Türk Kara Kuvvetlerinde Önemli Değişim Ve Gelişmeler

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Türk Kara Kuvvetlerinde Önemli Değişim Ve Gelişmeler 1 T. C. FIRAT ÜN İVERS İTES İ SOSYAL B İLİMLER ENST İTÜSÜ TAR İH ANA B İLİM DALI TÜRK KARA KUVVETLER İNDE ÖNEML İ DE ĞİŞİ M VE GEL İŞ MELER (1950-2000) YÜKSEK L İSANS TEZ İ DANI ŞMAN HAZIRLAYAN Yrd.Doç. Dr. Sezgin GÜÇLÜAY Hayati KARA ELAZI Ğ – 2007 II T. C. FIRAT ÜN İVERS İTES İ SOSYAL B İLİMLER ENST İTÜSÜ TAR İH ANA B İLİM DALI TÜRK KARA KUVVETLER İNDE ÖNEML İ DE ĞİŞİ M VE GEL İŞ MELER (1950-2000) YÜKSEK L İSANS TEZ İ Bu tez…./ …/……tarihinde a şağıdaki jüri tarafından oy birli ği / oy çoklu ğu ile kabul edilmi ştir. Danı şman Üye Üye Bu tezin kabulü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Kurulu’nun…./…./…………….tarih ve …sayılı kararıyla onaylanmı ştır. III ÖZET Türk Kara Kuvvetlerinin tarihi, Türk tarihinin bütün evrelerini kapsamaktadır. Tarihimiz; Türk Kara Kuvvetlerinin geçirdi ği evrelerle, elde etti ği ba şarılarla adeta şekillenmi ştir. Milleti meydana getiren unsurlar belirgin olmasına ra ğmen, ocak olarak tabir etti ğimiz askerlik mesle ği, ilk yıllardan günümüze kadar Türk gençlerini aynı çatı, aynı amaç etrafında e ğiterek yo ğurmu ş ve onlara bir ve beraber olabilme ile millet olabilme bilincini kazandırmı ştır. Bugün de Türk Silahlı Kuvvetleri aynı i şlevini sürdürmeye devam etmektedir. İslamiyet öncesi Türk ordularının ba şarılarında etken olan belirgin özellikleri; Orduyu olu şturan askerlerin üstün sava şçı vasıfları, atın sa ğladı ğı sürat ve uzun menzil, demir madeninin sa ğladı ğı vurucu güç, maharetle uygulanan sava ş taktikleri ve Türk toplumundaki birlik beraberlik ve dayanı şma ruhunun orduya olumlu yönde yansıması şeklinde belirtmek mümkündür.Türklerin İslamiyet öncesi askeri üstünlükleri ve askeri sistemleri, bir çok ülke ordusuna örnek olu şturmu ştur. İslamiyet sonrasında ise, bu üstünlük, Osmanlının son dönemlerine kadar devam ettirilmi ştir. Osmanlının külleri üzerinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulu şu hem tarihimiz, hem de Kara Kuvvetlerinin tarihinin e şş iz bir safhasıdır.Cumhuriyet Döneminde, ordumuz imkanlar ölçüsünde yeniden yapılandırılmı ştır. İkinci Dünya sava şına girilmemi ş, ancak, güçlü bir ordu sava ş süresince hazır edilmi ştir. Kore sava şı ve Kıbrıs sava şları, Türk Kara Kuvvetlerinin kendisine görev verildi ğinde, ülkemizin menfaatlerini ba şarıyla koruyabilece ğinin iki belirgin örne ğidir. Türk Kara Kuvvetleri, ülkemizdeki ve dünyadaki geli şmelere paralel olarak vazifesini, yapısını ve elindeki silah araç gereçleri sürekli sorgulamakta, günün şartlarına uygun, ülkemizin güvenli ğinin her durum ve her şartta sa ğlayabilecek şekilde gücünü muhafaza etmektedir. Bunu yaparken, elindeki kaynakları ve imkanları azami verimli kullanmak için çaba sarf etmektedir. Türk Kara Kuvvetlerinin, bu güne kadar oldu ğu gibi bundan sonra da, kendisine verilecek görevleri, milletimizin kendisine olan güvenini sarsmayacak şekilde yerine getirece ği de ğerlendirilmektedir. IV ABSTRACT Turkish Ground Forces exist in all of the stages of Turkish History. Our history is almost formed by the development and cusses of Turkish Ground Forces. Although the items that put together the nation is clear, the army, which is known as the home, teach the Turkish young the ability of being together and being a nation for the same goal from the beginning. Today, Turkish Ground Forces still continue this responsibility. The special aspects of the Turkish Army before the Islam is listed as the superior fighting skills of the soldiers, speed and the large distances made available by the horse, the striking effect of the iron, well applied fighting tactics and the positive effect of the Turk’s being together on the army. The superior military system of the Turks before the Islam was a model for many countries army. After the Islam, this superiority continued up to the last periods of the Ottoman Empire. The foundation of Republic of Turkey on the ashes of the Ottoman Empire is a peerless page of Turkish and Turkish Ground Forces History. In the republic period, our army is reconstructed using the opportunities of that time. Turks did not join to the World War II but a powerful army is maintained during this war. Korea and Cyprus wars are the two obvious examples that show Turkish Ground Forces can protect the benefits of our nation if the mission is given to it. Turkish Ground Forces examine continuously its mission, structure and weapons at hand parallel to the developments and it keeps its power in order to protect our country in all conditions appropriate to today’s stipulations. While performing these actions, it tries to use the available sources very efficiently. It is considered that Turkish Ground Forces will complete all the missions with full success as it did in the past without upsetting the confidence of our nation. V İÇİNDEK İLER ONAY SAYFASI…………………………………………………………………………..II ÖZET………………………………………………………………………………………III ABSTRACT……………………………………………………………………………….IV İÇİNDEK İLER……………………………………………………………………………..V ÖNSÖZ…………………………………………………………………………………...VII KISALTMALAR………………………………………………………………………..VIII TABLO VE ŞEK İLLER……………………………………………………………………X KONU VE KAYNAKLAR………………………………………………………………..XI GİRİŞ 1. İslamiyet Öncesi Türk Ordusu………………………………...…………………….…...1 1.1. İlk Askeri Te şkilatın Ortaya Çıkı şı………………………………………………2 1.2. İslamiyet Öncesi Türk Ordusunda E ğitim………………………………………..7 1.3. Türklerde At ile Demirin Önemi ve Kullanılan Silahlar………………………..10 2. İslamiyet Sonrası Türk Kara Kuvvetleri………………………………………………..21 2.1. Türklerin İslamiyete Giri şi……………………………………………………...21 2.2. Selçuklu ve Osmanlı Döneminde Ordu…………………………………………22 2.3. Milli Mücadele ve Cumhuriyet Döneminde Ordu(1923-1950)………………...38 BİRİNC İ BÖLÜM TÜRK KARA KUVVETLER İNDE ÖNEML İ DE ĞİŞİ M VE GEL İŞ MELER (1950-2000) 1.1.1950’li Yıllarda Küresel Güvenlik…………………………………………………….48 1.2. Marshall Yardımı …………………………………………………………………….52 1.2.1. ABD Yardımının Kara Kuvvetlerine Etkileri………………………………...57 1.2.2. NATO’nun Ortaya Çıkı şı……………………………………………………..59 1.3. Kore Sava şı ve Türk Kara Kuvvetleri………………………………………………...59 VI 1.4. NATO Üyeli ği Sonrası Türk Kara Kuvvetleri………………………………………..64 1.5. 1960-1990 Dönemi Kara Kuvvetleri………………………………………………….71 1.5.1. Te şkilat………………………………………………………………………..71 1.5.2. E ğitim…………………………………………………………………………82 1.5.3. İdari ve Lojistik Hususlar……………………………………………………..85 1.6. Modernizasyon ve Yeniden Yapılanma(1990-2000)…………………………………92 1.6.1. Te şkilat………………………………………………………………………..93 1.6.2. E ğitim…………………………………………………………………………94 1.6.3. Yeniden Yapılanma Çalı şmalarının Mali Boyutu…………………………….98 1.6.4. Personelde Azaltma ve Seferberlik Sisteminde Yenilenme…………………103 1.7. NATO ve Türk Kara Kuvvetlerinde 1990 Sonrası De ğişim………………………...110 İKİNC İ BÖLÜM AMER İKA VE BAZI AVRUPA ÜLKELER İ KARA KUVVETLER İNDEK İ GEL İŞ MELER 2.1. ABD Kara Kuvvetlerindeki Geli şmeler……………………………………………..113 2.2. Rusya Federasyonu Kara Kuvvetlerindeki Geli şmeler……………………………...115 2.3. Alman Kara Kuvvetlerindeki Geli şmeler……………………………………………118 2.4. İngiliz Kara Kuvvetlerinin Gelecekteki Yapısı……………………………………...121 2.5. Fransız Kara Kuvvetlerindeki Geli şmeler…………………………………………...122 2.6. Yunanistan Kara Kuvvetlerindeki Geli şmeler………………………………………123 SONUÇ…………………………………………………………………………………..126 EKLER ..............................................................................................................................149 KAYNAKÇA.................................................................................................................... 169 VII ÖNSÖZ Türk Kara Kuvvetleri (TKK)’nde meydana gelen, 1950-2000 dönemindeki belli ba şlı de ğişim ve geli şmelerin neler oldu ğu kapsamında; öncelikle ve özet olarak 1950 yılına gelinceye kadar, Kara Kuvvetlerimizin geçirdi ği evrelere ana hatlarıyla de ğinilecek, askerli ğin kültürümüzdeki yeri belirlenecek ve devamında 1950 yılından günümüze do ğru bir yolculu ğa çıkılacaktır. Bu Yüksek Lisans Tezinden amaç, Kara Kuvvetleri Komutanlı ğı (KKK)’nın ağırlıklı olarak 1950-2000 döneminde geçirdi ği önemli de ğişim ve geli şmeleri ele almak, günümüzdeki ve gelecekteki TKK.lerinin yapılanmasına ı şık tutabilmektir. Devletin bir çok kurumu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) bir ana unsuru olan ve silahlı gücümüzün en önemli bölümünü olu şturan, inceleme konumuz TKK, tarihi boyunca milletimizi her türlü tehlikeden korumak için üzerine dü şen görevi yerine getirmi ştir. Ülkesini ve ulusunu koruma ve kollama görevini yerine getirirken de sürekli bir de ğişim ve geli şim içinde olmu ş, bu yönüyle de devletin bir çok kurumuna önderlik etmi ştir. Halkımızın içinden çıkan TSK; erkek nüfusu, askerlik yükümlülü ğü kapsamında belirli periyotlarla bünyesinde e ğitmekte, askerdeki vatanda şlarımızın e şleri, anneleri, ni şanlıları ve kız karde şleri de bu dönemlerde Silahlı Kuvvetlerimizle bir şekilde irtibatta olmaktadır. Ülkemizin her yöresinde, insanlarımızın askerlik anılarıyla dolu olmasının nedeni budur. Dolayısı ile askerlik mesle ği, halkımızla en geni ş kapsamda irtibatta ve ili şkide olan mesleklerin ba şında gelmektedir. Çalı şmam esnasında, bana yol gösteren ve yardımlarını esirgemeyen tez danı şmanım sayın Yrd. Doç. Dr. Sezgin GÜÇLÜAY Hanımefendi’ye te şekkürlerimi ve saygılarımı sunarım. Elazı ğ 2007 Hayati KARA VIII KISALTMALAR AAM Atatürk Ara ştırma Merkezi AKKA Avrupa Konvansiyonel Kuvvetler Antla şması AKM Atatürk Kültür Merkezi ASELSAN Askeri Elektrik ve Elektronik Sanayi ATASE Askeri Tarih ve Stratejik Etüt BAB Batı Avrupa Birli ği BİO Barı ş İçin Ortaklık BİOEM Barı ş İçin Ortaklık E ğitim Merkezi DTCF Dil Tarih Co ğrafya Fakültesi DzKK Deniz Kuvvetleri Komutanlı ğı EDOK E ğitim ve Doktrin Komutanlı ğı Genkur Genelkurmay
Recommended publications
  • 0714685003.Pdf
    CONTENTS Foreword xi Acknowledgements xiv Acronyms xviii Introduction 1 1 A terrorist attack in Italy 3 2 A scandal shocks Western Europe 15 3 The silence of NATO, CIA and MI6 25 4 The secret war in Great Britain 38 5 The secret war in the United States 51 6 The secret war in Italy 63 7 The secret war in France 84 8 The secret war in Spain 103 9 The secret war in Portugal 114 10 The secret war in Belgium 125 11 The secret war in the Netherlands 148 12 The secret war in Luxemburg 165 ix 13 The secret war in Denmark 168 14 The secret war in Norway 176 15 The secret war in Germany 189 16 The secret war in Greece 212 17 The secret war in Turkey 224 Conclusion 245 Chronology 250 Notes 259 Select bibliography 301 Index 303 x FOREWORD At the height of the Cold War there was effectively a front line in Europe. Winston Churchill once called it the Iron Curtain and said it ran from Szczecin on the Baltic Sea to Trieste on the Adriatic Sea. Both sides deployed military power along this line in the expectation of a major combat. The Western European powers created the North Atlantic Treaty Organization (NATO) precisely to fight that expected war but the strength they could marshal remained limited. The Soviet Union, and after the mid-1950s the Soviet Bloc, consistently had greater numbers of troops, tanks, planes, guns, and other equipment. This is not the place to pull apart analyses of the military balance, to dissect issues of quantitative versus qualitative, or rigid versus flexible tactics.
    [Show full text]
  • Türkiye'de Sivil Asker Ilişkileri Bağlaminda 1966-1973
    TÜRKİYE’DE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA 1966-1973 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı Mutlu YILDIRIM Danışman: Yrd. Doç. Dr. H. Aliyar DEMİRCİ Haziran 2010 DENİZLİ i ETİK SAYFASI ii TEŞEKKÜR Yüksek Lisans çalışmalarım sırasında, kendilerinden ders aldığım bütün hocalarıma; yüksek lisans tezimin hazırlanmasında göstermiş olduğu akademik danışmanlığından ve her türlü katkılarından dolayı değerli hocam Yrd. Doç Dr. H.Aliyar DEMİRCİ’ye, yüksek lisans eğitimim boyunca bana vermiş olduğu destek nedeniyle kıymetli müdürüm Hüseyin ALTAY’a, yine çalışmalarım sırasında benden desteklerini esirgemeyip sabır gösteren mesai arkadaşlarım Fatin PEKMEN ve Metin DEMİREL’e sonsuz teşekkür ederim. Gerek yüksek lisans eğitimim gerekse de yüksek lisans tezimin hazırlanması aşamasında bana vermiş olduğu destek ve anlayıştan dolayı değerli hayat arkadaşım Yasemin YILDIRIM’a teşekkürü bir borç bilirim. iii ÖZET TÜRKİYE’DE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA 1966-1973 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ YILDIRIM, Mutlu Yüksek Lisans Tezi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. H. Aliyar DEMİRCİ Haziran 2010,167 Sayfa. Bu çalışma, Türkiye’nin tecrübe ettiği 1966 ve 1973 cumhurbaşkanlığı seçimlerini sivil asker ilişkileri bağlamında incelemeyi hedeflemektedir. Çalışmanın ilk bölümünde sivil asker ilişkilerinin ideolojik temelleri, alanlarında Samuel Huntington, Amos Perlmuter ve Morris Janowitz gibi uzman bilim adamlarının görüşlerine
    [Show full text]
  • 105. Yilinda Çanakkale Muharebelerine Bakiş © T.C
    105. YILINDA ÇANAKKALE MUHAREBELERİNE BAKIŞ © T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI ÇANAKKALE SAVAŞLARI GELİBOLU TARİHİ ALAN BAŞKANLIĞI 3692 Çanakkale Savaşları Kitapları Dizisi ISBN: 978-975-17-4793-8 Editör Katkı Sunanlar Barış BORLAT Eda Karaca Burhan SAYILIR Gökşen Özen Gülper Ulusoy Editör Yardımcısı Kübra Beşkonaklıoğlu Aslıhan KERVAN Nevim Arıkan Serhat Kahyaoğlu Yayına Hazırlayan Utkan Emre Er Redaktör Yasemin BİRTANE Birinci Baskı 500 adet Ankara, 2020 Tasarım ve Baskı Kapak Fotoğrafı Miralay Mustafa Kemal (ATATÜRK) 5846 sayılı Kanun’dan doğan tüm hakları (tasarım, çoğaltma, yayma, umuma iletim, temsil ve işleme) Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığına aittir. Her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. 105. Yılında Çanakkale Muharebelerine Bakış. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2020. 514 s.; rnk. res.: 21 cm. (Kültür ve Turizm Bakanlığı yayınları; 3692, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Çanakkale Savaşları Kitapları Dizisi). ISBN: 978-975-17-4793-8 I. Borlat, Barış, Sayılır, Burhan. II. seriler 956.1 Çanakkale siperlerinde saatlerce süren ateş muharebesinden galip çıkan er bakışlı yiğitler çevresi TAKDİM Çanakkale Tarihi Alanı, Birinci Dünya Savaşı muharebe alanları içerisinde günümüze kadar korunarak gelebilen nadir sahalardan birisidir. Bu nedenle gerek Avrupa’dan gerekse ülkemizden askerî tarih çalışması yürüten değerli araştırma- cıların da önemli bir çalışma sahasıdır. Bu durumun günümüze kadar gelebilme- sinde bölgenin önce Milli Park statüsü ile koruma altına alınması daha sonra Tarihi Alan Başkanlığı idari yapısına dönüşmesinin önemli bir yeri vardır. Günümüzde de bu yaklaşım ile “açık hava müzesi” olması yolunda çalışmalarımıza devam etmek- teyiz. Çanakkale Tarihi Alanı, eskiçağdan günümüze kadar tarihlenen birçok kül- tür ve yerleşime de ev sahipliği yapmıştır.
    [Show full text]
  • Download Chapter
    PARTIES ESTABLISHED IN TURKEY AFTER 1960 AND THEIR ACTORS Assist. Prof. Dr. Mehmet Biçici Gaziantep University Introduction Organized structures formed in order to gain the authority to govern in a country by elections or to become partners in the administration of the country through coalition governments are called political parties (Gökçe, 2013). According to the political scientist Duverger’s evaluation of political parties, there are two main periods in the formation of political parties. In these two main periods, the background of the emergence and development of parties is taken into consideration. The first main period considers how the parties formed and under what conditions, while in the second main period, how the parties came to the present day after the World War II are examined (Göktürk, 2016). We can gather Party Political Systems under two headings. These are the two-party political system and the multi-party political system. In the two-party political system there are two major parties that are trusted to be elected by the people voting. Those who vote choose between these two parties, and the party that holds the majority wins power. 3. Parties are far from powerful in this election. The best known examples of the two-party political systems are seen in the United States and England. The candidates for power in these countries have two large majorities. Other smaller parties are unable to be in power because they cannot get close to the big two parties. Examples include the Republican Party and the Democratic Party in the US, and the Labor Party and the Conservative Party in the UK.
    [Show full text]
  • Turkish Militias and Proxies Erdoğan Has Created a Private Military and Paramilitary System
    Turkish Militias and Proxies Erdoğan has created a private military and paramilitary system. He deploys this apparatus for domestic and foreign operations without official oversight. Dr. Hay Eytan Cohen Yanarocak and Dr. Jonathan Spyer Drs. Yanarocak and Spyer are senior fellows at the Jerusalem Institute for Strategy and Security (JISS). Executive Summary Since 2010, centralized authority has collapsed in many Middle East states, including Libya, Iraq, Syria and Yemen. States able to support, mobilize, and make use of irregular and proxy military formations to project power enjoy competitive advantages in this environment. Under President Recep Tayypp Erdoğan and the AKP, Turkey seeks to be the dominant regional force, projecting power over neighboring countries and across seas. In cooperation with a variety of bodies, most significantly the SADAT military contracting company and the Syrian National Army, Turkey has developed over the last decade a large pool of well-trained, easily deployed, and effortlessly disposable proxy forces as a tool of power projection, with a convenient degree of plausible deniability. When combined with Turkish non-official, but governmentally directed and well- established groups such as the Gray Wolves, it becomes clear that Erdoğan now has a private military and paramilitary system at his disposal. The use of proxies is rooted in methods developed by the Turkish "deep state" well before the AKP came to power. Ironically, the tools forged to serve the deep state's Kemalist, anti-Islamist (and anti-Kurdish) purposes now serve an Islamist, neo- Ottoman (and, once again, anti-Kurdish) agenda. Erdoğan deploys this apparatus for domestic and foreign operations without official oversight.
    [Show full text]
  • Queen Mary Transatlanti- Ğinin Resmi Kullanılmış Ve Yolculardan 1000 $ Ücret Alınmıştı
    İÇİNDEKİLER Önsöz: Tarih Bilinci ve Siyonizm Gerçeği ...................................... 1- Giriş; Kripto Yahudiler ve Yayıldıkları Ülkeler .......................... Yahuda’yı Tanımayan ve İslam’a Dayanmayan Herkes Siyonizm’in Hizmetkârıdır .................................................... Avrupa Birliği, Siyonizm’in Bir Planıdır ............................................ 2- Hz Peygamber Döneminde Münafıkların Mel’anetleri ............... Münafıklar Aramızda mı, Yoksa Tarihin Mezarlığında mı? .............. 3- Yahudilerin İspanya’dan Osmanlı’ya Göç Nedenleri .................. Yahudilerin İspanya’dan Osmanlı’ya Taşınması ve Siyonist Amaçları............................................................................... Yahudiler ve Türkiye Hesapları ......................................................... Amerika’nın İstilası ve Yahudilerin Son Şansı................................... 4- Osmanlı ve Cumhuriyet Bürokrasisininde Kripto Yahudileri .............................................................................. Osmanlı’dan Günümüze Bürokraside Kripto Yahudiler ve Tahribatları........................................................ Çanakkale’de Müslüman Türklere Karşı Siyon-Yahudi Katır Mangası .............................................................. Gerçek Atatürk’ün Çarpıtılması ........................................................ AKP’nin Göremediği: İkinci Sevr’deki İsrail Parmağı ....................... 5- Milli ve İslami Hareketlerde Kripto Yahudiler ........................... Dini ve Milli Hareketlerdeki
    [Show full text]
  • The Southern Flank of NATO, 1951-1959: Military Stategy Or Poltical Stabilisation? Chourchoulis, Dionysios
    The southern flank of NATO, 1951-1959: military stategy or poltical stabilisation? Chourchoulis, Dionysios The copyright of this thesis rests with the author and no quotation from it or information derived from it may be published without the prior written consent of the author For additional information about this publication click this link. https://qmro.qmul.ac.uk/jspui/handle/123456789/702 Information about this research object was correct at the time of download; we occasionally make corrections to records, please therefore check the published record when citing. For more information contact [email protected] 1 THE SOUTHERN FLANK OF NATO, 1951-1959. MILITARY STRATEGY OR POLITICAL STABILISATION? Dionysios Chourchoulis Thesis submitted for the degree of Doctor of Philosophy Queen Mary University of London Department of History September 2010 2 ABSTRACT In 1951-52, the North Atlantic Treaty Organisation established the Southern Flank, a strategy for the defence of the eastern Mediterranean in the Cold War involving Greece, Italy and Turkey. Among its many aims, the Southern Flank sought to mobilize Greece and Turkey as allies and integrate them into the Western defence system. Throughout 1950s, the alliance developed the Southern Flank and in 1959, it was finally stabilized as fractious Greek-Turkish relations were improved by the temporary settlement over Cyprus. These events are the focus of this thesis. It examines, among other things, the initial negotiations of 1951-52, the Southern Flank‟s structure and function and relative value in NATO‟s overall policy, and its response to the challenges of the eastern Mediterranean in the early Cold War.
    [Show full text]
  • 27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi'nden 15 Temmuz
    Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi Journal Of Modern Turkish History Studies Geliş Tarihi : 23.03.2020 Kabul Tarihi: 23.06.2020 XX/Özel Sayı (2020), ss. 243-283. 27 MAYIS 1960 ASKERİ MÜDAHALESİ’NDEN 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ’NE TÜRKİYE’DE SİYASÎ YASAK VE MAHKÛMİYETLER Nurullah KIRKPINAR* Fevzi ÇAKMAK** Öz Birkaç yıl sonra bir asrı devirecek olan Türkiye Cumhuriyeti devletinin geçmişinde askeri müdahale, muhtıra ve darbe teşebbüsleri gibi Türk siyasal yaşamını ters-düz eden birçok olay örgüsü vardır. 1923’te kurulan genç Cumhuriyet, 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980’de olmak üzere iki askeri müdahale; 12 Mart 1971 ve 28 Şubat 1997’de olmak üzere iki askeri muhtıra; 15 Temmuz 2016 tarihinde de bir darbe teşebbüsü ile karşı karşıya kaldı. 15 Temmuz dışında, bu süreçlerin aktif aktörü olan Türk Silahlı Kuvvetleri, her askeri darbe ve muhtıradan sonra devlet yönetiminde yeni oluşumlara yöneldi. İşte bu anlamda askeri müdahaleyi gerçekleştirenlerin öncelikli amaçlarından biri, kurum olarak sivil denetimi mümkün olduğu kadar uzaklaştırmak oldu. Bu bağlamda, 15 Temmuz haricinde geçmişteki askeri darbe ve muhtıralar her alanda olduğu gibi siyaset kurumuna da çok zarar vermişti. Bu darbe ve muhtıralardan sonra parti kapatmaları, siyasî davalar, tutukluluklar ve idamlar yaşandı. Aktörleri, oluşum, gelişim ve sonuçlarıyla diğerlerinden ayrı ele alınması gereken 15 Temmuz darbe girişiminde ise Türk milletinin iradesini arkasına alan siyaset kurumu, tarihte ilk kez bir darbe girişiminin başarısız kalmasında önemli rol oynadı. 1960, 1971, 1980 ve 1997’deki oluşumlardan (1960 ve 1980 olanı) bütün siyasilerin iktidardan indirilip sonradan yerlerine yeni bir siyasi düzen kurulması şeklinde gerçekleşmişti. Diğer ikisi (1971 ve 1997) ise askeri gücün, devlet yönetimindeki siyasiler üzerinde baskı kurması şeklindeydi.
    [Show full text]
  • The Impact of American Aid on the Turkish Military, 1947–60
    Cold War History ISSN: (Print) (Online) Journal homepage: https://www.tandfonline.com/loi/fcwh20 Lost in translation or transformation? The impact of American aid on the Turkish military, 1947–60 Serhat Guvenc & Mesut Uyar To cite this article: Serhat Guvenc & Mesut Uyar (2021): Lost in translation or transformation? The impact of American aid on the Turkish military, 1947–60, Cold War History, DOI: 10.1080/14682745.2020.1866551 To link to this article: https://doi.org/10.1080/14682745.2020.1866551 Published online: 08 Feb 2021. Submit your article to this journal Article views: 206 View related articles View Crossmark data Full Terms & Conditions of access and use can be found at https://www.tandfonline.com/action/journalInformation?journalCode=fcwh20 COLD WAR HISTORY https://doi.org/10.1080/14682745.2020.1866551 Lost in translation or transformation? The impact of American aid on the Turkish military, 1947–60 Serhat Guvenca and Mesut Uyar b aKadir Has University, Istanbul, Turkey; bAntalya Bilim University, Antalya, Turkey ABSTRACT KEYWORDS US–Turkish relations were marked by the primacy of military actors US-Turkey Relations; NATO; during the Cold War. This is considered to be the consequence of Turkish military; Military the so-called special relationship between the US and Turkish mili­ transformation; Foreign taries based on mutual trust. However, historical record suggests military assistance; US Foreign relations that the two militaries clashed over a number of institutional, strategic and cultural matters from the onset. The US military assistance did not result in Turkish military’s transformation along the US military system. Nevertheless, it precipitated a long overdue generational change within a decade.
    [Show full text]
  • The Making of Modern Turkey
    The making of modern Turkey Turkey had the distinction of being the first modern, secular state in a predominantly Islamic Middle East. In this major new study, Feroz Ahmad traces the work of generations of reformers, contrasting the institution builders of the nineteenth century with their successors, the ‘Young Turks’, engineers of a new social order. Written at a time when the Turkish military has been playing a prominent political role, The Making of Modern Turkey challenges the conventional wisdom of a monolithic and unchanging army. After a chapter on the Ottoman legacy, the book covers the period since the revolution of 1908, examining the processes by which the new Turkey was formed. Successive chapters then chart progress through the single-party regime set up by Atatürk, the multi-party period (1945– 60) and the three military interventions of 1960, 1971 and 1980. In conclusion, the author examines the choices facing Turkey’s leaders today. In contrast to most recent writing, throughout his analysis, the author emphasises socio-economic changes rather than continuities as the motor of Turkish politics. Feroz Ahmad is a professor of history at the University of Massachusetts at Boston. He is the author of The Young Turks (1969) and The Turkish Experiment in Democracy 1950–75 (1977). The Making of the Middle East Series State, Power and Politics in the Making of the Modern Middle East Roger Owen The making of modern Turkey Feroz Ahmad London and New York First published 1993 by Routledge 11 New Fetter Lane, London EC4P 4EE Simultaneously published in the USA and Canada by Routledge 29 West 35th Street, New York, NY 10001 Transferred to Digital Printing 2002 Routledge is an imprint of the Taylor & Francis Group This edition published in the Taylor & Francis e-Library, 2003.
    [Show full text]
  • 7 Military Intervention, Institutional Restructuring, and Ideological Politics, 1960–1971
    7 Military intervention, institutional restructuring, and ideological politics, 1960–1971 The military coup of 27 May 1960 was the first and the last successful military intervention made from outside the hierarchical structure of Turkey’s armed forces. There have been two other interventions (on 12 March 1971 and 12 September 1980) but these were the work of the High Command with the lower ranks kept at bay. The reason for this important change was the new role that the High Command assigned for itself after 1960 and transformed the very character of the Turkish armed forces. Until the Democrats came to power, the armed forces of Turkey were perhaps the most respected institution of the republic. The role that the soldier played in the national struggle and the creation of the new state gave him an honoured place in Kemalist society. The heroes of Kemalist Turkey. were soldiers like Mustafa Kemal Atatürk, Fevzi Çakmak, and Ismet Inönü to name only those who are the best known in the West. Society was taught to honour its military heroes and they were always visible on the newly established holidays like Victory Day (30 August) and Republic Day (29 October). Other important battles of the national struggle were also commemorated each year. The army was also influential in decision making especially where national defence was involved. Thus railway construction often reflected strategic rather than economic concerns. The same was true for certain factories; the steel plant at Karabük was placed inland, and not near the Black Sea coast, so that enemy ships could not attack it.
    [Show full text]
  • Ismet Inönü Iktidarina Yönelik Darbe Girişimleri Ve 6 Haziran 1950 Tasfiye Hareketi
    Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi Journal Of Modern Turkish History Studies Geliş Tarihi : 20.02.2019 Kabul Tarihi: 30.07.2019 XIX/38 (2019-Bahar/Spring), ss. 195-219 CUMHURİYET TARİHİNDE BİR ORDU-SİYASİ ERK ÇATIŞMASI: İSMET İNÖNÜ İKTİDARINA YÖNELİK DARBE GİRİŞİMLERİ VE 6 HAZİRAN 1950 TASFİYE HAREKETİ Şakire ÇİMENLİ* Öz Cumhuriyet Halk Fırkası (CHP) iktidarının İkinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında ordu içinde yaptığı düzenlemeler, 1946 seçimlerindeki baskın tavırları, ordunun ABD standartlarına göre yeniden şekillendirilmesi askeri kanadı rahatsız etmiş ve iktidara karşı -1941 yılından itibaren- ordu içinde darbeyi öngören örgütlerin kurulmasına neden olmuştur. Bu örgütlerden biri Seyfi Kurtbek’in kurduğu “Hücum Ordusu”dur. Kurulan diğer örgütler Muzaffer Tuğsavul, Ahmet Ekrem Türker, Nazmi Dora ve Fahri Belen gibi komutanlarla temasa geçmişlerdir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde oluşan bu örgütlerin CHP iktidarını yıkma amaçlı destek verdikleri parti 1946’da kurulan Demokrat Parti (DP) olmuştur. 1950’de iktidarı devralan DP, İsmet İnönü’nün yüksek dereceli komutanlar üzerindeki nüfuzundan tedirgin olmuş ve bu tedirginlik DP’yi bir darbe girişimi endişesine sevk etmiştir. Bu endişeyi seçimlerin hemen sonrasında Menderes’e gelen bir albayın, üst dereceli komutanların İsmet İnönü ile görüştükleri yönündeki söylemi daha da arttırmıştır. Bu gelişmeler üzerine DP iktidara bağlı bir ordu yaratma düşüncesi ile Genelkurmay Başkanı dahil olmak üzere üst dereceli komutanları tasfiye kararı almıştır. Anahtar Kelimeler: İsmet İnönü,
    [Show full text]