80 > İçimizden Biri İçimizden Biri

NASUH MAHRUKİ

21 Mayıs 1968 tarihinde ’da ze değin birçok ulusal ve uluslar arası dü- doğan Ali Nasuh Mahruki çeşitli okullar- zeyde başarılar elde etmiş önemli bir spor- da okuduktan sonra Bilkent Üniversitesi cudur. Ülkemizin bir kazancı, bizlerin örnek İşletme Fakültesinden mezun olmuştur. alması gereken , bir çoğumuzun da örnek Üniversite yıllarında yani 1988 yılından aldığı bir kişi olmuştur. itibaren Bilkent Üniversitesi Doğa Sporları Topluluğunda yer alarak giderek bir yaşam İsterseniz bu başarıların bazılarına bir biçimi haline gelecek doğa sporlarında yol göz atalım … almaya başlamıştır. 1992 -1994 yıllarında Türkiye’nin en ba- Nasuh Mahruki 1992 yılından günümü- şarılı dağcısı ​

İçimizden Biri İçimizden Biri > 81

1994 yılında Sovyet Asya’nın en yüksek alkışsız dünyasında hem yeryüzünü, hem baş dağına tırmanmasından dolayı “kar le- de kendi iç yüzünü alışılmadık açılardan oparı,” görmeyi deneyip, başaran aynı zamanda pek çok esere imza atmış önemli kişiliktir. 1995 yılında Everest dağına tırmanan ilk Türk ve dünyanın ilk Müslümanı, “Bir Dağcının Güncesi” adlı yaşantı tü- ründeki kitabında , daha ilk sayfalarda 1996 yılında Camel Trophy Türk takımıy- babasına şöyle seslenir “Babama., her şey la yarattığı takım ruhundan dolayı Dünya için, bir de , beni bu tutkudan , kendisini de ikincisi, meraktan kurtarmak için, zaman zaman , 1996 yılında dünyanın yedi kıtasının her ben uyurken bacağımı kırmayı aklından ge- birinin en yüksek dağına tırmanan en genç çirdiği halde bunu yapmadığı için…” der… dağcı, Mizah doludur, bu sözler. Ama bir dolu baş- ka anlamlar, mesajlar içerir. 1997 yılında 8201 metrelik dağına tırmanışıyla Türkiye’nin en yüksek Nasuh Mahruki’nin kitaplarında , zirve- solo tırmanışçısı, lere, coğrafyalara, kültürlere, insana ve ya- şama dair düşünceleri vardır. Aynı zaman- 1998 yılında 8516 metrelik da- da kendi objektifinden fotoğraflar yer alır. ğına oksijensiz olarak yaptığı tırmanışla , Türkiye’nin en yüksek oksijensiz tırmanışı- Nasuh Mahruki’nin kitabı kendine ve nı gerçekleştiren, dünyaya doğru keyifli bir yolculuktur. 2000 yılında Dünyanın ikinci en yüksek Nasuh Mahruki, Yeryüzü Güncesi adlı dağı olan ye tırmanan bugün yedisi ha- kitabında şöyle der: “Kelimelerle kendimi yatta olmayan ilk 29 dağcıdan biri, çok daha rahat ifade edebildiğimi fark etti- ğim andan itibaren, yazmak en az tırman- 2000 yılından günümüze değin Arama mak kadar doğal bir eylem oldu benim için. Kurtarma Derneği Kurucu üyeliği, Nasıl tırmandıkça, gezdikçe, okudukça Su altı Araştırmaları Derneği kurucu öğreniyorsam; aynı şekilde yazarken de öğ- üyeliği ve Gezginler Kulübü üyeliği gibi top- renebildiğimi gördüm ki; öğrenmek, benim lumsal ve sportif yönü ağır basan dernek en büyük mutluluklarımdan biridir.” üyelikleri, Yine Nasuh Mahruki bir yazısında şunu Gazetelerde köşe yazarlığı, televizyon temenni eder. “Dilerim tüm dağcılar, omuz- programcılığı ve kitap yazarlığı, larından dökülen beyaz saçlarına aynada bakabilirler.” Elde ettiği başarı, unvan, uğraş ve ödüller- den burada sayamadıklarımızda olmuştur. Nasuh Mahruki imrenilecek bir kudret, kutlanması gereken bir karakter, kazanıla- sı gereken bir yürek olmuştur. Dünyanın en yüksek dağı Everest’e çıkan ilk Türk olan Nasuh Mahruki insanoğlunun keşif, başarı, tutku, kararlılık ve inanç dolu serüvenlerini gerçekleştirmiş bir kişidir. Kendisini bir doğa sporcusu ve aşığı olarak tanımlayan, mağaraların derinlik- lerinden yüksek doruklara uzanan sessiz,