12 İZ BIRAKANLAR

Necmettin Emre: Arafta Bir Mimar

Deniz Dokgöz, Fulya Selçuk,

Rabia Akgül

* Bu çalışma Doç. Dr. Deniz Dokgöz odern mimarlık hareketinin süreci içerisinde aldıkları eğitime yönetiminde Dokuz Eylül Üniversitesi FBE Bina Bilgisi ABD Yüksek Lisans dersi “Mim Türkiye’deki varoluş biçimi, bağlı olarak Osmanlı canlandırmacı 5107 Modern Konut İmgesi Kübik Ev” MBatı ülkelerindeki varoluş üslubundan katı modernist üsluba kapsamında gerçekleşmiştir. biçiminin aksine yeni kurulan geçiş sürecine dair arada kalma

Deniz Dokgöz, Doç. Dr., Dokuz Eylül Cumhuriyet’in ulus devlet politikaları durumları “araftaki mimarlar” terimi ile Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık ekseninden tariflenen resmi bir nitelendirilebilir. “Araftaki mimarlar” Bölümü programa dayanmaktadır. Batılılaşmış her iki dönemde de başarılı üretimler Fulya Selçuk, Araş. Gör., Dokuz Eylül modern bir toplum ülküsüne dayanan göstermiş mimarlardır. Bu mimarlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık bu programın yarattığı dönüşümü içerisinde Necmettin Emre, Bölümü Türk Modernleşmesi başlığında ve merkezli üretim ağının Rabia Akgül, Araş. Gör., Dokuz Eylül toplumsal hayatın tüm dinamiklerinde dışında, üretimlerini İzmir üzerinden Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık görmek mümkündür. Bu dinamikler gerçekleştiren kişi olarak öne çıkar. Bölümü içerisinde mimari yönelimin Osmanlı Necmettin Emre salt yapı üretmeyen, canlandırmacı üslubu yerine modern İzmir Mühendis ve Mimarlar Birliği ile işlevselci yeni bir dile evrilmesi sonradan Mimarlar Birliği Başkanlığı’nda Cumhuriyet’in eğitim, söylem ve çalışarak mimarlık camiasında mesleki uygulama alanlarında tercih ettiği örgütlenme çalışmalarına katılan; dili tariflemiştir. Döneminin tek Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu, mimarlık okulu olan Sanayi-i Nefise Ankara Vakıflar Mimarlığı, İmâr Mektebi’nin (Devlet Güzel Sanatlar Vekâleti, İzmir Şubesi İmâr Şefliği, Akademisi - bugünkü adı ile MSGSÜ) İzmir Belediye Fen Müdürlüğü, Vilâyet Ernst Egli ile başlattığı modernist Başmimarlığı görevlerinde ve Vilâyet tavır bu dilin ürünüdür. Dolayısıyla Umum Meclis üyeliğinde bulunan; 1930’da başlayan bu süreç ile birlikte mimari proje yarışmalarına jüri olarak yetişen genç mimarlar modernist katkı koyan; İzmir Valisi Kâzım Dirik ürünleri ile Cumhuriyet’in önemli ve Aziz Oğan’ın kurdukları İzmir Asâr-ı eserlerine imza atmışlardır. 1930 öncesi Atika Muhipleri Cemiyeti’nde eski süreçte ve Giulio Mongeri eserler üzerinde önemli çalışmalar yönetimindeki DGSA, Beaux Arts yapan; Türk mimarisi, konut sorunu ve eğitim modeline uygun atölyelerinde, Aydınoğulları’na ait eserler üzerinden klasik mimariden başlayan, üsluplar ile yazdığı makaleleri Arkitekt dergisi ile devam eden ve Türk mimarisi olarak mimarlara; İstanbul’da İkdam, Yeni adlandırılan Osmanlı canlandırmacı Mecmua, İzmir’de Anadolu, Yeni Asır üslubunu benimseyen bir okulken, bu ve Hizmet gazeteleri üzerinden de atölyelerden eğitim alan ve ortaya topluma aktarma derdinde olan bir koydukları mimari tavırları ile Osmanlı entelektüeldir aynı zamanda. seçmeciliğine dayanan ürünler veren • Akyüz Levi, Eti (2009), “Kentteki Tarihi Yapılar”, İzmir Kent Tarihi, Devajans, s.112-215. genç mimarlar devrimin mimarisini • Aslanoğlu, İnci (2001), Erken Cumhuriyet Dönemi yakalayabilecekler midir? Bu soru, Mimarlığı, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, Mimarlık aldıkları eğitim ve beklenen mimari Fakültesi Basım İşliği, s.192. • Bozdağ, Oğuzhan (2013), Türk Ocakları İdeolojisi ve tavırlar göz önüne alındığında genç Mimarisi (1912-1931), Gazi Üniversitesi. Yayınlanmamış mimarların arada kalma durumlarını Yüksek Lisans Tezi, Ankara. • Serçe, Erkan; Yılmaz, Fikret ve Yetkin, Sabri (2003), özetleyen niteliktedir. Genç Küllerinden Doğan Şehir, İzmir Büyükşehir Belediyesi mimarların ülkelerinin modernleşme Kültür Yayını, Stil Matbaacılık A.Ş. Tesisleri, s.277.

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 13 İZ BIRAKANLAR

Türbe projesi ön cephe resmi Açılış haberi “Mekteblerimizin mahsulât-ı irfanına bir nazar: Sanayi’-i Ahenk, Servet-i Fünûn Nefise Mektebi Mimarlık Sergisi’nde ikinciliği kazanan 30 Teşrinievvel Dergisi, Necmeddin Beyin projesi” (Ekim) 1927 23 Ağustos 1928 MEZUNİYET DOĞUM İZMİR İMAR VE İSKAN MÜDÜRLÜĞÜ Şehbal, no: 90, 1 Şubat 1329, s.357 İZMİR TÜRK OCAĞI YENİ BİNASI AÇILIŞI 1891 1913 1923 1927

Zemin kat planı (Bozdağ, 2013) 1 5 İzmir Türk Ocağı Bugün İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi olan İzmir Türk Ocağı’nın ihtiyaç duyduğu yeni binanın 1926 yılı Ocak ayı sonlarında temeli atılmış, 1927 yılı Cumhuriyet Bayramı kutlamaları sırasında açılışı yapılmıştır. Türk Ocakları lağvedildikten sonra bina, İzmir Halkevi binası olarak kullanılmaya Üst kat planı (Bozdağ, 2013) başlanmıştır (Serçe, Yılmaz ve Yetkin, 2 2003). 1951 yılında hazineye, 1954 yılında ise belediyenin mülküne geçen yapı, 1957 yılında Devlet Tiyatrosu’na tahsis edilmiştir. Yapının 2005 yılında cephe bakımı, 2009-2010 yılları arasında ise restorasyonu yapılmıştır (Akyüz Levi, 2009). T plan şemalı yapının giriş katında iki yönden ulaşılan fuaye, sahnesi ve locaları ile büyük seyirci salonu, kitaplık ve çalışma alanları bulunmaktadır. Salonda bulunan localardan üç sivri 3 kemerli açıklığa sahip olan loca Atatürk D-D kesiti (Bozdağ, 2013) için ayrılmıştı. Üst katta çalışma odaları ve toplantı salonları yer almaktadır. Sahne kısmındaki kulemsi çıkması, kiremit kaplı ve geniş saçaklı çatısı, çok kenarlı ve yalancı kubbeli köşe kulesi, sivri kemerli pencereleri ve çini panoları ile Birinci Ulusal Mimari Dönemi’nin yaygın özelliklerini taşımaktadır (Aslanoğlu, 2001).

• Resim 1 ve 5 Mimarlar Odası arşivi Kuzeydoğu cephesi (Bozdağ, 2013) • Resim 2 ve 4 Fulya Selçuk arşivi, 2018 • Resim 3 APİKAM arşivi 4

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 14

ERKEN DÖNEM YAPILARI BİRİNCİ ULUSAL “MİMARLIK ÜSLUBUNUN TİPİK ÖZELLİKLERİNİ TAŞIYAN NECMETTİN EMRE, 1930’LU YILLARINDAN SONRA TÜRKİYE MİMARLIK ORTAMINA EGEMEN OLAN ULUSLARARASI ÜSLUBA GÖRE ÇİZGİSİNİ YENİLEMİŞ VE ÖNEMLİ MODERNİST ÜRÜNLER ORTAYA KOYMUŞTUR” 1927 1927 1933

6 7 9 Mimar Kemaleddin Caddesi İş Akseki İş Hanı İzmir panayırı giriş yapısı ve Hanı No: 55 Mimar Kemaleddin Caddesi’nde pavyonlar Kitabesinde yazdığı üzere Mimar en dikkat çekici yapılardan biridir. Necmettin ve Mühendis-Müteahhit Üç katlı yapının köşesi kırılmış ve Nihad Lutfi tarafından inşa edilmiştir. yükseltilmiş, sekizgen bir sivri kubbe ile Dönemin kütle ve cephe özelliklerini sonlandırılarak vurgulanmıştır. Osmanlı “Mimar Necmittin Bey’in büyük bir taşır. Köşe kırılarak giriş alınmış, ya da Selçuklu kemerlerinden oluşan zarafetle tersim eylediği cephe ve lüks parapet duvarı yükseltilerek pencere düzeninin ve çini panoların paviyonların resimleri komite tarafından vurgulanmıştır. Üstteki iki katta köşe kullanıldığı, köşelerin kubbe ya da çok beğenilmiştir. Cephe paviyonlarına cephesi içe çekilerek iç balkonlar alınlık ile vurgulandığı Birinci Ulusal talip olan büyük firmalara bugün oluşturulmuştur. Üst kat açıklıkları Mimarlık üslubunun ürünlerindendir gösterilecek ve örnek tutulacaktır.” sivri kemerlerle geçilirken, alt katlarda (Uzun, 2013). • Anadolu, 6 Ağustos 1933, s.3. açıklıklar dik açılıdır. Üst katlarda • Uzun, İnci (2013), “Özel Yönetim ve İş Yapıları açıklık gruplarının her birinin önünde Mimarisi”, İzmir Kent Ansiklopedisi, Mimarlık II. Cilt, payandalarla desteklenmiş balkonlar İzmir Büyükşehir Belediyesi Yayını, İmaj Basım Yayın bulunmaktadır. Zemin kat hizası demir Reklamcılık ve Ticaret Ltd. Şti., s.27-60. “Vilayet fen heyeti şefi mimar Necmittin • Resim 6, 7 ve 8 Fulya Selçuk arşivi, 2018 Bey tarafından çok mükemmel bir payandalarla taşınan şeffaf saçakla • Resim 9 Feyzioğlu, Elvan (2011). Fuar Bizim çevrilidir. Yapı, düşey hatlarla bezeli Hayatımız. İzmir: İZFAŞ Kültür Yayını, Lamineks şekilde planı hazırlanmış olan methalin Matbaacılık Ltd. Şti., s.20. çatı parapetleri ile saçaksız olarak bir kısmı bitmiştir. Evelki gece bu sonlanır (Uzun, 2013). kısma elektirik cereyanı verilmiştir. Methal, ziya aksettirilen reflektörlerle inşa edilmiş olduğu için ziya sütunları görülecek bir manzara teşkil ediyordu. Ta uzaklardan semalara yükselen bol ziya sütunlarını görmek imkanı elde edilmiştir.” • Anadolu, 1 Eylül 1933, s.3.

“Bilhassa Gazi heykeli meydanında ve Panayır sahasının içinde havuzlu gazino gerisinde sağlam ve betondan süslü bir köşk (telefon köşkü) yaptırılacaktır. Bunun planını Mimar Necmettin Bey verecektir.” • Hizmet, 7 Ağustos 1933, s.2. 8

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 15

TÜRK MİMARLARI Ankara ve İstanbul bir tarafa bırakılırsa diğer edildiği anlaşılır. Falih Rıfkı beyin hakimiyeti milliye’den iktibas bütün şehir ve kasabalarımızda dülger ve dıvarcıya İstanbul’un en muhteşem camiinde çevrilen edilen (Türk mimarları) makalesini (Milli Birlik)’te mimar derler. Belediye meclislerimiz şehir işlerinde en Türk kemerile ayni senelerde Anadolu içinde en ücra gördüm. Bizim mesleğe ait yazılarını, içten gelen bir mühim vazifenin mimarlara ait olabileceği hakikatini bir köyde çevrilen çeşme kemerindeki uygunluk o ürperme ile okuduğum Falih Rıfkı Beyin bu yazısını birtürlü anlıyamazlar. Beylik bina projelerinin ihzarı zamanki yetiştirme sistemile bu işlerde çalışanların ne okuduktan sonra davasını kazanmış bir adam sevinç ve için mimar aramazlar. Resmi işler böyle olunca hususi kadar kuvvetli bir kontrole tabi tutulduklarını gösterir gururu duydum. inşaatın ne hal alacağı kendi kendine anlaşılır. delillerdir. Son zamanlarda Ankara‘da ve başka şehirlerde Kendine kalfa süsü veren her açıkgöz bir resim Mimar Sinan’ın ve ondan sonra gelen çalışan arkadaşların muvaffakiyetleri bilhassa ati yapar veya yaptırır ve bununla işe başlar. İşte böylece mimarbaşıların zaman zaman padişahlara müracaat hakkında verdikleri ümitle Falih Rıfkı Beye Türkiye‘de imar edildiğinden bahsolunan Türkiye şehirleri ederek naehil adamlara inşaat müsaadesi verilmemesi Türk mimarlarının bulunduğu kanaatini vermiştir. garibelerle dolar. hakkında hükümler alındığını tarihi vesaik arasında Memleket imar işlerinin tanzimi ve bugünkü Türk mimarisinin en yüksek derecesini bulduğu görüyoruz.(1) Garp tekniğinin mahalli ihtiyaçlara, adet ve iklime Sinan ve Kasımların zamanında mimar başılara ve Şehirlerimize garp tekniğini sokmak, imar işlerini ve memleket hususiyetlerine göre uydurulması için onların teşkilatına verilen ehemmiyet gözönüne şuurlu bir hale getirmek için buna çok lüzum vardır. alınacak tedbirler hakkında Falih Rıfkı Beyefendinin getirilince bütün memleketi kaplıyan kervansaray, Hatta şunu diyebilirim ki muhitinden uzaklaşmamış çok güzel yazılarına ilave edecek hiçbir şeyimiz köprü, saray, medrese, mektep, hamam, darülşifa, belediye reislerinin elinde kör bir kazmadan başka bir yoktur. Ancak yakından şahit olduğumuz ve içinde cami, sabil, çeşme, bentler, suyolları ve buna benzer şey olmayan tüfeyli fen memurlarının imar telakkisiyle bulunduğumuz vaziyetleri göstererek alınacak asarı medeniyenin nasıl vücuda geldiği ve geniş Türk yaptıkları tahribattan kasabalarımızı kurtarmak zamanı kararların tesrii lüzumunu tebarüz ettireceğiz. ülkesi dahilinde san’at birliğinin ne suretle temin geldi ve geçti bile. Gene size pek kıymetli eserler 1933

Gazi İlk Mektebi Doğan Tekeli’nin anılarında Döneminde inşa edilen ilkokulların en Gazi Ortaokulu (1941-1944) büyüğü olan İzmir Gazi İlk Mektebi, “Saat 16.30’da Alsancak Gazi “O yıllarda İzmir’deki Saint Joseph Alsancak’ta Talatpaşa Bulvarı ve Mektebinin açılma şenliği parlak bir Ortaokulu’nu saymazsak, Karataş’ta Plevne Caddesi’nin kesişiminde yer surette yapılmıştır. Öğleden sonra bize yakın bir ortaokul, bir de daha almaktadır. Uğur Tanyeli Gazi İlk Cümhuriyet meydanında toplanmış olan uzakta, Alsancak’ta bir ortaokul Mektebi’ni, Bornova Ziraat Mektebi muallimlerden çoğu otobüslerle gelerek bulunuyordu. Karataş Ortaokulu ile birlikte o yılların Modern Mimarlık açılma şenliğine iştirak etmiştir. Halktan kalabalık sınıfları, görece zayıf havasını en iyi yansıtan örnekler olarak gelenler de çoktu, bilhassa köylüler eğitimiyle kolay bir okul sayılıyordu. Bu tanımlamıştır (Tanyeli, 1992). İki binanın ekseriyeti teşkil ediyordu. Mektep kapısı durumda benim diğer okula gitmeme da açılışı Cumhuriyet’in 10. kuruluş önünde ilk tedrisat müfettişlerinden tartışmasız karar verildi. (...) yıldönümü kutlamalarında yapılmıştır. Emin Bey gür sesile bir hitabede Kurtuluş Savaşı sonrası İzmir Gazi İlk Mektebinin giriş cephesinde bulunmuş, Gazi inkılâbının daha pek Yangını’nda tamamen harap olmuş 29 Teşrinievvel (Ekim) 1933 tarihi çok eserlerini göreceğimizi anlatmış, bölgede, yeni planlara göre ilkokul yazmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk vecizelerle dolu olan ve milletin kuvvet olarak inşa edilen bu yapı herhalde okulu şahsen ziyaret ederek takdir kaynaklarını gösteren hitabe zaman ihtiyaç nedeniyle 1940’larda artık etmiştir (Emre, 1933). zaman alkışlarla kesilmiştir. Vali Kâzım ortaokul olarak kullanılıyordu. (...) L plan şemasına sahip olan yapının Paşa hitabede kendisine temas eden İnönü İlkokulu ve Karataş Ortaokulu’nun köşesi yuvarlatılmış ve ana giriş bu kısımlara cevap vermiş, mütevazi bir savaş öncesinden kalmış, klasik Kıyı köşeden sağlanmıştır. Tüm sınıfların şekilde çalışmakta olduğunu söylemiş, Ege mimarisi diyebileceğimiz yapılarına doğal ışıktan yararlanacak şekilde hararetle alkışlanmıştır. Mektebin karşılık, Gazi Ortaokulu’nun, o zamanlar konumlandırıldığı yapıda, çocukların kapısındaki halk kurdelâyı keserek içeri ‘kübik’ denen bir mimarisi vardı. Geniş gözlerini yormayacak renkler girilmiş, ve mektep gezilmiştir. açılı, üçgen biçimli arsaya uygun olarak kullanılmıştır. Bina yalın görünümü, Mektep bütün ihtiyaca cevap verecek ortada yay şeklinde birleşen, iki kollu, yatay bordürlerle birleştirilmiş büyüklüktedir. Hatta tiyatrosu, güzel üç katlı bir yapıydı. Sokaktan bir kat açıklıkları, geniş merdivenleri, metal bir sahnesi de vardır. Kübik ve güzel bir çıkılarak giriliyordu. Sağ kolda giriş boru korkulukları ile modern üslubun eserdir.” holüne açılan konferans salonu vardı. izlerini taşımaktadır (Aslanoğlu, 2001). • Anadolu, 1 Kasım 1933, s.4. Basamaklı sıraları alt kattaki sahneye • Aslanoğlu, İnci (2001), Erken Cumhuriyet Dönemi doğru iniyordu. Sol kolda da karşılıklı Mimarlığı, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, s.192. • Emre, Necmettin (1934), “Gazi İlk Mektebi”, Arkitekt, sınıflar yer alıyordu.” (Tekeli, 2019) sayı:1934/7, s.191-193. • Tekeli, Doğan (2019), Çebiş Evi’nden Hisartepe’ye, • Tanyeli, Uğur (1992), “Çağdaş İzmir’in Mimarlık • Yapı Kredi Yayınları, s. 65-66. Serüveni”, Üç İzmir, Yapı Kredi Yayınları, s.327-338. • Resim 12 Doğan Tekeli Gazi Ortaokulu ikinci • Resim 10 APİKAM arşivi sınıfında, 1942 (Tekeli, 2019, s.71). • Resim 11 Fulya Selçuk arşivi, 2018

10 11 12

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 16 İZsaklıyan BIRAKANLAR bir kasabamızda belediye emrile yıkılmak Fakat bu kanun ancak mühendis ve mimar karıştırdı. Tarihini de ihanetten kurtaracaktır. istenen bir Selçuk medresesi hakkında belediyenin unvanını kimlerin kullanacağı hakkında olup kuvvet Türkiye’de imar işleri mevzuu bahsedilince yapı fen memurile görüşüyordum. Nasıl bir sebep bunu müeyyidesi olmadığından meslek için hiçbir şey temin işçisi üzerinde de tevakkuf etmek lazımdır. yapabildiklerini sordum. etmemektedir. Kendi kendine yetişen hüdayı nabit ustaları da -Alelusul bir maili indiham raporu verdim, dedi. Mahkemelerde ehlivukuf olarak çağırılan bir teşkilata bağlamak, onların da mesleki bilgi ve İşte emre münkat bu fen memurlarının (!) diplomasız mühendis ve mimar taslakları hakkında melekelerini artırmak lazımdır. Ayrı bir yazımızda bu tehlikeli binalar için vazolunan ebniye kanununun bir yapılan müracaatlerin bile semere vermesi yukarıdaki mevzua da temas edeceğiz. maddesine istinadan verdikleri karakuşi hükümlerle ifadeyi teyit eder. • (1) Hassa mimarların başı Sinan Hüküm ki Rumeli’den hergün bir eser yok edildi ve ediliyor. Binaenaleyh İşte bütün bu keşmekeşlere nihayet verecek olan ve sair yerlerden gelüp neccariye ve bina ilminden mektepli mimarların himayesine, memlekete tedbir Falih Rıfkı Beyefendinin yazdıkları gibi büyük haberleri olmayıp müşarileyhin marifeti olmadan serpiştirilmesi yeni işlerin tanzimi ile beraber Türk şehirlerde avukat ve doktorlarda olduğu gibi mühendis ellerine arşın alıp mimarlık edip na ehil olmağa bina medeniyetini asırlarca evvelki sıkı inzibata mukabil ve mimar odalarının açılması, bina resimlerinin eyledikleri evlerin ekseriye ocakları tutuşup ihrak inşaat sonrasında hudutsuz bir başı boşluk vardır. behemehal mimarlara yaptırılması, belediyelerde olduğun bildürdüğün ecilden buyurdum ki vusul Memleket yüz kızartacak acibelerke tutulmaktadır. mimarlara layık oldukları mevkiilerin verilmesidir. buldukta bu bapta mukayyet olup anın gibi bina ve Eskiden uzun senelerin çıraklık hayatından sonra Bugün belki bütün memleket ihtiyacını dürud gerlik ilminden haberi olmayup ellerine arşın usulüne tevfikan mimar muavinlerine verilen halifelik karşılayacak miktarda mimar bulmak mümkün olmaz. alıp veçhi meşruh üzere mimarlık eyliyanları menedip unvanını (Bugün kalfa olarak kullanırız.) her önüne Fakat bugünden vazolunacak kuvvetli esaslar birkaç senün marifetin olmadın olveçhile naehil kimselere gelen kullanmakta ve bunlar için hiçbir usul vazedilmiş sene içinde bütün memleket işlerini başaracak genç mimarlık ettirmeyesin. (divanda topçular çavuşuna bulunmamaktadır. mimarlar yetiştirir. Alaylı dişçileri, eczacıları avukatları verildi) Fi 17 sefer 980 (Ahmet Refik onuncu asrı Elde bir mühendis ve mimar kanunu mevcuttur. pek iyi hatırlarız. İki kanun bunların hepsini tarihe hicride İstanbul Hayatı. Sahife 87) 1933 1934

Hasan Nuri Bey Apartmanı Prof. Rahmi Bey Evi Karantina’da, Göztepe Caddesi ile Dr. Mustafa Enver Bey caddesi deniz arasındaki arsaya 1930-1933 yılları üzerinde inşa edilmiş olan ve bugüne arasında inşa edilmiştir. Kira evlerinin ulaşamayan bu yapı bodrum, zemin ve ilk örneği olan bu apartman, İzmir’de birinci kattan oluşmaktadır. Bodrum ve betonarme tekniğiyle yapılan büyük zemin katları taşla, birinci kat duvarları ve modern ilk apartmandır (Ballice, tuğla ile işlenmiştir. Birinci katın ileride 2008). Yuvarlak balkonları, sürekli dış ayrı bir daire olarak kullanılması ve denizlikleri, köşe pencereleri ve düz zemin katın arka kısımdaki kapıdan çatısından oluşan kübik kompozisyonu işlemesi düşünülmüş ve merdiven ona ile dönemin modernist anlayışını göre yapılmıştır. yansıtmaktadır. 1980’li yılların sonunda • Arkitekt, sayı: 1934/3, s. 67-68. yıkılmıştır. • Ballice, Gülnur (2008). “İzmir’de 20. yy Konut Mimarisinin Kentsel Doku ve Mimari Özellikler Açısından Tarihsel Süreç İçerisinde Değerlendirilmesi”. Konut Sempozyumu, İzmir Serbest Mimarlar Derneği. Arkitekt, sayı: 1933/9-10, s.273-277. KİRA EVLERİNİN İLK ÖRNEĞİ OLAN HASAN “NURİ BEY APARTMANI, İZMİR’DE BETONARME TEKNİĞİYLE YAPILAN BÜYÜK VE MODERN İLK APARTMANDIR” Gedik ailesi konutları Karşıyaka’da Gedik ailesi için farklı dönemlerde yapılmış iki konuttan biri 1934 yılında inşa edilmiştir. Yığma ve betonarme karma yapım sistemi uygulanan bu yapı, köşe pencereleri ile dönemin çizgilerini taşımaktadır. (12) Diğer yapı ise 1948 yılında tamamlanmış olan iki katlı, pembe renkli, ahşap storlu Gediz Villası’dır (13). İkisi de bugüne ulaşamamıştır (Gündüz, 2006). • Gündüz, Orcan (2006), “Cumhuriyet’ten 1980’li 13 Yıllara Karşıyaka’nın Mimari Kimliğine Katkıda Bulunan Mimarlar, Mühendisler ve İnşaatçılar”, Ege Mimarlık 58, İnci Uzun, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yayınları, Doruk Grafik San ve Tic. Ltd. Şti., s.28-35. • Resim 13 ve Resim 14 Gündüz, Orcan (2006 içinde Muammer Gedik arşivi).

14

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 17 İstanbul kaymakamına ve kadısına hüküm ki: İZ BIRAKANLAR İstanbul’da hassa mimar başı olan kıdvetül emacidi velayan İsmail zide meediha dergahı muallama arzuhal edüp mahrusei İstanbul’da vaki mimarlığa müteallik esnafın kethudalıkları kadimul eyyamdan beru müstehakkine mimar başıların tezkeresine iline verile gelmişken bazı na ehil ve na müstehak kimesneler biz ulufe bırakıp (!) dürüş ettirdin deyu bazı kalip eşya furuht edüp taaddi üzere oldukların bildirip olbapta hükmü hümayunum rica etmeğin kadimden ola geldiği üzere amel olunmak için yazılmıştır. Fi evasiti minh 1113. (Ahmet Refik hicri on ikinci asırda İstanbul hayatı Sahife 33) • (2) Mecelei umuru belediye. Sahife 1046 • Emre, Necmettin (1934), “Türk Mimarları”, Anadolu, 7 Kasım 1934. • Necmettin Emre’nin atıfta bulunduğu Falih Rıfkı’nın “Türk Mimarları” yazısı için: Arkitekt, sayı: 1934/9-10, Ahmet Refik’in Türk Mimarları Aydınoğulları ve eserleri s.289. adlı eseri hakkında Arkitekt, sayı: 1937/10-11, s.307-

YAYIN Arkitekt, sayı: 1937/1, s.11-13. 310. YAYIN 1936 1937 1938

İzmir fuar pavyonları Karantina’da bir villa İzmir’de bir ev Karantina’da, Tramvay Caddesi ile sahil 1930’lu yıllarda yoğun olarak imar arasında, geniş bir bahçe ortasında faaliyetlerinin gerçekleştiği Voroşilof “Fuar sahasında en güzel, büyük aile konutu olarak yapılmış ancak Bulvarı (bugünkü adıyla Plevne ve cazip pavyonları Mimar günümüzde var olmayan bu yapı Bulvarı) üzerinde bulunan yapı bugüne Necmiddin Emre ile şeriki Vedad Ar bodrum üstü iki katlıdır. Antreden ulaşamamıştır. Yapı depoların, hizmetçi yapmaktadırlar. Bu iki kabul odası, salon ve yemek salonunun odalarının, banyo, tuvalet ve küçük çalışkan genç, 14 pavyonun inşasını bulunduğu bir hole girilmektedir. bir mutfağın bulunduğu bodrum üzerlerine almışlardır. Ve şu birkaç gün Mutfak ile servis kısmı, yemek odasının kat, kabul dairesi ve servis kısmının içinde inşaatı bitireceklerdir.” yanına bir koridorla eklenmiştir. İkinci bulunduğu zemin kat, yatak odalarının • Anadolu, 22 Ağustos 1936, s.3. kat yatak odalarına ayrılmıştır. ve banyonun bulunduğu üst kattan • Arkitekt, sayı:1937/4, s. 100-102. oluşmaktadır. Sümerbank pavyonu • Arkitekt, sayı: 1938/8, s.218-220.

• Sümerbank, Ruşen Mustafa pavyonları, çevresi (APİKAM arşivi) İzmir’de bir ev Kübik evler Karantina’da Tramvay yolu ile sahil Yalın kübik hacimleri ve süsten arınmış arasında aile evi olarak planlanan bina yüzeyleri ile dönemin modern örnekleri “Sümerbankın 16 bin liraya mimar iki buçuk katlıdır. Yan bir antreden olan konutların plan kurgusunda Necmeddin Emre ve şeriki dekorasyon zemin kattaki hole girilerek kabul işlevine göre tanımlanmış mekânlar, profesörü Vedad Ar taraflarından odasına, salona ve kat merdivenlerine geleneksel konutun sofasının yerini inşasına başlanan büyük ve daimî ulaşılmaktadır. Yemek salonunun alan hol ve koridorlarla birbirine paviyonu ile inhisarlar, Sovyet Rusya, bulunduğu arka cephede denize nazır bağlanmıştır. Yunan ve vilâyetler paviyonlarının geniş bir veranda tasarlanmıştır. Birinci inşaatı süratle ilerlemektedir.” kat yatak odalarına ayrılmıştır. • Arkitekt, sayı: 1937/5, s.134-135. • Anadolu, 8 Ağustos 1936, s.3. • Resim 15 Ünalın, Çetin (2002), Türk Mimarlar Cemiyeti’nden Mimarlar Derneği 1927’ye. Mimarlar “Muhakkak ki, 936 fuarının en muazzam Derneği 1927 Yayınları, Mas Matbaacılık, s.43. ve heybetli pavyonlarının başında • Resim 16 Türk Yüksek Mimarlar Birliği Azaları ve Sümerbank pavyonu geliyor. Karşıdan Yüksek Mimarlık Mesleği ile AlakadarMevzuat (1940), Cumhuriyet Matbaası. yüksek bir kale duvarını andıran bir pavyon Türk zevkile Türk san’atkârları • Resim 17 SALT Research, Harika, Kemali tarafından hazırlanmıştır. Mimar Söylemezoğlu Arşivi, https://www.archives. saltresearch.org/R/-?func=dbin-jump-full&object_ Necmeddin Emre’nin pek kısa bir id=3442476&silo_library=GEN01 zaman içinde hazırladığı Sümerbank pavyonu başvekilimizin de takdirlerini celbetmiştir.” • Yeni Asır, 6 Eylül 1936, s.4.

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 18

15 İmar Planı çalışması yapmak üzere İzmir’e gelen Le Aydınoğlu İsa Bey Mimar Vedad’ın Mesken Siyaseti Corbusier İzmirli mimarlarla birlikte. O.L. Akad, Melih Camii Sanat Hayatı Yeni Asır, 14 Mayıs 1947, s.3. Pekel, Le Corbusier, Necmettin Emre, Rıza Aşkan, Arkitekt, sayı: 1939/7-8, Arkitekt, sayı: 1941-42/9-10, Alp Türksoy, Fahri Nişli (Çetin, 2002 içinde Fahri s.169-173. s. 234-235. Nişli albümü). YAYIN YAYIN 1939 1941 1947 1948

Mesken siyaseti indirircesine) siyanet etmiştir. (...) mütenasip şekilde çoğalacağına inanır Son zamanlarda gazetelerimiz Denebilir ki hükümetçe alınan mısınız? Bugünkü barınma şartlarımız hükümetin mühim bir mevzu ile tedbirler bina buhranını azaltmak şöyle milletin fizyolojik varlığı kadar ahlaki ve alakadar olmaa başladığını haber dursun artırmış, bina ihratlarının bu medeni kabiliyeti üzerinde de tahripkar verdiler. İnşaatı teşfik ve mesken tedbirlerin sıfıra indirilmesi en emniyetli tesirler yapan bir durumdadır. Nüfusun buhranını azaltmak için çareler irat olan binayı gözden düşürünce arttırılması, türk neslinin kurtarılması düşünülüyor. Ve bu meyanda Nafia yeniden inşaa hevesi kalmamış ve ilk adımın meskenden atılması Bakanlığı bir de kanun hazırlıyormuş. bilhassa gelir vergisinin de gayrımenkul lazımdır. Anadoluya ilk gelen Türklerin, Son Ankara seyahatımızda bu layıhayı gelirlere teşmil edileceği haberi işi Selçukilerin, Osmanlıların barınma gördük. Ve bu meyanda iç işleri büsbütün çıkmaza sokmuştur. sahasındaki metodları göz önüne bakanlığının Ankara’da toplanan vali ve Şimdi memleketimizin iskan alınınca bugünkü halimize acımamak belediye reisleri kongresine sunduğu vaziyetini, barınma ve yaşama elden gelmiyor. (Belediyeler ucuzev kanununa) da durumumuzu tetkik edelim. Büyük Cumhuriyet devrinde memleketin muttali olduk. Birinci kanunu ihzar şehirlerimizin hali vakti yerinde bir muhtelif yerlerinde yapılan köprüler, eden zebat bizdeki mesken buhranına azlığın mahalle ve sayfiyelerdeki ev fabrikalar, binalar ve diğer üniran başlıca son cihan harbi esnasında ve apartmanları istisna ederseniz eserleri zikredilebilirse de bunlar devlet malum sebepler dolayısı ile memlekette (bu apartmandan birçoğu da gayrı bütçesinden yapılan şeylerdir. Fakat inşaat faaliyetine devam edilmemesini sıhhi kira kışlalarından başka bir şey barınma ve imar siyaseti bu değildir. ve şehirlere yapılan akınları ve nüfus değildir.) insanların barınabileceği yuva Bazı şehirlerimizde ev ve arsa tezayüdünün sebebiyet verdiğine vasfını taşıyan kaç ev, ne kadar köy kooperatifleri kuruldu. Bunlar da kanidir. Bunlar da birer sebep olmakla gösterebilirsiniz? bazı zümrelerin şahsi menfaatlerini beraber bizdeki mesken buhranı harbin Bir milletin varlığını muhafaza korumaktan ve arsa spekülasyonundan doğurduğu değil teşdit ettiği bir afettir. edebilmek için ilk ve mübrem ileri geçemedi. Yapı siyaseti memleket Bilhassa birinci cihan harbinden ihtiyaçlarını göz önüne almak lazımdır. şümul vasıfları hayiz olmalıdır. bu sonra Avrupa’da mühim bir mesele Gıda, geyinmek, ısınmak, barınmak en siyaset daha ziyade meskene ihtiyacı olarak ele alınan ve eski cemiyeti başta gelir. Ailenin ihtiyarları, kadınları olan, gayri sıhhi şartlar altında ahvamın da iştigal mevzuları arasına zamanlarının en fazlasını sıcak yuvada yaşamaya uğraşan büyük halk konan mesken siyaseti ve ucuz mesken geçirir. Yuvalar burada dünyaya gelir kütlelerinin, şehirlerde az gelirli halk inşaası işleri maalesef bugüne kadar ve gelişir. Mukaddes ocak bu yuvada tabakasının, köylerde rençberin az memleketimizde meçhul kalmıştır. tüter. Ev ailenin remzidir. Yeni aileler kazançlarıyla yuva kurabilmelerini Son harp senelerinde mesken kurulurken ilk akla gelen evdir. Erkek kolaylaştıracak imkanları veren buhranı dolayısı ile neşrolunan kanun ve kadının hayatlarını birleştirdikleri tedbirlerle temin edilmelidir. (...) ve müteaddit koordinasyon kararları anı ifade ederken evlenmek kelimesini Nafia Bakanlığının hazırladığı mevcut buhranı önlemek şöyle dursun, kullanırız. kanunun daha ziyade elinde arsası memlekette yeni yeni sıkıntılar, fertler Bizdeki barınma şartları ile bu bulunduğu halde maddi imkânsızlıklar arasında münaferetler doğurmuş; icatları karşılaştırınız. Sokak ve lağımları yüzünden bina yapamıyan vatandaşları içtimai adalet esaslarını zedelemiştir. olmayan, ziya ve havadan mahrum tazyik ile arsaların zenginlerin eline Binalardan alınan vergilerin arttırılması, semtlerdeki izbeleri düşününüz. geçmesine yaramaktan başka bir netice yeni vergier tarhı, binaların tamirleri için Penceresiz odaları eski tenekelerden veremeyeceğine kaniyiz. kullanılan malzemenin pahalılaşması, ve sandık parçalarından kurulmuş Son günlerde başlayan ve hala su ve kömür fiyatlarının yükselmesi ve barakaları göz önüne getiriniz. İki devam eden çimento buhranını ve bunu bilhassa para kıymetinin harp evveline kişinin oturamayacağı bir odada takip edecek olan demir, çivi, kereste rağmen malum düşüşüne rağmen mal sekiz, on insanın yaşama uğraştığı bu ve işçi buhranlarını düşününce bu sahiplerine bir hak tanımamış, buna hastalık yuvalarında sağlam bir neslin inşaatı teşfik tasarısını (istihza-i şuun) mukabil kiracıyı (tasarruf haklarını hiçe üreyeceğini, bu milletin veludiyetiyle demekten kendimizi alamıyoruz.

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019 19

Ayaktakiler (soldan sağa); Alp Türksoy, Suat Erdeniz, 16 17 Mesut Özok, Melih Pekel, H. Ulvi Baflman, Abdullah Türk Yüksek Mimarlar İzmir Şehri Milletlerarası İzmir Kültürpark Spor ve Pekön, Necmettin Emre, Sadi Kentoğlu, Hikmet Baraz, Birliği İmar Plânı Müsabakası Sergi Sarayı Jüri üyeliği İhsan Arif, Faruk San, Harbi Hotan, Orhan İzmir Şubesi Başkanlığı Jüri üyeliği Türk Yüksek Mimarlar Akbaş, sağ öndeki kişi tanınamadı. Ön sıradakiler; (1947-1950) Türk Yüksek Mimarlar Birliği Temsilcisi Fuat Bozinal, Muzaffer Seven, Akif Kınay, Faruk Aktaş (Ünalın, 2002) Birliği Temsilcisi Milliyet, 17

(Gündüz, Orcan 2006 içinde Y. Mim. Sinan Kınay arşivi). YARIŞMA YARIŞMA Mart 1961, s.2 1950’ 1951 1953 1961

Mesken siyasetinin ana hatlarını yıkmakta gören bazı idare amirlerinin zamanlarda Alman kanunlarından şöyle sıralayabiliriz: 1. Arsa siyaseti, ve belediye reislerinin elinde alet olan alınmıştır. Bunlar bizim bünyemize 2. mali muafiyetler, 3. kredi temini, 4. cahil fen memurlarına tanzim ettirilen uymamıştır. (...) devlet yardımı, 5. amme makamlarının maili inhidam raporlariyle ev yıkmağa Başka memleketlerde bilhassa müdahalesi, 6. yapıların ucuza mesağ veren eski ebniye kanununun mesken işleri için mühendis ve maledilmesi, 7. rasyonelleştirme, 8. yapı maddelerini medeni bir memlekete mimarların, iktisatçıların, şehircilerin elemanları teşkilatı, 9. yapı malzemesi yaraşır bir hale getirmek lazımdır. ijyenistlerin kongreleri toplanır. Hatta sanayi, 10. işçi yetiştirilmesi, 11. yapı Bilhassa yeni tedbirler alınıncaya bunların milletlerarası olanları vardır. şirketleri. kadar belediye avkaf, maliye ve Oralardaki müzakere ve münakaşalar Bunların tetkikine başlamadan idareci hususiyelere ait arsa satışları hususi teşebbüs erbabının tecrübeleri evvel halen meri olan ve yapı durdurulmalıdır. hükümetlere yol gösterir. Devlet işlerini güçleştiren kanunları, ve Yapılacak meskenlerin mahalleri kadrosundaki zevatın her şeyi kendi yapı siyasetinde başlıca mühim rolü nevileri, belediyelerce tesbit kendilerine yapmağa uğraşmaları bizi oynıyacak olan amme müesselerinin edileceğine göre şehirlerin evvel çok geri bırakıyor. (belediyeler ve özel idareler) hallerini emirde imar plan ve programlarının Mesken siyasetinde en mühim gözden geçirelim: mevcut olması lazımdır. Birçok nokta muhtelif mevzularda bakanlıklar Bugün tatbik mevkiinde olan şehirlerimizde henüz bu mevzuya el arasında koordinasyon tesisidir. yapı ve yollar kanunu bir Alman ova sürülmemiştir. Bu işleri mecburi kılan Maalesef bizim memleketimizde değil şehrine ait yapı nizamnamesinin belediye kanununun neşrinden beri bakanlıklar arasında bakanlıkların tercümesinden ibaret olup onbeş sene geçtiği halde İzmir şehri şubeleri arasında bile koordinasyon memleketimiz bünyesiyle, şehirlerimizin bile imar planını yapmamıştır. O halde bilinmeyen bir şeydir. (...) topografi ve tabii vaziyetleriyle katiyen belediyeler arsa sahiplerini nasıl icbar Memlekette bir yapı zabıtası mevcut telif edilemeyen bir kanundur. Nafia edecekler ve nasıl ön ayak olacaklardır. değildir. Tuğla yerine kerpiç ve çimento Bakanlığının ahşap inşaata ait muaddel Yeni kanun tasarısında (elektrik, su gibi yerine kül satabilirsiniz. Ancak resmi maddeleriyle beraber katiyen bugünün zaruri havayicin bulunduğu yerlerde) inşaatlarda fen heyetleri bunları kontrol icaplarına uymayan ve yapı işlerini kaydı vardır. Hangi şehrimizde eder fakat halka ait işlerde alakadar kolaylaştırmağa imkan vermiyen bir (İstanbul, İzmir, Ankara dahil) yeni yapı makam yoktur. kanundur. Yeniden tanzimi lazımdır. sahiplerine aylarca yüz suyu dökmeden Görülüyorki mesken siyasetine Hıfzıssıhha kanununun bir bunlar verilebilir? başlamadan evvel yapılacak izhari işler maddesine istinaden sağlık Hangi belediyemiz amme hizmetleri vardır. Eğer işte samimiyet varsa biz bakanlığınca tanzim edilen mesken yapabilir haldedir. (...) Evvela devletin şimdilik yapı malzemesi üzerindeki hıfzıssıhha talimatnamesi fakir halk belediyeleri halka yardım edebilecek kayıtların ve bu işleri köstekliyen tabakasının yapabileceği evlerde ve kendi işini başarabilecek bir hale kanunların gözden geçirilmesini teklif tatbik edilemeyecek hükümleri havidir. getirmesi lazımdır. (...) ediyoruz. Yapı malzemesi üzerindeki Yeniden elden geçirilmesi lazımdır. Görülüyor ki mesken siyasetinde en gümrük rüsumunun kaldırılması imar Son zamanlarda Nafia Bakanlığınca mühim vazife amme müesseselerine işlerini fevkalade tesri edecektir. tanzim ve tatbik mevkiine konan yani belediyelere aittir. Halbuki bizden Yukarıdan beri arz ettiğimiz veçhile (zelzele talimatnamesi) yapı maliyetini eski ferdiyet sisteminden Avrupai mesken meselesi bizim için hayat fakir ve orta tabakanın tahammül belediye sistemine geçme zamanı memat meselesidir. İnşaat malzemesi edemeyeceği bir hale getirmiştir. Bu olan tanzimattan beri belediyelerimiz için hemen gümrük kapılarını açmamız talimatnamenin de bilhassa ahşap ve kendilerine gelememişlerdir. Ne maddi lazımdır. Mesken buhranı yüzünden ahşap iskeletli inşaata yet verecek ve ne manevi bakımdan yeni vaziyeti milletimizin maruz kaldığı içtimai surette tadili lazımdır. (...) kavrayamamışlardır. (...) sefalet ve sıhhi tehlikeler tasavvur Mesken istimlakının bilakaydii Belediye kanunları, yapı kanunları edemeyeceğimiz kadar çoktur. (...) şart mennedilmesi ve icraatı bina Fransız kanunlarından ve son t

EGE M‹MARLIK NİSAN 2019