Mehmet İpşirli Ile Medreseler Ve Ulema Üzerine

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Mehmet İpşirli Ile Medreseler Ve Ulema Üzerine Tiirkiye Araştınnalan Literatiir Dergisi, Cilt 6, Sayı 12, 2008, 451-470 Mehmet İpşirli ile Medreseler ve Ulema Üzerine Hocam, öncelikle teşekkür ediyoruz, röportaj tekliflmizi kabul ettiğiniz için. Özellikle klasik dönem Osmanlı eğitim tarihi deyince sizin isminiz öne çıkı­ yor. Bu alanda araştırma yapmak isteyen bir araştırmacı ilk etapta sizin ça• lışmalarınızla karşı karşıya geliyor. Bu anlamda sizin akademik çalışmala­ rınız ile Türk eğitim tarihi özellikle Osmanlı klasik dönemi eğitim tarihi, il­ miye tarihi arasında çok ciddi bir örtüşme olduğunu görüyoruz. Ancak bu konulara geçmeden önce sizin eğitim serüveniniz ve akademik çalışmaları­ nızın seyri ile bir giriş yapalım isterseniz. Beni böyle bir konuda m illakata layık gördüğünüz için çok teşekkür ederim. Benim bu konulara olan ilgim biraz eskiye, memleketirn Kayseri'ye dayaruyor. Kayseri'de evimiz şehrin merkezinde Yenice İsmail Mahallesi'nde Gevher Ne­ sibe Tıp Medresesi'ne bitişik idi. Hatta evimizin arka duvarı Tıp Medresesi idi, ayrıca medresenin arka duvarı yoktu. Çocukluğumda bu medresenin geniş da­ mında arkadaşlarımla çok oynarnıştım. Mahallemize yakın Raşit Efendi Kütüphanesi bulunmakta idi. Raşit Efendi 18. yüzyılın tamnmış bir reisülküttabıdır. Kayseri'de özellikle değerli yazma eserlerden oluşan, zamanla bazı matbu eserler ve ansiklopedilerin de ilave edildiği zengin ve şirin bir kütüphane tesis etmiş. Okuldan çıkınca ve bilhassa hafta sonlarında büyük bir kubbe ile örtülü geniş okuma salonunda çalışmak­ tan zevk alırdım. Bizim yaşunızda başka birkaç arkadaş da oranın müdavimi idi. Bazen kütüphaneye yabancı turistler gelir, anlamasam da onlara verilen izahatı dikkatle dinlerdim. Kütüphanede idam mezunu, medreseden yetişmiş, sürekli sorular sordu­ ğumuz ve bize yardımcı olan, Naci Bey adında bir müdür vardı. Dolayısıyla o kültürürı içerisinde bulunmaktan o tarihlerde zevk alır olmuştum. Ayrıca o yıl­ larda bende Arapçaya ve dini ilimlere karşı bir öğrenme merakı başlamıştı. Ta­ bii Kayseri' de Osmanlı usulü ders geleneği devam ettirilmiş. Cumhuriyet'in ilk yıllarında bazı alimler evlerinde dersler vermiş, daha sonra camilerde bilhassa Cami-iKebir'de ders vermeye devam etmişler. Ben orta öğrenirnim sırasında 452 TALİD, 6(ı2), 2008, Söyleşi bu derslere çok devam ettim. Hocalar sabahleyin erkenden, yaz tatillerinde, herkes bağ evlerine gittiğin için, öğleden veya ikindiden sonra geleneksel Os­ manlı usulünde dersler okutuyorlardı. Bu derslere ben birkaç arkadaşırnla be­ raber hemen hemen altı yedi sene kadar devam ettim. Maalesefyeterince isti­ fade edernedim ama geleneğe dair çok şey gördük, dinledik o yaşlı hocalardan. O hocalar da okutacak talebe bulmaktan ve unutulınaya yüz tutmuş gelenek­ sel bilgiyi akiarmaktan büyük mutluluk duyuyorlardı. Daha sonra işin içerisine girince gördüm ki oradaki eğitim tarzı gerçekten Osmanlı asırlarındaki eğitim tarzıyla, mantalitesiyle adeta birebir uyuşuyor. Çünkü o dersleri veren yaşlı ho­ calar bir bilgi kirliliğine bulaşmamış insanlardı. Medreselerde okumuşlar, medreseler kaparunca kendi imkanlarına göre, kime nasıl faydalı olabiliriz gibi bir duygu içerisinde gayret gösteriyorlardı. Hali vakti yerinde olan bazı hocalar evinde ders verirlerdi. Mesela Camgözzade Hacı Yusuf Efendi vardı. Ondan umumiyede evinde ders alırdık Kavgacızade Osman Efendi İki Kapılı Cami' de özellikle sarf ve nalıiv okuturdu. Eyüp Efendi, Cami-iKebir dershanesinde tef­ sir, fıkıh, akaid metinleri okuturdu. Daha sonra İstanbul'a geldik. 1963 senesin­ de yazılı sınavı ve miliiikatı kazanarak İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü'ne gir­ dim. Burada çok değerli hocalardan feyz alma inıki'inı oldu. Ömer Nasuhi Bil­ men kelii:m, Ali Nihat Tarlan Farsça, Nihat Sami Ban arlı edebiyat, Ü sküdarlı Ali Efendi Kur'an-ı Kerim, Malıir İz tasavuf, Ahmet Davudoğlu fıkıh, Şahap Şirnay Fransızca hocanuzdı. Sıra arkadaşım da Ahmet Yaşar Ocak'tı. Onunla daha sonra İstanbul Tarih'te de beraber olduk. Hocalarırnızdan ders dışında çok şeyler öğrenir, yakın tarihe ait dikkate değer hatıralarını dinlerdik. Onlardan devamlı teşvik görürdük. Hulasa mükemmel bir muhit vardı. Bir de Tıp Fakültesi tecrübeniz var hocam. Evet. Kayseri'de irntihanlara girerek ayrıca Lise diplaması aldığım için bu diplama ile 1964'te üniversite sınaviarına girdim. Önce İstanbul Hukuk'a kay­ doldum, daha sonra İstanbul Tıp'takontenjan açılınca etrafın telkirıi ve evin de baskısı ile İstanbul Tıp Fakültesi'ne geçtim, ancak keyif alamadım. Daha sonra tekrar merkezi irntihana girip Tarih Bölümü'ne girdim. İkirıci sınıfta sekiz on talebesi olan Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyeti Tarihi Kürsüsü'nü seçtim. Orada çok huzurlu ve keyifli üç sene geçirdim. Şimdi hep rahmetle ve şükran­ la yiid ettiğim hocalarını, Nejat Göyürıç ve Tayyib Gökbilgin devanılı teşvik hat­ ta taltif ederlerdi. Bugiin teşvik edilinesi gereken bazı ögrencilere yeteri kadar sahip çıkamadığırn için, öz eleştiri yaparak, kendimi suçluyorum. Son sınıfta Nejat Bey beni yurt dışına gitmek üzere devanılı teşvik etti. Edinburgh'daki doktora yıllarımda da devanılı destek oldular. İngiltere dönüşü Tayyib Bey sa­ hip çıktı ve beni mezun olduğunı kürsüye aldı. Benim de idealirnde orası var­ dı. Yani ben iki ayrı gelene~, hatta Kayseri'yi de katarsarıız üç ayrı geleneği ve Mehmet İpşirli ile Medreseler ve Ulema Üzerine 453 buralardaki usta-çırak ilişkisini görme imkanma sahip oldum. İstanbul Üniver• sitesi'ndeki gelenek gerçekten hayranlık uyandıracak derecede kuvvetli idi. Kürsü sistemini mi kastediyorsun uz? Evet. İstanbul Edebiyat Fakültesi, köklü geleneği, şöhretli hocalan, zengin bölüm seminer kitaplıkları, çıkardığı 24 tane dergi ile emsali olmayan bir ilim yuvası idi. Ama şimdi çok geriledi. Matbaamız vardı, burada yeni ve eski harf­ lerle basılan kitap sayısı 5000'i bulmuştu. Hocalarırnız hakikaten eski döneme yetişmiş, o dönemleri iyi bilen insanlardı. Genellikle böyle birebir kendileriyle temas imkanlan oluyordu fakültede. Mesela Tayyip Gökbilgin'den biz medre­ seleri okuduk, eğitim tarihini okuduk ve üç-beş öğrenciydik. Ahmet Yaşar Ocak, ben ve bir iki talebe daha vardı. Zor bir kürsü diye kötü şöhret yapmış, kimse gelmiyorrlu buraya. Biz onun keyfini yaşadık. Daha sonra yurtdışına git­ tiğimde benim niyetim şeyhülislfu:nlık çalışınaktı fakat Nejat Bey "Güzel bir ko­ nu ama gittiğin yerde problem olur, başına dert açarsın" demişti. Nejat Göyünç mil? Evet. Bana tercihen Osmanlı-İtalyan münasebetlerini çalışınarnı söyledi. "Şeyhülislfunlığı sonra düşünürsün" dedi. Gittiğimizde tarihçilik, historiyogra­ fi konularına biraz girdik. Orada Selanikf Tarihi üzerine çalıştım, ama içimde hep ilmiye çalışmak hevesi vardı. Hiç unutmuyorum Edinburgh Üniversitesi• nin 2 milyon kitaba sahip olan çok zengin bir kütüphanesi vardı. O zaman bu kadar fazla kitap olan yer bilmiyorduk. 1932' den beri Derleme Kanunu'na tabi Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde bile 250-300 bin kitap olduğu söylenirdi. Ora­ da çok çeşitli kitaplar gördüm. Özellikle Hastings Rashdall'ın ilk kez 1895'te ba­ sılan dört büyük ciltlik The Univercities of Euro pe in The Middle Ages kitabına hayran oldum, acaba bizde de böyle bir şey yapılabilir mi, diye düşünmüştüm. O zaman insan düşünüyor gençlik yıllannda, ama zor şeyler tabii. 1976'da Edinburgh'dan döndüm, kısa süre askerlikten sonra sene sonunda, mezun ol­ duğum kürsüye intisap ettim. Hangi konuda doçentlik tezi yapayım diye soruş­ tururken kazaskerlik konusuna eğilmemi bilhassa Bekir Kütükoğlu ho cam tav­ siye etti. İyi kötü Arapça, Farsça b ilmemi hocalar bir ayncalık olarak görüyor ve teşvik ediyorlardı. Hakikaten ilmiye içerisinde en mühim kurumlardan birisi­ dir kazaskerlik. Böylece çalışmalara başladık. Müftülük arşivinde epeyce çalış­ tım. Orada kazasker ruznamçeleri var. Şakayık ve zeyillerindeki biyografileri okudum, biyografilerden ilmiye teşkilatı ile ilgili çok önemli bilgiler çıkıyordu. 1977'de Gökbilgin Hoca emekli olanca onun ilmiye teşkilatını ben devraldım. Daha sonra SO'li yılların sonunda aynı kürsüde çalıştığım ve kendisinden çok şey öğrendiğim Mübahat Kütükoğlu Hacarn Osmarılı Teşkilat Tarihi dersini bana devretti. Önceden beri okuttuğum Arşiv Vesikalan dersiyle beraber bu üç 454 TALİD, 6(ı2), 2008, Söyleşi dersi emekli oluncaya kadar okııttum. Gelenek adına büyük mutluluk duydu­ ğum şey bu dersleri yıllarca aynı gün, aynı saat ve aynı dershane ve anfide akutmuş olmamdır. Bazen, mesela on sene önce mezun olmuş bir talebem odamda bulamazsa, on sene önceki gün ve saatte, aynı anfide beni bulurdu. Çok sistemli çalışmayı beceremedim maalesef. Ben her zaman onun sıkın­ tısını yaşıyorum. Bulduğumu bir kenara yazıyorum sorıra o bilgiyi bulamıyo­ rum. Şimdi ben genç meslektaşıara bir konuya girince üç sene, dört sene son­ ra ondan bir kitap veya bir iki makale çıkanp o konuyu öylece bir kenara bırak­ malarını tavsiye ediyorum. Yoksa, bunu daha ileride geliştireyim diyen hocala­ niDIZ oldu fakat maalesef bilgileriyle beraber ahirete intikal ettiler. Geride bı­ raktıkları bilgiler, fişler hiçbir şekilde değerlendirilemiyor. Bu çerçevede Bekir Kütükoğlu hocamız ve arkasında bıraktığı binlerce fiş benim yakından bildiğim örneklerden birisidir. Sonra 80'li yılların başında Diyanet Vakfı'nın çıkardığı İs­ lamAnsiklopedisi'ne intisap etmemiz önemli bir dönüm noktası oldu. Bazı ho­ calarırnız çok karşı çıktılar. Mesela Bekir Kütükoğlu "Beni böyle aksatan ansik­ lopedi oldu, ginne" dedi. Öğrendiğime göre, aynı şeyi sorıradan Mübahat Ha­ nun'a da söylemiş. Bekir Hoca'mn kastettiği Milli Eğitim Bakanlığı'nın İslfun Ansiklopedisi de­ ğil mi? Evet. 194l'de başlayıp 1988'de tamalanan MEB İslamAnsiklopedisi. Türki• ye Diyanet Vakfi
Recommended publications
  • Bosnian Muslim Reformists Between the Habsburg and Ottoman Empires, 1901-1914 Harun Buljina
    Empire, Nation, and the Islamic World: Bosnian Muslim Reformists between the Habsburg and Ottoman Empires, 1901-1914 Harun Buljina Submitted in partial fulfilment of the requirements for the degree of Doctor of Philosophy in the Graduate School of Arts and Sciences COLUMBIA UNIVERSITY 2019 © 2019 Harun Buljina All rights reserved ABSTRACT Empire, Nation, and the Islamic World: Bosnian Muslim Reformists between the Habsburg and Ottoman Empires, 1901-1914 Harun Buljina This dissertation is a study of the early 20th-century Pan-Islamist reform movement in Bosnia-Herzegovina, tracing its origins and trans-imperial development with a focus on the years 1901-1914. Its central figure is the theologian and print entrepreneur Mehmed Džemaludin Čaušević (1870-1938), who returned to his Austro-Hungarian-occupied home province from extended studies in the Ottoman lands at the start of this period with an ambitious agenda of communal reform. Čaušević’s project centered on tying his native land and its Muslim inhabitants to the wider “Islamic World”—a novel geo-cultural construct he portrayed as a viable model for communal modernization. Over the subsequent decade, he and his followers founded a printing press, standardized the writing of Bosnian in a modified Arabic script, organized the country’s Ulema, and linked these initiatives together in a string of successful Arabic-script, Ulema-led, and theologically modernist print publications. By 1914, Čaušević’s supporters even brought him to a position of institutional power as Bosnia-Herzegovina’s Reis-ul-Ulema (A: raʾīs al-ʿulamāʾ), the country’s highest Islamic religious authority and a figure of regional influence between two empires.
    [Show full text]
  • The Ancient Near East and Islam: the Case of Lot-Casting
    Journal of Semitic Studies LV/2 Autumn 2010 doi: 10.1093/jss/fgq007 © The author. Published by Oxford University Press on behalf of the University of Manchester. All rights reserved. THE ANCIENT NEAR EAST AND ISLAM: THE CASE OF LOT-CASTING PATRICIA CRONE AND ADAM SILVERSTEIN Downloaded from INSTITUTE FOR ADVANCED STUDY, PRINCETON UNIVERSITY OF OXFORD Abstract This article is a contribution to the question how far there was continu- http://jss.oxfordjournals.org ity between ancient Near Eastern and Islamic culture. It focuses on the practice of using lot-casting to allocate inheritance shares, conquered land, and official functions, and briefly surveys the history of this practice from ancient through Hellenistic to pre-Islamic times in order to examine its Islamic forms as reflected in historical and legal sources. It is argued that the evidence does suggest continuity between the ancient and the Islamic Near East, above all in the first century of the hijra, but also long thereafter, if only at a fairly low level of juristic interest. The article concludes with some general consideration of the problems involved in the study of the two disconnected periods of Near Eastern at Columbia University Libraries on June 29, 2010 history. In 1993 classical archaeologists made an exciting discovery at Petra. This city, once the capital of the Nabataean kingdom, thereafter a major town in the Roman province of Arabia, had long been assumed to have been destroyed in an earthquake of 551 CE, but this proved to be wrong, and in the church of St Mary the archaeologists found a cache of papyri.
    [Show full text]
  • Münazara” and the Internal Dimension of Argumentation Ethics
    IBN HALDUN UNIVERSITY THE ALLIANCE OF CIVILIZATIONS INSTITUTE DEPARTMENT OF CIVILIZATION STUDIES MA THESIS “MÜNAZARA” AND THE INTERNAL DIMENSION OF ARGUMENTATION ETHICS: A TRANSLATION AND COMMENTARY ON AHMED CEVDET’S ADAB-I SEDAD IN THE LIGHT OF SUFISM AND WESTERN ARGUMENTATION THEORIES LEONARD FAYTRE JUNE 2018 YÜKSEK LİSANS TEZİ ONAY SAYFASI Bu tez tarafımızca okunmuş olup kapsam ve nitelik açısından, Medeniyet Araştırmaları alanında Yüksek Lisans Derecesini alabilmek için yeterli olduğuna karar verilmiştir. KANAATİ İMZA Prof. Dr. Recep Şentürk (Tez Danışmanı) Yrd. Doç. Dr. Önder Küçükural Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç Bu tezin İbn Haldun Üniversitesi, Medeniyetler İttifakı Enstitüsü tarafından konulan tüm standartlara uygun şekilde yazıldığı teyit edilmiştir. Tarih Mühür/İmza AKADEMİK DÜRÜSTLÜK BEYANI Bu çalışmada yer alan tüm bilgilerin akademik kurallara ve etik ilkelere uygun olarak toplanıp sunulduğunu, söz konusu kurallar ve ilkelerin zorunlu kıldığı çerçevede, çalışmada özgün olmayan tüm bilgi ve belgelere, alıntılama standartlarına uygun olarak referans verilmiş olduğunu beyan ederim. Adı Soyadı: Leonard FAYTRE İmza: ABSTRACT “MÜNAZARA” AND THE INTERNAL DIMENSION OF ARGUMENTATION ETHICS: A TRANSLATION AND COMMENTARY ON AHMED CEVDET PASHA’S ADAB-I SEDAD IN THE LIGHT OF SUFISM AND WESTERN ARGUMENTATION THEORIES Faytre, Léonard MA in Civilization Studies Thesis Advisor: Prof. Dr. Recep Şentürk July 2018, 114 Pages Münazara is a contraction of Adab al-Bahs ve al-Münazara that could be translated as “Applied Ethics of Argumentation and Deliberation”. It refers to an institutionalized discipline of disputation that started from al-Sarmaqandi’s Risala fi Adab al-Bahs (mid. 13th century), comprehending juridical dialectics, philosophical dialectics and Sufi criticism of dialectics. After demonstrating the relation between Sufism and Münazara, I compare this eristic tradition with Western theories of argumentation, especially the New Dialectical School and the New Rhetorical School.
    [Show full text]
  • Copyright by OKAN DOGAN 2015
    Copyright by OKAN DOGAN 2015 The Thesis Committee for Okan Dogan Certifies that this is the approved version of the following thesis: RETHINKING ISLAMIC JURISPRUDENCE FOR MUSLIM MINORITIES IN THE WEST APPROVED BY SUPERVISING COMMITTEE: Supervisor: Hina Azam Jeannette Okur RETHINKING ISLAMIC JURISPRUDENCE FOR MUSLIM MINORITIES IN THE WEST by OKAN DOGAN, B.A.; M.A. Thesis Presented to the Faculty of the Graduate School of The University of Texas at Austin in Partial Fulfillment of the Requirements for the Degree of Master of Arts The University of Texas at Austin August 2015 Abstract RETHINKING ISLAMIC JURISPRUDENCE FOR MUSLIM MINORITIES IN THE WEST Okan Dogan, M.A. The University of Texas at Austin, 2015 Supervisor: Hina Azam Abstract: Fiqh al-Aqalliyyat is a new branch of fiqh that attempts to address contemporary realities experienced by Muslim minorities and the objectives/principles of Islamic jurisprudence. This paper describes the essential methodological principles of fiqh al- aqalliyat, and examines how scholars of fiqh al-aqalliyyat apply these principles to the unique issues faced by Muslim minorities. The legal opinions of minority fiqh scholars show that Muslim minorities can be both good Muslims and good citizens. This thesis also considers whether or not the juristic methodology and topics of fiqh al-aqalliyyat are in fact unique. The paper argues that indeed there are significant differences between fiqh al-aqalliyyat and traditional Sunni Islamic law. iv Table of Contents Introduction ..............................................................................................................1
    [Show full text]
  • The Ulema, Waqf, and Ottoman State (1789-1839)
    ELITE CONFIGURATIONS AND CLUSTERS OF POWER: THE ULEMA, WAQF, AND OTTOMAN STATE (1789-1839) by Selim Argun Institute of Islamic Studies McGill University, Montréal January, 2013 A thesis submitted to the Faculty of Graduate Studies and Research, McGill University, Montréal in partial fulfillment of the requirements for the degree of Doctor of Philosophy © Selim Argun 2013 wāw), the twenty-seventh letter of the Arabic alphabet is considered to have) ﻭ mystical qualities. A saintly saying warns the faithful against words that begin with this letter by drawing attention to the sense of heavy responsibility and perils of accountability attached to their meanings. For example, waqf (religious endowment), waṣāyah (will/trusteeship), wirāthah (inheritance), wakālah (legal representation), wadīah (entrustment), wizārah (ministry), are words one must approach with utmost care when using them in his/her daily life. It is even recommended that one should refrain from seeking a career in these professions. There is, however, even more to say about the mystery of the wāw. 1 According to the discipline of ebced,0F the numerical value of this letter is 6 and the pair of two wāws (66) are equal to the words Allah and Lale (tulip) in its arithmetical sense. This is why the two figures are often mixed in Ottoman architectural designs and decorative ornamentations. Moreover, the purpose of the two facing wāws engraved above the shortened door of imperial loges of 1 The first of several mnemonic formulas designed to help one learn the numerical values assigned to the letters of the Arabic alphabet. ii Ottoman mosques where the powerful Sultans performed their prayers in seclusion, called hünkâr mahfili, was to remind them greatness of the Almighty while they were forced to enter in a bowed position.
    [Show full text]
  • Rah Genre: an Evaluation of Fethullah Gã¼lenâ•Žs
    THE SĪRAH GENRE: AN EVALUATION OF FETHULLAH GÜLEN’S APPROACH Submitted by Süleyman Sertkaya Bachelor of Theology Masters in Qur’anic Exegesis A thesis submitted in total fulfilment of the requirements of the degree of Doctor of Philosophy School of Theology and Philosophy Australian Catholic University December 2016 STATEMENT OF AUTHORSHIP AND SOURCES This thesis contains no material published elsewhere or extracted in whole or in part from a thesis by means of which I have qualified for or been awarded another degree or diploma. No parts of this thesis have been submitted towards the award of any other degree or diploma in any other tertiary institution. No other person’s work has been used without due acknowledgment in the main text of the thesis. Süleyman Sertkaya December 2016 i STATEMENT OF APPRECIATION My heartfelt thanks and appreciation is due first and foremost to Professor İsmail Albayrak. This study was produced and completed under his guidance and supervision. His continuous support, encouragement, kindness and patience have brought me to this stage. I also extend my special thanks to Professor Raymond Canning and Dr Edmund Chia for their contributions, encouragement and support as my co-supervisors. I would like to thank the members of the Theology and Philosophy Faculty, and especially the Research Office at ACU, for their kindness and support throughout my research. I am also grateful to friends at the ACU library, particularly Mr Daryl Bailey, for their support. They often went out of their way to assist me in obtaining all the critical books and resources I required, especially during the early stages of this study.
    [Show full text]
  • Análisis De La Revista Dabiq
    UNIVERSIDAD COMPLUTENSE DE MADRID FACULTAD DE CIENCIAS DE LA INFORMACIÓN TESIS DOCTORAL El Estado Islámico, un universo semiótico: análisis de la revista Dabiq Der Islamische Staat, ein semiotiches Universum: Analyse des Dabiq-Magazins MEMORIA PARA OPTAR AL GRADO DE DOCTOR PRESENTADA POR Miguel Ángel Martín Blanco Director Jorge Lozano Hernández Madrid © Miguel Ángel Martín Blanco, 2020 UNIVERSIDAD COMPLUTENSE DE MADRID FACULTAD DE CIENCIAS DE LA INFORMACIÓN TESIS DOCTORAL El Estado Islámico, un universo semiótico. Análisis de la revista Dabiq Der Islamische Staat, ein semiotiches Universum. Analyse des Dabiq-Magazins MEMORIA PARA OPTAR AL GRADO DE DOCTOR PRESENTADA POR Miguel Ángel Martín Blanco DIRECTOR Jorge Lozano Hernández AGRADECIMIENTOS En primer lugar, debo dar gracias a mi familia: a mis padres, a mi hermano, a mis tías… pues si finalmente he podido llegar hasta aquí es porque gracias a su apoyo he tenido una buena educación, pude estudiar Filosofía y siempre he podido decidir, aunque no sin dificultades, qué quería hacer en el futuro. Gracias a ellos he sabido lo importante que es valorar el esfuerzo y la honestidad en la realización de un buen trabajo. También debo agradecer a Jorge Lozano, no sólo su dirección, sino también la confianza que ha depositado en mí como investigador principal durante el proyecto de investigación del que he sido becario FPI y como director del Grupo de Estudios de Semiótica de la Cultura (GESC) del que actualmente formo parte. Gracias a su guía, a su amistad y a su labor investigadora y docente he descubierto la pasión por la Semiótica y, lo que es incluso más importante, he vuelto a creer en la Universidad.
    [Show full text]
  • Kenan Tekin Dissertation Approved for Deposit
    Reforming Categories of Science and Religion in the Late Ottoman Empire Kenan Tekin Submitted in partial fulfillment of the requirements for the degree of Doctor of Philosophy in the Graduate School of Arts and Sciences COLUMBIA UNIVERSITY 2016 © 2016 Kenan Tekin All rights reserved ABSTRACT Reforming Categories of Science and Religion in the Late Ottoman Empire Kenan Tekin This dissertation shows that ideas of science and religion are not transhistorical by presenting a longue durée study of conceptions of science and religion in the Ottoman Empire. I demonstrate that the idea of science(s) was subject to a tectonic change over the course of a few centuries, namely between the early modern and modern period. Even within a specific epoch, conception of science and religion were in no way monolithic, as evidenced by the diversity of approaches to these categories in the early modern period. To point out continuity and change in the ideas of science and religion, I study classifications of sciences in the early modern Ottoman Empire, by comparing two works; one by Yahya Nev‘î and the other by Saçaklızâde Muhammed el-Mar‘aşî. Nev‘î wrote from the context of the court in Istanbul, while Saçaklızâde represented the madrasa environment in an Anatolian province, thus providing a contrast in their orders of knowledge. In addition, the dissertation includes a study of the concept of "jihat al- waḥda" (aspect of unity) of science, as discussed by commentators from the early modern period. After first providing a textual genealogy, I argue that this concept reveals the dominant paradigm of scientific thinking during this period.
    [Show full text]
  • The University of Chicago No Empire for Old Men: The
    THE UNIVERSITY OF CHICAGO NO EMPIRE FOR OLD MEN: THE YOUNG OTTOMANS AND THE WORLD, 1856-1878 A DISSERTATION SUBMITTED TO THE FACULTY OF THE DIVISION OF THE HUMANITIES IN CANDIDACY FOR THE DEGREE OF DOCTOR OF PHILOSOPHY DEPARTMENT OF NEAR EASTERN LANGUAGES AND CIVILIZATIONS BY MADELEINE ELFENBEIN CHICAGO, ILLINOIS DECEMBER 2017 Contents Acknowledgements ................................................................................................................... iii Abstract ......................................................................................................................................... v Introduction ................................................................................................................................. 1 A Popular Response to the Crisis of Sovereignty .................................................................... 2 Saving the State from Itself ....................................................................................................... 5 Ottomanism and the International Turn ............................................................................... 16 Who Were The Young Ottomans? .......................................................................................... 19 Young Ottoman Legacies ........................................................................................................ 22 Outline of Chapters .................................................................................................................. 25 Chapter 1: A Nation in Search
    [Show full text]
  • Fatma Aliye Hanim'in Felsefî Görüşleri
    T.C. ANKARA YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ FATMA ALİYE HANIM’IN FELSEFÎ GÖRÜŞLERİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Zeynep ÖZGER FELSEFE ANABİLİM DALI Danışman Prof. Dr. Mehmet VURAL ANKARA 2019 Sosyal BilimlEr Enstitü Onayı _____________________ Doç. Dr. SEyfullah YILDIRIM Enstitü Müdürü Bu tEzin YüksEk Lisans/Doktora derecEsi için gereken tüm şartları sağladığını tasdik ede- rim. _____________________ Prof. Dr. Musa Kazım ARICAN Anabilim Dalı Başkanı Okuduğumuz ve savunmasını dinlEdiğimiz bu tEzin bir YüksEk Lisans/Doktora derecEsi için gereken tüm kapsam ve kalitE şartlarını sağladığını beyan ederim. _____________________ Prof. Dr. MEhmEt VURAL Danışman Jüri Üyeleri Prof. Dr. MEhmEt VURAL (AYBÜ, FELSEFE) ____________________ Prof. Dr. Musa Kazım ARICAN (AYBÜ, FELSEFE) ____________________ Prof. Dr. Müfit SElim SARUHAN (AÜİF, İSLAM FELSEFESİ) ___________________ BEYAN Bu tEz içErisindEki bütün bilgilErin akademik kurallar ve Etik davranış çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu beyan ederim. Ayrıca bu kurallar ve davranışların gerektirdiği gibi bu çalışmada orijinal olmayan her tür kaynak vE sonuçlara tam olarak atıf vE referans yap- tığımı da bEyan edErim; aksi takdirdE tüm yasal sorumluluğu kabul Ediyorum. Adı Soyadı: ZEynEp ÖZGER İmza: İÇİNDEKİLER TEZ KABUL ONAY SAYFASI ............................................................................... ii İNTİHAL/BEYAN ................................................................................................... iii İÇİNDEKİLER ........................................................................................................
    [Show full text]
  • Dede Cöngi's Risâletü's-Siyâseti'ş-Şer'iyye
    DEDE CÖNGİ’S RİSÂLETÜ’S-SİYÂSETİ’Ş-ŞER’İYYE: A CONTEXT ANALYSIS THROUGH ITS TRANSLATIONS IN THE SIXTEENTH AND THE NINETEENTH CENTURIES A Master Thesis by ZEYNEP GÜL EREL Department of History İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi September 2012 DEDE CÖNGİ’S RİSÂLETÜ’S-SİYÂSETİ’Ş-ŞER’İYYE: A CONTEXT ANALYSIS THROUGH ITS TRANSLATIONS IN THE SIXTEENTH AND THE NINETEENTH CENTURIES Graduate School of Economics and Social Sciences Of İhsan Doğramacı Bilkent University By ZEYNEP GÜL EREL In Partial Fulfillment of the Requirements for the Degree of MASTER OF ARTS in THE DEPARTMENT OF HISTORY İHSAN DOĞRAMACI BILKENT UNIVERSITY Ankara September 2012 I certify that I have read this thesis and have found that it is fully adequate, in scope and in quality, as a thesis for the degree of Master of Arts in History. ............................... Dr. Eugenia Kermeli Ünal Supervisor I certify that I have read this thesis and have found that it is fully adequate, in scope and in quality, as a thesis for the degree Master of Arts in History. ......................................... Prof. Dr. Özer Ergenç Examining Committee Member I certify that I have read this thesis and have found that it is fully adequate, in scope and in quality, as a thesis for the degree Master of Arts in History. …………………. Doç Dr. Hülya Taş Examining Committee Member Approval of the Graduate School of Economics and Social Sciences .............................. Prof. Dr. Erdal Erel Director ABSTRACT: DEDE CÖNGİ’S RİSÂLETÜ’S-SİYÂSETİ’Ş-ŞER’İYYE: A CONTEXT ANALYSIS THROUGH ITS TRANSLATIONS IN THE SIXTEENTH AND THE NINETEENTH CENTURIES Erel, Zeynep Gül M.A Department of History Thesis Supervisor: Dr.
    [Show full text]
  • European Journal of Turkish Studies , Complete List 2
    European Journal of Turkish Studies Social Sciences on Contemporary Turkey Complete List | 2012 Umfassende Liste Liste complète Tüm Liste Édition électronique URL : http://journals.openedition.org/ejts/4546 DOI : 10.4000/ejts.4546 ISSN : 1773-0546 Éditeur EJTS Référence électronique Liste complète, 2012, European Journal of Turkish Studies [En ligne], consulté le 11 mars 2020. URL : http://journals.openedition.org/ejts/4546 ; DOI : https://doi.org/10.4000/ejts.4546 Ce document a été généré automatiquement le 11 mars 2020. © Some rights reserved / Creative Commons license 1 SOMMAIRE Anatolia’s eternal destiny was sealed: Seljuks of Rum in the Turkish national(ist) imagination from the late Ottoman Empire to the Republican era Doğan Gürpınar European Journal of Turkish Studies , Complete List 2 Anatolia’s eternal destiny was sealed: Seljuks of Rum in the Turkish national(ist) imagination from the late Ottoman Empire to the Republican era Doğan Gürpınar 1 It has become a truism that nations were invented in Europe with the onset of modernity through nation-building processes which involved “element of artifact, invention and social engineering” (Hobsbawm 1990: 10). Whereas for Ernest Gellner reasons for this “invention” lay in the growth of markets and for Benedict Anderson in print-capitalism which had emerged in the “explosive interaction between capitalism [and] technology” (Anderson 1983: 45), Miroslav Hroch argued that nationalism was an artifact and fantasy of the intellectuals, especially in Eastern Europe, where it emerged more as an intellectual curiosity than as a political imperative before nation-building efforts reached “C phase” (given that Eastern European societies were “stateless nations”) (Hroch 1985).
    [Show full text]