BEYLİKLER DÖNEMİ KÜLTÜR ORTAMINDAN BİR KESİT• Aynur
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/10 Fall 2014, p. 391-502, ANKARA-TURKEY BEYLİKLER DÖNEMİ KÜLTÜR ORTAMINDAN BİR KESİT Aynur DURUKAN** ÖZET Anadolu Selçukluları’nın Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in 1247 yılında ölümüyle başlayan çöküş döneminde, özellikle de 13. yüzyılın 2. yarısında, daha önce Selçuklulara yardımcı olmak üzere sınır bölgelerine yerleştirilmiş olan Türkmenler, ülkenin belirli kesimlerindeki Moğol baskısı ve yıkımına karşın bağımsızlıklarını ilân etmeye başlamışlardır. Yazımızda Selçukluların çöküş evresinde ortaya çıkan ve yer yer 15. yüzyılın ikinci yarısına kadar etkinlikleri bilinen onbir Beyliğin kültür yaşamına katkıları kısaca ele alınmıştır. Söz konusu Beylikler bu süreçte 1269 yapı inşa ettirmişlerdir. Bu eserlerden 627’si, kısaca yüzde 49’u, Osmanoğulları’na aittir. Osmanoğulları’nı 170 yapıyla Karamanoğulları izlemektedir. Yapı programının önde gelen kurucuları olan 60 melik 457 yapıya damgasını vurmuştur. Meliklerden Kadı Burhaneddin Ahmed’in yanısıra 5 Osmanoğlu, 3 Karamanoğlu, 3 Menteşeoğlu, 2 Aydınoğlu, 2 Eretnaoğlu, 1 Candaroğlu ve 1 Saruhanoğlu meliki kitabelerinde “sultan” unvanını kullanmışlardır. Melikleri saray ailesinin diğer üyeleri, başta vezirler ve emirler olmak üzere beylik erkânı, ordu mensupları, mülkî âmirler, eğitim çevresi üyeleri, din adamları, ahiler, tacirler ve konumu belirlenemeyen kişiler izlemiştir. Başta melik ailesinin üyeleri olmak üzere kadın kurucuların katkısı da vurgulanmalıdır. Yapı çeşitliliğine bakıldığında, kent yaşamının gerektirdiği her tür yapının inşa edilmiş olduğu görülmektedir. Ayrıca birden çok yapıyı bünyesinde barındıran ve kent gelişimine önemli katkıları olan külliyeler de yapım etkinliğinde önemli bir yer tutar. Kitabelerde çeşitli ünleriyle dikkati çeken sanatçıların yanı sıra, Vezir İvaz Paşa gibi dönemin önde gelen kişileri de yapım yöneticisi olarak görev yapmışlardır. Yapılardaki taş, çini, ahşap ve yer yer de alçı süslemeciliğinde Selçuklu’dan miras alınan gelenekler dışında farklı teknikler, dağarcık ve renk zenginliği yansıtan örnekler karşımıza çıkar. El sanatları alanında da halıdan keramiğe, ahşaptan hat ve kitap sanatına kadar birçok dalda çarpıcı eserler ortaya konmuştur. Kurucuların diğer sanat ve bilim etkinliklerine de yabancı kalmadıkları, başta şairler olmak üzere sanatçıları ve bilim adamlarını koruyucu şemsiyeleri altına aldıkları anlaşılmaktadır. Şöyle ki, sarayında sık sık bilimsel tartışmaların yapıldığı toplantılar düzenleyen Eretna Bey, bu tartışmalara eşiyle birlikte katılırdı. Eretnaoğlu Yazımda yer alan fotoğraflarını kullanabilmem için izin veren A. Semih Tulay, Nejdet Bilgi, Muhammet Görür, Abdullah Deveci, Sema Gündüz Küskü ve Bülent İşler’e teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir. ** Prof. Dr. Hacettepe Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi, El-mek: [email protected] 392 Aynur DURUKAN emirlerinden Hacı Şadgeldi Paşa ile oğlu Emir Ahmed de bilimle uğraşmışlar, ilim adamları ve sanatçıları korumuşlar, kendileri adına birçok eser yazılmıştır. Meliklerin, saray çevresinden bazı kişilerin ve din adamlarının sanatın çeşitli dalları ve bilimle doğrudan uğraştıkları da bilinmektedir. Bu kişiler arasında Osmanlı Beyliği’nin ilk şair meliki olan II. Murad, âlim kişilikleriyle tanınan Karamanoğlu meliki Musa Bey, Kadı Burhaneddin Ahmed ile fıkıh konusunda Hulviyat-ı Sultanî/Şahî adlı eseri bulunan Candaroğlu meliki İsmail Bey belirtilebilir. Ayrıca, İslâm hukuku üzerine önemli eserler kaleme almış Eretnaoğlu emirlerinden Hacı Şadgeldi ve birçok eseriyle tanıdığımız ünlü mutasavvıf Âşık Paşa, Aydınoğulları’ndan âlim ve müderris Tireli İbn Melek de kurucular arasında yer alırlar. Beylikler Dönemi, Osmanoğulları ile birlikte tüm Beyliklerin yalnızca mimaride değil, tüm süsleme sanatlarında da hem kısmen Selçuklu geleneklerinin taşıyıcılığını, hem de yeni özelliklerin uygulayıcılığını yapmalarıyla, Selçuklu Sanatı ile Klasik Osmanlı Sanatı arasında önemli ve uzun sayılabilecek bir geçiş süreci olarak karşımıza çıkmaktadır. Fetihlerle ele geçirilen önemli merkezler, siyasal ve ekonomik gelişmenin yanı sıra hızlı ve geniş kapsamlı kentleşme olgusunun beraberinde getirdiği zengin ve canlı kültürel yaşam, mimari ve el sanatlarına koşut olarak sanatın diğer dalları ile bilim alanındaki etkinliklere de yansımıştır. Anahtar Kelimeler: Türkmenler, Karamanoğlu Meliki Mehmed Bey, Mimari, Bilimsel Etkinlikler, Edebiyat, Ticaret Hayatı, El Sanatları, Mimari Süsleme, Karamanoğulları, Osmanoğulları SOME CONSIDERATIONS ON THE CULTURAL MILIEU OF THE PRINCIPALITIES ABSTRACT At the eve of the Mongol invasion, the Turkmen immigrants were settled in the frontiers of the Seljuk Sultanate. Since Mongols were unsuccessful in controlling the frontiers, the Turkmen leaders established principalities in different regions of Anatolia following the death of Sultan Gıyas al-Din Kaihusraw II in 1247 and particularly during the decline of the Seljuks. The present study is an attempt to consider briefly the contribution of the eleven eminent principalities to the cultural life of the period. The period extending from the late 13th century to the middle of the 15th century is distinguished by the construction of 1269 buildings. In the light of documents and sources besides epigraphical evidence, 627 of those were erected by the Ottomans, almost 49 percent of the entire building program. Moreover, 39 buildings were restored in this period. 60 meliks are known to have founded 457 edifices. Besides Kadi Burhan al-Din, five Ottoman, three Karamanid and three Menteshe, two Aydın and two Eretna, one Jandarid and one Saruhanid meliks were distinguished by the title “sultan” in their inscriptions. Not all Emirate Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/10 Fall 2014 Beylikler Dönemi Kültür Ortamından Bir Kesit 393 patronage was the province of the meliks, however. Other members of the royal family besides the ruling class, the military officials, the governors, the leaders of the educational institution, religious leaders, akhis, merchants and persons with uncertain status were also responsible for the building activities. It is important to note that, women patrons also played a significant role by their contribution to the cultural milieu of the period. All of the monuments besides the building complexes required for the urban life were constructed by the emirates. The large scale building programs in particular played a consequential role in the urban development of the period. Besides the artisans with distinct nisbas, the mutavallis (superintendents) belonging to the ruling class like Vizier Ivaz Pasha were responsible for the execution of the monuments. Distinct techniques and repertory animated with rich colours besides the tradition inherited from the Seljuks were employed on architectural decoration, mainly stone carvings, tile revetments and faience mosaics, painted decoration on wooden cornices, walls and ceilings besides stucco. The impressive artefacts varying from carpets to ceramics, the arts of calligraphy and books to objects made of wood or metal decorated with geometrical and floral compositions besides figural representations reflect the aesthetical taste of the period. The patrons were not unfamiliar to the scientific studies besides other artistic activities. The scientists and artists, namely poets, were under the patronage of the founders. Thus, Eretna Beg was arranging meetings with the scientists and discussions were carried on in his diwan in the presence of her wife. Emir Shadgeldi of the Eretna and his son Emir Ahmed were engaged in scientific studies and they were the true patrons of the scientists and artists. The renowned “poet” melik Murad II of the Ottomans, Musa Beg of the Karamanids, Kadı Burhan al-Din Ahmed and İsmail Beg of the Jandarids, besides the famed sufi Ashik Pasha and the savant Ibn Melek were amongst the founders. The Emirate period, a time of intensive artistic and scientific activities, displays a long and a distinguished transitional era between the Seljuks and the Classical Ottoman period. The architectural features and the works of decorative arts reflect the aesthetic taste and the lively cultural milieu of the principalities. Key Words: Turkmens, Karamanid Melik Mehmed Bey, Architecture, Scientific Activities, Literature, Commercial Life, Minor Arts, Architectural Decoration, Karamanids, Ottomans. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/10 Fall 2014 394 Aynur DURUKAN Osmanlı Beyliği de dahil olmak üzere Beylikler dönemi sosyal ve özellikle de kültür yaşamıyla ilgili yayınlar tatmin edici olmaktan uzaktır. Kapsamlı olarak algılanabilecek Kaynakçamıza karşın, Beylikler dönemi siyasal yaşamı konusundaki yayınların da doyurucu olduğu söylenemez. Anadolu Selçukluları’nın Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in 1247 yılında ölümüyle başlayan çöküş döneminde, özellikle de 13. yüzyılın 2. yarısında, daha önce Selçuklulara yardımcı olmak üzere sınır bölgelerine yerleştirilmiş olan Türkmenler, ülkenin belirli kesimlerindeki Moğol baskısı ve yıkımına karşın bağımsızlıklarını ilân etmeye başlamışlardır. Bu beyliklerden 11’i yazımız kapsamında ele alınacaktır: Orta Anadolu’da, özellikle Konya, Karaman ve Aksaray çevresinde Karamanoğulları (1250-1487); Kütahya ve çevresinde Germiyanoğulları