Y›l/1 Say›/1 2006 içindekiler Murat Havzas› Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Yay›n Organ› Dört Ayda bir yay›nlan›r.

‹mtiyaz Sahibi Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Ad›na Editörden 2 Murat Bilgin Palu Derne¤i ve Murat Havzas› Sorumlu ve Yaz› ‹flleri Müdürü Murat Bilgin 3 Yusuf Bak›c› Genel Yay›n Yönetmeni Murat Nehri Havzas› ve Palu’nun Görünen Gündemi Süleyman Yap›c› Prof. Dr. Metin Sözen 4 Bilim-Dan›flma Kurulu fiebeteria’dan Palu’ya Prof. Dr. Metin Sözen Süleyman Yap›c› 7 Prof. Dr. Abdusselam Uluçam Osmanl› Döneminde Diyarbak›r Eyaletinin ‹dari Taksimat› Prof. Dr. ‹brahim Y›lmazçelik Prof. Dr. ‹brahim Y›lmazçelik 9 Prof. Dr. Saadettin Tonbul Yay›n Kurulu Seyyahlar›n Gözüyle Palu Süleyman Yap›c› Ertu¤rul Dan›k 13 Seyfettin Bahçeci Kaside Der Na't-› Hazret-i Nebevi (Su Kasidesi) Temur Pirinçci Arif REH 16 Mustafa Demirk›ran Murat Aç›kkap› Harput kalesi ve 2005 Y›l› Kaz›lar› Kenan Altungök Prof. Dr Veli Sevin 20 Adem Akbulut Palu Alacal› Mescid 22 Zülküf Çobano¤lu Kemal KARABULUT Elaz›¤’›n Orman Durumu Prof. Dr. Saadettin Tonbul 24 Hukuk Dan›flmanlar› Av. Ömer Faruk Budak Harput Artuklu Hükümdar› Belek Gazi mi Balak Gazi mi? Av. Mehmet Talip Ersöz Prof. Dr. Muhammed B. Aflan 29 Adres Bilgileri Tarih Öncesi Dönemlerde Elaz›¤ Yöresi’nin Çevre Bölgelerle ‹liflkileri R›zaiye Mah. ‹zzetpafla Cad. Yrd. Doç. Dr. Yüksel Arslantafl 31 fiehit Binbafl› Sabri Sok. Polatlar ‹flhan› fiubesi 38/2 Elaz›¤ Palu Kitabeleri Tlf : 0 424. 233 48 35 Mustafa Balaban 34 0 424. 233 79 31 Yukar› F›rat Bölgesi Arkeolojik Yüzey Araflt›rmas› www.paluder.org Palu ‹lçesine Yönelik 2005 y›l› Sonuç Raporu 36 [email protected] [email protected] fiiirlerde Palu 40 Dizgi - Mizampaj ve Foto¤raflar Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Amaçlar›m›z Faaliyetlerimiz 42 Süleyman Yap›c› Bask› ve Bask›ya Haz›rl›k Palu’da Tarihi Gün 45 An›l Matbaa ve Ciltevi Palu’da Sünnet fiöleni 49 Dikmen Cad. 244/P-13 Ankara Tlf: 0.312.482 75 45 K›sa... K›sa... 50 Fx: 0.312.482 11 45 Kitap Tan›t›m› 52 www.anilmatbaa.net [email protected] Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Yönetim Kurulu 53 ISSN 1306-6072 2 Editörden Yay›n Kurulu Editörden Murat Havzas›

Yayın hayatına kavuşan her dergi, de belirtilen amaç ve hedeflerin çerçevele- bir misyonu kuşanarak okur kitlesinin diği zemin üzerinde var olmuştur. karşısına çıkmaktadır. Dergimiz "Murat Havzası" da üstlendiği misyonuyla okuyu- İlçemiz Palu başta olmak üzere yö- cularımızın eline ulaşmış bulunmaktadır. renin tarihî, kültürel ve manevî değerleri- ni bir miras şuur ve hassasiyetiyle görüp Bu ilk sayımızın "sunuş" yazısında, gün ışığına çıkarmak derneğimizin dola- önce dergimizin isminden, ardından da yısıyla dergimizin ana hedefini teşkil et- misyonundan söz edeceğiz… mektedir.

Dergimiz her şeyden önce "Palu Dergimizin zengin muhtevası ve Kültür ve Dayanışma Derneği"nin bün- yüksek perspektifi, belirtilen amaç ve he- yesinde yayın hayatına girmiştir. Palu deflerin şümûlunu daha da genişletecektir. ilçemiz, bağrında bir "şahdamar" canlılı- ğıyla akıp giden Murat ırmağının oluş- Dergimizin bu ilk sayısında, ülkemi- turduğu havzanın en önemli merkezi du- zin seçkin bilim adamlarının havza eksen- rumundadır. li makaleleri ufuk açıcı bir mahiyet belirt- mektedir. Palu, zengin tarihî geçmişi ve biriki- miyle bu sıfatı fazlasıyla hak etmektedir. Yayın kurulu olarak dergimize 4 ay- Dolayısıyla dergimize, bu havzadan mül- lık bir periyot belirlemiş bulunmaktayız. hem olarak "Murat Havzası" ismini verdik. Şartların el vermesi halinde bu sürenin daha da sıklaşmasını ümit ve temenni et- Dergimizin misyonuna gelince… mekteyiz. Saygılarımızla. "Murat Havzası", derneğimizin tüzüğün- Yay›n Kurulu Palu Derne¤i 3 Murat B‹LG‹N Palu Derne¤i ve

Murat Havzas› Murat Havzas›

Âlem-i kudse eriflmek ister isen Bedriyâ S›dk ile gel bende ol gir Sâminî bâzâr›na

‹nsanlar umduklar›na kavuflunca, içleri- fiunu da belirteyim ki her hizmet bir fe- ne yeni umutlar do¤ar ve bir ömür boyu sürüp dakarl›¤›n karfl›l›¤›d›r ve bir bedeli vard›r Çün- gider. Önemli olan insanlar›m›z için yap›lacak kü hizmetlerimiz Palu eksenli olmakla beraber hizmetlerle kubbede hofl bir sada b›rakmakt›r. tüm bölgemizin -dergimizin isminden de anla- fl›laca¤› gibi- insanlar›na ulaflmakt›r. 2004 y›l› May›s ay›nda büyük fedakarl›k- larla kurulan Palu Kültür ve Dayan›flma Derne- Bu büyük sorumlulu¤un bilincindeyiz. ¤imiz, k›sa zamanda bir çok faaliyetiyle kendi- Yönetim kurulumuzla beraber tüm üyelerimiz, ni ispatlam›fl ve kabul ettirmifltir. hemflehrilerimiz ve hay›rsever ifladamlar›m›zla birlikte bu büyük sorumlulu¤un alt›ndan kalka- Kuruluflunda görev alan kurucu üyeleri- bilece¤imizi ümit ediyorum. mize ve ilk geçici yönetim kuruluna flükranla- r›m› sunuyorum. Tüm yönetim kurulu üyesi arkadafllar›- m›z, bize tavsiye edilen "‹nsanlar›n hay›rl›s›, in- Dört bin y›ll›k bir tarihi ak›fl içinde çeflitli sanlara faydas› oland›r” düsturunun bilinci ile medeniyetlerin yaflad›¤› Palu’nun tarihi doku- hareket etmektedirler. sunu, kültürünü, folklörünü, muhafaza ederek, tan›tarak ve yaflatarak bunu gelecek nesillere Derne¤imizi ve faaliyetlerimizi anlatmak aktarmak, için bir y›l› aflk›n zamandan beri hizmet veren www.paluder.org web sitemizin yan›nda kal›c›- l›¤› olmas› temennisiyle elinizdeki Murat Hav- ‹lçe merkezinin, köylerin ve mezralar›n zas› dergisiyle de sizlere ulaflmay› tercih ettik. ekonomik, sosyal ve kültürel aç›dan temelin- deki Palu kültürüyle beraber geliflimini sa¤la- ‹nsanlar›m›z›n maddi ve manevi prob- mak için yola ç›km›fl bulunuyoruz. lemlerine yard›mc› olabilmenin yan›nda ilçe- miz ve köylerimizin çeflitli problemlerinin çözü- Ola¤an genel kurul sonucunda oluflturu- münde de yard›mc› olman›n gayreti içindeyiz. lan yeni yönetim kurulu ile bu hay›rl› hizmet bayra¤›n› daha ileriye götürebilmek için görev- Derne¤imiz bir sivil toplum kurulufludur. lendirildik. Geliflmifl ülkelerde toplum yarar›na al›nacak bütün kararlarda sivil toplum kurulufllar›n›n gö- ‹kinci ola¤an genel kurul sonucunda Pa- rüfllerine büyük önem verilmektedir. Ülkemiz- lu köylerine ait dernek yönetimlerinde görev de de sivil toplum kurulufllar›na ayn› önemin alan arkadafllar›m›z›n Palu Kültür ve Dayan›fl- verilece¤ini inanmaktay›z. ma Derne¤i çat›s› alt›nda görev almalar› ile güç birli¤imizi pekifltirdik. Bizler sizlere ulaflabildi¤imiz kadar›yla baflar›l› olaca¤›m›za inan›yoruz ve ilk say›s› Bu güç birli¤ine gönülden destek vere- elinizde olan Murat Havzas› isimli dergimizi rek yönetim kurulumuzda görev alan ifl adam- yönetim olarak ç›karma karar› ald›k. Be¤ene- lar›mzla da daha hay›rl› hizmetler yapaca¤›m›- ce¤inizi umuyoruz. Zira dergimizin yay›n kuru- za inanc›m sonsuzdur. lu seçkin ilim adamlar› araflt›rmac› ve yazar kadrosundan oluflmaktad›r. Derne¤imizin fa- Mesai mefhumu gözetmeden ve hiç bir aliyetleri ve hedefleri hakk›nda tüm bilgileri de- maddi ve manevi fedakarl›ktan kaç›nmadan tayl› olarak bulacaks›n›z. hizmet etme gayreti içinde olan yönetim kuru- lumuz ile daha hay›rl› hizmetleri baflaraca¤›m›- Bu hay›rl› hizmetlerde sizleri de aram›z- za inan›yorum. da ve yan›bafl›m›zda görmek istiyoruz.

* Palu Kültür ve Dayan›flma Dernek Baflkan› 4 Gündem Prof. Dr. Metin SÖZEN* Murat Nehri Havzas›

Murat Havzas› ve Palu’nun Görünen Yeni Gündemi

Yap›lacak ayr›nt›l› bir araflt›rma, bu bölgenin tarihinde iz b›rakmak isteyen topluluk ve toplumlar›n büyük bir bölümünün Palu'ya niçin özel önem verdiklerini ortaya koyabilir. Eski dokudan kalanlar bile bunu kan›tlayacak niteliktedir.

Her kentin bir kurulma öyküsü vard›r. Bu öykülerin büyük bir bölümü benzerlikler içerir. Özel koflullar›n, belirgin olarak ilk anda kendi- sini gösterdi¤i yerlerde ise, temel ö¤enin öy- külerin önüne geçti¤i görülür. Öyküler zaman içinde ço¤alsa da, yerleflmeye neden olan yaklafl›m de¤iflmez. Bo¤aziçi ve Haliç’in varl›- ¤› ‹stanbul’da yer seçiminde nas›l öncelikli nokta olmuflsa, Murat Nehri de Palu’yu kuran- lar› benzer biçimde etkilemifl olmal›d›r.

Anadolu’nun özellikli sular› içinde Murat Nehri, geçti¤i yere bereketi tafl›mas›n›n yan› s›ra, bir dizi de¤iflik ölçekte yerleflmelerin çev- resinde oluflmas›na ortam haz›rlam›flt›r. Bunun somut örne¤i Palu’dur. Ancak Palu kadar “gör- ¤imizde, önce Anadolu bütününde buras›n›n kemli bir görünüme” Murat Nehri çok az nok- ne anlama geldi¤ini sa¤l›kl› belirlememiz, ar- tada olanak sa¤lam›flt›r. Burada Murat Nehri, d›ndan Do¤u Anadolu için önemini eldeki yeni bir anlamda yaratt›¤› havzan›n bereketinin belge ve bulgularla genifl kesimlere usanma- odak noktas›n›, tarihin her döneminde göster- dan anlatmam›z, böyle bir “ortamdaki zengin- meye çal›flm›flt›r. li¤ini” do¤ru ortaya koymam›z gerekir. Do¤a-insan-kültür iliflkisi içinde “Murat Kent hangi bütünün parças›? Nehri Havzas›”na bak›ld›¤›nda, birikimlerine uygun de¤erlendirilmek istendi¤inde, Pa- Palu’nun yer ald›¤› co¤rafya, sular›n ve lu’nun öncelikle “bölge içindeki yerinin” do¤ru da¤lar›n yaflam› belirledi¤i, bunun çevresinde belirlenmesi gerekir. Yerleflmenin tarihi de bu tarihin ilk yerleflme alanlar›n›n yo¤unlaflt›¤›, bir yolda yol göstericidir. Yap›lacak ayr›nt›l› bir bak›ma “uygarl›¤›n temel evrelerinin ortaya araflt›rma, bu bölgenin tarihinde iz b›rakmak ç›kt›¤›”, çok özel bir toprak parças›n› içermek- isteyen topluluk ve toplumlar›n büyük bir bölü- tedir. K›sacas›, insanl›k-uygarl›k tarihinin erken münün Palu’ya niçin özel önem verdiklerini or- örneklerinin görüldü¤ü, kültürel bir bütünün taya koyabilir. Eski dokudan kalanlar bile bunu önemli noktas›nda bulunmaktad›r. Do¤an›n kan›tlayacak niteliktedir. sa¤lad›¤› olanaklar›n de¤erlendirildi¤i böyle bir alan›n içinde yer almas›, kültür yollar›na ya- Bu nedenle, co¤rafyas›n› dikkate alarak k›nl›¤›, ister istemez kesintisiz bir süreklili¤e, Palu’yu yeniden de¤erlendirmeye karar verdi- öneminin artmas›na neden olmufltur. Gündem 5 Prof. Dr. Metin SÖZEN* Murat Havzas›

Son y›llarda yap›lan kaz›lar, yeni araflt›r- Burada ve di¤er yerleflme yerlerinde el- malar, bu bölgenin ve bölgeye ba¤l› havzala- de edilmifl olumlu-olumsuz sonuçlar, Murat r›n çok daha ayr›nt›l› yeni çal›flmalara gereksi- Nehri’nin iki yakas›nda yer alan de¤iflik ölçek- nim gösterdi¤ini ortaya koymufltur. Yerleflme teki yerleflmelere örnek olabilirse, mutlu bir tarihini geriye götüren, burada yaflayanlar›n bafllang›c›n deneyimlerini Palu “so¤ukkanl› bir yaflam biçimlerini daha aç›k ö¤renmemize ne- ileri hedefe” dönüfltürebilirse, gelecek için den olan bu sonuçlarla yetinmeyerek, “tüm sa¤lam ad›mlar atmak kolaylaflabilir. fiu anda de¤erleri korumaya yönelik” farkl› bir yaklafl›m› bunun ilk iflaretleri görülmeye, de¤iflik kesim- bölgede egemen k›lmam›z gerekmektedir. ler kent konusunda ortak bir çaba, ortak bir alan yaratmaya bafllam›fllard›r. Böyle bir yaklafl›m, do¤al-tarihsel-kültürel bütün içinde yerimizi daha sa¤l›kl› belirlemeyi Palu gelece¤i nas›l mutlu k›lacak? birlikte getirir. O zaman “hangi bütünün parça- Palu’nun daha genifl bir çerçeve içinde s›” oldu¤umuz sorusunun cevab› daha iyi anla- konumunu belirlemesi için, benzer yerleflmeleri fl›lm›fl olur. Palu ve benzeri yerleflmelerle birlik- dikkate almas› gerekmektedir. Bunlar›n bafl›n- te de¤erlendirme yapmak, tarihin boflluklar›n› da Harput-Elaz›¤ iliflkisi gelmektedir. Bu co¤raf- doldurmam›z›, aç›kl›¤a kavuflturmam›z› sa¤lar. yada böylesi ikili durumun örnekleri ço¤alt›labi- Bütüne nas›l ulaflaca¤›z? lir. Ancak en somut sonuç, yine de Harput-Ela- z›¤ sürecinde gözlenmektedir. Dünün derinlikli Burada ülkenin her bölgesinde örnekle- tarihinde Harput nas›l sürekli büyük bir merkez rini ço¤altmaya çal›flt›¤›m›z, olarak varl›¤›n› korumuflsa, “havza ölçe¤inde koruma” ola- do¤ru de¤erlendirme yapabil- rak niteli¤imiz ve sonuçlar›n› Bo¤aziçi ve Haliç'in mek için Palu’nun zengin tarih- görmeye bafllad›¤›m›z çok yön- sel dokusunun da benzer ne- lü giriflimimiz, uzun y›llar göz varl›¤› ‹stanbul'da denlerle yaflat›lmas›, herkesin ard› edilmifl Palu için de farkl› yer seçiminde nas›l bunu ortak görev bilmesi kaç›- bir ç›k›fl noktas› içermektedir. n›lmaz olmaktad›r. Bir anlamda insanlar›n toprak- öncelikli nokta ol- Son y›llarda Harput’ta iz- lar›ndan kopmadan, köklü ge- muflsa, Murat Nehri ledi¤imiz yol, geçmiflten kalan leneklerinden uzaklaflmadan de Palu'yu kuranlar› tüm verileri farkl› bir bak›fl aç›- yaflamlar›n› gelifltirmesini he- s›yla de¤erlendirmeye almak, defleyen bu yeni hareket, gittik- benzer biçimde et- günün koflullar›na uygun yeni çe önemi artan bu co¤rafya için kilemifl olmal›d›r. bir yaflam flans› yaratmay› gecikmifl bir önlem olarak da sa¤lamakt›. Bu aç›dan kentin görülebilir. Ancak belge niteli- sa¤l›kl› bir ortama ulaflmas› ¤indeki de¤erlerin yok oldu¤u, topraklar›n gü- için “koruma amaçl› plana” öncelik verilmifl, bu cünü h›zla yitirdi¤i düflünülürse, sa¤l›kl› ortam› yaratmada gecikmeden kal›c› çözüm yollar› konu bugünlerde somut bir noktaya getirilmifltir. arama söz konusu olabilir. Ard›ndan Harput Kalesi’nin onar›lmas›, burada kaz› çal›flmalar›n›n bafllat›lmas›, Vak›flar Genel Y›llard›r sürekli üzerinde durdu¤umuz, Müdürlü¤ü’ne ba¤l› an›tsal yap›lar›n onar›m›n›n bilimsel ortamlarda gündeme getirdi¤imiz “Yu- sa¤lanmas›, geleneksel doku içinde bir evin kar› F›rat Havzas› Kalk›nma Birli¤i” düflünce- “çevre kültür evi” olarak onar›lmas›, neyin nere- miz, di¤er havzalarda yaflama geçmifl, baflar›- de nas›l bir süreçten geçerek yaflat›lmas›-ifllev- l› sonuçlara yönelmifl olmas›na karfl›n, Elaz›¤- lendirilmesinin mümkün olaca¤›n›n ortak bir ka- Malatya-Sivas-Erzincan-, do¤al-tarih- rarla k›sa-orta-uzun dönemli bir plana ba¤lan- sel-kültürel de¤erleriyle bir araya gelme, çok mas›, k›sacas› bir “vizyon” ve “stratejinin” belir- yönlü bir k›rsal kalk›nma ortam›na kavuflma lenmesi temel hedef al›nm›flt›r. Tüm bu giriflim- baflar›s›na ulaflamam›flt›r. Bu, kuflkusuz yafla- ler, hiç kuflkusuz “Yukar› F›rat Havzas›” çal›fl- ma geçmeyecek anlam›na gelmemelidir. malar› için de ilerde sa¤lam bir veri olacakt›r. 6 Gündem Prof. Dr. Metin SÖZEN* Murat Havzas›

Benzer süreç Palu için de söz konusudur. ze akan, günümüze uzanan tüm izler, “sa¤lam “Murat Nehri Havzas›” bütünü içinde Palu özel bir kurgu içinde” özenle ilgili çevrelere sunula- bir yerleflme olarak de¤erlendirmeye al›nd›¤›n- bilirse, bu önemi oran›nda gün ›fl›¤›na ç›kma- da, kentin do¤al-tarihsel-kültürel birikimi “koru- m›fl Palu’nun farkl› bir gündem oluflturmas›n› ma amaçl› plana” ba¤lanarak, öncelikleri sap- kolaylaflt›rabilir. Bilimsel araflt›rmalarla baflla- tanarak, tüm kurum-kurulufl-kifliler göreve ça¤- yan ilk çabalar, “kamu-yerel-sivil-özel birlikteli- r›larak, do¤a tutkunlar›n›n, kültür turizmine ön- ¤ine” dayal› örgütlenme istekleri, bizleri umut- celik tan›yanlar›n alan› durumuna getirilebilirse, lar› art›r›c› sonuçlara götürebilir. gün ›fl›¤›na ç›kmam›fl bir önemli merkez olarak bölgede ve ülkede gündem oluflturabilir. Unutulmamas› gereken temel nokta, yer- leflmeye neden olan özgün do¤as›n›n, her Bu noktada ilk olumlu ad›mlar at›lm›fl gö- noktada farkl› bir özelli¤ini yans›tan kültürel züküyor. Palu ile ilgili tüm kaynaklar›n taranma- varl›klar›n›n, yanl›fl kararlar, iyi düflünülmemifl ya bafllanm›fl olmas› sa¤l›kl› bir yoldur. Gümüfl- uygulamalarla dönüflü olmayan noktalara geti- hane’de Süleymaniye mahallesi baflta olmak rilmemesidir. Hiç kuflkusuz, art›k zaman yitir- üzere de¤iflik kentlerin tarihsel dokusunu yeni meden, tek bir tafl›n yerinden düflmemesi için geliflme alanlar›yla buluflturmay› amaçlayan, ortak eylem plan›n›n devreye sokulmas› sa¤- “Bar›flan Kentler” bafll›¤› alt›nda sürdürdü¤ü- lanmal›d›r. müz çal›flmalar, yeni yöntemlerin denenmesine neden olmufltur. Palu’nun bu noktada “do¤a ve Tüm bu düflünceler, koflullanm›fl kimlik- kültür envanterine” bafllam›fl olmas›, çal›flmala- lere düfl gibi gelebilir. Bu “gerçe¤in göründü- r›n h›zlanmas›n› sa¤layacakt›r. Bunun ard›n- ¤ü” bir düfltür. Palular, bu düflü gerçek k›lacak dan, de¤iflik kurumlar›n sorumlulu¤unda olan yolu flimdiden aralam›fl görünüyorlar... yap›lar›n onar›lmas›-ifllevlendirilmesi daha ko- lay olacakt›r. Bu ayn› zamanda yeni umutlar›n * ÇEKÜL Vakf› Baflkan› yeflermesini de kolaylaflt›racakt›r. Yeter ki ilk örnekler, ileri hedeflerin önünü aç›c› nitelikte ol- sun, sa¤lam bir süreklili¤i birlikte getirsin.

Burada tarihsel ak›fl›n, kentin geçirdi¤i evrelerin do¤ru okunmas› da büyük önem tafl›- maktad›r. Kaledeki Urartu kal›nt›lar›ndan gününü- fiebeteria 7 Süleyman YAPICI* fiebeteria’dan

Palu’ya Murat Havzas›

Balauos, Bala, Balu, Pala, Paluni, Pala- lar›nda adlar› geçen Pala (Bala) halk›n›n, yani hovid, Palao, fiebeteria, Romanapolis, Asmo- Palalar (Balalar)'›n devam›d›r.4 sata, Arsamosata, Arsamsat, Arflemflat, fiim- flat, Aflmuflat, Sumaysat, Samsat ve Palu... 1031/1032 y›llar› aras›nda I. Romanos, Palu’yu yeniden infla ettirerek Romanopolis Palu'nun ilk yerleflim merkezi olan Yar›m- ad›n› vermifltir.5 ca köyünün karfl›s›ndaki Haraba / Kharaba (Örencik) köyü yak›n›nda fiimflat Kalesi deni- Sonuç olark Palu ismi, farkl› medeniyet- len kal›nt›lar aras›nda bulunan tarihsel bir kent; ler zaman›nda farkl› isimlerle an›lsa da Palu is- Bizans ça¤›nda Arsamosata diye an›lm›flt›r. mi M.Ö. 2000 y›llar›ndan beri kullan›lmaktad›r. Arsamosata ad›, Ermeni a¤z›nda Aflmuflat'a dönmüfltür. Süryaniler kente Arflemflat, Arap- ‹lk ça¤lardan günümüze dek Murat Ko- lar ise fiimflat, Sumaysat, Sümeysat diyorlard›. ya¤›'nda yaflamak bir tutkuya dönüflmüfltür. Kent, Palu'nun güneybat› yak›n›nda Murat Ir- Elaz›¤ Ovas›, Alt›nova, Kuzova, Çemiflgezek, ma¤›'n›n güney k›y›s›nda idi. Arsamosata vb. A¤›n, Pulur, Palu ve Harput gibi nice yerleflim adlar›n öz biçiminin ne oldu¤u, hangi dilden birimleri, Tafl Devri insan›n›n s›¤›naklar›ndan geldi¤i, türedi¤i, ö¤eleri, anlam› tesbit edile- Demir Ça¤›'n›n görkemli kalelerine dek varan memifltir. Ancak bu adlar, k›y›s›nda bulundu¤u bar›naklar›yla yöredeki yo¤un yerleflimin geç- Murat suyunun o ça¤daki ad› Arsania'n›n da miflten günümüze tan›kl›¤›n› yapm›flt›r. içinde yer ald›¤› Arsa (akan) kök sözcü¤ünden Yöre, ça¤lar boyu dinmeyen bir yurt türetilmifl olabilir. edinme h›rs›n›n çalkant›lar›yla dopdolu bir tari- Palu kelimesinin asl› Balu olup, Rum a¤- hi bar›nd›r›r. Bu, Do¤u'nun yaflam kayna¤› F›rat z›nda Balouos'dur. Balabitene ise Elaz›¤ ile ve Murat ›rmaklar›yla bunlar› besleyen kollar›n Çapakçur/Bingöl aras›nda kalan Palu yöresi- koyaklar›na egemen olma iste¤inin tarihidir. nin ad›d›r. Balabitene ad›n›n bir anlam› tespit Erken Demir Ça¤'da da Asur ve Urartu edilmifl olmay›p, yörenin Kappadokia dilinden politikas›n›n özünde de Murat ve F›rat'a "be- gelme ad› Helenlefltirilerek oluflan bir melez nim" diyebilme tutkusu yatar.6 ad olabilir. "Balaba yöresinin yurdu" anlam›yla ortaya ç›km›fl ve bunun Balabitis (Balaba Yö- Diyarbak›r'›n kuzeyinde Sophene bölgesi resi) bölümü de Ermeni a¤z›nda Balakhovit'e vard›. Buralara Urartular fiupani veya Supa di- 1 dönmüfltür. Ayr›ca Palu bölgesine Palahovid yorlard›. Harput bölgesi ad›ndan gelen Sophe- ad› da verilmifltir. ne deyimi, zaman zaman Murat sa¤›ndaki Tun- celi güneyi ve Dicle bafl›nda E¤il çevresini de Günaltay ise, Palu'nun Nairi ülkesinin kapsayan bir idari/etnik anlam tafl›yordu. Daha önemli bir yerleflim yeri oldu¤unu ve ad›n›n eski ad› Ifluwa idi. Alzi, Çüngüfl, Ergani-Maden Akat Metinlerinde Palao olarak geçti¤ini ileri 2 bölgesinin kuzey ve kuzeybat›s›n›, Palu, Malat- sürerken Bizans kaynaklar›, Arzene bölgesin- ya civar›n› kapsayan bir bölgeyi ifade ediyor- de Balouos veya Balu'dan söz etmektedir. Pa- du. Hititler buraya Alfle ad›n› vermifllerdi.7 lu kelimesinin asl› Balu olup, Rum a¤z›nda Ba- louos'du. Balabitene ise Elaz›¤ ile Çapak- Ortaça¤ döneminde yöre, bafll›ca iki çur/Bingöl aras›nda olan Palu yörenin ad›d›r ki; önemli yola hakim durumdayd›. Bunlardan bi- bu bölgeye yak›n zamana kadar Palu bölgesi risi Malatya ovas›ndan geçip, F›rat'› Kömürhan 3 denilmekte idi. civar›ndan aflarak Hanzit üzerinden Murat nehri boyunca nehrin kaynaklar›na do¤ru uza- Palu, en az Hititler ça¤›ndan beri önemli nan yoldu. Bu yolun en önemli özelli¤i Harput bir merkezdir. Cyril Toumanoff'a göre Ergani (H›sn-› Ziyad) ile fiimflat (Arsamosata) gibi or- Sanca¤› içinde yer ald›¤› Osmanl›lar dönemin- ta ça¤›n iki önemli iskan merkezini birbirine deki s›n›rlar› itibariyle modern Palu kazas› an- ba¤lamas›yd›.8 tik Paluni Prensli¤i'ne tekabül eder. Hitit kay›t- 8 fiebeteria Süleyman YAPICI* Murat Havzas›

Kaleden Palu’nun Genel Görünüflü

Palu, bölgenin bilinen tarihinden Urartu- kendine beylik merkezi olarak seçmifltir. Akko- lar dönemine kadar Sümerler, fiubaralar, Hur- yunlu Osman Bey Palu'ya yerleflerek Akkoyun- riler, Hititler, Asurlular gibi çeflitli medeniyetle- lular›n Palu kolunu kurmufltur. rin hakimiyetinde kalm›flt›r. Urartu kral› Menua taraf›ndan fethedilen bölge içindeki Palu, Me- Bir dönem Harezmliler, Dulkadiro¤ulla- nua'n›n baflkenti ve gözdesi olmufltur. r›, Akkoyunlular ve Safeviler hakimiyetinde ka- lan Palu, Yavuz Sultan Selim zaman›nda Os- Palu, Urartulardan sonra yine bölge tari- manl› hakimiyetine "Palu Hükümeti" statüsün- hi itibariyle ‹skitler, Medler, Persler, Partlar, de imtiyazl› olarak girmifltir. Palu bu imtiyazl› Romal›lar, Sasaniler, Bizansl›lar, Müslüman statüsünü Tanzimat dönemine kadar devam Araplar, Emviler, Abbasiler, Hamdaniler, Bü- ettirmifltir.9 veyho¤ullar› ve Mervaniler'in hakimiyetin- de kalm›flt›r. *Araflt›rmac›-Yazar, Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Yönetim Kurulu Üyesi Selçuklu ak›nlar›ndan sonra Çubuko¤ul- lar› beylik temelini Palu'da atm›fl ve Palu, bey- lik merkezi olmufltur. Yine Belek Gazi Palu'yu

1. Bilge Umar, Türkiye'deki Tarihsel Ad- 6. Nevzat Çelik, fiebeteria, Bat› Urar- lar, s. 111-112, 149-150. tu'da Bir Kent ve Kaya An›tlar›, Yüksek Li- sans Tezi. 2. fiemsettin Günaltay, Yak›n Tarih II, Anadolu, s. 323. 7. fievket Beysano¤lu, An›tlar› ve Kitabe- leriyle Diyarbak›r Tarihi, c.l, s. 24. 3. Honigmann, Ernest; Bizans Devletinin Do¤u S›n›n, s. 53. 8. Doç. Dr. Muhammed Beflir Aflan, Dü- nü ve Bugünü ile Harput, Osmanl› Öncesi Har- 4. C. Toumanoff, Studies In Christian Ca- put ve Yöresinde Türk ‹skan›n›n Tarihi Gelifli- ucasian History, Georgetown University Press, mi, c.l, s. 50. 1963, s. 171-172, 212 9. Süleyman Yap›c›, Palu Kültür-Tarih- 5. Urfal› Meteos, Vakayinamesi, (952- ‹dari ve Sosyal Yap›, s. 10-11 1136) ve Papaz Grigoru’nun Zeyli (1136- 1162), s.56-57. Osmanl› 9 Prof. Dr. ‹brahim YILMAZÇEL‹K* Osmanl› Döneminde

Diyarbak›r Eyaletinin ‹dari Taksimat› Murat Havzas›

Osmanl› devletinin idari taksimat› ince- Diyarbak›r eyaleti, Osmanl› idari taksi- lendi¤inde bunun kendisinden önce, kurulan mat› içerisinde, kuruldu¤u tarih olan 1515'ten devletlerden izler tafl›d›¤› görülecektir. Eyalet- itibaren büyük bir önem tafl›m›flt›r. Eski ça¤lar- Sancak fleklinde karfl›m›za ç›kan klasik Os- dan itibaren önemli bir askeri, siyasi ve kültü- manl› idari yap›s›nda, ilk s›ray› alan eyaletlerin rel merkez olan Diyarbak›r, bu önemini Os- oluflturulmas›nda en baflta güdülen amaç ise manl› döneminde de muhafaza etmifltir. bunlar›n iktisadi yönden kendi kedine yeterli olmas›d›r. Her eyalet devlet için üzerine düflen XVI. ve XVII. yüzy›llar içerisinde Diyarba- görevleri yapmak zorundad›r. Böyle olunca k›r eyaletinin idari taksimat› ile ilgili bilgiler, bu idari taksimat›n bilinmesi, iktisadi ve askeri du- dönemler hakk›nda bilgi veren kaynaklardan rumun ayd›nlanmas›n› sa¤lad›¤› gibi, devletin al›nm›fl ve mukayeseli olarak afla¤›daki tablo idari taksimatta nas›l bir ölçü kulland›¤›n› da I’de verilmifltir. göstermesi aç›s›ndan önem tafl›maktad›r.

TABLO I/A XVI. ve XVII Yüzy›llarda Diyarbak›r Eyaletinin ‹dâri Taksimat› I II III 1515 1 1520 2 1568-743 Vilâyet-i Diyarbak›r Vilâyet-i Diyarbak›r Vilâyet-i Diyarbak›r l.Amid Livâ) 1. Kemah (Livâ) l.Amid (Livâ) 2.Kemah " 2. Harput " 2.Ruha " 3. Harput " 3. KaraHamid " 3.Harput " 4. Ruha " 4. Ruha " 4. Ergani " 5. Arabgir " 5. Arapgir " 5. Kabur " 6. Ergani " 6. Ergani " 6. Deyr-i Rahba " 7.‹spir " 7. ‹spir " 7. Siverek " 8. Bayburd " 8. K›¤› " 8. Atak " 9K›¤› " 9. Bayburd " 9. Nusaybin " Cemaat-i Kürdan 10. Çemiflgezek " 10. Çemiflgezek " 10. Tercil " 11. Hizo " 11. Hazo " ll.Çermik " 12. Atak " 12.Atak " 12. Rakka " 13. Süleymaniye " 13. Palu " 13. Sincar " 14. Palu " 14. Süleymaniyan " 14. H›snkeyf " 15. Berriyecik " 15. Berriyecik " 15. E¤il " 16. E¤il " 16. E¤il " 16. Çapakçur " 17. Çermik " 17. Çermik " 17. Eski Musul " 18. H›sn-› keyfa " 18. H›sn›keyf " 18. Cammase " 19. Çapakçur " 19. Cere " 19. Siird " 20. Cere " 20. Çapakçur " 20. Kabile-i Beni Rabia " 21. Fusûl " 21. Fusûl " 21 A¤cakale " 22. Bidüs " 22. Hilvan " 22. Mihrani " 23. Sason " 23. Bidlis " 23. Kulb " 24. Cezire " 24. Sason " 24. Cemaat-i Pezyan " ve Puzyan ve Zilan " 25. Hizan " 25. Cezire " 25. Gence " 26. Siverek " 26. Hizan " 26. Görgil " 27. Berdinç " 27. Siverek " 27. Hayzo " 28. Haytan " 28. Berdinç " 28. Hancuk v 29. Zeriki " 29. Haytan " 30. Musul " 30. Zeriki " 31. Çüngüfl " 31. Musul " 32. Posadi " 32. Çüngüfl " 33. Hâcük " 33. Pasadi " 34. Sincar " 34. Hâcûk " 35. Afliret ve Ulus " 35. Sincar " 36. Genç " 36. Genç " 37. Afliret ve Ulus " 10

Murat Havzas› Prof. Dr.‹brahimYILMAZÇEL‹K* Osmanl› 8 ›k 28.Hamgerdan(Y) 29.Zaho(Y) 27.Atak(Y) 41. Kale-iHeytun 26.Sincar 40. Bozulus 25.Akçakale 39. Akçakale 38. Aflair-iBeni 37. Kulb 36. EskiMusul 22.Hancuk 35. Siird 21.Akçakale 24.Nusaybin 20.Mihrani 34. Gammase 33. Sa¤man(Y) 16.Atak 32. Mazgird(Y) 23.BohtanveZilan 22.Miyafârik›n(Y) 21.Ahâkis(?)(Y) 19.Miyafârikin 15.Mazgird 31. Kabile-iBeni 17.Pesban-Yurban 24.Hazo(H) 20.Görgil(Y) 30. Hüsnru(?) 14. 18.Sa¤man 29. Mihrani 28. Z›rki 13.Çermik 16.Ergani 23. Palu(H) 27. E¤in 22.K›h(H) 26. Genç 17 Mihrani(Y) 19.Siird(Y) 15.Kulb(Y) 21.E¤il(H) 18.Çapakçur(Y) 20.Cezire(H) 25. Palu 12.Kulb 10.Sincar 9.Çapakçur 24. Sason 8.Siird 14.Siverek 23. Hacukuk 16.Atak(Y) 13.Harput 18.Çapakçur(Y) 5.Nusaybin 6.Hasankeyf 22. Masyun 19.Çermik(Y) 17.Pertek(Y) 12.Çemiflgezek 7.Çemiflgezek 3.Ergani ll.Tercil 15.Tercil(Y) 21. Imadiye 10.Pertek(Y) 2. Harput 9.Hasankeyf 8.Sagman(Y) 14.Mihrani(Y) 20. Cezire 1.Amid 4.Siverek 19. Afliret-iPespân 18. H›sn›keyfâ 12.Sagman(Y) 13.Kulb(Y) 17. Çapakçur 11.Mazgird(Y) 5.Palu(H) 6.Genç(H) 7.Çermik(Y) 16. Atak 10.Akçakale 3.E¤il(H) 15. Rakka 2.Cizre(H) 9.Mefâkirin 1.Hazo(H) 11.SincârveHabur 14. Sincar 4.Tertil(H) Çemiflgezek (Y) 8.Siird 13. Pertekve 7.Çemiflgezek 6.Hasankeyf 12. Tercil 5.Nusaybin 11. Mazgird(Y) lO.Kabur 3.Ergani 9. Harput 2.Harput 8.Nusaybin 1.Amid 4.Siverek 7. Ferak(?) 6. Siverek 5. Körkil 4. DeyrüRahbe 3. Ergani 2. Ruha 1. Amid E D I 1 V 5 y i y a 7 a Taymaa Faik l 8 Rabia e r - b t 1 - a i 5 k 8 › r 8

4 X V I .

v e

X E D 1 V V ( 6 y i Y y I 0 a I ) a 9 l . : e r

Y b Y t 5 - u a i ü r k t z › l r u y k › l - d O a c a D k l T i › k y A a B r b L a O k

› 1 E D V I r /

6 I y i B E y a 2 a y l 6 ( ve Bespân e r H - a b t 1 - ) l a i : 6 e

k H 3 t › r 7 i ü n k 6 i ü n m

‹ e d t a r i

T a k s i m 1 E D V 6 I y i I a y 5 a a t 3 l e › r

b t 7 - a i k › r Osmanl› 11 Prof. Dr. ‹brahim YILMAZÇEL‹K* Murat Havzas›

XVl. ve XVII. yüzy›llara ait Diyarbak›r eya- rin bir süre daha devam ettirildi¤i ve bunlar- leti idari taksimat› incelenecek olursa, ilk dönem- dan Osmanl› kanunlar›na ters düflenlerin bile lerde Safevi devletinin etkisiyle bütün Do¤u ancak yavafl yavafl ortadan kald›r›ld›¤› malum- Anadolu'nun, Diyarbak›r eyaleti içerisinde teflki- dur .8 Bu meyânda Diyarbak›r eyaleti içerisin- latland›r›ld›¤› görülecektir. Daha sonraki dönem- de baz› sancaklar›n idari statülerinde görülen lerde Erzurum, Van ve Rakka eyaletlerinin teflkil farkl›l›k, hemen dikkat çekmektedir. Genel ola- edilmesi ile Diyarbak›r eyaletine ba¤l› olan san- rak Yurtluk -Ocakl›k ve Hükümet olarak zikre- caklardan bir k›sm› bu eyaletlere ba¤lanm›flt›r. dilen ve Diyarbak›r eyaleti içerisinde de yer alan bu sancaklar›n say›lar› zamanla azalm›fl- Osmanl› idari taksimat› içerisinde, Do¤u t›r.9 Afliret beylerine verilen sancaklar Liva ola- Anadolu'da bulunan eyaletlerin, sancak say›- rak adland›r›lmakla beraber, bunlar gerçek lar›n›n fazlal›¤› dikkat çeken bir di¤er husustur. Osmanl› livâs› olmay›p, birer Zeamet olarak ni- Fakat Diyarbak›r eyaletinde de görülen bu du- telendirilebilir. XVIII. yüzy›l içerisinde "Yurtluk- rum, bu sancaklar›n baz›lar›n›n klasik sancak Ocakl›k ve Hükümet" tabir edilen sancaklar›n yap›s› ile farkl›l›k göstermesinden kaynaklan- bu yüzy›lda da Diyarbak›r eyaleti'nin idari ya- maktad›r. Zira Osmanl› idaresinin, imparatorlu- p›s› içerisinde yer ald›¤› gözlenirken, bu tür ¤a dahil ülkelerde co¤rafi, sosyal, ekonomik sancaklar›n say›lar›n›n azalmas›, bu uygula- ve etnik yap›ya göre de¤iflen farkl› yönetim man›n zay›flad›¤›n›n emareleri olarak kabul modelleri uygulad›¤› bilinmektedir. ‹mparator- edilmelidir. Bu uygulaman›n aç›kça görülebil- luk her ne kadar merkeziyetçi bir karaktere sa- mesi için XVIII. yüzy›ldaki idari taksimat›n da hipse de, fethedilen ülkeler halk›n›n Osmanl› bilinmesi icab etmektedir. idaresine ›s›nd›r›lmas› ve di¤er baz› faydalar bak›m›ndan eski idareler zaman›nda geçerli Diyarbak›r eyaletinin XVIII. Yüzy›ldaki olan bir k›s›m hukuk mevzuat› ile örf ve âdetle- idari taksimat› afla¤›da görüldü¤ü flekildedir.

TARLO II XVIII. Yüzy›l›n ‹lk Yar›s›nda Diyarbak›r Eyaletinin ‹dari Taksimat› I II III 1733 10 1739 11 1747 12 1.Amid (Pafla Sanca¤›) 1.Amid (Pafla Sanca¤›) 1.Amid (Pafla Sanca¤›) 2.Çarsancak 2.Siverek 2.Hani (Y) 3.Harput 3.Mardin 3.Çapakçur 4.Palu (H) 4.Çermik 4.Birecik (Berriyecik) 5.Ergani 5.H›snkeyf 5.Savur (H) 6.Çüngüfl 6.Tercü (H) 6.Kulb 7.Çermik 7.Mihrani 7.Mihrani 8.Siverek 8.Hani (Y) 8.Siird 9.Telbisme 9.Atak (Y) 9.Çermik 10.Savur (H) 10.Savur (H) 10.Siverek ll.Befliri 11.Siird 11.Ergani 12.Salat 12.Ç›ska 12.Maden 13.Birazi 13.Salat 13.Çüngüfl 14.Atak (Y) 14.Birazi 14.Atak (Y) 15.Tercil (H) 15.Telbisme 15.H›snkeyf 16.Miyâfârikin (H) 16.Miyâfârikin (H) 16.Musul-› Atik ve Cedid 17.Bakos Boflat 17.Egil (H) 17.Sincar 18.Mihrani 18.Çapakçur 18.Miyâfârikin (H) 19.Ç›ska 19.Bakos Boflat 19.Tercil (H) 20.Kaza-y› Karakeçülü 20.Ç›ska 21.Salat 22.Telbisme 23.Mardin 24.E¤il (H) 25.Bakos 26.Biraz› 12 Osmanl› Prof. Dr. ‹brahim YILMAZÇEL‹K* Murat Havzas›

1305 (1884) Zeve (Eski Palu) de K›flla-y› Hümayun

XVIII. yüzy›l›n ilk yar›s›nda Diyarbak›r Ayr›ca yukar›da belirtildi¤i üzere, XVIII. eyaletin idari taksimat›na bak›ld›¤›nda sancak yüzy›lda Diyarbak›r eyaleti içerisinde yer alan say›s›n›n devaml› olarak de¤iflti¤i, baz› san- “Yurtluk-Ocakl›k ve Hükümet" tabir edilen san- caklar›n Diyarbak›r eyaletinden ayr›ld›¤›, baz›- caklar›n say›lar›nda görülen azalma, yüzy›l›n lar›n›n ise ilave edildi¤i – Telbisme, Ç›ska, Sa- idari taksimat›n›n dikkate de¤er bir baflka ya- lat, Birazi - görülmektedir. Bunun yan s›ra ida- n›n› meydana getirmektedir. ri yap›da "Kaza-y› Karakeçülü" gibi yeni idari birimlerin oluflturuldu¤u dikkat çekmektedir. Böylece Diyarbak›r eyaletinin oluflturul- bu da Osmanl› idari yap›s› içerisinde Türkmen du¤u 1515 tarihinden XVIII. yüzy›l›n ilk yar›s›na afliret hayat›n›n bir sonucu olarak ortaya ç›kan gelinceye kadarki dönem içerisinde idari tak- ve gerçek manada bir "Kaza" dan ziyade, simat ana hatlar› ile incelenmifltir. 1780-1850 "Obalar Birli¤i" manas›na gelen ve mali zaru- tarihlerin aras›ndaki durum ise daha ayr›nt›l› retlerin ortaya ç›kard›¤› bir uygulama olup,13 verilecektir. Diyarbak›r eyaletinin idari yap›s›nda yer alma- s› dikkat çekicidir. Devam edecek…

* F›rat Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Ta- ihanet veya itaatsizlik d›fl›nda ölünceye kadar beylik rih Bölümü Ö¤retim Üyesi, ELAZI⁄ yapmaktad›r. Bu sancaklarda tahrir yap›lmakta, t›mar ve zeamet de bulunmaktad›r. Diyarbak›r eyaleti içeri- Nejat Goyünç, "Diyarbak›r Beylerbe¤li¤inin ilk sinde bu tür sancaklara Sa¤man, Kulb, Mihrani, Tercil, ‹dari Taksimat›", s. 23-34. Atak, Pertek, Çapakçur, Çermik ve Miyâfârikin örnek olarak verilebilir. Hükümet Sancaklar: Bunlar da sahip- Ömer Lütfü Barkan,"H. 933-934 (M. 1527- lerine fetih s›ras›nda hizmet ve itaatlerinden dolay› mül- 1528)- Mali y›l›na ait bir bütçe örne¤i", s. 521-529, ek- kiyet üzere tasarruf etmeleri için tevcih edilmifltir. Yurt- ler; II, s. 303-307 luk-Ocakl›k sancaklardan tek fark› "Hükümet" sancak- ‹.Metin Kunt, Sancaktan Eyalete, s.142-143-144. larda tahrir yap›lmay›fl›d›r. Bu yüzden t›mar ve zeamet yoktur. Sefere ça¤›r›ld›¤›nda kendisine ba¤l› afliret Mehmet Ali Ünal, "XVI. ve XVII. yüzy›llarda Di- kuvvetlerini alarak beylerbeyinin sanca¤› alt›na girer. yarbak›r Eyaletine tabi Sancaklar›n ‹dari Statü-eri", Zi- Bu konuda ayr›nt›l› bilgi için bkz. Mehmet Ali Ünal, ya Gökalp Dergisi, Say›: 44, s. 31-40. a.g.m., s.32-33; Nejat Göyünç, “Yurtluk-Ocakl›k de- yimleri hakk›nda”, Prof.Dr. Bekir Kütüko¤lu’na Arma- Ayn-› Ali Efendi, Kavânin-i Al-i Osmân Der-Hülâsa- ¤an, ‹stanbul 1991, s.269-277; a.yazar, “XVI. Yüzy›lda i Mezâmin-i Defter-i Divân, , 1280, s. 29-30-31. Do¤u ve Güneydo¤u Anadolu’da yönetim ve nüfus”, fierafettin Turan, "XVII. Yüzy›lda Osmanl› ‹mpa- Parlamenter, y›l 2, say› 19 (1993), s.23-26. ratorlu¤unun ‹dâri Taksimat› (H. 1040/M. 1631-32 Ta- Diyarbak›r fier. Sic, No: 310, s. 62-63. rihli bir ‹dari Taksimat Defteri)”, s. 218-219. Diyarbak›r fier. Sic, No: 360, s. 14. ‹lhan fiahin, "T›mar Sistemi Hakk›nda Bir Risale", TD, Say›: 30 s. 915-916. Diyarbak›r fier. Sic, No: 313, s. 174.; BA., Mali- yeden Müdevver, No: 2893, s. 133. Ö. Lütfü Barkan, "Osmanl› Devrinde Akkoyunlu Hükümdar› Uzun Hasan Bey'e Ait Kanunlar", Türki- Mustafa Akda¤, bu konuda "....hiçbir kasaba ve- ye'de Toprak Meselesi, Istanbul, 1980, s. 548. ya flehir olmaks›z›n, s›rf köyler gr››bu halinde teflkil edil- mifl kazalar da az o‹makla beraber mevcut idi...” “...Bir Yurtluk-Ocakl›k Sancaklar: Fetih s›ras›nda hiz- merkez kasabas› bulunmayan bu türlü kad›l›klar, eski met veya itaatlerinden dolay› eski sahiplerine tevcih yerli idari bölümden kalma olmay›p, büyük ihtimalle, edilmifl ve sancak beyli¤inin belli bir sülâlenin mülkiye- Türk göçebe hayat›n›n bir icab› idi..." demektir. bkz. M. tinde oldu¤u sancaklard›r. Sancakbeyi herhangi bir Akda¤, Türkiye'nin ‹ktisaâi ve Içtimai Tarihi, C. II s. 83. Palu 13 Ertu¤rul DANIK* Seyyahlar›n Gözüyle

Palu Murat Havzas›

Yukar› F›rat Havzas› içinde yer alan Palu men hemen tamam› Harput’a u¤rasa da, Pa- yerleflimi, bilinen ilk ad›yla “fiebeteria oldu- lu’ya u¤rayan ve Palu’yu tan›mlayan seyyah ¤undan bu yana kesintisiz iskan görürken; ge- say›s› çok fazla olmaz. Ayn› flekilde, Palu co¤- rek farkl› uygarl›klar›n etkisi alt›nda ve gerekse rafyas›n›n kuzeyinde yer alan Dersim’e u¤ra- farkl› idari yap›lanmalar alt›nda varl›¤›n› sür- yan seyyahlar›n büyük bir bölümü, Palu’ya u¤- dürse de, co¤rafi ve kültürel iliflkileri genellikle ramay› düflünmezler bile. Elaz›¤ ile birlikte geliflmifltir. Bu nedenledir ki, XI. yüzy›l sonunda bölgeye gelen Çubuk Bey, Bu nedenledir ki, Palu’nun geçmifl yüz- Harput ile birlikte Palu’yu da ele geçirerek, y›llardaki kentsel ya da toplumsal yap›s›n› ta- “Çubuko¤ullar› Beyli¤i” s›n›rlar› içine katm›fl, n›mlayan az say›daki seyyah anlat›mlar›, çok ve yine bu nedenledir ki, Artuko¤lu Belek Ga- ciddi kaynaklar olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r. zi Harput ile birlikte Palu’da da yaflam›fl, Sel- Bu kaynaklar aras›nda ‹lk ciddi bilgileri sunan çuklu Sultan› Tu¤rul Arslan’›n annesi Ayfle Ha- ise XVII. Yüzy›l›n önemli kaynaklar›ndan Polon- tun ile Palu Kalesi’nde evlenmifltir.1 Harput- yal› Simeon ile Evliya Çelebi’dir. Palu iliflkisinin bir di¤er boyutu da, Kudüs Kra- SEM‹Z KEKL‹KLER D‹YARI l›, Birecik Senyörü ve Urfa Kontu ile birlikte ya- kalanan flövalyelerin bir bölümü Harput Kalesi XVII. yüzy›l›n bafllar›nda Anadolu ile bir- zindanlar›na hapsedilirken, bir bölümün de likte bölgeye gelen Polonyal› Simeon, Anadolu Palu Kalesi zindanlar›na hapsedilmesidir.2 gezisi s›ras›nda Malatya üzerinden geçti¤i Ela- z›¤ bölgesinde, ilk u¤rak yeri olan Harput’tan ‹lerleyen y›llar içinde, ayn› co¤rafya için- hemen sonra çevre köylerle ilgili gözlemlerde de geliflen bu iki kentin kaderi ne yaz›k ki de- bulunmufl ve hemen devam›nda Palu’ya u¤ra- ¤iflir. Harput, Artuklular›n baflkenti ve bölgenin yarak, buradan Çapakçur’a geçmifltir. vazgeçilmez merkezi olurken, Palu gittikçe yaln›zlaflarak küçülür. Savunma kayg›s›ndan Polonyal› Simeon’un, “(…) Kürtçe ve Er- uzaklaflt›kça, ticaret yollar›ndan da uzaklafl›r. menice bilen bir Süryaniyi rehber olarak tuttum Bu ba¤lamda bölgeye gelen seyyahlar›n he- ve Harput’tan yola ç›kt›m. Bir def’as›nda bir

1901 Palu Çarfl›bafl› Mahallesi 14 Palu Ertu¤rul DANIK* Murat Havzas›

adam›n s›rt›nda, iki def’a da sal ile F›rat’› 36 üç giren Urartu Kral› Menua’ya ait yaz›tt›r. Urartu kere geçtim. Su o kadar leziz ve sa¤lam idi ki uygarl›¤›’n›n bilinmedi¤i dönemde, yerel halk›n bütün bir kuzu yenilse bu su ile hazm edilebilir. giydirmesi olan bilgileri sunan Simeon, yaz›lar›n Birbuçuk günlük yolculuktan sonra, birçok (…) Ermenilere sunulmufl bir hediye oldu¤unu belir- Palu kasabas›na geldik. Palu dar bir kara par- tirken yan›lmaktad›r. Ancak, Surp Mezrop’un ças›ndan mâadâ, F›rat’la çevrilmifl oldu¤undan yaflad›¤›na inan›lan mabed olarak sunulan me- bir ada vaziyetindedir. Osmanc›k gibi yüksek kan, gerçekte Urartu Dönemi kaya mezarlar›n- ve sivri metin bir kal’esi vard›. Kal’enin içinde dan7 biri olsa da, III Nolu mezar›n içinde yer bulunan ve Vardepert Surp Mesrop’a atf edilen alan nifllerdeki kandil isleri, haç kaz›malar ve Er- mâbede girerek dua ettik. Mâbedin karfl›s›nda meni alfabesi ile yaz›lm›fl kimi yaz›lar, bu konu- Yahudilerin mukaddes sandukalar› fleklinde ve yu do¤rular niteliktedir ki, ayn› konudan farkl› kitabeli bir dikili tafl vard›. Yaz›y› okuyamad›k, kaynaklarda da söz edilmektedir. fakat bunun Allah taraf›ndan Ermenilere ihsan edilen hurûfat oldu¤unu söylediler. fiehirde Er- GÖ⁄E BAfi UZATAN KAYADAN KALE menilere aid sekiz Polonyal› Sime- aded kârgir güzel ki- on’dan yaklafl›k elli y›l lise, (…) bir mescid kadar sonra 1655’ler- vard›. Pek çok ba¤la- de bölgeye gelen Ev- r› bulunup flarab› çok liya Çelebi, Arapkir bol ve say›s›z semiz üzerinden Harput’a kekliklerin üç dört ta- gelerek, buradan Har- nesi bir paraya sat›- put Gölü olarak tan›m- lan Palu’da, bir hafta lad›¤› Hazar Gölü’ne kald›k. Beraberimde ve devam›nda Per- bulunan Süryani, ye- tek’e geçer. Per- rine avdet etti¤i için tek’ten hemen sonra seyâhatimin devam› için rehberlik edecek Sa¤man ve Çemiflke- baflka bir adam tut- zek üzerinden daha tum. Palu’dan hare- kuzeye Munzur Göze- ketle da¤lar›, vâdileri leri’ne giderek; olas›- ve ormanlar› geçerek l›kla Munzur Vadisi’ni bir günde Çapak- takip ederek daha gü- çur’a geldik. (…)” neyde Palu’ya gelir. fleklinde yapt›¤› ta- 4 Evliya Çele- n›mlamalarda, Har- bi’nin “(…) Buradan put’u tan›mlamas›n- hareketle (Palu) kale- da yapt›¤› gibi, bü- sine geldik. Palu ka- yük bir tarafl›l›kla ha- Palu Kalesi lesi vas›flar›: Buras›- reket etmektedir. n›n beyi 921 tarihin- Seyyah, her ne kadar F›rat olarak and›¤› de Selim Han›n veziri B›y›kl›-Mehmed Paflaya Murat Nehri’nin suyunun güzelli¤i ile Palu kek- itaat edip yine mülkü kendisine mülkiyet üzere li¤inin güzelli¤inden söz etse de, Palu’da yer ihsan olunmufltur. Hala Diyarbekir eyâletinde alan kiliselerden söz ederken kulland›¤› “gü- hükümettir. Evlât evlâda mutasarr›f olurlar. zel kilise” kelimesine karfl›l›k, hangi mescid- Emirlerde bunlara da ‘Cem-Cenab’ diye lakap den söz etti¤i anlafl›lmamaktad›r. yaz›l›d›r. Eyâlet mahsulü kendilerine hass› hü- mâyun ayr›lm›flt›r. ‹daresi alt›nda timar, ze- Bu noktada seyyah›n görüfllerine kat›lma- âmet, alaybeyisi, çeri-bafl›s› yoktur. Gaza s›ra- makla birlikte, kale içinde sözünü etti¤i sandu- s›nda hâkimi ikibin askerle suvari olup askeri ka flekilli yaz›l› tafl, literatüre “Palu Yaz›t›” olarak silahl›, bafl› k›ll›, alaca serbendli, flal flabekli, Palu 15 Ertu¤rul DANIK* Murat Havzas›

pansadi?, sadsi, hezari, sençli, pöcüklü, alaca müzde bu camiden iz kalmad›¤› gibi, yeri de sakall› acaip çehreli bahad›r erler olup sefere bilinmez. Kale içinde oldu¤u belirtilip günümü- giderler. ‹stanbul taraf›ndan yüzeli akçal›k ka- ze ulaflan tek yap›, su sarn›çlar› olup, kale için- d›s› vard›r. Sair hâkimleri olmay›p sade muhte- de taraf›m›zca tespiti yap›lan iki adet sarn›ç ya- sibi ve flehir voyvodas› vard›r. Palu kalesi flekil- p›s› bulunmufl olup, Bizans Dönemi’ne tarihlen- leri: Murad nehri kenar›nda do¤rusu kahkaha dirilmifltir. Çelebi’nin sözünü etti¤i yap›lar›n gü- kalesi gibi gö¤e bafl uzatm›fl kayadan bir kale- nümüze ulaflmamas›na karfl›n, kale içinde ola- dir. Bir taraftan havalesi olmamakla hiçbir veç- s›l›kla saray/köflk olabilecek bir di¤er yap›dan hile zafer mümkün de¤ildir. Hatta Timur görüp ise hiç söz edilmemektedir. Ayn› flekilde Urartu asla üstüne düflmeyerek geçmifltir. Kale içinde Dönemi eserlerinden de bahsedilmemektedir. ‹brahim beyden gayr› asker ile sakin olur bir in- san yoktur ve olmas› da mümkün de¤ildir. Her Simeon’da oldu¤u gibi, Türk Dönemi an kaleye ç›kmakta güçlük çekilir. Kale içinde eserlerinden Evliya Çelebi’de de söz edilme- bir câmi ve cebhane ve mahzenler ve su sar- mesi; günümüzde Zeve, Çarfl›bafl› ve Afla¤› n›çlar› vard›r. Bütün burc ve barular› gayet me- Mahalle’de görülen eserlerin, XVII. Yüzy›l ikinci tanet üzeredir. Demirden mâmûl sa¤lam bir yar›s›ndan sonra yap›lm›fl olduklar›n› da göster- kap›s› var. Palu’nun varoflu: Murad sahilinde mesi aç›s›ndan ilginç bir bilgidir. Ancak, bu ta- bin adet toprak örtülü hanelerden müteflekkil- rihten önce yap›lm›fl kamusal ihtiyaçlar› karfl›la- dir. Palu’nun bat›s›nda Ergani ve E¤in birer ko- yan yap› topluluklar›n›n olmamas› gibi bir dü- nakt›r. Kuzeyinde Harput bir menzildir. K›ble- flünce, tarihsel sürece çok uygun düflmemekte- sinde Diyarbekir iki menzildir. (…)” fleklindeki dir. Osmanl›’n›n bölgedeki egemenli¤i XVI. yüz- Palu anlat›m›,8 Polonyal› Simeon’dan farkl› bil- y›l›n bafllar›nda olup, bu tarihten sonra Pertek, gileri içerir. Çemiflkezek, Sa¤man, Keban, Harput gibi mer- kezlerde yap›lan yap›lardan, Palu’nun etkilen- Evliya Çelebi her ne kadar kentte yer medi¤i düflünülemez. Osmanl›’dan çok daha alan kiliselerden söz etmezse de, kale d›fl›nda- önce Artuklu ve devam›ndaki süreçte de Pa- ki han, hamam ve cami gibi Türk eserlerinden lu’nun bofl b›rak›ld›¤› düflünülemez. de söz etmez. Sözünü etti¤i tek dini yap›, kale içinde oldu¤unu söyledi¤i cami olsa da, günü- Devam edecek…

*E.Dan›k, Arko¤lu Ankara Cumhuriyet Müzesi Burada F›rat olarak Murat Nehri’nden söz Müdürü. Abu’l-Farac Tarihi’nde bu olay “(…) Malatya edilmektedir. Sultan› K›l›ç Arslan’›n kar›s›, Bula kalesinin hakimi Ba- Bkz. Hrand D. Andreasyan, Polonyal› Sime- lak’›n yan›na gitti ve ona flu sözleri söyledi: ‘Sultan ni- on’un Seyahatnamesi 1608-1619, ‹stanbul, 1964, s. 92. ce defalar sizi methederek dedi ki, bütün Türk emir- leri içinde Balak derecesinde ak›ll› ve kudretli bir kim- Halen Eski Palu merkezde dört adet kilise se yoktur. Ben de beni de, çocuklar›m› da ad›n›zla tespit edilebilmifltir. koruman›z› istiyorum’. Balak da onu himayesine ald›. Söz konusu kitabe ve metni için bkz. Kemalet- Balak’›n kuvveti gittikçe artt› ve sultan›n kar›s› ile ev- tin Köro¤lu, Ali M. Dinçol, “PaluYaz›t›Üzerine Bir Not”, lendi. (…)” fleklinde aktar›l›r. Bkz. Gregory Abu’l-Fa- Anadolu Araflt›rmalar› XI, ‹stanbul, 1989, s. 123-126; rac, Abu’l-Farac Tarihi, C. II, Çev. Ernest A. Wallis Kemalettin Köro¤lu, Urartu Krall›¤› Döneminde Elaz›¤ Budge-Ömer R›za Do¤rul, Ankara, 1999, s. 351. (Alzi) ve Çevresi, ‹stanbul, 1996, s. 48, 49. Bu olay, dönemin önemli kaynaklar›ndan Urfa- Palu kaya mezarlar› için bkz. M. F. Charles- l› Mateos’un Vekayinamesi’nde “(…) Onlar, iki Frank worth, “Three Urartian Tombs at Palu in ”, kontunu, yani Josselin ve Galeran, zincire vurulmufl Mitteilungen aus Iran XIII, (?), 1986, s. 91-97; Ne- olduklar› halde Harput’a götürüldüler ve orada hap- zih Baflgelen, “Palu Kaya Mezarlar› Üzerine Notlar”, se at›ld›lar. Yirmibefl Frank da Palu’ya götürüldü. Bü- Arkeoloji ve Sanat 34/35, ‹stanbul, 1986; s. 25; Veli tün hristiyanlar, bu felaketten dolay› matem tuttular Sevin, “Three Urartian Rock-Cut Tombs from Palu”, ve büyük korku içine düfltüler.(…)” fleklinde aktar›l›r. Tel Aviv 21/1, Tel Aviv, 1994, s. 58-67; Kemalettin Köro¤lu, a.g.e., s. 36-39. Bkz. Urfal› Mateos, Urfal› Mateos Vekayi-namesi (952-1136) ve Papaz Grigor’un Zeyli (1136-1162), Bkz. Evliya Çelebi, Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Çev. Hrant D. Andreasyan, Ankara, 1987, s. 272 C.5, Çev. Zuhuri Dan›flman, ‹stanbul, 1970, s. 110, 111. 16 Edebiyat Arif REH Kaside Der Na’t-› Hazret-i Nebevi

Murat Havzas› (Su Kasidesi)

Asr-› Saadet’ten günümüze kadar ge- maz. Nitekim akarsu da zamanla duvarda, yarlar- çen süre içinde müslüman flairler taraf›n- da yar›klar meydana getirir.) dan Hazreti Peygamber (s.a.v.) vasf›nda Fuzulî'nin bu beyitte "zevk-i tîg / k›l›c›n›n zevki" fliirler yaz›lm›flt›r. Na’t ad› verilen bu man- tamlamas›n› kullanma-s› psikolojik bak›mdan dik- zumelerle Fahr-› Kâinat Efendimiz övül- kati çekicidir. Fuzulî sevgilisinin verdi¤i ac›dan fli- kâyet etmez, tam tersine zevk duyar. Burada söz müfltür. Saadet asr› flairlerinden Hassan konusu olan k›l›ç, sevgili- (Hz. Peygamber) nin bin Sâbit ile “Bânet Suâd” yahut “Kaside-i keskin bak›fl›d›r. fiair, “Senin k›l›ca benzeyen ba- Bürde” ad›yla meflhur fliirin sahibi Kâab ib- k›fllar›n›n verdi¤i ac› bana zevk verir.” fikrini ni Züheyr bizzat Allah Resûlü’nün (s.a.v) il- "zevk-i tîg" tamlamas› ile özetlemifltir. Divan flair- tifatlar›na mazhar olmufllard›r. ‹slâmî Türk leri bu nevi k›sa, özet veya yo¤un sözlerden hofl- lan›rlar. Onlar› okuyucunun çözümlemesi lâz›m- edebiyat› da Peygamber sevgisi ile yan›p d›r. fiair, k›l›c›n gönlünü çâk çâk (parça parça) et- tutuflan gönüllerin aynas› olmufltur. Bütün mesi ile sular›n duvarda yar›klar hâs›l etmesi ara- zamanlar›n Türk edebiyat›n›n en büyük fla- s›nda bir ba¤lant› kuruyor. Di-van flairleri çok de- irlerinden Fuzûlî’nin “Su Kasidesi”, türü- fa k›l›ç deyince suyu hat›rlarlar. Bunun sebebi k›- nün, en baflar›l› olanlar›ndan biridir. Fuzûli- l›c›n imal edilirken su ile çeliklefltirilmesidir. Bir i Ba¤dadî’nin bu flahaserini, aç›klamas› ve klifle olarak kullan›lan "âb-› tîg" (k›l›ç suyu, k›l›c›n parlakl›k ve keskinli¤i) tamlamas› da onlarda su tahliliyle birlikte okuyacaks›n›z. hayalini uyand›r›r. 4 Vehm ilen söyler dil-i mecrûh peykânun sözin KAS‹DE DER NA’T-I HAZRET-I NEBEV‹ ‹htiyât ilen içer her kimde olsa yara su (Su Kasidesi) (Yaras› olan›n suyu ihtiyatla içmesi gibi, benim 1 Saçma ey göz eflkden gönlümdeki odlara su yaral› gönlüm de senin ok temrenine, ok ucuna benzeyen kirpiklerinden korka korka söz eder.) Kim bu denlü dutuflan odlara k›lmaz çâre su Bu beyitte geçen "peykân" sözü okun ucundaki (Ey göz! Gönlümdeki (ba¤r›mdaki) atefllere göz demir mânâs›na gelir. Bu da sevgilinin kirpikleri- yafl›ndan su saçma, bu kadar (çok) tutuflan atefl- ne tekabül eder. Sevgilinin oka benzeyen kirpik- lere su fayda vermez.) leri âfl›¤› yaralar, yaral›lar da suyu ihtiyatla içerler. Bu beyitte Fuzulî gönlünde aflk, ve ›zt›rab› atefllere, 5 Suya virsün bâ¤-bân gül-zâr› zahmet çekmesün gözyafl›n› ise, suya benzetmifltir. Su ile atefl birbirine z›tt›r. Su atefli söndürür. Fakat gönül ate-fli maddî de- Bir gül aç›lmaz yüzün tek virse min gül-zâra su ¤il, manevîdir. Bundan dolay› gözyafllar› insan›n için- (Bahç›van gül bahçesini sele versin (su ile mah- deki atefli söndürmez. Bu beyit bize Fuzulî'nin muz- vetsin), bofluna yorulmas›n; çünkü bin gül bahçe- tarip, duygulu bir insan oldu¤una gösteriyor. sine su verse de senin yüzün gibi bir gül aç›lmaz.) 2 Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Bu beyitte sevilen varl›¤›n yüzü (Hz. Peygamber) Yâ muhît olm›fl gözümden günbed-i devvâra su ile gül aras›ndaki benzeyifl dolay›s›yla ikisi aras›n- da bir mukayese yap›lm›flt›r. Fuzulî su redifi vas›- (Dönen (flu) günbedin rengi mi mavidir, yoksa tas›yla hayali ge-niflletiyor. Araya bahç›van› da gözümden akan sular m› onu çepçevre kuflat- m›flt›r, bilmiyorum.) kat›yor. Sevgili, güzellik ve baflka vas›f-lar› bak›- m›ndan gülden üstündür. fiair, su vermek ile de Bu beyitte geçen "âb-gûn" kelimesi hem suya oynuyor. Birinci m›srada "suya vermek" sözü me- benzer, hem mavi renk mânâs›na gelir. Fuzulî cazî olarak yok etmek mânâs›na kullan›l-m›flt›r. gözyafllar›n›n gök kubbeyi çepçevre kuflatt›¤›n› söy-lemekle mübala¤a sanat› yap›yor, gökyüzü- 6 Ohfladabilmez gubâr›n› muharrir hattuna nün renginin mavi mi, yoksa gözyâfllar›ndan do- Hâme tek bahmahdan inse gözlerine kara su lay› m› böyle göründü¤ünü bilmedi¤ini söylemek- le "tecahül-i arifane" de bulunuyor. Gökyüzü için (Yaz› yazan (hattat) kalem gibi, gözlerine kara su "günbed-i devvar" (döner kubbe) tam-lamas›n› inse de, senin yüzünün hatt›na benzer bir hat ya- kullanmakla da flair, gökyüzü ile göz aras›nda bir zamaz.) münasebet ku-ruyor. Bu beyitte "gubar, muharrir, hat, hâme ve kara" 3 Zevk-› tî¤undan aceb yoh olsa gönlüm çâk çâk kelimeleri aras›nda tenasüb sanat› vard›r. Bu ke- limeler birbirleriyle ilgilidir. Hat, yaz› sanat›d›r, Kim mürûr ilen b›ra¤ur rahneler dîvâra su Gubar, hat sanat›nda bir yaz› çeflididir. fiair, ka- (Senin k›l›ca benzeyen keskin bak›fllar›n›n zevkin- lem, kara ve muharrir keli-melerini hat sanat› ile den benim gönlüm parça parça olsa buna flafl›l- münasebeti bak›m›ndan zikrediyor. Divan flairleri Edebiyat 17 Arif REH Murat Havzas›

sev-gilinin yüzündeki ince tüyleri hatta (yaz›ya) ten hofllan›rlar. Ayn› beyitte birbirine paralel olan benzetirler. Sevgilinin yüzü-nün hatlar›, hattat›n dudak-flarap, âfl›k-sarhofl, kevser-su, zahid-ay›k yazd›¤› yaz›lardan çok daha güzeldir. Hattat, insan benzetmeleriyle Fuzulî bir leff ü neflir sanat› gözlerine kalem gibi kara su ininceye dek, yani yapm›flt›r. kör oluncaya kadar yaz› yazsa, senin yüzünün 11 Ravza-i kûyuna her dem durmayup eyler güzâr hatt›na benzer bir yaz› yazamaz. fiair "okflamak" kelimesini hem benzetmek, hem yüz dolay›s›yle Âfl›k olm›fl galibâ ol serv-i hofl-reftâra su sevmek mânâs›nda kullanm›flt›r. Kalem (hame) (Su, her zaman senin Cennet misâli mahallenin gibi gözüne kara su inmek sözü, mecazî olarak bahçesine do¤ru akar. Galiba o hofl yürüyüfllü, hofl kör olmak mânâs›na gelir. sal›n›fll›; serviyi and›ran “sevgili”ye afl›k olmufl.) 7 Âr›zun yâd›yla nem-nâk olsa müjgânum n’ola Fuzulî'nin küçük bir tablo teflkil eden bu beyti de Zayi olmaz gül temennâs›yla virmek hâra su birtak›m gizli benzet-melere dayan›r. "Serv-i hofl- reftar"dan maksat uzun boylu, güzel yürüyüfllü (Senin yana¤›n›n an›lmas› sebebiyle kirpiklerim ›s- sevgilisidir. Sevgilinin bahçesine do¤ru akan su lansa ne olur, buna flafl›l›r m›? Zira gül elde etmek âfl›kt›r. Divan flairleri sev-gilinin boyu için "revan" dile¤i ile dikene verilen su bofla gitmez.) (ak›c›) s›fat›n› da kullan›rlar. Servi kelimesi flairde Fuzulî bu beytinde gözyafl›n› tatl› bir alayla yumu- su ça¤r›fl›m› uyand›rm›flt›r. flat›yor. Beyit, birbiriyle ilgili flu benzetmelere daya- 12 Su yol›n ol kûydan topra¤ olup dutsam gerek n›yor: Yanak-gül, kirpikler-diken, gözyafl›-su. Bu beyitte eskilerin "leff ü neflir" (sarma ve açma) de- Çün rakîbümdür dah› ol kûya koyman vara su dikleri bir sanat vard›r. Bu sanat, aralar›nda mü-na- (Topraktan bir set olup su yolunu o mahalleden sebet bulunan iki veya üç fley zikrederek karfl›l›kla- kesmeliyim, çünkü su benim rakibimdir, onu o r›n› (benzerlerini) söy-lemek suretiyle yap›l›r. yere b›rakamam.) 8 Gam güni itme dil-i bîmârdan tîgun dirî¤ fiair burada yine servi dolay›s›yle rakibini suya Hayrdur virmek karanu gicede bîmâra su benzetiyor. Toprak ol-mak kelimesi mecazî ola- rak ölmek mânâs›na gelir. Fuzulî, bu kelimeyi (Gaml› günümde hasta gönlümden k›l›ç gibi kes- hem hakikî, hem mecazî mânâda kullan›yor. kin olan bak›fl›n› esirgeme; zira karanl›k gecede hastaya su vermek hay›rl› bir ifltir.) 13 Dest-bûs› ârzûs›yla ger ölsem dostlar Fuzulî, burada da ok (k›l›ç) -su-yaralanma maz- Kûze eylen topra¤um sunun anunla yâra su mununa dayan›yor. Ka-ranl›k gece ile sevgilinin (Dostlar›m! flayet onun elini öpme arzusuyla ölür- kara gözleri aras›nda da münasebet vard›r. sem, öldükten sonra topra¤›m› testi yap›n ve 9 ‹ste peykân›n gönül hecrinde flevkum sâkin it onunla sevgiliye su ikram edin.) Susuzam bir kez bu sahrâda menüm-çün ara su Fuzulî ince bir hayâle dayanan bu beytinde (s) aliterasyonu ile (u) asonans›n›n do¤urdu¤u (Gönül! O’ndan (Hz. Peygamber) ayr› oldu¤un âhenkten de istifade ediyor. zaman, onun peykân›n› (oka benzeyen kirpikleri- ni) isteyerek, hasretini teskin etme¤e çal›fl. Susu- 14 Serv ser-kefllük k›lur kumrî niyâz›ndan meger zum, git bu çöl-de benim için su ara.) Dâmenin duta aya¤›na düfle yalvara su K›l›ca oldu¤u gibi peykâna (ok ucuna) da su verilir. (Servi kumrunun yalvarmas›ndan dolay› dikbafll›- fiairin "git bir çölde benim için su ara" demesi demi- l›k ediyor. Onu ancak suyun ete¤ini tutup aya¤›- rin kuruluk bak›m›ndan çöle benze-mesinden, de- na düflmesi (yalvar›p arac› olmas› bu dikbafll›l›- mirde ve çölde gizli olarak su bulunmas›ndan dola- ¤›ndan) kurtarabilir.) y›d›r. fiairin, as›l özledi¤i sevgilisinin bak›fllar›d›r. Servi ile kumru çok defa bir arada bulunduklar› 10 Men lebün müfltâk›yam zühhâd kevser tâlibi için birbirlerine âfl›k say›l›rlar. Servi, güzel boylu Nitekim meste mey içmek hofl gelür hûfl-yâra su sevgiliye, kumru yalvaran âfl›¤a benzer. fiair, ser- vinin uzun oluflu ile dikbafll›hk aras›nda bir müna- (Ben duda¤›na karfl› büyük bir arzu duyuyorum. sebet bulunuyor. Servi a¤açlar›n›n dibinden akan Kuru sofular ise, kevser istiyorlar; böylece sarho- su da bir arabulucuya benzetiliyor. fiair bu beyit- fla flarap, ay›k insana da su hofl gelir.) te servi, kumru ve suya insana has vas›flar ver- mek suretiyle "teflhis" ediyor ve âdeta tabiat› ma- Bu beyitte dudak k›rm›z›l›¤› dolay›s›yle içkiye ben- sallaflt›r›yor. zetilmifltir, ve sar-hofla (afl›¤a) uygun görülmüfl- tür. Kevser Cennet'te bir havuzun ad›d›r. Di-van Bu beytin arka plan›nda flöyle bir düflünce de var- flairleri aflk ile kendinden geçenlerle kuru sofular› d›r: "Servi", vahdeti (Cenâb-› Hakk›); "su", Hz. Pey- karfl›laflt›rmaktan ve aralar›ndaki tezad› belirtmek- gamber’i; "kumru" ise befleri (kulu) temsil eder. 18 Edebiyat Arif REH Murat Havzas› 15 ‹çmek ister bülbülün kan›n meger bir reng ile 19 Mu’cizi bir bahr-› bî-pâyân imifl âlemde kim Gül buda¤›nun mizâc›na gire kurtara su Yetmifl andan min min âtefl-hâne-i küffara su (Gül fidan› bir hile ile (meflhur gül ve bülbül efsa- (O’un (Hz. Peygamber) mu’cizeleri âlemde öyle nesindeki gibi yine) bülbülün kan›n› içmek istiyor; nihayetsiz bir hidayet denizidir ki, bin-lerce kâfir bunu engelleyebilmek için suyun gül dallar›n›n tap›na¤›na (Mecusî tap›na¤›na) o denizden hida- damarlar›na girerek gül a¤ac›n›n mizac›n› de¤ifl- yet ermifltir.) tirmesi gerekir.) Hz. Peygamber (s.a.v.) do¤du¤u zaman vukua ge- Renk kelimesi, renkten baflka flekil, sûret ve hile len harikulade hadiselerden biri de sönmeyen mânâlar›na da gelir. fiairin burada onu kullanma- atefllerin sönmesi (Mecusî atefllerinin sönmüfl ol- s› gül ve bülbülün kan› dolay›s›ylad›r. Gül, kendi- mas›) dir. Bu hadiseye telmih eden Fuzulî'ye göre sine k›rm›z› renk sa¤lamak maksad›yla bülbülün peygamberimizin mucizesi öyle son-suz bir deniz kan›na girmek isti-yor. Divan fliirinde gül ile bül- imifl ki, binlerce kâfir ateflgedesindeki atefli sön- bül aras›nda bir aflk münasebeti oldu¤undan dürme¤e yet-mifltir. bahsedilir. fiair bu beytinde de gül, bülbül ve su- "Yetmifl" kelimesi hem "eriflmifl" hem de "kifayet ya insanî vas›flar izafe edi-yor. etmifl" mânâlar›na gelir. Burada kifayet etmifl 16 T›ynet-i pâkini rûflen k›lm›fl ehl-i âleme mânâs›nda tevriyeli kullan›lm›flt›r. ‹ktidâ k›lm›fl târîk-i Ahmed-i Muhtâr’a su Ayr›ca su-atefl aras›nda tezat vard›r. (Su, Hz. Peygamber’in (s.a.v) yoluna uymufl (ve 20 Hayret ilen barma¤›n difller kim itse istimâ bu hâli ile) dünya halk›na temiz yarat›l›fl›n› aç›kça Barma¤›ndan virdügin fliddet günü Ensâr’a su göstermifltir.) (Mihnet (fliddet) günü Ensâr’a parma¤›ndan su fiair bu beytinde su ile Hazret-i Peygamber'e verdi¤ini (bir mucize olarak parma¤›ndan su ak›t- uyan, onun yolunda giden mü’minler aras›nda bir t›¤›n›) kim iflitse hayret ile (flaflakalarak) parma¤›- münasebet buluyor. ‹slâmi-yet, temizlik dolay›s›y- n› ›s›r›r.) la suya büyük önem verir. Su maddî ve manevî temizli¤in sembolüdür. Su-yun vas›flar›ndan biri Sahabe, Tebuk seferinde (fliddet günü) susuz berrak olufludur. ‹yi mümin de öyledir, önün gön- kald›klar› zaman Peygamberimizin parmaklar› lü de su gibi ayd›nl›k, herkese aç›kt›r. aras›ndan oluk oluk su akm›fl. Bunu duyan hayre- tinden parma-¤›n› ›s›r›r. Bu hadise de kullara hay- 17 Seyyid-i nev-i befler deryâ-› dürr-i ›st›fâ ret veren bir mucizedir. Kim sepüpdür mucizât› âtefl-i eflrâra su 21 Dost› ger zehr-i mâr içse olur âb-› hayât (Seyyid-i nev'-i befler (insan nev'inin efendisi, Haz- Hasm› su içse döner elbette zehr-i mâra su ret-i Peygamber) seçkinlik incisinin denizidir. (O’nun mucizeleri kötülerin atefli üzerine su ser-per.) (Dostu y›lan zehri içse (bu zehir onun dostu için) âb-› hayat olur. Aksine düflman› da su içse (o su, Burada su redifi dolay›s›yla Hz. Peygamber düflman›na) elbette y›lan zehrine döner.) (s.a.v) bir seçkin inciler denizine benzetilmifltir. Onun din (‹slâm) umman› seçkin inciler yetifltirir. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in dostlar›ndan maksat, ha- O, kötülük atefllerini söndüren bir sudur. Su ile yat›nda iken, ona uyan sahabeler-le, onun yolun- atefl aras›nda tezat vard›r. Burada atefl kötülü- dan giden Müslümanlard›r. Ayn› imana sahip olufl, ¤ün, su iyili¤in sembolü olarak kullan›lm›flt›r. Bu onlara da manevî bir güç verir ve onlar bu manevî beyitte (seyyid, ›stifa, sepmek), (befler, atefl-i es- güç ile, kötülükleri iyili¤e dön-dürebilirler. Buna kar- rar) kelimelerinde yer alan ses tekrarlar› (aliteras- fl›l›k, düflmanlar› için iyi fleyler böyle kötü bir mahi- yon) yoluyla ahenk sa¤lanm›flt›r. yet al›r. fiair bu fikri, y›lan zehrinin ebedî hayat su- yuna veya tersine ebedî ha-yat suyunun zehre dö- Hz. Peygamber (s.a.v) do¤du¤u zaman ateflpe- nüflmesi sembolü olarak ifade ediyor. Burada tezat restlerin ateflleri sönmüfltür. Be-yitte bu mucizeye sanat› vard›r. de telmih vard›r. 22 Eylemifl her katreden min bahr-› rahmet mevc-hîz 18 K›lma¤ içün tâze gül-zâr› nübüvvet revnak›n El sunup urgaç vuzû içün gül-i ruhsâra su Mu’cizinden eylemifl izhâr seng-i hâra su (Abdest (almak) için el uzat›p gül (gibi olan) ya- (Kat› tafl (mermer), Peygamberlik gül bahçesinin naklar›na su vurunca (s›çrayan) her bir su damla- parlakl›¤›n› tazelemek için (ve onun) mucizesin- s›ndan binlerce rahmet denizi dalgalanm›flt›r.) den dolay› su meydana ç›karm›flt›r.) fiair burada "gül-i ruhsar" tamlamas› ile Hz. Pey- Peygamberlik gül bahçesine su verince gül taze- gamber (s.a.v.)’in yana¤›n› güle benzetmifltir. leniyor. Gül Peygamberimize izafe edilen bir çi- Abdest al›n›rken yüz y›kan›r. Hz. Peygamber çektir. Peygamberlik müessesesi onunla taze kal- (s.a.v.)’in yüzüne de¤en su, onun manevî gücü m›flt›r. Son peygamber olan Peygamberimizin mu- ile ço¤al›yor, bir damladan bin rahmet denizi do- cizelerinden biri kara tafltan sut ak›tmakt›r. Bu ¤uyor. Damla ile deniz aras›nda tezat vard›r. Bu mu’cize, peygamberli¤inin kabulü ve yeni bir gül tezat ve benzetme tasav-vufta birlik (vahdet) ile aç›lmas›, pey-gamberlik bahçesinin parlakl›¤›n›n çokluk (kesret)u belirtmek için kullan›l›r. Çok, bir- tazelenmesidir. den do¤ar. Bafllang›çta ilk Müslüman olan Hz. Edebiyat 19 Arif REH Murat Havzas› Peygamber (s.a.v.) tek idi. .Daha sonra Müslü- mih vard›r. fiebnem keli-mesinin fleb'i (gece) ile manlar›n say›s› yüzlerce milyonu aflt›. Cenâb-› fieb-i Mirac›n "fleb"i ayn› mânâya gelir. fiairin iki Hakk’›n insanlara ac›mas› mânâs›na gelen rah- kelime aras›nda münasebet kurmas›n›n sebebi met, Türkçe'de mecazî olarak ya¤mur mânâs›na budur. Feyiz: suyun taflmas›, bereket demektir. da gelir. Ya¤mur milyonlarca damladan oluflur. fiebnem ile bahar aras›nda tezat vard›r. Hz. Pey- 23 Hâk-i pâyine yetem dir ömrlerdür muttas›l gamber (s.a.v.)’in manevî gücü o kadar kuvvet- lidir ki, yeryüzünden götürdü¤ü flebnemi bütün Bafl›n› dafldan dafla urup gezer âvâre su y›ld›zlara yetecek su sa¤lar. Burada sudan mak- (Su aya¤›n›n topra¤›na ulaflay›m diye bafl›n› tafl- sat, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in Miraç gecesi bü- tan tafla vurarak ömürler boyu, durmaks›z›n bafl›- tün kâinata varl›¤› ile vermifl oldu¤u feyizdir. bofl gezer.) 28 Çeflme-i hurflîdden her dem zülâl-i feyz iner Her y›l, yüz binlerce Müslüman, dünyan›n dört bir Hâcet olsa merkadün tecdîd iden mimâra su yan›ndan Hacc'a gi-derler. Hz. Peygamber'in me- zar›n› ziyaret ederler. fiair, sulara da böyle kutsal (Kabrini yenileyen (tamir eden) mimara su laz›m bir duygu yüklüyor. Sular›n bafl›n› tafltan tafla vur- olsa, günefl çeflmesinden her an bol bol saf, tat- mas›, hem hakikî, hem mecazî mânâda kullan›l- l› ve güzel su iner.) m›flt›r. Hayat ile su aras›nda münasebet oldu¤u Burada günefl, dünyaya feyz ve bereket verdi¤i için flair ömür kelimesini kullanm›flt›r. Muttas›l keli- için çeflmeye, güneflten akan ›fl›k zülâle (saf su) mesi Arapça "vasi" (ulaflan, kavuflan) kökünden benzetilmifltir. gelir. Bu beyitte teflhis sanat› vard›r. 29 Bîm-i dûzah nâr-› gam salm›fl dil-i sûzânuma 24 Zerre zerre hâk-i dergâh›na ister sala nûr Var ümîdüm ebr-i ihsânun sepe ol nâra su Dönmez ol dergâhdan ger olsa pâre pâre su (Cehennem korkusu, yan›k gönlüme gam atefli (Su, onun efli¤inin topra¤›na zerrecikler halinde salm›fl, (ama) o atefle, senin ihsan bulutunun su ›fl›k salmak (oray› ayd›nlatmak) ister. E¤er parça serpece¤inden ümitliyim.) parça da olsa o eflikten dönmez.) Mânâ bak›m›ndan bütün kelimeleri birbiriyle ilgili Toprak, su ve ›fl›k zerre zerre, parça parça olur- olan bu beyitte te-nasüb veya müraat-i nazîr sa- lar. Su ›fl›¤› yans›t›r. fiair, su ve ›fl›¤›n bu özellikle- nat› vard›r. rine manevî bir mânâ da veriyor. Burada su ve 30 Yümn-i na’tünden güher olm›fl Fuzûlî sözleri ›fl›¤›n zerre zerre veya pare pare olmas› sevginin gücünü ifade eder. Ebr-i nîsândan dönen tek lü’lü fleh-vâra su 25 Zikr-i na’tün virdini dermân bilür ehl-i hatâ (Seni övmenin bereketinden dolay› Fuzûlî’nin (alelâde) sözleri, nisan bulutundan düflüp iri inci- Eyle kim def-i humâr içün içer mey-hâra su ye dönen su (damlas›) gibi birer inci olmufltur.) (Senin na't›n› zaman zaman tekrarlamay› hata eh- Bir efsaneye göre istiridyeler nisan ay›nda deni- li derman bilir. T›pk› sarhoflun ay›lmas› için yüzü- zin yüzüne ç›kar, ya¤-mur ya¤arken kabu¤unu ne su serpmesi gibi.) açar, bir iki damla al›r, yeniden denizin dibine Hata kelimesi yanl›fl ve günah mânâs›na gelir. inerlermifl. Bunlar zamanla inci haline gelirmifl. "Ehl-i hata"dan maksat yanl›fl yola sapanlar, gü- Fuzulî, yukardaki beytinde bu efsaneye telmihte nahkârlard›r. Onlar günahlar›ndan kurtulmak için, bulunuyor, kendi sözlerini inciye benzetiyor. sarhoflun ay›lmak maksad›yle yüzüne su serpme- 31 Hâb-› gafletden olan bîdâr olanda rûz-› haflr si gibi senin na't›n› tek-rarlarlar. Na't, bir fleyi med- hederek anlama manâs›na gelir. Hazret-i Pey- Eflk-i hasretden tökende dîde-i bîdâra su gamber'i övmek için yaz›lan fliirlere de na't deni- (K›yâmet gününde gaflet uykusundan uyanan lir. Belli zamanlarda oku-nan Kur'an cüzlerine ve düflkün (yahut afl›k) göz, (sana duydu¤u) hasret- dualara "vird" denilir. ten su (gözyafl›) döktü¤ü zaman,) 26 Yâ Habîballah yâ Hayre’l befler müfltakunam 32 Umdu¤um oldur ki rûz-› haflr mahrûm olmayam Eyle kim leb-teflneler yanup diler hemvâra su Çeflm-i vaslun vire men teflne-i dîdâra su (Ey Allah'›n sevgilisi! Ey insanlar›n en hay›rl›s›! Su- (O mahfler günü, güzel yüzüne susam›fl olan ba- sam›fllar›n (susuzluktan duda¤› kurumufllar›n) ya- na vuslat çeflmenin su verece¤ini, beni mahrum n›p dâimâ su diledikleri gibi (ben de) seni özlüyo- b›rakmayaca¤›n› ummaktay›m.) rum.) Divan flairleri umumiyetle fikirlerini bir beyitte so- 27 Sensen ol bahr-› kerâmet kim fleb-i Mi'râc’da na erdirirler. Fuzulî burada 31. beyitle 32. beyiti fiebnem-i feyzün yetürmifl sâbit ü seyyâra su birbirine ba¤l›yor. ‹ki beyitte de mahfler günü ba- his konusudur. O gün insanlar Cenâb-› Hakk’a, (Sen o kerâmet denizisin ki mi'râc gecesinde fey- hayatlar›nda yapt›klar› iyi ve kötü ifllerin hesab›n› zinin çiyleri sabit y›ld›zlara ve gezegenlere su verecekleri için büyük bir telafl ve heyecan için- ulaflt›rm›fl.) de ola-caklard›r. O gün Hz. Peygamber (s.a.v.) Burada Hz. Peygamber (s.a.v.)’in Mirac'›na tel- kendisini sevenlere flefaat edecektir. 20 Harput Kalesi Prof. Dr. Veli SEV‹N* Harput Kalesi

Murat Havzas› ve 2005 Y›l› Kaz›lar›

Elaz›¤l›n›n Harput aflk› bambaflka… fiiir- terk edilip ›ss›zlaflmad› tarih boyunca. Pek çok lerinde, türkülerinde ve gönüllerinde yafl›yor uygarl›¤a ev sahipli¤i yapt›: Romal›lar, Bizans tap taze an›larla. Sanki hiç terk edilmemifl gibi. ve çeflitli Türk Beylikleri gelip geçti s›rayla. He- Uluova'dan bafllar›n› çevirip bakt›klar› kayal›k le Artuklu Beyli¤i ve Belek Gazi zaman›nda bu an›lara her gün bir yenisini ekliyor adeta. görkemli surlar› ve saray›yla bir kez daha do- Anguzu Baba, Göllüba¤, Fethahmet, Buzluk ruklara ç›kt› uygarl›kta. 16. yüzy›l›n bafllar›n- ve Ejderha Tafl› vb. düflmüyor dillerden hiç. dan sonra tüm Anadolu gibi Osmanl› egemen- Cuma günleri camilerinde yer bulmak ne li¤ini tan›d›. Bu nedenle tarih içinde bir kurulup mümkün. Bu büyük sevgiye karfl›l›k Harput'un bir y›k›lan pek çok uygarl›¤› bar›nd›r›r sinesin- bugünkü durumu içler ac›s›. Y›k›k, harap bina- de katman katman; adeta bir höyük gibidir ‹ç lar karfl›l›yor insan› daha ilk ad›mda. Adeta bir Kale. paradoks yaflan›yor her ad›mda. ‹ç Kale'nin (Süt Kale), kuzey ucunda Kül- Bu tutku dolu Harput sevgisi bir fleyler tür Bakanl›¤›nca yapt›r›lan sur restorasyonu yapmaya zorluyor insan›. 2005 sonbahar›nda çal›flmas› s›ras›nda aç›lm›fl genifl bir çukurda Elaz›¤ Müzesi'nin çal›flkan Müdürü say›n Hay- bu binlerce y›ll›k yaflam›n toprakta b›rakt›¤› iz- dar Kalsen'in yönetimi, bu sat›rlar›n yazar›n›n ler, en az›ndan 4-5 m kal›nl›¤›ndaki tabakalar da bilimsel gözetimi alt›nda bafllat›lan ‹ç Kale halinde görünüyor bugün bile. Kerpiç duvar kurtarma kaz›lar› iflte böyle bir sevginin, ilginin kal›nt›lar›, yanm›fl ahflap hat›l dizileri, horasan ürünü; unutulmaya yüz tuttu derken hep yeni- harçl› duvar izleri belli, Urartular'dan bafllaya- den alevlenen sönmeyen bir sevda masal›n›n rak. Bugünkü kale yüzeyi ise 1830'lardan itiba- öyküsü. Bizzat Kültür Bakan› say›n Attila ren ovada yeni kurulan Mamuret-ül Aziz (Ela- Koç'un direktifiyle bafllat›lm›fl olan bu kaz› ka- z›¤) kentine tafl›narak ›ss›zlaflan bir Osmanl› lenin yok olan Osmanl› kimli¤ini yeniden ka- mahallesinin kal›nt›lar›yla tamamen kapl›. zand›rmay› amaçl›yor. Kuzeyden güneye do¤ru giderek alçalan Arkeolojik verilere göre Harput ‹ç Ka- bir alan üzerindeki Osmanl› Ça¤› kal›nt›lar› bir- le'nin (Süt Kalesi) kuruluflu ‹Ö. 8. yüzy›la, Urar- kaç yap› kat› halindedir. Gerçekten de 16. yüz- tu Krall›¤›'na de¤in uzan›r Harput'un. ‹fluva ve y›l fier'iyye Sicilleri'nde kalede, bir Dizdar'›n ko- Alzi diye an›lan s›n›r bölgesinde, günümüzden mutas› alt›nda, say›lar› 120'ye kadar yükselen 2800 y›l kadar önce, flahinlere yak›fl›r yalç›n bir muhaf›z›n görev yapt›¤›ndan söz edilmektedir. kayal›k üzerinde infla olunmufltu tüm görke- Ünlü gezgin Evliya Çelebi'ni 1655'teki ziyareti miyle. Urartu'nun Bat›'y› ne denli arzulad›¤›n›n s›ras›nda ‹ç Kale, "Kale Mahallesi" ad› alt›nda simgesidir bir bak›ma. Bir yüz y›l kadar yafla- bir mahalleye dönüflmüfltü. Evliya Çelebi her d›ktan sonra ‹Ö. 7. yüzy›l›n ikinci yar›s› içinde zamanki abart›l› üslubuyla bu mahallede bin Urartu Krall›¤› ile birlikte eyalet merkezi olarak kadar ev ile tek minareli eski bir cami, su sar- yaflad›¤› parlak dönemi yitirdi; ama ovan›n or- n›çlar›, tah›l ambarlar› ve cephanelikler oldu¤u- tas›ndaki stratejik konumu nedeniyle hiç mi hiç nu bildirir; Hicri 1301 tarihli Mamuret-ül Aziz Harput Kalesi 21 Prof. Dr. Veli SEV‹N* Murat Havzas›

Salnamesi'nde 15-20 kadar hane ile bir cami yaflama iliflkin yönlerinin arkeolojik verilerle bulundu¤u yaz›l›d›r. Öyle görünüyor ki Osman- daha sa¤l›kl› flekilde anlafl›lmas› ve nihayet l›lar döneminde ‹ç Kale yavafl yavafl küçülüp restorasyon ve çevre düzenlemeleriyle bu sa- biçim de¤ifltirerek 1830 ile 1850 y›llar›ndan han›n turistik bir merkez haline gelmesi amaç- sonra giderek terk edilmifltir. 1516'dan 20. lar›m›zdan baz›lar›d›r. Camisinde namaz k›l›- yüzy›l›n bafllar›na de¤in süren 400 y›ll›k sürede nabilen, kap›lar› darac›k sokaklara aç›lan evle- pek çok kez yenilenip biçimlendi¤i ve bu yüz- rinin ziyaret edilebilece¤i bir Osmanl› mahalle- den düzgün, kronolojik bir tabakalaflma siste- si düfllüyoruz flimdiden. K›vr›la k›vr›la uzanan mine sahip oldu¤u anlafl›lmaktad›r. darac›k sokaklar›ndan Harput musikisi taflan bir mahalle… Her biri tarihe tan›kl›k edecek bilgi dolu bu üst üste katmanlar› arkeolojik yöntemlerle Böyle bir Osmanl› mahallesi yeniden ya- kald›r›p incelemek tabii ki mümkün. Gerek ül- flama kavuflturulabilir mi? Biz Harput aflk›n›n kemizde, gerekse d›flar›da s›k s›k uyguland› bunu baflarabilece¤i inanc› içindeyiz. Bunun bu yöntem geçmiflte. Ama Harput'un yak›n ta- için bir araya geldik, gönül gönüle verdik. rihine ait bu denli yo¤un ve yayg›n izleri yok 2005 kaz›lar› s›ras›nda kalenin güney ucunda- etmek do¤ru bir yaklafl›m de¤il. fiimdiye dek ki iki katl› bir evin girifl kat› tümüyle aç›ld›, mut- hiçbir araflt›rmac›n›n ilgisini çekmemifl bu kal›- fa¤›nda tencereleri, oca¤›ndaki külüyle birlik- t›lar yak›n geçmiflin an›lar›yla dolu. Arnavut te. Mahallenin orta yerinde kalm›fl kayaya oy- kald›r›ml› darac›k sokaklar›nda yafll› sakalar›n ma büyük Urartu Ça¤› sarn›c› da temizlenme- dolaflt›¤› bu mahalleye ait an›lar› bilim kurulu- ye bafllad›. Kültür ve Turizm Bakanl›¤›'ndan muzun sözlü tarih bölümü sorumlusu sevgili gerekli izinler sa¤land›¤› takdirde çal›flmalar Mustafa Balaban gün görmüfl Harputlular'dan 2006 yaz›nda da sürecek. bir bir topluyor bir yandan. *Harput ‹ç Kale Kaz›s› Bilimsel Baflkan› 2005 y›l›ndaki kaz›lar, öncelikle Do¤u Anadolu'nun en önemli kalelerinden biri olan Harput ‹ç Kale ören yerindeki insan eliyle ya- p›lan tahribat› önleyebilmek amac›yla bafllat›l- d›. Yüzeyi hemen hemen tümüyle Osmanl› Dö- nemi'ne iliflkin mimari y›k›nt›larla örtülü olan bu kal›nt›lar, üstte olufllar› nedeniyle giderek yok olmaya yüz tutmufltur. Yüz elli y›l kadar önce ›ss›zlaflan bu mahalle her y›l binlerce ziyaretçi- nin ak›n›na u¤rayarak bilinçli ya da bilinçsizce y›k›m görmektedir. Kalenin her noktas›na tafl- lara kaz›narak ya da ya¤l› boya ile yaz›lm›fl sevginâmeler bu bilinçsizli¤in göstergesi. Do- lay›s›yla Harput ‹ç Kalesi'nde öncelikle Os- manl› kültür katlar›n›n incelenmesi bir zorunlu- luk olarak ortaya ç›kmaktad›r. Yak›n geçmiflin bu mahallesinde F›rat Üniversitesinden Prof. Dr. M. Beflir Aflan ve Prof. Dr. Mustafa Öztürk gibi Osmanl› tarihi uzmanlar›yla el ele verilerek yap›lacak disiplinler aras› kurtarma kaz›lar› özellikle ülkemiz için büyük önem tafl›yan bir "Osmanl› Arkeolojisi" bilim dal›n›n kurulmas›na katk›da bulunacakt›r. 2005 y›l› çal›flmalar› s›ra- s›nda öncelikle Harput ‹ç Kale kaz›lar›nda böy- le bir s›n›rlamaya gidilmesi karar›na var›ld›. Bu türde bir bilimsel yaklafl›mla yak›n geçmiflin, tarihsel belgelere fazla yans›mam›fl gündelik 22 Mescid Mescid Palu Alacal›

Murat Havzas› Mescid

Eski Palu yerlefliminin Zeve Mahallesi kesiminde, Çarfl›bafl›'na giden yol üstünde, Dükkanönü Camisi'nin karfl›s›nda yer alan Ala- cal› Mescid, kare planl› bir harim ve ona bat›- da birleflik, kuzey-güney do¤rultusundaki dik- dörtgen planl› son cemaat yerinden oluflur.

Do¤u duvar› d›fla aç›kl›k vermeyen yap›- n›n, do¤u iç duvar›nda eksende ve eksenin her iki yan›nda efl aral›klarla üç adet duvar ni- fli yer al›rken; bat› duvar›n kuzey ve güneyine do¤ru olan alanda, son cemaat yerine aç›lan 1970’li Y›llarda Alacal› (Kanl›) Mescid iki adet girifl aç›kl›¤› bulunur. Güney duvar ek- seninde bulunan mihrap nifli ve her iki yan›n- daki pencere aç›kl›¤›na karfl›n; kuzey duvar›n ekseninde bir adet pencere, bu pencerenin hemen do¤usunda bir adet nifl ve bat›s›nda çat›ya ç›k›fl› sa¤layan merdivenlere aç›lan ka- p› aç›kl›¤› yer al›r.

Yap›n›n bat›s›nda yer alan son cemaat yeri, harimin kuzey ve güneyinden devam eden duvarlar ile bat› eksende yer alan paye- ye at›lan kemerlerle d›fla aç›l›rken, bu payeden beden duvar›na at›lan bir bas›k kemerle iki Alacal› (Kanl›) Mescid (fiimdiki Hali) mekana ayr›lm›fl durumdad›r.

Son cemaat yerini oluflturan her iki birim de, kuzey-güney ekseninde at›lm›fl beflik to- noz ile örtülüyken; harim k›sm›, içte beden du- varlar›nda at›lm›fl kemerlerin destekledi¤i ve trompla geçilen kubbe, d›flta kasnak üzerinde geliflmifl sekizgen piramidal külah ile örtülü- dür. Harimi örten piramidal külaha karfl›n, son cemaat yerinin üstü düz dam fleklinde düzen- lenerek, harim kuzey duvar›nda geçilerek ula- fl›lan merdivenler ile bu k›sma ç›k›l›r ki, olas›l›k- la bu bölüm, minaresi olmayan bu mescit için ezan okunan yer ifllevi görmüfl olmal›d›r. 1970’li Y›llarda Alacal› (Kanl›) Mescid

Bat› cephe ile birlikte, kasnak ve pirami- toprak dolgu nedeni ile görülemese de, olas›- dal külahta kullan›lan beyaz ve siyah renkli l›kla di¤er kuzey cephe ile ayn› malzeme kulla- düzgün kesme tafl malzeme, di¤er yönlerde n›lm›fl olmal›d›r. Kaba yonu tafl malzeme, s›va görülmez. Olas›l›kla yap›n›n cadde üzerinde uygulamas› nedeni ile iç mekanlarda tercih yer alan bölümünü görsel olarak öne ç›karan edilirken, kubbeyi tafl›yan kemerler, pencere bu düzenleme,güney cephedeki pencere dü- ve kap› köfleleri ile mihrap niflinde de kesme zenlemeleri d›fl›nda di¤er yönlerde tercih edil- tafl malzeme kullan›m› görülür. Kubbeyi tama- memifltir. Buna karfl›n, güney cephede de men oluflturan tu¤la malzeme ise, kubbe d›- düzgün kesme tafl malzeme kullan›l›rken, ku- fl›nda geçifl eleman› olan tromplarda, kubbeyi zey cephede kaba yonu tafl malzeme kullan›l- tafl›yan kemerler aras›ndaki sa¤›r kemerlerde m›flt›r. Do¤u cephede kullan›lan malzeme, ve son cemaat yerinin tonozlar›nda da görülür. Mescid 23 Mescid Murat Havzas›

Yap›y› tarihleyecek kaynak ya da kitabe hemen karfl›s›nda bulunan Dükkanönü Cami- bulunmasa da, plan özellikleri ve kimi süsleme si'nin arkas›ndaki dere yata¤› kenar›na yap›la- özellikleri, yap›n›n XVI. yüzy›l ikinci yar›s›nda rak, Dükkanönü Camisi güney duvar›nda ya- yap›ld›¤›n› göstermektedir. Özellikle tek kub- flanan statik sorunlara ve toprak kaymas›na beli mekan anlay›fl›n›n bölgeye yerleflmesi, çift karfl› oluflturulan settir. Alacal› Mescid ile ayn› renkli tafl kullan›m› gibi özellikler, bu tarihsel statik sorunlar› yaflayan Dükkanönü Camisi ile süreci yakalamam›za neden olurken; benzer ilgili gerekli çal›flmalar›n da yap›lmas› gerekti- örneklerini Pertek ve Sa¤man'daki yap›larda ¤i gibi, bu alanda ya da farkl› alanlarda görü- gördü¤ümüz bingi tafllar› ve benzer plan anla- len orijinal malzemenin toplanarak, olas› resto- y›fl›, yine ayn› tarihi vermektedir ki, zaten Os- rasyon çal›flmalar›nda kullan›lmas› gerekir. manl›'n›n bölgedeki egemenlik sürecinin de bafllang›c› XVI. yüzy›l›n bafllar›d›r. Sonuç; Birçok özelli¤i ile eski Palu’nun en önemli eserlerinden biri olan Alacal› Mescit Bölgesel olarak sa¤lam olmayan bir ze- ülkemizin ve dünyan›n önemli bir tarihsel zen- min üzerinde bulunan yap›n›n, bu nedenle ya- ginli¤idir. Mimar Sinan’›n eserleri kadar de¤er flad›¤› statik sorunlar, kimi bölümlerde çatla- tafl›yan Palu’daki Alacal› Mescit, Restore edi- malar yaratm›fl, kimi bölümlerde ise zemin lip ibadete aç›lmay› bekliyor. çökmesine neden olmufltur. Bu ba¤lamda ge- rekli acil önlemler al›nmaz ise, bölgedeki di¤er Bu tarihi eser kamu, yerel ve sivil toplum yap›larda oldu¤u gibi bu çatlaklar derinlefle- örgütlerinin ilgisine muhtaç... rek, yap›n›n y›k›lmas›na neden olacakt›r. Bu zenginli¤i do¤ru olarak tan›mlamak, Yap› ile ilgili bir di¤er sorun, mevcut du- gelece¤e tafl›mak da Palu'nun kamu-yerel-si- rumu ile kullan›m›na ait sorunlard›r. Yap› içinde vil toplum örgütlerinin birlikteli¤ine ba¤l›d›r. tabakalaflm›fl durumdaki gübreler, yap›n›n Bunun için de oluflturulacak özel gündemlerle "ah›r" olarak kullan›ld›¤›n› göstermektedir. Ya- bir duyarl›l›k atmosferi oluflturularak Alacal› p›n›n mescid olarak bir ibadet mekan› oldu¤u Mescit, 2006 y›l› içinde röleve ve restorasyon düflünüldü¤ünde, bu kullan›m fleklinin çirkinli- projeleri yap›larak örnek bir flekil- ¤i aç›kça ortadad›r. de restore edilmelidir. ‹nan›yo- ruz ki bu konuda Palulu ifl Yap›n›n statik ve kullan›m sorunu d›fl›n- adamlar›, sanayici ve efl- da, malzemesinde görülen ve özellikle pirami- raf, güzel bir birliktelik dal külah› ile son cemaat yeri cephesinden al›- olflturarak üzerleri- nan düzgün kesme tafl malzeme, farkl› ne düflen tarihi amaçlar için kullan›lm›flt›r. Bu kullan›m›n görevi yerine tespitini yapt›¤›m›z en önemli alan›, getirecek- mescid'in lerdir. 24 Orman Prof. Dr. Saadettin TONBUL* Elaz›¤’›n Orman

Murat Havzas› Durumu

Ormanlar, do¤al dengenin süreklili¤inde gibi ana nedenlerle ( biyotik ve abiyotik etki- büyük rol oynayan, ayn› zamanda yaflayan biyo- ler) büyük oranda tahrip olmakta ve giderek ihtiya- lojik varl›klar olmalar› nedeniyle, tükenmeyen bir c› karfl›layamaz duruma gelmektedir .Bunu önle- dinamizme sahip en önemli do¤al kaynaklard›r. mek ve orman kaynaklar›ndan sürekli yararlanmak Ormanlar ; için ise devaml›l›¤›n sa¤lanmas› gerekmektedir. - Hava kirlili¤inin azalmas›, Türkiye Ormanlar› ve Da¤›l›fl› - Oksijen üretiminin devam›, Arazi yap›s›, iklim ve toprak özellikleri, ülke- - Bünyesinde bar›nd›rd›¤› çok çeflitli canl› miz ormanlar›n›n bugünkü yap›s› ve do¤al da¤›l›- türleri ile biyolojik zenginlikleri, fl› üzerinde etkili olan en önemli etkenlerdir. Bu- -Yaban hayat›n›n korunmas›, nunla birlikte,Türkiye orman ekosistemi için elve- -Su rejimini düzenleme, sel, taflk›n ve 盤 riflli olmayan bir iklim kufla¤›nda yer almakta- gibi do¤al afetleri engelleme, d›r.Gerçekten, hem Akdeniz büyük iklim bölgesi - Erozyonu önlemek, ile ba¤lant›l› iklim özellikleri, hem de yüksek ve - ‹klimi yumuflatma, engebeli yeryüzü flekilleri nedeniyle, ülkemiz or- mans›zlaflmaya karfl› çok duyarl›d›r. - Rekreasyon ihtiyac›n› karfl›lama, - Do¤al hayat›n devam› ve ekolojik denge- Ülkemizde, çeflitli nedenlerle her geçen gün nin sa¤lanmas›, azalmas› veya yok olmas›na karfl›l›k, orman alan- - Üretti¤i ekonomik mallardan dolay› çok lar›n›n toplam alana oran› dörtte bir (%26) civar›n- önemli bir kaynak niteli¤i tafl›mas›, da olup, yaklafl›k 20.7 milyon ha d›r. . Bu ormanla- r›n % 53.5’ünü i¤ne yaprakl›lar, % 42’sini yaprakl› -Kendi kendini yenileyen do¤al kaynaklar›n türler, % 4.5’unu ise kar›fl›k ormanlar meydana ge- en önemlilerinden birisini teflkil etmesi bak›m›n- tirmektedir Türkiye, bu orman alan›yla, ormanca dan çok önemlidirler. zengin bir ülke de¤ildir. Fakat, birkaç yüz y›l önce- Bununla birlikte, sine kadar Türkiye’nin önemli bir bölümünün or- -Sanayileflme ve h›zl› nüfus art›fl› sonucu afl›r› manlarla kapl› oldu¤u, ya da en az›ndan bugünkü yararlanma (yakacak ve yapacak elde etme), orman varl›¤›na oranla çok daha zengin bir orman -Kaçak kesim ve tar›m alanlar› açma, örtüsüne sahip oldu¤u da bilinmektedir. -Yang›nlar, Günümüzde ülkemizdeki orman alanlar›n›n -Zararl› böcek ve mantar hastal›klar›, da¤›l›fl›na bak›ld›¤›nda bölgesel bazda oldukça -Asit ya¤murlar› belirgin farkl›l›klar›n oldu¤u görülmektedir. Ülkemiz

fiekil 1: Türkiye’de Orman Alanlar›n›n Da¤›l›fl› Oransal Da¤›l›fl› fiekil 2:Türkiye’deOrmanlar›nBölgelereGöre ilgili bilgileregöz atmaktayararvard›r(Tablo 1); meden öncekonumu vebafll›caco¤rafiözellikleriyle ve da¤›l›fl›n›kontroletmifltiretmektedir. naklanan özellikleri,ormanlar›n›nyap›s›,çeflitlili¤i niz da¤›l›fl›,vb.fizikico¤rafyaetmenlerindenkay- ye’nin iklim,yükselti,yeryüzüflekilleri,karavede- 900 865haa¤açland›rmayap›lm›flt›r. ra orman›a¤açland›rmalar›sonucunda,toplam2 rum vekurulufllar›nkatk›s›ylagerçeklefltirilenhat›- malar, yeflilkuflaka¤açland›rmalar›veçeflitliku- 2001 sonunakadar,ormaniçived›fl›a¤açland›r- lü GenelMüdürlü¤ü’nce(AGM)yürütülmektedir. man Bakanl›¤›A¤açland›rmaveErozyonKontro- a¤açland›rma veerozyonkontrolüçal›flmalar›Or- planl› dönemlebirlikteh›zkazanm›flt›r.Türkiye’de a¤açland›rma çal›flmalar›1963y›l›ndabafllayan m›flt›r. Ormaniçiveormand›fl›alanlardayap›lan larla a¤açland›rmaçal›flmalar›sony›llardah›zlan- gerekse iklimsel,sosyal,kültürelveestetikamaç- olarak ülkemizde,gerekodunüretimiamac›yla (Orman Bakanl›¤›verileri). tar (%31),iyibaltal›k2.7milyonhektar(%13)’dür milyon hektar(%44)’dür.‹yikoru6.2hek- may›p, örne¤inürünverebilenormanalan›8.9 manlar›m›z›n tamam›verimliormanniteli¤indeol- manlardan oluflmaktad›rBaflkabirifadeyle,or- giren bualan›nyaklafl›kyar›s›(%56’s›)bozukor- fakir sahalar›oluflturmaktad›r(fiekil1ve2). do¤u Anadolubölgeleriise,ormanbak›m›ndanen ve Egebölgelerindetoplanm›flt›r.Do¤uGüney- ormanlar›n›n büyükbirbölümüKaradeniz,Akdeniz z › ¤ ’ d Elaz›¤’›n ormandurumuylailgili özellikleregeç- E Sonuç olarakbeflerifaktörlerlebirlikte,Türki- Yukar›da belirtilenolumsuzluklaradaba¤l› Di¤er taraftan,günümüzde,ormanrejimine a l a k i z

O › ¤ r ’ › m n

a n O

r A m l a a n n l a

r D › n u › n r u

D m a u ¤

› l v › fl e ›

E l a - mas›na yolaçm›flt›r. alt s›n›r›n›nyokedilmesine, üsts›n›r›nisealçal- görünümü hakimolmufltur. Butahriplerorman bozulmufl, böylecesahaya genelolarakstep sonucunda ormanalanlar› oldukça daralm›flve mesi, tar›malanlar›açmavd.) geliflentahripler li nedenlereba¤l›olarak(savafllar, madeniflletil- y›l geriyegitti¤iyörede,as›rlarcasürenveçeflit- de kalmaktad›r. park görünümlükuruormankategorisiiçerisin- guland›¤›nda yöre,23.5olanindisde¤eriile li¤ini belirlemektedir.Örne¤inErinçformülüuy- ¤›n› ortayakoymaktaveburadakiorman›nözel- de yöreninormanvejetasyonuiçerisindekald›- 434 mm.Olmas›)veuygulanançeflitliformüller ya¤›fl de¤erlerinekarfl›l›kElaz›¤’›nbude¤erinin 324, Kayseri’nin366,K›rflehir”in378mm.olan (do¤al stepalan›içerisindekalanKonya’n›n tad›r. Di¤ertaraftan,yöreninya¤›flde¤erleri görülen ormankal›nt›lar›bugörüflüdo¤rulamak- ya, Bozakman,Tonbul,vd.)gerekseçevrede Walter, Sevim,Zednik,Evcimen,Pamay,Salka- melerde bulunmuflçeflitliaraflt›r›c›lar(Erinç, veya yöreninvejetasyonuüzerinede¤erlendir- n› içerisindekalmaktad›r.Gerekyöredeçal›flm›fl daki yaklafl›k%90’lukbölümüdo¤alormanala- ¤unda Elaz›¤ilalan›n›n950-1950m.leraras›n- a› Rjm :GecikmiflAkdenizYa¤›fl :Karasall›klagenelkarakteri :12.9°C :434mm. Ya¤›fl Rejimi Y›ll›k OrtalamaYa¤›fl Ortalama S›cakl›k :%84’üda¤-plato,%14’ü Akdeniz ‹klimi :1300-1400m. ‹klim :700m.(KarakayaBaraj ova Yeryüzü flekilleri :2620m.(Palu-Akda¤) Ortalama Yükselti En alçakkesimi :65km. :9151km2 En yükseknoktas› K-G yöndekigenifllik 150km. D-B do¤rultudakiuzunluk: Toplam Alan› boylamlar› 38°30´-39°11´kuzeyenlemleri Yukar› F›ratBölümü:40°21´-38°30´do¤u Do¤u AnadoluBölgesi, : Bulundu¤u Bölge,Bölüm Ö T a z b e l l o l Bununla birlikte,yerleflimtarihinin7-8000 Ekolojik koflullargözönündebulunduruldu- i k

1 l e

: r

i E l a z › ¤ ’ › n

K o n u m %012’si) (Türkiye topraklar›n›n bozulmufl bozulmufl Rejimi Gölü sahilleri) u Prof. Dr.SaadettinTONBUL*

v e

B a fl l › c a

C o ¤ r a f i Orman

Murat Havzas› 25 26 Orman Prof. Dr. Saadettin TONBUL* Murat Havzas›

‹l s›n›rlar› içindeki orman alanlar›n›, yörenin ve Lübnan meflesi en yayg›n olarak görülenler- yar› kurak iklim flartlar›na ve so¤uk k›fllara uy- dir. Yap›lan araflt›rmalar, yöre ormanlar› içerisin- mufl veya dayan›kl›, kapal›l›¤› zay›f, seyrek ve de bu türler d›fl›nda, Türkiye’de az rastlanan ba- park görünümlü kuru ormanlar oluflturmaktad›r. z› mefle türlerinin (Q. Persica, Q. Vesca, Q. Liba- Bu orman formasyonunu meydana getiren ni vd.) de bulundu¤unu ortaya koymaktad›r. Me- a¤açlar, hemen her tarafa yay›lm›fl mefleler (% fle ormanlar› içerisine serpilmifl bir durumda gö-

fiekil 3: Elaz›¤’da Orman Alanlar›n›n Da¤›l›fl› (ELEKSAV, 1999’dan)

95 oran›nda), bunlar aras›na az oranda (% 4) ka- rülen ibreliler grubuna dahil ard›ç türlerini ise r›flm›fl ard›çlar ile yabani kiraz, armut, badem gi- daha çok katran ard›c› ve adi ard›ç meydana bi yabani meyve türleri ve baz› Akdeniz eleman- getirmektedir. lar› (melengiç ve sumak) d›r. Bu nedenle, yöre- deki ormanlar›, mefle ormanlar› olarak tan›mla- Sahadaki kuru ormanlar, gevflek bir kapal›- mak mümkündür. l›¤a sahip bulunmakta, kaya ve ç›plak topraklar büyük lekeler halinde görülmekte, orman alt› flo- Kuru ormanlardan oluflan yöredeki mefle ras› oldukça fakir bir özellik göstermekte, orman- ormanlar› tür yönünden oldukça zengindir. Bun- lardaki a¤açlar›n büyümesi oldukça yavafl ol- lar içinde maz› meflesi, tüylü mefle, saçl› mefle maktad›r. Bu ormanlara az da olsa Akdeniz Flora Elemanlar› kar›flm›fl bulunmaktad›r. Foto 1: Keban Civar›ndaki Piran Da¤›’n›n kuzey yamaçlar›nda tahripten arda kalm›fl mefle ormanlar› Orman 27 Prof. Dr. Saadettin TONBUL* Murat Havzas›

Tablo 3: Elaz›¤ ‹linin Mevcut Orman Durumu (ELEKSAV, 1999’dan)

fiekil 4: Elaz›¤ ‹linde Arazi Kullan›m fiekillerinin Oransal Yukar›daki tabloya (Tablo 3) göre, yar›dan faz- Da¤›l›m› (Eleksav, 1999’dan) las› bozuk olmakla birlikte, baltal›k orman ormanlar, toplam orman alan› içinde % 96.2 ile oldukça yük- Günümüzde Elaz›¤ il s›n›rlar› içinde tahrip- sek bir de¤er göstermekte, koru ormanlar› fazla bir ten arda kalm›fl mefle ormanlar›na en fazla Palu alan ( % 3.7 ) kaplamamaktad›r. ‹l ormanlar› önem- çevresi, Ar›cak ve Alacakaya ilçeleri civar›, Kara- li ölçüde bozulmufl oldu¤undan, yeterli ölçüde ya- koçan ilçesi kuzeyi, k›saca ilin genellikle kuzey- pacak ve yakacak üretimi yap›lamamaktad›r. do¤u, do¤u ve güneydo¤u köflelerinde rastlan›l- maktad›r. Bu alanlardaki ormanlar›n çok fazla Elaz›¤ ormanlar›n›n da¤›l›fl› üzerinde fiziki tahrip edilmeden kalm›fl olmalar›, buralar›n ol- faktörlerden çok befleri faktörler etkili olmufltur. El- dukça engebeli bir topografyaya sahip bulunma- veriflli co¤rafi konumu, verimli ovalara sahip olma- s› ve ana yollardan uzak olmalar› ile aç›klanabilir. s›, zengin su ve maden potansiyeline sahip olma- ‹l dahilindeki di¤er orman alanlar›, Baskil ilçesi s›, önemli ticaret yollar› üzerinde bulunmas› tarihin güneyindeki Bulutlu ve Pincirik çevresinde yer ilk devirlerinden itibaren yerleflmeye sahne olma- alan Karga Da¤›n›n kuzeye bakan yamaçlar› ile, s›na yol açm›flt›r. Yak›n tarihlere kadar F›rat ve Dic- Hazar Gölü Çevresi ve Kömürhan Bo¤az› civar- le nehirleri üzerinde keleklerle Mezopotamya’ya lar›d›r (fiekil 3 ve Foto 1). yakacak odun sevk›yat›n›n yap›lm›fl olmas› da bu befleri faktörlere eklenebilir. ‹l genelindeki orman varl›¤›, içerisinde yer Elaz›¤ yöresinde çeflitli befleri faktörlere ald›¤› Do¤u Anadolu Bölgesi’nin genelinde ol- ba¤l› olarak ortaya ç›kan genifl ölçülü tahrip olay- du¤u gibi, oldukça fakir bir durum göstermekte- lar›ndan sonra, ormanlar›n yeniden yetiflme orta- dir. Gerçekten, % 30’lardaki dünya ortalamas› m› bulamamalar› üzerinde, yörenin iklim ve toprak ve % 25’ler civar›nda kabul edilen Türkiye orman koflullar› bak›m›ndan kritik bir özellik göstermesi alanlar› ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda, Elaz›¤’›n yaklafl›k etkili olmufltur ve olmaktad›r.Yörenin s›cakl›k ko- % 12 olan bu de¤erinin oldukça düflük bir oran flullar›, sahan›n klimaks a¤ac› olan mefle için op- gösterdi¤i görülür (Tablo 2, fiekil 4). Orman Böl- timal de¤erler göstermektedir. Zednik (1963)’e ge Müdürlü¤ü verilerine göre, il s›n›rlar› içindeki göre mevcut s›cakl›k ve kurakl›k de¤erleri nede- toplam 123 043 hektarl›k orman varl›¤›n›n, Türki- niyle, baflka bir ifadeyle k›fllar›n biraz daha so- ye ormanlar› içindeki pay› ancak % 06’lar civa- ¤uk, yazlar›n daha s›cak geçmesi ve kurakl›¤›n r›ndad›r. KHGM raporlar›na göre ise, fundal›k uzunlu¤u, önce karaçam daha sonra sar›çam sa- alanlarla birlikte ilin toplam orman alan› 130 403 hadan çekilmektedir. hektar (% 14) d›r. Elaz›¤’da özellikle befleri faktörlere ba¤l› Yöre büyük bir bölümüyle do¤al orman for- olarak ortaya ç›km›fl ormans›zlaflman›n en masyonu içerisinde kalmas›na karfl›l›k, sahan›n gü- önemli güncel sorunlar› veya sonuçlar› bafl›nda nümüzde görülen bu derece düflük orman varl›¤›- erozyon ve siltasyon gelmektedir. Örne¤in, F›rat n› , insan etkisine dayanan tahrip faktörlerinin yan› Nehri Keban Baraj Gölüne y›lda 31.5 milyon ton s›ra, ya¤›fl ve indis de¤erlerinin step s›n›r›na çok sediment tafl›makta olup, son yap›lan ölçümlere yak›n olmas›nda aramak gerekir. Bu fiziki faktörler göre gölün yar›s› dolmufl, dolay›s›yla baraj öm- sahada uygulanacak a¤açland›rma çal›flmalar› rünün önemli bir bölümünü tamamlam›fl görün- için de son derece risk tafl›maktad›r. mektedir (Foto 2). 28 Orman Prof. Dr. Saadettin TONBUL* Murat Havzas›

A¤açland›rma : 16.758 Ha. Erozyon Kontrolü : 30.010 Ha. Mera Islah› : 7.111 Ha. Galeri Kavakç›l›¤› : 28 Ha

Foto 2 : Keban Baraj›n›n dolmakta oldu¤unu gösteren Gülüflkür Köprüsü civar›ndan çekilmifl bir foto¤raf (Foto¤raf 2001 y›l›nda çekilmifltir).

Elaz›¤ ‹linde Orman Çal›flmalar› ve Yap›l- mas› Gereken ‹fller Foto 4 : Elaz›¤’daki a¤açland›rma çal›flma- Elaz›¤’da ilk a¤açland›rma çal›flmalar› 1960 lar›ndan bir görünüfl (Elaz›¤, AGM Baflmühen- y›l›nda bafllam›flt›r. Elaz›¤ AGM Baflmühendisli¤i disli¤i Arflivi) . verilerine göre, Yap›lmas› Gereken ‹fller ise fiöyle Belirtilebilir ; 2002 y›l› sonu ‹tibariyle gerçeklefltirilen or- man çal›flmalar› flöyledir : - Do¤al ortamdaki canl› (toprak, flora-fa- una) ve cans›z (iklim, topografya, ana materyal) faktörler aras›ndaki iliflkileri iyi de¤erlendirerek a¤açland›rma ve asli vejetasyonu koruma çal›fl- malar› yap›lmal›d›r.

- A¤açland›rma yap›lacak alandaki do¤al vejetasyonun özelli¤ine bak›lmal›, relik türlerden kaç›n›lmal›, a¤açland›rmada tür seçimi ve tohum transferi konular›nda dikkatli davran›lmal›d›r.

- Afl›r› derecede toprak afl›nmas›na maruz kalm›fl ve ana kayan›n bütünüyle yüzeye ç›kt›¤› alanlarda do¤al denge sa¤lan›ncaya kadar ot- latma bile yap›lmamal›, saha kendi haline b›ra- Foto 3 : Mastar Da¤› kuzey yamaçlar›ndaki k›lmal›d›r (Mastar Da¤›, Meryem Da¤›, Piran a¤açland›r›lm›fl alanlar›ndan bir görünüfl. Da¤lar› gibi sahalar).

* S. TONBUL F›rat Ünivsitesi Fen Edebiyat ‹NANDIK, H. 1965, Türkiye Bitki Co¤rafyas›- Fakültesi Co¤rafya Bölümü Ö¤retim Üyesi na Girifl, ‹.Ü. Co¤. Enst. Yay. No. 42, ‹stanbul. KAYNAKÇA : TONBUL, S. 1987a, Elaz›¤ Bat›s›n›n Genel Jeomorfolojik Özellikleri ve Geliflimi, Jeomorfoloji ATALAY, ‹.. 1994, Türkiye Vejetasyon Co¤- Dergisi, 15, 37-52, 1987 rafyas› , Ege Üniversitesi Bas›mevi, ‹zmir. TONBUL, S. 1987b, Elaz›¤ Bat›s›n›n Bitki Ör- ELEKSAV,1999,ELAZI⁄ PROJES‹ (2000'li Y›llara tüsü Özellikleri, F›rat Üniversitesi Sosyal Bilimler Haz›rl›k Çal›flmalar›),Mevcut Durum, Elaz›¤ Valili¤i, Elaz›¤. Dergisi, 1, 209-224, Elaz›¤. GÖKMEN, H. 1962, Türkiye’de Orman A¤aç ve A¤açç›klar›n›n Yay›l›fl› Haritas› (Ölçek : 1/ 2 500 000) , Orman Genel Müdürlü¤ü Yay›nlar›, Ankara. Tarih 29 Prof. Dr. Muhammet B. AfiAN* Harput Artuklu Hükümdar›

Belek Gazi mi Bulak Gazi mi? Murat Havzas›

Anadolu Türk Tarihi içerisinde, 1102 - 1409 y›lar› aras›nda Diyarbak›r (H›sn-› Keyfa) 1101- 1231, Harput (1185-1233) ve Mardin (1108- 1409), çevresinde hüküm sürmüfl olan Artuko- ¤ullar›n›n önemli bir yeri vard›r. Bu yaz›m›zda bafll›ktan da anlafl›laca¤› üzere, Harput Artuklu hükümdar› olan Belek Gazi(…/öl.1124)1’nin ismi üzerinde durup, yap› ve anlam bak›m›ndan, kay- naklara göre incelemeye çal›flaca¤›z. ‹smi, yap› bak›m›ndan ele ald›¤›m›zda; dö- nemin klasik ‹slam kaynaklar›ndan, ‹bnü’l-Esir’in El-Kamil Fi’t-Tarih;2 ‹bn’ül – Ezrak el-Fariki’nin Ta- rihu Meyyafarikin;3 Azimi’nin Tarih,4 gibi eserler baflta olmak üzere, sözkonusu ismin Belek (be, lam kef harfleri) fleklinde yaz›ld›¤› görülmektedir. Ancak Halk aras›nda kullan›lan Balak ke- limesinin nereden geldi¤ini anlamak için de bu ismin kullan›ld›¤› kaynaklar› ele almam›z gerekir. Günümüzden geriye do¤ru gidildi¤inde Balak isminin, Nureddin Ard›ço¤lu’nun Harput Hü- kümdar› Balak Gazi,5 isimli eserinde yer ald›¤›- n› görmekteyiz. Eserin kaynaklar›na bak›ld›¤›n- da, ‹bnü’l-Esir’in El-Kamil Fi’t-Tarih isimli eseri- nin, latince çevirisi ve ‹bnü’l-ethir fleklinde ifade edilen6 kaynak baflta olmak üzere baz› bat›l› kaynaklar› kulland›¤› görülmektedir. Ard›ço¤- lu’nun da bu ismi dönemin ‹slam kaynaklar›n- dan de¤il de, bat› dillerine yap›lan transkripsi- yondan kaynakland›¤› ortaya ç›kmaktad›r. ‹slam kaynaklar›n›n bat› dillerine transkrip- siyonu s›ras›nda baz› kelimelerin farkl› flekilde kullan›ld›¤›n› belirtmeliyiz. Belek ile Balak keli- mesi aras›ndaki fark da buradan kaynaklan- maktad›r. Nitekim esas yaz›l›fl› Ebubekir olan kelimenin, bat› dillerine transkripsiyonu yap›l›r- ken Abu bakr7 fleklinde gösterilmesi bunu or- taya koymaktad›r.8 Bu örnekleri; Ebu’l-Feth/ Abu’l-Fath, Abdulkadir /Abd al-Kader, Muhsin /Mohsen … vb. gibi ço¤altabiliriz. Yine Ard›- ço¤lu’nun yararland›¤› kaynaklar aras›nda ge- çen ve bask› tarihi, Nureddin Ard›ço¤lu’dan daha eski olan ‹brahim Artuk’un; Artuk O¤lu Emir Balak ve Mezar›9 isimli çal›flmas›nda da, Balak kelimesinin geçmesi, bu kullan›fl›n N. Ar- d›ço¤lu’dan önceye gitti¤ini göstermesi bak›- m›ndan önemlidir. Bu durum ‹brahim Artuk’un da, Nureddin Ard›ço¤lu gibi, bat› kaynaklar›na dayanarak bu kelimeyi kullanm›fl oldu¤u dü- flüncesini ça¤r›flt›rmaktad›r. Balak olarak kullanman›n as›l kayna¤› ola- rak gördügümüz, bat›l› kaynaklara gelince, Cla-

Harput’da Belek Gazi Heykeli 30 Tarih Prof. Dr. Muhammet B. AfiAN* Murat Havzas› ude Cahen10 baflta olmak lu Artuk o¤lu Behram o¤lu üzere, Urfal› Mateos11 gibi Belek fleklinde17 oldu¤unu araflt›rmac›lar›n Belek keli- görürüz. Buradaki Eksük ve mesinin, latinceye transk- Artuk kelimelerinin anlamlar› ripsiyonu biçiminde olan, da Türk kültür tarihi yönün- Balak fleklini kulland›klar› den önemlidir. Prof. Dr. Ba- görülmektedir. Bu kaynak- haeddin Ögel ve Prof. Dr. lardan yararlanan yukar›da Reflat Genç’e göre ad verme de¤indi¤imiz baz› araflt›r- geleneginde; çocuk say›s› mac›lar da onlarda geçen dörtten az olunca Eksük, do- ifadeyi kulland›klar› anlafl›l- kuzdan fazla olunca Artuk maktad›r. kelimesi kullan›ld›¤› ifade edilmektedir. Balak kelimesi- Bu sahada söz sahibi ne gelince, ‘manda yavrusu’’ olup, bu konuda çok k›y- anlam›na geldi¤i bilinmekte- metli eserler veren uzman dir18. Yine Türk ad verme Türk tarihçilerimiz ise, esas gelene¤inde kuvvetine, gü- biçimi olup ‹slam kaynak- cüne nisbeten hayvan isim- lar›nda geçtigi flekilde asl›na uygun olarak Belek leri flah›s ad› olarak kullan›lmakla beraber19, tarz›n› kullanm›fllard›r. Bunlar aras›nda isim ver- yavrusu ile birlikte isim olarak kullan›lan bir ke- memiz gerekirse örnek olmas› bak›m›ndan, Mük- limenin varl›¤›n› flimdilik bilemiyoruz. rimin Halil Y›nanç12, Osman Turan13, ‹brahim Kafeso¤lu14, Ali Sevim15’i belirtebiliriz. Sonuç olarak, Kaflgarl› Mahmud taraf›n- dan Divanu Lugat ut-Türk’te Allah’›n bir hediye- Sözkonusu kelimeyi anlam bak›m›ndan in- si ve arma¤an› anlam›na gelen ve ‹slam kay- celeyecek olursak; Belek kelimesinin, Divanu naklar›nda belirtidi¤i üzere Belek kelimesi, her Lugat ut-Türk’te yer ald›¤› ve arma¤an ve hedi- 16 ne kadar halk aras›nda ¤alat-› meflhur olarak ye anlam›na geldigini görmekteyiz . Belek Balak Gazi fleklinde kullan›lmakta ise de, as›l Beyin silsilesine bakacak olacak olursak; Belek anlam›na uygun olarak ve Belek Gazi fleklinde b. Behram b. Artuk b.Eksük yani Eksük’ün o¤- kullan›lmas› gerekmektedir.

* F›rat Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Claude Cahen; Pre-Ottoman Turkey,Lon- Bölümü, ELAZI⁄ don1968,s.87,93,106,108;a.mlf;Osmanl›lardan Önce Mükrimin Halil Y›nanç, ‘Belek’, ‹.A, c.2, ‹stanbul Anadolu’da Türkler(trc.Y›ld›z Moran), ‹stanbul 1970, s.468-473; Çoflkun Alptekin;’Belek b. Behram’, 1979,s.101,106,119. TDV‹A, c. 5, ‹stanbul 1992, s.402-403 Urfal› Mateos; Vekayinamesi(952-1136) ve Papaz ‹bnu’l-Esir; El-Kamil Fi’t-Tarih, Kahire 1302 (trc. Ab- Grigor’un Zeyli (1136-1162)(nflr. Ve trc. H.D.Andreas- dulkerim Özayd›n), ‹stanbul 1987, c.10, s.267, 299, 319- yan) Ankara 1962,s.271-274,277 a.mlf; ‘Balak’ EI 320, 464, 468-469, 483, 488, 488-489. (ing),I,s.983. ‹bnu’l-Ezrak el-Fariki; Tarihu Meyyafarikin, Mükrimin Halil Y›nanç; ‘Belek’, ‹.A, c.2, ‹stanbul B.M.Or.5803; Osman Turan;Do¤u Anadolu Türk Devlet- 1970,s.468-473. leri Tarihi, ‹stanbul 1993,s.153 vd. Osman Turan;Do¤u Anadolu Türk Devletleri Tari- Azimi; Tarih, Kara Mustafa Pfl no: 398, Selçuklu- hi, ‹stanbul 1993,s.153 vd. larla ‹lgili Bölümler (trc.Ali Sevim), Ankara 1988, s.60, ‹brahim Kafeso¤lu;’Selçuklular ’ mad. ‹A, ‹stanbul 64, 65, 66, 67, 116, 129, 131, 132, 133, 134, 136, 175. 1964 Nureddin Ard›ço¤lu; Harput Hükümdar› Balak Kemaleddin ‹bnü’l-Adim; Bugyetü’t-taleb fi Tarihi Gazi, Ankara 1966. Haleb, Selçuklularla ‹lgili Hal Tercümeleri (Yay. Ali Se- N.Ard›ço¤lu; Age, bk.Bibliyo¤rafya k›sm›. vim), Ankara 1976,s.395;Ali Sevim, Ünlü Selçuklu Ko- mutanlar›, Ankara 1990,.s.46-71. F.Buhl; ’Ebu Bekir’ mad., ‹slam Ansklopedisi, c.4, ‹stanbul 1964,.s.12-14. Mahmud Kaflgari, Divanu Lugat ut-Türk, nflr Kilis- li Rifat, ‹stanbul 1333, nflr. Besim Atalay, c. I ,s.322; Os- Bu örnekte görüldügü gibi, esas›nda bulunan e man Turan, Do¤u Anadolu Türk Devletleri Tarihi, ‹stan- harfinin, transkripsiyonda a harfi ile yer de¤ifltirdi¤i görül- bul 1993,s.153. mektedir. Ayr›ca çok belirgin olan Artuk kelimesinin bile baz› bat›l› tarihçiler taraf›ndan Ortok, Ortuk, Urtuk veya Kemaleddin ‹bnü’l-Adim; Bugyetü’t-taleb fi Tarihi Artak gibi asl›na uymayan flekilde yaz›ld›¤› görülmekte- Haleb, Selçuklularla ‹lgili Hal Tercümeleri (Yay. Ali Se- dir. Bkz.Ç.Alptekin; ‘Artuklular’,Do¤ufltan Günümüze ‹s- vim), Ankara 1976,s.395; Ali Sevim ‘Artuk b.Ek- lam Tarihi, c.8., ‹stanbul 1989,s.170. sük’,TDV‹A,c.3,‹stanbul 1991,s.414-415. ‹brahim Artuk; Artuk O¤lu Emir Balak ve Mezar›, http//sözlük.sourtimes.org Ankara 1947. Bo¤a, Kürbo¤a, Porsuk.. vb. Elaz›¤ 31 Yard. Doç. Dr. Yüksel ARSLANTAfi* Tarih Öncesi dönemlerde

Elaz›¤ Yöresi’nin Çevre Bölgelerle ‹liflkileri Murat Havzas›

Do¤u Anadolu bölgesinin Paleolitik döne- si’nin do¤usunda kalan bölge; özellikle F›rat mi insanlar›n›n yaflamlar› hakk›ndaki bilgileri- Vadisi’nin do¤usuna kadar uzanan, fianl›urfa- miz daha çok Keban Baraj Gölü havzas›nda Gaziantep yöresini de içine alan, Toroslar›n yap›lan yüzey araflt›rmalar› ile mümkün olmufl- güneyinde kalan ovalar ve tepelerden oluflan tur. Araflt›rmalar burada Paleolitik Ça¤’a ait Bat› Cezire, Amuk Ovas›’na kadar uzanan Ma- aletlerin bulunmas›yla bu bölgenin bu ça¤dan latya Ovas›’n› da kapsayan, F›rat Vadisi boyun- itibaren insanlar›n dikkatini çekti¤ini göster- ca ilerleyen Toroslar›n kuzeyinde kalan flerit ve mektedir. Do¤al s›¤›naklar›n çok olmas›, or- Elaz›¤ yöresinde bilinen Alt›nova olarak dört man, zengin bitki örtüsü, av hayvanlar›n›n bol- gruba ayr›labilir [6]. lu¤u, k›saca iklim ve co¤rafi flartlar insanlar›n burada yaflamas›na uygun bir ortam olufltur- Tarihöncesi ça¤larda her türlü maden ve mufltur [1]. do¤al kaynak bak›m›ndan çok zengin Güneydo- ¤u Toroslar, Mezopotamya kültürleri için bir ilgi oda¤›yd›. Obeyd döneminden itibaren Güney Bölgede yap›lan yüzey araflt›rmalar›n so- Mezopotamya-Suriye kültürlerinin çeflitli flekiller- nucunda tesbit edilen bilgilere göre Alt, Orta de Anadolu’nun hammadde kaynaklar›na yönel- ve Üst Paleolitik evrelerin üçü de yaflanm›flt›r. di¤i anlafl›lmaktad›r. Ayr›ca Güney Mezopotam- Alt Paleolitik’e ait buluntular Keban yak›n›ndaki ya’n›n Anadolu d›fl›nda ‹ran ve özellikle Basra Enerli’de, Acuzlu Köyü’ndeki Karap›nar mevki- Körfezi yoluyla Hindistan-Pakistan s›n›r›nda ‹n- inde ve Keban’›n 25 km yukar›s›nda F›rat’›n dus Vadisi ve Güney Arabistan ile ayn› nedenden bat› k›y›s›nda Pa¤nik (Kaflp›nar)’te ele geçmifl- ötürü ba¤lant› içinde oldu¤u anlafl›lmaktad›r. tir. Alt Paleolitik’te hayat genel olarak yüksek yerlerde devam etmifl, her yerde oldu¤u gibi, Kalkolitik Ça¤ Anadolu’su içinde Do¤u Orta Paleolitik’ten sonra ise daha afla¤›larda Anadolu’nun farkl› bir durum arz etti¤i görül- bafllad›¤› izlenmektedir. Bölgede Orta Paleoli- mektedir. Anadolu’nun di¤er bölgelerinin aksi- tik buluntular› A¤›n civar›ndaki Küllününini de- ne Do¤u Anadolu’nun durumu fazla aç›k de¤il- nilen yerde ve Pa¤nik (Kaflp›nar)’tetir. Üst Pa- dir. Ancak genel görünüm aç›s›ndan Anado- leolitik’e iliflkin buluntular ise A¤›n civar›ndaki lu’dan çok, Mezopotamya ve Suriye ile iliflkili Arapkir Deresi boyundaki ma¤aralarda, Küllü- oldu¤u söylenebilir. Bu zamanda Do¤u Ana- nünini’nde, Elaz›¤-Pertek aras›ndaki Karatafl dolu’nun do¤u ve kuzey taraflar›nda insanlar›n s›¤›na¤›nda ele geçmifltir. Bu yörede Paleolitik rahat ve yayg›n bir flekilde yaflayabilmelerine buluntu veren di¤er yerler Pertek civar›ndaki elveriflli olmayan çorak ve kurak bir çöl-bozk›r Yeniköy tarlalar›, Eflkini Sefini ve A¤›n civar›n- iklimi hüküm sürmekteydi [7]. daki Arapkir Deresi uzant›s›nda bulunan Ç›ld›- r›n Hüyleridir [2]. Pulur (Sakyol)’da Paleolitik M. Ö. 5. bin y›lda Obeyd kültürünün er- Ça¤’da insanlar›n yaflad›¤›n› ve toplay›c›l›¤›n ken dönemlerinden itibaren Do¤u Anadolu yan› s›ra yo¤un bir flekilde avc›l›k yapt›klar›n› Bölgesi, F›rat ve Dicle nehirleri taraf›ndan sula- söyleyebiliriz [3]. Paleolitik insanlar›n yörede nan ve Basra Körfezi’nden Toros Da¤lar›na kaynaklar›n bafl›nda bulunan ma¤aralarda kadar uzanan bölgeler aras›nda oluflmufl genifl oturdu¤u, yüksek kesimlerde ise dolafl›p av- iliflkiler a¤›n›n bir parças› haline gelmifltir. Çe- land›klar› [4] tahmin edilmektedir. flitli ortak kültürel ö¤elerin paylafl›m› yoluyla desteklenen bu iletiflim a¤› bu bölgelerde ya- Elaz›¤ bölgesinde Neolitik Ça¤ ile ilgili flayan insan topluluklar›n›n maddi kültürlerinde buluntulara Pulur (Sakyol) ve Norfluntepe’nin gözlenen karakteristik Obeyd boyal› çanak pek uza¤›nda olmayan Zerteriç yak›nlar›ndaki çömle¤i gibi benzerliklere yol açar. Bunun ya- Boytepe ve Palu yak›nlar›ndaki Ç›naz yerlefl- n› s›ra özellikle kuzeyde, toplumlar›n genel dü- mesinde tesbit edilmifltir. Ç›naz III yerleflme- zeninde hiyerarflik ve istikrarl› bir yap›laflma sinde Çanak Çömleksiz Neolitik Ça¤’a tarihle- e¤ilimi kendisini hissettirmeye bafllam›flt›r. nen buluntular elde edilmifltir [5]. Bu dönemden itibaren Dicle ve F›rat ne- Do¤u Anadolu bölgesini ve dolay›s›yla hirlerinin etkileflim alan›ndaki, Do¤u Anado- Elaz›¤ yöresini etkileyen kültürler; Dicle Vadi- lu’yu da kapsayan bütün bölgeler ortak bir tari- si’nde Anadolu’dan Habur bölgesine kadar hi paylaflm›fllard›r. Bu ba¤lamda, Anadolu, bir uzanan topraklar› içeren Suriye-Irak Cezire- yandan seçkin bir s›n›f›n kendi konumlar›n› 32 Elaz›¤ Yard. Doç. Dr. Yüksel ARSLANTAfi* Murat Havzas›

sa¤lamlaflt›rmak, sayg›nl›klar›n› daha da vur- havzas›nda de¤iflimlere yol açacak yeni kültü- gulamak amac›yla egzotik mallara ihtiyaç duy- rel ö¤elerin etkisi kendisini hissettirmeye bafl- duklar›, di¤er bir yandan ise üretim yetene¤i- lam›flt›r. Bu yenilikler 4. bin y›l›n son yüzy›llar›n- ne ve art› de¤ere sahip bir ekonomi sayesinde dan beri bu bölgelerle s›k› bir iliflki içerisinde- uzmanlaflm›fl zanaat›n geliflti¤i bir ortamda ve ki Arslantepe ile Malatya ve Elaz›¤ çevresine dönemde, topraklar›ndaki hammadde zengin- da¤›lm›fl, Uruk çanak çömlek da¤arc›¤›na sa- li¤inden kaynaklanan bir önem kazanm›flt›r. hip birçok yerleflmede k›rm›z›-siyah (iç yüzey- Obeyd kültürünün son dönemlerini kapsayan leri k›rm›z›, d›fl yüzeyleri siyah) renkli çanak 5. bin y›l›n bitimine do¤ru, imkanlar› daha ön- çömlek türünün ortaya ç›kmaya bafllamas›yla ceki bin y›llarda fark edilen madencilik ve buna belirginlik kazanmaktad›r. ba¤l› olarak metal ifllemecili¤i gerçek anlamda geliflme göstermeye bafllam›flt›r. Aflvan bölgesindeki Taflkun Mevkii yer- leflmesinde ‹lk Tunç Ça¤› I dönemine ait kaz›k- fianl›urfa ve Elaz›¤ aras›nda uzanan böl- l› evlerde bulunan yuvarlak, çukur tabanl› ve genin maden kaynaklar›na yak›nl›¤› ve çeflitli ortalar›nda bir delik bulunan atefl yerleri önce- mallar›n Suriye ve Irak’tan Anadolu’ya tafl›nma- ki dönemlerden aktar›lan yerel unsurlarla tam s› konusunda su yollar›n›n sa¤lad›¤› kolayl›k bir karfl›tl›k göstermektedir. ve h›z yerleflim yerlerinin F›rat boyunca seçil- mesine neden olmufltur. Bu koloniler kurflun, Transkafkasya etkileri Elaz›¤ bölgesinde gümüfl, arsenikli bak›r ve bak›rdan ifllenmifl ve ‹lk Tunç Ça¤› I (Taflkun Mevkii) ve ‹lk Tunç Ça- ifllenmemifl çeflitli maden eserleri için güneyde ¤› II olmak üzere iki ayr› dönem içerisinde göz- genifl bir pazar bulmufllard›r. Yine Elaz›¤ böl- lemlenmektedir. Mesela Norfluntepe’de de ah- gesinde baz› gümüfl ve bak›r kaynaklar›n›n flap dikmeli dal örgü bar›naklar ve üzerleri ge- bölge madencileri taraf›ndan bilindi¤i zanne- nellikle kaz›larak bezenmifl farkl› bir k›rm›z›-si- dilmektedir [8]. yah çanak çömlek türü karfl›m›za ç›kmaktad›r. Bu tür çanak çömlekler Gürcistan’da, erken Elaz›¤ bölgesinin en büyük höyüklerinden Transkafkasya kültürünün ilk evrelerine tarihle- birisi olan Norfluntepe’n›n konumu itibariyle es- nen yaln›zca birkaç yerde görülmüfltür. ki iletiflim yollar›n›n kesiflti¤i yerde kültürleri bir- lefltiren bir köprü oldu¤u anlafl›lmaktad›r. Norfluntepe’de ve Arslantepe’nin erken evrelerinde VI B1 döneminde 3. bin y›l›n bafl- Bu yollardan biri Yukar› Mezopotamya’n›n lar›na ait kaz› çukur tabanl› yap›lar yuvarlak bir Dicle Nehri’ni takip ederek Toroslar› aflt›ktan son- plan flemas›na sahiptir.Bu daha önceki Neolitik ra önemli bak›r yataklar›n›n bulundu¤u Ergani ça¤ gelene¤inin bir devam› olarak kabul edil- Madeni’nden geçerek Alt›nova’ya ulafl›r. Di¤er mektedir. Yuvarlak yap›lar ayn› zamanda ‹lk bir yol ise Malatya ovas›ndan ç›karak Van Gö- tunç Ça¤› boyunca özellikle Azerbaycan’daki lü’ne ve oradan da Transkafkasya’ya gider. Bafl- bir çok bölgede oldukça s›k baflvurulan bir ge- ka bir yol ise Yukar› F›rat bölgesinden Kuzeydo- lenek haline gelmifltir. ¤u Anadolu’daki Sivas ve Erzincan ovalar›na ulafl›r. Ortado¤u Teknik Üniversitesi’nin Uluslar Transkafkasya kökenli topluluklar›n ve çe- aras› Keban Projesi kapsam›nda 1968 y›l›nda flitli kültürel ö¤elerin 3. bin y›l›n ilk yar›s› boyun- Alman Arkeoloji Enstitüsü ad›na H. Hauptmann ca tekrar tekrar farkl› yörelerde ve farkl› zaman- baflkanl›¤›nda bafllayan kaz› çal›flmalar› 1974 larda belirmesi Do¤u Anadolu’da bir dizi kar- y›l›na kadar devam etmifltir. Norfluntepe 1975 y›- mafl›k etnik ve kültürel oluflumlar›n birbiriyle ve l›nda k›smen Keban Baraj Gölü’nün sular› alt›nda F›rat Havzas›’nda bulunan topluluklarla bir ilifl- kalarak bir ada görünümünü alm›flt›r [9]. kiler yuma¤› içerisinde bulunduklar›n› göster- mektedir. Bunlar büyük bir ihtimalle farkl› bir Afla¤› ve Yukar› Mezopotamya’n›n düz çevresel ve kültürel bölgeden gelen, ekonomi- oval›k alanlar›nda bulunan yerleflmeler kentsel leri göçebeli¤e dayanan topluluklar olmal›d›r. geliflimlerini artt›rarak sürdürürken, kuzeyin da- Genellikle Do¤u Anadolu’nun hammadde bak›- ha da¤l›k ve s›n›r bölgelerinde ise kendilerini m›ndan zengin yörelerine yerleflen bu topluluk- güneyle binlerce y›ld›r bütünlefltiren bu süreç lar, F›rat Havzas›’ndan bu hammaddelere yö- kesintiye u¤ram›flt›r. Bu bölgelerde, do¤u Ana- nelik bir talep geldi¤inde bunlar› karfl›layabile- dolu ve Transkafkasya kökenli, özellikle F›rat cek yetene¤e sahipti. Elaz›¤ 33 Yard. Doç. Dr. Yüksel ARSLANTAfi* Murat Havzas›

Farkl› bir kültürel gelene¤e sahip ve ol- Yukar› F›rat bölgesinde ‹lk Tunç Ça¤›’nda bi- dukça yay›lmac› bir politika izleyen gezgin le varl›klar›n› daha da sa¤lam temellere oturta- topluluklarla girilen iliflkiler, bölgedeki bu tutar- rak sürdürüyor olmalar›, Mezopotamya gelene- s›zl›k, merkezi politik sistemlerin çökmesine ¤inin toplumlar›n üretim sistemlerine ve el sa- ra¤men Yukar› F›rat’ta bir kültürel birli¤i sür- natlar›na derin bir flekilde yerleflmifl oldu¤u dürmeyi baflarm›fl ve Uruk kültürünün yaklafl›k düflüncesini do¤rulamaktad›r. Fakat güneyde iki yüzy›ld›r mirasç›s› olarak varl›klar›n› kabul ‹lk Tunç Ça¤› II ve III dönemlerine aktar›lacak ettirmifl topluluklar›n bu birlikteliklerinin ‹lk olan yeni geliflmeler, eski geleneklerle uyum Tunç Ça¤› I döneminin sonlar›na do¤ru çökün- içerisinde temellerini flekillendirmeye bafllar- tüye u¤ramas›na yol açm›flt›r. ken daha kuzeyde kalan, güçlü bir merkezi üretime dayal› toplumsal yap›n›n art›k yok ol- Toplumlar›n politik ve ekonomik düzenle- maya yüz tuttu¤u bölgelerde (Malatya ve Ela- rinde özellikle M.Ö. 2900-2800 y›llar› aras›nda z›¤ çevresi Transkafkasya kökenli ö¤elerin gerçekleflen çok yönlü de¤iflimler maddi kültü- güçlü etkisi kendisini özellikle çanak çömlek re yans›mam›fl görünmektedir. F›rat Nehri’nin da¤arc›¤›nda oluflan de¤iflikliklerle göster- Türkiye s›n›rlar› içerisinde kalan, Keban bölge- mektedir. Kuzeyin çark yap›m› çanak çömlek sinden Karkam›fl’a kadar uzanan yerlerde, gibi kendine özgü özelliklerinin de bir yandan özellikle çanak çömlek üretiminde Geç Uruk korunuyor olmas›, bölgenin özerk konumunu gelene¤inin daha da gelifltirilerek sürdürüldü- kültürel anlamda tümüyle kaybetmedi¤ini gös- ¤ünü görmekteyiz. Bu bölgelerde yer alan ‹lk termektedir. Fakat Norfluntepe, Taflkun Mevkii Tunç Ça¤› I dönemine ait yerleflmelerde çöm- ve Arslantepe gibi yerleflmeler k›rm›z›-siyah lekçi çark›nda yap›lm›fl, aç›k renkli ve Geç renkli yeni tür kaplar› çanak çömlek da¤arc›k- Uruk dönemi çanak çömlek da¤arc›¤›na sahip lar›nda bulundurmalar› bak›m›ndan kayda de- kap kacak örnekleri varl›klar›n› korumaya de- ¤er bir örne¤i oluflturmaktad›r. Bu tür kaplara vam etmektedir. Toroslar›n güneyinde rastlanmad›¤›n› da belirt- mek gerekir [10]. Çanak çömlek üretiminde gerçekleflen bu süreklilik ve daha da ötesi Uruk kökenli türlerin Devam edecek...

* F›rat Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih [4] ‹. K›l›ç Kökten, “Keban Baraj Gölü Alan›nda Bölümü Ö¤retim Üyesi-ELAZI⁄ Tafl Devri Araflt›rmalar›, 1969”, s. 14.; Turgut Yi¤it, a.g.m , s. 233. [1] Ifl›n Yalç›nkaya, “Araflt›rmalar›n Ifl›¤›nda Anadolu Alt Paleolitik’i ve Sorunlar›na Genel Bir Bak›fl”, [5] Harald Hauptmann, “Norfluntepe”, Arkeo- s. 429. ; Afif Erzen, Do¤u Anadolu ve Urartular, Anka- Atlas, S. 2, s. 22. ra, 1991,s. 8.; Turgut Yi¤it, “Tarih Öncesi ve Hitit Döne- minde ‹_uwa Bölgesi”, Ankara Üniversitesi Tarih Arafl- [6] Marcella Frangipane, “Do¤u Anadolu-Son t›rmalar› Dergisi, 1995, C. XVII, S. 28, Ankara, 1996, s. Kalkolitik Ça¤”, s. 12-14. 233-234.; Recep Y›ld›r›m, a.g.e., s. 10. [7] Veli Sevin, Anadolu Arkeolojisi, ‹stan- [2] ‹. K›l›ç Kökten, “Keban Baraj Gölü Alan›nda bul,1997, s. 60-61.; Mehmet Özdo¤an, “Köyden Ken- Tafl Devri Araflt›rmalar›, 1969”, ODTÜ Keban Projesi te-Kalkolitik Ça¤”, Arkeo-Atlas, S.1, 2002, ‹stanbul, Çal›flmalar›, Ankara, 1971, s. 14.; ‹. K›l›ç Kökten, “Ke- 2002, s.110-129. ban Baraj Gölü Çevresinde Tafl Devri Buluntular›”, [8] Jak Yakar, The Later Prehistory of Anatolia- Atatürk Konferanslar› IV, (1970), Ankara, 1971, s. 128. The Late Chalcolithic and Early Bronze Age, s. 270. ; Veli Sevin, Anadolu Arkeolojisi, s. 15.; Turgut Yi¤it, , a.g.m., s. 233-234. [9] Harald Hauptmann, “Norfluntepe”, Arkeo- Atlas, S. 2, ‹stanbul, 2003, s. 22. [3] ‹. K›l›ç Kökten, “Keban Baraj Gölü Alan›nda Tafl Devri Araflt›rmalar›, 1969”, s. 14.; Hamit Zübeyr Ko- [10] Marcella Frangipane, “Do¤u Anadolu-‹lk flay, “Pulur (Sakyol) Kaz›s›, 1970”, ODTÜ Keban Projesi Tunç Ça¤› I Dönemi”, Arkeo-Atlas, S. 2, May›s 2003, 1970 Çal›flmalar›, Ankara, 1971, s. 128.; Turgut Yi¤it, “Ta- ‹sbul3, s. 44-51. rih Öncesi ve Hitit Döneminde I_uwa Bölgesi”, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Co¤rafya Fakültesi Tarih Araflt›r- malar› Dergisi, 1995, C.XVII, S. 28, Ankara, 1996, s. 233. 34 Kitabe Mustafa BALABAN* Palu

Murat Havzas› Kitabeleri

Sözen ile bizzat çal›flmaya kat›larak bizlere destek veren Konya Selçuk Üniversitesi Ö¤re- tim Üyesi Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam’a ça- l›flma s›ras›nda bizleri yaln›z b›rakmayan ekip üyeleri dostlar›m Ankara Cumhuriyet Müzesi Müdürü Ertu¤rul Dan›k'a, Arkeolog Ahmet Gör- müfl ve Palu kitab›n›n yazar› Süleyman Yap›- c›'ya teflekkür ve minnettarl›¤›m› belirtmek isti- yorum. Ayr›ca bu çal›flman›n devam› süresince yine her türlü deste¤ini gördü¤ümüz Palu kay- makam› Erol Karaömero¤lu ile Belediye Baflka- n› M. Sait Da¤o¤lu'na, Palu Kültür ve Dayan›fl- ma Derne¤i’ne ve Palu'lu dostlar›m›za ayr›ca teflekkür ve minnettarl›¤›m› sunuyorum. Kitabe- lerin okunmas›nda her türlü yard›m› ald›¤›m Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, Prof. Dr. Musta- Palu Kalesi’ndeki Urartu Kitabesi fa Öztürk, Yrd. Doç. Dr. Rifat Özdemir, Yrd. Doç.Dr. Yüksel Arslantafl'›n isimlerini anmadan Bu makale Ertu¤rul Dan›k'la birlikte 10 y›- geçemeyece¤im. Bir ekip halinde yap›lan bu l› aflan bir süredir devam eden Yukar› F›rat çal›flman›n baflar›l› olmas› yap›lan çal›flmalar›n Havzas› Yüzey Araflt›rmalar›n›n bir bölümünü görece¤i deste¤e ve ilgiye ba¤l›d›r. Palu'da oluflturan ve Temmuz 2005 y›l›nda Palu'da sa- gördü¤ümüz kamu-yerel-sivil birliktelik bu ko- hada gerçeklefltirdi¤imiz çal›flma sonunda tes- nuda bizleri ümitlendirmektedir. pit etti¤imiz kitabelerin ölçülerini ve kopyalar›n› alarak gerçeklefltirilmifltir. Tarihi bir yerleflim PALU URARTU K‹TABES‹ yeri olan Palu'ya ait ilk yaz›l› kitabeler Urartular Palu kitabelerinin ilki ve belki de en döneminde bafllamaktad›r. Makalemizde Urar- önemlisi hiç flüphesiz Urartu Kral› Menua'n›n tular'dan bafllayarak Türkiye Cumhuriyeti'nin Palu kalesinde b›rakt›¤› yaz›tt›r. Kral Menua dö- kurulufl dönemine kadar Palu ve çevresinde neminde (M.Ö.810-786) Urartu'nun bölgede tespit etti¤imiz tafl üzerine yaz›lan kitabeleri in- nüfuzunu artt›rarak geniflledi¤ine tan›k olmak- celenmifltir. Özellikle tarihi Palu'nun y›k›l›fl› ile tay›z. Menua'ya ait 110 yaz›t›n bu döneme ait birlikte buradan çekilen tafl malzemeler içinde verdi¤i bilgiler ›fl›¤›nda Urartu Devletinin bat›ya birçok kitabenin de bulundu¤unu bu çal›flma yay›lmada özellikle de Murat vadisini ele geçir- ile ilk kez tespit ettik. Birçok köy, mezra ve ev meye yönelik bir politikada izledi¤i ortaya ç›k- yap›s›nda eski Palu'dan getirilen malzeme ara- maktad›r.1 Bölgede bulunan di¤er Urartuyaz›t- s›nda k›r›lm›fl kitabe parçalar›na rastlad›k. Ça- lar› ve kaleleri bu görüflümüzü do¤rulamakta- l›flmam›z içinde farkl› yerde buldu¤umuz kita- d›r. ‹zolu, Ba¤›n, , Kaleköy, Palu gibi beleri çözerken kitabenin bulundu¤u yeri ve Murat'a yuvalanm›fl Urartu kaleleri bu yay›lma- tespit etti¤imiz kadar›yla getirildi¤i yeride ver- n›n baflar›l› oluflunun tan›klar›d›r. meye çal›flt›k. Yine bu çal›flma s›ras›nda bina yap›lar›nda, duvar yap›mlar›nda gördü¤ümüz Urartu Kral› Menua'ya ait Palu yaz›t›ndan ve Palu tarihi aç›s›ndan çok önemli tarihi de¤er ilk bahseden 1890 y›l›nda bölgeyi gezen Lynch ifade edilen kitabelerin buralardan sökülerek olmufltur, ilk transkripsiyonu 1935 y›l›nda Leh- toplanmas›n›n da hayati bir olay oldu¤unu vur- mann-Haupt2 taraf›ndan yap›lm›flt›r ve bugüne gulamadan geçemeyece¤im. Çok acil olarak kadar birçok bilim adam› kitabeyle ilgilenmifltir. tarihi Palu'da kurtar›labilecek durumda olan Palu kalesinin stratejik konumu ve yap›lar›n eski Hamam binas› toplanacak bu tür kitabeler zenginli¤i ile kitabe alt›nda bulunan 3 adet çok ve yap› malzemelerinin sergilenece¤i bir müze iyi iflçilik gösteren Urartu kaya mezar› kentin haline getirilmesini yetkililerden bekliyoruz. bir zamanlar siyasal ve ekonomik olarak büyük bir güç oluflturdu¤unu ve bundan dolay› da Bu çal›flman›n yap›lmas›nda bizleri yü- Palu'nun bat› Urartu'da bir "eyalet baflkenti" reklendiren Çekül Vakf› Baflkan› Prof. Dr. Metin oluflu tezini güçlendirmektedir.3 Kitabeler 35 Mustafa BALABAN* Murat Havzas›

Kitabenin Çevirisi: ba, tanr› fiivini, (ve bütün) tanr›lar onu güneflin alt›ndan yok etsinler.”4 “Tanr› Haldi silahlar› (?) ile yola ç›kt›. O fie- be-teria kenti (URU fle-be-te-ri-a) ülkesini fethet- Ayr›ca, Urartu yaz›t›n›n iki bölümü aras›n- ti. Huzana kenti (URU hu-za-na) ülkesini fethetti. daki bofllu¤a kaz›lm›fl olan Arapça yaz›t›nda ya- Supa (ne) kentini (URU flu-pa-ni) fethetti. Haldi z› karakterine bakarak M.S.19. yy tarihlenebile- güçlüdür, tanr› Haldi'nin silahlar› (?) güçlüdür. ce¤i söylenebilir. Bu yaz›t›n transkripsiyonunda; Tanr› Haldi'nin gücü ile, ‹flpuini o¤lu Me- “Ed-dünyâ sâ'atun fec'alhâ Tâ'aten Kete- nua ilerledi. fiebeteria kenti ülkesini fethetti. Hu- be el-Verd bin Abdullah” zana kenti ülkesini fethetti. (fiupafne) kentini fet- hetti. Bat› ülkesine (KUR ha-a-ti) kadar ilerledi. “Dünya bir saatlik zamand›r, onu ibadet- le geçir. O tanr› Haldi'ye bu yaz›t› diktirdi. fiebete- ria kentinde bir Haldi tap›na¤› (?) yapt›. fiebete- Abdullah o¤lu Verd yazd›.” ria kenti... O Melitia flehrinin (URU me-li-te-i-al- okunmaktad›r. ne) kral›n› haraç (vermek) koflulu ile ba¤›fllad›. Kitabe niflinin yan›ndaki simgesel kaya Tanr› Haldi'inin büyüklü¤ü ile, ‹flpuini o¤- kap›s› ve önündeki büyük tap›nma düzlü¤üyle lu Menua büyük kral, güçlü kral, Biainili ülkesi- de bir özellik göstermekte olup, benzeri bulun- nin kral›, Tuflpa flehrinin hükümdar› (d›r). mamaktad›r.5 Menua der ki: Her kim bu yaz›t› tahrip Devam edecek... ederse, her kim suç ifllerse, her kim bir baflka- s›na bunlar› yapt›r›rsa, tanr› Haldi, tanr› Teifle-

* Yukar› F›rat Havzas› Yüzey Araflt›rmalar› ekip hen ›nschriften, (Archiv für Orientforshung, Beiheft 8) I- üyesi, tarihçi-yazar, Çekül Vakf› Elaz›¤ temsilcisi. Kaya II, Graz 1955-57, Melikiflvili, 1971; G.A Melikiflvili, Die Karakaya Fen Lisesi Md.yrd. Tarih Ö¤retmeni. urartaische Sprache (aus dem Russ. Übers.von K. Sderembek, mit einem Anhang öon M. Salvini), Roma- 1. Nevzat Çevik;"fiebeteri-Bat› Urartu'da Bir 1971, Salvini, 1968; M. Salvini, "studi sul Verbo Urar- Eyalet Baflkenti ve Kaya An›tlar›",Kültür Bak.süreli yay›- teo", Studi Micenei ed egeo-Anatolici V (1968), s.97- n›;Kültür 95(1992), s.25 127, Salvini, 1972: M. Salvini, "Le testimonianze storic- 2. H.F.B. Lynch, Armenia: Travels and Studies he Urartee sulle regioni del Medio Eufrate ME^ ITHNH, vol. II.The Turkish Provinces (khayats, Beirut 1965; KOMMAJHNH,?OOHNH, TOMI?A, LA PAROLA DEL (Londra 1901 bask›s›nda yeni bas›m), s. 391-392,Ya- PASSATO, CXLII-CXIV (1972), s. 100-111 z›t, ilk defa A.H. Sayce taraf›ndan yay›nlanm›flt›r: "The 3. Genifl bilgi için bkz. Kemalettin Köro¤lu-Ali Cuneiform Inscriptions of Van", JRAS, 1882, 558, son- M. Dinçol;"Palu Yaz›t› Üzerine Bir Not" Anadolu Araflt›r- ras›nda F.W.König yay›nlam›flt›r: Handbuch der Chal- malar› XI, 1989, s.123-126, Charlesworth, M.F. "Three dischen Inschriften (Graz 1955, s.57), No.25; ve G.A Urartian Tombs at Palu in Turkey", Archaologische Mit- Melikiflvili, Urartskie Klino-obraznye Nadpisi(Moscow teilungen aus ‹ran XIII, 1980, s.91-97, Serkan Erdo¤an; 1960) , No.39, C.F.Helmann-Haupt, Armenien Einst Yerli ve Yabanc› Kaynaklara Göre Dersim ve Çevresin- unt Jetzt (Berlin 1910-31), vol. I, 467,C.F. Lehmann- deki Arkeolojik Araflt›rmalar-I, s. 145. Yap›c›.,S.;PALU Haupt; Corpus Inscriptionum Chaldicorum II, Berlin u. Tarih-Kültür-‹dari ve Sosyal Yap›, Elaz›¤-2004, s.13-17 Leipzig 1935, Palu Menua kitabesi için yap›lan di¤er yay›nlar için bkz. Friedrich; 1935 ;J.Priedrich, "Keilsch- 4. Palu yaz›t› tercümesi için bkz. Köro¤lu, K., riftforschung", Orientalistische Literaturzeitung, 38 Urartu Krall›¤› Döneminde Elaz›¤ (Alzi) ve çevresi, (1935), s.425-234, A.Gotze, "Some Notes on the Cor- 1996, s.48-49, pus Insriptionum Chaldicarum", Journal of the Ameri- 5.Yap›c›.,S.;PALU Tarih-Kültür-‹dari ve Sosyal can Oriental Society, 55 (1935), s.294-302, Gvachari- Yap›, Elaz›¤-2004, s.182 ya, 1963: Slovary-Simponiya Urartskogo Yazyika, Moskova-1963, F.W.König; Handbuch der chaldisc- 36 Arkeoloji F›rat Havzas› Yüzey Araflt›rma Ekibi Yukar› F›rat Bölgesi Arkeolojik Yüzey Araflt›rmas› Palu ‹lçesine Yönelik 2005 Y›l› Murat Havzas› Sonuç Raporu

Elaz›¤ ve Tunceli illeri dahilinde, Ertu¤rul ilçesi dahilinde yap›lan yüzey araflt›rmas› dahi- DANIK baflkanl›¤›nda, ekip üyelerinden Serkan linde, ayn› süreçler içinde Alacakaya ilçesinin 1 ERDO⁄AN, Mustafa BALABAN ve Ahmet köyünde bulunan kültür varl›klar› ile, Kovanc›lar GÖRMÜfi’ün kat›l›m› ile 11-29 Temmuz tarihleri ilçesi s›n›rlar› içinde bulunan 3 ve Merkez ilçe aras›nda gerçekleflen yüzey araflt›rma progra- s›n›rlar› içinde bulunan 1 adet kültür varl›¤› üze- m›n›n 18-29 Temmuz tarihlerinde yap›lan Elaz›¤ rinde belgeleme ve tespit çal›flmalar› gerçek- ili Palu ilçesi çal›flmalar›na, mihmandar olarak lefltirilmifltir. Bu kapsamda a¤›rl›kl› çal›flma ala- Elaz›¤ Belediyesi flube müdürlerinden Süley- n› olan Palu ilçesi s›n›rlar› içinde 10’u tescilli, man YAPICI kat›l›rken; Hasankeyf kaz› baflkan› 47’si tescilsiz olmak üzere toplam 57 kültür var- Prof. Dr. Abdüsselam ULUÇAM 27 Temmuz ta- l›¤›n›n belgelemesi yap›lm›flt›r. Bu yap›lar›n yo- rihinde çal›flma alan›m›z› ziyaret ederek katk›da ¤unlu¤unu bar›nd›ran Eski Palu yerlefliminin, bulunmufltur. Palu çal›flmalar› aflamas›nda za- 1/25.000’lik harita üzerinde oluflturulmufl sit ha- man zaman çal›flmalara kat›lan Palu Kaymaka- ritas› yetersiz görüldü¤ünden, Palu Belediyesi m› Erol KARAÖMERO⁄LU, Palu Belediye Bafl- ve Kaymakaml›¤› ile iflbirli¤i halinde, 1/1.000’lik kan› Sait DA⁄O⁄LU ve Harita Teknisyeni Ah- paftalar oluflturularak, sit alanlar›n›n belirlemesi met B‹L‹C‹ çal›flmalar›m›za destek vermifllerdir. yap›lm›fl, yerleflim alan› içinde bulunan kültür varl›klar› bu harita üzerine ifllenmifltir. 1995 y›l›ndan bu yana Elaz›¤ ve Tunceli il- leri dahilinde yap›lan yüzey araflt›rmalar›m›z›n, Palu ilçesi dahilinde yap›lan foto¤raflama, 2005 y›l› içinde Palu ‹lçesi dahilinde yap›lmas› rölöve çizimi için yap›lan mimari ölçümler, GPS ile ilgili olarak PALU-DER’in istekleri ve Palu yard›m› ile küresel koordinat belirleme, seramik Kaymakaml›¤› ile Palu Belediyesi’nin sponsor- toplama, kitabelerin 1/1 ölçekli belgelemesi, lu¤unda, 18-27 Temmuz tarihleri aras›nda Palu malzeme tespiti, statik sorunlar›n tespiti, resti- tüsyona yönelik belgeleme, sözlü tarih ve kiflisel gözlemler fleklinde yap›lan belgeleme çal›flma- lar›nda; Eski Palu yerlefliminde yer alan eserler- den Palu Kalesi, Palu I No’lu Yap›, Palu II No’lu Yap›, Palu I No’lu Sarn›ç, Palu II No’lu Sarn›ç, Palu Urartu Yaz›t›, Palu I No’lu Kaya Mezar›, Pa- lu II No’lu Kaya Mezar›, Palu III No’lu Kaya Me- zar›, Palu I No’lu Kaya Sarn›c›, Palu II No’lu Ka- ya Sarn›c›, Palu III No’lu Kaya Sarn›c›, Palu I No’lu Kaya Tüneli, Palu II No’lu Kaya Tüneli, Pa- lu III No’lu Kaya Tüneli (Gündo¤usu Kap›s›), K›ndik Kutsal Alan›, Alacal› Mescid, Dükkanönü Camisi, Cemflit Bey Camisi, K›ndik Camisi, Kü- çük Cami, Ulu Cami, Cemflit Bey Türbesi, Çar- fl›bafl› Hamam›, Palu Anonim Hamam, K›ndik Hamam›, Palu I No’lu Kilise, Palu II No’lu Kilise, Palu III No’lu Kilise, Palu IV No’lu Kilise, Palu Köprüsü, Zincirli Han, Çeperp›nar Çeflmesi, fior P›nar›/Çeflmesi, Dabakhane Çeflmesi, G›ndik Çeflmesi, Kas›miye Çeflmesi, Ulu Cami Çeflme- si, Palu Su Da¤›t›m Deposu, Palu Su Kanal› ile il- gili belgelemeler ve tespitler tamamlanm›flt›r.

Palu ‹lçesi’ne ba¤l› yerleflim yerlerinde yap›lan araflt›rmalarda ise; Örencik Köyü’nde bulunan fiimflat/Haraba Höyü¤ü ve Kalesi, Üç- de¤irmenler köyünün 2 km kuzeyinde D›zik

F›rat Havzas› Palu Araflt›rma Ekibi ‹çindekiler 37 Arkeoloji Murat Havzas›

mevkisinde bulunan Harpünk Höyük, Karasal- Çayyukar› Bahçeleri mevkiindeki Çayyukar› k›m Köyü’nün Üçevler Mahallesi’nin hemen gü- Merkez Çeflme, Seydilli Köyünde yer alan Sey- neyinde yer alan P›narbafl› Yamaç Yerleflimi, dilli Çeflmesi, Eski Palu’nun güneyinde Murat Baltafl› Beldesi’nin 300 m bat›s›ndaki kayal›klar- Nehri’nin güney k›y›s›nda yer alan Muhammed da yer alan Nacaran Kaya Mezar› ve di¤er ka- A¤a (Beyaz/Güvercin) Çeflmesi, Karasalk›m ya oyuklar›, Yeflilbay›r Köyü’nün 1 km do¤usun- Köyü’nde yer alan Karasalk›m Çeflmesi, Yeflil- daki yamaçlarda yer alan Venk Manast›r›, Sey- bay›r Köyü’nün Afla¤› Mahallesi’nde bulunan dilli Köyünde bulunan Seydilli Camisi, Gömeç- Haf›z A¤a Evi Çeflmesi, Gömeçba¤lar› köyü- ba¤lar› Köyü’nde bulunan Tilk Kilisesi, Karaca- nün 1km kadar kuzeyinde yer alan Eski Mezar- ba¤ Köyü’nün 1 km güneybat›s›nda bulunan l›k alan› ve yap›lar›nda belgeleme ve tespit ça- Caro Kilisesi, Keklikdere Köyü’nün 300 m gü- l›flmalar› yap›lm›flt›r. neyinde bulunan T›rke Kilisesi, Palu’nun 5 km do¤usunda Kozlu mevkiindeki Mahmut A¤a Palu’da belgelemesi yap›lan kültür varl›k- (Kozlu) Çeflmesi, Palu’nun 2 km do¤usunda lar› ve nitelikleri

ESER‹N C‹NS‹ ADET NOT HÖYÜK 2 fiimflat ya da Haraba Höyük iki dönem kaz›lm›fl ve tan›t›m› yap›lm›flsa da, Harpünk Höyük ilk defa tespit edilmifltir. YAMAÇ YERLEfi‹M‹ 1 ‹lk defa tespit edilmifltir. KALE 2 fiimflat ve Palu kaleleri. KAYA K‹TABES‹ 1 Palu kaya kitabesi çok bilinmektedir. KAYA MEZARI 4 3 tanesi Palu’da olup bilinse de, Nacaran Kaya mezar› yeni bulunmufltur. KAYA SARNICI 3 Eski Palu’da olup yeterince araflt›r›lmam›flt›r. KAYA TÜNEL‹ 3 ‹kisi yay›nlara geçmiflse de üçüncüsü yenidir. KUTSAL ALAN 1 Ad› bilinse de yeterli çal›flma yap›lmam›flt›r. SARNIÇ 2 Halk aras›nda zindan olarak bilinir. Gerçekte su sarn›c› olup ilk defa kay›tlar girmektedir. Kalenin yeterli askerinin 1 y›ll›k su ihtiyac›n› karfl›layacak kapasitededir. TANIMSIZ MEKAN 1 Kale içinde, olas›l›kla saray ya da köflk olarak kullan›lm›fl olmal›d›r. Bu durumda Balak Gazi’nin dü¤ününe ev sahipli¤i yapm›flt›r. KÖPRÜ 1 Bilim dünyas›nca bilinmektedir. HAN 1 ‹lk defa tespiti yap›lm›fl olan Zincirli Han CAM‹/MESC‹D 7 Bir k›sm› bilinse de, bir k›sm› bilim dünyas›nca tan›nmamaktad›r. TÜRBE 1 Cemflit Bey Türbesi HAMAM 3 Çarfl›bafl› Hamam› kay›tlarda görülse de, K›ndik Hamam› ve Anonim Hamam görülmemektedir. Anonim Hamam ise ilk defa tespit edilmektedir. K‹L‹SE 8 Yar›s› köylerde ve oldukça tahrip olmufl. 4 tanesi eski Palu’da. 3 tanesi biliniyorsa da 4. sü ilk defa tespit edilmektedir. SU DA⁄ITIM DEPOSU 1 ‹lk defa tespit edildi. SU YOLU 1 ‹lk defa tespit edildi.

ÇEfiME 12 K›smen bilinseler de, ilk defa kapsaml› tespit ve belgelemeleri yap›ld›. Bir k›sm› ilk defa tespit ediliyor. MEZARLIK ALANI 1 Gömeçba¤lar› eski mezarl›¤›. TOPLAM 57 38 ‹çindekiler Arkeoloji Murat Havzas›

Eski Palu merkezinde yer alan yap›lardan s› gerekirken; K›ndik Hamam› ve I No’lu Kilise Cemflit Bey Camisi ve Türbesi’nde, yak›n za- de, çevre temizli¤i ve dondurma ifllemleri ger- man içinde Vak›flar Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan çeklefltirilmelidir. Tüm bu ifllemlerin yan› s›ra, bir restorasyon çal›flmas› gerçeklefltirilmiflse de, kale içinde yer alan yap›lardan I Nolu Yap›, I ve bölgedeki zemin zay›fl›¤› nedeniyle oturmalar II Nolu sarn›çlarda temizlik çal›flmas›n› takiben ve çatlaklar›n olufltu¤u gözlemlenmifltir. Zeve restorasyona yönelik projelendirme ve uygula- ad›yla an›lan bölgede bulunan bu eserlerin yan› mas› ile II Nolu yap›da temizlik, sondaj ve don- s›ra, ayn› bölge içinde yer alan Dükkanönü Ca- durma ifllemlerinin Kültür ve Turizm Bakanl›¤›n- misi ve Alacal› Mescid’de de benzer sorunlar ca gerçeklefltirilmesi gerekmektedir. saptanm›flt›r. Zeminin sulu oluflu ve bu nedenle oluflan toprak kaymalar› ile zemin oturmalar›, Tüm Palu yerlefliminde yer alan çeflmeler, özellikle Dükkanönü Camisi’nin güney ve do¤u kullan›l›r duruma getirilip, dondurma ifllemleri duvarlar›nda, Alacal› Mescid’in güney duvar›n- yap›labilecek durumda olup, Palu ören yerinde da ciddi statik sorunlar do¤urmufl görünmekte- 1/1.000 ölçekli plan üzerinde ifllenecek sit s›n›r- dir. Gerekli çal›flmalar yap›lmad›¤› takdirde, iler- lar›n›n belirlenmesi ile birlikte, çeflitli çal›flmalar leyen y›llar içinde söz konusu yap›lar›n ciddi gerçeklefltirilmelidir. Bu kapsamda, tahribata u¤rayaca¤› düflünülmektedir. Bu yap›- 1) Palu Belediye Baflkanl›¤› ve Palu Kay- lardan Alacal› Mescid’in özellikle piramidal d›fl makaml›¤› iflbirli¤i ile, sökülebilir nitelikte olup, örtüsünden al›nan tafllar, gerek Dükkanönü Ca- kum zemin üzerine döflenecek kilit parke tafl- misi’nin güneybat›s›nda dere yata¤›nda set larla oluflturulmufl yol güzergahlar›, ›fl›kland›r- oluflturmak gerekse Zeve yerlefliminde yer alan ma, bilgi tabelalar›, kale içine ve K›ndik Kutsal evlerde kullan›ld›¤› gözlemlenmifltir. Alan›’na ulafl›m› kolaylaflt›racak ve yine söküle- Alacal› Mescid’de yap›lacak zemin sa¤- bilir nitelikte merdiven sistemleri, I Nolu Kaya lamlaflt›rma ve restorasyon çal›flmas›, yap›y› Tüneli ile I-II ve III nolu kaya mezarlar›na ziyare- kullan›ma açaca¤› gibi, Dükkanönü Camisi’nde ti kolaylaflt›racak sistemler yap›lmal›d›r. Tüm bu yap›lacak zemin sa¤lamlaflt›rma çal›flmas› d›- ifllemler için yap›lacak projelendirme dahilinde, fl›nda, Alacal› Mescid ile birlikte çevre temizli- ziyaretçilerin otopark, dinlenme, seyir (bak›) te- ¤inden sonra, dondurma ifllemi yap›lmal›d›r. ras›, WC, vb ihtiyaçlar›n› karfl›layacak uygun alan tespitleri yap›lmal›, Koruma Kurulu onayl› Eski Palu’nun Çarfl›bafl› ad›yla an›lan böl- proje dahilinde hareket edilmelidir. gesinde yer alan yap›lardan, Çarfl›bafl› Hama- m›, oldukça sa¤lam olarak günümüze ulaflm›fl- 2) Elaz›¤ Müze Müdürlü¤ü baflkanl›¤› ve sa da, çevre temizlik çal›flmas› ve sondajlardan denetiminde, yerel sponsorlar deste¤inde, II sonra, ivedilikle restorasyona yönelik olarak Nolu Kaya Tüneli’nin içindeki dolgu boflalt›larak projelendirilmeli ve gelecekte yap›lmas› olas› ziyaretçi kullan›m›na aç›lmal›d›r. Ayn› flekilde Palu kaz› çal›flmalar› için kaz› evi ve deposu ya mevcut kaya sarn›çlar›n›n iç dolgular› da temiz- da ziyaret amaçl› sergi fleklinde kullan›lmal›d›r. lenmelidir. Ayn› alanda yer alan Küçük Cami, Ulu Cami ve 3) I Nolu Kaya Tüneli’nde, teknik donan›m Zincirli Han’da ise, çevre temizli¤i ve sondajlar ve profesyonel ma¤arac›lar ile yap›lacak ön ça- yap›larak, yap›lar›n daha fazla tahribat›n› engel- l›flman›n devam›nda, bu alan içinde ziyaretçinin leyecek dondurma ifllemleri yap›lmal›d›r. Palu kolay iniflini sa¤layacak ahflap basamakland›r- III No’lu Kilise, bölgenin en önemli ve en gör- ma ve ›fl›kland›rma yap›lmal›, tüm bu ifllemler- kemli kilisesi olup, restorasyona yönelik proje- den önce, gerekiyorsa Elaz›¤ Müze Müdürlü¤ü lendirilmesinin ve restorasyon uygulamas›n›n denetiminde dolgu boflaltma ifllemleri gerçek- mutlaka yap›lmas› gerekir. Bu kiliseye yak›n lefltirilmelidir. alandaki su deposu ile II No’lu kilise, çevre te- mizlik çal›flmas›n›n ard›ndan dondurulmal›d›r. 4) Vak›flar Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan, Eski Palu yerlefliminin en do¤usunda yer ivedilikle bu alan içindeki yap›lar›n içinde kurul alan K›ndik mevkisinde yer alan eserlerden, kararl› olarak sondaj ve temizlik çal›flmalar›n›n K›ndik Mescidi’nde mutlak olarak restorasyona devam›nda, restorasyona yönelik projelendir- yönelik proje çal›flmas› ve uygulamas› yap›lma- me ve uygulama çal›flmalar› yap›lmal›d›r. ‹çindekiler 39 Arkeoloji Murat Havzas›

5) Eski Palu Zeve yer alan ve bir dönem k›- yerleflimindeki zemin sa süreli kaz›s› yap›lm›fl problemlerinin irdelen- olan Haraba ya da döne- mesi ve gerekli müdaha- mindeki ad› ile fiimflat/ leler, Vak›flar Genel Mü- Aflmuflat Höyük ve kale- dürlü¤ü taraf›ndan ivedi- sinde bilimsel kaz›lar›n likli olarak programa al›n- devam ettirilmesi faydal› mal›d›r. görülmektedir. Bu arada, Örencik köy evlerinde 6) Karayollar› Ge- özellikle Roma ve Bizans nel Müdürlü¤ü taraf›n- Dönemi’ne iliflkin yap› dan, Murat Nehri üzerin- tafllar›n›n görülmesi, hö- de yer alan tarihi Palu yük ve çevresinden tafl Köprüsü ile ilgili olarak çekimi yap›ld›¤›n› göster- bafllat›lan çal›flmalar h›z- mektedir ki, köy muhtarl›- land›r›lmal›, yap›lacak ¤›n›n bu konu ile ilgili ola- çal›flmalarda asl›na uy- rak uyar›lmas› gerekir. gunluk esas al›nmal›d›r. Yap›lan çal›flmalar 7) Kültür ve Turizm genel olarak özetlendi- Bakanl›¤› sorumlulu¤un- ¤inde, Palu ‹lçesi dahi- da bulunan tafl›nmazlar- linde yaklafl›k üç hafta ile dan, Palu Kalesi ve kale yap›lan çal›flmalarda, içinde yer alan tüm kültür günde yaklafl›k olarak varl›klar› ile birlikte, kale 17-18 saatlik çal›flma d›fl›nda yer alan tafl›n- temposu ile (hafta sonla- mazlara yönelik müdaha- r› dahil), 1.5-2 ayl›k bir leler, Elaz›¤ Müze Müdürlü¤ü taraf›ndan rapor- sürede yap›lacak çal›flmalar gerçeklefltirilmifl- land›r›larak gerekli çal›flmalar yap›lmal›d›r. tir. Yap›lan bu çal›flmalar›n bilimsel niteli¤i ve 40-45 Cº ye varan s›cakl›klarda, zorlu arazi ko- 8) Uzun vadede, Eski Palu yerleflimi dahi- flullar› içinde gerçeklefltirildi¤i düflünüldü¤ün- linde kaz› yap›lmas› ve kent dokusunun ortaya de, Palu tarihinde kültür varl›klar› konusunda ç›kar›lmas› gerekmektedir. Gerek Urartu Döne- yap›lan en kapsaml› ve ciddi çal›flma oldu¤u mi, gerek Ortaça¤ ve Gerekse Osmanl› Döne- görülmektedir ki, bugüne kadar bölgede yap›- mi aç›s›ndan oldukça önemli olan Palu yerlefli- lan çal›flmalarda varl›¤› saptanan eserler d›fl›n- minde ulafl›lacak bilimsel sonuçlar, bölge arke- da, çok say›da eser varl›¤›n›n saptan›p belge- olojisine önemli veriler sunacakt›r. lenmesi, çal›flman›n önemini bir defa daha gös- termektedir. Belgelemesi yap›lan 57 adet eser- 9) Eski Palu yerlefliminde yer alan tafl›n- den sadece 10 tanesinin tescilli olmas›, 47 ade- mazlardan tescil kayd› bulunmayanlara iliflkin dinin tescilsiz olmas› ve koruma alt›nda tutul- öneri ve tescil fiflleri taraf›m›zca haz›rlanmaktad›r. mamas›; eski Palu yerleflimi gibi ulafl›m› daha kolay ve bilinen bir alanda bile, çok say›da ye- 10) Yap›lacak olas› yerel çal›flmalarda, ni kültür varl›¤›n›n tespiti, çal›flman›n ayr› bir araflt›rma ekibimizin görüfllerinin al›nmas›, tüm önem konusudur. Bu arada, ilk defa Türk Döne- çal›flmalar› olumlu yönde etkileyecektir. mi kitabelerinden 11 tanesinin 1/1 ölçekli müla- Eski Palu yerleflimi d›fl›nda kalan ve köy- j› al›narak, bu kitabelerin okunmas›na yönelik lerde bulunan tafl›nmazlar›n ve sit alan› kapsa- çal›flmalar bafllat›lm›flt›r ki, bu kitabelerin bir bö- m›nda de¤erlendirilecek yerleflimlere ait fifller lümü ev ve bahçe duvarlar› ile arazide bulun- taraf›m›zca haz›rlan›rken, bu alanlarda bulunan mufltur. Çarfl›bafl› Hamam›, K›ndik Mescidi ve kültür varl›klar›na iliflkin olarak yap›lacak çok Dükkanönü Camisi’nin kitabelerinin yak›n süreç fazla çal›flma bulunmamakla birlikte, tarihsel sü- içinde kayboldu¤unu düflündü¤ümüzde, bu reç içindeki önemi nedeni ile, Örencik köyünde belgelemenin önemi daha da artmaktad›r. 40

Murat Havzas› fiiirlerle Palu fiiirlerle Palu Halep yollar›nda kervan›n vard› vard› kervan›n yollar›nda Halep E ‹pek yolu diye unvan›n vard› unvan›n diye yolu ‹pek Göklere yükselir a¤aran bafl›n a¤aran yükselir Göklere ‹llere kol salan tüccar›n vard› vard› tüccar›n salan kol ‹llere O kadar eski ki bilinmez yafl›n yafl›n bilinmez ki eski kadar O Y Kem nazar m› de¤di ey koca Palu? koca ey de¤di m› nazar Kem Kalende dikili kitabe tafl›n kitabe dikili Kalende Yetmiflbin hanelik evlerin vard› vard› evlerin hanelik Yetmiflbin

Üçyüz altm›fl pare köylerin vard› vard› köylerin pare altm›fl Üçyüz K Serhad boylar›nda erlerin vard› vard› erlerin boylar›nda Serhad Nerede o Zeve, Afla¤› Çarfl› Çarfl› Afla¤› Zeve, o Nerede Kem nazar m› de¤di ey koca Palu? koca ey de¤di m› nazar Kem Kimler çekti bilmem y›k›mda bafl› bafl› y›k›mda bilmem çekti Kimler O Oynatt›lar nas›l yerinden tafl› yerinden nas›l Oynatt›lar Güneydan kuzeye asvatan vard› vard› asvatan kuzeye Güneydan Ulema meclisi pirlerin vard› vard› pirlerin meclisi Ulema Gönül irflad eden dillerin vard› vard› dillerin eden irflad Gönül C Kem nazar m› de¤di ey koca Palu? koca ey de¤di m› nazar Kem Murat nehri bile ça¤lamaz olmufl olmufl ça¤lamaz bile nehri Murat Gidenler dönüp de aramaz olmufl olmufl aramaz de dönüp Gidenler A Sevenlerin bile soramaz olmufl soramaz bile Sevenlerin Tarihlere gömülüp kalm›fls›n kalm›fls›n gömülüp Tarihlere

Palu ac›n› içime salm›fls›n Palu salm›fls›n içime ac›n› Palu P Karacemflit Beyler görse durumu durumu görse Beyler Karacemflit A Tarihe gömülüp kalm›fls›n Palu Palu kalm›fls›n gömülüp Tarihe L Ac›m içime salm›fls›n Palu salm›fls›n içime Ac›m U Tarihe gömülüp kalm›fls›n Palu Palu kalm›fls›n gömülüp Tarihe Ac›n› içime salm›fls›n Palu salm›fls›n içime Ac›n› Ahmet YAPICI P A L U Palu tarihi pazar, Kale tarihi yazar yazar tarihi Kale pazar, tarihi Palu P Milattan önce vard›r, çiviyle yazm›fl yazar yazar yazm›fl çiviyle vard›r, önce Milattan Ne çeflit yaparlar bilmem yorumu yorumu bilmem yaparlar çeflit Ne Kale P›nar, Taflbafl›, merkezi Çarfl›bafl› merkezi Taflbafl›, P›nar, Kale Kimseler çözmez benim sorumu benim çözmez Kimseler A Gedik'ten bir bak›nca görünür Nakfli Tafl› Nakfli görünür bak›nca bir Gedik'ten Talabi, Çekem Ba¤lar, ortada Murat ça¤lar Murat ortada Ba¤lar, Çekem Talabi, L Yerlisi göçüp gitmifl sahipsiz kalm›fl ba¤lar kalm›fl sahipsiz gitmifl göçüp Yerlisi Uzaklarda bile söylenir ad›n ad›n söylenir bile Uzaklarda Kevank'la Vang'in ba¤›, dile gelse Kel Da¤› Kel gelse dile ba¤›, Vang'in Kevank'la Filipin'lerde bir baflka kanad›n kanad›n baflka bir Filipin'lerde U Maço'da bir kufl uçsa Harpunk kurar tuza¤› kurar Harpunk uçsa kufl bir Maço'da Bilmem oralara nas›l uzand›n nas›l oralara Bilmem Amarat, Ense Bahçe, bulunmaz geçer akçe geçer bulunmaz Bahçe, Ense Amarat, Ovas› ömre bedel, uzat›r ömrü yaflçe ömrü uzat›r bedel, ömre Ovas› Kas›miye, Köprü, C›rik sa¤lam›fl daim birlik birlik daim sa¤lam›fl C›rik Köprü, Kas›miye, Palulu elin tutsa, kal›rs›n daim flenlik daim kal›rs›n tutsa, elin Palulu fiu Talebi hiç de sarmad› beni beni sarmad› de hiç Talebi fiu Ben, yukar›larda tan›d›m seni seni tan›d›m yukar›larda Ben, Aman Palu can Palu, sahipsiz kalan Palu kalan sahipsiz Palu, can Palu Aman Nas›l ba¤›fllar›m koyup gideni koyup ba¤›fllar›m Nas›l Nakfli yazm›fl sözlerin tarihe kals›n Palu. kals›n tarihe sözlerin yazm›fl Nakfli Tarihe gömülüp kalm›fls›n Palu Palu kalm›fls›n gömülüp Tarihe Ac›n› içime salm›fls›n Palu salm›fls›n içime Ac›n› Tarihe gömülüp kalm›fls›n Palu Palu kalm›fls›n gömülüp Tarihe Ac›n› içime salm›fls›n Palu salm›fls›n içime Ac›n› Tarihe gömülüp kalm›fls›n Palu Palu kalm›fls›n gömülüp Tarihe Ac›n› içime salm›fls›n Palu. salm›fls›n içime Ac›n› Hüsamettin SEPT‹O⁄LU fiükrü KACAR fiiirlerle Palu 41 fiiirlerle Palu Murat Havzas›

Palu dedi¤im hep da¤m›fl mefleymifl, Zalim Murat'a verdik yüzlerce can, ‹çinde oturan beymifl paflaym›fl, Palu u¤runa döküldü çokça kan, Dört yüz mahalle sekiz yüz köfleymifl, Kalk ta bak uykudan a¤ard› tan, Palu'da hayat insana nefleymifl. Her devirde dünyaya vermifltir flan.

fiehir tafl›nm›fl Talabi Ba¤lara, Kalmad› art›k Gülbenk'e atlayan, fiimdi mahzun bakar Çekem Ba¤lara, Ortal›kta dolafl›r y›lan, ç›yan, Koyun, kuzu yay›l›r d› da¤lara, Hani nerede büyük sözü sayan, Da¤›ld› Palu'lum çok uzaklara. Dayan Palum vefas›zl›¤a dayan.

Kervansaray gibi doldu boflald›, Özlenen an›larda kald› bak›n, Art›k kufl uçmaz kervan geçmez oldu, Gölbafl›, Çifte P›nar, A¤z› Gümüfllü, Bölgeye sancak oldu flu Palu yurdu, Hasan Pafla, Çultepe, Hah›r Düzü, Dört da¤ ortas› sana zindan oldu. De¤irmen bafl›, flu Deyhane önü.

Karfl›m›zda Zeve harabe durur, Her baharda görmeye gelece¤im, Kale hala ihtiflam›n› korur, Ceviz, dut, erik, üzüm yiyece¤im, Kesik Minare de hep meydan okur, Gurbetlerden s›laya dönece¤im, Palu'yu yakt›lar bak fokur fokur. Ölsem de yine seni sevece¤im.

Boynu bükük kalm›fl Kanl› Minare, Rüstem der güzel günler hani nerde, Akmaz olmufl art›k Kale P›nar›, ‹nsan›m›z›n her biri bir yerde, Hanlar hamamlar hep olmufl harabe, Gururumuz oldun sen gurbetlerde, Kalmad› Palu'nun bir tek ç›nar›. Kalk Palu yeter süründün yerlerde.

Rüstem EKMEKYAPAR 42 Amaçlar›m›z Amaçlar›m›z Palu Kültür ve

Murat Havzas› Dayan›flma Derne¤i

5. Aile ekonomisini gelifltirmek amac›yla ba¤c›l›k, meyvecilik, hayvanc›l›k, su ürünleri, el sanatlar›, yöresel sanatlar vb. konularda fa- aliyet göstermek. Bu amaçla e¤itim ve tan›t›m faaliyetleri yürütmek, bu konularda yöre halk›- n› teflvik etmek ve desteklemek,

6. Palu kültürünü tan›t›c› ve e¤itici nite- likte aç›k ve kapal› toplant›, seminer, konfe- rans, panel, tiyatro, gece, yemek, gezi, yar›fl- ma, sportif faaliyetler, kurslar, sünnet flölenle- ri, kermes, sergi, fuar, festival vb. sosyal etkin- likleri ulusal ve uluslar aras› düzeyde ödüllü ve ödülsüz olarak düzenlemek,

Kaleden Do¤uya Do¤ru Çayyukar› Bahçeleri ve 7. Her türlü çal›flmalar› duyurmak, Pa- Murad Havzas› lu'nun tarih, kültür ve folklorunu gelecek nesil- lere aktarmak için dergi, bülten, gazete, bro- flür, kitap, afifl, kaset, CD, VCD, film gibi süre- Amaçlar›m›z li yada süresiz olarak ücretli veya ücretsiz, ulu- Madde 3 - Derne¤in faaliyet alan›n› kap- sal yada uluslar aras› düzeyde bas›p da¤›t- sayan Derne¤imiz tüzü¤ünün 3. maddesinde mak, kültür ve sanat de¤erlerimize katk›da bu- yer alan amaçlar› afla¤›ya ç›kart›lm›flt›r: lunacak yerli ve yabanc› yay›nlar› temin etmek, bunlarla ilgili telif ve tercümeler yapmak, bilgi 1. Tarihi ak›fl› içinde çeflitli medeniyetle- ve dökümasyon arflivi oluflturmak, rin yaflad›¤› Palu'nun tarihi dokusunu kültürü- nü folklorunu muhafaza ederek, bunu gelecek 8. Okuma ve araflt›rma çal›flmalar›n›n yü- nesillere aktarmak maksad› ile ilçe merkezinin, rütülebilmesi, insanlar›n bilgi ve kültür düzeyleri- köylerin ve mezralar›n ekonomik, sosyal ve nin yükseltilmesi, kifli ve kurulufllar aras› daya- kültürel aç›dan temelindeki Palu kültürüyle be- n›flma ve yard›mlaflman›n pekifltirilmesi için oku- raber geliflimini sa¤lamak, ma salonlar›, kütüphane, internet salonlar›, lokal, spor saha ve salonlar› vb. açmak ve iflletmek, 2. Kültürel sosyal ve ekonomik potansi- yelleri de¤erlendirerek Palu'nun kalk›nmas› 9. Kimsesiz ve yard›ma muhtaç kifli ve için ekonomik, sosyal, kültürel ve tarihi yönden ailelere cenaze, aflevi, bak›m evi, yafll› evi, ku- geliflimini sa¤layacak faaliyetleri yapmak, ru g›da, s›cak afl, giyecek ve yakacak gibi yar- yapt›rmak ve tasarrufta bulunmak, d›m hizmetleri sunmak, her kademedeki fakir ö¤rencilere kitap, k›rtasiye yard›mlar› yapmak 3. Yürürlükteki mevzuat dahilinde gerekli ve burs vermek, izinler al›narak Palu'nun tarihinin korunmas› için sit alanlar›n›n han, hamam, kale, köprü, kilise, 10. E¤itim, ö¤renim, kültür ve turizm alan- cami, türbe, mezarl›k, ma¤ara, konak vs. gibi lar›nda Palu ilçesini ileri bir düzeye ç›karmak tarihi eserlerine yönelik olarak bu yerlerin ba- için ilkö¤retimden yüksek ö¤retime kadar okul, k›m, onar›m ve korunmas› için gereken bütün otel, pansiyon, misafirhane, ö¤renci yurtlar› vb faaliyet ve harcamalar› yapmak, yapt›rmak, gibi yerler açmak, çal›flt›rmak ve kiralamak,

4. Palu tarihi ile ilgili koruma ve kollama 11. Gerekti¤inde oluflturulacak ihtisas görevini üstlenerek tarihi dokunun muhafazas› komisyonlar› ile Palulu müteflebbisleri bir ara- flart› ile kamu kurumlar›n›n izni ve katk›lar›yla ya toplamak ve çok ortakl› iflletmelerin kurul- gerekli kaz›, restorasyon, mimari proje yapmak, mas›na öncülük etmek, Amaçlar›m›z 43 Amaçlar›m›z Murat Havzas›

12. Palu ilçe merkezi mücavir alan içinde kamu kurum ve kurulufllar› ile görev alanlar›na kamu kurum ve kurulufllarca belirlenmifl böl- giren konularda ortak projeler yürütmek, gelerde a¤açland›rma ve yeflillendirme çal›fl- malar›na katk›da bulunmak, 23. Dernek üyelerinin yiyecek, giyecek gibi zaruri ihtiyaç maddelerini ve di¤er mal ve 13. ‹nsanlar aras›nda oluflmufl ve olufla- hizmetlerle k›sa vadeli kredi ihtiyaçlar›n› karfl›- bilecek husumetlerin giderilmesine, uzlaflmac› lamak amac›yla sand›k kurmak, ve iyi münasebetlerin kurulmas›nda öncülük yapmak, 24. Gerekli görülen yerlerde dernek faali- yetlerini yürütmek amac›yla temsilcilik açmak, 14. ‹lçe Kaymakaml›¤› ve Belediye Bafl- kanl›¤› baflta olmak üzere kurulmufl veya kuru- 25. Derne¤in amac› ile ilgisi bulunan ve lacak olan derneklerle yard›mlaflma ve iflbirli¤i kanunlarla yasaklanmayan alanlarda, di¤er yapmak. derneklerle veya vak›f, sendika ve benzeri sivil toplum kurulufllar›yla ortak bir amac› gerçek- 15. Palu ilçesi ile ilgili Web sayfalar› ha- lefltirmek için plâtformlar oluflturmak. z›rlamak ve internet hizmeti sunmak, Madde 4 - Dernek faaliyetleri için ihtiyaç 16. Bütün Palulular›n birlik ve bütünlü¤ü duyulan tafl›n›r, tafl›nmaz mal sat›n almak, sat- amaçlan›rken, bölgecili¤e ve her türlü ayr›mc›- mak, kiralamak, kiraya vermek ve tafl›nmazlar l›¤a kesinlikle f›rsat verilmemesine çal›flmak, üzerinde ayni hak tesis etmek ve bu iflletmele- ri üçüncü flah›s, özel veya kamu tüzel kiflilere 17. Amac›n gerçeklefltirilmesi için sa¤l›k- devretmek. l› bir çal›flma ortam›n› sa¤lamak, her türlü tek- nik araç ve gereci, demirbafl ve k›rtasiye mal- zemelerini temin etmek,

18. Gerekli izinler al›nmak flart›yla yar- d›m toplama faaliyetlerinde bulunmak ve yurt içinden ve yurt d›fl›ndan ba¤›fl kabul etmek,

19. Tüzük amaçlar›n›n gerçeklefltirilmesi için ihtiyaç duydu¤u gelirleri temin etmek amac›yla iktisadi, ticari ve sanayi iflletmeler kurmak ve iflletmek,

20. Amac›n gerçeklefltirilmesi için gerek görülmesi durumunda vak›f kurmak, federas- yon kurmak veya kurulu bir federasyona kat›l- mak, Gerekli izin al›narak derneklerin izinle ku- rabilece¤i tesisleri kurmak,

21. Uluslararas› faaliyette bulunmak, yurt d›fl›ndaki dernek veya kurulufllara üye olmak ve bu kurulufllarla proje baz›nda ortak çal›fl- malar yapmak veya yard›mlaflmak,

22. Amac›n gerçeklefltirilmesi için gerek görülmesi halinde, 5072 say›l› Dernek ve Va- k›flar›n Kamu Kurum ve Kurulufllar› ile ‹liflkileri- ne Dair Kanun hükümleri sakl› kalmak üzere,

Kaleden Bat›ya Do¤ru Palu ve Murad Havzas› 44 Faaliyetlerimiz Faaliyetlerimiz Murat Havzas›

F a a l i y e t l e r i m i z

2004 Ramazan ay›nda 400 kiflilik iftar ye- Palu'da tarihi eserleri kurtarma çal›flma- me¤i verildi. lar› bafllat›ld›. 2004 Ramazan ay›nda imsakiye bast›r›- Palu'da Sünnet fiöleni ve yaklafl›k 300 l›p da¤›t›ld›. çocu¤un sünnet ettirildi. Alt› Yaprakl› Palu eski ve yeni foto¤rafla- SMS sistemi oluflturularak üyelerimize ve r›ndan oluflan 2005 y›l›na ait takvim bast›r›l›p hemflehrilerimize cep telefonlar›na mesajla da¤›t›ld›. ulaflma imkan› sa¤land›. Büyük Çalt› (B. Haylan) ile K›rkbulak Palu Lisesi'nde okuyan fakir ö¤rencilere (Parsiyan) köyleri aras›ndaki arazi ve su dava- giyecek yard›m› yap›ld›. s›n›n çözülmesi için çal›flmalar yap›ld›. Palu ilkö¤retim okullar›nda okuyan fakir ‹limizdeki esnaf ve bürokrat ziyaretleri ö¤rencilere 5000 YTL k›rtasiye yard›m› yap›ld›. yap›ld›. 2005 Ramazan ay› için 1000 adet imsa- 20 Üniversite ö¤rencisine nakdi yard›m kiye bast›r›l›p da¤›t›ld›. yap›ld›. Palu’da fakir ve muhtaç 150 aileye kuru 200 ilkö¤retim ö¤rencisinin imtihan girifl g›da ve giyecek yard›m› yap›ld›. ücretleri derne¤imiz taraf›ndan karfl›land›. Paluspor’a 1000 YTL. nakdi yard›mda Açe deprem bölgesine nakdi ve kurban bulunuldu. ba¤›fl› yap›ld›. Palu’da 8000 adet mefle palamutu diki- ‹limizde yaflayan fakir ailelere giyecek lerek a¤açland›rma çal›flmalar› yap›ld›. yard›m› yap›ld›. Pakistan Deprem bölgesine nakdi ve Di¤er illerdeki Palulularla irtibat kurulma- kurban yard›m› yap›ld›. s› noktas›nda çal›flmalar yap›ld›. Palu Kütüphanesine 5000 YTL tutar›nda Görsel ve mahalli bas›nda çeflitli bas›n kitap ba¤›fl›nda bulunuldu. bültenleri yay›nland›. Köylerimizi tan›mak, tan›tmak ve prob- Tüm üyelerimizle haftal›k istiflare top- lemlerine yard›mc› olabilmek için genifl kap- lant›lar› yap›ld›. saml› bir anket çal›flmas› bafllat›ld›. fiükrü Kacar'›n yazarl›kta 60. y›l etkinleri ‹limizde faaliyet gösteren dershanelerle program›nda derne¤imiz iflbirli¤inde bulundu. iflbirli¤i yaparak Palu Kütüphanesine, Palu Li- Palu köyleri taraf›ndan kurulan dernek- sesi ve Endustri Meslek Lisesi’nde okuyan fa- lerle federasyon kurulmas› ve iflbirli¤i çal›flma- kir ö¤rencilere üniversiteye 1638 adet haz›rl›k lar› yap›ld›. kitaplar› da¤›t›ld›. Palu 45 Palu Palu’da Tarihi Gün Murat Havzas›

Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i, Tarihi Palu'nun Gelece¤e Haz›rlanmas› Projesi Kapsam›nda Gerçeklefltirdi¤i ‹lk Etkinlik Büyük Yank› Uyand›rd›.

Prof. Dr. Metin Sözen; “Tarihi Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i ile eserlerin bulundu¤u yerleflim birim- Çekül Vakf› Elaz›¤ Temsilcili¤inin ortaklafla dü- lerindeki halk›n kesinlikle bu eserle- zenledikleri, Palu Kaymakaml›¤› ile Palu Bele- diyesi katk› ve himayelerinde Tarihi Palu'nun ri sahiplenmesi gerekti¤ini, eserleri Gelece¤e Haz›rlanmas› projesi kapsam›nda en etkin koruma yönetiminin bu ol- gerçekleflen ilk etkinlik büyük yank› uyand›rd›. du¤unu, özellikle Türkiye ve Dünya- Etkinlik çerçevesinde davet edilen Çekül Vak- n›n çeflitli yerlerindeki zengin Palu- f› Baflkan› Prof. Dr. Metin SÖZEN 25 Haziran lular›n finansal yollarla bu tarihi 2005 Cumartesi günü Palu'ya geldi. eserlerin koruma, bak›m, onar›m›na destek ç›kmalar›n›” istedi. Palu'da Tarihi Toplant›;

‹lk toplant› Palu Yat›l› Bölge ‹lkö¤retim Prof. Dr. Metin SÖZEN “Palu Ortaça¤ ‹s- Okulunda gerçekleflti. Toplant›ya Palu Kayma- lam Uygarl›¤› Aç›s›ndan Önemli Bir Merkezdir”; kam› Erol Karaömero¤lu, Manyas Kaymakam› hemflehrimiz Resul Çelik, Palu Belediye Bafl- Prof. Dr. Metin Sözen konuflmas›nda; kan› M. Sait Da¤o¤lu, Palu Kültür ve Dayan›fl- “Keban projesi kapsam›nda Palu'ya geldi¤im- ma Derne¤i Baflkan› Murat Bilgin ve yönetim de burada ki tarihi yap›lar›n büyüklü¤ü karfl›- kurulu, Maden, A¤›n, Baskil, Beyhan, Baltafl› s›nda heyecanlanm›flt›m. Bugün burada bulu- Belediye Baflkanlar›, Orman Bölge Müdürü nan toplulu¤unda ayn› heyecan› paylaflmas› Cafer Orhan, ‹l Çevre Müdürü fiefik Kara, Kül- beni çok mutlu etmifltir. Burada ülkemizin yap- mas› gereken en önemli ifline bafllang›ç ola- tür ve Turizm Müdürü Tahsin Öztürk, Orman cak büyük bir birlikteli¤in olufltu¤unu görüyo- ‹flletme Müdürü, ‹lçe Tapu Müdürü Mehmet rum. Bu birlikteli¤imiz do¤ru hedeflere do¤ru, Okuyucu, ‹lçe Milli E¤itim Müdürü Ali R›za Ek- bilgi ve birikimle yönlendirilirse sa¤l›kl› sonuç- mekyapar çok say›da davetli kat›ld› Toplant›da lar al›nabilecektir. Bunun için bu toplant›y› çok Prof. Dr. Metin Sözen'e Palu Kültür ve Daya- n›flma Derne¤i taraf›ndan ziyareti an›s›na bir plaket takdim edildi. Daha sonra Palu Kayma- kaml›¤› ad›na Ahmet Bilici, Palu Derne¤i ad›na Murat Bilgin brifinglerini sundu ve tüm kat›l›m- c›lara teflekkür etti.

Daha sonra Prof. Dr. Metin Sözen kürsü- ye gelerek Palu ziyaretinin sebeplerini ve tari- hi Palu'da yap›lacak çal›flmalarla ilgili görüflle- rini aç›klad›. 46 Palu Palu Murat Havzas›

önemsiyorum. Türkiye'nin her yerinde tarihsel, do¤al ve kültürel miras›n korunmas›, gelece¤e tafl›nmas› yönünde büyük bir çal›flma baflla- m›flt›r. Bu çal›flman›n güzel bir örne¤ini de Pa- lu'da bafllat›yoruz. ‹lk ad›m olarak Palu Beledi- yesinin Tarihi Kentler Birli¤inin üyesi olmas›na çal›flaca¤›z. Daha sonra da elimizde bulunan eserlerden kalan parçalar› do¤ru bir flekilde de¤erlendirerek sonuca gidece¤iz. Burada bugün toplanan insanlar birçok bak›mdan bir ilki gerçeklefltiriyorlar. Ortaça¤ ‹slam uygarl›¤›- n›n önemli bir merkezini nas›l kurtarabiliriz, ge- lece¤e nas›l tafl›r›z sorusunu soruyor ve çö- Palu Kalesi züm ar›yorlar. Bu sorunun Palu halk› taraf›ndan a) Basamakl› Kaya Tüneli: ortaklafla sorulmas› ve birlikte çözüm aranma- Urartu döneminden günümüze intikal s› önemli bir bafllang›çt›r” dedi. eden en önemli eser, kalenin giriflindeki kaya- Palu Kültür ve Dayan›flma Derne- l›¤›n bat› alt kesiminde yer alan an›tsal giriflli ¤i’nin ‹stekleri su oyu¤udur. 16 metrelik bir düzlükte, bat› do- ¤u yönünde uzanan tünel, daha sonra güney- Toplant› haz›rl›klar› kapsam›nda Palu Kül- do¤uya do¤ru yönelerek inifle geçer. Kalenin tür ve Yard›mlaflma Derne¤inin haz›rlad›¤› biri- güneydo¤u ete¤inden Murat'a ç›kt›¤› söyleni- fing dosyas›nda önemli tespitler yer al›yor. Palu- len tünelin ilk aflamada izlenebilen basamak- Der Baflkan› Murat Bilgin; “derne¤in kurulufl lardan sonra tünelin nereye nas›l gitti¤ini bu- amaçlar›na uygun olarak yap›lmas› gerekenleri gün tespit etmek mümkün de¤ildir. bilimsel olarak araflt›rd›k Araflt›rmalar›m›z› bir ra- Bu tünelin temizlenip ayd›nlat›larak gezi por halinde de¤erli hocam›za ve Palu'da görev ve ziyarete aç›lmas› turizm aç›s›ndan önem yapan resmi, sivil yöneticilere sunuyoruz. Bu ra- arz etmektedir. porda alt›n› çizerek yapmak istediklerimizi s›ra- b) Kitabe lad›k. Bundan sonra öncelik s›ras›na göre sonuç alaca¤›m›z projelerin takipçisi olaca¤›z” dedi. Kalede en iyi bilinen ö¤e, bilim adamlar›n- Raporda yer alan Paluder’in istekleri flunlar: ca defalarca incelenip ele al›nan yaz›t niflidir.

Palu Kaya Tüneli Palu 47 Palu Murat Havzas›

Büyük bir özen ve düzen içinde s›rala- nan sat›rlar, onca zamana karfl›n özelli¤ini ko- ruyarak günümüze ulaflm›flt›r. Bu yaz›t, Urartular›n tarihsel içerikli yaz›t- lar› aras›nda en görkemli kaya nifline oyulmufl olmas›yla ünlüdür. Kitabenin çevre temizli¤i yap›larak, yan›- na aç›klay›c› Türkçe ‹ngilizce bir tabelan›n ko- nularak düzenlenmesi gerekmektedir. c) Kaya Mezarlar› Eski Palu'dan bak›ld›¤›nda karfl›dan gi- riflleri görülebilen üç mezar, kalenin kuzeybat› taraf›n›n en sarp kesiminde konumlanm›flt›r. fiebeteria'daki yaz›t niflinin yan›nda Urartu ka- ya mimarl›¤›n›n en muhteflem ürünleri kuflku- suz bu kaya gömütleridir. Urartu kaleleri aras›nda çok odal› üç me- zar› bar›nd›ran tek merkezdir. Palu mezarlar›, genel plan ve detay iflçi- Bu kaya mezarlar›n›n yollar›n›n temizle- likleri bak›m›ndan Urartu kaya mezar mimarisi- nerek basamaklar›n aç›lmas› ve korkuluk yap›- nin tüm özelli¤ini gösterir. larak hizmete aç›lmas› gerekmektedir. Yap›lacak olan bu çal›flma Kitabe, Kaya Me- zarlar› ve hemen yan›nda bulunan Urartu ve Bi- zans su sarn›çlar› ile birlikte de¤erlendirilmelidir. d) Ayakçalar Kalenin güneyinde ayakçalar›n bafllad›¤› Murat Nehrine inen basamaklar›n do¤u kolu- nun büyük bölümü ayakçalar›n devam› fleklin- dedir. Do¤rudan suya inen bat› taraf›ndaki ba- samaklar›n bir merdiven görünümünde ve ra- hat bir inimi vard›r. Ustal›kl› bir biçimde ana ka- yaya oyulan basamaklar tam Murat Nehrine ulaflan k›sm› demiryolu yarmas›yla kesilmifltir. Ayakçalar›n düzenlenerek hizmete aç›l- mas› gerekmektedir. 2. Di¤er Tarihi Eserler Vak›flar Genel Müdürlü¤ü sorumlulu¤unda- ki eserlerin ise içindeki ve çevresindeki toprak ve moloz birikintilerinin temizlenerek dondurulmas›,

Bu eserlerden bir veya ikisinin çevre dü- zenlemesi ile birlikte restore edilmesi gerek- mektedir. 1. Nolu Kaya Mezar› 48 Palu Palu Murat Havzas›

lifltirilmesi. Örne¤in Palu' da her aileden kad›nlar›m›z›n yapt›¤› ÇAKMA iflinin ulusal ve uluslara- ras› pazarlarda tan›t›lmas›, kay- bolmufl yemenicilik, tafl iflçili¤i gibi el sanatlar›n›n gelifltirilmesi gerekmektedir.

4. Dut A¤açlar›n›n Korun- mas› ve Ürünlerinin De¤erlendi- rilmesi

Çevre bahçelerde bolca bulunan as›rl›k DUT a¤açlar›n›n korunmas›, ürünlerin s›hhi bir fle- kilde toplanarak de¤erlendirme- Özellikle Selçuklu Eseri olan Alacal› Mes- si ve bu amaçla ilçemizde bir cid ve bitifli¤indeki Osmanl› eseri olan Dükka- dut iflleme tesisinin kamu- yerel- özel sektör nönü Camisinin birlikte restore edilerek çevre giriflimiyle yap›lmas› gerekmektedir. düzenlemesi ile beraber hizmete aç›lmas› ge- Daha sonra PALU-DER Baflkan› Murat rekmektedir. Bilgin, Metin SÖZEN’e Palu’nun tarihi foto¤raf- 3. Geleneksel El Sanatlar›n›n Gelifltirilmesi lar›ndan oluflan bir tablo hediye etti.

Geleneksel el sanatlar›n›n desteklenerek ev ekonomisine katk› sa¤layacak projeler ge- fiölen 49 fiölen Palu’da

Sünnet fiöleni Murat Havzas›

Palu Kültür ve Dayan›flma Derne¤i tara- f›ndan organize edilen sünnet flöleni 13-14 A¤ustos 2005 tarihinde Palu'da yap›ld›.

Palu Kaymakaml›¤›'n›n deste¤i, Palu Be- lediye Baflkan› Say›n Sait Da¤o¤lu, Bilgin Elektrik Yönetim Kurulu Baflkan› M. Vehbi Bil- gin, ABA ‹nflaat Yönetim Kurulu Baflkan› A. Baki Ayd›n ve ‹fladam› Necdet Ulucan'›n katk›- lar› ile sünnet flöleni gerçekleflti.

Sünnet flöleninde mahalli sanatç›lar, hal- koyunlar›, palyaço ve havai fiflek gösterileri ile bir çok aktiviteler düzenlendi.

Bu sünnet organizasyonunda yaklafl›k 300 çocuk sünnet ettirildi.

Milletvekili Say›n Zülfü Demirba¤, Elaz›¤ Valisi Say›n Dr. Kadir Koçdamir, Palu Kayma- kam› Say›n Erol Karaömero¤lu, Elaz›¤ Beledi- ye Baflkan› Say›n M. Süleyman Selmano¤lu, Palu Belediye Baflkan› Say›n M. Sait Da¤o¤lu, ‹fl Adam› Say›n Abdulbaki Ayd›n ve Necdet Ulucan Sünnet törenine kat›larak ilçemizde en fakir aile çocuklar›na kirve olup, çeflitli hediye- ler takt›lar.

Sünnet flöleni sünnete katk›da bulunan Palu Kaymakam› Say›n Erol Karaömero¤lu, Palu Belediye Baflkan› Say›n M. Sait Da¤o¤lu, ‹fl adamlar›m›z Say›n Abdulbaki Ayd›n ve Nec- det Ulucan'a dernek baflkan› Say›n Murat Bil- gin taraf›ndan plaket takdim edildi.

Halkoyunlar› gösterilerinden sonra havai fiflek gösterileri flölene ayr› bir güzellik katt›. 50

Murat Havzas› K›sa... K›sa.. rak birliktelik oluflturuldu. n›flma Derne¤iyönetimkurulunda görevala- alan arkadafllar›m›z›nPalu KültürveDaya- ze aitdernekyönetimkurullar›ndan görev yap›ld›. Buçal›flmalarsonucunda köylerimi- federasyon kurulmas›veiflbirli¤i çal›flmalar› Palu köyleritaraf›ndankurulanderneklerle n› MuratBilgin,fiükrüKacar’abirplaketsundu. etkinlerinde birkonuflmayapandernekbaflka- organize edilenfiükrüKacar'›nyazarl›kta60.y›l Derne¤imiz veGazetecilerCemiyetitaraf›ndan ¤o¤lu dakat›ld›. Toplant›ya PaluBelediyeBaflkan›M.SaitDa- yerel-özel-sivil kesimüyelerikat›ld›. rilen toplant›ya,AnadoluveAvrupa'dankamu- lar DaireBaflkanl›¤›'n›nkatk›lar›ylagerçekleflti- si'nin evsahipli¤iyapt›¤›veTBMMMilliSaray- Dolmabahçe Saray›'ndaBefliktaflBelediye- rak pland›¤›toplant›,2Aral›k2005‹stanbul üye oldu.TKB'nin2005y›l›n›nsonetkinli¤iola- Palu BelediyesiTürkiyeTarihiKentlerBirli¤i’ne r›na dernekyönetim kuruluüyelerimizkat›ld›. y›s›nda oluflturulanbuhat›ra orman›çal›flmala- Palu Kalesi’ningüneyk›sm›nda MuratNehrik›- oluflturuldu. 8 binmeflepalamutudikilerek hat›raorman› kapsam›nda Paluilçemizde2hektarl›kalana ban Baraj›’ndaerozyonuönlemeçal›flmalar› Derne¤imiz, DS‹BölgeMüdürlü¤ü’nünKe- üzere nakdiyard›m›takdimetti. l›¤›yla muhtaçailelereda¤›t›lmak d›mlaflma veDayan›flmaVakf›arac›- da ziyaretederekPaluSosyalYar- Erol Karaömero¤lu’namakamlar›n- mirk›ran taraf›ndanPaluKaymakam› Derne¤imiz 2.Baflkan›MustafaDe- YTL e¤itimyard›m›yap›ld›. muhtaç aileleree¤itimamaçl›5000 miz taraf›ndanPalu’dayard›ma Palu KültürveDayan›flmaDerne¤i- edildi. rulu üyelerimiztaraf›ndanteslim rine bizzatevlerindeyönetimku- Yard›m paketleriihtiyaçsahiple- ve giyecekyard›m›yap›ld›. aileye 10.000YTLtutar›ndag›da edilen vePalu’dayaflayan140 netim kurulutaraf›ndankoordine Ramazan ay›ndaderne¤imizyö- lu’na kütüphanedeteslimedildi. Kaymakam› ErolKaraömero¤- lu üyelerimiztaraf›ndan Palu gin baflkanl›¤›ndayönetim kuru- lar dernekbaflkan›m›zMuratBil- tap ba¤›fl›ndabulunuldu.Kitap- 5000 YTLtutar›nda275adetki- nesine derne¤imiztaraf›ndan dan oluflturulanilçemizkütüpha- Palu Kaymakaml›¤›taraf›n- K›sa... K›sa...

Murat Havzas› 51 52 Kitap Tan›t›m› Kitap Tan›t›m›... Palu Tarih-Kültür-‹dari ve Sosyal Yap› Murat Havzas›

kadar yak›n oldu¤u. Yaflayan uygarl›klar›n bir- birine benzerli¤i, önemli stratejik özellikleri, kültürel de¤iflimleri hemen hemen ayn› za- manlarda ayn› tarihsel flahsiyetlerle gerçeklefl- mifl olmas› dikkat çekici. II. Bölüm ‹dari ve Sosyal Yap›y› içine al›- yor. Yine bu bölümde de uzun tarihsel geçmi- fle paralel olarak Palu'nun u¤rad›¤› de¤iflimler sistematik olarak verilmeye çal›fl›l›yor. Bu bö- lümde yine okuyucular›m›z›n dikkatini çekecek bir husus özellikle vurgulan›yor. Bir dönem Pa- lu; Tunceli, Bingöl, Diyarbak›r vilayetinin bir k›sm›n› içine alacak kadar genifl bir idari taksi- Dört bin y›ll›k tarihi bir geçmifle sahip mata sahip. 600'ün üzerinde köyü, çok say›da olan Palu ilçesinin tarihi, kültürü, idari ve sos- nahiyesi ile bir kent olarak karfl›m›za ç›k›yor. yal yap›s›n› konu alan PALU adl› büyük hacim- Bu da gösteriyor ki Palu ismi bölgeyi etkileyen li eser, hemflehrimiz Süleyman Yap›c› taraf›n- bir isim olarak dikkatleri çekiyor. dan 10 y›ll›k uzun soluklu bir araflt›rman›n so- III. Bölüm Kültür olarak ayr›lm›fl. Yine kita- nucunda May›s 2004’te Elaz›¤ okuyucusuyla b›n bir özelli¤i bir kentin tarihsel yap›s›, idari bulufltu ve hemen dikkatleri çekmeye bafllad›. sistemi, sosyal gerçekleri yan›nda kültürel ya- Süleyman Yap›c›; boyutu, muhtevas›, ka- p›s› da önemli bir ölçüde araflt›rmac› taraf›ndan liteli bask›s› ile ilk kez Elaz›¤’da kendi yerel im- kaleme al›nm›fl, Dil özelliklerinden, afliret yap›- kanlar›yla bir ilki baflard›. s›na. Yemeklerinden bölgedeki lakaplara ka- dar birçok özelli¤i sistematik olarak incelenmifl. 375 sayfa, büyük (A4) boy, tamam› renk- Buda kitab›n önemli bir özelli¤ini oluflturuyor. li ve kufle ka¤›da bas›lm›fl, lüks ciltli ve büyük boy (A3) on adet haritadan oluflan bir kitap... Metnin sonuna yerlefltirilmifl tarihi seyri içerisinde Palu’yu tan›tan büyük boy 10 harita Bu kitap, çok zor flartlar alt›nda, kaynakla- ile kitap içinde kullan›lan çok say›da siyah be- ra ulaflmada birçok engele ra¤men bu güne yaz ve renkli resimler adeta s›k›lmadan okuya- kadar ilimizde bas›lm›fl ve yerel tarih, kültür ca¤›n›z 375 sayfal›k kitaba çok iyi bir mizan- araflt›rmalar› yönünde rahmetli ‹shak Sunguro¤- pajla serpifltirilmifl. lu'nun “Harput Yollar›nda” ki eserinden sonra en kaliteli1 belki de efl de¤erde2 ikinci bir eser. Ayr›ca kitap ile ilgili bilgiler web sayfas› üzerinden internet arac›l›¤›yla tüm dünyaya ta- Böyle bir eserin Palu'yu anlatmas› dikkat n›t›lmaya çal›fl›lm›fl. çekici bir olay... Elaz›¤'da hemen her kitapç›da kitab› bul- Niçin Palu? Bu sorunun cevab›n› merak mak mümkün. Yine de okuyucular›m›z kitab› edenler bu kitab› mutlaka okumal›. Bunun için temin etmek için derne¤imiz ve yazar›n kendi de sadece Palulu olanlar›n yan›nda yaflad›¤›- haz›rlam›fl oldu¤u www.palu-turkiye.com web m›z Anadolu topraklar›n›n tarihsel ve kültürel sitesindeki adreslerinden faydalabilirler. geçmifline merakl› olan her vatandafl›m›z›n bu kitab› mutlaka okumas› gerekir. Ayr›ca [email protected] ve [email protected] e-mail adreslerin- Kitap 3 bölümden olufluyor: den ya da 0533. 391 28 96 nolu cep telefo- I. Bölüm Tarihçe olarak ayr›lm›fl. Bu bö- nu ile iletiflim kurarak temin edebilirsiniz. lümde Palu'nun yaklafl›k 4 bin y›ll›k tarihçesi k›- saca anlat›l›yor. Bu bölümün önemli tespitle- 1. fiafak Bülteni, Mustafa Balaban, s. 29-30 rinden biri de Harput-Palu tarihinin birbirine ne 2. Gün›fl›¤› Gazetesi, 03.01.2006, Bilal Civelek, Palu M u S h ü M i F l t e t a u i P D y n d r Baflkan m

a › K l t

a a

a Ü A B n R L ‹

l L Y y G A u G A B E a P ‹ N U

N I C L K n U I T › ü V fl e N l y Ö T m i t s z e . e a ü F m 2. Baflkan l m a

E a u r r e u K r t

k t P M

i

n v R B D E

Ö ‹ U K e N D Z Y Ç e S Y A A

C O P K e A r ‹ A Y n d s R M e i M l e

u k A u M Y s h

z ¤ t u a ö Y a m r f 2. Baflkan f a a n f ö e i e t t

D e r n

A

Ö Y E t Ç e Z i A M m I t D K N ‹ i R m E K I

L K M A K M

I P ‹ R K R u A I A Z r u N u r l u A u A l b Y b u d L u d u ü Muhasip s u l t u b l f v ü f a

a

B k U h i A a

C A K p A Y I

L C A D R Yönetim Kurulu I I N I K a S d e A i y r h F

f ‹ m e K › r Sekreter t a ‹ e t N i t n t

C B

B B Yönetim Kurulu ‹ U A O A L Y ⁄ H U R U Ç T A L E K L C A ‹ R I

Murat Havzas› 53 54

Murat Havzas› Yönetim Kurulu Yönetim Kurulu Z ü M l k e ü h f

m Ç e O t B

B A A N Y O G ⁄ I N L U M ‹ l A e h O d h a m e m s m m e i

C t

a

A Z n A K

e N U B k P ⁄ i U

Y O O U L e A L ⁄ U R A d U T s T Z e i l

k H A D H

ü b › D s e y d M E e a u n e V y l e l e k i L e n h n t e t ‹

m i Y r t H n e i l m A

e E e K t t O

K l

A m A e F ‹ ⁄ R M V e m L e A A y O U z N T

e ⁄ i A K O L

fi S K U u r u A V u h a r M m l h E u u d . f e

l r e T u t a

t a C i t m i l n i e p

m E D

E R i E l R

C M S S E A ‹ Ö R Z N T Z G A ‹ N fi K M e n e a h n m

A e L t

T A U R N I K G A Ö N K