<<

MUSTAFA NECATÝ UÐURAL ÖÐRETMEN DOSTU BÝR EÐÝTÝM DEVRÝMCÝSÝ (MAARÝF VEKÝLÝ)20 Aralýk 1925-1 Ocak 1929 MUSTAFA NECATÝ UÐURAL FRÝENDLY FOR TEACHER EDOCATÝON'S REVOLUTÝONARY (MÝNÝSTER OF EDUCATÝON) 20 December 1925-1 January 1929 Sabiha Hakan*

ÖZ Araþtýrmanýn Temelleri: Tarama Modelinde olan bu araþtýrma, bu alanda yazýlmýþ makale ve kitaplara ulaþýlarak yazýlmýþtýr. Araþtýrmanýn amacý: Birincisi 'nin Öðretmenlere verdiði deðeri ortaya koymak, ikincisi ise, eðitim devrimlerine verdiði büyük

desteði ortaya koymaktýr. B Ana tartýþma: 1894 yýlýnda Ýzmir'de dünyaya gelen Mustafa Necati'nin Ýstanbul Hukuk Okulu'nu bitirdikten sonra Ýzmir'e dönerek Ýzmir Kýz Öðretmen Okulu'nda öðretmenlik yaptýðýný arkadaþý Hüseyin Vasýf (Çýnar) ile “Þark Ýdadisi'ni kurduktan sonra Balýkesir'de Hüseyin Vasýf Bey'le birlikte Ýzmir'e Doðru Gazetesi” ni çýkardýðýný belirttikten sonra, onun en önemli görevi olan Maarif Vekilliði”ni 20 ÜNÝVERSÝTESÝ Aralýk ALIKESÝR 1925-01Ocak 1929 tarihleri arasýnda nasýl gerçekleþtirdiðini vurgulamaktýr. Ana tartýþmada Mustafa Necati'nin Maarif Vekilliði döneminde nitelikli öðretmen yetiþtirme konusunda önemli çalýþmalar yapýldýðý ve en önemlisi “harf devrimi”nin bu dönemde gerçekleþtirildiði, “Milli Talim ve Terbiye Dairesi” ve “Dil Heyeti” nin bu dönemde kurulduðu belirtilmiþtir. Mustafa Necati'nin döneminde Türkiye'nin 13 Maarif Eminliði Bölgesi'ne ayrýldýðý, Maarif Teþkilatýna Dair Kanunla 24 Kasým 1928 tarihinde yürürlüðe girdiði, “Millet Mektepleri Teþkilatý Talimatnamesi”nin yürürlüðe girmesi ile Millet Mektepleri”nin açýlacaðý gün olan 1 Ocak 1929 Salý günü yaþama veda ettiði vurgulanmýþ ve Millet Mektepleri anlatýlmýþtýr. Sonuç: Mustafa Necati'nin Öðretmenlere yaklaþýmýný ortaya koyan yaþamdan bir kesit bulunmaktadýr Anahtar Sözcükler: Mustafa Necati, Ýzmir'e Doðru, Maarif Vekili.

ABSTRACT Background of Study: This study has been written in accordance with the article and theB booksALIKESÝR in this field. ÜNÝVERSÝTESÝ Purpose of Study: Ýn the first place the purpose of this study is to show the appreciation of Mustafa Necati Uðural for Teachers and secondarily to bring up his great support for the educational revolutionary.

Main Discussion:B ALIKESÝRMustafa Necati who born in Ýzmir in 1894, had graduatedÜNÝVERSÝTESÝ from Istanbul School of Law afterwards went back to Ýzmir and has been a teacher at the Professional Teacher's Girl School in Ýzmir. Then he andÜNÝVERSÝTESÝ his friends, Hüseyin Vasýf (Çýnar), have establishedALIKESÝR The Eastern High School “Þark Ýdadisi” and also apart from that he has published a newspaper called “Ýzmir'e Doðru” together with Hüseyin Vasýf Bey,.But theB important task of him is to be charged as deputy Ministry of Education and has fulfilled this task between December 20 1925 – January 1 1929. During this period of deputy Ministry of Education, he had carried out this important mission subject on educating well qualified teachers and one of the most significant reform that was alphabet revolution, was realized in this period…”National Educating and Education Department” and “Language Committee”B alsoALIKESÝR was established in this period. , during ÜNÝVERSÝTESÝMustafa Necati's period, was divided into 13 Educational Zone. Mustafa Necati, immediately after “National School organizational Regulations had been into force in November 24 1928, the open day of National Academy on Tuesday January 1 1929,died. Conclusion: there is a section on his life which brings up his approach to the teacher

Key Words: Mustafa Necati, Ýzmir'e Doðru, Minister of Education.

“Necati, Aziz Necati, dileðin yerine getirilecektir”

B Ýsmet Ýnönü,1929 ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR GÝRÝÞ ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

Atatürk devrimlerinin ölümsüz adý Mustafa Necati ilk Meclis'te yer aldýktan sonra 1923'tenB baþlayarak çeþitli bakanlýk görevlerini üstlenmiþtir.. Atatürk'ün genç ve çalýþkan insanlarýn yaratýcýlýðýna verdiði önem nedeniyle de 1925'te 31 yaþýnda Maarif Vekilliðine atanmýþtýr. Bu genç Bakan Atatürk adýna 1925-1929 tarihleri arasýnda büyük bir çalýþma temposu ile çalýþmýþtýr. Bu dört yýl içinde eðitim alanýnda gerçekleþtirdiði bazý çalýþmalar þöyle özetlenebilir. 1926'da Gazi Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitü kurulmuþtur. Karma eðitime geçilmiþtir. Bilim Kurulu'nun, Talim Terbiye Kurulu'nun oluþturulmasý, Köy Muallim Mekteplerinin kurulmasý bu dönemde gerçekleþmiþtir. Mustafa Necati ayrýca 1928'de Arap Alfabesi'nden Yeni Türk Alfabesi'ne geçiþin mimarý, Millet Mektepleri'nin kurucusu ve devrimlerin kýsa zamanda amacýna ulaþmasýnýn temel hazýrlayýcýsý olarak tarihimizdeki yerini almýþtýr. Ýnan (1980) Mustafa Necati'nin eðitim alanýna getirdiklerini; 1-Milli Eðitime getirdiði atýlým, geliþme ve hýz, 2-Eðitim ailesine, eðitim örgütüne getirdiði uyum, içtenlik, erinç ve baðlýlýk, 3- Öðretmenliðe saðladýðý büyük saygýnlýk, deðer ve güven olmak üzere üç baþlýk altýnda toplamaktadýr.

Ýzmir'e Doðru Gazetesi'nin iki önemi mimarlarýndan biri olan MustafaALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Necati Bey, 1894 yýlýnda Ýzmir'de dünyaya gelmiþtir. Horasan'dan Anadolu'ya gelip Darende'ye yerleþen bir ailenin çocuðudurB (Uðural, 1991). Çocukluðu Ýzmir'de geçen Mustafa Necati, ilk ve orta öðrenimini Ýzmir'de tamamladýktan sonra, yükseköðretim için Ýstanbul'a gitmiþ ve Ýstanbul Hukuk Okulu'nu bitirmiþtir. Daha sonra Ýzmir'e dönmüþ önce

avukatlýk sonra da Ýzmir Kýz Öðretmen Okulu'nda öðretmenlik yapmayaALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ baþlamýþtýr. Bu çalýþmalardan sonra yakýn arkadaþý olan Hüseyin Vasýf (Çýnar) Bey ile birlikte 1915 yýlýnda Özel Þark Mekteb-i Ýdadisi'ni kurmuþtur. Bu sýrada bir süre de Aydýn Kasaba Demiryollarýnda Hukuk Müþavirliði göreviniB de yürüttüðü görülmektedir (Ýnan,1991). * Yard. Doç. Dr., Ufuk Üniversitesi Eðitim Fakültesi. Öðretim Üyesi

165 20 Aralýk 1925'ten, yaþamýný yitirdiði 1 Ocak 1929'a kadar Maarif Bakanlýðý (Milli Eðitim Bakanlýðý) yapan Mustafa Necati'nin bu dört yýllýk Bakanlýk döneminin onun unutulmamasýný saðlayan dönem olduðu söylenebilir. Bu dönemde Atatürk'ün idealini kurmak istediði yeni Türkiye'nin eðitim temelleri atýlmýþtýr.Bu dönemde öðretmenler ve Bakanlýk arasýnda kaynaþma saðlandýðý görülmektedir.Öðretmenler ve Bakanlýk arasýndaki iliþkinin saygý, saydamlýk ve içtenlik esaslarý üzerinde kurulmasýnýn saðlandýðý ve Milli eðitimimizin en baþarýlý dönemlerinden birinin yaþandýðý söylenebilir. Mustafa Necati Bey'in döneminde; Genel Eðitim Yasasý TBMM'nden geçirilerek yasalaþmýþtýr. Milli Talim Terbiye Dairesi kurulmuþtur. Ortaokul, Lise ve Öðretmen Okullarýna müzik öðretmeni yetiþtirmek için 1925 yýlýnda Musýki Muallim Mektebi kurulmuþtur. Yine ayný yýl Üniversitesi'nin temeli olan Hukuk Mektebi açýlmýþtýr. Mustafa Necati Bey'in Bakanlýðý dönemindeki en önemli geliþmelerden biri de, Latin Harfleri esasý üzerine yeni bir Türk Alfabesi'nin kabul edilmesidir. 1928 yýlýnda “Dil Encümeni” bir yazý komisyonu gibi çalýþmaya baþlamýþtýr. Pek çok Ulusun alfabesinin incelenmesiyleB hazýrlanan yeni yazý sistemimiz, Atatürk'ün Baþöðretmen olarak desteði ile 1928 Aðustos'unda uygulamaya konulmuþtur. Mustafa Necati, Eðitim Bakanlýðý sýrasýnda “Millet Mektepleri”ni kurarak kýsa sürede Türkiye'yi okul haline ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR getirmiþtir (Ergün,1991). 14 Mayýs 1929 gecesi, ertesi gün Ýzmir'e girecek olan Yunan iþgaline karþý halký direnmeye çaðýrmýþtýr. Mustafa Necati iþgal sonrasý Balýkesir cephelerinde Kuvayý milliye komutaný olarak çarpýþmýþtýr. Ýzmir'e Doðru Gazetesi'ni çýkarmýþtýr. 1920'de ilk TBMM'de Milletvekili olarak girmiþ, Samsun Ýstiklal Mahkemeleri Baþkanlýðý'nda bulunmuþtur. 1924'te Adalet Bakanlýðý 20 Aralýk 1925 arasýnda Milli Eðitim Bakanlýðý ve ayný zamanda Muallimler Birliði Baþkanlýðý da yapmýþtýr (Ýnan,1980). Mustafa Necati, Milli Eðitim Bakanlýðý yaptýðý sýrada 1926'da her öðretim düzeyinden alýnan ücretin kaldýrmasýný saðladýðý görülmektedir. Ayrýca okul kitaplarýnýn Bakanlýkça basýlmasý kararýný almýþtýr (Akyüz, 2008). Akyüz'e (2008) göre öðretmenlerle dolaysýz iliþkiye önem veren Mustafa Necati onlarla mektuplaþmýþtýr. Öðretmenlerde karþýlaþacaklarý haksýzlýklarýn veya güçlüklerin giderileceðiBALIKESÝR kanýsýný yerleþtirmiþtir ÜNÝVERSÝTESÝ. Onun döneminde haksýzlýk, insafsýzlýk ve saygýsýzlýða uðramalarý düþünülemezdi. Maarif Müdürleri, müfettiþler, valiler,

politikacýlar öðretmeneBALIKESÝR karþý keyfi giriþimlerde bulunmaya ÜNÝVERSÝTESÝ cesaret edemedikleri görülmektedir.

Mustafa Necati, öðretmenlerde meslek aþký ve heyecanýný doruk noktasýna çýkarmýþtýr. Onlara bir arkadaþ ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR gibi candan öyle bir sesleniþi vardýr ki…Onlara;Yavrum”, “arkadaþým”, “sevgili meslektaþým”B der, mektuplarýný onlarýn gözlerinden öperek, þefkatle kucaklayarak bitirirdi… Ýsteklerini sorar, kitap gönderirdi… Öðretmenler ondaki içtenliðe hayran kaldýðý görülmektedir (Akyüz,2008). BMustafaALIKESÝR Necati'nin öðretmen okullarý ÜNÝVERSÝTESÝöðrencileri için yaptýrdýðý kimlik belgelerinde þu cümlelerin yazýlý olduðu görülmektedir. “ Türk genci için ahlaklýlýðýn anlamý, görevlerini kayýtsýz þartsýz yapmaktýr”. “ Türk gencinden beklenen en yüksek özellik memleket iþleri etrafýnda faal fedakar, feraset sahibi bir þahsiyet olmaktý”. “Muallim olacaksýn, bu hayatýn dinmek bilmeyen ve yeis kabul etmeyen mücadeleleri etrafýnda kalbinde bir

aþk duymuyorsan yolunu deðiþtir, aramýzdan ayrýl”.Türk muallimleri görev B

ilhamýný vicdanýndan alýr”. “ Türk'ün hakimiyetinden doðan Cumhuriyeti ye- ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR

yeni neslin kalbine iþleyeceksin, bu elmas ýþýldayacaksýn, bu elmas ýþýldadýk-ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ça Türk milleti mesut olacaktýr”(Akyüz, 2008 s.412).

B

Mustafa Necati'nin öðretmenlere gönderdiði yýldýz rozeti öðretmenlerin göðsünü kabartmakta, Bakanlýða olan güvenlerini arttýrdýðý görülmekteydi. Öðretmenlerin bu rozeti yakalarýndan hiç çýkarmadýklarý bu rozet ile halkýn öðretmeni kolayca tanýdýðý, meslektaþlar arasýnda ise tanýþma ve dayanýþmayý arttýrdýðý görülmektedir. (Akyüz, 2008.s.412). Ýnan (1980:25-27) Mustafa Necati'nin öðretmene verdiði önemi þu yaþam kesiti ile özetlemektedir: Böbrek rahatsýzlýðýndan dolayý Ankara'ya Eðitim Bakanlýðýna gelmiþ ve arka bahçedeki bir sýraya iliþerek sancý çekmekte olan bir öðretmenin yanýndan geçen iki kiþiden biri öðretmene “Siz kimsiniz?” diye sorar. Sancýlanan kiþi “Muallimim” der. Arabadan inip gelen kiþi “Muallim burada oturmaz “diye karþýlýk verir. Öðretmen orada oturmanýn yasak olduðunu sanarak ayaða kalkmaya çalýþýr.Bu sýrada konuþan kiþi “Hem de hasta muallim” der ve bu iki kiþi öðretmenin kolundan tutarak içeriye götürerek bir koltuða oturturlar.Hasta öðretmen, bu kiþinin Milli Eðitim Bakaný Mustafa Necati olduðunu öðrenir.Çay getirttikten sonra Saymanlýk Müdürünü çaðýrttýrarak öðretmene para vermesini ister.Öðretmen parasýnýn olduðunu söylemesine karþýn,hasta öðretmeneALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ para vermesini saðlar.Ýstanbul'da Cerrahpaþa Hastanesine gitmesi için demiryollarýndan yer ayýrtýr ve baþhekime B hitaben yazdýðý mektubu vererek hasta öðretmeni yolcu eder.Hastanede iken de durum ile ilgilenir. Hastane dönüþü,öðretmeni kapýda karþýlar. Öðretmenin tek böbreðinin kalmasý nedeni ile onu kente almak istediðini söyler. Ancak öðretmen bunu kabul etmez ve þöyle der;”Teþekkür ederim Efendim, sizin idealiniz köydür, ben de köyde çalýþacaðým” diyerek kararýný söyler. Bunun Üzerine Mustafa Necati,”Öyle ise ufak bir rahatsýzlýðýn olursaALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ doðruca bana geleceksin” der.

7-4-1926 gün ve 1/165/2499 sayýlý Tamim (Genelge) ile “ÖðretmenlerinB Protokoldeki Yeri” nin belirlendiði görülmektedir.Bu genelgeye göre;

166 “ Memleket irfan hayatýnýn mümessilleri olan muallimlerimizin, Orta Tedrisat (Muallimleri) Kanununun on dördüncü maddesi mucibince, merasim ve teþrifat- ta devir müdürlerinin hukukunu haiz olmalarý serahatine raðmen, bir vilayette arkadaþlarýmýzýn (öðretmenlerin) bu hususta ihmal edildiklerini haber aldým. Kanunun bu sarih hükmünün muhafazasýna itina edilerek, vekaletin bu gibi me- saili takibe mecbur býrakýlmamasýný rica ederim efendim (Ýnan, 1980).

Mustafa Necati, Türkiye Cumhuriyeti'nin yedinci eðitim bakanýdýr. Onun bakanlýk yaptýðý yýllarda devlet yönetiminde yönetsel kadrolar sürekli deðiþmiþtir. Fakat Mustafa Necati ile birlikte eðitim örgütünün en azýndan Bakan düzeyinde denge yakaladýðý görülmektedir. 20 Aralýk 1925'te Milli Eðitim Bakaný olarak atanan

Mustafa Necati Bey 27 Aralýk 1925 tarihinde, geliþmekte olan eðitim örgütününB köklü sorunlarý ile daha yakýndan ilgilenmek amacýyla Ankara'da toplanan Üçüncü Heyet-i Ýlmiye toplantýsýna dönemin Bakaný olarak katýlmýþtýr. Üçüncü Heyet-i Ýlmiye bu toplantýda; ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR 1-Devlet ve il bütçelerinden Milli Eðitim Teþkilatý'na ayrýlan ödeneklerin daha yararlý bir þekilde kullanýlmasý. 2-Okullara kayýt için baþvuran çocuklarýn tümünün kabul edilmeleri için okul kapasitelerini artýrýcý önlemlerin alýnmasý. 3-Liselerin yeniden düzenlenmesi ve belirli merkezlerde kuvvetli liseler açarak yavaþ yavaþ çoðaltýlmasý. 4-Öðretmen okullarý ile diðer meslek okullarýnýn, belirli merkezlerde toplanmasý güçlendirilmesi. 5-Gündüzlü ortaokullarda karma öðretim uygulamasý. BALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

6-Stajyer öðretmenlere verilecek pedagojik formasyonun esaslarýnýn tespit edilmesi.

B 7-TalimALIKESÝR ve Terbiye iþleri ile meþgul olmak ÜNÝVERSÝTESÝ bir “Talim ve Terbiye Dairesi” kurulmasý gibi önemi ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR konular görüþülmüþ ve gerekli kararlar alýnmýþtýr. B Heyet-i Ýlmiye kararlarýndan sonra yapýlan çalýþmalarýn arasýnda yer alan önemli çalýþmalardan birinin de Bakanlýk Teþkilat Kanunu Tasarýsý'nýn hazýrlanmasý olduðu görülmektedir. 22 Mart 1926 tarihinde yayýmlananBALIKESÝR 789 sayýlý “Milli Eðitim Teþkilatýna ÜNÝVERSÝTESÝ Dair Kanun” ile “Telif ve Tercüme Heyeti kaldýrýlarak yerine Dil Heyeti ve Milli Talim ve Terbiye Dairesi kurulmuþtur (Ergün,2007). Cumhuriyet tarihinde saltanat ve hilafetin kaldýrýlmasý, Þer'iye ve Evkaf Vekaleti'nin laðvedilmesi gibi en önemli kararlarýn alýndýðý 1924 yýlýnda, Anayasa ve bazý yasalarda da köklü deðiþikliklere gidilmiþtir. Mustafa Necati, bu kararlarýn alýnmasý ve uygulanmasý sürecinde, þeriat hukukundan laik hukuk düzenine geçiþte önemli bir rol üstlenmiþtir. Daha önce Þer'iye ve Evkaf Vekaletine baðlý olan okullar Milli Eðitim Bakanlýðýna baðlanmýþtýr. Tanzimat döneminden bu yana devam eden mektep-menderes ikiliðine son verilmiþ ve laik eðitim sistemi kabul

edilmiþtir (Eski,1996). B ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Üçüncü Heyet-Ýlmiye'nin on dört günlük çalýþmasýnýn sonunda, döneminALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ eðitimcileri tarafýndan “Maarif Teþkilatý Hakkýnda Layiha” hazýrlanmýþ ve okulun toplum içindeki yerinin vurgulandýðý görülmektedir.Bu çalýþmanýn sonunda þu ilkeler öngörülmüþtür (Cýrýltý, 2002). B -Okul ile yaþam arasýndaki engeller kaldýrýlacaktýr. -Ders konularý yaþanýlan çevreden alýnacaktýr. -Kýz çocuklarýnýn eðitimlerindeki eksiklikler giderilecektir. -Tek okul düzeni getirilecektir. -Üretici eðitimine geçilecektir. -Kýz-erkek bir arada eðitim göreceklerdir. Kýzlarýn eðitimi göstermelik anlamda deðil eðitim devrimleri çerçevesinde dikkate alýnacaktýr. Bakanlýk örgütünde ilk akýlcý çalýþmalarý yapan Mustafa Necati'nin il özel idarelerine ait paralarýn

%10'unun Bakanlýk bütçesine aktarýlmasýný ve okul kitaplarýnýn Bakanlýk tarafýndanALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ basýlmasýný saðladýðý görülmektedir. Öðretmenlik mesleðine giriþ koþullarýný belirleyen yasal düzenlemelerB yapmýþtýr. Bunun yaný sýra parasýz yatýlý öðrencilere öðrenim sürelerinin yarýsý kadar zorunlu hizmet yükümlülüðü getiren 1237 sayýlý “Meccani Leyli Talebenin Mecburi Hizmetine Dair Kanun “ çocuk ve gençlerin zararlý yayýnlardan korunmasýný saðlayan 1117 sayýlý “Küçükleri Muzýr Neþriyattan Koruma Kanunu” ile Uluslar arasý rakamlarýn kabulünü saðlayan 1288 sayýlý

“Beynelmilel Erkamýn Kabulü Hakýnda Kanun”unu yürürlüðe koymuþturALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ (Eski,1996).

“Memlekette mektep bulamayan tek bir çocuk býrakmayacaðým”B diyen Mustafa Necati'nin eðitim iþlerinde en olumlu ve uygulamaya dayalý giriþimlere yönelerek kuramlara boðulup kalmayan bir kiþiliði olduðu gorülmektedir ( Milliyet,2 Kanunusani,1929: Akt; Arý, 2009).

167 Mustafa Necati'ye göre, “Türkiye'nin muallimi bütün Türkiye'nin muallimidir. Ýzmir vilayetinin muallimi yoktur. Dersim'in muallimi yoktur. Trabzon'un muallimi yoktur. Türkiye'de çýkan muallim Türkiye'nin muallimidir” (TBMM.22 Nisan 1928; Akt; Ovat,2006). Mustafa Necati'ye göre öðretmen çok okumalýdýr. “Tüm öðretmenlere özel mektubunda bunu þöyle dile getirir; “ Okuttuðundan çok okumayan bir öðretmen çabuk yýpranýr,ihtiyarlar ve bezginlik getirir… Araþtýrma, irdelemeye düþkün, ak saçlý bir öðretmen sürgit genç bir öðretmendir”. Þevket Süreyya Aydemir (1965) bu felsefeye sahip olan Mustafa Necati'yi þöyle anlatýr;

“ Necati Bey genç bir insandý.Ona göre zamanýn gecesi gündüzüB yoktu. Bizim Bakanlýkta iþ akþam tatilinden sonra, bütün dairelerin kapýlarý ka- kapanýnca baþlardý. O saate kadar ancak günlük iþlerle ÜNÝVERSÝTESÝ uðraþýlýrALIKESÝR dý. Mü- dürlerin, genel müdürlerin lambalarý geç saatlere kadar yanardý. Bu geç saatlerde Bakan, hemen daima arkadaþlarýnýn yanýnda olurdu. Eðitim Ba- kanlýðýnýn içinden sessiz ama kuvvetli bir hava esmekteydi. Laik öðret- tim,karma öðretim gibi iler memleketlerin hala tartýþmasýný yaptýklarý cesur ve ileri hamleler bu mütevazý dairenin insanlarý tarafýndan baþa- rýlmýþtýr”. Öðretmenlerin kitap okuyabilmeleri için bir de öðretim araç ve gereçlerinden oluþturulan “okul müzesi” içinde “gezici öðretmen kitaplýðý” kurulmuþ ve onlara istedikleri kitaplar posta ile gönderildiði görülmektedir (Güven, 2001). Bunun yanýnda öðretmenlerle bizzat ilgilenmiþ, saðlýk sorunlarýnaBALIKESÝR kadar bir çok konudaÜNÝVERSÝTESÝ iyileþtirmeler yapmýþtýr. Eðitimin gerçekleþmesi için Köy Enstitüleri'nin öncüsü olan iki köy öðretmen okulunun açýlmasýný

saðlamýþtýr.. BALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

Mustafa Necati'nin “Mütarekedeki Yazýlarý”ný yorumlayan Arýkan (1992) Onun “Bir Hitap” baþlýklý ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR makalesinin gençlere seslenen önemli bir yazý olduðunu, geleceðin parlak ve baþarýlý Milli EðitimB Bakaný”nýn daha o günlerde gençliðe verdiði önemin ve ona duyduðu güvenin bir kanýtý olduðunu vurgulamaktadýr. Bu yazýya göre; “ Beþeriyet karþýsýnda bugünkü mevcudiyetini” korumaya çaba gösterme- B ALIKESÝR yenlerin bir halde yeryüzünde ÜNÝVERSÝTESÝ bir “mevki” olamazdý. Necat, gençlerimizi koþmaya, uðraþmaya, yenileþmeye ve çalýþmaya çaðýrýyor; her Türk'ün her gencin “mütevekkilane” yaþamasý halinde baþýmýza gelecek felaketler karþýsýnda bir uyarýda bulunuyordu;” korkarým ki gözlerimin önünde açýlan mavi ve beyaz badýralar hilalin ateþin rengini solduracak. Bu bakýmdan ha- yatý, topraðý, vataný üzerinde pazarlýk yapýlan bir Ulusun görevi uðraþmak ve çalýþmaktýr. Ýstanbul kadýnlarýyla, gençleriyle çalýþýr, kurtuluþa yönelik dernekler kurar, varlýðýmýzý sürdürmeye, Ulusal haklarýmýzýB kanýtlamaya

çalýþýrken,”biz Ýzmir'de, Anadolu'nun biricik diyarýnda, ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Türk'ün güzel diyarýnda, dedikodular, eðlence ve saadetler içinde mi yaþayacaðýz? ElbetteALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

Elbette hayýr. Azim ve inancýmýzdan doðacak ortak bir çaba bize yarýnýnB parlak ve mutlu günlerini hazýrlayacaktýr. O halde; ümitli ve azimli olalým”. Mustafa Necati 21 Aralýk 1925 tarihinde Milli Eðitim Bakanlýðý görevine baþladýðýnda ülke en zor dönemini yaþamaktaydý. 1924 yýlýnda Hilafet kaldýrýlmýþ medreseler kapatýlmýþ ve uzun yýllar devam eden medrese mektep ikiliðine son verilmiþtir. Devrim hareketleri yayýlýrken iç karýþýklýklar meydana gelmiþtir. Liselerde karma eðitime geçileceðinin söylenmesi üzerine tepkiler doðmuþtur. Ýstanbul öðretmenleri dindar ve vatansever öðretmenler yetiþtirilmediði gerekçesiyle boykot yaptýklarý görülmektedir. Mustafa Necati göreve baþladýðýnda okul ve öðretmen sayýsýnýn çok yetersiz olduðu anlaþýlmaktadýr. 350 000 dolayýnda çocuðun okula gitmesine karþýlýk, bir buçuk milyon çocuðun ise okuldan yoksun olduðu görülmekteydi (Eski,1996). Mustafa Necati yayýmladýðý ilk genelgede Atatürk'ü kastederek, “Milletimize yeni ve nurlu ufuklar açan büyük mürþitlerimiz var ve iþaret eylemiþ olduklarý rehakar esaslar dahilinde sarsýlmaz bir imanla hedefe varmak gayemdir”.Dediði görülmektedir.

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

Ayný genelgede yeni kuþaðý yetiþtirme konusundaki düþüncelerini þu sözlerleB açýklamaktadýr. “ Yeni neslin bedenen ve fikren olduðu kadar, seciye ve milli heyecan Ýtibariyle de yeni hayata ve demokrasinin icabatýna göre hazýrlamak bu suretle Türklüðe, dahil bulunduðu medeniyet zümresi içinde yüksek bir

mevki teminine çalýþmak lazýmdýr. Bu gayeye tamALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ bir intizamla yürüye- bilmek, mekteplerde kuvvetli ve þuurlu inzibatýn ve feyýzli hava-i mane- vinin olmasýna vabestedir. (Hakimiyet-i Milliye,B 25-12-1925. Say:1614. Akt ; Eski,1996).

168 Mustafa Necati, 22 Nisan 1928 tarihinde TBMM'de bakanlýðýnýn bütçesi görüþülürken yaptýðý konuþmada ise þöyle diyordu (Ýnan.1980.s:1) : “ Hepiniz kabul edersiniz ki, Milli eðitim sorunu baþtan sona dek bir bilim ve uzmanlýk sorunudur. Milli eðitimde atýlacak her adým, incelemeyi, dene- meyi ve ayýrt etmeyi gereksinir. Onu içindir ki , her hangi bir Milli Eðitim Bakan'ý, böyle bir takýma dayanmadýkça baþarýlý olamaz. Genel eðitim sorun- larýnda danýþmasýz hiçbir karar vermemek ve her zaman en genç öðretmen- den, en üyük üstatlara dek bütün meslektaþlarýmýzýn görüþlerini toplamak temel ilkelerimizdendir…” Atatürk'ün yolunda giden Mustafa Necati'nin de bilimi rehber edindiði yukarýdaki konuþmadan da anlaþýlmaktadýr. 24 Kasým 1928 tarih ve 1048 sayýlý Resmi Gazete'de yayýmlanarakB yürürlüðe girerek “ Millet

Mektepleri Teþkilat Talimatnamesi' de Mustafa Necati'nin bizzat kaleme aldýðý ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR bir metindir. Millet mektepleri bir anda bütün Türkiye'yi bir okul haline getirmiþtir. Bu örgütün kurulmasý ve burada okutulacak ders kitaplarýnýn hazýrlanmasýnda Mustafa Necati'nin emeði büyüktür. 1 Ocak 1929 günü açýlmasý planlanan bu okullarýn gereksindiði binalarýn hazýrlanmasý için gece gündüz hiç durmadan çalýþmýþtýr. Bu konuda duyduðu heyecan, öðretmenlere yazdýðý aþaðýdaki mektupta açýkça görülmektedir (Özer,2008) : “Muallim Arkadaþ, Bilhassa bu sene yeni Türk Harflerini tamim gibi þerefli bir vazifen da- ha vardýr. Bütün memleket evlatlarýný bir an evvel yeni harflerle okuta- rak Türkiye'de okuma-yazma bilmeyen bir fert býrakmayacak kadar ge- niþ bir azimle çalýþmak mecburiyetindesin. Bunun için yeni Türk Harf- lerini çabuk öðren ve hemen herkese öðretmeye baþla…BALIKESÝR Bu hedefe var -ÜNÝVERSÝTESÝ mak için kürsü, mektep lazým deðildir. Her yerde, her gördüðün, kadýn,

erkek, fakir, zengin, çiftçi, tüccar, köylü ve þehirli tefrik etmeyerek (ayýr-

Bmayarak)ALIKESÝR derhal öðreteceksin. Milletimize ÜNÝVERSÝTESÝ yeni bir teali (yükselme) saha- ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR sý yaratacak olan bu büyük zaferi kýsa bir zamanda kazanacaðýna mutma-B in (kuþkusuz) olarak vazifelerinde muvaffakiyetler diler ve iþe mübaþeret (baþlama) haberini intizar eylerim (beklerim) aziz meslektaþlarým”. Diye- B ALIKESÝR rek öðretmenleri güdülemeye ÜNÝVERSÝTESÝçalýþmýþtýr. Mustafa Necati Millet Mektepleri'nin açýlacaðý 1 ocak 1929 Salý günü öðle vakti hayata gözlerini yummuþtur. Hayata gözlerini yummadan 6 ay önce Millet Meclisi'nde konuþurken sözlerini þöyle bitirmiþtir.

“Bir gün herhangi bir Maarif Vekili mecburi tahsil çaðýnda bulunan çocuk- larýmýzýn hepsini okutmakta olduðunu ve her köyde mektep ve muallim bu-

lunduðunu söylemek bahtiyarlýðýna kavuþur. O zamanB Cumhuriyet, ilk tah-

silde çizmiþ olduðu hedefine varmýþ olacaktýr. Ben bu bahtiyar halefimi þim- ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR

diden gözlerimin karþýsýnda görüyorum.Onun meþerretli ve mesut haliniALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ mü-

þahade ediyorum…” B Milli Eðitim Bakaný Mustafa Necati'nin 25 Aðustos 1928 günü Muallimler Birliði Kongresi'ndeki konuþmasý ise düzenli çalýþmanýn önemini vurgulamaktadýr. “Efendiler, zannetmeyiniz ki yalnýz…yalnýz talebe yetiþtirmekle vazifenizi tam…yapmýþ olursunuz. En büyük vazifeniz halký okutmak, halka yeni harf- lerle yazýp okumayý öðretmektir. Vazifeniz bütün memlekete þamildir (tüm ül- keyi kapsar). Herkes okudum öðrendim diyene kadar mütemadiyen uðra- þýnýz, çalýþýnýz. Çünkü arkadaþlarý, büyük iþlerde muvaffakiyet sürekli ve ýsrar- lý bir çalýþmaya baðlýdýr…Dahi (Atatürk) gecesini gündüzüne katarak, rüyasýn- da bile bunlarý görerek, herkesle meþgul olmaktadýr (Altunya,2009.s.59). Mustafa Necati Milli Eðitim Bakaný olarak 28 Aðustos 1928 günü Muallimler Birliði 4. Kongre'sinde ise þunlarý söylüyor:

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ “Türk Milleti'nin büyük evladý Aziz Cumhurumuzun rehberlik ettiði ve ne bü-

B yük vazifeyi üzerine aldýðý Harf Ýnkilab'nýn da tam muaffakiyetle neticelenece- ðinden hiç kimse þüpheye düþemez. Senelerden beri hepimizi meþgul ettiði hal- de açýklýkla bir türlü meydana konulmayan bu muazzam mesele ile bilir misiniz Büyük Gazimiz ne zamandan meþguldü? O yakasýna zabitlik yýldýzýný taktýðý za-

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ mandan beri bu mesele üzerinde mütemadiyen kafa yormuþtur…Evet efendiler,

Harf Ýnkilabý Gazi'nin dahi dimaðýnda çoktan vücut bulmuþturB (oluþmuþtur).Yal- nýz tatbik zamanýný bekliyordu. Ýþte o zaman geldi ve Gazi bizim kültürümüzün geliþimindeki bu yeni istikameti ve hedefi…gösterdi” Altunya.2009.s.85).

169 Mustafa Necati, 20 Ekim 1928 günü Hakimiyet-i Milliye gazetesine verdiði demeçte daha net konuþuyor ve Harf Devrimi ile ilgili olarak Bakanlýða çok önemli görevler düþtüðünü belirterek, dört hedef belirlediðini vurgulamaktadýr. Bunlar; 1-Dilin geliþtirilmesi: Bunun için a) Türk imlasýný (yazým kurallarýný) tespit etmek ve Ýmla Lügatý (Yazým Klavuzu) hazýrlamak b) Türkçe' nin yeni bir Didaktik Gramerini (Dilbilgisi Öðretim Klavuzunu) vücuda getirmek. c) Türkçe'nin baðýmsýz geliþebilmesi için araþtýrmalar yaptýrmak d) Bilimsel terimleri de kapsayan bir büyük Türkçe Sözlük hazýrlatmak…Bunun için bir Dil Heyeti, ayrýca Üniversite'de bir komisyon oluþturulmuþtur. 2-Eðitimin yeni harflerle yapýlmasý: 1928'in Ekim ayýndan baþlayarak tüm eðitimin “Milli harflerle yapýlmasýný temin etmek”; bunun için eski öðrencilerin yeni harflerle okuyup yazmalarýný saðlamak, ders kitaplarýný yeni harflerle basmak. 3-Yeni harflerle baský yapacak matbaa kurulmasý. B

4-Yeni harflerle okur-yazar hale getirilmesi. Bunun için tüm yurtta ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Millet Mektepleri açmak. (Altunya, 2009.s.85). Bakanlar Kurulu 11 Kasým 1928 tarihinde Millet Mektepleri Yönetmeliðini onaylamýþ ve bu Yönetmelik 24 Kasým 1928 tarihli Resmi Gazete'de yayýmlanarak yürürlüðe girmiþtir.(TBMM Zabit Ceridesi,1928. Akt; Albayrak.2009). 1928-1935 A ve B Dersliklerinin köy, kasaba ve kentlerde yaptýðý çalýþmasýnýn sonucunda 1927 yýlýnda Türkiye'de okur-yazarlýk oraný % 10,5 iken, bu oranýn 1935 yýlýnda % 20,4'e yükseldiði görülmektedir. 1927 yýlýnda erkeklerde okur- yazarlýk oraný % 13, kadýnlarda % 4 iken, bu oranlar 1935 yýlýnda erkeklerde 29,3'e, kadýnlarda ise % 10,5'e yükselmiþtir. Yani erkeklerdeki okur-yazarlýk düzeyinde %16,9, kadýnlardaki okur-yazarlýk düzeyinde ise %B 6,5ALIKESÝR lik bir artýþ dikkati ÜNÝVERSÝTESÝ çekmektedir. Bu oranlarda 1928- 1935 eðitim öðretim dönemlerinde ilkokullarý bitiren öðrencilerin sayýsý da içindedir.

Ancak bunlarýnBALIKESÝR belirtilen oran içindeki yeri sadece ÜNÝVERSÝTESÝ % 1,3 tür.Bu oran düþürüldükten sonra ortaya çýkan % ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR 19,1'lik oran Millet Mektepleri'nin çalýþmalarý sonucunda saðlanabilmiþtir. Bu ise Türkiye'deB okur-yazar oranýnýn yýlda ortalama olarak % 2,7 yükseltildiði anlamýna gelmektedir.Bu artýþ daha sonraki yýllarda da sürdürülebilmiþ olsaydý 1960 yýlýna gelindiðinde Türkiye nüfusunun % 100'ünün okur- yazar hale getirilebileceði görüþünün iler sürüldüðüB görülmektedirALIKESÝR Albayrak,2009). ÜNÝVERSÝTESÝ Millet Mekteplerinin çalýþmalarýndan önce yeni yazýyla eðitim yapacak öðretmenlere yeni harflerin öðretilmesi için çalýþmalar gerçekleþtirilmiþtir. Öðretmenlerin eðitilmesi için açýlan kurslarda yaklaþýk 15 000 öðretmenin yeni yazýyý öðrenmeleri saðlanmýþtýr. Mustafa Necati, Millet Mektepleri'nde yeni yazýyý öðretmekle görevlendirilen öðretmenlere þöyle seslenmiþtir; “…bu hareket yürümüþtür. Bu hareketle birlikte yürümeyen onun önünde koþmayan öðretmen iþ göremez kalmýþ,yurt ve meslek ödevini yapamamýþ

demektir. Görev sizi çaðýrýyor. Her ne zaman olursa olsun, herB nerede bu-

lunursanýz bulunun, rastlayacaðýnýz her Ulus bireyine soracaksýnýz: Yeni ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Türk harflerini öðrendiniz mi? Öðrenmemiþse hemen derse baþlayacaksýnýz. ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Evinize gittiðiniz zaman çocuklarýnýza, bütün ailenizin üyelerine, tanýdýk-

B larýnýza bu harfleri öðreteceksiniz (Erkan,1991.s.143). Cumhuriyet sonrasý dönemde öðretmen yetiþtirme sorununu ciddi olarak ele alan kiþi Mustafa Necati'dir. Cumhuriyet'in ilk yýlarýnda köylerin yüzde 95'inde (35 000 köy) öðretmen yoktur. Mustafa Necati, bu umut kýrýcý resme bakarak “ Bu gidiþle Cumhuriyet öðretmensiz 35 000 köye ancak 100 yýl içerisinde öðretmen gönderebilecektir” diyecektir. (Türer,2006.s.3). Mustafa Necati döneminde öðretmen yetiþtirmeye büyük önem verilmiþ ve yýlda 3 000 öðretmen hesabýyla 10 yýlda 30 000 öðretmen yetiþtirilmesi hedef alýnmýþtýr. Ancak o yýllarda, 25 öðretmen okulunda 4200 dolayýnda öðrencinin eðitim gördüðü anlaþýlmaktadýr.Ýstanbul, Adana, Edirne ve Ýzmir dýþýnda kalan öðretmen okullarýnýn fiziki nitelikleri ise son derece yetersiz görülmektedir (Eski,1996.s.10). Ýlk iþ olarak “Heyet-i Ýlmiye”yi toplayarak Hüseyin Vasýf (Çýnar) Bey zamanýnda hazýrlanmýþ olan eðitimin

genel teþkilat yapýsý ile ilgili çalýþma bir daha gözden geçirilerek eðitim teþkilatýnýnALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ hukuki temellerini oluþturacak

kanun taslaðý hazýrlanarak Meclise sevk edilmiþtir. 22 Mart 1926 tarihinde hazýrlananB bu metnin TBMM tarafýndan kabul edilmesiyle 789 sayýlý “Maarif Teþkilatýna Dair Kanun” çýkarýlmýþtýr. Bu kanunla “Dil Heyeti” ve eðitim teþkilatýnýn kurmay birimi olan “Talim ve Terbiye Dairesi” gibi merkez kuruluþlarý ve “Maarif Eminlikleri” ile de Türk Eðitim Tarihi'nde oldukça özgün bir uygulamayý baþlatacak olan

taþra kuruluþlarý oluþturulmuþtur. Kanunla, Türkiye 13 Maarif EminliðiALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Bölgesine ayrýlmýþ ve her bölgeye “Maarif Emini” unvanýyla tayin edilen görevliler vasýtasýyla, eðitim iþleri valilerin kontrolünden çýkarýlarak bakanlýðýn denetimi altýna alýnmýþtýr ki, bu Tevhid-i Tedrisat KanunuB uygulamasýnýn da bir parçasýdýr ( Doðan,1991.Akt; Özer,2005).

170 TBMM'de 22 Nisan 1926 tarihinde çýkarýlan 819 sayýlý kanunla özel idareler bütçelerinin yüzde 10'luk kýsmýnýn, Eðitim Bakanlýðýnca belirlenecek 10 Bölge Merkezi'nde öðretmen okulu binasý yapýlmak üzere ayrýlmasýna iliþkin kanunun görüþüldüðü sýrada Mustafa Necati'nin Meclis'te yaptýðý konuþmada þöyle diyordu (Ýnan,1980): “Özel Ýdareler, öðretmen okullarýný 10 yýlda kurmuþlar, baþarýlý ola- mamýþlar. Özel Ýdarelerin bu iþi baþaramayacaðý anlaþýlýnca da Genel Ýdareler bu iþi yüklenmiþlerdir. Yetmiþ (70) okul yerine otuz (30 ) okul açýlmýþtýr. Üstelik bu okullar için araç ,gereç ve öðretmen gereklidir.Þim- di Ülke yýlda iki yüz (200) öðretmen yetiþtirmektedir. Bu sayý yetersiz- dir. On (10) yýlda otuz bin (30 000) öðretmene ihtiyaç vardýr. Bu yüz-

den Özel Ýdareler % 10 aktarmakla bir þey kaybetmeyecektir. B

“Maarif Teþkilatýna Dair Kanun'la iki tip öðretmen okulu planlanmýþtýr ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR . Bu okullardan biri beþ yýllýk “Ýlk Muallim Mektepleri”dir. Diðeri de üç yýllýk “Köy Muallim Mektepleri”dir. Ýlk Muallim Mektepleri þehir okullarý için öðretmen yetiþtirmek üzere düzenlenirken “Köy Muallim Mektepleri de Köy okullarý için öðretmen yetiþtirmek için düzenlenmiþtir. John Dewey'nin “Köy Öðretmen Okullarý” kurulmasý yönündeki önerileri de dikkate alýnarak, bu dönemde yeni bir öðretmen ve öðretmen okulu modeli geliþtirilmeye çalýþýlmýþtýr. Köye göre öðretmen yetiþtirmek için “Köy Muallim Mektepleri” modeli düþünülmüþ ve bunu yaþama geçirmek için de, 1927 yýlýnda Denizli Erkek Muallim Mektebi, Köy Muallim Mektebi'ne çevrilmiþ, Kayseri'de “Zincirdere Köy Muallim Mektebi” açýlmýþtýr (Akyüz,2008). Mustafa Necati iki farklý öðretmen okulu düþüncesinin nedenini 20 Mart 1926 tarihli Meclis çalýþmalarýnda þöyle açýklar : “Köy çocuklarýný köyden alýp da þehirde okutmak hatalýdýrBALIKESÝR. Bu sistem ÜNÝVERSÝTESÝ tatbik edilmiþ edilmiþ mahzurlarý görülmüþtür. Mektebi bitiren köy ço-

cuklarý,BALIKESÝR köylerine dönmek istememiþlerdir ÜNÝVERSÝTESÝ. Elimizde böyle çocuklar

vardýr. Onun için köy çocuklarýnýz þehirde deðil köyünde okutacaðýz.O ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR köyünde ne görüyse o hayatý yaþayacaktýr.Yalnýz mektebin içinde bü- B yük bir arazi olacak orada çalýþacaklar, hayvan bakmasýný öðrenecekler, bu suretle köylerinden ayrýlmayacaklardýr. Tabi bunlarýn programlarýný B ALIKESÝR Talim ve Terbiye Heyeti tetkik edecek,ÜNÝVERSÝTESÝ yapacaktýr. Köy Muallimleri- ni getireceðiz, onlarýn þahsi fikirlerini de nazarý dikkate alacaðýz.zOna göre mektep açacaðýz. Ona göre de program yapacaðýz…Tahsil biza- tihi bir hedef deðildir.Bilakis vatandaþý ileride yapacaðýz vazifeye ha- zýrlayan bir vasýtadýr…Öðretmenini vazifesi, yalnýzca talim ve tedris deðildir. Herkese vazifesini öðreten bir mürþid olmalýdýr (Kaya, 2001.

s.68). B

Yapýlan planlama çerçevesinde Ankara, Konya, Balýkesir, ve Erzurum'da öðretmen okullarý açýlmýþtýr. ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR

Bu okullarýn ilki Ankara'da bugünkü Gazi Eðitim Fakültesi binasýdýr. O zamanki adýyla “GaziALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitü”sü, bu kanunla gerçekleþtirilen ilk öðretmen okulu

B binasýdýr. Ýkinci önemli öðretmen okulu binasý Ýzmir Erkek Öðretmen Okulu'dur. Üçüncüsü de bugün “Balýkesir Necatibey Eðitim Fakültesi” olarak hizmet gören “Balýkesir Erkek Muallim Mektebi (Öðretmen Okulu) binasýdýr. Bunlar eðitim öðretim için gerekli donanýma sahip vasýflý binalardýr. 31 Temmuz 1916'da ilk defa temeli atýlan fakat savaþ, iþgal ve daha sonra da ödenek yokluðu gibi nedenlerle inþaatý yarým kalan bu öðretmen okulu binasýnýn inþasýnýn tamamlanmasý için bu kanunun çýkmasýndan sonra hemen harekete geçilmiþ 6 Ekim 1928 tarihinde yeniden temeli atýlarak 1931 yýlý sonunda inþaat tamamlanmýþ ve 30 Nisan 1922 tarihinde de “Balýkesir Necatibey Muallim Mektebi” adýyla resmen eðitim ve öðretime açýldýðý görülmektedir (Özer,2005.2.179). Ýlk Muallim Mektepleri ve Köy Muallim Mektepleri'nden mezun olan öðretmenler ilkokullara atanmaya baþlanýr. Ancak Köy Muallim Mektepleri, biri 1931 diðeri 1932 yýlýnda olmak üzere Mustafa Necati'nin zamansýz ölümü ve ondan sonra gelenlerin bu konu üzerine yeterince durmamalarý, okullar için gerekli alt yapýnýn tamamlanmamasý, köyler için ayrý bir okul açýlmasýna gerek olmadýðý gibi nedenlerle kapatýlmýþtýr. Bu okullar 1937'de Beþ Yýllýk Köy Öðretmen Okullarý adýyla yeniden açýlacak 1940 yýlýnda Köy Enstitüleri'ne dönüþecektir.

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Mustafa Necati bu düþüncesinde ne kadar haklý olduðunu þu þekilde savunur:

B …Efendiler, bizim yaptýðýmýz izlenceyle (program) öðretimi iki biçimde uyguluyoruz. Birisi kentte, diðeri köyde öðretimdir. Kentteki öðretim beþ yýldýr, köydeki öðretim ise üç yýldýr.Köyde okuyacak çocuklarýn koþullarý

baþkadýr. Eðer çocuk kýþýn babasýna gerekirse, çocuðuALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ kýþýn babasýnýn ya- nýna býrakýrýz, yazýn okuturuz. Gerçekten köylüye çocuðu gerektir. Saba- nýný sürer, öküzüne tavuðuna bakar… O çocuk üreticidirB . Boþ bulunduðu zaman okuturuz…(Anar,1991.s.160).

171 Mustafa Necati, her yýl üç bin (3000) öðretmen yetiþtirerek on yýlda bir buçuk (1,5) milyon çocuðu okutmayý hedeflemiþtir. Anaokulunun olmamasýna iliþkin eleþtiriyi yanýtlarken de , önce ana okuluna gidecek yaþ grubuna öðretmen yetiþtirmek üzere Ana Öðretmen Okulu açacaklarýný yaný ana okulu açmadan önce öðretmeni yetiþtirmeyi planladýklarýný söylediði görülmektedir (Ýnan,1980). Alýnan önlemler sonucunda öðretmen ve öðrenci sayýsýnda bir artýþ olduðu görülmektedir. Ancak bu rakamlar yýllýk olarak amaçlanan üç bin (3000) öðretmen sayýsýnýn oldukça gerisinde kalmýþtýr. Okullarýn Türkçe öðretmen ihtiyacýný karþýlamak üzere 1926 yýlýnda Konya'da bir okul açýlmýþtýr. Bu okul 1927'de Ankara'ya taþýnmýþ; pedagoji, matematik,fizik,tabii bilimler ve tarih- coðrafya branþlarý eklenmiþtir. Nihayet Mustafa Necati'nin bizzat temellerini attýðý ve Mimar Kemaleddin'in eseri olan Gazi Orta

Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü binasý 1928-1929 ders yýlýnda hizmete ermiþtirB ve okul bu binaya taþýnmýþtýr (Eski,1996.s.10).1926 yýlýnda, Avrupa (Fransa, Almanya, Rusya, Ýtalya, Yunanistan, Bulgaristan gibi) Ülkelerinde uygulanmakta olan ilköðretim programlarý incelenerek Ülkemiz için yeni bir “Ýlköðretim ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Programý” hazýrlanmýþtýr. Bu programla, derslerin adlarý yanýnda öðretim programlarýnýn da belirlendiði görülmektedir. Öðretim programlarý Türkiye'de diðer Avrupa Ülkeleri ile hemen hemen ayný zamanda uygulanmaya baþlanmýþtýr (Özer,2005.s.180-181). Mustafa Necati beden eðitimi öðretmeni ihtiyacýný karþýlamak üzere Ýstanbul Çapa Öðretmen Okulu'nda bir yýl öðrenim görmek üzere beden eðitimi kursu açýlmýþ ve burada Ýsveçli uzmanlar görev almýþtýr. Mustafa Necati zamanýnda yabancý dil için Ýngiltere, Almanya ve Fransa'ya, müzik eðitimi için Almanya'ya, el iþi ve resim pedagojisi için Danimarka'ya, ilkokul müfettiþliði için Avusturya'ya, Beden eðitimi için Ýsveç'e öðrenci gönderildiði görülmektedir. Bu öðretmenler yurda döndüklerinde öðretmen yetiþtiren okullarda görev almýþlardýr (Eski,2001.s.10). 3 Þubat 1927'de Avrupa'daki incelemelerinde, yurda dönüþünde Ýstanbul gazetecilerine verdiði demeçte özellikle iþ eðitimi, uygulamalý eðitim, deneye ve gözleme dayananBALIKESÝR eðitim,beden eðitimiÜNÝVERSÝTESÝ gibi konulara deðinmiþ eðitimin deðeri ve güzel sanatlar üzerinde açýklamalarda bulunmuþtur (Güven,2001,s,1).

ABvrupa'danALIKESÝR döndükten sonra üzerinde önemle ÜNÝVERSÝTESÝ durduðu konulardan biri de sanat eðitimi olmuþtur . ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Sanayi-i Nefise (Güzel Sanatlar) programý ve beden eðitimi programlarýnýn yeniden ele alýnmasýnýB saðlamýþ ve bu konuda çalýþacak komisyonlar kurmuþtur. Sanatýn toplumsal boyutunu þöyle açýklamýþtýr:

“Herhangi bir sanat gereksinimi okul deðil toplumsal çevre doðurur. Okul, B ALIKESÝR gereksinmeyi kýsa bir zamanda veÜNÝVERSÝTESÝ en iyi biçimde saðlamak için çalýþýr…De- mokrat her Devlet için temel ödev hiç kuþku yok ki, her yurttaþ için temel eðitimi saðlayacak ilköðretimi genelleþtirmektir (Ýnan,1980.s.361). Mustafa Necati, Atatürk'ün 1023'te söylediði “…Türkiye Milli eðitiminin amacý, bilgiyi insan için gereksiz bir süs, bir baský aracý ya da uygarlýk zevkinden çok, hayatta baþarýya ulaþmayý saðlayan bir iþe yarar kullanýlabilir bir araç durumuna getirmektir” (Ýnan,1980.s.362). düþüncesinden yola çýkmýþtýr. Mustafa Necati, milletin estetik eðitimi konusunda etki yapacak kurumlarýn güçlendirileceðini,B güzel sanatlarýn yalnýz süs deðil bir

gereksinim olduðunu, eðer halk sanat gereksinimi duyarsa, yüksek, sanatçý yetiþecek bir ortam doðacaðýný ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR belirtmiþtir. Ona göre halk ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

arasýnda sanat zevkini yaymak, Maarif Vekaleti'nin (Eðitim Bakanlýðý) görevidir. BuB nedenle okullarda sanat zevkini yerleþtirerek ve sanat gereksinimi uyandýrmak için batýnýn ilkleri aynen kabul edilecektir. Resim, heykel ve süsleme alanlarýnda Güzel Sanatlar Akademisi'nde gerekli önlemler alýnacak, gerekirse batýdan uzmanlar getirilecektir (Ergün,1982.s.137-138). Devrim yapan milletlerin ülkelerini sanat eserleriyle kalýcý hale getirebilecekleri görüþünde olan Mustafa Necati ressamlara ve resim sergilerine devletçe sahip çýkýlmasýný, güzel resimlerin devletçe satýn alýnmasýný, pek çok þehirde Atatürk'ün heykellerinin dikilmesini de saðlamýþtýr ( Güven, 2001.s.2.) Mustafa Necati Bey 1 Ocak 1929 yýlýnda rahatsýzlýk sonucu ameliyat edilmiþse de kurtarýlamayarak hayata gözlerini yummuþtur. Mezarý Ankara'da Asri Cebeci Mezarlýðýndadýr. Onun ölümü Gazi'ye gözyaþý döktürmüþtür. Atatürk O'nu ölümsüzleþtirmek amacýyla Ankara'nýn en iþlek Caddelerinden birine “Necatibey” adýný vermiþtir. (Eþme,2002.s.2).

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

B

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

B

172 SONUÇ Öðretmenlere hitaben “Türk Harflerini çabuk öðren ve hemen herkese öðretmeye baþla…diyen ve Harf Devrimine ve Millet Mektepleri'nin açýlacaðý 1 Ocak 1929 Salý günü öðle vakti hayatýný kaybedince Yunus Nadi, Mustafa Necati'nin ölümünden duyduðu üzüntüyü þu sözlerle dile getirir (Eski,1999.s.178); “Necati ölmüþ diye bana haber söylediler. Dünya dünya olalý, ne küre-i arz üzerine ne de onun üstünde herhangi bir adamýn baþýna bu kadar müthiþ bir yýldýrým düþme- miþtir.Haber yýldýrým idi. Fakat onun mukabilinde, ben daha kuvvetli sanki þaka di- yen, sanki bu hakikata inanmamakta selamet bulmak isteyen ben. Tekrar ettiler ki Necati ölmüþtür! Sahi mi? Buna inanmak lazým mý?... Yalnýz þuna eminim ol ki Necati, beraber uðruna hayat ve mematýmýzý vakfettiðimiz istiklal ve inkýlap safla-

rýnda senin yerini doldurmak vazifesi dahi bize ve bütün milleteB terettüp etmiþtir.

…Emin ol çocuk,emin ol arkadaþ,uðrunda çalýþtýðýn vazifeye devam olunacaktýr….” ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Mustafa Necati'nin bir özelliðine iliþkin yaþamdan bir kesit onun ne denli bir öðretmen dostu olduðunu hissetmemizi saðlayacaðý düþünülmektedir. Mustafa Necati'nin bürokrasiye karþý öðretmenin haklarýný nasýl savunduðunu gösteren bir örneði Ýnan (1980) þöyle belirtmektedir: Köylülere baský yapan bir bucak müdürüne karþý çýkan bir öðretmeni bucak müdürü Kaymakama þikâyet etmektedir. Bu durum valiliðe oradan da içiþleri Bakanlýðýna iletilir. Dosyayý inceleyen Eðitim Bakaný Mustafa Necati, içiþleri Bakanlýðýna; “Valiniz bir daha böyle haksýz davranýrsa, onu valilikten almanýzý rica ederim” diye yazar. Öðretmene de yazýnýn bir örneðini gönderir. Diðer bir örnek ise aylýklarýný alamayan ilkokul öðretmenleri ile ilgilidir. Ýnan (1980) bunu þöyle anlatmaktadýr. Ýl bütçesinden aylýklarý ödenen öðretmenlere aylýklarýnýn uzun sure ödenmediði haberi Mustafa Necati'ye ulaþtýrýlýr. Valiye gönderdiði telgrafta, yirmi dört (24) saatte aylýklarýnBALIKESÝR valilikçe ödenmemesi ÜNÝVERSÝTESÝ halinde, tüm öðretmenleri ödeme yapabilen bir ile atayacaðýný bildirir. Ertesi gün kendisine öðretmen aylýklarýnýn ödendiði bilgisi

ulaþýr. Bunun üzerineB ALIKESÝRÝçiþleri Bakanýna ödeme yapýlabildiði ÜNÝVERSÝTESÝ halde gecikme nedenini sorar. Aldýðý yanýttan sonra öðretmene, eðitime, saygý ve sevgi duymayan bir vali ile çalýþamayacaðýný söyleyerek görevden alýnmasýný saðlar. ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR B

KAYNAKÇA Akyüz,B Yahya.ALIKESÝR (2008). Türk Eðitim Tarihi. M.Ö.1000-M.S.2008. ÜNÝVERSÝTESÝ Pegem Akademi Yayýnevi.Ankara. Albayrak, Mustafa. (1994). Millet Mekteplerinin Yapýsý ve Çalýþmalarý (1928-1935) Atatürk Araþtýr- ma Dergisi: Sayý: 29.Cilt:X Temmuz. Altunya, Niyazý (2009). Milli Eðitimde Mustafa Necati Dönemi (20 Aralýk 1925-01 Ocak 1929).Uy- gun Basým. Haziran. Ýstanbul.

Anar,S.(1991). Öðretmen Yetiþtirme Probleminin Analizi: Mustafa NecatiB ve John Dewey. Ýçinde. ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR

Genç, r., Kaptan,s.,Akkutay, Ü ve Eski, M.(Eds). Mustafa Necati Sempozyumu (ss.154-165).ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

Kastamonu: Kastamonu Eðitim Yüksek Okulu Yayýnlarý. B Arý, Kemal. (2009)Mustafa Necati'nin Ölümü ve Ölümü Sonrasýnda O'nun Eðitimci Yönüne Vurgular Ölümünün 80. Yýlýnda Mustafa Necati ve Cumhuriyet Eðitimi Devrimi Sempozyumu. 2-3 Ocak 2009. Ýzmir. Arýkan, Zeki. (1992). Mustafa Necati'nin Mütarekedeki Yazýlarý. Atatürk Araþtýrma Merkezi Dergisi. Sayý.24,Cilt:VIII. Temmuz. Aydemir, Þevket Süreyya. (1965). Suyu Arayan Adam. Remzi Kitabevi.Ýstanbul. Cýrýltý, H.Hüsnü. (2002). Güneþli Mektep: Kamu'nun Eðitimi, Karatepe Yayýncýlýk, Ankara. Doðan, Ýsmail. (1991). Eðitimde Ýcraat Geleneði ve Mustafa Necati (1864-1929) Örneði, Mustafa

Necati Sempozyumu. 9-11 Mayýs 1991. Kastamonu. Ayyýldýz Matbaasý. s. 1ALIKESÝR16.Ankara. ÜNÝVERSÝTESÝ

B Ergün, Mustafa. (1991). Mustafa Necati'nin Türk Eðitim Tarihindeki Yeri. Ýçinde Genç, R., Kaptan, S., Akkutay, Ü ve Eski, M.. (Eds.). Mustafa Necati Sempozyumu. (ss.101-107). Kastamonu: Kas-

tamonu Eðitim Yüksek Okulu Yayýnlarý. ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Erken, V.(1991). Millet Mekteplerinin Yaygýn Eðitimdeki Önemi. Ýçinde Genç, R., Kaptan, S., Akku-

B Tay,Ü ve Eski, M. (Eds.). Mustafa Necati Sempozyumu, (ss.140-149).Kastamonu: Kastamonu Eðitim Yüksek Okulu Yayýnlarý.

173 Eski, Mustafa. (1990). Mustafa Necati Bey'in Kastamonu'daki Konuþmalarý. Kastamonu Eðitim Fakültesi Yüksekokulu Yayýnlarý.No: 4. Ankara. Eski, Mustafa. (1996). “Mustafa Necati” Atatürk Araþtýrma Merkezi. Dergisi. Sayý: 35. Cilt:XII.

Eski, Mustafa. (1999). Cumhuriyet Döneminde Bir Devlet Adamý: Mustafa Necati. Atatürk Araþtýrmalarý Merkezi Yayýnlarý. Ankara. Eþme, Ýsa. (2002) “Özlenen ve Aranan Eðitimci Mustafa Necati” ,Cumhuriyet Gazetesi, 1 Ocak 2002.

Güven, Ýsmail. (2001). Mustafa Necati'nin Türk Eðitiminin Geliþimine Katkýlarý.B Milli Eðitim Dergisi.

Sayý:149. Ocak-Þubat-Mart. Ankara.. ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Ýnan, M. Rauf. (1976). “Öðretmenliði Yücelten Adam: Mustafa Necati” Yeni Toplum Dergisi.Yýl:1. Sayý:3.s.37-40. Ýnan, M. Rauf. (1980). Mustafa Necati. Kiþiliði, Ulusal Eðitime Bakýþý, Konuþma ve Anýlarý. Türkiye Ýþ Bankasý Yayýnlarý. Ankara. Kaya, Erol. (2008). Milli Mücadelede Ýzmir'e Doðru Gazetesi. Turkish Studies Ýnternational Periodi- cal Fort he Language, Literature and History of Turkish or Turkic. Volume 3/1 Winter. Ovat, F. (2006). Bir Eðitim Sevdalýsý. Bilm ve Aklýn Aydýnlýðýnda Eðitim,BALIKESÝR Sayý:74. Yayým.meb.gov ÜNÝVERSÝTESÝ.tr. s.74.10-9-2009.

Özer, Fuat. (2005).B NecatibeyALIKESÝR Eðitim Fakültesi'nin Adýný ÜNÝVERSÝTESÝ Aldýðý Milli Eðitim Bakaný Mustafa Necati

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR Bey (1894-1 Ocak 1029). Balýkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. Cilt:8.Sayý:B 13.http://sbe balikesir.edu.tr/dergi/edergi/c8s13/makale c8s13.pdf.21.08.2009 tarihinde indiril- miþtirB.ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ Türer, A. (2006). Türkiye'de Öðretmen yetiþtirme ve Sorunlar.1. Abece Dergisi.Mart-Nisan sayýsý. Uðural, Ragýp Hüseyin. (1991). Mustafa Necati'nin Ecdadý ve Kimliði, Mustafa Necati Sempozyumu. 9-11 Mayýs.1991 Kastamonu, Ankara. Ayyýldýz Matbaasý.s.184-188. ( Mustafa Necati Bey, Emekli Vali Hüseyin Ragýp UÐURAL'in amcasý olup Maarif Vekili olduðu dönemde kendisi Galatasaray

Lisesine Yerleþtirilmiþtir).

B ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ ÜNÝVERSÝTESÝ ALIKESÝR ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

B Yard. Doç. Dr. Sabiha HAKAN Ankara Üniversitesi Eðitim Bilimleri Fakültesi, Eðitimde Psikolojik Hizmetler Ana Bilim Dalý'ndan mezun oldu.1981. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde (Eðitimde Psikolojik Hizmetler Anabilim Dalýnda) (Altý yaþ uygulamasý ile ilgili Tez hazýrladý)Yüksek lisans yaptý.1985. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde (Eðitim Bilimleri Bölümünde)Doktora yaptý. (Yurt Dýþý Yaþantýsý Geçiren ve Geçirmeyen Lise Öðrencileri Üzerine Doktora Tezi Hazýrladý).1995. Milli Eðitim Bakanlýðýna baðlý pek çok kurumda görev yaptý. Mersin Üniversitesi Eðitim Fakültesi Eðitim Bilimleri Bölümü Eðitimde Psikolojik Hizmetler Anabilim Dalý'nda Yard. Doç olarak çalýþtý. Halen. Ankara'da Ufuk Üniversitesi Eðitim Fakültesi'nde Eðitim Psikolojisi kadrosunda öðretim üyesi olarak görev yapmaktadýr.

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

B

ALIKESÝR ÜNÝVERSÝTESÝ

B

174