1

T.C. ERC İYES ÜN İVERS İTES İ SOSYAL B İLİMLER ENST İTÜSÜ TÜRK D İLİ VE EDEB İYATI ANAB İLİM DALI TÜRK HALK EDEB İYATI BİLİM DALI

AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MÂN İLER ( İNCELEME-MET İNLER) (Yüksek Lisans Tezi)

Hazırlayan Nilgün AYDIN

Danı şman Prof. Dr. İsmail GÖRKEM

Haziran 2011 KAYSER İ

2

T.C. ERC İYES ÜN İVERS İTES İ SOSYAL B İLİMLER ENST İTÜSÜ TÜRK D İLİ VE EDEB İYATI ANAB İLİM DALI TÜRK HALK EDEB İYATI BİLİM DALI

AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MÂN İLER ( İNCELEME-MET İNLER) (Yüksek Lisans Tezi)

Hazırlayan Nilgün AYDIN

Danı şman Prof. Dr. İsmail GÖRKEM

Bu çalı şma; Erciyes Üniversitesi Bilimsel Ara ştırma Projeleri Birimi tarafından SBY-10-2911 kodlu proje ile desteklenmi ştir.

Haziran 2011 KAYSER İ I

II

III

KABUL VE ONAY SAYFASI

IV

ÖNSÖZ/TE ŞEKKÜR

Türkler, köklerinin çok eskiye dayanması ve geni ş bir co ğrafyaya yayılmı ş olmasından ötürü, sa ğlam ve güçlü bir kültür meydana getirmi şlerdir. Türk kültürünün, İslamiyet’ten önce Orta Asya’da temelleri atılmı ş ve kültür, bu sa ğlam temel üzerine in şa edilmi ştir.

Türklerin, İslamiyet’i kabul ettikten sonra, İslamiyet öncesi etkisinde oldukları çe şitli inanç sistemleri ve Şamanizm’e ili şkin de ğerleri birdenbire sona ermemi ştir. Her yeni dine geçişte oldu ğu gibi, Türkler de eski inançlarını ve buna ba ğlı olarak kültürlerinden bir kısmını, yeni inanç ve kültürlerine ta şıyıp bir sentez hâline getirmi şlerdir. Böylelikle, birçok yönden incelenmesi mümkün çok kıymetli ürünler meydana gelmi ş ve bu ürünler sözlü kültür gelene ği içinde yüzyıllar boyunca ku şaktan ku şağa aktarılmak suretiyle günümüze kadar ula şmı ştır. Geni ş bir co ğrafyaya yayılmı ş köklü ve zengin bir edebiyata sahip olan Türk milletinin bu verimlerinin ara ştırılıp incelenmesinde, halkbilimine büyük bir görev dü şmektedir.

Halkbilimi, halka ait maddî ve manevî kültür ürünlerini kendine has yöntemlerle derleyen, ara ştıran, sınıflandıran ve son a şamada da çözümleyerek halk kültürüne dair de ğerlendirmeler yapan bilim dalıdır. Bu yönüyle halkbilimi, ait oldu ğu toplumun duyu şunu, dü şünü ş şeklini, topyekün bir hayat felsefesini, ortak de ğerler bütünlü ğü içerisinde ele almakta ve i şlemektedir. Böylece halk kültürüne ait ürünler, ait oldu ğu toplumun gelenek, görenek, olaylar kar şısındaki tutum ve estetik gibi birçok konudaki davranı ş şekillerini içeren ve içerisinde oldu ğu gelenek dolayısıyla da ku şaktan ku şağa aktarılarak yeni çehreler edinen kültürel hazine olma vasfı kazanmaktadır.

Halkbiliminin faaliyet alanları içinde bulunan Türk Halk Edebiyatının dalı olan Anonim Halk Edebiyatı, ilk yaratıcısı belli olan ama zaman içinde bu ilk yaratıcıdan ba ğımsızla şarak toplum hafızasına yerle şmi ş ürünleri ele almaktadır. İslâmiyet öncesi Türk Destan ça ğından beri, bu edebiyatın numuneleri sözlü kültür gelene ği içinde bu zamana kadar gelmi ş olmakla beraber, hâlâ devamlılı ğını sürdürmektedir.

Anonim Halk Edebiyatının bünyesinde bulunan ürünler, nazım ve nesir olma özelliklerine göre iki kısımda incelenmektedir. Mâni, a ğıt, türkü, ninni, gibi türler V

destan nazım; efsane, masal, fıkra, menkabe gibi türler nesir olma özelli ğine sahiptir. Bilmeceler ve tekerlemeler hem nazım hem nesir olmaz özelli ğine sahiptir. Nesir türler içinde ele alınan halk hikâyeleri ise tam olarak nesir olmayıp, nazım ve nesir karı şık bir yapı arz ermektedir.

Anonim edebiyatın en yaygın ürünlerinden biri olan mâniler, bu edebiyat içinde çok önemli bir yere sahiptir. Belirli bir yöre ya da bölgede daha yaygın oldu ğu söylenememekle birlikte, mânilerin varlı ğına sözlü kültür gelene ği içinde her yerde rastlanabilmektedir. Bunda da, mânilerin halk hayatında yer eden birçok durum ve olaya istinaden söylenebilmesinin, icrasının, yapısından dolayı akılda kalabilmesinin ve di ğer türlere nazaran daha kolay söylenebilir olmasının etkisi bulunmaktadır. Daha çok kadınların söyledi ği ve icra eden ki şilerin “mânici” olarak adlandırıldıkları mâniler, belli bir gelene ğe sahiptir ve Anadolu’da ‘mâni söyleme gelene ği’ hâlâ ya şatılmaktadır.

Halka ait ürünler, sözlü gelenek içinde aktarılırken de ğişime u ğrayabilir veya unutulabilir. Bundan dolayı, kültürel unsurların kaybını önlemek için, sistemli bir şekilde derleme faaliyetlerinin yapılması ve elde edilen verilerin de sınıflandırılarak ar şivlenmesi gerekmektedir. Bu, halk kültürüne ait ürünlerin ortaya çıkarılması ve saklanması adına çok büyük ve gerekli bir atılımdır. Günümüzde, eski kütüphanelerimizde veya şahısların ellerinde bulunan, sözlü kültüre ait pek çok ürünün yazıya geçirilmi ş hâlde bulundu ğu el yazması eserler gün ı şığına çıkarılmayı beklemektedir.

Bu çalı şma, yukarıda belirtilen amaç do ğrultusunda hazırlanmı ştır. Çalı şmanın ana konusunu Ahmet Şükrü Esen defterlerindeki “mâni”ler olu şturmaktadır.

Ahmet Şükrü Esen’e ait olan derleme defterlerinin taranması sonucunda tespit edilen mâniler önce Latin harflerine aktarılmı ş, sonra ise mâni üzerine hazırlanmı ş; Kilisli Rıfat Bilge’nin Mâniler (1928); Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler (1944) ve Mâniler Kılavuzu (1946); M. Hasan Göksu [Rauf Mutluay?]’nun Mânilerimiz (1970); Lütfullah Sami Akalın’ın Türk Mânilerinden Seçmeler I, II (1970) ile Şükrü Elçin’in Türkiye Türkçesinde Mâniler (1990) adlı çalı şmalarda bulunan mânilerle mukayese edilerek çe şitlenmeler tespit edilmi ştir. Tespit edilen bu çe şitlenmeler, belirli bir sistem dâhilinde dipnotlarda gösterilmi ştir. Bu i şlemlerden sonra mâni metinleri teknik ve edebî açıdan de ğerlendirilmi ştir. VI

Çalı şmanın hazırlanabilmesi için gerekli ana malzeme olan Ahmet Şükrü Esen defterlerine, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı’nda bulunan Boratav Ar şivi’nden ula şılmı ştır. Bunun dı şındaki kaynaklardan bazılarına, Ankara Millî Kütüphane’den, bazılarına da sahaflardan ve internet kitapçılı ğı yapan sitelerden ula şılmı ştır.

“Ahmet Şükrü Esen Defterlerindeki Mâniler ( İnceleme-Metinler)” adını ta şıyan bu çalı şma dokuz bölümden olu şmaktadır.

İlk bölümde, sözlü kültür gelene ği ve Anonim edebiyat hakkında bilgi verilmi ştir.

İkinci bölümde, Ahmet Şükrü Esen’in hayatı, derlemeci kimli ği ve defterleri hakkında bilgi verilmi ş; bu defterlerin folklor açısından önemine de ğinilmi ştir.

Üçüncü bölümde, defterlerde bulunan mânilerin teknik özellikleri üzerinde durulmu ştur. Defterlerde bulunan mânilerin kendi içinde ve belirlenen kaynaklardaki mânilerle mukayeseleri yapılmı ş ve çe şitlenmeler tespit edilmi ştir. Bunun sonucunda, çe şitlenmeleri olan mânilerin yanı sıra olmayan metinlerin de sayısal verileri ortaya konmu ştur. Ayrıca mâniler şekil ve muhteva özellikleri bakımından incelenerek, bu hususiyetlere göre sınıflandırılmı ştır.

Dördüncü bölümde, çalı şmanın ana konusunu olu şturan Latin harflerine aktarılmı ş, mukayeseli mâni metinleri yer almaktadır.

Be şinci bölümde, defterlerdeki mânilerle ilgili veriler genel olarak de ğerlendirilmi ş ve çalı şmanın Türk folkloruna sa ğladı ğı katkılar üzerinde durulmu ştur.

Çalı şmanın “Kaynakça” kısmında, çalı şmada faydalanılan eserler ile temel kaynakların künyeleri verilmi ştir. Bu kısmın hemen arkasında ise “Dizinler” yer almaktadır.

“Ekler” kısmında ise do ğrulu ğundan tam olarak emin olunamayan kelimelerin bulundu ğu mâni metinlerinden örneklere ve Ahmet Şükrü Esen’e ait birkaç foto ğrafa yer verilmi ştir.

Çalı şmanın hazırlanmasında elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret gösterdik. Bununla birlikte, yine de eksiklerimiz ve kusurlarımızın olabilece ğinin farkındayız. VII

“Mâni”yi tür olarak ele alan bu çalı şma sonucunda Türk mâni külliyatına ufacık da olsa bir katkımız olabildiyse, kendimizi mutlu addedece ğiz.

Bu çalı şmanın hazırlanmasında, engin bilgi ve tecrübesiyle her konuda bana yardımcı olan, bıkmadan usanmadan bütün sorularıma büyük bir titizlikle cevap veren, tıkandı ğım her an yolumu aydınlatan saygıde ğer hocam, danı şmanım Prof. Dr. İsmail GÖRKEM’e, sıkıntılı metinlerin okunmasında de ğerli vakitlerini ayırarak bu konuda bana yardımcı olan Betül AYDO ĞDU’ya, Recep TEK’e, Erhan ÇAPRAZ’a ve çalı şma süresince hep yanımda olan aileme, sonsuz te şekkürlerimi sunmayı bir borç biliyorum.

Nilgün AYDIN Kayseri 2011

VIII

AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MÂN İLER

(İNCELEME-MET İNLER)

Nilgün AYDIN

Erciyes Üniversitesi, Sosyal Bilimleri Enstitüsü

Yüksek Lisans Tezi, Haziran 2011

Danı şman: Prof. Dr. İsmail GÖRKEM

KISA ÖZET

Bu çalı şmanın konusunu Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi’nde bulunan Ahmet Şükrü Esen’in derleme defterlerindeki mânilerin Latin harflerine aktarılması, kendi içinde ve di ğer kaynaklardaki mânilerle mukayese edilerek çe şitlenmelerinin tespiti olu şturmaktadır.

Çalı şmada, öncelikle Türk sözlü kültürü, Anonim Halk Edebiyatı ve bu edebiyatın ürünü olan “mâni”lerle ilgili genel bilgiler verilmi ştir. Daha sonra, Ahmet Şükrü Esen tanıtılmı ş, derlemeci kimli ği ve folklor çalı şmalarından bahsedilmi ştir. Bu bölümlerden sonra mâni metinlerinin Latin harflerine aktarımı yapılmı ş ve di ğer kaynaklarla mukayese edilerek çe şitlenmelerinin tespitine yer verilmi ştir.

Çalı şmada “Sözlük” ve “Dizinler”e de yer verilmi ştir. “Dizinler” ba şlıklı kısımda, altı farklı dizin olu şturulmu ştur. Sonuç bölümünde, elde edilen veriler toplu olarak de ğerlendirilmi ştir. “Kaynakça”da çalı şmayla ilintili ve temel eser niteli ğinde olan kaynaklara yer verilmi ştir. “Ekler”de ise, defterlerde yer alan mâni metinlerinden örnek sayfalara ve Ahmet Şükrü Esen’le ilgili görsel malzemelere yer verilmiştir.

Anahtar kelimeler: Folklor, Türk sözlü kültürü, Anonim Halk Edebiyatı, Ahmet Şükrü Esen, Ahmet Şükrü Esen defterleri, mâni. IX

THE MÂNİS IN AHMET ŞÜKRÜ ESEN’S NOTEBOOKS (ANALYSIS-TEXTS)

Nilgün AYDIN

Erciyes University, Institute Of Social Sciences

M.Sc. Thesis, June 2011

Supervisor: Prof Dr. İsmail GÖRKEM

ABSTRACT

The subject of the thesis is the notebooks, which are complied by Ahmet Şükrü Esen, in Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı (Turkish Economic and Social History Foundation) Archives of Pertev Naili Boratav. In this study mâni’s in these notebooks was read, compared with each other and the other mâni’s in main resources, and determined.

In this study first of all general information about Turkish oral culture, Anonimous Folk Literature and mâni gener and form was given. After that Ahmet Şükrü Esen, his folkloric studies and collections were introduced. Afterwards the mâni texts were read and written with Latin alphabet. These texts were compared with each other and with the other mâni’s in the main resources.

In the thesis, there are Dictionary and Index chapters. There are five different indexes in Index chapter. All data in the results secion are presented in the aggregate form. In bibliography main and related resources were given. In Appendix part some visual materials on Ahmet Şükrü Esen and the mâni texts in his notebooks were given.

Key words: Folklore, Turkish oral culture, Anonimous Folk Literature, Ahmet Şükrü Esen, Ahmet Şükrü Esen’s notebooks, mâni.

X

İÇİNDEK İLER BİLİMSEL ET İĞ E UYGUNLUK ...... I YÖNERGEYE UYGUNLUK ONAYI ...... II KABUL VE ONAY SAYFASI...... III ÖNSÖZ/TE ŞEKKÜR ...... III KISA ÖZET ...... VIII ABSTRACT ...... IX İÇİNDEK İLER...... X KISALTMALAR ...... XIII 1.G İRİŞ : SÖZLÜ KÜLTÜR GELENE Ğİ AÇISINDAN MÂN İ TÜRÜ VE ÖZELL İKLER İ ...... 1 1.1. Türk Sözlü Kültürü ve Anonim Halk Edebiyatı ...... 1 1.2. Tanımlar ...... 5 1.3. Mâni Şekli, Türü ve Söyleme Gelene ği ...... 6 1.3.1. Mâni Teriminin Kayna ğı ...... 6 1.3.2. “Mâni” Teriminin Di ğer Adları ...... 7 1.3.3. Mâninin Şekil ve Tür Özellikleri ...... 8 1.3.3.1. Düz/Tam Mâni ...... 9 1.3.3.2. Kesik/Cinaslı Mâni...... 9 1.3.3.3. Doldurmalı Kesik Mâni/Ayaklı Mâni ...... 11 1.3.3.4. Yedekli/Artık Mâni ...... 11 1.3.3.5. Müstezat Mâni...... 11 1.3.4. Mâni Söyleme Gelene ği ve İş levleri...... 13 1. 4. Mâni Türünün Di ğer Halk Edebiyatı Ürünleriyle Münasebeti...... 16 1.4.1. Mâni-Ağıt ...... 16 1.4.2. Mâni-Türkü...... 17 1.4.3. Mâni-Ninni ...... 17 1.4.4. Mâni-Tekerleme...... 18 1.4.5. Mâni-Bilmece ...... 18 1.4.6. Mâni-Atasözü...... 18 1.4.7. Mâni-Halk Hikâyesi ...... 19 1.4.8. Mâni-Ko şma ...... 19 1.4.9. Mâni-Tuyu ğ ...... 20 XI

2. AHMET ŞÜKRÜ ESEN VE DEFTERLER İ HAKKINDA...... 21 2.1. Hayatı ...... 21 2.2. Folklor Çalı şmaları ...... 22 2.3. Folklor Derleme Defterleri ve Bunların Önemi...... 24 3. AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MÂN İ MET İNLER İ HAKKINDA DE ĞERLEND İRME...... 27 3.1.Mânilerin Kendi İçlerinde Mukayesesi...... 27 3.2.Mânilerin Di ğer Mânilerle Mukayesesi ...... 28 3.3. Mânilerin Şekil Özellikleri ...... 31 3.3.1. Ölçü ...... 31 3.3. 2. Kafiye Örgüsü...... 33 3.3. 3. Kafiye Özellikleri...... 33 3.3.4. Nazım Birimi ...... 35 3.4. Mânilerin Muhteva Özellikleri ...... 35 3.5. Mânilerin Tasnifi ...... 37 3.5.1. Şekil Bakımından Mâniler...... 37 3.5.1.1. Düz/Tam Mâniler ...... 37 3.5.2. Konu Bakımından Mâniler ...... 40 4. AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MUKAYESEL İ MÂN İ MET İNLER İ...... 52 AŞE II ...... 53 AŞE III ...... 62 AŞE VI...... 72 AŞE XI...... 73 AŞE XVIII...... 77 AŞE XXI...... 87 AŞE XXII...... 105 AŞE XXIII...... 124 AŞE XXIV ...... 148 AŞE XXVI ...... 169 5. SONUÇ...... 191 6. SÖZLÜK ...... 195

XII

7. D İZİNLER ...... 203 7.1. D İZİN 1: MAN İLER İN 1. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE...... 204 7.2. D İZİN 2: MAN İLER İN 3. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE...... 217 7.3. D İZİN 3: MAN İLER İN 4. D İZELER İNİN HARF-İ REV İLER İNE GÖRE...... 227 7. 4. D İZİN 4: SÖZLÜKTE GEÇEN KEL İMELER D İZİNİ...... 239 7.5. D İZİN 5: ÖZEL ADLAR D İZİNİ ...... 248 7.6. D İZİN 6: B İTK İ ADLARI D İZİNİ...... 250 8. KAYNAKÇA...... 251 9. EKLER...... 257 ÖZGEÇM İŞ ...... 266

XIII

KISALTMALAR

AŞE II : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, II numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE III : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, III numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE VI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, VI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi

AŞE XI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XVIII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XVIII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXIII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXIII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXIV : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXIV numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXVI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXVI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

KRB : Kilisli Rıfat Bilge (2001). Mânileri . (Hz. Yrd. Doç. Dr. Ata Çatıkka ş), İstanbul: Millî Eğitim Bakanlı ğı Yayınları.

NE1 : Niyazi Eset (1944). Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler . Ankara: Zerbamat Basımevi.

NE2 : Niyazi Eset (1946). Mâniler Klavuzu . Ankara: Ankara Halkevi Ne şriyatı.

HG : Hasan Göksu (1970). Mânilerimiz . İstanbul: Milliyet Yayınları. XIV

LSA1 : Lütfullah Sâmi Akalın (1970). Türk Mânilerinden Seçmeler I . İstanbul: Millî E ğitim Basımevi. LSA2 : Lütfullah Sâmi Akalın (1972). Türk Mânilerinden Seçmeler II. İstanbul: Millî E ğitim Basımevi. ŞE : Şükrü Elçin (1990). Türkiye Türkçesinde Mâniler . Ankara: Türk Kültürünü Ara ştırma Enstitüsü Yayınları. Bkz : Bakınız.

1

1.G İRİŞ : SÖZLÜ KÜLTÜR GELENE Ğİ AÇISINDAN MÂN İ TÜRÜ VE ÖZELL İKLER İ

1.1. Türk Sözlü Kültürü ve Anonim Halk Edebiyatı

Bir milletin millet olabilmesi için, ‘dil birli ği’, ‘tarih birli ği’, ‘soy birli ği’, ‘ülkü birli ği’nin yanında gerekli olan özelliklerden biri de ‘kültür birli ği’dir. Kültür, bir insan toplulu ğunun olu şturdu ğu, geli ştirdi ği, içinde ya şadı ğı ve ya şattı ğı ortamdır. Bu ortam, zamana, içinde ya şanılan çevreye ve durumlara göre de ğişebilir. Biyolojik bir kalıtım de ğildir. Edinilir, payla şım ortamında geli şimini devam ettirir ve yaratıldı ğı ortama göre de aidiyet kazanır. Kültürün köklü ve geni ş olması, içinde bulundu ğu toplumun, milletin büyüklü ğü ve ortak duygu, davranı şlar bütünlü ğünün var olması ile mümkündür. Bu yönlerden bakıldı ğında, kültürün ‘millî’ olma vasfı ta şıdı ğı görülmektedir.

Kültürün, içinde bulundu ğu toplumun kimli ğini temsil etmesinden, toplumun hayat şartlarına göre yapılanması ve bu do ğrultuda muhtevasının olu şması anla şılmaktadır. Dünyada çok farklı milletlerin bulunması, bu farklı kimlikleri temsil eden kültürlerin olmasındandır. Bir milletin, millî kimli ğini belirleyen kültürel unsurlar bir gelenek dâhilinde taşınmaktadır. Bu gelenek, ‘sözlü’ ve ‘yazılı’ ifade gelenekleridir. Farklı yapı ve özellikte bulunan bu iki gelenekten yazılı gelenek, sözlü gelene ğin birikimlerinden faydalanmaktadır. Aslında bir alı ş-veri ş süreci içinde sürekli olarak birbirlerini etkileyerek geli şimlerini devam ettirmektedirler (Yıldırım, 1998a: 37).

Türkler, köklerinin çok eskiye dayanması ve geni ş bir co ğrafyaya yayılmı ş olmasından ötürü sa ğlam ve büyük bir kültüre sahiptir. Türk kültürünün, İslamiyet’ten önce Orta Asya’da temelleri atılmı ş, kültür bu sa ğlam temel üzerine in şa edilmi ştir. Türklerin, İslamiyet’i kabul ettikten sonra, İslamiyet öncesi etkisinde oldukları çe şitli inanç sistemleri ve Şamanizm’e ili şkin de ğerleri birdenbire sona ermemi ştir. Her yeni dine 2

geçişte oldu ğu gibi, eski inançları ve buna ba ğlı olarak kültürlerinden bir kısmını, yeni inanç ve kültürlerine ta şıyıp; bir sentez hâline getirmi şlerdir.

Sözlü kültür, ‘yazı öncesi’nde, mitolojik dönemden bu yana ‘söz’ün kudsî i şlevi sayesinde her dönemde kendini hissettirmi ştir. Halk kültürü verimleri bu kültür gelene ği içerisinde yüzyıllardan beri aktarılagelmi ştir. Halk muhayyilesindeki birçok ürün, bu şifahî an’ane sayesinde devamlılı ğını korumu ş; kolektif şuuraltının olu şumu ve bu olu şumdaki temel dinamiklerin belirlenmesini sa ğlamı ştır.

Walter J. Ong, folkloru incelerken en önemli özellik olarak ‘söz’ü ele almı ştır. ‘Söz’ün varlı ğı ile destanların ya şandı ğı ça ğa kadar gidilebilmekle birlikte sadece yazının olmadı ğı dönemde de ğil; sonraları matbaanın, televizyon, bilgisayar gibi elektronik aygıtların girdi ği dönemlerde de folklor unsurlarının tamamen sözlü olmasa da payla şımı ve yeni biçimlere girmesi ile tezahür etti ği görülmektedir.

Ong, sözlü kültürü “birincil sözlü kültür” ve “ikincil sözlü kültür” olmak üzere iki bölümde incelemi ştir. “Birincil sözlü kültür” ça ğı ile yazı ve matbaanın olmadı ğı, ileti şimin yalnız konu şma diliyle oldu ğunu belirten Ong, “ikincil sözlü kültür” ça ğı ile de günümüz ileri teknolojisinin ya şantımıza getirmi ş oldu ğu telefon, radyo, televizyon ve di ğer elektronik araçların “sözlü” nitelikleri, üretimi ve i şlevinin önce yazı ve metinden çıkıp sonra konu şma diline dönü ştü ğü dönemi kastetmektedir (Ong, 2004, 23- 24). Sözlü kültürün bahsedilen bu dönemlerin hepsinde var olması, geli şimini sürdürmesi, dilin süreklili ği ve gelene ğin devamlılı ğı ile mümkün olmu ştur.

Folklorun, bilim olarak ele alınmasından sonra, akademik anlamda yapılan ara ştırma ve çalı şmaların sayısı hızla artmı ş, bu verimler çe şitli sınıflandırmalara tâbi tutularak inceleme alanları belirlenmeye çalı şılmı ştır. Üzerinde çalı şma yapılan bu alanın çok geni ş olması bilim adamlarını, alanın sınırlarını belirlemeye, sahip olunan ürünlerin tanımlanıp anlamlandırılması yönünde çalı şmalar yapmaya yöneltmi ş; buradan hareketle, folklorun kadrosu belirlenmeye çalı şılmı ştır. “Halk Mutfa ğı”ndan, “Halk Botani ği”ne kadar folklorun kadrosu içinde yer alan birçok ara ştırma sahası gibi Halk Edebiyatı da bu kadronun içinde bulunmaktadır. Üç kısımda ele alınan Halk Edebiyatı, Anonim Halk edebiyat, Â şık Edebiyatı ve Tekke Edebiyatı dallarından olu şmaktadır. Her biri halka dair zengin edebiyat numunelerini taşıyan bu edebiyat dallarının sahip oldu ğu çe şitli özellikler do ğrultusunda incelenen birtakım tür ve şekiller bulunmaktadır. 3

“Anonim Halk Edebiyatı”, sözlü gelenek ortamında yaratılan, ilk söyleyicileri olan ama zaman içerisinde ilk söyleyicilerinden ba ğımsızla şarak ku şaktan ku şağa aktarılmak suretiyle ya şatılan halk edebiyatı ürünlerini kapsayan bir edebiyattır. Bu ürünlerden nazım olanları destan, mâni, türkü, ninni, ağıt, tekerleme ve ölçülü sözlerden olu şurken; nesir olanları ise masal, efsane, menkabe, fıkra gibi ürünlerden olu şmaktadır. Bir de bu türlerden halk hikâyeleri nazım-nesir karı şık bir yapı göstermektedir. Atasözleri ve bilmeceler ise hem nazım hem de nesir olabilmektedir. Ayrıca bu türlerin, “konu şmalık dokumalar”, “anlatmalık dokumalar”, “söylemelik dokumalar” ve “oynamalık dokumalar” gibi icra özelliklerine göre sınıflandırıldı ğı da görülmektedir (Yıldırım, 1998c, 100).

Halk Edebiyatı ürünleri, “sözlü ileti şim ortamında” yayıldı ğı için de ğişikli ğe u ğrar. Halk Edebiyatına dair bir ürünün farklı yerlerde söylenmi ş şekillerine bakıldı ğında, söylendikleri bölgenin özelliklerine göre de ğişip, çe şitlendi ği görülebilmektedir. Anadolu sahasındaki Anonim Halk Edebiyatı, İslamiyet öncesi Türk Edebiyatının İslam kültürü içindeki devamı niteli ğindedir. Anonim Halk Edebiyatı içerisinde bulunan, halk hafızasına yerle şen bu ürünler millî karakter ta şımakla birlikte, belirli durum ve zamanlarda söylenerek veya icra edilerek; aktarıcıların içinde bulundu ğu ba ğlama göre de çe şitlenip ku şaktan ku şağa aktarılmaktadır.

Folklorun inceleme alanına giren ürünlerde birtakım hususiyetler görülmektedir. Bu hususiyetler şunlardır:

Sözlü olma/oral, verbal/ Özelli ği: Bu özellik folklora ait tüm ürünlerde görülmektedir. Folklorun inceleme alanına giren bütün unsurlar, “sözlü ileti şim” ortamında ve bu şekilde de ki şiden ki şiye geçerek nesilden nesile aktarılır.

Mâniler açısından bu durum ele alındı ğında, mânilerin de di ğer folklor ürünleri gibi “sözlü ileti şim” ortamında söylendikleri görülmektedir. İcra edildikleri ortamda, gelene ği devam ettiren ki şilerce hafızaya alınan mâniler, ba şka icra ortamlarında söylenerek bir döngünün olu şmasını ve mânilerin nesilden nesile “sözlü ileti şim” yoluyla aktarılmasını sa ğlamaktadırlar.

Gelene ğe ba ğlılık/tradition/Özelli ği: Folklor ürünlerinin her türü, belli bir gelenek dâhilinde olu şmaktadır. Gelenek, “türün icra töresi” olarak tanımlanabilmektedir. Bu 4

töreler sayesinde ürünler birer “form” kazanmakta, bu “form” içinde ya şamaya devam etmekte ve bu esnada da kendilerine ait belirli hususiyetlerin olu ştu ğu görülmektedir.

Mânilerin kendine has bir “form”u bulunmaktadır. Mâni meraklıları ve “mânici” adı verilen icracılar, bu “form”u iyi bilmekte ve irticâlen bir mâni söyleseler bile buna uygun olarak söylemektedirler. Mânilerin içinde bulundu ğu bir icra gelene ği olmakla birlikte bu gelene ğin, halk hikâyecili ği, meddahlık, saz şairli ği gibi bir ihtisas i şi oldu ğu söylenemez (Boratav, 1970). Çünkü mânileri söyleyenler “mânici” olarak adlandırılsa da; mâniler sadece onlar tarafından söylenmemektedir.

Çe şitlenme/variant/Özelli ği: Folklor ürünleri sözlü kültür ortamında aktarıldıkları için, bu ileti şim ortamında icra edilen bir folklor ürünü ki şiden ki şiye aktarılırken; kaynak ki şilerin bilgi, tecrübe vs. özelliklerine ve ortamın durumuna göre farklı şekillerde tezahür edebilmektedir. Bu tekrar sırasında ürünler bazı özellikler kazanabildikleri gibi kayıp da edebilirler.

Mâniler sözlü kültür ortamında aktarıldıkları için, aynı kalmaları gibi bir durum mümkün de ğildir. Bir mâniyi hafızasına alan ki şinin, ba şka bir ortamda aynı mâniyi birtakım farklılıklarla anlattı ğı görülebilmektedir. Bu farklılıklar, aktarıcıların kültürel donanımının bir getirisi olarak bilinçli bir şekilde yapılabildi ği gibi; “sözlü ileti şim” ortamında ö ğrenilmi ş olmasından dolayı bazı kısımların unutulabilmesi sonucunda da ortaya çıkabilmektedir.

Anonimlik/anonymous/Özelli ği: Folklor ürünlerinin aslında bir ilk yaratıcıları vardır, fakat zaman içinde bu ilk yaratıcı unutularak ürünler topluma mâl edilmi ş ve insanların toplanıp bu ürünleri birlikte yarattıkları gibi yanlı ş bir dü şünce ortaya çıkmı ştır. Bu özellikle anlatılmak istenen, her bir folklor ürünün bir ilk yaratıcısının var oldu ğu ama “sözlü ileti şim ortam”ında aktarılırken bu ilk yaratıcının kimliğinin muhafaza edilememesidir.

Mânilerin de di ğer anonim ürünlerde oldu ğu ilk ba şta biri tarafından yaratılmı ş, fakat “sözlü ileti şim ortamı”nda aktarıldı ğından, ki şiden ki şiye geçerken bir süre sonra mâniyi yaratan ki şinin kimli ğinin unutulmu ş oldu ğu dü şünülmektedir.

Kalıpla şma/formularization/Özelli ği: Bir folklor ürünü, ait oldu ğu türe, gelene ğe uygun biçimde kalıplar, anlatım unsurları yaratır. Ürünün çatısını meydana getiren 5

böyle unsurlar oldu ğundan dolayı, sayısız varyant olu şsa bile; folklor ürünleri de ğişmez özellikleri bulunan kendilerine mahsus kalıpları korudukları sürece var olurlar.

Bir folklor ürününün olu şup varlı ğını devam ettirmesi kolay bir hadise de ğildir. Yukarıda bahsi geçen be ş ana dayanak noktasına sahip olan ürünler yüzyıllardır varlı ğını sürdürmekte ve sürdürmeye de devam etmektedir. Çünkü folklor statik - dura ğan- bir yapıya de ğil; dinamik -hareketli- bir yapıya sahiptir (Alangu, 1983, 29).

Anonim Halk Edebiyatının en yaygın şiir türlerinden olan mâniler, yapı bakımından kendine has özellikler ta şımaktadır. Bu özellikler, türü icra edenler tarafından iyi bilinmektedir. İcracı, ister bildi ği bir mâniyi de ğiştirmek suretiyle, ister yeni bir mâni olu şturacak olsun; söyledi ği mâniyi aynı yapı üzerine in şa edebilmektedir. Çünkü mânilerin kendine has, kalıpla şmı ş bazı özellikleri vardır (Yıldırım, 1998b, 68-69).

1.2. Tanımlar

Artık Mâni: Mânilerin sonuna yeni dizeler eklenmesi ile olu şan ve cinassız bir söyleni şe sahip olan mânilerdir.

Ayak: Halk şiirinde özellikle de saz şiirinde kafiye kar şılı ğı kullanılan terimdir. Dörtlük şekilde olan nazımlarda bazen ilk dörtlü ğün ikinci dizesinde yer alan ayak; aynı dörtlü ğün ve di ğer dörtlüklerin son mısralarında aynen tekrarlanan söz olabilece ği gibi, yarım, tam, zengin veya cinaslı kafiyeden de olu şabilir. Ayak mısralarındaki söz ya da kelime genelde kafiye+redif şeklinde görülür (Albayrak, 2004).

Ayaklı Mâni: İlk dizesi hece bakımından di ğer dizelerden eksik olan kesik mânilerin bu ilk dizesinin tamamlanması ile olu şan mânilerdir.

Cinas: Mısra sonlarında yer alan yazılı şları ve söyleni şleri aynı, anlamları farklı olan sözlerdir.

Cinaslı Mâni: Mânilerin ilk dizesindeki hece sayısının ikinci dizesinden az olanları “kesik mâni” olarak adlandırılmaktadır. Genellikle dört dizenden fazla olan bu tür mânilerin ilk dizelerinde, cinası sa ğlayacak nitelikte bir hazırlık sözüne yer verilir.

Deyi ş: Bazı durum ve zamanlarda bir arada bulunan ki şilerin kar şılıklı olarak söyledikleri mânilerdir. 6

Düz Mâni: Dört dizeden olu şan, aaba veya baca nadiren de aaab kafiye örgüsüne sahip olan mânilere düz/tam mâni denilmektedir.

Doldurmalı Kesik Mâni: bkz. “Ayaklı Mâni”. Kafiye: Şiirde ahengi sa ğlamak açısından, mısra ba şı, ortası ve sonunda kullanılan ses benzerli ğidir. Yarım, tam, zengin ve cinaslı olmak üzere dört çe şit kafiye bulunmaktadır.

Kar şılıklı Mâni: bkz. “Deyi ş”.

Katar Mâni: “Altun yüzük ”, “armut dalda”, “ay do ğar”, “kadife”, “karanfil”, “ şu gelen” şeklinde kelimelerle ve fındık, elma, ayva gibi meyve, mendil, kahve, sigara gibi nesne yahut da akrep, yılan gibi hayvan adları ile ba şlatılan mânilerdir (Kaya, 2005, 65).

Kesik Mâni: bkz. “ Cinaslı mâni”. Ko şma: Türk Halk Edebiyatı’nda belirli şekil, konu ve ezgi özellikleri bulunan, genellikle 4+4+3=11 veya 6+5=11’li hece ölçüsüyle olu şturulan şiirlerdir. Ezgilerine, yapılarına ve konularına göre incelenen ko şmalar, ilk dörtlü ğü aaab (abab veya aaab) şeklinde di ğer dörtlükler ise cccb-dddb-…şeklinde kafiye örgüsüne sahiptirler (Albayrak, 2004)

Müstezat Mâni: İlk ve üçüncü dizelerdeki hece sayılarının, iki ve dördüncü dizelerin hece sayılarından fazla ve abcb kafiye örgüsüne sahip olan mânilerdir. Redif: Mısra sonlarında görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan kelimelerin tekrarlanmasına “redif”denir. Tam Mâni: bkz. “Düz Mâni”. Yedekli: bkz. “Artık Mâni”.

1.3. Mâni Şekli, Türü ve Söyleme Gelene ği

1.3.1. Mâni Teriminin Kayna ğı

‘Mâni’ kelimesinin nereden geldi ğine dair ileri sürülen çe şitli görü şler bulunmaktadır. Hüseyin Kâzım Kadri, mâninin kelime olarak hangi dilden geldi ğinin bilinmedi ğini belirterek “Halk edebiyatımızın bir tarz-ı mahsusu ki ekseriya dört ve bazen altı mısradan te şekkül eder ve hece vezninin (parmak hesabı) yedilisi ile söylenir” demekte, 7

Evliya Çelebi’den mâninin makamla söylendi ğine dair ifadelere yer vermektedir (Hüseyin Kâzım Kadri, 1945, 342).

Ali seydi mâniyi “bir şarkı veya taksimin ibtidasında teganni olunan elhan, şarkı” olarak tanımlamı ştır. Bu tanımdan mânilerin şarkı olarak dü şünüldü ğü anla şılmaktadır. Şemsettin Sami de, “teevvühata müteaalik esvattan ibaret elhan ki ekseriya bir şarkı veya taksimin ibtidasında teganni olur” diyerek mâninin “ezgi” ile iç içe oldu ğunu vurgulamı ştır (Ali Seydi, 1907; Şemsettin Sami, 2004).

Hikmet Dizdaro ğlu, mâni sözcü ğünün kayna ğının aydınlatılamamı ş oldu ğunu, ortaya örnekseme yoluyla birtakım varsayımların atıldı ğını ve sözlüklerde de bu konuda yanlı ş ve eksik bilgiler verildi ğini belirtmi ştir (Dizdaro ğlu, 1969, 51).

Fuad Köprülü, mâni sözcü ğünün “mana”dan bozuldu ğunu, bu tür şiirlerin önceden belki de tuyu ğ olarak anıldıklarını veya bu tuyu ğun sadece cinaslı mânileri i şaret etti ğini ve Pertev Naili Boratav, mâni kelimesinin Arapça “ma’na” kökünden geldi ğini belirtmi şlerdir ( Köprülü, 1989, 202-203; Boratav, 1982, 171).

Niyazi Eset, Türk Halk Edebiyatı’nda ya şamakta olan millî nazım şekillerinden “türkü”, “türkmanî”, “bayatî”, “ varsa ğı” adında olanların Türk kabilelerine göre ad aldıklarını, bu adlara nispet eklentilerinin gelmesiyle olu şmu ş oldu ğunu, “man” kelimesinin meçhul bir kelime olmayıp,“ adam, soy, sop” manalarına geldi ğini belirterek; “koca-man”, “ şiş- man”, “kara-man”, “Türk-men” kelimelerinin, “koca adam”, “ şiş adam”, “kara adam” veya “karasoy”, “Türk adam” veya “Türksoy” anlamlarına geldiğini ileri sürmü ştür. Buradan hareketle de “Türk+man+i” kelimesinin Türkmenlere özgü muayyen bir beste ile söylenen bir Türk nazım şiir şeklinin kabul edilip de neden onun bir kısmı olan ve Anadolu Türkleri tarafından tek ba şına “mâni” şeklinde kullanılan kelimenin Türkçe olmasından şüphe edildi ğini sorgulamı ştır (Eset, 1944, 7-8).

Bütün bu görü şlerden hareketle “mâni” kelimesinin kökenin ne olduğuna ve kelime olarak ne anlama geldi ğine dair tespit yapılacak olursa; “mâni” kelimesinin Eset’in belirtti ği gibi Türkçe kökenli bir kelime olmadı ğı, Arapça “ma’na” kökünden geldi ği ve “mana” anlamına geldi ği dü şünülmektedir.

1.3.2. “Mâni” Teriminin Di ğer Adları Çok geni ş bir co ğrafi alana yayılan mânilere Türkiye sınırları içinde, Denizli ve yöresinde “mâna”; Urfa’da kadınlar arasında “me’ani”, erkekler arasında “hoyrat” veya 8

“horyat”; Erzurum Artvin yöresinde “meni”; Do ğu Karadeniz bölgesinde “kar şı-beri”; Erzincan ve yöresinde “ficek”; İç ve Batı Anadolu’da “mâni”; Trabzon yöresinde “atma-ko şma” denilmektedir (Albayrak 2004).

Çe şitli Türk kavimleri arasında ise; Azerbaycan Türkleri arasında “bayatı” veya “mahnı”; Beserabya Gagauzlarında ve Kırım Türklerinde “mâni” (Boratav 1970: 285) ve yine Kırım Türklerinde “cır” adı verildi ği de bilinmektedir (Akalın, 1972: XV).

Kırım bölgesindeki Tatar Türklerinde, “mane” ve ayrıca Tatar Türklerince “çinik”, “cink”, “ şın”; Kazan ve Kırgız Türklerinde “ ay tipa”, “kayım”, “öleng” veya “ülenek”; Özbek Türklerinde “ko şuk”, “a şula” bu isimlerden en çok bilinenleridir (Albayrak 2004).

1.3.3. Mâninin Şekil ve Tür Özellikleri

Mâniler, anonim halk şiirinin en çok kullanılan nazım şekillerinden biridir ve genellikle, 7 heceden ve dört dizeden olu şmaktadır (Boratav, 1970). Dü ğünlerde, kadın topluluklarında, i ş yerlerinde, tarlalar vb. yerlerde söylenen mâniler umumiyetle hece vezninin 7 veya 8’lisi ile meydana gelen tek dörtlükten olu şan manzumelerden meydana gelmektedir (Elçin, 1988, 334). 8’li hece ölçüsüyle söylenen mânilerin, genellikle bekçi ve davulcu mânileri ile Ramazan mânileri oldu ğu görülmektedir (Albayrak, 2004).

Fuad Köprülü, dört mısradan mürekkep olarak tanımladı ğı mânilerin, Türk nazmının en eski şekli oldu ğunu ve mânilerin sonraki dönemlerde birle şerek türkü ve ko şmaları , sagu ve destanları meydana getirdi ğini ileri sürmektedir (Köprülü, 1989, 202-203).

Mâniler, Klâsik Türk edebiyatındaki rubaîler gibi müstakil bir yapı göstermektedir. Bu nazmlar, 4, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 14, 16, 17 dizeden olu şabilmektedir. Mânilerin sadece 4’lükten ve 7 heceden olu ştu ğuna dair yapılan tanımlamalar eksiktir. Mâniler, ço ğunlukla bu şekilde söylenmekle birlikte, söylenen bu tanımın dışına çıkan mâniler de bulunmaktadır. “Tanımlar” altında yer alan mâni çe şitleri incelendi ğinde; şekil özellikleri bakımından genel kabul dı şında yer alan mânilerin bulundu ğu da görülmektedir.

Dört dizeden olu şan mânilerin birinci, ikinci ve üçüncü dizeleri kendi aralarında kafiyeli; üçüncü dizeleri ise ba ğımsızdır. Üçüncü dizenin kafiye bakımından ba ğımsız olu şu mâniyi icra eden ki şiye kolaylık sa ğlamaktadır (Dizdaro ğlu, 1969, 55). Mânilerin 9

di ğer şiir şekillerinden ayrılmasını sa ğlayan temel özellik kafiyeleni şi ile ilgilidir. İlk dizeler mânicinin gerekti ğinde kullanmak üzere hafızasına kaydetti ği hazır kalıplar olmakla birlikte; bu dizelere ne söyleyiciler ne de dinleyiciler önem verirler. Sadece duygunun anlatılmasında hareket noktası oldu ğunu dü şünürler. En güzel mânilerin ilk dizeleri ile son dizeleri arasında gizli bir ba ğ kurabilen ve böylece dı ş âlem ile iç duyguları kayna ştırabilen mânilerin oldu ğu dü şünülmektedir (Boratav, 1970).

Mânilerin ilk dizesinin anlamsız olup üçüncü ve dördüncü dizelerde verilecek olan anlama bir hazırlık oldu ğu görü şü bazı mânicileri son iki dizeye a ğırlık vermeye hatta mânileri bu şekilde kullanmaya yöneltmi ştir (bkz. Eset, 1946). Seyfi Karaba ş, bu dü şünceye sahip olan ki şilerin, kullanılan bu mânilerin yır olma özelli ğini anlamadı ğından bu şekilde davrandı ğını belirtmektedir. Mânilerin dört dizeden olu ştu ğuna dair yapılan tanımların yanlı şlı ğına da dikkat çeken Karaba ş, iki ya da üç dizeden olu şan mâniler oldu ğu gibi on üç, on dört dizeden olu şan mânilerin de var oldu ğunu vurgulamı ştır (Karaba ş, 1999, 65-66).

Aynı zamanda bir ‘ şekil’adı da olan mânilerin, kafiye örgüsü bakımından; ko şma, türkü, ağıt, ninni gibi birçok türün olu şumunu sa ğladı ğı ya da bu türlerin bazen mâni şeklinde söylendi ği görülmektedir.

Mâniler, hece sayıları, dize ve kafiye gibi birtakım şekil özelliklerine göre farklı ba şlıklar altında incelenebilmektedir. Bu ba şlıklar şunlardır:

1.3.3.1. Düz/Tam Mâni

Dört dizeden olu şan bu tür mânilerin dizelerindeki hece sayılarında e şitlik olup, 4, 5, 7, 8 ve 11’li hece ölçüsüyle söylenmektedir. Genellikle kafiye örgüsü aaba şeklindedir. Ayrıca, baca ve nadiren de aaab şeklindeki kafiye örgülerine sahip oldukları görülmektedir. Genellikle, baca kafiye örgüsüyle söylenen mânilere Karadeniz Bölgesinde ve İstanbul semâi kahvehanelerinde görülmektedir.

1.3.3.2. Kesik/Cinaslı Mâni

Mânilerin ilk dizesindeki hece sayısının ikinci dizesinden az olanları “kesik mâni” olarak adlandırılmaktadır. Genellikle dört dizeden fazla olan bu tür mânilerin ilk dizelerinde, cinası sa ğlayacak nitelikte bir hazırlık sözüne yer verilir. Bu söz, sonraki 10

dizelerde “ayak” benzeri bir vazife üstlenir ve tekrar edilir. Bu yüzden böyle mânilere “cinaslı mâni” de denilmektedir.

İlk dizede söylenen söz, kimi zaman anlamlı kimi zaman ise anlamsız olabilmektedir. Bu, “mânicinin” kültürel donanımına ve gelene ği icra edebilme yetisine ba ğlıdır. Kesik mânilerde, ilk dizede bulunan hece sayısı, di ğer dizelere göre daha az heceye sahip oldu ğu için; ya önceden ilk dizede var olan kelimenin düştü ğü ya da zaten bu tür mânilerin yapısının bu şekilde oldu ğuna dair görü şler bulunmaktadır.

“Kesik mâni”ler, kesik dizeler de hesaba katılacak olursa en az dört en fazla on sekiz dizeden olu şmaktadır. Bu mâniler aabacada…; abacadae… şeklinde kafiyelenmektedir (Artun, 2004, 113).

Bazı durumlarda mânilerin, üç mısraya indi ği ve böyle mânilere kesik mâni adı verildi ği tanımına kar şılık (Boratav, 1992, 173) Albayrak, yapılan çalı şmalarda Anadolu’nun hiçbir yöresinde böyle mânilere rastlanmadı ğını ve bu yüzden de kesik mâni diye adlandırılan mâni çe şidinin mısra azlı ğından de ğil; ilk mâninin ilk dizesinin hece sayısı bakımından eksik, üç dört heceli ya da cinasa zemin hazırlayan dizelerden olu ştu ğunu belirtmektedir (Albayrak, 2004). Karaba ş ise iki görü şe de kar şı olarak, 7 heceli dört dize doldurmayan sözcüklerden olu şmu ş mânilere kesik mâni demenin ba şka şey, böyle mânilerin kimi sözcüklerinin dü şmü ş olmasından dolayı bu şekilde oldu ğunu varsaymanın ba şka bir şey oldu ğunu belirtmi ştir. Ona göre, kimi sözcüklerin dü ştü ğü için kesik mâninin olu ştu ğu varsayılınca, bu mânilerin yapısal olarak daha baştan öyle düzülmü ş olabilece ği ihtimali gözden kaçırılmı ş olmaktadır. İstanbul semaî kahveleri gelene ği içinde bulunan mânilerin daha ba ştan bu şekilde olu ştu ğu üzerinde ara ştırmacıların ortak görü şünün oldu ğu, kesik mânilerin ilk dizesindeki sözün istenirse tamamlanabilece ği fakat bu i şlemin, onun söz sanatını ya da yırsal gücünü arttırmayaca ğını; özetle, bazı mânilerin ilk dizelerindeki kelime dü ştü ğü için de ğil; iki ya da üç dizeli olarak yaratıldıkları için bu şekilde oldu ğu vurgulanmı ştır (Karaba ş, 1981, 66). Ço ğunlukla İstanbul semâî kahvehanelerinde, İç Anadolu, Do ğu Anadolu (Sivas, Erzurum, Kars…) ve Güneydo ğu Anadolu’da söylenmektedir (Kaya, 2004, 56). 11

1.3.3.3. Doldurmalı Kesik Mâni/Ayaklı Mâni

Kesik mânilerin ilk dizede tamamlanarak söylendikleri görülmektedir. Bu tür mânilere “doldurmalı kesik mâni” adı verilmektedir. “Ayaklı mâni” olarak da isimlendirildi ği görülmektedir (Çelik, 2005, 39).

Bu mânilerde cinası sa ğlayacak olan kelimenin önüne Adam aman/ Aman/ Â şık der/ Âşık der ki/ Aşıklar/ Ay balam/ Azizim/ Leylâ der/ Leylâ’m der gibi hitaplar getirilmek suretiyle kesik olan dize doldurularak hece sayısı bakımından tamamlanır (Kaya, 2004, 56).

1.3.3.4. Yedekli/Artık Mâni

Bu tür mâniler, asıl mâninin sonuna yeni mısraların eklenmesiyle olu şur. Artık mânilerin kesik mânilerden ayrılan yönü, cinassız bir söyleni şe sahip ve ilk dizesinin anlamlı olmasıdır (Gözaydın, 1989, 13).

Bu mânilerin ilk dizeleri anlamlı olmakla birlikte, kafiyeleri cinaslı de ğildir. Asıl kafiye de ğişmeksizin dört dizelik mânilerin sonuna daha fazla mısra eklenmesiyle olu şan mânilere “artık mâni” denilmektedir. Bu mâniler, ikiye bölünebilen mısra sayısına sahip olmakla birlikte aaba cada eafa şeklinde kafiyelenmektedir (Albayrak, 2004). “Yedekli mâni” denilen bu mânileri, “kesik mâni”lerle karı ştırmamak gerekir. Çünkü kesik mânilerin kafiyeleni şinde cinas olmasına kar şılık; “artık mâni”lerde cinaslı kafiye kullanılmamaktadır (Dilçin 1983: 287).

1.3.3.5. Müstezat Mâni

Dobruca’daki Nogay Tatarlarının söyledikleri mânilerdir. Kafiye örgüsü abcb şeklinde olup, birinci ve üçüncü dize 7; ikinci ve dördüncü dizeler ise 5 heceden olu şmaktadır. Kırım Türklerinin mânilerinde ise, ikinci ve dördüncü dizelerin bazen 4 heceye indi ği görülmektedir (Kaya, 2005, 63).

Anadolu mâni söyleme gelene ği içinde bulunmamakla birlikte Gagauzlarda yaygın olan bu mâni türünün Gagauzlar aracılı ğıyla İstanbul’a kadar gelip yerle şti ği anla şılmaktadır (Çelik, 2005, 40).

Anadolu insanının hayata bakı şının yanı sıra estetik ölçütlerinin de temsil edildi ği mâniler, di ğer halk kültürü ürünleri gibi toplumu ayakta tutan kültürel dinamikleri belirlemekte, dikkate de ğer bir önem arz etmektedir. 12

Folklorun, “bir ucuyla geçmi şe”, bir ucuyla da günümüze ve gelece ğe do ğru uzanan bir bilim dalı olması, onun kapsadı ğı alanların da aynı özelli ğe sahip oldu ğunu göstermektedir (Alangu, 1983, 33). Mâniler de aynı şekilde içinde bulundu ğu gelenek dolayısıyla, bir yanıyla geçmi şe bir yanıyla da günümüze ve gelece ğe uzanan bir yapı gösterir. Gelene ğin devamlılı ğı, de ğişerek geli şmesi, geli şerek de ğişmesi; geçmi şten gelece ğe do ğru bakıldı ğında söylenen mânilerdeki kültürel unsurlardan anlaşılmaktadır.

Anadolu insanının dü şünce yapısının, be ğenisinin, dertlerinin, özlemlerinin, sevgilerinin, kıskançlıklarının, hâsılı ortak kültürünün sergileni şinin görüldü ğü mâniler; yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmi ş, belirli kuralları olan ku şaktan ku şağa bir gelenek içinde aktarılan anonim edebiyatın en çok icra edilen şiir türlerinden biridir (Artun, 2004, 111). Bu şiir türünün musıki ile yakından ili şki içinde oldu ğu görülmektedir. Bu bakımdan ele alındı ğında mânilerin, Irak Türkmenleri arasında özellikle de Kerkük’te icra edilen “hoyrat”larla yakın ili şki içinde oldukları görülmektedir. Yalnız, mâniler de “ezgi” ile söylenmekle birlikte “hoyrat”ların icrasında muayyen usûller/makamlar bulunmaktadır (Terziba şı, 1975, 147-157).

Mâniler Anonim Türk Halk edebiyatının en yaygın şiir türlerinden biridir. Balkanlardan Orta Do ğu’ya uzanan Osmanlı co ğrafyasında ve Orta Asya’da icra edildi ğini görmenin mümkün oldu ğu mânilerin, biçim ve icra yönünden sa ğlam bir yapı sergilemeleri, insanların ortak duygularına tercüman olmaları ve bu duyguların tek birimden olu şan yapıları ile halkın hafızasında kolayca yer edinebilmesi, bu türün yaygın olmasını açıklayan özelliklerindendir.

Mâniler farklı şekillerde ve amaçlara yönelik olarak da söylenmektedirler. Cinsiyet, ya ş ve benzeri toplumsal statülerin olu şturdu ğu yapı ve onun biçimlendirdi ği de ğerlerle şekillenen gelenekler dolayısıyla, bireyler kendini istedikleri yerde ve zamanda ifade edemedikleri için; sosyo-kültürel engellere kar şı mânilerin, bu ba ğlamda görev yüklenerek “mâni tipi ileti şim” olarak adlandırılabilecek geleneksel bir ileti şim aracı olma özelli ği gösterdi ği görülmektedir (Çobano ğlu, 2006, 71).

“Mâni tipi ileti şim” sayesinde, toplum baskısından dolayı görü şemeyen birbirine sevdalı ki şilerin kendi aralarında, şifreli anla şma gibi mânileri kullandıkları görülmektedir. Bazen de, ki şilerin dile getiremeyece ği arzu ve isteklerinin de mâni vesilesiyle dile 13

getirildi ği görülmektedir. Cinsel konulu olan mâniler bu duruma örnek olarak verilebilir.

“Mâni” ile ilgili yapılan tanımlara bakıldı ğında, şekil oldu ğu daha çok vurgulanmaktadır. Fakat “mâni” aynı zamanda müstakil bir türdür. Halk edebiyatı yaratmaları sözlü kültür ortamında olu ştu ğu için, ortaya çıkan her metnin ‘eş’ veya ‘benzer’ metin olarak kabul gördü ğü ve hafızaya alındı ğı görülmektedir. Mâninin canlı gösterim ‘[=performance oriented]’ esnasında, ba ğlamı içinde de ğerlendirilmesi de türün kapsamını belirlemek açısından önemlidir. Mâni söyleme gelene ğinde ‘ezgi’ çok büyük bir önem arz etmektedir. Mânilerin ezgi ile söylenmesi, bu metinlerle ‘türkü’ metinleri olarak kar şıla şılması gibi bir duruma da sebep olmaktadır. Burada da mâninin ‘ezgi’den soyutlanarak müstakil tür olmasını sa ğladı ğı yapı özelliklerinin ve anlam dünyasının belirleyici oldu ğu görülmektedir.

Halkın severek ö ğrendi ği “mâni”lere sadece halkın penceresinden a şk ve elem duygularıyla bakılmamalı, mânilerin birçok bakımdan ihtiva etti ği kıymet ve de ğeri görmek gerekmektedir (Terziba şı, 1975, 12).

1.3.4. Mâni Söyleme Gelene ği ve İş levleri

Sözlü gelenek şiir sanatının var olabilmesi için dört ana unsura dayanması şarttır. Bunlar: “Söz”, “yaratıcı”, “mûsıkî” ve “dinleyici çevre” dir. Bu ana unsurlar olmadan icranın olu şumu mümkün de ğildir (Yıldırım, 1998ç, 180). Çünkü bu unsurlar birbirlerine çok sıkı ba ğlarla ba ğlıdır ve olu şumun gelenek içindeki ana iskeletini olu şturmaktadır.

Sözel edebiyat ürünlerinin her birinin içinde oldu ğu bir icra gelene ği oldu ğu gibi mânilerin de kendine özgü bir gelene ği bulunmaktadır. Mâni söyleyenlere bakıldı ğında, genellikle kadınların mâni söyledikleri görülmektedir. Erkekler, ekseriye kar şılıklı atı şmalarda, söyle şmelerde, davar güderken ve hasat kaldırırken söylemektedir. Mâni söyleyenlere “mânici” denilmektedir.

Mâni söylenmeden dinleyiciler, kendilerini ortama hazırlarlar. Bu hazırlık a şamasından sonra, toplulukta mânicili ği ile tanınan bir kimse varsa; önce onun mâni söylemesi beklenir. Genellikle ya şlı bir kimsenin mâni söylemesi veya “haydi kızlar, mâni atı şın” 14

şeklinde bir cümle sarf etmesiyle mâni söylenmeye başlanır. Dinleyiciler mâniciyi ortaya alarak, etrafında otururlar.

Mâniciler mânilerini söylerken; dinleyiciler mânilerin söylenme nedenine ve konularına göre kendilerini ayarlayarak o anki ortama göre tavır takınırlar. Mânicilerin mâni söylerken üzgünse duygulu olup gözya şlarını tutamadıklarına rastlanmakla birlikte tam tersi bir durumda ne şeli tavırlar içerisinde oldukları da gözlenmektedir. Mânilerin bazen birine yönelik söylendi ği de olmaktadır. Böyle durumlarda, dinleyiciler dikkatini mâniciye vererek mâninin kime söylendi ğini anlamaya çalı şırlar. E ğer bir delikanlıya söyleniyorsa, dinleyicilerin manalı manalı güldükleri görülür. Gelin-kaynana mânilerine de çok gülündü ğü görülmektedir. Sevgi ile ilgili mânilerde çiçek, askerle ilgili mânilerde ise dinleyenlerin ellerinde bayrak bulunur. Yine ortama göre üzücü bir mâni söyleniyorsa bu sefer mânicinin ve dinleyenlerin ellerinde mendil bulunur. Mâniye meraklı olanlar, söylenen mâniyi ezberlemek için tüm dikkatini mâniciye verdiklerinden; anlatım esnasında gürültü yapıp dikkat da ğıtıcı şeylerle u ğra şanlara tepki gösterip, bu şekilde davranan ki şileri uyarırlar (Artun 2004: 115).

Bir sosyal yapıda bulunan çe şitli ö ğelerin, o yapının tümünün çalı şmasına yaptı ğı katkı

“i şlev” (fonksiyon) olarak tanımlanmaktadır. İş levsel yakla şımın folklor çalı şmaları içindeki temel ta şı olan Malinowski’nin, mitlerle uygarlık arasında çe şitli yönlerden ba ğ kuran görü şlerinden sonra; birçok folklorcunun “i şlev” ara ştırmasına girdi ğini belirtti ği yazısında Ba şgöz, bu çalı şmaların içinde, William Bascom’un “Folklor’un Dört İş levi” adlı yazısının dikkatleri üzerine çekti ğini bildirmi ştir (Ba şgöz, 1996, 1).

Ba şgöz, Bascom’un tespit etti ği folklorun dört i şlevini;

1. Ho ş vakit geçirme, e ğlenme ve e ğlendirme,

2. De ğerlere, toplum kurallarına ve törelere destek verme,

3. Eğitimi -kültürü- gelecek ku şaklara aktarma

4. Toplumsal ve ki şisel baskılardan kurtulmak için, kaçıp kurtulma mekanizması şeklinde sıralamı ş ve folklorun i şlevinin ki şileri toplumda kabul görmü ş de ğerlere uyup bu de ğerlerin benimsenmesine ve gelecek ku şaklara aktarılmasına hizmet etmek oldu ğunu açıklamı ştır (Ba şgöz, 1996, 1). 15

Mâniler, umutsuz a şklar, yakarı şlar, acı, özlem gibi duygularla söylenildi ği kadar hayatın gündelik akı şı içinde söylenebilmektedir. Törensel nitelikte olan -kına mânileri vs-, çalı şma esnasında söylenen -halı dokuyan kızların, tarlada çalı şan ki şilerin söyledikleri mâniler vs. (tasnif için bkz. Boratav, 1970)-, kar şı beri olarak icra edilip ‘atı şma’ şekline dönü şen mânilerin bu gibi yönlerden ‘ho şça vakit geçirme i şlevini’ yerine getirdi ği söylenebilir.

Mâniler, milli gelenek hâlinde ya şayarak varlı ğını koruyup devam ettiren ve tarihî an’ane ve adetlerin tesiriyle de bir ihtiyaç hâlinde ortaya çıkabilen hatıra kayna ğıdır (Terziba şı, 1975, 12). Konuları içinde insanın ya şantısına dair ço ğu durum, inanı ş, davranı ş şekillerinin yer aldı ğı mânilerde, olu ştukları kültüre destek verir nitelikte söylemlerin oldu ğu görülmektedir.

Sözlü kültür ortamında yaratılan ve belli bir icra gelene ği olan mânilerin, icra ortamlarında aktarıldıkça; bünyesinde yer alan kültürel unsurların da bu döngü içinde di ğer folklor ürünleri gibi ki şiden ki şiye geçerek ta şındı ğı görülür.

Mânilerin icra ortamlarına bakıldı ğında, mâni söyleyenlerin mâniye kar şı ilgisi, merakı olan ki şilerden olu ştu ğu görülmektedir.

İlhan Ba şgöz, folklorun bu dört i şlevine protesto i şlevini de ekleyerek bu sayıyı be şe çıkarmı ştır. Protesto özelli ği ile, folklorun çatı şmaları büyütmesi, kurulu düzene ve de ğerlere direnmeleri arkalaması ve ba ş kaldırmalara destek olması vurgulanmı ştır (Ba şgöz, 1996, 2).

Mâniler, genel olarak ele alınırsa “protesto” i şlevine yönelik konuların i şlenebildi ği görülmektedir. A ğalık sistemine kar şı olan, ba şlık parasından, dolayısıyla düzenden yakınan ve birbirleriyle münasebetlerinde bazı çatışmaların oldu ğu ki şilerin bu ve benzeri konularda söyledikleri mâniler bu sınıfa girebilmektedir. Çalı şmada yer alan mânilere bakıldı ğında “gelin-kaynana mânileri” ve “felek ve sitem konulu mâniler”in de bir anlamda “protesto” i şlevine sahip oldu ğu görülmektedir. Aşağıda yer alan mânilerin de bu ba ğlamda örnek olarak kabul edilebilece ği dü şünülmektedir.

Bahçelerde büyürüm Ocak ba şında ma şa (Ben) Görümcemden güzelim Gel herif beni bo şa Kaynanam verem olsun Bo şamazsan bo şama Oğlun alır gezerim (XXIII: 200-33) Ben giderim sarho şa (XXIII: 270-2)

16

1. 4. Mâni Türünün Di ğer Halk Edebiyatı Ürünleriyle Münasebeti

1.4.1. Mâni-Ağıt

Ağıtlar, “insano ğlunun ölüm kar şısında veya canlı-cansız bir varlığını kaybetme, korku, telâ ş ve heyecan anındaki üzüntülerini, feryatlarını, isyanlarını, talihsizliklerini düzenli- düzensiz söz ve ezgilerle ifade eden türküler” şeklinde tarif edilmektedir (Elçin, 1986, 209).

Eski ‘yu ğ’ törenlerinden bugüne kadar, ‘a ğıt’ın bir icra gelene ğinin olu ştu ğu görülmekle birlikte; bu icra gelene ği, ‘a ğıt’ türünün şekil, musiki gibi bazı özellikler bakımından birtakım karakteristik özelliklerinin belirginle şmesinde etkili olmu ştur (Görkem, 2006, 154). Mâniler de a ğıtlar gibi bir icra gelene ğine sahiptir ve bu gelenekler sayesinde mâniler de tıpkı a ğıtlar gibi karakteristik özellikler bakımından sa ğlam bir yapı arz etmektedir.

Anonim halk edebiyatı ürünlerinden olan a ğıtlarla, mânilerin bazı yapı ve konu hususiyetleri bakımından benzerlikler gösterdi ği görülmektedir. Şekil özellikleri bakımından aaba veya baca kafiye örgüsüne sahip bazı a ğıtların mânilere benzedi ği ve bu benzerlikten dolayı da karı ştırılabildikleri görülmektedir. Ayrıca, bazı yörelerde irticalen ‘a ğıt yakma’ gelene ği olmadı ğı için konu bakımından uygunluk gösteren mânilerin “a ğıt” olarak söylendikleri görülmektedir. Sözlü kaynağımız Yosma Altan, bu konu hakkında; “Bizde a ğıt yakmak yoktur. Ölenin arkasından meni der a ğlardık” demi ştir. Bu durum mânilerin ‘ şekil’ olma özelli ğinden de ğil, gelenek içinde icra edili şinden kaynaklanmaktadır. Bunda da ‘ezgi’ unsuru, önemli bir rol oynamaktadır. Bu tarz mânilerin icra ortamlarına yani ba ğlamlarına göre de ğerlendirilmesi en do ğru yakla şım olacaktır.

Ahmet Şükrü Esen defterlerinde de mâni şeklinde söylenmi ş ağıt metinlerinin oldu ğu tespit edilmi ştir. Bu metinlere ilk ba şta çalı şmada yer verilmi ş olsa da, daha sonra Boratav’ın hazırlamı ş oldu ğu Anadolu A ğıtları (bkz. Esen, 1997) kitabında bu metinlerin yer aldığının tespit edilmesiyle çalı şmadan bazı metinler çıkarılmı ştır. Bu metinlerde ölüme ve sonrasında duyulan acıya dair konular, türler arasında ayrımın yapılmasını sa ğlasa da; bazı metinlerin mâni kaynaklarında çe şitlenmelerine rastlanmı ştır. Bundan dolayı bu metinlerin mâni olup a ğıt gibi söylendiklerine kanaat getirilerek çe şitlenmeleri bulunan metinler tekrar çalı şmaya alınmı ştır. 17

Mâni şeklinde söylenmi ş ağıt metni (çalı şmadan çıkarılan):

Anam anam ah anam Solup gittin vah anam Sana vakitsiz kıydı Bu nasıl Allah anam (A ŞE XXII: 160-1; Esen, 1997, 198)

Mâni olup, ağıt olarak kaydedildi ği dü şünülen mâni metni:

Ana ba şa taç imi ş Her derde ilaç imi ş Bir evlat pîr olsa da Anaya muhtaç imi ş (A ŞE XXII: 160-10; Esen, 1997, 199)

1.4.2. Mâni-Türkü

Türk Halk Edebiyatı’nda i şlenen a şk, sevda, gurbet, özlem, ayrılık gibi konular, türler arasında ortak olarak kullanılmaktadır. Konular aynı olsa da icra ba ğlamında ifade edi şin, farklılıklar ta şıdı ğı görülmektedir. Bu da ‘ezgi’ faktörünün bir sonucudur.

Tek birimden olu şan mâniler gibi, türkülerin de bazen bu şekilde olu ştu ğu yahut da mânilerin aralarına nakarat dizeleri, ilave dize veya aman, hey bre, dost gibi kelimeler de eklenerek türkü formunda okundu ğu görülmektedir. Bu tarz türküler, türkü repertuarı içinde geni ş yer kaplamaktadır (Kaya, 1999, 106).

Çalı şmada ele alınan mâniler içinde de bu şekilde mânilere rastlanmı ştır. Bu durum mânilerin “ezgi” ile söylenmesi sonucunda, “türkü”le şti ği dü şüncesiyle açıklanabilir. Çalı şmada, bu tür metinlerden mâni kaynaklarında çe şitlenmeleri bulunan metinlere yer verilmi ştir.

1.4.3. Mâni-Ninni

En az iki üç aylıktan üç-dört ya şına kadar annenin çocu ğuna, onu kuca ğında aya ğında veya be şikte sallayarak daha çabuk ve kolay uyutmak için hususi bir beste ile söyledi ği umumiyetle mâni şeklinde söylenmi ş, ezgili bir türdür (Çelebio ğlu, 1995, 9).

Ninnilerde şekil olarak belirli bir yapı görülmemektedir. Bununla birlikte, bazı ninnilerin mâni şeklinde söylendikleri görülmektedir.

Bir küçücük tefim var Elimde gergefim var Bugün yavrumu sevdim Bir parçacık keyfim var (Çelebio ğlu, 1995, 197) 18

1.4.4. Mâni-Tekerleme

Tekerlemeler ile mâniler arasında şekil bakımından bir benzerlik görülebilmektedir. Mâni kafiye örgüsüne sahip be ş, altı, yedi heceli tekerleme örnekleri bulunmaktadır (Kaya, 2004, 112).

Teknede hamur Bahçede çamur Ver Allah’ım ver Gani gani ya ğmur (Kaya, 2004, 112)

1.4.5. Mâni-Bilmece

Türk Halk Edebiyatı ürünlerinin bünyesinde genel olarak âhenk unsurlarını ta şıdı ğı söylenebilir. Bu da halk hafızasının şiire kar şı yakla şımını ve ilgisini göstermektedir.

Bilmeceler, “tabiat unsurları ile bu unsurlara ba ğlı hadiseleri insan, hayvan ve bitki gibi canlıları e şyayı, akıl, zekâ ve güzellik nevinden mücerred kavramlarla dini konu ve motifleri vb. kapalı bir şekilde yakın-uzak münasebetler ve ça ğrı şımlarla dü şünce muhakememize ve dikkatimize aksettirerek bulmayı hedef tutan kalıpla şmı ş sözlerdir” şeklinde tarif edilmektedir (Elçin, 1970, III).

Ordusu var ülkesi var Ordusunun gölgesi var Faydası çok kemli ği yok Yavrusu var annesi var (Çelebio ğlu-Öksüz, 1995, 5) (cevap: a ğaç, orman)

1.4.6. Mâni-Atasözü Atasözleri, ataların yüzyıllar içindeki tecrübe, bilgi ve gözlemleri sonucunda olu şan dü şüncelerinin ö ğüt ve yargı şeklinde nakledildi ği kısa ve özlü sözlerdir (Albayrak, 2004).

Hayatın içindeki durum ve olayları derin bir anlatımla i şleyen mânilerle atasözlerinin, bu bakımdan benzerlik ta şıdı ğı, mânilerde yer yer atasözlerine rastlandı ğı görülmektedir.

Açılmı ştır arası Tükenmi ştir parası Bıçak yarası geçer Geçmeyen dil yarası (Kaya, 2004, 119) 19

1.4.7. Mâni-Halk Hikâyesi

Halk hikâyeleri, nazım-nesir karı şık bir yapı ihtiva etmektedir. Hikâyeci â şığın söyledi ği nesir kısımlarda anlattı ğı hikâyede yer alan olaylardan bahsedilirken; nazım kısımlarında ise kahramanların duygu ve dü şüncelerine yer verilmektedir.

“Dinleyici çevresi”nin durumuna ba ğlı olarak, hikâyenin nesir kısımlarının hikâyeci âşık tarafından uzatılıp kısaltılabilece ği gibi bir durum söz konusu iken; nazım kısımlarda böyle bir duruma hemen hemen hiç rastlanmamaktadır. Bununla birlikte, anlatıcıların hafızalarında “kalıpla şmı ş/sabit metin” yerine, o “türkü”nün ne oldu ğuna dair kesin bir kanaat bulunmaktadır. Türkülerin “çekirdek”leri sabit olup, “yardımcı unsur”lar olarak isimlendirilen kısımlarda söyleyicinin zevkine ve tercihine ba ğlı olarak birtakım farklılıklar olu şabilmektedir. Bazen de â şıkların hafızalarında yanıldı ğı durumlarda “ tela şlanmadan irticâlen söyleme güçlerini kullandıkları görülmektedir (Görkem, 2000, 11).

Bu şiirlere bakıldı ğında ço ğunlu ğunun 8 ve 11 heceli ko şma şeklinde oldu ğu görülmektedir. Bazı hikâyelerde ninniye, destana, a ğıda rastlandı ğı gibi mânilere de sık sık rastlanılmaktadır. Esma Şim şek bu mânileri “ Şiirlerinin Tamamı Mâni Şeklinde Olan Halk Hikâyeleri” ve “ Şiirlerinden Bir Kısmı Mâni Olan Halk Hikâyeleri” olmak üzere iki grupta ele almı ştır ( Şim şek, 1997, 37). Halk hikâyesi olan Arzu ile Kamber’in aşk macerası, yerli bir masal hâlinde Kerkük’te mâni biçiminde söylenerek dillerde dola şmaktadır. Burada kullanılan mânilerin, hikâyenin canlanması için tertip edildi ği dü şünülmektedir (Terziba şı, 1975, 207).

1.4.8. Mâni-Ko şma Genellikle 7, 8 ve 11’li hece ölçüsü ile söylenen ko şma şeklindeki şiirlerle bu hece sayıları ile olu şturulmu ş mâniler arasında kafiye bakımından bazı benzerlikler bulunmaktadır. Konuları bakımından da ayrım yapmanın güçle şebilece ği bu iki şiir şeklinin ayrımını sa ğlayan temel etmen, ko şmaların ayak dizelerinin olması ve ayaklarla birbirlerine ba ğlanmasıdır. Mânilerde ise böyle bir durum söz konusu de ğildir. Çünkü mâniler yapı itibarıyla tek birimden olu şan şiirlerdir. Ço ğunlukla ko şma yapısını gösteren mâniler 7’li, 8’li ve 11’li hece ölçüsüyle söylenir. Bu türden mânilere ço ğunlukla ba ğımsız, ko şma şeklinin yapısında olan Diyarbekir maya larında ve Anadolu’nun bazı türkülerinde rastlanır. Ayrıca her zaman mâninin 20

kafiye örgüsüne sahip olan 11’li şeklin örnekleri, E ğin bölgesinin “ala-gözlü” lerinde görülmektedir (Boratav, 1970). 1.4.9. Mâni-Tuyu ğ Uyak düzeni rubâi gibi olan ve aruzun fâilâtün/ fâilâtün/ fâilün kalıbı ile yazılan bu dört dizelik nazım biçimi ile mâniler arasında kafiye örgüsü bakımından benzerlik bulunmaktadır. Tuyu ğlar da tıpkı mâniler gibi aaba şeklinde kafiyelenmektedir.

*** Yukarıda yer alan ba şlıklarda, mânilerle halk edebiyatının bazı türleri arasındaki ili şkilere de ğinilmi ştir. Buna göre, bazı nazım türlerinin mâni şeklinde olu şabildi ği - söylenebildi ği- gibi, bazı nazım şekillerinin de anlam dünyası vs. itibarıyla mâni türünde oluşabildi ği -söylenebildi ği- görülmektedir.

21

2. AHMET ŞÜKRÜ ESEN VE DEFTERLER İ HAKKINDA

2.1. Hayatı

Ahmet Şükrü Esen 1893 yılında Antalya ilinin Akseki ilçesine ba ğlı İbradı kasabasında do ğmu ştur. Babası Şeyh Mehmet Efendi, annesi Zekiye Hanım’dır. İlk ve orta öğrenimini İbradı’da tamamlayan Ahmet Şükrü, 16 Kasım 1913’te 20 ya şında iken Malatya’nın [ şimdi Adıyaman’ın] Besni kazasında mahkeme zabıt kâtibi olarak göreve ba şlamı ştır. 19 Şubat 1916 tarihine kadar bu görevde kalmı ş, bu tarihten itibaren Malatya müdde-i umûmîli ği [savcı] kâtipli ğine atanmı ştır. Bu dönemde memurlu ğa bir süre ara vererek askerlik vazifesini yerine getirmiştir.

16 Ekim 1919’dan 29 Şubat 1930’a kadar Adana istinaf müdde-i umûmîli ği kâtipli ğinde çalı ştıktan sonra, mustantıklık [sorgu hâkimi] sınavına girerek bu sınavı kazanarak; 1 Mart 1922’de Silifke’de bidayet mahkemesinde sorgu hâkimi olarak göreve ba şlamı ştır. Memurluk hayatında bundan sonra;

13.3.1922-26.7.1922: Adana İstinaf Mahkemesi âzâ mülâzımlı ğı. 27.3.1922-27.3.1923: Mara ş Mustantıklı ğı. 27.4.1923-1.5.1924: Kayseri Bidayet Müdde-i Umûmîliği. 1.5.1924-1.6.1925: Kayseri Asliye Mahkemesi âzâlı ğı. 1.6.1925-1.6.1926: Kayseri Asliye Mahkemesi Müdde-i Umûmîli ği. 1.7.1926-6.4.1930: Kayseri Müdde-i Umûmîli ği. 10.4.1930-7.4.1932: Yozgat Müdde-i Umûmîli ği 27.4.1932-29.10.1933: Artvin Asliye Mahkemesi Reisli ği 23.11.1933-23.6.1935: Konya Müdde-i Umûmîli ği 12.7.1935-14.12.1938: Temyiz Mahkemesi Raportörü. (Ankara) 17.12.1938-3.3.1943: Adana A ğır Ceza Mahkemesi Reisli ği (Boratav, 1997:8) 22

18 Şubat 1943’de Bilecik milletvekili seçilmi ştir. Göreve ba şladıktan bir yıl sonra, 18 Ekim 1944’te vefat etmi ştir.

2.2. Folklor Çalı şmaları Ahmet Şükrü Esen, 20. yüzyılın ilk çeyre ğinde Türkiye’de ba şlayan, Türk Yurdu, Türk Derne ği, Türk Oca ğı gibi derneklerde devlet eliyle yürütülmü ş olan derleme faaliyetlerinin yanında; bu i şi ferdî olarak yürütmeyi kendine görev edinerek üstün hizmetler göstermi ş ve folklor gönüllüleri arasında yer almı ş önemli bir şahıstır. 1913’ten 1943’e kadar olan 30 yıllık süreçte Esen, Besni, Malatya, Adana, Mara ş, Kayseri, Yozgat, Artvin, Konya, Ankara gibi Anadolu’nun çe şitli bölgelerinde bulunmu ş ve adliye görevlerinde bulunmanın kendisine sa ğladığı olanaklardan yararlanmı ştır. Bu süre içinde topladı ğı cönkler ve özellikle sayısı 27 olan derleme defterleri bu alanla ilgili metinleri içermesi bakımından çok büyük önem ta şımaktadır. Defterlerindeki notlardan Esen’in derleme yaptı ğı kaynak ki şilerin ço ğunun hapisanelerde yatan mahkûm ve tutuklulardan olu ştu ğu anla şılmaktadır. Halk kültürüne dair çe şitli konularda bilgi, belge ve metinler derleyen Esen, o dönemde halkbilimine çok az ilgi gösteren aydınlara nazaran; bu bilim dalının ilerdeki geli şimine büyük ölçüde katkı sa ğlayacak olan hazine de ğerindeki ar şivini meydana getirmi ştir (Esen, 1997, 9). Bunların yanı sıra gezdi ği yerlerde ele geçirdi ği cönkler de bulunmaktadır. Bu cönkler, şu an Ankara’da Millî Kütüphane’dedir. Esen’in o ğlu Ali [Koçak] Esen Minkari’nin Anadolu Destanları (1991) adlı eserin önsözünde verdi ği bilgilerden anla şıldı ğı üzere babasının kitaplı ğında bulunan 48 cönk ve 110 el yazması eser Millî Kütüphan’ye, yakla şık 2000 kitabı da Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih Co ğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne verilmi ştir. Anadolu Destanları ve di ğer kaynaklarda Millî Kütüphane’ye devredilen cönklerin sayısı 48 olarak belirtilmekle birlikte bu cönklerin 54 tane oldu ğu tespit edilmi ştir. Cönkler, 06 Mil Yz Cönk 1, 2, 3, 4, 5, 15, 16, 18, 19, 20, 21, 24, 26, 27, 28, 31, 32, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 55, 56, 59, 60, 61, 63, 64, 67, 68, 70, 73, 74, 75, 76, 78, 80, 81, 82, 83, 85, 87, 89 numaralarıyla kayıtlıdır (Parlak, 2009, 111). Ahmet Şükrü Esen, 1927’de Ankara’da kurulmu ş olan Halk Bilgisi Derne ği’nin Ankara’da yapmı ş oldu ğu kongreye Kayseri temsilcisi olarak katılmı ştır. 1928 tarihli Halk Bilgisi Mecmuası ’nda Dadalo ğlu’na ait sekiz şiiri yayımlayarak, Dadalo ğlu’nu kamuoyuna tanıtan ilk o olmu ştur. Ayrıca, Halk Bilgisi Haberleri ’nin 2, 3 ve 4. 23

sayılarında Ahmet Şükrü Esen tarafından hazırlanacak olan “Dadalo ğlu Dîvânı” adlı eserin ne şredilece ği duyurulmakla birlikte; bu dîvânın neden basılmadığı hakkında bir bilgi bulunmamaktadır (Görkem, 2006, XXVIII). Bu toplantıda bulunanlardan biri olan Ziyaeddin Fahri Fındıko ğlu, Esen’le ilgili görü ş ve dü şüncelerini beyan etmi ştir:

“Bundan bir çeyrek asır kadar evvel Ankara’da birkaç halkıyat mensubunun te şebbüsü ile bir Halk Bilgisi Derne ği kuruldu. Dernek, az zamanda memleketin dört buca ğında şubelere sahip oldu. Kenarda kö şede Türk halkının yaratmı ş odu ğu folklorik e şya ve melzeme ile me şgul olan ilim â şıkları bu dernek vasıtasıyla tanı ştılar. Bir aralık bu muhtelif memleket “dernek”lerinin Ankara’da umumi kongresi yapıldı. İş te Ahmet Şükrü, o zaman Kayseri’nin H.B.D. te şkilatı mümessili olarak Ankara’ya gelmi şti. Anadolu’nun dört tarafından Ankara’ya gelmi ş olan genç folklorcular, Kayseri mümessilinin zengin hâfızasından istifadeye ba şlamı şlardı. O ne cevherli, bereketli bir hâfıza idi! Bir taraftan İstanbul H.B.D. şubesi mümessili olarak kongreye i ştirak eden Ahmet Kutsi, Konservatuvar Müdürü dostum Demircio ğlu Yusuf Ziya, “ Halk Bilgisi Haberleri” mecmuasının sahibi Mehmet Halid gibi seçme folklorculara Anadolu’nun muhtelif mıntıkalarındaki halk şair tiplerini tanıtıyor, di ğer taraftan hâfızasındaki defterlerden bütün bir tarih olan edebî parçaları not ettiriyordu. Kendisi yazı yazmaz de ğildi, cebindeki defterler inci gibi yazısı ile yazılmı ş seçme ko şmalarla dolup ta şıyordu. Fakat ne şriyat hayatına atılmaktan çekinirdi.” (Fındıko ğlu, 1953, 705-706).

Bir folklor gönüllüsü oldu ğu anla şılan Ahmet Şükrü Esen’in meslek hayatı boyunca görev de ğişiklikleri dolayısıyla gezdi ği Anadolu’nun çe şitli yerlerinde yaptı ğı derlemeleri, topladı ğı çok sayıda cönkleri ve kitapları büyük bir titizlikle biriktirmesi onun, halk kültürüne verdi ği önemi çok açık bir şekilde göstermektedir. Esen’in o ğlu Ali Esen [Koçak] Minkari, babasının bu hazine niteli ğindeki derlemelerini, aralarına yenileri katılmak üzere her gittikleri yere sandıklar içinde ta şındı ğını belirtmi ştir. Evlerinde, babasının arkada şları ve akrabaları ile lâtife dolu toplantılar esnasında raflardan inen, sandıklardan çıkan ilginç metinlerin elden ele dola şarak üzerinde konu şuldu ğu Minkari tarafından anlatılmı ştır.

Onun arkada şları, dönemin aydın ki şilerinden politikacı, e ğitimci, dilci, tarihçi, edebiyatçı, di ğer mesleklerden seçkin ki şilerdir. Bu kimseler, Hazım Türegün, Fevzi Bozer, Memduh Şevket Esendal, Hasan Fehmi Turgal, Niyazi Eset, Pertev Naili Boratav, İsmail Hakkı Uzunçar şılı, Cevat Dursuno ğlu, İhsan Sungu, Esat Altan, Hamit 24

Zübeyr Ko şay, Besim Atalay, Ali Kemal Yi ğito ğlu, Şevket Ra şit Hatipo ğlu, Ömer Bedrettin U şaklı, Cemal Bardakçı, Hasan Re şit Tankut, İshak Refet I şıtman, Halim Baki Kunter, Ahmet Kutsi Tecer, Bedrettin Tuncel, Tahsin Banguo ğlu, Ahmet Hamdi Tanpınar, Şemsettin Üstel, Fazıl Şerafeddin Bürge, Abdurrahman Melek gibi dönemin aydın kesiminden kimselerdir. Oğlunun anlattıklarından Esen’in çevresindeki bu ki şilerle sürekli irtibat hâlinde oldu ğu, sohbetlerinde folklor çalı şmalarından bahsetti ği anla şılmaktadır. Bu da onun gönüllü olarak yaptı ğı bu i şi, kültür bilinci içinde ve zevk alarak yaptı ğının göstergesidir (Minkari, 2009, 89).

Ahmet Şükrü Esen, 51 yıllık hayatının son 30 yılında derleyip biriktirdi ği folklor malzemeleri ile ilgili yayın yapamamı ştır. Belki de bu konuda iyice olgunla şmayı beklemi ş, ama erken ölümü onun bu ar şivini inceleme fırsatını elinden almı ştır. Esen’in arkada şları Ziyaeddin Fahri Fındıko ğlu, Pertev Nâili Boratav ve onun arkada şları bu malzemelerin arasından çe şitli yayınlar yapmı şlardır. Boratav Ar şivinin Türkiye’ye getirilmesinden sonra ise, Ahmet Şükrü Esen defterlerindeki ürünler ile ilgili Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı danı şma kurulu üyelerinden Sabri Koz’un birçok yayını (bkz. Koz, 2009 ) ve Prof. Dr. İsmail Görkem ve onun lisansüstü e ğitim gören öğrencilerinin tamamlanmı ş ve devam etmekte olan çalı şmaları bulunmaktadır (bkz. 2.3. Folklor Derleme Defterleri ve Bunların Önemi).

2.3. Folklor Derleme Defterleri ve Bunların Önemi

Ahmet Şükrü Esen’in, 30 yıllık bir memuriyet hayatı olmu ştur. Bu süreçte, görev yaptı ğı adliyelerde, mahkûmlar ve onların aracılı ğıyla ula ştı ğı kaynak ki şilerden halkbilimi verimlerini derlemi ş; derlenilen malzemelerin defterlere aktarılmasını sa ğlamı ştır. Ayrıca gezdi ği yerlerde ula ştı ğı bazı cönklerdeki şiirleri de bu defterlere kaydetmi ştir. Ahmet Şükrü Esen’in 27 defter tutan bu 5480 şiir ve folklora dair konular üzerinde olu şturulmu ş metinlerin yer aldı ğı bu ‘halk edebiyatı derlemeleri’ni kapsayan 27 defteri, 1960’lı yıllarda içindekilerin taranarak, yayınlanmaya de ğer nitelikte olanlarının seçilerek kümelenmesi ve açıklamalarıyla baskıya hazırlanması önerisiyle, Pertev Naili Boratav’a verilmi ştir. Boratav da Ahmet Şükrü Esen’in bu derlemelerinden yola çıkarak eski ö ğrencisi Rémy Dor’la birlikte 1982 yılında Anadolu A ğıtları ’nı, Fuat Özdemir’le birlikte Anadolu Türküleri ’ni, yine Fuat Özdemir’le birlikte çalı şmı ş oldu ğu Anadolu Halk Destanları ’nı Özdemir’in ölümü üzerine Ali Esen Minkari’nin üstlenmesiyle 1991 yılında yayımlamı şlardır. 25

Boratav Ar şivinde bulunan bu defterler 1998-1999 yıllarında Türkiye’ye getirilmi ştir. Ahmet Şükrü Esen’in o ğlu Ali Esen Minkari Boratav’ın inceleyip tek tek numara verdi ği, içerik fi şlerinin oldu ğunu belirtti ği bu defterlerin evinde bulundu ğunu ve Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı’na bu defterleri emanet etmek istedi ğini Sabri Koz’a bildirince, o da memnuniyetle kabul etti ğini belirtmi ştir. Bu defterlerden 24 tanesi ve bir matbu kitapçık adı geçen vakfa verilmi ş ve daha sonra da ara ştırmacılara açılmı ştır.

Boratav ve arkada şlarının yaptı ğı bu çalı şmaların ardından uzun bir süre, Ahmet Şükrü Esen’in defterleri üzerinde kitap hacminde bir çalışma yapılmamı ştır. Bu suskunluk dönemi, Prof. Dr. İsmail Görkem ve onun yönetti ği lisansüstü ö ğrencilerinin tez çalı şmalarıyla sona ermi ştir. Bu çalı şmalarla Türk Halk Edebiyatı için bir hazine niteli ği ta şıyan bu ar şiv, yeniden bilim dünyasına sunulmu ş ve sunulmaya da devam etmektedir. İsmail Görkem, Yeni Bilgiler I şığında Dadalo ğlu-Bütün Şiirleri (Görkem, 2006) adlı eserinde, onun yönetti ği Recep Tek’in, “ Türk Edebiyatı’nda Dertli Olgusu, Â şık Dertli ve Eserleri (İnceleme-Metin )” (Tek, 2011) ve Betül Aydo ğdu’nun, “ Türk Edebiyatı’nda Seyranî Olgusu, Develili Seyranî ve Eserleri (İnceleme-Metin )” (Aydo ğdu, 2011) adlı doktora tezlerinde defterlerden faydalanılmı ştır. Onur Ünlütürk’ün “Ahmet Şükrü Esen Defterlerindeki Karacao ğlan Şiirleri ” (Ünlütürk, 2003), Recep Tek’in “Türk Halk Saz Şairleri: Azmî, Şâzî, Pervane (İnceleme- Metin )” (Tek, 2004), U ğur Ba şaran’ın “ Ahmet Şükrü Esen Defterlerinde Anonim Türk Halk Edebiyatı Ürünleri (Atasözü-Beddua- Bilmece-Deyim-Dua-Tekerleme-Fıkra ) (İnceleme-Metinler) ” (Ba şaran, 2011) isimli yüksek lisans tezlerinin ise tamamı bu defterlerdeki ürünler üzerine hazırlanmı ştır.

Görünü şleri itibarıyla birer ‘defter’ olmakla birlikte, içerikleri göz önüne alındı ğında ‘cönk’ niteli ği ta şıdı ğı görülen bu el yazması eserlerde, Türk Halkbilimi faaliyet alanlarına dair çe şitli ürünlerin yanı sıra, derlemelerinin büyük bir bölümünü adı belli halk şairlerinin şiirleri olu şturmaktadır. Bu konuda dikkatini Adana ve Kayseri yörelerine çevirdi ği görülmektedir. Esen, defterlerinde Karacao ğlan, Dadalo ğlu, Seyrânî, Gevherî, Kayserili Rûzî, Tokatlı Nûrî, Tokatlı Gedayî, Bolulu Dertli, Ceyhûnî, Kul Mustafa, Pervâne, Yozgatlı Nâzî, Â şık Ömer, Mara şlı Şâzî, Agâhî gibi 380 kadar halk şairi bulunmaktadır (Koz, 2009, 187). 26

Halk şairlerinin şiirlerinin a ğırlıklı oldu ğu bu defterlerde bu şiirlerden ba şka folklorun faaliyet alanına giren ba şka birçok ürüne de rastlanmaktadır. Yer adları, akrabalık adları, giyim-ku şam ile ilgili adlar, yemek adları, soy a ğaçları, dü ğün adetleri, yöresel deyim ve kelimeler, özlü sözler, anonim türler gibi daha birçok veriye rastlanılmaktadır. Bu da, bu defterlerin sahibi olan Ahmet Şükrü Esen’in Türk halk kültürüne verdi ği önemi ve derlemeci olarak ne kadar ba şarılı bir i ş gerçekle ştirdi ğini göstermektedir. Ahmet Şükrü Esen’in derlemeci olarak gösterdi ği bu ba şarı, onun sebat göstererek uzun yıllar malzeme toplayıp ve özenle saklamasıdır. Fakat derlemeci kimli ği ile ilgili olarak defterler üzerinden bir de ğerlendirilme yapılırsa, Ahmet Şükrü Esen’in derleme defterlerine kaydedilen ürünlere numara verilmedi ği -numaralandırma i şlemini sonradan Boratav yapmı ştır.- defterlerin genelinde derleme yapılan ki şinin adı, soyadı, ya şı, mesle ği ve nereli oldu ğu gibi bilgilere yer verilmedi ği görülmektedir. Defterlerdeki yazıların sürekli olarak de ğişiklik gösterdi ği görülmektedir. Ayrıca defterlerdeki malzemelerin mahkûm ve tutuklulardan derlendi ği bilgileri bulunmakla birlikte; bu malzemelerin kimler tarafından yazıya aktarıldı ğı da kesin olarak bilinmemektedir. Bazı metinlerin Ahmet Şükrü Esen tarafından bazılarının da gardiyanlar tarafından yazıya aktarıldı ğı bilinmekle birlikte yine bunların kesinli ğini sa ğlayacak sa ğlam veriler bulunmamaktadır. Mâniler için de aynı şeyin geçerli oldu ğu, yazıların de ğişkenlik gösterdi ği, bazen beyit şeklinde yan yana, bazen dörtlük şeklinde bazen ise düz yazı şeklinde kaleme alındıkları görülmü ştür.

Bu metinler, nerdeyse bir asır önce derlenerek yazıya aktarılmı ştır. Sadece bu açıdan bile bakıldı ğında, Türk kültürüne dair verimlerin saklanması ve bu verimlerin günümüzdeki ürünlerle ne kadar benzeyip benzemediği, anlam dünyası vs. yönünden mukayese edilebilmesi gibi birçok açıdan, Türk kültürü için çok büyük bir önem arz etmektedir.

27

3. AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MÂN İ MET İNLER İ HAKKINDA DE ĞERLEND İRME

3.1.Mânilerin Kendi İçlerinde Mukayesesi

Ahmet Şükrü Esen’e ait olan 27 defterin I, IV numaralı olanları Pertev Naili Boratav ve Esen tarafından çalı şılmı ş; XVI, XVII numaralı defterlerin de Farsça olmasından dolayı geri kalan 23 defter arasından saptanan mâni metinleri Latin harflerine aktarılmı ştır. Bu metinlerin toplam 541 olup, okundukları defterlere göre da ğılımları şöyledir:

AŞE II: 34; A ŞE III: 46; A ŞE VI:5; A ŞE XI: 19; A ŞE XVIII: 31; A ŞE XXI: 68; AŞE XXII: 55; A ŞE XXIII: 79; A ŞE XXIV: 75; A ŞE XXVI: 129.

Defterlerdeki mâni metinlerine bakıldığında bu metinlerin Ahmet Şükrü Esen’in defterlerinin genelinde oldu ğu gibi derlemelerden olu ştu ğu görülmektedir. Sadece XXI. defterde 80 numaralı olan 3 mâni metninin ba şında, “Salahaddin’in Cöngü” notu dü şülmü ştür. Bunun dı şındaki metinlerde böyle bir nota rastlanmamı ştır. Translitera edilen mâni metinlerinin ço ğunda, “mâni” ya da “mâniler” ba şlı ğı yer almaktadır. Defterlerdeki metinleri numaralandırmı ş olan Boratav’ın da birkaç yerde bu şekilde not dü ştü ğü görülmektedir. * Ayrıca defterlerde, Latin harfleriyle yazılmı ş olan XXIII: 203’te iki, 204’te iki ve 212’de on bir tane olmak üzere on be ş tane mâni metnine rastlanmı ştır. Metinler, Esen’in görev yaptı ğı Orta Anadolu şehirleri olan Kahramanmara ş, Kayseri, Yozgat, Konya, Ankara ve Adana’dan yapılmı ş olan derlemelerden olu ştu ğu için; ço ğunlu ğu buralarda söylenen mânilerden olu ştu ğu dü şünülmektedir. Esen’in, folklor metinlerini tutuklu ve hükümlülerden dinledi ği bilinmektedir. Ayrıca bazı mânilerde şehir isimleri de yer almaktadır. Mânilerin derlendiği yerlerin dı şında, ba şka şehirler üzerine söylenen mâniler de bulunmaktadır. Bu da kaynak ki şilerin mahkûmlardan olu şması dolayısıyla farklı kültür ortamlarında yeti şmi ş olmaları yani, bulundukları

* Bu kısımla ile ilgili olarak “Ekler” bölümünde örnek metinlere yer verilmi ştir. 28

yerin kültür ortamında yeti şmemeleri veya farklı bölgelerde söylenen mânileri de bilmelerinden ileri gelmektedir. Defterlerde yer alan mânilerin kendi içlerinde de eş ve benzer metinlerine rastlanılmı ştır. Çe şitlenmeler dâhil altmı ş iki tane olan bu metinlerden, defter numarasına göre sonra kaydedilen metnin dipnotunda bkz. ibaresine yer verilerek önce olan metne atıf yapılmı ştır. Aşağıda bu şekilde olan metinlerden örneklere yer verilmi ştir. Kaya dibi ta ş ba şı Kaya ba şı ta ş ba şı Hilâldir yârin ka şı Hilâldir yârin ka şı Çirkin ile bal yeme Çirkin ile bal yeme Güzel ile ta ş ta şı ( II: 17-5) Güzel ile ta ş ta şı (II: 171-1)

Güldeniz Güldeniz Gül elinde güldeniz Gül elinde güldeniz Ben bur(a)da kan a ğlarım Ben burda kan a ğlarım Sen orada gül Deniz (III: 143-4) Sen or[a]da gül Deniz (XXIV: 189-4)

Od yanar kazan bilir Od yanar kazan bilir Yol hâlin [g]ezen bilir Yol hâlin [g]ezen bilir Geceyi hastadan sor Geceyi hastadan sor Gurbeti gezen bilir (XXII: 172-2) Gurbeti gezen bilir (XXII: 213-1)

3.2.Mânilerin Di ğer Mânilerle Mukayesesi

Bu bölümde mânilerin çe şitlenmeleri tespit edilmi ştir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinden Latin harflerine aktarılan mâniler, önceden tespit edilen yedi kaynakta yer alan mânilerle mukayese edilerek; tespit edilen çe şitlenmelere, kronolojik bir sıra takip edilerek, her metnin altında dipnot olarak yer verilmi ştir. Bundan dolayı çe şitlenmeler bu kısımda gösterilememi ştir. Yukarıda bahsi geçen bu yedi kaynaktan, çalı şmada nasıl yararlanıldı ğına dair bilgi edinilebilmesi açısından; bu bölümde kaynakların basım tarihi sırası izelenerek, tanıtımlarına yer verilmi ştir.

Çalı şma sonucunda ortaya çıkan mânilerin mukayese edildiği ilk kaynak Kilisli Rıfat Bilge’ye ait Mâniler adlı kitaptır. Kitap 1928 yılında ilk olarak eski harflerle ne şredilmi ştir. 2001 yılında ise Ata Çatıkka ş tarafından hazırlanarak, Latin harfli şekli ile tekrar basılmı ştır. Çalı şmada kullanılan bu baskısıdır. 303 sayfadan olu şan eserin ilk 44 sayfasında mânilerle ilgili çe şitli bilgi ve incelemelere yer verilmi ştir. 1760 mâni metnine yer verilen eserde, mânilerin harf-i reviye yani son dizenin son kelimesinin son 29

harfine göre sıralandı ğı görülmektedir. Kitabın son bölümünde ilk dizelerin dizini yer almaktadır. Çalı şmada çe şitlenmeler tespit edilirken bu dizinden faydalanılmı ştır.

İkinci kaynak, Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler adlı kitabıdır. 1944 yılında basılan bu eserde 1618 mâni bulunmaktadır. 191 sayfadan olu şan bu eserin ilk 46 sayfasında mânilerle ilgili birtakım hususiyetlere yer verilmi ştir. Boratav’ın verdi ği bilgilere göre Ahmet Şükrü Esen defterlerindeki mânilerin bir bölü ğünü okudu ğu anla şılan Eset, kitabındaki mânileri ilk dizenin ilk harfine göre sıralamayı seçmi ştir. * Kitabın sonunda ise harf-i reviye göre düzenlenmi ş bir dizin bulunmaktadır.

Üçüncü kaynak olarak incelemeye dâhil edilen kitap, yine Niyazi Eset’e ait 1946 yılında yayımlanan Mâniler Kılavuzu adlı eserdir. 374 sayfadan olu şan eserde mânilerin sadece son iki dizelerine yer verilmi ştir. Mânilerin harf-i revilerine göre sıralandıkları eser, on dokuz kaynaktan toplanmı ş mânileri içermektedir. Bu kaynakların her biri harflerle sembolize edilerek; iki dizelik bölümlerin altında nereden alındı ğını göstermesi bakımından bu harflere yer verilmi ştir.

Mâniler Kılavuzu adlı eserde, Mehmet Halit Bayrı’nın Türk Halk Edebiyatına Ait Maddeler (1932), Mâniler; Vasfi Mahir Kocatürk’ün En Güzel Türk Mânileri (1933); Murat Uraz’ın Halk Edebiyatı Şiir Dil Örnekleri (1933); Pertev Sungur’un Diyarbakır Hoyratından Mâni-Maya- Horyat ve Atasözleri (1935); Talat Mümtaz Yaman Kastamonu’da Toplanmı ş Mâniler (1936); Naki Tezel’in Bilmeceler ve Mâniler (1941); Hasan Şeyho ğlu’nun Çankırı Tarih ve Halkıyatı (1942); Şevket Baysano ğlu’nun Diyarbakır Folkloru (1943); Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler (1944) adlı eserleri gibi on dokuz kaynaktaki mâniler de ğerlendirmeye alınmı ştır (Eset, 1946, 7-11).

Yazarın, hazırladı ğı bu çalı şmasına “Kılavuz” adını vermesi, bu kadar kaynaktan topladı ğı mânileri sistem dâhilinde hazırlamı ş ve ara ştırıcıların hizmetine sunmu ş olma dü şüncesinden ileri gelmektedir. Mânilerin son iki dizelerine yer vermesi ise, anlam yo ğunlu ğunun bu dizelerde bulundu ğu dü şüncesindendir.

Çalı şmada yararlanılan dördüncü kaynak ise, M. Hasan Göksu’nun Mânilerimiz adlı eseridir. 335 sayfadan olu şan bu çalı şmanın, ilk 28 sayfasında mânilerle ilgili de ğerlendirmelere ve kalan kısımda ise mâni metinlerine yer verilmi ştir. Bu metinler ilk

* Bu kısımla alâkalı olarak bilgi ve tespitler için bkz. “5. Sonuç”. 30

dizenin ilk harfine göre sıralanmı ş olsa da ilk harf dı şında sıralamaya dikkat edilmedi ğinden karı şıklıkların oldu ğu görülmektedir. Eserde “dizin” yer almayıp sadece sonunda bir “Bibliyografya” bölümüne yer verilmi ştir. Be şinci ve altıncı kaynaklar Lütfullah Sami Akalın’a ait olan, Türk Mânilerinden Seçmeler I ve Türk Mânilerinden Seçmeler II adlı eserlerdir. Eserlerde yer alan mâniler üçüncü dizelerinin ilk harflerine göre sıralanmı ş olmakla birlikte; birbirinin devamı niteli ğindedir. Birinci ciltte A-K; ikinci ciltte ise L-Z harfleri arasında bulunan mâniler yer almı ştır. Toplam 535 sayfadan olu şan eserlerde bulunan mâni sayısı 5602’dir. Çe şitlenmelerin tespiti için kullanılan son kaynak ise Şükrü Elçin’e ait Türkiye Türkçesinde Mâniler adlı eserdir. 191 sayfadan olu şan eserde, “Söz Ba şı” ve “Mâniler Üzerine” adlı iki yazıdan sonra 11. sayfadan itibaren mâni metinlerine geçilmi ştir. Bu metinler ilk dizelerinin ilk harflerine göre sıralanmı ş olsalar da, sıralamalarda yer yer karı şıklıkların oldu ğu görülmü ştür. Çalı şma, derleme metinlerden olu şmu ş ve her mâni metninin altında parantez içinde metinlerin nereden derlendi ği belirtilmi ştir.

Yapılan kar şıla ştırmalar sonucunda tespit edilen çe şitlenmeler de ğerlendirildi ğinde, bu çe şitlenmelerin mânilerin anlam çerçevesi içinde olu ştu ğu görülmü ştür. Yani, e ş metinlerde de, benzer metinlerde de verilmek istenen anlam aynı kalmı ş; de ğişen unsurların -dize/kelime- yerine de bu anlamı sa ğlayacak nitelikteki unsurlara yer verilmi ştir. Bu de ğişiklilerin, içinde ya şanılan zamanın kültür ortamına göre şekillendi ği dü şünülmektedir. Esen defterlerinde yer alan metinlerden birinin ilk dizesi “konsul üstünde pekmez” iken “sofrada duru pekmez” olarak çe şitlenmi ş ve “konsul” kelimesinin yerine “sofra” kelimesinin; yine “benim montuma yetmez” olarak geçen dördüncü dizesinde ise “mont” kelimesinin yerine “süs” ve “pudra” kelimelerinin kullanıldı ğı görülmü ştür. Bu metinlerden en eski olanının Esen deftelerinde yer alan metin oldu ğu dü şünülünce, “mont” kelimesinin yerini daha sonraki metinlerde “pudra” kelimesinin alması do ğal olarak zamanın bir getirisi oalbilece ği dü şünülebilirse de; ilk dizede verilen “konsul” kelimesinin yerine daha sonra kaydedilen eserlerde bulunan mânilerde “sofra” kelimesin kullanılması, bu duruma tezat olu şturur niteliktedir. Bundan dolayı, bu mânileri söyleyen ki şilerin beslendikleri kültür ortamı ve ki şisel ihtiyaçlarının de ğişkenlik arz edebilmesi gibi hususların, bu durumda etkin rol oynayabilece ğinin göz ardı edilmemesi gerekti ği dü şünülmektedir. 31

3.3. Mânilerin Şekil Özellikleri

3.3.1. Ölçü

Şiirde esas alınan birimlere ölçü denir. Türk Halk Şiirinde esas alınan birim ise “hece ölçüsü” dür. (Kaya, 2010).

Mâniler, genelde 7’li hece ölçüsüyle söylenmekle birlikte, 4, 5, 6, 8 ve 11’li hece ölçüleriyle de söylendi ği görülmektedir.

Çalı şmada ele alınan mânilere yapısından dolayı kesik mâniler [ilk dizesi] dâhil edilmezse, neredeyse tamamının 7’li hece ölçüsü ile olu ştu ğu söylenebilir. Sadece 2 mâni 11’li, 2 mâni de ilk ve üçüncü dizeleri 6; iki ve dördüncü dizeleri 5’li hece ölçüleri ile söylenmi ştir. Mâniler içinde Gönül ku şu gibi Dört beyit mâni Severim seni Allah’ı seversen Ya ben a ğlamayım Unutma beni (XXIII: 204-1) Kimler a ğlasın (XXIII: 204-2)

So ğan gibi şirin sözlüm Ayran gibi ala gözlüm Gel sarılalım yatalım Bezir barda ğı yüzlüm Sen sizin evde Ben bizim evde (XXII: 62-1; 105)

Yüce da ğ ba şında pirinç harmanı Ba şımdan a şıyor a şkın dumanı Gö ğsüyün arası zemzem pınarı Doyanaca emsem darılır mısın (XXIII: 200-18)

Bazı mâni metinlerinde hece uyumsuzluklarından dolayı onarım yapılmı ştır. Bu hususta şu şekilde bir yol izlenmi ştir: Mânilerde, hece bakımından di ğer dizelerden eksik olan dize/dizeler varsa anlam bütünlü ğü sa ğlanacak şekilde kö şeli parantez “[]” içinde bu eksikli ği giderecek ek ya da kelimeye yer verilmi ştir. Yine aynı şekilde yazımdan kaynaklanan harf eksikli ği bulunan kelimelere de bu şekilde uygun harfin eklenmesiyle onarım yapılmı ştır. Kelime eklenerek onarılan mâni metnine örnek:

32

Leylâ der garip garip Bulmadım derde tabip Bilmem [benim] yârim mi Bilmem sevda mı garip (III: 129-3)

Ek getirilerek onarılan mâni metnine örnek: Kız saçların iki kat Birisini bana sat Kız Allah’ın seversen Bahçe[ler]de sen de yat (XVIII: 219-2)

Harf eklenmesi ile onarılan mâni metnine örnek: Leyli güzel darda ğan Konar bayku[ ş] darda ğan Al sın yârim elimden Ettin beni darda ğan (III: 156-4)

Bazı mânilerde ise, hece bakımından di ğer dizelerden fazla olan dize/dizeler varsa, anlam bütünlü ğü bozulmayacak şekilde; bu dize/dizeler üzerinde fazlalık olan harf, hece da kelimeler parantez “()” içine alınarak onarılmı ştır.

Kelimenin fazlalık oldu ğu dü şünülerek onarılan mâni metnine örnek: Ak koyun kara koyun Gel kız koynuma soyun Gecelerin (tam) yarısı Çıkaralım bir oyun (III: 230/8-3) Ek’in fazlalık oldu ğu dü şünülerek onarılan mâni metnine örnek: Kavak senden uzun yok Dallarında üzüm yok İşittim yâr(im) gidiyor Söylemeye yüzüm yok (III: 230/8-5)

Harfin fazlalık oldu ğu dü şünülerek onarılan mâni metnine örnek: Al direk ye şil direk Suyu ner(e)den indirek Münasipli adam yo[k] Yâre mektup gönderek (XXIII: 200-9)

Bazen de yukarda bahsi geçen şekillerde yapılan metin onarımlarının aynı dize üzerinde uygulandı ğı da olmu ştur. Bu şekilde onarılmı ş mâni metnine örnek:

33

Gökteki teraziler Gönül seni arzular Sensiz bana haram[dır] (olsun) Gök cemâlli yazılar (XXIV: 734-64)

Mâni metinlerinde okunamayan kelimelerin yanına “(?)” i şareti konulmu ştur. Sayfa altına ya da kenarına gelen mâni metinlerinden bazıları cilt kesi ği sebebiyle okunamadı ğından, bu tür kelime yahut dizeler “/………………../” şeklinde gösterilmi ştir. Ayrıca, biri üç ve biri de iki dize hâlinde olan mâni metinlerinin de eksik oldu ğu dü şünülerek aynı ibare ile onarımı yapılmı ştır.

3.3. 2. Kafiye Örgüsü Defterlerde bulunan mânilerin neredeyse tamamı aaba kafiye örgüsüne sahiptir. Nadir olarak rastlanılmı ş kafiye örgüleri ise; aaab ve baca şeklindedir. Defterlerde aabb kafiye sörgüsüne sahip bir mâni metnine rastlanılmıştır.

Şu derenin gündüzü Ba[h]çelerde mor meni Koyuna verin duzu Var git ellerin yâri Koyun neylesin duzu Sen bana yâr olma[z]sın Pınara verin kızı (III: 230/8-2) Yüzüme gülme bari (XXIII: 200-19)

Yüce da ğ ba şında pirinç harmanı Ba şımdan aşıyor a şkın dumanı Gö ğsüyün arası zemzem pınarı Doyanaca emsem darılır mısın (XXIII: 200-18)

Tiren geliyor tiren Bacası mı olayım Güzel güzel kızların Kocası mı olayım (XXIII:210-3)

aabb şeklindeki kafiye örgüsüne sahip metin: Kabak pi şti tuz ister Anne gönlüm kız ister Kız olmazsa dul olsun Şeftalisi bol olsun (XXIII: 155-1).

3.3. 3. Kafiye Özellikleri

İncelenen mâni metinlerinde, tüm kafiye çe şitlerine rastlanmakla birlikte en çok tam kafiyenin bulundu ğu görülmü ştür. Mânilerin tespitinde “kulak için kafiye” anlayı şı dikkate alınmı ştır. Çalı şmada bulunan yetmi ş mâninin ise, bazılarında sadece redif 34

bazılarında ise harf uyumsuzlukları bulundu ğundan dolayı, bu mânilerin kafiyeleri tespit edilememi ştir.

Yarım kafiye: Ünlü veya ünsüz olması şartı aranmaksızın ses benzerli ği tek sese dayanan kafiyelerdir (Kaya, 2010).

Ömrü[mü] özde gördüm Sürmeyi gözde gördüm Zemheride gül olmaz Ben gülü kızda gördüm (XXIII: 200-6) “z” ler yarım kafiyedir. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 103’ünde “yarım kafiye” bulunmaktadır.

Tam kafiye: Ses benzerli ği iki sese dayanan kafiyelere denir (Kaya, 2010).

Ka şların ka şlar beni Gözlerin ha şlar beni Ben burda garip kaldım Her gelen ta şlar beni (XXII: 21/1-2). “a ş” lar tam kafiyedir. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 178’inde, “tam kafiye” bulunmaktadır.

Zengin kafiye: İki sesten fazla ses benzerli ğine dayanan kafiyelerdir (Kaya, 2010).

Havuz kenarı kayrak Sen gül isen ben yaprak (Gel) sarılalım yatalım Dü şman gözüne toprak (XXI: 413-13) “rak”lar zengin kafiyedir. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 135’inde, “zengin” kafiye bulunmaktadır.

Tunç kafiye: Zengin kafiye içinde de ğerlerdilen “tunç kafiye”, kafiyeyi olu şturan kelimelerden birinin di ğerinin içinde yer aldı ğı kafiyelerdir (Albayrak, 2007).

Ay do ğdu çini çini Öpem a ğzın içini Bu gece gelece ğim Gönlümün gögerçini (XXIV: 416-31) “çini”ler tunç kafiyedir.

*** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 12’sinde, “tunç” kafiye bulunmaktadır.

Cinaslı kafiye: Yazılı şları aynı, anlamları farklı olan kelimelerle yapılmı ş kafiyelerdir (Kaya, 2010). 35

Okusana Ders alup okusana Sinende (ok) yarası var Kim vurdu oku sana Yârin nâme yazmı ştır Ne yazmı ş okusana (III: 131-1). “okusana”lar cinaslı kafiyedir. ***

Çalı şmada bulunan 541 mâniden 43’ünde “cinaslı” kafiye bulunmaktadır.

Sadece rediften olu şan metne örnek: Leyli güzel bu sevdayı Bu seri bu sevdayı Ya Mevlâm muradım ver Ya kaldır bu sevdayı (III: 156-7) “bu sevdayı” redif.

3.3.4. Nazım Birimi

Mânilerle ilgili olarak yapılan tanımların ço ğunda, mânilerin nazım biriminin dörtlük oldu ğu vurgulanmakla birlikte bu eksik bir söylemdir. Çünkü mâniler sadece dörtlükten olu şmamaktadır. Dört dizeden fazla olan mâni çe şitleri de bulunmaktadır. Bunun yerine tek birimden olu ştu ğunu söylemek daha do ğru olacaktır.

Çalı şmadaki mâniler nazım birimi yönünden incelendi ğinde, genel olarak dörtlükten olu ştu ğu görülmektedir. Bununla birlikte “kesik”, “doldurmalı kesik/cinaslı” mânilerin dört dizeden olu ştu ğu gibi dört dizeden fazla oldukları; “artık/yedekli” mânilerin ise tümünün dört dizeden fazla oldu ğu görülmektedir (bkz. 3.5.1. Şekil Bakımından Mâniler).

3.4. Mânilerin Muhteva Özellikleri

Türk insanını ortak paydada bulu şturan birçok tutum, davranı ş, duygu ve dü şünce onların ürettikleri eserlere de yansımı ştır. Bu bakımdan mânilerin de hayatın içinde yer alan bütün durum ve konular üzerine söylenebildikleri görülmektedir. Bunlardan ilk ve en büyük paydaya sahip olan konu insanla birlikte var olan “a şk ve sevgi”dir. Kıskançlık, özlem gibi birçok konu bu duygulara ba ğlı durumlar üzerine olu şmu ştur. Mânilerde i şlenen bu konuların, iyi bir üslûpla anlatıldı ğı görülmektedir. Sevgilisinden bahseden bir gencin ona verdi ği de ğeri;

36

Su gelir ta şa de ğer Kirpikler ka şa de ğer Yenile bir yâr sevdim Bütün Mara ş’[a] de ğer (XXII: 21/1) diyerek kar şıla ştırmalı biçimde anlattı ğı; yine sevdi ği kızı kıskanan delikanlının;

A benim bahtı yârim Gönüller aktı yârim Yüzünde göz izi var Sana kim baktı yârim (II: 9/2-9) diyerek duygularını göstermede dolaylı bir anlatımdan yararlandı ğı ve manayı derinle ştirdi ği bu mânilerde, bir sanatçı ruhu sezilebilir

Karasevdaya dü şünce;

Âh eder inler gönül Mecnundan beter gönül Rûyundan ate ş almı ş Zülfünden tüter gönül (XXIV: 138-3) mânisiyle, sevgisinin boyutunu yo ğun bir anlatımla aktaran ki şinin bazen iç dünyasına döndü ğü ve kendisiyle konu şmaya çalı ştı ğı da görülür:

Dinleyim inle gönül İnleyim dinle gönül Gel hasbıhâl edelim Şöyle sen[in]le gönül (XXIV: 138-4)

Sılasından ayrılarak gurbete giden bir erkek, arkasında onu bekleyen sevdi ği, annesi, sevdi ğine açılamayanlar, çe şitli arzular besleyip söyleyemeyenler, dü ğün hazırlı ğında olan genç kızlar, i ş yapan delikanlılar, maharet ve güzellikleri saymak isteyenler ve daha niceleri bu türden duygularını dile getirmek için, mânileri kullanmı şlardır.

Mâniler, yüzyıllardır insana ve onun ruh ve belle ğinden süzülen duygu ve dü şüncelere ayna tutmakta; yapıları ve icraları dolayısıyla da bu yansımaları bir gelenek dâhilinde nesilden nesile aktarmaktadırlar.

Çalı şmada Ahmet Şükrü Esen defterlerinden Latin harflerine akratılan mâniler üzerinde yapılan incelemeler sonucunda da büyük duygu yo ğunlu ğunun “a şk ve sevgi” konusu üzerinde oldu ğu görülmüştür. Bunun dı şında, ayrılık, özlem, dert, üzüntü, sitem, 37

birtakım arzu ve istekler, cinsellik gibi daha birçok konuda söylenmi ş mânilere de rastlanmı ştır.

Mânileri konu bakımından sınıflandırmak kolay de ğildir. İncelenen mânilerde de bu bakımdan bazen bir mâni birkaç ba şlık altında ele alınmı ştır. Defterlerdeki mânilerin muhtevaları ile ilgili detaylı sınflandırma için, bkz. “3.5. Mânilerin Tasnifi”.

3.5. Mânilerin Tasnifi Mâniler üzerinde yapılmı ş tasniflere bakıldı ğında şekil ve muhteva üzerine yo ğunla şıldı ğı görülmektedir. Burada yapılan bir tasnif denemesi olmayıp, elde bulunan mânilerin de ğerlendirilmesi sonucunda ortaya çıkan verilerle oluşturulmu ş bir de ğerlendirmedir. Söz konusu mâniler olunca, belirli tasniflere göre sınıflandırma yapılmasının yarataca ğı zorluklardan dolayı, bu tutumun inceleme açısından daha sa ğlıklı olaca ğı dü şünülmektedir.

3.5.1. Şekil Bakımından Mâniler

3.5.1.1. Düz/Tam Mâniler

Dört dizeden olu şan, aaba veya baca nadiren de aaab kafiye örgüsüne sahip olan mânilere düz/tam mâni denilmektedir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “düz” mânilerin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE II: 9/1: 1, 2, 3, 4; 9/2: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21; 17: 1, 2, 3, 4, 5; 171: 1; 206/1: 1, 2; 234/3: 1. AŞE III: 143: 2, 3; 230/8: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10; 235: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 8, 9, 10, 11, 12. AŞE VI: 198/1: 1, 2, 3, 4, 5. AŞE XI: 27: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 16, 17, 18, 19. AŞE XVIII: 133/1: 1; 133/3: 1; 152: 1; 155: 1, 2, 3; 174/1: 1, 2, 3, 4, 5, 6; 174/2: 1, 2, 3, 4, 5; 174/3: 1; 195: 1, 2, 3, 4, 5, 6; 219: 1, 2; 220: 1, 2, 3, 4, 5. AŞE XXI: 80: 1, 2, 3; 81: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23; 413: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42. AŞE XXII: 20/1: 1, 2; 21/1: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10; 55: 1, 2; 115: 1, 2, 3, 4; 118: 4; 131: 1, 2; 140: 1, 2, 3, 4, 5, 6; 160: 1, 2, 3, 4, 5; 172: 1, 2, 3; 213: 1, 2, 3, 4, 5; 229: 1, 2; 265: 1; 362: 1, 2, 3; 368: 1. 38

AŞE XXIII: 111: 1; 149: 1; 155: 1; 157: 1, 2; 162: 1; 200: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33; 203: 1, 2; 205: 1, 2, 3, 4; 207: 1; 208: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12; 210: 1, 2, 3, 4, 5; 212: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11; 270: 1, 2, 3. AŞE XXIV: 70: 1, 2; 138: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7; 144: 1; 148: 1; 189: 2, 3, 5, 6; 269: 1, 2; 331: 1; 338: 1, 2, 3, 4, 5, 6; 344: 1, 2, 3, 5, 6; 350: 1, 2; 416: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38. AŞE XXVI: 388: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 37, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48b, 49, 50; 734: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 10/1, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 21/1, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 484’ü, “düz/tam mâni”dir. (% 89. 463956).

3.5.1.2. Kesik/Cinaslı Mâniler

Mânilerin ilk dizesindeki hece sayısının ikinci dizesinden az olanları “kesik mâni” olarak adlandırılmaktadır. Genellikle dört dizenden fazla olan bu tür mânilerin ilk dizelerinde, cinası sa ğlayacak nitelikte bir hazırlık sözüne yer verilir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “kesik/cinaslı” mânilerin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE III: 131: 1,2, 3, 4, 5, 6, 7; 143: 1, 4; 235: 7.

AŞE XXIII: 200: 23.

AŞE XXIV: 189: 1, 4; 331: 2, 3, 4.

AŞE XXVI: 388: 18, 19, 20, 21, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 38, 48a.

***

Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 28’i “kesik/cinaslı mâni”dir. (% 5. 1756007). 39

3.5.1.3. Doldurmalı Kesik/Ayaklı Mâni

İlk dizesi hece bakımından diğer dizelerden eksik olan kesik mânilerin bu ilk dizesinin tamamlanması ile olu şan mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “doldurmalı kesik/ayaklı” mânilerin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE III: 129: 1, 2, 3, 4, 5; 150/1: 1; 156: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7.

AŞE XI: 27: 13, 14, 15.

AŞE XXI: 81: 12.

AŞE XXII: 118: 1, 2, 3; 160: 6; 209: 1; 213: 6.

***

Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 23’i “doldurmalı kesik/ayaklı mâni”dir. (% 4. 2513863).

3.5.1.4. Yedekli/Artık Mâni

Mânilerin sonuna yeni dizeler eklenmesi ile olu şan ve cinassız bir söyleni şe sahip olan mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “yedekli/artık” mânilerin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE XXII: 62: 1, 2; 105: 1. AŞE XXIV: 344: 4. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 4’ü “yedekli/artık mâni”dir. (% 0.7393715).

3.5.1.5. Müstezat Mâniler İlk ve üçüncü dizelerdeki hece sayıları, ikinci ve dördüncü dizelerin hece sayılarından fazla olan, abcb kafiye örgüsüne sahip mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “müstezat” mânilerin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: XXIII: 204:1, 2. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 2’si “müstezat mâni”dir. (% 0. 3696858). 40

3.5.2. Konu Bakımından Mâniler

Mânileri konuları bakımından sınıflandırmak oldukça zordur. Çünkü bir mâni sadece tek bir konuyu içerecek diye bir kaide yoktur. Ayrıca birbirleriyle yakından ilintili konular da bulunmaktadır. Bundan dolayı çalı şmada ele alınan mâniler a ğırlıklı olarak içerdikleri konulara göre sınıflandırılmı şlardır. Bununla birlikte bir mâniye birkaç ba şlık altında yer verildi ği de olmu ştur. Do ğan Kaya’nın konu ile ilgili bir tasnifi bulunmaktadır (bkz. Kaya, 2004, 51-52). Çalı şmada yapılan sınıflandırmada, bu tasniften bazı madde ba şlıklarına yer verilmi ştir.

3.5.2.1. Aşk/Sevda Mânileri İçlerinde a şk, sevda ve bu konular ekseninde olu şabilecek, kıskançlık, kar şılıksız a şk, sevdi ğine kavu şamamadan dolayı duyulan üzüntü vs. duyguların yansıtıldı ğı mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “a şk/sevda mânileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE II: 9/1: 1, 4; 9/2: 6, 7, 9, 15, 16, 18, 20, 21; 206/1: 1; 2; 234/3: 1. AŞE III: 129: 1, 2, 3, 4, 5; 131: 1, 3, 5, 6, 7; 143: 1; 156: 1, 7; 230/8: 1, 7; 235: 3, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 AŞE VI: 19/1: 3, 4, 6. AŞE XI: 27: 1, 5, 6, 7, 8, 9, 11, 12, 13, 18. AŞE XVIII: 152: 1; 155: 2, 3, 174/1: 4, 6; 174/2: 2, 4, 5; 195: 1; 219: 1; 220: 1, 2, 3. AŞE XXI: 80: 1, 3; 81: 1, 2, 3, 4, 5, 10, 11, 17, 18, 19, 21, 22, 23; 208: 6; 413: 2, 4, 5, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 15, 18, 19, 20, 21, 23, 24, 27, 29, 32, 33, 34, 36, 37, 40, 41. AŞE XXII: 20/1: 2; 21/1: 1, 3, 8; 62: 1; 105: 1; 115: 1, 3, 4; 118: 3, 4; 131: 1, 2; 140: 1, 2; 160: 2; 229: 2; 362: 2. AŞE XXIII: 157: 1; 200: 3, 5, 6, 8, 10, 11, 14, 18, 19, 20, 23, 24, 25, 26, 29, 30, 32; 205: 4; 207: 1; 208: 2, 8, 9; 210: 5; 212: 1, 3, 4, 11, 12; 270: 2, 3. AŞE XXIV: 138: 2, 3, 4, 5, 6, 7; 144: 1; 189: 1, 5, 6; 269: 1; 331: 2, 4; 338: 2, 4, 5, 6; 344: 1, 2, 4; 416: 1, 2, 3, 6, 7, 8, 9, 10, 16, 20, 23, 24, 25, 26, 28, 30, 34. AŞE XXVI: 388: 3, 4, 7, 15, 16, 17, 20, 22, 23, 25, 28, 30, 31, 36, 37, 38, 44, 45, 46, 49; 734: 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 10, 10/1, 11, 12, 13, 14, 15, 17, 18, 19, 21, 21/1, 22, 23, 24, 41

26, 27, 29, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 41, 45, 48, 49, 50, 51, 53, 54, 55, 57, 58, 59, 61, 62, 63, 64, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 77.

*** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 268’i “aşk/sevda” konuludur. *** Mâniler incelendi ğinde, daha çok sevgilinin ve ona kar şı hissedilenlerin yansıtıldı ğı bu duyguların, çe şitli betimlemelerle anlatıldı ğı görülmektedir. Ay do ğdu sini gibi Parmağı dolu gümü ş İkindi günü gibi Elin gö ğsüne komu ş Yârim kokun geliyor Böyle suna görmedim Sarayın gülü gibi (XXVI: 734-65) Nasıl ana do ğurmu ş (XXVI: 734-54)

Kişinin sevdi ğine olan duygularını, gururunu incitmeden nasıl ustalıkla söyledi ğine bir örnek: Çe şmimde nem olasın Yarama em olasın Bana yâr mı bulunmaz Ben dedim sen olasın (XXIV: 189-5)

Sevdi ğine kavu şamayan ki şilerin söyledikleri mânilerin, kavu şanlarınkinden daha çok oldu ğu ve bu durumlarda ki şinin, genelde sevdi ğine kavu şabilmek için dua edip; dilekte bulundu ğu görülmektedir.

Ba[h]çede erik dalı İnceldim i ğnesine Dibinde ye şil halı Mâilim cilvesine Beni sana kavu ştur(ur) Ben yârime kavu ştum Ya Muhammed Ya Ali (XXIII: 200-19) Darısı cümlesine (XXVI: 734-33)

*** Ayrıca bkz. “ İstek/Dilek Bildiren Mâniler”.

3.5.2.2. Şehir Mânileri

Şehirler üzerine söylenmi ş ya da içlerinde çe şitli vesilerle şehir adlarının konu edildi ği mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “ şehir manileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: XVIII: 152: 1. AŞE XXI: 80: 1; 208: 6 42

AŞE XXIII: 152: 1, 200: 13; 210: 1, 344: 3, 6; 350: 1, 2. AŞE XXIV: 416: 22, 28, 38, 48a, 48b; 734: 4, 29, 32. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 18’i “içinde şehir adları bulunan mâniler”dir. *** Defterlerde bulunan mânilerde kullanılmı ş olan şehir adlarının, ki şinin sevgilisinin bulundu ğu yeri belirtmek ve sevgisinin ölçüsünü betimleme unsuru olarak kullanmak amaçlarıyla verildi ği görülmektedir. Ba ğdad’ı Su gelir ta şa de ğer Acem almı ş Ba ğdad’ı Parma ğıma dar benim Çıkaydım ak sinene Şu Yozgat ’ın içinde (Şan senin her bûsen) Orta bo[y]lu yâr benim (XXI: 208-6) De ğer yüz bin Ba ğdad’ı

3.5.2.3. Cinsel Konulu Mâniler

Çe şitli arzular ve bastırılmı ş duyguların yansıtıldı ğı mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “cinsel konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: II: 9/2: 4, 12. AŞE III: 230/8: 3, 4. AŞE VI: 198/1: 2. AŞE XVIII: 133: 1; 174/1: 1, 2, 3; 174/3: 1; 195: 2. AŞE XXII: 21/1: 7; 55: 2; 115: 2; 209: 1; 229: 1; 265: 1; 362: 1, 3. AŞE XXIII: 155: 1; 166: 1, 200: 2, 4, 7, 12, 15; 212: 6. AŞE XXIV: 138: 1; 416: 8, 11, 15, 17, 31, 32, 33. AŞE XXVI: 388: 12, 18, 33, 41. AŞE XXVI: 734: 15, 25, 39, 42. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 43’ü, “cinsel konulu”dur. *** Bu mâniler, birtakım arzu ve isteklerin, bastırılmış duyguların yansıtıldı ğı mânilerdir. Ki şinin do ğrudan söyleyemeyece ği pek çok şeyi, bazen açıkça bazen üstü kapalı anlatımlarla söyledi ği görülmektedir.

43

Mâni bilmem ne diyem Ak şamlar olmasaydı Dilin dişin ben yiyem Badeler dolmasaydı Bana bir şeftali ver Yâr koynuma girince Sana bin mâni diyem (II 9/2: 4) Sabahlar olmasaydı (II: 9/2: 12) Ak koyun kara koyun Gökte yıldız sayılmaz Gel kız koynuma soyun Çi ğ yumurta soyulmaz Gecelerin (tam) yarısı Çift memenin arası Çıkaralım bir oyun (III 230/8-3) Emmek ile doyulmaz (XXVI: 388-41)

3.5.2.4. Mektup Mânileri Eskiden haberle şmede en önemli unsur olan mektup, sevdiklerinden haber bekleyen ki şilerce söylenmi ş mânilerin konusu arasına girmi ştir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “mektup mânileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: XXIII: 200: 8; 210: 5. AŞE XXIV: 338: 3. AŞE XXVI: 388: 24; 734: 37, 74, 75. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 7’si “mektup mânisi”dir. *** Çalı şmada görülen mektupla ilgili söylenmi ş mânilerin genelde sevgiliye yazıldı ğı, gönderilece ği ya da sevgiliden beklendi ği anla şılmaktadır.

Mektup yazdım vardı mı Mektup yazdım acele Yâr eline aldı mı Al eline hecele Kömür gözlü gül yârim Nâme vekilim olsun Ci ğerinden yandı mı (XXIV: 338-3) Al koynunda gecele (XXVI: 734-74)

3.5.2.5. Gelin-Kaynana Mânileri

Gelinlerle kaynanalar arasındaki sürtü şmelerin, kar şılıklı konu şma havası içinde anlatıldı ğı mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “gelin-kaynana mânileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: XXIII: 200-34. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 1 tanesi “gelin-kaynana mânisi”dir. *** 44

Bu mânilerde kar şılıklı olarak laf atma ve sata şmayla birbirlerini alt etme yoluna gidilmektedir. Bu mâniler kar şılıklı olarak söylenmektedir.

Bahçelerde büyürüm (Ben) görümcemden güzelim Kaynanan verem olsun Oğlun alır gezerim (XXIII: 200-34)

3.5.2.6. Öğüt Mânileri Hayatın içindeki çe şitli olay ve durumlar kar şısında, tecrübeli ki şilerce söylenmi ş mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “ö ğüt mânileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE II: 17: 5; 174/2: 1; 171: 1. AŞE III: 131: 2; AŞE XXII: 160: 5; 172: 2, 3; 213: 1, 2, 6. AŞE XXIII: 149: 1. AŞE XXIV: 416: 4. AŞE XXVI: 388: 26; 734: 1, 71. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 14’ü “öğüt konulu”dur. *** Bu mânilerin tecrübeli ki şiler tarafından olu şturulmu ş oldu ğu söylenebilir. Anlatımda, dolaylı bir anlatımın ve kalıp ifadelerin kullanıldı ğı görülmektedir.

Kaya dibi ta ş ba şı Kavakta gazel olmaz Hilaldir yârin ka şı Her evde güzel olmaz Çirkin ile bal yeme Seversen gelini sev Güzel ile ta ş ta şı (II: 17-5) Kız ile pazar olmaz (XVIII: 174/2-1)

Ana ba şa taç imi ş Od yanar kazan bilir Her derde ilaç imi ş Yol hâlin ezen bilir Bir evlat pîr olsa da Geceyi hastadan sor Anaya muhtaç imi ş (XXII: 160-5) Gurbeti gezen bilir (XXII: 172-2)

45

3.5.2.7. Gurbet Mânileri Sevdiklerini ya şadı ğı yerde bırakarak çalı şmak vs. maksatlı uzun süreli ğine ba şka yerlere giden ve geride kalan ki şilerin söyledikleri mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “gurbet mânileri”nin deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: XXI: 413: 22, 25, 30. AŞE XXII: 55: 1, 160: 3. AŞE XXIV: 416: 12. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 6’sı “gurbet” konuludur. *** Bu mânilerde gurbetteki ki şinin sılası ve sıladaki sevdikleri aklına geldikçe hayıflandı ğı görülmektedir. Su gelir deste gider Garibim yoktur arkam Ayrılıp dosta gider Kanadım yok ki kalkam Yıkılasıca gurbet Sılam geldi aklıma Sa ğ gelen hasta gider (XXI: 413-22) Çıkam bu gökten bakam (XXI: 413-25)

Kalenin burcu muyum Iraftaki siniler Dil bilmez Gürcü müyüm İnil inil iniler Dü şman gözün kör olsun Gurbette yâri olan Ben gurbet harcı mıyım (XXI: 413-30) Kulakları çiniler (XXII: 55-1)

3.5.2.8. Anne İçin Söylenmi ş Mâniler

Türk kültüründe anneye ayrı bir önem verilmekte ve saygı duyulmaktadır. Bu durumun mânilere de konu oldu ğu görülmektedir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “anne için söylenmi ş mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE XXII: 160-5. *** Çalı şmada yer alan 541 mâniden, 1 tanesi “anne için söylenmi ş mâni”dir.

*** Defterde yer alan tek metinden de anla şılaca ğı üzere, anne sevigisinin ki şiler için ne kadar önemli oldu ğu vurgulanmı ştır.

Ana ba şa taç imi ş Her derde ilaç imi ş Bir evlat pîr olsa da 46

Anaya muhtaç imi ş (XXII: 160-5)

3.5.2.9. Özlem Konulu Mâniler Sevdiklerinden, sılasından ayrı ki şilerin hislerini dile getiren mânilerdir. AŞE: II: 9/2: 8, 10; 17: 4 AŞE XI: 10. AŞE XXI: 413: 12, 16. AŞE XXII: 160: 1. AŞE XXIII: 200: 33; 205: 2; 208: 4. AŞE XXIV: 416: 13; 734: 20, 40, 56. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 14’ü “özlem” konuludur. *** Bu tür mâniler sevda, gurbet, ayrılık konulu ve istek bildiren mânilerle yakından ili şkilidir. Çünkü hepsinde gerçek ya da mecaz anlamda olsun ayrılı ğın verdi ği bir kavu şma arzusu, kavu şmak istenen ki şiye duyulan bir özlem vardır. Ay do ğar a şmak ister Ay açmaz bulut açmaz Al yanak ya şmak ister Ay buluta karı şmaz Bu benim garip gönlüm Benim yârim burda yok Yâre kavu şmak ister (II: 9/2-8) Bana gülmek yakı şmaz (II: 9/2-10)

Ay do ğar bedir Allah Saat çan vuranda gel Bu sevda nedir Allah Zülfe yan verende gel Ya benim sevdi ğimi Bir geldin hasta geldin Ya bana sabır Allah (II: 9/2-11) Bir de can verende gel (II: 17-4)

3.5.2.10. Felek ve Sitem Konulu Mâniler Türk Halk Şiirinde, felek ve fele ğe dair söylenmi ş şiirler çok yaygındır. İnsanların ba şına gelen kötü hadiselerden fele ği [zaman] sorumlu tutması, yer yer isyan etmesi, mânilerde de görülmektedir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “felek ve sitem konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE II: 9/1: 2. AŞE III: 156: 6. AŞE XVIII: 195: 6. AŞE XXII: 20/1: 1; 21/1: 10, 11; 213: 4. 47

AŞE XXIII: 200: 31; 208: 11; 212: 7, 8. AŞE XXIV: 70: 1; 416: 18, 22, 35. AŞE XXVI: 388: 1, 11, 21, 29, 34, 35, 50. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 22’si “felek ve sitem” konuludur. *** İncelenen mânilerde genel olarak rastlanılan sevdi ğine kavu şamayan ki şilerin, bu ba ğlamda bir şeylerin ters gitmesinin sorumlusu olarak fele ği gösterdikleri ve sitem içerikli mâniler söyledikleri anla şılmaktadır.

Ayın yüzünde leke Felek vurdu ta ş ile Yürüyor seke seke Gözüm doldu ya ş ile Kalpten çıkan âh u zâr Kuzum ben nere gidem Yetmedi mi feleke (II: 9/2-13) Bu sevdalı ba ş ile (II: 206/1-1)

Leyli güzel aksine Bahar gitti mi felek Beyaz gerdan ak sine Bülbül öttü mü felek Felek çarhın kırılsın Beni yârdan ayırdın Niçin döndün aksine Keyfin yetti mi felek (XVIII: 195-6) Bu da bana suç mudur Sarmak ile ak sine (III: 156-6) *** Ayrıca bkz. “1. A şk/Sevda Konulu Mâniler”; “11. Ayrılık Mânileri”.

3.5.2.11. Ayrılık Konulu Mâniler Sevdiklerinden ayrı olan kimselerin söyledi ği mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “ayrılık konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: II: 9/1: 2; 17: 1. AŞE: XVIII: 195: 6. AŞE XXI: 81: 6; 413: 17, 28. AŞE XXII: 21/1: 4; 140: 3, 5. AŞE XXIV: 148: 1; 331: 1; 338: 1; 416: 14, 19. AŞE XXVI: 388: 29, 43. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 16’sı “ayrılık” konuludur. *** 48

Ayrılık konulu mâniler, “a şk/sevda”, “özlem”, “gurbet”, “felek”, “dert/üzüntü” konulu mânilerle yakından ili şkilidir. Çünkü ki şinin ayrı kalınca üzülüp bir mâni söyleyece ği sevdi ğinin/sevdiklerinin bulunması gerekmektedir. İncelenen mânilerin genelinde de ki şinin sevdi ğinden ayrılması konu edilmi ştir.

Armut dalda dal yerde Ayrıldım özlerinden Bülbül ötmez her yerde O tatlı sözlerinden Felek bizi ayırdı Bilseydim ayrılık var Her birimiz bir yerde (II: 9/1-2) Öperdim gözlerinden (II: 17-1)

Bahar gitti mi felek Gidiyom gidi şimdir Bülbül öttü mü felek Do ğan’ım gidi şimdir Beni yârdan ayırdın E ğil bir yol öpeyim Keyfin yetti mi felek (XVIII: 195-6) Belki son gidi şimdir (XXI: 81-6)

3.5.2.12. Dert/ Üzüntü Konulu Mâniler Ki şilerin dertlerini ve üzüntülerini konu ettikleri mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “cinsel konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE II: 17: 2, 3. AŞE III: 131: 4; 143: 2, 4, 156: 2, 3, 4; 230/8: 5, 6, AŞE VI: 198/1: 1. AŞE XI: 27: 2, 4, 14, 15, 16, 19. AŞE XXI: 80: 1; 81: 12, 13, 14, 15, 16; 413: 1, 6, 26. AŞE XXII: 21/1: 2; 118: 1, 2; 140: 4; 160: 4. AŞE XXIII: 204: 2; 205: 1; 3; 208: 10; 212: 2, 5, 9. AŞE XXIV: 189: 2, 4; 350: 2; 416: 5, 36. AŞE XXVI: 388: 5, 8, 9, 10, 13, 14, 19, 23, 24, 39, 40, 47; 734: 28, 46, 60, 65. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 60’ı, “dert/üzüntü” konuludur. *** “Dert/üzüntü” konulu mânilerin hemen hemen hepsi, sevgi temasının etrafında şekillenmektedir. Sevdi ğine kavu şamayan, sevdi ğinden ayrılan ki şilerin hissettikleri bu eksende mânilere yansımaktadır. Kayalardan kayarım Mâniye maraz derler Bulamadım ayarım Güzele kiraz derler Ben bu dertten ölürsem Derdimi kime yansam 49

Kaderime sayarım (II: 9/1-3) Bu dert sana az derler (II: 9/2-1)

Mâni mâniye himdir Balık suda yan gider Mâni bilmeyen kimdir Açma yaram kan gider Gel gülüm mâni söyle Cerrah hekim neylesün Bakalım dertli kimdir (II: 9/1-2) Ecel gelmi ş can gider (II: 9/2-14 )

3.5.2.13. İstek/Dilek Bildiren Mâniler Ki şilerin, hayatın getirdi ği bazı olay ve durumlar kar şısında olmasını istedi ği şeyleri, konu edinen mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “istek/dilek bildiren mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE III: 150/1: 1; 156: 5; 230/8: 1, 8, 9, 10; 235: 1, 2, 5, 7. AŞE XI: 27: 17. AŞE XVIII: 133/1: 1; 155: 1; 174/1: 5; 195: 3, 4, 5; 219: 2. AŞE XXI: 80: 1; 81: 7, 9, 20; 413: 3, 24, 31, 42. AŞE XXII: 21/1: 6; 118: 4; 213: 5. AŞE XXIII: 157: 2; 200: 1, 9; 204: 1, 208: 1, 12; 210: 3; 270: 1. AŞE XXIV: 70: 2; 331: 3; 344: 5; 416: 27, 33. AŞE XXVI: 734: 7, 9, 14, 30, 47, 72, 73, 76. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 50’si, “istek/dilek bildiren mâniler”dir. *** Bu mânilerin ço ğunda, ki şinin sevdi ği insandan birtakım beklentilerinin ve kavu şma iste ğinin oldu ğu görülmektedir. Harman yeri pıtırak Kavak dalı de ğilim Gel beraber oturak Yel vurdukça e ğildim Sen beni al ben seni Eğil (de) güzel öpeyim El atından kurtulak (III 230/8-8) /…………………../ (III: 230/8-9)

Düzgülünde düz olaydım Kaleden atın beni Ni şanlı kız olaydım Askere katın beni Yâr kalgadan gelir gine Asker beni neynesin Evde yalnız olaydım (III: 230/8-10) Kızlara satın beni (III: 235-2)

50

3.5.2.14. Yalnızlık Konulu Mâniler İnsanın dönem dönem ya şadı ğı yalnızlık duygusunun konu edildi ği mânilerdir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “ayrılık konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE III: 235: 1. AŞE XXVI: 388: 42. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden, 2’si, “yalnızlık konulu”dur.

*** Yalnızlık duygusunun i şlendi ği bu tür mâniler, “a şk/sevda”, “ayrılık”, “gurbet” “dert/üzüntü” konulu mânilerle de yakından ili şkilidir.

Reyhan ektim duvara Garibim yoktur arkam Kimsem yoktur suvara Kanadım yoktur kalkam Ben küçük yârim küçük Çıkam yüce da ğlara Me ğer Mevlâ’m suvara (III: 235-1) Uzak yollara bakam (XXVI: 388-42)

3.5.2.15. Beddua/Âh Konulu Mâniler Bir kimsenin ba şına kötü şeyler gelmesi için söylenen beddualar, halk arasında “ilenç” ve “kagı ş” olarak da adlandırılmaktadır. Böyle sözleri konu alan mâniler de bulunmaktadır. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “beddua/âh konulu mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir:

AŞE: III: 235: 4. AŞE XXII: 21/1: 5. AŞE XXIII: 200: 28. AŞE XXVI: 388: 6; 734: 43, 44. *** Çalı şmada yer alan 541 mâniden, 6’sı “beddua/âh konulu”dur. *** Çalı şmada yer alan mânilerde konu, genelde ki şinin sevdi ği insandan yedi ği darbe ya da sevdi ği insanla arasına giren kişiye kar şı duydu ğu kızgınlık etrafında şekillenmektedir. Yılana bak yılana Gül diken(e) gül dikene Çıkmı ş da ğı dolana Sarıldı gül dikene Beni yâr[ım]dan eden(in) Beni yârdan ayıran(ın) İman diye dilene (III: 235-4) Ömrü günü tükene (XXII: 21/1-5)

51

Köprünün altı diken Lalezâr bahçalarda Yaktın beni gül iken Gül kokar bahçalarda Allah da seni yaksın Boyun yerde çürüsün Üç günlük gelin iken (XXIII: 200-28) Esbabın bohçalarda(XXVI: 388-6)

3.5.2.16. Di ğer Konularda Söylenmi ş Mâniler Yukarıda yer alan ba şlıklardan birine giremeyece ği dü şünülen mânilere burada yer verilmi ştir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan “di ğer konularda söylenmi ş mâniler”in deftelere göre da ğılımı şöyledir: AŞE III: 230/8: 2. AŞE XVIII: 220: 4, 5. AŞE XXI: 413: 35. AŞE XXII: 62: 2; 140: 6; 213: 3. AŞE XXIII: 111: 1; 200: 21; 203: 2; 208: 7; 210: 2, 4. AŞE XXIV: 269: 2. AŞE XXVI: 388: 2; 734: 16. *** Çalı şmada bulunan 541 mâniden 16’sı “di ğer konularda söylenmi ş mâni”lerden olu şmaktadır. *** Bu mâniler tek tek dü şünüldü ğünde belki farklı ba şlıklar altına konulabilir fakat, her mâni için ba şlık açmanın do ğru bir tutum olamayaca ğı dü şünüldü ğünden “di ğer konulu mâniler” adında genel bir ba şlı ğın verilmesi tercih edilmi ştir.

Keten göynek kıvırcık Tren gelir yarmadan Suya indi sı ğırcık Direkleri kırmadan Bizim güller açıldı Yol parası de ğil mi Sizin güller tomurcuk (XXIII: 203-1) Ameleyi hopladan (XVIII: 220-4)

52

4. AHMET ŞÜKRÜ ESEN DEFTERLER İNDEK İ MUKAYESEL İ MÂNİ MET İNLERİ

Ahmet Şükrü Esen defterlerindeki metinler, a şağıdaki hususlar göz önüne alınarak hazırlanmı ştır: 1. Defterlerde bulunan mâniler, içinde bulundu ğu defter numarası ve mânilere verilen numara [Bu numaralar P. Naili Boratav tarafından verilmi ştir.] sırası takip edilerek, tablo içine yerle ştirilmi ştir. 2. Defterlerdeki metinler tablolara yerle ştirilirken, orijinal metinde yanında numarası varsa o şekli; yoksa da tarafımızca yapılan numaralandırma işlemi takip edilmi ştir. 3. Metinlerin dipnotlarında yer alan “*” i şaretiyle, mânilerin yer aldı ğı kaynaklar gösterilmi ş, ayrıca bunların ait oldu ğu sayfa numaralarına i şaret edilmi ştir. Kaynaklar, en eski olandan yeni basılana do ğru sıralanmı ş; aynı şekilde de de ğerlendirmeye tâbi tutulmu ştur. 4. Çe şitlenmeler kelime bazında ise, mânilerdeki kelime kar şısına, tespit edilen kelime; cümle bazında ise cümleye yer verilmi ştir. 5. Kısaltmalar, bunların hangi eserler oldu ğu ve de ğerlendirilmesi “3.2. Mânilerin Di ğer Mânilerle Mukayesesi” adlı bölümde yapılmı ştır. 6. Dizelerdeki hece fazlalıkları ( ), tamamlanan eksiklikler [ ], cilt kesi ği sebebiyle okunamayan kısımlar /…/, okunamayan kısımlar ….(?) ve okunan ama emin olunamayan kelimeler de kelime yanına (?) konulmak suretiyle gösterilmi ştir. 7. Metinlerin yazımında hiçbir noktalama i şareti ve trankripsiyon harfleri kullanılmamı ştır. Dipnottaki kısımlarda, özel adların yazımı dı şında büyük harfler kullanılmamı ştır. 8. Mâni metinlerinde geçen anlamı bilinmeyen kelimeler, ‘Sözlük’te açıklanmı ştır.

53

AŞE II: 9/1*

1. Sarardım ben sarardım 2. Armut dalda dal yerde Senin için sarardım Bülbül ötmez her yerde Ba ş yastıkta, göz yolda Felek bizi ayırdı Her gelene sorardım Her birimiz bir yerde

3. Kayalardan kayarım 4. Gemilerde kereste Bulamadım ayarım Ku ş beslenir kafeste Ben bu dertten ölürsem Dediler yârin hasta Kaderime sayarım Yeti ştim son nefeste

* 1: NE1: 140; NE2: 214. 1/2: sarardım: yanardım- NE1. 2: NE1: 54; NE2: 76; HG:35, 272; LSA1: 99; 136. 2/1: ördek gölde göl yerde-HG; LSA1; dal: nar-LSA1// 2/2: ötmez: öter-NE1; HG; bülbül dalda dal yerde-LSA1// 2/3: ötme bülbülüm ötme-NE2; bizi ayırdı: bir tekme vurdu-NE2; yurdum da ğıttı-NE2; kör olası ayrılık-NE2; daha duracak mısın-HG; LSA1 // 2/4: şu gurbet ellerinde-HG; zâlim gurbetellerde. 3: NE2: 212; HG: 217. 3/2: bulamadım: yoktur benim-HG// 3/3: o yâr beni almazsa-HG// 3/4: sayarım: yanarım-HG. 4: NE2: 70. 4/3: i şittim yâr hastaymı ş-NE2.

54

AŞE II: 9/2 *

1. Mâniye maraz derler 2. Mâni mâniye himdir Güzele kiraz derler Mâni bilmeyen kimdir Derdimi kime yansam Gel gülüm mâni söyle Bu dert sana az derler Bakalım dertli kimdir

3. Mâni bilmem nedendir 4. Mâni bilmem ne diyem Dilin di şin bademdir Dilin di şin ben yiyem Bir acemi kekli ğim Bana bir şeftali ver Yâr koynuna dadandır Sana bin mâni diyem

5. Mâni mâni dört mâni 6. Mâni defterin açtım Açık kaldım ört beni Yeni sevdaya dü ştüm E ğer pûse vermezsen Sevdanın kadehini Öldürür bu dert beni Sen doldurdun ben içtim

*1: NE2: 288. 1/3: kime derdimi açsam-NE2; derdimi kime: varsam derdimi-NE2. 2: NE2: 307. 2/3: bir sen söyle bir de ben-NE2; kızlar mâni diyelim-NE2// 2/4: bakalım: göresin-NE2. 3: NE1: 124; NE2: 285, HG: 262; LSA1: 40. 3/2: dilin di şin: a ğzı burnu-NE1; HG; LSA1// 3/3: bir acemi: ben bir yaban-NE1; NE2; HG; LSA1// 3/4: yâr: al-NE1; NE2; HG; LSA1. 4: NE1: 124; NE2: 186; HG: 262. 4/3: şeftali: öpücük-NE1; NE2; HG// 4/4: bin: bir-NE1; NE2; HG. 5: NE1: 124; NE2: 114; HG: 260. 6/1: NE1: 124; NE2: 199; HG: 262. 5/2: yine kaynadım co ştum-NE1; HG// 5/3: ayrılık şerbetini-NE1; NE2; HG// 5/4: sen: yâr- NE1; NE2; HG.

55

AŞE II: 9/2 *

7. Da ğlar da ğladı beni 8. Ay do ğar açmak ister Gören a ğladı beni Al yanak ya şmak ister Zincir fayda etmez’ken Bu benim garip gönlüm Zülfün ba ğladı beni Yâre kavu şmak ister

9. A benim bahtı yârim 10. Ay açmaz bulut açmaz Gönüller aktı yârim Ay buluta karışmaz Yüzünde göz izi var Benim yârim burda yok Sana kim baktı yârim Bana gülmek yakı şmaz

11. Ay do ğar bedir Allah 12. Ak şamlar olmasaydı Bu sevda nedir Allah Badeler dolmasaydı Ya benim sevdi ğimi Yâr koynuma girince Ya bana sabır Allah Sabahlar olmasaydı

* 7: KRB: 89; NE1: 77; NE2: 113; HG: 143; LSA1: 43; ŞE: 73. 7/3: bana zincir kâr etmez-KRB; NE2; HG; bu nasıl sevda imi ş-NE2; ölüm ile ayrılık-NE2; ben fele ğe ne yaptım-NE2; LSA1; fele ğin devri dolsun: NE2; de ğme zincir kâr etmez-NE2; zincir urgan kâr etmez- ŞE//7/4: ipsiz ba ğladı beni-NE1; viran eyledi beni-NE1; çapraz ba ğladı beni-NE2; gönül ba ğladı beni- NE2; gören aladı beni-ŞE. 8: KRB: 167; NE2: 304; HG: 59; ŞE: 39. 8/1: açmak: a şmak-HG; ŞE// 8/2: al yanak: bal dudak-ŞE// 8/3: bu: şu-KRB; bu benim garip: şu benim deli- NE2; ŞE; benim divâne-HG; ŞE. 9: KRB: 123; NE2: 220; HG: 40; ŞE: 11. 9/1: a: ah-HG// 9/2: gönüle aktı: gönülde tahtı-KRB; HG; ŞE. 10: NE1: 57; NE2: 370; HG: 30. 10/2: karı şmaz: kavu şmaz- NE1; HG. 11: KRB: 73; NE1: 57; NE2; 81; HG: 32; LSA2: 282; ŞE: 39. 11/2: bu sevda nedir: her şeye kâdir-KRB; gün do ğar kâdir-KRB; LSA1// 11/3: varyemezin malını-KRB; yârime insaf ver-KRB; LSA1; bu sevda sevda de ğil-NE1; NE2; HG; ya yârimden bir haber-NE2; yârime insaf eyle-NE2; ya yârime kavu ştur-NE2; ya benim muradım ver-NE2; ya yârimden bir haber ver-ŞE// 11/4: ya bana sabır: yiyene yidir-KRB; ya bana: bana bir-NE1; NE2; HG. 12: NE2: 102

56

AŞE II: 9/2 *

13. Ayın yüzünde leke 14. Balık suda yan gider Yürüyor seke seke Açma yaram kan gider Kalpten çıkan âh u zâr Cerrah hekim neylesün Yetmedi mi feleke Ecel gelmi ş can gider 15. İndim nane biçmeye 16. Mâni mâniye kelâm Eğildim su içme ğe Benden yâre çok selâm Dediler yâr geliyor Küsmesün darılmasun Kanat açtım uçma ğa Benim yönüm? ben varam 17. Mâni arada kaldı 18. Mâni benim ezberim Akıl yarada kaldı Kan a ğlıyor gözlerim Elâ gözlü sevdi ğim Ben o yârin yolunu Bilmem nerede kaldı Ölenecek gözlerim

* 13: KRB: 69; NE2: 59; LSA1: 212. 14: KRB: 162; NE1: 144; NE2: 299; HG: 291; ŞE: 157. 14/1: balık suda: suda balık-KRB; NE1; HG; ŞE// 14/2: açma yaram can: yüre ğimden kan-KRB; ŞE; ecel gelir ten-NE1; HG; kâh e ğlenir kâh-HG; 14/3: cerrah hekim: buna tabib -NE2// 14/3: cerrah hekim: buna tabip-KRB; NE2; e ğil bir yol öpeyim-NE1; ben bugün yâri gördüm-NE2; seni gidi hayırsız-NE2; yâr aklıma gelince-NE2; yâri fena olanın-NE2; e ğil bir yol: e ğil e ğil-NE2//14/4: gelmi ş: geldi-KRB; NE2, ecel gelmi ş can: sermayenden nen-NE1; NE2; HG; ecel gelmi ş can: içerimden kan-NE2; yüre ğimden kan-NE2. 15: NE2: 58, LSA1: 101. 15/1: indim: gittim-LSA1. 16: NE2: 217. 16/3: darılmasın küsmesin-NE2// 16/4: kısmet olursa varam-NE2. 17: NE2: 92. 17/3: elâ: kömür- NE2. 18: KRB: 123; NE2: 196 .

57

AŞE II: 9/2 *

19. Mâni bilmem nâçarım 20. Mâniyim mânâlıyım Bilsem gevher saçarım Ben kalpten yaralıyım Mâni defteri bende Yârim giymi ş al fistan Vakti gelir açarım Daha ben karalıyım

21. Mâniciyim mânici Duda ğında[n] emici Anan baban verirse Alıcıyım alıcı

* 19: NE1: 124; NE2: 172; HG: 262; ŞE: 139. 19/1: naçarım: kaçarım-ŞE// 19/2: bilsem: dilden-NE1;HG; ŞE; gevher: cevher-ŞE// 19/3: mâninin kutusunu-NE1; NE2; HG; mâni kutusu bende-ŞE// 19/4: yâr gelince açarım-NE1; NE2; HG; ŞE. 20: NE1: 125; NE2: 201; HG: 260. 20/1: mânâlıyım: mâniliyim-NE1; HG// 20/2: ben kalpten: yürekten-NE1; HG// 20/3: yârim giymi ş kırmızı-NE1; NE2; HG; a ğaçlar ye şil giymi ş-NE2; hep eller al giymi ş-NE2// 20/4: daha ben: ben yine- NE1; NE2; HG; dahi ben -NE2. 21: NE2: 84.

58

AŞE II: 17 *

1. Ayrıldım özlerinden 2. Pencerede perde ben O tatlı sözlerinden Yeni dü ştüm derde ben Bilseydim ayrılık var Ben bu dertten ölürsem Öperdim gözlerinden Nasıl yatam yerde ben

3. Şu da ğlar ulu da ğlar 4. Saat çan vuranda gel Dört yanı sulu da ğlar Zülfe yan verende gel Ben derdimi söylesem Bir geldin hasta geldin Gün durur bulut a ğlar Bir de can verende gel

5. Kaya dibi ta ş ba şı Hilâldir yârin ka şı Çirkin ile bal yeme Güzel ile ta ş ta şı

* 1: KRB: 147; NE2: 244. 2: KRB: 141; NE1: 134; NE2; 230; 232; LSA1: 40. 2/3: yârdan evvel-NE1; NE2// 2/4: nasıl: nice-KRB; NE2; HG. 3: NE1: 147; NE2; 273; LSA1: 42; LSA2: 388. 3/1: ulu: mani-LSA1; şu: bu-LSA2// 3/2: dört yanı: ete ği-NE1; etrafı sulu ba ğlar-LSA1; dört yanı: etrafı sulu-LSA2// 3/3: yârdan haber gelmedi-NE1; yâr fikrime dü şende-LSA2// 3/4: gün durur: gök güler-NE1; gün durur bulut: gökte(ki) melekler-NE2; kız durur gelin-HG: gün durur: gök oynar-LSA2. 4: KRB:107; NE2: 167; HG: 298. 4/1: vuranda: uranda-KRB// 4/2: zülfe: zülf-KRB; zülüf-HG// 4/3: bir geldin hasta gördün-KRB; NE2; HG. 5: NE2: 105; LSA1: 94. 5/3: kaya dibi: kaya ba şı-LS1// 5/4: güzel ile: güzel ilen-NE2.

59

AŞE II: 171 *

1. Kaya ba şı ta ş ba şı Hilâldir yârin ka şı Çirkin ile bal yeme Güzel ile ta ş ta şı

* 1: NE2: 105; LSA1: 94. bkz. A ŞE II: 17-5. 1/3: kayaba şı: kaya dibi-AŞE II; LSA1// 1/4: güzel ile: güzel ilen-NE2.

60

AŞE II: 206/1 *

1. Felek vurdu ta ş ile 2. Elmas verdim almazsın Gözüm doldu ya ş ile Sen hâlimi sormazsın Kuzum ben nere gidem Kangı ba ğın gülüsün Bu sevdalı ba ş ile Vaktin gelir solmazsın

* 1: KRB: 68; NE2: 65; HG: 173. 1/3: yavrum nere gideyim-KRB; nerelere gideyim-NE2; nice gidem a dostlar-NE2; yârim nere gideyim- HG// 1/4: gülemedik ba ş ile-NE2; bu yaralı ba ş ile-NE2. 2: NE2: 264; LSA1: 176. 2/1: elmas verdim: alma derim-LSA1// 2/2: sormazsın: bilmezsin-LSA1// 2/3: kangı: hangi-NE2; LSA1// 2/4: vaktin gelir: zemheride-NE2.

61

AŞE II: 234/3 *

1. Âh eder inler gönül Mecnun’dan beter gönül Rûyundan ate ş almı ş Zülfünden tüter gönül

* 1: NE1: 49; NE2; 168; HG: 87. 1/1: inler: biter-NE1; HG.

62

AŞE III: 129

1. Leylâ der âlem ile 2. Lâle der [ki] yana mı Ka şları kalem ile Tutu şa mı yana mı Leylâ’m benden el çekmi ş İnsafa gel sevdi ğim Konu şur âlem ile Daha böyle yana mı

3. Leylâ der garip garip 4. Lâledir yüz incidir Bulmadım derde tabip Yüz safa yüz incidir Bilmem [benim] yârim mi (Her) haçan beni incitsin Bilmem sevda mı garip Dost senin yüz incidir

5. Leylâ’m der ki bir yana Yandım döndüm biryana Felek târ(u)mâr eyledi Attı beni bir yana Ben senden vaz geçemem Olsa dünyam bir yana Bu nasıl ba ş ba ğlamak Belik (de) dü şmez bir yana

63

AŞE III: 131 *

1. Okusana 2. Yara ne Ders alup okusan a Yârim bana yara ne Sinende (ok) yarası var Serin ver(ek) sırrın verme Kim vurdı oku sana Olur olmaz yârane Yârin nâme yazmı ştır Ne yazmı ş okusan a 3. Ben kare 4. Yeti şir Sen beyaz ol ben kare Yaz bahar [güz] yeti şir Yana ğın al al olmu ş Her dürlüsü yeti şir Gerdanında ben kare Sen de yakma yeti şir Sevdi ğim yasa girdim Koyviriniz yanayım Giyineyim ben kare Derdim bana yeti şir 5. Çifte beni 6. İksiri Sim gerdan çifte beni Tıfıl tabip iksiri Görenler Mecnun olur Güzeller cefa verir Gerdanda çifte beni  şıkına ekseri Ben senden ayrıl[madan] Sinemde perçin olmu ş Kim gördü çifte beni Sökülmez a şk iksiri

7. Her gün âhı Bu nâmem(?) her günahı Seni sevdim seveli Kazandım ben (her) günahı Ezelden dert çekerdim Bende mi(dir) her gün âhı

* 2: KRB: 58. 2/2: yârim bana: geçer ömrüm-KRB// 2/3: gel civan sırrım verme-KRB. 2/3: Serin ve(rek) sırrın verem şekilde okunan dize, anlam bütünlü ğünün sa ğlanması açısından serin 3/2: Dizede geçen “sen de ya ol”, “sen beyaz ol” şeklinde düzeltildi// 3/4: Dizede “yâre” şeklinde yazılan son sözcük, “kare” olarak onarılmı ştır. 5: NE2: 114 5/3: görenler mecnun olur-NE2// 5/4: çifte: çil bir-NE2. 7: KRB: 73; LSA2: 453. 7/1: âhı: âh-KRB; LSA2// 7/2: her gün aman her gün âh-KRB; LSA2// 7/3: sana gönül vereli-KRB; LSA2// 7/4: etmedeyim her gün âh-KRB; LSA2// 7/5: her günah bizde imi ş-KRB; LSA2// 7/6: ben sanırdım bir günah-KRB; NE2// 7/7: elbette seni tutar-KRB; LSA2// 7/8: Eyler isem bir gün âh-KRB; LSA2. 7/1: Dizede son kelime olan “arar”, “âhı” olarak düzeltildi// 7/2: Dizenin son kelimesi olan “güneh”, “günahı” şeklinde tashih edildi.

64

AŞE III: 143 *

1. Nem dü şer 2. Ağlarım a ğlar kimi Ya ğmur ya ğar nem dü şer Derdim var da ğlar kimi Sa ğ olsam duacınım İçer(i)den yaralıyım Ölsem sana nem dü şer Gülerim sa ğlar kimi

3. Yanarım ben yanarım 4. Güldeniz Lebin emsem kanarım Gül elinde güldeniz Gö ğsün Sultan Yaylası Ben bur(a)da kan a ğlarım /……………………/ Sen orada gül Deniz

*1: KRB: 175. 1/2: gökte bulut nem dü şer-KRB// 1/3: ben bu dertten ölürsem-KRB// 1/4: ölsem: bakam-KRB. 2: KRB: 90; NE1: 48; NE2; 129, 131; HG: 57. 2/1: a ğlar: ça ğlar-KRB// 2/3: içer(i)den: ci ğerden-KRB; yaralıyım: yanıyom-NE1; NE2. 3:NE1: 156; NE2: 205 . 3/4: Cilt kesi ği sebebiyle okunamadı.

65

AŞE III: 150/1 *

1. Leyla göz(e) ara bana Çift öküz ara bana Yoruldum yolda kaldım Al beni arabana

* 1/4:Bu dizedeki “bana” kelimesi anlam bütünlü ğünün sa ğlanması açısından “beni” olarak onarılmı ştır. 66

AŞE III: 156 *

1. Leyli güzel bir yana 2. Leyli güzel yine ben Yandım döndüm biryana Fitil be ş yüz yâre bin Felek târumâr eyledi De ğme cerrah kâr etmez Attı beni bir yana Serimde var yara bin Ben senden vazgeç[e]mem Ben bu dertten kurtulmam Olsa dünyam bir yana Kurtar beni Yaradan Bu nasıl ba ş ba ğlamak Bey de dü şer bir yana

3. Leyli güzel bir yandan 4. Leyli güzel darda ğan Güzelli ğin beri yandan Konar bayku[ ş] darda ğan Dost sitemi yâr gayrı Al sın yârim elimden Gelen cevri bir yandan Ettin beni darda ğan

5. Leyli güzel serin eser 6. Leyli güzel aksine Seherden serin eser Beyaz gerdan ak sine Bulaydım bir sadık yâr Felek çarhın kırılsın Koyaydım serine ser Niçin döndün aksine Bu da bana suç mudur Sarmak ile ak sine

* 1: KRB: 54; NE2: 60; HG: 204; LSA1: 137. 1/1: iki karde ş bir ana-KRB; HG; leyli güzel: iki bacı-HG// 1/2: yı ğılmı ştık bir hana-KRB; HG; gezerdik yana yana-LSA1// 1/3: târumâr eyledi: bir tepme vurdu-KRB; bir tekme vurdu-NE2: HG; vurdu da ğıttı- LSA1// 1/4: attı beni: her birimiz-KRB; NE2; HG; LSA1.

67

AŞE III: 156

7. Leyli güzel bu sevdayı Bu seri bu sevdayı Ya Mevlâm muradım ver Ya kaldır bu sevdayı

68

AŞE III: 230/8 *

1. Aya bak yıldıza bak 2. Şu derenin gündüzü

Suya giden kıza bak Koyuna verin duzu

Kız Allah’ın seversen Koyun neylesin duzu

Azıcık da bize bak Pınara verin kızı

3. Ak koyun kara koyun 4. Köprünün altı yaldız Gel kız koynuma soyun Nereden gelirsin Yıldız Gecelerin (tam) yarısı Sen git de bacın gelsin Çıkaralım bir oyun Yatamıyorum yalnız

5. Kavak senden uzun yok 6. Ba ğçelerde filbahri Dallarında üzüm yok Var git ellerin yâri İşittim yâr(im) gidiyor Sen ellerin olmu şsun Söylemeye yüzüm yok Göz(ü)me görünme bâri

* 1: KRB: 99; NE2: 148; HG: 55. 1/2: suya giden: aklım alan-KRB// 1/3: Allah’ın: Allah’ı-KRB; Mevlânı-HG// 1/4: azıcık da: ba şın kaldır- KRB; NE2; azıcık da: dön yüzünü-HG.

69

AŞE III: 230/8 *

7. Kuyuyu bakır sandım 8. Harman yeri pıtırak Gözünü çakır sandım Gel beraber oturak Çakırım şöyle dursun Sen beni al ben seni /……………………./ El altından kurtulak

9. Kavak dalı de ğilim 10. Düzgülünde düz olaydım Yel vurdukça e ğildim Ni şanlı kız olaydım Eğil (de) güzel öpeyim Yâr kalgadan gelir gine /……………………/ Evde yalnız olaydım

* 7/4: Cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 9/4: Cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 70

AŞE III: 235 *

1. Reyhan ektim duvara 2. Kaleden atın beni Kimsem yoktur suvara Askere katın beni Ben küçük yârim küçük Asker beni neynesin Me ğer Mevlâ’m suvara Kızlara satın beni

3. Karanfilim ez beni 4. Yılana bak yılana Hamayıla yaz beni Çıkmı ş da ğı dolana Senden ba şka yârim yok Beni yârdan edenin Hamay(ı)la yaz(mı ş) beni İman diye dilene

5. Bu gece ay ı şıktır 6. Dama çıkmı ş bir güzel Dam dama yapı şıktır Damın etrafın gezer Kom şu kızın hatr eyle Elinde bir deste gül Bizim o ğlan a şıktır Kendi gülünden güzel

* 1: KRB: 53; NE2: 53, 54; HG: 53. 1/1: divara: duvara-HG// 1/2: kimsem yoktur: gelen geçen-KRB; HG// 1/4: i şimiz Hak onara-KRB;HG; işimiz Allah onara-NE2; Mevlâm suvara: Allah onara-NE2. 2: NE2: 116; LSA1: 38; ŞE: 120. 2/2: askere: kumlara-LSA1; kızlara-ŞE// 2/3: ben bir altın ku şağım-NE2; a ğam bezirgân olmu ş-NE2; ben bir cahil u şağım-NE2; LSA1; Göle’nin bu ğdasıyım-ŞE//2/4: kızlara: pahalı-NE2; ŞE; kızlara: götürün- NE2. 71

AŞE III: 235 *

7. Yârim alma 8. Şişede rakımız var Kızarmı ş yârim alma Ne güzel sâkîmiz var Azrail kulun olam (Biz) dedik muhabbet (Bâri) canım al yâri[m] alma olsun Yoksa ne hakkımız var

9. Kar şımda durdun yeter 10. Harput yolu düz gider Boynumu burdun yeter Bir hızmalı kız gider İster gül ister gülme O kız yolu şaşırmı ş Cemâlin görem yeter İnşallah bize gider

11. Gökte yıldız ellidir 12. Gökte yıldız bir sıra Ellisi de bellidir Nazlı’m gitmi ş Mısır’a Yeni a şka dü şenin Post giyem abdal olam Gözlerinden bellidir Yârimin ardı sıra

* 12/1: sıra sıra: Metinde bu şekilde yer alan ikileme heceye uyum sa ğlaması açısından ‘bir sıra’ olarak onarılmı ştır. 72

AŞE VI: 198/1 * 1. Şu da ğları a şmalı 2. Ata vurdum belleme Çifte camuz(ı) ko şmalı Gir koynuma terleme Yâr gidince askere Her yerim senin olsun Kiminle konu şmalı Uçkur ba ğım elleme

3. Kale kaleye bakar 4. Kayalar oylum oylum Kaleden üç kız bakar Geliyor servi boylum İkisi şöyle böyle Servi boylum gelirse Birisi ci ğer yakar Şen olsun cahil gönlüm

5. Kayadan indim ini ş Mendilim dolu yemi ş Leyla’ya savdım yemi ş … tullah(?) yemi ştim

*2: NE2: 194. 2/3: servi: suna-NE2// 2/4: şen olur benim gönlüm-NE2. 3: KRB: 161; NE2: 330, 331; HG: 225; ŞE: 120 3/2: arasından çay akar-KRB; üç kız bakar: kanlar akar-KRB; HG; sular akar-ŞE// 3/3: Şu İzmir’in kızları-KRB; NE2; kızın bir afet olmu ş-KRB; HG; ikisi şöyle dursun-NE2; Mestanlı’nın kızları-ŞE// 3/4: yaman bakar can yakar-KRB; NE2; ŞE; cahil gönlümü yakar-KRB; HG; ci ğer: yürek-NE2. 5: KRB:188; NE1: 107; HG: 224. 5/1: kayadan: kaleden-KRB; NE1; HG// 5/2: çevresi dürlü yimi ş-KRB; çevresi türlü yemi ş-HG// 5/3: yâre mektup yolladım-KRB; HG; yâre savdum yememiş-NE1// 3/4: kendisi gelsin dimiş-KRB; HG; yâr da geri göndermemi ş-NE1. 4:HG: 63

73

AŞE XI: 27 *

1. Mâ h cemalin gülümdür 2. Ey bülbül ta şı bülbül

Ka şların sünbülümdür Garip yolda şı bülbül Söyledikçe a ğlarım Seherde seni kırdıkça

Dillerin bülbülümdür Ağlatır ta şı bülbül

3. Ba şında fes de ğil mi 4. Kar şıda gördüm seni Perçemin deni de ğer mi Gül iken derdim seni Yârimi eller almı ş Gö[z]ümden ayırmaz’ken O bana yas de ğil mi Yâdlara verdim seni

5. Muhabbetin candadır 6. Kuzum beni kul ettin A şk a[t]eşi yandadır Bülbül dilim lâl ettin Dünya hep güzel olsa İngiliz odı gibi Gine gönlüm sendedir Yaktın beni kül ettin

* 4: KRB: 95; NE2: 142; HG: 221. 4/2: gül iken: gül deyi-KRB; gül diye-HG// 4/3: gözüme inanmazdım-KRB; NE2; kıyamadım kokma ğa- NE2; öpme ğe kıyamazdım-NE2; sarmaya kıyamazken-NE2; gözüme inanmazdım-HG// 4/4: yâdlara: elimnen-KRB; elimle-NE2; HG; yâdlara: ellere-NE2.

74

AŞE XI: 27 *

7. Bülbülüm ba ğ gezerdin 8. Gözüm kaldı boyunda Mecnunum ba ğ(da) gezerdim Var mı melek soyunda Yüz yerimde yara var Kömür gözlü sevdi ğim Gine ben sa ğ gezer[d]im Kimler yatar koynunda

9. Bülbüller ho ş ötü şür 10. Bülbülüm gülde ötem Yanar yürek tutu şur Ah çeküp yanup ötem Cefa âhise elverir Götürün beni dos[t]lar Medet yârim yeti şir Nazlı yârime ba şım

11. Gidene bak gidene 12. Hilâle benzer ka şlar Boyu benzer fidana Akar gözümden ya şlar Fidanda üç gül bitmi ş Sevdana dü şen adam Koku[la]tmaz adama Durmaz figana ba şlar

* 7: NE2: 193; ŞE: 64. 7/1: bülbülem ba ğ gezerem-ŞE// 7/2: Mecnun’am da ğ gezerem-ŞE// 7/3: seksen yerde yaram var-NE2; ŞE// 7/4: el bilir sa ğ gezerem-NE2; ŞE. 9: NE1: 68; NE2; LSA2: 413. 9/2: yanar yürek: ci ğer yanıp- NE1; LSA2// 9/3: yeter oldu cefalar-NE1; NE2; LSA2// 9/4: bu kadarla yeti şir-NE1; NE2; Bu kadar da yeti şir-LSA2. 11: KRB: 61; NE2: 31; LSA1: 171. 11/3: güzeller seyre çıkmı ş-KRB; gö ğsün bir çift gül açmı ş-NE2; gül bitmi ş: gülü var- NE2; güzeller seyre çıkmı ş- LSA1// 11/4: içlerinde bir dane-KRB; koku[la]tmaz: koklatmazsın-NE2; koklatmıyor-NE2; içlerinde bir tane-LSA1.

75

AŞE XI: 27 *

13. Leyli güzel yana ğı 14. Leyli güzel yeti şir Tutu şa ki yana ğı Baharında yeti şir İnsaf eyle sevdi ğim De ğme bana a ğlayım Daha böyle yana ğı Bu dert bana yeti şir

15. Yürü güzel kim geçti 16. Ba ğa vardım üzüme A şk deryasın kim geçti Yâr göründü gözüme Gözlerim kan ya ş döker Ezelden benim idin Derunumdan kim geçti Şimdi bakman yüzüme

* 16: KRB: 65; NE1: 63; NE2: 78; HG: 90. 16/1: vardım: girdim-NE1; gittim-HG// 16/2: yâr göründü- ya şlar doldu-KRB; yâr göründü-çırpı de ğdi- HG// 16/3: yüz yüze otururken-KRB; yârin sıcak nefesi-NE1; yârin kaytan bıyı ğı-NE2; ben ne dedim o yâra-HG// 16/4: hasret kaldın yüzüme-KRB; değer m-ola yüzüme-NE1; NE2; yâr darıldı sözüme-HG.

76

AŞE XI: 27

17. Kız ma şallah merdana 18. Kız ka şların karadır Tel saçılmı ş gerdana Yüzlerin hep yaradır Dünyada dert görmesin Kurban olam ben sana Seni do ğuran ana Tanrım neler yaratır

19. Olur mu böyle kuzum Merhamet eyle kuzum Ölüyorum derdinden Son sözün söyle kuzum

77

AŞE XVIII: 133/1 * 1. Pınar ba(r) şı tekneli Fiston giyer dü ğmeli Mahlen(iz)den haber sordum Kahvaltıya öpmeli

* 1: NE1: 135; NE2: 120; HG: 276 1/2: gül ireyhan ekmeli-NE; HG// 1/3: kötü yârin kahrını-NE1;NE2; HG// 1/4: ölenecek dek çekmeli- NE1; NE2; HG. 78

AŞE XVIII: 133/3

1. Karalı ya ğlık karası Etli dö şünün arası Dal kâkillim dâra dursun Bu gün Senem’in sırası

79

AŞE XVIII: 152 *

1. Tokat’tan aldım bakır Yavru[m] gözlerin çakır O çakır gözlerine Kurban olsun bu fakır

* 1: NE2: 293; ŞE: 166. 1/1: Tokat’tan: Tohat’ta-ŞE// 1/2: yavru[m]: yârin-ŞE.

80

AŞE XVIII: 155 *

1. Ya ğmur ya ğar ta şlara 2. Kestanenin irisi Serpilir a ğaçlara Geçti güzel sürisi Mevlâ’m sabırlar versin (Ah) sürüsünden fayda yok Of çeken sarho şlara (Tombul memeli gelin) Yaktı beni birisi

3. Elmanın irisine (aman Allah) Ben yandım birisine Ana(n) beni çoban et Kızların sürüsine

*1: NE1: 156; NE2: 44; HG: 320. 1/2: kalem oynar ka şlara-NE1; HG; kurban olam ka şlara-NE1; // 1/3: bu nasıl sevda imi ş-NE1; HG; yine bayram geliyor-NE1; NE2 // 1/4: ben dü ştüm ata şlara-NE1; o da gönlü ho şlara-NE1; NE2; ben dü ştüm ata şlara-HG. 2: NE1: 110, 113; NE2: 118. 2/1: karamu ğun kurusu-NE1; karanfilin kurusu-NE2// 2/2: güzel sürisi: gitti sürüsü-NE1// 2/3: dahası neyse ne-NE1; geçti ğini aramam-NE1; NE2; dahası ne ise ne-NE2; yaktı beni kül etti-NE2// 2/4: şu kızlardan birisi-NE2. 3: NE2: 72. 3/3: beni çoban tutsunlar-NE2. 81

AŞE XVIII: 174/1 *

1. Ay doğar harlar gider 2. Ay do ğar anasından Gün çavar parlar gider Bulutun arasından O ğlan i şin bitirmi ş Kız memen görünüyor Kız uçkur ba ğlar gider Gö ğsünün arasından

3. Ay do ğar ayan ayan 4. Ay do ğar edi ğinden Yollara dü ştüm yayan Gün çavar gedi ğinden Dü şüne girmez idim O ğlan cahil kız cahil Koynuna girdim uyan Döner mi dedi ğinden

5. Ay do ğar a şmak ister 6. Ay do ğar dolunma mı Bal dudak ya şmak ister Bana yâr bulunma mı Şu benim cahil gönlüm Yâr yoluna ölürsem Yâre kavu şmak ister Cenazem kılınma mı

* 2: NE2: 228; HG: 60. 2/3: terlemi ş meme gördüm-NE2// 2/4: göğsünün: dü ğmenin-NE2; HG. 3: KRB: 139; NE2: 265, 266; HG: 60. 3/2: yollara dü ştüm: yollarda kaldım-HG// 3/3: a benim nazlı yârim-KRB; NE2; idim: iken-NE2; e ğer uyanmaz isen-NE2; sen dü şünde görürken-NE2; sırma bıyıklı civan-NE2; benim sevgili yârim-HG// 3/4: koynuna girdim: uykuda isen-HG. 5: KRB: 167; NE2: 304; HG: 59; ŞE: 39 . 5/1: açmak: a şmak-HG; ŞE// 5/2: al yanak: bal dudak-AŞE II; al yanak: bal dudak-ŞE// 5/3: cahil: deli- NE2; şu benim cahil: benim divâne-HG; benim divâne-ŞE; şu benim deli-ŞE. 6: NE:58; NE2: 100; HG: 32, 59; ŞE: 40. 6/1: dolunma mı: dulunmaz mı-NE1; HG// 6 /3: yâr yoluna: senden evvel-NE1; NE2; HG; ölürsem: ölenin-NE2; yoluna: u ğruna-ŞE// 6/4: cenazem: namazıNE2; namazım-HG; namazım-ŞE. 82

AŞE XVIII: 174/2 *

1. Kavakta gazel olmaz 2. Keten gömlek dizdedir Her evde güzel olmaz Kesme kâkül yüzdedir Seversen gelini sev On iki gelin sevdim Kız ile pazar olmaz İlla gönlüm kızdadır

3. Keten gömlek kıvırcık 4. Kavaktaki kargalar Suya indi sı ğırcık Kavak dalın ırgalar Kız Allah’ı seversen On be şine varan kız Bize de gel azıcık Avucunı ırgalar 5. Kar şıda sarar durur Zülfünü tarar durur Kızın gönlü olunca O ğlanı arar durur

* 1: NE2: 368; LSA2: 350. 1/1: kavakta gazel: al elmadır nar- LSA2// 1/2: her evde güzel: gök göze nazar-LSA2// 1/3: seversen: seveceksen-LSA2. 2: KRB: 164; NE2: 306. 2/2: kesme kâkül: çifte benler-KRB// 2/3: otuz iki yâr sevsem-KRB// 2/4: kızdadır: sizdedir-KRB. 3: HG: 234. 4: NE1: 116; NE2: 303; HG: 237. 4/3: varan: de ğen-NE1; NE2; HG// 4/4: avucunu: memelerin-NE1; NE2; HG.

83

AŞE XVIII: 174/3 *

1. Almayı ata[n] bilir Şeftali satan bilir Gümü ş kızın tadını Hapiste yatan bilir

* 1: KRB: 178; NE2: 281; HG: 69. 1/2: cilveyi satan bilir-HG// 1/3: güzel kızın kıymetin-KRB; NE2; ikimizin hâlini-NE2; ayrılı ğın hâlini- NE2; bu ıssız gecelerde-NE2; bekârların hâlini-HG// 1/4: hapiste: yalnız-KRB; hapiste yatan: ancak Yaradan-NE2; hapiste: yalınız-NE2; HG. 84

AŞE XVIII: 195 *

1. Caminin ezanı yok 2. Köprünün altı bayır İçinin düzeni yok Gülü dikenden ayır Çok memleketler gezdim (amman) N’olur bir şeftali ver Misket’ten güzeli yok Hem sevaptır hem hayır

3. Mektubum yazılıyor 4. Elifim noktalandı Yüre ğim sızılıyor Az derdim çokçalandı Tez gel kurban olayım Tez gel kurban olayım Mezarım kazılıyor Tabutum tahtalandı

5. Arabada buydayım 6. Bahar gitti mi felek Gece gündüz yoldayım Bülbül öttü mü felek Tez gel kurban olayım Beni yârdan ayırdın Vefasız elindeyim Keyfin yetti mi felek

* 1: NE1: 69; NE2: 162; HG: 122; ŞE: 65. 1/1: Ezanı: mezini-NE1; HG; ŞE// 1/2: içinin: içimin-NE1; HG; içinde-ŞE// 1/3: şu dünyayı arasam-NE1; NE2; HG; Şam’ı şarkı dola ştım-NE2; dola ştım İnevi’ni-ŞE; güzel bir ev yaptırdım-ŞE// 1/4: senden: yârimden-NE1; NE2; HG ŞE; senden güzeli: içinde güzeli yok-ŞE// 2: NE2: 303// 2/3: bir şeftali versene- NE2. 5: NE2:104. 5/3: çabuk yeti ş a yârim-NE2; ça ğırın yâri görsün-NE2; gitti yârim gelmedi-NE2; varın söylen anama- NE2// 5/4: tabutum: mezarım-NE2. 85

AŞE XVIII: 219 *

1. Kız saçların saçların 2. Kız saçların iki kat Oynar omuz ba şların Birisini bana sat (Kız) seni alır kaçarım Kız Allah’ın seversen Öldürür karda şların Bahçe[ler]de sen de yat

* 1: KRB: 135; HG: 230; LSA2: 338. 1/1: saçların saçların: o senin ka şların-KRB; HG; LSA2// 1/2: oynar: oynat-KRB// 1/3: kaçarım: giderim- KRB; HG; LSA2// 1/4: öldürür: darılır-KRB; HG; LSA2. 2/2: birisini: bir katını- A ŞE XVIII 219 (çıkma) 86

AŞE XVIII: 220

1. Ben trene binemem 2. Yat kolumun üstüne Kollarımı yoramam Uyuturum [ben] seni Pa şa asker istiyor Çayır çimen üstüne Ben yârimi veremem Uyandırırım seni

3. Yürü yavru yürü 4. Tren gelir yarmadan Saçlarını sürü Direkleri kırmadan Kız ni şanlın geliyor Yol parası de ğil mi İş mârınca yürü Ameleyi hopladan

5. Tren gelir me şeden Direkleri şişeden Yol parası de ğil mi Ameleyi gi şeden(?)

87

AŞE XXI: 80 * 1. Urfa’nın eski narı 2. İçelim mest olalım Koynumda sandım yâri Yâre sermest olalım Uyandım rüya imi ş Eyi yanında kötü(sü) A ğlarım zârı zârı Tenhada dost olalım

3. Hilâle benzer ka şlar Akar gözünden ya şlar Sevdana dü şen adam Durmaz figana ba şlar

* 1: KRB: 78. 1/1: eski: güzel-KRB// 1/2: sandım: gördüm-KRB// 1/3: uyandım ki dü ş imi ş-KRB.

88

AŞE XXI: 81 *

1. Kapun önünde durdum 2. Gidene bak gidene Yalduzlı altun buldum Boyu benzer fidana Yürü hercâyî yürü Fidanda üç gül bitmi ş Senden eyisin buldum Kokulatmaz adama

3. Şol ba ğçenin gülüne 4. Kara gül aşlanır mı Bülbül konmaz dalına Dibi gümü şlenir mi Canımı feda ettim Küçükten bir yâr sevsen Bak[tım] senin yoluna İle ba ğışlanır mı

* 2: KRB: 61; NE2: 31; LSA1: 171. 2/3: güzeller seyre çıkmı ş-KRB; LSA1; gö ğsün bir çift gül açmı ş-NE2; gül bitmi ş: gülü var- NE2// 2/4: içlerinde bir dane-KRB; koku[la]tmaz: koklatmazsın-NE2; koku[la]tmaz: koklatmıyor-NE2; İçlerinde bir tane-LSA1. 4: KRB: 81; NE1: 110; NE2: 98, 99; HG: 228, 247. 4/1: a şlanır mı: ha şlanır mı-KRB; HG// 4/2: saksısı ta şlanır mı-KRB; HG; a şlanır ta şlanır mı-NE1; HG; dibi: ucu-NE1// 4/3: taze açılmı ş gülüm-NE1; bir yi ğidin sevdi ği-NE1; böyle güzel nazlı yâr-NE2; küçükten: gönülden-NE2; kaytan bıyıklı yârim-NE2; taze açılmı ş gül-NE2; küçükten: yenice-NE2; bir yi ğidin sevdi ği-NE2; taze açılmı ş gülüm-HG. 4/4: ile: ele-NE1; NE2; ile: yâda-NE1; NE2; HG; ile: ellere-NE2.

89

AŞE XXI: 81 *

5. Ba ğa vardım üzüme 6. Gidiyom gidi şimdir Yâr göründü gözüme Do ğan’ım gidi şimdir Evvelden benim idin E ğil bir yol öpeyim Şimdi bakman yüzüme Belki son gidi şimdir

7. Kız ma şallah merdana 8. Karanfil eker misin Tel saçılmı ş gerdana Balınan şeker misin Dünyada dert görmesin Şu bana etti ğini Seni do ğuran ana Kabirde çeker misin

* 5: bkz. A ŞE XI: 27-16. 7: bkz. A ŞE XI: 27-17. 90

AŞE XXI: 81 *

9. Bülbülüm gülde ötem 10. Bülbüller ho ş ötü şür Ah çekip yanıp tütem Yanar yüre[k] tutu şur Götürün beni dostlar Cefalar(ın) hep elverir Nazlı yârime yetem Medet yârim yeti şir

11. Kuzum beni kul ettin 12. Leyli güzel yeti şir Bülbül dilim lâl ettin Baharına yeti şir İngiliz odı gibi De ğme bana a ğlarım Yaktın beni kül ettin Bu dert bana yeti şir

*10: NE1: 68; NE2; LSA2: 413 . bkz . AŞE XI: 27-2. 10/2: yanar yüre[k]: ci ğer yanıp- NE1; LSA2// 10/3: yeter oldu cefalar-NE1; NE2; LSA2// 10/4: bu kadarla yeti şir-NE1; NE2; bu kadar da yeti şir-LSA2.

91

AŞE XXI: 81 *

13. Mâh cemâlin gül müdür 14. Ay bülbül ba şı bülbül Kaşların sümbül müdür Garib yolda şı bülbül Söyledikçe (ben) a ğlarım Seherde şakudukca Dillerin bülbül müdür A ğlatır ta şı bülbül

15. Kar şıda gördüm seni 16. Şu gelen dertli bülbül Gül iken derdim seni Sesi firkatli bülbül Gözümden ayırmazken Sen şakı ben a ğlarım Yâdlara verdim seni Çekerim dertli bülbül

* KRB: 95; NE2: 142; HG: 221. 15/2: gül iken : gül deyi-KRB; gül diye-HG// 15/3: gözüme inanmazdın-KRB; NE2; kıyamadım kokma ğa- NE2; öpmeye kıyamazdım-NE2; sarma ğa kıyamazken-NE2// 15/4: yâdlara: elimnen-KRB: elimle-NE2; HG.

92

AŞE XXI: 81 *

17. Lâle verdim almazsın 18. Gidene bak gidene Sen almadan kalmazsın Boyu benzer fidana Hangi ba ğın gülüsün Fidanda üç gül bitmi ş Zemheride solmazsın Kokulatmaz adama

19. Muhabbetin candandır 20. Kapu üstü sundu[r]ma A şk ate şi yârdadır Yolun üstü döndü[r]me Dünya hep güzel olsa Seni diledim geldim Gine gönlüm sendedir Beni mahzun gönderme

* 18: KRB: 61; NE2: 31; LSA1: 171. bkz. XI: 27-11. 18/3: güzeller seyre çıkmı ş-KRB; LSA1; göğsün bir çift gül açmı ş-NE2; gül bitmi ş: gülü var- NE2// 18/4: İçlerinde bir dane-KRB; koku[la]tmaz: koklatmazsın-NE2; koku[la]tmaz: koklatmıyor-NE2; içlerinde bir tane-LSA1. 19: NE1: 52; NE2: 318; HG: 38. bkz. A ŞE XI: 27-2. 19/1: altın saat sendedir-NE1; HG// 19/2: zincirleri bendedir-HG// 19/3: hep güzel olsa: dolu yâr olsa- NE1; NE2; HG// 19/4: gine: yine-NE1; NE2; HG. 93

AŞE XXI: 81 *

21. Irmak susuz olur mu 22. Gözüm kaldı boyunda Dibi kumsuz olur mu Var mı melek soyunda Ben müftüye danı ştım Kömür gözlü sevdi ğim Cahil yârsız olur mu Kimler yatar koynunda

23. Irmak adasız olmaz Sofra badesiz olmaz Küçükten a şka dü şen Ba şı kazasız olmaz

* 21: KRB: 191. 21/4: cahil: yi ğit-KRB. 22: bkz. A ŞE XI: 27-8

94

AŞE XXI: 413 *

1. Ak şam oldu hay gine 2. Ak şamın vakti geçti Çulun attı tay gine Bir güzel baktı geçti Hep eller yârin almı ş Zülfünü kemend etmi ş Yârsızlara vay gine Boynuma taktı geçti

3. Ay do ğar açmak ister 4. Ayna attım çayıra Gün do ğar ya şmak ister Aksi dü ştü bayıra Benim biçare gönlüm Gö ğde Rabb’in çattı ğın Yâre kavu şmak ister Yerde kimler ayıra

* 1: KRB: 71; NE2: 78; HG: 29; LSA1; 179. 1/1: Gine: gene-LSA1// 1/2: attı: e ğdi-KRB; HG; LSA1// 1/3: eller: iller-KRB// 1/4: gine: yine-NE2; yârsızlara: yersizlere-HG; gine: gene-LSA1. 2: KRB: 90; NE2: 126; HG:73. 2/2: bir güzel: her gelen-KRB// 2/3: Nice can, nice sultan-KRB; NE2// 2/4: Boynuma taktı: tahtın bıraktı- KRB; NE2. 3: KRB: 167; NE2: 304; HG: 59; ŞE: 39. bkz. A ŞE: 9/2-8. 3/1: açmak: a şmak-KRB; HG; ŞE// 3/2: gün do ğar: al yanak-KRB; HG; ŞE; al yanak: bal dudak-ŞE// 3/3: benim biçare: şu benim deli-KRB; NE2; biçare: divane-HG; ŞE; benim biçare: şu benim deli-ŞE// 3/4: yâre: yara-NE2; HG. 4: KRB: 51,52; NE1: 59; NE2; 44; HG: 34, 35; LSA1; ŞE: 41. 4/2: aksi dü ştü: güne ş vurdu-KRB; aksi: şavkı-NE1; HG; ŞE; aksi dü ştü: şavkı vurdu: LSA1/ 4/3: bizi kul ayıramaz-KRB; Rabb’in çattı ğın: nikâh kıyıldı-KRB; LSA1; erenler el kaldırsın-NE1; NE2; HG; ŞE; eşiden amin desin-NE1; NE2; dua edin kom şular-NE1; NE2; eller ne derse desin-NE2; gelin dostlar seyredin-NE2; Rabb’in: Hakkın-ŞE// 4/4: me ğer ölüm ayırdı-KRB; i şim döndü hayıra-NE1; NE2; HG; ŞE; i şim dü ştü hayıra-NE2. 95

AŞE XXI: 413 *

5. Ak inciydim ezildim 6. Ak şamlar oldu gine Ak gerdana dizildim Gül benzim soldu gine İster al ister alma Ellerin yâri geldi Ben alnına yazıldım Benimki öldü gine

7. Eli elekli yârim 8. Elif elinde mimler Atlas yelekli yârim Bülbül yuvada inler On yi ğide bedeldir Benim kalbimde sensin Arslan yürekli yârim Senin kalbinde kimler

5. NE2: 224. 5/3: ne kadar almam desen-NE2// 5/4: alnına yazılmışım-NE2. Ayrıca bkz: LSA1: 202. 6: KRB: 69; NE1: 50; NE2: 77; HG: 51; LSA1: 35. 6/2: gül benzim soldu: badeler doldu-KRB; LSA1// 6/3: ba ş bozuk külah e ğri-KRB; LSA1// 6/4: benimki öldü: efendime n’oldu; KRB; LSA1. 7: NE1: 84; NE2: 223; HG: 163. 7/2: atlas yelekli: tombul bilekli-NE1// 7/3: yine nerden gelirsin-NE1; NE2; beni bırakıp gitti-NE2; nasıl bensiz durursun-NE2// 7/4: demir yürekli yârim-NE1; NE2. 8: NE2: 307.

96

AŞE XXI: 413 *

9. İnci serdim güne şe 10. Evimi(z)in önü kaya Bakan gözler kama şa Kayadan bakar(lar) aya Ben bir demet gül isem Yârim binmi ş geliyor Sen de bir top menek şe Kuyru ğu kınalı taya

11. Elde altun tas tutar 12. Ça ğırırım yâr gelmez O tas neden pas tutar Sevdi ğime ar gelmez Dile dü şmü ş yâr seven Gönül hasta göz yolda Gizli gizli yas tutar Ecel gelir yâr gelmez

* 9: KRB: 67; NE2: 69; HG: 203; LSA2: 328; ŞE: 113. 9/2: bakan: gören-ŞE// 9/3: sen bir demet gül isen-KRB; NE2; HG; LSA2; ŞE; elin yâri gül ise-ŞE// 9/4: ben bir demet menek şe-KRB; NE2; sen: ben-HG; sen de: benim-ŞE; sen de: ben-ŞE. 10: NE1: 88; NE2: 57; HG: 166. 10/1: evimizin: evlerinin-NE1; HG. 11: NE1: 84; NE2: 321; HG: 165. 11/1: elde: elden-HG// 11/3: nazlısından ayrılan-NE2. 12: NE1: 71; NE2: 365. 12/1: çağırırım yâr: ça ğırdım yârim-NE1.

97

AŞE XXI: 413 *

13. Havuz kenarı kayrak 14. Da ğlar da ğladı beni Sen gül isen ben yaprak Gören a ğladı beni (Gel) sarılalım yatalım Felek devri dolana Dü şman gözüne toprak Çapraz ba ğladı beni

15. Devesi tuzdan gelir 16. Şu da ğlar mavi ş turur Yükü Kıbrıs’tan gelir Geleni savu şturur Bir yi ğit hasta olsa Elem çekme nazlı yâr İlacı kızdan gelir Hak bizi kavu şturur

* 13: NE2: 159; LSA2: 321. 13/1: kale dibi pıtırak-LSA2// 13/2: isen ben: ol ben de-LSA2// 13/3: sarılalım: sarılıp-NE2. 14: KRB: 89; NE1: 77; NE2: 113; HG: 143; LSA1: 43; ŞE: 73 . bkz. AŞE II: 9-2. 14/3: bana zincir kâr etmez-KRB; -NE2;HG; bu nasıl sevda imi ş-NE1; NE2; ölüm ile ayrılık-NE1: ben fele ğe ne yaptım-NE2; LSA1; fele ğin devri dolsun: NE; de ğme zincir kâr etmez-NE2; zincir urgan kâr etmez-ŞE. 15: NE2: 295. 15/3: ergen olan o ğlanın-NE2. 16: NE2: 306; HG: 302; LSA2: 416; ŞE: 162. 16/1: maviler mavi ş tire-LSA2// 16/2: geleni: yel eser-HG; yel yurup savu ştura-LSA2// 16/3: Yusuf Züleyha gibi-NE2; HG; LSA2; Yusuf Zeliha gibi-ŞE// 16/4: kavu şturur: kavu ştura-LSA2. 98

AŞE XXI: 413 *

17. Şu da ğlar olmasaydı 18. Şu da ğın yoluna bak Lâlesi solmasaydı Çiçe ğin moruna bak Ölüm Allah’ın emri Üzülme deli gönlüm Ayrılık olmasaydı Sen i şin sonuna bak

19. Sıra sıra sandı ğım 20. Su gelir bendi bilir Sevip usanmadı ğım Güzeller fendi bilir Size de malum olsun Selâm edin yârime Benim size yandı ğım Gelmezse kendi bilir

*17: NE1: 147; NE2: 101, 102; HG; 300; LSA1: 302; ŞE: 162. 17/1: dereler dolmasaydı-LSA1// 17/2: lâlesi: çiçe ği-NE1; HG; çiçekler-LSA1// 17/3: bir ayrılık bir ölüm- NE1; NE2; HG// 17/4: ne olur olmasaydı: NE1; NE2; HG. 18: KRB: 99; NE2: 149; LSA2: 313. 18/2: moruna: dalına-LSA2// 18/3: sabreyle deli gönül-KRB; elem çekme nazlı yâr-NE2; sabır eyle ey gönül-NE2; gönlüm: gönül-NE2; sabreyle dikenlere-LSA2// 18/4: sen i şin: her şeyin-KRB; sen: her-NE2; işin sonuna: kendi gülüne-LSA2. 19: NE1: 142; NE2: 219; HG: 286. 19/3: herkese malûm olsun-NE2// 19/4: size: sana-NE2. 20: KRB: 162; NE2: 281; LSA2: 323.

99

AŞE XXI: 413 *

21. Su gibi akma yârim 22. Su gelir deste gider Yâdlara bakma yârim Ayrılıp dosta gider Kaderim beni yakmı ş Yıkılasıca gurbet Bir de sen yakma yârim Sa ğ gelen hasta gider

23. Su üstünde sarayım 24. Da ğlar a ğardı kardan Yâri kimden sorayım Haber gelmez o yârdan Sensiz geçen günümü Ya gel ya beni götür Ömürden mi sanayım Usandım intizardan

*21: KRB: 110; NE2: 223; LSA1: 208. 21/3: Eller beni yakıyor-KRB; NE2; HG. 22: NE2: 299; LSA2: 414. 22/1: deste: meste-LSA2// 22/2: ayrılıp: dolanıp-LSA2// 22/3: yıkılası memleket-LSA2. 23: KRB: 110; NE2: 196; HG: 282; LSA2: 307. 23/2: yâri: seni-KRB; HG; LSA2// 23/3: özledim sana geldim-KRB; NE2; HG; LSA2// 23/4: yüzün bari göreyim-KRB; NE2; LSA2; bari yüzün göreyim-HG. 24: KRB: 136; NE1: 77; NE2: 227; 248; HG: 143; LSA2: 261; 301. 24/1: a ğardı: a ğarmı ş-NE1// 24/2: gelmedi yârdan: gelmez o yârdan-NE1; gelmedi: almadım-LSA2// 24/3: Mansur dardan dönmedi-KRB; HG; ya gel ya beni götür-NE1; NE2; öleydim kurtulaydım-NE2; LSA2// 24/4: ben nice dönem yârdan-KRB; HG; LSA2; usandım intizârdan-NE1; NE2; kurtulam: ben de bu-NE2; LSA2.

100

AŞE XXI: 413 *

25. Garibim yoktur arkam 26. Kar şıdan bakana bak Kanadım yok ki kalkam Gözümden akana bak Sılam geldi aklıma Kâfir isen dine gel Çıkam bu gökten bakam Ya ş yerine kana bak

27. Kar şıdan gelen atlı 28. Kar şıdan kim geldi Elinde kilim katlı Gönlümün gamı geldi Anam babam ho ş olsun (Gel) sarılalım güzelim Yâr hep[i]sinden tatlı Ayrılık demi geldi

* 25: KRB: 108; NE2: 175; LSA1: 92; LSA2: 353; ŞE: 93, 97. 25/2: yoktur: yok ki-KRB; LSA1// 25/3: çıkam da ğlar ba şına-KRB; NE2; geldi aklıma: aklıma geldi- NE2; LSA2; şu köyümüz içinde-NE2; çıktım da ğlar başına-LSA1; çıkayım da ğ ba şına-ŞE; Mevlâ’m beni ku ş etsin-KRB-ŞE; çıhayım Şeyh Maksud’a-ŞE// 25/4: çıkam bu gökten: vatana do ğru-KRB; NE2; LSA1; ŞE; bu gökten: da ğlara -NE2; çıkam bu gökten: emsâlin yok ki-NE2; bu gökten: da ğlara-LSA2. 26: KRB: 99; NE1: 114; NE2: 148, 149. 26/2: gözümden: yüre ğim-KRB// 26/3: kâfir isen dine: imansız îmana-NE2; bir hayırsız yârmı şsın-NE2; göğsünde îman yok mu-NE2; insaf et merhametsiz-NE2// 26/4: yaş yerine kana: gözümden akana-NE2; gözümden akan ya şa-NE2. 101

AŞE XXI: 413 *

29. Kalenin bedenleri 30. Kalenin burcu muyum Çevirin gidenleri Dil bilmez Gürcü müyüm Ne güzel ba ş ba ğlıyor Dü şman gözün kör olsun A ğlasun fidanları Ben gurbet harcı mıyım

31. Kaleden inmem diyor 32. Kalede oturanlar Basma don giymem diyor Derdimi artıranlar Olursa canfes olsun Bana bir akıl verin Koynuna girmem diyor Sevdadan kurtulanlar

29: NE1: 107; LSA2: 277. 29/1: kalenin: hisarın-LSA2// 29/3: parça parça etsinler-NE2// 29/4: sevip terk edenleri-NE1; a ğlasun: İstanbul-LSA2. 29/4: “A ğlasun fidanları” dizesinin yanına bir yıldız konulmu ş ve “Burdur’un nahiyesi” açıklamasına yer verilmi ştir. 30: KRB: 132; HG: 223; LSA2: 311. 30/1: burcu muyum: burcu musun-KRB; HG; LSA2// 30/2: Gürcü müyüm: Gürcü müsün-KRB; HG; LSA2// 30/3: dü şman: rakip-KRB; verecekler kötüye-HG; dü şman: rakip-LSA2// 30/4: sen yârin harcı mısın-NE; LSA2; sen kötü harcı mısın-HG. 31: NE1: 107; NE2: 289; HG: 239 . 32: NE2: 308; 309. 32/3: bir akıl verin: teselli verin-NE2; başına çelenk taksın-NE2.

102

AŞE XXI: 413 *

33. Kaleden ini şelim 34. Keten gömlek beden yâr Atlara bini şelim Beni koyup giden yâr O ğlan derdin ço ğısa Evvel böyle de ğildin İkimiz bölü şelim Seni bir ö ğreten var

35. Keten gömlek filfili 36. Gökte yıldız bir sıra Nerden kaptın bu dili Yârim gider Mısır’a Bu dil buranın de ğil Yârim keklik ben palaz Şu Burdur’un bülbülü Giderim ardı sıra

* 33: NE1: 107; NE2: 180, 181; HG: 239; ŞE: 116. 33/2: koç gibi dö ğüşelim-ŞE// 33/3: sen ya ğmur ol ben bulut-NE2; ŞE// 33/4: da ğlarda bulu şalım-NE2; bir gece bulu şalım-ŞE. 34: NE2: 227, 228; LSA1: 134. 34/1: keten gömlek beden: bol entari giyen-LSA1// 34/3: seni bir ö ğreten: şimdi akıl veren-NE2. 35: NE2: 355; LSA1: 71; ŞE: 130. 35/1: gömlek: bezim-ŞE// 35/2: kaptın: buldun-LSA1; nerden: kimden-ŞE// 35/4: şu Burdur’un: Amasya’nın-NE2; LSA1; sandım Bursa-ŞE. 36: KRB: 52; NE2: 56, 57; LSA1: 241; LSA2: 297; ŞE: 102. 36/1: sarı ipek masıra-LSA1; gökte yıldız: erik dalda-LSA1// 36/2: gider: gitti-LSA1// 36/3: palaz: şahin- KRB; Hak bana kanat versin-NE2; kul olam u şak olam-NE2; gün olsam da yayılsam-NE2; koyun olsam yayılsam-NE2; LSA1; eller yârim dedikçe-NE2, koyun kuzu mele şir-LSA1// 36/4: giderim: gideyim- NE2; yârimin-NE2; LSA1; ardı sıra: pe şi sıra-NE2. 103

AŞE XXI: 413 *

37. Gül ektim ekin ekin 38. Gül gönderdim ya ğlıkla Aldırdım elimdekin Kok efendim sa ğlıkla Derler benzin sararmı ş Gül kurusun çürüsün Bilmezler gönlümdekin Görü şelim sa ğlıkla

39. Gidiyorum i şte gör 40. Mersinim var duvarda Hayalimi dü şte gör Benim yârim hovarda Kıymetimi bilmedin İki kol gümü ş ibrik Bir zâlim[e] dü ş de gör Abdest alır pınarda

* 37: KRB: 146; HG: 180; LSA1: 104. 37/1: tarlaya ektim ekin-LSA1// 37/3: her gelen hâlim sorar-KRB; HG// 37/4: hiç bilmez kalbimdekin- HG; LSA1. 38: NE1: 95; NE2: 55. 39: KRB: 180; NE2: 301; HG: 177; LSA1: 225. 39/2: hayâlimi: hayâlde-LSA1// 39/3: â şıklık bir beladır-KRB; kıymetimi: sen kadrimi-NE2// 39/4: hele bir yol dü ş de gör-KRB; zâlime: kötüye-NE2. 40: NE1: 127; NE2: 54; HG: 257; LSA1: 194. 104

AŞE XXI: 413 *

41. Hiç su olur akma mı 42. Yılan aktı kamı şa Ate ş olur yakma mı Su n’eylesin yanmı şa Tutalım sultan oldun Mevlâm sabırlar versin Sultan kula bakma mı E şinden ayrılmı şa

* 41: KRB: 78; HG: 196; ŞE: 111.

105

AŞE XXII: 20/1 * 1. Denize saldım kürek 2. Denizin dibi kaya Çarhın kırılsın felek Cemâlin benzer aya S en nelere dayandın Ömrüm günüm tükendi Buna da dayan yürek Günleri saya saya

* 1: NE1: 89; NE2: 163, 164. 1/1: denize saldım: fırın üstünde-NE1// 1/2: çarhın kırılsın: yine ah çekti-NE1// 1/3: her derde dayanmazken-NE1; NE2; sen nelere: her şeylere-NE2// 1/4: buna da dayan: buna dayandı-NE1; NE2. 2: KRB: 51; NE2: 55; HG: 139. 2/3: ben de takat kalmadı-KRB; cahil ömrüm çürüdü-NE2; betim benzim sarardı-HG . 106

AŞE XXII: 21/1 *

1. Su gelir ta şa de ğer 2. Ka şların ka şlar beni Kirpikler ka şa de ğer Gözlerin ha şlar beni Yenile bir yâr sevdim Ben burda garip kaldım Bütün Mara ş’[a] de ğer Her gelen ta şlar beni

3. Gözlerin çarkı çarkı 4. Bahçeler çiçeklendi Ka şların mısır arkı Tal verdi kerçeklendi Yâr sevdana dü şeli O yâre selâm söylen Terk ettim evi barkı Ayrılık gerçeklendi

* 1: KRB: 162; NE1: 144; NE2: 287; ŞE: 157, 158. 1/3: kız memen da şra çıkmı ş-KRB; NE2; etme güzel kötülükNE1; NE2; ah çekme deli gönül-NE2; ele bir yâr sevmişem-ŞE; etme gönül kötülük-ŞE// 1/4: bütün Mara ş’[a]: korkarım di şe-KRB; NE2; bütün Mara ş’[a]: bir gün ba ş ba şa-NE1; NE2; ŞE; bütün Mara ş’[a]: yeddi garda şa-ŞE. 2: KRB: 94; NE1: 115; NE2: 117; HG: 212, 213; LSA2: 276. 2/2: gözlerin ha şlar: a şkın ata şlar-KRB; HG; LSA2; gözlerin ha şlar: sevdan ata şlar-NE1; HG// 2/3: ne garip a şka dü ştüm-KRB; NE2; ne ettim ben o yâre-NE1; NE2; HG; perçinsiz ba ğ olmu şum-NE2; garip bir a şka dü ştüm-HG // 2/4: gelen: gören-KRB; NE2; HG; LSA2. 4: KRB: 88; NE1: 61; NE2: 128, LSA1: 10. 4/1: bahçeler: şeftali-LSA1// 4/2: ayvalar saçaklandı-KRB; açıldı güzelle şti-NE1; kadınlar leçeklendi- LSA1// 4/3: gidiyorum a dostlar-KRB; NE2; e ğil bir yol öpeyim-NE1; NE2; çek bayraktar bayra ğı-NE2; gel sarılalım yatalım-NE2; meraklıyım sevdi ğim-NE2; yârim orda ben burada-NE2; a ğla gözleri a ğla- LSA1.

107

AŞE XXII: 21/1 *

5. (Gül) dikene gül dikene 6. Gel beni bir hâl eyle Sarıldı gül dikene Kes dilimi lâl eyle Beni yârdan ayıran(ın) Yolcuyum gidiyorum Ömrü günü tükene Tuz ekmek helâl eyle

7. Gökte yıldız mavidir 8. Deryalar dolanıyor Kız o ğlan ula ğıdır Sular yâr bulanıyor Ergen kızın memesi Yâr beni aldatmı ştır Yanmı ş yürek so ğutur Câhi[li]m inanıyor

* 5: KRB: 60; ŞE: 104. 5/2: sarıldı: sarılmı ş-KRB; ŞE// 5/3: ben senden ayrılmazım-KRB; ben senden ayrılmazsam-NE2; ben senden vaz gelemem-ŞE// 5/4: meğer ömrüm tükene-KRB; NE2; ta ki ömrüm tükene-ŞE. 6: KRB: 68; HG: 179; LSA1: 285 . 6/3: yolcuyum: i şte ben-KRB; HG; LSA1.

108

AŞE XXII: 21/1 *

9. Bülbüller dü ğün eyler 10. Ay geldi kar şımıza Hiç bilmem ne gün eyler Ne geldi ba şımıza İster a ğla ister gül Koymadı zalim felek Felek bildi ğin eyler Yanak ate şimize

* 9: KRB: 155; NE1: 68; NE2: 293; HG: 91, 97; LSA1: 262. 9/1: eyler: eder-NE// 9/2: hiç bilmem: bilmezem-NE1; HG; bilmem hangi gün eder-NE1// 9/3: ben fele ğe yenildim-NE1; NE2; HG// 9/4: eyler: eder-HG.

109

AŞE XXII: 55 *

1. Iraftaki siniler 2. Ay do ğar ayan ayan İnil inil iniler Yollara dü ştüm yayan Gurbette yâri olan Dü şünde görmez iken Kulakları çiniler Koynuna girdim uyan

*1: NE1: 104; NE2: 285; HG: 201; ŞE: 114. 1/2: inim inim: el de ğmeden-NE1;HG; inim inim: el demeden-ŞE// 1/3: yârdan uzak olanın-NE1; NE2; gurbetteki yârimin-NE2; yâri gurbette olanın-NE2; yârdan uzak olanın-HG; gurbedde yâr’olanın-ŞE// 1/4: kulakları: sa ğ kula ğı-NE1; NE2; HG; kulakları: sa ğ gula ğı-ŞE. 2: KRB: 139; NE2: 265, 266; HG: 60. 2/2: yollara dü ştüm: yollarda kaldım-HG// 2/3: a benim nazlı yârim-KRB; NE2; görmez: girmez-NE2; eğer uyanmaz isen-NE2; sen dü şünde görürken-NE2; sırma bıyıklı civan-NE2; benim sevgili yârim-HG// 2/4: koynuna girdim: uykuda isen-HG.

110

AŞE XXII: 62

1. So ğan gibi şirin sözlüm 2. Şu kar şıki da ğlar Ayran gibi ala gözlüm Ak üstüne al ba ğlar Gel sarılalım yatalım Ne satan a ğlar Bezir barda ğı yüzlüm Ne alan a ğlar Sen sizin evde Anca kesen kasap a ğlar Ben bizim evde

111

AŞE XXII: 105 *

1. So ğan gibi tatlı sözlüm Ayran gibi ala gözlüm Gel sarılalım yatalım Bezir barda ğı yüzlüm Sen sizin evde Ben bizim evde

*bkz. XXII: 62-1. 112

AŞE XXII: 115 *

1. Sabahın tan sesine 2. Sabahın tan yerleri Uyandım yâr sesine Açılsın ben yerleri Yavru keklik ben şahin E ğil bir bir öpeyim Dü şerdim ensesine Küpe de ğen yerleri

3. Ate ş koydum mangala 4. Pe şkirde koku m’olur Ku ş mu konar kangala Sevdada uyku m’olur Kız ben senden ayrılmam Gel sarılalım yatalım Etim gelse çengele Yi ğitte korku m’olur

*1: NE2: 58; ŞE: 150. 1/1: tan: dar-ŞE// 1/3: şahin: do ğan-ŞE// 1/4: düşeydim arhasına-ŞE. 2: KRB: 90; NE2: 146. 2/2:açılsın: yüzünde-KRB// 2/3: e ğil bir bir: sen göster ben-KRB; NE2; e ğil bir gez-NE2// 2/4: küpe: zülfün-KRB; NE2. 3: NE1: 56; NE2: 53; HG:30. 3/4: etim: ba şım-NE1; NE2; HG. 113

AŞE XXII: 118 *

1. Gül demedi gül demedi 2. Güldü ğümü güldü ğümü Elinde gül demedi Elinde gül dü ğümü Ya ben nasıl güleyim Ben yârdan ayrılalı Yâr bana gül demedi Kim gördü güldüğümü

3. Gün ü şüdi gül ü şüdi 4. Gülün yapra ğı kat kat O ne şekil gülü ş idi Aldı beni bir firkat Bir gülü şte aklım aldın O yârin bahçesine O ne şekil gülü ş idi Günlüksüz tutsa ırgat

* 1: KRB: 87; NE2: 121. 1/3: dostlar yâre neyledim-KRB; ellerle güler oynar-KRB; yâre bahçıvan oldum-NE2// 1/4: yâr bana: bana ah-KRB; yâr bana: ba ğladım gül-NE2// 1/5: ya ben nasıl güleyim-KRB; yâre bahçevan oldum- KRB// 1/6: yâr bana gül dimedi-KRB; ba ğladım demedi-KRB. 2: KRB: 192; NE1: 121; NE2: 357; HG: 187; ŞE: 104. 2/1: lale der güldü ğümü-NE1// 2/2: elinde: açılır-KRB; elinde: gülde olur-NE1; elinde: çözülsün-HG; unuttum güldü ğümi-ŞE// 2/3: yârdan ayrılalı: bu a şka dü şeli-KRB; NE2; yârdan: dosttan-NE1; NE2; yâri bana verseler-HG; ben yârdan: yârımdan-ŞE// 2/4: gördü: görmü ş-KRB; gördü: görmü ş-NE1; NE2; kim gördü: görseler-HG. 3: KRB: 87; NE2: 134; ŞE: 106. 3/1: gülü ş idi-KRB; gülü şüdü gülü şüdü-ŞE// 3/2: çiğ dü ştü gül ü şüdü-KRB; kar ya ğdı gül ü şüdü-ŞE// 3/3: gülü şte: gülü şle-KRB; NE2; beni dertlere salan-ŞE// 3/4: o ne şekil: o nasıl ne-KRB; NE2; o yârin gülü şüdü-ŞE. 4: NE1: 95; NE2: 345; HG: 185; LSA1: 169; LSA2: 290. 4/2: a ğlarım saat saat-LSA2// 4/3: günlüksüz çalı şırım-NE1; NE2; HG; LSA1// 4/4: günlüksüz tutsa: tutsa gönüllü-NE1; NE2; HG; tutsalar beni-NE2; yâr tutsun beni-LSA1; LSA2.

114

AŞE XXII: 131 *

1. Bir ay do ğmu ş kenarsız 2. Balta attım elmaya Yâr insafsız ben arsız Sö ğüt dalın kırmaya Cigerime (bir) od dü ştü Altın yüzük yaptırdım Geri durun yanarsız Al kınalı parma ğa

* 1: NE1: 66; NE2: 370; HG: 96. 1/1: do ğmu ş: do ğdu-NE1; HG// 1/2: insafsız: vefasız-HG// 1/3: ate şim ar şa çıktı-NE2; kalkın da ğlar aradan-HG// 1/4: geri durun: ate şimden-HG. 2: NE1: 64; NE2: 54; HG: 93; LSA1: 21. 2/1: indim çaya ırma ğa-LSA1// 2/2: gittim odun yarma ğa-LSA1// 2/2: yüzük olsam dolansam-NE1; NE2// 2/3: yaptırdım: yaptıram-LSA1// 2/4: al: o-NE2; al: yâr-LSA1.

115

AŞE XXII: 140 *

1. Ka şları ok sevdi ğim 2. Mavi yelek mor dü ğme Kirpi ği çok sevdi ğim Yine dü ştün gönlüme Âlem seyrana çıkmı ş Her gönlüme dü ştükçe İçinde yok sevdi ğim Kan damlıyor ömrüme

3. Ayrıldım özlerinden 4. Yine aldı gam beni O tatlı sözlerinden Öldürürüm ben beni Bilseydim ayrılık var Gam için mi yarattın Öperdim gözlerinden Ey Yaradan sen beni

5. Ayrıldım gülüm senden 6. Sabahtan ezana bak Saçı sünbülüm senden Kabrimi kazana bak Da ğlar araya dü ştü Azrail’in ne suçu Kesildi yolum senden Defteri yazana bak

* 1: NE1: 116; NE2: 212, 213; HG: 232. 1/1: ok: ak-HG// 1/2: kirpi ği: kirpi ğin-NE1// 1/3: şu cihanın içinde-NE1; NE2// 1/4: içinde: menendin- NE1; NE2. 2: KRB: 66; NE1: 125; NE2: 71; HG: 254. 2/2: yine dü ştün: gine girdin-KRB// 2/3: gönlüme dü ştükçe: girdikçe gönlüme-KRB// 2/4: damlıyor ömrüme: damlar yüre ğime-KRB; HG; ölüm gelir gözüme-NE1. 3: A ŞE II: 17; KRB: 147; NE2: 244; HG: 65. bkz. A ŞE II: 17-1. 4: KRB: 85; HG: 322; LSA1: 138. 4/4: Yaradanım: ey Yaradan-KRB; HG; LSA1. 5: KRB: 145, 148; NE1: 59; NE2: 261; HG: 35, 66. 5/2: saçı sünbülüm: dili bülbülüm-NE1// 5/3: dağlar araya: araya engel-KRB; HG; dü ştü: girdi-KRB; ölüm ayrılsın derken-NE1; HG; muradını almadım-NE1. 5/4: kesildi yolum: dirim ayrıldı-NE1; NE2; HG; dili bülbülüm-NE1; NE2. 6: KRB: 102; HG: 298; LSA1: 31; ŞE: 150. 6/1: sabahtan: sabahtir-KRB; HG; LSA1; ŞE// 6/3: ne suçu: şuçu ne-KRB; HG; LSA1; ŞE.

116

AŞE XXII: 160 *

1. Da ğlar seçilmez oldu 2. Gözden sızan ya ş olsam Bülbül geçilmez oldu Ölene yolda ş olsam Kevsere dönen sular Gelip geçen okurdu Sensiz içilmez oldu Mezarına ta ş olsam

3. İçime neler doldu 4. Ba ğın ne gülü kaldı Hayat bana dert oldu Ne de bülbülü kaldı Bu sünbüllü vatanım Yavrum böyle anasız Sensiz bir gurbet oldu Boynu bükülü kaldı

5. Ana ba şa taç imi ş Her derde ilaç imi ş Bir evlat pîr olsa da Anaya muhtaç imi ş

* 1: NE1: 77; NE2: 322; HG: 153; LSA1: 222, ŞE: 73. 1/1: seçilmez: geçilmez-NE1; HG; LSA1// 1/2: bülbül: güzel-NE1; HG; LSA1; ŞE. 2: NE1: 94; NE2: 210. 3: NE1: 100; NE2: 351. 4: NE1: 64; NE2: 292; HG: 92; LSA2: 409. 5: NE1: 54; NE2: 342; LSA1: 67. 5/3: pir olsa da: pir de olsa-NE1; NE2. 117

AŞE XXII: 172 *

1. Nargilem ta ştır benim 2. Od yanar kazan bilir Seri gümü ştür benim Yol hâlin [g]ezen bilir Her kime iylik ettim Geceyi hastadan sor Eme ğim bo ştur benim Gurbeti gezen bilir

3. Sürmeyi göz öldürür Kebabı köz öldürür Ok yi ğide kâr etmez Bir kötü söz öldürür

* 2: KRB: 183; HG: 269; LSA1: 140; ŞE: 144. 2/2: [g]ezen: azan-KRB; ozan-HG; LSA1; ŞE. 3: KRB: 186; NE2: 316; HG: 235; LSA2: 414. 3/1: kebabı köz öldürür-KRB; HG; LSA2// 3/2: sürmeyi göz öldürür-KRB; HG; LSA2// 3/3: yiğidi kılıç kesmez-KRB; NE2; HG; LSA2// 3/4: söz: göz-HG. 118

AŞE XXII: 209

1. Tak yârim tak yârim Altın yüzük yaptırdım Parma ğına tak [yârim] Ku ş tüyü yatak yap(tır)dım Sarılak yatak yârim

119

AŞE XXII: 213 *

1. Od yanar kazan bilir 2. Kebabı köz öldürür Yol hâlin ezan bilir Sürmeyi göz öldürür Geceyi hastadan sor Ok yigide kâr etmez Gurbeti gezen bilir Bir kötü söz öldürür

3. Dünya bir fener imi ş 4. Adile’m der darda ğan (peri şan) Döndükçe döner imi ş Zülüf yüzde darda ğan Şahin ku ş lanesine Biz de bir oymak idik Bayku şlar tüner imi ş Felek etti darda ğan

5. Adile’m ovu ştura 6. Leyli güzel yâra var Su gele savu ştura Yüre ğimde yara var Yusuf’[l]a Zel(i)ha gibi Kimseden çare yoktur Hak bizi kavu ştura Gayret edip yâra var

* 1: KRB: 183; HG: 269; LSA1: 140; ŞE: 144. bkz. A ŞE XXII: 172-2. 1/2: ezan: azan-KRB; ezan: ozan-HG; LSA1; ŞE. 2: KRB: 186; NE2: 316; HG: 235; LSA2: 414. bkz. A ŞE XXII: 172-3. 2/3: yiğidi kılıç kesmez-KRB; NE2; HG; LSA2// 2/4: söz: göz-HG. 4: darda ğan: peri şan- A ŞE XXII 213 (=çıkma) bkz. A ŞE III: 156-4. 5: HG: 57. 5/1: ovu ştura: mavi ş tura-HG// 5/2: su gele: bülbül gül-HG// 5/3: Yusuf’[l]a: Yusuf-HG. 120

AŞE XXII: 229 *

1. Penbe gül penbe neden 2. Kayalar buz ba ğladı Kız yüzün penbe neden Avcılar iz ba ğladı Penbe gül ya ğı damlar Beni bir gelin [v]urdu Penbeli gül memeden Yaramı kız ba ğladı

* 1: NE1: 135; NE2: 252; HG: 276. 2: KRB: 79; NE2: 86; LSA1: 57; ŞE: 128. 2/1: dereler buz ba ğladı-LSA1// 2/2: avcılar iz: dibi nergiz-KRB.

121

AŞE XXII: 265 *

1. Nar gibi oydun beni Yalınız koydun beni A şkın bıçak ben elma Ne nazik soydun beni

* 1: NE1: 129; NE2: 116; HG: 265.

122

AŞE XXII: 362

1. Keten gömlek dizecek 2. Keten gömlek diz(e) aka Bir kız gelir bizecek (Bir) kız gelir bize aka Sarılalım yatalım Kirpikleri[m] yoruldu Evvel bahar güzecek Kız sana baka baka

3. Keten gömlek kıvrıcık Suya inmi ş sı ğırcık Kız Mevlâ’nı seversen Bana da ver azıcık

123

AŞE XXII: 368

1. Hep zülfünü gören[in] Tacı siyah olur mu Ben zülfünü göreydim Bahtım siyah olurdu

124

AŞE XXIII: 111 1. Kara tavus kaz gibi Kanatları saz gibi Dönüp dönüp bakınca Bir ni şanlı kız gibi

125

AŞE XXIII: 149

1. K[ı]sbetim belden olur İnce elek kıldan olur El sözüne uyanlar Gül gibi yârdan olur

126

AŞE XXIII: 155

1. Kabak pi şti tuz ister Anne gönlüm kız ister Kız olmazsa dul olsun Şeftalisi bol olsun

127

AŞE XXIII: 157 *

1. Süpürgesi yoncadan 2. Hanım ak şam olsun da Gayet belin inceden Telli mumlar yansın da Ben seni sakınırdım Sana neler alayım Yerdeki karıncadan Bedestan açılsın da

* 1: NE2: 249; HG: 298; ŞE: 159, 160. 1/2: belin: beli-HG; gayet belin: beli gayet-ŞE// 1/3: seni sakınırdım: yâri kıskanırım –NE2; sakınırdım: kıskanırım-HG; seni ben sakınırım-ŞE; seni sakınırdım: yârimi kıskandım-ŞE.

128

AŞE XXIII: 162

1. Asılı günden yüzü Yalan mı a şkın sözü Ağup gider ayan özü İçen(ler)e şifa a ğzı(n)

129

AŞE XXIII: 200 *

1. Öm[ü]rü öze götür 2. Odam kireç tutmuyor Sürmeli göze götür Kumunan karmayınca Ya ben size gideyim Sevda ba ştan gitmiyor Ya beni size götür Sarılıp yatmayınca

3. Bacalarda idare 4. Odam kireçtir benim Vallah(i) e şim bir dane Yüzüm güleçtir benim Dünya dolu(su) yâr olsa (Gel) sarılalım yatalım Alaca ğım bir dane Tenim ilaçtır benim

* 2: NE2: 63. 2/3: Bu sevda benden gitmiyor-NE2. 4: KRB: 127; NE1: 132; NE2: 177; HG: 268. 4/1: kireçtir benim: kireç de ğil mi-NE1; HG// 4/2: güleçtir benim: güleç de ğil mi-NE1; HG// 4/3: koynundaki memeler-NE1; koynuma gir koynuma-NE1; NE2; gel yârim yat dizime-NE2; tenin tenime de ğsin-NE2; koynumdaki memeler-HG// 4/4: tenim: cismim-KRB; sana ilaç de ğil mi-NE1; tenim: memem; NE1; NE2; cismim-NE2;: dizim-NE2; sana ilaç de ğil mi-HG. 130

AŞE XXIII: 200 *

5. Ay buluta giriyor 6. Ömrü[mü] özde gördüm Gözüm yâri görüyor Sürmeyi gözde gördüm Yanılacak dert de ğil Zahmeride gül olmaz Mevlâm sabır veriyor Ben gülü kızda gördüm

7. Şu derenin kumunu 8. Al direk ye şil direk Kürek ister atmaya Suyu ner(e)den indirek Şu o ğlanın koynunda Mutasıslı adam yo[k] Yürek ister yatmaya Yâre mektup gönderek

9. Kalıyor e ğinde çocuk 10. Kara koyun yayılır Ayakları küçücük Saçakları sayılır Ben size gidemiyom Çıkma güzel kapıya Sen bize gel azıcık Seni gören bayılır

* 5:KRB: 155; NE2: 292; 330. 5/3: yanılacak: çekilecek-KRB; NE2; dayanacak-NE2// 5/4: sabır veriyor: imdad ediyor-KRB; NE2. 8: NE1: 61; NE2: 155; HG: 95. 8/1: bahçelerde al direk-NE1; HG// 8/3: aramız uzak dü ştü-NE1; mutasıslı: bir münasip-NE2// 8/4: mektup: selam-NE2. 10: NE2: 278. 10/3: güzel kapıya: çardak ba şına-NE2; çıkma yârim: yârim çıkma-NE2.

131

AŞE XXIII: 200 *

11. Kar şıda gül kesiyom 12. Karpuz kestim kan gibi Efil efil esiyom Kızın gönlü var gibi Ben sana ne[ler] dedim Açtım baktım yorganı Duyup duyup küsüyom Taze ya ğmı ş kar gibi

13. Yozgat yolu dö şeme 14. Çulgalık içindeyim Hacılar gider Şam’a Yaylalar göçündeyim Gri yelek mor i şlik N’olur bir selâm gönder Yakı şmaz mı pa şama Ate şler içindeyim

*12: NE1: 113; NE2: 130; HG: 215, 221; LSA1: 7. 12/1: kan: nar-LSA1// 12/2: uzadı urgan gibi-HG// 12/3: al yorganı kaldırdım-NE1; HG; benim bir yârim var-HG// 12/4: taze: yeni-NE1; HG; taze ya ğmı ş kar: kınalı kurban-HG.

132

AŞE XXIII: 200 *

15. Deniz içinde teker 16. Çık daldan kiraz dü şür Elimde kelle şeker Dibinde kahve pi şir Dünya malnı neydeyim Her kahveyi sundukça İş tahım seni çeker Beni aklına dü şür

17. Yüce da ğ ba şında pirinç harmanı 18. Ba[h]çelerde mor meni Ba şımdan a şıyor a şkın dumanı Var git ellerin yâri Gö ğsüyün arası zemzem pınarı Sen bana yâr olma[z]sın Doyanaca emsem darılır mısın Yüzüme gülme bâri

*18: NE2: 142. 18/3: nasıl verem olmayım-NE2// 18/4: eller sarıyor seni-NE2.

133

AŞE XXIII: 200 *

19. Ba[h]çede erik dalı 20. Bahçede ye şil çayır Dibinde ye şil halı Dibinde yi ğit uyur Beni sana kavu ştur(ur) Dedim afiyet olsun

Ya Muhammed Ya Ali Dedi [ki] sen de buyur

21. Ay seni a ştım sandım 22. Deniz dalgasız olmaz Torbaya ka şuk katdım Kızlar sevdasız olmaz Çullamayın çok şaşın Güzel seven yi ğidin İzin(i)(?) bula şuk sandım Ba şı sevdasız olmaz

*20: NE1: 72; NE2: 283; HG: 128; LSA1: 102. 20/1: bahçede ye şil: çayır üstünde-NE1; HG; LSA1// 20/2: dibinde yi ğit: yatmı ş bir ceylan-NE1; HG; LSA1. 22: KRB: 196; NE1: 80; NE2: 367; LSA2: 394; ŞE: 77. 22/2: kapu halkasuz olmaz-KRB; kızlar: güzel-NE1; kızlar sevdasız: ışık gölgesiz-NE1// 22/3: dünyada yâr sevenin-KRB; yedi güzel sevenin-NE1; yâri güzel olanın-NE1; NE2; yeni güzel sevenin-NE4; yâri güzel olanlar-LSA2; ŞE// 22/4: sevdasız: kavgasız-KRB; belasız-NE1; NE2; LSA2; ŞE.

134

AŞE XXIII: 200 *

23. Köprünün önü bayır 24. Kar şıda at nallıyor Yanıyom cayır cayır Kundurası parlıyor Gizli sevda çekeni Benim yârim yok gibi Kayır Allah’ım kayır Bana mendil sallıyor

25. Köprünün altı dere 26. Kar şıda oturanlar Hâkimin evi nere Az derdim artıranlar Hâkim [de] bir yâr sevmi ş Bana bir ögüt verin Gerdanı bütün bere Sevdadan kurtulanlar

* 26: KRB: 185; NE2: 308; 309; LSA1: 36. bkz. A ŞE XXIÇ 413-32. 26/3: ba şına çelenk taksın-KRB; NE2; LSA1; bana teselli verin-NE2.

135

AŞE XXIII: 200 *

27. Köprünün altı diken 28. Kadife biçim biçim Yaktın beni gül iken Ölüyom senin için Allah da seni yaksın Hep dostlar dü şman oldu Üç günlük gelin iken Seni sevdi ğim için

29. Bahçelerde baz olur 30. Karanfil evlek evlek Güller açar yaz olur Dadandı şara leylek Ben yârime gül demem Yazı bile geçirdik Gülün ömrü az olur Kı şın ayırdı felek

* 27: NE2: 246; HG: 242; ŞE: 134 . 27/1: köprünün altı: köprü ba şında-ŞE// 27/2: gül iken: kız iken-HG// 27/3: Tanrı’m sana koymıya-NE2. 29: KRB: 169; NE2: 312. 29/3: yârime gül: sana gülüm-KRB. 30: KRB: 104; NE2: 152; HG: 76; LSA1: 225; ŞE: 34. 30/1: karanfil evlek: arpa ektim bir-KRB; HG; LSA1; ŞE// 30/2: şara: kara-KRB; HG; LSA1; ŞE// 30/3: kı şı bile kı şladık-KRB; HG; LSA1; kı şın beraber idik-NE2; yazın beraber idik-ŞE// 30/4: kı şın: yazın- KRB; NE2; HG; LSA1.

136

AŞE XXIII: 200 *

31. Bahçelerde mor meni 32. Karanfil eker oldu Verem ettin sen beni Ayrılık beter oldu Nasıl verem olmayım Kömür gözlü gül yârim Eller seviyor seni Burnuma tüter oldu

33. Bahçelerde büyürüm (Ben) görümcemden güzelim Kaynanam verem olsun O ğlun alır gezerim

*31: NE2: 142. 31/4: seviyor: sarıyor-NE2. 32: KRB: 191; NE1: 111; NE2: 352; HG: 227; 247. 32/1: eker: katar-KRB; NE1; HG//32/2: ayrılık beter: bu hasretlik yeter-KRB; hasretlik yeter-NE1; HG// 32/3: gül yüzlüm kömür gözlüm-NE2; HG; sevüp sevüp sardı ğım-NE1;HG; gül yüzlüm kömür gözlüm- NE2; uzun boylu gül fidan-NE2// 32/4: burnuma: burnumda-NE1; gözümde-NE2; HG. 33: NE2: 192. 33/3: verem olsun: kıskanırsa-NE2. 137

AŞE XXIII: 203 *

1. Mâni defterim(i) açtım 2. Keten göynek kıvırcık Yine kaynadım co ştum Suya indi sı ğırcık Ayrılık [ şerbetini] Bizim güller açıldı Yâr doldurdu ben içtim Sizin güller tomurcuk

* 1: NE1: 124; NE2: 199; HG: 262. 1/1: defterim(i): defterin-NE1; HG. 2: HG: 234. Bkz. XVIII: 174/2. 2/3: kız Allah’ı seversen-HG// bize de azıcık-HG.

138

AŞE XXIII: 204

1. Mâniler içinde 2. Gönül ku şu gibi Dört beyit mâni Severim seni Allah’ı seversen Ya ben a ğlamayım Unutma beni Kimler a ğlasın

139

AŞE XXIII: 205 *

1. Kar şıda gördüm seni 2. Karanfil biter oldu Gül iken sevdim seni El kahrı yeter oldu Doya doya sevmedim Elâ gözlü gül yârim Ellere verdim seni Burnuma tüter oldu

3. Karanfil ektim ta şa 4. Karanfilsin tarçınsın Bitmedi kaldı kı şa Dalda bir güvercinsin Ben sevdim eller aldı Ne büyüksün ne küçük Git[ti] emek(ler)im [bo şa] Tam[am] benim harcımsın

*1: KRB: 95; NE2: 142; HG: 221. Bkz. 1/2: gül iken: gül deyi-KRB; gül diye-HG// 1/3: gözüme inanmazdın-KRB; NE2; kıyamadım kokma ğa- NE2; öpmeye kıyamazdım-NE2;sarma ğa kıyamazken-NE2// ellere: elimnen-KRB; ellere: elimle-NE2; HG. 3: NE1: 111; NE2: 37, 39; HG: 228, 247. 3/2: bitmedi: açmadı-HG// 3/3: heves ettim yâr sevdim-NE1; NE2; HG; ikimizin sevdası-NE1; -NE2; yâr üstüne yâr sever-HG// 3/4: gitti emeklerim: eme ğim gitti-NE1; NE2; HG; çıkmadı ba ştan ba şa-NE1; NE2; gitti emeklerim: zahmeti gider-HG. 140

AŞE XXIII: 207 *

1. Ay do ğar sini sini Ben sevdim birisini Güzel isen sen de sev Yi ğidin birisini

* 1: KRB: 84; LSA1: 86. 1/2: ben sevdim: severim birisini-HG; LSA1// 1/3: cellat boynu mu vursa-HG; LSA1// 1/4: söylerim do ğrusunu-KRB; HG. 141

AŞE XXIII: 208 *

1. Ay do ğar a şmak ister 2. Karanfil oymak oymak Al dudak ya şmak ister Olur mu yâre doymak Şu benim cahil gönlüm Yâre doydum diyenin Yâre kavu şmak ister Boynun[u] hemen vurmak

3. Gidiyom dur diyen yok 4. Ay do ğar sini gibi Kebap oldum yiyen yok İkindi günü gibi Ayrılık gömle ğini Yârim burnuma kokar Benden önce giyen yok Mısır’ın gülü gibi

* 1. KRB: 167; NE2: 304; HG: 59; ŞE: 39. bkz. A ŞE XXI: 413-3; XVIII: 174/1-5. 1/1: al: bal-ŞE// 1/3: cahil: deli- NE2; şu benim cahil: benim divâne-HG; ŞE; bu benim garib: şu benim deli-ŞE. 2: KRB: 101; NE2: 160; HG: 227; LSA2: 392; ŞE: 123 . 2/4: boynun[u] hemen: caiz boynunu-KRB; boynun[u] hemen: caizdir boynun-NE2; HG; LSA2; ŞE. 4: NE2: 129, 131; HG: 46; ŞE: 40. 4/2: ikindi günü: salınır selvi-HG; ikindi günü: sallanır selvi-ŞE// 4/3: burnuma kokar: kokun geliyor- NE2; şu kar şıki güzeller-NE2; yârin kokusu gelir-NE2; HG; ŞE// 4/4: Mısır’ın: Isparta-NE2; Mısır’ın İzmir’in-NE2; Mısır’ın gülü: baharın yeli-NE2; Mısır’ın: İzmir’in-HG.

142

AŞE XXIII: 208 *

5. Suyun üstünde salım 6. Altun yüzük var benim Ben salınan [bir] dalım Parma ğıma dar benim Bana demi ş kom şular Şu Yozgat’ın içinde Ben bir yi ğide malım Orta bo[y]lu yâr benim

7. Keten gömlek filfili 8. Çatal kapı kanadı Nerden aldın bu dili Ku ş üstüne dünedi Bu dil buranın de ğil O ğlan dü şmü ş şu güle İstanbul’un bülbülü Al yanaklar kanadı

* 7: HG: 159. Bkz. XXI: 413-35. 7/1: keten: entarisi-HG. 143

AŞE XXIII: 208 *

9. Ekin ektim olacak 10. Ekin ektim ot bitti Sevdasını bulacak Dalında bülbül öttü Gülümüzün sevdası Ötmez olaydın bülbül Mah şere mi kalacak Yârim elimden gitti

11. Gideydim elinizden 12. Gidiyom bende bende Kurtulam dilinizden Bir ayvam kaldı sende Ye şil ba ş ördek olsam Ayva gibi sarardım Su içmem gölünüzden Merhamet yok mu sende

* 10: NE1: 83; NE2: 132; HG: 163; LSA2: 304; ŞE: 84. 10/1: ot: gül-HG// 10/2: dalında bülbül: dibinde keklik-NE1// 10/3: ötme kekli ğim ötme-NE1; NE2; ötme bülbülüm ötme-NE2; ke şke ötmez olsaydı-NE2; öten garip bülbülüm-HG; ötmez olaydın bülbül-ŞE// 10/4: elimden: gurbete-NE1; yârim gurbete: o gül elimden-NE2; elimden: gurbete-NE2; ŞE; elimden: ellere-LSA2. 11: KRB: 147, 152; NE2: 243; HG: 177; LSA2: 413; ŞE: 100, 101. 11/1: gideydim: gideyim-KRB; HG; LSA2; gidiyom-KRB; giderem-ŞE; gidiyorum-ŞE// 11/2: kurtulam: kurtuldum-NE2; gurtulsam-ŞE// 11/3: ördek olsam bayılsam-KRB; ŞE; ba ş: ba şlı-NE2. 12: NE2: 71; HG: 189. 12/1: gidiyom: giderim-HG// 12/4: merhamet: hiç insaf-NE2; merhamet: din iman-HG.

144

AŞE XXIII: 210 *

1. Elma attım denize 2. Ben sana gel mi dedim Geliyor yüze yüze Duvarı del mi dedim Şu Yozgat’ın kızları /……………………/ Bir bir tabak tur şuya Yapsalar mı dedim

3. Tiren geliyor tiren 4. Tiren gelir yarmadan Bacası mı olayım Direkleri hurmadan Güzel güzel kızların Tiren gelir çizmeden(?) Kocası mı olayım Dereleri karmadan(?)

5. Mâni bilirim şak şak Küstü isen barı şak Aramız(a) uzak dü ştü Mektup ile konu şak

* 1: NE1: 85; NE2: 53. 1/3: selam söylen reise-NE1; NE2// /4: ceza vermesin bize-NE1; NE2. 5: NE1: 80; NE2: 156. 5/1: de ğirmenim döner şak-NE1// 5/2: küstü isen: küstün ise-NE1// 5/3: aramıza uzak: yollar ıra ğa-NE1; aramızda deniz var-NE2; aramıza uzak: yollar ıra ğa-NE2// 5/4: mektup ilen: mektubunan-NE1. 145

AŞE XXIII: 212 *

1. Mendilimin uçları 2. Elimi ya[ğ]layarak Çıkamam yoku şları Oturdum a[ ğ]layarak Yâre selâm gönderin Ba şımda saç komadım Yedi da ğın ku şları Yâre gül ba ğlayarak

3. Mâni mâni ma ş atmı ş 4. Konsul üstünde pekmez Ka şların kalem çatmı ş Al yanaktan kim öpmez İnsan oğlu topraktan Senin aldı ğın maa ş Seni nurdan yaratmı ş Benim montuma yetmez

5. Gügerçinim dönerim 6. Ak koyun meler gelir ……laga(?) konarım Ba şımı deler gelir Ben dengim(i) bulamadım Ye şil yorgan altında Ölene dek yanarım Aklıma neler gelir

*1: NE1: 91; NE2: 98; HG: 252; ŞE: 137. 1/1: gergefin nakı şları-NE1// 1/3: selam gönderin: beni kavu ştur-NE1; NE1; yârimden haber getir-NE2; yârime selam söylen-NE2; HG; gönderin: götürün-ŞE// 1/4: yedi: yüce-NE1; NE2. 3: KRB: 188; NE1: 94; NE2: 344; HG: 182, 185; LSA2: 367. 3/1: gökte yıldız yüz altmı ş-KRB; NE1; HG; LSA1// 3/2: kalem: keman-KRB; LSA1; ka şların kalem: gö ğe zencefil-NE1;HG; güle zencefil katmı ş-NE1; çatmı ş: tartmı ş-HG// 3/3: insano ğlu: Tanrı bizi-KRB; eldeki şundan bundan-NE1; NE2; HG; şükür olsun Mevlâ’ya-NE1; NE2; anası çerden çöpten-NE2; anası çokça çirkin-NE2; insano ğlu: Tanrı bizi-NE2; insano ğlu: insanları-HG// 3/4: seni nurdan: yâri hûri-NE1; NE2; HG; nurdan: bize-NE1; NE2; seni nurdan: kızını aslan-NE2; sen nurdan: o ğlunu gül-NE2; seni nurdan: yâri güzel-NE2. 4: NE1: 119; NE2: 371; HG: 236, 244; LSA2: 341. 4/1: konsul üstünde: sofrada duru-NE1// 4/2: muhabbet candan gitmez-NE1; HG; LSA2// 4/3: maa ş: para- NE1; NE2; HG; LSA1; sevdi ğimin parası-NE1; NE2//4/4: montuma: podrama-NE1;NE2; HG; montuma: süsüme-NE1; NE2; HG; LSA2. 5: Dördüncü dizede bulunan “kadar”, “dek” olarak de ğiştirilmi ştir. 6: NE1: 49; NE2: 296; HG: 52; LSA1: 266; LSA2: 384; ŞE: 20. 6/2: ba şımı: da ğları-NE1; HG; LSA1; LSA2; ŞE// 6/3: anasız kuzuların-NE1; NE2; HG; LSA1; yalınız yatanların-NE1; LSA2; yâri güzel olanın-NE1; NE2; yalnız yatan kızların-NE2; kimsesiz olanların-NE2; hâkikatli yâr olanın-ŞE// 6/4: aklıma: ba şına-NE1; NE2; HG; LSA1; aklıma: aklına-NE1; NE2; LSA2; aklıma neler: geceyi böler-ŞE. 146

AŞE XXIII: 212 *

7. Gidiyom elinizden 8. Mendilim benek benek Kurtulam dilinizden Ortası çarkıfelek Ye şil ba ş ördek olsam Yazı bile geçirdik Su içmem gölünüzden Kı şın ayırdı felek

9. Kürkümün önü kunduz 10. Geldim fesini aldım Önde şefkatli yıldız Konaktan sesin(i) aldım Ayrılmazdık bir saat ……..(?) on be ş olur Ayrıldık gece gündüz Be ğendim hasın(ı) aldım

11. Lüyemger(?) kaymak için Hatemler parmak için Anneler kız (da) do ğurmu ş Alanı sarmak için

* 7: KRB: 147, 152; NE2: 243; HG: 177; LSA2: 413; ŞE: 100, 101. bkz. A ŞE XXIII: 208-1. 7/1: gideyim ilinizden-KRB; gidiyom: gideyim-HG; elinizden: ilinizden-LSA2; gidiyom: giderem-ŞE; gidiyorum ilinizden-ŞE// 7/2: kurtulam: kurtuldum-KRB; kurtulam: gurtulsam-ŞE// 7/3: ördek olsam bayılsam-KRB; ŞE; ba ş: ba şlı-NE2. 8: bkz. A ŞE XXIII: 200-30. 10: NE1: 143; NE2: 173. 10/1: geldim fesimi: soka ğın ta şını-NE1// 10/2: konaktan sesin(i): ba şından saçın-NE1// 10/3: şu Yozgat’ın içinden-NE1; NE2. 147

AŞE XXIII: 270 *

1. Ocak ba şında minder 2. Ocak ba şında ma şa Yönünü bana dönder Gel herif beni bo şa Döndermezsen dönderme Bo şamazsan bo şama Ayda bir selâm gönder Ben giderim sarho şa

3. Ocak ba şında durdum Turalı para buldum Almadın da kaldım mı Senden âlâsın buldum

* 1: NE1: 181; NE2: 300; HG: 268; LSA1: 106; ŞE: 143. 1/2: yönünü: yâr yönüm-NE1; yönünü: yâr yönün-HG; LSA1; ŞE// 1/3: din iman yok mu sende-NE1; NE2; HG; LSA1; ŞE; ah benim esmer yârim-NE2 // 1/4: ayda bir selâm: Tanrı selamın-NE1; NE2; HG; LSA1; ŞE. 2: KRB: 52; NE1: 131; NE2: 37, 47; HG: 267; LSA2; 265. 2/2: ya şa sevdi ğim ya şa-KRB; yaşa gül yârim ya şa-NE1; HG; LSA2; gel herif: kalk a ğam-NE1; HG// 2/3: annen niye darılmı ş-KRB; merak etme sevdi ğim-NE1; HG; LSA2; bo şar isen tez bo şa-NE1; NE2; ne yapalım sevdi ğim-NE2; merak etme bu i şe-NE2; boşar isen tez davran-HG// 2/4: ba şından geçmi ş i şe- KRB; yazılan gelir ba şa-NE1; NE2;LSA2; kalmam gelecek kı şa-NE1; NE2; HG. 148

AŞE XXIV: 70 * 1. Üzümü ba ğlardan al 2. Bir su içtim destiden Göz ya şın a ğlardan al Sensin beni mest iden İş te ben gidiyorum Mısır’a sultan olsun Hesabım da ğlardan al Seni bana dost iden

* 1: KRB: 107; NE2: 165; HG: 317; LSA1: 205. 1/2: a ğlardan: ça ğlardan-KRB; HG// 1/3: i şte ben gidiyorum-KRB; NE2; HG; LSA1; kavu şmadan ölürsem-NE2; // 1/4: hesabım: haberim-KRB; HG; haberim sa ğlardan-NE2; LSA1. 2: KRB: 145; NE1: 66, 137; NE2: 239; HG: 111; LSA1: 184. 1/1: bir su: rakı -NE1// 1/2: sensin: gözdür-KRB; NE1; HG; LSA1// 1/3: Mısır’a sultan: Hızır’a kom şu- KRB; her muradına ersin-NE1; NE1; Cennet yüzü görmesin-NE2; Mısır’a sultan: Hızır’a kom şu-NE2; LSA1// 1/4: seni bana: beni yâre-KRB; beni ablama dü şüren-NE1; seni bana: beni yâra-NE2; HG: beni yâre-LSA1. 149

AŞE XXIV: 138 *

1. Yattı uykuya daldı 2. A gözüm avut beni Gö ğsü açılı kaldı Koynunda uyut beni Bir pûsesin çaldım Aşka yeni ba şladım Uyandı geri aldı Yüzünden okut beni

3. Âh eder inler gönül 4. Dinleyim inle gönül Mecnundan beter gönül İnleyim dinle gönül Rûyundan ate ş almı ş Gel hasbıhâl edelim Zülfünden tüter gönül Şöyle sen[in]le gönül

* 2/1: Dize ba şındaki “O”, “A” olarak onarılmı ştır. 3: NE1: 49; NE2: 168; HG: 56; LSA2: 418. bkz. A ŞE II: 234/3-1. 1/1: inler: biter-NE1; HG; LSA2. 150

AŞE XXIV: 138 *

5. Çoraplarım ya şımı ş 6. Ah şam oldu n’eyleyim Ağ ellerim ü şümü ş Yâri yatak eyleyim Yâr yoluna bakmaktan Yastık gözün kör olsun Kirpiklerim ü şümü ş Yârsız seni n’eyleyim

7. Ah şamın aşı ilen Naz eder kaşı ilen Nazlım çiçek suvarır Gözümün ya şı ilen

* 5: NE1: 74; NE2: 342, 343; HG: 125. 1/1: çoraplarım: çorap ördüm-NE1; HG// 1/2: ağ ellerim: ayaklarım-NE1; HG// 1/3: yâri koynumda sandım-NE1; NE2; HG// 1/4: uyandım ki dü ş imi ş-NE1; NE2; HG. 6: KRB: 129; NE1: 50; NE2: 207, 208; HG: 52, 73; LSA2: 378; ŞE: 22. 6/1: oldu: olsun-LSA2// 6/2: bade doldu neyleyim-KRB; HG; derdim kime söyleyim-NE1; HG; hâlim kime söyleyim-LSA2; derdim kime söyleyim-ŞE// 6/3: bahar oldu gül açtı-KRB; NE2; HG; var git vefasız ak şam-NE1; NE2; HG; LSA2; gözüm dikeni ak şam-NE2; yıkılsın böyle ak şam-NE2// 6/4: yârsız seni: ömrüm soldu-KRB; NE2; HG; seni yârsız-NE2; seni: uyku-NE2. 7: NE1: 50; NE2: 247; HG: 51. 7/3: Nazlım: yosmam-NE1; HG. 151

AŞE XXIV: 144 *

1. Beyaz giyme toz olur Siyah giyme söz olur Gel şöyle bir gidelim Muradımız tez olur

* 1: KRB: 181; NE2: 315; HG: 113; ŞE: 53. 1/2: siyah: sarı-KRB; HG; ŞE// 1/3: şöyle bir gidelim: ye şiller giyelim-KRB; NE2; HG; ŞE; penbe giy ye şil ba ğla-NE2.

152

AŞE XXIV: 148 *

1. Ayrıldım güler miyim Ayrılık diler miyim Katlime ferman olsa Ben senden döner miyim

* 1. NE1: 59; NE2: 207; HG: 35, 64.

153

AŞE XXIV: 189 *

1. Nem dü şer 2. Ağlarım a ğlar gibi

Ya ğmur ya ğar nem dü şer Derdim var da ğlar gibi Sa ğ olsam duacınım İçer(im)den yaralıyım Ölsem sana nem dü şer Gülerim sa ğlar gibi

3. Yanarım ben yanarım 4. Güldeniz Lebin emsem kanarım Gül elinde güldeniz Gö ğsün sultan yaylası Ben burda kan a ğlarım Bezirgânım konarım Sen or[a]da gül Deniz

5. Çe şmimde nem olasın 6. Lâledir ağlamazdım Yarama em olasın Ci ğerim da ğlamazdım Bana yâr mı bulunmaz Bilseydim bîvefasın Ben dedim sen olasın Sana bel ba ğlamazdım

* 1: KRB: 175. 1/2: yâ ğmur ya ğar: gökte bulut-KRB// 1/3: ben bu dertten ölürsem-KRB// 1/4: Ölsem sana: bakam sana- KRB. 2: KRB: 90; NE1: 48; NE2: 129, 131; HG: 57; LSA1: 181. bkz. A ŞE III: 143-2. 2/1: a ğlar: çağlar-KRB; LSA1// 2/2: derdim var: var derdim-NE1// 2/3: içer(im)den: ci ğerden-KRB; yaralıyım: yanıyom-NE1; ömrüme güve dü şmü ş-NE1; her gelen bir gül ister-NE2; içerimden yanıyom- NE2; HG; her gelen bir gül gibi-LSA1// 2/4: gülerim: gülemem-NE1; NE2; HG; gülerim sa ğlar: güz gelmi ş ba ğlar-NE1; gülerim sa ğlar: sahipsiz ba ğlar-NE2; LSA1//2/5: her gelen bir gül ister-KRB// 2/6: sahipsiz ba ğlar gibi-KRB. 3: NE1: 156; NE2: 205. 3/4: bezirgânım kurarım-NE1; NE2. 5: NE1: 73; NE2: 257; HG: 126. 5/3: bana göre yâr mı yok-NE2; 5/4: ben dedim sen: dedim benim-NE1.

154

AŞE XXIV: 269

1. Aşlamayı a şladık 2. Kara ku şu vurdular Bir (kuru) sevdaya ba şladık (Ah) kanadını kırdılar Bir orospu yüzünden (aman) Biz buralı de ğiliz (Kendi) gözümüzü şişledik (Ah) bize duzak kurdular

155

AŞE XXIV: 331 *

1. Entarim düze dü ştü 2. Al ate ş Top kâkül yüze dü ştü Dudaklar(ın) vi şne rengi Eller çift çift geziyor Yanakların al ate ş Ayrılık bize dü ştü Yandı ci ğer külhan oldu Getir kürek al ate ş

3. Şen olsun 4. Ba ğda tarar Bir taraf ba ğ ile bostan Ben yârimi çok gördüm Bir taraf gül şen olsun Zülfünü ba ğda tarar Meram ba ğçelik [ba ğlık] Yi ğit a şka düşende Hep gönlümüz şen olsun Yemen Fizan Bağdat arar

* 1: KRB: 192; NE1: 58; NE2: 356; HG: 32; LSA1: 125. 1/1: entarim: ay do ğdu-KRB;NE1; HG; LSA1; entarim düze: ay do ğdu ize-KRB// 1/2: top kâkül: çifte ben-KRB; top kâkül: zülüfler-KRB; NE1; HG; LSA1// 1/3: gel bana bir bûse ver-KRB; felek çarhın kırılsın-KRB; NE2; çift çift: çifte-NE2; çift çift geziyor: çifte gezerken-HG; NE1; LSA1. 2: KRB: 190; NE2: 340; LSA2: 443. (Ayrıca bkz. KRB: 91) 2/2: var geç gönül al ate ş-KRB; LSA2// 2/3: yanaklar vi şne moru-KRB; LSA2; ci ğerim kebap oldu-NE2; yandı ba ğrım göz göz-NE2// 2/4: dudakları al ate ş-KRB; LSA2; getir kürek al ate ş-NE2// 2/5: yandı ba ğrım köz oldu-KRB; LSA2// 2/6: getir kürek al ate ş-KRB; LSA2. 4/4: dizede geçen “dü şer” kelimesi “dü şende” olarak onarılmı ştır. 156

AŞE XXIV: 338 *

1. Elimde sarı kahat 2. Bahçelerde ider şâh A ğlarım rahat rahat Boyu uzun kendi şâh İş te ben gidiyorum İki gönül bir olsa Oturun rahat rahat Ayıramaz padi şâh

3. Kadifeden kesesi 4. Keten gömlek tarakta Saraydan gelir sesi Bir yâr sevdim ırakta Oturmu ş mektup yazar Ne kadar ırak olsa Ci ğerimin kö şesi Sevdası var yürekte

5. Yürü(dü) da ğlar yürüdü 6. Kar şıda yanık selvi Da ğ(lar)ı duman bürüdü Sıdk ile sevdim seni Alacaksan al beni O ğlan sıkma kolumu Nazik belim çürüdü Anneme söyle(ri)m seni

*1: NE2: 346. 2: NE2: 82; LSA1: 192; ŞE: 45. 2/1: ider şâh: ıtr-ı şah-LSA1; ider şâh: ıtri şâh-ŞE// 2/2: uzun kendi şâh: selvi yüzü mâh-LSA1// 2/3: bir can bir canı sevse-NE2. 3: NE1: 105; NE2: 137; HG: 209; LSA2: 298; ŞE: 119. 3/2: saraydan: kahveden-NE1; HG; LSA2; ŞE// 3/3: mektup yazar: kumar oynar-NE1; NE2; HG; LSA2; ŞE; mektup yazar: gergef i şler-NE2; koyun sa ğar-NE2;: mâni söyler-NE2; rakı içer-NE2; mektup: yazı- NE2. 4: KRB: 53; NE1: 146; NE2: 78; HG: 235; 241. 4/1: keten gömlek: ketenim var-KRB; HG; şal ku şağım göbekte-NE1; gömlek: bezim-HG// 4/2: ırakta: gurbette-NE1: uzakta-HG// 4/3: varsın ırakta olsun-KRB; NE2; HG; sa ğ olsun gurbet olsun-NE1; NE2; ölürse yârim ölsün-HG// 4/4: sevdası: sevisi-KRB; sevgisi-NE2; HG.

157

AŞE XXIV: 344 *

1. Gül koydum gül tasına 2. Tavada su erittim Havlunun ortasına Gölgede gül kuruttum O yâr keklik ben şahan Bu ne şekil sevdan var Dü şerim arkasına Evi barkı unuttum

3. Ölem ölem 4. Adile’m horda beni Gidiyorum Çorum’a Koydun çukurda beni Bir ta ş de ğdi koluma Sen bu ihmâlli ğinden Kolum sarılmak ister Kaptırdın Kürd’e beni Yârin ince beline Al beni beni Sar beni beni Sen bu ihmâlli ğinden Kaptırdın kurda beni

* 1: KRB: 54; NE1: 103; NE2: 54; HG: 191. 1/1: ırma ğın ortasına-NE1// 1/2: oydum yâr odasına-KRB; HG; ırma ğın ortasına-NE1// 1/3: dilbere çelenk lâzım-KRB; yâr bizi davet etmi ş-NE1; NE2; deilber[e] çelenk lâzım-HG// 1/4: alnının ortasına- KRB; HG; göbe ğin ortasına-NE1; NE2. 2: NE1: 150; NE2: 216; HG: 309; ŞE: 165. 2/1: erittim: ılıttım-ŞE// 2/3: şekil sevdan var: ne mü şkül sevdaymı ş-NE1; HG; şekil: mü şlkül-NE2; sana gönül vereli-NE2; dediler yârin geliy-ŞE. 3: NE2: 51. 3/3: kemer olsam sarılsam-NE2. 4: HG: 58. 4/2: koydun: koydu-HG// 4/3: bu sessizlik sendeyken-HG// kaptırın kurda beni-HG.

158

AŞE XXIV: 344 *

5. Gidiyorum ilime 6. Gidiyom Sivas’a ben Bir ta ş de ğdi elime Dayanam naza ben Elim sarılmak ister İnşallah kavu şurum Yârin ince beline Gerdanı beyaza ben

* bkz. A ŞE XXIV: 344-3. 159

AŞE XXIV: 350 *

1. Urfalıyam ben özüm 2. Urfalıyam ba ğlıyam Kulak ver dinle sözüm Yüre ğimden da ğlıyam Cümlemiz sana kurban Kime dökem derdimi Evvel ba şta ben özüm Yâr eliyle ba ğlıyam

* 1: NE2: 211. 1/3: cümlemiz sana: elim ulusum-HG.

160

AŞE XXIV: 416 *

1. Sigaramın dumanı 2. Karpuz kestim su imi ş Yoktur yârin imanı Bu nasıl sevda imi ş Altından kö şk yaptırdım Kınamayın ahbablar Gümü şten merdivanı Kürt içinde büyümü ş

3. Yo ğurt koydum dolaba 4. Al almanın dördüni Bugün ba şım galaba Sev yi ğidin merdini N’ola sevmez olaydım Seversen bir güzel sev O da gitti Haleb’e Çekme çirkin derdini

5. Aslı’mı saramadım 6. Kahve koydum cezveye Ben murad alamadım Yârim (de) gitmi ş gezmeye Cümle kuş yuva yapmı ş Kadı kızın sakladı Ku ş kadar olamadım Yi ğitleri ezmeye

* 1: NE2: 98; HG: 284; LSA1: 21. 1/1: ça ğır o ğlan bir mâni-LSA1// 1/2: gitsin kızın gümanı-LSA// 1/3: olsa yârin imanı-HG// 1/4: tutar da ğı dumanı-HG. 2: NE1: 113; NE2: 340-341; HG: 214; LSA1: 80. 2/2: bu nasıl sevda: bilmem nasıl huy-NE1; bu nasıl sevda: vah kaderim bu-NE1; yâr dizimde uyumu ş- NE1; LSA1; yâr dizimde büyümü ş-NE1; HG// 2/3: ka ştan gözden anlamaz-NE1; NE2; bu yâr Türkçe bilmiyor-NE1; NE2; LSA1; sohbet etmi ş ellerle-NE1; HG// 2/4: Kürt içinde: bu nerede-NE1; NE2; Kürt içinde: yâd ellerde-NE1; NE2; LSA1; koynuma girmi ş uyumu ş-NE1; HG. 3: NE1: 159; NE2: 64; ŞE: 175. 3/3: yârim küstü gidiyor-ŞE// 3/4: o da gitti: yıkılası-NE. 4: KRB: 95; NE2: 121; HG: 72. 4/2: sev: sar-KRB// 4/3: kimselere vermesin-KRB; bir güzel: güzeli-NE2; HG// 4/4: çekme çirkin: Hak ayrılık-KRB. 5: NE2: 208. 5/3: ağaçlar yuva doldu-NE2; ku ş bile yuva yaptı-NE2. 6: KRB: 70; NE1: 106; NE2: 59; HG: 220-241. 6/2: gitmi ş: gitti-KRB; yârim (de) gitmi ş: kalk gidelim-NE1; HG// 6/3: elim yaman dadandı-KRB; alı şmı şım duramam-NE1; HG; sakladı: saklamı ş-NE1; NE2; gezmek de ğil efkârım-HG// 6/4: ilik dü ğme çözmeye-KRB; uçkur ba ğı çezmeye-NE1; telli uçkur çözmeye-HG; uçkur ba ğı çözmeye-HG. 161

AŞE XXIV: 416 *

7. Karpuz kestim sulandı 8. Karabiber tohumu Gine midem bulandı Ben yitirdim uyhumu Bir kıza gönül verdim Girsem yârin koynuna O da ele dolandı Alsam seher uykumu

9. Nargilemin marpu cu 10. Bahçelerde bal erik

Yere de ğer bir ucu Dallarını e ğerik Şeftali vermez kızın Bize derler hovarda Kabul olmaz orucu Güzelleri severik

*7: KRB: 82; NE1: 114; NE2: 89; HG: 214. 7/2: yâr boynuma dolandı-KRB// 7/3: açma kara gö ğsünü-KRB// 7/4: benim göynüm bulandı-KRB. 10: NE1: 61; NE2: 158; HG: 95; ŞE: 45. 10/1: bal: al-NE1; HG// 10/3: hovarda: Çorum’lu-ŞE.

162

AŞE XXIV: 416 *

11. Alma attım sel aldı 12. Şu derenin alucu Bir kız sevdim el aldı Kırmızıdır papucu O ğlan gözün kör olsun Şeftali vermeyenin Elim koynumda kaldı Kabul olmaz orucu

13. Yanamam bile bile 14. Ye şil sanduka geldi Ben dü şdüm gurbet ile Üstün güller bürüdü Yedi mendil çürüttüm Kız sen orda ben burda Gözya şı sile sile İman tahtam çürüdü

* 11: NE1: 85; NE2: 92; HG: 162; LSA1: 222. 11/1: alma: elma-NE1; HG; alma attım: mendilimi-LSA1// 11/2: kız: yâr-LSA1// 11/3: ke şke sevmez olaydım-NE2; LSA1. 12: NE1: 147; NE2: 353; HG: 300. bkz. A ŞE XXIV: 416-9. 12/2: papucu: marpucu-NE1;HG; kınalı parmak ucu-NE1// 12/3: verneyenin: vermeyen kızın-NE1; NE2; HG; yârsız bayram edenin-NE1; NE2; öpülmemi ş kızların-NE2; Ramazan’da yâr seven-NE2; yâr sevmeyen yi ğidin-NE. 13: NE2: 71. 13/3: cahil ömrüm çürüdü-NE2; yedi mendil eskittim-NE2// 13/3: gözya şı: gözya şım-NE2. 14: NE2: 356. 14/3: ben bu a şka dü şeli-NE2// 14/4: gö ğüs: iman-NE2.

163

AŞE XXIV: 416 *

15. Yılan akar kamı şa 16. Yılan akar delikten Su n’eylesin yanmı şa Sular akar oluktan Allah yardım eylesin Aç koynunu gireyim Yârinden ayrılmı şa Üşüyorum soğuktan

17. Ayna attım tarlaya 18. Ay do ğar anasından Parıl parıl parlaya Bulutun arasından Analar kız do ğurmu ş Kız memen görünü[yo]r Yi ğitleri sarmaya Dü ğmeler arasından

* 15: NE2: 35; ŞE: 175. bkz. A ŞE XXI: 413-42. 15/1: akar: ahdı-ŞE// 15/3: Mevlâ’m sabırlar versin-NE2. 16: NE1: 159; NE2: 264; HG: 327. 16/2: oluktan: kovuktan-NE1; HG// 16/3: koynunu: koynuna: NE1; NE2; HG. 17: NE1: 59; NE2: 63; HG: 35; ŞE: 41. bkz. A ŞE XVIII: 174/1-2. 17/2: parıl parıl: tarla yüzün-NE1; HG// 17/3: ne zaman girece ğiz-NE1; NE2; HG// 17/4: ikimiz bir yata ğa-NE1; NE2; HG. 18: NE2: 228; HG: 60. 18/3: terlemi ş meme gördüm-HG// 18/4: dü ğmeler: dü ğmenin-HG. 164

AŞE XXIV: 416 *

19. Sıra sıra kirazlar 20. Ay do ğar gece olur Niçün meyva vermezler Gün do ğar yüce olur Gidi deyyu sun kızı Bu ayrılık çok sürdü Yi ğit kadrin bilmezler Hâlimiz nice olur

21. Kır atı eğerledim 22. Harput yolu ıraktır Nazlı yâre yolladım Ağlamayın günahtır Dediler yârin gelmi ş Mezire ba ş kaldırmı ş Ben Allah’a yalvardım Mara şlılar kıyaktır

* 19: NE1: 142-143; HG: 286. 19/1: kirazlar: sö ğütler-NE1// 19/2: niçün: neden-NE1; HG// 19/3: deyyusun: zalimin-NE1; NE2; HG; bekârların hâlinden-NE1; NE2// 19/4: kadrin: kadri-NE1; NE2; HG; yi ğit kadrin: evliler hiç-NE1; NE2. 20: NE1: 58; NE2: 314; HG: 32-59. 20/3: sürdü: oldu-NE1; NE2; HG; sen orada ben burada- NE2// 20/4: nice: nasıl-NE2. 21: NE1: 119; NE2: 219.

165

AŞE XXIV: 416 *

23. Karanfilin buharı 24. Çaya indim oturmam Dalları ba ş [y]ukarı Elim suya batırmam Geçtim kapın önünden Ben bir güzel kekli ğim Demedin çık yukarı Her avcıya tutulmam

25. Şu da ğın ensesine 26. Evleri gediktedir Uyandım yâr sesine Ye şil perde yüktedir Yârim keklik ben do ğan Benim bir sevdi ğim var Dü şey[d]im ensesine Birinci bölüktedir

*23: KRB: 79; NE1: 113; HG: 215. 23/3:bu dizde geçen “kaçtım” kelimesi anlam bütünlüğünün sa ğlanması açısından “geçtim” olarak onarılmı ştır. 23/1: karanfilim: karanfilim-KRB// 23/2: bahçevan kes bu harı-KRB// 23/3: gittim sevdi ğimgile-KRB; NE2; geçtim kapın: geçti kapın-NE1; kaçtım: geçti-NE2; HG// demedin çık: demedin gel-KRB; NE2. 24: NE1: 72; NE2: 215; HG: 127. 25: NE2: 58; ŞE: 150. 25/1: sabahın dar sesine-ŞE// 25/4: dü şey[d]im: dü şmü şüm-NE2; ensesine: arhasına-ŞE. 26: NE1: 88; NE2: 282; HG: 160-166. 26/3: ben yârimi tanırım-HG; bir sevdi ğim var: sevdi ğim yâr-HG// 26/4: birinci: bir uzak-NE1; HG; birinci: be şinci-NE2. 166

AŞE XXIV: 416 *

27. Karanfili budama 28. Tokat’tan aldım bakır Sefâ geldin odama Yârin gözleri çakır Ben kurban canım kurban O beyaz gerdanından Senin gibi adama Hiç öpmedi bu fakır

29. Ay do ğdu batmadı mı 30. Ay do ğdu ince kaldı

Humar göz yatmadı mı Eridi kılca kaldı Seni yaradan Allah Gayret edin ahbaplar Beni yaratmadı mı İş ler kılınca kaldı

* 27: KRB: 47; NE1: 111-112; NE2: 31-35-40; HG: 219. 27/1: karanfili: karanfilim-KRB; NE1; HG// 27/3: hem şeftali veririm-KRB; alıyorsan güzel al-NE1; alacaksan hiç durma-NE1; NE2; alır isen güzel al-NE2; bir şegtali versene-HG// 27/4: hem dururum kadana-KRB; çirkin alma budala-NE1;NE2; dünür yolla babama-NE1; NE2; senin gibi: kar şındaki-HG. 28: NE2: 293; ŞE: 166. 28/1: Tokat’tan: Tohat’ta-ŞE// 28/3: o çakır gözlerine-NE2; o çahır gözlerine-ŞE// 28/4: kurban olsun bu fakir-NE2; kurban olsun bu fahır-ŞE. 29: KRB: 79; HG: 59. 30: NE1: 58; NE2: 92; HG: 33. 30/2: kılca: ince-NE1; HG. 167

AŞE XXIV: 416 *

31. Bahçede ye şil hıyar 32. Ay do ğdu çini çini Boyun boyuma uyar Öpem a ğzın içini İkimiz çift gögerçin Bu gece gelece ğim Ayırmaya kim kıyar Gönlümün gögerçini

33. Ay do ğar ayan ayan 34. Uzundur yâr geceler Yollara dü ştüm yayan Dilim yâri heceler Rûyana gir/e/mezken Hiç mi aklan gelmiyor Koynuna girdim uyan Konu ştu ğmuz geceler

* 31: NE1: 62, 67; NE2: 290,306; HG: 94. 31/1: bahçede: bahçelerde-NE1; HG; bahçede: bostanda-NE1; ye şil: mor-NE1; HG// 31/3: yâr kapıdan çok geçme-NE1; çok da yakına gelme-NE1; HG; ikimiz de bir boyda-NE2; ikimizin a şkı bir-NE2// 31/4: el âriftir tez duyar-NE1; HG. 32: NE1: 58; NE2: 133; HG: 32. 32/3: gece rûyamda gördüm-NE2; nerde kaldı gelmedi-NE2; şimdi nerede ola-NE2// 32/4: gögerçin: güvercin-NE1; NE2; HG. 33: KRB: 139; NE2: 265, 266; HG: 60. bkz. A ŞE XXII: 55-2; XVIII: 174/1-3. 33/2: yollara: yoluna-KRB; yollara: yollarda-HG// 33/3: sen dü şünde görürken-KRB; NE2; a benim nazlı yârim-NE2; dü şüne girmez iken-NE2; e ğer uyanmaz isen-NE2; sırma bıyıklı civan-NE2; benim sevgili yârim-HG// 33/4: koynuna girdim: ukuda isen-HG. 34: NE1: 59; NE2: 293, 294. 34/1: uzundur yâr: ay ı şığı-NE1// 34/2: dilim yâri: yârin dersin-NE1// 34/3: yine aklıma geldi-NE1; NE2; hiç hatıran dü şmez mi-NE2; hiç aklından geçmez mi-NE2; hiç aklımdan çıkmıyor-NE2. 168

AŞE XXIV: 416 *

35. Neresidir yurdumuz 36. Çardak kurdum düzlere Yürektedir derdimiz Diken oldum gözlere O küçücük yârimi İşte ben gidiyorum Bana çok mu gördünüz Bura kalsın sizlere

37. Çaya iner a ğlarım 38. Gidiyorum Tebriz’e Gül destisi ba ğlarım Bir daha gelmem size Bir ben öz canım için Şu benim tatlı dilim Bir ben yâre yollarım Yâdigâr kalsın size

* 35: NE1: 77; NE2: 365. 35/1: neresidir: da ğlar ba şı-NE1// 35/3: o küçücük: huyu güzel-NE1; NE2; o küçücük: beni küçük-NE2; yârim ile gezmeyi-NE2. 36: NE1: 83; NE2: 73; HG: 166; LSA1: 295. 36/1: çardak: ekin-NE1; HG; çardak: nane-LSA1// 36/3: i şte ben: ben buradan-NE2// 36/4: bura: yârim- NE1; NE2; HG; Diyarbakır sizlere-NE2. 37: NE1: 72; NE2: 225; HG: 127. 37/4: bir ben: bir de-NE1; NE2; HG. 38: NE1: 92; NE2: 72. 38/3: söyledi ğim türküler-NE2; bu benim iltifatım-NE2// 38/4: kalsın: olsun-NE2. 169

AŞE XXVI: 388 * 1. Bahçede ye şil erik 2. Bahçede ye şil ku şlar Cigerim ba şı delik İner deryada kı şlar Aha ben gider oldum Cellât elinde kılıç Everirsen teberik Ne urur ne ba ğışlar

3. Bahçelerde saz olur 4. Bahçede barsız adam Güzellerde naz olur Hayvasız narsız adam Ben sana gülüm demem Kalaysız kaba benzer Gülün ömrü az olur Dünyada yârsız adam

5. Bahçeler çiçeklendi 6. Lâlezâr bahçalarda Yâr geldi göceklendi Gül kokar bahçalarda A ğla gözlerim a ğla Boyun yerde çürüsün Ayrılık gerçeklendi Esbabın bo ğçalarda

* 1: KRB: 105; NE1: 61; 62; NE2; 151; HG; 95; LSA1. 1/1: ye şil: ham-KRB; ye şil: kara-NE1ye şil: mor-NE1; HG; bahçede ye şil: bahçelerde al-LSA2// 1/2: yapra ğı delik delik-KRB; NE1; NE2; HG; LSA2// 1/3: yârim küsmü ş gidiyor-KRB; yâri rüyamda gördüm-NE1; NE2; ben yârimi tanırım-NE1; NE2; HG; benim bir sevdi ğim var-LSA2// 1/4: perçemi bölük bölük-KRB; NE1; NE2; HG; göbe ği yedi bölük-NE1; perçemi yedi bölük-LSA2. 2: NE2: 277. 2/3: boynum cellad elinde-NE2// 2/4: öldürür: vurur-NE2. 3: KRB: 169; NE2: 312. 3/1: yaz: baz-KRB// 3/3: sana gülüm: yârime gül-NE2. 4: KRB: 126; NE2: 172; HG: 89; 119; LSA1: 210. 4/1: bahçede: behçesiz-KRB; LSA1// 4/2: havyasız: ayvada-HG. 5: KRB: 88; NE1: 61; NE2: 128, LSA1: 10. bkz. A ŞE XXII: 21/1-4. 5/1: bahçeler: şeftali-LSA1// 5/2: ayvalar saçaklandı-KRB; açıldı güzelle şti-NE1; kadınlar leçeklendi- LSA1// 5/3: gidiyorum a dostlar-KRB; NE2; e ğil bir yol öpeyim-NE1; NE2; çek bayraktar bayra ğı-NE2; gel sarılalım yatalım-NE2; meraklıyım sevdi ğim-NE2; yârim orda ben burada-NE2; gözlerim: gözleri- LSA1// 5/4: gerçeklendi: gerçekle şti-NE1. 6: NE1: 54; NE2: 39; LSA2: 369. 6/1: altınım akçalarda-NE1; LSA2// 6/2: gül kokar: çiçeksin-NE1; çiçe ğim-LSA2// 6/3: boyun: tenim- NE1; niyetim-NE2; tenim-LSA2.

170

AŞE XXVI: 388 *

7. Ba ğçede sesin aldım 8. Ba ğçeler oda yandı Ba şından fesin aldım Od dü şdü o da yandı Bir öptüm bir di şledim Benim âh u zârımdan Ben anın nesin aldım Balıklar suda yandı

9. Ba ğçe bozuk de ğil mi 10. Evlerinde Şam dutu Ci ğer ezik de ğil mi Kardan beyazdır budu Gel bana cevr eyleme Çok istedim vermedin Bana yazık de ğil mi Ben de kestim umudu

11. Muradım ba ğı bitmez 12. Çifte kayık tek gemi Bu sevda ba şdan gitmez Memelerin derd emi Senin bana ettiğin Her gelen bir hû çeker Gök ba şlı kâfir etmez Bilmem bura tekke mi

* 8: NE1: 70; 156; NE2: 106. ayrıca bkz. KRB: 76; NE2: 107 8/1:ci ğerim öyle: bahçeler oda-NE1; ba ğçeler: yandı kalp-NE1// 8/2: od: ota-NE1// 8/3: yandı ğına yanmazdım-NE1; sahrada bir âh çektim-NE1; NE2; âhım deryaya dü ştü-NE2; yandı ğına yanmazdım- NE2// 8/4: balıklar: denizde-NE1; balıklar suda: kalbimde o da-NE1; NE2; adam de ğil da ğ da-NE2; balıklar: denizde-NE2. 9: KRB: 88; NE1: 61; HG: 120. 9/1: ba ğçe: ba ğlar-KRB; HG; bozuk: pezik-NE1// 9/2: ci ğer: yürek-NE1// 9/3: yârimi eller almı ş-KRB; HG; üzme beni yârim-NE1. 10/4: dizde geçen “ümidi” kelimesi kafiye uyumu açısından “umudu” olarak onarılmı ştır. 11: NE2: 365 11/3: bu senin etti ğini-NE2// 11/4: gök ba şlı: din ayrı-NE2.

171

AŞE XXVI: 388 *

13. Geceler yârim oldu 14. Bugün aldı gam beni A ğlamak kârım oldu Öldürürüm ben beni Benim insafsız yârim Gam için(de) mi yarattın Gittikçe zalim oldu Kadir Mevlâ’m sen beni

15. Çok(ça) dola şan yol buldu 16. Çubuk üzre kehribar Gönlüm çilesin buldu Ben kaba yâr[im] kibar Şükr ettim Mevlâ’ya Gayra mail olalı Rakip belasın buldu Bana etmez itibar

17. Al elimi çek beni 18. Aman fes fese Gam aldı gerçek beni Siyah perçem fes fese Zülfüne bend eyledi Dün gece bizde idin Bir beni gökçek beni Aldı beni vesvese

*13: NE2: 353. 13/3: benim insafsız: o sonsuz-NE2; yâr üstüme yâr sevmi ş-NE2. 14: KRB: 85; HG: 322; LSA1: 138. 14/1: bugün: yine-KRB; bugün: yine-HG; gene-LSA1. 14/4: kadir Mevlâ’m: Yaradanım-KRB; HG; LSA1. 15/3: dizede geçen “ şükr oldum” ibaresi anlam bütünlü ğü bakımından “ şükr ettim” olarak onarılmı ştır. 17: NE1: 51; NE2: 114.

172

AŞE XXVI: 388 *

19. (Aman) bu saldı 20. Fes koydum Beni derde bu saldı Perçemine fes koydum Yâr yolu beklemeden Balam sen(in) önlerine Uzun ömür kısaldı Bu gönlüm ba şım koydu[m]

21. (Aman) ka ş urdu 22. Da ğların dûdu neden Ka ş eyledi göz urdu Gitmez a şk odu benden Benim çarhım dönerdi Gördü yara yakamaz Zalim felek ta ş urdu Tabib el yudu neden Felek gamım tartarken Terazüsü be ş urdu

23. Da ğlar ba şı göç oldu 24. Da ğlar ba şı kend oldu İki sevdim üç oldu Giden mektup bend oldu Ben sevdim eller aldı Yâr yolun gözetmeden Emeklerim hiç oldu Cigerime kan doldu

*19: NE2: 95. 19/3: ben yârdan ayrılalı-NE2; yoluna baka baka-NE2. 20: NE2: 204 . 20/3: ben yârimin yoluna-NE2; bu canı kurban koydum-NE2.

173

AŞE XXVI: 388 *

25. Da ğlar ba şı miyana 26. Da ğda çayan izi var Kül oldum yana yana Südde kaymak yüzi var Nice bir yalvarayım Seversen kızları sev Kendimin olmayana O dedikçe nazı var

27. Da ğlar a ğardı kardan 28. Da ğda ceyran meledi Haber gelmedi yârdan Yarama tuz eledi Ya gel ya mektup gönder Terzi elin kırılsın Kurtulam âh u zârdan Yâr gö ğsün dü ğmeledi 29. Da ğlar da ğladı beni 30. Da ğlar ba şı bürümcek Gören a ğladı beni Ölürüm görmeyincek Devrin done[ydi] felek Ben senden geçer miyim Çapraz ba ğladı beni Mezara girmeyincek

*25: NE2: 52. 25/4: kendimin: canından-NE2. 27: KRB: 136; NE1: 77; NE2: 227; 248; HG: 143; LSA2: 261; 301. 27/1: a ğardı: a ğarmı ş-NE1// 27/2: gelmedi yârdan: gelmez o yârdan-NE1; gelmedi: almadım-LSA2// 27/3: Mansur dardan dönmedi-KRB; HG; LSA2; ya gel ya beni götür-NE1; NE2; öleydim kurtulaydım- NE2; LSA2// 27/4: ben nice dönem yârdan-KRB; HG; LSA2; usandım intizardan-NE1; NE2; kurtulam: ben de bu-NE2; LSA2. 29: KRB: 89; NE1: 77; NE2: 113; HG: 143; LSA1: 43; ŞE: 73. bkz. A ŞE II: 9/2-7; XXI: 413-14. 29/3: bana zincir kâr etmez-KRB; NE2; HG; bu nasıl sevda imi ş-NE1; ölüm ile ayrılık-NE1; ben fele ğe ne yaptım-NE2; LSA1; fele ğin devri dolsun-NE2; de ğme zincir kâr etmez-NE2; bu nasıl sevda idi-NE2; zincir urgan kâr etmez-ŞE// 29/4: İpsiz ba ğladı beni-NE1; Viran eyledi beni-NE1; Gönül ba ğladı beni- NE2; Zülfün ba ğladı beni-NE2; gören aladı beni-ŞE.

174

AŞE XXVI: 388 *

31. Buda ğı 32. Da ğ dumanda Gül bürümü ş buda ğı Bürümü ş da ğ dumanda Leylâ buradan geçti Ben avcı gözüm avcı Mecnun bekler bu da ğı Ota ğda da ğ dumanda Usul boy beyaz gerdan Pe şrev çalar duda ğı

33. Al ele 34. Ak sine Zülüflerin al ele Beyaz gerdan ak sine Bir elin sesi çıkmaz Felek çarhın kırılsın Urmayınca el ele İşim döndü aksine Sen derdli ben yareli Gel alalım el ele İkimiz bir yatakta Nice kopmaz velvele

35. Kara çamdan 36. Kemân ebru Doldur der kara çamdan Ka ş ebru keman ebru Felek beni ba ğladı Dillere [de] dû ş oldun Kolumdan kara çamdan Gezin bir zaman eğri

* 31: KRB: 77. 31/2: gül bürümü ş: bu da ğı-KRB// 31/3: acep Leyla geçti mi-KRB. 34: bkz. A ŞE III: 156-6.

175

AŞE XXVI: 388 *

37. Yazım yazasıca yâr 38. Yâr da ğıtır Gele durasıca yâr Sinemde yâr da ğıtır Ana[n] baban ölüp de Dünyada gamım olsa Bana kalasıca yâr Gelse o yâr da ğıtır

39. Ya ğmur ya ğar yegenler 40. Havada bulut benem Arttı derdim bu günler Çevirip ben dolanamam Yazmı ş beyaz gerdana Kâfir bana etti ğin Okunmadı dü ğünler Ölsem de unutamam

41. Gökte yıldız sayılmaz 42. Garibim yoktur arkam Çi ğ yumurta soyulmaz Kanadım yoktur kakam Çift memen[in] arası Çıkam yüce da ğlara Emmek ile doyulmaz Uzak yollara bakam

* 38: KRB: 171. 38/2: sinemde: öter bülbül-KRB// 38/3: bu gönlümün gamını-KRB// 38/4: gelse: ancak-KRB. 41: KRB: 198; NE1: 94; NE2: 364; HG: 185; LSA1: 129; ŞE: 102; ayrıca bkz: LSA2: 359. 41/1: ay aydındır ayırmaz-LSA1// 41/2: gökte yıldız soyulmaz-LSA1; gül dikenden ayrılmaz-ŞE// 41/3: ay karanlık durma gel-KRB; benim yârim pek güzel-NE1; NE2; HG; ergen kızın yana ğı-NE1; NE2; yâri güzel olanın-NE1; NE2; benim sevdi ğim var-NE2; İstanbul kızlarının-NE2; güzel güzel kızların-NE2; ergen kız ergen o ğlan-NE2; LSA1; orta boylu gâvur gelin-NE2; ergen kızın koynunda-NE2; süzülmü ş de bal olmu ş-NE2; Ilgın’ın kızlarının-ŞE// 41/4: herkes uyur duyulmaz-KRB; emmek ile: öpülmesine-NE1;: öpülmekle-NE1; NE2; cilvesine-NE1; NE2; öpme ile-NE2; sarmasına-NE2; uykulara-NE2; yemesine- NE2; öpmesine-HG; sevgisine-ŞE. 42: KRB: 108; NE2: 175; LSA1: 92; LSA2: 353; ŞE: 93, 97. 42/2: yoktur: yok ki-KRB; LSA1// 42/3; yüce da ğlara: da ğlar ba şına-KRB; NE2; sılam aklıma geldi-NE2; LSA2; şu köyün içinde-NE2; çıktım da ğlar ba şına-LSA1; çıkayım da ğ ba şına-ŞE// 42/4; uzak yollara: vatana do ğru-KRB; NE2; LSA1; ŞE; çıkam da ğlara-NE2;LSA2; emsâlin yok ki-NE2. 176

AŞE XXVI: 388 *

43. Kalemi ka şta koydun 44. Gitme gidene bir(i) bak Dîdemi ya şta koydun Gönlüm aldatma bırak Sen ayrıldın bir yana Dedim bir cemal(i) göster Beni ata şta koydun Demedim odlara yak

45. Altın hatem sim parmak 46. Ne yaman ça ğlar oldu Mü şküldür yâre varmak Didem kan a ğlar oldu Acep ol gün olur mu Bir ala ceyran gibi Sinen sineme sarmak Meskenim da ğlar oldu

47. Ka şın ile ka şladın 48a. Ba ğdad’ı Şimdi cevre ba şladın Acem almı ş Ba ğdad’ı Eski derdim az idi Çıkaydım ak sinene Yeniden ata şladın (Şan senin her bûsen) De ğer yüz bin Ba ğdad’ı

48b. Ba ğdad’ın sakaları Gümü şten sakaları Ba şımdan aklım fikrim Yâr avluya dolandı

*45: NE1: 53; NE2: 158; HG: 38. 45/1: hatem sim: yüzük dar-NE1; HG// 45/2: meramım seni almak-NE1; HG// 45/3: meramım almak de ğil-NE1; NE2; HG// 54/4: bir gececik sarılmak-NE1; NE2; HG. 48a: NE1: 64. 48a/2: Acem: kâfir-NE2// 48a/3: o senin ka şın gözün-NE2// 48a/4: kırk yıl de ğer Ba ğdad’ı. 177

AŞE XXVI: 388 *

49. Penceresi mercandan 50. Sana yolda şım dedim Bade içtim fincandan Akar a ya şım dedim Sinemde oynadı hançer(in) Bir orospu yüzünden Ben [de] geçtim bu candan Yâre karda şım dedim

* 50: NE2: 185. 50/3: kom şunun korkusundan-NE2.

178

AŞE XXVI: 734 *

1. Karanfilim taburda 2. Elinde zarfı gelmi ş Keramet var sabırda Almı ş dö şüne koymu ş İkimiz bir ölelim Benim gibi var m’ola Bir yatalım kabirde Yâr u ğruna can koymu ş

3. Beni soktu yılanlar 4. Su içtim kana kana Melhem hâlden bilenler Yüre ğim yana yana Acep şehit olur mu Yozgat’taki sevdi ğim Yâr u ğruna ölenler Arslan gibi bir dana

5. [Gülleri] deste deste 6. Kara dut parmak gibi Selâm söyleyin dosta Gerdanı kaymak gibi Eller yârim dedikçe [Bu]gün yâri[mi] gördüm Oluyorum ben hasta Co şarım ırmak gibi

* 1: NE2: 67. 1/4: bir: çift-NE2. 2: NE2: 343; HG: 60. 2/1: kır atımın köste ği-LSA1// 2/2: yârim gümü ştür gümü ş-LSA1// 2/3: var mı ola: var mıdır-NE2; LSA1// yoluna: u ğruna-NE2. 3: NE2: 316. 3/4: u ğruna: yoluna-NE2. 6: NE1: 109; NE2: 129,130; HG: 222. 6/2: gerdanı: al yanak-NE1; HG; gerdanı: tadı var-NE1// 6/3: şu Sivas’ın kızları-NE1; NE2; kar şıdan yâr geliyor-NE1; NE2; benim bir yârim vardır-HG// 6/4: co şarım ırmak: şişede konyak-NE1; NE2; HG; co şarım: bulanık-NE1; NE2.

179

AŞE XXVI: 734 *

7. /……../ dolu fındık 8. /……./ kara yılana Yârdan bir selam umduk Usul boya dolana Küsmesin darılmasın Elli kurban bin köle Mehmed adlı o ğlana Ondan iyisin bulduk

9. İmansız imana gel 10. Sabah oldu uyan yâr Dolan da pınara gel Gül yastı ğa dayan yâr Hiç bahane[n] yok ise Muhannet kapısında Elini yumaya gel Boynu buruk koyan yâr

10/1. Siyah sako mor dü ğme 11. Yârim dersin okuyor Gine dü ştün gönlüme Bülbül gibi şakıyor Her gönlüme dü ştükçe Misk yağların çalınmı ş Kan iner yüre ğime Burcu burcu kokuyor

* 7/1: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 7/2: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 10: KRB: 158; NE1: 139; NE2: 333, 334; HG: 281, 298. 10/2: gül yastı ğa dayan: misk ambere boyan-KRB; gül yastı ğa dayan: el sözüne uyan-NE1; gel sineme- NE1// 10/3: yastık seni incitir-KRB; NE2; HG; el sözüne uyup da-NE1; HG; muhannet: ellerin-NE1; NE2// 10/4: boynu buruk koyan: gel sineme dayan-KRB; NE2; HG; boynu buruk: beni derde-NE1; NE2; HG; buruk: e ğri-NE1; NE2. 10/1: NE2: 78. 10/1/1: yâr aklıma geldikçe: NE2// iner: damlar-NE2. 180

AŞE XXVI: 734 *

12. Konağın altı çayır 13. Ak gülün dalındayım İş imiz oldu hayır Yârin hayâli ndeyim Eller yârim dedikçe Küsmesin darılmasın Yanıyom cayır cayır Ben zalim elindeyim

14. Saray önün sulayım 15. Odan(a) segirdim gece Seni kimden sorayım Dü şmanın arı gece Hiçbir şeyin istemem Dü şünme hey sevdi ğim Ben yüzünü göreyim Eme ğin vermem heçe

16. Eğri kılıç yandadır 17. Bıça ğın sapı gümü ş Külhandadır candadır Yastık altına koymu ş /………………………/ Kurban olam annene /…………………….../ Benim için do ğurmu ş

* 14: KRB: 110; NE1: 119; NE2: 196; HG: 282; LSA2: 207. 14/1: su üstünde sarayım-KRB; HG; LSA2; kum üstünde sarayım-NE2//14/3: özledim sana geldim-KRB; NE2;HG; LSA2; hediyen lâzım de ğil-NE1; NE2// 14/4: ben yüzünü: yüzün bari-KRB; NE2; LSA2; ben yüzünü: aç yüzünü-NE1; NE2; bari yüzün-HG. 16/3: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 16/4: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 17: 4. dizede yer alan “nenene” kelimesi, mantık hatası do ğurdu ğundan; bu kelime “annene” olarak onarılmı ştır. 181

AŞE XXVI: 734 *

18. Fırın fırın pideler 19. Ka şın kara kâr mı var Yâr sevenler n’iderler Yana ğında ter mi var Ben yârime inanmam Ben bugün yâri gördüm Belki büyü ederler Yüre ğimde fer mi var

20. Bahçelerde ye şil ot 21. Mâni bilmem nedendir Kollarında altun top Dilin di şin bademdir Benden evvel varırsan Bir acemi kekli ğim Şahin gözlerinden öp Al koynuna dadandır

21/1. Bahçe(ler)de gül olmasun 22. Elinde gümü ş mendil Açılıp da solmasun Yaraya i şler kandil Yârim senden gayrısı Hayâlinle gezerken Bana nasip olmasun Yüzünü gördüm şükür

* 21: NE1: 124; NE2: 285, HG: 262; LSA1: 40. 21/2: dilin di şin: a ğzı burnu-NE1; HG; LS1// 21/3: bir acemi: ben bir yaban-NE1; NE2; HG; LSA1.

182

AŞE XXVI: 734 *

23. Karanfil öğüm ö ğüm 24. Karanfil olacaksın Elinde yaldız gü[ ğü]m Sararıp solacaksın Buna can mı dayanır Ben müftüye darıldım Ne dün gördüm ne bugün Sen benim olacaksın

25. Karanfil biçim biçim 26. Karanfilin saça ğı Öpeyim a ğzın için Sıyır kından bıça ğı Öperken ısırmı şım Sen Tohurlu’nun? gülü Afv eyle benim suçum Ben soka ğın çiçe ği

27. Bahçelerde ısırgan 28. Kimselere berde ben Kâfir misin Müslüman Yeni dü ştüm derde ben Yanıma gel yanıma Vâdem yeter ölürsem Va[lla]h billah ısırmam Nasıl yatam yerde ben

*23: NE1: 111; NE2: 234. 23/3:benim ba ğrım ta ş mıdır-NE1; çok canlarım sıkıldı-NE2; kara gözlü yârimi-NE2// 23/4: her zaman dert gördüm-NE1. 24: KRB: 135; NE1: 111; NE2: 234; 257; HG: 246; LSA1: 187. 24/3: hünkârdan ferman gelmi ş-KRB; NE2; LSA1; ben âh edip yandıkça-NE1; HG; ben ah edip ağladıkça-NE2; ben kadıya danı ştım-NE2; elem çekme sevdi ğim-NE2; ölüm Allah’ın emri-NE2// benim olacaksın: Hak’tan bulacaksın-NE1; NE2; HG. 25: KRB: 129; NE2: 214; HG: 228. 25/2: öpeyim a ğzın: yanıyor benim-KRB; HG// 25/3: herkes bana dü şüman-KRB; NE2; herkes bana dü şmandır-NE2// 25/4: afv eyle benim: bilmezem nedir-KRB; NE2; HG. 26: NE2: 198. 26/3: gel bir kere öpeyim-NE2; soyun da gir koynuma-NE2. 28: KRB: 141; NE1: 134; NE2; 232; LSA1: 40. bkz. A ŞE II: 17-2.

183

AŞE XXVI: 734 *

29. Denizin ortasında 30. Siyah sako kondurun Kına kokar tasında Gecelerin gönderin Yenile bir yâr sevdim Dahı bol mu yanayım Yozgat’ın ortasında Do ğrusunu bildirin

31. İpekten halı olur 32. Bir sen söyle bir de ben Yâr seven deli olur Şeker ezem dilde ben Benim (bu) derde yandı ğım Şu Yozgat’ın içinde Cümleye mâlûm olur Bir sen ba şa yerde ben

33. İnceldim i ğnesine 34. Suda balık yan gider Mâilim cilvesine Gâh eğlenir gâh gider Ben yârime kavu ştum E ğil bir yol öpeyim Darısı cümlesine Sermayenden nen gider

*29: HG: 149, 154. 29/2: mum yanar sofrasında-HG// 29/3: Allah canımı alsın-HG// 29/4: Yozgat’ın: kızların-HG. 32: NE2: 231; ŞE: 57. 32/3: sen otur duldasında-NE2; sen zilif gölgesinde-NE2// 32/4: ko yanayım günde ben-NE2; koy yanayım günde ben-NE2. 33: NE2: 53. 34: KRB: 162; NE1: 144; NE2: 299; ŞE: 157. 34/2: gâh e ğlenir gâh: yüre ğimden kan-KRB; ŞE; gâh e ğlenir gâh: ecel gelir ten-NE1; HG// 34/3: buna tabip neylesin-KRB; NE2; ben bugün yâri gördüm-NE2; seni gidi hayırsız-NE2; yâr aklıma gelince-NE2; yâri fena olanın-NE2; e ğil bir yol: e ğil e ğil-NE2; sen orada ben burada-ŞE; Lokman Hekim kâr etmez- ŞE// 34/4: sermayenden nen: ecel geldi can-KRB; ŞE; içerimden kan-NE2; yüre ğimden kan-NE2; ecel geldi can-NE2; ŞE. 184

AŞE XXVI: 734 *

35. Ne imi ş yâr ne imi ş 36. Çevremin ucı fâik Kaderim böyle imi ş Begim sana ilâyık Küçücükten yâr sevmek Ben yazayım sen oku Ate şten gömlek imi ş Canım sana halayık

37. Altun yüzü ğüm şak şak 38. Karanfil hane hane Gel yârim bayramla şak Dü şürdüm dane dane Aramız uzak dü ştü Dünya dolu kız olsa Mektup ilen konu şak Alaca ğım bir dane

39. Karanfil destesiyim 40. Bülbülüme hârıma Güzeller hastasıyım Figanıma zârıma Ak memeler eğilmi ş Bülbül güle hasret[tir] Ben onun ustasıyım Ben de nazlı yârıma

* 35: NE2: 342. 37: NE1: 52; 80; NE2: 156; HG: 38; ŞE: 28. bkz. A ŞE XXIII: 210-5. 37/1: yüzü ğüm: saatim-NE1; HG; altın yüzü ğüm şak: de ğirmenin iki-NE1// 37/2: küstün ise barı şak: NE1; HG; ŞE// 37/3: aramıza deniz var-NE1; NE2; HG; barı şmazsan var ba şka-NE1; yollar ıra ğa dü ştü- NE1; NE2; aramızda da ğlar var-ŞE// 37/4: biz nasıl kavu şak-NE1; HG; beni sevecek u şak-NE1; mektup ilen: mektubunan-NE1. 38: KRB: 68; NE2: 73; LSA1: 113. bkz. A ŞE XXIII: 200-3. 38/1: da ğın ba şı kestane-LSA1// 38/2: dü şürdüm: topladım-KRB; dü şürdüm: dökülür-NE2// 38/3: yâra bir mektup yazdım-KRB; dünya dolu kız: cihan dolu yâr-NE2; kız: yâr-LSA2// 38/4: üre ğim yane yane- KRB; alaca ğım: alaca ğın-LSA1. 39: KRB: 119; NE2: 216; HG: 228. 39/2: güzeller: bir kızın-KRB; HG// 39/3: turunç meme e ğrilmi ş-KRB; NE2; HG; kız memen e ğri bitmi ş- NE2. 185

AŞE XXVI: 734 *

41. Benim mahmur gözlüm 42. Pencereden bakıver Türlü cevahir sözlüm Bir kadehcik rakı ver Şimdi nerden geliyor Koynundaki memeyi Mihirli kâ ğıt yüzlüm A ğzıma bırakıver

43. Kar şıda altun kapu 44. Ben bir garip turnayım Üstünde kemer yapu Bir danecik hurmayım Seni benden ayıran Seni ben terk edersem Dilensin kapu kapu Muradıma ermeyim

45. Ye şil hıyar soyulmaz 46. Ye şil hıyar soymadım Mahçup yâre doyulmaz Cemâline doymadım /…………………….../ Dünyada üç murad var /………………/ ötmez Hiç birine ermedim

* 42: NE1: 134; NE2: 280; HG: 275. 42/2: kadehcik: kadeh irakı-NE1// 42/3: o kiraz dudakları-NE1; NE2; memeni: turuncu-HG. 43: KRB: 75; NE1: 148; NE2: 93, 94; HG: 225; LSA2: 339; ŞE: 125. 43/1: altun: kara-KRB; şu kapı nasıl kapı-NE1; altun: çatal-HG; ak kapı altın kapı-LSA2; altın kapu: yeni yapı-ŞE// 43/2: içinde yeni yapı-KRB; zerzesiz yeni yapı-NE1; hançerin yeni yapı-LSA2; be ş pencere be ş kapı-ŞE// 43/3: seni benden: beni yârdan-KRB; NE2; ŞE; yâri bana verseler-NE1; NE2; yârim gitti gelmiyor-NE2; aramızı bozanlar-NE2; beni böyle yapanlar-NE2; ben yârimi yitirdim-HG// 43/ 4: dilensin: dilensem-NE1; NE2; dilensin: sürünsün-NE2; LSA2; dilensin: ararım-HG. 44: NE2: 190. 44/3: ben terk edersem: gayrı seversem-NE2. 45/3: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı. 45/4: cilt kesi ği sebebiyle okunamadı.

186

AŞE XXVI: 734 *

47. Karanfil ekilirken 48. Gülüm güle gidelim Dibine dökülürken Eğlen bile gidelim Yârim gelsin a ğlasın Sen ya ğmur ol ben dolu Kefenim dikilirken Yağa ya ğa gidelim

49. Ebrû inci danesi 50. Mektepler medreseler Hüsnün elmas pâresi Yârin (de) gelmi ş derseler /……………………./ Cesette bir canım var /……………………/ Veririm iste[se]ler

51. Pe şkir serdim dizine 53. Gözlerim sende dursun İnanma el sözüne Hayâlin bende dursun Gine mi sürme çektin Bu can bende du[r]muyor Evler yıkan gözüne Al gine sende dursun

* 48: NE1: 95; NE2: 193; LSA2: 335. 48/3: dolu: güne ş-NE1; NE2; LSA2// 48/4: ya ğa ya ğa: ya ğa çava-NE1; NE2; ya ğa ya ğa: gel döküle- LSA2. 49: Defterde sadece iki dizesi yer alan mâni metni bu şekilde onarılmı ştır. 51: NE2: 52. 51/3: yine sürme çekmi şsin-NE2// 51/4: evler yıkan: canlar yakan-NE2. 53: ŞE: 103. 53/1: gözlerim: gözlerin-ŞE// 53/2: vurgundur sende dursun-ŞE// 53/3: can bende karar etmez-ŞE// al bari: o gine-ŞE. 187

AŞE XXVI: 734 *

54. Parma ğı dolu gümü ş 55. Zeytun yapra ğın dökmez Elin gö ğsüne komu ş Âhım sen’iflah etmez Böyle suna görmedim Göz gördü gönül sevdi Nasıl ana do ğurmu ş Gayrısın kabul etmez

56. Karanfil biter oldu 57. Âmirdir ba şın senin Cefalar yeter oldu Samurdur ka şın senin Kömür gözlü gül yârim Çift gittin [de] tek geldin Burnuma tüter oldu Hani ya e şin senin

58. Gökte yıldız yüz a(l)tmı ş 59. Karanfil boynun e ğmi ş Ka şların kalem çatmı ş Yapra ğı yere de ğmi ş Ademo ğlu topraktan Sevdim ise(m) ben sevdim Seni nurdan yaratmı ş Zararım kime de ğmi ş

* 55: NE2: 365. 55/3: ilk gözüm seni gördü-NE2; bu gözler seni gördü-NE2// 55/4: gayrısın kabul: ba şkasına hayr-NE2; kabul: sayr-NE2. 56: KRB: 191; NE1: 111; NE2: 352; HG: 227; 247. bkz. A ŞE XXIII: 205-2; XXIII: 200-32. 56/1: karanfil biter: karanfil(im) katar-KRB; biter: katar-NE1; HG// 56/2: cefalar: bu hasret(lik) yeter- KRB; cefalar: hasretlik-NE1; HG// 56/3: gül yüzlüm kömür gözlüm-KRB; NE; HG; sevüp sevüp sardı ğım-NE1; NE2; HG; uzun boylu gül fidan-NE2// 56/4: burnuma: gözümde-KRB; NE2; HG; burnuma: burnumda-NE1; NE2; HG. 58: KRB: 188; NE1: 94; NE2: 344; HG: 182, 185; LSA2: 367. 58/2: kalem: keman-KRB; LSA2; ka şların kalem: gö ğe zencefil-NE1; HG; güle zencefil katmı ş-NE2; çatmı ş: tartmı ş: HG// 58/3: Ademo ğlu: Tanrı bizi-KRB; LSA2; eldeki şundan bundan-NE1; NE2; HG; şükür olsun Mevlâ’ya-NE1; NE2; anası çerden çöpten-NE2; anası çokça çirkin-NE2// 58/4: seni nurdan: yâri hûri- NE1; NE2; HG; nurdan: bize-NE1; NE2; kızını aslan yaratmı ş: NE2; o ğlunu gül-NE2; seni nurdan: yâri güzel-NE2. 59: NE1: 110; NE2: 341; HG: 247. 59/1: karanfil boynun: karamuk dalın-NE1; HG// 59/2: yapra ğı: dalları-NE1; HG// 59/3: ben be ğendim ben aldım-NE1; NE2; HG// 59/4: zararım: zararı-NE1; NE2; HG. 188

AŞE XXVI: 734 *

60. Sarardım kuma ş oldum 61. Ka şların karasına Ben bu derde dü ş oldum Ay do ğmu ş arasına Eller şirin uykuda Seni yâr melhem derler Ben viran(e) bayku ş oldum Sinemin yarasına

62. Ay do ğdu düze dü ştü 63. Ay do ğdu sini gibi Zülüfler yüze dü ştü İkindi günü gibi Nâmeyi yâre verdim Yârim kokun geliyor Arzuhâl kıza dü ştü Sarayın gülü gibi

64. Gökteki teraziler 65. Yazı yazdım karasız Gönül seni arzular Derdim çoktur [çaresiz] Sensiz bana haram[dır] (olsun ) Dost bana bir ok vurdu Gök cemâlli yazılar Kanım akar yarasız

*60: NE2: 209; LSA1: 80, 125; ŞE: 152. 60/1: sararsım: kurudum-LSA1; sarardım kuma ş: sararmı ş kamı ş-LSA1; kuma ş: kamı ş-ŞE// 60/2: ben bu derde dü ş: bir sevdaya tu ş-LSA1; dü ş: tu ş-LSA1; ben bu derde dü ş: eridim gümü ş-ŞE// 60/3: ben bu a şka dü şeli-NE2; ŞE; bu sevdanın ucundan-LSA1; şirin: derin-LSA1// 60/4: ben viran bayku ş: bir avare ku ş- NE2; ben viran bayku ş: yuva tutmaz ku ş-NE2; ŞE; LSA1; viran: havâî-LSA1. 61: KRB: 54; NE2: 62; HG: 219. 61/2: ay do ğmu ş: gül doldurdum arasını-KRB; gül doldur-HG// 61/3: yâr melhem derler: merhem dediler- KRB; HG; yâr melhem derler: merhem diyorlar-NE2. 62: KRB: 192; NE1: 58; NE2: 356; HG: 32; LSA1: 125. 62/2: zülüfler: çifte ben-KRB// 64/3: gel bana bir bûse ver-KRB; eller çifte gezerken-NE1; HG; eller çifte geziyor-NE2; felek çarhın kırılsın: NE2//arz-u hâl: ayrılık bize-KRB; NE1; NE2; HG; LSA1. 63: NE2: 129, 131; HG: 46; ŞE: 40. bkz. A ŞE XXIII: 208-4. 63/1: do ğdu: do ğar-HG; do ğdu: duvar-ŞE// 63/2: ikindi günü: salınır selvi-HG; ikindi günü: sallanır selvi- ŞE// 63/3: şu kar şıki güzeller-NE2; şu kar şıki güzeller-NE2; yârin kokusu gelir-HG; ŞE// 63/4: sarayın: Isparta-NE2; sarayın: İzmir’in-NE2; HG; sarayın: Mısır’ın-ŞE. 189

AŞE XXVI: 734 *

66. Ka ş ince kalem ince 67. Nargilem ta ştır benim Hünkârım keyfin nice Seri gümü ştür benim Günler ak şam olmuyor Her kim[e] yârim desem Cemâlin görmeyince Eme ğim bo ştur benim

68. Ka şların ince ince 69. Su avcundan akar mı Ölürüm görmeyince Kârgir bina yıkar mı Görmenin ne tadı var Ay gibi yâri olan Canı can sarmayınca Hiç yıldıza bakar mı

70. Su gelir ta şa de ğer 71. Ata bin yarı şalım Kirpikler ka şa de ğer Şöyle dur savu şalım Elem çekme sevdi ğim Her i ş cehd ile olur Bir gün ba ş ba şa de ğer Cehd et de kavu şalım

* 66: NE2: 62; LSA1: 169. 66/1: ka ş ince kalem: çubuk uzun tel-LSA1// 66/2: hünkârim: a beyim keyfin-LSA1// 66/4: cemâlin: gül yüzün-NE2; LSA1. 67: bkz. XXII: 172-1. 68: KRB: 71; NE1: 115; NE2: 54; HG: 220. 68/3: ben sana yâr dimezem-KRB; NE2; ate şimiz hiç sönmez-NE1; ben sana yâr mı derim-NE2; ben sana yâr diyemem-HG// 68/4: canı can: sineme-KRB; NE2; HG. 69: NE1: 144; NE2: 99; HG: 291; LSA1: 29. 69/1: avuçtan: yüceden-NE1; HG; su avuçtan: sular ince-LSA1// kâkül dünya yıkar mı-NE1; HG; kenarını yıkar mı-LSA1. 70: KRB: 162; NE1: 144; NE2: 287; ŞE: 157, 158. 70/3: kız memen da şra çıkmı ş-KRB;NE2; etme güzel kötülük-NE1; NE2; ah çekme deli gönül-NE2; ele bir yâr sevmi şem-ŞE; etme gönül kötülük-ŞE// 70/4: bir gün ba ş ba şa: korkarım di şe-KRB; NE2; bir gün ba ş ba şa: yeddi garda şa-ŞE. 190

AŞE XXVI: 734 *

72. Ay do ğdu bedir Allah 73. Altun hâlisi yârim Her i şe kaadir Allah Limon yarısı yârim Yârimi bana gönder Bana nasip olmasın Ya bana sabır Allah Senden gayrısı [yârim]

74. Mektup yazdım acele 75. Mektup yazdım vardı mı Al eline hecele Yâr eline aldı mı Nâme vekilim olsun Kömür gözlü gül yârim Al koynunda gecele Ci ğerinden yandı mı

76. Ye şil ipek bükeyim 77. Bahçeler bara kar şı (Derdim çoktur) derdim kime dökeyim Ayvalar nara kar şı Perçeminden bir tel ver Bir tomurcuk gül olsam Kefenimi dikeyim Açılsam yâra kar şı

* 72: KRB: 73; NE1: 57; NE2; 81; HG: 32; LSA2: 382; ŞE: 39. 72/1: do ğdu: do ğar-KRB; NE1; NE2; HG; LSA2; ŞE// 72/2: i şe: şeye-KRB; her i şe: bu sevda nedir-NE1; HG; ŞE; her i şe: gün do ğar-LSA2// 72/3: varyemezin malını-KRB; ya yârime kavu ştur-NE1; NE2; ya yârimden bir haber-NE2; yârime insaf eyle-NE2; bu sevda sevda de ğil-NE2;HG; ya benim muradım ver- NE2; ya yârime insaf ver-LSA2; ya yârimden bir haber ver-ŞE// yiyene yidir Allah-KRB; ya bana: bana bir-NE2; HG. 73: HG: 39, 81. 73/1: hâlisi: sarısı-HG//73/2: limon: ömrüm-HG// 73/3: benden ba şka yâr sana-HG; Allah nasip etmesin- HG// 73/4: nasip olmasın yârim-HG; gayrısı: ayrısı-HG. 74: KRB: 66; NE2: 60; HG: 253; LSA2: 263. 74/3: nâme: mektup-KRB; NE2; HG; LSA2. 75: NE1: 126, 157; NE2: 100; HG: 257; LSA2: 263. 75/1: mektup: yazı-NE1; yazdım vardı mı: yâri buldu mu-LSA2// 75/3: mektubum okuyunca-NE1; do ğru söyle götüren-NE1; NE2; mektubumu okuyup-NE2; mektubum okuyunca-HG; mektubum okununca- LSA2// 75/4: ci ğerinden: of diyerek-NE1; NE2; HG; ci ğerinden: yüre ğinden-NE1; NE2. 76: KRB: 109; NE1: 158; NE2: 185, 186; LSA2: 310. 76/1: ipek: iplik-KRB// 76/2: çoktur: kime-KRB; derdim çoktur: gergefine-NE1; derdim kime-NE1; LSA2// 76/3: perçeminden: kâkülünden-KRB; NE2; eller yârim dedikçe-NE1; bir sözüm var izin ver- NE1; perçeminden: kız saçından-NE1; NE2; saçından bir tel aldım-NE2; perçeminden bir: bir çiçekten üç-NE2; ver efendim zülfünü-NE2; yârdan gelen mektubu-NE2// 76/4: ben boynumu bükeyim-NE1; önünde diz çökeyim-NE1; kefenimi: yaralarım-NE1; NE2; kefenimi: çehizimi-NE1; kefenimi: kendimi ben-NE2; kefenimi: ben kefenim-NE2; kefenimi: kefenime-NE2. 77: NE1: 106; NE2: 95; HG: 225, 240; LSA1: 69. 77/1: bahçeler bara: kale kaleye-NE1; HG; LSA1// 77/2: kalenin içi çar şı-NE1;HG; kalenin dilbi çar şı- HG// bana bir ni şan bırak-NE1; HG; bir tomurcuk: ben bir konca-NE2// açılsam yâra: dosta dü şmana- NE1; HG.

191

5. SONUÇ Türk sözel edebiyatı, üzerine bina edildi ği gelenek ve dinamik yapısı sayesinde yüzyıllardır varlı ğını devam ettirmektedir.

Türk Halk Edebiyatının inceleme alanlarından biri olan Anonim Halk Edebiyatı, sözlü gelenek ortamında yaratılan, ilk söyleyicileri olduğu hâlde zaman içerisinde ilk söyleyicilerinden ba ğımsızla şarak topluma mâl olmu ş halk edebiyatı ürünlerini kapsayan bir edebiyattır. Bu edebiyatın ürünleri sözlü kültür gelene ği içinde olu ştu ğu için, sistemli bir şekilde derlenmesi ve derlenen malzemelerin de ğerlendirilerek ar şivlenmesi millî kültür açısından çok büyük önem ta şımaktadır.

Geçmi şte, gönüllü olarak bu i şle ilgilenen ki şilerin yaptıkları derlemelerin kaydedildi ği "cönk"ler ve bu nitelikteki yazma eserlerden günümüzde hâlâ açı ğa çıkarılmayı bekleyenler bulunmaktadır. Kültür hazinesi niteli ğindeki bu eserlerde, Türk insanının hayata bakı şı, ya şantısı, felsefesi ve estetik anlayı şlarının izlerini bulmak mümkündür. Çünkü bu eserlerde bulunan ürünler, bir ayna misâli yaratıcılarını yansıtmaktadır. Bir milletin kültürel de ğerlerinin ara ştırılıp toplanması hususunun ne kadar önemli oldu ğunu kavramı ş ki şilerce yapılmı ş ve hâlâ yapılan derlemeler topluma ayna tutmaya devam edecektir.

Bir folklor gönüllüsü olarak 30 yıllık memuriyet hayatı boyunca Anadolu’nun çe şitli yerlerinde Türk halk kültürünün türlü konularında bilgiler, belgeler, metinler derleyerek; folklorun ilerdeki geli şimine katkı sa ğlayacak bir “ar şiv” meydana getirmi ş olan Ahmet Şükrü Esen’in görev yaptı ğı hapishanelerde, ço ğunun burada bulunan mahkûm ve tutukluların kaynaklık etmesiyle olu şturdu ğu derleme defterleri folklor açısından çok büyük önem ta şıdı ğından dolayı; bu verimlerinin gün yüzüne çıkarılması gerekmektedir. Çünkü folklor ara ştırmacılarının problemlerinin en önemlilerinden biri, derlenen malzemelerin ‘de şifre’ edilmesi ve de ğerlendirme hususunda yeterli çalı şma ortaya koyamamalarıdır. Bu amaçlarla yola çıkılarak hazırlanan bu çalı şmada Ahmet 192

Şükrü Esen defterlerinde yer alan mânilerin Latin harflerine aktarılmasına ve sözlü kültür içinde de ğerlendirilmesine yer verilmi ştir.

“Şekil Özellikleri”nde mâniler; ölçü, kafiye örgüsü, nazım birimi ve kafiye çe şitlerine göre incelenmi ş; “Muhteva Özellikleri”nde mânilerin konuları hakkında genel bilgi verilmi ştir. “Mânilerin Tasnifi”nde ise, mâniler “ Şekil Bakımından Mâniler” ve “Konu” bakımından Mâniler” olmak üzere iki ba şlık altında ele alınmı ştır. “ Şekil Bakımından Mâniler” ba şlıklı kısımda mâniler “düz”, “kesik”, “yedekli” gibi çe şitlerine göre ayrılmı ş, hangi mâninin hangi çe şide girdi ği, çizelgelerle gösterilmi ş, sayı tespiti yapılmı ştır. “Konu Bakımından Mâniler”de ise, mânilerin çe şitli konu ba şlıkları altında incelemelerine, hangi mâninin hangi konuya dâhil oldu ğunu gösteren çizelgelerine ve sayısal verilere yer verilmi ştir.

Anonim Halk Edebiyatının en yaygın şiir türlerinden biri olan mâniler üzerine hazırlanmı ş olan bu çalı şmada, yukarıda belirtildi ği gibi Ahmet Şükrü Esen’in derleme defterlerinde bulunan mâniler Latin harflerine aktarılmı ş ve seçili kaynaklarda bulunan mânilerle mukayese edilip; tespit edilen çe şitlenmeler kronolojik olarak dipnotta gösterilmi ştir. Bu verilere “4. Ahmet Şükrü Esen Defterlerindeki Mukayeseli Mâni Metinleri” ba şlı ğında yer verilmi ştir.

Yapılan incelemeler sonunda, Ahmet Şükrü Esen defterlerinde bulunan mânilerin di ğer kaynaklarda çe şitlenmelerinin oldu ğu gibi, bazı mânilerin çe şitlenmelerinin olmadı ğı görülmü ştür. Bu kaynaklar, konuyla alâkalı temel kaynaklar oldu ğu için; hazırlanan bu çalı şmadaki mânilerle yapılan mukayese sonucunda, çe şitlenmeleri bulunmayan mânilerin Türk mâni külliyatına kazandırılmı ş oijinal metinler oldu ğunu söylemenin, mümkün oldu ğu dü şünülmektedir.

Aşağıda bu inceleme sonucunda elde edilen sayısal verilere yer verilmi ştir.

Ahmet Şükrü Esen defterlerinden translitera edilen 541 mâni ile seçili kaynaklarla yapılan mukayese sonucu tespit edilen çe şitlenmelerin sayıları:

Kilisli Rıfat Bilge’nin Mâniler : 136,

Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler : 161,

Niyazi Eset’in Mâniler Kılavuzu: 281,

Hasan Göksu’nun Mânilerimizden : 186, 193

L. Sâmi Akalın’ın Türk Mânilerinden Seçmeler I : 68,

L. Sâmi Akalın’ın Türk Mânilerinden Seçmeler I : 46,

Şükrü Elçin’in Türkiye Türkçesinde Mâniler adlı eserlerinde: 69.

Çe şitlenmeleri bulunmayan mânilerin defterlere göre dağılımları:

AŞE III: 36; A ŞE VI: 1; A ŞE XI: 13; A ŞE XXI: 23; A ŞE XXII: 17; A ŞE XXIII: 40; AŞE XXIV: 16; A ŞE XXVI: 58.

Çe şitlenmelerin tespiti sonucunda, Ahmet Şükrü Esen defterlerinden Latin harflerine aktarılan toplam 204 mâni metninin bu kaynakların hiçbirinde yer almadı ğı görülmektedir. Ahmet Şükrü Esen defterlerinde yer alan mâni metinlerinin sayısının 541 oldu ğu dü şünüldü ğünde, geriye kalan 337 mâninin çe şitlenmelerine ula şıldı ğı görülmektedir.

Ayrıca, Ahmet Şükrü Esen’in akrabası oldu ğu bilinen Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler isimli eserinde, A ŞE defterlerinde bulunan mânilerin büyük bir bölümüne yer verildi ği, Boratav tarafından ileri sürülmü ştü (Esen, 1997: 10). Yukarıda belirtilen verilerden, Eset’in eseri ile A ŞE defterlerindeki 541 mâninin 161 tane çe şitlenmesinin oldu ğu anla şılmaktadır. Fakat, bu 161 mâninin hepsinin A ŞE defterlerinden okundu ğu söylenemez. Çünkü, aynı şekilde yer alan mânilerin yanı sıra bu sayının içinde, çok sayıda çe şitlenmeye de rastlanmı ştır. Bu yüzden, Boratav’ın “sanırım” sözüyle ba şladı ğı bu tespitte; Eset’in, Esen defterlerindeki mânilerin büyük bir bölümünü okudu ğu kanısının yanlı ş oldu ğu ortaya çıkmı ştır. Bundan dolayı, Boratav’ın Niyazi Eset için yaptı ğı bu tespiti, “bir bölümünü okumu ştur” şeklinde düzeltmenin daha do ğru olaca ğı dü şünülmektedir.

Mâniler Kılavuzu adlı kitapta ise Eset’in, mânilerin üçüncü ve dördüncü dizelerine yer verdi ği görülmektedir. Mânilerin anlam yo ğunlu ğunun üçüncü ve dördüncü dizede oldu ğu dü şüncesinden dolayı, kitapta yer alan mânilerin sadece bu dizelerine yer verildiği anla şılmaktadır. Bundan dolayı, çalı şmada “NE2” olarak gösterilen çe şitlenmeler sadece 3. ve 4. dizelerde yer almaktadır.

Hazırlanan bu çalı şma ile amaçlandı ğı gibi, büyük bir hazine olma vasfı ta şıyan defterlerdeki mâniler, eksiklerinin olabilmesi mümkün olmakla birlikte, gün ı şığına çıkarılmı ştır. Ayrıca çalı şma sonucu ortaya çıkan mânilerle, 1920’lerden ba şlamak üzere 1944, 1946, 1970, 1973 yıllarında hazırlanan kaynakalardaki mânilerle mukayese 194

edilmesinin; sözlü kültür gelene ğinin devamlılı ğı üzerine tespitler yapılabilmesi adına faydalı oldu ğu dü şünülmektedir.

195

6. SÖZLÜK -A-

âh u zâr: ağlayıp inleme.

âlâ: iyi. alma: elma. amele: gündelikle çalı şan i şçi. ar: utanma.

âyan: belli açık.

-B- bâde : içki, â şıkların rûyada içtikleri a şk şerbeti. bar: 1. meyve a ğaçları ve sebzelerin çiçekleri. 2. fasulye, bezelye gibi bitki tohumlarının ye şil kabu ğu. 3. bk. barı (I)-1. basma: üzerinde bası ile yapılmı ş renkli biçimler bulunan pamuklu kuma ş. baz: sarı renkli, büyük bir çe şit yabanî arı. bedir: dolunay, ayın on dördü. bel ba ğla-: birisinin kendisine yardımcı olaca ğına inanmak, güvenmek. bezigan: tüccar, alı şveri şte kâr amacını güden kimse. bezir: kırmızı renkli bir çe şit ya ğ, (metinde, kırmızı yanaklı anlamında kullanılmı ştır.) bîçare: çaresiz. bîvefa: vefasız. biryan: 1. etin bir yanı. 2. çengellerde asılı olan kuzu etinin, kuyuya sarkıtılıp orada pi şirilmesiyle yapılan kebap, biryan kebabı. burç: savunma amaçlı kalelerde savunma etkisini arttırmak ve rahat kar şı savunmaya geçebilmek adına in şa edilen kale bölümüdür.

-C- cahil : genç, bilgisiz. canfes: üzerinde desen bulunmayan, ince dokunmu ş, parlak, tok, ipekli kuma ş. 196

-Ç-

çav-: 1. güne şin do ğması sırasında yaydı ğı ı şık. 2. dağılıp yayılmak, saçılmak. 3. bir şeyin kavis çizerek bir yerden bir yere gitmesi.

çayan: akrep, yılan, çayan, çıyan, kırkayak vb. zehirli hayvan. cehd: çaba.

çengel: bir yere takılmaya, geçirilmeye yarayan e ğri ve ucu sivri demir

çe şm: göz. cevr: haksızlık, eza, ceza, eziyet, gadir, zulüm, sitem.

çift: topra ğı sürmek için birlikte ko şulan iki hayvan.

çini: parlak.

çul: atın e ğer örtüsü; ince minder; eskimi ş giyim e şyası.

çulga: küçük ark, su yolu.

-D- dadan- : musallat olmak; alı şkanlık peyda etmek darda ğın/darda ğan: peri şan. derya: deniz. deste: cinsleri aynı veya birbirine yakın olan şeylerin bir arada ba ğlanmı şı, demet, ba ğlam deyyus: karısının veya kendisine çok yakın bir kadının iffetsizli ğine göz yuman (kimse). don: 1. giysi. 2. vücudun belden a şağısına giyilen uzun veya kısa iç giysisi, külot. dûd: duman

-E- ebrû: ka ş edik: ayakkabı. efil efil: Rüzgârın hafif hafif, yava ş yava ş esmesini anlatır. eğer: Binek hayvanlarının sırtına konulan, oturmaya yarayan nesne. eğin: 1. arka, sırt. 2. beden, vücut. 197

ele dolan-: ba şkasına askıntı olmak. elek: taneli veya un gibi toz durumunda olan şeyleri yabancı maddelerden ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak için kullanılan, tahta bir kasnak ve tek tarafa gerilmi ş, gözenekli tel, kıl, bez vb.nden olu şan araç. elem: acı, keder. em: ilaç. esbap: elbise. ev bark: ev, mülk; aile.

-F- felek: zaman. fend: ustalık; kurnazlık; güre şte oyun. figan : bağırarak a ğlama, inleme. filbahri: bir çiçek türü. filfili: (metinde) doldurma söz. firkat: ayrılı ş, ayrılık. fistan: elbise.

-G- gam: tasa, kaygı, üzüntü. gazel: yaprak. gedik: 1. bir düzey üstündeki yıkık, çatlak veya aralık, rahne. 2. Yüksek yer tepe. gerdan: boyun. gevher: 1. cevher, elmas, mücevher, inci. 2. Bir şeyin aslı, mayası. gögerçin: güvercin. gün: Güne ş.

-H- haçan: ne zaman? halayık: hizmetçi. 198

hamayıl: bir çe şit muska. harc: 1. bir i şi birinin yapabilece ği nitelikte olması; 2. nitelik bakımından. hasbihâl: 1. görü şüp dertle şme; halle şme. hatem: yüzük. hercayi: kararsız, sebatsız. herif: adam; koca; kocam; be ğim. him: temel; sır. hovarda: 1. zevki için para harcamaktan kaçınmayan (kimse). 2. çapkın .

Hū: Allah.

-I-

ıraf: raf.

ırak: uzak.

ırgala-: yerinden oynatıp sallamak, sarsmak.

-İ- ibrik: Su koymaya yarayan kulplu, emzikli kap. ider şah: kendili ğinden biten yabanî bir çiçek. insaf: acımaya, vicdana veya mantı ğa dayanan adalet. intizar: 1. birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme. 2. beddua işlik: 1. mintan, gömlek. 2. hanımların giydi ği kısa ceket. 3. i ş elbisesi ya da i ş önlü ğü. 4. yelek. 5. astarlık bez.

-K- kâkül: alna dü şen kısa kesilmi ş saç, perçem. kan a ğla-: büyük bir üzüntü içinde bulunmak. kangı: hangi? kârgir: taş ve tu ğladan yapılmı ş yapı. kebap : doğrudan do ğruya ate şte veya kap içinde susuz olarak pi şirilmi ş et. kerçeklen -: bitkilerin büyüyüp, ye şillenmesi. 199

kemend: 1. hayvanları yakalamak için kullanılan, ucu ilmikli, kaygan uzun ip. 2. esk. idam için kullanılan ya ğlı kayı ş. kerâmet: Ermi ş kimselerin gösterdiklerine inanılan, do ğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum.

Kevser: cennette bulundu ğuna inanılan kutsal ırmak, havuz veya çe şme. köz: 1. iyice yanıp ate ş durumuna gelmi ş odun ya da kömür parçası, kor. 2. İçinde küçük küçük kor parçalan bulunan kül.

-L- lâl: dilsiz. lalezâr: lalelik, lale bahçesi. leb: dudak.

-M- mâh: Ay.

Mah şer: Kıyamet Günü’nde ölülerin dirilip toplanacakları yer. mahzun: hüzünlü, tasalı, kaygılı. maraz: hastalık. ma şa: Ate ş veya kızgın bir şey tutmaya, korları karı ştırmaya yarayan iki kollu metal araç medet: yardım, imdat. merdan: mertler, insanlar, erkekler, yi ğitler. merdivan: merdiven. mersin: bir çe şit ot. mest: sarho ş. mim: Arap alfabesinin 24. harfinin adı. minder: içi yumu şak bir malzeme ile doldurularak dikilen, oturmaya, yaslanmaya yarar şilte. misk: Asyanın yüksek da ğlarında ya şayan bir tür erkek ceylanın karın derisi altındaki bir bezden çıkarılan güzel kokulu madde. miyana: orta. 200

murad: kam, emel.

-N- nâçar: çaresi olmayan, çaresiz. nice: nasıl?

-O- od: ate ş. oymak: aşiret, topluluk.

-Ö-

öz: kendi.

-P- palaz: kaz, ördek, güvercin vb. bazı ku ş yavrularının civcivlikten sonraki durumu. papuç: ayakkabı. pe şkir: 1. (genellikle pamuk ipli ğinden dokunmu ş) havlu. 2. Yemek yerken kullanılan, el kurulanan, büyük mendil biçiminde pamuk veya keten bez, peçete. pe şrev: 1. Klâsik Türk müzi ğinde, faslın giri ş taksiminden sonra ilk çalınan dört haneli ve dört teslimli parça. 2. halk hikâyelerinde, türkülerin okunu ğ çalını şı sırasında türkü aralarına katılan mâni türünden küçük türküler. pîr: yaşlı, büyük, ihtiyar. pıtırak: dikenli tohumları hayvanların kıllarına ve insanların giysilerine takılan bir yıllık ve otsu bir bitki. post: tarikatlarda şeylik makamı. pûse: öpücük.

-R- rûy: yüz, çehre, surat.

-S- saçak: görünü şü püskülü andıran. sako: paltoya benzer bir tür üstlük. samur: samur kürkü gibi, kalın. 201

sav-: istenmeyen birini yanından uzakla ştırma, geçmek, geçirmek anlamlarında olan bu kelime, mâni içerisinde iletme anlamında kullanılmıştır. seher: sabahın gün do ğmadan önceki zamanı, tan a ğartısı selvi: servi. ser: ba ş. sermest: sarho ş. sine: gö ğüs. sini: üzerinde yemek yenilen yuvarlak tepsi. suvar-: sulamak.

-Ş-

şakı-: ötücü ku şların ezgili ses çıkarması, ötmek, şakramak, terennüm etmek.

şeftali: mecazen meme, gö ğüs.

-T- tal: ardıç; sö ğüt. tan: 1. Güne ş do ğmadan önceki alaca karanlık, fecir. 2. Ufuk; 3. Gün a ğarması. tarak: Dokuma tezgâhlarındaki mekik. târ(u)mâr: karmakarı şık; da ğınık; peri şan. testi: geni ş gövdeli, dar bo ğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılan su kabı. tura: 1. tu ğra. 2. metal paranın resimli yüzü. 3. Kadınların başlarına taktıkları küçük altın dizisi. tuz ekmek [hakkı]: birinin ekmek yedirip iyilik etti ği kimse üzerindeki hakkı ya da söz konusu ki şinin ona duydu ğu gönül borcu. 2. sofrasında yemek yedi ği ve iyiliklerini gördü ğü kimsenin kendisi üzerinde bulundu ğu iddia edilen hak, duygusal borç.

-U- ulak: haberci.

-Y- yâd: yabancı. 202

ya şmak: 1. kadınların ferace ile birlikte kullandıkları, gözleri açıkta bırakan, ince yüz örtüsü. 2. kadınların örtü ile a ğızlarını da saracak biçimde ba şlarını örtmeleri. yayan: yaya olarak, yaya yürüyen. yenile: şimdilerde, yeni.

-Z- zahmeri: zemheri, kara kı ş. zâr: [sesle] a ğlayan, inleyen. zülüf: saç.

203

7. D İZİNLER

7.1. D İZİN 1: MAN İLER İN 1. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE

7.2. D İZİN 2: MAN İLER İN 3. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE

7.3. DİZİN 3: MÂN İLER İN 4. D İZELER İNİN HAF-İ REV İLER İNE GÖRE

7.4. D İZİN 4: SÖZLÜKTE GEÇEN KEL İMELER D İZİNİ

7.5. D İZİN 5: ÖZEL ADLAR D İZİNİ

7.6. D İZİN 6:B İTK İ ADLARI D İZİNİ

204

7.1. D İZİN 1: MAN İLER İN 1. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE*

-A- A benim bahtı yârim ...... II: 9/2-9 Adile’m ovu ştura ...... XXII: 213-5 Adile’m der darda ğan peri şan ...... XXII: 213-4 Adile’m horda beni ...... XXIV: 344-4 Ağlarım a ğlar gibi ...... XXIV: 189-2 Ağlarım a ğlar kimi ...... III: 143-2 Ah eder inler gönül ...... : 138-3 Âh eder inler gönül ...... II: 234/3-1 Ah şam oldu neyleyim ...... XXIV: 138-6 Ah şamın aşı ilen ...... XXIV: 138-7 Ak gülün dalındayım ...... XXVI: 734-13 Ak inciydim ezildim ...... XXI: 413-5 Ak koyun kara koyun ...... III: 230/8-3 Ak koyun meler gelir ...... XXIII:212-6 Ak sine ...... XXVI: 388-34 Ak şam oldu hay gine ...... XXI: 413-1 Ak şamın vakti geçti ...... XXI: 413-2 Ak şamlar oldu gine ...... XXI: 413-6 Ak şamlar olmasaydı……...... II: 9/2-12 Al almanın dördüni…… ...... XXIV: 416-4 Al ate ş ...... XXIV: 331-2 Al direk ye şil direk ……...... XXIII: 200-8 Al ele …………………………………………. …...... XXVI: 388-33 Al elimi çek beni ………………………… ...... XXVI: 388-17 Alma attım sel aldı ………………………………...... XXIV: 416-11 Almayı ata[n] bilir ……………………………… ...... XVIII: 174/3-1 Altın hatem sim parmak …………………...... XXVI: 388-45 Altun hâlisi yârim ……………………………… ...... XXVI: 734-73 Altun yüzü ğüm şak şak …………………………...... XXVI: 734-37 Altun yüzük var benim ……………………… ...... XXIII:208-6 Aman bu saldı ...... XXVI: 388-19 Aman fes fese……………………………...... XXVI: 388-18 Aman ka ş urdu ……………………………………...... XXVI: 388-21 Amirdir ba şın senin ………………………………...... XXVI: 734-57 Ana ba şa taç imi ş …………………………………...... XXII: 160-5 Arabada buydayım ……………………… ...... XVIII: 195-5 Armut dalda dal yerde ………………………… ...... II: 9/1-2 Asılı günden yüzü ……………………………...... XXIII:162-1 Aslı’mı saramadım ………………………… ...... XXIV: 416-5 Aşlamayı a şladık ………………………… ...... XXIV: 269-1 Ata bin yarı şalım ……………………………………...... XXVI: 734-71 Ata vurdum belleme ………………………………...... VI: 198/1-2

* Niyazi Eset’in Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler (bkz. Eset, 1997), Hasan Göksu’nun Mânilerimiz (bkz. Göksu, 1970) ve Şükrü Elçin’in Türkiye Türkçesinde Mâniler (bkz. Elçin, 1990) adlı eserlerinde yer alan mâniler, bu şekilde sıralanmı ştır. 205

Ate ş koydum mangala …………………………… ...... XXII: 115-3 Ay açmaz bulut açmaz ………………… ...... II: 9/2-10 Ay buluta giriyor …………………………… ...... XXIII: 200-5 Ay bülbül ba şı bulbul ………………………… ...... XXI: 81-14 Ay do ğar açmak ister ………………………...... II: 9/2-8 Ay do ğar açmak ister …………………………...... XXI: 413-3 Ay do ğar anasından ………………………...... XVIII: 174/1-2 Ay do ğar anasından ………………………… ...... XXIV: 416-17 Ay do ğar a şmak ister ……………………...... XVIII: 174/1-5 Ay do ğar a şmak ister ……………………………… ...... XXIII:208-1 Ay do ğar ayan ayan ……………………………… ...... XVIII: 174/1-3 Ay do ğar ayan ayan ……………………...... XXII: 55-2 Ay do ğar ayan ayan ……………………...... XXIV: 416-32 Ay do ğar bedir Allah……………………...... II: 9/2-11 Ay do ğar dolunma mı …………………………...... XVIII: 174/1-6 Ay do ğar edi ğinden ……………………… ...... XVIII: 174/1-4 Ay do ğar gece olur …………………...... XXIV: 416-19 Ay do ğar harlar gider …… ...... XVIII: 174/1-1 Ay do ğar sini gibi …………...... XXIII:208-4 Ay do ğar sini sini ……………...... XXIII:207-1 Ay do ğdu batmadı mı …...... XXIV: 416-28 Ay do ğdu bedir Allah ...... XXVI: 734-72 Ay do ğdu çini çini ………… ...... XXIV: 416-31 Ay do ğdu düze dü ştü ……………………………… ...... XXVI: 734-62 Ay do ğdu ince kaldı …………………… ...... XXIV: 416-29 Ay do ğdu sini gibi ………………………………………...... XXVI: 734-63 Ay geldi kar şımıza ……..……...... XXII: 21/1-10 Ay seni a ştım sandım……………...... XXIII: 200-21 Aya bak, yıldıza bak ……………… ...... III: 230/8-1 Ayın yüzünde leke ……………………………...... II: 9/2-13 Ayna attım çayıra …………………………………...... XXI: 413-4 Ayna attım tarlaya …………………………… ...... XXIV: 416-16 Ayrıldım güler miyim …………………………...... XXIV: 148-1 Ayrıldım gülüm senden ………………………………...... XXII: 140-5 Ayrıldım özlerinden …………………………...... II: 17-1

-B - Ayrıldım özlerinden ………………………………...... XXII: 140-3 Ba[h]çede erik dalı ……………………………...... XXIII: 200-19 Ba[h]çelerde mor meni ……………………...... XXIII: 200-18 Bacalarda idare ………………………………...... XXIII: 200-3 Ba ğa vardım üzüme …………………………...... XI: 27-16 Bağa vardım üzüme ……………………...... XXI: 81-5 Ba ğçe bozuk de ğil mi …………………………… ...... XXVI: 388-9 Ba ğçede sesin aldım ……………………...... XXVI: 388-7 Ba ğçeler oda yandı ………………………… ...... XXVI: 388-8 Ba ğçelerde filbahri ...... III: 230/8-6 Ba ğda tarar …………………………… ...... XXIV: 331-4 Ba ğdad’ı …………………………………… ...... XXVI: 388-48a 206

Ba ğdad’ın sakaları …………………………...... XXVI: 388-48b Ba ğın ne gülü kaldı ……………………………………… ...... XXII: 160-4 Bahar gitti mi felek ……………………………...... XVIII: 195-6 Bahçelerde gül olmasun ………………...... XXVI: 734-21/1 Bahçede barsız adam …………………………………………...XXVI: 388-4 Bahçede ye şil çayır ...... XXIII: 200-20 Bahçede ye şil erik ……………………………...... XXVI: 388-1 Bahçede ye şil hıyar ……………………………...... XXIV: 416-30 Bahçede ye şil ku şlar …………………………… ...... XXVI: 388-2 Bahçeler bara kar şı ……………………………… ...... XXVI: 734-77 Bahçeler çiçeklendi …………………………………………… ..XXII: 21/1-4 Bahçeler çiçeklendi …………………………………...... XXVI: 388-5 Bahçelerde bal erik ……………………………… ...... XXIV: 416-10 Bahçelerde baz olur …………………………………...... XXIII: 200-30 Bahçelerde büyürüm ………………………………… ...... XXIII: 200-34 Bahçelerde ısırgan …………………...... XXVI: 734-27 Bahçelerde ider şah …………………… ...... XXIV: 338-2 Bahçelerde mor meni ………………………...... XXIII: 200-32 Bahçelerde saz olur …………………...... XXVI: 388-3 Bahçelerde ye şil ot ………………...... XXVI: 734-20 Balık suda yan gider ……………………...... II: 9/2-14 Balta attım elmaya ……...………………………...... XXII: 131-2 Ba şında fes de ğil mi ……………………………………...... XI: 27-3 Ben bir garip turnayım ………………………...... XXVI: 734-44 Ben kare ………………………………………………… ...... II: 131-3 Ben sana gel mi dedim ………………… ...... XXIII: 210-2 Ben trene binemem ………………………...... XVIII: 220-1 Beni soktu yılanlar ...... XXVI: 734-3 Benim mahmur gözlüm ...... XXVI: 734-41 Beyaz giyme toz olur ……………………..…...... XXIV: 144-1 Bıça ğın sapı gümü ş ……………………..……………… ...... XXVI: 734-17 Bir ay do ğmu ş kenarsız ………………...... XXII: 131-1 Bir sen söyle bir de ben …………………………………...... XXVI: 734-32 Bir su içtim destiden ……………………...... XXIV: 70-2 Bu gece ay ı şıktır ………………………………………...... III: 235-5 Buda ğı ……………………………………………...... XXVI: 388-31 Bugün aldı gam beni ………………… ...... XXVI: 388-14 Bülbüller dü ğün eyler …………………...... XXII: 21/1-9 Bülbüller ho ş ötü şür ……………………...... XI: 27-9 Bülbüller ho ş ötü şür ……………………...... XXI: 81-10 Bülbülüm ba ğ gezerdin ………...... XI: 27-7 Bülbülüm gülde ötem …………………...... XI: 27-10 Bülbülüm gülde ötem ……………………...... XXI: 81-9 Bülbülüme hârıma ………………………...... XXVI: 734-40

-C- Caminin ezanı yok …………………………...... XVIII: 195-1

207

-Ç- Ça ğırırım yâr gelmez ……………………………………...... XXI: 413-12 Çardak kurdum düzlere …………………………………… ...... XXIV: 416-35 Çatal kapı kanadı ………………………...... XXIII:208-8 Çaya indim oturmam ………………...... XXIV: 416-23 Çaya iner a ğlarım ……………………...... XXIV: 416-36 Çe şmimde nem olasın ………...... XXIV: 189-5 Çevremin ucı fâik ………………………… ...... XXVI: 734-36 Çık daldan kiraz dü şür…………………………………… ...... XXIII: 200-16 Çifte beni …………………………………...... II: 131-5 Çifte kayık tek gemi ……………………...... XXVI: 388-12 Çokça dola şan yol buldu ………………...... XXVI: 388-15 Çoraplarım ya şımı ş …………………… ...... XXIV: 138-5 Çubuk üzre kehribar………………………… ...... XXVI: 388-16 Çulgalık içindeyim …………………...... XXIII: 200-14

-D- Da ğ dumanda…………………………………...... XXVI: 388-32 Da ğda ceyran meledi ……………………...... XXVI: 388-28 Da ğda çayan izi var ...... XXVI: 388-26 Da ğlar a ğardı kardan ……………………………...... XXI: 413-24 Da ğlar a ğardı kardan ……………………...... XXVI: 388-27 Da ğlar ba şı bürümcek ………………………...... XXVI: 388-30 Da ğlar ba şı göç oldu ………………………...... XXVI: 388-23 Da ğlar ba şı kend oldu ……………………………………...... XXVI: 388-24 Da ğlar ba şı miyana ……………… ...... XXVI: 388-25 Da ğlar da ğladı beni ………………...... II: 9/2-7 Da ğlar da ğladı beni ………………………… ...... XXI: 413-14 Da ğlar da ğladı beni ……………………… ...... XXVI: 388-29 Da ğlar seçilmez oldu …………………...... XXII: 160-1 Da ğların dûdu neden ………………...... XXVI: 388-22 Dama çıkmı ş bir güzel …………...... III: 235-6 Deniz dalgasız olmaz…………...... XXIII: 200-22 Deniz içinde taker ………………...... XXIII: 200-15 Denize saldım kürek ………………………...... XXII: 20/1-1 Denizin dibi kaya ……………………… ...... XXII: 20/1-2 Denizin ortasında ...... XXVI: 734-29 Deryalar dolanıyor ………………………………… ...... XXII: 21/1-8 Devesi tuzdan gelir …………………………...... XXI: 413-15 Dinleyim inle gönül …………………………...... XXIV: 138-4 Dünya bir fener imi ş ……………………...... XXII: 213-3 Düzgülünde düz olaydım…………… ...... III: 230/8-10

-E- Ebrû inci danesi ………………………………… ...... XXVI: 734-49 Eğri kılıç yandadır ……………………………… ...... XXVI: 734-16 Ekin ektim olacak …………………………...... XXIII:208-9 Ekin ektim ot bitti ………………………………… ...... XXIII:208-10 Elde altun tas tutar ...... XXI: 413-11 208

Eli elekli yârim ………………………………… ...... XXI: 413-7 Elif elinde mimler …………………………………… ...... XXI: 413-8 Elifim noktalandı ………………………………… ...... XVIII: 195-4 Elimde sarı kahat ……………………………… ...... XXIV: 338-1 Elimi ya[ ğ]layarak………………………………………...... XXIII:212-2 Elinde gümü ş mendil …………………………… ...... XXVI: 734-22 Elinde zarfı gelmi ş …………………………………...... XXVI: 734-2 Elma attım denize ………………………………… ...... XXIII: 210-1 Elmanın irisine (aman Allah) ……………… ...... XVIII: 155-3 Elmas verdim almazsın……………...... II: 206/2 Entarim düze dü ştü ………………………...... XXIV: 331-1 Evimizin önü kaya ………………………...... XXI: 413-10 Evleri gediktedir ……………… ...... XXIV: 416-25 Evlerinde Şam dutu……………………...... XXVI: 388-10 Ey bülbül ta şı bülbül…………………… ...... XI: 27-2

-F- Felek vurdu ta ş ile …………………………… ...... II: 206/1 Fes koydum ………………………...... XXVI: 388-20 Fırın fırın pideler ………… ...... XXVI: 734-18

-G- Garibim yoktur arkam………………...... XXI: 413-25 Garibim yoktur arkam …………………...... XXVI: 388-42 Geceler yârim oldu …………………...... XXVI: 388-13 Gel beni bir hâl eyle ……………………… ...... XXII: 21/1-6 Geldim fesini aldım ……………………...... XXIII:212-10 Gemilerde kereste ……………… ...... II: 9/1-4 Gidene bak gidene …………………...... XI: 27-11 Gidene bak gidene ……………… ...... XXI: 81-18 Gidene bak gidene …………………...... XXI: 81-2 Gideydim elinizden ……………...... XXIII:208-11 Gidiyom bende bende ……………… ...... XXIII:208-12 Gidiyom dur diyen yok … ...... XXIII:208-3 Gidiyom elinizden ………...... XXIII:212-7 Gidiyom gidi şimdir…………………...... XXI: 81-6 Gidiyom Sivas’a ben ………… ...... XXIV: 344-6 Gidiyorum Çorum’a ………………………………...... XXIV: 344-3 Gidiyorum ilime ………… ...... XXIV: 344-5 Gidiyorum i şte gör …………………… ...... XXI: 413-39 Gidiyorum Tebriz’e………………… ...... XXIV: 416-37 Gitme gidene biri bak…………… ...... XXVI: 388-44 Gökte yıldız bir sıra………………………………………...... III: 235-12 Gökte yıldız bir sıra …………………………...... XXI: 413-36 Gökte yıldız ellidir……………...... III: 235-11 Gökte yıldız mavidir ………………………………… ...... XXII: 21/1-7 Gökte yıldız sayılmaz ………… ...... XXVI: 388-41 Gökte yıldız yüz altmı ş ……………… ...... XXVI: 734-58 Gökteki teraziler………………… ...... XXVI: 734-64 209

Gönül ku şu gibi ………………………...... XXIII: 204-2 Gözden sızan ya ş olsam ………………… ...... XXII: 160-2 Gözlerim sende dursun ………… ...... XXVI: 734-53 Gözlerin çarkı çarkı ……………………………… ...... XXII: 21/1-3 Gözüm kaldı boyunda …………...... XI: 27-8 Gözüm kaldı boyunda ……………………… ...... XXI: 81-22 Gügerçinim dönerim …………...... XXIII:212-5 Gül demedi gül demedi …………………...... XXII: 118-1 Gül deniz …………………… ...... XXIV: 189-4 Gül dikene gül dikene …………...... XXII: 21/1-5 Güldeniz ……………………………… ...... III: 143-4 Güldü ğümü güldü ğümü ………………………………………… XXII: 118-2 Gül ektim ekin ekin ……… ...... XXI: 413-37 Gülleri(?) deste deste ……...... XXVI: 734-5 Gülüm güle gidelim…………………… ...... XXVI: 734-48 Gül gönderdim ya ğlıkla …………… ...... XXI: 413-38 Gül koydum gül tasına ……………...... XXIV: 344-1 Gülün yapra ğı kat kat ……………………...... XXII: 118-4 Gün ü şüdi gül ü şüdi ………………...... XXII: 118-3

-H- Hanım ak şam olsun da ………………...... XXIII: 157-2 Harman yeri pıtırak ………………………… ...... III: 230/8-8 Harput yolu düz gider ……………… ...... III: 235-10 Harput yolu ıraktır ……………… ...... XXIV: 416-21 Havada bulut benem……………… ...... XXVI: 388-40 Havuz kenarı kayrak …………………… ...... XXI: 413-13 Hep zülfünü gören[in] …………………… ...... XXII: 368-1 Her gün âhı……………...... II: 131-7 Hiç su olur akma mı…… ...... XXI: 413-41 Hilâle benzer ka şlar …………………………………...... XI: 27-12 Hilâle benzer ka şlar…………… ...... XXI: 80-3

-I- Iraftaki siniler ……………………………...... XXII: 55-1 Irmak adasız olmaz …………...... XXI: 81-23 Irmak susuz olur mu…………… ...... XXI: 81-21

-İ- İçelim mest olalım ...... XXI: 80-2 İçime neler doldu ...... XXII: 160-3 İksiri ...... II: 131-6 İmansız imana gel ...... XXVI: 734-9 İnceldim i ğnesine...... XXVI: 734-33 İnci serdim güne şe ...... XXI: 413-9 İndim nane biçmeye ...... II: 9/2-15 İpekten halı olur ...... XXVI: 734-31

210

-K- Kabak pi şti tuz ister ………………… ...... XXIII: 155-1 Kadife biçim biçim…………………………...... XXIII: 200-29 Kadifeden kesesi … ...... XXIV: 338-3 Kahve koydum cezveye ...... XXIV: 416-6 Kale kaleye bakar …...... VI: 198/1-3 Kalede oturanlar ...... XXI: 413-32 Kaleden atın beni ...... III: 235-2 Kaleden ini şelim …………...... XXI: 413-33 Kaleden inmem diyor ……...... XXI: 413-31 Kalemi ka şta koydun ……...... XXVI: 388-43 Kalenin bedenleri ………… ...... XXI: 413-29 Kalenin burcu muyum ……… ...... XXI: 413-30 Kalıyor e ğinde çocuk …………...... XXIII: 200-9 Kapu üstü sündü[r]me ……… ...... XXI: 81-20 Kapun önünde durdum ………………...... XXI: 81-1 Kara çamdan …………………………………...... XXVI: 388-35 Kara dut parmak gibi ……………… ...... XXVI: 734-6 Kara gül a şlanır mı ………………………...... XXI: 81-4 Kara koyun yayılır …………………………...... XXIII: 200-10 Kara ku şu vurdular …………………………… ...... XXIV: 269-2 Kara tavus kaz gibi ……………………………………………....XXIII: 111-1 Karabiber tohumu ………………… ...... XXIV: 416-8 Karalı ya ğlık karası …………………… ...... XVIII: 133/3 Karanfil biçim biçim ……………………… ...... XXVI: 734-25 Karanfil biter oldu ………………………………………...... XXIII: 205-2 Karanfil biter oldu …………………...... XXVI: 734-56 Karanfil boynun e ğmi ş ...... XXVI: 734-59 Karanfil destesiyim ...... XXVI: 734-39 Karanfil eker misin ………………… ...... XXI: 81-8 Karanfil eker oldu …………………...... XXIII: 200-33 Karanfil ekilirken ………… ...... XXVI: 734-47 Karanfil ektim ta şa …………………… ...... XXIII: 205-3 Karanfil evlek evlek………………………… ...... XXIII: 200-31 Karanfil hane hane …………………………...... XXVI: 734-38 Karanfil olacaksın ………………...... XXVI: 734-24 Karanfil oymak oymak …………………...... XXIII:208-2 Karanfil öğüm ö ğüm ……………………… ...... XXVI: 734-23 Karanfili budama …………………… ...... XXIV: 416-26 Karanfilim ez beni ……………… ...... III: 235-3 Karanfilim taburda ………………………… ...... XXVI: 734-1 Karanfilin buharı ……………………...... XXIV: 416-22 Karanfilin saça ğı ……………………… ...... XXVI: 734-26 Karanfilsin tarçınsın ………………...... XXIII: 205-4 Karpuz kestim kan gibi ………...... XXIII: 200-12 Karpuz kestim su imi ş ……………...... XXIV: 416-2 Karpuz kestim sulandı …………………...... XXIV: 416-7 Kar şıda altun kapu ……………… ...... XXVI: 734-43 Kar şıda at nallıyor …………………………… ...... XXIII: 200-24 211

Kar şıda gördüm seni ………………… ...... XI: 27-4 Kar şıda gördüm seni …………………………...... XXI: 81-15 Kar şıda gördüm seni …………………… ...... XXIII: 205-1 Kar şıda gül kesiyom ……………………...... XXIII: 200-11 Kar şıda oturanlar ……………………...... XXIII: 200-26 Kar şıda oturanlar ……………………...... XXIII: 200-27 Kar şıda sarar durur …………… ...... XVIII: 174/2-5 Kar şıda yanık selvi………………………...... XXIV: 338-6 Kar şıdan bakana bak ………………...... XXI: 413-26 Kar şıdan gelen atlı ……………… ...... XXI: 413-27 Kar şıdan kim geldi ……………...... XXI: 413-28 Kar şımda durdun ...... III: 235-9 Ka ş ince kalem ince ……………...... XXVI: 734-66 Ka şın ile ka şladın …………………...... XXVI: 388-47 Ka şın kara kâr mı var ……… ...... XXVI: 734-19 Ka şları ok sevdi ğim ……………...... XXII: 140-1 Ka şların ince ince ……………………...... XXVI: 734-68 Ka şların karasına …………… ...... XXVI: 734-61 Ka şların ka şlar beni …………………...... XXII: 21/1-2 Kavak dalı de ğilim ……………………… ...... III: 230/8-9 Kavak senden uzun yok …………………………...... III: 230/8-5 Kavakta gazel olmaz ……………………… ...... XVIII: 174/2-1 Kavaktaki kargalar ………………………… ...... XVIII: 174/2-4 Kaya ba şı ta ş ba şı …………………………… ...... II: 171-1 Kaya dibi ta ş ba şı ………………...... II: 17-5 Kayadan indim ini ş ……………………………...... VI: 198/1-5 Kayalar buz ba ğladı ……………… ...... XXII: 229-2 Kayalar oylum oylum …………………...... VI: 198/1-4 Kayalardan kayarım ………………...... II: 9/1-3 Kebabı köz öldürür ……………...... XXII: 213-2 Kemân ebru ………………………...... XXVI: 388-36 Kestanenin irisi ……………………………...... XVIII: 155-2 Keten gömlek beden yâr …………………...... XXI: 413-34 Keten gömlek dizdedir ……………………… ...... XVIII: 174/2-2 Keten gömlek diz(e) aka ………………………...... XXII: 362-2 Keten gömlek dizecek ……………………… ...... XXII: 362-1 Keten gömlek filfili …………………………………...... XXI: 413-35 Keten gömlek filfili …………………………… ...... XXIII:208-7 Keten gömlek kıvırcık ……………………...... XVIII: 174/2-3 Keten gömlek kıvrıcık ……………………...... XXII: 362-3 Keten gömlek tarakta ………………… ...... XXIV: 338-4 Keten göynek kıvırcık …………...... XXIII: 203-2 Kır atı eğerledim …………………………...... XXIV: 416-20 K[ı]sbetim belden olur … ...... XXIII: 149-1 Kız ka şların karadır …………………...... XI: 27-18 Kız ma şallah merdana……………………… ...... XI: 27-17 Kız ma şallah merdana………………...... XXI: 81-7 Kız saçların iki kat………………… ...... XVIII: 219-2 Kız saçların saçların…………………… ...... XVIII: 219-1 212

Kimselere berde ben………………………...... XXVI: 734-28 Kona ğın altı çayır……………………………… ...... XXVI: 734-12 Konsul üstünde pekmez……………… ...... XXIII:212-4 Köprünün altı bayır…………………… ...... XVIII: 195-2 Köprünün altı dere……………… ...... XXIII: 200-25 Köprünün altı diken ……………...... XXIII: 200-28 Köprünün altı yaldız……………… ...... III: 230/8-4 Köprünün önü bayır………………...... XXIII: 200-23 Kuyuyu bakır sandım…… ...... III: 230/8-7 Kuzum beni kul ettin……… ...... XI: 27-6 Kuzum beni kul ettin………… ...... XXI: 81-11 Kürkümün önü kunduz……...... XXIII:212-9

-L- Lâle der yana mı……………… ...... III: 129-2 Lale verdim almazsın………………...... XXI: 81-17 Lâledir yüz incidir…………………...... III: 129-4 Laledir ağlamazdım………………… ...... XXIV: 189-6 Lalezâr bahçalarda…………………… ...... XXVI: 388-6 Leylâ der âlem ile……………………...... III: 129-1 Leylâ der garip garip……………………………...... III: 129-3 Leyla göze ara bana…………… ...... III: 150/1-1 Leylam der ki bir yana………………… ...... III: 129-4 Leyli güzel aksine……………………………...... III: 156-6 Leyli güzel bir yana ...... III: 156-1 Leyli güzel bir yandan ……………… ...... III: 156-3 Leyli güzel bu sevdayı ………………… ...... III: 156-7 Leyli güzel darda ğan…………………… ...... III: 156-4 Leyli güzel serin eser………………………...... III: 156-5 Leyli güzel yana ğı ………………………… ...... XI: 27-13 Leyli güzel yara var …………………………… ...... XXII: 213-6 Leyli güzel yeti şir……………………………… ...... XI: 27-14 Leyli güzel yeti şir…………………………...... XXI: 81-12 Leyli güzel yine ben…………………...... III: 156-2 Lüyemger kaymak için…………… ...... XXIII:212-11

-M- Mâh cemâlin gül müdür………………...... XXI: 81-13 Mâh cemalin gülümdür……………...... XI: 27-1 Mâni arada kaldı……………… ...... II: 9/2-17 Mâni benim ezberim …………...... II: 9/2-18 Mâni bilirim şak şak…………… ...... XXIII: 210-5 Mâni bilmem nâçarım…………………… ...... II: 9/2-19 Mâni bilmem ne diyem……………… ...... II: 9/2-4 Mâni bilmem nedendir ………………...... II: 9/2-3 Mâni bilmem nedendir……………………… ...... XXVI: 734-21 Mâni defterimi açtım………………………...... XXIII: 203-1 Mâni defterin açtım………………………………...... II: 9/2-6 Mâni mâni dört mâni…………………………… ...... II: 9/2-5 213

Mâni mâni ma ş atmı ş …………………………...... XXIII:212-3 Mâni mâniye himdir………………………… ...... II: 9/2-2 Mâni mâniye kelâm…………………………… ...... II: 9/2-16 Mâniciyim mânici………………………… ...... II: 9/2-21 Mâniler içinde…………………………………...... XXIII: 204-1 Mâniye maraz derler ………………………...... II: 9/2-1 Mâniyim mânâlıyım……………………...... II: 9/2-20 Mavi yelek mor dü ğme ………………… ...... XXII: 140-2 Mektepler medreseler ……………………...... XXVI: 734-50 Mektubum yazılıyor ………………………… ...... XVIII: 195-3 Mektup yazdım acele ………………………...... XXVI: 734-74 Mektup yazdım vardı mı ……………… ...... XXVI: 734-75 Mendilim benek benek ………………...... XXIII:212-8 Mendilimin uçları …………………………...... XXIII:212-1 Mersinim var duvarda ……………...... XXI: 413-40 Muhabbetin candadır …………………...... XI: 27-5 Muhabbetin candandır ……………… ...... XXI: 81-19 Muradım ba ğı bitmez ………………...... XXVI: 388-11

-N- Nar gibi oydun beni ……………… ...... XXII: 265-1 Nargilem ta ştır benim …………… ...... XXII: 172-1 Nargilem ta ştır benim …………………...... XXVI: 734-67 Nargilemin marpu cu ……………… ...... XXIV: 416-9 Ne imi ş yâr ne imi ş ………………… ...... XXVI: 734-35 Ne yaman ça ğlar oldu ………...... XXVI: 388-46 Nem dü şer ……………… ...... III: 143-1 Nem dü şer ……………………...... XXIV: 189-1 Neresidir yurdumuz ……...... XXIV: 416-34

-O- O gözüm avut beni ...... XXIV: 138-2 Ocak ba şında durdum ……………………...... XXIII: 270-3 Ocak ba şında ma şa …………… ...... XXIII: 270-2 Ocak ba şında minder …………………...... XXIII: 270-1 Od yanar kazan bilir ……………………...... XXII: 172-2 Od yanar kazan bilir …………………...... XXII: 213-1 Odam kireç tutmuyor …………………… ...... XXIII: 200-2 Odam kireçtir benim …………………………...... XXIII: 200-4 Odana segirdim gece ……………………………...... XXVI: 734-15 Okusana …………………………………...... II: 131-1 Olur mu böyle kuzum ……………………...... XI: 27-19

-Ö- Ömrü öze götür ………………...... XXIII: 200-1 Ömrü[mü] özde gördüm ……...... XXIII: 200-6

214

-P- Parma ğı dolu gümü ş ………...... XXVI: 734-54 Penbe gül penbe neden ……… ...... XXII: 229-1 Pencerede perde ben …………………………...... II: 17-2 Pencereden bakıver ………………… ...... XXVI: 734-42 Penceresi mercandan ………………...... XXVI: 388-49 Pe şkir serdim dizine ………………...... XXVI: 734-51 Pe şkirde koku mu olur …………...... XXII: 115-4 Pınar barşı tekneli ………...... XVIII: 133/1-1

-R- Reyhan ektim duvara …………...... III: 235-1

-S- Saat çan vuranda gel …………… ...... II: 17-4 Sabah oldu uyan yâr ……………………...... XXVI: 734-10 Sabahın tan sesine ……………………… ...... XXII: 115-1 Sabahın tan yerleri …………………… ...... XXII: 115-2 Sabahtan Ezan’a bak ……………………… ...... XXII: 140-6 Sana yolda şım dedim …………...... XXVI: 388-50 Sarardım ben sarardım …………...... II: 9/1-1 Sarardım kuma ş oldum ………………… ...... XXVI: 734-60 Saray önün sulayım ………………...... XXVI: 734-14 Sıra sıra kirazlar ……………...... XXIV: 416-18 Sıra sıra sandı ğım ………… ...... XXI: 413-19 Sigaramın dumanı ………………...... XXIV: 416-1 Siyah sako kondurun ……… ...... XXVI: 734-30 Siyah sako mor dü ğme ……… ...... XXVI: 734-10/1 So ğan gibi şirin sözlüm …………………...... XXII: 62-1 So ğan gibi tatlı sözlüm ………………………...... XXII: 105-1 Su avcundan akar mı …………………...... XXVI: 734-69 Su gelir bendi bilir ……………………...... XXI: 413-20 Su gelir deste gider ………………………...... XXI: 413-22 Su gelir ta şa deger ……………………...... XXII: 21/1-1 Su gelir ta şa de ğer ……………………… ...... XXVI: 734-70 Su gibi akma yârim ……………………………...... XXI: 413-21 Su içtim kana kana ………………...... XXVI: 734-4 Su üstünde sarayım ……………...... XXI: 413-23 Suda balık yan gider ……………… ...... XXVI: 734-34 Suyun üstünde salım ……………… ...... XXIII:208-5 Süpürgesi yoncadan ………………… ...... XXIII: 157-1 Sürmeyi göz öldürür …………………...... XXII: 172-3

-Ş- Şen olsun ………………………...... XXIV: 331-3 Şişede rakımız var ………………………………...... III: 235-8 Şol ba ğçenin gülüne ………………...... XXI: 81-3 Şu da ğın ensesine ………………………… ...... XXIV: 416-24 Şu da ğın yoluna bak …………………...... XXI: 413-18 215

Şu da ğlar mavi ş turur ………………...... XXI: 413-16 Şu da ğlar olmasaydı ……………………… ...... XXI: 413-17 Şu da ğlar ulu da ğlar ………………………...... II: 17-3 Şu da ğları a şmalı …………………………… ...... VI: 198/1-1 Şu derenin alucu …………………………...... XXIV: 416-12 Şu derenin gündüzü ……………………...... III: 230/8-2 Şu derenin kumunu ………………… ...... XXIII: 200-7 Şu gelen dertli bulbul ……………...... XXI: 81-16 Şu kar şıki da ğlar …………………… ...... XXII: 62-2

-T- Tak yârim tak yârim ……………...... XXII: 209-1 Tavada su erittim ………………………...... XXIV: 344-2 Tokat’tan aldım bakır ……………...... XVIII: 152-1 Tokat’tan aldım bakır ……………...... XXIV: 416-27 Tren gelir me şeden ………………………...... XVIII: 220-5 Tren gelir yarmadan …………………...... XXIII: 210-4 Tren gelir yarmadan ……………………… ...... XVIII: 220-4 Tren geliyor tren …………………………...... XXIII: 210-3

-U- Urfa’nın eski narı ……………...... XXI: 80-1 Urfalı’yam ba ğlıyam ……… ...... XXIV: 350-2 Urfalı’yam ben özüm …………...... XXIV: 350-1 Uzundur yâr geceler …… ...... XXIV: 416-33

-Ü- Üzümü ba ğlardan al ………………...... XXIV: 70-1

-Y- Ya ğmur ya ğar ta şlara ……………...... XVIII: 155-1 Ya ğmur ya ğar yegenler …………………...... XXVI: 388-39 Yanamam bile bile ………………………………...... XXIV: 416-12 Yanarım ben yanarım ……………………...... III: 143-3 Yanarım ben yanarım ………………...... XXIV: 189-3 Yâr da ğıtır …………………………… ...... XXVI: 388-38 Yara ne ………………………………… ...... II: 131-2 Yârim alma ……………………………...... III: 235-7 Yârim dersin okuyor ……………...... XXVI: 734-11 Yat kolumun üstüne …………………… ...... XVIII: 220-2 Yattı uykuya daldı ………………………… ...... XXIV: 138-1 Yazı yazdım karasız ………………...... XXVI: 734-65 Yazım yazasıca yâr ……………… ...... XXVI: 388-37 Ye şil hıyar soymadım …………… ...... XXVI: 734-46 Ye şil hıyar soyulmaz ………………………… ...... XXVI: 734-45 Ye şil ipek bükeyim …………………… ...... XXVI: 734-76 Ye şil sanduka geldi ………………… ...... XXIV: 416-13 Yeti şir ………………………………...... II: 131-4 Yılan akar delikten ……………...... XXIV: 416-15 216

Yılan akar kamı şa ……………………...... XXIV: 416-14 Yılan aktı kamı şa ………………………...... XXI: 413-42 Yılana bak yılana ………………...... III: 235-4 Yine aldı gam beni …………………… ...... XXII: 140-4 Yo ğurt koydum dolaba ……...... XXIV: 416-3 Yozgat yolu dö şeme ………… ...... XXIII: 200-13 Yüce da ğ ba şında pirinç harmanı …...... XXIII: 200-17 Yürü güzel kim geçti ...... XI: 27-15 Yürü yavru yürü ……...... XVIII: 220-3 Yürüdü da ğlar yürüdü ……………...... XXIV: 338-5

-Z- Zeytun yapra ğın dökmez ...... XXVI: 734-55

*** /……../ dolu fındık ……...... XXVI: 734-7 /……. / kara yılana…………… ...... XXVI: 734-8

217

7.2. D İZİN 2: MAN İLER İN 3. D İZELER İNİN İLK HARFLER İNE GÖRE *

-A- Aç koynunu gireyim/ Ü şüyorum so ğuktan (XXIV: 416-15) Aceb ol gün olur mu/ Sinen sineme sarmak (XXVI: 388-45) Açtım baktım yorganı/ Taze ya ğmı ş kar gibi (XXIII: 200-13) Ağla gözlerim a ğla/ Ayrılık gerçeklendi (XXVI: 388-5) Ağup gider ayan özü/ İçenlere şifa a ğzın (XXIII: 162-1) Aha ben gider oldum/ Everirsen teberik (XXVI: 388-1) Alacaksan al beni/ Nazik belim çürüdü (XXIV: 338-5) Alah da seni yaksın/ Üç günlük gelin iken (XXIII: 200-28) Alem seyrana çıkmı ş/ Içinde yok sevdi ğim (XXII: 140-1) Allah yardım eylesin/ Yârinden ayrılmı ş (XXIV: 416-14) Almadın da kaldım mı/ Senden âlâsın buldum (XXIII: 270-3) Alsın yârim elimden/ Ettin beni darda ğan (III: 156-4) Altın yüzük yaptırdım/ Al kınalı parma ğa (XXII: 131-2) Altından kö şk yaptırdım/ Gümü şten merdivanı (XXIV: 416-1) Aman sabreyle o ğlum/ Çok keramet var bunda (XXIV: 192-2) Ana(n) beni çoban et/ Kızların sürüsüne (XVIII: 155-3) Ana[n] baban ölüp de/ Bana kalasıca yâr (XXVI: 388-37) Analar kız do ğurmu ş/ Yi ğitleri sarmaya (XXIV: 416-16) Anam babam ho ş olsun/ Yâr hepsinden tatlı (XXI: 413-27) Anan baban verirse/ Alıcıyım alıcı (II: 9/3-21) Aramıza uzak dü ştü/ Mektup ile konu şak (XXIII: 210-5) Aşka yeni ba şladım/ Yüzünden okut beni (XXIV: 138-2) Aşkın bıçak ben elma/ Ne nazik soydun beni (XXII: 265-1) Ayrılık [ şerbetini]/ Yâr doldurdu ben içtim (XXIII: 203-1) Ayrılık gömle ğini/ Benden önce giyen yok (XXIII: 208-3) Ayva gibi sarardım/ Merhamet yok mu sende (XXIII: 208-12) Azrail’in ne suçu/ Defteri yazana bak (XXII: 140-6)

-B- Balam senin önlerine/ Bu gönlüm ba şım koydu[m] (XXVI: 388-20) Bana bir akıl verin/ Sevdadan kurtulanlar (XXI: 413-32) Bana bir ögüt verin/ Sevdadan kurtulanlar (XXIII: 200-27) Bana bir şeftali ver/ Hem sevaptır hem hayır (XVIII: 195-2) Bana bir şeftali ver/Sana bin mâni diyem (II: 9/2-4) Bana nasip olmasın/ Senden gayrısı [yârim] (XXVI: 734-73) Bana yâr mı bulunmaz/ Ben dedim sen olasın (XXIV: 189-5) Ba ş yastıkta göz yolda/Her gelene sorardım (II: 9/1-1) Ba şımdan aklım fikrim/ Yâr avluya dolandı (XXVI: 388-48b) Ben avcı gözüm avcı/ Ota ğda da ğ dumanda (XXVI: 388-32) Ben bir demet gül isem/ Sen de bir top menekşe (XXI: 413-9) Ben bir güzel kekli ğim/ Her avcıya tutulmam (XXIV: 416-23) Ben bu dertten ölürsem/ Nasıl yatam yerde ben (II: 17-2)

* Lütfullah Sami Akalın’ın, Türk Mânilerinden Seçmeler I, II (bkz. Akalın, 1972) adlı eserlerinde yer alan mâniler bu şekilde sıralanmı ştır. 218

Ben burda garip kaldım/ Her gelen ta şlar beni (XXI: 21/1-2) Ben bur(a)da kan a ğlarım/ Sen orada gül Deniz (III: 143-4) Ben burda kan a ğlarım/ Sen orda gül Deniz (XXIV: 189-4) Ben derdimi söylesem/ Gün durur bulut a ğlar (II: 17-3) Ben küçük yârim küçük/ Me ğer Mevlâ’m suvara (III: 235-1) Ben kurban canım kurban/ Senin gibi adama (XXIV: 416-26) Ben müftüye danı ştım/ Cahil yârsız olur mu (XXI: 81-21) Ben o yârin yolunu/ Ölenecek gözlerim (II: 9/3-18) Ben sana gülüm demem/ Gülün ömrü az olur (XXVI: 388-3) Ben sana ne dedim/ Duyup duyup küsüyom (XXIII: 200-12) Ben senden geçer miyim/ Mezara girmeyincek (XXVI: 388-30) Ben seni sakınırdım/ Yerdeki karıncadan (XXIII: 157-1) Ben sevdim eller aldı/ Emeklerim hiç oldu (XXVI: 388-23) Ben sevdim eller aldı/ Git[ti] emek(ler)im [bo şa] (XXIII: 205-3) Ben size gidemiyom/ Sen bize gel azıcık (XXIII: 200-10) Ben yârdan ayrılalı/ Kim gördü güldü ğümü (XXII: 118-2) Ben yârime gül demem/ Gülün ömrü az olur (XXIII: 200-30) Beni bir gelin [v]urdu/ Yaramı kız ba ğladı (XXII: 229-2) Beni sana kavu şturur/ Ya Muhammed Ya Ali (XXIII: 200-20) Beni yârdan ayıran(ın)/ Ömrü günü tükene (XXII: 21/1-5) Beni yârdan ayırdın/ Keyfin yetti mi felek (XVIII: 195-7) Benim âh u zârımdan/ Balıklar suda yandı (XXVI: 388-8) Benim biçare gönlüm/ Yâre kavu şmak ister (XXI: 413-3) Benim bir sevdi ğim var/ Birinci bölüktedir (XXIV: 416-25) Benim çarhım dönerdi/ Zalim felek ta ş urdu (XXVI: 388-21) Benim çarhım dönerdi/ Zalim felek ta ş(ın) urdu (XXVI: 388-21) Benim insafsız yârim/ Gittikçe zalim oldu (XXVI: 388-11) Benim kalbimde sensin/ Senin kalbinde kimler (XXI: 413-8) Benim yârim burda yok/ Bana gülmek yakı şmaz (II: 9/2-10) Bie ala ceyran gibi/ Meskenim da ğlar oldu (XXVI: 388-46) Bilmem [benim] yârim mi/ Bilmem sevda mı garip (III: 129-3) Bilseydim ayrılık var/ Öperdim gözlerinden (II: 17-1; XXII: 140-3) Bilseydim bîvefasın/ Sana bel ba ğlamazdım (XXIV: 189-6) Bir acemi kekli ğim/ Yâr koynuna dadandır (II: 9/2-3) Bir ben öz canım için/ Bir ben yâre yollarım (XXIV: 416-36) Bir elin sesi çıkmaz/ Urmayınca el ele (XXVI: 388-33), kesik mâni. Bir evlat pîr olsa da/ Anaya muhtaç imi ş (XXII: 160-10) Bir geldin hasta geldin/ Bir de can verende gel (II: 17-4) Bir gülü şte aklım aldın/ O ne şekil gülü ş idi (XXII: 118-3) Bir kıza gönül verdim/ O da ele dolandı (XXIV: 416-6) Bir öptüm bir di şledim/ Ben anın nesin aldım (XXVI: 388-7) Bir orospu yüzünden/ (Kendi) gözümüzü şişledik (XXIV: 269-1) Bir orospu yüzünden/ Yâre karda şım dedim (XXVI: 388-50) Bir pûsesin çaldım/ Uyandı geri aldı (XXIV: 138-1) Bir yi ğit hasta olsa/ İlacı kızdan gelir (XXI: 413-15) Biz buralı de ğiliz/ (Ah) bize duzak kurdular (XXIV: 269-2) Biz de bir oymak idik/ Felek etti dardağan (XXII: 213-4) Bize derler hovarda/ Güzelleri severik (XXIV: 416-9) Bo şamazsan bo şama/ Ben giderim sarho şa (XXIII: 270-2) 219

Boyun yerde çürüsün/ Esbabın bohçalarda (XXVI: 388-6) Bu ayrılık çok sürdü/ Halimiz nice olur (XXIV: 416-19) Bu benim garip gönlüm/ Yâre kavu şmak ister (II: 9/2-8) Bu dil buranın de ğil/ Şu Burdur’un bülbülü (XXI: 413-35) Bu gece gelir gelin/ Gönlümün gögerçini (XXIV: 416-31) Bu ne şekil sevdan var/ Evi barkı unuttum (XXIV: 344-2) Bu sünbüllü vatanım/ Sensiz bir gurbet oldu (XXII: 160-5) Bulaydım bir sadık yâr/ Kıyaydım serine? ser (III: 156-5)

-C- Canımı feda ettim/ Bak senin yoluna (XXI: 81-3) Cefa âhise elverir/ Medet yârim yeti şir (XI: 27-9) Cefalar(ın) hep elverir/ Medet yârim yeti şir (XXI: 81-10) Cellat elinde kılıç/ Ne öldürür ne ba ğışlar (XXVI: 388-2) Cerrah hekim neylesün/ Ecel gelmi ş can gider (II: 9/2-14) Cigerime (bir) od dü ştü/ Geri durun yanarsız (XXII: 131-1)

-Ç- Çakırım şöyle dursun/ /………………………../ (III: 230/8-7) Çayır çimen üstüne/ Uyandırırım seni (XVIII: 220-2) Çift memen[in] arası/ Emmek ile doyulmaz (XXVI: 388-41) Çıkam yüce da ğlara/ Uzak yollara bakam (XXVI: 388-42) Çıkma güzel kapıya/ Seni gören bayılır (XXIII: 200-11) Çirkin ile bal yeme/ Güzel ile ta ş ta şı (II: 17-5; 171-1) Çok istedim vermedin/ Ben de kestim ümidi (XXVI: 388-10) Çok memleketler gezdim (amman)/ Misket’ten güzeli yok (XVIII: 195-1) Çullamayın çok şaşın/ İzini bula şuk sandım (XXIII: 200-22) Cümle kuş yuva yapmı ş/ Ku ş kadar olamadım (XXIV: 416-5)

-D- Da ğlar araya dü şdi/ Kesildi yolum senden (XXII: 140-5) Dal kâkillim duradursun/ Bu gün Senem’in sırası (XVIII: 133/3-1) Dediler yâr geliyor/ Kanat açtım uçma ğa (II: 9/2-15) Dediler yârin gelmi ş/ Ben Allah’a yalvardım (XXIV: 416-20) Dediler yârin hasta/ Yeti ştim son nefeste (II: 9/4) Dedim (bir) cemali göster/ Demedim odlara yak (XXVI: 388-44) De ğme bana a ğlarım/ Bu dert bana yeti şir (XXI: 81-12) De ğme bana a ğlayım/ Bu dert bana yeti şir (XI: 27-14) De ğme cerrah kâr etmez/ Serimde var yara bin (III: 156-2) Deniz kenarında yaylayan ceylan/ Avcısı urmı ş da yara kanar[sın] (XXII: 90-1) Derdimi kime yansam/ Bu dert sana az derler (II: 9/2-1) Derler benzin sararmı ş/ Bilmezler gönlümdekin (XXI: 413-37) Devrin döne felek/ Çapraz ba ğladı beni (XXVI: 388-29) Dile dü şmü ş yâr seven/ Gizli gizli yas tutar (XXI: 413-11) Dillere [de] dû ş oldun/ Gezin bir zaman e ğri (XXVI: 388-36) Dost sitemi yâr gayrı/ Gelen cevri bir yandan (III: 156-3) Doya doya sevmedim/ Ellere verdim seni (XXIII: 205-1) Döndermezsen dönderne/ Ayda bir selam gönder (XXIII: 270-1) Dönüp dönüp bakınca/ Bir ni şanlı kız gibi (XXIII: 111-1) 220

Dün gece bizde idin/ Aldı beni vesvese (XXVI: 388-18) Dünya dolu[su] yâr olsa/ Alaca ğım bir dane (XXIII: 200-3) Dünya hep güzel olsa/ Gine gönlüm sendedir (XI: 27-5) Dünya hep güzel olsa/ Gine gönlüm sendedir (XXI: 81-19) Dünya malnı neydeyim/ İştahım seni çeker (XXIII: 200-16) Dünyada dert görmesin/ Seni do ğuran ana (XI: 27-17; XXI: 81-7) Dünyada gamım olsa/ Gelse o yâr da ğıtır (XXVI: 388-38) Dü şman gözün kör olsun/ Ben gurbet harcı mıyım (XXI: 413-30) Dü şünde görmez iken/ Koynuna girdim uyan (XXII: 55-2) Dü şüne girmez idim/ Koynuna girdim uyan (XVIII: 174/1-3)

-E- Eğer pûse vermezsen/ Öldürür bu dert beni (II: 9/2-5) Eğil (de) güzel öpeyim/ /……………………/ (III: 230/8-10) Eğil bir bir öpeyim/ Küpe de ğen yerleri (XXII: 115-2) Eğil bir yol öpeyim/ Belki son gidi şimdir (XXI: 81-6) Elâ gözlü gül yârim/ Burnuma tüter oldu (XXIII: 205-2) Elâ gözlü sevdi ğim/ Bilmem nerede kaldı (II: 9/2-17) Elem çekme nazlı yâr/ Hak bizi kavu şdurur (XXI: 413-16) Elim sarılmak ister/ Yârin ince beline (XXIV: 344-6) Eller çift çift geziyor/ Ayrılık bize dü ştü (XXIV: 331-3) Ellerin yâri geldi/ Benimki öldü gine (XXI: 413-6) Ergen kızın memesi/ Yanmı ş yürek so ğutur (XXII: 21/1-7) Eski derdim az idi/ Yeniden ata şladın (XXVI: 388-47) Evvel böye de ğildin/ Seni bir ö ğreten var (XXI: 413-34) Evvelden benim idin/ Şimdi bakman yüzüme (XXI: 81-5) Eyi yanında kötü(sü)/ Tenhada dost olalım (XXI: 80-2) Ezelden benim idin/ Şimdi bakman yüzüme (XI: 27-16)

-F- Felek beni ba ğladı/ Kolumdan kara çamdan (XXVI: 388-35) Felek çarhın kırılsın/ İşim döndü aksine (XXVI: 388-34) Felek çarhın kırılsın/ Niçin döndün aksine (III: 156-6) Felek devri dolana/ Çapraz ba ğladı beni (XXI: 413-14) Felek târ(u)mâr eyledi/ Attı beni bir yana (III: 129-5) Felek tarumar eyledi/ Attı beni bir yana (III: 156-1) Fidanda üç gül bitmi ş/ Koku[la]tmaz adama (XXI: 81-18) Fidanda üç gül bitmi ş/ Kokulatmaz adama (XXI: 81-2) Fidanda üç gül bitmi ş/ Kokutmaz adama (XI: 27-11) -G- Gam için mi yarattın/ Ey Yaradan sen beni (XXII: 140-4) Gam için(de) mi yarattın/ Kadir Mevlâ’m sen beni (XXVI: 388-12) Gam için(de) mi yarattın/ Kadir Mevlâ’m sen beni (XXVI: 388-14) Gayra mâil olalı / Bana etmez itibar (XXVI: 388-16) Gayret edin ahbaplar/ İş ler kılınca kaldı (XXIV: 416-29) Gecelerin (tam) yarısı/ Çıkaralım bir oyun (III: 230/8-3) Geceyi hastadan sor/ Gurbeti çeken bilir (XXII: 213-1) Geceyi hastadan sor/ Gurbeti gezen bilir (XXII: 172-2) Gel bana cevr eyleme/ Bana yazık de ğil mi (XXVI: 388-9) 221

Gel gülüm mâni söyle/ Bakalım dertli kimdir (II: 9/2-2) Gel hasbihâl edelim/ Şöyle sen[in]le gönül (XXIV: 238-4) Gel şöyle bir gidelim/ Muradımız tez olur (XXIV: 144-1) Gelip geçen okurdu/ Mezarına ta ş olsam (XXII: 160-3) Gidi deyyusun kızı/ Yi ğit kadrin bilmezler (XXIV: 416-18) Girsem yârin koynuna/ Alsam seher uykumu (XXIV: 416-7) Gögde Rabbin çattı ğın/ Yerde kimler ayıra (XXI: 413-4) Gö ğsün Sultan Yaylası/ /……………………/ (III: 143-3) Gö ğsün sultan yaylası/ Bezirgânım konarım (XXI: 189-3) Gö ğsünün arası zemzem pınarı/ Doyanaca emsem darılır mısın (XXIII: 200-18) Gönül hasta göz yolda/ Ecel gelir yâr gelmez (XXI: 413-12) Gördü yara yakamaz/ Tabib el yudı neden (XXVI: 388-22) Görenler Mecnun olur/ Gerdanda çifte beni (III: 131-5) Götürün beni dos[t]lar/ Nazlı yârime başım (XI: 27-10) Götürün beni dostlar/ Nazlı yârime yetem (XXI: 81-9) Gözlerim kan ya ş döker/ Derunumdan kim geçti (XI: 27-15) Gözümden ayırmaz (i)ken/ Yâdlara verdim seni (XI: 27-4) Gözümden ayırmazken/ Yâd [e]llere verdim seni (XXI: 81-15) Gri yelek mor i şlik/ Yakı şmaz mı pa şama (XXIII: 200-14) Gri yelek mor i şlik/ Yakı şmaz mı pa şama (XXIII: 200-14) Gül kurusun çürüsün/ Görü şelim sa ğlıkla (XXI: 413-38) Gümü ş kızın tadını/ Hapiste yatan bilir (XVIII: 174/3-1) Gurbette yâri olan/ Kulakları çiniler (XXII: 55-1) Güzel güzel kızların/ Kocası mı olayım (XXIII: 210-2) Güzel isen sen de sev/ Güzel isen sen de sev (XXIII: 207-1) Güzel seven yi ğidin/ Ba şı sevdasız olmaz (XXIII: 200-24) Güzeller cefa verir/ Â şıkına ekseri (III: 131-6)

-H- Hâkim bir yâr sevmi ş/ Gerdanı bütün bere (XXIII: ) Hangi ba ğın gülüsün/ Zemheride solmazsın (XXI: 81-17) Hep dostlar dü şman oldu/ Seni sevdi ğim için (XXIII: 200-29) Hep eller yârin almı ş/ Yârsızlara vay gine (XXI: 413-1) Her birimiz bir yerde/ Felek bizi ayırdı (II: 9/1-27) Her gönlüme dü ştükçe/ Kan damlıyor ömrüme (XXII: 140-2) Her i ş cehd ile olur/ Cehd et de kavu şalım (XXVI: 734-71) (Her) haçan beni incitsin/ Dost senin yüz incitir (III: 129-4) Her kahveyi sundukça/ Beni aklına dü şür (XXIII: 200-17) Her kim ilen i şittim/ Eme ğim bo ştur benim (XXII: 172-1) Her yerim senin olsun/ Uçkur ba ğım elleme (VI: 198/1-4) Hiç mi aklan gelmiyor/ Konu ştu ğmuz geceler (XXIV: 416-33)

-İ- İçer(im)den yaralıyım/ Gülerim sa ğlar gibi (XXIV: 189-2) İki gönül bir olsa/ Ayıramaz padi şah (XXIV: 338-2) İki kol gümü ş ibrik/ Abdest alır pınarda (XXI: 413-40) İkimiz çift gögerçin/ Ayırmaya kim kıyar (XXIV: 416-30) İkisi şöyle böyle/ Birisi ci ğer yakar (198/1-5) İl sözüne uyanlar/ Gül gibi yardan olur (XXIII: 149-1) 222

İngiliz odı gibi/ Yaktın beni kül ettin (XI: 27-6) İngiliz odı gibi/ Yaktın beni kül ettin (XXI: 81-11) İnşaallah kavu şurum/ Gerdanı beyaza ben (XXIV: 344-7) İnsaf eyle sevdi ğim/ Daha böyle yana ğı (XI: 27-13) İnsafa gel sevdi ğim/ Daha böyle yana mı (III: 129-2) İnsafa gel sevdi ğim/ Daha böyle yana mı (III: 129-2) İşittim yârim gidiyor/ Söylemeye yüzüm yok (III: 230/8-5) İşte ben gidiyorum/ Bura kalsun sizlere (XXIV: 416-35) İş te ben gidiyorum/ Hesabım da ğlardan al (XXIV: 70-1) İş te ben gidiyorum/ Oturun rahat rahat (XXIV: 338-1) İster a ğla ister gül/ Felek bildi ğin eyler (XXII: 21/1-9) İster al ister alma/ Ben alnına yazıldım (XXI: 413-5)

-K- Kaçtım kapın önünden/ Dimedin çık yukarı (XXIV: 416-22) Kaderim beni yakmı ş/ Bir de sen yakma yârim (XXI: 413-21) Kaderime sayarım/ Ben bu dertten ölürsem (II: 9/1-3) Kadı kızın sakladı/ Yi ğitleri ezmeye (XXIV: 416-6) Kâfir bana etti ğin/ Ölsem de unutmam(XXVI: 388-40) Kâfir isen dine gel/ Ya ş yerine kana bak (XXI: 413-26) Ka ğıt yazar tel çekerim/ Sıratım şanım İslâm (XXIV: 192-3) Kalaysız kaba benzer/ Dünyada yârsız adam (XXVI: 388-4) Kalbden çıkan âh u zâr/ Yetmedi mi feleke (II: 9/2-13) Kangı ba ğın gülüsün/ Vaktin gelir solmazsın (II: 206/1-2) Kevsere dönen sular/ Sensiz içilmez oldu (XXII: 160-2) Kınamayın ahbaplar/ Kürt içinde büyümü ş (XXIV: 416-2) Kıymetimi bilmedin/ Bir zalim[e] dü ş de gör (XXI: 413-39) Kız (ben) senden ayrılmam/ Etim gelse çengele (XXII: 115-3) Kız Allah’ı seversen/ Bize de gel azıcık (XVIII: 174/2-3) Kız Allah’ın seversen/ Azıcık da bize bak (III: 230/8-1) Kız Allah’ın seversen/ Bahçe[ler]de sen de yat (XVIII: 219-2) Kız memen görünü[yo]r/ Dü ğmeler arasından (XXIV: 416-17) Kız memen görünüyor/ Gö ğsünün arasından (XVIII: 174/1-2) Kız ni şanlın geliyor/ …… yetim? yürü (XVIII: 220-3) Kız sen orda ben burda/ İman tahtam çürüdü (XXIV: 416-13) Kız utansa dul olsun/ Şeftalisi bol olsun (XXIII: 155-1) Kızın gönlü olunca/ O ğlanı arar durur (XVIII: 174/2-5) Kirpiklerim yoruldu/ Kız sana baka baka (XXII: 362-3) Kime dökem derdimi/ Yâr eliyle ba ğlıyam (XXIV: 350-2) Kimseden çare yokdur/ Gayret edip yâra var (XXII: 213-6) Kolum sarılmak ister/ Yârin ince beline (XXIV: 344-3) Kömür gözlü gül yârim/ Burnuma tüter oldu (XXIII: 200-33) Kömür gözlü sevdi ğim/ Kimler yatar koynunda (XI: 27-8; XXI: 81-22) Koymadı zalim felek/ Yanak ate şimize (XXII: 21/-10) Koyun neylesin düzü/ Pınara verin kızı (III: 230/8-2) Koyveriniz yanayım/ Derdim bana yeti şir (III: 131-4) Küçükten a şka dü şen/ Ba şı kazasız olmaz (XXI: 81-23) Küçükten bir yâr sevsen / İle ba ğışlanır mı (XXI: 81-4) Kurban olam ben sana/ Tanrım neler yaratır (XI: 27-18) 223

Ku ş tüyü yatak yap(tır)dım/ Sarılak yatak yârim (XXII: 209-1) Küsmesün darılmasun/ Benim yönüm ben varam (II: 9/2-16) Kuzum ben nere gidem/ Bu sevdalı ba ş ile (II: 206/1-1)

-L- Leyla buradan geçti/ Mecnun bekler bu da ğı (XXVI: 388-31) Leylâ’m benden el çekmi ş/ Konu şur âlem ile (III: 129-1) Leyla’ya savdım yemiş/ …..tullah yemi ştim (VI: 198/1-3)

-M- Mahlen(iz)den haber sordum/ Kahvaltıya öpmeli (XVIII: 133/1-1) Mâni defteri bende/ Vakti gelir açarım (II: 9/3-19) Meram ba ğçelik [ba ğlık]/ Hep gönlümüz şen olsun (XXIV: 331-3) Mevlâ’m sabırlar versin/ E şinden ayrılmı şa (XXI: 413-42) Mevlâ’m sabırlar versin/ Of çeken sarho şlara (XVIII: 155-1) Mısır’a sultan olsun/ Seni bana dost iden (XXIV: 70-2) Mutasıslı adam yok/ Yâre mektup gönderek (XXIII: 200-9)

-N- N’olur bir selam gönder/ Ate şler içindeyim (XXIII: 200-15) Namertte gül olmaz/ Ben gülü kızda gördüm (XXIII: 200-7) Nasıl verem olmayım/ Eller seviyor seni (XXIII: 200-34) Nasıl ya şıyon bensiz/ Yürü mürvetsiz imansız (XXIII: 200-23) Nazlı’m çiçek suvarır/ Gözümün ya şı ilen (XXIV: 138-7) Ne büyüksün ne küçük/ Tam benim [bir] harcımsın (XXIII: 205-4) Ne güzel ba ş ba ğlıyor/ A ğlasun fidanları (XXI: 413-29) Ne kadar ırak olsa/ Sevdası var yürekte (XXIV: 338-4) Ne satan a ğlar/ Ne alan a ğlar/ Anca kesen kasap a ğlar (XXII:62-2) Nerde bir yamçılı görsem/ Ince Hacı’m sanıyorum (XXII: 162-1) Nice bir yalvarayım/ Kendimin olmayana (XXVI: 388-25)

-O- O beyaz gerdanından/ Hiç öpmedi bu fakır (XXIV: 416-27) O çakır gözlerine/ Kurban olsun bu fakir (XVIII: 152-1) O küçücük yârimi/ Bana çok mu gördünüz (XXIV: 416-34) O yâr keklik ben şahan/ Dü şerim arkasına (XXIV: 344-1) O yâre selam söylen/ Ayrılık gerçeklendi (XXII: 21/1-4) O yârin bahçesine/ Günlüksüz tutsa ırgat (XXII: 118-4) Oğlan cahil kız cahil/ Döner mi dedi ğinden (XVIII: 174/1-4) Oğlan derdin ço ğısa/ İkimiz bölü şelim (XXI: 413-33) Oğlan dü şmü ş şu güle/ Al yanaklar kanadı (XXIII: 208-8) Oğlan gözün kör olsun/ Elim koynumda kaldı (XXIV: 416-10) Oğlan i şin bitirmi ş/ Kız uçkur ba ğlar gider (XVIII: 174/1-1) Oğlan sıkma kolumu/ Annem(e) söylerim seni (XXIV: 338-6) Ok yigide kâr etmez/ Bir kötü söz öldürür (XXII: 172-3; 213-2) Olursa canfes olsun/ Koynuna girmem diyor (XXI: 413-31) On be şine varan kız/ Avucunu ırgalar (XVIII: 174/2-4) On iki gelin sevdim/ İlle gönlüm kızdadır (XVIII: 174/2-2) On yi ğide bedeldir/ Arslan yürekli yârim (XXI: 413-7) 224

Otursa mektup yazar/ Ci ğerimin kö şesi (XXIV: 338-3)

-Ö- Ölüm Allah’ın emri/ Ayrılık olmasaydı (XXI: 413-17) Ölüyorum derdinden/ Son sözün söyle kuzum (XI: 27-19) Ölsem sana nem dü şer/ Gülerim sa ğlar kimi (III: 143-2) Ömrüm günüm tükendi/ Günleri saya saya (XXII: 20/1-2) Ötmez olaydın bülbül/ Yârim elimden gitti (XXIII: 208-10)

-P- Pa şa asker istiyor / Ben yârimi veremem (XVIII: 220-1) Penbe gül ya ğı damlar/ Penbeli gül memeden (XXII: 229-1)

-R- Rûyana giremezken/ Koynuna girdim uyan (XXIV: 416-32) Rûyundan ate ş almı ş/ Zülfünden tüter gönül (II: 234/3-1) Rûyundan ate ş almı ş/ Zülfünden tüter gönül (XXIV: 138-3)

-S- Sa ğ olsam duacınım/ Ölsem sana nem dü şer (III: 143-1; XXIV: 189-1) Şahin ku şun lanesine / Bayku şlar tüner imi ş (XXII: 213-3) Sana neler alayım/ Bedestan açılsun da (XXIII: 157-2) (Gel) sarılalım güzelim/ Ayrılık demi geldi (XXI: 413-28) (Gel) sarılalım yatalım/ Bezir barda ğı yüzlüm (XXII: 62-1; 105-1) (Gel) sarılalım yatalım/ Yi ğitte korku mu olur (XXII: 115-4) (Gel) sarılalım yatalım/ Dü şman gözüne toprak (XXI: 413-13) (Gel) sarılalım yatalım/ Tenim ilaçtır benim (XXIII: 200-4) Sarılalım yatalım/ Ol bahar[a] güze dek (XXII: 362-1) Seherde şakudukca/ A ğlatır ta şı bulbul (XXI: 81-14) Seherde sen(i) kırdıkça/ A ğlatır ta şı bülbül (XI: 27-2) Selam edin yârime/ Gelmezse kendi bilir (XXI: 413-20) (Kız) seni alır kaçarım/ Öldürür karda şların (XVIII: 219-1) Sen ayrıldın bir yana/ Beni ate şte koydun (XXVI: 388-43) Sen bana yâr olmazsın/ Yüzüme gülme bari (XXIII: 200-19) Sen beni al ben seni/ El altından kurtulak (III: 230/8-9) Sen bu ihmalli ğinnen/ Kaptırdın gör de beni (XXIV: 344-4) Sen ellerin olmu şsun/ Gözüme görünme bari (III: 230/8-6) Sen git de bacın gelsin/ Yatamayorum yalnız (III: 230/8-4) Sen nelere dayandın/ Buna da dayan yürek (XXII: 20/1-1) Sen şakı ben a ğlarım/ Çekerim dertli bülbül (XXI: 81-16) Seni diledim geldim/ Beni mahzun gönderme (XXI: 81-20) Seni sevdim seveli/ Kazandım (ben) her günahı (III: 131-7) Seni yaradan Allah/ Beni yaratmadı mı (XXIV: 416-28) Sensiz geçen günümü/ Ardan mı sanayım (XXI: 413-23) Servi boylum gelirse/ Şen olsun cahil gönlüm (VI: 198/1-2) Sevda ba ştan gitmiyor/ Sarılıp yatmayınca (XXIII: 200-2) Sevdana dü şen adam/ Durmaz figana ba şlar (XI: 27-12; XXI: 80-3) Sevdanın kadehini/ Sen doldurdun ben içtim (II: 9/2-6) Seversen bir güzel sev/ Çekme çirkin derdini (XXIV: 416-3) 225

Seversen gelini sev/ Kız ile pazar olmaz (XVIII: 174/2-1) Seversen kızları sev/ O dedikçe nazı var (XXVI: 388-26) Sılam geldi aklima/ Çıkam bu gögden bakam (XXI: 413-25) Sinemde oynadı hançer(in)/ Ben [de] geçtim bu candan (XXVI: 388-49) Sinende ok yarası var/ Kim vurdu oku sana (III: 131-1) kesik mâni Serin ver(ek) sırrın verme/ Olur olmaz yârâne (III: 131-2) Size de malum olsun/ Benim size yandı ğım (XXI: 413-19) Söyledikçe (ben) a ğlarım/ Dillerin bülbül müdür (XXI: 81-13) Söyledikçe a ğlarım/ Dillerin bülbülümdür (XI: 27-1) (Ah) sürüsünden fayda yok/(Tombul memeli gelin)/ Yaktı beni birisi (XVIII: 155-2)

-Ş- Şeftali vermeyenin/ Kabul olmaz orucu (XXIV: 416-9) Şeftali vermez kızın/ Kabul olmaz orucu (XXIV: 416-12) Şu bana etti ğini/ Kabirde çeker misin (XX1: 81-8) Şu benim cahil gönlüm/ Yâre kavu şmak ister (XXIII: 208-1; XVIII: 174/1-5) Şu benim tatlı dilim/ Yâdigâr kalsın bize (XXIV: 416-37) Şu o ğlanın koynunda/ Yürek ister yatmaya (XXIII: 200-8) Şu Yozgat’ın kızları/ Bir bir tabak tur şuya (XXIII: 210-1) Şükr oldum Mevlâ’ya/ Rakip belasın buldu (XXVI: 388-15)

-T- Terzi elin kırılsın/ Yâr gö ğsün dü ğmeledi (XXVI: 388-28) Tez gel kurban olayım/ Mezarım kazılıyor (XVIII: 195-4) Tez gel kurban olayım/ Tabutum tahtalandı (XVIII: 195-5) Tez gel kurban olayım/ Vefasız(ım) elindeyim (XVIII: 195-6) Tren gelir çizmeden (?)/ Dereleri katmadan? (XXIII: 210-4) Tutalım sultan oldun/ Sultan kula bakma mı (XXI: 413-41)

-U- Uyandım rüya imi ş/ A ğlarım zârı zârı (XXI: 80-1)

-Ü- Üzülme deli gönlüm/ Sen i şin sonuna bak (XXI: 413-18)

-Y- Ya ben nasıl güleyim/ Yâr bana gül demedi (XXII: 118-1) Ya ben size gideyim/ Ya beni size götür (XXIII: 200-1) Ya benim sevdi ğimi/ Ya bana sabır Allah (II: 9/2-11) Ya gel ya beni götür/ Usandım intizardan (XXI: 413-24) Ya gel ya mektup gönder/ Kurtulam âh-u zârdan (XXVI: 388-27) Yana ğın al al olmu ş/ Gerdanında ben kare (III: 131-3) Yandı ci ğer külhan oldu/ Getir kürek al ate ş (XXIV: 331-2) kesik mâni Yanılacak dert de ğil/ Mevlâm sabır veriyor (XXIII: 200-6) Yapsalar mı dedim (XXIII: 210-2) Yâr beni aldatmı ştır/ Câhi[li]m inanıyor (XXII: 21/1-8) Yâr gidince askere/ Kiminle konu şmalı (VI: 198/1-1) Yâr kalgadan gelir gine/ Evde yalnız olaydım (III: 230/8-11) Yâr koynuma girince/ Sabahlar olmasaydı (II: 9/2-12) 226

Yâr sevdana dü şeli/ Terk ettim evi barkı (XXII: 21/1-3) Yâr yolu baklemeden/ Uzun ömür kısaldı (XXVI: 388-19) Yâr yolun gözetmeden/ Cigerime kan doldu (XXVI: 388-24) Yâr yoluna bakmaktan/ Kirpiklerim ü şümü ş (XXIV: 138-5) Yâr yoluna ölürsem/ Cenazem kılınma mı (XVIII: 174/1-6) Yâra doydum diyenin/ Boynun[u] hemen vurmak (XXIII: 208-2) Yârim binmi ş geliyor/ Kuyru ğu kınalı taya (XXI: 413-10) Yârim burnuma kokar/ Mısır’ın gülü gibi (XXIII: 208-4) Yârim giymi ş al fistan/ Daha ben karalıyım (II: 9/3-20) Yârim keklik ben do ğan/ Dü şeyim ensesine (XXIV: 416-24) Yârim keklik ben palaz/ Giderim ardı sıra (XXI: 413-36) Yârim senden gayrısı/ Bana nasip olmasın (XXVI: 734-21/1) Yârimi eller almı ş/ O bana ya s de ğil mi (XI: 27-3) Yastık gözün kör olsun/ Yârsız seni neyleyim (XXIV: 138-6) Yavru keklik ben şahin/ Dü şerdim ensesine (XXII: 115-1) Yavrum böyle anasız/ Boynu bükülü kaldı (XXII: 160-9) Yâzmı ş beyaz gerdana/ Okumadı dü ğünler (XXVI: 388-39) Yedi mendil çürüttüm/ Göz ya şı sile sile (XXIV: 416-12) Yenile bir yâr sevdim/ Bütün Mara ş’[a] de ğer (XXII: 21/1-1) Ye şil ba ş ördek olsam/ Su içmem gölünüzden (XXIII: 208-11) Yıkılasıca gurbet/ Sa ğ gelen hasta gider (XXI: 413-22) Yol parası de ğil mi/ Ameleyi gi şeden (XVIII: 220-6) Yol parası de ğil mi/ Ameleyi hopladan (XVIII: 220-5) Yolcu lafı çok uzatma/ /……………………../ (III: 230/6-2) Yolcuyum gidiyorum/ Tuz ekmek helâl eyle (XXII: 21/1-6) Yoruldum yolda kaldım/ Al bana arabana (III: 150 bir-1) Yusuf’[l]a Zeliha gibi/ Hak bizi kavu ştura (XXII: 213-5) Yürü hercayi yürü/ Senden eyisin buldum (XX1: 81-1) Yüz yerimde yara var/ Gine ben sa ğ gezerdim (XI: 27-7) Yüzünde göz izi var/ Sana kim baktı yârim (II: 9/2-9)

-Z- Zincir fayda etmez (i)ken/ Zülfün ba ğladı beni (II: 9/2-7) Zülfüne bend eyledi/ Bir beni gökçek beni (XXVI: 388-17) Zülfünü ba ğda tarar/ Yi ğit a şka dü şer/ Yemen Fizan Ba ğdat arar (XXIV: 331-2) Zülfünü kemend etmi ş/ Boynuma taktı geçti (XXI: 413-2)

227

7.3. DİZİN 3: MAN İLER İN 4. D İZELER İNİN HARF-İ REV İLER İNE GÖRE *

-A- Ne yazmı ş okusan a ...... III: 131-1 Canı can sarmayınca ...... XXVI: 734-68 Sarılıp yatmayınca ...... XXIII: 200-2 Bedestan açılsın da ...... XXIII: 157-2 Esbabın bo ğçalarda ...... XXVI: 388-6 Ota ğda da ğ dumanda ...... XXVI: 388-32 Kimler yatar koynunda...... XI: 27-8 Kimler yatar koynunda ...... XXI: 81-22 Yozgat’ın ortasında ...... XXVI: 734-29 Abdest alır pınarda ...... XXI: 413-40 Al kınalı parma ğa ...... XXII: 131-2 Kanat açtım uçma ğa...... II: 9/2-15 Kız sana baka baka ...... XXII: 362-2 Görü şelim sa ğlıkla ...... XXI: 413-38 Koku[lat]tmaz adama ...... XI: 27-11 Kokulatmaz adama ...... XXI: 81-2 Kokulatmaz adama ...... XXI: 81-18 (Bâri) canım al yâri[m] alma ...... III: 235-7 Yakı şmaz mı pa şama ...... XXIII: 200-13 Ben de nazlı yârıma ...... XXVI: 734-40 Seni do ğuran ana ...... XI: 27-17 Seni do ğuran ana ...... XXI: 81-7 Al beni arabana ...... III: 150/1-1 Arslan gibi bir dana ...... XXVI: 734-4 Mehmed adlı o ğlana ...... XXVI: 734-8 Dü şerim arkasına ...... XXIV: 344-1 Kendimin olmayana ...... XXVI: 388-25 Bey de dü şer bir yana ...... III: 156-1 Belik (de) dü şmez bir yana ...... III: 129-5 Sinemin yarasına ...... XXVI: 734-61 Bak senin yoluna ...... XXI: 81-3 Yerde kimler ayıra ...... XXI: 413-4 Hak bizi kavu ştura ...... XXII: 213-5 Of çeken sarho şlara ...... XVIII: 155-1 Giderim ardı sıra ...... XXI: 413-36 Yârimin ardı sıra ...... III: 235-12 Me ğer Mevlâ’m suvara ...... III: 235-1 Günleri saya saya ...... XXII: 20/1-2 Eşinden ayrılmı şa ...... XXI: 413-42 Yârinden ayrılmı şa ...... XXIV: 416-14 Git[ti] emek(ler)im [bo şa] ...... XXIII: 205-3 Ben giderim sarho şa ...... XXIII: 270-2 Oluyorum ben hasta ...... XXVI: 734-5

* Kilisli Rıfat Bilge’nin Mâniler (bkz. K. R. Bilge, 2001), Niyazi Eset’in Mâniler Kılavuzu (bkz. Eset, 2001) adlı eserlerinde yer alan mâniler bu şekilde sıralanmı ştır. 228

Yi ğitleri sarmaya ...... XXIV: 416-16 Kuyru ğu kınalı taya ...... XXI: 413-10 Bir bir tabak tur şuya ...... XXIII: 210-1 Yürek ister yatmaya ...... XXIII: 200-7

-E- O da gitti Haleb’e...... XXIV: 416-3 Eme ğin vermem heçe...... XXVI: 734-15 Cemâlin görmeyince ...... XXVI: 734-66 Bir yatalım kabirde ...... XXVI: 734-1 Dü şerdim ensesine ...... XXII: 115-1 Ben bizim evde...... XXII: 62-1 Ben bizim evde...... XXII: 105-1 Merhamet yok mu sende ...... XXIII: 208-12 Her birimiz bir yerde...... II: 9/1-2 Yetmedi mi feleke...... II: 9/2-13 Bu sevdalı ba ş ile...... II: 206/1-1 Etim gelse çengele ...... XXII: 115-3 Al koynunda gecele ...... XXVI: 734-74 Gözya şı sile sile ...... XXIV: 416-12 Konu şur âlem ile...... III: 129-1 Tuz ekmek helâl eyle ...... XXII: 21/1-6 Nice kopmaz velvele...... XXVI: 388-33 Uçkur ba ğım elleme...... VI: 198/1-2 Beni mahzun gönderme ...... XXI: 81-20 Kan iner yüre ğime ...... XXVI: 734-10/1 Kan damlıyor ömrüme ...... XXII: 140-2 Şimdi bakman yüzüme...... XI: 27-16 Şimdi bakman yüzüme...... XXI: 81-5 Olur olmaz yârane...... III: 131-2 Yârsızlara vay gine ...... XXI: 413-1 Benimki öldü gine...... XXI: 413-6 Yârin ince beline...... XXIV: 344-3 Yârin ince beline...... XXIV: 344-5 Alaca ğım bir dane …...... XXIII: 200-3 Alaca ğım bir dane...... XXVI: 734-38 İman diye dilene ...... III: 235-4 Dü şeyim ensesine ...... XXIV: 416-24 Darısı cümlesine ...... XXVI: 734-33 İşim döndü aksine...... XXVI: 388-34 Evler yıkan gözüne ...... XXVI: 734-51 Sarmak ile ak sine...... III: 156-6 Kızların sürüsüne...... XVIII: 155-3 Ömrü günü tükene ...... XXII: 21/1-5 Gerdanı bütün bere...... XXIII: 200-25 Giyineyim ben kare...... III: 131-3 Bura kalsın sizlere...... XXIV: 416-35 Aldı beni vesvese...... XXVI: 388-18 Yeti ştim son nefeste...... II: 9/1-3 229

Sevdası var yürekte...... XXIV: 338-4 Sen de bir top menek şe ...... XXI: 413-9 Yi ğitleri ezmeye ...... XXIV: 416-6 Yanak ate şimize...... XXII: 21/1-10 Yâdigâr kalsın size...... XXIV: 416-37

-H- Ya bana sabır Allah...... II: 9/2-11 Ya bana sabır Allah...... XXVI: 734-72 Ayıramaz padi şah ...... XXIV: 338-2

-I- Alıcıyım alıcı...... II: 9/2-21 De ğer yüz bin Ba ğdad’ı ...... XXVI: 388-48a Yaramı kız ba ğladı...... XXII: 229-2 Daha böyle yana ğı ...... XI: 27-13 Pe şrev çalar duda ğı ...... XXVI: 388-31 Uyandı geri aldı ...... XXIV: 138-1 Boynu bükülü kaldı...... XXII: 160-4 Al yanaklar kanadı ...... XXIII: 208-8 O da ele dolandı...... XXIV: 416-7 Yâr avluya dolandı...... XXVI: 388-48b Tabutum tahtalandı ...... XVIII: 195-6 Elim koynumda kaldı...... XXIV: 416-10 Bilmem nerede kaldı...... II: 9/2-17 Uzun ömür kısaldı...... XXVI: 388-19 Beni yaratmadı mı...... XXIV: 416-28 Ya kaldır bu sevdayı ...... III: 156-7 Ayrılık olmasaydı ...... XXI: 413-17 Sabahlar olmasaydı...... II: 9/2-12 Beni yaratmadı mı...... XXIV: 416-28 Balıklar suda yandı ...... XXVI: 388-8 Ci ğerinden yandı mı...... XXVI: 734-75 Bende mi(dir) her gün âhı ...... III: 131-7 Terk ettim evi barkı...... XXII: 21/1-3 Kiminle konu şmalı...... VI: 1981-1 Hiç yıldıza bakar mı...... XXVI: 734-69 Sultan kula bakma mı...... XXI: 413-41 Cenazem kılınma mı ...... XVIII: 174/1-6 Daha böyle yana mı ...... III: 129-2 İle ba ğışlanır mı...... XXI: 81-4 Gümü şten merdivanı...... XXIV: 416-1 Demedin çık yukarı...... XXIV: 416-22 Ağlarım zârı zârı...... XXI: 80-1 Ağlasun fidanları ...... XXI: 413-29 Yedi da ğın ku şları...... XXIII: 212-1 Bu gün Senem’in sırası ...... XVIII: 133/3-1 Güzel ile ta ş ta şı...... II: 171-1 Güzel ile ta ş ta şı...... …II: 17-5 230

Açılsam yâra kar şı ...... XXVI: 734-77 Pınara verin kızı...... III: 230/8-2

-İ- Co şarım ırmak gibi ...... XXVI: 734-6 Taze ya ğmı ş kar gibi...... XXIII: 200-12 Gülerim sa ğlar gibi ...... XXIV: 189-2 Mısır’ın gülü gibi...... XXIII: 208-4 Sarayın gülü gibi...... XXVI: 734-63 Bir ni şanlı kız gibi ………………………...... XXIII: 111-1 Yâr gö ğsün dü ğmeledi ...... XXVI: 388-28 Yâr bana gül demedi...... XXII: 118-1 O ne şekil gülü ş idi ...... XXII: 118-3 Ben de kestim ümidi ...... XXVI: 388-10 Ayrılık demi geldi...... XXI: 413-28 Ayrılık gerçeklendi ...... XXII: 21/1-4 Ayrılık gerçeklendi ...... XXVI: 388-5 Ben soka ğın çiçe ği...... XXVI: 734-26 Gezin bir zaman eğri...... XXVI: 388-36 Ya Muhammed Ya Ali...... XXIII: 200-19 Kahvaltıya öpmeli...... XVIII: 133/1-1 Gülerim sa ğlar kimi ...... III: 143-2 O bana yas de ğil mi ...... XI: 27-3 Bana yazık de ğil mi ...... XXVI: 388-9 Bilmem bura tekke mi...... XXVI: 388-12 Kaptırdın kurda beni ...... XXIV: 344-4 Unutma beni ...... XXIII: 204-1 Kim gördü çifte beni ...... III: 131-5 Zülfün ba ğladı beni ...... II: 9/2-7 Çapraz ba ğladı beni ...... XXVI: 388-29 Çapraz ba ğladı beni ...... XXI: 413-14 Bir beni gökçek beni ...... XXVI: 388-17 Öldürür bu dert beni...... II: 9/2-5 Ey Yaradan sen beni ...... XXII: 140-4 Kızlara satın beni ...... III: 235-2 Kadir Mevlâ’m sen beni...... XXVI: 388-14 Her gelen ta şlar beni ...... XXII: 21/1-2 Ne nazik soydun beni …...... XXII: 265-1 Yüzünden okut beni … ...... XXIV: 138-2 Hamay(ı)la yazmı ş beni … ...... III: 235-3 Annem(e) söylerim seni...... XXIV: 338-6 Yâdlara verdim seni… ...... XI: 27-4 Ellere verdim seni … ...... XXIII: 205-1 Yâd [e]llere verdim seni …… ...... XXI: 81-15 Uyandırırım seni ...... XVIII: 220-2 Eller seviyor seni ...... XXIII: 200-31 Gönlümün gögerçini ...... XXIV: 416-31 Çekme çirkin derdini...... XXIV: 416-4 Sökülmez a şk iksiri… ...... III: 131-6 231

Yaktı beni birisi ...... XVIII: 155-2 Yi ğidin birisini …...... XXIII: 207-1 Yüzüme gülme bari …...... XXIII: 200-18 Göz(ü)me görünme bari … ...... III: 230/8-6 Küpe de ğen yerleri...... XXII: 115-2 Ci ğerimin kö şesi … ...... XXIV: 338-3 Boynuma taktı geçti …… ...... XXI: 413-2 Derunumdan kim geçti …...... XI: 27-15 Yârim elimden gitti ……… ...... XXIII: 208-10

-K- Defteri yazana bak … ...... XXII: 140-6 Ya ş yerine kana bak...... XXI: 413-26 Sen i şin sonuna bak …...... XXI: 413-18 Azıcık da bize bak …...... III:230/8-1 Mah şere mi kalacak… ...... XXIII: 208-9 El altından kurtulak …… ...... III: 230/8-8 Sinen sineme sarmak ……...... XXVI: 388-45 Boynun[u] hemen vurmak …...... XXIII: 208-2 Dü şman gorına toprak …...... XXI: 413-13 Mektup ile konu şak...... XXIII: 210-5 Mektup ilen konu şak …...... XXVI: 734-37 Demedim odlara yak...... XXVI: 388- 44 Yâre gül ba ğlayarak...... XXIII: 212-2 Evvel bahar güzecek ...... XXII: 362-1 Mezara girmeyincek...... XXVI: 388-30 Keyfin yetti mi felek...... XVIII: 195-6 Kı şın ayırdı felek ...... XXIII: 200-30 Kı şın ayırdı felek ...... XXIII: 212-8 Yâre mektup gönderek...... XXIII: 200-8 Buna da dayan yürek ...... XXII: 20/1-1 (Kendi) gözümüzü şişledik...... XXIV: 269-1 Everirsen teberik...... XXVI: 388-1 Güzelleri severik...... XXIV: 416-9 Bize de gel azıcık...... XVIII: 174/2-3 Sen bize gel azıcık ...... XXIII: 200-9 Bana da ver azıcık...... XXII: 362-3 Canım sana halayık...... XXVI: 734-36 Misket’ten güzeli yok ...... XVIII: 195-1 Söylemeye yüzüm yok...... III: 230/8-5 Benden önce giyen yok...... XXIII: 208-3 Sizin güller tomurcuk...... XXIII: 203-2 Ondan iyisin bulduk...... XXVI: 734-7

-L- Hesabım da ğlardan al...... XXIII: 70-1 Elini yumaya gel...... XXVI: 734-9 Bir de can verende gel...... II: 17-4 Kendi gülünden güzel ...... III: 235-6 232

Bir ben yâre yollarım ...... XXIV: 416-36 Çekerim dertli bülbül ...... XXI: 81-16 Ağlatır ta şı bülbül ...... XI: 27-2 Ağlatır ta şı bülbül ...... XXI: 81-14 Şöyle sen[in]le gönül ...... XXIV: 138-4 Zülfünden tüter gönül ...... II: 234/3-1 Zülfünden tüter gönül ...... XXIV: 138-3

-M- Dünyada yârsız adam ...... XXVI: 388-4 Uzak yollara bakam ...... XXVI: 388-42 Çıkam bu gökten bakam ...... XXI: 413-25 Va[lla]h billah ısırmam ...... XXVI: 734-27 Her avcıya tutulmam ...... XXIV: 416-23 Ölsem de unutamam ...... XXVI: 388-40 Benim yönüm ben varam ...... II: 9/2-16 Mezarına ta ş olsam ...... XXII: 160-2 Yâr eliyle ba ğlıyam ...... XXIV: 350-2 Sana bin mâni diyem ...... II: 9/2-4 Ben yârimi veremem ...... XVIII: 220-1 Nazlı yârime yetem ...... XXI: 81-9 Ben anın nesin aldım ...... XXVI: 388-7 Be ğendim hasın(ı) aldım ...... XXIII: 212-10 Evde yalnız olaydım ...... III: 230/8-10 Ben alnına yazıldım ...... XXI: 413-5 İzini bula şuk sandım ...... XXIII: 200-21 Sana bel ba ğlamazdım ...... XXIV: 189-6 Ku ş kadar olamadım ...... XXIV: 416-5 Her gelene sorardım ...... II: 9/1-1 Ben Allah’a yalvardım ...... XXIV: 416-20 Benim size yandı ğım ...... XXI: 413-19 Cehd et de kavu şalım ...... XXVI: 734-71 Ben bir yiğide malım ...... XXIII: 208-5 Tenhada dost olalım ...... XXI: 80-2 Vakti gelir açarım ...... II: 9/2-19 Bezirgânım konarım ...... XXIV: 189-3 Kaderime sayarım...... II: 9/1-3 Ölene dek yanarım ...... XXIII: 212-5 Bir ben yâre yollarım ...... XXIV: 416-36 Nazlı yârime ba şım ...... XI: 27-10 Daha ben karalıyım ...... II: 9/2-19 Ben gurbet harcı mıyım ...... XXI: 413-30 Kocası mı olayım ...... XXIII: 210-3 Ardan mı sanayım ...... XXI: 413-23 Ben onun ustasıyım ...... XXVI: 734-39 Gine ben sa ğ gezer[d]im ...... XI: 27-7 Yapsalar mı dedim ...... XXIII: 210-2 Yâre karda şım dedim ...... XXVI: 388-50 Hiçbirine ermedim ...... XXVI: 734-46 233

İçinde yok sevdi ğim ...... XXII: 140-1 Yağa ya ğa gidelim ...... XXVI: 734-48 Eme ğim bo ştur benim ...... XXII: 172-1 Eme ğim bo ştur benim ...... XXVI: 734-67 Tenim ilaçtır benim ...... XXIII: 200-4 Orta bo[y]lu yâr benim ...... XXIII: 208-6 Oğlun alır gezerim ...... XXIII: 200-33 Ölenecek gözlerim ...... II: 9/2-18 Sana kim baktı yârim ...... II: 9/2-9 Senden gayrısı [yârim] ...... XXVI: 734-73 Arslan yürekli yârim ...... XXI: 413-7 Bir de sen yakma yârim ...... XXI: 413-21 Sarılak yatak yarim ...... XXII: 209-1 Sen doldurdun ben içtim ...... II: 9/2-6 Yâr doldurdu ben içtim ...... XXIII: 203-1 … tullah(?) yemi ştim ...... VI: 198/1-5 Kefenimi dikeyim ...... XXVI: 734-76 Muradıma ermeyim ...... XXVI: 734-44 Ben zalim elindeyim ...... XXVI: 734-13 Vefasız elindeyim ...... XVIII: 195-5 Ben yüzünü göreyim ...... XXVI: 734-14 Ate şler içindeyim ...... XXIII: 200-14 Yârsız seni neyleyim ...... XXIV: 138-6 Ben senden döner miyim ...... XXIV: 148-1 Duyup duyup küsüyom ...... XXIII: 200-11 Afv eyle benim suçum ...... XXVI: 734-25 Senden âlâsın buldum ...... XXIII: 270-3 Senden eyisin buldum ...... XXI: 81-1 Ben viran(e) bayku ş oldum ...... XXVI: 734-60 Bu gönlüm ba şım koydu[m]...... XXVI: 388-20 Evi barkı unuttum ...... XXIV: 344-2 Son sözün söyle kuzum...... XI: 27-19 Ben gülü kızda gördüm ...... XXIII: 200-6 Şen olsun cahil gönlüm...... VI: 198/1-4 Evvel ba şta ben özüm ...... XXIV: 350-1 Mihirli kâ ğıt yüzlüm … ...... XXVI: 734-41

-N- Dü ğmeler arasından ……...... XXIV: 416-17 Gö ğsünün arasından …...... XVIII: 174/1-2 Ben [de] geçtim bu candan …...... XXVI: 388-49 Kolumdan kara çamdan ...... XXVI: 388-35 Yerdeki karıncadan ...... XXIII: 157-1 Ettin beni darda ğan ...... III: 156-4 Felek etti darda ğan …...... XXII: 213-4 Dereleri katmadan(?) …………… ...... XXIII: 210-4 Usandım intizardan … ...... XXI: 413-24 Gelen cevri bir yandan...... III: 156-3 Kurtar beni Yaradan ...... III: 156-2 234

Ameleyi hoplatan ………………………… ...... XVIII: 220-4 Üşüyorum so ğuktan ……………………………...... XXIV: 416-1 Kurtulam âh-u zârdan ………...... XXVI: 388-27 Koynuna girdim uyan ………………………...... XVIII: 174/1-3 Koynuna girdim uyan ……………………...... XXII: 55-2 Koynuna girdim uyan ………...... XXIV: 416-32 Gerdanı beyaza ben ………………...... XXIV: 344-6 Bir sen ba şa yerde ben …………… ...... XXVI: 734-32 Nasıl yatam yerde ben …………………...... II: 17-2 Nasıl yatam yerde ben …………………...... XXVI: 734-28 Döner mi dedi ğinden ……………...……………… ...... XVIII: 174/1-4 Seni bana dost iden …………………… ...... XXIII: 70-2 Ameleyi gi şeden(?) …..………………… ...... XVIII: 220-5 Öperdim gözlerinden ………………………...... II: 17-1 Öperdim gözlerinden ………………………...... XXII: 140-3 Penbeli gül memeden ……………………… ...... XXII: 229-1 Tabib el yudu neden ………………………… ...... XXVI: 388-22 Kesildi yolum senden ……………………… ...... XXII: 140-5 Su içmem gölünüzden ……………………………...... XXIII: 208-1 Su içmem gölünüzden …………………...... XXIII: 212-7 Üç günlük gelin iken ……………………… ...... XXIII: 200-27 Kefenim dikilirken ……………………… ...... XXVI: 734-47 Gözümün ya şı ilen …………………………...... XXIV: 138-7 Yeniden ata şladın ………………...... XXVI: 388-47 Öldürür karda şların …………………… ...... XVIII: 219-1 Kimler a ğlasın ………………………… ...... XXIII: 204-2 Tam benim [bir] harcımsın ……………...... XXIII: 205-4 Doyanaca emsem darılır mısın ……………...... XXIII: 200-17 Ben dedim sen olasın ………………………...... XXIV: 189-5 Sen benim olacaksın ……………………...... XXVI: 734-24 Vaktin gelir solmazsın …………………...... II: 206/1-2 Zemheride solmazsın …………………………...... XXI: 81-17 İçenlere şifa a ğzın ……………………………...... XXIII: 162-1 Alanı sarmak için ………………………………...... XXIII: 212-11 Seni sevdi ğim için ………………………...... XXIII: 200-28 Bilmezler gönlümdekin …………………… ...... XXI: 413-37 Hani ya e şin senin ……………………………...... XXVI: 734-57 Do ğrusunu bildirin …………………… ...... XXVI: 734-30 Kabirde çeker misin ……………………… ...... XXI: 81-8 Yaktın beni kül ettin………………………...... XI: 27-6 Yaktın beni kül ettin …………………………………...... XXI: 81-11 Beni ate şte koydun …………………………… ...... XXVI: 388-43 Ne dün gördüm ne bugün …………………...... XXVI: 734-23 Al gine sende dursun ………………………… ...... XXVI: 734-53 Şeftalisi bol olsun ………………………...... XXIII: 155-1 Hep gönlümüz şen olsun ………………… ...... XXIV: 331-3 Bana nasip olmasun …………….………...... XXVI: 734-21/1 Çıkaralım bir oyun ………………...... III: 230/8-3 235

-P-

Bilmem sevda mı garip… ...... III: 129-3 Şahin gözlerinden öp …...... XXVI: 734-20

-R- Bana etmez itibar ………...... XXVI: 388-16 Birisi ci ğer yakar ………………………… ...... VI: 198/1-3 Gün durur bulut a ğlar ………………………… ...... II: 17-3 Durmaz figana ba şlar …………………… ...... XI: 27-12 Anca kesen kasap a ğlar …………………… ...... XXII: 62-2 Sevdadan kurtulanlar …………………………...... XXI: 413-32 Sevdadan kurtulanlar …………………………… ...... XXIII: 200-26 (Ah) bize duzak kurdular …………………...... XXIV: 269-2 Ne urur ne ba ğışlar ………………………………...... XXVI: 388-2 Durmaz figana ba şlar ………...... XXI: 80-3 Avucunı ırgalar ………………… ...... XVIII: 174/2- Gök cemâlli yazılar …………...... XXVI: 734-64 Yemen Fizan Ba ğdat arar ……………...... XXIV: 331-4 Yüre ğimde fer mi var ………………...... XVII: 734-19 O dedikçe nazı var ……………………...... XXVI: 388-26 Bana kalasıca yâr ………………………...... XXVI: 388-37 Boynu buruk koyan yâr ………………...... XXVI: 734-10 Ayırmaya kim kıyar …………………… ...... XXIV: 416-30 Gizli gizli yas tutar ……………………...... XXI: 413-11 Yoksa ne hakkımız var …………………………… ...... III: 235-8 Seni bir ö ğreten var ……….…………… ...... XXI: 413-34 Gayret edip yâra var ….…………………… ...... XXII: 213-6 Ağzıma bırakıver …………………………...... XXVI: 734-42 İş tahım seni çeker ……………………...... XXIII: 200-15 Kulakları çiniler ……………...... XXII: 55-1 Bir gün ba ş ba şa de ğer ……………… ...... XXII: 21/1-1 Kız uçkur ba ğlar gider …………… ...... XVIII: 174/1-1 İnşallah bize gider ………………...... III: 235-10 Ecel gelmi ş can gider …………………… ...... II: 9/2-14 Sa ğ gelen hasta gider ………………………...... XXI: 413-22 Sermayenden nen gider …………………… ...... XXVI: 734-34 Ayda bir selam gönder ………………… ...... XXIII: 270-1 Bu dert sana az derler ……………...... II: 9/2-1 Yi ğit kadrin bilmezler …………………… ...... XXIV: 416-18 Okunmadı dü ğünler……………………………...... XXVI: 388-39 Belki büyü ederler …………………………… ...... XXVI: 734-18 Felek bildi ğin eyler ……………...... XXII: 21/1-9 Konu ştu ğmuz geceler ………………………… ...... XXIV: 416-33 Senin kalbinde kimler …………………………...... XXI: 413-8 Yâr u ğruna ölenler ……………………………… ...... XXVI: 734-3 Kıyaydım seriine(?) ser………………………… ...... III: 156-5 Ölsem sana nem dü şer …………………………...... XXIV: 189-1 Yâre kavu şmak ister ………………………… ...... II: 9/2-8 236

Yâre kavu şmak ister ……………………… ...... XVIII: 174/1-5 Yâre kavu şmak ister ……………………...... XXI: 413-3 Yâre kavu şmak ister …………………………..……...... XXIII: 208-1 Cemâlin görem yeter ……………………...... III: 235-9 Ölsem sana nem dü şer ………………………...... III: 143-1 Yâr koynuna dadandır ……………………… ...... II: 9/2-3 Al koynuna dadandır ……………………… ...... XXVI: 734-21 İlla gönlüm kızdadır …………………...... XVIII: 174/2-2 Bizim o ğlan a şıktır………………………..… ...... III: 235-5 Gelse o yâr da ğıtır ……………….……… ...... XXVI: 388-38 Mara şlılar kıyaktır …………………………...... XXIV: 416-21 Tanrım neler yaratır …………………………...... XI: 27-18 Yanıyom cayır cayır ……………………… ...... XXVI: 734-12 Hem sevaptır hem hayır … ...... XVIII: 195-2 Kayır Allah’ım kayır ………………………………...... XXIII: 200-23 Gözlerinden bellidir …………………… ...... III: 235-11 Birinci bölüktedir ……………………………...... XXIV: 416-25 Belki son gidi şimdir ……… ...... XXI: 81-6 Dost senin yüz incidir ………………………...... III: 129-4 Bakalım dertli kimdir …………...... II: 9/2-2 Gine gönlüm sendedir………………...... XI: 27-2 Gine gönlüm sendedir …………………………...... XXI: 81-19 Hiç öpmedi bu fakir .……………………………… ...... XXIV: 416-27 Kurban olsun bu fakir …………………………… ...... XVIII: 152-1 Seni gören bayılır …………………………………...... XXIII: 200-10 Gurbeti gezen bilir …………………………...... XXII: 172-2 Gelmezse kendi bilir ……………………………… ...... XXI: 413-20 Gurbeti çeken bilir ……………………………… ...... XXII: 213-1 Hapiste yatan bilir ……………………… ...... XVIII: 174/3-1 İlacı kızdan gelir …………………………...... XXI: 413-15 Aklıma neler gelir ……………………………...... XXIII: 212-56 Bu dert bana yeti şir ……………………..……...... XI: 27-14 Bu dert bana yeti şir …………………………...... XXI: 81-12 Derdim bana yeti şir …………………………… ...... III: 131-4 Medet yârim yeti şir …………………… ...... XI: 27-9 Medet yârim yeti şir …………………...... XXI: 81-10 Koynuna girmem diyor ………………………………...... XXI: 413-31 Câhi[li]m inanıyor ……………………………………...... XXII: 21/1-8 Mezarım kazılıyor ………………………………...... XVIII: 195-3 Burcu burcu kokuyor ……………………………...... XXVI: 734-11 Bana mendil sallıyor ………………………...... XXIII: 200-24 Mevlâm sabır veriyor …………………………….…...... XXIII: 200-5 Bir zalim[e] dü ş de gör ………………………… ...... XXI: 413-39 Gülün ömrü az olur ………………..……………...... XXIII: 200-29 Gülün ömrü az olur …………..……………………… ...... XXVI: 388-3 Yi ğitte korku mu olur …………………………..……...... XXII: 115-4 Cümleye mâlûm olur ...... XXIV: 416-19 Muradımız tez olur ……………………………… ...... XXIV: 144-1 Gül gibi yârdan olur …………...... XXIII: 149-1 237

Hak bizi kavu şturur ………………………… ...... XXI: 413-16 Yanmı ş yürek so ğutur ………………...... XXII: 21/1-7 Oğlanı arar durur …………………...... XVIII: 174/2-5 Dedi [ki] sen de buyur ……………..…...... XXIII: 200-20 Dillerin bülbülümdür ……………….…...... XI: 27-1 Dillerin bülbül müdür …………………...... XXI: 81-13 Yüzünü gördüm şükür ………………………… ...... XVII: 734-22 Bir kötü söz öldürür ………………………………...... XXII: 172-3 Bir kötü söz öldürür ………………………...... XXII: 213-2 Beni aklına dü şür …………………..… ...... XXIII: 200-16 Ya beni size götür ……………………………...... XXIII: 200-1

-Ş- Getir kürek al ate ş …………………… ...... XXIV: 331-2 Seni nurdan yaratmı ş …...... ……………………… ...... XXIII: 212-3 Seni nurdan yaratmı ş …..……………………...... XXVI: 734-58 Zararım kime de ğmi ş …………………………...... XXVI: 734-59 Ate şten gömlek imi ş ………………………...... XXVI: 734-35 Anaya muhtaç imi ş ……………………………...... XXII: 160-5 Bayku şlar tüner imi ş …………………………..…… ...... XXII: 213-3 Nasıl ana do ğurmu ş ………………………..…………...... XXVI: 734-54 Benim için do ğurmu ş .…………………..……………...... XXVI: 734-17 Yâr u ğruna can koymu ş …………..………………………...... XXVI: 734-2 Kirpiklerim ü şümü ş …………………………...... XXIV: 138-5 Kürt içinde büyümü ş ………………..………… ...... XXIV: 416-2

-T- Günlüksüz tutsa ırgat ……………………...... XXII: 118-4 Oturun rahat rahat …………………………...... XXIV: 338-1 Bahçe[ler]de sen de yat ...... XVIII: 219-2

-U- Kabul olmaz orucu …………………….… ...... XXIV: 416-8 Kabul olmaz orucu ……………...... XXIV: 416-11 Cigerime kan doldu ……………………… ...... XXVI: 388-24 Meskenim da ğlar oldu …………………...... XXVI: 388-46 Burnuma tüter oldu ……………..…………...... XXIII: 200-32 Burnuma tüter oldu ……………..………………...... XXIII: 205-2 Burnuma tüter oldu……………………………...... XXVI: 734-56 Sensiz bir gurbet oldu ………….…..………...... XXII: 160-3 Sensiz içilmez oldu ….………….….……………...... XXII: 160-1 Emeklerim hiç oldu …………………………… ...... XXVI: 388-23 Gittikçe zalim oldu . ……………………...... XXVI: 388-13 Bahtım siyah olurdu ………………...... XXII: 368-1 Terazüsü be ş urdu ……………………… ...... XXVI: 388-21 Rakip belasın buldu ………………………...... XXVI: 388-15 Cahil yârsız olur mu .…………….…...... XXI: 81-21 Alsam seher uykumu ………………….………...... XXIV: 416-7 Dilensin kapu kapu ………………… ...... XXVI: 734-43 238

-Ü-. Nazik belim çürüdü …………………...... XXIV: 338-5 İman tahtam çürüdü ……………………………… ...... XXIV: 416-13 Şu Burdur’un bülbülü ……………………...... XXI: 413-35 İstanbul’un bülbülü …………………… ...... XXIII: 208-7 Kim gördü güldü ğümü …………………… ...... XXII: 118-2 İş marınca yürü …………………………………...... XVIII: 220-3 Ayrılık bize dü ştü …………………………...... XXIV: 331-1

-Z- Emmek ile doyulmaz ...... XXVI: 388-41 Ba şı kazasız olmaz ………………………… ...... XXI: 81-23 Kız ile pazar olmaz …………………………..……………...... XVIII: 174/2-1 Ba şı sevdasız olmaz ……………...... XXIII: 200-22 Bana gülmek yakı şmaz ……………………...... II: 9/2-10 Ecel gelir yâr gelmez …………………...... XXVI: 734-55 Gök ba şlı kâfir etmez ……………………… ...... XXVI: 388-11 /……………/ ötmez …………… ...... XXVI: 734-45 Benim montuma yetmez ………… ...... XXIII: 212-4 Yatamayorum yalnız …………………… ...... III: 230/8-4 Geri durun yanarsız ……………………...... XXII: 131-1 Kanım akar yarasız …………………………...... XXVI: 734-65 Sen orada güldeniz ………………………………...... III: 143-4 Ayrıldık gece gündüz ……………………...... XXIII: 212-9 Bana çok mu gördünüz ……………… ...... XXIV: 416-34 239

7. 4. D İZİN 4: SÖZLÜKTE GEÇEN KEL İMELER D İZİNİ

-A-

âh u zâr: benim âh-u zârımdan (XXVI: 388-8); kurtulam âh-u zârdan (XXVI: 27).

âlâ: senden âlâsın buldum (XXIII: 270-3). alma: kızarmı ş yârim alma (III: 235-7); almayı ata[n] bilir (XVIII: 174/3); Al almanın dördüni (XXIV: 416-4); alma attım sel aldı (XXIV: 416-10). amele: ameleyi hoplatan (XVIII: 220-4); ameleyi gi şeden(?) (XVIII: 220-5). ayan: ay do ğar ayan ayan (XVIII: 174/1-3); (XXII: 55-2); (XXIV: 416-32); a ğup gider ayan özü (XXIII: 162-1).

-B- bâde : bâdeler dolmasaydı (II 9/2: 12); sofra bâdesiz olmaz (XXI: 81-23); bâde içtim fincandan (XXVI: 388-49). bar: bahçede barsız adam (XXVI: 388-4). basma: basma don giymem diyor (XXI: 413-31). baz: bahçelerde baz olur (XXIII: 200-32). bedir: ay do ğar bedir Allah (II: 9/2-11). bel ba ğla-: sana bel ba ğlamazdım (XXIV: 189-6). bezir: bezir barda ğı yüzlüm (XXII: 62; 105). bezirgan: bezirgânım konarım (XXIV: 189-3). bîçare: benim bîçare gönlüm (XXI: 413-3). biryan: yandım döndüm biryana (A ŞE III: 129-5); (III: 156-1). bîvefa: bilseydim bîvefasın (XXIV: 189-6). burç: kalenin burcu muyum (XXI: 413-30). 240

-C- cahil : şen olsun cahil gönlüm (VI: 198/1-4); oğlan cahil kız cahil (XVIII: 174/1-4); şu benim cahil gönlüm (XVIII: 174/1-5); (XXIII: 208-1); cahil yârsız olur mu (XXI: 81- 21). canfes: olursa canfes olsun (XXI: 413-31). cehd: her i ş cehd ile olur (XXVI: 734-71). cevr: gelen cevri bir yandan (III: 156-3); gel bana cevr eyleme (XXVI: 388-9); Şimdi cevre ba şladın (XXVI: 388-47).

-Ç-

çat-: gögde Rabbin çattı ğın (XXI: 413-4).

çav-: gün çavar parlar gider (XVIII: 174/1-1); Gün çavar gedi ğinden (XVIII: 174-4).

çengel: etim gelse çengele (XXII: 115-3).

çe şm: çeşmimde nem olasın (XXIV: 189-5).

çift: çifte camuz(ı) ko şmalı (VI: 198/1-1).

çul: çulun attı tay gine (XXI: 413-1).

çulga: çulgalık içindeyim (XXIII: 200-15).

-D- dadan-: yâr koynuna dadandır (II: 9/2-3); dadandı şara leylek (XXIII: 200-33); Al koynuna dadandır (XXVI: 734-21). darda ğan: Leyli güzel darda ğan/ Konar bayku[ ş] darda ğan/ Ettin beni darda ğan (III: 156-4); Adile’m der darda ğan/ Zülüf yüzde darda ğan / Felek etti darda ğan (XXII: 213- 4). derya: a şk deryasın kim geçti (XI: 27-15); Deryalar dolanıyor (XXII: 21/1-8); İner deryada kı şlar (XXVI: 388-2). 241

deste: elinde bir deste gül (III: 235-6); su gelir deste gider (XXI: 413-22); [gülleri] deste deste (XXVI: 734-5); karanfil destesiyim (XXVI: 734-39). deyyus: gidi deyyu sun kızı (XXIV: 416-20). don: basma don giymem diyor (XXI: 413-31).

-E- edik: ay do ğar edi ğinden (XVIII: 174/1-4). efil efil: efil efil esiyom (XXIII: 200-12). eğer: Kır atı eğerledim (XXIV: 416-20). eğin: kalıyor e ğinde çocuk (XXIII: 200-10). ele dolan-: O da ele dolandı (XXIV: 416-6). elek: eli elekli yârim (XXI: 413-7). elem: elem çekme nazlı yâr (XXI: 413-16); elem çekme sevdi ğim (XXVI: 734-70). em: yarama em olasın (XXIV-189); memelerin derd emi (XXVI: 10). esbap: esbabın bo ğçalarda (XXVI: 388-6). ev bark: terk ettim evi barkı (XXII: 21/1-3); evi barkı unuttum (XXIV: 344-2).

-F- felek: felek bizi ayırdı (II: 9/1-2); yetmedi mi feleke (II: 9/2); felek vurdu taş ile (II: 206/1-1); felek tar(u)mar eyledi (III: 129-5; 156-1); felek çarhın kırılsın (III: 156-6); (XXVI: 388-34); bahar gitti mi felek (XVIII: 195-6); keyfin yetti mi felek (XVIII: 195- 6); felek devri dolana (XXI: 413-14); çarhın kırılsın felek (XXII: 20/1-1); felek bildi ğin eyler (XXII: 21/1-9); koymadı zalim felek (XXII: 21/1-10); Felek etti darda ğan (XXII: 213-4); Kı şın ayırdı felek(XXIII: 200-33); (XXIII: 212-8); Zalim felek ta ş urdu (XXVI: 388-21); Felek gamım tartarken (XXVI: 388-21); Felek beni bağladı (XXVI: 388-35). fend: güzeller fendi bilir (XXI: 413-20). figan : durmaz figana ba şlar (XI: 27-12); (XXI: 80-3); figanıma zârıma (XXVI: 734-40). 242

fil fari: bağçelerde filfari (III: 230/8-6). fil fili: keten gömlek filfili (XXI: 413-35); (XXIII: 208-7) . firkat: sesi firkatli bülbül (XXI: 81-16); aldı beni bir firkat (XXII: 118-4). fistan: yârim giymi ş al fistan (II: 9/2-20). fiston: fiston giyer dü ğmeli (XVIII: 133/1-1).

-G- gam: yine aldı gam beni (XXII: 140-4), gam için mi yarattın (XXII: 140-4). gazel: kavakta gazel olmaz (XVIII: 174/2-1). gedik: gün çavar gedi ğinden (XVIII: 174/1-4). gerdan: tel saçılmı ş gerdana (XXI: 81-7). gevher: bilsem gevher saçarım (II: 9/2-15). gögerçin: gönlümün gögerçini (XXIV: 416-31). gün: gün durur bulut a ğlar (II: 17-3); gün çavar parlar gider (XVIII: 174/1-4); gün çavar gedi ğinden (XVIII: 174/1-4); ikindi günü gibi (XXIII: 208-4); (XXVI: 734-65); gün do ğar ya şmak ister (XXI: 413-3); gün ü şüdi gül ü şüdi (XXII: 118-3); asılı günden yüzü (XXIII: 162-1); gün do ğar yüce olur (XXIV: 416-19).

-H- haçan: (her) haçan beni incitsin (III: 129-4). hamayıl: hamayıla yaz beni (III: 235-3); Hamay(ı)la yazmı ş beni (III: 235-3) harc: ben gurbet harcı mıyım (XXI: 413-30). hasbihâl: gel hasbihâl edelim (XXIV: 138-4). hercayi: yürü hercayi yürü (XXI: 81-1). herif: gel herif beni bo şa (XXIII: 270-2). him: mâni mâniye himdir (II: 9/2- 2). 243

hovarda: benim yârim hovarda (XXI: 413-40).

Hū: her gelen bir hū çeker (XXVI: 388-12).

-İ- ibrik: iki kol gümü ş ibrik (XXI: 413-40). insaf: yâr insafsız ben arsız (XXII: 131-1); benim insafsız yârim XXVI: 388-13). intizar: usandım intizardan (XXI: 413-24). işlik: gri yelek mor i şlik (XXIII: 200-14).

-I-

ıraf: ıraftaki siniler (XXII: 55-1).

ırak: bir yâr sevdim ırakta (XXIV: 338-4), ne kadar ırak olsa (XXIV: 338-4), Harput yolu ırahtır (XXIV: 416-21).

ırgala-: kavak dalın ırgalar (XVIII: 174/2-4), avucunu ırgalar (XVIII: 174/2-4).

ırgat: günlüksüz tutsa ırgat (XXII: 118-4).

-K- kâfir: kâfir isen dine gel (XXI: 413); gök ba şlı kâfir etmez (XXVI: 11); kâfir bana etti ğin (XXVI: 388-40); kâfir misin Müslüman (XXVI: 734-27). kakül: top kakül yüze dü ştü (XXIV: 331-3). kan a ğla-: ben burda kan a ğlarım (XXIV: 189-4). kangı: kangı ba ğın gülüsün (II: 206/1-2). kârgir: Kârgir bina yıkar mı (XXVI: 734-69). kebap : kebabı köz öldürür (XXII: 172-3). kelçeklen-: yâr geldi kelçeklendi (XXVI: 388-5). kemend: zülfünü kemend etmi ş (XXI: 413-2). 244

kevser: kevsere dönen sular (XXII: 160-2). köz: kebabı köz öldürür (XXII: 172-3).

-L- lâl: bülbül dilim lâl ettin (XI: 27-6), (XXI: 81-11). lalezâr: lalezâr bahçelerde (XXVI: 388-6). leb: lebin emsem kanarım (III: 143-3), (XXIV: 189-3).

-M- mâh: mâh cemâlin gül müdür (XXI: 81-11).

Mah şer: Mah şerde dirler anam (XXII: 160-7). mahzun: beni mahzun gönderme (XXI: 81-20). maraz: mâniye maraz derler (II: 9/2-1). marpuc: nargilenin marpucu (XXIV: 416-8). ma şa: ocak ba şında ma şa (XXIII: 270-2). medet: medet yârim yeti şir (XI: 27-9); (XXI: 81-10). meni: bahçelerde mor meni (XXIII: 200-32). merdan: kız ma şallah merdana (XI: 27-17), (XXI: 81-7). merdivan: gümü şden merdivanı (XXIV: 416-1). mersin: mersinim var duvarda (XXI: 413-40). mest: içelim mest olalım (XXI: 80-2); sensin beni mest iden (XXIV: 70-2).

(XXIV: 70-2) mim: elif elinde mimler (XXI: 413-8). minder: ocak ba şında minder (XXIII: 270-1). murad: muradımız tez olur (XXIV: 144-1), ben murad alamadım (XXIV: 416-4).

245

-M- nâçar: mâni bilmem nâçarım (II: 9/2-14). nice: halimiz nice olur (XXIV: 416-19).

-O- od: İngiliz odı gibi (XI: 27-6), (XXI: 81-11), cigerime (bir) od dü ştü (XXII: 131-1). oymak: biz de bir oymak idik (XII: 213-4); karanfil oymak oymak (XXIII: 208-2).

-Ö-

öz: ol ba şta sen özüm (XXIV: 350-1).

-P- palaz: yârim keklik ben palaz (XXI: 413-36). papuç: kırmızıdır papu cu (XXIV: 416-11). pe şkir: peşkirde koku mu olur (XXII: 115-4); peşkir serdim dizine (XXIV: 734-47). pıtırak: harman yeri pıtırak (III: 230/8-8). pîr: bir evlat pîr olsa da (XXII: 160-10). post: post giyem abdal olam (III: 235-12). pûse: eğer pûse vermezsen (II: 9/2-5);bir pûsesin çaldım (XXIV: 138-1).

-R- rûy: rûyundan ate ş almı ş (II: 206/1-3, III: 234/3-1), (XXIV: 138-3).

-S- saçak: saçakları sayılır (XXIII: 200-11). 246

seher: Seherde sen(i) kırdıkça (XI: 81-14); seherde şakudukca (XXI: 81-14); alsam seher uykumu (XXIV: 416-7). selvi: kar şıda yanık selvi (XXIV: 338-6). ser: serimde var yara bin (III: 156-2); seri gümü ştür benim (XXII: 172-1). sermest: yâre sermest olalım (XXI: 80-2). sine: sinende ok yarası var (III: 131-1). sini: ay do ğar sini gibi (XXIII: 208-4); ay do ğar sini sini (XXIII: 207-1). sun eyle-: sun eylesin yanmı şa (XXI: 413-42). suvar-: nazlı’m çiçek suvarır (XXIV: 138-7).

-Ş-

şakı-: seherde şakudukca (XXI: 81-14), Sen şakı ben a ğlarım (XXI: 81-16).

şeftali : bana bir şeftali ver (II: 9/2- 4), (XVIII: 195-2); şeftali vermez kızın (XXIV: 416- 8), şeftali vermeyenin(XXIV: 416-11).

-T- tan: sabahın tan sesine (XXII: 115-1); sabahın tan yerleri (XXII: 115-2). tal ver-: tal verdi kerçeklendi (XXII: 21/1-4). târ(u)mâr: felek târ(u)mâr eyledi (III: 129-5). testi: bir su içtim destiden (XXIV: 70-2). tura: turalı para buldum (XXIII: 270-3). tuz ekmek: tuz ekmek helâl eyle (XXII: 21/1-6). ulak: kız o ğlan ula ğıdır (XXII: 21/1-7).

-Y- yâd: yâd lara bakma yârim (XXI: 413-21). ya şmak: al yanak ya şmak ister (II: 9/2-8); al dudak ya şmak ister (XXIII: 208-1). 247

yayan: yollara dü ştüm yayan (XXII: 55-2). yenile: yenile bir yâr sevdim (XXII: 21/1-1).

-Z- zâr: a ğlarım zârı zârı (XXI: 80-1). zemheri: zemheride solmazsın (XXI: 81-17). zülüf: zülfünden tüter gönül (III: 234/3-1); (XXIV: 138-3), zülfünü tarar durur (XVIII: 174/2-5), zülfünü kemend etmi ş (XXI: 413-2), zülüf yüzde darda ğın (XXII: 213-4).

248

7.5. D İZİN 5: ÖZEL ADLAR D İZİNİ Acem : XXVI: 388 -48a Adile: XXII: 213 -4, 5; XXIV: 344 -4 Allah: III: 230/8 -1; XVIII: 219 -2; XXI: 413-17; XXIII: 200 -23, 28; 204 -1; XXIV: 416 - 14; 20; 28; XXVI: 734 -72 Aslı: XXIV: 416 -5 Azrail: III: 235 -7; XXII: 140:140-6 Ba ğdat: XXIV: 331 -4; XXVI: 388 -48a; 48b. Çorum: XXIV: 344 -3 Do ğan: XXI: 81 -6 Fizan: XXIV: 331 -4 Gümü ş: XVIII: 174/3 -1. Gürcü: XXI: 413 -30 Hakk: XXII: 213 -5 Halep: XXIV: 416 -3 Harput: III: 235 -10; XXIV: 416-21 İstanbul: XXIII: 208 -7 Kevser: XXII: 160 -1, Kıbrıs: XXI: 413 -15 Kürt: XXIV: 416 -2 Lale: III: 129-2,4 Leylâ: III: 129 -1,3,5; 150/1-1; VI: 198/1 Mara ş: XXIV: 416 -21 Mecnun: III: 131 -5 Mehmet: XXVI: 734 -8 Meram: XXIV: 331 -3 Mevlâ: III: 156 -7; III: 235 -1, XVIII: 155 -1; XXI: 413 -42; XXII: 362 -3; XXIII: 200 -5; XXVI: 388 -14, 15, Mısır: III: 235-12; XXI: 36, XXIII: 208 -4; XXIV: 70 -2 Misket: XVIII: 195-1. Müslüman: XXVI: 734 -27 Rabb: XXI: 413 -4 249

Sivas: XXIV: 344 -6 Sultan Yaylası: III: 143 -3 Şam: XXIII: 200 -14; XXVI: 388 -10 Tebriz: XXIV: 416 -37 Tokat: XXIV: 416-27 Urfa: XXI: 80 -1; XXIV: 350 -1, 2 Yaradan: XXII: 140 -4, 5, Yemen: XXIV: 331 -4 Yozgat: XXIII: 200 -13; 208 -6; 210 -1; XXVI: 734 -4, 32 Yusuf: XXII: 213 -5 Zeliha: XXII: 213 -5

250

7.6. D İZİN 6: BİTK İ ADLARI D İZİNİ bar: XXVI: 388 -4 gül: III: 235 -6; XI: 27 -10, 11; XXI: 81 -2, 3, 4, 17, 18; 413 -9, 37, 38; XXII: 21/1 -5; XXII: 118 -1, 2, 3, 4, XXII: 131 -2; XXIII: 200 -11, 30; 203-2; 208-4; 212 -2; XXIV: 344 -1; 416 -13, 36; XXVI: 388 -3, 31; 734 -40; 734 -77.

ısırgan: XXVI: 734 -27 ider şâh : XXIV: 388 -2 karabiber: XXIV: 416 -8 karanfil: III: 235 -3; XXIII: 200 -31; 205 -2, 3; 208 - 2; XXIV: 416 -22, 26; XXVI: 734 - 23, 24, 25, 26, 38, 39, 47, 59 lale: XXI: 81 -17; XXI: 413 -17 menek şe: XXI: 413 -9 mersin: XXI: 413 -40 reyhan: III: 235 -1 servi: VI: 198/1 -4 sö ğüt: XXII: 131-2 sümbül: XXI: 81-13

251

8. KAYNAKÇA

Yazmalar: AŞE II : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, II numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE III : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, III numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE VI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, VI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi

AŞE XI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XVIII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XVIII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXIII : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXIII numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXIV : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXIV numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

AŞE XXVI : “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, XXVI numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Ar şivi.

252

Basılı Kaynaklar: Acıpayamlı, O. (1960). “ Mâniler Bibliyografyası I”. Dil ve Tarih- Co ğrafya Fakültesi Dergisi . c.3, 4, 214-220. Akalın, Lütfullah Sami (1972). Türk Mânilerinden Seçmeleri I. İstanbul: Millî E ğitim Basımevi. Akalın, Lütfullah Sami (1972). Türk Mânilerinden Seçmeleri II. İstanbul: Millî E ğitimBasımevi. Akalın, L. S. (1982). “Mâni Türünün Türk Kültüründeki Yeri”. Millî Kültür . 34, 27-30. Akalın, L-E. Şim şek (2003). “Mâniler”. Türk Dünyası Edebiyatı Tarihi . C. III, Atatürk Kültür Merkezi Ba şkanlı ğı Yayınları, s. 251-297. Alangu, Tahir (1943). Çalgılı Kahvelerdeki Külhanbeyi Edebiyatı ve Numuneleri . İstanbul: İhsan Basımevi. Alangu, Tahir (1983). Türkiye Folkloru El Kitabı. İstanbul: Adam Yayınları. Albayrak, Nurettin (2004). Ansiklopedik Halk Edebiyatı Terimleri Sözlü ğü. İstanbul: Leyla & Mecnun Yayınları.

Aydo ğdu, Betül (2011). Türk Edebiyatında Seyranî Olgusu, Â şık Seyranî ve Eserleri (İnceleme- Metin) . Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Türk Halk Edebiyatı Yayınlanmamı ş Doktora Tezi. Kayseri. Ali Seydi (1907). Resimli Kâmus-ı Osmanî . İstanbul: Matbaa-i Kütüphane-i Cihan.

Artun, Erman (2004). Türk Halk Edebiyatına Giri ş. İstanbul: Kitabevi Yayınları.

Ba şgöz, İlhan (1957). Mânilerimizden . Ankara: Dost Yayınevi.

Ba şgöz, İlhan (1986). Folklor Yazıları. İstanbul: Adam Yayınları.

Ba şgöz, İ. (1986). “Mânilerimiz”. Folklor Yazıları. İstanbul: Adam Yayınları, s.225-229.

Ba şgöz, İ. (1986). “Mânilerimizin Ba şlıca Temleri”. Folklor Yazıları. İstanbul: Adam Yayınları, 230-241.

Ba şgöz, İ. (1996). “Protesto: Folklorun Be şinci İş levi (Fonksiyonu)”. Folkloristik: Prof. Dr. Umay Günay Arma ğanı. Ankara: Feryal Matbaacılık,s. 1-4.

Bayrı, M. Hâlit (1932). Türk Halk Edebiyatına Ait Maddeler, Mâniler . İstanbul: İktisat Matbaası.

Beysano ğlu, Şevket (1943). Diyarbakır Folkloru-Mâni ve Hoyratları . Diyarbakır: Diyarbakır Halkevi Ne şriyatı.

Boratav, Pertev Naili (1970). “Mâni” md. [1942]. İslâm Ansiklopedisi C. 7, İstanbul: Millî Eğitim Basımevi, s. 285-288.

Boratav, Pertev Naili (1982). Türk Halkbilimi I. 100 Soruda Türk Halk Edebiyatı (4. Basım). İstanbul: Gerçek Yayınları. 253

Boratav, Pertev Naili (1984). Türk Halkbilimi II. 100 Soruda Türk Folkloru (İnanı şlar, Töre ve Törenler, Oyunlar ). İstanbul: Gerçek Yayınları.

Çatıkka ş, M. Ata (2006). Seçme Mâniler . İstanbul: Sütun Yayınları.

Çelebio ğlu, Âmil (1995). Ramazannâme . İstanbul: Millî E ğitim Bakanlı ğı Yayınları.

Çelebio ğlu, Âmil ve Y. Öksüz (1995). Türk Bilmeceler Hazinesi. İstanbul: Kitabevi Yayınları.

Çelebio ğlu, Âmil ( 1995). Türk NinnilerHazinesi. İstanbul: Kitabevi Yayınları.

Çelik, Ali (2005). Mânilerimiz ve Trabzon Mânileri . Ankara: Akça ğ Yayınları.

Çobano ğlu, Özkul (2000). Âşık Tarzı Kültür Gelene ği ve Destan Türü . Ankara: Akça ğ Yayınları.

Çobano ğlu, Özkul. (2007). “Türk Halk Kültüründe Mâni Tipi İleti şim Biçimi ve Sosyo-Kültürel İş levleri”. ( IV: Uluslararası Türk Medeniyetlerinde Sözlü Kültür Gelene ği Sempozyum Bildirileri , 6-8 Kasım 2006, Fethiye), Fethiye Belediyesi/ Egeli Ara ştırmacı ve Yazarlar Birli ği Yayınları, Fethiye, 2007, s. 69-77.

Da ğlı, Muhtar Yahya (1948). Mahalle Bekçilerinin Mâni Katarları . İstanbul: Türk Ne şriyat Yurdu.

Elçin, Şükrü (1970). Türk Bilmeceleri (100 Temel Eser). Ankara: Ankara Üniversitesi Basımevi.

Elçin, Şükrü (1988). Halk Edebiyatı Ara ştırmaları I-II. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlı ğı Yayınları.

Elçin, Ş. (1988). “Maniler Üzerine”. Halk Edebiyatı Ara ştırmaları I . Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlı ğı Yayınları, s. 334-339.

Elçin, Şükrü (1990). Türkiye Türkçesinde Mâniler/Antoloji . İstanbul: Milli E ğitim Basımevi.

Emeksiz, Abdulkadir (2003). İstanbul Mânileri. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı. Yayımlanmı ş Doktora Tezi. İstanbul .

Emeksiz, Abdulkadir (2007). İstanbul Mânileri . İstanbul: İstanbul Büyük şehir Belediyesi Yayınları.

Esen, Ahmet Şükrü (1997). Anadolu A ğıtları . (Hazırlayan: Pertev Naili Boratav-Rémy D or ) İstanbul: İleti şim Yayınları.

Eset, Niyazi (1944). Mukayeseli ve Ne şredilmemi ş Mâniler . Ankara: Halkevi Ne şriyatı 254

Eset, Niyazi (1946). Mâniler Kılavuzu . Ankara: Halkevi Ne şriyatı

Fındıko ğlu, Ziyaeddin Fahri (1953). “De ğerli Türk Folklorcusu Ahmet Şükrü Esen’in X. Ölüm Senesi”. Türk Folklor Ara ştırmaları . c. II, 45, 705-706.

Göksu, Hasan (1970). Mânilerimiz . İstanbul: Baha Matbaası.

Görkem, İsmail (2000). Halk Hikâyeleri Ara ştırmaları: Çukurovalı Â şık Mustafa Köse ve Hikâye Repertuvarı . Ankara: Akçay Yayınları.

Görkem, İsmail (2006). Yeni Bilgiler I şığında Dadalo ğlu : Bütün Şiirleri . İstanbul: E Yayınları.

Görkem, İ. (2006). “Anadolu Türk A ğıtlarının Mizahî Karakteri Hakkında Bir De ğerlendirme”. Erciyes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Prof. Dr. Tuncer Gülensoy Arma ğanı) , 20, 153-168.

Gözaydın, Nevzat (1985). “Anonim Halk Şiiri Üzerine”. Türk Dili . S. 445-450 (Ocak- Haziran), 3-25.

Kadri, H. Kâzım (1943). Türk Lügati: Türk Dillerinin İş tikakı ve Edebi Lügatleri . c. III. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.

Kakuk, Zhuzsa (1993). Kırım Tatar Şarkıları ( I. Kunos’un Derlemesinden Yayımlayan ). Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları. bkz. Ignacs Kunos (1923), Halk Edebiyatı Örnekleri 1- Mâniler .

Karaba ş, Seyfi (1999). Mânilerin Yapısal ile İçeriksel İncelemesi. Bütüncül Türk Budun Bilimine Do ğru içinde (ss. 65-155) (2.baskı). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Kaya, Do ğan (2004). Anonim Halk Şiiri . Ankara: Akça ğ Yayınları.

Kaya, Do ğan (2010). Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlü ğü. Ankara: Akça ğ Yayınları.

Kilisli Rıfat Bilge (1928). Mâniler . İstanbul: Devlet Matbaası.

Kilisli Rıfat Bilge (2001). Mâniler . (Haz. Ata Çatıkka ş) İstanbul: Millî E ğitim Bakanlı ğı Yayınları.

Kocatürk, Vasfi Mâhir (1933). En Güzel Türk Mânileri . İstanbul: Resimli Ay Matbaası.

Koz, Sabri (2009). Ahmet Şükrü Esen’e Arma ğan . İstanbul: Özal Matbaası.

Köprülü, Mehmet Fuad (1981). Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar . Ankara: Diyanet Yayınevi.

Köprülü, Mehmet Fuad (1989). Tuyug. Edebiyat Ara ştırmaları 1. Ankara: Akça ğ Yayınları.

Köprülü, Mehmet Fuad (1989). Edebiyat Ara ştırmaları 2. İstanbul: Ötüken Yayınları. 255

Köprülü, Mehmet Fuad (1989). Tuyug. Edebiyat Ara ştırmaları 2. İstanbul: Ötüken Yayınları.

Kunos, Ignacs (1923). Halk Edebiyatı Örnekleri 1- Mâniler (Halkın Sesi Hakkın Sesi). Evkaf-ı İstanbul: İslâmiye Matbaası. bkz. Zhausa Kakuk (1993). Kırım Tatar Şarkıları.

Kutlu, Mustafa, “Mâni” md., Türk Dili ve Edebiyatı Ara ştırmaları , c. VI, S. 134- 137.

Bayrı, M. Hâlit (1932). Türk Halk Edebiyatına Ait Maddeler Mâniler . İstanbul: İktisat Matbaası.

Onay, Ahmet Talat (1996). Halk Şiirlerinin Şekil ve Nevi (1928). Ankara: Akça ğ Yayınevi.

Ong, Walter J. (2004). Sözlü ve Yazılı Kültür Sözün Teknolojile şmesi. (çev. Sema Postacıo ğlu Banon). İstanbul: Metis Yayınları.

Öktürk, Şerif (1985). Türk Mânileri Antolojisi-Güldeste . İstanbul: Kasta ş Yayınları.

Sungur, Pertev (1935). Diyarbakır Halkıyatında Mâni-Maya, Horyat ve Atasözleri . Diyarbakır : Diyarbakır Basımevi.

Şemsettin Sâmi (2004). Kâmus-ı Türkî . İstanbul: Ça ğrı Yayınevi.

Şim şek, E. (1997). “Mâni Şeklindeki Şiirlerle Te şekkül Eden Halk Hikâyeleri Var mıdır?”. Millî Folklor , 33, 36-41.

Tek, R. (2004). Türk Halk Saz Şairleri: Azmî, Şazî, Pervâne ( İnceleme- Metin) . Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Türk Halk Edebiyatı Bilim Dalı, Yayınlanmamı ş Yüksek Lisans Tezi. Kayseri.

Tek, R. (2011). Türk Edebiyatı’nda Dertli Olgusu  şık Dertli ve Eserleri ( İnceleme- Metin) . Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Türk Halk Edebiyatı Yayınlanmamı ş Doktora Tezi. Kayseri.

Tezel, Nâki (1941). Bilmeceler ve Mâniler . Ankara: Cezaevi Matbaası.

Terziba şı, Ata (1975). Kerkük Hoyratları ve Mânileri. İstanbul: Ötüken Yayınevi.

Terziba şı, A. (1961). “Türk Edebiyatı’nda Mâni Biçiminin Doğuşu ve Geli şmesi”. Türk Yurdu, c. III, 3-4, 41-43.

Ya ğmurdereli, Nesip (1963). Mânilerimiz . İstanbul: Dizer Konca Matbaası.

Yaman, Talât Mümtaz (1936). Mâniler . Kastamonu: İl Basımevi.

Yıldırım, Dursun (1998). Türk Biti ği, Ara ştırma/inceleme Yazıları. Ankara: Akça ğ Yayınevi.

Yıldırım, D. (1998a). “Sözlü Kültür ve Folklor Kavramı Üzerine Dü şünceler”. Türk Biti ği, Ara ştırma/ İnceleme Yazıları, Ankara: Akça ğ Yayınevi, s. 37-42. 256

Yıldırım, D. (1998b). “Türk Folklor Ara ştırmalarının Problemleri”. Türk Biti ği, Ara ştırma/ İnceleme Yazıları, Ankara: Akça ğ Yayınevi, s. 65-75.

Yıldırım, D. (1998c). “Tarih Yazımı ve Sözlü Ortam Kaynakları”. Türk Biti ği, Ara ştırma/ İnceleme Yazıları, Ankara: Akça ğ Yayınevi, s. 87-101.

Yıldırım, D. (1998ç). “Orta Asya Bozkırlarından Urumun Eline (Türk Sözlü Şiir Sanatının Yayılması Üzerine)” . Türk Biti ği, Ara ştırma/ İnceleme Yazıları. Ankara: Akça ğ Yayınevi, s. 180-195.

Yurter, Mahmut (1958). Mâniler . İstanbul: Yurter Matbaası.

Sözlü Kaynak:

Yosma Altan, Erzurum, 1930 do ğumludur. Okuma yazması yoktur. Konya’nın Ere ğli ilçesinde ikamet etmektedir. Ev hanımıdır. Kayıt tarih ve zamanı: 12 Şubat 2011, 14: 35. 257

9. EKLER

AŞE II: 9/2

AŞE II: 17 258

AŞE III: 156

AŞE XXIII: 149 259

AŞE XXIII: 200

AŞE XXIII: 212 260

AŞE XXIII: 212

AŞE XXIII: 200 261

AŞE XXVI: 388

AŞE XXVI: 734 262

Ahmet Şükrü Esen (Koz, 2009, 308)

Ahmet Şükrü Esen ve E şi Seniha Kerime Hanım (Koz, 2009, 311)

263

Ahmet Şükrü Esen ve Arkada şları (Koz, 2009, 315) 264

Ahmet Şükrü Esen Defterlerine Ait Yayınlar (Koz, 2009, 319) 265

M. Sabri KOZ’un hazırladı ğı Ahmet Şükrü Esen’e Arma ğan adlı eser. 266

ÖZGEÇM İŞ KİŞİ SEL B İLG İLER

Adı, Soyadı : Nilgün Aydın

Uyru ğu : Türkiye (TC)

Do ğum Tarihi ve Yeri: 8 Haziran 1986, Erzincan

Medeni Durumu : Bekâr

Tel : +90 505 458 78 80

E-mail : [email protected]

Yazı şma Adresi : Yazır Mah. Öztekinler Sok. Defne Konutları, E Blok, 46/45, Selçuklu/ KONYA

EĞİ TİM

Derece Kurum Mezuniyet Tarihi

Lisans ERÜ Türk Dili ve Edebiyatı 2008

Lise Cumhuriyet Lisesi Ankara 2004

İŞ DENEY İMLER İ

Yıl Kurum Görev

2011-Hâlen S.Ü. Edebiyat Fakültesi Ar ş. Gör.

YABANCI D İL

İngilizce