İttihatçı Cavid Bey (Liberal Mazlum)
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
liberal düşünce İttihatçı Cavid Bey (Liberal Mazlum) * Polat Tuncer İktisatçı kişiliği ve hatipliği onun Giriş yükselmesinde önemli rol oynayan iki Bu makalede, Türk siyasî hayatında önemli unsurdur. Zekâsı, gururu ve korkaklığı en bir yere sahip olan, Cavit Bey’i tanıtmaya fazla dile getirilen özellikleridir. Yahudi çalışacağım. Cavit Bey, toplumumuzda dönmesi olması ve Masonluğu ona hem Yahudilere karşı oluşturulan peşin hüküm kolaylıklar sağlamış hem de sıkıntı sebebiyle, araştırmacıların pek fazla ilgisini çektirmiştir. çekmemiş, hak ettiği ilgiyi liberalizmin yükselmesiyle görmeye başlamıştır. Ancak, A. Hayatı onun siyasî kişiliği ve hayatı hakkında henüz Cavit Bey’in renkli hayatını bir makalenin yeterince çalışma yapılmamıştır. sınırları içerisinde ele almak zordur. Yine de 1907’de İttihat ve Terakkî Cemiyeti'ne böyle bir girişim, onun Türk siyasî ve girerek siyasete atılan ve cemiyet içinde iktisadî hayatındaki önemini ortaya koymak önemli bir yere sahip olan Cavit Bey, İttihat açısından, faydalı olacaktır. Cavit Bey’in ve Terakki’nin iktidarda bulunduğu dönem hayatını dört başlık altında inceleyeceğim. içerisinde de onun değişmez Maliye Nazırı olmuştur. Siyasî kariyerinde merdivenleri 1. Selânik Günleri çok hızlı çıkan Cavit Bey, çok renkli ve 1875’te Selânik’te doğan Cavit Bey, Dönme1 hareketli bir hayat sürmüş; devrindeki çok camiasından tüccar Receb Naim Efendi’nin önemli siyasi gelişmelere yakından tanıklık etmiş ve yön vermiştir. Siyasetin getirdiği imkân ve acıları birarada yaşamıştır. Tam 1 Dönme: Osmanlı idaresindeki muhtelif şehirlerde ve siyaseti bırakmaya karar verdiği bir devrede hassaten Selânik’te Müslüman adı ve kıyafeti altında ş ı ı ı İ ış ya ayan bir cemaat tabakas hakk nda kullan lan bir stiklâl Mahkemesince tutuklanm , tabirdir. Muhtelif din sahiplerinden Müslüman olanlara yargılanmıştır. Yurt içinden ve dışından mühtedi denildiği, dönme tabiri yalnız halk tarafından yapılan bütün girişimlere rağmen, hâlâ kullanıldığı hâlde, bunlar hakkında mühtedi tabiri hiçbir tartışılan bir kararla, Ankara’da idam yerde ve hiçbir zaman kullanılmamış; yüksek tabaka tarafından, nezaket maksadıyla “avdetî” denilmesi, edilerek, mazlumlar safına katılmıştır. Musevilik'ten İslâm’a döndüklerini belirtmek maksadından ileri gelmiştir. Mehmet Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C.I, 3. 5 bahar 2004 oğludur. On yaşında iken babasını kaybeden İttihat ve Terakkî Cemiyeti’yle birleşmesiyle Cavit Bey; annesinin kendisini ve 1907’de bu cemiyetin üyesi olur ve kardeşlerini mahrumiyetler içinde faaliyetlerini bu çatı altında sürdürür.6 Bir yetiştirdiğini söyler.2 İlk tahsilini, Selânik’te avuç aydın, İmparatorluğun diğer yörelerine Şemsi Efendi Mektebinde, Orta öğrenimini oranla daha sivil bir ortama sahip olan de, Feyzi Subyan Rüşdiyesi'nde yapar. Daha Selânik’te örgütün çekirdeğini sonra İstanbul’a giderek İstanbul Lisesi’nde oluşturmaktadır; Cavit Bey de bunların ve Mülkiye’de okur. Mülkiye’den 1896 arasındadır.7 yılında pekiyi (aliyyülâlâ) dereceyle mezun Ali Canip Yöntem hatıralarında o günleri olur. Aynı yıl, ondokuz yaşında iken, Ziraat şöyle anlatır8: Bankası Muhasebe Kalemi’nde göreve başlar. 1898’de Maarif Nezareti İstatistik Kalemi’ne Selânik’te Ulahların Romanya atanır. Yine o yıl Mektubi Kalemi’ne geçer Mektebinde haftada iki üç defa toplanıyoruz. ve Ayasofya Merkez Rüşdiyesi Riyaziye Bir taraftan Cavit Bey bize, o zaman için en (matematik) Muallimliği’ne tayin olur. yeni ve en enteresan iktisat meselelerinden 1899’da Maarif Nezareti Rüşdiye İdaresi bahsediyor. Muntazam notlar alıyoruz. Bir Katipliği görevine getirilir. taraftan da kendi aramızda edebiyat Darülmuallim’de, İlmi Servet ve Usulü bahislerini münakaşa ediyoruz... Bir gün Maliye dersi muallimliği de sorumluluğuna sanatta güzellik meselesi çıktı. Güzellik verilir. Buradaki görevi 1902’de sona erer.3 tabiatta mıdır, yoksa bizim telâkkimizde mi? Bir gece bize ders vermeye gelen Cavit’in 1902’de siyasî gayelerle görevinden etrafını sardık ve münakaşa ettiğimiz bu ayrılarak, Meşrutiyet taraftarı muhalefetin bahsi kendisine söyledik. Cavit o adamlardan gelişip güçlendiği bir merkez olan Selânik’e idi ki, kendi ihtisası dışında kalan meselelere döner ve yeni kurulan Mekteb-i Fevziyye temas etmek istemez, etse bile rey ileri adlı lise seviyesindeki bir okulun sürmezdi. Çocuklar, dedi, bu merakınızı ben müdürlüğünü üstlenir.4 1906’da Selanik tatmin edemeyeceğim. Siz yarın kendinizden Mekteb-i İdadisinin İlm-i Servet büyüklere, meselâ Hüseyin Cahit’e, Tevfik Muallimliği’ne atanır ve bu görevini, Fikret’e, Mehmet Rauf’a, Cenap 1907’ye kadar sürdürür.5 Şahabettin’e, Halid Ziya Bey’e, Rıza Tevfik’e Osmanlı Hürriyet Cemiyeti’nin mektuplar yazın. Bunlara sorun. Aldığınız teşkilâtlanmasında ve Selânik mason cevapları burada okur, icap ederse locasında aktif rol alan Cavit Bey, cemiyetin münakaşalarınıza devam edersiniz. Gelen cevapları Cavit’de yanımızda iken okuduk. Baskı, İstanbul: MEB Yay., 1983, s. 474-475. Not: Dönmelere Sabateyist’de denmekle birlikte, Sabataycılık 17. yüzyılda oluşan dönmelerin bir mezhebidir. Kaynaklarda Cavit Bey’in bu mezheple ilgili olduğuna dair bir bilgi yoktur. 2 Cavit Bey. Şiar'ın Defteri, Yayına Haz. Şiar Yalçın. I. b., İstanbul: İletişim Yay., 1995. s. 179. 6 İslâm Ansiklopodisi, s. 175. 3 Mehmet Zeki Pakalın, Maliye Teşkilâtı Tarihi (1442- 7 Tevfik Çavdar, Talat Paşa: Bir Örgüt Ustasının Yaşam 1930), Cilt IV, Ankara: Maliye Bakanlığı Tetkik Kurulu Öyküsü , 2.b., Ankara: Dost Kitabevi Yay., 1984, s. 135. Yayını, 1978, s. 237. 8 Feridun Kandemir- N. Karaveli, “Yakın Tarihten 4 İslam Ansiklopedisi, 7. Cilt, İstanbul: Türkiye Diyanet Sesler”, Yakın Tarihimiz (Birinci Meşrutiyet'ten Vakfı , 1993, s. 175. Zamanımıza Kadar), (Mart 1962 - Şubat 1963), C.I, s. 5 Pakalın, Maliye Teşkilâtı Tarihi, s. 238. 97-98. 6 liberal düşünce Hatiplik yeteneği, mektebin tören İttihatçılar, Selânik’teki hukuk ve polis günlerinde Selânik aydınlarını Cavit Bey'in mektebinde hocalık yaparak buradaki etrafında toplar. Mason teşkilâtının ileri üniversite öğrencilerini etkileyip11 gelenlerinden oluşu, onu Selânik’in önemli Meşrutiyet’in oluşumuna katkıda bulunurlar. insanlarından birisi yapar. Bu dönemde, 1908 Temmuzunda II. Meşrutiyet’in Selânik Masonluğunun en nüfuzlu şahsiyeti ilânıyla İstanbul’a gelen Cavit Bey, Mektebi olan Emanuel Karasu’dan etkilenir.9 Cavit, Mülkiye İlm-i İktisat ve İstatistik dersleri Manyasızade, Karasu, Azmi, Hacı Adil10 gibi muallimliğine atanır. İstatistik derslerine devam edemeyeceğini söylemesi üzerine 1909'da bu dersler üzerinden alınır.12 9 Şevket Süreyya Aydemir, Makedonya’dan Orta Asya’ya Enver Paşa (1914-1922), C.2, İstanbul: Remzi Kitabevi, 1971,s. 512. 2. İstanbul Günleri 10 Manyasizade Refik (1853-1909): Avukat, müderris, mebus, nazır. Mithat Paşa’nın hukuk danışmanlarından. II. Meşrutiyetin ilânından sonra yapılan Mithat’ın sürülmesinden sonra Kavala’ya gönderilmiştir. seçimler sonunda Meclis-i Mebusan’da I. Selânik Hukuk Mektebi’nde öğretmenlik yaparken İttihat ve Terakkî Cemiyeti’ne girmiştir. 1908'de Zaptiye Nazırı (1908-1912) ve II. (1912) dönem Selânik (Agustos) ve Adliye Nazırı (Kasım) olarak atanmıştır. Mebusu, Selânik’in Balkan Savaşı sonunda İstanbul mebusu. 1909 Mart’ında ölmüştür. Yunanistan sınırları içinde kalması üzerine Emanuel Karasu (Ölümü: 1934): Avukat, Selânik’ten İttihatçı mebus. İspanyol Yahudisi, Mason, “Macedonia de III.dönemde (1914-1918) Kal’a-i Sultanî Risorta” locası üstadı azamı. İttihat ve Terakkî’nin Selânik (Çanakkale) sancağı mebusu olur. Ayrıca kolunda çalışmış, hareketin Mason localarınca 1916 ve 1917 yıllarında İttihat ve konrunmasını sağlamıştır. Devrimden sonra, yabancı, Terakkî’nin yöneticilerindendir.13 özellikle İngiliz yorumcular tarafından, İttihat ve Terakkî’nin liderlerinden ve “habis ruhlarından” biri Cavit Bey, ilk defa Tevfik Paşa olarak nitelenmiştir. Ancak, sanıldığı kadar etkili ı olmamıştır. Selânik mebusu (1908 ve 1912), İstanbul kabinesinde (14 Nisan-5 May s1909) Maliye mebusu (1914). Savaş sırasında iaşe müfettişi olmuş ve Nazırlığı'na getirilmek istenirse de, ancak bu arada, büyük bir servet biriktirmiştir. 1919’da İtalya'ya kendilerinden izin alınmadığı gerekçesiyle, kaçmış, İtalyan vatandaşı olarak Trieste’ye yerleşmiştir. İttihat ve Terakkî’nin karşı çıkmasıyla göreve İ ı Mehmet Cemal Azmi (1866-1922): ttihatç , mebus, 14 idareci. 1891'de Mülkiye'yi bitirmiştir. Devrim’den önce başlayamadan istifa etmek zorunda kalır. İ ı Selânik’te Hukuk Mektebi’nin müdürü ve yerel ttihatç İ ı örgütünün başta gelen üyelerinden. 1908’de Preveze'den ktidara bu kadar k sa sürede mebus seçilmiş, Ocak 1909’da istifa etmiş ve erişebileceğini tahmin edemeyen ve Hüdavendigar'a (Bursa) vali olarak atanmıştır. Çorum hazırlıksız yaklanan Cemiyet’in kendisini mebusu olarak yeniden Meclis’e seçilmiş (1914); ancak yetiştirmiş birkaç üyesinden birisidir, Cavid kısa bir süre sonra, özellikle savaş döneminin en önemli eyaletlerinden Konya’ya vali olarak atandığından istifa Bey. Cemiyet, bu dönemde iktidarı bizzat etmiştir. Avrupa’ya kaçmış (1918), Berlin’de Ermeniler kullanmak yerine, kontrol etmek ve tarafından öldürülmüştür. (1922). etkilemekle yetinmiştir. Denetleme Hacı Adil (Arda) (1869-1935): İleri gelen İttihatçılardan mebus, idareci. Hukuk öğrenimi görmüş. iktidarıyla yetinmenin sakıncalarını 31 Mart Yemen (1889), İstanbul (1892-1904) ve Selânik’te (1904) gümrük ve maliye memurluğu yapmıştır. Selânik’te İttihat ve Terakkî Cemiyeti’ne girmiştir. 1914), 4. Basım, İstanbul: Kaynak Yay., 1995, ss. 201- Devrimden sonra Tekfurdağı (1908), Gümülcine (1912) 223. ve Bursa