Indirdi! Bir Yokluk Ve Tevazu Sevgiye Ve Bilgiye Ihtiyacı Olduğunu Söyleyerek Abidesi Oldu

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Indirdi! Bir Yokluk Ve Tevazu Sevgiye Ve Bilgiye Ihtiyacı Olduğunu Söyleyerek Abidesi Oldu Madde ve Mananın Fethi T.C. Eskişehir Valiliği Şehir ve Değer Araştırmaları Dergisi Nisan 2021 - Yıl: 01 - Sayı: 02 ISSN: 2757-5306 Erenler nefesidir devletimiz Onun için fitneden olduk selamet Yunus Emre Madde ve Mananın Fethi T.C. Eskişehir Valiliği Şehir ve Değer Araştırmaları Dergisi Nisan 2021 - Yıl: 01 - Sayı: 02 T.C. ESKİŞEHİR VALİLİĞİ ADINA SAHİBİ Erol AYYILDIZ Vali DERGİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Mehmet KOCABIÇAKOĞLU İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü GENEL YAYIN YÖNETMENİ Feride TURAN BİLİM DANIŞMA KURULU Prof. Dr. Osman KÖKSAL Prof. Dr. Mehmet Erol ALTINSAPAN Prof. Dr. Mehmet Mahur TULUM Prof. Dr. Haşim ŞAHİN Prof. Dr. Kemal YAKUT Doç. Dr. Adem KOÇ Dr. Öğretim Üyesi Hasan YILMAZYAŞAR Dr. Cezmi KARASU YAYIN KURULU Şennur AZADE Mustafa ÖZÇELİK Ahmet URFALI Adem YEŞİL Feride TURAN Burcu COŞGUN OVALI Ali Samet KARAKOÇ YUNUS EMRE SAYISI EDİTÖRLERİ Prof. Dr. Haşim ŞAHİN Feride TURAN Burcu COŞGUN OVALI GRAFİK TASARIMI VE DÜZENLEME Burcu COŞGUN OVALI İLETİŞİM Eskişehir Valiliği, [email protected] / Tel: 0 222 214 2778 BASKI Sistem Ofset, Ankara FOTOĞRAF VE MİNYATÜRLER Eskişehir Valiliği Arşivi, Ahmet EFE KAPAK FOTOĞRAFI Ali Samet KARAKOÇ Yayınlanan yazıların sorumluluğu imza sahiplerine aittir. Yazara telif ücreti ödenmez. YAYIN TÜRÜ: 3 Aylık Yerel Süreli Yayın ISSN: 2757-5306 İÇİNDEKİLER NİSAN 2021 ERENLER NEFESİDİR DEVLETİMİZ YUNUS EMRE’NİN ŞİİRLERİNDE ULEMA-MEŞAYİH İLİŞKİLERİ YUNUS EMRE PERSPEKTİFİNDEN KORKU VE UMUT / YUNUS’UN ÇAĞINDA ANADOLU: 04 eROL ayyıldız Rauf Kahraman ÜRKMEZ 70 146 MODERN İNSAN KİŞİLİĞİNİN ELEŞTİRİSİ SELÇUKLULAR, MOĞOLLAR VE SUFİLER 206 F. Arzu BEYRİBEY Kemal Ramazan HAYKIRAN OSMANLI DEVLETİ YUNUS EMRE DİVANI’NDA TÜRKÇE İSLAMİ TERİMLER TÜRKİYE SELÇUKLU, BEYLİKLER VE TÜRKÇEYİ RESMÎ DİL VE BİLİM DİLİ YAPTI EMEK ÜŞENMEZ 78 YUNUS EMRE VE MODERN İNSAN OLGUSUNA 08 ERKEN OSMANLI DÖNEMİ’NDE AHİLER Erhan AFYONCU 152 YÖNELİK PSİKODİLBİLİMSEL BİR YAKLAŞIM Haşİm Şahİn 222 YUNUS EMRE DİVANI’NIN DİLİ Zeynep Z. Sonkaya YuNUS EMRE (BİR ALINTISI ÖGESİ OLAN TAMLAMALAR AÇISINDAN BAKIŞ) 10 Mustafa Tatcı Erdoğan BOZ 96 ESKİŞEHİR SEMASINDA ÜÇ YILDIZ: 156 MANEVİ DANIŞMANLIK İLKELERİ BAĞLAMINDA MEVLANA Yunus Emre, Nasreddİn Hoca, Battal Gazİ 246 YUNUS EMRE VE RİSÂLETÜ’N-NUSHİYYE YUNUSÇA YAŞAMAK, SEVMEK, ÖĞRENMEK… VE YUNUS EMRE DÜŞÜNCESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Mustafa ÖZÇELİK ADLI ESERİNE GENEL BİR BAKIŞ Leyla İPEKÇİ 100 Fatma Zehra ŞİMŞEK 28 Kemal YAVUZ NASREDDİN HOCA DESTANI Mehmet Mahur Tulum 250 YUNUS EMRE VE “SEVGİ” SÖZÜ YUNUS EMRE’NİN ESERLERİNDE YUNUS EMRE (ks) DİVANI KAHİRE (MISIR) NÜSHASI AHMET UrFALI 110 170 DEĞERLER EĞİTİMİ VE MANEVİ DANIŞMANLIK YUNUS’UN ÇAĞI’NDA SELÇUKLU KÜLTÜR VE MEDENİYETİ 42 EMEK ÜŞENMEZ Fatma Zehra YILDIZ Tülay METİN 256 YUNUS EMRE’Yİ ARAYIŞ: HALKIN DİLİYLE SESLENMEK: YUNUS EMRE’DE GÖÇ KAVRAMI “BİR SİNEK BİR KARTALI YERE VURDU Adem KOÇ 116 180 YUNUS EMRE ŞİİRLERİNDE GÖRSEL ARKA PLAN SİVRİHİSAR ULU CAMİİ YALAN DEĞİL GERÇEKTİR BEN DE GÖRDÜM TOZUNU” Burcu COŞGUN OVALI M. EROL ALTINSAPAN 262 48 Yunus Arİfoğlu YUNUS EMRE’YE ULUSLARARASI BAKIŞ (Dün-Bugün-Yarın) Emrah BEKÇİ 126 186 YUNUS’UN NAZMINDA TARİH OLGUSU VE TARİHÎ DERİNLİK ESKİŞEHİR’DE YUNUS ÇAĞINDA BİR ZAVİYE: FENÂDAN BEKÂYA EMSALLERİ VE MİSALLARİYLE Osman KÖKSAL Sultan Abdullah Bedevî (Ks) ZAvİyesİnİn Yerİ 268 52 KÂMİL BİR İNSAN MODELİ “YUNUS EMRE HAZRETLERİ” YUNUS EMRE VE MEHEMMED HÜSEYİN ŞEHRİYAR’IN NİZAMETTİN ARSLAN Talha SERT YARATICILIĞINDA “YALAN DÜNYA” KAVRAMI 134 YUNUS EMRE’NİN MESAJLARININ SOSYAL VE SİYASAL ARKA PLANI Tamİlla ABBASHANLI ALİYEVA Cezmİ KARASU MİHALIÇÇIK’TA BULUNAN YAŞAYAN YUNUS EMRE: Azerbaycan’da Düzenlenen 192 YUNUS EMRE MEZARININ NAKİLLERİ 272 62 Yaşayan Yunus Emre Uluslararası Konferansı’ndakİ ROMAN KAHRAMANI OLAN YUNUS EMRE’DE Çağhan Sarı İlmî Makaleler Hakkında İnceleme YAZARI GÖRMEK: DERTLİ DOLAP 142 YUNUS EMRE ZAMANINDA ANADOLU’NUN SİYASİ Tamİlla ABBASHANLI ALİYEVA Yasemİn ULUTÜRK SAKARYA 202 DURUMUNA KISA BAKIŞ (1220-1318) BİZİM DİLİMİZ KUŞ DİLİDİR Ayşe ATICI ARAYANCAN ferİde turan 288 Eli, halkı incitmekten; gönlü, hırs ve emelden; dili, boş sözlerden bağlayan; gözü, bütün insanlığı bir tarağın dişleri gibi eş gören bütün erenlerimizin nefesi; organların şahitlik edeceği bir gün için henüz vakit varken, henüz nefes alıp vermekteyken yüzü ak, kalbi pak; fütüvvette, mertlikte gözü pek olmak hususunda bizlere ahirete uzanan bir vizyon sunmaktadır. Ayrılıkların, çatışmanın, ölümlerin, bütünleyici olarak ele almaya gayret ettik. Zira EROL AYYILDIZ zulümlerin karanlığa boğduğu 13. Yüzyıl Ana- dönemin şartlarını anlamadan, ne Yunus’u ne de dolu’sunda birer ümit ışığı olan erenlerimiz; diğer erenlerimizi layıkıyla anlamış sayılamayız. Eskİşehİr Valİsİ gönülleri karanlıklardan aydınlığa çıkaracak İsmi ne olursa olsun Yunus Emre’nin “Ete sağlam bir manevi cepheyi tesis etmiştir. “Bir kemiğe büründüm Yunus diye göründüm” şeklinde olalım, iri olalım, diri olalım” diyen Hacı Bek- 2021 yılı münasebetiyle bu toprakların vatan kılınmasında, önce gönüllerin ifade ettiği gibi bütün erenlerimiz aynı ruh ve taş-ı Veli, damla değil umman olmayı öğütleyen manaya ses ve nefes olmuşlardır. Toplumda fethedildiği kurucu değerlerimize dair millî hafızamızı tazelemeyi bir fırsat Hz. Mevlana, “Gelin tanış olalım” diyen Yunus barışı ve huzuru tesis etmenin, herkesin kendi bilmekteyiz. Emre, Kuruluş’un manevi lideri Şeyh Edebali, içinde çıkacağı ve yol alacağı bir iç yolculukla akabinde İstanbul’un Fethi’nin manevi rehberi mümkün olduğuna dair ufuk çizmişlerdir. Yunus Akşemseddin Hazretleri ve daha nice erenlerin misali “Önümce kuyu kazanı Hak tahtın ağdırsın unus Emre bir şiirinde “Erenler nefesi- diğer bütün erenlerimiz; bu topraklara birlik aynı yönü işaret eden çağrısı asırlar boyunca gö- onu / Ardımca taşlar atanı güller nisâr olsun ona” dir devletimiz / Onun için fitneden olduk ruhunu ekmişlerdir. Gönlü akılla buluşturan, nül memleketinde yankılanmaktadır. diyerek iyiliğe iyiliğin her kişinin kârı; kötülü- selâmet” der. Burada “devlet” kavramını maddeyi mana ateşinde eriten; kapısı her türlü 2021 yılı münasebetiyle bir kez daha rahmet, ğe iyiliğin ise er kişinin, ancak gönül erinin kârı isterY siyasi bir yapı olarak isterse baht, talih, bü- sevgisizliğe, kötülüğe ve ötekileştirmeye kapalı şükran ve minnetle yâd ettiğimiz Yunus Emre, olduğunu; kerem sahibi olmayı bizatihi yaşantı- yük saadet, maddi-manevi mevki anlamlarıyla değerler dünyamızı yeşertmişlerdir. Tercih hak- Hacı Bektaş-ı Veli, Ahi Evran şahsında bu larıyla göstermişlerdir. “Kogıl ayruk sözü sen seni ele alalım, bizim “devlet”imiz; “Bizim Yunus”un kının gönlü kırıklardan yana kullanıldığı, ön- toprakların vatan kılınmasında, önce gönülle- gözle / Senin suçun ile sen seni yüzle” diyen Yu- da veciz bir şekilde ifade ettiği gibi “erenler ne- celiğin gariplere verildiği fütüvveti esas alarak rin fethedildiği kurucu değerlerimize dair millî nus gibi ayruğun, yani başkalarının kusurlarını fesi”dir. Kelime, her anlamıyla millî manevi de- savaşların, istilaların harap ettiği gönülleri ma- hafızamızı tazelemeyi bir fırsat bilmekteyiz. Eli, bırakıp kendi iç muhasebemizi yapmak, kendi ğerlerimize açılan bir kapıya çıkacaktır. Bunu mur etmiş; onanmış ve donanmış kılmış, gönül halkı incitmekten; gönlü, hırs ve emelden; dili, hatalarımızla yüzleşmeye bir çağrıdır bu. Onlar Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli ve Ahi Evran yaralarına merhem olmuşlardır. boş sözlerden bağlayan; gözü, bütün insanlığı güzel ahlâkı süslü öğütten çıkararak yaşanır bir yılı ilan edilen, içinde bulunduğumuz yılda her Horasan erenlerinin ektiği fütüvvet tohum- bir tarağın dişleri gibi eş gören bütün erenleri- hâle getirmeye bütün insanlığı davet etmişlerdir. zamankinden dahi iyi idrak ediyoruz. ları Anadolu’da ahilik şeklinde boy vermiş; mizin nefesi; organların şahitlik edeceği bir gün Bu bağlamda Eskişehir, manevi bereketini or- Bilindiği üzere 2020-2021 Anma ve Kutla- “elini, belini, dilini korumak” şeklinde beliren için henüz vakit varken, henüz nefes alıp ver- taya koyan değerleriyle iyiliklerin, güzelliklerin ma Yıl Dönümleri UNESCO 40. Genel Kon- ahlâk ilkesi sosyal, ekonomik, siyasi boyutları mekteyken yüzü ak, kalbi pak; fütüvvette, mert- neşvünema bulduğu ve Kuruluş’un değerlerini feransı’nda Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli ile geniş perspektifte bir “yaşama edebi”ni inşa likte gözü pek olmak hususunda bizlere ahirete bağrına basmış bir şehirdir. Hikmetli nasihat- ve Ahi Evran’ın da isimleri mevcuttur. Yunus etmiştir. Vicdanını kendi üzerine gözcü ko- uzanan bir vizyon sunmaktadır. leriyle Nasreddin Hoca, huzurun mimarları Emre’nin Vefatının 700. Yıl Dönümü, Hacı yan; kalbi Allah’a, kapısı yetmiş iki millete açık Bu bakımdan gönüllerin fethedildiği bir Şeyh Şehabeddin Sühreverdi, Şeyh Şucaeddin Bektaş-ı Veli’nin Vefatının 750. Yıl Dönümü olan bu “yaşama edebi”nin gereği olarak sadece medeniyetin izinde, ikinci sayısını Yunus Em- Veli, Aziz Mahmud Hüdayi; destanlarla dolu ve Ahi Evran’ın Doğumunun 850. Yıl Dö- mesleki anlamda başarılı bireyler değil, aynı za- re’nin ruh iklimine doğru bir gönül yolculu- hayatıyla Seyyid Battal Gazi, davasının esası nümü olan 2021 yılının asıl önemi ise bizlere manda değerleriyle kuşanmış bir ruh güzelliği ğuna atfeden “Fetih ve Medeniyet” dergimiz- sevgi olan bir yönetim mirasının manevi lide- yaklaşık 13. yüzyılı işaret etmesidir. Kılıç ses- hedeflenmiştir. de Yunus’u sadece hayatı ve eserleri ile değil ri Şeyh Edebali ile birlikte Eskişehir dendi mi lerinin yükseldiği bir dönemde yaşayan bu ve içinde yaşadığı dönemin sosyal, siyasi şartlarını akla şüphesiz Yunus Emre gelmektedir. 4 FETİH VE MEDENİYET nİsan 2021 nİsan 2021 FETİH VE MEDENİYET 5 Bilindiği üzere
Recommended publications
  • T.C. Kastamonu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dali
    T.C. KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI ANADOLU BEYLİKLERİNDE KADIN’IN SİYASİ VE SOSYAL ROLÜ (YÜKSEK LİSANS TEZİ) İlknur GÜNDOĞDU DANIŞMAN Prof. Dr. Cevdet YAKUPOĞLU KASTAMONU 2018 T.C. KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ ANADOLU BEYLİKLERİNDE KADIN’IN SİYASİ VE SOSYAL ROLÜ İlknur GÜNDOĞDU Danışman Prof. Dr. Cevdet YAKUPOĞLU Jüri Üyesi Prof. Dr. İlhan ERDEM Jüri Üyesi Doç. Dr. Namıq MUSALI KASTAMONU – 2018 iv ÖZET Yüksek Lisans Tezi ANADOLU BEYLİKLERİNDE KADIN’IN SİYASİ VE SOSYAL ROLÜ İlknur GÜNDOĞDU Kastamonu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Cevdet YAKUPOĞLU Türk tarihi boyunca kadın; her daim hayatın başlangıcı, yönetiminde hâkimiyetin ortağı olarak değerlendirilmiş ve bu konuda ikinci plana atılmamıştır. Kadın; yeri geldiğinde şefkatli ana oluş, yeri geldiğinde ise; eline kılıç alıp, atına binip, cesurca erlerle birlikte savaşmaktan geri kalmamıştır. Eri ile neredeyse aynı haklara sahip olan Türk kadınına verilen değer abidelerde, yazıtlarda ve destanlarda kendini göstermiştir. Her daim bir otoriteye dâhil olan kadın, siyasi ve sosyal haklarını uzun bir süre korumayı başarmıştır. Türk kadını; Anadolu coğrafyasına ayak basmasından itibaren, var olan ve sonradan var olacak gerek ekonomik, gerekse siyasi hadiseler neticesinde Türkiye Selçuklu Devletinin yıkılışına kadar bir nebze geri planda kalmıştır. Anadolu Beylikleri’nde, Türk kadını eski haklarını ve özgürlüklerini geri almayı başarmıştır. Yeni oluşan siyasi otoriteler arasında yer bulmuştur. Öyle ki yönetime doğrudan katılarak bir bölgenin sorumluluğunu, yani valiliğini üstlenmiştir. Hatunlar bağlı bulundukları siyasal otoritenin hâkimiyetlerini ve devamlılığını sürdürmek için birçok siyasi evliliğe de imza atmış oldukları görülmektedir. Bu evlilikler doğrultusunda iki siyasal güç arasında denge unsuru oluşturmuşlardır. Türk kadınının siyasi varlıkları bunlarla sınırlı kalmamıştır.
    [Show full text]
  • Yûnus Emre Kitabi | 1
    YÛNUS EMRE KİTABI | 1 “Yûnus der eşkere nihân” YÛNUS EMRE KİTABI 2 | YÛNUS EMRE KİTABI T.C AKSARAY VALİLİĞİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ KÜLTÜR YAYINLARI - 15 YAYIN KOMİSYONU Mustafa DOĞAN: İl Kültür ve Turizm Müdürü Mümin BERK: Müdür Yardımcısı Mahmut YILMAZ: Şube Müdürü Çağatay VAN: İl Halk Kütüphanesi Müdürü Ebru SERT: Folklor Araştırmacısı EDİTÖR: Orhan Kemâl TAVUKÇU KAPAK TASARIM: Ömer OK/Ar-Ge Sorumlusu BASKI: Akçağ Yayınevi Tuna Cad. No:8/1 Kızılay/Ankara 1. Baskı Aralık 2017 Kitapta yer alan yazıların bilimsel sorumluluğu yazarlarına aittir. ISBN : 978-605-149-932-1 Kültür Bakanlığı Sertifika No: 11382 Aksaray Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Taşpazar Mah. Kadıoğlu Sok. No:1 68100 AKSARAY Tel: 0 382 213 24 74 Fax: 0 382 212 35 63 e-mail: [email protected] www.aksaraykulturturizm.com Bu yayın Aksaray Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından bastırılmıştır. Kitabın, telif ve dağıtım hakları İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne aittir. YÛNUS EMRE KİTABI | 3 “Yûnus der eşkere nihân” YÛNUS EMRE KİTABI Editör Prof. Dr. Orhan Kemâl Tavukçu 4 | YÛNUS EMRE KİTABI YÛNUS EMRE KİTABI | 5 İÇİNDEKİLER TAKDİM ........................................................................................................................... 7 Aykut PEKMEZ Aksaray Valisi TAKDİM ........................................................................................................................... 9 Haluk Şahin YAZGI Aksaray Belediye Başkanı TAKDİM .........................................................................................................................
    [Show full text]
  • Historical Analysis Volume 14 Issue 3, 2019, P
    Turkish Studies Historical Analysis Volume 14 Issue 3, 2019, p. 565-575 DOI: 10.29228/TurkishStudies.24795 ISSN: 2667-5552 Skopje/MACEDONIA-Ankara/TURKEY Research Article / Araştırma Makalesi A r t i c l e I n f o / M a k a l e B i l g i s i Received/Geliş: 11.07.2019 Accepted/Kabul: 10.09.2019 Report Dates/Rapor Tarihleri: Referee 1 (02.08.2019)-Referee 2 (09.08.2019)- Referee 3 (10.08.2019) This article was checked by iThenticate. KARAMANOĞULLARI’NIN TÜRKİYE SELÇUKLU DEVLETİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Fatma İNCE* ÖZ Karamanoğullarının Anadolu’ya ne şekilde geldikleri ile alakalı bir çok rivayet vardır. Ancak bu rivayetlerin içerisinde en muteber olanı Karamanlıların Ahmet Yesevi ile yaşamış oldukları bir takım sorunlar dolayısıyla Türkistan’dan Anadolu’ya geldiklerine dairdir. Karaman aşiretinin reisi Nure Sufi’dir. Nure Sufi’ye Alaaddin Keykubad zamanında Ermenek bölgesi verilmiştir. Ermenek bölgesinin ona verilmesinin en önemli sebebi hem bölgedeki Ermeni isyanlarını bastırması hem de burada bir uç beyliği kurmasının istenmesidir. Nure Sufi 1231 yılındaki Baba İlyas isyanında onun yanında yer almıştır. Karamanlılar Nure Sufi’den sonra Kerimüddin Karaman Bey’in önderliğinde Kilikya sınırlarındaki uçlarda Türkmen Dağları diye bilinen dağlık kesimde Varsak, Durgut, Bulgar, Kosun, Göğes gibi diğer Türkmen aşiretleri ile işbirliği yaparak güçlendiler. Karaman Bey özellikle Moğol kumandanı Baycu’nun Anadolu’ya geldiği sırada yaşanan karmaşadan istifade ederek aşireti ile birlikte yol kesmeye ve yağmacılığa başladı. Bu esnada Selçuklu tahtında bulunan IV. Rükneddin Kılıç Arslan, Karaman Bey’e sahip olduğu yerleri ikta olarak vermek suretiyle itaat altına almak istemiş, kardeşi Bonsuz’a da Emir-i Candarlık payesi vermiştir.
    [Show full text]
  • Asst. Prof. Dr, Karamanoğlu Mehmetbey University, Faculty of Literature, Department of History [email protected]
    Dr. Öğr. Üyesi, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Asst. Prof. Dr, Karamanoğlu Mehmetbey University, Faculty of Literature, Department of History [email protected] https://orcid.org/0000-0002-7812-1406 Y.Lisans Öğrencisi, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Graduate Student, Karamanoğlu Mehmetbey University, İnstitute of Social Sciences [email protected] https://orcid.org/ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi - Journal of Turkish Researches Institute TAED-65, Mayıs - May 2019 Erzurum ISSN-1300-9052 Makale Türü-Article Types : Araştırma Makalesi-Research Article Geliş Tarihi-Received Date : 23.01.2019 Kabul Tarihi-Accepted Date : 17.04.2019 Sayfa-Pages : 245-264 : http://dx.doi.org/10.14222/Turkiyat4107 www.turkiyatjournal.com http://dergipark.gov.tr/ataunitaed This article was checked by Atatürk Üniversitesi • Atatürk University Öz Abstract XII. yüzyıldan itibaren Moğollar, Türklerin Since XII. Century, Mongols started an yoğun olarak yaşadıkları Mâverâünnehir ve invasion movement to Transoxiana / Horasan coğrafyasına yönelik istila hareketi Maveraünnehir and Khorasan/Horasan başlatmıştır. Bu istilalar, kesif Türkmen geographies where Turks live intensively. These nüfusunun Anadolu’ya doğru göç hareketine invasions caused immigration of intense neden olmuştur. 3 Temmuz 1243 Kösedağ Turkmens population towards Anatolia. In 3rd Savaşı’nda Türkiye Selçuklu Devleti’nin July 1243 Battle of Kose Dagh, Mongols Moğollar karşısında bozguna uğramasıyla da dominance process on
    [Show full text]
  • Peer-Reviewed Research Article
    e-makâlât www.emakalat.com ISSN 1309-5803 Mezhep Araştırmaları Dergisi 12, sy. 2 (Güz 2019): 353-402 Journal of Islamic Sects Research 12, no. 2 (Fall 2019): 353-402 Hakemli Araştırma Makalesi | Peer-reviewed Research Article ALEVÎ NİTELEMELİ GELENEK YA DA OCAK VE GRUPLAR HAKKINDA YAPILACAK ÇALIŞMALARDA OCAK SİSTEMİNİN DİKKATE ALINMASININ ÖNEMİ The Importance of Considering the ‘Ocak’ (Family) System on the Studies about the Tradition or the ‘Ocak’s and Groups that are Called as Alevi Cenksu ÜÇER1 Öz Abstract Bu çalışmada Alevî nitelemeli gelenek This article deals with the ya da ocak ve gruplar hakkında importance of taking the ‘ocak’ yapılacak çalışmalarda ocak sisteminin (family) system into account on the dikkate alınmasının önemi ele studies about the tradition or the alınmaktadır. Bugün itibariyle daha çok ‘ocak’s and groups that are called Alevî ismiyle anılan gelenek, geleneksel as Alevi. Today the tradition that is olarak ocak sistemine dayanmaktadır. called as Alevi have a traditional Nitekim Anadolu’da yaygın olarak structure which constitutes an varlığı devam eden Ağuçan, Baba ‘ocak’ system. As a matter of fact, Mansur, Hacı Bektaş, Dede Garkın, the examples that are widespread in Hasan Dede, Keçeci Baba, Hubyar, Anatolia such as; Ağuçan, Baba Şücaaddin Veli vb. örnekler bu hususu Mansur, Hacı Bektaş, Dede Garkın, açıkça ortaya koymaktadır. Söz konusu Hasan Dede, Keçeci Baba, Hubyar, ocakların her biri farklı silsilelere ve Şücaaddin Veli etc. make the tasavvufî gelenek mensubiyetine matter clear. All the ‘ocak’s named sahiptir. Alevî nitelemeli gelenek Alevi have chains of authorities mensupları arasında bu geleneğe (silsilahs or shajaras) and they are rengini veren ana unsurlarda dahi bazı also affiliated with various Sufi farklılıkların ortaya çıkmasının temel orders.
    [Show full text]
  • Bektashi Order - Wikipedia, the Free Encyclopedia Personal Tools Create Account Log In
    Bektashi Order - Wikipedia, the free encyclopedia Personal tools Create account Log in Namespaces Views Article Read Bektashi OrderTalk Edit From Wikipedia, the freeVariants encyclopedia View history Main page More TheContents Bektashi Order (Turkish: Bektaşi Tarikatı), or the ideology of Bektashism (Turkish: Bektaşilik), is a dervish order (tariqat) named after the 13th century Persian[1][2][3][4] Order of Bektashi dervishes AleviFeatured Wali content (saint) Haji Bektash Veli, but founded by Balim Sultan.[5] The order is mainly found throughout Anatolia and the Balkans, and was particularly strong in Albania, Search BulgariaCurrent events, and among Ottoman-era Greek Muslims from the regions of Epirus, Crete and Greek Macedonia. However, the Bektashi order does not seem to have attracted quite as BektaşiSearch Tarikatı manyRandom adherents article from among Bosnian Muslims, who tended to favor more mainstream Sunni orders such as the Naqshbandiyya and Qadiriyya. InDonate addition to Wikipedia to the spiritual teachings of Haji Bektash Veli, the Bektashi order was later significantly influenced during its formative period by the Hurufis (in the early 15th century),Wikipedia storethe Qalandariyya stream of Sufism, and to varying degrees the Shia beliefs circulating in Anatolia during the 14th to 16th centuries. The mystical practices and rituals of theInteraction Bektashi order were systematized and structured by Balım Sultan in the 16th century after which many of the order's distinct practices and beliefs took shape. A largeHelp number of academics consider Bektashism to have fused a number of Shia and Sufi concepts, although the order contains rituals and doctrines that are distinct unto itself.About Throughout Wikipedia its history Bektashis have always had wide appeal and influence among both the Ottoman intellectual elite as well as the peasantry.
    [Show full text]
  • KARAMAN Tarihi KULTURU
    T.C. KARAMAN VALiLiGi • ll Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları ·IV· KARAMAN TARiHi ve •• •• •• ·· -.... .. _KULTURU -XVI Yüzyıl Larende (Karaman) Kazasında Yerle~me ve Nüfus Osman GÜMÜŞÇÜ - Karamanoğulları Tarihi Dr. Tahsin ÜNAL • • - Karaman Ili Dini Tarihi ve Günümüz Inanç Coğrafyası Bayram POLAT Karaman'ın 4500. Kurulu~ Yılı Anısına Sunulmu~tur ISBN 975-585-588-2 (ISBN 975-585-584-7 Tk) Karaman İl Kültür Turizm Müdürlüğü'nden 21/05/2005 Tarih ve 4'12/2876 Sayılı Yazı ile basım Izni AJıruruştır Her hakkı saklıdır. Bu kitabın içinde yer alan belgelerin, fotografların ve yazıların hiçbir lasou yazar ve Karaman ll Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün yazılı izni olmaksızın tamamen, kısmen veya değiştitilerek yayımlanamaz. hiçbir şekilde iktibas edilemez. fotokopi dalıil, elektronik veya mekanik yollarla kopyası yap ılamaz, bilgi olarak depolanamaz ve çoğaltılamaz. Fabrika Basım Ltd. Şti. Tarafından Basılmıştır Tel: O 212 3321918-19 Karaman Ili• Dini Tarihi ve • Günümüz Inanç Coğrafyasi Bayram POLAT .. KARAMAN TARİH i 4 Karaman ili Dini Tarihi ve Günümüz inanç Coğrafyası KARAMAN İLİ DİNİ TARİHİ VE GÜNÜMÜZ İNANÇ COGRAFYASI GİRİŞ Çalışmanın başlangıcında, Karaman' a giderek yerinde gözlem metodunu kullanarak elde ettiğimiz verileri not aldık. Karaman"ın köylerini dolaşarak oralarda yaşayan halkın dini mezhep ve cemaatler açısından durumlarını yerinde tespit etmeye özen gösterdik. Diğer taraftan çeşitli dini mezhep ve cemaat lider­ leriyle birebir görüşerek millakatlar yaptık. Onlara konumuzia ilgili belirlecliğiıniz sorular yöneltip, verilen cevapları kaydetlik Daha sonra bu cevap­ ları eliğer verilerle karşılaştırarak değerlendirme yaptık ve böylelikle verilen bil­ gilerin doğruluğunu test etmeye gayret ettik. Diğer taraftan Karaman hakkında yazılı belge ve kaynakları derleyerek, dalaylı gözlem metodunu da kullandık. Görüldüğü gibi bu çalışmamız katılımcı gözlem, millakat ve dalaylı gözlem metotl~ıyla elde edilen verilerden yararlarularak oluşturulmuştur.
    [Show full text]
  • Baba (Honorific) - Wikipedia, the Free Encyclopedia
    Baba (honorific) - Wikipedia, the free encyclopedia http://en.wikipedia.org/wiki/Baba_(honorific) Baba (honorific) From Wikipedia, the free encyclopedia Baba (Persian: : , Urdu: , Pashto: ; Sanskrit, Punjabi, Bengali, Hindi and Marathi: बाबा ; father; grandfather; wise old man; sir, [1]) is a Persian honorific term used in several West and South Asian cultures. It is used as a mark of respect to refer to Sufi saints. [citation needed ] The Bektashi Order, headquartered in Albania, use the term of baba for all its priesthood. [citation needed ] During the Muslim rule in South Asia it was also used for Hindu and Sikh ascetics (sannyasis) is also be used as a suffix or prefix to their names e.g.: Ramdev Baba, Baba Ramdevji, etc. [1][2] Baba is also a title accorded to the head of certain order of Sufi saints: Baba Bulleh Shah and Rehman Baba.[1] The Persian term was also adopted in Malaysia as an honorific of respect to address Chinese people born in British Straits Settlement.[3][4] In Shona, a language spoken in Zimbabwe, and also in Yoruba, a language spoken by the Yoruba culture in the south western part of Nigeria, Baba is an honorific for father, wise man or, simply, elderly man. It is also a term of respect used by wives, other women, children and other youth to an older man. [citation needed ] See also Baba (name) Indian honorifics References a b c 1. ^ Platts, John T. (John Thompson). A dictionary of Urdu, classical Hindi, and English. London: W. H. Allen & Co., 1884. 2. ^ Hunter, William Wilson; James Sutherland Cotton, Richard Burn, William Stevenson Meyer, Great Britain India Office (1908).
    [Show full text]
  • İçindekiler Ve Önsöz (.Pdf)
    İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ ..............................................................................................................................................................................11 1. BÖLÜM MALAZGİRT’İN SONRASI: ANADOLU’DA KURULAN İLK TÜRK DEVLETLERİ DÂNİŞMENDLİLER .......................................................................................................................................15 Dânişmend Gümüştekin Ahmed Gazi................................................................16 Dânişmend Gazi’nin Antakya Prinkepsi Bohemund’u Esir Edişi (1100) ....................................................................................................................................17 1101 Yılı Haçlı Seferleri ve Dânişmend Gümüştegin Ahmed Gazi .................................................................................................................................................19 Dânişmend Gümüştegin Ahmed Gazi’nin Malatya’yı Fethi ..............20 3 Emîr Gazi .....................................................................................................................................................22 Emîr Gazi’nin Yardımıyla Mesud’un Türkiye Selçuklu Sultanı Olması .........................................................................................................................................23 Emîr Gazi-Belek Gazi İttifakı ve Mengücükoğulları ile İlişkiler .....26 Emîr Gazi-Sultan Mesud İttifakı ve Malatya’nın Dânişmendlilerin Eline Geçmesi .........................................................................................27
    [Show full text]
  • Beylikler Devri Mimarisi Ve Sanatı
    BEYLİKLER DEVRİ MİMARİSİ VE SANATI KÜLTÜREL MİRAS VE TURİZM ÖN LİSANS PROGRAMI PROF. DR. M.BAHA TANMAN- DOÇ.DR. SEVGİ PARLAK İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KÜLTÜREL MİRAS VE TURİZM ÖN LİSANS PROGRAMI BEYLİKLER DEVRİ MİMARİSİ VE SANATI PROF. DR. M.BAHA TANMAN- DOÇ. DR. SEVGİ PARLAK ÖNSÖZ Anadolu Selçuklu Devleti’nin zayıflamasına parelel olarak Anadolu topraklarında kurulmaya başlayan Türk Beylikleri, mimari ve el sanatları alanlarında, bazen Selçuklu geleneğine bağlı bazen ise bulunduğu konumdan kaynaklanan, çevre kültürleri süzüp yeni bir sentez ortaya koyan bir yorum sunmuştur. Selçuklu’dan Osmanlı’ya giden yolda özellikle de Batı Anadolu’da tesis edilmiş olan Beylikler ile Osmanlı mimarisinin olgun örneklerine giden yolda temel ilkeler belirlenmiş ve bu alanda öncü olacak uygulamalar ortaya konumuştur. Bu açıdan Anadolu Beylikleri’ni Selçuklu ile Osmanlı arasında kültürel bağ kuran bir “köprü” olarak tanımlamak yanlış olmaz. Selçuklular ve ilk Türk Beylikleri ile başlayan Anadolu’nun Türkleşme ve İslamlaşma süreci, bu dönemde büyük bir yol katetmiştir. 11-12. yy.larda Anadolu’da kullanılan ve üretilen edebi eserlerin diline baktığımızda, Arapça ve Farsça ile karşılaşırken Beylikler döneminde giderek Türkçe’ye önem verildiği ve Türkçe’nin kullanımının arttığı görülür. 1277 yılında Karamanoğlu Mehmed Bey, Türkçe’nin kullanılmasını istediğini bir fermanla duyurmuştur. Dil alanındaki gelişmelerin yanında, Selçuklu döneminde, Anadolu’da merakla gerçekleştirilen astronomi v.b. alanlardaki çalışmaların bu dönemde de devam ettiğini, Germiyanoğlu Beyliği tarafından Kütahya’da kurulan Vacidiye Medresesi’nde gözlem çalışmalarının yapıldığını ayrıca buranın bir rasathane olarak hizmet verdiğini görmekteyiz. Denizcilik alanında da bu dönemde gerçekleşen ilerlemeler kayda değerdir. Batı Anadolu Beylikleri deniz ticaretine önem vererek, buradan kendilerine önemlibir gelir kaynağı temin etmişlerdir.
    [Show full text]
  • Best Wishes to Bektashi Believers
    EDITORIAL BOARD: CHEF EDITOR Syrja Xhelaj Ph. +355 067 40 16 619 email: [email protected] EDITOR Nuri ~uni Kujtim Boric;:i REPORTERS Eugen Shehu - Zvicer Perparim Kapllani - Kanada Agim Cani - Gjermani Enea Muhameti ·_Itali Dervish Eliton Pashaj - USA CONSULTANTS Arian Leka Zenel Anxhaku Blerina Harizaj AgimZeka Besnik Anxhaku DESIGN raxhi Bektash achieved his first Studiograf "A&N" , R ofPersia. In the manhood, he h PRINTED BY the lessons ofthe greatest mystic ofthat time, Publish House Perende; he had big moral successes and he Wt4 "Bektashi Wisdom" to his mystic ideal After, he wtts inspired by September, 2017 guide Hoxha Ahmet ]eseviu. In this wa~ he got / lJ:ktashism today and challenges ofthe \ \ l.Jjuture. 1his international activity was tJ e} organized and held on 04. 06.2011, in a dose cooperation between the Holy Residence of World Bektashi Headquarter and the Tekke ofSaranda, which holds the name of''Haxhi Dede Reshat Bardhi'~ Faqe 8-9 "70morrow opens the symposium about 1 messages forwarded from prophetic family in presence ofresearches from Turkey, Albania, Azerbaijan, Armenia, Iran, Iraq etc. 1he word ofworld Head ofBektashi, His Holyness, Edmond Brahimaj ... I am wondered by bektashianfaith lVJih the invitation of the Secretary W of the State of USA, Mr. john Kerry, the Head Grandfather" ofthe World Bektashi Headquarter, His Holyness, &lmond Brahimaj traveled toward to the Washington DC attended by Mr. Arben Sulejmani, Secretary for International Re/,ation. 7fze voice ofthe stuardess anouncing 1 that we were landing to Nexhef air­ port, made me to put imediately my front to the glass of the window.
    [Show full text]
  • Divan Şiirinde Karaman
    Türkiyat Mecmuası, c. 26/2, 2016, 205-239 DİVAN ŞİİRİNDE KARAMAN Hasan KAPLAN ÖZ Divan edebiyatında tüm Ģairler tarafından müĢterek olarak kullanılan, standart, umumî ve bazen de belirsizlik gösteren bir coğrafya vardır. Hemen hemen her divan Ģairinin Ģiirinde Mısır, ġam, Rum, Çin, Hoten, BedahĢan gibi bu standart coğrafyaya ve bu coğrafya etrafında oluĢturulan benzer söyleyiĢ ve hayallere rastlamak mümkündür. Bu coğrafya en küçük yerleĢim biriminden en büyüğüne, en yakınından en uzağına kadar Ģairler için hazır bir malzeme olmuĢtur. ġairler gezip görmedikleri, içinde yaĢamadıkları ve doğrudan bilmedikleri bu coğrafya yanında mahallî coğrafyalara da farklı yönleriyle yer vermiĢlerdir. Bu mahallî coğrafyalardan biri de Karaman‟dır. Karamanoğlu Beyliği‟nin önemli merkezlerinden biri olan Karaman divan Ģairleri tarafından coğrafî, tarihî, siyasî, kültürel ve bazı sosyal özellikleriyle ele alınmıĢtır. ġairler, Karaman‟ı sevgilinin çeĢitli güzellik unsurlarıyla iliĢkilendirmiĢler, bazen de çeĢitli söz ve anlam oyunları içinde dekoratif amaçla kullanmıĢlardır. Karaman gerek gerçek bir coğrafya gerekse burada yaĢayanları da kapsayan bir yer olarak övülen, yerilen, sevilen bir hususiyet arz etmiĢ, müstakil manzumelere konu olmuĢtur. Bu çalıĢmada divan Ģiirinde Karaman‟ın hangi durumlarda ve ne gibi yönlerden Ģiire malzeme olduğu, bu kelime etrafında ne gibi nükte, hayal ve söyleyiĢlerin oluĢturulduğu incelenmiĢtir. Anahtar Kelimeler: Karaman, Karaman bahĢiĢi, Karamanoğulları, yer adları, mahallî coğrafya, Osmanlı-Karaman mücadelesi. KARAMAN IN DIVAN POETRY ABSTRACT In Divan Literature, there is a standard, general and sometimes vague geography that was referred to by all poets. In almost all of the divan poetry, it is possible to encounter references to a standard geography such as Egypt (Mısır), Damascus (ġam), Rumelia (Rum) China (Çin) Hotan (Hoten) and Badakshan (BedehĢan) and saying and imagery woven around this geography.
    [Show full text]