Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Association of Turkish Travel Agencies EKİM 2015 OCTOBER 364 TÜRSAB

RİZE KALESİ RİZE CASTLE

GAZİANTEP ARABAN ARKEOLOJİ MÜZELERİ KOLEKSİYONUNDAN İŞTAR KAPISI KABARTMALARI

Babil Kralı II. Nabukadnezar “Tanrıça İştar” adına yaptığı kapıdan geçti... Marduk Tapınağı’na gitti... Bir efsanenin öyküsü. Ama efsane değil gerçek. Hem de çok yakınınızda!

Ana Sponsor

İstanbul Arkeoloji Müzeleri TÜRSAB’ın desteğiyle yenileniyor

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Osman Hamdi Bey Yokuşu Sultanahmet İstanbul • Tel: 212 520 77 40 - 41 • www.istanbularkeoloji.gov.tr MIAMI-IST 23x27.5cm TR.indd 1 9/16/15 10:30 AM Sayı 364 Ekim 2015 Issue 364 2015 October TÜRSAB TÜRK‹YE SEYAHAT ACENTALARI B‹RL‹⁄‹ taraf›ndan ayl›k olarak yay›nlan›r Published monthly by ASSOCIATION OF TURKISH TRAVEL AGENCIES

ISSN 1300-3364

Yerel Süreli Yay›n Local Periodical

TÜRSAB ad›na Sahibi ‹çindekiler Owner on behalf of TÜRSAB Contents Başaran ULUSOY Sorumlu Yaz› ‹şleri Müdürü Cumhuriyet 92 yaşında Anadolu Köprüleri - I Managing Editor The Republic is 92 years old Anatolian Bridges - I Feyyaz YALÇIN

12 TÜRSAB ad›na Yay›n Koordinatörü Cumhuriyet 92 yaşında Publication Coordinator on behalf of TÜRSAB The Republic is 92 years old Arzu ÇENG‹L

16 Yayın Kurulu Anadolu Köprüleri - I Editorial Board Anatolian Bridges - I Başaran ULUSOY, Arzu ÇENGİL, Hümeyra ÖZALP KONYAR, 21 Ayşim ALPMAN, Özgür AÇIKBAŞ, Rize Kalesi Elif TÜRKÖLMEZ, Gökçen EZBER Rize Castle Görsel ve Editoryal Yönetim Visual and Editorial Management 27 Hümeyra ÖZALP KONYAR Gümüşler Manastırı The Monastery of Gümüşler Haber ve Görsel Koordinasyon News and Visual Coordination 33 Özgür AÇIKBAŞ Gökova Körfezi ve Adaları The Gulf of Gökova and its islands Grafik Uygulama Graphical Implementation 38 Özgür AÇIKBAŞ Hırvatistan Hırvatistan Gümüşler Manastırı Croatia Baskı Croatia The Monastery of Gümüşler Printing 44 Müka Matbaa Araban Bask› Tarihi Gaziantep Araban Print Date Ekim/October 2015 50 Cadılar Bayramı TÜRSAB Halloween Tel: (0.212) 259 84 04 Faks: (0.212) 259 06 56 54 Esentepe Mah. Villa Cad. No: 7 Anadolu Lezzetleri Şişli-İstanbul/Türkiye Anatolian Tastes www.tursab.org.tr e-mail: [email protected] 58 TÜRSAB Haberler facebook.com/tursabmerkez TÜRSAB News twitter.com/tursaborgtr 60 twitter.com/ulusoy_basaran EXPO Haberler instagram.com/_tursab_ EXPO News instagram.com/basaranulusoy

62 TÜRSAB DERG‹, Bas›n Konseyi üyesi olup, Bas›n THY Haberler Meslek ‹lkeleri’ne uymaya söz vermiştir. TÜRSAB THY News DERG‹’de yay›nlanan yaz› ve fotoğraflardan kaynak gösterilmeden al›nt› yap›lamaz. TÜRSAB MAGAZINE is a member of the Turkish Press Council and has resolved to abide by the Press Code of Ethics. None of the articles and photographs published in the TÜRSAB Rize Kalesi Gökova Körfezi ve Adaları MAGAZINE maybe quoted without mentioning of resource. Rize Castle The Gulf of Gökova and its islands CUMHURİYET BAYRAMIMIZ Happy KUTLU OLSUN Republic Day

Bu yıl 29 Ekim’de Cumhuriyet’in 92. yıldönü- This year we will be celebrating the 92nd anniver- Başaran Ulusoy münü kutlayacağız. Tüm milletimize; büyükten sary of our Republic on October 29th. We wish TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkan› küçüğe herkese, doğudan batıya her yere all our citizens everywhere, from east to west, a The President of TÜRSAB kutlu olsun. Mustafa Kemal Atatürk’ün 10. yıl happy anniversary. As made clear in Atatürk’s Nutku’nda belirttiği gibi, ülkemiz için en büyük speech at the 10th anniversary of the Turkish bayram Cumhuriyet Bayramı’dır. 29 Ekim Republic, the Republic Day is the greatest day for 1923’te milletimiz kendi iradesiyle devlet yö- our country. Our nation has chosen the Repub- netim biçimini Cumhuriyet olarak belirlemiş ve lican regime with its own will and stated that egemenlik kayıtsız şartsız milletindir demiştir. sovereignty rests unconditionally with the nation. Neredeyse bir asıra yaklaşan Cumhuriyetimiz, Our Republic is almost one hundred years old, şüphesiz çok zor zamanlardan geçmiş ama and it has surely gone through difficult times, bugünlere dek sapasağlam kalmayı bilmiştir. but it has stayed intact till now. This has been Bunda, bu ülkenin, bu milletin her türlü zor possible thanks to the ability of the nation to come durumda kenetlenme, iyi günde kötü günde together against all sorts of difficulties, giving bir arada olma gibi geleneksel değerleri ve çok importance to traditional values like solidarity çalışarak tüm engelleri yıkma gücü yanında, and diligence. It was also thanks to Mustafa Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Kemal Atatürk and his comrades that the founda- Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşunda tion of the Republic of have been laid very attığı sağlam temellerin de etkisi büyüktür. Bu strongly. We all have responsibilities and duties ülkeyi kuranlara karşı, hepimizin sorumluluk for the founders of this country. We need to keep ve görevleri var. Onların kurduğu Cumhuriyet’i the Republic that they founded alive and entrust bizler en iyi şekilde yaşatmalı ve bu ülkenin it to future generations. With this opportunity on geleceğine emanet etmeliyiz. hand, I would like to congratulate your Republic Bu vesileyle hepinizin, tüm milletimizin Cumhu- Day and wish you many happy anniversaries. riyet Bayramı’nı kutluyor, ulusça daha nice This year we are also celebrating the 43rd anniver- bayramlara diyorum. sary of our association. We will be celebrating the Bu ay ayrıca, Birliğimiz’in 43. yılını kutluyoruz. 43rd anniversary of TÜRSAB during the ceremony 21 Ekim’de Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre that will be held at Lütfi Kırdar International ve Sergi Sarayı’nda düzenleyeceğimiz törenle, Congress Center. We will also give plaques to TÜRSAB’ın 43. yılını hep birlikte kutlayacak, those who have been in the sector for 25 years. sektörde 25. yıl ve üzeri hizmet veren seyahat TÜRSAB’s new office building will be opened acentalarına plaketlerini sunacağız. Takip edi- during the same days. We are proud of what we lecek günlerde TÜRSAB’ın yeni çalışma binası do and we feel great excitement for it. Hope to see da hizmete girecek. Gurur duyduğumuz bir iş, you all on this happy day... heyecan duyduğumuz bir iş. Bu mutlu günde görüşmek üzere...

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 3

Turizm Tarife PKT14 23x27,5cm.indd 1 9/9/15 10:42

SİZİN İNGİLTERE, İSKOÇYA ve İRLANDA’daki ÇÖZÜM ORTAĞINIZ • Londra, Manchester, Edinburgh, Glasgow, Dublin Turları • İş ve Çalışma Ziyaretleri,Organizasyonları • İngiltere Parlamentosunda Toplantılar • Otel, Transfer ve Özel Jet Hizmetleri • Şirketlere Danışmanlık ve Pazar Araştırma Hizmetleri • Bayi Toplantıları Organizasyonları • Konferanslar

REFERANSLARIMIZ

1.6, 1st Floor, Millbank Tower, 21-24 Millbank, London, SW1P 4QP, +442036037851, +447876381875 www.skymanagement.co.uk | [email protected] 9. Turizm Fuar ve Kongresi 9 th Tourism Fair and Congress

Uluslararası Gastronomi Turizmi Kongresi International Gastronomic Tourism Congress 10-12 Aralık-December 2015 fuarizmir

www.izmirgastrotourismcongress.com

10-13 ARALIK • fuarizmir 10th-13th DECEMBER • fuarizmir

Dünya Turizmini İzmir’de Keşfedin Explore The World Tourism in İzmir!

Destekleyenler Supporters

Partner İl Medya Sponsoru Havayolu Sponsoru Partner City Media Sponsor Airline Sponsor

Organizatörler Organizers

www.travelturkeyexpo.com

TÜRSAB Fuarcılık Hizmetleri Ticaret A.Ş. İZFAŞ İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri Tic. A.Ş. Esentepe Mah. Gazeteciler Sitesi Haberler Sk. No: 15 Şişli - İstanbul Fuar İzmir Gaziemir - İzmir Tel: +90 212 356 17 09 Faks: +90 212 356 17 72 Web: www.tursab.org.tr Tel: +90 232 497 11 12 Faks: +90 232 497 12 38 E-mail: [email protected] - [email protected] Web: www.izfas.com.tr - E-mail: [email protected]

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR. THIS FAIR IS ORGANIZED WITH THE PERMISSION OF THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY IN ACCORDANCE WITH THE LAW NUMBER 5174. İSTANBUL’UN YILLANDIKÇA GÜZELLEŞEN ZAMANSIZ MEKANI akut.org.tr twitter.com/AKUT_Dernegi facebook.com/AKUT AKUT yaz 2930’a gönder, 5TL bağış yap, bir hayat da sen kurtar!

AKUTVARHAYATVAR_23x27,5cm.indd 1 10.02.2014 00:03 akut.org.tr twitter.com/AKUT_Dernegi facebook.com/AKUT AKUT yaz 2930’a gönder, 5TL bağış yap, bir hayat da sen kurtar!

AKUTVARHAYATVAR_23x27,5cm.indd 1 10.02.2014 00:03 THE REPUBLIC IS 92 YEARS OLD

This year we are celebrating the 92th year of the Republic. We commemorate Mustafa Kemal Atatürk who entrusted the sovereignty with the nation and this special day to us.

23 Nisan 1920’de, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığında, egemenliğin bir kişiye yahut bir zümreye değil, millete ait olduğu anlaşıl- mıştı ama rejimin adı resmen konulmamıştı. TBMM’nin açılışı, saltanatın bittiğine ve Osmanlı İmparatorluğu’nun devamı niteliğinde olmayan bağımsız bir devletin varlığına işaretti ama bu yeni devletin ne adı ne de başkanı belirlenmişti. İşte Mustafa Kemal, o günlerde bu duruma bir son vermek, yeni ülkenin adını belirleyip, yöne- tim sistemini açıklamak için çalışmalara başladı. 28-29 Ekim günlerinde gerekli Anayasa değişikli- ğini hazırlayıp meclis gündemine sundu. 29 Ekim 1923 günü, saat 20.30’da TBMM’nin değişikliği kabul etmesiyle Cumhuriyet de ilan edilmiş oldu. Cumhuriyet’in ilanından sonra Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı ve Mustafa Kemal Paşa, Cumhur- başkanı seçildi. Mustafa Kemal, Başbakan olarak da İsmet İnönü’yü seçti.

Milletin hak ettiği armağan Tabi, Cumhuriyet’in kuruluşunu böyle anlatmak, üç beş cümleyle izah etmek dile kolay. Yoksa, On 23 April 1920, that is when the Turkish Grand National Assembly was opened, it was already declared that yeni rejime geçmek, saltanatı bitirip egemenliği the sovereignty rested not with an individual or a group of individuals, but the regime was still not named. millete, gerçek sahibine teslim etmek, hiç de The opening of the Turkish Grand National Assembly marked the end of the sultanate and the birth of a new kolay olmadı. Bu ulus, özgürlüğüne kavuşabil- independent state that was separate from the . However, the name and the president of this mek için çok çalıştı, çok emek harcadı, çok kayıp new state was yet to be designated. verdi. Ancak Mustafa Kemal Atatürk önderliğin- Hence, Mustafa Kemal started to take some actions to name the new state and declare the regime. The required de, hak ettiği yönetim biçimine de kavuştu. constitutional amendments were prepared and presented to the assembly agenda on 28-29 October. On 29 Oc- Cumhuriyet’ten hep bir “armağan” olarak söz tober 1923, at 8:30 pm, the Turkish Grand National Assembly accepted the amendments and the Republic was edilir. Gerçekten de öyledir. Bu milletin, hak declared. After the declaration of the Republic, a presidential election was made, and Mustafa Kemal Pasha ettiği bir armağan... Atatürk, Türk milletine çok was elected as the President. Mustafa Kemal has appointed İsmet İnönü as the Prime Minister. güvenir, Türk milletini zeki, çalışkan ve ahlaklı bulurdu. Bu yüzden de bu milletin kendi kendini Bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak hizmet veren Ankara, Ulus meydanında bulunan I. Türkiye Büyük Millet yönetmesi gerektiğine inanıyordu. Kimseden Meclisi binası (Shutterstock / M DOGAN). The 1st Turkish Grand National Assembly building that is the Museum of the War of Independence in Ankara, Ulus korkmadan, baskı altında değil özgürce ve ba- Square (Shutterstock / M DOGAN). 12 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 CUMHURİYET 92 yaşında

CUMHURİYET 92 YAŞINDA Bu yıl Cumhuriyet’in 92. yıldönümünü kutluyoruz. Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu o kutlu günü ve bizlere bugünleri armağan eden Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla  Shutterstock.com anıyoruz. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 13 ğımsız yaşaması gerektiğine inanıyordu. İşte Cumhuriyet, Türk halkına bu A Gift Deserved by the Nation özgürce yaşama ve yaşamını özgürce yönetme hakkını verdi. Cumhuriyet o Of course, it is deceptively easy to talk about the foundation of the Republic in a yüzden, hakikaten, bir armağan oldu bu millete. Hak ettiği bir armağan... few sentences. Actually it was not that easy to shift into a new regime, end the sultanate and entrust the sovereignty to the nation. This nation has worked very “Cumhuriyette angarya yoktur” hard to earn its freedom and gave many casualties. But thanks to the leadership Mustafa Kemal Türk halkına inanıyor, güveniyor, onun için en doğru of Mustafa Kemal Atatürk, Turkish people have attained a proper regime. yönetim biçiminin Cumhuriyet olduğunu düşünüyordu. Mustafa Kemal’in The Republic is always referred to as a ‘gift’. This is really the case. It is a gift Cumhuriyet kurulduktan bir müddet sonra ziyaret ettiği Rize’de yaşadığı bir well deserve by the public… Atatürk trusted the Turkish nation and deemed it as olay, onun milletini ne kadar sevdiğini ve Türk milletini ne kadar yücelttiği- a hardworking, clever and virtuous nation. Therefore, he believed that Turkish ni gösterir niteliktedir. people should govern themselves. He believed his people had to live in complete Mustafa Kemal, Latife Hanım ile birlikte Karadeniz gezisindedir. Bu anıyı, freedom, not under the hegemony of one person or a group of people. The Repub- gezide kendisine eşlik eden Muzaffer Kılıç anlatıyor: Mustafa Kemal, valiye lican regime gave the Turkish people this opportunity to live independently. This yolları nasıl bu kadar kısa sürede bu kadar düzgün duruma getirdiklerini makes the Republic a real gift for our nation. A gift well-deserved… soruyor. Valinin yanıtı ise şu oluyor: Bütün köylüleri çalıştırdık efendim. Mustafa Kemal’in kaşları çatılıyor. Oldukça sert bir dille, “Vali Bey, ‘corvee’ “The Republic is no Burden.” nedir bilir misin? Öyleyse ben söyleyeyim. Angarya demektir. Ve bu millete Mustafa Kemal believed in his people; he trusted them and considered the angarya yoktur. Şunu bilmeniz gerekir ki hiçbir vatandaşı alıkoyamaz, zorla republic as the best regime for them. An incident in Rize, during one of his visits çalıştıramazsınız. Cumhuriyette angarya yoktur.” just after the foundation of republic, shows how deeply he loved his nation and Mustafa Kemal, işte Türk halkına böyle güveniyor, onu tüm milletlerin en people. Mustafa Kemal and his wife were on a tour in the region. Their üstünde tutuyordu. Ve tam 92 yıl önce, milletine hak ettiği armağanı niha- companion Muzaffer Kılıç tells the story with these words: “Mustafa Kemal asked yet veriyordu. Onun armağanı bizim için kutsaldır. Onun armağanı bizler the governor how they have been able to build the roads in such a short amount için, gelecek kuşaklara aktarılacak en değerli emanettir. Cumhuriyetimizin time and in such a successful way. The governor replied: ‘We made all the villag- 92. yılı hepimize kutlu olsun. ers work, sir.” Mustafa Kemal knitted his eyebrows. He chided the man: “You know what ‘corvee’ is? Let me tell you. It means forced labour. There should be no forced labour and burden unto this nation. You should know that you cannot force any citizen to work. The Republic is no burden.” This is how Mustafa Kemal trusted the Turkish nation and elevated his people. 92 years ago, he was able to present his nation what they deserved. His gift is a sacred one for us. We should entrust this gift to future generations. Happy 92nd anniversary of the Republic Day!

Atatürk’ün 1930’lu yıllarda Anadolu gezilerinden görüntüler (shutterstock / Istanbul image_video). Images from Atatürk’s visits to in the 1930s. (Shutterstock / Istanbul im- age_video).

14 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 9. Turizm Fuar ve Kongresi Travel Turkey İzmir 10-13 Aralık 2015 fuarizmir

www.travelturkeyexpo.com

İ ZM İR

15 10-12 ARALIK 20

KONGRE KAYIT ÜCRETİ o Katılımcılar (3 Günlük): 150 Eur (3 Günlük) o Öğrenci Kayıt ücreti : 30 Eur o Günlük Kayıt ücreti: 50 Eur

O rg a n i z a t ö r l e r � � O r t a k l a r ı �latin ���n��rlar �na ���n��r ŞEYLERİN TARİHİ history of things

Onbinlerce yıldır altlarından çok sular akan ANADOLU KÖPRÜLERİ - I

Geçen sayımızda dünya köprülerinin tarihine göz atmış, ilk köprüleri ve köprü türlerini özetlemiş, bir dünden,

bir de bugünden iki  Shutterstock.com ilginç köprü tanıtmıştık. Bu sayıda Anadolu köprülerinin tarihini aktarıyoruz. Osmanlı ve Cumhuriyet köprüleri Flowing waters underneath for tens of gelecek sayıda... thousands years ANATOLIAN BRIDGES - I

Anadolu köprüleri, yaşamı boyunca Anadolu’daki tarihi su yolları ve su ya- In our last issue we had a look at the history of the world’s bridges; pıları üzerinde çalışmış, ardında çok önemli eserler bırakmış Prof. Dr. Kazım gave a summary of the first bridges built and different types of bridges. Çeçen’i minnetle anmadan herhalde anlatılamaz. Bu yazımızda onun İslam We also looked at two interesting bridges of the present time. In this Ansiklopedisi’ne yazdığı “Köprü” maddesini rehber edindik. Öte yandan, issue, we will be talking about the Anatolian bridges. The next issue artık yalnızca sahaflarda bulunan, “Türkiye’nin Köprüleri” albüm-kitabını da will be about the Ottoman and Republican bridges… unutmamalı. Bu eserde Prof. Dr. Metin Sözen’in “Aşmak Üzerine”, mimar Murat Germen’in “Bir Kültür Ögesi Olarak Köprü” yazıları ile Prof. Dr. Gül- When talking about the Anatolian bridges, we should definitely acknowledge sün Tanyeli’nin, “Tarihten Günümüze Türkiye Köprüleri” incelemesi ve önde the contribution of Prof. Kazım Çeçen, who studied the historical waterways gelen 28 fotoğraf sanatçımızdan 130 dolayında köprü fotoğrafı yeralıyor. and water buildings and left eminent work behind him. In this piece, we mainly Ayrıca, Tanyeli’nin Türkiye Köprüleri başlıklı makalesine şuradan erişmek refer to his entry titled “Bridge” in the Encyclopedia of Islam. Of course, we mümkün: http://goo.gl/vdWKwU. should also refer to the album-book “Turkey’s Bridges” which has long gone out of print and can be found in old bookstores only. The work includes pieces by Deyimler ve Teknikler Prof. Metin Sözen (“On Getting Across”), architect Murat Germen’s “Bridge as a Arapça’da köprü anlamına gelen, Osmanlı Türkçesi’nde de kullanılan 2 Cultural Element”) and approximatey 130 bridge photographs of 28 photogra- sözcük var: “Cisr” ve “Kantara”. Cisr, daha çok ahşap köprüler, Kantara, phers. taştan yapılmış kemerli köprüler için kullanılıyor. Kazıklar üzerine oturtulan You can access Tanyeli’s article “Turkish Bridges” from this address: http://goo. ahşap köprü yapım tekniklerinde zamanla büyük değişiklikler olmuş ve gl/vdWKwU. kemer, kafes-kiriş, çerçeve, asma ve dolu gövde şeklinde adlandırılan türler geliştirilmiş. Kemerli olmalarından dolayı düz ahşap köprülerden ayrılan Idioms and Techniques kâgir köprülerde, Romalılar hep yuvarlak (beşik) kemer biçimini uygular- There are two Arabic words for ‘bridge’ used in Ottoman Turkish: “Cisr” and ken, İranlılar, Türkler ve Araplar sivri kemer tercih etmişler. “Kantara”. Cisr is more used to define timber bridges; whereas Kanatar defines Köprü kemerlerinin tepesindeki taşa kilit, ayaklara basanlarına da üzengi arched bridges made of stone. The building techniques of timber bridges built taşı deniyor. on piles have changed in time and different types of bridges were built with 16 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 Akarsuların oymaması için ayak temellerinin yeteri kadar derine inmesi gerekiyor. Önce su içinde kazı yapılacak yerin etrafına ahşap perdeler çakılıp, açılan çukura dolan sular boşaltılıyor. Toprak sağlam zemin bulununcaya kadar kazılı- yor; bulunamıyorsa ahşap kazıklar çakılıp başları kurşunla pekiştirilmiş demir kenetlerle bağlanıyor. Mimar Sinan, Büyükçekmece Köprüsü’nün ayaklarını bu yöntemle inşa etmiş. Köprü ayakları suyun geldiği yöne doğru gemi burnu gibi “sel yaran” veya “mahmuz” denilen bir çıkıntı oluşturuyor. Bunlar gelen suyun ayakların altını oymasını ve ağaç dallarının takılmasını önlüyor.

Anadolu’nun bilinen en eskisi ve Roma köprüleri Anadolu’da bilinen en eski kâgir köprü, MÖ 13. yy’da Hititlerin yap- tığı, bugün yalnız dayanak (mesned) izlerine rastlanan Boğazköy’deki Hattuşaş köprüsü. Roma Dönemi ise Anadolu köprü tarihinin başlangı- cı sayılıyor. Köprü yapımında da çok usta Romalıların Anadolu’daki örnekleri yalın yapılar olup kemerli ve kemerlerindeki yarım dairesel biçimleri tipik. Roma Dönemi’nden beri dargeçit türü vadi oluşumların- da Selge (Zerk) Köyü yolu üzerinde, Köprülü Kanyon’daki Roma Köprüsü gibi tek kemerli köprü örnekleri de görülüyor. Abbâsîler Dönemi’nde Fırat, Dicle ve bunların kollarıyla çeşitli sulama kanalları üzerine çok sayıda kâgir ve yüzer köprü inşa edilmiş. Anadolu’da Eskiçağ ve Ortaçağ’dan kalıp, izleri saptanabilen diğer köprüler ise: Kızılırmak üzerinde Çaşnigîr, Silifke’de Göksu, Gönen’de Güvercin, Adana’da Taşköprü, Misis ve Seyhan.

laced beam, frame, suspended and solid body. In stone bridges that differ from plain timber bridges with their arches, Boyutlarıyla öne çıkan Artuklu the Romans have always used the round arch technique. The Persians, Turks and Arabs have preferred pointed arches. köprüleri The stones placed on top of the bridge arches are called locks, whereas the base ones are named springers. The bridge Anadolu’da ve Yakındoğu’da piers should be deep in water so that the rivers will not corrode the base. The area dig for the base is first surrounded açıklığı en büyük köprüleri Artuk- with wooden frames and the water in the base is extracted. The ground is dig until a firm ground emerges; if the ground lular yapmış. Bunların diğer ortak is not firm enough, wooden piles are used. These wooden piles have lead tips and they are tied to one another with iron özelliği; genellikle kitâbelerinin de wires. This was the method used by Architect Sinan to build the piers of the Büyükçekmece Bridge. yerleştirildiği yan yüzlerinde astrolo- The bridge piers have protruded areas in the direction of the water. These prevent the water of the river from corroding jik kabartmalar bulunması. the piers of the bridge.

The oldest one known in Anatolia and Roman Bridges th Köprülü Kanyon. The oldest known stone bridge in Anatolia is the Hattutash Bridge in Boğazköy, built in 13 Century BC by the Hittites. Köprülü Canyon. Today, only the protecting braces of the bridge survive. The Roman Era marks the beginning of the history of bridges in TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 17 Anatolia. There are many Roman masters who built bridges in Anatolia, and they have a plain style with arches and semi-circular shapes. There are examples of single-arched bridges on valleys with chokepoints like the in the Köprülü Kanyon. During the Abbasids, many bridges on the , , and their branches and irriga- tion canals were built. These are the other bridges in Anatolia from the ancient times and the middle ages: Çaşnigir Bridge on Kızıırmak, Göksü in Silifke, Güvercin in Gönen, Taşköprü, Miss and Seyhan in Adana.

Artuqid Bridges That Stand Out with Their Sizes The biggest bridges in Anatolia and Near East have been built by the . Another common point of these bridges is that there are astrological engravings on the sides of the inscriptions. The Dicle Bridge in Hasankeyf has four parts and the biggest space is 40.22 meters. The Malabadi ANADOLU’DAKİ EN TANINMIŞ Bridge between Diyarbakır and Silvan, although it ROMALI: CENDERE KÖPRÜSÜ has been restored badly, has an openness of 38,60 meters and has arched timbers. It is the second big- Kahta’da Cender Suyu üzerinde 2. yy’da yapılmış olan bu Roma köprüsü, 34.20 m. açıklıklı ve tek kemerli. Vaktiyle gest Anatolian bridge after the Dicle Bridge. These köprü başlarında dört sütun üzerinde köprünün anıtsallığını are followed by the Cizre Bridge on Dicle and the vurgulayan heykeller varmış. Günümüzde ise sadece üç Devegeçidi Bridge on the Devegeçidi Creed in the sütun var. Geniş açıklıklı ve yüksek olduğundan, rahat north of Diyarbakır. The Çermik, Halep Kuvayk and yürünmesi için döşeme yüzeyine basamaklar yapılmışsa Harran bridges are also important. da pek çok köprüde olduğu gibi Cendere Köprüsü de bu ayrıntılarını yitirmiş.

THE MOST FAMOUS ROMAN IN ANATOLIA: THE CENDER BRIDGE Sol sayfa: Hasankeyf Köprüsü (en üstte) ve Adana Taş Köprü (altta). This Roman bridge was built on the Cender Creek in Kahta in the 2nd Century. It has a length of 34.20 meters and has a single Sağ sayfa: Malabadi Köprüsü (üstte) ve Mimar Sinan’ın arch. When first built, the bridge has statues on four columns to highlight the structure as a monument. Today, there are only Büyükçekmece Köprüsü (altta). three columns. Since it has a wide openness and it is a high bridge and it has steps to ease walking, like many others, the Left Page: Hasankeyf Bridge (top) and Adana Taş Bridge (below). Cendere Bridge has lost many of these details today. Right page: (above) and Architect Sinan’s Büyükçekmece Bridge (below). 18 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 Bridges of the Anatolian Seljuks The openness of the Seljuk bridges are smaller and greater in number; hence the bridges are shorter and generally longer. The Kayseri Tekgöz Bridge, one of the most important of these in terms of engineering and ar- chitecture, is 119,5 meters in length, and the openness between the arches is 27 meters. The six-part Erzurum Çoban Bridge is 220 meters in length, and biggest openness is 15,5 meters. The 14th-century Anatolian bridges, the Ermenek Alaköprü Bridge, and the Ermenek Bıçakçı Bridge belong to the Karamanoğlu principality.

YÜZER KÖPRÜLER Pers Kralı I. Darius, MÖ 513’de İstanbul Boğazı’nı geçmek için Samos’lu mimar Mandrokles’a küçük gemiler üzerine oturan bir yüzer köprü yaptırmış. He- redot, üzerinden 700 bin askerin geçtiği Hasankeyf’teki Dicle Köprüsü 4 gözlü ve en büyük açıklığı 40,22 metre. Diyarbakır-Silvan arasındaki Malaba- bu köprüyü çok beğenen Darius’un, di Köprüsü ise aslına benzetilmeye çalışılarak restore edilmekle birlikte, sivri kemerli, 38,60 m açıklığı ile Dicle Mandrokles’i “ihya ettiğini” anlatır. Köprüsü’nden sonra ikinci sırada geliyor. Onları Dicle üzerindeki Cizre Köprüsü ile Diyarbakır’ın kuzeyinde, Devege- Onun oğlu Kserkses de MÖ 481’de çidi suyu üzerindeki Devegeçidi Köprüsü izliyor. Bunlardan başka Çermik, Halep Kuvayk ve Urfa Harran köprüleri iki taraftan demirlenmiş 674 kayık de önemli. üzerine bir köprü yaptırarak ordusunu Çanakkale Boğazı’ndan geçirmiş. Roma İmparatoru Sezar’ın Tiber nehrini, Anadolu Selçuklu köprüleri Bizans İmparatoru Herakleios’un İstan- Selçuklu köprülerinin açıklıkları daha küçük ve daha çok olduğundan bu köprüler daha basık ve genelde daha bul Boğazı’nı, Fâtih Sultan Mehmed’in uzun. Bunların mühendislik ve mimarlık bakımından en önemlilerinden biri olan Kayseri Tekgöz Köprüsü’nün boyu Haliç’i ve Kanûnî Sultan Süleyman’ın 119,5 ve büyük kemerinin açıklığı 27 metre. 6 gözlü Erzurum Çoban Köprüsü’nün boyu ise 220, büyük açıklığı Irak seferi sırasında Dicle ve Fırat nehir- lerini bu tip yüzer köprülerle geçtikleri 15,5 metre. Anadolu’da 14. yy yapısı önemli köprülerden Ermenek Alaköprü ile Ermenek Bıçakçı Köprüsü ise biliniyor. Karamanoğulları’na ait. FLOATING BRIDGES

The Persian King Darius I, ordered Mandrokles, architect of Samos, a floating bridge to pass the Bosphorus. This floating bridge was built on boats. Herodotus informs that since Darius liked this floating bridge on which he carried 700 thousand soldiers, he offered the architect many gifts. His son Xerxes has also ordered a bridge that would float on 674 boats and anchored on both sides in 481 BC. He used this bridge to pass the Dardanelles. The Roman Emperor Caesar, Byzantine Herakleios, Sultan Mehmet the Conqueror and Sultan Sule- iman the Magnificent during this Persian Mission have used similar floating bridges to pass the Bosphorus, the Golden Hor and the rivers Euphrates and Tigris.

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 19

RİZE KALESİ

Rize yemyeşil doğası, yaylaları, tarihi, sıcacık insanı ve denizle toprağı birleştiren lezzetli mutfağıyla, ülkemizin en çok ilgi çeken kentlerinden biri. Gelin kentin en yüksek noktalarından birine, Rize Kalesi’ne çıkıp, bu güzel ilimize bir de kuşbakışı bakalım.

RİZE CASTLE

Rize is one of the most interesting cities of our country with its green nature, plains, history, warm people and its cuisine that brings together the sea and the land. Let us go up one of the highest points of the city and admire it from a bird’s eye view from the Rize Castle.

 Rasim Konyar TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 21 Rize, Karadeniz’in en güzel illerinden. Çay tarımında öncü. Öyle ki yılın Rize is one of the most beautiful cities of the Black Sea. It is a leader in tea büyük bölümünde yağış alan Rize’den tüm dünyaya çay ihracatı yapılıyor. production. Rize receives rain almost all throughout the year, and it exports tea Kahvaltıda ince belli bardağınızdan, beş çayında fincanınızdan yudumla- to almost all parts of the world. The tea that your drink from your glass or cup, dığınız o çay, Rizeli çalışkan ellerin emeğinden süzülüp sofranıza geliyor. comes to you through the hands of the hardworking people of Rize. Of course, Tabi Rize demek sadece çay demek değil. Burası tarihi, kültürü, doğası ve Rize is not only about tea. This is an altogether different place with its history, insanıyla bambaşka bir yer. culture, nature and people. Doğuda Çayeli ve Güneysu, güneyde İkizdere, batıda Derepazarı ve Kalkan- Rize is neighbouring Çayeli and Güneysu in the east, İkizdere in the south, dere ile çevrili olan Rize, kuzeyde ise tamamen Karadeniz ile çevrili. Rize Derepazarı and Kalkandere in the West. The northern part of the city is ilinin adı ile ilgili olarak değişik görüşler ileri sürülüyor. neighbouring the Black Sea. There are different opinions on the origin of the Yörede bol pirinç yetişmesinden ötürü, MÖ 7. yüzyılda, Yunanca pirinç an- name of Rize. It is argued that the name Rize comes from the Greek name lamına gelen “Rhisos” sözcüğüyle anıldığı, Rize adının da buradan geldiği “Rhisos”. This theory argues that the city was named as “Rhisos” in the 7th söyleniyor. Bir diğer görüşe göre ise Rize adı, Rumca dağ eteği anlamına Century BC because people planted rice in the region. Another theory argues that gelen “Rıza” sözcüğünden geliyor. the name of the city comes from the Greek word “Rıza”, meaning foothill. Rize ve çevresinde yapılan yüzey araştırmaları, bölgede ilk yerleşimlerin Surface excavations in Rize and in its surrounding areas reveal that the first Yontma Taş Çağı’ndan sonra başladığını ortaya koyuyor. Bu tarihten itiba- settlements date back to the Paleolithic Age. Since then, the Cimmerians, the ren Kimmerlerden Sakalara, Selçuklulardan Pontuslulara pek çok medeniye- Sakas, the Seljuks, the Pontus Empire and many other states and civilizations te ev sahipliği yapan bu topraklar, dolayısıyla binlerce tarihi eser barındırı- lived in the area. Hence, it has thousands of historical monuments. Rize Castle is yor. Bunlardan en önemlisi de Rize Kalesi. the most important of these monuments.

Kuşbakışı seyir Birdseye View Günümüze kadar bozulmadan gelen bu kale, Rize’nin merkezinde, şehre The castle that has survived to this day is located at the centre of Rize and enjoys hakim konumda bulunuyor. Yerli yabancı turistin ilgisini çeken Rize kalesi, a birdseye view of the whole city. Attracting both international and local tourists, Rizeliler için gündelik hayatın bir parçası. Kentin genişlemesiyle yerleşim Rize Castle is part of the daily life. As the city grew, the walls of the castle were bölgesinin içinde kalan surlar, bugün Rize yaşamının birer parçası olmuş contained by the city itself, and they are part of the daily life in Rize. durumda. It is not known when Rize Castle was exactly built. However, since part of the Rize Kalesi’nin ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmiyor. Bununla birlik- Lower Castle Walls have similarities with the Trabzon Castle, built during the te, Aşağı Kale surlarının bazı bölümlerinin Bizans İmparatoru Alexios II reign of the Byzantine Emperor Alexios II (1297-1330), it is thought that Rize 22 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 (1297-1330) zamanında yapılan Castle could have been built during the same period. The Trabzon Kalesi ile benzerlik Inner Castle is known to be built by Emperor Justinian göstermesinden ötürü Rize (527-565). Kalesi’nin de bu dönemde yapıl- The Inner Castle, where you can enjoy a birdseye view of the dığı düşünülüyor. İç Kale’nin ise city is 150 meters above sea level, and it is located on İmparator Iustinianus (527-565) a natural hill. The Inner Castle is not rectangular zamanında yapıldığı biliniyor. and has a trapezoid plan. Its entrance is on the Şehri kuşbakışı görmek için çıka- eastern side. cağınız İç Kale, deniz seviyesin- The lower part of Rize Castle, known as the Lower den 150 m. yükseklikte ve doğal bir yükselti üzerinde bulunuyor. Düzgün Castle, used to be surrounded by walls extending from the olmayan, yamuk şeklinde bir planı olan İç Kale’nin girişi doğu yönünde yer Inner Castle on the northeastern and northwestern direction. The walls used to alıyor. reach the sea. But only part of the western walls and some of the tower remnants Rize Kalesi’nin Aşağı Kale olarak adlandırılan bölümü, zamanında İç have survived. Kale’den kuzeydoğu ve kuzeybatı yönlerine doğru açılarak uzayan ve deni- Archeologist Prof. Anthony Bryer, Chairman of the Byzantine, Ottoman and ze ulaşan surlarla çevrili bulunuyormuş. Ancak bugün onun yerinde sadece Greek Studies Department at University of Birmingham and David his colleague batı surlarının bir bölümü ile bazı kule kalıntıları kalmış. Winfield from have carried out some research on the western walls and they Birmingham Üniversitesi Bizans, Osmanlı ve Modern Yunan Çalışmaları have listed 9 towers and 2 gates. Kürsüsü Başkanı Arkeolog Prof. Dr. Anthony Bryer ve ekibinden David The studies have revealed that the walls on the Lower Castle have been built by Winfield tarafından yapılan araştırmalarda, batı surları üzerinde 9 kule ve 2 ashlar stones and on some of the walls there were arches for support. kapı yeri tespit edilmiş. Aşağı Kale’de surların düzgün yontu taştan yapıldı- Even though Bryer and Windfield have carried out significant studies here, ğı ve bazı kısımlarda içten takviye kemerleri yer aldığı görülmüş. there are still much to learn about the Rize Castle. Because the number of intact Her ne kadar Bryer ve Winfield burada önemli çalışmalar yapmış olsalar remnants from the castle is so few. The surviving pieces at round or rectangular da Rize Kalesi ile ilgili pek çok bilgi eksik. Çünkü kaleden günümüze ulaşan towers and that they had two storeys. The surviving pieces also tell us that they sağlam parça sayısı çok az. Ulaşanlardan anlaşıldığı kadarıyla, kuleler were covered by brick vaults. We do not have any surviving pieces from the dikdörtgen veya yuvarlak planlı olup iki katlıydı. Yine günümüze ulaşan eastern walls... A. Bryer and D. Winfield have shown the possible locations of kalıntılardan, üst örtülerinin tuğla tonozlara sahip olduğu anlaşılıyor. Doğu the walls on their plans. Based on their plans we can say that the walls extended surlarından ise hiçbir iz kalmamış... along the eastern slopes of the plain and included the castle mosque. It is known A. Bryer ve D. Winfield, planlarında surları tahmini olarak göstermişler. that a recent excavation on the western part of the Tuzcuoğlu mansion unearthed Ancak onların verdiği bilgiler ışığında surların vadinin doğu yamaçlarından remnants of castle walls.

Rize kenti ve kalesinden görüntüler. Images from Rize and its castle.

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 23 geçerek kale camisini içine aldığını söyleyebiliriz. Bundan bir süre önce, Tuzcuoğlu Konağı’nın batısında yapılan bir kazıda sur izlerine rastlandığı biliniyor.

Karadeniz’in en önemli kalesi Rize çevresinde yer alan kaleler stratejik yerlere kurulmuş. Bu kaleler koru- ma, haberleşme ve askeri kuvvet barındırmak için tesis edilmiş. Kalelerden, il merkezinin doğusunda, Gündoğdu Beldesi’nde bulunan Bozuk Kale ile Pazar İlçesi Yücehisar Köyü’nde bulunan Cihar Kale oldukça küçük yapı- lar ve ortalarında birer gözetleme kulesi var. Yine Pazar İlçesi’nde, küçük bir adacık üzerinde yer alan Kız Kalesi ise bu kalelerden, kulesi olmadığı için ayrılıyor. Ancak Rize’de yer alan kaleler içinde en önemlisinin Rize Kalesi olduğunu söyleyebiliriz. Çamlıhemşin’de, Fırtına Vadisi’nin hakim noktasında kurulan Zil Kale ise, Rize Kalesi’nden sonra yörenin en büyük kalesi konumunda. Yine Çamlıhemşin’de Tatos Geçidi’ndeki Kale-i Bala da oldukça büyük bir yapı.

Rize Kalesi, yeniden... Karadeniz’in en önemli tarihi yapılarından biri olan Rize Kalesi şimdilerde yenileniyor. Restorasyon, restitüsyon, çevre ve aydınlatma projeleri Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafın- dan yapılan kale, yeşil Rize’ye kuşbakışı bakmak isteyenler için, Ortaçağ’da- The Most Important Castle of the Black Sea ki özgün görünümüne kavuşuyor. Bu büyüleyici tarihi eser, hem Karadeniz Castles around Rize have been built on strategic points. These castles have been turizmine hem de tarih ve kültürüne sahip çıkan Rize’ye önemli bir katkı built for defense, communications and housing the soldiers. Bozuk Castle on sağlayacak gibi görünüyor. the eastern part of the city center in the Gündoğdu District nd the Cihar Castle in the Yücehisar Village of the Pazar District are among the smallest ones and there is a watch tower between the two. Again in the Pazar District, Kız (Maiden) Castle is situated on a small islet and it lacks a tower. However, we can say that Rize Castle is the most important Castle of Rize. Zil Castle, built on a dominant position of the Fırtına (Storm) Valley in Çamlıhemşin is the biggest castle of the region. Again in Çamlıhemşin, Kale-i Bala in the Tatos Pass is another big structure.

Rize Castle, again... Rize castle, one of the most important monuments of the Black Sea, is being restored. The restoration, restitution and lighting projects are carried out by the Ministry of Culture and Tourism and the General Directorate for Cultural Assets and Museums. Rize Castle is regaining its original dominant position it had during the Middle Ages for those who would like to enjoy the city from a birdseye view. It seems, this fascinating historical monument will have a significant contribution to Rize that owns its history and culture. 24 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 25

GÜMÜŞLER MANASTIRI  Rasim Konyar

Niğde’de bulunan Gümüşler Manastırı, bugüne kadar adı pek duyulmamış olan bir saklı güzellik. Geç kalınmadan keşfedilmesinde büyük yarar var! Çünkü burası gülümseyen Meryem Ana freskinden, ilginç ilkel iletişim ağlarına, Cebrail ve Mikail tasvirlerinden mezar odalarına çok değerli tarihi eserlerle dolu, İnanç Turizmi’nde keşfedilmeyi bekleyen önemli bir durak.

THE MONASTERY OF GÜMÜŞLER

The Gümüşler Monastery in Niğde is a hidden beauty that has not been heard of till now. It should certainly be discovered before it is too late! Because the monastery is full of valuable historical monuments like the Fresco of Virgin Mary, interesting antique communication networks, representations of Gabriel and Michael and sepulchers. It is an important destination for Belief Tourism that waits to be discovered. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 27 Niğde’nin Gümüşler Kasabası’nda gün akşam oluyor. Birazdan güneş ba- tacak ve burası, Anadolu’nun diğer pek çok köyünde olduğu gibi sessizliğe karışıp gün ağarana dek derin bir uykuya dalacak. Ama bu köyde farklı bir şeyler var. Belki de adını bile duymadığınız bir şey. Kalabalık turistleri ağırlayan ünlü bir meydanda ya da büyük şehirlerden birinde olsa akın akın insan çekecek güzellikte bir yer: Gümüşler Manastırı. Alçak bir tepenin, muazzam bir işçilikle oyularak ortaya çıkarıldığı bu manastır, hayli geniş bir alana yayılıyor. Hristiyanlığın gelişmesi amacıyla Bizans İmparatorluğu Dönemi’nde inşa edilen bu manastır, yıllarca rahiple- re ev sahipliği yaptıktan sonra bir dönem de hapishane olarak kullanılmış. Yapının içinde ilginç bir iletişim ağı da mevcut. Taşlara oyulan küçük delik- lerin, mahkumlar tarafından bir tür telefon gibi kullanıldığı düşünülüyor. Gümüşler Manastırı’ndaki en ilgi çekici parça, gülümseyen Meryem Ana ve bebek İsa freski. Hz. Meryem’in dünyanın başka hiçbir yerinde gülüm- seyen freski olmadığı bilindiği için bu biricik fresk çok ilgi çekiyor. Ancak bu çok özel tarihi eserle ilgili bir spekülasyon da mevcut. Buna göre, Hz. Meryem’in gülümseyen hali aslında bir restorasyon hatası. Sanat tarihçileri, Meryem Ana freskinin değiştirildiğini iddia etse de kayıtlarda bu freskin eski hali olmadığı için kimin haklı olduğu bilinmiyor. Yine de hatırı sayılır sayıda ziyaretçi, bu freski merak edip Gümüşler Manastırı’na geliyor...

Oyuklara dikkat! Manastırın yer aldığı Gümüşler Kasabası’nın Orta Çağ’daki adı ve tarihi hakkında dönem kaynağı bulunmuyor. Bu yüzden yapının tarihine ilişkin 28 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 çok fazla bilgi de yok. Yukarıda da belirttiğimiz The day turns into evening in the Gümüşler town of gibi, Hristiyanlığı yaymak için bölgeye gelen Niğde. Soon the sun will go down and the place will misyonerlerin inşa ettiği, rahiplere ev sahipliği enter into a deep and silent sleep till dawn like many yapan bir kutsal mekân burası. Büyük bir kaya other Anatolian villages. But some things are different kilisenin içine oyulmuş, Kapadokya bölgesinde in this village. Something perhaps we have not even bulunan ve günümüze kadar iyi korunarak gel- heard of. A place that would attract many people if it miş en büyük manastırlardan birisi. had been situated in a famous square or one of the Kapadokya Bölgesi’nde kayaya oyulmuş daha big cities: the Gümüşler Monastery. pek çok manastır bulunuyor. Bazı bilim insanları The monastery has been built on a low hill whose bunları yemekhaneli (trapezalı) ve açık avlulu top has been carved by man. It covers a wide area. olmak üzere iki grupta ele alıyor. Gümüşler Ma- The monastery was built during the Byzantine Era to nastırı ikinci gruba dahil. disseminate Christianity. After it had housed monks Bu manastırın en önemli yapısı, kompleksin ku- for long years, it was used as a prison. The building zeyinde yer alan kilise. Kapalı Yunan haçı plânlı has an interesting communication network. The small kilisenin kuzey haç kolunun kuzeyinde iki mezar holes carved in stones are thought to have been used nişi, naosun batısında ise beşik tonoz örtülü iki as a kind of telephone system by the convicts. giriş mekânı bulunuyor. The most interesting pieces in the Monastery of Kilisenin duvar resimlerinde o kadar çeşitlilik var Gümüşler are the smiling Virgin Mary and the Baby ki bu duvarların süslenmesinde en az üç farklı us- Jesus frescoes. Since it is known that Virgin Mary tanın çalıştığı düşünülüyor. Ana apsiste, üç şerit has not been depicted smiling in any other part of the halindeki resimlerin en üstündeki tahtta Hz. İsa, world, this fresco attracts attention. However, there sağında iki melek, İncil yazarlarının sembolleri ile also exists a speculation about this special historical Desis sahnesinde yer alan Hz. Meryem ve havari- artefact. According to this speculation, the smiling ler, en alttaki şeritte ise Kayserili Büyük Basileios, face of Virgin Mary on the fresco is an error of resto- TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 29 TEK RAKİBİ MONA LISA Manastır’daki gülümseyen Meryem Ana freski pek çok kaynakta Mona Lisa’ya benzerliğiyle anılıyor. Turistlerin yoğun ilgisini çeken fresk, her geçen gün daha fazla kişinin burayı ziyaret etmesini sağlıyor. Eskiden Aladağlar’a gelip giden ziyaretçiler artık Aladağlar gezilerine muhakkak bu ilginç manastırı da ekliyor. 2012 yılında Gümüşler Manastırı 21 bin 779 kişi tarafından ziyaret edilirken, 2013 yılının ilk 6 ayında 43 bin 805 kişiyi ağırladı. Niğde Müzesi’ni ise aynı yıl ortalama 13 bin 414 yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Ziyaretçi sayısını her geçen gün artıran Gümüşler Manastırı 2014 yılını ise ortalama 50 bin ziyaretçiyle geçirdi. Bu yılın verileri ne gösterecek bilinmez ama ziyaretçi sayısında önemli bir artış olacağı ve bu değerli mirasın zamanla İnanç Turizmi’nin önemli duraklarından biri haline geleceği kesin.

Nysa’lı Gregorios, Nazians’lı Gregorios gibi din adamlarının resimleri yer alıyor. Kuzey haç kolundaki Meryem’e Müjde, İsa’nın Doğumu ve Tapınağa ITS ONLY RIVAL IS Takdimi sahneleri ile Vaftizci Yahya ve Aziz Stephanos figürlerinin ikinci bir MONA LISA sanatçının elinden çıkmış olduğu düşünülüyor. Giriş kapısının güneyindeki Meryem ve çocuk İsa ile iki yanlarındaki baş melekler Cebrail ve Mikail fi- In many sources, the smiling Virgin Mary gürlerinin ise üçüncü bir sanatçıya ait olduğu düşünülüyor. Narteksin üstün- fresco is mentioned in reference to its deki bir odanın duvarlarında Kapadokya’da başka örneği görülmeyen, av similarity with Mona Lisa. The frescoes sahneleri ve çeşitli hayvanlardan oluşan ilginç bir kompozisyon dikkat çeki- attract the attention of the tourists, and it draws an ever-increasing number of yor. Kapadokya’daki pek çok kilisede olduğu gibi, Gümüşler Manastırı’nda visitors to the region. Those who used da duvar resimleri ikonografik ve üslup özelliklerine göre tarihlendirile- to visit Aladağlar, now pay a visit to the biliyor. Buna göre sözünü ettiğimiz fresklerin 11-12. yüzyıla ait olduğu monastery as well. The monastery was düşünülüyor. Manastırı gezerken, tabandaki çukurlara dikkat etmekte fayda visited by 21 thousand 779 people var. Burada yürümek çok kolay değil. Duvarlardaki fresklerin güzelliğine, in 2012; during the first six months of 2013, the monastery received 43 üzerine manastır oyulan devasa kayanın görkemine bakarken düşmemeye thousand 805 people. The Museum dikkat edin. 1973 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilen Gümüşler ören yeri of Niğde was visited by 13 thousand ve manastırının dönemin önemli din merkezlerinden biri olduğunu göste- 414 visitors during the same year. The riyor. Manastırdaki fresklerin güçlü ve canlı anlatımları, barındırdığı yeraltı Monastery of Gümüşler received almost şehri, büyük mezarlık odası ve büyük kaya kütlesine kazılmış yerleşim 50 thousand visitors in 2014. This year’s data is not yet certain, but the number birimleriyle birlikte arıtılmış savunma önlemleri bunu doğrulayan özellik- of visitors will certainly be higher, and the lerden bazıları. Kapadokya Bölgesi’ndeki en güzel manastırlardan biri olan place will be an important destination for Gümüşler Manastırı, daha evvel görülmedi ise muhakkak ziyaret edilmeli... Belief Tourism. Burası, Anadolu’nun sahip olduğu gizli güzelliklerden yalnızca biri ve ilgiyi kesinlikle hak ediyor. 30 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 ration. Although art historians argue that the Virgin Mary Fresco had been replaced, since the records do not have the original version of the fresco, we do not know which is the right answer. Still, a consider- able number of visitors come to the Monastery of Gümüşler to see this fresco…

Pay attention to the grooves! There are no period sources about the name and history of the monastery during the Middle Ages. Hence, we do not know much about the history of the monument. As stated above, the monastery was built as a sacred place by the missionaries who came to the region to disseminate Christianity, and it housed the monks. It was carved into a big rock church, and it is one of the best monasteries in the region of Cap- padocia. There are many other monasteries in the Cappadocia region which have been carved into rocks. Some experts group these monasteries into two: those with a dining hall and those with an open courtyard. The Monastery of Gümüşler belongs to the second group. The most important building of the monastery is the church situated in the northern part of the complex. The church, with a closed Greek cross plan, has a tomb niche on the northern part of the cross section, trip over while you are gazing at the beauty of the murals and frescoes and the glamour of the huge rock on and there is an entrance area to the west of the inner which the monastery is situated. chamber. The Gümüşler ancient site and monastery have been declared as an Archeological Site in 1973. The area has The murals of the church come in different sizes and been one of the important religious centres of its period. The strong and lively depictions of the frescoes, the shapes, and it is thought that at least three masters underground city, the big sepulchre and the settlements carved in huge rocks and interesting defense systems have worked for the decorating the walls of the are all among the many attractions of the area. The Monastery of Gümüşler is one of the most beautiful mon- church. On the main abscissa, there are images in asteries in the Cappadocia region, and if you have not seen it yet, you should visit it… This is only one of the three lines. These are depictions of Jesus Christ at the hidden beauties of Anatolia and it deserves the interest of the visitors. very top, the two Archangels on his right, the symbols of the evangelists, Virgin Mary and the Apostles in the Deesis Scene; the line in the bottom includes de- Manastırın freskleri, mezarları ve tavan detayları. The frescoes, sepulchres and ceiling details of the monastery. pictions of eminent men or religion like Basileios the Great of Kayseri, Gregorios of Nysa and Gregorios of Nazians. On the northern part of the cross, there are depictions of the Virgin Mary receiving the Good News, the Birth of Christ and His Presentation to the Temple and the John the Baptist and Saint Stephanos. It is thought that these figures have been produced by a second artist. The Virgin Mary and Child Jesus and the archangels standing by their sides, Gabriel and Michael, are thought to belong to a third artist. On the walls of a chamber above the narthex, there is an interesting composition of hunting scenes and different animals. There is no other similar example of such a composi- tion in the Cappadocia region. As the case is in most of the churches in Cappadocia, the murals in the Monastery of Gümüşler can be dated based on their iconographic and stylistic characteristics. Based on such information, it is thought that these frescoes are dated back to the 11th and 12th centuries. During a visit to the monastery, one should pay close attention to the grooves on the ground. It is not that easy to walk here. You should be very careful not to

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 31 Denizi, denizinin altı, üstü, balıkları, kumu, taşı, kayası, ağaçları, çiçekleri, kuşları, yeri, göğü, yıldızları ile bir görenin bir daha unutamayacağı kadar güzel Gökova… Bu yüzden de üzerine titrenmesi, göz bebeği gibi korunması

gerekiyor…  Rasim Konyar

Güney Ege’de, ile Marmaris arasında yer alan, Muğla’nın Bodrum, THE GULF OF GÖKOVA AND ITS ISLANDS Milas, Muğla Merkez, Ula, Marmaris ve Datça ilçeleriyle çevrili Gökova Körfezi, ülkemizin en etkileyici doğal güzelliklerine sahip köşelerinden biri- Gökova is an unforgettable place with its sea, its beauties under the si… Adeta kılcal damar gibi saran çok sayıda koyu ile zincir gibi sıralanmış sea, fish, sand, stone, rock, trees, flowers, birds, earth and sky and adaları, adacıkları, güneydoğu kıyısı ile Türkiye’nin en girintili çıkıntılı stars… Hence, it should be very well protected and cared for... kıyı kesimi özelliği de taşıyan Gökova Körfezi’ni dünyanın en ayrıcalıklı yerlerinden biri haline getiriyor. Onun doğal dengesini bozma riski taşıyan kimi projeler gündeme geldiğinde, başta çevreciler olmak üzere herkesin yüreğinin hop etmesi de bu yüzden… The Gulf of Gökova is located between Bodrum and Marmaris in South Aegean, and it is surrounded by the Bodrum, Milas, Muğla Center, Urla, Marmaris and Karyalı Gökova... Datça districts of Mupla. It is on of the most beautiful corners of our country... Antik Çağ’da, seramik sanatının başlıca merkezlerinden biri olan Kera- It has numerous bays like capillaries, islands and islets like a chain and its mos kentinin burada bulunmasından ötürü körfezin adı Kerameikos imiş. southeastern shore (Turkey’s most indented shore). All these make the Gulf of Karya’nın önemli yerleşim merkezlerinden olan Keramos’un sur kalıntılarını Gökova one of the most special places of the world. When some projects that have bugünkü Ören yakınlarında hâlâ görmek mümkün. Hatta köyün içindeki the potential to harm its natural harmony are offered, all environmentalists and evlerle iç içe geçmiş antik taş duvarları da… people with concern feel for the place... Antik Çağ’ın önemli merkezlerinden bir diğeri olan Kedreai kentinin tapı- nak, tiyatro ve nekropol kalıntıları da Sedir Adası’nda bulunuyor. Körfezin Gökova of Karya... kuzey-doğu köşesinde, sırtını Sakar Tepesi’ne yaslayan Akyaka beldesi During the Ancient Times, the city of Keramos, one of the main centers of the ise yaklaşık 2500 yıllık bir geçmişi olan antik İdyma kentine ev sahipliği art of ceramics, used to be located here. Hence the name of the Gulf was then yapıyor. Sakar Tepe, Gökova Körfezi’nin de en güzel seyredilebileceği bir Kerameikos. The remnants of the walls of Keramos, one of the most important set- nokta... tlement areas of Karya, can still be seen on the site. You can even see the ancient walls which are part of the walls of some houses which are still erect… Neden Gökova? The remnants of the temple, theatre and necropolis of Kedreai, one of the impor- Körfez İstanköy ve Kerme adlarıyla da anılmış. Gökova adı ise körfezin tant centers of the Ancient Times can be found on the . On the north- doğu ucundaki aynı adlı ovadan geliyor. Eskiden körfezin doğu kesimi- eastern corner of the gulf, there stands the Akyaka district and the ancient town ni belirtmek için Gökova denirken, artık tamamı böyle adlandırılıyor.

Adını böylece gökyüzünün mavisinden alan körfezde yatların ve hem Akbük (sol üstte ve sağ sayfa), Bördübet (sol altta). Bodrum’dan hem Marmaris’ten kalkan bazı Mavi Yolculuk teknelerinin Akbük (left above and right page), Bördübet (left below). 32 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 GÖKOVA KÖRFEZİ ve ADALARI

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 33 popüler uğrak yeri olan koylardan başlıcaları şunlar: Orak Adası, Çökertme, of Idyma, who is backed by the Hill of Sakar. Idyma has a history of 2500 years. Mazı, Ören, Kargılı, Akbük, Karacasöğüt, Okluk, Kisebükü, Gelibolu, Ballısu, The Hill of Sakar is the best point to admire the beauty of the Gulf of Gökova… Tuzla, İngiliz Limanı (Değirmen Bükü), Yedi Adalar, Büyük Çatı, Küçük Çatı, Bördübet, İnce Burun, Longöz ve Mersincik limanları. İngiliz Limanı, II. Why Gökova? Dünya Savaşı’nda İngiliz savaş gemilerinin burada demirlemesinden dolayı The gulf has also been named as İstanköy and Kerme. The name Gökova comes bu adla anılıyor. from the plain on the eastern corner of the gulf. The eastern part of the Gulf used to be named as Gökova, but now the whole gulf is named as such. The gulf’s name Gökova Körfezi ve efsanevi adaları comes from the blue colour of the skies and it has many popular bays which are Körfezin kuzey kesiminde, Bodrum’un karşısındaki Karaada ile daha doğu- the popular destinations of yachts and some boats of Blue Cruise. Some of these daki Orak Adası, büyüklük açısından diğer Gökova adalarından ayrılıyor. bays are: , Çökertme, Mazı, Ören, Kargılı, Akbük, Karacasöğüt, Okluk, Karaada, 9 km2’yi aşan yüzölçümü ile Gökova’nın en büyük adası. Körfezin Kisebükü, Gelibolu, Ballısu, Tuzla, İngiliz (Değirmen Bükü), Yedi Adalar (Seven güneydoğu kıyılarında, kıyıya yakın, irili ufaklı çok sayıda ada var: Karaca Islands), Büyük Çatı, Küçük Çatı, Bördübet, İnce Burun, Longöz and Mersincik ada, İncirliada, Yalı Adası, Şehir Adası, Sedir Adası, Ortaada, Gelibolu Ada- limanları. The English Port has been named as such because the British ship had sı, Zeytinli Ada ve Yedi Adalar... Körfezin batısında ise şimdi Yunanistan’a used the port during World War II. ait olan İstanköy Adası yer alıyor. Adaları ziyaret etmek için her mevsim güzel fakat en iyi zamanlamanın eylül ve ekim ayları olduğu biliniyor. The Gulf of Gökova and its Legendary Islands On the northern part of the Gulf, the Karaada across Bodrum and the Orak Island Sedir Adası ve Kleopatra’nın kumları on further east stand out among other islands in Gökova. Covering an area of Körfez’de Çapa Burnu ile Domuz Burnu arasında yer alan üç adaya Şehir more than 9km, Karaada is the biggest of Gökova islands. On the southeastern Adaları deniliyor. Birbirinden farklı büyüklükteki bu adaların en büyüğü shores of the Gulf, there are numerous islands in varying sizes close to the shore: Sedir Adası. Burası gerek mavi yolculukların, gerek günübirlik turların en Karacaada, İncirliada, Yalı Island, Şehir Island, Sedir Island, Ortaada, Gelibolu popüler duraklarından biri. Bir eşine kolay kolay başka yerde rastlanamaya- Island, Zeytinli Island and Yedi Islands... On the western part of the Gulf rests the cak küçük kumsalı ve olağanüstü berrak suyu ile bu ada, aynı zamanda bir Istanköy Island, which is now Greek territory. All seasons are favourable for visit- açık hava müzesi. ing the islands, but the best months are September and October. Antik Kedrai kentinin Apollon Tapınağı, tiyatrosu, nekropol kalıntıları bir de halk arasındaki adıyla “Kleopatra Plajı” ile diğerlerinden farklılaşıyor. Ked- Sedir Island and the sands of Cleopatra rai, önemli bir Karya yerleşim merkezi imiş. Miken uygarlığının MÖ 1400 The islands between the Cape of Çapa and the Cape of Domuz (Pig) in the Gulf are yılında burada temellendiği, Knidos ve Halikarnassos’la birlikte Heksapolis named as Şehir (City) Islands. These islands vary in size and the biggest of them konfederasyonunu kuran şehir, kale duvarları ve kulelerle çevrili. Apollon is the Sedir Island. This is one of the most popular destinations both for blue cruis- ve Dor tapınakları ise daha sonra kiliseye dönüşmüş. Gizemli kumlarına ers and for daily visitors and tours. It has a small beach with a unique beauty and gelince... Efsaneye göre Antonius, Kleopatra yüzerken de mutlu olsun diye a crystal-clear sea. The island is also an outdoor museum. 34 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 The Temple of Apollo, its theatre, remnants of the necropolis and its beach locally known as the ‘Beach of Cleopatra’ make the place different from others around. Kedrai used to be an important settlement SADUN BORO’NUN in Karya. The Mycenean civilization is thought to be born here in 1400 BC. The city has formed the Hek- DENİZ KIZI VE sapolis confederation with Knidos and Halikarnassos OKLUK and it is surrounded with castle walls and towers. Değirmenbükü içinde yer alan The temples of Apollo and Dor have been turned into Okluk Koyu, mavi yolcuların en churches later on. And for its mysterious sands…The sevdiği koylardan birisi olup, Türk legend has it that Antonius has brought these sands denizciliğinin unutulmayacak from to this bay so that Cleopatra would be ismi Sadun Boro’nun da yaşadığı ve şimdi İstanbul, Rahmi Koç happy. The sand here is golden brown, fluid, and they Müzesi’nde sergilenmekte olan are actually droplets of limestone called as “Oolite” teknesi Kısmet’i demirlediği yer. by geologists. In the past, people used to take some of Koya girerken, Okluk Burnu’nun the sand to their home as souvenir. Even some hotels uzantısında bulunan kayaların used to take some of the sand to their own beaches üstünde, heykeltıraş Tankut Öktem’in yaptığı deniz kızı heykeli with motorcycles. Since the area is an archeologi- ise 1995 yılından beri Okluk’a cal site and since it is protected the island is in safe bekçilik ediyor. Sadun Boro kendi- hands. Visitors should take a shower before leaving sine ve teknesi Kısmet’e gösterilen the place. konukseverliğe bir teşekkür olarak bu heykeli armağan etmiş. Heykelin kaidesindeki kitabeye Yedi (Seven) Islands ise şöyle yazdırmış: “Bu denizkızı The Fisherman of Halikarnassos wrote these for this düşlerini süsleyen cennete erişe- place: “The Island here look like they are suspended bilmek için nice engin denizler, in the sky. This place is the center of Gökova and the ufuklar aştı. Kıtalar, adalar, koylar world.” Actually he wrote these words for the Yedi dolaştı. Ta ki Gökova’ya ulaşana kadar…” (Seven) Islands. Although the name had the word Sadun Boro, 1965’de Türkiye’den ‘seven’, there are dozens of islands on the southern dünya denizlerine yelkenliyle part of the Gulf of Gökova, between the Amazon and açılan ilk Türk idi. 10,5 metrelik Tuzla bays, Teke Bay and Taneli Bay. Six of these “Kısmet”te eşi Oda Boro ve ke- islands are bigger than the rest. Göllü Island and the dileri Miço da vardı. O dönemin koşullarıyla 3 yıl süren ve tüm two small islands in its south; Küçük Island, Zeytinli ülkede heyecanla izlenen bu dün- Island, Uzun Island and Martılı Island on the north- ya turu, Türk denizcilerine esin eastern and southwestern axis below. kaynağı olmuş ve yeni açılımlar kazandırmıştı. THE MERMAID OF SADUN BORO AND THE QUIVER

The Okluk (quiver) Bay in Değirmenbükü is one of the most favourite bays for the blue cruises. It is also the place where Kısmet, the ship of Sadun Boro, an unforgettable Turkish seaman in the history of Turkish maritime, is anchored. It is exhibited in the Rahmi Koç Museum. While entering the bay, you will see a mermaid statue, made by the sculptor Tankut Öktem in 1995. Since then, the statue is guarding Okluk. Sadun Boro has offered this statue to thank for the interest people has bestowed on him and on his ship. This is what is written on the pedestal of the statue: “This mermaid has swam through big seas and horizons to reach the heaven that adorned her dreams. She roamed around continents, islands and bays. Until she reached Gökova…” Saund Boro was the first Turkish sailor who sailed to the seas of the world fro Turkey in 1965. His boat was 10.5 meters in length and he had his wife Oda Boro and their cat Miço on their boat ‘Kısmet’. The voyage lasted for three years at the time and the tour attracted great interest all around the country. It has inspired other Turkish sailors and encouraged others to take on similar challenges later on.

Okluk (sol üstte), Karacasöğüt (en üstte) ve İngiliz Limanı (altta). Okluk (left above), Karacasöğüt (top) ve The English Port (below). TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 35 BALIKÇI’NIN “BALIK BANKASI” Halikarnas Balıkçısı takma adıyla tanınan Cevat Şakir Kabaağaçlı, “Yedi Adalardaki Balık Bankası” başlıklı öykü- sünde, çok zengin su altı faunasında mercan resiflerinin de yer aldığı Yedi Adaları, balıkçıları ve ünlü yılan balığı efsanesini anlatıyor. Kabaağaçlı’nın Azra Erhat’a yazdığı son mektupta da (Bkz. “Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı”, Azra Erhat, Can Yayınları, 2002) yer alan Yılan Balığı efsanesine göre burada yaşayan ve yumurtlamak için Bahamalar’a kadar yolculuk yapan yılan balıkları Bahamalar’da yumurtla- dıktan sonra ölüyor. Yumurtadan çıkan yavrular ise hiç bilmedikleri koca denizleri aşıp, Gökovayı bulup, Yedi Adalar’a geri dönüyor. Bu öykü ve Kabaağaçlı’nın Ege Kıyılarından, Ege’nin Dibi, Gülen Ada, Merhaba Akdeniz, Yaşasın Deniz başlıklı kitaplarını da içeren diğerleri, Şadan Gökovalı’nın derlemesiyle, Bilgi Yayınevi’nin Bütün Eser- leri Dizisi’nden yayımlanmış “Ege’den Denize Bırakılmış Bir Çiçek” başlıklı kitabında bulunuyor.

Mısır’dan getirilen kumları bu adanın koyuna döktürmüş. Buradaki kumlar altın sarısı, akışkan, jeolog- ların “Oolit” dedikleri kalker damlacıkları. Vaktiyle buraya gelen herkes hatıra diye bu kumlardan alıp THE “FISH BANK’ OF THE FISHERMAN götürürdü. Hatta bu kumları motorlarla kendi plajlarına taşıyan otellerden bile söz edilirdi. Şimdi hem doğal hem arkeolojik sit alanı olduğundan bu ada da sıkıca korunuyor, öyle ki plajdan ayrılırken duş Cevat Şakir Kabaağaçlı, who wrote under the pen name almak zorunlu. ‘The Fisherman of Halikarnassos”, has a story titled as “The Fish Bank in the Seven Islands”. In that story he tells Yedi Adalar us about the udnerwater fauna with its coral reefs in the Halikarnas Balıkçısı’nın, “Adalar burada gökyüzünde asılı gibi durur. Burası Gökova’nın, dünyanın Seven Islands. His story also is about the fisherman and the famous legend of the eel. merkezidir” dediği yer; “Yedi Adalar”. Adında 7 varsa da Gökova Körfezi’nin güney yakasında, Ama- In his last letter that he wrote to Azra Erhat (Ref. zon ile Tuzla Koyu, Teke Burnu ile Taneli Burnu arasında kalan 6’sı büyük, irili ufaklı onlarca adadan “Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı”, Azra Erhat, Can oluşuyor: Göllü Ada ve güneyindeki iki küçük ada ve kuzeydoğudan güneybatıya kadar yan yana Yayınları, 2002), Kabaağaçlı again writes about this legend. dizilmiş, Küçük Ada, Zeytinli Ada, Uzun Ada ve Martılı Ada. Kokusu denizdeyken bile hissedilen buhur According to this legend of the Eel, the eel that live here ağaçlarıyla dolu bu adaların arasında Küfre, Uzun Liman, Babuş Bükü, Bekar Limanı, Çamaltı gibi and swim to the Bahamas to lay eggs and they die in the Bahamas. korunaklı koyları var. Tekneler bu koylarda gecelemeyi tercih ediyor. 6 adadan en kuzeydeki Göllü The fry then swim through unknown sear and find Gökova ada, dalış için ideal. and return back to the Seven Islands. This story, along with others books by Kabaağaçlı (Ege Kıyılarından, Ege’nin Dibi, Altı Mor Süngerli Orak Adası Gülen Ada, Merhaba Akdeniz, Yaşasın Deniz), have been Pabuç Burnu ile Kara Burun arasında, girintili çıkıntılı, fenerli, zeytin ağaçlı büyük ada; Orak Adası. compiled by Şadan Gökovalı and published by the Bilgi Publishers in his series of Complete Works. The title of the Batısında küçük Kıstak Adası var. Orak Adası’nda iki koy ve dalıcılar için ideal bir dalış noktası bulu- compilation is “Ege’den Denize Bırakılmış Bir Çiçek”. nuyor. İki koydan adanın kuzeyindeki, güneyli rüzgarlara kapalı bir koy olup teknelerin tercihlerinden biri. Kıyısında zeytin ağaçları ile çevrili çakıllı bir plajı var. Adanın güneydoğusundaki koyun dibindeki taşlı kum tabakası, suya eşi bulunmaz renkler yansıtıyor. Dalış noktası ise adanın güneyindeki İnce Burun’da. Burundan başlayarak, önce 25 sonra 65-70 metrelere inen ve çok ilginç sualtı duvarına sahip bu noktada dalmak, her dalgıcın hayali. Burundan Gökova yönüne yapılan dalışlarda, 32-34 metrelerde içi mor süngerlerle kaplı bir mağara görülüyor. Ancak bu noktada dalış yapanlar, kayıtlı bir dalış rehberi ile birlikte dalmak zorunda. (Kaynak: Coast- guidetr.com/tr) 36 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 Kokusu denizdeyken bile hissedilen buhur ağaçlarıyla dolu bu adaların arasında Küfre, Uzun Liman, Babuş Bükü, Bekar Limanı, Çamaltı gibi korunaklı koyları var. Tekneler bu koylarda gecelemeyi tercih ediyor. 6 adadan en kuzeydeki Göllü ada, dalış için ideal.

Altı Mor Süngerli Orak Adası Pabuç Burnu ile Kara Burun arasında, girintili çıkıntılı, fenerli, zeytin ağaçlı büyük ada; Orak Adası. Batısında küçük Kıstak Adası var. Orak Adası’nda iki koy ve dalıcılar için ideal bir dalış noktası bulunuyor. İki koydan adanın kuzeyindeki, güneyli rüzgarlara kapalı bir koy olup teknelerin tercihlerinden biri. Kıyısında zeytin ağaçları ile çevrili çakıllı bir plajı var. Adanın Güneydoğusundaki koyun dibindeki taşlı kum tabakası, suya eşi bulunmaz renkler yansıtıyor. Dalış noktası ise adanın güneyindeki İnce Burun’da. Burundan başlayarak, önce 25 sonra 65-70 metrelere inen ve çok ilginç sualtı duvarına sahip bu noktada dalmak, her dalgıcın hayali. Burundan Gökova yönüne yapılan dalışlarda, 32-34 metrelerde içi mor süngerlerle kaplı bir mağara görülüyor. Ancak bu noktada dalış yapanlar, kayıtlı bir dalış rehberi ile birlikte dalmak zorunda. (Kaynak: Coastgui- detr.com/tr)

Sedir Adası’ndan görüntüler (sol sayfa), Yediadalar (üstte) ve Ören (sağda). Images from the Sedir Island (left page), Yediadalar (above) and Ören (right).

ÇÖKERTME VE MAZI Bodrum’dan günübirlik de gidilebilen Çö- kertme ve Mazı sahilleri, Gökova’ya çıkan teknelerin de en çok sevilen uğrak yerle- rinden biri. Mazı’daki asırlık zeytin ağaçları, köy evleri gezginlerin sevdiği özelliklerden. Adını Bodrum’un patates kızartmalı, yoğurtlu, etli, soslu meşhur kebabına da vermiş olan Çökertme’nin ise nice saklı güzellikleri var. Renkli taşlarla yapılmış naif duvar resimleri gibi...

ÇÖKERTME AND MAZI

Çökertme and Mazı beaches can be visi- ted daily from Bodrum. They are the most popular destinations for boats coming to Gökova. The hundred-year-old olive tress in Mazı ad the village houses are very po- pular. Çökertme is named after Bodrum’s famous kebab dish with fried potatoes, yoghurt and meat. Çökertme has many other hidden beauties, like naïve murals made with coloured stones...

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 37 Hem kültür hem doğa tatili için HIRVATİSTAN

Adriyatik’in incisi olarak anılan Hırvatistan, Dalmaçya kıyılarının güzelliği, irili ufaklı adaları, kültürü, tarihi, hem yerel lezzetleri hem de dünya tatlarını barındıran geniş mutfağıyla parlıyor.

CROATIA: For a holiday both in culture and nature

Croatia, deemed as the pearl of the Adriatic, shines with the beauty of the Dalmatian shores, big and small islands, culture, history, its rich cuisine rich in both local dishes and global recipes.

Brac Adası (zemin fotoğrafı) ve Diocletian Sarayı, Split (carol.anne/Shutterstock.com) (küçük resim). Brac Island (ground photograph) and Diocletian Palace, Split (carol.anne / Shutterstock.com) (small image). In the old days, Croatia used to be known for Dubrovnik with its glamorous beaches, gorgeous sea, lace-like bays and the small number of developing hotels. However, Croatia has turned into one of the most important touristic destination of the Balkans in a very short time. The high-quality service offered for affordable prices has, of course, played an important role in this, but the real reason lies in the fact this small country of the Adriatic has clean and beautiful bays, authentic islands for daily visits and tours, its culture, history and people… You need to have a two-part plan for visiting Croatia. Ths first is the land tour focusing on cul- ture and history; the second is the beach tour including bays, islands, sea and the sun. Whether you witness the history and culture of Croatia, or spend you holiday on Dalmatian shores and islands, you should definitely see this country!

The Land of Broken Loves: Zagreb Zagreb, the capital of Croatia, is a real European city with its cobblestone pavements, romantic trams, cafes, boutiques, bookstores, parks and gardens, restaurants and cathedrals. During your time spent in this small but lively city, you should walk and then have your coffee in the small cafes on the streets with small tables and chairs… Zagreb University, Sr. Mark’s Church and The Museum Eskiden Hırvatistan denilince akla yalnız muhteşem plajları, harika denizi, of Broken Relationships should also be visited. The rich collection of the museum dantel gibi koyları, az sayıda ve gelişmekte olan otelleri ile Dubrovnik has been attracting great numbers of tourists from Europe in recent years. It gelirdi. Oysa Hırvatistan, çok kısa bir sürede, Balkanların en önemli turistik exhibits pieces donated to the museum by those whose relationships have been durağı oldu. Bunda sunulan kaliteli ve uygun fiyatlı hizmetin etkisi çok broken. An old Zagor issue, a lock of hair, a toaster, a pair of leather shoes, a cat elbette. Ama asıl sebep, bu şirin Adriyatik ülkesinin temiz ve güzel koyları, hair remover or a single earring are some of the pieces you can see in the mu- günübirlik turlar yapılabilen ve her biri kendine özgü adaları, kültürü, tarihi seum. While visiting the museum, which is located in the baroque Kulmer Palace ve insanı... dated 1776 and part of national heritage, one almost always feels a strain of mel- Hırvatistan’ı gezmek için gezi plânını ikiye ayırmak gerek. Birincisi, kültür ancholy. The Museum of Broken Relationships was awarded the Most Innovative ve tarih ağırlıklı kara turu, ikincisi ise doğa harikası koyları ve adaları içeren European Museum by the European Museum Awards in 2011. The museum also deniz, güneş, kum gezisi. İster Hırvatistan’ın tarih ve kültürünün tanığı olun, opens exhibitions in other museums. From South America to Japan. Who knows, ister Dalmaçya kıyıları ya da adalarda tatil yapın, şurası muhakkak ki bu the exhibition might one day be opened in Turkey as well. (Official website of the güzel ülke mutlaka görülmeli! museum: https://brokenships.com) Biten aşkların şehri: Zagreb Dubrovnik Hırvatistan’ın başkenti olan Zagreb, Arnavut kaldırımı yolları, romantik Dubrovnik can well be defined as the most famous and most touristic city of Croa- tramvayları, kafeleri, butikleri, kitapçıları, park ve bahçeleri, restoranları, tia. Its Adriatic shoreline has turned Dubrovnik into an important city for Europe- katedralleriyle tam bir Avrupa kenti. Bu küçük ama sevimli şehirde ans. Of course, Dubrovnik’s importance comes from its past as well. Its historical geçirilecek zamanda, bol bol yürümeli, sonra da sokağa taşan masa ve importance derives from the fact that it has been home to Detention merchants as sandalyeleriyle neşeli insanlara ev sahipliği yapan kafelerinde oturup bir a strategically important location. The architecture of the city bears the marks of yorgunluk kahvesi içmeli... TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 39 Görülecek yerler arasında, Zagrep Üniversitesi, St. Mark Katedrali ve Bitmiş Aşklar Müzesi’ni (The Museum of Broken Relationships) unutmamalı. Son yıllarda Avrupa’dan gelen çok sayıda turistin uğrak yeri olarak epey popüler olan bu müzenin koleksiyonu, ayrılan çiftlerin, sevgililerinden kalan eşyaları bağışlaması yoluyla oluşturulmuş. Eski bir Zagor nüshası, bir saç tutamı, bir ekmek kızartma makinesi, bir çift rugan ayakkabı, bir kedi tüyü toplayıcısı ya da küpe teki, müzede göreceğiniz eşyalardan bazıları. Ulusal kültür mirasına dahil, 1776 tarihli Barok Kulmer Sarayı’na yerleşmiş bu müzeyi gezerken hüzünlenmemek ise pek elde değil. Bitmiş Aşklar Müzesi, 2011’de Avrupa Müze Ödülleri tarafından verilen Avrupa’daki En Yenilikçi Müze Ödülü’nü almış. Müze aynı zamanda gezici olarak da hizmet veriyor ve Güney Amerika’dan Japonya’ya kadar dünyanın pek çok yerinde sergi açıyor. Kimbilir, belki bir gün Türkiye’ye de gelir. (Müzenin resmi sitesi: https://brokenships.com)

Dubrovnik Hırvatistan’ın en ünlü, en turistik şehri diyebiliriz Dubrovnik için. Adriyatik Denizi’ndeki kıyısı, Dubrovnik’i son zamanlarda Avrupalı turistler için önemli bir tatil şehri yaptı. Dubrovnik yalnızca günümüz turizmi için önemli değil tabi, geçmişte de çok önemli olmuş. Tarihi önemi, daha çok ticari açıdan stratejik bir nokta olarak, özellikle Venedikli tüccarlara ev sahipliği yapmış olmasından kaynaklanıyor. Nitekim şehrin mimarisi de Venedikli mimarların elinden çıkma eserlere sahip. Bizans İmparatorluğu’nun, Venediklilere kaybettiği bu güzel şehir daha sonraları ise Osmanlı İmparatorluğu himayesine girmiş. O dönem adı Latince “kaya” anlamına gelen Ragusa olan kentte Osmanlı’ya ait pek bir iz yok. Bunun en önemli nedeni bölgede yaşanan savaşlar. Savaş sırasında kısmen yıkılmış ve orijinal mimarisi epey hasar görmüş ancak UNESCO’nun koruma listesine alınmış Dubrovnik, aslına uygun olarak yeniden restore edilmiş. Günümüzde Ortaçağ’dan kalma bir masal şehrini andırıyor ya da belki bir film setini...

Venetian architects. After the Byzantines had lost the city to Venetians, this beautiful city was ruled by the Ottomans. The city was named as “Ragusa” (meaning ‘rock’), and there are not many traces of the Ottoman Empire in the city. The main reason for this is the wars that happened in the region. Dubrovnik’s original architecture was affected during the war, and it is now protected by UNESCO. The city was later restored in its original from. Today, it Dubrovnik gezisi resembles a Medieval city of legends, or perhaps a Dubrovnik’te gezip görülecek yerlerin başında film set... Stari Grad, yani Eski Şehir geliyor. Stari Grad için tam bir “taş cenneti” denilse yalan olmaz. Brac’tan Dubrovnik tour çıkarılan, beyaz ve estetik değeri yüksek, yerel Stari Grad, the Old Town, is the leading destination taştan örülen bina duvarları hemen her sokakta in Dubrovnik. Stari Grad can well be defined as a karşınıza çıkıyor. Bu taş, Washington’daki Beyaz heaven of stones. The white and aesthetic local stone, Ivica Drusany / Shutterstock.com Saray’ın yapımında bile kullanılmış. extracted in Brac, can be seen in almost all streets. Dubrovnik’in merkezine büyük bir kapıdan The stones have been used even in the White House. giriliyor. Bu kapının adı Pile. Pile’den geçtikten The entrance to the center of Dubrovnik is through sonra görülecek önemli yapılar arasında, Gotik a large gate. The name of the gate is ‘Pile’. Once you mimarinin önemli eserlerinden biri olan Sponza enter through Pile, you will be seeing the Spona Pal- Sarayı, 14. yüzyıldan kalma Franciscan Manastırı ace, one of the most important monuments of Gothic ve içindeki “dünyanın en eski eczanelerinden biri” architecture, the Franciscan Monastery from the 14th olarak bilinen ve 1317 yılından bu yana hizmet century, a pharmacy inside the monastery, “one of veren eczane, Onofrio’nun Çeşmeleri, Aziz Ignatius the oldest pharmacies” dating back to 1317 and still Cizvit Kilisesi, Rektörler Sarayı, Roland’ın Sütunu in service, the Fountains of Onofrio, Saint Ignatius ve Çan Kulesi ile muhteşem Adriyatik manzarasıyla Jesuit Church.

paul prescott / Shutterstock.com Lovrijenak Kalesi yer alıyor. Dubrovnik’in en The Port region. You can roam around the small al- 40 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 leys in the Old Town and then you can have your rest in the Port region and taste the delicious seafood.

Croatia: Paradise of Islands There are hundreds of small and big islands in Croatia, but the Hvar Island is the most important of them. In order to visit the island, which has a distance of 25 minutes from Dubrovnik, you need the get on a bus in Dubrovnik and go to the Drvenik and then get on the boat to Hvar. From Hvar, there are are ferries to almost all islands. This is a lively island covered with pine forests, olive trees and lavender. Hvar (comes from the Greek word ‘Faros’) is not only one of the most beautiful cities of the Adriatic; with its castle on a rocky hill, its walls, its serpentine streets, its old monuments in Gothic and Renaissance style, its old shipyard and Europe’s first public theatre on top of it, the city has a rich cultural and architectural history. There are houses decorated with Roman mosaics and walls decked with the reliefs of the Lion of Saint Mark. There are numerous souvenir shops, boutiques, restau- rants, cafes and bakeries in the shopping area. Squids and icecreams are the two delicious tastes of the island that you must try.

Tourists’ Favourite: Brac Island DÜNYAMIZIN KALP ŞEKLİNDEKİ ADASI Brac is the most favourite island of Croatia after Hvar. Compared with Hvar, this Hırvatistan’ın belki de en ilginç noktalarından biri Galesnjak Adası. Adriyatik kıyısındaki one is more luxurious. The expensive restaurants and boutiques and the elegant bu minik kara parçası kalp şeklindeki formuyla “Aşıklar Adası” olarak anılıyor. cafes on the shoreline have turned the island into a favourite destination for the Kalp biçimindeki formu ancak hava fotoğraflarında görülebilen ada, özellikle her European elite. The island has a longer shoreline than that of Hvar and it easier to Sevgililer Günü’nde aşıkların vazgeçilmez durağı olmaya devam ediyor. swim and sunbathe on this island. The beaches are not rocky like the ones in Hvar Adriyatik Denizi, Palman Kanalı’nda, Turanj kenti ile Panman Adası arasında yer alan Galesnjak, dünyanın “doğal olarak kalp biçimi”ne sahip tek kara parçası. Adanın and there is an abundance of sand. All these turn Brac into an ideal place for a yüzölçümü 0.132 kilometrekare ve eni 1.55 km. summer holiday with sea, sun and sand. Adanın bu ilginç formunun ilk kez 19. yüzyılda Fransız haritacı Charles-François Beautemps-Beaupré tarafından keşfedildiği biliniyor. Beaupré’nin ada ile ilgili kayıtları bugün Zabrep Üniversitesi Kütüphanesi’nde korunan 1806 tarihli “Dalmaçya Kıyıları Atlası”nda yer alıyor. Neredeyse ikiyüz yıl boyunca varlığından bile haberder olunmayan adanın görüntüsü 2009 yılı Şubat ayında Google Earth tarafından yayınlanınca tüm dünyanın ilgisini çekmişti. Galesnjak Adası bugün “Dünyanın En Popüler Turizm Destinasyonu” listesinde18. sıradaki yerini koruyor ve yalnızca Sevgililer Günü’nde değil yaz ayları boyunca da turist teknelerinin akınına uğruyor.

THE WORLD’S HEART-SHAPED ISLAND

The Galesnjak Island is perhaps Croatia’s most important destinations. The island on the shores of the Adriatic is named as “The Island of Lovers” in reference to its heart shape. The heart shape of the island can only be seen from the air and it is a favourite destination for lovers especially on Sain Valentine’s Day. Galesnjak, situated between the Adriatic Sea, the Palman Canal and between the Panman Island and the Turanj Town, is the only island with a ‘natural heart shape’ in the world. The island has a surface area of 0.132 km and it has a width of 1.55 km. It is known that the interesting form of the island was first discovered in the 19th century by the French cartographer Charles-François Beautemps-Beaupré. Records of Beaupré can be found in “The Atlas of Dalmatian Shores” dated 1806 and which is now protected in the library of Zagreb University. The island was unknown for almost two hundred years and when its aerial image was published by Google Earth in 2009 February, all the world was greatly interested. The Galesnjak Island is today the 18th Most Inte- resting Touristic Destination in the world and it attracts tourists not only on Saint Valentine’s Day but all Sol sayfa: Zagreb ve katedral (sol üstte), St. Mark Kilisesi ve Meydanı (sol ortada), throughout the year. Bitmiş Aşklar Müzesi (sol altta). Brac Adası (sağ üstte) ve Dalmaçya kıyılarından görüntüler (sağ orta ve altta). Sağ sayfa: Dubrovnik. Left page: Zagreb and cathedral (left above), Church of Saint Mark and its Square (left middle), The Museum of Broken Relationships (left below). Brac Island (right above) and images from the Dalmatian shores (right middle and below). Right page: Dubrovnik. Hieronymus / Shutterstock.com TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 41 Hidden Paradise: Palmizana RÖNESANS ŞAİRİ One of the most beautiful islands of PETAR Croatia, Palmizana is not as popular HEKTOROVİÇ as the other islands. It is more like a hidden paradise. The beaches are 1487-1572 arasında yaşamış glorious and there is an abundance of Rönesans şairi ve düşünürü Petar nice places to eat and drink. The island Hektoroviç, Hırvat Edebiyatı’nın is very small and you can reach it in temel direği sayılıyor. Günümüzde 30 minutes by boat from Hvar. Croatia Hvar Adası’nda ziyarete açık bir müze olan, planlarını bizzat has hundreds of big and small islands kendisinin çizdiği evini, giriş kapısının and you cannot see all of them during a üzerindeki taş levhaya yazdığı gibi single visit. Hence, the country invites “kendisi ve dostları barınsınlar” you more than once and you feel you diye yaptırmış. Venedik evlerinin iç miss the place all the time. avlularını anımsatan kuyusu ve taş güzel yerlerinden birisi de Liman bölgesi. Eski Şehir’deki ara sokaklarda kemerlerle çevrili, içi balıklarla dolu gezip yorulduktan sonra Liman’da dinlenip, lezzetli deniz ürünlerinden havuzuyla dinlendirici bir mekân. tadabilirsiniz. Duvarlar taşa kazınmış Latince özdeyişlerle süslü. Sergilenen eşyalar Adalar cenneti Hırvatistan arasında Hektoroviç’in mektuplarıyla Venedik’te basılmış kitapları da Hırvatistan’da irili ufaklı yüzlerce ada bulunuyor ama bunların içinde bulunuyor. Özel bölümde sergilenen en ünlü olan ada Hvar Adası. Dubrovnik’ten yaklaşık iki saat 25 dakika Tintoretto’nun bir tablosunda, uzaklıkta bulunan bu adaya ulaşmak için önce Dubrovnik’ten bir otobüse Hektoroviç de yer alıyor. Eserlerini binip Drvenik şehrine ulaşmanız, oradan da feribotla Hvar’a geçmeniz latince yazmasına rağmen Hırvat gerekiyor. Adalar’a geçmek için bir diğer yöntem ise Split şehrine uğramak. edebiyatının en önemli kişiliklerinden biri olan Hektoroviç, evini de yaşamı Buradan, hemen tüm adalara uğrayan feribotlar kalkıyor. Çam ormanlarıyla boyunca uğraşarak bir balık, kuş, kaplı, zeytin, üzüm ve lavanta yetiştirilen sevimli bir ada burası. Hvar bitki; kısacası “canlılar cenneti” haline (Yunanca Faros’dan geliyor) Adriyatik’in en güzel kentlerinden biri değil dönüştürmeyi başarmış. Evin çok yalnızca; kayalık tepeye tünemiş kalesi, surları, inişli çıkışlı sokakları, Gotik yakınında da müzeye dönüştürülmüş ve Rönesans tarzı yapıları, eski tersanesi ve onun üzerinde, Avrupa’nın manastır yer alıyor... Resmi site: http://goo.gl/BKujz6 halka açık ilk tiyatrosuyla önemli bir kültürel ve mimari mirasa da sahip. Roma mozaikleriyle döşenmiş evler de var burada, San Marco Aslanı’nın kabartmalarıyla süslü duvarlar da. Çarşı içinde irili ufaklı hediyelik eşya dükkanları, butikler, restoran, kafe ve pastaneler var. Kalamarı ve dondurması ünlü olan bu adadan bu iki tadı denemeden ayrılmayın. RENAISSANCE POET PETAR HAKTOROVIC Brac Adası turistlerin gözdesi Hvar’dan sonra, Hırvatistan’ın en gözde adası Brac. Brac, Hvar’a göre biraz Th Renaissance poet and thinker Petar daha lüks bir ada. Pahalı restoran ve butikler, sahil şeridine konumlanmış şık Hektorovic, who lived between 1487 and 1572, is considered to be the kafeler bu adayı Avrupalı seçkinlerin gözde tatil adresi haline getirmiş. Hvar’a greatest name of Croatian literature. göre daha uzun bir sahil şeridi olan bu adada denize girip güneşlenmek de His house, whose drawings and plans daha kolay. Plajlar, Hvar’daki gibi kayalık değil, kum. Bu were made by him, located on the da Brac’ı, deniz, güneş, kum tatili için ideal mekan haline Hvar Island and which now functions getiriyor. as a public museum, has been built so that “he could live there with his friends”. Reminiscent of Venetian Gizli cennet: Palmizana houses, the house is a calm and Hırvatistan’ın en güzel adalarından biri olan Palmizana, soothing place with its well and pool diğer adalara göre saklı kalmış bir cennet. Hem plajları surrounded with stone arches and full muhteşem, hem de yeme içme mekanları yerel lezzetler of fish. Hektorovic’s letters and his books published in Venice can be seen sunarak turistlerin gönlünü çeliyor. Oldukça küçük olan bu in the museum. In one of Tintorettor’s adaya, Hvar’dan tekneyle 30 dakikada ulaşmak mümkün. paintings exhibited in a special Hırvatistan irili ufaklı yüzlerce adaya ev sahipliği yapıyor, tek collection in the museum, you can see bir geziye hepsini sığdırmak mümkün değil tabi. O yüzden Hektorovic himself. Although he has de bu ülke insanı tekrar tekrar çağırıyor, güzellikleriyle mest written his works in Latin, Haktorovic is deemed as one of the most eminent edip kendini özletiyor. personalities in Croatian literature and Sol sayfa: Unesco korumasında, Pula’da yer alan Roma he has been able to turn his house Arenası (sol üstte), Brac Adası (sağ üstte) ve eski sokaklar into a heaven of fish, birds and plants. ve Roma kalıntıları (sağda). Sağ sayfa: Dubrovnik (sol üstte), It really functioned as a heaven of Istra, Rovinjat (ortada), Hvar Adası (en altta) ve Hvar’ın tarihi sokakları (sağ üstte). all living creatures. There is museum Left page: The Roman Arena protected by UNESCO in Pula monastery close to the house. Official (left above), Brac Island (left above) and old streets and Roman website: http://goo.gl/BKujz6 remnants (right). Right page: Dubrovnik (left above), Istra, Rovinjat (middle), Hvar Island (bottom) and the historical streets of Hvar (right above). 42 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 HIRVATİSTAN’DA NE YEMELİ? Deniz ürünleri hem bol, hem de uygun fiyatlı. Özellikle kalamar ve yerel şaraplar tadılabilir. Mutfakta İtalyan kültürünün etkisi hissediliyor. Her yerde pizzacı bulmak mümkün. Hem de “bu kadar güzelini Napoli’de bile yemedim” diyeceğiniz pizzalar yapan restoranlar mevcut. O yüzden Hırvatistan’da mutlaka pizza yemek gerek. Üzümlü dondurma ve elmalı cevizli yufka tatlısı denenmeli. Yufka çorbası (Strukle) buraya özgü bir tat. Tadı mantıya benziyor. Öğle yemeğinde etli ya da peynirli strukle tadılabilir.¨

WHAT TO EAT IN CROATIA?

Seafood is in abundance and affordable. Squids and local wines can be tasted. The cuisine has been influenced by the Italian cuisine. You can find pizza restaurants every- where. Some restaurant serves pizzas that are even more delicious than the ones you can have in Naples. Hence, you should definitely try pizza in Croatia. Icecream with grapes and sweet pastry with apples and walnuts should also not be missed. Strukle is a local dish. It is a kind of ravioli. You can try strukle with meat or cheese for your lunch.

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 43  Rasim Konyar ARABAN GAZİANTEP extending into centralAnatolia. the caravanscoming throughtheEuphrates fromMesopotamiaand Times totheMiddle Agesandlocatedatan importantcrossroads for A mound,sustainingitssize and strategicimportancefromAncient GAZİANTEP, ARABAN büyük, kendisidekocamanbirhöyük. ulaşmaları içinönemlibiryolayrımında,stratejik önemi Mezopotamya’dan gelenkervanların,İçAnadolu’ya İlkçağ’dan Ortaçağsonlarınakadar,Fırat’ıizleyerek The district has been named as “Arat” during the Ancient Times, “Raban” during the Middle Ages, “Kale-I Zerrin” during the rule of the Arabs, “Altıntaş” after the foundation of the Republic and as “Araban” later on. The district is located in the northeastern part of Gaziantep, in the middle of the Araban Plain. It has a distanced of 67 km to Gaziantep and 90 km to the Gaziantep Airport. The district covers an area of 534 square kilometers. Araban has an altitude of 1000 to 1500 meters, and it is located on a plain sur- rounded by mountains. Its west is surrounded by the Kartal (Sof) Mountains and Eskiçağ’da Arat, Ortaçağ’da its north by Beşparmak Mountains. On its eastern side lies the Euphrates River. Raban, Araplar döneminde The southern part is bordered with the Karadağ Mountain. The district located Kale-i Zerrin (Altınkale), on the banks of the Karasu River, flowing into the Euphrates, is neighbouring Cumhuriyet’in ilanın- the Pazarcık district in Kahramanmaraş and the Halfeti and Bozova districts in dan sonra Altıntaş, daha Şanlıurfa. It is a separate municipality of Araban which became a district in 1957, sonra Araban adını alan and it has 48 neighbourhoods. bu ilçemiz, Gaziantep’in kuzey doğusundaki Araban Its History and Archeology Ovası’nın ortasında yer Excavations in the region point at a history dating back to the Bronze Age (circa alıyor. Gaziantep’e 67 km, 3000-1200 BC.) Araban was ruled by the Hittites in 1200s BC and later by Mit- Gaziantep Havaalanı’na 90 tanies, the Kingdom of Commagene, the Persians, Romans, Eastern Romans, the

km uzaklıktaki ilçenin, yüzölçümü de 534 km. Sasanians and the Arabs. During the period of Principalities, Araban was made Araban, 1000-1500 m yüksekliğinde, dağlarla çevrili bir plato üzerinde Ottoman territory by Sultan Yavuz Sultan Selim and it later became part of the bulunuyor. Batısında Kartal (Sof) Dağları, kuzeyinde Beşparmak dağ- Rumkale borough of the Birecik Sanjak. ları, doğusunda Fırat Nehri, güneyinde ise Karadağ ile çevrili. Araban This is geography rich in mounds. The Araban mound in the center, Başpınar, Ovası’nın içinden geçerek Fırat’a dökülen Karasu Irmağı’nın kenarındaki Aşağıkaravaiz, Sarıkaya, Ardıl (Alacahöyük), Şelveran, Gece, Muratlı, İçkinaz and ilçe, Kahramanmaraş’ın Pazarcık, Şanlıurfa’nın Halfeti ve Bozova ilçeleri ile Eski Altıntaş mounds... There are proofs of a much older history on the surface of komşu. 1957’de ilçe olan Araban’ın bir belediyesi, 48 de mahallesi var. the ground as well. Caves on the banks of the Habeş Creek, the Roman cenotaphs in the Elif, Hisar and Hasanoğlu villages, the Septimius Severus Bridge on the Tarihi ve arkeolojisi Karasu River (also known as ‘Kırık Köprü’/’Broken Bridge’), rock tombs in the Yörede yapılan kazılar ilk yerleşimlerin Tunç Çağı’na (MÖ 3000 - 1200) ka- Çifteköz village, the Araban Castle and Mosque at the district center... The tomb of dar indiğini gösteriyor. Araban’a, MÖ 1200’lerde Hititler, daha sonra Mit- Said-I Ebu Vakkas Hz. And the Ayşefatma Ana sanctuary are attractions for belief taniler, Kommagene Krallığı, Persler, Romalılar, Doğu Romalılar, Sasaniler, tourism. (Source: Araban Governorship - araban.gov.tr) Araplar egemen olmuşlar. Beylikler Dönemi’nden sonra, Yavuz Sultan’ın Osmanlı topraklarına kattığı Araban, 1523’den sonra Birecik Sancağı’nın İç Kale Mosque Rumkale kazasına bağlanmış. Burası höyük zengini bir coğrafya. Merkez- There are no findings that show the exact building date of the Araban İç Kale deki Araban höyüğü, Başpınar, Aşağıkaravaiz, Sarıkaya, Ardıl (Alacahöyük), Mosque. The praying area is under ground level, the inner sanctuary is protected Şelveran, Gece, Muratlı, İçkinaz ve Eski Altıntaş höyükleri... İlçe, tarihinin by thick monoliths for purposes of defense, the number of windows is not high, çok eski dönemlere gittiğini toprak üstünde de gösteren kanıtlara sahip. the two cells on the direction of Mecca, its altar structure and the roof system Habeş Deresi kıyısındaki mağaralar, Elif, Hisar ve Hasanoğlu köylerindeki are among its important characteristics and they all make experts think that Roma anıt mezarları, Karasu Irmağı üzerinde Kırık Köprü adıyla bilinen the mosque should have been built between the 12th and 14th centuries. İç Kale Septimius Severus köprüsü, Çiftekoz köyünde çok sayıda kaya mezarı, ilçe Mosque had a plan with two naves. The naves are covered with arches, and the merkezinde Araban Kalesi ve Camii... Ayrıca Said-i Ebu Vakkas Hz. Türbesi, outer roof has a flat surface. Ayşefatma Ana ziyareti gibi inanç turizmi açısından da önem taşıyan yerleri var. (Kaynak: Araban Kaymakamlığı - araban.gov.tr) Araban Höyük ve ilçeden görüntüler. Views from the Araban Mound and the district. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 45 İç Kale Camii Roman Cenotaphs Araban İç Kale Camii’nin ne zaman There are three Roman cenotaphs yapıldığını tam olarak gösteren in the Elif, Hisar and Hasanoğlu vil- hiçbir bulgu yok. İbadet yerinin lages of Araban. These monuments zeminin altına çekilmesi, iç mekânın are located on the crossroads of two savunma amacıyla kalın duvarlarla, important military and trade routes yekpare taşlardan yapılmış, çok extending along the river of Euphra- az sayıda pencereye sahip olma- tes. The proximity of these three sı, kıble duvarındaki iki hücresi, monuments is seen as a proof of the mihrap kurgusu ve örtü sistemi gibi importance of this crossroads. It is özelliklerinden dolayı önem taşıyor thought that they have been built for ve bu özellikleriyle 12. ila 14. yy’lar the noble, rich or important soldiers or arasında yapıldığı tahmin ediliyor. officials of the period. They have com- İç Kale Camii enine gelişen iki mon architectural characteristics with sahından oluşan bir plâna sahip. Sa- the surrounding monuments, and they hınların üzeri tonozlarla örtülü olup, all have three parts: a base including a dıştan da düz bir dam biçiminde. tomb chamber, a column on the base, an upper section with arches and a usually pyramidal roof…

Hisar Cenotaph It is in the Hisar Village, and it is built on a flat platform of face stones. With a height of 10 meters, the cenotaph is situated on a square base of 4x4 meters in width. The body of the monument is com- prised of columns with Corinthian capitals on four corners. The upper part of the monument is covered by a pyramidal roof. There is a square-cut and Corinthian capital on the roof. It is Sol sayfa: Araban Kale Camii, detayları ve ilçe merkezi. Sağ sayfa: Hisar Anıt Mezar. thought that when the monument was Left page: Araban Castle Mosque, the details and the district center. first built there was a statue on the Right page: Hisar Cenotaph. capital. The decorations are very plain. 46 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 Roma Mezar Anıtları Araban’ın Elif, Hisar ve Hasanoğlu köylerinde üç Roma mezar anıtı var. Bu anıtlar, Fırat’a paralel ve ona doğru gelen, askeri ve ticari açıdan önemi büyük iki yolun kesişim noktasında bulunuyor. Üçünün birbirine çok yakın bulunması da bu kavşağın önemine bağlanıyor. Dönemin soylu, zengin ya da önemli askeri veya sivil görevlerde bulunan kişileri için yapılmış oldukları sanılıyor. Mimari tasarımı buradakilere benzeyen anıt mezarların ortak özelliği 3 bölümden oluşması: Altta bir mezar odası içeren kaide, onun üstünde sütun, paye veya kemerli bir üst bölüm, genellik- le piramidal bir çatı örtüsü....

Hisar Anıt Mezarı Hisar Köyünde, kesme taştan düz bir platform üzerinde inşa edilmiş, 10 m yüksekliğindeki bu anıt mezar, 4 x 4 metrelik yüksek bir kare kaide üzerine oturuyor. Gövdesi, dört köşesindeki Korint başlıklı paye sütunlardan oluşuyor. Üstü piramidal çatı örtülü. Çatının üzerinde de kare kesitli ve Korint tipinde bir sütun başlığı var. İlk yapıldığında bu başlık üzerinde bir heykel bulunduğu düşünülüyor. Süslemeleri çok yalın.

KOLAY FETHEDİLEMEYEN ARABAN KALESİ Kale, Araban ilçe merkezinde, 35 m yükseklikte bir höyük üzerinde yer alıyor. Kalenin gözle görülebilen kalıntıları, Ortaçağ’da yapılmış kale-şehirden kalma. 11. ve 13. yy’lar arasında stratejik açıdan son derece önemli bir nokta olan Kale, elde tutulması gerekli kalelerin başında yer almış. Çok sağlam ve yüksek konumda olduğundan bu yüzyıllarda kolay kolay fethedilememiş. Sonradan da sık sık el değiştiren Kale, Osmanlı Dönemi’nde Araban’ın Rumkale kazasına bağlanmasından sonra önemini yitirmiş ve terk edilmiş. Kalede camiden başka su deposu ve erzak depolarının da bulunduğu biliniyor. Ancak toprak altında kalanlar dışında günümüze bunların hiçbiri ulaşamamış. Oysa 1940’lara kadar kale daha iyi durumda imiş. Söylendiği- ne göre o yıllarda surların taşları halk tarafından sökülüp inşaatlarda kullanılmış.

THE INCONQUERABLE ARABAN CASTLE

The castle is situated on a 35 meter-high mound in the Araban district center. The visible remnants of the castle are the surviving pieces of the castle-city built during the Middle Ages. The Castle was located on a strategically important place between the 11th and 13th centuries. It was then a crucial castle that needed to be owned. Since it had a high altitude and a very strong construction, it Its architectural characteristics hint at the end of the 2nd century and the beginning pf the 3rd century AD as its could not be conquered for many long centuries. building date. The Castle later changed hands very frequently, and once it was made part of the Rumkale borough of Araban during the Ottoman Era, it has lost its significance and Elif Cenotaph was deserted. It is known that the castle had a water tank This monument is situated in the Elif Village where the ancient city of Sugga was located. Sources tell us that and store rooms other than the mosque. However, only this ancient city used to be located at the junction point of Dolikhe (Dülük), Samosata (Samsat) and - parts under the ground have survived to the present day. Samosata roads. Like the others, the Elif Cenotaph was built with face stones. There is also a high base and an The castle was in a much better condition until the 1940s. It is said that the stones of the walls were removed by the arched roof system. The eastern, western and southern façades are arched, and the northern façade is closed locals, and they were used in other constructions. with a wall. There is a rectangular door opening in the lower middle section. The four piece Corinthian column and the arches above them give the monument a more aesthetic look. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 47 Mimari özelliklerine bakılarak MS 2. yy sonu ile 3. yy başlarında yapıldığı tahmin ediliyor.

Elif Anıt Mezarı Bu mezar da vaktiyle yerinde Antik Sugga kentinin bulunduğu Elif Köyü’nde. Kaynaklar, bu Antik kentin Dolikhe (Dülük) - Samosata (Sam- sat) ile Zeugma - Samosata yollarının kesişme noktası civarında olduğunu gösteriyor. MS 2. yy sonu - 3. yy başlarına tarihlenen Elif Anıt Mezarı da diğerleri gibi kesme taştan yapılmış. Onun da yüksek bir kaide üzerine oturan gövdesi ve tonozlu bir örtü sistemi var. Doğu, batı ve güney cep- heleri kemerli, kuzey cephesi duvar örülerek kapatılmış. Alt orta kısmında dikdörtgen bir kapı açıklığı bırakılmış. Gövdeyi oluşturan dört paye sütun yerine Korint başlıklı sütunların üzerine oturan kemerleriyle daha estetik bir görünüme sahip.

Hasanoğlu Anıt Mezarı Hasanoğlu Köyü’ndeki bu mezar da kare planlı bir kaide üzerine kesme taş- tan yapılmış. Güney ve batı cephelerinin paye-sütunları ve onların üzerin- deki kemerler, daha estetik ve özenli bir mimari ile yapıldığını gösteriyor. Kuzey ve doğu cephelerindeki duvarların tamamı, kaidenin ise yarıya kadar olan bölümü yıkılmış. Bu da diğerleri gibi MS 2. yy sonu - 3. yy başlarına tarihlenebiliyor... Kaynak: Gaziantep İl Kültür ve Turizm Md.lüğü - Gaziantepturizm.Gov.tr

Hasanoğlu Cenotaph The tomb in the Hasanoğlu Village also has a square base and is built with face stones. The base columns and the arches above them on the southern and western façades hint at a more aesthetic and a more detailed architecture. The walls on the northern and eastern façades and almost half of the column were demolished. This tomb is also dated back to the end of 2nd century and the beginning of the 3rd century AD. s Source: Gaziantep Provincial Directorate for Culture and Tourism -Gaziantepturizm.Gov.tr

Elif Anıt Mezar (solda) ve Hasanoğlu Anıt Mezar (sağ üst ve sağda). Elif Cenotaph (left) and Hasanoğlu Cenotaph (right above and right). 48 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015

Batının geleneksel eğlencesi ekonomi ve turizme büyük destek: CADILAR BAYRAMI Geleneği eski, moderni hem kârlı hem eğlenceli, kökeni Pagan, simgesi balkabağı, yiyeceği tatlı... Türkçesi korkutucu, asıl adı “Tüm Kutsalların Akşamı”. Her 31 Ekim’de biraz daha yaygınlaşan, Batı’daki ismiyle “Halloween...”

The traditional festival of the West supports economy and tourism: HALLOWEEN

The tradition is old, its present form is both profitable and entertaining, its origin is pagan, its symbol is pumpkin and its food sweet… Its name in Turkish is rather frightening: “The Night of All Hallows”. “Halloween”, celebrated on 31 October every year and which is getting more and more popular…

 Shutterstock.com Cadı ve bayram. İkisi bir arada korkunç çağrışımlar yapıyor, öyle değil mi? Esasen bu gelenek, özünde son derece masum ve insani bir tepkiden kaynaklanıyor: Hasat mevsiminin bitişi ve kışın gelişini kutsamak. Hâkim görüşe göre, bu kutlama tarih öncesi ve İlkçağ’da Avrupa’da yaşayan Keltler’in başlattığı bir Pagan ritüeli: “Samhain Festivali”. Witches and festival. Both words have frightening Kır tanrılarına tapan Keltler, hem kâhin, hem connotations, right? Actually the tradition was born yargıç niteliğindeki din adamlarının yönetiminde of an innocent and humane reaction: to bless the end yaşar, yılda 4 kere mevsim değişimlerini önemli of the harvest season and the coming winter. The ritüellerle karşılarmış. Samhain Festivali, hasat dominant view is that, the festival has its origins in mevsiminin bitip, yılın “ikinci ve karanlık a pagan ritual performed by the Celts living Europe yarısı”nın başlayacağı günün akşamından ertesi in prehistory and Ancient Times: “The festival of günün şafağına kadar sürermiş ki miladi takvimle Samhain”. bu zaman kesidi 31 Ekim-1 Kasım’a denk geliyor. The Celtic people used to believe in nature gods, and “Samhain”, bu festivalin modern İskoç dilindeki they were ruled by men of religion who acted as judges söylenişi. and as oracles. They welcomed seasonal changes with “Süpürgeye binen cadı kadın” olgusu ise tarihte rituals four times a year. The Samhain Festival used to ilk kez Saint-Germain-en-Laye’da yaşayan Guillaume Edelin tarafından ortaya atılmış. Edelin, 1453’te cadılık suçlamasıyla işkence gördüğü sırada cadıların süpürgeye bindiğini söylemiş. Bu konuda yerimiz sınırlı olduğundan buraya alamadığımız daha ilginç iddialar da var, merak edenler Radikal’in şu haberine göz atabilir: http://goo.gl/58zH4A

Samhain’de ne yapılırmış? Hasat mevsimi bittiğinde, kışı güven içinde geçirebilmek için yiyecek depolanmasına başlanırmış. 31 Ekim gecesi, “öbür dünya”nın kapıları aralanır, ölülerin ruhlarının, perilerin, şeytanların bu dünyayı ziyaret edeceğine inanıldığından, o geceyi kazasız belasız atlatabilmek amacıyla onlar için üç gün önceden kurbanlar kesilir, yiyecekler hazırlanır, güneşi temsilen ateşler yakılırmış. Bir inanışa göre Samhain de aynı zamanda o şeytanlardan biriymiş. Ondan saklanmak için maskeler takılır, balkabağından kafalar oyulup içinde mum yakılır, müritlerini tanıması ve onlara zarar vermemesi için bunlar yanında yiyeceklerle birlikte ev kapılarının önüne konurmuş. Hristiyanlık yaygınlaşmaya başlayınca kilise, Pagan kökenli pekçok gelenek gibi Samhain’i de tüm ruhların, hatta tüm aziz ruhlarının gecesine (All Hallows’

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 51 start at the end of the harvest season when the “second and dark half” of the year BİR CADILAR BAYRAMI KLASİĞİ: would start and last until dawn the next day. The date coincides with 31 October and 1 November in the Gregorian Calendar. “Samhain” is the modern Scottish İKRAM MI ŞAKA MI? pronunciation of the festival. The image of a witch flying around on her broom has been first created by Guillaume Edelin who lived in Saint-Germain-en-Laye. While she Cadılar Bayramı “Halloween”, kutlamalarının en popülerlerinden biri de korkutucu was being tortured for witchcraft in 1453, she said witches used broomsticks. There kostümler ve cadı şapkaları giymiş çocukların ellerinde renkli kovalarla kapı kapı dolaşıp are more interesting arguments about this subject, but since we have limited space şeker toplaması. Bu adetin İngilizcesi “Trick or Treating”. “İkram mı Şaka mı?”. “Ya bize birşey ikram edin ya da sizi şakadan korkutalım” mealinde! here, we cannot tell al of them here. Those who are interested can refer to Radikal’s Kapı açılınca çocuklar bir ağızdan ilk önce bunu soruyor! Çocuklara genellikle şeker news on this site: http://goo.gl/58zH4A ikram ediliyor, bazı Avrupa kültürlerinde de harçlık veriliyor. ABD’de dünya savaşları sırasında halkın az bulunan gıdaları makul ölçüde tüketmesi amacıyla yapılan kampan- What did people do in Samhain? yalarda bu geleneğin de yaygınlaştığı, çocukların ikram edilenden fazlasını almamasının Once the harvest season ended, people started to store food to spend the winter telkin edildiği söyleniyor. Nitekim bu deyim, 1950’den sonra “Trick-or-Treat for UNI- st CEF” diye kullanılarak, çocuklara yardım için yapılan kampanyalarda da kullanılmış. in safety. On the night of Ocotber 31 , people believed that the gates of the orther world would open and the spirits of the dead, faeries and demons would visit the world. In order to survive the night, people used to sacrifice animals, prepare food A CLASSIC Of HALLOWEEN: TRICK OR TREATING? and burn fires symbolising the sun. Legend also has it that Samhain was also one of those demons. In order to be protected from them, used to wear masks, carve One of the most popular traditions of Halloween is performed by children who dress up pumpkins and place candles in them and leave these in front of their houses so that in costumes and witch hats and visit houses in their neighborhood to collect candies into their fellow believers would know them. As Christianity was disseminated, like many their buckets. The tradition is called ‘Trick or Treating’ in English! You either give candies or other pagan traditions, the Church has transformed Samhain to “All Hallow’s Eve”, get frightened by children! the night of all saints and spirits. The word ‘sacred’ in Scottish is ‘hallow’ and ‘day’ Once you open the door, the children first ask you ‘Trick or Treating!’ Children are usually given candies and in some Europen countries children are given pocket money. It is said is ‘eve’, ‘Even, E’een’. The two words merged into “Halloween” in time. Halloween during war years, this tradition became even more popular so that the public would started to be celebrated by the Irish, English and the Welsh and in the 19th Century consume scarce food in moderate amounts. Children were warned not to take more than immigrants to Northern America have taken this tradition with them. Later, it offered. The term was later turned into “Trick-or-Treat for UNICEF” after 1950 and used became popular all around the world. for campaigns launched for children. How is it celebrated now? Although the details of the ritual in Samhain have changed a lot, it is still being Eve) ve bayramına dönüştürmüş. İskoçça “kutsal”; “hallow” ve gün celebrated. The pumpkins are more artful and mew creative; instead of fires, people anlamındaki “Eve” “Even, e’een, een” olduğundan, zaman içinde birleşmiş, use lanterns, and ready-wear costumes are produced for the celebrations. Houses böylece bu bayram için kullanılan “Halloween” sözcüğü ortaya çıkmış. are still visited. In Britain, the poor used to visit houses and collect “Soul Cakes”, İrlandalılar, İskoçlar ve Galliler tarafından İngiltere’de kutlanmaya başlanan now this tradition is enacted by children who visit houses to collect candies. Cadılar Bayramı, 19. yy’da Kuzey Amerika’ya göçenler tarafından orada Of course, the festival has lost its religious meaning in time, and the parades are also sürdürülmüş, bayram ABD’de iyice popüler olmuş, oradan da dünyaya important! yayılmaya başlamış… The festival is nowadays being celebrated with glamorous Şimdi nasıl kutlanıyor? parades, and this is most helpful Samhain’de yapılan hemen herşey farklı biçimlerde olsa da şimdide for the US economy. Based on yapılıyor. Balkabakları daha sanatlı ve yaratıcı oyuluyor, ateşlerin yerini The National Retail Federation kağıt fenerler alıyor, kılık değişiklikleri endüstriyel üretilmiş maske ve (www.nrf.com), the amount spent kostümlerle yapılıyor, evler gene ziyaret ediliyor, Britanya’da yoksulların for Halloween in 2014 was 7.4 kapı kapı dolaşarak “Ruh Keki” toplaması geleneği, şimdi çocukların elma billion dollars. A great amount şekeri topladığı “Şeker mi Şaka mı” gezmeleriyle sürüyor. of this amount was spent for Eskisinden farkı, dinsel the costumes of adults, children özelliklerinden giderek and even pets; the remaining soyutlanmasında ve bir de geçit amount was for candies, food törenlerinde! and beverages, home decoration, Günümüzde görkemli geçit celebration parties and cards. törenleriyle bir kentsel şenlik havasında kutlanan bu bayram, en çok ABD ekonomisine yarıyor. Ulusal Perakende Federasyonu (www.nrf.com) rakamlarına göre 2014’de Cadılar Bayramı için 7,4 milyar dolar harcanmış. Bu paranın büyük bölümü yetişkin, çocuk ve hatta evcil hayvanların kostüm ve aksesuarlarına, geri kalanı da şeker, yiyecek-içecek, ev dekorasyonu, kutlama partileri ve kartlarına harcanmış. Büyükler 52 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 cadı, hayvan, Batman, korsan, zombi, doktor ve hemşire, vampir kostümleri giyerken, çocuklar daha çok iskelet, hayalet, örümcek adam, prenses ve Süpermen, mutant Ninja kaplumbağası gibi bazı Walt Disney kahramanlarının kılığına bürünüyor, çeşitli maskeler takıyorlar. 2015 için satılmaya başlanan maskeler arasında en popüleri tavşan kız ve kurukafa iken bir yenilik olarak bu yıl satışa çıkarılan Hillary Clinton maskesi de 12 dolardan kapışılıyor! Evcil hayvanlara giydirilen kostümlerin en başta geleni ise balkabağı! Onu “HotDog”; sosisli sandviç ve şeytan kılıkları izliyor. Ev dekorasyonu için oyulmuş balkabağı, hayvan iskeletleri, fenerler, periler, aydınlatma gereçleri, bahçe düzenleme işlerine para harcanıyor. Sosyal paylaşım ağları da bu konuda önemli rol oynuyor. Çeşitli kılıklardaki grupların geçitlerinin izlenmesini, çocukların şeker toplamaları, perili ev ziyaretleri, partilerde sabaha kadar eğlence izliyor. Dünyanın en büyük cadılar bayramı kutlamasının ise NewYork City, Greenwich Village’deki tören olduğu söyleniyor.

Cadılar Bayramı’nın geleneksel yiyecekleri • Barmbrack: Hamuruna kuru ve yaş üzüm katılan bir mayalı tatlı ekmek olan Barmbrack, İrlanda’da bir olmazsa olmaz! Eskiden hamura The adults get dressed as witches, animals, Batman, Pirates, zombis, doctors and yüzük, bozuk para, bir nohut, bir bez parçası gibi nesneler de konur ve nurses, vampires; whereas children mostly get dressed as skeletons, spiderman, bunlar yenirken kimin diliminden çıkarsa, onun geleceği ile ilgili anlamlar princesses, Superman, some Walt Disney characters like the mutant Ninja turtles taşırmış. Günümüzde ticari olarak üretilenlerin içinde de bir oyuncak yüzük and they also wear some masks. Rabbit girl and skull masks were the most popular bulunuyor. masks sold for 2015. This year the Hillary Clinton mask is being sold for 12 dollars! • Bonfire toffee: Şenlik Ateşi Karamelası. Birleşik Krallık geleneği. Pekmez Pets are usually dressed up as pumpkins! This is floowed by “HotDog”s, sausages ile yapılan koyu renkli, tadı keskin bir karamela. and demons. Carved pumpkins, animal skeletons, lanterns, faeries, lighting devices • Elma Şekeri, Karamelalı Elma: Kuzey Amerika, Birleşik Krallık ve are used for house and garden decoration! Social media channels also play an İrlanda’da Cadılar Bayramı ve şenliklerde bir gelenek. important role for the celebrations. Watching parades and people in different • Mısır Şekeri: En çok ABD ve Kanada’da Cadılar Bayramı’na doğru costumes, children collecting candies, visiting haunted houses are followed by house piyasada bulunan, şekli bir mısır koçanına benzeyen, üç renkli (sarı, portakal parties till dawn. It is said that the biggest Halloween part in the world is the one in ve beyaz) şeker. New York City, Greenwich Village. • Balkabağı Şekeri: Balkabağının minyatürü gibi, tepesinde bir yeşil sap ve portakal renkli balkabağı biçimi verilmiş, içi yumuşak kremalı şeker. Traditional dishes for Halloween • Maymun Fıstığı: İskoçya ve İrlanda’da. Bildiğimiz yer fıstığının kabuklu hali. • Barmbrack: Barmbrack is a sweet fermented bread with raisings and grapes. It • Karemelalı Mısır: Patlamış mısırın, karamelize şeker veya pekmez ile is a must in Ireland!In the old days, people used to add rings, coins, chickpeas or a kaplanmışı. Bazen içine fındık, badem, fıstık da ekleniyor. piece of cloth in the dough, and they used these pieces for fortune-telling while eating • Colcannon: Anlamı İrlandaca “beyaz kafalı kabak” olan balkabağı, kale the bread. The commercial version today includes a toy ring. ve ezilmiş patatesle yapılan bir geleneksel yemek. Bunun da içine yüzük ve • Bonfire toffee: Festival Fire Caramel. A tradition in the United Kingdom. It is made benzeri cisimler atılıyor. with molasses, and it has a strong taste. • Balkabağı, Balkabaklı pay ve ekmek. • Toffee Apple, Apple with Caramel: A tradition in the Halloween festivals in Northern • Pepita: Kavrulmuş Kabak Çekirdeği. Meksika İspanyolcası Pepita. Kabuklu America, United Kingdom and Ireland. veya iç olarak balkabağı çekirdeğinden hazırlanıyor. • Corn Candy: It is mostşy in the market in the US and Canada, and it looks like corn • Soul Cake: Ruh Keki. cob and comes in three colours (yellow, orange and white). Hristiyan geleneğinde • Pumpkin Candy: It is like miniature version of the pumpkin. It is caramel candy in bütün kutsal günlerde the shape of a pumpkin with its green stack. The inside of the candy is soft. yapılan ve dağıtılan • Monkey Peanut: In Scotland and Ireland. It is crusted peanuts. küçük, yuvarlak, • Creamy Corn: It is popcorn coted with caramelized sugar or molasses. It is also içinde zencefil, tarçın, prepared with pistachios, nuts and almonds. üzüm, kuş üzümü, • Colcannon: The Irish word for pumpkin means ‘white-headed pumpkin’. This ceviz bulunan kek. traditional dish is made with mashed potatoes. Rings and similar objects are placed Portekiz’de, İtalya’da in the dish. İrlanda’da, Lancashire • Pumpkin, pumpkin pie and bread. ve İngiltere’nin kuzey • Pepita: Roasted pumpkin seed. It is called Pepita in Mexican Spanish. It is doğusunda hâlâ prepared with shelled and as peeled. yaşatılan bir gelenek. • Soul Cake: The cake has a strong place in the Christian tradition, and it has ginger, cinnamon, grapes, raisins and walnuts. The tradition is still alive in Portugal, Italy, Ireland, Lancashire and in the northeast of England.

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 53 ANADOLU LEZZETLERİ Anatolian tastes

 Rasim Konyar & Shutterstock ANADOLU MUTFAĞININ İTİBARI: DOLMA-SARMA

A REPUTABLE ANATOLIAN DISH: Doldurulanı, sarılanı, tatlısı, DOLMA-SARMA tuzlusu, tazesi, kurusu, zeytinyağlısı, etlisi, soğuğu, It comes as stuffed and wrapped; sweet and sıcağı, kolayı ve zoru, yetenek salty, fresh and dry, with olive oil and meat, cold and hot, easy and difficult versions. It is ve sosyal statü göstergesi... also a symbol of talent and social status. It is a Anadolu mutfak kültürünün highly reputable and favourite Anatolian dish… itibarı yüksek, sevilen yemeği... An object of social therapy in Anatolia... Anadolu’da bir sosyal terapi nesnesi...

Gastronomi yazarı Nilhan Aras, “Doldurulan ve Sarılan Yiyecekler” konu- Gastronomy author Nilhan Aras, lu uluslararası “Food & Cookery 31. Oxford Sempozyumu”na sunduğu in his article titled “Wrapped and bildiride, dolma ve sarmaları “Anadolu kadınının mutfaktaki sosyal terapi Stuffed Foods” and presented at nesneleri” diye nitelemiş (http://goo.gl/M0fJwm ve MetroGastro 2012, Sayı the International Food & Cookery 67). Halk ve saray mutfağında hep yer alan, yaprak toplamadan başlayıp, 31. Oxford Symposium”, has çok sayıda yapıldığı için yemeğinin de “imece” gerektirdiğine dikkat çeken defined the ‘dolma’s and ‘wrap’s Aras, Anadolu kadınlarının imeceden hep ferahlamış olarak çıktığını söylü- of Anatolia as the “objects of social yor. Nedeni açık; çalışırken dertleşme, akıl alışverişi, belki biraz dedikodu, therapy of the Anatolian Woman”. birlikte şarkı türkü söyleme, hem şimdiki gibi elektronik ağ üzerinden (http://goo.gl/M0fJwm ve Metro- değil, hepsi de “yüzyüze”, somut iletişim, somut dostluk! Gastro 2012, Sayı 67). Aras states in her article that Dünyada: “Made in China” Zeytinyağlı Yaprak Sarması ‘dolma’ has always been an inte- Akdeniz Mutfağı dünyada giderek daha çok talep görüyor. Humustan gral part of the Anatolian cuisine sonra zeytinyağlı yaprak sarması da fark edildiğinde, Türkiye de both for common people and for asma yaprağı ihracatında önemli pay sahibi idi. Gila those living in the court. Since Benmayor’un 30.08.2014 tarihli Hürriyet’te anlattığı more than one person is needed for üzere 2014’e kadar yılda 13,5 milyar doları the making and preparing of the bulan ihracat, geçen yıl AB’nin asma yaprağın- dish, it requires collective labour. daki kalıntılar konusunda yaptığı bir değişiklikten Aras states that this kind of col- sonra fena halde düşmüş. Bu arada, bize has lective working enabled Anatolian diğer pek çoğu gibi dolmanın da asıl sahibi olarak women to feel relaxed. The reason tanınan sevgili “komşu”muz, Çin’de bir zeytinyağlı is very obvious: While working 54 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 Morocco, Algiers and Tunisia it is “dolma”; wrapped vine leaves are called “sarmi” in Bulgarian, “sarma” in Macedonian and in Romanian, “sârma” and “sarma” in Hungarian.

What are the ingredients? Vine leaves, nuts, walnut, cherries, mulberries, cab- bages, black mustard, hibiscus, sour dock, patience dock, lettuce, spinach and leek...

What are the stuffings? Green pepper, aubergine, zucchini, zucchini blossoms, mushrooms, gherkin, tomato, potato, artichoke, onion, cabbage, carrot, turnip, okra, cucumber, melon, water- melon, quince. Lamb, kid, tripe, chitterlings, spareribs, brisket, spleen, quail, snail, turkey, chicken, goose, mackerel, carp, mussel and calamary... The stuffings are also rich in variety: rice, brown rice, corn, wheat, coarsely ground wheat, green lentils, minced meat, dried meat, anchovy, mussels, onion,

ANADOLU MUTFAĞININ İTİBARI: DOLMA-SARMA yaprak sarması fabrikası together, women had a açıp hazırı satılmaya baş- chance to talk about lanınca, yaprak talebi de their problems, share düşmüş. Şimdi Çin, İnter- advise, perhaps have net üzerinden bütün dünyaya some gossip and sing “Grek, Organik, Dolmadaki” songs. All these were satıyor. Ne diyelim? not on digital, social platforms of the present Künye time, but on a face-to-face Tanımı: Zeytinyağlı ya da etli bir iç konularak basis. All these were about tan- -doldurularak ya da sarılarak- hazırlanan yemek- gible communication and friendship! lere hep “dolma” denirken, artık sarılarak yapılan dolmalar bağımsızlığını ilân edip “sarma” diye In the World: “Made in China” Olive Oil Stuffed anılıyor. Doğum yeri ise Anadolu. Vine Leaves Başkaları ne diyor? Yunanca “dolmadaki”, Gür- The Mediterranean Cuisine is getting more and more in- cüce “t’olma”, Ermenice “tolma”, Farsça “dolme”, teresting for people all around the world. Once the olive Arapça “dolme”, Fas, Cezayir ve Tunus’da “dol- oil stuffed vine leaves after humous were discovered, ma”; yaprak sarması ise, Bulgarca “sarmi”, Make- Turkey had an important share in the export of vine donca ve Rumence “sarma”, Macarca “sârma” ve leaves. As Gila Benmayor stated on 30.08.2014 to the “sarma” gibi adlar alıyor. Hürriyet newspaper, the amount of export of vine leaves Neler sarılıyor? Asma yaprağı, fındık, at kesta- was for about 13,5 billion dollars till 2014 and last year nesi, kiraz, vişne, dut, gibi ağaçların yaprakları, the export volume has dropped drastically after the EU lahana, karalahana, ebegümeci, kuzukulağı, has had an amendment on the regulations about vine labada, marul, pazı, ıspanak, pırasa... leaves. In the meantime, our dear ‘neighbour’, who is known as the real creator and owner of stuffed leaves, Neler dolduruluyor? has opened an olive oil vine leaf factory and started Dolmalık biber, patlıcan, kabak, kabak çiçeği, selling ready-made food. This has reduced the de- mantar, acur, domates, patates, enginar, kereviz, mand for vine leaves. Now China is selling “Organic soğan, lahana, havuç, şalgam, bamya, hıyar, Greek Dolmadoki” to the whole world on the Internet! kavun, karpuz, ayva. Kuzu, oğlak, işkembe, What to say? bumbar, kaburga, döş, dalak, bıldırcın, salyan- goz, hindi, tavuk, kaz, bıldırcın, uskumru, sazan, Identification Tag midye, kalamar... Definition: The stuffing is either in olive oil or with meat, Bu çeşit çeşit dolmaların içi de çeşitli malzemeler- it is wrapped or filled. The generic name of the dish den oluşuyor: Pirinç, bulgur, kırık mısır, buğday, is ‘dolma’. The wrapped ‘dolma’s are now separately yarma, yeşil mercimek, kıyma, et, pastırma, called ‘sarma’. Anatolia is its birthplace. hamsi, midye, soğan, taze soğan, çam fıstığı, What do others say about it? In Greek it is “dolmadaki”, kuş üzümü, kuru üzüm, vişne, bakla, domates, in Georgian it is “t’olma”, in Armenian it is “tolma”, salça, etsuyu, maydanoz, dereotu, yenibahar, in Persian it is “dolme”, in Arabic it is “dolme and in TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 55 tuz, karabiber, tarçın, nane, pul biber, şeker, can eriği, limon, zeytinyağ, tereyağı... Tatlısı da var: Ceviz, fındık, süt, baharatla doldurulan kayısı, incir, elma, armut...

shallot, pine kernel, raisins, cherries, fava beans, tomato, tomato paste, bouillion, pars- ley, dill, pimento, salt, pepper, cinnamon, mint, chili pepper, sugar, green plums, lemon, olive oil and butter… There are sweet versions as well: walnut, nuts, milk, apricot with spices, figs, apple and pear...

USKUMRU ya da “UNUTMA BENİ” DOLMASI

İşte artık nesli tükenmiş bir balıkla yapılan, bileni çok azalmış bir eski İstanbul dolma tarifi. Kaynağımız; gastronom ve yazar İlhan Eksen’in “Çok Kültürlü İstanbul Mutfağı” kitabı. Eksen, “Şayet bulursanız, -bulamazsanız iri Kolyoz da olur- uskumrular denizden hemen çıkmış olmayıp, en az 12 saat serinde bekletilmiş olacak” diyor. En iyisini Ermenilerin yaptığı bu dolmanın bir adı da “Unutma Beni” imiş. Meyhaneciler Ramazan biterken, yaklaşan bayramı hatırlatmak için müdavimlerine yollarmış.

MALZEME: 6 uskumru, 4 orta boy soğan, 3 yemek kaşığı zeytinyağı, 1’er yemek kaşığı çamfıstığı, kuş üzümü ve tuz, 1 tatlı kaşığı yenibahar, 1’er çay kaşığı karabiber ve tarçın, yarımşar demet maydanoz ve dereotu, 2 yumurta, 3 kaşık un, kızartma yağı.

YAPILIŞI: • Her bir balığın kafasının iki yanındaki yakaları kaldırın, iki MACKEREL or “FORGET-ME-NOT” STUFFING (DOLMA) parmağınızla kırmızı solungaçları yavaşça çekerek, bağırsak- larla birlikte çıkarın. Here is a recipe with an extinct ingredient. An Istanbulite ‘dolma’ made with ‘mackarel’: • Etlerin büyük kılçık ve deriden ayrılması için balığı iki Our source; gastronomist and author İlhan Eksen’s book titled as “Multi-Cultured Istanbulite Cuisine”. Eksen advises that “if you avucunuzun arasına alın, masaj yapar gibi ovalayın. can find it -if not kolkhoz will do- mackerels should be kept for 12 hours in a cool place.” are the best in preparing • Balık iyice gevşeyince, orta büyük kılçığı iki yerden, kafası this dish and its name was “Forget-Me-Not”. Pub owners used to send this to their regular customers towards the end of the ile kuyruğunun altından, yavaşça iki tarafa bükerek kırın, month Ramadan to remind them of the approaching festival. boğaz tarafından çekerek çıkartın. • Ardından sıvazlamaya devam ederek balığın içindeki INGREDIENTS: etleri de çıkartın, içindeki kılçıkları ayıklayın, yıkayın süzün, 6 mackerels, 4 middle-sized onions, 3 spoons of olive oile, 1 spoon of pine nuts, raisins and salt, 1 coffee spoon pimento, kıyın. 1 teaspoon of black pepper and cinnamon, half a bunch of parsley and dills, 2 eggs, 3 spoons of flour and frying oil. • Soğanları çenterek doğrayın. Kuş üzümünü on dakika ılık suda bırakın, saplarını ayıklayın. RECIPE: • Maydanoz ve dereotunu yıkayın, ince kıyın. • Lift the flaps and pull the red gills on both sides of the fish’s head and pull them out with the innards. • Soğan ve dolma fıstıklarını zeytinyağında kavurun. • Place the fish between your palms to clean it off big fishbones and skin and rub it like you are giving a massage. • Pembeleşince balık etlerini, kuş üzümünü, yenibaharı, • Once the fish gets soft, break the middle part of the fishbone between its head and tail and pull it out from its throat. karabiberi, tarçını, tuzu, maydanoz ve dereotunu ilave • Continue massaging and pull out the meat inside the meat; clean it off the fishbones, wash and chop. edin, ağır ateşte on dakika pişirin. • Chop the onions. Leave the raisins in luke warm water for ten minutes, clean its stalks. • Soğuyunca içi boşalmış balıkları bu karışımla doldurun. • Wash the parsley and dill and chop them. • Önce una, sonra çırpılmış yumurtaya, daha sonra da • Cook the fish, raisins, pimento, black pepper, cinnamon, salt, parsley and dill for ten minutes over moderate fire. galeta ununa bulayıp kızgın yağda kızartın. Ilık veya soğuk • Once cold, fill the fish with this filling. olarak servis yapın. • Cover with flour first, and then with beaten eggs and bread crumbs and fry it in hot oil. Serve either warm or cold.

56 TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 PRESTİJİN TARİFİ Özel dikim

Ceket#OlmasadaOlur AMA EĞİTİM OLMAZSA OLMAZ.

Darüşşafaka’ya destek olun, annesi ya da babası hayatta olmayan çocuklarımızın geleceğini aydınlatın.

Düzenli destekte bulunmak için 0850 222 1863’ü arayabilirsiniz. www.darussafaka.org

TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 57

CEKET TURSAB 23x27,5.indd 1 21/05/15 17:20 TÜRSAB

haberler...AkarcalıBülent (above). Advisor to the Chairman (rightabove), TÜRSAB PresidentBaşaranUlusoy TÜRSAB and Gümrükçüoğlu Dr. OrhanFevzi Metropolitan Municipality Mayor of Trabzon (üstte). Akarcalı Bülent Danışmanı Başkan TÜRSAB üstte), (sağ Ulusoy Başaran Başkanı Kurulu Yönetim TÜRSAB ve Gümrükçüoğlu Fevzi Orhan Dr. Başkanı Belediye Büyükşehir Trabzon meeting ended with a wrap-up and Q&A session. Q&A and wrap-up a with ended meeting the and speech, closing the delivered Akarcalı Bülent Chairman the to Advisor presentations. and speeches delivered have Kalaycıoğu Ahmet Dr. Prof. Association Tourism Heath İpekyolu Trabzon of Chairman and Süleyman Kemal Dr. Manager General Health Provincial Trabzon which during meeting the of part second the in participated have Akarcalı Bülent Köse, Demet Üstman, Nurdan Bilir, Ali Ciğa, Aziz Ağman, Erbil Nejat Committee Tourism Health and Gürcü Çetin Committee Executive the of Secretary General speeches. delivered have Gümrükçüoğlu Fevzi Orhan Dr. Municipality Metropolitan Trabzon of Mayor and Akpınar Kemal Coordinator Office Support Trabzon DOKA Afanyalı, Enver Vice-President Günaydın, Davut Chairman Committee Provincial Tourism Health Gürkök, Suat President REC Sea Black Eastern Ulusoy, Başaran President TÜRSAB the travelagenciesactiveinfieldofhealthtourismTrabzon andenableconversation. by theEasternBlackSeaRegionalExecutiveCommittee.Themeeting aimedatbringingtogether Tourism” meetingon2October2015atTrabzonRamadaPlaza Hotel. Themeetingwassupported Members oftheTÜRSABHealthCommitteehasorganized“Vision forFutureinHealth Vision forFutureinHealthTourism Sağlık Turizminde Gelecek Vizyonu Gelecek Turizminde Sağlık cevap kısmına geçildi, katılımcıların görüş ve önerileri ile toplantı sona erdi. sona toplantı ile önerileri ve görüş katılımcıların geçildi, kısmına cevap ve soru ardından konuşmasının kapanış yaptığı Akarcalı’nın Bülent Danışmanı Başkan yapıldı. konuşma birer da tarafından Kalaycıoğlu Ahmet Dr. Prof. Başkanı Derneği Turizmi Sağlık İpekyolu Trabzon ve sunum tarafından Süleyman Kemal Dr. Uzman Müdürü Sağlık İl Trabzon bölümünde; ikinci toplantının konusu söz katıldığı Akarcalı’nın Bülent Köse, Demet Üstman, Nurdan Bilir, Ali Ciğa, Aziz Ağman, Erbil Nejat Üyesi Komitesi Turizmi Sağlık sıra yanı Gürcün’ün Çetin Sekreteri Genel Kurulu Yönetim yapıldı. konuşmalar tarafından Gümrükçüoğlu Fevzi Orhan Dr. Başkanı Belediye Büyükşehir Trabzon ve Akpınar Kemal Koordinatörü Ofisi Destek Trabzon DOKA Afanyalı, Enver Yardımcısı Başkan Günaydın, Davut Başkanı Komitesi Turizmi Sağlık Gürkök, Suat Başkanı BYK Karadeniz Doğu Ulusoy, Başaran Başkanı Kurulu Yönetim TÜRSAB toplantıda; düzenlenen üzere bulunmak alışverişinde görüş karşılıklı ve bilgilendirmek acentalarını seyahat isteyen vermek hizmeti Turizmi Sağlık ilinde Trabzon düzenlendi. toplantısı Vizyonu” Gelecek Turizminde “Sağlık Otel’de Plaza Ramada Trabzon günü Cuma 2015, Ekim 2 destekleriyle, BYK’nın Karadeniz Doğu tarafından, üyeleri Komitesi Turizmi Sağlık gösteren faaliyet bünyesinde TÜRSAB 3. Genişletilmiş Bölgesel Yürütme Kurulları toplantısı Trabzon’da yapıldı.

2-4 Ekim 2015 tarihleri arasında 3. Genişletilmiş Bölgesel Yürütme Kurulları Toplantısı, 38 Bölgesel Yürütme Kurulu’nun katılımıyla Trabzon’da yapıldı.

Trabzon, Ramada Plaza Otel’de yapılan toplantının açılışına, Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, Birlik Başkanı Başaran Ulusoy, Birlik Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Çetin Gürcün, Sayman Üye Muammer Güner ve Yönetim Kurulu Üyesi Hande Arslanalp ile Denetim ve Disiplin Kurulu Üyeleri, Başkan Danışmanları, İhtisas Komiteleri Başkanları, BYK Başkanları ve üyeleri katıldılar. Ayrıca, TÜRSAB Genel Merkez ve Yürütme Kurulu profesyonel kadroları da dahil olmak üzere toplantı 378 kişi tarafından izlendi. Toplantıda TÜRSAB Yönetim Kurulu’nun sürdürmekte olduğu çalışmalar ve girişimler, yürütme kurullarına aktarıldı, üyelerin de görüş ve önerileri değerlendirildi. Açılış konuşmalarında söz alan TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy şunları söyledi: “İnanıyorum ki Trabzon, uluslararası arenada kendini gösterecektir, ulusal bir marka olmaktan çıkıp uluslararası bir marka olacaktır. Trabzon bir ‘moda’ değil bir ‘marka’dır. 30 yıl önce bir zeytin fidanıyken, The 3rd Extended Regional Executive şimdi zeytin vermeye başlayan bir ağaç olmuştur. Ülkenin sporunda, kültüründe, idaresinde, bürokrasisinde söz sahibi olmuş, kökeninde ve geçmişinde etik değerleri olan, geleceğe de olumlu bakan ülke insanlarının Committee Meeting Held in Trabzon. yetiştiği bir bölgedir” dedi. Daha sonra söz alan Trabzon Valisi Abdil Celil Öz ise şunları söyledi: “Trabzon son yıllarda Karadeniz’de The 3rd Extended Regional Executive yeni gelişen turizm anlayışı, inanç turizmi, doğa turizmi ve özellikle Gürcistan’daki yeni açılım ile birlikte, Committee Meeting was held in Trabzon on bölgenin lokomotifi olan önemli illerimizden birisi. Biz kültür varlıklarımızı restore ederek bunları daha 2-4 October 2015 with the participation of fonksiyonel kullanmak için gayret gösteriyoruz. Ayrıca şehir içinde turizm destinasyonu olabilecek güzergâhlarla ilgili çalışmalarımız da var. Ulaşım ve alt yapı yatırımlarımızı geliştirerek daha ulaşabilir bir 38 Regional Executive Committees. şehir ve bir bölge oluşturmak istiyoruz. Ancak havaalanı ve diğer ulaşım alanlarında, yer güzergâhlarında bazı sıkıntılarımız var” dedi. Governor of Trabzon Abdil Celil Öz, Association Chairman Başaran Ulusoy, General Secretary of the Board of the Association Çetin Gürcün, Treasurer Muammer Güner and Board Member Hande Arslanap and members of the Audit and Discipline committees, vice-presidents, Chairmen of the Expertise Committees, Chairmen and members of the Regional Executive Committees have participated in the opening of the meeting that was held at Ramada Plaza Hotel in Trabzon. There were 378 participants in the meeting, including the TÜRSAB Headquarters and Executive Committee professional staff members. The meeting’s agenda was about the ongoing work at the TÜRSAB committee, and the members had a chance to discuss some issues. During his opening speech, TÜRSAB Chairman Başaran Ulusoy stated that: “I believe Trabzon will have an important position in the international arena and other than a local brand, it will turn into an international brand. Trabzon is not a ‘trend’, but a ‘brand.’ It was a scion 30 years ago, and now it is a tree with fruits. It has a great say in Trabzon Valisi Abdil Celil Öz (sağ üstte), the sports, culture, administration, bureaucracy of the TÜRSAB Yönetim Kurulu country and its ethical values in its roots and past offer Sayman Üyesi Muammer Güner, Doğu Karadeniz BYK people hope for people.”Following Başaran Ulusoy, Başkanı Suat Gürkök, TÜRSAB Governor of Trabzon Abdil Celil Öz stated: “In recent Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Çetin Gürcün ve years, together with the newly-developing tourism Yönetim Kurulu Üyesi Hande perspective in the Black Sea, belief tourism, nature Arslanalp (sağda). Trabzon Governor Abdil Celil tourism and especially with the new steps taken in Öz (right above), TÜRSAB Georgia, Trabzon has turned into a triggering force in Executive Committee Treasurer Member Muammer Güner, the region. We are trying to restore our cultural assets Eastern Black Sea REC and make more functional use of them. We are also Chairman Suat Gürkök, TÜRSAB Executive Committee General working on potential tourism destinations within the Secretary Çetin Gürcün and city area. We are trying tı develop our transportation Member of the Board Hande Arslanalp (right). and infrastructure and have a more accessible city and region. However, we have some issues regarding the airpost and in other transportation routes.” TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 59  Expo Arşivi EXPO

haberler... sundu. çiçek Gülay’a Müdürü Eğitim Milli İl ve Türker Vali ise öğrencileri Anaokulu Adıvar Edip Halide karşılandı. tarafından Mescioğlu Rıdvan ve Şengül Mücahit Yardımcıları Sekreter Genel ile Akturan Faik Vekili Sekreter Genel Ajansı Antalya 2016 EXPO önünde Binası VIP Gülay, Nuri Osman Müdürü Eğitim Milli İl ve Türker Muammer Valisi Antalya gelen alana üzere katılmak Etkinliğe verdiler. mesajı sevelim” “doğayı minikler veren suyu can atıp, toprak ağacına zeytin yıllık 500 birlikte ile Türker Muammer Valisi Antalya dikti. ağaç alanında sergi Antalya 2016 EXPO kapsamında kutlamaları Haftası İlköğretim ve başlangıcı yılının öğretim eğitimi 2015-2016 öğrencileri, Anaokulu Adıvar Edip Halide zeytin dikti asırlık Minikler EXPO2016’ya

Governor Muammer Türker. Muammer Governor Antalya to flowers presented Kindergarten Adıvar Edip Halide of Students Building. VIP the of front in Mescioğlu Rıdvan and Şengül Mücahit Managers General Secretary FaikAkturanandDeputy General Deputy Agency Antalya 2016 EXPO by welcomed were Gülay Nuri Osman Education National of Director Provincial the and Türker Muammer Governor Antalya nature’. ‘love to people and wateredit.Theyhavemadeacallfor oil olive 500-year-old the planted have students little Türker, Muammer Governor school year.TogetherwiththeAntalya 2005-2016 the of beginning the mark EXPO 2016Antalyaexhibitionsiteto the in trees planted have Kindergarten Adıvar Edip Halide of Students attrees EXPO2016 olive century-old Kids have planted EXPO 2016’nın web sitesi yenilendi

EXPO 2016 Antalya’nın resmi internet sitesi www. expo2016antalya.org.tr hem görünüm hem de içerik açısından yenilendi. Sekiz dilde yayın yapmak üzere tüm alt yapısı hazırlanan site, önümüzdeki günlerde gelen yoğun talep üzerine Japonca ve Korece dillerinde de yayın yapacak. Gelecek yıl 23 Nisan’da kapılarını açacak olan EXPO 2016 Antalya için geri sayım sürerken, EXPO’nun tanıtımı ve bilinirliğini artırmak için internet ve sosyal medyaya da büyük önem veriliyor. Yeni web sitesinde EXPO 2016 Antalya ile ilgili merak edilen pek çok soruya yanıt bulabilmek mümkün. Sayfayı ziyaret edenler EXPO’nun tarihi, kazandırdıkları, EXPO 2016’nın hedeflerinin neler olduğuna ilişkin detaylı bilgilere ulaşabiliyor. Bunun yanında sitede EXPO 2016 Antalya sergi alanında yer alacak yapılar da görselleriyle birlikte incelenebiliyor. Sitede ayrıca EXPO 2016 Antalya’nın hali hazırda süren faaliyetlerine yer verilirken, açılıştan sonra sergi alanında gerçekleştirilecek faaliyetlerin yer ve zamanına da ulaşmak mümkün olacak. EXPO 2016 webpage renewed EXPO 2016 Antalya’s official webpage www.expo2016antalya.org.tr has been renovated both in terms of content and design. The infrastructure of the site has been prepared so that it can be published in 8 different languages. In reply to demand, the site will also be published in Japanese and Korean. EXPO 2016 Antalya, which will be opened next year on 23 April, will be heavily promoted on the internet and social media. The new site will answer many questions about EXPO 2016 Antalya. Visitors to the site can reach valuable and detailed information about the history, positive effects and targets of EXPO 2016. Also, the website publishes the images of structures that will be presented in the EXPO 2016 exhibition area. The visitors will also be informed about the ongoing activity in EXPO 2016 Antalya, so that no one will miss the dates and venues of events. Romanyalı yıldızlar Mercan dikti, Japonları şaşırttı ROMANYA’nın dünyaca ünlü yıldızları Brianna, Kate Linn ve Chris Thrace, Türkiye’nin ilk EXPO’sunun yapılacağı EXPO 2016 Antalya sergi alanına “Mercan” ağacı dikti. EXPO 2016 Antalya’ya katılacak olan Japonya heyeti hazır bulunduğu bir toplantı sonrası salondan çıkmaya hazırlandığı sırada Romanyalı yıldızlar aynı salona alındı. Brianna, Kate Linn ve Chris Thrace’yi tanıyamayan Japonya heyeti tebessüm ederek salondan çıkarken, barkovizyonda Brianna’nın “All I Need” parçasının klibi açıldı. Şarkıyı hemen tanıyan Japonya heyeti, genç yıldızları ülkelerine has vücut dilleriyle selamlarken cep telefonları ile de fotoğraf çekti. Genç yıldızlar da Japonya heyeti ile hatıra fotoğrafı çektirip kendilerine teşekkür etti.

Romanian stars have planted Coral and surprised the Japanese

The world-famous Romanian stars Brianna, Kate Linn and Chris Thrace have planted a “Coral tree” in Turkey’s first EXPO area EXPO 2016 Antalya’s exhibition site. The Japanese Committee who will participate in EXPO 2016 Antalya were preparing to leave a meeting when the Romanian stars were accepted into the meeting room. The members of the Japanese Committee who did not know Brianna, Kate Linn and Chris Thrace left the room with smiles. While they were taking their leave, the barcovision started playing Brianna’s song “All I Need”. The Japanese committee members knew the song immediately and started greeting the stars in their traditional manner and have taken photographs of them with their mobiles. The young stars have thanks the Japanese committee members and have taken photographs with them as well. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 61  THY Arşivi THY arasında 14 haftada düzenliyor. arasında ve 3sefer İstanbul-Akabe haftada NEW AGREEMENT FROM TURKISHAIRLINES Hava Yolları’ndanTürk Yeni Anlaşma Turkish Airlines andRoyalTurkish Airlines Jordanian nes operates 14 frequencies weekly Istanbul–Amman flights and commercial partnershipbetweenthetwocompanies.TurkishAirlinesoperates14frequenciesweeklyIstanbul–Ammanflightsand imkânı sağlayacak kod paylaşım anlaşmasına imza Anlaşma, attı. iki her PhD signed the deal. The agreement is bound to broaden the Misto andTurkishAirlinesDeputyChairmanCEOTemelKotil,PhDsignedthedeal.Theagreementisboundtobroaden havayolunun Müdürleri Genel Haitham Misto ve Dr. Doç. Temel Kotil ham is settofurtherexpandtravelopportunitiesforthecustomersoftwoairlines.RoyalJordanianPresident/CEOCaptainHaitham iş birliğini genişletmeyi hedefliyor. Türk Hava Yolları, İstanbul-Amman tarafından imzalandı. Bu anlaşma, iki havayolu şirketi arasındaki ticari deshare Agreement on routes between Jordan and Turkey, which Royal Jordanian(RJ)andTurkishAirlines(TK)havesignedaCodeshareAgreementonroutesbetweenJordanTurkey,which arasındaki güzergâhlarda, iki havayolu yolcularına daha fazla seyahat haberler... Royal Jordanian Hava Yolları ve Türk Hava Yolları, Ürdün ve Türkiye Yolları kodpaylaşımıanlaşmasınaimzaattı. Türk Hava Yolları ve Royal Jordanian Hava Türk HavaYollarıveRoyalJordanian signed a code share agreement. code share a signed Galatasaray’ı Avrupa Kupaları'nda başarıya taşımayı hedefliyor. önümüzdeki desteğini de forma dönemde sponsorluğu kategorisinde devam ettirerek ulaşım sponsorluğu veren Türk desteği Hava Yolları, 2014-2015 sezonunda olduğu gibi olmuştu.forma sponsoru Uzun yıllardır Türk futboluna ve Galatasaray Kulübü’ne Spor anlaşmalarla, Türk Hava Yolları Fenerbahçe ve Trabzonspor’un da Avrupa Kupaları’nda Turkish Airlines logolu formalarla Sezon boy gösterecek. başında yapılan diğer olduğugeçen sene gibi, bir yıl boyunca Avrupa Kupaları'nda oynayacağı maçlarda Yolları ile Galatasaray Kulübü Spor arasında yapılan anlaşmaya bu göre Galatasaray, Benfica ile ve Astana Şampiyonlar Ligi CGrubu’nda mücadeleTürk edecek. Hava Galatasaray’ın oldu. forma sponsoru Galatasaray, 2015-2016 sezonunda Madrid, A. did in the 2014-2015 season. did inthe 2014-2015season. European Cupgames bycontinuingtosupportthe teamastheuniformsponsor, it Sports Clubforyears, TurkishAirlinesaimstocarry Galatasaraytosuccessin the Providing transportation sponsorshipforTurkishfootball teamsandGalatasaray the uniformsponsorforFenerbahçe andTrabzonsporintheEuropeanCupgames. year. Withtheagreementssigned earlierintheseason,TurkishAirlinesalsobecame uniforms withtheTurkishAirlines logoduringtheEuropeanCupgames,asitdidlast between TurkishAirlinesGalatasaray SportsClub,Galatasaraywillplaywearingthe of theChampionsLeaguein2015-2016 season.Accordingtotheagreementsigned Galatasaray willplayagainstAtletico Madrid,BenficaandAstanaintheCbracket the ChampionsLeague,mostprestigiousfootballorganizationinEurope. become theuniformsponsorforGalatasaray,oursolerepresenta tive playingon Chosen thebestairlinecompanyinEuropeforfifthtime,TurkishAirlineshas TURKISH AIRLINESBECOMESUNIFORM Sponsorluğu Galatasaray’a Forma Hava Yolları’ndanTürk SPONSOR FORGALATASARAY en prestijlien organizasyonu Şampiyonlar Ligi’nde yer alacak olan tek temsilcimiz 5. kez Avrupa’nın iyi en havayolu seçilen Türk Hava Yolları, Avrupa futbolunun 3 frequencies weekly Istanbul-Aqaba. 3 frequenciesweeklyIstanbul-Aqaba.

SARAYBOSNA CAZ FESTİVALİ’NDE MÜZİK ZİYAFETİ Music Feast at Jazz Fest Sarajevo

Türk Hava Yolları, uluslararası müzik festivali 19. Saraybosna Caz Festivali’nin ana sponsoru. Turkish Airlines is the main sponsor of the international music festival 19th Jazz Fest Sarajevo.

Saraybosna Caz Festivali, 3-8 Kasım tarihleri arasında Jazz Fest Sarajevo is going to make Bosnia and Bosna Hersek’in başkentini önemli bir müzik noktası hâline Herzegovina's capital an important music event spot on 3-8 getiriyor. Farklı programlar sunan festival, uluslararası müzik November. Through different programs it is going to present dünyasından isimlerin yanı sıra yeni sanatçılara da yer veriyor. notable names of the international music scene as well as Festival ayrıca festival kulübü programı, konserler ve çocuklar projects of new, emerging artists. The festival also offers a için atölyeler ile bölgesel eğitim programı olan Music Meeting’e festival club program, concert and workshop for kids and de ev sahipliği yapıyor. the regional educational program Music Meeting.

TÜRK HAVA Türk Hava Yolları ve YOLLARI’NDAN ÇOK Monocle Dergisinden DİLLİ HİZMET Renkli İşbirliği Multilanguage Service from A COLORFUL COLLABORATION BETWEEN Turkish AirIines TURKISH AIRLINES AND MONOCLE Türk Hava Yolları ve dünya genelinde geniş kitlelerce Türk Hava Yolları uluslararası yolcularına hizmet takip edilen Monocle dergisi ses getirecek bir işbirliğine sunduğu dillerin sayısını artırdı. imza attı. Turkish Airlines increased the number Turkish Airlines and Monocle, the of foreign languages offered to global internationally-acclaimed magazine, has passengers. formed a resounding collaboration.

Türk Hava Yolları, transit yolcuları için yer hizmetlerinde sunduğu dillerin sayısını artırarak geliştirilmiş stratejisine yeni bir unsur daha ekledi. Yer hizmetleri ortağı İmzalanan iş birliği kapsamında As part of the collaboration agreement, Turkish Ground Services (TGS) artık İngilizce, Fransızca, Almanca, Arapça, Rumence partnerler, tercih edilme noktasında the partners will promote 20 dynamic ve Rusça olmak üzere altı dilde hizmet veriyor. yükselişe geçen, dünyadaki ilk 20 cities and 20 emerging cities that destinasyon ve cazibesi tescillenmiş, 20 are worth exploring. Prepared for Turkish Airlines has yet added a recent component to its enhanced strategy keşfe değer şehri kamuoyuna tanıtıyor. this partnership, radio program The by increasing the number of foreign languages offered in its ground handling İş birliği çerçevesinde, Monocle 24 Voyager is broadcast on Monocle 24 services for its transit passengers. Its ground operations partner, Turkish Ground radyosunda The Voyager radyo programı and the article series Emerging Cities is Services is now providing services in six languages, English, French, German, ve Monocle dergisinde Emerging Cities published in Monocle. Arabic, Romanian and Russian. yazı dizisi yayımlanmaya başladı. TÜRSAB DERGİ | EKİM 2015 63