BO KURDISTANEKI SERBJXWE YEKBÜYi DEMOKRATiK Ü J 1 BO SOSYALIZM

Hejmar (Sayı): 17 Avrii-GOian , Nisan-Mayıs 1990 Biha (Ederi) 3,5 DM BAGIMSIZ BİRLEŞİK DEMOKRATiK KÜRDiSTAN VE SOSYALIZM IçiN

Faşist Türk Devletinin çıkardıgı SÖMÜRGE YASALARI KÜRDISTAN HALKININ SERHILDAN'I KARŞ/SINDA SÖKMEYECEK! Faşist sömürgeci Türk devleti hiçbir kural tanımaz keyfiyetidir. dizi yalan ve gerçek dışı yayın 413 No'lu Kararname ile, Kürdistan Sürgün yasası, bas ın sansürü dahil politikasına rağmen , ters tepti. Ken­ Ulusal Kurtuluş Mücadelesi tüm çağd ı ş ılığı ve vahşetiyle sömür• di silahının ters tepmesi misalinde karşısında içine düştüğü yetmezlik geci zulüm ve sömürge hukuku yeni olduğu gibi.. . İşte bütün bu çık m az ve bunalımdan s ıyrılmak için, te­ değil Kürdistan için... Yeni olan karşısında TC, toplu bir sal dırı ile krar yeniden, toplu saldırıya Türk devletinin Kürdistan Ulusal durumu kurtarmaya çalışacaktır. geçti . Takrir-i Sükun'u yenide n Kurtuluş Mücadelesi ve Serhildan'ı Ancak nafile! Haklı bir durumda somurge va liliğinin keyfiyeti karşısında içine girdiği çıkmazdır. olan Kürdistan Ulusal Kurtulu ş doğr ultu s u nda pratiğe geçiren; Kür­ Sömürgeci vahşet en katmerli boyu­ Mücadelesi'nin zafere ulaşacağı ta­ distan 'ı ve Bağımsızlık Mücadelesi• tuyla geçmişte de devam ediyordu. rihin önüne geçilm ez gerçeğidir. Bu ni bütün dünyadan yalıtlarnak Tüm bu sömürgeci barbarlığın bir. ikincisi eskiden de işleyen tüm amacıyla basın sansürünü sömürge vard ı ğı boyutun, Yeşilyurt, Balve­ sömürgeci zulme karşı ve ona inat valisinin denetimine veren Türk ren, Silopi örnekleri gözler önüne Kürdistan Ulusal Kurtuluş Mücade• devleti; kepenk kapatmayı seriyordu. Kimyasal bombatarla lesidaha da güçlendi. işte son örne• yasakladığı gibi, işçi sın ıfımızın ve ge rç ek leşt irilen jenosid ve katliam­ kleri: Balveren, Yeşilyurt , Silopi, emekçi halkımızın Ulusal Kurtulu ş lar da bunun üstüne ... Halkımızın Hakkari, , , Diyar­ doğrultusunda geliştireceği grev, yaşamına, ca nına, alın terine, bakır vd .... Ya da bunu anlamak boykot gibi "uygar dünyamızın" malına, namusuna göz dikiliyor; ıçın Serhildan kahramanlarının (! !) vazgeçilmez en demokratik s aldırılıyordu... Dünyada bundan hangi koşullarda ayaklandığına ve haklarını da gaspetti. Böylece bugü• daha barbar, bundan daha çağ ve neden ayaklandıklarını ne nasıl kadar işleyen, örnegı insanlık dış ı, bundan daha insanlık dünyamızda görülmeyen derecede değerleriyle bütün iplerini koparta­ çağdışı ve bir o kadar da vahşet do­ cak derecede iğrenç bir sömürgeci­ lu sömürgeci zulüm ve katliam bü• lik görülmemiştir. Sömürgecilik bu­ tün biçimleriyle resmileş tirilmek ve gün en ilkel, en korkunç, en vahşi meşrulaştırılmak isteniyor. biçimiyle Kürdistan'da işliyor ... Kürdistan halkının haklı ola­ Tüm bu vahşete karşın Kürdistan rak SS (Sansür-Sürgün) Kararna­ Ulusal Kurtuluş Mücadelesi mesi olarak nitelendirdigi bu sö• Serhıldana Adare (Mart intifadası) mürgeci kararlar bütünü, bu sö• ile yeni bir aşamaya ulaşarak sö• mürgeci nizamnameyle Kürdistan, mürgeci düşmanı köşeye sıkış tırdı. tamı tarnma bir hapishaneye Kürdistan Ulusal Kurtuluş Mücade• dönüş türüldü. lesiulusal ve uluslararası düzeyde gi­ Kürdistan'awww.arsivakurdi.org özgü olarak dü• derek büyük destekler gördü, gide­ zenlenen bu kararnamenin hayata rek saygınlık kazandı . Kürdistan geçirmek istediği, eskiden oldugu Bağımsızlık Mücadelesi'nin gibi, kararlar ve kurallar değil, sö• haklılığı ve saygınhğ ı, TC'yi korku mürgeci valinin şahsında temsil edi­ ve telaşiara götürdü. Sömürgeci len ırkçı ve sömürgeci siyasetin burjuva bas ının yayınları dahi bir açıkladıkianna bakmak yeterlidir. ışçı sınıfı hareketine, devrimci Kürdistan halkı ve devrimci Bu nedenle, Kürdistan'a özel sefer­ güçlerine, devrimci basma aynı dö• güçleri uluslararası planda yürütü• ler, katliamlar için düzenlenen yeni nemde saldırıya geçti. {şte bu ne­ len mücadeleye baglı olarak; bu SS Yasası da halkımızın Serhıldanı denle Türkiye ve Kürdistan kuruluşların dilsizligi ve körlüğü de­ karşısında sökmeyecektir. Çünkü halklarının kardeşçe, dostça kenet­ vam ettikçe, bunların meşruiyetine Kürdistan halkı şu atasözünün bi­ lenerek bu çag dışı kara güce ve karşı mücadeleyi yükseltmelidirler. lincindedir: Kiirdistan'a sefer olur saldırıya karşı ayaklanmaları gere­ Uluslararası planda demokrasi ve ama zafer olmaz! kir ... Bu çagdışı yaratı&ı tarih sah­ insan haklarından yana oldugunu Kürdistan cephesinde sorun nesinden silip atmaları iki halkın iddia eden tüm güçleri Kürdistan'ı böyle olmasına ragmen, gelecegi ve mutluluğu için zorunlu­ desteklemeye zorlamalıdırlar. Bu Türkiye'deki egemen sınıfların dur. kuruluş ve güçler, eger bu amaçlar çeşitli güçleri ve partileri açısından Tam da bu noktada bir karşı­ için kurulmuş bulunuyorlarsa, o durum ibret vericidir. Tüm sömür• laştırma, durumu biraz daha takdirde; Kürdistan'da yaşanan geci burjuva partileri aralarında açıklıga kavuşturacaktır. Kutlu, vahşetin durdurulması için müda• tam anlamıyla varolan, siyaset Sargın serbest bırakıldığı dönemde, halede bulunmalıdırlar. Aksi tak­ ilişkilerinin düzeyinin çok gerisinde, bir başka Türk aydını !smail Beşikçi dirde varlıkları anlamsız ve sahte­ it dalaşını andıran çatışmaianna tutuklandı. üzerinde çok yazılması dir. İlga edilmeleri gerekir. ragmen, Kürdistan sorununda hep gereken, analiz edilmesi gereken bir Bu sorunla ilgili göze ilk birlikte aynı tavırda birleşip, SS Ka­ dönem ve bir olay... Ancak bu çarpan belli başlı noktaların bir rarnamesını onaylayarak, ırkçı­ karşılaştırma çok şeyi ifade eder. kısmını aktarmaya çalıştım. faşist bir "Ulusal Konsensüs"e (!) Dr. İsmail Beşikçi Türk halkının Sonuçta esas ve belirgin olan, Ser­ ulaştılar. Bu ibret verici ''Ulusal övünç kaynagı, gururudur. Türk bildan ile yeni bir aşamaya ulaşan Konsensüs"ün yanısıra, 141, 142, halkının saflarından çıkarak, Kürdistan Ulusal Kurtuluş Mücade• 163'ü de kaldıracaklarını ya da gerçekleri dobra dobra dile getiren, lesi'nin, kendi öz güç ve dinamikle­ degiştireceklerini (!) ifade eder, Türkiye ve Kürdistan halklarının riyle, bu sömürgeci bariyeri de riyakarlık ve utanmazl@n ve diger durumunu analiz eden bir bilim aşarak, emin adımlarla zafere tüm kelimelerin ifade edemeyecegi. adamı... Ama halkların kalbinde ilerleyecegidir. Bunun için de önüne alçaklıga başvurdular. Hatta revizy­ taht kuran, yiğit bir bilim adamı ... çıkan her engele karşı, uygun müca· onist TB'K'P'nin önderlerini dahi İşte Türk halkının gerçek temsilcisi; dele yöntemlerini geliştirmek bu degişiklik olmadan, "ilerde gerçekleri tüm baskı ve saldırılara durumundadır. Önüne çıkan her degişecegi" (!) gerekçesiyle karşı hiçbir dönem korkmadan dile engeli bütün güç ve imkanlarıyla en salıverdiler. Bu farklı iki tavır, asla getiren, bu yigit bilim adamıdır. kısa yoldan aşmak durumundadır. şu yanlış sonuca götürülmemelidir. Türkiye ve Kürdistan halkı; bu büy• SS Kararnamesine karşı da varolan Türk devleti; "Türkiye'deki işçi ük değerine, bu "Sarı Hoca"sına durum ve sessizlik duvarı mutlaka sınıfına, sosyalizm için mücadeleye sahip çıkmalı, onu korumalıdırlar. yıkılmah; ulusal ve uluslararası ses çıkarmıyor, Kürdistan'daki mü• Çünkü O, bir kişi degil; O, alanda Serbildan ruhuyla bu sömür• cadeleye tahammül edemiyor". halklarımızın gerçeginin ifadesidir. geci kararname paramparça edilme­ Hayır, böyle bir sonuç sosyalizm O'nun tutklanması ve diğerlerinin lidir! düşmanlarının çıkaracağı bir bırakılması ve 141-142 tartışmaları, F. DİLAN sonuçtur. Bir kez, Türk devleti ken­ Türkiye ve Kürdistan'daki durumu disinin iktidarını hedefleyen Türki• çok iyi ifade ediyor. .. ye işçi sınıfının temsilcisi gerçek Kürdistan bugün bütün dünya• SERHILDANIN İÇİNDEN devrimci ve komünist güçlere de dan yalıtılarak en ilkel ve en çağdışı MEKTUPLAR aynı şekilde düşmandır. İkincisi sömürgeci zulüm altında, ve de bü• Türkiye'de işçi sınıfı hareketi ve so­ ıun dünyanın gözleri önünde, hiç de Aşagıda, Serhı/dane Adare syalizm için mücadele Kürdistan mübalağa olmaksızın; dünyanın en (Mart İntifadası) döneminde, yük• 'daki boyutta yükseldiginde ona da şiddetli işkence ve katliamlarını selen direnişin içinden elimize aynı amansızlıkta saldıracaktır. yaşıyor. Dünyada bundan daha faz­ ulaşan mektupların bir kısmını ilgili Üçüncüsü revizyonist TB'K'P, la yaşamın zından etiirildiği başka bölümleriyle yayınlıyoruz. herşeyiyle sosyalizme ihanet eden, bir ülke zor gösterilir. Dünyada ve sosyalizmle hiçbir alakası kalmayan Avrupa'da uluslararası demokrasi bir güç olduğundan böyle bir sonuç ve hukuk kurallarından bahseden, çıkarılamaz. onları korumakta titiz (!) Dördüncüsü ve en önemlisi ye­ olduklarını iddia eden kuruluşlar ve 8 Mayıs 1990 ni çıkarılan SS Yasası özel olarak güçler nerede? BM, İnsan Hakları Kürdistan ıçın çıkarılmasına Komisyonu, vd. nerede? İnsan Sohbetlerine, bilgilerine, ve i­ ragmenwww.arsivakurdi.org Türk işçi sınıfına ve emekçi hakları ve demokrasi ıçın nançlarına doyamadı.ğım yoldaş, halkına da yöneliktir. O'nun yarattığınız gürültü, eğer riyakarca merhaba!. .. gerçek leştirecegi her eylem ve bir yalan değilse; Kürdistan'da Uzun bir aradan sonra tekrar direniş de aynı gerekçeyle yaşanan akıllar dışı vahşete karşı yazışmak imkanını bu1duğuın için bastırılacaktır. Bunun içindir ki; neden susuyorsunuz? Neden yine gerçekten bahtiyarım. Çünkü Türk egemen sınıfları Türkiye'deki dilsiz, sağır ve körsünüz?!. .. yaklaşık üç aydan beri yazışma Ala Yekltl 2 olanağını bulamadık. Şüphesiz ki her zaman size yazmak istedim. Ama bazen ortam veya koşullar bu­ na imkan vermiyor. Bazen de me k­ tup yazmaktan daha ziyade yapılacak daha önemli işler oluyor. FııJcat bir gerçek var ki, insanların kalbi birbirleri için çarptıgı ve bir bütün oldugu sürece mektuplaşma­ mak sorun degil. önce sevinebilecejiniz bazı ha­ berlerle başlamak istiyorum. Daha önce de sık sık söz etmiştim. Gerçekleri kavrayan halkımızın, kardeşlerimizin alevleurneye hazır ilhamlarfnın nasıl oldugunu, nasıl çalışmalar yaptığımızı belirtmiştim. Fakat bu alevlenmeye hazır gerçeklerin ateşlenme salınelerini görmek, şüphesiz ki görülmeye değer somut gerçeklerdir. Basından veya kamuoyundan duymuş olabilecejinizi tahmin ederek fazla Serhı/dane Adare zaferi m(ijde/iyor... derinlere inmeden birkaç cümle ile Nusaybin'de yaşanan gerçek ve um­ ut verici olayları belirtmek istiyo­ hallesi'ne gelirken üç yoldan aşagı Silvan, Sürt ve gerçek Kürdistan'ın rum. Gerçi bunları ansiklopedilere tarafta dört tarafımızdan faşist ide­ tümü ... sığdırmak bile olanaksız ama bütün olojinin yobazları tarafından Bugün halkmuzın ne konumda olan yürekler yüzeysel olsa dahi çevrildik. Bütün ihtarlara rağmen olduğunu gerçek mücadelenin ne yoldaşlarıının ilhamlarını tahmin kimse dagılmadı. Çünkü gerçek ve koşullara ulaştığını tarif etmek edebileceği inancındayım. haklı mücadelemiz en yüksek doru­ mümkün değil. Bunun ispatı da ben Evet, 14., 15., 16 ... Mart 1990 kiara ulaşmıştı. Bize yapılan mektubun başından üç cümle ile be­ tarihleri Nusaybin görülmeye değer saldırılara ve bize gelişigüzel sıkılan lirteyim dedim ama sonuç birbuçuk manz.araları salıneliyordu. Olay 13 kurşunlara karşı, artık elimiz bağlı sayfayı aştı. Fakat bir dize ile söyle• gerillamızın faşist ideolojinin kimy­ bir şekilde yakışır mı acaba? Bıınla­ rnek istediklerimi aktarabilirirn: asal silah kullanarak katietmesiyle ra karşı taş, sopa ve tekmelerle karşı On yaşında bir çocuk; başlıyordu. Ve ertesi gün şehit olan koyduk. Savaş ve özgürlük şiarları­ artık yeter diyor, arkadaşımızın toprağa verilme töre• mızı haykırdık. "Biji Kurdistana KOmuran abi silahını ver diyor, ninde caddeler tıklım tıklım, insan­ Serbixwe, Biji Serhıldan, Biji KA­ (JzgUrlfJje susadım. lar büyük bir umutla mezarlığa W A, Biji PKK" .... Etrafımız pan­ Mavzere sarılmak zerlerle sarıldı ama biz kaçmadık. yürüyorlardı. Cenazenin etrafını benim de g(Jrevim! süsleyen kesk-sohri'ı-zer flamaları Bu bizim kararlılıgımızı daha da gökkuşagını andıracak şekilde idi. perçinleştiriyordu. Analarım ız so­ ZINNAR ZİLAN Olaydan birgün önce yaptıgımız kaklara döküldü, gençlere taş çalışmalar ve aldığımız önlemlerle topladı. Zor durumda olanları hiçbir dükkan açılmadı. Ve okulda kurtardı. Şarkılar söyledi, ağıtlar CİZRE ve bilinçli bir şekilde öğrencilerin oku­ yaktı. Ve görülmeye değer, görül• lu terketmelerini sağlayarak mese de duyulmaya değer bir man- AMED'DEN mezarlığa gittik. Manzarayı görmek zara .•. ve şahlanan umutları, ilhamları Sokakta sıkışan arkadaşlarımı­ dengede tutmak mümkün mü aca­ zın üstüne yürÜyen ve ateş eden bir Nusaybin' den sonra olaylar ba? Bunu ne panzerler, ne uçaklar panzere apartmanın üçüncü hızla diger şehir merkezlerine dogru ne de özel piçlerin (tiınlerin) süngü• katından yaşlı bir anamız pirikeder­ kaymaya başladı. Geçtiğimiz bahar leri ve kurşıınları durdurabildi. Ce­ le saldırdı. ayiarına kadar dağlık bölgelerde gö• naze töreninin bitiminden sonra Aşağı tarafta taburun, şehir rülen olay ve eylemler şehir merkez­ beşbinwww.arsivakurdi.org kişilik bit toplulukla birbiri­ merkezi ile ulaşımı kesildi. Kısaca lerine de sıçradı. mize kenetlenerek yürüdük. Bu "Kürdistan ayaklanıyor" sözünü Savur ilçesinde öldürülen 13 yürüyüşü Durnca (Kertvene) köyü• söylernek uygun olur bence ... PKK'lıdan Kamuran Dündar'ın ce­ ne kadar sürdürmeye kararlıydık. Ardından Cizre bizi desteklemek nazesinin gömülmesi sırasındıı Nu­ Orada da toprağa verilen için silahlı eyleme girdi. Ardından saybin 'de çıkan olayların şehitlerimiz vardı. Fakat Kışla Ma- idi!, , Kızıltepe, Batman, arkasından, hafta başında Cizre Ala Yekftf 3 esnafları ve halk, Nusaybin rnek istediler. Ancak göstericiler yü• o arada ... Olayı yaşayanlardan biri olaylarını ve önceden beri kendi rümekte diretince önce havaya, da­ görevlilerin, timlerin sıktıkları üzerlerinde var olan baskıları prote­ ha sonra da üzerlerine ateş etmeye kurşunlardan yara alanları soka­ sto etmek için işyerierini kapadı. başladılar" der. klardan !aşıyordu. Sokak arasına Pazartesi günü Cizre Endüstri Mes­ Diger bir tanık ise, "Sıkılan si­ taşıdıgımız arkadaşımdan birisi tam lek Lisesi ögrencileri okulu boykot lahlar sonucu yürüyüşçUlerden bir alnından vurulmuştu. Bir diğerinin edip sabahleyin bütün ögrenciler kısmı yere düşmüştü. Bu kez göste• başını kaldırdıgında "Eger şehit yürüyüş yaparlar. Çevik Kuvvet riciler silahlı, panzerli, kariyerli, olursam ... adlı arkadaşımdan 200 yürüyüşe müdahale eder. uçaksavarlı müdahaleye karşılık bin lira alacagım vardı. Biliyorsu­ Arkasından ögleden sonra da prote­ taşlarla cevap veriyordu." Bu arada nuz durumumuz çok kötü. O parayı sto ve boykota Cizre Lisesi kadın, çocuk herkes onlara katılır. annerne babama verirsiniz, geride öğrencileri de katılır. Protestolar Olay yeri ateş, barut ve kanla aç sefil kalmasınlar" diyordu. Bir tüm kente yayılır. dolunca göstericiler ara sokaklara anda hiddetten gözlerimiz dolu dolu 2. gün yani Salı günü bütün dalar ve caddelerin bir başından haykırmaya başladık". "Sen ölme• gençler toplanıp saat 11.00 digerine ve mahalle aralarına yeceksin" diye" ... civarında Küçük Dörtyol dagılır, ellerine geçirdikleri lastikle­ Hükümet Konagı'nın çevresin• Caddesi'nde yürüyüşe geçerler. ri ateşe verirler. Bir anda bütün Ciz­ den başlayan silah sesleri bir anda "Yaşasın Kürdistan!", "Her bıji re'ye kara bir duman hakim olur. bütün çevreyi kaplar. Gözyaşartıcı Millete Cızire Bota'', ''Yaşasın Sokaklar, caddeler alev alev ... Bir bombalar, sis bombaları, makaralı PKK" slogarılarıyla yürüyüş devam anda alev ve duman içinde kalan tüfeklerin tıkortılan arasında çocuk, eder. Kentin merkezine doğru yürü• Cizre artık başkaidırmıştır. kadın, yaşlı, genç bagırışmaları, yen topluluk, polis, asker ve timler Cizre Karakolu, Zirai haykırmalar bütün her tarafa yayıl­ tarafından karşılanırlar. Donatım, TKf şubeleri ateşe dı. Bu arada, olayın tanıklarından verilmiştir. Görevlilerin sıktıkları Saat 13.00'e kadar devam eden biri, "göstericilerin yolunu kurşunlardan da cadde üzerindeki silah sesleri, haykırmalar ve kesınişlerdi. Yürüyüşe müdahale et- bütün ev ve işyerleri denasibini alır, kurşuna karşılık taşlı, arbede yerini

www.arsivakurdi.org

Serhı/dane Adare'den bir göranıa ... Ala Yekiti 4 tek tük silah seslerinin otomatik "Özel tim teröriste karşı tedirgin "Biz vatandaş değil miyiz silahların bir tıkırdayıp bir kesilme­ kurulmuş. Şehirdeki vatandaşı niye acaba?" diye düşünüyor. "Eğer sine bırakır. Saat 16.00'ya kadar so­ kurşunluyor? Dağa çıksın, teröristle vatandaş isek bunca sefalet kaklarda kimsenin kalmamasma savaşsın ... " yetmiyormuş gibi bir de bu baskı ni­ rağmen devam eden silah sesleri "Bugüne kadar Gzre'den do­ ye?" sokağa çıkma yasağının kanısıyla kuz kişiyi evinden alıp götürdüler, H.GORAN yavaş yavaş derin bir sessizliğe kurşuna dizip dağda terörisli ölü dönüşür. Kentin tüm caddeleri boy­ olarak ele geçirdik diyorlar." dan boya asker, polis, özel timler "Bizi kardeşimize düşman edi­ tarafından tutulmuş. Tüm yorlar. Yakamıza yapışıp, şu terö• kavşaklara panzer, kariye, tanklar risttir, bu teröristtir, diyeceksin diy­ yerleştirilmiş. Caddeler yanan lastik orlar." NAMEJINAV ve yerlere yuvarlanmış variUer ve "Korkumuzdan yaz sıcağında yükselen dumanlarta savaş alanını damlarda yatamaz olduk. Ya özel SERBILDANE andırıyorrlu. Caddelerdeki trafiği tim, tararsa, ya karımızı, kızımızı engelleyen, taş, lastik ve eşyalada görür de sarkıntılık yapmak için ge­ kurulmuş olan barikatlar belediye­ lir diye" nin yardımıyla toplanır. Yanan ku­ Gzre'de olaylar sırasında ölen• rular ve lastikler itfaiyeler lerden biri Emin GÜN, ondokuz tarafından söndürülür. yaşında fırın işçisi. Evden çıkmış Kente geleiı ve kentte bulunan fırına giderken ölüm yakalıyor ölü• Serhıldana ADARİl gazeteciler şehrin merkezindeki ote­ mü. Jı nıvıskari! Ala Yekitl'ra. le yerleştirilir. Sıkı sıkıya uyarılır: Emin'in yedi de kardeşi var. Jı xwendawanen Ala Yekitl'ra. "Dışarı çıkmak yasak, resim Zeki, İdris, Asker, Hamdiye, çekmek yasak, aksi halde" İki gün Nadirşah, Ahmet, Kesira. En büyü• boyunca sayımsız, tekmilsiz, kleri Emin. Babası Muhittin, annesi Ez hevaleki lı bajari! Nısebini! bı gardiyansız, demir parmaklıksiZ ce­ Fatma'nın ortak sözü, "Oj!lumuzu kurti ser Serhıldana Newroze ditıne zaevinde tutulan gazetecilerden tim vurdu. Nedir bu timden xwe jı were peşkeş dıkım. Yani ew Ragıp Turan 'Cizre'ye ilk çektiğimiz?'' tışte ku gele Kurd lı Nıseblni! lı hem­ girdigirnde Kabil'i hatırlattı· bana Muhittin Gün tam bir tipik her hukumeta faşl pi!k aniye (1 tanklar ve askerler .. .. Mesleğimi Kürdistan'lı. Acısını yüreğine terorlya devieta zordest lı dınyaye yapmamızın engellenmesi korkunç gömmüş. Erkektir. Ağlarnaz. Ama da naskırın ... O Rewşa Şoreşgera cı bı birşey. Bu tür olayların basma belki. de yorganı başına çektiğinde gel hevre çawa jı dı! pekhat? Lı çı kapalı tutulması insanların yanlış gözleri dolar taşar. ser bıngebe çi! bu. Cıqasl ve Serhıldane bilgilenmesine yol açar. Bu tür olay­ Ana Fatma ise, ağlamaktan berdewam kır? Devieta zordest il faşist çawa bi!mıcal larda resmi makamlar gazetecileri gözleri kan çanağına dönmüş. Hep ma? H ev ale heja, Bıraye di!lal! suçlayarak ya da engelleyerek aynı dram. Nusaybin'den Şemsettin !ro 23 Adare, Sal1990. Eze nıha vi! gerçekleri tahrif ediyorlar. Basının Çiftçi'nin anası Nazmiye Çiftçi, nameye ha jı haveli! xwere terorize edilmesi de basın Cizre'de Emin Gün'ün anası Fatına bınıv1s1m. Her weki tı dızani!, ezi! mensuplarının görevini yerine getir­ Gün. Sabah uğurlarken arkasından peşi, tışti! ku lı dorame çebu; wi mesinin önünde ayrı bir engel. hayranlıkla baktığı fidan gibi il rewşa gele Kurd lı Nısebini!, Yasağın kalkmasıyla birlikte yetkili­ oğlunun cenazesiyle karşılaşıyor ve Cızlri!, Mıdyati!, Kızıltepe, il deri!n lerden alamadığunız bilgileri ağıtlar yükseliyor evden. Tüm ma­ di, çawa çebu il serhıldana lı hembe­ vatandaşlardan almaya çalışıyoruz. hallelinin tüyleri diken diken oluy­ re dewleta faşist ya Tır k çawa fereh­ Ama kim ağzını açıyorsa özel tim­ or. Bir anda, "Gene biri vurnldu l" bu, ezi! peşi jı were bejun. den girip özel timden çıkıyor. Esnaf ise işyerini açınamakla Dı Ketına sala nuda, dest Tüm vatandaşın ortak görüşü kararlı: çocuklarımız Ya serbest pekırıne Newroze de, hevali! heja, daha önceki baskıları yapan ve özel bırakılır, ya da kepenkleri açmayız. beri hernil tıştı eyda meyi netewl ey­ tim, olayın kayuağı da özel tim. Tek Nasıl olsa öyle veya böyle gene da Newrozi!, çejna Geli! Kurd tek görüştüj!ümüz insanlar şunları baskı var, gene ölüm var. Bir de nişana serhıldani! il sembola Berx­ söylüyor: özel tim zamanlı özel tim çekilsin diyorlar. Ayrıca wedani!, lı we il lı hernil geli! Kurd zamansız evierimize baskın düzenli• hem acılı, hem öfkeli, "Eğer devlet p!roz be. yor. Evimize rastgele giriyor. bizi Türk vatandaşı olarak görmüy• Hevali! heja, weji bıhıstıni!, ev Kadınlarıınız giysili mi, değil mi, orsa, bıraksınlar kendimize bir yer tişti! ku ezi! bejım. Lebeli! weki em hiç umurunda değil ... Odalara hızla bulalım. Bizi insan yerine koyan bir hernil dızanın (basma) rojname girip www.arsivakurdi.orghepimizi arıyorlar. Artık na­ yerlere gidelim". Tırka derewe dıkın il tışti! bi xwazi! musumuza dahi sahip çıkamıyoruz. Cizre sessiz, Cizre suskun, Ciz­ beji! ji, dewleta hov nahlle. Mesele, özel tim karımızın üstünü arama re gergin, Cizre kanayan bir yara... ev tışti! ku biin, weki serhıldaı:ıa geli! bahanesiyle onlara dokunuyor. On yıldır tepelerinde demokles Nıseblni!, Çızlri! il deveren dın, Oralarına buralarına el atıyorlar. kılıcı gibi duran sıkılı yönetinıler­ bırastİ n'ive wantışta, dı rojnama, Yeter artık! ... " den, olağanüstülü bölge olmaktan Radyo ii televızyoni! wanda Ala Yekit'i 5 "derketın". Yani weki ku tıbeje dara. Tabii Kuçıka bere kare xwe gel mesşine bıke.Gava mudahele tıştıki lundık ... kırıbun ku xare berdın ser gel u gel çebi'i, jı hember lıwana reşandın u Mesele, yek Jıwan hawadısa ya jıhev belawbıkın. Dema em gihan dıwırda pır jıwan hatına kuştın. Bes lı dora gündeki jı e Derıke Çebu wi, gel Benqe u hucum herış berdan ser ewji eşkere nakırın.O gel hucüm ber 13. Adare 1990'da. Dı Xaniyeki da kome u meş bu du ali. Aliyek bı ser da ser male nebaşa u 4. Araba 13. welatparez u peşmergen Kurd, posta nu de şeqiti. O al1yedi dınava şewıtandın. Dıbıstan, came we bı ixbariya cahşa hattın kuştın. suke bu wanara berxwedan şıkandın. Agir berdane karakolek, Xani lı der vaye gund bu, u xani va­ berdewamkır u Alıye cem posıe şewıtandın. Çendheb daire nebaşa la bu, u pıçeki xerabebu. Welat pa­ meşına xwe berdevamtır. Edi dı we sewıtandııı u xaniye Nurettin rez ji ıecta dı nıvıstın. Pışti ixbariya navere gelık hava! h ur u gir, pir u Yılmaz, came Wl şıkandın, agir her­ namusıza ku lı hevala haıe dain, cıwan nezıki 200 kesi girtın. dane araba wi, şewıtandim. devlete ji bı tışte qeweıa xweya hovi O havelek kunıaxa tıfıng@ Wanajı, 160 kesgirtın. Bes hine lı ser wan dadıgre u jı durva kimya­ (dipçik) lı qahfe wi xıstın u mejiye agıre rızgariye berdewam dıke. Lı sal gaze daveje hevala. Pışti ku he­ wi tev'u xwıne bu ev bırın Diyarbe­ Cızıre 19 adare destpekır ı1 hıneji va! dımırın, deviata faşıst hevala kire. Gava heval bırın Diyarbekıe, lı berdewam dıbe. Yani haya 23 adare derdıxS u wan bı silaha dıxırımıne. wır şehit bu. u 21 adare heykele Kemale Mısıe Jı boni ku kes p@ nızanıbS ku heval O zarokek jı emre, wi 9.Salbu, Kor şewıtandın. O dınava bajer da bı kimyasal gaz hatın kuştın. Jı wan ewji bırindar kırın a ewji jıbirina lastık pe xıstın ı1 Newroz pıroz 13 heba, 10 ji, jı gunde dora xwe xılasnebu. Ewji tevlı kervane kırın. Dı berdewamija Berxwedane NısebinS u jı hındıre Nısebine bun. şehıdan bu. Ew hevale di ji, emre wi de lı Mıdya de ji gel dıkani xwe Lı gori ku rojname gol u me 19 Salbu. Le berxwedan ne vemıri, gırtın. Pistı wan olayi ya, Ahmed xwend, yekjıwan mesule Bolga heya evari berxwadana me berde­ Türk, il Adnan Ekmen ıevhev hatın Merdiıı@ bu u yek ji dı go wezire wambu. Çı eceb, leşkeri'i polise Nısebine il jıbo wan tışta pırsiyarı mıle raste havale Apo bu. U kese ku kuçıka bı jopu dara bı fişek u kun­ kırın. Dıhatına wan kesada hevalek nasdıkırın dıgotın 10 sale wan taxa lıme dıdan. Meji, me bı kevıra jı me bıwanara hevpeyvin kır. O dınava PKK de dı şıxwilin. 15. Ada­ u tışten di me lıwan bersıvdıda. Roşnamedare Alaman ji hatıbun re 2 kes jı wan sersede Tırka Carcarnaji hevalna bı tabanca wır, il dıwırda ev eşkere kırın, gotın (yüzbaşı) anin Nısôbine. Beri wan bersıvi wan dıda. Bes bela ku ji c' tışt hemı1 suce leşker, polisa il ew bı kınılıke wan naskırıbun u durıya tabanca dılıatın avetın lıwon ıme teybetiya ya. Normal lı dınya xwediye wan ew xwestın. Yek tesir nedıkır. Bes em dıbejın polisek ıeşin serbeste, bes lı Tırki ev tışt jıwana Kamuran Dündar bu. Lawe hatiye kuştın. Bes wana eşkere kedexena. -Gava hevale me ligel azaye beledi re ise bere bu; (yani ne kır. Dına va berxwadenede Ahmet Türk peyivi go: Ma ez Kur­ ada' ye S.H.P. ber@bu. Nave wi Yu­ Dayıkek Kurd jı kata sısiya da pri­ manci bı peyivim, yan jibı Tırke? suf Dündar e.) Ye dıji jı Kertwene ketek bı ser kahfe polis de berdaye, A. Türk go: Tı dıkare bı zamane bu. Law@ Ahmed e sıti ye bu. u polis bırın Diyarbekıre, u, gotın xwe bı ,ıeyivi. Madem zımane me Destpeka intifade serhıldana heya dıbe mıriye. kurmanciya, hun dıkarın bı kur­ Berxwedane: J ı 1S ader e h eya nı ha yanı h aya manci bı peyivın. Edi 4 heval jı bo Kebre Neziki 7000. (heft hezar) 23 adare deve dıkana nehat vekırın. rewşa berxw~dane informasyon dan kes em bi hevra çun ser mezel. (me­ Bes wana na va bajer tıji MIT, w an. zar). Beri ku wan veşerın, yani roja Ajan, polis, leşker u time bı teybeti, ku laş hatın bajer, 14. ADAR' e bu. , b üye. Le gava wan hımeta xwe bera Wexta cenaze sıtandibun, 8. 1 Tışte, dıkandara dıkane xwe gırtın, NısSbine da, gele Cızire des! bı jıwana ne dabun Nısebıniya. kesna ne xwestin bıgrın. Le bele ha­ berxwedana tevai kır. Peşi gel xwest Gotıbın ger hun man le Nısebıne vale me (KA W A) u havale PKK meşine bıke. Kuçe faşista nexwestın veş@rın, em nadın we. Ger hun lı de- bıhevra çun gotın wan. Edi wan ji dıkane xwe gırtın u bı hevra qarar sı tand. Mego gava em jı ser mezala rastbıbın, peviste em meşıne bıkın. O gava me !eşe şehida bi cı kırın, te­ va bıhevra jı ciye mezala dı zıkaka kış!e re (Kış la Mahallesi içinde) teva meşiyan, heya cem Banke Ziraate. Arınanca me, embımeşe bımeşın, heya cem cenaze Kertwene. Yani me go em meşe naberdın, heya em bı gıhejın ser cenaze havale di. Le Kuçıkenwww.arsivakurdi.org çav sor, nertın ku hınbıhın gel teklli meşi dıbe u meş zede dıbe. O beri rojeki dıkane bajare Nısebine haıın gırtın. Weki Kuçıke berija xwine kiribô, leş ker u polisa (hücum) xarberdan ser gel bi jopu, Bıji Yekitiya Gele Kurdistane, jı bo Serxwebiine u Azadiye!... Ala Yekfti 6 veren dı vaşerın erne bıdin we. Edi 22. adere de lı dora Diyarbeki­ başkaldırı her geçen gün biraz daha A. Türk gotıbu, çawa Nısebiniya re, Bıngolefi bajaren di da berxwe­ katmerleşirken, halk bu haskılara laşe xwe nesıtandıne. Cızıriye Jı bo dana gele Kurd berdevam dike. O cevabını Dersimlerle, Zilanlarla, me kır u we laşe xwe sıtandın. roj bı roj serxwebuna gele Kurd ne­ Koçgirilerle ve Halepçelerle Bahwerbın eze jı gahre N.ısebınlya dı zik be u gele Kurd bı gave qewin lı vermiştir. Kürt halkını nasıl yoke­ eza istifa xwe bı dım. hember dıjmın dı meşın. Le bı van deceklerinin provasını defalarca te­ Bistu yeke Adare heya bistin tışta behtır, xewa dijmın dıreve, u krarlayan sömürgeciler, yeni tertip dildiiye Adare tenava Nısebıne bı dijmın e di nıkare bı eşkere were ser ve provakasyon hazırlıkları fıçiye mazote u bı tekere me agire me, dıxazın bı şev bi time teybeli içindedirler. Newroze pexıstın, beri nıha me lıser erişe berdın ser gundıya, gundiya bı Kürdistan halkı, gelin hep bir­ çiya bıdızı agıre Newroze pedıxıst kujın il texe stıkura şoreşgera. Le likte sömürgecilerin bu tertip ve iro, waye em lınawa bajar il gunda ew tışt xewna ... provakasyonlarını boşa çıkartalım. cejna Newroze pıroz dık ın! Beri ni­ Gotıne mm ev. Dema we xweş Gelin, hep birlikte başkaldınyı ha her tışt bı nezani çedıbu, waye be. yogunlaştıralım ... iro her tışt bızanai çedıbe. Gelin, duyarlı olalım, direnişi Ş. BOTAN destekleyelim ve başkaldıran esnaf ve zenaatkar kardeşlerimiz gibi biz Aşağıda, KA WA Hareketinin et­ si, son dönemde halk üzerindeki te­ de kepenklerimizi kapamak için kinliğinde kurulan ve diğer yurtse­ rörünü daha da katmerleştirmek hazır olalım ... ver güçlerin de katılımıyla oluşan için, özel tim denilen faşist Kontr­ Emekçi kardeşlerimiz, DEMOKRATiK PLATFORM'un Gerilla örgütü cenaze için toplanan işyerinizde işi yavaşlatma ve grevler . Diyarbakır ve çevresinde dağlllığı halkın üzerine ateş açarak, şu ana için hazır olalım ... bildiriyi aynen yayınlıyoruz. kadar belirlenen beş kişinin ölmesi• Köylü kardeşlerimiz, kapılarını ne ve birçok -kişinin de jandarmaya, köy korucuianna ve yaralanmasına neden olmuştur. Şu sömürgecilerin uşaklarına kapalı tu­ YİGİT KÜRDiSTAN ana kadar diyoruz, çünkü kontr­ tup, çoluğumuza, çocuğumuza Kür• gerilla HALKlNA! örgütü özel-tim, jandarma ve distan'da yaşanan katliam ve polis Nusaybin ve Cizre'de fiili ola­ zorbalıkları anlatalım. Köyünüzde, rak sokağa çıkmayı engellediğinden malıalienizde ve sokaklarınııda yaralı sayısı belirlenemiyor. Nusay­ direnişi desteklemek için halkı ör• Asırlar boyu sömürüye, baskı­ bin, Cizre, Silopi halkı ise gütleyelim. ya, işkenceye maruz kalmış Kürdi• işyerlerinin kepenklerini indirerek Emekçilerimiz, köylümüz, stan halkı! Emperyalizmin tüm ezi­ sömürgecilere gereken dersi kadınlarımız, bilim adamlarımız, len halkiara karşı başlatmış olduğu vermiştir. esnaflarımız gelin hep birlikte Kür• soykırım politikası genelde tüm distan Ulusal Kurtuluş Mücadelesi• emekçitere Nusaybin, Cizre, Silopi halkı­ ve halklara, özelde Kür• ne omuz verelim ... nın başlattığı Ulusal Direniş Hare­ distan halkına yönelik imha GELiN NUSAYBIN, keti'ne omuz verelim... Gelişen CIZRE, politikasına karşı duyarlı olalım. SİLOPİ, KIZILTEPE, fDfL, Ulusal Kurtuluş savaşında yer DE­ YİGIT KÜRDiSTAN HALKI RİK, DIGER alalım. Devrimci, Yurtsever, Demo· İLÇELER VE BİLİM Gelişen Kürdistan Ulusal ADAMI kral güçlerle birlikte sömürgecilere İSMAIL BEŞİKÇİ'YE Kurtuluş mücadelesinde ileri · bir YAP ILANLARA karşı ortak mücadele edelim. KARŞI BAŞ­ adım daha yiğit SİLOPİ, NUSAY­ KALDIRALIM. BİN ve CiZRE halkı tarafından Şu bilinmelidir ki, Kürdistan Kürdistan halkı Ulusal Kurtu­ atılmıştır. Türk burjuvazisi Kürdi• halkı nasıl ki tarih boyunca sömür• luş Mücadelesine tüm Dünya kamu­ stan Ulusal Kurtuluş savaşında şehit gecilerin tüm haskılarına karşı oyunu destek vermeye düşen Yurtsever Kürtlerin cenazesi­ yılınadan bağımsızlık mücadelesini çağırıyoruz ... ne halkın sahip çıktığı şanlı bir tö• vermişse, bundan böyle de renle toprağa verilmesine tahammül savaşımına devam edecektir. 1988 BERXEDAN JİYANE-SERHIL­ ederneyerek halkın üzerine silah ve bayramında Diyarbakır'da 1 No'lu DAN JIYANE! joplarıyla Hitler'in, Mussolini'nin Zindan önünde halkın polis ve jan­ soykırım yöntemleriyle halka darmaya attığı taşlarla sömürgecile• YAŞASlN saldırmış, gelişen başkaidırıyı rin suralına indirdiiii şamar, Hak­ KÜRDiSTAN BIRLEŞiK (uyanışı) sindirrnek istemiştir ve sin­ kari'de "küçük generallerin" sö· HALK MÜCADELESi dirmeye devam etmektedir, edecek- mürgeeilere karşı başlattıgı Hakkari DEMOKRATIK PLATFORM tir. halkının da katıldığı taşlı sopalı Yiğit Kürdistan www.arsivakurdi.orgHalkı; direniş, Silopi halkının hükümet Not: Diyarbakır'da 30.3.1990 Cu­ Bildiğiniz gibi bu soykırım konağına saldırmasıyla gelişen ulu­ ma günü sabahtan akşama kadar uygulamaları ne ilktir, sal direniş, ne de sonun­ Nusaybin ve Cizre kepenk kapatma eylemi yapılaca­ cu olacaktır. Bir ölünUn halkının törenle gö• şanlı başkaldırılarıyla do­ ğından tüm işyerlerinin mülmesine dahi tahammül edemey­ ruk noktasına ulaşmıştır. açılmamasını sa'ygılarımızla duyu­ en sömürgeci-faşist Türk burjuvazi- Kürdistan halkı üzerindeki ruyoruz. Ala Yekiti 7 KÜRDISTAN KADlNI CIZRE KADINIDIR!

özgür• zin sayfalarına geçmiştir.Dersim'de, Her muharebede,muzaffer kuv­ sına katıldıgı ölçüde, ulusal lük ve toplumsal kurtuluş savaşına "her taşın altında bir Rıza"ya bitişik vetlerin,saldırı düzenindeki bütün katılmayan Kürt erkeği, kapıda siperde 'bir Bese" vardır.Güney­ insan ve silah malzemesinden ayır­ kalacaktır. Kürdistan kurtuluş mücadelesinin dedilen bir ateş gücüyle düşmana eşsiz kahramanı Leyla KASIM, dar­ çökertici darbeyi indirmiş, ve Gerçekten de, Kürdistan'ın ağacına çekilirken, vatan sevgisini muharebenin sonucunu tayin onlarca kent ve kasabasında pat­ ve ulusal özgürlük ülküsünü yaşa­ etmede özel bir rol üstlenmiş, bir layan 'Serhildan'a kadınlarımızdan mının da üstünde tutarak, sadece "isabet kolu' olmuştur.Bu ya bir gelen katılım öylesine etkin ve yay­ Kürt kadınının değil, genel olarak makineli tüfek takımıdır,ya bir gin ölçülerde oldu ki; bu durum, Kürt insanının yücelmiş bir kişili­ topçu bataryasıdır,ya da bir tank onların da, erkeklerle eşdüzeyde, gini sunmustur. birliği... ulusal özgürlük ve bagımsızlık ülkü• toplumsal kurtuluş özlemini Kuzey-Kürdistan'da yeni ulusal Cizre "muharebesinde" ise sünü, resmeden bir politik kimlik edin­ hareket tarih sahnesine çıktıgı gün• muzaffer Kürt kuvvetlerinin "isabet diklerini ortaya koydu.Artık, evimi­ den bu yana, kadın da, erkek yol­ kolu", cizreli kadınlardı.TC'nin İçis­ zin ve toplumumuzun sıradan daşı ile elele hep mücadelenin leri Bakanı AKadir AKSU, yenil­ yaşamı içindeki diregi, ulusal dev­ içinde olmuştur.Kentte,kırda,fabri­ miş kuwetlerin kumandanı olarak, rimci mücadelemizin de direği kada,tarlada,okulda,sokakta ve de yıkılmış ve bitkin düşmüş bir zindalarda, kadın da erkekle soluk vaziyette,bozgunun nedenini basma olmuştur. soluga kavgayı sürüklemiş, direniş deşifre etmek zorunda kaldı; 'Olay­ Fakat Cizre'deki başkaldırıya, destaniarına ismini ve sesini kat­ larda kadın parmağı var.' kadınların katılımı daha bir gözalıcı mıştır.Bu mücadele içinde, kadın çizgide seyretıi.Burada kadınların 'Kürt Serbildan 'ı bütün görke• daha bir acımasızca sömürgecilerin erkeklerden ayrı olarak, bir iç miyle Cizre'de zirvesine ulaşır­ örgütlülüge ve eylem düzenine saldırılarına hedef olmuş; işkence­ ken,Kürt kadını da,tertipli elleriyle, hanelere ve zındanlara kadın çıglık­ sahip olduklarını, erkeklerin müca• bu başkaldınyı sardı, ona düzen ları da sinmis, topragımız boydan deledeki sınırlarını aşan ve hatta verdi,onun etkili ateş gücü olarak boya kadın şehitlerimizi de kucakla­ onu zorlayan çapta bir eylem planı öne çıktı. mıştır.NEJLA BAKSI, Kürdistan geliştirdiklerini, kadın alanından Cizre li kadınlar ,topragımızın gelen özel bir insiyatif ve etkinlikle proletarya hareketinin öncü savaş­ Meral yarattıgı bütün renkleri üzerinde hareketi ördüklerini gördük.Burada çısı olarak, ve Binevs AGAL, YAKAR, Yeter KOÇ gibi onlarca taşıyan giysileriyle, ve yine topragı­ kadınların, mücadele üzerine, 'Kürt gerilla, komutan ve militan da yurt­ mıza işlemiş bütün çile çizgilerini kadın hareketinin' gerilim çizgi• sever-devrimci hareketlerin saf­ üzerinde taşıyan elleriyle, zaferi lerini de taşıdıklarını gör• larında, sadece ulusal kurtuluş ül• müjdeleye müjdeleye sokaklara dük.Dolayısıyla,Cizreli Kadınlar, dökülüp, Newroz ateşleri, kepenk ulusal devrimci mücadelemiz küsünü değil, toplumsal kurtuluş örgüsünü de ellerinde yükscltirlcr• gürültüleri ve slogan sesleri ara­ üzerinde, ilk olarak bir 'kadın ken, emekçi siperlerinde toprağa sında, 'Tilili' (özgürlük) çagırtı­ hareketi kimliğinin' belirgin moti­ düştüler.Bugün, ulusal devrimci Jarını yükselterek, sömürgeci kuv­ flerini sergileyerek boy gösterdiler. vetleri şoke ettiler, onları püskör• mücadele içindeki çeşitli hareket­ Şüphesiz; ulusal kurtuluş tüp inierine kapattılar.O gün, Kürt lerin saflarında, kadınlar da göreli hareketimizde kadının yeri, yeni kadınlarından zılgıtı yiyen sömürge• bir yaygınlıkla örgütsel ve pratik değildir.Kürt kadını, tarihimizdeki cilerin "kelle avcıları" ve bilumum alanın yönetici ve düzenleyici kad­ ulusal kurtuluş mücadelelerini kuvvetleri, sokak hakimiyetini ve roları durumundadırlar.Yine, ülke• omuzlamakta, erkeginden hic te kentin yönetimini de Cizreli kadın­ mizin şehirlerinde ve kırlarında, er­ geri kalmadı.Hatta, en agır yükü, lara terketmek zorunda kaldı­ kegininkinin yanında, kadın geril­ onlar çekti; en korkunç zulümler Jar.Hatta, Cizreli erkekler bile, sok­ lanın ve militanın da ayak izlerini onlar üzerinde yakıldı.Karnında be­ aktaki ısrarlı direnişlerinin izaha­ de görmek mümkündür. beleriyle süngülenenler, tecavüze unı·, www.arsivakurdi.orgkadınların arkasına siğınarak Kısacası; bugün ulusal dev­ ugrayanlar, vatanından ve aile efra­ sundular; "Kadınlarımız bizi eve rimci mücadele üzerinde, düne göre dından koparılarak sOrgüne yol­ alınıyorlar.• daha yaygın ve sıkça kadın silueline lananlar onlardı-Kurtuluş hareket­ rastlayabiliyoruz.Ama yine de on­ Demek ki; bundan böyle, lerinin sİperlerinde kadınla erkeğin ların mücadeleye ve politik faaliyete ekınekle birlikte özgürlük mücade• kanı ·birbirine karışmıştır.Ulusal katılımı erkeklere nazaran daha dü• lesinin izlerini ve coşkusunu ayaklanmaların kahramanları ara­ şük orandadır ve daha geri düzeyde üzerinde taşımayan Kürt erkeği, eve sında,kadınların isimleride, tarihimi- alınmayacaktır_ Artık ekıDek kavga- seyretmektedir.Zira, sömürgeci yarı- Ala Yekftf 8 feodal yapının ideolojik-kültürel soluklanabileceği bir atmosfer, kadını, uzun yıllar, kendi insani öge ve normları kadınların politik toplumda sözü edilir bir konumu varlığına olduğu kadar "ülke", faaliyete katılma özlem ve istem­ vardır. "ulus", "toplum", "kültür", "politika" lerini, bu yönlü ilgilerini ayıpla­ vs. alanına Sözkonusu koşullarda, Kürt ait kavram ve kategori­ makta, aşagılamakta ve böylece Iere yabancı kaldı; kadın kadınının sosyal yaşamda, belli bir ve insan onları geriye itmektedir. olarak etkinlik kurabildiğini, toplumda dü• toplum içinde bir kimlik Öte yandan, kadınların ulusal zenleyici hatta zaman zaman yöne• sahibi olamadı. Hatta, Kuzey-Kür• distan'ın bir çok devrimci mücadeleye bu göreli yay­ tici roller alabildiğini, ailede ve yerinde, ulusal­ devrimci mücadelenin yükseldiği gınlıktaki katılımı, pek doğal erkek karşısında belli bir ağırlık ilk yıl)arda, bu mücadelenin olarak, sınıf hareketlilikleri üzerin• ol~turabildiğini, toplumsal ilişki­ üzerine atılmanın önemi ve yüceliğini, den gelirken, 1'3I!daş toplumsal mü• lerde ve davranışlarda nisbi bir ken­ disine ve cadelelerin ve bunlara ait organize özgürlüge sahip olduğunu tarihsel topluma getirecekleri idrak getirilmiş formların "kadın sorunu'ndan yük• bilgilerden biliyoruz.O koşullarda, edemez duruma olan Kürt anası ocağindan selen boyutu ülkemizde bugüne Kürt kadını, "Kürt Cemaatlerinde" bile, aile kopup kadar tarih sahnesine çıkamamıştır. pekala bir yer ve söz sahibi olabil­ bu yönlü çabalar sergileyen eviadına mekte, aşiret reisliği 'süt helalliği' vermez Bu gecikme bir yanıyla, ülke• hatta de yapa­ olmuştu. mizdeki sınıf farklılaşmalarının, bilmektedir.Bugün de sömürgeci bunlara ait hareketliklerin, ve sistemin ideolojik-kültürel norm­ Tabii, sömürgeciler de bu du­ onların ideolojik, politik, kültürel, larının ve kurumlarının utaşamadığı rum karşısında el oğuşturup, yürek dağ köylerinde, kadın bakımından örgütsel fonnlarının göreli olarak soğutuyorlardı.Zira, Kürt ulusal yeni olması, bunların toplam aktivi­ soluklanılabilir bir atmosferin mev­ kimliğini tarihten silmeyi, Kür• cut olduğunu tesinin kadın dünyasındaki gerilimi biliyoruz. distan'da sömürüyü ve köleliği daim sarsacak, hareketlendirecek bir dü• Ne zaman ki; sömürgecilik, kilmayı, varlıklarının koşulu haline zeye varmamış olması durumu ile özellikle de TC'nin kapitalist temel­ getiren sömürgeciler, Kürt kadınını bağlanıılıdır.Ama asıl geriye çekici deki sömürgeciliği, toplumumuzun ulusal, toplumsal, politik alanın dı­ şına çıkarmış yan, ülkemize vurolan yabancı her hücresine zehirini akıttı, kadın olmakla, ülke nüfu• boyunduruktan ve sömürgeci zincir­ da, Kürdistan'da insan soyundan bir sunun yarısmi mücadelede devre dışı bırakarak, den en ağır bicimde kadınlarımızın yaratık olarak, sözü edilir olmaktan Kürdü taa evinin yaralanmış olması, bu zincirle, in­ çıktı.Sömürgeciliğin ideolojik-kültü• içinde vurmuş oluyorlardı.Dahası, meli bir yaşama mahkum edilerek, rel sistematiği, toplumumuzun orta­ onlar bu durumda, anadil üzeri n­ deki, insan varlıgımızın kötürüm cinsi çağ karanlığından kalma dinsel, kül• vatana, ulusa, ve toplumsal ilişkin durumuna getirilmiş olmaları gerçe• türel öğelerinin kadın bakımından sorunlara kelime ve kavram­ ları ğinde yatmaktadır. en tahripkar ve kısıtlayıcı uçlarinı karartarak, Kürt insanını daha çocuklugunda ana kucağında, ülke• Denilebilir ki; istilaların, ya­ da içerleyerek, ürettiği nornılar sinin gerçeklerinden koparmış bancı boyunduruğunun ve sömürge• üzerinde, ulusal ve toplumsal ge­ rçeklerine yabancılaştırmada, oluyorlardı. celiğin ülkemize getirdiği toplum­ erkegi ön plana çıkarırken, kadını sal-tarihsel sonuçları en belirtİk bi­ da Ama, durum hep böyle gide­ karanlık çimlerde üzerinde taşıyan, kadını­ bir dünyaya hapsetti.Bu mezdi.Tıpkı burjuvazinin kendi sistem kadın, araçları mızdır.Büyük Kürt ozanı Cigerx­ içinde, üretim memr kazıcısı olan proleteryayi üzerinde her türden hakkın­ yaratması win'in yüzyıllarca esaret altında kal­ iyelik gibi, sömürgeciler de, dan mahrum edildi, mış Kürdistan'ı pemperişan yaşlı bir ekonomik, ekonomik ihtiyaçları gereği, Kür• ana ile simgeleştirilen Sehr-i Jin sosyal, idari, kültürel ve politik distan'da kapitalizmi "geliştirme' ilişkilerde erkeğe bağımlı destanı, bir bakıma bu gerçeğin kılındı, üzerinde yarattıkları toplumsal kül• dünyası, ırajik bir anlatımıdır. ailesi ve yakın çevresi ile türel değişim ortamına Kürt ka­ sinırlandirıldi, bogucu bir "tesettür" dınım da sürükleyerek, onun burada Şüphesiz Kürtler de diğer altında bir cinsel tatmin aracı ve kendi gerçeği ile yüzyüze gelmesi ve toplumlar gibi, sınıflı toplumla hatta ilkel mübadele unsuru biçi• sömürgeci yan-feodal yapıyı sorgu­ tanıştıklarında, kadın cinsi ataerkil minde bir •mal" durumuna ge­ lamaya başlaması gibi hesa pta ilişkilerin belirlenimi altında, saygın tirildi.Artık kadın, kendi bedeni olmayan sonuçlar doğurmaktan ve erdemli konumunu yitirerek, üzerinde de hiç bir tasarruf hakkı kaçamazlardı.Kürt kadını burada, erkek karşısında, aşagi bir pozis­ olmayan, daha çocuklugunda pazar hep erkeğin gerisinde tutulmak kay­ yona itildi.Ve, kadın aleyhine bu için yetiştirilen, aile içinde "ya­ dıyla, pazar ve üretim süreci ile eşitsizlik, Kürt toplumunun her bancı" ve toplum içinde "uğursuz bir tanıştı, Türk kültürü üzerinde de tarihsel uğrağındaki yeni toplumsal www.arsivakurdi.orgyaratık" durumundadır. olsa, eğitim-öğretim ve iletişim tek­ forınasyonuna, katmerli biçimlerde niğinin getirdiği olanaklarla, nisbe­ eklemlenerek,süregeldi.Ancak şu da İşte,toplumdan, toplumsal o­ ten, çağdaş kültürün ölçütlerine bir gerçektir ki; Kürt toplumunun laylardan ve dünyadan böylesine ulaştı, böylece dünyayı, ülkesi ve bagımsız tarihsel dinamiklerini nis­ tecrit edilmi~, insani varlıgı böyle• içinde bulundugu toplumu tanımaya peten koroyabildiği koşullarda, sine bastırılmış Kürt kadim, aynı zamanda başladı. erkek karşısındaki bütün eşitsiz ülkesinden, ulusundan ve durumuna ragmen, kadının, yine de toplumsal gelişmelerden bihaber Sömürgecilerin Kürt kadınını kilınmış oluyordu.Bu yüzden Kürt karanlık bir dünyaya hapsetme Ala Yekitf 9 hesaplarının, kendi karşitı ile içiçe öncüler, kaç nesil baskı ve zulüm sorgulanmasına (salt erkek cinsine diyalektik bir gelişme sergiledigi altında saçlarını beyazlatmış, yöncimeye indirgenmiş bir mücade• ~ullarda, "ulusal devrimci hare­ Rahime ŞAHİN, Saliha ŞENER ve leye) dayanan feminist aklına ve gibi analar onun farklı versiyonlarına da kapalı ket" de sahneye çıktı.Kısa zamanda Lamia A• YGÜN Kürdistan'ın dört bir yanına yayılan oldu. Tutsakların anaları, "eşiklerini" duruyor.Ve öyle de kalacaktır.Zira, bu hareketin ideolojik, politik ve terk ederek, zindanlaTin önünde politik alanla tanışmış Kürt kadını, kültürel etkinlikleri de "kadın evlatlarının mücadelelerine baş koy­ pratik yaşamından ve mücadelesin• dünyasını" aydınlattı ve yukarıda da dular; incelmiş kemikleriyle asker den, kurtuluşunun, özgürlük ve belirttigirniz gibi, Kürt kadını müca• dipçiklerine ve polis joplarına ka~ı bağımsızlık mücadelesinden, dele üzerine ilk adımını, devrimci koymaya çalıştılar. toplumsal alandaki bütün egemen ilişkilerin sorgulanmasının da, sınıfların hareketleri ile attı. Ama, Kürt kadınının yüklen• ancak böyle bir biçim alabileceğini, Fakat, ulusal devrimci müca• diiii gerilim, tutsakların analarının genişleyen pratiği ile kanıtlayacak­ dele yükseldikçe, sömürgeciler de tepkilerinden ibaret değildi, ola­ tır. saldırılarının dozunu habire arttır­ mazdı da.Bu gerçek, GÜNDİI(, dılar ve zamanla bunları Kür• siLOPi ve diğer direnişlerde belli Dahası; politik alana giren distan'ın hemen her ferdi ile -bu işaretler vermekle birlikte, esas kadinların en sıcak duygularını ve arada kadını ile de- yaka paça olarak, "Serhildan'ın oluşturduğu sempatilerini proletarya hareketine olacak düzeye sıc;rattılar.Böylece, iklim içinde çarpıcılığını sergi­ yönelteceklerini, onların da sıkı Kürt kadını, epeydir anlatım ala­ ledi.'Serhildan'ın, çeşitli sınıf ve biçimde proletarya hareketi ilc nında kalan "Rome Res" ile fiilen tabakaların saflaşma çizgilerini kenetleneceklerini de söyleyebi• karşı karşıya geldi, onunla kavgaya içeren bileşimi, kadın hareketine de liriz.Çünkü;onlar, binlerce yıllık tutuşmuş oldu.Özellikle şu son on­ alan açtı. sınıflı toplumların kadına zincirle­ digi bütün baskı biçimlerinin ve onbeş yıl boyunca, isgalci orduların Böylece; Kürdistan'ın onlarca egemenlik ilişkilerinin ancak pro­ ve diger kolluk kuvvetlerinin Kür• kasabasında ve kentinde, kadınların leteryanın eliyle tasfiye edilebilcce­ distan'da, kentlerinden en ücra dag yükselttill:i TiLİLİ (özgürlük) c;agır­ gini, 'o güne kadar ki, özel mülkiye• köylerine kadar girmedikleri ev, tıları ve eylemlilik üzerinde, daha lin bütün güçlerini ve korunaklarını söndürmedikleri ocak, ve kan dök• belirgin olarak da cizreli kadınların yok etme' (Komünist Manifcsto) medikleri eşik kalmadı.Kürt kadını, eylem düzeninde 'Kürt kadın harek­ günle tanışii gibi, i~kencelerle, aşa­ eti'nin de ulusal devrimci mücadele kudretine sahip sınıfın, sadece işçi gııanmalarla ve gözyaşları ile ta­ üzerinde armonik çizgilerle oturdu­ sınıfı olduğunu, politik bilinçleri ve sezgileri ile pek rahatlıkla görecek• nıştı.Zindanlar evlatlarla doldu, her ğunu görebildik. gün bir cepheden ölüm haberleri lcrdir.Yine Bebel'in 'Gelecek gün• böyle; Kürt kadınının, geldi. Ülke, evlat acılarına, işkence Bundan ler sosyalizmindir, yani herşeyden özgürlük ve bagımsızlık mücadele• feryatlarına ve agıtlara boguldu.Bir önce işçinin ve kadınındır.' sini, kendi kurtuluşunu da içeren onur abidesi olsun diye büyüttüğü sözünün, aniaşılma ve kabullcnilme toplumsal kurtuluş mücadelesini eviadı ve öyle belledifıi erkegi, en kuwetini tam bir peklikle Kürt sarıp sarınalayan elini, toprağımızın alçaltıcı uygulamalara tabi tutulu­ kadınında bulacağına da şüphe yok­ her yanında görecegirniz kesin­ yordu; kadının bütün naif duyguları tur. dir.Kürt kadını, eviadının üzerinde ve estetik dünyası yerinden oynatı­ Kadının kurtuluşu ile sosya­ titredigi gibi, ülkesinin üzerinde de lıyordu.Üstelik, öteden beri sürege• lizm arasındaki bu kopmaz bağ, titreyecektir. len ac;lık, sefalet ve yoksulluk habire bize, proleterya hareketinin de, bu tırınanıyor, c;oluk-c;ocuğun zar-ze­ Gerçekten de, topragımızın en günden en sağlam dayanaklarını ve bun yaşami en cok Kürt anasının canlı renklerini ve ulusal-tarihsel yaygın ilişkilerini kadınlar içinde yüregini sikıyordu. yapılanmamızın en açık en belirgin kurabilecegini gösteriyor. Dolayı­ çizgilerini üzerinde taşıyan toplum­ Kürt kadını şimdi çok daha iyi sıyla, proletarya hareketi, bu sal grup, kadınlarımızdır.Kimlik anlıyordu ki, sömürgeciler ülkeden toplumsal grup içinde örgütlenme• dejenerasyonuna en az uğramış bu kovulmadan, hep sömürü, aşağı­ sini derinleştirme ve genişletme faa­ lama, ezme ve yoksulluk üreten bu toplumsal grup, bir kez politik liyetinde bir an bile geri duramaz. ~ekillendirdi mi; onun düzen kökünden kazılıp atılmadan, hareketini Ama, o, kadın alanının bütün bir ulusal-devrimci mücadeleye getire­ ne açlık ve sefaJet son bulabilirdi, hareketini proletaryanın örgütsel ceği derinlik, ağırlık ve canlılık da ne de işkence ve katliamlar. düzlemi üzerine taşıma ve bu oldukça etkin ölçülerde olacak­ örgütsel form içine kapatma gibi, Artık Kürt kadıni evinin eşi­ tır.Dolayisı ile yurtseverlik tutku­ hareketin özgül alanını daraltıcı ve ğinde bekleyemezdi; o, kadın di­ sunun ve ülkeyi gözbebegi ile güdükleştirici bir anlayışa da kapıl­ yarındanwww.arsivakurdi.org bir sel halinde toprağımı­ özdeşleştirme ruhunun en cok mamalıdır. Zira kadın alanındaki zın. özgürlük, ulusal ve toplumsal kadınlarımız içinde serpilip büyüye• dinamizme ve harekete bütün bir kurtuluş dizgesini yükselten alan­ ceğini de rahatlıkla söyleyebiliriz. akıcılığı ve sürükleyiciliği ancak larına atanalı, geleceği ve yeni Öte yandan, ülkemizdeki kadın onun kendi 'özerk örgütü" kazan­ toplumun kurtuluşunu bizzat kendi hareketi daha ilk adımlarında, dırabilir. tertipli elleri arasına almalıydı. tarihsel-toplumsal gelişimden soyut­ Öyle ise, proletarya hareketi, ki; bu yoldaki ilk Denilebilir lanmış bir erkek-egemen iliskisinin Ala Yekftf /0 soruna, kadınlara kendi özerk !erine, katliamianna karşı tepki­ mutluluğunun, coşkusunun ve heya­ hareketini geliştirebilmesi ve özerk lerini eylem ve gösteriler üzerine canının, özgürlüğün ve başına örgütünü yaratabilmesi için alan kanalize etmek; ulusal-devrimci buyruk olma özleminin sesi olarak açma, kadınları mücadeleye koy­ mücadeleye ilişkin bütün eylemler­ yükselegelmiştir. maktan alıkoyan engelleri temiz­ den ve gelişmelerden kadın kitlesini Şimdi ise; Kürt kadını tarafın­ leme, ülkemiz özgülünde kadın bilgilendirmek, onları olayların dan, mücadeleye sadece, onun kendi sorununu irdeleyerek, buna ilişkin sahiplenici ögesi durumuna getir­ hareketinin arınonize sesi olarak talepleri ve sloganları somutlaş­ rnek, böylece olaylara bir müdahele. değil, eviadının ve erkeğinin yüre• ıırma, bunları Ulusal-Demokratik şekillendirmelerini sağlamak; onları gine özgürlük ülküsünü de işleyen Devrim ve Sosyalizm ile ilişkiten­ özgürlük, bağımsızlık ve toplumsal bir ateş olarak sürülmüştür. direrek çözümler sunma, kadın sorunlara ilişkin talepler ve slogan­ alanında eylemlikler ve etkinlikler lar etrafında politik sahneye çıkar­ Bundan böyle, bu ses, ulusal­ geliştirme, perspektifi ile yaklaş­ mak; kadınların diğer sorunlarını devrimci mücadelemizin, kurşun malı;proletaıyanın örgütlü müfreze• sahiplenen ve çözümler üreten sesi ile katışık bir fon müziği ola­ lerini de bu alan içinde konumlan­ komiteler oluşturmak vb. faaliyet­ caktır. dırarak, toplam mücadeledeki leri çıkış noktası yaparak, zamanla Sıradan her dügünümüzde, önderligini ve sürükleyiciliğini kadın hareketinin pratigi ve müda• şenliğimizde ve bayramımızda, ge­ burada da kazanmaya çalışmalıdır. hele sahası genişledikçe, proletarya leneksel bir çağırtı olarak yükselebi• örgütünün O, Ulusal Kurtuluş Cephemi­ veya partisininprogra­ len, bu ses, en karanlık günümüzde zin, en önemli toplumsal örgüt• mında , kadın sorununa ilişkin bile, yüreğimizi aydınlatabilecek bütün lerinden biri olacak olan 'Kadın talepleri ve eylem biçim• özgürlük ve bagımsızlık tutkusunu örgütü" ne de, bu perspektifle yak­ lerini, onun hareketine içermek sıcak tutabilecek, sömürgeciler için laşacak, onun Ulusal-Demokratik izlenecek yoldur. de bir "zılgıt" olabilecektir. Devrim üzerindeki hareketini, pro­ Kaldı ki, bu yol üzerindeki Ve bilindigi üzere, CİZRELİ letaryanın hareketine kanalize pratik, genel olarak, "Serhildan" ın KADlNLAR, bu çaı:ırtının "tarak­ etmeye ve proletaryanın hareket özel olarak da Cizreli kadınların ası" ile, sömürgecileri mevzilerinde düzeninde oluşturacağı kombinazon sundukları eylemin zenginleştirici sürüp inierine kapattılar. içine çekmeye çalışacaktır. deneyimi ile şimdiden tanışmış Demek ki; Kürt kadını CİZRE olmanın avantajlarını da eline geçir• Peki proletaryanın siyasal KADINI'dır. Tililili ...... hareketi olarak, bu alan üzerinde mis bulunuyor. HavereZine bugünden ne türden faaliyetler ge­ Bu deneyimi, toprağımızın her liştirebiliriz? Bugün Kürdistan Dev­ karışında, kadın dünyasında bayrak­ Diyarbakır riminin eylemlilik düzeyi, belli başlı laştırmak ve böylece kadınlar cep­ olarak, gerilla faaliyeti, devrimci­ hesinden bir ordu ile de, sömürge• demokratik kitlesel tepkiler ve özel• cileri kuşatmak proletarya hareke­ likle de bir sıçramayi ifade eden tinin ve onun her neferinin görevi "Serhildan" da somutlaşmaktır. olmalıdır. Devrimci hareketimiz, bütün bu Paris komününde, Fransız eylemliliklere, ama özelliklede kadınlarının mücadeleci ruhuna kadınların kitlesel katılımına alan tanıklığını, "Eger Fransız ulusu yal­ açan "Serhildan" a kadın dünyasın­ nızca kadınlardan oluşsaydı, ne kor­ dan bir hareket akıtmak, kadının kunç bir ulus olurdu. • şeklinde dile kendi cephesinden, gelişmelere getiren burjuvanın ürperzilerini, müdahelesini sağlamak, böylece şimdi, "Serhildan" da ve azre'de toplam siyasal eylemlilikler içinde, Kürt kadini ile karşiiasan Türk kadın hareketine toplumsal bir burjuvazisi üzerinde görür gibi "kimlik" kazandırmak, bu kimligin oluyoruz. şekillendiği yerlerde ise onu ge­ liştirmek, iç örgütlülügünü pek­ İşte bu yüzden, Kürt kadını, iştirip kuvetlendirmek ve yerel CİZRE KADINI'dır. Kürt kadim, hareketler arasında bir koordina­ sömürgecileri tirtir türetebilen syon oluşturarak, giderek ülke ge­ kadındır. Kürt kadını, sömürgecileri nelinde merkezileşmiş bir kadın taa yüreğinden kuşatan ve vuran hareketiwww.arsivakurdi.org ve örgütü yaratmak kadındır. doğrultusunda bir politika izlemeli­ ôte yandan, Kürt kadını, dir. mücadeleye katılırken, hareketinin Burada, kadınların, bir iç arınonize sesini de birlikte getir- örgütlülüğe ve llareket düzenine miştir. Tililili ...... sahip olacak tarzda, sömürgecilerin Bu c;agırtı, tarihimizin derinlik­ tutuklamalarina, baskı ve işkence- lerinden, halkımızın sevincinin ve Ala Yeklti ll dan belli sayıda işbirlikçi toparla­ mayı başardılar;ama TC kuruldu­ KUZEY -KÜRDİSTAN'DA gunda,onun ekonomik,siyasal ve kültürel sisteminin gerektirdigi bir işbirlikçi mekanizmanın yaratılması ··DEVRİMCİ sorunu ile yüz yüze geldiler. Üstelik, vaatlerio sahte oldugu açıga çık­ ULUSAL HAREKET" mıştı.Ve daha önceki işbirlikçilerin pek coğu Kürt ulusal kimliği altında Geçen say1dan devam S. MİRO TC'ye başkaldırmıştı.TC'nin Kürt leri üzerinde bütünlüklü bir politik­ ulusal kimligini inkar etme ve tarih­ Bu yıllarda, TC,hem kendi kültürel yapı şekillendirmesini ten silme biçiminde yerleştirmeye sınıfsal gelişimi itibariyle hem de çalıştığı sömürgeci mekanizma ile emperyalist-kapitalist sisteme eko­ engellernede önemli ölçüde rol aldı­ buna karşı ulusal kimlikte ısrar nomik entegrasyonun ve onun lar."İşbirlikçi" yaşamın yüzyıllar üzerinde gelenekselleşerek gelmesi eden ve direnen hareketler arasın­ askeri-politik kuruluşlarına katılı­ ve Kürt toplumunun da bunları daki savaş yaklaşık yirmi yıl mının getirdiği zorunluluklarla dışarılama bütünsel bir sürdü.Bu yıllar boyunca,TC direnişi ekonomik,siyasal,kültürel ve hukuki temelinde politik yapı geliştirememesi duru­ kırdığı ve toplumu teslim aldıgı yapısında,belli düzenlemeler yaptı, munun,Kürt insanına "işbirlikçiligi" bölgelerde sistemini nisbetten yer­ bir yeniden kururolaşmaya gitti.Çok kanıksama ve onu meşru görme leştirdi ve buna uygun bir işbirlikçi partili siyasal rejime geçiş,bunun en mekanizma oluşturdu.Ulusal ayak­ belirgin ifadesi oldu.Yine,emperya­ anlayışını yerleştirdiği bile söylene• üzerinde yüzyıl­ lanmaların ve direnişierin sürdügü list sermayeye ve onun askeri,poli­ bilir.Kürtlerin,tarih larca inmeli bir politik-kültürel bölgelerde ise,TC daha çok tik,kültürel kuruluşlarına kapıların yasarn sürdürmelerinde,başka fak­ ajan,muhbir ve askeri operasyonla ra daha bir açılması ve bütün bunların yanı sıra bu anlayışında eşlik eden işbirlikçiler üretti. Türkiye üzerinden Kürdistan'a da törlerin payı olmuştur. Ve 'Kürt insanının Ancak,bu dönem içinde,onun bütün taşınması bu yıllara tekabül etti. keşfi" ancak,bu yüzyılın son çeyre• bir Kürt ulusal coğrafyaya takabül İşte,TC sömürgeciliğinin Ku­ ğine girerken,Kürt alt sınıf ve eden,istikrarlı ve katı bir sisteme zey-Kürdistan'daki reorganizasyonu tabakalarının politik hareketi,ulusal oturmuş,bir işbirlikçi mekanizma da,bütün bu gelişmeleri ve düzenle• bir kimlik kazandıgında,'işbirlikçi­ oluşturdugu söylenemez.TC,bunu meleri kapsayan çerçeve üzerinden ligi' tanımlayabilmeleri ve onu sözkonusu sömürgeci reorgani7.a­ gelir. kendi kurtuluş yolundan dışarılama syonu ile sagladı. Şimdi,TC'nin Kuzey-Kür• bilincine ulaşabilmeleri ile mümkün Sömürgecilerin,Kürdistan'dan distan'daki sömürgeciligini hangi olmuştur. 'reorganizasyon kalıbına" aldıkları boyutlarda reorganize ettiği ve TC de,Kuzey-Kürdistan'da ilk toplumsal kategori,Kürı üst sınıf bunun ne türden sonuçlar ürettiği "Kürt kimliğini' tarihten silme ve tabakaları oldu.Bunlar,hem Kürt konusuna geçebiliriz. temelinde sömürgeciligini renr­ toplumu üzerinde geleneksel nüfuz• Bir sömürgeci ülkenin,sömürge ganize etmeye yöneldiginde,önce• ları ile hem de,Türk kapitalist ülkedeki sistemini güvenceye ka­ likle burada 'işbirlikçi mekaniz­ sömürgeciliğin ekonomik,siyasal ve oturt­ vuşturulabilmesi,buradaki yaşamını mayı' bir sisteme oturtma ve onu kültürel sistemini Kürdistan'a nisbetten kalıcılığa,süreklilige ve alabildigine derinleştirme yönünde mada en uygun aracılar durumun­ istikrara oturtabilmesi,onun sözko• bir politika izlemiştir. daydılar.Zaten,TC bunların sürgün• de bulunan kesimlerine toprakla­ nusu sömürge toplumundan veya TC'nin selefi olan Osmanlı İm­ rına dönme izni çıkarmış,mal varlık­ ulusundan "işbirlikçiliği" hangi dü• paratorlugunun,Kürdistan'da kendi larını iade etmiş,onların sosyal ko­ zeyde örgütleyebildigine bağlıdır. sömürgeci sistemine uygun bir işbir­ num ve nüfuzlarını icazeti altına Çünkü sömürgeı;ilik bir ülkeye an­ likçi rnekanizmaya sahip oldugunu almıştı.Kürt feodal burjuvalarının cak "işbirlikçiler" aracılığı ile yerle­ biliyoruz. TC,bu mekanizmanın daha önceki yıllarda TC'ye baglılı­ şebilir,ve bu "işbirlikçilik" derinleş­ Kuzey-Kürdistan topragına tekabül gını ifade etmiş kesimleri de aynı tiği oranda da,oradaki varlıgı kalıcı­ eden parçasını devr aldıgı saf­ statüye kavuşturulmuştu.Bu yıllarda laşır. hada,gerek imparatorlugun ekono­ TC,iç mali birikimini ve emperya­ mik,siyasi degişim ve gelişi­ Bilindiği gibi Kürdistan'da list-mali çevrelerden gelen ser­ minin,onun da,iiılma ve parçalanma "işbirlikçilik" mekanizmasının yüz• mayeyi bir yanda Anadolu'da iç f!lları tutan bir geçmişi vardır. süreçinin getirdiği problemlerle ge­ pazarı genişletme temelinde kul­ rekse de,Osmanlı döneminden beri "lşbirlikçiler",yüzyıllarcawww.arsivakurdi.org yabancıla­ lanırken,bunun bir kesiminl Kür• rın politik-kültürel kurumlarının ve süregelen Kürt ulusal kurtuluş distan'a akıtıırma olanağına da ekonomik sömürü sistemlerinin hareketlerinin ve örgütlenmelerinin kavuşmuştu.Böylece TC,Kürdistan'a Kürdistan'ın içine taşınmasında ara­ etkileriyle mekanizma dağınık ve meta sürümüne ve boranın zen­ cı oldular ve bö} kce Kürt toplu­ belirsiz bir duruma düş­ ginlik kaynaklarının talanına aracı­ munun -veya ulıı

2 Mayıs 1980'de KAWA Hareketinin önder kadrosu olarak, Kürdistan Devriminde anıyoruz. Proletaryanın bayrağını taşıdığı bir dönemde yitirdiğimiz Edip Çelik yoldaşı bir kez daha Edip Çelik yoldaş 'da Kürdistan'lı öğrenciler ve ve göçmenler içerisinde, tüm anti­ kişiliğe faşist kitle içinde, önder mücadelesi ile çok yakından bilinen, tanınan, bu nedenle de saygın bir ulaşan önder bir komünistti. Hareketin önderliğine doğru yürüdügünde, bu alanda önemli görevler üstlenmeye hazır oldugu bir dönemde kaybettigirniz için, Kürdistan Devrimi için önemli bir kayıptı. Edip Çelik yoldaş aynı zamanda şiirini Kürdistan halkı ve devrimi için dizdi. Çeşitli dergilerde şiirlerini yayıniayan EDip yoldaş, şiirlerinin bir kısmını "Yarın Düğün Olacak" adlı kitapta topladı. Edip Çelik yoldaş, Kürdistan Ulusal Kurtuluş ve Sosyalizm Mücadelesinde bir meşale olarak yaşayacaktır! Anısına, daha önce basılmış bir şiirini aşağıda yayınlıyoruz. intikamt almmamışlarm me;;artaşlan del'riktir. ''tayyarelerimi:; da bombaladt paşam papatya öbek/eri leke/emiş kır/armu~1 şaki/erin son sıgmaklarını ... " bulutlara gömülü mw1;;ur başka emri n var m 'ola? bulutlarla inat/aşarak yargılan mm akarak ... defter tutmuşlar namtma karakapak kitap/ara yaalmrlar adlilll abbas uşagt katı ... yusufan suat soru/ur, ceı·alnm kal/eş, ya/m ktlt\' kı/ı ku·ka ... demanan kör memıi, kırbaç çakmak lt sedeften heykeli yeglemem martini olursa katı taştan mavzer yaşadıgımızdan ben tanunam o muzbatalan bir kesit, bir anı, an ...... yasalanntz hükümsüzdür kavganuzdan ve 'onbin mi/is' istegine resto yargıcı, sıralı nokta koydum çemişkezek 'ten yemen 'e ne çok yol var? ... söyledigimi;; türkünün devam I var demektir... bu oymak hayduran oymagıdır.. ÜO'ÜZ yıldan beri zulmun fişekieri " ... onca kişi bedenimde gül açmalan fışkırarak imha edilmiştir budanarak, emriniz tamamdır paşa m ... " bugiine. kavidir acımı demledim ... daglar 'yasalanmz hükiimsüzdür' eteklerine çekilmeye direnmeye .. . çalar kapsül andım. şafak/eyin sakatlanır dagdan inen kahkaham def!emeye .. . açar günün ilk 'siftahı' kardeşimi veriyorum ... nevruz çiçegi dokuzunda bir yanıyla çogalırken ölüm böylece bir yamy la yaşam kucaga sıgmaz ... yargıcı, ben hiirriyeli dilenmlyorum mahzenlere dizdik kahn i nlemesi dinmedi zap 'm beşbuçuk çapu/cudan sözüm sözdiir can sızı bir yana billahi ve güvenim sonsuzdur halkıma ... şuracıgımda aleş/emeye razı acımı demledim vezav 'ü murad var. anılar ucun ucun: yumrugumca "toplandık harman yerine bir anı diye bacı, kız, avrat saç örüklerin kaldı bana sırrm1 çözemedim eşsizdi çavuş! vurdukça oruspu dölü küfrellikçe vuruluyordum ... " senin arda bademler çagla dökerken www.arsivakurdi.orgbizde yapraga kıragı düşer. üşiirüm hemi de çook ... bıyık/arım buz tutar serilmişim kıztldag'da kutudereden haber çıkmaz içim bir sıcak ... kimse acep bilinir şey degil duymazm 'ola? ... çag/a deminde Ala Yekftf 16 zehir Z1kk1m bir soğuk tirse. hem de bebelerim ninnilerini bellerler Em Kurd fer bilne ser her çocuklar şarkdanm taı.elerken. tişti. Em dizanin çi ji dujmin be we yarg1c1 disere mede bike. Weme be la bike. işte üç nokla daha koyuyorum We me teke zindana, we me bi kar­ şiirimin devami var demektir wana di goristina ke, em dizanin we me biyan kin. We me bi erebkin we zimane Kurdi qedexekin. We me bi darvekin, we peşme dest baven na­ musa me. We her tişte ji wa te we li Parçe Roj avaya bikin. Le bera ew di we bawerye de Rewşa Kurden biyani bin ku ew nikarin O nikarin bir O ba­ başôri Kurdistan werya Kurd O Kurdistan ji sere me cidabikin. 41 Pir bi kurti" Ferhad Dave Peywan An go li parçe di Suryede. Di I) Biyanl 1 Kg şekir bi 20 we­ sala 1962'ande basye paşveril ji reqe Sürldikirin, e nebiyanl bi 85 martina gelen sOryekirin. Hingi we qurOş dikirin REWŞAGULE wexte hinek Kurd hebOn benav 2) Biyanll Kilogirarn çaye bi biyanl le pir hindik bun Jiber ve ye­ 175 wereqe, ne biyanl bi 40 wereqa Minyare linav Gula diye ke gava sala 1962 ahat hevl O omida d ikirio W ek Gula be av Çifmisiye gele Kurd geleki mezin bO. Ku kesl 3) Zeyt (oy!) bi 20 wereqe Ez Çum bale we Mhn bikim biyanl nenine. U mixabin heku beri surl, ne biyanl bi 150 qurüşl dikirin Dinav des/eMinde xilfye sala 1962 wa, 100 kes hebOn ve care (kilo) Devro sor qed"ıfeye wekar bOne an ha j i 150.000- 160. 000 kes 4) Nikare beyani der kev ba­ Runiştim fiber dil kul u }ar wiloye rewşa gele Kurd. Milet li Ci: jer li il Tele xewke beye zarwa (mil­ Pir hesir }i çav yare ten xwar hane peş dikevin, le millete Kurd xaberate) Dey nake bi şerm u jediye herji demekedi çalna de tewer dibe 5) Kesen biyanl der ketine ji Ew hesir min ji çav dan a/1 ev kare paşverO ji sala 1962 an d~ dervayi Silrye qedexeye jere. Biner mı, guli! pir delaif bilye bilyerek şerem il befedl il 6) Kese bi yani çenabe jina ji Mam fiber Gulan pir dileatı hovltl di anya wada, heya ku li e nebiyanl bine. Hinavam sotl dil biriye jlyane bin, le be gOman ev peyvana 7) ü çenabe e ne biyanl jina Te agir binava min xistı (gotnana) ji ware normalin, rüwe ji e biyani bine Ez bimrim ku min/u nexwestl wape na eşe, pozewa na şewite. Be 8) Cenabe e biyani xanye Tu mina Resye xav nerisil şerefin baslne xwe ji mirovatiye mail sernave xwe deyne (tapobike) Li erdi! Gule Raxisllye şuştine. 9) Xak (erd) naye ser navewl. Min hawer neri, kund geriye Kurden li parçe Silrye jiyana Jimaren 4-5-6-7-8-9 evana di Ez qir dikim min kes nedfye wan pir zore, gava mere dijiyana redara rejima suryede qedexene ü Erdek hişk u ezmanek bilind wande diji il mere dibine, rewşeke çe na be kes p

sathında, içiçe geçmiş ve kaynaşık distan ve Türkiye proletaryasını tek S. MİRO bir halde geliştirilmesi gerektigi bir parti altında örgütleme şeklinde bir bilince ulaşmaktadır. anlayışını, ya da buna temellik Türkiye solu, Il. Emperyalist Doğrusu böylesine ucube bir eden "iki ülke devriminin tek bir paylaşım savaşı ertesinde, TC'nin teoriyi, dünya solu literatürüne an­ strat~jinin konusu olacagı", 'her iki Kuzey Kürdistan'da ba'şlattıgı sö• cak Türkiye Solu kazandırabilirdi. ülkedeki toplumsal-siyasal hareket­ mürgeci reorganizasyonla birlikte, Ezilen bagımlı uluslardan sömürge Iiiikierin bir dogrusal gelişim üze• Kürt üst sınıf ve tabakaları ile Türk uluslara kadar, çok çeşitli rinde merkezileşeceili'' şeklindeki burjuvazisi (sömürgeciler) arasında biçimlerde halkları boyunduruk öngörülerini, Kürt ve Türk ulusun­ dogan işbirligini, Misak-ı Milli altında tutan Çarlık'a, ne Bolşevik dan alt ve üst sınıfların -sınıfsal içinde zaten tarihsel olarak içiçe önderler, ne de Rusya 'nın diger sol karşıtlıktan gelen mevzilenişe işaret geçmiş ve katışmış iki ulustan, bir çevreleri, Büyük-Rus egemen ederken- bütünsel kanallar üzerin• TC'ni hakim sınıflar blokunun sınıflarının aygıtı olarak de kaynaşıp biçimlendiklerine dair bileşime sınıfsal olarak yeni bir taoımlamaktan öte, bir nitelik iddialara dayandırmaktadır. ugratması şeklinde telakkİ ederek, biçmediler. Lenin de, Stalin de, Peki Türkiye Solu'nun tarih bi­ (*-TC'nin bu sözümona sınıfsal Büyük-Rus egemen sınıfları ile sö• lincine böylesi bir yanılgı nereden bileşimini, Türkiye Solu'nun her bir mürge ve ezilen bagımlı ulusların gelip yerleşti? Bilindiili üzere, Tür• çevresi farklı tanımlar altında ifade egemenleri arasındaki ilişkiyi, kiye Solu, ikinci doguşunu 1960'lı eder: "işbirlikçi burjuvazi ve toprak "işbirlikçilik" kavramı altında ifa­ yıllarda, Kemalizmi sol bir yorumla agaları", "komprador burjuvazi ve de ettiler. Batıdaki ezilen uluslarda, bayraklaştıran YÖN hareketi ile toprak aS:aları", "oligarşi", vb. kapitalizmin merkezi Rusya'dan burjuva·parlamentarist reformisı Bütün bu tanımlarda, Kürt üst sınıf daha gelişkin oldugu, bu uluslar TİP hareketinin oluşturduğu at­ ve tabakalar içerilmiş durumdadır; burjuvazisinin, Büyük-Rus mosfer içinde, alttan yükselen to­ ve hatta, bazı çevreler açısından on­ pazarında belli ölçülerde bir nüfuz plumsal hareketin radikal uçları ile lar, düşmanın en sivri, ya da gerici da geliştirdiği, hatta bunların, birleşme ve Marksizme yönelme te­ ucu durumundadırlar. ) bu sınıfsal Çarlık'ın, bu ezilen uluslardan ha­ melinde gerçekleştirdi. O tarihten gelişim ve bileşimden temellenen kim sınmıfların da devleti ya da bu yana, Türkiye Solu'nun önemli TC'nin -emperyalizmle de işbirligi onların egemenlik aygıtı olduğuna bir kesimi, içinden dogdugu hareke­ halinde(**- Yine bazı çevrelere göre dair bir tezi hiçbir zaman ileri sür• tin ideolojik paradigmasından süre• "vatan" tam bu yıllarda emperya­ mediler. Aksine, Lenin, bu kli kopuşlarla geçmişini aşmada ve lizme satıldı, daha önce TC ulusların burjuvazisi ile Çarlık'ın yenilernede bir hayli mesafe katetti. bagımsız, milli bir devletti!) zaman­ "kapitalizm öncesi devlet sistemi" Ancak, o tarihlerde aldıgı la Misak-ı Milli içindeki ekonomik, arasındaki derin çelişkiyi ve prangaları bazı noktalarda sosyal ve siyasal çehreye, yeni ama uçurumu sürekli vurguladı. Yine, kıramadıgından, Türkiye Solu, bütünlüklü bir biçim verdiiline dair Lenin, Rusya'nın sosyo-ekonomik Türkiye proletarya hareketini farklı bir argümanı -her bir çevre, yapısının bir tahlilini sunan, "Ru­ taşıyacak bir "tarih bilincine" de varsiyonlar ile- terennüm edegelir. sya'da Kapitalizmin Gelişmesi" adlı bir türlü kavuşamadı. Bu argüman üzerinde, Türkiye çalışmasını, Merkezi Rusya ile Gerek TİP' in, gerekse de YÖN Solu her iki ulustan (Türk ve Kürt) sınırlı tutmaya özen gösterdi. Zira, hareketinin programlarının merke­ üst sınıf ve tabakalarının, TC'de Merkezi-Rusya'daki kapitalizmin zinde, "devlet öncülüğünde bir mil­ somutlaşmış bütünsel etkinliginin, gelişme ölçülerini ve sınıf li kalkınma modeli" vardır. Birinci­ sadece devletin sınıfsal temeline, si­ farklılaşmaları düzeyini, bütünley• si parlamenter yoldan, ikincisi ise, yasal yapısına ve rejimsel çehresine en idenlik süreçleri, ezilen bağımlı ''asker-bürokrat-aydın" önderiikti ilişkin tarihsel ihtiyaçlarını uluslarda veya sömürgelerde ara­ bir darbe ile bu hedefe ulaşmayı karşılamakla kalmadıgtnı, aynı za­ mak saçmalık olurdu. Bolşevikler amaçlıyordu. Bu model, iç pazarda manda, Kürt ve Türk ulusal bütün uluslardan proletaryanın sermaye birikimini yogunlaştırmayı pazarlarını bütünsel bir düzlem üze• dayanışmasıni ve birligini (örgütsel ve hızlı bir sanayileşmeyi gerektiriy­ rinde kaynaştırdıgını;www.arsivakurdi.org burada da her birlik dahil), hep savundular. Ama ordu. Onlar '60' darbesi ile belli bir ulusa ait toplumsal-sınıfsal bunu hiç bir zaman, bütün ulusların ölçülerde açılmış olan bu yolun üze• yapılanmanın idenlik ve biri sınıfsal yapılanma ve bunlara ait rinde iki ciddi engel görüyorlardı. digerini bütünleyen kanallar içinde hareketlilikler itibariyle tek bir düz• Birincisi; emperyalist sermaye de­ biçimlendigini, dolayısıyla bu lem üzerinde, tek bir kanal içine stekli büyük burjuvazi (ki, bundan yapılanmaya (düzene) karşı alttan akıttıklarına dair asılsız bir iddiaya kasıt büyük özel işletmelerdi) ikinci­ yükselecek bir toplumsal muhalefe­ dayandırmadılar. si ise; kırlardaki "derebeylik". Bu­ tin de, dogal olarak(!) Misak-ı Milli Türkiye Solu ise yıllardır, Kür- na göre, 1940'ların ortalarına kadar Ala Yekitl 18 , M. Kemal ve (ölOmUnden sonra da kolluksal, vb. işievinide hep bunları devletin üst kademelerinde ve süren) tek parti önderliginde izlenen daha bir genişletme yolunda yerine önemli mevkilerinde Kürt kökenli kalkınma yolu, kendilerinin bugUn, getirdi. O, tarihsel gelişimini de bu bürokrat, teknokrat, asker vb. gö• (60'larda) hedefledikleri modelin işlev çerçevesinde sağlayageldi. revlilerin bulunmasını, TC'nin tarihsel öneeli idi. Tam bu tarihler­ Bahse konu tarihsel momentte, Türk ve Kürt milliyelinden "hakim de (Il. Emperyalist paylaşım savaşı TC'nin bu işlevini bir başka ülkenin sınıfların devleti" olduguna dair te­ ertesinde) büyük burjuvazi ve top­ veya ulusun (burada Kürt) üst sınıf zin verileri olarak sunabilmekledir­ rak agaları ittifakı devletin Uzerine ve tabakalarının tarihsel-sosyal, ler. çöreklenerek, hem "vatanı" emper­ ekonomik, siyasal dinarnizmin Oysa, burjuvazi tarihsel ola­ yalizme peşkeş çektiler, hem de dolaysız olarak hizmetine sunması, rak, yükselişini belli bir ulusal­ "milli kalkınmayı" sekıeye işlevini bükerek bu kesimlerin tarih­ kültürel, sosyo-ekonomik alan üze• uğratarak, ülkeyi "geri kalmışlıga" sel dogrultularını da omuzlaması, rinde sağlar ve burada edindigi ya ınahkuın ettiler. Dolayısı ile yeni­ bu temelde işlevine bileşik bir nite­ da oluşturduğu devlet aygıtı (bu, den "milli kalkınma" yoluna gire­ lik kazandırması düşünülemez bile. burjuvazinin hizmetinde bir sosyal, bilmek için büyük (özel) işletmeleri Ve TC, TC olarak kaldığı sürece de, siyasal, kültürel, askeri, idari, ideo­ devletleştirerek ve feodalizmi tasfi­ onun böylesi bir bileşik işlevinden lojik, vs. kurumlar bütünüdür.) eli­ ye ederek, devleti bu güruhtan kur­ sözetmek saçmalık olur. yle yeniden üretimi tesis etme ve ser­ tarmak gerekiyordu. Soruna Misak- Kaldı ki, TC, bu tarihlere ka­ mayesini genişletmeye çalışırken, ı Milli sınırları içinde pazarı dar, Kuzey-Kürdistan'a sömürgeci tarihsel gelişimi içinde sınıfsal derinleştirme kaygısı ile sistemini yerleştirmek amacıyla, bü• sürekliligini sağlamak amacıyla, bu bakıldıgında, Kürdistan'ın bey, aga tün bir Kürt ulusal nüfusunu terör aygıtı hep kendisine alan açıcı tarz­ ve şeyh takımı bu özlernin önünde ve katliamlara tabi tutarken, Kürt da değişime ve dönüşüme ugratır. en kaba engeller durumundaydılar üst sınıf ve tabakalarını da bundan Bu tarihsel gelişimi ve göreli ve sömürgeci "reorganizasyon" at­ muaf tutmamış, onları da sürekliligi üzerinde her burjuva dev­ mosferinde bu takımla Türk "M. darağaçlarına çekmiş, kurşunlamış, let ve ona hakim sınıf ulusal­ Kemal'in devletine" musallat yerinden yurdundan sürmüş, o güne tarihsel, sosyal, siyasal, kültürel, olmaları katında algılamak pekala kadar nispeten koruyageldikleri yönetsel, ideolojik vb. bilumum ku­ mantıklıydı. Laisizm ve diğer mo­ toplumsal-tarihsel konumlarını rum ve kategorik yapılar itibarı ile dern burjuva düşüncelerin ve sarsmış, onların kendi tarihsel başka alanlardaki devlet ve kurumların toplumda yaygınlaştıni­ doğrultuları üzerinde etkinliğe sınıflarınkinden, ayırt edilen asli ması vb. kaygılar etrafında ilişkin bütün çabalarını kırmış, ta­ özelliklere sahiptir. Buna sonradan, tartışmalar şiddetlendiğinde, bu ar­ rihsel ve toplumsal gelişmede devre şu veya bu milliyetten unsurların güman aynı şekilde kendi içinde dışına çıkarmış ve Il. Empryalist katılması, sözkonusu çarka dahil tutarlıydı. Aynı kaygıları "parla­ paylaşım savaşı ertesinde, başlattığı olması ya da onun zemini üzerinde menter sosyalizm" yolunda taşıyan "reorganizasyon" ile bunların bir yer tutması, bu asli özellikleri nite­ TIP bakımından da, bu mantıksal kesimini Türk burjuvazisinin eko­ lik degişimine ugratmaz. Aksine, üretim son derece yerindeydi. "Mil­ nomik, siyasal, tarihsel, stratejik buraya sonradan katılan, tuttuğu li mesele mi?" Evet, her iki hareket ihtiyaçları çerçevesinde yeri korumak ya da etkinligini daha bakımından da, orta yerde bir milli kalıplayarak, "işbirlikçi mekaniz­ da arttırabilmek için bu özellikleri mesele vardı; ama bu, tam da söz• manın" çarkları ıçme benimser, varlığının şartı sayar ve konusu güruhun ilga edilmesi teme­ yerleştirmiştir. TC, Kürt üst sınıf ve onları yüceltir. Bu bakımdan "ser­ linde, ABD emperyalizmine karşı tabakaianna bir "ulusal blok" mayenin milliyeti yoktur." Türkiye'nin ''milli bagımsızlıgını'' oluşturma ve Kürt toplumu üzerin• Aynı çerçevede; bir ulusal­ saglama sorunuydu. (Not: Sonraki de bir "hakim sınıf" konumu ka­ burjuva devletin -onun ulusallıgı yıllarda, 1970'lerde, TIP'in Türki• zanma fırsatını tanımadan, onları ne kadar tartışmalı olursa olsun­ ye'de bir "Kürt Ulusal Sorunu"nun parçalı olarak ve etnik kimliğinden . çeşitli kademelerinde ya da üst yö• varlığını da kabul etmiş olması, de soyundurarak, Kürdistan'ın her netiminde başka milliyetlerden gö• taşıyageldigi argümanı esastan yerinde, hakim sömürgeci sistemin revlilerin yer alması, onun burjuva­ değiştirmiş degildir.) bir dayanağı halinde kullanmıştır. ulusal kimliginde ya da işlevinin asli Işte Türkiye Solu'nun sözko• Bu yüzden Il. Emperyalist niteliklerinde bir degişiklik yarat­ nusu tarihsel döneme ilişkin paylaşım savaşından sonra, ister maz. yanılgıları, YÖN ve TIP hareketle­ TC'nin sınıfsal bileşimine ilişkin Türkiye Solu'nun Kürdistan'• rinin bu argümanlarından miras gelişmelerde olsun, ister onun Tür• da sermaye edinip, Türkiye'ye kaldı ve dönüp bu noktada aldığı kiye'yi emperyalizme, daha bir göçen ve Türk-burjuva sermaye prangayıwww.arsivakurdi.org kırma kapasitesine de bir peşkeş çekme yöneliminde olsun, çevrelerine katılan unsurların, ı ürlü ulaşamadı. Kürt üst sınıf ve tabakalarından ge­ sömürgeciligin Kürdistan'ı serma­ Oysa, TC, daha doğuşunda, len dolaysız bir dinamizm, katılım, yesizleştirme çarkının bir parçası ve kendisini Türk üst sınıf ve yönlendirme ve düzenleyicilik söz• uygulamalarının bir geregi olarıı.k tabakalarının dinamikleri ve konusu olmamıştır. ortaya çıktıklarını kavrayamamış olanakları üzerinde örgütledi ve Bazı çevreler, Kürt milliyetin­ olması bir yana; bir kere, bu unsur­ ekonomik, sosyal, kültürel, hukuki, den unsurların da tekelci sermaye lar, Kürt ulusal alanda bir "hakim politik, ideolojik, askeri, idari-adli, içinde yer tutmuş olmalarını; ya da sınıf" konumundan yükselerek, bu- Ala Yekftf 19 nun tarihsel, sosyal, siyasal, Devletin, kısa vadeli çıkarları ve nin Kürt üst sınıf ve tabakalarından konumlarını şekillendirerek ve bu­ dengelerinden nispeten uzaklaştığı geldigi dogrudur. nu işlevli bir ideolojik-politik, kül• ve o oranda burjuvazinin genel ve Sonuç olarak, nereden türel sistematik oluşturarak, Türk tarihsel çıkarlarının başa! tutulduğu bakılırsa bakılsın, Kürt üst sınıf ve burjuva sermaye çevrelerinin içine askeri (faşiat) diktatörlükler döne• tabakalarının, kendilerini TC'nin ve dolayısıyla da TC'nin üzerinde minde, -her birinden farklı dozlar­ sınıfsal bileşiminde ifade ettiklerini, bir etkinliğe oturuyor değiller. da olmak kaydıyla- Kürtlerin bu onun bir sınıfsal dayanagı halinde, Dahası; bu sözümona Kürt un­ üst sınıf ve tabakaianna TC mutla­ hakimiyetlerini ve sürekliliklerini surlar, buraya ayrı milliyetten unsur ka saldırdı, onların konumlarını koruduklarını iddia etmek, müm• veya ayrı bir etnik kimlikle değil, sarsıntıya ugrattı. kün görünmüyor. Dolayısı ile, Tür• Türk etnik kimliğini içerilmiş ola­ b) Bu kesimler, her ne kadar kiye Solu, herşeyden önce kendisi­ rak katılmaktadırlar. Aynı şekilde, TC'ye bir teslimiyet temelinde, ulu­ ni, bu noktadaki yanılgıdan devletin yönetsel kademelerinde yer sal dil, kültür, vb. degeriere sırt kurtarmalı, tarihsel olguları yerli alan "Kürt unsurlar" da, Türk et­ çevirmişlerse de, pazar ilişkilerinde yerine ot urt malı, mantıksal üretimi• nik kimligi ile görevlerini ifa etmek­ ve ulusal alan üzerindeki diğer et­ ne bu noktada bir çeki-düzen ver­ tedirler. kinliklerinde, "ulusal dil ve kültür" melidir. Türkiye Solu'nun, TC'nin Dolayısıyla bu çevrelerin üzerindeki yasakların sıkıntısını yi­ (düşmanının) tarihsel gelişimi, iddiaları TC'nin ideolojik demago­ ne de duymaktadırlar ve TC ile sınıfsal , bileşimi, onun tarihsel­ jileri altında şekillenmemişse, çelişkileri bu nokta üzerinde straıejik konumlanışını, yönelişi ve bilinçli bir sosyal-şovenizmin izleri­ şiddetlenebilmektedir. fonksiyonu, ve de onun ideolojik­ ni taşımaktadır. Bunlar, ağırlık olarak ticaret politik yapılanması hakkında dogru Peki, TC'nin Kürt üst sınıf ve burjuva kesimleri, kendileri bir bilinç şekillendirebilmesi, böyle• tabakaianna bir hizmetinden, bakımından uygun konjonktürü ce düşmanını yakından tanıma ve onları koruyup kollama işlevinden bulduklarında, "Kürdistan'a özel ona karşı stratejik-taktik mücadele- hiç bahsedilemez mi? Esasen bir siyasi statü" (özerklik, vb.) ve ler bütününde bir birikime sınıfsal süreklilik de sergilemeyen, "ulusal pazardan daha fazla pay" ulaşabilmesinin, çıkış tarih içinde değişegelen bir işbirlikçi gibi talepleri yükseltmekten geri noktalarından biri de burasıdır. mekanizma içinde, sömürgecilerin durmamışlardır. (1979-80 Şimdi ise; bu tarihsel dönemi Kürdistan'daki ihtiyaçlarını yıllarındaki ve bugünkü "Batı" de­ her iki ulusal alanda alttan gelen karşılayan ve ona dayanak olan bu stekli çabalarında oldugu gibi.) sosyal-siyasal hareketlilikler kesimlerden unsurların, TC c) Kürtlerin bu üst sınıf ve itibarıyla irdeleyelim. Bu yıllar tarafından korunup kollanması, tabakaları, bir sınıfsal süreklilik TC'nin burjuva-sömürgeci parıile­ şüphesiz, sözkonusudur. Ama bu sağlayamamaları gibi, (ideolojik­ rinden, DP'nin yükselişine tekabül sadece TC'ye sunulan hizmetten ge­ kültürel bir sistematik eder ve DP yükselip on yıl sürecek len bir koruma ve kollanmadır. oluşturamamışlardır). siyasal düz• bir iktidara oturur. (Hemen belirıe­ Kürt üst kesimleri ile TC lemde de bütünsel bir örgütlülük lim ki; sömürgeci CHP'sinin ortaya arasında, •'sömürgeci reorganizasy­ geliştirememişlerdir .Bunların pek sürdügü program da DP'ninkinden on"da doğan bu ilişkiye, daha çogu, '' Dogucu'' kimligi altında, farklı degildir. Ama, DP zinde başka bir anlam yüklemenin, bunu Türkiye'nin demokratik muhalif güçtür ve Türk tekelci burjuvazisi­ her iki ulustan üst kesimlerin bir hareketleri içinde veya onlarla bağ nin ve TC'nin yeni açılımlarını kalışması ve bütünsel hakimiyetleri­ içinde kendi taleplerini yükseltme yaşama geçirecek en parlak unsur­ ni TC •de somutlaştırmaları katında yoluna gidebilmişlerdir. Değerli ya­ lar DP'de örgütlenmiştir.) DP, iç algılamanın yanlışlığını şu olgulara zar ve bilim adamı i. BEŞİKÇİ sermayenin ve dıştan gelen kredile­ dayanarak açıga çıkarmak müm• 1960'1ardaki "Doğu Mitingleri"nin rin önemli bir kesimini, Türk ulusal kündür. katılımcı güçlerinden birinin de bu coğrafyada, kırsal alana akıtarak, a) Her işbirliği gibi, bu da, hep kesimler olduğunu tespit eder. burada tarım ve ticaret burjuvazisi­ çelişkili, değişken ve zaman zaman (Dogu Anadolu'nun Düzeni, s.384) ni canlandırdı ve tarım ürünlerinde da çatışmalı olabilmiştir. TC, her ne Yine 1960'1arda, TİP'in Kürdi• ticaretin Türkiye lehine seyrettigi kadar bunları vazgeçilmez bir daya­ stan'daki örgütlerinin ağırlıklı ola­ konjonktürü de degerlendirerek, . nak olarak seçtiyse de, sür~;.:li bu rak bu kesimlerden oluştugunu bili­ büyümeden köylülüge bir pay kesimlerin devletle toplumun alt yoruz. 60'ların sonlarına dogru bıraktı. Bu süreç, aynı zamanda, katları arasındaki aracı pozisyonun­ TiP'ten kopan Kürt aydınlarını, Türkiye kırlarında, sınıf dan rahatsız oldu; bunları devletin TİP yöneticilerinin, "aşiretçi feo­ farklılaşmalarını, feodal Kürt toplumunun alt katlarında daller" olarak suçladıklarını da bili­ kalıntıların tasfiyesini de içererek meşruiyetwww.arsivakurdi.org sağlama çabaları önünde yoruz. Dr. Hikmet KlVlLClMLI boyutlandırdı ve burada ekonomi­ engel olarak gördü. Buna Türk sa­ bu suçlamayı ağır bulur ve bunları nin, kapitalist işletmeler ve küçük nayicilerinin iç pazara yönelik ke­ "ilkel sosyalizan çevre" olarak üretici birimlerinden müteşekkil simlerinden gelen "toprak tanımlamayı önerir. Kürt yapısını getirdi. Diger yanda, DP reformu" talebi de eklendiğinde, aydınlarına yönelik bu hareketler ve iktidarı, dini ve geleneksel ideolojik TC, bu işbirlikçilerin, özellikle de hareketlerine konan yanlış teşhisler motifleri de kullanarak, Türkiye kırsal alana tek.abül eden kesimleri­ bir yana, TİP "sosyalizmi"nden köylüsü üzerinde burjuvazinin "he­ ni ilga etmeyi hep gündemde tuttu, kopan aydınların önemli bir kesimi- gamonya"sını (Gramsci) kurdu ve Ala Yekfti 20 rol oynamaz. Bu dönem içinde böylece Türkiye köylülüğünü düze• Öte yandan; bu dönem Kürdi• şekillenen Kürt (ulusal) burjuva ha­ nin arkasına alan operasyonu da, stan köylüsü -ve tabi bütün bir reketi (yazının önceki bölümlerinde bu yıllarda gerçekleştirmiş oldu. halkı- TC'nin idari-adli, askeri değinmiştik) ile Türkiye'nin bu "so­ Aynı tarihsel evrede, Kürdistan'da• mekanizması, politik, sosyal ve kül• syalist hareketleri" ya da muhalefet ki iktisadi-sosyal süreç ise, türel kurumları ile yüzyüze gelir­ odakları arasında bir bagın Türkiye'dekinden apayrı ilişkiler ve ken, onlara yabancılıgı yaşadı, on­ de biliyoruz. mekanizma içinde ilerlemektedir. lara karşı tiksinti ve garipseme ile gelişmediğini Toparlarsak; bu yıllarda, hem Herşeydn önce, bu yıllarda Kürdi• doldu. Oysa Türkiye halkı toplumsal muhalefetin kitlesel dina­ stan'da, Türkiye'deki gibi, kırlara bakımından bunların "devlet mikleri bakımından, hem de onun akan sermaye ile birieşebilecek ikti­ olma" gelenegi ile bir meşruiyetleri siyasal bilinç ögeleri olarak, "sosy­ sadi uçlar yoktur. Sömürgeci reor­ ve kabullenmeleri sözkonusudur. alist'', •'devrimci-demokratik'' ve­ ganizasyonun başlangıcında, Kür• Kürdistan halkı nezdinde ise, TC ya "ulusal-burjuva demokratik" distan kırlarında pre-kapitalist iliş­ hiçbir zaman meşruiyet kazanamaz; eykmlilik bakımından, Türkiye ile kiler hakimdir ve bunları çok sınırlı o, hep "Rame Rfş"tir. Yine Kürdi• Kürdistan arasında fiili bir bağın düzeyde evriltilmiş olan Kürt ticaret stan'da, halkın dil, kültürel, to­ gelişmesi, bunların tanışıp burjuvazisi (Kürdistan'ın diğer par­ plumsal yaşamın manevi ögeleri ve kaynaşınası, bir kanal içinde çaları ile İran ve Ortadoğu pazarla­ degerieri bakımından da baskı birleşmesi sözkonusu degildir. bağlı yerli burjuvazi)de sömür• altına alınması, yasaklara ve asimi­ rına Kürdistan'da toplumsal (ulu­ ~eciler tarafından, yeni iktisadi lasyona tabi tutulması, sorunun, sal) dinamiklerin mayalanıp biçim mekanizmanın dışına ve sınır Türkiye'den farklı bir başka boyu­ alması da, onun bilinç ögelerinin ta­ boylarına sürülmüş olduğundan, tudur. TC ve DP iktidarı, her ne ka­ rihsel seyri de, bu tarihlerde Kürdistan bu bakımdan bakir bir dar, Kürdistan 'da da, dini ve gerici ''bagımsız''lıgını muhafaza etmek­ alan durumundadır. Sömürgeciler ideolojik motifleri kullanmışsa da, tedir. bu yıllarda, Kürdistan kırlarında, Kürt halkı bu türden etkilenmeleri İşte ikinci olarak; Türkiye Solu meta akını altında, yeni iktisadi daha çok "dedelik", "şeyhlik", , Türkiye ve Kürdistan'da alttan ge­ ilişkiler ve ögeler oluşturma "tarikat" gibi, bu ulusal cografya len hareketin tarihsel gelişimine .;abasındadırlar. Yine, Kürdistan üzerinde tarihsel olarak oluşagelmiş ilişkin olarak bilincine sinmiş köylülüğünün, diğer sosyal tabaka­ özgün kurumları altında yanılgıları temizleyip almalı, bugü• lar gibi, geleneksel yaşamının yaşadığından, sömürgeci burjuvazi­ nün tarihsel dayanaklarını yerli ye­ ~arsıntıya ugraması ve bir all-üst nin, burada -bu yönden de- bir rine oturtmasını bilmelidir. oluş halinde, "sömürgeci iktisadi ideolojik "hegamonyaHsı 1950'1i yılların sonlarına mekanizma" ile sistemli bir şekilde sağlanamamıştır. doğru, Türkiye'nin toplumsal­ yüzyüze gelmesi, bu yıllara tekabül siyasal dengelerinde yeni oluşumlar etti. Bu mekanizmanın zamanla Bu evrenin siyasal düzlemlerine ortaya çıkmakta, TC'nin tarihsel­ oturması ile, burada köylülük, jan­ gelince; bu yıllarda Türkiye'de, işçi siyasal gelişiminde yeni kilometre darma dipçigi, aga ve tefeci baskısı kitlesi henüz siyasal arenaya inmiş taşları döşenmektedir. Bu tarihsel altında, talana]abi tutuldu, ilikleri­ degildir. Siyaset sahnesi, neredeyse Kuzey-Kürdistan'da da, ne kadar sömürüldü, sefil bir burjuva k likleri ya da iktidar denge­ evrede, ulusal-devrimci hareketin şafagı yaşama mahkum edildi. Burada ne leri arasındaki çekişmelerden iba­ almaktadır. Türkiye'deki gibi, kırsal sermaye rettir. Bu dönem içinde, legal ola­ dönemin bir deger­ hareketinde bir canlanma görüldü, rak kurulup siyaset sahnesine çıkan Ancak; bu lendirmesine girmeden önce; "sö• ne köylülüğün göreli de olsa, büyü• TSEKP, TSP, TVP gibi partiler, so­ mUrgeci reorganizasyon" ile meden bir pay alması sözkonusu ol­ syalist aydın çevrelerin ve sınırlı olarak, Kürdistan 'ın statü• du, ne de, feodalizm tasfiyeye sayıda kadroların etkisiz bir faaliye­ bağıntılı sünü "ilhak" ve "sömürge" kate­ uğradı. (Not: Konuya ilişkin istati­ tinden öte geçemezler, kitlesel bir gorileri etrafında irdelemek zorunlu stik verileri -başka bir çalışmanın aktiviteye ulaşamazlar. Varlığı sa- oluyor. konusu olabileceğinden, ayrıca dece, polisiye bilginin ve yazıyı da hantallaştırabilecegi operasyonların konusu olan DEVAM EDECEK kaygısı ile- burada kullanmadık) TKP'de Türkiye'de kayda değer bir

V.i.S.d.P. S. Haidari, Grossenbergener Str. 48 4971 HÜLLHORST-DEUTSCHLAND www.arsivakurdi.orgYazışma Adresi: Postlager karte Nr. 166 238 E, 5000 KÖLN 1 Banka Hesabı: Stadtsparkasse Köln, Konto Nr. 94223179 BLZ 37050198

F. Almanya: 3 DM, Fransa: 10 FF, Belçika: 70 BF, HoUanda: 3,5 G, Danimarka: 12 KRN, isveç: 10 KRN, Avusturya: 25 Ş, İsviçre: 2,5 SFR

Ala Yekiti 21 KA YBEDİLEN İKTiDAR: NİKARAGUA Geçen sayıdan devam

sınıfı içine kaydırilmasını savu­ eğilimiere rağmen merkezi yapıdan S. KARAÇALI nuyordu.Bu iki eğilim dışında,bir kopmama,beraberinda kollektif bir anlamıyla bu iki safı uzlaştırma önderligi de gündeme getirdi.Her b)Böltınmeye Ragmen, formülüyle ortaya çıkan,tüm dev­ üç eğilimin önderligi bir potada rimci güçlerin ortak ayaklanmasını Örgtıtte Birlik merkezileşti.Kollektif önderlik, çe• savunan •Ayaklanmacılar" vardı. şitli mücadele biçimlerinin kaynaş­ 1974'de,FSLN dünyaca tanın­ tırılması,merkezileştirilmesi,birbi­ mak için sansasyonel bir eylem Bu ayrışma,her bir gücün kendi başına bağımsız hareket rini tamamlayıcı işlev görmesini yaptı. Tarım bakanının evi ba­ etmesini getirmedi.Her eğilim, bu­ saglayarak,bir partinin yerine getire­ sıldı.Bir çok üst düzey yönetici re­ lunduğu çalışma alanında, digerle­ bileceği iş bölümü ve koordina­ hin alındı.Karşılığında hapishanede­ syonu bu biçimiyle pratiğe ge­ ki FSLN üyelerinden bir düzineden rinin çalışma alanlarını ihlal etmek­ sizin varlığını ve mücadelesini sür• çirdi.Bu,FSLN için büyük bir avan­ fazlası kurtarıldı,bir milyon dolar dürdü.Demokratik-halkçı ve sırate­ _tajdı. Burjuva-aydin muhalefetin para alındı, TV ve radyoda propa­ jik ayaklanma poltikasına dayalı bir parçalanmışlı)lı karşısında,FSLN'nin ganda yapıldı.Sonuç başarılı oldu. program çerçevesinde,her üç eğili­ bu avantajı,onun Somozizmin tck Kurtarılanlarla birlikte gerillalar alternatifi durumuna gelmesine yol Küba'ya gittiler. min bir potada,aynı merkezi önder• lik altında hareket etmesi,kentlerde açan nedenlerden biriydi. Karşı devrimin sindirme harek­ ve kırlarda mücadelenin koordineli d) Ayaklanma Stratejisinin atı,bu eylemden sonra büyük bir hız yürütülmesine yol açtı.(6) Bu fiili Kabul il kazandı.Sıkıyönetim ilan edil­ durumun,FSLN'nin devrime önder• di.FSLN bu saldırıdan payını aldı, lik edecek konuma gelmesin­ insiy~tif karşı devrime geçmişti.Ama de,alternatif güç olmasında çok 1977'dcn sonraki ortak bir mücadele bu kez başka biçimler büyük yararları oldu.Burada dikkat platform çerçevesinde kabül edilen altında devam etti.1974-77 arası ge­ çekilmesi gereken nokta,kent ve bu sırateji,çeşitli mücadele biçim• ri çekilme. döncmiydi.Saldırılar kar­ kırda sürdürülen mücadelenin bir lerinin bir potada kaynaştırılmasını şısında tutunalamayacagı endişesiy­ potada,merkezi olarak koordineli içeriyordu.Sadece kentieric sınırlı le,hiç bir sey yapmadan (güçlü ey­ yürü ı ülmesidir. FSLN'yi,ktıçtık veya sadece kırsal alanla sınırlı lemler,çıkışlar kast ediliyor) güç burjuva radikal devrimci bir mücadele yerine,bu iki anlayışın toplama şeklindeki anlayış,FSLN'de karaktere sahip olmasına rağ­ koordineli yürütülmesine ve en bu dönemde,büyük ölçüde kabul men,zafere götüren en önemli önemliside killesel silahlı ayaklan­ gördü.(S)'Güç toplama',kentlerde etkenlerden biridir bu. maya dayanan bir strateji idi.Ülkc örgütlenmeyi daha da hızlandır­ çapında genel grev örgilt• dı.İşçi sınıfıyla tanışma,bir ölçüde FSLN'nin içindeki eğilimler­ den,her birinin kendi başına ha­ leme,kitlesel ayaklan·maları bu sınıf içinde de etkin hale ge­ koordine etme ve yönetme, lebilme,bu döneme tekabül eder.Bu reket etmesini önleyen nedenlerden biri de,ülkede burjuva muhalefetin önctı gtıciln saldırılari; bu üç üç yıllık birikim;ülkede giderek çeşitli örgütler altında birleşerek stratejik unsur,tek stratejide bir­ derinleşen siyasal,ekonomik,sosyal leştirilince muazzam bir güç ortaya kriz (Somoza,bu krizi allatmak için, ("onikiler","FAO' vb.) güçlenmeye başlaması,aydın kesimin giderek çıkıyor ve zaferin yolunu açı­ 77 sonlarında sıkıyönetimi kal­ radikalleşmesiydi.Bu durumda in­ yordu.Sadece öncü gücün,silahlı dırdı,sözde 'demokratik' yönelim• müfrezelere dayanarak bir devrimin lere girdi,seçimler gündeme geldi siyatifin burjuva muhalefete .kap­ tırılması sözkonusuydu.FSLN dış­ olanaksızlıği kendini şu satırlarda vs.),mücadelenin yükselişi,tüm bun­ gösteriyor: ' ... mücadelenin odak lar,öncü güç içinde,bundan sonraki ındaki muhalefetin güçlenmesi bir nokıasının,sadeee destekle yetinen mücadelenin hangi temelde yürütü• anlamıyla FSLN'nin dağılmasını ön• leyen tali etmenlerden biri ol­ kitlelere sahip bir öncü güç lecegine dair tartışmalara neden ol­ muştur. değil,kitle hareketi düşüncesiyle du.Tartişma özetle,kent mi,kır mı, hareket edilmelidir... müfrezeler za­ üzerineydi. c) Kollektif Önderlik ferin kazanılmasında belirleyici Buwww.arsivakurdi.org tartışma sürecinde saflar değildi;yalnızca etmenler daha ayrıı;ti.Dağlarda mevzilenmiş gerilla 1976 yılı öncesi FSLN'nin bir büyük bir belirleyici etmenin, kit­ savaşını temel olarak kabul eden genel sekreterlik kurumu vardı. lelerin silahlı mtıcadelesinin bir Savaşı kesim Uzun Stlreli Halk Carlo Fonseca ( '76'da çatışmada parçasıydı.Asıl etmen kitlelerin stratejisini benimsiyor,Proleter E­ ölene kadar) lider konumdaydı. savaşımıydi. • H. Ortega (7). gitim ise,çalişmanın,kentlerdeki işçi Bölünmenin yaşanınası ve farklı e- Nikaragua devrimi,bir kere da- Ala Yekftf 22 ha kitlelerin devrimci silahlı müca• altedildiğinde gerçekleşebilirdi. ranmasıdır. Böyle kavransa dahi, delesi olmadan,sadece öncü gücün Burjuvazi için bu nasıl böyle·· ise, burzuvazinin, devrime verdigi bunca başanya gidemeyecegini göster• FSLN içinde tersi dogrudur. Devri­ zararla kırk kez tasfiye edilmesi miştir.Kısaca,devrim kitlelerin eseri min (FSLN'nin) ~ıkarları ancak gerekirdi. Burjuvazi bu firsatı her olmuştur. burj ovazin in altedilmesiyle geleceğe zaman verdi, FSLN ise, bu tirsatları e )Esnek Ittifaklar birşeyler taşiyabilirdi. degerlendirmeyerek gelecege gölge düşürdü, engellemelere ortak Politikası Ama FSLN bu taktik anlayış oldu. yerine, burjuvazi ile ittifakı devrim Politik bir taktik olarak alındı­ sonrasında da sürecek uzun vadeli ğında doğrulugu su götürmeyen İttifaklar politikasının ana bir strataji olarak baştan beri be­ "esnek ittifaklar politikası', ulus­ özünü,anti-somozist muhalefetin nimsediğini ilan ediyordu. (9) lararası areneda da (devrimi zafere biraraya getirilmesi olu~turuyordu. Aslında bu stratejik anlayışın götünnede) her kesimden destek Anti-somozizm,anti-emperyalist po­ dayandıgı temel; Nikaragua'nın bulmuş, emperyalizmin gereekieşe­ litikayıda içermesine ragmen,anti­ 'tam anlamıyla oluşmamış, eşitsiz, bilir tehditlerinin savuşturolma­ emperyalist çizgiyi -esas olarak­ zayıf inşa edilmiş bir kapitalist­ sında da önemli rol oynamıştır. FSLN temsil ediyordu.Burjuvazinin sisteme' sahip olması, ülkenin ege­ "Sözde" Marksist Kesim böyle bir kaygısının olmadığı çeşitli men (bağımsız) bir konumda olma­ gelişmelerden anlaşılabilir.Ömegin; ması, 'kendi kaynaklarını yabancı Somoza'nın gidici olduğunun an­ çıkarların degilde ulusal çıkarların Marksizmin-Leninizmin, Leni­ laşılmasıyla birlikte,önce,somozist işlevi olarak kullanilamaması", 'son nist bir partinin, Nikaragua'da, dev­ kliğin emperyalizmle el ele burjuva­ derece yoksullaştırilmış bir köylülü· rimin şiarı olamamasının birden ziyi somozizm destekçisi konuma ğün bulunması, gelişmemis, yarı çok nedenleri vardır. getirme çabaları,bu planın suya dü~­ proleter bir işçi sınıfinın bulunması, Nikaragua'da, mesiyle ABD emperyalizminin bu başından beri, tam anlamıyla oluşmamış burjuva­ Marksist kesim, iktidarda kez kartını,direkt burjuvaziye ayna­ olan zinin bulunması" vb. gibi tespitler­ Liberal Parti'nin masında görülebilir.Burjuva muha­ - sözde - muhalifi, dir. Bu tespitlerden yola çıkan düzen - içi Muhafazakar lefet,devrimin kaçınılmazlıgı ortaya Parti'nin FSLN, yapılacak olanın; Nikara­ etkisinden uzun yıllar çıktıgında ABD tarafından destek­ kurtulama­ gua'nın, işçisiyle, köylüsüyle, kapita­ m~tır. 1944'de kurulan, lenmiş,devrim sonrasında da yine geleneksel lisliyle kendi "kişiligini" bulmuş bir ABD'nin 'tavsiyeleri' komunist parti niteliğindeki Nikara­ doğrultu­ ülke haline getirilmesi sunda,devrimci devlet konseyinden şeklin­ gua Sosyalist Partisi (NSP)'de bu deydi. (10) etkilenmeyi, dış çekilerek, anti-Sandinisı muhalefet etkilenme ile tamamlamıştır. Başta saflarına,dcvrimin karşı saflarına Siyasal çoğulculuk ve karma ABD Kom­ geçmiştir.(&) ekonomi anlayışı da, bu tespitierin ünist Partisinin reformisı Browderci ürünüdür. Bu, siyasal anlamda bur­ ideolojisi ve sınıfuzlaşmacı siyaseti, FSLN'nin 1977 bölünmesinin juva partileriyle ikiidari paylaşmak, 1950 ler sonrası SBKP'nin modern ardından bütünleştirici programa ekonomik olarak ise; (Somozist kli­ revizyonist çizgi politikaları ve dahil olan anti-somozist ittifak poli­ gin malvarlıgınin ulusallaştırılma­ Avrupa "Komünist" partilerinin tikası, taktik olarak tutmuştu ve sından oluşan) devlet işletmeleri ile uzlaşmacı-reformisı çizgilere devrimin zaferinde bu politikanın özel sektörün (burjuvazinin) işlet­ kayarak düzeniçileşmeleri, yansıma­ yerine inkar edilmezligi, kendini melerinin, ülke <;ıkarlarını gözeten larını Latin-Amerika ülkelerinde de pratikte göstermiştir. Ama mada­ üretime katılmalarından olu­ bulmuştur. Nikaragua Sosyalist Par­ lyonun bir de diger yüzü var. Yani şuyordu. Burjuvaziyi 'tam anlamıyla tisi; tüm bu politikaların uydusu bu ittifaklar politikasının, daha son­ burjuvazi' durumuna getirmek gibi durumundaydı. Ülkede, bir sosyal­ radan demokratik devrime damga­ bir politika çağımızda pek öyle demokrat parti kadar bile muhale­ sını vuracak şekilde anlaşılması gerçekçi görünmüyor. Nitekim bur­ fet yapamayan, gelişmeleri sessizce bunun uzun erimli stratejik (taktik juvazi, devrim sonrasinda muhale­ geçiştiren, burjuvaziye peş-keş degil) bir hedef olduğunun FSLN'ce fete geçmiş, emperyalistlerle işbirli­ çeken, ama kısmi de olsa işçi sınıfi kabulü, demokratik aşamada bir ll;ini geliştirmis, ülke ekonomisini içinde sendikalar aracıhğı ile çok gediklerin açılmasına yol ver­ (FSLN'ce tanınan ayrılacahklar örgütlü bir partiydi. (ll) miştir. Devrim öncesinin burjuvazisi dolayısıyla) sa bo te etmeye başlamış, Ek uzun erimli çıkarları dogrultusunda olarak, ülkede aydın kesim­ hatta daha da ileri giderek, Canıra­ lerin burjuva bu ittifaka katılmıştı. Burjuvazinin, sınıf içinden çıkmaları lara (karşı-devrimci somozist güç) ve burjuvazinin devrim sonrasında, demokratik sonuçta teslim karşı FSLN'nin verdiği haklı müca• bayragını çekmesi ile bu aydın kesi­ sürecewww.arsivakurdi.org uzun erimli olumlu katkı­ deleyi eleştirmiş, onlara arka çık­ min yozlaşması, larınin olacagıni varsaymak safdillik Marksizmin ülkeye mıştır. olur. Anti-somozist olmak bir­ girmesine aracılik edecek kesimi de leştirici tek hedefli, somozism orta­ Anti-somozist ittifak, politik güdükleştirdi, iğdiş etti. Çagımızda bir ülkeye-sınıfa-marksist dan kalkınca, birleştirici unsurda bir taktik olmaliydi, yanlış olan ideolojiyi entellektüel düzeyde taşıyan ortadan kalktı ve doğal bir çelişkiler devrim sonrasına da (uzun erimli aydın kesimlerdir. Bu ideolojinin süreci ortaya çıktı. Devrim sonrası olarak) sarkacak şekilde bunun sınıfla buluşması, taşıyıcının burjuvazinin çıkarları, ancak FSLN stratejik bir anlayış olarak kav- gelişmesine, Ala Yekfti 23 alacagı ıavra da bağlıdır. Nikara­ net olması, oraya gidecek sürecin cek nitelikteki uygulamalan şöyle gua'da bu gelişme olmamış, refor­ işleyişine de damgasını vuracaktır. sıralayabiliriz: Devrimden sonra misı komünist partisi NSP'nin teke­ Bu olmadiğı takdirde aşama, kapitalist sınai ve tarimsal işletme­ linde erimiş, etkisiz hale gelmiştir. bulanık, kararsız ve her zaman için lerin varlıgını büyük ölçüde sürdür• Nikaragualıların mücadeleci, yozlaşmaya açık hale gelmeye mah­ mesi, üretim araçlarının toplumsal­ isyancı gelcnegi, reformisı partilerin kümdür. laştirılması yerine kar, artı-değer oluşturduğu pasifısı barajı (ters Demokratik devrim, "Pro­ üzerinde denetim uygulama ile yönde de olsa) aş li. Anti-işçi sınıfı leteryanın bu devrimdeki önder yelinme (14), çogulcu ve karma sapmaların (12) ortaya ~ıkması, bu rolü yüzünden devrim hala burjuva ekonomi anlayışı (15), diş borç nesnel gelişmelere dayanıyordu. Ge­ karakterini koruması ve özünde alımı (16), özel toprak mülkiyetinin lişen silahlı gelişme gruplarının toprak devrimi olmasına ragrnen , haddinden fazla teşviki (17), kapita­ hemen tümü, bu ıepkiciligin ürünü artık eski tipte bir burjuva demo­ list sanayici işadamlarına krediler, olarak, sadece kırları gözeten müca• kratik devrim değil, dünya sosyalist kolaylıklar ve teşvikler sağlanması, dele perspektifini benimsedi. devriminin bir parçası olan yeni tarımsal alanda küçük ve orta üreti• FSLN'nin çıkışı da bu alanlarda tipte bir devrimdir. ( ... ) Devrimle cilere (ki, kooperatif sisteminin b3!1ladı. Önce, yurtdışı ve ülkeye birlikte oluşacak halk demokrasisi, koşulları yaratılmalıydı) agırlık ver­ vur-kaç taktigi, sonra ülkede örgüt• sosyalizm degil, ama proleteryanın ilmesi yerine, büyük (özel sektöre lenme hep kırlarda daglarda gerçek• önderliginde gelişecekse, kapita­ dahil) üreticilerin desteklenmesi leşti. FSLN'nin ancak 79'lardan lizmi yaşamayarak sosyalizme ge­ (18), ve yabancı yatırımlar yasasının sonra bu kabuğu kırarak kentlere çecek, sosyalizmin ekonomik, poli­ yürürlüğe girmesi (her ne kadar bu inmesi giderek güçlenmesine yol tik, ideolojik, kültürel koşullarını. uygulamada, ülke ve siyasal yapı açtı. hazırlayacak ara aşamadir. Ancak zararına ekonomik ödünler ver­ ilmeyeeeği telafuz Diger bir yan; Sandino'nun proletaryanın önderliğinde kurula­ edilsede, sonuçta bu tipten yabancı yatırımların dahi, 1926-33'lerde verdiği silahlı müca• cak, işçi sınıfı ile köylülük temel bir bağımlilık iliskisine yol açacagı deleden esinlenme, ve bir devrimin ittifakı esası üzerine inşa edilen su götürmez bir gerçektir.) (19) vb. silahlı müeedele olmadan gerçekle• demokratik halk iktidarı, proletarya uygulamalar ve bunların yanı sira,lm şemeyece~i gerçeğinin miras alın­ diktatörlüğünün bir biçimi olarak ekonomik tavizleri tamamlayan siy.ı­ ması. NSP'nin bu mücadele biçi• onun tarihsel ve sosyal ön aşama­ sal alanda ise; burjuvazinin siyasal mine hiç yanaşmaması, ona karşı sını temsil edecektir." (Kawa, sayı:7, partilarının serbestçe faaliyet gös• olumlu tepkiciliğin ikinci yanıdır. s.63, "Program Taslağı"ndan.) terebilmesi, seçimlere katılıp, bu Devrimin Kazanımları Bir ülkenin "geri kalrnışlığı", yolla iktidara gelebilmesinin kanal­ •az gelişmişlij!;i", nieel olarak işçi ve Handikapları larinın açik birakilması ( nitekim bu sınıfının azhğı, M-L bir komünist kanallar işlevini gördü, son seçimler örgütlenmenin Yukarıdaki belirlemeden oluşturulmasının hareketle, Nikaragua Devriminin bunun göstergesidir), muhalif - önünde engel değildir. Böyle bir getirdigi kazanırnlara ve handika­ nerede ise konıraci - basın-yayin örgütü esas olarak belirleyen, ideo­ organlarının plara, süreç icindeki gelişmelere bir faaliyetlerinin serbest lojik-politik çızgısı, Uluslararası bırakılması, göz atmak kaçınılmaz oluyor. gerici radyo istas­ Komünist Haraket (UKH)'in pers­ yonunun yayıniarına izin verilmesi, Devrim sonrası iktisadi alanda; pektifini taşıması, M-L ilkeleri şiar dış politikada tutarsizlıklar vb. kabul etmesi ve nesnel koşulları bu Somozist kligin tüm mal varlıgının, uygulamalar; tüm bunlardemokratik bankaların, sigorta şirketlerinin, niteli~ ile doğru tahlil edebilme devrimin - sosyalist dönüşümlerin madenierin ve yabancı yatırımların yeteneginde olmasıdır. Böyle bir önünü açmada, ona dönüşrnede - ulusallaştırılması, toprak örgütün nihai hedefe gidecegi yol­ refor­ karsılaştigi güçlü engellerdi. larda geçeee~ aşamaları öneeden munun yürürlüge girmesi, eşit işe Bu handikapların,FSLN'nin tespiti, o doğrultuda, ona denk eşit ücret ve sekiz saatlik iş günü izlediği politikadan bağımsız gelişti­ düşecek uygulamalara ve politikalar­ vb. uygulamaların gerçekleştiril­ ğini düşünmek safdillik olur.Bun­ a yönelmesi, her adımina nihai mesi; sosyal ve siyasal alanda; lar,ülke yönetiminde hedef, sosyalizm dogrultusunda düşüneelerini ifade etme ve örgüt• sosyalizm perspektifine,net bir şekilde sahip; atmasi kaçınılmazdır. Bunun göster• lenme özgürlüğü, sendikalaşma Marksist-Leninist ilkelere dayalı bir geleri de, bulunduğu süreçte ekono­ hakkı, inanç (din) özgürlüğü, ölüm partinin bulunmayışının handika­ mik, siyasal ve pratik uygulamaları­ cezasının kaldırılması, kadınlara eşit dir. hakların tanınması, etnik soruna plarıdır.Azami (sosyalizm) programı "özerklik' temelinde çözüm getiril­ net olmayan bir örgütün,azami pro­ Demokratik dönüşümler, mesi vb. uygulamaların gerçek• grama hizınet edeeek,ona kanal aça• sosyalistwww.arsivakurdi.org dönüşümlerin yolunu cak bir lestirilmesi demokratik devrimin asgari (demokratik) bir açmalı, sosyalist dönüsümleri ve önemli kazanımtarını içerınektedir. programı da net olmaz,kendi içinde onun çeşitli unsurlarinı da kap­ (13) geleceğe yönelik belirsizlikler,tutar­ sayarak gelişe" demokratik devrim sızlıklar taşır, her alanda pragma­ Bu kazanımiann üzerine gölge süreci sosyalist stlreçle içiçe geçmeli tizm öne gecer.Bu uygulamaların ve durmaksızin ona dönüşerek iler­ düşürecek, sosyalizme giden yolu gerekçesi emperyalist-kapitalist iç açma yerine, tıkama vazifesi ·göre- lemelidir. Gelecek persperktilinin ve dış düşmanların baskısı olamaya- Ala Yekft'i 24 cagı gibi, ülkenin iktisadi, siyasal­ Burjuvaziyi - Eşit i!IC eşit ücret ilkesi ekonomik ve siyasal sosyal olarak "geri kalmışlığı' da benimsenmiş, olarak tasfiye etmek,mülksüzlcştir· olamaz.SB,Arnavutluk vb. -aşamala­ rnek, işçi sınıfinın fiili egemenliğini rı farklı olsada- ülkelerde gerçekle• - Devrimden üç yıl sonra özel -zaman içinde diktatörlügünü- etkin şen devrimierin koşulları,böyle bir kapitalist sanayi hemen tümüyle hale getirmektir. açıklama karşısında güçlü birer toplumsallaştırılmış, Demokratik devrimin öngü• kanı turlar. - 1946'da planlama sistemine nünde ve devrim sürecinde, devrime Sınıfsal temellerine oıurmuı>, geçilmiş, önderlik eden örgüt/partinin, dev­ çagımızin en devrimci sınıfının - 1945 ve 46'da toprak reformu rim öncesi ve sonrasında oluşan ideolojisini benimsemiş,onu,tüm ge­ yürürlüge girmiş,bu dogrultuda sovyet-konsey tipi işçi-köylü vb. lişmelere damgasınİ vuracak bi­ topraklarını işlemeyenıerin toprak­ örgütlenmelerde denetimi sağlaması çimde özümsemiş, dogru bir çizgiye larına el konulmuş,toprak alım­ ve oluşturacağı iktidarda,bu güç• sahip M-L partinin, bu tipten, -geri satımi ve ipoteği yasaklanarak lerin varlfğına dayanması, devrimin kalmışlık,dış ve iF baskı vb. gibi­ topraklar ulusallaştırılmış, sürekliilgi bakımından önemlidir.Bu engelleri tek tek nasıl aştıgını; gü• iktidar organları, önderllgi, talep ve - Ve tüm bu uygulamalar aynı nümüzde sosyalizmin,sosyalist uygu­ istemleriyle ileriye çekme fonk­ zamanda feodalizme karşı mücadele lamaların hayata geçirildigi tek ülke siyonu yüklendigi gibi, onu, ile birlikte yürütülmüştür. alttan, olarak varlıgını -her şeye rağmen­ l""'reden bir ağ gibi saran yapısıyla Gelinen sürdüren Sosyalist Arnavutluk'da noktada, sosyalist da, istikrarlılıgı sürekleştiren işlevi görmek mümkündür. uygulamaların istikrarlılığı,Lcninist vardır.Bu "iktidar organlan", devri­ partinin, geçmişte uyguladıgi dogru Arnavutluk'un tüm elverişsiz min belkem(ğidir.Parti/örgüt bunlar politikalarının sonucudur.Sosyalizm şartlara rağmen; yarı-feodal ekono· aracılığı ile, onlara dayanarak, bü• günümüzde de, bu ülkede, yukarıda miden sosyalizme giden kanallari tünleşerek varlığıni korur, devam saydıgımız kazanımların üzerinde açma zorluğuna,halkın kültür ve ettirir, politikalarını hayata ge­ yükselmiş ve oturmuştur. egitiminin geriligine, teknik eleman çirir.FSLN'de ise bu dayanaklar ve vasıflı işçi yokluguna, maddi ve Bu karşılaştırmalı örnekten zayıftı ve onlara gereken önem mali kaynak yeıersizliğine,pazarının çıkan sonuç, önderligin sınıfsal verilmemişti.Eksikligin kaynagını küçüklüğü ve ülkenin emperyalist­ karakterinin gelişmelere damgasını önderligin sınıfsal karakteri ile apk­ ler ve düşman komşutarla <;evrilmiş vurduğudur. lamak mümkündür. olmasına ragmen başanya ulaşması, FSLN'nin Sınıfsal FSLN'nin devrim öncesi işçi bu başarıyi süreklil9tirerek,ileri Karakteri sınıfına gerekenden daha az önem dönüşümlerle sosyalizmi kurması ve vermesi(20), devrim sonrasında da günümüzde de pekiştirerek koru­ yeterince denetleyememesi (bu ması, şunlara; ülke yönetiminde Nikaragua'da, Somozizme kar­ alanda reformistlerin ve burjuvala­ Leninist bir partının bulunma­ şı, anıi-somozist (anti-emperyalizm rio etkinliginin kırılamaması), kitle sına,emekçi kitlelerin demokratik FSLN'nin sloganı olarak kalmış, örgütleri ile yeterli bağlar kurama­ cephe· ı;ercevesinde,bu parti etra­ burjuvazinin bu slogana sahip çık­ ması, bir asgari (ulusal-demokratik) fında oluşturdugu militan birliğe madığı süreçte görülmüştür.) ittifak, program -bir çok eksigi olsa da­ dayanır. FSLN ile anti-somozist burjuva oluşturma becerisine ragmen, azami Leninist partinin önderli• muhalefet arasında devrim öncesi (sosyalizm) gelecek perspektifinin ginde,sayılan elverişsiz şartlar ('geri ve devrim sürecinde geçerliliğini bulanıklığı nedeniyle- programın kalmişlık", dü~man baskısı vb.) alt­ korumuştur.Bu ittifakla burjuva­ net bir ~ekilde oluşturulamaması inda iken bile; zinin hedefi; ülkede siyasi ve ekono­ (21), proleteryanın ideolojik çizgisi• mik hegemonya kuran Somozist ne sahip olmaması, partileşmeyi hiç - ABD ve İngiliz emperyalist­ diktatörlüğün yerine kendi diktatör• yaşamamış olması veya o yönde lerinin 'yardım" önerileri reddedil­ kararlı bir adım atamaması, mi&, lüğünü geçirmektir.Devrim sonrası, karar­ bu hedefe kısa sürede ulaşamayaca­ sizlığın giderek müzminleşmesi; - Devrimin hemen sonrasında gını anlayan burjuvazi,devrimci tüm bunlar, devrim öncesi radikal temel üretim araçlarınin ulusal­ hükümetten çekilip -uzun vadeli bir özle içerilmis, devrim sonrası bu laştırılması dogrultusunda ilk ön hesaplara dayalı- muhalefete ge­ radikal özün yilirildiği kiiçük bur­ tedbirlerle üretim ve bölüşüm dev­ çmiştir.Burjuvazinin -hele ki, günü• juva (ama devrimci) nitelemesinin let denetimine alınmış, müzde, bu sınıfın devrimci yönelim• FSLN'ye denk düştüğünü gös• - Madenler, bankalar, yabancı ler bakımından cephaneliği boştur-, teriyor. kapitalistlerinwww.arsivakurdi.org hisse sahibi olduğu kendi çıkarlarını hayata g~irebil­ Kücük burjuvazinin karakter şirketler,tazminat ödenmeksizin mek için muhalefete geçmesi, bu olarak yalpalayıci,ikircimli, karar­ devlet mülkiyetine geçirilmiş, kez de anti-sandinisı olması (ki, bu sız,gecici hevesler tutkunluğu, dev­ anti-devrimci saftır) hiçte garip­ - Siyasi kaçakların mülkleri rim sürecinde radikal özle büyük senecek bir olay degil,nesnel bir ulusallaştırılmış, ölcüde giderilebildigi halde, devrim sonuçtur.Böyle bir durumda M-L sonrasında bunun sürdürülemediği, - Sekiz saatlik işgücü kabul ilkelere dayalı devrimci bir hükü• aşındıgı, son seçim sonuçlarıyla ka­ edilmiı;, metin önünde tek seçenek vardır: nitlanmış bulunuyor. Sandinisı ön- Ala Yekitf 25 dcrlik,radikal tavrı terketmiş, Stmtejiri_ s.68. küçük-burjuva devrimcilerinin tipik (6)A.g.e. s.99-I07-I02 karakterini ortaya koymuş­ (7)A.g.e. s. M ıur.Dcmokratik devrim sürecinde, MUSTAFA GÖKÇE olumlu geli~meler olmasına ragmen, (8) NilaJmgua Sandimst Halk ibre giderek * olumsuz yönde seyret­ Devrimi; s.9. meye başlamış ve bu yönde burjuva Nisan I 978'de (9) Nik.Dev.Str. s.I/9. kesime dönük tavizlerden vazg~il­ sivil-faşist çeteler (IO) Nik.San.Halk Dev.s..fOSI memiştir. tarafından katledildi. Sonuı: (II)A.g.e. s.IM Kürdistan Proletaryasının (12) Nik.Dev.Str. s.33. yigit bir neferi olarak, Böylesi küçük burjuva radikal (L1) Nik.San.Halk Dev. s.7-S-9. Bagımsızlık ve Sosyalizm Mücadelemizde devrimierin ayakta kalabilmesi, var­ (N) A.g.e. s.M, ı-e Nik.Dev. lıgını sürdürebilmesi ve giderek Str. s. 149. yaşayacak. kendisini dönüştürebilmesi ve yeni­ (Lf) Nik.Dev. Str. s.//8. leyebilmesi için, dünya konjonktü• ründeki durum ve dengeler önemli (16) A.g.e. s./54-156. rol oynarlar.Sosyalizmin prestij ka­ (17) A.g.e. s./20. zandıgı, emperyalizm karşısında bir (18) Nik.SandHalk Dev. s.l4..f. güç haline geldigi koşullarda, sosya­ lizmin, sosyalist sistemin prestiji ve (19) A.g.e. s.IaJ-IO.f. • VEYSEL MERİÇ gücü ile, Nikaragua vb. devrimierin (20) Nik.Dew.Str. s.6.1. ayakta kalma, kendisini olumlu 13 Mayıs 1978'de (21) Nik.SandHalk Dev. s. M yönde dönüştürme şansları yüksek• 'da tir. katiedilişinin Günümüz koşullarında, son Yamrlamlan Ka.J71ak!ar: 12. yıldönümünde gelişmelerle de iyice açıga çıktıijı 1 - Latin Amerika'nm Kesik gibi, böyle bir konjonktürel durum Damarlari. saygıyla anıyoruz. mevcut degildir.Ancak ve ancak, Kürdistan M-L'mi şiar edinen, Leninist tarzda 2 - Latin Amerika'da Mi!Jia­ örgütlenen ve kitleleri örgütleyen rizm, Devlet ı-e Demokmsi Dosyasi Ulusal Kurtuluş (derleme). bir parti önderliği, kitleleri de arka­ Mücadelesinde sına alarak, onları dogru yönlen• 3 - Nikamgua Sandimst Halk ölümsüz bir nefer direrek, bu konjonktüre meydan Devrimi okuyabilir ve ayakta kalabilir.Arna- ::Jlarak yaşayacaktır. 4- Nikamgua.Devrimin Stmte- vutlugun yıkılmaz- kale olması JISI. boşuna degildir.l917 koşullarında Ekim devriminin ayakta kalıp, .f - Devrimler ı-e Kaqi-Dev­ başarıyla sosyalizmin inşaasına ge­ rimler Ansk. C3, FiJsiküi:20-2I-22. çmesi boşuna degildir.

Şimdilerde ve yakın gelecekte önüne devrimi koyan her örgüt ve parti, M-L- ve onun ilkelerine daha iyi sarılmalı, onu kendi ülke koşul­ larına uygulayabilme yaratıcılığını geliştirmelidir.Gevşek örgütlenme• lerle, mevlana tekkesi kitle partileri LEYLA anlayışı ile, popilist yaklaşımlarla bu işlerin kotarılamayacağı görül• müşti:ir.Devrim, sadece iktidarı feth­ QASIM etmek değildir, aynı zamanda onu nihai hedefe kadar sürdürmek, Kürdistan korumak ve geliştirmektir de.Bu www.arsivakurdi.orgUlusal Kurtuluş Savaşı'nda Yaşıyor! ... bakımdan Nikaragua örneginden, örgü ı üm üz-ülkemiz-devrimimiz Kürdistan'lı bir öğrenci, bir peşmerge, bir kadın olarak yararına dersler çıkarmasını bilme­ 13 Mayıs 1974'de idam edilen LEYLA QASIM, liyiz. tüm Kürdistan çapında insanlarımızın kalbinde yaşıyor. Dipnutlar: LEYLA QASIM, uğruna mücadele ettigi ve şehit düştüğü Kürdistan bağımsızlık mücadelesinde yaşatılıyor. (5) Ni.Ç:aragua : Devrimin Ala Yekftf 26 GENELPAN O RAMA ÜZERİNE KISA BİR DÜŞÜNCE

hareketinin devrimde perspektifinin savaşların yanısıra dünyanın nere­ Kürdistan parçalanmış bir ne olması gerektiğine de vurgu sinde bir devrim ateşi varsa, nerede sömürge olması konumuyla, her türden emperyalistler ve bölge ge­ yapacağız. bir ulusal kurtuluş savaııı ocagı rici devletleri için jeopolitik bir Kürdistan'da gün geçtikçe ge­ varsa, birlikte üzerine su serpmeye, küllendirmeye başladılar. Dünyanın önemi olan Ortadoğu bölgesinde lişen, emekçi halk kitleleriyle şu veya bu ülkesinde anti-emperya­ mevcut statükoyu bozacak potan­ kocaklaşarak büyüyen devrimci da­ list, demokratik veya sosyalist ikti­ siyeli taşıyan önemli bir devrim lgayı doğru rotasına sokmak ve dar varsa onu yıkma faaliyetine odagı durumundadır. Tarihsel ilerlemek için her türden sapmaya giriştiler. Emperyalistler ve sosyal olarak baktıgımızda 19. yüzyılın karşı mücedele etmek her zaman­ emperyalistler içine girdikleri con­ ikinci yarısından uluslaşma süreciyle kinden daha çok ivedi olarak yerine birlikte belli aralarla sürekli bir getirilmesi gereken bir görevdir. sensus ile dünyanın şu veya bu ülkesindeki devrim hareketi hangi başkaldırı geleneğini yaşatıyor. Bu Bu görev wr olduğu kadar M-L aşamada olursa olsun bogma çabası anlamıyla Kürdistan kesintisiz bir hareketin üstesinden gelmesi ge­ içindeler. Bunun için her türlü isyanlar diyarıdır. Bir zincirin halka­ reken zorunlu bir görevdir de. araca başvurma, yol ve yöntemi ları gibi birbirini izleyen başkaldırı­ Böyle bir sorumluluğu yerine getir­ kullanma hakkını kendilerinin mah­ lar günümüzde henüz emperyalisı­ mek şüphesiz proletarya önderli• fuz hakkı olarak görüyorlar. ler ve sömürgeci güçlerle vurolan ğinde teoride ve eylemde devrimci sömürgccilik boyunduruğunu kıra­ bir alternatif yaratmaktan geçer. Kürdistan sorununun ulus­ madıgından, bir yandan aldiğı bir Ülkemizde devrimin güncel lararası boyutu, Ortadoğu ve dünya• yenilgi yarasını sararken, bir yandan daki etkilerine değinmeden önce, olması itibariyla gerek her türden da dağda bir gerilla mücadelesini emperyalist ve sömürgecilerin ve dünyada sözüm ona süren 'yumu­ bcsliyor ve diger bir yandan in­ gerekse 'sol', 'sosyalist' maskeli şama' politikası karşısında bölgenin tifada'nın ilk adımlarını aııyor. durumu ve ABD'nin Türkiye'ye bic­ reformcuların onu reforme etme, tiği role değinelim. Geçmekte oldugumuz böyle yozlaştırarak kesintiye uğratma bir tarihsel dönemde Newroz'u kul­ çabaları küçümsenemez boyuta ABD ve Batılı emperyalistler larken KA WA'nın ateşinin çaglar ulaştı. Bu bakımdan sömürgecilige ıçın artık Sovyetlerden gelecek bir boyu yanacagına, Kürdistan hal­ ve emperyalizme karsı mücadele 'komünizm tehlikesi' olmadığına kının ulusal ve sosyal kurtuluşunun reformizme ve revizyonizme karşı göre Türkiye'nin Sovyetlerden ge­ devriminin tam zaferiyle saglanaca­ mücadeleden koparılamaz. lecek tehlikenin önüne set çekme ğına inancımızı belirtirken; bugün gibi bir görevi bitmiştir. Türkiye'nin Dünyanın herhangi bir ülke• gelinen süreçte emperyalistlerin ve Nato içinde üstlenecegi önemli bir sinde ulusal ve sosyal kurtuluşun sömürgecilerin Kürdistan milli kur­ rolü kalmamıştır. ABD emperya­ başanya ulaşması, devrimi kesintisiz tuluş ve halk demokrasisi mücade• lizmi başta olmak üzere, batılı em­ sürdürmesi ve sosyalizmi inşa lesi karşısında başvurduğu iki yönlü peryalistlerin nezdinde stratejik bir etmesi, uluslararası durumla dünya• politikasına deginecegiz. Birincisi, önemi kalmamıstır vb. gibi politik daki olayların gelişim seyriyle sıkı zor yoluyla sömürgeci devletler em­ sonuçlar sadece sorunun bir yanını sıkıya bağı olması nedeniyle, bu peryalistlerin dcsteginde devrimci­ oluşturuyor. Ve sadece Sovyet­ durumun analizinin yapılması milli kurtuluş hareketini ezme poli­ ler'den gelecek tehlike açısından zorunlu bir koşuldur. tikası; ikincisi, sömürgeci devlet­ dogrudur. Bunun dışında Tür• lerin henüz hazır olmadıkları bir Günümüzde uluslararası kiye'nin bulunduğu bölge itibariyla sırada daha çok emperyalistlerden duruma ve dünya devrimci hareke­ ABD emperyalizminin stratejik çık­ baktığımızda gelen Kürdistan'da gittikçe radikal­ tinin durumuna em­ arları doğrultusundaki önemi azal­ leııerek kitleselleşen ve devrimci bir peryalizmin ve modern revizyoniz­ mamıştır. Dünyadaki güç denge­ nitelik taşıyan ulusal kurtuluş min, devrim ve halkların kurtuluşu lerinin nasıl şekiileneceği henüz oluşturduğunu hareketini engellemek için ivmeyi için büyük tehlike tam netleşmemekle beraber, sözüm düşürüp önüne set oluşturma poli­ görürüz. Uluslararasinda ABD em­ ona degişen dünyada Türkiye'ye tikası olan devrimci ulusal kurtuluş peryalizmi ve Sovyet -Sosyal em­ 'yeni rol' ya da 'yeni kimlik' peryalizminin başlattıkları sözüm hareketini reformize edip dizginle­ aranıyor. mek,pasifikasyona ugratmak ama­ ona 'Barış görüşmeleri' ile silah­ lanma ve güç dengeleri üzerine Aranan bu rol Türkiye'nin cını taşıyan politikasıdır. Bu bulundugu bölge, jeo-politik önemi www.arsivakurdi.orgkurulu 'soğuk savaş' la yürüyen baglarnda reform mu devrim mi olan Ortadogu'nun verili ko~ullarını konusu çerçevesinde devrimimizin gerginlik ortamı yerini 'yumuşama ilişkindir. sürecine' bıraktı. Bu 'yumuşama' korumaya Pentagon önünü karartan, onu saptırmaya bünyesindeki uzun dönemli strateji çalışan iç ve dış politik güçlerin sürecinin birinci derecedeki mimarı belirleme çalışmalarına kaynak politikalarına değineceğiz. Milli Gorbacov, başlattıgı Prestroyka ve oluşturmak üzere hazırlanan 'siyasi kurtuluş ve halk demokrasisi müca• Glasnost politikasıyla ABD em­ ve askeri trend' ler raporunda ge­ delesini kesintisiz bir şekilde sosya­ peryalistleriyle giriştikleri barış leceğin görüşmeleriyle kendilerinin de fii­ ekonomik ve askeri görünü• lizmle taçlandıracak proletarya münü belirtmek için 15 anahtar len müsebbibi oldukları yerel Ala Yekftf 27 ülke arasında Türkiye de yer alıyor. manyasında tuttuğu Dogu-Avrupa Ancak diğer bakımlardan olumsuz "Öngörülerde bulunan rapora ülkeleri, Batı Avrupa kapitalist bir işlev gördü. sistemiyle bütünleşiyor. göre "bölgesel ve güç" olan Tür• "Soğuk 14-15 Ekim tarihlerinde savaşı• ABD'nin başında kiye'nin askeri harcamalan 1990 - bulunduğu Fransa emperyalistlerinin evsahi­ kapitalist emperyalistler kazanmış 2010 yılları, arasında yüzde 92, pliği yapmasıyla, ABD ve diğer görünüyor. Doğu-Avrupa ülkeleri askeri malzeme stoğu yüzde 110 Batılı emperyalistler, oıonomici ge­ Batı-kapitalizmiyle oranında artış gösterecek. Tür• bütünleşmeye leneksel feodal-burjuva önderlikte yelken açıyor. Böylece "bütünlüklü kiye'nin GSMH büyüme hizı ise yer alan insanlarda reformcu - revi­ dünya" öngörüsü batı kapitalizmine 1990 - 2010 arasında yüzde 3,7, zyonist grup temsilcileri, tanınmış entegre olmak şekliyle gerçekle• 2000 - 2010 arasında yüzde 3,2 bir çok aydın sima "Paris kon­ şiyor. Yıllardır toplumsal bir sar­ olarak gerçekleşecek." (1) feransı" nda toplandı. Sömürgeci sıntı yaşamayan Batı-kapitalistleri, CIA'nın eski Ortadogu Dairesi devletlerle iliskilerini bozmak iste­ dünyanın her yer!nde "huzur" ve Sorumlusu Graham Fuller, Tllr­ meyen emperyalistler, Irak Kür• "istikrar" istiyor. Işte bu istikrarı kiye'nin Ortadoğu'daki distan'ından Cahsların liderini de rolünü bozacak olan "jeopolitik depremler" oyaayabilmesi bir taraf olarak toplantıya davet için "islami düşünce dir. Kürdistan böyle bir depremler ve egilimler konusunda daha esnek etmiştir. Çağrılan kişiler bu örgüt bölgesinin tam ortasındadır. Tür• olabilmesi" ni istiyor. adına değil, ama arkasındaki gücü ABD Tür• kiye, Iran, Irak ve Suriye'deki "istik­ kiye'ye İran gibi radikal değil "ılımlı ve etkinligi bilinen, reformcu, uzla­ rarı" bozan ve bozma dinamikleri islam" rolünü uygun görüyor. Böy• şıcı ve işbirlikçi eğilimini taşıyan bağrında tasıyan; Kuzeyinde, da­ lece hem Kafkasya hem de Orta­ bireyler bazında <;agrılıyorlar. ABD ğında gerilla besleyen korku dogu islam ülkelerine "örnek model ve Fransa emperyalistleri başta duvarını aşarak, Silopi, Hakkari, olmasını istiyor. olmak üzere, Kürtleri "kurtarma• (2) Cizre ve Nusaybin 'de giderek kitle­ projelerini sundular. Konferansa Balkanlar, Kafkaslar ve Orta­ sel bir nitelik kazanan Intifa'da katılanların onaylamasını isterken, dogu "Balkanlaşırken" bölgede em­ eylemleri; Doğusunda molla reji­ ayrıca devrimin ve sosyalizmin peryalistlerin çıkarlarını koruyarak, mini sarsan, gün be gün büyüyen "kötü bir yol" (!) olduğunu da bölgenin statükosunu sağlayacak bir gerilla savaşı , güneyinde Halepce "kurtarıcı" rollerini oynayarak "istikrar" unsuruna gerek duyan katliamı vb. kimyasal silah kul­ gösteriyorlardı. Revizyonist ve ABD ve Sovyetler, bu rolü Tllr­ lanıyla ancak darbe vurulan, bir reformistler çözümü Kürdistan hal­ kiye'nin oynamasını istiyorlar. tarafta binlerce mülteci, diger taraf­ kının öz gücünde değil, emperyalist tan yeniden toparlanan; hiç bir Genelkurmay Baskanı Necip "ilah" larda arıyorlar. özgürlüğü olmayan bütün hava Torumtay bu rolünü çok iyi anlamış deli­ kleri kapalı, patlanıaya Lenin yıllar önce "... emperya­ biri olarak dünya silahsızlanmaya hazır 20-25 milyonluk list burjuvazi, boyunduruk altındaki giderken Tllrkiye'nin silahlanması bir milli - devrimci potansiyel. ülkelerde de reformcu bir hareket ve silahlarını modernize etmesi ge­ ABD ve Fransız em· aşılama k· için elinden gelen herşeyi rektigmi belirtirken, savunma stra­ peryalistleri başta olmak üzere, dev­ rime set yaptığı" nı (5) dile getirmişti. Amaç, tejilerinde bazi degişiklikler olabile­ çekecek "emperyalist çözüm • ü burada ulusal kurtuluş hareketinin önünü ceğiniima ediyor, "Türkiye hala için gündeme ge­ tiriyorlar. almak, reformizme edip devrimci için kayaayan Ortadoğu'nun sicaklı­ özünü boşaltmak emperyalist kapi­ ğıni da hissetmektedir. Orta­ Demokrasi havarisi kesilen talist sisteme karşı yürüyüşünü dogu'dan bilhassa komşularında ABD emperyalizmi bölgenin mev­ engellemektir. Devrimci bir tarzda meydana gelecek gelişmeleri yakın­ cut statükosunu bozmadan gelişen Kürdistan Ulusal Kurtuluş dan takip edecek yeni stratejiler "Kürt'lere özerklik" projelerini elde Hareketinin Ortadogu'da oynaya­ oluşturabilir" (3) şeklinde görüş be­ hazır tutarak diger Batılı emperya­ cagı rolün önemini gören emperya­ lirtti. Ortadoğu'nun sıcaklıgıyla listlere, "insan hakları" çercevesinde listler, şimdiden önlemlerini alıyor­ ifade edilen tam da Kürdistan vb. projelerle devreye giriyorlar. lar. sorunudur. "Kürdistan pastası" ndan hangi Kürdistan sorunu, bir takım Türkiye'nin Güneyinde bir •su işbirlikçileri kullanarak daha büyük pay elde hesabını göz boyamalarla, ufak-tefek iyi­ savaşi" çıkacağı doğrultusunda ileri etme yapıyorlar. leştirmelerle çözümlenemiyecek süri11en savlar da Ortadogu'daki Emperyalistler arasında büyük pay kapma rekabeti eşyanın kadar bir sorundur. Büyük bir milli­ istikrarsızlığa işaret ediyor. Bu de tabiatı devrimci potansiyale sahiptir. Orta­ sorunun , da merkezinde Kürdistan gereği bu noktadan itibaren baş­ lıyor. doğu'daki statükoyu alt-üst edecek sorunu, Kürdistan'ın paylaşılması devrimci radikalizmi bağrında sorunu yatı}ıor. (4) Kürt Ulusal Hareketinin bu taşıyor. Ne emperyalistlerin ne ge­ www.arsivakurdi.orgdönemecinde, "Kürtler: hak­ Malta'da iki süper devlet İnsan leneksel feodal-burjuva milliyetci­ lan ve kültürel kimlikleri" konulu dünya halklannın kaderini çiziyor• lerinin ne de reformisı-revizyonist konferans Paris'te yapıldı. Böyle bir lar. Sovyetler Birliği siyasi, ekono­ güçlerin "özerklik' reformcu cözüm• konferansın toplanması Kürt mik ve toplumsal bir çöküntü ve lerine sığdırabilirler. Türk aydınları sorununu dünya kamuoyu günde• dağılınayla yüzyüze gelmiş ve Türk solu, egemen ulustan gelme mine getirmesi, uluslararası düzeyde bulunuyor. Bir za_manlar hege- büyüklük kompleksleriyle, içine tartışması yönüyle A/a Yekitf 28 olumludur. girdikleri açınazlıklarıyla, Kürdistan tan sürülüyor. meyerek ulusal hareketleri zor ve devriminin oynayacağı rolü ve 5) Daha da önemlisi, dört soykırımtarla bastırdıktan sonra fiili sorunun çapını göremiyorlar. sömürgeci devlet arasında gizli ve olarak Kürtleri yok sayına politika­ Marks'ın temel önerilerinden açık anlaşmalar yapılıyor. sınİ sürdürdü. Artık mızrak çuvala biri: "Devrim, kuvvetli ve birleşik sıgmıyor. Kürtlerin Türk olduğunu 6) Sömürgeciler yoğun ve zorla bir karşı-devrimi yaratarak iterler. dile getiren 'vecizeler' şimdi ko m­ asimilasyon politikasına girişerek • Yani devrim düşmanı gitgide daha edi malzemesini oluşturuyor. Ge­ Kürtleri, Türklestiriyor, kişiliksiz­ aşırı savunma tedbirlerine başvur­ leneksel kemalist politikanın dışına leştiriyor ve eriliyor. maya zorlar ve böylece çok daha çıkamayan Türk devleti Kürtleri de güçlü saldırı vasıtaları bulur" (4) 7) Basını ve TRT'siyle siyasi kapsamına alarak "Türklük" yeni bir Kürdistan devriminin iterteyişi kar­ burjuva egemen partileriyle bir yorumla "Aınerikalılık" gibi bir an­ şısında sömürgeci güçler ve arkasın· "ulusal mutabakat" oluşturuluyor. lamda veya diline kültürüne konan daki destekçiteri olan emperyalist· Sömürgeci devlet şirin gösterilerek yasaği kaldırarak bununla eşgü­ ler, bölgenin gerici güçleri, ülke şu ve ya bu şekilde devletin uygula­ dümlü assimilasyoncu egitim ve içindeki işbirlikçiler konumlanıyor­ maları bütünlüklü olarak savunu­ ögretime hız vermek ve GAP gibi lar. Geçmişteki tarihsel deneyimleri luyor. Zaman zaman çıgrından bir projeyle ekonomik bir pro­ ışıgında, dönemsel olarak Türk çıkan kamuoyunun tepkisi çeken gramla sorunu sürece yayarak ÇÖZ• sömürgeci güçleri, Kürdistan dev­ uygulamalarda devlet "suçsuz, mek gibi burjuvazinin akıl hocali­ rimi karşısında konumlanışını ele günahsız" gösterilerek şu veya bu gını yapan Ecevit gibiler tarafından alırken başvurduğu çarelere madde­ kişi ve kuruluş öne çıkarılarak sunuluyor. Hali hazırda TC devleti ler halinde kısaca deginelim: hedef şaşırtılıyor. özerkliği, sorunu ÇÖzmenin bir aracı olarak gündemine almış degil. TC 1) Kürdistan sorunu, Türk• Bunları çoğaltmak, ayrıntılan­ devleti özerklik gibi bir talebi tanı­ sömürgcci faşist devletinin altından dırmak mümkün, ancak bu politika­ maktan bile korkuyor. kalkamayacağı kadar büyük bir lar sonuç vermiyor, iflas ediyor. sorun olarak siyasi gündemin ilk Milli uyanış bir kez başladı mı bunu Kürdistan sorunu karşısında sırasını işgal etmiştir. TC devletinin hiç bir güc durduramaz. Orınan Türk "solu' hareketinin tutumu şimdiye kadar Kürdistan'da dayat­ yakmakla, pislik yedirmekle, nedir? Kürdistan devrimine nasıl tıgı politikanın çözüm anahtarı şid­ kafesteki kekligi öldürmeye kadar, bir perspektifle bakıyor? Kon­ dettir. Özel timler, askeri birlikler, "toprağında ot bitmeyecek" tehdit­ umuzia baglanıısı içinde kısaca özel kolordu şeklinde büyük bir lere başvurmakla, ortalığı "dümdüz değinelim. etmekle" sorun çözülmüyor. Her askeri güç kaydırılıyor. Yumuşak Türk "solu" oluşumundan bu. sömürgeci ordoda sıkıyöneıim, sert sıkıyönetim, ola­ oldugu gibi şim­ güne kemalizmin etkisinden kurtu­ diden askerleri ölüm korkusu sar­ ğanüstü hal uygulamaları peşpeşe lamamıştır. Geçmişte Kürdistan mış, "vatan savunması", "vatan devam ediyor. Ulusal Kurtuluş Hareketi karşısında bütünlüğü" kavramları uğruna savaş 2) "Kürdü Kürde kırdırma" kemalizmin yanında saf tutan sınıf demogojisi onları ikna etmiyor. politikası, geçmişteki Hamidiye işbirliği, kemalizm kuyrukçuluğu Dini ideoloji Kürdistan'ı Türkiye'ye Alayları tecrübesinden hareketle , yapan, sosyal-şoven bir mirastan yapışıırma işlevi görmüyor. Dini köy korueniuğu gelmesi gibi bir geçınise sahiptir. şeklinde işletiliyor. ideoloji Kürdistan'da Kürt kimli­ Asiretler arasındaki çelişkileri Bugün gelinen noktada Kürdistan gine bürünüyor. (Dalgakıran bir körüklcme ve bazı aşiret güçlerine Ulusal Kurtuluş Hareketinin son işlevi bakımından devrim ıçın dayanmaya çalışıyor. Kürdistan'ın gelişmeleri karşısında bazı kesimler oluşturduğu tehlikeye burada değin­ parçalarındaki güçleri kullanma yol­ olumlu adımlar atmasına rağmen miyoruz). Kendi deyimleriyle "böl• larına başvuruyor. henüz Komünist bir bakış açısına geler arası dengesizlik" giderek bir sahip değiller. Sorunu akademik ve 3) Tek partili dönemdeki ı. "uçurum" halini alıyor. Türkiye devriminin tali bir sorunu umumi müfettişlik'ten hareketle Sömürgeci faşist devlet Kürt olarak ele almıı;lardı ve hala da öyle bugün Kürdistan halkının tabiriyle, sorununda zorlanıyor. Kemalizm­ ele aliyorlar. Konumuzia bağlantısı "sömürge valiliği" ni kurum­ den devr aldığı geleneksel politikası içinde ele alındığında laştırıyor. reformcu işlevsiz kalmıştır. Osmanlılar döne• kesimler dışında kalan kesimler 4) Geçmişte "mecbur-i iskan" minde uluslaşma sürecinin başlama­ Türkiye devrimine devrimci bir sürgünüyle yaptıklarını bugünde sıyla, önce özerkliklerini kazanan perspektif bakış açisına sahip olma­ zorla göçettirıne politikasıyla yürü• uluslar kendi kurumlarını yaratarak sına karşın, Kürdistan sorununa tüyor. Şırnak'ta, Anılmış, Boyun­ sonraki süreçte Osmanlılardan yaklaşımları ve ÇÖzüm önerileri kaya vewww.arsivakurdi.org Balveren gibi köylerde baş­ kopuşlarını sağladılar. Bundan ders reformizme hizmet ediyor. latılan uygulamalar köylülerin alan Osmanlılar (lıtihat ve Terakki) Kürdistan sorununu tarihsel direnişi ile sonradan vazgeçildi. Ermeni milliyetinin geliştirdigi. ulu­ açıdan açıklamaksızın, devrimci bir Botan bölgesi Van'ın güney yöresi, sal hareketi işin başında giriştiği bir çözüm önermeksizin fiilen bir Lice- Hani-Genç üçgeni ve Tun­ soykirımla sorunu "ÇÖzmü.ş' oldu (!) mücadeleye girmeksizin salt 'utanç celi'nin dağlık bölgesi bütün hızla Bu politikayı Osmanlılardan devr verici haksızlık" türünden burjuva - boşaltılıyor. Kürdistan halkı bin­ alan kemalistler Kürtlerin en ufak demokratça sözlerle üzerine düşen lerce yıldır üzerinde yasadıy yurt- ulusal hak ve talebi yerine getir- Ala Yekftl 29 sorumlulugu yerine getiremezler. 1. Uluslararası alanda ynkarıda rol oynamaktadir. Kürdistan ulusal sorunu karşısında kısaca değindiğimiz emperyalizmin Hareketimiz KAW A devrimde susmak sosyal &ovenizmin "kayıtsız siyasi ve ekonomik gücü ve bağı, proletaryanın hegemonyasını savu­ kalmak" politikası değil midir? Hala olU&turdugu dengeler ve Kürdistan narak devrimi kesintisiz bir şekilde varlıfıı tartışma, çift standartla sorununa getirdiği yaklaşımdan sosyalizme vardıran sadece emperyalistlerin sömürgecili• anlayışıyla dev­ kaynaklanan nedenler; rime önderlik ·etmeye aday M-L ğine değinirken Türk devletinin harekettir. Yetmezlikleri ve henüz sömürgeci olamayacağrnı söyleyerek 2. Sovyet revizyonizminin üstesinden gelemediği görevleri ol­ onun sömürgeciliğini gözlerden giz­ ihaneti ve yeni dönemde buna nıasına rağmen devrim cephesinde lemek, onu aklamak degil de nedir? eklenen "karşılıklı bagımlı bütünsel dünya' tezine dayanan 'yeni en kararlı ve en radikal tutum Ulusal sorunu anti-emperya­ düşünce• nin felsefi temelini içerisindedir. list, anti-sömürgeci görmeyen dev­ oluşturdugu ideolojik ve siyasi etki­ Geemişteki karşı-devrimci ko­ rimden töbekarligın tezleriyle, ulu­ ler; numunu ve çabalarını bir tarafa sal sorunun özünon pazar sorunu bıraksak bile katıksız Kemalist ve oldugunu söyleyen anlayışlar ulusal 3. Geleneksel olarak tarihten sosyal-şoven olan Doğu Perinçek, sorunu sadece ezen ve ezilen ulus­ gelen feodal-burjuva önderliğin ge­ reformcu cephe içinde yer alnıasma ların egemen sınıfları arasındaki tirdiği etkiler; ragmen kendisini devrimci cephe rekabete, yani ·iki egemen burjuva 4. Ülke içinde işbirlikçi sınıf ve içinde gösteriyor.2000'e Doğru'd~ sınıfı. arasındaki pazar rekabet sava­ katmanlar, (Bunlar sömürgecilerle şöyle derken konumunu da açıga şımına indirgemekle aynı noktada birlikte davranıyor) ayrıca sınıf kon­ vuruyor."Kürt örgütleri ve liderleri buluşuyorlar. umu gereği uzlaşmaya yatkın ulusal arasındaki ayrim çizgisi, bugün burjuvazi, küçük burjuvazi vb. gibi Diğer taraftan, ll. Enterna­ bağımsızlık ve özerklik arasında kesimlerin teşkil ettiği toplumsal syonalden kalma dağmalara yapı­ değildir.Basın safiaşmayı yanlış yan­ nedenler; şan, 17 Ekim devriminin çıgır açan sıttı.Bölünme, sorunu kendi hal­ yolunu ve ulusal sorundaki degişik­ 5. Sömürgeciligin ve asimila­ kıyla birleşerek çözme kararında liiii görmeyen, yetersiz kapitalist syonun yarattığı toplumsal tahribat olanlar ile Batı marifetiyle çözme gelgişmcyi neden göstererek devri­ ve kimliksizleşmenin etkileri; planına yatanlar arasındadır.Kürt min zaferini, sosyalizmin başarısını halkının ve Yukarıda sıraladığımız ülke onlarla birlikte yaşayan proletarya nüfusunun çogunluguna özgülünde ve dünya genelinde halkların insiyatifiyle ulaşılacak baglayan ekonomist, kaba materya-. toplumsal, siyasal ve idolojik demokratik bir çözüm ile bu müca• list egilimle, Kürdistan'da diger nedenlerden kaynaklanan Sovyet deleyi· devre dışı bırakınayı amaç• sınıf ve tabakalardan bagımsız pro­ revizyonizminin etkisinde kalan ve layan Batı metropollerinin dayat­ letarya partisi ve proletarya hege­ ması karşı karşıyadır giderek Batı Avrupa sosyal demo­ .• (7) monyası altında degil de tüm sınıf kratianna bel bağlayan TKSP başta Perinçek burada sorunu çarpı­ ve tabakalardan oluşan "milli olmak üzere revizyonist gruplar tıyor.Bugün ayrım çizgisi tam cephe' geleneksel feodal-burjuva da yasal yollardan çeşitli oluşurnlara bagımsizlık ile özerklik arasındadır; önderliğindeki otonomist, reformcu giren burjuva ve küçük burjuva bu aynı zamanda kendi özgüetine çevrelerin aynı çizgide bulu&tuk­ aydın çevreler, Güney ve Doğu güvenerek çözmek isteyenlerle em­ larının farkındalar mı"! Kürdistan'daki geleneksel feodal peryalist efendilerden çözüm Eger Türk solu, Kürdistan'daki burjuva önderlikler, düzen içi ve isteyenler arasındaki ayrımdır ulusal mücadelenin burjuva mil­ emperyalizmle uzlaşan, sömürgeci da.Çünkü Batının istediği çözüm ve liyetçiliği ögelerden arınması, Kür• ilhak ve emperyalist hegemonyanın Batı marifetiyle sorunu çözmek distan'da devrimci-ulusal mücade• temellerine dokunmaksızın toplum­ isteyenlerin çözüm hedefi özerklik• lenin işçilestirilmesini istiyorlarsa, sal bir devrime yönelmeksizin pers­ tir.Kendi halkının özgücüne da­ merkezi sömürgeci ilhaka ve em­ pektifleri ulusal kültürel özerklik yanarak soruna çözüm getirenler peryalist hegemonyaya karsı çık­ veya bölgesel özerklikle sınırlı, bağrmsızlık hedefini önüne koyan­ arak, Kürdistan proletaryasının reformcu çözümden yana olan lardır.Perinçek, özerkliği devrimci bağımsız politik örgütlenme hakkını güçlerdir. çözüm olarak sunuyor.Böylece tanıyarak, mücadeleye fiilen destek Sosyalist perspektife sahip düzen içi çözüm özerklik önerisi olarak bu görevini yerine getirebilir. emperyalistlerin olmayan, proletaryanın devrimden diger ve reformcu­ ların ve Perinçek'in Kürdistan sorununa yaklaşım hegemonyasını öngörmeyen, pro­ buluştukları ortak hedeftir.Birlikte yaşayan bakımından bugün başlıca iki eği­ letaryanın siyasi bağımsizlığını balk­ ların insiyatifiyle kastedilen limden söz edilebilir: Devrimci ve sağlayarak sınıf partisi yerine "kitle insiyati­ reformcuwww.arsivakurdi.org eğilimler. fin kinticrio insiyatifi olduğunu bir partisi" gibi ulusal sorunu sınıf bile­ tarafa bıraksak bile, bir halk birlikte Bugün Kürdistan'da en kaba şeninden kopararak toplumsal kur­ yasadığı halkın insiyatifiyle degil biçimini özerklikte bulan reformisı tulu&a vardırmayan küçük burjuva kendi insiyatifiyle kendi iradesiyle ve mevcut düzenle uzlaşicı çözüme anlayışlar uzun vadede reformizmle kaderini nasıl tayin dedceğine karar kaynaklık eden onu besleyen neden­ uzlaşan egilimlerdir. Bu aşamada, verir.Bunun yolu barışçıl, 'demokra­ leri şöyle sıralayabiliriz: PKK, 84'ten beri tutU&turduğu kıvıl­ tik' değil Kürdistan'da cımla devrim cephesinde Onemli bir zor yoluyla Ala Yekiti 30 gerçekleştirilecek devrimle çözülür. gelişmesiyle mülksüzleştirilen köy• mürgeci ve reformcu güç, Kürdistan Lenin ~yle diyor:"Reformist lüler büyük bir yarı-proletarya proletaryasının başında bulundugu ordusunu oluşturuyor.Bunların bir değişiklik, egemen sınıf iktidar­ bü• Kürdistan halkının elinden alamaz. kısmi larının temellerini sarsmayan, bu yük toplumun en alt, en 21.3.1990- yoksul tabakasını oluşturan mev­ sınıfın bir ödünü olan ve onun H.BAWER tarım işçiligini oluşturuyor. tahakkümünü sürdüren bir değişik­ simlik ilişki­ liktir.Devrimci bir degişiklik ise, bu Diger taraftan pre-kapitalist topraksız iktidarı, temellerine kadar sar­ ler içinde köylülerin tale­ Dipnotlar: pleri karşılanamıyor.Genç dinamik sar.Uiusal programda reformizm, (I} Cumlıur[yct 3 Mart I!JSV egemen ulusun bütün ayrıcalıklarını ve aktif olan bir gençlik bulu­ (2) Cumlıur[yct 26Subat I!JSV ortadan kaldırmaz; reformizm, ulu­ nuyor.Sömürgeci tekellerin egemen­ sal baskının tüm biçimlerini yok liği, üretim alanında ve imkan (3) Tercüman .5Mart I!JSV olarak sahip oldukları imtiyaz ve etmez."Özerk" bir ulus, "egemen" (4) Su Savaşı ıle ilgili o/ar.Jk öncelikler ve sürekli enflasyon kar­ bir ulusla haklar bakımından eşit günlük gazetelerde çLkan Jıaber/ere şısında, yaşamını sürdüremeyecek durumda değildir ... • bala/abi/ir. duruma düşmüş şehirlerdeki küçük Devamında Lenin:"Reform o­ burjuva esnaf kesim iflasla karşı (.i) Lenin, Ulusal Sorun w larak özerklik ile devrimci bir karşıya kıt kanaat geçiniyor.Kür• Ulusal Kurtuluş Savaşları önlem olarak ayrılma özgürlüğü distan halkının maddi ve manevi, (6) Aktamn Lenin, Kitle arasında ilke farkı vardır."(8) der. sosyal, siyasal ve tarihsel koşullara İçinde Parti Çiılışmasi s.40 AnilıK Bu ise genelde olduğu gibi ulusal baktı~ımızda, bu TC'nin sömürgeci /9895. baskı Ekinı yay. kurtuluş sava~ıyla karara bağlanır. hukukuna sığmadıgı gibi, her tür• Marksist-Leninistler bir ulusun den emperyalistlerin, gericilerin, (7) Doju Peıinçek, 2tWı. Doğru 22 Ekim I989$ayı:43 uluslaşma sürecini tamamlamasına, uzlaşıcı burjuva kesimlerin, sosyal kuwetlerini derleyip toparlamasına, şovenierin reformlarına sığmaz. (8) Lenin, Ulus/ann Kaderini örgütlenmeyi öğrenmesine, kısacası Ha/da s./87-/88 solyay. Mart Bir ulusal kurtuluş hareketinin devrime hazırlığı bakımından en başta gelen özelligi, anti-sömür• reformu pratikte devrime doğru bir geci, anti-emperyalist oluşudur.Em­ EZÜNARVİN adım olarak görür.Fakat devrim peryalistlere siyasi, ekonomik, koşullarının olustoğu bir yerde, dev­ askeri ve diplomatik bağlarla baglı Ez ne serxweş u harim rim olanagı olduğu zamanda, dev­ olan sömürgeci devletlerce tahak­ Divem bigrim nikarim rimi köreltmek, devrimin hızını kes­ küm altında tutulan Kürdistan'da, Dikim qirkim Deng sarim rnek ve yozlaştırmak, geni~ kitle­ anti-sömürgeci mücadele, anti-em­ lleşim a dil di arim lerin ufkunu daraltmak amacında peryalizmden . koparılamaz.Devrirn­ Narvin /imin, be darim olan reform, karşı -devrimci ve ge­ ci-ulusal kurtuluş hareketi, diplo­ Be pişt u be hewdarfm rici bir harekettir. matik mücadele adına, kendisini Tim durim be Gulzarim Bir ülkedeki değişimin uluslararası emperyalist kurallar ve Li cihan tim be parim reformla mı, yoksa devrimle mi yasalarla, sömürgeci sinıflar ve yasa­ Bexte'm Reşe be çarim gerçekleşeceğini belirleyen şey ora­ larla ne hapseder ne de bu yasaları Hingivim bi te ta/im daki canlı elemanlar yani toplumsal meşru görür.Geçmişte ve günü• Ji,kevn'de birindarim sınıfların ve katmanların durumuna müzde çogu kez mücadele sömür• Ma ez ge/o be yarim? baglıdır.Degişimde hangi sınıfın geci devletlere karşı mücadeleyle Be hogir u dost karim? önderlik ettiği sorununa bağlı­ sınırlandı.Geleneksel feodal burjuva Li xema tim guh darim dır.Devrimci sınıf ve katmanlar önderlik ve bugün küçük burjuva Be omid wek gu/ narim güçlü ise, devrimci hareket güçlü önderiikierin bu bakış açısı, KOr­ Nerm u naz ne dijwarim ise, orada devrim olanaklıdır.Kuş­ distan'da bagımsızlık ve özgürlüğü Dil darim be hedarim kusuz maddi manevi, sosyal ve sağlayamaz.Sorunun esası, emperya­ Dinalin her şiyarim tarihi nedenler burada rol oynar.Bu lizme baglı sömürgecilikten kurtul­ Kefa'm çtı be beharim durum başlı başına bir inceleme mak degil, sorunun esası, emperya­ Le ez birin xedarim konusudur. lizmden de bütün bağları kopar­ Li çola me bewarim Tim peya ne siwarim Kürdistan'daki toplumsal mak, emperyalist ablukanın dışına çıkınaktir.Bu da J'xemare dil kenarim hareket ve değişimin boyutu, varo­ ancak proJetar­ yanın hegemonyasındaki devrimle Wek aho ne mirarim lan devrimci-milli potansiyel, harek­ Taye gerçekleşebilir.Devrim, sınıflar mü• digrim xembarim ette yer alan toplumsal sinıf ve www.arsivakurdi.orgNexweş u derde darim hareketin durumu, bir reform çerçe• cadelesinin ürünü olarak insanlık tarihini ilerleten, ulusal ve sosyal Na/in u tim zar-zarim vesine sığdırılamaz.Çünkü hareket Narvfn bese hejarim kurtuluşu sağlayan, tüm dünyanın anık alt sınif ve tabakalardan ge­ Narvfn wek mar xedore bilincinde yer edinmiş insanlık tari­ lmektedir.Başta işçi sınıfı, istihdam Hember we fro arim hinin kazanmış olduğu bir haktır.Bu edilmeyen mülksüzleştirilen geniş Ji Kurdar pişt zinarim hakkı hiç bir "ilahi" güc, hiç bir yedek proletarya ordusu, ilkel Bi dil u can diyarim. birikim yöntemleriyle, kapitalizmin emperyalist, sosyal-emperyalist,sö- Ala Yekftf 31 ERMENISTAN SORUNU ÜZERİNE BİR RÖPORTAJ 24 Nisan Ermeni Katliamının 75. Yıld(Jnümünde katliamı bütün kinimizle lanetliyor, kat/iama ne­ den olan Türk sömürgeci-soykmmcılarmı ve Kürt işbirlikçilerini teşhir için bütün devrimcileri de bu mücadeleye çagırıyoruz. KA W A Hareketinin bu konuyla ilgili programatik düşünceleri geçen yılki sayımızda yaymlanmıştı. Sorunla ilgili ayrıntılı yazıları ileriki sayılarımıza bırakıyoruz.

stan'a birleşme amaçlarına varana da şimdilik, sözkonusu partinin Bu g6rüşme Paris'te KA WA yanlısı kadar, adaletin yerini bulması için SSCB'den ayrılma konusundaki tu­ Kürt devrimcileriyle Ermenistan mücadele ediyor ve edecektir. Tüm tumunun muğlak olduğunu gösteri• Yurtsever Kurtuluş Cephesi yanlısı dünya Ermenileri bu haklı mücade• yor. Ermeni devrimcileri arasında yapıl­ lenin yanındadır. SORU 3 Ermeni-Azeri çatışmalarını mıştır. Eski dönemle şimdiki dönem nasıl değerlendiriyorsunuz? arasında oldukça gözle görUlür CEVAP Şu an olduğu gibi, son iki değişiklikler, farklılıklar var. Fakat yıl içerisinde varolan tüm SORU 1· Öncelikle güncel olaylar­ bu değişiklikler sadece teoride çatışmaların Azeriler tarafından dan başlayalım, Karabağ ve kalıyor ve pratiğe geçilmesi engelle­ yapılan saldırılara verilen bir cevap, Nahiçevan olayları üzerine ne niyor. Konuşma, örgütlenme yani savunmalar olduğunu belirt­ düşünüyorsunuz, Lenin ve Stalin hakları serbest bırakıldıkları halde, mek isteriz. Ermeniler hiç bir yerde, dönemiyle günümüz SSCB • nin geçmişin hatalarının tamiri için yii· hiç bir zaman Azerilere karşı yaklaşımı nasıl? rütülen mücadele haskılara uğruyor saldırılarda bulunmamışlardır. ve gerçek anlamda bir demokrasi­ Geçtiğimiz yıl sonuna dek Sovyet CEVAP: Her iki toprak parçası da nin işlemesi baltalanıyor. Stalin ve o Ermenistan'da yaşayan 160.000 tarihsel Ermenistan'ın ayrılmaz dönemin işlenmiş hataları olduğu Azeriden hiçbirinin burnu dahi bütünlüğü içersinde gibi kalmakta ve bu hataların düzel• kanamamıştır. Hatta onlara her­ bulunmaktaydı. I 921- I 923 tilmesi için şu anki yönetimin hiç bir hangi bir saldırıda bulunulmasın di­ yıllarında Stalin tarafından Ermeni­ çabası görOlmemektedir. Ne isterse­ ye Ermenistan hükümeti ve halk stan'dan koparılarak Azerbaycan'a niz söyleyin, ancak sÖylediklerinizin tarafından oluşturulan bir savunma bağlanmışiardı. O dönem gerçekleşmesini istemeyin,deniyor. örgütlenmiştir. Bu durumun aksine Nahiçevan'da nüfusun %80 i Erme­ Azerbaycan'ın Sumgait, Bakü, Ki­ nilerden oluşmaktaydı, fakat SORU 2- Ermeni Ulusu SSCB'den rovabad, Lenkoran, tekrar Bakü yıllıırın baskı ve zulmü sonucu bu­ ayrılmak istiyor mu? Çeşitli örgüt• şehirlerinde Ermenilere karşı kat­ rada yaşayan Ermeniler zoraki bir lerin bu konuya yaklaşımı nasıl? liamlıır yapılmış, biıılerce insanımız göçe tabi tutulmuş olup CEVAP Ermeni Ulusuyakınbir dö• vahşice katiedilmiştir. Bunun atatopraklarından edildiler. nem içinde olmasa dahi, SSCB'den yanında Karabag'da günlük yapılan Nahiçevan'ın Ermeni yerlilerinin ayrılma isteğini taşıyor. Ancak bu saldırıları ve de hemen Karabağ'ın yerine Azerbaycan' dan getirilen konuda bir halk referandumu he­ sınırında bulunan Kedaşen, Azeriler yerleştirildi ve orada bizim nüz yapılmış degil ve fakat bu sorun Şahumian, Hanlar'daki saldırılar, suni diye adlandırdığımız bir nüfus tüm güncelliği ile çeşitli örgütlerin ırza geçme, rehine kaçırma çoğunluğu elde edildi. Bugün tartışma konusu halinde şimdilik. olaylarını da eklerneyi Nahiçevan'da Ermeni nüfusu D7o5 Sovyet Ermenistan' daki "Kendi ka· unutmayalım. Tüm bu yapılan civarındadır, ancak Sovyet Ermeni­ derini tayin ve Ulusal Birlik" örgü• saldırılara karşı silahlı, hatta sopa­ stan'da geniş kitleler Nahiçevan'ın tü SSCB'den ayrılıp bağımsız bir lar ve taşlarla dahi olsa, Ermenistana baglanması için müca• Ermenistan yaratma yaıılısıdır. gerçekleştirilen direnişler de bizlerce dele etmekte, halktan imza "Ermeni Ulusal Hareketi" ise, ül• savunma hareketleri olarak görül· toplamaktadırlıır. kenin ekonomik, sosyal ve politik mektedir. Karabağ'da durum biraz daha olarak güçlenınesini programına SORU 4 Ermenistan'ın bagımsızlığı farklıdır, tüm maruz kalınan baskı .aldıgından, bagımsızlıj!;ı daha ileriye hakkındaki düşünceleriniz nelerdir. ve zulüm uygulamalarına karşın, bırakıyor. Bu görüş aynı zamanda CEVAP Bu sorun, Ermenistan'ın yerli Ermeni halkı direnerek nüfu• yurt dışında bulunan "Sosyal­ jeopolitik konumu ile fazlasıyla sun çoğumugunu koruyabilmiş ve Demokrat Hınçak" ve "Raıngavar bağlantılı olup, çözümü birçok ül· 1988 yılı başlıırında Sovyet Ermeni­ Azadagan-özgürlükçi Demokrat" keyi ilgilendirmektedir. Sınırlıırımı­ stan'ınawww.arsivakurdi.org katılma mücadelesini partilerince de benimseniyor. "Er· zın Gürcistan, Azebaycan, Iran, ve başlatmıştır. Anayasal bir hak meni Devrimci Taşnak Partisi" ise "Türkiye" ile çevrili olması ve tüm olmasına karşın, kendi kaderini tay­ ülkenin bağımsızlığı yanlısıdır. ülkeler le toprak sorunlarırnızın in hakkı, Karabağlılara Taşnak Partisi eski anti-Sovyet tu­ varlıgı, bizleri gelecekte ayakta du· reddedilmiştir. Ancak tarihsel bir tumunu değiştirıniş olup, rabilme ve varoluşumuzu koruya­ haksızlıga ugramış olan Karabağ Sovyet'lerle anlaşabilme yolunu bilme durumunu yaratma Ermeni halkı, ·anavatan Erıneni- arama çabasındadır. Bu durumda soruınlulugunu üstlenme çift göre· A/a Yekiti 32 viyle ödevlendiriyor. Öyleki biz Er­ baskı altında tutulan ve Ermeni­ tiriterek Ermenisiz Batı Ermenistan'­ me.nistan'ın bağımsızlıgından yana stan 'la birleşip özgürce yaşamak ı yaratıldı. Çevre bölgelerden, özel• olmakla beraber, bu ülkenin isteyen bölge Kürt halkının bu haklı likle Kürdistan' dan, öz yerlilerin­ olağanüstü güçlenınesini daha önce• istemini destekliyoruz. Verdiğimiz den boşaltılmış topraklara yönetik ki hedefimiz olarak görüyor ve bu bu örnekle SSCB'de yaşayan Kürt• büyük bir göç olayı var. Bunun­ konuda çalışmalarımızı yönlendiri• lerin Ermenilerle kardeşçe yaşama la da yetinilmeyip Balkan ülke• yoruz. Mutlak bağımsızlığa geçişin istemini vurgulamak istedik. lerinden gelen göçmenler Ermeni vazgeçilmez etaplannda yaniışiara Laçin 'li Kürtler bu örneğin en iyi topraklarına devletçe yerleştirilmiş­ düşmeden ve halkımızın varlıgını şekilde dile getiriyorlar. lerdir. Biz ata topraklanmız üzerin• tehlikeye sokmadan geçirmek zo­ SORU 6 1915 Soykırımında Kürtle• deki degişiklikleri ve yerleşmeleri runda oldugumuz yüzlerce ciddi rin rolünü nasıl değerlendiriyorsu­ suni bir olay olarak görüyor ve öyle çalışmalar var, tüm bu çalışmaların nuz? değerlendiriyoruz. Çünkü bugünkü demokratik işierlikle yürütülmesi de CEVAP: Sadece 1915 'te değil, daha suni olarak yaratılmış durum kesin­ ciddi kaygılarımızı içermekleler. Bi- öncesi dönem (örneğin 1894- I 896 likle, zorla kendi ülkesinden atılmış zim için ulaşılması istenen yıllarında) katliamlarda Batı Erme­ olan Ermeni ulusunun istemi baimsızlıgı koruyabilmek, o nistan ve Kürdistan da yaşayan dışında gerçekleştiritmiş zoraki bir bağımsızlıgı elde etmek kadar Kürtlerin sorumluluğu oldukça bü• dayatmadan başka hiçbir şey önemli ve ciddi bir sorundur. yüktür. Abdül Hamid döneminde değildir. 3.000 yıldan beri kesintisiz SORU 5 Kürtler ve Ermeniler uzun kurulan "Hamidiye Alayları" ta­ olarak aynı topraklarda yaşamış bir tarihsel komşuluk ve içiçelik mamiyle Kürtlerden oluşmaktaydı olan Ermeniler, yirminci yüzyılın yaşamış, olumlu-olumsuz bir dizi ve bunlar 350.000 den fazla Ermeni­ başında soykınmına uğramakta geçmişi var, SSCB'deki Kürtlere nin katledilmesinden sorumludur­ kalmamış hayatta kalanlarıysa zor­ yaklaşımı nasıl buluyorsunuz? lar. Abdülhamid Kürtlerden oluş­ la göçe tabi tutulmuşlardır. Bugün CEVAP: SSCB'de yaşayan Kürtle• turdukları "alaylar"a katılan Kürt• sadece 75 yıldan beridir ki Ermeni­ rin ulusal, kültürel ve sosyal lere, Ermeniterin evlerini, toprakla­ ler atatopraklarının dışında yaşa­ değerlerinin varlığı ve gelişmesi sa­ rını ve mallarını vererek ödüllendir• mak zorunda bırakılmışlardır. Bu dece Sovyet Ermenistan' da yaşayan miştir .İ ttihad ve Terakki dönemi durumda suni olarak yaratılmış ve bu Kürt nüfusuna sağlanmış haklardan gerçekleştirilen büyük soykırımında günkü durumuyla anavatanımıza o ibaret oldugu bilinen bir gerçektir. da durum yukarıda anlatılandan toprakların sahibi olmayan uluslar, Ermenistan dışında yaşayan Kürt• farklı değildir. O dönemin hüküme• halklar yerleşmişlerdir. Kürt ulusu lerse, yine Stalin döneminde ezelden ti, Ermeniterin Hristiyan dinine nüfus çoğunluğunu elde etmiş ve fa­ beri yaşamış oldukları topraklardan mensup olmalarını, cahil Kürt kat bizlerin artık bulunmadığı Batı göç ettirilmiş, sürgün hayatı çevrelerinin dini duygularını da çok Ermenistan'ına da Kürdistan diye yaşamaktadırlar ve bulundukları iyi kullanarak, yirminci yüzyılın ilk sahip olmaya çalışmaktadır. Nasıl cumhuriyetlerde hiçbir ulusal hakka ve en kanlı soykırımını oluyorda bir ülke, 3.000 yıldan beri sahip değillerdir. Biz, Kürt halkına gerçekleştirmiştir. Bu soykırımına bir ulusa vatan olmuş bir toprak, karşı uygulanan insanlık dışı istendigi kadar "cehaletin sadece şimdi orada bulunan politikanın karşısında olup, hangi kullanılması" gerçekleri getirilse insanların milliyeti gözönünde bu­ cumhuriyette bulunurlarsa bulun­ dahi, bu işlenen insanlık dışı suça lundurularak, adını, kimliğini, sahi­ sunlar, Kürtlerin daha önce katılınada Kürt halkının bini degiştirebiliyor? Asıl yaşadıkları topraklara dönmeleri sorumlulugunu görmezlikten gel­ anlaşılmaz olan ve tarihle, bilimle için verdikleri haklı mücadeleyi de­ memiz herhalde beklenemez. Ve biz çelişki halinde olan sorun budur! stekliyoruz. Geçenlerde halen Kürt ilericilerinin, SORU 8 Kürdistan' da halen Moskova'da Sovyet Parlementosu aydınlarının bu tarihsel gerçektiği yaşayan Ermeniler nüfusun çok önünde Kürtler tarafından yapılan kabul etmelerini ve üzerlerine düşen azını oluşturmaktadır. Bir kısmı da protesto gösterisini de çok haklı ve sorumluluğu yerine getirmelerini müslümanlıgı kabul edip, kendisini adaletin yerine getirilmesi ıçın beklemekteyiz. Kürt ilerici ve aynı zamanda Kürtlükle özdeşteştir­ yapılan bir eylem olarak aydınlarının bu sağduyulu miş durumda, onlara ilişkin yakla­ değerlendiriyoruz. davranışı, uluslarımız arasında ne sımlarınız nelerdir? · Bunun yanında Sovyet Ermenistan yazık ki olmayan güveni sağlayacak CEVAP: Sizin Kürdistan diye ve Karabağ arasında bulunan (ki bu ve her iki halkın kardeşliğinin adlandırdıgınız ülkenin Batı Erme­ bir suni sınırdır) toprak üzerinde pekişınesini de sağlayacaktır. nistan 'ını da içerip içermediğini bi­ yaşayan Kürtlerin ileri gelen SORU 7 1915 ten sonra batı Erme­ lemiyoruz çünkü sizin bu konudaki aydınları ve tüm Laçin halkı, nistan olarak adlandırılan bölgede• görüş ve analizierinizi şimdilik Karabağınwww.arsivakurdi.org Ermenistana birleşmesi ki değişimleri nasıl değerlendiriyor­ tanımıyoruz. Hoş ki sadece Kürdi• isteğine destek olmanın yanında, sunuz? stan'da degil, Batı Ermenistan'da Kürtlerin yaşadığı Laçin ve bölgesi• CEVAP: Soykınının hemen da bugün çok ama çok az bir Erme­ nin (Karabağ ve Ermenistan sonrasında ve daha sonraki yıllarda ni nüfusu vardır. Bununla birlikte arasındadır) de Azerbaycan'dan da süren resmi devlet politikası, sayıları bilinmeyen, ancak Sovyet ayrılıp Ermenistan'a birleşmesi iste­ Batı Ermenistan'ın öz yerleri olan Ermenistan 'ı tarihçilerince mini kararlaştırmış ve Moskova'ya Ermenilerden arındırılması, boşal­ I .000.000 civarında olduklan ileri başvurmuşlardır. Biz, Azerilerce tılınasıydı. Ve düşünülen gerçekleş- sürülen "dönme" diye adlandırılan Ala Yekftf 33 Ermeniler halen bu topraklar üze• CEVAP: Sözkonusu örgütlerin Birleşmiş Milletierin soykırımlar rinde yaşamaktadırlar. yaklaşımını biliyoruz ve fakat onla­ konusunda söyledikleri oldukça ·Bu Ermeniler, 1915 soykırımında ra yaptığımız öneri tarihsel açık ve sanırız tüm Kürt örgütleri zorla müslümanlaştırılmış gerçeklerin iyice araştırılması ve tarafındanda kabul ediliyor. Yoksa olduklarından ve hiç bir zaman Er­ doğru, bilimsel analizlere bu soykırımı sonrası bir "kus ura meni olduklannı söyleme, sahipten­ varmaktadır. Bu konuda ciddi ola­ bakmayın" veya "suçlulan lanetiiy­ me olanağını bulamadıklanndan, rak araştırma olduğunu pek oruz denirdi. Biz bu anlamda tüm zaten üç nesilden günümüze dek sanmıyoruz. Her Kürt ve Türk ör• kendisine ilericiyim, devrimciyim, müslümanlık yapmak zorunda gütü, ne yazık ki sorunu bugünkü komünistim, aydıntın diyen insan­ kalanlardır. Ancak şu son yıllarda "Türkiye"nin sınırlan içersinde gö• lardan, onların Kürt olsun, Türk ol­ bir ulusal uyanış başlamıştır ve rüyorlar ve basit nüfus sayısı sun örgütlerinden daha açık, daha "dönme" Ermenilerden yüzlercesi, ölçüleriyle çözümlendinneye doğru bir tavır, daha ilerici bir bulundukları illerin mahkemelerine bakıyorlar. Ancak mesele şu an yaklaşım bekliyoruz. Bu konuda da başvurarak tekrar öz kimliklerine "Türkiye" diye adlandırılan ülkede herkesle tartışmaya açık ve hazırız. ulaşmak ve Ermeni olmak istemleri­ yaşayan Ermeni nüfusunun değil, SORU 10- Kürt-Ermeni işbirliği ni vurguluyorlar. Bu ailelerin anavatan Batı Ermenistan hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? çocukları yeniden Ermenileşebilme topraklarının dışında yaşamak zo­ CEVAP Yıliardır hepimiz umuduyla, kendi anadillerini runda bırakılmış 4,5 milyonu aşkın tarafından tekrar tekrar söyleniyor, öğrenebilmek için İstanbul'daki Er­ Ermeni ulusunun sorunudur ve bu haykırılıyor ki, Kürt Ermeni meni okullarına gönderiliyorlar. gerçek durum nedense görmezlikten ulusları tarihte işlenen hatalardan Fakat bu durum, ne yazık ki pozitif geliniyor. Biz, Batı Ermenistan'ın ders çıkarıp, artık ve hiç olmazsa olacağına negatif sonuçlar gerçek sahipleri, soykırıma bugün işgalci güçlere karşı birlikte doğuruyor ve yeniden Ermenileşen uğradıktan sonra topraklarımızdan mücadele etsinler diye ... Ancak bu "dönme" aileleri, artık o topraklar sürüldük ve şimdi artık o sadece söylemekte kalıyor ve bir üzerinde onlara Ermeni oldukları toprakların dışında yaşıyorsak, bu türlü hayata geçirilemiyor. Bunda için yaşam hakkı tanınmadığından, bizim kendi İsteğimizle gerçekleşmiş biz Ermenilerin güven sorunu topraklarını terkedip istanbul'a bir durum değil, tam aksine Türk halledilmemiş olduğu gerekçesiyle yerleşmek zorunda kalıyorlar. Bu devletinin planlayıp gerçekleştirdiği karşılıklı görüşmelerde da zaten nüfüsumuzun çok az bir durumdur. Nasıl oluyor da bulunmayışlarımızda olduğu topraklardan tümden uğramış olduğumuz bu tarihsel sorumluluğumuz olsa dahi, Kürt aynlmamızı getiriyor. haksızlıga karşı adaletin yerine gel­ arkadaşların sorunu henüz bizim Gelelim kürtleşen Ermeniterin du­ mesi için mücadelesini verdigirniz beklediğimiz ilkeler temelinde rumuna: Yukanda belirttik din anavatanımıza geri dönme ve kendi kavramamış olmaları ya da kabul değiştirmenin nasıl olduğunu, an­ topraklarıınız üzerinde, özgürce etmeyişlerinin oynadığı rol daha bü• cak bununla birlikte Kürt nüfusu kendi kaderimizi tayin etme yüktür. Bizler Kürt örgütleriyle içerisinde bulunduklanndan sözko• hakkımız görmezlikten geliniyer ve­ işbirliğinden yanayız ve bu konuda nusu Ermeniler zaman süreci ya anlaşılamıyor? herkesle çalışmaya hazırız. Fakat içersinde Kürtleşmişlerdir. Ancak Bugün artık 3.000 yıldan beri bu çalışmanın gerçekleştirilmesinin bunların birçoğu nedense kendi asıl oturduğumuz topraklarda, sadece en önemli şartlarından biri Ermeni kimliklerinden habersizdirler, hoş 75 seneden beri Kürtler veya Tür• sorununun doğru analizi, Ermenite­ ki elinde olmadan ve kendi isteği kler gelip yrleşmiş diye, geri ülkemi• rin Batı Ermenistan'a geri dönüp dışında milliyet ve inanç ze dönüp özgürce ve hiçbir ulusun kendi kaderlerini özgürce kendileri­ degişikliğine uğramış bu insanların boyunduruğu altında olmadan nin tayin hakkının tanınması ve özgürce seçme haklan bulunsa ve de yaşama isteğimizden vazgeçmemiz savunulması, ayrıca tüm dünya Ermeni olarak baskısız, korkusuz beklenemez. Dünyada bugün, Er­ hukuğunun da kabul ettigi yaşayabilecekleri ortam yaratılsa, meni ulusunun kavgası kadar haklı gerçekliğin tanınması ve Ermenile­ Kürtleşmiş Ermenilerin hiç bekle­ ve adaletli bir kavgaya tüm demo­ rio toprak sorununun halledilmesi­ meden kendi öz kimliklerine döne• krasiden yana güçler ve sağduyulu diL ceklerine hiçbir kuşkuniuz yoktur. insanlık saygı duyar, sahip Bu konularda anlaşabildiğimiz her Bizim düşüncemize göre dünyada çıkarken, bizi onlardan daha iyi örgütle işbirligi yapmaya ve ortak yaşayan hiçbir insan, eğer kendini anlaması gerektiğini olan düşmanımıza karşı birlikte insandan sayıyorsa aslını inkar ede­ düşündüğümüz Kürt ulusu ve ör• savaşmaya hazırız.Öyle ki bu konu­ mez, olur da ederse de o da onun gütleri ne yazık ki şimdiye dek söy• daki beklenti bizim olup sizlerin sorunudur. lenınesi gerekeni söylememiş, cevaplaması gereken bir soru SORU www.arsivakurdi.org9 Kürdistan'ın bağımsızlığını insanlarını Ermeni sorunu konu­ hakkında görüşümüzü bildirmiş savunan örgütlerin programlarında sunda aydınlatmamıştır. oluyoruz. Ermenilere ve. di&_er azınlıklara yö• Soykırımını tanımak, sadece onu la­ SORU ll Ermeni örgütlerinden nelik yaklaşımlar var. Hiç biri tarih­ netlemekle sınırlanmaz, toprak so­ bazılarının geçmişte varolan sel Ermenistan topraklarını günü• rununun halli ve maddi, manevi, çalışma tarzları degişti. Son 15-20 müz koşullarinda aynen kabul et­ hukuksal sorumlulukların yerine yıldır yapılan bu tUr eylemleri nasıl etmemekteler, bu konudaki düşün­ getirilmesi zorunluluklarından ne­ görüyorsunuz? cel~riniz nelerdir? dense bahseden yok gibi, oysa CEVAP: 1973'ten beri varolan Ala Yekitf 34 silahlı propaganda eylemleri, Orta-Doğu ülkelerinde (Mısır hariç) konusunda üstlerine düşen vazifeyi varılması gereken amaca verdikleri Ermeniler de yaşamaktalar. Bu ko­ yapmış olsalardı, şimdi bu soruyu hizmeti yeterince vermiş nuda düşünceleriniz nelerdir? sormanıza da gerek kalmayacaktı. olduklarından durdurulmuşlardır. CEVAP: Yukarıdaki sorulara Bizce meselenin asıl gerekçesi bun­ Silahlı propaganda bizim verdiğimiz cevaplardan da lar, halkımız sadece Türkleri degil, kavgamızın sadece bir aracıdır, bu­ anlaşılacağı gibi her iki halklar da Kürtleri de affetmedi. Öyleki siz nun çok iyi anlaşılması gerekiyor. aynı topraklarda bulunmakla bir­ "Türkiye" Kürtlerine düşen görev Bu mücadeleyi verenler Türk likte aralarında olması gereken bu konunun aydıntatılması ve kanına susamış caniler değil, haklı ilişki yok gibidir. Bunda söz konusu halklarımız arasında varolması ge­ mücadelemizin tüm dünyaca bilin­ ülkelerde bulunan Ermenilerin reken güvenin saglanmasıdır. Bizler mesi için kavga vermiş insanlardır. soykırımından kıırtulmuş ve hayat­ her ne kadar bu konuda üstümüie Bu dönem sonrası politik örgütlen• ta kalanlardan oldugunu da göz düşeni yapıyor ve bugün özgürlük meye hız verilerek, ikinci etaba önünde bulundurursak kurulamay­ mücadelesi veren Kürt halkının de­ geçildi. Basın ve yayın an ilişkinin nedenlerini hemen delerinin benzerleri olrnadıjjını ken­ çalışmalarında bulunulmakta ve ha­ anlarız. Soykırımdan yaşayan Er­ di halkımıza anlatmaya çalqyorsak len birkaç dilden yayın çalışması meniler, kendisine saldırıp kesenie­ da, varolan haklı ve hakim düşünce sürdürülmektedir. Dünyanın birçok rin Türklerden ibaret olmadığını ve "O ne biçim özgürlük mücadelesi ülkesinde legal yığınsal örgütlenme hatta yaşanan toprakların da veren bir halk ki, geçmişte bizim öz• biçimleri uygun görülerek, geniş içiçeliği gerekçesiyle Kürtlerin çok gürlük mücadelemize saldıranın kitlelere ulaşma, onların kavgaya büyük sorumluluğu olduğunu biliy­ yanında oldu ve elini kanırnıza çekilmesi için çalışılmaktadır. An­ orlar, çünkü yaşamış, görmüş ve bu buladı" diye ifadesini buluyor. Bu cak hedeflenen asıl amaç, Batı Er­ konuda binlerce kitap dolusu konuda da temennimiz halen menistan topraklarına dönüp, ora­ anılarını yazıya almışlar. "Kürtler açılmayan ortak tarih da silahlı mücadeleyi başlatmaktır. Türklerden farklı değil, bizi asıp ke­ sayfalarımızın açılması ve Bu konudada değişik Kürt örgütleri stiler, şimdi de topraklarımııda yapılanların oldugu gibi kabul edil­ ile birlikte mücadele platformu Türkler değil, Kürtler oturuyorlar" mesidir. Sizlere bu tarihsel oluşturulması gerekiyor, ancak biz­ düşüncesi tü.m Orta-Doğu Ermeni­ sorumlulugu gerçekleştirmekte cid­ ler yapılınış, yapılan ve yapılacak lerindeki hakim düşüncedir. Bu ko­ di görevler düşüyor ve biz sizlerin bu olan karşılıklı görüşmelerden nuyla ilgili olarak hiç bir Kürt ör• soruırıluluktan kaçmayacagınıza ve şimdilik haberdar değiliz. Bu konu­ gütlenmesi de Ermeni soykırımında gerçeklerin kendi halkınız da eger başarılı olabilirsek, olumlu Kürtlerin oynadıgı rolü ve tarafından da bilinmesi için bir haberi ve tarihte ilk kez sorumluluğu hakkında doğru çalışacagınıza inanıyoruz: yapılacak olan Ermeni - Kürt düşünceleri sadece sözkonusu ülke• Geçmişin doğru analizi gelecegi bir­ işbirliğini halklarımıza müjdeleye• lerde ·değil nerede olursa olsunlar likte kucaklamarnız için açılacak ilk biliriz. yaşayan halkımıza anlatma, pencere olabilir. SORU 12 Kürtlerin oldugu tüm inandırma ve güvenlerini kazanma

Sayfa 36'dan Devam önemli bir adım atan hareketimiz, ketimiz nice badirelerden geçerek Konferans kararlarının yol bugüne gelmiştir. Bn önümüzdeki 1 Ecevit'ler söz birligi içerisinde bizim göstericiliğinde kır -şehir Mayıs'da tum taraftarlarımız mili­ askeri operasyonla imhamız kara­ diyalektiğini Kürdistan pratiğinde tan KAW A ruhuna yakışır bir rındalar. Bu önümüzdeki 1 Mayıs'­ doğru kavrayarak bir örgütlülük şekilde hareket etmesini bilmelidir­ ta sömürgecilerin tüm oyunlarını içerısıne girmiştir. Hareketimiz ler. Hareketimizin militan boşa çıkarıp, gökkubbeyi onların Kürdistan'da bu sene gerçekleşen taraftarları bir taraftan mücade• kafasına geçirmeye hazırlanalım. Newroz atılımıyla kalma yanlısı . lenin en ön saflarında döğüşmeye Kürdistan'da proleter devrimci gü• degildir. 1990 senesi hareketimiz hazırlanırken; diğer yandan Kürdi• zergahta kenetlenelim. Örgütlü ha­ açısında bir atılım yılı olduğu gibi stan'da mevcut olan yurtsever ör• reket ettiğimizde aşarnayacajjımız halkımız ağısından da birlik ve be­ gütlenmeleri yakınlaştıracak önlem• hiçbir engel yoktur. Birlik içerisinde raber lik yılı olmalıdır. Hareketimiz leri de almak zorundadırlar. hareket ettiğimiz takdirde; cehenne­ tüm anti-sömürgeci güçleri tek ce­ Halkımızın milli çıkarları ve militan min atlıları da üzerimize çullansa, phede toplama siyasetinden hare­ KA W A düşüncesi bizlere bunu em­ bizleri yolumuzdan alıkoyanıaz. ketle, Kürdistan'da mevcut yurtse­ retmektedir! Gelecek; Bajjımsız, Birleşik ve De­ ver siyasi hareketler arasında birliğe • ı Mayıs'ta Kürdistan Ulusal mokratik bir Kürdistan için müca• önayak olma ve Kürdistan halkının Kıırtuluş ve Sosyalizm bayragını dele veren halkımızın www.arsivakurdi.orgolacaktır. biriiiiini en kısa zamanda yükseltmek içim ileri! YURTSEVER DEVRiMCi gerçekleştirme azmindedir. Hareke­ • Yaşasın Kürdistan Ulusal KAWA timiz kendi örl!ütsel birliğini Kurtuluş güçlerinin birliği! TARAFfARLARI! gerçekleştirirken; hiçbir engeli • Yaşasın proleter enternasyo­ Mart-Nisan 1988 "Birlik tanımadığı gibi Kürdistan halkının nalizmil Koferansı"yla tüm güçlerini ulusal birliğini gerçekleşiirirken de KAWA-MK birleştirerek, Kürdistan tarihinde hiçbir engeli tanımayacaktır. Hare- (1 Mayıs 1990) Ala Yekiti35 YAŞ AS IN 1 MAYIS! BIJI YEK GULAN! KA WA Hareketinin ülke ve ülke Kürdistan işçi sınıfının ve yoksul birleşmesini engellemek için, bazı dışmda J"Mayıs'ın 100. yıldonümü emekçi halkının kendisini bölen sö• sol maskeli dolayısıyla dağllliğı Türk burjuva bildiriyi mürgeci s ınırları parçalamak için politikacılarının, sendikacılarının aşağıda yayınlıyoruz. hiçbir fedakarlıktan çekinmeyerek ağzından şimdiden demeçler ver­ direnişe ve savaşa hazırlandığı bir mektedir. Sömürgeci Türk burjuva­ Emperyalistlerin ve revizyo­ gündür. Onun içindir ki; tüm New­ zısı emekçi halkı yolundan nistterin dünya emek cephesine roz'larda oldugu gibi tüm ı saptırmak için ı974'lü yıllarda saldırılarını yoğunlaştırdıkları bir Mayı s 'larda da sömürgeciler kendi "umut" olarak Ecevit'i piyasaya dönemde dünya işçi sınıfı birlik, ordularını ve i şgalci tüm güçlerini sürdüğü gibi yeni sahte umutlar piy­ dayanışma ve mücadele günü olan 1 teyakkuz duruma geçiriyorlar. asaya sürmeye de Mayıs'ı çalışacaktır . kutlamaya hazırlanıyor. Ül• Bu sene Kürdistan halkı New­ Anadolu-Trakya emekçi halkı ı990 kemiz Kürdistan'da ı975 senesin­ roz atılımının bir devamı olarak ı ı Mayıs'ında Türk burjuvazisinin den beri Proleter Devrimci Hareke­ Mayıs eylemlerine hazırlanırken; tüm kirli oyunlarını boşa çıkartmalı timiz tarafından devrimci bir gele­ Anadolu-Trakya emekçi halkı ve mücadelesini proleter enternasy­ nek haline getirilen ı Mayıs, tüm TC'nin faş ist ya s alarını bu ı onalist bir ruhla Kürdistan Ulusal engellemelere ve yasaklara rağmen Mayıs'ta da ayaklar altına almak Kurtuluş Savaşı ' yla birleştirmelidir. kutlanacak, tıpkı bu seneki "New­ için hazı r lanıy or. TC, Anadolu­ Kürdistan 'ın somurge roz eylemleri"nde oluşu olduğu gibi Trakya ve Kürdistan emekçi Anadolu-Trakya emekçilerinin emekçi halkımız Türk sömürgecile• halklarını birbirine düşürmek için kurtuluşu önünde bir engeldir. Bu rinin tüm kanun ve mazbatalannı bir taraftan hakim ulus milliyetçiliği sene Kürdistan' da Newroz' la bu ı Mayıs'ta da takmayacaktır. olan Türk milliyetçiliğini körüklüy• başlayan emekçi halkın atılımı, 1 ı2 Mart ı990'da Savur or, kendi burjuva kliklerinin önder• Mayıs'ta Anadolu-Trakya emekçi yakınlarında 13 Pk k gerillasının . leri konumunda olan Demirel, Özal halkının atılımını da beraberinde şehit edilmesiyle, Nusaybin'de ve fnönü gibi siyaset adamlarını · getirmelidir. TC günümüzde ''PKK,KAWAKatılımı'' neticesin­ buluşturup onlara "yeni" "birlik, içerisine girdiği ekonomik, askeri ve de başlayan Newroz Direnişi; dah~ beraberlik ve bölünmezlik" yemin­ siyasi krizden dola y ı Anadolu­ sonra Proleter Devrimci Hareketi­ leri ettiriyor, diger yandan Abdül• Trakya ve Kürdistan halkı üzerinde mizin Kürdistan'da örgütlü diğer hamit dönemini de geride bırakan kanlı bir diktatörlük kurmuş yurtsever örgütlerle "anti­ istibdat yasalarıyla basını susturuy­ durumdadır, fakat Türk sömürgeci birleşik cephe siyaseti" or, fikirlerini özgürce beyan etmek s ömürgeciliğinin Ne\\ roz eylemleri­ doğrultusunda girdiği ittifakla Kür• isteyen işçileri, öğrencileri, yle beraber temelleri çatırdamaya distan'ın diğer yerleşim birimlerine politikacıları, gazetecileri ve bilim başlamıştır. Anadolu-Trakya ve yaydırıldı , başta Kızıltepe, Cizre, adamlarını tutuklatıyor. TC, " ana­ Kürdistan emekçi halklarının Türk fdil, Şırnak, , Diyarbakır, · Er­ vatan parçalanıyor", "vatan elden burjuvazisi karşısında kaybedece­ gani ve Batman'da olmak üzere, gidiyor" aldatmacasıyla; Anadolu­ kleri hiçbir şeyleri yoktur. Tam ter­ Kürdistan'ın birçok yerleşim biri­ Trakya emekçi halkına asker sine; eşitlik, bağıms ızlık ve minde yüzbinlerce insan toplu siyasi üniforması giydirip onu Kürdistan kardeşlik temellerine dayanan, grevieric sokağa döküldü. ı990 ulusal kurtuluş ve bağımsızlık mü• kazanacakları koca bir dünya Newroz atılımı neticesinde cadelesine saldırlmayı vardır. gerçekleşen eylemlerin henüz tam amaçlamaktadır. YURTSEVER olarak son bulmadığı bir dönemde, Türk sömürgecileri bu sene KÜRDISTAN HALKI! Proleter Devrimci Hareketimiz Kürdistan'da gerçekleşen Newroz Sana tarlanda, işyerinde, so­ Kürdistan'lı diger anti-sömürgeci atılımı karşısında şaşkına ve çılgına kak ortasında saldıran, senin özgür• yurtsever güçlerle ı Mayıs eylemle­ döndü. Bu önümüzdeki ı Mayıs'da lük ve bağımsızlığının simgesi olan rine hazırlanıyor. Dünya işçi sınıfı ateş Kürdistan dahil tüm Anadolu­ Newroz'unu kana bulayan Türk sö• için birlik, dayanışma ve mücadele Trakya toprakları üzerinde bacayı mürgecileri; sana bu 1 Mayıs'ta da günü olan ı Mayıs, sömürge ülke saracağı için, TC şimdiden bir dizi saldıracaktır. Kürdistan'da çeşitli milliyetlerden önleme başvurmaktadır. TC kendisi Bugün Türk burjuvazisi, Kür• halkın ırk, dil, miJJiyet, din ve mez­ için çalan tehlike çanları karşısında distan halkına karşı yeni bir haçlı hep ayrımıwww.arsivakurdi.org gözetmeksizin hep bir­ kendisine karşı olan güçleri bölmek , seferi başlatmış durumdadır . likte sömürgecilige karşı birleştiği Anadolu-Trakya emekçi halkının Özal'lar, Demirel'ler, İnönü'ler ve ve Kürdistan ulusal kurtuluş ve mücadelesinin Kürdistan halkının bagımsızlık bayrağını ükselttigi bir verdiği ulusal kurtuluş ve Devamı Sayfa 35 'de gündür. Kti!distan'da ı Mayıs, bağımsızlık mücadelesiyle