<<

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI

BÜYÜK MENDERES HAVZASININ KURAKLIKTAN ETKİLENEBİLİRLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

-UZMANLIK TEZİ-

HAZIRLAYAN: MUSTAFA BERK DUYGU

ANKARA, 2015

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI

BÜYÜK MENDERES HAVZASININ KURAKLIKTAN ETKİLENEBİLİRLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

-UZMANLIK TEZİ-

HAZIRLAYAN: MUSTAFA BERK DUYGU

TEZ DANIŞMANI: DR. ABDULLAH CEYLAN

ANKARA, 2015

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI

HAZIRLAYAN MUSTAFA BERK DUYGU

BÜYÜK MENDERES HAVZASININ KURAKLIKTAN ETKİLENEBİLİRLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

TEZ DANIŞMANI DR. ABDULLAH CEYLAN

BU TEZ ORMAN VE SU İŞLERİ UZMANLIĞI YÖNETMELİĞİ GEREĞİ HAZIRLANMIŞ OLUP JÜRİMİZ TARAFINDAN UZMANLIK TEZİ OLARAK KABUL EDİLMİŞTİR.

TEZ JÜRİSİ BAŞKANI: PROF. DR. CUMALİ KINACI ......

ÜYE: HÜSEYİN AKBAŞ ......

ÜYE: DR. YAKUP KARAASLAN ......

ÜYE: MARUF ......

ÜYE: TANER KİMENÇE ......

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE

Bu belge ile, bu uzmanlık tezinde bütün bilgileri akademik kurallara ve etik davranış ilkelerine uygun olarak hazırlayıp sunduğumu beyan ederim.

Bu kural ve ilkelerin gereği olarak, çalışmada bana ait olmayan tüm veri, düşünce ve sonuçları andığımı ve kaynağını gösterdiğimi ayrıca beyan ederim. (25.06.2015)

Tezi Hazırlayan Uzman Yardımcısı

Mustafa Berk DUYGU

25.06.2015

TEŞEKKÜR

Bu çalışmanın hazırlanması süresince geniş bilgi birikimi ışığında sağladığı katkılar, öngörüler ve tavsiyeler için Meteoroloji Genel Müdürlüğü - Meteorolojik Afetler Şube Müdürü Dr.Abdullah Ceylan’a,

Çalışmanın her aşamasında beni yönlendiren ve tavsiyelerde bulunan başta şube arkadaşlarım Yeliz Sarıcan, Çiğdem Gürler, Gökhan Berker Akbıyık ve Bahadır Özçam olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarıma ve amirlerime,

Her zaman beni destekleyen aileme, çok kıymetli eşim Fulya Çıray Duygu’ya ve kızım Defne Duygu’ya can-ı gönülden teşekkür ederim.

ii

İÇİNDEKİLER TEŞEKKÜR ...... İİ İÇİNDEKİLER ...... İİİ KISALTMALAR ...... Vİİ TABLOLAR LİSTESİ ...... Vİİİ ŞEKİLLER LİSTESİ ...... X ÖZET ...... XİV ABSTRACT ...... XV

1. GİRİŞ ...... 1

1.1. Amaç ve Kapsam ...... 2

2. KURAKLIK ...... 3

2.1. Kuraklık Çeşitleri ...... 4 2.1.1. Meteorolojik Kuraklık ...... 4 2.1.2. Hidrolojik Kuraklık ...... 4 2.1.3. Tarımsal Kuraklık ...... 5 2.1.4. Sosyo ekonomik Kuraklık ...... 5

2.2. Türkiye'de Kuraklık ...... 5

2.3. Kuraklık Analiz Yöntemleri ...... 7 2.3.1. Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) ...... 7 2.3.2. Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) ...... 8 2.3.3. Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) ...... 9 2.3.4. Ondalıklar (Deciles) İndisi ...... 10 2.3.5. Aydeniz İndisi ...... 11 2.3.6. Erinç Kuraklık İndisi ...... 12 2.3.7. Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) ...... 13 2.3.8. Standartlaştırılmış Yeraltı Suyu Seviyesi İndisi (SGI) ...... 13 2.3.9. Su Kullanımı İndisi (WEI) ...... 13

2.4. Kuraklıkların Etkilerinin Değerlendirilmesi ...... 14

iii

3. BÜYÜK MENDERES HAVZASI GENEL BİLGİLERİ ...... 15

3.1. Yerleşim Yerleri ...... 17

3.2. Arazi Kullanımı ...... 18

3.3. Sosyo-Ekonomi ...... 19 3.3.1. Tarım ve Hayvancılık ...... 19 3.3.2. Sanayi ...... 20 3.3.3. Enerji ...... 21 3.3.4. Turizm ...... 23

3.4. Nüfus ...... 23

4. BÜYÜK MENDERES HAVZASI İKLİM VE SU KAYNAKLARI 25

4.1. İklim ...... 25 4.1.1. Yağış ...... 25 4.1.2. Sıcaklık ...... 27 4.1.3. Buharlaşma ...... 28

4.2. Su Kaynakları ...... 30 4.2.1. Yerüstü Suyu (YÜS) ...... 30 4.2.2. Yeraltı Suyu (YAS) ...... 31 4.2.3. Su Kaynaklarının Kullanımı ...... 32

4.3. İklim Değişikliği Projeksiyonları ...... 33 4.3.1. Sıcaklık Değişimleri ...... 34 4.3.2. Yağış Değişimleri ...... 34 4.3.3. Su Bütçesi Değişimleri ...... 35 4.3.3.1. Yüzey Suyu Bütçesi Değişimleri ...... 35 4.3.3.2. Yeraltı Suyu Bütçesi Değişimleri ...... 36 4.3.3.3. Su Bütçesinde Beklenen Değişimler ve Su Kullanımlarının Karşılaştırılması ...... 37

iv

5. KURAKLIK ANALİZLERİ ...... 38

5.1. Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Veriler ...... 38 5.1.1. Meteorolojik Gözlem İstasyonları ...... 38 5.1.2. Akım Gözlem İstasyonları ...... 39

5.2. Yağış Trendleri ...... 41

5.3. Akış Trendleri ...... 42

5.4. Havzada Yaşanmış Kurak Dönemlerin Belirlenmesi ...... 43 5.4.1. Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) Analizleri ...... 43 5.4.2. Ondalıklar İndisi (Deciles) Analizleri ...... 53 5.4.3. Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) Analizleri ...... 57 5.4.4. Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) Analizleri ...... 67 5.4.5. Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) Analizleri ...... 71

6. ETKİLENEBİLİRLİK DEĞERLENDİRMESİ ...... 73

6.1. Kuraklığın Havza Su Bütçesi Üzerine Etkileri ...... 73

6.2. Kuraklığın Tarım ve Hayvancılık Sektörleri Üzerine Etkileri .... 76 6.2.1. Tarımsal Üretim Verilerinin Değerlendirilmesi ...... 76 6.2.2. Hayvancılık Verilerinin Değerlendirilmesi ...... 79 6.2.3. Sulama Amaçlı Depolamaların Değerlendirilmesi ...... 82

6.3. Kuraklığın Enerji Üretimi Üzerine Etkileri ...... 83 6.3.1. Hidroelektrik Enerji Üretiminin Değerlendirilmesi ...... 83

6.4. Kuraklığın Çevresel Sistemler Üzerine Etkileri ...... 84 6.4.1. Kuraklığın Sucul Ekosistemler Üzerine Etkileri ...... 85 6.4.1.1. Çevresel Akımların Değerlendirilmesi ...... 85 6.4.1.2. Su Ürünleri Üretimi Verileri ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi ...... 86 6.4.2. Kuraklığın Karasal Ekosistemler Üzerine Etkileri ...... 87 6.4.2.1. NDVi Analizleri ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi . 87

v

6.4.2.2. Bal Üretim Verimi ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi ...... 88

6.5. Kuraklığın İçme ve Kullanma Suyu Üzerine Etkileri ...... 90

7. SONUÇ VE DEĞERLENDİRMELER ...... 92

7.1. Sonuçlar ...... 92

7.2. Öneriler ...... 93

KAYNAKÇA ...... 95 ÖZGEÇMİŞ ...... 99

vi

KISALTMALAR

AGİ Akım Gözlem İstasyonu

DSİ Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü

EİEİ Elektrik İşleri Etüt İdaresi

EÜAŞ Elektrik Üretim Anonim Şirketi

GSMH Gayri Safi Milli Hâsıla

HES Hidroelektrik Santral

IPCC Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli

MGM Meteoroloji Genel Müdürlüğü

MGİ Meteorolojik Gözlem İstasyonu

PNPI Normalin Yüzdesi İndisi

NDVi Normalleştirilmiş Vejetasyon Değişim İndisi

PDSI Palmer Kuraklık Şiddet İndisi

RCP Temsili Konsantrasyon Rotaları

SRI Standartlaştırılmış Akış İndisi

SPI Standartlaştırılmış Yağış İndisi

WEI Su Kullanım İndisi

SYGM Su Yönetimi Genel Müdürlüğü

TUİK Türkiye İstatistik Kurumu

UNCCD Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi

Sekretaryası

YAS Yeraltı Suyu

YÜS Yerüstü Suyu

vii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 2-1 Türkiye’nin yıllık su talebi projeksiyonu (DSİ, 2012b) ...... 6 Tablo 2-2 Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması. (McKee, Doesken, & Kleist, 1993) ...... 8 Tablo 2-3 Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması (Palmer, 1965) ...... 9 Tablo 2-4 Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) Kuraklık sınıflandırması (12 Aylık Analizler için) ...... 10 Tablo 2-5 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması ...... 11 Tablo 2-6 Aydeniz Kuraklık İndisi İklim Sınıflandırması (Bozkurt, 1996). . 11 Tablo 2-7 Erinç Kuraklık İndisi İklim Sınıfları ...... 13 Tablo 3-1 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Başlıca Akarsular (TÜBİTAK MAM, 2010)...... 17 Tablo 3-2 Büyük Menderes Havzasında Bulunan İllerin Havza İçerisinde Kalan Alanları ...... 18 Tablo 3-3 Büyük Menderes Havzasında DSİ ve Özel Sektör Tarafından İnşa Edilen Hidroelektrik Santraller (DSİ, 2015) ...... 22 Tablo 3-4 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan İlçelerin 2015 yılı Nüfusları (TUIK, 2015a) ...... 24 Tablo 5-1 Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Meteorolojik Gözlem İstasyonlarına İlişkin Bilgiler ...... 39 Tablo 5-2 Kullanılan Akım Gözlem İstasyonlarına İlişkin Bilgiler ...... 41 Tablo 5-3 PNPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri ...... 52 Tablo 5-4 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri ...... 56 Tablo 5-5 SPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri ...... 66 Tablo 5-6 PDSI Hesaplarında Kullanılan Toprak Su Tutma Kapasitesi Değerleri ...... 67 Tablo 5-7 PDSI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri ...... 70 Tablo 6-1 Büyük Menderes Havzası Sulama Amaçlı Depolamalar...... 82 Tablo 6-2 Çevresel İhtiyaç Debisi (Tennant, 1975) ...... 85

viii

Tablo 6-3 Büyük Menderes Havzası Yıllık Su İhtiyacı Projeksiyonu (SYGM, 2015) ...... 90 Tablo 6-4 Büyük Menderes Havzası İçme-Kullanma Suyu Amaçlı Depolamalar ...... 91

ix

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 2-1 Türkiye’nin su talebi projeksiyonu a) 2010 yılı b) 2030 yılı (DSİ, 2012b) ...... 6 Şekil 3-1 Büyük Menderes Havzasının Konumu ...... 15 Şekil 3-2 Büyük Menderes Havzası Topografyası ...... 16 Şekil 3-3 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Akarsular ...... 16 Şekil 3-4 Büyük Menderes Havzası Alanlarının İller Arasında Paylaşımı .... 17 Şekil 3-5 Büyük Menderes Havzası Siyasi Haritası ...... 18 Şekil 3-6 Büyük Menderes Havzası Arazi Kullanımının Dağılımı (CORINE 1. Seviye) ...... 19 Şekil 3-7 Büyük Menderes Havzası Arazi Kullanımının Dağılımı (CORINE 2. Seviye) ...... 19 Şekil 3-8 Büyük Menderes Havzası Yıllık Sulama Suyu İhtiyacı Projeksiyonu ...... 20 Şekil 3-9 Büyük Menderes Havzası Yıllık Sanayi Suyu İhtiyacı Projeksiyonu ...... 21 Şekil 4-1 Büyük Menderes Havzası Yıllık Toplam Yağış Ortalaması ...... 26 Şekil 4-2 Büyük Menderes Havzası Yıllık Ortalama Yağış Dağılımı ...... 26 Şekil 4-3 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Sıcaklık Ortalamaları .... 28 Şekil 4-4 Büyük Menderes Havzası Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılımı (°C) 28 Şekil 4-5 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Buharlaşmalarının Ortalamaları...... 29 Şekil 4-6 Büyük Menderes Havzası Yıllık Toplam Buharlaşma Dağılımı (mm) ...... 29 Şekil 4-7 Türkiye Havza Bazlı YÜS Potansiyeli (DSİ, 2015) ...... 30 Şekil 4-8 Türkiye Havza Bazlı YAS Potansiyeli ve İşletme Rezervi (DSİ, 2015) ...... 31 Şekil 4-9 Havza Yüzey Suyu Kullanımının Sektörler Arası Paylaşımı ...... 32 Şekil 4-10 Havza Yeraltı Suyu Kullanımının Sektörler Arası Paylaşımı ...... 32 Şekil 4-11 Havza Kullanılabilir Su Potansiyelinin Sektörler Arası Paylaşımı ...... 33

x

Şekil 4-12 Büyük Menderes Havzasında Sıcaklık Değişimi Projeksiyonları (SYGM, 2015) ...... 34 Şekil 4-13 Büyük Menderes Havzasında Yağış Değişimi Projeksiyonları (SYGM, 2015) ...... 35 Şekil 4-14 Büyük Menderes Havzasında Yüzey Suyu Bütçesi Projeksiyonları (SYGM, 2015) ...... 36 Şekil 4-15 Büyük Menderes Havzasında Yeraltı Suyu Bütçesi Projeksiyonları (SYGM, 2015) ...... 36 Şekil 4-16 Büyük Menderes Havzasında Su Bütçesi ve Kullanımı Projeksiyonları - HadGEM2-ES Modeli (SYGM, 2015) ...... 37 Şekil 4-17 Büyük Menderes Havzasında Su Bütçesi ve Kullanımı Projeksiyonları - MPI-ESM-MR Modeli (SYGM, 2015) ...... 37 Şekil 5-1 Büyük Menderes Havzası ve Civarındaki Meteorolojik Gözlem İstasyonları ...... 38 Şekil 5-2 Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Meteorolojik Gözlem İstasyonları ...... 39 Şekil 5-3 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Akım Gözlem İstasyonları ...... 40 Şekil 5-4 Kullanılan Akım Gözlem İstasyonları ...... 41 Şekil 5-5 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Yağışların Zaman Serileri (1960-2014) ...... 42 Şekil 5-6 Aylık Ortalama Debi Değerlerinin Yıllara Bağlı Değişimi (Ulubey İstasyonu) ...... 42 Şekil 5-7 PNPI İndisi Sonuçları (Uşak ve Afyon Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 44 Şekil 5-8 PNPI İndisi Sonuçları (Aydın ve Denizli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 45 Şekil 5-9 PNPI İndisi Sonuçları (Muğla ve Ödemiş Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 46 Şekil 5-10 PNPI İndisi Sonuçları (Güney ve Nazilli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 47

xi

Şekil 5-11 PNPI İndisi Sonuçları (Dinar ve Milas Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 48 Şekil 5-12 PNPI İndisi Sonuçları (Acıpayam ve Köyceğiz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 49 Şekil 5-13 PNPI İndisi Sonuçları (Selçuk ve Gediz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 50 Şekil 5-14 PNPI İndisi Sonuçları (9 Aylık Havza Ortalaması) ...... 51 Şekil 5-15 PNPI İndisi Sonuçları (12 Aylık Havza Ortalaması) ...... 51 Şekil 5-16 PNPI İndisi Sonuçları (24 Aylık Havza Ortalaması) ...... 52 Şekil 5-17 PNPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı ...... 53 Şekil 5-18 Ondalıklar İndisi Sonuçları (Uşak, Afyon, Aydın, Denizli, Muğla, Ödemiş, Selçuk ve Gediz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin) ...... 54 Şekil 5-19 Ondalıklar İndisi Sonuçları (Güney, Nazilli, Dinar, Milas, Acıpayam, Köyceğiz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin) ...... 55 Şekil 5-20 Ondalıklar İndisi Sonuçları (12 Aylık Havza Ortalaması) ...... 55 Şekil 5-21 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı ...... 56 Şekil 5-22 SPI İndisi Sonuçları (Uşak ve Afyon Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 58 Şekil 5-23 SPI İndisi Sonuçları (Aydın ve Denizli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 59 Şekil 5-24 SPI İndisi Sonuçları (Muğla ve Ödemiş Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 60 Şekil 5-25 SPI İndisi Sonuçları (Güney ve Nazilli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 61 Şekil 5-26 SPI İndisi Sonuçları (Dinar ve Milas Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 62 Şekil 5-27 SPI İndisi Sonuçları (Acıpayam ve Köyceğiz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 63 Şekil 5-28 SPI İndisi Sonuçları (Gediz ve Selçuk Meteorolojik Gözlem İstasyonları için) ...... 64

xii

Şekil 5-29 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (9 Aylık) ...... 65 Şekil 5-30 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (12 Aylık) ...... 65 Şekil 5-31 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (24 Aylık) ...... 66 Şekil 5-32 SPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı ...... 67 Şekil 5-33 PDSI Zaman Serileri (Uşak, Afyon, Aydın, Denizli, Muğla, Ödemiş, Selçuk ve Gediz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin) ...... 68 Şekil 5-34 PDSI Zaman Serileri (Güney, Nazilli, Dinar, Milas, Acıpayam, Köyceğiz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin) ...... 69 Şekil 5-35 PDSI Zaman Serileri (Havza Ortalaması) ...... 69 Şekil 5-36 PDSI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı ...... 70 Şekil 5-37 SRI İndisi Zaman Serileri ve SPI zaman serileri ile karşılaştırmaları ...... 72 Şekil 6-1 Havza Yüzey Suyu Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 74 Şekil 6-2 Havza Yeraltı Suyu Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 75 Şekil 6-3 Havza Toplam Kullanılabilir Su Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 75 Şekil 6-4 Üretim Veriminin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 77 Şekil 6-5 Buğday Üretim Veriminin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 78 Şekil 6-6 Zeytin ve İncir Üretim Verimlerinin Yıllar İçerisinde Değişimi .... 79 Şekil 6-7 Koyun Sayılarının Yıllara Bağlı Değişimi ...... 80 Şekil 6-8 Sığır Sayılarının Yıllara Bağlı Değişimi ...... 81 Şekil 6-9 Sulama Suyu Barajları Su Seviyelerinin Yıllara Bağlı Değişimi ... 83 Şekil 6-10 Hidroelektrik Enerji Üretiminin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 84 Şekil 6-11 Tennant Yöntemine Göre Çevresel Akımların Yıllara Bağlı Değişimi ...... 86 Şekil 6-12 Su Ürünleri Üretim Verimlerinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 87 Şekil 6-13 Havza NDVi Değerlerinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 88 Şekil 6-14 Bal Üretim Verimlerinin Yıllara Bağlı Değişimi ...... 89 Şekil 6-15 İçme Suyu Barajlarının Doluluk Oranlarının Yıllara Göre Değişimi ...... 91

xiii

ÖZET

Kuraklık doğal (iklimsel) süreçler sonucu oluşarak belirli zaman aralıkları için belirli bölgeleri etkisi altına alabilir. Taşkın ve deprem gibi doğal bir afet olan kuraklık bu afetlerden farklı olarak çok uzun bir oluşma ve etkileme süresine sahiptir. Belirgin bir kuraklık olayının etki süresi yıllarla ifade edilebilir. Kuraklığın etkisini gösterdiği dönemde ve sonrasında oluşturacağı etkilerin azaltılabilmesi için etki ettiği bölgenin kuraklık hassasiyetinin en iyi şekilde tanımlanması gerekmektedir.

Bu çalışmanın amacı Türkiye’nin 25 nehir havzasından biri olan Büyük Menderes Havzasının kuraklık hassasiyetinin belirlenmesidir. Bu maksatla Büyük Menderes Havzasının geçmiş dönemde yaşadığı kuraklıkların analizi uluslararası literatürde kabul görmüş beş farklı analiz yöntemi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Kuraklık analizlerinde, Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI), Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI), Ondalıklar İndisi (Deciles), Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) ve Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) yöntemleri kullanılmıştır.

Kuraklık analizleri ile elde edilen kuraklık zaman serileri havzada geçmiş dönemde yaşanmış olan kurak dönemler ile yaşanan kuraklıkların şiddetleri ve süreleri tespit edilmiştir.

Büyük Menderes Havzası’nın kuraklıktan etkilenebilirliği, havzada yaşandığı tespit edilen kurak dönemlerin içme suyundan enerji üretimine, tarımsal üretimden çevresel sistemlere, farklı su kullanımları üzerine etkileri ayrı ayrı incelenerek değerlendirilmiştir.

Anahtar Kelimler: Büyük Menderes Havzası, Kuraklık, Kuraklık Analizi, İndis, Etkilenebilirlik

xiv

ABSTRACT

Droughts which occur as a result of natural (climatological) processes, may influence certain areas for certain periods of time. Drought is a naturally occurring disaster such as and droughts, but unlike this disasters it has a very long onset and impact duration. The impact duration of a severe drought may be expressed in terms of years. In the period which drought shows its effects and after, in order to mitigate drought impacts, drought sensitivity of the affected area should be identified in the best way.

The purpose of this study is to determine the drought vulnerability of Büyük Menderes River Basin which is one of the 25 river basins of . For this purpose, drought analyses of Büyük Menderes River Basin were carried out by using five different analysis methods which were recognized in the international literature. For the drought analyses, Percent of Normal Precipitation Index (PNPI), Standardized Precipitation Index (SPI), Deciles Drought Index, Palmer Drought Severity Index (PDSI) and Standardized Runoff Index (SRI) were utilized.

By using the drought time series obtained by drought analyses, dry periods, duration and intensity of the past droughts experienced in the basin were determined.

Drought vulnerability of Büyük Menderes Basin was assessed considering the effects of dry periods to many different water users separately from municipal water to energy production and from agricultural production to ecosystems.

Keywords: Büyük Menderes River Basin, Drought, Drought Analyses, Index, Vulnerability

xv

BÖLÜM 1

1. GİRİŞ

Kuraklık, insan hayatı, ekonomi ve çevresel sistemler üzerinde ciddi etkiler oluşturabilen en tehlikeli doğal afetlerden biridir. Ancak kuraklık yapısı itibari ile diğer doğal afetlerden çok farklıdır. Gelişmesi uzun yıllar alsa da doğurduğu sonuçlar ciddi ve maliyetli olmaktadır.

Türkiye bu doğal afetin etkilerine oldukça sık maruz kalmaktadır. Bu konuda yer ve zaman esaslarına dayalı analizler çok yeterli değildir. Bununla birlikte; 1804, 1876 ve 1928 yıllarındaki şiddetli kurak dönemler, tarım ürünlerinin ve hayvanların kaybına, çaresiz kalan birçok çiftçinin göç etmesine neden olmuştur. Cumhuriyet Döneminde de özellikle 1928, 1973, 1989, 1990, 1993, 1998-2001, 2008 yıllarında yaygın kuraklıklar görülmüştür. Bunlardan 1876 yılındaki kuraklığın kıtlıklara ve hastalıklara yol açmak suretiyle yaklaşık 200.000 vatandaşın ölümüne neden olduğu tahmin edilmektedir (Yağcı, 2007).

Özellikle Akdeniz ülkelerinde, küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkileri gözlenmeye başlamıştır. Türkiye gibi Akdeniz havzasında yer alan ülkelerde önümüzdeki dönemlerde sıcaklıkların artacağı ve yağışların azalacağı öngörülmektedir. Bu anlamda ülkemiz genelinde yaşanması muhtemel kuraklık afetlerinin şiddetlerinin artacağı ve sürelerinin uzayacağı düşünülmektedir (IPCC, 2014).

Büyük Menderes Havzası verimli arazilere sahip olmasına rağmen su potansiyeli yeterli değildir. Havza kuraklık afetleriyle oldukça sık karşılaşmakta olup bu afetler neticesinde geçmişte ciddi su sorunları yaşamıştır (Güner & Baykan, 1997).

1

Büyük Menderes Havzasının meydana gelmesi olası kuraklık olaylarından nasıl etkilenebileceğinin tespit edilmesi ile havzadaki su yönetiminin mevcut kurak dönemler de göz önünde bulundurularak en etkin su kullanımını sağlayacak şekilde gerçekleştirilmesi sağlanabilecektir.

1.1. Amaç ve Kapsam

Bu çalışmanın amacı ülkemizin 25 nehir havzasından biri olan Büyük Menderes Havzası’nın kuraklıktan etkilenebilirliğini değerlendirerek kurak dönemlerin su kaynakları, tarım çevre gibi farklı alanlarda ne tür etkiler oluşturduğunu tespit etmektir.

Bu çalışmada Büyük Menderes Havzasında yaşanmış olan kurak dönemler uluslararası literatürde kabul görmüş beş farklı kuraklık indisi kullanılarak belirlenmiştir. Etkilenebilirlik çalışmaları geçmişte yaşanan kuraklıklar ve sektörel veriler değerlendirilerek gerçekleştirilmiş, Havzada gelecek dönemde yaşanabilecek değişimlerin belirlenmesi için de iklim değişikliği projeksiyonlarından yararlanılmıştır. Kuraklık etkilerinin belirlenmesi için çeşitli kurum ve kuruluşların yayınladığı yıllık raporlar ve istatistikler değerlendirilmiş olup detaylı veriler için saha çalışması gerçekleştirilmemiştir.

2

BÖLÜM 2

2. KURAKLIK

Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi'nde yer alan tanıma göre kuraklık, yağışların kaydedilen normal düzeylerin önemli ölçüde altına düşmesi sonucu arazi ve kaynak üretim sistemlerini olumsuz olarak etkileyen ve ciddi hidrolojik dengesizliklere yol açan doğal olaydır (UNCCD, 1994). Kuraklık geçici bir olgudur ve doğal (iklimsel) süreçlerde oluşan sapmalar sonucu ortaya çıkmaktadır. Kuraklık belli bir bölgede, belli bir zaman aralığında oluşmakta ve su kaynaklarına bağımlı birçok sektör üzerinde etkiler oluşturmaktadır (Wilhite D. , 2000).

Kuraklık; taşkın ve hortum gibi bir doğa olayıdır. Kuraklık da bu tür doğa olaylarına benzer şekilde, şiddetine ve süresine bağlı olarak ölümcül felaketlere yol açabilmektedir (WWF, 2008). Ancak kuraklık diğer doğal afetlerden çok farklıdır. Gelişmesi uzun zaman alsa da doğurduğu sonuçlar ciddi ve maliyetli olmaktadır. Dünya genelinde tarımsal amaçlı kullanılan toprağın %70’i kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Dünya gözlenen kuraklığın ekonomik etkisi yaklaşık 42 milyar $/yıl’dır (WWF, 2008).

Kuraklığın etkilerinin azaltılması ve kurak dönemlerde su kaynaklarının korunması ancak iyi bir kuraklık yönetimi ile sağlanır ve kuraklık yönetiminin nasıl olması gerektiğinin anlaşılabilmesi için kuraklık ve kuraklık ile ilgili tanımların iyi bilinmesi gerekir.

Doğal olaylara bağlı olan “kuraklık” ve insani müdahalelerin de etkili olduğu “su kıtlığı” durumu genellikle aynı dönemde oluştuğundan bu iki olgu sıklıkla karıştırılmakta ve birbirleri yerine kullanılmaktadır.

Su kıtlığı, su kaynaklarının, uzun vadeli ortalama gereksinimleri karşılama konusundaki yetersizliğidir. Kuraklık ise ortalama su mevcudiyetinin göreceli ve

3 geçici olarak düşüşünü, doğal su mevcudiyetinin ortalama seviyesinden sapmasını temel alarak ve bunun doğal bir olgu olduğunu düşünerek gösterir (AB, 2012).

Başka bir deyişle, "kuraklık" yağış eksikliği nedeniyle su durumuna geçici bir düşüş anlamına gelirken, "su kıtlığı" su talebinin sürdürülebilir koşullarda yararlanılabilir su kaynaklarını aştığı anlamına gelir.

2.1. Kuraklık Çeşitleri

Bugüne kadar kuraklık; meteorolojik, tarımsal, hidrolojik, coğrafîk hatta sosyal ve ekonomik yönlerden farklı biçimlerde tanımlanmış ve farklı isimler altında değerlendirilmiştir. Bu tanımlar bir değişkeni ya da birçok değişkeni içerdiği gibi, bunların zararlı etkilerini de içeren çok sayıda kritere göre yapılmaktadır. Yani yağış, sıcaklık, nem, buharlaşma, terleme, toprak nemi, rüzgâr gibi değişkenler ile bunların eksikliği veya fazlalığıyla ilişkili olarak ortaya çıkan tehlikeli olaylar da göz önüne alınmaktadır (Türkeş, 1990).

2.1.1. Meteorolojik Kuraklık

Meteorolojik kuraklık, belirli bir yerde ve sürede ortalamaya göre yağıştaki azalmanın esas olarak alındığı kuraklıktır. Meteorolojik kuraklığın belirlenmesinde her bölgeye, hatta ülkeye göre değişik istatistiksel yöntemler ve yağış için farklı sınır değerleri kullanılmaktadır. Örneğin; bazı yerlerde 21 günlük yağış toplamı, normalinin 1/3'ünden daha az ise ya da orada 15 gün yağış olmamışsa, bu durum meteorolojik kuraklık olarak değerlendirilmektedir (Türkeş, 1990).

2.1.2. Hidrolojik Kuraklık

Hidrolojik kuraklık, yer üstü ve yer altı sularındaki azalmanın ölçü olarak alındığı kuraklık türü olup hidrolojik açıdan yeterli suyun bulunmamasıdır. Hidrolojik kuraklık ve şiddeti, su ortamlarının (akarsu, göl, baraj, yer altı suyu, vb.) gözlenmesi ve yapılan seviye ölçümleriyle tespit edilmektedir. Yağış eksikliği ile akarsu ve rezervuarlardaki (hazne) su eksikliği arasında zamana bağlı doğrudan bir ilişki olduğu için, hidrolojik ölçümler kuraklığın ilk göstergelerinden değildir. Yaşanan her hangi bir meteorolojik kuraklık son bulduktan sonra bile, hidrolojik

4 kuraklık, kuraklığın etkili olduğu bölgenin fiziki coğrafya (topografya, iklim, vejetasyon, hidrografya ve hidroloji) ve toprak özelliklerine bağlı olarak değişen gecikme süreleriyle birlikte varlığını uzun bir süre sürdürebilir (Türkeş, 1990).

2.1.3. Tarımsal Kuraklık

Bitkinin büyüyüp gelişmesi için gerekli olan suyun kök bölgesinde yeteri kadar bulunmaması tarımsal kuraklığı ifade eder. Özellikle büyüme periyodu boyunca, bitkinin suya en hassas olduğu dönemde bitki için toprakta yeterli nemin olmadığı koşulda tarımsal kuraklık oluşur (Wilhite & Glantz, 1985).

Tarımsal kuraklık, özellikle kuru tarım alanlarında meteorolojik kuraklığın hemen ardından oluşabilirken sulamalı tarım yapılan bölgelerde hidrolojik kuraklık ile birlikte görülebilir.

2.1.4. Sosyo ekonomik Kuraklık

Meteorolojik, tarımsal ve hidrolojik kuraklıklar, hem kuraklığın şiddeti ve süresi arttıkça ve sistemin (tarım, enerji, ekolojik, kentsel ve sosyoekonomik, vb.) kuraklığa karşı açık olma ve etkilenme düzeyi yükseldikçe, hem de kuraklık risk yönetimi ve kuraklık yönetimi planlarının bulunmaması ya da bulunsa bile iyi çalışmaması durumunda, sonuçları açısından sosyoekonomik kuraklığa dönüşebilmektedir (Wilhite & Glantz, 1985).

2.2. Türkiye'de Kuraklık

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından belirlenen alan sınıflama sistemine göre (FAO, 1987) Türkiye’de yaklaşık 20 milyon hektar kurak, 31 milyon hektar (göller dâhil) yarı kurak saha bulunmaktadır. Ülkemizin %26,6’sı kurak alan, %37,3’i yarı kurak alan olarak tanımlanmıştır. Bu hesaba göre ülkemiz kurak ve yarı kurak alanların, topraklarının yaklaşık %54'üni oluşturduğu bir bölgede yer almaktadır.

Türkiye’de net tüketilebilir su miktarı 112 milyar m³/yıl (98 milyar m³ yüzey ve 14 milyar m³ yeraltı suyu) olarak belirtilmektedir. Giderek azalan yağışlar, kaçak su kullanımı ve yeraltı suyuna olan yoğun talep sonucu yeraltı su seviyeleri hızla

5 düşmektedir. Yer altı kaynaklarında eksilen tatlı suyun yerine tuzlu su girişi olmakta, bunun etkisiyle yeraltı suları nicelik ve nitelik olarak sürekli bozulmaktadır. Türkiye’de bulunan su kaynaklarının %36'lık kısmı değerlendirilirken, %64'lük kısmı değerlendirilmemektedir. Kaynakların en kısa sürede ve en etkin şekilde kullanımına yönelik yatırımlar yapılması gerekmektedir (DSİ, 2012b). Su kaynaklarına olan talep giderek artmaktadır. Sektörel su kullanımı projeksiyonu DSİ tarafından, 2030 yılı için Tablo 2-1 ve Şekil 2-1’deki gibi yapılmıştır. Su ve kuraklık yönetiminin bu veriler ışığında gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.

(a) (b)

Şekil 2-1 Türkiye’nin su talebi projeksiyonu a) 2010 yılı b) 2030 yılı (DSİ, 2012b)

Tablo 2-1 Türkiye’nin yıllık su talebi projeksiyonu (DSİ, 2012b)

2010 YILI 2030 YILI SULAMA 29,6 milyar m3 72 milyar m3 İÇME SUYU 6,2 milyar m3 18 milyar m3 SANAYİ 4,3 milyar m3 22 milyar m3 TOPLAM 40,1 milyar m3 112 milyar m3

Türkiye’de kişi başına yılda yaklaşık 1430 m³ su düşmektedir. 2030 yılında ise, nüfusun 100 milyona ulaşacağı ve kişi başına düşen su miktarının 1100m³ olacağı öngörülmektedir. Bu durumda Türkiye’nin su kıtlığı yaşayan bir ülke durumuna gelmesi muhtemel görülmektedir. Bu nedenle ülkemizin su zengini bir ülke olduğunu söylemek zordur. (Çiçek, Karaaslan, Aslan, Yaman, & Akca, 2008)

6

Türkiye, gelecek 25 yılda etkilerinin daha fazla görüleceği küresel iklim değişikliğinden etkilenecek ülkeler arasındadır. İklim değişikliği projeksiyonlarına göre, gelecek dönemlerde, Ege ve Orta Anadolu Bölgelerinin çok ciddi su sıkıntısıyla bas etmek zorunda kalacağı görülebilmektedir. (Demircan, ve diğerleri, 2014)

Türkiye düzenli yağış rejimine sahip değildir. Yağışların yıllara mevsimlere, aylara göre dağılımda, düzensizlikler olduğu gibi ülke genelinde kaydedilen toplam yağışların bölgelere, hatta aynı bölge içerisinde merkezlere dağılımında büyük farklılıklar mevcuttur. Bu özelliğinden dolayı Türkiye, Dünya Meteoroloji Teşkilatı tarafından muhtemel kuraklık riski taşıyan 76 ülke arasında sayılmıştır. (Yağcı, 2007)

2.3. Kuraklık Analiz Yöntemleri

Her ne kadar “yağış miktarı” kuraklığın oluşumunun önemli göstergelerinden olsa da, kuraklığın yegâne belirtisi yağış değildir. Örneğin, aynı miktar yağış, düşük sıcaklıklarda nemli bir ortam oluştururken, yüksek sıcaklıkta kuraklığa neden olmaktadır. Bu sebeple kuraklık konusu birçok farklı parametreyi birden ele alan farklı indisler ve indikatörler kullanılarak değerlendirilmektedir.

İndis ve indikatörlerin kuraklık tespit yöntemi olarak kullanılması, tarihsel kayıtlardaki meteorolojik, hidrolojik ya da tarımsal kuraklık dönemlerinin doğru nitelendirilebilmesini sağlar. Kuraklığın nitelendirilmesi ile birlikte kuraklığın bir coğrafi alan üzerindeki etkilerinin ortaya konulması çalışmaları gerçekleştirilebilmektedir. (Türkeş, 1990)

Ülkemizde ve dünyada kuraklık tespiti amacıyla kullanılan belli başlı yöntemler aşağıda açıklanmıştır.

2.3.1. Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI)

Standartlaştırılmış Yağış indisi (SPI) kuraklığın izlenmesi amacıyla geliştirilmiş olan önemli bir kuraklık izleme aracıdır. SPI girdi parametresi olarak aylık yağış verilerini kullandığından dönemsel meteorolojik kuraklıkların tespitinde önemli bir araçtır (McKee, Doesken, & Kleist, 1993).

7

SPI kuraklık sınıfları, standart normal dağılımlı (Gaussian) yağış dizilerinden elde edilir. Oysa yağış dizilerinin olasılık dağılım fonksiyonu genelde normal dağılıma uymaz (McKee, Doesken, & Kleist, 1993). Yağış verilerine en iyi uyan olasılık dağılımı Gamma olasılık dağılımıdır (Thom, 1966).

SPI yönteminde, yağış verilerinden elde edilen olasılık dağılım fonksiyonları Gamma olasılık dağılım fonksiyonlarına dönüştürülür (McKee, Doesken, & Kleist, 1993) (1995).

Gamma olasılık dağılım fonksiyonundan elde edilen yağış olasılıkları, ters standart normal dağılım fonksiyonu kullanılarak, “normalleştirilmiş” standart yağış dizilerine dönüştürülür. Sonuç olarak ortalaması sıfır ve varyansı bir olan standartlaştırılmış bir yağış indisi hesaplanmış olur. Elde edilen SPI değerleri, Tablo 2-2'de verilen eşik değerler dikkate alınarak kuraklık/nemlilik sınıflarına dönüştürülebilir (McKee, Doesken, & Kleist, 1993).

Tablo 2-2 Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması. (McKee, Doesken, & Kleist, 1993)

Standart Yağış İndisi (SPI) Yağış (Kuraklık/Nemlilik) Sınıfı 2 ve üzeri Aşırı nemli 1.5 ─ 1.99 Çok nemli 1 ─ 1.49 Orta düzeyde nemli 0.5 ─ 0.99 Normale yakın nemlice -0.499 ─ 0.499 Normal -0.5 ─ -0.99 Normale yakın kurakça -1 ─ -1.49 Orta düzeyde kurak -1.5 ─ -1.99 Şiddetli kurak -2 ve altı Aşırı kurak

2.3.2. Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI)

Dünyada tarımsal kuraklığın tespiti için sıklıkla kullanılan Palmer Kuraklık Şiddet İndisi incelenen bölgenin toprak su/nem dengesini esas alır. Hesaplamalar haftalık ya da aylık toplam yağış, haftalık ya da aylık ortalama hava sıcaklığı ve çalışılan alana ait toprak nemi verilerine dayanır. Hesaplamalarda, toprak neminin gerçek koşullara yakın bir şekilde tespit edilmesi önem arz eder (Palmer, 1965).

8

Ülkemizde toprak nemi ölçümleri MGM tarafından 2013 yılında başlatılmış olup kalibrasyon çalışmaları sürdürülmektedir. Bu nedenle Türkiye'de geçmişe yönelik olarak gerçekleştirilecek Palmer Kuraklık İndisi hesaplamalarında toprak nemi için birçok önemli kabule dayanan deneysel bir yaklaşım kullanılabilir.

PDSI değerinin hesaplanması için, nem sapması indisinin ve Palmer Z- indeksinin de hesaplanması gerekmektedir. PDSI değeri aşağıda verilen formül ile hesaplanabilir.

푍 푋 = 푋 + 푖 − 0.103(푋 ) 푖 푖−1 3 푖−1

푍푖 değeri nem sapması indisi ile bölgesel iklim düzeltme katsayısının

çarpılması ile elde edilir. 푋푖 değeri ise i'inci ayda tespit edilen PDSI değerini temsil eder. Tespit edilen PDSI değerleri kuraklık sınıflarına dönüştürülür. (Tablo 2-3) (Palmer, 1965)

Tablo 2-3 Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması (Palmer, 1965)

Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) Kuraklık/Nemlilik Sınıfı 4.00 ve üzeri Aşırı nemli 3.00 - 3.99 Çok nemli 2.00 - 2.99 Orta nemli 1.00 - 1.99 Az nemli 0.50 – 0.99 Nemli Devre Başlangıcı 0.49 – -0.49 Normal -0.5 - -0.99 Kuru Devre Başlangıcı -1.00 – -1.99 Hafif kurak -2.00 – -2.99 Orta kurak -3.00 – -3.99 Şiddetli kurak -4.00 ve altı Aşırı kurak

2.3.3. Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI)

Normal Yağışın Yüzdesi İndisi (PNPI) değeri kuraklık tespiti yapılacak zaman aralığının yağış toplamının aynı döneme ait uzun yıllar ortalamasına bölünmesi ile elde edilir.

9

PNPI indisi farklı zaman ölçeklerinde hesaplanabilir. Aylık, mevsimlik ya da yıllık olarak gerçekleştirilen analizler, meteorolojik ve tarımsal kuraklıkla ilgili çalışmalarda kullanılmaktadır.

PNPI kuraklık analizleri için oldukça basit bir alternatif olmakla birlikte, bir takım sorunları da beraberinde getirmektedir. PNPI indisi şiddetli kurak koşullardan (sıfıra yakın yağış değerlerinden) çok fazla etkilenmekte ve yağışlar genellikle normal dağılım göstermediğinden SPI indisi gibi normal dağılıma dönüştürülmüş yağış indislerinin sonuçları ile birlikte değerlendirilememektedir. Bu anlamda PNPI tek başına uygun bir karar destek aracı değildir (Willeke, Hosking, Wallis, & Guttman, 1994).

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından 12 aylık kuraklık analizleri için önerilen PNPI indisi kuraklık sınıfları Tablo 2-4’de gösterilmektedir (MGM, 2015b).

Tablo 2-4 Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) Kuraklık sınıflandırması (12 Aylık Analizler için)

PNPI İndisi Kuraklık/Nemlilik Sınıfı 85 ve üzeri Kurak Değil 75 - 85 Hafif kurak 65 - 75 Orta kurak 65 ve Altı Şiddetli kurak

2.3.4. Ondalıklar (Deciles) İndisi

Ondalıklar (Deciles) İndisi özellikle Avustralya'da kuraklık analizlerinde sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde aylık yağışlar ondalıklar halinde gruplanır ve normalden çok daha düşük yağışların %20'den daha fazla olasılıkla yaşanamayacağı düşünülür (Gibbs & Maher, 1967).

Kuraklık şiddetinin derecesi aylık olarak elde edilen yağış verisinin hangi ondalık dilim içerisinde yer aldığına göre belirlenir.

Bu yöntem ile kuraklığın hesaplanmasının kolay olması ve yöntemin Palmer Kuraklık İndisi kadar çok varsayım içermemesi, Avustralya Kuraklık İzleme Sistemi tarafından tercih edilmesinin temel sebepleridir (Smith, Hutchinson, & McArthur, 1993).

10

Ondalıklar indisine göre kuraklık sınıflandırılması Tablo 2-5’de gösterilmektedir.

Tablo 2-5 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık/Nemlilik sınıflandırması

Ondalık Değeri Kuraklık / Nemlilik Sınıfı 9-10 (En yüksek %20) Çok Nemli 7-8 (Bir sonraki en yüksek %20) Nemli 5-6 (Orta %20) Normal 3-4 (Bir sonraki en düşük %20) Kurak 1-2 (En düşük %20) Çok Kurak

2.3.5. Aydeniz İndisi

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından kuraklık indisi olarak da kullanılmakta olan Aydeniz iklim sınıflandırması, Aydeniz İndisinin aldığı değerlere göre iklim özelliklerini Tablo 2-6’de gösterildiği şekilde açıklamıştır (Bozkurt, 1996).

Tablo 2-6 Aydeniz Kuraklık İndisi İklim Sınıflandırması (Bozkurt, 1996).

Kuraklık Kuraklık İndisi Katsayısı İklim Özelliği 4.00 ve üzeri 0.25 ve üzeri Aşırı Nemli 2.00 - 4.00 0.25 - 0.50 Nemli 1.33 - 2.00 0.50 - 0.75 Yarı nemli 1.00 - 1.33 0.75 - 1.00 Yarı kurak 0.67 - 1.00 1.00 - 1.50 Kurak 0.40 - 0.67 1.50 - 2.50 Çok kurak 0.40 ve altı 2.50 ve üzeri Çöl

Aydeniz kuraklık indisi aylık veya yıllık periyotlar için hesaplanabilir. Aylık

Aydeniz Kuraklık İndisi (AKia) ve Kuraklık Katsayısı (Kk) aşağıdaki eşitlikler kullanılarak hesaplanır:

푃∙푅퐻 퐴퐾 = ∙ 12 푖푎 푇∙퐺푆푂+15

1 퐾푘 = 퐴퐾푖푎

Yıllık Aydeniz Kuraklık İndisi (AKiy) ve Aydeniz Kuraklık Katsayısı (Kk) sırasıyla aşağıdaki eşitlikler yardımıyla hesaplanır:

11

푃∙푅퐻 퐴퐾 = ∙ 푁퐷푂 푖푦 푇∙퐺푆푂+15

1 퐾푘 = 퐴퐾푖푦

Eşitliklerde:

푃: Yıllık ortalama toplam yağış tutarı (cm)

푇: Yıllık ortalama hava sıcaklığı (°C)

RH: Yıllık ortalama bağıl nem

GSO: Yıllık ortalama gerçek güneşlenme süresinin istasyonun bulunduğu enlemin (enlem derecesinin) kuramsal güneşlenme süresine oranı (%)

NDO: yıl içindeki nemli dönemlerin oranı (%) (12 ay için ayrı ayrı hesaplanan AKia değerlerinin 0.40’dan fazla olduğu ay sayısının 12’ye oranı.)

2.3.6. Erinç Kuraklık İndisi

Kuraklık (Yağış Etkinliği) İndisi (Im), yağış miktarının -buharlaşma yoluyla su açığına neden olduğu kabul edilen ortalama maksimum en yüksek hava sıcaklığına (°C) oranına dayanır (Erinç, 1965).

푃̅ 퐼푚 = 푇̅푚푎푥

Burada 푃̅ ve 푇̅푚푎푥, yıllık yağış toplamlarının (mm) ve yıllık ortalama maksimum hava sıcaklıklarının (°C) uzun süreli ortalamalarıdır.

(Erinç, 1965), indis sonuçlarını altı farklı iklim ve vejetasyon tipine göre sınıflandırmıştır (Tablo 2-7).

12

Tablo 2-7 Erinç Kuraklık İndisi İklim Sınıfları

Im İklim Tipi Vejetasyon Tipi 55 ve üzeri Çok Nemli Çok Nemli Orman 40-55 Nemli Nemli Orman 23-40 Yarı nemli Park Görünümlü Kuru Orman 15-23 Yarı kurak Step 8-15 Kurak Çölümsü Step 8 ve altı Tam Kurak Çöl

2.3.7. Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI)

Kuraklıkların tespitinde girdi parametresi olarak yağış verilerini kullanan SPI meteorolojik kuraklıkların tespitinde kullanmakta iken, girdi parametresi olarak akım verilerini Standartlaştırılmış Akış indisi (SRI) hidrolojik kuraklıkların tespitinde kullanılır. SPI ve SRI değerlerinin zamana bağlı değişiminde belli bir korelasyona sahip olduğunu gösteren birçok çalışma mevcuttur (Wood & Shukla, 2007).

SRI hesaplama sistemi SPI ile birebir aynı olmakla birlikte SPI hesaplarında aylık yağış verileri yerine girdi parametresi olarak aylık akış verileri kullanılmaktadır.

2.3.8. Standartlaştırılmış Yeraltı Suyu Seviyesi İndisi (SGI)

Meteorolojik kuraklık ile başlayan kuraklık olayları zamanla yüzey suyunda azalmalara yol açabildiği gibi yer altı suyunda eksilmelere de yol açabilmektedir. Meteorolojik kuraklıkların ölçülmesinde SPI yöntemi, hidrolojik kuraklıkların ölçülmesinde SRI yöntemi kullanılırken yer altı suyunun kuraklıktan etkilenmesi Standartlaştırılmış Yeraltı Suyu İndisi SGI ile ölçülebilir (Bloomfield & Marchant, 2013).

SGI, SPI ve SRI ile aynı hesaplama sistematiğine sahip olup girdi parametresi olarak yer altı suyu seviyelerini kullanır.

2.3.9. Su Kullanımı İndisi (WEI)

Su çekim oranı (Withdrawal Ratio) adıyla da bilinen Su Kullanımı İndisi (WEI) su kaynaklarının yıllık kullanımımın uzun yıllar boyunca mevcut olan su

13 potansiyeline oranıdır. Su kullanım indisi, su kullanımının kaynakları ne düzeyde baskı altına aldığını gösterir (Kossida, Kakava, Koutiva, & Tekidou, 2012).

WEI, su çevriminin meteorolojik ve hidrolojik elementlerini içermediği için bir kuraklık indisi olarak nitelendirilemese de kuraklığın oluşturduğu etkileri su kaynaklarının kullanımı bakış açısıyla sunabilmektedir.

2.4. Kuraklıkların Etkilerinin Değerlendirilmesi

Kuraklık tarım alanlarından halk sağlığına birçok sosyo-ekonomik aktiviteyi etkileyen, çevresel sistemlerin sürdürülebilirliğini tehdit eden oldukça maliyetli bir doğal afettir (Calow, Robins, Macdonald, & Nicol, 1999) (Wilhite D. , 2000) (Sheffield, Andreadis, Wood, & Lettenmaier, 2009) (Mishra & Singh, 2010).

Kuraklık yalnızca fiziksel bir olay olarak değil, iklimdeki doğal değişimlerin, su kaynakları, su talebi ve su kullanan sistemler ile karşılıklı etkileşimi olarak değerlendirilmelidir. Bu sistemler doğal kaynakları uygun bir şekilde kullanmıyorsa kuraklık etkilerini çok ciddi oranda artırabilirler (Wilhite, Svoboda, & Hayes, 2007).

Farklı sektörlere ve ekonomik aktivitelere etki eden kuraklık, yağış azlığının ortaya çıkmasından çok sonra da doğrudan ve dolaylı etkilerini gösterebilir. Tek bir kuraklık olayı genellikle farklı yıllara dağılmış olarak yaşanır ancak kuraklık etkisi yıllar arasında eşit olarak dağılım göstermez (Wilhite, Svoboda, & Hayes, 2007).

Birçok farklı grubun ve sektörün kuraklıktan etkilenebilmesi, kuraklığın geniş alanlara yayılabilmesi ve çevresel etkilerin belirlenmesinin zorluğu kuraklıkların maliyetinin belirlenmesini güçleştirmektedir. Kuraklık etkileri genellikle ekonomik, çevresel ve sosyal etkiler olarak sınıflandırılır. Kuraklık etkilerinin belirlenmesi için kapsamlı ve bilgilendirici verilerin kullanılması gerekmektedir. Bu bilgiler kuraklık tehlikesine karşı hassasiyetin belirlenmesi ile kuraklık izleme, tahmin, etki azaltımı ve hazırlık çalışmalarına yapılan yatırımların daha doğru bir temele dayandırılabilmesini sağlar (Wilhite, Svoboda, & Hayes, 2007).

14

BÖLÜM 3

3. BÜYÜK MENDERES HAVZASI GENEL BİLGİLERİ

Büyük Menderes Havzası, Batı Anadolu’da, 37° 6' - 38° 55' kuzey enlemleri ile 27°- 30° 36' doğu boylamları arasında yer almaktadır. Yağış alanı 24.976 km2 olan Büyük Menderes Havzası, ülke yüzölçümünün yaklaşık %3,1’ini oluşturmaktadır. Havza konumu Şekil 3-1’de gösterilmektedir.

Şekil 3-1 Büyük Menderes Havzasının Konumu

Büyük Menderes Havzası batıda Ege Denizi, doğuda Sandıklı Dağları, kuzeyde Samsun, Cevizli, Elma ve Murat Dağları, güneyde ise Madran, Babadağ ve Bozdağları ile çevrilidir. Havzada yer alan coğrafi şekiller Şekil 3-2’de gösterilmektedir.

15

Şekil 3-2 Büyük Menderes Havzası Topografyası

Büyük Menderes Nehri havzanın başlıca akarsuyudur. Büyük Menderes Nehrinin önemli kolları Çine, Akçay, Emir, Banaz, Kufi, Dandalaz ve Madran Çaylarıdır. Büyük Menderes Havzasında yer alan akarsular Şekil 3-3’de gösterilmektedir. Havzada yer alan başlıca akarsulara ait bilgiler Tablo 3-1’de verilmiştir.

Şekil 3-3 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Akarsular

16

Tablo 3-1 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Başlıca Akarsular (TÜBİTAK MAM, 2010)

No Akarsu Adı Türü Uzunluğu (m) 1 Büyük Menderes Nehri Nehir 581.091 2 Banaz Çayı Çay 159.102 3 Akçay Çay 116.099 4 Kufi Çayı Çay 81.731 5 Dokuzsele Deresi Dere 69.081 6 Geyre Çayı Çay 38.847 7 Dipsiz Çayı Çay 26.694 8 Çine Çayı Çay 17.958 9 Hamam Çayı Çay 48.000

3.1. Yerleşim Yerleri

Afyonkarahisar, Aydın, Burdur, Denizli, Isparta, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak illeri Büyük Menderes Havzası sınırları içerisinde yer almaktadır. Denizli, Aydın, Uşak, Afyonkarahisar ve Muğla illerine bağlı bölgeler Büyük Menderes Havzası alanının yaklaşık %98’ini oluşturmaktadır.

Büyük Menderes Havzası alanlarının iller arasında paylaşımı Şekil 3-4’de, Havzada yer alan illerin havza içerisinde kalan alanları Tablo 3-2’de gösterilmektedir. Büyük Menderes Havzası siyasi haritası Şekil 3-5’de gösterilmektedir.

Şekil 3-4 Büyük Menderes Havzası Alanlarının İller Arasında Paylaşımı

17

Tablo 3-2 Büyük Menderes Havzasında Bulunan İllerin Havza İçerisinde Kalan Alanları

İl Alanının Havzaya Giren Havzanın İllere göre Dağılımı İller Kısmı (%) (%) Denizli 71,15 32,1 Aydın 96,03 29,39 Uşak 67,28 13,84 Afyonkarahisar 22,98 12,69 Muğla 19,41 9,52 İzmir 3,67 1,71 Isparta 1,56 0,54 Burdur 0,61 0,16 Kütahya 0,06 0,03 Manisa 0,04 0,02 TOPLAM - 100

Şekil 3-5 Büyük Menderes Havzası Siyasi Haritası

3.2. Arazi Kullanımı

CORINE Sınıflandırma Sistemi, Coordination of Information on the Environment (Çevresel Bilginin Koordinasyonu), verilerine göre Büyük Menderes Havzasında Arazi Kullanımının Dağılımı Şekil 3-6 ve Şekil 3-7’de gösterilmektedir.

18

Şekil 3-6 Büyük Menderes Havzası Arazi Kullanımının Dağılımı (CORINE 1. Seviye)

Şekil 3-7 Büyük Menderes Havzası Arazi Kullanımının Dağılımı (CORINE 2. Seviye)

3.3. Sosyo-Ekonomi

3.3.1. Tarım ve Hayvancılık

Büyük Menderes Nehri etrafında yer alan ve Büyük Menderes Ovası olarak bilinen alan tarım açısından oldukça verimli bir bölgedir. Büyük Menderes Havzasında yetişen en yaygın tarımsal ürünler pamuk, zeytin, incir, kestane, buğday, mısır, arpa, ayçiçeği ile meyve ve sebzelerdir. Havza alanının %44’ü tarım alanı olarak kullanılmaktadır (TÜBİTAK MAM, 2010).

Hayvancılık havzanın önemli geçim kaynaklarındandır. Havza genelinde yaklaşık 550 bin adet büyükbaş, 930 bin adet küçükbaş ve 11 milyon adet kümes hayvanı bulunmaktadır (TÜBİTAK MAM, 2010).

19

Havzada arıcılık faaliyetleri de önemli bir ekonomik değere sahiptir. Havza illerinin 2014 yılı 62 kg/kovan bal üretim verimi Türkiye ortalamasının çok üzerindedir (TUİK, 1967-2014). Ayrıca Büyük Menderes Nehri ve kollarında su ürünleri üretimi önemli bir ekonomik faaliyet olup başta alabalık olmak üzere havza içinde yılda ortalama 1200 ton su ürünü üretilmektedir (TUIK, 2015b).

Havzanın sulama suyu ihtiyacı 2015 yılında 1.953 milyar m³/yıl iken bu değerin 2050 yılına kadar 2.9 milyar m³/yıl seviyesine ulaşması beklenmektedir. (SYGM, 2015). Havza’nın yıllık sulama suyu ihtiyacının projeksiyonu Şekil 3-8’de gösterilmektedir.

Şekil 3-8 Büyük Menderes Havzası Yıllık Sulama Suyu İhtiyacı Projeksiyonu

3.3.2. Sanayi

Büyük Menderes Havzası‘nda gıda (incir işleme, zeytinyağı üretimi), deri, tekstil, sanayileri ve madencilik başlıca sanayi faaliyetleridir (TÜBİTAK MAM, 2010).

Aydın genelinde 153 adet zeytinyağı üretim tesisi yer almaktadır. Ayrıca Aydın’ın Söke ilçesi ve çevresinde pamuk ve incir işleme tesisleri, Karacasu ilçesinde ise deri işleme tesisleri yer almaktadır. Denizli ilinde tekstil ve hazır giyim sektörü ağırlıklı sanayi üretimi gerçekleştirilmektedir. Uşak ilinde de ağırlıklı olarak deri ve tekstil işleme sanayisi bulunmaktadır. Havza içerisine Aydın‘da iki, Denizli

20 ve Uşak‘ta birer olmak üzere aktif olarak faaliyet gösteren toplam dört adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) bulunmaktadır (TÜBİTAK MAM, 2010).

Havzanın yıllık sanayi suyu ihtiyacı 2015 yılı için 188,67 milyon m³ olup bu değerin ülkemizin GSMH artış hızına bağlı olarak değişeceği, buna göre 2050 yılında 300 milyon m³, 2100 yılında ise 400 milyon m³ olacağı öngörülmektedir (SYGM, 2015). Havza’nın yıllık sanayi suyu ihtiyacının projeksiyonu Şekil 3-9’da gösterilmektedir.

Şekil 3-9 Büyük Menderes Havzası Yıllık Sanayi Suyu İhtiyacı Projeksiyonu

3.3.3. Enerji

Havzanın elektrik üretiminin büyük kısmı doğalgaz çevrim santralleri vasıtası ile sağlanmaktadır. Bu santraller sanayinin de daha yoğun olduğu Denizli bölgesinde yoğunlaşmıştır. Muğla ilinin havza içerisinde kalan bölümünde yüksek kurulu güce sahip kömür santralleri yer almaktadır.

Havzada yer alan jeotermal kaynakların oldukça fazla olması özellikle Aydın ve çevresinde çok sayıda jeotermal enerji santralinin kurulmasını sağlamıştır. Ayrıca havza genelinde güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretimi yenilenebilir enerji üretimine verilen devlet teşviklerinin ve havza potansiyelinin etkisi ile giderek artmaktadır.

Büyük Menderes Havzası sınırları içerisinde 30 adet hidroelektrik santral (HES) yer almakta olup bunların 3’ü DSİ tarafından, kalan 27’si de özel sektör

21 tarafından inşa edilmiştir. Havzadaki Hidroelektrik santrallerin toplam kurulu gücü 536.11 MW olup tamamı yılda ortalama 1982,8 GWh enerji üretimi gerçekleştirmektedir (DSİ, 2015). Büyük Menderes Havzasında yer alan hidroelektrik santraller Türkiye’nin HES üretiminin yaklaşık %3.3’ünü karşılamakta, bu oran ülkemiz enerji ihtiyacının yaklaşık %0.82’sine denk gelmektedir (DSİ, 2015).

Kuraklık olaylarının akım miktarlarını ve rezervuar su seviyelerini düşürmesi hidroelektrik enerji üretimini olumsuz etkilemesini kaçınılmaz hale getirmektedir. Havzada yer alan Hidroelektrik Santrallere ilişkin bilgiler Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü resmi internet sitesinden alınarak derlenmiş olup Tablo 3-3’de gösterilmektedir.

Tablo 3-3 Büyük Menderes Havzası Hidroelektrik Santralleri (DSİ, 2015)

Ortalama Kurul İNŞA Enerji PROJE ADI İli Tipi u Güç EDEN Üretimi (MW) (GWh/Yıl) 1 DSİ DALAMAN-AKKÖPRÜ BARAJI VE HES Muğla Baraj 115 343 2 DSİ ADIGÜZEL BARAJI VE HES Denizli Baraj 62 280 3 Özel Sektör EŞEN I BARAJI HES Muğla Baraj 60 206 4 DSİ KEMER BARAJI VE HES Aydın Baraj 48 143 5 Özel Sektör ÇİNE ADNAN MENDERES BARAJI VE HES Aydın Baraj 46,26 55 6 Özel Sektör EŞEN II HES (SERBEST ÜRT) Muğla Kanal 42 187,5 7 Özel Sektör AKÇAY HES Aydın Kanal 28,78 94,88 8 Özel Sektör CİNDERE BARAJI VE HES Denizli Baraj 28,72 88,1 9 Özel Sektör FETHİYE HES Muğla Kanal 16,5 90 10 Özel Sektör AKKENT-ÇALKUYUCAK HES Denizli Kanal 13,49 39,89 11 Özel Sektör AKBAŞ HES Denizli Kanal 12,502 45,5 12 Özel Sektör KAVAKÇALI HES Muğla Kanal 11,143 44,29 13 Özel Sektör GÖKYAR HES Muğla Kanal 10,8 60 14 Özel Sektör DEMİRCİLER HES Denizli Kanal 9,4 30,5 15 Özel Sektör FESLEK HES (SERBEST ÜRT) Aydın Kanal 8,84 41 16 Özel Sektör ÇALDERE HES Muğla Kanal 8,74 35 17 Özel Sektör AŞAĞIDALAMAN I HES (OTOP) Muğla Kanal 7,5 30 18 Özel Sektör AŞAĞIDALAMAN II HES (OTOP) Muğla Kanal 7,5 30 19 Özel Sektör AŞAĞIDALAMAN III HES (OTOP) Muğla Kanal 7,5 30 20 Özel Sektör AŞAĞIDALAMAN IV HES (OTOP) Muğla Kanal 7,5 30 21 Özel Sektör AŞAĞIDALAMAN V HES (OTOP) Muğla Kanal 7,5 30 22 Özel Sektör SIRMA HES Aydın Kanal 5,85 23,2 23 Özel Sektör DODURGALAR HES Denizli Kanal 3,66 14,9 24 Özel Sektör BEREKET I HES (SERBEST ÜRT) Denizli Kanal 3,15 16 25 Özel Sektör DARIVEREN HES Denizli Kanal 3,065 5,64 26 Özel Sektör DİNAR II HES Afyon Kanal 3 22,3 27 Özel Sektör ÇAL HES Denizli Kanal 2,2 11,75 28 Özel Sektör EGE I HES Denizli Kanal 0,92 4,38 29 Özel Sektör BAŞARAN HES Aydın Kanal 0,55 4,27 30 Özel Sektör BAĞCI-BEYOBASI HES (OTOP) Muğla Kanal 0,3 1,7

22

3.3.4. Turizm

Büyük Menderes Havzasında Turizm sektörü Ege Denizine kıyısı olan Aydın’ın Didim ilçesinde ve sınırları içerisinde termal kaynaklar bulunan Denizli’nin Pamukkale ilçesinde oldukça gelişmiştir. Ayrıca havza sınırları içerisinde Afyon’un Dinar ve Sandıklı ilçelerinde de termal oteller ve turizm faaliyetleri bulunmaktadır (TÜBİTAK MAM, 2010).

3.4. Nüfus

Büyük Menderes Havzasının toplam nüfusu yaz ve kış ayları itibariyle yaklaşık 500 bin kişi farklılık göstermektedir. Havza toplam nüfusu yaklaşık 2.190.000 kişidir. 2050 yılına kadar havza nüfusunun 2.500.000 kişiyi geçeceği öngörülmektedir (SYGM, 2015).

Havzada yer alan ilçelerin 2015 nüfusları Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS)’den alınmış olup Tablo 3-4’de gösterilmektedir (TUIK, 2015a).

23

Tablo 3-4 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan İlçelerin 2015 yılı Nüfusları (TUIK, 2015a)

Yerleşim Yeri Kişi Sayısı Yerleşim Yeri Kişi Sayısı Afyon Aydın Dinar 47889 Bozdoğan 34576 Hocalar 10184 Buharkent 12458 Kızılören 2526 Çine 50585 Sandıklı 56708 Didim 73385 Sinanpaşa 41004 Efeler 270835 Denizli Germencik 43256 Akköy 320142 İncirliova 46132 Babadağ 6623 Karacasu 19536 Baklan 5800 Karpuzlu 11603 Bekilli 7512 Koçarlı 23859 Beyağaç 6922 Köşk 27005 Bozkurt 12352 Kuyucak 27505 Buldan 27455 Nazilli 149816 Çal 20218 Söke 115936 Çivril 61007 Sultanhisar 20910 Güney 10697 Yenipazar 12963 Honaz 32282 Uşak Kale 21133 Banaz 231563 Merkezefendi 271942 Eşme 36609 Sarayköy 29739 Karahallı 35749 Tavas 46463 Merkez 10769 Muğla Sivaslı 21122 Kavaklıdere 10814 Ulubey 13647 Milas 132445 Yatağan 44783

24

BÖLÜM 4

4. BÜYÜK MENDERES HAVZASI İKLİM VE SU KAYNAKLARI

4.1. İklim

Ege, Akdeniz ve İç Anadolu Bölgelerinin geçiş noktasında yer alan Büyük Menderes Havzası ikliminde farklı bölgeler arasında yer yer ciddi farklar görülebilmektedir. Örneğin Yukarı Büyük Menderes Havzası olarak bilinen havzanın doğusu ile Aşağı Büyük Menderes Havzası olarak bilinen havzanın batısı arasında yağış, sıcaklık, buharlaşma gibi iklimsel veriler açısından ciddi farklar bulunmaktadır. Havzanın yağış, sıcaklık ve buharlaşma gibi iklim parametrelerinin belirlenmesinde, Bölüm 5.1.1’de detayları verilmiş olan 14 farklı Meteorolojik Gözlem İstasyonunun verileri değerlendirilmiştir.

4.1.1. Yağış

Büyük Menderes Havzasının içinde ve civarında yer alan 14 farklı istasyonun aylık toplam yağış verisi MGM veri tabanından alınmıştır. (MGM, 2015a) Söz konusu istasyonlara ait aylık toplam yağışların ortalaması Şekil 4-1’de yıllık ortalama yağış dağılımı Şekil 4-2’de gösterilmektedir.

Havza genelinde yağışların büyük bölümü sonbahar ve kış aylarında düşmektedir. Havzanın güneyinde akdeniz iklimi görüldüğünden bu bölgede kış yağışları havzanın iç kesimlerine ve ege kıyılarına oranla çok fazladır. Havza genelinde ortalama yağış yılda 600mm civarındadır.

25

Şekil 4-1 Büyük Menderes Havzası Yıllık Toplam Yağış Ortalaması

Şekil 4-2 Büyük Menderes Havzası Yıllık Ortalama Yağış Dağılımı

26

4.1.2. Sıcaklık

Büyük Menderes Havzasının içinde ve civarında yer alan 14 farklı istasyonun aylık ortalama sıcaklık verisi MGM veri tabanından alınmıştır. (MGM, 2015a) Söz konusu istasyonlara ait aylık sıcaklıkların ortalaması Şekil 4-3’de yıllık ortalama sıcaklık dağılımı Şekil 4-4’de gösterilmektedir.

Havzanın yıllık ortalama sıcaklığı 15 °C civarında olup bu değer yaz aylarında 26-27 °C, kış aylarında ise 6 °C olmaktadır. Havzanın Yukarı Büyük Menderes Havzası olarak da bilenen kuzey bölgesi yükselti farkı sebebiyle aşağı bölümden ortalama 5-6°C daha soğuktur.

27

Şekil 4-3 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Sıcaklık Ortalamaları

Şekil 4-4 Büyük Menderes Havzası Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılımı (°C)

4.1.3. Buharlaşma

Büyük Menderes Havzasının içinde ve civarında yer alan 12 farklı istasyonun aylık toplam buharlaşma verisi MGM veri tabanından alınmıştır. (MGM, 2015a) Söz konusu istasyonlara ait aylık buharlaşmaların ortalaması Şekil 4-5’de, Mart-Ekim ayları arası ortalama buharlaşma dağılımı Şekil 4-6’de gösterilmektedir. Havza genelinde özellikle yaz aylarında buharlaşma miktarı yüksektir.

28

Şekil 4-5 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Buharlaşmalarının Ortalamaları

Şekil 4-6 Büyük Menderes Havzası Yıllık Toplam Buharlaşma Dağılımı (mm)

29

4.2. Su Kaynakları

4.2.1. Yerüstü Suyu (YÜS)

Büyük Menderes Havzasında yağışın akışa geçme oranı %12 olarak hesaplanmıştır (Yıldız, Özkaya, Gürbüz, & Uçar, 2007). Türkiye geneli akış verimi 8,372 l/s/km² iken Büyük Menderes Havzasının akış verimi 3,9 l/s/km²’dir (DSİ, 2015).

Türkiye’nin yıllık ortalama toplam akış miktarı yaklaşık 186 milyar m³ olup Büyük Menderes Havzası için bu değer 3.03 milyar m³’dür (DSİ, 2015). Başka bir deyişle Büyük Menderes Havzasının yüzey sularının miktarı Türkiye toplamının yaklaşık %1.6’sını oluşturmaktadır. DSİ tarafından belirlenen havza bazlı ortalama yıllık akış değerleri Şekil 4-7’de sunulmaktadır.

Şekil 4-7 Türkiye Havza Bazlı YÜS Potansiyeli (DSİ, 2015)

Büyük Menderes Havzasının yıllık ortalama akışının %65’i kullanılabilir potansiyel olarak değerlendirilmektedir. Buna göre havzada kullanılabilir yüzeysel su miktarı yılda 1,97 milyar m³’dür. Havzanın YÜS tahsisleri 1,921 milyar m³ olduğundan yılda ortalama 49 milyon m³ YÜS fazlası bulunmaktadır (SYGM, 2015).

30

4.2.2. Yeraltı Suyu (YAS)

Büyük Menderes Havzası YAS potansiyeli yılda 1045,4 milyon m³’dür. Büyük Menderes Havzası için YAS potansiyelinden rezervine geçiş oranı %73’dür. Buna göre Büyük Menderes Havzasının YAS İşletme Rezervi yılda 761 milyon m³’dür (DSİ, 2015).

Türkiye’nin toplam YAS potansiyeli yıllık 21.548 milyar m³ olup toplam YAS işletme rezervi 16.952 milyar m³’dür. Türkiye’de yer alan 25 havza için DSİ tarafından belirlenen YAS potansiyeli ve işletme rezervi verileri Şekil 4-8’de sunulmaktadır (DSİ, 2015). Buna göre Büyük Menderes Havzası en fazla YAS işletme rezervine sahip altıncı Havzadır. Büyük Menderes Havzasının YAS işletme rezervi Türkiye toplamının yaklaşık %4,5’ine denk gelmektedir.

Şekil 4-8 Türkiye Havza Bazlı YAS Potansiyeli ve İşletme Rezervi (DSİ, 2015)

Su Yönetimi Genel Müdürlüğünce yürütülen İklim Değişikliğinin Su Kaynaklarına Etkisi projesi kapsamında gerçekleştirilen model çalışmalarında Büyük Menderes Havzası yeraltı suyu rezervi 729 milyon m³, YAS tahsisleri ise yılda yaklaşık 473 milyon m³ olarak belirlenmiştir. Buna göre havzanın yıllık ortalama YAS fazlası 256 milyon m³ dür (SYGM, 2015).

31

4.2.3. Su Kaynaklarının Kullanımı

Büyük Menderes Havzası yüzey suyu kullanımının 2015 yılı için sektörler arasında paylaşımı Şekil 4-9’de gösterilmektedir. Kullanılabilir havza yüzey suyu potansiyelinin %86’sı tarımsal kullanıma ayrılmakta, %3’ü ise kullanılmamaktadır (SYGM, 2015).

Şekil 4-9 Havza Yüzey Suyu Kullanımının Sektörler Arası Paylaşımı

Büyük Menderes Havzası yeraltı suyu kullanımının 2015 yılı için sektörler arasında paylaşımı Şekil 4-10’da gösterilmektedir. Kullanılabilir havza yeraltı suyu potansiyelinin %35’i havza YAS fazlası olarak değerlendirilmektedir (SYGM, 2015).

Şekil 4-10 Havza Yeraltı Suyu Kullanımının Sektörler Arası Paylaşımı

32

Şekil 4-9 ve Şekil 4-10’dan elde edilen veriler ışığında, Büyük Menderes Havzası toplam kullanılabilir su potansiyelinin sektörler arasında dağılımı Şekil 4-11’de gösterilmektedir.

Havza su potansiyelinin %72’si tarımsal sulamada, %10’u içme ve kullanma suyu olarak, %7’si ise endüstriyel amaçlı kullanılmaktadır. Havzanın yılda ortalama 305 milyon m³ kullanılabilir su fazlası bulunmaktadır.

Şekil 4-11 Havza Kullanılabilir Su Potansiyelinin Sektörler Arası Paylaşımı

4.3. İklim Değişikliği Projeksiyonları

Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) senaryolarına göre küresel iklim değişikliğinin önümüzdeki dönemde dünya genelinde sıcaklıklarda ciddi bir artışa neden olacağı öngörülmektedir. Söz konusu değişimin yerel iklimler üzerinde oluşturacağı etkilerin belirlenmesi Bölgesel İklim Modellemesi çalışmaları ile gerçekleştirilmektedir (Houghton, 1996).

Büyük Menderes Havzasının iklim değişikliği projeksiyon çalışması Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından HadGEM2-ES ve MPI-ESM-MR yer sistem modelleri ile RCP 4.5 ve RCP 8.5 senaryoları kullanılarak gerçekleştirilmiştir (SYGM, 2015).

33

4.3.1. Sıcaklık Değişimleri

Büyük Menderes Havzasının RCP4.5 ve RCP8.5 senaryolarına göre gelecek dönemde öngörülen ortalama sıcaklık artışı Şekil 4-12’da gösterilmektedir. Söz konusu senaryolar göre her iki yer sistem modelinin verdiği değerlerin ortalaması alındığında, 2050 yılına kadar havza genelinde ortalama sıcaklıkların 1.5 ila 1.7°C, 2100 yılına kadar ise 1.9 ila 2.8 °C artacağı öngörülmektedir (SYGM, 2015).

Şekil 4-12 Büyük Menderes Havzasında Sıcaklık Değişimi Projeksiyonları (SYGM, 2015)

4.3.2. Yağış Değişimleri

Büyük Menderes Havzasının RCP4.5 ve RCP8.5 senaryolarına göre gelecek dönemde öngörülen yıllık toplam yağış değişimi değerleri Şekil 4-13’da gösterilmektedir. Buna göre gelecek dönemde yıllık toplam yağışlarda ortalama 40mm ilâ 70mm arasında bir azalma öngörülmektedir (SYGM, 2015).

34

Şekil 4-13 Büyük Menderes Havzasında Yağış Değişimi Projeksiyonları (SYGM, 2015)

4.3.3. Su Bütçesi Değişimleri

İklim modelleri sonucu elde edilen yağış ve sıcaklık değişimleri havzanın buharlaşma, akış, toprak nemi ve yer altı suyu beslemesi projeksiyonlarının da elde edilmesine olanak sağlamaktadır. Bu projeksiyonların birlikte değerlendirilmesi sonucu havzanın yüzey suyu ve yeraltı suyu bütçesindeki değişim hidrolojik modeller vasıtası ile bulunabilir.

4.3.3.1. Yüzey Suyu Bütçesi Değişimleri

Havza yüzey suyu bütçesi ve gelecek dönemde meydana gelmesi beklenen değişimler Şekil 4-14’de gösterilmektedir (SYGM, 2015).

35

Şekil 4-14 Büyük Menderes Havzasında Yüzey Suyu Bütçesi Projeksiyonları (SYGM, 2015)

Söz konusu modeller ve senaryolar, önümüzdeki 100 yıl içerisinde havza yüzeysuyu bütçesinin ortalama %6 ila %33 arasında azalabileceğini öngörmektedir.

4.3.3.2. Yeraltı Suyu Bütçesi Değişimleri

Havza yeraltı suyu bütçesi ve gelecek dönemde meydana gelmesi beklenen değişimler Şekil 4-15’de gösterilmektedir (SYGM, 2015).

Şekil 4-15 Büyük Menderes Havzasında Yeraltı Suyu Bütçesi Projeksiyonları (SYGM, 2015)

Söz konusu modeller ve senaryolar, önümüzdeki 100 yıl içerisinde havza yeraltı su bütçesinin azalma eğiliminde olmayacağını öngörmektedir.

36

4.3.3.3. Su Bütçesinde Beklenen Değişimler ve Su Kullanımlarının Karşılaştırılması

Su Yönetimi Genel Müdürlüğünce yürütülen İklim Değişikliğinin Su Kaynaklarına Etkisi Projesi kapsamında gerçekleştirilen çalışmalarda su bütçesi ve su ihtiyacı arasındaki dengenin gelecek dönemde Büyük Menderes Havzasında nasıl oluşacağı Şekil 4-16 ve Şekil 4-17’de gösterilmektedir. (SYGM, 2015)

Şekil 4-16 Büyük Menderes Havzasında Su Bütçesi ve Kullanımı Projeksiyonları - HadGEM2-ES Modeli (SYGM, 2015)

Şekil 4-17 Büyük Menderes Havzasında Su Bütçesi ve Kullanımı Projeksiyonları - MPI-ESM-MR Modeli (SYGM, 2015)

37

BÖLÜM 5

5. KURAKLIK ANALİZLERİ

5.1. Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Veriler

5.1.1. Meteorolojik Gözlem İstasyonları

Türkiye Genelinde 2015 yılı itibariyle MGM tarafından işletilen binden fazla Meteorolojik Gözlem İstasyonu (MGİ) bulunmaktadır. Bu istasyonlardan Büyük Menderes Havzası civarında yer alanlar Şekil 5-1’de gösterilmektedir.

Şekil 5-1 Büyük Menderes Havzası ve Civarındaki Meteorolojik Gözlem İstasyonları

Ancak Şekil 5-1’de verilen MGİ’lerin tamamı sürekli ve aralıksız verilere sahip olmadığından uzun dönem trendleri yansıtacak şekilde kuraklık analizlerinde kullanılabilecek durumda değildir. Havza karakteristiklerini uzun dönem iklimsel değişkenler ele alınarak yansıtabilecek olan ve kuraklık analizlerinde kullanılan Büyük Menderes Havzası ve civarında bulunan 14 adet MGİ Şekil 5-2’de gösterilmektedir. Kuraklık analizlerinde kullanılan MGİ’lere ilişkin bilgiler Tablo 5-1’de verilmektedir.

38

Şekil 5-2 Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Meteorolojik Gözlem İstasyonları

Tablo 5-1 Kuraklık Analizlerinde Kullanılan Meteorolojik Gözlem İstasyonlarına İlişkin Bilgiler

Sıra No İSTASYON NO İSTASYON ADI 1 17188 UŞAK 2 17190 AFYON 3 17234 AYDIN 4 17237 DENİZLİ 5 17292 MUĞLA 6 17750 GEDİZ 7 17822 ODEMIS 8 17824 GUNEY 9 17854 SELÇUK 10 17860 NAZILLI 11 17862 DINAR 12 17884 MILAS 13 17890 ACIPAYAM 14 17924 KOYCEGIZ

5.1.2. Akım Gözlem İstasyonları

Havzada DSİ ve/veya mülga EİEİ tarafından işletilmekte olan çok sayıda Akım Gözlem İstasyonu (AGİ) yer almaktadır. Havzada yer alan AGİ’ler Şekil 5-3’de gösterilmektedir.

39

Şekil 5-3 Büyük Menderes Havzasında Yer Alan Akım Gözlem İstasyonları

Bir akım gözlem istasyonuna ait akım verilerinin kuraklık analizlerinde değerlendirilebilmesi için iki önemli koşul vardır. Bunlar verilerin uzun yıllar kesiksiz (sürekli) olarak alınması ve doğal akımlara ait olmasıdır. Kuraklık analizlerinin yerel değişkenlere fazlasıyla bağlı olması nedeniyle eksik verilerin istatistiksel metotlar kullanılarak tamamlanması ve analizlerde kullanılması yanlış sonuçlar elde edilmesine yol açabilmektedir.

Havzanın akarsuları üzerinde yer alan çok sayıda depolama yapısı doğal akımların oluşumunu engellemektedir. Bunun yanı sıra havzada yer alan AGİ’lerin büyük çoğunluğu uzun yıllar süreksiz veriye sahip değildir. Bu anlamda Büyük Menderes Havzası için Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) analizlerinin gerçekleştirilmesi akım gözlem istasyonların çoğunluğu için mümkün olamamaktadır.

Bu tez kapsamında gerçekleştirilen çalışmalarda kullanılan Akım Gözlem İstasyonları Şekil 5-4’de gösterilmektedir. Söz konusu istasyonlara ilişkin bilgiler Tablo 5-2’de verilmiştir.

40

Şekil 5-4 Kullanılan Akım Gözlem İstasyonları

Tablo 5-2 Kullanılan Akım Gözlem İstasyonlarına İlişkin Bilgiler

İstasyon Numarası Kurum Nehir Adı İstasyon Adı 07-032 DSİ Büyük Menderes Nehri Nazilli Köprüsü 07-062 DSİ Büyük Menderes Nehri Koçarlı Köprüsü 07-081 DSİ Büyük Menderes Nehri Sarayköy Köprüsü 07-042 EİE Banaz Çayı Ulubey

5.2. Yağış Trendleri

Büyük Menderes Havzası içerisinde veya çevresinde yer alan ve uzun dönem kesintisiz veriye sahip olan beş Meteorolojik Gözlem İstasyonunun (Uşak, Afyon, Aydın, Denizli, Muğla Meteorolojik Gözlem İstasyonları) aylık toplam yağış verilerinin ortalaması 1960 - 2014 periyodu için Şekil 5-5’de verilmektedir. Grafiklerde görülen doğrusal çizginin eğiminin pozitif veya negatif olması yağışların uzun yıllar içinde artma veya azalma eğiliminde olduğunu gösterir. Buna göre havza genelinde yağışların 55 yıllık dönemde artma veya azalma eğiliminde olmadığı söylenebilir.

41

Şekil 5-5 Büyük Menderes Havzası Aylık Toplam Yağışların Zaman Serileri (1960-2014)

5.3. Akış Trendleri

Büyük Menderes Havzası içerisinde yer alan, yaklaşık 14 yıllık kesintisiz veriye sahip olan ve doğal akışları diğer istasyonlara göre daha iyi temsil ettiği düşünülen Ulubey Akım Gözlem İstasyonundan alınan aylık ortalama debi değerlerinin yıllar içerisinde değişimi Şekil 5-6’da gösterilmektedir.

Özellikle şiddetli kuraklık yaşandığı düşünülen yıllarda nehir akımlarında ciddi azalmalar gözlenmektedir.

Şekil 5-6 Aylık Ortalama Debi Değerlerinin Yıllara Bağlı Değişimi (Ulubey İstasyonu)

42

5.4. Havzada Yaşanmış Kurak Dönemlerin Belirlenmesi

Bu çalışma kapsamında, havzada yaşanan tarihsel kuraklıkların belirlenmesinde uluslararası literatürde kabul görmüş beş farklı kuraklık indisi kullanılmıştır. Farklı indislerin kullanılmasındaki maksat, havzada yaşanan kurak devrelerin daha az şüpheye yer bırakacak şekilde belirlenebilmesidir.

5.4.1. Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) Analizleri

Havzada geçmiş dönemde meydana gelen Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI) kullanılarak 1,3,6,9,12 ve 24 aylık devrelerde belirlenmiştir. 14 farklı istasyona ait elde edilen sonuçlar zaman serileri halinde Şekil 5-7, Şekil 5-8, Şekil 5-9, Şekil 5-10, Şekil 5-11, Şekil 5-12 ve Şekil 5-13’de gösterilmektedir. 14 farklı istasyona ait bu değerlerin ortalaması 9, 12 ve 24 aylık analizler için Şekil 5-14, Şekil 5-15 ve Şekil 5-16’de gösterilmektedir. Havzada PNPI indisine göre kuraklık yaşanma ihtimalleri Tablo 5-3'de, bu ihtimallerin mekânsal dağılımı ise Şekil 5-17’de verilmiştir.

Elde edilen veriler ışığında, havza genelinde 1988-1993 yılları arasında uzun süreli şiddetli bir kuraklık, 1972-1974, 2000-2002 ile 2006-2008 yılları arasında şiddetli kuraklıklar ile 2004 ve 2013 yılında kısa süreli orta şiddetli kuraklıklar tespit edilmiştir.

Kuraklık oluşma ihtimallerinin dağılımına bakıldığında, havzada az yağış alan ve verimli topraklara sahip batı bölgelerinde kuraklık riskinin daha fazla olduğu görülmektedir.

43

Şekil 5-7 PNPI İndisi Sonuçları (Uşak ve Afyon Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

44

Şekil 5-8 PNPI İndisi Sonuçları (Aydın ve Denizli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

45

Şekil 5-9 PNPI İndisi Sonuçları (Muğla ve Ödemiş Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

46

Şekil 5-10 PNPI İndisi Sonuçları (Güney ve Nazilli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

47

Şekil 5-11 PNPI İndisi Sonuçları (Dinar ve Milas Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

48

Şekil 5-12 PNPI İndisi Sonuçları (Acıpayam ve Köyceğiz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

49

Şekil 5-13 PNPI İndisi Sonuçları (Selçuk ve Gediz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

50

Şekil 5-14 PNPI İndisi Sonuçları (9 Aylık Havza Ortalaması)

Şekil 5-15 PNPI İndisi Sonuçları (12 Aylık Havza Ortalaması)

51

Şekil 5-16 PNPI İndisi Sonuçları (24 Aylık Havza Ortalaması)

Tablo 5-3 PNPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri

OLMA İHTİMALİ (%)

OLMA İHTİMALİ (%)

OLMA İHTİMALİ (%)

OLMA İHTİMALİ (%)

İSTASYON NUMARASI AZ KURAK OLAY SAYISI ORTA KURAK OLAY SAYISI ÇOK KURAK OLAY SAYISI TOPLAM OLAY SAYISI AZ KURAK ORTA KURAK ÇOK KURAK KURAK 17188 103 35 15 650 15.8 5.4 2.3 23.5 17190 77 61 15 637 12.1 9.6 2.4 24.1 17234 76 58 44 652 11.7 8.9 6.7 27.3 17237 84 57 29 652 12.9 8.7 4.4 26 17292 58 82 31 652 8.9 12.6 4.8 26.3 17822 53 38 14 581 9.1 6.5 2.4 18 17824 41 13 8 520 7.9 2.5 1.5 11.9 17860 34 23 13 553 6.1 4.2 2.4 12.7 17862 55 21 2 558 9.9 3.8 0.4 14.1 17884 31 62 17 552 5.6 11.2 3.1 19.9 17890 27 26 19 471 5.7 5.5 4 15.2 17924 91 25 12 564 16.1 4.4 2.1 22.6 17854 44 29 21 549 8 5.3 3.8 17.1 17750 27 16 6 397 6.8 4 1.5 12.3

52

Şekil 5-17 PNPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı

5.4.2. Ondalıklar İndisi (Deciles) Analizleri

Havzada geçmiş dönemde meydana gelen kuraklıklar Ondalıklar İndisi (Deciles) kullanılarak belirlenmiştir. Hesaplamalarda yıllık (12 aylık) dönemler dikkate alınmıştır. 14 farklı istasyona ait elde edilen sonuçlar Şekil 5-18 ve Şekil 5-19’de gösterilmektedir. 14 farklı istasyona ait bu değerlerin ortalaması Şekil 5-20’de gösterilmektedir. Havzada Ondalıklar indisine göre kuraklık yaşanma ihtimalleri Tablo 5-4’de, bu ihtimallerin mekânsal dağılımı ise Şekil 5-21’de verilmiştir.

Avustralya şartlarına göre geliştirilmiş olan Ondalıklar indis, Büyük Menderes Havzası için gerçekleştirilen analizlerde diğer indislere göre daha farklı bir tablo ortaya çıkarmaktadır. Ancak diğer yöntemlerde elde edilene benzer şekilde, havza genelinde 1988-1993 yılları arasında şiddetli kuraklık görülmektedir. Kuraklık oluşma ihtimallerine bakıldığında havza içerisindeki bölgelerde ciddi farklar görülmemektedir. Bunun sebebi indisin hesalama sistematiği içerisinde çok kurak olarak tabir edilen dönemlerin yaklaşık %20 olasılıkla oluşacağının belirtilmesidir.

53

Şekil 5-18 Ondalıklar İndisi Sonuçları (Uşak, Afyon, Aydın, Denizli, Muğla, Ödemiş, Selçuk ve Gediz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin)

54

Şekil 5-19 Ondalıklar İndisi Sonuçları (Güney, Nazilli, Dinar, Milas, Acıpayam, Köyceğiz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin)

Şekil 5-20 Ondalıklar İndisi Sonuçları (12 Aylık Havza Ortalaması)

55

Tablo 5-4 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri

ÇOK ÇOK KURAK KURAK KURAK KURAK TOPLAM OLMA OLMA İSTASYON OLAY OLAY OLAY İHTİMALİ İHTİMALİ NO. SAYISI SAYISI SAYISI (%) (%) 17188 130 130 650 20 20 17190 126 138 650 19.4 21.2 17234 130 130 651 20 20 17237 130 130 651 20 20 17292 130 130 651 20 20 17750 122 123 613 19.9 20.1 17822 112 113 566 19.8 20 17824 116 124 565 20.5 21.9 17854 114 114 570 20 20 17860 115 116 577 19.9 20.1 17862 106 106 531 20 20 17884 115 115 576 20 20 17890 116 112 576 20.1 19.4 17924 87 87 434 20 20

Şekil 5-21 Ondalıklar İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı

56

5.4.3. Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) Analizleri

Havzada geçmiş dönemde meydana gelen kuraklıklar Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI) kullanılarak 1,3,9,12 ve 24 aylık devrelerde belirlenmiştir. 14 farklı istasyona ait elde edilen sonuçlar Şekil 5-22, Şekil 5-23, Şekil 5-24, Şekil 5-25, Şekil 5-26, Şekil 5-27 ve Şekil 5-28'de gösterilmektedir. 14 farklı istasyona ait bu değerlerin ortalaması 9,12 ve 24 aylık dönemler için Şekil 5-29, Şekil 5-30 ve Şekil 5-31’de gösterilmektedir. Havzada SPI indisine göre kuraklık yaşanma ihtimalleri Tablo 5-5’de, bu ihtimallerin mekânsal dağılımı ise Şekil 5-32’de verilmiştir.

SPI, PNPI indisi ile gerçekleştirilen analizlere benzer sonuçlar vermektedir. Havza genelinde 1988-1993 yılları arasında uzun süreli şiddetli bir kuraklık, 2001- 2002 ile 2006-2008 yılları arasında şiddetli kuraklıklar ile 2004 ve 2013 yıllarında kısa süreli orta şiddetli kuraklıklar tespit edilmiştir. Kuraklık oluşma ihtimallerine bakıldığında bölgeler arasında ciddi farklar görülmemektedir.

57

Şekil 5-22 SPI İndisi Sonuçları (Uşak ve Afyon Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

58

Şekil 5-23 SPI İndisi Sonuçları (Aydın ve Denizli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

59

Şekil 5-24 SPI İndisi Sonuçları (Muğla ve Ödemiş Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

60

Şekil 5-25 SPI İndisi Sonuçları (Güney ve Nazilli Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

61

Şekil 5-26 SPI İndisi Sonuçları (Dinar ve Milas Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

62

Şekil 5-27 SPI İndisi Sonuçları (Acıpayam ve Köyceğiz Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

63

Şekil 5-28 SPI İndisi Sonuçları (Gediz ve Selçuk Meteorolojik Gözlem İstasyonları için)

64

Şekil 5-29 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (9 Aylık)

Şekil 5-30 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (12 Aylık)

65

Şekil 5-31 SPI İndisi Havza Geneli Ortalama Değerleri (24 Aylık)

Tablo 5-5 SPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri

OLAY SAYILARI İHTİMALLER (%) Toplam Kuru (Kurak Kuru Devre Hafif Orta Şiddetli Aşırı ve Devre Hafif Orta Şiddetli Aşırı Başlangıcı Kurak Kurak Kurak Kurak Nemli) Başlangıcı Kurak Kurak Kurak Kurak UŞAK 95 96 15 0 0 660 14.4 14.5 2.3 0 0 AFYON 80 98 14 0 0 660 12.1 14.8 2.1 0 0 AYDIN 83 77 27 0 0 660 12.6 11.7 4.1 0 0 DENİZLİ 89 95 15 0 0 660 13.5 14.4 2.3 0 0 MUĞLA 47 117 10 0 0 660 7.1 17.7 1.5 0 0 ODEMIS 87 79 11 0 0 660 13.2 12 1.7 0 0 GUNEY 101 40 4 0 0 612 16.5 6.5 0.7 0 0 NAZILLI 85 57 22 0 0 660 12.9 8.6 3.3 0 0 DINAR 104 86 5 0 0 616 16.9 14 0.8 0 0 MILAS 77 80 11 1 0 623 12.4 12.8 1.8 0.2 0 ACIPAYAM 80 65 7 1 0 588 13.6 11.1 1.2 0.2 0 KOYCEGIZ 106 70 9 2 0 624 17 11.2 1.4 0.3 0 SELÇUK 120 64 13 0 0 604 19.9 10.6 2.2 0 0 GEDİZ 50 45 12 0 0 472 10.6 9.5 2.5 0 0

66

Şekil 5-32 SPI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı

5.4.4. Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) Analizleri

Havzada geçmiş dönemde meydana gelen kuraklıklar Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) kullanılarak belirlenmiştir. Hesaplamalarda yıllık (12 aylık) dönemler dikkate alınmıştır. PDSI hesaplarında girdi olarak kullanılan toprak su tutma kapasitesi değerleri Tablo 5-6'da gösterilmektedir.

Tablo 5-6 PDSI Hesaplarında Kullanılan Toprak Su Tutma Kapasitesi Değerleri

A

İstasyon Adı

USAK AFYON AYDIN DENIZLI MUGL GEDIZ ODEMIS GUNEY SELCUK NAZILLI DINAR MILAS ACIPAYAM KOYCEGIZ Su Tutma Kapasiteleri (W) (mm) 150 146 99 176 141 160 100 127 150 132 189 129 100 152

14 farklı istasyona ait elde edilen sonuçlar Şekil 5-33 ve Şekil 5-34’de gösterilmektedir. 14 farklı istasyona ait bu değerlerin ortalaması Şekil 5-35'de gösterilmektedir. Havzada PDSI’ya göre kuraklık yaşanma ihtimalleri Tablo 5-7’de, bu ihtimallerin mekânsal dağılımı ise Şekil 5-36’de verilmiştir.

PDSI analizleri sonucunda elde edilen veriler ışığında, havzada 1964 ve 2013 yıllarında kısa süreli şiddetli kuraklıklar, 1972-1974 ve 2007-2009 yılları arasında

67

şiddetli be uzun süreli kuraklıklar, 2000-2002 arası orta şiddetli bir kuraklık ve 1988- 1994 arası çok uzun süreli ve zaman zaman aşırı şiddete ulaşan kuraklıklar tespit edilmiştir. Kuraklıklar genel olarak havzanın batısında görülmektedir.

Şekil 5-33 PDSI Zaman Serileri (Uşak, Afyon, Aydın, Denizli, Muğla, Ödemiş, Selçuk ve Gediz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin)

68

Şekil 5-34 PDSI Zaman Serileri (Güney, Nazilli, Dinar, Milas, Acıpayam, Köyceğiz Meteoroloji Gözlem İstasyonları İçin)

Şekil 5-35 PDSI Zaman Serileri (Havza Ortalaması)

69

Tablo 5-7 PDSI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimalleri

OLAY SAYILARI İHTİMALLER (%)

Toplam (Kurak Hafif Orta Şiddetli Aşırı ve Hafif Orta Şiddetli Aşırı Kuraklık Kurak Kurak Kurak Kurak Nemli) Kurak Kurak Kurak Kurak (Toplam)

UŞAK 154 57 16 5 660 23.3 8.6 2.4 0.8 11.8 AFYON 149 84 17 0 654 22.8 12.8 2.6 0 15.4 AYDIN 77 60 40 25 663 11.6 9 6 3.8 18.8 DENİZLİ 88 83 36 12 663 13.3 12.5 5.4 1.8 19.7 MUĞLA 73 74 37 23 660 11.1 11.2 5.6 3.5 20.3 GEDİZ 54 37 11 3 465 11.6 8 2.4 0.6 11 ODEMIS 89 49 26 18 607 14.7 8.1 4.3 3 15.4 GUNEY 94 42 19 7 561 16.8 7.5 3.4 1.2 12.1 SELÇUK 94 45 22 13 573 16.4 7.9 3.8 2.3 14 NAZILLI 60 38 26 21 584 10.3 6.5 4.5 3.6 14.6 DINAR 116 59 8 0 578 20.1 10.2 1.4 0 11.6 MILAS 66 46 37 33 549 12 8.4 6.7 6 21.1 ACIPAYAM 38 53 35 10 509 7.5 10.4 6.9 2 19.3 KOYCEGIZ 71 59 25 9 536 13.2 11 4.7 1.7 17.4

Şekil 5-36 PDSI İndisine Göre Kuraklık Oluşma İhtimallerinin Yüzdelik Dağılımı

70

5.4.5. Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) Analizleri

Havzada yaşanan kurak devrelerin belirlenmesi için Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SRI) hesaplamaları Ulubey-EİE Akım Gözlem İstasyonunu verileri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu istasyonun seçilmesindeki maksat havzada yer alan diğer istasyonlara göre daha uzun süreli kesintisiz veriye sahip olması ve doğal akımları daha doğru olarak yansıtabilmesidir. Analizler 1,3,6,9,12 ve 24 aylık dönemler için gerçekleştirilmiş olup analiz sonuçları söz konusu akım gözlem istasyonuna yakın mesafede bulunan Uşak MGİ’den elde edilen SPI değerleri ile karşılaştırılmış ve Şekil 5-37’de gösterilmiştir.

Ulubey Akım Gözlem İstasyonundan elde edilen SRI değerleri, özellikle 12 ve 24 aylık analizlerde Uşak Meteoroloji Gözlem İstasyonundan elde edilen SPI değerleri ile benzeşim göstermektedir. Bu analiz ile diğer kuraklık tespit metotları ile belirlenen 2006-2008 yılları arasında ve 2013 yılında gözlenen kuraklıklar SRI yöntemi ile de doğrulanmıştır.

71

Şekil 5-37 SRI İndisi Zaman Serileri ve SPI zaman serileri ile karşılaştırmaları

72

BÖLÜM 6

6. ETKİLENEBİLİRLİK DEĞERLENDİRMESİ

Kuraklığın etkileri, genellikle tarım sektörü ve tarımsal üretim üzerine etkileri incelenerek değerlendirilir. Ancak kuraklık, ekonomik, sosyal ve çevresel alanlarda birçok farklı aktiviteyi etkileyen, oldukça maliyetli bir doğal afettir. (Wilhite D. , 2000)

Bu çalışmada, Büyük Menderes Havzası’nın kuraklıktan etkilenebilirliği, havzada yaşanan kuraklıkların içme suyundan enerji üretimine, tarımsal üretimden çevresel sistemlere, birçok farklı aktivite üzerine etkileri ayrı ayrı incelenerek değerlendirilmiştir.

6.1. Kuraklığın Havza Su Bütçesi Üzerine Etkileri

İklimsel değişkenlik sonucu meteorolojik kuraklık olarak başlayan kuraklık olayı, hidrolojik kuraklık olarak kendini gösterdiğinde yüzey ve yeraltı sularının miktarında azalmalara yol açması kaçınılmazdır. Bu çalışma kapsamında Büyük Menderes Havzasında geçmişte yaşanan kurak dönemlerin havza su bütçesi ile ilişkisi değerlendirilmiştir.

Büyük Menderes Havzasının yüzey suyu bütçesinin yıllara göre değişimi Şekil 6-1’de gösterilmektedir. Kuraklık analizlerine göre çok uzun süreli çok kurak dönem olarak kabul edilebilecek 1987-1995 arası dönemde havza YÜS bütçesinde %50’ye yakın bir azalma yaşandığı, uzun süreli kurak dönem olarak kabul edilen 2006-2008 arası dönemde ise bu azalmanın %25 civarında olduğu gözlenmektedir. Bölüm 4.2.3’de gösterilen havza güncel YÜS kullanımı dikkate alındığında havza YÜS fazlasının yalnızca 49milyon m³/yıl olduğu görülmektedir. Buna göre Havzada gelecek dönemde 1987-1995 dönemine benzer bir kuraklık yaşanması halinde çok ciddi su sıkıntısı yaşanacağı, yüzey suyunu en fazla kullanan sektör olan tarım sektörünün bundan azami düzeyde etkileneceği düşünülmektedir.

73

Şekil 6-1 Havza Yüzey Suyu Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi

Büyük Menderes Havzasının yeraltı suyu bütçesinin yıllara göre değişimi Şekil 6-2’de gösterilmektedir. Buna göre göre çok uzun süreli çok kurak dönem olarak kabul edilebilecek 1987-1995 arası dönemde YAS su kaynaklarının kendini yenileme özelliğini tamamen kaybettiği görülmektedir. Bu dönemde YAS seviyesinde ciddi azalmalar olduğu düşünülebilir. Ancak Bölüm 4.2.3’de verilen havza YAS kullanımı dağılımda havza YAS fazlasının sektörel kullanımları sekteye uğratmayacak şekilde fazla olması ve havzanın nemli dönemlerde YAS beslenmesinin çok fazla olması Büyük Menderes Havzası yeraltı suyu kullanımlarının uzun vadede kuraklıklardan fazla etkilenmeyeceğini göstermektedir.

Şekil 6-1 ve Şekil 6-2’de gösterilen veriler ışığında Büyük Menderes Havzasının toplam kullanılabilir su bütçesinin yıllara göre değişimi Şekil 6-3’de gösterilmektedir. 1973-2012 yılları arası yıllık su bütçesi değişimlerine bakıldığında Bölüm 5.4’de gerçekleştirilen kuraklık analizleri sonucu elde edilen kurak dönemler ile hidrolojik kuraklıkların birbirleri ile örtüştüğü, 1988-1994 yılları arası çok şiddetli, 2006-2008 yılları arası ise şiddetli hidrolojik kuraklıkların yaşandığı söylenebilir.

74

Şekil 6-2 Havza Yeraltı Suyu Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi

Şekil 6-3 Havza Toplam Kullanılabilir Su Bütçesinin Yıllara Bağlı Değişimi

75

6.2. Kuraklığın Tarım ve Hayvancılık Sektörleri Üzerine Etkileri

Yaşanan bir kuraklık olayı yüzey sularında ve toprak neminde azalmayı da beraberinde getirir. Yağışların azalması, sıcaklıkların ve buharlaşma miktarlarının artması ile birlikte büyüme sürecinde belirli periyotlarda suya ihtiyaç duyan tarımsal ürünler yeterince suya ulaşamadığından gelişimleri olumsuz yönde etkilenir. Gelişimini tamamlayamamış tarımsal ürünler rekolte düşüşüne ve tarımsal kuraklığa neden olur. Ayrıca et üretimi amacıyla yetiştirilen büyükbaş ve küçükbaş hayvanların doğal beslenme alanlarının azalması hayvancılık politikalarını ve havzada bulunan hayvan sayılarını olumsuz etkileyebilir.

6.2.1. Tarımsal Üretim Verilerinin Değerlendirilmesi

Havzada tarımsal üretim, sulanan tarım alanlarınında ve sulanmayan kuru tarım alanlarında gerçekleştirilmektedir. Bu alanlarda ek bir sulama yapılmadığından tarımsal ürünlerin verimlerinin yağış miktarlarından oldukça fazla etkilenmesi beklenir. Arpa ve buğday Büyük Menderes Havzasında yetiştirilen en önemli kuru tarım ürünleridir. Arpa ve buğday üretim verimleri Türkiye İstatistik Kurumu’nun her yıl yayınladığı “Tarımsal Yapı ve Üretim” raporlarından elde edilmiştir (TUİK, 1967-2014) .

Arpa ve Buğday üretim verimlerinin yıllar içerisinde değişimi sırasıyla Şekil 6-4 ve Şekil 6-5’de gösterilmektedir.

Beklenildiği üzere arpa ve buğday verimlerinde kurak dönemlerde önemli azalmalar tespit edilmiştir. Ortalama değerlere bakıldığında şiddetli kurak dönemlerde arpa veriminde %30, buğday veriminde ise %10 civarında bir azalma görülmektedir. Uşak, Afyon ve Denizli illerinde kuraklığa bağlı verim azalması daha belirgin bir şekilde hissedilmektedir.

76

Şekil 6-4 Arpa Üretim Veriminin Yıllara Bağlı Değişimi

77

Şekil 6-5 Buğday Üretim Veriminin Yıllara Bağlı Değişimi

78

İncir ve zeytin üretimi Büyük Menderes Havzasının en önemli gelir kaynaklarındandır. Aydın ilinin İncir ve Denizli ilinin zeytin üretim verimleri TUIK veri tabanlarından alınmış olup bu çalışmada yıllık zaman serileri halinde Şekil 6-6 ve gösterilmektedir. Her iki üründe de 2006-2008 yılları arasında yaşanan şiddetli kuraklığın etkileri görülmekte, verimin bu dönemde %30-%40 arasında azaldığı görülmektedir.

Şekil 6-6 Zeytin ve İncir Üretim Verimlerinin Yıllar İçerisinde Değişimi

6.2.2. Hayvancılık Verilerinin Değerlendirilmesi

Bir bölgede gerçekleştirilen büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık o bölgenin su miktarına fazlasıyla bağlıdır. Su hem hayvanların otlayacağı yeşil alanların artması hem de günlük su ihtiyaçlarını karşılamaları açısından önemlidir. Bu anlamda, bir bölgede yer alan küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayılarının yıllar içerisindeki değişimi, o bölgede yaşanan kuraklıklardan etkilenebilir. Bu çalışma kapsamında Büyük Menderes Havzasında bulunan büyükbaş ve küçükbaş hayvanların sayısının yıllar içerisindeki değişimi kurak dönemlerle karşılaştırılarak incelenmiştir.

Havza illerinde yer alan koyun ve sığır sayılarının yıllar içerisinde değişimi sırasıyla Şekil 6-7ve Şekil 6-8’de gösterilmektedir. Hayvan sayılarına ait veriler

79

Türkiye İstatistik Kurumu’nun her yıl yayınladığı “Tarımsal Yapı ve Üretim” raporlarından elde edilerek derlenmiştir (TUİK, 1967-2014).

Şekil 6-7 Koyun Sayılarının Yıllara Bağlı Değişimi

Havzada küçükbaş hayvan sayılarında 1980’lerden sonra bir düşüş görülmektedir. Bu düşüş sürekli olarak devam ettiğinden dönemsel olarak yaşanan kuraklıklardan ziyade daha kalıcı bir nedeni olduğu düşünülebilir. Örneğin 1980’lerin sonunda yaşanan çok şiddetli kuraklıkların Afyon ilindeki küçükbaş hayvan sayılarının kalıcı olarak azalmasına neden olduğu düşünülebilir. Ancak bu politikalar konusundaki değişkenlerin fazla olması kuraklıkların hayvan sayılarına

80 etkisinin kestirilmesini mümkün kılmamaktadır. Yine de havzada yaşanan kurak dönemler ile hayvan sayılarındaki azalma miktarı arasında az da olsa bir korelasyon görülmektedir.

Şekil 6-8 Sığır Sayılarının Yıllara Bağlı Değişimi

81

Havza genelinde, tüm illerde 1988’de yaşanan şiddetli kuraklık sonrasında büyükbaş hayvan sayılarının azaldığı ancak sonrasında tekrar artışa geçtiği görülebilir.

6.2.3. Sulama Amaçlı Depolamaların Değerlendirilmesi

Büyük Menderes Havzasında tarımsal sulama amacıyla kullanılan çok sayıda depolama tesisi bulunmaktadır. Belli başlı tesislere ilişkin bilgiler DSİ Genel Müdürlüğünden alınmış olup Tablo 6-1'de gösterilmektedir. Havzaya sulama suyu sağlayan barajların seviyelerinin yıllar içinde değişimi Şekil 6-9'da gösterilmektedir. 2006-2008 yılları arasında etkili olan kuraklığın Kemer Barajında su seviyelerini %50 oranında azalttığı görülebilmektedir.

Havzada sulama yapılan alanlarda yılda birden fazla ürün alınabilmektedir. Bu durum ancak sulama suyunun yıl içerisinde sürekli olarak sağlanabilmesi ile mümkün olmaktadır. Örneğin 2008 yılında yaşanan kuraklık nedeniyle sulama suyu barajlarının seviyeleri düşmüş, sulama yapılamadığından, çiftçilerin yeni ürün ekmeleri engellenmiş ve ekonomik kayıplar oluşmuştur.

Tablo 6-1 Büyük Menderes Havzası Sulama Amaçlı Depolamalar

Sağlanan İçme Suyu Enerji Kurulu Sulanan (miyon Üretimi Güç Baraj Adı Alan (ha) m³/yıl) (Gwh/yıl) (MW) Adıgüzel 78060 280 62 Bayır 1050 Cindere 4600 88.1 27.8 Çine Adnan Menderes 22359 118 47.2 Gökpınar Vali Recep Yazıcıoğlu 5824 3 Karacasu 1125 10.725 Kemer 58259 143 48 Küçükler 1608 6.4 Örenler 3642 Topçam 4300 Yaylakavak 3123 Yenidere - Tavas 3304 Işıklı Gölü 50486

82

Şekil 6-9 Sulama Suyu Barajları Su Seviyelerinin Yıllara Bağlı Değişimi

6.3. Kuraklığın Enerji Üretimi Üzerine Etkileri

Kuraklık olayları yüzey sularının miktarının, nehirlerin debisinin ve depolamaların yüksekliğinin azalmasına yol açmaktadır. Bu durum ülkemiz yenilenebilir enerji üretiminde en fazla paya sahip olan hidroelektrik üretimini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Kuraklıkların Büyük Menderes Havzasının enerji üretimine etkileri hidroelektrik enerjisi temel alınarak bu çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.

6.3.1. Hidroelektrik Enerji Üretiminin Değerlendirilmesi

Kuraklıkların hidroelektrik enerji üretimi üzerine etkilerinin anlaşılabilmesi için havzada yer alan ve EÜAŞ tarafından işletilen iki adet hidroelektrik santralin yıllık enerji üretimleri EÜAŞ'ın yıllık raporlarından (EÜAŞ, 2006-2014) alınmış olup Şekil 6-10'da gösterilmektedir.

83

Şekil 6-10 Hidroelektrik Enerji Üretiminin Yıllara Bağlı Değişimi

Kuraklık analizlerine göre şiddetli kuraklık olarak nitelendirilen 2006-2008 döneminde söz konusu depolamaların kapasitelerinin %10’undan daha az elektrik üretebildiği, bu dönemde üretilen elektriğin ortalama elektrik üretimine oranının %35 olduğu görülmektedir. Havza toplamında yılda yaklaşık 2000 GWh enerji üretildiği düşünüldüğünde, şiddetli kuraklık yaşanan dönemlerde üretilemeyen 1300 GWh/yıl elektriğin çoğunlukla fosil yakıtlar kullanılarak üretildiği düşünülmektedir.

6.4. Kuraklığın Çevresel Sistemler Üzerine Etkileri

Bu çalışma kapsamında kuraklığın çevresel etkilerinin belirlenmesinde sucul ve karasal ekosistemler ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Sucul ekosistemler için etki hesaplarında çevresel akış metodu (Tennant, 1975) kullanılmış olup ilaveten sucul ekosistemler ile doğrudan ve dolaylı olarak etkileşim içerisinde bulunan su ürünleri sektörünün üretim verileri ele alınmıştır. Karasal ekosistemler için etki hesaplarında ilk olarak uydu görüntüleri verileri ile elde edilen NDVi değerleri kullanılarak Büyük Menderes Havzasında bitki örtüsünün gelişimi izlenmiştir. Sonrasında, karasal ekosistemler ile doğrudan ve dolaylı olarak etkileşim içerisinde bulunan ve bulunduğu bölgedeki bitki örtüsünün gelişimi hakkında fikir verebilecek arıcılık üretim verimleri değerlendirilmiştir.

84

6.4.1. Kuraklığın Sucul Ekosistemler Üzerine Etkileri

6.4.1.1. Çevresel Akımların Değerlendirilmesi

Çevresel akımların değerlendirilmesi için Bölüm 5.1.2'de belirtilen Akım Gözlem İstasyonunun verileri Tennant metodu kullanılarak değerlendirilmiştir. (Tennant, 1975). Oldukça basit bir sistematiği olan bu metot ile çevresel akış değeri, Ekim-Mart ve Nisan-Eylül arası dönemlerde elde edilen akış miktarının uzun dönem akış miktarına oranı üzerinden hesaplamaktadır. Bu metoda göre ekosistem için gerekli olan akış miktarları Tablo 6-2’de gösterilmektedir.

Tablo 6-2 Çevresel İhtiyaç Debisi (Tennant, 1975)

Akımın Sözlü Tanımı Tavsiye Edilen Akış Miktarı Ekim - Mart Nisan - Eylül En Büyük Miktar veya Yıkama Aritmetik ortalama akışın %200'ü Miktarı Aritmetik ortalama akışın %60'ı ile En İyi Aralık %100'ü arası Fevkalade % 40 % 60 Çok İyi % 30 % 50 İyi % 20 % 40 Orta veya Kötüleşme Başlangıcı % 10 % 30 En küçük veya en zayıf durum % 10 % 10 Aritmetik ortalama akışın %10'u ile Ciddi Kötüleşme %0'ı arası

Havzada zaman içerisinde inşa edilen depolama tesisleri, nehirler üzerindeki doğal akımların bozulmasına ve azalmasına yol açmıştır, uzun süreli kurak dönemlerde bu azalmaların şiddetini artırmaktadır. Havzada yer alan dört akım gözlem istasyonu için çevresel akım değerleri Şekil 6-11’de gösterilmektedir. Söz konusu akım gözlem istasyonların sahip olduğu veriler değerlendirildiğinde, 1988- 1993 yılları arası yaşanan kuraklığın Koçarlı Köprüsü Akım Gözlem İstasyonunda çevresel akımları kritik seviyeye ulaştırdığı, 2006-2008 yılları arasında yaşanan şiddetli kuraklıkta ise akımları ciddi oranda azalttığı görülmektedir.

85

Şekil 6-11 Tennant Yöntemine Göre Çevresel Akımların Yıllara Bağlı Değişimi

6.4.1.2. Su Ürünleri Üretimi Verileri ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi

Büyük Menderes Nehri ve kollarında su ürünleri üretimi gerçekleştirilmektedir. Tatlı su ürünlerinin miktarının artması veya azalması bulundukları habitatın büyümesinin ya da küçülmesinin göstergesi olabilir. Bir başka deyişle tatlı su ürünleri üretim miktarı, tatlı su ekosistemlerinin gücünün doğrudan bir göstergesi sayılabilir.

Bu çalışmada, havza illerinde yıllara bağlı olarak gerçekleştirilen su ürünleri üretimi TUİK veri tabanlarından alınarak derlenmiştir (TUIK, 2015b). Yıllara göre su ürünleri üretimlerinin havza illeri toplamı için değişimi Şekil 6-12'de gösterilmektedir.

86

Şekil 6-12 Su Ürünleri Üretim Verimlerinin Yıllara Bağlı Değişimi

Elde edilen veriler ışığında, 2006-2008 yılları arasında yaşanan şiddetli kuraklığın su ürünleri üretiminin ortalama %10 civarında azalmasına yol açtığı gözlenmiştir. Sonraki yıllarda su ürünleri üretiminde meydana gelen artış, sucul ekosistemin kuraklıklardan sonra kendisini yenileyebildiğini göstermektedir.

6.4.2. Kuraklığın Karasal Ekosistemler Üzerine Etkileri

6.4.2.1. NDVi Analizleri ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi

Normalleştirilmiş Vejetasyon Değişim İndisi (NDVi), dünyada gözlenen bölgenin yaşayan yeşil bir bitki örtüsüne sahip olup olmadığının grafiksel bir gösterimidir. NDVi metodu yaşayan yeşil bitkilerin güneş enerjisini fotosentetik aktif radyasyon (PAR) dalga boyunda almaları ve fotosentez sürecinde enerji kaynağı olarak kullanması temeline dayanır. Çeşitli dalga boylarında elde edilen uydu görüntüleri değerlendirilerek bir bölgede yetişen bitkilerin canlılık durumu hakkında bilgi edinilebilir. (Rouse, Haas, Schell, & Deering, 1973)

Buna göre düşük NDVi değerine sahip bir bölgede kuraklığın bölgedeki bitkilerin gelişimini olumsuz yönde etkilediği sonucuna ulaşılabilir.

Havzada yer alan üç büyük ilin (Denizli, Uşak, Aydın) NDVi değerleri 2000- 2014 dönemi için ABD Tarım Bakanlığı’nın web sitesinden alınmış olup NDVi

87 değerlerinin yıllık ortalamaları zaman serileri halinde Şekil 6-13’de gösterilmektedir. (USDA, 2015)

Havza genelinde, yaşanan kurak dönemlerin (2001, 2006-2008, 2013) NDVi değerlerinin azalmasına bağlı olarak bitki ekosistemlerini bir miktar zayıflattığı görülmektedir.

Şekil 6-13 Havza NDVi Değerlerinin Yıllara Bağlı Değişimi

6.4.2.2. Bal Üretim Verimi ile Kuraklık Etkilerinin Değerlendirilmesi

Arılar çiçek balı üretmek için çiçek nektarı kullanır ve üretim esnasında bir arının 100 ila 1500 arasında çiçeği konması gerekir. (OGM, 2012) Doğada çiçeklerin ve diğer bütün bitkilerin varlığını sürdürebilmeleri suyun varlığına bağlıdır, suyun fazla olduğu yerlerde genellikle daha güçlü bitki örtüleri görülür. Buna göre, kovan başına üretilen bal miktarının azalması, bölgede yaşayan bitki ekosisteminin (floranın) zayıflamasının başlıca işaretlerinden biri olabilir.

Bu çalışma kapsamında, kuraklıkların bitki ekosistemine etkisinin araştırılması maksadıyla, Büyük Menderes Havzasında yer alan illerin bal üretim verileri, Türkiye İstatistik Kurumu’nun her yıl yayınladığı “Tarımsal Yapı ve Üretim” raporlarından elde edilerek derlenmiştir. (TUİK, 1967-2014) Yıllara göre bal üretim verimlerinin değişimi Şekil 6-14'de gösterilmektedir. Özellikle 2000 ve 2007 yıllarında kuraklığa bağlı olduğu düşünülebilecek bir takım verim azalmaları

88 görülse de havza geneline kuraklık olaylarının bal üretim verimlerini fazla etkilemediği görülmektedir.

Şekil 6-14 Bal Üretim Verimlerinin Yıllara Bağlı Değişimi

89

6.5. Kuraklığın İçme ve Kullanma Suyu Üzerine Etkileri

İçme ve kullanma suyu insan hayatının devamı açısından çok kritik bir öneme sahiptir. 2015 yılı için Büyük Menderes Havzasının içme ve kullanma suyu ihtiyacı 253 milyon m³/yıl olarak hesaplanmıştır. İçme ve Kullanma suyu ihtiyacında 2100 yılına kadar beklenen değişim Tablo 6-3’de gösterilmektedir. Su ihtiyacı hesaplanırken havzada beklenen nüfus artışı hesaba katılmış olup şebeke kayıp kaçaklarının %45'den %25'e, isale kayıplarının da %3'den %2'ye azaltılacağı varsayımları yapılmıştır. Buna göre nüfus artışına rağmen içme suyu ihtiyacının azalacağı öngörülmektedir. Havzada içme suyu arıtma tesislerinden arıtılan ve yeniden kullanım ile kazanılabilecek atık su miktarı 53 miyon m³ civarında olup bu miktarın 2050'lere kadar 69 miyon m³ seviyesine ulaşması beklenmektedir. (SYGM, 2015)

Tablo 6-3 Büyük Menderes Havzası Yıllık Su İhtiyacı Projeksiyonu (SYGM, 2015)

Kentsel Alan Kırsal Alan Havza Genel

Yıllar Eşdeğer Su İhtiyacı Eşdeğer Su İhtiyacı Eşdeğer Su İhtiyacı Nüfus Milyon m3/yıl Nüfus Milyon m3/yıl Nüfus Milyon m3/yıl 2015 1.507.994 206,34 682.121 46,67 2.190.115 253,01 2020 1.625.642 222,44 697.647 47,73 2.323.289 270,17 2030 1.771.026 222,14 713.923 44,77 2.484.949 266,91 2040 1.824.458 226,51 719.942 44,69 2.544.401 271,20 2050 1.840.944 210,97 719.942 41,25 2.560.887 252,22 2060 1.840.944 210,97 719.942 41,25 2.560.887 252,22 2070 1.840.944 195,90 719.942 38,31 2.560.887 234,21 2080 1.840.944 195,90 719.942 38,31 2.560.887 234,21 2090 1.840.944 182,84 719.942 35,75 2.560.887 218,59 2100 1.840.944 182,84 719.942 35,75 2.560.887 218,59

2015 yılı itibariyle içme kullanma suyu ihtiyacının %36’sı yeraltı suyu %64’ü ise yüzey suyu tahsislerine bağlıdır. İçme kullanma suyu havza genelinde su kullanımının ancak %10’unu oluşturmaktadır. Bu anlamda su bütçesindeki muhtemel azalmaların yalnızca sulama suyu tahsislerini azaltabileceği, daha önemli olduğu

90 düşünülen içme suyu ve sanayi suyu kullanımlarına ise kısa vadede etki etmeyeceği düşünülmektedir.

Havzada yer alan yerleşimlere içme suyu sağlayan barajlar Tablo 6-4’de, içme suyu baraj seviyelerinin yıllar içerisinde değişimi DSİ’den alınan veriler ışığında Şekil 6-15’de gösterilmektedir. Buna göre 2008 yılında yaşanan kuraklığın Geyik ve Gökpınar barajlarında normal yıllara oranla %20 oranında azalmaya sebep olduğu görülmektedir.

Tablo 6-4 Büyük Menderes Havzası İçme-Kullanma Suyu Amaçlı Depolamalar

Sağlanan İçme Suyu Baraj Adı (miyon m³/yıl) Geyik 9.5 Gökpınar Vali Recep Yazıcıoğlu 3 İkizdere 71.2 Karacasu 10.725 Küçükler 6.4

Şekil 6-15 İçme Suyu Barajlarının Doluluk Oranlarının Yıllara Göre Değişimi

91

BÖLÜM 7

7. SONUÇ VE DEĞERLENDİRMELER

7.1. Sonuçlar

Bu çalışmada, Büyük Menderes Havzasının kuraklık hassasiyetinin belirlenmesi maksadıyla, beş farklı kuraklık tespit yöntemi kullanılarak havzada yaşanan kurak dönemler belirlenmiştir. Etki analizi çalışmaları ile de kurak dönemlerin havzada oluşturduğu etkiler belirlenmeye çalışılmıştır.

Havzada kurak dönemlerin tespit edilmesi çalışmalarında Normalin Yüzdesi İndisi (PNPI), Standartlaştırılmış Yağış İndisi (SPI), Ondalıklar İndisi (Deciles), Palmer Kuraklık Şiddet İndisi (PDSI) ve Standartlaştırılmış Akış İndisi (SRI) yöntemleri kullanılmıştır.

SPI, PDSI ve veri varlığında SRI yöntemleri ile havzada kurak dönem tespit çalışmalarında başarılı sonuçlar elde edilmiştir, PNPI ve Ondalıklar yöntemi diğer yöntemler kadar kadar iyi sonuç vermemiştir. Buna göre SPI, PDSI ve SRI indisleri daha iyi sonuç verdiğinden ülkemizde gerçekleştirilecek kuraklık analizlerinde kullanılması uygun görülmektedir.

Havza'da en şiddetli kuraklığın 1988-1993 yılları arası yaşandığı, 1972-1974 ve 2006-2008 yılları arası çok şiddetli, 2001 ve 2013 yıllarında ise orta şiddetli kurak dönemler yaşandığı tespit edilmiştir. Buna göre havzada ortalama 5-6 yılda bir kuraklık olayı yaşanırken şiddetli kuraklıklar yaklaşık 20 yılda bir görülmektedir.

Kuraklıkların havzanın verimli arazilerinin bulunduğu batı bölümünde yoğunlaştığı görülmektedir.

Etkilenebilirlik çalışmaları, havzada yaşanan kurak dönemlerin tarım, çevre, enerji gibi farklı su kullanım grupları üzerine etkilerini ortaya çıkarmıştır.

92

Kuraklıkların havzada kullanılabilir su bütçesini ciddi oranda azaltabildiği tespit edilmiştir. Havza sularının %72’sini kullanan sulama suyu tahsisleri bu azalmadan doğrudan etkilenmekte, tarımsal üretim veriminde azalmalar görülebilmektedir. Bu azalmalar hem kuru hem de sulamalı tarım yapılan alanlarda ortaya çıkmakta ve üretim verimlerinde %30’a varan düşüşler yaşanabilmektedir.

Kurak dönemlerde havzaya içme suyu sağlayan barajların seviyelerinde bir miktar azalma olduğu, içme suyu sağlamak için yüzey suyunun yeterli olmadığı durumlarda yeraltı suyunun değerlendirildiği belirlenmiştir. Bu durum, kurak dönemlerde zaten düşük yenileme kapasitesine sahip olan yeraltı suyu kaynakları için ek yük oluşturmaktadır.

Enerji üretimi ise havzada kuraklıktan en fazla etkilenen sektörlerin başında gelmektedir. Yaşanan kurak dönemler boyunca hidroelektrik enerji kapasitesinin ancak %10’unun değerlendirilebildiği tespit edilmiştir.

Çevresel sistemlerin kuraklıktan etkilenebilirliklerinin değerlendirilmesinde dört farklı yöntem değerlendirilmiştir. Büyük Menderes Havzası karasal ve sucul ekosistemleri çok şiddetli kuraklıklardan önemli ölçüde etkilenebilmektedir. Ancak analiz sonuçları kuraklık olaylarının ardından çevresel sistemlerin kendini yenileme kapasitesinin yeterli olduğunu göstermektedir.

7.2. Öneriler

 Havzanın kuraklıktan etkilenebilirliği ile ilgili veriler saha çalışmaları ile zenginleştirilmeli, zaman serilerinde boşluklar oluşmaması ve çalışmaların hassasiyeti açısından üretilen verilerin sürekliliği sağlanmalıdır.  İklim değişikliği projeksiyonları sonucu elde edilen verilerin gelecek dönemlerde havzada yaşanması muhtemel kuraklıkların tespiti için kuraklık analizlerinde kullanılması sağlanmalıdır.  Kuraklık yüzey ve yeraltı sularının miktarında azalmaya yol açtığından sudaki kirletici konsantrasyonunu artırabilmektedir. Bu nedenle kuraklığın havza su kalitesi üzerinde oluşturduğu etkiler tespit edilmelidir.

93

 Havzada kuraklığa bağlı sektörel etkiler de dikkate alınarak, kuraklığın havzada oluşturması muhtemel etkilerini azaltmak amacıyla alınması gereken önlemler ve bu önlemlerin hangi kurum/kuruluş tarafından alınabileceği belirlenmelidir.  Kuraklığın sınır aşan havzalarda oluşturduğu etkilerin analizinin detaylı bir biçimde yapılabilmesi için ilgili ülkelerle ortak çalışmalar gerçekleştirilmelidir.  Kuraklığın tarım sektörü üzerinde oluşturduğu etkilerin azaltılabilmesi için havza su varlığına uygun ürün deseni tercih edilmeli ve havzada kullanılabilir kuraklığa dayanıklı ürünler tespit edilmelidir.  Bu tez çalışması kapsamında değerlendirilmeyen kuraklığın halk sağlığı ve sosyo ekonomik durum üzerine etkileri ayrı çalışmalarla tespit edilmelidir.  Şehir şebekelerinde ve isale hatlarında tespit edilen yüksek kayıp ve kaçak oranları asgari düzeye indirilmeli ve içme kullanma suyu arzının gelecek dönemde güvenliğinin sağlanması için gerekli çalışmalar gerçekleştirilmelidir.  Gelecek dönemde artacak su kullanımı ihtiyacının kaşılanmasına yardımcı olmak adına, atık su arıtma kapasitesi artırılmalı ve arıtılan suların yeniden kullanımı teşvik edilmelidir.  Tarımsal su kullanımında su verimliliği sağlamak adına drenajdan dönen suların kullanımı değerlendirilmelidir.  Özellikle havzadaki suyun büyük bölümünü kullanan tarımsal sulama için suyun ölçülmesi ve fiyatlandırılması ile ilgili çalışmalar yapılarak su kullanımının kurak dönemlerde en verimli şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.  Havza su kullanımında önemli bir paya sahip olan yeraltı sularının sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla detaylı hidrojeolojik çalışmalar gerçekleştirilmelidir. Bu sayede kurak dönemlerde yeraltı suyu üzerinde oluşan baskılar detaylı olarak tespit edilmelidir.

94

KAYNAKÇA

AB. (2012). Tarım Kuraklık ve İklim Değişikliği Yönleriyle Kuraklık Yönetim Planı Raporu. Su Kıtlığı ve Kuraklık Uzman Ağı .

Avrupa Komisyonu. (2012). Türkiye 2012 yılı ilerleme raporu, Genişleme Stratejisi ve Başlıca Zorluklar 2012-2013. Brüksel: Avrupa Komisyonu.

Bloomfield, J. P., & Marchant, B. P. (2013). Analysis of drought building on the standardised precipitation index approach. Hydrol. Earth Syst. Sci, 17, 4769–4787.

Bozkurt, Ö. (1996). Aydeniz Metodu'nun Türkiye'ye uyarlanması [Adaptation of Aydeniz Method in Türkiye]. Ankara: Yüksek Lisans tezi, A.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü.

Calow, R., Robins, N., Macdonald, A., & Nicol, A. (1999). Planning for groundwater drought in Africa, . International Conference on Integrated Drought Management: Lessons for Sub-Saharan Africa, IHP-V, Technical Documents in Hydrology.

Çiçek, N., Karaaslan, Y., Aslan, V., Yaman, C., & Akca, L. (2008). Türkiye’de AB’ye uyumlu Su Havzası Yönetim Stratejisi ve Su Çerçeve Direktifi. İstanbul: Fatih Üniversitesi, III. Çevre Sorunları Kongresi.

Demircan, M., Demir, Ö., Atay, H., Eskioğlu, O., Tüvan, A., & Akçakaya, A. (2014). Climate change projections for Turkey with new scenarios. İstanbul, Türkiye: The Climate Change and Climate Dynamics Conference.

DSİ. (2012a). İçme Suyu Temin Projelerinde Nüfus ve İçme Suyu İhtiyaçları Tahmin Esasları. Ankara: İçme Suyu Dairesi Başkanlığı.

DSİ. (2012b). Toprak ve Su kaynakları. Ankara: DSİ.

DSİ. (2015). Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü - Toprak ve Su Kaynakları. 05 27, 2015 tarihinde www.dsi.gov.tr adresinden alındı

Erinç, S. (1965). Yağış Müessiriyeti Üzerine Bir Deneme ve Yeni Bir İndis. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Enstitüsü Yayınları(41), 51.

EÜAŞ. (2006-2014). Yıllık Rapor. Ankara: Elektrik Üretim A.Ş.

FAO. (1987). Improving Productivity of Dryland Areas. Rome: Committee on (Ninth session).

95

Gibbs, W., & Maher, J. (1967). Rainfall deciles as drought indicators. Commonwealth of Australia, Melbourne.: Bureau of Meteorology Bulletin No. 48.

Güner, Ü., & Baykan, N. O. (1997). Büyük Menderes Havzasında Kuraklık Çözümlemesi. Türkiye İnşaat Mühendisliği XIV. Teknik Kongre, (s. 597-610). İzmir.

Houghton, J. T. (1996). Climate change 1995: The science of climate change: contribution of working group I to the second assessment report of the Intergovernmental Panel on Climate Change (1 b.). Cambridge: Cambridge University Press.

IPCC. (2014). 5. Değerlendirme Raporu.

Kadıoğlu, M. (2008). Kuraklık Kıranı Risk Yönetimi. M. Kadıoğlu, & E. Özdamar (Dü) içinde, Afet Zararlarını Azaltmanın Temel İlkeleri (s. 277-300). Ankara: JICA Türkiye Ofisi Yayınları.

Karadağ, A. (2006). Avrupa Birliği Su Politikaları Çerçevesinde Türkiyedeki Su Kaynakları Yönetiminin Değerlendirilmesi. Ankara: TMMOB Su Politikaları Kongresi.

Kossida, M., Kakava, A., Koutiva, I., & Tekidou, A. (2012). Thematic Assessment on Vulnerability to Water Scarcity and Drought. European Topic Centre Inland,Coastal, Marine Waters.

McKee, T. B., Doesken, N. J., & Kleist, J. (1995). Drough tmonitoring with multiple time scales. Ninth Conference on Applied Climatology (s. 233–236). Boston: American Meteorological Society.

McKee, T., Doesken, N., & Kleist, J. (1993). The relationship of drought frequency and duration to time scale. Proceedings of the Eighth Conference on Applied Climatology (s. 179-184). Anaheim, California: American Meteorological Society.

Mengü, G. (2010). Kuraklık Yönetim Stratejileri. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 48(2), 175-181.

MGM. (2015a). Meteoroloji Genel Müdürlüğü - TÜMAS. 05 27, 2015 tarihinde http://tumas.mgm.gov.tr/ adresinden alındı

MGM. (2015b). Meteoroloji Genel Müdürlüğü. 06 2015, 12 tarihinde http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/kuraklik- analizi.aspx?d=yontemsinif#sfB adresinden alındı

Mishra, A. K., & Singh, V. P. (2010). A review of drought concepts,. J. Hydrol.(391), 202–216.

96

OGM. (2012). Hemşin Bal Üretim Ormanı Projesi. Trabzon: Orman Genel Müdürlüğü.

Palmer, W. (1965). Meteorological drought Research Paper No. 45. Washington, D.C.: Department of Commerce Weather Bureau.

Rouse, J. W., Haas, R. H., Schell, J. A., & Deering, D. W. (1973). Monitoring vegetation systems in the Great Plains with ERTS. Third ERTS Symposium: NASA SP-351 I, 309-317.

Sheffield, J., Andreadis, K. M., Wood, E. F., & Lettenmaier, D. P. (2009). Global and continental drought in the second half of the 20th century: severity-area- duration analysis and temporal variability of large-scale events. J. Climate, 1(22), 1962–1981.

Smith, D., Hutchinson, M., & McArthur, R. (1993). Australian climatic and agricultural drought: Payments and policy. . Drought Network News, 5(3), 11–12.

SYGM. (2015). İklim Değişikliğinin Su Kaynaklarına Etkisi Projesi II. Ara Rapor. Ankara: T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü.

Tennant, D. (1975). A test of a modified line intersect method of estimating root length. The Journal of Ecology, 995-1001.

Thom, H. C. (1966). Some Methods of Climatological Analysis. WMO Technical note 81.

TUİK. (1967-2014). Tarımsal yapı ve üretim kaynakları. Ankara: Türkiye İstatistik Kurumu.

TUIK. (2015a). TUIK Nüfus Veritabanı. 05 2015, 27 tarihinde www.tuik.gov.tr adresinden alındı

TUIK. (2015b). TUIK Su Ürünleri Veritabanı. 05 26, 2015 tarihinde http://tuikapp.tuik.gov.tr/medas/?kn=97&locale=tr adresinden alındı

TÜBİTAK MAM. (2010). Büyük Menderes Havzası Havza Koruma Eylem Planı. T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı adına TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi.

Türkeş, M. (1990). Palmer Kuraklık İndisi’ne Göre İç Anadolu Bölgesi’nin Konya Bölümü’ndeki Kurak Dönemler ve Kuraklık Şiddeti. Coğrafi Bilimler Dergisi, 129-144.

UNCCD. (1994). Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi.

USDA. (2015). USDA, Foreign Agriculture Service. 06 2015, 14 tarihinde http://www.pecad.fas.usda.gov/cropexplorer/modis_ndvi/modis_ndvi.aspx?re gionid=metu&ndvi_folder=metu_turkey adresinden alındı

97

Wilhite, D. (2000). Drought as a natural hazard, Concepts and Definitions in Drought: A Global Assessment. Hazards and Disasters, 3-18.

Wilhite, D. A., Svoboda, M. D., & Hayes, M. J. (2007). Understanding the complex impacts of drought: A key to enhancing drought mitigation and preparedness. Water Resources Management(21), 763–774.

Wilhite, D., & Glantz, M. (1985). Understanding the drought phenomenon: the role of definitions. Water International(10), 111–120.

Willeke, G., Hosking, J., Wallis, J., & Guttman, N. (1994). The National Drought Atlas. U.S. Army Corps of Engineers.: Institute for Water Resources, .

Wood, A., & Shukla, S. (2007). The value of a standardized runoff index for characterizing hydrologic aspects of drought. Florida, ABD: American Geophysical Union.

WWF. (2008). Kuraklık Değerlendirme Raporu. World Wild Foundation.

Yağcı, B. (2007). İklim Değişikliği ve Kuraklık Analizi. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü.

Yıldız, M., Özkaya, M., Gürbüz, A., & Uçar, İ. (2007). Turkey Surface Water Potential and Its Change in Time. International Congress on River Basin Management (s. 127-139). Antalya: DSİ.

98

ÖZGEÇMİŞ (Mustafa Berk Duygu) KİŞİSEL BİLGİLER

Meslek: İnşaat Yüksek Müh.

Doğum Tarihi: 13/10/1988

Medeni Durum: Evli

EĞİTİM

• 02/2015 – Devam Ediyor - Orta Doğu Teknik Üniversitesi-İnşaat Mühendisliği Bölümü (Doktora) (Ağırlıklı Genel Not Ortalaması: 4.00/4.00)

• 09/2011 – 12/2014 - Orta Doğu Teknik Üniversitesi-İnşaat Mühendisliği Bölümü (Yüksek Lisans) (Ağırlıklı Genel Not Ortalaması:3.21/4.00)

• 09/2006 – 06/2011- Orta Doğu Teknik Üniversitesi-İnşaat Mühendisliği Bölümü (Lisans) (Ağırlıklı Genel Not Ortalaması:3.44/4.00)

• 09/2002-06/2006 - Ankara Milli Piyango Anadolu Lisesi (Not Ortalaması:4.85/5.00)

İŞ TECRÜBESİ

• Temmuz 2012 - ... Orman ve Su İşleri Uzman Yardımcısı

• Temmuz 2011 - Haziran 2012 Proje Mühendisi (Erges Mühendislik Ltd. Şti.)

YABANCI DİL

• İngilizce (YDS 92,5)