Anadolu Türkülerinin Anadolu Pop- Rock Müzik Türüne Uyarlanmasinin Halkbilimsel Incelenmesi

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Anadolu Türkülerinin Anadolu Pop- Rock Müzik Türüne Uyarlanmasinin Halkbilimsel Incelenmesi T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK HALK EDEBİYATI BİLİM DALI DOKTORA TEZİ ANADOLU TÜRKÜLERİNİN ANADOLU POP- ROCK MÜZİK TÜRÜNE UYARLANMASININ HALKBİLİMSEL İNCELENMESİ Nafiz CAMGÖZ 2502120512 TEZ DANIŞMANI Prof. Dr. Abdulkadir EMEKSİZ İSTANBUL – 2019 ii ÖZ ANADOLU TÜRKÜLERİNİN ANADOLU POP-ROCK MÜZİK TÜRÜNE UYARLANMASININ HALKBİLİMSEL İNCELENMESİ NAFİZ CAMGÖZ Osmanlı’nın son döneminden erken Cumhuriyet dönemini de içine alan süreçte, Batı kültürüne ait olan müzik tekniğinin Türk müziği ile birleştirilmesi sonucu ortaya çıkan müziksel sentez çalışmaları, 1960’lı yıllarda ortaya çıkacak olan Anadolu pop-rock müzik türünün de habercisi niteliğindedir. Anadolu pop-rock müzik türü, geleneksel Türk halk müziğinin melodik ve ritmik motiflerinin, çalgılarının Batı müziğinin tekniğiyle ve çalgılarıyla harmanlandığı; Anadolu ve Batı müzik kültürlerinin buluştuğu sentez bir müzik türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada söz konusu müzik türü, geleneğin güncellenmesi, otantisite, kültür endüstrisi ve metinlerarasılık açısından değerlendirilmiş olup alıntılama, anıştırma, öykünme teknikleriyle ilişkilendirilerek karşılaştırmalı analizler yapılmıştır. Edinilen bilgiler ışığında Anadolu pop-rock müzik türünün, halk müziği geleneğinin çağdaş bir yorumu olduğu görülmüştür. Çünkü kültürün temel unsurları olarak gelenekler geçmişe sabitlenmiş bir olgu olmayıp sürekli değişim ve dönüşüm içindedirler. Gelenekler ve onu temsil eden otantik kültürel ürün ve pratikler, küreselleşmenin ve teknolojik gelişmelerin etkisiyle içinde bulunulan çağın ve ortamın yeniliklerini kapsayan, eski ile yeniyi birleştiren bir yapıya sahiptir. Küreselleşme ve teknolojik gelişmeler sebebiyle Anadolu pop-rock, her ne kadar ortaya çıkış sürecinde müzik endüstrisin bir parçası olmasa da daha sonra müzik endüstrisinden bağımsız olarak var olamayacağı, diğer tüm müzik türleri gibi bu düzenin bir parçası olarak devam edeceği anlaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Anadolu Pop-Rock, Gelenek, Otantisite, Metinlerarasılık (Müziklerarasılık), Kültür Endüstrisi. iii ABSTRACT FOLKLORIC ANALYSIS OF ADAPTING ANATOLIAN SONGS TO ANATOLIAN POP-ROCK MUSIC NAFIZ CAMGOZ From the last period of the Ottoman Empire to the early Republican period, musical synthesis studies, that are results of combining the technic of the Western music with Turkish music, were the heralds of the Anatolian pop-rock genre which emerged in 1960s. Anatolian pop-rock is a genre which includes the blend of traditional Turkish folk music’s melodic motifs, rhythmic motifs, and its instruments with Western music’s technic and instruments. It is the synthesis of Anatolian and Western music cultures. The genre mentioned in this study is analyzed in the means of updating the tradition, authenticity, culture industry and intertextuality. In addition, comparative analyzes were conducted with the correlation of quotation, allusion, and pastiche techniques. In the light of acquired knowledge, it has been realized that Anatolian pop-rock genre is a contemporary interpretation of folk music tradition. Because, as core elements of culture, traditions are not fixed in the past, they are in consistent alteration and transformation. Traditions and the authentic cultural products and practices that reprsent them, influence of globalization and technologic improvements have a strucuture that combines the old with new including the innovations of the age and environment lived. Although by the time it emerged it was not part of music industry because of globalization and technologic improvements, later it was understood that Anatolian pop-rock cannot exist without music industry, and will exist as a part of this order. Keywords: Anatolian Pop-Rock, Tradition, Authenticity, Intertextuality (Intermusicality), Culture Industry. iv ÖNSÖZ Osmanlı’nın gerileme döneminden itibaren görülen batılılaşma hareketleri siyasal, toplumsal ve ekonomik alanlarda olduğu kadar müzik alanında da gerçekleşmiştir. Batı müziğinin saraya ve orduya girmesiyle birlikte batılı müzisyenler tarafından Avrupa temelli bir Batı müziği icra edilmeye başlanmıştır. Bunun yanı sıra Guatelli, Dikran Çuhaciyan gibi besteciler tarafından geleneksel makam müziğinin motifleri ile Batı müziği tekniğini birleştiren çalışmalar yapılmıştır. Erken Cumhuriyet döneminde ise evrensel ölçekte milli bir müzik oluşturmak için halk müziği ezgileri Batı müziği tekniği ile işlenerek çok sesli bir müzik yaratılması amaçlanmıştır. Gerek Osmanlı döneminde gerekse erken Cumhuriyet döneminde gerçekleştirilmeye çalışılan müzikal sentez çalışmaları, 1960’lı yıllarda Anadolu pop-rock müzik türü ile kendini göstermektedir. Anadolu pop-rock müzik türü, geleneksel Türk halk müziğinin ve onun melodik, ritmik motiflerinin, çalgılarının Batı müziğinin tekniğiyle ve çalgılarıyla harmanlandığı; Anadolu ve Batı müzik kültürlerinin buluştuğu sentez bir müzik türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu müzik türü, türkülerin Batı müziği armonisi ile yeniden icrasını öngören türkü düzenlemeleri, halk ozanlarına ait şiirlere özgün bestelerin yapılması ve Türk halk kültürü unsurlarını içinde barındıran özgün eserlerin üretilmesi şeklinde yönelimlere sahiptir. Bu çalışmada, Türk halk kültürünün sessel ve sözsel unsurlarıyla popüler müzik unsurlarının harmanlanması sonucu ortaya çıkan sentez çalışmaların, Anadolu pop-rock müzik türü özelinde geleneğin değişimi ve dönüşümü açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma giriş kısmıyla birlikte dört bölümden meydana gelmiştir. Giriş kısmında çalışmanın genel bir çerçevesi çizilmiş ve çalışmanın konu, amaç, kapsam ve yönteminden bahsedilmiştir. Çalışmanın birinci bölümünde Osmanlı ve erken Cumhuriyet dönemlerindeki müzikte batılılaşma-modernleşme faaliyetleri incelenmiştir. İkinci bölümde kültür, kitle kültürü, halk kültürü, popüler kültür, popüler müzik kavramları incelenmiş, dünyada ve Türkiye’de icra edilen popüler v müzik türleri hakkında bilgi verilmiştir. Üçüncü bölümde Anadolu pop-rock müzik türü dönemsel olarak incelenmiş, gelişim süreçleri göz önüne alınarak ilk, orta ve son dönem başlıklarıyla ana hatları çizilmeye çalışılmıştır. Dördüncü bölümde ise kültür endüstrisi, geleneğin güncellenmesi, otantisite ve metinlerarasılık kavramları üzerinden tespitlerde bulunulmuştur. Yine dördüncü bölümde Anadolu pop-rock türüne ait 11 eser, tür içindeki yönelimlere göre karşılaştırmalı olarak edebi ve müzikal olarak incelenmiş; metinlerarasılık/müziklerarasılık yöntemi ışığında değerlendirilmiştir. Çalışmanın ekler kısmında ise Anadolu pop-rock müziği temsilcilerinden ve Türk halk müziği otoritelerinden önemli isimler ile yüz yüze görüşme yöntemiyle yapılan röportaj metinleri yer almıştır. Çalışmanın sonucunda söz konusu olan müzik türünün geleneksel Türk halk müziğinin çağdaş bir yorumu olduğu tespit edilmiştir. Geleneklerin dinamik yapısı gereği sürekli değişim-dönüşüm halinde olmaları ve yaşanılan çağın getirdiği yeniliklere eklemlenebilmeleri geleneklerin en önemli özellikleri arasındadır. Dolayısıyla küreselleşme ve teknolojik gelişmelerin etkisiyle halk müziği geleneği, âşıklık geleneği kısaca Türk halk kültürü de yaşanılan çağa göre formunu almaktadır. Bu sebeple Anadolu pop-rock müziğinin, gelenekteki gibi bir diğer deyişle otantik halindeki gibi bir icra ortamına, kullanılan çalgılara, çalgısal/vokal yöresel tavra, dinleyici kitlesine vb. ögelere sahip olmamasına karşın geleneğin dışında, gelenekten ayrı bir tür olarak da görülemeyeceği tespit edilmiştir. Otantisite kavramı açısından değerlendirildiğinde Anadolu pop-rock müziğinin, otantik olan müzikle, popüler müziğin unsurlarının harmanlandığı, otantisite isnadı yüklenmiş sentez bir müzik olduğu görülmüştür. Bu çalışma sürecinde; ilgisini, destek ve emeğini esirgemeyen tez danışmanım Prof. Dr. Abdulkadir EMEKSİZ hocama; röportajlar için zaman ayırıp samimi duygularını paylaşan değerli sanatçılar Yücel PAŞMAKÇI’ya, Mehmet ERENLER’e, Yavuz TOP’a, Ersen DİNLETEN’e, Cahit BERKAY’a, Edip AKBAYRAM’a, Taner ÖNGÜR’e ve Mehmet SOYARSLAN’a ve her zaman bana destek olan aileme teşekkürlerimi bir borç bilirim. İstanbul - 2019 Nafiz CAMGÖZ vi İÇİNDEKİLER ÖZ ............................................................................................................................... iii ABSTRACT ............................................................................................................... iv ÖNSÖZ ........................................................................................................................ v KISALTMALAR LİSTESİ ....................................................................................... x ŞEKİLLER LİSTESİ ............................................................................................... xii TABLOLAR LİSTESİ ............................................................................................ xiii GİRİŞ .......................................................................................................................... 1 BİRİNCİ BÖLÜM OSMANLI İMPARATORLUĞU’NDAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİNE AVRUPA TEMELLİ MÜZİK UYGULAMALARI 1.1. Osmanlı İmparatorluğu’nda Batılılaşmanın Müziğe Yansımaları ..............12 1.1.1. Osmanlı İmparatorluğu’nda Osmanlı/Türk Müziğinin Batı Müziği İle İlişkisi .................................................................................................................12 1.1.2. Batılılaşma Hareketinin Mehterhâne Kurumu Üzerindeki Etkisi ........ 17 1.1.3. Batılı Anlamda Bir Müzik Kurumu Olan Muzika-yı Hümâyun’un Osmanlı/Türk Müziğindeki Yeri .......................................................................
Recommended publications
  • Eurovision Song Comtest Complete 88 89
    1980s !1 Eurovision Song Contest 1988 Björn Nordlund !1 Björn Nordlund 10 juni 2018 1988 Ne Partez pas sans moi Eurovision, sida !1 Björn Nordlund 10 juni 2018 1988 Suddenly it happens For you all whom read all the pages my number one song each year not exactly celebrate grand success. So all of a sudden it happens my favorite song ended up as number one, and lets face it… WOW, who knew anything about Celine Dion back in 1988? The Swiss entry, ”Ne partez pas sans moi” stole the crown this year at the end of the voting, thanks to Yugoslavias jury for some reason agreed with the French singer Gerard Lenorman that his entry was of the same class as ”My way” (”Comme d´habitude”). And I can imagine that the UK singer Scott Fitzgerald was a bit surprised over the outcome. In ans case, not only Celine Dion started her way to success this year, also Lara Fabian entered, but for Luxembourg. So how did my list compare to the final result this year. We had some really good entries but 1988 must be seen as a middle year even if songs like ”Pu og peir”, ”Nauravat Silmät muistetaan”, ”La chica que yo quiro” and ”Ka du se hva jeg sa”. Sweden sent our number one musical star Mr Tommy Körberg who went from the stages of the London musical scene to Eurovision (his second try) and for Swedish media it was all in the bag, Eurovision from Sweden 1989.. It turned out to be very wrong and the Swedish delegation blamed Tommys bad cold and voice problems.
    [Show full text]
  • Istanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
    İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANADOLU ROCK’TA MELODİK, ARMONİK VE RİTMİK YAPI: 1965-1975 YÜKSEK LİSANS TEZİ Burçin Bahadır GÜNER Müzikoloji ve Müzik Teorisi Anabilim Dalı Müzikoloji Programı MAYIS 2015 İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANADOLU ROCK’TA MELODİK, ARMONİK VE RİTMİK YAPI: 1965-1975 YÜKSEK LİSANS TEZİ Burçin Bahadır GÜNER 404131003 Müzikoloji ve Müzik Teorisi Anabilim Dalı Müzikoloji Programı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Ozan Baysal Teslim Tarihi: 4 MAYIS 2015 İTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü’nün 404131003 numaralı Yüksek Lisans Öğrencisi Burçin Bahadır GÜNER, ilgili yönetmeliklerin belirlediği gerekli tüm şartları yerine getirdikten sonra hazırladığı “Anadolu Rock’ta Melodik, Armonik ve Ritmik Yapı: 1965-1975” başlıklı tezini aşağıda imzaları olan jüri önünde başarı ile sunmuştur. Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Ozan BAYSAL ………………….. İstanbul Teknik Üniversitesi Jüri Üyeleri: Prof. Songül KARAHASANOĞLU ………………...... İstanbul Teknik Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Şirin Karadeniz GÜNEY ………………….. Haliç Üniversitesi Teslim Tarihi : 4 Mayıs 2015 Savunma Tarihi : 27 Mayıs 2015 iii iv ÖNSÖZ Bu çalışma; Anadolu Rock’ın Türkiye’nin popüler müzik tarihindeki önemi gözönüne alınarak, stilistik özelliklerini müzikal metin düzeyinde açıklamak için hazırlandı. Burada amaç; Anadolu Rock’ın melodik, armonik ve ritmik yapısını açıklamak, bu stilistik yapıyı oluşturan yerel ve Batılı özellikleri de görünür kılmaktır. Çalışmada; Anadolu Rock’ın önemli üç sanatçısı Barış Manço, Cem Karaca ve Erkin Koray’ın 1965-1975 yılları arasında yayınlamış oldukları plaklardan seçilen parçaların transkripsiyonu yapılarak analiz edildi. Bu analizler sonucu ortaya çıkan özellikler hem makam müziği ile hem de Batıdaki tonal ve modal müzikal yapılar ile olan ilişkileri açısından karşılaştırıldı. Konu seçiminden itibaren tezin her aşamasındaki desteği için danışmanım Yrd.
    [Show full text]
  • CEM KARACA VE BARIŞ MANÇO” ÖRNEĞİ (1960-1980) POLITICAL DISCOURSE in MUSIC and ANATOLIAN ROCK in TURKEY: the CASE of “CEM KARACA and BARIS MANCO” (1960-1980) Doç
    The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS7030 Number: 56 , p. 325-350, Spring III 2017 Yayın Süreci / Publication Process Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date - Yayınlanma Tarihi / The Published Date 26.03.2017 31.05.2017 MÜZİKTE SİYASAL SÖYLEM VE TÜRKİYE’DE ANADOLU ROCK: “CEM KARACA VE BARIŞ MANÇO” ÖRNEĞİ (1960-1980) POLITICAL DISCOURSE IN MUSIC AND ANATOLIAN ROCK IN TURKEY: THE CASE OF “CEM KARACA AND BARIS MANCO” (1960-1980) Doç. Dr. Fatma Gürses Kastamonu Üniversitesi, İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öz Rock müzik, Amerika’da ve uluslararası alanda yaygınlık kazanarak kitleye ulaşan popüler bir tür olmuştur. Dünyada, çeşitli konuların tartışıldığı, yurttaşların bu tartışmalara katıldığı, müzik akımları ve gençlik hareketinin hızla yaygınlaştığı değişim yılları olan 1960’larda bu müzik türü, siyasal söylem biçimlerinin kitleselleşmesine aracı- lık etmiştir. Dünyadaki bu değişim ve özgürlükçü hareketten etkilenen Türkiye’de ise bu dönem, yurttaşın kamusal-siyasal özne olarak algılandığı, yabancı müziklerin ülkeye gi- rişinin hızlandığı, yurttaşın kendini ifade alanı bulduğu yıllardır. 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile Türkiye’de bu özgürlükçü ortam kesintiye uğratılmış ve siyasal sistemde kök- lü değişiklikler yapılmıştır. Bu çalışma, düzen eleştirisi getiren rock müzikten etkilene- rek Türkiye’de ortaya çıkan Anadolu rock olarak adlandırılan müzik türünün temsilcile- ri olan Cem Karaca ve Barış Manço’nun, 1960-1980 yılları arasındaki söz konusu siyasal dinamikleri şarkı sözlerinde temsil etme biçimlerini incelemeye çalışacaktır. Bu iki mü- zisyenin çalışmalarını temel alarak Türkiye’de Anadolu rock müziğinin, siyasal unsurla- rı hangi söylemsel öğelerle sabitledikleri, neleri dışlayarak veya neleri bünyesine alarak söylemi inşa ettiklerini ortaya çıkarmak çalışmanın temel hedefidir.
    [Show full text]
  • Anadolu Pop/Rock'ta Toplumsal Belleğin Izini Sürmek: 1960'Lı Ve
    Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı Kültürel Çalışmalar ve Medya Bilim Dalı ANADOLU POP/ROCK’TA TOPLUMSAL BELLEĞİN İZİNİ SÜRMEK: 1960’LI VE 1970’Lİ YILLAR Gökçen Sena DUMAN Yüksek Lisans Tezi Ankara, 2021 ANADOLU POP/ROCK’TA TOPLUMSAL BELLEĞİN İZİNİ SÜRMEK: 1960’LI VE 1970’Lİ YILLAR Gökçen Sena DUMAN Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı Kültürel Çalışmalar ve Medya Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Ankara, 2021 TEŞEKKÜR Teşekkürlerin en büyüğü şüphesiz devam etmekte güçlük çektiğim anlarda bana inanmaktan bir an bile vazgeçmeyen, ilerlemem için cesaretlendiren değerli tez danışmanım Doç. Dr. Gülsüm Depeli Sevinç’e. Kendisine en yoğun zamanlarında bile bana sabır, heyecan ve titizlikle yol gösterdiği için müteşekkirim. Tezimin kuramsal arka planını oluşturmaya başladığım ilk günlerden itibaren ve sonraki tüm süreçlerde bellek çalışmaları alanındaki derin bilgisini benden esirgemeyerek ufkumu açan Dr. Öğr. Üyesi Göze Orhon’a tezime sunduğu kıymetli katkılar için ne kadar teşekkür etsem az kalır. Savunma jürisinde yer almayı kabul eden değerli etnomüzikolog Doç. Dr. Evrim Hikmet Öğüt’e yapıcı yorumları ve değerli katkılarıyla tezimi zenginleştirdiği için çok teşekkür ederim. Duruşlarıyla ve ürettikleriyle akademinin gerçek anlamını ve değerini koruyan Hacettepe Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin tüm değerli hocalarına da teşekkürü borç bilirim. Tez çalışmamı 2210-A Genel Yurt İçi Yüksek Lisans Burs Programı ile destekleyen TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı (BİDEB)’na teşekkürlerimi sunarım. Saha araştırmasında yer almayı kabul ederek hayatlarını ve bellek anlatılarını bana açan, çalışmamı şekillendiren görüşmecilerimin hepsine çok teşekkür ederim. İlkokul yıllarından bugüne dek birbirimizin her anına tanık olduğumuz, İlayda, Zeynep, Mert ve Can’a bu süreçte de bana güç verdikleri için; Semiha, Şeyma ve Gamze’ye “galiba yapamayacağım” hissine kapıldığım tüm anlarda beni sabırla dinleyip keyifli sohbetleriyle sakinleşmemi sağladıkları için çok teşekkür ederim.
    [Show full text]
  • Turkish Psychedelia: the Revival of Anatolian Pop
    KADİR HAS UNIVERSITY SCHOOL OF GRADUATE STUDIES PROGRAM OF COMMUNICATION STUDIES TURKISH PSYCHEDELIA: THE REVIVAL OF ANATOLIAN POP SETENAY GÜLTEKİN SUPERVISOR: ASSOC. PROF. LEVENT SOYSAL MASTER’S THESIS ISTANBUL, AUGUST, 2019 TURKISH PSYCHEDELIA: THE REVIVAL OF ANATOLIAN POP SETENAY GÜLTEKİN SUPERVISOR: ASSOC. PROF. LEVENT SOYSAL MASTER’S THESIS Submitted to the School of Graduate Studies of Kadir Has University in partial fulfillment of the requirements for the degree of Master’s in the Discipline Area of Communication Studies under the Program of Communication Studies. ISTANBUL, AUGUST, 2019 I, SETENAY GULTEKIN OF THE CANDIDATE,hereby declare that; e this Master’s Thesis is my own original work and that due references have been appropriately provided on all supporting literature and resources; this Master’s Thesis contains no material that has been submitted or accepted for a degree or diploma in any other educational institution; © I have followed “Kadir Has University Academic Ethics Principles” prepared in accordance with the “The Council of Higher Education’s Ethical Conduct Principles” In addition, I understand that any false claim in respect of this work will result in disciplinary action in accordance with University regulations. Furthermore, both printed and electronic copies of my work will be kept in Kadir Has Information Center underthe following condition as indicated below The full content of my thesis/project will be accessible only within the campus of Kadir Has University. The full content of my thesis/project will not be accessible for 2 years. If no extension is required by the end of this period, the full content of my thesis will be automatically accessible from everywhere by all means.
    [Show full text]
  • Edebiyat Ve Toplumsal Kültür Ilişkileri Çerçevesinde Barış Manço'nun Şarkı
    FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI PROGRAMI EDEBİYAT VE TOPLUMSAL KÜLTÜR İLİŞKİLERİ ÇERÇEVESİNDE BARIŞ MANÇO’NUN ŞARKI SÖZLERİ YÜKSEK LİSANS MERYEM BETÜL KOÇAK İSTANBUL, 2021 FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI PROGRAMI EDEBİYAT VE TOPLUMSAL KÜLTÜR İLİŞKİLERİ ÇERÇEVESİNDE BARIŞ MANÇO’NUN ŞARKI SÖZLERİ YÜKSEK LİSANS MERYEM BETÜL KOÇAK (190101006) Danışman (Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış) İSTANBUL, 2021 BEYAN/ ETİK BİLDİRİM Bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bağlı olduğum üniversite veya bir başka üniversitedeki başka bir çalışma olarak sunulmadığını beyan ederim. Meryem Betül KOÇAK İmza TEŞEKKÜR İlk okuyucum ve tez danışmanım Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış hocama lisanstan bu yana bana kattıkları ve bu tezin meydana gelmesine katkı sağladığı her aşaması için gönülden teşekkür ederim. Zeynep hocamın ufuk açıcı yorumları, desteği, rehberliği, yüksek enerjisi ve bana dair olumlu inancı olmasaydı bu tezi bitiremezdim. Lisans hayatım boyunca birçok birikim edinmemi sağlayan ve hayata dair bakış açımı güzelleştiren hocalarım Prof. Dr. M. Fatih Andı’ya, Doç. Dr. Dursun Ali Tökel’e ve Prof. Dr. Şaban Sağlık’a içten teşekkür ederim. Tez çalışmam boyunca desteğini esirgemeyen edebiyat öğretmenim Ümit Yaşar Özkan hocama, lisanstan bu yana bana yoldaşlık eden Kübra Ay’a ve teknik desteklerinden dolayı Nektel Demir abime teşekkürü borç bilirim. Bugün burada olmama vesile olan, her daim maddi ve manevi desteğini sarf eden, moralim bozulduğunda yüzümü güldüren, düştüğüm yerden kaldırıp elimi tutan biricik annem Havva Koçak’a, kardeşlerim Ayşe Gül Koçak’a ve M.
    [Show full text]
  • Ceylan Yüreğim
    MUSTAFA CEYLAN CEYLAN YÜREĞİM Şİİ RLER Antalya / 2002 1 ISBN :975-96050-0- Baskı: ANTALYA 2 “E şime, evlâtlarıma, torunlarıma Şiir iklimimi ya şayan can dostlarıma Bana benden yakın herkese...” “Bel ki bir gün sustu ğunda bu yürek Bu mısralar konu şur, kim bilir ?..” 3 ÖNSÖZ 4 5 BİR YANARDA Ğ FI ŞKIRMASI Bir yanarda ğ fı şkırması, Benim gönlüm, deli gönlüm. Ceylanların hıçkırması, Benim gönlüm, deli gönlüm. Dost da ğının büyük çı ğı, Çi ğdemlerin hıçkırı ğı, Su köpü ğü, gün ı şığı Benim gönlüm, deli gönlüm. Neye yarar çok ile az ? Biraz sevda, biraz da naz Yunus’ a can, Veysel’ e saz Benim gönlüm, deli gönlüm. Yükseklerde harman olur, Dertlilere derman olur, Aşk denince ferman olur Benim gönlüm, deli gönlüm. Kanatlanıp gö ğe uçar, Kendisinden kendi kaçar, Hasret hasret çiçek açar Benim gönlüm, deli gönlüm. Beste : İsmail İPEK Düzenleme : Musa ERO ĞLU 6 ANADOLU TÜRKÜLER İ Türküler söylenir Anadolu’ da “Güzeller güzeli Reyhan !” diyerek. Aşıklar inletir çalar sazı da “Avcı vurmu ş garip ceylan !” diyerek. Türküler söylenir şehirde, köyde Davulda, halayda, çekilen hey’ de Kadehlere dolan köpüklü mey’ de Dertlenip ah çekip “aman !” diyerek. Anneler dü ğünde ba şlar a ğıda, Türküler a şığı ya şatan gıda, Bazen mısralanır geçer kâ ğıda “Da ğların ba şında duman” diyerek. Kederde, ne şede türkü söylenir, Pınarın ba şında kalır e ğlenir. Mecnun’ da, Ferhat’ ta co şar dillenir “A şıklık çekmesi yaman !” diyerek. 7 ANTALYA SPOR MAR ŞI Çıkmı ş Akdeniz’ den dalgalar gibi Geliyor, geliyor şim şek geliyor... Kırmızı, beyazlı bayraklar gibi Geliyor, geliyor şim şek geliyor... Antalya seninle gurur duyacak, Her maçın sevinçle dolup ta şacak, Pe şpe şe golleri şimdi atacak Geliyor, geliyor şim şek geliyor..
    [Show full text]
  • Samsun'da Yaşayan Kore Gazilerimiz
    Kimi marangozdu, kimi çiftçi, çoban, terzi… kimi de bir evin bir oğlu… Daha yirmi yaşına yeni girmişlerdi Kore’ye gittiklerinde, hayatlarının baharını yaşama hayalleri kuruyorlardı. Annelerini, babalarını, kardeşlerini, eşlerini, sevdiklerini bıraktılar ve dünyanın öteki ucuna, zorda kalmış bir millete yardıma gittiler Ankara’dan, Manisa’dan, Erzurum’dan Diyarbakır’dan, Samsun’dan… Çok normaldi aslında bu yaptıkları, çünkü ataları da öyleydi onların. O yüzden kimse garipsemedi. Hatta çoğu gönüllü çıktı bu yolculuğa. Dünya en son Anadolu insanının kahramanlığını ve cesaretini 30 yıl önce görmüştü İstiklal Savaşımızda. Ve Kore’ye giden bu gençler, bütün hayallerini geride bırakarak, bu cesaret ve kahramanlığı tekrar hatırlattı bütün dünyaya. Kimi şehit oldu Kore’nin kollarında hala orda. Kimi şehit olamadığına üzüldü, ama en azından Gazi olmuştu ve anlatacağı pek çok kahramanlık hikayeleri vardı. Kore Savaşı’nda yaşananları, ülkemizin ve milletimizin dünya barışı ve insanlık için yaptığı fedakarlıkları unutulmaz hale getirerek; gençlerimizin milli kültür ve bilincini yükseltmek amacıyla, 2010 ve 2011 yıllarında İlkadım İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi ve İlkadım Gülizar Hasan Yılmaz Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen gazi görüşmelerinin derlenmesinden oluşan bu kitapta, Samsun da yaşayan Kore Gazilerimizi yakından tanıma fırsatı bulacaksınız. SAMSUN’DA YAŞAYAN KORE GAZİLERİMİZ “ Bu kitap İlkadım Kaymakamlığı kültür yayınıdır. İzinsiz olarak çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.” www.ilkadim.gov.tr Kitabın Adı SamSun’da YaşaYan Kore Gazİlerİmİz Kitap Hazırlama Komisyonu Fikret erTaş ali Fuat HaTİP adil ÖZAN Selim KIlIÇ İSBn : 978-605-359-472-7 Baskı / Tasarım Güven ofset Saitbey mah. Çukurçeşme Sk. no: 12 İlkadım /SamSun Tel: 0362 431 01 71 | Fax: 0362 420 00 00 Sertifika no: 20113 Baskı Tarihi : 9 eylül 2011 SAMSUN’DA YAŞAYAN KORE GAZİLERİMİZ 2011 Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk 2011 İstiklâl Marşı Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
    [Show full text]
  • Sosyoloji Dergisi 38(1): 131–162
    Sosyoloji Dergisi 38(1): 131–162 DOI: http://dx.doi.org/10.26650/SJ.38.1.0002 tjs.istanbul.edu.tr Başvuru: 22 Şubat 2017 Sosyoloji Dergisi Kabul: 8 Haziran 2017 ARAŞTIRMA MAKALESİ Türkiye’de 1960’larda Müzik Alanı ve Protest Müziğin İlk Nüveleri: Anadolu Pop Akımı* Ozan Eren1 Öz Müzik olgusunun tek taraflı, basit değerlendirmesinden kaçınmaya çalışmak interdisipliner çalışmaların gelişmesi için yeni yöntemlerin araştırılmasını tetiklemiştir. Ancak, müzik sosyolojisi alanının nasıl kurulacağı halen tartışmalıdır. En önemlisi, her iki disiplinin inceliklerini de göz ardı etmeksizin müzik ve sosyolojiyi birbirine karıştırmak gerekmektedir. Bu bağlamda, bu makalenin temel amacı rock müzikle Türk folk müziğin bir sentezi olan Anadolu pop müziğin yükselişini bütüncül bir yaklaşımla incelemektir. Bourdieu’cü sosyolojik sanat teorisi yapısal tarihin, siyasal alan ve müzik alanı gibi etkileşimli alanların, müzikal olgunun incelenmesinin ve belli bir alanı etkiyelen yapıların ve eyleyicilerin analizine adandığı için bu çalışmada Bourdieu’nün bütüncül yaklaşımı esas alınmıştır. Ayrıca, bu çalışma bize gösterecektir ki Anadolu Pop’un 1960’larda doğması tesadüfi değildir. 1960’larda Türkiye’de uygun politik ortamın ve otonom sanatın varlığı ve 1960’larda Amerika’da protest müzik aracılığıyla bireysel dışavurum çabalarının artması Anadolu Pop’un ortaya çıkmasının arkasındaki itici güçlerdir. Anahtar Kelimeler Anadolu Pop • Türkiye • Protest müzik • Bourdieu The Roots of Protest Music in Turkey in the 1960s: A Bourdieusian Analysis of Anatolian Pop Abstract It has been widely recognized that a simple, unilateral interpretation of musical phenomena is insufficient. This recognition, in turn, has triggered the search for new methods to improve interdisciplinary approaches. In this context, the question of how to develop the field of music sociology is much debated.
    [Show full text]
  • Gestures of Filiation and Affiliation in Turkish Popular Music
    Synthesizing Identity: Gestures of Filiation and Affiliation in Turkish Popular Music Songül Karahasanolu Gabriel Skoog Asian Music, Volume 40, Number 2, Summer/Fall 2009, pp. 52-71 (Article) Published by University of Texas Press DOI: 10.1353/amu.0.0031 For additional information about this article http://muse.jhu.edu/journals/amu/summary/v040/40.2.karahasano-lu.html Access Provided by Bilkent Universitesi at 09/23/10 2:12PM GMT Synthesizing Identity: Gestures of Filiation and Affi liation in Turkish Popular Music Songül Karahasanoğlu and Gabriel Skoog Th is piece is an analysis of the process of spontaneous synthesis in Turkish popular music. Utilizing Edward Said’s distinction between fi liation and affi lia- tion and paying particular attention to instrumentation and the kürdi makam/ Phrygian mode duality as a connotative element in Turkish popular music, we will examine the ways by which musicians create, maintain, and modify a musi- cal identity. Th e development of Turkish popular music over the last 100 years has been impacted both by infl uences from within, such as the foundation of the Republic and the coup of 1980, and infl uences from abroad, particularly those mediated through ever-changing media technologies. While our analysis is based upon popular musical recordings from the late 1990s, as we shall see, musical synthesis has been a key feature of Turkish music since the establish- ment of the Republic in 1923. Consequently, we will start by briefl y outlining the development of four historical, infl uential currents in Turkish popular music: Ottoman music, folk music, Arabesk, and European popular music, before turn- ing to the evaluation of late 20th century popular music in Turkey.
    [Show full text]
  • MUSIC This Text Is Prepared for The
    DESIGN CHRONOLOGY TURKEY MUSIC This text is prepared for the 3rd Istanbul Design Biennial ARE WE HUMAN? The Design of the Species 2 seconds, 2 days, 2 years, 200 years, 200,000 years by Alper Maral, Gökhan Akçura and Pelin Derviş with contributions by Tanju Eren and Barış Gün, and the support of Studio-X Istanbul translated by Liz Erçevik Amado, Selin Irazca Geray and Gülce Maşrabacı editorial support by Ceren Şenel, Erim Şerifoğlu graphic design by Selin Pervan WHAT ABOUT MUSIC?* The fact that music is a field of design is a proposition that can still by deemed odd, unfamiliar in Turkey, or more precisely in the Asia Minor – Middle East geography we are situated in; this field is either not taken seriously enough, belittled as trivial, “recreational”, dispensable, or elevated to the status of an elusive “feat” beyond earthly conceptions, practices with an enchanting label of “creativity”, or as is repeated also in many other cultures, considered worthy only as it is reproduced under the sanction of “primeval traditions”. And for this very reason, music, like many other disciplines, has only found the opportunity to shake this status quo and make somewhat novel breakthroughs with the –at times overtly vulgar—moves of Modernism. When we avoid reducing design to merely physical mediums and place emphasis also on its intellectual context, its abstract predicates—ranging from method to model, from imagination to the “artwork”—it would not be misguided to assert that music has been subject to a process which has gained momentum especially with the Republic, while its most primal moves can only be deciphered in the Tanzimat reform era, and that its reflections—products—have gained visibility again along the axis of this process.
    [Show full text]
  • Anatolian Rock: Phenomena of Hybridization | Norient.Com 27 Sep 2021 09:12:21
    Anatolian Rock: Phenomena of Hybridization | norient.com 27 Sep 2021 09:12:21 Anatolian Rock: Phenomena of Hybridization by Holger Lund Anatolian rock – what does it sound like? Why does it sound the way it sounds? How has it started and how can this music be contextualized? These are some simple questions to begin with. I will try to answer them following a musico- ethnological approach, which is rooted in Alan P. Merriam and Jacques Attali’s ideas of music as culture and music as politics, complemented with a historical perspective.1 https://norient.com/academic/anatolian-rock Page 1 of 16 Anatolian Rock: Phenomena of Hybridization | norient.com 27 Sep 2021 09:12:21 So what does it sound like? Here is a first and early example, a tune called «Abudik Gubudik Twist» by Adnan Varveren, recorded around 1965. This tune is played with Turkish instruments, sung partly in Turkish partly in English, and shows a smooth, apparently natural transition from Turkish folk to American twist music. It contains both Anatolian folk and Western pop.2 We will later come back to this tune and its specifics. The First Wave of Global Pop To provide some historical background: Anatolian rock belongs to the first wave of global pop, which took place from the end of the 1950s through to the 1980s worldwide, for example even in Uzbekistan, Nepal, North Korea and Mongolia. After the first wave of global pop the second wave followed, so- called «world music», which was released on labels like Peter Gabriel’s Real World Records (1989 onward) and produced, like the earlier exotica genre, primarily for the Western market and its aural tourists by Western music companies (Regev 2013, 23).
    [Show full text]