meydanı ’nı ise 2ehrin en iyi yeri olarak nitelemi 2tir. Ayrıca Trablus’un, her soydan insanların karı 2tı /ı bir 2ehir oldu /unu belirten Câmi Bey, bunun nedeni olarak da Akdeniz yollarıyla Orta Afrika’ya giden kervan izlerinin kesi 2me noktası olan Trablus Limanı’nı göstermi 2tir 13 . Câmi Bey anılarında, 2ehir hakkında ayrıntılı bilgiler vererek adeta 2ehrin küçük bir maketini çizmi 2, okuyucunun gözünde onu canlandırmı 2tır. Trablus’un vah 2i ve sevimli güzellikleri 2ehri, kendisine sevdirmi 2 ve Câmi Bey kısa zaman içerisinde yerli ahaliyi de tanımaya ba 2lamı 2tır. Ayrıca Trablus’ta, Osmanlı Devleti’nin ba 2ka hiçbir yerinde bulunmayan göreceli bir hürriyetin oldu /unu ifade eden Câmi Bey, bunu, 2ehrin yakınında bulunan Tunus aracılı /ıyla Avrupa postasını almaları ve böylelikle di /er memleketlerin fikir hareketlerini yakından takip edebilmeleri olarak açıklamı 2, “Yemen, Suriye, hatta 0ç Anadolu’ya gönderilmi 2 olan siyasî sürgünler bile bize kıyas olununca, koyu karanlık içinde ya 2ayan insanlardı” demi 2tir 14 . Görüldü /ü üzere Câmi Bey, Osmanlı Devleti’nin merkeze en uzak vilayetlerinden biri olan Trablusgarb’da görevlendirilmesinden pek de 2ikâyetçi de /ildir. Ya da anılarında bu durumu yansıtmamı 2tır. Câmi Bey’in Trablus’ta ilk faaliyetleri hakkında bilgiler oldukça sınırlı olmakla birlikte di /er Osmanlı sürgünleri



11 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 4-6. 12 Trablusgarb Vilayeti dört sancaktan (Trablus Merkez Sanca /ı, Fizan Sanca /ı, Homs Sanca /ı ve Cebel Sanca /ı) olu 2mu 2tur. Önceleri vilayete ba /lı Bingazi ise 1877 yılında müstakil bir sancak haline getirilip 0stanbul’a ba /lanmı 2tır. Trablusgarb Vilayeti ve Bingazi Müstakil Sanca/ı’nın olu 2turdu /u bu toprak parçasının genel adı ’dır . Celâl Tevfik Karasapan, Libya: Trablusgarp, Bingazi ve Fizan , Resimli Posta Matbaası, Ankara 1960, s. 147, 162. 13 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 6-8. 14 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 9-11.   hakkında verdi /i bilgiler ise dikkat çekicidir. Aynı zamanda kendisi hakkında mevcut bilgiler de yine bu sayede ö /renilmektedir.

2. II. Abdülhamit Dönemi Sürgünleri ve Câmi Bey

II. Abdülhamit’i Bizanslı 0mparatorlar gibi “otokrator” (yönetimi tekelinde bulunduran ki 2i) olarak de /erlendiren Câmi Bey, onun 2üphe ve öfkesini çeken ki 2ileri memleketin uzak vilayetlerine göndererek cezalandırdı /ını, dönemindeki kinayeli ifadeyle “ikamete memur” etti /ini belirtir 15 . Abdülhamit dönemi sürgünleri arasında, 13 yıldır Trablusgarb’da yarı sürgün bir 2ekilde Valilik görevinde bulunan Ahmet Rasim Pa 2a’nın en önemlisi oldu /unu ifade eden Câmi Bey’e göre, onun valili /i altındaki Trablusgarb o zamanki Osmanlı ülkesi içersinde en serbest ya 2anılan bir yerdi. Ayrıca Ahmet Rasim Pa 2a’nın bu görevde bulunmasını sürgünler için hakiki bir “nimet” oldu /unu da eklemi 2tir 16 . Sürgünler arasında bulunan Abdullah Cevdet en dikkat çekenidir. Hapis cezasının ardından askerî hastanede çalı 2maya ba 2layan Abdullah Cevdet’in evinde, ak 2amları toplandıklarını ve sohbet ettiklerini söyleyen Câmi Bey, bir avuç genç doktor ve subay, yakın bir gelecekte insanlı /a layık bir cemiyet kurmak hayaliyle ya 2adıklarını belirtmi 2tir. Da /ıstanlı Kola /ası Hasan Bey, Trablusgarb 0stinaf Mahkemesi Reisi Hacı Mustafa Ra 2id Bey de Câmi Bey’in ileti 2imde bulundu /u di /er sürgünlerdir 17 . Câmi Bey göreve ba 2ladıktan sonra kafileler halinde Trablusgarb’a ba 2ka sürgünler de gönderilmi 2tir. 0lk olarak Canik Vapuru ile getirilen sürgünler arasında, Hacı Ahmet Efendi, Kocamustafapa 2a Bedevi Tekkesi 1eyhi Nailî Efendi, 0mrahor Tekkesi 1eyhi Necmeddin Efendi ve Da /ıstanlı 1eyh Hüsamaettin Efendi gibi isimler yer almı 2tır. 5 Aralık 1896 tarihinde 0stanbul’dan ayrılan ve birbirleriyle



15 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 12. 16 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 15. 17 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 17-21. Câmi Bey, Abdullah Cevdet’in Trablus günleri hakkında ilginç bilgiler vermektedir. Tıbbiye Mektebi’nin ilk sınıflarında dindar bir Müslüman olan Abdullah Cevdet’in, Alman natüralizm akımından etkilendi /ini ve dini dogmaların amansız bir dü 2manı oldu /unu söyleyen Câmi Bey, A. Cevdet’in çevresine de Darwinizm’i telkin etmeye çalı 2tı /ını da belirtmi 2tir. Bkz: A.g.e. , s. 19-20.   alakası olmayan, sürülmeleri farklı nedenlere ba /lı olan bu isimlerin tek ortak noktası, II. Abdülhamid’in 2üphesini çekmeleridir 18 . Bu sürgün kafilesinin gelmesinden sonra da yeni Vali Trablus’a gelerek göreve ba 2lamı 2tır. Ya 2ı bir hayli ilerlemi 2 ve sa /lı /ı da günden güne bozulmu 2 olan sürgün Vali Ahmet Rasim Pa 2a’nın yerine ilk önce 0smail Kemal Bey atanmı 2tır. Ancak onun Trablus’a gelmeden Avrupa’ya firar etmesi üzerine 1896’nın sonunda Namık Bey Vilayete gönderilmi 2tir. Câmi Bey, Namık Bey’in sürgün olarak gönderilmedi /ini, devlet memurlu /unda en yüksek faziletin Padi 2aha 2artsız kulluk oldu /una inanan ve siyasî geçmi 2i olmayan bu ki 2inin “Yıldız Sarayı yeti 2tirmelerinden” oldu /unu belirtmi 2tir. 0talya’nın Trablusgarb’a saldırmak için fırsat kolladı /ı bir dönemde yetersiz birinin gönderilmesini de “laubali” bir karar olarak yorumlamı 2tır 19 . Câmi Bey, yeni vali göreve ba 2ladıktan bir müddet sonra (Ocak 1897) Bingazi Sanca /ı’nın Barka adı verilen da /lık bir bölgesinde görevlendirilmi 2tir 20 . Sonrasında tekrar Trablus’a ça /ırılmı 2 ve buradaki Askeri Rü 2tiye Mektebi’nde ö /retmen olarak görevlendirilmi 2tir (18 Kasım 1897) 21 . Câmi Bey’in bu göreve ba 2lamasından kısa bir süre önce (15 Eylül 1987) 1eref Vapuru ile kalabalık bir sürgün kafilesi daha Trablus’a getirilmi 2tir. 0ttihat ve Terakki’nin 0stanbul’daki kadrosuna büyük bir darbe indirmek isteyen II. Abdülhamit, cemiyetle ilgisi oldu /u söylenen yüzlerce ki 2iyi tutuklatmı 2tır. Yapılan yargılamalar sonucunda bazılarının sürgün gönderilmesi kararla 2tırılmı 2tır. Getirildikleri vapurun adından dolayı 1eref Kurbanları olarak isimlendirilen memur, 

18 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 23-29. 19 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 37-38.  Anılarında göreviyle ilgili bilgi vermeyen Cami Bey’in, bu yer hakkındaki dü 2ünceleri ise oldukça dikkat çekicidir: “Bir asırdır can çeki 2mekte olan köhne imparatorlu /un peri 2an hali, ülkenin bu unutulmu 2 kö 2elerinde daha iyi fark olunuyordu. Görülüyordu ki, yürekten uzakta olan azasını ölüm so /u/u kaplamı 2tı. Zamanına göre azametli bir cihan imparatorlu /u kuran Osmanlı Türklerinin devlet düzeni ve güttükleri siyasi prensipler, adalet ve ahlak kıymetleri unutulduktan sonra, her tarafta yava 2 yava 2 kendini gösteren çökü 2 ve yok olu 2, buralarda daha açık belirmekteydi. Bingazi gibi büyük merkezlerde bile sultanı temsil eden devletliler, saadetliler eski kale harabeleri içine sı /ınmı 2lardı”. Bkz. C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 39-40. 

21 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 39-43.   asker ve ö /renci olmak üzere toplam 77 ki 2i olan bu sürgünlerden 69’unun Fizan’a gönderilmesine karar verilmi 2tir 22 . Ancak Vali Namık Bey Yıldız Sarayı’na, Fizan’ın uzak bir yer oldu /unu ve çöldeki deveci Arapların mevsim uygun olmadı/ından Trablus’a gelemeyeceklerini anlatması üzerine, bu sürgünlerin Trablus’ta tutuklu kalmasına karar verilmi 2tir 23 . Sürgünler, 0spanyollardan kalma bir kalenin top ambarı olan büyükçe bir ko /u2a kapatılmı 2tır 24 . Bir müddet burada tutuklu kalan sürgün kafilesine, 21 Haziran 1898’de Vali Namık Bey tarafından, tutukluluk hallerinin sona erdi /ine, eski görev ve rütbelerinin iade edildi /ine dair Padi 2ah iradesini içeren telgraf okunmu 2tur. Ancak telgrafın devamında 2imdilik Trablus’ta kalmaları, askerlerin askerlikle, idarecilerin idare ile ilgili i 2lerle görevlendirilmeleri de emredilmi 2tir 25 . Böylelikle bu ki 2iler de Câmi Bey gibi yarı sürgün bir konuma gelmi 2lerdir. Mensup oldu /u askerî ve mülki idarelere müracaat ederek buralarda göreve ba 2layan bu sürgünlerden bazıları firar ederek 2ehirden kaçmı 2lardır. Bu durum Vali Namık Bey’i, kalan di /er sürgünlere kar 2ı daha sert tedbir almaya sevk etmi 2, sürgünlerin deniz ve kara gezintilerini yasaklarken, pe 2lerine daha çok hafiye takmı 2tır. Ancak bu tedbirler Trablusgarb Askerî Fırka Kumandanı olarak kısa bir süre önce Trablus’a gelerek (22 Eylül 1898) göreve ba 2layan Mü 2ir Recep Pa 2a’nın müdahalesi sonucu uygulanamamı 2tır 26 .



22 Mehmet Altun, “Jön Türklerin Korkulu Sürgün Yeri; Fizan Denen 1u Yer!”, Toplumsal Tarih , Sayı: 125, Mayıs 2004, s. 28; Ali Fahri A /ababa, 1eref Kurbanları: II. Abdülhamit Döneminde Bir Sürgün Hikâyesi , Haz: Ali Bu /ra, Mehmet Kuzu, Çatı Yayıncılık, 0stanbul 2007; s. 23-25; Alpay Kabacalı, Türkiye’de Gençlik Hareketleri , Altın Kitaplar Yayınevi, 0stanbul 1992, s. 28-29; C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 43-44. Câmi Bey, 0stanbul’da alınan bu kararı ele 2tirmi 2, 45 günlük çöl yolculu /unu 0stanbul’dan Edirne’ye trenle gitmek gibi bir i 2 olarak gören Padi 2ah ve onun pa 2alarının, o mevsimde Fizan’a yüzlerce ki 2ilik bir kervan çıkarmanın Trablus valisinin kudretinin üstünde bir i 2 oldu /unu bilemeyecek kadar ülkenin durumundan haberdar olmadıklarını söylemi 2tir. Bkz: Aynı eser , s. 45. 23 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 46; M. Altun, a.g.m. , s. 28-29. 24 C. Baykurt (1), a.g.e ., s. 45. 25 A. F. A /ababa, a.g.e. , s. 114-117. 26 Feridun Kandemir, Zindan Hatırları 1848-108 , C. I, Sinan Matbaası ve Ne 2riyat Evi, 0stanbul 1932, s. 221-223; A. F. A /ababa, a.g.e. , s. 119-127. Câmi Bey de, Vali Namık Bey’in vezir olmak sevdasıyla bir sürü sahte ihbarlar da yaptı /ını belirtmi 2, böylelikle Vilayette asayi 2i sa /lıyormu 2 gibi görünerek Abdülhamid tarafından ödüllendirilmeyi bekledi /ini söylemi 2tir. Bu ihbar ve cezalandırmalara örnek olarak da, kendisi hakkında tertip etti /i bir ihbar üzerine Abdülhamit’in emriyle kı 2lada bir süre tutuklu kalmasını göstermi 2tir. Câmi Bey bu olayın hangi tarihte oldu /una dair bir bilgi vermemi 2, Recep Pa 2a’nın Trablusgarb’a gelmesinden önce anlattı /ı için bu zaman diliminde olabilece /i akla gelmektedir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 145.   Recep Pa 2a’nın Trablusgarb’da komutan olarak görevlendirilmesi sürgünler kadar Câmi Bey açısından da önemlidir. Recep Pa 2a, Câmi Bey’i yaveri olarak görevlendirmi 2, ayrıca yukarıda bahsedildi /i üzere ona hayatı boyunca ta 2ıyaca /ı Câmi ismini vermi 2tir 27 . Mü 2ir Recep Pa 2a’nın bir di /er yaveri olan 1evket Bey ise Trablusgarb’da, 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin gizli yedi numaralı 2ubesini kurmu 2 ve Câmi Bey de bu olu 2umun çalı 2malarına katılmı 2tır 28 . Trablusgarb’da kurulan Cemiyetin bu gizli 2ubesi, Câmi Bey’in de aktif rol oynadı /ı sürgünlerin kaçırılması eylemini gerçekle 2tirmi 2tir. Daha önceden, 22 1ubat 1899’da kaçmaya te 2ebbüs ederek ba 2arılı olamayan ve hapishanede tutuklu bulunan Rıza 1akir Bey ile iki arkada 2ının kaçırılması esnasında, Câmi Bey telgraf tellerini keserek Vilayet merkezinin etrafa haber vermesini engellemi 2tir 29 . Görüldü /ü üzere Câmi Bey’in Trablusgarb’daki ilk faaliyetleri hakkında bilgiler oldukça sınırlıdır. Sürgün olarak orada bulunanlar, kendisi gibi yarı sürgün olarak gönderilenler hakkındaki mevcut bilgiler, kendisinin verdi /i bilgiler ve birkaç kaynakta anlatılanlar çerçevesindedir. Bu bilgiler askerî faaliyetlerinden daha çok siyasî çabalarla ile ilgilidir. Ancak, a 2a/ıda de /inilece /i üzere Trablusgarb Vilayeti’nin batı ve güney sınırlarında Fransızların yaptı /ı sınır ihlallerine kar 2ı alınan askerî tedbirlerde Câmi Bey önemli görevler üstlenmi 2tir.

3. Askerî Faaliyetleri ve Gat Kaymakamlı /ı

Trablusgarb’da Askerî Fırka Kumandanı olarak bulunan Mü 2ir Recep Pa 2a, rahatsızlı /ı gittikçe artan ve artık vilayetin i 2leriyle ilgilenemeyecek duruma gelen 

27 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xi; M. Demirel, a.g.m. , s. 184. 28 Ahmed Bedevi Kuran, Osmanlı 0mparatorlu /unda 0nkılap Hareketleri ve Milli Mücadele , Baha Matbaası, 0stanbul 1956, s.298; 1ükrü Hanio /lu, Bir Siyasal Örgüt Olarak Osmanlı 0ttihad ve Terakki Cemiyeti ve Jön Türklük (1889-1902) , 0leti 2im Yayınları 0stanbul 1985, s. 292-293. Bu eser 1. Hanio /lu (1) diye geçecektir. 1ükrü Hanio /lu, Bir Siyasal Dü 2ünür Olarak Doktor Abdullah Cevdet ve Dönemi , Üçdal Ne 2riyat, 0stanbul 1981, s. 30. Bu eser 1. Hanio /lu (2) diye geçecektir. A. F. A /ao /lu, a.g.e. , s. 132-133; Meral Demirel, a.g.m. , s. 184. Fahri Çoker, 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin gizli Trablusgarb 2ubesini Câmi Bey’in kurdu /unu söylemektedir. Ancak di /er kaynaklar da böyle bir bilgi olmamakla birlikte, bu 2ubeyi 1evket Bey’in kurdu /u yazılmı 2tır. Bkz: F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 127. 29 F. Kandemir, a.g.e. , 225-234; A. F. A /ababa, a.g.e. , s. 144-146, 209-210.   Vali Hafız Mehmet Pa 2a’nın yerine 24 Ekim 1904’te Vali Vekili olarak tayin edilmi 2tir 30 . Böylelikle 0ttihat ve Terakki Cemiyeti vilayette oldukça güçlü bir duruma gelmi 2tir. Recep Pa 2a ve çevresindekiler, Trablusgarb’a iktisadî olarak nüfuz etmek isteyen 0talyanlara oldu /u kadar, vilayetin batı ve güneyinde sürekli sınır ihlallerinde bulunan Fransızlara kar 2ı da sert bir tavır takınmı 2tır. Fransızların, Canet’e girerek oradaki Türk bayra /ını indirmesi ve Bilma’yı geçici olarak i 2gal etmesine tepki gösterilmi 2tir. Fransa bu iki yerle 2im yerinin 1899’da 0ngiltere ile imzaladıkları anla 2mayla kendisine bırakıldı /ını savunmaktadır. Ancak Canet ve Bilma’nın i2galinin hem toprak kaybına hem de Sudan ticaret yolunun Tunus ve Cezayir’e kaymasına yol açaca /ını dü 2ünen Vilayet yönetimi, bu iki yerle 2im yerlerinin ba /lı bulundu /u Gat ve Gadames kazalarına birer müfreze gönderme kararı almı 2tır. Bu do /rultuda Süvari Kola /ası 31 Câmi Bey, Canet’e gönderilerek, buradaki eski idarenin ihyasını ve “sancak-ı 2erifin muhafazasını” sa /lamakla görevlendirilmi 2tir 32 . Trablusgarb Vilayeti yöneticileri, askerî hazırlıkları o kadar aleni bir 2ekilde yapmı 2tır ki Fransa’nın Trablusgarb’da bulunan Ba 2konsolosu durumdan haberdar olmu 2 ve hükümetini bilgilendirmi 2tir. Fransa, 27 Mayıs 1906’da Bâbıâli’den bu te 2ebbüs hakkında bilgi istemi 2, Hariciye Nazırı Tevfik Pa 2a da, bu hususta bilgisinin olmadı /ını söylemi 2tir. Bunun üzerine Bâbıâli, Trablusgarb Vilayeti’ne geli 2melerin mahiyetini sormu 2tur. Vilayetin cevabı, Câmi Bey’in Murzuk taburu için 29 gönüllü asker götürdü /ü, eski bir Osmanlı yerle 2im yeri ve Gat’a 33 ba /lı olan Canet’i yeniden ihya edilece /i ve sancak-ı 2erifin muhafazası için de 30 asker yerle 2tirece /i cevabını vermi 2tir. Ayrıca, bu birliklerin Gat ile Canet arasındaki ticaret yolunun güvenli /ini temin etmeye çalı 2aca /ı da belirtilmi 2tir (13 Temmuz 1906) 34 . Aslında Vilayetin bu



30 Abdulnasır Yiner, Mü 2ir Recep Pa 2a’nın Askeri ve Siyasi Hayatı (1842-1908) , 0stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamı 2 Doktora Tezi, 0stanbul 2006, s. 185. 31 Kola /ası: Yüzba 2ılıkla binba 2ılık arasındaki rütbenin adıdır. Bkz: M. Z. Pakalın, a.g.e. , C. II, s. 288. Görüldü /ü üzere göreve 1896 yılında Mülazım-ı Sani (Te /men) olarak ba 2layan Câmi Bey’in rütbesi on sene içerisinde Kola /alı /ına yükselmi 2tir. 32 Abdurrahman Çaycı, Büyük Sahra’da Türk-Fransız Rekabeti (1858-1911) , TTK Basımevi, Ankara 1995, s. 137-138. 33 Gat, Trablusgarb Vilayeti’nin Fizan Sanca /ı’nın bir kazasıdır. Bkz: Ahmet Kavas, “Büyük Sahra’da Gat Kazasının Kurulması ve Osmanlı-Tevarık Münasebetleri”, 0slâm Ara 2tırmaları Dergisi , Sayı: 3, 1999, s. 186; C. T. Karasapan, a.g.e. , s. 162. 34 A. Çaycı, a.g.e. , s. 139.   cevabından önce Câmi Bey ve beraberindeki askerî kuvvet 6 Temmuz 1906’da yola çıkmı 2tı 35 . Vilayetten aldı /ı bilgiler ı 2ı/ında Fransa Büyükelçili /i’ni bilgilendiren Osmanlı Hükümeti’ne, Büyükelçilik, 16 ve 23 Temmuz 1906’da verdi /i notalar ile Bilma, Kaver ve Canet’e asker sevkinin Fransa’yı kar2ı tedbirler almaya zorlayaca /ı cevabını vermi 2tir. Fransa Büyükelçili /i’nin verdi /i notalarda, Fransızların Canet’te yaptı /ı incelemeler sonucunda bölgede hiçbir Osmanlı askerine ve memuruna rastlanılmadı /ı ve halkının Osmanlı Devleti’ne vergi vermedi /i belirtilmi 2tir. Ayrıca Canet’in Fransa’ya ait oldu /undan 2üphe edilemeyece /i de ifade edilmi 2tir 36 . Bunun üzerine Heyet-i Vükela 29 Temmuz 1906 tarihinde meseleyi görü 2mek için toplanmı 2tır. Di /er taraftan Fransa’da temaslarda bulunan Osmanlı Devleti’nin Paris büyükelçisi Münir Bey, Babıali’nin Canet’e yapaca /ı askerî bir harekâtın Osmanlı ile Fransa arasındaki dostane ili 2kileri bozaca /ını ve Fransa’nın fiili bir harekâta girmesine neden olaca /ını iletmi 2tir. Ayrıca bölgede, Osmanlı Devleti ile Fransa arasında bir sınır tespiti yapılmasına Fransızların razı oldu /unu da eklemi 2tir. Osmanlı Hükümeti, Paris’teki elçisinin uyarıları üzerine, Canet’e askerî birlik gönderilmemesi yönünde aldı /ı kararı, 0stanbul’daki Fransız Büyükelçili /i’ne 25 A/ustos 1906’da iletmi 2tir 37 . Ardından Osmanlı Hükümeti ile Fransız elçili /i arasında yapılan görü 2melerde, yapılacak sınır tespitine kadar mevcut durumun korunması, yani Canet’in taraflarca i2gal edilmemesi kararla 2tırılmı 2tır. Ancak Eylül 1906’da Canet’in Fransızlarca i 2gal edilece /ine dair Trablusgarb Vilayeti’nden uyarı gelmesi üzerine, Osmanlı Hükümeti, Libya hinterlandı üzerinde iki devlet arasında sınır tespitinin yapılmasını teklif etmi 2tir. Fakat Fransızlar, bu i 2 için uygun zamanın gelmedi /i ve Canet bölgesinde statükonun korunaca /ı yönünde cevap vermi 2tir. Aslında bunun nedeni Fransız birliklerinin devamlı ilerlemesi ve sınırın Fransa lehine de /i2mesidir 38 . 

35 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 48. Câmi Bey, kafiledeki askerlerinin ço /unu Türk oldu /unu, bunların dı 2ında Suriyeli ve Filistinli dört asker ile yerli halktan bir asker bulundu /unu belirtmi 2tir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 54. 36 A. Çaycı, a.g.e. , s. 139. 37 A. Çaycı, a.g.e. , s. 140-142. Canet’e gitmek için yola çıkan Câmi Bey de, 22 A /ustos 1906’da Fizan Sanca /ının merkezi Murzuk’a gelmi 2 ve taraflar arasında kabul edilen kararlardan haberdar olmu 2tur. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 125-126. 38 A. Çaycı, a.g.e. , s. 142-143.   Fransızların bu aldatıcı yakla 2ımı üzerine 4 Aralık 1906’da Gat’a gelen Câmi Bey 39 , Canet’e hareket etmi 2 ve 1906/1907 kı 2ını Canet’te geçirmi 2tir. Ancak yanına askeri birlikler almamı 2, sadece Osmanlı bayra /ı götürerek statükoyu bozan taraf olmamaya dikkat etmi 2tir. Halk üzerinde nüfuz elde etmek isteyen Câmi Bey, Tuareglere, “Padi 2ah bütün Müslümanların halifesi oldu /una göre, her hakiki Müslüman onun tebaasıdır” 2eklinde bir konu 2ma yapmı 2, di /er yerli halkları da Osmanlı tarafına celp etmeye çalı 2mı 2, hatta bazen tehdit metodunu bile kullanmı 2tır. Bu faaliyetlerden ku 2kulanan Fransızlar, Nisan 1907’de Canet’e yakın bir mevkie asker toplamı 2lardır. Vilayete durumu bildiren Câmi Bey, Fransızların tavrının statükoyu bozmak anlamına geldi /ini belirtmi 2tir. Bunun üzerine Osmanlı Hükümetinin Paris nezdinde yaptı /ı siyasî giri 2imler sonucunda Fransız yöneticiler, bölgedeki askerlerine Canet’e yakla 2mama emrini vermi 2tir 40 . Canet bölgesinde Osmanlı Devleti’nin hâkimiyetinin tekrardan sa /lanmasına çalı 2an ve bunda ba 2arı da sa /layan Câmi Bey, 30 Mayıs 1907’de Gat Kazası Kaymakamlı /ı’na getirilmi 2tir 41 . Câmi Bey, Gat’ta ahalinin sahip oldu /u hurma a/açları ve nüfus miktarına göre vergi koymu 2, kaza merkezi ve ona ba /lı merkezlerde ahalinin toplam nüfusunu 1.300 olarak tespit etmi 2 ve bir de Hükümet kona /ı in 2a ettirmi 2tir 42 . Câmi Bey’e bu faaliyetlerinden ve di /er yararlı hizmetlerinden dolayı önce 17 Kasım 1907’de dördüncü rütbeden Osmani Ni 2anı 43 ve ardından 25 Kasım 1907’de ise Üçüncü Rütbeden Mecidi Ni 2anı 44 verilmi 2tir 45 . 

39 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 186. 40 A. Çaycı, a.g.e. , s. 143-144. 41 Ba 2bakanlık Osmanlı Ar 2ivi (BOA), 0rade Dahiliye ( 0.DH) , Dosya No (D) 1455, Gömlek Sıra No (G) 1325. R. 17, Belge No (B): 2. (Dahiliye Nezareti’nin 30 Mayıs 1907 tarihli iradesi). Belgede, Gat Kazası Kaymakamı Hasan El Ensari Efendi’nin kaymakamlık için yetersiz oldu /u belirtilerek Câmi Bey’in bu makama getirildi /i ifade edilmi 2tir. Gat’a ilk geldi /i zaman Câmi Bey de kaymakamın idaresini ele 2tirmekte, “Hasan Ensari evinden hiç çıkmıyor ve hemen hiçbir i 2e karı 2mıyordu; askerin kı 2la duvarları dı 2ındaki i 2lere karı 2tı /ı yoktu. 1ehir ve badiye kendi haline bırakılmı 2tı” demektedir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 202. Câmi Bey’in Sahra’ya yaptı /ı seferleri anlatan bu eser ile sadece birinci seferini anlatan Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebir’e Do /ru isimli eserinde Canet’teki faaliyetleri ve Gat Kazası Kaymakamlı /ıyla ilgili bilgi yoktur. Bkz: Câmi Bey (Baykurt), Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebir’e Do /ru , Ni 2an Babikyan Matbaası, 0stanbul H.1326- 1910/1911. Bu eser C. Baykurt (2) diye geçecektir. 42 A. Kavas, a.g.m. , s. 186.   BOA, DAH 0L0YE NEZARET 0 MEKTUB 0 KALEM 0 (DH.MKT) , , D: 1211, G: 19, B: 1. (Dahiliye Nezareti’nin 17 Kasım 1907 tarihli iradesi) 44 BOA, 1310 SONRASI 0RADELER TALT 0FAT ( 0.TAL) , D: 437, G: 1325 L-102, B:1, (25 Kasım 1907 tarihli irade-i Seniyye)

  1908 yılında II. Me 2rutiyet’in ilanı üzerine Recep Pa 2a’nın Harbiye Nazırlı /ına getirilerek 0stanbul’a gitmesi ve Câmi Bey’in de Fizan Mebusu olarak Sahra’yı terk etmesi Fransızlarda, yeni idarecilerin Libya konusunda daha esnek davranaca /ı ümidini yaratmı 2tır. Ancak kısa zaman içerisinde mevcut durumda hiçbir de /i2iklik olmadı /ını ve hatta Türklerin daha faal bir politika izlediklerini görmü 2lerdir. Bunun üzerine Fransızlar 18 Temmuz 1909 tarihinde Canet’i geçici olarak i 2gal etmi 2tir. Osmanlı Devleti, Fransa’ya, bu durumun statükoya aykırı oldu /unu bildirmi 2 ve iki devlet arasındaki sınırın tespit edilmesini samimi olarak arzu etti /ini belirtmi 2tir 46 . Fransa ise, bu sefer sınır tespit konusuna sıcak bakmı 2tır. Çünkü 0talya’nın, Libya’yı i 2gal etmesinden önce sınırların tespitini yaparak, ileride bir çatı 2ma ya 2anmasını engellemeyi dü 2ünmektedir. Ayrıca iki devlet arasında yapılacak sınır tespitinin, Cezayir ve Tunus üzerinde Fransız hâkimiyetinin Osmanlı Devleti tarafından tanınaca /ı anlamına geldi /ini de bilen Fransa, 17 Kasım 1909’da Tunus- Trablusgarb sınırın tespitini teklif etmi 2 ve Osmanlı Devleti de bu teklifi kabul etmi 2tir (Ocak 1910). Tunus-Trablusgarb sınır tespiti iki devletin Afrika’daki nüfuz mıntıkalarının tayini için ilk adımdır. Bunu Trablusgarb’ın, Cezayir ve Sudan ile olan sınırlarının tespiti takip etmi 2tir 47 . Görüldü /ü üzere Câmi Bey, 1896 yılında yarı sürgün bir subay olarak geldi /i Trablusgarb Vilayeti’nde siyasî ve askerî olarak önemli faaliyetlerde bulunmu 2tur. 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Trablusgarb’da kurdu/u 2ubenin çalı 2malarına katılan Câmi Bey, cemiyet üyelerinin tutuklu bulundukları hapishaneden kaçırılmasına yardım etmi 2tir. Osmanlı Devletinin Vilayetin güvenli /i ve ticari menfaatleri adına gerçekle 2tirdi /i askerî harekâtta da yer almı 2tır. Câmi Bey, askerî boyutu engellenen bu harekâtta kısmen de olsa ba 2arı sa /lamı 2tır. Canet’deki ba 2arılarından ötürü Vilayetin iste /i üzerine 48 Gat Kazası Kaymakamlı /ına getirilen Cami Bey bu görevini de hakkıyla yerine getirmi 2tir. Trablusgarb’daki bu faaliyetleri 

45 Bu ni 2anlar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: M. Z. Pakalın, a.g.e. , C. II, s. 428, 737-738. 46 A. Çaycı, a.g.e. , s. 146-150. 47 A. Çaycı, a.g.e. , s. 151. Bu dönemde sınırların do /ru bir 2ekilde tespiti için bölgeye gelecek ve önemli görevler üstlenecek olan Câmi Bey’in faaliyetlerine Câmi Bey’in Fizan Mebuslu /una dair kısımda de /inilecektir. 48 Câmi Bey’in Gat Kaymakamı olarak ataması Trablusgarb Vilayeti’nden gelen -büyük bir olasılıkla Recep Pa 2a’nın- istek üzerine olmu 2tur. Bkz: BOA , 0.DH , (Dahiliye Nezareti’nin 30 Mayıs 1907 tarihli iradesi), Dosya No (D) 1455, Gömlek Sıra No (G) 1325. R. 17, Belge No (B): 2   0TC tarafından takdirle kar 2ılanmı 2 ve 1908 seçimlerinde Fizan Sanca /ı’ndan mebus adayı olmasını sa /lamı 2tır.

C. II. Me 2rutiyet Dönemi’nde Câmi Bey

1. Fizan’dan Mebus Seçilmesi ve Faaliyetleri

Câmi Bey, II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra ilk Meclis-i Mebusan seçimlerine Trablusgarb Vilayeti’nin Fizan Sanca /ı’ndan 0ttihat ve Terakki’nin adayı olarak katılmı 2tır 49 . Ancak seçimi kazanamamı 2, mebus seçilen Hacı Sünusi Sofu Efendinin ardından en çok oy alarak ikinci olmu 2tur 50 . Hacı Sünusi Sofu Bey’in meclise katılmaktan vazgeçmesi üzerine Trablusgarb Vilayeti’nden Dâhiliye Nezareti’ne gönderilen 27 Aralık 1908 tarihli telgrafla, 0stanbul do /umlu olmasına ra /men 1318 (1902/1903) tarihli nüfus sayımında ailesi ile birlikte Trablusgarb Vilayeti nüfusuna kayıtlı olan seçimlerin ikincisi Câmi Bey veya Trablusgarb do /um ve nüfus kayıtlı seçimlerin üçüncüsü Topçu Yüzba2ı Abdullah Efendi’den hangisinin mebuslu /a kabulünün uygun olaca /ı sorulmu 2tur 51 . Dâhiliye Nezareti ile Trablusgarb Vilayeti arasında yazı 2malar devam ederken, Nezaret konuyu Meclisi-i Mebusan’a ta 2ımı 2tır. Meclisin 1 Mart 1909 tarihli oturumunda Câmi Bey ile seçimlerde üçüncü olan adaydan hangisinin mebus olaca /ı tartı 2ılmı 2tır. Bingazi Mebusu Ömer Mansur Pa 2a ve Halep Mebusu Abdül Nafi Pa 2a üçüncü sıradaki adayın mebuslu /unun kabul olması do /rultusunda görü 2 bildirirken, söz alan Türk Mebuslar Câmi Bey’in mebuslu /unu uygun görmü 2lerdir. Görüldü /ü üzere Câmi Bey’in mebuslu /unu Türk mebuslar desteklerken, Arap mebuslar kar 2ı



49 M. Demirel, a.g.m. , s. 184. Sina Ak 2in, 0ttihat ve Terakki’nin Câmi Bey’i Fizan’da mebus adayı olarak göstermesinde, onun genç, diplomalı, yönetenler katında ve Türk olması gibi özelliklerinin etkili oldu /unu söylemi 2tir. Bkz: Sina Ak 2in, Jön Türkler ve 0ttihat ve Terakki , Remzi Kitabevi, 0stanbul 1987, s. 162. Bu eser S. Ak 2in (1) diye geçecektir. 50 F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 127. 51 BOA, DH.MKT. , D: 2701, G: 67, B: 2. (Trablusgarb Vilayeti’nden Dahiliye Nezaretine gönderilen 27 Aralık 1908 tarihli yazı)

  çıkmı 2lardır. Ancak bu iki isim arasında bir sonuca varılamamı 2 ve istifa eden mebusun yerine yeniden seçim yapılması kararla 2tırılmı 2tır 52 . 15 Nisan 1909’da Fizan Sanca /ı’nda tekrarlanan seçimi Câmi Bey kazanmı 2tır 53 . Mazbatasının mecliste okundu /u 19 Haziran 1909 tarihinde Trablusgarb Vilayeti Hums Sanca /ı Mebusu Mustafa Bin Kadara, Câmi Bey hakkında bir önerge vermi 2tir. Önergesinde Câmi Bey’in Gat Kaymakamlı /ı esnasında Sudan’a gidip gelmekte olan ticaret kafilelerinden vergi namı altında 170 bin kuru 2 aldı /ı ve bu parayı nerelere sarf etti /i konusunda henüz bir açıklamasının olmadı /ını söylemi 2 ve Câmi Bey’in Trablusgarb Vilayeti’nin yerlisi olmadı /ı belirterek mebuslu /unun uygun olmadı /ını da belirtmi 2tir 54 . Ardından Câmi Bey’in müdafaası okunmu 2tur. Câmi Bey, bu meselelerin, Trablusgarb mebuslarından biri tarafından Mecliste iddia edilece /ini Tanin gazetesinin bir haberinden ö /rendi /ini ve o yüzden bu müdafaayı yazdı /ını belirtmi 2tir. Söz konusu paranın nerelere sarf edildi /inin Kaza, Liva ve Vilayetin Muhasebe ve Maliye dairelerince malum oldu /unu ileri süren Câmi Bey, önerge sahibinin iddiasını ispat etmesi halinde, mebuslu /unun meclis tarafından tasdik edilmemesine itiraz etmeyerek “Meclisi Alî-i Millî”den çekilece /ini ifade etmi 2tir 55 . Müdafaasının ba 2kalarınca okunması Câmi Bey’in meclisin o günkü toplantısına katılmadı /ı göstermektedir. Câmi Bey’in savunmasının ardından yine Arap ve Türk Mebusları arasında tartı 2ma ya 2anmı 2tır. Arap mebuslar (önerge sahibi Mustafa Bin Kadara, di /er bir Trablusgarb mebusu Sadık Efendi ve Hama Mebusu Abdülhamid Zehravi Efendi) Câmi Bey’in mebuslu /unu Trablusgarb Vilayeti’nde do /umlu olmadı /ı gerekçesiyle tasvip etmezken; Türk Mebuslar 1318 (1902/1903//) nüfus sayımında Fizan kayıtlı olması sebebiyle Fizanlı olan Cami Bey’in durumunda kanuna aykırı bir durum görmemi 2lerdir. Karesi Mebusu Abdülaziz Mecdi Efendi de para meselesinin meclise ait bir konu olmadı /ını, hükümet tarafından ara 2tırılması gerekti /ini



52 Meclisi Mebusan Ceridesi (MMZC) , Devre (D): I, 0çtima Senesi ( 0.S.): I, Cilt (C): II, 0çtima ( 0): 36, (16 1ubat 1324/ 1 Mart 1909), s. 114-116. 53 M. Demirel, a.g.m. , s. 184; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 127-128. 54 MMZC , D: I, 0.S.: I, C: IV, 0: 96, (6 Haziran 1325/ 19 Haziran 1909), s. 467. 55 Bkz. Aynı yer .   söylemi 2tir. Sonrasında Meclis Ba 2kanı , Câmi Bey’in azalı /ını oya sunmu 2 ve meclisçe kabul edilmi 2tir 56 . Böylelikle Câmi Bey, II. Me 2rutiyet’in ilanında sonra olu 2turulan Birinci Meclis-i Mebusan’a Fizan Sanca /ı’ndan mebus olarak katılmı 2tır. Ancak mebuslu /u zorlu bir süreçten sonra gerçekle 2mi 2tir. Trablusgarb Vilayeti’nden seçilen di /er bir mebus Câmi Bey’in mebuslu /una itiraz etmi 2, hatta zimmetine para geçirdi /i iddiasını dahi ortaya atmı 2tır. Ancak bu iddia hakkında ba 2ka bir bilgiye rastlanılmamı 2tır. 0lk seçilen Fizan Mebusu’nun Meclise katılmaması sonucu yapılan ara seçimlerde Câmi Bey’in birinci olması Fizan halkı üzerinde bir nüfuzunun oldu /unu ve onların sevgisini kazandı /ını göstermektedir. Fizan halkının kendisini temsil etmeye layık gördü /ü Câmi Bey, Meclis içerisinde etkin bir vekil görüntüsü çizdi /i söylenemez. Meclis Zabıtları incelendi /inde seçim bölgesini ilgilendiren konularda nadir olmakla birlikte söz aldı /ı ve açıklamalarda bulundu /u görülmektedir Ayrıca birisi, Trablusgarb Vilayeti’ndeki zeytinliklerin arttırılması ve korunması (16 Ocak 1911) 57 ve di /eri de askerî okullarda gece dersleri verilmesi (28 Mayıs 1911) 58 hakkında olmak üzere iki tane kanun teklifinde bulunmu 2tur. Bu teklifler incelenmek üzere ilgili encümenlere gönderilmi 2 ve ancak daha sonra meclis gündemine gelmemi 2tir. 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin çalı 2malarına Trablusgarb’daki yarı sürgün memuriyet günlerinden itibaren katılan Câmi Bey, cemiyetin destekledi /i aday olarak Fizan’dan mebus seçildi /i yukarıda aktarılmı 2tı. 0ttihat ve Terakki’nin bir cemiyet veya bir fırka mı oldu /u 2eklindeki ikilem nedeniyle 1909 yılında, cemiyet ve fırka birbirinden ayrıldı /ını ilan etmek zorunda kalmı 2tır. Her iki yapı için birer ayrı nizamname yapılmı 2 ve fırka, cemiyetin parlamentodaki grubu olarak kabul edilmi 2tir 59 . Böylelikle mebus olarak Mecliste bulunan Câmi Bey de fırkanın bir üyesi durumuna gelmi 2tir. 0lk yıllardaki bütünlü /ünü sürdüremeyen 0ttihat ve Terakki Fırkası’ndan 60 zaman içinde ayrılmalar ve grupla 2malar olmu 2tur. Câmi Bey 

56 MMZC , D: I, 0.S.: I, C: IV, 0: 96, (6 Haziran 1325/ 19 Haziran 1909), s. 467-470. 57 MMZC , D: I, 0.S.: 3, C: II, 0: 25, (3 Kanunusani 1326/16 Ocak 1911), s. 154. 58 MMZC , D: I, 0.S.: 3, C: VII, 0: 109, (15 Mayıs 1327/28 Mayıs 1911), s. 257. 59 Tarık Zafer Tunaya, Türkiye’de Siyasal Partiler: 0ttihat ve Terakki , C. III, Hürriyet Vakfı Yayınları, 0stanbul 1989, s. 200-201. Bu eser T. Z. Tunaya (1) diye geçecektir. 60 0TF.   de Nisan 1910’da partisinden istifa etmi 2 ve sonrasında Hizb-i Terakki Grubunun içerisinde yer almı 2tır 61 . a) Hizb-i Terakki Grubu ve Cami Bey

Hizb-i Terakki, 0TF’nin sa / kanadında somutla 2an Hizb-i Cedit’e 62 kar 2ı bir tepki olarak olu 2mu 2tur 63 . 15 Mayıs 1911 tarihli Tanin gazetesinde, 0ttihat ve Terakki’nin sol kanadını olu 2turaca /ı açıklanan bu grubun kurucuları olarak Câmi Bey (Fizan), Ferit Bey (Kütahya), Mustafa Arif Bey (Kırkklise), Mahir Sait Bey (Ankara), Rıza Tevfik Bey (Edirne), Kasım Zeynel Efendi (Cidde), Rıza Nur Bey (Sinop)gibi isimler açıklanmı 2tır 64 . Ancak Tarık Zafer Tunaya, bu isimlerin hepsinin de muhalefette olduklarını ve 0ttihatçı olmadıklarını belirterek, bu isimlerin 0TF içinde olu 2an bir grup olarak kabul edilemeyece /ini iddia etmi 2tir 65 . Kelime anlamı olarak Hizb , kısım, bölük anlamına gelirken Terakki ise ilerleme anlamına gelmektedir 66 . 0lerici oldu /u söylenen bu grup, muhafazakârlık dü 2üncesine kar 2ı ho 2görülü olmamayı prensip olarak kabul etmi 2tir. Grubun programı, 1909 tarihli 0TF’nin programının aynısı olmakla beraber ufak-tefek eklemeler yapılmı 2tır. Bu eklemeler, gayrimüslimlerin de askere alınaca /ı, dinlerin serbestçe ö /retimi ve çe 2itli cemaatlere verilmi 2 mezhep imtiyazlarının uygulanma



61 M. Demirel, a.g.m. , s. 184-185. Câmi Bey’in o /lu Sermet Baykurt, babasının 0ttihat ve Terakki Partisi’nden istifası ile ilgili olarak “… gerginle2en siyasi hava içerisinde kendisinin yeri olmayaca /ını görerek, partiden ilgisini kesip siyasi ya 2amını ba /ımsız olarak sürdürmü 2tür” demektedir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xii. 62 Hizb-i Cedit Grubu hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: 1aduman Halıcı, “ 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nde Siyasal Bölünme: Hizbi Cedid”, Ça /da 2 Türkiye Tarihi Ara 2tırmaları Dergisi , Cilt: IV, Sayı: 15, Yıl: 2007, Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları, 0zmir 2009, s. 77-109; A. Ali Gazel, “0kinci Me 2rutiyet Döneminde 0ttihat ve Terakki Fırkası’nı Bölünme Noktasına Getiren Hizb-i Cedid Hareketi”, Atatürk Üniversitesi Türkiyat Ara 2tırmaları Enstitüsü Dergisi , Sayı: 16, Erzurum 2001, s. 259-268. 63 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. III, s. 218. 64 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. III, s. 219; 1. Halıcı, a.g.m. , s. 92-93. 65 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. III, s. 219. Ancak T. Z. Tunaya, çalı 2masının ilerleyen kısmında bu grubu, 0TF içinde patlayan ve sonradan kaybolan, Hizbi Cedid’e göre daha zayıf bir giri 2im olarak de /erlendirmektedir. Bkz: Aynı yer . Baran Hocao /lu da bu grubu, 0TF’den kopan bir olu 2um olarak nitelemi 2tir. Bkz: Baran Hocao /lu, II. Me 2rutiyette 0ktidar-Muhalefet 0li 2kileri 1908-1913 , Kitap Yayınevi, 0stanbul 2010, s. s.191 66 F. Develio /lu, a.g.e. , 374, 1082   esaslarının saklı tutulaca /ı 2eklindedir 67 . Terakkiperveran Fırkası olarak da adlandırılan bu grup yayınladı /ı bildirisinde ise 0TF’yi totaliter bir yönetim 2ekli takip etmekle suçlamı 2, bu tutumunu de /i2tirmesini ve demokratik adımlar atmasını talep etmi 2tir 68 . Bu grubun 0TF içinde olu 2up olu 2madı /ına dair farklı yakla 2ımlar bulunmakla birlikte kurucularının 0TC kökenli oldu /u görülmektedir. Câmi Bey’in de içerisinde yer aldı /ı bu grup hakkında mevcut bilgiler sınırlıdır. Hizb-i Terakki’ye göre adından daha çok söz ettiren Hizb-i Cedid Grubu ile 0TF arasında 1911 kongresinde, sözde uzla 2tırıcı bir karara varılmı 2 ve bir protokol imzalamı 2tır. Ancak kongrede, Hizb-i Terakki’den söz edilmemi 2tir 69 . Böylelikle Câmi Bey’in de içerisinde yer aldı /ı bu muhalefet hareketi sona ermi 2tir. Sol bir siyasî çizgi takip edece /i söylenen Hizb-i Terakki Grubu’nun bu söylemine bakılarak Câmi Bey’in bu dönemde bu görü 2te oldu /u kanısına varmak yanlı 2tır. Câmi Bey bu grubun faaliyetlerinin sona ermesinden sonra milliyetçi bir dü 2ünce ile kurulan Millî Me 2rutiyet Fırkası’nın çalı 2malarına da katılmı 2tır.

b) Osmanlı Devleti’nin Canet’te Hakimiyet Kurma Te 2ebbüsü ve Câmi Bey’in Görevlendirilmesi

Yukarıda, Osmanlı Devleti’nin Trablusgarb Vilayeti’nin batı ve güney sınırlarında Fransızların yapmı 2 oldu /u sınır ihlallerine kar 2ı sivil ve askerî faaliyetlerde Câmi Bey’in rolü aktarılmı 2, sonrasında Osmanlı Devleti ile Fransa arasında Tunus-Trablusgarb sınırlarının tespit edilmesinin kararla 2tırıldı /ından bahsedilmi 2ti. A 2a/ıda Fransızlarla yapılacak sınır tespitinde Cami Bey’in üstlendi /i görevlerden bahsedilecektir. Tunus ile Trablusgarb arasındaki sınırları tayin etmek için Osmanlı ve Fransız delegelerinden olu 2an karma komisyon 11 Nisan 1910’da Trablus 2ehrinde toplanmı 2 ve yapılan çalı 2malar sonucu 19 Mayıs 1910’de sınır çizilebilmi 2tir. Sonrasında 

67 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. III, s. 218-219; 1. Halıcı, a.g.m. , s. 92-93. 68 B. Hocao /lu, a.g.e. , s.191. 69 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. III, s. 220.   Libya’nın Cezayir ve Sudan ile sınırının belirlenmesi kabul edilmi 2, bu i 2 için olu 2turulacak karma komisyonun Aralık 1911’de Trablus’da toplanmasına karar verilmi 2tir 70 . Bâbıâli, bu yeni komisyona, mahalli 2artları ve araziyi tanıyan kimselerin delege olarak girmesine ve bölge ahalisinin ileri gelenlerinin de onlara mü 2avirlik yapmasına karar vermi 2tir. Ayrıca 0stanbul’dan hareket edecek Türk Heyetinin, Fizan Mebusu Câmi Bey ile görü 2erek, bölge hakkında gerekli bilgileri alması istenmi 2tir 71 . Hükümet, aldı /ı bu kararı Meclis-i Mebusan’a bildirerek, Nisan’da (1911) bu konuyu müzakere etmek için Dahiliye Nezareti’nde toplanacak delegeler arasında “ahval ve icabatı mahalliyeye vukuflarına binaen Fizan Mebusu Câmi Bey’in de bulunması münasip görüldü /ü”nü belirtmi 2tir 72 . Hükümet, Trablusgarb bölgesi ve halkı hakkında bilgiye sahip olan Câmi Bey’den yararlanmak istemi 2tir. Bunda en önemli neden geçmi 2te bu bölgede gerçekle 2tirmi 2 oldu /u ba 2arılı faaliyetlerdir. Bu toplantıda konu 2ulanlar ve alınan kararlar hakkında ayrıntılı bilgiye ula 2ılmamakla birlikte Türk heyeti, Babıali Hukuk Mü 2aviri Ahmed Re 2it Bey (ba 2kan) Trablus Türk Birlikleri Kurmay Ba 2kanı Ne 2et Bey, Fizan Mutasarrıfı Sami Bey, Gat Kaymakamı Atıf Bey gibi isimlerden olu 2mu 2tur. Osmanlı Devleti’nin Sahra sınır tespitinde üzerinde durdu /u esaslar ise 2unlardı: Sudan-Trablus ticarî faaliyetlerinin mü 2külatsız bir 2ekilde devam etmesi, bu faaliyetler için çok önemli bir merkez olan Canet ve Taret’in Türk tarafında ve ayrıca ahalisi tamamen Müslüman ve Türk idaresini isteyen Senûsilerin ya 2adı /ı Tibesti ve Borku’nun Osmanlı hâkimiyetinde kalmasının temin edilmesi idi. Bâbıâli bu hedeflere ula 2mak için bir yandan görü 2ünü destekleyecek gerekli dokümanları toplarken di /er taraftan da müzakere masasına kuvvetli oturmak amacıyla bir takım fiilî te 2ebbüslere giri 2mi 2tir 73 .



70 A. Çaycı, a.g.e. , s. 153-154. 71 A. Çaycı, a.g.e. , s. 154-157. 72 BOA, DAH 0L0YE NEZARET 0, S 0YASÎ (DH.SYS) , D: 20, G: 5, B: 1, (Dahiliye Nezareti Muhaberat-ı Umumiyye Dairesi’nin Meclis-i Mebusan Riyasetine gönderdi /i 10 Nisan 1911 tarihli yazı.) 73 A. Çaycı, a.g.e. , s. 157-158. Tarat Vadisi, Tibesti ve Borku bölgelerine yapılması dü 2ünülen askerî te 2ebbüsler hakkında bakınız: A. Çaycı, a.g.e. , s. 158-170.   Bu giri 2imlerden biri de Câmi Bey’in Fizan’a gönderilmesidir74 . Eski Gat kaymakamı Câmi Bey, Canet bölgesine yapılması dü 2ünülen askerî bir harekâtı hazırlamak maksadıyla -bölgeyi tanıması ve mahalli reisler üzerinde nüfuzu olması göz önünde bulundurularak- 0talyanların Trablusgarb’a saldırmasından 17 gün önce Fizan’a gelmi 2tir. Ancak 28 Eylül 1911’de Türk- 0talyan sava 2ının ba 2laması tüm dikkati kıyıya kaydırmı 2 ve dü 2ünülen harekâta imkân vermemi 2tir. Ayrıca bu sava 2, sınır tespiti için yapılan bütün hazırlıkları da hükümsüz bırakmı 2tır. Zira 15 Ekim 1912 tarihinde imzalanan U 2i Antla 2ması’yla Osmanlı Devleti Libya’yı 0talya’ya terk etmek zorunda kalmı 2tır 75 . Meclis-i Mebusan’a Fizan Mebusu olarak katılan Câmi Bey, Fransa ile Osmanlı Devleti arasında tartı 2malı bir konu olan sınır anla 2mazlıklarında bir kez daha önemli bir görev üstlenmi 2 ve Canet’e yapılması dü 2ünülen askerî harekâtı gerçekle 2tirmek için bölgeye gelmi 2tir. Ancak 0talya’nın Trablusgarb’a saldırması bu te 2ebbüsünün gerçekle 2mesini engellemi 2tir. c) 1912 Seçimlerine Katılması ve Fizan Sanca /ı’ndan Tekrardan Mebus Seçilmesi

0talya’nın Libya’ya saldırması Osmanlı Meclis-i Umumisinin tatil oldu /u bir esnada gerçekle 2mi 2, sava 2ın ba 2laması üzerine 0brahim Hakkı Pa 2a hükümeti istifa etmi 2, yerine Said Pa 2a kabinesi kurulmu 2tur. Meclisin bir ay önceden toplanabilmesi için ço /u memleketlerinde olan mebuslara telgraflar çekilmi2 ve 14 Ekim 1911’de Meclisin açılı 2ında bulunmaları istenmi 2tir 76 .



74 Dahiliye Nezareti’nden Harbiye Nezaretine gönderilen 7 Haziran 1911 tarihli bir yazıda Câmi Bey’in bazı hususat için (gönderilme nedeni belirtilmemi 2tir) Fizan’a gidece /i belirtmi 2, Harbiye Nezareti’nden Câmi Bey’e yardımcı olması için bir subay görevlendirmesi istenmi 2tir. Bkz: BOA, DH.SYS , D: 36, G: 14, B: 1. 75 A. Çaycı, a.g.e. , s. 163-164, 178. Câmi Bey de anılarında Fizan’a ne maksatla gitti /ini belirtmemi 2tir. Sava 2ın ba 2ladı /ını Murzuk’ta (Fizan’ın merkezi) haber almı 2 (8 Ekim 1911), sonrasında Fransızlarla görü 2mek için Dehilat’a gelen (1 Kasım 1911) Câmi Bey, sava 2ın ayrıntılarını orada Fransızlardan ö /renmi 2tir. Câmi Bey’in anılarının burada bitmesi nedeniyle sonraki geli 2meler hakkında bilgiler mevcut de /ildir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. 273-282. 76 Orhan Kolo /lu, Osmanlı Meclislerinde Libya ve Libyalılar , Boyut Yayıncılık, 0stanbul 2003, s. 273; 0srafil Kurtcephe, “Osmanlı Parlamentosu ve Türk- 0talyan Sava 2ı (1911-1912)”, Ankara   Meclis-i Mebusan’ın çalı 2masıyla en önemli gündem Türk- 0talyan sava 2ı olmu 2tur. Ardından 16 Ekim 1911’de Trablusgarb mebuslarından Sadık ve Naci Beyler, sava 2 dolayısıyla 0brahim Hakkı Pa 2a kabinesi aleyhinde bazı suçlamaları içeren bir gensoru vermi 2tir. Bu gensoru 23 Ekim 1911 tarihli meclis oturumunda görü 2ülmü 2tür. Gensoruda hükümetin, Trablusgarb’ın savunmasını bilerek ya da bilmeyerek ihmal etti /i ve 0talya’nın i 2ini kolayla 2tırdı /ı iddia edilmi 2tir. Bu gensoru ikinci 2ubeye havale edilmi 2, ancak bir sonuç alınamamı 2tır 77 . Trablusgarblı iki mebusun eski hükümete böylesine a/ır ithamlarda bulundu /u sırada Câmi Bey yukarıda da aktarıldı /ı üzere, Fizan’da bulunmaktadır. Câmi Bey’in, 0stanbul’a ne zaman geldi /i tam olarak bilinmemekle beraber 18 Aralık 1911’den önce 0stanbul’da oldu /u anla 2ılmaktadır 78 . Bu dönemde Câmi Bey, 0TF ve ile Hürriyet ve 0tilaf Fırkası (H 0F) 79 arasında Mecliste ya 2anan tartı 2mada, di /er ba /ımsız mebuslarla birlikte arabuluculuk görevini üstlenmi 2tir 80 . H 0F, 21 Kasım 1911 tarihinde kurulmu 2 ve güçlü bir rakip olarak 0TF’nin kar 2ısına çıkmı 2tır. 11 Aralık 1911 0stanbul ara seçimini H 0F’in adayının bir oy farkla kazanması, 0TF’de büyük bir tedirginlik yaratmı 2tır. 0TF, muhalefetin güçlenmesine fırsat vermeden, vaktinden önce bir genel seçim yapılmasını dü 2ünmü 2tür. Ancak erken seçime gidilebilmesi için Meclisin feshedilmesi gerekiyordu. Fesih i 2leminin gerçekle 2ebilmesi için ise Kanun-ı Esasi’nin 35. maddesinde Padi 2ah lehine de /i2iklikler yapılmalıydı. Bu do /rultuda bir önerge 16 Aralık 1911’de hükümet tarafından Meclise getirilmi2 ve iki partinin üyeleri arasında sert tartı 2malar ya 2anmı 2tır 81 .



Üniversitesi Osmanlı Tarihi Ara 2tırma ve Uygulama Merkezi Dergisi (OTAM) , Sayı: 5, Ankara Ocak 1994, s. 236-237. 77 O. Kolo /lu, a.g.e. , s. 280-354; 0. Kurtcephe, a.g.m. , s. 243-244.

Harbiye Nezareti’nden Saraya havale edilen, 18 ve 24 Aralık 1911 tarihli tezkerelerde, görev süresi on be 2 yılı tamamlaması dolayısıyla Fizan Mebusu Câmi Bey’in, ihtiyat kadrosuna naklen askerlikten istifasını istedi /i ve bu do /rultuda bir dilekçe ile Harbiye Nezarete ba 2vurdu /u belirtilmi 2tir. Padi 2ah Mehmed Re 2ad da, 1 Ocak 1912’de bir irade-i seniyye yayınlayarak Câmi Bey’in ihtiyat sınıfına naklen istifasını kabul etmi 2tir. Bkz: BOA, DOSYA USULÜ 0RADELER TASN 0F0 (DU 0T) , D: 11, G: 111, B: 1-3.  79 Hürriyet ve 0tilaf Fırkası: H 0F. Bu fırka hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Ali Birinci, Hürriyet ve 0tilaf Fırkası , Dergah Yayınları, 0stanbul 1990. 80 T. Z. Tunaya, a.g.e. , C. I, s. 275. 81 Feroz Ahmad, 0ttihat ve Terakki , Kaynak Yayınları, 0stanbul 1986, s. 171-175; T. Z. Tunaya, a.g.e. , C. I, s. 263-274; A. Birinci, a.g.e. , s. 45, 103-105.   De /i2iklik sorunu, çıkmaz bir hale gelince içlerinde Câmi Bey’in de bulundu /u ve Mecliste herhangi bir partiye üye olmayanlardan olu 2an Müstakil Grup Padi 2aha gidip geli 2meleri anlatmı 2tır. Padi 2ah da kendilerine her iki partinin arasını bulma görevini vermi 2tir. Ancak bu grup da uzla 2tırıcı bir rol üstlenememi 2 ve mecliste tartı 2malar devam etmi 2tir. 0TF Mecliste 2/3 ço /unlu /u saylayamadı /ı için 35. madde de /i2tirilmemi 2 ve 1909’daki haliyle kalmı 2tır. Sonrasında 35. maddeye uygun olarak Padi 2ah Mehmed Re 2at, Ayan Meclisi’nin de onayını alarak 18 Ocak 1912’de Meclisi feshetmi 2tir 82 . Meclisin feshedilmesinin ardından yeni seçimlerin yapılması için çalı 2malara ba 2lanmı 2tır. Seçimlerin düzenli yapılması için nüfus defterlerinin do /ru hazırlanması gerekiyordu. Ancak Trablusgarb Vilayeti’nde bu hususta ciddi sorunlar ya 2anmı 2tır. Çünkü 0talyan i 2galinden kaçan halk iç bölgelere sı /ınmı 2tı. Bu yüzden Vali, 24 Ocak 1912’de Vilayette seçimin yapılamayaca/ını hükümete bildirmi 2tir. Hükümet ise, Vilayetteki seçimin zorlu /una katıldı /ını, ancak fiilen devletin idaresi altında olan bir bölgede seçimin uygulanamamasının içerde ve dı 2arıda olumsuz bir tepki yarataca /ını, 2eklen de olsa bir seçim yapılmasını emretmi 2tir 83 . Yapılan seçimlere Câmi Bey Fizan’dan ba /ımsız aday olarak katılmı 2 ve tekrardan mebus seçilmi 2tir 84 . 18 Nisan 1912’de, Padi 2ah Mehmed Re 2ad’ın nutkuyla Meclis-i Umumi (Meclis-i Mebusan ve Meclis-i Ayan) açılmı 2tır. Câmi Bey, Meclis-i Mebusan’ın 13 Mayıs 1912 tarihli toplantısında yemin etmi 2, 18 Mayıs 1912 tarihli toplantısında mazbatası okunarak mebuslu /a kabul olunmu 2tur 85 . 0kinci Me 2rutiyet Dönemi’nin kısa ömürlü 0kinci Meclis-i Mebusanı, 4 A /ustos 1912 tarihinde kapatılana kadar Arnavut 0syanları, Halâskâr Zabitan olayı, Sait Pa 2a Kabinesi’nin istifası, kanun yapma çalı 2maları ve Trablusgarb Sava 2ı gibi önemli



82 F. Ahmad, a.g.e. , s. 175-176; T. Z. Tunaya, a.g.e. , C. I, s. 275-276; A. Birinci, a.g.e. , s. 45, 105- 117. 83 Fahri Çoker, Türk Parlamento Tarihi, Me 2rutiyet’e Geçi 2 Süreci: I. ve II. Me 2rutiyet , C. I, Türkiye Büyük Millet Meclisi Yayınları, Ankara 1997, s. 260. 84 M. Demirel, a.g.m. , s. 185. 85 MMZC , D:2, C: I, 0: 4, 6, (30 Nisan 1328/ 13 Mayıs 1912, 5 Mayıs 1328/18 Mayıs 1912), s. 31, 83; O. Kolo /lu, a.g.e. , s.559-560.   konular üzerinde görü 2mede bulunmu 2tur 86 . Bu dönemde Câmi Bey’in Meclis içerisinde faaliyetleri oldukça sınırlıdır. Askerin siyaset yapmasını yasaklayan kanunun mecliste tartı 2ıldı /ı 1 Temmuz 1912 günü kürsüye gelen Câmi Bey, kanun metninde bütün askerlerin siyaset yapmaları yasaktır 2eklinde bir ibarenin oldu /unu belirterek, “Acaba sınıfı ihtiyata nakledilmi 2 olan zabitan, bu madde mucibince mensubini askeriyeden midir?” 2eklinde bir soruyu Meclise yöneltmi 2tir 87 . Bunun dı 2ında mecliste bir konu 2ması görülmeyen Cami Bey’in bu sorusu aslında bir yönden kendisi ile ili 2kili idi. Zira 1 Ocak 1912’de Câmi Bey’in ihtiyat kadrosuna ayrıldı /ı yukarıda belirtilmi 2 idi. Görüldü /ü üzere Câmi Bey, bu kanunun kendi durumu açısından bir sakıncası olup olmadı /ını ö /renmek istemi 2tir. Bu dönemde Câmi Bey’in bir di /er faaliyeti de 0TF ile H 0F arasında ya 2anan tartı 2malarda uzla 2ma sa /lanması için çalı 2ması olmu 2tur 88 .

2. Millî Me 2rutiyet Fırkası

0kinci dönem Meclis-i Mebusan’ın feshedilmesiyle, Câmi Bey’in II. Me 2rutiyet dönemi mebusluk dönemi de sona ermi 2ti. Sonrasında Câmi Bey, Milli Me 2rutiyet Fırkası’nı kuran kadronun içerisinde yer almı 2tır. 0fham gazetesinin ba 2yazarı olan Ahmet Ferit (Tek) liderli /inde Balkan Sava 2ı’nın ba 2lamasından biraz önce kurulan (5 Eylül 1912) bu fırka, Me 2rutiyet döneminin ilk milliyetçi partisidir 89 . Milli Me 2rutiyet Fırkası kurulduktan iki gün sonra programını gazetelerde yayınlamı 2, sekiz bölüm ve 53 maddeden olu 2an bu programın her bölümünde ayrı bir konu ele alınmı 2tır. Birinci bölümde genel hükümler olarak, devletin idare 2eklinin Me 2ruti Osmanlı Sultanlı /ı ve dininin 0slâm oldu /u, di /er dinlere mensup



86 Ayrıntılı bilgi için bakınız: Kenan Olgun, “II. Me2rutiyet Devri Hakimiyet-i Milliye Mücadelesinde Önemli Bir Dönem: 1912 Meclis-i Mebusan-ı ve Faaliyetleri”, 0lmî Ara 2tırmalar , Sayı: 13, 0stanbul 2002, s. 111-132. 87 MMZC , D:2, C: I, 0:23, (18 Haziran 1328/1 Temmuz 1912), s. 558. Cami Bey’in bu sorusuna, Harbiye Nazırı Mahmut 1evket Pa 2a de /ildir efendim 2eklinde cevap vermi 2tir. 88 M. Demirel, a.g.m. , s. 185. 89 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 351; A. Birinci, a.g.e. , s. 181-183. Kurulu 2 yeri ve merkezi, 0fham gazetesi ( 0stanbul) idarehanesi olan fırkanın di /er kurucuları arasında Akçorao /lu, Yusuf (Siyasî Tarih Müderrisi) , Mustafa Suphi ( 0fham Gazetesi müdürü), Zühdü Bey (Mekteb-i Hukuk ve Mekteb- i Mülkiye’de 0statistik, Maliye ve 0ktisat Müderrisi), Mehmet Ali (Belediye Meclisi Reisi) gibi isimler yer almaktadır. Bkz. Aynı yer.   olanların inançlarında serbest oldu /u vurgulanmı 2 ve partinin bu hak ve esaslara sadık kalaca /ı belirtilmi 2tir. Ayrıca parti tek dereceli seçimi savunmu 2 ve süresi geldi /inde tekrar toplanmak üzere Meclis-i Mebusan’ı Padi2ahın feshedebilece /ini belirtmi 2tir 90 . Di /er bölümler de iç-dı 2 siyaset, adliye, askeriye, e /itim, maliye, iktisat ve genel sa /lık ba 2lıkları altında kaleme alınmı 2tır. Fırka, iç siyasette genel i 2lerin merkezi yönetime bırakılmasını isterken mahalli menfaatlerin vilayet yönetimince yürütülmesini savunmu 2tur. Dı 2 siyasette barı 2 taraflısı oldu /unu belirten bu fırka, subayların siyasi partilere girmesinin yasaklanması taraftarıdır. E /itim te 2kilatının ıslahını öngören fırka her vilayetlerde ço /unlu /un diliyle e /itim (ilk ve ortaokul) yapılaca /ını, ancak devletin resmi dilinin de ö /retilece /ini belirtmi 2tir. Vergilerin vatanda 2ların gücüne göre alınması gerekti /ini savunmu 2, a 2ar vergisinin de zamanla kaldırılaca /ı ve onun yerine arazi vergisinin getirilece /ini programına koymu 2tur 91 . Görüldü /ü üzere fırka 0TF ve H 0F’nin ideolojilerine alternatif olarak siyaset sahnesine çıkmı 2tır. 0ttihat-ı Anâsır görü 2üne taraftar olmakla birlikte bunun gerçekle 2tirilmesi hususunda 0TF ve H 0F’in görü 2lerine tam olarak katılmadı /ı söylenebilir 92 . Milli Me 2rutiyet Fırkası, programına ek olarak bir de beyanname yayınlamı 2tır. Beyannamede, Osmanlı toplumu içersinde di /er unsurların da haklarını kabul etmekle birlikte “Osmanlılı /ın Merkez-i sıkleti Türklük ve 0slâmlıktır” denilmi 2tir. Devlete can ve kan veren Anadolu’nun fakir ve ba 2tanba 2a harap kaldı /ı belirtilen beyannamede, bin türlü dertten ba 2ını alamayan Türkün vatanında (Anadolu’da) ölmeye hasret kaldı /ı ve ırken hastalıklı ve neslen de ümitsiz duruma dü2tü /ü vurgulanmı 2tır 93 .



 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 355-356. Ali Birinci, bu özellikleri ile o dönemde kurulan partiler arasında Padi 2aha en geni 2 yetkileri Milli Me 2rutiyet Fırkası’nın verdi /ini söylemektedir. Bkz: A. Birinci, a.g.e. , s. 185. 91 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 356-363 92 Hakan Reyhan, “Türkiye’nin 0lk Milliyetçi Partisi: Milli Me 2rutiyet Fırkası”, Türkiye Günlü /ü, Sayı: 37, Kasım-Aralık 1995, s. 68. 93 A. Birinci, a.g.e. , s. 184-185.   Milli Me 2rutiyet Fırkası sesini kendi yayın organı 0fham gazetesi ile duyurmu 2tur 94 . Ahmet Ferit’in ba 2yazarı oldu /u bu gazetede Câmi Bey de makaleler yazmı 2tır 95 . Câmi Bey’in bu yazıları, gazetenin 1913 yılında 0fham Kütüphanesi adı altıda yayımladı /ı eserler arasından kitap olarak çıkmı 2tır 96 .Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları adlı bu çalı 2ma 26 makaleden olu 2maktadır. Makalelerin 0fham gazetesinde yayınlanı 2 tarihi verilmemi 2, kitap ise Ocak 1913’te ne 2redilmi 2tir 97 . Birinci Balkan Sava 2ı’nın devam etti /i ve Türk Ordularının ma /lubiyete u/radı /ı günlerde “Balkanlar Bir Dü 2man Memleketiydi” ba 2lıklı yazısında Câmi Bey, “Son Balkan muharebatı 2imdiye kadar vatanımız zanetti /imiz Avrupa vilayatının hakikatte dü 2man memaliki oldu /unu kafi derecede isbat etti” diyerek Balkan Devletlerine o zamanki Türk aydının öfkesini ve hüsranını göstermi 2tir. Yazısının devamında ise ona göre Avrupa’da dâhili ve harici dü 2manlarla sava 2ılırken asıl vatan olan Anadolu zayıf dü 2mü 2tü. Son çeyrek asırda akıllı bir siyaset takip edilseydi Anadolu rahatlatılabilirdi 98 . Balkan Devletleri’nin son yüzyılda birer birer isyan etti /i ve akabinde ba /ımsızlı /ını kazandı /ı bir dönemde Câmi Bey, Osmanlı memleketinin Türk ve Arap ekseriyeti üzerine dayanması gerekti /ini söylemi 2 ve her iki ırk da Osmanlı Saltanat ve Hilafet 0slâmiye makamının müdafaası içün bugüne kadar bir safta kanlarını dökmü 2lerdir demi 2tir. Ayrıca bu son asırdaki Rumeli’deki mücadelelerin Arapların ya 2adı /ı bölgeler için de kötü bir tesiri olmu 2tur. Çünkü sava 2lar nedeniyle bu bölgeler unutulmu 2 ve medeniyetten mahrum kalmı 2tır. Câmi Bey’in dikkat çeken bir di /er yakla 2ımı ise Saltanat ve Hilafet merkezinin Türk ve Arap bölgelerinin



94 A. Birinci, a.g.e. , s. 187; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 352. Ayrıca Tercüman-ı Hakikat da partiyi destekleyen bir di /er gazetedir. Bkz: Aynı yer . 95 0fham gazetesinin nüshalarına ula 2ılamamı 2tır. 96 M. Demirel, a.g.m. , s. 185. 97 Câmi , Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları , 0fham Kütüphanesi, 0stanbul H. 1331/1913. Bu eser C. Baykurt (3) diye geçecektir. Vecihi Enver Ya 2arba 2’ın sadele 2tirerek yayına hazırladı /ı ve Osmanlının 0ç ve Dı 2 Dü 2manları (Osmanlı ve Rusya) isimli iki bölümden olu 2an bir eser daha vardır. Bu eser ise, Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları adlı ve tek bölümden olu 2an kitaba, Câmi Bey’in 0fham gazetesinde daha sonradan Rusya hakkında çıkan yazılarının ikinci bir bölüm olarak eklenmesiyle olu 2turulmu 2tur. Bkz: Câmi Bey, Osmanlılı /ın 0ç ve Dı 2 Dü 2manları (Osmanlı ve Rusya) , Sadele 2tiren: Vecihi Enver Ya 2arba 2, Dost Yayıncılık, 0stanbul 1994. Bu eser C. Baykurt (4) diye geçecektir. 98 C. Baykurt (3), a.g.e. , s. 6; C. Baykurt (4), a.g.e. , s. 13.   merkezine, Konya, Kayseri ve belki daha güney bir yere nakledilmesini ifade etmesidir. Böylelikle Osmanlı saltanatı Balkan Slavları tehlikesine maruz kalmayacaktı 99 . Balkanların elden çıkmasından sonra Câmi Bey, devletin gelece /ini Türk ve Arap unsurların birlikteli /inde görmü 2tür. Osmanlı Devleti içerisindeki Müslüman unsurlara a /ırlık veren bir siyaset takip edilmesi do /rultusunda makaleler kaleme alan Câmi Bey, yazılarında Millî Me 2rutiyet Fırkası ile ilgili açıkça bir bilgi vermese de partinin savundu /u görü 2ler çerçevesinde yazılar yazmı 2tır. Meclissiz bir dönemde kurulan Milli Me 2rutiyet Fırkası hakkında mevcut bilgiler oldukça sınırlıdır. Bu nedenle Câmi Bey’in fırka çatısı altında faaliyetlerine de ula 2ılamamı 2tır. Mevcut bilgiler ı 2ı/ında fırkanın di /er iki büyük parti ile olan ili 2kilerine bakıldı /ında, fırka kuruldu /u dönemde 0TF Türkçü- 0slâmcı bir çizgiye kaymaktadır. Bu açıdan fırka 0ttihatçıların rakibi durumundadır. 0ttihatçılar fırkanın kurulu 2unu Osmanlılık sistemi açısından yararlı bulmazken fırka üyeleri de 0TF’nin milliyetçilik anlayı 2ını “sakîm” olarak belirtmi 2tir. H 0F üyeleri ise milliyetçi bir fırkanın kurulmasının zarardan ba 2ka bir 2ey yaratmayaca /ını açıklarken fırka yayınladı /ı beyannameyle, H 0F’in Osmanlıcı ve adem-i merkeziyetçi ilkelerine cephe almı 2tır 100 . Türk Oca /ı ile de ili 2ki kuran Fırka, 0stihlâk-i Milli Cemiyeti’ ni 101 kurmu 2, ancak bir parti olarak geli 2im gösterememi 2tir. Üç, dört yüz kadar üyesi bulunan fırkanın, Anadolu’da birkaç yerde 2ube açma giri 2imi de sonuçsuz kalmı 2tır. Fırkanın ya 2adı /ı maddi sıkıntılar, eleman kıtlı /ı, kurucusu Ahmet Ferit’in Balkan Sava 2ı’nda cepheye gönderilmesi, 0fham gazetesinin kapatılması fırkanın sonunu hazırlamı 2 ve 1912 yılında kurulan fırka bir yılını bile doldurmadan kapanmı 2tır 102 . Türk siyasal tarihinin ilk milliyetçi partisi olan Milli Me 2rutiyet Fırkası’nın kurucularının bazıları, Mütareke döneminde “Milli Ahrar” ve “Milli Türk” 

99 C. Baykurt (3), a.g.e. , s. 11-13; C. Baykurt (4), a.g.e. , s. 17-18 100 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, S. 352-354 101 0stihlâk-i Milli Cemiyeti, iktisadî milliyetçilik doktrinini amaçlayan cemiyet, Milli Me 2rutiyet Fırkası üyeleri tarafından Aralık 1912’de kurulmu 2tur. Partinin bir yan kurulu 2udur. Kurucuları arasında Câmi Bey de bulunmaktadır. Bkz: T. Z.Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 445-446; S. Ak 2in (1), a.g.e. , S. 277. 102 Hakan Reyhan, a.g.m. , s. 70; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , s. 353-354; A. Birinci, a.g.e. , s. 189. Kaynaklar partinin tam olarak ne zaman kapandı /ına dair bilgi vermemektedir.   Fırkalarının kurucuları arasında yer almı 2tır 103 . Câmi Bey de Milli Ahrar Fırkası’nın kurucularındandır 104 . II. Me 2rutiyet döneminde olu 2turulan I. ve II. devre Meclis-i Mebusan’ında Fizan mebusu olarak katılan Câmi Bey, 0TF’ye mensup olarak ba 2ladı /ı siyasî hayata, önce ba /ımsız mebus, mebuslu /unun sona ermesiyle de milliyetçi çizgide kurulan bir fırka içerisinde yer alarak devam etmi 2tir. Bu fırka içerisindeki çalı 2maları II. Me 2rutiyet dönemindeki son siyasî faaliyetleri olmu 2, Câmi Bey 1914’te olu 2turulan üçüncü dönem Meclis-i Mebusan’a katılmamı 2tır. Bunda seçim bölgesi Fizan’ın Osmanlı Devleti sınırları dı 2ında kalmasının ve Câmi Bey’in i 2 hayatına atılmasının etkili oldu /u söylenebilir.

3. Cami Bey’in II. Me 2rutiyet Dönemindeki Di /er Faaliyetleri

Câmi Bey’in, II. Me 2rutiyet döneminde hakkında çok az bilgiye ula 2ılabilinen bazı faaliyetleri daha vardır. Bunların ba 2ında Be 2ikta 2 Jimnastik Kulübü’nün kurucularından biri olması gelmektedir. Kurulu 2u tarihini 1903 yılına dayandıran bu kulüp, II. Me 2rutiyetin ilanından sonra 16 A /ustos 1909 tarihinde Cemiyetler Kanunu yürürlü /e girmesiyle mensup oldu /u kaza kaymakamlı /ına giderek resmi tescil i 2lemini yaptırmı 2tır (1909). Bu tarihlerde Mecliste Fizan Mebusu olarak bulunan Câmi Bey, bu kulübün çalı 2malarına katılarak kurucuları arasında yer almı 2tır 105 . Ancak Câmi Bey’in Be 2ikta 2 Jimnastik Kulübü ile olan ili 2kisi bu bilgilerle sınırlıdır. Câmi Bey, 1912 Meclis-i Mebusan’ın feshinden sonra Milli Me 2rutiyet Fırkası’nın kurucularından oldu /u ve böylelikle siyasî faaliyetlerini devam ettirmeye çalı 2tı /ı yukarıda aktarılmı 2 idi. Bu partinin siyasî sahneden çekilmesinden sonra Câmi Bey, 1913 yılında i 2 hayatına atılmı 2 madencilik alanında çalı 2malarda bulunmu 2tur. Bu konuda ayrıntılı bilgi bulunmamakla beraber Câmi Bey, Osmanlı vatanda 2ı Harados Citaryan Efendi ile birlikte, Trabzon Vilayeti Tirebolu Kazasına 

103 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , s. 354. 104 Bu konuya Câmi Bey’in Mütareke Dönemi siyasi faaliyetleri kısmında de /inilecektir. 105 Vâlâ Somalı, Türk Sporunda Bir Asır: Be 2ikta 2 Spor Tarihi (1903-1996) , Flash Yayıncılık, (?) 1996, s. 16-33.   ba /lı Ortacami-i Bala karyesinde kömür madeni i 2letme hakkına sahip Salih Kapudanzade 0brahim Efendi’nin hissesinin yüzde yetmi 2 be 2ini devralmı 2tır 106 . Câmi Bey’in bu kömür madenindeki çalı 2maları hakkında detaylı bilgi yoktur. Ancak kısa bir süre sonra 0stanbul’da in 2aat alanında çalı 2malarda bulunmak için arkada 2ları ile birlikte bir 2irket kurması bu faaliyetinin kısa sürdü /ünü göstermektedir. Câmi Bey, Mustafa Arif Bey 107 , Manolli(?) ve Agob 1erbetçiyan Efendiler, in 2aat alanında çalı 2malar yapmak için 0stanbul’da Emlak 1irket-i 0n2âiyye-i Osmaniyesi ismiyle bir 2irket kurmak istemi 2 ve izin için resmi makamlara ba 2vurmu 2lardır. Yüz bin sermaye ve doksan dokuz sene müddetle kurulacak bu 2irketin faaliyete geçmesine 14 1ubat 1914 tarihinde izin verilmi 2tir 108 . Câmi Bey’in ortaklarından oldu /u bu in 2aat 2irketi hakkında da ayrıntılı bilgi mevcut de /ildir. Kömür madeni hissesi satın alma ve in 2aat 2irketi kurma gibi faaliyetler 1913-1914 yıllarında Câmi Bey’in siyasî hayattan uzakla 2tı /ını göstermektedir. Kısa bir süre sonra Birinci Dünya Sava 2ı’nın çıkmasıyla da orduya ça /rılacak ve böylelikle i 2 hayatı da sona erecektir. Birinci Dünya Sava 2ı’nın ba 2lamasıyla Câmi Bey yedek süvari kıdemli yüzba 2ısı olarak orduya katılmı 2 ve ilk olarak Susurluk’ta te 2kil edilen öküz arabalı nakliye taburuna komutan atanmı 2tır 109 . Kısa süreli oldu /u anla 2ılan bu görevden sonra Câmi Bey, Birinci Dünya Sava 2ı süresince (1914-1918) 0zmir’de Askerî Sansür Müfetti 2li /i yapmı 2tır 110 .



106 BOA, MECL 0S- 0 VÜKELA MAZBATALARI (MV.) , (1331. B. 2/7 Haziran 1913), D: 178, G: 5, B: 1. Câmi Bey’in o /lu Sermet Baykurt da mekân belirtmeden babasının 1908 Meclisinin feshinden sonra madencilik alanında çalı 2malarda bulundu /unu söylemi 2tir. Bkz: C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xii. 107 Mustafa Arif Bey, Câmi Bey’in I. Meclis-i Mebusan’dan arkada 2ıdır. Bkz. Cami Baykurt’un Anıları , Defter 1(Dft.1), Türk Tarih Kurumu Ar 2ivi (TTK Ar 2.), DOSYA NO (D) :83, BELGE NO (B) : 9, s. 3. 108 BOA, 1310 SONRASI 0RADE MECL 0S- 0 MAHSUS ( 0.MMS) , (1332 Ra 18/14 1ubat 1914), D: 177, G: 1332 Ra-17, B:1-5; BOA, MV. , (1332 Ra 15/ 11 1ubat 1914), D: 233, G: 87, B: 1. 109 C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xiv. Câmi Bey’in o /lu Sermet Bey, bu tayinin arkasında Ever Pa 2a’nın oldu /unu, böylece Câmi Bey’den ölç aldı /ını ve 0TC’den eski arkada 2larının araya girip onu bu görevden aldırarak 0zmir’de Askeri Sansür Müfetti 2li /ine tayin ettirdiklerini söylemi 2tir. Bkz: Aynı yer. 110 Cami Baykurt’un Anıları , Dft. 1, TTK Ar 2., D :83, B : 9, s. 19; Nail Moralı, Mütarekede 0zmir Önceleri Ve Sonraları, Ülkü Matbaası, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1976, s. 64. Bu eser, N.Moralı (1) diye geçecektir.; Nail Moralı, Mütarekede 0zmir Olayları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1973, s. 52. Bu eser N.Moralı (2) diye geçecektir.C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xiv; M. Demirel, a.g.m. , s. 185; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128.   D. Mondros Mütarekesi Döneminde Cami Bey

1. 0stanbul Dönemi

Câmi Bey, Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasının ardından Tevfik Pa 2a’nın ilk hükümetinin (11 Kasım 1918 – 12 Ocak 1919) 111 kuruldu /u günlerde 0stanbul’a gelmi 2tir. Bu hükümette Dahiliye Nazırlı /ına getirilen, 0lk Osmanlı Mebusan Meclisi’nden eski dostu Mustafa Arif Bey’in hükümete yaptı /ı teklif sonucu Câmi Bey, 6 Ocak 1919 tarihinde Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ına atanmı 2tır 112 . Câmi Bey’in 0stanbul dönemi bu ilk faaliyeti kısa sürmü 2tür. 12 Ocak 1919 günü Tevfik Pa 2a istifa etmi 2 ve ertesi gün yeni kabineyi kurma görevi tekrar ona verilmi 2tir. Ancak kurulan kabinede Mustafa Arif Bey Dahiliye Nazırı olarak yer almamı 2tır 113 . Bunun üzerine Câmi Bey, 14 Ocak 1919’da istifa dilekçesini yeni nazıra sunmu 2tur 114 . Câmi Bey’in bu görevden sonra adı, 14 Ocak 1919’da kurulan Sulh ve Selameti Osmaniye Fırkası’yla anılmı 2 ve bu partinin idare heyeti arasında oldu /u ileri sürülmü 2tür 115 . Ancak Câmi Bey, Mütareke dönemiyle ilgili yazdı /ı anılarda bu parti ile olan ili 2kisinden bahsetmemi 2tir. Bu nedenle bu parti ile Câmi Bey’in ili 2kisine dair kaynaklar oldukça sınırlıdır. Câmi Bey ve arkada 2ları bu dönemde siyasî bir parti kurmak için harekete geçmi 2 ve ilerleyen kısımlarda da bahsedilece /i üzere Milli Ahrar Fırkası’nın kurmu 2lardır. Ancak ondan öncesinde Câmi Bey, 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’ni ( 0MHOC) çalı 2malarına katılmı 2tır. 0zmir ve çevresi üzerinde 0tilaf Devletleri’nin emelleri Birinci Dünya Sava 2ı’na dayanmaktadır. Bu devletler kendi aralarında imzaladıkları St. Jean de Maurienne



111 Sina Ak 2in, 0stanbul Hükmetleri Ve Milli Mücadele , Cem Yayınevi, 0stanbul 1976, s.78. Bu eser S. Ak 2in (2) diye geçecektir 112 BOA, DU 0T, (3.R.1337/06.Ocak 1919), D: 39, G: 65, B: 1-2; Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2, D:83, B: 9, s. 1-3, 19. 113 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.148. 114 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 20. 115 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.237; F. Hüsrev Tökin, Türk Tarihindeki Siyasi Partiler , Elif Yayınları, 0stanbul 1965, s.54-55.   anla 2ması (1917) ile bu bölgeyi 0talyanlara vermi 2lerdir. Bu anla 2ma sava 2 sonrası uygulanamamı 2 ve 0talyanlara vaat edilen bu topraklar Yunanlılara bırakılmı 2tır 116 . 0zmir’in Yunanlılara bırakılaca /ı haberlerinin kamuoyunda duyulması ve 0zmir’e 0tilaf Devletleri askerî kuvvetlerinin gelmesiyle yerli Rumların yaptı /ı ta 2kınlıkların artması üzerine, 0zmir’in Müslüman ahalisi, Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından yedi gün sonra 0MHOC’ni kurmu 2tur. Cemiyetin kurucuları Nail ve Halit Moralı karde 2ler, Menemenlizade Muvaffak, emekli Binba 2ı Hüseyin Lütfü, 0tibar-ı Milli Bankası ikinci Müdürü Naci, emekli asker Abdurrahman Sami Beylerdir 117 . 0MHOC’nin 17 Mart 1919’da düzenledi /i büyük kongreye Câmi Bey de katılmı 2 ve cemiyetin Katib-i Umumisi (Genel Sekreter) seçilmi 2tir 118 . 0zmir’in Yunanlılar tarafından 15 Mayıs 1919 tarihinde i 2gal edilmesinin ardından cemiyet merkezinin 0stanbul’a nakline karar verilmi 2tir 119 . Câmi Bey de cemiyet adına çalı 2malarına 0stanbul’da devam etmi 2tir. Câmi Bey, 0MHOC adına 0stanbul’da faaliyette bulunurken aynı zamanda siyasî bir parti kurmak için de harekete geçmi 2 ve arkada 2larıyla beraber 4 Mayıs 1919’da Milli Ahrar Fırkası’nı kurmu 2tur. Câmi Bey’in genel sekreterli /ini yaptı /ı bu parti Mütareke döneminde Amerikan mandasına taraftar olmakla tanınmı 2tır 120 .



116 Selahattin Tansel, Mondros’tan Mudanya’ya Kadar, I.Cilt, Ba 2bakanlık Kültür Müste 2arlı /ı Cumhuriyetin 50. Yıldönümü Yayınları, Ankara 1973, s.157-172. 117 ; Nurdo /an Taçalan, Ege’de Kurtulu 2 Sava 2ı Ba 2larken , Bilgi Yayınevi, Ankara 2007, s. 107; Türkmen Parlak, 02 galden Kurtulu 2a “1” Yunan Ege’ye Nasıl Geldi “ 0lk Günler” 0zmir Sosyal Hizmetler Kültür Vakfı Kültür Yayınları, 0zmir 1982, s.288. Not: Bu eser bundan sonra T.Parlak (1) diye geçecektir. N. Moralı (1), a.g.e., s.166; N. Moralı (2), a.g.e., s. 6. 118 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10; 1evket Süreyya Aydemir, Tek Adam Mustafa Kemal 1919-1922, Cilt II, Remzi Kitabevi, 11.Basım, 0stanbul 1990,s. 67. N.Taçalan, a.g.e. , s.142; N. Moralı (2), a.g.e. , s.12-13. 119 N. Moralı (1), a.g.e. , s.174; N. Moralı (2), a.g.e. , s.15. 120 Mine Erol, Türkiye’de Amerikan Mandası Meselesi 1919-1920, 0leri Basımevi, Giresun 1972, s.63; Deniz Bilgen, ABD’li Gözüyle Sivas Kongresi, Amerikan Mandası ve Gazeteci L. E. Browne’ın Faaliyetleri, Kaynak Yayınları, 0stanbul 2004, s.74; Kadir Kasalak, Milli Mücadele’de Manda ve Himaye Meselesi, Genelkurmay Basımevi, Ankara 1993, s. 56-57. T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s. 460; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.21; Tülay Duran, a.g.m. , s.14; “Milli Ahrar Fırkası”, 0leri, 22 Mayıs 1335 (1919), Nr: 494, s. 3. Gazetede partinin kurulu 2 tarihi belirtilmemi 2tir. Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 25-26.   2. Ankara Dönemi

Câmi Bey, Aralık 1919’da yapılan Osmanlı Mebusan Meclisi seçimlerine katılarak Aydın Vilayeti’nin Aydın Sanca /ı’ndan mebus seçilmi 2tir 121 . Ancak bu seçimlere Milli Ahrar Fırkası’nın adayı olarak katılmamı 2tır. Zira fırka seçimlere sadece 0stanbul’dan katılmı 2 ve ba 2arı sa /layamamı 2tır 122 . Câmi Bey, seçimlerin ardından Heyet-i Temsiliye’nin ça /rısına uyarak görü 2melerde bulunmak üzere Ankara’ya gitmi 2tir 123 . Bu görü 2melerin ardından Câmi Bey, Ankara merkezli bir tutum sergilemi 2tir. Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin Misak-ı Milli’yi kabul etmesi ve bunu kamuoyuna duyurması sonucunda 0tilaf Devletleri 0stanbul’u 16 Mart 1919’da resmen i 2gal etmi 2 ve Meclisi basarak bazı milletvekillerini tutuklamı2tır. Meclis, 18 Mart 1919’da son toplantısını yaparak faaliyetlerini belirsiz bir süre ertelermi 2se de, Padi 2ah Vahdettin, 11 Nisan 1920’de Meclis-i Mebusan’ı kapattı /ını belirten 0rade-i Seniyye’yi yayınlamı 2tır 124 . Bunun üzerine Heyet-i Temsiliye namına Mustafa Kemal Pa 2a, 19 Mart 1919’da bir tamim yayınlayarak Ankara’da ola /anüstü bir meclisin toplanaca /ını ve bu meclise 0stanbul’daki son meclisin üyelerinin de katılabilece/ini belirtmi 2tir 125 . Câmi Bey de açılacak bu yeni meclise katılmak üzere Ankara’ya hareket etmi 2tir 126 .



121 BOA, DH. 0UM , (22 Kanunıevvel /Aralık 1919), D: E112, G: 43, B: 2,; Mahmut Golo /lu, Üçüncü Me 2rutiyet 1920 , Ba 2nur Matbaası, Ankara 1970, s.296. Bu eser M. Golo /lu (1) diye geçecektir. Pelin Böke, Son Osmanlı Meclisi’nin Son Günleri, Do /an Kitap Yayıncılık, 0stanbul 2008, s.173;. Ahmet Demirel, 0lk Meclis’in Vekilleri, Milli Mücadele Döneminde Seçimler, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 2010, s.55, 194; Sabri Sürgevil, “Aydın Vilayeti Bozdo /an Kazasında Son Osmanlı Meclis-i Mebusan Seçimleri”, Tarih 0ncelemeleri Dergisi , Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayını, S.4, 0zmir 1989, s.91; Zeki Arıkan, “1919 Seçimleri Ve 0zmir” , Ata Dergisi, Sayı 7, Selçuk Üniversitesi Atatürk 0lkeleri Ve 0nkılap Tarihi Ara 2tırma Ve Uygulama Merkezi, Konya 1997, s. 123. 122 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.462. 123 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 66. 124 0hsan Güne 2, Birinci TBMM’nin Dü 2ünce Yapısı (1920-1923) , Türkiye 02 bankası Kültür Yayınları, ? 1997, s. 53-54; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.107-119; A. Demirel, a.g.e. , s.70-71; 125 Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk , C.1, Maarif Vekaleti, 0stanbul 1960, s.420-422 126 F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128, M. Demirel, a.g.m. , s. 187.   Câmi Bey, 23 Nisan 1920’de Ankara’da açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk hükümetinde Dahiliye Vekili olmu 2tur 127 . Ancak Dahiliye Vekilli /i’nde kısa bir süre kalmı 2, 14 Temmuz 1920’de istifa etmi 2tir 128 . Dahiliye Vekilli /i’nden istifasından sonra Anayasa ve Dı 2i2leri komisyonlarında üye olarak çalı 2an Câmi Bey, 4 Eylül 1920’de milletvekilli /i saklı kalmak üzere 0talya’nın Ba 2kenti Roma’ya Ankara Hükümeti’nin temsilcisi olarak gönderilmi 2tir. Câmi Bey’in bu temsilcili /i sırasında Roma, Milli Mücadeleyi Avrupa ve Dünya kamuoyuna duyurmada en önemli merkez haline gelmi 2tir. Londra Konferansı’na Ankara Heyeti adına katılmı 2tır. Malta’da tutuklu bulunan Türk askeri ve siyasi esirlerin geri dönmelerinde ve ayrıca Milli Mücadeleye 0talya kanalıyla sa /lanan askerî malzeme ve maddi yardımların temininde aktif rol almı 2tır. Daha sonra Kasım 1921’de Ankara Hükümeti, Câmi Bey’in Roma’daki temsilcili /ine son vermi 2 ve Ankara’ya ça /ırmı 2tır. Ancak Câmi Bey bu ça /rılara uyarak Türkiye’ye dönmeyince 21 Ekim 1922’de milletvekilli /inden müstafi sayılmı 2tır 129 .

E. 1923-1945 Yılları Arasında Câmi Bey

Câmi Bey Roma’dan 0stanbul’a/Türkiye’ye Milli Mücadele kazanıldıktan sonra 1923 yılında dönmü 2tür 130 . Bu tarihten sonra siyasetten uzak kalmı 2tır. 1924 yılında Mihrab Dergisi’nde küçük hikâye tarzı yazılar yazmı 2131 , Roma temsilcili /i görevinden istifa ederek yurda dönen Celaleddin Arif Bey ile birlikte emlak



127 Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt Ceridesi (TBMM ZC) , Devre (D):1, 0çtima Senesi ( 0.S.): 1, Cilt (C): 1, 0çtima ( 0): 10, (3 Mayıs 1336/1920), s.196-198; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128; M. Demirel, a.g.m. , s. 187. 128 TBMM ZC, D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s.310. Not: Mecliste okunan istifa dilekçesi 13 Temmuz 1920 tarihini ta 2ımaktadır. F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128; M. Demirel, a.g.m. , 187. 129 Mevlüt Çelebi, Milli Mücadele Döneminde Türk- 0talyan 0li 2kileri , Dı 2i2leri Bakanlı /ı Stratejik Ara 2tırmalar Merkezi, Ankara 1999, s. 213-214; C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xvii; A. Nesimi, a.g.e. , s. 225-225; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128; M. Demirel, a.g.m. , s. 187-188. 130 BOA, HR. 0M, ( 23.12.1923), D:48 , G:188 , B: 1-2. 131 Cami Bey, Mihrab Dergisi’nin 1924 yılında çıkan 7, 9, 11, 13-14, 15-16, 21-22 sayılarında sırasıyla “Seyyid Battal Gazi ve Digénis Akritas Destanlar”, “Kâbil”, “Âsî”, “Emunukal Eydinen (1- 2)”, “Asya’nın Ruhu” isimli hikayeleri yazmı 2tır.   danı 2manlı /ı üzerine bir i 2yeri açarak, geçimini sa /lamaya çalı 2mı 2tır 132 . Bu birliktelikten sonra Câmi Bey, 1929-1931 yılları arasında Erenköy Kız Lisesi’nde Fransızca Ö /retmenli /i yapmı 2tır 133 . Ö /retmeli /in yanı sıra Câmi Bey’in bu dönemde çevirmenlik yaptı /ı da söylenmektedir 134 . Câmi Bey, Ocak 1934’te 0smail Hakkı Baltacıo /lu tarafından yayınlanan Yeni Adam Dergisi’nde “Siyasal Acun” adlı kö 2esinde dı 2 politikayla ilgili yazılar yazmı 2tır 135 . Sonrasında 1940-1944 yılları arasında Robert Kolej’de Tarih ö/retmenli /i yapmı 2136 ve 27 Haziran 1942’den itibaren de o /lu Vedat Baykurt ile birlikte Fransızca ak 2am gazetesi olan La Turquie ’yi çıkarmı 2tır 137 . Câmi Bey’in çok partili hayata geçmeden önceki faaliyetleri bunlarla sınırlıdır.

F. Çok Partili Dönemde Câmi Bey’in Siyasete Dönü 2ü

Câmi Bey, çok partili sistemin ba 2ladı /ı 1945 yılından ölümüne kadar sol camiada aktif bir yazar ve siyasetçi olarak öne çıkmı 2tır. Bu dönemde sol görü 2lü bir



132 Câmi Bey’in, Celaleddin Arif Bey ile birlikte emlak üzerine bir i 2yeri açtıklarına dair bilgi, 27.09.2011 Salı günü Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nda Câmi Bey’in Robert Kolej’den ö/rencisi Moris Gabbay Bey ile 16:00-17:30 saatleri arasında yapılan görü 2meden alınmı 2tır. 133 Bu bilgi Erenköy Kız Lisesi’nin ar 2iv kayıtlarından elde edilmi 2tir. Mediha Esener’in anılarında da Câmi Bey’in bu yıllarda Erenköy Kız Lisesi’nde Fransızca ö /retmenli /i yaptı /ı anlatılmaktadır. M. Esener, Câmi Bey’in tam bir beyefendi ve Fransızcasının da mükemmel derecede oldu /unu belirtmektedir. Mediha Esener, Geç Kalmı 2 Kitap , Sistem Yayıncılık, 0stanbul 1999, s. 29-32. 134 M. Demirel, a.g.m. , s. 188. Ayrıca, torunu Arın Baykurt’tan alınan ve Câmi Bey’in kısa biyografisini anlatan Moris Gabbay 1944 imzalı bir yazıda ise Câmi Bey’in, Bible House (Kitabı Mukaddes) kurumundan aldı /ı teklif üzerine Tevrat ve 0ncili Türkçeye çeviren komitede çalı 2tı /ı ve 0ngilizce-Türkçe Red House sözlü /ün gözden geçirilip tekrar yayımlanmasında büyük katkıları oldu /u yazmaktadır. Abidin Nesimi de Protestanların 0ncil’inin Türkçeye çevirisinin Câmi Bey tarafından yapıldı /ını söylemektedir. Bkz: A. Nesimi, a.g.e. , s. 225-226. Bununla birlikte Kont dö Gobino’nun Rönesans isimli eserinin Türkçeye çevirisinde yazar kısmında, Câmi ismi yazmaktadır. Soyadı kanunundan önce 1931 yılında yapılan bu tercümenin Câmi Bey tarafından yapıldı /ını akla getirmektedir. 135 M. Demirel, a.g.m. , s. 188. Câmi Bey, Yeni Adam Dergisi’nin 6 ile 120 sayılarında makaleler yazmı 2tır. Derginin 6. sayısına ula 2ılamamı 2tır. Ancak haftalık olarak çıkan bu derginin 105. sayısında Câmi Bey’in 6-7 sayısından itibaren dergide yazdı /ı söylenmektedir. Câmi Bey’in son yazısı, derginin 2 Ocak 1936 tarihli 120. sayısındadır. 136 Robert Kolej’in 1941-1944 e /itim-ö /retim yıllarında çıkarmı 2 oldu /u yıllıklarda Câmi Bey Tarih dersi ö /retmeni olarak tanıtılmaktadır. Robert Kolej ile yapılan görü 2melerde bu döneme ait kayıtların kendilerinde olmadı /ı söylenmi 2ti r. Ayrıca Mediha Esener ve Altemur Kılıç’ın anılarında da Câmi Bey’in 0kinci Dünya Sava 2ı yıllarında Robert Kolej’de ö /retmenlik yaptı /ı aktarılmaktadır. Bkz: M. Esener, a.g.e. , s. 278; Altemur Kılıç, Kılıç’tan Kılıç’a Bir Dönemin Tanıklı /ı, Remzi Kitabevi, 0stanbul 2005, s.99. 137 M. Demirel, a.g.m. , s. 188.   parti kurmayı dü 2ünmü 2 ve partiyi kurmadan önce onun yayın organı görevini yapacak olan Yeni Dünya gazetesini 1 Aralık 1945 tarihinde Sabahattin Ali ve Esat Adil Müstecaplıo /lu ile birlikte çıkarmı 2tır. Ancak bunun öncesinde 21 Temmuz ve 22 A /ustos 1945’te sadece iki sayı yayınlanabilen Dikmen dergisinde Türkçe siyasî içerikli yazıları yayınlanmı 2tır. Ayrıca yine bu dönemde Tan gazetesinde gündeme ili 2kin yazıları yer almı 2 ve Yeni Dünya gazetesi ile aynı gün yayın hayatına ba 2layan Görü 2ler dergisinin yazar kadrosuna katılmı 2tır. 4 Aralık 1945’te kamuoyunda Tan Olayları olarak bilinen hadiseler esnasında Câmi Bey’in yazılarının yayınlandı /ı bu gazete ve dergilerin yayın hayatı sona ermi 2tir 138 . Daha sonra Sabiha ve Zekeriya Sertel çifti ile birlikte 1ubat 1946’da tutuklanan Câmi Bey, yapılan yargılama sonucunda on ay hapis cezası almı 2tır. Câmi Bey’in bu cezayı almasının nedeni Tan gazetesinde 5 Eylül 1945 tarihli “Münevver Sınıfın Tarihi Rolü” ba 2lıklı yazısıdır. Bu yazısıyla TBMM ve Hükümete hakaret etti /i iddia edilmi 2tir. Ancak Yargıtay bu kararı 14 Mayıs 1946 bozmu 2, Câmi Bey ve Sertellerin tutukluluk hali sona ermi 2tir 139 . Câmi Bey, bu dönemde son olarak, Mare 2al Fevzi Çakmak ba 2kanlı /ında 0nsan Hakları Cemiyeti adıyla bir dernek kurmak için çalı 2malar yapmı 2tır. Faaliyete geçmek için 17 Ekim 1946’da 0stanbul Valili /i’ne Fevzi Çakmak imzalı bir dilekçe veren cemiyetin, Mare 2al Fevzi Çakmak ve Câmi Bey’den ba 2ka di /er önemli üyeleri ise Sertel çifti, Tevfik Rü 2tü Aras ve Kenan Öner’dir. Ancak cemiyet, hükümet ve basının ele 2tirileri sonucunda önemli bir faaliyet gösteremeden da /ılmı 2tır 140 . Bu son giri 2imi de sonuçsuz kalan Câmi Bey’in çok partili dönemdeki faaliyetleri son bulmu 2tur.

G. Ölümü

TBMM Özlük Dosyası’ndaki belgelerde Câmi Bey’in, son ikamet adresi 0stanbul’un Beyo /lu ilçesinin Ayazpa 2a Mahallesi olarak belirtilmi 2tir. Câmi Bey’in 

138 M. Demirel, a.g.m. , s. 188-191; A. Nesimi; a.g.e. , s. 226; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128-129. 139 M. Demirel, a.g.m. , s. 191. 140 M. Demirel, a.g.m. , s. 192-193.   Robert Kolej’den ö /rencisi Moris Gabbay Bey de Câmi Bey’in Beyo /lu’nu Gümü 2suyu semtinde oturdu /unu ifade etmi 2tir. Ayazpa 2a Mahallesi bugünkü ismiyle Ayaz Pa 2a Camii Soka /ı, Beyo /lu’nun Gümü 2suyu Mahallesi’ne ba /lıdır.

Câmi Bey 4 Kasım 1949’da vefat etmi 2tir. 141 . Kaynaklarda Câmi Bey’in ölüm nedeniyle ile bilgiye ula 2ılamamı 2tır. Bu konuda Moris Gabbay Bey, Câmi Bey’in kalın ba /ırsa /ında bir ur tespit edildi /ini, bu nedenle bir ameliyat geçirdi /ini ve taburcu olduktan 2 gün sonra evinde vefat etti /ini söylemi 2tir 142 . Câmi Bey 0stanbul’da bulunan Kozlu mezarlı /ına defnedilmi 2tir 143 .



141 M. Demiral, a.g.m. , s. 193; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 129. 142 Bu bilgiler, 27.09.2011 Salı günü Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nda Câmi Bey’in Robert Kolej’den ö /rencisi Moris Gabbay Bey ile 16:00-17:30 saatleri arasında yapılan  görü 2meden alınmı 2tır. Moris Gabbay Bey, Câmi Bey’in ya 2adı /ı evin açık adresini ise, günümüzde Gümü 2suyu Mahallesi’nde bulunan Çin lokantasının yanında ve kullanılmamakta olan binanın be 2inci katı olarak belirtmi 2tir. 143 Arın Baykurt’tan aldı /ımız belgeler arasında bir zarfın üzerinde Câmi Bey’in Kozlu mezarlı /ında defnedildi /i yazmaktadır.   II. BÖLÜM

MONDROS MÜTAREKES 0 DÖNEM 0 S 0YASÎ FAAL 0YETLER 0

I. Dünya Sava 2ı’na 0ttifak Devletleri’nin yanında girmi 2 olan Osmanlı Devleti, yakla 2ık dört yıllık mücadele sonunda emellerine ula 2amadan ate 2kes istemek zorunda kalmı 2tır. Ardından Talat Pa 2a’nın istifası ile yeni hükümet 14 Ekim 1918’te Ahmet 0zzet Pa 2a tarafından kurulmu 2 ve bu hükümetin giri 2imleriyle 30 Ekim 1918’te Mondros’ta ate 2kes imzalanmı 2tır 1. Ate 2kesin imzalanmasıyla I. Dünya Sava 2ı sırasında 0zmir bölgesinde Askerî Sansür Müfetti 2i olarak bulunan Câmi Bey’in görevi de sona ermi 2tir 2. Daha önce bahsedildi /i üzere Câmi Bey II. Me 2rutiyet döneminde 0T’ye muhalefetiyle tanınmı 2tır. Ate 2kesin imzalanması sonrası 0stanbul muhalefetin yeniden ortaya çıktı /ı bir yer olmu 2tur. Câmi Bey de dönemin aynı dü 2üncede siyasi bir figürüdür. Mütareke Döneminde Câmi Bey faaliyetleri 0stanbul ve Ankara merkezli 2eklinde 2’ye ayrılmalıdır. Bunun nedeni onun siyasi fikirlerinde meydana gelen de /i2melerdir. Nitekim ate 2kesin imzalanmasıyla 0stanbul’a gelen Câmi Bey, arkada 2larıyla bir parti kurmayı dü 2ünmü 2tür. O esnada Milli Mücadele fikri Türk aydının kafasında tam olarak 2ekillenmedi /i için bireysel çabalar ve küçük siyasi gruplar dönemin dikkat çeken hareketleridir. A 2a/ıda ayrıntılı bir 2ekilde aktarılaca /ı üzere Câmi Bey’in de 0stanbul’daki ilk faaliyetleri bu türden çabalara örnektir. Ancak daha sonra Erzurum ve Sivas Kongresi’yle tüm yurda yayılan Milli Mücadele hareketine Câmi Bey de katılmı 2tır. Ardından bu davaya inanmı 2 bir sima olarak Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde yer almı 2tır. Ankara merkezli olarak ilk faaliyeti



1 Sina Ak 2in, 0stanbul Hükmetleri Ve Milli Mücadele , Cem Yayınevi, 0stanbul 1976, s. 20. Bu eser S. Ak 2in (2) diye geçecektir. 2Cami Baykurt’un Anıları , Dft. 1, TTK Ar 2., D :83, B : 9, s. 19; M. Demirel, a.g.m , s. 185; N. Moralı (1), a.g.e. , s. 64; N. Moralı (2), a.g.e. , s. 52; C. Baykurt (1), a.g.e. , s. xiv; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128.

41 budur. Sonrasında TBMM’ye katılmasıyla dü 2ünce yapısında meydana gelen de /i2im devam etmi 2tir.

A. 0stanbul Merkezli Siyasi Faaliyetleri

Mütareke döneminde kurulan hükümetlerin çalı 2maları güçle 2mi 2 ve sürekli kabine de /i2iklikleri meydana gelmi 2tir. Ahmet 0zzet Pa 2a Kabinesi’nin 9 Kasım 1918’te istifa etmesinden sonra 3, Tevfik Pa 2a 11 Kasım 1918 – 12 Ocak 1919 tarihleri arasında ilk kabinesini kurmu 2tur 4. Bu hükümet döneminde Câmi Bey Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı’na tayin olmu 2tur. Mütareke döneminde Câmi Bey’in 0stanbul merkezli ilk faaliyeti kısa süren bu memuriyettir. Mütareke sonrası meydana gelen i 2galler kar 2ısında toplumun ileri gelenleri cemiyetler kurarak halkı aydınlatmak, direni 2i örgütlemek ve i 2gallerin haksız oldu /unu dünya kamuoyuna duyurmak istemi 2lerdir. 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti de bunlardan biridir. Câmi Bey, Müste 2arlık görevinden sonra cemiyetin çalı 2malarına 0stanbul’da iken katılmı 2tır. Mütareke dönemi, siyasi parti ve siyasetle u /ra 2an te 2ekküllerin çok sayıda oldukları bir dönemdir. Bu kadar kısa bir zamanda hemen hepsi meclis dı 2ında kurulan bu kadar çok siyasi olu 2uma rastlamak pek zor, hatta imkânsızdır 5. Câmi Bey ve arkada 2ları da bu dönemde Milli Ahrar Fırkası’nı kurarak siyasi faaliyette bulunmu 2lardır. Kamuoyunda, özelikle 0stanbul’da “Manda ve Himaye Meselesinin” tartı 2ıldı /ı bir dönemde fırkanın da bu do /rultuda bir takım faaliyetleri olmu 2tur. Câmi Bey’in Mütareke Dönemi 0stanbul merkezli faaliyetleri bu 2ekilde sınıflandırılmakla beraber a 2a/ıda ayrıntılı bir 2ekilde aktarılacaktır.



3 ; Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 3; S. Ak 2in (2), a.g.e. , s. 66-67. 4 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s. 78. 5 Tarık Zafer Tunaya, Türkiye’de Siyasi Partiler 1859 – 1952 , Do /an Karde 2 Yayınları, 0stanbul 1952, s.404. Bu eser T. Z. Tunaya (2) diye geçecektir.

42 1. Dâhiliye Nezareti Müste 2arlı /ı

I. Dünya Sava 2ı’nın ba 2ından beri 0stanbul’dan uzak kalan Câmi Bey, Tevfik Pa 2a Hükümeti’nin kuruldu /u ilk günlerde devlet merkezinde ki durumu yakından görmek arzusuyla 0stanbul’a gelmi 2tir. Bu kabinede, Osmanlı 0lk Mebusan Meclisi’nden eski dostu olan Mustafa Arif Bey Dâhiliye Nazırlı /ına getirilmi 2tir. Câmi Bey’in Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı’na tayini Mustafa Arif Bey’in vasıtasıyla olmu 2tur 6. Câmi Bey, Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ına tayini için “ 0ttihat ve Terakki memlekete hakim oldu /u on senelik devrede birinci ve ikinci meclislerde Fizan mebusu olarak bulunmu 2tum. 0ttihatçıların yürüyü 2ünü hiç be /enmedi /im içindir ki onlara katılmadım. Ve muhalif safta kaldım böyle olmakla beraber Hürriyet ve 0tilaf Fırkası’na da intisab etmemi 2tim. Her iki taraftan da 2ahsi dostlarım var. Fakat asıl dostlarım ekserisi muhalefet safında bundan dolayıdır ki 0stanbul’a geldi /im zaman hep faal olan bu saftaki dostlarım etrafımı sardılar. Bunlar meyanında ikinci Tevfik Pa 2a kabinesinde 7 Dahiliye Nazırı olan Mustafa Arif Bey’e yardım etmek üzere Müste 2arlı /ını almamı bana teklif ediyorlar” 8dı diyerek bu memuriyete nasıl tayin oldu /unu açıklamaktadır. Mustafa Arif Bey’in hükümete yaptı /ı teklif sonucu, Câmi Bey 6 Ocak 1919’da Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı’na tayin olmu 2tur 9. Aynı gün görevine ba 2lamak için Babıâli’ye giden Câmi Bey, hükümet merkezinin eski haline nazaran çok karanlık ve ıssız oldu /unu gözlemleyerek, herkesin yüzünü bir kasvet havasının kapladı /ını ve artık Osmanlı Devleti’nin son günlerinin ya 2anmakta oldu /unun anla 2ıldı /ını dü 2ünmü 2tür. Yine Câmi Bey, bu dönemde Dâhiliye Nezareti’nin en önemli görevinin, 0stanbul’un asayi 2ini sa /lamak ve 0ngilizlerle Osmanlı polisleri arasındaki münasebatı tanzim etmek oldu /unu söylemektedir 10 .



6 Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2, D:83, B: 9, s. 1-3; S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.78. 7 Cami Bey, 0kinci Tevfik Pa 2a Hükümeti diyor ancak söz konusu Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı Birinci Tevfik Pa 2a Hükümeti zamanındadır. 8 Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 19. 9 BAO, DU 0T, (3.R.1337/06.01.1919), D: 39, G: 65, B: 1-2; Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 19. 10 Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., DFT.1, D:83, B: 9, s. 19.

43 Cami Bey, Müste 2arlık görevine ba 2lamasının üçüncü günü bir 0ngiliz 0rtibat Zabiti olan Binba 2ı Smith adında bir zatın odasına gelerek, sömürgelerindeki eli kırbaçlı 0ngiliz memurları edasıyla kendisine bir takım sorular sordu /unu, subayı sordu /u sorular hakkında bilgisinin olmadı /ını söyleyerek ba 2ından defetti /ini, ancak bu durumun kendisini 0ngilizlerin u 2a/ı derecesinde bir mevkide bırakaca /ından Müste 2arlık i 2ine son vermeye karar verdi /ini belirtmektedir 11 . Zaten 12 Ocak 1919 ak 2amı Tevfik Pa 2a istifa etmi 2 ve ertesi gün kabineyi kurma görevi yine ona verilmi 2tir. Kurulan yeni kabinede Dâhiliye Nezareti’nin ba2ına Mustafa Arif Bey getirilmemi 2tir. 12 Cami Bey, 14 Ocak 1919’ta istifa dilekçesini yeni nazıra vermi 2tir 13 . Müste 2arlık görevi sadece 8 gün sürmü 2tür. Cami Bey, hatıratında istifa sebebi olarak 0ngiliz 0rtibat subayı ile arasında geçen görü 2meyi göstermi 2tir. Ancak istifasından hemen sonra kendisiyle Söz gazetesi bir mülakat yapmı 2tır 14 . 0stifasının nedenini soran gazetecilere “Ben esasen Müste 2arlık görevini Mustafa Arif Bey’in ısrarı ve arkada2larımın önerisiyle kabul etmi 2tim. Dolayısıyla nazırın çekilmesiyle, benim de derhal istifamı vermem gerekti. Ben de öyle hareket ettim. Bilirsiniz ki, bizde sistem henüz de /i2memi 2tir. Hala i 2ler 2ahıslara ba /lıdır ve i 2 görmekte kar 2ılıklı güvenin büyük yeri vardır.” 15 diyerek, gazetecilere istifa etmesinde Mustafa Arif Bey’in yeniden Dahiliye Nazırı olmamasını göstermi 2, 0ngiliz irtibat subayı ile arasında geçen görü 2meden bahsetmemi 2tir. Bunun nedeni, 0ngilizlerin kontrolü altında olan 0stanbul’da onların aleyhine bir demeç vermenin çok zor olması gösterilebilir. Cami Bey’in istifasında temel neden 0ngilizlerin u 2a/ı mevkiindeki bir görevde kalmak istememesi olabilir. Ancak yeni Nazıra sundu/u istifa dilekçesini “Mustafa Arif Bey eski bir arkada 2ım dostum oldu /u için ona yardım etmek maksadıyla kabul etmi 2 oldu /um Dahiliye Nezareti müste 2arlı /ından istifa etti /imi….. ” 16 2eklinde kaleme alması gazetecilere verdi /i cevapla örtü 2mektedir. Buna ra /men 

11 Cami Bayurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 19-20. 12 Ak 2in (2), a.g.e. , s.148. 13 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 20. 14 Sabahattin Özel; I 2ıl Çakan Hacıibrahimo /lu, Osmanlı’dan Milli Mücadeleye Seçilmi 2 Mülakatlar , Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 2010, s.91-94. Eserde bu mülakat 15 Ocak 1919 tarihli Söz Gazetesi’nden naklen aktarılmı 2tır. 15 S. Özel; I. Ç. Hacıibrahimo /lu, a.g.e. , s.92. 16 Cami Baykurt’un Anıları , TTK Ar 2. Dft.1, D:83, B: 9, s. 20.

44 Dilekçesinde istifasının asıl nedenini belirtebilirdi. Hükümet ve 0ngilizler tarafından 0ngiliz kar 2ıtı olarak tanınmaktan çekinmi 2 olması, bu tarz bir dilekçenin açıklaması olabilir. Gazetecilerin, müste 2arlıkta bulundu /u birkaç gün içindeki izlenimlerini sorduklarında ise; “Bugün Dâhiliye Nezareti’nin en önemli sorunu sanıldı /ı gibi geçmi 2e ait duygular de /il, bugünü en az zararla geçirmek, güvenli /i düzenlemek ve sürdürmeye çalı 2maktır. Bunun içindir ki, bugün barı 2a kadar en büyük ve en güç i 2 Dâhiliye Nezareti’nin omuzlarına yüklenmi 2tir. Devletin sava 2tan sonra u /radı /ı genel yetersizlik, ordusuzluk, jandarmasızlık, her tarafta nakliye araçlarından yoksunluk ve bu araçlara oranla pek büyük ülkenin geni 2li /i göz önüne alınırsa bir dâhiliye nazırının ne büyük sorumluluk, ne büyük ve karı 2ık sorunlar yuma /ını üstlendi /i anla 2ılır.” 17 diyerek bu süreçte en zor görevin Dahiliye Nezareti’ne dü 2tü /ünün altını çizmi 2tir. Bu açıklamalardan da anla 2ılaca /ı üzere böyle karı 2ık bir dönemde memuriyette kalmak istememesi istifanın bir di /er nedeni olabilir. Câmi Bey’in gazetecilere belirtti /i gibi bu dönemde en zor görev Dâhiliye Nezareti’ne dü 2mektedir. Memuriyette kalarak sorumluluk almaktan çekinmi 2 olabilece /i akıllara gelmektedir. Bununla beraber anılarında belirtti /i gibi 0ngilizlerin u 2a/ı görevinde kalmak istememesi ise pekte inandırıcı gelmemektedir. Çünkü 0stanbul’a yerle 2mi 2 olan 0ngiliz askeri güçlerinin hükümeti kontrol edece /i, uygulamalarına müdahalede bulunaca /ı bilinen bir durumdur. 0stifasında di /er iki neden a /ırlık kazanmaktadır Cami Bey’in mütareke döneminde 0stanbul’daki faaliyetleri müste 2arlıkla sınırlı de /ildir. Yani siyasî çareler arayan birçok ki 2i veya siyasî te 2ekkül gibi 0stanbul siyaseti içinde kendisi görülmektedir. Cami Bey’in istifasının bir ba 2ka nedeni de buna ba /lanabilir. Bu meyanda Cami Bey ve arkada 2ları da 4 Mayıs 1919’ta Milli Ahrar Fırkası’nı kurmu 2lardır. Ancak T. Z. Tunaya ve F. H. Tökin, bu fırkadan önce 14 Ocak 1919’da kurulan Sulh Ve Selameti Osmaniye Fırkası’nın



17 S. Özel; I. Ç. Hacıibrahimo /lu, a.g.e. , s.92.

45 idare heyeti arasında Câmi Bey’in de bulundu /unu ileri sürmü 2lerdir 18 . Câmi Bey, mütareke dönemine ait yazdı /ı anılarda bu parti ile olan ili 2kisinden bahsetmemektedir. Bu bilgiler ı 2ı/ında Câmi Bey’in müste 2arlıktan istifa etmesindeki bir di /er neden de bu partideki çalı 2malarıdır. Çünkü o zamanki kanunlara göre devlet memurunun herhangi bir siyasi partide çalı 2ması yasaktır 19 . Câmi Bey’in Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı’ndan istifasına neden olabilecek hususlar yukarıda aktarılmı 2tır. Câmi Bey’in istifasının altında, Müste 2arlık görevinden, yani memurluktan çok daha fazlasını istemesi gösterilebilir. Çünkü mütareke döneminde 0ttihat ve Terakki’nin ( 0T) iktidardan dü 2mesiyle ona muhalif ki 2ilerin siyasal hayata hücum etti /i bir süreç ya 2anmı 2tır. Câmi Bey de bu dönemde de 0ttihatçı kar 2ıtlı /ı ile bilinen bir siyasetçidir. Daha sonraki kısımlarda da aktarılaca /ı üzere Milli Ahrar Fırkası da 0ttihat ve Terakki kar 2ıtlı /ı ile ön plana çıkan siyasi bir partidir. Dâhiliye Nezareti Müste 2arlı /ı görevinden istifa ettikten sonra Câmi Bey 0stanbul’da farklı siyasî faaliyetlere devam etmi 2tir. 0zmir’den 0stanbul’a geldi /i zaman, Mühürabed? hanı civarında Manukyan? hanında yerle 2mi 2 bulunan Mahir Sait ve çevresi kendisine bir oda tahsis etmi 2tir. Câmi Bey ve arkada 2ları orada toplanıp görü 2meler yapmaktadır. Bu dostlarının arasında en çok Bekir Sami (Kunduh) ve Kara Vasıf Beylerle görü 2mekte, Wilson Prensiplerinden yola çıkarak Osmanlı 0mparatorlu /u’nun Araplarla meskûn vilayetlerinden ayrılarak Türklerle meskun yerlerde istikbalini sa /layabilece /ini inanmaktadırlar. Çünkü Arapların cihan harbinde 0ngilizlerle anla 2arak Osmanlı ordusunu arkadan vurdu /unu söyleyen Câmi Bey’e göre, artık Türk ile Arap’ın mü 2tereken bir devlet kurmasının imkânı yoktur 20 . 0ngilizlerin ve Fransızların asıl amaçlarının Arapların ya 2adı /ı yerlerden ve Musul petrol havzasından hisse koparmak oldu /unu, Araplardan kendi arzusuyla ayrılacak ve bunu münasip bir suretle ilan edecek olan Türkiye’ye kar 2ı 0ngiltere’nin hasmane hareketine lüzum kalmayaca /ını zanneden Câmi Bey ve arkada 2ları, bunu 

18 F. Hüsrev Tökin, Türk Tarihindeki Siyasi Partiler , Elif Yayınları, 0stanbul 1965, s.54-55; ; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , Cilt II, s. 237; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.424. 19 Cengiz Dönmez, Milli Mücadeleye Kar 2ı Bir Cemiyet: 0ngiliz Muhibleri Cemiyeti, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1999, s.69-70. 20 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 20.

46 anlamak için 0ngilizlerle irtibata geçmek istemi 2lerdir. Bu do /rultuda 0ngiliz Muhipleri Cemiyetine aza olup 0ngilizlerle konu 2manın maksatlarına göre küçük bir 2ey oldu /unu, yeni bir fırka kurarak 0ngilizlerle görü 2menin daha uygun oldu /unu dü 2ünmü 2lerdir 21 . Bu do /rultuda Câmi Bey ve arkada 2ları 4 Mayıs 1919’ta Milli Ahrar Fırkası’nı kurmu 2lardır 22 . Ancak bu fırkanın kurulmasından evvel 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’nde Cami Bey’in bir takım faaliyetleri olmu 2tur.

2. 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti ve Cami Bey’in Çalı 2maları a. Cemiyetin Kurulu 2u ve 0lk Çalı 2maları

Milli Mücadelenin ba 2ında 0zmir, Aydın vilayetinin merkezidir. 0ç Anadolu’ya do /al yollarla ba /lanan 0zmir, deniz yoluyla da dı 2 ülkelere ba /lanmaktadır. 23 . Ege Bölgesi’nin topraklarında yeti 2en bereketli ürünlerin ihraç edildi /i en önemli yer 0zmir Limanı olmu 2 ve böylelikle de 0zmir ticari bir merkez haline gelmi 2tir. Osmanlı Devleti içinde 0stanbul’dan sonra en güçlü sanayi kurulu 2ları bu 2ehirde toplanmı 2, tüccar ve sanayici zümresi azınlıklar, levantenler ve yabancı uyruklulardan olu 2maktaydı. Bölgede 0ttihat ve Terakki’nin bütün çabalarına ra /men Türkler ticarette aracı durumuna yükselebilmi 2lerdir 24 . Tüm bunlar Türklerin sosyo- ekonomik açıdan güçsüz durumda oldu /unu göstermektedir. Ancak bölgede nüfusun ço /unlu /u Müslüman’dır. 1917 yılına ait bir nüfus cetvelinde Aydın Vilayeti’nin toplam nüfusu 1.587.431’dir. Bu sayısının 1.291.952’si Müslüman’dır. Vilayetin merkezi 0zmir Livası’nın (Sanca /ının) toplam



21 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 20-21. 22 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 25-26; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.460; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.431. 23 Kamil Erdeha, Milli Mücadelede Vilayetler Ve Valiler, Remzi Kitabevi, 0stanbul 1975, s.367. 24 Erdeha, a.g.e., s.368.

47 nüfusu 604.120 ki 2idir. Bunun 406.068’i Müslüman, 151.091’i Rum geri kalan sayıda Musevi, Ermeni ve di /er milletlerdendir 25 . Bölge üzerinde 0tilaf Devletleri’nin planları I.Dünya Sava 2ı’na dayanmaktadır. Bu devletler, sava 2 esnasında kendi aralarında imzaladıkları anla 2malarla Osmanlı Devleti’ni tasfiye etmi 2, bu bölgeyi 10-21 Nisan 1917’de imzalanan St.Jean de Maurienne anla 2ması ile 0talyanlara verilmi 2tir. Ancak bu anla 2ma sava 2 sonrası uygulanmamı 2, 0talyanlara vaat edilen 0zmir ve çevresi Yunanlılara bırakılmı 2tır 26 . Mütareke sonrası 0zmir’in i 2gal edilece /i haberlerinin duyulması üzerine yerli halk, buna kar 2ı 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’ni ( 0MHOC) kurmu 2 ve Câmi Bey’de bu cemiyetin çalı 2malarına katılmı 2tır. 0zmir’deki Askeri Sansür Müfetti 2li /ini sürdüren Câmi Bey, 7 Te 2rinisani 1918 (7 Kasım 1918) sabahı ilk bir 0ngiliz monitorunun 27 (M-29) 0zmir Limanı’na geldi /ini belirtmektedir. Bu tarihten sonra 2ehrin havasının birden bire de /i2ti /ini, Rumların evlerinin pencerelerinden Yunan bayraklarının göründü /ünü ve sokaklarda 0ngilizler lehine gösteriler yapıldı /ını ifade eden Câmi Bey’e göre bu hareketlerin altında çoktandır Rumlar arasında olu 2turulan gizli bir te 2kilat vardır. 28 Câmi Bey’in belirtti /i bu tarih, bazı eserlerde 6 Kasım 1918 olarak geçmektedir 29 . Nitekim, monitör’ün 0zmir limanına girmesiyle Kordon’da toplanmaya ba 2layan Rumlar ve Yunanlılar, Türklere kar 2ı ilk tecavüzlere ba 2lamı 2lardır; kimisinin fesi ba 2ından atılıp çi /nenmi 2, kimileri dövülmü 2, dükkanları ta 2lanmı 2, Türk kadınların ve kızların çar 2afları yırtılmı 2tır 30 . Bu 2artlar altında zor günler geçiren 0zmirliler, bir cemiyet kurarak örgütlenme faaliyetlerine giri 2mi 2lerdir. Cemiyet, Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından yedi gün sonra te 2ekkül etmi 2tir 31 . Kurucuları arasında Nail ve Halit Moralı karde 2ler, Menemenlizade Muvaffak, emekli Binba 2ı Hüseyin Lütfü, 0tibar-ı Milli Bankası ikinci Müdürü Naci,



25 Erkan Serçe, 0zmir Ve Çevresi Nüfus 0statisti /i 1917, Akademi Kitabevi, 0zmir 1998, s.6 – 7. 26 S. Tansel, a.g.e., Cilt I, s.157-172. 27 Monitor: Kıyı koruma amacıyla yapılmı 2, altları düz, havalesiz ve geni 2, zırhlı sava 2 gemisi. Bkz: Metin Karayazgan, Denizci Sözlü /ü (Gemici Dili, Terimler-Deyimler) , 0zmir 1981. 28 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 1. 29 Bilge Umar, 0zmir’de Yunanlıların Son Günleri , Bilgi Yayınevi, Ankara 1974, s.41; N. Taçalan, a.g.e. , s.13 30 T. Parlak (1), a.g.e. , s.255. 31 N. Moralı (1), a.g.e., s.166; N. Moralı (2), a.g.e., s.6

48 emekli asker Abdurrahman Sami Beyler yer almaktadır.32 Daha sonra eski maliye müfetti 2lerinden Arif, Dr. Hacı Hasanzade Ethem, Mektubi Esbak Hasan Vasfi Beyler de cemiyete katılmı 2lardır 33 . 0MHOC’nin kurucuları arasında Câmi Bey yoktur. T. Z. Tunaya, partinin kurucuları arasında Câmi Bey’i de göstermektedir 34 . Ancak Câmi Bey, cemiyetin kurulu 2unda kendisinin sadece fikri yardımlarının oldu /unu söylemekte 35 , o /lu Sermet Baykurt’un açıklamaları da bunu desteklemektedir 36 . Bununla birlikte cemiyetin nizamnamesindeki kurucuları kısmında da Câmi Bey’in adı geçmemektedir 37 . Mondros Mütarekesi’nden sonra kurulan ilk cemiyet olan 38 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’nin kurulu 2 nedenini ve dayana /ını kurucularından Nail Moralı 2u 2ekilde belirtmektedir: “Cemiyeti ihya fikrini, Mondros Mütarekesi’nin ve bunun isnad etti /i Wilson Prensiplerinin zımnında, Türk’e mühim ve kati bir suikast mündemiç oldu /unu anlatan Düvel-i 0tilafiye sefain-i harbiyesinin Türk limanlarında ilk göründükleri günlerin meydana getirdi /i hadisat ilham eylemi 2ti….” 39 . Câmi Bey de anılarında cemiyetin kurulu 2 nedenini benzer bir 2ekilde izah etmi 2; cemiyet kurucularının, prensip olarak 0ttihatçılık ve 0tilafçılık gibi siyasî rakip fırkaların rengini ta 2ıyan ki 2ileri cemiyetin ön saflarında görmek istemediklerini söylemi 2tir. Ayrıca cemiyet kurulurken kendisinden fikri yardım isteyen bu ki 2ilerin, kamuoyunda 0ttihatçıların muhalifi olarak tanınması nedeniyle kendisinin cemiyet çalı 2malarında bulunmasını sakıncalı gördüklerini de eklemi 2tir 40 . Câmi Bey bu görü 2menin ne zaman oldu /u hakkında bilgi vermemi 2tir. Ancak bu görü 2menin cemiyetin kurulu 2 a 2amasında oldu /u anla 2ılmaktadır.



32 N. Moralı (1), a.g.e., s.166; N. Moralı, (2), a.g.e, s.6; Nurdo /an Taçalan, a.g.e. , s.107.; T.Parlak (1), a.g.e., s.288. 33 N. Moralı (1), a.g.e. , s.166; N. Moralı (2), a.g.e. , s.6.; . 34 T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.481. 35 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 1-2 36 C.Baykurt (1), a.g.e. s.xiv 37 Mevlüt Çelebi, “ 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’nin Nizamnameleri” , Deniz Kuvvetleri Dergisi, sayı 569, Temmuz 1997, Ankara, s.67’den naklen: Meltem Özkemer, 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti, Ankara Üniversitesi Türk 0nkılâp Tarihi Enstitüsü 0nkılâp Tarihi Anabilim Dalı Basılmamı 2 Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2004, s.18-19. 38 N. Moralı (1), a.g.e. , s.166; N.Moralı (2), a.g.e. , s.6. 39 N. Moralı (1), a.g.e. , s.166; N.Moralı (2), a.g.e., s.6-7. 40 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 1-2

49 Câmi Bey ile cemiyet kurucularının bu ilk görü 2mesinden sonra cemiyet üyeleri, resmi kurulu 2 beyannamesinin vilayete 23 Kasım 1918 tarihinde vermi 2lerdir 41 . Bu tarihlerde Câmi Bey 0stanbul’dadır. Câmi Bey’in cemiyetle tekrar irtibata geçi 2i ve çalı 2malarına katılması 1919 1ubat’ının sonlarında 0stanbul’da olacaktır 42 . Cemiyetin ilk çalı 2malarından sonra bu bahse de /inilecektir. Cemiyetin ilk faaliyeti, 0ngiliz monitörünün 0zmir’e geldi /i gün, Rumların ta 2kınlıkları sırasında Vali Nurettin Pa 2a’yı telefonla aramak olmu 2tur. Hüseyin Lütfi Bey, Valiye telefonda “Burası Yunanistan’a döndü. 1iddetli bir Yunan nümayi 2i ba 2ladı. Hükümet aczinden bir 2ey yapmıyor. Çare bulmalısınız.” demi 2tir 43 . Celal Bayar anılarında bu telefon görü 2mesini anlatırken Nurettin Pa 2a’nın bu i 2e el koymaktan çekindi /ini aktarmaktadır 44 . Ancak Cami Bey cemiyetin kurulmasında ve geni 2lemesinde 0zmir Vali Vekili Nurettin Pa 2a’nın büyük çabaları oldu /unu belirtmektedir 45 . Keza Nurettin Pa 2a’nın cemiyet için yaptıklarına ilerleyen bölümlerde de /inilecektir. Cemiyet resmen kurulu 2undan sonra, önce Halit ve Nail Moralı karde 2lerin Rumlar tarafından yakılan Ayayorgi caddesindeki yazıhanelerinde daha sonrada Birinci Kordon’da ticarethane olarak kiraladıkları mekânda çalı 2malarına ba 2lamı 2 ve sürdürmü 2tür 46 . Çalı 2malarından dolayı ba 2ta Hürriyet ve 0tilaf Fırkası olmak üzere cemiyeti, 0ttihat ve Terakki yavrusu ve Bol 2eviklik te 2kilatı olarak adlandıranlar olmu 2tur 47 . Cemiyet buna kar 2ı nizamnamesinin üçüncü maddesinde, ilmi ve içtimai gaye haricinde iç ve dı 2 siyasetle asla ilgilenmeyece /ini ve kurulmu 2 veya kurulacak siyasi partilerin çalı 2malarına katılmayaca /ını belirtmi 2tir 48 . 0zmir’e 0ngiliz monitorunun geli 2inden bir süre sonra cemiyet üyeleri, monitorun kumandanı Allan Dixon ile ileti 2ime geçmenin 0zmir için faydalı



41 Zeki Arıkan, Mütareke Ve 02 gal Dönemi 0zmir Basını (30 Ekim 1918 – Eylül 1922) , Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1989, s.63. 42 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 23. 43 T.Parlak (1), a.g.e., s.288. 44 Celal Bayar, Ben de Yazdım, Cilt 5, Baha Matbaası, 0stanbul 1967, s.1601. 45 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2, D: 83, B: 9, s. 2. 46 N. Moralı (1), a.g.e. , s.167, N.Moralı (2), a.g.e. , s.8 47 N. Moralı (1), a.g.e. , s.167, N.Moralı (2), a.g.e. , s.7; N. Taçalan, a.g.e. , s.111 48 T.Z.Tunaya, a.g.e. , s.484.

50 olaca /ını dü 2ünmü 2lerdir. Moralı Halit Bey de bazı 0ngiliz dostlarının aracılı /ıyla kumandanı evine yeme /e davet etmi 2tir. Bu yemekte 0zmir’in gelece /i hakkında neler konu 2uldu /u yazmamakla beraber sadece Kumandan Dixon’ın Türk konukseverli /inden memnun kaldı /ı belirtilmi 2tir 49 . Cemiyet, büyük kongre hazırlıklarını yaparken Nail Moralı ve arkada 2larından olu 2an bir heyeti 0stanbul’a göndermi 2tir. Padi 2ah, Tevfik Pa 2a Hükümeti ve 0stanbul’da bulunan i 2gal devletleri yüksek komiserlerine birer muhtıra vermek ve kamuoyunda konu 2ulan Yunan i 2galine böylece engel olmak heyetin görevleri arasındadır. Ancak Tevfik Pa 2a’nın sadaretten ayrılması üzerine hükümetle görü 2me gerçekle 2memi 2tir 50 . Nail Bey 0stanbul’da kurulan Milli Kongre Cemiyeti ve Mütareke Komisyonu Reisi Galip Kemali ile görü 2meler yapmı 2, cemiyetin çalı 2malarını aktarmı 2 ve yardımlarını istemi 2tir 51 . Cemiyetin, Câmi Bey’in katılmasından önceki belli ba 2lı faaliyetleri bunlardır. Nail Bey eserinde, 0stanbul’daki görü 2meleri esnasında “Gazeteler cemiyetimizi 0ttihatçıların yavrusu, organı diye yaptıkları hücumları arttırıyorlardı. Dü 2ündüm ta 2ındım, 0stanbul’da Câmi Bey’i buldum. 0ttihatçıların sayılı muhalifi tanındı /ından hem bize paratoner hem de bilgisi ile bize yardımcı olurdu. Beraber çalı 2ma teklifimi hemen kabul etti.” 52 diyerek Câmi Bey’in cemiyetle temasının nasıl gerçekle 2ti /ini belirtmi 2tir. Ancak Câmi Bey, daha öncede bahsedildi /i gibi, cemiyetin kurulu 2unda, kurucularının kendisine danı 2arak fikri yardımını aldıklarını söylemektedir 53 . b. Cami Bey’in Cemiyete Katılması

Moralı Nail Bey’in 0stanbul’da yaptı /ı en önemli görü 2me 0talyan Yüksek Komiseri Kont Sforza ile olmu 2tur. Sforza, Nail Bey’e, Yunan i 2galinin her an gerçekle 2ebilece /i söyleyerek 0zmir’de acele harekete geçilmesini, vakit



49 N.Taçalan, a.g.e. , s.110. 50 N.Taçalan, a.g.e. , s.136. 51 N. Moralı, (2), a.g.e., 9, 47 52 N. Moralı, (1), a.g.e., s.64, 142. 53 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 1- 2.

51 kaybetmeden “Yunanlıları istemiyoruz. 0talyanların 0zmir’de görev almasını uygun görüyoruz” diye bir dilekçe hazırlamalarını istemi 2tir. Böyle bir te 2ebbüsün Paris Sulh Konferansı’na ula 2tırılmasında 0talya’nın seferber olaca /ını da belirtmi 2tir 54 . Nail Bey ise Sforza’ya, 0talyanlardan yardım beklediklerini, ancak bu teklifi olumlu kar 2ılamayacaklarını söylemi 2tir. Sforza, “bir yol bulmalıyız” dedi /i zaman ise izin isteyip yanından ayrılmı 2 ve daha sonra Câmi Bey’i bulup Sforza’nın teklifini anlatmı 2tır 55 . Nail Bey, 1ubat 1919’un sonlarında Câmi Bey’in yanına gelerek, 0talyanların 0zmir hakkında bir te 2ebbüse giri 2ti /ini, 0talya adına çalı 2an Ahmet Dino ve beraberindeki ekibi, 0talya adına müracaat name almak için 0zmir’e göndereceklerini söyleyerek, Sforza ile yapaca /ı görü 2mede kendisine yardımcı olmasını istemi 2 ve Câmi Bey de bu iste /e olumlu cevap vermi 2tir 56 . Câmi Bey’in cemiyet çalı 2malarına katılması Nail Bey ile bu diyalogundan sonra gerçekle 2mi 2tir. Kont Sforza ile yapılan bu ikinci görü 2me ile ilgili olarak Nail Bey ile Câmi Bey’in farklı anlatımları bulunmaktadır. Nail Bey, görü 2mede, Sforza’nın ilk teklifinde ısrar etmedi /ini söylemekte, cemiyetin bir dilekçe hazırlayarak 0tilaf Devletlerine “ 0zmir’e Yunanlılar gönderilirse bölgede Türkler kadar Rumlar içinde felaket do /uraca /ını anlatmakla yetinilmesinde mutabık kaldık” larını belirtmektedir. Ayrıca 0zmir’e hareket için Sforza’nın kendilerine bir torpido (Bronzetti) tahsis etti /ini de eklemektedir 57 . Câmi Bey ise bu görü 2me ile ilgili olarak Sforza’nın 0zmirlilerden bir müracaat name istedi /ini, bunun da “ 0zmir Halkının hukukunu diledi /i gibi müdafaa etmek üzere 0talya Hükümeti Kraliyesine müracaat ediyoruz” 2eklinde olmasını söyledi /ini ve kendilerinin de, 0zmirlilerin böyle bir karar verece /ini ümit ettirecek bir 2ekilde durumu idare ederek görü 2meyi bitirdiklerini söylemektedir 58 . Bu görü 2me ile ilgili olarak Sforza da, 0talyan Dı 2i2leri Bakanı Sdney Sonnino’ya çekti /i bir telgrafta Ahmet Dino, Câmi Bey ve arkada 2larına, 0zmir’de 0talya lehine propaganda yapmaları için gerekli olan parayı verdi /ini ve bu ekibin 

54 N.Moralı (1). a.g.e. , s.142 55 N.Moralı (1). a.g.e. , s.142.; 56 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 23. 57 N.Moralı (1), a.g.e. , s.143 58 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 23.

52 Bronzetti ile 0zmir’e hareket ettiklerini yazmı 2tır 59 . Sforza’nın bu telgrafı Câmi Bey’in görü 2me ile ilgili söylediklerini do /rular niteliktedir. Ayrıca Ali Çetinkaya da 0talyanların 0zmir’i i 2gal etmek için gönderdi /i heyette Câmi Bey’in de adını zikretmektedir 60 . Nail Bey’in görü 2meyi farklı anlatmasında 12 Mart 1919’ta cemiyetin 0stanbul’daki 0tilaf Devletleri Yüksek Komiserlerine çektikleri telgraf rol oynamaktadır. Çünkü bu telgraf Nail Bey’in Sforza ile ikinci görü 2melerinde “0zmir’e Yunanlılar gönderilirse bölgede Türkler kadar Grekler için de felaket do /uraca /ını anlatmakla yetinilmesinde mutabık kaldık” 61 dedi /i 2ekilde kaleme alınmı 2tır. Câmi Bey, Bronzetti ile yolculukları esnasında 0talyanlara bir vekâletname vermemeye karar verdiklerini söylemekte 62 , Nail Bey ise gönderilen telgrafın müsveddesini bu yolculukları esnasında kaleme aldıklarını belirtmektedir 63 . Nail Bey, Câmi Bey ile gemide verdikleri kararın ve bu do/rultuda yazdıkları metnin daha önce Sforza ile olan görü 2mede kararla 2tırılmı 2 oldu /unu söylemektedir. Bu görü 2me hakkında ikilik bundan kaynaklanmaktadır. Nail Bey’in olayları farklı aksettirmesindeki neden, Bronzetti ile yaptıkları yolculuk nedeniyle 0talyan mandasına taraftar olmakla suçlanmalarıdır. 64 Sonuç olarak Ahmet Dino ve yanındaki heyet 0zmirlilerden 0talya adına bir vekaletname almakta ba 2arılı olamayıp 0stanbul’a dönmü 2tür 65 . Câmi Bey de 0zmir’de kalarak cemiyetin çalı 2malarına katılmı 2tır. Cemiyetin, 12 Mart 1919’da 0stanbul’da 0tilaf Devletleri temsilcilerine çekti /i ve Sforza aracılı /ı ile Paris Sulh Konferansı’na da ula 2tırılan telgraf metninde 2u hususlar yazmaktadır:

“Biz Aydın Vilayeti mümessillileri, Mente 2e ve Karesi delegeleri; ırk, lisan ve Türk hisleriyle bu vilayet ve mülhakatın nüfus kesafeti, tarihi rabıtaları ile Osmanlı 

59 Mevlüt Çelebi, Milli Mücadele Döneminde Türk – 0talyan 0li 2kileri, Dı 2i2leri Bakanlı /ı Stratejik Ara 2tırmalar Merkezi, Ankara 1999, s.55. 60 Ali Çetinkaya, Ali Çetinkaya’nın Milli Mücadele Dönemi Hatıraları, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1993, s.2-3 61 N.Moralı (1), a.g.e. , s.143. 62 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 24 63 N.Moralı (1), a.g.e. , s.144- 145; N.Taçalan, a.g.e. , s.137. 64 N. Moralı, (2), a.g.e. , s.54; N. Taçalan, a.g.e., s.144; C. Bayar, a.g.e. , s.1625. 65 N.Taçalan, a.g.e., s.138; A. Çetinkaya, a.g.e. , s.4.

53 0mparatorlu /u’nun ve Türk vatanının can damarı olan bu mıntıkada halkın be 2te dördünü te 2kil eden kitle namına beyana bulunuyoruz. Teessüfle görüyoruz ki, ırkımızın dü 2manı bazı küçük devletler feci durumdan istifade ederek, haksız ve sebepsiz olarak onlara her cihetten uzak ve yabancı milyonlarca bize tahakküm iste /indedirler. 02 gal etmek niyetinde oldukları bu vilayet ve mülhakatı varlı /ımızın asla bölünmez bir parçasıdır. Sulh konferansında yüksek delegelerin a 2ikar milli haklarımızın korunması suretiyle ırkımızın, ve binnetice Cihan sulhunun tehlikeden siyanetini diliyoruz ve üstün saygılarımızı arzediyoruz.” 66 .

Cemiyet, 0zmir’i Yunanlıların i 2gal edece /i haberini ö /renmesi üzerine 0stanbul’da bulunan 0tilaf Devletleri Yüksek Komiserlerine gönderdi /i bu telgrafta Batı Anadolu Bölgesi’nde Türklerin ço /unlukta oldu /unu söylenmekle birlikte, i 2gal halinde cihan sulhunun da bozulaca /ını yani i 2gale direni 2le cevap vereceklerini belirtmi 2lerdir. Bu telgraftan sonra cemiyet yapaca /ı Büyük Kongre’den önce 13 Mart 1919’da Türk Oca /ı’nın katkılarıyla 0zmir Tiyatrosu’nda bir toplantı düzenlemi 2tir. “ 0zmir’in Türk oldu /u ve Türk kalaca /ı iddia ve bunun aksini söyleyen fikirlere hücum olunaca /ı” 67 söylenmi 2 ve 0tilaf Devletleri’nin 0zmir’deki temsilcilerine verilmek üzer üç maddelik bir muhtıra olu 2turulmu 2tur. Bu muhtırada:

1.) Ege Bölgesi Türkleri nüfus, emlak ve arazi itibariyle kahir bir ekseriyet te 2kil ettiklerinden Wilson prensiplerinin 12. maddesine göre buraları ecnebi hâkimiyet altına konulamaz. 2.) Buralardan Türk hâkimiyetinin kaldırılması Akvam Cemiyeti’nin te 2kil eden necip ve adil büyük devletlerin siyasetlerinden beklenilmemektedir.



66 N.Moralı (1), a.g.e. , s.144-145. Ayrıca bu telgraf 0zmir Amerikan Koleji Müdürü Mr. Mac Lahlan aracılı /ıyla Amerika Cumhurba 2kanı Wilson’a da ula 2tırılmı 2tır. Bkz: aynı yer . N.Taçalan’a göre bu muhtıranın 12 Mart 1919 tarihini ta 2ıması anlamlıdır. Çünkü aynı gün 0stanbul’daki 0ngiliz Yüksek Komiseri Calthorpe, 0zmir’in Yunanlılara verilece /ini Sforza’ya bildirmi 2tir. Sforza’da bu kararı ö/renince 0zmir’de temasta bulundu /u heyete bu haberi ula 2tırmı 2tır. 0MHOC’i ise bunun üzerine aynı gün bu telgrafı göndermi 2tir. Bkz: N.Taçalan, a.g.e. , s.138. 67 C. Bayar, a.g.e. , s.1628.

54 3.) 0lerde, insani mefkurelerle cihazlandırılacak medeni bir heyet meydana getirmek için Türkler memleketlerinde kendi hakimiyetlerinden ba 2kasının hükümran olmasına tahammül edemezler” 68 yazmaktadır. c. Cemiyetin Büyük Kongresi

Mütareke sonrası 0zmir’e Vali atanan Tahsin Bey bir ay bile görevde kalmadan yerine Ethem Bey gönderilmi 2tir. O da fazla tutunamayıp Ocak (1919) ayı ortalarında azledilince önceden 0zmir’e Vali Vekili olarak atanan Nurettin Pa 2a asil olarak 0zmir Valili /ine getirilmi 2 ve 26 Ocak 1919’da görevine ba 2lamı 2tır. Daha sonra bu görevin yanı sıra 0zmir’de bulunan 17.Kolordu Kumandanlı /ı da kendisine verilmi 2tir. 69 Câmi Bey, Nurettin Pa 2a’nın 0MHOC’ye çok büyük katkılarının oldu /unu, onun sayesinde cemiyet te 2kilatının kom 2u vilayetlere ve sancaklara kadar geni 2leyebildi /ini belirtmektedir 70 . Nurettin Pa 2a, valili /i esnasında Cemiyet-i 0lmiye adlı bir cemiyet kurmu 2tur. Bu cemiyetin üyeleri arasında hocalar ve müderrisler bulunuyordu. Nurettin Pa 2a, Batı Anadolu’da direni 2in bu yolla sa /lanaca /ını inanmaktadır. Nurettin Pa 2a bu cemiyetin yanı sıra 0MHOC ile de ileti 2ime geçmi 2tir. Cemiyet üyeleri i 2galler kar 2ısında seslerini dünya kamuoyuna duyurmak için 0zmir’de Batı Anadolu çapında bir kongre toplamaya karar vererek Pa 2a’dan kendilerine yardım etmelerini istemi 2lerdir. Bunun üzerine Aydın Vilayeti’ne ba /lı sancak ve ilçelerin belediye ba 2kanları, müftüleri ile sancaklardan dört, ilçelerden iki 2er seçilmi 2 delege Nurettin Pa 2a’nın altında imzası olan telgraflarla 0zmir’e ça /ırılmı 2tır 71 .



68 C. Bayar, a.g.e. , s.1629; N. Taçalan, a.g.e. , s.139. 69 N.Taçalan, a.g.e., s135; Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 2; Gotthard Jaeschke, Türk 0nkılabı Tarihi Kronolojisi, Birinci Cilt, 0stanbul Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 1939, s.30. Eserde, Nurettin Pa 2a’nın Valili /e 20 Ocak 1919’da atandı /ı yazmaktadır. Bu eser G. Jaeschke (1) diye geçecektir. ; K. Erdeha, a.g.e. , s.378-379. 70 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 2. 71 N.Taçalan, a.g.e., s. 135-136; K.Erdeha, a.g.e. , s.380.

55 17 Mart 1919 günü 0MHOC’nin Büyük Kongresi I. Beyler Soka /ı’ndaki Milli Sinema’da toplanmı 272 , kongreye çe 2itli il ve ilçelerden 37 müftü ve 37 belediye reisi ile yüzlerce delege katılmı 2tır. 0lk olarak divan heyeti seçimi yapıldı ve Kongre Ba 2kanlı /ına 0zmir Belediye Reisi Hacı Hasan Pa 2a seçilmi 2tir 73 . Kongre’de kimlerin hangi konuda konu 2tukları belge ve zabıtların kaybolmasından dolayı bilinmemektedir 74 . Ancak 1evket Süreyya Aydemir’e göre kongrede en etraflı ve heyecanlı konu 2mayı Câmi Bey yapmı 2tır. Konu 2masında “1ayet 0zmir, Yunan i 2galine terk olunursa, Türk Milleti bu i 2gal kar 2ısında mütevekkilane (bir tepki göstermeksizin) kadere boyun e /ip, sessiz kalamayacak, kanlı olaylar meydana gelecektir” 75 demi 2tir. Kongre öncesinde cemiyete büyük katkıları olan Nurettin Pa 2a 14 Mart 1919’da görevinden alınmı 2tır 76 . Ancak 17. Kolordu Kumandanlı /ı görevine devam etmi 2tir. Kongre delegeleri ve cemiyet üyeleri kongre çalı 2maları dı 2ında Nurettin Pa 2a’yı makamında ziyarete gitmi 2tir. Pa 2a, delegelere kendi illerinde ve ilçelerinde direnme örgütleri kurmalarını tavsiye etmi 2, i 2gal durumunda silahlı mücadelenin gereklili /ini söylemi 2tir 77 . Cami Bey de Nurettin Pa 2a’nın, makineli piyade tüfe /i ve kırk kadar top ve bunlara ait cephaneyi 0zmir’in do /usundaki Nif da /larının arkasındaki gizli depolara sakladı /ını ve 0zmir’e bir baskın anında halkı silahlandırmak ve bu sayede mukavemeti gerçekle 2tirmeyi planladı /ını ifade etmektedir 78 . Ancak 0zmir’e yeni atanan Vali 0zzet Bey, Dâhiliye Nezareti’nden Nurettin Pa 2a’nın kumandanlıktan da alınmasını istemi 2tir. Pa 2a bu görevden de azledilince 22 Mart 1919’da 0stanbul’a dönmü 2tür 79 .



72 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 9; N. Taçalan, a.g.e. , s.140; K. Erdeha, a.g.e. , s.380; T. Parlak, a.g.e. , s.290; Z. Arıkan, a.g.e. , s.67; C. Bayar, a.g.e. , s.1630. 73 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10. Cami Bey unvan ve isim belirtmeden 480 delegenin katıldı /ını söylemektedir. N. Taçalan, a.g.e. , s. 140. 74 N. Taçalan, a.g.e. , s.143. 75 1evket Süreyya Aydemir, Tek Adam Mustafa Kemal 1919-1922, Cilt II, Remzi Kitabevi, 11.Basım, 0stanbul 1990,s.67-68. 76 K. Erdeha, a.g.e. , s.381. 77 N. Taçalan, a.g.e. , s.141. 78 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 9. 79 K. Erdeha, a.g.e. , 385-386.

56 Kongre üç gün sürmü 2, 19 Mart’ta yeni yönetim kurulunun seçilmesiyle sona ermi 2tir. Câmi Bey cemiyetin Katib-i Umumi’si seçilmi 2tir 80 . Cami Bey kendisinin bu göreve seçilmesinde “ 0zmir gençli /i 0ttihatçı olmadı /ım için ve fakat muhalif bir partiye mensup bulunmadı /ım için bana reylerini verdiler” 81 demektedir. Köylü Gazetesi de “Cami Beyefendi zati hasaili ve ilmi fazaili ile beraber 1ark ve Garb’ın diplomasisine pek ziyade vakıf oldu /undan” 82 dolayı bu göreve seçildi /ini yazmı 2tır. Cami Bey kongrenin kapanı 2 konu 2masında ise “Efendiler, görüyorsunuz ki, 2imdiye kadar bulunan mesai mensubiyeti ile iftihar etti /imiz milletimize has vekar ile ceryan etmi 2tir. Bu meslek, 2erait-ı sulhumuzu tayin edecek olan Düvel-i Muazzama’nın hiçbir zaman haksızlık irtikap etmeyeceklerine dair olan kanaatimizden ileri gelmi 2tir. Düvel-i mü 2arülileyhin mütehalli oldukları hiss insaniyet ve medeniyete, kanatimizde haklı oldu /umuzu ispat eder” 83 demi 2tir. Cami Bey bu kongrenin iki mühim sonucu oldu /unu dü 2ünmektedir. Birincisi 30 bin lira toplayarak 0zmir’deki Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne verilmesi 84 , ikincisi ise 0tilaf Devletlerine telgrafla bildirilecek kongre kararlarıdır. Cami Bey bu kararları kendisinin hazırladı /ını söylemekte ancak bu husus ba 2ka bir yerde zikredilmemektedir 85 . Kongre sonunda alınan kararlar gere /ince 0stanbul’daki 0tilaf Devletleri Yüksek Komiserlerine 2u telgraf çekilmi 2tir:

“Biz a 2a/ıdaki imzalılar Aydın Vilayeti, Karasi Sancakları dahilinde bulunan 0zmir, Manisa, Balıkesir, Aydın, Mu /la, Denizli 2ehirlerinin belediye reisleri, müftü, Umumi Meclis üyeleri, Matbuat ve bilcümle halk sınıflarının mümessilleri Milli Türk mümessillerinin arzularına dayanarak 17 Mart 1919’da 0zmir’de toplanan Umumi Kongre’de milletin iste /ine uyarak Umumi Harb’in, milletler hakları yönünden ileri sürülmekte olan inkılap göz önüne alınarak Büyük Devletlerin tarafından ilan edilen, bütün milletlerin sulh ve saadetine



80 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10; N.Taçalan, a.g.e. , s.142; N. Moralı (2), a.g.e. , s.12-13; 1. S. Aydemir, a.g.e. , C. II, s.67. 81 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10. 82 Köylü, 30 Mart 1335 (1919)’dan aktaran Z. Arıkan, a.g.e., s.68. 83 Yeni Gün, 21 Mart 1335 (1919), sayı:197’den aktaran M. Özkemer, a.g.t. , s.36. 84 Cemiyet adına toplanan paranın ise ba 2ka bir kaynakta yüz bin lira civarında oldu /u belirtilmektedir. Bkz: A. Çetikaya, a.g.e. , s.2. 85 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10.

57 matuf yeni prensiplere uyularak ve bu inkılap ve prensiplere aykırı olarak bazı milletlerin Osmanlu Hükümeti’nin mü 2kül vaziyetinden yararlanmak istemeleri üzerine Dünya vicdanına Türk halkının temenni ve kararlarını arz eder: 1.Türk Milleti, galip Büyük Milletlerin 1ark’ta takip ettikleri politikanın, kendilerini imhaya matuf olmadı /ına kani olmak ister ve bunun teminini arzu eder. 2. 1ark’ta mühim bir unsur bulunan Türk halkının maddi ve moral kalkınması: onun mutlak toprak ve milli istiklaline ve 15. yüzyıldan beri Türk milletinin kültürel merkezi ve istiklalinin temeli olan payitahtın muhafazası ile kabildir. 3. Anadolu’nun batı topraklarına gelince; Aydın Vilayeti, Karesi ve Mente 2e mümessilleri bu sancakların yüzde seksen be 2i gibi yıkıcı bir ço /unlu /a sahip olduklarını, a2a/ı yukarı bu bölgelerin ba 2lıca mümessilleri bulundukları ve di /er unsurların mahsullerin dı 2 memleketlerden gelen mallarla mübadele i 2i ile yetindikleri, di /er taraftan buraların Türk bütünlü /ünün sıklet merkezini te 2kil etmesi itibariyle herhangi zorlanacak bir de /i2ikli /in milli varlı /ımızı dumura u /rataca /ı Türk milletini ekonomik, mali ve ticari bakımlardan müstevlilerin esaretine sürükleyece /i ve bunun unsurlar arasında devamlı çarpı 2malar yarataca /ı ve ülkenin bütün tabi zenginliklerinin mahvına sebep olaca /ını, 4. Büyük Devletlerin adaletine güvenen Türk Milleti; kendini felakete sürükleyen tehlike kar 2ısında metanetini muhafaza ederek, tabi haklarını kendi kendine korumasına meydan verilmeyece /ini, yukarıda arz edilen nokta-i nazarların, herhangi bir karar alınmadan Sulh Konferansı’na telgrafla ibla /ına tavassutlarını ekselanslarından istirham ederiz.” 86

Cami Bey’e göre bu telgrafla “o esnada Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin yalnız ba 2ında bulunanlar de /il, harb-i umumiden sonra 0stanbul, Marmara havzasını ve di /er sevkülcey 2 itibarıyla mühim olan noktaları galip devletlerin askerleri i 2gal eyledikten ve elimizdeki kalan silahlar alındıktan sonra Anadolu’nun bütün sahil memleketlerini ve 2arkta Kafkasya hududu boyundaki vilayetlerimizi kapı2mak için kendisini gösteren emperyalist i 2tiha’yı fark ve temeyyüz eden vatanda 2ların hepsine hâkim olan bu endi 2e burada topluca ifade edilmi 2tir” 87 . Böylelikle cemiyet üyeleri maddi ve manevi ba /ımsızlık taleplerini belirtirken, 0tilaf Devletlerinin do /uda izledikleri siyasetin kendilerini yok etmeye yönelik olmadı /ına dair teminat 

86 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10-11; N. Moralı (1), a.g.e. , s.171-172; N. Moralı (2), a.g.e. , s.81-83; N. Taçalan, a.g.e. , s.142-143; T. Parlak (1), a.g.e. , s.290-291. 87 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 11.

58 istemi 2lerdir. Ayrıca Türklerin Anadolu’nun batısında nüfus ve toprak bakımından üstün olduklarını ve bir tehlike kar 2ısında tabi halklarını koruyacakları da dile getirmi 2lerdir. Bu telgrafla birlikte 0MHOC kongreden hemen sonra Batı Anadolu topraklarının Türk oldu /unu 0stanbul’daki 0tilaf Devletleri temsilcilerine anlatmak ve oradan Paris’e gidip Barı 2 Konferansı’nda haklı davalarını savunmak için Sükkerizade Tevfik Pa 2a ba 2kanlı /ında bir heyeti 0stanbul’a göndermi 2tir. Heyet önce Padi 2ahla görü 2mü 2 ve ona ba /lılıklarını belirtmi 2tir. Padi 2ah da cemiyet üyelerine, 0zmir’in kesinlikle Osmanlı vatanından ayrılmasının “hatır ve hayale gelmedi /ini” söylemi 2tir. Daha sonra 0stanbul’daki 0tilaf devletleri temsilcileriyle görü 2en heyet, hükümetin de /i2mesiyle Paris’e gidememi 2tir. Zira Damat Ferit Pa 2a Hükümeti böyle bir giri 2imi ho 2 görmemi 2 ve bu yüzden yolculukları yarım kalmı 2tır. 88 . Kongreden sonra cemiyetin yönetim kurulundan Câmi Bey’in de adının geçti /i bazı ki 2ilerin istifa etti /i haberleri gazetelerde yer almı 2tır. Cami Bey istifa haberlerinin gerçek olmadı /ını, bu tür haberlerin cemiyeti yıpratmak ve da /ıtmak için yapıldı /ını Vakit ve Söz gazetelerine verdi /i demeçlerle belirtmi 2tir 89 . 0zzet Bey’in 0zmir’e vali olmasıyla 0MHOC’nin çalı 2maları güçle 2mi 2tir. Çünkü yeni vali cemiyeti ittihatçı ve komünist olmakla suçlamı 2tır. Bu suçlamalar 0ngilizleri ve Fransızları tahrik ederek cemiyeti da/ıtmaya yönelik çalı 2malardır 90 . Ayrıca 0zzet Bey, kongre kararıyla cemiyet adına dâhili merkezlerde toplanan paralara da el koymu 2tur. Yeni atanan Komutan Nadir Pa 2a da Nurettin Pa 2a’nın sakladı /ı silahları 0ngilizlere teslim etmi 2tir. Böylelikle 0zmir’in Yunanlılar tarafından i 2galine bir engel kalmamı 2tır 91 . 0MHOC bu baskılardan dolayı 0zmir’in i 2galine kadar önemli bir faaliyet göstermemi 2tir. Ancak Nurettin Pa 2a’nın Valili /i esnasında cemiyet içinde gizli kurulmu 2 olan de “ 0lhakı Red Heyet-i Milliyesi” harekete geçirilmi 2tir. Kurucuları 

88 C. Bayar, a.g.e., s.1634 – 1635. 89 Vakit , 7 Nisan 1335 (1919) Nr:524; Söz, 21 Nisan 1335 (1919) Nr:47’dan aktaran M.Özkemer, a.g.e., s.39-40. 90 N. Moralı (1), a.g.e. , s.145 ve 173; N. Moralı (2), a.g.e. , s.14; T.Z.Tunaya, a.g.e. , s.483, K. Erdeha, a.g.e. s.389; N. Taçalan, a.g.e. , 150. 91 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, D: 83, B: 9, s. 13, 25.

59 arasında Cami Bey’in de oldu /u bu komite 0zmir’in i 2galine kadar pek bir varlık gösterememi 2, i 2galden bir gün önce de “ 0lhakı Red Heyet-i Milliyesi” ismini almı 2tır 92 . Cami Bey, Vali 0zzet Bey’in baskılarından dolayı 0zmir’in i 2galinden önce Moralı Halit ve karde 2iyle beraber 0stanbul’a geldiklerini, Ca /alo /lu’nda bir ev kiralayarak cemiyetin merkezini buraya naklettiklerini ve çok geçmeden de Yunan i2gal ordusunun 0zmir’e çıktı /ını söylemektedir 93 . Ancak Moralı Nail, cemiyetin merkezini Ala 2ehir’de toplantıya davet olunan Reddi 0lhak Kongresi’nden (16–25 A/ustos 1919) sonra 0stanbul’a naklettiklerini ifade etmektedir. Bununla beraber 0stanbul’da cemiyet adına çalı 2masına karar verilmi 2 olan Câmi Bey’in yerine Halit Bey’i (Moralı) vekil bırakarak i 2galden önce 0zmir’den ayrıldı /ını belirtmektedir 94 . Cami Bey, 4 Mayıs 1919 tarihinde kurulan Milli Ahrar Fırkası’nın kurucuları arasında oldu /u için i 2galden önce 0stanbul’a geldi /i anla 2ılmaktadır. Ancak cemiyet merkezinin i 2galden önce 0stanbul’a ta 2ındı /ı konusunda yanılmaktadır. Cami Bey’in i 2gal öncesi 0stanbul’da oldu /unu gösteren bu bilgilerin yanı sıra Cemal Kutay, Câmi Bey hakkında ba 2ka hiçbir kaynakta mevcut olmayan bir bilgi vermektedir. Kutay, 0zmir’in i 2galinden birkaç gün önce, 11 Mayıs 1919’ta bir 0talyan muhribinin 0zmir’e geldi /ini ve içinde Moralı Halit, Ahmet Dino ve Câmi Beylerden olu 2an bir heyet oldu /unu söylemektedir. Bu heyet, Belediye ba 2kanlı /ına vekâlet eden Osman Nuri Bey’in yanına giderek, 2ehrin Yunanlılar tarafından i 2gal edilece /ini, fakat 0zmir’in Yunan i 2gali yerine 0talyan mandası altına verilmesinin 2ehir halkı tarafından bir beyanname ne 2ri istenilmesiyle 0talya’nın bu i 2gale engel olabilece /ini belirtmi 2lerdir. Osman Nuri Bey’de 2ehrin ileri gelenlerini toplantıya ça /ırmı 2, toplantıda Ahmet Dino ve Câmi Bey tekliflerini yenilemi 2lerse de bu teklif kabul olmamı 2tır 95 .



92 Z. T .Tunaya (2), a.g.e. , s.492-493; N. Taçalan, a.g.e. , s.150-151; K. Erdeha, a.g.e. , 390; N. Moralı (1), a.g.e. , 180; N.Moralı (2), a.g.e. , 23. Bu heyetin ismini Nail Moralı her iki eserinde de “Reddi 0lhak Heyeti” olarak belirtmektedir. Ancak i 2gal gecesi da /ıtılan beyannamenin altında “ 0lhakı Red Heyeti Milliyesi” yazmaktadır. Bkz: T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.493-494. 93 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 25. 94 N. Moralı (1), a.g.e., s.174; N. Moralı (2), a.g.e. , s.15. 95 Cemal Kutay, Milli Mücadelede Öncekiler Ve Sonrakiler, Tarih Yayınları, 0stanbul 1963, s.259- 270

60 Câmi Bey anılarında 0talyanlar adına yaptı /ı böyle bir giri 2imden bahsetmemi 2, i 2galden önce 0stanbul’da oldu /unu, i 2gal hakkındaki tafsilatı 0MHOC katibi Mazhar Bey’in raporlarından ö /rendi /ini ileri sürmü 2tür 96 . 0zmir’deki bu toplantının 12 Mayıs günü yapıldı /ını belirten 97 Cemal Kutay’ın verdi /i bilgiler do /ru ise Câmi Bey’in i 2galden önce 0stanbul’a hareket etti /i akla gelmektedir. d. 0zmir’in 02 gali ve Cemiyet Merkezi’nin 0stanbul’a Nakli

7 Mayıs 1919 günü Paris Sulh Konferansı’ndan gönderilen bir telgrafla 0zmir’in Yunanlılar tarafından i 2gal edilece /i 0stanbul’daki 0ngiliz Yüksek Komiseri Amiral Calthorpe’a bildirildi 98 . 02 gali planlayıp yönetmekle yükümlü olan Calthorpe 12 Mayıs 1919’ta 0talyan ve Fransız Yüksek Komiserlerine durumu bildirdi ve 0zmir’e hareket etti. 13 Mayıs ak 2amı 0zmir’deki 0tilaf Devletleri temsilcileriyle bir araya geldi ve i 2galin nasıl gerçekle 2tirilece /i konu 2uldu. Toplantıda 0zmir’in i 2galini iki a 2amalı gerçekle 2tirilmesine karar verildi 99 . Amiral Calthorpe, 14 Mayıs sabahı Vali 0zzet Bey ve 17.Kolordu Kumandanı Ali Nadir Pa 2a’ya, Mondros Mütarekesi’nin 7.maddesi gere /ince Foça, Urla, Karaburun, Köstenada ve Yenikale’nin 0ngiliz, Fransız ve Yunan birlikleri tarafından ö/le üzeri i 2gal edilece /ini bildiren bir nota verdi. Ali Nadir Pa 2a hemen Harbiye Nezareti durumu bildirdi. Nezaretten gelen cevapta notanın mütareke gere /i sayılıp kar 2ı konulmaması söylendi. Ö /leden sonra 0tilaf Devletleri belirtilen yerleri i 2gal etti. Böylece 0zmir’in i 2galinin ilk a 2aması tamamlanmı 2 oldu 100 . 0zmir’in Yunanlılar tarafından i 2gal edilece /ini ilk duyan Muvaffak Bey (Menemencio /lu)’dir. Bunu kendisine 14 Mayıs sabahı 0talyan Konsoloslu /u’ndan bir tanıdı /ı bildirmi 2tir. Yunanlıların 2ehri i 2gal edece /i haberi halk arasında kısa



96 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 28. 97 C. Kutay, a.g.e. , s.266. 98 Gotthard Jaeschke, Türk Kurtulu 2 Sava 2ı 0le 0lgili 0giliz Belgeleri, Çev: Cemal Köprülü, TTK Basımevi, Ankara 1971, s.73. Not: Bu eser G. Jaeschke (2) diye geçecektir. 99 N. Taçalan, a.g.e. , s.154- 155; K. Erdeha, a.g.e., s.392- 393. 100 N. Taçalan, a.g.e., s.158-160; K. Erdeha, a.g.e., s.394; S. Tansel, a.g.e., c.1, s.188

61 sürede yayıldıktan sonra, cemiyetin önde gelenlerinden Necati Bey’in ça /rısı üzerine Sultani Mektebi binasında bir toplantı yapılmaya karar verilmi 2tir 101 . Toplantıya 0MHOC üyeleri, Türk Oca /ı mensupları, 2ehrin tanınmı 2 ki 2ileri, aydınlar, yedek ve muvazzaf subaylar gelmi 2lerdi. Birkaç ki 2inin ate 2li nutkundan sonra bir direnme örgütü kurulmaya karar verildi ve yukarıda da bahsedildi /i üzere Müdafa-i Hukuk Komitesi’nin adı “ 0lhakı Red Heyet-i Milliyesi” olarak de /i2tirilmi 2tir. Bu heyetin ba 2kanlı /ına Moralızade Halit, sekreterli /ine de Ragıp Nurettin (Ege) Bey getirilmi 2tir. 102 . Heyet, Vali 0zzet Bey’e 2ehri Yunanlıların i 2gal edece /i söylentilerinin aslını sormaya gitti /inde, “i 2gal hakkında Babıali’den bir haber yok” cevabını almı 2tır. Bunun üzerine Türk Oca /ı’nda bir araya gelen heyet, 0zmirlilerin i 2gale kar 2ı oldu /unu göstermek için o gece bir miting yapmayı kararla2tırmı 2 ve halkı, Ma 2atlıkta (Musevi Mezarlı /ı) yapılacak bu mitinge ça /ırmak için bir beyanname hazırlamı 2tır 103 . Türk tarafında tela 2 ve çare arayı 2larını sürerken 14 Mayıs ak 2amı saat 21.30 sularında Calthorpe’un “ 0tilaf Devletleri Mondros Mütarekesi’nin 7.maddesine dayanarak 0zmir’i Yunan birliklerine i 2gal ettirmeye karar vermi 2lerdir” yazılı ikinci noktası Vali 0zzet Bey’e ve Komutan Ali Nadir Pa 2a’ya verilmi 2tir. 02 galin 15 Mayıs sabahı ba 2layaca /ı da bildirilmi 2tir 104 . O gece ma 2atlıkta toplanan ve sayıları on bini a 2an kalabalık üzüntü ve umutsuzluk içinde beklemektedir. Aralarından kimileri yüksekçe bir yere çıkıp toplulu /u co 2turucu nutuklar çekmekte, kimileri de halkı direnmeye ça /ırmaktadır. Miting bütün gece sürmü 2, sabah 6 sularında ise 0zmir Körfezi giri 2inde Yunan birliklerini ta 2ıyan gemiler görünmü 2tür 105 .



101 N. Taçalan, a.g.e. , 160 – 163. 102 N. Taçalan, a.g.e. , s.163. 103 N. Taçalan, a.g.e. , s. 163- 167. “Ey Bedbaht Türk!” diye ba 2layan bu beyanname 0zmir’in Yunanlılara verildi /ini haber vermekte, Türkleri Yunan i 2galine kar 2ı yapılacak mitinge ça /ırmaktadır. Bu beyannamenin metni için ayrıca: T.Z.Tunaya, a.g.e. , s. 493-494; T. Parlak, a.g.e. , s.331- 332. 104 N. Taçalan, a.g.e. , s.168; K. Erdeha, a.g.e., s.396 105 N. Taçalan, a.g.e., s.170-171

62 15 Mayıs günü Yunan askeri 2ehri i 2gal ederken 0ngilizlerin denetimi altına giren postane merkezinde memurlar gizlice birkaç merkeze 2u son telgrafı çekmektedir: “0zmir Yunanlılar tarafından i 2gal olundu. 1ehirde katliam bütün 2iddetiyle devam ediyor. Kan gövdeyi götürüyor. Hamiyetli olan, Allahını, dinini seven, vatan ordusuna imdat etsin!” 106 . Planın ikinci a 2aması da gerçekle 2mi 2, i 2gal ilk önce müttefiklerin ortakla 2a yaptı /ı bir harekât gibi gösterilerek 0zmir çevresinde kontrol sa /lanmı 2 ve ardından Yunan birlikleri 0zmir’e çıkartılmı 2tır. Yunan askerinin Müslüman halka kar 2ı yapmı 2 oldu /u katliamlar di /er kaynaklarda aktarıldı /ından Cami Bey’in i 2gal sonrası faaliyetleri üzerinde durulacaktır. 02 gal sırasında 0stanbul’da olan Cami Bey, Yunanlıların 0zmir halkına yaptı /ı muameleleri, Haçlılar devrinden kalma bir numune olarak 20. asırda 0slam memleketine kar 2ı i 2lenmi 2 vah 2iyane bir hareket olarak nitelendirmi 2tir. Ayrıca 0ngiliz emperyalistleri ve petrol krallarını da eski Haçlı orduları arkasında yürüyen ve do /u pazarını elde etmek isteyen Venedik Tüccarlarına benzetmi 2tir 107 . Bu de /erlendirmesiyle Cami Bey Batı’nın Do /u-Müslüman halka kar 2ı bakı 2ında yüzyıllar sonra bile bir de /i2iklik olmadı /ının vurgulamı 2tır. 16 Mayıs 1919’da yani i 2galden bir gün sonra Damat Ferit Pa 2a Hükümeti istifa etmi 2tir 108 . Bu istifayı i 2gal kar 2ısında hükümetin yapabilece /i bir protesto olarak görenlerin Damat Ferit’e olan husumetlerini unuttuklarını ve onu sevmeye çalı 2tıklarını söyleyen Cami Bey, birkaç gün sonra yine aynı 2ahsın hükümeti kurmasıyla bu sevginin kısa sürdü /ünü belirtmektedir. Bununla beraber Damat Ferit’in 0zmir faciasını kısa süren bir istifa ve bir kabine de /i2ikli /i ile atlatmaya çalı 2tı /ını da eklemektedir 109 . Cami Bey, istifa etmi 2 hükümetin Dâhiliye Nazırı Mehmet Ali Bey’in kendisini yanına ça /ırarak görü 2mek istedi /ini belirtmektedir. Mehmet Ali Bey, Cami Bey’e “ikinci te 2kil edecek kabinede yine Dahiliye Nezareti’ni bana verecekler. Yunan ordusu Menderes Nehri boyunca Aydın’a do /ru ilerlemektedir ve halk tarafından



106 N. Taçalan, a.g.e., s.182. 107 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 32. 108 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.272, Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 32. 109 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 32.

63 mukavemet ba 2lamı 2tır. Ancak bu mukavemeti tanzim etmek ve askerce idare etmek için Nurettin Pa 2a’nın hemen Ege Sahilindeki istila tehlikesine maruz memlekete giderek i 2i ele alması lazım. Ben Dâhiliye mesturesinden 200 bin lira ayıraca /ım ve onun emrine verece /im. Rica ederim gidiniz Nurettin Pa 2a’ya bu teklifi yapınız.” 110 demi 2tir. Cami Bey, azlolunduktan sonra Üsküdar Do /ancılar Yoku 2u’ndaki evinde oturmakta olan Nurettin Pa 2a’ya Dahiliye Nazırının teklifini iletmi 2 ve Pa 2a da böyle bir i 2i üzerine almak için bir takım 2artlar ileri sürmü 2tür. Nurettin Pa 2a, hükümetin bu mukavemetin mesuliyetini üzerine almasını ve bunu kendi politikası olarak ilan etmesini istemi 2tir. Cami Bey, müttefik ordusunun i 2gali altında olan memleketi idare eder gibi görünen Damat Ferit Pa 2a Hükümeti’nden böyle bir talebin yerinde olmadı /ını uzun uzadıya anlattıktan sonra, Pa 2a’nın 2artında ısrar etmesi üzerine, Mehmet Ali Bey’e durumu bildirmek için oradan ayrılmı 2tır 111 . Cami Bey ertesi gün Dâhiliye Nazırı ile görü 2mek için Babıali’ye gitti /inde Damat Ferit Pa 2a’nın yeni hükümeti kurdu /unu 112 ve aksine Dahiliye Nezareti’ne Ali Kemal Bey getirildi /ini ö /renmi 2tir. Söz konusu mukavemet hakkında Ali Kemal Bey ile konu 2mu 2 “Cami Bey, ben sizi akıllı bir adam zannederdim. 0ttihatçıların bu uydurmalarına inanmanıza 2a2ırdım” cevabını almı 2tır 113 . Cami Bey’in Mehmet Ali Bey, Nurettin Pa 2a ve Ali Kemal Bey ile yaptı /ı ve anılarında aktardı /ı bu görü 2melere ba 2ka kaynaklarda rastlanılmamı 2tır 114 . Cami Bey, Nurettin Pa 2a ile 0MHOC’yi temsilen de /il istifa etmi 2 bir hükümetin Dâhiliye Nazırı’nın iste /i üzerine görü 2mü 2tür. Ancak görü 2me cemiyet adına olmasa da do /rudan onu ilgilendirmektedir. Zira Nail Bey de cemiyet 0stanbul’a ta 2ındıktan sonra 0zmir ve çevresindeki Müdafaa-i Hukuk ve Reddi 0lhak 

110 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 32. 111 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 33. 112 Damat Ferit Pa 2a 0kinci Hükümeti’ni 19 Mayıs 1919’da kurmu 2tur. Bkz: S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.299. 113 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 33. Cami Bey’in Ali Kemal ile yaptı /ı bu görü 2me hakkında bilgiye Ali Kemal’in hayatını ve siyasî faaliyetlerini anlatan iki eserde rastlanmamı 2tır. Bkz. Ali Kemal, Ömrüm , Haz: , 0sis Yayıncılık, 0stanbul 1985, Faruk Gezgin, Ali Kemal: Bir Muhalifin Hikâyesi , 0sis Yayıncılık, 0stanbul 2010. 114 Dahiliye Nazırı Mehmet Ali Bey’in Milli Mücadele taraftarlarına yardımları oldu /unu Ali Fuat Cebesoy da belirtmekte, hatta Mustafa Kemal Pa 2a’nın Samsun’a gönderilmesinde Damat Ferit Pa 2a’yı onun ikna etti /ini söylemektedir. Bkz: Ali Fuat Cebesoy, Bilinmeyen Hatıralar, Kuva-yı Milliye ve Cumhuriyet Devrimleri, Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2001, s.348-351. Bu eser A. F. Cebesoy (1) diye geçecektir.

64 Cemiyetleri ile temasları esnasında Aydın ve Nazilli gibi cephelerde güçlü ve 2öhretli bir kumandana ihtiyaç duyduklarını, bu ki 2iyi de Nurettin Pa 2a olarak tasavvur ettiklerini söylemektedir. Ancak cemiyet adına Pa 2a ile görü 2en Menemencizade Muvaffak Bey de Cami Bey gibi ba 2arılı olamamı 2tır 115 . Yunan ilerleyi 2inin yarattı /ı kötü vaziyeti gören ve buna kar 2ı çareler arayan ki 2ilerden biri de Genelkurmay Ba 2kanı Cevat Pa 2a’dır. Cevat Pa 2a, Cami Bey’i yanına ça /ırarak “Nazilli ve Salihli’deki çetelerin i 2lerini ba 2aramayacak halde olduklarını söyledikten sonra Balıkesir’deki yerli halkın cephesini muavenete muhtaç bir halde gördü /ünü ve bundan dolayı oraya bir erkan-ı harp zabitini göndermek fikrinde oldu /unu …” söylemi 2 ve kendisinden bu zabite adı geçen cepheler hakkında malumat vermesini istemi 2tir. Cami Bey de Pa 2a’ya bu te 2ebbüsün çok iyi bir fikir oldu /unu ve gönderece /i zabite gerekli bilgileri verece /ini belirtmi 2tir 116 . Cevat Pa 2a’nın bu görev için seçti /i ve Cami Bey’in de gerekli bilgileri verdi /i zabit Nazilli ve Salihli cepheleri için yola çıkmı 2, ancak on gün sonra tekrar 0stanbul’a dönmü 2tür. Cami Bey bunun nedenini sordu /unda ise Akhisar Kaymakamı’nın kendisini tehdit etti /ini söylemi 2tir 117 . Di /er taraftan 0zmir’e Yunan askerinin çıkmasından sonra ülkenin çe2itli yerlerinden Türkler i 2gali protesto etmek ve sesini dünya kamuoyuna duyurmak için mitingler düzenlenmi 2tir. 0lki 0stanbul Fatih’te 19 Mayıs 1919 Pazartesi günü yapılan mitingde Ahmet Ferit, Tahsin Fazıl ve Halide Edip gibi vatanperver hatiplerin konu 2maları oldukça ilgi görmü 2tür 118 . Akabinde Üsküdar ve Kadıköy mitingleri yapılmı 2 ve 23 Mayıs’ta Sultanahmet Meydanı’nda daha büyük bir miting düzenlenmi 2tir 119 . 0stanbul’un (orta halli ve fakir sınıflarına) mensup erkekli ve kadınlı 25 bin ki 2inin katıldı /ı bu mitingde, kürsülerden protesto nutukları söylenirken camilerin minarelerinden getirilen tekbir sesleri ve halkın onlara e 2lik



115 N. Moralı (2), a.g.e. , s.65-66. 116 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 46. 117 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 47-48. Ba 2arısızlıkla sonuçlanacak bu giri 2ime dair yapılan görü 2me de sadece Cami Bey’in anılarında geçmektedir. 118 0lhan E. Darendelio /lu, Türkiye’de Milliyetçilik Hareketleri, Toker Yayınları, 1968. s.47. 119 Kemal Arıburnu, Milli Mücadelede 0stanbul Mitingleri, 2.Basım, Yeni Desen Matbaası, Ankara 1975, s.39-51.

65 etmesinin, o gün orada bulunan 0tilaf Devletleri zabitlerini çok ürküttü /ünü söyleyen Cami Bey’e göre, “ 0stiklal Harbi i 2te o gün ba 2lamı 2 ve o gün kazanılmı 2tır” 120 . Yunan birliklerinin 0zmir’i i 2gali ve Anadolu’nun içerilerine do /ru ilerlemesi üzerine Padi 2ah Vahdettin genel durumu görü 2mek ve fikir alı 2veri 2inde bulunmak üzere 1urayı Saltanat toplamaya karar vermi 2tir. Bu meclis, 26 Mayıs 1919 Pazartesi günü Yıldız Sarayı’nda toplanmı 2tır 121 . Cami Bey bu toplantıya 0MHOC’yi temsilen katılmı 2tır 122 . Söz sırası kendine geldi /i zaman daha önce Ayandan Seyit Bey’in sözlerine 123 katıldı /ını, Batı Anadolu’daki i 2gallerin memleketin ba 2ka yerlerinde meydana gelen i 2gallerle bir olmadı /ını ifade etmi 2tir. Çünkü 0tilaf Devletleri’nin Do /u Akdeniz’i daha önceden besledi /i emeller do /rultusunda i 2gal ettiklerini, ancak Batı Anadolu’da ne gibi asayi 2sizli /i ileri sürmü 2lerdir. Bundan dolayı hükümet kendilerini açıklama yaparsa söz konusu asayi 2sizli /in ne derecede oldu /unu ve hükümetin buna kar 2ı ne gibi önlemler aldı /ını sormak istedi /ini dile getirerek konu 2masını bitirmi 2tir 124 . Toplantıda 0zmir’in i 2galinin yanı sıra mevcut devlet idaresi, milli bir meclisin olu 2turulması, manda meselesi ve Ermenilerin toprak istekleri ile 0tilaf devletlerinin bu do /rultudaki çalı 2maları üzerine konu 2malar yapılmı 2, ancak hiçbir sonuç çıkmamı 2tır. Çünkü kürsüye gelen Sadrazam Ferit Pa 2a “Burada gerek lehimize ve gerek aleyhimizde olsun lütfen beyanda bulunan ki 2ilerin sözlerini tamamen millet ve memleketimizin yararına sayar; bunun için hepinize te 2ekkür ederim, meclis sona erdi” diyerek toplantıyı bitirmi 2tir 125 .



120 Cami Baykurt’un Anıları , Defter 2 (Dft.2), TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 34. K. Arıburnu bu mitinge 200 bin ki 2i katıldı /ın belirtmektedir. Bkz: K. Arıburnu, a.g.e., s.39. 121 S. Tansel, a.g.e. , C. I, s.256 257; Tayyip Gökbilgin, Milli Mücadele Ba 2larken, Cilt 1, TTK. Basımevi, Ankara 1959,s.93; Ali Fuad Türkgeldi, Görüp 02 ittiklerim, 3.Baskı, TTK Basımevi, Ankara 1984, s 215. 122 T. Gökbilgin, a.g.e., s.113 123 Seyit Bey, 0talyanların hangi sebepten ötürü Mente 2e Sanca /ını i 2gal etti /ini, Yunanlıların sadece 0zmir’i i 2gal edece /i bildirildi /i halde Nif, Menemen Kazaları ile Manisa’yı neden i2gal etti /i ve ayrıca Yunanlılarla fiilen harbe girmedi /imiz halde kendilerine neye dayanarak bir manda verildi /ini hükümete sormu 2tur. T.Gökbilgin, a.g.e. , C. I, s.100-101. 124 T. Gökbilgin, a.g.e., s.113-114. Mithat Serto /lu, “Mütareke Devrinde Saltanat 1urası Ve Milli 1ura Hazırlıkları (Gizli Belgeler) II”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, Sayı: 23, A /ustos 1969, s.54. 125 S. Tansel, a.g.e., 258-259; T. Gökbilgin, a.g.e. , C. I, s.119.

66 0MHOC’nin merkezi 0stanbul’a ta 2ınmadan önce, Cami Bey’in cemiyeti temsilen yaptı /ı çalı 2malar bunlardır. Çalı 2manın bundan sonraki kısmında cemiyetin merkezini 0stanbul’a ta 2ıması ve Cami Bey’in faaliyetleri incelenecektir. 0zmir’in i 2gali dolayısıyla 0MHOC üyelerinin kurdu /u 0lhakı Red Heyeti Milliyesi’nin etkisiyle bölgede i 2gallere kar 2ı aynı tarzda ve benzer isimlerde cemiyetler kurulmu 2tur. Batı Anadolu’da münferit 2ekilde olu 2an bu te 2ekkülleri birle 2tirmek amacıyla 20. Kolordu Kumandanı Ali Fuad ve 14.Kolordu Kumandanı Kazım Pa 2aların te 2vik ve gayretleriyle önce Balıkesir sonra Ala 2ehir Kongreleri toplanmı 2tır 126 . Ala 2ehir kongresi 16 – 25 A /ustos 1919 tarihleri arasında toplanmı 2tır 127 . Bu kongrede 0MHOC’nin merkezini 0stanbul’a nakline karar verilmi 2 ve yeni yönetim kurulu olu 2turulmu 2tur 128 . Ancak Hacim Bey, cemiyet adına katılan Ragıp Nurettin Bey’in kongrenin sona ermesinden bir gün sonra Ala 2ehir’e geldi /ini ve bu kararın 26 A /ustos 1919’da alındı /ını söylemektedir 129 . Ragıp Nurettin Bey de anılarında Hacim Bey’i do /rulamaktadır 130 . Sonuç olarak 26 A /ustos’ta 1919 günü 0MHOC ile ilgili 2u kararlar alınmı 2tır:

“1) Umum Hareketi Milliye Redd-i 0lhak Heyetleri murahhaslarından mürekkeben te 2ekkül ve Ala 2ehir’de inikad eden müttehit kongre azaları, kendilerini 17 Mart 1919 tarihinde ilk kongresini akdeden Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’nin aza-i tabiiye ve müessisinden addederek, cemiyet merkezinin 0zmir’den Dersaadete naklinde mazereti takdir eder ve merkezi cedidini selahiyetdar görür. 2) Cemiyet heyet-i idaresi be 2 azadan mürekkeb olacaktır.



126 T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.494-495. 127 Hacim Muhittin Çarıklı, Balıkesir Ve Ala 2ehir Kongreleri Ve Hacim Muhittin Çarıklı’nın Kuvayı Milliye Hatıraları (1919 – 1920), Haz. 1erafettin Turan, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara 1967, s.205. Bu eser “ Hacim Muhittin Hatıralar ” olarak geçecektir. 128 N. Moralı (1), a.g.e. , s.174; N. Moralı (2), a.g.e. , s.15; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.483. 129 Hacim Muhittin Hatıralar , s.45. 130 Babamın Emanetleri, Ragıp Nurettin E /e’nin Birici Cihan Harbi Günlükleri Ve Harbin Sonrası Hatıratı 1915- 1919, Hz: Güne 2 N. E /e – Akter, Dergah Yayınları, 0stanbul 2006, s.353. Not: Bu eser “Ragıp Nurettin E /e’nin Hatıratı” diye geçecektir.

67 3) Kongre, Heyeti idarei cedideyi Cami Bey (Katibi Umumi), Moralı-zade Halid Bey (Veznedar), Tüccardan Aydınlı Nazmi Bey ve Halide Edib Hanımefendi ve Ragıp Nureddin Beylerden mürekkep olarak intihap eder” 131 .

Merkezini 0stanbul’a nakleden cemiyet, Cami ve Nusret Hilmi Beyler vasıtasıyla Kuvayı Milliye Kongreleri ve Ankara ile haberle 2mi 2tir 132 . Bununla beraber Ala 2ehir Kongresi Heyet-i Merkeziyesi de kongrenin sekizinci toplantı günü olan 23 A /ustos 1919’da 0stanbul ile haberle 2menin Cami Bey vasıtasıyla yapılmasını kararla 2tırmı 2tır 133 . Yapılan haberle 2meler hakkında bilgi mevcut de /ildir. Cami Bey, Kuvayi Milliye hareketini yerinde izlemek için Batı Anadolu’ya hareket etmi 2tir. Cami Bey anılarında bu geziyi hangi tarihler arasında yaptı /ını açık bir 2ekilde belirtmemekte, sadece Balıkesir’e vardı /ı sırada Eylül’ün (1919) ba 2ı oldu /unu söylemektedir 134 . Üçüncü Balıkesir Kongresi’ne dinleyici olarak katılan Cami Bey 135 , ardından cephelere hareket ederek Çerkes Ethem’den Salihli Cephesi hakkından bilgi almı 2136 sonrasında da Nazilli’ye Demirci Mehmet Efe’nin yanına geçmi 2tir 137 . Cami Bey, bu ziyaretleri ne maksatla gerçekle 2tirdi /ini soran 0kdam gazetesi muhabirine 2u cevabı vermi 2tir: “Müdafaa-i Hukuk Osmaniye Cemiyeti’nin Katib-i Umumisi idim. Bunun için 0zmir, Karesi ve Aydın taraflarına gittim. Harekat-ı Milliye’nin bu cemiyetle münasebeti vardı. Daha evvel te 2kil eden Müdafaa-i Hukuk-u Osmaniye’ye mensup azanın mühim bir kısmı Harekat-ı Milliye’ye fiilen i2tirak etmi 2lerdi. Müdafaa-i Hukuk Osmaniye Cemiyeti ne 2riyat ile hukuk-ı memleketi müdafaa sahasında



131 Hacim Muhittin Hatıralar , s. 45. 132 Mesut Çapa, 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Cilt 7, Sayı 21, s.562; Nail Moralı (1), a.g.e. , s.147. 133 Hacim Muhittin Hatıralar , s.180-181. 134 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 56. 135 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9 – 56; Hacim Muhittin, Hatıralar, s.63; Mücteba 0lgürel, Milli Mücadele’de Balıkesir Kongreleri, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, 0stanbul 1999, s.124. 136 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 59. Çerkes Ethem anılarında Cami Bey’in bu ziyareti hakkında bilgi vermemi 2tir. Çerkes Ethem, Çerkes Ethem’in Hatıraları, Dünya Yayınları, 1962; Çerkes Ethem, Anılarım, Berfin Yayınları, Sadele 2tirilmi 2 Birinci Baskı, 0stanbul 1993. 137 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 61.

68 çalı 2ıyor. Harekat-ı Milliye ise evini, tarlasını, ailesini müdafaa için silaha sarılan ve memleketi bilfiil müdafaa edenlerden müte 2ekkildir. Harekat-ı Milliye memleketimize musallat olanların tevlid etti /i aks-ül-ameldir 138 . 0kdam gazetesi muhabirinin Kuva-yı Milliye’nin hakim oldu /u sahalarda asayi 2in ne durumda oldu /u 2eklindeki sorusuna Cami Bey “Bazılarımız Kuvayı Milliye’yi anar 2iyi müvellid bir hükümet olarak gösteriyorlar. Bu vaki de /ildir. Hatta bugün Aydın’da da /larda 2ekavet için gezen çetelerden bile eser kalmamı 2tır. Temin ederim ki bütün Anadolu dahilinde Harekat-ı Milliye’nin zuhuruyla asayi 2 eskiden daha iyi temin edilmi 2tir” 139 cevabını vermi 2tir. Ayrıca Cami Bey, “Harekatı tanzim ve idare edenler içinde gayet kıymetli 2ahsiyetler vardır. Bunların mesaisi sayesinde her kasabanın kendini müdafaadan ibaret olan te 2kilatı bugün mükemmel bir müdafaa-i milliye kuvveti te 2kil etmektedir” 140 demi 2tir. 0kdam gazetesi, bu mülakatı, Cami Bey’in Batı Anadolu gezisinden yeni döndü /ünü esnada yapıldı /ını yazmaktadır 141 . Bundan hareketle Cami Bey’in bu gezisi bir buçuk ay sürdü /ü söylenebilir. Cami Bey vasıtasıyla Batı Anadolu’daki direni 2 hareketi ile irtibatta bulunan 0MHOC, Ankara ile de temas halindedir. Cami Bey’in Mustafa Kemal Pa 2a’ya çekti /i telgraflar, cemiyetin Ankara’dan kopuk çalı 2madı /ını göstermektedir. Zaten Sivas Kongresi’nde, vatanın ve milletin maruz kalmı2 oldu /u zulüm ve acılardan dolayı kurulmu 2 olan cemiyetlerin tek çatı altında toplanmasına karar verilmi 2tir 142 . Cami Bey, 31 Aralık 1919’da 0MHOC’nin Katib-i Umumisi sıfatıyla Ankara’daki “Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi’ne” gönderdi /i telgrafta; yakında ve muhtemelen Rumların sene ba 2larına denk gelen 14 Ocak’ta, Atina Hükümeti mesuliyeti üstüne almamak üzere 0zmir’in Yunanistan’a ilhakını çabukla 2tırmak amacıyla yerli Rumlar tarafından müstakil bir hükümet olu 2turmaya çalı 2ıldı /ı istihbaratının alındı /ını yazmakta, Türkleri göçe zorlamak için yerli Rum ve Yunan kıtalarınca katliamlar 

138 “Anadolu’da Asayi 2 ve 0ntihabat Meseleleri”, 0kdam , (22 Te 2rinievvel 1335/22 Ekim 1919), Nr: 8152, s.1. 139 A.g.m. , 0kdam , 22 Te 2rinievvel 1335 (22 Ekim 1919) Nr: 8152, s.1. 140 A.g.m., 0kdam , 22 Te 2rinievvel 1335 (22 Ekim 1919) Nr: 8152, s.1 141 A.g.m., 0kdam , 22 Te 2rinievvel 1335 (22 Ekim 1919) Nr: 8152, s. 1 142 Ulu / 0/ demir, Sivas Kongresi Tutanakları, 2.Baskı, TTK Basımevi, Ankara 1986, s.115.

69 hazırlandı /ının da eklemektedir. Cemiyetin, buna kar 2ı acilen 0tilaf Devletleri’nin dikkatini çekmek üzere bu devletlerin Yüksek Komiserlerine muhtıra vermeyi kararla 2tırdı /ını bildirmektedir 143 . Cami Bey’in gönderdi /i ikinci telgraf ise “Heyet-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal Pa 2a Hazretlerine” hitaben yazılmı 2tır. 31 Ocak 1920 tarihli olan bu telgrafta sözü edilen muhtıranın 0tilaf Devletleri Komiserleri’ne verilece /i, Yunanlıların 0ngilizlerin te 2vikiyle 0zmir’de müstakil bir hükümet kuraca /ı ve böylelikle 0zmir’in Yunanistan’a iltihakının gerçekle 2tirmenin amaçlandı /ı tekrar edilmi 2tir. Ayrıca bu durumun yarataca /ı karı 2ıklıklardan yararlanarak katliamlar yoluyla Türklerin göçe zorlanaca /ının da altı çizilmi 2tir. Cami Bey, Mustafa Kemal Pa 2a’dan Heyet-i Temsiliye’nin bu konuda 0tilaf Devletlerine protesto telgrafı çekmesini istemi 2tir 144 . 0MHOC’nin merkezi 0stanbul’da iken cemiyet adına bu tür faaliyetleri bulunan Cami Bey daha sora Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Aydın Vilayeti’nin Aydın Sanca /ı’ndan (Liva) vekil seçilmi 2tir 145 . 0MHOC’nin di /er üyeleri ise çalı 2malarıyla Türk ve dünya kamuoyuna seslerini duyurmayı devam etmi 2lerdir. Ancak 16 Mart 1920’de 0tilaf Devletleri’nin 0stanbul’u resmen i 2gal etmesi sonucu cemiyet da /ılmı 2tır. Ba 2ta Cami Bey olmak üzere cemiyetin yönetim kurulu üyeleri Milli Mücadeleye katılmak için Anadolu’ya geçmi 2lerdir 146 . 0MHOC, Mondros Mütarekesi’nden sonra 0zmir’in Yunanistan’a verilece /i haberleri üzerine kurulmu 2tur. Cami Bey’in kendi ifadesiyle cemiyetin kurulu 2unda fikri yardımları vardır. Bununla beraber 0zmir’in i 2galinden evvel cemiyetin yaptı /ı kongrede cemiyetin çalı 2malarına katılmı 2 ve Katib-i Umumisi (Genel Sekreteri) sıfatıyla cemiyet içerisinde önemli bir mevkie sahip olmu 2tur. 0zmir’in i 2galinden sonra cemiyetin Türk ve dünya kamuoyuna sesini duyurmak için yaptı /ı çalı 2malarda Cami Bey’in ön saflarda yer aldı /ı görülmektedir. 02 galden sonra hükümet merkezindeki Milli Mücadele taraftarı olan bürokratların Yunan ilerleyi 2ine kar 2ı alınacak tedbirlerde Cami Bey’den 

143 Harp Tarihi Vesikaları Dergisi , Yıl:5, Sayı:16, E. U. Basımevi, Ankara 1956, Belge No: 406. 144 Harp Tarihi Vesikaları Dergisi , Yıl:5, Sayı:16, E. U. Basımevi, Ankara 1956, Belge No: 407. 145 BOA, DH. 0UM , (22 Kanunıevvel /Aralık 1919), D: E112, G: 43, B: 2; S. Sürgevil, a.g.m. , s.91; Z. Arıkan , a.g.m. , s. 108, 123; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.296; P. Böke, a.g.e., s.173; A. Demirel, a.g.e., s.55 ve 194 146 N.Moralı (2), a.g.e. , s.28; N.Moralı (1), a.g.e., s.183;

70 yararlanmak istedikleri anla 2ılmaktadır. Bu da Cami Bey’in cemiyet içerisinde etkin bir rol oynadı /ını göstermektedir. Cami Bey’in Mütareke Dönemi 0stanbul merkezli siyasi faaliyetlerine bakıldı /ında en çok 0MHOC’nin çalı 2malarında yer aldı /ı görülmektedir. Çalı 2malarına 0stanbul’da katıldı /ı cemiyetin 17-19 Mart 1919 tarihleri arasında 0zmir’de yapılan Büyük Kongresi’nde Katib-i Umumisi seçilmi 2tir. Kısa süre sonra 0stanbul’a tekrar gelerek cemiyeti burada temsil etmi2tir.

3. Mütareke Döneminde Manda ve Himaye Meselesine Bir Örnek: “Milli Ahrar Fırkası ve Cami Bey”

Mondros Mütarekesi’nden sonra ülkede ba 2layan i 2galler Türk aydın ve idarecilerini büyük bir endi 2eye dü 2ürmü 2tür. Bunlar, devleti bu kötü gidi 2attan kurtarmak amacıyla çe 2itli kurtulu 2 yolları aramı 2lar ve bir takım çözüm yolları önermi 2lerdir. Güçlü bir devletin deste /ini ve yardımını sa /lamakta bu öneriler arasındadır. Genel olarak “Manda ve Himaye” meselesi olarak adlandırılmakla beraber Türk kamuoyunda farklı biçimlerde kullanılmı2tır. Bu yüzden Cami Bey’in ve Katib-i Umumisi oldu /u Milli Ahrar Fırkası’nın bu bahse bakı 2ı incelenecektir. Öncelikle manda ve himayenin tanımı ve Osmanlı aydınında ne ifade etti /i aktarılacaktır. a. Manda ve Himaye Nedir?

Manda, Latince “Mandatum”, Fransızca “Mandat” kelimelerinden gelmekte olup “Vekalet” anlamına gelmektedir. Wilson Prensiplerinin toprak ilhakını önlemeye yönelik maddesine dayandırılarak Birinci Dünya Sava 2ı’ndan sonra toplanan Paris Barı 2 Konferansı’nda gündeme getirilmi 2 ve kabul edilen Milletler Cemiyeti Misakı’na da girmi 2tir: “Sava 2tan sonra, evvelce kendilerini idare eden devletlerin egemenliklerine tabi olmaktan çıkmı 2 ve kendilerini idareden aciz halkların bulundu /u sömürgelerin refah ve geli 2melerinin sa /lanması kutsal bir medeniyet görevidir. Bu görevin yerine

71 getirilmesi için en iyi yöntem bu halkların vesayetini servet kaynaklarını, tecrübeli veya co /rafi durumları bakımından bu sorumlulu /u yüklenmeye en elveri 2li bulunan ve bunu kabule razı olan geli 2mi 2 milletlere emanet etmektedir. Bunlar bu vesayeti vekil (Mandataire, Mandatory) sıfatı ile ve bu cemiyet adına uygulayacaklardır” 147 . Böylece, manda sistemi hukuki bir zemine oturtulmu 2 ve sömürgecili /in devamını sa /layan yeni bir yöntem haline gelmi 2tir 148 .Tanımdan ortaya çıkaca /ı üzere Osmanlı Devleti’nden alınan topraklar bu yöntem 2ekli altında kalacaklardı. Himaye ise günlük anlamda koruma anlamına gelmekle birlikte hukuki olarak kuvvetli bir devletin, zayıf bir devleti aralarında bir sözle 2me olsun ya da olmasın koruyuculu /u altına almasıdır. Manda sistemine göre daha eski olan bu kavram sömürgeci devletlerin niyetlerini gizlemek için buldukları bir sistemdir 149 . Manda ve himaye arasındaki farklar ise; manda da vekâlet söz konusuyken himayede koruyuculuk vardır, manda da Milletler Cemiyeti adına hareket edilmekte iken himaye de aracı yoktur ve hareket keyfidir, mandanın Milletler Cemiyeti Misakı’na göre çe 2itli kategorileri ve belirli süreleri var iken himayede bu yoktur, mandada ülkelerin e /itilmesi ve kalkındırılması da söz konusu iken himayede böyle bir 2ey yoktur 150 . Manda ve himaye sistemlerinin birbirinden farklı oldu /u görülmektedir. Ancak Osmanlı Devleti için manda ve himayenin söz konusu oldu /u 1919-1920 yıllarında bu kavramların yerine her ikisi de Arapça olan “müzaheret ve muavenet” kelimeleri basında ve yapılan toplantılarda yer almı 2, epeyce tartı 2ılmı 2tır 151 . Müzaheret arkalama, yardım etme koruma; muavenet ise yardım, yardım etme, yardımcılık anlamına gelmektedir 152 . Muavenet ve müzaheret kelimeleri daha çok yardım anlamına gelmekle beraber o dönemde özel anlamlar ta 2ımı 2lardır. Müzaheret kelimesi ço /u kez bir manda ve himaye anlamında; muavenet ise sadece yardım anlamında kullanılmı 2tır. 

147 Kadir Kasalak, Milli Mücadele’de Manda ve Himaye Meselesi, Genelkurmay Basımevi, Ankara 1993, s.11-12. 148 K. Kasalak, a.g.e. , s.12. 149 Türk Hukuk Lugatı, Maarif Matbaası, Ankara 1944, s.128-129; K. Kasalak, a.g.e. , s.30; 150 K. Kasalak, a.g.e. , s.33 151 K. Kasalak, a.g.e. , s.34. 152 Ferit Devellio /lu, Osmanlıca – Türkçe Ansiklopedik Lügat, 0kinci Baskı, Do /u2 Matbaası, Ankara 1970, s.788 ve 946.

72 Bununla beraber müzaheret kelimesinden sadece insancıl olarak yapılacak yardım manasında kullananlar da vardır 153 . Cami Bey de mütareke döneminde Katib-i Umumisi oldu /u parti aracılı /ıyla bu tartı 2malara katılmı 2, hatta Amerika’nın “müzaheretini” istemi 2tir. Cami Bey ‘in bu konuya nasıl baktı /ı ve bu do /rultuda faaliyetleri a 2a/ıda ayrıntılı incelenecektir. b. Milli Ahrar Fırkası’nın Kurulu 2u, Te 2kilatı, Beyannamesi ve Programı

Arkada 2larıyla beraber Milli Ahrar Fırkası’nı kurmadan önce, Cami Bey’in Sulh Ve Selameti Osmaniye Fırkası’nın çalı 2malarına katıldı /ını gösteren çalı 2malar mevcuttur 154 . Ancak bu eserlerde de aktarıldı /ı üzere Cami Bey bu olu 2umun ne kurucusudur ne de çalı 2malarında etkin bir durumdadır. Bununla beraber Cami Bey de dönemi anlatan anılarında bu siyasi te 2ekkülle olan ili 2kisinden bahsetmemi 2tir. 0zmir’in i 2galinden sonra 20 Mayıs 1919’da bütün siyasi fırka ve cemiyetleri toplantıya davet eden Milli Kongre Cemiyeti’nin çalı2malarında Cami Bey’in de adı geçmektedir. Cami Bey’in bu toplantıya 0MHOC’ni mi yoksa Milli Ahrar Fırkası’nı mı temsilen katıldı /ı bilinmemektedir. Cemiyetin yaptı /ı heyet-i faale azalı /ı seçimini kazanan on bir ki 2inin arasında Cami Bey’in adı zikredilmektedir 155 . Bu cemiyeti anlatan di /er eserler de Cami Bey ile ilgili bilgiler bunlarla sınırlıdır. Cami Bey ise anılarında bu bahse de /inmemekte, bu cemiyetle ilgili olarak “ 0stanbul’da te 2ekkül etmekte bulunan birçok fırkalar ve cemiyetler içinde Milli Kongre en hamiyetlisi idi. Bütün milli kuvvetleri birle 2tirmek maksadıyla………… Milli Kongrenin vazifesi vatanın içine dü 2mü 2 oldu /u me 2’um vaziyette vatanın ve menfanı müdafaa esbab ve vesaitini temine çalı 2maktı” demektedir 156 . Cami Bey’in, Sulh ve Selameti Osmaniye Fırkası ve Milli Kongre Cemiyeti ile olan ili 2kileri aktarılan bilgilerle sınırlıdır. Bu yüzden bizzat kurucularından biri 

153 K. Kasalak, a.g.e. , s.34-36 154 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s. 236; T. Z. Tunaya(2), a.g.e. , s.424; F. Hüsrev Tökin, a.g.e. , s.54- 55. 155 Niyazi Ahmet Banao /lu, “Milli Kongre Ve Faaliyetleri”, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Ankara 1986, Cilt:3, Sayı: 7, s.208 156 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 21-22.

73 oldu /u Milli Ahrar Fırkası’ndaki siyasi faaliyetleri incelenecektir. Zira manda ve himaye meselesi hakkındaki dü 2ünceleri de bu partideki çalı 2malarında görülmektedir. Milli Ahrar Fırkası, Mütareke döneminin çe 2itli meseleleri arasında, milli hareketleri, Türkiye’nin sosyal ve iktisadi durumuna ve gelece /ine yönelmi 2 dü 2ünceleri siyasi bir program içinde açıklayan devrin önemli siyasi kurulu 2larından biridir 157 . Arapça kökenli bir kelime olan Ahrar Türkçe de “serbest, hür olanlar, köle ve esir olmayanlar” anlamına gelmektedir 158 . Parti, adı bugünkü dilde “Milli Hürriyet Partisi” olarak tanımlanabilir 159 . 4 Mayıs 1919’da kurulan partinin kurucuları Cami (Baykurt), Asaf Muammer, 0smail Suphi (Soysallıo /lu), Agah Mazlum, Bekir Sami (Kunduh), Tevfik Hamdi, Refik 0smail, Süleyman Nüzhet, Abdülhak 1inasi (Hisar), Mahir Sait, Mehmed Refik Beylerdir 160 . Partinin 0dare Heyeti ise Cami Bey (Katibi Umumi), Asaf Muammer, Bekir Sami, 0smail Suphi, Mahir Sait ve Refik 0smail Beylerden olu 2maktadır 161 . Kaynaklar partinin kurulu 2 izni için resmi müracaatını Dahiliye Nezaretine ne zaman yaptı /ını yazmamaktadır. Dahiliye Nezareti içindeki yazı 2malarda, Milli Ahrar Fırkası’nın nizamnamesinin Cemiyetler Kanunu’na aykırı olmadı /ı ve lazım gelen ilmuhaberin düzenlenerek partiye verilmesi de istenmi 2tir 162 . Bu yazı 2malardan partinin varlı /ının tanındı /ı görülmektedir. Bununla beraber Milli Ahrar Fırkası’yla ilgili 22 Mayıs 1335 (1919) tarihli 0leri Gazetesi’nde çıkan bir haberde “Ahiren te 2ekkül eden Milli Ahrar Fırkası beyanname ve programını hazırlayarak muamele-i



157 Zekai Güner, Milli Mücadele Ba 2larken Türk Kamuoyu (Basın, Siyasi Partiler, Cemiyetler), T.C. Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1999, s.99; Tülay Duran, “Mütareke Devrinin Önemli Bir Olayı Milli Ahrar Fırkası’nın Kurulu 2u” , Belgelerle Türk Tarihi Dergisi Dün/ Bugün / Yarın, C.9- 10, S.60, Eylül 1972, s.10. Bu çalı 2ma T. Duran (1) diye geçecektir. 158 Ferit Devellio /lu, a.g.e. , s.22 159 T. Duran (1), a.g.e. , s.10. 160 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.460; T. Z. Tunaya (2) a.g.e., , s.431-432; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.21; Tülay Duran (1), a.g.m. , s.14; “Milli Ahrar Fırkası”, 0leri, 22 Mayıs 1335 (1919), Nr: 494, s. 3. Gazetede partinin kurulu 2 tarihi belirtilmemi 2tir. Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 25-26. 161 0leri, “Milli Ahrar Fırkası”, 22 Mayıs 1335 (1919), Nr: 494, s.3; T. Z. Tunaya(1) a.g.e. , C. II, s.460T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.432. 162 BOA, Dahiliye Nezareti Hukuk Mü 2avirli /i (DH.HM 1), (1337.08.18/19.05.1919), D: 4-1, G: 4042, B:1. (Dahiliye Nezareti’nden Emniyet-i Umumiye Merkezine gönderilen 19.05.1919 tarihli belge)

74 resmiyesini ikmal etmi 2tir” 163 diye yazılmı 2tır. Kaynakların 4 Mayıs’ta kuruldu /unu yazdı /ı parti ancak bu tarihlerde resmi hüviyetini kazanmı2tır. Cami Bey bu partiyi kurmaktaki amaçlarını “Milli Ahrar Fırkası’nı te 2kil ederek 0ngiltere i 2gal ordusunun kumanda heyetiyle ve 0ngiliz komiserli /iyle temasa girmek ve Türkiye hakkındaki niyetlerini anlamak” 164 2eklinde belirtmektedir. Bu bahse sonradan de /inilecektir. Di /er kurucu üyelerin partinin kurulu 2uyla ilgili görü 2lerine ula 2ılamamı 2tır. Milli Ahrar Fırkası Mütareke döneminin hareketli bir partisidir. Ancak 0stanbul’dan ba 2ka bir yerde te 2kilat kuramamı 2, kongre düzenleyememi 2tir. Yayın organı olmayan parti, Söz ve Tarik Gazeteleri tarafından desteklenmi 2tir 165 . Parti kuruldu /u gün beyanname ve programını yayınlamı 2tır 166 . Parti beyannamesinin giri 2 kısmında, Türkiye içerisinde milli azınlıkların da, öteden beri topluluk hayatına dayalı bulunan benzer siyasi örgütlerini bir hak olarak kabul etti /ini açıklamakta ve bu hakkı ortadan kaldıracak siyaseti reddettiklerini de eklenilmi 2tir. Ayrıca son on senedir ülkeyi yöneten 0TF de serüvencilikle suçlanılmı 2; sosyal iktisadi ve fikri alanlarda milletin yükselmesini kolayla 2tırmaya yönelen uzla 2tırıcı ve kendi sınırları içerisinde milli siyaset taraflısı bir parti olduklarını da belirtilmi 2tir 167 . Parti beyannamesinde 0TF suçlanmaya devam edilerek “Türkiye’nin Cermen siyasetinden kurtulu 2 ümit ederek Kayzerin ordularına yol gösteren köleler haline getirilmesi a /ır siyasi bir hata” olarak tanımlanmı 2tır. Mevcut siyasi kadroların böyle bir duruma yönelmelerindeki neden ise büyük Batılı devletlerin Osmanlı Devleti’ni ihmal ve Rusya’ya feda etmeleri olarak açıklanmı 2tır 168 . Partinin beyannamesinde 0ttihat ve Terakki dü 2manlı /ı ve onun hatalarına cephe alındı /ı görülmektedir 169 .



163 A.g.m. , 0leri , 22 Mayıs 1335 (1919), s.3 164 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 25. 165 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s. 461; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.432. 166 Çalı 2mada asıl metne ula 2ılamamı 2 ancak beyanname ve programın aynen aktarıldı /ı eserlerden yararlanılmı 2tır. Bunlardan yola çıkılarak partinin siyasi çizgisi hakkında bilgi verilecektir.  167 Zekai Güner, Orhan Kabata 2, Milli Mücadele Dönemi Beyannameleri, Atatürk Kültür Merkezi Yayını, Ankara 1990, s.245; T. Duran (1), a.g.m. , s.11; T.Z.Tunaya (2), a.g.e. , s.465. 168 T. Duran (1), a.g.m. , s.11; Z. Güner, O. Kabata 2, a.g.e., s.245-246; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , 466. 169 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , s.461; T. Z. Tunaya (2), a.g.e., s.432.

75 Beyannamede, büyük ço /unlu /u Türklerden meydana gelen Asya’daki Osmanlı toprakları ile saltanat merkezi olan 0stanbul ve Rumeli’nin birbirinden ayrılmaz bir bütün oldu /u vurgulanmakta, memleketin parçalanmasının genel barı 2 için en tehlikeli bir vaka oldu /u da medeni âleme ilan edilmi 2tir. 0ç siyasette ise memleketi üzücü sarsıntılara u /ratmayacak ve bütün milli kuvvetleri e 2it 2ekilde Saltanat makamı etrafında toplayacak bir yapı zorunlu görülmü 2tür 170 . Beyannamede, Tanzimat’tan beri memlekete dı 2arıdan getirilmek istenen yenile 2me hareketlerinin merkezi idareyi sa /lamaya ve bürokrasiyi geni 2letmeye yaradı /ını ve bu durumun da milli gücü felç etti /i söylenmi 2 ve merkeziyetçilik yerine mahalli kuvvetlerin ön plana çıkarılaca /ı açıklanmı 2tır. 1imdiye kadar teminine çalı 2ılmayan bu gayeye süratle ula 2mak için dı 2arıdan yapılacak düzenlemelere müracaat ihtiyacı görülmü 2tür. Bu dü 2ünceler göz önünde bulundurularak ve çe 2itli içtimai te 2ekküllerin medeni millet örnekleri uzun uzadıya incelendikten sonra Türkiye’de bilcümle idare ve e /itim müesseselerimize Anglo- Sakson usullerini yetkililerce ithal edecek araçlara ba 2vurulmasına (tevessül) ve ihtiyacın bu 2ekilde temin edilece /ine parti tarafından inanılmı 2tır 171 . Parti, açıkladı /ı bu genel de /erlendirmelerden sonra yapılması acil olan i 2leri 2u 2ekilde sıralamı 2tır: Küçük toprak sahibi tarım unsurlarından meydana gelen milletimizi, kom 2umuzu (Rusya) sarsan sosyal ve iktisadi ba 2ıbo 2 ihtilalin bula 2masına kar 2ı korumalı, bununla beraber galip devletlerle aramızdaki davanın halledilmesi sırasında, çiftçimizi tarlası üzerinde i 2çi haline getirebilecek sermaye hücumlarına da mani olunmalıdır. Devletlerarası anla2mazlıklardan en az zararla çıkabilmesi için içeride umumun güvenini kazanmı 2, dı 2arıdaki hukukumuzu savunmaya kadir ve en müsait barı 2ı gerçekle 2tirebilecek bir hükümet olu 2turulmalıdır. Ayrıca idare mekanizmasındaki her türlü ki 2i ve siyasi çıkarlar ortadan kaldırılmalı, 0ttihat ve Terakki’nin komitacılı /ı yerle 2tirmesiyle olu 2an buhranlı hükümet mekanizması da acilen düzeltilmelidir 172 . 

170 T. Duran (1), a.g.m. , s.11-12; Z. Güner, O. Kabata 2, a.g.e., s.245-246; T. Z. Tunaya, a.g.e. , s.465- 466. 171 T. Duran (1), a.g.m. , s.12; Z. Güner, O. Kabata 2, a.g.e. , s.246; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. ,C. II, s.466- 467. 172 T. Duran (1), a.g.m. , s.12; Z. Güner, O. Kabata 2, a.g.e., s.246; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.466- 467.

76 Partinin programı ise 4 madde olarak açıklanmı 2tır. 0lk maddede partinin Me 2ruti Osmanlı Saltanatı’nın savunucusu oldu /u; ikinci maddede ise partinin “milli kuvveti israftan” koruyaca /ı, refah ve sosyal geli 2meyi sa /layaca /ı, devamlı bir barı 2a yönelece /i belirtilmi 2 ve gerekli düzenlemelerin Anglo-Sakson kaynaklarından alınaca /ı açıklanmı 2tır. Üçüncü maddede Osmanlı Devleti’nin fetih emellerinden uzak, barı 2 ve anla 2ma düsturunda bir dı 2 politika izleyece /i yazmaktadır 173 . Parti programının dördüncü maddesi iç siyasette izlenecek prensipleri açıklamakta, dokuz fıkradan olu 2maktadır. Beyanname kısmında da bahsedildi /i üzere merkezi idare yerine mahalli idarenin kurulması, belediyelerin tamamen özerk olması, azınlıkların hukukunun oranlarına göre belirlenerek korunması, 2ahsi te 2ebbüsü geli 2tiren e /itim sisteminin kurulması, köylüyü ezen vergilerin hafifletilmesi ve tarımsal sanayiye yardım yapılması, kanunların memleketin ihtiyaçlarına göre düzenlenmesi gibi hususlar bu maddede açıklanmı 2tır 174 . Partinin beyanname ve programına ek olarak Dahili Nizamnamesi de yayınlanmı 2tır. Nizamnamede üyelerin ne 2artlarla kabul edilece /i, partinin te 2kilatı, Siyasi ve 0dare Heyetleri ve toplamayı dü 2ündü /ü kongre hakkında bilgiler vardır 175 . Partinin beyanname ve programına incelendi /inde on yıldır ülkeyi yönetmi 2 olan 0ttihat ve Terakki’ye kar 2ı bir husumet görülmektedir. Parti, merkezi yönetim yerine adem-i merkeziyet tarzını benimsemi 2 ve yapılacak düzenlemelerle bu sistemin sa /laması istemektedir. Partinin beyanname ve programında yapılacak düzenlemelerin Anglo-Sakson kayna /ından alınaca /ı belirtilmektedir. 02 te bu noktanın üzerinde durulması gerekmektedir ki çünkü bunun nasıl olaca /ı tam olarak belirtilmemi 2tir. Ayrıca bu yakla 2ımın bir manda veya himaye iste /i mi oldu /u da açık de /ildir. Çalı 2manın bundan sonraki kısmında partinin kurulduktan sonraki faaliyetleri ve üyelerinin söylemleri aktarılacaktır. Böylelikle manda ve himaye tavırları daha açık bir 2ekilde ortaya çıkacaktır.



173 T. Duran (1), a.g.m., s.14; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.433-434. T. Z. Tunaya (1), a.g.e. ,C. II, s.464 174 T. Duran (1), a.g.m., s.14; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , s.434; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.464-465 175 T. Duran (1), a.g.m. , s.16; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.468-471.

77 c. Milli Ahrar Fırkası ve Cami Bey Amerikan Mandasını mı 0stiyor?

Milli Ahrar Fırkası, 0zmir’in i 2gali üzerine bütün cemiyet ve partileri toplantıya ça /ıran Milli Kongre Cemiyeti’nin çalı 2malarında yer almı 2tır 176 . Bu toplantıya Cami Bey’in adı geçen fırkayı mı yoksa 0MHOC’yi mi temsilen katıldı /ı kaynaklarda belirtilmemi 2tir. 26 Mayıs 1919’da toplanan 1urayı Saltanat toplantısına da ça /ırılan partiyi Refik Bey temsil etmi 2 ve “Türkiye için bir ve tek idari vekalet teminine giri 2mek” 2eklindeki açıklamalarıyla mandayı savunmu 2tur 177 . Cami Bey’in bu toplantı da 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’ni temsil etmi 2tir 178 . Milli Ahrar Fırkası’nın sonraki faaliyeti ise Sulh konferansına gönderilecek Türk heyeti hakkında Saraya tehdit içerikli bir telgraf göndermesidir. Hükümetin ba 2ında bulunan Damat Ferit Pa 2a, 0tilaf Devletleri’ne ba 2vurarak Paris’te toplanan Sulh konferansına bir Osmanlı heyetinin de katılmasını istemi 2tir. Paris’ten konferansa bir Osmanlı heyetinin de kabul edilece /i haberi gelir gelmez 2 Haziran 1919’ta bir murahhas heyeti olu 2turulmu 2tur. Heyette, Damat Ferit ile Tevfik Pa 2a ve yanlarında Nazırlardan Ali Kemal, Rıza Tevfik ve Maliye Nazırı Tevfik Beyler ve di /er nezaretten de murahhaslar vardı 179 . Kamuoyunda, heyette yer alan isimlere, özellikle Rıza Tevfik, Ali Kemal ile Hariciye Müste 2arı 0zzet Fuat Pa 2a’ya büyük tepkiler gösterilmekte, konferansa daha yeterli diye bilinen ki 2ilerin gitmesi istenmekteydi 180 . 3 Haziran 1919’da Trabzon Vilayeti ve Havalisi Müdafaa-i Milliye, Milli Kongre ve Osmanlı Matbuat Cemiyetleri ile Milli Ahrar ve Sulh ve Selamet Fırkaları Padi 2ah’a çektikleri telgrafta gönderilecek üyelerin ço /unlu /unun yeterli olmadı /ına dair millette genel bir kanaat oldu /u belirtilerek toplumun itimadını kazanmı 2 ki 2ilerin gönderilmesi aksi halde memlekette galeyan meydana gelebilece /i ifade edilmi 2tir 181 Telgrafın son kısmında görülen bu tehditkâr tavırdan dolayı Dahiliye Nezareti Polis Müdüriyeti vasıtasıyla telgrafın altında mührü olan parti ve cemiyetlerin 

176 N. A. Bano /lu, a.g.m. , s.207; T. Z. Tunaya, a.g.e. , s.432 177 T. Gökbilgin, a.g.e., C. I, s.94-95 ve 117-118; S. Tansel, a.g.e. , s.257; S. Ak 2in, a.g.e. , s.327. 178 T. Gökbilgin, a.g.e., C.I, s.113 179 S. A k 2in (2), a.g.e. , s.365-369; T. Gökbilgin, a.g.e. , C. I, s.119-121. 180 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.369-370. 181 BOA, DH. Kalem-i Mahsus (KMS), (3 Haziran 1335 /1919), D:53-1, G: 60, B: 4.

78 ifadelerini istemi 2tir. Cami Bey Milli Ahrar Fırkası Katib-i Umumisi sıfatıyla ifade vermi 2tir, ifadesinde telgrafta aktarılan bahsi tekrarlamı2tır 182 . Bu ifadeleri neticesinde Milli Kongre Ba 2kanı Dr. Esat Pa 2a ile Osmanlı Matbuat Cemiyeti namına telgrafta imzası bulunan Tasvir-i Efkar Gazetesi müdürü Talha Bey tutuklanarak Sinop’a sürgün gönderilmeleri kararla 2tırılmı 2tır 183 . Bu faaliyetler partinin kurulduktan sonra gerçekle 2en ilk etkinliklerdir. Partinin manda ve himaye do /rultusunda fikirleri ve açıklamaları ise Türkiye gelen Amerikan King-Crane Heyeti’yle yaptı /ı görü 2meden sonra daha çok netlik kazanacaktır. Nitekim sadece Milli Ahrar Fırkası de /il, dönemin di /er siyasi fırka ve cemiyetleri de heyetin 0stanbul’a gelmesiyle bu do /rultuda fikirlerini açıklamı 2lardır. Paris Barı 2 Konferansı’nda Milletler Cemiyeti’nin manda ile ilgili maddesine dayanılarak bir komisyon görevlendirilmesi kararla 2tırılmı 2tır. Fransa ve 0ngiltere’nin bu komisyona katılmayı reddetmesi üzerine ABD tarafından bir komisyon olu 2turuldu. King-Crane Heyeti olarak adlandırılan bu komisyon Yakın Do /u’daki mandalar konusunu incelemek üzere bölgeye gönderilmi 2tir 184 . Görev alanlarına hareket eden heyet Suriye ve Filistin’deki incelemelerini tamamlayarak 23 Temmuz 1919’da 0stanbul’a gelmi 2tir. Heyet 0stanbul’da kaldı /ı süre içerisinde sırasıyla Müslümanlar, Ermeniler, Rumlar ve Musevilerle görü 2mü 2tür. Görü 2tükleri ki 2iler arasında cemaat liderleri, nüfuz sahibi ki 2iler ve siyasi parti ba 2kanları ba 2ta gelmektedir 185 . Heyet, Türk siyasi temsilcileriyle ilk kez 31 Temmuz 1919’da Beyo /lu’ndaki Amerikan Elçili /i’nde görü 2meye ba 2lamı 2tır 186 . Birçok eserde bu heyetle Milli Ahrar Fırkası adına Cami ve Kemal Midhat Beylerin görü 2tü /ü aktarılmaktadır 187 .



182 BOA, DH.KMS, (5 Haziran 1335 /1919), D:53-1, G: 60, B: 2. 183 BOA, DH.KMS, (5 Haziran 1335 /1919), D:53-1, G: 60, B:4 ; S. Ak 2in (2), a.g.e. , s. 370. 184 Metin Ayı 2ı/ı, Kurtulu 2 Sava 2ı Sırasında Türkiye’ye Gelen Amerikan Heyetleri , TTK Basımevi, Ankara 2004, s.75; M. Erol, a.g.e. , s.61. 

185 M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.78-79; M. Erol, a.g.e., s.62; Cami Baykurt’un Anıları, Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B:9 – 50. 186 Harry N. Howard, An American Inguiry in the Middle East: The King-Crane Commission, Beirut 1963, s.164; Mine Erol, a.g.e. , s.62; “ Amerikan Heyet-i Muhassası ve Muhtelif Cemiyetler”, 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2. 187 D. Bilgen, a.g.e. , s.73; Ali Karayaka, Milli Mücadele’de Manda Sorunu, Harbord Ve King- Crane Heyetleri , Ba 2kent Kli 2e ve Matbaacılık, Ankara 2001, s.88; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.79.; Mine Erol, a.g.e. , s.62;

79 Bu eserler kaynak olarak, 1 A /ustos 1919’da 0stanbul gazetelerine, Cami Bey’in görü 2meyle ilgili olarak Milli Ahrar Fırkası Katib-i Umumisi namıyla verdi /i beyanatı göstermektedir 188 . Ancak Cami Bey sonradan yazdı /ı anılarında görü 2meye birlikte gittikleri Kemal Midhat Bey’in Milli Ahrar Fırkasını, kendisinin de 0.M.H.O.C.’ni, temsil etti /ini yazmaktadır 189 . Bununla beraber Howard ise, Cami ve Kemal Midhat Beylerin bu görü 2mede Milli Ahrar Fırkası ve 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti’ni birlikte temsil ettiklerini söylemektedir 190 . Sonuç olarak görü 2mede Cami Bey’in mensup oldu /u parti ve cemiyet temsil edilmi 2tir. Bu görü 2menin içeri /ini anlatan eserler, Cami Bey’in 1 A /ustos 1335’te (1919) 0stanbul’daki gazetelere verdi /i beyanatı kaynak göstermi 2tir 191 . Ancak gerek The King- Crane Heyeti’nin faaliyetlerini anlatan H. N. Howard’ın eserinde, gerek Cami Bey’in sonradan kaleme aldı /ı anılarında bu görü 2me hakkında farklı açıklamalar görülmektedir. Bu üç kaynak ele alınarak görü 2me hakkında bilgi verilecektir. Bunu yaparken de eserlerde geçen ifadeler aynen alınarak, tarafların görü 2meyi nasıl aktardı /ı ortaya konulmaya çalı 2ılacaktır. Cami Bey gazeteye verdi /i beyanatta Amerikan Heyeti’nin ilk olarak Milli Ahrar Fırkası’nın siyasi görü 2ünü ve azınlık hakları konusundaki dü 2üncelerini sordu /unu belirtmekte ve kendilerine “nasyonalist oldu /umuzu ve nasyonalistli /in asgari bir 2ekli olan minimalist oldu /umuzu, aksiyonlarımızın ve tekmil harekatımızın hududu milliyemiz dahilinde kalaca /ı… Türkiye meselesinin imparatorluk nazariyatı dahilinde hallini katiyen merdud görerek Wilson prensiplerinin on ikinci maddesiyle Türklerle meskun olan vilayatın teczi’ kabul etmez… tabii bir millet olarak kendi haklarımızı iddaa etti /imiz gibi di /er milletlerinde bu zeminde olan müddeyatını tamamen haklı buldu /umuzu



188 A.g.m. , 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2. 189 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.2, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 50. 190 H. N. Howard, a.g.e. , s.164 191 M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.79; D. Bilgen, a.g.e. , 73-74; M. Erol, a.g.e. , s.62-63; A. Karayaka, a.g.e. , s.88’de H. N. Howard’ın eserini kaynak göstermekte ancak görü 2meyi detaylı bir 2ekilde aktarmamaktadır.

80 söyledik.”cevabını verdiklerini söylemektedir 192 . Bu durumu Howard eserinde aktarırken 193 Cami Bey anılarında de /inilmemektedir. Cami Bey, gazetecilerin, görü 2mede Müzaheret-i Hariciyye bahsolundu mu sorusuna ise “müzaheret-i hariciye meselesi mevzu-i bahsoldu. Burada evvelce ne 2rolunan fırka beyannamesinin ihtiva etti /i esasatı yani Anglo-Sakson müessesatının idare ve talim ve terbiye 2uabatından memlekete ithal taraftarı oldu /umuzu ve bu hususta en salahiyatdar ellere tevdii lüzumunu beyan ettik……, Fırkamız 2arkta yekdi /eriyle mücavir ve hal temasta bulunan milletlerin bir ahenk ve vifak dairesinde nimet-i refah ve müsalemetten mütenaim olabilmesi için vaki olacak müzaheretin adalet ve insaniyete tamamen muvafık ve bu akvamı yekdi /eri aleyhine tahrik ederek makasıd-ı mahsusası takip eden “ Romanof” ve (Habsburg) mektebi siyasetinin entirikalarına hatime çekecek yüksek ve medeni bir müzaheret 2eklinde telakki eder.” 194 cevabını vermi 2tir. Howard’ın eserinde ise Türk tarafı bu konuda “Türkiye’nin kendi ba 2ına düzelebilece /ine inanmadılar ve dahası, komisyonun ortaya çıkmasından bile önce yabancı yardımı esasını kabul etmi 2lerdi. Onlar, geleneksel Osmanlı 0mparatorlu /unu korumak istemediler, fakat Wilson ilkelerine göre ço /unlukla Türk insanların ya 2adı /ı Türkiye’nin ulusal varlıklarının korunmasında ısrar ettiler. Sosyal olarak, ‘Anglo-Sakson kültürü ve e /itimine göre yenilenmeyi’ arzu ettiler ve manda yönetimi altında ‘ülke topraklarının ayrılmayaca /ı teminatını’ istediler…… Cami Bey, yabancı entrikalarından koruyacak, reformlara yardımcı olabilecek, tarafsız güçlerin bulunmasını ve yeni Türk hükümetinin olu 2turulmasını arzu etti” 195 demektedir. Cami Bey anılarında ise müzaheret (manda) meselesine hiç de /inmemi 2tir. Görüldü /ü üzere Câmi Bey’in gazeteye verdi /i beyanatla Howard’ın eseri örtü 2mektedir. Yine Cami Bey gazeteye verdi /i beyanata, Türk tarafı Ermeni meselesi hakkında Amerikan Heyeti’ne söylediklerini 2u 2ekilde ifade etmi 2tir:



192 A.g.m. , 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2 193 H. N. Howard, a.g.e. , s.164. Howard, görü 2me hakkında aktardıklarına kaynak olarak Amerikan Heyeti’nin mü 2avirli /ini yapmı 2 olan Dr. A.H. Lyber’de olan metinleri göstermektedir. 194 A.g.m. , 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2. 195 H. N. Howard, a.g.e. , s.164-165.

81 “Amerika heyeti murahhassası Ermeni meselesini bütün mesele takdim etti. Bunun üzerine fırkamız bizim için Türk meselesinin asıl ve Ermeni meselesinin fer’i oldu /unu ileri sürdü. Heyet-i muhtereme Ermenistan te 2kilinin zaruri oldu /unu söyledi. Biz bu hususta zaman-ı hazırın temessük etti /i esasat-ı siyasiyeye milli mevcudiyetlere binaen Ermenistan’ı kendi hudud-u milliyesi dahilinde müstakil görme /i pek arzu etti /imizi fakat Ermenistan terkib siyasiyesinin ekaliyetlerin ekseriyetler üzerine tagallübünü tesis edecek ve binaenaleyh 2arkı karibde yeniden asayi 2–2iken sebepler ihdas edecek bir netice vermesini katiyen kabul edemeyece /imizi iddia ettik. Heyet-i muhtereme Türklerin Ermenistan’a hudud çizmeleri Türk menafi için pek faideli olaca /ını söylediler. Fırkamız böyle bir meseleye tabikiyle giremez idi. Ve i 2i muhtaç-ı tedkik görmüyordu. Çünkü yine burada yine kesafet-i nüfus esasından ba 2ka temessük olacak elde hüccet olamazdı. Bu esnada heyetin nezdinden ayrılırken Amerika Heyeti azasından bir zat bu müzakerenin bu kadarla bitmeyece /ini söyledikten sonra Türklerin Ermenistan’a bir hudud-u milli tayin etmelerinin kendi menfaatleri iktizasından çok iyi olaca /ını ilave etmi 2tir” 196 .

Howard’ın eserinde ise Türk tarafının bu konuda sergiledi /i yakla 2ım 2u 2ekilde aktarılmı 2tır:

“Ço /unluk olarak Ermenilerin ya 2adı /ı yerlerde Ermenistan’ın kurulmasını kabul etmi 2 olmaları ve onların vatanda 2lık haklarını tanımaları dı 2ında, Ermenileri ilgilendiren bir programları yoktu. “Azınlı /ın ço /unluk üzerindeki hakimiyeti asla Yakın Do /u’daki barı 2ı temin etmeyecek” ve e /er Ermenilere tüm istedikleri verilseydi Türk Devleti kalmazdı. Türkler, Ermeni mandasının kurulması kararı zaten verilmi 2se, tartı 2maya gerek olmadı /ını ifade ettiler, fakat, onlar, insanların Türk ço/unlu /u ile karı 2tırıldıklarını ve ‘e /er birlikte kalırlarsa daha mutlu olabileceklerini’ vurguladılar….. Türk görü 2üne göre, Van’da ve Bitlis’in bir bölümünde Ermenilerin ço /unlukla ya 2adı /ı, Rus Ermenistan’ına eklenebilecek yerler var ” 197 .

Cami Bey anılarında ise bu konuda “siz 2ark hududunuzda te 2ekkül etmi 2 olan Ermenistan Cumhuriyeti’ne arazi ilhak ederek bu memleketi geni 2letebilir misiniz” diye sorduklarında “böyle bir bahse girmeye salahiyetdar olmadı /ımı söyleyerek 

196 A.g.m., 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), s.2 197 H. N. Howard, a.g.e. , s.165

82 müzakereyi bu noktada kestirdim” 198 demektedir. Cami Bey anılarında bu konuya gazetede verdi /i demeç kadar bile de /inmemi 2tir. Bununla birlikte gazetede Ermenilere toprak verilmesi do /rultusunda bir açıklaması yokken Howard’ın eserinde Türk tarafının bu do /rultuda bir yakla 2ım sergiledi /i görülmektedir. Gazetecilerin, Cami Bey’e görü 2mede Ermenilerin tehcir edilmeleri konu 2uldu mu diye sorduklarında ise “Ermenistan meselesiyle beraber bu meselede mevzu-i bahs olmu 2tur. Fakat biz, bu meselenin Avrupa’da ne 2r ve tamim edildi /i gibi olmayıp bitaraf bir tedkike tabi tutulmasını icap edece /ini fırkamızın bu menfur facianın mesullerini tecziye hususunda sarahaten ısrar etmi 2 oldu /unu söyledik. Fakat mesulleri dedi /im zaman her iki taraftan mesuller oldu /unu da unutmamak lazımdır” 199 diye cevap vermi 2tir. Cami Bey anılarında ise bu açıklamaya benzer bir 2ekilde tehcir konusuna de /inmi 2tir 200 . Howard’ın eserinde ise “Türk grubu bunu, bazı örneklere (Ermenilerin yaptıkları yanlı 2larla Türkler kadar suçlu olmaları) ra /men katliamdan kim sorumluysa cezalandırılmalı 2eklinde cevaplandırdı” 201 2eklinde tehcir meselesini aktarmı 2tır. Cami Bey’in Amerikan Heyeti ile yapmı 2 oldu /u görü 2me üç kaynakta geçti /i 2ekilde aktarılmı 2tır. Üzerinde durulması gereken noktalar manda ve himaye meselesi ile Ermeniler hakkında konu 2ulanlardır. Cami Bey gazeteye verdi /i beyanatta müzaheret yanlısı olduklarını belirtmektedir. Hatta Cami Bey istedikleri müzahereti hangi alanlarda kabul edeceklerini ve bu müzaheretin niteli /inden bahsederek adalet ve insaniyete 

198 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.2, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 51 199 A.g.m. , 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2 200 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.2, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 50. Cami Bey, Ermenilerin tehcir edilmeleri konusunda heyete 2unları söylemi 2tir:

“siz buraya bu faciaları tahkik etmeye ve müsebbiplerini cezalandırmaya geldinizse biliniz ki Türkler tarafından bu facialar irtikap olunmadan evvel Ermeniler tarafından Türkler aleyhine aynı kıtaller yapılmı 2tır. Rus idaresinin silahlandırmı 2 ve reislerine talimat vermi 2 oldu /u çeteler Türk ordusunun gerilerine ve muvasala yolları üzerine saldırtılmı2 ve oradaki 0slam halk kestirilmi 2ti. 02 te bu sebepledir ki erkan-ı harbiye ordu gerisinde Ermenilerle meskun ve Ermeni çetelerinin hareketine yataklık eden köylerdeki Hıristiyan halkın oradan çıkarılmasını sivil hükümetten talep etmi 2ti ve bütün facialar bu talepten sonra yollar üzerindeki sürgünler arasında vaka oldu. E /er siz faciaların mesullerini cezalandırmak istiyorsanız bu iki hadiseyi birbirinden ayıramazsınız. Her ikisinin de müsebbiplerini takip etmeniz icap eder ”. 

201 H. N. Howard, a.g.e. , s.165

83 tamamen uygun medeni bir müzaheret olması gerekti /ini de belirtmi 2tir. Howard’ın eserinde de Cami Bey’in açıklamaları do /rultusunda bir yakla 2ım görülmekte, Türk tarafının mandayı kabul etti /i yazmaktadır. Cami Bey’in anılarında ise bu konuya hiç de /inilmemi 2tir. Cami Bey’in manda (müzaheret) meselesi hakkında ki bu beyanatından yola çıkarak birçok eserde Milli Ahrar Fırkası’nın Amerikan mandasını istedi /i yazılmaktadır 202 . Cami Bey parti adına bu açıklamayı yapmı 2tır. Ayrıca bizzat kendisinin Amerikan mandasını istedi /ini gösteren ba 2ka kaynaklar da vardır. Halide Edip Adıvar’ın, 10 A /ustos 1919’da Mustafa Kemal Pa 2a’ya gönderdi /i mektubunda, devletin içine dü 2tü /ü durumdan kurtulu 2 için Amerikan mandasını isteyen aydınlar arasında Cami Bey’in adını zikretmektedir 203 . Aynı tarihte Kara Vasıf Bey de Mustafa Kemal Pa 2a’ya Amerikan mandasının kabul edilmesini isteyen bir mektup yazmı 2tır. Mektubun sonunda 0stanbul’daki Amerikan mandası taraftarları arasında Cami Bey’in adı görülmü 2tür 204 . Görü 2mede konu 2ulan Ermeni meselesi hakkında taraflar arasında farklı aktarımlar bulunmaktadır. Cami Bey gazeteye verdi /i beyanatta di /er milletlerin de iddialarını haklı bulduklarını açıklamakta, ancak Amerikan Heyeti’nin Türk toprakları üzerinde bir Ermeni Devleti kurulması do/rultusundaki görü 2lerini ise kabul edilemez olarak nitelendirmektedir. Howard ise Türk tarafı Ermenistan’ın kurulmasını prensip olarak kabul etti /ini ileri sürmü 2tür. Cami Bey anılarında bu durumdan bahsetmemi 2tir. Cami Bey’in gazetecilere Ermenilere toprak verilmesini kabul edilemez olarak gördüklerini söylemesiyle birlikte fırkanın aksi yönde faaliyetler içerisinde bulundu /u görülmektedir. Vahdet-i Milliye, Milli Ahrar ve di/er bazı fırka ve cemiyetler A /ustos’un ortalarına do /ru Türk ve Kürtleri göç ettirerek Do /u’da Ermenilere toprak verilmesi üzerinde anla 2mı 2lar ve bunu Amerikan Heyeti’ne bildirmeyi kararla 2tırmı 2lardır. Ermenilere toprak vermeyi sırf Amerika’yı memnun



202 M. Erol, a.g.e. , s.63; D. Bilgen, a.g.e. , s.74; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e., s.21; K. Kasalak, a.g.e. , 56-57. 203 M. K. Atatürk, a.g.e. , C. I, s.97. 204 Fahrettin Kırzıo /lu, “Amerikan Mandasını Kimler 0stiyor ve Nasıl Öneriyorlardı?”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi , Cilt:11-12, Sayı: 67-68, Nisan-Mayıs 1973, s.35.

84 ederek Türkiye mandasını almasını sa /lamak için kabul etmi 2lerdir 205 . Bu durumu Erzurum’da bulunan Heyet-i Temsiliye’ye de bildirmi2ler ancak çok sert kar 2ılık almı 2lardır 206 . Bununla beraber Mustafa Kemal Pa 2a, Câmi Bey’in de aralarında bulundu /u 0stanbul’daki aydınlara Amerikan Heyeti’yle görü 2melerinden çok önce, 21 Haziran 1919’da milli mücadelenin önemini vurgulayan, vatanın ba /ımsızlı /ına dikkat çeken mektuplar yazmı 2tır 207 . Amerikan Heyeti’yle geçen görü 2mede Ermenistan Cumhuriyeti’ne toprak verilmesi de konu 2ulmu 2tur. Cami Bey gazetecilere partimiz böyle bir meseleye do /al olarak giremezdi demi 2, anılarında da buna benzer bir ifade kullanmı 2tır. Ancak Howard ise eserinde Türk tarafının bu konuda, Van ve Bitlis’in bir bölümünde Ermenilerin ço /unluk olarak ya 2adı /ı yerler var, buralar Ermenistan’a verilebilir dediklerini söylemektedir. Ermenilerin Birinci Dünya Sava 2ı esnasında göç ettirilmeleri konusunda üç kaynakta da birbirine yakın aktarımlar söz konusudur. Cami Bey’in Amerikan Heyeti’yle görü 2mesi kaynaklarda geçti /i 2ekilde aktarılarak özellikle farklı ifadeler belirtilmeye çalı 2ılmı 2tır. O günkü ko 2ullar göz önünde bulundurularak de /erlendirme yapılması gerekmektedir. Milli Ahrar Fırkası’nın, mütareke döneminde çok tartı 2ılan konulardan biri olan manda ve himaye meselesinde Amerika tarafına meyletti /i; bununla beraber toprak bütünlü /ünü bozacak öneriler de dile getirdi /i görülmektedir. Hem Cami Bey’in, hem de partinin idare heyeti azalarından olan Bekir Sami Bey’in faaliyetleri bunu göstermektedir 208 . Ancak Câmi Bey, Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne mebus seçilmesiyle Milli Mücadele’ye katılacak, hatta ön saflarda yerini alacaktır. Manda meselesi hakkındaki iste /i de böylece sona erecektir. Amerikan Heyeti, di /er Türk fırka ve cemiyetleri ile de aynı do /rultuda görü 2melerde bulunarak Do /u Anadolu’da ba /ımsız bir Ermenistan kurulmasının Türkiye açısından yararlı olaca /ını açıklamı 2tır 209 . Heyet, 21 A /ustos 1919’da 

205 M. K. Atatürk, a.g.e. , C. I, s. 98-99; M. Erol, a.g.e. , s. 69. 206 M. K. Atatürk, a.g.e. , C. I, s. 100-101; M. Erol, a.g.e. , s. 69. 207 M. K. Atatürk, a.g.e. , C. I, s. 35. 208 Erzurum ve Sivas Kongrelerinde Bekir Sami Bey’in bu do /rultuda ifadeleri için bkz: M. K. Atatürk, a.g.e. , C. I, s.90-95 ve 104- 111. 209 Seçil Akgün, “Kurtulu 2 Sava 2ı Ba 2langıcında Türk Ermeni 0li 2kilerinde ABD’nin Rolü, Tarih Boyunca Türklerin Ermeni Toplumu 0le 0li 2kileri Sempozyumu, Atatürk Üniversitesi Yayınları, Kurtulu 2 Ofset Basımevi, Ankara 1985, s.336.

85 0stanbul’dan Paris’e hareket etmi 2 ve Barı 2 Konferansı’na bir rapor sunmu 2tur. Raporda Mondros Türkiye’sinin 0stanbul, Ermenistan ve kalan Anadolu toprakları olmak üzere üç kısma ayrılması ve her üçünde de Amerikan mandasının kurulması ve ayrıca Amerikan mandasının Suriye ve Filistin’i de kapsaması istenmi 2tir 210 . Manda ve himaye meselesi Sivas Kongresi’nde de tartı2ılmı 2 ancak bu do /rultuda bir sonuç çıkmamı 2, kongre yayınladı /ı beyanname de tam ba /ımsızlı /ı ve vatanın bütünlü /ünü vurgulamı 2tır 211 Bununla beraber ABD’de daha sonra ya 2anan geli 2meler neticesinde Türkiye üzerindeki bir mandayı kabul etmemi 2tir 212 . Mütareke döneminde Cami Bey ve di /er Türk aydınları için Amerikan mandası en çok benimsenen ve en çok konu 2ulan konu olmu 2tur. Bunun ba 2lıca nedenleri ABD Ba 2kanı Wilson’un Birinci Dünya Sava 2ı sonunda ortaya attı /ı adil barı 2 formüllerinin harpten ve batmaktan kurtulu 2 için yol arayan Türk aydınında Amerika’ya kar 2ı bir hayranlık uyandırması, i 2galci Avrupalı Devletlere kar 2ı Amerika’nın koruması altına girmek, Amerika’nın Yakındo /u’da herhangi bir toprak iste /inde bulunmadı /ına inanmak olarak sıralanabilir 213 . d. Milli Ahrar Fırkası’nın Di /er Faaliyetleri ve Partinin Sonu

Sivas Kongresi’nde manda meselesinin kapanması üzerine parti üyelerinin de bu do /rultuda açıklama ve faaliyetleri sona ermi 2tir. Parti yapılacak genel seçimlere odaklanmı 2tır 214 . Bununla beraber partinin kurulu 2u esnasında Cami Bey’in anılarında aktardı /ı bir bahse de de /inmek gerekmektedir. Cami Bey, Milli Ahrar Fırkası’nı kurmaktaki amaçlarını 0stanbul’da bulunan 0ngiliz i 2gal ordusuyla irtibata geçerek onların Türkiye üzerindeki maksatlarını



210 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.519-521 211 U. 0/ demir, a.g.e. , s.114; Ali Fuat Cebesoy, Milli Mücadele Hatıraları, Temel Yayınları, 0stanbul 2000, s.198-199. Bu eser A. F. Cebesoy (2) diye geçecektir. Vehbi Cem A 2kun, Sivas Kongresi , 0kinci Baskı, Tan Gazetesi ve Matbaası, 0stanbul 1963, s.154-155. 212 K. Kasalak, a.g.e. , s.85. 213 K. Kasalak, a.g.e. , 75-77. Kadir Kasalak’a göre bu bahiste esas olan, vatansever duygularla hareket eden Türk aydın ve idarecilerinin Amerikan mandasını kurtulu 2 yolu olarak önermeleridir. Bkz: K. Kasalak, a.g.e. , s. 85. 214 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s. 462; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , s. 433.

86 anlamak olarak belirtmektedir 215 . Cami Bey, Polis Müdürü Hali Bey vasıtasıyla 0ngiliz Sefarethanesi’nde (bu maksatla) bir görü 2me ayarladıklarını söylemi 2tir. Görü 2meye fırkayı temsilen giden Câmi Bey, söze ilk kendisinin ba 2layarak “0ngiltere’nin kendi hudutları içine çekilerek sulh ve müsalemet amili olmak isteyen bir Türkiye’yi parçalayarak ya 2ayamaz bir hale getirmek mesle /inde ısrar etmeyece /ini zannediyoruz ve bunun için 0ngiltere hükümetini temsil eden salahiyetli bir zatla konu 2mak arzusundayız” demi 2tir. Cevap olarak da “ 0ngiltere Hükümetiyle bu memleketin mukadderatı hakkında bir kelime konu 2maya dahi imkan yoktur efendim” 216 kar 2ılı /ını aldı /ını yazmaktadır. Kısa süren bu görü 2me hakkında kaynaklarda herhangi bir bilgi mevcut de /ildir. Manda meselesi ve Câmi Bey’in 0ngilizlerle yaptı /ı bu görü 2me haricinde, Milli Ahrar Fırkası’nın (ve üyelerinin) faaliyetleri hakkında detaylı bilgiye ula 2ılamamı 2tır. Mevcut bilgiler ise 1919 seçimleri ile ilgili ve Câmi Bey merkezlidir. Damat Ferit Pa 2a’nın 30 Eylül 1919’da 217 istifa etmesiyle yeni kabineyi 2 Ekim 1919 tarihinde Ali Rıza Pa 2a kurmu 2tur 218 . Yeni hükümetin Bahriye Nazırı Salih Pa 2a’nın, Amasya’da Mustafa Kemal Pa 2a ve arkada 2larıyla görü 2mesinde seçim ve meclis sorunları üzerinde bir anla 2ma sa /lanmı 2tır 219 . Seçimler, 0ntihab-ı Mebusan Kararnamesi (7 Ekim 1919) gere /ince Aralık ayının ilk ayında yapılmı 2tır 220 . Cami Bey, Ekim (1919) ayının ortasında Batı Anadolu’ya yaptı /ı ziyaretten dönmü 2tür. Yapılacak seçimlerde partinin vaziyetini soran gazetecilere “intihabatta bizim gayemiz fırka mücadelesinden ziyade vahdet-i milliyeyi temindir. Bunun içindir ki 0stanbul’da ekseriyet kazanma /a iki, üç mebus fazla çıkarma /a bakmayarak di /er fırkalarla mü 2tereken çalı 2ıyoruz” 221 cevabını vermi 2tir. Ayrıca Milli Ahrar Fırkası’nın henüz aday listelerini belirlemedi /ini de belirtmi 2tir. Bununla 

215 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 25. 216 Cami Baykurt’un Anıları, Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B:9 – 54. 217 S. Ak 2in (2), a.g.e. , s.589 218 S. Tansel, a.g.e., C.II, s. 145. 219 S. Tansel, a.g.e., C.II, S.144-145; T. Gökbilgin, a.g.e. , c.II, s.106-108, Tarık Zafer Tunaya, Türkiye’de Siyasal Geli 2meler (1876-1938) , 0stanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 2002, s.14. Not: Bu eser T. Z. Tunaya (3) diye geçecektir. 220 T. Z. Tunaya (3), a.g.e. , s. 14. 221 “Anadolu’da Asayi 2 ve 0ntihabat Meseleleri”, 0kdam , 22 Te 2rinievvel 1335 (22 Ekim 1919) Nr.8152, s.1

87 beraber Milli Türk Fırkası hakkında da açıklamalarda bulunan Cami Bey, adı geçen partinin programının kendi partilerinden farklı olmadı /ını ve iki partinin birle 2mesinin henüz fikir a 2amasında oldu /unu söylemi 2tir 222 . Milli Ahrar Fırkası, Cami Bey’in beyan etti /i gibi seçim içinde di /er partilerle ortak çalı 2ma yapmı 2 ve sadece 0stanbul’dan ortak aday listesi 223 düzenlenmi 2tir. Fakat bu listeden hiç kimse kazanamamı 2tır. Bazı üyeleri ba 2ka vilayetlerden seçilerek 1920 Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne katılmı 2tır 224 . Cami Bey de bu duruma bir örnektir, Aydın Vilayeti’nin Aydın Sanca/ı’ndan mebus seçilmi 2tir 225 . Bununla birlikte Aydın Vilayeti’nin Yunan i 2gali altında bulunan bölgelerinde seçimlerin yapılmasına Yunan i 2gal kuvvetleri tarafından izin verilmedi /i bilinmektedir. Bununla beraber Aydın Sanca /ı’nın henüz i 2gal edilmemi 2 olan Balyanbolu (Beyda /ı) ve Kiraz gibi nahiyeleri ile Bozdo /an Kazası’nda seçimler yapılmı 2tır. Bozdo /an Kazası’nda 2 Kasım 1919 tarihinde ikinci seçmenler oylarını kullanmı 2lardır. Yapılan tasnif sonucunda Cami Bey, Hüseyin Kazım (Kadri) ve Mehmet Emin Efendi Aydın Sanca /ı’nı temsilen Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne katılmı 2lardır 226 . Milli Ahrar Fırkası, seçimlerde ba 2arı sa /layamaması ve Anadolu hareketinin geli 2mesi kar 2ısında kendisini feshetmi 2 ve memleketin gelece /i hakkında söylenecek sözlerin Anadolu hükümetine ait oldu /unu fesih beyannamesinde de bildirmi 2tir 227 . Milli Ahrar Fırkası, mütareke döneminde kurulan, devletin ve siyasetin merkezi 0stanbul’da etkin bir faaliyette bulunan ancak seçimlerde hiçbir ba 2arı gösteremeyen küçük bir aydın partisidir. Parti, beyanname kısmında da aktarıldı /ı üzere açıktan bir 0ttihat ve Terakki dü 2manlı /ı gütmü 2tür. Partinin kurucularından olan ve Katib-i



222 “ Cami Beyle Mülakat”, Tarik , , 23 Te 2rinievvel 1335 (23 Ekim 1919), Nr. 90, s.1. 223 Ortak aday listesinde Milli Ahrar Fırkası’ndan Kemal Midhat, Asaf Muammer, Cami ve Re 2at Hikmet Beyler yer almakta, Ahali 0ktisat Fırkası’ndan ise Faik Nüzhet Bey bulunmaktadır. Yine aynı listede Sosyalist Fırkası’ndan Refik Nevzat Bey, ba/ımsız adaylar olarak da Prens Sabahattin, Lütfi Fikri, , Rauf Ahmet ve Ahmet Selahattin Beyler bulunmaktadır. 224 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.462; T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , 433. 225 BOA, DH. 0UM , (22 Kanunıevvel /Aralık 1919), D: E112, G: 43, B: 2; S. Sürgevil, a.g.m. , s.91; Z. Arıkan , a.g.m. , s. 123; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.296; P. Böke, a.g.e., s.173; A. Demirel, a.g.e., s.55, 194. Cami Bey’in bu bölgeden mebus seçilmesi hakkında ayrıntılı bilgi mevcut de /ildir.  226 Z. Arıkan, a.g.m. , s.122-123; S. Sürgevil, a.g.m. , s.91. 227 T. Z. Tunaya (2), a.g.e. , s.433.

88 umumisi seçilen Cami Bey’in basına verdi /i demeçlerde de bu tarz bir yakla 2ım görülmektedir. Parti, beyanname ve programında da aktarıldı /ı üzere Osmanlı siyasetinde çok tartı 2ılan bir sistemi, adem-i merkeziyetçili /i savunmu 2tur. 0tilaf Devletlerin kontrolü altında olan ve azınlıkların hiçbir zaman olmadı /ı kadar seslerinin çıktı /ı bir dönemde, ileri sürülen bu sistem kötü gidi 2i hızlandıraca /ı 2üphesizdir. Mondros Mütarekesi sonrasında ba 2layan i 2galler kar 2ısında Osmanlı aydını ve idarecileri çe 2itli kurtulu 2 çareleri aramı 2 ve bir takım fikirler ortaya atmı 2lardır. Güçlü bir devletin manda ve himayesini kabul etmekte bunlardan biridir. Milli Ahrar Fırkası da Amerikan mandasını istemi 2tir. Ba 2ta Câmi Bey olmak üzere parti üyelerinin yaptıkları faaliyetler bu durumu kanıtlar niteliktedir. Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı, 0MHOC ve Milli Ahrar Fırkası içerisindeki faaliyetleri Câmi Bey’in Mütareke dönemi 0stanbul merkezli faaliyetleri olarak aktarılmı 2tır. Birinci Dünya Sava 2ı’nda 0zmir’de Askeri Sansür Müfetti 2li /i görevinde bulunan Cami Bey Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından sonra 0stanbul’a gelmi 2 ve bu dönemde adından söz ettiren bir 2ahsiyet olarak öne çıkmı 2tır. Cami Bey, Mütareke Dönemi’nin 2artları altında olu 2turulmu 2 0MHOC ve Milli Ahrar Fırkası’nın çalı 2malarında yer almı 2tır. 0stanbul’a ilk geldi /inde Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı gibi üst düzey bir memuriyete atanan Cami Bey, kanımızca mevkisini yeterli görmeyerek istifa etmi 2 ve aktif siyasette atılmı 2tır. Bu durum 0ttihat ve Terakki’ye muhalifli /iyle bilinen bir ki 2i için bu dönemde atılabilecek do /ru bir adımdır. Çünkü 0ttihatçıların memleketin içine dü 2tü /ü durumdan dolayı suçlandı /ı bir süreç ya 2anmaktadır. Ancak bu do /rultu da giri 2ti /i kimi faaliyetler Milli Mücadelenin ruhuna aykırıdır. Dahiliye Nezareti Müste 2arlı /ı’ndan istifa ettikten sonra siyasi fikirleri do /rultusunda bir parti kurma çalı 2maları yapan Cami Bey, kendini 0MHOC’nin çalı 2malarında bulmu 2tur. Cemiyet kurucularının kendisini paratoner olarak kullanmak istemelerine kar 2ılık, Cami Bey de adı geçen cemiyet sayesinde siyasi arenada ününü daha da artırmı 2tır. Cami Bey, 0MHOC’nde, vatanın kurtulu 2u için milli mücadele yanlısı bir tutum sergilerken, Milli Ahrar Fırkası’nda ise ilk ba 2larda manda ve himaye yanlısı bir

89 tutum sergilemi 2tir. Bu durum 1919’un sonlarına kadar Cami Bey’in aklında her iki kurtulu 2 yolunun da bulundu /unu göstermektedir. Bu ikilik mütareke döneminde ço /u aydınının kafasında olan bir dü 2üncedir. Ancak Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne katılmasıyla milli mücadele fikri netlik kazanmı 2 ve Câmi Bey, Ankara merkezli faaliyetlerde bulunmu 2tur.

B. Ankara Merkezli Siyasi Faaliyetleri

Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Aydın Sanca /ı’ndan Mebus seçilen Câmi Bey, meclisin çalı 2malarına katılmadan önce Heyet-i Temsiliye’nin ça /rısına uyarak Ankara’ya gitmi 2 ve burada görü 2melerde bulunmu 2tur. Bu görü 2melerin sonucu olarak Milli Mücadeleye inanmı 2 bir Türk aydını olarak Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne katılmı 2, sonrasında 0stanbul’un i 2gali üzerine Ankara’ya geçmi 2tir. Aslında bu geçi 2i bir nevi kaçı 2 olarak da tanımlanabilir. Çünkü 0stanbul’da bulunan 0tilaf Devletleri askeri güçleri Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Felah-ı Vatan 0ttifakı’na katılan ve Milli Mücadele yanlısı söylemleriyle ön plana çıkan mebusları her yerde aramaktadır. Zor 2artlar altında Ankara’ya geçen Cami Bey, Büyük Millet Meclisi’nin (BMM) çalı 2malarına katılmı 2, yeni meclisin ilk yürütme organı olan 0cra Vekilleri Heyeti’nde Dahiliye Vekili olarak yer almı 2tır. Dönemin ko 2ulları göz önünde tutuldu /unda görevi birçok zorluk ta 2ımaktadır. 0ç isyanlar ve Yunan i 2gal kuvvetlerinin ilerleyi 2i nedeniyle Mecliste heyecanlı anlar ya 2anmakta, 0cra Vekilleri Heyeti’nin icraatlarına ele 2tiriler olmakta ve Dahiliye Vekaleti de bundan nasibini almaktadır. Cami Bey, ele 2tirilerin yo /unla 2tı /ı bir dönemde görevinden istifa etmi 2tir. Dahiliye Vekaleti’nden istifasından sonra milletvekilli /i üzerinde kalmak üzere Roma’ya Ankara Hükümeti’nin siyasi temsilcisi olarak atanmı 2tır. Cami Bey’in buradaki görevi Ankara Hükümeti’nin sesini Avrupa’ya duyurmak, Batı kamuoyunda Türkiye hakkında çıkan haberleri Ankara’ya iletmek ve Milli Mücadele için gerekli askeri malzemelerin teminini sa /lamaktır.

90 1. Câmi Bey Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde

Seçimlerin kimi yerde tamamlanmasından sonra milletvekilleri 0stanbul’da toplanmaya ba 2lamı 2lardır. Cami Bey’in milletvekili seçildikten sonraki ilk faaliyeti meclisin açılmasından evvel bu dönemde olmu 2tur. Cami Bey, Rifatzade Muvaffak Bey ile beraber Sadrazam Ali Rıza Pa 2a’nın yanına giderek meclisin ne zaman faaliyete geçece /ini sormu 2lardır. Sadrazam kendilerini kaba bir tavırla makamından uzakla 2tırmı 2tır 228 . Nitekim Cami Bey anılarında Sadrazam Ali Rıza Pa 2a ile görü 2melerine de /inmemekle beraber seçimlerden sonraki tek faaliyeti olarak, Mustafa Kemal Pa 2a’nın “mebuslar üzerinde istedi /i tesiri yapabilmek için meclis toplanmadan evvel bu yeni milletvekillerinin gelip kendisini ziyaret etmelerini ve konu 2malarını iste..” 229 mesi üzerine, kendisinin de bu davete uyarak dostu Dr. Adnan (Adıvar) ile beraber Ankara’ya do /ru yola çıkmalarını göstermi 2tir 230 . Câmi Bey’in bahsetti /i bu olay Mustafa Kemal Pa 2a’nın 29 Aralık 1919 tarihinde bir bildiri yayınlayarak mebusların meclise katılmadan önce Ankara’da toplanmasını ve Heyet-i Temsiliye ile görü 2mesini istemesidir 231 . Böylelikle Meclisi Mebusan’a gidecek mebuslara Anadolu’daki milli mücadelenin amacı ve yolu anlatılacak ve kendilerinden mecliste aynı amaçla çalı 2acak bir grup (Müdafaa-i Hukuk Grubu) olu 2turmaları istenecektir 232 . Hüsrev Bey (Gerede), Cami Bey’in yanındakilerle beraber 16 Ocak 1920 tarihinde Ankara’ya geldi /ini ve yapılan görü 2meler esnasında “Wilson Prensipleri’nin 12.maddesine göre, çe 2itli devletlerin yardım önerileri olursa bu önerileri kabul etmememiz gerekti /i” 233 2eklinde bir açıklamada bulundu /unu söylemektedir. Hüsrev Bey’in bu açıklamalarına göre Cami Bey Amerikan mandası



228 Hüseyin Kazım Kadri, Me 2rutiyet’ten Cumhuriyete Hatıralarım, Hazırlayan: 0smail Kara, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1991, s.161; P. Böke, a.g.e. , s.118. 229 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 66. 230 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.2, TTK Ar 2., D:83, B:9, s. 66. Câmi anılarının bundan sonrasını kaleme almamı 2tır. 231 Mustafa Kemal Atatürk, a.g.e. , C.1, s.336-337; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s. 308. 232 M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.13; T. Gökbilgin, a.g.e. , C. II, s.302. 233 Hüsrev Gerede, Hüsrev Gerede’nin Anıları, Yayına hazırlayan: Sami Önal, Literatür Yayıncılık, 0stanbul 2002, s.166-167.

91 fikrinden vazgeçti /i anla 2ılmakta, milli mücadeleyi benimsedi /i görülmektedir. Ankara’ya gruplar halinde gelen mebuslar, görü 2melerden sonra aynı gruplarla 0stanbul’a hareket etmi 2lerdir. Cami Bey ve yanındakiler de 21 Ocakta (1919) 0stanbul’a dönmü 2lerdir 234 . Son Osmanlı Mebusan Meclisi, 12 Ocak 1920’de Fındıklı Sarayı’ndaki kendi binasında ilk toplantısını gerçekle 2tirmi 2tir 235 . Ankara’da olması dolayıyla Cami Bey meclisin açılı 2ında bulunamamı 2tır. 31 Ocak 1920’de Meclis ba 2kanlı /ına sarayın destekledi /i Re 2at Hikmet Bey seçilmi 2tir. Bir süre sonra Meclis ba 2kanının ölmesi üzerine 4 Mart 1920’de tekrar seçim yapılmı 2 ve Erzurum Mebusu Celaleddin Arif Bey Meclis ba 2kanı olmu 2tur 236 . Meclisin açıldı /ı ilk günlerde 0ngilizler, hükümete bir nota vererek ate 2kese aykırı davrandıkları gerekçesiyle Harbiye Nazırı Cemal Pa 2a ile Genelkurmay Ba 2kanı Cevat Pa 2a’dan 2ikayetçi olmu 2lardır. Akabinde her iki Pa 2anın istifası gündeme gelmesiyle 237 Ali Rıza Pa 2a Hükümeti’ne Meclis’te güvenoyu verilip verilmemesi ortaya çıkmı 2tır. 238 . Rauf Bey (Orbay), Ahmet 0zzet Pa 2a ile görü 2erek hükümeti kurmasını; Cami, Celaleddin Arif ve Ahmet Ferit Beylerin de yeni kabinede yer almasını istemi 2tir 239 . Ancak bu dü 2ünce sonradan gerçekle 2memi 2 ve Ali Rıza Pa 2a Hükümeti 9 1ubat 1920’de Meclisten güvenoyu almı 2tır 240 . Ankara’da mebuslarla Heyet-i Temsiliye arasında yapılan görü 2melerde mecliste Müdafaa-i Hukuk Grubu adı ile güçlü bir yapının olu2turulması kararla 2tırılmı 2tı. Ancak bu grup kurulamamı 2 yerine 6 1ubat 1920’de Felah-ı Vatan 0ttifakı 241



234 H. Gerede, a.g.e. , s.170. 235 H. Gerede, a.g.e. , 164; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.48; A. Demirel, a.g.e. , s.69. 236 A. Demirel, a.g.e. , s. 69. 237 , Cehennem De /irmeni , C.II, Emre Yayınları, 0stanbul 1993, s.12-13; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s.340-341; H. Gerede, a.g.e. , s.170-171; P. Böke, a.g.e. , s.117. 238 P. Böke, a.g.e. , s. 118 239 H. Gerede, a.g.e. , s.171. Not: Rauf Orbay anılarında bu bahse de /inmemektedir. 240 H. Gerede, a.g.e. , s.175, H. K. Kadri, a.g.e., s.169; M. Golo /lu, a.g.e. , s.61. 241 Daha sonra Felah-ı Vatan Grubu diye anılmı 2tır. Ancak grubun ismi siyasi görü 2lerini ve uygulamayı öngördükleri esasları açıkladıkları ittifakname ve nizamnamede Felah-ı Vatan 0ttifakı 2eklinde belirtilmi 2tir. Bkz: Tülay Duran, “Son Osmanlı Meclisi Mebusanında Felah-ı Vatan 0ttifakı”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi , C.11, S.61, Ekim 1972, s.13. Bu çalı 2ma T. Duran (2) diye geçecektir.

92 olu 2turulmu 2tur 242 . Grup yayınladı /ı ittifaknamede mülk ve milletin muhafazası ve istiklali, saltanat ve hilafetin korunması, adaletli bir barı 2 ortamının sa /lanması gibi esaslar üzerinde durmu 2tur. Sonradan açıkladıkları Dahili Nizamnamesi’nde de grubun kurulu 2u, idare heyetinin yapısı, ba 2kanlık durumu, toplantı 2ekli ve zamanı gibi hususlar açıklanmı 2tır 243 . Felah-ı Vatan 0ttifakı’na Cami Bey’in de içlerinde bulundu /u 88 mebus katılmı 2tır. Felah-ı Vatan Grubu içinde Câmi Bey, 0dare Heyeti üyeleri arasında yer almı 2tır 244 . Felah-ı Vatan Grubu’nun olu 2turulmasından önce Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Misak-ı Milli kabul edilmi 2tir. Heyet-i Temsiliye üyeleri tarafından Erzurum ve Sivas Kongreleri Beyannameleri çerçevesinde hazırlanan metin, 24 Ocak 1920’te Misak-ı Milli’yi hazırlamakla yükümlü komisyona verilmi 2tir 245 . Aralarında Cami Bey’in de bulundu /u komisyonun 246 son 2eklini verdi /i metin, meclisin 28 Ocak 1920’deki gizli birle 2iminde genel kurula sunulmu 2 ve oy birli /iyle kabul edilmi 2tir. Meclis kürsüsünde adı “Ahd-ı Milli” olarak belirtilen bu bildiri 17 1ubat 1920’de resmen açıklanmı 2tır 247 . Misak-ı Milli mecliste okunduktan sonra Cami Bey ile Ni /de Mebusu Mehmet Emin Bey “…aruzuyu millinin esası noktalarının Avrupa ricali siyasiyyesinin bu yoldaki vaad ve teminatından bahsetmek ve mileli muhtelife ve mü 2arikenin bir insaniyet ve adalet davası olan metalib-i Osmaniyyeye müzaheret eyleyecekleri ümidini izhar eylemek suretiyle 0tilaf Devletleri Parlementolarına tebli /ini” 248 teklif



242 F. Çoker, Milli Mücadele… , C.I, s. 24; 0. Güne 2, a.g.e. , 52, T. Duran (2), a.g.m. , s.13 A. Demirel, a.g.e. , 70; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s. 343; T. Gökbilgin, a.g.e. , C.II, s. 303. 243 T. Duran (2), a.g.m. , s. 13-14, 17 244 A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s.343. Bununla birlikte Meral Demirel’in makalesinde ve Fahri Çoker’in eserinde Cami Bey’in Felah-ı Vatan 0ttifakı’nın ba 2kanlı /ını yaptı /ı yazmaktadır. Bkz: M. Demirel, a.g.m., s. 187; F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128. Ancak bu do /rultuda bir bilgiye ula 2ılamamı 2tır. 245 H. Gerede, a.g.e. , s.171 246 Komisyon Kara Vasıf, Hamdullah Suphi, Celal Bayar, Hafız Mehmet, Re 2at Hikmet 1eref ve Cami Beylerden olu 2maktadır. Bkz: Süleyman Ye 2ilyurt, Bayar Gerçe /i, Serajans Yayıncılık, Ankara 1997, s.54. 247 Meclis-i Mebusan Tutanak Dergisi (MMTD), 4. Dönem (12/01/1929 – 18/03/1920), C.1, s.144- 145; F. Çoker, a.g.e. , s.30-33; T. Z. Tunaya (3), a.g.e. , s.39-42; 0. Güne 2, a.g.e. , s.52-53; Rauf Orbay, a.g.e. , C.II, s.20-22; M. Golo /lu, a.g.e. , s. 79-82. Not: Eserlerde beyannamenin metni verilmi 2tir. 248 MMTD, Devre: 4, C. I, 0: (TAR 0H), s.146.

93 etmi 2lerdir. Meclis Ba 2kanı da bunun daha önceden kararla 2tırılmı 2 oldu /unu söylemi 2tir 249 . 0ki aylık bir faaliyet dönemi olan Son Osmanlı Mebuslar Meclisi’nin yaptı /ı en önemli icraat Misak-ı Milli’yi kabul etmesidir 250 . Böylece Mondros Mütarekesi’nden sonra ba 2layan i 2galler ve 0tilaf Devletlerinin haksız uygulamaları kar 2ısında Milli Mücadelenin dayanak noktasını olu 2turan bu beyanname Türk Milleti’nin ba /ımsızlı /ına verdi /i önemi göstermesi bakımından önemlidir. Son Osmanlı Mebusan Meclis’nin Misak-ı Milliye kabul ederek tüm dünyaya duyurması ve Anadolu hareketi taraftarlarının mecliste güçlenmesi sonucunda 0tilaf Devletleri 0stanbul’u 16 Mart 1919’da resmen i 2gal etmi 2tir. 02 gal güçleri meclis basarak o esnada mecliste olan milletvekillerinden bir kısmını tutuklamı 2251 ve Malta’ya sürgüne göndermi 2lerdir. Bu geli 2me üzerine meclis, 18 Mart’ta son toplantısını yaparak faaliyetlerini belirsiz bir süre için ertelemi 2tir 252 . Meclisin bu kararını padi 2ahın Meclis-i Mebusan’ı kapattı /ını belirten 11 Nisan 1920 tarihli 0rade-i Seniyyesi izlemi 2tir. Böylece Osmanlı parlamenter sistemi ve Osmanlı Me 2rutiyeti sona ermi 2tir 253 . 0tilaf Devletleri’nin 0stanbul’u i 2gal etmesi ve Meclis-i Mebusan’a girerek o esnada orada bulunan kimi mebusları tutuklaması üzerine Milli Mücadele yanlısı mebus, aydın ve idareciler için artık 0stanbul’da kalmanın bir anlamı kalmamı 2tır. Bununla beraber 19 Mart 1919’da Heyet-i Temsiliye namına Mustafa Kemal Pa 2a, vilayetlere, livalara ve kolordu komutanlıklarına gönderdi /i bir tamimde Ankara’da ola /anüstü bir meclisin toplanaca /ı bildirmi 2 ve 0stanbul’da da /ılmı 2 olan mebusların da bu meclise katılabilece /inin altını çizmi 2tir 254 . Bunun üzerine Cami Bey, bu meclise katılmak için Ankara’ya hareket etmi2tir.



249 Aynı yer. 250 A. Demirel, a.g.e. , s. 70. 251 0. Hakkı Sunata anılarında Cami Bey’in de tutuklandı/ını belirtmektedir. Ancak böyle bir hadise ya 2anmamı 2tır. 0. Hakkı Sunata, 0stanbul’da 02 gal Yılları , Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 2006, s. 79. 252 Bezmi Nusret Kaygusuz, Bir Roman Gibi, 0zmir Büyük 2ehir Belediyesi Kültür Yayını, 0kinci Baskı, 0zmir 2002, s.192; T. Z. Tunaya (3), a.g.e. , s.47-48; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.107-119; A. Demirel, a.g.e. , s.70-71; 0. Güne 2, a.g.e. , s.53-54; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s.351. 253 0. Güne 2, a.g.e. , s.54. 254 M. K. Atatürk, a.g.e. , C.1, s.420-422; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s.353; B. N. Kaygusuz, a.g.e. , s.192; ekle???

94 Cami Bey, Halide Edip ve Dr. Adnan (Adıvar) çifti ile birlikte Ankara’ya ula 2mak için yola çıkmı 2tır 255 . Ancak yolculukları zor 2artlar altında geçmi 2tir. Çünkü 0tilaf Devletlerince takibata u /rayan aydınlar binbir güçlükle Ankara’ya kaçabilmi 2lerdir 256 . Kafileye yolculuk esnasında Milli Mücadele yanlısı di /er 2ahıslarda katılmı 2tır. Kafile 2 Nisan 1920 ak 2amı Ankara’ya ula 2mı 2tır 257 .

2. Câmi Bey’in BMM’ye Katılması ve Dahiliye Vekilli /i

Halide Edip ve Dr. Adnan (Adıvar) ile birlikte Ankara’ya hareket eden Cami Bey, 2 Nisan 1920’de Ankara’ya ula 2mı 2tır 258 . Adıvar çiftiyle beraber Numune Çiftli /i’ne yerle 2en Cami Bey 259 , Mustafa Kemal Pa 2a, Dr. Adnan ve Miralay 0smet Bey ile birlikte açılacak yeni meclisin hazırlı /ını yapmı 2tır 260 . 23 Nisan 1920 Cuma günü açılan Büyük Millet Meclisi’ne (BMM) mebusların en ya 2lısı olması sıfatıyla 1erif Bey (Sinop) geçici olarak ba 2kan seçilmi 2tir. 1erif Bey’in meclis açılı 2 konu 2masını yapmasının ardından Mustafa Kemal Pa 2a söz alarak, meclisin yeniden seçilmi 2 mebuslar ile 0stanbul Meclisinden gelmi 2 ve gelecek mebuslardan kuruldu /unun altını çizmi 2tir 261 . Bu durum meclisçe onaylanarak BMM’nin ilk genel kurul kararı olarak kabul edilmi 2tir 262 . Görüldü /ü üzere BMM iki genel seçimle olu 2turulmu 2tur. Biri 1919 yılı sonunda yapılan seçim, di /eri ise Meclis-i Mebusan’ın da /ılması üzerine 19 Mart 1920 tebli /i ile yapılan 

255 Halide Edip Adıvar, Türk’ün Ate 2le 0mtihanı, Özgür Yayınları, 0stanbul 2004, s.77 Not: Eserin 77-120 sayfaları yolculuk hakkında ayrıntılı bilgi vermektedir; Cami Baykurt (1), a.g.e. , s. xvi-xvii. 256 Yücel Özkaya, “ 0stanbul’un 02 gali Üzerine Aydınların 0stanbul’dan Ankara’ya Kaçı 2ı Olayı”, I. Uluslararası Atatürk Sempozyumu (Açılı 2 Konu 2maları – Bildiriler, 21-23 Eylül 1987), Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1994, s.894. Bu çalı 2ma Y. Özkaya (1) diye geçecektir. 257 1erafettin Turan, Türk Devrim Tarihi, Bilgi Yayınevi, C.II, 0stanbul 1992, s.119; H. E. Adıvar, a.g.e. , s. 120. 258 H. E. Adıvar, a.g.e. , s.120; 1. Turan, a.g.e., C.II, s.119 259 Yunus Nadi, Kurtulu 2 Sava 2ı Anıları, Ça /da 2 Yayınları, 0stanbul 1978, s.256 Not: Bu eser Y. Nadi (1) diye geçecektir; H. E. Adıvar, a.g.e. , s.129. 260 H. E. Adıvar, a.g.e. , s.130. 261 Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt Ceridesi (TBMMZC), Devre (D):1, 0çtima Senesi ( 0.S.): 1, Cilt (C):1, 0çtima ( 0):1, (23. Nisan 1336/1920) Üçüncü Basılı 2, Ankara 1959,s. 2; Sacit Karabibrahimo /lu, T.B.M.M. , Ege Matbaası, Ankara 1968, s.43-44; Yunus Nadi, Birinci Büyük Millet Meclisi, Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık, ? 1998, s.33-38, Not: Bu eser Y. Nadi (2) diye geçecektir Y. Nadi (1), a.g.e. , s.313-316 M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.157-158; S. Tansel, a.g.e. , C.3, s.86-87. 262 Düstur , 3. Tertip, Cilt 1, Milliyet Matbaası, Ankara 1929, No:1, Karar No:1, (23 Nisan 1336/1920), s.1.

95 yeni seçimdir 263 . Cami Bey, bu meclise Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nden katılarak Aydın Sanca /ı’nı temsil etmi 2tir 264 . Meclisin açılmasından sonra 24 Nisan 1920 tarihli ikinci oturumunda Mustafa Kemal Pa 2a, Milli Mücadelenin ba 2lama sebepleri ve izledi /i yönü anlattıktan sonra bu do /rultuda yapılması gerekenleri üstlenecek bir hükümetin acilen kurulması teklifini yapmı 2tır 265 . Bu teklif ço /unlukla kabul edilmi 2, ardından da Mustafa Kemal Pa 2a Meclis Ba 2kanı seçilmi 2tir 266 Mustafa Kemal Pa 2a’nın hükümetin kurulması do /rultusunda verdi /i teklif, yeni bir hükümet sistemini öngörmektedir. Bu teklife göre BMM bütün yetkileri üzerinde toplamı 2tır, onun üzerinde bir kuvvet mevcut de /ildir. Yasama ve yürütme yetkisini meclis bizzat kendisi kullanacaktır. Ancak meclis günlük politika ve idare i2lerinin ayrıntısına kadar inemeyece /inden kendi içinden bir heyet meclise vekalet edecektir. Bu heyete Heyet-i 0craiye ve bu heyetin üyelerine de Vekil denilecektir267 . Meclisin 25 Nisan 1920 tarihli oturumunda Celaleddin Arif Bey tarafından verilen önergede meclis i 2lemleri ve 0cra Heyeti ile Meclis ili 2kilerini düzenlemek üzere onbe 2 ki 2ilik bir Layiha Encümeni kurulması, düzenlenecek kanun tasarısının meclisçe kabulüne kadar 5-6 ki 2iden olu 2turulacak geçici bir yürütme kurulu seçilmesini teklif edilmi 2tir 268 . Önerge kabul edilerek önce Muvakkat (Geçici) 0cra Encümeni olu 2turulmu 2tur. Celalettin Arif Bey, Cami Bey, Bekir Sami Bey, Hamdullah Suphi Bey, Hakkı Behiç Bey ve Fevzi Pa 2a bu encümene seçilmi 2lerdir. 269 . Cami Bey’in Meclisteki ilk görevi bu heyette olmu2tur.



263 Yavuz Aslan, TBMM Hükümeti, Kurulu 2u, Evreleri, Yetki ve Sorumlulu /u (23 Nisan 1920-30 Ekim 1923), Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2001, s.19; Tarık Zafer Tunaya, “ Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Kurulu 2u ve Siyasi Karakteri”, Birinci Meclis , Sabancı Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 1998, s.5; Bülent Tanör, Osmanlı-Türk Anayasal Geli 2meleri (1789-1980) , Afa Yayıncılık, Geni 2letilmi 2 Üçüncü Baskı, 0stanbul 1996, s.176- 177. 264 Hasan Kendirci, Meclis-i Mebusan’dan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Kopu 2 ve Süreklilik , Kitap Yayınevi, 0stanbul 2009, s. 97, 112-113; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.345; A. Demirel, a.g.e. , s.217. 265 TBMMZC, D:1, 0.S.;1, C.1, 0:2, (24. Nisan .1336/1920) s. 8-32; M. K. Atatürk, a.g.e. , C.II, s.-438 ; M. Golo /lu, a.g.e. , s.167-168. 266 TBMMZC , D:1, 0.S.:1, C.1, 0:2, (24. Nisan .1336/1920), s.37-38. 267 TBMMZC , D:1, 0.S.:1, C.1, 0:2, (24 Nisan 1336/1920), s.31; Ergun Özbudun, Ömer Faruk Gençkaya, Türkiye’de Demokratikle 2me Ve Anayasa Yapımı Politikası, Do /an Kitap Yayınevi, 0stanbul 2010, s.20; Y. Aslan, a.g.e. , s. 30-31. 268 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:3, (25 Nisan 1336/1920), s.55; T. Z. Tunaya, a.g.m. , s.8. 269 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:3, (25 Nisan 1336/1920), s.59-61; Haz:Cafer Demiral, Türkiye’nin 42 Hükümeti , Ba 2bakanlık Basımevi, Ankara 1973, s.11; F. Çoker, Milli Mücadele… , C.1, s.93; M.

96 Reisli /ini Meclis Ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a’nın yaptı /ı Geçici 0cra Encümeni’nin seçilmesinin ardından Lahiya Encümeni de olu 2turulmu 2tur 270 . Bu Lahiya Encümeni’nin hazırladı /ı ve 2 Mayıs 1920’de Mecliste kabul edilen “Büyük Millet Meclisi 0cra Vekillerinin Sureti 0ntihabatına Dair Kanun” 271 ile Geçici 0cra Encümeni’nin yetkileri son bularak 0cra Vekilleri Heyeti’ne hukuki ve kalıcı statü kazandırılmı 2tır. Ayrıca bu yasa ile meclis hükümeti sistemi ve kuvvetler birli /i ilkesi de netlik kazanmı 2tır 272 . 3-4 Mayıs 1920 tarihinde B.M.M.’nin ilk 0cra Vekilleri Heyeti’nin olu 2turulması için Vekil seçimleri yapılmı 2tır. 137 milletvekilinin hazır bulundu /u mecliste ço /unluk olarak 69 sayısı kabul edilmi 2tir. 0cra Vekilleri Heyeti’nde Cami Bey 96 oy ile Dahiliye Vekaleti’ne seçilmi 2tir 273 . Dahiliye Vekaleti’nin bugünkü kar 2ılı /ı 0çi 2leri Bakanlı /ı’dır. 1u hususta belirtilmelidir ki Meclis Hükümeti sisteminde vekillerin tek tek ve ayrı ayrı seçilmesi ve icraatlarında do /rudan do /ruya meclise kar 2ı sorumlu olması 274 günümüz kabine/bakanlar kurulu sisteminden farklılık göstermektedir. Ancak her ikisinin de sorumluluk ve icraat alanları aynı, yani dâhili i 2lerdir. 0cra Vekilleri Heyeti’nin olu 2turulmasıyla da Muvakkat (Geçici) 0cra Encümeni’nin görevi sona ermi 2tir 275 Cami Bey’in Dahiliye Vekilli /i’ndeki faaliyetlerine geçmeden önce B.M.M.’ne 0stanbul Mebusu Dr. Adnan Bey ile beraber 29 Nisan 1920 tarihinde sundukları bir kanun teklifinden bahsetmek gerekmektedir. Teklifte “ 0stanbul’un ecnebi kuvvetleri tarafından i 2gal tarihi olan 16 Mart 1336 (1920) tarihinden sonra 

Golo /lu, a.g.e. , s.170; T. Z. Tunaya, a.g.m. , s.235. Bülent Tanör’e göre bu encümenin adı hükümet olmamakla birlikte B.M.M.’nin ilk hükümetidir. Bkz: B. Tanör, a.g.e. , s. 180. 270 TBMMZC , D:1, C.1, 0.S.: 1, 0:3, (25 Nisan 1336/1920), s.62-63. 271 Düstur , 3. Tertip, C.1, No:9, Kanun No:3, (2 Mayıs 1336/1920), s.6. 272 B. Tanör, a.g.e. , s.181. 273 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:10, (3 Mayıs 1336/1920), s.196-198; H. V. Velidedeo /lu, 0lk Meclis- Milli Mücadele’de Anadolu, Ça /da 2 Yayınları, 2. Baskı, 0stanbul 1990, s.32; Haz: C. Demiral, a.g.e. , s.12 ve 47; Y. Nadi (1), a.g.e. , s.345; Y. Nadi (2), a.g.e. ,s.69; F. Çoker, Milli Mücadele… , C.1, 111; H. E. Adıvar, a.g.e. , s.136; M. Golo /lu, a.g.e. , s.170-171; Not: Reisli /ini Mustafa Kemal Pa 2a’nın yaptı /ı 0cra Vekilleri Heyeti’nde di /er Vekaletlere ise; Umuru 1er’iye Vekaleti’ne Mustafa Fehmi Efendi, Adliye Vekaleti’nde Celalettin Arif Bey, Nafia Vekaleti’nde 0smail Fazıl Pa 2a, Hariciye Vekaleti’nde Bekir Sami Bey, Sıhhıye, Muaveneti 0çtimaiye Vekaleti’nde Dr. Adnan Bey, 0ktisat Vekaleti’ne Yusuf Kemal Bey, Müdafaa-i Milliye Vekaleti’ne Fevzi Pa 2a, Erkan-ı Harbiye-i Umumiye’ye 0smet Bey, Maliye Vekaleti’ne Hakkı Behiç Bey ve Maarif Vekaleti’ne de Rıza Nur Bey seçilmi 2tir. Bkz: Aynı eserler . 274 B. Tanör, a.g.e. , s. 181 275 F. Çoker, a.g.e. , C.1, s.112.

97 0stanbul Hükümetince akdedilmi 2 ve edilecek olan siyasi, ticari ve mali kaffei ukud ve mukavelat keenlemyekün addolunur ve tekalifi milli tahtında de /ildir” 276 diyerek ülke yazgısı üzerinde 0stanbul Hükümeti’nin bir hükmü kalmadı /ı belirtilmi 2tir. Bu kanun teklifi, ba 2ka mebusların da verdi /i ve içeri /i aynı olan tekliflerle birlikte mecliste müzakere edilerek 7 Haziran 1920 tarihinde kabul edilmi 2tir 277 Cami Bey, B.M.M.’nin -Geçici 0cra Encümeni’ni saymazsak- ilk yürütme kurulu olan 0cra Vekilleri Heyeti’nde, içi 2lerinden sorumlu Vekil olarak 3 Mayıs – 14 Temmuz 1920 tarihleri arasında görev yapmı 2tır 278 . Bu kısımda Cami Bey’in bu kısa süreli Dahiliye Vekilli /i esnasındaki çalı 2maları üzerinde durulacaktır. Bunu yaparken de dönemin ko 2ulları ve B.M.M.’sinin faaliyetleri ana hatlarıyla aktarılacaktır. 0cra Vekilleri Heyeti’nin olu 2turulmasından sonra meclisin te 2kilatı ve yürütme hakkında aldı /ı kararlar 4 Mayıs 1920 tarihinde Mustafa Kemal Pa 2a tarafından bütün askeri ve sivil makamlara duyurulmu2tur. Ayrıca bu makamların ilgili Vekaletlere müracaat etmeleri de istenmi 2tir. Böylelikle BMM, 0stanbul Hükümeti’ne ba /lı olan ve ondan emir alan bütün makamları hukuki olarak kendine ba /lamı 2tır 279 . Bu durum meclisin kendisinin üzerinde hiçbir güç tanımadı /ının kanıtıdır. BMM’nin böyle bir karar almasında 0stanbul Hükümeti’nin Milli Mücadele aleyhindeki faaliyetleri de rol oynamı 2tır 280 . Bu faaliyetler sonucunda kimi



276 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:7, (29 Nisan 1336/1920), s.145. 277 TBMMZC , D:1, 0.S.:1, C.2, 0:2 (7 Haziran 1336/1920), s.139-145. Kanun metni için bakınız: Düstur , 3. Tertip, C:1, No:23, Kanun No:7, (7 Haziran 1336 /1920), s.16. 278 Cami Bey Dâhiliye Vekaleti’nden 14 Temmuz 1920 tarihinde istifa etmi 2tir. Bkz: TBMMZC , D:1, 0.S.: 1C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s. 310. 279 Y. Aslan, a.g.e. , s.64; S. Tansel, a.g.e. , C.3, s.95. 280 B.M.M. açılmadan önce 0stanbul’da Damat Ferit Pa 2a Hükümeti, 11 Nisan 1920’de Milli Mücadele aleyhinde bir beyanname yayınlamı 2tır. Beyannamede “…Bir takım kesanın yalnız hırs ve menfaat sevkiyle Te 2kilat-ı Milliye ünvanı altında meydana çıkardıkları fitne ve fesat bir taraftan vaziyet-i siyasiyemizi son derece teklikeli bir hale getirdi” denilmekte ve ayrıca bu hadiseden dolayı 0tilaf Devletleri’nin 0stanbul’u geçici olarak i 2gal etti /i de belirtilmektedir. Beyannamenin ilerleyen kısımlarında ise “Te 2kilat-ı Milliye denilen harekat-ı bagi-yane hem Anadolu’yu korkunç bir istilaya u/ratmak hem de devletin ba 2ını gövdesinden ayırmak felaketini ….” hazırladı /ı öne sürülmekte, kanunları ayaklar altına alan bu ki 2ilerin halktan zorla para ve asker aldıkları da eklenmektedir. Beyannamede bu te 2kilata katılanlardan pi 2manlık duyanların affedilece /i, di /erlerinin ise 2iddetle cezalandırılaca /ı vurgulanmaktadır. Bkz: “Hükümet Beyannamesi”, Takvim-i Vekayi, 11 Nisan 1336 (1920), Nr: 3824,s.2; Kazım Karabekir, 0stiklal Harbimiz, C.3, Emre Yayınları, Geni 2letilmi 2 Yeni Baskı, 0stanbul 1995, s.1361-1363. 0stanbul Hükümeti’nin bu beyannamesinin yanı sıra Milli Mücadele aleyhinde bir di /er faaliyet ise 1eyhülislam Dürrizade Abdullah Efendi tarafından yayınlanan fetvadır. Fetvada Kuva-yı Milliye hareketi liderlerinin vatan haini oldukları ve

98 bölgelerde, BMM’ye kar 2ı ayaklanmalar çıkmı 2tır 281 . Meclis ise tüm bu yıkıcı faaliyetler kar 2ısında iç güvenli /i sa /lamak ve etkinli /ini arttırmak amacıyla Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nu kabul etmi 2tir 282 0cra Vekilleri Heyeti ilk toplantısını 5 Mayıs 1920 tarihinde yapmı 2tır 283 . Hükümet ertesi gün 0stanbul Hükümeti’yle her türlü resmi haberle 2menin yapılmasını yasaklayan bir kararname çıkartmı 2284 , icrasına Dahiliye Vekaleti’nin memur oldu /u bu kararnamenin uygulanması için bir de 19 maddelik sansür talimatnamesi yayınlanmı 2tır 285 . Hükümet bu düzenlemelerle zararlı yayınların kamuoyuna yayılmasını önlemek istemi 2tir 286 . 0cra Vekilleri Heyeti 9 Mayıs 1920 tarihinde BMM’ye programını sunmu 2tur. Programda dahili i 2lerde üzerinde durulacak esaslar olarak “milletin vahdet ve tesanüdünün muhafazı ve emniyeti umumiyenin tesisi ve takriridir.



öldürülmelerinin dinen me 2ru ve farz oldu /u belirtilmi 2tir. Bkz: “Fetva-i 1erife Sureti”, Takvim-i Vekayi, 11 Nisan 1336 (1920), Nr: 3824,s.1.; K. Karabekir, a.g.e. ,C.3, s.1258-1259. Bu fetvaya kar 2ılık olarak Heyet-i Temsiliye de Ankara müftüsü Mehmet Rifat Efendi imzalı Milli Mücadeleyi destekleyen bir fetva yayınlatmı 2tır. K. Karabekir, a.g.e. , C.3, s.1364-1366; Na 2it Hakkı Ulu /, Halifeli /in Sonu, Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 1975, s.27-28. 0stanbul Hükümeti’nin Milli Mücadeleye kar 2ı tavrı bunlarla sınırlı kalmamı 2tır. 0stanbul Hükümeti 18 Nisan 1920’de yayınladı /ı bir kararname ile “Kuvayı 0nzibatiye” adı verilen tümen seviyesinde bir askeri güç olu 2turarak 0stanbul’dan 0zmit’e göndermi 2tir. E /itim ve disiplin bakımından yetersiz oldu /u anla 2ılan bu kuvvetler 8 Mayıs 1920’de ileri harekata geçmi 2 ancak milli kuvvetlerle giri 2ti /i çarpı 2malarda ba 2arısızlı /a u /rayarak da /ılmı 2tır. Bkz: M. K. Atatürk, a.g.e. , C.2, s.445-447; Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi , Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Dönemi (23 Nisan 1920- 29 Ekim 1923), IV ncü Cilt 1 nci Kısım, Gnkur. Basımevi, Ankara 1984, s.514; 1. Turan, a.g.e. , C.2, s.167-168; S. Tansel, a.g.e. , C.3, s.100-115. 0stanbul Hükümeti ayrıca Ankara Hükümeti ve onu destekleyenleri ba 2kanlı /ını Nemrut Mustafa Pa 2a’nın yaptı /ı 1. Divan-ı Harbi Örfi’de gıyaben yargılamı 2tır. Bu yargılamalar sonucunda öncelikle Mustafa Kemal Pa 2a ve Dr. Adnan (Adıvar)’ın aralarında bulundu /u 6 ki 2i hakkında 11 Mayıs 1336 (1920)’de, ardından Fevzi Pa 2a (Çakmak) hakkında 24 Mayıs 1336 (1920)’de ve onun ardından da aralarında Cami Bey’in de bulundu /u 9 0cra Vekili ve di /er 8 ki 2i hakkında 6 Haziran 1336 (1920)’de idam kararı verilmi 2tir. Bu 3 ayrı idam kararı Padi 2ah Sultan Vahdettin tarafından çıkarılan “ 0rade-i Seniyye”lerle onaylanmı 2tır. Bkz: Osman Akandere, “ 0dama Mahkum Edilen Bir Hükümet: Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 0lk 0cra Vekilleri Heyeti Hakkında Çıkartılan 0dam Kararları”, Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fen Edebiyat Dergisi, Sakarya Üniversitesi Basımevi, C:10, S:2, Sakarya 2008, s.185-224. 281 Ayrıntılı bilgi için bkz: Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi , a.g.e. , s.513-522; M. K. Atatürk, a.g.e. , C.II, s.442-448; M. Golo /lu (1), a.g.e. , s.181-201; H. E. Adıvar, a.g.e. , s140-159; 1. Turan, a.g.e. , C.II, s.163-168; S. Tansel, a.g.e. , s.102-133 eklenebilir. 282 TBMMZC , D:1, C:1, 0:7, (29 Nisan 1336/1920), s.137-145. Kanun metni için bkz: Düstur ,3. Tertip, C.1, No:8, Kanun No:2, (29 Nisan 1336/1920), s.4-5. 283 Yusuf Kemal Tengir 2ek, Vatan Hizmetinde, Bahar Matbaası, 0stanbul 1967, s.145. 284 Düstur, 3.Tertip, C.1, No:11, (6 Mayıs 1336/1920), s.6-7. 285 “Sansür Talimatı”, Hakimiyet-i Milliye , (20 Mayıs 1336/1920), Nr. 31, s. 2-3. 286 Yücel Özkaya, “Milli Mücadele Ba 2langıcında Basın Ve Mustafa Kemal Pa 2a’nın Basınla 0li 2kileri” , Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi , Cilt:1, Sayı: 3, 1985, s.897. Bu çalı 2ma Y. Özkaya (2) diye geçecektir.

99 Tesvilatı hariciye ve dahiliye ile ihdas edilen vukuatı haianenin bir sureti müessirede izale ve imhasıyla asayi 2in her yerde acilen temini“ 287 vurgulanmı 2tır. Görüldü /ü üzere hükümet içi 2lerinde, milletin birlik ve beraberli /inin korunmasını, i 2galler ve iç isyanlar nedeniyle bozulmu 2 olan asayi 2in sa /lanmasını öncelikli görmü 2tür. 0cra Vekilleri Heyeti, programını mecliste okuduktan sonra BMM’de Konya’da meydana gelen hadiseler dolayısıyla yapılan tartı 2malara Dâhiliye Vekili olması nedeniyle Cami Bey’in de katılmı 2tır. 0stanbul i 2gal edildi /i esnada Konya’da Vali Suphi Bey, Kumandan (12. Kolordu) Fahrettin Bey (Altay)’dir. Suphi Bey’in 0stanbul’un i 2gali üzerine 0ngilizlerin yayınladı /ı bildiriye kabul edip cevap vermesi 288 ve Fahrettin Bey’in de i2gali mütareke gere /i sayması ve Ankara’nın kararlarına i 2tirak etmemesi Milli Mücadele yanlılarının tepkisini çekmi 2ti. Refet Bey komutasındaki bir askeri güç Konya’ya sevk edilmi 2, Vali ve Kumandan Ankara’ya getirilerek (4 Nisan 1920) Milli Mücadelenin önemi anlatılmı 2tı. Her ikisinin de mücadeleye kazanıldı /ı dü 2ünülerek görevlerinde kalmalarına müsaade edilmi 2ti 289 . Meclis açıldıktan sonra kimi bölgelerde meydana gelen ayaklanmalar Konya’ya da sıçramı 2tır. Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyeleri 2ehirde bir hareketlilik sezmi 2 ancak bir kanıt elde edememi 2lerdi. Bu durumu görü 2mek için 4 Mayıs 1920’de bir toplantı düzenlemi 2lerdir. Toplantıda Vali ve Kumandan da hazır bulunmu 2tur. Cemiyet üyeleri Validen 2üphelendikleri ki 2ilerin tutuklamasını istemi 2, ancak Vali söylenenlerin dedikodu oldu /unu ve yeterli delil olmadı /ını söyleyerek kimseyi tutuklayamayaca /ını bildirmi 2tir. Aynı gün toplantıdan sonra Konya’nın civar köylerinde, 2ehir merkezini 5 Mayıs’ta basmak için bir takım hazırlıklar yapıldı /ı Kumandan Fahrettin Bey duymu 2tur. Kumandan, suçluların yakalanmasını Vali Suphi Bey’den istemi 2 ancak “Ben yapamam siz isterseniz 

287 TBMM ZC, D:1, C.1, 0:13, (9 Mayıs 1336/1920), s.241. 288 0tilaf Devletleri 0stanbul’un i 2gal edildi /ini Osmanlı Devleti’nin elinde kalan topraklara duyurmak istemi 2tir. Mustafa Kemal Pa 2a bu haberin millet üzerinde yıkıcı etkileri olaca /ı nedeniyle, Valilere Kumandanlara ve Müdafaa-i Hukuk Heyetlerine gönderdi/i bir bildiri ile 0tilaf Devletleri’nin gönderece /i tebli /lerin kabul edilmemesini ve cevap verilmemesini istemi 2tir. Ancak bu tebli /i alanlar ve kabul edenler arasında Konya Valisi Suphi Bey’de vardır. Bkz: M. K. Atatürk, a.g.e. , C.1, s.414-416. 289 , K. Erdeha, a.g.e, s.284-288; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s.361- 373, 380- 382; Fahrettin Altay, 10 Yıl Sava 2 1912-1922 Ve Sonrası, 0nsel Yayınları, 0stanbul 1970, s.228-235. Fahrettin Altay anılarında, önceleri Temsil Heyeti’yle olan anla 2mazlı /a de /inmemektedir.

100 yapın ” cevabını almı 2tır. Bunun üzerine harekete geçmi 2, aldı /ı tedbirler sayesinde önemli bir hadise ya 2anmamı 2tır. Ankara’dan gelen bir emirle Vali Suphi Bey görevinden alınarak Ankara’ya ça /ırılmı 2, yerine Fahrettin Bey Vali Vekili olarak atanmı 2tır. Konya’da sıkıyönetim ilan edilerek suçlular da örfi mahkemede yargılanmı 2tır 290 . BMM’nin on yedinci içtimasında (17 Haziran 1920), Konya Mebusu Arif Bey bir önerge vererek, Konya’da sıkıyönetim ilan edilmesine neden olan hadiselerin tetkik edilmesi için meclisten bir heyet gönderilmesini istemi 2tir. Arif Bey önergesinde olayların bu 2ekilde geli 2mesine Fahrettin Bey ile Suphi Bey’in gev 2ek davranmalarının neden oldu /unu savunmaktadır. Meclisin 0kinci Reisi Celalettin Arif Bey bu önergenin Dâhiliye Vekilinin hazır bulunaca /ı bir görü 2mede müzakere edilmesini teklif etmi 2 ve önerisi kabul edilmi 2tir 291 . Konya Mebusu Arif Bey’in önergesi bir sonraki içtimada tekrar okunmu 2tur. Cami Bey geli 2en olayları özetledikten sonra Konya’da bir tahkik heyetinin göreve ba 2ladı /ını belirterek gönderilmesi istenen heyetin hangi yetkilerle gönderilmek istendi /ini sormu 2tur. Cami Bey, “bendeniz ir 2at için gidecek heyete bir 2ey demem ve temenni ederim. Yalnız icra salahiyetini haiz olmalarını katiyen kabul edemem” 292 demi 2tir. Ayrıca önergede, sadece ir 2at maksadıyla gönderilecek bir heyet kastediliyorsa önergenin bu surette yazılmadı /ını da eklemi 2tir. Karahisar-ı Sahib Mebusu Nebil Efendi’nin de belirtti /i gibi Cami Bey bu konuyu icraatlarına kar 2ı bir güvensizlik olarak görmü 2, Vali Vekili ve Kumandan Fahrettin Bey’in görevini iyi bir 2ekilde yaptı /ını belirtmi 2tir. Cami Bey’den sonra söz alan bir di /er Konya Mebusu Refik Bey 0cra Heyeti’nin icraatları hakkında zerre kadar 2üpheleri olmadıklarını belirterek gidecek heyetin sadece Konya halkına do /ru yolu göstermek, tahkik heyetinin i 2lerini kolayla 2tırmak maksadıyla gönderilmesinin önergede istendi /ini belirtmi 2tir 293 . Bu müzakereler sonucunda “Heyeti 0craiyenin



290 K. Erdeha, a.g.e. , s. 288-291; F. Altay, a.g.e. , s.238-243; M. K. Atatürk, a.g.e. , C.II, s.450; TBMM Gizli Celse Zabıtları (TBMMGCZ) , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:13, (9 Mayıs 1336/1920), Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, Ankara 1985, s.21. 291 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:17, (17 Mayıs 1336/1920), s.334-335. 292 TBMMZC , D:1, 0.S.:1, C.1, 0:18, (19 Mayıs 1336/1920), s346 293 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:1, 0:18, (19 Mayıs 1336/1920), s.346-348.

101 vazifesine müdahale etmemek üzere Konya’ya bir heyeti ir 2adiyenin gönderilmesi” 294 kararla 2tırılmı 2tır. Bu, Cami Bey’in icraatlarına kar 2ı Mecliste ilk ele 2tiridir. Cami Bey’in bu önergeyi icraatlarına kar 2ı bir güvensizlik olarak görmesi ve bunu sert bir dille ifade etmesi, Konya Milletvekillerinin de gönderilecek heyetin sadece ir 2at maksadıyla gönderilmesine dair açıklamaları tartı 2manın daha fazla büyümesini engellemi 2tir. 0cra Vekilleri Heyeti’nin faaliyetlerine daha sonraları da ele 2tiriler gelmi 2tir. 0ç isyanlar, Yunan ilerleyi 2i ve di /er dahili meselelerde Hükümetten açıklama yapması istenildi /inde Meclis ve 0cra Vekilleri Heyeti Ba 2kanı olması nedeniyle Mustafa Kemal Pa 2a, Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Vekili 0smet Bey ve Müdafaa-i Milliye Vekili Fevzi Pa 2a bu konularda meclisi bilgilendirmi 2tir. Cami Bey’in dahili meselelerde ele 2tirilmesi ve kendisinin bu ele 2tirilere cevap vermesi Temmuz (1920) ayının ba 2larındadır. 0cra Vekilleri Heyeti, 6 Mayıs 1920’de çıkardı /ı bir kararname ile hâkimiyeti altında bulunan idari ve askeri makamların 0stanbul ile her türlü resmi haberle 2mesini yasaklamı 2tır. Ayrıca aynı kararname de memleket içinde bir yerden bir yere gönderilecek mektupların da sansüre tabi tutulaca /ı belirtilmi 2tir 295 0crasına Dâhiliye Vekili’nin memur oldu /u bu kararnamenin uygulanması için bir de sansür talimatnamesi yayınlamı 2 ve talimatnamede mebuslara gelen ve onların gönderdi /i mektupların da sansüre tabi tutulaca /ı belirtilmi 2tir 296 . Bu durum mebusların memleketlerindeki aileleri ve dostlarıyla haberle 2melerinde gecikme ve aksaklıklar ya 2anmasına neden olmu 2tur. BMM’nin 4 Temmuz 1920 günkü içtimasında mecliste okunan ve mealen birbirinin aynı olan 5 önergede mebusların gönderece/i ve onlara gelen mektupların sansüre u /ramaması istenmi 2tir 297 . Önergelerin okunmasının ardından söz alan birkaç mebus sansürün memleket dâhilinde tümden kaldırılmasını istemi 2tir 298 . Bunun üzerine kürsüye gelen Cami Bey, sansürün tüm memleket çapında olumlu bir tedbir olmadı /ını kabul ettiklerini belirterek, “Kaldırabilir miyiz? Mesele buraya 

294 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:1, 0:18, (19 Mayıs 1336/1920), s.349. 295 Düstur, 3.Tertip, C.1, No:11, (6 Mayıs 1336/1920), s.6-7. 296 “Sansür Talimatı”, Hakimiyet-i Milliye , (20 Mayıs 1336/1920), Nr. 31, s. 2-3. 297 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 27, (4 Temmuz 1336/1920), s.164-165. 298 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 27, (4 Temmuz 1336/1920), s.165-166.

102 intikal ediyor. Memleket dahilinde ve hususen 0stanbul ile temas eden sahillerimizde, 0stanbul ceraidinin ve dü 2man vesaitinin bu hali meydanda iken, vaziyetimiz böyle iken, sansürü kaldırmak zannederim Heyet-i Aliyenizce tecviz olunmaz” demi 2tir. Ardından mebus mektuplarının sansürden men edilmesi konusunda da Birinci Dünya Sava 2ı’ndaki uygulamalardan bahsederek, o günlerde kimi kurumların yazı 2malarının sansüre tabi olmamasının di /er kurumların da zamanla bu hakkı talep ve elde etmesine yol açtı /ını belirtmi 2tir. Böylelikle sansürün sadece halkın üzerinde kaldı /ını ve bu durumunda daha da üzücü etkilere yol açtı/ını eklemi 2tir 299 . Cami Bey’in bu açıklamalarının ardından sansürün olmasını savunanlarla – kimisi herkes için kimisi de sadece halk bazında olmasını istemi 2- aksi yönde görü 2 bildirenler arasında tartı 2malar ya 2anmı 2tır 300 Bu esnada söz alan Meclis Ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a, memleket içerisinde bir yerde meydana gelen olumsuz bir etkinin bir ba 2ka yere sıçramasını engellemek için dahili sansürü hükümet olarak lüzumlu gördüklerini belirtmi 2tir. Ayrıca mebusların yazı 2maları konusunda da Cami Bey’in verdi /i örne /e benzer bir ifade kullanarak, bu durumun di /er kurumların itirazına neden olaca /ını eklemi 2tir. Mustafa Kemal Pa 2a, sansür yüzünden meydana gelen aksaklıları, gecikmeleri engellemek için de mebus mektuplarının meclis içerisinden seçilecek birkaç ki 2i vasıtasıyla sansür edilmesini teklif etmi 2 ve bu teklif kabul edilmi 2tir 301 . Sansür meselesi bu 2ekilde halledildikten sonra BMM’nin bir sonraki içtimasında, 0cra Vekilleri Heyeti’nin memuriyetlere yapmı 2 oldu /u atama ve aziller gündeme getirilmi 2tir. Öncelikle 0çel Mebusu Ali Sabri Bey ve arkada 2ları verdikleri önerge ile hükümetten o güne kadar yapmı 2 oldu /u atama ve azilleri belirten bir tablo talep etmi 2lerdir. Ali Sabri Bey verdikleri önerge hakkında açıklama yaparken memleketin içinde bulundu /u zor günlerde hükümetin tayin ve azil i 2leriyle çok fazla zaman kaybetti /ini söylemi 2, ayrıca atamalarda ehliyete önem verilmedi /ine dair haberlerin i 2itildi /ini de eklemi 2tir. Bu önerge mecliste nazarı dikkate alınarak 

299 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 27, (4 Temmuz 1336/1920), s.166; Kemal Zeki Gencosman, Devleti Kuran Meclis, Hür Yayınları, 0stanbul-1981, s.20. 300 TBMM ZC, Devre:1, C:2, 0: 27, (4 Temmuz 1336/1920), s.166-170;K. Z. Gencosman, a.g.e., s. 20- 22 301 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 27, (4 Temmuz 1336/1920), s.167-171; K. Z. Gencosman, a.g.e., s. 22-23.

103 hükümete gönderilmi 2tir 302 . Sonrasında Yozgat Mebusu Ahmet Bey ve arkada 2ları “gayri müstehak ve naehil” olarak tayin edilen memurlar hakkında hükümetten açıklama yapmasını istemi 2tir 303 . Söz konusu bu açıklama önergesinde özellikle Dâhiliye Vekaleti’nin yapmı 2 oldu /u tayinlere dikkat çekilmi 2, adalete ve ihtisasa önem verilmedi /i; azillerin ise sebepsiz yere yapıldı /ı vurgulanmı 2tır. Önergede bugüne kadar bu tarzda yapılmı 2 bütün tayinlerin de “keenlemyekün” hükmünde addedilmesi istenmi 2tir. Bunun üzerine söz alan Cami Bey, göreve ba 2ladı /ında 0stanbul Hükümeti’nin tesiri altında kalan bazı memurlar oldu /unu, bunlar hakkında birçok 2ikayet yapıldı /ını, Vekaletçe de bu ki 2iler hakkında teferruatlı kanaat olu 2unca azil ve tayinlerin yapıldı /ını belirtmi 2tir. Ayrıca memur tayinlerinde sicil kayıtlarının önemli oldu /unu belirterek ellerinde bu kayıtların mevcut olmadı /ını da eklemi 2tir 304 . Zira memurların sicil kayıtları 0stanbul’daki Dahiliye Nezareti’nde bulunmaktadır. Ayrıca Cami Bey önergeyi icraatlarına kar 2ı güvensizlik olarak görmekte, meclise hitaben “ne vakit bir memur kanun haricinde bir muamele yaparsa ve bu Dâhiliye Vekâletince malum olarak hakkında lazım gelen muamele yapılmazsa o zaman Dâhiliye Vekili size kar 2ı mesul olur ve ona verdi /iniz itimat reyini geri almanız lazım gelir. E /er böyle olmaz, memurların azil ve nasbı hususunda o salahiyet sizce kabul edilmezse, bu 2erait dâhilinde hiç kimse Dahiliye Vekaleti icra edemez sanıyorum. Binaenaleyh bendeniz bu prensip meselesini ortaya koyuyorum ve müzakerenin bu esas üzerine devam etmesini rica ediyorum” 305 diyerek de yaptı /ı tayin ve azillerde bir hatasının olmadı /ını belirtmekte, Meclisin kendisine itimadı olup olmadı /ını sorgulamaktadır. Cami Bey’den sonra söz alan birkaç mebus, önergede bahsedilen hususlar çerçevesinde açıklamalar yapmı 2 ancak gerginle 2en ortamın yumu 2adı /ı da görülmü 2tür. Sonrasında Ali Sabri Bey’in verdi /i önerge ile hükümetten istenen tayin ve azil tablosunun olu 2turulmasının ardından bu konunun tartı 2ılması karara ba /lanmı 2tır. Ancak Cami Bey, Dâhiliye Vekâleti’nin 2imdiye kadar gerçekle 2tirmi 2 oldu /u bütün tayinlerin keenlemyekün addedilmesini istemi2, Mecliste “olmaz,



302 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 28, (5 Temmuz 1336/1920), s. 178-179. 303 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 28, (5 Temmuz 1336/1920), s. 185. 304 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0: 28, (5 Temmuz 1336/1920), s. 185. 305 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C:2, 0: 28, (5 Temmuz 1336/1920), s.186

104 olmaz, hayır, hayır hiç kimse kabul etmiyor” sesleri yükselmi 2tir 306 . Aslında meclise sunulan önergelerde sadece Dâhiliye Vekâleti’nin icraatları sorgulanmamakta di /er vekâletler de bundan nasibini almaktadır. Mecliste, Hükümetin icraatlarına kar 2ı olu 2an bu muhalefetin nedeni Yunan ilerleyi 2i ve iç isyanlar nedeniyle gerginle 2en atmosferdir. Mecliste bu kötü gidi 2in sorumluları aranmakta ve yürütme gücü olmasıyla nedeniyle de fatura Vekiller Heyeti’ne kesilmek istenmektedir 307 . Nitekim 1920 Temmuz ayının ba 2larında memleketin içinde bulundu /u durum oldukça vahimdir. Yunan Kuvvetleri, 22 Haziran 1920’de genel taarruza geçerek Anadolu içlerine do /ru ilerlemeye ba 2lamı 2, Bursa’nın i 2gal edildi /i gün olan 8 Temmuz’a kadar sırasıyla Akhisar, Kırka /aç, Soma, Salihli, Ala 2ehir, Nazilli, Balıkesir, Kirmasti (Mustafa Kemal Pa 2a) ve Karacabey’i kontrol altına almı 2lardır 308 . Özellikle Türk tarihi açısından önemli bir yerle 2im yeri olan Bursa’nın i2gal haberinin Ankara’ya ula 2ması üzerine BMM’de heyecanlı dakikalar ya 2anmı 2, 10 Temmuz’da (1920) meclis kürsüsü siyah bir örtü ile kaplanmı 2tır 309 . Aynı gün Konya Mebusu Refik Bey ile arkada 2ları, i 2galler kar 2ısında Müdafaa-i Milliye te 2kilatının takviyesinin mecliste gizli celseyle müzakere edilmesi do /rultusunda bir önerge vermi 2lerdir 310 . Refik Bey’in bu önergesi BMM’nin 12 Temmuz (1920) tarihli oturumunda gizli celseye lüzum görülmeyerek müzakere edilmi 2tir. Önergede, Almanların ve Bulgarların son zamanlarda yaptı /ı gibi büyük ve küçük rütbeli subaylardan küçük askeri birliklerin olu 2turulması ve cepheye gönderilmesi; mebuslardan birkaçının gönüllü kuvvetler te 2kil ederek orduya katılması; ayrıca içinde bulunan zor günlerde meclis içerisinde önemsiz i 2lerle (Dahili Nizamname tartı 2maları örnek gösterilmi 2tir) u /ra 2ılmaması gibi maddeler yer almı 2tır 311 . Önerge okunduktan sonra kürsüye çıkan Refik Bey, içinde bulunulan vaziyetin kısa bir özetini yaptıktan sonra, Müdafaa-i Milliye ve Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Vekâletleri’nin görevlerini



306 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C:2, 0: 28, (5 Temmuz 1336/1920), s.186-188. 307 A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s. 481; M. K. Atatürk, a.g.e. , C.II, S.462-463 308 Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, a.g.e. , s.411- 424; M. K. Atatürk, a.g.e. , C.II, s.460-461; S. Tansel, a.g.e. , C. III, s.145-147; A. F. Cebesoy (2), a.g.e. , s. 470-478. 309 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:31, (10 Temmuz 1336/1921), s. 236 310 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:31, (10 Temmuz 1336/1921), s. 249-251 311 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 269-270

105 yeterince yapmadıklarını ileri sürerek mevcut durumdan onları sorumlu tutmu 2tur. Ardından Dâhiliye Vekâleti’nin icraatlarına da de /inerek, vekâleti, Babıali te 2kilatını aynen alıp gelmekle ele 2tirmi 2, Konya Vali Vekili Fahrettin Bey’in görevini hakkıyla yapmadı /ını, ayrıca vekaletin atadı /ı di /er idare adamlarının ve memurların da salahiyetdar olmadıklarını, halkın bunların kötü idaresi yüzünden ayaklandı /ını belirterek, “Dahiliye Vekaleti deruhte etmi 2 oldu /u vazifeyi bilhakkın ifa edememi 2tir” demi 2tir 312 . Meclis ve Vekiller Heyeti Ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a, önergede yer alan hususlar hakkında ayrıntılı açıklamalar yapmı 2tır. Ancak Refik Bey’in ele 2tirilerine maruz kalan 0cra Vekillerinin, savunmalarını kendilerinin yapaca/ını belirtmi 2tir Mustafa Kemal Pa 2a konu 2masının son kısmında dahili i 2lerde, memur atamalarında yeterince ba 2arılı olamadıklarını kabul ederek, bunun da nedenini ellerinde i 2 bilir memurların bulunmaması olarak göstermi 2tir 313 . Bu açıklamalardan sonra kürsüye gelen Cami Bey, Refik Bey’in Dahiliye Vekaleti’ne yapmı 2 oldu /u ele 2tirilere cevap vermi 2tir. Cami Bey, BMM’nin, açıldı /ı ilk günlerde, yeni kanun yapılana kadar eski kanunların geçerli oldu /unun kararla 2tırdı /ını belirterek, “Heyet-i Aliyeniz ba 2ka bir kanunla tadil etmedikçe, te 2kilatı merkeziyeyi aynen tatbike mecburuz” 314 demi 2tir. Konya Valisi meselesinde ise, 0dare-i Umumiye-i Vilayat Kanunu’na 8. maddesine göre valilerin tayini do /rudan do /ruya Vekiller Heyeti’ne ait oldu /unu ifade eden Cami Bey, vali atamalarında kendisinin tek sorumlu olmadı /ının altını çizmi 2tir. Bu husus önemlidir. Zira daha sonra Mustafa Kemal Pa 2a bu yakla 2ıma kar 2ı fikir ileri sürecektir. Cami Bey konu 2masının son kısmında memurların tayin ve azillerinde eldeki mevcut bilgileri ve bilhassa mebusların tavsiyelerini göz önünde bulundurduklarını, Vekaletin daha bütün daireleri olu 2turulmadan, elde sicil kayıtları olmadan tavsiyeler üzerine yapılan bu icraatlardan dolayı elbette bir takım hataların olabilece /ini, ancak artık Vekaletin bütün dairelerinin olu 2turuldu /unu da



312 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 270-272. 313 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C: 2, 0: 32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 274-277. 314 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C: 2, 0: 32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 279; Feridun Kandemir“ Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar (20 0kincikânun/Ocak 1941) Tefrika:31, Nr. 4598-242, s.2.

106 eklemi 2tir 315 . Cami Bey’den sonra Erkanı Harbiye-i Umumiye Reisi 0smet Bey de açıklamalarda bulunmu 2, müzakereler kafi görülmeyerek bir sonraki içtimada devam edilmesi kararla 2tırılmı 2tır 316 . Bir sonraki içtimada müzakere önergesinde yer alan maddelere verilen cevaplar yeterli görülmü 2tür. Ancak Refik Bey’in önerge dı 2ı vekaletler hakkında yapmı 2 oldu /u açıklamalardan dolayı geli 2en müzakerelerin devamına, vekaletlerin icraatlarına dair meclise açıklama yapmalarına karar verilmi 2tir 317 . 0lk olarak Dahiliye Vekaleti’nin icraatları gündeme getirilmi 2, Ali 1ükrü Bey (Trabzon) ve 0smail Suphi Bey (Burdur), Cami Bey’in bir önceki içtimada yaptı /ı açıklamaları kafi bulmu 2, görü 2lerine katılmı 2tır. Sonrasında söz alan Refik Bey ise, Cami Bey’i son derece iyi niyet sahibi bir ki 2i olarak gördü /ünü söylemi 2 ancak görevini layıkıyla yapamadı /ını da eklemi 2tir. Refik Bey, Cami Bey’in haksız yere birçok memuru azletti /ini ve bunların yerine i 2inin ehli olmayan tayinler gerçekle 2tirdi /ini tekrarlamı 2; tayin etti /i memurların icraatlarını da yakından takip etmedi /ini ileri sürmü 2tür. Ayrıca lüzumsuz yere birçok harcamalar yaptı /ını, Konya Valisi meselesini de i 2 i 2ten geçtikten sonra halledebildi /ini söylemi 2tir 318 . Refik Bey’in bu açıklamalarından sonra kürsüye gelen Cami Bey, Meclis yenisi çıkarmadıktan sonra geçerli olan kanunlara göre davranabilece /ini, keyfi hareket edemeyece /ini, Konya Valisi meselesini ise bir kabine meselesi olarak gördü /ünü açıklamı 2tır. Ardından Maarif Vekili Rıza Nur Bey konuyla ilgili açıklamalarda bulunmu 2tur. Konya Valisi Suphi Bey’in azledilmesinden sonra orada vali vekili kalan Fahrettin Bey’in yerine muktedir bir zatı vali olarak göndermek için çok çalı 2tıklarını; hatta o esnada Ankara’da bulunan Nurettin Pa 2a’yı valili /e münasip gördüklerini ve kendisinin de ba 2ta bu görevi kabul etti /ini fakat sonradan



315 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C: 2, 0:32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 279; Feridun Kandemir“ Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar (20 0kincikânun/Ocak 1941) Tefrika:31, Nr. 4598-242, s.2. 316 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C: 2, 0: 32, (12 Temmuz 1336/1921), s. 280-286 317 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C: 2, 0: 33, (13 Temmuz 1336/1920), s.288-293. 318 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:33, (13 Temmuz 1336/1920), s.292-297; Feridun Kandemir “Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar (20/21 0kincikânun/Ocak 1941) Tefrika:31-32, Nr. 4598- 242/ 4599-243, s.2.

107 istemedi /ini belirtmi 2tir 319 . Sonrasında söz alan Mustafa Kemal Pa 2a Valilerin tayin ve azledilmeleri meselesi ile Nurettin Pa 2a hakkında açıklamalarda bulunmu 2tur. Pa 2a’nın açıklamaları Cami Bey’den farklı dü 2ündü /ünü göstermektedir: “Efendiler, vali tayini meselesi mevzubahs olunurken, bunun bir dahiliye meselesi olmadı /ını ve belki bir kabine meselesi oldu /u ifade edilmi 2ti… Ben Heyeti 0craiye Reisi sıfatıyla pek mü 2kül bir vaziyette kalmı 2 oldu /umdan bu noktada fikrimi izah etmek mecburiyetindeyim. Vakıa idarei umumiye vilayat kanunun sekizinci maddesi mucibince valiler Meclisi Vükela karariyle tayin olunur. Fakat valiler Dahiliye Vekaletinin inhası üzerine Heyeti Vükela tarafından tayin olunur. Demek oluyor ki, memleketi idare edecek olan valileri bulmak, teklif ve inha etmek Dahiliye Vekaletine ait bir meseledir. Çünkü Heyeti Vekilenin her biri ayrı ayrı veya müçtemian, kendilerine ait olan i 2leri terkedip de acaba filan yere kimi ve hangisini tayin edelim diye, Heyeti Vekile bununla i 2tigale mecbur olamaz. Heyeti Vekile; bu gibi teklifleri nazarı itibare ve dikkate almazsa ve bu meseleden dolayı bir fenalık zuhura gelirse o zaman mesuldür. Kezalik valilerin azli de öyledir. Yine Dahiliye Vekilinin teklifi üzerine Meclisi Vükelaca karar veriliyor…” 320 Mustafa Kemal Pa 2a bu açıklamalarından Cami Bey’in görü 2lerine katılmadı /ını anla 2ılmaktadır. Valilerin tayin ve azilleri konusunda Dâhiliye Vekâleti’ni sorumlu görmekte, hükümetin sadece tasdik görevini yaptı /ını dü 2ünmektedir. Mustafa Kemal Pa 2a bu açıklamalarından sonra Nurettin Pa 2a’yla Vekiller Heyeti arasında geçen görü 2meleri de anlatmı 2tır. Ardından birkaç mebus konuyla ilgili görü 2lerini belirtmi 2, di /er vekâletlerin açıklama yapmasına gerek görülmeyerek verilen izahatın yeterli oldu /u ve hükümete itimat edildi /i verilen bir önerge ile kabul edilmi 2tir 321 . Görüldü /ü üzere hükümetten cevaplandırılması istenen bu önergede sadece Dâhiliye Vekâleti’nin faaliyetleri üzerinde durulmu2tur. Sonuç olarak Cami Bey ile



319 TBMMZC , D:1, 0.S.; 1, C:2, 0:33, (13 Temmuz 1336/1920), s.297-299. Feridun Kandemir “Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar (21/22 0kincikânun/Ocak 1941) Tefrika:32-33, Nr. 4599- 243/4600-244, s.2. 320 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:33, (13 Temmuz 1336/1920), s.297-299. Feridun Kandemir, “Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar , (22/23 0kincikânun/Ocak 1941), Tefrika: 33-34, Nr: 4600- 244/4601-245, s. 2. 321 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:33, (13 Temmuz 1336/1920), s.299- 303.

108 Meclis ve aynı zamanda Vekiller Heyeti Ba 2kanı olan Mustafa Kemal Pa 2a arasında anla 2mazlık oldu /u meydana çıkmı 2tır. Meclisin bir sonraki içtimasında da Cami Bey Dâhiliye Vekâleti’nden istifa etmi 2tir 322 . Cami Bey, istifasında herhangi bir sebep göstermemi2tir. 0stifa dilekçesinin okunmasının ardından mecliste “red red” sesleri yükselmi 2, bazı mebuslar da istifasının sebebini açıklamasını istemi 2tir. Bunun üzerine kürsüye gelen Cami Bey “esbabı istifa hakkında uzun bir sözüm yok çünkü yorgunlu /uma binaen Heyeti Alinizden affımı istirham ederim. Bu da benim hakkımdır” 323 demi 2tir. Cami Bey’den sonra söz alan Besim Atalay Bey (Kütahya) ve Hamdi Namık Bey ( 0zmit) Mecliste yapılan tartı 2malarda içinde bulunulan kötü durumdan tek sorumlu olarak Dahiliye Vekaleti’nin gösterilmesinin yanlı 2 oldu /unu ve vahim gidi 2attan bütün meclisin mesul tutulması gerekti /ini belirtmi 2lerdir. Hamdi Namık Bey kabine üyeleri arasında bir birlikteli /in olmadı /ının da altını çizmi 2tir 324 . Ardından mecliste istifanın kabul edilip edilmemesi tartı 2ılmı 2 ve Meclisin ikinci ba 2kanı Celalettin Arif Bey, Cami Bey’in istifasının Meclisçe ö /renilmi 2 oldu /unu söyleyerek yeni bir vekilin seçilmesini teklif etmi 2 ve bu teklifi de kabul edilmi 2tir 325 . Sonrasında Dâhiliye Vekâleti’ne Hakkı Behiç Bey seçilmi 2tir 326 . Cami Bey, 0cra Vekilleri Heyeti’nin faaliyetlerine yapılan ele2tirilerin yo /unla 2tı /ı bir dönemde istifa etmi 2tir. 0stifasında hiç 2üphesiz Vekiller Heyeti Reisi Mustafa Kemal Pa 2a’nın kendisine destek olmaması ve özellikle vali atamaları konusunda kendisinden farklı dü 2ünmesi temel nedendir. Halide Edip Adıvar’ın da açıklamaları bunu destekler niteliktedir 327 .



322 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s.310. Not: Mecliste okunan istifa dilekçesi 13 Temmuz 1920 tarihini ta 2ımaktadır. Cami Bey bir önceki içtimada yapılan tartı 2malardan hemen sonra dilekçeyi yazdı /ı anla 2ılmaktadır. Cami Bey, vekillikten istifa ettikten sonra Anayasa ve Dı 2i2leri komisyonlarında üye olarak çalı 2mı 2tır. Bkz: F. Çoker, Milli Mücadele… , C. III, s. 128. 323 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s.310- 311. Bununla birlikte Câmi Bey 28 A /ustos 1945 tarihli Tan gazetesinde yazdı /ı makalede Dahiliye Vekilli /i’nden istifasının ahlaki nedenlerden dolayı oldu /unu söylemi 2 ancak ayrıntılı bir açıklama yapmamı 2tır. Bkz. Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’la Bir Yarenlik”, Tan , 28 A /ustos 1945, Nr: 3357, s. 3-4. 324 TBMM ZC, D:1, C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s.313-312. 325 TBMM ZC, D:1, C:2, 0:34, (14 Temmuz 1336/1920), s.315 326 TBMM ZC, D:1, C:2, 0:36, (17 Temmuz 1336/1920), s.354; “Yeni Dahiliye Vekili”, Hakimiyet-i Milliye , 18 Temmuz 1336 (1920), Nr: 47, s.4 327 Halide Edip Adıvar, Mustafa Kemal Pa 2a’nın bu tavrını eserinde 2u 2ekilde aktarıyor: “Mustafa Kemal Pa 2a da Meclis’i elinde tutabilmek için, kendisine ba 2ından beri taraftar olmu 2 olanların bazılarını feda etmeyi tercih ediyordu. 0lk feda edilen Cami Bey oldu. Dahiliye Vekili sıfatıyla

109 Bununla birlikte Cami Bey’in istifasıyla ilgili farklı anlatımlarda mevcuttur. Rıza Nur Bey, Cami Bey’in istifasını 2u 2ekilde açıklamaktadır: “Cami, Dahiliye Vekili idi. Eski vali vekili Yahya Galip, vali olmu2tu; fakat bu zat tamamiyle hakan, Dahiliye Vekilini amir gibi tanımıyor. Bilakis kendisi ona emrediyordu. Hoppala... 0lk adımda curcuna. Cami buna dayanamadı. 1ikayet etti. Heyet-i Vekilede uzun müzakereler oldu. Anla 2ıldı ki, Cami haklı; Fakat Mustafa Kemal, Yahya Galip’i himaye ediyor. Cami istifaya kalktı. Bu da reisin istedi /i 2ey ………” 328 . Görüldü /ü üzere Rıza Nur Bey, istifada Ankara Valisi Yahya Galip Bey 329 ile Cami Bey arasında ya 2anan anla 2mazlıkları göstermektedir. Vekiller Heyeti’nin kendi arasında yaptı /ı görü 2melerde böyle bir olayın ya 2anmı 2 olabilece /i ve bunun Cami Bey ile Mustafa Kemal Pa 2a’nın arasının açılmasında bir di /er neden olabilece /i akıllara gelmektedir. Ayrıca Feridun Kandemir istifada Cami Bey’in karakterinin de etkili oldu /unu dü 2ünmü 2, Mecliste yapılan tartı 2maları daha so /ukkanlı kar 2ılayabilece /ini, ancak onun bu yapıda olmadı /ını ileri sürmü 2tür 330 . Cami Bey’in, BMM’nin ilk yürütme organı olan 0cra Vekilleri Heyeti’ndeki Dahiliye Vekilli /i kısa sürmü 2tür. Bu süre zarfında Hükümetin çıkarmı 2 oldu /u 16 kararname 331 ve 2 nizamnamede 332 Cami Bey’in imzası vardır. Bununla beraber Cami Bey’in adı Veliaht Abdülmecit Efendi’nin 1920 Temmuz’unun ortalarında Anadolu’ya davet edilmesi olayında da geçmektedir. Mustafa Kemal Pa 2a, Abdülmecit Efendi’nin eski yaveri Yümnü Bey’den (Korgeneral Yümnü Güresin) 0stanbul’a giderek Veliahdı Anadolu’ya davet etmesini



Meclis’te daima Mustafa Kemal Pa 2a’yı tutmu 2tu. Fakat, Meclis, Dahiliye Vekaleti’ni 2iddetle tenkit etti /i zaman, Mustafa Kemal Pa 2a, Cami Bey’i tutmadı Bunlara Cami Bey’in kendisinin cevap vermesini söyledi” H. E. Adıvar, a.g.e. , s. 156-157. 328 Rıza Nur, Grace Ellison, 0lk Meclisin Perde Arkası 1920-1923 , Örgün Yayınevi, 0stanbul 2007, s.71; Rıza Nur, Türk Tarihi , Hazırlayan: Yalçın Toker, Cilt 13-14, Toker Yayınları, 0stanbul 1994, s.61-62. 329 Yahya Galip Bey 12 Haziran 1920’de görevinden alınmı2tır. Nedeni ise Çerkez Ethem’in Yozgat ayaklanmasını bastırması üzerine orada kurdu /u Divan-ı Harpte, Yahya Galip Bey’i de sorguya çekmek istemesidir. Sorgulama sonucunda daha vahim olayların meydana gelebilece /i dü 2üncesiyle 0cra Vekilleri Heyeti, Yahya Galip Bey’i azletmi 2tir. Ayrıntılı bilgi için bkz: K. Erdeha, a.g.e. , 256- 263. 

330 Feridun Kandemir“ Ankara’nın 0lk Günleri”, Tasvir-i Efkar (20 0kincikânun/Ocak 1941) Tefrika:31, Nr. 4598-242, s.2. 331 Ayrıntılı bilgi için bkz: Düstur , 3.Tertip, C.1, s.7-30 332 Ayrıntılı bilgi için bkz: Düstur , 3.Tertip, C.1, s.21-23.

110 istemi 2tir. 1üphesiz bu davet Yunan ilerleyi 2i nedeniyle zor anlar ya 2ayan BMM’ni rahatlatmak içindi. Böylece veliahdın nüfuzundan yararlanılarak Milli Mücadeleye destek sa /lanacaktır. Yümnü Bey’e Ankara Hükümeti’nin davetini yazan üç tane de mektup verilmi 2tir ki bunlardan biri Cami Bey’e aittir 333 . Sonuç olarak Ankara Hükümeti’nin hem sözlü hem de yazılı daveti, Yümnü Bey vasıtasıyla Veliahda iletilmi 2 ancak olumlu bir cevap alınamamı 2tır 334 . Mete Tuncay, Dahiliye Vekilli /i döneminde Cami Bey’in siyasi görü 2ünü sol e/ilimli 335 , Fethi Teveto /lu ise komünist veya komünizme sempati besleyen olarak belirtmi 2tir 336 . Meral Demirel de Câmi Bey’in bu dönemde Bol 2evik fikirlerle yakınla 2maya ba 2ladı /ını ve söylemi 2tir 337 . BMM içerisinde Rusya’da meydana gelen Bol 2evik devrime sempati duyan ve gizliden benzer faaliyetler içerisinde olan mebuslar vardır. Bunlar arasında Cami Bey’in de olabilece /i akıllara gelebilir. Bununla beraber 0stanbul merkezli faaliyetleri esnasında liberal bir çizgide olan Milli Ahrar Fırkası’nın Katib-i Umumisi sıfatıyla kamuoyuna verdi /i beyanatlarda Cami Bey, liberal ve minimalist (milliyetçili /in asgari 2ekli) bir siyasi görü 2te oldu /u görülmektedir. Meral Demirel, Mete Tuncay ve Fethi Teveto /lu’nun açıklamaları ı2ı/ında Cami Bey’in bir yıl içerisinde dü 2ünce yapısında önemli de /i2iklikler meydana geldi /i anla 2ılmaktadır. Meral Demirel bu dönemin, Câmi Bey’in milliyetçilikten solculu /a geçi 2inin ilk a 2aması oldu /unu belirtmi 2 ve onun yıllar geçtikçe samimi bir Bol 2evik yanlısı oldu /unu eklemi 2tir 338 . Bu dönemde Rusya’da meydana gelen siyasi sisteme meyletmesi do /rultusunda bu bilgiler olmakla birlikte, 

333 Mehmet Ataker, “Milli Mücadelede 1ehzade Faruk Efendi Anadolu’ya Nasıl Gitmi 2 ve Dönmü 2tü?”, Resimli Tarih Mecmuası , Cilt III, Sayı:29, Mayıs 1952, s.1498-1499. Veliaht Abdülmecit Efendi’nin o /lu Faruk Efendi mektupların Meclis Ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a, Hamdullah Suphi Bey ve Roma Sefiri Cami Bey’e ait oldu /unu söylemektedir. Ancak Yümnü Bey, 0stanbul’a Temmuz 1920’nin ortalarında hareket etti /ini, Abdülmecit Efendi ile görü 2menin de Temmuz ayında oldu /unu söylemektedir. Bkz: N. H. Ulu /, a.g.e. , s.41-46. Bu nedenle Faruk Efendi Cami Bey’in o esnada Roma Sefiri oldu /u bahsinde yanılmaktadır. Veliaht Abdülmecit Efendi’nin Anadolu’ya davet edilmesi tarihini Mustafa Oral da çalı 2masında Temmuz 1920 olarak belirtmektedir. Bkz: Mustafa Oral, “Veliaht Abdülmecit’in Ankara’ya Davet Edilmesi Meselesi” , Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Sayı:61, Cilt XXI, Mart 2005, s.291. 334 N. H. Ulu /, a.g.e. , s. 44-46; M. Ataker, a.g.m. , s.1500-1501. 335 Mete Tuncay, Mesai:1920 Halk 1uralar Fırkası Programı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1972, s.23. 336 Fethi Teveto /lu, Türkiye’de Sosyalist ve Komünist Faaliyetler , Ayyıldız Matbaası, Ankara 1967, s.142. 337 M. Demirel, a.g.m. , s. 187. 338 M. Demirel, a.g.m. , s. 187.

111 Cami Bey’in, dı 2 siyaset konusunda da Sovyet Rusya yanlısı bir politika izlenilmesi do /rultusunda açıklamaları da bulunmaktadır 339 . Meral Demirel, Mustafa Kemal Pa 2a’nın Câmi Bey’den deste /ini çekmesinin ardında onun dü 2ünce yapısında meydana gelen bu de /i2iklik oldu /unu ileri sürmü 2tür 340 . Ancak bu savı destekleyecek bir bilgiye ula 2ılamamı 2tır.

3. Roma’da TBMM’nin Siyasi Temsilcili /i

0talyanların Millî Mücadele hareketine bakı 2ları, i 2gal politikaları ve Heyet-i Temsiliye döneminde milliyetçilere yardımları di /er 0tilaf Devletleri’ne oranla daha dostça ili 2kilerin kurulmasını sa /lamı 2tır. BMM açıldı /ında 0talya, 0stanbul Hükümeti ile resmi ili 2kilerini sürdürmeye devam etmi 2tir. Bununla birlikte ekonomik ve siyasi i 2birli /i yapabilece /i ve endüstrisi için mükemmel bir pazar ve nüfuz alanı olarak gördü /ü Türkiye’deki muhatabı, Ankara Hükümeti’dir. Haziran



339 19 A /ustos 1920 tarihli bir 0ngiliz istihbarat raporunda Cami Bey’in dı 2 siyaset hakkındaki görü 2leri 2u 2ekilde aktarılmaktadır: “Cami Bey, Türk tutumunun daima Büyük Britanya’nın Rusya ve Türkiye’ye kar 2ı uyguladı /ı tutuma dayandı /ını göstermek için, tarihe de /iniyor. Yüce Sava 2’ın sonunda, Türk’ler, 0ngiltere ile 0ngiliz’lerin, Arabistan’ın ba /ımsızlı /ını tanımı olan yeni Türkiye’nin artık bir tehlike olu 2turmadı /ını anlayacaklarına inanıyor; 0ngiltere’nin, Türkiye’yi kendi ulusal sınırları içinde, Kuzey’den gelecek tehlikelere kar 2ı güçlü bir tampon bölge olarak bırakmak ilkesini kabullenece /ini ümit ediyorlardı. Türkiye, kar 2ılıklı yarara dayanarak, Büyük Britanya’nın koruyuculu /u altında ve onun yardımıyla, çok gereksindi /i uzun süreli barı 2a kavu 2acaktı. Ama Büyük Britanya, onun tüm ümitlerini altüst etmi 2 ve ulusu imha etmek belirtisi göstermi 2tir. Dolayısıyla Türk’ler, ümitsizlikle gereksindikleri o uzun barı 2 evresini sa /lamak amacıyla yeni bir güç ve destek aramak zorunda kalmı 2lardır. Bu yeni gücü, ılıman denizlere gereksinen ve ürünlerini güven içinde ihraç etmek için güvenilir yollar arayan, önlerindeki yüce ve geni 2 Rus ulusu olu 2turmu 2tur. O yüce ülkenin gereksinimlerinin kar 2ılanmasını, Rusya’nın ve Türkiye’nin 2imdiki dü 2manlarının en güçlüsü olan Büyük Britanya önlemi 2tir. Bize, Rusya ile birlikte ortak bir güvenlik için çarpı 2mak ve ya 2amlarımızı birlikte sürdürmekten ba 2ka bir 2ey kalmıyor; çünkü bizim için ba 2ka bir barınak kayası veya uzatılan dost bir el yoktur”. Bkz: Salahi R. Sonyel, Mustafa Kemal (Atatürk) ve Kurtulu 2 Sava 2ı, C.1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2008, s.731-732. Bu eser S. R. Sonyel (1) diye geçecektir. Salahi R. Sonyel, Kurtulu 2 Sava 2ı Günlerinde 0ngiliz 0stihbarat Servisi’nin Türkiye’deki Eylemleri, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995, s. 106-107. Bu eser S. R. Sonyel (2) diye geçecektir. Ayrıca M. Demirel makalesinde, komitern ar 2ivindeki bir belgede Câmi Bey’in Lütfi Yolda 2’a “Türkiye’nin kurtulması Sovyet hükümetinin cihana hakim olmasına mütevakkıftır” dedi /ini ileri sürmü 2tür. 340 M. Demirel, a.g.m. , s. 187.

112 1920’de Vincenzo Fago adında bir temsilcisini görü 2melerde bulunmak üzere Ankara’ya göndermi 2, ancak bu görü 2melerden olumlu bir sonuç alınamamı 2tır 341 . 0talyan Hükümeti’nin Ankara ile bu temaslarının ardından 1920 yazında Roma’da toplanmı 2 olan Re 2it Safvet (Atabinen), Galip Kemali (Söylemezo /lu) ve Edip Servet Beyler, Mustafa Kemal Pa 2a’ya gönderdikleri mektuplarda 0talya’ya, Ankara Hükümeti tarafından bir temsilci gönderilmesini istemi 2lerdir 342 . Tüm bu geli 2melerden sonra Ankara Hükümeti de Milli Mücadelenin haklılı /ını dı 2arıya duyurmak ve Anadolu ile Avrupa arasında haberle 2meyi sa /lamak ile görevli ilk temsilcili /ini Roma’da açmı 2tır 343 . Ankara Hükümeti, 0talya’nın ba 2kenti Roma’da açtı /ı bu siyasi temsilcili /e Cami Bey’i atamı 2tır. Cami Bey’in bu göreve seçilmesinde Mütareke Döneminde 0stanbul’da 0talyanlarla ve özellikle Kont Sforza ile iyi ili 2kiler kurmu 2 olması 344 önemli bir rol oynamı 2tır. Cami Bey zamanında Roma; silah alımından, Malta sürgünlerinin kurtarılmasına, di /er Avrupalı devletlerle kurulacak siyasi ili 2kilere ve Milli Mücadele hareketine yapılan maddi yardımlara kadar Ankara Hükümeti’nin yurt dı 2ındaki merkezi olmu 2tur 345 . 

341 M. Çelebi, a.g.e. , s. 203-207; S. R. Sonyel (2), a.g.e. ,s.122-123; Fabio L. Grassi, 0talya ve Türk Sorunu (1919- 1923) Kamuoyu ve Dı 2 Politika, Çev: Nevin Özkan- Durdu Kundakçı, Yapı Kredi Yayınları, 0stanbul 2003, s.127- 128. 342 Bu mektuplarda gönderilecek ki 2i vasıtasıyla Milli Mücadelenin haklılı /ını Avrupa kamuoyuna duyurulaca /ı ve Anadolu ile Avrupa arasında haberle 2menin sa /lanaca /ı söylenmektedir. Ayrıca Roma’nın Anadolu’ya hizmet edecek yegâne Avrupa merkezi oldu /u da belirtilmektedir. Bu mektuplar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Bilal N. 1im 2ir, Atatürk 0le Yazı 2malar I (1920- 1923) , Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1981, s.75-83. Not: Bu eser B. N. 1im 2ir (1) diye geçecektir. 343 M. Çelebi, a.g.e. , s. 210; Bilal 1im 2ir Roma’da açılan bu temsilcili /i yarı resmi olarak adlandırmaktadır. . Bkz: B. N. 1im 2ir, a.g.e. , s.9. Bu durum Türkiye Cumhuriyeti’nin Roma Büyükelçili /i’nin internet sayfasında 2u 2ekilde aktarılmı 2tır; “Kurtulu 2 Sava 2ı yıllarında Roma’da, Osmanlı Büyükelçili /inin yanı sıra resmi statüde bir Türk Temsilcili /i de açılmı 2tır. 0lk temsilci Cami Baykurt’tur.” Bkz: http://roma.be.mfa.gov.tr/Mission.aspx . Aynı dönemde, 0stanbul Hükümeti de 0talya’ya 27 Aralık 1920 tarihinde Büyükelçi olarak Osman Nizami Pa 2a’yı atamı 2tır. BOA, BEO, (15 R 1339/ 27 Aralık 1920), D: 4668, G. 350095, B: 1. 344 Bu ili 2kilere Cami Bey’in 0MHOC’i içerisindeki faaliyetleri kısmında de /inilmi 2tir. Cami Bey’in o/lu Sermet Baykurt, babasının bu göreve gönderili 2ini 2u 2ekilde yorumlamı 2tır: “Babam lafını sakınmayan, dobra dobra konu 2an bir ki 2iydi. Babamın 0talya’ya gönderili 2ine, yani Ankara’dan uzakla 2tırılı 2ına tok sözlülü /ü, dan dan konu 2ması, bu yüzden de i /birarları (kırılma, gücenme) üzerine çekmi 2 olması müessir olmu 2tur” . Bkz: C. Baykurt, a.g.e., s. xvii. 345 M. Çelebi, a.g.e. , s. 210-213. Gotthard Jaeschke, Cami Bey’in bu göreve atanma tarihini de 4 Eylül 1920 olarak göstermektedir. Bkz: Gotthard Jaeschke, Türk Kurtulu 2 Sava 2ı Kronolojisi, C. I, TTK Basımevi, Ankara 1970, s. 138. Bu eser G. Jaeschke (3) diye geceçektir. Cami Bey’in Roma Temsilcili /i dönemindeki faaliyetleri ula 2ılabilen kaynaklar çerçevesinde aktarılacaktır. Bunu yaparken de öncelikle Cami Bey’in buradaki siyasi çalı 2malarına, sonrasında onun kanalıyla Milli

113 Cami Bey görev yerine gitmek üzere 4 Eylül 1920’de Ankara’dan ayrılmı 2346 , 15 Eylül’de (1920) Antalya’ya gelmi 2tir. Burada ba 2ta ticari konuları konu 2mak üzere 0talyan komutan De Bisogno ile bir görü 2me yapmı 2tır 347 . Cami Bey’in bu görü 2meden sonra hangi faaliyetlerde bulundu /u ve Antalya’dan ne zaman ayrıldı /ı bilinmemekle beraber Roma’ya 3 Aralık 1920’de ula 2mı 2tır 348 . Cami Bey Roma’ya geldikten sonra Berlin’de bulunan Talat Pa 2a’ya 6 Aralık 1920 tarihli bir mektup yazmı 2tır. Mektubunda, Talat Pa 2a’ya, “Ankara hükümet-i milliyesinin” temsilcisi sıfatıyla Roma’ya geldi /ini, Londra’da bulunan Kont Sforza’nın Roma’ya dönü 2ünde ve 0talya Hükümeti ile kurulacak ili 2kinin 2ekil ve mahiyetinin belli olmasından sonra Berlin’e gelece /ini söylemi 2tir 349 . Görüldü /ü üzere Câmi Bey vasıtasıyla Ankara Hükümeti yurtdı 2ında bulunan ve 0ttihat ve Terakki’nin en önemli isimlerinden biri olan Talat Pa 2a’nın faaliyetlerinden haberdar olmayı ve onu kontrol altına almayı amaçlamaktadır. Böylelikle hükümet, Milli Mücadelenin yurtdı 2ındaki temsilcili /ini 0ttihatçılara bırakmayaca /ını da göstermektedir. Di /er taraftan 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin lider takımı yurtdı 2ına çıktıktan sonra kendilerine yakın gördükleri 0talyan, 0ngiliz, Fransız, Alman ve Rus çevreler ile temasa geçmi 2lerdir. Ayrıca de /i2ik Avrupa kentlerine yayılan bu önderler



Mücadeleye Avrupa’nın de /i2ik merkezlerinden yapılan maddi yardımlara ve 0talya’dan alınan askeri malzemelere de /inilecektir. 346 Zeki Sarıhan, Kurtulu 2 Sava 2ı Günlü /ü, Cilt III, 0kinci Baskı Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995, s.199 ve 311. 347 M. Çelebi, a.g.e. , s.213. 348 Z. Sarıhan, a.g.e. , C.III, s.311. 349 Hüseyin Cahit Yalçın, 0ttihatçı Liderlerin Gizli Mektupları , Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2002, s.222. Ayrıca Cami Bey, Talat Pa 2a’ya 25 Aralık 1920 tarihli ikinci bir mektup daha yazmı 2tır. Bu mektubunda da çe 2itli yerlerde fakat aynı gaye u /runda çalı 2an Talat, Enver ve Cemal Pa 2alarla temasa geçmesinin yurtdı 2ı faaliyetlerinde ahengi sa /lamak için gerekli oldu /unu ve bunun Ankara Hükümeti tarafından kendisinden istendi /ini söylemektedir. Ayrıca temsilcilik yetkisinin Almanya’yı da kapsadı /ını belirtmekte ve giri 2ti /i faaliyetlerde kendisini haberdar etmesini istemektedir. Bu mektupla beraber Mustafa Kemal Pa 2a’nın, Talat Pa 2a’ya yazdı /ı 25 Ekim 1920 tarihli mektubu da göndermi 2tir. Bkz: H. C. Yalçın, a.g.e. , s. 223. Mustafa Kemal Pa 2a’nın, Talat Pa 2a’ya yazdı /ı mektupta da Cami Bey’in sözlerine benzer ifadeler görülmektedir. Mustafa Kemal Pa 2a, Talat Pa 2a’ya 0talya’ya Ankara Hükümeti’nin mümessili olarak atanan Cami Bey’in yetki alanının Almanya’yı da kapsadı /ını söylemekte, kendisiyle ileti 2ime geçmesini istemektedir. Bkz. Tevfik Çavdar, Talat Pa 2a, Bir Örgüt Ustasının Ya 2am Öyküsü , Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995, s.475- 476.

114 buralarda basın büroları ve benzeri çevreler kurarak merkezi Berlin olmak üzere La Haye, Lozan, Münih ve Roma’da örgütlenmi 2lerdir 350 . Cami Bey’in, yurtdı 2ında bulunan 0ttihatçılar ile yaptı /ı görü 2meler oldukça dikkat çekicidir. 0lk görü 2me Cavid Bey ile 6 Aralık 1920’de gerçekle 2mi 2tir. Görü 2mede Cami Bey, Anadolu’da geçirilen buhranlardan ve çekilen zahmetlerden bahsetmi 2, ayrıca Halide Edip’in (Adıvar) Cavid Bey’e gönderdi /i mektubu da vermi 2tir. Ertesi gün de bir araya gelen ikili Meclis Ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a hakkında konu 2mu 2lardır. Cami Bey, Cavid Bey’e Mustafa Kemal Pa 2a’nın hiç kimseye güveni olmadı /ını, hep Talat ve Enver Pa 2aların kuruntu ve korkusuyla (vehimesi) ya 2adı /ını, Halide Edib (Adıvar) Hanıma da kaba davrandı /ını söylemi 2tir. Ayrıca “mecliste mebusları elde ederek arzu edilmiyen nazırlar aleyhine tahrik” 351 etti /ini de eklemi 2tir. Cami Bey Dâhiliye Vekilli /i’nden istifası hakkındaki görü 2lerini içerdi /i için bu son ifadeler önemlidir. Zira bu ifadelerle Mecliste kendisinin icraatlarına kar 2ı yapılan ele 2tirilerin Mustafa Kemal Pa 2a’nın tahrikleri sonucu oldu /unu ileri sürmektedir. 0ttihat ve Terakki’ye muhalefetiyle tanınan Cami Bey’in, Roma’da aynı partinin önde gelen isimleri ile yakın ili 2ki içerisinde oldu /u da görülmektedir. Cavid Bey, Talat Pa 2a’ya yazdı /ı mektubunda Cami Bey’in bütün meselelerde kendileriyle aynı görü 2te oldu /unu belirtmi 2, ayrıca Mustafa Kemal Pa 2a hakkında söylediklerini de iletmi 2tir 352 . A 2a/ıda de /inilece /i üzere Cavid Bey ve Talat Pa 2a ile Cami Bey’in, ili 2kisi oldukça dikkat çekicidir. Bununla beraber Cami Bey Roma’da di /er 0ttihatçılarla da temasta bulunmu 2tur. Avrupa’nın çe 2itli kentlerinde çalı 2malarda bulunan 0ttihatçı liderler Roma’da bir araya gelerek bir toplantı yapmak ve Türkiye’nin gelece /i üzerinde fikir alı 2veri 2inde bulunmak istemi 2lerdir. Bu fikrin tam olarak kimden çıktı /ı belli olmamakla birlikte organizasyonun gerçekle 2mesinde Cavid Bey’in büyük katkıları



350 0lhan Tekeli ve Selim 0lkin, “Kurtulu 2 Sava 2ı’nda Talat Pa 2a 0le Mustafa Kemal’in Mektupla 2maları” , Belleten, Cilt:XLIV, Sayı: 174, Nisan 1980, TTK Basımevi, Ankara, 1980, s.307 351 Maliye Nazırı Cavid Bey, Felaket Günleri, Mütareke Devrinin Feci Tarihi , Cilt II, Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2000, s.78-80. Cami Bey’in Roma’daki ilk faaliyetlerine ve 0ttihatçılarla yaptı /ı görü 2melere dair ayrıntılı bilgiler, 0ttihat ve Terakki’nin me 2hur Maliye Nazırı Cavid Bey’in anılarında bulunmaktadır. 352 Cavid Bey, a.g.e. , C.II,s.80

115 olmu 2tur 353 . 0talya Hükümeti toplantıya izin vermi 2, hatta Kont Sforza 14 Aralık 1920’de Cami Bey’i bu toplantı hakkında bilgilendirmi 2tir. Sonrasında bir araya gelen Cavid ve Cami Beyler, toplantıya ça /ıracakları ki 2ilere davetiye yazmı 2tır 354 . Toplantıya ça /ırılan ki 2iler Cavid Bey’e toplantı hakkında görü 2lerini ve ayrıca katılıp katılamayacaklarını bildiren cevaplar yazmı2lardır. Bu yazı 2malara ve sonrasında yapılan toplantıya geçmeden, Cami Bey’in öncesinde Ankara Hükümeti adına giri 2ti /i faaliyetlere de /inmek gerekmektedir. Cami Bey, Mustafa Kemal Pa 2a’nın 0talya Dı 2i2leri Bakanı Kont Sforza’ya yazdı /ı mektubu ula 2tırmı 2tır 355 . Mektup, bir nevi Cami Bey’in T.B.M.M.’nin 0talya temsilcisi olarak takdim edilmesi özelli /ini ta 2ımaktadır. Ayrıca Mustafa Kemal Pa 2a mektubunda, Sforza’nın Milli Mücadele hareketini pek asil duygularla savunmu 2 olmasının kendisini çok duygulandırdı /ını ve Türkler ile 0talyanlar arasında var olan derin sempati ba /larını Cami Bey’in daha da güçlendirmeye çalı 2aca /ını belirtmi 2tir. Sforza’nın mektuba verdi /i sözlü cevabı Cami Bey, 21 Aralıkta (1920) Mustafa Kemal Pa 2a’ya bildirmi 2tir 356 . Cami Bey’in Roma’ya gelmesinden sonra burada bulunan haber ajansları, Anadolu’daki Milli Mücadele’nin karakterini ve gelecekte nasıl bir siyaset izleyece /ini, hangi 2artlarla barı 2 yapabilece /ini ve Ermeni meselesi hakkındaki görü 2lerini merak etti /i görülmektedir. Amerika ve Avrupa’da bin iki yüz gazeteye haber ula 2tıran United Telegraph 1irketi’nin Roma temsilcisi, Cami Bey’e ba 2vurarak yukarıda belirtilen konularda Mustafa Kemal Pa 2a’nın cevaplandırması için on bir soruluk bir metin vermi 2tir. 1irket, Mustafa Kemal Pa 2a’nın cevaplarını gazetelerde yayınlayaca /ını da belirtmi 2tir. Cami Bey de bu soruları Mustafa Kemal



353 Nazmi Ero /lu, 0ttihatçıların Ünlü Maliye Nazırı Cavid Bey, Ötüken Yayınları, 0stanbul 2008, s.157 354 Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.81. 0talya Hükümeti, özellikle Kont Sforza, toplantının yapılmasını istemelerinde ba 2lıca neden burada alınacak kararlarla Anadolu’ya etkilemeye çalı 2maktır. Kont Sforza Cavid Bey’e “…Türklerin Roma’da içtimalarını teshil ettiklerini, gelecek zevatın hem kendi fikirlerini, hem de bulundukları muhitin efkarını izah ederek Anadolu’yu tenvir eyleyeceklerini, gayri mümkün 2eyler istenmemesini, Mustafa Kemal Pa 2a ile bu yolda muhabere edilmek üzere 2ifre telgrafa müsaade ettiklerini” söylemi 2tir. Bkz: Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.89 355 Cami Bey’in Kont Sforza’ya bu mektubu ne zaman ula2tırdı /ı bilinmemekle beraber yukarıda bahsedilen 14 Aralık 1920 tarihli görü 2mede gerçekle 2mi 2 olması muhtemeldir. Çünkü Cavid Bey’in anılarında Cami Bey’in Kont Sforza ile ilk görü 2mesi olarak bu tarih geçmektedir. Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.81 356 B. N. 1im 2ir (1), a.g.e. , s.83-84, 109.

116 Pa 2a’ya 24 Aralık 1920’de gönderdi /i bir telgrafla ile bildirmi 2 ve Pa 2a’da aynı gün soruları cevaplandırmı 2tır. Mustafa Kemal Pa 2a, 0zmir ve Trakya’nın Türk oldu /unu, Yunanlıların istilacı emellerine son vermeleri gerekti /ini, Ermenilere kar 2ı bir mezalimin yapılmadı /ını, 0tilaf Devletleri’nin Türk milletini yok saydı /ını ancak milletin ba /ımsızlı /ına dü 2kün oldu /unu vurgulamı 2 ve vatanına sahip çıkaca /ını belirtmi 2tir. 357 . 0ttihatçıların Roma’da yapaca /ı toplantı öncesinde Cami Bey’in hükümeti adına giri 2ti /i faaliyetler bunlardır. Roma’da yapılacak toplantıya davet edilen ki 2ilerin Cavid Bey’e gönderdi /i mektuplar da Cami Bey ile ilgili bilgiler bulunmaktadır. Talat Pa 2a, Cavid Bey’e gönderdi /i mektupta, Anadolu’yu temsil eden Cami Bey’in böyle bir toplantıya katılmasını zararlı (muzır) gördü /ünü söylemi 2tir 358 . Ahmed Rıza Bey’den gelen bir mektupta ise Cami Bey’in toplantıya Kuva-yı Milliye’nin resmi temsilcisi olarak katılmasının, kendileri adına do /uraca /ı zararlara i 2aret edilmi 2tir. Bunun üzerine Cavid Bey, Ahmed Rıza Bey’e yazdı /ı cevapta, toplantıda Cami Bey’in resmi sıfatla bulunmayaca /ını söylemi 2tir 359 . Görüldü /ü üzere 0ttihatçılar ve 0ttihatçılara yakın olanlar Cami Bey’in toplantıya katılmasını istememektedir. Aksi takdirde yurtdı 2ında giri 2tikleri faaliyetlerin Ankara’nın önderli /inde yapıldı /ı imajını do /uraca /ını dü 2ünmektedirler. Ayrıca Cami Bey’in zamanında 0ttihat ve Terakki’ye muhalif bir 2ahsiyet olması da bu dü 2üncelerinde etkili olmu 2tur 360 . Ocak 1921’in ba 2ında toplantıya ça /rılan 2ahıslar birer birer Roma’ya gelmeye ba 2lamı 2tır. 6 Ocak’ta Talat Pa 2a gelmi 2tir. Aynı gün Cami ve Cavid Beyler ile uzun bir görü 2me yapmı 2tır. Bu görü 2mede Cami Bey, Anadolu’daki mevcut durum devam edecek olursa bir fiyasko olaca /ını, bir lidere 2iddetle ihtiyaç oldu /unu, bunun içinde kamuoyunu (efkâr-ı umumiye) uyarmak gerekti /ini belirtmi 2tir. 

357 Atatürk’ün Milli Dı 2 Politikası , C. I, Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1992, s.226-227, 234- 237. 358 Haz: Osman Selim Kocahano /lu , Hatıraları ve Mektuplarıyla Sadrazam Talat Pa 2a, Temel Yayınları, 0stanbul 2008, s.150; Cavid Bey, a.g.e. , 87-88 359 Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.84-85. Galip Kemali Söylemezo /lu da Câmi Bey’in 360 Bu duruma Talat Pa 2a’nın Roma’ya geldikten sonra Cavid Bey ile yaptı /ı bir görü 2me örnek gösterilebilir. Görü 2mede, Talat Pa 2a, kısa bir süre önce görü 2tü /ü Enver Pa 2a’nın, Cami Bey hakkında dü 2üncelerini 2u 2ekilde aktarmı 2tır: “Enver, Cami’yi bizim gördü /ümüzden ba 2ka türlü biliyor. Onun ittihatçılarla samimi bir surette birle 2ebilece /ine ihtimal vermiyor”. Bkz: Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.96

117 Görü 2mede bulunan di /er iki zatın neler söyledi /i bilinmemekle beraber Cavid Bey, bu esaslar üzerinde ittifak ettiklerini, tatbikat için sondage’lar yapılmasına karar verdiklerini söylemi 2tir 361 . Bu açıklamalardan hareketle Ankara Hükümeti’nin temsilcisi sıfatıyla Roma’da bulunan Cami Bey’in, kendi hükümetinin yönetimini be/enmedi /i, Mustafa Kemal Pa 2a’nın da liderli /ini yeterli görmedi /i anla 2ılmaktadır. Ayrıca Mustafa Kemal Pa 2a’yı mevkiinden uzakla 2tıracak planlar içerisinde bulundu /u da görülmektedir 362 . Roma’ya davet edilen di /er ki 2ilerin gelmesiyle toplantı 16 Ocak 1921 tarihinde ba 2lamı 2tır 363 . 9 1ubat 1921 tarihli bir 0ngiliz istihbarat raporuna göre toplantılar Palace ve Excelsior otellerinde düzenlenmi 2 ve 2u 2ahıslar katılmı 2tır: Sudi, Ahmet Rıza, Hüseyin Hilmi Pa 2a, Cavit, Cami Münir (Cami Bey), Re 2it Safvet, Sait, Çürüksulu Mahmut Pa 2a, Galip Kemali ve Ali Nizami Pa 2a’dır. Yine aynı rapora göre toplantıların amacı Paris’te düzenlenecek olan Ba /la 2ık Konferansı’na sunulmak üzere bir andıç hazırlamak ve ileride yapılması dü 2ünülen icraatları görü 2mektir 364 . F. L. Grassi ise bu toplantıya katılanlar ve toplantının mahiyetini 2u 2ekilde aktarmı 2tır: “Toplantı, Roma’da 1921 yılının Ocak ayında yapıldı; Kemalist hükümetin bazı temsilcilerinin yanı sıra, yurtdı 2ında ya 2ayan tüm önemli Türkler bir araya geldi… Bu toplantıda, gerçek 0ttihat ve Terakkiciler ile, genel bir milliyetçilik anlayı 2ı altında, 0stanbul ile Ankara arasında kararsız kalanların tümü geçici bir



361 Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.96. 362 Ancak Cami Bey hakkında bu kanıya varmak için elde yeterli kaynak eser yoktur. Ar 2ivlerde ise, Cami Bey’in, 0talya’da 0ttihatçılarla (bu do /rultudaki) ili 2kisine sadece bir belgede rastlanılmı 2tır Göndereni, kime gönderildi /i ve tarihi belli olmayan bir belgede, “Sabık mebuslardan Cami Bey’in taht-ı riyasetinde 0talya’da 0ttihat ve Terakki Fırkası namına çalı 2makta olan hususi mahiyette bir heyet mevcut ve orada azm-i faaliyette bulunmakta oldu /u, bugünlerde evvelce Bolu 0ttihat ve Terakki katib-i mes’ulü olub bilahare halen Zonguldak madenleri müdiri olan Koca Midhat Bey 0stanbul’a gelmi 2 ve Me 2rutiyet Otelinde ikamet etmekde imi 2 te 2kilatla alakadar olarak geldi /i zannedilmekde oldu /u maruzdur” yazmaktadır. Ankara Üniversitesi , Türk 0nkılâp Tarihi Enstitüsü Ar 2ivi (T 0TE) , Kutu No: 58, Belge No: 57. Belgenin ba 2ında yazan “ Sabık mebuslardan Cami Bey…” ibaresinden yola çıkarak belgenin yazılı 2 tarihi Cami Bey’in milletvekilli /inden müstafi (istifa eden) sayılmasından sonra oldu /unu göstermektedir. Ancak 21 Ekim 1922 tarihinde müstafi sayılan Cami Bey’in, sonraki faaliyetleri hakkında bilgiler oldukça sınırlıdır. 363 Cavid Bey, a.g.e. , C.II, s.100. 364 Galip Kemali Söylemezo /lu, “Roma Toplantısı”, Yakın Tarihimiz , C. II, Sayı: 24, A /ustos 1962, s.347. Galip Kemali Söylemezo /lu, Câmi Bey’in bu toplantıya gözlemci olarak katıldı /ını belirtmi 2tir. Bkz: Aynı Yer . S. R. Sonyel (1), a.g.e. , C.I, s.791-792 S. R. Sonyel (2), a.g.e. , s.123- 124.

118 anla 2maya vardı. Tümünün tek ortak hedefi, Kemal’i kendi denetimleri altında tutmaktı. Kemal’in tek iste /i ise hepsinin etrafından yok olmasıydı” 365 . Bu eserde de toplantıya katılanların Ankara Hükümeti’ne ve özellikle Mustafa Kemal Pa 2a’ya kar 2ı bir plan içerisinde oldu /una de /inilmi 2, ancak Cami Bey hakkında ayrıntılı bilgi verilmemi 2tir. Be 2 gün boyunca süren bu toplantıların ilk gününde görü2melerin gizli kalmasına, 0talya Hükümeti ve Anadolu’ya te 2ekkür mektubu yazılmasına karar verilmi 2tir. 0kinci gününde (17 Ocak) Anadolu’nun durumu konu 2ulmu 2tur. Ahmet Rıza, Bol 2eviklerin yerine Fransa’nın yardımının alınmasını öne sürmü 2tür. Buna kar 2ılık Cavid Bey de Bol 2eviklerin yardımlarının maddi olmaktan çok manevi oldu /una dair açıklamalarda bulunmu 2tur. Toplantıların üçüncü gününde (18 Ocak), 0talya ve Fransa ile olan ili 2kilerden ve bu devletlerden neler beklenebilece /inden konu 2ulmu 2, ayrıca Yunan meselesinden de söz edilmi 2tir. Dördüncü toplantıda (19 Ocak), 0ngiliz siyasetinden ve hükümet birli /i meselesinden bahsedilmi 2tir. Bu esnada Cavid Bey ile Cami Bey’in ikili görü 2mesinden dolayı Ahmed Rıza alınganlık göstermi 2 ve toplantıda bulunanlar arasında ikilik oldu /unu öne sürmü 2tür. Toplantıların son günü olan 21 Ocak’ta ise görü2melerin gizli kalması meselesi tekrardan gündeme gelmi 2 ancak Ahmed Rıza “Ahmed Rıza yalan söylemez” gerekçesiyle her 2eyi gazetecilere söyleme yetkisine sahip oldu /unu belirtmi 2tir. Di /er katılımcılar da, böyle bir durumda, i 2lerine gelmeyen noktaları tekzip edeceklerini beyan etmi 2lerdir 366 . 0ttihatçıların Roma’da yaptı /ı görü 2meler hakkında ula 2ılan bilgiler bunlarla sınırlıdır. Cavid Bey, toplantılarda yapılan görü 2meleri yüzeysel bir 2ekilde anlatmı 2tır. Bu toplantılardan Ankara’nın memnun olup olmadı/ı pek belli olmasa da, 0ttihatçı liderler tarafından organize edilen bu faaliyetlerden tedirginlik duyuldu /u tahmin edilmektedir 367 . Bu toplantı ile Cami Bey, Cavid Bey ve Talat Pa 2a’nın yanı sıra yurtdı 2ında bulunan di /er 0ttihatçılar ile de görü 2melerde bulunmu 2tur. Sonrasında bunlarla ileti 2iminin devam etti /ine dair bilgiler bulunmamaktadır. Talat Pa 2a ile temasta bulundu /u anla 2ılmaktaysa da, kendisinin 

365 F. L. Grassi, a.g.e., s.138. 366 Cavid Bey, a.g.e. , s. 100-105. 367 N. Ero /lu, a.g.e. , s. 161.

119 Londra Konferansı’na Ankara Hükümeti’nin delegesi olarak katılması ve Talat Pa 2a’nın da 15 Mart 1921’de Berlin’de öldürülmesi ileti2imin kesilmesine neden olmu 2tur 368 . Cami Bey’in, Cavid Bey ile Londra Konferansı esnasında da görü 2meleri olmu 2tur. Ancak bunlar yukarıda bahsedilen ve Anadolu’daki yönetim için yapmayı dü 2ündükleri dü 2ünceler do /rultusunda de /ildir 369 . Hakkında çok az bilgi bulunan bu toplantıya Cami Bey, Ankara Hükümeti’ni temsilen katılmamı 2tır. Bununla birlikte toplantı hakkında hükümetini bilgilendirdi /i ve ondan nasıl bir tepki aldı /ı da bilinmemektedir. O sıralarda tüm gözler 1ubat ayında (1921) Londra’da toplanacak konferansa çevrilmi 2 oldu /undan toplantının Ankara tarafından ilk ba 2ta nasıl kar 2ılandı /ı da bilinmemektedir 370 .

a. Câmi Bey Londra Konferansı’nda

Türk ordusunun Do /u’da Ermeniler üzerinde kazandı /ı ba 2arı ve iç isyanları bastırması, Birinci 0nönü Sava 2ı’nın sonucu ve Moskova’da gerçekle 2en Türk- Rus görü 2meleri, 0tilaf Devletleri’nin Sevr Antla 2ması’nı yeniden gözden geçirme fikrini uyandırmı 2tır. Bu devletler, 25 Ocak’ta (1921) toplanan Paris Konferansı’nda, Türk ve Yunan delegelerinin de katılımıyla Londra’da bir konferans toplanmasını kararla 2tırmı 2tır. Bu karar, Fransız Ba 2bakanı Aristide Briand tarafından, 0stanbul ve Atina’daki Fransız diplomatik temsilcileri vasıtasıyla Osmanlı ve Yunan hükümetlerine bildirilmi 2tir. Böylece, 21 1ubat 1921’de ba 2layacak Konferansın, Sevr Antla 2masını esas tutarak, son geli 2meler ı 2ı/ında gerekli de /i2iklikleri yapmak 

368 Toplantının ba 2lamasından önce Roma’dan ayrılan Talat Pa 2a, Cavid Bey’e gönderdi /i 26, 30 Ocak, 2,12, 18, 27 1ubat ve 7 Mart 1921 tarihli mektuplarda Cami Bey ile de ileti 2imde bulundu /u anla 2ılmaktadır. Bkz: S. Kocahano /lu, a.g.e., s.151-161; Cavid Bey, a.g.e., C.II, s.110-123. 369 Cavid Bey, a.g.e. , C. II, s. 127-153. 370 Ancak daha sonra bu toplantı meclis gündemine getirilmi 2, Hakkâri Mebusu Mazhar Müfid Bey, 16 Mayıs 1921 tarihinde TBMM’ne verdi /i bir soru önergesi ile Roma’da toplanmı 2 oldu /u i 2itilen bu kongrenin mahiyeti hakkında, Hariciye Vekaleti’nin meclisi bilgilendirmesini istemi 2tir Bkz: TBMMZC , D:1, 0.S.: 2, C:10, 0: 34, (16.05.1337/1921), s.295. Meclisin 24 Kasım ve 1 Aralık tarihli (1921) içtimalarında Hariciye Vekili Yusuf Kemal Bey’in, bu soru önergesine yazılı cevabı okunmak istenmi 2 ancak önerge sahibi Mazhar Fuat Bey’in Meclisin o günkü toplantılarında bulunmadı /ı için Hariciye Vekili’nin bu cevabı önerge sahibinin Mecliste bulunmaması gerekçesiyle okunmamı 2tır. Bkz: : TBMMZC , D:1, 0.S.: 2, C:14, 0:116 (24.11.1337/1921), s. 316 ve C:14, 0: 120 (01.12.1337/1921), s. 421.

120 amacıyla Do /u Sorunu’nu görü 2ece /i bildirilmi 2, Mustafa Kemal’in veya Ankara yönetiminin yetkili bir temsilcisinin de Osmanlı delegeleri kurulunda bulunması 2artı öne sürülmü 2, ancak bu konuda Ankara’ya 0tilaf Devletleri’nin de /il, 0stanbul yönetimin bilgi vermesi istenmi 2tir 371 . Sadrazam Tevfik Pa 2a, 0tilaf Devletleri’nin davetini 27 Ocak 1921’de Ankara Hükümeti’ne iletmi 2 ve Ankara’nın delegelerini seçerek 0stanbul’a göndermesini istemi 2tir. Mustafa Kemal Pa 2a ertesi gün (28 Ocak 1921) verdi /i cevapta, Türkiye’nin mukadderatında tek ve me 2ru kuvvetin Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu /unu belirtmi 2, ayrıca 0stanbul’daki herhangi bir heyetin hukuki bir geçerlili /i olmadı /ını da eklemi 2tir. Ayrıca 0stanbul’dakilerin, millet ve memleket namına me 2ru ve muhatap hükümetin Ankara oldu /unu kabul etmelerini de istemi 2tir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin barı 2ı ciddiyet ve içtenlikle istedi /ini belirten Mustafa Kemal Pa 2a, 0tilaf Devletleri tarafından milli haklarının kabul edilmesi 2artıyla yapılacak görü 2melere hazır olduklarını, bununla birlikte davetin do /rudan do /ruya TBMM’ne yapılmasını da bildirmi 2tir 372 . 0stanbul Hükümeti, Ankara Hükümeti’nin direktiflerini dinlemeyerek, gönderecekleri delegelerin 0stanbul heyetine katılmasında ısrar etmi 2tir. Ancak Ankara Hükümeti, 20 Ocak 1921 tarihli Te 2kilat-ı Esasiye Kanunu’na atıfta bulunarak Türkiye üzerinde tek yetkili merciinin Büyük Millet Meclisi oldu /unu belirtmi 2tir 373 . Ankara ile 0stanbul Hükümetleri arasında konferansa katılacak heyet konusu bir süre daha tartı 2ılmı 2tır. 0ki hükümet anla 2amadıklarından, Londra’ya ayrı ayrı heyetler gönderme kararını almı 2lardır. 0stanbul delegasyonu Sadrazam Tevfik Pa 2a, Ankara delegasyonu Hariciye Vekili Bekir Sami Bey ba 2kanlı /ında Avrupa’ya hareket etmi 2tir. 11 1ubat’ta (1921) Antalya’dan Roma’ya hareket eden Ankara Heyeti’ne, do /rudan do /ruya davet olundu /u takdirde Londra’ya gitme talimatı



371 Sabahattin Selek, Anadolu 0htilali, Cilt:2, Kasta 2 Yayınları, 0stanbul 1987, s..562. (2 cilt ayrı olan, önceden birle 2ik olanı kullandım, düzelt); ; Salahi R. Sonyel, “Kurtulu 2 Sava 2ımız ve Batı Siyasamız”, Belleten, Cilt:XLV/1, Sayı: 177, Ocak 1981, TTK Basımevi, Ankara 1981, s.381-384; “Londra Konferansı ve Türkiye Meselesinin Cereyan-ı Müzakeratı” , Yay. Haz: 0zzet Öztoprak, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Cilt:XI, Sayı:33, Kasım 1995, s.577-578; S. R. Sonyel (1), a.g.e., Cilt II, s.995-998; S. R. Sonyel (2), a.g.e. , s.145-146; 372 M. K. Atatürk, a.g.e., Cilt.II, s. 554-556. 373 M. K. Atatürk, a.g.e., Cilt.II, s. 559- 563

121 verilmi 2tir. Daha sonra 0talya Hariciye Vekili Kont Sforza aracılı /ı ile bu davet kendisine yapılmı 2tır 374 . Ankara Heyeti, 17 1ubat’ta (1921) Roma’ya gelmi 2tir. Aynı gün 0talyan devlet adamları ile görü 2me yapan heyet, konferansa hususi olarak davet edilmeleri do /rultusunda bir notayı Kont Sforza’ya vermi 2tir. 19 1ubat’ta bu notaya olumlu cevap verilip konferans daveti gelmesiyle Londra’ya gitmek için hareket edilmi 2tir 375 . 0çinde Cami Bey’in de yer aldı /ı Ankara Heyeti, Paris üzerinden Londra’ya ula 2mı 2, 0ngiliz Hükümeti’nin konu /u olarak Savoy Oteli’ne yerle 2mi 2tir. Aynı otelde, Tevfik Pa 2a ba 2kanlı /ındaki 0stanbul Heyeti de kalmakta idi 376 . 0ngiliz istihbarat servisine göre iki heyet, burada, konferansta birlikte hareket etmek kararını vermi 2lerdir. Böylelikle konferansta, “Türk ikili /inden yararlanmaya hazırlanan 0ngiliz- Yunan blokunu böl ve yönet siyasasından yoksun” 377 bırakmı 2lardır. 21 1ubat 1921’de ba 2lamı 2 olan Londra konferansı, ilk olarak Yunan delegelerini dinlemi 2tir. Türk heyetlerinin katılmadı /ı bu ilk toplantıda Yunan Ba 2bakanı Kalageropulos, Do /u’da arzu edilen barı 2ın Türkiye’ye ödün vermekle sa /lanamayaca /ını, Sevr’in, Yunanistan’ın ulusal haklarının saptayan bir anla 2ma



374 Atatürk’ün Milli Dı 2 Politikası , C. I, s. 41-42; M. K. Atatürk, a.g.e., Cilt II, s.577; M. Çelebi, a.g.e., s. 230; S. Selek, a.g.e., Cilt. II, s. 562. S. R. Sonyel (1), a.g.e., Cilt. II, s.1004; S. R. Sonyel (2), a.g.e. , s.148. Salahi Sonyel, Ankara Heyeti’nin 6 1ubat’ta (1921) Antalya’dan hareket etti /ini söylemektedir. Ankara Heyeti 2u isimlerden olu 2maktadır: Bekir Sami Bey (Ba 2 Murahhas ve Hariciye Vekili), Cami Bey ( Aydın Mebusu ve 0talya Mümessili), Hüsrev Bey (Trabzon Mebusu), Yunus Nadi Bey ( 0zmir Mebusu), Zekai Bey (Adana Mebusu) ve heyetin hizmetinde olan mü 2avir ve kâtipler. Bkz: Ba 2bakanlık Cumhuriyet Ar 2ivi (BCA), (6 1ubat 1921), Fon No: 030_18_01_01_2_33_14; BOA, HR. SYS , (29.03.1921), D: 2305, G: 26, B: 36. Heyetin yolculu /u ile ilgili ayrıntılı bilgi için bakınız: H. Gerede, a.g.e., s.212-213. 375 Fahri Belen, Türk Kurtulu 2 Sava 2ı, Ba 2bakanlık Basımevi, Ankara 1973, s.298; F. L. Grassi, a.g.e., s. 139-140; Cavid Bey, a.g.e., Cilt II, s.118-122. Cavid Bey, Ankara Heyeti’nin Roma’da bulundu /u esnada Bekir Sami Bey ile 18 1ubat’ta yaptıkları görü 2meye dair “Gece geç vakte kadar Bekir Sami Bey’le Anadolu ahvali hakkında görü 2tük. Cami de beraberdi. 0darenin pek fena oldu /unu, hükümetin eli tutar yeri olmadı /ı, senelerce de /il, aylarca bile bu halin devamı imkânsız olaca /ı, emrivaki ihdas ederek kuvvetli bir 2ahsiyetin gönderilmesi lazım geldi /i mütalaasında bulundu. Konferans avdetinde bir mülakat tertibine çalı 2aca /ız” , demektedir. Bunun yanı sıra heyetin konferansa gitmek için Roma’dan ayrılmasından sonra Talat Pa 2a’ya yazdı /ı mektupta, “Cami ile birlikte görü 2tü /ümüz mesele hakkında Bekir Sami’nin de müttefik oldu/unu” söylemi 2tir. Bkz: Cavid Bey, a.g.e., Cilt II, s. 122-123. Cavid Bey’in, Cami Bey de oldu/u gibi Ankara Hükümeti’nin yurtdı 2ında görevlendirdi /i her temsilcisinin üzerinde, kendi planları çerçevesinde bir etki kurmaya çalı 2tı /ı görülmektedir. Hatıralarına bakılacak olursa bunda da ba 2arılı oldu /u söylenebilir. 376 H. Gerede, a.g.e., s. 214-215. 377 S. R. Sonyel, a.g.m., s.390-391.

122 oldu /unu, Yunan ordusunun Kemalist (ya da Türk milli) gücü da /ıtarak Sevr’i zorla kabul ettirebilece /i ve üç ayda düzeni sa /layabilece /ini söylemi 2tir 378 . Konferansın 23 1ubat (1921) tarihli oturumunda her iki Türk heyeti de hazır bulunmu 2tur. 0lk konu 2mayı yapan Tevfik Pa 2a, daha sonra sözü Bekir Sami Bey’e bırakmı 2tır. 379 . Bekir Sami Bey, sözlerine, sürekli ve adil bir barı 2ın sa /lanmasını T.B.M.M.’nin de en içten duygularla istedi /ini belirterek ba 2lamı 2tır. Sonrasında Sevr Antla 2ması’nın Türklerin ekonomik ve siyasi hayatını sona erdirecek bir antla 2ma oldu /unu belirterek ba /ımsız bir Türkiye’nin varlı /ının müttefiklerce kabul edilmesini istemi 2tir. Ayrıca Misak-ı Milli’ye göre belirlenmi 2 sınırlarda Türk nüfusunun ço /unlukta oldu /unun da altını çizmi 2tir 380 . Bekir Sami Bey’in nüfus konusundaki açıklamalarından sonra görü 2meler bu noktaya çevrilmi 2, 0tilaf Devletleri, Yunanistan’ın bu konudaki kar 2ı tezini de dikkate alarak, söz konusu bölgelere (Trakya ve 0zmir) bir soru 2turma komisyonu gönderilmesini teklif etmi 2tir. Bu teklifin yanı sıra Türk tarafından bazı 2artları kabul etmesi de istenmi 2tir. Buna göre Türk tarafı, yalnız soru 2turma yapılmasını de /il, soru 2turmanın sonucu ve di /er sorunlarda Sevr Antla 2masıyla ilgili ba 2ka bir dilek ve hak iddiasında bulunmayarak, büyük devletlerin kararlarını ne olursa olsun kabul edeceklerini bildirmelidir. Bu hususları Hükümeti’ne bildiren Bekir Sami Bey’e Ankara’dan gönderilen cevapta; söz konusu bölgelerde, Yunanlılar tarafından bo 2altılmasından sonra uluslararası bir komisyon tarafından incelemenin yapılabilece /ini söylenmi 2tir. Ayrıca di /er konularda taviz verilmemesine dikkat çekilerek, “ba 2kanlı /ınızdaki kurula verilen yetkiler Misak-ı Milli’nin saptadı /ı sınırları a 2amaz” diyerek de uyarıda bulunulmu 2tur. Bununla birlikte Yunan tarafı da hem bölgeye soru 2turma heyeti gönderilmesine hem de Sevr ile kendine bırakılan topraklarda tartı 2ma yapılmasına kar 2ı çıkmı 2tır 381 . 0tilaf Devletleri, konferansta soru 2turma komisyonuyla ilgili önerileri kabul edilmeyince, Yunanlılarla Türklere yeni önerilerde bulunmu 2lardır. Sevr 

378 S. R. Sonyel, a.g.m., s. 391; S. R. Sonyel (1), a.g.e., s. 1018; S. Selek, a.g.e., Cilt II, s.562-570. 379 H. Gerede, a.g.e., s.215; F. Belen, a.g.e., s. 299; S. Selek, a.g.e., Cilt II, s. 571. 380 Ömer Kürkçüo /lu, Türk – 0ngiliz 0li 2kileri (1919-1926) , Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1978, s. 166; S. R. Sonyel, a.g.m., s. 392; S. R. Sonyel (1), a.g.e., s. 1019 381 M. K. Atatürk, a.g.e., C. II, s.577; R. S. Sonyel, a.g.m., s. 393-395; S. R. Sonyel (1), a.g.e., s. 1022- 1024; Ö. Kürkçüo /lu, a.g.e., s.167.

123 Antla 2ması’nda önemsiz bazı de /i2iklikleri öngören bu teklifleri, hükümetlerine sunmaları ve bu do /rultuda kararlarını bildirmeleri için taraflara dört hafta süre vermi 2lerdir. Misak-ı Milli’ye aykırı olan bu teklifi de TBMM’nin kabul etmesi beklenemezdi. Böylelikle Londra Konferansı, hiçbir çözüme kavu 2madan 12 Mart 1921’de sona ermi 2tir 382 . 15 Nisan 1921 tarihli bir 0ngiliz istihbarat raporuna göre konferansa katılmı 2 Türk delegelerin ço /u 4 Nisan’da (1921) Roma’ya dönmü 2tür 383 . Londra Konferansı, ba 2arısız bir 2ekilde sonuçlanmı 2 olsa bile, Türkiye adına söz söyleme yetkisinin BMM’de oldu /unu ve artık onun dikkate alınması gerekti /ini göstermesi bakımından oldukça önemlidir. Nitekim Misak-ı Millî’nin 0tilaf devletlerine anlatılması ve Türklerin, o esaslar çerçevesinde genel bir barı 2ı kabul edebilece /inin Batı kamuoyuna duyurulması açısından da faydalı olmu 2tur. Ana hatları anlatılan bu konferans sırasında Cami Bey’in en önemli faaliyeti 23 1ubat 1921’de Suriye önderi Emir Faysal ile yaptı /ı görü 2medir. Cami Bey, 0ngiltere ile bir anla 2ma sa /lanmasında Emir Faysal’dan arabuluculuk yapmasını istemi 2 ve 

382 Ö. Kürkçüo /lu, a.g.e., s. 167-168; Yusuf Hikmet Bayur, Türkiye Devleti’nin Dı 2 Siyasası, TTK Basımevi, Ankara 1973, s. 82 383 S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1156. Bu istihbarat raporunda, Cami Bey’in emrinde Roma’da bir propaganda bürosunun oldu /u belirtilmekte, ona, 0talya Dı 2i2leri Bakanlı /ı’na ba /lı basın bürosunun yardımcı oldu /u yazmaktadır. Bkz: Aynı yer .

Bu propaganda bürosunun ne tür çalı 2malar yaptı /ı tam olarak bilinmemekle beraber Ba 2bakanlık Cumhuriyet Ar 2ivi’nde ula 2ılan belgelerde, büronun faaliyetleri açısından önemli ipuçları bulunmaktadır. 0cra Vekilleri Heyeti Riyaseti’nden, Müdafaa-i Milliye, Erkan-ı Harbiye-i Umumiyye, Hariciye Vekaletlerine ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Ba 2kitabetine gönderilen 13 Haziran 1921 tarihli bir yazıda, Avrupa gazetelerinde yayınlanmak üzere, Hükümet üyelerinin, Meclis tebaasının ve kumandanların resimleri ile orduya dair bazı izlenimlerin, askeri zaferlerin ve Yunan vah 2etine ait foto /rafların Roma’daki Cami Bey’e ula 2tırılması için Antalya’daki kuryeye gönderilmesi istenmi 2tir. Belgelerde, bu talebin Roma’daki Cami Bey tarafından hükümete yazıldı /ı belirtilmekte, ayrıca bu faaliyetin Avrupa kamuoyunda lehimize propaganda yapaca /ı da eklenmektedir. BCA, (13 Haziran 337/1921), Fon No: 030_10_00_00_83_545_5, Lef:1-9.

Aynı istihbarat raporunda Cami Bey hakkında bir ba 2ka iddia vardır ki oldukça dikkat çekicidir. Rapora göre, Roma’ya dönen Ankara delegeleri arasında görü 2 ayrılıkları oldu /u ve iki gruba ayrıldıkları belirtilmektedir. 0çlerinde Bekir Sami Bey ile Cami Bey’in oldu /u grubun, 0ngiltere’nin yakında görü 2ünü de /i2tirerek Ulusçulara ba 2ka ödünlerde verece /ine inandı /ı, Mustafa Kemal’in güvendi /i Zekai Bey ba 2kanlı /ındaki di /er grubun ise Ankara’nın tezinin konferansta yeterince savunulmadı /ını dü 2ündü /ü yazmaktadır. Bu grup, Bekir Sami Bey’in Fransız ve 0talyanlara gösterdi /i ho 2görüyü 0ngilizlere göstermedi /ini belirtmekle birlikte, 0talyanlarla imzalanan anla 2mayı Türkiye’nin çıkarlarına kar 2ı bir a 2a/ılama olarak nitelemekte ve Cami Bey’i de 0talyanlardan çok miktarda para almakla suçlamaktadır. Bkz: A.g.e., s. 1157-1158. 

124 anla 2maya varmanın en önemli ko 2ulunun, 0ngilizlerin tarafsız kalarak Yunanistan’a para ve silah yardımını kesmesi 2eklinde dile getirmi 2tir. Ayrıca Türklerin, Ruslarla olan yakınla 2masının, 0ngilizlerle bir anla 2maya varılırsa bitirilece /i ve kendi onurları çi /nenmedi /i takdirde; Bo /azlar konusunda da bir anla 2maya varılabilece /ini söylemi 2tir. Fakat Emir Faysal, 0ngiltere Dı 2i2leri Bakanlı /ı yetkilileri ile yaptı /ı görü 2mede onun bu sözlerini, 0ngiltere’nin isteyece /i hemen her 2eyi Türkiye’nin vermeye razı oldu /u 2eklinde aktarmı 2tır 384 . Ankara heyetinin, konferans müzakereleri dı 2ında, Batlı devlet temsilcileri veya o esnada Londra’da bulunan çe 2itli siyasi çevrelerle yaptı /ı görü 2meleri Bekir Sami Bey gerçekle 2tirdi /i için Cami Bey’in, Emir Faysal’la olan bu görü 2mesinden ba 2ka dikkat çeken bir faaliyeti olmamı 2tır. Câmi Bey’in Emir Faysal ile olan görü 2mesinde dikkat çekici bir husus vardır. Dahiliye Vekilli /i esnasında Sovyet Rusya yanlısı bir dı 2 politika izlenilmesi do /rultusunda açıklamaları olan Câmi Bey, Londra Konferansı esnasında bu görü 2ünün aksi yönde faaliyetleri olmu 2tur.

b. Malta’dan Türk Esirlerinin Kurtarılmasında Câmi Bey’in Faaliyetleri

Londra Konferansı’nın son günlerinde Ankara Heyeti’nin Ba 2kanı Bekir Sami Bey, genel barı 2 meselesinin haricinde 0talya, Fransa 385 ve 0ngiltere ile ayrı ayrı antla 2malar imzalamı 2tır. 0ngilizlerle kar 2ılıklı esir de /i2imi için imzalanan antla 2manın uygulanması esnasında Cami Bey’in çalı 2maları görülmektedir. 16 Mart 1921’de, 0ngiliz Dı 2i2leri Bakanlı /ı yetkililerinden Robert Vansittart ile Bekir Sami Bey arasında imzalanan antla 2maya göre, Malta’da 0ngilizlerin elinde 

384 S. R. Sonyel, a.g.m., s. 398-399; S. R. Sonyel (1), a.g.e., C. II, s. 1033-1034. 385 Bekir Sami Bey, Fransızlarla 11 Mart (1921), 0talyanlarla ise 12 Mart’ta (1921) birer anla 2ma imzalamı 2tır. Misak-ı Milli’nin ruhunu aykırı olan ve adı geçen devletlere bir takım imtiyazlar veren bu anla 2malar T.B.M.M. tarafından onaylanmamı 2tır. Ayrıntılı bilgi için bakınız: E. Semih Yalçın, Atatürk’ün Milli Dı 2 Siyaseti, Berikan Yayınları, Ankara 2000, 118-121; Atatürk’ün Milli Dı 2 Politikası, ...., s. 44-45, M. K. Atatürk, a.g.e., C. II, s. 587-589; Y. H. Bayur, a.g.e., s. 86-88; F. L. Grassi, a.g.e., s. 142-143; S. R. Sonyel, a.g.m., s. 401-406; S. R. Sonyel (1), a.g.e., C. II, s. 1036- 1038; Mevlüt Çelebi, a.g.e., s. 232-233.

125 bulunan Türk esirleri ile Ankara Hükümeti’nin Anadolu’da tutukladı /ı 0ngiliz esirlerinin kar 2ılıklı de /i2tirilmesi kararla 2tırılmı 2tır. 386 . Antla 2ma, 3 madde ve üç ekten olu 2maktadır. Birinciyi maddeye göre Ankara Hükümeti’nin elinde bulunan bütün 0ngiliz esirlerin serbest bırakılaca /ı yazmakta, ek bir de ise bu madde kapsamınca 22 ki 2ilik (sonradan 7 ki 2inin daha adı eklenmi 2tir) bir liste yer almaktadır. Ayrıca bu listenin bu kadarla sınırlı olmadı /ı, sonradan eklemelerin yapılabilece /i de kararla 2tırılmı 2tır. 0kinci madde de ise Malta’da, 0ngilizlerin elinde bulunan bütün Osmanlı esirlerinin serbest bırakılaca /ı yazmakta ancak Birinci Dünya Sava 2ı sırasında, sava 2 yasalarına aykırı davranı 2ları nedeniyle yargılanmaları kararla 2tırılmı 2 olanlar bunlardan hariç tutulaca /ı belirtilmi 2tir. Yine bu madde gere /ince teslim edilecek 64 ki 2ilik Türk esirlerin (Malta’da toplam 118 Türk esir bulunmaktadır) isimleri ek iki kısmında yazılmı 2tır. Üçüncü madde de anla 2manın imzalandı /ı gün yürürlü /e girdi /i ve mümkün oldu /u kadar çabuk uygulanaca /ı belirtilmi 2tir. Ek üç kısmında ise serbest bırakılacak Türk esirlerden ilk dördünün, 0stanbul’a dönmemek ko 2uluyla serbest bırakılaca /ı belirtilmi 2tir 387 . Bu anla 2ma, Anadolu’daki bütün 0ngiliz esirlerin serbest bırakılmasına imkân sa /larken, Türk esirlerin yarıya yakın kısmının Malta’da tutuklu kalmasına onay vermi 2ti. Ayrıca B Tekir Sami Bey’in Türk yurtta 2larının yurt dı 2ında yabancı mahkemelerce yargılanmasına izin vermesi ho 2 görülecek bir anlayı 2 de /ildi. TBMM’nin, egemenlik haklarını yaralayan böyle bir anla 2mayı onaylaması beklenemezdi. Sonuçta 0talya ve Fransa ile imzalanan anla 2maların da bir takım imtiyazlar içermesi, Bekir Sami Bey, Ankara’ya dönünce Hariciye Vekilli /i’nden dü 2ürülmesine neden olmu 2tur 388 . Di /er taraftan 0ngilizlerle imzalanan bu anla 2ma TBMM tarafından onaylanmamı 2tır. Ancak bunun öncesinde 0ngilizlerin, anla 2manın uygulanmasını geciktirici faaliyetleri oldu /u görülmü 2tür. Örne /in 0ngilizler, Türk esirleri serbest bırakmak için Yunan ordusunun 23 Mart’ta (1921) ba 2lattı /ı saldırının sonucunu beklemi 2lerdir. Ancak 0kinci 0nönü zaferinden birkaç gün sonra, 13 Nisan’da (1921) 

386 Bilal N. 1im 2ir, Malta Sürgünleri, 0kinci Basım, Bilgi Yayınevi, Ankara 1985, s. 351; Not: Bu eser B. N. 1im 2ir (2) diye geçecektir. S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1038; S. R. Sonyel, a.g.m., s. 400; Ö. Kürkçüo /lu, a.g.e., s.175; M. K. Atatürk, a.g.e., C. II, s. 587. 387 B. N. 1im 2ir (2), a.g.e., s. 351-354. 388 B. N. 1im 2ir (2), a.g.e., s. 355; M. K. Atatürk, a.g.e., C. II, s. 587-590.

126 0talya’daki 0ngiliz Büyükelçili /i, anla 2ma metninde adı geçen 64 Türk’ten 40’ının serbest bırakılıp 0talya’ya yollanaca /ını Cami Bey’e bildirmi 2tir. Ardından bu i 2in bütün yükünü üstlenen Cami Bey ile 0talyan ve 0ngiliz makamları arasında yo /un bir yazı 2ma trafi /i ba 2lamı 2tır. Cami Bey, esirlerin Napoli limanına bırakılmasını istemi 2 ancak bu iste /i kabul görmemi 2tir. 23 Nisan’da esirlerin Toronto Limanı’na bırakılaca /ı kendisine iletilmi 2tir 389 . 30 Nisan günü (1921), Malta’dan yola çıkarılmaları kararla 2tırılan 33 esir 390 , 1 Mayıs’ta Cami Bey’e teslim edilmi 2tir. Toronto Limanı’na gelen 37 Türk tutsa /ını teslim alan ve antla 2ma gere /i teslim edilmesi gereken 24 Türk esirin daha bir an önce serbest bırakılmasını 6 Mayıs’ta Roma’da bulunan 0ngiliz büyükelçisine ileten Cami Bey, esirlerin dönü 2ü esnasında Yunanlılarca bir saldırıya u /ramaması konusunda da gerekli tedbirlerin 0ngiliz makamlarınca alınmasını istemi 2tir. Ancak büyükelçinin, güvenlik konusunda bir teminat veremeyece /ini söylemesi üzerine esirlerden bir kısmı Avrupa’da kalmı 2 bazısı da de /i2ik yollardan (Almanya ve Rusya üzerinden) Türkiye’ye ula 2mı 2tır. Di /er 21 ki 2i ise 19 Mayıs’ta 0stanbul’a ula 2mı 2tır. Bu ilk kafilenin özgürlü /üne kavu 2masından sonra Malta’da kalan di /er esirler Sakarya Sava 2ı’ndan sonra yurda dönebilmi 2lerdir 391 . Ankara Hükümeti, serbest bırakılan ilk Türk esir kafilesine kar 2ılık ellerinde bulunan 0ngiliz tutsaklardan 10 kadarını serbest bırakmı 2tır. Mustafa Kemal Pa 2a, Bekir Sami Bey’in 0ngilizlerle imzaladı /ı anla 2ma ve Ankara Hükümeti’nin serbest bıraktı /ı esirler ile ilgili olarak “bu mukaveleyi tasdik etmemekle beraber, 0ngilizler bazı Türk üserasını serbest bıraktıklarından, biz de bilmukabele elimizde bulunan 0ngiliz üserasından bir kısmını serbest bıraktık ”392 demektedir.



389 B. N. 1im 2ir (2), a.g.e., s. 356-368. 390 0ngilizler bu tarihten önce 3 esiri salıvermi 2, 4 esir ise kendi olanaklarıyla Malta’dan ayrılmı 2tır. 391 B. N. 1im 2ir (2), a.g.e., s. 368-372. Malta’da kalan esirlerden 16’sı, 6 Eylül 1921’de kaçmı 2tır. Roma’ya ula 2an esirler, Cami Bey’in kendilerine hazırladı /ı “düzmece” pasaportlarla 0talya’dan uzakla 2mı 2lardır. Bkz: A.g.e., s. 383-385; Ali 0hsan Sabis, Harp Hatıralarım Birinci Dünya Harbi, Cilt V., Nehir Yayınları, 0stanbul 1991, s.69- 81. Bu olaydan sonra Malta’da kalan di /er Türk esirler ise Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti’nin 0kinci Reisi Hamit (Hasancan) ile 0ngiliz Yüksek Komiseri Sir Horace Rumbold arasında 23 Ekim 1921 tarihinde 0stanbul’da imzalanan bir anla 2ma ile özgürlüklerini kavu 2mu 2tur. Bkz. B. N. 1im 2ir (2), a.g.e., s. 391-405; Selma Yel, “Malta Sürgünlerinin Mübadele Edilmesi”, Askerî Tarih Bülteni , Sayı: 35, Gnkur. Basımevi, Ankara A/ustos 1993, s.229-233. 392 M. K. Atatürk, a.g.e., C. II, s. 587.

127 c. Türk- 0talyan 0li 2kilerinin Gerginle 2mesi ve Câmi Bey’in Çalı 2maları

Malta’da 0ngilizlerin elinde bulunan bazı Türk esirlerin özgürlüklerine kavu 2masındaki çalı 2malarından sonra Cami Bey, Ankara ile 0talyan Hükümeti arasında gerginle 2en ili 2kilerde, arayı yumu 2atmaya çalı 2mı 2 ve taraflar arasında ileti 2imi sa /layacaktır. Zira Mondros Mütarekesi’nden sonra Türklere kar 2ı yumu 2ak bir politika izleyen ve bunun kar 2ılı /ında ekonomik imtiyazlar bekleyen 0talyanlar, Bekir Sami Bey ile imzaladıkları anla 2manın 393 TBMM tarafından onaylanmaması üzerine, Ankara ile olan ili 2kilerinde öfkeli bir tavır takınmı 2tır 394 . 0talya ile Ankara hükümeti arasında gerginlik ya 2anmasına neden olan ilk olay bir Yunan sava 2 uça /ının dü 2mesiyle gerçekle 2mi 2tir. 3 Mayıs 1921’de Ku 2adası civarındaki Rumcanlı vadisine bir Yunan uça /ı dü 2mü 2tü. Olay yerine gelen 0talyan jandarma birli /inin kumandanı Te /men Ugo Luca, kar 2ısında Türk jandarması ve 15 kadar ki 2iyi bulmu 2tur. Türk ve 0talyan yetkililer, uça /ın gece iki tarafın askerleri tarafından korunmasına ve birlikte Söke’ye götürülmesine karar vermi 2lerdir. Ancak Ku 2adası Kaymakamı ve Jandarma Kumandanı Te /men Hikmet, uça /ın önce kendileri tarafından bulundu /u ve kendi topraklarında oldu /u için Söke’ye sadece Türk makamları tarafından götürülebilece /ini söylemi 2tir. 0talyanlar, en azından, dü 2en uçaktan sa / kurtulan iki Yunan subayın kendilerine teslim edilmesini istemi 2 ancak Türk yetkililer bunu da kabul etmemi 2tir. Sonrasında Söke’deki 0talyan Kumandan ile Aydın Mutasarrıfı arasında yazı 2malar olmu 2 ve iki tarafında geri adım atmaması üzerine durum daha da kritikle 2mi 2tir 395 . 0talyanlar, Roma’da bulunan Cami Bey’e, “subayların sava 2 sonuna kadar Rodos’ta tutulmalarını ve uça /ın da sökülerek 0talyan depolarında korunmasını” teklif etmi 2tir. Cami Bey, 0talyanların teklifini 15 Mayıs’ta (1921) Mustafa Kemal Pa 2a’ya iletmi 2tir. Ayrıca 0talyan Hükümeti’nin, Türkiye’ye silah ve cephane 

393 Bu anla 2mada Antalya, Burdur, Mu /la, Isparta, Afyonkarahisar, Kütahya’da bir Türk- 0talyan 2irketi olu 2turularak 0talyanlara ekonomik ödünler verilece /i, Ere /li maden i 2letmesinin bir Türk- 0talyan 2irketine verilmesi, 2irketlerdeki Türk hissesinin üst sınırının %50’yi geçmeyece /i gibi iktisadi ba /ımsızlı /ı zedeleyecek maddeler yer almaktadır. Bkz. F. L. Grassi, a.g.e. , s. 142. 394 M. Çelebi, a.g.e., s. 238-239; S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1154-1155. 395 M. Çelebi, a.g.e., s. 242-243.

128 getirmek için ayın on altısında 0talya’dan hareket edecek geminin hareketini 0talyan Hükümeti’nin erteledi /ini ve uçak iade edilmez, gemi de gelmezse, askeri malzeme için ödenmi 2 olan 30 milyon frankın ziyan olaca /ını da aktarmı 2tır. Cami Bey’e 24 Mayıs’ta verilen cevapta Türk hâkimiyeti altında bulunan araziye dü 2en uça /ın tesliminin, 0talyan i 2galinin tanınaca /ı anlamına gelece /i, bunun da devletler hukukuna aykırı oldu /u 24 Mayıs tarihli cevabi yazı ile Câmi Bey’ ifade edilmi 2tir. Ankara’nın bu tutumunun, 0talyan Hükümeti tarafından da kabul edilece /inin ümit edildi /i vurgulanmı 2tır. Devam eden müzakereler sonucunda uça /ın Türklerde kalmasına, Yunanlı subayların da 0talyanlara teslim edilmesine karar verilmi 2tir 396 . Di /er taraftan 0talyanların Ankara Hükümeti’ne kar 2ı de /i2en tutumu sonucunda 1921’in Mayıs ve Haziran aylarında 0talyan i 2gal kuvvetlerinin bulundu /u bölgelerde de Türk ve 0talyan makamları arasında bazı sürtü 2meler meydana gelmi 2tir. Ankara-Roma ili 2kilerinin, ya 2anan olaylar nedeniyle kritik bir noktaya gelmesi sonucu 0talya, 0ngiltere ve 0stanbul Hükümeti’ne yakla 2mı 2tır. Bu yakınla 2manın farkında olan Cami Bey, 11 Haziran’da (1921) 0talya Dı 2i2leri Bakanlı /ı Do /u Siyasi 02 leri Genel Müdürü Mario Lago ile bir görü 2me yaparak ili 2kilerin eski durumuna döndürülmesi için elinden geleni yapaca /ını belirtmi 2tir 397 . 0ki ülke arasındaki gerginlikten kaygılanan Cami Bey, 30 A /ustos 1921’de Hariciye Vekili Yusuf Kemal Bey’e ba 2vurarak 0talyanlarla olan ili 2kileri düzeltmek için harekete geçilmesini, yeni bir 0talyan kurulu ve temsilcisinin Ankara’ya davet etmesini de istemi 2tir. Sonradan gönderdi /i yazılarda ise 0talya’nın dostlu /unu yeniden kazanmak için hala zamanın uygun oldu /unu, 0ngiltere’nin 0talyan ve Yunanlıları barı 2tırmaya çalı 2tı /ını ve yeni 0talyan Dı 2i2leri Bakanı Marchese della Toretta’nın Türklere kar 2ı olumsuz bir tavır takındı /ını belirtmi 2tir. Yusuf Kemal Bey Ankara’ya yeni bir 0talyan temsilci davet edilmesi kararının alınmı 2 olundu /u ve bunun, 0stanbul’daki 0talyan Yüksek komiserine bildirildi /i söylemi 2tir 398 . 

396 M. Çelebi, a.g.e., s. 243-244. 397 M. Çelebi, a.g.e., s. 245-253. Not: Ankara-Roma ekseninde bu hadiseler ya 2anırken 0talyanlar, Temmuz ayı ba 2ında (1921) Antalya’daki askerlerini geri çekerek, bölgeyi tahliye etmi 2lerdir. Bu karar da hiç 2üphesiz Sforza’nın da belirtti /i gibi “ 0talyan yönetiminin, Antalya’da pek az sayıdaki askerlerini gereksizce tehlikeye u /ratmayı dilemedi /i” etkili olmu 2tur. Bkz: S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1232. 398 Bilal N. 1im 2ir, 0ngiliz Belgelerinde Atatürk (1919-1938), Cilt. 4, TTK Basımevi, Ankara 1984, s. 59-60; Not: Bu eser B. N. 1im 2ir (3) diye geçecektir. ;S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1347-1348.

129 Kopma noktasına gelen Ankara-Roma ili 2kilerini düzeltmek için yo /un çaba harcayan Cami Bey’in yukarıda bahsedilen giri 2imlerinden sonra, taraflar mutabakat sa /lamı 2 ve Alberto Tuozzi ba 2kanlı /ında bir 0talyan heyeti Türk yetkililerle görü 2mek üzere 24 Ekim’de (1921) Ankara’ya gelmi 2tir 399 . Ankara’ya, Fransızlarla imzalanan anla 2maya benzer bir anla 2ma imzalamak için gelen heyetin ba 2lıca amacı, iktisadi ayrıcalıklar elde etmek ve Üçlü Anla 2ma’nın 400 , 0talya’ya Anadolu’da sa /ladı /ı çıkarları Ankara Hükümeti’ne tasdik ettirmekti. Ancak Ankara Hükümeti, 0talyan heyetine, Misak-ı Milli esasları çerçevesinde bir anla 2ma yapabilece /ini iletmi 2tir. Tuozzi, Üçlü Anla 2ma ile 0talya’ya ayrılan nüfuz bölgelerinde ayrıcalıklar verilmesinde ısrar etmi 2 ve bu iste /i kabul edilmedi /i takdirde iki hükümet arasında görü 2ülecek bir konunun olmadı /ını ifade etmi 2tir. Bunun üzerine Hariciye Vekili Yusuf Kemal Bey, Cami Bey’e 21 Kasım 1921’de gönderdi /i telgrafta Tuozzi’nin bu tutumunda 0ngilizlerin parma /ı olup olmadı /ını sormu 2tur. Cami Bey, 0ngilizlerin, 0talyanları etkileyerek Fransa’yı yalnızla 2tırmaya u /ra 2tı /ını ve Tuozzi’nin Ankara’da tutulmasını, heyet ile bir anla 2ma sa /lanamazsa vakit kazanılarak 0talya ile 0ngiltere’nin arasının açılmaya çalı 2ılması yönündeki de /erlendirmelerini iletmi 2tir 401 .



399 M. Çelebi, a.g.e., s. 268-270. 400 Üçlü Antla 2ma (L’Accordo Tripartito): Osmanlı Devleti ile yapılacak barı 2 anla 2masının tasla /ınının hazırlandı /ı San Remo Konferası’nda (18-26 Nisan 1920) 0ngiltere, Fransa ve 0talya kendi aralarında imzaladıkları antla 2malarla Osmanlı Devleti’nin topraklarını nüfuz bölgelerine ayırmı 2lardır. Bkz: M. Çelebi, a.g.e., s. 214; S. Tansel, a.g.e., C.III, s. 136. 401 S. R. Sonyel (1), a.g.e., Cilt. II, s. 1423-1425; M. Çelebi, a.g.e., s. 271-272. ;Grassi, Tuozzi’nin Ankara’da görü 2meler yaptı /ı esnada Cami Bey’in, 0talya Dı 2i2leri Bakanlı /ı Do /u Siyasi 02 leri Genel Müdürü Mario Lago’ya 7 Kasım’da (1921) “Türk- 0talyan Ekonomi Ortaklı /ı ile ilgili Della Torre-Artom Banca di Sconto tasarısının hükümetinin iyi niyetle dü 2ünmeye hazır oldu /unu” söyledi /ini belirtmektedir. Bkz: F. L. Grassi, a.g.e., s. 169. Roma’daki temsilcilik ile Ankara Hükümeti arasında bu yazı 2maların yapıldı /ı sıralarda, Paris’ten 0ngiliz Dı 2i2leri Bakanlı /ı’na gelen 17 Kasım 1921 tarihli bir mektupta Cami Bey hakkında oldukça dikkat çekici bilgiler bulunmaktadır. Mektubu gönderen Bulgar Davidoff isimli 2ahıs, aralarında Cami Bey’in de oldu /u Avrupa’daki Türk siyasî çevreleriyle Türkiye’nin durumu hakkında görü2meler yaptı /ını söylemekte, Cami Bey’in hararetli bir 0ngiliz hayranı ve Büyük Britanya ile anla 2ma konusunda sadık bir yanda 2 oldu /unu yazmaktadır. Ayrıca Cami Bey’in, 0ngiliz Dı 2i2leri Bakanlı /ı yetkilileri ile bir görü 2me yapabilmek için kendisinden, yardımcı olmasını istedi /ini söylemektedir. Mektubun ilerleyen kısımlarında Cami Bey ile yakın ili 2ki içerisinde oldu /unu, Mustafa Kemal Pa 2a’nın da kendisine bir takım görevler verdi /ini belirtmektedir. Bkz: B. 1im 2ir (3), a.g.e., s. 80-84. Davidoff ile Cami Bey arasında yapılan görü 2meler hakkında detaylı bilgi olmamakla birlikte, 0stanbul Hükümeti’nin Roma Elçili /i ile de ileti 2imde olan bu ki 2inin, elçili /e, Cami Bey adına 0ngiltere ile görü 2melerde bulundu /unu söyledi /i

130 Ankara Hükümeti ile 0talyan heyetinin kendi görü 2lerinde ısrar etmeleri üzerine bir sonuca varılamamı 2, istedi /i tarzda bir anla 2ma imzalayamayan Tuozzi Ankara’dan ayrılmı 2tır. Roma’ya dönünce de “Türklerin, ekonomik, ticarî ve arazî imtiyazları konusunda da hiçbir ümit vermediklerini” açıklamı 2tır 402 . Tuozzi Heyeti’nin Roma’ya dönmesinin ardından Ankara’da Cami Bey’i yakından ilgilendiren bir geli 2me ya 2anmı 2tır. Ankara Hükümeti, Aralık 1921’de Câmi Bey’i Ankara’ya ça /ırmı 2403 ve 5 Ocak 1922 tarihinde Celaleddin Arif Bey’i, yeni Roma temsilcisi olarak atamı 2tır. 404 . Celaleddin Arif Bey’in Roma temsilcisi olarak atanma ve bir ba 2ka ifade ile Ankara’dan uzakla 2tırılma sebebi, Erzurum’da gerçekle 2tirmi 2 oldu /u bir takım faaliyetleri ve Çorum Mebusu Ferid Bey’in onun hakkında ortaya atmı 2 oldu /u iddialardı. Ayrıca 1921 yazında, 0talya ve Fransa ile ili 2kileri yumu 2atmak üzere özel siyasi temsilci olarak Avrupa’ya gönderilen Celaleddin Arif Bey, yaptı /ı görü 2meler hakkında hükümete raporlar sunmu 2tur. 1921 Eylül’ünde Ankara’ya dönen Celaleddin Arif Bey’in çalı 2malarından Mustafa Kemal Pa 2a memnun olmu 2tu. Ancak kendisini hep Osmanlı Mebusan Meclisi Reisi gibi gören bu ki 2inin bir daha kar 2ısına çıkmasını da istememi 2tir. Bu gibi sebeplerden dolayı Celaleddin Arif Bey, Cami Bey’in yerine Roma’ya Ankara Hükümeti’nin temsilcisi olarak atanmı 2tır 405 .  d. Câmi Bey’in Temsilcili /i Döneminde Milli Mücadeleye Yurtdı 2ından Yapılan Yardımlar ve 0talya’dan Askeri Malzeme Temini

 görülmektedir. HR.SYS. , D: 2310, G: 4, B: 17, (Roma Sefareti’nden Hariciye Nezareti’ne gönderilen 16 Kanunuevvel/Aralık 1921 tarihli yazı) 

402 M. Çelebi, a.g.e., s. 274-276. 403 “Cami Bey Ankara’ya Ça /rıldı”, Vakit , (7 Aralık 1921), Nr: 1434, s. 1 404 BCA, (5 Ocak 1922), Fon No: 30_18_1_1_14_43_8 . Bu karar 7 Ocak’ta (1922) TBMM’nin gizli oturumunda okunur ve meclis tarafından uygun görülür TBMMGCZ , D: 1, 0.S.:2, C.II, 587-588 8 

405 0smail Arar, “Halife Olmak 0steyen Meb’usan Meclisi Reisi Celaleddin Arif Bey, I-II”, Tarih ve Toplum , Cilt VII, Sayı 42, Haziran 1987, s. 338-341.

131 Roma’da Ankara Hükümeti’nin temsilcili /ini bir seneden fazla bir süre yapmı 2 olan Cami Bey’in siyasi faaliyetleri ula 2ılabilinen kaynaklar çerçevesinde aktarılmı 2tır. Bununla birlikte onun zamanında Roma kanalıyla Milli Mücadeleye yapılan maddi yardımlar ve buradan temin edilen askeri malzemelere de de /inmek gerekmektedir. Mevcut eserler do /rultusunda Cami Bey’in, bu çalı 2maları da aktarıldıktan sonra görevi bitmesine ra /men meclise dönmemesi ve bunun sonucunda mebusluktan müstafi (istifa eden) sayılması üzerinde durulacaktır. Mondros Mütarekesi’nden sonra 0talyanların -di /er 0tilaf Devletlerine oranla- Milli Mücadele yanlılarına kar 2ı yumu 2ak politikaları, Ankara Hükümeti’nin, gereksinim duydu /u sava 2 malzemesini ve di /er bazı ihtiyaçlarını bu ülkeden temin etmesinde etkili olmu 2tur. Cami Bey’in Roma temsilcili /i döneminden önce de 0talyanlarla bu do /rultuda bir takım ili 2kiler kurulmu 2tu. Ancak konu itibariyle Cami Bey’in faaliyetleri üzerinde durulacaktır. Ankara, Cami Bey’i Roma’ya temsilci olarak tayin ettikten sonra askerî ate 2e olarak yanına Yarbay Mümtaz Bey’i vermi 2ti. Mümtaz Bey ba 2kanlı /ında olu 2turulan Mübayaat (satın alma) Komisyonu, 0talya merkez olmak üzere Avrupa’nın birçok ülkesinde incelemeler yapmı 2tır 406 . Avrupa ülkelerinden temin edilecek silah ve cephanenin orduda mevcut olanlarla aynı olmasına ve yedek parça sorununun ya2anmamasına önem veren hükümet, Cami Bey’e 24 Ocak 1924’te gönderdi /i telgrafla bu hususların altını çizmi 2tir. Ayrıca, 0talya’dan uçak ve malzemesinin alınmasının ne derece mümkün oldu /unu sormu 2 ve gönderilecek askeri malzemenin de Antalya civarına gönderilmesinin uygun oldu /unu belirtmi 2tir. Bu uyarıları dikkate alan Cami Bey, silah satıcıları ile ileti 2ime geçmi 2tir. Hariciye ve Müdafaa-i Milliye Vekaletlerine gönderdi /i 14 1ubat 1921 tarihli 2ifrede, 30 milyon mavzer fi 2e/i üzerinde yapılan müzakerenin kesin sonuca ula 2tı /ını yazmı 2tır 407 . Cami Bey, Londra Konferansı



406 M. Çelebi, a.g.e., s. 281-284. Ba 2bakanlık Cumhuriyet Ar 2ivi’nde bulunan bir belgede, Avrupa’dan askeri malzeme almak için olu 2turulacak bu komisyonun, Müdafaa-i Milliye, Maliye ve 0ktisat Vekaletleri’ne mensup ve sadece mütehassıs memurlardan olu 2turulaca /ı yazmakta, ve bu komisyonun, Ankara Hükümeti’nin Roma’daki siyasi temsilcisinin riyaseti altında bulunaca /ı belirtilmektedir. Bkz: BCA, (24 Mart 1921), Fon no:30_18_01_01_03_16_08. 407 M. Çelebi, a.g.e., s. 285. Cami Bey’in askeri malzeme temin etmek do /rultusundaki bu ilk faaliyetleri 9 1ubat 1921 tarihli bir 0ngiliz istihbarat raporunda da 2u 2ekilde belirtilmi 2tir: “Abusad olarak bilinen Cami Münir (Cami Bey Roma iken bu adı kullanmı 2tır. Talat Pa 2a’ya gönderdi /i ilk mektubunda kendisine yazaca /ı mektupları Mehmet Abousoud adına göndermesini istemi 2tir. Bkz: H.

132 sırasında Ankara’ya gönderdi /i bir di /er telgrafta (24 1ubat 1921) ise, “ 0talya’dan silâh satın alarak ihraç etmek için Kont Sforza’nın iznini almı 2 bulunuyoruz. Size daha önce de bildirdi /im gibi, Alman Mauser tipi silâhlar için 20 milyon ve 30 milyon arasında küçük çapta mermileri satın alabilmemiz için, uzun bir süreden beri dilemekte oldu /um gerekli parayı ivedilikle gönderiniz. Konferans sona erdi /inde, elimdeki parayla Alman Mauser mermilerini satın alarak göndermek için derhal Roma’ya gidece /im” demi 2tir 408 . Görüldü /ü üzere Câmi Bey, Milli Mücadele için gerekli olan askeri malzemenin temini noktasında önemli görevler üstlenmi 2, 0talyan hükümeti yetkilileriyle görü 2meler yaparak buradan askeri malzeme alma iznini elde emi 2tir. Ancak Ankara’dan bu malzemeleri almak için gönderilecek para konusunda sıkıntılar ya 2adı /ı anla 2ılmaktadır. Londra Konferansı’nda Kont Sforza ile Bekir Sami Bey arasında imzalanan antla 2manın TBMM tarafından onaylanmaması, dü 2en Yunan uça /ı meselesi ve 0talyan i 2gal kuvvetleri ile Anadolu’da ya 2anan di /er olaylardan dolayı Ankara- Roma ili 2kileri bozulmu 2 ve bu durumdan askeri malzeme temini de nasibini almı 2tır. 21 Mayıs’ta (1921) gemiye yüklenen 30 milyon Franlık askeri malzemenin 

C. Yalçın, a.g.e. , s.222.), Roma’da Ulusçuların özel elçisi ve ılımlı bir ulusçudur… Roma’da Cami Münir, iki tür faaliyet gösterir: (a) Ulusal ordu için silah, mermi ve giysi satın alır. Baytar Binba 2ı 0zzet ve Rafet Bey adlı ki 2ilerin olu 2turdu /u bir satın alma (mübayaa) komisyonu onun buyru /u altındadır ve ona yardımcı olur. Bir i 2lem yapılmadan önce Cami’nin izninin alınması gerekir. Paranız varsa 0talya’nın Sava 2 Bakanlı /ı’nı da satın alabilirsiniz…. (b) Merkezi Roma’da, 2ubeleri de Paris, Berlin, Münih ve Lozan’da olmak üzere bir enformasyon ve basın bürosu kurup örgütlemek….. Cami, 0talyan yönetiminden gayri resmi olarak her çe 2it yardımı alır. 0talya Dı 2i2leri Bakanlı /ı mensubu ve eskiden Türkiye konsolu bulunan Signor Kuize’ye, Cami’nin i 2lerini kolayla 2tırması için yönerge (direktif) verilmi 2tir. 0talyan’lar, Ankara’ya oldukça önemli mesajlar gönderilmesi için, Cami’ye, Roma’daki telsiz merkezini kullanma izni vermi 2lerdir. Ulusçuları memnun etmek için ellerinden geleni yapıyorlar… Cami’ye gösterilen dostlu /un son kanıtı olarak, 0talyan’lar, ona, Roma ile Ankara arasında kurye görevi yapacak bir uçak ayırmı 2lardır. Bu uçak, ayın 21 veya 22’sinde, bir 0talyan pilotun ve bir Türk makinistin denetiminde Roma’dan ayrılmı 2; resmi posta ile 2u öneriyi götürmü 2tür: her tüfek 8 Türk Lirası’na olmak üzere, 100.000 0talyan tüfe /i ve her tüfek için 200 mermi satı 2a hazırdır ….. Her ay, özel kurye ile, Cami’ye Ankara’dan para gönderilir. Bir kısmı Banca Commerciale d’ 0talia ( 0talya Ticaret Bankası) ve bir kısmı da ba 2ka bir bankaya yatırılmı 2 olan ve diledi /inde kullanabilece /i epeyi para vardır. Kendisine, herhalde, Rusya’dan alınan altın da gönderilir ve böylece, dövizden yararlanmı 2 olur.” Bkz: S. R. Sonyel (1), a.g.e. , C.I, s.792-793; S. R. Sonyel (2), a.g.e. , s.124-125. 408 S. R. Sonyel (1), a.g.e., C.II, s. 1077; S. R. Sonyel (2), a.g.e., s. 159. Cami Bey, Hükümeti’ni satın alabilece /i silah ve cephane hakkında bilgilendirirken, hükümet de harp imalatını geni 2letmek ve imalatı sa /lamak için gerekli malzemelerin temini etmek üzere 1921 yılı Müdafaa-i Milliye Vekaleti bütçesinden Cami Bey’e 170 bin lira avans gönderme kararı almı 2tır. Bkz: BCA, (20 1ubat 337/1921), Fon no: 030_18_01_01_2_36_4 

133 Anadolu’ya sevkini 0talyan Hükümeti’nin ertelemesi üzerine mübayaat komisyonu, 0talya’dan silah ve cephane tedarikini Cami Bey’e devrederek hükümetinin iste /i üzerine Ankara’ya dönmü 2tür 409 . Komisyonun ilgasından sonra Cami Bey aracılı /ıyla 0talya ve di /er Avrupa ülkelerinden askeri malzeme alımına devam edilmi 2tir. Cami Bey, 16 Temmuz’da (1921) Hariciye ve Müdafaa-i Milliye Vekâletlerine gönderdi /i telgrafta, Prag’da, Skoda fabrikasından satın alınmak üzere incelenen ve uygun bulunan malzemelerin türlerini ve kaç liraya mal olaca /ını yazmı 2tır. Ayrıca bu malzemenin Çek-Slovak hükümetinin garantisi altında Karadeniz sahillerine çıkartılabilece /ini de belirtmi 2tir. Ancak bahsedilen bu askerî malzemenin alınıp alınmadı /ına dair bir bilgi mevcut de /ildir 410 . Cami Bey’in Avrupa’nın çe 2itli ülkelerinden askeri malzeme temin etmeye çalı 2tı /ı bu dönemde Romanya, Lehistan ve Rusya gibi ülkelerin –çe 2itli nedenlerden dolayı- silahlanmaları, Avrupa’da silah ve cephane miktarlarının azalmasına ve fiyatların yükselmesine sebep olmu 2tur. Cami Bey, Müdafaa-i Milliye Vekaleti’ne 29 Ekim’de (1921) gönderdi /i telgrafta, 0talya ile Fransa’nın elinde bulunan sava 2 artı /ı silah ve cephanenin yukarıda bahsi geçen devletler tarafından alınmakta oldu /una dikkat çekmi 2tir. Bununla birlikte 0talya ve Fransa’da hâlâ önemli miktarda askeri malzemenin mevcut oldu /una i 2aret eden Câmi Bey’e göre Avrupa’dan silah temini için en sa /lam yol bu iki devletle do /rudan anla 2maktı. Sonrasında, 0talya’dan 2 milyon Alman fi 2e/inin temin edilmesinin mümkün olup olmadı /ını soran Ankara Hükümeti’ne, Cami Bey, olumlu cevap vermi 2tir 411 . Ankara Hükümeti, Cami Bey’in Roma temsilcili /i döneminde 0talya’dan sava 2 uça /ı almak için de giri 2imde bulunmu 2tur. Roma’daki temsilcilikten Hariciye Vekaleti’ne ve Ba 2kumandanlık makamına gönderilen 19 Ekim (1921) tarihli bir raporda, “…on aded mücedded harb teyyaresi mübayaâ edilmektedir. Bunlar Antalyaya kadar (vapurla) gönderilecek ve bedeli teyyareler teslim edildikten sonra tediye edilecektir. Teyyarelerin beheri onbe 2er bin 0talyan Frankına yani bin Osmanlı Lirasına olup emsaline nazaran son derece ucuzdur…” denilmektedir. Ancak 

409 M. Çelebi, a.g.e., s. 286. 410 M. Çelebi, a.g.e., s. 287. 411 M. Çelebi, a.g.e., s. 287-288.

134 bahsolunan bu uçakların alımı ve Ankara’ya ula 2tırılması Celaleddin Arif Bey zamanında gerçekle 2mi 2tir 412 . Ankara Hükümeti’nin, Cami Bey vasıtasıyla 0talya’dan (ve di /er Avrupa ülkelerinden) temin etti /i askeri malzeme hakkında ula 2ılabilen bilgiler bunlarla sınırlıdır. Yeni temsilci Celaleddin Arif Bey’e gönderilen bir telgrafta, Cami Bey döneminde alınan silah ve cephanenin bedeli olarak 3 milyon 320 bin Frank’ın Antalya’daki Banco di Roma’ya yatırıldı /ı belirtilmi 2tir 413 . Bu telgraftan da anla 2ılaca /ı üzere Ankara Hükümeti, Cami Bey zamanında 0talya’dan önemli miktarda askerî malzeme temin etmi 2tir. Silah ve cephane sevkiyatı, Celaleddin Arif Bey’in Roma temsilcili /i zamanında devam etmi 2tir. Cami Bey’in temsilcili /i döneminde Ankara Hükümeti, 0talya’dan sadece silah ve cephane satın almamı 2, ordunun ihtiyacı olan elbise, çadır, çanta ve matara gibi malzemeleri de temin etmi 2tir. Bu dönemde, Antalya’daki 0talyan bankasına yatırılan yarım milyon Frank kar 2ılı /ında 30 bin takım elbise ve 20 bin çadır temin edilirken, 18 Ekim’de (1921) hareket eden gemi ile de 12 bin takım elbise, 6 bin çadır ve 10 milyon kapsül Anadolu’ya gönderilmi 2tir 414 . Ankara Hükümeti, Cami Bey aracılı /ıyla ihtiyaç duydu /u di /er malzemeleri de temin etmeye çalı 2mı 2tır. Maliye Vekili Ferid Bey, 6 Ocak 1921’de Cami Bey’e gönderdi /i bir telgrafta, hükümetin, Berlin ve Moskova yoluyla haberle 2me yapabilecek bir telsiz-telgraf cihazına sahip olmak istedi /ini söylemi 2, bunun için hangi sistemin uygun oldu /unu ara 2tırılmasını istemi 2tir. 20 Ocak’ta (1921) gönderilen bir ba 2ka yazıda ise madeni para basmak için gerekli aletler ile kibrit ve sigara ka /ıdı fabrikaları hakkında ara 2tırma yapmasını belirterek külçe halinde



412 M. Çelebi, a.g.e., s. 289-290. Bir ba 2ka çalı 2mada ise 1921 yılında, 0talyanların Ankara Hükümeti’ne 2 uçak gönderdi /i ancak bu uçaklara yolda Yunanlılardan tarafından el konularak Dedea /aç’a götürüldü /ü yazmaktadır. Bkz: Serhan Ada, “Kurtulu 2 Sava 2ı’nda Diplomasi ve Askeri Yardım (Fransız ve 0talyan Askeri Yardımları)”, 0kinci Askeri Tarih Semineri, Bildiriler, Gnkur. Basımevi, Ankara 1985, s. 347. Alptekin Müderriso /lu ise, Cami Bey’in temsilcili /i zamanına rastlayan dönemde, Sakarya Sava 2ı’ndan sonra, 0talya’dan 20 adet uçak (Spot XIII tipi) alındı /ını yazmaktadır. Yine aynı yazar bu dönemde 0talya’dan alınan di /er askeri malzemenin miktarını ise 4.310.000 adet tüfek fi 2e/i ve 97 ton barut ve her ay temin edilen 20.000 tüfek olarak belirtmi 2tir. Bkz: Alptekin Müderriso /lu, Kurtulu 2 Sava 2ının Malî Kaynakları, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1990, s.508-509. Ancak bu konuda kaynak olarak Türkiye Cumhuriyeti Roma Büyükelçili /i ar 2ivini gösteren Mevlüt Çelebi’nin verdi /i bilgiler daha do /ru gözükmektedir. 413 M. Çelebi, a.g.e., s. 288-289. 414 M. Çelebi, a.g.e., s. 292.

135 gümü 2ün kilosunun kaça satın alınabilece /i Cami Bey’e sorulmu 2tur. Bu konularda yaptı /ı ara 2tırmaların sonucunu hükümete bildirmeden Ferid Bey’den gelen 17 Nisan tarihli (1921) di /er bir telgrafta ise, bir an önce satın alınması gereken kırtasiye malzemelerinin listesi Cami Bey’e iletilmi 2tir. Sonrasında yine kendisinden, ordunun ihtiyacını kar 2ılamak için kurulacak mensucat fabrikasının makinelerinin, Almanya’dan temini için yardımcı olması istenmi 2tir 415 . Askerî malzeme ve ihtiyaç duyulan çe 2itli ürünlerin Ankara’ya gönderilmesinin yanı sıra, Milli Mücadele’ye yapılan maddi yardımların bir kısmı da -özellikle Hintli Müslümanların yaptı /ı yardımlar- Cami Bey aracılı /ıyla memlekete ula 2tırılmı 2tır. Celaleddin Arif Bey, 1921 yılı içinde Hintli Müslümanlar tarafından Roma’daki temsilcili /e 28 bin 0ngiliz Lirası gönderildi /ini; bu paranın 20 bin lirasının Hilâl-i Ahmer’e, 3 bin lirasının Paris’te bulunan Bekir Sami Bey’e ula 2tırıldı /ını, 5 bin lirasının da Roma’da muavenet ve propaganda için kullanıldı /ını 28 1ubat 1922 tarihinde Hariciye Vekaleti’ne yazmı 2tır. Cami Bey ile Hint Hilafet Komitesi Reisi Çotani arasında yapılan yazı 2malarda bu paranın 20 ve 8 binlik mebla /lar 2eklinde Roma’ya gönderildi /i anla 2ılmaktadır Bununla birlikte Cami Bey, Hintli Müslümanların de /i2ik kanallar vasıtasıyla Ankara’ya yapmak istedi /i yardımlar hakkında da hükümeti bilgilendirmi 2tir. 10 1ubat 1922 tarihinde gönderdi /i bir telgrafta, Hint Hilafet Komitesi Londra mümessilli /inden aldı /ı mektuba dayanarak Türkiye’ye yardım için Hindistan’da toplanan paradan 26 bin liranın Mustafa Kemal Pa 2a’ya gönderilece /i haberini iletmektedir. Bu paranın Amsterdam’da Netherlandsche Handel Bankası vasıtasıyla Ankara ula2tırıldı /ı, Mustafa Kemal Pa 2a’nın da Hint Hilafet Komitesi’ne Anadolu’ya yardımlarından dolayı te 2ekkür etti /i görülmektedir 416 .



415 M. Çelebi, a.g.e., s. 308. 416 Mustafa Keskin, Hindistan Müslümanları’nın Millî Mücadele’de Türkiye’ye Yardımları (1919-1923), Erciyes Üniversitesi Yayınları, Kayseri 1991, s. 113-117. Bir ba 2ka kaynakta ise, Hint Hilafet Komitesi’nin Hilâl-i Ahmer’e, Cami Bey vasıtasıyla gönderdi /i 20 bin liranın yanı sıra 5 bin battaniyenin de Cami Bey aracılı /ıyla Ankara’ya ula 2tırıldı /ı yazmaktadır. Bkz: Milli Mücadele Hilâl-i Ahmer, Haz: 0smail Hacıfettaho /lu, Türkiye Kızılay Derne /i Yayınları, 2.Baskı Ankara 2009, s.36-37. Sabahattin Selek de, Hintlilerin, Cami Bey kanalıyla Ankara’ya 300 bin lira gönderdiklerini söylemektedir. Bkz: S. Selek, a.g.e., C.I, s. 115. S. Selek, bu paranın Türk Lirası mı yoksa 0ngiliz Lirası mı oldu /una dair bilgi vermemektedir. Bununla birlikte di /er kaynaklarda da belirtildi /i gibi Cami Bey vasıtasıyla gelen 20 bin 0ngiliz Lirası’nın o günkü kar 2ılı /ı 102.700 Türk Lirası’dır. Bkz:

136 Celaleddin Arif Bey’in yeni temsilci olarak atanmasından sonra Roma-Ankara arası ya 2anan geli 2meler de oldukça dikkat çekicidir 417 Celaleddin Arif Bey’in görevine ba 2lamasından sonra Hariciye Vekaleti, Cami Bey’e, yurda dönmesi için birçok kez ça /rı yapmı 2tır. Ankara’ya dönmeyip Meclise katılmaması üzerine TBMM.’nin 21 Ekim 1922 tarihli oturumunda, Cami Bey hakkında Divan-ı Riyaset’in (Ba 2kanlık Divanı) yazmı 2 oldu /u tezkere okunmu 2tur. Roma Temsilcili /i, Vekaletler (Hariciye ve Müdafaa-i Milliye Vekaleti ile Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti) , Divan-ı Riyaset (Ba 2kanlık Divanı) ve Cami Bey arasında geçen yazı 2maların aktarıldı /ı tezkerede; Cami Bey’e meclisin çalı 2malarına katılması için birçok kez emirler gönderildi /i, kendisinden Roma’da hükümete ait olan ve toplanan paranın muhakemesinden dolayı dönmesinin gecikti /i cevabının alındı /ı ifade edilmi 2ti. Bu i 2leri yeni temsilciye devredip gelmesi istenildi /inde ise rahatsızlı /ından dolayı doktorunun ısrarı üzerine dönmeyi bir müddet daha erteledi /i ve ailesini Almanya’ya yerle 2tirdikten sonra pek yakında dönece /ini bildirmi 2tir. Tezkerede ayrıca, Cami Bey’in durumunun, Divan-ı Riyaset’in 18 Ekim 1922 tarihli toplantısında incelendi /i, uzun müddet izinsiz olarak kayıp kalmı 2 olmasına nazaran muamelesinin genel kurula arzıyla Nisab-ı Müzakere Kanunu’nun özel maddesine uyarak ıskatı (dü 2ürülmesi) gerekip gerekmedi /ine karar verilmesi yazılmı 2tı 418 . Tezkerenin okunmasının ardından Mecliste, Cami Bey’in mebusluktan çıkartılıp çıkartılamayaca /ı ve bahsi geçen paranın akıbeti konusunda tartı 2malar ya 2anmı 2tır. Mebusların bir kısmı, Cami Bey’in mebusluktan çıkartılamayaca /ını belirtirken, aksi yönde görü 2 ortaya koyanlar da olmu 2tur. Yine mebuslardan bir kısmının Cami Bey’in hükümetin parasını almı 2 oldu /u yolunda duyumların oldu /unu söylemesi üzerine, mebuslarda bazıları bu tarz söylentilerin yakı 2ıksız oldu /unu ifade etmi 2lerdir. Daha sonra mebusluktan ıskatının dair yapılan oylama sırasında, ıskat yerine müstafi tabirinin kullanılması önerilmi 2tir. Bu öneri kabul



M. Keskin, a.g.e., s. 122. . S. Selek’in belirtti /i miktar Türk Lirası olarak kabul edilse bile rakamlarda bir yanlı 2lık yaptı /ı muhtemeldir. 417 25 Ocak’ta (1922) görev yerine gitmek için Ankara’dan ayrılan Celaleddin Arif Bey, 23 1ubat 1922’de Roma’ya ula 2mı 2tır. Bkz: Z. Sarıhan, a.g.e., C.IV, s. 246 ve 292. 418 TBMMZC , D:1, 0.S.: 3, C: 24, 0: 123, ( 21.10.1338/ 1922), s. 53-54.

137 edilmi 2tir. 126 evet, 19 çekimser ve 30 hayır 2eklindeki geli 2en oylamada Cami Bey’in TBMM mebuslu /u sona ermi 2tir 419 . Cami Bey’in müstafi sayılmasından sonra bahsi geçen para meselesi TBMM’nin gündemine gelmemi 2tir. Bununla birlikte Hariciye ve Müdafaa-i Milliye Vekaletleri, 1923’te 0stanbul’a döndü /ünü haber aldıkları Cami Bey’den bu konuda bilgi almak istemi 2, ona bu do /rultuda bir takım sorular yöneltmi 2lerdir 420 . Cami Bey’in, Vekaletlere verdi /i cevaba dair bilgiler mevcut de /ildir 421 . Bununla birlikte Câmi Bey, TBMM’nin ça /rılarına uyarak meclisin çalı 2malarına katılmamasıyla ilgili olarak çok sonradan -28 A /ustos 1945 tarihli Tan gazetesinde çıkan makalesinde- “Mahsus maksatla beni oraya döndürmek isteyenlerin ceberutuna boyun e /medim; ve mecliste beni devamsızlı /ımdan dolayı müstafi saydı” 2eklinde bir açıklamada bulunmu 2tur 422 . Ancak açıklamaları bu kadarla sınırlı kalmı 2, Ankara’ya dönmemesiyle ilgili detaylı bilgi vermemi 2tir.



419 TBMMZC , D:1, 0.S.: 3, C: 24, 0: 123, ( 21.10.1338/ 1922), s. 54-63. 420 Müdafaa-i Milliye Vekaleti’nden Hariciye Vekaleti’ne gönderilen 08.11.1923 tarihli bir yazıda, daha önceden teslim edilen vesikaların incelenmesi sonucu 2u hususlarda tahkikat yapılması istenmi 2tir: “ 1. Cami Bey adına gönderilen mebla / uzun müddet Bank Dö Roma’da kalmı 2tır. Buna mukabil bankadan faiz alınıp alınmadı /ı

2. kaymakam Mümtaz Beyin riyasetindeki komisyonun aldı /ı 335.000 0talyan frangına ait olup mezkûr komisyon tarafına tevdi edilen ve Taif’te? yanan tayyareler için 232276 frank ve 60 santim tediye edildi /i ve bilahare bu paranın Cami Bey tarafından aynen sigorta kumpanyasından istirdat edildi /i bildiriliyor Cami Bey tarafından verilen muhasebe defterinde ise bunun için sigorta kumpanyasından 200.000 frank tahsil edildi /i zikrediliyor.

3. keza Cami Bey’in muhasebe defterinde masraf sahifesinde yüzde bir buçuk iskonto bedeli olarak 29800 franklık bir masraf gösterilmi 2tir. Bu masrafın ne için oldu /u”

Hariciye Vekaleti de 0stanbul’daki temsilcili /ine, bu yazının bir suretini göndererek (27 Aralık 1923) 0stanbul’a döndü /ü haber alınan Cami Bey’in bu sorulara bir açıklama yapmasını istenmi 2tir. Bkz: BOA, HR. 0M, DOSYA NO:48 , GÖMLEK SIRA NO:188 , Belge 1-2.

Not: TBMM Ba 2kanlık Riyaseti’nin Cami Bey hakkında yazmı 2 oldu /u tezkerede görüldü /ü üzere, Cami Bey, Roma’da hükümete ait olan paranın muhakemesinden sonra yurda dönece /ini söylemi 2tir. Bu belgeden yola çıkarak söz konusu paranın –ba 2ka bilgiler olmadı /ından dolayı- sigorta 2irketinden geri alınan para oldu /u akıllara gelmektedir. 

421 Cami Bey’in o /lu Sermet Baykurt ise bu iddiaları yersiz ve gerçek dı 2ı dedikodular olarak belirtmektedir. Bkz. C. Baykurt, a.g.e. , s. xvii. 422 Câmi Baykurt, “Hakkı Tarık Us’la Bir Yarenlik”, Tan , 28 A /ustos 1945, Nr: 3357, s. 4.

138 Câmi Bey’in Ankara Hükümeti’nin Roma temsilcili /i ile ilgili bilgiler ula 2ılabilinen mevcut kaynaklar çerçevesinde aktarılmaya çalı 2ılmı 2tır. TBMM, 0tilaf Devletleri’nin Türkiye hakkındaki politikalarını ve Avrupa kamuoyunun Anadolu meselesi hakkındaki görü 2lerini yakından takip etmek için Avrupa’nın çe 2itli merkezlerinde siyasî temsilcilikler açmı 2tır. 0lk temsilcili /i de 0talya’nın ba 2kenti Roma’da açarak Cami Bey’i bu göreve seçmi 2tir. Cami Bey’in bu göreve seçilmesinde iki yorum yapılmaktadır. Birincisi 0talyanlarla 0stanbul’daki ili 2kilerinin etkili oldu /u üzerinedir. 0kincisi o /lu Sermet Baykurt iddiasına göre Cami Bey’in Ankara’dan uzakla 2tırılmak istenmesidir. Meclis ve 0cra Vekilleri Heyeti’nin ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a ile Cami Bey arasında vali atamaları meselesinden dolayı anla 2mazlık ya 2andı /ı ve bu yüzden istifa etti /i bilinmektedir. Yine Cami Bey’in Roma’daki ilk aylarında 0ttihat ve Terakki Fırkası’nın yurtdı 2ında bulunan ileri gelenleri ile yaptı /ı görü 2meler oldukça dikkat çekicidir. Cavit Bey’in anılarında aktarılanlar ı 2ı/ında Cami Bey, 0ttihatçıların Anadolu’daki Milli Mücadele hareketi ve lideri Mustafa Kemal Pa 2a hakkında gerçekle 2tirmeyi dü 2ündükleri bir takım planlara destek vermi 2tir. Söz konusu destek gerçek ise bunun nedeni, Mustafa Kemal Pa 2a ile aralarının açık olması gösterilebilir. Bu durum da siyasî arenada safların de /i2ebilece /inin kanıtıdır. Ancak daha önce de belirtildi /i gibi bu planların faaliyete geçirildi /ine ve Cami Bey’in bundaki rolüne dair bilgiler mevcut de /ildir. Cami Bey’in, Roma temsilcili /ine rastlayan 1921 yılı Milli Mücadele’nin en kritik dönemidir. Yunan ordusunun ilerleyi 2inin durduruldu /u ve saldırı gücünün kırıldı /ı bu dönemde Ankara Hükümeti, ba 2ta askerî malzeme olmak üzere çe 2itli ihtiyacını Cami Bey vasıtasıyla 0talya’dan temin etmi 2tir. Bununla beraber onun zamanında Roma, Ankara Hükümeti’nin yurtdı 2ındaki merkezi olmu 2 -Avrupa ba 2kentlerinde di /er temsilciliklerin de açılmasından önce- 0tilaf devletleri ve Batı kamuoyuyla ili 2kiler bu merkezden onun aracılı /ıyla (sayesinde) sa /lanmı 2tır. Celaleddin Arif Bey’in Roma’ya yeni temsilci olarak atanmasından sonra Cami Bey, Hariciye Vekâleti’nin kendisini birçok defa geri ça /ırmasına ra /men Ankara’ya hemen dönmemi 2, Meclisin çalı 2malarına katılmamı 2tır. Hükümete ait bir mebla /ın Roma’da alıkondu /u ve o paranın muhakemesinin yapılmasından sonra dönece /ini belirtmi 2tir. Yukarıda mevcut belgeler ı 2ı/ında de /inilen bu bahis ile ilgili bilgiler

139 oldukça sınırlıdır. Ancak bu belgelerden de anla 2ıldı /ı üzere Cami Bey 1923 yılında yurda dönmü 2tür. Cami Bey, TBMM’nin çalı 2malarına katılmasından sonra, kurulan hükümetin ilk Dâhiliye Vekilli /i ve Roma’da ilk siyasi temsilcisi gibi önemli görevlerde bulunmu 2tur. Vekillik göreviyle Cami Bey’in, siyasî arenada 0stanbul’da ba 2layan yükseli 2i doru /a ula 2mı 2tır. Sonrasında Roma temsilcili /i ile milli mücadelenin Avrupa kamuoyundaki sözcülü /ünü yapmı 2tır. Dâhiliye Vekilli /i oldukça zor, bir o kadar da sorumluluk isteyen bir mevkidir. Hükümetin, etki alanı içen giren yerlerde asayi 2i sa /lamak, buralara idareciler atamak ve bu ki 2ilerin icraatlarını denetlemek dönemin 2artları göz önüne alındı /ında büyük bir çaba ve özveri gerektirmekte, ayrıca hükümetin di /er üyeleri ile de hem fikir içinde çalı 2mayı zorunlu kılmaktadır. Cami Bey’in milli mücadeleye inanmı 2 her Türk aydını gibi görevinde çaba ve özveriyle hareket etti /ine 2üphe yoktur. Ancak 0cra Vekilleri Heyeti Mustafa Kemal Pa 2a ile bazı meselelerde aynı fikirde olmaması ve mecliste icraatlarına ele 2tirilerin yapıldı /ı bir dönemde Pa 2a’nın da ele 2tirilerine u /raması, Cami Bey’in istifasında ba 2lıca nedendir. 0stifasından sonra Roma’ya temsilci olarak gönderilmesine kadar yakla 2ık iki ay Meclisin çalı 2malarına devam eden Cami Bey’in bu süreç zarfındaki faaliyetleri hakkında yeterli bilgi yoktur. O /lu Sermet Baykurt’un belirtti /i gibi Ankara’dan uzakla 2tırılmak istendi /i için Roma’ya gönderildi /ine dair bir bilgiye di /er kaynaklarda rastlanılmamı 2tır. Mütareke döneminin ba 2ında, 0stanbul’da 0talya’nın Yüksek Komiseri olarak bulunan Kont Sforza ile olan ili 2kisinin etkisiyle Roma’ya gönderildi /i daha a /ır basmaktadır. 

140 III. BÖLÜM

ÇOK PART 0L0 DÖNEM S 0YAS 0 FAAL 0YETLER 0 (1945-1949) 

A. Dönemin Görünümü ve Câmi Baykurt

Türkiye’de 1945 sonrası çok partili hayata geçi 2te iç ve dı 2 tesirler etkili olmu 2tur. 0ç tesir denince 0kinci Dünya Sava 2ı’nın getirdi /i zorluklar ilk olarak akla gelmektedir. Türkiye, her ne kadar sava 2a fiilen girmese de büyük sıkıntılar ya 2amı 2tır. Sava 2a hazır bir orduyu beslemek kaynak biriktirmeyi gerektirmi 2tir. Bu ise halka büyük sıkıntılar ya 2atmı 2tır. Kimi malların karaborsaya dü 2mesiyle ticaret yapanların bir kısmı haksız kazanç elde etmi 2lerdir. Sade vatanda 2 bu karaborsanın altında ezilmi 2tir. Sava 2 esnasında halkın ya 2adı /ı bu tür sıkıntılar, sonraki süreçte olu 2acak muhalefete geni 2 bir taban imkânı sunmu 2tur. Ayrıca hükümet, sava 2 içerisinde uyguladı /ı vergi politikaları ile üretici ve satıcı konumundaki sınıfın tepkisini çekti /i gibi, sava 2 sonunda gündeme gelen Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu ile de destekçisi olan büyük toprak sahiplerini kendinden so /utmu 2tur. Bu etkenler de sava 2 sonrasında muhalefetin do /u2unda oldukça etkili olmu 2tur 1. 0kinci Dünya Sava 2ı’nın bitimiyle geli 2en olaylar ise çok partili hayata geçi 2te dı 2 etkenleri olu 2turmu 2tur. Sava 2ın demokrasi cephesi olarak adlandırılan müttefiklerin zaferiyle sonuçlanması genel olarak tek partili yönetimlerin gözden dü 2mesine ve serbest seçimlere dayanan demokrasilerin canlanmasına neden olmu 2tur. Bununla beraber Batılı müttefiklerin yanında yer almak isteyen devletler, iç politikada daha da liberal bir e /ilim göstermek ve kendi siyasal sistemlerini gözden geçirmek zorunda kalmı 2tır 2. 1945’te Türkiye’nin önemli bölgelerinde Sovyet Birli /i’nin hak talebinde bulunması, Türk hükümetinin II. Dünya Sava 2ı esnasında batılı demokrasilerle geli 2tirmi 2 oldu /u ili 2kilerin stratejik yakınla 2maya

 1Cezmi Eraslan, “Türkiye’de Demokrasi Tecrübesi, Me 2rutiyet, Cumhuriyet ve Çok Partili Döneme Geçi 2”, Uluslararası 0slâm ve Demokrasi Sempozyumu, 0stanbul (27-29 Kasım 1998) Bildiriler, 0stanbul 2000, s. 352; Bernard Lewis, Modern Türkiye’nin Do /u2u, Dokuzuncu Baskı, TTK, Ankara 2007, s. 295-302; Cemil Koçak, Türkiye’de Millî 1ef Dönemi (1938-1945) , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1996, s. 562; Erik Jan Zürcher, Modernle 2en Türkiye’nin Tarihi , 21. Baskı, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 2007, s.301-302.  2 C. Koçak, a.g.e. , s. 560.     do /ru evrilmesine neden olmu 2tur 3. Türkiye, Birle 2mi 2 Milletlerin kurulu 2 kararının verildi /i San Fransisko Konferansı’na gönderdi /i temsilcisi aracılı /ıyla muhtemel müttefiklerine çok partili hayata geçi 2 kararında oldu /unu duyurmu 2tur 4. 0ç ve dı 2 etkenlerin tesirindeki bu süreçte muhalefet birden ortaya çıkmamı 2tır. 1945 yılının Ocak ayında 1irketi Hayriye’nin devletle 2tirilmesiyle ilgili mecliste yapılan görü 2me ve oylamada 7 ret oyu kullanılması, dikkate de /er ilk önemli siyasî geli 2medir. Bu geli 2me, bir dönemin sonunun ba 2langıcı olarak de /erlendirilmi 2tir 5. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kendi içinde görülen bu ilk muhalefet hareketinden sonra Cumhurba 2kanı 0smet 0nönü, 19 Mayıs 1945 tarihli nutkunda “Harp zamanlarının ihtiyatlı tedbirlere lüzum gösteren darlıkları kalktıkça memleketin siyaset ve fikir hayatında demokrasi prensipleri daha geni 2 ölçüde hüküm sürecektir” sözleri sava 2 sonrası Türkiye’sinde demokratik adımların atılaca /ının i 2areti olmu 2tur 6. Bu arada (14 Mayıs 1945) TBMM’de görü 2ülmeye ba 2lanan Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu üzerindeki tartı 2malarında, CHP içerisinde bu kanuna muhalif bir kesim ortaya çıkmı 2tır. Bunun yanı sıra 1945 yılı Bütçe Kanunu da meclisteki çatı 2mayı artırmı 2tır 7. Bu kanun tasarısı ile ilgili oylamada Celal Bayar, , Refik Koraltan, Fuat Köprülü ve Emin Sazak red oyu kullanmı 2tır. Aynı ki 2iler ardından yapılan güven oylamasında hükümete red oyu vermi 2lerdir. Böylelikle San Fransisco Konferansı görü 2melerinin devam etti /i 1945 Mayıs ayı içerisinde meclisteki muhalefet de belirgin bir hale gelmi 2tir 8. Yukarıda adları zikredilen be 2 ki 2iden dördü (Celal Bayar, Adnan Menderes, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü) 7 Haziran’da (1945) CHP Meclis Grubu Ba 2kanlı /ı’na, Dörtlü Takrir olarak da bilinen, ülkede ve parti içinde siyasal

 3Ali Arslan, Efendi ve U 2ak: Avrupa Birli /i-Türkiye 0li 2kileri , 0skenderiye Yayınları, 0stanbul 2008 s. 10, 41-42; Murat Özata, 0kinci Dünya Sava 2ı Sonlarında ABD Belgelerine Göre Türkiye- ABD 0li 2kileri (1943-1945) , 0stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamı 2 Yüksek Lisans Tezi, 0stanbul 2011, s. 77-82; B. Lewis, a.g.e. , s. 312-313.  4 C. Eraslan, a.g.m. , s. 352.  5 C. Koçak, a.g.e. , s. 548-549.  6 Metin Toker, Tek Partiden Çok Partiye , Milliyet Yayınları, ? – 1970, s. 76. Bu eser M. Toker (1) diye geçecektir.  7 TBMM’de olan bu görü 2meler ve tartı 2malar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: TBMM TD , Devre: VII, C: 17, 0:49-65, 14-29 Mayıs 1945, s. 55-506; Mahmut Golo /lu, Millî 1ef Dönemi (1939- 1945) , Turhan Kitapevi, Ankara-?,, s. 315-355. Bu eser M. Golo /lu (2) diye geçecektir.  8 C. Koçak, a.g.e. , s. 554-556; M. Golo /lu (2), s. 352-354; Metin Toker, a.g.e. , s. 78-86.     liberalle 2meyi talep eden bir önerge 9 vermi 2tir. Ancak bu önerge 12 Haziran’da CHP Meclis Grubu’nca reddedilmi 2tir. Bu tarihten sonraki geli 2meler, parti içi muhalefetin CHP’den tasfiyesi ve muhaliflerin ise 7 Ocak 1946’da Demokrat Parti’yi kurmasıyla neticelenmi 2tir 10 . TBMM içerisinde olu 2an bu muhalefetin yanısıra ba 2ta basın olmak üzere meclis dı 2ında da iktidara kar 2ı muhalif sesler yükselmi 2tir. Bunlardan biri de Cami Baykurt’tur. Roma Temsilcili /i’nden sonra 1923’te yurda dönen ve siyasetten uzak kalan Cami Baykurt, II. Dünya Sava 2ı sonrası Türkiye’de ya 2anan göreli yumu 2ama havasında, politik hayata hızlı bir giri 2 yapmı 2, siyasî arena adından söz ettirecek yazılarını gazete ve dergilerde yayınlamı 2tır. A 2a/ıda Cami Baykurt’un bu faaliyetlerinden bahsedilecektir. Ancak 1945 yılı ortalarından ba 2layan bu yazılardan önce Cami Baykurt’un içinde yer aldı /ı bir camiadan kısaca bahsetmek gerekmektedir. Cami Baykurt, II. Dünya Sava 2 sonrası siyasal iktidara basında en sert ele 2tirileri yönelten Sertel’lerin çıkardı /ı sol görü 2lü Tan gazetesi camiasında yer almı 2 ve ölümüne kadar da yine bu camiadan ki 2ilerle siyasî çalı 2malarda bulunmu 2tur. Sava 2 sonrası olu 2an bu camiada, ba 2ta Tevfik Rü 2tü Aras, Cami Baykurt, Esat Adil Müstecablıo /lu, Behice Boran, Adnan Cemgil, Muvaffak 1eref, Sabahaddin Ali, Hulusi Dosdo /ru, Azin Nesin gibi yazar ve siyasetçiler yer almı 2tır. Tan camiası, Tevfik Rü 2tü Aras vasıtasıyla mecliste olu 2an muhalefet grubuyla da ileti 2imde bulunmu 2tur 11 . Kamuoyunda sosyalist fikirleri ve yazıları ile dikkat çeken bu gurubun içerisinde Cami Baykurt’un yer almasının nedeni kendisinin de sosyalizmi benimsemi 2 olmasıdır 12 . Ayrıca kendisi bu dönemde sosyalist zeminli bir parti kurma

 9 Önerge metni için bakınız: Cemal Fersoy, Bir Devre Adını Veren Ba 2bakan: Adnan Menderes , 2. Baskı HunYayınları, 0stanbul 1978, s. 77-79;M. Golo /lu (3), a.g.e. , s. 365-367.  10 Faik Ahmet Barutçu, Siyasi Hatıralar: Milli Mücadeleden Demokrasiye ,21. Yüzyıl Yayınları, Ankara 2001, s. 736-771; C. Koçak, a.g.e. , s. 557-560; M. Golo /lu (2), a.g.e. , s. 365- 369; M. Toker (1), a.g.e. , s. 94- 113; C. Fersoy, a.g.e. , s. 77-101. Demokrat Parti’nin kurulmasından önce Nuri Demira / adındaki 0stanbullu i 2adamı Milli Kalkınma Partisi ismiyle bir parti kurmu 2, 18 Temmuz 1945’te 0stanbul Valili /ine verilen bir dilekçe olay resmiyete dökülmü 2 ve 22 Eylül 1945’te ise hükümet partinin kurulmasına izin vermi 2tir. Ancak bu partinin gerek programı gerekse üyelerinin tutum ve davranı 2ları halk tarafından yeterince ciddiye alınmamı 2tır. Bkz: M. Golo /lu (2), a.g.e. , s. 402; M. Toker (1), a.g.e. , s. 96.  11 Sabiha Sertel, Roman Gibi , Ant Yayınları, 0stanbul 1969, s. 289   Cami Baykurt’un sosyalizme bakı 2ı ve yorumlayı 2ı son bölümde incelenecektir.     dü 2üncesindeydi ve bu parti için bu camianın deste /ini sa /lamak istemi 2tir. Çünkü bu camia, Tan gazetesi vasıtasıyla geni 2 kitlelere sesini duyurabilen dönemin en güçlü sol muhalif grubuydu. Ayrıca, Cami Baykurt, kurmayı dü 2ündü /ü partinin yayın organı olarak 1 Aralık 1945’ten itibaren Yeni Dünya gazetesini çıkarmı 2tır. Ancak 4 sayı çıkan bu gazete, kamuoyunda Tan Olayları olarak bilinen hadiseler esnasında ya /malanmı 2 ve yayın hayatı sona ermi 2tir. Daha sonra a 2a/ıda daha geni 2 bir 2ekilde bahsedece /imiz üzere Sertel’lerle birlikte Tan gazetesinde yazdı /ı bir yazıdan dolayı yargılanmı 2 ve hapis cezası da almı 2tır. Böylece Cami Baykurt, kendi liderli /inde bir sol parti kuramadı /ı gibi ne Esat Adil’in Türkiye Sosyalist Partisi’nde ne de 1efik Hüsnü’nün Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi’nde yer almı 2tır 13 . Çok partili hayatın ba 2langıcından itibaren sol camiada aktif bir yazar ve siyasetçi olarak adından söz ettiren Cami Baykurt’un son faaliyeti ise, Mare 2al Fevzi Çakmak ba 2kanlı /ında kurulan 0nsan Hakları Derne /i’nin çalı 2malarına katılmasıdır. Özet halinde aktarılan Cami Baykurt’un bu faaliyetleri a 2a/ıda ayrıntılı olarak incelenecektir.

B. Tan Gazetesi ve Görü 2ler Dergisi’ndeki Yazıları ve Yeni Dünya Gazetesi’ni Çıkarması

II. Dünya Sava 2ı, Türkiye’nin basın hayatında da sarsıntılara neden olmu 2tu. Sava 2 esnasında basına yasaklama ve kısıtlamalar getirilmi 2 ve ba 2ta Cami Baykurt’un da 1945’te yazılarını yayınlayaca /ı Tan gazetesi olmak üzere Vatan, Cumhuriyet ve Tasviri Efkâr gibi gazeteler 14 belirli süreler arasında kapatılmı 2tı. 1944’ün sonlarına do /ru kapatılan bu gazetelerin yayınlanmasına ancak San Fransisko Konferansı’ndan önce 22 Mart’ta (1945) izin verilmi 2ti. Türkiye’nin  13 M. Demiral, a.g.m. , s. 188-191. Hem Esat Adil hem de 1efik Hüsnü, ilk Dahiliye Vekili ve Müdafaa-i Hukuk te 2kilatı kurucularından, Türkiye ve dünyada tanınmı 2 olan Cami Baykurt’i partilerinin ba 2kanı olarak dü 2ünmü 2lerdi. Ancak Tan gazetesi olayları ve Cami Baykurt’un hapse girmesi bu projeleri bozmu 2tur. Esat Adil 14 Mayıs 1946’da Türkiye Sosyalist Partisi ’ni ve 1efik Hüsnü ise 19 Haziran 1946’da Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi ’ni kurmu 2tur.Bkz: F. Teveto /lu, a.g.e. , s.550-551.  14 0kinci Dünya Sava 2ı esnasında bu gazetelerin toplam kapatılma sayıları ve süreleri için bakınız: Cemil Koçak, “ 0kinci Dünya Sava 2ı ve Türk Basını”, Tarih ve Toplum , 0leti 2im Yayınları, Sayı: 35, Kasım 1986, s. 29-33.     Birle 2mi 2 Milletler Anayasasını imzalanmasından (26 Haziran 1945) sonra ise iç siyasette görülen muhalefet hareketi basına da yansımı 2tır 15 . Bu dönemde iktidara kar 2ı en sert ele 2tiriler Tan ve Vatan gazetelerinden gelmi 2tir. Ancak, yönetimde demokratik bazı de /i2iklikler ile ikinci bir siyasi partinin gereklili /ini savunan bu iki gazetenin birlikteli /i kısa sürede bozulmu 2tur. Bu birlikteli /in bozulmasında Tan ’ın sosyalist görü 2e uygun politikalar savunması ve di /er gazetelerin Tan ’a cephe alması etkili olmu 2tur. Çünkü aynı dönemde Sovyetler Birli /i’nin Türkiye’den bazı isteklerde bulunması kamuoyunun duyarlılı /ını arttırmı 2tı 16 . 1945 yılının ortalarına rastlayan bu dönemde Cami Baykurt, o /lu Vedat Baykurt ile birlikte çıkardıkları Fransızca ak 2am gazetesi La Turquie ’de “bir rejim buhranından” bahsetmi 2, dünyanın geldi /i dönemde “Türkiye’nin sosyal ekonomik yapısında gerçek demokrasiyi sa /layacak esaslı tedbirlerin alınmasını” isteyen yazılar kaleme almı 2tır. Aynı dü 2ünceyi payla 2tıklarını ifade eden Sabiha Sertel göre, Tan ile La Turquie arasında bir fikir birli /i meydana gelmi 2ti. Yine ona göre Cami Baykurt’un yazılarının Fransızca olması Türk halkına eri 2mesini engelliyordu. Bu durum Cami Baykurt’un Tan ’da yazmasına sebep olmu 2tu 17 . Cami Baykurt’un Tan gazetesindeki ilk yazısı 22 A /ustos 1945 tarihlidir. Ancak bu yazısından önce 21 Temmuz ve 22 A /ustos 1945’te ancak iki sayı çıkabilen Dikmen dergisinde bu dönemdeki ilk Türkçe yazıları yayımlanmı 2tır. Dikmen iki sayı olarak çıktıktan sonra valilik kararıyla kapatılmı 2tır 18 .

 15 Osman Akandere, Millî 1ef Dönemi, Çok Partili Hayata Geçi 2te Rol Oynayan 0ç ve Dı 2 Tesirler 1938-1945 , 0z Yayıncılık, 0stanbul 1998, s. 384; C. Koçak, a.g.e. , s.548.  16 Nilgün Gürkan, Türkiye’de Demokrasiye Geçi 2te Basın (1945-1950) , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1998, s.409-410. 1945 yılında Sovyetler Birli /i’nin Türkiye üzerindeki emelleri ve Türk hükümetinden istekleri hakkında bkz: Metin Toker, Türkiye Üzerinde 1945 Kabusu , Akis Yayınları, Ankara 1971. Bu eser M. Toker (2) diye geçecektir.  17 S. Sertel, a.g.e. , s. 288-289. Sabiha Sertel’in e 2i Zekeriya Sertel ise Cami Baykurt ile 0kinci Dünya Sava 2ı sonrasında sıkı dostluk kurduklarını söylemekte, Cami Baykurt’un tek parti ve tek 2ef sistemine dü 2man oldu /unu, bu yüzden demokrasi ve özgürlük davasında kendileriyle birlikte hareket etti /ini ve Tan ’a yazılar vermeye ba 2ladı /ını söylemektedir. Bkz: Zekeriya Sertel, Hatırladıklarım , Dördüncü Basım, Remzi Kitabevi, 0stanbul 2010, s. 218. Abidin Nesimi ise Tan gazetesinin Cami Baykurt’a ba 2vurarak gazetelerine yazılar yazması ricasında bulundu /unu söylemektedir. Bkz: A. Nesimi, a.g.e. , s.214. La Turquie gazetesinin nüshalarına ula 2ılamamı 2tır.  18 Meral Demirel, a.g.m. , s. 188. Abidin Nesimi, Cami Baykurt’un Dikmen dergisinin ba 2yazarı oldu /unu ve Dikmen ’de çıkan makalesi üzerine vilayet emriyle derginin kapatıldı /ını iddia etmektedir. Bkz: A. Nesimi, a.g.e. , s. 214. Dikmen dergisinin nüshalarına ula 2ılamamı 2tır.     1. Cami Baykurt ve Basının Özgürlü /ü Konusu

Cami Baykurt, Tan ’da çıkan ilk yazısını “Hakkı Tarık Us’a Cevap, Açık Mektup” ba 2lı /ıyla yazmı 2tır. Yazısı, Hakkı Tarık Us’un 19 A /ustos tarihli Vakit gazetesinde La Turquie gazetesi hakkında çıkan yazısına 19 cevap niteli /indedir. Cami Baykurt, Basın Birli /i’nin ba 2kanı olması nedeniyle Hakkı Tarık Us’u 0stanbul’da gazete sütunlarını karalayarak karın doyuran kafa emekçilerinin de /nekçisi” olmakla suçlamı 2tır 20 . Câmi Baykurt bu sert sözlerinin ardından kamuoyunda o sıralarda tartı 2ılan anayasaya aykırı kanun ve hükümler konusunda 21 açıklamalarda bulunmu 2tur. Türkiye’nin kabul etmi 2 oldu /u Birle 2mi 2 Milletler Anayasası’nın demokratik hak ve hürriyetlerinden bahsetmi 2, akabinde milletvekillerinin anayasada bazı de /i2iklikler yapılması do /rultusundaki görü 2lerini de yerinde buldu /unu ifade etmi 2tir. Ayrıca bazı kanun ve hükümlerin 22 anayasaya aykırı olmadıklarını inkâr edebilir misiniz 2eklindeki bir soruyu Hakkı Tarık Us’a yöneltmi 2tir 23 .

 19 Hakkı Tarık Us, 19 A /ustos (1945) tarihli Vakit gazetesinde “anayasaya aykırılık?” ba 2lı /ıyla yazdı /ı yazısında, La Turquie gazetesinde çıkan ve anayasaya aykırı hükümlerin bulundu /unu ve bunların de /i2tirilmesi gerekti /ini öne süren yazıyı ele 2tirmekte; bu görü 2te olan gazeteci ve siyasetçilerin büyük bir hataya dü 2tü /ünü ileri sürmü 2tür. Bkz: Hakkı Tarık Us, “Anayasaya Aykırılık?” , Vakit , 19 A /ustos 1945, Nr: 9907, s. 1, 4.  20 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’a Cevap, Açık Mektup” , Tan , 22 A /ustos 1945, Nr: 3351, s. 3  21 Anayasaya aykırı kanun ve hükümler konusundaki tartı2malar, San Fransisko’da 26 Haziran 1945 tarihinde imzalanmı 2 olan Birle 2mi 2 Milletler Anayasası’nın TBMM’de onaylandı /ı 15 A /ustos 1945 tarihinden sonra ya 2anmı 2tır. O günkü Meclis toplantısında Adnan Menderes bu anla 2mayı kabul etmekle Türkiye’nin demokrasi, hak ve hürriyetler bakımından yüklendi /i sorumlulukları belirtmi 2 ve bu anayasanın Türkiye’nin anayasasıyla tam bir uygunluk halinde oldu /unu ileri sürmü 2tür. Ancak fiiliyatta bu anayasaya aykırı bazı kanunların oldu/unu da vurgulamı 2tır. Bkz. Mahmut Golo /lu, Demokrasiye Geçi 2, Kaynak Yayınları, 0stanbul 1982, s.35. Bu eser M. Golo /lu (3) diye geçecektir. M Toker (1), a.g.e. , s.98-101. Adnan Menderes’in konu 2ması ve ardından mecliste bu do /rultuda ya 2anan tartı 2malar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: TBMMTD , Dönem: VII, C: 19, 0: 90, 15 A/ustos 1945, s. 170-176  22 Cami Baykurt, bu kanun ve hükümler olarak: “1. Memleketimizde basını, fikir hayatını boyunduru /a vuran me 2hur sacaya /ı (Matbuat Umum Müdürlü /ü Te 2kilatına ve Vazifelerine Dair Kanun, Matbuat Kanunu, Basın Birli /i Kanunu), 2. Cemiyetler Kanunu (hele me 2hur 9 uncu maddesi), 3. Türk Ceza Kanununda cürümler babına sokulmu 2 bazı maddeleri, 4. Polis Vazife Salâhiyetleri Kanununda madde 2. A ve B fıkraları” nı belirtmektedir. Bkz: Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’a Cevap, Açık Mektup” , Tan , 22 A /ustos 1945, Nr: 3351, s. 3. Cami Baykurt’un belirtti /i bu kanunlar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Server R. 0skit, Türkiyede Matbuat Rejimleri , Ülkü Matbaası, 0stanbul 1939.  23 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’a Cevap, Açık Mektup”, Tan , 22 A /ustos 1945, Nr: 3351, s. 3.     Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un bu yazısına Vakit ’teki kö 2esinde 24, 26, 27 ve 28 A /ustos (1945) tarihli yazılarıyla cevap vermi 2tir. 0lk yazısında Cami Baykurt’a “dâhiliye vekili eskisi” hitabıyla ve Milli Mücadele’nin ba 2langıcındaki mebuslu /unu “vekilli /i yüz on gün sürmü 2 ve mebuslu /u aynı meclis tarafından ıskat edilmi 2” 2eklindeki üslubuyla alaya almı 2tır. Hakkı Tarık Us’un bu tavrında Cami Baykurt’un kendisi için söyledi /i “basın de /nekçisi” sözü etkili olmu 2tur. Zira Us, yazısının sonunda Basın Birli /i’nin anayasaya aykırılı /ını ispat ederseniz beni de de /nekçilikten kurtarırsınız 2eklinde yazmı 2tır 24 . 0kinci yazısında bazı kanun ve hükümlerin anayasa aykırı olmasından dolayı de /i2tirilmesi gerekti /ine kendisinin de inanmadı /ını, bu maddelerde yapılacak de /i2ikliklerin, imzalanmı 2 olan Birle 2mi 2 Milletler Anayasası’yla ahenkle 2tirilmek ihtiyacından kaynaklandı /ını ifade etmi 2ti. Anayasa aykırılık iddiasında bulunanların daha iyi dü 2ünmelerini ve anayasanın sarahat ve delaletlerini göz önünde tutmalarını belirterek “öyle ikide bir de uluorta aykırılık davası gütmemelerini” de tavsiye etmi 2tir 25 . Hakkı Tarık Us, 27 ve 28 A /ustos tarihli yazılarında ise Cami Baykurt’un anayasaya aykırı olarak gördü /ü ve liste halinde belirtti /i kanunlara de /inmi 2tir. Cami Baykurt’un birinci sırada me 2hur sacaya /ı olarak tanımladı /ı üç kanunda milli menfaatlere uymayan hükümlerin bulunabilece /ini, ancak bunların toptan anayasaya aykırı olmadı /ını belirtmi 2tir 26 . Anayasanın ikinci maddesine dayanan Cemiyetler Kanunu’nun 9. maddesinin rejime aykırı maksat ve gaye güden bir cemiyet kurulmasını engellemek için var oldu /unu ifade etmesine ra /men, Cami Baykurt’un 3. ve 4. sırada belirtti /i kanunların üzerinde pek durmamı 2tır. Makalesini “Sayın Cami Baykurd, hukuk ve kanun durumu böyle olunca gösterdi /iniz misallerde de /i2tirilmesi hal ve vaziyette, yani milletin menfaatine uygun cihetler bulmakta birle 2ebiliriz; fakat de /i2tirilecek noktaların anayasaya aykırı oldu /u iddiasında birle 2emeyiz” 2eklinde sonlandırmı 2tır 27 .

 24 Hakkı Tarık Us, “Anayasaya Aykırılık, 0ddiaları Kar 2ısında ”, Vakit , 24 A /ustos 1945, Nr: 9912, s.2.  25 Hakkı Tarık Us, “Anayasaya Aykırılık, 0ddiaları Kar 2ısında ”, Vakit , 26 A /ustos 1945, Nr: 9914, s.2.  26 Hakkı Tarık Us, “Anayasaya Aykırılık, 0ddiaları Kar 2ısında ”, Vakit , 27 A /ustos 1945, Nr: 9915, s.2.  27 Hakkı Tarık Us, “Anayasaya Aykırılık, 0ddiaları Kar 2ısında ”, Vakit , 28 A /ustos 1945, Nr: 9916, s.2.     Cami Baykurt, Hakkı Tarık Us’un bu yazılarına 28, 30 A /ustos ve 2 Eylül tarihlerinde cevap vermi 2tir 28 . 0lk yazısında Hakkı Tarık Us’un 24 A /ustos’ta kendisi hakkındaki yazdıklarına atıf yaparak, “Dahiliye Vekilli /i yüz, yüz on gün sürmü 2 ve mebuslu /u aynı meclis tarafından ıskat edilmi 2” ifadesiyle yeni nesle kendisinin “sinsi sinsi fitlendi /ini” ileri sürmü 2tür. Bununla birlikte Cami Baykurt geçmi 2ini açıklama ihtiyacı içindedir. Bu yüzden geçmi 2te kendisinin kısa süren Dahiliye Vekilli /i nedeniyle “bir kabahat” i 2lemi 2çesine suçlanmasını ele 2tiren Cami Baykurt, makam hırslısı olmadı /ını vurgulamı 2tır. Ona göre kendisi bir “hudavend”(efendi) sayesinde de /il, “tehlikeli maceraya atılan arkada 2larının teklifi” üzerine Vekalete gelmi 2 ve ahlaki sebeplerden dolayı da istifa etmi 2tir. Ayrıca Ankara’dan ayrılı 2 ve Avrupa’ya gidi 2 sebebini ve geri dönmeyi 2ini zorbalıklara boyun e /ememekle açıklamı 2tır. Yine müstafi sayılmasını, meclise devam etmemesiyle ili 2kilendirmi 2tir 29 . Cami Baykurt ikinci yazısında anayasaya aykırılık davası üzerinde durmu 2tur. Magna Carta ve Fransız 0htilali gibi dünya tarihinde görülen demokratik hareketlerden bahseden Câmi Baykurt, bunların Türk siyasal ya 2amına yansımaları (Me 2rutiyet ve Cumhuriyet rejimleri) oldu /unu belirtmi 2 ve bu demokratik geli 2imin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda hayat buldu /unu ifade etmi 2tir. Ardından 1919’dan sonra tüm dünyada temeli yıkılmakta olan burjuvazinin fa 2izm diye irticai bir hareket yarattı /ını ve bu do /rultuda bazı kanun ve hükümlerin demokratik geli 2melere aykırı olarak ortaya çıktı /ını söylemi 2tir. Câmi Baykurt yukarıda bahsetti /i kanun ve hükümlerin de fa 2izm do /rultusunda sonradan Türkiye Cumhuriyet Anayasası’na aykırı olarak olu 2turuldu /unu belirtmi 2tir 30 .

 28 Ancak Cami Baykurt’un daha öncesinde Tan ’da 23 ve 26 A /ustos’ta yazdı /ı makaleler oldukça dikkat çekicidir. Türkiye Tarihinde Yeni Bir Dönemeç ba 2lıklı ilk yazısında, 15 A /ustos 1945 tarihinde Birle 2mi 2 Milletler Anayasasını TBMM’nin kabul etmesiyle Türk tarihinin yeni bir dönemecine getirdi /ini ileri sürer. Cami Baykurt’a göre Türkiye bu anayasayı imzalamakla, dünya milletlerine ve kendi milletine kar 2ı taahhütlere girmi 2, fa 2izmin, sava 2ın aleyhtarı olmu 2, demokratik hakları, be 2eri hürriyetleri temin edecek idare 2ekillerini müdafaa etmeyi kabul etmi 2tir. Ayrıca bu hakları ve hürriyetleri önce kendi halkına tanıtmakla i 2e ba 2layaca /ını onaylamı 2tır. Bkz. Cami Baykurt, “Türkiye Tarihinde Yeni Bir Dönemeç”, Tan , 23 A /ustos 1945, Nr: 3352, s. 3. 0kinci yazısında ise de /i2menin ve yenilenmenin 0kinci Dünya Sava 2ı’ndan sonra bütün milletlerde kuvvetle hissedildi /ini söyleyen Cami Baykurt, dünya de /i2irken Türkiye’nin yerinde duramayaca /ını da belirtmi 2tir. Bkz: Cami Baykurt, “De /i2me ve Yenilenme”, Tan , 26 A /ustos 1945, Nr: 3355, s. 3.  29 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’la Bir Yarenlik”, Tan , 28 A /ustos 1945, Nr: 3357, s. 3-4.  30 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’la 0kinci Yarenlik”, Tan , 30 A /ustos 1945, Nr: 3359, s. 3     Cami Baykurt üçüncü yazısında ise me 2hur sacaya /ı olarak gördü /ü basın ile ilgili kanunlara de /inmi 2tir. Cami Baykurt, Matbuat Kanunu’nda yer alan bazı maddelerin basının hürriyetini elinden aldı /ını ve Matbuat Umum Müdürü vasıtasıyla da basının çok sıkı denetlendi /ini vurgulamı 2tır. Ayrıca 1938’te çıkan Basın Birli /i Kanunu ile olu 2turulan Basın Birli /i’nin gazetecileri hükümetin kölesi haline getirdi /ini, kanun ile ilgili verdi /i örneklerle açıklamaya çalı 2mı 2tır. Bu kanundan önce Hakkı Tarık Us’un ba 2ında bulundu /u serbest bir Türk Basın Birli /i oldu /unu hatırlatan Cami Baykurt, yeni kanunla hükümetin “örsünü yiyen” Us’un direnmemesini ele 2tirmi 2tir 31 . Bu son çıkı 2ıyla Cami Baykurt, Hakkı Tarık Us’un 24 A/ustos tarihli yazısına göndermede bulunarak Basın Birli /i’nden istifa etmesini ima etmi 2tir ki daha sonra Tan ’da bu do /rultuda haberler çıkmı 2tır 32 . Cami Baykurt ile Hakkı Tarık Us arasında anayasaya aykırı kanunlar meselesi yüzünden çıkan tartı 2manın devamı gelecektir. Ancak Cami Baykurt’un 5 Eylül’de Tan ’da çıkan yazısından bahsetmek gerekmektedir. Çünkü bu yazısından dolayı yargılanacak ve hapis cezası alacaktır. “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü” ba 2lıklı yazısında Cami Baykurt, Türkiye’nin BM Anayasası’nı kabul etti /i günden beri içerideki de /i2me ve yenile 2menin kaçınılmaz bir hal aldı /ını öncelikle vurgulamı 2tır. Ona göre Türk basının ço /unlu /unun bu de /i2imi benimsemi 2tir. Ancak Türkiye’de ve dünya genelinde bir sınıf olamayan aydınların, “fikir emekçilerinin” iktidarlardan devamlı surette çekindi/ini ve bir “kapı kulu” haline geldiklerini söylemi 2 ve son dönem Almanya ve 0talya’da diktatörlere u 2aklık eden münevverleri bunlara örnek göstermi 2tir 33 . Cami Baykurt’un yargılanmasına neden olacak bu yazısındaki bölümler, son dönemin meclisleri ve milletvekilleri hakkında söyledikleriyle ilgilidir. 1920 Meclisi

 31 Cami Baykurt, “Ana Yasaya Aykırı Fer’i Kanunlar Meselesi”, Tan , 2 Eylül 1945, Nr: 3362, s. 3.  32 6 Eylül 1945 tarihli Tan gazetesi Cami Baykurt’un Basın Birli /i Kanunu’nun anayasaya aykırı oldu /unu yazılarıyla ispat etti /i halde, Hakkı Tarık Us’un verdi /i sözde durmayarak Basın Birli /i ba 2kanlı /ından istifa etmedi /ini yazmı 2tır. Haberin devamı“Bizim bildi /imiz Tarık Us sözünü tutan bir adamdır. Bu defa da vaadini yerine getirmesini bekliyoruz” 2eklindedir. Bkz: “Hakkı Tarık Sözünü Tutuyor mu?”, Tan , 6 Eylül 1945, Nr: 3366, s. 1. Hakkı Tarık Us, bu habere 7 Eylül’de Vakit ’teki kö 2esinden cevap vermi 2tir. Tan gazetesinin kendisini davasını kaybetmi 2 bir ki 2i olarak gördü /ünü, ancak böyle hissetmedi /ini söylemi 2tir. Ayrıca bir ilim otoritesi tarafından Basın Birli /i Kanunu’nun anayasaya aykırı oldu /u kabul edilirse kendisinin de ba 2kanlıktan çekilece /ini yazarak, “Cami Baykurd’u bize bir ilim otoritesi olarak kabule icbar etmeyece /inizi umuyorum” diye de eklemi 2tir. Bkz: Hakkı Tarık Us, “(tan)a” , Vakit , 7 Eylül 1945, Nr: 9916, s. 1.  33 Cami Baykurt, “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü”, Tan , 5 Eylül 1945, Nr: 3365, s. 3-4.     ile son dönem meclislerini kar 2ıla 2tıran Cami Baykurt, son meclislerde “daha çok münevver” olmasına ra /men, “halk içinden çıkmı 2, dâhili ve harici dü 2manlara kar 2ı sava 2mak için nefsini tehlikeye atmı 2 inananlardan mürekkep birinci millet meclisine(1920) nazaran manevî mevkiinin dü 2ük” oldu /unu belirtmi 2tir. Öyle ki temsil etti /i milletten yaptıklarını saklayan, kanunları toptan kabul eden bu son dönem meclisleri,“kapalı kapda demokrasi tuhaflı /ını icat” etmi 2ti. Ona göre bu meclistekiler mevkilerini kaybetmek korkusuyla ya 2ıyorlardı. “Yılgın fikir amelesi” olan bu meclisteki milletvekillerinin ya 2adıkları bu korkunun nedeni “memlekette kökleri”nin olmaması ve “i 2lerinden çıkarıldıkları zaman güvenecekleri bir istinat noktaları”nın bulunmamasıydı 34 . Cami Baykurt ile Hakkı Tarık Us arasında ya 2anan tartı 2maya tekrardan dönmek gerekirse Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un basın kanunları hakkında söylediklerine Vakit ’teki kö 2esinde 13 ve 15 Eylül’de cevap vermi 2tir. 0lk yazısında Tarık Us eski defterleri açmı 2, adeta Cami Baykurt’u kendi cümleleri ile vurmaya çalı 2mı 2tır. Cami Baykurt’un bir daha Ankara’ya dönmemek niyetiyle ayrıldı /ına dair ifadelerine “biz sizin, Millî Mücadele lehine Ankara’dan Roma’ya mümessil olarak millî hükümetçe vazifelendirildi /inizi, orduya 0talya’dan silâh ve cephane temin etmekteki ba 2arılarınızı biliyorduk” 2eklinde kar 2ılık vermi 2tir. Cami Baykurt’un müstafi sayıldı /ı 21 Ekim 1922 tarihli TBMM oturuma ve bu oturumda okunan Ba 2kanlık Divanı tezkeresine de de /inen Hakkı Tarık Us, mecliste konu 2ulmu 2 “para dedikodularını ben o sayfalarda bırakıyorum” diyerek Cami Baykurt ile ilgili su-i istimal konusunu hatırlatmı2tır. Ankara Hükümeti tarafından geri ça /rılmasına ra /men dönmemesini “üzerinize aldı /ınız Millî Mücadeleye ait vazife duygusunu nasıl susturdunuz?” sorusuyla öne çıkarmı 2tır 35 . 0kinci yazısında asıl tartı 2ma konusuna, basın kanunlarına de /inen Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un anayasaya aykırı olarak gösterdi/i Basın ve Yayın Umum Müdürlü /ü Te 2kilat Kanunu’nun ilga edildi /inden haberi olmamasını yüzüne vurmu 2tur. Matbuat Kanunu’nun basının hürriyetine engel olmadı /ının vurgulayarak bu kanunun komünistli /i tahrik eden ne 2riyatı yasaklayan 40’ıncı maddesinin, Cami  34 Cami Baykurt, “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü”, Tan , 5 Eylül 1945, Nr: 3365, s. 3. Cami Baykurt’un bu yazsından dolayı yargılanmasına ilerleyen kısımlarda de /inilecektir . 35 Hakkı Tarık Us, “Basın Kanunlarımız Anayasaya Aykırımıdır?”, Vakit , 13 Eylül 1945, Nr: 9930, s. 2.      Baykurt’a “daha çok dokunmu 2 olabilece /ini” ifade ederek yüklenmi 2tir. Son olarak Basın Birli /i Kanunu’na de /inen Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un bilgilerinin yine yanlı 2 oldu /unun altını çizmi 2tir. Zira Basın Birli /i kurulmadan önce bir Basın Kurumu mevcuttu. Daha sonra bu kurumun kendi iste /iyle Basın Birli /i’ ne katılmı 2tır. Yazısını sonunda “sayın bay cami baykurd, belli ki bu i 2in molla camisi de /ilsiniz” 2eklinde alaycı bir üslup kullanan Tarık Us, Cami Baykurt’un Basın Birli /i Kanunu ’yla ilgili anayasaya aykırı ve basın hürriyetini baltalayıcı olarak verdi /i örnekleri, birli /in kurulu 2 amaçlarını belirten fıkraları oldu /unu belirtmi 2tir. Basını bir meslek haline getirmek için kurulan bu cemiyetin hedefi, meslekte intizam ve inzibatı sa /lamak olmamalı da anar 2i mi do /urmalıdır diye de eklemi 2tir 36 . Cami Baykurt, 18 Eylül’de Tan ’da, Hakkı Tarık Us’un yukarıdaki ifadelerinden, eski defterleri açmasından rahatsız olmu 2 ve son kez cevap vermi 2tir. Cami Baykurt’a göre, mevcut anayasanın metni ve ruhu halkçı idi ve siyasî hâkimiyeti halka vermi 2ti. Di /er demokratik ülkelerdeki gibi, bu anayasa halkın tabii hakkı olarak bilinen hak ve hürriyetlerin hiçbir surette ihlal olunamayaca /ı hükmünü ta 2ımaktaydı. Ancak önceki yazılarında belirtti /i kanunlar bu hak ve hürriyetleri sekteye u /rattı /ı gibi mevcut basın kanunları da fikir, söz ve yazı hürriyetini engellemektedir. Böylece basın iktidarın elinde “güdümlü bir telkin vasıtası” haline gelmi 2tir. Cami Baykurt, bu yazsısında sadece basınla ilgili kanunlara de /inmemi 2tir. Cemiyetler Kanunu ’nun içtima ve cemiyet kurma hakkını fiilen ilga etti /ini, Polis Vazife Salâhiyetleri Kanunu ’nun ise 2ahıs ve mesken dokunulmazlı /ını tamamen ortadan kaldırdı /ını iddia eden Cami Baykurt’a göre, bu kanunların fa 2ist tarafları â2ikârdır 37 . Anayasaya aykırı kanun ve hükümler meselesindeki görü 2lerini bu 2ekilde özetleyen Cami Baykurt açısından, kendisinin Dâhiliye Vekilli /i ve Roma temsilcili /i dönemi hakkındaki Hakkı Tarık Us’un ifadeleri “kulaktan dolma sözler”, “aslını bilmedi /i i 2ler” idi. Cami Baykurt yazısını “artık müsaade buyurun da basın

 36 Hakkı Tarık Us, “Basın Kanunlarımız Anayasaya Aykırımıdır?”, Vakit , 15 Eylül 1945, Nr: 9932, s. 2.  37 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’a Son ve Toptan Cevap”, Tan , 18 Eylül 1945, Nr: 3376, s. 3.      hürriyetinin kılıcı elinizde olarak 2anlı gazanızda size yeni muvaffakıyetler temenni edeyim ve bu tatsız bahse böylece son verelim” 2eklinde bitirmi 2tir 38 . Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un son yazısına cevap vermemesiyle aralarındaki anayasaya aykırı kanunlar meselesi yüzünden çıkan tartı 2ma bitmi 2tir. Hakkı Tarık Us, Cami Baykurt’un anayasaya aykırı olarak gördü /ü kanun ve hükümlerde bazı maddelerin de /i2tirilebilece /ini kabul etmekle birlikte, bütünüyle anayasaya aykırı bir durum olmadı /ı kanaatindedir. Ancak Cami Baykurt’un bu kanunların tamamen anayasaya aykırı oldu /u konusunda ısrar etmesi, ikili arasında bir uzla 2ma sa /lanmasını engellemi 2tir. Ayrıca her iki gazetecinin yazılarında birbirleri hakkında söyledikleri sözler ve geçmi 2teki icraatların gündeme getirilmesi, tartı 2manın daha da sertle 2mesine ve 2ahsile 2mesine neden olmu 2tur. Aynı dönemde kamuoyunda benzer tartı 2malar ya 2anmı 2tır. Ulus ve Vatan gazetelerindeki demokrasi, hak ve hürriyetler üzerinden basın özgürlü /ü konusunda CHP Milletvekilleri Falih Rıfkı Atay ile Fuat Köprülü arasında birbirlerini ele 2tiren yazılar bunlara örnektir 39 . Basında ya 2anan bu tartı 2malara Cumhurba 2kanı 0smet 0nönü TBMM’nin VII. döneminin dördüncü yasama yılının açılı 2 konu 2masında (1 Kasım 1945) de /inmi 2tir. Bu konu 2masında Basın, Cemiyet ve Ceza kanunlarında de /i2tirilebilecek kısımların oldu /unu, ancak yapılacak de /i2ikliklerin memleketin güvenli /ine, bünyesine ve ihtiyaçlarına göre olması gerekti/ini vurgulamı 2tır 40 . Görüldü /ü üzere Cami Baykurt, çok partili hayata geçi 2 sürecinde basında ya 2anan geli 2melerin içerisinde aktif bir 2ekilde bulunmu 2, özellikle anayasaya aykırı kanun ve hükümler konusundaki açıklamaları ile dikkat çekmi 2tir. Basın Birli /i’nin ba 2ında bulunan Hakkı Tarık Us ile yaptı /ı tartı 2mada taraflar arasında bir uzla 2ma sa /lanamamı 2tır. Câmi Baykurt’un anayasaya aykırı kanun ve hükümler konusu üzerinde bu kadar çok durmasının nedenleri vardır. Câmi Baykurt bu dönemde sosyalist bir parti kurmak ve parti faaliyete geçmeden önce de onun yayın organı görevini yapacak bir Türkçe gazete çıkarmak dü 2üncesindedir. Özellikle basın kanunlarının anayasaya

 38 Cami Baykurt, “Hakkı Tarık Us’a Son ve Toptan Cevap”, Tan , 18 Eylül 1945, Nr: 3376, s. 3.  39 M. Toker, a.g.e. , s. 99-100. Bu dönemde basında ya 2anan di /er tartı 2malar hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: Tekin Erer, Basında Kavgalar , Rek-Tur Yayınları, 0stanbul- 1965; O. Akandere, a.g.e. , s. 384-392.  40 TBMM TD , Dönem: VII, C: 20, 0: 1, 1 Kasım 1945, s. 8.      aykırı oldu /u konusunda görü 2 bildirmesi, çıkaraca /ı gazetenin kısıtlama ve kapatmalara u /radan rahat bir ortamda çalı 2masını sa /lamak içindir. Zira Câmi Baykurt bu kanunların basının hürriyetini elinden aldı /ı ve onu hükümetin kölesi haline getirdi /i görü 2ündedir. Bununla birlikte Câmi Baykurt’un anayasaya aykırı olarak belirtti /i Cemiyetler Kanunu da sınıf esasına dayanan bir parti kurmayı yasaklamaktadır. Câmi Baykurt bu dönem de sosyalist bir parti kurmak dü 2üncesindedir. Dolayısıyla bu kanunun anayasaya aykırı oldu /unu iddia etmesi bu nedenden dolayıdır. Yine Türk Ceza Kanunu ve Polis Vazife Salâhiyetleri Kanunu ’n kimi maddelerinin de anayasaya aykırı oldu /u görü 2ünde olması da benzer açılardan de /erlendirilmelidir. Bu kanunların yürürlükten kaldırılmasıyla siyasî faaliyetlerini rahat bir 2ekilde yürütece /i dü 2üncesindedir. Yukarıda 0smet 0nönü’nün açıklamalarından da anla 2ılaca /ı üzere yönetim, bahsi geçen konularda bir takım de /i2ikliklerin yapılabilece /inin sinyallerini vermi 2tir. Ardından bu do /rultuda adımlar atılmı 2 ve öncelikle Cami Baykurt’un anayasaya aykırı olarak gördü /ü Cemiyetler Kanunu’nda da bir takım de /i2iklikler yapılarak, özellikle Cami Baykurt’un 2ikâyetçi oldu /u 9 maddesinde yer alan fırkalardan bazıları (B, C ve F fıkraları) kaldırılmı 2 ve H fıkrası ise de /i2tirilmi 2tir 41 . Böylelikle sınıf esasına dayanan cemiyet ve partiler kurulmasına izin verilmi 2tir. Sonrasında 13 Haziran 1946’da ise Matbuat Kanunu’nun Bakanlar Kuruluna gazeteleri kapatma yetkisi veren me 2hur 50. maddesi de /i2tirilmi 2, gazete ve dergilerin sadece mahkeme kararıyla kapatılaca /ı karara ba /lanmı 2tır 42 . Yine aynı gün Basın Birli /i Kanunu da yürürlükten kaldırılmı 2tır 43 . Polis Vazife Salâhiyetleri Kanunu ’nda ise 2 1ubat 1948 tarihinde bazı de /i2iklikler yapılmı 2 ve anayasaya aykırı olan hükümleri kaldırılmı 2tır 44 . Cami Baykurt ile Hakkı Tarık Us arasında tartı 2ma konusu olan kanunların bazısında bir takım de /i2iklikler yapıldı /ı, bazısında da kanunun veya kimi maddelerinin kaldırıldı /ı görülmektedir. Böylelikle 1945 yılının ortalarından itibaren  41 TBMM TD , Dönem: VII, C: 24, 0: 59, 5 Haziran 1946, s. 48-65; Fahir Giritlio /lu, Türk Siyasi Tarihinde C.H.P’nin Mevkii , Ayyıldız Matbaası, Ankara 1965, s. 181-182.  42 TBMM TD , Dönem: VII, C:24, 0: 64, 13 Haziran 1946, s. 261-288; F. Giritlio /lu, a.g.e. , s. 184- 185.  43 TBMM TD , Dönem: VII, C:24, 0: 64, 13 Haziran 1946, s. 252.  44 F. Giritlio /lu, a.g.e. , s. 189.      Cami Baykurt’un de aralarında bulundu /u basındaki muhaliflerin, söylemleri, iddiaları kabul görmü 2tür. Ancak CHP’nin böyle bir liberalle 2me çabası içerisine girmesinde dı 2 politikada Batılı devletlere yönünü dönmesi ve bu yöneli 2in iç politikada bir takım de /i2ikli /i zorunlu kılması en önemli etkendir. Ayrıca Demokrat Parti’nin kurulduktan sonra halk tabanında hızla yayılması ve gerçek bir muhalefet partisi olarak kendini göstermesi CHP’nin liberalle2me adına adımlar atmasında bir di /er etken olmu 2tur 45 .

2. Cami Baykurt’un Yeni Dünya Gazetesi ve Görü 2ler Dergisindeki Yazıları

Cami Baykurt’un Hakkı Tarık Us’a cevap olarak yazdı/ı son makalesinden sonra Tan gazetesinde ba 2ka bir makalesi yayınlanmamı 2tır. Bunun nedeni kurmayı dü 2ündü /ü parti ve bu partinin yayın organı olarak çıkaraca/ı Yeni Dünya gazetesi için çalı 2malarda bulunmak istemesi olabilir. Yeni Dünya gazetesi ve Görü 2ler dergisi aynı tarihte, 1 Aralık 1945’te yayın hayatına ba 2layacak ve Cami Baykurt her iki yayının yazar kadrosu içinde olacaktır. Zekeriya ve Sabiha Sertel hatıralarında Tevfik Rü 2tü Aras aracılı /ıyla TBMM içerisinde olu 2an muhalif kesim ile ileti 2ime girdiklerini iddia etmektedirler. Bu irtibatın sonucu parti kurma hazırlıklarında olan Celal Bayar ve Adnan Menderes ile birlikte ortak bir muhalif cephe olu 2turmak için bir dergi çıkarma kararı alınmı 2tı. Hatta Sabiha Sertel’in çıkaraca /ı ve adı “Görü 2ler” olarak kararla 2tırılan bu dergiye Bayar ve Menderes de yazı göndereceklerdi 46 . Derginin 1 Aralık 1945 tarihli kapa /ında yazı vaad edenler arasında Celal Bayar, Adnan Menderes ve Fuat

 45 B. Lewis, a.g.e. , s. 312-317.  46 Z. Sertel, a.g.e. , s. 223-224; S. Sertel, a.g.e. , s. 298-300. Niyazi Berkes’in Demokrat Parti kurucuları ile Tan camiası arasında olan ili 2kiyi anlatımı ise 2öyledir: Sertel’ler, Celal Bayar, Adnan Menderes, Tevfik Rü 2tü Aras, Cami Baykurt ve Mare 2al Fevzi Çakmak Demokrat Parti kurulmadan önce ortak bir muhalif cephe olu 2turmu 2 ve bu cephe, yayın organı olarak Görü 2ler dergisini çıkarmı 2tır. 0ktidar ise bu cepheyi kırmak için Tan Olayları (4 Aralık 1945) adıyla bilinen hadiseyi gerçekle 2tirmi 2tir. Bkz: Niyazi Berkes, Unutulan Yıllar , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1997, s. 321- 322, 349-355      Köprülü’nün isimleri yazmaktadır 47 . Ancak Demokrat parti kurucularının bu bilgiyi do /rulayacak bir açıklamaları bulunmadı /ı gibi, derginin çıkarıldı /ı Tan matbaasının tahrip edilmesinin ardından dergi ve çıkaranlarla ili 2kilerinin olmadı /ını açıklamı 2lardır 48 . Görüldü /ü üzere Görü 2ler dergisinin yayın hayatına ba 2lamasında farklı anlatımlar mevcuttur. CHP içinden koparak yeni bir parti kurma hazırlı /ında olan Celal Bayar, Adnan Menderes ve Fuat Köprülü’nün Tan grubu ile temasa geçtikleri görülmektedir. Bu ili 2kide iki tarafın da iktidarı yıpratmak adına birbirinden faydalanmak istedikleri açıktır. Çünkü iki grubun benimsedi /i siyasi görü 2 birbirinden farklıdır. Tan grubu, CHP içinden çıkan muhalifler ile birlikte hareket ediyormu 2 imajını yaratarak görü 2lerini farklı kitlelere ula 2tırmak, eski CHP’li muhalifler ise kuracakları partiye sol kesimin deste/ini sa /lamak çabasındadır. Ancak Tan Olayları nedeniyle Celal Bayar grubunun Tan gazetesi camiası ile ili 2kilerinin olmadıklarını açıklaması bu ili 2kinin kısa sürmesine neden olmu 2tur. CHP’li muhaliflerin yazı vaat etmediklerini açıkladıkları Görü 2ler dergisinin ilk ve tek sayısında Câmi Baykurt, “Barı 2 Sava 2ı” ba 2lıklı yazısıyla olu 2makta olan ikili dünya dengesine i 2aret etmi 2tir. Ona göre, 0kinci Dünya Sava 2ı’nın yıkım ve ölüm faslı Avrupalı milletler için kapanmı 2tı, ancak bütün dünyada huzursuzluk devam ediyordu. Bunun nedeni ise 1921’den beri milletlerarası fa 2izmi kurarak Sovyetler Birli /i üzerine yaymak isteyen Amerikalı ve Avrupalı Bol 2evik dü 2manlarının barı 2 korkusuydu. Zira 21 yıl mücadele ederek dü 2manlarına büyük  47 Görü 2ler , Sayı:1, 1 Aralık 1945, s. 1. Dergide Zekeriya, Sabiha Sertel, Cami Baykurt, Tevfik Rü 2tü Aras, EsatAdil Müstecaplıo /lu, Adnan Cemgil, Behice Boran, Sabahattin Ali ve Aziz Nesin’in yazıları bulunmaktadır.  48 M. Golo /lu (2), a.g.e. , s. 406. O. Akandere, a.g.e., s.423. Bu konuda Osman Akandere, muhalefet üyelerinin zaten Vatan gazetesinde yazılarını yazdıklarını söylemekte, ayrıca Tan ’cılarla Bayar ve arkada 2larının savundukları fikir ve görü 2lerin tamamen birbirine zıt oldu /unu belirtmektedir. Ayrıca Bayar ve arkada 2larının zaten kamuoyunda tanınmı 2 ki 2iler oldu /unu belirten Akandere, Sertel’lerin, bunların 2öhretinden istifade ederek bu ki 2ilerin kendi fikirlerini benimsedikleri mesajını kamuoyuna verme çabasıyla bu 2ekilde hareket ettiklerini belirtmektedir. Bkz: O. Akandere, a.g.e., s.423-424. Cemal Fersoy’da bu olayı benzer bir 2ekilde yorumlamakta, dergiyi tutturmak için ilk sayıya Bayar, Köprülü ve Menderes’in ismini yazarak bu ki 2ileri yazar kadrosunda gösterdiklerini söylemektedir. Bkz: C. Fersoy, a.g.e. , s. 99. Samet A /ao /lu ise Demokrat Parti kurulmadan önce Celal Bayar’ın parti üzerinde birçok ki 2iyle görü 2meler yaptı /ını ve bunlar arasında Tevfik Rü 2tü Aras, Sabiha ve Zekeriye Sertel ve “Millî Mücadele’den beri yakından bildi /i Câmi Baykut” gibi kimseler oldu /unu söylemektedir. Ancak dergi hakkında bilgi vermemektedir. Bkz: Samet A /ao /lu, Siyasî Günlük: Demokrat Parti’nin Kurulu 2u, Haz: Cemil Koçak, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1992, s. 41. Abidin Nesimi ve Niyazi Berkes de CHP’li muhaliflerin Tan gazetesi yazarlarıyla ortak bir muhalif cephe olu 2turduklarını söylemektedir. Bkz. A. Nesimi, a.g.e. , s. 222; N. Berkes, a.g.e. , s. 349-355.     darbeler indiren Sovyetler Birli /i de batılı devletlere güvensizlik duymaktaydı. Bu güvensizlik dünya barı 2ının önündeki en önemli engel idi 49 . Görü 2ler dergisiyle aynı tarihte çıkan bir di /er sol içerikli yayın organı da Yeni Dünya gazetesidir. Sahibi Vedad Bey, ne 2riyat müdürü de Cami Baykurt’tur .50 . Cami Baykurt bu gazeteyi, kurmayı dü 2ündü /ü partinin yayın organı olarak Sabahattin Ali ve Esat Adil Müstecaplıo /lu ile birlikte çıkartmı 2tır 51 . Dört sayfa olan bu gazetenin ilk sayısında Cami Baykurt’un “Yeni Dünya ve Biz” ba2lıklı yazısı vardır. Bu ilk yazısında, hiçbir meselenin Türkiye’ye mahsus olarak yorumlanmayaca /ını belirten Cami Baykurt, son zamanlarda Türk toplumunda görülen yenilenme ve de /i2me iste /inin sava 2 sonrası bütün dünyada hakim oldu /unu dü 2ünmektedir. Cami Baykurt’un dünya siyaseti hakkında söyledikleri ise Görü 2ler dergisindeki yazısıyla hemen hemen aynıdır. Batılı milletlerin barı 2tan korkması, Avrupa ile Amerika’nın Sovyetlerle olan ili 2kilerinde itimatsızlı /ın hakim olması dair fikirleri daha önceki de /erlendirmelerini hatırlatır. Ayrıca batılı devletlerin bozuk ekonomik sistemlerini ayakta tutabilmek için sosyalizmin tecrübelerine giri 2ti /ini de iddia etmi 2tir. Yine Türkiye’de dâhil olmak üzere San Fransisko Antla 2masını imzalayan devletlerin, antla 2manın kurallarına uymadıkları dü 2ünmektedir. 52 . 4 Aralık 1945 tarihli ikinci yazısı, Hüseyin Cahit Yalçın’ın 3 Aralık 1945 tarihli makalesine 53 cevap niteli /indedir. Zira Hüseyin Cahit, Cami Baykurt ve arkada 2larını “be 2inci kol” yaftasıyla “yabancı menfaatler hesabın memlekete hıyanet”le suçlamı 2tır. Cami Baykurt, cevabi yazısında ellerindeki kısıtlı imkanlarla ve samimiyetle kendi mücadelelerini sürdürdüklerini ve asla ülkesini hiçbir yabancı

 49 Cami Baykurt, “Barı 2 Sava 2ı”, Görü 2ler , 1 Aralık 1945, Sayı:1, s. 3.  50 Yeni Dünya , 1 Aralık 1945, Nr: 1. Dört sayı olarak çıkan gazetenin 1. ve 4. sayılarına ula 2ılabilmi 2tir. Siyasî Sabah Gazetesi olarak çıkan gazete dört sayfadan olu 2maktadır. Sabahattin Ali üçüncü sayfada Böbrek isimli romanı ile okuyucuların kar 2ısına çıkmı 2tır. Esat Adil Müstecaplıo /lu olarak tahmin edilen Adilo /lu imzalı birinci sayfada Apaçık, Dosdo /ru kö 2ede de iç ve dı 2 politika ile ilgili yazılar yazılmı 2tır.  51 Meral Demir, a.g.m., s. 188; S. Sertel, a.g.e. , s. 326-327; A. Nesimi, a.g.e. , s. 220  52 Cami Baykurt, “Yeni Dünya ve Biz” , Yeni Dünya , 1 Aralık 1945, Nr: 1 s. 1.  53 Hüseyin Cahit Yalçın 3 Aralık 1945 tarihli Tanin gazetesinde “Kalkın ey ehli vatan” ba 2lıklı bir yazı yazmı 2tır. Yazısında, dü 2man istilasının komünizm propagandası olarak Türkiye’ye sızmaya ba 2ladı /ını, Yeni Dünya ’nın ve Görü 2ler ’in yayınlanmasının bu konuda tereddüteimkan bırakmadı /ını söyleyerek, bu tür faaliyetleri be 2inci kol olarak de /erlendirmi 2tir. Bkz: M. Demirel, a.g.m. , s. 191; T. Erer, a.g.e. , s. 166-168.     çıkara “kurban” etmediklerini, vatanda 2ları ayaklar altında çi /netmediklerini ifade etmi 2tir. Ayrıca Hüseyin Cahit’i iddiasını ispata davet etmi 2tir 54 . Hüseyin Cahit Yalçın ile Cami Baykurt arasında ba 2layan bu tartı 2manın devamı gelmemi 2tir. Çünkü 4 Aralık 1945’te Tan Olayları 2eklinde bilinen, üniversite ö /rencisi oldukları iddia edilen bir grubun önce Tan gazetesinin çıktı /ı matbaayı ve sol yayınlar satan kitapçıları tahrip etmesi, ardından Yeni Dünya ve La Turquie gazetelerinin basıldı /ı matbaanın kırılması hadise ya 2anmı 2tır. Böylece üç gazetenin ve Görü 2ler dergisinin yayımı durmu 2 ve Cami Baykurt’un siyasî makalelerinin yayınlandı /ı basın organları ortadan kalkmı 2tır 55 . Kurmayı dü 2ündü /ü partinin yayın organı olarak çıkardı /ı Yeni Dünya gazetesinin böyle bir akıbete u /ramasının ardından Cami Baykurt, çok daha güç bir durumla kar 2ılamı 2tır. Sertellerle birlikte tutuklanarak, Tan ’da çıkan bir makalesinden ötürü yargılanmı 2tır 56 . Önce 7-8 1ubat 1946’da, Cami Baykurt, Sertel çifti ve Tan gazetesi yayın müdürü Halil Lütfü Dördüncü polisler tarafından emniyet müdürlü /üne ve buradan da tutuklu yargılanmak üzere Sultan Ahmet Cezaevine götürülmü 2tür 57 . 5 Mart’ta (1946) 0stanbul 0kinci A /ır Ceza Mahkemesi ’nde ba 2layan ilk duru 2mada, Tan gazetesinin 22 A /ustos 1945 tarihli sayısında Zekeriya Sertel’in “Hükümet ve Meclisten bir 2ey bekleyebilir miyiz?” , 3 Eylül 1945 tarihindeki Sabiha Sertel’in “Muvafakatin Feryadı” ve 5 Eylül 1945 tarihli nüshasındaki Cami Baykurt’un “Münevver Sınıfın Tarihi Rolü” 58 ba 2lıklı yazıları iddianamenin temelini olu 2turuyordu. Bu makalelerinden dolayı bu yazarlar ve gazetenin yayın müdürü  54 Cami Baykurt, “Hüseyin Cahit Baykurt’a”, Yeni Dünya , 4 Aralık 1945, s. 1. Bu dönemde Hüseyin Cahit Yalçın ile Serteller çifti arasında da oldukça sert tartı 2malar ya 2anmı 2tır. Bkz: T. Erer, a.g.e. , s. 164-175.  55 M. Demirel, a.g.m. , s. 191. Serteller ve Niyazi Berkes, üniversite gençlerinin böyle bir olaya kalkı 2masında Hüseyin Cahit Yalçın’ın 3 Aralık 1945 tarihli yazısının neden oldu /unu, ayrıca bu i 2 de hükümetin de parma /ı oldu /unu belirtmektedir. Bkz. S. Sertel, a.g.e. , s. 335-344; Z. Sertel, a.g.e. , s. 229-231; N. Berkes, a.g.e. , s. 354-356.  56 M. Demirel, a.g.m. , s. 191.  57 S. Sertel, a.g.e. , s. 360-362; Z. Sertel, a.g.e. , s. 232.  58 Cami Baykurt Tan gazetesinde çıkan 5 Eylül tarihli yazısında Milli Mücadele döneminde Ankara’da olu 2turulan ilk meclis ile son dönemki meclisleri kar 2ıla 2tırmı 2 ve bu son meclislerde daha çok aydın olmasına ra /men ilk meclise oranla manevi de /erinin dü 2ük oldu /unu söylemi 2tir. Bu son meclislerin faaliyetlerini, temsil etti /i halktan gizledi /ini, kanunları toptan kabul etti /ini ve “kapalı kapda demokrasi” tuhaflı /ını icat etti /ini belirten Cami Baykurt’a göre, memlekette kökleri ve dayanak noktaları olmayan Meclislerdeki bu aydın grubu faaliyetlerini i 2lerini kaybetmek korkusuyla yapmaktadır. Bkz: Cami Baykurt, “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü”, Tan , 5 Eylül 1945, Nr: 3365, s. 3- 4.     hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve Cumhuriyet hükümetinin manevi 2ahsiyetini alenen tahkir ve tezyif ettikleri iddiasında bulunulmu 2 ve tutuklu olarak duru 2malarının yapılması istenmi 2tir 59 . 10 Mart 1946’daki ikinci duru 2mada yazarların Türk Ceza Kanunu 69, 159/1 ve 173/2-3ve Basın Kanunu’nun 27. maddeleri 60 uyarınca(bu maddeler ne ile ilgili) cezalandırılması istenmi 2 ve savunmalarını hazırlamaları için mahkeme 16 Mart’a (1946) ertelenmi 2tir 61 . Son duru 2mada, önce Zekeriya ve Sabiha Sertel’in, daha sonra Cami Baykurt’un müdafaası okunmu 2tur. Cami Baykurt savunmasında, “savcılı /ın Millet Meclisine hakaret manasını aradı /ı” yazısının konusunun 1920 meclis ile mevcut meclis arasında bir kar 2ıla 2tırmadan ibaret oldu /unu, son meclisleri küçük dü 2ürmek kastını ta 2ımadı /ını ifade etmi 2tir.Yazısındaki ele 2tirinin sadece iki meclisin temsilcisi oldukları millete kar 2ı görevlerini yerine getirmede kabiliyet farkının oldu /unu vurguladı /ını belirtmi 2tir. Ayrıca yazısındaki “Milletin i 2ini ondan gizleyen kanunları toptan kabul eden, kapalı kapda demokrasi tuhaflı /ını icadeden meclisler” 2eklindeki ifadesinin sadece 1931’den 1943 yılına kadar gelen 4, 5, ve 6’ıncı meclisleri kapsadı /ını ileri sürmü 2tür. Çünkü ona göre anayasaya aykırı kanun ve hükümler bu meclisler zamanında yürürlü /e girmi 2tir. Cami Baykurt genelinde 1943 yılında olu 2turulan ve hâlâ faaliyette olan meclisi tenkit etmedi /ini ifade etse de 62 yazısında hangi meclisleri kastetti /ine dair bir ibare yoktur. Ancak mahkeme savunmalardaki dü 2üncelerin hepsine katılmamı 2tır. Cami Baykurt’un yazısıyla hükümete de /ilse de, Büyük Millet Meclisine kar 2ı tahkir ve tezyif suçunu açıkça i 2ledi /ine karar vermi 2tir. Mahkeme di /er sanıklar Zekeriya Sertel, Sabiha Sertel ile birlikte Cami Baykurt’u Büyük Millet Meclisi’ne tahkir ve tezyiften suçundan (T.C.K. 159/1) birer sene a /ır hapisle cezalandırmı 2tır. Ancak  59 Sabiha Sertel, M. Zekeriya Sertel, Davamız ve Müdafaamız , F-K Basımevi, 0stanbul 1946, 58-67; S. Sertel, a.g.e. , s. 369-370.  60 Türk Ceza Kanunu’nun 159. maddesi Türlü /ü, Cumhuriyeti, TBMM’yi ve hükümetin manevi 2ahsını alenen tahkir ve tezyif suçunu, 69. ve 173. maddeleri ise verilecek cezaların niteli /ini kapsamaktadır. Bkz. Haz: Sadık Perinçek, Cahit Özden, Türk Ceza Kanunu ve Buna Ait Seçilmi 2 Yargıtay Kararları , Güven Basımevi, 0stanbul 1950, s. 84, 150-151, 158-159. Matbuat Kanunu’nun 27.maddesi de gazete ve dergilerde çıkan yazıların mesuliyetinin, bu yayın organlarını idare eden ki 2i ile yayın organı sahiplerine ve yazarlara ait olaca/ını belirtmektedir. Bkz. S. R. 0skit, a.g.e. , s. 736- 737.  61 S. Sertel, a.g.e. , s. 372-373.  62 S. Sertel, M. Zekeriya Sertel, a.g.e. , s. 105-107.     Cami Baykurt’un 65 ya 2ını geçmi 2 olmasına istinaden cezası 10 aya indirilmi 2tir 63 . Yargıtay verilen bu kararı 14 Mayıs 1946’da bozarak sanıkların tutukluluk hallerinin kaldırılmasını kararla 2tırmı 2tır 64 . A/ustos 1945’ten itibaren itibaren önce Tan, sonra Görü 2ler ve Yeni Dünya ile devam eden Cami Baykurt’un basın alanındaki faaliyetleri istenmeyen bir sonuçla kar 2ıla 2mı 2tır. Cami Baykurt’un makalelerini ne 2retti /i gazete ve dergiler yayın hayatından silinmi 2, Tan’ da yazdı /ı bir makaleden dolayı yargılanmı 2 ve 3 ay cezaevinde tutuklu kalmı 2tır Üstelik kendisinin parti kurma dü 2üncesi de gerçekle 2memi 2tir. II. Dünya Sava 2ı’nın sonucunda tüm dünyada esen demokrasi rüzgârından Batılı devletlere yakla 2mak isteyen Türkiye de etkilenmi 2 ve 1945 yılının ortalarından itibaren muhalif sesler yükselmeye ba 2lamı 2tı. Cami Baykurt’un içerisinde bulundu /u Tan gazetesi camiası da bu muhaliflerden biriydi. Ancak bu camianın benimsedi /i fikir ve dü 2ünce di /er muhalif seslerden oldukça farklıdır. Camianın sosyalizme uygun politikalar savunması ve dı 2 politikada Sovyetler Birli /i yanlısı bir tutum sergilemesi, kendine Batı dünyasında yer edinmeye çalı 2an iktidar kadar, hak ve hürriyetlerin geni 2letilmesinden yana olan di /er muhalif çevrelerin de tepkisini çekmi 2tir. Hiç 2üphesiz bunun en önemli nedeni Sovyetler Birli /i’nin Türkiye üzerinde isteklerinin kamuoyunda yarattı /ı hassasiyettir. Bu dönemde Cami Baykurt yazılarında, Sovyetler Birli/i’nin Türkiye politikasını ele 2tiren ifadeler bulunmadı /ı gibi yukarıda aktarıldı /ı üzere Sovyetler Birli /i’ni öven ve onu Batılı devletler kar 2ısında üstün tutan bir yakla 2ım sergilemi 2tir. Bunun nedeni bu dönemde sosyalizme inanmı 2 olmasıdır 65 . Ancak 2urası da belirtilmelidir ki savundu /u bu dü 2ünce ve fikirler dönemin kanunlarına göre yasaktı ve Cami Baykurt da yazılarında görüldü/ü üzere bu fikirleri açıkça dile getirmemi 2tir. Bu durum Tan camiasının geneline hâkimdir. Nitekim Cami Baykurt ve Sertel çifti Türk Ceza Kanunu’nun komünist propagandayı suç sayan maddesinden yargılanmamı 2tır.

 63 S. Sertel, M. Zekeriya Sertel, a.g.e. , s. 110-116. Halil Lütfü Dördüncü’ye de 9 ay 10 gün hapis cezası ve sanıkların hepsine 1700 ile 2200 kuru 2 arasında de /i2en para cezaları verilmi 2tir.  64 S. Sertel, M. Zekeriya Sertel, a.g.e. , s. 128.  65 Cami Baykurt’un sosyalizme dair fikirleri son bölümde incelenmi 2tir.     C. 0nsan Hakları Cemiyeti’nin Kurulu 2u, Faaliyetleri ve Câmi Baykurt ile Sertellerin TBMM 0çerisindeki Muhalefeti Etkilemeye Çalı 2maları

Aldıkları hapis cezalarının Yargıtay tarafından bozulmasından sonra serbest kalan Cami Baykurt ve Sertel çifti, birlikte hareket etmeye devam etmi 2lerdir. Bu dönemde Cami Baykurt ile sık sık görü 2en Sabiha Sertel’e göre, kendisine Cami Baykurt, “SanFransisko Anla 2ması’ndan sonra memlekette ister istemez geli 2tirdikleri demokrasi akımı içinde, bir insan hakları cemiyeti pek güzel kurulabilir” demi 2tir. Ayrıca Cami Baykurt bu dü 2üncesini Tevfik Rü 2tü Aras ile Zekeriya Sertel’e açmı 2 ve kabul görmü 2tür 66 . Cami Baykurt’un demokratik geli 2melerde kendi paylarının önemli oldu /unu vurgulaması, siyasî alanda faaliyetlerini sürdürece /ini göstermektedir. Tan camiası olarak tanınan bu ki 2ilerin, bir parti çatısı altında de /il de bir dernek kurarak faaliyet göstermeyi dü 2ünmesi dikkat çekicidir. Bunda hiç 2üphesiz Tan Olayları ve sonrasında ya 2anan yargılama sürecinin önemli rol oynadı /ı söylenebilir. Bu olaylar, bu grubun daha temkinli davranmasını neden oldu /u gibi, savundukları dü 2ünce ve görü 2lerin hem yönetimde hem de toplumun genelinde hassasiyet arz etti /ini görmelerini sa /lamı 2tır. Bununla birlikte fikirlerini ne 2rettikleri dergi ve gazetelerin yayın hayatlarının son bulması, parti olarak örgütlenmelerini de engelleyen bir di /er etken olmu 2tur. Neticede Tan grubu, ba 2ka arayı 2lar içerisine girerek toplum üzerinde büyük bir itibarı olan ve aynı zamanda muhalefet safında bulunan ki 2ilere yakla 2mı 2tır. Bu yolda Temmuz 1946 seçimlerini 0stanbul ba /ımsız milletvekili olarak kazanarak, meclise girmi 2 olan Mare 2al Fevzi Çakmak’ın nüfuzundan yararlanmak istemi 2tir 67 . 0smet 0nönü ile arasının bozuk olması ve kamuoyunda ona kar2ı muhalefet edecek

 66 S. Sertel, a.g.e. , s. 383. Zekeriya Sertel bu fikrin Cami Baykurt’tan çıktı /ını belirtmeden “Cami Baykurt ve Tevfik Rü 2tü Aras’la birlikte bir 0nsan Hakları Derne /i kurmaya karar verdik” demektedir. Bkz: Z. Sertel, a.g.e. , s. 235.  67 M. Golo /lu (3), a.g.e. , s. 130.      tek ismin de yine Mare 2al Çakmak olarak bilinmesi 68 Tan grubunun, Fevzi Çakmak’a yakla 2masında en önemli nedendir. Tan grubu, Mare 2al Fevzi Çakmak ile irtibatı da askerlik mesle /inden arkada 2ı Cami Baykurt ile Tevfik Rü 2tü Aras aracılı /ıyla sa /lamı 2tır 69 . Cemiyeti kurmaktaki amaçlarını halkın özledi /i özgürlük ve demokrasiyi sa /lamak olarak belirten Tan gazetesi yazarları, görü 2meye gittikleri Fevzi Çakmak’a milli bir kahraman gibi partiler üstü kalmasını tavsiye ederek kuracakları “0nsan Hakları Derne /i”nin ba 2kanlı /ını kabul etmesi ricasında bulunmu 2lardır. Ayrıca derne /in politik bir amacı bulunmadı /ını ve programının Birle 2mi 2 Milletlerce kabul edilen 0nsan Hakları Yasası oldu /unu iletmi 2lerdir. Fevzi Çakmak, bu teklife olumlu yanıt vermi 2tir 70 . Altında Fevzi Çakmak’ında imzası bulunan derne /in kurulu 2 dilekçesi 17 Ekim 1946 tarihinde 0stanbul Valili /i’ne sunulmu 2tur. Dilekçede, “a 2a/ıda isim ve adresleri bildirilen arkada 2lar birlikte 0stanbul’da 0NSAN HAKLARI CEM 0YET 0 adı ile gayrı siyasî bir cemiyet kurdu /umuzu bildirir ve icabeden kanunî muamelenin yapılmasını dileriz” yazmaktadır 71 . Cemiyetin tüzü /ünde kurulu 2 amacı, Birle 2mi 2 Milletler örgütünün bir üyesi olan Türkiye’de, bu örgütün tüzü /ünde yer alan insan hakları ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda Türk vatanda 2larına tanınmı 2 hak ve hürriyetlerin gerçekle 2mesine ve korunmasına çalı 2mak olarak belirtilmi 2tir. Ayrıca cemiyete üye

 68 N. Berkes, a.g.e. , s. 349-350, 358-359.  69 S. Sertel, a.g.e. , s. 383; Z. Sertel, a.g.e. , s. 236-237. Abidin Nesimi ise Fevzi Çakmak ile Cami Baykurt’un Harp Okulu’ndan sınıf arkada 2ı oldu /unu belirtmekle birlikte Cami Baykurt’un 1945’ten itibaren kurmayı planladı /ı partinin ba 2kanı olarak Fevzi Çakmak’ı dü 2ündü /ünü söylemektedir. Bkz: A. Nesimi, a.g.e. , s. 214.  70 Z. Sertel, a.g.e. , s. 235-241; S. Sertel,  71 F. Teveto /lu, a.g.e. , 577. Cemiyetin kurucuları kısmında 0stanbul Milletvekili Mare 2al Fevzi Çakmak, Eski Hariciye Vekili Tevfik Rü 2tü Aras, Avukat Kenan Öner, Emekli General Sadık Aldo /an, Eski Sefir HamdiArpa /, Eski Dahiliye Vekili Cami Baykurt, Eski Maliye Nazırı Ra 2id Erer, Hasan Rıza Soyak, Gazeteci Sabiha Zekeriya Sertel, Tüccar Mehmed Özdemir, Emekli Kurmay Albay Salahaddin Kip’in isimleri yazmaktadır. Bkz: Aynı yer . Meral Demirel, 0smet 0nönü’nün bu cemiyeti, solcularla ilk ciddi kar 2ıla 2ma olarak gördü /ünü ve TBMM’de Nazım Poroy ba 2kanlı /ında Birle 2mi 2 Milletler 0nsan Haklarını ve Ana Hürriyetlerini Sa /lama ve Koruma Türk Grubu’nun kurdurdu /unu yazmaktadır. Bkz. M. Demirel, a.g.m. , s. 192.      olmak isteyen ki 2ilerin fa 2izme ve diktatörlü /e hizmet etmemi 2 olması gerekti /i vurgulanmı 2tır 72 . Cemiyet kurucuları 0stanbul Karaköy’de Demokrat partili Avukat Kenan Öner’in ofisinde yaptıkları ilk toplantıda idare heyetini seçmi 2tir. Gazetecilerinde ça /rıldı /ı bu toplantıda, Ba 2kanlı /a Fevzi Çakmak ve Genel Sekreterli /e Tevfik Rü 2tü Aras, yönetim kurulu üyesi olarak Cami Baykurt, Ra 2id Erer ve Salahaddin Kip seçilmi 2tir 73 . Toplantı esnasında içeriye giren bir gencin Mare 2al Fevzi Çakmak’a “Pa 2am komünistler sizi aldatıyor!” dedi /ini belirten Zekeriya Sertel’e göre bu genç polis tarafından gönderilmi 2ti.Bu olayın gazetelerde yer almasından sonra cemiyet da /ılmı 2tır 74 . Fevzi Çakmak gazetelere verdi /i demeçte cemiyetin siyasi maksatlar dı 2ında kuruldu /unu ve kendisinin cemiyete sadece iyilik için girdi/ini ayrıca bu tür hayır i2lerine ideoloji karı 2ırsa elbette böyle bir dernekte yer almayaca /ını söylemi 2tir 75 . Tevfik Rü 2tü Aras ve Kenan Öner bu dernekle hiçbir ilgisinin olmadı /ını belirtmi 2lerdir 76 . Böylelikle Cami Baykurt’un dü 2üncesi do /rultusunda kurulan 0nsan Hakları Cemiyeti hiçbir etkinlik gösteremeden da /ılmı 2tır. 0nsan Hakları Cemiyeti’nden do /an tartı 2maların devam etti /i günlerde 16 Aralık 1946’da, Sıkıyönetim Komutanlı /ı 1efik Hüsnü’nün Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi ile Esat Adil’in kurdu /u Türkiye Sosyalist Partisi ’nin bütün merkez ve 2ubelerinin kapatıldı /ı ve bu partilerin yayın organlarının faaliyetine de son verildi /i açıklamı 2tır 77 . Bu partiler ve çalı 2maları hakkında TBMM’de sözlü bir soruya cevap veren 0çi 2leri Bakanı 1ükrü Sökmensüer, sıkıyönetim komutanlı /ınca yapılan incelemeler neticesinde elde edilen bulgulardan bahsetmi 2tir. Önce 1919’dan beri memlekette

  Melih Tınal, “ 0nsan Hakları Derne /i”, Ça /da 2 Türkiye Tarihi Ara 2tırmaları Dergisi , C. III, S. 9- 10, 0zmir 2000, s. 119. Z. Sertel bu tüzü /ü Cami Baykurt ile birlikte hazırladıklarını söylemektedir. Bkz. Z. Sertel, a.g.e. , s. 241.  73 27 Ekim 1946 tarihide ve yine Fevzi Çakmak imzası ile 0stanbul Valili /ine verilen dilekçede yönetim kurulunun bu isimlerden olu 2turuldu /u belirtilmektedir. Bkz: F. Teveto /lu, a.g.e. , 577.  74 Z. Sertel, a.g.e. , s. 241-242.  75 Sinan Omur, Büyük Mare 2al Fevzi Çakmak’ın Askerî Dehâsı Siyasî Hayatı , Sinan Matbaası, 0stanbul 1962, s. 116.  76 Ancak DP’li Samet A /ao /lu, Kenan Öner’in cemiyetin kurucuları arasında oldu/unu belirtmektedir. Bkz. S. A /ao /lu, a.g.e. , s. 41;M. Toker (1), a.g.e. , s. 210-211  77 Aclan Sayılgan, Türkiye’de Sol Hareketler , Be 2inci Baskı, Do /u Kütüphanesi, 0stanbul 2009, s. 232.      görülen komünist faaliyetlerin be 2 safhaya ayırmı 2 ve kısa bir tarihçelerini açıklamı 2tır. Son safhanın 1945-1946 yıllarını kapsadı /ını, Tan gazetesinin yayınları, Türkiye Sosyalist Emekçi Köylü Partisi ve Türkiye Sosyalist Partisi ’nin ve ayrıca bu partilere ba /lı sendikalar ile gazete ve dergilerin çalı 2malarını bu safhadaki faaliyetler olarak belirtmi 2tir. Sökmensüer, komünistlerin bu dönemde amaçlarına varıncaya kadar demokrasiyi bir araç olarak kullanmak istediklerini, demokratik hürriyetlerden faydalanılarak ihtilal hazırlayabileceklerini dü 2ündüklerini söylemi 2tir 78 . Konu 2masının devamında bu dönemde Sertel çifti ile Cami Baykurt’un Demokrat Parti kurucuları ve Fevzi Çakmak’la olan ili 2kilerinden bahseden Sökmensüer, Cami Baykurt ile Zekeriya Sertel’in Fevzi Çakmak’a gönderdi /i 2 Eylül 1946 tarihli mektubu okumu 2tur. Mektupta, Cumhuriyet Halk partisinin 1946 seçimlerinde muhaliflere kar 2ı oynadı /ı oyunlarda ba 2arılı olmasına, halkın seçimlerdeki sıkıntılarına, seçimlerde yapılan su-i istimalleri boykot etmek için Çankaya eteklerine kadar gelerek yaptıkları gösterilerden bahsedilmi 2ti. Bu gösterilerin Meclisi, Hükümeti ve Cumhurba 2kanını tanımamak anlamına geldi /ini ve halkın bu temiz ve mukaddes heyecanını Demokrat Partililerin temsil edemedi /i belirtilmi 2tir. Milletin kendisinden (Fevzi Çakmak’tan), haklarını savunmasını bekledi /i ve onun da Meclis kürsüsüne çıkarak Meclisin, Hükümetin ve Cumhurba 2kanının me 2rutiyetinin olmadı /ını söylemesi istenmi 2tir. Ayrıca Meclis dı 2ına çıkarak halk ile birlikte onun hakkını savunması gerekti /i de yazılmı 2tı. Sökmensüer bu mektupları ve bahsi geçen olayları komünistlerin Demokrat Parti ve Mare 2al Fevzi Çakmak üzerinde oynadıkları oyunlar olarak de /erlendirmi 2tir 79 . Bu mektup ve bahsedilen geli 2meler hakkında ne Sertel çifti ne de Cami Baykurt olayların ya 2andı /ı dönemde ve daha sonra anılarında açıklamada bulunmu 2lardır. SadeceFevzi Çakmak adı geçen ki 2ilerden böyle bir mektup aldı /ını, ancak itibar etmedi /ini belirtmi 2tir 80 .  78 TBMM TD , Dönem: VIII, C:4, 0: 1, 29 Ocak 1947, s. 66-68. 

TBMM TD , Dönem: VIII, C:4, 0: 1, 29 Ocak 1947, s. 71-72.  80 Sinan Omur, a.g.e. , s. 119. Kemal Karpat, 1ükrü Sökmensüer’in komünist faaliyetleri anlatırken Mare 2al Fevzi Çakmak’tan ve DP’den söz açmasının üç amacı oldu /unu belirtmektedir. Öncelikle solcuları destekledi /i için Mare 2al’i gözden dü 2ürmek ve DP’yi Mare 2al’in deste /inden yoksun bırakmak. Ayrıca Mare 2al’in solcuları destekledi /i ancak DP’lilerin bundan sakındı /ı imajı olu 2turarak Mare 2al ile DP’nin arasını açmaktı. Son olarak da DP kurultayında alınan hürriyet     Görüldü /ü üzere Cami Baykurt ve Serteller, Meclis dı 2ında ve hiçbir siyasî amaç gütmediklerini belirttikleri bir cemiyet kurmakla kalmamı 2 aynı zamanda TBMM içerisindeki muhalefet üzerinde bir etki kurmak istemi 2, ancak onda da ba 2arılı olamamı 2lardır. Cami Baykurt’un adı son olarak Mare 2al Fevzi Çakmak ve Kenan Öner ile birlikte Millet Partisi’nin kurulması sırasında gündeme gelmi 2tir. Hatta bu partinin programının Cami Baykurt tarafından hazırlandı /ı iddia edilmi 2tir. Ancak 20 Temmuz 1948 tarihinde kurulan bu partinin çalı 2malarına katılmayan Cami Baykurt, 4 Kasım 1949 yılında ölmü 2tür 81 . Çok partili hayata geçi 2 sürecinin ya 2andı /ı 1945 yılından itibaren savundu /u fikir ve görü 2ler etrafında amacına ula 2mak için önce basın sonra da siyasî çevrelerde etkinlik sa /lamak isteyen Cami Baykurt, dönemin renkli bir siması olmu 2tur. Sosyalist görü 2üne zemin bulabilmek için siyasetin di /er kesimleriyle yakın temaslara girmi 2, ancak yürüttü /ü faaliyetlerde ba 2arı sa /layamamı 2tır.

 isteklerinin CHP tarafından kabul olunmadı /ı takdirde Meclis’ten çekilme hususunda aldı /ı kararı suya dü 2ürmektir. Böyle bir çekilme söz konusu oldu /unda bunun komünistlerin bir te 2viki oldu /u propagandası yapılacaktı. Bkz: K. H. Karpat, a.g.e. , s. 156.  81 Meral Demirel, a.g.e. , s. 193; A. Nesimi, a.g.e., s. 223-235. Bununla birlikte Mehmet Ali Aybar’ın 5 Nisan 1948 tarihinde ve sadece bir sayı olarak çıkarabildi /i Zincirli Hürriyet gazetesinde Cami Baykurt’un “Cumhuriyetin Dahiliye Vekili Cami Baykurt’tan Mektuplar” isimli makalesi yayınlanmı 2tır. Cami Baykurt makalesinde DP’den ayrılanların Fevzi Çakmak etrafında siyasi parti kurma giri 2imlerini ve bu durumun DP ve CHP’de rahatsızlı /ı de /erlendirmi 2tir. Bkz. Hakkı Uyar, Tek Parti Dönem ve Cumhuriyet Halk Partisi, Boyut Yayıncılık, 0stanbul 1998, s. 216, 228.      IV. BÖLÜM

ABDÜLKAD 0R CAM 0 BAYKURT’UN DÜ 1ÜNCE YAPISI VE ESERLER 0

A. Milliyetçilikten Sosyalizme Uzanan Süreç (1912-1920)

Câmi Baykurt, milliyetçi bir dü 2ünce yapısından zamanla Sosyalizme yönelmi 2, ya 2amının son dönemlerinde bu do /rultuda faaliyetleri ile sol kesim içerisinde önemli simalardan biri olmu 2tur 1. Çalı 2manın bu kısmında öncelikle Câmi Baykurt’un milliyetçilik fikirleri üzerinde durulacak ve sonrasında hakkında çok az bilginin oldu /u fikir yapısında görülen de /i2imden bahsedilecektir.

1. Cami Baykurt’ta Milliyetçilik Fikri

1896 yılında Trablusgarb Vilayeti’nde yarı sürgün bir subay olarak görevlendirilen Câmi Baykurt, burada 0TC’nin çalı 2malarına katılmı 2tır 2. Câmi Baykurt’un Trablusgarb’daki faaliyetleri hakkında bilgiler oldukça sınırlı olmakla birlikte bu dönemde milliyetçi bir dü 2ünce ve söylem içerisinde oldu /u söylenemez. Zira 0TC’nin de geni 2 bir co /rafyaya yayılmı 2, çe 2itli ırktan ve dinden insanların ya 2adı /ı Osmanlı Devleti içerisinde milliyetçi bir söylemle örgütlenmesi dü 2ünülemez. II. Abdülhamit’e kar 2ı hürriyet mücadelesi yaparken di /er unsurlarında deste /ini alma ve onlarla birlikte hareket etme ihtiyacı duyan 0TC, II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra hükümetlere hâkim duruma geldi /inde Osmanlıcılık (ittihad-ı anasır) siyasetini savunmu 2tur. Balkan sava 2larından sonra bu politika yerini Türk milliyetçili /ine ve 0slami unsurlara a /ırlık verilen bir siyaset takip edilmi 2 ancak  1 Meral Demirel, a.g.m. , s. 184.  2 Meral Demirel, a.g.m. , s. 184.     Osmanlıcılık fikri de eskisi gibi geçerli kalmı 2tır. De /i2en, bu üç farklı görü 2ün bütüne katkı oranı olmu 2tur 3. Balkan Harbi’nde alınan yenilgi Câmi Baykurt’un dü 2ünce yapısını etkilemi 2 ve Osmanlı Devleti içerisinde Türk ve Arap unsurları merkeze alan bir siyaset takip edilmesi do /rultusunda görü 2ler ileri sürmü 2tür. Aslında bu fikir bir zorunluluktan kaynaklanmı 2, Balkanların elden çıkmasıyla Türk nüfusun ya 2adı /ı Anadolu co /rafyası ile Arap nüfusun ya 2adı /ı yerler Osmanlı Devleti’nin elinde kalmı 2tır. Dolayısıyla Câmi Baykurt’un bu iki unsuru kapsayacak bir siyaset izlenilmesi do /rultusunda görü 2leri mevcut duruma göre olu 2mu 2tur. Bununla birlikte Birinci Dünya Sava 2ı’nın sonucunda Arapların ya 2adı /ı co /rafyanın da kaybedilmesi ve elde sadece Anadolu’nun kalmasıyla Câmi Baykurt, elde kalan topraklar içerisinde Türk unsura a /ırlık veren bir söylem içerisine girmi 2tir. Bunda hiç 2üphesiz Anadolu’nun içinde bulundu /u durum son derece etkilidir. Mevcut kaynaklar ı 2ı/ında Câmi Baykurt’ta Balkan Sava 2ları döneminden itibaren olu 2maya ba 2layan milliyetçilik fikrinden bahsedilecektir. Balkan sava 2larının, 2imdiye kadar vatan olarak kabul edilen Balkanların aslında dü 2man memleketi oldu /unu gösterdi /ini söyleyen Câmi Baykurt’a göre, Osmanlı Devleti’nin hakiki vatanı ve hayati kuvvetinin a /ırlık merkezi Asya kıtasında yer almalıdır. Ayrıca memleket, Türk ve Arap ço /unlu /una dayanmalı ve Hilafet ve Saltanat merkezinin Türk ve Arapların ya2adı /ı co /rafyanın ortasına - Konya, Kayseri veya daha güneye- nakledilmelidir 4. Türk ve Arap nüfusun ya 2adı /ı yerleri Osmanlı Devleti’nin asıl vatanı olarak kabul eden Câmi Baykurt, iç siyasette öncelik olarak, harici dü 2manların Araplar üzerinde yaratmak istedi /i milliyetçilik fikrini kökünden kesilmesini tavsiye etmektedir. Bununla birlikte Türklerle Araplar arasına hiçbir zaman bu fikrin giremeyece /ini de eklemektedir. 5. Görüldü /ü üzere bu sözleri diyen biri, Türk milliyetçili /ine dayalı bir dü 2ünceye taraftar de /ildir. Nitekim Câmi Baykurt’un

 3Timuçin Kodaman, “II. Me 2rutiyet Dönemi 0ttihat ve Terakki Fırkası ve Panislamizm”, Yüzüncü Yılında II. Me 2rutiyet , Pınar Yayınları, 0stanbul 2008, s. 241. Nevzat Köseo /lu, Türk Milliyetçili /i ve Osmanlı , Ötüken Yayınları, 0stanbul 2000, s. 38-45; F. Ahmad, a.g.e. , s. 254.  4 C. Baykurt (3), a.g.e. , s. 6-12; C. Baykurt (4), a.g.e. , s. 13-18.  5 C. Baykurt (3), a.g.e. , s. 11-12; C. Baykurt (4), a.g.e. , s. 17.     mevcut duruma göre sistemle 2tirdi /i bu dü 2üncenin, Osmanlı Devleti’nin izlemesi gereken en makul politika oldu /u da söylenebilir. Câmi Baykurt, bu dönemde Milli Me 2rutiyet Fırkası ’nın (5 Eylül 1912) kurucuları arasında yer almı 2tır. I. Balkan Sava 2ı’ndan biraz önce kurulan ve Balkan Sava 2ları döneminde faaliyet gösteren bu parti Türk siyasî tarihinin ilk milliyetçi partisidir 6. Ancak bu partinin çalı 2malarına katılması Câmi Baykurt’un bu dönemde salt Türk milliyetçili /e a /ırlık veren bir dü 2ünce de oldu /unu göstermez. Câmi Baykurt’un de aralarında bulundu /u parti kurucuları Aralık 1912’de iktisadi milliyetçilik dü 2üncesiyle yerli malı üretimi ve tüketimini yaygınla2tırmayı amaçlayan 0stihlâk-i Milli Cemiyeti ’ni kurmu 2tur 7. Câmi Baykurt’un, bu dönemde iktisadi anlamda yerli üretimi savunan siyasi anlamda da Müslüman unsuru merkeze alan bir dü 2üncede oldu /u söylenebilir. Milli Me 2rutiyet Fırkası’nın kapanması, kendisinin i 2 hayatına atılması ve Birinci Dünya Sava 2ı’nda orduya ça /rılması gibi nedenlerle Câmi Baykurt, 1913- 1918 yılları arasında politikadan uzak kalmı 2tır. Mondros Mütarekesi’nden sonra 0stanbul’a gelerek siyasî arenada tekrardan boy gösteren Câmi Baykurt, 0tilaf Devletleri’nin, özellikle 0ngilizlerin, Türklerin elinde kalan son toprakları da taksim ederek ona ya 2am hakkı bırakmayaca /ını açık bir 2ekilde görmü 2tür 8. 0çinde bulunulan bu zor 2artlardan kurtulmak için aydınlar çe 2itli çareler aramı 2lardır. Bunlardan biri de bölgesel mahiyette olu 2turula müdafaa-i hukuk cemiyetleridir. Câmi Baykurt da 0MHOC’nin çalı 2malarına katılmı 2tır. 0zmir’e 0tilaf Devletleri gemilerinin gelmesi ve sonrasında 2ehrin Yunanlılar tarafından i 2gal edilece /i haberlerinin yayılması üzerine, Mondros Mütarekesi’nden kısa bir süre sonra faaliyete geçen cemiyetin çalı 2malarına Câmi Baykurt da katılmı 2 ve cemiyetin genel sekreteri seçilmi 2tir ( 1ubat-Mart 1919) 9. Cemiyet içerisinde önemli görevler üstlenen Câmi Baykurt’un bunları vatansever duygularla yaptı /ına 2üphe yoktur. Ancak bu faaliyetleri açıktan açı /a milliyetçilik dü 2üncesi kapsamında de /il de,

 6 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 351; A. Birinci, a.g.e. , s. 181-183. Câmi Bey’in bu parti içerisindeki faaliyetleri birinci bölümde anlatılmı 2tır.  7 S. Ak 2in (1), a.g.e. , s. 277; T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. I, s. 445.  8 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 12-18.  9 Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D:83, B: 9, s. 10-23; N.Taçalan, a.g.e. , s.142; N. Moralı (2), a.g.e. , s.12-13; 1. S. Aydemir, a.g.e. , C. II, s.67.     memleketi i 2gal altında bulunan her Türk aydının yapaca /ı bir görev olarak de /erlendirmek gerekmektedir. Mütareke döneminde Câmi Baykurt ve arkada 2ları 4 Mayıs 1919’da Milli Ahrar Fırkası ’nı kurmu 2tur 10 . Câmi Baykurt, Amerikan King-Crane Heyeti’ne partinin siyasi tutumunu “…nasyonalist ve nasyonalistli /in asgari bir 2ekli olan minimalist…” olarak açıklamı 2tır 11 . Mütareke 2artlar altında Câmi Baykurt ve arkada 2ları milliyetçili /i asgari düzeyde tutan bir parti kurarak örgütlenmi2tir. Partinin bu dönemde Amerikan mandasına meyletmesi 12 partinin milliyetçilik dü 2üncesine asgari bir tarzda yakla 2masıyla açıklanabilir. Ayrıca partinin, 0tilaf Devletleri’nin kontrolü altıda bulunan 0stanbul’da açıktan milliyetçi bir söylemle faaliyet gösteremeyece /i de malumdur. Görüldü /ü üzere Osmanlı Devleti’nin Balkan Sava 2ları’ndan itibaren kaybetti /i topraklar ve mütareke sonrası içinde bulunan durum, Câmi Baykurt’un dü 2ünce yapısını etkilemi 2tir. Câmi Baykurt, iç politikada Müslüman unsura a/ırlık verilmesi noktasından Türk unsurun merkeze alındı /ı asgari düzeyde milliyetçi bir dü 2ünceye Mondros Mütarekesi döneminde meyletmi 2tir. Ancak yine bu dönem de Câmi Baykurt’un dü 2ünce yapısında ba 2ka de /i2iklikler de meydana gelmi 2tir.

2. Ara Dönem: Dönü 2üm

Mütareke dönemi, Câmi Baykurt’un siyasî faaliyetlerinin yo /un oldu /u bir dönemdir. 1919 yılında 0MHOC ve Milli Ahrar Fırkası gibi memleketin içinde dü 2tü /ü duruma kar 2ı farklı kurtulu 2 çareleri öneren olu 2umların çalı 2malarında yer alan Câmi Baykurt, bu yılın sonunda Milli Mücadele safına geçmi 2tir. Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Aydın Sanca /ı’ndan mebus olarak katılan ve bu meclisin

 10 T. Z. Tunaya (1), a.g.e. , C. II, s.460; T. Z. Tunaya (2) a.g.e., , s.431-432; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e. , s.21; Tülay Duran (1), a.g.m. , s.14; “Milli Ahrar Fırkası”, 0leri, 22 Mayıs 1335 (1919), Nr: 494, s. 3. Cami Baykurt’un Anıları , Dft.1, TTK Ar 2., D: 83, B: 9, s. 25-26.  11 “Amerikan Heyet-i Muhassası ve Muhtelif Cemiyetler”, 0kdam , 1 A /ustos 1335 (1919), Nr: 8073, s.2.  12 H. N. Howard, a.g.e. , s.164-165; M. Erol, a.g.e. , s.63; D. Bilgen, a.g.e. , s.74; M. Ayı 2ı/ı, a.g.e., s.21; K. Kasalak, a.g.e. , 56-57.     çalı 2malarının sona ermesiyle Ankara’da olu 2turulan TBMM’nin çalı 2malarına da katılmı 2tır. Câmi Baykurt, 3 Mayıs 1920’de TBMM’nin ilk 0cra Vekilleri Heyeti’nde Dahiliye Vekili olmu 2tur 13 . Kaynaklarda Câmi Baykurt’un Dâhiliye Vekilli /i döneminde Rusya’da meydana gelen Bol 2evik devrimden (1917) etkilendi /ine dair açıklamalar vardır. Mete Tuncay bu dönemde Câmi Baykurt’un sol e /ilimli oldu /unu Fethi Teveto /lu da komünist veya komünizme sempati besledi /ini ifade etmektedir. Meral Demirel ise Câmi Baykurt’un bu dönemde Bol 2evik fikirlerle yakınla 2maya ba 2ladı /ını söylemi 2tir 14 . Ayrıca Meral Demirel savını desteklemek için Câmi Baykurt’un bu do /rultudaki faaliyetlerinden de bahsetmektedir 15 . TBMM’i içerisinde Rusya’da meydana gelen devrimden etkilenen ve gizliden benzer çalı 2malar içerisinde bulunan mebuslar vardır. Bunlar arasında Câmi Bey’in de olabilece /i akla gelmektedir. Ancak bu do /rultuda mevcut bilgiler çok sınırıdır. Bu dönemde Ye 2il Ordu , Halk 02 tirakiyun Fırkası ve Türkiye Komünist Partisi gibi Ankara merkezli bir takım sol/sosyalist zeminde faaliyet gösteren siyasî olu 2umlar bulunmaktadır. Bu olu 2umların çalı 2maları hakkında bilgi veren kaynaklarda Câmi Baykurt adına rastlanılmamı 2tır. Bununla birlikte 19 A /ustos 1920 tarihli bir 0ngiliz istihbarat raporunda Câmi Baykurt’un dı 2 politika konusunda Sovyet Rusya yanlısı oldu /u belirtilmi 2tir 16 Tüm bu anlatılanlar ı 2ı/ında Câmi Baykurt’un 1920’de sosyalist dü 2ünceyle tanı 2tı /ı ve fikriyatında gerçekle 2ecek dönü 2ümün tohumlarının bu dönemde atıldı /ı söylenebilir.

 13 TBMMZC , D:1, 0.S.: 1, C.1, 0:10, (3 Mayıs 1336/1920), s.196-198  14 M. Tuncay, a.g.e. , s. 23; F. Teveto /lu, a.g.e. , s. 142;M. Demirel, a.g.m. , s. 187.  15 “Komitern ar 2ivinde bılunan Lütfi Yolda 2'ın Türkiye 02 tirakiyun Fırkaları merkez riyasetine gönderdi /i 19 A /ustos 1920 tarihli lahiyada Câmi Baykurt'un fikriyatındaki dönü 2ümü gösteren 2u bilgi yer almaktadır. Anadolu'da Bol 2eviklik te 2kilatı yapılmak için hiçbir mümanatta bulunulmuyor. Ankara'da Bol 2evizmin derhal kabul edilmesine dair müteaddit konferanslar verilmi 2tir ve bu konferansların verilmesi için bizzat Cami Bey (Dahiliye vekaletini i 2gal etti /i zamanlarda) te 2vik etmi 2tir . Ankara'daki durumu, "Türkler vaziyat-i hazıra dolayısıyla kendilerine tabii Bol 2evikler nazarıyla bakıyorlar ve kuva-yı Milliye ordusuu Bol2evik ordusu suretiyle telakki ediyorlar 2ekklinde yorumlayan Lütfi Yolda 2 Kuva-yı Milliye re'sikarında olanlar Bıl 2evikli /e ne surette bakıyorlar sözleriyle ba 2layan bir ba 2ka komitern belgesinde (Sabık Dahiliye Vekili) Cami Bey'in kendisine 2unları söyledi /ini belirtir: Türkiye'nin kurtulması Sovyet hükümetinin cihana hakim olmasına mütevakkıftır. siz memleketimizde istedikleri propagandayı yapmaya mezunsunuz ".Bkz. Meral Demirel, a.g.m. , s. 187. Meral Demirel’in Komitern ar 2ivine dayandırarak bahsetti /i bu bilgileri do /rulayacak herhangi bir kayna /a ula 2ılamamı 2tır.  16 S. R. Sonyel (1), a.g.e. , C. I, s. 731-732; S. R. Sonyel (2), a.g.e. , s. 106-107.     B.Cami Baykurt’ta Sosyalizmin Yorumlanması (1945-1949)

Kaynakların 1920’de sosyalizm ile yakınla 2maya ba 2ladı /ını belirtti /i Câmi Baykurt çok ilginçtir ki 1945’lere kadar bu do /rultuda faaliyetlerde bulunmamı 2tır. Bunda hiç 2üphesiz en önemli neden yasaların komünist/sosyalist olu 2umların çalı 2malarını engellemesidir. Ayrıca 1923-1945 arası dönemde Câmi Baykurt siyasî hayattan çekilerek, emlak danı 2manlı /ı, ö /retmenlik ve çevirmenlik gibi i 2lerde u/ra 2ması da bu durumun bir di /er nedeni olarak gösterilebilir. II. Dünya Sava 2ı sonrası tüm dünyada esen demokrasi rüzgârından Türkiye’de nasibini almı 2, CHP iktidarına kar 2ı Meclis içerisinde ve basında muhalif sesler yükselmi 2tir. Bu dönemde sosyalist ideolojiyi benimseyenler, siyasî dü 2üncelerini açık bir 2ekilde ifade etmemekle birlikte gazete ve dergilerde yazdıkları yazılar ile benimsedi /i ideoloji çerçevesinde görü 2lerini dile getirmi 2lerdir. Bunlardan biri de Câmi Baykurt’tur 17 . Câmi Baykurt’un bu dönem yazılarında fa 2izmi ele 2tirmi 2, demokratik hak ve hürriyetleri savunmu 2tur. Ancak yazılarının satır aralarında sosyalizmle ilgili ipuçları da bulunmaktadır. 23 A /ustos 1945 tarihli Tan gazetesinde Türkiye Tarihinde Yeni Bir Dönemeç ba 2lıklı yazısında kendi içerisinden yıkılmakta olan burjuvazinin fa 2izmi icat ederek demokratik hak ve hürriyetleri baltaladı /ını söylemi 2tir. Ayrıca fa 2izmin II. Dünya Sava 2ı’na neden oldu /unu belirten Câmi Baykurt, sava 2 sonrası imzalanan San Fransisko Antla 2ması’nın ise yeni bir insanlık cemiyeti kurmak do /rultusunda bir ümit olarak ortaya çıktı /ını ifade etmi 2tir. Câmi Baykurt olu 2turulacak bu cemiyet hakkında “öyle bir cemiyet ki, orada emek hissesi köleler sınıfının de /il, efendi derecesine yükselmi 2 (gerçekten efendimiz) halk yı /ınlarının necabet berati olacaktır” sözleri sosyalist ideolojinin söylemlerini ça /rı 2tırmaktadır 18 . Halk yı /ınlarını asil bir sınıf olarak gören Câmi Baykurt bir di /er yazısında ise aydınları bir sınıf olarak görmedi /ini belirtmi 2, bu savını içte ve dı 2ta verdi /i  17 Câmi Baykurt’un 1945 sonrası süreçte sol bir parti kurma dü 2üncesinde oldu /u ve bu do /rultuda basın yoluyla etkinlik sa /lamaya çalı 2tı /ı bir önceki bölümde ayrıntılı bir 2ekilde aktarılmı 2tı. Câmi Baykurt’un Tan ve Yeni Dünya gazeteleri ile Görü 2ler dergisinde yayınlanan bu yazıları dü 2ünce yapısı hakkında da bilgi vermektedir.  18 Cami Baykurt, “Türkiye Tarihinde Yeni Bir Dönemeç”, Tan , 23 A /ustos 1945, Nr: 3352, s. 3.      örneklerle açıklamaya çalı 2mı 2tır. 1945 sonrası tüm dünyada görülen de /i2me ve yenile 2me davasını Türkiye’de çok az sayıda aydının destekledi /ini söyleyen Câmi Baykurt, ço /unlu /un ise “tanzimatçı ve hakan-ı talim ve terbiye ile yeti 2tirilmi 2, ancak devlet hazinesinden geçinen insanlar” oldu /unu belirtmi 2tir. Câmi Baykurt, fa 2ist cephenin kuruldu /u Almanya ve 0talya’da da buna benzer bir durumun oldu /unu belirtmi 2 ve hatta bu ülkelerdeki aydınların diktatörlerin “kapı kulu” oldu /unu ifade etmi 2tir 19 . Milliyet ve memleket fark etmeksizin aydınların her yerde benzer zafiyetler gösterdi /ini söyleyen Câmi Baykurt, Avrupalı diktatörlerin i2çi sınıfından korktukları kadar aydınlardan korkmadıklarını belirtmi 2tir. Çünkü ona göre, i 2çi sınıfı kendi sınıfının haklarının müdafaa edebilecek kadar bilinçli bir hale gelmi 2tir. Aydınlar ise sınıf kuvvetinin gücüne güvenemeyen da/ınık insanlardır. Bu nedenle Câmi Baykurt, aydın kesim için, “kendisinin fikir amelesi oldu /unu idrak ederek sınıf menfaatlerini müdafaa edebilecek derecede 2uur sahibi olmadıkça ona bir “SINIF” adını vermek do /ru de /ildir” demi 2tir 20 . Görüldü /ü üzere Cami Baykurt aydın kesimi i 2çi sınıfına dâhil eden bir yakla 2ım sergilemi 2 ve onların haklarını savunmaları gerekti /ini belirtmi 2tir. Aslında bu ifadeleri ile Câmi Baykurt Avrupalı aydın kesimin faaliyetlerini ele 2tirerek gizliden Türkiye’de mevcut aydın kesime de seslenmekte, onlara sınıf mücadelesi yapmasını telkin etmektedir. Çünkü Türkiye’de Avrupa’dan örnekler verdi /i gibi “bilinçli” bir i 2çi sınıfı yoktur. Kendisi de bunun farkındadır. Ve bu yüzden aydın kesimden bir beklenti içerisindedir. Nitekim Câmi Baykurt bir ba 2ka yazısında bu durumu açıkça ifade etmi 2, hükümetin iç ve dı 2 sermaye için kurmu 2 oldu /u totaliter rejime sadece aydın kesimin kar 2ı koyabilece /ini belirtmi 2tir 21 . Câmi Baykurt, 1917’de Rusya’da meydana gelen Bol 2evik devrimini tarihin seyrini de /i2tiren bir dönüm noktası olarak belirtmi 2, bu devrim ile milletlerarası kapitalist cephenin Rusya’daki zayıf kanadının kırıldı /ını söylemi 2tir. Böylelikle Rus

 19 Cami Baykurt, “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü”, Tan , 5 Eylül 1945, Nr: 3365, s. 3.  20 Cami Baykurt, “Münevver Sınıfın Tarihî Rolü”, Tan , 5 Eylül 1945, Nr: 3365, s. 3.  21 Cami Baykurt, “De /i2me ve Yenilenme”, Tan , 26 A /ustos 1945, Nr: 3355, s. 3.      inkılâpçılarına sosyalist çalı 2ma sistemi kurmak için çok müsait ve zengin bir sahanın açıldı /ını da ifade etmi 2tir 22 . Câmi Baykurt, Bol 2evik devrimiyle kapitalist çalı 2ma ve üretim sistemini tehdit eden yeni bir tecrübenin ba 2ladı /ını dü 2ünmektedir. Nitekim milletlerarası yüksek finans çevresinin bu tecrübeyi bir tehlike olarak algılamakta gecikmedi /ini ve onu kökünden baltalamak için milletlerarası fa 2izm te 2kilatı yaptıklarını da ifade etmi 2tir. Ancak Sovyetler Birli /i’nin bu çevrenin açık veya gizli dü 2manlıklarıyla pençele 2ti /ini ve mukabil tertibatlar aldı /ını belirtmi 2 ve dü 2manlarına büyük darbeler indirdi /ini de söylemi 2tir. Ayrıca Câmi Baykurt, Sovyet devlet adamlarının 1917 inkılâbının selamet ve ba 2arısını dünya inkılâbından beklediklerini ancak bunun gerçekle 2medi /ini belirtmi 2tir. Ancak kendisinin de bu fikirde oldu /unu dair bir imada bulunmamı 2tır 23 . Câmi Baykurt Yeni Dünya ve Biz ba 2lıklı yazısında ise 1945 sonrası geli 2melerden bahsetmi 2tir. Ona göre tüm dünyada bir de /i2me ve yenilenme hareketi görülmekte, Türkiye’de bundan nasibini almaktadır. 0ç siyasette ya 2anan geli 2meler de bu çerçevededir. Yazının ilerleyen kısımlarında II. Dünya Sava 2ı sonrasında sava 2a katılan ve katılmayan devletlerin ekonomik zorlukların hükmü altında ezildi /ini belirten Câmi Baykurt, özellikle Avrupalı devletlerin bozuk düzenlerini ayakta tutabilmek için sosyalizm tecrübesine giri 2tiklerini söylemi 2tir. Ayrıca “serbest ekonomi ve rekabet mektebinin son kalesi olan Amerika da dipten gelen dalgalarla çalkalanıyor” diye de eklemi 2tir 24 . Görüldü /ü üzere Câmi Baykurt ekonomik sistem olarak sosyalizmi savunmakta, onu sava 2 sonrası süreçte bir kurtarıcı olarak görmektedir. Câmi Baykurt’un sosyalizm ba /lamında dü 2ünceleri gazete ve dergilerde yazdı /ı bu yazılar ile sınırlıdır. Görüldü /ü üzere Câmi Baykurt yazılarında i 2çi sınıfını ön plana çıkartmı 2, 1917 Bol 2evik devrimin dünyanın seyrini de /i2tirdi /ini belirtmi 2, sosyalist ekonomik sistemi savunmu 2 ve Sovyetler Birli /i’ni Batılı devletler kar 2ısında üstün tutan bir tavır sergilemi 2tir.

 22 Cami Baykurt, “Barı 2 Sava 2ı”, Görü 2ler , 1 Aralık 1945, Sayı:1, s. 3.  23 Cami Baykurt, “Barı 2 Sava 2ı”, Görü 2ler , 1 Aralık 1945, Sayı:1, s. 3.  24 Cami Baykurt, “Yeni Dünya ve Biz”, Yeni Dünya , 1 Aralık 1945, Nr: 1 s. 1.      Câmi Baykurt sosyalizmi Türk toplumuna yaymak konusunda ise 0slamiyet’ten yararlanmak fikrindedir. Ona göre Türkiye’nin nüfuzunun yüzde sekseni köylüdür ve bu insanların hepsi de dindardır. Câmi Baykurt Kuran’da sosyalizm ideolojisine uyan birçok ayetler, düsturlar oldu /unu dü 2ünmektedir. Bunlardan faydalanarak halk arasında sosyalizm yayılabilece /i ve Türkiye’de sosyalizmin ancak din yoluyla gerçekle 2ebilece /i inancındadır 25 .

C. Cami Baykurt’un Eserleri

1. Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebîre Do /ru  0stanbul H. 1326 (1910/1911) tarihli hatıra tarzı bu ilk eserinde Câmi Bayurt Trablus ile Fizan bölgesini ve bu bölgeler arasındaki çöl yollarını anlatmaktadır. Eser, Cami Bey’in Trablusgarp’ın kuzeyinde on dört sene boyunca yaptı /ı çe 2itli memuriyetler ile Fizan seyahati sırasında gerçekle 2tirdi /i gözlemler neticesinde meydana getirilmi 2tir. Cami Bey bu eserinde bölgenin siyasi ve jeopolitik öneminden ziyade yalnızca seyahat etti /i bölgelerdeki gözlemlerini yazarak bölgeye ilgiyi çekmeyi amaçlamı 2tır. Eserin ilk kısmında Trablusgarb Vilayeti’nin merkezi Trablus Sanca /ı ile buradan güneye do /ru giden yollar ele alınmı 2tır. Bu bölümde Câmi Baykurt bölgenin co /rafi özelliklerinden ayrıntılı bir 2ekilde bahsetmi 2tir. 1ehrin ticari ya 2amını, halkın geçim kaynaklarını, 2ehirde hangi milletlerin ya 2adı /ını, yerle 2im yerlerini ve ticaret yollarını anlatmı 2tır. Bölge hakkında epeyce bilgiler verdi /i bu bölümde yeri geldikçe anılarını da aktarmı 2tır.

 25 S. Sertel, a.g.e. , s. 382; Z. Sertel, a.g.e. , s. 218. Niyazi Berkes, Câmi Baykurt ile ilgili olarak “onun de /il komünizmle, herhangi bir solculukla ne ili 2kisi vardı ne de böyle 2eylerden anladı /ı…” ifadelerini kullanmaktadır Bkz. N. Berkes, a.g.e. , s. 353. Ancak Moris Gabbay Bey Câmi Baykurt’un inanmı 2 bir Müslüman oldu /unu bununla birlikte Marksizm hakkında derin bir bilgisi oldu /unu söylemektedir. Bu bilgiler, 27.09.2011 Salı günü Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nda Câmi Baykurt’un Robert Kolej’den ö /rencisi Moris Gabbay Bey ile 16:00-17:30 saatleri arasında yapılan görü 2meden alınmı 2tır.      Câmi Baykurt eserinin ikinci kısmında ise Trablus ile Fizan arasında posta yolu olarak sayılan Amire Yolu’dur. Bu bölümde yol boyunca olan yerle 2im yerleri, bölgedeki insanları ya 2amı ve yol üzerindeki Roma tarihi kalıntıları ele alınmı 2tır. Eserin üçüncü bölümünde Trablus bölgesinden do /al yapısı ve kültür özellikleriyle farklı oldu /unu dü 2ündü /ü Fizan bölgesine anlatılmı 2tır. Fizan’ın Genel Manzarası ve Fizanlılar adı ba 2lı /ı altında incelenen bu bölümde ilk olarak Fizan’ın co /rafi sınırları belirtmi 2tir. Sonrasında Fizan’ın ikliminden ve Sahrâ-yı Kebîr’in co /rafi özelliklerinden bahsedilmi 2tir. Bu bölümde bölgenin tarihi, ticari özellikleri, hangi tür hayvanların ya 2adı /ı ve bölgenin ticari özellikleri hakkında bilgiler bulunmaktadır. Eserin dördüncü kısmında Fizan bölgesinin merkezi olan Murzuk bölgesi ele alınmı 2tır. Bu bölümde de Fizan bölgesindeki 2ehir ya 2amı anlatılmı 2, 2ehrin fiziki yapısı ile sosyal ve ticari ya 2amından ayrıntılı olarak bahsedilmi 2tir. Cami Baykurt eserinin son iki bölümünde ise Sahrâ-yı Kebîr’in en önemli ticaret merkezi olarak tanımladı /ı Gat Kazası ve buranın civarında ya 2ayan Tuareg (Tevarık) kabilesini anlatmı 2tır. Bölgenin co /rafi özelliklerini belirttikten sonra Gat Kazası’nı tanıtmı 2, kazanın sosyal ya 2amından örnekler sunmu 2tur. Ayrıca Tuaregler hakkında da oldukça ayrıntılı bilgiler verdi /i gözlenmektedir.

2. Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları

Bu eser Câmi Baykurt’un I. Balkan Sava 2ı sırasında 0fham gazetesinde yazdı /ı makalelerin Ocak 1913’te kitap haline getirilerek 0stanbul’da yayınlanmasıyla olu 2mu 2tur. Dolayısıyla eserde konu bütünlü /ü yoktur. Eserde kaybedilen Balkanlar hakkında de /erlendirmeler, Osmanlı’nın Türk ve Arap ço /unlu /u üzerine dayalı olması gereklili /i, Hıristiyan kavimlerin ayrılmaya daima meyilli olmaları, 19. yüzyılda ortaya konulan ıslahat politikaları, 0ngilizler’in Osmanlı politikası, Sultan II. Abdülhamid’in demiryolu politikası, Osmanlı Devleti’nin dı 2 politikası, Rusya, Fransa, Almanya ve 0ngiltere ile ilgili olan ili 2kiler ve 0slâm Birli /i hususu hakkında makaleler yer almaktadır.

    Makalelerde dikkat çekici bazı mühim noktaları 2u 2ekilde sıralayabiliriz. “Rumeli Bizim Müstemlekemizdi” isimli makalesinde Câmi Baykurt Osmanlı Devleti’nin hiçbir zaman Avrupalı bir devlet olmadı/ını Avrupa’da müstemleke sahibi olmu 2 bir Asya hükümeti oldu /unu savunuyordu. “Memleket Türk ve Arab Ekseriyeti Üzerine Dayanmalıdır” ba 2lıklı makalesinde dini ba /lardan ve ecnebi esaretinden kurtularak ya 2amak kaydı ile birlikte Türk ve Arab kuvvetlerinin meydana getirece /i ekseriyet üzerine kurulmu 2 saltanat ve hilafet makamının daha kuvvetli olaca /ını vurguluyordu. Cami Bey Islahatlar hususunda da birkaç makale ele almı 2tı. Buna göre ıslahatların Türk malı olmadı /ını Hıristiyan ıslahatları oldu /unu dü 2ünüyordu. Islahatların ba 2lıca dikkat çeken yönünün Müslüman ve Hıristiyan bütün Osmanlılar arasında vazifeler ve hukukta tam e 2itlik olmasına ra /men Hıristiyanlar en önemli e 2itlik vazifesi olan askerlik hizmetinden kaçıyorlardı.

3. Osmanlının 0ç ve Dı 2 Dü 2manları: (Osmanlı ve Rusya)

Bu eser Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları isimli yukarıda bahsedilen esere Osmanlı ve Rusya ba 2lı /ıyla ikinci bir bölüm eklenmesiyle olu 2mu 2tur. Bu yeni bölümde Câmi Baykurt’un 0fham gazetesinde Rusya hakkında çıkan iki makalesi yer almaktadır. Vecihi Enver’in 1994 tarihinde yayına hazırladı /ı eser Osmanlı Türkçesi ‘nden Latin alfabesiyle günümüz Türkçesi’ne transkripsiyon edilmi 2 ve dili de sadele 2tirilmi 2tir. Câmi Baykurt Rusya’nın Slav birli /i politikası ile Osmanlı Devleti üzerindeki yayılmacı politikasından bahsetmi 2tir. Ayrıca Rusya’nın hâkim oldu /u topraklardaki halkları zalimane bir 2ekilde idare etti /ini de ifade etmi 2tir. Bu de /erlendirmesiyle Câmi Baykurt’un Osmanlı Devleti’ndeki Hıristiyan azınlıkların dikkatini çekmek çabası içinde oldu /u görülmektedir.

   4. Osmanlı Ülkesinde Hıristiyan Türkler

Cami Baykurt bu eserinde ilk olarak Bizans 0mparatorlu /u’na dahil olarak Hıristiyan olmu 2 ve daha sonra Osmanlı’nın hâkimiyeti altında ya 2amı 2 olan Hıristiyan Türkler’i ele almaktadır. Cami Bey’in bu eseri ilk olarak I. Dünya Sava 2ı’nın son senesinde 0zmir’de risale halinde basılmı 2tır. Daha sonra 0stanbul’da Söz gazetesinde dizi halinde yayınlanmı 2tır. 1922 ve 1932 yılında ise kitap olarak basımı gerçekle 2mi 2tir. Kitap üç bölümden olu 2maktadır. Birinci bölümde Karaman Rum’u olarak tanınan Hıristiyan Türkleri anlatmı 2tır. Bunların ırksal ve kültürel olarak Türk olduklarını belirtmi 2tir. 0kinci bölümde Türk Göç ve 0stila Yolları’nı incelemi 2tir. Bu bölümde Hıristiyan Türk topluluklarının hangi yolları takip ederek Bizans topraklarına geldi /i anlatılmak istenmi 2tir. Bu soruya cevap verebilmek için de Türk kavimlerini ve bunların göç yolları ele alınmı 2tır. Üçüncü bölümde ise çe 2itli Türk kavimlerinin Bizans topraklarını giri 2 nedenleri ve Türk kavimleriyle Bizans 0mparatorlu /u’nun ili 2kileri anlatmı 2tır. Cami Bey’in bu eseri di /er çalı 2malarından farklı olarak tarih bir eser yazma çabası olarak de/erlendirilebilir. Ayrıca Cami Bey eserini meydana getirirken yararlandı /ı kaynakları da eserin sonunda zikretmi 2tir. Cami Baykurt’a göre Anadolu’nun içinde ya 2ayan bu Hıristiyan Türkler Müslüman Türklerden daha saf bir Türkçe konu 2makta, Türkçe dua etmekte ve Müslümanlarda kaybolmu 2 Öztürkçe aile isimleri ta 2ımaktadır. Bu toplulu /u Müslümanlardan ayıran yegâne husus dinleridir. Câmi Baykurt bu Türkler, Bizans önünde ma /lup olarak Hıristiyanla 2an ve Anadolu’ya iskân edilen Peçenek, Kuman, Bulgar gibi Türk kavimlerinin soyundandır. Ayrıca yine bu Türkler Bizans ordusuna paralı asker olarak da yer almı 2tır.

5. Osmanlı Afrikası’nda Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler

Bu eser, Cami Baykurt’un 1910/1911 yılında yayınladı/ı anılarını (Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebîre Do /ru) Halide Edip Adıvar’ın te 2vikiyle yeniden kaleme almasıyla meydana gelmi 2tir Câmi Baykurt Trablusgarb ile ilgili ilk    anılarının gözüne sönük geldi /ini belirtmi 2, ayrıca o zamanın 2artları dolayısıyla yazamadı /ı bazı hususlara da bu eserinde yer vermek istemi 2tir. Eser bu gayelerle olu 2turulmu 2tur. Bununla birlikte bu eserinde Câmi Baykurt 1911 yılında Büyük Sahra’ya düzenledi /i ikinci seferinden de bahsetmi 2tir. Ancak Câmi Baykurt bu eseri sa /lı /ında yayınlamaya imkânı olmamı 2, Arı 0nan yayına hazırlayarak 2009 yılında Türkiye 02 Bankası Yayınlarından çıkartmı 2tır. Cami Baykurt, ilk olarak Trablusgarb’a yarı sürgün olarak gönderilmesinden bahsederek eserine giri 2 yapmı 2 ve bölge hakkındaki ilk izlenimlerini aktarmı 2tır. Daha sonra ise Trablusgarb’a gönderilen sürgünleri sırasıyla anlatmı 2tır. Bu ki 2iler arasında Ahmet Rasim Pa 2a, Mizancı Murad, Abdullah Cevdet gibi isimler bulunmaktadır. Bu bölümde Cami Bey Abdülhamid hakkında ve dönemin politikaları hakkında de /erlendirmelerde bulunmu 2tur. Bundan sonra ise Cami Bey 1906’da ilk olarak gerçekle 2tirdi /i Sahrâ-yı Kebîr seferini anlatmaya ba 2lamı 2tır. Yol boyunca ya 2adıklarını çe 2itli bilgilerle süsleyerek kaleme dökmü 2tür. Uzun ve zor bir yolculuktan sonra vardı /ı Fizan Sanca /ı’nın merkezi Murzuk hakkında ise ayrıca bir ba 2lık açarak 2ehrin fiziki, sosyal ve kültürel yapısından bahsetmi2tir. Ayrıca Fizan’a gönderilen sürgünlerle ilgili ilginç bilgiler de vermi 2tir. Eserinin sonunda ise 1911 yılında gerçekle 2tirdi /i ikinci sahra seferi hakkında çok az bilgi vermi 2tir.

6. 0srail O /ulları Mukaddes Yazılarından "tehellim" Mezmurlar: Üzerine Bir Sınama Câmi Baykurt’un 1934 yılında 0stanbul Letafet Matbaası’ndan ne 2redilen bu eserine Türkiye kütüphanelerinde ula 2ılamamı 2tır. Harvard Üniversitesi’nin Kütüphanesi’nde bulundu /u internet üzerinden yapılan ara 2tırmada anla 2ılan bu eseri inceleyebilme imkânımız olmamı 2tır. Eserin künye bilgilerine bakıldı /ında eserin yetmi 2 sekiz sayfa oldu /u ve Musevi- Müslüman ili 2kilerini anlattı /ı anla 2ılmaktadır.

   SONUÇ

Abdülkadir Câmi Baykurt, Osmanlı Devleti’nin son dönemine tanıklık etmi 2, Milli Mücadelenin ba 2arısı için önemli görevler üstlenmi 2, benimsedi /i fikir ve görü 2ler do /rultusunda siyasî faaliyetlerde bulunmu 2 bir Türk aydınıdır. Bu çalı 2mada asker, siyasetçi, ö /retmen, yazar ve gazeteci Abdülkadir Câmi Baykurt’un ya 2amı tüm yönleriyle incelenmeye çalı 2ılmı 2tır.

Abdülkadir Câmi Baykurt gençlik yıllarından itibaren kendini, da /ılmakta olan bir devleti ayakta tutabilme çabaları içinde bulmu 2, bu do /rultuda kendisiyle aynı endi 2eyi duyan ö /renci, memur ve sivil kesimin olu 2turdu /u 0TC’nin çalı 2malarına katılmı 2tır. Abdülkadir Câmi Baykurt’un cemiyet içerisindeki faaliyetleri hakkında bilgiler oldukça sınırlıdır. Ancak cemiyetin kendisini, II. Me 2rutiyet’in ilanından sonra yapılan I. Meclis-i Mebusan seçimlerinde Fizan Sanca /ı’ndan aday göstermesi cemiyet içerisinde önemli mevkie geldi /ini göstermektedir.

Abdülkadir Câmi Baykurt, II. Me 2rutiyet’in ilk meclisinin çalı 2malarına katılmasıyla askerî üniformayı üstünden çıkartmı 2 ve ya 2amının sonuna kadar siyasi saha da etkinlik göstermi 2tir. Bu dönemde 0TC ile anla 2mazlı /a dü 2erek cemiyet ile ba /larını koparmı 2tır (Nisan 1910). Çalı 2mada, bu ayrılı /ın sebeplerine ula 2ılmamı 2tır.

II. Me 2rutiyet döneminde Abdülkadir Câmi Baykurt’un faaliyetlerinde plan ve programsızlık hissedilmekte, daha do /rusu siyasî açıdan dü 2ünce yapısının tam 2ekillenmedi /ini görülmektedir Hizb-i Terakki gibi 0TC’nin sol kanadını olu 2turaca /ı söylemiyle hareket eden bir grubun içinde yer aldı/ı gibi Türk siyasî tarihinin ilk milliyetçi partisi olan Milli Me 2rutiyet Fırkası’nın çalı 2malarına da katılmı 2tır.

Balkan Sava 2ları’nın Türk milletinde yarattı /ı hüsran ve öfke Abdülkadir Câmi Baykurt’ta da görülmekte, bu dönemde 0fham gazetesinde yazdı /ı yazılarda Osmanlı Devleti içerisinde Müslüman unsurlara a /ırlık veren bir politika takip edilmesini tavsiye etmektedir. Bu görü 2ün mevcut durumun yarattı /ı bir fikir oldu /u

   görülmektedir. Nitekim I. Dünya Sava 2ı sonunda Arap nüfusun ya 2adı /ı toprakların elden çıkması sonucu, Abdülkadir Câmi Baykurt bu sefer, Türk unsura a /ırlık veren bir politika izlenilmesi gerekti /i inanmakta, asgari düzeyde milliyetçi bir dü 2ünceyle hareket etmektedir.

Mütareke dönemi olarak adlandırılan sava 2 sonrası süreç Abdülkadir Câmi Baykurt’un siyasî alanda en faal oldu /u yıllardır. Ayrıca yine bu dönemde, dü 2ünce yapısında önemli de /i2ikliklere neden olacak fikirlerle de tanı 2acaktır. Mütareke döneminin ba 2ında Abdülkadir Câmi Baykurt, memleketi içinde bulundu /u durumdan kurtarmak kaygısıyla bir takım te 2ebbüslerde bulunmu 2tur. Ancak önce manda ve himaye gibi ba /ımsızlı /a aykırı faaliyetlerde bulunmu 2 sonra Milli Mücadele safına geçmi 2tir.

Milli Mücadele cephesinde yerini almasından sonra bu te 2kilatın üst kademelerine kadar yükselmi 2, TBMM’nin ilk hükümetinde Dâhiliye Vekili olmu 2tur. Vekilli /i döneminde Meclis ve hükümet ba 2kanı Mustafa Kemal Pa 2a ile hükümet ve vekâletin yetkileri üzerine anla 2mazlık ya 2amı 2 ve istifa etmi 2tir. Bu hadise Abdülkadir Câmi Baykurt’un Mustafa Kemal Pa 2a’ya kar 2ı cephe almasına neden olmu 2, siyasî temsilci olarak gönderildi /i Roma’da, 0TC önde gelen isimlerinin Mustafa Kemal Pa 2a’yı mevkiinden uzakla 2tırmak için tasarladıkları planlarına destek vermi 2tir. Oysa II. Me 2rutiyet döneminin ba 2ında 0TC’den istifa ederek muhalefet safına geçen Abdülkadir Câmi Baykurt, Mütareke döneminde de 0TC muhalifli /iyle bilinmektedir. Bu durum siyasette safların çok çabuk de /i2ebilece /ini göstermektedir.

Abdülkadir Câmi Baykurt, Roma’da Ankara Hükümeti’nin temsilcili /i döneminde Milli Mücadelenin sesini Batı kamuoyuna duyurmu 2, orduya askerî malzeme temin etmi 2 ve hükümeti adına diplomatik ili 2kilerde bulunmu 2tur. Temsilcilik görevine Celaleddin Arif Bey’in atanması üzerine TBMM’nin çalı 2malarına katılması için geri ça /rılmı 2, ancak dönmesini geciktiren bir takım sebepler ileri sürmesi üzerine 21 Ekim 1922’de müstafi sayılmı 2tır.

1923 yılında yurda dönen Abdülkadir Câmi Baykurt II. Dünya Sava 2ı sonuna kadar siyasetle u /ra 2mamı 2, derin bir sessizlik içinde inkılâp sürecini izlemi2tir.

   Ö/retmenlik, dergilerde kö 2e yazarlı /ı ve tercümanlıkla yaptı /ı bu yıllarda mütareke döneminde tanı 2tı /ı sosyalist ideoloji dü 2ünce yapısını biçimlendirmi 2tir.

II. Dünya Sava 2ı sonrası tüm dünyada esen demokrasi rüzgârından Türkiye de nasibini almı 2, Mecliste ve basında iktidara kar 2ı muhalif sesler yükselmi 2tir. Abdülkadir Câmi Baykurt bu dönemde basın alanında faaliyet göstererek benimsedi /i görü 2 do /rultusunda kamuoyunda etkinlik sa /lamak istemi 2, siyasî tarihimizde çok partili hayata geçi 2 süreci olarak adlandırılan 1945-1950 yılları arasında sol camiada adından söz ettirmi 2tir.

Abdülkadir Câmi Baykurt bu dönemde siyasî alanda etkinlik sa /lamak isterken Mondros Mütarekesi döneminde elde etti /i 2öhretten yararlandı /ı görülmektedir Ayrıca onun bu 2öhretinden ba 2ta Sabiha-Zekeriya Sertel olmak üzere dönemin sol/sosyalist camiası da faydalanmak istemi 2, bu ki 2iler Abdülkadir Câmi Baykurt ile birlikte siyasî faaliyetlerde bulunmu 2tur. Aslında bu durumu danı 2ıklı dövü 2 olarak de /erlendirmek daha do /ru olur. Abdülkadir Câmi Baykurt siyasî çevrelerce tanınmakta, Celal Bayar ve Fevzi Çakmak gibi dönemin önde gelen 2ahsiyetleriyle dostlu /u bulunmaktadır. Buna nazaran Serteller ise Tan gazetesi gibi yüksek tirajlı bir yayın organına sahiptir. Söz konusu bu 2artlar aynı siyasî ideoloji benimseyen Abdülkadir Câmi Baykurt ve Sertel çiftinin birlikte hareket etmesini sa /lamı 2tır.

Abdülkadir Câmi Baykurt’un sosyalizmi 0slamiyet yoluyla topluma yayma fikri ise oldukça dikkat çekicidir. Kendisi Türk milletinin büyük ço /unlu /unun dindar oldu /unu söylemekte, din yoluyla bu ideolojinin halka benimsetilebilece /ini dü 2ünmektedir. Ayrıca 0slamiyet ile sosyalizm arasında benzerlikler oldu /unu da iddia etmektedir. Ancak Abdülkadir Câmi Baykurt bu dü 2üncesini kamuoyunda ifade edememi 2, bu dönemde giri 2ti /i siyasî faaliyetlerde ba 2arı sa /layamamı 2tır.

Abdülkadir Câmi Baykurt’un yukarıda anlatılan bu faaliyetleri aynı zamanda yakın dönem tarihimizin önemli siyasî geli 2meleridir. 72 yıllık ya 2amı boyunca kendisi bu geli 2melere tanıklık etmi 2, bazılarında da aktif rol oynamı 2 ve her dönem de muhalif kimli /i ile ön plana çıkmı 2tır. Bu çalı 2ma ile Abdülkadir Câmi Baykurt’un ya 2amı, ula 2abilinen kaynaklar çerçevesinde tüm yönleriyle incelenmeye

   çalı 2ılmı 2tır. Ara 2tırmanın kendisi hakkında bundan sonra yapılacak çalı 2malara kaynak olması ümit edilmektedir.

   KAYNAKÇA

A. AR 10 V BELGELER 0

1.TÜRK TAR 0H KURUMU DOSYA NO (D): 83, BELGE NO (B): 9. 2. TÜRK 0NKILÂP TAR 0H0 ENST 0TÜSÜ Kutu No: 58, Belge No: 57. 3. BA 1BAKANLIK OSMANLI AR 10 V01 0.DH, DH.MKT, 0.TAL, DH.MKT.,DH.SYS, DH.SYS, DU 0T, MV., 0.MMS, MV., DH. 0UM, DH. KMS, DH.KMS, HR. SYS, HR. 0M, BOA. HR. 0M 4. BA 1BAKANLIK CUMHUR 0YET AR 10 V02

B. RESM 0 YAYINLAR Meclisi Mebusan Zabıt Ceridesi (MM ZC) Devre: 1, 0çtima Senesi: 1, Cilt:2, 4. Devre: 2, Cilt:1. Meclis-i Mebusan Tutanak Dergisi (MM TD) Dönem: 4, Cilt: 1. TBMM Tutanak Dergisi (TBMM TD) Devre: 7, Cilt: 17,19, 20, 24; Devre: 8, 0çtima Senesi: 1, Cilt: 4. Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt Ceridesi (TBMM ZC) Devre: 1, 0çtima Senesi: 1, Cilt: 1, 2; Devre: 1, 0çtima Senesi: 2, Cilt: 10,14; Devre: 1, 0çtima Senesi: 3, Cilt: 24. TBMM Gizli Celse Zabıtları (TBMM GCZ) Devre: 1, 0çtima Senesi:1, Cilt: 1; Devre: 1, 0çtima Senesi: 2, Cilt: 2. Düstur , 3. Tertip, Cilt 1.

1Belgelerin dosya ve gömlek numaraları dipnotlarda verilmi 2tir. 2Belgelerin fon kodları, dosya ve fihrist numaraları dipnotlarda gösterilmi 2tir.

182 C. GAZETE VE DERG 0LER 3 Görü 2ler Hakimiyet-i Milliye 0kdam 0leri Takvim-i Vekayi Tan Tarik Vakit Yeni Dünya

D. HATIRALAR

Adıvar, Halide Edip: Türk’ün Ate 2le 0mtihanı, Özgür Yayınları, 0stanbul 2004

A/ababa, Ali Fahri: 1eref Kurbanları; II. Abdülhamit Döneminde Bir Sürgün Hikâyesi , Haz: Ali Bu /ra, Mehmet Kuzu, Çatı Yayıncılık, 0stanbul 2007.

A/ao /lu, Samet: Siyasî Günlük: Demokrat Parti’nin Kurulu 2u, Haz: Cemil Koçak, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1992.

Ali Kemal: Ömrüm , Haz: Zeki Kuneralp, 0sis Yayıncılık, 0stanbul 1985.

Altay, Fahrettin: 10 Yıl Sava 2 1912-1922 Ve Sonrası, 0nsel Yayınları, 0stanbul 1970.

Atatürk, Mustafa Kemal: Nutuk , C.1, Maarif Vekaleti, 0stanbul 1960

Babamın Emanetleri, Ragıp Nurettin E /e’nin Birici Cihan Harbi Günlükleri Ve Harbin Sonrası Hatıratı 1915- 1919, Hz: Güne 2 N. E /e – Akter, Dergah Yayınları, 0stanbul 2006.

Barutçu, Faik Ahmet: Siyasi Hatıralar: Milli Mücadeleden Demokrasiye ,21. Yüzyıl Yayınları, Ankara 2001.

Bayar, Celal: Ben de Yazdım, Cilt 5, Baha Matbaası, 0stanbul 1967.

3Yararlanılan gazete ve dergilerin sayı ve tarihleri dipnotlarda belirtilmi 2tir.

183 Baykurt, Cami: Son Osmanlı Afrika’sında Hayat: Çöl 0nsanları, Sürgünler ve Jön Türkler , Yay. Haz. Arı 0nan, 0stanbul, Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 2009.

Baykurt, Câmi: Trablusgarb’dan Sahra-yı Kebir’e Do /ru , Ni 2an Babikyan Matbaası, 0stanbul H. 1326-1910/1911.

Berkes, Niyazi: Unutulan Yıllar , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1997.

Cebesoy, Ali Fuat: Bilinmeyen Hatıralar, Kuva-yı Milliye ve Cumhuriyet Devrimleri, Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2001.

Çarıklı, Hacim Muhittin: Balıkesir Ve Ala 2ehir Kongreleri Ve Hacim Muhittin Çarıklı’nın Kuvayı Milliye Hatıraları (1919 – 1920), Haz. 1erafettin Turan, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara 1967.

Çerkes Ethem: Çerkes Ethem’in Hatıraları, Dünya Yayınları, 1962.

Çerkes Ethem: Anılarım, Berfin Yayınları, Sadele 2tirilmi 2 Birinci Baskı, 0stanbul 1993.

Çetinkaya, Ali: Ali Çetinkaya’nın Milli Mücadele Dönemi Hatıraları, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1993.

Esener, Mediha: Geç Kalmı 2 Kitap , Sistem Yayıncılık, 0stanbul 1999.

Gencosman, Kemal Zeki: Devleti Kuran Meclis, Hür Yayınları, 0stanbul 1981.

Gerede, Hüsrev: Hüsrev Gerede’nin Anıları, Yayına hazırlayan: Sami Önal, Literatür Yayıncılık, 0stanbul 2002

Haz: Osman Selim Kocahano /lu: Hatıraları ve Mektuplarıyla Sadrazam Talat Pa 2a, Temel Yayınları, 0stanbul 2008.

Kadri, Hüseyin Kazım: Me 2rutiyet’ten Cumhuriyete Hatıralarım, Hazırlayan: 0smail Kara, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1991.

Kandemir, Feridun: Zindan Hatırları 1848-108 , C. I, Sinan Matbaası ve Ne 2riyat Evi, 0stanbul 1932.

184 Karabekir, Kazım: 0stiklal Harbimiz, C.3, Emre Yayınları, Geni 2letilmi 2 Yeni Baskı, 0stanbul 1995.

Kaygusuz, Bezmi Nusret: Bir Roman Gibi, 0zmir Büyük 2ehir Belediyesi Kültür Yayını, 0kinci Baskı, 0zmir 2002. Kılıç, Altemur: Kılıç’tan Kılıç’a Bir Dönemin Tanıklı /ı, Remzi Kitabevi, 0stanbul 2005.

Maliye Nazırı Cavid Bey: Felaket Günleri, Mütareke Devrinin Feci Tarihi , Cilt II, Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2000.

Nadi, Yunus: Kurtulu 2 Sava 2ı Anıları, Ça /da 2 Yayınları, 0stanbul 1978.

Nesimi, Abidin: Yılların 0çinden , s. Gözlem Yayınları, 0stanbul 1977.

Nur, Rıza., Ellison, Grace: 0lk Meclisin Perde Arkası 1920-1923 , Örgün Yayınevi, 0stanbul 2007.

Orbay, Rauf : Cehennem De /irmeni , C.II, Emre Yayınları, 0stanbul 1993.

Sabis, Ali 0hsan: Harp Hatıralarım Birinci Dünya Harbi, Cilt V., Nehir Yayınları, 0stanbul 1991.

Sertel, Sabiha: Roman Gibi , Ant Yayınları, 0stanbul 1969.

Sertel, Sabiha., Sertel, M. Zekeriya: Davamız ve Müdafaamız , F-K Basımevi, 0stanbul 1946.

Sertel, Zekeriya: Hatırladıklarım , Dördüncü Basım, Remzi Kitabevi, 0stanbul 2010.

Tengir 2ek, Yusuf Kemal: Vatan Hizmetinde, Bahar Matbaası, 0stanbul 1967.

Türkgeldi, Ali Fuad: Görüp 02 ittiklerim, 3.Baskı, TTK Basımevi, Ankara 1984.

E. ARA 1TIRMA 0NCELEME ESERLER

Ahmad, Feroz: 0ttihat ve Terakki , Kaynak Yayınları, 0stanbul 1986.

Akandere, Osman: Millî 1ef Dönemi, Çok Partili Hayata Geçi 2te Rol Oynayan 0ç ve Dı 2 Tesirler 1938-1945 , 0z Yayıncılık, 0stanbul 1998.

185 Ak 2in, Sina: Jön Türkler ve 0ttihat ve Terakki , Remzi Kitabevi, 0stanbul 1987.

Ak 2in, Sina: 0stanbul Hükmetleri Ve Milli Mücadele ,Cem Yayınevi, 0stanbul 1976.

Arıburnu, Kemal: Milli Mücadelede 0stanbul Mitingleri, 2.Basım, Yeni Desen Matbaası, Ankara 1975.

Arıkan, Zeki: Mütareke Ve 02 gal Dönemi 0zmir Basını (30 Ekim 1918 – Eylül 1922) , Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1989.

Arslan, Ali: Efendi ve U 2ak: Avrupa Birli /i-Türkiye 0li 2kileri , 0skenderiye Yayınları, 0stanbul 2008.

Aslan, Yavuz: TBMM Hükümeti, Kurulu 2u, Evreleri, Yetki ve Sorumlulu /u (23 Nisan 1920-30 Ekim 1923), Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2001.

A2kun, Vehbi Cem: Sivas Kongresi , 0kinci Baskı, Tan Gazetesi ve Matbaası, 0stanbul 1963.

Atatürk’ün Milli Dı 2 Politikası , C. I,Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1992.

Aydemir, 1evket Süreyya: Tek Adam Mustafa Kemal 1919-1922, Cilt 2, Remzi Kitabevi, 11.Basım, 0stanbul 1990.

Ayı 2ı/ı, Metin: Kurtulu 2 Sava 2ı Sırasında Türkiye’ye Gelen Amerikan Heyetleri , TTK Basımevi, Ankara 2004.

Baykurt, Câmi: Osmanlılı /ın Âtisi: Dostları ve Dü 2manları , 0fham Kütüphanesi, 0stanbul H. 1331/1913.

Baykurt, Câmi: Osmanlılı /ın 0ç ve Dı 2 Dü 2manları (Osmanlı ve Rusya) , Sadele 2tiren: Vecihi Enver Ya 2arba 2, Dost Yayıncılık, 0stanbul 1994.

Bayur, Yusuf Hikmet: Türkiye Devleti’nin Dı 2 Siyasası, TTK Basımevi, Ankara, 1973.

Belen, Fahri: Türk Kurtulu 2 Sava 2ı, Ba 2bakanlık Basımevi, Ankara 1973.

Bilgen, Deniz: ABD’li Gözüyle Sivas Kongresi, Amerikan Mandası ve Gazeteci L. E. Browne’ın Faaliyetleri, Kaynak Yayınları, 0stanbul 2004.

186 Birinci, Ali: Hürriyet ve 0tilaf Fırkası , Dergah Yayınları, 0stanbul 1990.

Böke, Pelin: Son Osmanlı Meclisi’nin Son Günleri, Do /an Kitap Yayıncılık, 0stanbul 2008.

Çavdar, Tevfik: Talat Pa 2a, Bir Örgüt Ustasının Ya 2am Öyküsü , Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995.

Çoker, Fahri: Türk Parlamento Tarihi, Milli Mücadele ve T.B.M.M. I.Dönem 1919-1923, III.Cilt, Türkiye Büyük Millet Meclisi Vakfı Yayınları, Ankara 1995.

Çelebi, Mevlüt: Milli Mücadele Döneminde Türk – 0talyan 0li 2kileri, Dı 2i2leri Bakanlı /ı Stratejik Ara 2tırmalar Merkezi, Ankara 1999.

Çoker, Fahri: Türk Parlamento Tarihi, Me 2rutiyet’e Geçi 2 Süreci: I. ve II. Me 2rutiyet , C. I, Türkiye Büyük Millet Meclisi Yayınları, Ankara 1997.

Darendelio /lu, 0lhan E.: Türkiye’de Milliyetçilik Hareketleri, Toker Yayınları, 1968.

Demirel, Ahmet: 0lk Meclis’in Vekilleri, Milli Mücadele Döneminde Seçimler, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 2010.

Dönmez, Cengiz: Milli Mücadeleye Kar 2ı Bir Cemiyet: 0ngiliz Muhibleri Cemiyeti, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1999.

Erdeha, Kamil: Milli Mücadelede Vilayetler Ve Valiler, Remzi Kitabevi, 0stanbul 1975.

Erer, Teki: Basında Kavgalar , Rek-Tur Yayınları, 0stanbul ?.

Ero /lu, Nazmi: 0ttihatçıların Ünlü Maliye Nazırı Cavid Bey, Ötüken Yayınları, 0stanbul 2008.

Erol, Mine: Türkiye’de Amerikan Mandası Meselesi 1919-1920, 0leri Basımevi, Giresun 1972.

Fersoy, Cemal: Bir Devre Adını Veren Ba 2bakan: Adnan Menderes , 2. Baskı HunYayınları, 0stanbul 1978.

187 Gezgin, Faruk: Ali Kemal: Bir Muhalifin Hikâyesi , 0sis Yayıncılık, 0stanbul 2010.

Giritlio /lu, Fahir: Türk Siyasi Tarihinde C.H.P’nin Mevkii , Ayyıldız Matbaası, Ankara 1965.

Golo /lu, Mahmut: Üçüncü Me 2rutiyet 1920 , Ba 2nur Matbaası, Ankara 1970.

Golo /lu, Mahmut: Millî 1ef Dönemi (1939-1945) , Turhan Kitapevi, Ankara ?.

Golo /lu, Mahmut: Demokrasiye Geçi 2, Kaynak Yayınları, 0stanbul 1982.

Gökbilgin, Tayyip: Milli Mücadele Ba 2larken, Cilt.1, TTK. Basımevi, Ankara 1959.

Grassi, Fabio L.: 0talya ve Türk Sorunu (1919- 1923) Kamuoyu ve Dı 2 Politika, Çev: Nevin Özkan- Durdu Kundakçı, Yapı Kredi Yayınları, 0stanbul 2003.

Güner, Zekai: Milli Mücadele Ba 2larken Türk Kamuoyu (Basın, Siyasi Partiler, Cemiyetler), T.C. Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1999.

Güner, Zekai: Orhan Kabata 2, Milli Mücadele Dönemi Beyannameleri, Atatürk Kültür Merkezi Yayını, Ankara 1990.

Güne 2, 0hsan: Birinci TBMM’nin Dü 2ünce Yapısı (1920-1923) , Türkiye 02 bankası Kültür Yayınları, 1997.

Gürkan, Nilgün: Türkiye’de Demokrasiye Geçi 2te Basın (1945-1950) , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1998.

Hanio /lu, 1ükrü: Bir Siyasal Dü 2ünür Olarak Doktor Abdullah Cevdet ve Dönemi , Üçdal Ne 2riyat, 0stanbul 1981.

Hanio /lu, 1ükrü: Bir Siyasal Örgüt Olarak Osmanlı 0ttihad ve Terakki Cemiyeti ve Jön Türklük (1889-1902) , 0leti 2im Yayınları 0stanbul 1985.

Haz:Cafer Demiral: Türkiye’nin 42 Hükümeti , Ba 2bakanlık Basımevi, Ankara 1973.

Haz: Sadık Perinçek, Cahit Özden: Türk Ceza Kanunu ve Buna Ait Seçilmi 2 Yargıtay Kararları , Güven Basımevi, 0stanbul 1950.

188 Hocao /lu, Baran: II. Me 2rutiyette 0ktidar-Muhalefet 0li 2kileri 1908-1913 , Kitap Yayınevi, 0stanbul 2010.

Howard, Harry N.: An AmericanInguiry in theMiddle East - TheKing-Crane Commission, Beirut 1963.

0/ demir, Ulu /: Sivas Kongresi Tutanakları, 2.Baskı, TTK Basımevi, Ankara 1986.

0lgürel, Mücteba: Milli Mücadele’de Balıkesir Kongreleri, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, 0stanbul 1999. 0skit, Server R.: Türkiyede Matbuat Rejimleri , Ülkü Matbaası, 0stanbul 1939.

Jaeschke, Gotthard: Türk 0nkılabı Tarihi Kronolojisi, Birinci Cilt, 0stanbul Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 1939.

Jaeschke, Gotthard: Türk Kurtulu 2 Sava 2ı 0le 0lgili 0giliz Belgeleri, Çev: Cemal Köprülü, TTK Basımevi, Ankara 1971.

Jaeschke, Gotthard: Türk Kurtulu 2 Sava 2ı Kronolojisi, C. I, TTK Basımevi, Ankara 1970.

Kabacalı, Alpay: Türkiye’de Gençlik Hareketleri , Altın Kitaplar Yayınevi, 0stanbul 1992.

Karabibrahimo /lu, Sacit: T.B.M.M. , Ege Matbaası, Ankara 1968.

Karayaka, Ali: Milli Mücadele’de Manda Sorunu, Harbord Ve King-Crane Heyetleri , Ba 2kent Kli 2e ve Matbaacılık, Ankara 2001.

Karasapan, Celâl Tevfik: Libya: Trablusgarp, Bingazi ve Fizan , Resimli Posta Matbaası, Ankara 1960.

Karpat, Kemal H.: Türk Demokrasi Tarihi , 0stanbul Matbaası, 0stanbul 1967.

Kasalak, Kadir: Milli Mücadele’de Manda ve Himaye Meselesi, Genelkurmay Basımevi, Ankara 1993.

Kendirci, Hasan: Meclis-i Mebusan’dan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Kopu 2 ve Süreklilik , Kitap Yayınevi, 0stanbul 2009.

189 Keskin, Mustafa: Hindistan Müslümanları’nın Millî Mücadele’de Türkiye’ye Yardımları (1919-1923), Erciyes Üniversitesi Yayınları, Kayseri 1991.

Koçak, Cemil: Türkiye’de Millî 1ef Dönemi (1938-1945) , 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1996.

Kolo /lu, Orhan: Osmanlı Meclislerinde Libya ve Libyalılar , Boyut Yayıncılık, 0stanbul 2003.

Kuran, Ahmed Bedevi: Osmanlı 0mparatorlu /unda 0nkılap Hareketleri ve Milli Mücadele , Baha Matbaası, 0stanbul 1956. Kutay, Cemal: Milli Mücadelede Öncekiler Ve Sonrakiler, Tarih Yayınları, 0stanbul 1963.

Kürkçüo /lu, Ömer: Türk – 0ngiliz 0li 2kileri (1919-1926) , Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1978.

Lewis, Bernard: Modern Türkiye’nin Do /u2u, Dokuzuncu Baskı, TTK, Ankara 2007.

Milli Mücadele Hilâl-i Ahmer, Haz: 0smail Hacıfettaho /lu, Türkiye Kızılay Derne /i Yayınları, 2.Baskı Ankara 2009.

Moralı, Nail: Mütarekede 0zmir Önceleri Ve Sonraları, Ülkü Matbaası, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 1976.

Moralı, Nail: Mütarekede 0zmir Olayları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1973.

Mücellido /lu, Ali Çankaya: Yeni Mülkiye Târihi ve Mülkiyeliler , C. III, Mars Matbaası, Ankara 1968-1969.

Müderriso /lu, Alptekin: Kurtulu 2 Sava 2ının Malî Kaynakları, Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1990.

Nadi, Yunus: Birinci Büyük Millet Meclisi, Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık, 1998.

Nur, Rıza: Türk Tarihi , Hazırlayan: Yalçın Toker, Cilt 13-14, Toker Yayınları, 0stanbul 1994.

190 Omur, Sinan: Büyük Mare 2al Fevzi Çakmak’ın Askerî Dehâsı Siyasî Hayatı , Sinan Matbaası, 0stanbul 1962.

Özbudun, Ergun: Ömer Faruk Gençkaya, Türkiye’de Demeokratikle 2me Ve Anayasa Yapımı Politikası, Do /an Kitap Yayınevi, 0stanbul 2010.

Özel, Sabahattin; Çakan Hacıibrahimo /lu, I 2ıl: Osmanlı’dan Milli Mücadeleye Seçilmi 2 Mülakatlar , Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 2010.

Özer, Atilla: Batı Demokrasilerinde ve Türkiye’de Hükümetin Kurulu2 Yöntemleri , Ankara 0ktisadi ve Ticari 0limler Akademisi Yayınları, Ankara 1981.

Parlak, Türkmen: 02 galden Kurtulu 2a “1” Yunan Ege’ye Nasıl Geldi “ 0lk Günler” 0zmir Sosyal Hizmetler Kültür Vakfı Kültür Yayınları, 0zmir 1982.

Sarıhan, Zeki: Kurtulu 2 Sava 2ı Günlü /ü, Cilt III, 0kinci Baskı Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995.

Sayılgan, Aclan: Türkiye’de Sol Hareketler , Be 2inci Baskı, Do /u Kütüphanesi, 0stanbul 2009.

Selek, Sabahattin: Anadolu 0htilali, Cilt:2, Kasta 2 Yayınları, 0stanbul 1987.

Serçe, Erkan: 0zmir Ve Çevresi Nüfus 0statisti /i 1917, Akademi Kitabevi, 0zmir 1998.

Somalı, Vâlâ: Türk Sporunda Bir Asır: Be 2ikta 2 Spor Tarihi (1903-1996) , Flash Yayıncılık, 1996.

Sonyel, Salahi R.: Mustafa Kemal (Atatürk) ve Kurtulu 2 Sava 2ı, C.1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2008.

Sonyel, Salahi R.: Kurtulu 2 Sava 2ı Günlerinde 0ngiliz 0stihbarat Servisi’nin Türkiye’deki Eylemleri, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1995.

Sunata, 0. Hakkı: 0stanbul’da 02 gal Yılları , Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 2006.

191 1im 2ir, Bilal N.: Atatürk 0le Yazı 2malar I (1920-1923) , Kültür Bakanlı /ı Yayınları, Ankara 1981.

1im 2ir, Bilal N.: Malta Sürgünleri, 0kinci Basım, Bilgi Yayınevi, Ankara 1985.

Taçalan, Nurdo /an: Ege’de Kurtulu 2 Sava 2ı Ba 2larken , Bilgi Yayınevi, Ankara 2007.

Tanör, Bülent: Osmanlı-Türk Anayasal Geli 2meleri (1789-1980) , Afa Yayıncılık, Geni 2letilmi 2 Üçüncü Baskı, 0stanbul 1996.

Tansel, Selahattin: Mondros’tan Mudanya’ya Kadar, I.Cilt, Ba 2bakanlık Kültür Müste 2arlı /ı Cumhuriyetin 50. Yıldönümü Yayınları, Ankara 1973.

Teveto /lu, Fethi: Türkiye’de Sosyalist ve Komünist Faaliyetler , Ayyıldız Matbaası, Ankara 1967.

Toker, Metin: Tek Partiden Çok Partiye , Milliyet Yayınları, 1970.

Toker, Metin: Türkiye Üzerinde 1945 Kabusu , Akis Yayınları, Ankara 1971.

Tökin, F. Hüsrev: Türk Tarihindeki Siyasi Partiler , Elif Yayınları, 0stanbul 1965.

Tunaya, Tarık Zafer: Türkiye’de Siyasal Partiler: 0ttihat ve Terakki , C. III, Hürriyet Vakfı Yayınları, 0stanbul 1989.

Tunaya, Tarık Zafer: Türkiye’de Siyasi Partiler 1859 – 1952 , Do /an Karde 2 Yayınları, 0stanbul 1952.

Tunaya, Tarık Zafer: Türkiye’de Siyasal Geli 2meler (1876-1938) , 0stanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 2002.

Tuncay, Mete: Mesai:1920 Halk 1uralar Fırkası Programı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1972.

Turan, 1erafettin: Türk Devrim Tarihi, Bilgi Yayınevi, C. II, 0stanbul 1992.

Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi , Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Dönemi (23 Nisan 1920- 29 Ekim 1923), IV ncü Cilt 1 nci Kısım, Gnkur. Basımevi, Ankara 1984.

192 Ulu /, Na 2it Hakkı: Halifeli /in Sonu, Türkiye 02 Bankası Kültür Yayınları, 0stanbul 1975.

Umar, Bilge: 0zmir’de Yunanlıların Son Günleri , Bilgi Yayınevi, Ankara 1974.

Uyar, Hakkı: Tek Parti Dönem ve Cumhuriyet Halk Partisi, Boyut Yayıncılık, 0stanbul 1998.

Velidedeo /lu, H. V.: 0lk Meclis- Milli Mücadele’de Anadolu, Ça /da 2 Yayınları, 2. Baskı, 0stanbul 1990.

Yalçın, E. Semih: Atatürk’ün Milli Dı 2 Siyaseti, Berikan Yayınları, Ankara 2000. Yalçın, Hüseyin Cahit: 0ttihatçı Liderlerin Gizli Mektupları , Haz: Osman Selim Kocahano /lu, Temel Yayınları, 0stanbul 2002.

Ye 2ilyurt, Süleyman: Bayar Gerçe /i, Serajans Yayıncılık, Ankara 1997.

Zürcher, Erik Jan: Modernle 2en Türkiye’nin Tarihi , 21. Baskı, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 2007..

F. MAKALELER Ada, Serhan: “Kurtulu 2 Sava 2ı’nda Diplomasi ve Askeri Yardım (Fransız ve 0talyan Askeri Yardımları)”, 0kinci Askeri Tarih Semineri, Bildiriler, Gnkur. Basımevi, Ankara 1985, s.338-352.

Akandere, Osman :“ 0dama Mahkum Edilen Bir Hükümet: Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 0lk 0cra Vekilleri Heyeti Hakkında Çıkartılan 0dam Kararları” , Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fen Edebiyat Dergisi, Sakarya Üniversitesi Basımevi, C:10, S:2, Sakarya 2008, s.185- 224.

Akgün, Seçil: “Kurtulu 2 Sava 2ı Ba 2langıcında Türk Ermeni 0li 2kilerinde ABD’nin Rolü” , Tarih Boyunca Türklerin Ermeni Toplumu 0le 0li 2kileri Sempozyumu, Atatürk Üniversitesi Yayınları, Kurtulu 2 Ofset Basımevi, Ankara 1986, s. 331-346.

193 Altun, Mehmet: “Jön Türklerin Korkulu Sürgün Yeri; Fizan Denen 1u Yer!”, Toplumsal Tarih , Sayı: 125, Mayıs 2004, s.24-29.

Arar, 0smail :“Halife Olmak 0steyen Meb’usan Meclisi Reisi Celaleddin Arif Bey, I- II” , Tarih ve Toplum , Cilt VII, Sayı 42, Haziran 1987, s.18-24.

Arıkan, Zeki: “1919 Seçimleri Ve 0zmir”, Ata Dergisi, Sayı 7, Selçuk Üniversitesi Atatürk 0lkeleri Ve 0nkılap Tarihi Ara 2tırma Ve Uygulama Merkezi, Konya 1997, s.

Ataker, Mehmet: “Milli Mücadelede 1ehzade Faruk Efendi Anadolu’ya Nasıl Gitmi 2 ve Dönmü 2tü?”, Resimli Tarih Mecmuası , Cilt III, Sayı:29, Mayıs 1952, s.1498-1499.

Bano /lu, Niyazi Ahmet: “Milli Kongre Ve Faaliyetleri”, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Ankara 1986, Cilt:3, Sayı: 7, s.197-209.

Çapa, Mesut: “ 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti”, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Cilt 7, Sayı 21, s. 553-566.

Demirel, Meral: “Cami Baykurt”, Modern Türkiye’de Siyasi Dü 2ünce, , Cilt 8, 0leti 2im Yayınları, 0stanbul 2007, s. 184-193.

Duran, Tülay: “Mütareke Devrinin Önemli Bir Olayı Milli Ahrar Fırkası’nın Kurulu 2u” , Belgelerle Türk Tarihi Dergisi Dün/ Bugün / Yarın, C.9-10, S.60, Eylül 1972, s.10-16.

Duran, Tülay: “Son Osmanlı Meclisi Mebusanında Felah-ı Vatan 0ttifakı”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi , C.11, S.61, Ekim 1972, s.12-21.

Eraslan, Cezmi: “Me 2rutiyet, Cumhuriyet ve Çok Partili Döneme Geçi 2”, 0slâm ve Demokrasi, 0stanbul 2000, s. 317-357.

Gazel, A. Ali: “ 0kinci Me 2rutiyet Döneminde 0ttihat ve Terakki Fırkası’nı Bölünme Noktasına Getiren Hizb-i Cedid Hareketi ”, Atatürk Üniversitesi Türkiyat Ara 2tırmaları Enstitüsü Dergisi , Sayı: 16, Erzurum 2001, s. 259-268.

194 Halıcı, 1aduman: “ 0ttihat ve Terakki Cemiyeti’nde Siyasal Bölünme: Hizbi Cedid ”, Ça /da 2 Türkiye Tarihi Ara 2tırmaları Dergisi , Cilt: IV, Sayı: 15, Yıl: 2007, Dokuz Eylül Üniversitesi Yaynları, 0zmir 2009, s. 77-109.

Harp Tarihi Vesikaları Dergisi , Yıl:5, Sayı:16, E. U. Basımevi, Ankara 1956, Belge No: 406-407.

Kavas, Ahmet: “Büyük Sahra’da Gat Kazasının Kurulması ve Osmanlı-Tevarık Münasebetleri”, 0slâm Ara 2tırmaları Dergisi , Sayı: 3, 1999, s. 171-196.

Kırzıo /lu, Fahrettin: “Amerikan Mandasını Kimler 0stiyor ve Nasıl Öneriyorlardı”, Belgelerler Türk Tarihi Dergisi , Cilt:11-12, Sayı: 67-68, Nisan-Mayıs 1973, s.30-37.

Koçak, Cemil: “ 0kinci Dünya Sava 2ı ve Türk Basını”, Tarih ve Toplum , 0leti 2im Yayınları, Sayı: 35, Kasım 1986, s.29-33.

Kodaman, Timuçin: “II. Me 2rutiyet Dönemi 0ttihat ve Terakki Fırkası ve Panislamizm”, Yüzüncü Yılında II. Me 2rutiyet , Pınar Yayınları, 0stanbul 2008, s. 233-246.

Kurtcephe, 0srafil: “Osmanlı Parlamentosu ve Türk- 0talyan Sava 2ı (1911-1912)”, Ankara Üniversitesi Osmanlı Tarihi Ara 2tırma ve Uygulama Merkezi Dergisi (OTAM) , Sayı: 5, Ankara 1994, s. 235-258.

“Londra Konferansı ve Türkiye Meselesinin Cereyan-ı Müzakeratı”, Yay. Haz: 0zzet Öztoprak, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Cilt:XI, Sayı:33, Kasım 1995, s. 157-192.

Okumu 2, Ömer: “CÂMÎ Abdurrahman”, Türkiye Diyanet Vakfı 0slâm Ansiklopedisi, C. VII, 0stanbul 1993, s. 94-99.

Olgun, Kenan: “II. Me 2rutiyet Devri Hakimiyet-i Milliye Mücadelesinde Önemli Bir Dönem: 1912 Meclis-i Mebusan-ı ve Faaliyetleri”, 0lmî Ara 2tırmalar , Sayı: 13, 0stanbul 2002, s. 111-132.

195 Oral, Mustafa: “Veliaht Abdülmecit’in Ankara’ya Davet Edilmesi Meselesi ”, Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi, Sayı:61, Cilt XXI, Mart 2005, s.281- 304.

Özkaya, Yücel: “ 0stanbul’un 02 gali Üzerine Aydınların 0stanbul’dan Ankara’ya Kaçı 2ı Olayı” , I. Uluslararası Atatürk Sempozyumu (Açılı 2 Konu 2maları – Bildiriler, 21-23 Eylül 1987), Atatürk Ara 2tırma Merkezi, Ankara 1994, s.127-143.

Özkaya, Yücel: “Milli Mücadele Ba 2langıcında Basın Ve Mustafa Kemal Pa 2a’nın Basınla 0li 2kileri” , Atatürk Ara 2tırma Merkezi Dergisi , Cilt:1, Sayı: 3, 1985, s.897.

Reyhan, Hakan “Türkiye’nin 0lk Milliyetçi Partisi: Milli Me 2rutiyet Fırkası”, Türkiye Günlü /ü, Sayı: 37, Kasım-Aralık 1995, s. 64-71.

Serto /lu, Mithat: “Mütareke Devrinde Saltanat 1urası Ve Milli 1ura Hazırlıkları (Gizli Belgeler) II” , Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, Sayı: 23, A /ustos 1969, s.49-58.

Sonyel, Salahi R: “Kurtulu 2 Sava 2ı Günlerinde Batı Siyasamız”, Belleten, Cilt:XLV/1, Sayı: 177, Ocak 1981, TTK Basımevi, Ankara 1981, s.327-417.

Sürgevil, Sabri: “Aydın Vilayeti Bozdo /an Kazasında Son Osmanlı Meclis-i Mebusan Seçimleri”, Tarih 0ncelemeleri Dergisi , Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayını, S.4, 0zmir 1989, s.85-108.

Tekeli, 0lhan., 0lkin, Selim: “Kurtulu 2 Sava 2ı’nda Talat Pa 2a 0le Mustafa Kemal’in Mektupla 2maları” , Belleten, Cilt: XLIV, Sayı: 174, Nisan 1980, TTK Basımevi, Ankara, 1980, s.301-345.

Tınal, Melih: “ 0nsan Hakları Derne /i”, Ça /da 2 Türkiye Tarihi Ara 2tırmaları Dergisi , C. III, S. 9-10, 0zmir 2000, s.117-121.

Tunaya, Tarık Zafer: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Kurulu 2u ve Siyasi Karakteri” , Birinci Meclis , Sabancı Üniversitesi Yayınları, 0stanbul 1998.

196 Yel, Selma: “Malta Sürgünlerinin Mübadele Edilmesi”, Askerî Tarih Bülteni , Sayı: 35, Gnkur. Basımevi, Ankara A /ustos 1993, s.222-233.

Yiner, Abdünnasır: “Mü 2ir Receb Pa 2a (1842-1908”, Türkiye Diyanet Vakfı 0slam Ansiklopedisi , C. 34, 0stanbul 2007, s. 508.

G. SÖZLÜKLER

Devellio /lu, Ferit: Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat , 21. Baskı, Aydın Kitabevi Yayınları, Ankara 2004. Devellio /lu, Ferit: Osmanlıca – Türkçe Ansiklopedik Lügat, 0kinci Baskı, Do /u2 Matbaası, Ankara 1970. Metin Karayazgan, Denizci Sözlü /ü (Gemici Dili, Terimler-Deyimler) , 0zmir 1981. Pakalın, Mehmet Zeki: Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlü /ü, C. II, Milli E /itim Basımevi, 0stanbul 1971. Türk Hukuk Lugatı, Maarif Matbaası, Ankara 1944.

H. ANS 0KLOPED 0LER

Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi , C. III, Geli 2im Yayınları, 1986 Görsel Büyük Genel Kültür Ansiklopedisi , C. III, Görsel Yayınları, 1984

I. TEZLER

Özata, Murat: 0kinci Dünya Sava 2ı Sonlarında ABD Belgelerine Göre Türkiye- ABD 0li 2kileri (1943-1945) , 0stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamı 2 Yüksek Lisans Tezi, 0stanbul 2011.

Özkemer, Meltem: 0zmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti, Ankara Üniversitesi Türk 0nkılap Tarihi Enstitüsü 0nkılap Tarihi Anabilim Dalı Basılmamı 2 Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2004.

197 Yiner, Abdulnasır: Mü 2ir Recep Pa 2a’nın Askeri ve Siyasi Hayatı (1842-1908) , 0stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamı 2 Doktora Tezi, 0stanbul 2006

198