T.C. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Arkeoloji Bölümü Klasik Arkeoloji Anabilim Dali
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ KLASİK ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI ANTİK DÖNEMDE TIP VE BİTKİSEL TEDAVİ Yüksek Lisans Tezi Seda Karaöz Arıhan Ankara 2003 T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ KLASİK ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI ANTİK DÖNEMDE TIP VE BİTKİSEL TEDAVİ Yüksek Lisans Tezi Seda Karaöz Arıhan Tez Danışmanı Prof. Dr. Coşkun Özgünel Ankara 2003 T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ KLASİK ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI ANTİK DÖNEMDE TIP VE BİTKİSEL TEDAVİ Yüksek Lisans Tezi Tez Danışmanı: Prof. Dr. Çoşkun Özgünel Tez Jüri Üyeleri Adı ve Soyadı İmzası …………………………………….. ……………………. …………………………………….. …………………… ……………………………………. …………………… ……………………………………. …………………… ……………………………………. …………………... Ankara 2003 “Hayat kısa; sanat uzun; olay ani; tedavi riskli; kayıp ağırdır. Bir hekim için önemli olan yalnızca tedaviyi uygulamak değil, hastanın kendisi, yakınları ve çevresi düşünülerek de tedaviyi gerçekleştirmektir”. Hipokkrates ÖNSÖZ Arkeoloji bilimi sayesinde geçmişte yaşayan insanların yaşamları hakkında bilgi sahibi olabiliyoruz. Her biri birer ip ucu niteliğinde olan buluntular bizi geçmişin karanlığından biraz olsun çıkarmakta. Ben de tez bu tez çalışmasıyla Antik dönemin tıbbını antik kaynaklar, arkeolojik buluntular ve mitolojik özelliklerle destekleyerek anlatmaya çalıştım. Tez çalışmam boyunca yardımını ve desteğini benden esirgemeyen Sayın Hocam Prof. Dr. Coşkun ÖZGÜNEL’e teşekkür ederim. Tüm çalışmalarım , arazi gezileri ve sayamayacağım pek çok yardımını benden esirgemeyen Eşim Okan ARIHAN’a, Tez çalışmam sırasında bana verdikleri destek için Araş. Gör. Ayça ÖZCAN’a, Deniz KARAGÖZ’e e Arkeolog Zeynep SARAY’a ve kaynaklara ulaşmamda yardımlarını esirgemeyen Dr. Ayşe Mine ÖZKAN’a, Tüm hayatım boyunca bana destek olan aileme, geniş kütüphanesinden yararlanmamı sağlayan Gazeteci yazar Özgen ACAR’a Teşekkür etmeyi bir borç bilirim. En son olarak da eserleriyle ve hayatlarıyla insanlığın tarihinde onlara sağlık için hizmet eden, bu uğurda mücadele vermiş ve bugünkü tıp seviyemize ulaşmamızda katkıda bulunmuş olan sayısız insana teşekkür etmeyi bir borç bilirim Saygılarımla Ankara 2003 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ……………………………………………………………………………..I İÇİNDEKİLER……………………………………………………………………II GİRİŞ... ……………………………………………………………………………IV TARİH ÖNCESİ ÇAĞLARDA TIP …………………………………………….1 ESKİ MEZOPOTAMYA’DA TIP ve TEDAVİ…………………………………7 - Mezopotamya Tıbbi Kaynakları: Çivi Yazılı Tabletler…………………..…8 - Mezopotamyalı Tıp Uygulayıcıları …………………………………..…….12 - Mezopotamya’da Kullanılan Bitkisel İlaçlar ………………………………18 - Mezopotamyalılarda Hastalık ve Tedavi Kavramları ……………………...19 ESKİ MISIR’DA TIP VE TEDAVİ…………………………………………....24 - Eski Mısır’ın Tıp Metinleri Papirüsler ……………………………………...25 - Eski Mısır’ın Bitkisel İlaçları………………………………………………..28 - Doktorlar, Hastalıklar ve İmhotep………………………...…………………30 - Diş ve Göz Tedavisi…………………………………………………………33 - Mumyalama İşlemi ve Anatomiye Katkıları……………………………...…33 ESKİ HİTİT UYGARLIĞINDA TIP …………………………………………..37 YUNAN VE ROMA MİTOLOJİSİNDE ASKLEPİOS VE AİLESİ …………44 ASKLEPİEİONLAR……………………………………………………………..52 - Kos………………………………………………………..…………………59 - Knidos…………………………………………………….…………………60 - Epidauros……………………………………………………………………61 - Atina.……………………………………………………………… .………66 - Korinth………………………………………………………………………67 - Pergamon…………………………………………………………………… 68 ANTİK YUNAN VE ROMA’DA ÖNEMLİ TIP ADAMLARI………………84 - Hipokrates………………………….………………………………………84 - Herophilos…………………………………………………………………105 - Erasistratos…………………………………………………………………111 - Theoprastos…………………………………………………..……………115 - Galenos…………………………………………………………………… 120 - Celcus & Plinius……………………………………………………………137 - Soranus …………………………………………………………………… 145 - Dioscorides……………………………………………………………….155 ANTİK YUNAN DÖNEMİNDE TIP ……………………………….………166 - Antik Yunanda Bitkisel İlaçlarla Tedavi………………………………..186 - Yunan Herbalistleri……………………………………………………...199 - Antik Yunan’da Hastalıklar……………………………………………...202 - Antik Tıpta Rüyalar ……………………………………………………..204 ANTİK ROMA’DA TIP ……………………………………………………..210 - Antik Roma’da Tıp ……………………………………………………..210 - Bitkisel ve Diğer İlaçlarla Tedavi ……………………………………...226 SONUÇ……………………………………………………………………………. ÖZET………………………………………………………………………………. SUMMARY…………………………………………………………………………. BİBLİOGRAFYA…………………………………………………………………. GİRİŞ Tıp, tarih öncesinde de insanlıkla birlikte varlığını sürdürmüş ve insan yaşamının vazgeçilmez bir unsuru olmuştur. Sağlık ve hastalık üzerine gerçek ve bilimsel bir bilgiye sahip olamayan antik dönem insanları ellerindeki imkanlar ve üretebildikleri teoriler ile bu sorunlara çözümler bulmaya çalışmışlardır. Bu çalışmadaki amaç Antik Dönemde Yunan ve Roma uygarlıklarında uygulanmış olan tıp ve özellikle de bitkilerle tedavi yöntemlerinin arkeolojik bulgular ve antik literatürler ışığında incelenmesidir. Bu uygarlıkların uygulamalarını etkilemiş olan Mezopotamya ve Mısır medeniyetlerinin bitkilerle tedavi konularına da kısaca yer verilmiştir. Antik dönemde tıp modern dünyada olduğu gibi kesin ve katı sınırları olmayan bir meslekti. Eğitimli ve entelektüel antik kalemlerin aktardığı hekim tipleri muhtemelen vaktiyle uygulanmış olan tedavi yöntemlerinin az bir kısmını ifade etmektedir. Antik tıptaki çoğulculuk dikkat çekicidir. Artan miktarda arkeolojik bulgu gün ışığına çıkmaktadır. Özellikle Roma dönemine ait tıbbi araçlar, tapınaklardaki adak materyalleri, ilaç tarifleri, duvar resimleri ve diğerleri bu dönemin tıbbına ait daha belirgin bir resim ortaya çıkarmaktadır. Ancak yine de antik tıp literatürü yazarları ile arkeoloji arasındaki mesafe zor kapanmaktadır. Bitkiler insanların hayatı için vazgeçilmez canlılardır. Besin, yakacak ve giyecek elde etmede insanlar bitkilerden büyük ölçüde yararlanmışlardır. Bitkilerin, hastalıkların tedavisi amacıyla kullanımlarının nasıl başladığı tam olarak bilinmese de binlerce yıl boyunca biriken deneyimlerin giderek bir halk tıbbına dönüşmüş olduğu kesindir. Doğanın her zaman kendi dili vardır ve insanlarla bu dil aracılığı ile konuşur. Mevsimler, gece gündüz, gelgit olayları bu dilin sadece birkaç hecesidir. İnsan bunu okumaya ne zaman başladı bilinmez ama doğa hep insana fısıldamaya devam etti. İnsanın ilk yardıma ihtiyacı olduğunda yardıma koşan doğa olmuştur. Doğa insana sunduğu bin bir şeyle şifa olmuş, insanın acılarını dindirmeye çalışmıştır. Ancak insan, bu dili sezgisi ve zekasıyla çözebildiği ölçüde doğadan şifa bulacaktır Pek çok değişik boyutu bulunan tıp gibi bir konuyu tek bir çalışmada incelemek mümkün olmadığından bu çalışmada Antik Dönemde Yunan ve Roma tıbbı özellikle bitkilerin kullanımı konusuna yoğunlaşarak verilmeye çalışılacaktır. Günümüz eczacılığının temelleri bu eski uygarlıkların deneyimlerinden köken almış, geçen çağlar boyu olgunlaşmış ve modern bilim ve teknolojinin geliştirilmesi ile günümüzdeki şeklini almıştır. Ancak geçmişte olduğu gibi bugün de bu tür doğal kaynakların kullanımına devam edilmektedir. Doğanın sunduğu bu şifa kaynakları, insanoğlu onları yok etmediği sürece hizmet etmeye devam edecektir. TARİHÖNCESİ ÇAĞLARDA TIP Tıbbın hastalıkların tedavisi için geliştirilmiş bilinçli bir çaba olduğunu düşünürsek ortaya bu bilim dalının insan bilinci kadar eski olduğu sonucu çıkar, ancak elimizde belgelere dayalı kanıt bulunmadığı için, tıbbın ilk dönemlerinde nasıl olduğu konusunda sadece tahmin yürütebiliriz. Bununla birlikte 19. ve 20. yüzyıllardaki araştırmaların yanı sıra, paleontoloji ve antropolojinin sunduğu kanıtlar ışığında inceleme yapıldığında, tıbbın kökenlerinin büyüye ve dini pratiklere uzandığı ortaya çıkmaktadır. 1 19.yy’da Sir Marc Armand Ruffer “Paleopatoloji” terimini yaygınlaştırmıştır. Bu bilim dalı antik ve daha eski dönemlerden kalmış insan ve hayvan kemiklerindeki hastalıkları inceler. Kalsiyum yetmezliği, aşırı büyüme, kalınlaşma kolaylıkla saptanabilen hastalıklardır. Fosil dişlerde aşınma, apse görülmektedir. Dişlerde çürüme nedeniyle oluşan oyuklar (cavite) oldukça yaygındı. Prehistorik dönemdeki insanların yaş ortalaması, kemik verilerine dayanarak 30-40 yaş arasındaydı. Tüm çalışmalarda gösterildiğine göre erkekler kadınlara göre daha uzun süre yaşıyorlardı. Bunun nedeni kadınlara hamilelik ve doğum olaylarının getirdiği yüktür. Bunun yanı sıra erkek çocuklar büyüyünce avcı olacaklarından kız çocuklarına göre daha iyi besleniyorlardı. Peki insanlar hastalıklarını ne zaman tedavi etmeye başladılar? Aslında hayvanlar da yaralanmış olan yerlerini yalayarak bir tür tedavi işleminden geçirirler. Buna ek olarak kusturucu otlar yemeleri çok ilginç bir örnektir. Plinus’un dediğine göre bazı hasta hipopotamlar bilinçli olarak sık sazlık alanlara girerlerdi. Sert 1 Lewis 1998, 8 kamışlar ayaklarında çizikler açar ve böylece bir cins kanatma işlemi meydana gelirdi (daha sonraki dönemlerde sıkça uygulanacak olan bir tedavi yöntemi olan, kan alma yönteminin bir gözlem sonucunda ortaya çıkmış olduğunu düşünebiliriz). 2 Belki de tarih öncesi insanlar, açıklanabilir olan ve olmayan arasında bir ayrım yaparak işe başlamışlardı. Bir yanda diğer insanlarla ve hayvanlarla yapılan savaşlar sonucunda meydana gelen yaraların verdiği zararlar vardı ki bunların nedenleri belli olduğu için tedavileri göreceli olarak kolaydı. Ama diğer yanda, görünürde anlaşılır hiçbir nedeni olmayan ve birden bire ortaya çıkıp insan sağlığını ve yaşamını tehdit eden hastalıklar vardır. (Günümüzde bulunan fosil kalıntıları üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, artrit, tüberküloz gibi hastalıklara ait izlere rastlanılmıştır.) Dolayısıyla hastalıklardan ve ölümden korkan insan, yaşamın doğasını incelemeye başladı. 3 Prehistorik