Issue Full File

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Issue Full File OSMANLI ARAŞTIRMALARI THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES SAYI / ISSUE 53 • 2019 OSMANLI ARAŞTIRMALARI THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ OSMANLI ARAŞTIRMALARI THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES Yayın Kurulu / Editorial Board Prof. Dr. İsmail E. Erünsal – Prof. Dr. Heath Lowry Prof. Dr. Feridun M. Emecen – Prof. Dr. Ali Akyıldız Prof. Dr. Bilgin Aydın – Prof. Dr. Seyfi Kenan Prof. Dr. Jane Hathaway – Doç. Dr. Baki Tezcan İstanbul 2019 Bu dergi Arts and Humanities Citation Index – AHCI (Clarivate Analytics), Scopus (Elsevier),Turkologischer Anzeiger ve Index Islamicus tarafından taranmakta olup TÜBİTAK ULAKBİM Sosyal ve Beşeri Bilimler veri tabanında yer almaktadır. Articles in this journal are indexed or abstracted in Arts and Humanities Citation Index – AHCI (Clarivate Analytics), Scopus (Elsevier), Turkologischer Anzeiger, Index Islamicus and TÜBİTAK ULAKBİM Humanities Index. Baskı / Publication TDV Yayın Matbaacılık ve Tic. İşl. Serhat Mah. 1256. Sokak No. 11 Yenimahalle / Ankara Tel. 0312. 354 91 31 Sertifika No. 15402 Sipariş / Order [email protected] www.isam.com.tr Osmanlı Araştırmaları yılda iki sayı yayımlanan uluslararası hakemli bir dergidir. Dergide yer alan yazıların ilmî ve fikrî sorumluluğu yazarlarına aittir. The Journal of Ottoman Studies is a peer-reviewed, biannual journal. The responsibility of statements or opinions uttered in the articles is upon their authors. İcadiye Bağlarbaşı caddesi 40, Bağlarbaşı 34662 Üsküdar-İstanbul, Tel. (0216) 474 08 50 Fax (0216) 474 08 74 www.isam.org.tr [email protected] © İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM), 2019 Osmanlı Araştırmaları / The Journal of Ottoman Studies Sayı / Issue LIII · yıl / year 2019 Sahibi / Published under TDV İslâm Araştırmaları Merkezi ve İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi adına the auspices of Prof. Dr. Raşit Küçük – Prof. Dr. İbrahim Kâfi Dönmez Sorumlu Yazı İşleri Müdürü / Managing Publication Process Erdal Cesar Yayın Kurulu / Prof. Dr. İsmail E. Erünsal, Prof. Dr. Heath Lowry, Editorial Board Prof. Dr. Feridun M. Emecen, Prof. Dr. Ali Akyıldız, Prof. Dr. Bilgin Aydın, Prof. Dr. Seyfi Kenan, Prof. Dr. Jane Hathaway, Doç. Dr. Baki Tezcan Yayın Danışma Kurulu / Prof. Dr. Engin Deniz Akarlı (İstanbul Şehir Üniversitesi) Review Board Prof. Dr. Evangelia Balta (Yunanistan) Prof. Dr. Kemal Beydilli (İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi) Prof. Dr. Ali Birinci (Polis Akademisi, Ankara) Prof. Dr. Linda T. Darling (Arizona Üniversitesi) Prof. Dr. Suraiya Faroqhi (İbn Haldun Üniversitesi, İstanbul) Prof. Dr. Pál Fodor (Macar Bilimler Akademisi, Budapeşte) Prof. Dr. François Georgeon (Paris Doğu Dilleri ve Medeniyetleri Enstitüsü) Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu (Princeton Üniversitesi) Prof. Dr. Mehmet İpşirli (İstanbul Medipol Üniversitesi) Prof. Dr. Ahmet Karamustafa (Washington Üniversitesi, St. Louis) Prof. Dr. Ahmet Kavas (İstanbul Medeniyet Üniversitesi) Prof. Dr. Metin Kunt (Sabancı Üniversitesi) Prof. Dr. Gülru Necipoğlu (Harvard Üniversitesi) Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak (TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi) Prof. Dr. Abdülkadir Özcan (Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi) Prof. Dr. Henning Sievert (Heidelberg Üniversitesi) Prof. Dr. Mustafa Sinanoğlu (İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi) Prof. Dr. Abdeljelil Temimi (Tunus) Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız (E. Hacettepe Üniversitesi) Kitâbiyat / Book Review Editor Doç. Dr. Emrah Safa Gürkan Yay. Kur. Sekreteri / Sec. of the Ed. Board Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Ökten Sekreter Yrd. / Ass. Sec. of the Ed. Board Dr. Öğr. Üyesi Özlem Çaykent, Cengiz Yolcu, Abdullah Güllüoğlu, Sinan Kaya Style editor Adam Siegel Tashih / Correction Mustafa Birol Ülker – Prof. Dr. Bilgin Aydın Sayfa tasarım / Design Ender Boztürk ISSN 0255-0636 İÇİNDEKİLER / CONTENTS Osmanlı Mahkemelerinde Şâhitler: Şuhûdü’l-‘udûlden Şuhûdü’l-hâle Geçiş / Witnesses in the Ottoman Courts: The Transition from shuhûd al-‘udûl to shuhûd al-hâl • 1 İsmal E. Erünsal Vakıf Belgelerine Göre Osmanlı Devleti’nin Kuruluş Dönemi Aileleri II: Âl-i Timurtaş Paşa / Families in the Formation Stage of the Ottoman Empire According to Endowment Deeds II: The Family of Timurtaş Paşa • 51 Vedat Turgut Umur Bey Taş Vakfiyesi: Esin ve İçerik Üzerine Bir Değerlendirme / Waqf Inscription of Umur Beg: A Study on Inspiration and Context • 121 Mustafa Çahan Keskn A Safavid Bureaucrat in the Ottoman World: Mirza Makhdum Sharifi Shirazi and the Quest for Upward Mobility in the İlmiye Hierarchy / Osmanlı Dünyasında Bir Safavi Bürokratı: Mirza Mahdum Şerif-i Şirazi ve İlmiye Hiyerarşisinde Yükseliş Arayışı • 153 Kioumars Ghereghlou The First Cretan Rebellion against the Ottoman Authority: Narratives and Sources / Osmanlı Egemenliğine Karşı İlk Girit Ayaklanması: Anlatılar ve Kaynaklar • 195 Yakup Öztürk Osmanlı İmparatorluğunda “Sürat” Topçuluğu II (1773-1807): Taktik, Talim, Muharebe Performansı ve Nizâm-ı Cedid / Rapid-Fire Artillery in the Ottoman Empire II (1773-1807): Tactics, Drill, Battlefield Effectiveness and the New Order • 231 Fath Yel – Ömer Gezer x Osmanlı Devleti’nin Son Döneminde Süryani Kilisesi ve Süryanilerin İdaresi / The Syriac Orthodox Church in the Late Period of Ottoman State and the Administration of the Syriac Orthodox Community • 287 Ramazan Erhan Güllü Kıbrıs Celvetiliğinde Unutulmuş Bir Mirasın Yeniden Hatırlanışı: Magosa Kutup Osman Efendi Türbe ve Dergâhının İnşa ve İhyası / Reminiscence of a Forgotten Inheritage in Celvetiyye of Cyprus: The Building and Revival of the Mausoleum and Dervish Lodge of Kutup Osman Efendi in Magosa • 321 Mustafa Eyyamolu – Nuran Kara Plehvaran KİTÂBİYAT / BOOK REVIEWS Martin Greve, Makamsız: Individualization of Traditional Music on the Eve of Kemalist Turkey Nevin Şahin • 353 Yavuz Aykan, Rendre la justice à Amid: Procédures, acteurs et doctrines dans le contexte Ottoman du XVIIIéme siécle Emre Elmas • 357 x Osmanlı Mahkemelerinde Şâhitler: Şuhûdü’l-‘udûlden Şuhûdü’l-hâle Geçiş* İsmail E. Erünsal** Witnesses in the Ottoman Courts: The Transition from shuhûd al-‘udûl to shuhûd al-hâl Abstract The institution of witness testimony played a critical role in the Ottoman judicial system. Judges (kadıs) made their final decisions almost solely on the basis of witness testimony. For this reason, great importance was attached to witness selection as the basis of justice, and careful methods were developed to prevent false testimony. Although this phenomenon was critical, scholarship on the institution of witnesses in the Ottoman judicial system, and on the witnesses themselves, is deficient. On one hand, there is no thorough-going study of the subject; the existing scholarship –from encyclopedia articles to doctoral dissertations, from published court registers to research on legal history– does little more than repeat the conventional wisdom. On the other hand, there are publications arguing that this system was a focus of unlawful practices. In this article, first of all, in order to establish the historical roots of the Ottoman im- plementation of şuhûdü’l-hâl, information will be provided on the concepts of ‘udûl/ şuhûd/şuhûdü’l-‘udûl in the medieval Islamic world, where they played an important role in judicial operations. Then a number of examples1 will be given from the court registers to show how witnesses were selected for particular cases in the Ottoman courts, and how the ta’dil and tezkiye” procedure was used to determine whether these witnesses were trustworthy. The final section will examine different categories of witnesses labeled “şuhûdu’l-hâl ” who are registered in legal deeds (hüccets) and in the court registers in which copies of these deeds were recorded. Different views put forward by researchers on the function of shuhûd al-hal in the judicial system will be * Makalemin hazırlanmasında her zaman olduğu gibi yardımlarını gördüğüm Prof. Dr. Bilgin Aydın ve Dr. Kenan Yıldız Beylere, özellikle metindeki Arapça ifadelerin tashihini yapan meslekdaşım Prof. Dr. Abdülkerim Özaydın’a ve makalemi inceleyerek değerli görüş ve tavsiyelerini ileten Mehmet Genç üstadımıza çok teşekkür ederim. ** İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi. 1 Bazı örneklerin tespitinde şu yayından yararlanılmıştır: İstanbul Kadı Sicilleri, 1-40, Proje Yöneticisi: M. Âkif Aydın, editör: Coşkun Yılmaz (İstanbul: İSAM Yayınları, 2010-2012). Osmanlı Araştırmaları / The Journal of Ottoman Studies, LIII (2019), 1-50 1 OSMANLI MAHKEMELERİNDE ŞÂHİTLER discussed, and an attempt will be made to explain how the transition from şuhûdü’l- ‘udûl to şuhûdü’l-hâl occurred. Keywords: witness, ta’dîl and tazkiyya, false witness, court, court registers, shuhûd al-hâl, shuhûd al-‘udûl, ‘udûl. I Şâhitler İslâm hukuk sisteminde önemli bir yeri olan şâhitlik müessesesine fıkıh ki- taplarında ve kaza sistemi ile ilgili eserlerde2 geniş bir yer verilmiş ve şâhitte bu- lunması gereken vasıflar, kimlerin şâhit olabileceği, şâhitlerin şehadetlerinin hangi durumlarda kabul edileceği ve şâhitlik nisabı gibi konular detaylı bir şekilde ele alınmıştır.3 Orta Çağ İslâm dünyasında II/VIII. asırdan itibaren şâhitlik müessesesinin en iyi şekilde uygulanabilmesi için bazı düzenlemeler yapılmıştır. Örneğin dava- cıların mahkemeye getirdikleri şâhitlerin,4 şâhitliğe elverişli olup olmadığını tespit için açık ve gizli yürütülen ta‘dil ve tezkiye sistemi geliştirilmiştir.5 Erken dönem fıkıh literatürüne göre yazılı belgeler tek başına hukuki bir delil olarak kabul edilmemekte, bir belgenin delil olabilmesi için muhtevasının en az iki âdil şâhit tarafından doğrulanması gerekmekteydi. Mahkemelerde hazırlanan belgelerde zik- redilen şâhidlerin âdil olması büyük bir ehemmiyeti
Recommended publications
  • The Venetian News Network in the Early Sixteenth Century: the Battle of Chaldiran
    chapter 37 The Venetian News Network in the Early Sixteenth Century: The Battle of Chaldiran Chiara Palazzo On 23 August 1514, after a long march across Turkey, the Ottoman army of Selim I finally encountered the Persian troops of Shah Ismail on the plain of Chaldiran, north-east of Lake Van, in present day northwestern Iran. It was the culmination of a great military campaign, successfully conducted by Selim: in Chaldiran, with the decisive support of the artillery, the Ottomans were able to defeat their enemy, opening their way to Tabriz.1 Selim took Tabriz, though he later left the city and did not pursue his con- quest of the Persian territories further; nevertheless, he prostrated Ismail’s military power and established a border between Turkey and Iran that remains almost unchanged to this day.2 The celebration of this triumph stands out in the copious poems on the life and deeds of Selim, yet the significance of Chaldiran was not so clear and simple to western observers in 1514.3 For a cou- ple of months nothing was known in the West of what had happened, until, at the end of October, the news began to spread, initially in Venice and Rome, and then across Europe. Reconstructing the complex transit of information (and sometimes misinformation) regarding these events, what was said and unsaid, guessed or invented, divulged or covered up, allows us to investigate 1 On Chaldiran see Michael J. McCaffrey, ‘Čālderān’ Encyclopaedia Iranica, [1990] <www .iranicaonline.org/articles/calderan-battle> [13/10/13]. For a broader background Jean-Louis Bacqué–Grammont, ‘L’apogée de l’Empire ottoman: les événements (1512–1606)’, in Histoire de l’Empire Ottoman, ed.
    [Show full text]
  • Phd 15.04.27 Versie 3
    Promotor Prof. dr. Jan Dumolyn Vakgroep Geschiedenis Decaan Prof. dr. Marc Boone Rector Prof. dr. Anne De Paepe Nederlandse vertaling: Een Spiegel voor de Sultan. Staatsideologie in de Vroeg Osmaanse Kronieken, 1300-1453 Kaftinformatie: Miniature of Sultan Orhan Gazi in conversation with the scholar Molla Alâeddin. In: the Şakayıku’n-Nu’mâniyye, by Taşköprülüzâde. Source: Topkapı Palace Museum, H1263, folio 12b. Faculteit Letteren & Wijsbegeerte Hilmi Kaçar A Mirror for the Sultan State Ideology in the Early Ottoman Chronicles, 1300- 1453 Proefschrift voorgelegd tot het behalen van de graad van Doctor in de Geschiedenis 2015 Acknowledgements This PhD thesis is a dream come true for me. Ottoman history is not only the field of my research. It became a passion. I am indebted to Prof. Dr. Jan Dumolyn, my supervisor, who has given me the opportunity to take on this extremely interesting journey. And not only that. He has also given me moral support and methodological guidance throughout the whole process. The frequent meetings to discuss the thesis were at times somewhat like a wrestling match, but they have always been inspiring and stimulating. I also want to thank Prof. Dr. Suraiya Faroqhi and Prof. Dr. Jo Vansteenbergen, for their expert suggestions. My colleagues of the History Department have also been supportive by letting me share my ideas in development during research meetings at the department, lunches and visits to the pub. I would also like to sincerely thank the scholars who shared their ideas and expertise with me: Dimitris Kastritsis, Feridun Emecen, David Wrisley, Güneş Işıksel, Deborah Boucayannis, Kadir Dede, Kristof d’Hulster, Xavier Baecke and many others.
    [Show full text]
  • Atpazarf Osman Fazlı Ve T Asavvufi . T Efsir Risalesi
    MÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: 16-17; 1?98-1999 Atpazarf Osman Fazlı ve el-Laihatü'l-berk-ıyyat Adlı T asavvufi . T efsir Risalesi Prof.Dr. Bedrettin ÇETİNER * GİRİŞ İslam'da tasavvuf cereyanı çok erken dönemlerde ba§lamı§tır. Hz. Pey­ gamber ve ashabının y'a§ayı§larındaki zühd ve takva yönü, özellikle fitne devirlerinde daha bir özenle alınarak ya§annıı§; Emeviler devrinde bu zühd ve takva hareketi, sür'atle inki§af ederek daha sonra "tasavvuf" adıyla bir ilim dalı olarak ortaya çıkmı§tır. Ebü'l-Yesar el-Hasan b. Ebi'l-Hasan Y esar el-Basri (ö. 11 0/728) ve Rabia el-'Adeviyye (ö. 135/752) bu hareketin ilk temsilcileri olarak kabul edilmek-­ tedir. Böylece, ba§langıçta ferdi ve dini bir hareket halinde geli§ en tasavvııf, · h. II ve III. asırlarda bir ekol haline gelıni§tir. 1 İlk "Sfıf~ler"in, tarikat kurma gibi bir niyet ta§ıdıklarını söyleyemeyiz. Bunlar, hem zahidane bir hayat ya§aınak isteyen, hem de genelde halkın hür• metini kazanını§ kimseler di. Bunların etrafında toplanan, sohbetlerini dinle- _ yen ve öğütlerini tutanlar, onların ibadetlerini, virdlerini, tesbihlerini ve zi­ kirlerini aynen yapmaya ve kendilerini onlara benzetıneye çalı§tılar. Böylece kendiliğinden o kimselerin adına tarikatler doğmaya ba§ladı. Mesela Harodun el-Kassar'a (ö. 271/884) nisbetle Kassariyye ve Melame­ tiyye, Bayezid-i Bistami'ye (ö. 261/874) nisbetle Tayffıriyye, Ebu Said el­ Harriz'a (ö. 279/892) nisbetle Harraziyye, Ebu'I-Hüseyin en-Nfıri'ye (ö. 295/907) nisbetle Nfıriyye gibi tarikatler kuruldu. Zühd, böylece sistemle§ip tasavvuf haline gelince bu yolda gidenler, ken­ di dü§üncelerine uygun fikirleri toplamaya ba§ladılar.
    [Show full text]
  • Political and Economic Transition of Ottoman Sovereignty from a Sole Monarch to Numerous Ottoman Elites, 1683–1750S
    Acta Orientalia Academiae Scientiarum Hung. Volume 70 (1), 49 – 90 (2017) DOI: 10.1556/062.2017.70.1.4 POLITICAL AND ECONOMIC TRANSITION OF OTTOMAN SOVEREIGNTY FROM A SOLE MONARCH TO NUMEROUS OTTOMAN ELITES, 1683–1750S BIROL GÜNDOĞDU Justus-Liebig-Universität Gießen Historisches Institut, Osteuropäische Geschichte Otto-Behaghel-Str. 10, Haus D Raum 205, 35394 Gießen, Deutschland e-mail: [email protected] The aim of this paper is to reveal the transformation of the Ottoman Empire following the debacles of the second siege of Vienna in 1683. The failures compelled the Ottoman state to change its socio- economic and political structure. As a result of this transition of the state structure, which brought about a so-called “redistribution of power” in the empire, new Ottoman elites emerged from 1683 until the 1750s. We have divided the above time span into three stages that will greatly help us com- prehend the Ottoman transition from sultanic authority to numerous autonomies of first Muslim, then non-Muslim elites of the Ottoman Empire. During the first period (1683–1699) we see the emergence of Muslim power players at the expense of sultanic authority. In the second stage (1699–1730) we observe the sultans’ unsuccessful attempts to revive their authority. In the third period (1730–1750) we witness the emergence of non-Muslim notables who gradually came into power with the help of both the sultans and external powers. At the end of this last stage, not only did the authority of Ottoman sultans decrease enormously, but a new era evolved where Muslim and non-Muslim leading figures both fought and co-operated with one another for a new distribution of wealth in the Ottoman Empire.
    [Show full text]
  • Dogan Alp Death in Ertugrul
    Dogan Alp Death In Ertugrul Bu kumandanlar kuvvetleri ile gece gündüz demeden Bizans'a doğru akınlarına devam ettiler. Death of Dogan Alp and Dundar Bey Captured Scene in Dirilis Ertugrul. It may be a piece of heartbreaking news for all the die-hard fans of Dirilis Ertugral that Dogan alp is just a fictional character. Doğan Alp ve Dündar, Vasilius ve Ural'dan baskın yer Kurulan bu hain tuzaktan Doğan Alp kurtulamaz ve şehit olur. He was the grandfather of Ertuğrul Ghazi, the father of the founder of the Ottoman Empire, Osman I. 0% Who Performed the Role of Turgut Alp? Cavit Çetin Güner Cengiz Coşkun Kaan Taşaner Correct! Wrong! Continue >> Who Performed the Role of Doğan Alp? Serdar Gökhan Cengiz Coşkun Cavit Çetin Güner Correct! Wrong! Continue >> Who Performed the Role of Suleyman Shah? Serdar Gökhan Kaan Taşaner Hülya Korel Darcan Correct! Wrong! Continue >>… Read More »Play Ertugrul Ghazi Quiz 2 to. Photos of the Turkish actor riding a white horse have gone viral on the internet, Well, it seems like the first of many upcoming trips undertaken by Turkish actors in Pakistan, after Ertugrul became a nation-wide hit. Bölüm - Selcan Hatun'un Obaya Gelişi Konur Alp Vs Doğan Alp Tomb of Ertugrul Gazi, Sogut Turkey ( Honor Guard Assigned to Ertuğrul's Tomb ) Who was Sultan Alaeddin Keyqubad 1 | How Aleaddin Side Affects of Resurrection Ertuğrul - Diriliş Ertuğrul yan etkileri Suleyman Shah's final moments. 24 year old Turali is now Gundogdu's senior alp and Dogan Jr at 18 years old is a normal alp. The heroic story of Ertugrul Ghazi, the father of Osman (Uthman) who founded the Ottoman Empire.
    [Show full text]
  • Istanbul Bibliyografyasi
    İSTANBUL BİBLİYOGRAFYASI CEMAL TOKSOY* - YUNUS UĞUR** Bu çalışma, kitap ve doktora tezi formatındaki eserler Bibliyografya hazırlanırken taraması yapılan katalog merkeze alınarak yaklaşık 3.700 çalışmayı muhtevi ve Veri Tabanları şunlardır: TDV İSAM Kütüphanesi, bir listedir. İstanbul ile ilgili yapılmış tüm yayınları Milli Kütüphane, Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Ortak kapsama iddiasında değildir. Aşağıda belirtilen kataloglar Veritabanı, Atatürk Kitaplığı, İstanbul Kitaplığı, taranarak İstanbul şehrinin tarihi ile doğrudan ilgili European Library, Library of Congress, olan çalışmalara yer verilmeye çalışılmıştır. Eserler Bibliotheque National, British Library, National listelenirken kitap ve tez ayırımı yapılmadan yazarların Library of Greece, Deutsche Nationalbibliothek, ve yayına hazırlayan kişilerin soyadları dikkate alınarak Boğaziçi Üniversitesi Kütüphanesi, İstanbul alfabetik sıralama yapılmıştır. Herhangi bir yazar- Üniversitesi Kütüphanesi, Yıldız Teknik Üniversitesi hazırlayan ismi belirtilmeyen çalışmalar ise listenin Kütüphanesi, İstanbul Teknik Üniversitesi sonunda kitap başlıklarına göre alfabetik sıralanmıştır. Kütüphanesi, Marmara Üniversitesi Kütüphanesi, Tekrarlardan kaçınmak için birkaç dilde yayınlanmış Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi çalışmalardan telif yani özgün dili tercih edilmiş, Kütüphanesi, YÖK Ulusal Tez Merkezi, Citation birkaç kere basımı yapılan yayınların ise ilk baskısı Index, ProQuest Dissertation, Archive.org, DART-Europe bibliyografyaya dahil edilmiştir. E-theses Portal ve http://www.envanter.gov.tr.
    [Show full text]
  • The Transfer of Military Technology and Tactics Between Western Europe and the Ottoman Empire, C
    COLIN IMBER THE TRANSFER OF MILITARY TECHNOLOGY AND TACTICS BETWEEN WESTERN EUROPE AND THE OTTOMAN EMPIRE, C. 1400-C. 1600 It was once common for European historians to describe the Ottomans as inherently incompetent in military as much as in governmental and cultural matters, and to attribute Ottoman success in war to the employ- ment of European “renegades.” While this view is now largely discred- ited, it still exercises a lingering influence and still tempts historians to take an oversimplified view of intellectual, technical and cultural exchanges between Europe and the Ottoman Empire. It also conceals a problem with the notion of “Europe” itself. Historians generally use the term to refer specifically to western and central Europe, but even accepting this definition, “Europe” was not a homogeneous entity and so to refer simply to “European” influences on the Ottoman Empire is largely meaningless. It is necessary rather to establish where in Europe the influences were coming from. Another tendency has been to regard cases where the Ottomans did not adopt European technologies or prac- tices as examples of Ottoman “failure,” without considering the context. In the military sphere, for example, the Ottomans before 1600 “failed” to adopt the tactic of deploying disciplined battlefield formations of pike- men and arquebusiers which had proved effective in Western Europe. In reality, however, this formation would have been useless for warfare in the mountains and desert fringes on the Ottoman eastern and southern My thanks to Professor Daniel Szechi for his invaluable comments on the first draft of this article. Turcica, 51, 2020, p.
    [Show full text]
  • The Rise of Bulgarian Nationalism and Russia's Influence Upon It
    University of Louisville ThinkIR: The University of Louisville's Institutional Repository Electronic Theses and Dissertations 5-2014 The rise of Bulgarian nationalism and Russia's influence upon it. Lin Wenshuang University of Louisville Follow this and additional works at: https://ir.library.louisville.edu/etd Part of the Arts and Humanities Commons Recommended Citation Wenshuang, Lin, "The rise of Bulgarian nationalism and Russia's influence upon it." (2014). Electronic Theses and Dissertations. Paper 1548. https://doi.org/10.18297/etd/1548 This Doctoral Dissertation is brought to you for free and open access by ThinkIR: The University of Louisville's Institutional Repository. It has been accepted for inclusion in Electronic Theses and Dissertations by an authorized administrator of ThinkIR: The University of Louisville's Institutional Repository. This title appears here courtesy of the author, who has retained all other copyrights. For more information, please contact [email protected]. THE RISE OF BULGARIAN NATIONALISM AND RUSSIA‘S INFLUENCE UPON IT by Lin Wenshuang B. A., Beijing Foreign Studies University, China, 1997 M. A., Beijing Foreign Studies University, China, 2002 A Dissertation Submitted to the Faculty of the College of Arts and Sciences of the University of Louisville in Partial Fulfillment of the Requirements for the Degree of Doctor of Philosophy Department of Humanities University of Louisville Louisville, Kentucky May 2014 Copyright © 2014 by Lin Wenshuang All Rights Reserved THE RISE OF BULGARIAN NATIONALISM AND RUSSIA‘S INFLUENCE UPON IT by Lin Wenshuang B. A., Beijing Foreign Studies University, China, 1997 M. A., Beijing Foreign Studies University, China, 2002 A Dissertation Approved on April 1, 2014 By the following Dissertation Committee __________________________________ Prof.
    [Show full text]
  • Bursa Doğumlu Olup Kökeni Prizreni – Kosovo’ Dır, Türk & Arnavut Mischling / Mişlingidir
    1 / BARANTICO Adnan Mert : Bursa doğumlu olup kökeni Prizreni – Kosovo’ dır, Türk & Arnavut mischling / mişlingidir. Eğitimi : Bursa - Tophane Endüstri Meslek Lisesi, Inlingua sprachschule 1 yıl, Goethe Institut 2 yıl, Hotelfachhochschule Kermess - München / Ger. 1 yıl, training 1 yıl, Deutsches Weininstitut Mainz. / Ger. 3 ay, Chaine de Rotisseurs, Paris / Fra. 1 hafta, U.Üniv. B.M.Y.ok.e.öğr.gör., Bursa / Tur. 2 yıl. Turizm işletmeciliğine, meslek lisesini bitirdikten sonra, Uludağ’ daki hotellerde barman olarak başladı. Bu mesleği benimsedikten sonra Münih’ de turizm otelcilik eğitimi alıp Avrupa’ nın çeşitli ülkelerinde hotellerin bankett bölümlerinde servis & bar üzerine çalışıp, teorik & pratik anlamda kendini geliştirdi. 1985 yılında bilgi & tecrübelerini Türkiye’ de ilk turizm işletme belgeli bar’ ı açarak uygulamaya başladı, hedefi, hayalleri özel uygulamalı hotelcilik okulu açmaktı, ama kısmet olmadı. İstanbul’ da ilk bar İşletmeleri – barmenler derneği (B.B.D.) kurucu bşk.yrd. olarak eğitim & seminerler verdi. 1. akademik eseri mixology & gastronomy’ yi 3 dilde (tur.-deu.-eng.) aynı dönemde yazdı, eşsiz bir eserdir. Tarihe, özellikle erken dönem Osmanlı tarihine olan ilgisi & Bursa şehrine olan sevgisi sayesinde 2. eseri “Prusias / Priusa / Prusa / Bursa” yı yazdı (M.Ö./B.C.500-M.S./A.C.1451). Devam eden dönemde Anadolu tarihi üzerine araştırmalarını yoğunlaştırdı. 5 yılda geniş bir kadro ile 3. eseri “geçmişe yolculuk / journey to the past” eserini de tamamlamış oldu. Bu eser tarihin dikkat çeken & çokta bilinmeyen yönlerine ışık tutup, Adnan Mert bu sefer 6. & son, ustalık & gözde eserini bir roman gibi akıcı şekilde kaleme dökmüştür. Bursa - Tüyap fuar alanında 14 yıl gastronomy işletmeciliği yapmış olup, halen Bursa’ da ruhsatlı, eylemli, kokard’lı prof.’s turist rehberliği yapmaktadır(ruhsat no: 08621 sicil no.: Buro “Bursa Rehberler Odası”nın faal üyesidir.
    [Show full text]
  • 2020-2021 Edremġt Meslekġ Eğġtġm Merkezġ 13 Eylül- 18 Eylül 10
    2020-2021 EDREMĠT MESLEKĠ EĞĠTĠM MERKEZĠ 13 EYLÜL- 18 EYLÜL 10. SINIF TELAFĠ EĞĠTĠM DERS NOTLARI 2. ĠSLAM MEDENĠYETĠNĠN FARKLI COĞRAFYALARDAKĠ ĠZLERĠ Ġran, Horasan, Türkistan ve Maveraünnehir Bölgesi İran ve Horasan bölgesi Hz. Ömer döneminde İslam topraklarına katılmıştır. Bu bölge İslam medeniyetine hem kültürel hem de ilmi pek çok katkı sunmuştur. Horasan bölgesi Merv, Belh, Herat gibi pek çok şehri kapsayan bir bölgedir. Günümüzde bu bölge tek bir devletin hâkimiyeti altında değildir. İran, Afganistan, Tacikistan gibi ülkelerin topraklarına yayılmıştır. Belh, Mevlana Celaleddin Rumi’nin doğum yeridir. Horasan’dan gönderilen alperen, gazi dervişler Anadolu’nun ve Balkanlar’ın İslamlaşmasında önemli bir paya sahiptir. Maveraünnehir nehrin öte yakası anlamına gelmektedir. Orta Asya’daki Seyhun ve Ceyhun nehirleri arasındaki bir bölgedir. Türkistan olarak bilinen coğrafyanın bir bölümünü oluşturmaktadır. Türkistan 8. Yüzyılda İslamiyetle tanışmıştır. Bu bölgede İmam Buharî, Tirmizî, İmam Maturidî, Farabî, İbn Sinâ, Zemahşerî ve Ali Kuşçu gibi aâlimler bu bölgede yetişmişlerdir. Pirî Türkistan olarak bilinen Hoca Ahmet Yesevî’nin bağlılarına alperen, gazi derviş denilmekteydi. Hint Alt Kıtası Bu bölge 7. Yüzyıldaki Arap tüccarların buraya gelmesiyle İslam ile tanışmıştır. Abbasiler döneminde yapılan fetihlerle bu bölge İslam topraklarına yayılmaya başlanmıştır. Bölge Gazneliler ve Babürlülerin hâkimiyetine girmiştir. 19. Yüzyıldaki İngiliz işgali ile bölge Müslümanların elinden çıkmıştır. İngilizler 1947’de çekildikten sonra Pakistan ve
    [Show full text]
  • Monograph with Memories – Album About the Village German – Prespa Region
    Monograph with Memories – Album About the Village German – Prespa Region By The Organising Committee for the Residents of the Village German Translated By Elizabeth Kolupacev Stewart 1 Publisher – The organising committee for the residents of the village German: 1. Mitre J Kajchevski 2. Aleksandar G Karlovski, professor 3. Risto N Maljanovski 4. Pando K Kajchevski [Extract from Foreword] The editors, with the help of oral history from villagers, have assembled this book. The Monograph is dedicated to the 30th anniversary and the 5th traditional celebration of German villagers held in Trnovo on 20/5/79. Translator – Monograph with Memories – Album About the Village German – Prespa Region was translated from the Macedonian by Elizabeth Kolupacev Stewart. 2 A Short Historical Sketch of German From as early as the 7th century slavs settled the Balkan Peninsula and a part of them settled in Macedonia. Beautiful Macedonia with its many passes, river plains, and four big rivers: Vardar, Struma, Bistrica and Mesta, beautiful mountains and lakes, attracted the families: Brsjaci, Sagurati, Velegeziti, Rinhini, Strumjani, Smoljani etc to settle this beautiful Macedonian land and they took up agriculture, raising livestock, hunting and fishing in the abundant rivers and many lakes. Macedonia is the only Balkan country with so many lakes so it is no surprise that they called it a lake‐country. It is historically recognised that a part of the large Brsjak tribe settled Prespa, that tame, beautiful and bountiful part which mother nature richly bestowed with many mountains, green pastures, flower covered meadows, varied forests and clear mountain springs. Nature determined the future occupation of the residents – agriculture, livestock raising, forestry and fishing.
    [Show full text]
  • Bulgarian Teachers of the Liberation Age
    News, Announcements and Resources Biomath Communications 3 (2016) Biomath Communications www.biomathforum.org/biomath/index.php/conference Bulgarian teachers of the liberation age Maria K. Lovdjieva Museum \Petko and Pencho Slaveikovi", Sofia email: [email protected] Dedicated to the memory of Nestor Markov on the occasion of his 180th birthday anniversary Abstract When browsing through the biographies of the generation of Bulgarian teachers who lived and worked in the years around the liberation-bringing Russo-Turkish war (1877{1878), we see the clear outlines of the impediments blocking the education and development endeavors of the young Bulgarian state. Five centuries after it had been engulfed by the Ottoman empire and severed from European cul- ture, Bulgaria was far behind the times. In this article we review the activities of eleven Bulgarian teachers who lived and worked around the time of liberation from the Ottoman rule. Their lives and activi- ties on the borderline of two epochs strike us with their self-sacrificial efforts to overcome the enormous backwardness of the Bulgarian na- tion. We point out their contribution in the spheres of education and science. The biographies of these Bulgarian teachers present a vivid picture of the times and are an edifying subject to study and remem- ber. Introduction The history of the Bulgarian state, stretching from its establishment Citation: Maria K. Lovdjieva, Bulgarian teachers of the liberation age, http://dx.doi.org/10.11145/bmc.2016.12.237 in the seventh century to the present day, is a chain of upheavals and downfalls. Bulgaria, of all modern European states, is the oldest coun- try to have preserved its name.
    [Show full text]