12. ÇAVDAR (Secale L.) 12.1. ÖNEMİ Çavdar, Orta Ve Doğu Avrupa Ülkelerinde Ekmeklik Olarak Kullanılırken, Diğer Ülkele

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

12. ÇAVDAR (Secale L.) 12.1. ÖNEMİ Çavdar, Orta Ve Doğu Avrupa Ülkelerinde Ekmeklik Olarak Kullanılırken, Diğer Ülkele 12. ÇAVDAR (Secale L.) 12.1. ÖNEMİ Çavdar, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde ekmeklik olarak kullanılırken, diğer ülkelerde ekmeklik buğdaya katkı maddesi, alkol ve viski endüstrisinin hammaddesi ya da hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de üretilen çavdarın çoğu ekmeklik, az bir bölümü yemlik olarak kullanılır. Çavdar danesinde protein oranı, buğdaya göre biraz düşüktür. Ortalama % 11 (6-12) olan proteinin % 42’si gliadin, %8’i globulin ve % 8’i albuminden oluşur. Buğday ekmeğine göre çavdar ekmeği daha ağırdır. Buğday ekmeğinde 0,2-0,4 gram olan özgül ağırlık çavdar ekmeğinde en az 0,35 gramdır. Buğday ekmeğinin iyi kabarmasına karşılık, çavdar ekmeği iyi kabarmaz ve pişmemiş esmer hamur izlenimi verir. Bu nedenlerle, çavdarın ekmek yapımında doğrudan kullanımı azalmakta; önceleri çavdar ekmeği tüketen toplumlar olanak buldukça buğday ekmeğine dönmektedir. Bununla birlikte pek çok ülkede çavdarın ekmeklik buğday ununa % 25’i aşabilen oranlarda karıştırılması da yaygındır. Çavdar danesinin yem değeri oldukça yüksektir. Hayvanlara kırma olarak ve diğer dane yemleri ile karıştırılarak verilir. Çavdar alkol ve viski endüstrisinde de kullanılır. Ayrıca, destilasyon endüstrisinde kullanılacak çavdarın, açık renkli ve dolgun daneli olması istenir. Çavdar sapları ambalaj ve el işlerinde öncelikle kullanılır. Bunun için çavdar saplarının zamanında hasat edilmiş, kızışmamış, ezilip kırılmamış olması ve tipik beyaz saman renginde olması istenir. 4.2. KÖKENİ,SINIFLANDIRILMASI ve BOTANİK ÖZELLİKLERİ Çavdarın Kökeni Dünya’da Kökeni: Çavdar buğdaydan daha sonra kültüre alınmıştır. Eski Tarımı Yapılan Bölgeleri: Yunan ve Mısırlılar zamanında çavdar bitkisi bilinmiyordu. Fakat 4000 yıl kadar önce Anadolu’da kültüre alındığı kabul edilir. Bu nedenle Anadolu çavdarın orijin merkezidir denilebilir. Ayrıca yurdumuzda çavdarın bütün yabani ve kültür formlarını bulmak mümkündür. Botanik Sınıflandırılması Kültürü Yapılan Türleri Çavdarın Morfolojisi Alem: Plantae Bölüm: Magnoliophyta Sınıf: Liliopsida Takım: Poales Familya: Poaceae Altfamilya: Pooideae Oymak: Triticeae Cins: Secale Tür: S. cereale Çavdar genusunda diploid kromozom sayısı 2n=14’tür. Yabani çavdarlar ve kültür çavdarları grubu olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Yabani çavdarlar grubunda 3 değişik tür vardır. Secale africanum,Secale silvestris, Secale montanum. Başak eksenleri kırılıcı, başakçıkta bir tek çiçek tane bağlar. Kültür çavdarlarında başak ekseni sağlam, dane dökmesi az ve daha iyi gelişmiş bir yapı vardır.Başakçıkta bulunan iki çiçekte dane bağlar.Başlıca iki türe ayrılır: 1-Secale ancestrale: Sağlam saplı ve uzun boylu, başakları uzun-iri ve başak ekseni kırılıcıdır. Taneleri çok iridir. Batı Anadolu’da nehir ve dere yataklarına yakın kumsallarda yetişir.Bu tür asıl kültür formu ile yabani formlar arasında geçit kabul edilir. 2-Secale cereale: Asıl kültür çavdarlarıdır. Yurdumuzda yazlık ve kışlık yetişen yüzlerce çeşidi vardır. Bununla birlikte Türkiye’de kültürü yapılan çavdarları başak ve tane rengi yönünden 2 grupta toplamak mümkündür. A-) Başağın kahverengi ile gri-siyah arasında değişen ve taneleri genellikle kahverengi olan çeşitler. Bu tiplere Orta Anadolu ve geçit bölgelerindeki tuzlu-kumlu topraklarda rastlanır. Bitkiler ince-kısa saplı, kısa boylu, diğer çeşitlere oranla taneler camsıdır. B-) Başağı açık sarı-kırmızımsı sarı, taneleri yeşil-gri olan çeşitler; taneleri unludur. Daha çok yüksek yaylalarda, dağ eteklerinde, nemli ve asitli topraklarda yetiştirilir. Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkelerinde bu tip çavdarlar yetiştirilir. Dünyanın ileri derecede çavdar kültürü yapılan ülkelerinde çavdarın başak rengi beyaz ve tane rengi yeşil-gridir. Bizde yabancı ve kültür formları sürekli olarak birbirini tozladığı için çavdar ürünleri homojen olmayıp, karışık populasyon halindedir. Önemi Çavdar, dünyada verimsiz topraklarda ve farklı iklim koşullarında yetişebilen bir bitkidir. Çavdar, dünyada ilk olarak Rusya ve Trakya’da kültüre alınmıştır. Avrupa’nın kuzey bölgelerinden Akdeniz’in dağlık alanlarına kadar geniş sahalarda buğdayın yerini alır. Çavdar; Almanya, Polonya ve Rusya’nın Avrupa kesiminde ekmeklik, diğer ülkelerde ise hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. İç Anadolu Bölgesi çavdar yetiştiriciliğinde birinci sırada yer alır. Çavdarın en az ekildiği yer ise Güney Doğu Anadolu Bölgesi’dir. Çavdar ekim alanı bakımından ülkemiz tahılları içerisinde buğday, arpa ve mısırdan sonra dördüncü sırayı alır. Resim 2.1: Çavdar bitkisi Çavdar, hayvan yemi ve ekmeklik olarak tüketiminin yanında çeşitli sanayi dallarında da kullanılmaktadır. Endüstride ispirto yapımında, alkol sanayiinde ve viski yapımında, ince uzun, esnek ve sağlam olan çavdar sapları nedeniyle çatı kaplaması, şilte dolgusu, örme şapka, kâğıt ve mukavva yapımında kullanılır. Resim 2.2: Çavdar ekmeği Çavdarda nişasta oranı % 66, protein % 8’dir. Ekmeği siyah olmakla beraber besin değeri bakımından buğdaydan aşağı değildir. Bilhassa proteince fakir olan beyaz ekmekten üstündür. Dünya genelinde besin olarak kullanılan çavdar miktarı bu amaçla kullanılan buğdayın yarısı kadardır. ÇAVDARIN EKONOMİK ÖNEMİ VE TİCARETİ Çavdar, Almanya, Polonya ve Rusya’nın Avrupa kesiminde ekmeklik, öteki ülkelerde hayvan yemi olarak kullanılır. Tanesi alkol ve viski yapımında, sapları ambalaj ve el işlerinde kullanılır. Dünya’da Çavdar Ekiliş, Üretim ve Verimi 2009 yılı dünya tahıl ekiliş içerisinde çavdar 6,6 milyon hektar ile % 0,9 üretimde ise 17,9 mil. ton ile % 0,8 pay almaktadır. Dünya’da hem ekiliş ve hem de üretimde son sırada yer alan çavdarın 1948-52 yıllarında 37 milyon ton olan dünya üretimi, 2009 yılında 17,9 mil.ton’a gerilemiştir. Kıtalar arasında 2009 yılında en çok üretim yapan kıta Asya’dır. Dünya çavdar verimi 319 kg/da’dır. Ülkeler bazında en fazla ekim alanına Rusya sahiptir. En yüksek çavdar verimi ise 569 kg/da ile Almanya’da alınmaktadır. Türkiye’de Çavdar Ekiliş, Üretim ve Verimi Çavdar, 2009 yılı verilerine göre Türkiye’de 139 bin hektar ile tahıl ekilişinde % 1,2 ve 343 bin. ton ile üretimde % 1,0 pay almaktadır. Çavdar ekim alanı bakımından Türkiye tahılları içerisinde saf çavdar olarak buğday, arpa ve mısırdan sonra 4.sırada yer almaktadır. Üretimde ise buğday ve arpadan sonra 2.sırada bulunur. 1927-30 yıllarında 240 bin hektar olan çavdar ekimi, son yıllarda 139 bin hektara kadar gerilemiştir. Üretimde de aynı durum gözlenmektedir. Ancak 1927-30 yıllarında verim 98 kg/da iken 2009 yılında 247 kg/da’a kadar ulaşmıştır. Çavdar az veya çok Türkiye’nin bütün bölgelerinde yetiştirilmektedir. Ekonomik 11 bölge içerisinde en çok çavdar ekim alanı ve üretiminin Orta Anadolu bölgesinde olduğu anlaşılmaktadır. Çavdar Ticareti Çavdar ticaretine bir göz atacak olursak. Son yıllarda dünya çavdar dış satım kapasitesinde bir gerileme söz konusudur. 2008 yılı verilerine göre çavdar dış satımı 940.833 ton’a kadar gerilemiştir. Dış alımın ise aynı yılda 978.155 ton olduğu görülmektedir. Avrupa, gerek çavdar dış alımı gerekse dış satımında en hareketli kıta olmakla birlikte, en fazla çavdar alan kıta olarak da karşımıza çıkmaktadır. Ülkeler incelendiğinde ise, en fazla dış satım yapan ülkeler Almanya, Kanada, Polonya ve Rusya iken, çavdar alıcısı olarak Almanya, A.B.D., Japonya, Polonya, Avusturya ve Danimarka ilk sıralarda yer almaktadır. ÇAVDARIN KÖKENİ VE TÜRKİYE ÇAVDAR ÇEŞİTLERİ Çavdar bitkisi de yulaf bitkisinde olduğu gibi kültür bitkileri içerisinde en geç tanınan bir bitkidir. Çavdarın tarihçesine ait ilk bilgiler De CANDOLLE’un 1882’de yayınladığı “Kültür Bitkilerinin orijini” adlı eserinde rastlanmaktadır. Çavdarın gen merkezinin Anadolu olduğu görüşü kabul görmüştür. Türkiye Çavdar Çeşitleri Tetra-27 Anadolu-83 Aslım-95 Kültür Çavdarlarında Tane Rengi Çavdar tane rengi, aleuron, tohum kabuğu ve meyve kabuğunda renk pigmentlerinin yoğunlaşmasından ileri geldiği bildirilmektedir. Tane rengi açık sarı, gri-sarı, açık-gri, yeşilimsi- sarı yeşil, koyu yeşil, kahverengimsi, kırmızımsı, siyah, laciverte kadar değişir. Bitkisel Özellikleri Çavdarın toprak altı ve toprak üstü aksamlarının başlıca özellikleri aşağıdaki gibidir: Resim 2.3: Çavdarın bitki kısımları Kök: Çavdar kökü 2 m derinliğe iner. Saçak kök sistemine sahip bir bitkidir. Kök sistemi oldukça kuvvetlidir. Bu kök özelliğinden dolayı çavdar diğer tahıl çeşitlerine göre kurak ve verimsiz topraklarda daha iyi gelişebilmektedir. Resim 2.4: Çavdarda saçak kök sistemi Sap: Çavdar sapı buğday sapına oranla daha uzundur. Çavdar ortalama 1,1–2,0 m arasında bir boya ulaşır. Resim 2.5: Çavdarın sap kısmı Yaprak: Çavdar yaprağı buğday yaprağına göre daha dar ve sivri uçludur. Resim 2.6: Çavdar yaprağı Çiçek ve çiçeklenme: Çavdar kendine döllenen bir bitkidir. Başak boyu 5–15 cm arasında değişmektedir. Başak ekseni üzerindeki her boğumdan bir başakçık çıkar. Bir başaktaki başakçık sayısı 30–35 kadardır. Erselik çiçekler 3 erkek, 1 dişi organ ve bir çift pulcuk içerir. Çiçeklenme için kuru, sıcak ve rüzgârlı hava sıcaklığının 12 ºC’yi bulması gerekir. Çiçeklenme süresi bir çiçek için 20–30 dakikadır. Bir başak için 4–5 gün bir bitkinin tüm başağı için 7–8 gündür. Buna göre tüm çavdar tarlası 8–10 gün içerisinde çiçeklenir. Resim 2.7: Çavdar başağı Resim 2.8: Çavdar başağı Dane: Çavdar danesi buğdaydan daha ince ve uzundur. Çavdarın bin dane ağırlığı ortalama 20–30 g’dır. Çavdar danesi % 14 nem, % 69 azotsuz ekstrakt, % 11 ham protein, % 2 sindirilebilir yağ, % 2,5 ham selüloz ve % 1,8 kül içerir. Resim 2.9: Çavdar danesi Adaptasyon İklim İstekleri Çavdar, kar örtüsü bulunmayan soğuk iklim şartlarına diğer serin iklim tahıllarından daha dayanıklı
Recommended publications
  • Aislamiento, Caracterización Estructural Y Regulación De La Expresión De Genes Implicados En La Tolerancia Al Aluminio En Centeno
    UNIVERSIDAD COMPLUTENSE DE MADRID FACULTAD DE CIENCIAS BIOLÓGICAS Departamento de Genética AISLAMIENTO, CARACTERIZACIÓN ESTRUCTURAL Y REGULACIÓN DE LA EXPRESIÓN DE GENES IMPLICADOS EN LA TOLERANCIA AL ALUMINIO EN CENTENO MEMORIA PARA OPTAR AL GRADO DE DOCTOR PRESENTADA POR Diaa Ahmed Mohamed Abd El-Moneim Bajo la dirección de los doctores César Benito Jiménez Francisco Gallego Rodríguez Madrid, 2012 © Diaa Ahmed Mohamed Abd El-Moneim, 2012 UNIVERSIDAD COMPLUTENSE DE MADRID FACULTAD DE CIENCIAS BIOLÓGICAS DEPARTAMENTO DE GENÉTICA Aislamiento, Caracterización Estructural y Regulación de la Expresión de Genes Implicados en la Tolerancia al Aluminio en Centeno TESIS DOCTORAL DIAA AHMED MOHAMED ABD EL-MONEIM MADRID, 2012 UNIVERSIDAD COMPLUTENSE DE MADRID FACULTAD DE CIENCIAS BIOLÓGICAS DEPARTAMENTO DE GENÉTICA Aislamiento, caracterización estructural y regulación de la expresión de genes implicados en la tolerancia al aluminio en centeno Memoria que para optar al grado de Doctor en Ciencias Biológicas por la Universidad Complutense de Madrid presenta DIAA AHMED MOHAMED ABD EL-MONEIM Vº Bº Director de la Tesis Prof. Cesar Benito Jiménez Prof. Francisco Javier Gallego Rodríguez MADRID, 2012 AL ALMA DE MI PADRE, A MI MADRE, A MI QUERIDA MAYSA, A MIS NIÑAS SHAZA Y HANA, A LAS ALMAS DE LOS MÁRTIRES DE LA REVOLUCIÓN DE ENERO 2011 Ningún número de experimentos, por muchos que sean, Podrán demostrar que tenga razón. Tan solo un Experimento puede demostrar que estoy equivocado (Albert Einstein) I Hace solamente cuatro años que me embarqué en este trabajo (el mundo del aluminio) y ya estoy agradeciendo a toda la gente que me ha apoyado, ayudado, sobre todo, aguantado durante este tiempo.
    [Show full text]
  • Restoring Western Ranges and Wildlands
    United States Department of Agriculture Restoring Western Forest Service Rocky Mountain Research Station General Technical Ranges and Wildlands Report RMRS-GTR-136-vol. 3 September 2004 Volume 3 Chapters 24–29, Appendices, Index Abstract ______________________________________ Monsen, Stephen B.; Stevens, Richard; Shaw, Nancy L., comps. 2004. Restoring western ranges and wildlands. Gen. Tech. Rep. RMRS-GTR-136-vol-3. Fort Collins, CO: U.S. Department of Agriculture, Forest Service, Rocky Mountain Research Station. Pages 699– 884 plus appendices and index. This work, in three volumes, provides background on philosophy, processes, plant materials selection, site preparation, and seed and seeding equipment for revegetating disturbed rangelands, emphasizing use of native species. The 29 chapters include guidelines for planning, conducting, and managing, and contain a compilation of rangeland revegetation research conducted over the last several decades to aid practitioners in reestablishing healthy communities and curbing the spread of invasive species. Volume 3 contains chapters 24-29 plus appendices and index. Keywords: rehabilitation, revegetation, plant ecology, seed, plant communities, wildlife habitat, invasive species, equipment, plant materials, native plants A B A—Hand-harvesting grass seed. B—Certification tag. C—Native plant propagation in greenhouse. D—Brush machine. E—Flail-vac harvesting needle-and thread grass. Restoring Western Ranges and Wildlands Compilers Stephen B. Monsen Volume 3 Richard Stevens Nancy L. Shaw Chapters 24–29, Appendices, Index D C E i The Compilers _____________________________________ Stephen B. Monsen (retired), Botanist, U.S. Department of Agriculture, Forest Service, Rocky Mountain Research Station, Shrub Sciences Laboratory, Provo, Utah Richard Stevens, Project Leader (retired), Utah Division of Wildlife Resources, Great Basin Research Center, Ephraim, Utah Nancy L.
    [Show full text]
  • 18 New Nothogenera and 8 New Combinations in the Grass Family Poaceae
    CACTOLOGIA PHANTASTICA 3(2) 4 FEB 2019 ​ ​ ​ 10 ISSN 2590-3403 DOI 10.5281/zenodo.2556225 ​ ​ ​ 18 New Nothogenera and 8 New Combinations in the Grass Family Poaceae By MAARTEN H. J. VAN DER MEER ​ The grass family Poaceae includes major crop genera like Triticum (wheat), Hordeum (barley) and Secale (rye) in the ​ ​ subfamily Pooideae, and Saccharum (sugarcane), Sorghum ​ ​ ​ (sorghum) and Zea (maize) in the subfamily Panicoideae. Species ​ ​ from this family have been used for extensive hybridization experiments. No less than 59 valid nothogenera are listed in IPNI, yet dozens of intergeneric hybrids remain nameless.1 Notho- generic names are proposed here for eighteen intergeneric hybrids, including one tetrageneric hybrid, ten trigeneric hybrids and seven bigeneric hybrids. In addition, seven new combinations for nothospecies are proposed. Wheat Barley Rye David Monniaux Cliff LSDSL CC BY-SA 3.0 / Wikimedia CC BY 2.0 / Wikimedia CC BY-SA 3.0 / Wikimedia 1 Note that the widely used ×Triticale, an invalid younger synonym of ×Triticosecale, is not ​ ​ ​ ​ listed. MAARTEN H. J. VAN DER MEER ROGGEKAMP 379 NL-2592 VV DEN HAAG [email protected] CACTOLOGIA PHANTASTICA 3(2) 4 FEB 2019 ​ ​ ​ 11 ISSN 2590-3403 DOI 10.5281/zenodo.2556225 ​ ​ ​ Valid Nothogenera in Poaceae NOTHOGENUS PARENT 1 PARENT 2 PARENT 3 ×Achnella Achnatherum Nassella ​ ×Aegilosecale Aegilops Secale ​ ×Aegilotriticum Aegilops Triticum ​ ×Agrocalamagrostis Agrostis Calamagrostis ​ ×Agroëlymus Agropyron Elymus ​ ×Agrohordeum Agropyron Hordeum ​ ×Agropogon Agrostis Polypogon ​ ×Agrositanion Acropyron Sitanion ​ ×Agrotrigia Agropyron Elytrigia ​ ×Agrotrisecale Agropyron Secale Triticum ​ ×Agrotriticum Agropyron Triticum ​ ×Ammocalamagrostis Ammophila Calamacrostis ​ ×Arctodupontia Arctophila Dupontia ​ ×Bromofestuca Bromus Festuca ​ ×Calamophila Ammophila Calamagrostis ​ ×Cynochloris Chloris Cynodon ​ ×Danthosieglingia Danthonia Sieglingia ​ ×Dupoa Dupontia Poa ​ ×Dupontopoa Arctopoa Dupontia ​ ×Elyleymus Elymus Leymus ​ ×Elymopyron Agropyron Elymus ​ ×Elymordeum Elymus Hordeum ​ MAARTEN H.
    [Show full text]
  • Dictionary of Cultivated Plants and Their Regions of Diversity Second Edition Revised Of: A.C
    Dictionary of cultivated plants and their regions of diversity Second edition revised of: A.C. Zeven and P.M. Zhukovsky, 1975, Dictionary of cultivated plants and their centres of diversity 'N -'\:K 1~ Li Dictionary of cultivated plants and their regions of diversity Excluding most ornamentals, forest trees and lower plants A.C. Zeven andJ.M.J, de Wet K pudoc Centre for Agricultural Publishing and Documentation Wageningen - 1982 ~T—^/-/- /+<>?- •/ CIP-GEGEVENS Zeven, A.C. Dictionary ofcultivate d plants andthei rregion so f diversity: excluding mostornamentals ,fores t treesan d lowerplant s/ A.C .Zeve n andJ.M.J ,d eWet .- Wageninge n : Pudoc. -11 1 Herz,uitg . van:Dictionar y of cultivatedplant s andthei r centreso fdiversit y /A.C .Zeve n andP.M . Zhukovsky, 1975.- Me t index,lit .opg . ISBN 90-220-0785-5 SISO63 2UD C63 3 Trefw.:plantenteelt . ISBN 90-220-0785-5 ©Centre forAgricultura l Publishing and Documentation, Wageningen,1982 . Nopar t of thisboo k mayb e reproduced andpublishe d in any form,b y print, photoprint,microfil m or any othermean swithou t written permission from thepublisher . Contents Preface 7 History of thewor k 8 Origins of agriculture anddomesticatio n ofplant s Cradles of agriculture and regions of diversity 21 1 Chinese-Japanese Region 32 2 Indochinese-IndonesianRegio n 48 3 Australian Region 65 4 Hindustani Region 70 5 Central AsianRegio n 81 6 NearEaster n Region 87 7 Mediterranean Region 103 8 African Region 121 9 European-Siberian Region 148 10 South American Region 164 11 CentralAmerica n andMexica n Region 185 12 NorthAmerica n Region 199 Specieswithou t an identified region 207 References 209 Indexo fbotanica l names 228 Preface The aimo f thiswor k ist ogiv e thereade r quick reference toth e regionso f diversity ofcultivate d plants.Fo r important crops,region so fdiversit y of related wild species areals opresented .Wil d species areofte nusefu l sources of genes to improve thevalu eo fcrops .
    [Show full text]
  • Plant Resources of South-East Asia Is a Multivolume Handbook That Aims
    Plant Resources of South-East Asia is a multivolume handbook that aims to summarize knowledge about useful plants for workers in education, research, extension and industry. The following institutions are responsible for the coor­ dination ofth e Prosea Programme and the Handbook: - Forest Research Institute of Malaysia (FRIM), Karung Berkunci 201, Jalan FRIM Kepong, 52109 Kuala Lumpur, Malaysia - Indonesian Institute of Sciences (LIPI), Sasana Widya Sarwono, Jalan Gatot Subroto 10, Jakarta 12710, Indonesia - Institute of Ecology and Biological Resources (IEBR), Nghia Do, Tu Liem, Hanoi, Vietnam - Papua New Guinea University of Technology (UNITECH), Private Mail Bag, Lae, Papua New Guinea - Philippine Council for Agriculture, Forestry and Natural Resources Re­ search and Development (PCARRD), Los Banos, Laguna, the Philippines - Thailand Institute of Scientific and Technological Research (TISTR), 196 Phahonyothin Road, Chatuchak, Bangkok 10900, Thailand - Wageningen Agricultural University (WAU), Costerweg 50, 6701 BH Wa­ geningen, the Netherlands In addition to the financial support of the above-mentioned coordinating insti­ tutes, this book has been made possible through the general financial support to Prosea by: - the Finnish International Development Agency (FINNIDA) - the Netherlands Ministry ofAgriculture , Nature Management and Fisheries - the Netherlands Ministry of Foreign Affairs, Directorate-General for Inter­ national Cooperation (DGIS) - Tayasan Sarana Wanajaya', Indonesia Correct citation ofthi s publication: Grubben, G.J.H. & Soetjipto Partohardjono (Editors), 1996. Plant Resources of South-East Asia No 10. Cereals. Backhuys Publishers, Leiden. 199 pp. Correct citation ofarticle s from this publication: Author name, initials, 1996. Title of article. In: Grubben, G.J.H. & Soetjipto Partohardjono (Editors): Plant Resources of South-East Asia No 10.
    [Show full text]
  • Gabrielian, E. & Zohary, D
    Eleonora Gabrielian & Daniel Zohary Wild relatives of food crops native to Armenia and Nakhichevan Abstract Gabrielian, E. & Zohary, D.: Wild relatives of food crops native to Armenia and Nakhichevan. — Fl. Medit. 14: 5-80. 2004. — ISSN 1120-4052. The paper surveys the variability, ecology, and distribution of the wild relatives of food crops (cereals, legumes, oil and fiber plants, vegetables, condiments, fruits and nut trees) native to Armenia and Nakhichevan. It focuses on the close wild relatives, i.e., members of the primary wild gene pools (GP-1) of the crops. The wild relatives of about 80 crops were surveyed; and the available information on the distribution (in Armenia and Nakhichevan)) of most of these relatives is also illustrated by 93 site distribution maps. Introduction The aim of this paper is to survey the wild relatives of cultivated food plants that occur in Armenia and Nakhichevan (South Trans-Caucasus). We focus on the close wild rela- tives, which are fully (or almost fully) cross compatible and inter-fertile with their related cultigens, and therefore most attractive to the breeders. In other words, this paper is con- cerned mainly with Armenia’s primary wild gene pools (GP-1) of crops. Some of the more distant wild relatives, which according to Harlan and De Wet (1971) definition belong to the secondary and tertiary wild gene pools (GP-2 and GP-3) of their related crops are sometimes mentioned as well; but usually only in brief. Armenia is a relatively small country. However, it is geo-morphologically and ecologi- cally very varied. More over, it is situated on the cross roads between several phytogeo- graphic regions.
    [Show full text]
  • Final Report Biodiversity Assessment and Monitoring
    FINAL REPORT BIODIVERSITY ASSESSMENT AND MONITORING IN THE JABAL MOUSSA BIOSPHERE RESERVE February 2012 Task Manager Project Coordinator Dr. Ghassan Ramadan-Jaradi Ms. Diane Matar Experts Botany & Phyto-ecology………. : Dr. Henriette Tohmé Mammalogy................................. : Dr. Mounir Abi Saeed Ornithology.................................. : Dr. Ghassan Ramadan-Jaradi Herpetology.................................. : Dr. Souad Hraoui-Bloquet Editor & Translator................... : Dr. Ghassan Ramadan-Jaradi Second Editor………………….. : Ms. Diane Matar February 2012 1 TABLE OF CONTENTS BIODIVERSITY ASSESSMENT AND MONITORING IN THE JABAL MOUSSA BIOSPHERE RESERVE Overview and Objectives JABAL MOUSSA BIOSPHERE RESERVE 10 1 GENERAL PRESENTATION OF THE SITE 10 1.1 Location 10 1.2 Legal status 10 1.3 Description 11 1.4 Abiotic characteristics 11 1.4.1 Physiographic characteristics 11 1.4.1.1 Geology 11 1.4.1.2 Hydrology 11 1.4.1.3 Climatology 12 1.5 Biotic characteristics 12 1.5.1 FLORA 13 1.5.1.1 Discussion 13 1.5.1.2 Characteristics of the floristic species 13 1.5.1.2.1 Selected species 13 1.5.1.2.2 Useful information and details about the selected 16 species 1.5.1.3 The vegetal communities 32 2 1.5.1.3.1 Characteristics 32 1.5.1.3.1.1 Physical 32 1.5.1.3.1.2 Biotic 32 1.5.1.3.1.3 Quality 32 1.5.1.3.1.4 Habitats & Vegetal formations 32 1.5.1.2.1.5 Vegetation cover/Types of dominant species 33 1.5.1.2.1.6 Phyto-geo-ecological characteristics 35 1.5.1.2.1.7 Qualitative evaluation of the habitats 40 1.5.1.2.1.7.1 Dynamic and ecological succession
    [Show full text]
  • Forage Systems for Goat Production in South Africa
    FORAGE SYSTEMS FOR GOAT PRODUCTION IN SOUTH AFRICA by SHEILA DRUMMOND HOUSEHAM BSc Agric Submitted in partial fulfilment of the academic requirements for the degree of MASTER OF SCIENCE IN AGRICULTURE (GRASSLAND SCIENCE) in the School of Biological and Conservation Science Faculty of Science and Agriculture University of KwaZulu-Natal PIETERMARITZBURG November 2011 ii ABSTRACT Goats are found in almost every country and are an important source of protein and produce lactose-free milk. In South Africa, survival rates of goat kids are low, mainly due to malnutrition. Intensive goat production systems based on cultivated pastures were evaluated, at various stocking rates to evaluate the effects of improved nutrition on goat production. The pastures chosen to be evaluated for goat production were Pennisetum clandestinum (Kikuyu) and Secale cereale (Stooling rye). Kikuyu is one of the more important dryland summer pasture species in KwaZulu-Natal. Three stocking rates of goats on kikuyu were evaluated using ewes with kids. When analysing the period to weaning, the ewes lost weight in all stocking rate treatments and for both years. The years had a significant effect on weight loss (P<0.001; R2=95.7%) with a mean ADG of -0.0267 kg.animal-1.day-1. There was a significant difference between ADGs between stocking rates, with ADGs of -0.0157, -0.026 and -0.0384 kg.animal-1.day-1 at stocking rates of 30, 45 and 60 goats.ha-1 respectively (P<0.001; R2=95.7%). The analyses of the entire grazing period showed no significant difference in ewe ADGs between treatments, but a significant difference between the two years (P=0.03), with a mean ADG of -0.0205 kg.animal-1.day-1.
    [Show full text]
  • ISTA List of Stabilized Plant Names 6Th Edition
    ISTA List of Stabilized Plant Names 6th Edition ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. J. H. Wiersema Published by All rights reserved. No part of this publication may The International Seed Testing Association (ISTA) be reproduced, stored in any retrieval system or Zürichstr. 50, CH-8303 Bassersdorf, Switzerland transmitted in any form or by any means, electronic, mechanical, photocopying, recording or otherwise, ©2014 International Seed Testing Association (ISTA) without prior permission in writing from ISTA. ISBN 978-3-906549-77-4 ISTA List of Stabilized Plant Names 1st Edition 1966 ISTA Nomenclature Committee Chair: Prof. P. A. Linehan 2nd Edition 1983 ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. H. Pirson 3rd Edition 1988 ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. W. A. Brandenburg 4th Edition 2001 ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. J. H. Wiersema 5th Edition 2007 ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. J. H. Wiersema 6th Edition 2013 ISTA Nomenclature Committee Chair: Dr. J. H. Wiersema ii 6th Edition 2013 ISTA List of Stabilized Plant Names Contents Contents Preface ...................................................... iv L ................................................................41 Acknowledgements .................................... v M ...............................................................46 Symbols and abbreviations ....................... vi N ...............................................................50 ISTA List of Stabilized Plant Names ........... 1 O ...............................................................51
    [Show full text]
  • Phylogenetic Relationships Among Secale Species Revealed by Amplified Fragment Length Polymorphisms
    792 Phylogenetic relationships among Secale species revealed by amplified fragment length polymorphisms T. Chikmawati, B. Skovmand, and J.P. Gustafson Abstract: Amplified fragment length polymorphism (AFLP) data were utilized to analyze the phylogenetic relation- ships among 29 accessions representing 14 of the most commonly recognized ranked species or subspecies in the ge- nus Secale. We observed 789 AFLP markers of 1130 fragments utilizing 18 P-/M- and E-/M- primer combinations. All polymorphic fragments were used to construct phenetic and phylogenetic trees. The resulting phenogram and cladogram had similar tree topologies. Cluster analysis showed that Secale sylvestre was the most distantly related to all other ryes. Annual forms were grouped together, and the perennial forms appeared more closely related to each other. This suggested that life cycle could have played an important role in determining the relationships among Secale species. Secale sylvestre was considered to be the most ancient species, whereas Secale cereale was the most recently evolved species. Amplified fragment length polymorphism analysis clearly separated all Secale species into only 3 major spe- cies groups, within the genus Secale: S. sylvestre, Secale montanum (syn. Secale strictum) for perennial forms, and S. cereale for annual forms. This study demonstrated that the AFLP approach is a useful tool for discriminating species differences, and also gave a much better resolution in discerning genetic relationships among Secale species as com- pared with previous studies using other approaches. Key words: AFLP, Secale, phylogenetic relationship. Résumé : Le polymorphisme de longueur des fragments amplifiés (AFLP) a été employé pour analyser les relations phylogénétiques entre 29 accessions représentant 14 des espèces ou sous-espèces les plus communément reconnues au sein du genre Secale.
    [Show full text]
  • Identification of Cereal Remains from Archaeological Sites 2Nd Edition 2006
    Identification of cereal remains from archaeological sites 2nd edition 2006 Spikelet fork of the “new glume wheat” (Jones et al. 2000) Stefanie JACOMET and collaborators Archaeobotany Lab IPAS, Basel University English translation partly by James Greig CEREALS: CEREALIA Fam. Poaceae /Gramineae (Grasses) Systematics and Taxonomy All cereal species belong botanically (taxonomically) to the large family of the Gramineae (Poaceae). This is one of the largest Angiosperm families with >10 000 different species. In the following the systematics for some of the most imporant taxa is shown: class: Monocotyledoneae order: Poales familiy: Poaceae (= Gramineae) (Süssgräser) subfamily: Pooideae Tribus: Triticeae Subtribus: Triticinae genera: Triticum (Weizen, wheat); Aegilops; Hordeum (Gerste; barley); Elymus; Hordelymus; Agropyron; Secale (Roggen, rye) Note: Avena and the millets belong to other Tribus. The identification of prehistoric cereal remains assumes understanding of different subject areas in botany. These are mainly morphology and anatomy, but also phylogeny and evolution (and today, also genetics). Since most of the cereal species are treated as domesticated plants, many different forms such as subspecies, varieties, and forms appear inside the genus and species (see table below). In domesticates the taxonomical category of variety is also called “sort” (lat. cultivar, abbreviated: cv.). This refers to a variety which evolved through breeding. Cultivar is the lowest taxonomic rank in the domesticated plants. Occasionally, cultivars are also called races: e.g. landraces evolved through genetic isolation, under local environmental conditions whereas „high-breed-races“ were breed by strong selection of humans. Anyhow: The morphological delimitation of cultivars is difficult, sometimes even impossible. It needs great experience and very detailed morphological knowledge.
    [Show full text]
  • Triticale Improvement and Production 1
    FAO Triticale improvement PLANT PRODUCTION and production AND PROTECTION PAPER 179 Editors: Mohamed Mergoum Associate Professor North Dakota State University Fargo, North Dakota, United States of America and Helena Gómez-Macpherson Research Scientist Instituto de Agricultura Sostenible Cordoba, Spain FOOD AND AGRICULTURE ORGANIZATION OF THE UNITED NATIONS Rome, 2004 The designations employed and the presentation of material in this information product do not imply the expression of any opinion whatsoever on the part of the Food and Agriculture Organization of the United Nations concerning the legal or development status of any country, territory, city or area or of its authorities, or concerning the delimitation of its frontiers or boundaries. ISBN 92-5-105182-8 All rights reserved. Reproduction and dissemination of material in this information product for educational or other non-commercial purposes are authorized without any prior written permission from the copyright holders provided the source is fully acknowledged. Reproduction of material in this information product for resale or other commercial purposes is prohibited without written permission of the copyright holders. Applications for such permission should be addressed to the Chief, Publishing Management Service, Information Division, FAO, Viale delle Terme di Caracalla, 00100 Rome, Italy or by e-mail to [email protected] © FAO 2004 iii Foreword Triticale, the first successful human-made cereal grain, was deliberately produced in 1875 by crossing wheat with rye. Since then, the evolution of this crop has been the topic of keen interest for many plant scientists. According to the vision of early scientists, triticale should combine the best characteristics of both parents: wheat’s qualities for making various food products with rye’s robustness for adaptability to difficult soils, drought tolerance, cold hardiness, disease resistance and low-input requirements.
    [Show full text]