2020 6 / 10 (231-244)

Aksoy, Volkan, “Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler: Mazhar Tevfik ve Ni- zamettin Beyler”, Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, 6/10, (Millî Mücadele’den Milli Egemenliğe Karadeniz Özel Sayısı), ss.231-244. DOI: 10.31765/karen.849320

KARADENİZ’DE MİLLİ MÜCADELE YANLISI MÜLKİ AMİRLER: MAZHAR TEVFİK ve NİZAMETTİN BEYLER*

 * Araştırma Makalesi / Research Article Volkan AKSOY Bu makale etik kurul izni ve/veya ya- sal/özel izin alınmasını gerektirme- mektedir. / This article does not require ethical committee permission and/or le- gal/special permission. Öz: Mondros Mütarekesi sonrası Osmanlı toprakları he- men her yönden işgale uğramaya başlamıştır. Özellikle deniz kıyısı bölgeler, ilk işgale uğrayan yerler olmuştur. ** Dr. Öğr. Üyesi, Bu anlamda ’a asker çıkaran İngilizler, Karade- Karadeniz Teknik Üniversitesi niz’de Sinop ve gibi iki önemli şehri de gözetim- Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü, leri altında tutmuştur. İşgaller karşısında direnişe geçen /TÜRKİYE halk ise Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Milli Müca- [email protected] dele’yi başlatmış ve adı geçen şehirlerin dirayetli idareci- ORCID : 0000-0001-6725-8012 ler elinde bulunmasına azami dikkat göstermiştir. Bu ça- lışmada gerek Sinop’ta gerek Giresun’da mülki idarenin başında bulunan Mazhar Tevfik ile Nizamettin Beylerin Anahtar Kelimeler: Milli Mücadele, Milli Mücadele’nin hemen başında karşılaştıkları sorunlar Sinop, Giresun, Mazhar Tevfik, Niza- ve nasıl bir tutum sergiledikleri anlatılmaya çalışılmıştır. mettin Bey Bu anlamda Sinop Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey’in kendi Keywords: National Struggle, Sinop, kaleminden gerek İstanbul Hükûmetine gerek Mustafa Giresun, Governor Mazhar Tevfik, Cai- Kemal Paşa’ya yazdıklarına yer verilirken Nizamettin macam Nizamettin Bey’in de incelemesi ağırlıklı olarak Osmanlı Arşiv Kay- nakları üzerinden yapılmıştır. Ayrıca Milli Mücadele’nin hemen başlarında yüzyılları bulan bir idareye karşı tavır almanın bağımsızlığın kazanılmasında oynadığı zor ama

önemli rol gösterilmeye çalışılmıştır.

ADMINISTRATIVE CHIEFS OF SUPPORTING NATIONAL STRUGGLE IN BLACK SEA: GOVERNOR

MAZHAR TEVFİK AND CAIMACAM NİZAMETTİN BEYS

Abstract: After the Armistice of Mudros, the Ottoman lands began to be occupied in almost every direction. Es-

pecially the seaside regions were the first places to be oc-

cupied. In this sense, the British, who landed soldiers in Samsun, kept two important cities in the Black Sea, such as Sinop and Giresun, under their supervision. The people who resisted against the occupations started the National Struggle under the leadership of Mustafa Kemal Pasha. He Geliş Tarihi / Received Date: 23.11.2020 paid maximum attention to the fact that the mentioned

Kabul Tarihi / Accepted Date: 07.12.2020 cities were held by competent administrators. In this

Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 232 study, the problems faced by Mazhar Tevfik and leri aramaya başlamış ve başta Mustafa Ke- Nizamettin Beys, who were in charge of the civil mal olmak üzere Kazım Karabekir, Rauf administration both in Sinop and Giresun, at the Orbay, Ali Fuat Cebesoy gibi dönemin önde beginning of the National Struggle were dis- gelen subayları, Anadolu’da yer yer ortaya cussed. The attitude of these two administra- çıkan direnişin önderliğini alarak Milli Mü- tors was tried to be explained. In this sense, it was pointed out that Sinop Governor Mazhar cadele’nin fitilini yakmıştır. Önce Kazım Tevfik Bey wrote to both the Istanbul Govern- Karabekir ile Ali Fuat Cebesoy’un kolordu- ment and Mustafa Kemal Pasha from his own lara atanması ve ardından Mustafa Kemal pen. Nizamettin Bey's analysis was mainly done Paşa’nın geniş yetkilerle 9. Ordu Müfettişi through the Ottoman Archive Sources. In addi- atanarak Samsun’a gelmesi ile işgalcilere tion, at the beginning of the National Struggle, karşı yapılan mücadele hız kazanmıştır.1 it has been tried to show the important role of taking a stand against an administration that Milli Mücadele’nin bu ilk safhası ise daha lasted for centuries, in gaining independence. çok verilecek çetin savaşın plan ve progra- mını hazırlamakla geçmiştir. Bütün bu ha- Giriş zırlıklar yapılırken de gerek Mustafa Ke- Osmanlı Devleti, 19. yy boyunca devleti mal Paşa’nın müfettişlik yetki sahasında ayakta tutabilmek adına başta askeri ol- gerek diğer bölgelerde mücadeleyi benim- mak üzere siyasi, adli, iktisadi, idari ve eği- seyen ve gerektiğinde her türlü fedakârlığı tim gibi alanlarda bir dizi yenileşme ve ıs- yapmaktan geri durmayacak askeri ve lahat hareketlerine girişmiştir. Ancak özel- mülki amirleri görev başında bulundurmak likle Sanayi Devrimi’ni yaşayan ve elde et- çok önemliydi. Zira İstanbul’da Osmanlı tiği sömürgelerin maddi imkânlarıyla zen- Devleti adına görev yapan hükûmetler, İti- ginleşen Batı karşısında güç kaybetmeyi laf Devletleri tarafından yapılan isteklerin engelleyememiştir. Bu durum elbette Os- yerine getirilmesi konusunda askeri ve manlı Devleti’nin çok uluslu, dilli ve inançlı mülki yöneticileri uyarmaktaydı.2 Dolayı- yapısının birlikte düşünüp hareket ede- sıyla bu yöneticilerin takınacakları tutum, bilme kabiliyetini sınırlaması, hatta özel- verilecek mücadelenin selamete erdirilip likle gayrimüslim unsurların devletin aley- erdirilememesi noktasında oldukça önem hine çalışması ile de yakından ilgiliydi. So- taşıyordu. Nitekim Trabzon Valisi Mehmet nuç olarak Osmanlı Devleti 20. yy’ın ilk Galip, Elazığ Valisi Ali Galip, İzmir’de vali- çeyreğinde bir dizi mücadelenin içerisine lik görevinde bulunan ve işgale karşı dire- girerek ölüm kalım savaşı vermek duru- nişleri engellemeye çalışan İzzet Beylerin munda kalmış ve Birinci Dünya Savaşı’nın tutumlarının Milli Mücadele hareketini ne sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi kadar uğraştırdığı bilinmektedir. Sonuç ile fiilen tarihe karışmıştır. olarak elden geldiğince muktedir, içinde bulunulan sıkıntıların farkında olan ve bu- Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti için lundukları sahada halkı uyaracak ve Milli Mütarekenin imzalanmasıyla son bul- Mücadele adına kazanacak kişilerin yetki muşsa da Türk milleti için her şey bitme- alması için gayret gösterilmiştir. Bu çalış- miştir. Anadolu’da Müdafaa-i Hukuk der- mada Milli Mücadele’nin hemen başlarında nekleri ile yerel direnişin simgesi Kuva-yı Karadeniz’de Sinop ve Giresun’da görev ya- Milliye denilen milis güçler ortaya çıkmış pan iki idarecinin kısaca icraatlarına, işgal ve kendileri için galipler tarafından çizilen ve işgalcilere karşı tutumlarına ve karşılaş- sonu kabul etmemiştir. Aynı şekilde ordu tıkları sıkıntılara ışık tutmaya çalışılmıştır. mensupları arasında da Mütarekenin geti- Diğer taraftan Milli Mücadele’nin bu fe- receği sonucu gören kişiler, kurtuluş çare-

------1 Mustafa Kemal Paşa’nın 9. Ordu Müfettişliğine atan- 2 Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Ar- ması süreci ve Samsun’daki faaliyetleri hakkında ge- şivleri Başkanlığı Osmanlı Arşivi (BOA), Dahiliye niş bilgi için bk. Türkmen, 2020: 127-186; Ünalp, (DH). Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti (EUM). Ecânib 2019: 347-368. Kalemi (ECB), 37/5. 233 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:… dakâr insanlarının yaptıkları, Milli Müca- runda görev bölgesine gitmektedir.7 Du- dele’nin sivil cephesinde yaşananların an- rumu öğrenen Mustafa Kemal Paşa, hu- laşılmasına da katkı sunacağı düşünülmüş- kuku bitirmiş, Üsküdar Polis Müdürlüğü tür. yapmış, Hürriyet ve İtilaf Cemiyetine mey- yal bu genç Mutasarrıfla gemide görüşmüş 1. Sinop’un Önemi ve Mazhar Tevfik Bey ve Mutasarrıfı kazanabilmek adına uzun Mustafa Kemal Paşa için 19 Mayıs 1919’da bir sohbet gerçekleştirmiştir. Nihayetinde ayak bastığı Samsun ve çevresi, Milli Mü- Mazhar Tevfik Bey’e artık hem güvendiğini cadele’nin başarısı açısından önemli bir göstermek hem de onunla ilerde haberleşe- bölgeydi.3 Hatta o ilk defa Samsun’a çıkma- bilme imkânı sağlamak adına özel bir şifre dan Sinop limanına da uğramış, Anadolu’ya vermiş8 ve Mutasarrıfı etkisi altına almış- yapılacak yardımlar ya da tam tersine bu- tır.9 radan İtilaf Devletleri eliyle gelebilecek Mazhar Tevfik Bey, 18 Mayıs günü kendi- tehlikeler açısından adı geçen her iki şeh- sini karşılamaya gelen Sinopluların eşli- rin de önemini takdir etmiştir.4 Konumuz ğinde karaya çıkmış ve hemen akabinde ge- açısında 1922 tarihli sıhhi içtimai rapora minin taşıdığı değerli yolculardan bahse- göre Sinop sancağı, kuzeyden Karadeniz, derek Sinoplularca memleketlerine davet doğudan Canik ve Amasya sancakları gü- edilmesini istemiştir. Ancak Mustafa Ke- neyden ve batıdan Kastamonu vilayetle- mal Paşa, deniz yolculuğu esnasında pek riyle çevrilidir ve yaklaşık 8.620 kilometre çok arkadaşı gibi hastalandığı için bu nazik karelik yüzölçümüne sahip yer yer dağlık davete icabet edememiş10 ve Sinoplulardan bir coğrafyaya sahiptir.5 Ayrıca Efe’nin de özür dilediğini bildiren bir notu kendile- vurguladığı gibi Sinop, sahip olduğu doğal rine göndermiştir.11 Ayrıca İngilizlerin limanı ve Karadeniz’in güneyinde merkezi olası bir müfettişlik heyetini durdurma bir yerde bulunması, Anadolu’nun iç bölge- tehlikesi de mevcuttu. Zira Rauf (Orbay) lerinden ticari emtianın ihracı ve ithali için Bey’in Mustafa Kemal Paşa ve heyetini ideal bir giriş-çıkış yeri olması hasebiyle, uğurlamaya geldiklerinde bu yolda yaptığı bölgede ticari hedefleri olan ülkelerin da- uyarılar hala kulaklarında tazeydi.12 Bütün ima ilgisini çekmiştir.6 Dolayısıyla bu şe- bu olumsuzluklar bir araya gelince gemi hirlerde görev yapacak şahısların etkinliği yoluna devam etmek durumunda kalmış ve bir kat daha artmıştır. Talihin bir şansı ola- Samsun’a doğru rotasına devam etmiştir. rak Sinop mutasarrıflığına yeni atanan Mazhar Tevfik Bey de Bandırma Vapu- Mazhar Tevfik Bey’i makamına geçtikten sonra çok zorlu görevler beklemekteydi.

------3 İngilizler, ilki 9 Mart 1919, ikincisi 17 Mayıs 1919 ta- kontrol etmişlerdir. İttihatçıların yakalanması ve si- rihlerinde olmak üzere sırasıyla 200 ve 100 kadar as- lahsızlanma faaliyetlerine öncelik veren bu kontrol keri çeşitli hayvan ve harp malzemesiyle birlikte Sam- subayları Sinop’ta toplayabildikleri silahların İstan- sun’a çıkartmıştır. Mustafa Kemal Paşa ise İngilizle- bul’a sevkini de sağlamıştır. Efe, 2018b: 120. rin hiçbir Osmanlı idari kurumuna başvurmaksızın 5 Sayılır, 2013: 4. yaptıkları bu faaliyetleri memleketin birliği için za- 6 Efe, 2017: 357. rarlı gördüğünü ifade etmiştir. Müfettişliğinin hemen 7 Dinamo, 1986a: 46. başında Harbiye Nezareti’ne gönderdiği şifrede İngi- 8 Dinamo, 1986a; 51; 1986b: 114-115. lizlerin varlığımıza önem vermediğini vurgulayan 9 Erdeha, 1975: 213. Mustafa Kemal Paşa, ülkeyi adeta açık bir sahra kabul 10 Mustafa Kemal Paşa’nın Sinop’ta karaya çıkıp çık- ederek kuvvetlerini gizli programlarına uygun taksim madığı konusunda farklı görüşler mevcuttur. Bir gö- ve ikame ettiklerini belirtmiştir. Dolayısıyla her ta- rüşe göre; yapılan davet üzerine Mustafa Kemal rafta emrivakiler karşısında kalma ihtimaline karşı Paşa’nın Sinop’ta karaya çıktığı ve Sinop’un ileri ge- İstanbul’un dikkatini çekmiştir. Atatürk’ün Samsun’a lenleriyle görüştüğü söylenmektedir. Efe, 2018a: 56. Çıkışı ve Kurtuluş Savaşı’nın Başlatılmasına Dair Bel- 11 Dinamo, 1986a: 51-52; Efe, 2018b: 188. geler, 1999: 88; 104. 12 Nutuk, 1969: 33. Gürer, 2007: 219. Oysa Rauf Bey 4 İngiliz ve Fransız askerlerinin Sinop’a yönelik ilgi- hatıralarında, Karadeniz’de tevkif edilecekleri endi- leri ise daha erken bir tarihe Ocak 1919’un ortalarına şesi duyan kişinin Mustafa Kemal Paşa olduğunu söy- rastlamaktadır. 13 Ocak’ta Sinop’a çıkan işgalciler lemektedir. Rauf Orbay’ın Hatıraları (1914-1945), Mütareke şartlarının uygulanıp uygulanmadığını 2005: 179. Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 234

Her şeyden evvel İngilizler ve onların hi- vikiyle Samsun İngiliz Mümessil Vekili Per- mayesinde Rumların bölgeye yönelik bü- ring’in18 mahalli idareden isteği üzerine19 yük planları vardı. Birinci Dünya Sa- yakalanmış ve İstanbul Polis Müdüriyet-i vaşı’nda Rusların desteğini alan Rumlar, Umumisi tarafından refakatine görevlendi- bu kez sırtlarını başta İngilizler olmak rilen bir polis memurunun gözetiminde üzere Yunanistan’a dayamaktaydı.13 15 Ma- Malta’ya sürgün edilmek üzere vapurla yıs 1919 tarihinde Yunanistan’ın İzmir’e yola çıkarılmıştır. Ancak binmiş oldukları asker çıkararak işgale başlaması da Kara- Amasya Vapuru’nun gayet küçük olması ve deniz’deki Rumları iyice cesaretlendirmiş- fırtınaya tutulması neticesi İnebolu açıkla- tir.14 Aldıkları bu destekle Rumlar, Doğu’da rından dönerek Sinop Limanı’na sığınmak Trabzon vilayetinden Batı’da Samsun ve Si- durumunda kalmışlardır.20 Bu zorunlu sı- nop’u da alarak Kastamonu vilayetine gü- ğınmayı fırsat bilen Osman Bey ise karaya neyde ise Gümüşhane, Sivas, Tokat, ayak basar basmaz Mutasarrıf Mazhar Tev- Amasya Çorum’a uzanan bir hatta Rum- fik Bey’in makamına giderek kendisini bu Devleti kurmak istemekteydiler.15 durumdan kurtarmasını istemiştir.21 Dolayısıyla çiçeği burnundaki Sinop Muta- Bu noktada bir konu üzerinde durmak ge- sarrıfı, çok sıkıntılı bir süreçte görev al- rektiği kanısındayız. Canik eski mebusu mıştır ve takınacağı tavır Milli Mücadele Osman Bey’in Sinop’a ayak bastığı tarih açısından da son derece ehemmiyet arz et- birçok kaynakta 4 Ağustos 1919 olarak miştir. Mustafa Kemal Paşa’nın Bandırma ifade edilmektedir.22 Oysa Osman Bey’in Vapurunda genç Mutasarrıfı kendi siyaseti aşağıda da içeriği verilen ve durumunu İs- adına kazanma isteğinin altında söz ko- tanbul’a anlattığı yazısı 31 Temmuz tarihli- nusu amaçlar yatmaktaydı. dir. Bu durumda Osman Bey bir iki gün ön- Sinop Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey’in gö- cesinde Sinop’a ayak basmıştır. Bu yoru- rev yaptığı süre içerisinde16 karşılaştığı en mumuzu destekleyen bir diğer belge ise önemli meselelerden birisi, Canik (Sam- Mutasarrıf Mazhar Tevfik Bey’in olayın ge- sun) eski mebusu Osman Bey’in17 tutukla- lişimini anlattığı, Dâhiliye Nezareti’ne yaz- narak İstanbul’a gönderilmesi olayına dığı ve bizim de konuyu anlatırken yarar- dâhil olmasıdır. Osman Bey, Samsun Rum landığımız yine 31 Temmuz 1919 (1335) ta- Metropolitinin isteği ve bazı Rumların teş- rihli uzun yazısıdır. Yazısında Mazhar Tev-

------13 Okur, 2019: 57 Kuva-yı Milliye saflarında çalıştı. Amasya mutasarrıf- 14 İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edildiği bilgi- lığına getirildi. TBMM'nin II. Dönem seçimlerine ka- sini bandırma Vapuru yolcularına haber veren kişi de tıldı. 29 Temmuz 1923'te yapılan seçimde 306 oy ala- Mutasarrıf Mazhar Tevfik Bey’dir. Hüsrev Gerede’nin rak Amasya'dan milletvekili seçildi. Mazbatası Anıları, 2003: 26. 12.8.1923'te onaylandı. Kısa bir süre sonra, 9.9.1923 15 Pontus Meselesi, 1995: 61; Balcıoğlu, 1993: 91; Gök- tarihli 16. Birleşimde istifa etti. Yöneticilikten ve si- çen, 2010: 60. yasî hayattan çekilerek ticaretle meşgul oldu. Ölüm 16 Mazhar Tevfik Bey 26 Nisan 1919 tarihinde Necip tarihi bilinmemektedir. Türk Parlamento Tarihi, Bey’in yerine Sinop mutasarrıflığına atanmış ve gö- 1993: 53. revden azil tarihi olan 21 Ekim 1919 tarihine kadar 18 Yüzbaşı Perring’in Karadeniz’deki faaliyet ve değer- yaklaşık 6 ay bu görevde kalmıştır. BOA, Bâb-ı Âlî Ev- lendirmeleri için bk. Erdem, 2019: 661-675. rak Odası (BEO), 4570/342702; BOA, BEO, 19 İngiliz Siyasi Mümessili Perring Canik Mutasarrıfı 4597/344731. Hamit Bey’e “son günlerde memleketine dönen eski 17 1882 (1298)'de Bafra, Cumhuriyet Mahallesinde mebus Osman Bey’in zararlı bir şahıs olup memle- doğdu. Babası Hacı Hüseyin Efendi, annesi Müslimah kette ihtilal çıkarabileceğini, hakkında şiddetli mua- Hanımdır. Kafkaslardan gelip Bafra'ya yerleşen bir mele yapılması lazım geldiğini” söylemiştir. Eken, ailenin oğludur. Canik mutasarrıflığı ve III. Dönem 2008: 544. Osmanlı Meclisi Mebusanında Canik milletvekilliği 20 BOA, DH. EUM. Asayiş Kalemi Belgeleri (AYŞ), yaptı. İttihat ve Terakki Partisinin yöredeki etkin ki- 17/65; BOA, DH. Kalem-i Mahsus Müdüriyeti (KMS), şilerinden biri olması nedeniyle Mondros Mütareke- 50-39. sinden sonra Samsun'da tutuklandı. İstanbul'a götü- 21 Erdeha, 1975: 214. rülürken Sinop'ta Kuva-yı Milliyecilere sığındı. Yöre- 22 Dinamo, 1986b: 114; Erdeha, 1975: 214; Efe, 2018b: deki Kafkas göçmen köylerinde bir süre saklandı. 125. 235 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:… fik Bey Osman Bey’in Salı günü Sinop Li- kötü oluşundan dolayı Sinop’a sığındıkla- manı’na geldiğini ifade etmiştir. Mutasar- rını, bu esnada hastalandığını, mutasarrıf- rıfın yazısı Perşembe gününe rastlamakta- lığa başvurmak suretiyle tedavi altına alın- dır. O halde Osman Bey iki gün önce yani dığını bildirmiştir. Osman Bey ardından 29 Temmuz’da Sinop’a gelmiş olmalıdır. sözlerini şöyle tamamlamıştır.27 Diğer taraftan Akbulut, Osman Bey mesele- Samsun’daki emlakimin idaresi ve ticaretim sini kaleme aldığı yazısında Osman Bey’in yüzüstü ve ailem kimsesiz kalarak külli za- İstanbul’a gönderilmek üzere Samsun’dan rara duçar olmaktan sarf-ı nazar bila sebep ne zaman ayrıldığının bilinmediğini, kayda masum olduğum halde hilaf-ı kanun ve mu- değer en önemli tarihin 21 Temmuz 1919 gayir-i hak ve adl-i keyfi bir muameleye kur- olduğunu, onun söz konusu tarihte Sinop’ta ban oldum. Haleldar olan hürriyet-i şahsiye- bulunduğunun sadarete çekilmek üzere Si- min iadesini ve ziya’a uğrayan hukukumun nop mutasarrıflığına verdiği telgraftan an- vikayesi (korunması) için hükûmet-i seniye- laşıldığını belirtmektedir.23 Oysa bu telgra- mizin canib-i adaletine iltica ediyorum. Hür- riyet-i şahsiyemin iadesini zatı sami-i fehi- fın tarihi 31 Temmuz’dur ve hemen aka- manelerinden istirham eylerim efendim. binde 1 Ağustos’tan başlamak üzere yetkili makamlar arasında yazışmalar da yapıl- Bütün bu gelişmeleri Mazhar Tevfik Bey, mıştır. İngilizlerin ve İstanbul Hükûmeti- tüm açık yürekliliğiyle Dâhiliye Neza- nin de meseleye ehemmiyet verdikleri dü- reti’ne yazmıştır. Mutasarrıfın bu telgrafı şünüldüğünde bu makamlara on gün gecik- dönemin içerisinde bulunduğu zorlukları, meli cevap verilmesi zor görünmektedir. Kuva-yı Milliye’ye yakınlık gösterenlerin Bu noktada Dursunoğlu’nun verdiği tarih hakkında yapılan muameleyi, biraz olsun eski rakamların okunmasından kaynaklı işgalciler karşısında dik durmayı ya da bir durum olsa gerektir. Zira yazısının ek- Mustafa Kemal Paşa’nın yürüttüğü Milli ler kısmında yer alan Osman Bey’in yazdığı Mücadele’ye yakın bir tutum takınan mülki telgrafa da bakıldığında, tarafımızda da amirlerin başına gelenleri göstermesi bakı- mevcuttur, belge tarihinin 31 Temmuz ol- mından önemlidir. Zira Rumlar, Osman duğu görülmektedir. Belgenin numarası da Bey’i İngiliz temsilcisine, Samsun’daki 6829 değil 6729’dur.24 Kuva-yı Milliye’nin destekçisi olduğu ve eğer bu kişi dâhile giderse mutlaka Mus- Sonuç olarak Mutasarrıf Mazhar Tevfik tafa Kemal Paşa’ya iltihak ederek İtilaf Bey, meydana gelen hadiseyi Belediye Baş- Devletlerinin isteklerine karşı teşebbüste kanı Rasim, Hürriyet ve İtilâf Partisi Baş- bulunacağı yolunda bir şahıs olarak tanıt- kanı Akif, Ticaret Odası Başkanı Şükrü, As- mıştır.28 kerlik Şubesi Başkanı Binbaşı Şevket bey- leri çağırtarak durumu onlara da bildirmiş- Mazhar Tevfik Bey’in anlattığına göre Os- tir. Ardından aralarında yaptıkları müza- man Bey’i tutuklaması istenen Canik Muta- kerelerden sonra Osman Bey’i geri verme- sarrıfı Hamit Bey,29 bu zatın zannolunduğu meyi kararlaştırmışlardır.25 Fakat yine de gibi korkulacak bir adam olmadığını ve ti- İngiliz yetkilileri kızdırmamak ve işi tea- caretle meşgul olup dâhil memlekete git- müller çerçevesinde halledebilmek için bir mek fikrinde bulunmadığını, gitmek istese sağlık raporunun alınarak gerekli merci- bile katiyen salıverilmeyeceğini beyan ede- lere bildirilmesine karar vermişlerdir.26 Bu rek teminat vermiştir. Ancak Hamit Bey’in raporun alınmasından sonra ise Osman Bafra’ya bir teftiş için gittiği sırada yerine Bey, Sadarete bir telgraf çekerek havanın vekâlet eden Fırka Kumandanı İsmail

------23 Akbulut, 2012: 141. 26 Dinamo, 1986b: 115-116; Efe, 2018b: 125. 24 BOA, DH. EUM. AYŞ, 17/65. 27 BOA, DH. EUM. AYŞ, 17/65. 25 Mustafa Kemal Paşa ile Canik Mutasarrıfı Hamit 28 BOA, DH. Şifre Kalemi (ŞFR), 639/127. Bey, alınan kararı yerinde bulurken Dâhiliye Nezareti 29 Gerek Cumhuriyet öncesi gerekse ölüm tarihi olan ve Kastamonu Vali Vekili İngilizlerin işine karışılma- 1928 yılına kadar birçok idari görevde bulunan Hamit masını ve Osman Bey’in İngilizlere geri verilmesini is- Bey’in hayatı ve faaliyetleri hakkında geniş bilgi için, temişlerdir. Erdeha, 1975: 214; Efe, 2017: 360. Eken, 2008. Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 236

Hakkı Bey, Osman Bey’i yanına çağırtmış amaline kapılarak Mütareke ahkâmına mü- ve yanına vereceği bir polis memuruyla nafi hodbehot gayri kanun ve keyfi icraat ve Samsun’u terk etmesini istemiştir. Aksi muamelatta bulunarak hükûmetimize darbe halde İngilizlerin kendisini “cebren” İstan- vuran ve milli gururumuzu ihtizaza getiren bazı İtilaf memur-ı siyasilerinin gürültüle- bul’a göndereceklerini belirtmiştir. Osman rine kolay pabuç bırakacak ihatasız cebin Bey bu duruma her ne kadar itiraz etmişse (korkak) memurlardan olmadığımızdan hiç- de mutasarrıf vekili kendilerini cebren alıp bir sıfat-ı amiriyeti olmayan mumaileyhin sevk edeceğini söyleyerek hükûmete bir telgrafına kemal-i sükûnet ve nezaketle iste- müşkülat vermemesini ve duruma razı ol- diği cevabı verdim. Cevabi telgrafname su- masını tekrarlamıştır.30 reti zirde münderiçtir. Osman Bey’i tanıyan ve başına gelen hali öğrenerek müteessir Eski mebuslarının hiç de hoş olmayan bir olan Sinop eşraf ve muteberanından bazıları muamele ile sürgün edilmek istendiğini ha- nezdime gelerek mumaileyhin Rumların teş- ber alan Samsun halkı kendisini alıkoymak vikatıyla memleketinden tebidi asabiyet-i istemiştir. Ancak Osman Bey, hükûmete si- milliyelerini tahrik ettiğinden Rumların il- yasi bir sıkıntı vermemek için teklifi red- kaat-ı fesadcuyaneleriyle (fesatça ve zararlı detmiş ve Amasya Vapuru’na binerek yola sözleriyle) milletimize reva görülen bu keyfi çıkmıştır. Daha sonra ise yukarıda belirtil- muamelenin güçlerine gittiğinden bahisle buna hükûmetçe mutlaka bir çare düşünül- diği gibi fırtına sebebiyle Sinop’a sığınmış mesini veyahut kendileri başka suretle hare- ve Mutasarrıf Mazhar Bey’e durumu anla- kete mecbur kalacaklarını beyan ederek iz- tarak ondan yardım istemiştir. Mutasarrıf har-ı asabiyet ve galeyan ettiler. Hükûmetçe da refakatçi polis memuruna, Osman hüsnü suretle tesviye-i maslahat edileceğini Bey’in tedaviye muhtaç oluşunu bildiren beyan ile tatmin ettim. Tahkikat ve kanaa- bir tahrirat vermiş ve tedavi edildikten time nazaran Anadolu dâhilinde görülen ha- sonra limana gelecek büyük bir vapurla rekât-ı milliyeden ürken İngiliz Mümessil gönderileceğini söylemiştir. Bununla bir- Vekilince harekât-ı milliyeye iltihakından likte polis memuru sevke mecbur olduğunu korkulan Osman Bey’in bu gibi vukuat ile asla alakası olmayıp hakkında hâsıl olan su- belirttiği gibi Samsun Polis Merkez Me- izan sırf Samsun’daki Rumların eser-i garaz murluğuna hitaben sevkine memur olduğu ve zararlı sözlerinden başka bir şey değildir. zatın Sinop’tan geri çevrildiği yolunda bir telgraf çekmiştir. Telgrafı alan polis mer- Bu arada 30 Temmuz tarihli bir telgrafta kez memurluğu Sinop’la muhabere etme- Canik Mutasarrıfı Hamit Bey, Mazhar Tev- den yazıyı İngiliz mümessiline gösterince fik Bey’e kendisinden gelen telgrafı aldığını Perring, Mazhar Tevfik Bey’e emredici bir ve vaziyet neye müsait ise o yolda hareket telgraf çekmiştir.31 Bunun üzerine Mazhar etmesini yazmıştır. Mazhar Bey de 4 Ağus- Tevfik Bey, şu ibretlik sözleri 31 Temmuz tos tarihli yazısında İngiliz temsilcisi tara- 1919 tarihinde Dâhiliye Nezaretine yazmış- fından yapılmak istenen bu “muzır” müda- tır. halenin men edilmesini ve Osman Bey’in biran evvel memleketine dönmesine müsa- Halin nezaket ve vahametini ve devletimizin ade edilmesini istemiştir.32 Gelişmeler bu iktihamına (dayanmaya) mecbur olduğu yönde bir seyir takip edince olaya, bizzat müşkülat-ı siyasiyeyi müdrik olmakla bera- ber hükûmet-i seniye memurlarına emir ve- Samsun’daki İngiliz temsilcisi İhtiyat Su- recek, onları mesuliyetle tehdit edecek dere- bayı Yüzbaşı Solter müdahil olmuştur ve iki cede bir mevkii olmayan ve mücerret bazı kere Sinop’a gelerek Mazhar Tevfik Bey’i memurinin cebanetinden (korkaklığından) tevkif etmek ve Osman Bey’i İstanbul’a bil-istifade Rum ve Ermeni maksatlarının göndermek istemiştir. Bu amaçla yanında bir Ermeni tercüman ve bir manga askerle ------30 BOA, DH. KMS, 50-39; BOA, DH. ŞFR, 639/127. derhal polisle İstanbul’a göndermeniz katiyen mat- 31 Bir ilmühaber mukabilinde İstanbul’a tarafımızdan luptur. Bu adam İstanbul’a gitmediği takdirde bizzat gönderilmekte olan sabık mebus Osman Bey’i orada siz mesul olacağınızı beyan ederim ve acele cevap bıraktığınızı şimdi öğrendim. Sebebini bilmek iste- beklerim. BOA, DH. KMS, 50-39. rim. Aynı zamanda bir dakika tehir etmeksizin bu zatı 32 BOA, DH. KMS, 50-39; BOA, DH. ŞFR, 639-127. 237 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:… birlikte Sinop Hükûmet Konağına giden hükûmet konağına İngiliz bayrağı çekildi- Yüzbaşı Solter, Mazhar Tevfik Bey’i ye- ğini gören halk, buranın önünde toplanmış rinde bulamamış ve Mektupçu Hüseyin ve bayrağın oradan indirilmesini talep et- Hilmi Bey’i çağırtarak33 hem Mutasarrıfın miştir. Bu esnada Mazhar Tevfik Bey dai- hem de Osman Bey’in nerede olduklarını reye gelmiş ve Solter’in kendisini ikamet- sormuştur. Oysa gelen emirlerin aksine ha- gâhına götürmesine izin vermemiştir.38 reket ederek Osman Bey’i İstanbul’a gön- Yüzbaşı son çare Kastamonu Vali Vekili ve dermeyen Mazhar Tevfik Bey, İngilizlerin Jandarma Alay Kumandanı Osman Nuri hışmına uğrayabileceklerini bildiği için ya- Bey’den en azından Mutasarrıf tarafından nında çalışan memurları bu konuda uyar- kendisine bir tarziye verilmesini talep et- mıştır.34 Dolayısıyla Solter, istediğini elde miş, aksi olursa İstanbul’a yazacağını be- edememiştir. Bununla birlikte Mutasarrıf lirtmiştir. Bunun üzerine telaşa kapılan Mazhar Bey, öğleden sonra hükûmet kona- Vali Vekili, durumdan Mazhar Tevfik Bey’i ğına giderek Solter’le görüşmüş ve Osman haberdar etmiş o da cevabında Vali Veki- Bey’i hastalığı geçince göndereceğini bildi- line şunları ifade etmiştir: Hakkında muga- ren bir kâğıt imzalayarak Yüzbaşıya ver- yir-ı nezaket, münafi-i ihtiram harekâtta miştir.35 Sonuç olarak İngilizler çok arzu bulunmayıp bilakis kendisi hükûmeti temsil etmesine rağmen Akbulut’un ifadesiyle eden bir mutasarrıfa su-i muamelede bulun- “henüz Milli Mücadele’nin başlarında kur- muştur. Hükûmet dairesinde İngiliz bandı- tuluş davasına inanları Anadolu’dan söküp rası asmak suretiyle haysiyet ve şeref-i alamamıştır.”36 hükûmeti ihlâl ve izzet-i nefsi milliyi ren- cide etmiştir. Onun tarziye vermesi lazım Yüzbaşı Solter’in Sinop’a ikinci gelişi, Maz- gelir. Bunun üzerine Binbaşı Şevket Bey, har Tevfik Bey’in belirttiği üzere Eylülün 6. vali vekili yapılmak istenmiş ancak o da ge- günü cumartesidir.37 Yanında üç silahlı as- rekirse istifa edeceğini ve kendisinden alt kerle birlikte karaya ayak basan Solter, er- rütbede birisinden özür dilemeyeceğini tesi günü Mazhar Tevfik Bey’i gözaltına al- açıkça belirtmiştir.39 mak amacıyla evine gitmiş, orada bulama- yınca hükûmet dairesine geçmiştir. O ta- Olayların gelişimi bu şekilde olunca Kasta- rihte bayram dolayısıyla daire kapalı olma- monu Vali Vekili Osman Nuri Bey, Mazhar sına rağmen zorla kapıları açtırmış, Muta- Tevfik Bey’in geçici olarak görevini askıya sarrıfın odasını işgal ederek penceresine almış ve Jandarma Tabur Kumandanı İngiliz bayrağı astırmıştır. Ardından Yüz- Remzi Bey’i göreve getirmiştir. Bu kişi Sol- başı Solter, jandarma tabur kumandanı ile ter’e gerekli özrü verdiği gibi Mazhar Tev- belediye başkanından on dakikaya kadar fik Bey hakkında Mustafa Kemal Paşa ile Mutasarrıfın teslimini istemiştir. Ancak görüşüp görüşmediği, milli teşkilat yapıp

------33 Hüseyin Hilmi (Uluğ) Bey’in olayı bizzat yaşayan bi- Kemal Paşa Hazretlerine hitaben yazdığı mektup, Ata- risi olarak anlatımı hakkında Efe’nin çalışmasına ba- türk Kitaplığı, Demirbaş no: Bel_Mtf_048316, Yer no: kılabilir. Efe, 2018b: 124-134; 206-213. (t.y). 34 Yüzbaşı Solter, önce Hüseyin Hilmi Bey’e, ardından 38 Solter, mutasarrıflık sandalyesine oturmuş, bacak- polis komiseri ile karantina memuru Mustafa larını masanın üzerine uzatmış olarak Mutasarrıfı Efendi’ye Osman Bey’in nerede olduğunu sormuş ve karşılamıştır. Mutasarrıfa kendilerinden niçin kaçtı- hepsinden Osman Bey’i bilmiyoruz, görmedik ceva- ğını ve hemen sonrada Osman Bey’in nerede olduğunu bını almıştır. O sırada durumdan habersiz olup kah- sormuştur. Mazhar Tevfik Bey ise Solter’e kendi ma- vede oturan Osman Bey durumdan haberdar edilmiş kamını işgal etmiş olduğunu, bu vaziyette kendisine ve Hürriyet ve İtilâf Partisi Başkanı Akif Bey’le bir- hiçbir cevap veremeyeceğini, görüşmek istiyorsa ma- likte onun evine sığınmıştır. Yüzbaşı Solter bütün ça- kamını terk etmesi lazım geldiğini söyleyerek odadan basına rağmen adı geçen şahısları tevkif edememiştir, çıkmıştır. Efe, 2017: 362. Efe, 2018b: 126-127; Dinamo, 1986b: 117-118. 39 Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Sinop’tan 8 35 Dinamo, 1986b: 119. Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta bulunan Mustafa 36 Akbulut, 2012: 145. Kemal Paşa Hazretlerine hitaben yazdığı mektup; Er- 37 Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Sinop’tan 8 deha, 1975: 215; Efe, 2018b: 132. Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta bulunan Mustafa Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 238 yapmadığı hakkında tahkikat da başlatmış- yaklaşık bir ay sonra 21 Ekim’de mutasar- tır.40 Hemen akabinde ise Memurin ve Si- rıflıktan azledilmiştir.46 Canik Mutasarrıfı cil-i Ahval Müdüriyeti, 15 Eylül 1919 tari- Hamit Bey de Defter-i Hatırat isimli anıla- hinde Kastamonu valiliğine çektiği bir telg- rında Mazhar Tevfik Bey’in Osman Bey me- rafla vilayetten, gelişmeler karşısında zor selesinden dolayı memuriyetinden oldu- bir durumda kalan Mutasarrıfı İstanbul’a ğunu ifade etmiştir.47 göndermesini istemiştir.41 İstanbul 2. Giresun ve Kaymakam Nizamettin Bey Hükûmeti, Mütareke hükümlerinin tatbi- kini teftiş edecek Fransız ve İngiliz subay- Mondros Mütarekesi sonrası İtilaf Devlet- larına her türlü yardım ve kolaylığın bütün leri tarafından Anadolu’da başlayan işgal- memurlar tarafından gösterilmesi gerekti- ler ve belli bölgelere kontrol subaylarının ğine dair çeşitli yazıları evvelden gerekli gönderilmesi, Osmanlı Devleti içeresinde makamlara göndermiştir.42 Şimdi ise Sinop yaşayan Rum ve Ermeni azınlıklara kendi Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey’in Millî Mü- devletlerini kurma yolunda önemli bir des- cadele yanlısı fikirleri, çalışmaları43 ve tu- tek sağlamıştır. Özellikle Rumların daha tumu bu istenilenin tersi yönünde bir seyir önce de ifade edildiği üzere Karadeniz’de takip etmiştir. Dolayısıyla İtilaf Devletle- bir Pontus Rum Devleti kurma istek ve bek- rine zorluk çıkarılmaması konusunda ol- lentileri artmıştır. Dolayısıyla özlemi du- dukça istikrarlı bir tavır sergilediği bilinen yulan bu devlet sınırları içerisinde Giresun İstanbul Hükûmeti, Sinop’ta meydana ge- da bulunmaktaydı.48 Çevreye yayılmış Rum len bu olaylar neticesinde Mazhar Tevfik çeteleri, Müslüman Türk nüfusu baskı al- Bey’in derhal İstanbul’a gelmesini iste- tında tutmaya, diğer taraftan ise İtilaf Dev- mekte bir sakınca görmemiştir. Hatta ken- letlerinin desteğini kazanmaya gayret gös- disine görevde olduğu sürece yardım eden termiştir. Hatta dönemin Trabzon Rum Mevzi Kumandanı ve Ahzı Asker Reisi Bin- Metropoliti Hrisantos, söz konusu emelleri başı Şevket Bey’in de İstanbul’da görevlen- gerçekleştirmek adına Paris Barış Konfe- dirilmiştir. Bütün bu gelişmeleri Canik eski ransına katıldığı gibi doğru olmayan bilgi- mebusu Osman Bey’i alıkoyma hadisesine lerle konferansı etkilemeye çalışmıştır.49 bağlayan Mazhar Tevfik Bey ise söylenileni Giresun’da ise Metropolit Lavrentios, Os- yapmamış ve Kuva-yı Milliye ileri gelenle- manlı Devleti’ne bağlıymış izlenimi oluştu- riyle temas edip ona göre bir hareket şekli rurken şehre gelen Yunan Kızılhaç heyeti belirlemek üzere Amasya’ya doğru yola ve Samsun Metropoliti Yermanos ile bir- çıkmıştır.44 Her ne kadar yeni Kastamonu likte Pontus bayrağı altında resim çektire- Vali Vekili Ferit Bey’den aldığı telgraf üze- rek gerçek amacını ortaya koymuştur.50 rine 22 Eylül 1919’da vazifesinin başına dönmüşse45 de üzerinden çok geçmeden

------40 Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Sinop’tan 8 46 BOA, BEO, 4597/344731. Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta bulunan Mustafa 47 Eken, 2008: 545. Diğer taraftan Son Osmanlı Mebu- Kemal Paşa Hazretlerine hitaben yazdığı mektup. san Meclisi için yapılan seçimlerde, Müdafaa-i Hukuk 41 BOA, DH. ŞFR, 103/159. adayları yerine Rıza Nur ve Kaymakam Zeki Bey’i des- 42 BOA, DH. EUM. Seyrüsefer Kalemi (SSM), 37/3; teklediği, bu sebeple Heyet-i Temsiliye ile arasının BOA, DH. EUM. ECB, 37/5. açıldığı ve İstanbul Hükûmeti tarafından görevden 43 Demir, 2019: 458. alındığı da söylenmiştir. Efe, 2018b: 213. 44 Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Sinop’tan 8 48 Çapa, 1987: 54. Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta bulunan Mustafa 49 Usta, 2011: 974; Pontus Meselesi, 1995; 107-110. Kemal Paşa Hazretlerine hitaben yazdığı mektup. 50 Çapa, 1987: 58. Hrisantos, Lavrentios ve Yema- 45 Bu tarih Mazhar Tevfik Bey’in bizzat kendisinin ver- nos’un dışında Havza papazı, Amasya Metropoliti Ka- diği tarihtir. Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Si- ravengelis ve Bir dönem Giresun belediye başkanlığı nop’tan 8 Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta bulunan görevinde bulunan Yorgi Paşa’nın oğlu Konstantinidis Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine hitaben yazdığı amaçlarına ulaşmada işbirliği içerisinde olmuştur. mektup. Hüseyin Hilmi Bey ise 20 Eylül sabahı geri Bütün yapılan faaliyetler ise Fener Rum Patrikha- dönerek görevine başladığını söylemektedir. Efe, nesi’nin desteğiyle yürütülmüştür. Keser, 2009: 616- 2018b: 210. 617. 239 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:…

İşte Türkler için çok sıkıntılı geçen bu sü- hem de onu koruduğu iddiasıyla Kayma- reçte Giresun’da kaymakamlık görevinde kam Nizamettin Bey’in aleyhinde İngiliz Nizamettin Bey51 bulunmaktadır.52 temsilcilere, İstanbul Hükûmetine şikâyet ve suçlama dilekçeleri gönderilmiş ve bu Nizamettin Bey, Giresun’da kaymakamlık iki şahıs hakkında tahkikat yapılması sağ- görevinde bulunduğu sırada birçok güç- lanmıştır.54 lükle karşılaşmış olmasına rağmen ülkesi- nin kurtuluşu için önce müdafaa-i hukuk Giresun Kaymakamı Nizamettin Bey ile Be- sonrasında Milli Mücadele hareketinin le- lediye Başkanı Topal Osman hakkında sui- hinde elinden gelen çabayı göstermiştir. istimal yaptıkları gerekçesiyle Süvari Alay Mondros Mütarekesi sonrası Giresun’a dö- Kâtibi Fehmi Efendi imzasıyla yapılan nen Osman Ağa’yı karşılayan şehrin ileri şikâyet üzerine Dâhiliye Nezareti Trabzon gelenleri arasında bulunmuştur.53 Diğer ta- vilayetinden durumun tahkikata tabi tutul- raftan Rumların meydana getirdiği taşkın- masını istemiştir.55 Bu görev için önce Mül- lıklar karşısında Osman Ağa’nın yardıma kiye Müfettişi Mustafa Hilmi Bey atanır.56 çağrılması konusunda herhangi bir engel- Ancak onun da tehcir meselesi ile alakadar leyici tutum takınmamış, aksine İstanbul olduğu belirtilerek görevden el çektirilir ve Hükûmetinden gelen Osman Ağa aleyhin- yerine 6.000 kuruş ödeneği verilmek üzere deki istekleri geciktirmeye ya da uygula- Trabzon Polis Mektebi Müdürü Asım Bey maya koymamaya çalışmıştır. Zira Topal getirilir.57 Sonrasında Trabzon Valisi Galip Osman’ın Rumlar karşısında yürüttüğü fa- Bey tarafından Dâhiliye Nezareti’ne yazı- aliyetler, Rumların hedefledikleri devleti lan bir şifre telgrafta Kaymakam Nizamet- kurabilmeleri önündeki en büyük engeli tin Bey’in “derdest bir muamele icrası ile oluşturmaktaydı. Sadece Giresun’da değil İstanbul’a gönderilmek istendiğini öğren- çevre kasaba ve şehirlerin de yardımına mekteyiz. Ancak Vali bizzat Giresun’da bu- koşuyordu. Durum böyle olunca bittabi lunarak durum ve gelişmeleri anlattığı bir Rumlar tarafından hem Topal Osman’ın rapor hazırladığını ve bu rapor gelinceye ------51 Hasan Nizamettin (Ataker), 1883 yılında Yanya’da 52 Nizamettin Bey, 31 Ocak 1918/1334 tarihinde beca- doğdu. Babası Adliye Müfettişlerinden Ahmet Asım yişle Ünye kaymakamlığından alınarak Zeki Bey’le yer Bey’dir. Rehber-i Maarifet ve Numune-i Terakki mek- değişmiş ve Giresun’a kaymakam olmuştur. BOA, teplerinden sonra Selanik, Halep, Vefa ve Bursa ida- BEO, 4502/ 337587; BOA, DH. ŞFR, 576/34. dilerinde ortaöğrenimini tamamladı. 1906 yılında 53 Beyoğlu, 1999: 79; Beyoğlu, 2009b: 36-37. Mekteb-i Mülkiye-i Şahane’yi ve 1910 yılında İstanbul 54 Ermeniler ve Rumlar, Giresun’da da tehcir işlerinin Hukuk Mektebi’ni bitirdi. Devlet hizmetine ilk defa 9 çok kötü icra edildiği ve Ermenilerin mallarını aldık- Ocak 1909 tarihinde Selanik Maiyet Memuru olarak ları iddiasıyla tüccardan Sarı Mahmutzâde Hasan ve girdi. Ardından sırasıyla Silivri, Sındırgı ve Çarşamba Eşref Efendilerle, Topal Osman’ın da İstanbul Dîvân-ı kaymakamlıklarına atandı. 1912 yılında atandığı Pir- Harb-i Örfî’ye teslimini istemişlerdir. Rumların lepe kaymakamlığına Balkan Savaşı sebebiyle başla- şikâyetini dikkate alan mahkeme, Osman Ağa ile bir- yamadı. 24 Temmuz 1914 de Ayvalık, 22 Kasım 1914’te likte adı geçen diğer kişilerin tutuklanıp İstanbul’a Bandırma, 26 Şubat 1916’da Ünye ve 31 Ocak 1918 ta- gönderilmesi için Trabzon valisi Mehmet Galip Bey’e rihinde Giresun Kaymakamlığı’na atandı. 3 Temmuz talimat vermiştir. Bu olaylar sonucu hem Topal Os- 1920 tarihinde Emniyet-i Umumiye Seyr-i Sefer Mü- man bir müddet gizlenmek durumunda kalmış hem de düriyetine nakledilen Nizamettin Bey, 29 Temmuz Kaymakam Nizamettin Bey zor durumda kalmıştır. 1920’de İkinci Sınıf Mülkiye Müfettişliğine, 20 Şubat Daha sonra ise Topal Osman ve adamları affedilmiş- 1922’de tekrar Giresun’a, ancak bu sefer Giresun’un tir. Yüksel, 2006: 55-59. sancak olması dolayısıyla, mutasarrıf olarak atandı. 55 BOA, DH. KMS, 51/4. Devamında Sinop mutasarrıfı ve valisi, 14 Kasım 56 BOA, DH. ŞFR, 615/98. 1926’da Van valisi, 11 Ağustos 1927’de Diyarbakır ve 57 BOA, DH. EUM. Muhasebe Kalemi (MH), 259/39. 18 Ocak 1931’de Elazığ valilikleri görevinde bulundu. Mülkiye Müfettişi Hilmi Bey, Bera-yı tahkikat Gire- Çanakkale’de de valilik görevinde bulunan Nizamet- sun’da bulunduklarından kendisinin emri devletleri tin Bey, 29 Aralık 1936’da 3. Genel Müfettişlik Başmü- mucibince İstanbul’a izamı mahalli kaymakamlığa şavirliği’ne nakledildi. 13 Mayıs 1939’da Konya vali- tebliğ olunmuş idi. Alınan cevabnamede mumaileyhin liği, 28 Aralık 1943’te Hatay valiliği yaptı. 27 Haziran ilk zuhur edecek vasıta ile Samsun tarikiyle taht-ı mu- 1947 tarihinde 5. Genel Müfettiş oldu. Son olarak 19 hafazada Dersaadet’e derdest sevk bulunduğu bildiril- Haziran 1948’de Diyarbakır valiliğine getirilen Niza- mekle arz olunur. Trabzon Valisi Necmi, BOA, DH. mettin Bey aynı yıl emekli olarak 12 Nisan 1962 tari- ŞFR, 618-33. hinde hayata gözlerini yumdu. Aldan, 2001: 115-116. Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 240 kadar istenen muamelenin tehir edilmesini Nizamettin Bey, Amasya’da iken Osman Ağa belirtmiştir.58 Bu sırada Kaymakam Niza- postaneden telefon bağlatıp onun vasıtasıyla mettin Bey ile ilgili araştırmasını derinleş- Mustafa Kemal Paşa ile görüşmektedir. Pos- tirmek isteyen Dâhiliye Nezareti, Ezine taneden çekilen telgrafları ve Osman Ağa’nın Mustafa kemal Paşa ile görüştüğünü Kaymakamlığı'nda iken tehcirle alakadar duyan Rumlar bunu gizli olarak İstanbul olup olmadığının tahkikine dair Memurin Hükûmetine bildirmişlerdir.64 ve Sicil-i Ahval Müdüriyetinden Canik59 ve Bandırma60 mutasarrıflıklarına birer telg- Nitekim Kaymakamın yukarıda örnekleri raf çekmiştir. Dâhiliye Nezaretine Giresun verildiği üzere Topal Osman’ı kollayan Kaymakamı Nizameddin Bey’in Bandırma tavrı, merkezi hükûmet tarafından baskı Kaymakamlığında iken tehcir meselesiyle altında tutulmasına sebebiyet vermiştir. alakadar olduğuna dair bir yazı gelirken61 Öyle ki, dönemin Trabzon Valisi Mehmet Canik mutasarrıflığınca Nizamettin Bey’in Galip Bey’in bu konuda sıkıştırmalarına 14 Mayıs 1917/1333 tarihinde Ezine’de işe daha fazla direnemeyen Nizamettin Bey, başladığı ve 7 Şubat 1918/1334 tarihinde Topal Osman’dan etrafta görünmemesini intikal ettiği ve tehcir muamelesiyle alaka- istemek durumunda kalmıştır.65 Topal Os- dar olmadığı ifade edilmiştir.62 Yine 25 Ma- man da bu uyarılara uymuş ve önce Ke- yıs 1919 tarihli Trabzon vilayetine hitaben şap’a ardından Şebinkarahisar taraflarına gönderilen yazıda Rum Patrikliği, Giresun doğru çekilmiştir.66 Sarıbayraktaroğlu’nun Kaymakamı Nizamettin Bey ile Mal Müdü- anlattığı olayın geçtiği tarih de Giresun’da rünün tehcirden dönen Rumların mallarını olanlar açısından önemlidir. Zira Yunan Kı- zapt ettiğini iddia etmiştir. Bunun üzerine zılhaç’ı (Salib-i Ahmer) 8 Mayıs 1919 tari- yapılan tahkikatta böyle bir halin meydana hinde Giresun’a gelerek67 hastane olarak gelmediği vurgulanmıştır.63 kullanılan Taşkışla Rum Mektebine hem kendi bayraklarını hem de Yunan bayrağını Beyoğlu, Mustafa Kemal ile Topal Osman’ın asmış ve mektep idaresine indirilmesi için Havza’da buluşup buluşmadıklarına dair müracaat edilmesine rağmen istenen ger- bir cevap da aradığı makalesinde, Şakir Sa- çekleşmemiştir.68 Bu konuda Işık gazete- rıbayraktaroğlu’dan alıntı ile Kaymakam sinde ise Rum cemaatine seslenilerek, Nizamettin Bey hakkında şu önemli bilgi- bunu yapanların kendileri olduğu, ortadan leri vermektedir: kaldırması gerekenin de kendileri olması Mustafa Kemal Paşa 13 Haziran 1919’da gerektiği, eğer bu yapılmazsa “emin olabi- Amasya’ya geldiğinde, Mustafa Kemal lirsiniz ki Türk milleti maruz kaldığı haka- Paşa’yı Selanik’ten tanıyan Giresun Kayma- reti müdriktir. Türk’ü darıltmak hakkınızda kamı Nizamettin Bey, görüşmek için hiçte iyi netice vermeyecektir” denilerek ge- Amasya’ya gider. Büyük ihtimalle Mustafa rekli uyarılar yapılmıştır.69 Ancak Rumla- Kemal Paşa’ya Osman Ağa’yı gıyaben tanıtan kişi Kaymakam Nizamettin Bey’dir. Çünkü

------58 BOA, DH. ŞFR, 626/83. 65 Beyoğlu, 2009b: 70. 59 BOA, DH. ŞFR, 98/323. 66 Aldan, 2001: 116. 60 BOA, DH. ŞFR, 98/324. 67 Topal Osman’ın gönüllü müfrezesine katılmış ve 61 BOA, DH. ŞFR, 628/101. onunla yakın çalışma imkânı bulmuş Osman Fikret 62 BOA, DH. ŞFR, 6330/78. Topallı hatıralarında, limana Yunan bayraklı ve içinde 63 BOA, DH. KMS, 51/17. Giresun’da özellikle Topal Os- Yunan Salib-i Ahmer’i bulunan bir geminin geleceğini man’a karşı suçlamalar da yapılmaya devam etmiştir. yöre Rumlarının önceden bildiğini, bu sebeple terti- Örneğin Konstantinidi isimli bir Rum’un evini abluka bat alarak gemi göründüğünde süslü elbiseleri ile yol- ederek haraç istediği aksi halde kızlarını dağa kaldı- lara ve iskelelere döküldüklerini ve heyeti sabırsız- racağı şeklinde bir suçlama İngilizler tarafından ya- lıkla beklediklerini ifade etmiştir. Topallı, 2011: 133. pılmış ve gerekli tahkikatın İstanbul Hükûmetince ya- 68 BOA, DH. KMS, 53-21; BOA, DH. ŞFR, 632/54; BOA, pılması istenmiştir. Ancak yapılan soruşturmada Kay- DH. ŞFR, 99/364; Beyoğlu, 1999: 81; Topallı, 2011: makam Vekili Edip Bey, iddia edildiği gibi bir halin 134-135. Giresun kaymakamlığı şikâyete yönelik yazı- kesinlikle gerçekleşmediğini belirtmiştir. BOA, DH. sını Trabzon’a 18 Mayıs’ta göndermiştir KMS, 50/44; BOA, DH. ŞFR, 102/119. 69 Çakmak, 2010: 47. 64 Beyoğlu, 2009a: 610. 241 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:… rın devam eden süreçteki tavrı, söylenen- bir dahaki sefere askerle geleceklerini leri ciddiye almadıklarını göstermiştir. ifade etmişlerdir. Buna karşılık Nizamettin Zira Rumlar, 5 Haziran 1919 tarihinde Taş- Bey, kazada asayişi ihlal edecek bir duru- kışla adlı okula büyük bir Pontus bayrağı mun olmadığını ve hükûmetin her türlü asmıştır. Bu durumlar karşısında rahatsız asayişsizliğin üstesinden gelebilecek güçte olan ama ellerinden bir şey gelmeyen Gire- bulunduğunu İngiliz zabitlere söylemiştir. sunlular, son çare Karahisar’da bulunan Kaymakam, on gündür Giresun’da bulunan Topal Osman’dan yardım istemiştir. Onun Teğmen Hutchison’u da kendisine şahit meseleye dâhil olması ve yardımıyla bay- tutmuştur. Herhangi bir silah dağıtımının rak Rum okulundan indirilmiştir.70 Dolayı- gerçekleşmediğini, hükûmetin Mütareke sıyla bütün bu sürecin Nizamettin Bey’in hükümlerini yerine getirmeye çalıştığını, Amasya’da bulunduğu döneme rastladığı bu gibi yalanların Rumlar tarafından emel- söylenebilir. Çünkü istenen yardım, 5 Ha- lerini gerçekleştirmek amacıyla uydurul- ziran sonrası gerçekleşmiştir. Topal Os- duğunu sözlerine eklemiştir. İngilizler ha- man’ın da Karahisar’dan hazırlanıp Gire- piste Hıristiyan tutuklu olup olmadığını da sun’a gelmesi birkaç günü bulmuş olmalı- sormuşlardır.71 Bu sefer de kendilerine si- dır. Mustafa Kemal Paşa ile Nizamettin Bey yasi bir tutuklu bulunmadığı sadece adi aracılığıyla görüşmesi ise 13 Haziran ola- suçlardan tevkif edilmiş kişilerin mevcut rak belirtilmiştir. Sonuç olarak böyle olduğu bilgisi verilmiştir. Ardından kayma- önemli bir olay arifesinde Nizamettin Bey kam Nizamettin Bey, bu gibi ziyaretlerin gibi deneyimli bir memurun görevini bıra- tekrarı durumunda nasıl bir muamele ya- kıp Amasya’ya doğru yola çıkması düşük pılması gerektiğine dair Nezaretten tali- bir ihtimaldir. Diğer taraftan ülkelerin zor mat gönderilmesini istemiştir. Trabzon vi- zamanlarında idare birimlerinde dirayetli layeti üzerinden verilen cevap da ise Hıris- yöneticilerin bulunmasının ne kadar hayati tiyan mahkûm varsa isimleriyle tutuk- olduğunu göstermesi bakımından kayda lanma sebep ve tarihlerinin kendilerine değer bir örnektir. bildirilmesi istenmiştir. Ardından halka si- lah dağıtıldığı haberinin kimler tarafından Giresun ve Kaymakam Nizamettin Bey, bir ortaya atıldığının tespit edilip bildirilmesi, büyük sıkıntıyı da Şubat 1919 tarihinde ya- asayişe dikkat edilmesi ve İngiliz zabitlere şamıştır. 25 Şubat 1919/1335 de Giresun’a iyi muamele, hürmet ve kolaylık göster- gelen bir İngiliz gemisinin kumandanıyla meye devam edilmesi şeklinde cevap veril- iki subay, Mütareke hükümlerinin uygu- miştir. Dâhiliye Nezareti de verilen ceva- lanmasına nezaret etmek üzere on gün ka- bın uygun olduğunu belirtmiştir.72 dar önce Giresun’a gelmiş Teğmen (Müla- zım) Hutchison ile bir teftişte bulunmuş- Sonuç tur. Bu İngiliz temsilciler, önce askeri am- Bütün bu süreçte gerek Mutasarrıf Mazhar bara uğramış ardından kaymakamlık dai- Tevfik Bey’in gerekse Kaymakam Nizamet- resine giderek dönemin kaymakamı Niza- tin Bey’in, makamını ve şehirlerini ezdir- mettin Bey’le görüşmüşlerdir. Silah ve cep- memek adına elinden gelen çabayı göster- hanenin İstanbul’a sevk edilmeyişinin se- dikleri söylenebilir. Zira İngilizlerin suçla- beplerini, Rumlara Türkler tarafından her- yıcı tavırları karşısında dirayetini kaybet- hangi bir saldırı ya da baskı yapılıp yapıl- meyen bu iki idareci, onlara gerekli cevap- madığını sormuşlar ve böyle bir durumun ları vererek şimdilik tehlikeyi savuştur- büyük mesuliyet olduğunu sert şekilde muştur. Ancak İstanbul Hükûmetinin işgal- ifade etmişlerdir. Ayrıca ahali-i İslam’a 10.000 adet silah dağıtıldığını bu sebeple ------70 Beyoğlu, 2009b: 58; Topallı, 2011: 137-138. tarz davranışlar ise azınlıklara ve yine Ermeni ve Rum 71 Karadeniz’de görev yapan işgalci İngiliz subaylar, çetelerine büyük destek ve moral olurken, Türklerin zaman zaman bölgede tutuklu bulunan özellikle Er- maneviyatını sarsmıştır. Okur, 2006: 105-106. meni ve Rum mahkûmları yerel makamları ve mer- 72 BOA, DH. KMS, 50/26. kezi hükûmeti hiçe sayarak serbest bıraktırmıştır. Bu Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 242 ler ve işgalcilerin üst perdeden davranışla- bile Milli Mücadele’nin daha iyi değerlen- rına karşı teslimiyetçi tavrı açıkça ortada dirilmesi amacıyla bu kişilerin ve faaliyet- olduğu gibi müdafaa-i hukuk teşkilatları- lerinin araştırılması bizlere ışık tutacaktır nın neden ortaya çıktığına da cevap niteli- kanaatindeyiz. ğindedir. Diğer taraftan Mazhar Tevfik

Bey’in İngilizlere rağmen Canik Mebusu Osman Bey’i teslim etmemesi, İstanbul KAYNAKÇA Hükûmetine verdiği yerinde cevaplar göre- Arşivler vinden el çektirilmesine yol açmıştır. Ben- zer şekilde Nizamettin Bey’in Topal Os- T. C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri man’a arka çıkması, onun hakkında verilen Başkanlığı Osmanlı Arşivi (BOA) emirleri geciktirmesi, Kuva-yı Milliye fik- Tetkik Eserler rine meyli ve özellikle İngilizlerin direktif- lerini uygulamada ayak sürümesi, bulun- Akbulut, Dursun Ali, (2012), “Milli Müca- duğu Giresun mutasarrıflığı görevinden dele’nin Başında Canik Mebusu Osman azledilmesine sebebiyet vermiştir.73 Ayrıca (Selman/Selmeniko) Bey Olayı”, Samsun Rumların da İngiliz ve İstanbul nezdinde Sempozyumu 13-16 Ekim 2011, I, (Ed. Mah- sürdürdükleri karalama kampanyaları, her mut Aydın, Bekir Şişman, Selahattin Öz- vesile ile İtilaf Devletleri temsilcilerine iyi yurt, Hasan Atsız), Samsun Valiliği, Sam- muamele yapılmasını salık veren İstanbul sun, 139-153. Hükûmeti’nin de başını ağrıtmak isteme- Aldan, Mehmet, (2011), İz Bırakan Mülki mesi her iki idarecinin görevden alınma- İdare Amirleri III, : İçişleri Bakan- sında unutulmaması gereken diğer husus- lığı. lardır. Atatürk’ün Samsun’a Çıkışı ve Kurtuluş Sa- Bu makalede vatanın kurtuluşu uğrunda vaşı’nın Başlatılmasına Dair Belgeler, (Yay. fedakârlık gösteren ve bunun neticesi bir- Haz. Cemalettin Taşkıran vd.), ATASE Ya- çok zorlukla karşılaşan iki mülkiye memu- yınları, Ankara 1999. runun yaşamından örnekler vermeye çalış- tık. Zira Milli Mücadele’nin kazanılma- Balcıoğlu, Mustafa, (1993), “Birinci Dünya sında bu gibi simaların çok büyük rolü ol- Savaşı Sırasında Karadeniz’de Rum Faali- muştur. Empati yapıldığında tarihin var ol- yetleri ve Sivil Tepki”, OTAM, 4, 91-97. makla yok olmak arası böyle zamanlarında Beyoğlu, Süleyman, (1999), “Belgelerle Os- doğru kararı vermek ya da kurulu bir ida- man Ağa (1883-1923)”, Milli Mücadelede reye bayrak kaldırmak hakikaten kolay bir Giresun (Sempozyum 6-7 Mart 1999), Gire- seçim değildir. Dolayısıyla bu tarz idareci- sun Belediyesi Kültür Yayınları, İstanbul, lerin yüksek vatan sevgisi, kuvvetli irade- 77-98. leri, milletine ve kurtuluş yolunda önderlik edenlere inancı tercihlerinde etkili olmuş- ______, (2009a), “Mustafa Kemal Paşa tur. Oysa bunun tersine tavır takınan ida- İle Osman Ağa Havza’da Buluştu mu?”, reciler Mustafa Kemal ve arkadaşlarını ol- Uluslararası Giresun ve Doğu Karadeniz dukça uğraştırmıştır. Trabzon Valisi Meh- Sosyal Bilimler Sempozyumu, 1, Giresun met Galip Bey, Konya Valisi Cemal Bey, Ela- Belediyesi, Ankara, 606-611. zığ Valisi Ali Galip Bey ve Giresun’a kayma- ______, (2009b), Milli Mücadele Kahra- kam olarak atanan Badi Nedim Bey bu tu- manı Giresunlu Osman Ağa Yayınlanmamış tumun temsilcilerinden sadece birkaçıdır. Bilgi ve Belgelerle, İstanbul: Bengi Yayın- Dolayısıyla karşılıklı cenahlarda yer alsa ları.

------73 Giresun kazası kaymakamı Nizamettin Bey, 20 Ey- lül 1919/1335 tarihli irade-i seniye ile görevinden az- ledilmiş ve yerine Kalem-i Mahsus Müdür Muavini Badi Nedim Bey atanmıştır. BOA, BEO, 4591/344313. 243 Karadeniz’de Milli Mücadele Yanlısı Mülki Amirler:…

Çakmak, Aydın, (2010), Milli Mücadele Dö- II, (Ed. Hikmet Öksüz, Mehmet Okur, Baha- neminde Giresun’da Yayınlanan Bir Dergi: dır Güneş, Ülkü Köksal), Karadeniz Teknik Işık (1918-1923), Yüksek Lisans Tezi, Mar- Üniversitesi Yayınları, Trabzon, 661-675. mara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Gökçen, Salim, (2010), Türkiye’de Rum-Yu- Enstitüsü Türk Tarihi Anabilim Dalı, İstan- nan Vahşet ve Terörü, İstanbul: IQ Kültür bul. Sanat Yayıncılık. Çapa, Mesut, (Temmuz 1987), “Giresun Gürer, Turgut, (2007), Atatürk’ün Yaveri Mutasarrıfının Pontus Meselesiyle İlgili Bir Cevat Abbas Gürer Cepheden Meclise Büy ük Raporu”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, 29, Önder İle 24 Yıl, İstanbul: Gürer Yayınları. s. 54. Hüsrev Gerede’nin Anıları Kurtuluş Savaşı, Demir, Cenk, (2019), “Birinci Dünya Savaşı Atatürk ve Devrimler, (2003), (Haz. Sami ve Milli Mücadele Yıllarında Sinop Rum- Önal), İstanbul: Literatür Yayınları. ları: Tehcir ve Mübadele”, Tarih İnceleme- leri Dergisi, XXXIV/2, 2019, 443-474. Keser, Ulvi, (2009), “Milli Mücadele Döne- minin Bilinmeyen Karadenizli Kahraman- Dinamo, Hasan İzzettin, (1986a), Kutsal İs- ları ve Karakteristik Özelliklerine Sosyolo- yan Milli Kurtuluş Savaşı’nın Gerçek jik Bir Bakış”, Uluslararası Giresun ve Doğu Hikâyesi, 2, Tekin Yayınevi. Karadeniz Sosyal Bilimler Sempozyumu, 1, ______, (1986b), Kutsal İsyan Milli Kur- Giresun Belediyesi, Ankara, 612-643. tuluş Savaşı’nın Gerçek Hikâyesi, 3, Tekin Nutuk (1969), I, İstanbul: MEB Basımevi. Yayınevi. Okur, Mehmet, (2019), “Karadeniz Böl- Efe, İsmail, (2017), “Mütareke ve Milli Mü- gesi’nde Rum Çete Faaliyetleri ve İtilaf cadele Yıllarında İngilizlerin Sinop’taki Si- Devletleri’nin Rolü”, Karadeniz’de İsyan yasi ve Askeri Faaliyetleri”, I. Uluslararası Mübadele ve Propaganda, (Ed. İsmail Hakkı İpekyolu Akademik Çalışmalar Sempoz- Demircioğlu-Rahmi Çiçek-Mehmet Okur), yumu Bildiri Tam Metin Kitabı, Nevşehir. s. Yeditepe Yayınları, İstanbul, 57-67. 357-366. ______, (2006), Milli Mücadele’de Kara- ______, (2018a), “Milli Mücadele Yılla- deniz Bölgesi’ne Yönelik İngiliz Faaliyetleri, rında Sinop’ta Güvenlik ve Lojistik Faali- Ankara: Genelkurmay Basımevi. yetleri”, KARAM, XV/60, 2018, 54-70. Pontus Meselesi, (1995), (Yay. Haz. Yılmaz ______, (2018b), Sinop Tarihi Türk Hâki- Kurt), Ankara: TBMM Basımevi. miyetine Girişinden Cumhuriyetin İlanına 1214-1923, İstanbul: Büyüyenay Yayınları. Rauf Orbay’ın Hatıraları (1914-1945), (2005), (Yay. Haz. Osman Selim Kocaha- Eken, Halit, (2008), Bir Milli Mücadele Va- noğlu), İstanbul: Temel Yayınları. lisi ve Anıları Kapancızâde Hamit Bey, İs- tanbul: Yeditepe Yayınları. Sayılır, Burhan, (Eylül-Ekim 2013), “Milli Mücadele Döneminde Batı Karadeniz’in Erdeha, Kâmil, (1975), Milli Mücadelede Vi- (Sinop-Kastamonu-Zonguldak) Sosyo-Kül- layetler ve Valiler, İstanbul: Remzi Kita- türel ve Ekonomik Yapısı (Türkiye’nin bevi. Sıhhi İçtimai Coğrafyası Raporlarına Erdem, Ufuk, (2019), “İngiliz Kontrol Su- Göre)”, Akademik Bakış Dergisi, 38, 1-20. bayı Yüzbaşı Perring'in Mondros Mütare- Sinop Mutasarrıfı Mahzar Tevfik’in Si- kesi Sonrası Karadeniz'deki (Ünye, Fatsa, nop’tan 8 Ekim 35 (1919) tarihinde Sivas’ta Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Batum) bulunan Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine Gözlemleri (13-29 Ekim 1919)”, 100. Yı- hitaben yazdığı mektup, Atatürk Kitaplığı, lında Mondros Mütarekesi ve Karadeniz’de Demirbaş no: Bel_Mtf_048316, Yer no: Milli Mücadele Uluslararası Sempozyumu, (t.y). Volkan AKSOY KAREN 2020 / 6 / 10 (Özel Sayı) 244

Topallı, Osman Fikret, (2011), Müdafaa-i Hukuk ve İstiklal Harbi Tarihinde Giresun, (Haz. Veysel Usta), Trabzon: Serander Ya- yınları. Türk Parlamento Tarihi, (1993), II. Dönem, 1923-1927, (Haz. Kazım Öztürk), III, Tür- kiye Büyük Millet Meclisi Vakfı Yayınları. Türkmen, Zekeriya, (2020), Mütareke ve İşgalden Millî Mücadele’ye Mustafa Kemal Paşa (1918-1920), İstanbul: Yeditepe Ya- yınları. Usta, Veysel, (Spring 2011), “Trabzon Met- ropoliti Hrisantos’un Paris Konferansı’na Sunduğu Muhtıranın Tenkidi”, Turkish Studies, 6/2, 973-984. Ünalp, Rezzan F., (2019), “Mustafa Kemal Paşa'nın 9. Ordu Müfettişliğine Atanma- sına Etki Eden Olaylar ve Samsun'a Çıkışı”, 100. Yılında Mondros Mütarekesi ve Kara- deniz’de Milli Mücadele Uluslararası Sem- pozyumu, I, (Ed. Hikmet Öksüz, Mehmet Okur, Bahadır Güneş, Ülkü Köksal), Kara- deniz Teknik Üniversitesi Yayınları, Trab- zon, 347-368. Yüksel, Ayhan, (Mart 2006), “Millî Müca- delede Giresunlu Osman Ağa ve Arkadaşla- rının Affı” Türk Dünyası Tarih Dergisi, 231, 55-59.