YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:31 PM Page 1

HER ŞEYE RAĞMEN BAŞARILARLA GEÇEN BİR YIL...

sunuş

Tarihi Kentler Birliği ve Büyükşehir Belediye Başkanı

Anadolu coğrafyası yüzyıllardır savaşlar, göç- mızda yürüttüğümüz çalışmaları paylaştık. Bu ler, afetler görmüş. Bu topraklarda yaşayanlar, çabalarımız meyvelerini verdi; Temmuzda, Anadolu’nun bereketiyle her zorluğun üste- ülke gündemi bambaşka olmasına rağmen, sinden gelmiş, güzellikler üretmeye devam UNESCO’nun Doğal Miras alanında Dünya etmiş. Ülkemiz 2016 yılında hak etmediği Mirası Geçici Listesine girmeyi başardık. olaylar yaşadı. Hepsinin üstesinden geldik; hemşerilerimizle birlikte daha güçlü bir gele- Mayıs ayındaki Buluşmasında; şehir- cek yaratmak için omuz omuza verdik. leşme ve koruma çalışmalarının eş zamanlı ve birbirini destekler bir planlamayla nasıl Ülkemizin değerlerinin korunması bu zor gün- yürütüldüğünü, Konya’da işi bizzat uygula- lerde daha da önemli oldu. TKB’ye üye olan yan değerli arkadaşlarımızdan dinledik. Bal- lantımıza katılarak önemli mesajlar iletti. Eylül arkadaşlarımın çabaları 2016’da artarak kanlara açılan kapı , Mayıs ayındaki ayında gerçekleştirilen Buluşma- devam etti. 2016 yılının başında Encümen ikinci buluşma noktamız oldu. Seminerimizin sında ise Büyükşehir Belediyesi ile Şahinbey Üyemiz Şükrü Genç’in ev sahipliğinde Sarı- ardından yurt dışı inceleme gezisi için bu yıl Belediyesinin çalışmalarını yerinde inceledik. yer’de yaptığımız yılın ilk Bölge Toplantı- Romanya ve Bulgaristan’a gittik. Filibe, sında, Marmara Havzasındaki kültürel ve Sofya, Varna, Köstence, Rusçuk, Bükreş, Yılın son birlikteliği ise YAPEX Restorasyon doğal değerlerimizi gündeme getirdik. Müjdeli Plevne, Nessebar gibi tarihi kentlerin koruma Fuarında gerçekleşti. TKB üyesi belediyele- haberler aldık: Edirne’den; Selimiye Camisi çalışmalarını inceledik. Edirne’nin ve rin “Kültürel Miras ve İşlevlendirme” tema- ve çevresinde, alan yönetim planı kapsamında ’nın Balkanlarda kurduğu işbirliklerini sıyla katıldığı Fuarın düzeyi her geçen yıl yaptığı kazı ve koruma çalışmalarını dinledik. yerinde değerlendirme fırsatımız da oldu. yükseliyor. Emek veren arkadaşlarımı hem O tarihte sadece proje aşamasında olan Mimar stantlarındaki sunum teknikleri hem de titiz- Sinan Parkının müjdesini aldık. Yılın sonunda “Doğal-Kültürel Miras Açısından Karadeniz likle hazırlanmış içerikleriyle Fuara katkıla- ise Parkta yer alacak Sinan eserlerinin üreti- Bölgesine Yeniden Bakış: Hedefler-Uygulama- rından dolayı tebrik ederim. mine başlandı. Sarıyer’den, İstanbul Boğaz lar” başlığındaki Karadeniz Bölge Toplantısı Müzesinin kurulacağı haberi hepimizi sevin- için Ağustos ayında yeniden Samsun’da bira- Bu kısa sunuş yazısında 2016’ın küçük bir dirdi. Yine İstanbul’un gözbebeği iki tarihi raya geldik. ÇEKÜL YDK üyesi Şehir Plancısı değerlendirmesini yapmaya çalıştım. Koruma ilçemiz Eyüp ve Fatih’teki koruma çalışmaları A. Faruk Göksu’nun “Geliştirilen Kavramlar alanında her geçen yıl artan bilincin yansımala- ile Bursa’nın Marmara Bölgesinde fark yara- Işığında Karadeniz Bütününe Bakmak” başlıklı rını, başarılarla dolu çalışmaları bu sayfalarda tan ve öne çıkan çalışmalarını dinledik, bu sunumu; Safranbolu, Vezirköprü, Merzifon, aktarmaya çalışıyoruz. 2017 yılında TKB’nin çalışmalar hayata geçmeye başladı. ve Ünye Belediye Başkanlarımızın hedefleri, gelecek vizyonu, siz değerli arkadaş- sunumlarıyla Karadeniz Bölge Toplantısı hede- larımın katkılarıyla gelişmeye devam edecek. Nisan ayında Samsunumuzda misafir ettik siz- fine ulaştı. Çevre ve Şehircilik Bakanı ve TKB leri ve eşi benzeri olmayan Kızılırmak Delta- Eski Başkanı Sayın Mehmet Özhaseki de top- Saygılarımla.

1 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:31 PM Page 2

Tarihi Kentler Birliği Mehmet Tahmazoğlu, Şahinbey Bld. Bşk. Dergi Grafik Tasarım Yönetim Murat Özaltun, Beyşehir Bld. Bşk. Gönül Göze Tarihi Kentler Birliği Birlik Başkanı Mürsel Yıldızkaya, Polatlı Bld. Bşk. Yusuf Ziya Yılmaz adına İmtiyaz Sahibi Yönetim Yeri Yusuf Ziya Yılmaz Samsun Büyükşehir Bld. Bşk. Meclis Divanı Katip Üye Tarihi Kentler Birliği Şerifler Yalısı, Emirgân Mektebi İbrahim Sadık Edis Yazı İşleri Müdürü Sok. No: 7 Emirgân Meclis 1. Başkan Vekili Vezirköprü Bld. Bşk. Şirin Sıngın Sarıyer-İstanbul Tahir Akyürek Oğuz Tekin, Havsa Bld. Bşk. Tel: 0212 323 31 32 Konya Büyükşehir Bld. Bşk. Özdilek Özcan, Niksar Bld. Bşk. Yayın Ekibi Faks: 0212 277 41 64 Zehra Özyol, Gümüşhacıköy Bld. Bşk. Sema Ulus Meclis 2. Başkan Vekili Alper Can Kılıç info@tarihikentlerbirliği.org Gültan Kışanak www.tarihikentlerbirliği.org Danışma Kurulu Başkanı Esra Karataş Diyarbakır Büyükşehir Bld. Bşk. Levent Geçkalan Prof. Dr. Metin Sözen İletişim Encümen Katkıda Bulunanlar ÇEKÜL Vakfı Danışma Kurulu Cemal Akın, Bartın Bld. Bşk. İsa Küçük Tarihi Kentler Birliği Bürosu Kamil Saraçoğlu, Kütahya Bld. Bşk. Prof. Dr. Haluk Abbasoğlu Ümit Sarıaslan Ekrem Tur Sok. No: 8 Mustafa Çelik, B. Bld. Bşk. Prof. Dr. Ülkü Azrak Ünal Akkemik Beyoğlu-İst.Tel: 0212 249 64 64 www.cekulvakfi.org.tr Nihat Çiftçi, Şanlıurfa B. Bld. Bşk. Erdoğan Bilenser, Süleyman Elban, Namık Kemal Döleneken Selahattin Gürkan, Battalgazi Bld. Bşk. Prof. Dr. Cevat Geray Ali Yamaç Basıldığı Yer Şükrü Genç, Sarıyer Bld. Bşk. Prof. Dr. Zekai Görgülü Stil Matbaası, 100. Yıl Mah. Ülgür Gökhan, Çanakkale Bld. Bşk. Dr. Asım Güzelbey, Kayhan Kavas, Fotoğraflar Massit Matbaacılar Sitesi, Prof. Dr. Ruşen Keleş Alper Can Kılıç 4. Cad. No: 96, Bağcılar Plan ve Bütçe Komisyonu Üyeleri Mithat Kırayoğlu, Mehmet Özhaseki, Hurşit Aslan Tel: 444 78 45 Azize Değer Kutlu, Sur Bld. Bşk. Hasan Özgen, Fikret Toksöz, Figen Tokgöz Bülent Kantarcı, Çaycuma Bld. Bşk. Dr. N.Fikret Üçcan Şirin Sıngın ISSN: 1308-254X YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:31 PM Page 3

2016 YENİ BAŞLIKLARIN YILI OLDU

editörden

ÇEKÜL Vakfı Yayın Koordinatörü

Tarihi Kentler Birliği, 2000 yılından bu yana de’nin Bozköy ilçesi de eklendi. OBRUK Yerel Kimlik Dergisinin bu sayısının dosya Türkiye’nin kültürel miras alanındaki günde- Mağara Araştırma Grubu, 102 bin metrekare- konusu ise YAPEX Fuarı ve Özendirme mine ürettiği politikalar ve yeni yaklaşımlarla lik alanda ilk tespitlerini yapmaya başladı. Yarışması Ödül Töreni. “Proje, Uygulama, yön vermeye gayret ediyor. Her yıl, hedefleri Süreklilik ve Başarı” dallarında düzenlenen doğrultusunda belirlediği yeni başlıklarla “Anlamlı olan, görünür yanlışların nereden yarışmaya 47 belediyeden 83 projeyle katı- koruma çalışmalarının boyutunu genişletiyor, kaynaklandığı değil, yanlışları üreten ortamı lım, Fuardaki ödül töreninin de bir kutlama yeni kavramlarla bilincin yükselmesi, işbir- iyileştirmektir” sözlerinin yer aldığı Prof. Dr. ortamında gerçekleşmesini sağladı. liklerinin güçlenmesi, koruma projelerinin Metin Sözen’in “Yerel Gücün Önceliği” baş- üretim ve uygulama evrelerindeki başarısının lıklı inceleme yazısı, 45. sayıda yerini aldı; Yıl boyunca TKB toplantılarında ve ÇEKÜL artması için üyelerini biraraya getiriyor. kerelerce okunabilecek ders niteliğinde... Akademi eğitimlerinde işlenen “Kültür Mirası ve İşlevlendirme”, Fuarın da ana 2016 yılının, Yerel Kimlik Dergisinde de yer Muğla’dan ve Seferihisar’dan yerel tohumla- temasıydı. ÇEKÜL Kent Çalışmaları Koordi- verdiğimiz önemli başlıklarını kısaca hatırla- rın korunması için yapılan çalışmaların haber- natörü, mimar Alp Arısoy’un panel konuşma- yalım: TKB’nin “birliktelik” ve “eğitim” yak- leri, Konuralp’in arkeoloji mirasında devam sının detaylarına inceleme sayfalarında yer laşımıyla güçlenmeye başlayan yerel yönetim eden koruma çalışmaları, Karadeniz’den verdik. Kamusal yarar, kimliğe saygı, ken- kadroları; varlıklarını, bilgi ve deneyimlerini, gelen yeni müzelerin haberleri, Gaziantep’in dine yeterlilik kavramlarını örnekleriyle bu kentlerinde yürüttükleri koruma projelerine ve UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağına girmesi yazıda bulabilirsiniz. TKB toplantılarına yansıttı. ve Hamam Müzesinin açılışı, Müzesin- deki “Fıstık Salkımı Tutan Çocuk Heykeli”nin 2017 yılının yine dolu dolu koruma haberle- 2016 yılında ÇEKÜL Akademi eğitimlerine Zeugma Müzesine taşınması, ÇEKÜL Ana- riyle geçmesini, tarihe ve kimliğe saygılı üre- 22 büyükşehir, 13 il ve 71 ilçe belediyesi dolu Kent Arşivinin TKB desteğiyle dijitalleş- timler yapılmasını dileriz... olmak üzere toplam 106 belediyeden, yerelde tirilme süreci başarıyla tamamlandı. kentsel ve kültürel miras proje ve uygulama- larında görevli; mimar, restoratör, peyzaj Yılın en önemli başlığı, “Müze Özendirme mimarı, sanat tarihçisi, şehir plancısı, inşaat Yarışması”nın TKB Encümeninin kararıyla mühendisi, arkeolog, harita mühendisi ve ben- yönetmeliğinin hazırlanması ve başvuruya zeri uzmanlık sahibi 422 profesyonel katıldı. açılması oldu. Yarışmasının ilk teması “Kent Müzeleri” olarak belirlendi. 2017 Mayıs Kayseri ve Gaziantep’te devam eden yeraltı ayında Buluşmasında yapılacak ödül mağara araştırmalarına 2016 yılında Niğ- törenini heyecan ve merakla bekliyoruz.

3 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 4

52

kapak Bursa Muradiye Külliyesi Fotoğraf: Bursa Büyükşehir Belediyesi arşivi

1 sunuş Yusuf Ziya Yılmaz

2 editörden Şirin Sıngın

6 kısa... kısa... Kaleiçi’nin UNESCO yolculuğu ÇEKÜL Bilgi Belge Merkezi büyüyor Tarihi çarşılar 2017’nin gündemi olacak Laodikya’da Kutsal Agora gün yüzüne çıkarıldı Kayseri’de 9 milyon yıllık zürafa fosili bulundu

8 haber Metin Sözen’e Onursal Doktora unvanı

12 YAPEX Fuarı Kültürel miras ve işlevlendirme

24 değerlendirme Korumanın Kilit Taşı: İşlevlendirme

26 inceleme Alp Arısoy ÇEKÜL Kent Çalışmaları Koordinatörü, mimar İşlevlendirme: Yaşamı planlamak

32 haber Sami Baydar Yaşam Evi açıldı

34 haber İncirliova’da koruma için ilk adımlar

36 haber Nuri Has Pasajında restorasyon

4 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 5

37

38 inceleme Prof. Dr. Ünal Akkemik ÇEKÜL Vakfı Yüksek Danışma Kurulu Üyesi İstanbul’un tarihine Yenikapı’dan bir giriş 44

44 haber Koruma, Erzurum’da kültür yolundan geçiyor

46 haber Çarşılar canlanıyor, renklerimiz geri dönüyor

48 inceleme Ümit Sarıaslan / Eğitimci, yazar Merkez Valisi İsa Küçük’ün şiirlerine bakış

52 haber Müze olarak işlevlendirilecek bir Levanten evi

54 haber Devrek koruma çalışmalarına başladı

56 haber Korumada Ulusal Seferberlik: Ani Dünya Miras Listesinde

58 haber Bilgi Ağacı eğitimlerinde çocuk ve kent

60 haber ÇEKÜL Akademi eğitimleriyle yerelden ulusala

62 kitap

5 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 6

ÇEKÜL Bilgi Belge Merkezi büyüyor Kaleiçi’nin UNESCO Yolculuğu Beyoğlu’ndaki ÇEKÜL Bilgi kısa... Merkezi 2016 yılında da büyü- meye devam etti. ÇEKÜL Vakfı Tarihi izleri Pagan dönemine kadar uza- Kent Arşivi ve Prof. Dr. Metin nan ve Roma, Selçuk, Osmanlı dönem- Sözen Arşivine tür bazında lerinden günümüze, yerleşimin eklenen ve bibliyografik kayıt- kesintisiz sürdüğü Kaleiçi, kent tarihi ları yapılan 372 kitap, 40 üzerine yapılan çalışmalarla gündemde. makale, bin 70 kartpostal, Kaleiçi’ndeki Yivli Minarenin bin 128 fotoğraf ile yeni yılda UNESCO Dünya Geçici Miras Liste- ziyaretçileriyle buluşmayı bek- sine kabul edilmesi üzerine, Muratpaşa leyen ÇEKÜL Bilgi Belge Mer- Belediyesinin ev sahipliğinde, Koç kezi, genişleyen kaynaklarıyla Üniversitesi Suna&İnan Kıraç Akdeniz bir yılı daha geride bıraktı. Medeniyetleri Araştırma Merkezinde ÇEKÜL Bilgi Belge Merkezi, bir çalıştay düzenlendi. Dünya Miras 2016 yılında toplam 42 bin 170 Listesine girebilmek için yapılması kayıt ve 45 bin 462 içeriğe gerekenlerin değerlendirilip hedeflerin erişti. ÇEKÜL Akademi eğitim- belirlendiği çalıştaya, Kültür ve Turizm lerine gelen katılımcıların fay- Eski Bakanı Murat Yücel, Alan Yöne- dalanabilmeleri için Tarihi timi Uzmanları ve ÇEKÜL Akademi Kentler Birliği Merkezi olan ve eğitimcileri Namık Kemal Döleneken Akademi eğitimlerinin yapıldığı ile Yaşagül Ekinci, mimar ve akade- Şerifler Yalısında kent kitaplığı misyenler katıldı. Çalıştayda, Antal- oluşturuldu. ÇEKÜL ya’nın turizm beldesi olmasının Evinde, bağışlarla hazırlanan yanında, kültürel ve tarihi referansla- kütüphane ve çocuk kitaplığı rıyla da güçlü bir kent olduğu vurgu- kullanıma açıldı. Bu kütüpha- landı; koruma politikaları, koruma nede 7 ayrı çok yönlü akademik amaçlı imar revizyonları ve alan yöneti- kitaplık, 1 çocuk kitaplığı, minin kent sorunlarının çözümü üzerine 1 roman köşesi ve 1 adet süreli etkilerine değinildi. yayın köşesi bulunuyor. Kütüp- hane dermesi, yaklaşık bin 500 adet kaynaktan oluşuyor.

6 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 7

Tarihi çarşılar 2017’nin gündemi olacak Tarihi Kentler Birliğinin 2017 gündeminde “tarihi çarşılar”ın ön plana çıkması hedefleniyor. ÇEKÜL Vakfının, yeni kurulan Tarihi Çarşılar Federasyonu ile birlikte yürüttüğü envanter çalışması, TKB üyelerinin de devreye girmesiyle tamamlanmaya başladı. ‘70’li yıllarda Safran- ile başlayan tarihi çarşıların korunması hareketi Bursa, Kadıköy, Taraklı, Muğla, Çanak- kale gibi kentlerle devam etmişti. Her yıl farklı bir temanın işlendiği YAPEX Restorasyon Fuarının da konusunun tarihi çarşılar olması planlanıyor.

Kayseri’de 9 milyon yıllık zürafa fosili bulundu ÇEKÜL Vakfı ve OBRUK Mağara Araş- tırma grubunun Kayseri’de yürüttüğü yeraltı şehirlerinin envanter çalışması sırasında 9 milyon yıllık zürafa fosili bulundu. Kayseri Büyükşehir Belediyesi- nin destekleriyle 2 yıldır devam eden araştırmalar pek çok yeni bilginin gün yüzüne çıkmasına sağlıyor. Elde edilen veriler geçmiş yaşamların izleri, insan davranışları ve kültürleri, doğal yaşam ve coğrafi koşullar hakkında araştırmacılara yeni kaynaklar sunuyor. 2016’ın son aylarında da Anadolu topraklarının tari- Laodikya’da Kutsal Agora gün yüzüne çıkarıldı hine ışık tutacak 9 milyon yıllık zürafa fosili bulundu. Tarih araştırmacısı Meh- Denizli'nin Eskihisar Mahallesi yakınındaki, yıl farklı belediyeler kendi kentlerindeki kazı met Çayırdağ’ın önerisiyle Karanlık UNESCO Geçici Kültür Mirası Listesinde çalışmalarına destek olmaya başlamıştı. Mevkiinde incelemelerde bulunan yer alan Laodikya'daki kazı çalışmalarında OBRUK Mağara Araştırma Grubundan boyu 10 metreyi aşan sütunların bulunduğu Ali Yamaç ve ÇEKÜL Kayseri temsilcisi 35 bin metrekarelik alana yayılan Kutsal Prof. Dr. Osman Özsoy, karşılaştıkları Agora bu yıl içinde yapılan çalışmalarla gün hayvan kemiği fosillerinin araştırılması yüzüne çıkarıldı. Pamukkale Üniversitesi için Nevşehir Müzeler Müdürü Murat (PAÜ) Arkeoloji Bölümü Başkanı ve Lao- Gülyaz’a bilgi verdi. Müze ekibi ve Nev- dikya Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Celal şehir Sofular Köyü kazı sorumlusu Doç. Şimşek, bu kalıntıyı 2 bin yıl önceki haline Dr. Okşan Başoğlu ile Sivas Cumhuriyet getireceklerini söyledi. Tarihi Kentler Birliği- Üniversitesi’nden Ayhan Yiğit’in tespit- nin 2012 yılında “Yerel Yönetimler Arkeolo- leri sonucu, kemiklerin 9 milyon yıllık jik Mirasına Sahip Çıkıyor” konulu Denizli zürafa fosili olduğu bilgisine ulaşıldı. Seminerinde ziyaret edilen antik kentte, Kül- Ayrıca gergedan ve mamut gibi hayvanla- tür ve Turizm Bakanlığı ile Denizli Belediye- rın da kemikleri bulunuyor. Bölgede araş- sinin ortak girişimleriyle kazılar hızlanmış, tırmalar devam ediyor. Kurtarma ÇEKÜL Vakfı ve TKB’nin teşvikleriyle aynı kazılarının başlaması planlanıyor.

7 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 8

“BU BÜYÜK KÜLTÜR MİRASI BAŞKASINA RİCA EDİLEREK KORUNAMAZ”

Kültür Üniversitesi, Türk sanatı ve mimarlığı konusundaki araştırmaları ve Türkiye’deki doğal ve tarihi mirasın korunmasına ve tanıtımına yaptığı katkılar nedeniyle ÇEKÜL Vakfı Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen’e Onursal Doktora (Doctor Honoris Causa) unvanını verdi.

EKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, koruma çalışma- larındaki öncü kimliği, Türk sanatı ve mimarlığı konusun- daki araştırmaları ve kültürel mirasın tanıtımına katkılarından dolayı Kül- Çtür Üniversitesi tarafından Onursal Doktora unvanına değer görüldü. 8 Aralık’ta Kültür Üniversitesi Akıngüç Oditoryumu ve Sanat Merkezinde düzenlenen törende Metin Sözen’in ailesi, dostları, meslektaşları ve öğrencileri biraraya geldi. Törenin ardından bir konuşma yapan Metin Sözen, özellikle salonda bulunan gençlere hitaben, “Bu büyük kültür mirası başkalarına rica edilerek koru- namaz. Bireyin kendini tanıması, anlatabil- mesi kendi bilincinin ne kadar geliştiğiyle ilgilidir. Bunun da yolu varlık nedenini öğrenmesiyle olur” diyerek sadece bir kişinin bile, yaşadığı kente nasıl dik duracağını anla- tabileceği mesajını verdi.

Onursal Doktora törenine Kültür Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri, ÇEKÜL Vakfı yöneticileri, çalışanları ve gönüllü uzmanla- rıyla ÇEKÜL Anadolu temsilcileri (Karade- niz, Ereğli, , Gaziantep, Kemaliye,

8 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 9

Kuşadası, Elazığ), Sarıyer, Çankaya, Seyhan, Dünyayı bu kadar büyük sıkıntıya Kemaliye Belediye Başkanları ile Kültür sokmamız ayıp! Bu, acımasızlık! Gelecek ve Turizm Eski Bakanı Atilla Koç, Kültür insanlar için acılarla dolu coğrafyalar bırak- Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yalçın mak, bize yakışmıyor! Kurt, Tarihi Kentler Birliği Genel Sekreteri Sezer Cihan, Merkez Bankası Eski Genel Ben gerçekten yeni bir dönem başlasın istiyo- Müdürü Süleyman Gazi Erçel, Oktay Ekşi, rum... Yaptığımızın doğru olup olmadığını Osman Arolat, Ertuğrul Kumcuoğlu, Selçuk kontrol ederek yaşama devam edelim istiyo- Maruflu, Mehmet Gül, Doğan Tekeli, Doğan rum... Bu salonda pırıl pırıl gençler görüyo- Hasol, Tan Oral, Faruk Göksu, Hasan Özgen, rum; ama onlara bir taraftan geleceğin Avniye Tansuğ, Mehmet Ata Tansuğ gibi, sorumluluğunu yüklemek isterken, bir taraftan “Dünyayı bu kadar Metin Sözen’in yaptığı çalışmaları destekle- da zedelenmiş bir dünya bırakacağımızı gör- büyük sıkıntıya yen; ÇEKÜL Vakfının kuruluşunda emeği düğüm için utanıyorum; bu bizim ayıbımızdır! sokmamız ayıp! geçen çok sayıda davetli katıldı. Tören, Prof. Dr. Dr. Metin Sözen’in teşekkür Bu dünyadaki acımasızlığın bir sınırı olma- Bu, acımasızlık! konuşması ve kokteyl ile sona erdi. lıdır! Sadece kendin için yaşıyorsan, yaşamı Gelecek insanlar için paylaşmıyorsan; bu bencilliği kendine huy acılarla dolu Prof. Dr. Metin Sözen edinmişsen gelecek, karanlık demektir. Kül- teşekkür konuşması tam metni tür Üniversitesinde her kademedeki insanın coğrafyalar bırakmak, “Çok zor günler yaşıyor dünya... Belki de bu töreni düzenlemesi benim için başka bir bize yakışmıyor!” dünyanın gördüğü en zor günler... Çünkü anlam taşıyor. Uygarlıklar ve kültür onu aklın ermediği, dünkü yaşamın, bilginin, biri- üreten toplumların yaşamından daha uzun- kimin bugüne ulaşamadığı bir dönemden dur. Kültür çok geç oluşur; uzun erimlidir. geçiyoruz. Bir sürü sorun acımasızca dünya- Anadolu gibi bir coğrafyayı bize bahşeden, nın başında... Dünya, bereketini sunduğu ayakta dursun durmasın, toprağın altında insanı tarafından değersiz hale getirildi ve olsun olmasın, bırakılan işte o uzun erimli savaşlarla da en ağır bedeli ödüyor... kültür ürünleridir.

9 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 10

“Bu topraklarda her yere her şeyi dikemeyiz; her yere her şeyi yapamayız!

Kendi doğal yapısı Bu topraklarda her yere her şeyi dikemeyiz; leketinin yurttaşı olarak, hemşehrisi olarak o içindeki değerleri her yere her şeyi yapamayız! Kendi doğal kente dik durmayı anlatabilir. Bu büyük kültür zedeleyerek yapısı içindeki değerleri zedeleyerek hareket mirası başkasına rica edilerek korunamaz. Bire- edemeyiz! Dünyanın çektiği bu sıkıntının en yin kendini tanıması, anlatabilmesi, kendi bilin- hareket edemeyiz!” yoğun sorumlusu bu köklü coğrafyada yaşadı- cinin ne kadar geliştiğiyle ilgilidir. Bunun da ğımız için biziz. Uygarlık tarihi bizle başlıyor. yolu varlık nedenini öğrenmesiyle olur. Bu topraklarda yürütülen arkeolojik kazılarda Niçin bugün biraz acı konuşuyorum? Yaptığı- dünyanın derinlikli tarihi gün yüzüne çıkıyor. mız şeyler mutluluk veriyor, evet! Ama yan- O nedenle onlardan daha fazla sorumluyuz! gından mal kaçırıyoruz. Bu nedenle Türkiye Eğitim kurumlarımız kültür öncelikli eğitimi Büyük Millet Meclisine büyük görevler düşü- baş tacı eden kurumlar olmalıdır. Kültür önce- yor. Bu salonda mecliste görev yapmış, görev- likli gelecek vadetmeyen eğitim anlayışı, lerini doldurmuş arkadaşlarım da var. Onlar bu yarınlarda geride kalmış toplumlar yaratmak sorumluluğu iyi bilirler. Kültür öncelikli bir demektir. Bu kadar derin bir geçmişi olan bir anayasanın gerekliliğine inanıyorum. Kültür coğrafyada buna kimin iradesi yeter! öncelikli bir bakışınız yoksa o anayasanın içini doldurmak zordur. Yurttaşı olması, dün- Türkiye’de her karış toprağın ne büyüklükte yalı olması daha da zordur! Saygın bir Türkiye olduğunun artık öğrenilmesi lazımdır. İş işten istiyorum; onurlu bir Türkiye istiyorum… geçtikten sonra koca alanların yok edildiği, Geleceğin bu çocuklara emanet olarak değil, aklın saçma sapan savrulduğu bir coğrafyada geleceğin sahipliğinin verilmesini istiyorum. olmak istemiyorum. Bu yaşa kadar çok güzel insanlarla tanıştım. Şimdi çoğu bu salonda... Biliyorum salon toplantılarına gitmek, dinle- Anadolu’nun soğuk hava şartlarına rağmen kal- mek genç kuşaklar için çok zordur. Ama kıp gelmişler. Sadece bir kişi bile, kendi mem- bugün buraya geldiniz. Kuşaklararası beraber- liğimizi, paylaşımımızı kutluyoruz. Artık yerimizden kalkmak gerekiyor. Bir işi kotar- mak için hareket etmek gerekiyor. Masa başında soruların cevabı aranmaz. Kendi sorularınızın cevaplarını bulmak istiyorsanız hareket etmelisiniz. Kendi sorularımı kendim sordum, cevaplarımı da kendim buldum. Ülkeme katkıya da karar verdim, demek zorundasınız. Kendi çıkarınız ülke çıkarının önüne geçiyorsa, işte o gün yanlış davranan bir birey doğmuş demektir.

Üniversitelere çok teşekkür etmek istiyorum! Burada bir ima var... Sorumluluk aldıkları kadar o üniversiteler, o kentlerin sahibidirler. Aydınlık

10 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 11

yüzlerini o kente yansıttıkları kadar üniversite- kının yenmemesini istiyoruz; sivil hareketin dirler. Kültür Üniversitesini kuranlara, bu ismin doğruları ve alternatifleri göstermesini isti- getirdiği sorumluluğu taşıyan insanlara teşekkür yoruz; özel kesimi de bu topraklardan aldık- borçluyum. Kültürleri olan üniversiteler Türki- ları paranın bir kısmını kültür, eğitim ve ye’nin her yerinde varlıklarını göstermek zorun- doğanın sürdürülebilirliği için yine toprak- dadırlar. Yalnız sadece kuruldukları kentlerde lara bırakmasını istiyoruz diye yola çıkmış- değil, birikimleriyle Türkiye’nin her yerinde tık. Geliştirdiğimiz bu kavramlar bugünün varlıklarını görmek istiyoruz. ve yarının kavramları olsun, evrensel olsun istiyoruz. Biz ciddi ve ağırlığı olan bir ülke- 50 yıldır neredeyse tüm ülkede çalıştım. yiz. Omuzlarımızda büyük kültürel biriki- Ama zaman zaman çok yalnız kaldım. min sorumluluğu var. Büyük uygarlıkların Çünkü henüz sivillik kavramı oturmamıştı. sonuçları var. Biz herhangi bir toprak parça- Sivilliğin sonuna kadar beraberlik olduğunu sının çocukları değiliz! bilmeliyiz. Sivilliğin alternatif ürettiğini, sivilliğin gelişmeye dair sözü olduğunu ve O nedenle sevgili gençler; bizim kuşağın Türkiye’ye önemli katkıların sivil hareket- yanlışlarına, aymazlıklarına düşmeyiniz. ten geldiğini unutmamalıyız. O nedenle yıl- Bizim kuşağın başarılarını yanınıza alarak, lar önce koruma yolculuğuna başlarken; yarınları kurmanızı istiyorum. kamunun diri güçlerini görmek istiyoruz; yerelin seçilmişlerinin, onu seçenlerin hak- Saygılar sunuyorum.”

11 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 12 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 13

KÜLTÜREL MİRAS VE İŞLEVLENDİRME YAPEX Yapı, İnşaat ve Restorasyon Fuarı, ÇEKÜL Vakfı ve Akdeniz Tanıtım işbirliğinde, Tarihi Kentler Birliğinin desteğiyle bu yıl 6. kez gerçekleştirildi. “Kültür Mirası ve İşlevlendirme” konulu fuar, TKB üyesi belediyeleri, uzmanları ve sektör firmalarını biraraya getirdi. YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 14

KORUMA YAKLAŞIMLARI GÜÇLENİYOR

YAPEX Yapı, İnşaat ve Restorasyon Fuarı bu yıl “Kültür Mirası ve İşlevlendirme” başlığıyla stratejik yaklaşım ve bütüncül bakış kavramlarını öne çıkardı.

ntalya Expo Center’da belirleyen konuyu başlığına çıkararak belir- düzenlenen YAPEX liyor. Geçtiğimiz yıllarda kent müzeleri, Yapı, İnşaat ve Resto- kentsel ittifaklar, yerel zanaatlar, kırsal rasyon Fuarı, 6 yıldır yaşam ve kırsal miras gibi konu başlıkları- ÇEKÜL Vakfı ve Akde- nın işlendiği Fuarda bu yıl ana tema “Kültür niz Tanıtım işbirliğinde gerçekleştiriliyor. Mirası ve İşlevlendirme” olarak belirlendi. 16-19 Kasım tarihleri arasında koruma sek- Doğal mirastan kültürel mirasa, eğitimden Atöründe emek veren uzmanları, akademis- örgütlenmeye ve tanıtıma uzanan çok yenleri ve TKB üyesi belediyeleri boyutlu yaklaşımın köklü değerlere ilgiyi buluşturan Fuar, kendi alanında bilgi, dene- artıracağı ön bilgisinden hareketle, kültürel yim ve paylaşımda öne çıkan başlıca plat- mirasın doğru bir şekilde işlevlendirilmesi form. Bu platform odak noktasını, her yıl TKB’nin bu yıl üzerinde çalıştığı başlıca TKB üyesi belediyelerin gündemini de konu oldu. Kültür varlıklarının özgün nitelik- lerini yaşatmak, yerel yöneticilerin ve üretici- lerin duyarlılığını artırmak ve kültürel varlıklara yönelik bir farkındalık yaratmak, işlevlendirmenin önemini belirleyen, kültürel kimlikte süreklilik sağlayan unsurlar olarak işaretlendi. “Kültür Mirası ve İşlevlendirme” de yerel yönetimlerin “stratejik yaklaşım” ve “bütüncül bakış” anahtar kelimeleriyle çalış- malarını önemseyen bir ortam yarattı.

Kültür Mirası ve İşlevlendirme Paneli YAPEX Fuarı, yapılan açılış konuşmalarının ardından ÇEKÜL Vakfı ve Tarihi Kentler Birliği tarafından düzenlenen “Kültür Mirası ve İşlevlendirme” konulu panele ev sahipliği

14 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 15

Açılış konuşmalarından... Tam metinlere www.tarihikentlerbirligi.org adresinden ulaşabilirsiniz.

Fatih Onkar Akdeniz Tanıtım AŞ Gn. Md. Fuarlar, buzdağının su üstüne kalan kütleleri gibidir. Suyun altında, ilk anda görünmeyen büyük bir emek ve iş bölümü var. Koruma, yapı ve restorasyon sek- törlerini biraraya getiren tek fuar olan YAPEX Fuarında, ÇEKÜL ile işbirliğimizin 6. yılını geride bıraktık. Belirtmem gerekir ki, YAPEX Fuarını sektördeki benzer fuarlardan farklı kılan bir özellik var: Tasarım, üretim ve tekno- lojinin yanı sıra kültür boyutu. Geçmiş değer- lerimizi geleceğe taşıma kaygımız nedeniyle YAPEX Fuarında ÇEKÜL ve TKB ile birlikte, ortak değerlerimiz için yol alıyoruz. YAPEX’in özellikle vurgulanması gereken bu niteliği; Fuar ’da yapıldığı için Akdeniz Havza- sına da yansıdı. Akdeniz’in, Torosların kentleri de Fuarın kültür öncelikli kavrayışı sayesinde koruma çalışmalarına hız verdi. Hedefimiz, bu fuarı uluslararası fuarlarla buluşturmak.

yaptı. TKB Genel Sekreteri Sezer Cihan çıkıyor. İlki 2002 yılında Buluşma- Asım Güzelbey ve ÇEKÜL Kent Çalışmaları Koordinatörü, sında yapılan Koruma Proje ve Uygulamala- TKB Danışma Kurulu mimar Alp Arısoy’un konuşmacı olduğu rını Özendirme Yarışması, 16 yıldır aralıksız Üyesi, TKB Eski Başkanı panelde üye belediyelerin işlevlendirme devam ediyor. Yarışma, TKB üyesi beledi- Ülkemizde bize kalan örnekleri ve ÇEKÜL’ün alanda yelerin işlevlendirme çalışmalarının da güç- muazzam bir kültürel kazandığı tecrübeler paylaşıldı. lenmesini sağladı. ÇEKÜL Akademinin miras var. TKB kurulduğunda 52 kent ile yola ‘Tarihi Yapılarda İşlevlendirme Sorunları ve çıkmıştı. O ilk buluşmadan bugüne, geçen Sezer Cihan Yöntemleri’ başlıklı eğitiminin de etkisi 16 yılda 13 bin 550 konuğun katılımıyla TKB Genel Sekreteri büyük. Farklı başlıklardaki Akademi eğitim- 43 toplantı gerçekleştirdi. Düzenlediği Konuşmasına, bir lerine her yıl yaklaşık 500 kişi katılıyor. özendirme yarışmalarına 1000'in üzerinde yapıyı korurken Dolayısıyla TKB üyesi belediyelerin farklı başvuru aldı. Etki alanını her yıl bir öncekine hangi işlevin verile- alanlardaki uzmanları restorasyon, işlevlen- kıyasla artırmayı başaran YAPEX Fuarında ceğinin başlıca sorulardan biri olduğunu dirme, müzecilik, onarım ilkeleri, iletişim bu seneki ana konumuz “Kültür Mirası ve belirterek başlayan Sezer Cihan, işlevlen- gibi başlıklarda etkin bir eğitimden geçmiş İşlevlendirme”. Özendirme Yarışması sergi- dirme kararının projenin tüm sürecini etkile- oluyor. Kent müzelerinin örnekleri de art- sinde, panelde ve stantlarda işlevlendirme yeceğinin altını çizdi: “Alacağınız kararlar, maya başladı. Özellikle tarihi yapılarda konulu uygulama örneklerini izleme şansımız mekânsal müdahalelere yol açar. Bu nedenle hayat bulan kent müzeleri, işlevlendirmede olacak. O nedenle her yıl artan katılımla des- TKB üyesi 445 belediyenin son yıllardaki önemli yer tutuyor. TKB olarak yönetmeli- tek olduğumuz Fuarın bu yıl da başarılı proje ve hedeflerinde işlevlendirme öne ğini yeni hazırladığımız Müze Özendirme sonuçlar vereceğini düşünüyorum.

15 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 16 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 17

Yarışması ile bu iyi örneklerin artmasını Yönetimi Eğitimlerinin 6. ve son modülü Açılış konuşmalarından... istiyoruz. 16 yılda, tarihi yapılara hak ettik- olan eğitim de “Alan Yönetiminde Dünya- Tam metinlere www.tarihikentlerbirligi.org adresinden ulaşabilirsiniz. leri değerin verilmediği bir dönemden, dan Örnekler ve Vaka Çalışması” başlığıyla bugünlere geldik. Başarının boyutlarını YAPEX fuar alanında gerçekleştirildi. Prof. Dr. Metin Sözen YAPEX Fuarında da görmek mümkün.” TKB üyesi belediyelerin teknik kadroları- ÇEKÜL Vakfı ve TKB Sezer Cihan yaptığı sunumda, endüstri nın katıldığı ve 6 ay süren eğitimde, Danışma Kurulu Başkanı mirasından Cumhuriyet mirasına, farklı UNESCO Dünya Miras Listesi kapsamı ve YAPEX Fuarının 6.; mimari ve hafıza değeri olan yapıların önemi; kültür varlıklarının listeye yazdı- TKB’nin 16. ve işlevlendirme örneklerini fotoğraflar eşli- rılma sürecinin yerel yönetimler tarafından ÇEKÜL'ün 26. yılını kutluyoruz. Bütün bu ğinde anlattı. (Detaylı sunuma www.tarihi- planlanmasına yönelik yöntem ve uygula- zaman içinde, Türkiye’nin saygın bir ülke kentlerbirligi.org sitesinden ulaşabilirsiniz) malar detaylarıyla anlatıldı. Son modülde olması, dünya coğrafyası içindeki yerini ve ise ÇEKÜL Akademi eğitimcileri Namık değerini bilen nitelikli kadroların oluşması ne ÇEKÜL Kent Çalış- Kemal Döleneken ve Yaşagül Ekinci Danı- kadar önemlidir, tekrar tekrar gördüm. Tüm maları Koordinatörü, şan, alan yönetimine ilişkin güncel yasal kesimleri buluşturabilecek, kültür öncelikli yeni mimar Alp Arısoy ise düzenlemeleri paylaştı. 22 uzmanın katıl- bir gündemdir ihtiyacımız olan. Antalya’da ger- ÇEKÜL’ün son yıl- dığı eğitim, ÇEKÜL standında yapılan ser- çekleştirdiğimiz bu Fuar, büyük bir işbirliğidir. larda sürdürdüğü tifika töreniyle tamamlandı. TKB, 450'yi aşan üyesiyle hiç gösteriş yapma- kentsel canlarındırma çalışmalarında işlev- dan, kaynakları en kıt, fakat uzandığı alan ve lendirmenin önemini, vakfın bakış açısını, Değişen kültürel yaşam ürettiği kültürel anlayış en geniş olan kuruluştur. koruma stratejisi ve felsefesini örneklerle 24. YAPEX Yapı, İnşaat ve Restorasyon Fuara katılan belediyeler kendilerini yeniliyor ve anlattı. (Alp Arısoy’un detaylı sunumu sayfa Fuarı, ÇEKÜL Vakfı Yönetim Kurulu düzeyi her yıl arttırıyorlar. YAPEX, işbirliğine 26’da bulabilirsiniz.) Üyesi, yönetmen Hasan Özgen’in Antalya dayalı, beraberlik ve saygı içinde yaşanacak bir Film Festivali Belgesel Seçkisi İzleyici geleceğin umududur. Bu nedenle her standın Uzmanlara AYEP sertifikası Ödüllü “Bir Yenilginin Anatomisi” filmi ile başındaki arkadaşın elini sıkınız. Onun kaynak Türkiye’nin kültürel miras alanında son buldu. Film, geleneksel ile modernin yokluğu içinde gelmiş olduğunu biliniz. uzmanlaşmış ilk ve tek sivil eğitim kurumu çatıştığı hat üzerinde değişen yaşam kültü- olan ÇEKÜL Akademinin düzenlediği Alan rüne odaklanıyor. Süleyman Acar Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi YAPEX, yapı sektörün- deki gelişmeleri ve yeni teknolojileri takip etme imkânı sağlaması açı- sından önemli bir fuar. Ülkemizde son yıllarda kentsel dönüşüm dolayısıyla ciddi yatırımlar yapılıyor. Kuşkusuz, yeniyi inşa ederken eskiyi muhafaza edebilmek gerekiyor. Özel- likle Antalya gibi tarihi izler taşıyan şehirler için bu fuarların etkisi büyük. Çevreci binalar yapmak ya da bina restorasyonlarında eskiye sadık kalmak gibi, belediyelerin sorum- luluk alanına girdiğini düşündüğüm konularda fuarın aktardığı bilinç devam etmeli.

17 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 18

Özendirme Yarışması Ödül Töreni

Tarihi Kentler Birliği tarafından bu yıl korunması, Bursa kentinin UNESCO 15.’si düzenlenen “Tarihi ve Kültürel Mirası Dünya Mirası Listesine girmesine sağlanan Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme katkı ve yıllar içinde niteliğini her geçen Yarışması” ödül töreni ve sergisi, her yıl gün artırarak istikrarlı biçimde kentsel Tarihi ve Kültürel olduğu gibi bu yıl da Fuar sırasında yapıldı. koruma çalışmalarının sürdürülmesi” Mirası Koruma Kentsel, arkeolojik ve doğal değerlerin yaşa- nedeniyle ödüle değer bulduğunu açıkladı. Proje ve Uygulamalarını tılması ve doğru işlevlendirilmesi için “Proje, Söke Belediyesinin kentsel canlandırma Uygulama, Süreklilik ve Başarı” dallarında sürecine ekonomik, sosyal ve kültürel bir Özendirme düzenlenen yarışmaya 47 belediyeden 83 bütün olarak yaklaştığı “Kemalpaşa Yarışmasına bu yıl proje katıldı. Özendirme Yarışması Ödülleri, Mahallesi Canlandırma Projesi” ise Jüri 47 belediyeden 83 proje forum alanında gerçekleştirilen sergi açılışı- Özel Ödülünün sahibi oldu. Proje kapsa- nın ardından 17 Kasım Perşembe günü düzen- mında kurulan kent atölyeleri ile yerel katıldı. lenen bir törenle sahiplerine verildi. istihdama katkıda bulunulurken, koruma politikalarını sürekli kılacak adımlar atıldı. TKB Yarışma Jürisi, yarışmaya “Muradiye Türbeleri Restorasyonu ve Kapalı Çarşı Metin Sözen Büyük Ödülü Sağlıklaştırma Projeleri” ile katılan Bursa • Bursa Büyükşehir Belediyesi Büyükşehir Belediyesini Metin Sözen Muradiye Türbeleri Restorasyonu ve Koruma Büyük Ödülüne değer buldu. Jüri, Kapalı Çarşı Sağlıklaştırma Projesi Bursa Büyükşehir Belediyesini “günümüze ulaşan en önemli Osmanlı eserlerinden Jüri Özel Ödülü Muradiye Türbelerinin çağdaş restorasyon • Söke Belediyesi tekniklerinin en iyi biçimde uygulanarak Kemalpaşa Mahallesi Canlandırma Projesi

Metin Sözen Büyük Ödülü/Bursa Büyükşehir Belediyesi Jüri Özel Ödülü/Söke Belediyesi

18 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 19

Metin Sözen Büyük Ödülünü alan Muradiye Külliyesi YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:32 PM Page 20

Jüri Özel Ödülüne değer bulunan Söke Belediyesine ait Kemalpaşa Mahallesi Canlandırma Projesinden bir görünüm

Uygulama Ödülleri Uygulama Ödülleri

Proje Ödülleri Proje Ödülleri

20 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 21

Süreklilik Ödülleri Süreklilik Ödülleri

Özendirme Ödülleri • Merzifon Belediyesi • Edirne Belediyesi Ulukuşlar Konağı Restorasyon Projesi Selimiye Camisi Çevresi ve Kırkpınar • Nilüfer Belediyesi Alanı Kentsel Tasarım Projeleri Mübadele Evi Projesi • Hatay Büyükşehir Belediyesi • Urla Belediyesi 5. Mıntıka 1313 ve 1339 Parselleri Postane ve Zafer Sokakları Sağlıklaştırma Restorasyon Projeleri ve Hersekzade Ahmet Paşa Hamamı • Belediyesi Restorasyon Projeleri 2. Etap Sokak Sağlıklaştırması ve Nasurul- • Uzunköprü Belediyesi lah Camisi Çevresi Kentsel Tasarım Projeleri Eski Askerlik Şubesi Binası • Melikgazi Belediyesi Restorasyon Projesi Arap Ocağı ve İptidai Mektebi • Ünye Belediyesi Restorasyon Projeleri Kadılar Yokuşu Sokak Sağlıklaştırma • Büyükşehir Belediyesi ve Kentsel Tasarım Projesi Tarihi Kent Merkezi Düzenleme ve Tasarım Projesi Süreklilik Ödülleri • Samsun Büyükşehir Belediyesi • Eyüp Belediyesi Saathane Meydanı Kentsel Tasarım Projesi Sokollu Mehmet Paşa Medresesi • Seyhan Belediyesi Restorasyonu Av. Turan Arun Sokağı Sağlıklaştırma Projesi • Gaziantep Büyükşehir Belediyesi • Yüreğir Belediyesi Gaziantep Kültür Sanat Ölümsüzlük Şehri Missis Projesi Merkezi Renovasyonu • Odunpazarı Belediyesi Uygulama Ödülleri Taşbaşı ve Yandaş Sokak • Battalgazi Belediyesi Sağlıklaştırma Projeleri Mahalle Müzeleri Projesi • Osmangazi Belediyesi • Çanakkale Belediyesi Maksem Müze Ev, Somuncu Baba Evi Ece Ayhan Kültür Merkezi Restorasyonu Rekonstrüksiyonu Projeleri Projesi • Ödemiş Belediyesi • Kayseri Büyükşehir Belediyesi Çoban Dede Türbesi, Kılcı Mehmet Ağa Milli Mücadele Müzesi ve Camisi, Çakırcalı Mehmet Efe Konağı ve Birgi Müftü Evi Restorasyonu Projeleri Jandarma Karakolu Restorasyon Projeleri

21 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 22

• Selçuklu Belediyesi • İzmit Belediyesi Sille Sokak Sağlıklaştırma ve Restorasyon Işıklı Cami, Yeni Hamam Restorasyonları Projeleri ve Sırrı Paşa Caddesi Sokak • Şahinbey Belediyesi Sağlıklaştırma Projeleri Şıh Fetullah Camisi Meydanı Kentsel Tasarım, • Kadıköy Belediyesi İslam Bahçesi Peyzaj Düzenlemesi Projeleri Maliye Binası Restorasyon Projesi • Tire Belediyesi • Kaymaklı Belediyesi Tire Yahudileri Müzesi ve Butik Otel Projeleri Yeraltı Şehri Çevresi Düzenleme ve Kentsel Tasarım Projesi Başarı Ödülleri • Körfez Belediyesi • Adana Büyükşehir Belediyesi Hereke Kalesi Restorasyon Projesi 63 ve 64 Envanter Numaralı • Kuşadası Belediyesi Binaların Restorasyonu KEGEV Hizmet Binası • Akşehir Belediyesiy Rekonstrükyon Projesi Takkasızlar Konağı ve Değirmen sokak • Kütahya Belediyesi YAPEX fuar Sağlıklaştrıma Projeleri Ulucami Caddesi Sokak • Alanya Belediyesi Sağlıklaştırma Projesi alanı sektörün Hıdrellez Kilisesi Restorasyonu • Muğla Büyükşehir Belediyesi uzmanlarını • Belediyesi Çeşmeköy Cami, Pınarköy Cami ve Toksöz ve yerel yönetimleri Kapalıçarşı Çevresi Sokak Sağlıklaştırma ve Konağı Restorasyon Projeleri Çok Amaçlı Salon Restorasyonu Projeleri • Niksar Belediyesi biraraya getirdi. • Erdek Belediyesi Akil Muhtar Erdem Sokak Aziz Dimitros Kilisesi Restorasyonu Projesi Sağlıklaştırma Projesi • Eskişehir Büyükşehir Belediyesi • Selçuk Belediyesi Tarihi Turing Klöp Oteli Şirince St.John Kilisesi Restorasyonu Projesi Restorasyonu Projesi • İncesu Belediyesi • Süleymanpaşa Belediyesi Seyr - Sefa Konağı Restorasyonu Kesmekaya Sokak Tasarım Projesi • İnebolu Belediyesi • Taraklı Belediyesi Eski Belediye Binası Restorasyonu ve Kent Hacı Haşim Ağa Konağı ve Müzesi Projesi Hacı Atıf Han Restorasyonları • İzmir Büyükşehir Belediyesi • Uzundere Belediyesi Emir Sultan Türbesi Restorasyonu Osman Efendi Cami Restorasyon Projesi

Başarı Ödalleri Başarı Ödalleri 22 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 23

Selçuklu Zaman Müzesinden bir detay/Sille Şapeli, işlevlendirmeye bir örnek

23 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 24

değerlendirme

KORUMANIN KİLİT TAŞI: İŞLEVLENDİRME

ÇEKÜL Vakfı İletişim ve Yayın Koordinatörü

APEX Restorasyon Fuarı bu düzenleniyor olması, Fuarın daha geniş bir yıl da “kamu-yerel-sivil- kamuoyu yaratmasına da vesile oluyor. Her yıl özel” birlikteliğinin gücünü artarak devam eden başvurular nedeniyle ödül gösterdi. Bu dört alanın tem- törenleri, bir seremoniye dönüşüyor. Sahneye silcileri restorasyon, mal- çıkan yerelin temsilcilerinin sembolik ödülle- zeme, işlevlendirme, işbirliği, planlama rini gururla teslim alışlarının fotoğrafları, yerel süreçlerini Fuar süresince konuştu, tartıştı. basının ilgisi ve desteğiyle tüm Türkiye’ye Y yayılıyor. Bir yılda neredeyse bütün ülkede ÇEKÜL işbirliği ve TKB desteğiyle geride üretilen koruma projelerindeki kültürel miras- bıraktığı 6 yılda kent müzelerinden kırsal lar; hanlar, külliyeler, çarşılar, konaklar, tarihi mirasa, koruma gündemini canlandıran sokaklar Fuar öncesinde ve sonrasında yapılan YAPEX, “işlevlendirme” başlığında stantlarını tanıtım çalışmalarıyla bir ay boyunca ülkenin hazırlayan TKB üyesi belediyelerin sergilediği gündeminde kalıyor. örneklerle amacına ulaştı. ÇEKÜL ve TKB’nin “korumak için tanımak” Üretilenlerin sergilendiği, yeni işbirliklerinin yaklaşımı, gündemi canlandıran YAPEX oluştuğu, yeni anlaşmaların yapıldığı büyük Fuarıyla bir kez daha hedefine ulaşıyor. “pazar”lar olan fuar alanları içinde YEPEX’in Bu nedenle Özendirme Yarışması ödül töreni ayrı bir yeri var. Sivil alanı temsil eden ve sergisinin Fuar kapsamında yapılıyor ÇEKÜL Vakfı, kamuyu ve yereli temsil eden olması anlam kazanıyor. Tarihi Kentler Birliği, özel kesimi temsil eden Akdeniz Tanıtımın birlikteliği ile ortaya çıkan Fuarı özel kılan etkinliklerden biri olan panel- başarı; örgütlenme, dayanışma, planlama, lerde ise o yılın ana teması derinlemesine, işbirliği kavramlarının önemini hatırlatıyor. örnekleriyle işleniyor. Bu yılın konusu olan “Kültürel Miras ve İşlevlendirme” panelinde, TKB Özendirme Yarışması ödül töreninin ve TKB Genel Sekreteri Sezer Cihan ile ÇEKÜL sergisinin 6 yıldır YAPEX Fuarı kapsamında Vakfı uzmanlarından Alp Arısoy sunumlarında

24 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 25

işlevlendirmeyle ilgili temel kriterlere dikkat çekti. Koruma süreçlerinin en başında, daha planlama aşamasındayken işlevlendirme kara- rının verilmesinin önemi vurgulandı. Panel, salonu dolduran üniversite öğrencileri için ders niteliğindeydi. Teorik anlatımlarla pratikteki uygulama süreçlerinin arasındaki farkı görme- lerine aracı oldu.

ÇEKÜL Akademi Alan Yönetimi Eğitimi (AYEP) son modülünün ve dönem sonu serti- fika töreninin Fuarda yapılıyor olması, koru- mada “eğitim” süreçlerinin önemini vurgulayarak YAPEX’in amacına ulaşmasını sağlayan adımlardan birini oluşturdu.

ÇEKÜL’ün doğal ve kültürel mirasın korunma- sında olmazsa olmazları arasında yer alan “eği- tim-örgütlenme-tanıtım” başlıkları, YAPEX Fuarının da ana çatısını oluşturuyor. Her yıl içi daha da doldurulan bu başlıklarla yön verilen Fuar, koruma alanında emek harcayanların beklentilerini karşılıyor; başarısı ve etkisi her geçen yıl büyüyor.

Doğal ve kültürel varlıkların yoğun olduğu Antalya’da Fuarı düzenlemenin kent için de olumlu etkilerini unutmamak gerekir. Antalya’nın bilinen yüzü kum-deniz-güneş turizminin dışında, Toroslarda başlayan bir kültür turizmi var. Antalya Büyükşehir Beledi- yesinin destekleriyle düzenlenen Fuara katılan Toros kentleri, YAPEX’de koruma gündemini yakından takip etme fırsatı buluyor. Önümüz- deki yıllarda Büyükşehir Belediyesinin yapa- cağı planlı kültür öncelikli turizm çalışmalarıyla, sürdürülebilir turizm payının dengeli olacağına inanıyoruz. YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 26

inceleme APEX Fuarındaki sonra, yani mimar, restoratör ve hatta bele- panel kapsamında, diye alandan çekildikten sonra korumayı ÇEKÜL Vakfının işlev- sürdürecek olan yaşamdır; bizzat orada lendirmeye bakışını yaşayan halkın kendisidir. Dolayısıyla anlatan Alp Arısoy’un işlevlendirme dediğimiz şey, bütünüyle İŞLEVLENDİRME: konuşma metnini yayımlıyoruz: başlangıçtaki “işlev” fikriyle ilgilidir. YAŞAMI Yİşlevlendirme, ÇEKÜL Vakfının gerek Kamusal yarar mahalle, gerekse kent ve havza ölçeğinde Kamusal yarar, kamusal niteliğin arttırıl- PLANLAMAK sürdürdüğü canlandırma çalışmalarında ması anlamına geliyor. “Kent hassasiyetle yaklaşılan konuların başında yaşamı”ndan ortak iş yapma pratiğini geliyor. ÇEKÜL Vakfının işlevlendir- anlıyorsak; “kültürün korunması” ve “kül- meye bakış açısını, koruma stratejisi ve tür üretimi” ile de ortak mekânda bir araya felsefesi içinde işlevlendirmenin yerini gelmeyi gerektiren işler bütününü anlıyo- uygulama örnekleriyle anlatmaya çalışa- ruz. Bu nedenle koruma projelerinin nite- ÇEKÜL Vakfı Kent Çalışmaları Koordinatörü, mimar cağım ama önce “biz neyi koruyoruz?” liğini yükselten şey, o projenin kamusal sorusunu cevaplayalım. olarak ne kadar paylaşıldığı, halkın pro- jeyi ne kadar sahiplendiği ile ilgilidir. Biz neyi koruyoruz? Koruma öncelikli İnsanlar, çalışma alanı olan yapıyla/böl- bir yaklaşımla ele aldığımız şey nedir? geyle nasıl bir bağ kuruyor? Yalnız mı Gerek Tarihi Kentler Birliği toplantılarında yoksa çocuklarıyla birlikte mi geliyor? gerekse ÇEKÜL’de gerçekleştirdiğimiz Belli bir rutin içinde mi yoksa sadece bir Çarşamba Kent Toplantılarında vurguladı- kere merak ettiği için mi geliyor? Bir üre- ğımız ana söylem, kentlerin sadece bina- tim sürecine katılmaya mı geliyor? lardan oluşmadığı... O binaların içinde yaşanan hayatlar, yani yaşamın kendisi Bunun da ötesinde hatırlanması gereken aslında koruduğumuz şeyin temelini oluş- bir şey daha var: Tarihi binalar hepimize turuyor. Binaları yaşatabilmek, içindeki aittir. Onları tam da bu nedenle kültür hayatı korumakla mümkün olabilir. İşlev- “mirası” olarak anıyoruz. Bu yüzden bir lendirmenin önemi de burada ortaya çıkı- binayı sahiplenmek ile onu korumak ara- yor: İşlevlendirmenin esası, yaşamı sında doğrusal bir orantı vardır. Sözge- planlamaktır. Yaşam, bu planlamada çalış- limi bir zamanlar sultanların yaşadığı mamızın hem başlangıcını hem de sonu- Topkapı Sarayına bugün dolaşmaya gidi- cunu belirliyor. Proje tamamlandıktan yorsak, mekân kamuya ait olduğu ve kül-

26 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 27

“Kültür üretimi, sosyal sermayeye ve dolaylı olarak da ekonomik sermayeye katkı sağlar.”

27 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 28

türel miras olarak sahiplenildiği içindir. Söz inşa etmiyor ya da yeni bir binaya işlev ver- konusu anlam ve kullanım değerini mekâna miyoruz. Geçmişten bize miras bırakılmış kazandıran, ona yüklenen işlevdir. olanı geleceğe aktarmayı istiyoruz. Dolayı- O halde diyebiliriz ki korumanın sürdürülebil- sıyla onun kimliğine saygı duymalıyız. Bazı mesi için ilk kural, kamusal yarardır. gereksinimler nedeniyle tarihi yapıya yeni parçalar eklenebilir ki bu bütünüyle teknik bir Kimliğe saygı konudur. Ama bu teknik dokunuş sırasında da İşlevlendirmeden söz ederken ikinci önemli yapının geçmişten bugüne taşıdığı kimliği kural, Tarihi Kentler Birliğinin de ilkelerinden unutmamak gerekiyor. Bu da başka bir teknik biri olan kimliğe saygıdır. Biz yeni bir bina soruya yol açar: Yeni işlevi tarihi yapı içine nasıl oturtmalı? Yeni olan eskiyle nasıl har- manlanmalı? Yapılan müdahalenin tarihi bina- nın kimliğini zedelememesi doğru işlevlendirmenin ilkelerinden biridir.

Bütüncül bakış İşlevlendirme projesi hazırlarken bazı temel sorunların cevaplarını vermeliyiz: Yapı neden, hangi amaçla işlevlendirilecek? Neden koruma ihtiyacı duyuyoruz? Kentsel koruma senaryo- muzun içinde bu işlevin amacı ne olacak? Bu soruların cevapları projemize yön verecektir. Çünkü tarihi yapıyı restore ettikten sonra bir işlev arayışına girmek, bütüncül bakış açısına uygun değildir. Daha proje aşamasındayken yapının işlevini uzmanlarla tartışmalıyız. Kent- teki kültür üretimine katkısı, kent ile kurduğu ilişkinin niteliği, korumada sürekliliğin sağlan- ması, gelecekteki muhtemel projelerde oynaya- cağı rol gibi çok yönlü bir tartışma, bütüncül bir strateji kurmamızı sağlayacaktır.

Kendine yeterlilik Koruma çalışmaları belediyelere ve halka yük olmamalı. Miras bir yapı, gerek ekonomik gerek sosyal açıdan kendine yetiyor olmalı... Bu da ancak çevresiyle doğru etkileşime geç- mesiyle mümkündür. İşlevlendirmenin başa- rılı olması, kaynak kullanımı, sosyal devamlılık ve kültür üretimi açısından ken- dine yeterli olmasıyla ilgilidir. Ancak unutma- malı ki kaynak ve kalkınmanın tek yolu para kazanmak değildir. Söz gelimi bir müze, çok YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 29

para kazanmaz. Ancak ürettiği kültür, o kentin olarak külliye yaptırır; içinde ibadethane, eği- kültür sermayesine bir katkısıdır. Kültür üre- tim ve ticaret alanları gibi kamusal hizmetleri timi, sosyal sermayeye ve dolaylı olarak da yerleştirir. Bu, bizim bugün de kentler için kul- ekonomik sermayeye katkı sağlar. Bu, sosyal lanabileceğimiz verimli bir yaklaşım biçimidir. ve kültürel üretimin devamlılığı ile ilgili daha Çünkü çağdaş canlandırma stratejilerinin geniş bir çerçeve sunar bize. başında “sosyal hizmet” yer alır. Ve eğitim, ticaret gibi kamuya dönük hizmetler bu kamu- Örneklerle İşlevlendirme sal alanların bağlantı noktalarıdır. Kent, bu İşlevlendirmeye bakış açımızı iki örnek proje; bağlantı noktalarının etrafında gelişir ve canla- Payas Sokollu Mehmet Paşa Külliyesi ve Mer- nır. Bu nedenle külliyeler başlı başına bir “kent zifon’da bulunan eski elektrik santrali üzerin- odağı”, “kent merkezi” işlevi yüklenir. den aktarabiliriz. Bu iki örnek birbirinden farklı içerik ve yapılanmalarıyla işlevlendirmeyi Payas da yıllar içinde külliye etrafında geliş- konuşmak için bize geniş bir açı sunabilir. miş bir kent. Ancak zamanla külliye ve kent arasındaki bağlantı yolları değişmiş. Bu, hem Payas ve geleneksel kent merkezi külliyeyi atıl hale getirmiş hem de çevresinin Payas Sokollu Mehmet Paşa Külliyesinin boşalmasına neden olmuş. Dolayısıyla işlevlendirme projesi geçen yıllarda TKB’nin Payas’ın kent merkezi külliyeden uzaklaşmış. Özendirme Yarışmasında Metin Sözen Büyük Ödülüne değer bulundu. İpek Yolu üstünde ÇEKÜL Vakfı ve Payas Belediyesinin ortaklı- bulunan ve Mimar Sinan'ın en güzel eserlerin- ğında hazırlanan ve 2 yıl süren Payas Şenlen- den biri olan Külliye için sorulabilecek ilk dirme Projesinin temel amacı geleneksel kent soru, yapıldığı dönemde “külliye”lerin işlevi- merkezine ve külliyeye işlevini yeniden nin ne olduğudur. Külliye, Osmanlı Devletinde kazandırmak, külliyenin günümüz sosyal ihti- kentsel canlandırmanın anahtarı olarak değer- yaçlarıyla birlikte canlanmasını sağlamak ola- lendirilirdi. Osmanlı bir kente girdiğinde ilk rak belirlendi. Külliye ve çevresinin yeniden

29 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 30

kültürel ve kentsel gelişimin odağı olması, çocukların ufkunda nasıl bir harekete yol aça- işlevlendirmede kendine yeterlilik ve kamusal cağını düşünmek bile heyecan verici. yarar ilkelerinin de uygulanması projenin temellerini oluşturdu. Kurumsal kimlik: Kent Müzesi ve külliye- nin kurumsal kimliğinin hazırlanması, işlev- Karma işlev: Sokollu Mehmet Paşa Külliye- lendirilme sürecinin en önemli aşamasıydı. sine karma bir işlev kazandırmayı amaçladık. Payas Sokullu Mehmet Paşa Külliyesinin bir Kentin denizle ilişkisini ve kültürel canlılığını kent merkezi gibi işleyebilmesi için kurumsal sürdürmesi, gelişme alanlarının tanımlı hale kimliğinin hazırlanması gerekiyordu. Logo, getirilmesi gibi boyutları bir arada ele aldık. mobilya kullanımı, tabelalar, basılı malzeme- Külliyenin içindeki çarşı, avlu, kent müzesi, leri, broşür, külliye bülteni gibi görünür ens- başkanlık ofisi ve ilkokul öğrencilerinin kulla- trümanlar, işlevin birer parçası olarak rol aldı. nabileceği “külliye sınıfı” birimlerinin işlev- lerini bütünlük oluşturacak bir senaryo Tüm bu sürecin sonunda “Payas ne kenti?” kapsamında hazırladık. Çarşının özgün doku- sorusuna verilecek yanıt, “Payas bir kültür ken- sunu korumak koşuluyla, yeniden canlanan bir tidir” olmalıydı. Külliyenin kent tarihindeki merkeze dönüştürmek öncelikli hedefimizdi. yeri, bu sonucu elde etmemizde etkili oldu. Hamamın aktif hale getirilmesi, etraftaki boş Külliyeyi kentin canlanma odağı olarak görüp, alanların kamusal kullanıma açılması, avlunun tüm yolların külliyeye çıktığı; otel, restoran, yeniden düzenlenmesi ÇEKÜL ve Payas Bele- pazar yeri gibi tüm hareketli alanların külliye diye ekipleri tarafından tüm etkenler düşünü- ekseninde gelişeceği bir kent planlaması yaptık. lerek değerlendirildi. 2 yılın ardından Payas Belediyesi konser, sergi, fuar gibi etkinlikler Bütüncül bakış: İşlevlendirmeyi anlatırken için avluyu kullanmaya başladı. verdiğimiz Payas örneğinde, asıl vurgulamak istediğimiz ve temel ilke olarak benimsen- Külliye sınıfı: ÇEKÜL Bilgi Ağacı uzmanla- mesi istediğimiz “bütüncül bakış açısı”ydı. rının hazırladığı “Kentimin Öyküsü: Payas” Yapıyı salt kendi başına değil; tarihi, konumu, eğitim içeriği sayesinde ilkokul öğrencilerin yaşam kültürü, insan varlığı, kendine yeterli- aktif kullanmaya başladığı bir mekâna dön- lik, kamusal yarar gibi az önce saydığımız üştü. Milli Eğitim İlçe Müdürlüğü ve öğret- tüm etki alanları ile birlikte değerlendirerek menlerin desteğiyle çocuklar haftada bir Payas Şenlendirme Projesinde uyguladık. külliye sınıfında, özel olarak hazırlanan eği- timi işlemeye ve külliyede anılar biriktirmeye Merzifon: Motorhanenin işlevlendirilmesi başladı. Bir mekân, insanda anı bırakmamışsa ÇEKÜL Vakfının yürüttüğü bir diğer kentsel o mekânın korunması güçtür. Kültür mirası canlandırma projesi ise Merzifon Belediye- konusunu Mimar Sinan’ın en önemli eserle- siyle 2 yıldır devam ediyor. Proje kapsamında rinden birinin içindeki derslikte çalışmanın ele aldığımız yapılardan biri kent tarihinde

30 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 31

önemli yeri olan endüstri mirası yapısı Sonuç; Motorhane. Eskiden elektrik santrali olan ÇEKÜL Vakfının sahada edindiği deneyimler- “Mekâna verilecek Motorhane, zamanla atıl hale gelmiş. Ancak den üç ders çıkarttık: içindeki makinaların hâlâ korunduğu bir • İşlev, stratejik planlamanın parçasıdır; işlev tartışılırken miras alanı. Bütüncül plan içinde mekânın restorasyon projesinin değil. Bu nedenle kararlar, mekânı kültür merkezi olarak işlevlendirilmesi ön restorasyon uygulaması bittikten sonra kullanacak insanlarla görüldü. Henüz proje aşamasında olmamıza değil, projenin daha en başında stratejik rağmen, Motorhane şimdiden insanları bira- planlamanın bir parçası olarak kurgulan- birlikte alınmalıdır. raya getiren bir kültür merkezi gibi kullanıl- malıdır. Yapı, gelecek maya başladı. Motorhane, kentteki tüm • Sürdürülebilir işlev, işletme planı ile kuşaklara ancak böyle canlandırma sürecinde benimsediğimiz düşünülmelidir. Proje hayata geçtikten bütüncül yaklaşımımızın önemli bir kavşa- sonra ne şekilde yaşatılacağı proje ile bir- aktarılabilir.” ğında bulunuyor. Canlanma akslarımızın likte programlanmalıdır. çakıştığı noktadaki bu yapının, bir tarafı ken- • Ve son olarak, işlevlendirme kararı ancak tin zaten canlı meydanına komşu; diğer tarafı katılımcı süreçlerle verilebilir. Katılımcı- ise ÇEKÜL Vakfının “canlandırma” alanı lık ise sadece bilgilendirme değildir. Pro- olarak seçtiği mahallelere komşu. Motorhane jenin en başında, mekâna verilecek işlev ile yaratacağımız hareketliliğin, bu mahalle- tartışılırken kararlar, mekânı kullanacak lere doğru bir akış sağlamasını hedefliyoruz. insanlarla birlikte alınmalıdır. Yapı, gele- Mekânı sadece kültür merkezi olarak değil, cek kuşaklara ancak böyle aktarılabilir. ana binanın etrafında eğitim çalışmalarının yapılabileceği modüler atölyelerin de yer alacağı bir kompleks olarak kurguladık. Bu bütünün içinde kent meydanı, kafe, resto- ran gibi buluşma merkezleri hazırladık. Böylece doğru işlevlendirmede kamusal alan yaratma ilkesini uygulamış olacağız.

Motorhane’nin “Motorhane Kültür Merkezi”ne dönüşmesi sürecinde kentin kanaat önderlerinin, öğrencilerin, kadın ve çocukların katıldığı, ihtiyaç ve beklentilerin anlatıldığı “Motorhane Forum” başlığında bir katılım çalıştayı düzenledik. Kent sakinlerinin fikir ve taleplerini de proje aşamasında dikkate almak üzere kaydettik. Çünkü kentte yaşayan insanların ihtiyaçlarını bilmezseniz yapıya verdiğiniz işlev bir süre sonra önemini kaybe- der ve yine atıl, terkedilmiş bir yere dönüşür.

31 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 32

SAMİ BAYDAR YAŞAM EVİ AÇILDI

012 yılında 50 yaşındayken yaşama mesinin ardından arkadaşları birer konuşma veda eden Sami Baydar’ın son yıl- yaptı; anılar tazelendi. Nur Akalın’ın 1993 larını geçirdiği ev/atölyesi, ÇEKÜL yılında Sami Baydar’ı ziyareti sırasında çektiği Vakfı ve Merzifon Belediyesinin 2 görüntülerden oluşan film ilgiyle izlendi. Merzi- yıldır devam eden kentsel canlan- fon Kaymakamı Dr. Ozan Balcı da söz alarak dırma projesi “4 Mahalle 1 Yaşam” kapsamında, Merzifon’un yeni bir sanat alanına kavuşmasın- özenli bir onarım ve yerleştirme sürecinin ardın- dan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 2dan, 22 Ekim Cumartesi günü ziyarete açıldı. Kent kimliğinin önemli bir değeri olarak yaşa- Törenin ardından Sami Baydar Yaşam Evinde maya devam edecek olan Sami Baydar Yaşam süren açılış etkinlikleri kapsamında, sanatçının Evinin açılışına Merzifon Kaymakamı Dr. Ozan desen ve resimlerinden oluşan “Düş Bir Orman Balcı, Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı, Kanunu”(*) sergisinin açılışı yapıldı. sanatçının ailesi, sergi küratörü ve Sami Bay- dar’ın arkadaşı Fulya Erdemci, sergi asistan Sami Baydar Yaşam Evinde küratörü Ilgın Deniz Akseloğlu, arkadaşı yazar üretim ve sergi mekânları Fatih Özgüven, editör Burak Fidan ve arkadaşı Sami Baydar’ın hayatının son 22 yılını geçirdiği yönetmen Nur Akalın, Merzifonlular ve evin üst katındaki yatak odası/atölye ve oturma ÇEKÜL’lüler katıldı. odası sanatçının kişisel eşyaları, kitapları, desen ve resimlerinin sergilendiği “anı mekânı/müze” olarak Söyleşide anılar tazelendi düzenlendi. Bu odalar, eski video görüntüleri ve Açılış öncesi Merzifon Akif Gülle Kültür Merke- eski fotoğraflarda göründüğü haliyle yeniden can- zinde Sami Baydar için bir anma töreni yapıldı. landırıldı. Alt kattaki mekânlar ise üretim ve sergi- Törende, Merzifon Belediye Başkanı Alp Kar- leme amaçlı kurgulandı. Sanatçılar, gençler ve gı’nın açılış konuşması ve ÇEKÜL Kent Çalış- çocuklar başta olmak üzere kentlilerin kullanımına maları Koordinatörü Alp Arısoy’un kentsel açık bir galeri ve atölye mekânı yaratıldı. Evin canlandırma çalışmaları hakkındaki bilgilendir- mutfağı “okuma odası/atölye” olarak düzenlendi.

32 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 33

Ressam, şair, yazar Sami Baydar’ın Merzifon’da yaşadığı ev, “Sami Baydar Yaşam Evi”adıyla kente kazandırıldı.

Baydar’ın yayımlanmış öykü ve şiirleri ile sergi mekânı da galeriye dönüştürülerek, Baydar’ın kataloglarından oluşan kütüphane burada yer alı- resim ve desenlerinden oluşan, üç ay sürecek yor. Evin bugünkü durumuna getirilmesi sürecine sergiyle kullanıma açıldı. Ayrıca, evin kiler Fulya Erdemci (küratör), Ilgın Deniz Akseloğlu bölümü video odasına dönüştürüldü. Burada, (asistan küratör), Sami Baydar’ın ailesi ve arka- Baydar’ın dostu Nur Akalın’ın 1993’te sanat- daşları da gönüllü destek verdi. çıyı Merzifon’da ziyaret ettiğinde çektiği görüntülerden oluşan film gösteriliyor. ÇEKÜL Vakfı Kent Çalışmaları Koordinatörü Alp Arısoy, evin başlıca özelliğinin, Sami “4 Mahalle 1 Yaşam” Baydar’ın burada yaşayıp, üretim yapmış Merzifonlular, çalıştaylardan uygulamaya kadar olması olduğunu söyledi. Bunun Merzifon için her aşamada katılımcı oldukları canlandırma süre- bir değer olduğunu vurgulayan Arısoy, ÇEKÜL cinde, Yokuşbaşı Caddesindeki bu evin tüm Vakfı ve Merzifon Belediyesinin, sanatçının yaşanmışlığıyla sunduğu kültürel zenginlik ve evinde bıraktığı izleri korumayı hedeflediğini işlevlendirme sürecine tanıklık etti. belirtti. Türk resim sanatının önemli isimlerin- den biri olan Sami Baydar’ın yaşam ve üretim ÇEKÜL Vakfı ve Merzifon Belediyesi mekânını onarmanın ve kente kazandırmanın 2 yıldır, kentin odağındaki 4 mahallede kentsel yanı sıra, sanatçının eserlerinin tanıtılması, kent koruma ve canlandırma çalışmaları yürütüyor. ve mahalle ölçeğinde sanat etkinlikleri “4 Mahalle 1 Yaşam” projesi kapsamında, sokak düzenlenmesi, atölyeler için mekân sağlanması sağlıklaştırması, restorasyon, kamusal alan da hedefler arasında. yaratma, mahalle evi oluşturma, kuşaklar arası aktarımın sağlandığı atölyeler gibi hem fiziksel “Düş Bir Orman Kanunu” hem sosyal çalışmalar, halkın katıldığı çalıştay- Yaşam evinin kapıları kentin kültür iklimini ve larla yürütülüyor. Sami Baydar’ı yakından tanımak isteyen her- kese açık. Evin eskiden depo olarak kullanılan *Sami Baydar’ın aynı başlıklı şiirinden alıntı.

33 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 34

İNCİRLİOVA’DA KORUMA İÇİN İLK ADIMLAR

Aydın’ın İncirliova ilçesinde, Hititlilerden Osmanlılara uzanan geniş bir tarih aralığında kültürel çeşitlilikle inşa edilmiş, kimisi bugün hâlâ kullanımda olan yapıları koruma çalışmalarına başlandı. ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediyesi, kentin koruma haritasını çıkardı.

ncirliova’nın toprakları, kelimenin her ölçeğinde uygulanacağı merkezlerden biri. anlamıyla bereketli. Tarihimizin ilk İncirliova Belediyesi 1990 yılında, 16. yüzyıl tarım kooperatifi olan TARİŞ’in ve sonu ile 17. yüzyıl başına tarihlenen Yunan dünyadaki tek incir araştırma enstitü- Köprüsünün; 2006 yılında ise Osmanlı, Şirin- sünün kurulduğu İncirliova, bir tarım dere Hacı Molla Mustafa ve Roma Köprüleri- cenneti. İlçenin ekonomisi bugün hâlâ önemli nin tescil edilmesini sağladı, ayrıca yakın İölçüde tarımsal faaliyete dayanıyor. Toprakla- zamanda Osmanlı Köprüsünün temizlik çalış- rının yüzde 72’si tarıma elverişli olan ilçede malarını tamamladı. Kent sınırları içinde özellikle sebze ve bal üretimi ile seracılık bulunan Çatma Köprü de Kara Yolları tarafın- yaygın durumda. Bu yoğunluktaki tarım faali- dan restorasyon gündemine alındı ve proje, yetine rağmen bölge kültür mirasıyla da Belediyenin mesire alanı çalışmasını da kap- önemli bir potansiyele sahip. İncirliova top- sayacak biçimde şekillendirildi. Çatma rakları höyük, tümülüs, kaya mezarları, freskli Köprü, ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediye- mağara gibi doğal sit alanları ile katmanlar sinin ortak çalışma planında da öncelikli ola- halinde geçmişe referans verirken, yüzeyde de rak ele alınacak yapılar arasında bulunuyor. önemli eserlere ev sahipliği yapıyor. Kentin bazı yerlerinde ve köprünün yakınla- rında vaktiyle bulunduğu bilinen su değir- Doğuda Aydın merkez, batıda Germenik, menlerinin araştırılarak envanterinin kuzeyde İzmir’in Tire ilçesi ve güneyde çıkarılması ve Çatma Köprü çalışmasına dâhil Büyük Menderes Nehri ve Koçarlı ilçeleriyle edilmesi sağlanacak. komşu olan İncirliova’nın tarihini MÖ 13. yüzyıla kadar takip etmek mümkün. Bilinen Karayolu sebebiyle kısmen tahrip edilmiş en eski döneminde Hitit egemenliğinde olan olan Köprüova Höyüğünde Neolitik Çağa kentin dokusunu, bu uzun tarih şekillendir- kadar tarihlenebilen işlenmiş aletler ve sera- miş. Çeşitli dönemlerde inşa edilmiş köprüler, mik parçalara rastlanırken, yine Köprüova ve su kemerleri, tapınak, cami, anıt, gar ve koo- Karadağ mahallelerinde bulunan Tümülüs peratif binalarıyla İncirliova, korumanın kent Mezarlar da 2006’da tescil edildi.

34 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 35

Zamanını tarihi bir yapı içinde geçiren İncirliova sakinleri, Siana arazisi üzerinde bulunan kayaları güneş saati gibi kullanıp, günü ölçebiliyor. Kuşkusuz bu atmosfer, ilçeye karakterini de kazandırıyor. Hem bu karakteri korumak hem de İncirliova’nın doğal ve kültürel değerlerini görünür kılmak üzere yapılması planlanan çalışmalar ÇEKÜL Vakfı ve İncirliova Belediyesinin Çarşamba Toplantıları kapsamındaki buluş- masıyla belirlendi.

Timur’un ordusuyla konakladığı yer olarak da bilinen İncirliova’da koruma çalışmaları, hem Timur rotası oluşturulması gibi gezginlerin ve doğaseverlerin ilgisini çekecek fikirleri hem de kent müzesi oluşturulması, sürdürülebilir kent politikaları hazırlanması, kamusal alan- ların yaratılması ve kentin önemli tarım ürün- leri için hal ve pazarların kurulması gibi canlandırma faaliyetlerini içeriyor.

İncirliova bir yandan kültür mirasını görünür kılacak adımları atarken, diğer yandan da kentlisiyle birlikte canlanmayı sağlayacak bütüncül bir yaklaşımla ayağa kalkmaya hazırlanıyor.

35 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 36

NURİ HAS PASAJINDA RESTORASYON

Adana eski kent merkezinin en önemli ticaret merkezi olan Nuri Has Pasajının restorasyon süreci, Çarşamba Toplantıları kapsamında biraraya gelen Seyhan Belediyesi ve ÇEKÜL Vakfının başlıca gündem konusu oldu.

0. yüzyıl başında önce Ermeni Basit onarımla yetinmeyerek, yapının yüzyıllar Mektebi, daha sonra da askeri boyu ayakta ve işler halde kalması umuduyla hastane olarak kullanılan ve 1949 yola çıkan Seyhan Belediyesi, Nuri Has Pasajı yılında Nuri Has tarafından satın mülk sahipleri (Has-Özilhan aileleri), alınan Nuri Has Pasajı, eski gör- ÇEKÜL’ün mimar ve şehir plancılarından olu- kemli günlerine dönmeyi bekliyor. Yakın tarihe şan uzman ekibiyle biraraya gelerek, restorasyon kadar bir iş hanı olarak işlevini sürdüren ve çalışmaları hakkındaki planlarını sundu. Adana kentin2 en önemli ticaret merkezlerinden biri Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu olan Pasajın üst katında bürolar, alt katında ise Müdürlüğü tarafından onaylanan projeye göre dükkânlar bulunuyordu. Esnaf bugün hâlâ yapı- yapının onarımı ve güçlendirme çalışmalarını nın alt katındaki dükkân ve atölyelerde çalış- yürütecek olan Seyhan Belediyesi KUDEB mayı sürdürüyor. ekibi, ÇEKÜL uzman ekibi ile kuruldan geçen

36 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 37

projenin ayrıntılarını paylaştı. Tarihi yapının ona- rımı sırasında ortaya çıkması muhtemel özgün yapı elemanları ile dönem müdahalelerinin korunmasına özen gösterilmesini isteyen ÇEKÜL uzmanları, çalışmaların kademeli olarak uygulanması önerdi. Koruma çalışmalarını işlevlendirme ile destekleyen bütüncül yaklaşımın konuşulduğu toplantıda kültür sanat merkezi olarak işlevlendirilen Gaziantep Adliye Sarayı örnek olarak sunuldu.

Adana’nın sembol yapıları arasında bulunan ve Tescilli Kültür Varlığı olarak envanterdeki yerini koruyan Nuri Has Pasajına eski işlevinin kazandı- rılması, yapının şehir hayatına dâhil olmasını sağ- layarak bölgeye de canlılık katacak.

Cumhuriyet’in ilk dönemlerinden itibaren bölgenin en aktif ticaret merkezlerinden biri o larak kent hafızasında önemli bir yer tutan Nuri Hak Pasajının restorasyonu, gerek Seyhanlılar gerekse tarihi yapının mülk sahipleri tarafından sonuçlanması heyecanla beklenen koruma çalışmaları arasında yer alıyor.

Tarihi Kentler Birliğinin eski üyelerinden biri olan Seyhan Belediyesi 2015 yılı Özendirme Yarışma- sında Avukat Turan Arun Sokağı Sağlıklaştırma Projesi ile de ödüle değer görüldü. Seyhan’daki koruma çalışmaları ÇEKÜL Akademinin Alanda Eğitimler Programı kapsamında da inceleniyor.

37 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:33 PM Page 38

inceleme öylesi güzel, yaşlı gilere ulaşılmıştı: İstanbul’un tarihinin ve yorgun kentin tari- 24 bin yıl öncesinden günümüze kadar hine Yenikapı’dan bir büyük değişimler geçirdiğini; yaşanan giriş yapalım istedim son büyük Buzul Çağında (24 bin-12 bin bu yazıyla: yıl öncesi) deniz seviyelerinin yer yer - İSTANBUL’UN İki eski kıtayı birleştiren bu kent öylesine 100 metreye kadar düştüğünü ve Mar- yaşlı ki, 12 bin yıllık bilinen tarihin nere- mara Denizi’nin bir göle dönüştüğünü, TARİHİNE deyseB tamamına tanıklık etmiş, günümüze Boğazın da sadece bir nehir olduğunu ulaşan ilk ayak izlerini 8 bin 500 yıldan belirtmişti. İstanbul’da bu döneme ait YENİKAPI’DAN bu yana Yenikapı’nın derinliklerinde sak- insan yerleşimlerine ait bir bulguya rast- lamış, bin 500 yıldan fazla bir süre de lanmamıştı (Algan ve diğ., 2014). BİR GİRİŞ değişik medeniyetlere başkentlik yap- mıştı. Roma İmparatorluğu’na 65, Bizans Son Buzul Çağının etkisinin ortadan kalk- İmparatorluğu’na bin 58 ve Osmanlı maya başladığı ve havaların ısındığı İmparatorluğu’na 469 yıl başkentlik yapa- 12 ila 7 bin yıl öncesinde Marmara tekrar rak dünyanın en önemli başkentlerinden deniz olmaya başlamıştı. Bayrampaşa’dan biri olmuştu. Bugün de dünyanın en kala- Yenikapı’ya akan Lykos Deresi’nin 11 bin İ.Ü. Orman Fakültesi, ÇEKÜL Vakfı Yüksek Danışma Kurulu Üyesi balık kentlerinden biri ne yazık ki! yıl önceki düzlüğü, günümüzdeki deniz seviyesinden 6-7 metre daha aşağıdaydı İstanbul yakın zamana kadar 2 bin ve buralar bataklık konumundaydı. İstan- 700 yıllık tarihe sahip bir kent olarak bul’daki insan yerleşim izlerine de bu bilinirken Yenikapı’da yapılan Teodisi- dönemde, yani 12 bin yıl öncesinden iti- ous Limanı kazıları sonucu, ayak izleri- baren rastlanmaya başlanmıştı. Yenikapı nin 8 bin 500 yıl kadar geriye gittiğini kazı alanında deniz seviyesinden -6 metre öğrendik. Yenikapı’da bulunan bu izler daha aşağıda bulunan arkeolojik izler de İstanbul’un en eski yerlilerinin ayak izle- İç Anadolu’dan yayılmaya başlayan ve 8 rini günümüze ulaştırıyor. bin 500 yıl öncesinde Marmara kıyılarına ulaşan Fikirtepe Kültürü’nün izleri olarak Yenikapı arkeolojik kazıları, arkeolojiden değerlendirilmekteydi. İstanbul’un ilk yer- ormancılık bilimlerine, jeolojiden insan lileri Lykos Deresi boyunca bataklık kena- bilimlerine kadar çok farklı disiplinleri rında ve çevresinde yaşamaya başlamış, bir araya getirmiş ve İstanbul’un tarihine dönemin sonuna doğru kuraklığın artma- Yenikapı’dan farklı bir giriş yapılmasını sıyla 7 bin yıl öncesinde bataklık kurumuş sağlamıştı. Bu sayede de çok önemli bil- ve yaşam alanları daha da genişlemişti.

38 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 39

Kıvrımlarında bir kısrak yelesi gibi Ayırmış iki yaşlı kıtayı Ilıman havası her daim Bütünleşmiş yemyeşil doğasına Mavisinde boğazın... Yurt olmuş, yol olmuş İnsanına, kuşuna, böceğine Çeşit çeşit hayvanına Ve bitkilerin binlercesine… Byzantion olmuş kurulmuş Constantinopolis olmuş büyümüş İstanbul olmuş kültürlerin harmanı Dünya incisi, göz bebeği Başkentlerin başkenti… Yorgun, kırgın ve hüzünlü bugün Ezildikçe beton blokların ağırlığında Ve milyonların ayaklarında Kentim İstanbul…

39 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 40

8 bin 500 yıl Deniz seviyesi genel olarak 15-20 metre daha İki büyük kıtayı birleştiren İstanbul’un bili- aşağıdaydı ve Yenikapı’daki kıyı çizgisi de bir- nen ilk ismi Byzantion’du. Söylenceye göre öncesine dayanan kaç kilometre daha güneydeydi. 7 ila 3 bin yıl Keroessa’nın Deniz Tanrısı Poseidon’dan Yenikapı kazılarındaki öncesinde ise havalar daha da ısınmış ve buna dünyaya getirdiği Byzas adındaki erkek ayak izleri bağlı olarak deniz seviyesi de yükselmişti. çocuğun büyüdüğünde, doğduğu yere bir 6 bin 800 ila 7 bin yıl öncesinde Yenikapı kıyı- kent kurması ve bu kentin kurucusunun İstanbul’un en larındaki yerleşimler su altında kalmaya başla- adıyla anılmasından dolayı bu ismi almıştı. eski yerlileriyle bizi mıştı. Haliç oluşmaya başlamış ve Lykos MÖ. 660’lı yıllarda bugünkü Kadıköy’de, tanıştırıyor. deresi de doğal bir liman haline gelmişti. 6 bin Kalkhedon (Körler Ülkesi); karşı yakada 800 yıl öncesinden 5 bin yıl öncesine kadar da, Sarayburnu’nda Byzantion şehri kurul- yerleşimler ortadan kalkmış, bazı kuşkulu bul- muştu. Byzantion kuruluşundan sonra gulardan sona asıl yerleşimler tekrar İlk Tunç konumundan dolayı zengin bir kent olmuş, Çağında (günümüzden 3 bin 100 ila 2 bin 700 bu nedenle de MÖ. 5. yüzyıldan itibaren yılları öncesi) başlamıştı (Algan ve diğ., 2014). sürekli savaşmak zorunda kalmıştı.

MÖ. 3. yüzyılın ikinci yarısında Byzantion, Gotlar tarafından işgal ve talan edilmişti. MS. 330’a gelindiğinde I. Constantinus, kenti yeni adıyla başkent Konstantinopolis olarak yeniden kurmuştu. MS. 395 yılında imparatorluk Doğu ve Batı Roma İmparator- luğu olarak ikiye ayrılmış ve başkenti Kons- tantinopolis olan Doğu Roma İmparatorluğu hızla gelişmiş (Kızıltan, 2014), kentin nüfusu 200 bin kişiye kadar çıkmıştı (Asal, 2007). Bugünkü Yenikapı sahilinde kentin büyümesiyle birlikte Lulianus (361-363) tarafından bir liman yaptırılmıştı. Sonra I. Theodosius (379-395) tarafından da, bugün Yenikapı’dan İstanbul’un tarihine yeniden bir giriş yapmamızı sağlayan kazıların yapıldığı, Theodosius Limanı yapılmıştı (Asal, 2007). 4. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar önemli bir ticaret merkezi olan bu liman, Mısır’dan buğday ithalatının azalmasıyla önemini yitirmiş ve 12. yüzyılda işlevi sona ermişti. 4. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar Lykos deresinin getirdiği alüvyonların birik- mesiyle liman birçok kez denize doğru genişletilmişti. P. I. Kuniholm tarafından yapılan dendrokronolojik çalışmalarla lima- nın yaklaşık 30 yıl boyunca aralıklarla bir- çok kez genişlediği tespit edilmişti.

40 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 41

Yenikapı’daki bu tarihi liman kazıları İstan- Theodosius Limanı, 11. yüzyıldan sonra bul’un 700 yıl boyunca Bizans Dönemi gemi işlevini yitirdiğinde Lykos deresinin taşıdığı ticareti ve gemi yapımları hakkında da çok millerle dolmaya devam etmiş ve Liman önemli tarihi bilgilere ulaşmamızı sağlamıştı. alanı, Osmanlı döneminde uzun yıllar Langa Akkemik ve Kocabaş (2013, 2014) ve Akke- Bostanları olarak anılan bahçelere dönüş- mik (2015) tarafından yapılan çalışmalarla müştü (Asal, 2007). çıkarılan 37 gemiden 27’sinin (Kocabaş ve diğ., 2014) ahşap teşhisleri yapılmış ve ticaret Kent, birçok kez işgal edilmeye çalışılmışsa da gemilerinin ahşaplarının zaman içerisinde fethedilememişti; ta ki 1453 yılına kadar. Bu büyük bir değişiklik gösterdiği saptanmıştı. tarihte Fatih Sultan Mehmet tarafından alındık- Erken dönemlerde iğne yapraklı ağaçlar, tan sonra Osmanlı topraklarına geçmiş ve son- gemilerin ana parçalarını oluştururken 9. yüz- rasında da Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti yıldan itibaren 11. yüzyıla doğru bunların olarak Cumhuriyet dönemine kadar gelmişti. yerini meşe ve kestane ağaçları almıştı. Yapılan kazılar sadece Bizans dönemi ile P. I. Kuniholm tarafından, Yenikapı Theodo- sınırlı olmayıp Yenikapı’nın, Osmanlı döne- sius limanındaki iskelelerde kullanılan meşe- mine ilişkin de çok önemli arkeolojik yapılara lerin Romanya’dan deniz yoluyla getirildiği sahip olduğunu ortaya koymuştu. Osmanlı, 17. saptanmıştı. Oysaki İstanbul’un kuzeyinde yüzyılın üçüncü çeyreğinde limanın doğu tara- yaklaşık 12-13 bin hektar kadar, büyük fına büyük bir mendirek yapmıştı. Mendirek oranda meşe ağaçlarından oluşan bir orman her ne kadar Bizans dönemini andırsa da yap- vardı. Görüyoruz ki o dönemin büyük yapıla- tığımız dendrokronolojik çalışmalar buranın rında, İstanbul’un kuzeyinde yer alan ormanın bir Osmanlı yapısı olduğunu ortaya koymuştu. meşe ağaçları değil çok daha uzaktan getirilen Mendirek yapımında da limanda olduğu gibi meşe ağaçları kullanılmıştı. genel olarak meşe ağaçları kullanılmıştı.

41 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 42

“İstanbul’un kuzeyindeki ormanlar, Roma döneminden itibaren tüm medeniyetler tarafından Dünyada bir benzeri daha olmayan bu mendi- bugün Neşet Suyu yakınında bulunan reği, bugün Yenikapı’ya gittiğinizde görmeniz Belgrad Köyünden dolayı ormanın bu kısmı korunuyordu; mümkün değil. Avrasya Tünelinin Yenikapı Belgrad Ormanı olarak anılmaya başlamıştı. bu ormanlar İstanbul’un kısmında kalan yol, biraz sağa/sola ya da Bu bölge Roma ve Bizans dönemlerinde su ihtiyacını karşılayan yukarıya kaydırılmayıp, mendireğin ortasın- olduğu gibi Osmanlı döneminde de sıkı bir dan geçirildiği için mendirek tamamen şekilde korunmuş, hatta Cumhuriyet döne- ana kaynaktı.” yıkıldı. Böylece Osmanlı döneminin önemli minde Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasıyla yapılarından olan ve günümüze kadar bir ben- koruma altına alınarak, 5 bin hektarlık su zerine daha rastlanmayan böylesi bir eser, gün havzalarının da içinde yer aldığı kısmı İ.Ü. yüzüne çıkmadan ortadan kaldırıldı. Orman Fakültesi’ne araştırma ve eğitim amaçlı olarak tahsis edilmişti. 1950 yılında da Korunan ormanlardan mesire alanlarına koruma statüsü güçlendirilmiş ve Belgrad İstanbul’un kuzeyindeki ormanlar, Roma Ormanı olarak “Muhafaza Ormanı” statüsüne döneminden itibaren son yıllara kadar farklı kavuşmuştu. Ta ki son yıllara kadar! Artık bu tüm medeniyetler tarafından korunuyordu ormanın su havzası özelliği ortadan kalkmış, çünkü bu ormanlar İstanbul’un su ihtiyacını her köşesine ana yollar yapılmış, içi parklarla, karşılayan ana kaynaktı. 1621 yılında Kanuni mesire yerleriyle doldurulmuş ve temiz tatlı Sultan Süleyman’ın Belgrad seferi sonrasında su toplama özelliği giderek yok olmaya Belgrad’dan getirdiği köylüleri yerleştirdiği, başlamış ne yazık ki...

Evcil hayvanlardan ticari hayata uzanan bilgiler Yenikapı kazıları, üzerinde yaşadığımız top- rakların kültürü, yaşam tarzı, hayvan çeşit- leri, ticaret ve savaş gemileri, iskeleleri, gemi yükleri gibi çok değişik konuların bir arada çalışıldığı bir laboratuvar niteliğin- deydi. Bu açıdan Yenikapı, çok disiplinli bir çalışma sahası olmuş ve İstanbul tarihinin daha da detaylı ortaya çıkarılmasını sağla- mıştı. Yenikapı kazılarıyla birlikte, İstan- bul’un tarihine ışık tutan evcil hayvanları, günlük yaşamda ticareti yapılan bitkisel ürünleri, insanların bazı hastalıkları ve ağır işlerde çalışıp çalışmadıkları, demografik yapısı, gemi yapım teknolojileri ve ticaretini öğrenmiş durumdayız. Yenikapı bizlere ken- tin önemli bir ticaret merkezi olduğunu, erken Demir Çağındaki bazı bulgulara daya-

42 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 43

narak göçlerin kuzeyden Marmara’ya, Yararlanılan kaynaklar buradan da güneye doğru olduğunu göster- Akkemik, 2015. Woods of Yenikapı Shipwrecks. Ege Yayınları, S. 213 mişti. Günlük yaşamda şarap, peynir, elma, Akkemik, Ü., Kocabaş, U. 2013. Woods of the old galleys of Yenikapı, İstanbul. kavun, karpuz, incir, hurma, üzüm, ceviz, Mediterranean Archaeology and Archaeometry, 13 (2): 31-41 Akkemik, Ü., Kocabaş, U. 2014. Woods of Byzantine trade ships of fındık ve çam fıstığı gibi bitkisel ürünlerle Yenikapı (İstanbul) and changes in wood use from 6th to 11th century. sığır, domuz, koyun, keçi, geyik gibi hayvan- Mediterranean Archaeology and Archaeometry, 14 (2): 317-327 ların et ürünleri olarak kullanıldığını Algan, O., Yalçın, M.N., Özdoğan, M. 2014. Yenikapı Kazıları Jeoarkeoloji (Çelik, 2007) göstermişti. Çalışmaları. (Ed: Şöhret Baltaş, Şafak Altun) Hayalden Gerçeğe bir İstanbul Öyküsü: Marmaray. Gama Holding Yayınları, S. 130-141 Yenikapı’nın tarihimize açtığı kapıdan girildi- Asal, R. 2007. İstanbul’un Ticareti ve Theodosius Limanı. ğinde aslında çok daha fazla bilgiye ulaşmak Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı. Marmaray, Metro, mümkündü. Fakat Marmaray çalışmaları Sultanahmet Kazıları. Vehbi Koç Vakfı Yayınları. S. 180-189 nedeniyle arkeolojik kazıların bir an önce biti- Çelik, G. B. 2007. İstanbul’da Günlük Yaşam. Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı. Marmaray, Metro, Sultanahmet Kazıları. Vehbi Koç Vakfı Yayınları. S. 216-229 rilmesi için yapılan baskılar nedeniyle, kazı Kızıltan 2014. Marmaray-Metro Projesi Kurtarma Kazıları: belki de dünyanın en hızlı arkeolojik kazıla- Yenikapı - Sirkeci ve Üsküdar İstasyonları Arkeoloji Çalışmaları ve rından biri olmuş ve kısa zamanda bile çok İstanbul’un Sekiz Bin Yılı. (Ed: Şöhret Baltaş, Şafak Altun) Hayalden detaylı bilgilere ulaşmamızı sağlamıştı. Kazı, Gerçeğe bir İstanbul Öyküsü: Marmaray. Gama Holding Yayınları, S. 54-79 normal bilimsel seyrinde ilerleseydi kim bilir Kızıltan, Z. 2007. Marmaray Projesi ve İstanbul’un Gün Işığına İstanbul’un tarihine ilişkin daha ne bulgulara Çıkan 8000 Yılı. Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı. Marmaray, ulaşılabilirdi! Metro, Sultanahmet Kazıları. Vehbi Koç Vakfı Yayınları. S. 18-21 Kocabaş, U., Özsait-Kocabaş, I., Türkmenoğlu, E., Güler, T., Kılıç, Yenikapı kazıları İstanbul’un tarih boyunca N. 2014. İstanbul Üniversitesi Yenikapı Batıkları Projesi. (Ed: Şöhret Baltaş, Şafak Altun) Hayalden Gerçeğe Bir İstanbul Öyküsü: dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden Marmaray. Gama Holding Yayınları, S. 216-227 biri olduğunu gösterdi. Böylesine önemli bir tarihe sahip olan Yenikapı ve çevresinin tarihi önemine yakışır bir hale getirilmesi, tarihinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için yetkililerin mutlaka bölgeye daha fazla önem vermesi gerek. Bölgedeki tarihi kalıntı- ları hızlı bir şekilde kaldırmak ya da toprağa tekrar gömmek yerine gün ışığına çıkararak İstanbul ve tüm dünya insanlarına sunması en önemli görevlerden biri olmalı.

43 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 44

KORUMA ERZURUM’DA KÜLTÜR YOLUNDAN GEÇİYOR

Kültürel miras ve koruma çalışmaları, tarihinin ilk dönemlerinden itibaren yerleşim yeri olan Erzurum gibi bir kent için özellikle anlamlı.

erek nüfusu gerekse yüzölçümüyle Doğu Anadolu Bölgesinin en büyük kentleri arasında bulunan Erzurum, sert iklimiyle biliniyor. Son yıllarda ikliminden ve coğrafi yapısından Ggelen özelliklerini kentin canlanması yararına kullanan Erzurum, kış turizmi kadar tarihi yapılarıyla da gündeme gel- meye başladı. Erzurum Büyükşehir Belediyesi, ÇEKÜL uzmanlarıyla bira- raya gelerek kentin tarihi yapılarının korunması ve canlandırma çalışmaları hakkında bilgiler verdi. ÇEKÜL Evinde gerçekleştirilen Çarşamba Toplantıları kapsamındaki toplantıda gündem, Erzu- rum’un kültür mirasını koruma çalışma- ları idi. Kentin tarihi haritalarının hatırlatıldığı toplantıda özellikle 1904 yılında Kafkas Kurmay Yüzbaşı Fuat Bey tarafından çizilen haritaya vurgu yapıldı. Kültür mirasını koruma çalışma- larında, Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun yaptığı ve kentteki sit alanlarını tanımlayan tez çalışması yol gösterici olarak kabul edildi. 2012’de BİMTAŞ tarafından hazırlanan ve 2015’te revize edilen Koruma Amaçlı İmar Planı da toplantı gündemi arasındaydı. YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 45

Erzurum’un kültürel mirasını koruma ancak MS. 5. yüzyılda Bizanslılar tarafın- çalışmalarındaki önemli adımlardan ilki, dan yapıldığı düşünülen Erzurum Kalesi, Kültür Yolu Projesi. kentteki ilk Türk-İslam eserlerinden Saltu- koğulları dönemine ait Kale Mescidi ve Erzurum Kalesi ve Caferiye Camisi ile Rüs- Tepsi Minareyi içeriyor. Kalenin, şehri çev- tem Paşa Bedestenine kadar uzanan Kültür releyen dış kale surları korunamamışken, iç Yolu aksını içeren Kültür Yolu Projesi, 85 kale muhafaza edilebilmiş. Günümüze ula- mahalleyi kapsıyor. Tarihi kent dokusunu şan iç kalede yapılacak bir düzenlemeyle korurken, tarihi kentin yeni kent dokusuyla seyir terası oluşturulması ve park düzenle- entegrasyonunu hedefleyen proje kapsa- mesi yapılması, koruma çalışmalarının mında kış turizminin olumlu yansımalarının amaçlarından. ÇEKÜL uzmanları iç kale- kullanılması hedefleniyor. Dağ turizminin deki ticari alanlar ile anıtsal yapı arasındaki kente çektiği nüfus nedeniyle alternatif bir ilişkinin düzenlenmesine dikkat çekerken iç kent merkezinin oluşturulması ve Erzu- kaledeki tescilli yapıların sürdürülebilir ve rum’un uluslararası bir ticaret merkezine yaşanabilir mekânlar haline getirilmesi ihti- dönüştürülmesi de Belediyenin hedefleri ara- yacını aktardı. “Yaşayan müze” kavramı, iç sında. Tarihi kent merkezinin ve tarihi çarşı- kalenin kurgulanmasında anahtar kavram ların yeniden canlandırılması, Erzurum’da olarak benimsendi. Kentlinin müdahil ola- yerel ekonominin güçlenmesi ve sosyal cağı, işlevlendirilmiş mekânlar için İstanbul hayatın renklenmesini sağlayacak. Yeğenağa, Büyükşehir Belediyesinin Süleymaniye Hanlar, Taş Mağaralar, Kale, Yakutiye Med- semtinde uyguladığı çalışmalar örnek gös- resesi, Taş Ambarlar ve Üç Kümbetler kentin terildi. Erzurum kültür mirası koruma çalış- odak nokları arasında. ÇEKÜL uzmanları bu malarının kale-çarşı-mahalle odaklı tarihi alanların da göz önünde tutularak kente yaklaşım ile sürdürülmesi önerildi. Koruma bütüncül bakılmasını ve tüm etkenlerin çalışmaları kapsamında Erzurum’un 100 detaylı incelenmesini önerdi. yıllık tarihi Bat Pazarının da yeniden düzenlenmesi sağlanacak.Erzurum’un yerel Koruma çalışmalarının yönetimleri ve ÇEKÜL uzmanları çalışma- bir diğer merkezi ise Erzurum Kalesi ları değerlendirmek amacıyla belirli peri- İlk inşa tarihi kesin olarak bilinmeyen yodlarda biraraya gelmeyi sürdürecek.

45 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 46

ÇARŞILAR CANLANIYOR, RENKLERİMİZ GERİ DÖNÜYOR

2016’nın Mart ayında Tarihi Çarşılar Federasyonu kuruldu ve ilk çalıştayını İzmir Büyükşehir Belediyesi Çetin Emeç Toplantı salonunda gerçekleştirdi.

ıl 2004, “Tarihi Çarşı minin devamlılığını sağlayan, sembolik olduğu Canlandırma Projesi” kadar yaşamın içinde de bulunan alanları ifade ile ÇEKÜL ve Kadıköy ediyor. Kaleler-kale içi yerleşimleri, herkesin Belediyesi işbirliği yapı- buluştuğu çarşılar ve yaşamın var olduğu yor. Projenin sloganı mahalleler, koruma çalışmalarındaki sacayak- “Renklerimiz Geri Dönüyor, Kadıköy Çarşısı ları... 1960’lardan bu yana Prof. Dr. Metin Canlanıyor”... Daha eskiye gidersek Safran- Sözen’in bir düşünme biçimi yaratmak ve Ybolu ile başlayan Türkiye’nin koruma yolcu- uygulama sırasında, korumadan sorumlu yerel luğunda Demirciler Arastası; Bursa’nın yönetimlerin dikkatini bu üçlüye çekmek için Hanlar Bölgesi, Gaziantep’in Bakırcılar Çar- söylediği “Kale düşerse kent düşer, çarşı biterse şısı, Çanakkale’nin Aynalı Çarşısı, İzmir’in yaşam biter, mahalle boşalırsa dayanışma biter” Kemeraltı Bölgesi, Bergama, Muğla, Adana cümlesi bugün hâlâ geçerliliğini sürdürüyor ve derken tarihi çarşılarımız direniyor, kent yaşa- kentlerimizi düşünürken, yerini buluyor. mının renklerini canlı tutmaya çalışıyor. Tarihi Kentler Birliğinin kurulmasıyla boyut ÇEKÜL’ün yaymaya çalıştığı, gündemde kal- kazanan ve toplantılarda sıklıkla gündeme ması için emek verdiği “kale-çarşı-mahalle” getirilen tarihi çarşıların korunması konusu, Çarşısı üçlemesi, bir kenti ayakta tutan ve kültür üreti- Bursa Büyükşehir Belediyesinin ev sahipli- ğinde, ÇEKÜL ve TKB’nin destekleriyle yapılan kale-çarşı-mahalle sempozyumlarında da öncelikli olarak ele alındı. Bu sempozyum- lardan çıkan kitaplar; ATLAS Dergisi ortaklı- ğıyla hazırlanan kitapçıklar; ÇEKÜL Çarşamba Kent Toplantılarında gündeme gelen koruma projeleri; yerel üretimin, eko- nominin ve dayanışmanın da korunması için giderek yaygınlaşan alış veriş merkezlerine direnilmesi, çarşıların ayakta kalması için yıl- lar boyu itici güç oluşturdu. Bütün bu çalışma ve çabaların sonunda, çarşılar, bugün Anado- lu’nun pek çok kentinde ayakta kalmayı başardı. Sistemli yürütülen bu koruma politi- kası somut sonuçlara ulaşmaya başladı.

46 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 47

Tüm bu yerel örgütlenme çabaları, 2016’nın ması, TKB ve ÇEKÜL vakfıyla ortak Çizim: Y. Metin Keskin, Mart ayında “Tarihi Çarşılar Federasyonu”nun çalışmalar yapılmasına, Bursa Hanlar Bölgesi kurulmasıyla taçlandı. İzmir Büyükşehir Beledi- 4- Tarihi çarşılar envanterinin detaylarıyla yesi Çetin Emeç Toplantı salonunda yaklaşık 50 hazırlanmasına, katılımcıyla, 6 Aralık’ta 1.Çalıştay gerçekleştirdi. 5- 2016 yılında turizm sektöründe yaşanan daralma sebebiyle esnafın yaşadığı ekonomik İzmir, Bursa, İstanbul, Konya, Edirne, Kayseri, sıkıntının aşılabilmesi için Bakanlık ile görü- Kahramanmaraş, Kadıköy, Kırşehir, Mudurnu, şülerek Vakıfların kiralanması örneğinde Simav ve Çanakkale gibi kentlerdeki çarşı der- olduğu gibi destek talep edilmesine ve neklerinin temsilcileri, İzmir Büyükşehir Bele- yasa ile çıkarılan 10 yıllık kira süreleri ile diyesi, Tarihi Kentler Birliği, ÇEKÜL Vakfı, ilgili sorunların giderilmesi için ilgili kurum- İzmir İl Kültür Turizm Müdürlüğü, İzmir Esnaf lar ile görüşülmesine, ve Sanatkârlar Odaları Birliği, Bursa Büyükşe- 6- Tarihi çarşı derneklerinin kaynak konu- hir Belediyesi ve üniversitelerden de temsilciler sunda kendi çabalarının yanı sıra yerel çalıştaya katıldı. Katılamayanlar ise bu ilk tarihi yönetimlerden de destek görmesi için girişim- toplantıya destek mesajlarıyla eşlik etti; umutla- lerde bulunulmasına, rının tazelendiğini, her türlü işbirliği ve daya- 7- Tarihi çarşı esnafına kredi desteği konusunda nışmaya açık olduklarını iletti. Böylesi bir kolaylık gösterilmesi için Bakanlıklardan ortamda yapılan toplantıda, ÇEKÜL Vakfı talepte bulunulmasına, İzmir temsilcisi, Konak Belediyesi eski başkanı 8- Çocuklar ve gençleri çarşıya çekmek için Muzaffer Tunçağ da Kemeraltı’nda yapılan aktiviteler düzenlenmesine, koruma çalışmalardaki deneyimlerini aktardı, 9- Beklenti ve çözüm önerilerinin yazılı olarak ÇEKÜL’ün koruma yaklaşımlarını paylaştı. yerel yöneticilerle paylaşılmasına, Tarihi Kentler Birliğinin de desteklediği Fede- 10- Ahilik kültürünün geliştirilmesi konusunda rasyonun bu ilk toplantısında, Türkiye’deki çalışmalar yapılmasına, tarihi çarşılar için tarihi kararlar alındı. 11- Perakendeciler konseyinde tarihi çarşılar federasyonunun temsil edilmesi konusunda Sonuç Bildirgesi; talepte bulunulmasına, 1- “Tarihi Çarşılar Yasa Taslağı” gibi çalışma- 12- Federasyon web sitesinin ve sosyal ların güncellenerek bakanlığa iletilmesine, medya imkânlarının aktif olarak kullanılma- 2- Esnafın farkındalığı destekleyici etkinlikler sının, üye dernek ve yönetimler aracılığıyla düzenlenmesine, esnaflar arasında teşvik edilmesine karar 3- Kamu-yerel-sivil-özel işbirliklerinin kurul- verilmiştir.

47 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 48

BİR KENTE ÖLÜM KORKUSU MU YOKSA YAŞAMA SEVİNCİ Mİ BİÇİM VERİR?

1980'de Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitiren; Karacasu, Ovacık, Sivaslı, Çerkezköy, Marmaris Kaymakamlıkları; Diyarbakır Vali Yardımcı- lığı; Osmaniye ve Bartın Valiliği görevlerini yürüten; ğaçlar ve kuşlar şahittir vahşi kapitalizmin doymak bilmez doğasında insanın tanıklık saklı olduğunu unutmadan! Tarihi Kentler Birliği ile yapmadığı yerde bana çalıştığı kentlerde pek çok söylemek düşmüştür. “Mutluluk insan olmanın telif hakkıdır” alanda el ele veren (*İsa Küçük, Atlas ve Ateş) ya da “Toprağı güneşe çıkarmak”. Merkez Valisi İsa Küçük Şimdi tam da böyle bir yangın yeri görüntüsü iyi bir yazar ve şair. ŞAİR’in tanıklığına tanıklığımdır. içinde dilin, dilde dirilen düşüncenin, umudun Arkeolog Halet Çamlıbel’i ADünyanın atlası ateş tütüyor! Sade dünya mı? ve sevincin atlasını çizip çerçeveleyen şair İsa İçimizin atlasları da yanık kokuyor hep. Törel, Küçük, bize Daidalos’un dolambaçlarından anlatan “Halet Abla tüzel, ekinsel toprağımız toz duman; kafaları- çıkışın yolunu gösteriyor. Yapıların yaşamın Destanı” ve “Bütün mızın içinden dışına, ne yana baksak bir pazar- zarfı olduğu -dolayısıyla “mazruf”unun da zar- Hürriyetler Serbest Bu yeri sonrası görüntüsü. Kendi dışımızda sanıp fına göre biçimlendiği- esinli ve öğretici sözüne Akşam” adlı şiir kitaplarını saydığımız, bir türlü parçası olduğumuzun ayır- saklı göndermelerle kurup kurguladığı yeni yayımlayan şair, son dönem dına varamadığımız doğa da, onun bağrındaki yapıtı “Atlas ve Ateş”le... İçimizi dışımızı saran şiirlerini Ağustos 2016 toplumsal, tinsel doğa da yanık yaralı. İnsan, yangın ve yıkımdan kaçmaya çalışırken dalı- tarihinde "Atlas ve Ateş" insan olma yolculuğunu bitirmeden daha, kuca- mıza mumdan kanatlar takmaya değil; gerçeğin ğına doğduğu, dalına duldasına konuşlandığı ve gerçekliğin göklerine açılmaya çağırarak adlı kitabında topladı. doğayı, eşzamanlı kendisini tüketip bitirecek! bizi, okuru. Salt doğanın atlasını değil, hayatın Yapıtlarında koruma Doğanın ve doğal olanın özgün öznesi insan atlaslarını da ateşlere verdiğimiz şu dünya tarihinin kahramanlarını kendine, kendi özüne sırtını dönmüş gidiyor. evinde söylenden (mitolojiden) süregidene, da anan İsa Küçük’ün Gide gide kendi seçimi ve sorumu sonucu, artık tarihten güncele madalyonun tersi ve yüzüne şiirlerinde ÇEKÜL Vakfı ve olmayan bir yer ve zamanda yitirdiği kendini ve birlikte bakmaya... Bu uyarıyla eşzamanlı, şiirin TKB de kendine yer bulur. kentini arıyor olacak. Hani, “evrensel bir virüs” çok renkli gökkuşağını sarınıp bir düşünmeye, diyenler haksız değil insana. Böyle hesapsız derlenip toplanmaya... Okuru bir felsefe oku- Ümit Sarıaslan tarafından kitapsız büyüyüp, oburca tüketerek kendini, luna, düşünsel şölene, söyleşi masasına çağırır kaleme alınan “Atlas ve kentini ve doğayı kemirip kirleten insanın, gibi. Yer yer çıngılı çığlıklı, ama hep insanca Ateş” kitabının bu sonunda ortak insanlığı tüketeceğini görmek bir tasarım ve umudun esinli şarkısıyla “Mutlu- iz bırakan değerlendirme- gerekiyor. Tabii bu, insana ve doğaya aykırı luk, insan olmanın telif hakkıdır, hep geç gelir” sini paylaşmak istedik. işleyişin ardında yatan asıl küresel virüsün, derken, alıp bizi ateşlerin s-elinden yeni bir

48 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 49

olma, duyma, düşünme eşiğine taşıyan “şiir- bir sözlükten konuşuyor. Karadeniz’i anlatır- kent”i, Atlaslar içinde atlas kıldığı “Atlas ve ken Bağımsızlık Savaşımızın nice gazisini, bu Ateş”le: “Karıncaları gördüm bu sabah” diyor; arada isimsiz kahramanı Barut Hüseyin’i çıka- “Taşın taşı öptüğü şehirde/Toprağı güneşe rıyor sahneye: “Barut Hüseyin’in çizmelerini çıkarmışlar.” Karıncalar gibi, hayatın toprağını bir madenci giymiş/sonra da bir çiçek...” güneşlere çıkarmaya çağırarak insan kardeşle- rini. Herkesin ”iç”ine, evine ocağına güneş “Beş bin yıldır dolaşırım” dedi bu düşecek bir insani ve toplumsal yapı tasarı- topraklarda/“Benim kahramanlarım” mıyla; şair-mimar, mimar-şair gibi... dedi “insanlardır”. Alışılagidenin, bize bildik tanıdık gelenin, ama Tarihimizden talihimize, günden geleceğe, yer- anlaşılması, gerçekten bilinmesi için düşün küreden gökküreye şiir tanrısının sırtladığı bir düşlemsel hiçbir bir çaba göstermediğimiz yeni gökyüzü durağına davetle okurunu. Ha nice yanlışa, hepimizin ortak yanlışından yıka- babam harlanan ateşlerin yuttuğu doğa-tin’i, dığı kalemiyle bakıyor... Kural haline gelen tin-doğa’yı anımsayıp sahiplenmeye çağrıyla kuralsızlığın yarattığı yönetsel ekinsel olum- bir kez daha. Doğanın ve doğal olanın, onun suzluklara, bu savruluşun evlerimize ocakları- bir parçası olan insan eliyle yıkımının sonuçta mıza taşıdığı taşıyacağı sıkıntılara eleştirel kendi yıkımımıza dönüşeceğini duyurup akılla yaklaşmaya çağırıyor bizi, “Atlas ve duyumsatarak dize dize... İnşaat inşaat diye Ateş”in şairi. Dahası “Şiirle Düşünme”ye... mülkü memleketi, yazıyı yabanı betona bula- Çocuk gülüşlerince güneşli bir umudu besleyip mak için seferber olanlara, zenginliği ziyneti büyüterek hep. Gılgamış’tan günümüze, balkı- barışın ve bağımsızlığın zeytinine değişenlere, yan bir dil ve düşün aydınlığıyla insanın, buna sessiz ve seyirci kalanlara sesleniyor bil- insanca olanın şeyleştirilmesine savaş açıyor gece. Seyirden seyrandan isyana ağıp akan bir şiirin bayrağıyla. İnsanın adı ve anlamını, yine çizgide bambaşka bir eşikten el uzatıyor insanın kendisinin kendisine karşı vereceği insana, topluma ve tarihe. Gözümüz kulağımı- savaşımda bulabileceğine imle. Evlerimizin zın pek alışık olmadığı bir yazınsal kazı ve eşiğinden ”evren-kent”in eşiğine şâkülü kay- yapıyla, şiir-düşünsel bir yapma yapılmayla, mış dünyamızda sorumluluk sahibi yurttaşları s-öz ve s-özün mimarisiyle içi sıra... çok başka doğaya ve insana saygılı bir denge ve düzen

49 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 50

kurulmasına elvermeye çağırıyor. Bunu yapar- da tasarımcısı, Kuruluş Ankarası’nın fotoğra- ken de “günlük-politik” kürsülerden değil, bir fına damgasını vurmuş, hocaların hocası mimar ayağı tarihe bir ayağı geleceğe atılı hayatın Ernst A. Egli’yi düşürerek belleğin aynasına. köprübaşlarında kuruyor şiirin yol haritasını... Eğitim tarihimizin destansal Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in “anımsamak anla- “Bir şehir ne kadar yakınsa manın hazinesidir” sözlerini pusula kılarak çık- insana o kadar büyüktür”. tığı yeni yolculukta şiirli yol anıtlarına çeviriyor Kitaba dâhil Önsöz Yerine (Karıncalar ve Şehir) o güzel insanların adını anlamını... ile kitabının başına aldığı Sonsöz’e... yapıtın çekirdeğinin şiirin toprağına düştüğü yeri ve anı İsa Küçük,“Anadolu’nun Son Düğün anlattığı Kastamonu Ersiz Köyü’nün öyküsün- Alayı”ndan dört büyük eğitim ustasını, “Eyle- den (Sunaktaşı Yazıları) başlayarak, kadın ve min açık öznesidir” dediği öğretmeni Cevat İsa Küçük, kadın imgesi temel bir değer ve denge ögesi Geray’ı, “kentlerin sahibi kim, sorusuna yanıt olarak varlığını duyumsatıyor büyük şiir boyu... aramakla meşguldür” diyerek tanıttığı Ruşen Tarihi Kentler Birliği Daha önce kültür ve sanat dünyamızın Kibelesi, Keleş’i ve “Herkesi çapraz bağlanmış bir Danışma Kurulu toplumsal ve kültürel arkeolojimizin Halet fişeklik gibi kucaklamaktadır” diyerek anlattığı üyelerinin Ablası’nı anlattığı destanda yaptığı gibi, bu Metin Sözen’i okuldan yaşam okuluna içten yeni ve ortak özlü şiirini de yer yer destanlaşan bir sevgi aylasıyla kucakladıktan sonra değerli dört değerli ismine bir ses ve solukla sürdürüyor Şair. Şâkülü kay- mimar, gazeteci yazar Oktay Ekinci’nin eme- de kitabında yer verdi. mış kentçiliğimizi; ölü doğmuş, ölegiden kent- ğini ve saygın anısını “Yanlış diye yazıp söyle- lerimizi, o kentlerin insanlarını bir yeni eşikte dikleri, doğru çıkmıştır” dizesiyle türkülüyor. düşünmeye, kültürel yönetsel, törel ve güzeldu- Şiirle kucakladığı bu ışıltılı adlardan el alarak yusal (etik-estetik) bir usa, uslamlamaya; tükete yola koyulduğu ikinci bölümde de, şiirsel tükene “Büyüme” rüyasından uyanmaya çağırı- yapıya kilit taşı değerinde eklemlenen Anadolu yor, ÇEKÜL Vakfına çevirerek bakışın terazi- kiliminin yedi rengini; yedi bölgeyi işliyor sini. Yine “Anadolu’nun Son Düğün Alayı” çivili çiçekli bir dille. Çok yerinde bir seçimle dediği Tarihi Kentler Birliğinin aynı yön ve şiirin haritasında son sıraya yerleştirdiği ve yoldaki etkili esinli savaşımına, doğru duruşuna “sarf hanemizin darphanesidir” dediği “Mar- çekerek dikkatimizi. Tarihin hakkını tarihe, mara”yı sonlarken kurduğu dizeler, “Memleke- hayatın hakkını hayata vermedeki çabalarını tin Sahipleri”nin kulağını çınlata çınlata tüm destekleyip olumladığı bu iki kuruma daha yurdun haritasını(!) boyamaya dönüşüyor: yakından bakmaya çağırarak okuru. Hemen “Toprak ve deniz yetmemiş/Göğe merdiven peşi sıra kültürel kurumsal bu temel bloğun dayamıştır/Her şeyleri ve her yerleri satılıktır oluşmasındaki emekleriyle her biri ayrı bir şimdi/Ve her kredi kartı bir Truva Atı/Büyü- değer olan, alan uzmanı insanlarımızın saygın dükçe yitmiştir”. “Marmara”dan Doğuya, adı ve namuslu emeğini kucaklayıp kuşanarak... Kuzeyden Güneye koşar adım kendi Babilimizi Öğrenci ve öğretmen olarak adları Mülkiye’yle kurup kurguladığımız bir güncellikte duracağı özdeşleşmiş, kurumsal kültürel varlıklarıyla eşiğin seçimini okura bırakıyor. Renk de senin hayatlarımıza karışmış saygın kimlik ve kişilik- resim de, ülke de senin yedi bölge de. Elindeki lerin anısına anlamına yaslanarak sürdürüyor büyük resmi güneşin renkleriyle boyayacak Başkentin atlasındaki yolculuğunu. Kaçınılmaz, olan da sensin, yaşamın güneşine sırtını dönüp, kendi okulu Siyasal Bilgiler Fakültesi yapısının karanlığın fırçasıyla boyanacak olan da sen,

50 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 51

der gibi... Kederi ve sevinci, kargış ve alkışı, kurarlar.” Mülkün iyeliğinden iyilik ve esen- eleştiri ve yergiyi dizelere işli coşkulu bir liğine açılıp uzanan bir yaşam yürüyüşünde sahiplenme duygusunun bilgi ve içtenlikle çift yönlü sorumluluk üstlenmiş mülkiyeli dokunmuş hırkasına sararak yapıyor bunu... şair İsa Küçük de öyle yapıyor: “Yaşayıp başardıkça öğrendik/Mutluluk - bu yaşam “Kadının gülmesi toplumun coşkusu-/Yaşamaktan çok/Yaşatmak sevinci- ve devletin ‘iyi hal kâğıdı’dır çağımızda”. dir” diyerek, şiirin burgacında Akdeniz esinli “Çiçeğe kokusu mu verir adını, değerlen(dir)meye çağırıyor okurunu. rengi mi” sorusunu kulağımıza küpe ederek yedi bölgeden örüp örgülediği gökkuşağı (*) Atlas ve Ateş (Şiir, GİTA Yayınları, Birinci Bası, güzelliğindeki bu bölümü bir başka esinli kale- İstanbul Ağustos 2016). Şair, anne babasına, tüm min anlatıldığı o son bölüm, “Sekizinci Bay- öğretmenlerine adadığı bu yapıtından sağlanacak geliri, kendisinin de kurulup kurumsallaşmasına rak”la dalgalandırıyor... Şair, kitabın bu omuz verdiği Bartın’daki İBEV’e bağışladı. Değerli kesitinde eski-l hayatların soluğunun sindiği Bartınlı yurttaş İnci Bankoğlu’nun kız çocukların bin yıllık taş sokaklarda gezdiriyor okuru. Aynı okumasına destek olmak için veregeldiği kurucu ve sokakları kucaklayan duvarlara oyulmuş kuş, koruyucu emeğe Bartın Eski Valisi’nden şiirli bir kedi nasipliklerine (nişlere) adresini arayan saygı çelengi yerine... mektuplar bırakıyor. Teknesinde, insanın özüyle birlikte ötekinin de karıldığı varsıl bir kültür ve yaşam coğrafyasına; aynı toprağın insanı şair yazar Sabahattin Yalkın’ın “Çok Dualı Kent”ine, Hatay’a taşıyarak bellek ve bilincin kuşlarını... Elin tersi ve yüzü gibi Antakya’ya komşu Osmaniye’de Vali iken tanıştığı Halet Abla’ya (Çambel) özgülediği destanından sonra, bu yeni kitabını, Ersiz Köyü kadınlarının adı ve anısını da dalında taşıyagiden, öyküleriyle bizi kendimize, kendi- mizi bize çağıran Ayla Abla’ya (Kutlu) selamla sonlar şair: “Canım ağrıyor” diyor. “Seviyi savunmayacaksak/Barışı ve yaşamı savunma- yacaksak neyi savunabiliriz” diye de soruyor bize; ”Şehrin burasında / Şehrin burası yok”... Yapıt, tam da bu noktada, okurunu, şiir-kentin yurttaşını, “şehrin burası”ndan alıp, dalına değen rüzgâr dinmeden daha kitabın başına uçurur yeniden. Mavi bir soluk gibi...

Şiirin durup donmak bilmez yaşam döngüsü başlamıştır bir kez. Sade “Çocuklar” mı? Şairler de “geçmişin içinden çekip kurtarır sağ kalan zamanı; en olmadık anda geleceği

51 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 52

MÜZE OLARAK İŞLEVLENDİRİLECEK BİR LEVANTEN EVİ

Tire Belediyesi, Özgür Karpuz Konağına müze işlevi vererek yapının, bir dönem bölgede yaşamış olan Yahudi cemaatinin gelenek, görenek ve kültürünü geleceğe taşımasına aracılık etmesini hedefliyor.

010 yılında Uygulama, 2014 yılında ise Proje Ödülüne değer görülen Tire Belediyesi, geçmiş yıllarda ortaya koy- duğu koruma yol haritasını istikrarlı biçimde uygulamaya dönüştür- düğü için Özendirme Yarışması kapsamında 2bu yıl da Süreklilik Ödülünü aldı. Belediye, yarışmaya dört proje ile katıldı. Bu projelerden ilki olan ve yarışmadan ödülle dönen “Tire Yahudileri Müzesi ve Butik Otel Projeleri”, eski Tire dokusu içinde yer alan neo-klasik dönem yapısının restore edilerek, Yahudi Kültürü Müzesi olarak işlevlendirilmesi yaklaşımıyla hazır- landı. Proje, sivil mimarinin korunması konusunda kent ölçeğinde istikrarlı biçimde devam eden çalışmaların parçası olması nedeniyle ödüle değer bulundu.

Projede, Özgür Yarpuz Konağının restore edilerek müzeye dönüştürülmesi hedefleni- yor. O dönemde Tire’nin aynı bölgesinde yaşadığı bilinen Yahudi cemaatinin gelenek, görenek ve kültürünün aktarılacağı müze YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 53

için seçilen yapı, 18 ve 19. yüzyıllara tarihle- nen Levanten evlerinden biri. Tire kültürü- nün farklı yönlerini geleceğe taşıyacak olan proje, kent dışında yaşayan Tireli Museviler için de manevi bir değer taşıyor.

Tire Belediyesi ayrıca tarihi kent dokusu içinde yer alan, her biri 19. yüzyıl başına tarihlenmiş üç konağı kamulaştırdı ve butik otel olarak işlevlendirmek üzere restorasyon projelerini tamamladı. Geleneksel sivil mimarinin özgün örnekleri olan “Kargıcı Konağı”, “Dr. Nihat Bey Konağı” ve 1109 Ada 56. parseldeki konağın restore edilerek, ilçe turizmine katkıda bulunmak üzere butik otel olarak işletilmelerini hedefleyen Bele- diye, proje sayesinde konakların bulunduğu sokaklarda canlanma yaratıp koruma hareke- tini tetiklemeyi amaçlıyor. Yine geleneksel Levanten evleri olan bu konaklar, dönem mimarisini tipik özellikleriyle yansıtan nite- likli örnekler arasında yer alıyor. Tire’de kül- tür turizminin geliştirilmesine yönelik bütüncül planın önemli bir aşamasını oluştu- ran projenin turizm alanına da bir ivme kat- ması bekleniyor.

53 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 54

KARADENİZ’DE BİR KENT DAHA KORUMA ÇALIŞMALARINA BAŞLADI

Konya’da gerçekleştirilen 2016 yılı Tarihi Kentler Birliği Buluşmasında üyeliği kabul edilen Devrek, kültür varlıklarını koruma çalışmalarına başladı.

evrek, pek çok Anadolu Roma dönemine işaretlenen Beylik Kalesi kenti gibi köklü bir geçmişe Harabeleri, Gâvurlar Mezarlığı Nekropolü, sahip. Yüzde 70’i orman- Mezarlıktepe Nekropolü, Deniz Tarlası larla kaplı olan kentin kül- Antik Yerleşimi, Kuyuyanıtepe Nekropolü, türel zenginliği de bu uzun Örenciktepe Nekropolü, Oruçoğlu Tümü- tarihine dayanıyor. Zonguldak sınırları içinde lüsü, Mezar Odası Yerleşimi ve Nekropol bulunan Devrek’te Roma, Bizans ve Osmanlı Alanı, Selimler Sokağı Höyüğü, Sivritepe Ddönemlerine ait eserler ile tescillenmiş birçok Nekropolü, Türbetepe Antik Yerleşimi ile kültür varlığı bulunuyor. Beylikler ve Osmanlı Bizans döneminden sarnıç ve ilgili yapı döneminde yapılmış cami, hamam, konut ve kalıntıları, mezarlık ve kilise kalıntılarının çeşmeler ile anıt ağaçlar, Devrek’in zenginlik- dâhil olduğu tescilli sit alanlarıyla da günü- leri arasında. Kentin en eski camisi olan ve müzün önemli kültür mirası kentlerinden 1228’de inşa edilen Hacı Veli Gebeş Camisi, sayılan Devrek’te kültür varlıkları nı 18. ve 19. yy.’da inşa edilmiş camilerle birlikte koruma çalışmaları hız kazanıyor. Devrek dini mimarinin örneklerini oluşturuyor. Belediye Başkanı Mustafa Semerci, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Recep Civelek ve ÇEKÜL Zonguldak temsilcisi Raif Tokel, Devrek’te koruma çalışmalarını değerlendir- mek üzere ÇEKÜL Vakfında düzenlenen Çarşamba Kent Toplantıları kapsamında ÇEKÜL uzmanlarıyla biraraya geldi.

Kentin önemli kültür mirası unsurlarından biri olan ve tarihi 200 yıla dayanan bastonculuk, Devrek’e bir de festival hediye etmiş. İlki 1984 yılında düzenlenen Baston Festivali, bastonun tanıtılmasını sağlamakla kalmamış, kentin kültür hayatına da renk ve hareket kat- mış görünüyor. Bugün Devrek’te baston ile ilgili bir vakfın kurulması bile planlanıyor. Devrek’in sokak sağlıklaştırma çalışmaları

54 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 55

yapılması amaçlanan Vakıf Çeşme Sokağı da, kentin önemli yapı örneklerinin bulunduğu kesiti. Burada, tarihi 1830’lara kadar inen simit dükkânları yer alıyor. Vakıf Çeşme Sokağına bitişik Demirciler Sokağında da tarihi demirci dükkânları ile bir de kalaycı dükkânı bulunu- yor. Bir diğer önemli merkez de, Cumhuri- yet’in ilanı ve ilk yıllarında toplumsal olaylara sahne olan ve kent hafızasında önemli bir yer tutan Millet Bahçesi. Millet Bahçesinin karşı- sında bulunan tarihi evin kamulaştırılarak kent müzesine dönüştürülmesi, bölgenin kent hafı- zasına referanslar içeriyor olması nedeniyle, üzerinde durulan konulardan biri.

Devrek, koruma çalışmalarını sürdürürken, projelerini ÇEKÜL uzmanlarının önerile- riyle gözden geçirerek bütüncül yaklaşım ve sürdürülebilirlilik doğrultusunda adımlar atı- yor. Kentin arkeolojik envanterinin çıkarıl- ması; Vakıf Çeşme Sokağı sokak sağlıklaştırma çalışmasına esnafın da dâhil edilmesi, tescilli sivil mimari yapıların rölöve ve restorasyon projelerinin hazırlan- ması; Bastoncular Çarşısının düzenlenmesi ve çarşının kentliler için canlı bir odak haline getirilmesi; bir Baston Müzesinin açılması öneri ve projeleri, ÇEKÜL uzman- larıyla Devrek Belediyesi görüşmeleri sonunda kayda geçerek, Devreklilerin adım adım korumaya yaklaşmasını sağladı.

55 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 56

KORUMADA ULUSAL SEFERBERLİK

Ani Tarihi Kenti, bu yıl Türkiye’nin dönem başkanlığı ve ev sahipliğinde, İstanbul’da gerçekleştirilen UNESCO Dünya Miras Komitesi 40. Toplantısında Dünya Miras Listesine kaydedildi. Türkiye’nin listedeki kültürel varlıklarının sayısı 16’ya yükseldi.

016 UNESCO Dünya Kültür nedeniyle UNESCO Dünya Kültür Miras Miras Listesine giren Ani Arkeolo- Listesine kabul edildi. jik Alanı, ’ın Merkez İlçesi sınırları içinde bulunuyor. Erken UNESCO Dünya Miras Komitesi 40. toplantı- Demir Çağından 16. yüzyıla kadar sında ayrıca Sultan II. Beyazıd Han Külliyesi yerleşimin sürekli olduğu, Ortaçağın şehircilik, (Edirne), Nuruosmaniye Külliyesi (İstanbul), mimarlık ve sanat gelişimini tüm zenginlik ve Kibyra Antik Kenti (), Van Kalesi (Van), 2çeşitliliğiyle bünyesinde barındıran kent, kurul- Yivli Minare Camisi (Antalya), Ulu duğu ilk dönemlerden itibaren çeşitli kültürlere Cami (Eskişehir), Bodrum Kalesi (Bodrum), ev sahipliği yaptı. İpek Yolunun Kafkaslardan Silvan Malabadi Köprüsü (Diyarbakır) ve Hacı- Anadolu’ya ilk giriş noktasında kurulmuş olan bayram Camisini (Ankara) Doğal Miras Geçici Ani, Ortaçağda bölgenin politik, kültürel ve eko- Listesine ve Samsun’daki Kızılırmak Deltasını nomik merkezi konumuna yükseldi. Bunda, da Karma Listeye ekledi. yerleşimin yoğun ticaret akslarının üzerinde gelişmiş olmasının payı büyük. Bu yerleşim ÇEKÜL Akademi eğitmeni, alan yönetim özelliği bir süre sonra kentte Ermeni, Gürcü, uzmanı Namık Kemal Döleneken, dergimiz için Bizans ve Selçuklu kültürlerinin buluşmasını da UNESCO Somut ve Somut Olmayan Kültür sağladı. Karşılıklı kültürel etkileşimin sonucu Miras Listesini Türkiye bağlamında dünden olarak ortaya çıkan mimari tasarım fikirleri, bugüne değerlendirdi: inşaat malzemeleri ve teknikleri ile dekorasyon ayrıntıları daha sonra tüm Anadolu ve Kaf- Doğa ve kültürün bir arada ele alınarak korun- kasya’ya yayıldı. Kent, bugün hâlâ büyük ması anlayışı, ÇEKÜL çatısı altında sürdürülen oranda ayakta kalmış olan etkileyici surları, dini çalışmalarla somut ve somut olmayan kültür ve sivil mimarlık örnekleri ve şehir planlama- mirası kavramlarının da daha fazla gündeme sıyla göz dolduruyor. Tipik bir Ortaçağ kenti gelmesini sağladı. Bir dönem sadece taşınmaz görünümündeki Ani’nin uzun tarihi boyunca kültür varlıkları tanımına sıkışan koruma ve korumayı başardığı bu çok kültürlü yapıyı, yaşatma çabaları, artık somut olmayan kültür mimari örneklerinden de izlemek mümkün. varlıklarını da kapsayan, doğayı dışlamayan bir Çeşitli Pagan, Hıristiyan ve Müslüman kültür- bakış açısıyla ele alınıyor. Gerek ulusal gerekse lere ait mimarı kalıntıları ile sivil ve askeri yapı- uluslararası tanımlama ve değerlendirmeler bu lar, Ani’nin karakteristiğini oluşturuyor. zenginlikleri kucaklayarak birlikte yaşatma doğ- Ani Arkeolojik Alanı, bu benzersiz özellikleri rultusunda yürütülüyor.

56 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 57

ÇEKÜL ve TKB bir yandan kültürel ve doğal 2004 yılında bir ağ olarak oluşturulan, 2015 varlıklarımızı korumada ulusal bir seferberlik yılından bu yana UNESCO tarafından tescil yürütürken, diğer yandan da bunun uluslararası edilen Küresel Jeoparklar da doğal varlıklarımı- standartlarda gerçekleştirilmesinin teknik zın önemli bir parçası. Dünyada tescil edilmiş ve örgütsel altyapısını inşa ediyor. Bu çalışma- 120 jeoparktan yalnızca biri ülkemizde bulunu- ların bir bölümünü kültürel ve doğal mirası yor: Kula Volkanik Jeoparkı. korumada evrensel bir dil oluşturmaya çalışan kuruluşlarla işbirliği oluşturuyor. Birleşmiş Kültür mirasımızın bir parçası olan uygulama- Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü lar, temsiller, anlatımlar, bilgiler ve beceriler ile UNESCO, 1972 yılında Dünya Mirası Sözleş- bunlarla ilişkili araç, gereç ve mekânların tümü mesini kabul ederek kültürel ve doğal varlıkla- somut olmayan kültür mirası (SOKÜM ) olarak rın evrensel ilkeler uyarınca korunmasında tanımlanıyor. Ülkemizde bu konuda sürekli önemli bir tanımlama getirdi. Bu Sözleşme yenilenen bir ulusal envanter hazırlanıyor. Bu ile tüm dünyada 814 kültürel, 203 doğal, kültürün taşıyıcısı ve yaşatıcısı olan kişiler de 35 karma olmak üzere bin 52 varlık Dünya Yaşayan İnsan Hazineleri olarak bu envanterde Mirası olarak tescil edildi. Ülkemizde bu sayı yer alıyor. Ülkemizde Yaşayan İnsan Hazinesi 14 kültürel, 2 karma olmak üzere toplam sayısı 30 olarak belirlendi. SOKÜM Ulusal 16. Bununla birlikte ülkemizde tescil edilmiş Envanterinde yer alan 55 varlığımızdan 14’ü doğal varlık bulunmuyor. UNESCO SOKÜM temsili listesine kabul edildi. Bunlardan Nevruz ve İnce Ekmek Yapma Her ülkenin kendi tarafından Dünya Mirası ve Paylaşma, diğer ülkelerle ortak kültür mirası olması gerektiği düşünülen varlıklar için bir ön olarak kabul edildi. liste hazırlanır. Bu liste UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi olarak ilan edilir. UNESCO tarafından oluşturulan bir başka yapı Dünyada bin 644 varlık geçici listede yer alır- ise Dünya Yaratıcı Kentler Ağı. Edebiyat, film, ken, ülkemizden 69 varlık bu listedeki yerini müzik, zanaat ve halk sanatı, tasarım, medya aldı. UNESCO Dünya Mirası dışında 1970 sanatları ve gastronomi alanlarında yaratıcı yön- yılından bu yana Biyosfer Rezerv Alanları da leriyle öne çıkan ve bunu toplumsal kalkınma- İnsan ve Biyosfer programı uyarınca tescil edili- nın bir öğesi haline getiren kentler, bu ağa üye yor. Dünyada tescil edilmiş 669 alandan sadece olarak kabul ediliyor. Dünyada bu ağa üye 116 biri yurdumuzda bulunuyor: Karçal Dağları şehirden sadece biri Türkiye'de yer alıyor: Gas- eteklerindeki Camili Biyosfer Alanı. tronomi alanındaki varlığıyla Gaziantep.

57 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 58

BİLGİ AĞACI EĞİTİMLERİNDE ÇOCUK VE KENT

Çocuk ve gençlerin yaşadıkları mekânı hem kültürel hem doğal bir düzlem olarak fark etmelerini ve korumalarını öngören Bilgi Ağacı eğitim programı, insanın çevresiyle bir bütün olduğu fikrine yaslanıyor.

EKÜL Vakfının “doğa ve Kentimin Öyküsü Payas ve Birgi’de kültürle varız” sloganıyla Geçtiğimiz yıl 10 okuldan 20 öğretmen ve temsil edilen felsefesi, 500 öğrenciyle başlayan “Kentimin Öyküsü: çocukların ve gençlerin yaşa- Payas” eğitimi, 2016 güz programıyla devam dıkları çevreyi tanımaları ediyor. Payas’ta yaşayan çocukların, yaşadık- ile hayat bulabilir ancak. Bilgi Ağacı bu ları kentin kültürel ve doğal mirasını tanıma- Çbilgiden hareketle, başlıca hedefi çocuklar larını ve koruma bilincini yaşayarak olan bir dizi eğitim programı hazırladı öğrenmelerini amaçlayan program, ilk adımı ve uygulamaya geçirdi. ÇEKÜL’ün öğretmen eğitimiyle attı. Eğitim, müfredatın kültürel birikimiyle Anadolu’nun özgün göz önünde bulundurulduğu ve sınıf içi uygu- yaşam değerlerini, kadim bilgeliğini ve lamaların desteklendiği bir içerikle hazırlandı. elbette doğanın bereketini buluşturan Mimar Sinan’ın eseri Sokollu Mehmet Paşa Bilgi Ağacı, eğitim içeriklerini Külliyesinde, Payas Belediyesinin desteğiyle oluştururken çok yönlü bakış açısını gerçekleştirilen bu ilk eğitime 9 ilkokuldan 21 korumayı sürdürdü. öğretmen katıldı. İlkokul 3 ve 4. sınıf öğrenci-

58 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:34 PM Page 59

leriyle yürütülecek eğitimler 9 hafta sürecek Kentler Birliğinin kurucu üyelerinden olan ve bir sergiyle son bulacak. Payas, gerek coğ- Birgi, yaşayarak korumanın en önemli örnek- rafi gerekse kültürel açıdan önemli bir güzer- lerinden. Ödemiş Belediyesinin desteklediği gâhta bulunuyor. Payas’ı, bir yanda Anadolu “Kentimin Öyküsü: Birgi” eğitimi, Ödemiş, diğer yanda Ortadoğu ile buluşturan imkânlar, Birgi ve çevre bölgelerde yaşayan çocukların, ÇEKÜL “Kentimin Öyküsü” eğitimlerine de taşındı. yaşadıkları kenti tanımalarını hedefliyor. Birgi Bilgi Ağacı Kentin sırtını dayadığı Amanos Dağları, için toplamda 12 haftalık bir eğitim programı Eğitimleri bu yıl bu kapsamda programda yer aldı. hazırlayan Bilgi Ağacı, 11 ilkokuldan 4. sınıf düzeyinde 24 öğretmenin katılımıyla gerçek- Birgi’de de Kuruluşundan bu yana ÇEKÜL Vakfının leştirdiği ilk eğitimin ardından, programını başladı. “7 Bölge 7 Kent” kapsamında koruma ve öğrenci eğitimleriyle sürdürdü. Birgi ÇEKÜL yaşatma çalışmalarını sürdürdüğü ve bugün Evinde çocukların çalışmalarının biraraya artık bütünüyle bir açık hava müzesi görü- getirileceği bir sergiyle son bulacak olan eği- nümde olan Birgi de “Kentimin Öyküsü” eği- tim, 2017’nin ilk aylarında bölgedeki diğer timlerinin gerçekleştirildiği kentlerden. Tarihi okullarda da uygulanacak.

59 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:35 PM Page 60

ÇEKÜL AKADEMİ EĞİTİMLERİ İLE YERELDEN ULUSALA

ürkiye’nin kültürel miras gösterdi. ÇEKÜL Akademinin 2016 yılı alanında uzmanlaşmış ilk ve boyunca düzenlenen eğitimlerine 22’si büyük- tek sivil eğitim kurumu olan şehir olmak üzere toplamda 106 belediye; 13 ÇEKÜL Akademi, ÇEKÜL il ve 71 ilçe belediyesinden uzmanlar katıldı. Vakfının 26 yıldır edindiği birikimi, kentsel mirasın korunmasında Koruma çalışmalarıyla öne çıkan kentlerin görev alan profesyonellere aktarmayı sürdü- deneyimlerini ve elde ettikleri sonuçların rüyor.T Yılda 30 eğitim veren Akademi, Kent- yerinde gözlemlenmesini amaçlayan ve sel Koruma eğitimlerini bahar ve güz dönemi 2012 yılından bu yana devam eden Alanda olmak üzere 2 etapta düzenliyor ve 20 eği- Eğitimler, Akademi’nin en çok takip edilen time tamamlıyor. Akademinin yıllık çalışma eğitim programlarından biri. programında 4 Alan Eğitimi ve 6 Alan Yönetimi Eğitimi (AYEP) de yer alıyor. Eğitimde, koruma deneyiminden geçmiş kentlerin koruma vizyonları, planlama yön- Kültürel ve kentsel mirası yerel düzeyde temleri, uygulamada karşılaştıkları sorunlar yaşatma ve geleceğin kimlikli kentlerini oluş- ve çözüm seçenekleri örnek olarak inceleni- turmada önemli sorumluluk taşıyan Tarihi yor. 2016 yılının güz döneminde Melikgazi Kentler Birliğine üye belediyeler, bu yıl da ve Birgi’nin koruma çalışmaları, Alanda ÇEKÜL Akademinin eğitimlerine yoğun ilgi Eğitimlerde incelenen kentler oldu.

60 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:35 PM Page 61

ÇEKÜL Akademi, ülkemizin tarihsel, kültürel ve kentsel mirasının yerelde korunmasını ve bütüncül koruma anlayışını aktarmaya devam ediyor.

Alan Yönetimi Eğitim Programı (AYEP), diyeler, pilot yerlerde uygulanabilir projeler alan yönetim planı hazırlama süreciyle ilgili geliştirdi. Eğitim programı kapsamında ilkeleri, uygulamaları, sonuçları ve sorunları Bursa, Birgi ve Antalya’ya gidildi. ortaya çıkarmaya yönelik bir program. Bu eğitim programı kültürel miras kavramı Kültürel ve Kentsel Koruma Eğitimi, ve yönetimine ilişkin evrensel normlar ile her biri konusunda uzman olan isimlerin UNESCO Dünya Miras Listesinin kapsamı eğitmenliğinde sürdürülüyor. Program, ihti- ve önemi, kültür varlıklarının korunması, yaca yönelik bir içerikle, yerel yönetimler- yaşatılması ve tanıtılması amacıyla listeye den katılımcıların her biri 3 gün süren yazdırılması sürecini ve uygulamaları içeriyor. eğitimlerde biraraya gelerek deneyimlerini paylaşması ve sorunlara yönelik işlevsel Dünya mirası sürecinde ve alan yönetiminde çözüm önerileri geliştirmesinin önünü gerçek sorunlara gerçek çözümler üreten açıyor. Bütüncül koruma yaklaşımının temel kentlerin ziyaret edildiği ve vaka çalışmaları alındığı eğitimlerde sürdürülebilir proje ile analizlerinin yerel ekiplerle birlikte yapıl- örnekleri karşılaştırmalı olarak ele alınıyor. dığı programda katılımcıların donanım Güz dönemi programına 21 Eylül’de ve becerilerinin arttırılması hedefleniyor. başlanan ve Şerifler Yalısında sürdürülen Bu yıl AYEP’e 17 belediyeden 22 kişi Kültürel ve Kentsel Koruma Eğitimine katıldı. Bölge bazında 4 gruba ayrılan bele- bu dönem 122 kişi katıldı.

61 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:35 PM Page 62

Samsun Araştırmaları Millî Mücadele’nin başlatıldığı kent bölümü 1. cilt olarak 2006’da; kalanlar olarak Samsun’un adının Yunanca ise 2007’de 2. cilt olarak basılmıştı. "amisos" kelimesinden geldiği ileri 3 cilt olarak yeniden hazırlanan bu eser, sürülür. Samsun adının ortaya çıkışı baskısı tükenmiş 2 cilt ile onlara ilave

kitap... Türklerin kente hâkim olmasından son- edilmiş yeni çalışmalardan oluşuyor. radır. 12. ve 13. yüzyıllardaki Türk 1. cilt “Tarihsel Geçmiş”, 2. cilt “İktisat kaynaklarında Samsun isminin kulla- Tarihi, Ekonomik Yapı, Turizm, Nüfus nılmaya başlandığı belirtilir. Samsun ve Coğrafî Çevre”, 3. cilt ise “Mimari Milet, Hitit, Amazon, Pers, Pontus, ve Kültürel Miras, Efsane, Dil, Sanat, Za’feranborlu’nun Roma, Bizans, Ceneviz ve daha birçok Edebiyat ve Siyaset” başlıklarını taşı- medeniyete ev sahipliği yapmıştır. yor. Alanında yetkin çeşitli araştırmacı Mânevî Mîmarları Samsun bir medeniyetler diyarı olarak ve akademisyenlerin kaleme aldığı İskân merkezi olarak bilinen eşsiz bir tarihe, doğal ve kültürel makalelerden oluşan çalışmanın Safranbolu, Eskiçağ'a kadar mirasa sahiptir. 2006 yılında gerçekleş- editörlüğünü 19 Mayıs Üniversitesi uzanan bir tarihe sahip. Kentin tirilen ve bu zengin mirası akademik öğretim üyesi Prof. Dr. Cevdet Yılmaz bugünkü adının dayandığı alana taşımayı hedefleyen “Geçmişten yapmış. Kitap, Samsun Büyükşehir Za'feranborlu isminin 16. yüzyı- Geleceğe Samsun Sempozyumu”nda Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire lın sonları ve 17. yüzyılın başla- sunulan bilimsel çalışmaların bir Başkanlığı tarafından yayımlandı. rında ortaya çıkmış olduğu düşünülüyor. İlim ve kültür kenti olan Safranbolu ve çevresinde yetişen önemli devlet ve siyaset adamları dışında pek çok âlim ve mutasavvıf da vardır. Safranbolu Belediyesi tarafından yayımlanan kitapta 100’ün üzerinde âlim ve mutasavvıfın hayatı, görevleri ve eserlerine yer verilmiş. Kitap; arşiv belgeleri, mezar taşları, anlatılar ve çeşitli kaynaklardan yararlanılarak oluşturulmuş.

Maraş Tarihinden Bir Kesit: Dulkadir Beyliği Araştırmaları Önemli bir yol güzergâhı üzerinde bulunan Maraş adının Asur kaynaklarında geçen Markasi'ye dayandığı belirtilir. Bu isim Bizans Devleti zamanında da kullanıldı. Kent, İslam hâkimiyetine girince "Mar'aş" adını aldı. Hititlerden itibaren önemli bir merkez olan kentin tarihinde Dulkadir Beyliği’nin ayrı bir önemi bulunuyor. Anadolu'nun güneyinde, merkez olmak üzere kurulan Dulkadir Beyliği (1298-1522) Türkmen devleti olarak biliniyor. Birçok kente yayılmakla birlikte, Maraş ve çevresinde iskân eden beyliğin merkezini Elbistan oluşturuyordu. Maraş’ın kültürel birikiminde önemli bir rol edinen beylik, 16. yüzyıl başında yıkılsa da, vakıf- ları uzun bir müddet varlığını idame ettirdi. Dulkadir ailesi varlığını bugün bile hâlâ sürdürüyor. Dulkadiroğlu Belediyesi tarafından yayımlanan kitap, Türkmen devleti olarak kabul edilen Dulkadir Beyliği’ni tanıtmayı amaçlıyor. Dulkadir Beyliği üzerinden Maraş’ın tarihini okuyan kolektif niteliğindeki bu kitapta, alanında uzman bilim insanlarının hazırlamış olduğu makaleler yer alıyor.

62 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:35 PM Page 63

XVI. Asırda Maraş Kazası (1526-1563)

İbrahim Solak’ın aynı lüğü Kuyûd-ı Kadîme adla hazırlamış olduğu Arşivi’nde bulunan doktora tezi, Dulkadi- defterler ve belgelerden roğlu Belediyesi tara- faydalanarak hazırla- fından kitaba nan eser, kentin 16. dönüştürüldü. yüzyıl içerisindeki idari Hititlerden itibaren yapısı, vergi nüfusu, önemli bir merkez olan vergi türleri, üretimi Maraş ile ilgili çalışma- yapılan ürünleri, ziraat ların çoğu, ya Osmanlı sahaları ve toprak tasar- öncesi ya da Osman- rufu şekilleri ile yetişti- lı’nın son dönemi üze- rilen hayvan türleri, rine yoğunlaşıyor. yerleşim yerleri, konar- Kitap, sosyoekonomik göçer aşiretlerin ve kültürel tarihi veriler durumu, sanayi ve kül- ışığında, kentin aydın- türel eserlerini inceli- latılamayan 16. yüzyı- yor. Kitap “Yerleşim lına ışık tutmaya Yerleri ve Nüfus Diyarbakır'da Osmanlı çalışıyor. Vakıflar Yapısı”, “İktisâdi Yapı Dönemi Ticaret Mimarisi Genel Müdürlüğü ve Toprak Tasarrufu” Arşivi, Başbakanlık ile “Vakıflar ve Vakıf İpek Yolu üzerinde yer alan açısından genel ya da münfe- Osmanlı Arşivi, Tapu Eserleri” adlı 3 ana Diyarbakır, dünyanın en eski rit bazı çalışmalara konu olsa Kadastro Genel Müdür- bölümden oluşuyor. kentlerinden biri. Diyarbakır, da, hepsini belli bir sistematik Osmanlı İmparatorluğu’nun içerisinde, ayrıntılı olarak siyasi, ticari ve mimari alan- inceleyen bir çalışmaya pek Battalgazi derinlemesine işliyor. Kitap, larda yatırım yapması sonu- rastlanmıyor. Artuklu Üniver- mimarisinden kültürüne, doğal cunda, mimari miras sitesi Sanat Tarihi Bölü- Kültür Envanteri varlıklarından sosyal hayatına bakımından Anadolu kentleri mü’nden Yrd. Doç. Dr. 1830’ların sonuna kadar “Malatya” kadar kentin 5 bin yıllık hikâyesini, arasında çok sayıda ve farklı Evindar Yeşilbaş’ın hazırla- diye anılan bugünkü Battalgazi envanterlerle anlatıyor. 10 bölüm- türde anıta sahip. Kentte kül- dığı eser, bu eksikliği doldur- ilçesi, il merkezinin günümüz den oluşan kitapta kent tarihinden türel süreklikle günümüze ması bakımından da önemli. Malatyasının olduğu yere kayma- mesire alanlarına, sivil mimariden ulaşmış askeri, sivil, ticari ve Kitap, 16.-20. yüzyıl arasında sıyla “Eski Şehir” veya “Aşağı tanınmış kişilere geniş bir sosyal içerikli geniş bir yelpa- inşa edilen Osmanlı dönemi Şehir” olarak anıldı. 1987 yılına çalışma yelpazesi var. zede yapılar yer alıyor. Bunlar ticaret yapılarını incelerken, kadar Malatya’nın bir kasabası içerisinde ticaret yapıları, kentteki bu yapıların Anadolu olan Eski Malatya, o tarihte ilçe yoğun ekonomik faaliyetler ticaret mimarisindeki önemin- yapılıp Battalgazi adını aldı. Yani ve kentleşmede etkin mekân- den, mimarinin ana temelini Battalgazi aslında, Malatya kenti- lar olarak mimarlık ve özel- koruyarak geçirdiği aşamalara nin tarihidir. Önemli bir kültür likle kent tarihi açısından ayrı ve coğrafyanın, iklimin mima- çeşitliliğine sahip kent, Asur, önem oluşturuyor. Diyarbakır, riyi nasıl etkilediğine kadar Urartu, Roma, Bizans, Osmanlı han ve çarşısı ile ticaret iş- pek çok soruya cevap veriyor. gibi birçok medeniyete ev sahipliği levine cevap veren yapılarıyla yaptı. Battagazi Belediyesi tarafın- zengin ticaret potansiyeline dan hazırlanan çalışma, kentin tari- sahip bir kent. Kentteki bu hini, doğal ve kültürel mirasını eserlerin bazıları, sanat tarihi

63 YEREL KIMLIK DERGI 48_Layout 1 1/20/17 4:35 PM Page 64

Taş Mektep (1914-2014) Bugünkü Çorum Müzesi 100. yılı anısına fotoğraf binası, 1914 yılında dönemin albümü niteliğinde, 60’ı valisi Nurettin Bey ve halkın aşkın kişi ve kurumun fotoğ- desteğiyle, Emraz-ı Umu- raf ve bilgi desteği sağlana- miye Hastanesi (halk arasın- rak oluşturulmuş. Hasan daki imsiyle Taş Mektep) Tuluk ve Müze Müdürü

kitap... adıyla inşa edilmiş, sonra Arkeolog Dr. Önder İpek sırasıyla Ziraat Mektebi, hazırlanan çalışma, Çorum Vali Konağı Sıhhat Mektebi, İl Kültür Müdürlüğü tarafın- Sanat Mektebi, Ticaret dan yayımlandı. Kitapta Lisesi, Makine Yüksek Emraz-ı Umumiye Hasta- Okulu ve Atatürk Lisesi ola- nesi, Ziraat Mektebi, Vali Bir Başka Edirne-Mişon rak işlevlendirilmişti. 1988 Konağı, Sıhhat Mektebi, Efendi’nin Mektubu yılında geçirdiği yangın Erkek Sanat Enstitüsü, Osmanlı tebaasının önemli bir bölümünü oluşturan Yahudi- sonucu hasar gören bina, Ticaret Lisesi, Makine Yük- lerin azımsanamayacak bir bölümü Edirne’de yaşamak- 1989'da onarım çalışmalarına sek Okulu, Atatürk Lisesi, taydı. Birçok farklı meslek kolunda faaliyet gösteren başlanılarak 2003 yılında Onca Hizmetten Sonra Tek cemaat, kentin gelişmesinde de önemli rol oynamıştı. Çorum Müzesi olarak ziya- Başına ve Çaresiz, 2000’den Ancak savaşlar nedeniyle Türkiye’nin ve Edirne’nin demo- rete açıldı. Kent belleğinde Bugüne Çorum Müzesi grafik yapısı derinden etkilendi ve süreç içinde yaşananlar önemli bir yere sahip olan bu bölümlerine yer verilmiş. Yahudi nüfus için de değişikliklere neden oldu. Edirne’nin binayı canlı tutmayı amaçla- Kitapta 200’ün üzerinde hafızası, kentin yaşayan tarihi olarak bilinen Tekin Sayın- yan bu kitap, müze binasının fotoğraf bulunuyor. baş’ın kaleme aldığı “Bir Başka Edirne-Mişon Efendi'nin Mektubu” adlı kitapla aktarılıyor. Kitapta Yahudiler ile ilgili çeşitli anekdotlar, hatıralar, Sayınbaş’ın bizzat tanık olduğu olay ve izlenimler yer alıyor. Edirne Belediyesinin 22. yayını olan bu çalışmada, 90’a yakın konuda yazılmış kısa yazılar bulunuyor. Yazar, etik nedenlerden dolayı bazı isimleri (V.A.) gibi ismin ilk harfleriyle, bazılarını anonim olarak (X), (Y) gibi sembollerle belirtmiş. Harabe haldey- ken restore edilerek 41 yıl aradan sonra, 2016’da ibadete açılan Edirne Büyük Sinagogu’yla birlikte düşünüldü- ğünde bu kitap, Osmanlı İmparatorluğu’nun çok uluslu kültürel belleğini yaşatması açısından önem arz ediyor.

İstanbul'daki Anıt ve Korumaya Değer Ağaçlarda Bakım ve Restorasyon Çalışmaları Nice romana, şiire, şarkıya, hikâyeye, rivayete ilham kaynağı olmuş İstanbul’daki asırlık geçmişe sahip anıt ağaçları, yüz- lerce olaya tanıklık eden, kentin birer canlı tarihi aslında. İstanbul’daki mistik ve kutsal mekânlarda, eski külliyelerde, cami avlusu, köşk ve saray bahçelerinde sıkça karşılaştığımız bu ağaçlar kentin birçok farklı noktasında yer alıyor. İstan- bul Büyükşehir Belediyesi, yüzlerce yıldır bu topraklarda, tarihin canlı bir tanığı olan anıt ağaçlar için koruma çalışmaları başlatmış durumda. Çeşitli nedenlerle zarar gören, hırpalanan ve unutulan, Bebek'ten Ortaköy’e, Eyüp'ten Florya'ya, Beykoz'dan Kanlıca’ya, kentin dört bir yanındaki anıt ağaçlar tek tek tespit edilmiş. Bu kitap, 2001-2007 yılları arasında, İBB Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından restorasyonu tamamlanan 2 bin 15 adet ağaçtan çeşitli örnekleri içeriyor. Kitapta restorasyonu tamamlanan çeşitli ağaçların konumu, türü, yaşı, boyutları ve tarihî anekdotlarına yer verilmiş.

64