Kale Tavas'in Nahiye Merkezi Haline Gelişi
Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı 16, 2013, Sayfa 59-77 KALE TAVAS’IN NAHİYE MERKEZİ HALİNE GELİŞİ (1895)* Mithat AYDIN** Özet Bugün Kale Tavas olarak bilinen, antik dönemin Tabae (Taba, Tabai, Tabenon)’sı, kuruluş tarihi tam olarak bilinmemekle beraber, eski bir yerleşim merkezi olarak modern zamanlara kadar önemini muhafaza etmiştir. Nitekim, bu yerleşim merkezinin Roma, Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde terk edilmeyip iskân olunması, yüzyıllarca bölgedeki stratejik önemini devam ettirdiğinin açık bir göstergesidir. Zamanla bulunduğu hâkim ve korunaklı sarp tepeden, kuzeyindeki ovaya kayan Kale Tavas, 19. yüzyıla kadar bir kaza merkezi olagelmiştir. Ancak, Kale Tavas bu konumunu, 17. ve 18. yüzyıllarda gelişerek 1868’de kaza merkezi haline gelen, 26 km kuzeydoğusundaki Yarengüme’ye bırakmıştır. 1868 yılından 1895 yılına kadar idarî bakımdan köy statüsünde bulunan Kale Tavas’ın nahiye merkezi olması 1892’lerde konuşulmaya başlanmış ve nihayet bu yönde Denizli Mutasarrıflığı’nın Aydın Vilayeti’ne gönderdiği 29 Haziran 1308 (11 Temmuz 1892) tarihli tahriratla başlayan süreç 14 Şevval 1312/28 Mart 1311 (10 Nisan 1895) tarihli İrade ile tamamlanmıştır. İşte bu çalışma, Kale Tavas’ın nahiye merkezi olması sürecini ele almaktadır. Bu çerçevede Kale Tavas’ın nahiye merkezi olmasını gerektiren faktörler üzerinde durularak, nüfusu, stratejik konumu, buraya bağlanacak köyler ve ilk yıllardaki yönetimi konusuna açıklık getirmeye çalışmıştır. Anahtar Kelimeler: Kale Tavas, Tabae, Yarengüme, Tavas Redif Taburu, Denizli Mutasarrıflığı, Ahmed Rıf’at Efendi. KALE TAVAS’ BECOMING A NAHİYE/A SUB DISTRICT (1895) Abstract Ancient times’ Tabae (Taba, Tabai, Tabenon), known as Kale Tavas today and also with unknown foundation date, doesn’t lose its significance until modern times. Thus, not being left this settlement in periods of Rome, Seljuk, Anatolian Principalities and Ottoman is a clear sign of its strategic importance in the region throughout centuries.
[Show full text]