Gastronomi Turizmi Kapsamında Samsun Mutfağına Özgü Turistik Bir
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
DOI: 10.21325/jotags.2016.49 Gastronomi Turizmi Kapsamında Samsun Mutfağına Özgü Turistik Bir Ürün: Bafra Pidesi (A Touristic Product Peculiar to Samsun Cuisine in the Context of Gastronomy Tourism: Bafra Pita) *Eren CANBOLATa, Yasin KELEŞb, Yusuf Ziya AKBAŞa a Ondokuz Mayıs University, Faculty of Tourism, Department of Gastronomy and Culinary Arts, Samsun/ Turkey b Ondokuz Mayıs University, Faculty of Tourism, Department of Tourism Guiding, Samsun/ Turkey Makale Geçmişi Öz Gönderim “Yemekler” ya da daha genel bir ifadeyle “mutfak kültürü”, milletlerin kültürel Tarihi:19.09.2016 zenginliğini ortaya koyan unsurların başında gelmektedir. Bu bağlamda dünyadaki en zengin üç mutfaktan biri olan Türk mutfağı turistler için ilgi çekici olarak nitelendirebilir. Kabul Tarihi:12.12.2016 Turistlerin yeni tatlar keşfetmek amacıyla seyahat etmesi olarak adlandırılan gastronomi turizmi sayesinde, bölgeye özgü yemekler sunularak o bölgeye ait kültürel kimlik ve miras Anahtar Kelimeler yansıtılmakta olup bölgenin yemek kültürü ön plana çıkartılarak ve diğer turizm unsurlarıyla birleştirilerek turistlerin tatmin düzeyleri ve tekrar ziyaretleri Turizm artırılabilmektedir. Bu kapsamda araştırmanın amacı, Türk mutfağından Bafra’ya özgü Alternatif turizm tescillenen Bafra Pidesinin besin değerlerinin incelenerek gastronomi ağırlıklı turizm Gastronomi açısından önemini ortaya koymak ve Bafra Pidesinin turistik tanıtımına yönelik ilgili kişi, kurum ve kuruluşlara öneriler getirmektir. Bu araştırma, bölgenin yemek kültürünün ön Türk mutfak kültürü plana çıkartılması, diğer turizm türleri ile gastronomi amaçlı turizmi birleştirmeye yönelik Bafra pidesi öneriler getirilebilmesi ve bölgesel kalkınma açısından ilgili kişi, kurum ve kuruluşlara çıkarımlar sunabilmesi açısından önem taşımaktadır. Keywor ds Abstract Tourism "Food" or "cuisine culture" in a general phrase, is one of the elements that puts forward nation’s cultural richness. In this context, Turkish cuisine which is one of the three richest Alternative tourism cuisine in the world can be described as “attractive” for tourists. Thanks to gastronomy Gastronomy tourism which is called as tourists traveling to discover new flavors presenting regions specific dishes, tourists satisfaction levels and their revisits can be increased by combining Turkey culinary culture with other tourism element and reflecting the cultural identity and heritage of the region Bafra pita and subtracting the forefront of the region's food culture. The aim of research in this context is to reveal the importance in terms of gastronomy tourism and provide suggestions to people, institutions and organizations about promoting in tourism of Bafra Pita through examining the nutritional value of registered Bafra Pita which is peculiar to Bafra. This research is important as it provides inferences to people, institutions and organizations in terms of regional development, emphasizing the food culture of the region and making recommendations for combining gastronomy tourism with other types of tourism. * Sorumlu Yazar. E-posta: [email protected] (E. CANBOLAT) 75 Journal of Tourism and Gastronomy Studies 4/4 (2016) 75-87 GİRİŞ İlk çağlardan itibaren yaşayan uygarlıklar, bulundukları coğrafyanın doğal koşullarına göre yemekler yapmış ve doğanın sunmuş olduğu çeşitliliğe göre bu yemekleri geliştirmişlerdir. Toplumlar bu yemekleri geliştirirken, göç, savaş, düğün, sınır komşuluğu, ticaret yollarının açılması ve özellikle 19. yüzyıldan itibaren turizmin gelişmeye başlaması ile birlikte gibi çeşitli yollarla farklı kültürlerden etkilenmiş, bu kültürlerden tedarik edilen değişik gıda maddeleri ile yerli gıda maddelerini bir araya getirerek yeni pişirme yöntemleri arayışlarına başlamışlardır. Bu süreç, toplumlara ait mutfak kültürlerinin oluşmasını beraberinde getirmiş; bölgesel, hatta yöresel mutfaklar ortaya çıkmıştır (Delemen, 2001, s.1). “Yemekler” ya da daha genel bir ifadeyle “mutfak kültürü”, milletlerin kültürel zenginliğini ortaya koyan unsurların başında gelmektedir. Büyük devletler, imparatorluklar kurmuş olan Türk milletinin de gerek geçmişte gerek günümüzde zengin bir mutfak kültürüne sahip olduğu bilinmektedir. Türklerin Orta Asya bozkırlarından batıya doğru süren göçleri, onların farklı milletlerle karşılaşmasına sebep olmuş ve bu karşılaşma sonucunda ortaya çıkan etkileşimle mutfak kültürü de zenginleşmiştir (Arvas, 2013, s.232). Turistlerin bir ülkeyi ziyaret etmelerinde önemli faktörlerden biri olarak ülkenin mutfak kültürünü tanıma isteği olarak kabul edilmektedir (Cömert, 2014, s.65). Bu çerçevede, bir bölgenin yerel mutfak kültürünü farklı insanlara tanıtmak ve farklı bölgelerden insanlarla etkileşim halinde olmak gastronomi turizmi sayesinde gerçekleşmektedir (Kodaş, 2012, s.55). Dünyanın en zengin mutfakları arasında yer alan Türk Mutfağının doğru bir konumlandırma ve oluşturulacak çekici bir imajla, destinasyonların markalaşmasına büyük katkılar sağlayacağı değerlendirilmektedir (Cömert, 2014, s.65). Bu bilgiler doğrultusunda Türk mutfak kültürüne özgü yerel ürünlerin turizm türü olan ve son yıllarda önemli bir turizm türü haline gelen gastronomi turizmi kapsamında değerlendirilmesinin ülke turizmini ve tanıtımını olumlu yönde etkileyeceği mutlaktır. Bu çalışma kapsamında Türk mutfak kültürü, gastronomi turizmi kapsamında değerlendirilmiş olup Türk Mutfağına özgü bir ürün olan Samsun ilinin Bafra ilçesine ait coğrafi işaretli Bafra Pidesi’nin yapılış aşamaları sırasıyla anlatılıp, enerji ve besin öğesi değerleri hesaplanmıştır. Son olarak Bafra Pidesi’nin Samsun’un gastronomi turizmi açısından önemi üzerinde durulmuştur. Gastronomi Turizmi Uluslararası Bilimsel Turizm Uzmanları Birliği tarafından 1980 yılında yapılan tanıma göre turizm, insanların devamlı ikamet ettikleri, çalıştıkları ve her zamanki olağan ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerin dışına seyahatleri ve buralardaki genellikle turizm işletmelerinin ürettiği mal ve hizmetleri talep ederek, geçici konaklamalarından doğan olaylar ve ilişkiler bütünü olarak tanımlanmaktadır. Dünyanın en büyük sektörlerinden biri olarak bilinen turizm, dinamik büyüme yapısı, yeni aktiviteler, yeni destinasyonlar, yeni teknolojiler, yeni pazarlar ve hızlı değişim sayesinde sürekli canlı kalan bir olgu olarak nitelendirilmektedir (Güneş, 2013, s.19-22). Dünyadaki ekonomik, sosyal ve teknolojik gelişmeler sonucunda turizm sektöründe önemli değişimler görülmüştür. Bu değişimlerle birlikte turizmin yalnızca lüks olarak değerlendirilmediği ve aynı zamanda farklılık arayışları sonucunda alışılmış turizm merkezlerinden uzaklaşma yönünde bir eğilim yaşandığı değerlendirilmektedir. Turistler artık deniz-kum-güneş üçlüsünün yanında doğayla iç içe olmak, doğal ve kültürel 76 Journal of Tourism and Gastronomy Studies 4/4 (2016) 75-87 değerleri yerinde görüp tanımak istemektedir (Kaypak, 2012, s.11). Bu duruma ek olarak kıyı turizminde yaşanan hızlı ve plansız gelişmenin kıyı tahribatı ile sonlamasıyla birlikte ülkemizde alternatif turizm çeşitlerinin oluşturulması için harekete geçilmiştir (Nazlı, 2006, s.2). Bu amaç doğrultusunda Turizm Bakanlığı 1990’lı yıllarda alternatif turizm çalışmalarına başlamış ve bu çalışmalar kapsamında yayla turizmi, doğa yürüyüşü (trekking), kış turizmi ve termal turizm gibi birkaç etkinlik üzerinde durulmuştur. Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planında, Türkiye’nin kıyı turizminin yanı sıra, alternatif turizm (termal turizm, sağlık, kış sporları, dağ ve doğa turizmi, yayla turizmi, kırsal ve eko turizm, kongre ve fuar turizmi, golf turizmi, inanç turizmi, gastronomi turizmi) gibi turizm türleri açısından da eşsiz imkânlara sahip bulunduğu bildirilmekte, bununla birlikte bu potansiyelin yeterince kullanılamadığı ifade edilmektedir (Topay ve Parladır, 2014, s.301). Aynı zamanda 2007 yılından itibaren yapılan kamu planlarında (9. ve 10. Kalkınma planları, özel ihtisas turizm komisyonu raporları) turizmin sürdürülebilir çerçevede ele alınması ve yılın on iki ayına yayılması üzerinde önemle durulmaktadır. Söz konusu bu eğilimler ve alternatif arayışları, turizmin farklı boyutlar kazanmasını beraberinde getirmiş ve turizmin sürdürülebilirliği üzerinde durulmasını gerektirmiştir. Sürdürülebilir turizm anlayışında amaç, en kısa sürede en fazla turistin ağırlanması demek değil, yerel halkın hayat standartlarının kimliklerini kaybetmeden yükseltilmesi ve mutluluk düzeyinin arttırılmasıdır. Bu durumda önerilecek yaklaşım; turizmin geleneksel yaşantı ile bağdaştırılması ve turizm kaynaklarının bilirkişiler ve bölge halkının ortak çalışmaları ile korunması ve geliştirilmesidir (Soykan, 2003, s.8). Kaynakların sürdürülebilir olması, ekonomik, ekolojik ve sosyo‐kültürel olarak devamlılığının sağlanması anlamı taşımaktadır. Yerel değerlere sahip çıkan bölgeler rakiplerine göre pazarda öne geçebilirler. Turistler için en önemli çekicilik unsurlarından biri olan yerel kültürün bir parçasını, bölgedeki yemek kültürü oluşturmaktadır (Yüncü, 2010, s.28). Bu noktada gastronomi alanının, sürdürülebilirlik çerçevesinde ele alındığında önemli bir noktada bulunduğunu ifade etmek mümkündür. Gastronomi, yiyecek ve içeceklerin tarihsel gelişme sürecinden günümüze kadar olan süreçte, tüm özelliklerinin ayrıntılı bir biçimde anlaşılıp uygulanması ve geliştirilmesi çalışmalarını kapsayan, aynı zamanda bilimsel ve sanatsal unsurlarla katkı sağlayan bir bilim dalı olarak tanımlanmaktadır (Canbolat ve Çakıroğlu, 2015, s.528). Aynı zamanda gastronomi yiyecek ve içecek kültürünün bilim ve sanata dönüşmesi olarak nitelendirilebilir (Bucak, 2013, s.207). Bir bölgeye özgü yemekler,