Akp Tkp Dersîm Özürlerî Ve Ermenîlerîn Jenosîdî

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Akp Tkp Dersîm Özürlerî Ve Ermenîlerîn Jenosîdî DERSÎM KOÇGÎRÎ BÎLÎMSEL ARA ŞTIRMA MERKEZÎ Dr Ali KILIÇ 22 ARALIK 2011- PARIS AKP -TKP DERSÎM ÖZÜRLERÎ VE ERMENÎLERÎN JENOSÎDÎ ÜSTÜNE 1 AKP - TKP nin ÖZÜRLERÎ ve ERMENÎLERÎN JENOSÎDÎ ÜSTÜNE Fransa Ulusal Meclisi Jenosidi inkâr edenleri cezalardırma yasasını onaylamadan önce,TC devletinin Ba şbakanı Recep Tayyip Erdo ğan, Dersim « Jenosidi» ni katliam’a indirgeyerek özür diledi.«Tuzcu»lar hiç dü şünmeden alkı ş çaldılar. Dersim’den önce Ermenilerin Jenosidi varken, gece gündüz Dersim ve Kürdistan da ğlarını bombalayan AKP Hükümetinin Ba şbakanı neden böyle bir özüre gereksinim duydu ? AKP'in,panislamist, tantürkist, panturanist,ırkçı fa şist bir parti oldu ğu gözönüne alınırsa, bu kararın ideolojik politik askeri ve stratejik temeli nedir ? Ba şka de ğişle pratikte siyasal jenosidi i şleyen uygulayan askeri yöntemlerle kimyasal, biolojik, bakteriolojik silahları kullanan 8000 BDP liyi tutuklayan gazetecileri hapseden AKP li Ba şbakan « Hiçbir tarihçi, hiçbir siyasetçi bizim tarihimizde soykırım göremez.» derken kendisi pratikte Kürd siyasal jenosidini gerçekle ştiriyor.Aynı zamanda Ermenilerin jenosidini açıkça inkar ediyor. Peki ne 1Archives de Seve Evin çiçek 1 idi Fransa Devletini Kasımpa şalı «POL POT» vari bu tehdidinin özün edir? Fransa Anayasasının 30 ve 31.maddelerine kurulan Komisyonun hazırladı ğı yasa metnin özü ne anlama geliyor ? Gerek Avrupa Hukuku ve Uluslararası Ceza Hukuku gerekse BM in bu konuda kabul etti ği Uluslararası Hukuk Sözle şmeleriyle uyumlu ğu varmı yok mu? Varsa Robert Badinter’în Yasa’ın anayasall ğı üstüne hazırladı ğı iki yüzlü,temelsiz, sinik raporuna ra ğmen bize güre Yasa Avrupa hukukuna ve Fransa Anayasası iç hukukuna tamamen uygundur. Yasa 2 Ekim 1997 de kabul edilmi ş Amsterdam ve Avrupa Birli ği sözle şmesinin 34 maddesiyle uyumluluk içindedir..Yasanın 24.cü maddesinin 6.fıkrası jesodid suçlarını,insanlı ğa kar şı işlenmi ş suçları sava ş suçlarını yasaklaması sadece Fransa Anayasasına değil fakat aynı zamanda her türlü ırkçılı ğa ve yabancı dü şmanlı ğına kar şı mücadeleyi etmeyi öngörüyor, her türlü ırkçılı ğı ve yabancı dü şmanlı ğını yasaklıyor. Bu karar L 185 nolu 24.07.1996 AB resmi gazetesinde çıkan kararla uyumluk halindedir.üstelik AB nin 968/443/JAI, nolu ortak kararıdır. Bu karar 2008/913/JAI Avrupa Konseyi Birligince 28 novembre 2008 tarihinde onaylanmı ş ve L 328/58 nolu Avrupa Birligi Resmi Gazetesinde 6.12.2008 tarihinde yayınlanmı ştır. Temel amacı jesodid suçlarını,insanlı ğa kar şı i şlenmi ş suçları sava ş suçlarını yasaklama ve her türlü ırkçılı ğı ve yabancı dü şmanlı ğınna karşı Avrupa Birligi Devletlerinin ortak mücadelesini amaçlıyor. Bu karar Uluslararası Ceza Mahkemesi tüzü ğünün 6,7,8 maddelerine ve Uluslararası Askeri Ceza Mahkemesi tüzü ğünün 6 maddesine uygunluk te şkil etmektedir. Bunun için konuya temel bir açıklık getirmek istiyorum. Uluslararası Ceza Mahkemesi insanlı ğa kar şı i şlenen en a ğır suçların faillerinin cezalandırılması esası üzerine kurulmu ştur. Mahkemenin yargı yetkisine giren soykırım, insanlı ğa kar şı suçlar ile sava ş suçlarıdır. Mahkeme, bu Statü’ye uygun olarak, a şağıdaki suçlar hakkında yargı yetkisine sahiptir: (a) Soykırım suçu; (b) İnsanlı ğa kar şı suçlar; (c) Sava ş suçları; (d) Saldırı suçu. TC devleti bu suçları işlemi ş bir devlettir.TC jenosid suçlarını i şlemeye devam ediyor. Mahkeme tüzü ğününün 6. maddesine göre « ulusal, etnik, ırksal veya dinsel bir grubu, kısmen veya tamamen ortadan kaldırmak amacıyla i şlenen a şağıdaki fiillerden herhangi biri, soykırım suçunu olu şturur. Bu suç : a) Gruba mensup olanların öldürülmesi; b) Grubun mensuplarına ciddi surette bedensel veya zihinsel zarar verilmesi; c) Grubun bütünüyle veya kısmen, fiziksel varlı ğını ortadan kaldıraca ğı hesaplanarak ya şam şartlarını kasten de ğiştirmek; d) Grup içinde do ğumları engellemek amacıyla tedbirler almak; e) Gruba mensup çocukları zorla bir ba şka gruba nakletmek. Ikincisi 7. maddeye göre İnsanlı ğa kar şı i şlenen suçlardır. Bunlar insanlı ğa kar şı suçlar”, herhangi bir sivil nüfusa kar şı yaygın veya sistematik bir saldırının parçası olarak i şlenen a şağıdaki fiilleri kapsamaktadır:(a) Öldürme; (b) Toplu yok etme; (c) Kölele ştirme; (d) Nüfusun sürgün edilmesi veya zorla nakli; (e) 2 Uluslararası hukukun temel kurallarını ihlal ederek, hapsetme veya fiziksel özgürlükten ba şka biçimlerde mahrum etme; (f) İş kence; (g) Irza geçme, cinsel kölelik, zorla fuhu ş, zorla hamile bırakma, zorla kısırla ştırma veya benzer a ğırlıkla di ğer cinsel şiddet şekilleri; (h) Paragraf 3’te tanımlandı ğı şekliyle, her hangi bir tanımlanabilir grup veya toplulu ğa kar şı, bu paragrafta atıf yapılan herhangi bir eylemle veya Mahkeme’nin yetki alanındaki herhangi bir suçla ba ğlantılı olarak siyasi, ırki, ulusal, etnik, kültürel, dinsel, cinsel veya evrensel olarak uluslararası hukukta kabul edilemez di ğer nedenlere dayalı zulüm; (i) Ki şilerin zorla kaybedilmesi; (j) Apartheid (Irk ayrımcılı ğı) suçu; (k) Kasıtlı olarak ciddi ıstıraplara ya da bedensel veya zihinsel veya fiziksel sa ğlıkta ciddi hasara neden olan benzer nitelikteki di ğer insanlık dı şı eylemler. Mahkeme tüzü ğününün 8. maddesine göre Sava ş Suçlarıdır. 1. Bir plan veya politikanın ya da bu tarz suçların geni ş çapta i şlenmesinin bir parçası olarak işlenmesi ba şta olmak üzere, Mahkeme’nin sava ş suçları üzerinde yargı yetkisi vardır. Tüzü ğün amacına uygun olarak, “sava ş suçları” şu anlamlara gelir: (a) 12 Ağustos 1949 tarihli Cenevre Sözle şmeleri’nin çok ciddi şekilde ihlali, ba şka bir deyi şle, Cenevre Sözle şmesi hükümlerine göre korunan şahıs ve mallardan herhangi birine kar şı a şağıdaki fiiller: i) Kasten öldürme; ii) Biyolojik deneyler dahil i şkence veya insanlık dı şı muamele; iii) Vücuda veya sa ğlı ğına kasten büyük ıstırap verme veya ciddi yaralamaya sebep olma; iv) Askeri gereklilik olmadan, yasadı şı ve keyfi olarak mülkiyetin yaygın yok edilmesi veya sahiplenilmesi; v) Bir sava ş esirinin veya koruma altındaki bir di ğer şahsın, dü şman devlet silahlı kuvvetlerinde hizmet etmeye zorlanması; vi) Bir sava ş esirinin veya koruma altındaki bir di ğer şahsın, kasti olarak adil ve ola ğan yargılanma hakkından yoksun bırakılması; vii) Hukuka aykırı sürgün ya da nakletme ya da hukuka aykırı alıkoyma viii) Rehin alma. (b) Uluslararası hukukun mevcut sistemi içerisinde, uluslararası silahlı çatı şmalarda uygulanabilir yasa ve geleneklerin di ğer ciddi ihlalleri, yani, a şağıdaki fiillerden herhangi birisi: i) Çarpı şmalarda do ğrudan yer almayan sivil bireylere ya da sivil nüfusa kar şı kasten saldırı yöneltilmesi; ii) Askeri olmayan, yani askeri maksatlı olmayan sivil hedeflere kar şı kasten saldırı düzenlenmesi; iii) Uluslararası silahlı çatı şmalar hukuku çatısı altında, siviller ya da sivil nesnelere sa ğlanan korumadan yararlanma hakları oldu ğu sürece, Birle şmi ş Milletler Sözle şmesi’ne göre, barı ş gücü ya da insani yardıma tahsis edilmi ş görevli personel, tesis, malzeme, birlik veya araçlara kasten saldırı yöneltilmesidir.Bu konuda hem Robert Badinter’in hemde Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün’nün ... E ğer bu yasa çıkarsa, dü şünce özgürlü ğünün ana vatanında dü şünce özgürlü ğü hakkı ortadan kalkmı ş olmu ştur.» de ğerlendirme yargıları gerçeklikten uzak temelsiz,bo ş hukuk dı şı bir kuruntulardır. Bu Uluslararası Avrupa Hukukunu anlamamadır. Fransa’nın Avrupa Birli ği Hukukuna gerirece ği reformları bilmemek ve görmemektir. 3 Onunn için TC Ba şbakanı Recep Erdo ğan’ın, Devlet Ba şkan Nicolas Sarkozy’nin babasını Legion askeri olmakla suçlaması Erdo ğan’ın, bizzat kendi ülkesinde Kürd Halkına kar şı jesodid suçlarını,insanlı ğa kar şı i şlenmi ş suçları sava ş suçlarını i şle ğini sergiliyor. Üstelik BM tarafından paralı askerlerin sava şta kullanmayı yasaklayan sözle şmesine ra ğmen TC devleti Ordusu 75.000 paralı asker(korucuyu) KUM kar şı sava ştırıyor. Kimyasal ve biolojik silahları kullanıyor. Kendisi türk olmadı ğı halde Recep Osmanlı Imparatorlu ğunun emperyalist gele ğine sı ğınıyor.Alman olmayan Hitler’deki a şağılık komplexi nasıl« üstüninsan »a ça ğrı yapıyorduysa, Pol Pot gibi sokakta insan avcılığına çıkan Recep Erdo ğan kuyru ğuna saldıran it gibi osmanlı emperyalist feti şçili ğine sarılıyor.« 'Ben ki sultanların sultanı, hakanların ba şı, krallara taç giydiren, Allah'ın yeryüzündeki gölgesi ve atalarımın fethetti ği Akdeniz'in, Karadeniz'in, Rumeli'nin, Anadolu'nun, Karaman'ın, Sivas'ın, Zülkadriye'nin, Diyarbekir'in, Kürdistan'ın, Azerbaycan'ın, Acem'in, Şam'ın, Haleb'in, Mısır'ın, Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün, Arabistan'ın ve Yemen'in ve de ateş saçan mızra ğımın ve zafer getiren kılıcımın gücüyle sahip oldu ğum nice ülkelerin sultanı ve padi şahı olan Sultan Süleyman Han'ım. Sen ki Fransa ülkesinin kralı olan Françesko'sun. Kralların sı ğına ğı olan kapıma mektup göndererek ülkenizin i şgale u ğradı ğını ve esir edilerek hapse atıldı ğınızı bildirmi şsiniz. Bu durumdan kurtulmak için benden yardım istiyorsunuz. Gönlünüzü ferah tutun ve sakın üzülmeyin. Sadece Allah'ın dedi ği olur. Ne yapaca ğımı elçinizden ö ğreneceksiniz. Selim'in o ğlu Süleyman. 1526, İstanbul.' İş te Türkiye'nin tarihinde bu vardır.' '» Recep Erdodo ğan’da bu emperyalist i ğrençlik Sultan Süleyman Han refleksine sı ğınma sendromu Aldolf Hitler’in akıl hastalı ğına çok benziyor. Türk doktorlar Adolf Hitler’in psykiatrik dosyasını Recep ‘in dosyası kar şıla ştırırlarsa mutlaka ortak benzerlikler ortaya koyacaklar.Yeni bir Hitler belasından kurtulurlar. Ardından Türkiye Kommünist Partisi eski Genel Sekreteri Haydar KUTLU(Nabi Ya ğcı) «Dersim katliamı nedeniyle açıkça,
Recommended publications
  • 0714685003.Pdf
    CONTENTS Foreword xi Acknowledgements xiv Acronyms xviii Introduction 1 1 A terrorist attack in Italy 3 2 A scandal shocks Western Europe 15 3 The silence of NATO, CIA and MI6 25 4 The secret war in Great Britain 38 5 The secret war in the United States 51 6 The secret war in Italy 63 7 The secret war in France 84 8 The secret war in Spain 103 9 The secret war in Portugal 114 10 The secret war in Belgium 125 11 The secret war in the Netherlands 148 12 The secret war in Luxemburg 165 ix 13 The secret war in Denmark 168 14 The secret war in Norway 176 15 The secret war in Germany 189 16 The secret war in Greece 212 17 The secret war in Turkey 224 Conclusion 245 Chronology 250 Notes 259 Select bibliography 301 Index 303 x FOREWORD At the height of the Cold War there was effectively a front line in Europe. Winston Churchill once called it the Iron Curtain and said it ran from Szczecin on the Baltic Sea to Trieste on the Adriatic Sea. Both sides deployed military power along this line in the expectation of a major combat. The Western European powers created the North Atlantic Treaty Organization (NATO) precisely to fight that expected war but the strength they could marshal remained limited. The Soviet Union, and after the mid-1950s the Soviet Bloc, consistently had greater numbers of troops, tanks, planes, guns, and other equipment. This is not the place to pull apart analyses of the military balance, to dissect issues of quantitative versus qualitative, or rigid versus flexible tactics.
    [Show full text]
  • Türkiye'de Sivil Asker Ilişkileri Bağlaminda 1966-1973
    TÜRKİYE’DE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA 1966-1973 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı Mutlu YILDIRIM Danışman: Yrd. Doç. Dr. H. Aliyar DEMİRCİ Haziran 2010 DENİZLİ i ETİK SAYFASI ii TEŞEKKÜR Yüksek Lisans çalışmalarım sırasında, kendilerinden ders aldığım bütün hocalarıma; yüksek lisans tezimin hazırlanmasında göstermiş olduğu akademik danışmanlığından ve her türlü katkılarından dolayı değerli hocam Yrd. Doç Dr. H.Aliyar DEMİRCİ’ye, yüksek lisans eğitimim boyunca bana vermiş olduğu destek nedeniyle kıymetli müdürüm Hüseyin ALTAY’a, yine çalışmalarım sırasında benden desteklerini esirgemeyip sabır gösteren mesai arkadaşlarım Fatin PEKMEN ve Metin DEMİREL’e sonsuz teşekkür ederim. Gerek yüksek lisans eğitimim gerekse de yüksek lisans tezimin hazırlanması aşamasında bana vermiş olduğu destek ve anlayıştan dolayı değerli hayat arkadaşım Yasemin YILDIRIM’a teşekkürü bir borç bilirim. iii ÖZET TÜRKİYE’DE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA 1966-1973 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ YILDIRIM, Mutlu Yüksek Lisans Tezi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. H. Aliyar DEMİRCİ Haziran 2010,167 Sayfa. Bu çalışma, Türkiye’nin tecrübe ettiği 1966 ve 1973 cumhurbaşkanlığı seçimlerini sivil asker ilişkileri bağlamında incelemeyi hedeflemektedir. Çalışmanın ilk bölümünde sivil asker ilişkilerinin ideolojik temelleri, alanlarında Samuel Huntington, Amos Perlmuter ve Morris Janowitz gibi uzman bilim adamlarının görüşlerine
    [Show full text]
  • Evaluation, Coordination and Execution: an Analysis of Military Coup Agency at Instances of Successful Coup D’État
    School of Humanities and Social Sciences Department of Political Science Master’s Thesis Evaluation, Coordination and Execution: An Analysis of Military Coup Agency at Instances of Successful Coup D’état A Master’s Thesis Submitted to The Department of Political Science In Fulfillment of the Requirements For the Degree of Master of Arts By Karim Ezzat El-Baz Under the supervision of Professor Dr. Holger Albrecht Associate Professor Political Science Department ! ACKNOWLEDGEMENT I would like to express my gratitude to my supervisor Professor Dr. Holger Albrecht for the useful comments, remarks and engagement through the learning process of this master thesis. Furthermore I would like to thank him for introducing me to the topic as well for the support on the way. Also, I would like to thank my readers Professor Dr. Oliver Schlumberger & Professor Dr. Marie Duboc at Tübingen University and Professor Dr. Marco Pinfari at The American University in Cairo for their outstanding help and engagement. Finally, I would like to thank my loved ones, who have supported me throughout entire process, both by keeping me harmonious and helping me putting pieces together. I will be grateful forever for your love. ! I! For Mom, Dad, Wessam & C.M.E.P.S! ! II! TABLE OF CONTENTS PAGE Acknowledgment……………………………………………………………………………………….I Dedication……………………………………………………………………………………………....II CHAPTERS CHAPTER 1 – Introduction……………………………………………………………….....................2 CHAPTER 2 – Theory…………………………………………………………………………………10 CHAPTER 3 – Military Coup Agency Dataset………………………………………………………...24 CHAPTER 4 – Instances of Mixed Military Coups D’état: Thailand 1991 and Turkey 1980………...46 Chapter 5 – Instances of Infantry Military Coups D’état: Haiti 1991 and Niger 2010………………...59 CHAPTER 6 – Summary, Conclusion, Recommendation……………………………………………..72 Codebook……………………………………………………………………………………………….78 Dataset………………………………………………………………………………………………….79 Bibliography……………………………………………………………………………………………82! “A military with no political training is a potential criminal.” Cpt.
    [Show full text]
  • Download Chapter
    PARTIES ESTABLISHED IN TURKEY AFTER 1960 AND THEIR ACTORS Assist. Prof. Dr. Mehmet Biçici Gaziantep University Introduction Organized structures formed in order to gain the authority to govern in a country by elections or to become partners in the administration of the country through coalition governments are called political parties (Gökçe, 2013). According to the political scientist Duverger’s evaluation of political parties, there are two main periods in the formation of political parties. In these two main periods, the background of the emergence and development of parties is taken into consideration. The first main period considers how the parties formed and under what conditions, while in the second main period, how the parties came to the present day after the World War II are examined (Göktürk, 2016). We can gather Party Political Systems under two headings. These are the two-party political system and the multi-party political system. In the two-party political system there are two major parties that are trusted to be elected by the people voting. Those who vote choose between these two parties, and the party that holds the majority wins power. 3. Parties are far from powerful in this election. The best known examples of the two-party political systems are seen in the United States and England. The candidates for power in these countries have two large majorities. Other smaller parties are unable to be in power because they cannot get close to the big two parties. Examples include the Republican Party and the Democratic Party in the US, and the Labor Party and the Conservative Party in the UK.
    [Show full text]
  • Who's Who in Politics in Turkey
    WHO’S WHO IN POLITICS IN TURKEY Sarıdemir Mah. Ragıp Gümüşpala Cad. No: 10 34134 Eminönü/İstanbul Tel: (0212) 522 02 02 - Faks: (0212) 513 54 00 www.tarihvakfi.org.tr - [email protected] © Tarih Vakfı Yayınları, 2019 WHO’S WHO IN POLITICS IN TURKEY PROJECT Project Coordinators İsmet Akça, Barış Alp Özden Editors İsmet Akça, Barış Alp Özden Authors Süreyya Algül, Aslı Aydemir, Gökhan Demir, Ali Yalçın Göymen, Erhan Keleşoğlu, Canan Özbey, Baran Alp Uncu Translation Bilge Güler Proofreading in English Mark David Wyers Book Design Aşkın Yücel Seçkin Cover Design Aşkın Yücel Seçkin Printing Yıkılmazlar Basın Yayın Prom. ve Kağıt San. Tic. Ltd. Şti. Evren Mahallesi, Gülbahar Cd. 62/C, 34212 Bağcılar/İstanbull Tel: (0212) 630 64 73 Registered Publisher: 12102 Registered Printer: 11965 First Edition: İstanbul, 2019 ISBN Who’s Who in Politics in Turkey Project has been carried out with the coordination by the History Foundation and the contribution of Heinrich Böll Foundation Turkey Representation. WHO’S WHO IN POLITICS IN TURKEY —EDITORS İSMET AKÇA - BARIŞ ALP ÖZDEN AUTHORS SÜREYYA ALGÜL - ASLI AYDEMİR - GÖKHAN DEMİR ALİ YALÇIN GÖYMEN - ERHAN KELEŞOĞLU CANAN ÖZBEY - BARAN ALP UNCU TARİH VAKFI YAYINLARI Table of Contents i Foreword 1 Abdi İpekçi 3 Abdülkadir Aksu 6 Abdullah Çatlı 8 Abdullah Gül 11 Abdullah Öcalan 14 Abdüllatif Şener 16 Adnan Menderes 19 Ahmet Altan 21 Ahmet Davutoğlu 24 Ahmet Necdet Sezer 26 Ahmet Şık 28 Ahmet Taner Kışlalı 30 Ahmet Türk 32 Akın Birdal 34 Alaattin Çakıcı 36 Ali Babacan 38 Alparslan Türkeş 41 Arzu Çerkezoğlu
    [Show full text]
  • Turkish Militias and Proxies Erdoğan Has Created a Private Military and Paramilitary System
    Turkish Militias and Proxies Erdoğan has created a private military and paramilitary system. He deploys this apparatus for domestic and foreign operations without official oversight. Dr. Hay Eytan Cohen Yanarocak and Dr. Jonathan Spyer Drs. Yanarocak and Spyer are senior fellows at the Jerusalem Institute for Strategy and Security (JISS). Executive Summary Since 2010, centralized authority has collapsed in many Middle East states, including Libya, Iraq, Syria and Yemen. States able to support, mobilize, and make use of irregular and proxy military formations to project power enjoy competitive advantages in this environment. Under President Recep Tayypp Erdoğan and the AKP, Turkey seeks to be the dominant regional force, projecting power over neighboring countries and across seas. In cooperation with a variety of bodies, most significantly the SADAT military contracting company and the Syrian National Army, Turkey has developed over the last decade a large pool of well-trained, easily deployed, and effortlessly disposable proxy forces as a tool of power projection, with a convenient degree of plausible deniability. When combined with Turkish non-official, but governmentally directed and well- established groups such as the Gray Wolves, it becomes clear that Erdoğan now has a private military and paramilitary system at his disposal. The use of proxies is rooted in methods developed by the Turkish "deep state" well before the AKP came to power. Ironically, the tools forged to serve the deep state's Kemalist, anti-Islamist (and anti-Kurdish) purposes now serve an Islamist, neo- Ottoman (and, once again, anti-Kurdish) agenda. Erdoğan deploys this apparatus for domestic and foreign operations without official oversight.
    [Show full text]
  • Is It Possible to Plan Displacement-Free Urban Renewal? a Comparative Analysis of the National Urban Renewal Program in Turkey
    IS IT POSSIBLE TO PLAN DISPLACEMENT-FREE URBAN RENEWAL? A COMPARATIVE ANALYSIS OF THE NATIONAL URBAN RENEWAL PROGRAM IN TURKEY BY DENIZ AY DISSERTATION Submitted in partial fulfilment of the requirements for the degree of Doctor of Philosophy in Regional Planning in the Graduate College of the University of Illinois at Urbana-Champaign, 2016 Urbana, Illinois Doctoral Committee: Professor Geoffrey J. Hewings, Chair Professor Rob Olshansky, Director of Research Professor Asef Bayat Assistant Professor Andrew Greenlee ABSTRACT This is a study of development-induced displacement in the urban context. It explores the planning environment that shapes the ostensibly well-intentioned development projects that often displace existing residents from their established living spaces. This study frames development- induced displacement as a “paradox of public interest” because displacing some members of the public is often justified with a certain conception of public interest. Policies, programs and particular projects pursued under the name of development may distribute the costs and benefits of “development” unevenly, thus, development does not necessarily benefit everyone in the same way. There is one big research question that motivates this dissertation: Is it possible for urban redevelopment to occur in the existing residents’ terms that actually benefit them? If not, what are the obstacles to that occurring? This dissertation focuses on Turkey’s ongoing urban redevelopment program as an extreme case regarding the scope of the renewal policy and the scale of the redevelopment targets chased under a complex legislation. A comparative analysis is conducted to explore the urban renewal program implementation in three second-tier cities (Adana, Bursa, and Izmir).
    [Show full text]
  • Queen Mary Transatlanti- Ğinin Resmi Kullanılmış Ve Yolculardan 1000 $ Ücret Alınmıştı
    İÇİNDEKİLER Önsöz: Tarih Bilinci ve Siyonizm Gerçeği ...................................... 1- Giriş; Kripto Yahudiler ve Yayıldıkları Ülkeler .......................... Yahuda’yı Tanımayan ve İslam’a Dayanmayan Herkes Siyonizm’in Hizmetkârıdır .................................................... Avrupa Birliği, Siyonizm’in Bir Planıdır ............................................ 2- Hz Peygamber Döneminde Münafıkların Mel’anetleri ............... Münafıklar Aramızda mı, Yoksa Tarihin Mezarlığında mı? .............. 3- Yahudilerin İspanya’dan Osmanlı’ya Göç Nedenleri .................. Yahudilerin İspanya’dan Osmanlı’ya Taşınması ve Siyonist Amaçları............................................................................... Yahudiler ve Türkiye Hesapları ......................................................... Amerika’nın İstilası ve Yahudilerin Son Şansı................................... 4- Osmanlı ve Cumhuriyet Bürokrasisininde Kripto Yahudileri .............................................................................. Osmanlı’dan Günümüze Bürokraside Kripto Yahudiler ve Tahribatları........................................................ Çanakkale’de Müslüman Türklere Karşı Siyon-Yahudi Katır Mangası .............................................................. Gerçek Atatürk’ün Çarpıtılması ........................................................ AKP’nin Göremediği: İkinci Sevr’deki İsrail Parmağı ....................... 5- Milli ve İslami Hareketlerde Kripto Yahudiler ........................... Dini ve Milli Hareketlerdeki
    [Show full text]
  • Devletin Kürt Politikasi Ve Kürt Hareketi (1945-1960)
    T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI DOKTORA TEZİ DEVLETİN KÜRT POLİTİKASI VE KÜRT HAREKETİ (1945-1960) Bilal NERGİZ 2502120523 TEZ DANIŞMANI Prof. Dr. Mehmet Ö. ALKAN İSTANBUL-2019 ÖZ DEVLETİN KÜRT POLİTİKASI VE KÜRT HAREKETİ (1945-1960) Bilal NERGİZ Çalışmanın amacı, Türkiye’de çok partili hayata geçişten 27 Mayıs Darbesi’ne kadar olan süreçte, devletin Kürtlere yönelik politikasını ve Kürtlerin bu süreç içerisindeki duruşunu ortaya koymaktır. Tek parti yönetimi Kürt sorununa ortadan kaldırılması gereken pürüz gözüyle bakıyordu. Bu doğrultuda Kürtler, Cumhuriyet sonrası erken dönemde yok sayılmış, sürgün edilmiş ve asimilasyona uğramıştı. 1938’e gelindiğinde Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Doğu toprakları, uygulanan güvenlik politikalarının sonucunda coğrafi anlamda Batı ile bütünleşmesini tamamlamıştı. 1923-1938 arası zayıf düşen Kürtler, 1945 sonrasında farklı bir devlet politikasıyla karşı karşıya kalmıştı. Çok partili sistemle birlikte Kürtlerin oyu partiler açısından önemli hale gelmişti. Devletin bu yeni dönemdeki amacı, Kürt sorununa çözüm bulmaktan ziyade muhalif sesleri eritme ve kendine benzetmeydi. Bunun yanında Doğu ile Batı’nın ekonomik bütünleşmesi hedefleniyordu. Yani ulusal pazar Doğu’ya nüfuz etmek istiyordu. Bütün bu süreçte, eğitim seviyesi artan yeni bir genç Kürt aydın sınıfı oluşmaya başlamıştı. Bunun yanında geçmişte sürgün yemiş bazı Kürtler siyasete giriyordu. 1945 sonrası dönem, format değiştiren Türkiye’nin Kürt meselesine yeni bir bakış açısıyla baktığı, fakat bu bakış açısının kendisinden önceki dönemden sadece kılıf olarak farklı olduğu, içerik olarak ulus-devlet mantığından farklı bir şey ihtiva etmediği bir dönemdi. Bu yıllarda Kürtlerin siyasete girdiğini ve bir Kürt aydın hareketinin var olduğunu görmekteyiz. Bu detaylar çalışmada gösterilmiştir. Bu doğrultuda 1945-1960 arası döneminin Kürt meselesi hem devlet hem de Kürtler açısından değerlendirilmiştir.
    [Show full text]
  • Türkiye'de Cumhurbaşkanı Seçimleri Özellikle 1961 Yılından Sonra
    BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Anabilim Dalı TÜRK SİYASAL HAYATINDA CUMHURBAŞKANI SEÇİMLERİ Mustafa Serhan YÜCEL Yüksek Lisans Tezi Danışman Yrd. Doç. Dr. Hüseyin SADOĞLU BİLECİK, 2012 BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Anabilim Dalı TÜRK SİYASAL HAYATINDA CUMHURBAŞKANI SEÇİMLERİ Mustafa Serhan YÜCEL Yüksek Lisans Tezi Danışman Yrd. Doç. Dr. Hüseyin SADOĞLU BİLECİK, 2012 TEŞEKKÜR ‘Türk Siyasal Hayatında Cumhurbaşkanı Seçimleri’ başlıklı yüksek lisans tezimin konusunun seçiminden başlayarak tezin tamamlanmasına kadar olan süreçte yardım ve desteğini esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Sadoğlu’na, ufuk açıcı sohbetleriyle konulara geniş perspektiften bakmamı sağlayan Doç. Dr. Abdulkadir İlgen’e, başta Doç. Dr. Mustafa Koç, Yrd. Doç. Dr. Murat Ercan ve Yrd. Doç. Dr. Ali Ayata olmak üzere Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nin değerli öğretim üyelerine en içten teşekkürü borç bilirim. Teşekkür faslında isim zikretmeksizin “Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Tarih Bölümünün değerli öğretim üyeleri” diyecek olursam emeğe saygısızlık yapmış olurum. Prof. Dr. Abdulhalik Bakır, Doç. Dr. İlhami Yurdakul, Yrd. Doç. Dr. Halim Demiryürek, Yrd. Doç. Dr. İsmail Ediz, Yrd. Doç. Dr. Refik Arıkan, Yrd. Doç. Dr. Ömerül Faruk Bölükbaşı ve Okt. Taner Bilgin’e teşekkürden daha fazlasını borçluyum. Ayrıca Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağrı Erhan ile sevgili meslektaşlarım Eylem Ünal ve Emre Oruç’a da verdikleri destekten dolayı şükranlarımı sunuyorum. İlk makalem, ilk kitabım ve ilk konferansım… Hepsinde Ezel Erverdi’nin payı var. Beni yazmaya yüreklendirmese söz uçacaktı, yazı da kalmayacaktı. Kendisine minnet borçluyum. Ve tabii ki, lisans eğitimimi tamamladıktan yıllarca sonra beni akademisyenliğe teşvik eden ve her türlü desteği veren değerli hocam Prof.
    [Show full text]
  • 27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi'nden 15 Temmuz
    Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi Journal Of Modern Turkish History Studies Geliş Tarihi : 23.03.2020 Kabul Tarihi: 23.06.2020 XX/Özel Sayı (2020), ss. 243-283. 27 MAYIS 1960 ASKERİ MÜDAHALESİ’NDEN 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ’NE TÜRKİYE’DE SİYASÎ YASAK VE MAHKÛMİYETLER Nurullah KIRKPINAR* Fevzi ÇAKMAK** Öz Birkaç yıl sonra bir asrı devirecek olan Türkiye Cumhuriyeti devletinin geçmişinde askeri müdahale, muhtıra ve darbe teşebbüsleri gibi Türk siyasal yaşamını ters-düz eden birçok olay örgüsü vardır. 1923’te kurulan genç Cumhuriyet, 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980’de olmak üzere iki askeri müdahale; 12 Mart 1971 ve 28 Şubat 1997’de olmak üzere iki askeri muhtıra; 15 Temmuz 2016 tarihinde de bir darbe teşebbüsü ile karşı karşıya kaldı. 15 Temmuz dışında, bu süreçlerin aktif aktörü olan Türk Silahlı Kuvvetleri, her askeri darbe ve muhtıradan sonra devlet yönetiminde yeni oluşumlara yöneldi. İşte bu anlamda askeri müdahaleyi gerçekleştirenlerin öncelikli amaçlarından biri, kurum olarak sivil denetimi mümkün olduğu kadar uzaklaştırmak oldu. Bu bağlamda, 15 Temmuz haricinde geçmişteki askeri darbe ve muhtıralar her alanda olduğu gibi siyaset kurumuna da çok zarar vermişti. Bu darbe ve muhtıralardan sonra parti kapatmaları, siyasî davalar, tutukluluklar ve idamlar yaşandı. Aktörleri, oluşum, gelişim ve sonuçlarıyla diğerlerinden ayrı ele alınması gereken 15 Temmuz darbe girişiminde ise Türk milletinin iradesini arkasına alan siyaset kurumu, tarihte ilk kez bir darbe girişiminin başarısız kalmasında önemli rol oynadı. 1960, 1971, 1980 ve 1997’deki oluşumlardan (1960 ve 1980 olanı) bütün siyasilerin iktidardan indirilip sonradan yerlerine yeni bir siyasi düzen kurulması şeklinde gerçekleşmişti. Diğer ikisi (1971 ve 1997) ise askeri gücün, devlet yönetimindeki siyasiler üzerinde baskı kurması şeklindeydi.
    [Show full text]
  • The Making of Modern Turkey
    The making of modern Turkey Turkey had the distinction of being the first modern, secular state in a predominantly Islamic Middle East. In this major new study, Feroz Ahmad traces the work of generations of reformers, contrasting the institution builders of the nineteenth century with their successors, the ‘Young Turks’, engineers of a new social order. Written at a time when the Turkish military has been playing a prominent political role, The Making of Modern Turkey challenges the conventional wisdom of a monolithic and unchanging army. After a chapter on the Ottoman legacy, the book covers the period since the revolution of 1908, examining the processes by which the new Turkey was formed. Successive chapters then chart progress through the single-party regime set up by Atatürk, the multi-party period (1945– 60) and the three military interventions of 1960, 1971 and 1980. In conclusion, the author examines the choices facing Turkey’s leaders today. In contrast to most recent writing, throughout his analysis, the author emphasises socio-economic changes rather than continuities as the motor of Turkish politics. Feroz Ahmad is a professor of history at the University of Massachusetts at Boston. He is the author of The Young Turks (1969) and The Turkish Experiment in Democracy 1950–75 (1977). The Making of the Middle East Series State, Power and Politics in the Making of the Modern Middle East Roger Owen The making of modern Turkey Feroz Ahmad London and New York First published 1993 by Routledge 11 New Fetter Lane, London EC4P 4EE Simultaneously published in the USA and Canada by Routledge 29 West 35th Street, New York, NY 10001 Transferred to Digital Printing 2002 Routledge is an imprint of the Taylor & Francis Group This edition published in the Taylor & Francis e-Library, 2003.
    [Show full text]