Suikasttan Erdoğan Sorumlu
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
ALTIN PORTAKAL’A RUTKAY AZİZ’İN KONUŞMASI DAMGASINI VURDU ‘DÖNEKLİK YAPARSAM VEKİLLER BU ÖDÜLÜ GERİ ALIN’ KIRMIZI ÇİZGİ “Gerçek sanatçılar SALON ALKIŞLA ÇINLADI ‘EN TEHLİKELİ HAL’ CHP’nin Abant toplantısı- ülkesinin ve 48. Antalya Altın Portakal Film “Benim Türkiye’min gerçekle- na “Anayasa tartışmala- dünyanın Festivali önceki gün başladı. ri, hukukun üstünlüğünün yit- rı” damgasını vurdu. Ve- Festivalde “Sanatta Sosyal So- tiği, adaletsiz bir kalkınmanın killer kürsüden şu görüş- gerçeklerine rumluluk Ödülü” alan tiyatro hızla yol aldığıdır... Goethe’nin leri iletti: “Özel yetkili sanatçısı Rutkay Aziz’in ko- dediği gibi, dünyanın en tehli- mahkemeler kaldırılsın, KOYDU tanık olmakla nuşması sırasında, tüm salon keli hali cehaletin örgütlü ey- hükümet-PKK anlaşma- yükümlüdür” ayakta alkışlarla çınladı. leme geçme halidir...” 13’te sının Anayasa’ya girme- CHP’de sine izin vermeyelim...” kafalar karışık Bazı milletvekillerinin, Genel Başkan Yardım- cısı Sezgin Tanrıkulu’nu kastederek, “CHP’li mi, BDP’li mi karar versin. Kendisinin Anayasa oy- lamasında kimin tara- fında yer alacağından endişeliyiz” dedikleri öğrenildi. 8-9’da CHP’nin 7-8-9 Ekim çalma toplantsnda, Anayasa ve parti politikalar konusunda sert tartmalar yaand. KURULU 1921 10 EKM 2011 PAZARTES - 50 KURU Sendika bakanlar zmir’de adeta manifesto yazd Tam gün cinayeti ‘TÜRKİYE,‘TÜRKİYE,‘TÜRKİYE, İŞÇİİŞÇİİŞÇİ SINIFISINIFISINIFI Ameliyatna girecek doktor bulunamad. Baka hastaneye sevk edildi. Yolda kalbi İKTİDARINAİKTİDARINAİKTİDARINA MECBUR’MECBUR’MECBUR’ 3 kez durdu. Yeni bir sendikal hareket yaratmak için “Sendikal Güç Birliği” Son gittii adı altında bir araya gelen 10 sendikanın düzenlediği hastanede bölgesel toplantıların 3.’sü İzmir’deydi. İşçiler salona sığmadı ameliyata girerken öldü Ece Altnta ‘HÜKÜMETTEN İCAZET ALINMAZ’ 4 Ekim’de yaanan olayda, sürücü geri manevra yaparken fren yerine gaza bas- Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul: “Türk-İş’i ayağa kaldırmalıyız. Hükümetten icazet m; 14 yandaki Ece Altnta yaralanm, alınarak olmaz. Sendikalar kalkacak, tarikatlaşacak, bacandaki atardamar kesilmiti. Acil cemaatleşecek. Buraya doğru gidiyor. Biz, emekçi- ameliyat gerekiyordu. Götürüldüü üni- ler olarak buna karşı duruş sergilemeyecek miyiz?” versite hastanesinde “Doktor yok” denildi. zmir Tabip Odas Bakan Prof. Dr. Er- ‘NİHAİ HEDEF, İKTİDAR OLMAK’ dener Özer: “Doktor muayenehanede ça- Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin: “AKP lyorsa, hasta ne durumda olursa olsun ikitdarının önüne geçmek için elimizi değil, bede- ameliyata girmesi yasak. Bu, ‘tam gün’ün nimizi taşın altına koymalıyız. Bizim için nihai hedef, getirdii feci bir durum. Bu kzmz ya- iktidar olmaktır. AKP iktidarına seçenek, işçi sınıfıdır sann kurban kabul etmek gerek.” ve iktidar olmak zorundadır. Olacağız da!” 4’te 3’te SURİYELİ KÜRT LİDER OSİ: Bilgin Defterli Otların ideolojisi olmaz 30 yanda. Yaam Bu “ideolojisiz Anayasa” takiyesine, baarlarla dolu. görüldüğü kadarıyla bir tek Neo- Almanya’da 4 kez Kadnlar 1. Ligi CHP’nin Neoliberal yöneticileri ampiyonluu inanıyor. Komisyon masasına SUİKASTTAN bulunuyor. ideolojisiz oturma fikrinin en çok onları ikna ettiği anlaşılıyor. Oysa masanın etrafına saksıların değil, siyaset adamlarının oturduğu ERDOĞAN tartışmasız bir gerçektir. SORUMLU DOU PERNÇEK 8’de Beşar Esad’la görüştü Suriye Kürt Ulusal Girişimi Başkanı Ömer Osi, önceki gün Suriye Cum- hurbaşkanı Beşar Esad ile Kürt lider Meşal Temo suikastıyla ilgili bir gö- rüşme yaptı. Görüşmeden sonra da Aydınlık’ın sorularını yanıtladı. ‘ABD’nin emriyle çevre ülke’ “Çevre ülke istihbaratı, ABD’nin emriy- le bu suikastı tertipledi... Erdoğan, Suriye’de bir Libya yaratmaya çalıştı. ‘ERKEKLERDEN İYİYİM’ Çadırda nöbet Bütün çabaya rağmen iç çatışma ol- Türkiye Kadın Milli Takım Kaptanı ve FC Köln takımının madı, halk oyuna gelmedi. Kürtler de sırası ADD’deydi dış müdahaleye tavır aldı.” 10’da golcüsü Bilgin Defterli, Almanya’da sorularımızı yanıtladı “Ben de futbola erkek çocukları gibi so- birincilikler getiren koşular yaptım. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), yaklaşık kakta başladım. Erkak arkadaşları- Ama futbola delice tutkumdan vaz- 15 şubesiyle özel görevli mahkemelerin kaldı- mızla kıran kırana maç yapıyorduk. geçemedim ve okul sıralarında tek- rılması için Silivri Cezaevi’nin karşısına kuru- Dünkü manşetimize Sonra atletizme merak saldım ve 6 yıl rar oynamaya başladım.” SPOR’da lan nöbet çadırına giderek destek verdi. İs- tanbul Esenler ADD Başkanı Ahmet Metin, Hasdal’daki “29 Ekim-10 Kasım Atatürk Haftası’nı da Si- amirallerden gelen livri çadırı önünde kutlayacağız” dedi. 6’da Demokrasiyi Yine bir Alman Ankara’ya ISSN 2146-2356 açıklamayı aynen engelleme vakfı: Rosa TEZKERE kritik FOTOHABER / SİLİVRİ yayımlıyoruz çabaları Lüksemburg üç mesaj 6’da KURTUL ALTUĞ 3’te YILDIRIM KOÇ 4’te ŞAHİN MENGÜ 6’da MEHMET ALİ GÜLLER 7’de Dakika dakika TV program 12’de ÇADIRINDA BİR GÜN 15’te 10 EKİM 2011 PAZARTESİ “Demirel, Erbakan, Özal, Çiller, Akbulut çok eletirilirdi. Bugün o tarz karikatürler çizilemiyor” ‘Bu iktidar muhalif mizahçıyı ÖGM’de yargılar’ ‘Silivri’de komedi LYAS GÜMRÜKÇÜ / TRABZON yaşanıyor’ “Mizah mizah olmaktan çıktı” diyen Karikatürcüler Derneği Trabzon Temsilcisi ve Mizah Sanatı Derneği Başkanı Adnan Taç’la, mizahın geçmişini ve bugününü konuştuk. İşte Taç’ın sorularımıza çar- Levent Kırca, Silivri mahkemelerini iz- pıcı cevapları... ledikten sonra “Silivri’de bir komedi ya- Geçmişe doğru bir baktığımızda mizahın şanıyor. Bir tiyatro oynanıyor” demiş- hissedilir bir önemi vardı. Günümüze baktığı- ti. Sayın Kırca’nın deyimi ile Ergenekon mızda mizahın ağırlığını his- tertibi ve mahkemeleri gerçekten bir ko- sedebiliyor muyuz? mediyi andırıyor bence de. Ama bunu Türkiye’deki süreç Os- mizahçılarımız pek kullanamadı gibi. Ya manlı’dan bu tarafa gelen bir da kullanmak mı istemedi? süreç. Teodor Kasab’ın Dio- Kullanmak istemediğini düşünmüyo- jen Dergisi’nde çizdiği kari- “Mizahi anlamda rum. Bence “Kullanamadı” desek daha katür ilk kabul edilir Türki- doğru. Mizahi anlamda baktığımızda, bu ala- ye’de. Ki o da karikatürden baktığımızda, Ergenekon nı birçok mizahçının ya da karikatürcünün daha çok desen ağırlıklı ama sürecini birçok mizahçının kullanmak istediğini düşünüyorum. Ha eleştirel tarzda yapılmış bir “Niye kullanamadı?” sorusuna gelince, yu- ilk çalışmadır. ya da karikatürcünün karıda saydığım sebepler giriyor işin içine. Zaman içerisinde gazete- Yani nerede kullanacak bunu? Hangi der- ler yayın hayatında biraz daha kullanmak istediğini gide, hangi gazetede ya da hangi televiz- artmaya başladı. Karikatür, yonda yayınlayabilecek bunu? Hiçbir yerde. kendi doğal yapısı gereği mu- düşünüyorum. Fakat Ya da kullandığını düşünelim. Sonuç: Özel halif bir sanat dalı. Eleştirel görevli mahkemeler. Yani bu koşullarda sa- yaklaşan, duyarlı ve insana nerede yayımlayabilecek natçının halk adına, toplum adına bir şeyler dair konularda hassasiyet bunu? Hiçbir yerde. Ya da söyleyebilmesi ya da çizebilmesi mümkün gö- gösteren bir sanat dalı kari- rünmüyor pek. katür. Dolayısı ile alkış tutan kullandığını düşünelim. Sizin geçtiğimiz yıllarda ilköğre- bir sanat dalı olmadı. tim okullarında karikatür üzerine birtakım çalışmalarınız vardı? Osmanlı döneminde de, Sonuç: Özel görevli özellikle çizgi sana- ya da karikatüre yakın kişilerdi. Bugün artık o misyonu ne olursa olsun karikatürün durduğu özellikle Abdülhamit dö- Okullara yönelmemiz biraz da şundan tının ağır bastığı tarz karikatürler çizilmiyor ya da çizilemiyor. nokta yine olumsuzlukları eleştirmektir. Yani bunun oldu. Sanata ve sanatçıya olan ilginin azal- neminde, karikatür sanat- mahkemeler. Bu noktaların dışına çı- Biz karikatürcüler olarak insan hak ve özgür- ideolojik bir duruşu yok. Karikatürün eleştirel ola- çılarına yönelik birçok kı- masının getirdiği kaygılar taşıdığımızdan bu koşullarda sanatçının karak sözde bir ta- lüklerine, mahremiyetlerine dikkat ediyoruz. Ama rak yaklaştığı taraf, insana dair olan tarafıdır. Halk- çalışmaya başladık. Ve dedik ki: “Bu işi te- sıtlama getirildi. Cumhuri- kım espriler üretildi- idarecilerin de bu konuda biraz daha elastikiyeti var- çı tarafıdır. Halkın yanındadır karikatür. Çünkü ka- yet dönemine geldiğimizde melden aşılamaya çalışalım.” İlköğretim okul- halk adına bir şeyler ği, insanları daha dır. Çünkü onlar toplum adına iş yapan insanlardır. rikatürün muhalif duruşu, doğası gereği halktan yana larına bunun için yöneldik. 50 kuşağının hüküm sür- çok eğlendirmeye Bir ülke yönetiyorlar. Ve dolayısı ile onlarla ilgili çi- olmasını gerektirir. düğü, ağırlıklı olarak Türk Tamer Küçük, Bülent Sümer gibi arka- anlatabilmesi yönelik, güldürmeye zimler de biraz daha esneklik olabilir. İşte bugün 50-60-70’li yıllardaki karikatür mu- daşlarımızla ortak bir proje bu. Ve “Yarının mizahına katkı koyduğu yönelik olan çalışma- halifliğini göremememizin nedeni iktidarlardan karikatürcülerini arıyoruz” ismini verdik bu bir süreç yaşandı. Çok ‘Eleştiriye tahammülleri yok’ mümkün görünmüyor” lar yapılmış. Günü- kaynaklanıyor. Eleştiriler hakaret olarak algılanıyor projeye. Yarının karikatürcüleri var mıdır? Bu- önemli isimler çıktı o dö- müzde de böyle bir- Eleştiri boyutu daha fazla olabilir. Bu toplumsal ve mahkemeler başlıyor. labilir miyiz? İşte bu soruların yanıtını ilköğ- nemde 50 ve 60’lara doğ- çok dergi var zaten. bir meseledir. Bir husumetle yapılan iş değildir ka- Gazetelerde ticari kaygılar ya da siyasetçilerle olan retim okullarında aramaya başladık. Bu ko- ru. Tabii gazete karikatü- Gazeteler boyutuna rikatür. Zaten sanat da hiçbir zaman kişisel husu- ilişkiler, iktidara yakın duruşlar