______

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s. 264-275

Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Published Date 16.05.2016 21.07.2016

Dr. Mert KOZAN Arş. Gör. Dr. Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Tarih Bölümü, Ortaçağ Tarihi [email protected]

GOT MİRASI HUSUSUNDA İSVEÇ KRALLIĞI VE ALMAN HABSBURGLARI ARASINDA YAŞANAN TARTIŞMALARA GENEL BİR BAKIŞ Öz

Gotlar Avrupa’nın tam kalbinde ve medeniyetlerin babası olarak görülen Roma’nın merkezinde yer alarak Avrupa medeniyetini kökten etkilemişlerdir. Got kralları düzenli olarak Ortaçağ Germen Kahramanlık şiirlerinde boy göstermişlerdir. Got mirası pek çok toplum tarafından paylaşılamamaktadır. Örneğin bugün İsveç Hanedanlığının Kraliyet Arması üzerinde resmedilen 3 kraldan ikincisi, onun Got Tacı üzerindeki hak iddiasını göstermektedir. Elbette bu, tarihte yaşanmış olan bir tartışmayı akla getirmektedir; bu da Gotların mirasçılarının İsveçliler mi yoksa Avusturyalılar mı olduğu tartışmasıdır. Tarihin belli dönemlerinde bu tartışma alevlenip sönmektedir. 1434 yılında gerçekleştirilen Basel Konsili’nde bu durum iyice açığa çıkmıştır. Basel Konsilinde İsveçliler ve Avusturya Habsburgları kimin Gotların gerçek mirasçısı olduğu yönünde tartışmalarda bulunmuşlardır. Bundan bir yüzyıl sonra ise yine Habsburgluların resmi tarihçisi olarak bilinen Wolfgang Lazius Gotların Karadeniz’den İspanya’ya kadar olan göç bölgesi için “Artık bu topraklarda var olan ülkeler hiç olmadığı kadar Habsburgluların çatısı altında birleşik durumdadır” demiştir. 1434 yılında gerçekleştirilen oturumda ise birleşik Danimarka-Norveç ve İsveç Krallığını temsilen Konsile katılan İsveçli bir Piskopos olan Nicolaus Ragvaldi ise Gotların anayurdu olan İsveç’ten dolayı Gotları da temsilen Konsil’e katılmıştır. Ragvaldi iddiasında tarihsel olarak Gotların anayurdunun İsveç olduğunu bundan dolayı Gotların gerçek mirasçısının ancak ve ancak İsveçliler olabileceğini söylemiştir. İddialarına Konsil’de itibar edilmemiş ve reddedilmiştir. Ancak Ragvaldi’nin temellendirdiği iddialar gelecekte

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

İsveç Krallığının saldırgan politikalar gütmesinde ve topraklarını genişletmek için kullanacağı ana argüman olarak yerleşecektir. Makalemizdeki temel amaç ise Got mirasının İsveç Krallığı ve Habsburglular açısından ne gibi bir önemi olduğu, bunun İsveç Krallığı ve Habsburglular tarafından nasıl temellendirildiğinin incelenmesidir. Bu tetkik esnasında dönemin tarihi kaynaklarının yanında modern çalışmalarda irdelenecek ve nihayetinde İsveçlilerin ve Habsburgluların Got mirasını nasıl kullandıkları hakkında bilgiler verilecektir. Anahtar kelimeler: Gotlar, İsveç Krallığı, Habsburglar, Miras.

GENERAL OVERVIEW TO THE DISCUSSION RELATED TO GOTH HERITAGE BETWEEN THE KINGDOM AND GERMAN HABSBURG Abstract

The Goths had radically affected the European Civilization by locating at the heart of the European and The Rome- seen as the main source of civilization. The King of the Goths had consistently been included in the Medieval Germen Heroic 265 Verses. The Goths’ inheritance couldn’t be shared by most societies. For instance, today, The second of the three depicted King on the royal standard of the Sweden Dynasty shows the claim of the Goth Crown. Of course, this situation brings to mind the discussion; Whether The Swedish or The Austrian are the real-inheritor of The Goths. During the certain period of history, this debate had been exacerbated, and then it was cooled down. The situation became known in the Basel Council in 1434. In the Basel Council, The Swedish and The Austrian had claimed that they were the real inheritor of The Goths. After almost a century, Wolfgang Lazius, known as the Habsburgs official historian, had stated for the exodus routes of The Goths from Blacksea to the Spain that, “The countries located within the territory have ever been gathered under the same roof of Habsburgs.” In session that took place in 1434, The Patriarch Nicolaus Ragvaldi had attended the session on behalf of the Denmark-Norway and Sweden Kingdom had also represented the Goths because of the fact that, The Goths motherland was Sweden. Ragvaldi had stated that, the motherland of The Goths was Sweden and because of this fact, The Swedish could be the only inheritor of The Goths. The council had disregarded and rejected his claims. Yet, the rejected arguments would be the main reason to carry out aggressive policy and to expansion of its territory of the Swedish Kingdom.The main reason of our research is to explore the importance of the Goth heritage for The Sweden Kingdom and Habsburgs and the way it is grounded by The Sweden Kingdom and Habsburgs. During the examination hereof, all resources in that period as well as all modern studies will be examined and finally, necessary information regarding the way The Sweden and Habsburgs’ usage the Goth Inheritance will be provided Keywords: Goths, Sweden Kingdom, German Habsburg’s, Heritage

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

Giriş Got Tarihi, Tarihçi Tacitus (İ.S. 56-117) döneminden başlayarak 300 yıllık bir süreç boyunca süre gelen bir devinimdir. Got tarihi Avrupa’nın nezdinde korkunç bir barbarlık ve yıkım sürecinden başka bir şey değildir. Ancak Tacitus döneminin ardından 400 yıllık süreçte Gotlar Avrupa’nın en güçlü ulusu haline gelmiştir. İki Got kralından biri Kayzer’in tahtına oturmuş, diğeri ise İspanya ve Galya’nın önemli bir bölümünü denetimi altında tutmaktaydı. Bununla birlikte aradan geçen 250 yıllık süre zarfında bu büyüklükten eser kalmamıştı. 15. Yüzyılda son Gotların ikamet ettiği Kırım’ın 1475’te Osmanlılar tarafından ilhakı ile bu büyük ulustan eser kalmamıştı. Artık Got adı sonsuza kadar Avrupa Siyasi tarihinden çekilmişti. Got adına tarihte ilk kez günümüz Polonya’sını işgal ettikleri İ.S. I. yüzyıl’da rastlıyoruz1. Buradan Got olarak adlandırılan toplulukların 700 yıllık bir süreç içerisinde Kuzey Polonya’dan başlayıp Atlantik kıyılarına, Ukrayna’dan İtalya’ya kadar son derece geniş bir coğrafyaya yayıldıklarını görmekteyiz2. Göz alıcı anıtlar bu yayılmanın ilk göstergeleridir. Büyük Theodericus’un mozolesi bugün halen Ravenna’da ayakta durmaktadır3. Gotların hikâyesinde baktığımızda karşımıza İsveç’ten başlayan, Polonya ve Baltık kıyılarına, buradan Ukrayna’nın ve Moldava’nın içlerine kadar uzanan; en nihayetinde İtalya ve İspanya’da sonlanan geniş bir zaman dilimine yayılmış ve Avrupa tarihini kökten etkileyen bir 4 süreç karşımıza çıkmaktadır . Bu süreç başından sonuna değerlendirildiğinde dönemin önemli 266 Germen kabilelerinin yanında Batı ve Doğu Roma’yı ve Hunları dahi içerisine alan geniş perspektifli ve çok boyutlu savaşlarla ve siyasi entrikalarla örülü ilişkiler ağı ortaya çıkmaktadır. Bu geniş zamanda çok boyutlu yaşanan ilişkiler beraberinde pek çok etkileşimi yanında getirmiştir. Özellikle Büyük Theodericus (475-526) döneminde tüm kurumlarıyla birlikte Roma’nın mirasçısı olan Ostrogot Krallığı; bu özelliği nedeniyle pek çok Avrupa Devletinin dikkatini çekmiştir5. İşte Gotların mirasının pek çok devlet tarafından paylaşılamamasının temelinde bu özellik yatmaktadır. Got mirasını kullanacak olacak devlet beraberinde Roma mirasını da sahiplenmiş olacaktır. İşte Gotların mirası bu açıdan pek çok devlet arasında tartışmaya neden olmuş; bu nedenden dolayı Dini konsillerde dahi bu konu tartışılmıştır6. Makalemizdeki temel amaç Gotların kökenini tespit etmekten ziyade daha çok bu konuda yaşanmış tartışmaları aktarmak ve bunlara tarafsız bir bakış açısı ile yaklaşmaktır.

1Peter Heather, Empires and Barbarians: Migration Development and the Birth of Europe, Pan Books, 2009. s 25; Mommsen, Ostgotische Studien (wie Anm.2.), 465. Cassiodorus, Variae, VIII. 10.11 (s.241).; Guido M. Berndt, “Beute, Schutzgeld und Subsidien. Formen der Aneignung materieller Güter in Gotischen Krigergruppen.”, Krieg in der Geschichte Band 72, Ferdinand Schöningh,Paderborn-München-Wien-Zürich, 2011, s.137. 2 Herwig Wolfram, a.g.e., s.123. Guido M. Berndt, “Beute, Schutzgeld und Subsidien. Formen der Aneignung materieller Güter in Gotischen Krigergruppen.”, Krieg in der Geschichte Band 72, Ferdinand Schöningh,Paderborn- München-Wien-Zürich, 2011, s.137. 3 Deborah Mauskopf Deliyannis. Ravenna in late antiquity. Cambridge: Cambridge University Press, 2010 4 Mert Kozan,“Gotların Anayurdu ve Kökeni” Tarih Araştırmaları Dergisi, S. 55, Ankara 2014, s. 73. 5 Guido M. Berndt, “Beute, Schutzgeld und Subsidien. Formen der Aneignung materieller Güter in Gotischen Krigergruppen.”, Krieg in der Geschichte Band 72, Ferdinand Schöningh,Paderborn-München-Wien-Zürich, 2011, s.137.; Neil Faulkner, çev: Tuncel Öncel, Marksist Dünya Tarihi Neandertallerden Neoliberallere, Yordam Kitap, Aralık 2014, İstanbul, s. 882. 6 Will Durant, Das Zeitalter des Glaubens: Eine Kultur Geschichte des Christlischen, Islamischen un Jüdischen Mittelalters von Konstantin bis Dante (325-1300), Chr.i, Afrancke AG. Verlag Bern, Schweiz, 1952 s.711

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

Got Mirası Hususunda Yaşanan İlk Tartışmalar Nicolaus Ragvaldi, Magnus Kardeşler ve İsveç Krallığı’nın Tutumu: İsveçliler tarafından Gotların kendi ataları olduğuna dair görüşü temellendiren düşünceler Nicolaus Ragvaldi (1380?-1448) tarafından ortaya atılmıştır7. Nicolaus Ragvaldi İsveçli bir piskopostur8. 1434 yılında gerçekleştirilen Basel Konsili’nde birleşik Danimarka, Norveç ve İsveç Krallığını temsilen katılmıştır9. Ragvaldi, Konsil esnasında kendisinin İsveç’ten geldiğine dikkat çekmiş, Gotların anayurdunun da İsveç olduğunu belirtmiş ve bu nedenden dolayı toplantıya katılan temsilcilerin hiç birisinin kendisinin ataları kadar uzak geçmişe dayanmadığını; asil olmadığını dile getirmiş ve bunun tanınmasını talep etmiştir. Ancak Konsil esnasında Ragvaldi’nin görüşleri reddedilmiştir10. Bunun yanında Ragvaldi ilk olarak İsveçliler tarafından geniş katılımlı bir toplantıda Gotların, İsveçlilerin ataları olduğu yönündeki görüşlerini dile getirmiştir11. Ragvaldi’nin temellendirdiği bu görüşler kendisinden yaklaşık olarak 100 yıl sonra Uppsala’lı iki teolog kardeş tarafından da dillendirilmiştir. Bu kişiler Johannes (1488-1554) ve (1490-1557) kardeşlerdir12. Bu iki kardeş de Katolik itikatına mensuplardır13. Özellikle 1520’de Lutheryanizm’in14 İskandinavya’ya doğru yayılma göstermesinden sonra bu iki kardeş İtalya’ya sürgüne gönderilmişlerdir15. Olaus Magnus kuzey halklarının kökenine 16 ilişkin bir çalışma yapmıştır . Bu çalışmasının esası İsveçlilerin kökenini Gotlara dayandırma 267

7 Kristoffer Neville, “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Blackwell Publishing Ltd, s.5. 8, Weibull, Curt Hugo Johannes. Die Auswanderung der Goten aus Schweden. Vol. 6. Wettergren & Kerber, 1958. 9 Will Durant, Das Zeitalter des Glaubens: Eine Kultur Geschichte des Christlischen, Islamischen un Jüdischen Mittelalters von Konstantin bis Dante (325-1300), Chr.i, Afrancke AG. Verlag Bern, Schweiz, 1952 s.711; Karl Wührer, Zur Gotenfrage, Zeitschrift für deutsches Altertum und deutsche Literatur, 87. Bd., H. 4 (1957), pp. 241- 244. 10 Weibull, Curt Hugo Johannes. Die Auswanderung der Goten aus Schweden. Vol. 6. Wettergren & Kerber, 1958.; Karl Wührer, Zur Gotenfrage, Zeitschrift für deutsches Altertum und deutsche Literatur, 87. Bd., H. 4 (1957), pp. 241- 244. 11 Karl Wührer, Zur Gotenfrage, Zeitschrift für deutsches Altertum und deutsche Literatur, 87. Bd., H. 4 (1957), pp. 241- 244. 12 Magnus, Olaus. Historia de gentibus septentrionalibus, earumque diuersis statibus, conditionibus, moribus, ritibus, superstitionibus... Opus vt varium, plurimarumque rerum cognitioni refertum, atque cum exemplis externis,... Autore Olao Magno... Cum indice locupletiss. apud Ioannem Mariam de Viottis... in aedibus diuae Birgittae nationis Suecorum & Gothorum, 1971.; Richter, Herman. Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), 1967. 13 Trygve R. Skarsten, The Reception of the Augsburg Confession in Scandinavia, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession (Jun. 25, 1980), pp. 86-98 14 Protestanlığın ilk şeklidir ve Martin Luther’in fikir ve ideallerini benimseyen özel Hıristiyan görüşünü temsil eder. Lutheryan Kiliseleri Almanya, Skandinav ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletlerinde daha çok yaygındır. inançlarına göre kilise, lâik hayattan sorumlu tutulamaz. 15 Kristoffer Neville, “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Balckwell Publishing Ltd, s.5. Trygve R. Skarsten, The Reception of the Augsburg Confession in Scandinavia, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession (Jun. 25, 1980), pp. 86-98; Scott H. Hendrix, Urbanus Rhegius and the Augsburg Confession, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession (Jun. 25, 1980), pp. 62-74 16 Magnus, Olaus. Historia de gentibus septentrionalibus, earumque diuersis statibus, conditionibus, moribus, ritibus, superstitionibus... Opus vt varium, plurimarumque rerum cognitioni refertum, atque cum exemplis externis,... Autore Olao Magno... Cum indice locupletiss. apud Ioannem Mariam de Viottis... in aedibus diuae Birgittae nationis Suecorum & Gothorum, 1971.; Richter, Herman. Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), 1967.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

çabalarıydı. Çalışmasında Gotları Hz. Nuh’un torunu Magog kökünden alıp İsveç Kralı Gustav Vasa’ya (1524-1560) kadar dayandırmaktadır17. Bunun yanında Magnus kardeşler antik kaynaklarda yer alan Gotlarla ilgili bazı bilgiler üzerinde oynamalar yapmışlar ve Gotları “barbar” algısının dışında ele almış ve eserinde Gotları bambaşka bir çerçeve üzerinde değerlendirmiştir. Gustav Vasa ise tarafından ortaya konan bu veriler ışığında İsveç Krallığı tarihinde ilk kez olmak suretiyle “Gotların ve Vandalların Kralı” unvanını kullanmıştır18. Bunun yanında Vasa atalarının olduğuna inandığı portreleri ve sikkelerin de Modena Prensinden en azından birer tane örneğini istemiştir. İstediği isimler arasında Büyük Theodericus’un portresi ve sikkelerini, Totila’nın portresini ve sikkelerini ve diğer ataları olduğunu düşündüğü ünlü Got şahsiyetlerin de portreleri de vardır. Gustav Vasa’nın ölümünden sonra tahta çıkan Erik ise Kraliyet tacını XIV. Erik ismiyle giymiştir. Erik’in bunu kullanmasındaki temel neden ise kendisinden daha önceki 13 Got kralının devamı olarak görmesinden ileri gelmektedir. Erik bunu yaparken Johannes Magnus’un daha önce yaptığı Got Kralları sıralamasına göre hareket etmiştir. Bu listeye göre tarihte 13 adet Erik isminde Got Kralı mevcuttur19. Johannes Magnus’un bu önermesi gelecekte tahta çıkacak İsveç Krallarını da etkilemiştir. IX. Carl ve II. Gustav’da Got imajının İsveç’te gelişmesini teşvik etmişlerdir. Yine 268 imajı kullanılan önemli ve efsanevi Got Krallarından bir tanesi de Berik’tir. II. Gustav’da 1617 senesinde kuvvetleri Pomeranya’nın Usedom adasına ayak bastığında tıpkı kral Berik gibi giyinmiştir. Aynı şekilde 1630 yılında gerçekleştirdiği seferin rotası da tıpkı Gotların ilk karaya çıktıklarında ve daha sonra takip ettiği güney istikametine doğru olmasından dolayı kaçınılmaz olarak Gotlarla ilişkilendirilmiştir20. Çünkü 1630 yılında gerçekleştirdiği seferin devamında tıpkı Berik gibi güney yönünde ilerlemiş, Augsburg ve Munich gibi önemli Alman kentlerine sefer yapmıştır. 18. yüzyıla gelindiğinde ise Got imajı İsveç Kralları ve İsveçliler için çok daha önemli bir konuma gelmiştir21. Bunun nedeni ise yine bir İsveçli olan Olaus Rudbeck’in eseri olan Atlantica’dan ileri gelmektedir. Olaus Rudbeck eserinde Gotları yalnızca İsveçlilerin atası olarak görmekle kalmamış aynı zamanda Batı Avrupa medeniyetinin yaratıcılarının başında geldiğini dile getirmiştir22. Avrupa medeniyetinin temeli olarak da Rudbeck İskandinavya’yı göstermektedir. Rudbeck iddialarında daha da ileri gitmektedir. Rudbeck İskandinavya’nın batı medeniyetinin temelini oluşturmasını Plato’nun Atlantis’ine dayandırmaktadır23. Çünkü

17 Olaus Magnus, "1555. Historia om de nordiska folken." Rev. Med modern stavning (1909). 18 Trygve R. Skarsten, The Reception of the Augsburg Confession in Scandinavia, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession (Jun. 25, 1980), pp. 86-98; Hans Brems, From Great Power to Welfare State, Journal of Economic Issues, Vol. 4, No. 2/3 (Jun. - Sep., 1970), pp. 1-16 19 Kristoffer Neville, “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Balckwell Publishing Ltd, s.7.

20 Olaus Rudbeck, Atlantica (Uppsala, 1679-1702), Reprint by Axel Nelson,Uppsala: Lychnos Bibliotek, 1937-39., vol. 2,2, 692. 21 Emre Yıldırım, Modernite ve Milliyetçilik: Modern Milliyetçilik Kuramları Üzerine, Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Y. 2, S. 6, Eylül 2014, s.30 22 Magnus, Olaus, a.g.e., 1971.; Richter, Herman. Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), 1967. 23 Platon, Atlantis, çev:Furkan Akderin, Say Yayınları, 2014.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

Rudbeck’e göre Atlantis Baltık Denizi’nde yer almaktadır24. Gotların ataları tarafından kurulmuştur. Plato’nun Timaeus’u ise eski Got efsaneleri ile adeta iç içe geçmiş olduğunu dile getirmektedir. Bu bilgi birikiminin ise Atlantis vasıtasıyla batı medeniyetine Yunanlar tarafından şekil verildiğini söylemektedir. Rudbeck iddialarını bir adım da öteye taşıyarak Herkül sütunlarının sanılanın aksine Cebelitarık’ta değil İsveç ve Danimarka’nın yer aldığı boğazda olduğunu eserinde yazmıştır. Rudbeck eserinde şunları dile getirmektedir: “…Mısırlılar, Asyalılar ve Avrupalılar tarafından yazılmış ve bulunmuş olan felsefe ile ilgili bilgece söylenmiş sözlerin hepsi, Kuzeylilerden gelmektedir…. Daha da fazlası bütün Tanrı ve Tanrıça isimleri atalarımız tarafından bulunmuş Yunanlara oradan da Romalılara geçmiştir…”25

Got Mirası Konusunda Habsburgluların Tutumu Rudbeck’e göre Kuzeyliler pek çok açıdan Avrupa medeniyetinin kökünü oluşturmaktadırlar. Bununla birlikte bu iddialar İsveç Krallığı’nın Got mirasını kullanmasında ve Avrupa medeniyetini oluşturmasında temellendirilmesinde kullanılmıştır. Böylelikle Gotlar, Avrupa medeniyetinin en eski ve en kadim halkı olduğu iddiasını dillendirmektedirler26. İşte bu iddialar neticesinde İsveç tacının bu Got efsanesini artık pek çok alanda kullandığını görüyoruz. İsveç Monarşisi Gustav Vasa ile birlikte ilk kez bağımsız İsveç Krallığını temsilen Got imajını 269 kullanmıştır27. Otuz yıl Savaşları neticesinde her ne kadar İsveç Krallığı ve Kralları başarılı olarak görülse de yeni gelişen burjuva sınıfı İsveç tacının Got mirası iddialarını pek de desteklememişlerdir. Bununla birlikte Got mirası üzerindeki bu iddialar pek çok akademik çevre tarafından desteklenmiştir28. Bunlara örnek olarak Stockholm ve Uppsala Üniversitelerinde yapılan çalışmaları gösterebiliriz. Got mirası iddiası özellikle Saray erkânı ve Üniversitede çalışanlar tarafından desteklenmiştir. Ancak bu iddialara karşı delil olarak diğer İskandinav devletleri başka tezler ortaya atmışlardır. 1650’li yıllarda Hans Svanning, Olaus Rudbeck ve diğer İsveçli müellifler tarafından dillendirilen iddiaların tam karşısında yer alacak bir iddia ortaya attı. Svanning de tıpkı Rudbeck gibi Danimarka Krallarının kökenlerini Hz. Nuh’un soyuna dayandırdı ve Gotların mirasçısının esasında Danimarkalılar olduğunu dile getirmiştir. Svanning tarihsel olarak Danimarka adının 3 aşamalı olarak değiştiğini söyledi. İlk olarak Cimbria, ikinci olarak Guthia ya da Gothia, üçüncü olarak da Danimarka olarak adlandırıldığını söyledi. Jutland

24 Magnus, Olaus, a.g.e., 1971.; Richter, Herman. Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), 1967; Rudbeck, Olof, Atlantica, University of Uppsala (1679 with additional volumes thru 1700), (In Latin and Old Swedish); King, David, Finding Atlantis: A True Story of Genius, Madness, and an Extraordinary Quest for a Lost World, Harmony Books, New York, 2005, s. 5 25 Olaus Rudbeck, Atlantica (Uppsala, 1679-1702), Reprint by Axel Nelson,Uppsala: Lychnos Bibliotek, 1937-39., vol. 2,2, 692. 26 Bengt Ankarloo, “Europe and the Glory of Sweden. The Emergence of a Swedish Selfimage in the Early 17th Century”, in Europe and Scandinavia. Aspects of the Process of Integration in the Seventeenth Century, ed. Göran Rystad (Lund: Esselte, 1983), s.237-44. 27 Michael Roberts, The Early Vasas: A History of Sweden, 1523-1611, Cambridge University Press, 1968, s.201. 28 Franklin Daniel Scott, Sweden: The Nation's History, (Dunquin Series; 17), Southern Illionis University Press, s.118, 141.; Birgit Sawyer, Medieval Scandinavia: From Conversion to Reformation, Circa 800-1500, Nordic Series vol. 17, University of Minnesota Press, Minneapolis, 1993, s.235

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış teriminin ise esas olarak Gotları kapsadığını söylemiş ve iddialarını bir adım daha ileriye taşıyarak Danlar Gottur, Gotlar ise Dandır demiştir29. Aynı şekilde Magnus kardeşlerden yarım yüzyıl önce Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’nda yaşayan Fransiscus Irenicus Germaniae exegesis isimli eserinde Gotların kökeni değinmiştir30. Gotlar ona göre Almanya’nın en önemli unsurudur. Yazılarında Jordanes’ten bolca faydalanmış olan Irenicus’a göre Scandza adası31 Gotların anayurdudur. Ancak Magnus kardeşlerle ayrılığa düştüğü esas nokta da tam olarak budur. Irenicus’a göre Scandza adası bir Germen adasıdır. Irenicus şunları yazmıştır: “Gotlar bir Germen adası olan Scandza’dan gelmektedirler, Bu ada başkaları tarafından Gotlandia olarak adlandırılır, Danimarka Kralı tarafından yönetilir ve Almandır”. Bunu da desteklemek için örneklerini arttırır. İrenicus: “Jordanes’te gördüğümüz kadarıyla pek çok Almanca kelime Gotlar tarafından kullanılmıştır ve kendi kullandıkları adları onların Germen kökenli olduğunu açığa çıkarır. Gotların kralları her zaman Berich, Filmer ve Valamir gibi isimler kullanmışlarıdır. Bu isimlerin hepsine bakacak olursak bunların Germen isimleri olduğu açık bir şekilde görülecektir. Gotlar kesinlikle Almandır.”32 Gotların, İsveçli kökenlerine olan itiraz Güney Baltık kıyılarından da yükselmekteydi. Johann Micraelius XVII. yüzyılın ilk yarısında yazdığı eserde Gotların İsveç kökenlerini itiraz etti. Bunu yaparken de Jordanes’i dikkate almadı. Micraelius, Jordanes yerine Pythius ve 270 Tacitus’u kullandı. Micraelius, Pomerenya Dukalığı’nın Stettin kentinde ele aldığı yazısında şunları söylemiştir: “Tacitus’tan 450 yıl önce yaşamış olan Pythius, Gotları, Doğu Pomeranya kıyılarındaki topraklara yerleştirmiştir. Bu kıyılarda kehribar ticaretinin yapıldığını dile getirmiştir. Tacitus ise bu toprakları Aestii’lerin yaşadığı yer olrak tespit etmiştir… ve Plinius Elder ve Mela, Batı Prusya’dan bütün Baltık kıyılarına kadar olan bölgeyi “Meer Codanus” ya da “Gadanus” olarak adlandırmıştır. Tacitus’ta bu bölgeyi Suevicum Mare olarak adlandırmıştır. Doğrusunu söylemek gerekirse bu Gotların pek çoğu İsveç ve Danimarka’da bulunmuştur ve bunlara Guten, Gutlender ya da Gotlar denmiştir. Ancak bu bulguların pek çoğu Pomeranya’da da bulunmuştur ancak bunlar

29 Johannes Svaning, Chronologia Danica II 1, 11 30 http://reader.digitale-sammlungen.de/de/fs1/object/display/bsb10143286_00019.html erişim tarihi 29.10.2015 31 Jordanes tarafından adlandırılan ve Büyük Ada manasına gelen bugünkü İskandinavya’yı tanımlamak için kullanılan isimdir. Bknz: Jordanes, De Getarum sive Gothorum origine et rebus gentis. Alfred Holder, Freiburg 1882, Iordanis, Romana et Getica, Recensuit Theodorus Mommsen, Monumenta Germania Historica Auctores Antiquissimi V.I) Berlin 1882. 32 Johannes Svaning, Chronologia Danica II 1, 11. "Cimbria initio dicta, postea a Gutthii nomine nuncupata est Gothia, hodieque Jutia. A Guthio sexto Cimbrorum dynasta potentissimo, subditos, qui CCCLXX annos CIMBRI vocati sunt, GUTHOS vel GOTHOS appellatos esse, annales Gothlandiae testantur. Elapsis demum DCLXXXX annis a primo Rege Dano, iidem DANORUM adepti sunt nomen. Historia Gothlandica testatur Cimbros vocatos esse Gothos annis DCCX. adde itaque 20 annos priores regnit qui Dano attribuuntur, & habebis verum annorum numerum, quern exprimunt annales Gothland. Hinc petenda est vera origo vocabuli JUTIAE, quam antea Cimbriam vocatam esse dicimus. Guthia sive Gutia vel Jutia soli Guthio nomen suum debet. Litteras G & J quis ignorat palato potissimum formari, & inter se facile permutaris."; "Altera appellatio fuit Guthia vel Gothia, quae levi litterae initialis fucta mutatione, hodie Jutia vocatur. Haec illi imposita est anno mundi 2220. a nomine Guthii sexti Cimbrorum, Gothorumque dynastae potentissimi. Veri itaque Cimbri & Gothit rebus praeclare gestis celeberrimi, qui fuerint, jam non est aequo censori dubium. Gotthi sunt Dani; Dani Gotthique vocati.; Copenhagen, 1650.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

dikkate alınmamıştır…. Gotların anayurdu gerçeği ise halen dünyayı rahatsız etmektedir.” 33 Johann Micraelius’un yazdığı pasaj bu şekildedir. Stettin’de kalema alanına metne göre Gotların Anayurdu Pomeranya bölgesidir; bu da doğrudan İsveç Krallığı tarafından kullanılan argümanların reddi anlamına gelmekteydi. Magnus kardeşlerden önce Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’nda Franciscus Irenicus “Germania exegesis” adlı eserinde ( Antik Germen Tarihi açsısından ilk ve en önemli eser olarak kabul edilir) Gotların anayurdunu Scandza olarak kabul eder buna bir itirazı yoktur; bununla birlikte Gotların Anayurdunu Germen dünyasının ayrılmaz bir parçası olarak kabul eder. İrenicus şöyle yazmıştır: “Gotlar bir Germen adası olan Scandza’dan gelmektedir. Diğerleri tarafından Gothlandia olarak adlandırılan Ada, Danimarka Kralı tarafından yönetilmektedir ve Almandır.” ayrıca bunun için dil açısından da reddedilmeyecek argüman kullanmaktadır bunu yaparken de referans olarak Jordanes’i gösterir “Jordanes’te gördüğümüz kadarıyla pek çok Almanca kelime Gotlar tarafından kullanılmaktadır. Gotların kendi isimlerine baktığımızda dahi bunu görebiliriz. Onlar Krallarını “Berich, Filimer, Valamir gibi isimlerle anmaktadırlar ki bunların hepsi Almanca isimlerdir.”34 Irenicus’un bu yazıları XVI. yüzyılda Alman Habsburgları tarafından da kullanılmıştır. XVI. yüzyılın ortalarında Viyanalı coğrafyacı ve İmparatorun doktoru Wolfgang Lazius, 271 Irenicus’un önermesine genişleterek güncelleştirmiştir. Lazius “Jordanes’in Gotların anayurdu ile önermesine kabul eder bunun yanında Irenicus’un Gotların anayurdunun esasında bir Germen toprağı olduğunu da dile getirir. Filolojik açıdan Irenicus’un önermesini genişleterek İskandinavya ve Germen geleneğinin benzerliklerine değinir35. Lazius bir coğrafyacı olarak Alman coğrafyasında yer alan pek çok ismin Got kökenli olduğunu dile getirmektedir. Bunlara örnek verirken de Silezya’anın merkezinin Gotha olduğunu, Bohemya’da yer alan Guthenberg ve Gutenstein gibi yerleri de örnek verir ve bu örnekleri Alman coğrafyasının oluştuğu pek çok yerde de verir36. Bunların başında ise Daçya, Macaristan ve diğer yerleri gösterir. Bu toprakların pek çoğu da Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’nun egemenlik alanı altındadır. Buradan yola

33 Johann Micraelius, Erstes Buch dess Alten Pommerlands, Stettin 1640’dan naklen, Kristoffer Neville, “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Balckwell Publishing Ltd, s.222.; Roderici archiepiscopi Toletani Ostrogothorum historia; Johannis episcopi Gerundensis paralipomenon Hispaniae; Lucii Marinei Siculi de rebus Hispaniae; Alfonsus a Cartagena, Anacephaleosis regum Hispanorum, S. 620: quae similia memor sum respondisse cuidam praelato oratori Regis Daciae, qui audiens aliqua, quae in disputatione sedium cum Anglicis de antiqua claritate et clara antiquitate Gothorum ad Regis nostri eminentiam demonstrandam adducebantur, se interserere voluti, et Regi Daciae qui Gothorum Rex nuncupatur sedem eminentem quaerere ; alles gedruckt in den SS. rer. Hispanicarum aliquot, Frankfurt 1579, hsg. v. R. Bel. 3

34 Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691; http://www.digitale- sammlungen.de/index.html?c=autoren_index&ab=Wagner+von+Wagenfels%2C+Hanns+Jacob&l=de erişim tarihi: 20.03.2015 35 Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691; http://www.digitale- sammlungen.de/index.html?c=autoren_index&ab=Wagner+von+Wagenfels%2C+Hanns+Jacob&l=de erişim tarihi: 20.03.2015 36 Eugen Oberhummer & Franz R. Von Wıeser, Wolfgang Lazius Karten Der Österreichischen Lande und des Könıgreichs Ungarn aus den Jahren 1545-1563, Insbruck Verlag Der Wagnerischen Üniversıtäts Buchhandlung 1906.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

çıkan Lazius esasında tüm bu örnekleri vermesindeki temel amacını açıklar Gotların esasında bulunduğu tüm bölgelerin Habsburg mirasına dahil edilmesi gerektiğini söyler.

Tıpkı İsveç Kralları gibi Habsburglar’da Gotlardan dolayı esasen Romanın ve Got Krallığının temel mirasçısının kendileri olduğunu dile getirmektedir ve bu iki devletin ardılları olduğunu söylemektedir. İddiaları bununla da sınırlı kalmaz ve Habsburg-Got soyunu Roma’ya dayandırır ve “The Roman Empereros from Julius the First to the Great Emperor Charles V” isimli kitabı yazar37. Bir başka bakış açısı da Hans Jacob Wagner von Wagenfels tarafından ortaya konmuştur. Wagenfels XVII. Yüzyılın sonlarına doğru yaptığı çalışması ile Lazius’un bu görüşlerini daha da geliştirmiştir. Wagenfels eseri olan Ehrenuff Teutschlands adlı eserinde İmparatorluğu açık bir şekilde takdim etmemiş onu Fransa ve XIV. Louis ile kıyaslamıştır38. Wagenfels eserinde “Fransa’daki Merovenj Kralları Nasıl Hristiyanlara karşı gelmişse” sözleri ile Fransa’yı ve Fransızları lekelemeyi amaçlamıştır; bununla da İmparator’u kıyaslayarak Alman ulusunu daha üstün göstermeyi hedeflemiştir. Wagner ayrıca eserinde Alman kültürü ile İtalyan kültürü arasında pek de bir fark olmadığını dile getirmiştir. Habsburgluların o döenmlerde kendilerine en büyük rakip olarak Fransızlar ve Fransız Monarşisini görmekteydiler. Haliyle Wagenfels’in burada temel yapmaya çalıştığı şeyde Fransızlarla Almanları karşılaştırmaktır. Wagenfels Fransız ulusunun köklerini Marovenjlerde aramıştır. Elbette Bunun Alman karşılığı ise karşımıza Gotlar olarak çıkmaktadır. Wagenfels Gotların 272 Almanlığı ile ilgili Şunları kaleme almıştır: “Gotlar nitekim son derece güzel bir Almanca kelimedir ve gerçek anlamı iyi ya da dindardır. Pek çok Germen diyalektiğinde bugün kullandığımız “u” harfi “o” olarak kullanılmaktaydı; bu da bugün Kuzey ülkelerinde görülmektedir ki bu da eski Gotlardan gelmektedir. Birileri Altenburg, Kreysburg ya da Dinckburg diyemiyor ama Altenburg, Kreysporg vb…… Bu örneklerden de yola çıkarak küçük Got kelimeleri ve “İyi”’nin tek anlamı Gotların ve Germenlerin tek bir halk olduğudur.” Wagner’in Got mirası üzerindeki bu düşünceleri açık bir şekilde 30 yıl savaşları39 sürecinde Avusturya ve İsveç Krallığı’nın arasını açtı. Her iki taraf açısından da Got mirası üzerine yaşanan bu tartışmalar derin ayrılıklara neden oluyordu. Bunun yanında 30 yıl savaşları sürecinde İsveç Krallığı’nın Protestan itikata daha yakın bir tutum sergilemesi40 Avusturya Habsburglularının ise katı Katolik itikatı desteklemesi ayrılıkları iyice derinleştirdi.

37 Friedrich Polleroß,”Romanitas in der Habsburgischen Repræsentation von Karl V. bis Maximilian II”, in Kaisehof- Papsthof (16.-18. Jahrhundert, ed. Ricard Bösel , Vienna, Österreichische Akademie der Wissenschaften, 2006, s207- 23. 38 Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691; http://www.digitale- sammlungen.de/index.html?c=autoren_index&ab=Wagner+von+Wagenfels%2C+Hanns+Jacob&l=de erişim tarihi: 20.03.2015 39 Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691; http://www.digitale- sammlungen.de/index.html?c=autoren_index&ab=Wagner+von+Wagenfels%2C+Hanns+Jacob&l=de erişim tarihi: 23.03.2015 40 The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession (Jun. 25, 1980), pp. 62-74

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

Esasına bakıldığında gerçekten de Wagner’in bu lingiustik açıdan bu önermeleri doğru dönemin pek çok önde gelen yazarı tarafından da destek bulmuştur. İsveçli bir dil uzmanı olan Samuel Colombus 1760’lerde yazdığı bir eserde İsveççe ve Almanca ile ilgili farklı coğrafyalarda kullanılan ortak kökenlerden gelen bir dil olduğunu söylemiştir41. Buna örnek verirken de İsviçre, Almanya, Hollanda, Danimarka ve İsveç’te kullanılan dillerin esasında yörelere göre şivesi değişen ancak ortak bir kökenden gelen dil olduğunu ileri sürmüştür. Gerçekten de bugün linguistik açıdan bakıldığında İsveççe Hint-Avrupa dil grubunun, Cermen dil ailesinin Kuzey Cermen koluna aittir. Yani başka bir deyişle Almancanın kuzey koludur. Wagner eserlerinde başta Philipp Clüver ve diğer yazarlardan pek çok alıntılar yapmıştır; bununla beraber Johannes Magnus’tan herhangi bir alıntı yaptığı kayıtlara geçmemiştir42. Bununla beraber Johannes Magnus’un Gotların kökeni İncil’e dayandırma çabalarını daha da genişletmeye çalışmıştır. Esasına bakıldığında bu çalışmalar kendilerinden yaklaşık olarak 1000 yıl önce yaşamış ve Gotların Anayurdu konusunda çalışma yapan müellifler tarafından da daha önce ele alınmıştır43. Ancak Wagner bu konuyu daha da derinlemesine incelemiş kendinden önce bu konu hakkında çalışma yapan müelliflerinde yazdıklarına geliştirmiştir. Wagner konuyu biraz daha geliştirmiş ve Hz. Nuh’un mirasçılarında olan Yafes’in oğlu 273 Gomer Kuzey-Batı yönünde yaptığı yolculukta Anadolu’dan kabilesi ile birlikte çıktığını yazmıştır. Onun oğlu olan Eşkenaz ise bu rotayı bırakmayıp Tuna’yı, Ren Nehri’ne ulaşana kadar takip etmiştir. Buradan da Baltık Denizi’ne kadar oluşturmuştur. Wagner’in burada yapmaya çalıştığı esas şey Gotların Germen topraklarına yerleştiğini ve bu şekilde Gotların Roma hegemonyasına son verdiğini söylemek olmuştur. Wagner ayrıca linguistik argümnalar da kullanarak Gotların daha doğrusu İskandinavlarla Almanların esasında tek bir millet olduğunu dile getirmiştir. Dolayısıyla Gotlarında bu yolla Roma hegemonyasına son verdiğini dile getirmiş ve bunu Alman halkına mal etmiştir. Sonuç Görüldüğü gibi Got mirası hususunda yapılan tartışmalar bu şekildedir. Buradan açık bir şekilde anlaşılmaktadır ki İsveçliler’de, Almanlar’da bu büyük mirası kendi uluslarına mal etmektedirler. Geçmişte son derece popüler olan bu tartışmalar esasında bugün farklı bir platformda olsa da devam etmektedir. Bugün İsveçli tarihçiler Got tarihi konusunda araştırmalar yaparken kökenlerini Gotlara dayandırmaktadırlar. Aynı şekilde Alman ve Avusturyalı akademisyenler de yine Gotların kökenlerine Germen uluslarına dayandırmaktadır. Günümüzde hararetini kaybetmiş olsa dahi Gotların köken tartışmaları konusu halen üstünde kesin bir fikir birliğine varılamamış durumdadır. Got çalışmaları konusunda uzman bir isim olan Michael Kulikowski Gotların kökeni İskandinavlara dayandırmaktadır. Yapılan arkeolojik kazılar

41 Samuel Colombus, En Swensk ordeskötsel, ed. Sylvia Boström, Almqvist& Wiksell, 1963, Stockholm, s.92-3. 42 Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691; http://www.digitale- sammlungen.de/index.html?c=autoren_index&ab=Wagner+von+Wagenfels%2C+Hanns+Jacob&l=de erişim tarihi: 23.03.2015.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

neticesinde Gotlarla ilgili İsveç Polonya ve Danirmaka’nın pek çok bölgesinde arkeolojik materyaller elde edilmiştir. Bununla beraber metinde de görüldüğü gibi Gotların Germen kavmi olduğunu düşünen yazarlar bu arkeolojik bulgularla ilgilenmemektedir. Onlar konuya dilsel açıdan yaklaşmaktadırlar. Dilsel açıdan Got dilinin Almanca ile benzerliklerine dikkat çekmişler ve olaya bu boyutu ile yaklaşmışlardır. Ancak Polonya’da bulunan Gotlarla ilgili arkeolojik veriler kesin bir gerçeğin altına çizmektedir. Bu da bu bölgede bulunan materyallerin İskandinavya’da bulunan materyallerle tıpatıp aynı özelliklerde olmasıdır. Bu da kafalardaki soru işaretlerini biraz da olsun gidermektedir.

KAYNAKLAR

Bengt Ankarloo, (1983), “Europe and the Glory of Sweden. The Emergence of a Swedish Selfimage in the Early 17th Century”, in Europe and Scandinavia. Aspects of the Process of Integration in the Seventeenth Century, ed. Göran Rystad, Lund: Esselte. Berndt Guido M., (2011) “Beute, Schutzgeld und Subsidien. Formen der Aneignung materieller Güter in Gotischen Krigergruppen.”, Krieg in der Geschichte Band 72, Ferdinand Schöningh,Paderborn-München-Wien-Zürich, 274 Deliyannis Deborah Mauskopf, (2010), Ravenna in late antiquity. Cambridge: Cambridge University Press. Emre Yıldırım, Modernite ve Milliyetçilik: Modern Milliyetçilik Kuramları Üzerine, Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Y. 2, S. 6, Eylül 2014, s.30 Eugen Oberhummer & Franz R. Von Wıeser, (2012), Wolfgang Lazius Karten Der Österreichischen Lande und des Könıgreichs Ungarn aus den Jahren 1545-1563, Insbruck Verlag Der Wagnerischen Üniversıtäts Buchhandlung Friedrich Polleroß, (2006), ”Romanitas in der Habsburgischen Repræsentation von Karl V. bis Maximilian II”, in Kaisehof- Papsthof (16.-18. Jahrhundert, ed. Ricard Bösel , Vienna, Österreichische Akademie der Wissenschaften, Hans Brems, From Great Power to Welfare State, Journal of Economic Issues, Vol. 4, No. 2/3 (Jun. - Sep., 1970) Hans Jacob Wagner von Wagenfels, Ehrenuff Teutschlands, der Teutschyen und ihres Reiches, Vienna, Velag für Architektur, 1691 Herwig Wolfram, History of the Goths, University of California Press; First Edition edition, 1990 Johann Micraelius, Erstes Buch dess Alten Pommerlands, Stettin, Johannes Svaning, (1650), Chronologia Danica II 1, 11. ".; Copenhagen,. Karl Wührer, (1957), Zur Gotenfrage, Zeitschrift für deutsches Altertum und deutsche Literatur, 87. Bd., H. 4.

43 Mert Kozan, Ostrogotlar ve Büyük Theodericus Dönemi, basılmamış Doktora Tezi, s.24-32.

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275

Got Mirası Hususunda İsveç Krallığı Ve Alman Habsburgları Arasında Yaşanan Tartışmalara Genel Bir Bakış

Karl Wührer, (1957), Zur Gotenfrage, Zeitschrift für deutsches Altertum und deutsche Literatur, 87. Bd., H. 4 Kozan Mert, (2014),“Gotların Anayurdu ve Kökeni” Tarih Araştırmaları Dergisi, S. 55,

Kristoffer Neville, (Apr., 2009), “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Balckwell Publishing Ltd.; Kristoffer Neville, “The land of the Goths and Vandals: The Visiual presentation of Gothicism at the Swedish Court 1550-1700”, The Society for Renaissance Studies, Renaissance Studies, Blackwell Publishing Ltd, Magnus, Olaus, (1967), Historia de gentibus septentrionalibus, earumque diuersis statibus, conditionibus, moribus, ritibus, superstitionibus... Opus vt varium, plurimarumque rerum cognitioni refertum, atque cum exemplis externis,... Autore Olao Magno... Cum indice locupletiss. apud Ioannem Mariam de Viottis... in aedibus diuae Birgittae nationis Suecorum & Gothorum, 1971.; Richter, Herman. Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), Mommsen, Ostgotische Studien (wie Anm.2.) Neil Faulkner, (Aralık 2014), çev: Tuncel Öncel, Marksist Dünya Tarihi Neandertallerden Neoliberallere, Yordam Kitap, , İstanbul, 275 Olaus Magnus, (1909), "1555. Historia om de nordiska folken." Rev. Med modern stavning. Olaus Rudbeck, Atlantica (Uppsala, 1679-1702), Reprint by Axel Nelson,Uppsala: Lychnos Bibliotek, 1937-39., vol. 2,2 Peter Heather, (2009), Empires and Barbarians: Migration Development and the Birth of Europe, Pan Books,. s 25 Richter, Herman, (1967) Olaus Magnus Carta marina 1539. Vol. 11. No. 2. Almqvist & Wiksell (distr.), Samuel Colombus, (1963), En Swensk ordeskötsel, ed. Sylvia Boström, Almqvist& Wiksell, Stockholm, s.92-3. Scott H. Hendrix, (1980), Urbanus Rhegius and the Augsburg Confession, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession Trygve R. Skarsten, (Jun. 25, 1980),The Reception of the Augsburg Confession in Scandinavia, The Sixteenth Century Journal, Vol. 11, No. 3, 450th Anniversary Augsburg Confession, Walter, Goffart Historical Atlases: (2003), The First Three Hundred Years, 1570–1870. University of Chicago Press. pp. 26–27,. Weibull, Curt Hugo Johannes, (1958), Die Auswanderung der Goten aus Schweden. Vol. 6. Wettergren & Kerber,. Will Durant, (1952), Das Zeitalter des Glaubens: Eine Kultur Geschichte des Christlischen, Islamischen un Jüdischen Mittelalters von Konstantin bis Dante (325-1300), Chr.i, Afrancke AG. Verlag Bern, Schweiz,

The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 28, Temmuz 2016, s.264-275