SÖÖÜT Şenlig İ VAKFI Yaylnlari N0:3

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

SÖÖÜT Şenlig İ VAKFI Yaylnlari N0:3 ERTUÖRUL GAZi'Yİ ANMA VE SÖÖÜT ŞENLiG İ VAKFI YAYlNLARI N0:3 söGüT I. MiLLETLERARASI OSMANLI SEMPOZYUMU (Eylül 1986, Söğüt) İSTANBUL 1988 T.YAPRAKJMİHAL GAZI GERÇEGİ .. TURKISLAM TARlliiNDE VE • • OSMANil DEVlETININ. KURULUŞUNDAMlHAL GAZI GERÇEGi Tahsin YAPRAK Diyanet Işleri Başkan/Jğl Ankara Merkez Vaizi 1. ve 2. Osmanlı Sempozyumlarında, Osmanlı Devletinin kurucusu olarak Ertug­ rul Gazi ve Osman Gazi'den ve Osmanlıların tarihi seyir içinde özellik t~ıyan sanat, kültür idare ve imar hareketlerinden söz edildi. Bu, tarihi ve milli ~ülcran borcumuz­ du, insan1 ve medeni ihtiyacımızdı. Bu fırsatı saglayan1ara da içtenlikle teıjekküıler... Bizim i§aret etmek istediğimiz nokta, Osmanlı simpozyumlarının artık sınırın ı ge ni~letmek ve aynı ~eylerin tekranndan öteye g_eçip Mili kültürümüzün sosya i ve tarihi bütün konularını nesillerimizin önüne serrnek geregidir. Bu itibarla Osmanlı Devle­ ti'nin kurulu~unda (Erkanı Harp) yahut (Kurmay Heyeti) t~kil eden §ahsiyetlerden ve onların özellik ve hizmetlerinden de söz etmek, Sempozyumun mana ve mahiyeti­ ni daha geni§ bir temelden, daha yaygın bir yelpazeden ele almak, sarnrım ki, daha fay­ dalı bir davranı§ olacaktır. Çünkü milli yapı.nın da aslı, bir beden uzuvlan arasındaki ili~kiler ve beceriler ile uyumlıı.r sisteminin yapısı gibidir. Asıl devlet yapısındaki sag l amlık, tarih ve kültür ör• güsü içinde gizlenen öz ruh ve karakter yapısının gücünden dogmaktadır. Ba§ ile kök ve gövde arasındaki uyumu görmek istersek, oguzların. Kayı boyu göz• desi, Ertugruı Gazi köktür, Osman Ga?J ba~tır, bu ba§taki ~uur Şeyh Edebali'dir dı§a bakan göz Köse Mihal Gazidir, bu gövdenin elleri, ayakları, kulakları vs. da Dursun Fakih, Turgut Alp, Aykut Alp, Gündüz Alp, Abdurrahman Gazi ve Hasan Alp, Ka­ ramürsel, Sarnsa Çavu§, Akça Koca Saltuk Alp, Konur Alp gibi alpler ve erenlerdir ... ݧte bu kadroyu tanımakla, bir gövdeyi tüm uzuvları ile tanımı~ olacagız ve biz on­ ların dallan ve yaprakları filizleri olan nesiller, tarih ve kültür köküroÜZe böylece sa­ hip olabilecektir. Tarih manugı ve Milli kültür gelenegi açısından kurucu kadronun sempozyumlaF da ö;ıel ve ilmi ara§tırmalarla açılması gereğini vurgulamak istiyoruz. Çünkü bu bir I. MiLLETLERARASI OSMANLI SEMPOZTIJMU manga Erkanı harp kahraman, devlet kurulu§unda zamanımızın bakanı'ar kurulu gi- · bi icra organı, ya da meclis gibi tam bir isti§are organı olarak, hatta kararların tatbi­ kinde akınlarda komutan ve idareci olarak gece gündüz ko§ffiU§lardır. Biz burada özellikle bütün tarjhikaynaklarda hem milllyönden hem de Dinibakım­ dan apayrı öteilikleriyle konu edilen ve önceleri Bizans'ın Harmankaya tekfuru ve Karakaya hakimi olan KÖSE MİHAL veya MİHAL GAZİ diye tanınan ABDUL- LAH MİHAL G.Az.,İ'den söz açacağız. · Osman Gazi'nin güçlü ve sadık dostu, gözü kulağı Bizans tekturlan ile arasındaki diplomatik münasebetleri yürüten murahhas büyükelçisi, en önemli akınlarda ba§ a­ kıncıba§ı olan MİHAL GAZİ... Osman Gazi'nin yok edilmesi planiarına kar§ı onu ustalıkla ve dostça koruyan büyük muhafız... Üç buçuk asır boyunca Osmanlı akınla­ nnda 50 binlik akın cı birliklerine komuta etıili§ bulunan Mihaloğulları sülalesinin A­ TA'sı. Zafer ve fetihlerdeki ba§arılarına mukafat ve kılıç hakkı olarak kendisine verien bütün servetini, emlakini ve varlığını Milli ve dini hizmetler için vakfederek tarihe (HARMANKAYA MALİKANESİ) armağan eden kahraman... Böyle bir dost ve kahramandan, Osmanlı Sempozyumun da ve Ertuğrul Gazi Yur­ du olan Söğütte açıklıkla söz edilmesi gereği nedir? Çünkü ortada tarihi yanlı§hklar vardır ve bunlar bilerek veya bilmeyerek halk ara­ sına yayılmak ta, g-erçekleri §üp he bulutlan ile örterek bulanma meydana getirmekte­ dir. Burada ilq nokta vardır: 1- Mihal Gazi'yi, kendi torunlarından aynı adı ta§ıyanlarla karı§tırarak, ya§adığı ve yattığı yerler hakkında ihtilaf çıkması, 2- Sarayının ve türbesinin bulunduğu ve Söğüt'le ilgisi hem coğrafi hem de zama­ nın ula§ım imkanlan bakımından en kesin ve kolay olan Harmankaya'nın hiç müm• kün olmayan yerlerde gösterilmesi. ' Birinci tarihi yanlı§lık, torunlarına dedelerinin ismi verilmesinden ve ced adının sülale adına alem olarak yerle§mesinden doğuyor. İkinci yanlı§lık ise, sağlam b ira ra§­ tırma yapmadan duyduğunu nakletmekten doğuyor. GerçektenKatip Çelebi'nin Cİ­ HANNUMA adlı yarım kal mı§ olan Coğrafya kitabı, 18. asır ortalarında İbrahim mü• teferrika matbaasında basılırken, Anadolu coğrafyasına aid bilgiler, Çe§itli yerlerden toplanıp kaynak gösterilmeden kitabın arasına katılmı§tır. ݧte bu katma yapılırken, ilk vekayinamelerden yalnız Ne§ri'de görülen (KÖSE MİHAL'İN OSMAN GAZi i­ LE OLAN İLK BİR KAVGASI) masalıyle birlikte HARMANKAYA'nın, Harman­ cık olduğu tafuifin müsebbibi de odur. Çünkü Ne§ ri, aslında HARMANKAYA'yı Sa. karya 'nın üstünde, yani Söğüt İnhisarına mücavir olduğunu kaydetmi§tir. Özellikle,Ahmet Vefik Pa§a'nın rü§tiye'ler için yazıp ilk basımını 1869 da yaptığı 92 T.YAPRAK/MİHAL GAZI GERÇEGİ ve defalarca basılan TARİHİ OSMANİ sinde yazdıgı yanlı§lıgı, daha sonra LEHÇE­ İ OSMAN! sinde düzeltiyor ve tamir ediyor. Bir de Köse Mihal'in ırk! durumu ile sonradan ihtida ederek müslüman olmasının sebebleri üzerinde tarihler ÇC§itli fikirler yazmaktadır. Esasen Osmanlı tarihçileriırki tarafı üzerinde fazla durmazlar. Mihal Gazi'nin Bizans ile Selçuk.Ju Türkle~i' sınırının en önemli kesimi olan Har~ankaya bölgesinde ve Bizansın o devirde askeri mühim• mat deposu durumundaki Harmankaya'da tekfur olarak sınır m uhafızlı ğı yaptığı bü• tün tarihlerde ittifakla kaydedilmektedir. Osman Gazi ile dostlugu ve sonra müslü• man olduğu da ittifakla kabul -edilmektedir. Fakat onun ırkı ve müslüman olu§unun seb.ebleri, ÇC§itli yorumlara yol açacak §ekilde yazılması, Türklüğü ve Köse Mihalin §ahsını yıpratarak mecburen müslüman olduğu §üphelerini yayma gayesine matuftur. MİHAL GAZi'nin bizans tekfuru olması, onun Rum oldugu iddiasının yayılma­ sına sebep olmU§sa da, Bizans içinde ya§amak ve tekfur olmak mutlaka Rum olması­ nı gerektirmez ve isbat etmez. Çünkü, ortaçağın, her iki taraf için öyle sofu bir asrın da ve ileri emi§ bir ya§ ta iht i­ da etmi§ görünen Köse Mihal; eğer Rum olsaydı ve sırf menfaat kaygısıyla veya kor­ kudan katılmı§ görünenlerden olsaydı, anlatıldığı kadan GENİŞ YETKİLERLE ilk hamlede ve en sorumlu i§Ierin ba§ına getirilmesi, hem de Bizans'a kar§ı kendisine gü• venilmesi, kılavuzlugundan medet umulması mümkün olamazdı. Zira o devirde Bizans'a sırt çevirenin, ilk fırsatta asıl Türke ihaneti mümkündü. Kulaklar bu tip hadiselerle doluydu ... Henüz azınlık durumunda bulunan Türk Fatihler, her §eye rağmen tedbirli dav­ ranmak mecburiyelinde idiler. Filvaki, Sarnsa Çavu§, bazı ittihak eden tekfurlar hak­ kında Osman Gaziyi ikaz etmi§ ve "Olmaya ki cemaat kendi milletlerine rücu göstere- l er" demi§ ve haklı görülmü§tü. · Fakat MİHAL GAzi_ bu gibi §üphelerden daima münezzeh görülmü§ hatta aynı seferde de kılavuzluk etmi§ti, ihtida etmi§ olanların içinde güvenilir tek müstesna §ah- siyet idi. · MİHAL GAZi önce hristiyan ortodoks idi ve pek kısa bir süre kaldı. Zira müslü• man olu§unun resmen açıklanmasından çok önce, müslüman olduğu fakat, bunu hiz­ metini gizli yürütebiirnek için siyaseten açıklamadığı tarihi bir gerçektir. Zira Bizan­ sm itimadını devam ettirmek ve Osman Gazi'ye kurulan planları öğrenip bildirmek gerekiyordu. Ayrıca Rumcayı da iyi konu§amıyordu. İyice öğrenmesine bile zaman müsaade et­ merni§ti. TÜRKTÜ VE TÜRKÇE KONUŞUYORDU. (V.D.4/136) Nitekim Ekrem Hakkı Ayverdi merhum da (Dinen hristiyan ortodoks, ırkenTÜRK idi) kaydını açık­ ça belirtmi§ti. 93 I. MiLLETLERARASI OSMANLI SEMPOZYUMU Köse Mihal'in müslüman olu§unu ve Osman Gazi'ye iltihakını en doğru §ekilde · ya~n Vakanüvis ORUÇ BEY ve ona katılanlard ı r. A§ık Pa§azacte, SolakzMe, Sfizi Çelebi ve Mehmet Nüzhet Pa§a gibi tarihçiler in de naklettigi hadiseyi Oruç Bey §öyle anlatıyor. Osman Gazi, Şeyh EdeMli'nin kızı ile evlendigi günün ertesi günü arkada§ları ile ava çıktıgında; N agah Rum tarafından toz belürdi. Tozu n içinden bir süvar çıkageldL Cebe ve cev§enle m üzeyyen . Meğer kafir beylerinden imi§, Konstantin'in b·enam adam la rından Imi§. Gelip meydanda çağırıp eyitti kim; bu aranızda Osman adlı adem var mıdur? didi. OsmaQ'ı gösterdiler. Hernandem atından inip, Osman'ın ayağına dü§tü ... (Essalatü vesselamü aleyke Ya Rasfilellah) didi. Kelimei Şehadet .getürüp eyitti: Ya Osman Gazi! dü§ümde sizin Peygamb~r Muhammed Mustafa'yı gördüm bana dini isı arn ı telkin id üp Kelimei Şehadeti ve Fa t ihayı ve Surei İ h lası bile öğretti. Eyit­ "ti: Ya Abdullah! dur sabah atlan, falan yerde bir Gazi Yiğet vardur, ad ı Osman'dur. Bu §eküllü yiğüttür, Hak yoluna Fisebilililah gazaya niyyet etmü§tür ve benüm ak ale­ müm anun katındadur. Ana var, tabi ol. Benim asıl adum Mihal'dür, Hz. Risalete benim adımu ABDULLAH koydu. E­ yitdi ki: Osman'la gazaya bil bağla idi. Senün dahi neslün aleme dola, ced ber ced ga­ zalar idiler. Yanında anlarun n§ m-dar kirnesneler olalar., ta gazalar ideler, ıa UNGU­ RUS (Engürü ANKARA) vilayetine değin isıarn sancagın ı çeküp, isıarn dininia§ik- , are ideler didi. Çün dü§ümden uyandım. Yüzümün isıarn nurun berk urur gördüm, deyüp Osman Gazinün önünde tekrar Kelimei Şehadet arzidüp Müslüman oldu. (Su­ zi Çelebi'nin Gazavatnamesi.) (Gazavaınameler A.S.Levent.)Mahmut Razi Gazimi­ hal, Ankara muhasaralarında Mihaloğullan ve Fatih devrine ait bir vakıf defterine göre HARMANKAYA MAHLİKANESİ Vakıflar Dergisi 4/125-137). (Ahvali Mi­ hal Gazi M.N. Pa§a) HARMANKAYA MALİKANESİ'nin; merkezi Söğüt'te Erıugrul Gazi türbesin• den kuzey- doğu yönüne bakıldığında ku§ uçumu 30 Km. mesafede görünebilen
Recommended publications
  • Phd 15.04.27 Versie 3
    Promotor Prof. dr. Jan Dumolyn Vakgroep Geschiedenis Decaan Prof. dr. Marc Boone Rector Prof. dr. Anne De Paepe Nederlandse vertaling: Een Spiegel voor de Sultan. Staatsideologie in de Vroeg Osmaanse Kronieken, 1300-1453 Kaftinformatie: Miniature of Sultan Orhan Gazi in conversation with the scholar Molla Alâeddin. In: the Şakayıku’n-Nu’mâniyye, by Taşköprülüzâde. Source: Topkapı Palace Museum, H1263, folio 12b. Faculteit Letteren & Wijsbegeerte Hilmi Kaçar A Mirror for the Sultan State Ideology in the Early Ottoman Chronicles, 1300- 1453 Proefschrift voorgelegd tot het behalen van de graad van Doctor in de Geschiedenis 2015 Acknowledgements This PhD thesis is a dream come true for me. Ottoman history is not only the field of my research. It became a passion. I am indebted to Prof. Dr. Jan Dumolyn, my supervisor, who has given me the opportunity to take on this extremely interesting journey. And not only that. He has also given me moral support and methodological guidance throughout the whole process. The frequent meetings to discuss the thesis were at times somewhat like a wrestling match, but they have always been inspiring and stimulating. I also want to thank Prof. Dr. Suraiya Faroqhi and Prof. Dr. Jo Vansteenbergen, for their expert suggestions. My colleagues of the History Department have also been supportive by letting me share my ideas in development during research meetings at the department, lunches and visits to the pub. I would also like to sincerely thank the scholars who shared their ideas and expertise with me: Dimitris Kastritsis, Feridun Emecen, David Wrisley, Güneş Işıksel, Deborah Boucayannis, Kadir Dede, Kristof d’Hulster, Xavier Baecke and many others.
    [Show full text]
  • Osmanlı Devleti'nin Kuruluşunda Hizmeti Geçen Alpler Ve Gaziler
    Osmanlı Devleti'nin Kuruluşunda Hizmeti Geçen Alpler ve Gaziler Doç. Dr. Ahmet Şimşirgil Osmanlı Devleti'ni kurmuş olan hanedanın menşei ve Osmanlıların küçük bir beylik iken büyük bir devlet haline nasıl geldiği sorusu, tarihçiler arasında bir muamma gibi tazeliğini korumaya devam etmektedir. Esasında Osmanlı Devleti'ni kuran hanedanın tarihi kayıtlara, etnik incelemelere, geleneklere, mevcut damgalarına ve sikkelerine göre Oğuzların sağ kolu olan Gün Han kolunun Kayı boyundan geldikleri kesinleşmiş durumdadır.1 Bunun aksine olarak çeşitli görüşler ileri sürülmüş ise de2 hiçbiri ilim aleminde rağbet görmediği gibi bu tezlerin sahipleri, görüşlerini güçlendirecek belge ve bilgilerde ortaya koyamamışlardır. Buna rağmen en sonunda Osmanlı Devleti'nin kurucuları ve onların silah arkadaşları için efsane şahsiyetler denecek kadar, ilmi kıymeti haiz olmayan fikirler dahi ileri sürülebilmiştir.3 Şurası muhakkak ki Osman Gazi'nin dayandığı Kayı boyunun mevcudu kısa sürede büyük bir beylik teşkil edecek miktarda görünmemektedir. Ancak 1230'lu yıllarda Anadolu'da görülen Ertuğrul Bey'in kudret ve itibar sahibi bir şahsiyet olduğu da anlaşılmaktadır. Nitekim kendisine Söğüt ve Domaniç civarı kışlak ve yaylak olarak verildiğinde o mıntıkada kısa bir sürede söz sahibi olabilmiştir. Bu durum Ertuğrul Bey'in savaşçı kişiliğinden ziyade karizmatik yapısından da kaynaklanmış olmalıdır. O, bölgedeki gayrimüslim unsurlarla iyi geçinmekte, büyük bir ihtimalle arazi ve sair ihtilaflarda hakem rolü üstlenmekte, Müslim, gayrimüslim halklar arasında bir baba rolü oynamakta ve herkes üzerinde saygı uyandırmaktadır. Kaynaklara yansıyan bazı hadiselerden onun Selçuklu Sultanı nezdinde de itibar sahibi olduğu ve yeri geldiğince uç kuvvetleri komutanı olarak savaşlara katıldığını da görmekteyiz.4 Bu faaliyetleri ve konumu Ertuğrul Gazi'yi uçlardaki Oğuz boylarına mensup diğer Türk aşiret ve gruplarının da tartışmasız lideri yapmış olmalıdır.
    [Show full text]
  • Dogan Alp Death in Ertugrul
    Dogan Alp Death In Ertugrul Bu kumandanlar kuvvetleri ile gece gündüz demeden Bizans'a doğru akınlarına devam ettiler. Death of Dogan Alp and Dundar Bey Captured Scene in Dirilis Ertugrul. It may be a piece of heartbreaking news for all the die-hard fans of Dirilis Ertugral that Dogan alp is just a fictional character. Doğan Alp ve Dündar, Vasilius ve Ural'dan baskın yer Kurulan bu hain tuzaktan Doğan Alp kurtulamaz ve şehit olur. He was the grandfather of Ertuğrul Ghazi, the father of the founder of the Ottoman Empire, Osman I. 0% Who Performed the Role of Turgut Alp? Cavit Çetin Güner Cengiz Coşkun Kaan Taşaner Correct! Wrong! Continue >> Who Performed the Role of Doğan Alp? Serdar Gökhan Cengiz Coşkun Cavit Çetin Güner Correct! Wrong! Continue >> Who Performed the Role of Suleyman Shah? Serdar Gökhan Kaan Taşaner Hülya Korel Darcan Correct! Wrong! Continue >>… Read More »Play Ertugrul Ghazi Quiz 2 to. Photos of the Turkish actor riding a white horse have gone viral on the internet, Well, it seems like the first of many upcoming trips undertaken by Turkish actors in Pakistan, after Ertugrul became a nation-wide hit. Bölüm - Selcan Hatun'un Obaya Gelişi Konur Alp Vs Doğan Alp Tomb of Ertugrul Gazi, Sogut Turkey ( Honor Guard Assigned to Ertuğrul's Tomb ) Who was Sultan Alaeddin Keyqubad 1 | How Aleaddin Side Affects of Resurrection Ertuğrul - Diriliş Ertuğrul yan etkileri Suleyman Shah's final moments. 24 year old Turali is now Gundogdu's senior alp and Dogan Jr at 18 years old is a normal alp. The heroic story of Ertugrul Ghazi, the father of Osman (Uthman) who founded the Ottoman Empire.
    [Show full text]
  • Bursa Doğumlu Olup Kökeni Prizreni – Kosovo’ Dır, Türk & Arnavut Mischling / Mişlingidir
    1 / BARANTICO Adnan Mert : Bursa doğumlu olup kökeni Prizreni – Kosovo’ dır, Türk & Arnavut mischling / mişlingidir. Eğitimi : Bursa - Tophane Endüstri Meslek Lisesi, Inlingua sprachschule 1 yıl, Goethe Institut 2 yıl, Hotelfachhochschule Kermess - München / Ger. 1 yıl, training 1 yıl, Deutsches Weininstitut Mainz. / Ger. 3 ay, Chaine de Rotisseurs, Paris / Fra. 1 hafta, U.Üniv. B.M.Y.ok.e.öğr.gör., Bursa / Tur. 2 yıl. Turizm işletmeciliğine, meslek lisesini bitirdikten sonra, Uludağ’ daki hotellerde barman olarak başladı. Bu mesleği benimsedikten sonra Münih’ de turizm otelcilik eğitimi alıp Avrupa’ nın çeşitli ülkelerinde hotellerin bankett bölümlerinde servis & bar üzerine çalışıp, teorik & pratik anlamda kendini geliştirdi. 1985 yılında bilgi & tecrübelerini Türkiye’ de ilk turizm işletme belgeli bar’ ı açarak uygulamaya başladı, hedefi, hayalleri özel uygulamalı hotelcilik okulu açmaktı, ama kısmet olmadı. İstanbul’ da ilk bar İşletmeleri – barmenler derneği (B.B.D.) kurucu bşk.yrd. olarak eğitim & seminerler verdi. 1. akademik eseri mixology & gastronomy’ yi 3 dilde (tur.-deu.-eng.) aynı dönemde yazdı, eşsiz bir eserdir. Tarihe, özellikle erken dönem Osmanlı tarihine olan ilgisi & Bursa şehrine olan sevgisi sayesinde 2. eseri “Prusias / Priusa / Prusa / Bursa” yı yazdı (M.Ö./B.C.500-M.S./A.C.1451). Devam eden dönemde Anadolu tarihi üzerine araştırmalarını yoğunlaştırdı. 5 yılda geniş bir kadro ile 3. eseri “geçmişe yolculuk / journey to the past” eserini de tamamlamış oldu. Bu eser tarihin dikkat çeken & çokta bilinmeyen yönlerine ışık tutup, Adnan Mert bu sefer 6. & son, ustalık & gözde eserini bir roman gibi akıcı şekilde kaleme dökmüştür. Bursa - Tüyap fuar alanında 14 yıl gastronomy işletmeciliği yapmış olup, halen Bursa’ da ruhsatlı, eylemli, kokard’lı prof.’s turist rehberliği yapmaktadır(ruhsat no: 08621 sicil no.: Buro “Bursa Rehberler Odası”nın faal üyesidir.
    [Show full text]
  • A Comparative Analysis of the Concepts of Holy War and the Idealized Topos of Holy Warrior in Medieval Anatolian and European Sources
    T.C. BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ A COMPARATIVE ANALYSIS OF THE CONCEPTS OF HOLY WAR AND THE IDEALIZED TOPOS OF HOLY WARRIOR IN MEDIEVAL ANATOLIAN AND EUROPEAN SOURCES Master’s Thesis CEREN ÇIKIN SUNGUR İSTANBUL, 2014 T.C. BAHÇEŞEHİR UNIVERSITY GRADUATE SCHOOL OF SOCIAL SCIENCES DEPARTMENT OF HISTORY Supervisors: Prof. Dr. Heath W. LOWRY & Ass. Prof. Dr. Derya GÜRSES TARBUCK To my beloved Can, for all his kindness and support… ACKNOWLEDGEMENTS First and foremost, I must thank my research supervisors, Professor Heath W. Lowry and Assistant Professor Derya Gürses Tarbuck for giving me the chance to work together and the opportunity to study at Bahçeşehir University. Without their support and assistance this thesis could not even exist as an idea. I would also like to thank Associate Professor Dr. Fikret Yılmaz for making me question certain matters on the military warfare of the early Ottomans I had not noticed before. I also have to thank Professor Paul Latimer from Bilkent University for his assistance and for lighting my path to an understanding of European history with his advice. ABSTRACT A COMPARATIVE ANALYSIS OF THE CONCEPTS OF HOLY WAR AND THE IDEALIZED TOPOS OF THE HOLY WARRIOR IN MEDIEVAL ANATOLIAN AND EUROPEAN SOURCES Ceren Çıkın Sungur History Supervisors: Prof. Dr. Heath W. Lowry & Ass. Prof. Derya Gürses Tarbuck June, 2014, 199 pages Claims of holy war characterized the Middle Ages in both Muslim Anatolia and Christian Europe, where soldiers on both sides were portrayed as holy warriors. Named gazis, akıncıs, alps, chevaliers and knights, they came from the elite military classes. Literary depictions of these men as holy warriors were fundamentally idealized topoi created by writers who were patronized by or were close to those in power.
    [Show full text]
  • Vakıf Belgelerine Göre Osmanlı Devleti'nin Kuruluş Dönemi Aileleri II
    Vakıf Belgelerine Göre Osmanlı Devleti’nin Kuruluş Dönemi Aileleri II: Âl-i Timurtaş Paşa* Vedat Turgut** Families in the Formation Stage of the Ottoman Empire According to Endowment Deeds II: The Family of Timurtaş Paşa Abstract The studies on the motives regarding the establishment of the Ottoman Empire, the respective groups’ role in it and notable families distinguished among those groups have remained limited due to the insufficiency of the related documents. It has not been so easy to explain how the Ottomans became a universal state and stronger than the other beyliks, which seemed to have been stronger than the formers. The policy followed during the reigns of Murad Hüdâvendigâr and his son Yıldırım Bayezid, the period during which the effects of that transformation were felt signifi- cantly, was defined as the activity of liquidating the beyliks, of which asabiyyahs were the same the Ottomans’ one as. This study as the continuation of the thesis claiming that the borders of the loyalty to the “hutbe” had exceeded to Bithynia aims to show the transformation process of the weak binds of the Ottomans with the beyliks into a full hegemony through Kara Timurtaş Paşa and his sons. Timurtaşzâdes, who had continued the power from the the beginning to the “great conquest” should be viewed as another significant family of the establishment period. The contributions that Ali, Oruç and Umur Beys as well as Yahşi and Firuz Beys, the other sons of Timurtaş Paşa had made for the recovery of the state after the battle of Ankara, and their roles in social policy via the waqfs they had founded can be seen as the major frame of this study.
    [Show full text]
  • Devlet Kuran Kahramanlar
    SEFA OCAL DEVLET KURAN KAHRAMANLAR T ü r k DÜNYASI ARAŞTIRM ALARtJAgg TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI VAKFI YAYINI: 31 BU ESER Bakanlar Kurulu'nun 20.~.l980 tarih ve 8 1307 sayılı kararıyla kamu yararına hizmet verdiği kabul edilerek vergi muafiyeti tanınmış olan TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI VAKFFnın yayınıdır. Her hakkı mahfuzdur. TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI YAKFI 'nın müsaadesi olmaksızın tamamen, kısmen veya herhangi bir de­ ğişiklik yapılarak iktibas edilemez. Haberleşme Adresi: P.K. 94 Aksaray - İSTANBUL Telefon : 511 10 06 - 520 53 63 Dizgi : Türk Dünyası Araştırmaları Yakfı YULUĞ TEKİN Dizgi Merkezi Baskı : Anadolu Matbaa ve Tic. Koli. Şti. Tlf. 526 79 99 - 526 20 48 İSTA N B U L - 1987 İÇİNDEKİLER Sayfa ERTlCRl L GAZİ Tt'RBESİ VE HAZİRESİNDE YATANLAR 9 Ertuğrul Gazi 9 Ertuğrul Gazı’tün Atalarının ve Bağlı Bulunduğu Ovmağın Anadolu’ya Gelişi. W E rtuğrul G azi’nin R üyası........................ » Osmanlı TürklerFnin Kuracağı Devleti 70 Yü önce Haber Veren Şeyh 20 Ertuğrul Gazi ve Mevlfina Celaleddin Rumi 20 Ertuğrul Gazı’nin Bağlı Bulunduğu Boy; Kavı 20 Ertuğrul Gazî’nin Soyu 21 Ertuğrul Gazî’nin Vasıflan 23 Ertuğrul Gazı ve S avaşları 24 Ertuğrul Gazî’nin Mescidi 28 Ertuğrul Gazî'nın Babası Süleyman Şah’ın Caber’deki Kabri 30 Türbe 33 Ertuğrul Gazî’nin Annesi Hayme Ana’nın Türbesi 34 Ertuğrul Gazî Türbesi 37 Karakeçelîler'in Ertuğrul Gazî’yi Anma Ziyaretleri Söğüt Yörük B ayram ı 45 Karakeçelîler t» Karakeçeli Aşiretinin Kahramanlık Türkülerinden Bazıları 60 Karakeçili Aşireti........................... Osman Gazı"....................................^ H ’^ ^ İ F Osman Gazfnin Vasiyeti. *.f.v ......... ........... ^ Osman Gazfnin Mirası............................................. Osman Gazfnin Evlâtları......................................... y . Osman Gaa'nin Kumandanları..................................... 7 * Osman Gazî Zamanındaki Din Adamları ve Alimler.......
    [Show full text]
  • Osmanli Devletinin Kuruluş Döneminde Abdalân-I Rum (1300-1400)
    T.C. SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ OSMANLI DEVLETİNİN KURULUŞ DÖNEMİNDE ABDALÂN-I RUM (1300-1400) YÜKSEK LİSANS TEZİ HAŞİM ŞAHİN Enstitü Anabilim Dalı : TARİH Enstitü Bilim Dalı: : ORTAÇAĞ TARİHİ Tez Danışmanı : Yrd. Doç. Dr. Mustafa DEMİR NİSAN - 2001 T.C. SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ OSMANLI DEVLETİNİN KURULUŞ DÖNEMİNDE RUM ABDALLARI (1300-1400) YÜKSEK LİSANS TEZİ HAŞİM ŞAHİN Enstitü Anabilim Dalı : TARİH Enstitü Bilim Dalı: : ORTAÇAĞ TARİHİ Bu tez ..../..... 200 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından Oybirliği/Oyçokluğu ile kabul edilmiştir. ...................................... ...................................... ................................... Jüri Başkanı Jüri Üyesi Jüri Üyesi İÇİNDEKİLER KISALTMALAR ...........................................................................................................IV ÖZET...............................................................................................................................VI SUMMARY...................................................................................................................VII ÖNSÖZ ........................................................................................................................VIII GİRİŞ .......................................................................................................................... 1 I. BÖLÜM TARİHSEL ARKA PLAN: TÜRKLERİN İSLAMA GİRMESİNDEN OSMANLI DEVLETİNİN KURULUŞUNA KADAR DİNİ HAYATA GENEL BİR BAKIŞ VE ABDALAN-I RUM DÜŞÜNCESİNİN TEMELLERİ ...............................................
    [Show full text]
  • Mighty Guests of the Throne Note on Transliteration
    Sultan Ahmed III’s calligraphy of the Basmala: “In the Name of God, the All-Merciful, the All-Compassionate” The Ottoman Sultans Mighty Guests of the Throne Note on Transliteration In this work, words in Ottoman Turkish, including the Turkish names of people and their written works, as well as place-names within the boundaries of present-day Turkey, have been transcribed according to official Turkish orthography. Accordingly, c is read as j, ç is ch, and ş is sh. The ğ is silent, but it lengthens the preceding vowel. I is pronounced like the “o” in “atom,” and ö is the same as the German letter in Köln or the French “eu” as in “peu.” Finally, ü is the same as the German letter in Düsseldorf or the French “u” in “lune.” The anglicized forms, however, are used for some well-known Turkish words, such as Turcoman, Seljuk, vizier, sheikh, and pasha as well as place-names, such as Anatolia, Gallipoli, and Rumelia. The Ottoman Sultans Mighty Guests of the Throne SALİH GÜLEN Translated by EMRAH ŞAHİN Copyright © 2010 by Blue Dome Press Originally published in Turkish as Tahtın Kudretli Misafirleri: Osmanlı Padişahları 13 12 11 10 1 2 3 4 All rights reserved. No part of this book may be reproduced or transmitted in any form or by any means, electronic or mechanical, including photocopying, recording or by any information storage and retrieval system without permission in writing from the Publisher. Published by Blue Dome Press 535 Fifth Avenue, 6th Fl New York, NY, 10017 www.bluedomepress.com Library of Congress Cataloging-in-Publication Data Available ISBN 978-1-935295-04-4 Front cover: An 1867 painting of the Ottoman sultans from Osman Gazi to Sultan Abdülaziz by Stanislaw Chlebowski Front flap: Rosewater flask, encrusted with precious stones Title page: Ottoman Coat of Arms Back flap: Sultan Mehmed IV’s edict on the land grants that were deeded to the mosque erected by the Mother Sultan in Bahçekapı, Istanbul (Bottom: 16th century Ottoman parade helmet, encrusted with gems).
    [Show full text]
  • Annual Report 2011
    Annual Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 2011 Annual Re-- port 2011 Annual Report 2011 Ann nal Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re- port 2011 Annual Report 2011 Ann n- nal Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 20Annual11 Annual Report Report 2011 211 Annual Report 2011 A 2011nnual Re - port 2011 Annual Report 2011 Ann - - nal Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re - port Annual Report Ann - Annual Report 2011 2011 nal Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re - port 2011 Annual Report 2011 Ann - nal Report 2011 Annual Report 2011 Anual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re - port 2011 Annual Report 2011 An n-- nal Report 2011 Annual Report 2011 Anual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re - port 2011 Annual Peport 2011 An - nal Report 2011 Annual Report 2011 Anual Report 2011 Annual Report 211 Annual Report 2011 Annual Re - port 2011 Annual Peport 2011 An-- nal Report 2011 Annual Report 2011 Anual Report 2011 Annual Report 211 AnnualFinancial Re pServicesort 20 11Group Annual Re - port 2011 Annual Report 2011 An-- nal Report 2011 Annual Report 2011 Anual Report 2011 Annual Report CouvDexiaRA_DenizBank_GB Couv4 211 Annual Repport 2011 Annual Re-- 20/01/12 11:11 Section I Introduction 1 DenizBank Financial Services Group 1 DenizBank’s Mission, Vision 2 Ordinary General Assembly Meeting Agenda Contents 2 Dividend
    [Show full text]
  • Düzce'de Tarih Ve Kültür
    Düzce'de Tarih ve Kültür Editör: Yrd. Doç. Dr. Ali Ertuğrul Gaye Kitabevi Düzce Yöresinde Fetihler Dönemine Nispet Edilen Camiler Ali Ertuğrul* irfan Dursun** sias ad Hypium)'de üç Prusias şehri kur.~ldu . Il. Giriş : Tarihi Arka Plan · Nikomedes Epiphanes zamanınd~ (M.O. 149- 120) Bithynia'da Henenizmin tesiri a~.ttı; III. Ni­ · Osmanlı Beyliği'nin kurulduğu ve ilk geniş­ komedes Eugergetes döneminde (M.O. 120-92) lediği yer olan Bithynia bölgesini', .kuzeyden Ka­ ise Bithynia'da önce Pontuslular, sonra da Roma­ radeniz, batıdan İstanbul Bağazı ile Marmara lılar söz sahibi oldu. M.Ö. 94-74' de saltanat süren Denizi, güneyden Orhaneli Çayı (Adırnaz) ile IV. Nikomedes Philopator, ölümÜnden önce vasi­ Uludağ, doğudan da Filyos Çayı (Billaios) kuşat­ yetname ile Bithynia'yı Romahiara bıraktı. Ro­ makta idi. Bugünkü Bursa, ~ocaeli, Sakarya, Bile­ ma'nın ikiye bölünmesinden sonra Bithynia, Do­ cik, İznik, Düzce, Yalov.a, Bolu, Kastamonu, Bartın ğu Roma (Bizans)'nın sınırları 'içinde ka~ dı. ve Zonguldak illerini1 içine alan bu bölge, bilindi­ İlki 670'de olmak üzere yedi kez Istanbul'u ği kadarıyla milattan önce 1200-800 yılları ara­ muhasara eden Müslüman Araplar, denizden ve sında Ege göç kavimleri ile bir ~.hracian kabilesi­ karadan yaptıkları 674 yılındaki ikinci kuşatma­ nin yaşam alanıydı. Frigler M.O. 560 yıllarında da başarılı alamayınca, dönüş yolunda Bithy­ Kral Croesus tarafından mağl up' edilince, 'bölge nia'da ağır bir mağlubiyete uğratıldılar . 1071 Lidyahların hakimiyetine geçti; ~.ö. SSOyılları~­ Malazgirt Meydan Ml;lharebesi'nin hemen sonra­ da .da Perslere bağlandı. Büyük Iskenderin, M. O. sında Bithynia bölgesi doğudan ve batıdan Sel­ 334'te Persleri yenmesiyle kısmen bağ ı msız ka­ çuklu saldırılarına maruz kaldı.
    [Show full text]
  • Osmanli Sultani Orhan, (1324-1362) Avrupa'da Yerle~Me
    OSMANLI SULTANI ORHAN, (1324-1362) AVRUPA'DA YERLE~ME HALIL ~NALCIK Osmanl~~ Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin o~lu olan Orhan'~n do- ~um tarihi tart~~mal~d~r. 699'da (1299) Nilüfer'le evlendi~inde "yi~it" (genç) ~ diye an~lm~~~ olmas~ ndan hareketle bu tarihte on sekiz ya~~ civar~ nda oldu u dü~ünülebilir. Osmanl~~ rivayetine göre, tutsak edilen Yarhisar tekfurunun (tekvur) k~z~~ Nilüfer'le (Lülüfer, Rumca Luludia/çiçek) evlendirilmi~, Süley- man ve Murad bu evlilikten do~mu~tur. 699 (1299)'da Osman Gazi merkezini Bilecik-Yeni~ehir'e nakletti- ~inde Orhan'~~ deneyimli atabey Gündüz Alp ile Karacahisar'a gönder- di. Osman Gazi'nin Iznik ku~atmas~~ (701/1302) ve Dimboz (Dinboz) sa- va~~ na (702/1303) kat~ld~~~~ anla~~lan Orhan, Lefke seferinde (703/1304) Germiyanl~lar'~ n tehdidine kar~~~ Eski~ehir-Karacahisar'da kald~. Yan~nda babas~ n~ n güvendi~i adamlar~~ Saltuk Alp ile Köse Mihal de bulunuyordu. Osman Gazi, Lefke seferinde Sakarya üzerinden Iznik'e yol veren kalelerin ~ fethiyle u~ra~~rken Germiyan'dan Çavdar Tatar "Karacahisar'~n pazar na" ~ ~ (Il~ca yan~nda) ya~ma ak~ n~~ yap~p çekildi. Orhan ya~mac~lar~n pe ine dü - ~ ~~ tü, onlara Oyna~hisarfr~da (bugün Çavdarhisar) yeti~ti, ya~ma mallar n ellerinden ald~~ ve Çavdar Tatar'~ n o~lunu ele geçirdi. Osman Gazi bu esir- le bir antla~ma yapt~~ ve onu babas~na geri gönderdi. Daha sonra Osman, Germiyan-Çavdar sald~ r~lar~ n~~ kar~~lamak üzere kendisi Karacahisar'da kalmaya karar verdi~inde Orhan'~~ yan~na katt~~~~ gazi alpler Akça Koca, Ko- nuralp, Gazi Abdurrahman ve Köse Mihal ile birlikte Sakarya'ya gönderdi ~ (705/1305).
    [Show full text]