Geleceğin Şehri
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
ŞEHİR- DEN İnsan gibi şehirler de canlı organizmalardır. 3. Ait olma, sevgi, ihtiyaçları. (Arkadaşlık, ai- Çeşitli mekânsal dokulardan oluşan kentsel le, kabul edilme, bir yere ait olma v.s.) alanlar zaman içinde; değişen ihtiyaçlar, ar- 4. Saygınlık ihtiyacı. (Kendine saygı, prestij, tan nüfus, plansız yapılaşma, kaçak yapılaş- güven, başarı, diğerlerinin saygısı, başkala- ma, doğal afetler ve buna bağlı olarak gelişen rına saygı.) sorunlar yüzünden yıpranır ve işlevsiz hale ge- lirler. Hatta zaman zaman varlıkları sona erer. 5. Kendini gerçekleştirme ihtiyacı. (Erdem, ya- İlk şehirler diye bahsettiğimiz Eridu, Uruk, Ur, ratıcılık, kişisel tatmin, problem çözme, ön- Harappa, Persiapolis, Memphis gibi şehirler yargısız olma, inançlarını yaşama gibi.) bugün sadece kalıntılardan ibarettirler. Bütün bu ihtiyaçlar insanoğlunun yeryüzün- Canlı bir organizma olan şehir, bulunduğu ça- deki serüveninin başladığı andan beri var ola- ğın şartlarına göre mekânsal organizasyona gelmiştir. Ve bu ihtiyaçların karşılanma çabası büründürülmeli ve o organizasyonun gerekti- ise insanları şehirlerde, bir arada yaşamaya it- ği şekilde de yönetilmelidir. Herhangi bir kent- miştir. Dün olduğu gibi bugün de geçerli olan sel mekân meydana getirilirken, insanın prob- bu ihtiyaçlar yarının insan davranışları için de lemlerinin çözümü için uygun malzeme ve en temel belirleyicilerden olacaktır. Dolayısıyla teknolojiler kullanılmalı, hatta mevcut prob- geleceğin şehirlerini inşa ederken basit olarak lemleri çözen ve gelecek nesiller için de prob- bu ihtiyaçlara cevap verecek yapıyı oluşturmak lem doğurmayacak dokular oluşturulmalıdır. durumundayız. “Geleceğin Şehri” derken, kentin fiziksel doku- Şehri yeniden ihya ve inşa ederken bilimsel ve- sunu geleceğin ihtiyaçlarına göre yeniden bi- riler ne kadar önemliyse, geçmiş birikimimiz çimlendirmekten bahsediyoruz. Ancak fiziksel de o kadar önemlidir. Çünkü hiçbir toplumun dokuyu yenilerken toplumsal yapıyı göz ardı geleceği geçmişinden bağımsız olarak plan- etmemiz mümkün değildir. Genel bir kavram lanamaz. Planlanırsa da başarılı olunamaz. olarak “kentsel yenileme” veya ülkemizde bi- Milletimizin Medine inşa ettiği medeniyetin linen adıyla “kentsel dönüşüm” olarak adlan- şehirlerinin birikimleri bizim için öncelik ta- dırılan olgu ile şehrin ana unsuru konumun- şımaktadır ve geleceğin şehirlerini biçimlendi- daki insanın aktüel ihtiyaçlarını örtüştürecek rirken bunlara dayanmak zorundayız. çözümleri aramak zorundayız. Gelecek tasavvurumuzda yönümüzü iki gri İnsan ihtiyaçları konusunda en kapsamlı ça- maddenin birinden diğerine doğru çevirmiş lışmalardan birini yapan Maslow, insanın ihti- bulunuyoruz. Bu iki gri madde beton ve in- yaçlarını şu şekilde kategorize etmektedir: sandır. İkisinin de rengi toprağı andırır ve iki- si de grinin tonlarıdır. Bizim yönümüz bu iki 1. Fizyolojik ihtiyaçlar. (Nefes alma, beslen- gri maddeden betona değil, insana dönüktür me, uyumak, v.s) ve öyle kalacaktır. 2. Güvenlik ihtiyacı. (Daimi çalışılan bir iş, sağlık, güvenilir komşuluklar ve barınma sayılabilir.) M. Tevfik GÖKSU Esenler Belediye Başkanı DÜŞÜNCE- DEN Bugün dünyanın karşı karşıya kaldığı en önemli sorun- binalara da betondan modern bir gövde giydirmek su- lardan birisi batı düşünce tarzının, batı epistemolojisi reti ile bertaraf ettiğini görmekteyiz. ekseninde şekillenen globalleşme ya da modernleşme Kentler, medeniyetlerin evidirler. Her bir kültürün ken- olduğunu bilmekteyiz. di kimliğini yansıttığı bir “evi-kenti” vardır. Dünyayı bekleyen asıl tehlike, her bir medeniyetin sa- Şehirler paradoksal bir biçimde hem modernleşmenin hip olduğu özgün miras çerçevesinde dünyaya açtığı mekânıdırlar hem de insanı kadim değerlerinden kopa- pencerenin giderek kapanmasıdır. ran modernleşmeye direnme alanlarıdırlar. Batılı düşünce biçimi, evreni veya dünyadaki top- İnsanı merkeze koymayan bir şehirde yaşamak zorun- lumsal değişimleri zaman ve mekândan bağımsız da kalan bir insanın, içinde yaşadığı ortamla girece- bir şekilde hep kendi benliği ekseninde tanımlayıp ği ilişkinin karakteri zorunlu olarak maddidir ve insan konumlandırmıştır. orada nesneleşmiş durumdadır. Modern ve gösterişli Bu durum, var olmanın doğal biçimi olan çeşitliliği, şehirlerin insana sunmuş olduğu tablovarî görüntüler farklılığı giderek bertaraf etmekte ve dünya tek tipleş- şehir-insan ilişkisinin ne kadar dolayımsız olduğunu mektedir. Bu değişim aynı zamanda mekânların da, şe- anlamamıza yardım edebilir. Alışveriş merkezlerinin, hirlerin de sahip oldukları özgün kimliklerini kaybet- toplu konutların veya benzeri toplanma mekânlarının meleri anlamına gelmektedir. en çok sarf ettiği şey enerji olduğu gibi, bu gibi mer- Modernleşmenin bu ifsad edici değişim seyrini insani- kezlerde temerküz eden kalabalıklar da bir enerji olarak leştirmenin önemli mevzilerinden birisi de şehirlerdir, görülür ve maddî olana tahvil edilir. Bu durum modern mimaridir. şehrin ne kadar ‘çıplak’ bir şey olduğunu ve insanı doğ- Modernleşmenin süper organik bir şekilde üretmiş ol- rudan ilişki kurmaya davet ettiğini açık bir şekilde gös- duğu evrensel-ilerici paradigma, insanı da mekânı da terir kanaatimizce. Maddi ilişkiler neticesinde bir anla- dönüştürmektedir. mın, ruhun veya maneviyatın ortaya çıkacağını kabul etmek Schopenhauer’ın ifadesiyle kendini ıskalayan bir Sadece sahip olduğu inanca ilişkin var olan çekinceleri- teoriye sahip olmak demektir. Pratiğin sayısız tekrarın- mizden dolayı değil, aynı zamanda insanlığı sürüklemiş dan bir ‘dil’in doğmasını beklemek buğday tarlaların- olduğu yer bakımından da bugün egemen olan bu bilin- dan saygı biçmek kadar anlamsızdır. Gerçekte ‘emek’ ve ce karşı yeni bir bilinç oluşturmayı kendimiz için temel ‘saygı’ ayrı anlam alanlarına aittir ve bu ikisi ancak ‘in- bir var oluşsal amaç olarak görmeliyiz. san’da ve ‘insan için’ bir araya gelebilir. Ancak milletimizle ortak bir paydada buluşturmaktan Eğer biz sahip olduğumuz kadim değerlerimizle, kök- uzak olan bu yapısal dönüşümün ne yazık ki hem hu- lerimizle ve tarihimizle yeniden buluşmak istiyorsak kukileştirildiğini hem de toplumsal bir proje haline ge- şehir üzerine bir kez daha düşünmek durumundayız. tirildiğini görmekteyiz. Şehirlerimize kendi kimliğimizi giydirmek ya da kazan- Batı medeniyetinin “ben idrakini” kendi gelişim rotamı- dırmak zorundayız. zın temel yol haritası haline getirmemiz demek aslın- Bu anlamda insanı kutsaldan uzaklaştıran modern- da batının politik kamerasının konu mankeni olmamız leşmeye direnmek için işe şehirlerimizden başlayabili- demektir. riz. Onları yeniden canlandırabiliriz. Sezai Karakoç’un Oysa sahip olduğumuz değerler ve mirasımız, bizim deyimi ile “eski ruhun dirimi” ile şehirlerimizi nesne değil özne olmamızı hem içermekte hem de bize canlandırabiliriz. emretmektedir. Bizler bu gayeyle yola çıktık ve yürümenin güçlüğün- Bu ideali yansıtabileceğimiz en kolay alan kentsel tasa- de yolumuza ışık olan üstadlarımızı, Sinan’ı, Sedefkar rımdır, mimaridir. Zira mimari, soyut olan estetik duy- Mehmet Ağa’yı, Davut Ağa’yı, Vedat Tekili’yi, Mimar guyu somutlaştıran biricik alandır. Kemalettin’i ve tabiî ki Turgut Cansever’i kendimize Vaktiyle bu coğrafyanın sahip olduğu temel değerleri rehber edindik. bertaraf etmek için özel bir mekanizmanın, milli mima- Bizim medeniyetimiz esas olarak bir şehir medeniyeti- ri komitesi adında bir yapının inşa edildiğini ve bu yapı- dir. Efendimizin yaşadığı yer, Medine şehir demektir. nın da ilk önce kişilerin geçmişle bağını kuran tüm ya- Biz şehirlerle insana hitap ederiz şehirlerin diliyle mu- pıları yıkmakla işe başladığını görmekteyiz. Yıkamadığı hatabımıza sesleniriz. İÇİNDEKİLER Modern Kent Tasarımının Gelenekle Dansı: Astana İhsan AKTAŞ 06 16 20 Geleceğin Şehri Medeniyet Kuran Dönüştürücü Bir 2015 Sonrası Kalkınma Şehirlerden Doğacaktır Gündemi için Uygulama Araçları Prof. Dr. Ahmet DAVUTOĞLU Dr. Kadir TOPBAŞ Ufkî Şehre Mümkün Bakışlar DOSYA TOPLANTISI Mardin Artuklu Üniversitesi Öğrenci Mimari Proje Sergisi ve Paneli Geleceğin Şehri Üzerine Aksaray’da Bir Mimari Atölye Deneyimi ve 56 Düşünceler Turgut Cansever’in “Yeni Şehirleri”Nin İlkeleri 38 52 Halil İbrahim DÜZENLİ Geleceğin Şehrinde Bir İmkân Olarak: Salih PULCU Kentsel Dönüşüm Tuba BÖLÜK Ömer Faruk GÖNENÇ Fatih SOYDAN Emin Selçuk TAŞAR Ahilerin Şehirleri 92 Yusuf Turan GÜNAYDIN 82 Osmanlı Yönetim Anlayışından Geleceğin Şehir Yönetimlerine İki Temel Esas: Sadakat ve Liyakat Şehrin Görünmez Köşeleri Dr. Ali CANÇELİK Bülent ATA Esenler’in Tarihi Kaynakları-I Şehir, Sivil Toplum ve Stk’lar Fatih GÜLDAL Prof. Dr. Hamza ATEŞ 130 114 122 Kanal İstanbul İstanbul’un Çevresel Şiir Sigortası Olur Mu? Ümmi SİNAN Prof. Dr. Mehmet Emin BİRPINAR 141 142 148 Sosyal ve Ekonomik Yönleriyle Kocaeli’nin 17. Yüzyıl Kronolojik Panoraması Yrd. Doç. Dr. Kenan GÖÇER Geleceğin Kenti; Zamanda ve Mekânda Süreklilik Prof. Dr. Celaleddin ÇELİK 28 32 Yıl: 2015 | Sayı: 6 Geleceğin Şehri Esenler Belediyesi Adına Geleceğin İnsanı İmtiyaz Sahibi Murat AYDIN M. Tevfik Göksu Genel Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Mazhar Bağlı İdris GÜLLÜCE, Editörler Prof. Dr. Zeynep TARIM, Dr. Hasan Taşçı M. Tevfik GÖKSU, Hüseyin Yeşil Ahmet YILMAZ, Yayın Koordinatörü ve Doç. Dr. Aynur CAN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Abdurrahim Ayar Dr. Hasan TAŞÇI Yayın Kurulu Mazhar Bağlı (Prof. Dr.) Ebru Erdönmez (Doç. Dr.) Aynur Can (Doç. Dr.) 76 Murat Şentürk (Yrd. Doç. Dr.) İhsan Aktaş Nureddin Nebati (Dr.) Paradigmalar Arasında Sıkışmış Özlem Topal Kavramlar: San’at ve Medeniyet Hasan Taşçı (Dr.) Halil İbrahim UZUN Faruk Aydın Hakem Kurulu Ahmet Fidan (Yrd. Doç.) Ahmet Kala (Prof. Dr.) Aynur Can (Doç. Dr.) Celaleddin Çelik