Turk Etnografya Dergisi
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
TURK ETNOGRAFYA DERGİSİ SAYI : IX 1966 Milli Eğitim Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanır. TÜRK TARİH KURUMU BASIMEVİ — ANKARA, 19 6 7 İÇİNDEKİLER Ord. Prof. Dr. Ünver Süheyl : Çiçek tarihimizde Türk karanfilleri........... 5-12 önder Mehmet : Selânikte Atatürk e v i................................. 13-20 Gürçay Hikmet : Keçe ve keçecilik....................................... 21-32 Dr. Phil-Koşay Hamit Z- '■ Maddi halk kültürü araştırmaları (Binicilik, nakil araçları ve M üzesi)......... 33-46 örnek Ze^ a : Alacahöyük ve civarı örme ve dokuma motifleri ..................................................... 47"79 Katoğlü Murat : 13 Yüzyıl Konyasmda bir câmi grubu nun plân tipi ve son cemaat yeri ......... 81-100 Gökoğlu Ahmet : Kastamonu yemekleri ............................... 101-109 ÇİÇEK TARİHİMİZDE TÜRK KARANFİLLERİ Ord. Prof. Dr. A. SÜHEYL ÜNVER Tıp Tarihi Enstitüsü Müdürü Meşhur Türk Hekim Karan/İlcilerinden Tabib Mehmed Aşkî ve Dr. Salih Efen dilere ve Cevad Rüştü Beye İthaf 9 Asırdır payidar anavatanımızda ymda Muradı Salis dairesine muttasıl madem ki tabiatinde karanfil de vardır, Bu Şehzâdeler dairesi di varlan haricine kap da lâle gibi asırlar boyunca millî çiçekleri lanmıştır. mizden olmuştur. Tarihini bukadar eski İstanbul hamamları hakkında Alman ye götüren bu çiçek için en mühim kay ca mühim bir resimli eser yayınlayan meş nak eski eserlerimizde istilize edilmiş ör hur müsteşrik H. Glück müdiri olduğu neklerinin mevcudiyetidir. Selçuk taş ve 1929 senesi son ayında Viyana Müzesinde çini işlerinde görülmektedir. Esasen men beni gezdirirken “ Bunların Türk Kumaşı şei Asya ve Küçük Asya (Anadolu) dur. olduğunu nereden anlıyorsunuz ” sualime XV inci asırda da bu merakın devam güzel Fransızcası ve hattâ Türkçesiyle : ettiğini buluyoruz. Zira Karanfiller zev “Karanfil ve Lâle motiflerinden cevabını kimizin sembolü ve bahçelerimizin ana vermişti. Çiçek ve lâle hakkında yazılan nesi olmuştur. Hele XVI inci asırda yalnız resimli ve resimsiz mecmualarda karanfile çinilerimizde ve taş üzerine tezyinatta de çok defa iyi bir mevki’ verilmiştir. 1061 ğil, kumaşlarımızda da yer almıştır. Ve (1651) de padişahın nedimi olan meşhur bunun çeşitleri bol olarak dokunmuştur. Zırnıhî cüce Hüseyin Çelebi, Çiçekcizâde XVI inci asırda Kanunî devrinde Topka- Şeyh Mehmed Efendi, Cabî Haşan Efendi, pı Sarayı Nakışhanesi Baş hocası Kara- Hüseyin Ali Çelebi gibi meşhur zevatın memi de Kanunî Sultan Süleyman’ın za karanfilleri de Abdullah Efendinin 1100 tine mahsus Divan nüshası tezhibinde (1689) tarihli tezkirei Şukûfeciyanm’da yer 700 sahifenin her varakına tek veya çift, almıştır. renkli “Şikâf” halkârîde sayısı pek çok is Urfalı Admî Efendi karanfile : tilize karanfil yapmıştır ki bu da bize Ka Narı endişeye karanfil atup nunî asrında karanfilin de lâle gibi rağ Udu Veş dûdî çıktı muhammerden, bette bir çiçek olduğunu gösteriyor. diyor. Edirne Yeni Sarayında : 1078 (1667) de Ali Çelebinin “Şukû- Kum Kasrı çinilerinin müşabihleri fenamei Musavverin’de karanfil mühim Topkapı Sarayında Kasrı Adalet Kapısı bir yer alır. karşısındaki (Araba Kapısı dahilindeki Ubeydî (Ubeydullah) Netayicül Ez- taşlıkta 1078 (1667) tamirinde Dördüncü har’ı 1110 (1698-1699) da yazmıştır. “Ka Sultan Mehmed tarafından vaz’ edilmiş ranfili Mustafa Çelebi’nin “Süheyli Ka tir. Bu kasırda bordür olarak kullanılan ranfil” inden bahsederken şu kıt’a yı düz karanfil saksılı çinilerden Topkapı Sara- müş : 6 TÜRK ETNOGRAFYA DERGİSİ Manzuru olurmuçeşmi ehli zârm fes renkliler, morumsu renkler, karışık Sad necmi Süheylî feleki tannazın renkli beneklilere 96 dan fazla isim veril Düşdü nazarımdan feleğin mihrü mehi miştir. Seyreyleye Süheylini gazzazın Gümüş fincan, Atik Gümüş Fincan. Mustafa Halife’nin “Süheyli Musta Büyük Gülbün - Gülru, Kapıcı Ali, Kum- fa Halife” si sapı gâyet düz ve yoğun ve kapılı moru, Tezhibi çimen, Tezhibi Gül çiçek vermeğe cömerddir. Ibtida “Zerrin” şen. kısmına Süheyl demek bunlardan çıkmıştır. Avrupahların “Panaché” dedikleri “Şeyhi Sünbülî” deki karanfiller de (Ebrî) . .. bunlardan birkaçı. şöhret alarak mecmualarda sıralanmıştır. Şehremini camii Hatibi ve Mahmud XVIII inci asırda Lâle risalelerinde Efendi Zâde Ubeydullah Efendi 1100 resim ve hattâ isimleriyle karanfillerden (1689) da yazdığı Tezkirei Şukûfeciyan bahsolunması diğer çiçekler arasında rağ eserinde çiçek merakhları isimlerini ve betini kaybetmediğini gösterir. yetiştirdikleri çiçeklerin evsafını verirken Karanfiller isimleri, cinsleri, yetişti “B” harfinde Pirî paşanın oğlu Seyyid renler ve sair hususlarda yazılı resimli ve Cemalî Mehmed Beyin tohum sahibi ol resimsiz eserler üç kısma ayrılır. duğunu söyledikten sonra henüz karanfil 1 - Çiçeklerin en rağbettekilerinden den surhu sihîd, Ayva gülü, Gül Penbe, bahseden mecmualar. Bunlarda ayrı bir Yek ah adlı dört karanfil olduğunu bildi fasıl hâlinde karanfile yer verilmiştir. riyor. Ferahnâmede yalnız sünbül ve 2 - Bazı eserler ve makalelerin ara lâlei Osmaniden değil, karanfilden de bah larında dolayısiyle karanfilden bahis ge seder. çer. “Ferahnâme” de tabiati iktizası dört 3 - Münhasıran “Ferahname” gibi mevsimde terbiyesi, arızalan ve hastalık sırf karanfilden bahseden eserler. ları bildirilmektedir. Eser iki makale ve Herşeyde olduğu gibi en iyi karanfil bir son kısımdan ibarettir. çeşitleri de İstanbul’da yetiştirilmiştir. Ana Birinci makale : Karanfil çiçeğinin dolu’da muhtelif yerlerde ve o muhitlerde amelî ve nazarî bilgisini 11 babda verir, bulunan sade cinsler karanfil ihtiyacını te ikinci makale hariçten ona lâzım ve yar min etmiştir. dımcı olan saksı, gübre ve ilaç gibi husus XVIII inci asır sonunda 1193 (1779) larda dört lâzimede sıralanmıştır. Kütüp da Hekim Mehmed Aşkî “Miyarül Ez- hanelerimizde yazmaları olan bu nüsha har” diye en meşhur çiçeklerimiz hakkın daki tafsilatı burada tekrarlamıyoruz. Za da bir eserini 1203 (1788-1789) da Üçüncü manına göre bunlar karanfil yetiştirme ve Sultan Selim’e ithaf ederek sırf karanfil bakımının bir nizamnamesi mesabesinde ler, isimleri, cinsleri ve yetiştirilmesi hak dir. kında “Ferahname” diye bir risale kale ---- Saksı bahsinde (ikinci makale, me almıştır ki el yazısiyle bir nüshası bizde birinci lâzime) Büyükdere, Eyüb, Göksu, durmaktadır. Üsküdar Kavağı ve Levent çiftliğinde ya Tabib Mehmed Aşkî hem hekim ve pılanlardan bahis açıyor. Göksudakini ter hem de çiçek meraklısı idi. Gençliği Üçün cih ediyor. San, kırmızı ve zeytuni toprak, cü Sultan Ahmed devrine rastlar. taşı az, toprak tavsiye olunuyor. Cibre - İstanbul’da meraklılar karanfilin pek gübre makamında - Bellut’u üzüm cibre güzel nevi’lerini yetiştirmişlerdir. Ferah sinden iyi buluyor. Bu da debbağhaneden name bunları tesbit ediyor. Miyarül Ez- tedarik olunuyor. Şerbetçi veya helvacı har’da beyazlardan ikisine; Nuru Sefid, lardan tedarik olunan cibreyi beğenmiyor. Necmi Seher, Şeker renk beyazlara : Bed Tavsifini ve renklerini bildirdiği ka ri Bahar, Nuru Gülşen deniyor. ranfil isimleri. Şap renkli, açık penbe renklerden Afitabı Gülşen, işte Meydan, izharı “Elmas Pâre’” gülpenbeler, al renkliler, Kudret, Pertevi Hurşid, Perçemi Hür Toz- ÇİÇEK TARİHİMİZDE TÜRK KARANFİLLERİ 7 koparan, Tuhefi Naz, Cihan Pesend, Hu- Tetkik ettiğimiz Hekimbaşı Mustafa bi Cemal, Dilpesend, Dilnişin, Reşki Sü Behçet Efendi el mecmuasmda da karan heyl, Serlavhai Cedid, şahidi kudret, şâ- filin büyük yetiştirilmesi usulünden bahse duman, Turrai Mahbub, Tabur Bozan. dildiğini öğrendik. Âlemtab, Unvani Şeref. Feyzi Kudret. Karanfil bütün tezyini mevzuatımıza Kâfuru Behişt. Mirâtı Cihan. girmişdir. Kumaşlar ve çinilerimizde cazib Karanfile ikinci merakh hekimimiz örneklerini görüyoruz. Bütün bunlarda Mektebi Tıbbiyei Adliyei Şahanenin daha çiçek demetleri ve vazolu buketlerde pek son sınıfında öğrenci iken Muallimi Evvel değişiklerine rastlarız. Tahta üzeri işlerde C. A. .Bemard’m tensibiyle nebatat ders de karanfilin istilize çeşitleri yer almıştır. leri veren ve bilahare mezun olduktan kı Kâğıt üzerindeki süslemelerde keza pek sa zaman sonra Sultan Mecid’e Hekimbaşı güzelleri vardır. XVIII inci asırda rokoko olan Dr. Salih karanfilin iyi cinslerini ye tezyinatımızda karanfil de mühim ahyor. tiştirmekle meşhurdur. Anadolu Hisarı ile Edirne ve İstanbul mezar taşlarmda Kanhca Bahaî körfezi arasında halâ bir süsler içinde çiçekler arasında karanfille kısmı tamirle duran yalısında oturur ve rin envâi vardır. İşlemelerimizde de ve bahçesinde bizzat yetiştirdiği nebatlar ve oylarda da katmer karanfil, kavuniçi ka çiçeklerle de meşgul olurdu. Merhum yan ranfil, çaylak, penbe, yediveren, dağ, boz, dan çarhh vapurla gidip gelirken tanıdık Zehli dağıl ebru, sarı isimlerini alanları sa ları yanma varır, etrafım alırlar. Çiçeklere yarlar. aid sohbetlerini lezzetle dinlerler1. Karan fil hakkında karanfil alıp hemen burnuna Kaplarda, el işlerinde, üstad Necmet götürenler karanfilin ne olduğunu bilme tin Okyay ve Mustafa ebrularında, Meş yenlerdir. Karanfili şöyle alıp bakmalıdır, hur nakkaş ve ressam Ali Üsküdarî lâke kap, kutu ve altlıklarında ve İstanbul Üni diyerek şahadet ve orta parmaklarının versitesi Kütüphanesi Müzesinde saklı pek arasiyle karanfilin ke’sinin ölçmesini söy çok karanfillerle süslü lâke kaph şiir cön lerdi. künde, Birinci Sultan Abdülhamid kütüp Bazı makbul olmayan biraz büyücek hanesinde 152 No. da başlığında sağ ve karanfilleri kendilerine gösteren gençlere : solda iki karanfil gördük. Halkarî işlerde — Oğlum biz bunlara pazar pehli keza karanfil yani tezhib süslerimizde dahi vanı tabir ederiz, der beğenmezdi. Hele karanfilin