ALIŞVERİŞ VE YAŞAM KÜLTÜRÜ DERGİSİ EYLÜL - EKİM 2013 YIL 7 / SAYI 91 / FİYATI 1 TL

BU AYKİ KONUĞUMUZ OSMANLI’DA SÜEDA ÇIL MÜZIK VE SU SESIYLE TEDAVI

DÜŞLERİ VE YAŞAMI KUMAŞA DÖKMEK MENTAL YAZMACILIK ARiTMETiK ARABANIZ KİŞİLİĞNİZİ ELE VERİYOR

.

AKDENİZ’İN BEKÇİSİ; GELIDONYA FENERI

ENEVRE C 1 HAZİRAN - 31 EKİM TARİHLERİ ARASINDA BİNLERCE HEDİYE ADESE’DE SİZLERİ BEKLİYOR! PARIS AYRINTILAR ARKA SAYFADA. CAHİDE SULTAN’IN BİRBİRİNDEN LEZİZ KURBAN BAYRAMINA ÖZEL YEMEK TARİFLERİYLE YİNE DOPDOLU!1 2 3 12 KURBAN BAYRAMINIZ 91 91. SAYI KUTLU OLSUN İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER 32 36 OSMANLIDA DÜŞLERİ VE MÜZİK VE YAŞAMI SU SESİYLE KUMAŞA TEDAVİ DÖKMEK 28 YAZMACILIK MENTAL ARİTMATİK

42 CENEVRE 48 PARİS AKDENİZ’İN BEKÇİSİ GELİDONYA FENERİ

EDİTÖRDEN EDİTÖRDEN İmtiyaz Sahibi Merhaba sevgili okurlar, 91’inci sayımızda sizlerle tekrar buluşmanın sevincini yaşıyoruz. Bu Bu yaşıyoruz. sevincini buluşmanın tekrar sizlerle sayımızda 91’inci okurlar, sevgili Merhaba Merhaba sevgili okurlar, 91’inci sayımızda sizlerle tekrar buluşmanın sevincini yaşıyoruz. Bu Yeşilimsi Yayıncılık Ltd. Şti. Adına - Tekin Güner sayımızda da birbirinden ilginç ve güzel dosyalar sizi bekliyor. sayımızda da birbirinden ilginç ve güzel dosyalar sizi bekliyor. sizi dosyalar güzel ve ilginç birbirinden da sayımızda Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mübarek Kurban Bayramı’na az bir zaman kaldı. Bayram yaklaşıyor. Kurban Bayramı gelme- - gelme Bayramı Kurban yaklaşıyor. Bayram kaldı. zaman bir az Bayramı’na Kurban Mübarek Tekin Güner den kurban gündemi oluşmaya başladı. Bizler de Kurbanda yapılması gerekenleri ve Kurban Kurban ve gerekenleri yapılması Kurbanda de Bizler başladı. oluşmaya gündemi kurban den den kurban gündemi oluşmaya başladı. Bizler de Kkurbanda yapılması gerekenleri ve Kur- Bayramı’na dair merak edilen soruları araştırdık. araştırdık. soruları edilen merak dair Bayramı’na ban Bayramı’na dair merak edilen soruları araştırdık. Editör - Fe Gelidonya bulunduran unvanını feneri deniz yüksek en Türkiye’nin rakımdaki metre 227 227 metre rakımdaki Türkiye’nin en yüksek deniz feneri unvanını bulunduran Gelidonya Fe- Aydoğan Yüce - yü rüzgârların serin gelen Akdeniz’den Gelidonya, yapıyor. bekçiliğini Akdeniz’in adeta neri neri adeta Akdeniz’in bekçiliğini yapıyor. Gelidonya, Akdeniz’den gelen serin rüzgârların yü- Sanat Danışmanı - Deni yer. bir durduğu zamanın arasında kokuları adaçayı ve ağaçları çam vurduğu, zünüze zünüze vurduğu, çam ağaçları ve adaçayı kokuları arasında zamanın durduğu bir yer. Deni- R. Yeşim Güner zin sesi… Kuşların sesi… Likya yolu ve Gelidonya Batığı’nın mitolojik hikâyesi… Doğanın ve ve Doğanın hikâyesi… mitolojik Batığı’nın Gelidonya ve yolu Likya sesi… Kuşların sesi… zin zin sesi… Kuşların sesi… Likya yolu ve Gelidonya Batığı’nın mitolojik hikâyesi… Doğanın ve Antik Likya’nın gizemini sizler için araştırdık. için sizler gizemini Likya’nın Antik Antik Likya’nın gizemini sizler için araştırdık. YAPIM - Gel olabilirler. sahip yeteneğe bir vergisi Allah konusunda çevirmek çekip evi kadınlar Bazı Bazı kadınlar evi çekip çevirmek konusunda Allah vergisi bir yeteneğe sahip olabilirler. Gel- GREENS DESIGN gelelim yeni neslin önemli bir kısmı evlenip evinin hanımı olduğunda mesleğin inceliklerine inceliklerine mesleğin olduğunda hanımı evinin evlenip kısmı bir önemli neslin yeni gelelim gelelim yeni neslin önemli bir kısmı evlenip evinin hanımı olduğunda mesleğin inceliklerine - Yo ki… var bilgi çok kadar o sağlayacak katkı hanımlarına ev içinde Yaşamın değiller. vakıf vâkıf değiller. Yaşamın içinde ev hanımlarına katkı sağlayacak o kadar çok bilgi var ki… Yo- Yayın Kurulu - ha ev hazır de Biz yetişiyor. bilgiler pratik imdadına, hanımların bunalan işlerinde ev rucu rucu ev işlerinde bunalan hanımların imdadına, pratik bilgiler yetişiyor. Biz de hazır ev ha- Aydoğan Yüce, Ayşe Esra Atlı nımlarının imdadına yetişelim ve bilmeleri gereken temel şeyleri özetleyelim istedik. istedik. özetleyelim şeyleri temel gereken bilmeleri ve yetişelim imdadına nımlarının nımlarının imdadına yetişelim ve bilmeleri gereken temel şeyleri özetleyelim istedik. Hasan Güvercinci, Hakan Başbuğ, - dokusu kentlerinin Cenevre İsviçre’nin ve Paris Fransa’nın İsviçre’deyiz. ve Fransa ay Bu Bu ay Fransa ve İsviçre’deyiz. Fransa’nın Paris ve İsviçre’nin Cenevre kentlerinin dokusu- Hatice Küçükhemek, - istedi etmek ziyaret veya çalışmak adamının bilim her dünyadaki ve kültürünü tarihini, nu, nu, tarihini, kültürünü ve dünyadaki her bilim adamının çalışmak veya ziyaret etmek istedi- Lider Anaç, Yıldız Liva, ği CERN Laboratuarı’nı yerinde inceledik. Bilim ve sanatın bu iki değerli durağında bir mola ği CERN Laboratuarı’nı yerinde inceledik. Bilim ve sanatın bu iki değerli durağında bir mola mola bir durağında değerli iki bu sanatın ve Bilim inceledik. yerinde Laboratuarı’nı CERN ği Yönetim Yeri verdik. verdik. Hoşdere Cad. Reşat Nuri Sok. Osmanlı döneminde hastaların müzik ve su sesiyle tedavi edildiği Bimarhane, geçen yıl tıp Osmanlı döneminde hastaların müzik ve su sesiyle tedavi edildiği Bimarhane, geçen yıl tıp tıp yıl geçen Bimarhane, edildiği tedavi sesiyle su ve müzik hastaların döneminde Osmanlı 2/5 Y.Ayrancı / ANKARA ve cerrahi tarihi müzesine dönüşürken, o dönemde burç ve ten rengi gibi özelliklere göre te- - te göre özelliklere gibi rengi ten ve burç dönemde o dönüşürken, müzesine tarihi cerrahi ve Tel: 0312 468 52 22 Fax: 0312 468 52 24 davide kullanılan makamların aynısı gelen konuklara dinletiliyor. Tarihte gerçekleştirilen bu bu gerçekleştirilen Tarihte dinletiliyor. konuklara gelen aynısı makamların kullanılan davide davide kullanılan makamların aynısı gelen konuklara dinletiliyor. Tarihte gerçekleştirilen bu - fo müzeyi yaşayan bu giderek Bimarhane’ye Amasya’daki sergilendiği yönteminin tedavi tedavi yönteminin sergilendiği Amasya’daki Bimarhane’ye giderek bu yaşayan müzeyi fo- Baskı toğrafladık. toğrafladık. Dumat Ofset Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. - yansıt zanaatına ve sanatına duygularını geleneğini, kültürünü, inançlarını, insanı Anadolu Anadolu insanı inançlarını, kültürünü, geleneğini, duygularını sanatına ve zanaatına yansıt- Bahçekapı Mah. 2477. Sok. - var yeri bir ayrı Tokat’ın arasında kentleri Anadolu yapıldığı Yazmacılığın başarmıştır. mayı mayı başarmıştır. Yazmacılığın yapıldığı Anadolu kentleri arasında Tokat’ın ayrı bir yeri var- No: 6 Şaşmaz/ ANKARA - ola yöresel Kadınların işlemişlerdir. yazmalara düşlerini yüzyıllardır yazmacılar Tokatlı dır. dır. Tokatlı yazmacılar yüzyıllardır düşlerini yazmalara işlemişlerdir. Kadınların yöresel ola- Tel: 0312 278 82 00 - yön geleneksel olarak nuru göz emeği el yöresinde Tokat yazmalar, örttüğü başlarını rak rak başlarını örttüğü yazmalar, Tokat yöresinde el emeği göz nuru olarak geleneksel yön- Baskı Tarihi 15. 09. 2013 - yerin giderek Tokat’a serüvenini yıllık 600 Yazmasının ediyor. devam üretilmeye temlerle temlerle üretilmeye devam ediyor. Yazmasının 600 yıllık serüvenini Tokat’a giderek yerin- Aylık yerel süreli yayındır. ISSN 1306-1739 de araştırdık. araştırdık. de de araştırdık. [email protected] - yaygın eğitimin öncesi okul ki Neyse yaşıyor. heyecanını okul ilk çocuklarımız açıldı, Okullar Okullar açıldı, çocuklarımız ilk okul heyecanını yaşıyor. Neyse ki okul öncesi eğitimin yaygın- [email protected] - endişe ve heyecanı sınıfın 1. Ama durumda. tanışmış okulla çoğu çocuklarımızın laşmasıyla laşmasıyla çocuklarımızın çoğu okulla tanışmış durumda. Ama 1. sınıfın heyecanı ve endişe- Reklam Rezervasyon si hem çocuklarımız, hem de aileleri için bir başka elbette ki. ki. elbette başka bir için aileleri de hem çocuklarımız, hem si si hem çocuklarımız, hem de aileleri için bir başka elbette ki. Halil Arslanpınar

[email protected] Aydoğan Yüce Aydoğan 4 Aydoğan Yüce 5 BİZDEN HABERLER

ADESE’DE AĞUSTOS KAMPANYASI TALİHLİLERİ ÇEKİLİŞLE BELİRLENDİ

ADESE’NİN, 22’NCİ YILINA ÖZEL OLARAK GERÇEKLEŞTİRDİĞİ ‘22. YILDA 22.222 HEDİYE’ KAMPANYASININ AĞUSTOS AYI TALİHLİLERİ BELİRLENDİ. 10 EYLÜL 2013 TARİHİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN ÇEKİLİŞLE 4.444 HEDİYE SAHİBİNİ BULDU.

Perakendenin yükselen değeri Adese, mi 31 Ağustos 2013 tarihinde sona erdi. EYLÜL KAMPANYASI 22’nci yılını müşterileriyle paylaşaca- 10 Eylül 2013 Salı günü saat 11.00’de Ku- DEVAM EDİYOR ğı 22.222 hediye ile taçlandırıyor. Ha- lesite Adese’de gerçekleştirilen Ağus- Eylül ve Ekim döneminde de devam ede- ziran ayında başlayan ve 5 ay boyun- tos kampanyası çekiliş sonucu toplam cek kampanya kapsamında şanslı Ade- ca devam edecek olan 22’nci yıl kam- 4.444 hediye için şanslı Adese müşte- se müşterileri Eylül döneminde; 2 adet panyası süresince Adese Kart’larıyla ri belirlendi. Noter huzurunda ve hal- 2013 MODEL HYUNDAI İ20 OTOMOBİL, alışveriş yapan Adese müşterileri her ka açık şekilde yapılan çekiliş sonucu 4 adet ACER LAPTOP, 4 adet UĞUR DE- 25 TL’lik alışveriş için bir çekiliş hak- Konya’dan Akylay ARAPOVA ve Abdul- RİN DONDURUCU, 4 adet VESTEL LCD kı elde ediyor. Kampanya kapsamında lah CAVLAZOĞLU 2013 model Hyun- TELEVİZYON, 4 adet SAMSUNG CEP Adese müşterileri her ay 2 adet HYUN- dai İ20 otomobil kazanan isimler olur- TELEFONU, 44 adet ASUS TABLET, 44 DAI İ20 başta olmak üzere birbirinden ken Konya’dan Ali TÜRKMENOĞLU ve adet SAMSUNG FOTOĞRAF MAKİNESİ, özel hediyeler kazanma şansı elde edi- İbrahim FÜNLÜ, Ankara’dan Adnan ÖZ- 44 adet MTF HALI ve binlerce elektrik- yor. Haziran ve Temmuz kampanyasın- TÜRK ve Bolu’dan Emre BENLİ ise Ves- li ev aleti kazanma şansı yakalayacak. dan Adese müşterilerine 8.888 hediye tel No-Frost Buzdolabı kazanan şanslı teslim edildi. Adese müşterileri oldular.

AĞUSTOS Toplam 4.444 Adese müşterisinin he- KAMPANYASININ diye kazandığı çekilişin sonuçlarına ve hediye teslim detaylarına 16 Eylül 2013 ÇEKİLİŞİ 10 EYLÜL’DE tarihinden itibaren 444 0 237 numaralı KULESİTE’DE müşteri danışma hattından, www.ade- GERÇEKLEŞTİ se.com.tr adresinden ve Adese - Ade- Adese müşterilerinin yoğun ilgisiyle sem marketlerinden ulaşılabilmekte. karşılaşan kampanyanın üçüncü döne- 6 BİZDEN HABERLER ADESE’DE PRATİK, HESAPLI VE BOL HEDİYELİ OKUL ALIŞVERİŞİ ADESE, OKUL ALIŞVERİŞİNE ÇIKAN AİLELERE BOL ÇEŞİT VE İNDİRİM SUNUYOR. ÇOCUK SAĞLIĞINA UYGUN, KALİTELİ ÜRÜNLER SUNAN ADESE, ÖZEL KAMPANYALAR VE TAKSİT FIRSATIYLA BU YIL DA VELİLERİN GÖZDESİ…

BOL ÇEŞİTLE üzerinde çizgi karakterlerinin resminin Adesem’lerden Rinso, Yumoş, Domes- ÇOCUKLARIN, UYGUN olduğu lisanslı ürünleri tercih etmele- tos, Cif ve Sunligt Cif markalarından ri… Okul ihtiyaçlarındaki son modayı ya- Adese Kart ile tek seferde 20 TL’lik alış- FİYATLA AİLELERİN kından takip eden Adese, çocukların bu veriş yapan herkese 5 TL Adese Puan GÖZDESİ yıl çok sevdikleri lisanslı ürünleri de bir hediye. Adese, tüm okul ihtiyaçlarında bol çeşi- arada sunuyor. Böylece hem çocuklar din yanı sıra, uygun fiyatlar da sunuyor. mutlu oluyor, hem aileler lisanslı ürünü Omo ile Okula Renkli Dönüş: Adese Çocukların sevdiği çizgi film kahraman- bulmak için saatlerini harcamak zorun- ve Adesem marketlerinden yapacağınız larının lisanslı ürünlerinin yer aldığı re- da kalmıyorlar. Omo Toz 5 kg veya Omo Sıvı 1400 ml yonlarında çeşit çeşit renk renk kalem- alışverişinize boya seti anında hediye. ler, silgiler, defterler bulunduran Adese BOL KAMPANYALI OKUL bol çeşidiyle çocukların, uygun fiyatla- Adese ve P&G İle Okullarda Spo- rıyla ve kampanyalarla ise ailelerin göz- ALIŞVERİŞİ Okul alışverişi için Adese’ye gelenler ra Destek: 30 Eylül’e kadar yapacağı- desi… sadece kırtasiye değil tüm reyonlar- nız her P&G alışverişi ile İç Anadolu’daki dan yapacakları her 25 TL ve katları tu- okullara, spor ekipmanı bağışı için des- OKUL ÜRÜNLERİNDE tarındaki alışverişleri için hem karto- tek olun. KALİTE VE SAĞLIK pu kampanyasından faydalanacak hem GARANTİSİ de Adese’nin 22. yıla özel düzenlediği Ozmo Macerasını Adese’de Yaşıyo- Özellikle son yıllarda kırtasiye ürünle- kampanyanın eylül döneminde bulunan ruz: 14 Ekim’e kadar Adese Kart’la Şö- rinde veliler daha dikkatli davranıyor- 2 Hyundai İ20 başta olmak üzere 4.444 len Ozmo ürünlerinden toplam tutarda lar. Uzmanlar, ithal edilen bazı ürünle- hediyeden birini kazanma şansını elde en fazla alışveriş yapan ilk 25 kişi 100 rin çocuk sağlığına zararları konusunda edecek. Adese’nin müşterilerine özel TL, sonraki 50 kişi 50 TL, sonraki 100 aileleri uyarıyor ve dikkatli tercih yap- uyguladığı diğer kampanyalar ise şöyle: kişi 30 TL ve ardından gelen 200 kişi 20 malarını ve güvenilir noktalardan alış- TL toplam 12.000 TL Adese Puan kaza- veriş yapmalarını tavsiye ediyorlar. Ülker’le Okula Mutlu Dönüş: 3-16 Ey- nıyor. lül tarihleri arasında 10 TL’lik Ülker atış- Adese reyonlarında Sağlık Bakanlığı tırmalık alışverişine 5’li Ülker Çikolata- 10 TL’lik Signal Alışverişine Not Def- sertifikasına sahip olan firmaların ürün- lı Gofret veya 10’lu Ülker Çokoprens he- teri ve Tükenmez Kalem Hediye lerine yer veriyor. Bu konuda olduk- diye. ça hassas davranan Adese, çocukların OKUL ALIŞVERİŞİNDE sağlığını riske edebilecek hiçbir ürünü Okula Dönüş Yolunda Bol Bol Bonus 10 TAKSİT İMKÂNI müşterileri sunmuyor. Var: Bonus kartınızla farklı günlerde ve Kredi kartlarıyla alışveriş yapanlar için tek seferde yapacağınız her 75 TL’lik sadece kırtasiye alışverişlerinde değil, LİSANSLI ÜRÜNLER dört alışverişin her birine 5 TL bonus gıda ve temizlik hariç tüm alışverişlerde Okul alışverişine çıkan aileler, örneğin beşinciye 30 TL bonus, toplamda 50 TL Adese ve Adesem’lerde 50 TL ve üze- bir resim defteri alacaklarını düşünür- bonus. Son gün 30 Eylül. rinde anlaşmalı kredi kartlarına vade ken, bazen kendilerini Barbie’li ya da farksız peşin fiyatına 10 taksit imkânı Pepee’li resim defteri ararken bulabili- Adese’den Misss Gibi Kampanya: sunuluyor. yorlar. Bunun nedeni, artık çocukların 9-27 Eylül tarihleri arasında Adese ve 7 BİZDEN HABERLER

ADESE’DE TEMMUZ TALİHLİLERİNE OTOMOBİLLERİ TESLİM EDİLDİ ADESE’NİN 22. YILINA ÖZEL DÜZENLEDİĞİ VE BEŞ AY DA BEŞ ÇEKİLİŞLE TOPLAM 22.222 HEDİYENİN VERİLECEĞİ KAMPANYANIN TEMMUZ AYI ÇEKİLİŞİ 12 AĞUSTOS 2013 TARİHİNDE GERÇEKLEŞTİ. 4.444 HEDİYENİN TALİHLİLERİNİN BELİRLENDİĞİ ÇEKİLİŞİN ARDINDAN KAMPANYANIN EN BÜYÜK HEDİYESİ OLAN 2 ADET 2013 MODEL HYUNDAİ İ20 OTOMOBİL ŞANSLI ADESE MÜŞTERİLERİNE DÜZENLENEN TÖRENLE TESLİM EDİLDİ.

01-31Temmuz 2013 tarihleri arasında den alırken, diğer talihli Ahmet Olgun’un Adese Kart ile 25 TL’lik alışveriş yapan yerine vekaleten babası Halil Olgun’a ise Adese ve Adesem müşterilerinin katıl- otomobilini Adese Kurumsal İletişim Mü- dığı kampanyanın çekilişi 12 Ağustos’ta dür Yardımcısı Salih Yılmaz teslim etti. Kulesite Adese’de gerçekleşmişti. Ka- tılımcılar ve noter huzurunda gerçek- Düzenlenen törende kısa bir konuşma leşen çekilişle toplam 4.444 hediye sa- yapan Adese Kurumsal İletişim Müdü- hiplerini bulurken, 2013 model Hyundai rü Hatice Küçükhemek, 22. Yıla özel dü- i20 kazanan iki Adese müşterisine hedi- zenlenen kampanyanın Eylül, Ekim ayın- yeleri Konya’da düzenlenen törenle tes- da da devam ettiğini belirterek ‘2 aylık lim edildi. sürede 8888 kişi hediye kazandı. Top- lam 22.222 kişinin hediye kazanaca- Kulesite Adese’de düzenlenen hediye ğı kampanyamızda hala kazanmak için teslim programında talihliler ve ailele- fırsat var. Bunun için Adese Kart ile 25 ri ile Adese Yöneticileri hazır bulundu. TL’lik alışveriş yapmak yeterli.’ dedi. Talihlilerden Mustafa Tosuntaş otomo- Hediyelerin teslim alan talihlilerin ve ai- bilinin anahtarını Adese Kurumsal İleti- lelerinin de oldukça mutlu oldukları göz- şim Müdürü Hatice Küçükhemek’in elin- lendi.

SELVA, 140 SIRA BİRDEN YÜKSELDİ

Büyük Sanayi Kuruluşu arasında yer ihracatı, İSO listesine de yansıyarak 140 alan şirketlerin ilk 500’de yer alanlara sıra birden yükselmesini sağladı. Selva göre ihracata daha fazla önem verdiği bu yükselişini, 2013 yılında da iç piyasa belirtildi. ve ihracat toplamında tonaj bazında mi- nimum %25 büyüyerek sürdürmeyi he- YENİ ÜRETİM HATTI defliyor. YATIRIMI YAPTI, İHRACAT Selva Gıda Genel Müdürü Mehmet Ka- %55 BÜYÜDÜ rakuş, Selva’nın giderek artan ihracat Selva’nın istikrarlı ve hızlı yükselişinde gücü ve sanayi kuruluşları arasındaki Selva Gıda, Sanayi Odası (İSO) son bir yıldır sektöre ve tüketicilere ka- yükselişi ile ilgili olarak, “Selva olarak tarafından açıklanan Türkiye’nin ikinci zandırdığı yeni ürünlerinin penetrasyo- öncelikli hedefimiz başta Konya ekono- 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırma- nu ve satışı önemli bir paya sahipken, misi olmak üzere ülke ekonomisine kat- sında geçen seneye göre 140 sıra yük- yaptığı yeni üretim hattı yatırımı ile bir- kı sağlamak ve Ar-Ge çalışmalarımız ile selerek 242. sırada yer aldı. Türkiye’nin likte başta Japonya olmak üzere dün- sektörde yenilikçi bir yaklaşım sergile- markalı makarna ihracat lideri olan yanın önemli pazarlarındaki marka ya- mek. Bugüne kadar dünyanın 120 ülke- Selva’nın da aralarında bulunduğu ikinci tırımları ve satışları da etkili oldu. Dış ti- sine lezzetini ulaştıran Selva’nın başa- 500 büyük şirketin ortak noktası ise ih- caret ekibinin başarılı operasyonları ile rısında emeği bulunan tüm çalışma ar- racata daha çok önem vermeleri olarak oluşturduğu talebi karşılamak için yeni kadaşlarımı ve paydaşlarımızı içtenlikle ortaya çıktı. bir üretim bandı yatırımı yaparak kapa- kutluyorum. Önümüzdeki yıla dair tica- sitesini %75 oranında artıran Selva’nın, ri hedeflerimize paralel, Türkiye’nin ma- Şirketlerin üretimlerinin satışa dönü- bu yatırımı geçtiğimiz yıl ihracatta ya- karna ustası olarak daha üst sıralarda şen miktarlarının kriter olarak ele alın- kaladığı %55 büyüme ile karşılık bul- yer alacağımıza gönülden inanıyorum.’ dığı araştırmada, ihracat gücünü artı- du. Selva’nın 2012 yılında özellikle dış dedi. ranların daha hızlı yükseldiği tespit edil- pazarda etkinliğini daha da artırmasını di. İSO’nun açıklamasına göre ikinci 500 sağlayan yeni hat yatırımı ile büyüyen 8 9 REYONDAKİLER

İGLO’DAN KÖFTE ÇEŞİTLERİ İglo, yeni et ürünleri tebliğine uygun üretilen İglo kırmızı et köfte çeşitlerini sofralara getiriyor. İglo, ‘Kaşarlı Dana Köfte’, ‘Acılı Dana Köfte’ ve ‘Annelerin Tarifinden Dana Köfte’ olmak üzere 3 yeni ürü- nünü tüketicilerin beğenisine sunuyor. Türkiye’de üretilen İglo köf- te çeşitleri, 7 dakikada pişiyor.

KOCATEPE TÜRK KAHVESİ 1949 yılından bu yana kalite ve güven anlayışından asla ödün vermeden Türk Kahvesinin eşsiz ve gerçek lezzetini tüketiciyle buluşturan Nurettin Kocatepe Türk Kahvesi Adese müşterilerine özel üretilen hediyeli ambala- jı ile Adese reyonlarındaki yerini aldı. 3 paket 100 gr’lık Türk Kahvesi ve 1 adet Kütahya Porselen fincan takımının yer aldığı yeni ambalajı ile Nurettin Kocatepe Türk Kahvesi tüketicilerin beğenisine sunuldu.

PALMOLİVE’DEN YENİ SERİ Yeni Palmolive Body Butter duş jeli serisi, Çikolata Tutkusu Vanilya Aşkı, ve Çilek Rüyası çeşitleri ile farklı tercihlere uygun yenilikçi bakım alternatifleri sunuyor. Yeni Palmolive Body Butter Çikolata Tutkusu Duş Jeli, içeriği saye- sinde yeniliklere açık kullanıcılar için eşsiz bir deneyim sunuyor. Kakao çe- kirdeği özleri ve çikolata aroması ile zenginleştirilmiş kremsi formülü, cildi- nizi pürüzsüz hissetmenizi sağlıyor.Yeni Palmolive Body Butter Vanilya Aşkı Duş Jeli’nin vanilya özleri ve aroması ile zenginleştirilmiş kremsi formülü, cildinizi pürüzsüz hissetmenizi sağlarken teninizde nefis bir koku bırakıyor. Yeni Palmolive Body Butter Çilek Rüyası Duş Jeli cilde pürüzsüz ve kadifem- si bir görünüm kazandırıyor.

HUGGİES’DEN KIZLARA VE ERKEKLERE ÖZEL BEZ Huggies, kız ve erkek bebekler arasındaki anatomik farklılıklardan hareket- le geliştirdiği, kızlara ve erkeklere özel tasarlanmış bebek bezlerini piyasa- ya sundu. Huggies bebek bezlerinin tasarım açısından en önemli farklılığını emici bölgenin kızlar için ortada, erkekler için önde daha fazla olması oluş- turuyor. Böylelikle emici bölge, bebeklerin en çok ihtiyacı olan yerde yoğun- laşıyor, daha fazla kuruluk ve rahatlık sağlıyor. Emici bölgeye ek olarak, kız- lara ve erkeklere özel Huggies bebek bezleri, birbirinden farklı desenleri ile de bebekleri ve anneleri mutlu ediyor.

10 11 Ece ÇUHADAR MISIRLI Psikolog

ŞİMDİ OKULLU OLDUK

EYLÜL AYI GELDİĞİNDE PEK ÇOK AİLE TELAŞLI BİR HAZIRLIĞA GİRER, KIRTASİYELERDEN OKUL ARAÇ GEREÇLERİ VE OKUL ÜNİFORMALARI ALINIR, ÖĞRETMEN VE OKUL SEÇİMLERİ TAMAMLANIR. ÖZELLİKLE OKULA İLK KEZ GİDECEK OLAN ÇOCUKLAR VE AİLELERİ İÇİN YENİ BİR DENEYİMİN GETİRDİĞİ HEYECAN KAÇINILMAZ OLMAKTADIR. ASLINDA BU TELAŞIN İÇİNDE EN ÖNEMLİ HAZIRLIK ÇOCUĞUN ZİHİNSEL, DUYGUSAL VE SOSYAL HAZIRLIĞIDIR.

Okul, çocuklar için toplumsallaşmanın lü olarak çocuklarının her türlü ihtiyacı- yi ve bu durumla baş etmeyi öğrenmesi ilk adımıdır. Çocuklar, okul çağına gele- nı karşılamaktadır. Ancak bu doğal eğili- konusunda ailelerin desteği çocukların ne kadar öğrendikleri bilgi ve becerile- me rağmen esas amacın çocuğu hayata uyum sürecini kolaylaştıracaktır. riyle kendilerini bu toplumsal ortamda hazırlamak olduğunu, sevgiyi gösterme- ortaya koymak durumundadırlar. Do- nin çeşitli yolları olabildiğini unutmayan Çocukların okul ortamında sorumluluk layısıyla kendilerine güven duymaları, anneler, çocuklarının sevgi ve güven ih- alması ve problemlerle baş edebilmele- öz bakım becerilerini kazanmış olmala- tiyacını karşılamayı sürdürürken diğer ri için ailelerin çocuklara yaşlarına uy- rı, problemlerle baş edebilme güçlerinin ihtiyaçlarını çocuklarına öğretmek ko- gun olan basit sorumluluklar vermeleri, olması ve zihinsel becerilerde gerekli ol- nusunda ustalaşabilmektedir. Bu saye- sorunlarla karşılaştıklarında sorunu ço- gunluğa ulaşmaları gerekmektedir. de çocuklar yaşına uygun olarak, ken- cuk adına çözmek yerine, çocuğun soru- di başına giyinmeyi, yemek yemeyi, ki- nu çözmesine destek olmaları da olduk- Çocukların okula hazır olmaları için ge- şisel temizliği ve eşyalarını düzenleme- ça önem taşımaktadır. reken bu özellikler için en büyük görev yi öğrenirler. ailelere düşmektedir. Aşırı koruyucu ya Okula hazır olabilmek konusunda bir di- Son olarak okul çağına kadar çocuğun, da reddedici olmayan, demokratik tu- ğer önemli nokta, çocuğun arkadaş iliş- kreş veya anaokuluna gitmiş olsun ya tumlarla çocuklarını yetiştiren aileler- kileri kurabilmesidir. Okula başlamadan da olmasın, yeterli uyaran alması, oku- de çocukların kendilerine daha fazla gü- önce çocuğun sosyal ortamlara girme- la yardımcı olacak temel kavram, bilgi vendiklerini, isteklerini, tercihlerini ve si, oyun oynamayı öğrenmesi, yenilgi- ve becerileri kazanmış olması da gerek- fikirlerini daha rahat ortaya koyabildik- mektedir. lerini görebiliriz. Bu durumda okula baş- OKULA HAZIR OLMALARI ladıklarında da çocuklar yanlarında ebe- İÇİN GEREKEN BU Unutmamalıyız ki, okula hazır olmaları veynleri olmadan kendi kendine yetebil- DONANIMLARA SAHİP için gereken bu donanımlara sahip ço- mektedirler. ÇOCUKLAR İÇİN BİLE, cuklar için bile, okula uyum ve alışma OKULA UYUM VE ALIŞMA zaman alabilmektedir. Bu süreçte aile- Okula yeni başlayacak olan bir çocuğun ler çocuklarına güven vermeli ve destek okul ortamında kendi öz bakımını karşı- ZAMAN ALABİLMEKTEDİR. olmalıdırlar. Ancak uzun süre geçmesi- layabilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla BU SÜREÇTE AİLELER ne rağmen uyum sorunu yaşayan ço- okul yaşına gelmeden önce çocuğa öz ÇOCUKLARINA GÜVEN cuklar için bir uzmana başvurma ve pro- bakım becerileri kazandırmak oldukça VERMELİ VE DESTEK fesyonel yardım alma konusunda ailele- önemlidir. Pek çok anne yıllarca gönül- OLMALIDIRLAR. rin bilinçli olmaları gerekmektedir. 12 13 KURBAN BAYRAMI YAKLAŞIYOR KURBAN, ALLAH’A YAKIN OLMAK VE RIZASINA ERMEK İÇİN İBADET NİYETİYLE KURBANLIK BİR HAYVANI KESMEKTİR. HZ. PEYGAMBERİMİZ ŞÖYLE BUYURMUŞ: “KURBAN KESMEK ATANIZ İBRAHİM’İN SÜNNETİDİR…”

Neden kurban kesildiğine gelince, efsa- Allah bir gece rüyasında İbrahim’i sı- HANGİ HAYVANLAR neye göre Hz. İbrahim’in eşi Sare’yle ev- nar ve adağını hatırlatır. İbrahim Pey- KURBAN EDİLİR? liliğinden çocuğu olmuyormuş. Sare de gamber tam çocuğunu kurban edece- Sözlük olarak Allah’a yaklaşmak anla- bu işe çok üzüldüğü için, o günün şart- ği sırada, Allah Teala hazretleri İbrahim mına gelir. Dinimizde ise Allah’a yakın- larına göre eşinin çocuk sahibi olması- Aleyhisselam’a şöyle seslenmiş: “Ey İb- laşmak ve O’nun rızasını kazanmak için nı istediğinden kocasının başka bir ka- rahim! Gerçekten rüyana sadakat gös- kesilen belli nitelikteki hayvana denir. dınla evlenmesini münasip görmüş. Ha- terdin. Ve dediğimizi yaptın. Şüphe yok Kur’anı Kerim’de; “Rabbin için kurban cer isimli bir hanımla Hz. İbrahim’in ikin- ki biz, güzel işler yapanları işte böyle kes” (Kevser 2) ayetiyle kurbanın va- ci evliliğini yapmasına kendi isteğiyle mükâfatlandırırız.” cip olduğu belirtilmiştir. Kurban, kurban razı olmuş. Hz. İbrahim’in Hacer’den İs- bayramının ilk üç gününde kesilir. Birin- mail adında bir oğlu olur. Sevinirler el- Muhakkak ki, bu Allah tarafından açık ci gün kesmek müstehaptır. Kurbanı pa- bette ama eşi Sare yine de çok kıskanır bir imtihandı. Hz. İbrahim, oğlunu şa- rasal durumu iyi olan Müslümanlar ke- ve her fırsatta huysuzluk çıkarır. Hz. İb- kağı üzerine yatırıp kurban edeceği ser. Kurban, deve, sığır, koyun ve keçi- rahim sürekli bir oğlu olması için Allah’a an, Allah imtihanı kazandıklarını bildi- den kesilir. Devenin en az beş, sığırın iki, yalvarır ve bu duasının kabul olduğunda rerek kurbanlık koç göndermiştir. Böy- koyun ve keçinin bir yaşında olması ge- da oğlu İsmail’i kurban edeceğini söyler. lece imanın gerçek yüzü, Allah’ın emri- rekir. Tavuk, horoz ve ördek gibi hay- Aylar yıllar derken, Hz. İbrahim 100 ya- ne bağlı olmanın güzelliği olarak, bu bü- vanlardan kurban olmaz. Kurban kesi- şından sonra ilk eşi Sare’yi hamile bıra- yük olayın anısı, kurban kesme geleneği lecek hayvanın özürlü ve zayıf olmama- kır ve İshak adını verdikleri bir oğulları ile günümüze kadar gelmektedir. Bura- sı gerekir. Koyun ve keçi bir kişi tarafın- dünyaya gelir. da esas olan Allah’ın emrini yerine ge- dan kesilmekle birlikte deve ve sığır cin- tirmektir. Kurban bayramı; İslam dinin- sinden olan hayvanlar yedi kişiye kadar de Hicretin ikinci yılından sonra kutlan- ortaklaşa kesilebilir. maya başlanmıştır. 14 KURBAN, DAVAR (KOYUN, KEÇİ), SIĞIR (MANDA, İNEK, DANA, ÖKÜZ, BOĞA) VEYA DEVEYİ, KURBAN BAYRAMININ İLK ÜÇ GÜNÜNDE, KURBAN NİYETİ İLE KESMEK DEMEKTİR.

KURBAN ETİ NASIL hangisi zengin ise kurbanı o keser, iki- Kurban bayramının üçüncü günü fa- PAYLAŞTIRILIR? si zengin ise ikisi de keser, ikisi de fa- kir olacağını veya sefere çıkacağını bi- kir ise ikisi de kesmez. Fakir kurban kes- len kimseye, birinci günü kurban kes- Kurbanın eti genellikle üç parçaya ay- mek zorunda değildir ama keserse çok mek vacib olmaz. Keserse vacib olarak rılır; bir payı Kurban kesen kişi ve aile- sevap olur. Kurban, dünyada vacib vazi- eda etmiş olur. si tüketir. Bir pay fakir ve yoksullara, di- fesini yerine getirmiş olmak ve ahrette- ğer bölüm ise dost ve akrabalara dağı- Mukim iken, bayramın birinci ve ikin- ki sevabına nail olmak için kesilir. Baba- tılır. Kurbanın derisi evde kullanılaca- ci günü sefere çıkanın, kurban kesme- nın, çocuğu için, çocuğun malından da ğı gibi yoksul ve hayır kurumlarına ve- si vacib olmaz. Daha önce kesmişse, va- kurban kesmesi gerekmez. Deli ile bu- rilebilir. Fakat parayla satılmaz. Bir işin cib sevabı alır. Kesmemişse, sefere çık- nak, çocuk hükmündedir. Büyük çocuk olması veya bir dileğin gerçekleşme- tığı için borç üzerinden düşer. ve hanımdan izinsiz, onlar adına kurban si halinde kesilmek üzere adanan kur- kesilmez. Mukim bir zengin, seferdeki bir vekile bana “adak kurbanı” denir. Örneğin; bir kurban kestirse, vacib sevabı alır. kimse “şu işim olursa ya da şu sıkıntı- Mukim, akıl-baliğ Müslümanın, ihtiya- dan kurtulursam bir kurban keseceğim” cından fazla nisap miktarı malı veya pa- Esir iken, üçüncü günü hür olanın, di- diye bir adakta bulunur. O işi olunca rası varsa, kurban kesmesi vacib olur. ğer şartlar da varsa, kurban kesmesi veya o sıkıntısından kurtulunca adağını Kurban kesmenin vacib olmasında, bay- vacib olur. Hür iken, bayramın üçüncü yerine getirmesi gerekir. ramın üçüncü gününe itibar olunur. günü esir olup, güneş batana kadar esir Bayramın birinci ve ikinci günü, zengin- kalanın kurban kesmesi vacib olmaz. Adak kurbanının etinden, adayan kim- fakir, mukim-misafir, akıllı-deli, baygın- Tarlasından aldığı mahsul veya tar- seler yiyemezler. Adak kurbanını ke- ayık olmaya bakılmaz. Bayramın üçün- lanın, evin, dükkânın (atölyenin, kam- sen kimsenin anası, babası, ninesi, de- cü günü nisaba malikse, diğer şartlar da yonun) bir senelik kirası, ne kadar çok desi, çocukları ve torunları da yiyemez. varsa kurban kesmek vacib olur. olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyacını veya Bu adak kurbanlarının etinin tamamı fa- Bayramın ilk günü komada iken, üçün- aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık kir ve yoksullara dağıtılır. cü günü ayılanın, diğer şartlar da varsa, ihtiyacını ve kul borcunu karşılamayan kurban kesmesi vacib olur. Bayramın kimse, imam-ı Muhammed’e göre fakir- KURBAN KESMEK ikinci günü bayılıp, üçüncü günü güneş dir. Fetva da böyledir. KİMLERE VACİBDİR? battıktan sonra ayılan zenginin kurban Maddeler halinde bildirelim: kesmesi vacib olmaz. VEKÂLET VERMEK Kurban, davar (koyun, keçi), sığır (man- Kurbanlığın görerek kesilmesi için Fakir bir kimse, bayramın birinci veya da, inek, dana, öküz, boğa) veya deveyi, vekâlet vermek gerekir diye bir kural ikinci günü, bir kurban kesse, bayra- Kurban bayramının ilk üç gününde, kur- söz konusu değildir. Ancak insan kur- mın üçüncü günü zengin olsa, bir kur- ban niyeti ile kesmek demektir. Kurban, banını kendisi keserken, kesme işini ya- ban daha kesmesi lazımdır. Çünkü üstü- vacib vazifesini yerine getirerek sevaba pamıyor ve birisine kestiriyorsa kesim ne vacib olmadan kesmiştir. kavuşmak için kesilir. Muhim olan, akıl- esnasında yanında bulunması tavsiye lı, buluğa ermiş, hür ve müslüman erke- Üçüncü günü zengin olacağını bile- edilmiştir. Hayır kuruluşlarına kurbanı- ğin ve kadının, ihtiyaç eşyasından faz- nin, ilk günü kurban kesmesinde mah- nın parasını ismini belirterek yatırması la nisap miktarı malı veya parası varsa, zur yoktur. onlara vekâlet vermesi demektir. Onla- Kurban bayramı için niyet ederek, belli Bir zengin, bayramın birinci ve ikin- rın sizin adınıza kurbanı kesmekle kur- günlerde, belli bir hayvanı kurban kes- ci günü kurban kesmeden ölse, kurban ban ibadetiniz yerine gelmiş olur. An- meleri vacib olur. Dinen karı kocadan borcu ile ölmüş olmaz. cak kurban parasını gerçekten kurban 15 Nuar, kontrnuar ve but (bodigo) kısım- larından haşlama yapılması uygundur. Yumurta, tranç ve sokum kısmından çok lezzetli kuşbaşı etler hazırlamak mümkündür. Bonfile, antrikot ve kontrfile dananın en yumuşak ve kıymetli yerleridir. Izga- ra yapmak için idealdir.

KURBAN KESİLDİKTEN SONRA Sağlıklı bir dananın vücut ısısı 39 dere- ce civarındayken küçükbaş hayvanlar- da ısı 40 dereceyi bulabilir. Yeni kesil- miş kurban etleri de bu sebeple yüksek ısıdadır. Hayvanın vücut ısısını oda sı- caklığı derecesine getirene kadar mut- laka güneş görmeyen ve hava alan bir yerde 5-6 saat bekletilmelidir. Hava al- madan, üzeri kapatılarak ya da poşetle- nerek bekletilen kurban etlerinde ısıdan KURBAN ETİNİN DAYANMA SÜRESİ BUZDOLABI ötürü yeşermeler ve bozulmalar başlar. KOŞULLARINA GÖRE 3-4 GÜNDÜR. KIYMA OLARAK Kesinlikle kurban etleri oda sıcaklığına ÇEKİLDİYSE 2 GÜNÜ GEÇİRMEMEK GEREKİR. gelmeden buzdolabına kaldırılmamalı- dır. Sakatatların etlerle temas etmeme- sine dikkat edilmelidir. Bakteri üremesi- için harcayacağına güvendiğiniz kurum- lardan kurbanlık hayvanların bölümleri- ni hızlandırabileceğinden ötürü bozul- lara elbette kurban kestirebilirsiniz. ni, nasıl parçalanıp, nerelerde kullanıla- malara sebebiyet verir. bileceğini, nasıl saklanması ve nasıl pişi- KURBAN PAZARLIĞI rilmesi gerektiğini içeren püf noktaları… ÖLÜM SERTLİĞİ Kurbanlık hayvan göz kararı ile pazar- Yeni kesilen etler oda sıcaklığına gelse- lık yapılarak alınabildiği gibi kilo fiyatı KURBAN ETİNİN ler dahi kesildikleri andaki kasılmadan birlenerek canlı olarak da tartılıp alına- PARÇALARA AYRILMASI: ötürü sertleşirler, gevşemeleri ve lez- bilir. Diğer bir şekil olarak kurban edil- Küçükbaş bir hayvan kesildikten son- zetli olmaları için tüketilmeden önce 24 mek üzere satın alınan hayvanın kesil- ra kabaca 9 parçaya ayrılabilir. İki adet saat buzdolabında bekletilmesi tavsiye dikten sonra eti tartılarak almak hem but, iki adet kol, kafes bölümü(pirzolalık edilir. Bekleyen et yumuşar ve çok daha alıcılar hem de satıcılar arasında deği- ve kaburgalar), gerdan, sırt fileto kısmı, lezzetli bir kıvam alır. şik haksızlıklara sebep olabilir. Hangi sakatat kısmı, kuyruk yağı. parçayı et sayacaksınız, yağını tartacak KURBAN ETİ NASIL mısınız, sakatat tartılacak mı, kemikli et But kısmı hayvanın arka bacaklarının üst kısmıdır. Yağsız, lezzetli ve yumu- SAKLANIR? ile kemiksiz nasıl hesaplanacak gibi bir- Kurban etinin dayanma süresi buzdo- şaktır. Fırın yemekleri için uygundur. çok problem ortaya çıkacak, alan da sa- labı koşullarına göre 3-4 gündür. Kıy- tan da gönlü tatmin olmadan bir kurban Kol kısmı hayvanın ön bacaklarının üst ma olarak çekildiyse 2 günü geçirme- kesilmiş olacaktır. Dolayısıyla böyle bir kısmıdır, kuşbaşı hazırlamak için uygun- mek gerekir. Kıyma gibi etlerde işlem kesim kurbanın anlamını ortadan kal- dur. sırasında mikroorganizmalarla temas dırmaktadır. Bundan kaçınmak gerekir. Kafes bölümü hayvanın ön sırtıdır. Ke- gerçekleşir. Bu sebeple bozulma hızla- Kurban pazarlığının et pazarlığı olmadı- mikli parçalara ayrılır, pirzola buradan nır. Uzun süre saklanacak etler -18 dere- ğı bilinmelidir. çıkar. ce dondurucuda dondurucunun perfor- mansına göre 4-6 ay saklanabilir. Don- KURBAN ETİ NASIL Sırt fileto hayvanın arka sırt bölgesidir. durucusu olmayanlar buzlukta -2 de- MUHAFAZA EDİLİR? Fileto ve parça et çıkarmak için idealdir. recede 2-3 hafta etlerini saklayabilir- Kurban bayramında eskiden kurbanlık- Kemik yoktur. ler. Kurban etinin dayanma süresi ke- lar haftalar öncesinden alınır, bahçe- Gerdan boyun kısmıdır ve kemikli ola- sim kalitesi ve parçaların büyüklüğüne mizde çok kıymetli bir misafirmişcesine rak haşlama yemekler için uygundur. göre değişebilir. Dondurulmuş kurban bakılır, beslenir ve sevilirdi. Bayram sa- etini çözdürmeyi yine buzdolabı içeri- Büyükbaş hayvanları ancak ehil eller bahı büyükler işe koyulur, kurban kesi- sinde yapmalısınız. Bir gece öncesinden parçalayabilir: lir ve yine ev ahalisi tarafından kurban dondurucudan dolaba aktardığınız et- etleri parçalanırdı. Ama günümüz ko- Gerdan, pençeta, döş ve kürek kısımla- ler sağlıklı bir şeklide çözülür ve ani ısı şullarında birçoğumuz kurban etinin na- rı hareketli kısımlar olduğu için kas yo- değişimine azami mahsur kaldıkları için sıl kesileceğini, nasıl saklanacağını, nasıl ğunluğu fazladır. Bu sebeple kıyma ola- yumuşaklıklarını korur. pay edileceğini bilmiyoruz. İşte uzman- rak kullanılması uygundur. 16 17 EV HANIMLARINA GÜN LÜK PRATİK BİLGİLER BAZI KADINLAR EVİ ÇEKİP ÇEVİRMEK KONUSUNDA ALLAH VERGİSİ BİR YETENEĞE SAHİP OLABİLİRLER. GELGELELİM YENİ NESLİN ÖNEMLİ BİR KISMI EVLENİP EVİNİN HANIMI OLDUĞUNDA MESLEĞİN İNCELİKLERİNE VÂKIF DEĞİLLER. YAŞAMIN İÇİNDE EV HANIMLARINA KATKI SAĞLAYACAK O KADAR ÇOK BİLGİ VAR Kİ… BU BASİT BİLGİLERİN HALK DİLİNDEKİ ADI PÜF NOKTALARIDIR. YORUCU EV İŞLERİNDE BUNALAN HANIMLARIN İMDADINA, PRATİK BİLGİLER YETİŞİYOR. BİZ DE HAZIR EV HANIMLARININ İMDADINA YETİŞELİM VE BİLMELERİ GEREKEN TEMEL ŞEYLERİ ÖZETLEYELİM İSTEDİK. İŞTE, GÜNLÜK HAYATI KOLAYLAŞTIRACAK PÜF NOKTALARINDAN BAZILARI…

Yemek hazırlarken elleriniz soğan koktuysa, kereviz ile ovmayı deneyin. Koku gidecektir. Sarımsak kokuyorsa da maydanoz ile ovabilirsiniz.

Yeni satın aldığınız ayakkabı parmak- larınızı yakıyorsa uç kısmına akşamdan nemli bir bez koyun ve bütün gece öy- Yağlı hamurla lece bırakın. Derideki asitli madde kay- yapılan böreklerde bolacak ve tekrar giydiğiniz zaman ra- hamurun kıvamının Zeytinyağına hat edeceksiniz. bozulmaması için, içine batırılmış bir parça çok az limon suyu pamuk, toprak katın. Gözlerin dinlendirilmesi saksının üzerinde çok önemlidir. Bunun için karanlık gezdirilirse saksı bir yere geçin, gözlerinizi kapatın. tertemiz olur Soluk alıp vermenizi düzenli bir şekilde yapın. Parmaklarınızı göz Herhangi bir kapaklarınızın üzerine koyun. Her sebeple kollarınız fazla birinin üzerine soğuk su kompresi yorgun ve gergin haldeyse, yapın. Bir parmağınızla burun bir kaba soğuk su koyarak Eğer masa örtünüze başlangıcından hareket edip, göz kollarınızı yarım dakika içine veya kıyafetinize meyve kapağının altından geçerek ve sokunuz. Sonra çıkartıp suyu döküldüyse hemen alt göz kapağının altına gelerek kurumasını bekleyiniz. Hem tuz serpin, ilk yıkamada hafifçe masaj yapın. yorgunluğu alır hem de çıkacaktır. rahatlarsınız.

Çiçek saksılarındaki solucanlardan kurulmak için birkaç at kestanesini saksıya gömün. Ya da birkaç kestaneyi Deniz ve güneşin etkisiyle Mantarların yemekte daha lezzetli kaynatıp suyunu toprağa dökün. saçlarınızın rengi mi açıldı? olması için yemeğe karıştırmadan Solucanlar böylece Koyulaştırmak için iki önce 5-10 dakika tuzlu – limonlu yüzeye çıkarlar. ölçek çayla bir ölçek soğan suda bekletin. Böylece hem daha kabuğunu birlikte kaynatın, lezzetli olur hem de kararmasını demli çay kıvamındaki bu önlemiş olursunuz. suyla saçlarınızı durulayın.

18 EV HANIMLARINA GÜN LÜK PRATİK BİLGİLER

Halılar elektrik süpürgesi ile tozu alındıktan sonra, sabunlu su ile silinerek veya Etinizi kısa sürede üstlerine nemli talaş pişirecekseniz zeytinyağı, serpilip süpürülerek yoğurt ve salça karışımını temizlenirse renkleri deneyin. Uzun süre bekletecekseniz zeytinyağı, parlar. Geceleri öksürük tutuyorsa süt, salça, soğan suyu ve defne Ütü yaparken ıslatmak içi yanınızda başucunuzda bir parça kaşar yaprağı ile hazırlayacağınız bulundurduğunuz suyun içine bir peyniri bulundurun. Öksürük terbiyeyi kullanın. miktar kolonya katın, çamaşırlarınız nöbeti geldiğinde yerseniz mis gibi kokacaktır. hemen geçecektir.

Tavuk haşlarken içine birkaç tane karabiber, birkaç defne yaprağı ve biraz limon suyu ilave edin. Böylece hem daha kolay pişer hem de lezzetli olur. Ekmekleri düzgün kesmek için bazen Sindirimi kolaylaştırmak Gözleriniz zorlanırız, özellikle taze ekmek için, kaynayan 1 bardak kırmızıysa gül hemen hamur olur. Oysa bıçağımızın suya 1 kahve kaşığı kimyon suyu kompresi ucunu biraz ateşe tutarsak ekmekleri atın. 10-12 dakika bırakın, yapın. daha kolay kesebiliriz. sonra için.

Bulaşık makinesinde yıkadıktan sonra kararan alüminyum kapları siyahlıktan kurtarmak için içinde kuzu kulağı pişirin veya süt kaynatın. Bozulan rengi eski haline dönecektir. Temiz yer tahtalarının en büyük Biraz zeytinyağı ile biraz alkol düşmanlarından biri de sudur. Yerdeki karıştırın ve yumuşak bir bezle küçül lekelerin iyice temizlenmesini alüminyum kaplarınıza sürün. Yeşil sebzelere renk veren istiyorsanız, suyun içine biraz Pırıl pırıl olacaktır. sirke katarak yerleri bununla silin. klorofil maddesidir. Pişirdiğiniz Zeminin çabucak pırıl pırıl olduğunu sebzelerin bu yeşil rengi daha göreceksiniz az kaybetmeleri için önce bol buzlu suda bekleterek, klorofilin sabitleşmesini sağlayın.

Yeni aldığınız çorapların kaçmasına engel olmak için giymeden önce içine Kuru ve kırışık bir deriniz varsa, bir miktar gliserin bunun için hazırladığınız papatya konmuş ılık sudan çiçeklerinin buharına yüzünüzü geçirin. tutun. İyi gelir. Papatyanın ağrı kesici ve mikrop öldürücü özellikleri vardır. 19 Cahide Sultan’dan LEZZET SIRLARI www.cahidejibek.com TİRİTLİ KÖFTE ::::: 8 KİŞİLİK::::::

Malatya’mıza ait nefis bir yemek tarifi. Malatya yöresine ait tam 130 çeşit köfte tarifi olduğunu biliyor muydunuz? İşte bu da o nefis köfteli yemeklerden biri.

Malzemeler Hazırlanışı Köftesi için: Yoğurma kabında kıyma, bulgur, un, tuz ve karabiberi karıştırın. Soğanı irice doğrayıp 300 g kıyma mutfak robotuna koyun. Kıymalı, bulgurlu karışımı da üzerine ekleyin. Robotu çalıştırın. 2 su bardağı orta bulgur İlk etapta Yarım su bardağı su ekleyin. Yeniden robotu çalıştırın. Malzemeler birbiriyle 1 tatlı kaşığı un bütünleşene kadar azar azar su ekleyin. Köftenin hamurundan bilye büyüklüğünde alıp 1 orta boy soğan yuvarlak köfteler yapın. Eğer hamur sertleşmeye başlarsa biraz daha su ekleyip robotu Tuz, karabiber yeniden çalıştırın. Tencereye salçayı ve yağı koyup, salçayı eritin. Üzerine 1 lt. kadar su Yeterince su ekleyip kaynamaya bırakın. Kaynayan suya biraz tuz atıp köfteleri ekleyin. 15-20 dakika Ayrıca: 1 yemek kaşığı salça kadar pişirip, ocağın altını kapatın. Suyu az gibi görünüyorsa üzerine sıcak su ekleyin. Yarım çay bardağı zeytinyağı Afiyet şifa olsun. 1 su bardağı haşlanmış nohut NOT: Bu tarifi robotta değil, elinizle yoğuracaksanız, soğanı rendeleyerek ekleyin. Orta (Olmasa da olur) bulgur bulamayanlar ince köftelik bulgur da kullanabilirler. İnce bulgurla köfteler biraz daha yumuşak olacaktır.

20 Malzemeler 1 kg. orta yağlı kıyma 8-10 iri diş sarımsak 1 dilim bayat ekmek içi SUCUK KÖFTE 1.5 tatlı kaşığı karabiber ::::: 8 KİŞİLİK:::::: 1 tatlı kaşığı kimyon 1 çay kaşığı yenibahar Özellikle çocukların çok 1 yemek kaşığı toz kırmızıbiber seveceği, sucuk tadında 1.5 tatlı kaşığı tuz bir köfte. Biraz yeşillikle beraber sandviç şeklinde de Hazırlanışı tüketebilirsiniz. Kıymayı yoğurma kabına alın. Üzerine sarımsağı rendeleyin. Kalan malzemeleri de ekleyip 15 dakika kadar yoğurun. Malzemelerin bütünleşmesi açısından yoğurma çok önemli. Küçük yuvarlak köfteler hazırlayıp üzerini kapatın. Bir gün boyunca bekletin. Bekletmezseniz aynı lezzeti yakalamanız mümkün olmuyor. Ertesi gün çok az sıvıyağ eklediğiniz tavada köfteleri altlı üstlü kızartın.

Evde yapılmış bol yumurtalı, nefis bir Makarna Hamuru İçin Malzemeler BADEMLİ makarna. Üzerine eklenen kurban eti ve 2 adet yumurta kavrulmuş bademlerle beraber lezzeti 1.5 çay bardağı su KAVURMALI EV tarifsiz bir tarif çıkıyor ortaya… 4 su bardağı un 1 tatlı kaşığı tuz MAKARNASI Ayrıca 400 g dana kuşbaşı ::::: 6 KİŞİLİK:::::: 1 adet kuru soğan. 1 avuç badem Tuz, bir çay kaşığı kara biber 1 yemek kaşığı tereyağı Hazırlanışı Eti ve soyulmuş soğanı düdüklü tencereye koyup, üzerini iki parmak geçecek kadar sıcak su ekleyip kaynamaya bırakın. Kaynamaya başlayınca üzerindeki köpükleri alın, kapağını kapatıp yarım saat pişirin. Bademi çok az zeytinyağı ile hafif kavurun. Aynı tavaya haşlanan etleri süzüp alın. Etleri de biraz kavurun. Yumurtayı yoğurma kabına kırın. Üzerine suyu ve tuzu ekleyin, unu bardak bardak ilave edip sertçe bir hamur yoğurun. Hamuru, varsa makarna makinasında yoksa yufka açarak kendiniz kesin. Geniş bir tencereye yarıya kadar su koyup kaynatın. Kaynayan suya bir tatlı kaşığı tuz atın. İstediğiniz boyda kestiğiniz erişteleri kaynayan suya atıp 10-12 dk. kadar haşlayın. Haşlanan erişteleri süzüp üzerine eritilmiş tereyağı dökün, geniş bir servis tabağına alın. Kavrulan etleri eriştenin üzerine yerleştirip bademleri en üste serpiştirin. Afiyet olsun. 21 MANİSA KEBABI ::::: 8 KİŞİLİK:::::: Güzel Manisa’mıza ait yöresel kebap tarifimiz, çok bereketli ve özel bir davet yemeği niteliğinde. Kırmızı etle yapılabileceğiniz gibi, tavuk etiyle de yapmanız mümkün.

Krep malzemeleri: Beşamel sos: Hazırlanışı 2 Yumurta 1.5 su bardağı süt Öncelikle krep malzemelerini çırpıp 1 silme tatlı kaşığı tuz 1 tepeli yemek kaşığı un akışkan bir hamur hazırlayın. Yağlanmış 1.5 Su bardağı süt 1 yemek kaşığı tereyağı ve ısınmış tavaya birer kepçe dökerek 1 şişe soda Tuz ve karabiber altlı üstlü kızartın. Etleri kızgın 2 yemek kaşığı yağ tencereye alın. Sulanınca altını kısın 2 su bardağına yakın un Üzerinin sosu için: ve suyunu çekene kadar pişirin. Etler İç malzemesi: 1 yemek kaşığı tereyağı, suyunu çekince tuz, soğan, biber ve 500 gr küçük kuşbaşı et yarısı zeytinyağı da olur domatesi ekleyin. Suyunu çekmeye 1 büyük kuru soğan 1 tatlı kaşığı salça yakın baharatları atın. Suyunu çekince 3 adet yeşil biber ocaktan alın Kreplerden birini yuvarlak 2 orta boy domates bir kasenin içine serin. Krepin orta 1 su bardağı bezelye kısmına 3 yemek kaşığı kadar iç 1.5 çay kaşığı karabiber, harcından koyun. Krepin kenarlarını 1 tatlı kaşığı kırmızı toz biber ortaya doğru toplayarak harcın Tuz üzerini kapatın. Doldurulmuş krepleri. yağlanmış fırın tepsisine ters çevirin. Beşamel sos için: tereyağını eritin. İçine unu koyup un kokusu gidene kadar kavurun. Soğuk sütü ekleyip hızlıca karıştırın ki topaklanma olmasın. Tuz ve karabiberini ekleyin. Kaynamaya başlayınca altını kapatın. Koyu olursa biraz süt ekleyip kıvamını açabilirsiniz. Beşamel sostan, her bohçanın üzerine 2 yemek kaşığı kadar döküp yayın. 200 derecelik fırında beşamel soslar kızarana kadar pişirin. En üste eritip kızarttığınız 1 yemek kaşığı tereyağı ve 1 tatlı kaşığı salçalı sosdan gezdirin. Sıcak olarak servis yapın.

22 Malzemeler 4 adet bostan patlıcan SANDVİÇ 300 g kuşbaşı et 1 büyük soğan PATLICAN 3 adet sivri biber 2 büyük domates OTURTMA 2 diş sarımsak ::::: 8 KİŞİLİK:::::: Tuz, karabiber Bu oturtma tarifimizde Sos için: patlıcanları yağda değil, tost 1 tatlı kaşığı salça, makinasında kızartıyoruz. 1.5 su bardağı su Lezzet olarak yağda kızartılandan hiç farkı yok. Hazırlanışı Bostan patlıcanlarının kabuklarını alacalı soyup kalın dilimler halinde doğrayın. Tost makinasında alt ve üstünü fırçayla çok az yağlayarak kızartın. Eti, üzerine çıkacak kadar sıcak su ile düdüklü tencerede 2o dakika kadar pişirin. Suyunu ayrı bir yere süzün (Yumuşak etlerde ön pişirmeye gerek yok). Bir tavaya yemeklik doğradığınız soğanı ve biberi alıp az yağda soteleyin. İçine eti koyun ve hafif kızarana kadar kavurun. Küçük doğranmış domatesleri ve sarımsakları ekleyin. Tuzunu ve karabiberini atın. Domatesler saldığı suyu çekene kadar pişirin. Kızartılmış dilimlerin yarısını fırın tepisine dizin. Üzerlerine 2 yemek kaşığı iç malzemesinden ekleyin. Kalan patlıcan dilimlerini üzerlerine kapatıp hafifçe bastırın. Üzerlerine bir dilim domates ve bir parça biber koyun. Dilerseniz kürdan batırabilirsiniz. 1.5 bardak suyun içinde salçayı eritin. Oturtmaların arasına dökün. Tepsinin üzerini folyoyla kapatıp 200 derecelik fırında 35 dakika pişirin. Daha sonra üzerini açıp 15 dakika daha pişirmeye devam edin. Afiyet olsun.

Mumbar veya bumbar dolması, kokoreç sevenlerin yabancılık çekmeden yiyebileceği yöresel bir lezzet. Özellikle doğu ve Güneydoğu bölgesinde yapılan bu sakatat yemeğinin kendine özel bir lezzeti vardır.

Malzemeler MUMBAR 1 adet kuzu veya keçi bağırsağı 1 çay bardağı bulgur DOLMASI Yarım çar bardağı pirinç 1 adet orta boy soğan ::::: 6 KİŞİLİK:::::: 1 tatlı kaşığı salça 5-6 dal maydanoz Karabiber 1 yemek kaşığı kuru reyhan (nane veya kekik de olabilir) Toz kırmızı biber, tuz Temizlemek için limon ve sirke

Hazırlanışı Öncelikle bağırsakları ters çevirip, bir kaç kez yıkayın. İçine bir yemek kaşığı sirke ve bir tatlı kaşığı tuz atıp ovalayın. 2-3 saat sonra yıkayın ve yeniden sirke ve tuz atın. Bu işlemi 3 kez tekrar edin. 4. turda yarım limon suyu ve kabuklarını ekleyip ovalayın. 2 saat kadar da bu şekilde kalsın. Son olarak durulayın. Bağırsaklar artık doldurulmaya hazır. Soğanı yemeklik doğrayıp, 2 yemek kaşığı zeytin yağında çevirin. Salçayı ekleyin. Bulgur ve pirinci ekleyip 1.5 çay bardağı su ilave edin. Suyunu çekince ince doğranmış maydanoz tuz, karabiber ve reyhanı katın. Bağırsakların yağlı kısmı, doldurulduğunda içte kalacak şekilde doldurulmalı. Bağırsağın ucunu baş parmağınızla, işaret parmağınızın ortasına sıkıştırın ve diğer elinizle ucu içe doğru ittirin. İç pilavdan elinizle alıp parmak uçlarınızla bağırsakları bir yandan doldurup, bir yandan içe doğru iteleyin. Aslında çok kolay bir iştir. Bir kez görmek, yapabilmeniz için yeterlidir. Bumbar dolmasını düdüklü tencereye koyup, üzerine sıcak su ekleyin. Düdük ötmeye başladıktan sonra 45 dakika pişirin. Pişen bumbar dolmasını, çok az zeytinyağında arkalı önlü kızartın. Kırmızı biber serpip, biraz daha kızartın. Dilimleyerek servis edin. 23 SARIĞI BURMA TATLISI ::::: 15 KİŞİLİK::::::

Bazı tariflere mutlaka anne eli değmeli… Yerken anne kokusu dokunmalı burnunuza, anne sıcaklığı ısıtmalı yüreğinizi. Sarığı burma tatlısı bizim evde her bayram yapılırdı. Şimdi bu tatlıyı her yapışımda; Hem anne olduğumu fark eder, hem annemi yanımda hissederim. Siz de çocuğunuzun “Annemin tatlısı” demesini isterseniz, bu nefis tarifi mutlaka öğrenin.

Hamuru için: Hazırlanışı 1 su bardağı yoğurt Hamur malzemeleri ile yumuşak bir hamur yoğurun. Yarım saat 2 adet yumurta kadar dinlendirin. 2 ceviz büyüklüğünde parçalar alın. Her iki 1 buçuk çay bardağı sıvı yağ parçayı da çay fincanı büyüklüğünde açıp, arasına bolca nişasta yarım çay bardağı ılık su serpip üst üste koyun. Önce merdane ile daha sonra oklava ile 1 yemek kaşığı sirke açabildiğiniz kadar açın. Açtığınız yufkayı ortadan ikiye bölüp önce Bir çay kaşığı tuz bir yarısına daha sonra diğerine ceviz serpin. Oklavaya dolayıp iki 5 buçuk 6 su bardağı un taraftan ortaya doğru büzün. Tepsiye dizin. Tatlıları bıçakla kesin. 1 buçuk çay kaşığı kabartma tozu Üzerine her yerine gelecek şekilde soğuk sıvıyağ gezdirin. Sıcak Arasına serpmek için: Ceviz içi fırına sürün. Kızarınca çıkarın. Şerbetini tatlı soğuduktan sonra Açmak için: yarım kg. nişasta sıcak olarak dökün. Yalnız şerbeti ocaktan indirdikten sonra 10-15 dakika kadar bekletin ilk sıcaklığı geçsin, daha sonra dökün. 2 saat Şurup için: sonra tatlımız servise hazır. Afiyet olsun 3.5 su bardağı su 3.5.su bardağı şeker Çeyrek limon suyu

Üzeri için: 2 su bardağı sıvı yağ

24 25 NÖRALTERAPİ İLE Uzm. Dr. Aysun Hatice AKÇA Medicana Konya Hastanesi AĞRILARINIZDAN KURTULMAK MÜMKÜN Nöroloji Uzmanı NÖRALTERAPİ MİGREN, BAŞ AĞRILARI VE AĞRILI BİRÇOK SÜRECİN TEDAVİSİNDE KULLANILAN, VÜCUDUN HASTALIKLAR OLUŞMADAN ÖNCEKİ NORMAL İŞLEYİŞİNE KAVUŞMASINA YARDIMCI OLAN BİR TEDAVİ YÖNTEMİDİR. İNSAN VÜCUDU, DIŞ VE İÇ ORTAMIN ZARARLI ETKİLERİNE KARŞI KENDİSİNİ KORUYAN VE DÜZENLEYEN, TÜM DÜNYANIN ETRAFINI 12 DEFA DOLAŞABİLECEK UZUNLUKTA OLAN, BİR BİLGİSAYAR AĞI GİBİ ÇALIŞAN OTONOM SİNİR SİSTEMİ ADI VERİLEN ELEKTRİKSEL BİR SİSTEM SAYESİNDE DÜZENLİ OLARAK ÇALIŞMAKTADIR. NÖRALTERAPİ, OTONOM SİNİR SİSTEMİNİN UYARILMASINI VE DÜZENLENMESİNİ SAĞLAYARAK HASTALIKLARIN TEDAVİSİNDE KULLANILAN BİR ENJEKSİYON TEDAVİ YÖNTEMİDİR. KISACASI NÖRALTERAPİ İLE REGÜLASYON-DÜZENLEME YAPILMAKTADIR.

Nöralterapinin ilk bulunuşu 1920’li yıl- lit gibi enfeksiyöz durumlarda, adet dü- şiddeti mi yoksa 15-20 dakika içinde ta- larda iki Alman doktor kardeşin yanlış zensizlikleri, adet ağrıları, diz-omuz gibi mamlanacak enjeksiyonun ağrısının ter- bir uygulama ile kardeşlerindeki mig- eklem ağrılarına neden olabilecek ağrılı cih edileceği bilincidir. Eğer hasta ağrı- ren ağrısının rahatladığını görmeleri so- süreçlerde nöralterapi kullanılmaktadır. sından çok muzdaripse yapılacak en- nucu olmuş. Yanlış uyguladıkları ilacın jeksiyonlar ağrılı gibi hissedilmeyecek- içinde prokain adı verilen maddenin ra- UYGULAMA NASIL tir. Yapılan enjeksiyon sinek ısırığı ile hatlamayı sağladığı anlaşılmış. Böylelik- GERÇEKLEŞTİRİLİR? arı sokması arasında göreceli bir şidde- le nöralterapinin ilk adımları 1920’li yıl- Acı badem ve ısırgan otundan üretilen te sahiptir. larda migren ile atılmıştır. Migren baş- prokain ve lidokain adı verilen maddele- ta olmak üzere baş ağrıları tedavisinde rin yüzeysel ve derin enjeksiyon prensi- Enjeksiyonlar seanslar halinde yapılır nöralterapi çok önemli bir yere sahiptir. bine dayanan özellikli yerlere yani cilt- ve seans aralıklarına hastalığın şiddeti- Nöralterapi Hangi Durumlarda Faydalı- cilt altı-kas içi ve derin enjeksiyon şek- ne göre karar verilir. En fazla 10 seans dır? linde uygulanır. olmakla beraber ortalama 3-4 seansta başarı elde edilir. Ağrı enjeksiyonun ya- Nöralterapi her yaş grubundan hastaya Nöralterapi enjeksiyonları ile hastalık- pıldığı andan itibaren rahatlamaya baş- kolaylıkla uygulanabilen bir tedavi yön- ların ortaya çıkmasında fonksiyonunun lar. temidir. Lazerle nöralterapi uygulama- bozulmasının önemli olduğu 3 dolaşım sı özellikle çocuk yaş grubunda ve ağrı sistemi düzenlenmiş olur; Kan dolaşı- Nöralterapi’de ciddi bir yan etki yoktur, eşiği düşük olan kişilerde kolaylıkla ya- mı, lenf dolaşımı ve sinirsel ileti. Bir do- sadece kullanılan ilaca bağlı bazen bazı pılabilir. Nöralterapi şu durumlarda fay- kunun kan dolaşımı artınca o doku kan- hastalarda alerjik reaksiyonlar görüle- dalıdır: lanır yani beslenir; lenf dolaşım artın- bilir. Migren, gerilim tipi baş ağrısı, küme ca doku zararlı maddelerden arındırılır baş ağrısı, bel-boyun ağrıları, bel – bo- yani temizlenir ve sinir iletisi artan, dü- Migren ve baş ağrılarından nöralterapi yun fıtıklarına bağlı ağrılar, fibromiyal- zenlenen doku ise daha düzenli çalışır. ile kurtulmak mümkün müdür? ji (yumuşak doku romatizması), trigemi- Dolasıyla, beslenen, temizlenen ve dü- Nöralterapi ile migren ve diğer baş ağrı- nal nevralji, diğer nevraljiform ağrılar, zenli komut alan dokunun kendini iyileş- larında belirgin rahatlama sağlanmakta nöropatik ağrı gibi ağrılı süreçlerin te- tirme kapasitesi artar. olup burada migren için kullanılan atak davisinde, ve atak olmasını önleyici proflaksi teda- Nörolojik hastalıkların tedavisi (Baş YAPILAN ENJEKSİYON visinde kullanılan ciddi yan etkilere sa- dönmesi, vertigo, kulak çınlaması, yüz AĞRILI MIDIR? hip olan ilaçlar kullanılma zorunlulu- felci, el bileği sinir sıkışması, dirsekte si- Ağrı sübjektif yani kişisel olarak göre- ğu ortadan kalkar. Migren başta olmak nir sıkışması), celi bir kavram olup burada önemli olan üzere özellikle baş ağrılarında %90-95 Ayrıca sık tekrarlayan sinüzit, tonsil- hastalığa bağlı yaşanmakta olan ağrının oranında ciddi rahatlama sağlanabilir. 26 27 GLUTENSİZ ÜRÜNLER NEDEN ÖNEMLİDİR?

GLUTEN, ÖZELLİKLE BUĞDAY GİBİ TAHILLARDA BULUNAN BİR PROTEİN GRUBUDUR. BİTKİ ALEMİNDEN ELDE EDİLDİĞİ İÇİN İNSAN SAĞLIĞI İÇİN ÇOK YARARLIDIR. JELATİN’İN EN ÖNEMLİ ALTERNATİFİDİR. TAT, KOKU VE LEZZETİNDEN DAHA İYİ VE EKONOMİKTİR. ANCAK ÇÖLYAK HASTALARI İÇİN TEHLİKE ARZ EDER. GLUTEN, ÖZELLİKLE BUĞDAY GİBİ TAHILLARDA BULUNAN BİR PROTEİN GRUBUDUR. BUĞDAY; BAŞTA ÇAVDAR, ARPA, YULAF OLMAK ÜZERE DİĞER HUBUBAT TAHILLARI İLE DE YAKINDAN ALAKALIDIR VE BU NEDENLE BU TAHILLAR DA GLUTEN İÇERİRLER. GLUTEN, HAMURUN GÜÇLÜ YAPISINDAN SORUMLU, BUĞDAYDA BULUNAN PROTEİNDİR. GLUTEN PROTEİNLERİ, EKMEK YAPIMI ESNASINDA OLUŞAN AĞSI YAPIDAN SORUMLUDUR. YÜKSELME DEVRESİNDE OLUŞAN BU YAPI ÇOK ÖNEMLİDİR, GLUTENSİZ İSTENİLEN YAPI OLUŞAMAZ VE EKMEK MAYALANAMAZ.

Gluten, birçok insan için mide-bağırsak dir. Buğday, Arpa, Çavdar ve Yulaf gibi Karın bölgesinde öne doğru şişkinlik kanalı yoluyla kolaylıkla sindirilebilen tahıllar GLUTEN içerir. Alınan gıda, ince Yaşa göre kilo azlığı normal bir proteindir. Fakat bazı kişi- bağırsakta bileşenlerine ayrıştırılıp ba- Kas zayıflığı ler glüteni sindiremez. Bu kişiler çölyak ğırsak mukozası üzerinden kana karışır. Kansızlık hastalığı olarak adlandırılan glüten into- Vücudumuzun yeterince gıda alabilme- Dışkıda anormallik, lerantlardır. Gluten bir seri farklı prote- si, ince bağırsakta çok sayıda bulunan büyük tuvalet ihtiyacı artması inin karışımıdır ve iki grupta sınıflandı- ve VİLLUS çıkıntıları olarak adlandırı- Kusma rılır bunlar, Prolaminler ve Glutelinler- lan kıvrımlar tarafından sağlanır. Çölyak Bezginlik dir. Başlıca prolamin proteini olan Glia- Hastaları glutenli yiyecekler tükettikle- İştahsızlık din, çölyak hastalığı veya gluten intole- rinde bağırsak mukozasında alerji nede- Büyüme geriliği ransında başlıca problemdir, gliadin an- niyle villus çıkıntıları ve kıvrımları tahrip Ağız içinde oluşan aftlar tikorları bu hastalıkla alakalı olan bağı- olarak azalır ve küçülürler. Böylece ba- İştahsızlık, gaz şikayetleri şıklık komplekslerinde bulunmaktadır. ğırsak yüzölçümü gittikçe azalır ve alı- Eklem ve kemik ağrıları nan gıdalar emilemez hale gelir. Sonuç- Sinirlilik ÇÖLYAK HASTALIĞI ta beslenme yetersizliği, arkasından da Ciltte kaşıntılı döküntüler VE GLUTEN hastalık belirtileri ortaya çıkar. HASTALIĞIN TEŞHİSİ Çölyak hastalığı ince bağırsağın, GLU- HASTALIĞIN BELİRTİLERİ TEN adlı proteine karşı ömür boyu sü- Çölyak hastalığı her yaşta teşhis edile- Çölyak hastalığının belirtileri geniş bir ren ve kronikleşen alerjisi, hassasiyeti- bilmektedir. Çoğunlukla belirtiler ilişki- yelpazeye yayılır. li bir başka hastalığı da düşündürmek- 28 tedir. Erken osteoproz, kansızlık, teş- ri (una batırılmamış baharatlanmamış his edilmemiş Laktoz alerjisi gibi. Çöl- taze veya dondurulmuş balık. Kendi su- yak hastalığının insan sağlığı üzerinde yunda ya da yağında balık konserveleri, önem taşıyan birçok değişimlere neden midye karides yengeç vb. olmasından dolayı doğru teşhisi önem- Domates ve tuz içeren salça. Tüm iş- lidir. Kan testleri ve sonrasında ince ba- lenmemiş, kabuklu kuru yemiş türle- ğırsak biyopsisi ile kesin tanı konulmak- ri yer fıstığı ay çekirdeği kabak çekir- tadır. Çölyak hastalığı alerji testleri, re- deği badem (paketlenenler ve işlenmiş zonans ve homeopati vb. yöntemlerle olan,tuzlanan kuruyemişler gluten içer- teşhis edilemez. mektedir). Kümes hayvanları etleri, sığır dana TEDAVİ ŞEKLİ kuzu etleri (una batırılmamış ve baha- Çölyak hastalığının tek tedavisi GLU- ratlanmamış olmalıdır). TENSİZ sıkı bir diyettir. Diyetin sıkı bir Tüm sebze çeşitleri. şekilde uygulanması ile düzleşen ince Tüm meyve çeşitleri. bağırsak yüzeyi normal şeklini ve işle- Bakliyatların tüm çeşitleri. Kuru fa- vini tekrar kazanmaktadır. Çok az mik- sulye, mercimek, nohut, kırmızı ve ye- tarda alınan gluten bağısaklardaki tah- şil mercimek, barbunya, soya fasulyesi, ribatın tekrarlamasına neden olur. Glu- börülce vb. tensiz sıkı bir diyetin uygulanması süre- Tüm katı ve sıvı yağ çeşitleri. since çölyak hastasının genellikle bir şi- Tüm şeker çeşitleri (toz şeker, pudra kayeti olmaz. Beslenme tarzının değiş- şekeri, kahverengi şeker). tirilmesinin ardından genelde kısa bir süre içerisinde şikayetler belirgin şekil- RİSKLER de azalır. Şikayetlerin tamamen kaybol- Çölyak hastalığının uzun dönem sonuç- ma süresi ince bağırsaktaki tahribat de- ları kötü beslenme ve besin emiliminin recesi, hastanın yaşı ve diğer faktörlere bozukluğu ile ilgilidir. Tedavi edilmemiş göre değişkenlik gösterebilir. çölyak hastalığı kronik kötü sağlık, os- teoporoz, kısırlık, düşük, depresyon gibi Gluten içeren gıdalardan kaynakla- rahatsızlıklara yol açabilir. Ayrıca ince nan, hissedilebilir şikâyetler çoğunluk- bağırsak kanseri ve lenfoma gibi ra- la uzun süreler sonrası hatta bazen yıl- hatsızlıkların ortaya çıkma riski artar. lar sonra kendini gösterir. Diyetin bo- Çocuklarda, boy kısalığı ve davranışsal zulması ya da terk edilmesi tedavi edil- sorunlar, gelişim eksikliğine neden ola- mesi çok daha zor olan ağır hastalıklara bilir. neden olabilir. ÖNEMLİ BİLGİLER TEDAVİ EDİLMEMİŞ KESİNLİKLE Gluten içermesi ihtimali olan yiyecek- ÇÖLYAK lerin Glutensiz gıda maddeleri ile aynı TÜKETİLMEMESİ HASTALIĞI KRONİK GEREKEN GIDA yerde bulunmaması önemlidir. Gluten- li gıdaların glutensiz gıdalara temas et- KÖTÜ SAĞLIK, MADDELERİ memesi için bu maddeleri hemen ayırın. OSTEOPOROZ, Buğday, arpa, çavdar ve yulaf katkılı Yemek hazırlığı sırasında glutenli gıda- her türlü ürün (un, bulgur, irmik, makar- lara değmiş, bulaşmış çatal kaşık süz- KISIRLIK, DÜŞÜK, na, şehriye, kuskus, kepek vb.). geç tabak ve gereçler kesinlikle Çölyak- DEPRESYON GİBİ Galeta ununa, una batırılarak kızartıl- lı kişilerin gıdalarına dokundurulmama- RAHATSIZLIKLARA mış tavuk balık gibi et ürünleri. lıdır. Malt kullanılan içecekler. İnce bağırsakta tahribata yol açarak YOL AÇABİLİR. Hazır çorbalar, pilav, köfte, pane harç- hastalıklara neden olabilmesi için bir ları. çay kaşığı un, buğday ya da bulgurun Gluten içeren çikolata ve sakızlar. sekizde biri yeterli olmaktadır. Yani bu miktar bile zararlıdır. GLUTEN İÇERMEYEN Çölyak hastalığının tek tedavisi GLU- GÜVENİLİR YİYECEKLER TENSİZ sıkı bir diyettir. Mısır, pirinç, patates, kestane unu, no- Diyetin uygulanmasında yapılan ihlal hut unu, soya unu, üzüm çekirdeği unu, ya da ihmallere rağmen hasta tarafın- tapioka, yumurta, reçel, bal, baharat ve dan hissedilebilir şikayetlerin oluşma- bitki içermeyen sirke çeşitleri. ması, asla, glutensiz diyetten vazgeçil- Meyve sirkesi, balık, balık konservele- mesi anlamına gelmez. 29 Ayşen İvgen ENTAL MARITMETIK MENTAL ARİTMETİK, HESAP MAKİNESİ, KÂĞIT, KALEM GİBİ HİÇBİR ARAÇ KULLANMAKSIZIN, YALNIZCA İNSAN ZİHNİNİN GÜCÜ İLE ARİTMETİK İŞLEM YAPMA BECERİSİNİ İFADE EDER. MENTAL ARİTMETİK EĞİTİMİ 4-11 YAŞ ARASINDAKİ ÇOCUKLAR İÇİN TASARLANMIŞ BİR ZEKÂ GELİŞTİRME PROGRAMIDIR. ÖNCE SAYISAL İŞLEMLERDE ABAKÜS KULLANIMININ ÖĞRENİLMESİ İLE BAŞLAYAN PROGRAM, BİR SÜRE SONRA ABAKÜSÜN KALDIRILMASI İLE SÜRER VE ÖĞRENCİLER İŞLEMLERİ ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE TAMAMEN ZİHİNDEN YAPMAYI ÖĞRENİRLER. ASLINDA ABAKÜSÜN İMAJI ZİHİNLERİNE YERLEŞMİŞTİR VE HESAPLARI YAPARKEN, SANKİ ELLERİNİN ALTINDA ABAKÜS VARMIŞ GİBİ PARMAKLARINI HAREKET ETTİRİRLER. O ESNADA BONCUKLARIN HAREKETİNİ ZİHİNLERİNDEKİ ABAKÜS İMAJINDA İZLEMEKTE VE İŞLEMİ BÜYÜK BİR HIZ VE DOĞRULUKLA SONUÇLANDIRMAKTADIRLAR. SANKİ ÖĞRENCİLER ZİHİNLERİNE SANAL BİR BİLGİSAYAR YERLEŞTİRMİŞ GİBİDİR. BU İNANILMAZ BECERİ, ELEKTRONİK HESAP MAKİNESİNDEN VEYA BİLGİSAYARDAN ÇOK DAHA HIZLIDIR. Programın getirdiği kazanım bu beceri- yel kapasiteyi harekete geçirmekte yat- Gelişmiş analitik düşünce den ibaret değildir. Asıl kazanç bu prog- maktadır. Yaratıcılık ram süresince sağlanan, zeka ve bel- Mental aritmetiğin faydaları; Daha güçlü bellek lek gelişimi, dikkat, odaklanma ve özgü- Daha gelişmiş sol ve sağ beyin Keskin gözlem venin güçlenmesi gibi unsurlarla genel Gelişmiş hesaplama becerileri Hızlı refleks olarak yükselmiş bir zihinsel kapasite- Keskin görüş, işitme Gelişmiş özgüven dir. Programın başarısı, aslında her in- ve anlama becerileri sanda var olan ancak atıl duran potansi- İleri odaklanma ve dikkat 30 MENTAL ARİTMETİK, HESAP MAKİNESİ, KÂĞIT, KALEM GİBİ HİÇBİR ARAÇ KULLANMAKSIZIN, YALNIZCA İNSAN ZİHNİNİN GÜCÜ İLE ARİTMETİK İŞLEM YAPMA BECERİSİNİ İFADE EDER.

ABAKÜS NEDİR? ki abaküs imajını kullanmaktadırlar. Bu Parmakların boncukları hareket ettir- Abaküs kumların üzerine yerleştirilmiş nedenle işlemler çok daha hızlı çözül- mesi sonucu, dokunma duyusu, göz ve taşlardan oluşan ilkel biçimi ile kökeni mektedir. Programın en üst aşaması ise beyin koordinasyonunda hızlı bir zihin- yaklaşık 5000 yıl öncesine kadar giden artık öğrencinin parmaklarını kıpırdat- sel gelişim süreci yaşanır. Sürecin bel- ve çubuklara geçirilmiş boncuklarla bu- maya da gerek görmeden işlemleri hızla li aşamalarında, öğrenciler abaküsleri- günkü şekline benzer biçimi ile yaklaşık çözdüğü aşamadır. ni kullanmaksızın, tamamen zihinden iş- 3000 yıldır kullanılagelen ilk bilgisayar- lem yapma pratiklerini geliştirecek alış- dır diyebiliriz. Adı Yunanca “Abax” söz- ARAÇ, GEREÇLER tırmalar yaparlar. Onlara inanılmaz arit- cüğünden gelen ve uzak doğu (Çin) kö- VE DONANIM metik beceriler kazandıran bu çalışma- kenli olan bu elektriksiz hesap makine- Mental Aritmetik Programı, bilişim tek- lar zihinsel keskinliği arttıran sayısal si, bugünün dijital çağında, çocukların nolojisinin kullanıldığı bilgisayar ve bulmacalarla zenginleştirilmiştir. Ayrı- beyin gelişiminde kullanılan en popü- elektronik ekran donanımlı modern ca, programın içeriğinde öğrencilerin ler aritmetik aracıdır. “Soroban” adıy- mekânlarda sunulur. Programın kendi- düzenli olarak izledikleri kısa videolar la da bilinen abaküs çubuklar boyunca ne özgü kitapları vardır. Bunun dışın- vardır ve öğrenciler bunların üzerinde kaydırılan boncuklardan oluşur ve fark- da öğrenciler, online-platform üzerin- değerlendirmelerde bulunur ve olayları lı çeşitleri vardır. Menar Abaküs Mental de oyun ve yarışmalar ile bol alıştırma yorumlarlar. Bu çalışmalar onların ‘Ima- Aritmetik programında kullanılan biçi- yapma olanağına sahiptir. Bunların yanı ge gözlem’ yapma, olayları ve bağlantı- mi yandaki resimde de görüldüğü gibi, sıra, program resim ve sayı kartları gibi ları kavrama ve dersler çıkarma yete- bir çerçeve içindeki sıralı çubuklara be- çeşitli araçlar kullanır. neklerini güçlendirirken sözel ifade be- şerli takım olarak geçirilmiş boncuklar- cerilerini de geliştirir. Bilimsel temelle- dan oluşur. Belli bir sistematik ile sayı- Sunumlar bilgisayar ve elektronik ekran re dayanan ve başarısı kanıtlanmış bu ları temsil eden bu boncuklar bulunduk- vasıtası ile yapılır. Teachersmall Beyaz zengin, renkli ve bir o kadar da eğlen- ları çubuklarda aşağı yukarı kaydırılarak tahta ve üzerine asılarak kullanılan bü- celi program sayesinde öğrenciler hız- her türlü aritmetik işlem büyük bir ko- yük abaküs programın en işlevsel araç- lı ve güçlü bir beyin gelişimi sürecinden laylık ve süratle yapılabilir. ları arasındadır. Sunumun ardından bü- geçerler. yük abaküs üzerinde örnekler yapı- Mental Aritmetik programının ilk aşa- lır. Öğrencilerin en önemli aracı 5 bon- Abaküs soyut çok basamaklı numerik masında öğrenciler abaküsle aritmetik cuk dizilimli öğrenci abaküsüdür ve bü- ilişkileri, somut boncuk-tabanlı bir sis- işlemler yapmasını öğrenirler. Abakü- yük abaküs üzerinde yapılan örnekler- temde sunduğu için, çocuklar sayı de- sün kaldırıldığı sonraki aşamada öğren- den sonra öğrenciler kendi abaküsleri- ğerlerini kolayca ilişkilendirerek mate- ciler ellerinin altında abaküs varmış gibi ni kullanarak kitaplarından alıştırmalar matik kavramları anlarlar. Deneyimler, parmaklarını kıpırdatırken, zihinlerinde- okullarında matematik derslerinde sı- yaparlar. 31 MENTAL ARİTMETİK PROGRAMININ BAŞARISI, HER İNSANDA VAR OLAN ANCAK ATIL DURAN POTANSİYEL KAPASİTEYİ HAREKETE GEÇİRMESİDİR.

kıntı çeken çocukların, Abaküs progra- SİSTEMİN AVANTAJLARI ne dayanmaktadır. Mental Aritmetik ile mına başladıktan bir kaç ay sonra, okul- Mental aritmetik hızlı ve doğru hesapla- sayıları zihinsel olarak işlemlemek bey- larındaki performanslarının hızla yük- ma ve mantıksal bağlar kurma becerile- nin kullanılmayan bölümlerini harekete selmeye başladığını göstermektedir. rini geliştirir. Daha güçlü bir bellek inşa geçireceği için bütünsel olarak zekâ ka- Mental Aritmetik eğitim programı top- eder daha uzun süreli dikkati sağlar. pasitesini olumlu etkileyen bir süreçtir. lam 240 saatlik bir programdır. Mate- Görselleştirme, tasavvur ve fotoğra- Mental Aritmetiği öğrenmek ve uygula- matik dersinde başarılı olan bir öğren- fik hafıza becerilerini güçlendirir, daha mak hayal ve bellek gücünü de geliştir- ci de Mental Aritmetik programından yüksek öğrenme kapasitesi ve özgüven mektedir. Bilimsel araştırmalar, zihinsel kesinlikle çok yararlanır. İşlemleri kâğıt yaratır. Kavrama hızını ve gücünü art- kapasitesini güçlendirme olanakların- kalem kullanmadan hızla zihinden ya- tırır, gözlem ve öngörü yeteneğini ge- dan yoksun kalmış çocukların, 20’li yaş- pabilen bir öğrenci, dikkatini doğrudan liştirir. İşitme ve doğru sonuç çıkarma lardan itibaren beyin güçlerinde bir ge- doğruya daha karmaşık problemlerin becerilerini keskinleştirir, stresi azalta- rileme sürecine girerken, zihinsel kapa- kurgusuna ve daha ileri boyuttaki kav- rak öğrenmeyi eğlenceli hale getirir. Bir sitelerini güçlendirmiş olan bireylerin, ramlara yoğunlaştırabilir. çocuğa yalnızca muhteşem bir aritme- 70’li yaşlarda bile bu güçlerini korudu- tik yeteneği kazandırmak amacıyla de- ğunu göstermektedir. Bir çocuğun matematikte başarılı ola- ğil, aynı zamanda, onun yaratıcılığını, bilmesi için en temel olarak dört işlem bellek gücünü, odaklanma ve dikkat yo- Her ne kadar elektronik hesap makine- becerilerini geliştirmesi gerekmekte- ğunluğunu, dinleme, anlama becerileri- leri ve bilgisayarlar aritmetik işlemler dir. Mental Aritmetiği öğrenmek ona ni ve problem çözümleme yetenekleri- konusunda insan beyninin işlevlerini ye- işlemlerde büyük bir hız ve ustalık ka- ni de geliştirmek üzere tasarlanmıştır. rine getiriyor gibi görünse de, abaküsü zandıracaktır. Taiwan National Chuang Yaşam boyu başarı için, onları sayılarla öğrenmek her çocuk için tüm beyin ge- Hua Eğitim Üniversitesi’nden Profe- arkadaş kılmanın yanı sıra, nihai amacı- lişimi açısından yaşamsal önemdedir. sör Huang Guo Rong çocukların mate- mız onların okul çalışmaları ve yaşamla- Abaküsü kullanmak, insan anatomisinin matik alanındaki akademik performans rında kendine güven duygusunu inşa et- görme, işitme ve parmak teması ve ha- ve kavrayışları konusunda şu etkileyici mektir. Uzmanlar, mental aritmetik eği- reketleri gibi beyin hücrelerini hareke- keşfi bildirmektedir: “Mental Aritmetik timi sırasında beynin hem sağ hem de te geçiren ana sinir kanallarının koordi- programını almış olan öğrenciler mate- sol tarafını uyaran, abaküs ve mental nasyonunu gerektirmektedir. Bu eğitim matik kavramları tanıma ve anlama, iş- aritmetik eğitiminin, en üst düzeyde öğ- sürecinde zihin fiziksel temas, mantıki lemleme, matematik problemlerini çöz- renme kapasitesine ulaşmanın anahtarı açıklama ve görselleme olmak üzere üç me dahil tüm matematik becerilerinde olduğuna inanmaktadırlar. temel gelişme evresinden geçer ve sü- diğer arkadaşlarından çok daha üstün reç doğrudan doğruya bir beyin gelişi- bir performans göstererek çok daha iyi mi sürecidir. sonuçlar almaktadırlar”. BİLGİSAYARLAR DURURKEN NEDEN Konuya bir de şu açıdan bakılabilir. Sa- KAÇ YAŞINDA MENTAL ARİTMETİĞE bah ya da akşamları değişik yaştan bir- BAŞLANILMALI? İHTİYAÇ VAR? çok insanı parklarda, kaldırımlarda veya Aritmetik sağlam bir akademik zemin deniz kıyısında koşarken veya yürüyüş Programımıza başlamak için en uygun oluşturmak açısından her öğrenci için yaparken görebilirsiniz. Oysa bir yer- yaş, çocuğun 0-9 arasındaki sayıları ta- çok önemlidir. Küçük çocukları eğiten den bir yere gitmek için, otobüs, dolmuş nımaya başladığı dönemdir. Çoğunlukla öğretmenler sayı kavramını ve sayıların veya taksi gibi ulaşım araçları elimi- anaokulu öğrencileri bu alt yapıya ulaş- değerlerini öğretmenin zorluğunu bilir- zin altında iken yürümek ya da koşmak maktadırlar. Her ne kadar beyin gelişimi ler. Soyut bir biçimde sunulan sayısal niye? Hepimiz biliyoruz ki bunun amacı eğitimi için genel ilke, “Ne kadar erken kavram ve ilişkileri ve onların değerle- bedeni sağlıklı tutmak için bir egzersiz başlanırsa, o kadar iyi” olmasına rağ- rini öğrenmek çocukların uzun zamanı- veya spor yapmaktır. İşte tıpkı bunun men, 6 yaşın altında çocuklar için Aba- nı alır. Abaküsün boncukları gibi somut gibi mental aritmetik de beyni ve zihin- küs Mental Aritmetik programına baş- objelerle ilişkilendirmeksizin numerik sel kapasiteyi sağlıklı, dinç ve güçlü tu- lamadan önce çoğunlukla, sayılarla ilgi- ilişkileri kavramak yalnızca beyin gücü- tan bir araçtır. li bir hazırlık çalışması yapılması gerek- lidir. Programımız genel olarak 4-11 yaş arası çocuklarda beyin gelişimini hızlan- dırmak üzere tasarlanmıştır. Ancak baş- langıç yaşı olarak 5,6 veya 7 yaşları en uygun dönem olarak ortaya çıkmakta- dır. Anne babaların, okul ödevlerinin he- nüz çok ağır olmadığı bu yaşları, çocuk- ları için Mental Aritmetiği öğrenme fır- satı olarak değerlendirmelerini ve asla kaçırmamalarını öneririz.

32 33 OSMANLI’DA MÜZIK VE SU SESIYLE TEDAVI Evrende her şey titreşir. Ses dalgaları- rılara, disleksiden (öğrenme bozukluğu) hastaların su sesi ve müzikle tedavi edil- nın ritmik oluşumları müziği ortaya çı- akıl hastalıklarına, migrenden uyuşturu- mesini emrettiği bilinir. Evliya Çelebi, karır. Aslında her varlık eylem yaparken cu madde bağımlılığına kadar geniş bir Seyahatname’sinde “Ruh hastalarının bir ses çıkarır, yani hepimizin, her varlı- spekturumda müziğin tedavi edici etki- nasıl müzikle tedavi edildiğini” yazar. ğın bir müziği vardır… Her varlık kendi si olabildiğini gösterdi. Evliya Çelebi’nin anlattıklarına göre, da- müziğini evrene taşır. rüşşifanın hekimbaşısı, hastalarına ön- Geçmişte de Anadolu’da müzikle tedavi celikle çeşitli müzik makamları dinle- Düşük frekanslı ses dalgaları, örneğin merkezleri vardı. Müzikle tedavi yönte- tip, kalp atışlarının hızlanmasına ya da kuş cıvıltısı, suyun ve rüzgârın sesi gibi mini en fazla uygulayanlar Selçuklular yavaşlamasına bakarmış. Duruma göre sesler insanın uyku esnasındaki beyin ve Osmanlı’ydı. Müzikle tedavi yönte- uygun melodiyi belirleyip, sonra tedavi- dalgalarına yakın dalgalar ürettiği için mi Osmanlılar döneminde zirveye ulaş- ye başlarmış. Yine Çelebi, aynı eserde sakinleştirici etkilere sahiptir. Duygula- tı. Başta Edirne olmak üzere Kayseri, Si- hafıza ve hatıraları güçlendirmede ısfa- rı incelten ve gönlü yumuşatan müzik vas, Amasya, Manisa ve Bursa’da tedavi han; aşırı hareketli, heyecanlı hastaları türleri, asırlardan beri tedavilerde kul- merkezleri kuruldu. Sultan II. Beyazid’in sakinleştirmede rehavi; sıkıntılı, karam- lanıldı. Birçok araştırma, depresyondan Edirne’de 1488 yılında yaptırdığı darüş- sar, durgun ve neşesiz hastalara da kuçi kansere, yüksek tansiyondan kronik ağ- şifada, yani o dönemin hastanesinde makamının iyi geldiğini belirtmiş.

34 OSMANLI’DA MÜZİKLE TEDAVİ Osmanlı’da müzikle tedavi parlak dö- nemler yaşamıştı. Sultan II. Beyazid Edirne’de 1488’de Mimar Hayrettin’e inşa ettirdiği külliyenin darüşşifa (akıl hastanesi) bölümünde hastaları müzik- le tedavi ettiriyordu. İbn-i Sina, Razi, Farabi gibi Türk bilginlerinin öncülüğü- nü yaptığı müzikle terapi, günümüz mo- dern tıbbına da ışık tuttu.

İbn-i Sina, müziğin tıpta oynadığı rolü şöyle tanımlar: “Tedavinin en etkililerin- den biri, hastanın akli ve ruhi güçlerini arttırmak ona hastalıkla daha iyi müca- dele için cesaret vermek, ona en iyi mu- sikiyi dinletmek, onu sevdiği insanlarla bir araya getirmektir.”

Şam’daki Nurettin Hastanesi’nde İbn-i Sina, müzikle akıl hastalığı tedavisi uy- bir tanesi de Amasya’da bulunuyor. Bi- Müzede tedavide kullanılan enstrüman- guladı. İbn-i Sina’nın etkileri Osman- marhane bugün tıp ve cerrahi tarihi mü- lar sergileniyor. Burç-makam, hastalık- lı devrinde de devam etti. Osmanlı sa- zesine dönüşürken, o dönemde burç ve makam, vakit-makam, ten rengi ve ma- ray hekimi Musa bin Hamun, diş sağlığı ten rengi gibi özelliklere göre tedavide kam ilişkilerine yönelik olarak bilgi ak- ve çocuk psikoloji hastalıklarını iyileştir- kullanılan makamların aynısı gelen ko- tarılıyor. Gelen ziyaretçiler kulaklıklar mede müzikle tedavi yöntemini kullan- nuklara dinletiliyor. Hastalıkları müzikle aracılığıyla kendi burçları ile ilgili han- dı. Farabi de müzikle tedavi ile çok ilgile- tedavi eden müzede, Uşşak makamı uy- gi makam varsa ise o makamı dinleyip nen müzik adamlarının başında geliyor- kusuzluk ve ayak ağrısı tedavisine, Bu- bunu o arada hissetme şansına da sa- du. Onun müziğe ilişkin yaptığı sınıflan- selik makamı baş ağrısına, Hüseyni ma- hipler. dırmalar bugün hala kullanılıyor. kamı kalp ve ciğerde oluşan iltihaplar ile mide rahatsızlıklarına, Rast makamıfel- Amasya’nın Yakutiye Mahallesi’ndeki Hastalıkları Müzikle ce, Irak makamı ateşli hastalıkların te- ana cadde üzerinde bulunan bu yapının, Tedavi Eden Müze davisine iyi geliyor. aslında bir medrese olduğuna dair gö- Anadolu’daki önemli Bimarhanelerden 35 rüşler bulunmakla birlikte; yapılışından Duvarları kesme taşlarla örülen Dârüşşi- Sabuncuoğlu Şerafettin temel eğitimi- günümüze kadar geçen süre boyunca, fâ’nın avlusuna; giriş eyvanının iki yanın- ni Burhanettin Ahmetten almış ve Amas- hep “Bîmarhâne (Dârüşşifâ)” olarak ta- daki, iki tonozlu bölümden geçiliyor. Giri- ya Darüşşifâsı’nda tamamlamış, 17 ya- nınmış. şin tam karşısında; giriş eyvanından daha şında hekimliğe başlamış. Bundan son- büyük olan ve beşik tonozlu dershane ey- ra hayatını okumaya, araştırmaya ve de- Anadolu’da benzer örneklerine, Sultani- vanı bulunuyor. Yan bölümlerde; üçer si- nemeye veren Sabuncuoğlu Şerafettin ye’de, Sivas’ta ve Divriği’de rastlanan ve lindirik sütun ve dört sivri kemerli revak- Eserlerinde 14 yıl hekimlik yaptığını ifti- hem Selçuklu, hem de Osmanlı dönemle- ların arkasında, beşik tonozlu ve dikdört- harla belirtiyor. Şerafeddin Sabuncuoğ- rinde yapılan Dârüşşifâlar (Bîmarhâneler); gen biçimli hücreler yer alıyor ve köşe lu, diğer birçok hekimin aksine özellikle Amasya Bîmarhânesi de günümüze ulaş- hücreleri, avluya, birer kapı ile açılıyor. cerrahî ile ilgilenmiştir. Genel olarak he- mış en iyi örneğindendir. kimler cerrahîye pek ilgi duymamışlar Kim bilir kaç hastanın şifâ bulduğu hatta cerrahî tedavinin gerekli olduğu du- Bîmarhâne; revaklı avlusu ve iki eyvanı ile Bîmarhâne’de 14 yıl boyunca görev yap- rumlarda bile, ilaçla tedaviyi tercih etmiş- klasik Selçuklu medreselerine benziyor. mış ve kendisi de Amasyalı bir hekim lerdir. Bunun sebebi cerrahî müdahalede Buna göre; Selçuklu medreselerinde ol- olan Sabuncuoğlu Şerafeddin’in; burada hayatî tehlikenin çok yüksek olması ve bu duğu gibi anıtsal görünüşlü ve dikdörtgen “Cerrahiye-i al Haniye” adlı kitabını yazdı- tehlikeyi asgariye indirecek ve ameliyatı planlı yapının giriş cephesi, diğer cephele- ğı ve tıbbî minyatürlerle süslediği kitabını, kolaylaştıracak bazı teknik imkânların bu- re göre daha farklı ve girişin kilit taşında, dönemin padişahı Fatih Sultan Mehmet’e lunmamasıdır. bağdaş kurmuş bir insan figürü işlenmiş. sunduğu da biliniyor. ÜÇ ÖNEMLİ ESER İki yanında pencere nişleri bulunan, yu- Fatih döneminin meşhur hekimleri ara- Şerefeddin Sabuncuoğlu’nun müzede varlak kemerli girişin üzeri, mukarnaslı ve sında yer alan Şerafettin Sabuncuoğlu sergilenen 3 eseri bulunuyor. sivri kemerli olarak devam ediyor. Yine gi- 1386 yılında şehzadeler şehri diye anılan “Akrabadin Tercümesi” adlı eserinde ilaç- rişin her iki yanı, üçer şerit hâlinde, geo- Amasya şehrinde doğmuştur Kitapların- ların özellikleri, hazırlanması, gargara, metrik şekillerle bezenmiş ve son dere- da yer verdiği soy kütüğüne göre Babası- yağlar, merhemler anlatılmakta ayrıca ce ince bir işçilikle yapılan taş oymalarda- nın adı Ali Çelebi Dedesinin adı Sabuncu- kusturucular, müshiller, ağız, dil, damak, ki kıvrık dallar ile yaprak motifleri, porta- oğlu Hacı İlyas Çelebidir. diş, göz ilaçlarına ve lavmanlara yer ve- li süsleyen geometrik bezemeyi tamamlı- riliyor. Eserin sonunda Türkçe sözlükte yor. Ayrıca; portalin köşelerindeki silindi- Sabuncuoğlu Hacı İlyas Çelebi 1408-1421 önerdiği Türkçe tıp terimleri incelemeye rik kulelerle, cephe daha da belirginleşti- yıllarında babası Ali Çelebi’de 1421-1451 değerdir. rilmiş ve ilk kez Sivas’ta görülen palmet yıllarında hekimbaşılık yapmış zamanın ve rumilere burada da rastlanıyor. ünlü hekimleridir 36 BU ÜÇ ÖNEMLİ ESERDE RESMEDİLEN TIBBI ALETLERİN İMİTASYONLARI İLE ÖZEL ANİMASYONLAR DA MÜZEDE SERGİLENİYOR.

Kitâbü’l-Cerrahiyyeti’l-İlhaniyye ise Bu resimlerde hasta ve doktorun pozis- ğı hayvan deneyleri. Bu deneylerde de- Sabuncuoğlu’nun ikinci ve nispeten yonu ile aletlerin nasıl kullanıldığı da gö- nek olarak horozları kullanmış. Bu eser- daha meşhur olan eseri. Eser, bilindiği rülmektedir. Böylece kullanılan cerrahî de kendi yaptığı deneyler sonucu öner- kadarıyla, Osmanlı İmparatorluğu’nda tekniğini de açık ve seçik olarak görmek diği bazı ilaçlar anlatılıyor. Bu üç önemli kaleme alınmış yegâne resimli cerrahî mümkün olmaktadır. eserde resmedilen tıbbi aletlerin imitas- eseridir. Eserde, yer yer kendi göz- yonları ile özel animasyonlar da müze- lem ve deney sonuçları da yer almak- Mücerrebnâme; Sabuncuoğlu’nun üçün- de sergileniyor. tadır. Sabuncuoğlu, bir cerrah olarak cü, en son ve en önemli eseri. Bu eser kendi çalışmalarıyla mevcut bilgiyi kay- adından da anlaşılacağı gibi, ilaçlarla il- Yolunuz Amasya’ya düşerse Şerafettin naştırmış ve bize bu terkibi sunmuştur. gili. Sabuncuoğlu bu eserinde sadece Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Müzesi’ni Sabuncuoğlu’nda gerçekten önemli bir muhtelif ilaçlar ve onların kullanılışla- görmeden dönmeyin. Hatta sadece katkı daha vardır ki o da, aletlerin yanı rıyla ilgili bilgiler vermemiş, yaptığı bazı bu yaşayan müzeyi görmek için dahi sıra ameliyatın nasıl yapıldığını göste- deneyleri de burada aktarmış. Onlardan Amasya’ya gidebilirsiniz. ren temsili resimlerin mevcut olmasıdır. biri de bazı zehirlerle ilgili olarak yaptı-

37 DÜŞLERİ VE YAŞAMI KUMAŞA DÖKMEK YAZMACILIK TOKAT’TA YAZMACILIĞIN 600 YILLIK BİR GEÇMİŞİ VAR. YAZMACILIĞIN YAPILDIĞI ANADOLU KENTLERİ ARASINDA TOKAT HİÇ TARTIŞMASIZ ÖNEMLİ BİR MERKEZ. YAZMACILIK GEÇMİŞTE TÜRÜNÜN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNİ BU TOPRAKLARDA VERMİŞ. EVLİYA ÇELEBİ TOKAT YAZMALARI İÇİN: “BEYAZ PEMBE BEZİ DİYAR-I LAHOR’DA YAPILMAZ. GÜYA ALTIN GİBİ MÜCELLADIR. KALEMKÂR BASMA YÜZÜ, MÜNAKKAŞ PERDELERİ GAYET MEMDUH OLUR” DER VE ÖVGÜYLE SÖZ EDER. TÜRK EL SANATLARI İÇİNDE ÇİT, YEMENİ, ÇEVRE, ÇEMBER DEYİMLERİ İLE TANIDIĞIMIZ YAZMA YILLAR BOYUNCA KADINLARIMIZIN BAŞÖRTÜSÜ OLMUŞTUR.

38 BİR HANA GİRİYORUZ, KAFAMIZI KALDIRDIĞIMIZDA HANIN CEREKLERİNDE RENK RENK YAZMALARI GÖRÜYORUZ.

Tokat’ta “Karakalem” ve “Elvan” olmak Tokat yazmaları çok renkli. Sağlam bir ruz ve baskıya alıyoruz. 24 saat içinde üzere iki tip yazma basılıyor. Desen ve renk uyumu var. yazma yeşil rengini alıyor. Daha sonra kompozisyon yönünden doğal bir görü- amonyaklı suda tekrar yıkıyoruz. Yeşil nüş hâkim olan Tokat yazmalarında do- Bizler de Tokat yazmasının ustalarının rengi siyaha dönüyor. Daha sonra dört ğadaki motifler özelliklerinden hiçbir dilinden anlatabilmek için Ayaz Bilgiç ayrı havuzda tekrar yıkama işlemi yapı- şey kaybetmeden, stilize edilerek kalıp arkadaşımla Tokat’a doğru yola çıkıyo- yoruz. Son olarak da baskıya geçiyoruz. üzerine aktarılıyor. Tokat’ın karakteris- ruz. 4 saatlik bir yolculuğun ardından Ve baskıdan sonra yazmaları asarak ku- tik motifleri, tüm özellikleri ile birlikte Tokat Valiliği İl Kültür Müdürlüğü’nden rutmaya bırakıyoruz. yazmalara yansıtılmış, doğadan alınan Selahattin Adıgüzel karşılıyor bizi. Sela- bitkisel motifler, çiçek ve meyve motif- hattin Bey ile kısa bir sohbetin ardından A.D.: Bu boyalar hangi yağdan elde leri kalıp ustalarınca başarılı bir kompo- yazma ustası Hasan Er’in yanına gidiyo- ediliyor? zisyon içinde kumaş üzerine aktarılmış. ruz. Bir hana giriyoruz, kafamızı kaldır- H.E.: Anerin yağından yapılma boya kul- Meyve çeşidi bol olan Tokat’ın bu özel- dığımızda hanın cereklerinde renk renk lanıyoruz. Bu boya suya daha dayanıklı. liği yazma desenlerine konu olmuş, el- yazmaları görüyoruz. Ve birkaç havuz Boyanın akması söz konusu değil. ması, üzümü, kirazı ve çiçekleri motifler dikkatimizi çekiyor. Hasan Bey 53 yaşın- halinde yer alarak desenlere kaynaklık da. 42 yıldır yazmacılık yapıyor. İki katlı A.D.: Batik çalışmalar da görüyoruz etmiş. bir dükkânı var. Hanın bahçesinde çay- burada… larımızı yudumlarken sorularımızı yö- H.E.: Evet… Batik çalışmalarımız var. Desenler, ıhlamur ağacından yapılan ka- neltiyoruz Hasan Bey’e… Önce desenler kâğıt üzerinde çiziliyor. lıplara, kalıp ustalarınca işlenerek akta- Kâğıttaki desen kumaşa aynen geçirilir. rılıyor. Kalıp oymacılığı sabır ve el be- Kumaşa bu desenler tek tek çizilir. cerisi istiyor. Anadolu’da yazmacılığın AİLEDOSTU: HASAN BEY merkezi konumunda olan Tokat’ta üre- BURADAKİ HAVUZLAR NE A.D.: Satışlarınız nasıl? tilen yazmalardaki renk uyumu gerçek- İŞE YARIYOR? H.E.: Satışlar çok yoğun. Daha çok sa- ten mükemmel. Tokat yazmalarında ço- hil kesiminden talep var. Deniz neredey- Hasan Er: Havuzlarda yıkama yapıyo- ğunlukla kırmızının koyu tonları, bordo, se oraya yazma gönderiyoruz. 3-5 TL’den ruz. Kumaşın daha sonra çekme yap- patlıcan moru gibi koyu renkler hâkim. 20-30 TL’ye kadar ürünlerimiz bulunuyor. maması için yıkıyoruz. Sonra kurutuyo- 39 YASEMİN HANIM 42 YAŞINDA. YASEMİN HANIM’IN BU İŞİ 17 YILDIR YAPTIĞINI VE 20 USTA YETİŞTİRDİĞİNİ ÖĞRENİNCE DE ŞAŞKINLIĞIMIZ BİR KAT DAHA ARTTI.

A.D.: Kaç yazma ustası var Tokat’ta? nu söylüyor ve bizi bir kalıp ustasının ğım ürünler çevremde de çok beğenildi. H.E.: Usta olarak 4-5 kişi kaldık. Genç- yanına götürüyor. Kalıp ustasını görün- Birçok insan bununla ilgili bir iş alanında lerin pek hevesi yok bu işlere. Şimdiki ce aslında şaşkınlığımızı da gizleyeme- çalışmam gerektiğini söyledi ama bu za- gençler hazır işi çok seviyor. Zorluğu, dik. Çünkü bu zor ve meşakkatli işi, güç manı ben biraz uzattım”. eziyeti sevmiyorlar. Kolay kazanmayı isteyen bir işi yapan bir hanımefendiy- istiyorlar. Bu iş sevgi işi. Sevmezsen ya- di; Yasemin Artaştan. Yasemin Hanım A.D.: Bu bir bayan sanatı değil. Zama- pamazsın. Ben gençlerin de bizler gibi 42 yaşında. Yasemin Hanım’ın bu işi 17 nı uzatmanızın nedeni bu muydu? yetişmesini isterdim. Bizler kadar işi se- yıldır yaptığını ve 20 usta yetiştirdiğini Y.A.: Bayan sanatı olmadığı için beni ka- verek çalışmalarını isterdim. öğrenince de şaşkınlığımız bir kat daha bullenmediler önce. Tırnaklarımla kazı- arttı. Yasemin Hanım’a soruyoruz he- dım diyebilirim. “Benimle mezara git- A.D.: Sizin yazmacılığa başladığınız men; “Bu işi yapmak nereden geldi ak- sin” diyen ustalarımızla da çalıştım. dönemlerde durum nasıldı? lınıza?” Ama yılmadım. Mesleği bırakmış, tek- H.E.: Benim bu işe başladığım dönem nolojiye yenik düşmüş eski ustalarımızı yazmacılık çok meşhurdu. “Yazmacı ol- “Önce can sıkıntısıyla başladık ama buldum. Onlardan hatırlayabildikleri bir- mayana kız verilmez” diye bir söz var- daha sonra kendimle ruhen örtüştü- çok bilgiyi aldım. Hepsini derledim. Bu dı. Herkes yazmacıydı. Her dükkânda ğünü düşündüm. Yeteneğim olduğu- derlemeleri de ileride kitaplaştırmak is- 15-20 kişinin çalıştığını biliyorum. 20-30 nu fark edince de devam etmeye ka- tiyorum. Bizden sonraki nesillere kalsın dükkân vardı şimdi 3-4 dükkân kaldı. rar verdim. Yaptığım desenler, çıkarttı- istiyorum. Çünkü yeterli dokuman halin- Usta da yetişiyordu, çırak da yetişiyor- du. 12 ay boyunca iş de vardı. Şimdi öyle bir şey yok. Sezon bittiğinde çoğu arka- daş dükkânını kapatıyor. Kapatmayan- lar da iş azaltmaya gidiyor.

A.D.: Yazmaları dışarıda insanların üzerinde görünce neler hissediyorsu- nuz? H.E.: Folklor oynayanlarda, insanlar- da yaptığımız yazmaları görünce duygu seli yaşıyorum. Çünkü biz kendi ürünle- rimizi nerede olursa olsun tanırız.

Selahattin Bey, yazmacılık sanatında kalıp ustasının da oldukça önemli oldu- ğunu anlatıyor. Kalıplara aktarılan de- senlerin yazma sanatının beğenilmesin- deki emeğin görünmeyen yüzü olduğu- 40 KARGABURNU DEDİĞİMİZ BIÇAĞIMIZ, İNCE-KALIN ISKARTALARIMIZ VE GÖNİDEN YAPILMIŞ PARMAKLIĞIMIZLA DESENİ OYMAYA BAŞLIYORUZ.

de hiçbir şey bulamadım ben. 17 yıldır bu Daha sonra asetat kalemlerle kalınlaş- ması gerekiyor kalıbın. Oyma işlemini işin içindeyim, 20 usta yetiştirdim, bu- tırıyoruz. Kargaburnu dediğimiz bıça- yapıyoruz kalıbın. Arkasından kenardaki nunla da gurur duyuyorum. ğımız, ince-kalın ıskartalarımız ve göni- kalın boşluklarını düşürüyoruz. Desenin den yapılmış parmaklığımızla deseni oy- sadece kendi olduğu ana bölüm kalıyor. A.D.: Peki kalıplar baskıya nasıl ak- maya başlıyoruz. Desen tamamlandık- Ve “tutamak” dediğimiz kısmını menge- tarılıyor? tan sonra baskı işlemine geçiyoruz. Ol- ne yardımıyla sıkıştırarak testereyle ke- Y.A.: Ağacımızın kuru olması gerekiyor. mazsa olmazımız önce kalıp. Kalıpta da siyoruz. Orayı da zımparalıyoruz tekrar. Ana gövde kısmını kullanıyoruz. Budak- önce sabır. Bu işin olmazsa olmazı bu. Bu şekilde baskıya hazır geliyor. sız olursa daha iyi olur tabii ki. Kabuklu Daha sonra balmumuna batırıyoruz. Bu şekilde, gölgede, iki başı eritilmiş mum- kalıbın daha dayanıklı olmasını sağlıyor. A.D.: Kısa sürede yapılabilen bir iş la kapatılmış olarak bir yıl boyunca ku- Eğer siz kalıba iyi bakarsanız o da size değil anladığım kadarıyla. Gerçekten ruması gerekiyor. 7’şer cm’lik kalınlık- iyi bakıyor. Bir insan ömründen daha sabırlı olmanız gerekiyor. Neler his- larda kestiriyoruz. İyi bir zımparadan uzun, 150-200 yıllık kalıplar var elimde. sediyorsunuz çalışırken? sonra karbonla desenimizi aktarıyoruz. Uzun süre sağlıklı kalması için mumlan- Y.A.: Bulunduğunuz ortamdan, her şey- 41 YAZMA ARTIK; ELBİSE, ETEK, BLUZ, FULAR, SABAHLIK, GECELİK, TAYYÖR GİBİ ÇEŞİTLERİYLE HANIMLARIN GARDIROPLARINA DA GİRDİ.

den uzaklaşıyorsunuz. Hemen buna yo- niz. Bir konsept dahilinde çeşitli çalış- ile kaynanası ile arası iyi veya kötü; seç- ğunlaşıyorsunuz. Tam bir terapi. Aslın- malar yaptım. Bu sizin kendi hayal gü- mekte ve kullanmakta özgür olabildi- da bir tedavi sistemi bana göre. Kursi- cünüze bağlı. Sınırları zorlamak gereki- ği dili, sevgisinin, öfkesinin yansımasını yerlerimin birçoğu da gelirken aynı his- yordu. Ben sadece bunu yaptım. yazmalara yansıtmış. lerle geliyor. Ben kendimi dinlemek, ru- hen huzur bulmak ve dinlenmek istiyo- Herkeste olan aynı şeyleri sevmiyorum. Yazma artık; elbise, etek, bluz, fular, sa- rum. Kursiyerlerim de aynı düşünce- Farklılık oluşturabilmek lazım. İşinizi se- bahlık, gecelik, tayyör gibi çeşitleriyle de. Çıkan sonuçtan hepimiz mutlu olu- viyorsanız o farklılığı kendiniz yarata- hanımların gardıroplarına da girdi. Bu- yoruz. Çıkan kalıbın baskısını yaptırı- caksınız. Sabaha karşı 3’te aklıma gelen gün yazmaların çeşitli özelliklere sahip yorum, “Benim eserim” diyor insan. Bu bir deseni denedim ben. Birçok rengi bir motifleri, günün anlayışına uygun ola- inanılmaz bir haz. Çok keyifli bir sanat. arada ebruli bir şekilde çıkarttım ve gel- rak çeşitli yerlerde kullanılıyor. Modacı- diğimde burada denedim. Hakikaten çok larımızın ve bazı şehirlerde kurulu özel A.D.: Burada yazma dışında birçok güzel oldu. Birçok üründe şimdi bu tasa- atölyelerin yazma motifleriyle yarattık- ürün var. Sadece kalıbı hazırlamakla rımı çalışabiliyoruz. ları giysiler iç ve dış piyasada çok tutul- kalmamışsınız anlaşılan. Çok modern makta, bu da yazma sanatının önemini tasarımlar görüyoruz farklı eşyaların Selahattin Bey yazmacılık sanatında ka- ifade ediyor. üzerinde… dının rolüne vurgu yapıyor ve kadının Y.A.: Ben bu kalıpları tekstilin girebile- kendisini ifade etmesinde aracılık ede- Hal böyle olunca bir hanımefendinin ceği hemen her alanda kullandım. Sınır- rek de yazmalara farklı bir işlevsellik ka- yazma kalıplarına olan duyarlılığına da lamadım. Dikdörtgen masa örtüsü yap- zandırdığını anlatıyor. Yazma; rengi, de- çok şaşırmamak gerektiğini anlıyoruz. tım, yatak örtüsü, abajuru, perdesi, deri seni, oyası ile sembolik anlamlar taşı- Tokat’tan bu duygularla ayrılıyoruz. çizme, çanta, şapka... Bu kalıpları aklını- mış, dışa vurumu olmuş kadının. Kadın- za gelebilecek her alanda kullanabilirsi- ların, evli- bekâr, seviyor-sevmiyor, eşi 42 43 ENEVREBİLİM VE SANATIN İKİ DEĞERLİ DURAĞI: CARIS BİLİM VE SANATIN BİRLİKTELİĞİ PGERÇEKTEN DE ÇOK ÖNEMLİ. BU İKİ KAVRAMIN BİRBİRİNİ BESLEDİĞİNE VE GELİŞTİRDİĞİNE İNANIYORUM. AVRUPA SEYAHATİM SIRASINDA, BU KAVRAMLARIN NASIL DEĞER GÖRDÜĞÜNE VE İNSAN YAŞAMINI NASIL OLUMLU ETKİLEDİĞİNE TANIKLIK ETTİM. GEZMEK VE YERİNDE GÖRMEK BİLGİYİ KALICI VE DEĞERLİ HALE GETİRİYOR ŞÜPHESİZ. BÖYLESİ BİR BİLGİYİ OKUYUCU İLE PAYLAŞMAK DAHA DA ANLAMLI OLUYOR. BU YAZIDA, NİSAN 2013 TARİHİNDE BAZI BİLİMSEL ETKİNLİKLERE KATILMAK ÜZERE, FRANSA VE İSVİÇRE’DE BULUNDUĞUM ZAMANDAKİ YAŞADIKLARIMIN BİR KISMINI SİZLERLE PAYLAŞMAK İSTİYORUM.

DR. NİYAZİ YÜKÇÜ

CERN LABORATUARI VE CENEVRE “Küçük bir çocuğun karanlıktan korkması anlaşılabilir, fakat yetişkin bir insanın aydınlıktan korkması anlaşı- lamaz” demiştir Platon (MÖ 427-347). Evet, doğa insan tarafından anlaşıldıkça, korkunun yerini daha çok ta- nıma ve sevme duygusu sarmaktadır. Cenevre Cornavin Meydanı’nda, CERN tramvayı beklerken bu türden düşünceler meşgul ediyor insanın zihnini. Çünkü birazdan göreceğiniz dünyanın en büyük laboratuarı CERN, insanın doğayı anlama çabasının geldiği en son nokta adeta. Üstelik bir süre sonra bu bekleyiş heyecanı ye- rini bazı küçük ama anlamlı şaşkınlıklara bırakıyor. Zira herhangi bir bilet kontrol sistemi görmeden eliniz- deki tramvay bileti ile direk tramvaya biniyorsunuz. Herkesin dürüstçe biletini satın alıyor olması, insan aklı- nın yanı sıra, insanın bu davranışına da hayran kalmanızı sağlıyor. Bu olay, göl kenarındaki bu küçük ve seve- cen şehir Cenevre’yi daha çok sevmemi sağladı. Ve yaklaşık yirmi dakika sonra CERN kampusu içerisindey- dim. İlk hissettiklerim şunlardı: İçerdeki fizikçi kalabalığına baktığımda büyük bir sevinç hissettim ve “Evet…

44 BU ARAŞTIRMA MERKEZİ, DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNDEN GELEN BİNLERCE ÇALIŞANI VE ARAŞTIRMACISIYLA TAM BİR KARDEŞLİK ORTAMI SAĞLAMAKTADIR. BURADA BİLİMİN BİRLEŞTİRİCİLİĞİNE TANIKLIK ETMEK ÇOK GÜZEL. kendi evimdeyim.” dedim. Bulundu- nim de içinde bulunduğum teknik gezi nırında, Cenevre kent merkezine yakla- ğum yerden yüz metre aşağıdaki 27 ki- grubu on beş kişilikti. Böyle bir grup- şık on kilometre uzaklıkta inşa edilmiş- lometrelik devasa hızlandırıcı sistemi- la teknik araştırma ve geziye katılmak tir. Maalesef Türkiye henüz gözlemci ni ve onun üzerindeki dev detektörleri için yaklaşık iki ay önceden CERN ile ya- ülke statüsündedir. Bu araştırma mer- düşündüm. Bu dev detektörlerden biri zışmanız ve giriş izni almanız gerekiyor. kezi, dünyanın birçok ülkesinden ge- olan ATLAS’ın kontrol merkezi hemen CERN çalışanı olan bir bilim insanı reh- len binlerce çalışanı ve araştırmacısıy- karşımda duruyordu ve elbette içerisi- berliğinde birçok araştırma birimi gez- la tam bir kardeşlik ortamı sağlamakta- ne girip yerinde bilgilenme şansı yaka- dik ve doyurucu bilgiler aldık. CERN Uni- dır. Burada bilimin birleştiriciliğine ta- ladım. 11 Nisan 2013 günüydü ve daha verse of Particles (Parçacıkların Evreni) nıklık etmek çok güzel. Çünkü buradaki yaklaşık bir ay önce yani 14 Mart 2013 bilim merkezine girerken koridorlarda- bilim insanları, birbirilerinin hangi ülke, tarihinde, CERN dünya basınına “Higgs” ki duvarlarda yazılı olan “Nereden geli- din veya dilden olduğuna bakmaksızın parçacığını bulduğunu bir toplantıyla yoruz?”, “Neyiz?”, “Nereye gidiyoruz?” çalışmalarını ortak bir şekilde yürütü- duyurmuştu. Toplantıda hazır bulunan soruları insanı çok etkiliyor. yorlar. Bu laboratuardan elde edilen bi- ve bu parçacığı teorik olarak ilk defa limsel bulguların sadece teoride kalma- 1966 yılında ortaya koyan fizikçi Peter CERN’İN TÜRKİYE dığını, insanın günlük yaşamını da etki- Higgs’in sevinçten gözleri dolmuştu. Bu lediğini hatırlamak gerekir. Örneğin, in- keşif heyecanı henüz tazeydi ve oradaki İÇİN ÖNEMİ ternet teknolojisi ilk defa CERN’de kul- bilim insanlarının yüzlerinden bunu oku- 1954 yılında on iki Avrupa ülkesi öncü- lanılmış ve oradan dünyaya yayılmıştır. yabiliyordum. Elbette ben de bu sevin- lüğünde kurulmaya başlanan CERN (Av- Tıpta kullanılan MR cihazı, CERN’de elde ce ortaktım. Zira bilim dünyası kırk yılı rupa Nükleer Araştırma Merkezi) bugün edilen bilimsel bulgular sonucu keş- aşkındır bu parçacığın peşindeydi. Be- yirmi asil üyeye sahip. İsviçre-Fransa sı- fedilmiştir. Yine birçok bilgisayar, CD

45 ve hard disk teknolojisi de burada ge- liştirilmiştir. Kozmik araştırmalar yap- mak üzere NASA tarafından 2011 yılın- da, STS-134 uzay uçuş görevi ile uza- ya fırlatılan Alpha Magnetic Spectrome- ter (AMS-02) cihazı CERN’de yapılmış- tır. Bu örnekler çoğaltılabilir. Dolayısıyla Türkiye, böylesine dinamik, üretken ve büyük bir kurumun parçası olmak için asil üye olmak zorundadır. Böyle olur- sa Türkiye, bilim ve teknoloji yarışında diğer ülkelerden geride kalmayacaktır. Aksi durumda ülkemiz bilimsel gelişmiş- lik ve güç anlamında çok üzücü sonuç- larla karşı karşıya kalacaktır. Ülkemizin geleceğine değer veren bir bilim insanı olarak, CERN’e asil üyeliğimizin en kısa zamanda gerçekleşmesini dilerim. PARİS Paris ile ilgili değerlendirmelerimi yaz- maya başlarken, öncelikle bilim tarihi açısından önemi olan bir olaya değin- mek istiyorum. Foucault Sarkacı, adını Fransız fizikçi Léon Foucault’dan alan, ilk defa deneysel olarak Dünya’nın ken- di ekseni çevresinde döndüğünü kanıt- layan bir sarkaç düzeneğidir. Bu düze- nek Paris’deki Pantheon binasındadır. 1851 yılında, imparator III. Napolyon’un iznini alan Foucault, Pantheon binası- nın kubbesinin ortasına 67 metrelik çe- lik telle 28 kg ağırlığında bir demir top asmıştır. Topun alt tarafına sivri bir uç takarak, yere serili ince kum tabakasın- da, bu ucun bıraktığı izlerden yararlana- rak, sarkacın salınım düzlemindeki deği- şiminin gözlemciler tarafından izlenebil- mesini sağlamıştır. O gün orada sessiz- ce sarkaç salınım deneyini izleyen şans- lı topluluk, tarihte ilk kez Dünya’nın ken- di ekseni etrafında döndüğüne tanıklık etmiştir. Bir fizikçi olarak, orada bulun- NEHİR KENARINDAKİ duğum ve zamanda küçük bir yolculuk YÜRÜYÜŞ YOLLARI VE yaptığım için kendimi çok şanslı hisset- tim. Darısı tüm bilim ve sanatseverlere… BU YOLLARDA EL ELE DOLAŞAN ÂŞIKLAR, Eski ama bir o kadar görkemli binalar BİSİKLET SÜRÜCÜLERİ, arasındaki taş döşeli sokaklarda yürü- yorsunuz. Umulmadık bir anda karşını- NEHİRDEKİ RENGÂRENK za keman veya piyano çalan bir sokak TUR TEKNELERİ İLGİNİZİ sanatçısı çıkıveriyor. Hemen yanınız- ÇEKİYOR. da duran hoş kokulu Fransız beyefendi- ler ve hanımefendilerle beraber müzik dinliyorsunuz. Bu kibar insanlarla Paris Öncelikle kendimiz içten olursak kar- ğım bu kafedeki ekmek çeşitlerinin fo- metrosunda da karşılaşılıyorsunuz. Çok şı tarafın da öyle olduğunu mutlaka gö- toğrafını çekmek için oranın sahibi ha- az yanaşıp yer verdiğinizde veya nazik receğiz. Sabahları, kahvaltı için otelimin nımefendiden izin istediğimde bana şu bir davranış gösterdiğinizde uzun uzun karşısındaki kafeye gidiyordum. Çünkü harika espriyi yaptı: “Evet ekmeklerin ve içten teşekkür ediyorlar; “merci mös- harika kekleri ve taze çayları vardı. Sa- fotoğraflarını çekebilirsin ama benim- yö”. İnsanlara karşı önyargılı olmamak bah içeriye gelen herkes birbirine mut- kini çekme, çünkü bak kocam oradan gerekir. Gitmeden önce Paris halkının laka “bonjour”, yani günaydın diye hi- sana bakıyor!” Dakikalarca hep bera- çok havalı ve kendini beğenmiş olduğu- tap ediyordu. Fransızların ekmek ve kek ber güldük. Kaldığım otel Paris’in 18’inci nu duymuştum. Öyle değilmiş aslında. çeşitliliği çok zengin. Bir gün, uğradı- bölgesi Montmartre’de Sacre-Coeur 46 TEKNE TURU SAYESİNE EİFFEL KULESİ, NOTRE DAME KATEDRALİ GİBİ PEK ÇOK TARİHİ MEKÂNIN HEMEN YANINDAN GEÇEREK KEYİFLİ SEYİRLER YAPILABİLİYOR.

Bazilikası’na yakın bir yerdeydi. Kent nı ölümsüz yapacağına inanıyorlar. Hak Gündüz Eiffel Kulesi’ni gezmek güzel merkezine metro ile ulaşım çok rahat- veriyor insan burada yaşamış, büyük ama kesinlikle kulenin gece ışıklandırıl- tı. Gerçi Paris metrosu hem bir estetik eserler üretmiş olan sanatçılara ve ede- mış halini de görmek gerekiyor. Zaten, harikası hem de sizi kentin her noktası- biyatçılara. Paris dünyanın en çok turist Paris çok yüksek bina istilasına uğra- na ulaştırabilecek işleve sahip. Haftalık alan şehirlerinden olduğu için normalde madığı için gece birçok noktadan ışıklar veya günlük alınan sınırsız metro bilet- on iki milyon olan nüfus çok daha yük- içindeki Eiffel Kulesi’ni görmek oldukça leriyle istediğiniz kadar seyahat edebi- sek rakamlara çıkıyor şüphesiz. Paris kolay. Yine, Seine Nehri üzerindeki ya- liyorsunuz. Paris metrosunda, sıklıkla, halkı bu yabancı yoğunluğuna öyle alış- pay bir adacıkta New York’taki özgürlük farklı müzik enstrümanlarıyla müzik zi- mış ki, oradayken kendinizi misafir değil heykelinin birebir ama biraz daha küçük yafeti sunduktan sonra bahşiş toplayan de ev sahibi gibi hissediyorsunuz. Ken- bir kopyasını gördüğümde şaşırmıştım. müzisyenler görmek mümkün. Ayrıca, tin her yerindeki büyük yeşil parklar, ge- metrodaki birçok insanın ellerindeki ga- niş meydanlar ve yollar, bu kentin insan Sırt çantanız yanınızda, keyfiniz yerinde zete, dergi veya kitapları nasıl da keyifle olgusu düşünülerek inşa edildiğinin is- iken tanımadığınız bir kentin sokakların- okuduklarına tanık oldum. patı. Öyle ki, meşhur Şanzelize Cadde- da yaptığınız tüm gezilerde zamanın na- si yaklaşık iki kilometre uzunluğunda sıl geçtiğini anlamazsınız. İzlemeye da- Sürprizlerle dolu ara sokaklardan son- ve yetmiş metre genişliğindedir. Üste- larsınız ilk defa gördüğünüz yüzleri, ev- ra yolunuz mutlaka meşhur Seine lik Şanzelize Caddesi’nden Leonardo Da leri, kitapçıları. Kulaklarınız ilk defa du- Nehri’nin bir kenarına çıkıyor. Tam o Vinci’nin ünlü tablosu Mona Lisa’nın bu- yar bazı dilleri ve melodileri. Gülümse- anda, zaten az sayıdaki teknolojik tabe- lunduğu Louvre Müzesi’ne kadar olan yerek tanımadıklarınızdan yardım ister- laları, arabaları çıkarıp alsanız kendinizi yaklaşık bir buçuk kilometrelik diğer bö- siniz veya onlar sizden. Kokular, rüzgâr birkaç yüzyıl önceki bir mekânda gezi- lüm de yine tamamen geniş ve yemyeşil ve güneş ışığı belirler rotanızı. Canınız yor hissediyorsunuz. Nehir kenarındaki parklarla dolu. hangi tarafa isterse oraya yürürsünüz. yürüyüş yolları ve bu yollarda el ele do- Bir de bakmışsınız ki acıkma veya susa- laşan âşıklar, bisiklet sürücüleri, nehir- Seine Nehri’ndeki tekne turuna mutlaka ma ihtiyacınız sizi bir mekâna misafir deki rengârenk tur tekneleri ilginizi çe- katılmak gerek. Fiyatı 15 Euro civarında etmiştir. Akşam olduğunu fark edersiniz kiyor. Seine Nehri üzerindeki bazı köp- olan biletle bir saatlik tekne gezisi müm- sonra. Ama önemi yoktur. Akşamın ta- rüler sevgililerin isimlerinin yazılı oldu- kün oluyor. Üstelik tekne turu sayesine dını çıkarırsınız. Çünkü geç kalmamışsı- ğu binlerce kilit ile dolu. Genellikle tu- Eiffel Kulesi, Notre Dame Katedrali gibi nızdır bir yere. Yani aslında bilerek ge- rist sevgililer ellerindeki bu kilitleri köp- pek çok tarihi mekânın hemen yanından cikmişsinizdir. Böylesi duygularla gezdi- rüye bağlıyor ve bu davranışın aşkları- geçerek keyifli seyirler yapılabiliyor. ğimizde zaten her yer Paris değil midir?

47 ARABANIZ KISILIGINIZI ELE VERIYOR KİMİ İÇİN LÜKS, KİMİ İÇİN HAYAL, KİMİ İÇİN DE İŞ OLAN ARABALAR, MODELLERİ VE RENKLERİYLE KULLANICI- SININ DAVRANIŞ BİÇİMİ, KİŞİLİK YAPISI VE YAŞAM ANLAYIŞINI GÖSTERİYOR. ARABA MODELLERİ İLE DAVRA- NIŞ BİÇİMLERİ ÜZERİNE YAPILAN ARAŞTIRMAYA GÖRE, KADINLAR ARABANIN KENDİSİNİ DAHA RAHAT VE ÖZ- GÜR HİSSETMESİNE KATKI VERDİĞİNİ BELİRTİRKEN; ERKEKLER ARABAYI SOSYAL VE EKONOMİK STATÜ OLA- RAK KABUL EDİYOR. MODELLERDE LÜKS VE SEDAN ARABALARI PRENSİPLİ VE ÇALIŞKAN; LÜKS HACBACK ARABALARI GÜVEN VE KONTROL HİSSİNİ FARKLI OLMA VE FARK EDİLME GÜDÜSÜNÜ TATMİN ETMEK İSTEYENLER, STATİON-LÜKS Mİ- NİBÜSLERİ AİLESİNE DÜŞKÜN KİŞİLER TERCİH EDİYOR. ARABA BEYAZ RENK DUYGUSAL, AİLESİNE ÖNEM VE- REN, ÖZELLİKLE TOPLUMSAL KURALLARA DİKKAT EDEN, KENDİSİYLE BARIŞIK, İLGİ VE SAYGI BEKLEYEN Kİ- ŞİLERİN; SİYAH İSE KISMEN MUHALİF, GİZEMİ SEVEN AMA BİR O KADAR DA KARİZMATİK KİŞİLERİN BEĞENİSİ- Nİ GÖSTERİYOR.

ABD İLE İNGİLTERE şebiliyor. Araştırmalara göre ABD ile İn- bayan ve 100 erkekle araştırmaya göre GÜÇ-GÖSTERİŞ, İTALYA giltere güç ve gösterişe yönelik yatırım arabanın kadın ve erkek için farklı an- yaparken, Japonya ve Almanya lüks lamlar taşıdığı ortaya konuldu. Her 100 VE FRANSA TASARIM meraklısı, İtalya ve Fransa’nın ise tasa- bayandan 81’i yanından geçen lüks bir DÜŞKÜNÜ rım ve dizayn düşkünü. spor arabaya dikkatli bakıyor. Her 100 Bürokrasi içinde görev yapan, devle- bayandan 93’ü arabayı erkeğin sosyo- ti temsil eden kişiler mevkilerine göre ekonomik gücünün göstergesi olarak ağır lüks zırhlı araçlara binerken, genç- ERKEKLER, ARABAYI SOSYAL VE EKONOMİK görüyor. Araştırmaya katılan her 100 lerin çoğu zaman spor lüks bir arabala- bayanın 72’si arabanın kendisini daha rı tercih ediyor; spor lüks arabaları zen- STATÜ OLARAK GÖRÜYOR rahat ve özgür hissetmesine katkıda gin ama yaşı ilerlemiş kişiler, toplumsal Uluslararası Psikologlar Derneği tara- bulunduğunu belirtiyor. Yine bayanla- bakıştan çekindikleri için tercih etmiyor. fından, araba tercihleri ve insan davra- rın gözdesi araba marka ve modelleri, 48 Araba tercihleri ülkelere göre de deği- nışlar arasındaki bağlantıya ilişkin 100 erkeklerin gözde modellerinin aynı ol- 30 YAŞ CİVARINDA DAHA ÇOK AİLE OTOMOBİLLERİ TERCİH EDİLİYOR. 40 VE ÜSTÜ YAŞ GRUBUNDA ARANAN OTOMOBİLLERİN FİYATLARINDA İSE BELİRGİN BİR ARTIŞ VAR. madığı ortaya çıkıyor. Her 100 erkekten YAŞA GÖRE ki erkekler daha çok aile otomobillerine 93’ü arabayı sosyal ve ekonomik statü OTOMOBİL SEÇİMİ yöneliyorlar. En çok tercih edilen fiyat olarak görüyor. Her 100 erkekten 87’si aralığı ise 28.000TL -38.000 TL arasın- Erkeklerin yaş gruplarına göre arama- arabayı rahatlık ve özgürlük olarak ta- da. 30 yaş civarındaki erkekler, evlilik- ları incelediğimizde, ikinci el araba ara- nımlıyor. Her 100 erkekten 82’si piyan- le birlikte hayallerinden vazgeçtikleri ve yan erkeklerin yaşlarına göre tercihleri godan bir para çıkması koşuluyla ilk ya- daha makul tercihlere yöneliyorlar. erken dönemlerde spor modellerle baş- pacağı alışverişin lüks bir ev, ikincisinin layıp, rahatlığa ve konfora doğru ilerle- ise lüks bir araba olduğunu belirtiyor. Yaş 40: En önemlisi konfor diğini görüyoruz. 30 yaş civarında daha 35-44 yaş grubunda en dikkat çeken çok aile otomobilleri tercih ediliyor. 40 durum, aracın ekstra özelliklerinin ve “SEDAN” PRENSİPLİ; ve üstü yaş grubunda aranan otomo- konforun önem kazanıyor olması. Bu “HACBACK” GÜVEN billerin fiyatlarında ise belirgin bir artış yaş grubu erkekler aramalarda araba- ARAYANLARIN TERCİHİ var, bu yaş grubundaki kişilerin %50’si nın marka ve modelin yanında ortalama Öte yandan, dışa dönük ve aile yaşantı- 40.000 TL ve üzeri arabaları aratıyor- 6 ile 7 arasında ekstra özellik aratıyor. sına önem veren paylaşımcı kişiler “jip” lar. Fiyatlar 45.000 TL-75.000 TL arasında tercih ederken, daha bencil ve sosyal sı- seyrediyor. nırları dar olan karakterler daha küçük Yaş 20: Spor Otomobiller arabaları tercih ediyor. Spor arabalar İkinci el araba arayan 18-24 yaş arasın- Yaş 50: Hem geniş, hem lüks, hem de özgürlüğüne düşkün, genç kalmaya ça- daki erkekler, ikinci el otomobil ararken uygun fiyatlı balayan kişilerin tercihi iken, lüks ama daha çok spor modellere yöneliyorlar. 45-54 yaş aralığındaki erkeklerin ara- “ağır, uzun, sedan” arabalar çevreyle Bu yaş grubunda arama yapan genç er- ma tercihleri belirgin şekilde lüks oto- daha kontrollü ilişkiler kuran prensipli kekler, %74 lük bir oranla 20.000 TL- mobillerden yana. Özellikle geniş ha- ve çalışkan kişilerin tercihi oluyor. Bü- 27.000 TL aralığını tercih ediyorlar. cimli araçlara ilgi bu yaş grubunda daha yük lüks sedan arabalar, statü ve konu- yoğun. Bu yaş grubu erkeklerin tercih mu gösterdiği için çoğu zaman şoför ta- Yaş 30: Aile otomobilleri ettiği fiyat ise 48.000 TL-50.000 TL rafından kullanılıyor, ama lüks hacback 25-34 yaş grubundaki erkekler biraz arası. arabalarda şoför kullanılmazken bu tarz daha gerçekçi davranıyorlar. Bu grupta- arabaları kendi işini kendisi yapmayı se- ven kendisiyle barışık sosyal kişiler kul- lanıyor. Hacback arabalarda özellikle lüks olan seriler, güven ve kontrol his- sini farklı olma ve fark edilme güdüsünü tatmin ediyor. Station ve lüks minibüs- ler ise aileye düşkün kişilerin tercihleri arasında yer alıyor. Lüks arabalar aynı zamanda kaporta ve iç güvenlik sistem- leri açısından da zengin olduğu için gü- ven ve kontrol hissini yaşatıyor.

SİYAH RENK GİZEMLİ; BEYAZ RENK DUYGUSAL Arabalar, renkleriyle de sürücülerinin kişilikleriyle ilgili ipucu veriyor. Beyaz renk daha duygusal, ailesine önem ve- ren, kurallara özellikle toplumsal kural- lara dikkat eden kendisiyle barışık ilgi ve saygı bekleyen kişilerin tercihi olurken; siyah renk kısmen muhalif, kendiyle çok barışık olmayan, kendini çok fazla aç- mayan kişilerin tercih ettiği renk olarak dikkati çekiyor. Siyah renk, aynı zaman- da benlik sınırları çok açık olmayan, gi- zemi seven ama bir o kadar da karizma- tik kişilerin tercihi olabiliyor. Bu neden- le tüm dünyada askeri ve sivil bürokra- side makam araçlarının rengi siyah ter- cih ediliyor.

49 ELIDONYA FENERI AKDENİZ’İN BEKÇİSİ; G

227 METRE RAKIMDAKİ TÜRKİYE’NİN EN YÜKSEK DENİZ FENERİ UNVANINI BULUNDURAN GELİDONYA FENERİ ADETA AKDENİZ’İN BEKÇİLİĞİNİ YAPIYOR. BEŞ ADALAR OLARAK ADLANDIRILAN BU ADALARDAN İKİSİ KAYALIKLARDAN OLUŞUYOR. BU KAYALARIN ARASINDAKİ DERİNLİKLERDE SU KUŞLARI, FOKLAR, ORFOZLAR GİBİ ÇEŞİTLİ DENİZ CANLILARI BULUNURKEN, AYRICA MİLAT ÖNCESİ ÇEŞİTLİ KALINTILARI DA BARINDIRIYOR. DENİZ KUVVETLERİ TARAFINDAN ASKERİ TATBİKATLARA EV SAHİPLİĞİ YAPTIĞI İÇİN AYNI ZAMANDA BU ADALAR ATIŞ ADASI YA DA ATEŞ ADASI OLARAK İSİMLENDİRİLMİŞ.

50 Bir diğer kayalık, . Gelidon- Gelidonya Batığı, günümüzdeki adıyla ya Burnu’nun kuzey doğusunda, Ateş Taşlık Burnu’nun yakınında seyreder- Adası’nın altında yer altındaki Suluada ken kayalara çarparak batan bir yük ge- antik çağdan beri efsanelere gebe. An- misine ait. Batık, yaklaşık 30 metre de- cak ortasında bir tatlı su kaynağı barın- rinlikte. Bu batığın izlerini sürerken yo- dırmasıyla hayret veren bu küçük ada, lumuz ’a düşüyor. Batıktan çıka- efsanelerini hak ediyor. Antik çağlar- rılan eserlerin Bodrum Su Altı Arkeoloji daki adı Krambusa… Suluada’da yaz-kış Müzesi’nde sergilendiğini öğreniyoruz. soğuk bir su çıkar. Halk arasında bu su- Bu müze hiç şüphe yok ki, Bodrum’un yun şifalı olduğu, böbrek taşı düşürme ve Muğla’nın olduğu kadar, ülkemizin ve kum dökmelere iyi geldiği kabul edi- en önemli tarihi ve kültürel zenginlikle- liyor. Beş adalar’ın diğerleri gibi yerle- rinden birisidir. şim kurulamayacak kadar küçük olsa “Antik çağ gemicilerinin pusulaları yok, da, Suluada’da çağlar boyunca denizci- Sünger avcısı Kaptan Kemal Aras tara- yelkenle hareket ediyorlar, kutup yıldı- ler, su ikmallerini sağlamış. fından, 1958 yılında bu gemi bulunana zına bakıyorlar ama geceleri hareket et- kadar, gemi ve içinde bulunan yük hep memeye çalışıyorlar. Gündüzleri rüzgâr Adalar ve çevresinde, doğudaki An- denizin dibinde kalmıştı. 1961-1964 yıl- gücüyle hareket ediyorlar ve kıyıdan ay- talya Körfezi’nden ve batıdaki Finike ları arasında, Pensilvanya Üniversite- rılmıyorlar. Kıyıdan ayrılmamak demek, Körfezi’nden gelen akıntılar birbiriyle sinden Prof. Dr. George F.Bass başkan- topuk yapan yani suyun altında görül- çarpışır. Şiddetli anafor içeren sularda, lığında, Türk ve Amerikalı uzmanlardan meyen kayalara çarpma riskini meyda- antik dönemde birçok gemi-tekne bat- oluşan bir ekip, Bakanlığın izniyle, ge- na getiriyor ve Gelidonya Burnu, Beş mıştır. Fırtınalı havalarda bu kayalıklar minin araştırmasını ve kazısını yapmış- Adalar mevkiinde iki ada arasından ge- ve adalar pek çok gemiyi kendine çek- tı. Bodrum Su altı Arkeoloji Müzesi’nin çerken sivri bir kayaya çarpıyorlar ve miştir. Bu anaforun çekim gücü bizi ta- uzun yıllar müdürlüğünü yapmış olan 30 metre derine gömülüyorlar. Gömül- rih öncesi çağlardan bir kalıntıya götü- Arkeolog T. Oğuz Alpözen de bu ekibin dükleri yerde bir kayanın üzeri bir kıs- rür. Tunç devri’nden, MÖ 1300 yılların- bir üyesiydi. Oğuz Bey bizi randevu tale- mı yuvarlanıp biraz daha derine gidiyor. dan bir Fenike gemisinin batığı hala bu bimizi geri çevirmiyor. Bodrum’da ken- Aradan yüzyıllar geçiyor, 1954-1957 yıl- sularda duruyor. Batık tam olarak An- disinin kurduğu Sanat Evi’nde buluşu- ları arasında bir Türk sünger avcısı olan talya Körfezi’nin batı ucunda bulunu- yoruz. Kendisine Gelidonya Batığı’nın kaptan Kemal Aras, deniz tabanına for- yor. hikâyesini soruyoruz. mayla dalıyor ve birçok batığı belleğin-

51 KAZI SONUCU ORTAYA ÇIKARTILAN ESERLER, 30 YILI AŞKIN BİR SÜRE BODRUM KALESİ İÇİNDE DİKKATLE, MUHAFAZA ALTINDA TUTULARAK ÖZENLE KORUNDU.

de tutuyor. Bunlardan bir tanesi de Ge- Bakanlığı olmadığı için Ankara’da Milli lidonya Burnu Batığı. Finike yakınların- Eğitim Bakanlığı’na gidiyor ve Milli Eği- da Beş Adalar mevkiinde suyun altın- tim Bakanlığı’na başvuruda bulunuyor. da bakır külçeler gördüğünü söylüyor. Diyor ki “Bodrum’da bir kale var, biraz Söylediği kişi de 1958 yılında süngerci- yıkılmış durumda ama orayı müze hali- lerle ilgili bir yazı dizisi hazırlamak için ne getirmeye ne dersiniz?”. Milli Eğitim gelen Peter Trockmorton. Peter Trock- Bakanlığı diyor ki “Yeterli ödeneğimiz morton da kendisi dalıp bunları görü- yok” ve George F.Bass da bunun üzeri- yor ve metal bisküvilerin aslında bakır ne diyor ki “Projeden kalmış çok az bir külçeler olduğunu anlayıp, direk olarak miktar param var. Eğer izin verirseniz Pensilvanya Üniversitesi’ne başvuru- gerekli olan kapı, pencere, vitrin gibi ih- da bulunuyor. Çünkü biliyor ki Pensil- tiyaçları ben sağlayabilirim”. Kabul edi- vanya Üniversitesi’nin Ankara yakınla- yorlar ve bu şekilde George F. Bass ken- rındaki Gordion’da normal bir kara ka- di cebindeki parayla gerekli olan vitrin- zısı var. Kazı başkanı master öğrencisi leri, kapı, pencere, demir parmaklıkla- olan George F.Bass’a diyor ki “Dalmayı rı yaptırarak buranın müze olmasına öğren ve git bu işi gerçekleştir”. George sebep oluyor ve Milli Eğitim Bakanlığı F.Bass 1 yıl boyunca dalma eğitimi alıp da ilk müze müdürünü atadıktan sonra gerekli parayı, ekipmanı ve ekibi top- 1964 yılında Bodrum Müzesi kurulmuş ladıktan sonra 1960 yılında Türkiye’ye oluyor.” geliyor. Gerekli izinlerden sonra ilk kez olarak 1960 yılında Gelidonya Burnu ba- Kazı sonucu ortaya çıkartılan eserler, tığıyla sualtı arkeolojisinin başlamasına 30 yılı aşkın bir süre Bodrum Kalesi için- sebep oluyor.” de dikkatle, muhafaza altında tutularak özenle korundu. Dünya Müzeciliği’nde Sualtı arkeolojisi derken daha önce de ilk kez gemi ve batık gemi, bir arada insanlar dalıyorlardı fakat tamamıyla Bodrum Müzesi içindeki özel bölümün- bilimsel olmayan şekilde eseri suyun al- de sergilenmeye başlandı. Yılda 3 mil- tından çıkartıp, su üstüne getiriyorlardı yondan fazlası yabancı olmak üzere, ve arkeologlar gerekli incelemeleri ya- toplam 7 milyondan fazla turiste ev sa- pıyorlardı ama ilk olarak bilimsel anlam- hipliği yapan Muğla ve yöresi, özellikle da aynen kara kazısına uygulanan tek- Bodrum’a gelen yerli ve yabancı turist- nikleri George F. Bass ilk kez su altında lerin en önemli uğrak yerlerinden ve zi- 1960 yılında Gelidonya Burnu Batığı’nda yaret ettikleri yerlerden birisidir. Bod- uyguladı. Ve böylece de yeni bir bilim rum Kalesi ve Bodrum Su Altı Arkeolo- dalı oluşmuş oldu. 1961 yılında Turgut ji Müzesi de, Bodrum’a gelenlerin ziya- Reis Yassı Ada’da 4.yüzyıl ve 7. yüzyıl ret ettikleri yerlerin başında yer alıyor. batıkları kazısında artık çıkardığı eser- Çünkü Bodrum Su Altı Arkeoloji Müze- leri bir şekilde depolama veya sergile- si, ülkemizin tek su altı arkeolojik müze- me ihtiyacı doğuyor. O dönemde Kültür si olduğu gibi, Dünya genelindeki 6 mü-

52 zeden de birisidir. Şimdiki durağımız ise aletler de çıktı. Bunların ikinci kullanım yüzen çok fazla bir şey bulmadık. Ama Bodrum Kalesi. Oğuz Bey’e teşekkür olacak eritip tekrar alet yapılmak üze- aslında bu bir vefa gibiydi, 50 yıl sonra ederek ayrılıyoruz. Bodrum Kalesi’nde re taşınmış olduğunu düşünüyoruz. Mi- ekibin oraya dönmüş olması, hatıraların bizi Gürşans Uzala karşılıyor. Kısa bir ken kabı elde edildi. Miken kabın ve yü- anıların tekrar canlanması açısından bi- gezintinin ardından Gelidonya Batığı’nın künü, yük gemiye zarar vermemesi için zim için çok gurur verici ve çok hoş duy- buluntularının bulunduğu salona geliyo- aralarına çalılar konularak taşındığını gusal bir kazı projesiydi. Gemi çok ka- ruz. Gürşans Hanım’a buluntuların neler düşünüyoruz. Batıkta bulunan bu çalıla- yalık bir arazide battığı için geminin ah- olduğunu soruyoruz. ra uygulanan karbon 14 yöntemiyle ba- şapları bulunamamıştı o dönemde. 1960 tığın milattan önce 1200’lere ait olduğu yılında da bulunamamıştı. Çünkü malum tespit edildi. Dönemi için önemli bir ti- bizim Akdeniz ve Ege’de kurt olayı var. caret gemisi olduğunu düşünmekteyiz.” Bu kurt cinsi, ahşabı ve organik malze- meyi yiyor. O yüzden eğer üzerinde ça- İlk su altı kazısından 50 yıl sonra lışma yaptığımız batık kumlu bir arazi- 2010’da yine George F.Bass başkanlı- de değil de kayalık bir arazide battıysa ğındaki bir ekiple tekrar bir dalış ger- maalesef geminin ahşabını ele geçire- çekleştirildi. Kazı sırasında yine birçok miyoruz. Ama eğer kumlu üzeri kapan- eser günışığına çıkarıldı. Bu eserleri gü- dıysa, kum çok güzel bir koruma sağ- nışığına çıkaran ise bir enstitü; Bodrum lıyor. Bu şekilde gemiye ait olan göv- Sualtı Arkeoloji Enstitüsü. Enstitünün de parçalarını ele geçirebiliyoruz ancak “Buluntular arasında mürettebata ait amacı, sualtı kazılarını gerçekleştirmek, Gelidonya’da maalesef bulamadık. eşyaların yanı sıra ticaret gemisi ve ti- bütün restorasyon, konservasyon çalış- cari mallarda taşıyor gemi. Müretteba- malarını yapmak ve bilimsel yayını ha- Rotamızı Bodrum’dan Antalya’ya çevi- tın kişisel malları geminin kıç kısmına zırlamak. Bu işlemler bittikten sonra bü- riyoruz. Gözlerimizi beş adalar manza- yüklenmiş. Burada 1 ustura ve ayna, bi- tün eserler Kültür Bakanlığı’nın izni ve rasından alıyor ve doğayla efsanelerin lezikler, terazi ağırlıkları, taştan yapıl- denetimiyle birlikte Bodrum Müzesi’ne kompozisyonu haline gelmiş Gelidonya mış mühürler bulundu. Mühürler çok teslim ediliyor. Enstitünün müdürü Feneri’nden aşağı bakıyoruz... önemli. Bir tanesi tüccara ait olduğunu Tuba Ekmekçi’ye 2010 yılında yapılan düşündüğümüz silindir mühür. Geminin sualtı kazısını soruyoruz. Beş adalar manzarası en güzel fener- battığı yıllardan çok önce yapılmış, ata- den görünür. Taşlık Burnu’nun ucunda dan kalma bir mühür olduğunu düşünü- “1960 yılında hepimizin de tahmin ede- duran Gelidonya Feneri adaları kollar ve yoruz. Babadan oğula geçmiş belki de. bileceği gibi teknik imkânlar, ekipman- bu doğa harikasını gözler önüne serer. Gemi batmamış olsaydı kaptanın oğulla- lar belirli bir derecedeydi. Ona rağmen Bölgeyi ziyaret eden gezginler ve turist- rı da bu mühürü kullanacaktı. Skarebe çok güzel bir iş başarıldı. Fakat 50 yıl ler en güzel kareleri fotoğraflamak için şeklinde yapılmış mühürler de bulundu. sonra, 50. Yıl kutlaması da olması açı- Gelidonya Deniz Feneri’ne çıkarlar. Bu skarebelerin şans getirdiğine inanıl- sından Gelidonya’ya geri dönüş plan- Bilindiği üzere, insan, bütün icatlarını makta. Aşık kemikleri, alet edevatlar ve landı. Çıkarılması unutulan veya o gün- doğa olaylarının teşvikiyle geliştirmiş- tamir araçları da var. Aşık kemikleri ke- kü aletlerle bulunamayan eserler olabi- tir. Medeniyetler tarihi doğal neden- hanet için ve mürettebatın boş vakitle- lir diye tam 50 yıl sonra 1960 yılındaki lerle başlamış, medeniyet timsali eser- rinde oyun oynaması için de taşınmış ekipten hayatta kalan 4 kişiyle birlikte, ler doğal nedenlerden ortaya çıkmıştır. olabilir. Geminin ana yükü kulaklı biskü- George F. Bass başkanlığında yeni bir Bu 227 metre rakımdaki feneri yaptıran vi şeklinde tanımladığımız bakır külçe- kazı gerçekleştirildi. Kazıda bronz eser- doğal neden, Gelidonya Burnu’nda suya ler. Bunlar hammadde, Kıbrıs kökenliler. ler, birkaç hematit terazi ağırlığı, bakır battığı görülen talihsiz leyleklerdir... Bakırı, kalayla karıştırarak tunç alet ya- külçe parçaları, bıçak ve kamalar bulun- pımında kullanılıyor bu hammaddeler. du. 50 yıl önce sınırlı olan ekipmanla- Efsaneyi meşhur Halikarnas Balıkçı- Daha sonra bu batıktan hurda şeklinde rıyla aslında çok güzel iş çıkarmışlar. O sı’ndan öğreniyoruz ; “Hey Koca Yurt” 53 DENİZ FENERİNE ÇIKIP GELİDONYA ADALARI’NIN BÜYÜLEYİCİ MANZARASINI GÖRMEK İÇİN KAT EDİLEN YOL DA EN AZ BUNLAR KADAR ETKİLEYİCİ.

adlı kitabında Gelidonya Feneri’nden, lindiği gibi zeytin, Atina şehrinin koru- Şimdi fenerin gerisine bakıyoruz, Ali Kaptan’dan ve leyleklerden bahsedi- yuculuğu için Poseidon’la yarışmaya gi- Akdeniz’den Gelidonya Burnu’na, yor. Gelidonya sözcüğünün aslının “Ka- ren, Poseidon’un sunduğu ata veya tuz yani Beş Adalar’a kadar uzanan yola... ledonya” olduğunu yazıyor Halikarnas gölüne karşılık zeytini ortaya koyan Antalya’nın en güneyine, Gelidonya Balıkçısı. Kaledonya, Likya dilinde “Kır- Athena’nın yarışmayı kazanmasına ne- Yarımadası’na Likya Yolu’nun üzerinde- langıç” demek. Kırlangıç ağırlıklı göç- den olan meyve ağacıdır. Meyvesinin ki bir parkurdan yürünür. Bu parkurda, men kuşlar, Mısır’a doğru yolculuk eder- yanı sıra yağından ve odunundan istifa- Markiz Dağı’nın Akdeniz’e bakan etek- ken, burada dinlenirlermiş. Leylekler de edildiğinden antik çağın kutsal ağaç- leri boyunca ilerlenir. Yamaç patikadan de aynı şeyi yaparlar; ama “Gelidonya larından sayılıyor. Beş Adalar’dan Suluada manzarası gö- Adaları”nı geceleri göremezler ve deni- rülebilir. ze düşüp boğulurlar. En büyük zeytin ağaçlarından birinin al- tında, 2004 yılında güneş tutulmasını Heyelandan oluşmuş olan, çarşaklı bir “Ali Kaptan” adlı bir denizci, leylekler izlemeye gelen turistler tarafından bir bölge başlıyor. Çarşak, döküntü kaya görüp konsun diye adalara fener yerleş- çardak kurulmuş. Buraya gelenler bu taşları ve çakıllardan oluşan değişik tirmek ister. Fenerin inşası, 1934 yılın- çardakta, zeytin ağaçlarının ve mitolojik boydaki taş yığınlarıdır. Çarşaklarla bir- da Antalya’nın Kumluca ilçesi taşlık bur- hikâyelerinin altında dinleniyor. likte doğal bir işaretleşme olan baba ça- nunda tarihi Likya yolu üzerinde başlar. lışmalarına da rastlanır. Baba, yolun ne- 1936’da tamamlanır. Tarihi çağlardan bu yana kendisinde bı- reden geçtiğini göstermek için, taşların rakılan her izi koruyan yöre, adeta mis- üst üste konulması ile oluşturulan işa- Gelidonya Feneri adaçayı çalılarının, kı- tik bir alandır. Fenere dozerle açılmış retleme türüdür. zılçamların ve zeytin ağaçlarının bulun- toprak yoldan gidip gelinir. Bu yol üze- duğu bir düzlükte kurulu. Bunlar, iklim- rindeki açıklıkta güneşin hem doğuşu ve Güneş ve kayalardan yansıyan ışıklar sel olarak bir araya gelmesi ilginç bit- hem de batışı izlenebilir. Rüzgârın sesi yürüyüşçüleri yoruyor. Ama burası do- kiler. 9 metre kule yüksekliği olan fe- geceleri büyük bir uğultuyla gürler, bu ğal bir bölge, çok geçmeden ağaçlık ner “Ulusal miras” olarak Kıyı Emniye- korkutucu olduğu kadar büyüleyicidir alanlar başlıyor. Çam iğneleri ile dolu, ti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel de. Bu uğultuların aslında rüzgâra de- dimdik ve kaygan bir yol bir başka ya- Müdürlüğü’nce koruma altında tutulu- ğil, kayıp denizcilerin fısıldaşmalarına maç patikayla devam ediyor. yor. ait olduğu da yörenin yine bir başka ef- sanesidir. Kâh yamaç patikasında, kâh daha içeri- İlk zamanlarda fener gaz yağı ile çalışı- deki orman altı patikalarında yürürken, yormuş. O zamanlar feneri mecburen Gecenin manzarası ve gündüz dinlediği- iki yanına adaçayı dizilmiş yollar başlı- beklemek gerekiyormuş. Gece alevle- niz gemi batığı hikâyesi, gerçek olmadı- yor. Yürüdükçe ve adaçaylarına çarptık- nirmiş, tıkanırmış fener. Temizlenme- ğını bilseniz de, bu uğultunun denizcile- ça, etrafı müthiş bir koku sarıyor... Lik- si gerekirmiş. Daha sonra tüp gaz sis- re ait olduğunu düşünmenize sebep ola- ya Yolu’ndan Gelidonya Yarımadası’na temine geçilmiş. 2000 yılının ardından bilir... Gece yarısı fenerin etrafında do- kadar uzanan Akdeniz harikası yolda güneş enerji sistemine geçilmiş. Güneş lananlar, fener lambasının hiç sönme- havayı adaçayı kokusu ve kırmızı göv- enerjili aküler kullanılıyor. Gündüz gü- diğini kendi etrafında döndüğünü gö- deli ve şeffaf kanatlı yusufçuklar kap- neşle şarj oluyor, akşamda bu enerji rüp şaşırır, yıldızlar ve yakamozlu deniz lar. Gelidonya, Akdeniz’den gelen se- kullanılıyor. Fener geceleri fotoselli sis- de Gelidonya’yı hiç terk etmez, bu lam- rin rüzgârların yüzünüze vurduğu, çam temle yol gösteriyor denizcilere. baya eşlik ederler... Bölge Akdeniz ve ağaçları ve adaçayı kokuları arasında kent Antalya olunca bir tabiat harikasını zamanın durduğu bir yer. Denizin sesi… Fenerden bakıldığında, adaların bulun- görmek için uzun yollar kat etmeye ge- Kuşların sesi… Likya yolu ve gelidonya duğu yerin karşı noktasında, uç kısımda rek yok. Deniz fenerine çıkıp Gelidonya batığının mitolojik hikâyesi… Doğanın ve küçük bir fenerin varlığı dikkatleri çeki- Adaları’nın büyüleyici manzarasını gör- Antik Likya’nın gizemini merak ediyor- yor. Yardımcı olarak yapılan fener, asıl mek için kat edilen yol da en az bunlar sanız Gelidonya Feneri sizi bekliyor. büyük olanın işlevini kolaylaştırıyor. kadar etkileyici.

İkisi arasındaki engebeli arazide kızıl- çamın yanı sıra zeytin ağaçları var. Bi-

54 55 OYUNCU, EĞİTMEN, YÖNETİCİ… SÜEDA ÇIL SÜEDA ÇİL, HEM TİYATRO SAHNESİNDE, HEM CAM PERDEDE HEM DE SOSYAL SORUMLULUK PLATFORMUNDA YILLARDIR MÜTEVAZILIĞINI KORUYAN BİR SANATÇI. SÜEDA ÇİL, HAYATA, İŞ YAŞAMINA VE KENDİSİNE DAİR SAMİMİ AÇIKLAMALARDA BULUNDU.

56 EN BÜYÜK TUTKUM: YAŞAMAK EN BÜYÜK KORKUM: YALNIZLIK EN BÜYÜK HAYALİM: KİTAP YAZMAK EN TAHAMMÜL EDEMEDİĞİM: YALAN EN İYİ ALIŞKANLIĞIM: ERKEN UYANMAK

AileDostu: Mimar Sinan Üniversi- diniz. Geriye baktığınızda sizce neler diğimde, şöyle bir düşününce aynı gü- tesi Devlet Konservatuarı Tiyatro kaybettiniz neler kazandınız? nün sabahında yaptığım işi dün yaptım Bölümü’nü kazanmanızla birlikte sa- S.Ç.: Ailemin öğrenim hayatım boyun- sanıyorum. En tuhafı bu oluyor. nat hayatına adım attınız. Peki, kon- ca bana verdiği desteğin boşa gitmeme- servatuar öncesi döneminizden biraz si gerekirdi. Onlara karşı bir sorumlulu- A.D.: “Benzemez Kimse Sana” adlı bahseder misiniz? Nasıl bir çocuktu ğum var. Bizim camiamızda var olmaya programda işin mutfak arkasında Süeda Çil. Tiyatroya olan ilgisini ve başladığım günden beri her adımı bunu sanatçı koçluğu yapıyordunuz. Her becerisini nasıl keşfetti? düşünerek attım. Evet sansasyonel ya- hafta bir ünlünün bir başka ünlüye Süeda Çil: Sahne tozunu ilkokul 5’inci şayan oyuncular olabilir ama bu bir ter- benzemesinin ana mimarı sizdiniz. sınıfta yuttum ben galiba. O günlerde cih ve yaşam tarzı olsa gerek. Ben böy- Sanatçıların kaprisleri ise hep konu- “Nasreddin Hoca ve Karısı” isimli bir le yaşamıyorum ve bunu yaşamayı hiç şulan bir durumdur. Ekranlardan izle- piyes hazırlıyorduk. Ben de adını hiç tercih etmiyorum. Bana ne getirip, ben- diğimiz kadarıyla da çok eğlenceli bir unutmam “Kenan Berk” isimli arkada- den ne götürdüğünü de açıkçası hiç he- ortamınız vardı. Çalışmalar göründü- şımla karşılıklı oynuyordum. O, Nasred- saplamadım. Her akşam içim rahat uy- ğü kadar eğlenceli miydi yoksa siz de din Hoca, ben de karısı… Sahneden in- kuya dalıp her sabah mutlu uyanıyor- sanatçı kaprisi çekiyor muydunuz? diğimde mikrobu kapmıştım. Sonra öğ- sam seçtiğim yol benim için doğru de- Çalışma ortamınız nasıldı? En keyif- retmen olma isteğim tiyatrocu olma is- mektir. Başkalarına sıradan ve renksiz li çalıştığınız isimler kimlerdi? teğimi geçti. Ama ne zamanki Şehir gelebilir ama başta da söylediğim gibi S.Ç.: Benzemez Kimse Sana prog- Tiyatroları’nda “Katherina Blum’un Çiğ- bu onların düşünce ve yaşam tarzı. Be- ramı gerçek bir ekip işiydi. Atilla nenen Onuru” isimli oyununu seyret- nim yolum benim, onların yolu onların… Özdemiroğlu’nu, Derya Ergün’ü, Merih tim; o zaman hastalık nüksetti. Fatih Sualp’i anmadan geçemem. Bu kadar Reşat Nuri Sahnesi’nde sahneleniyor- A.D.: 10 parmağında 10 marifet olan çok izlenen bir program bu profesyonel du oyun. Oyun bitip evimize döndüğü- sanatçılardansınız. Oldukça da yo- ekip olmasaydı yapılamazdı. Ben çorba- müz sırada yol boyunca “tiyatrocu ol- ğun bir tempoda çalıştığınızı biliyo- da bir kaşık tuzdum. Eğlenceli kısımları mak istiyorum” diye ağladığımı hatırlı- ruz. Oyunculuk, eğitmenlik, yöneti- elbette vardı ama genel olarak çalışma- yorum. Sene 1985-86 galiba. Lise birin- cilik… Yani masanın her iki tarafında lar kan-ter içinde geçiyordu. Ciddi emek ci sınıfta olmalıyım. O son oldu zaten. O da bulunuyorsunuz. Sizce bu başarı- harcıyordu herkes. Sanatçı kaprisi de- günden itibaren tek hedefim konserva- nın sırrı nedir? Hangi alanda iş yapar- mek ne demek bilmiyorum. Hiçbir sa- tuardı artık. 3 yıl arka arkaya sınavlara ken daha mutlu oluyorsunuz? natçı arkadaşımdan böyle bir enerji al- girdim. Üçüncü yılın sonunda kazandım. S.Ç.: Çocukluğum küçük bir çevrede ve madım. İstisnasız herkesle çok keyifli Geç oldu ama temiz oldu. zor koşullarda geçti. Annem, babam ça- çalıştım. Özellikle erkek sanatçıların ka- lışıyorlardı. Lise biter bitmez ben de ça- dın kılığına girmeleri veya kadın sanat- A.D.: Özellikle sanatsal çalışmalarda lışmaya başladım. Tüm öğrenim haya- çıların erkek canlandırmaları yapması ailenin ve çevrenin destek vermesi ol- tım boyunca hem okuyup hem de ça- inanılmaz eğlenceli olurdu. dukça önemli bir faktördür. Asker kızı lıştım. Neredeyse aklınıza gelen her işi olmanız nedeniyle de biraz daha oto- yaptım. Çünkü aileme yük olmak istemi- A.D.: “Kadınları Anlama Kılavuzu” riter bir ortamda büyüdüğünüzü tah- yordum, para kazanmam gerekiyordu. adlı programda birbirinden eğlence- min ediyoruz. Siz bu mesleği seçer- Önce iktisat okudum, sonra konserva- li 3 kadın her bölümde erkeklere ka- ken aileniz destek oldu mu size? Ya tuar… Bir ara eğitim şirketi açtım. Şir- dınlarla ilgili farklı mesajlar veriyor- da çoğu sanatçı gibi aileye karşı mü- ketim sayesinde Özyeğin Üniversite- lar. Sizce kadınları anlamak bu kadar cadele verdiniz mi? si Girişimcilik MBA programını bitirdim. zor mu? Kadınları anlamanın en kolay S.Ç.: Ben çok şanslı bir çocuktum. Ai- Ayrıca öğretmenlik mesleğine ayrı bir yolu sizce nedir? Erkeklere tavsiyele- lem sonuna kadar destek olmuştur. sempatim olduğu için kendimi bu alan- riniz nelerdir? Ama gece yarılarına kadar süren prova- da da yetiştirmeye karar verip 40 ya- S.Ç.: Kadınları anlamanın tek yolu onla- lar sonunda eve geldiğimde annemden şımda yüksek lisansa başladım. Bütün rı sevmektir! Kadınların balmumundan az terlik yemedim tabii. bunlar arka arkaya gelince oyunculu- yüreklerine sevgiyle yaklaşan herkes is- ğun dışında bir sürü işten anlar oldum tediği resmi çizebilir. Tüm erkeklere bu A.D.: Sanat dünyasında popüler ol- tabii. Başarının sırrı sorusuna cevap mı- konudaki tek tavsiyem; yürekten sevgi manın yolu yapılan başarılı çalışma- dır bilmiyorum ama çok çalışmak beni vermeleridir. Sevilen ve sevildiğini bi- ların yanında biraz da sansasyonel çok işten anlar hale getirdi. Hem yöne- len kadın öyle muazzam bir varlık hali- ilişkilerle gündemde kalarak sağlanı- ticilik, hem eğitmenlik ve hem de oyun- ne gelir ki ona kimse kayıtsız kalamaz. yor maalesef. İlk evliliğinizi de düşü- culuk yaparken ayrı ayrı hazlar tanıyo- nerek elinizde bu imkân olmasına rağ- rum. Hepsinin yeri çok özel. Tüm bu iş- A.D.: Sizce çalışma sonucunda her- men siz hiçbir zaman bu yolu seçme- lere koştururken bazen akşam eve gel- kes tiyatro sanatçısı ya da dizi oyun- 57 anlatılmaya çalışılan kültür farklılığını biraz anlatır mısınız? S.Ç.: Dediğiniz gibi Fatih Harbiye ro- manının yazıldığı tarih 1932. Biz bugün 2013 yılındayız. Aradaki 81 yılda elbet- te ki çok şey değişti. Ancak öfke konu- sunda sizinle aynı fikirde değilim. Aksi- ne kültürlerin birbirinin içine girmesinin her iki tarafa da ayrı bir hoşgörü kazan- dırdığını düşünüyorum. Bugün alışveriş merkezlerindeki kafeteryalarda biri bas- ma etekli diğeri marka etek giymiş iki in- sanı yan yana masalarda görebiliyoruz. Bu, artık kimseyi şaşırtmıyor. Belki ev- lerine dönerken basma etekli müşteri otobüse, diğeri özel aracına biniyor ama ertesi gün yine aynı yerde oturup çay/ kahve içiyorlar. Bu Türkiye’nin vizyonu- nun genişlemesi ile ilgili. Dizide kurgula- nan kültür farklılığı ise hikâyenin ilgi çe- HAYATI MUTLU YAŞAMANIN EN kici olması gerektiği için bu kadar sert. BİRİNCİ FORMÜLÜ; ŞÜKRETMEK. İNSAN İzlenilir olmak istiyoruz. Uçları göster- diğinizde izlenme oranınız da ilgi çekici ŞÜKRETTİKÇE FARKINDALIĞI ARTAN oluyor tabii. BİR VARLIK. İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ HER ANA, ALDIĞIMIZ HER NEFESE A.D.: Siz Fatih Harbiye adlı dizide ‘Zehra’ karakterini canlandırıyorsu- ŞÜKRETMEK. DOĞRUSU BEN BÖYLE nuz. Karakterin özelliklerinden bah- YAŞAYAN BİRİYİM. seder misiniz? Sizinle benzeşen yan- ları var mı? S.Ç.: Zehra çocuklarına çok düşkün bir anne. Kocası olmadığı için bu düşkün- lük zaman zaman aşırıya kaçıyor. İki kız çocuğu yetiştirmiş. Onun zihninde kız çocuğu yetiştirmenin en önemli koşu- lu namuslu yetişmesi. Ben o dönemde, aynı koşullarda yaşayan bir kadın olsay- cusu olabilir mi? Yeteneğin başarıda- isteyen gençler nasıl bir yol haritası dım Zehra’ya çok benzerdim herhalde. ki rolü ne kadardır? Günümüzde genç çizmeliler kendilerine? Onun kadar titizlenirdim çocuklarım ko- nesilden başarılı bulduğunuz kadın ve S.Ç.: Kesinlikle ve kesinlikle eğitim al- nusunda. erkek oyunculardan isim verebilir mi- malılar. Televizyon ve kamera oyun- siniz? cuların bazı hatalarını örtebilir. Bir kez A.D.: Bir sosyal sorumluluk projesin- S.Ç.: Bence yeterince gayret gösteren daha bir kez daha çekebilme şansımız de Enerji Hanım olarak kadınların kar- herkes oyuncu olabilir. Ama iş bununla vardır. Ama tiyatro seyirci ile nefes ne- şısına çıktınız ve proje çerçevesin- bitmez. Aynı zamanda edepli olmak da fesedir. Yanlışı veya eksiği kabul etmez. de 20’ye yakın ilde eğitimler verdiniz. çok önemli bence. Şu ya da bu şekilde Tiyatro sahnesi, oyuncunun er meydanı- Kadınların size karşı tutumu nasıldı? oyunculuğa adım attınız diyelim. Eğer dır. Eğitimsiz bir oyuncunun tiyatro sah- Eğitimler sırasında unutamadığınız ilk işinizin devamında terbiyeniz, ça- nesinde var olması düşünülemez bence. bir anınızı bizimle paylaşır mısınız? lışkanlığınız ve iş disiplininiz de devam S.Ç.: Bu ülkenin kadınları kendilerini, ederse uzun yıllar bu işte var olursunuz. A.D.: Sihirli Annem, Dadı, Üzgünüm birbirlerinin gözünde görüyor bence. Aksi takdirde silinir gidersiniz. Bu şe- Leyla, Yılan Hikayesi, Çiçek Taksi, Hepimiz aynı coğrafyanın kadınlarıyız. kilde unutulan o kadar çok isim var ki! Kaygısızlar gibi hep popüler ve insa- Hepimizin atası, dedesi aynı kaderin or- Genç nesilde herkesin çok beğendiği bir nı yormayan dizilerde roller aldınız. takları. Bu yüzden onlar beni, ben onla- oyuncu var mesela. Beren Saat. Ben de Şimdi ise sizi “Fatih Harbiye” dizisiy- rı seviyorum. Bu da birbirimize tutumu- çok beğeniyorum izlerken. Hiç çalışma le ekranlarda görüyoruz. Eser 1932 muzda büyük bir sinerji yaratıyor. Ben, fırsatım olmadı ama onunla çalışan her- yılında yazılmasına rağmen dizi bugü- “Enerji Hanım” eğitimleri sırasında git- kesin çalışkanlılığından ve terbiyesinden nün İstanbul’unda geçen bir senaryo tiğim her şehirde, o şehirde yaşayan ka- bahsettiğini biliyorum. Demek ki Beren olarak karşımıza çıktı. Bugünkü ha- dınlara baktığımda kendimden bir parça Saat daha uzun yıllar bizimle olacak. yatta iki kültür, romanın yazıldığı ta- buldum. Zaten eğitimlerden önce onlar- rihlerdeki kadar kesin çizgilerle ayrıl- la aynı dili yakalayabileyim diye muhak- A.D.: Şehir Tiyatroları’nda görev alan mıyor artık. Aksine birbirlerine gide- kak sohbet ortamı yaratıyordum. Bunu bir yönetici gözüyle değerlendirirse- rek daha çok yaklaşıyorlar; yaklaştık- yaratınca eğitimimiz eğitim gibi değil de niz sizce tiyatro alanında ilerlemek ça karşılıklı öfkeler de artıyor. Dizide muhabbet eder gibi oluyordu. Hepimiz 58 güne giden annelerin çocuklarıyız. Gün- lerde yenen yemeklerden konu açıyor- duk. Edirne’de ciğerden, Urfa’da içli köf- teden bahsediyorduk. Onları pişirirken enerji tasarrufu yapmayı örneklediği- mizde hedefi 12’den vurmuş oluyorduk. Benim için unutulamaz olan en önemli şey kadınların eğitimlere gösterdiği yo- ğun ilgiydi. Birçok şehirde kapıdan dö- nen kadınlar oldu, birçok şehirde sahne- de adım atacak yer bulamadığım anlar oldu. Eğitimi dinleyen kadınlar sahneye kadar taşmıştı çünkü!

A.D.: Geleceğe dair iş hayatındaki planlarınız ve hedefleriniz nelerdir? Paylaşır mısınız? S.Ç.: Uzmanlık alanımla ilgili bir “Konuş- ma Sanatı” kitabı yazmak istiyorum. İçi- ne hitabet incelikleri ve konuşurken ka- rizma nasıl yaratılır bilgilerinin de ser- piştirildiği bir kitap olacak. Yakın pla- nım bu. Uzak planım ise; bu konu ile ilgi- li ulaşabildiğim kadar çok çocuk ve gen- ce ulaşıp eğitim vermek. Türkçe’nin gü- zel kullanımı ile ilgili çok hassasım. Ve bu konuda gayret gösterirken kendimi çok iyi hissediyorum.

A.D.: Ekranlardan gördüğümüz kada- rıyla sizin içinizdeki çocuk hep yanı- nızda ve hayatı size oldukça mutlu yaşatıyor. Ya da bize böyle yansıyor. Sizce Süeda Çil gerçek hayatta nasıl bir kişi? Sizce hayatı mutlu yaşama- nın formülü nedir? S.Ç.: Hayatı mutlu yaşamanın en birinci formülü; şükretmek. İnsan şükrettikçe gilizcemi geliştirmeye ne de yeterince geçsin. Zira evden çıktıktan sonra o ko- farkındalığı artan bir varlık. İçinde bu- spor yapmaya vakit bulabiliyorum. En şuşturmaya başka türlü dayanamaz in- lunduğumuz her ana, aldığımız her ne- fazla hayıflandığım konu bu ikisi. san. Sahne Yöneticisi olduğum için mut- fese şükretmek. Doğrusu ben böyle ya- laka her gün tiyatroya gidiyorum. Çe- şayan biriyim. Ve bu yüzden çok mutlu- A.D.: Biraz da özel hayata değinelim kimim varsa çekime, dersim varsa der- yum. Kendimi darda hissettiğim anlarda isterseniz? Siz de bu camiada evlilik se yetişmeye çalışıyorum. Akşam oldu- 3 yeri getiririm aklıma; mezarlık, hasta- de çocuk da olmaz diyenlerden misi- ğunda muhakkak ya arkadaşlarıma ya ne, hapishane… “Eğer ben veya sevdik- niz? Gelecek için böyle planlarınız var da aileme zaman ayırıp, onlarla beraber lerimden biri bu 3 yerden bir yerde de- mı? olup günün yorgunluğunu atıyorum. Bir ğilse darda hissedecek bir şey yok!” de- S.Ç.: Evlenmeyi istiyorum çünkü yal- günüm bir günüme benzemiyor aslın- yip tekrar mutlu olurum. Bu da beni gü- nız bir ihtiyar olmak istemiyorum ama da. Bazen aynı gün şehir dışına bile gi- ler yüzlü yapar. çocuk için hiç halim yok. Allah olan ço- dip geldiğim oluyor. Bu yüzden rutin bir cuklarımıza, yeğenlerime ömür versin. gün programım yok. Tek rutin şey; sa- A.D.: Bu gösterişli ve renkli hayatta Benim dünyaya getirmiş olmam gerek- bah erken uyanıp kahve-kitap-gazete sizin de yaşadığınız kırgınlıklar, kız- mez. Ben, bana ihtiyaç duyan her çocu- keyfi yapmak. Herkesin valizinde vaz- gınlıklar, mutsuzluklar olmuştur. Ya- ğun hem annesi, hem teyzesi, hem hala- geçilmez bir şey vardır. Benim valizimin şama dair keşkeleriniz var mı? Anla- sı, hem hocasıyım zaten. vazgeçilmezi kahvedir. Allah korusun, tır mısınız? otelde bulamam diye muhakkak valizi- S.Ç.: Aslında iki konu hakkında içim içi- A.D.: Süeda Çil’in ev hali nasıldır? Bir me bir iki poşet kahve atarım, bir de en mi yiyor. Birincisi, spor yapamıyorum. gününüzü bizimle paylaşır mısınız? az iki tane kitap. İkincisi ise İngilizce’yi şakır şakır konu- S.Ç.: Sabah çok erken kalkıp mutlaka şamıyorum! Biliyorum geç değil, biliyo- bir şeyler okurum. Sonra koca bir fin- Röportaj: Ayşe Esra Atlı rum şu anda da gidip az olan İngilizce can kahve, sonra gazete keyfi. Kendimi bilgimi çoğaltabilirim ama inanın vakit en mutlu hissettiğim anlar sabahın er- bulmak o kadar zor ki! Okuyacak o ka- ken saatleridir. Evden çıkmadan bir saat dar çok kitabım sırada bekliyor ki; ne İn- önce ev keyfimi yaparım ki günüm iyi 59 ONLARLA YAŞAMAK ZORUNDA DEĞİLİZ

HAŞERE VE BÖCEK SORUNLARINIZA KARŞI EV İLAÇLAMA YAPTIRDIKTAN SONRA DİKKAT ETMENİZ GEREKEN BAZI ÖZEL DURUMLAR SÖZ KONUSUDUR. İLAÇLAMA SONRASI GEREK- Lİ ÖNLEMLERİN ALINABİLMESİ İÇİN GEREKLİ OLAN KRİTERLERİ MUTLAKA FİRMANIZA AY- RINTILI OLARAK SORUNUZ. ÇÜNKÜ HER HAŞEREYE KARŞI FARKLI TÜR UYGULAMA YAPIL- MAKTA, DOĞAL OLARAK EV İLAÇLAMA SONRASI ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER DE EVİ- MİZ İÇERİSİNDE YAPILAN UYGULAMAYA PARALEL OLARAK DEĞİŞKENLİK GÖSTERMEKTE- DİR. GENELDE EVLERDE KOKUSUZ İLAÇLAMA YÖNTEMİ TERCİH EDİLMEKTEDİR. KOKUSUZ İLAÇLAMA YAPILDIKTAN SONRA MUTFAKTAKİ TABAK VE ÇANAKLAR YIKANMALI VE EVLER VEYA İLAÇLANAN YERLER YÜZEYSEL TEMİZLENMELİ. KOKUSUZ İLAÇLAMADA ASLA DİP HBUCAK YERLER TEMİZLENMEMELİ ÇÜNKÜ İLAÇLAR ZAMAN İÇİNDE ETKİSİNİ GÖSTERMEK- TEDİR. KOKUSUZ İLAÇLAMA YAPILAN ALANLARI KAPATMAYA VEYA TERK ETMEYE GEREK YOKTUR AMA YİNE DE BÖCEK İLAÇLAMA ESNASINDA YARIM SAAT VEYA 1 SAAT İLAÇLA- NAN ORTAMDA BULUNMAMAK EN GÜZELİDİR. İNSANLAR YAŞADIĞI ALANLARI İSTER İLAÇ- LATTIRSIN İSTER İLAÇLATMASIN, HER GÜN MUTLAKA BELLİ SAATLERDE HAVALANDIRMA- LI. KOKUSUZ İLAÇLAR İLE YAPILAN BÖCEK İLAÇLAMA SONRASI MUTLAKA EVLERİMİZİ VE İLAÇLANAN ALANI BELLİ BİR SÜRE HAVALANDIRMADA FAYDA VARDIR.

Evlerimiz bizlerin aile bireylerimiz ile bir de, duvar diplerinde ve yatak odaların- yaptıracağınız zaman mutlaka ortamı- arada zaman geçirdiğimiz, üzüntü ve da görülür ve zamanla bütün eve yayı- nızda hangi haşere ve zararlı olduğunu mutluluklarımızı paylaştığımız, günün lır. Ev içlerine dışkı ve yumurtalarını bı- belirtmek gerekir. Ev ilaçlamada şuna stresinden kaçıp sığındığımız limanları- rakarak hastalık yayarlar. dikkat etmek gerekir, evlerinizi ilaçlama mızdır. Doğal olarak hiçbirimiz aile bi- eğitimi almamış ve yasal olmayan kor- reylerimiz ile bir arada olduğumuz ev- HAŞERE İLAÇLAMA san kişilere kesinlikle bırakmamalısınız. lerimizi haşereler, kemirgenler ve diğer Ev ve yaşam alanlarına gelen haşereler Kullanılan yanlış bir ilaç ve yanlış ilaç- zararlılarla paylaşmak istemeyiz ve bu ile mücadele edip bunlardan kurtulmak lama yöntemi sizin için tehlikeli olabilir. yüzden evlerimizi ilaçlatırız. Evde hij- gerekir. Ev ilaçlama bilgi ve uzmanlık is- Haşere ilaçlama yürüyenden, kanatlı- yen ve temizliğe önem verilmeli ve çok ter. Çünkü evde bulunan zararlıya göre lara ve kemirgenlere kadar milyonlar- dikkat edilmelidir. Özellikle yiyeceğin farklı ilaçlar uygulanır. Her haşere için ca türü olan zararlılarla mücadele edil- bol olduğu insanların yaşam alanların- aynı ilaçlama yöntemini kullanmak doğ- mek için yapılan bir işlemdir. Haşerele- da sık sık haşerelerle karşılaşmak müm- ru değildir ve bu şekilde haşerelerden rin neredeyse tamamının ortak özelliği kündür. Evde böcek, ilk önce mutfak, kurtulmak mümkün olmaz. Ev ilaçlama, çok hızlı üremeleridir. Özellikle yumurt- banyo, lavabo, tuvalet, odaların içlerin- işyeri ilaçlama veya apartman ilaçlama lama yöntemi ile üreyen haşere türleri 60 senede birkaç kere yumurtlamakta ve lama firmaları ona göre ilaçlama işi- her seferinde yüze yakın yavru meyda- ni birkaç seans veya zamanda yaparak BÖCEK İLAÇLAMA na getirmektedir. Bu nedenle bu kadar dış etkilerden en az şekilde etkilenme- hızlı çoğalan haşereler ile bireysel yön- sini sağlamaktadırlar. Yine böcek ilaçla- İŞİ BİLİNDİĞİ KADAR temlerle başa çıkılması imkânsızdır. Ha- ma şirketi tarafından yapılacak olan yer KOLAY BİR İŞ DEĞİLDİR. şereler ile mücadele etmek için en ge- bir iç mekânsa bu kez insan dolaşımı ve BELİRLİ TEKNİKLERLE çerli yöntem haşere ilaçlama yöntemi- miktarına bakılarak kokulu veya koku- dir. suz ilaçlama yapılmaktadır. Özellikle bu UYGULANAN BU işlem kamu kurum ve kuruluşlarında ya- İŞLEMLER SIRASINDA BÖCEK İLAÇLAMA pılmaktadır. Hafta sonlarına getirilen BİRÇOK AYRINTIYA Havaların ısınmasıyla beraber böcekler zamanlarda ilaçlama işlemi yapılarak hızla üremeye başladılar. Evlerinizi bö- mesai saatlerinde bu işlemler yapılmaz. DA DİKKAT EDEREK ceklerin istilasından koruyabilmek için Sadece Evin İlaçlanması Yeterli Midir? YAPILMASI GEREKEN vakit kaybetmeden ilaçlatmanız yararı- Eğer dairelerde de böcek sorunu ya- BİR HİZMET nıza olacaktır. Yapacağınız küçük har- şanıyorsa bina ortak kullanım alanla- camalar ile evlerinizin böceklerden ve rının ilaçlanması ile birlikte daire içleri BÜTÜNÜDÜR. kemirgenlerden arındırılmış huzurlu ya- de ilaçlanabilir. Çoğu zaman binada or- şam alanları olmalarını sağlayabilirsi- tak bir kararın alınması zordur. Bu yüz- niz. Evlerinizi ilaçlatarak, karıncaların den yöneticiler dairelerin hepsini ilaç- yemeklerinize ortak olmasına, tahtaku- latma kararı alır ya da sadece isteyen rusu, ağaç kurdu, tahta kurdu gibi ha- dairelerin ilaçlama yaptırmaları söz ko- şerelerin mobilyalarınıza zarar verme- nusu olabilir. Örneğin; 20 daireli bir bi- sine, güve gibi böceklerin elbiselerinizi nada hem binanın ortak kullanım alanla- kullanılamaz hale getirmesine, çatı fare- rı ilaçlanacaktır hem de bunun yanında si gibi kemirgenlerin üst kat komşuları- 15 dairenin ilaçlanması gerçekleştirile- nız olmasına engel olabilirsiniz. cektir. Bu hem ilaçlamanın daha sağlıklı ve uzun ömürlü olmasını getirir hem de Evde en çok görülen böcekler; hamam maddi olarak bina sakinlerini kâra geçi- böceği, alman hamam böceği, karafat- rir. ma, oryantal hamam böceği, ameri- kan hamam böceği, kene, tahta kurusu, NE ZAMAN İLAÇLAMA pire, bit, karasinek, sivrisinek ve gümüş YAPILMALI? böceği’dir. Zaman zaman fare ve ak- Böcek ilaçlama işlemleri özellikle böcek rep de görmek mümkün olur. Bu neden- türlerinin yaz ve bahar aylarında mey- le evde haşere ve böceklere karşı kendi- dana gelmeleri ve insan sağlığını tehdit nizi korumak için mutlaka ev ilaçlaması etmeleri sonucu yapılmaktadır. Yaz sı- yaptırmak gerekir. caklarında özellikle bir çok böcek türü üremeye ve tehlikeli olmaya müsait ol- Böcek ilaçlama işi bilindiği kadar kolay duklarından özellikle ilkbahar ve yaz ay- bir iş değildir. Belirli tekniklerle uygula- larında ilaçlama işlemleri yapılmaktadır. nan bu işlemler sırasında birçok ayrıntı- Yapılan ilaçlama işlemleri ile hem insan- ya da dikkat ederek yapılması gereken lar bu aylarda özellikle zehirli böcekler- bir hizmet bütünüdür. Nedir bu ayrıntı- den kurtulmuş olup istedikleri gibi ra- lar? Birincisi kullanılan ilacın etkisinin hat bir yaz ayı geçirmenin tadını çıkara- ne kadar gideceği, hangi haşere veya bilirler. Ayda bir, altı ayda bir ya da yıl- kemirgenlere etki edeceği belirlenir. Uy- da bir gibi yapılabilen ilaçlama uygula- gulama alanı dışarıda olabilir. Yağmur, maları size geçireceğiniz bir yıl boyun- çamur veya dış etkilerle ilaçlar günlük ca böcek olmadan girebileceğiniz bir or- veya saatlik olmaktadır. Bunu bilen ilaç- tam hazırlamaktadır. Hazırlayan: Hakan Sığak

61 ALZHEIMER ALZHEİMER HASTALIĞI BEYNİN DÜŞÜNME, HAFIZA VE DİL BÖLÜMLERİNİ ETKİLER. HASTALIĞIN BAŞLANGICI SİNSİDİR VE YIKIM GENELLİKLE YAVAŞTIR. GÜNÜMÜZDE HASTALIĞIN SEBEBİ BİLİNMEMEKTE VE ŞİFASI BULUNMAMAKTADIR. Orta Dönem Hastalık ilerledikçe, problemler daha belirgin ve kısıtlayıcı olmaya başlar. AH Alzheimer hastalığının adı, 1906 yılında Yaşlılık yüzünden oluşmaz, yaşlanma olan kişi günlük yaşamında zorluklar çe- alışılmadık bir akıl hastalığından öldüğü sürecinin doğal bir parçası değildir kebilir ve; düşünülen bir kadının beyin dokusun- Alüminyum ya da diğer metallere ma- Çok unutkan olabilir- özellikle yakın daki değişiklikleri betimleyen Dr. Alois ruz kalınması yüzünden gelişmez zamanda yaşanmış olayları ve kişilerin Alzheimer’dan gelmektedir. Bu değişik- isimlerini hatırlamada likler bugün Alzheimer hastalığının ka- ALZHEİMER Kendi basına sorunsuz bir şekilde ya- rakteristik anormal beyin değişiklikleri HASTALIĞININ şayamaz hale getir olarak bilinmektedir. DÖNEMLERİ Yemek pişiremez, temizlik ya da alış- veriş yapamaz Erken Dönem Alzheimer hastalığı, toplumun bütün Son derece bağımlı hale gelebilir Erken dönem, profesyoneller, akrabalar gruplarını etkiler ve sosyal sınıf, cinsi- Giyinme ve kişisel hijyen açısından ör- ve arkadaşlar tarafından genellikle göz- yet, etnik grup ya da coğrafi bölge ile neğin; tuvalet, yıkanma gibi yardıma ih- den kaçırılır ve yanlış bir şekilde “yaşlı- bir ilgisi bulunmamaktadır. Ayrıca, Alz- tiyaç duyabilir. lık” ya da yaşlanmanın normal bir par- heimer hastalığı yaşlılar arasında daha Giderek artan konuşma zorluğu çeker çası gibi adlandırılır. Hastalığın ilk baş- sıklıkla görülmekle birlikte genç insan- Dolaşma zorlukları ve diğer davranış- langıcı sinsi olduğu için başladığı kesin lar da bu hastalıktan etkilenebilmekte- sal anormallikleri gösterir tarihi belirlemek zordur. Kişi: dirler. Evde ve topluluk içinde kaybolur Konuşmayla ilgili zorluk çekebilir Halüsinasyonlar olabilir Önemli hafıza kayıpları -özellikte kısa Günümüzde Alzheimer hastalığının se- dönemli- sergileyebilir bepleri bilinmemektedir. Ancak, Alzhe- Geç Dönem Zamanı şaşırabilir imer hastalığına sebebiyet vermeyen Bu, tamamen bağımlılık ve hareketsizlik Tanıdığı yerlerde kaybolabilir hususlar bellidir. Alzheimer hastalığı: dönemidir. Hafıza sorunları oldukça cid- Karar vermede güçlükler yaşayabilir Damar sertleşmesi yüzünden ortaya didir ve hastalığın fiziksel yanı gittikçe İnisiyatif ve motivasyon eksikliği gös- çıkmaz göze çarpar hale gelir. Kişi; terebilir Beynin normalden az ya da fazla kulla- Yemek yemede zorluklar yaşayabilir. Depresyon ve sinirlilik belirtileri gös- nılması yüzünden ortaya çıkmaz Akrabalarını, arkadaşlarını ve alışıldık terebilir Cinsel yolla bulaşan hastalıklara bağ- nesneleri tanımayabilir. Hobi ve aktivitelerine ilgisini kaybede- lı değildir Olayları anlama ve yorumlama güçlü- bilir Enfeksiyon sonucu oluşmaz ğü çekebilir. 62 Ev çevresinde yolunu bula- ları acısından dikkatli olun. mayabilir. Yürüme zorluğu çekebilir. Kendinize bakmayı da unut- Mesane ve bağırsak sorunla- mayın. Sevdiğiniz bir varlığa rı yaşayabilir. bakarken kendinizi de ihmal Toplum içinde uygun olma- etmeyin. Alzheimer hastası- yan davranışlar gösterebilir. na bakanlar arasında, depres- Tekerlekli sandalye ya da yon, anksiyete ve strese bağ- yatağa bağımlı hale gelebilir. lı fiziksel hastalık oluşabilir. Kendi doktorunuzla randevu- Bir yakınınıza Alzheimer has- larınızı ertelemeyin. talığı tanısı konmuşsa sizin neler yapabileceklerinizi bil- Hastalarınızın yanlış konuş- meniz gerekir. malarını çok sık değiştirme- yin. Bellek kaybı olan hasta- Tıbbi yardım arayın. Alzhei- lar çoğu kez gerçekten olma- mer hastalığının halihazırda mış olayları anlatabilir (örne- tedavisi yoktur. Ancak hasta- ğin yıllarca önce ölmüş olan lığın ilerlemesini yavaşlatacak bir arkadaşı ile yemek yedi- ilaçlar mevcuttur. Hastalığın ğini söyleyebilir.) Böyle du- başlangıç ve orta dönemlerin- rumlarda hastanızın düşün- de kolinesteraz dediğimiz ilaç- celerini değiştirmeye çalış- lar kullanılır. Hastalığın orta mayın. Böyle bir yaklaşım on- ve ileri evrelerinde ise beyin- ları ve sizi huzursuz edebilir. de glumat denilen maddeyi Bu tarz düzeltmeler sıkıntı ve azaltan bir ilacımız, bukolines- stres oluşturur. Yapabiliyor- teraz inhibitorleri denilen ilaç- sanız onun dünyasında yasa- larla birlikte verilir. yın. Ona inanmış gibi rol yap- mak onları mutlu edebilir. İleriye dönük plan yapmak ge- YAPABİLİYORSANIZ ONUN rekir. Bu plan hem kısa dö- ALZHEİMER nem ve hem de uzun dönem DÜNYASINDA YASAYIN. ONA için yapılması gerekir. Hasta- İNANMIŞ GİBİ ROL YAPMAK ONLARI HASTALARI lığa hem maddi açıdan hem MUTLU EDEBİLİR. İÇİN GÜVENLİ de duygusal açıdan hazırlık- BİR EV ORTAMI lı olmamız gerekiyor. Hasta- nız için evde güvenli bir ortam SAĞLAMA Şunu unutmamalısınız. Bir bakıcı olarak, yaratmanız gerekir. Evde hastanıza ile- Alzheimer hastanızı ev orta- siz bir kişiye yardım ediyorsunuz, bir ri evrelerde temizlik açısından, tuvaleti- mında bakarken çevreyi güvenli bir hale hastalığa yardım etmiyorsunuz. Hasta- ni yapması ve beslenmesi açısından yar- getirmelisiniz. Kazaları önlemek için nızla ortak hatıralarınızı paylaşmaktan dım etmeniz gerekecektir Hastanızı ko- tedbirler almalısınız. zevk alın. Alzheimer hastası yeni bilgi- ruyacak şekilde evde değişiklikler hasta- leri öğrenmeyi, onları akılda tutmayı ve nızın tehlikeli olanlara örneğin mutfağa, Bir bakıcı olarak kendinizi hastanızın onları tekrar hatırlamayı başaramayabi- ilaçlarınızı sakladığınız alanlara, girmesi- yerine koyun ve olabilecek tehlikeli du- lir. Onunla önceki yıllarda mutlu olduk- ni engellemeniz gerekecektir. Banyoda rumları değerlendirin. Evde bakım ver- ları hatıraları konuşmaya çalışın. tutunması için barlar gerekebilir. Dış ka- menin en önemli yolu, hastaya güvenli, pının kilitli kalması gerekebilir. emniyetli bir ortam sağlamaktır. Hastanız ve bir bakıcı olarak siz zaman içinde bir takım değişiklikler yasayacak- Sevdiğiniz kişi sık sık kullanılan objele- Hastalığın çeşitli dönemlerinde sevi- sınız. Bu durum korkutucu olabilir ve rin isimlerini unutabilir. Kınamak bir işe len bir kişi tarafından gösterilecek olan esneklik gerektirir. Alzheimer hastası- yaramaz. Hastanıza sevgi göstermeniz, davranışlara uyum gösterme gayretin- na ve kendinize karsı nazik olun. Has- duygusal destek vermeniz gerekecek- den çok, ev ortamına uyum göstermek ta sizin kim olduğunuzu söyleyemeyebi- tir. Hastanızla tartışmamalısınız. Hasta- çok daha kolay olacaktır. Ev ortamında- lir. En yakın akrabasını veya arkadaşla- nıza ilginç aktiviteler bulmanız ve anla- ki gerekli değişiklikleri yapma sadece fi- rını tanımayabilir. Ancak çoğu kez, kal- yışlı insanlarla sosyal iletişimi arttırma- ziksel yaralanma tehlikesini azaltmaya- mış yetenekleri ile duyguların ifade ede- nız gerekir. Hastanızda davranış ve ki- bilir, aynı zamanda hem hasta hem de bilirler. şilik değişikliklerinin olabileceğini bilme- bakım verenin stresini azaltabilir. niz gerekir. Alzheimer hastası başlangıç- Uygun sağlık bakımını sağlayın. Hasta- ta kompleks işleri, daha sonraki dönem- nızı kendisini yaralamasın diye izleyin. lerde basit işleri yapmada zorlanır. Uyku Hastalıkla açısından gözleyin (örneğin – uyanıklık siklusu değişir. Hastanız bazı enfeksiyonlardan veya deride oluşabile- geceler sizin normal uyku uyumanızı en- cek yaralardan). İdrar yolu enfeksiyon- gelleyebilir. 63 Olaylarda sıralama, açıklama, karşılaştırma yaparken ve farklı bir düşünceye geçerken kullandığımız bazı ifadeler aşağıda verilmiştir. Bu ifadeleri bulmacaya yerleştirip şifreyi bulalım. SONRA / AYNISI / FAKAT / ÖRNEĞİN / ÖNCE / VEYA / AMA / GİBİ / YANİ / SONUNDA

2 5 8 3 1 4 9 7 10

64 En çok Çok hızlı kazak satan ülke

giden bir tırı hangisidir? kim tek eliyle (Kazakistan)

durdurabilir? Polisi) (Trafik (Trafik

Sürahi bardağa ne

Olaylarda sıralama, demiş?

açıklama, karşılaştırma dökerim?) yaparken ve farklı bir kime içimi ben

düşünceye geçerken kullandığımız bazı ifadeler olmazsan (Sen aşağıda verilmiştir. Bu ifadeleri bulmacaya yerleştirip şifreyi bulalım. Hangi Yaşlı bir adamı SONRA / AYNISI / FAKAT / saatte çay ayakta tutan tek ÖRNEĞİN / ÖNCE /

içilmez? şey nedir? VEYA / AMA / GİBİ / saatinde)

YANİ / SONUNDA (Baston) (Duvar (Duvar

SEVİMLİ KOYUN SÜRÜSÜNÜ KAYBETTİ. BULMASINA YARDIMCI OLUR MUSUN?

65 HAYVANLAR ALEMİNDE FİL’İ TANIYALIM BEN KİMİM? Ben, karada yaşayan en büyük NEREDE memeliyim. Ailemin iki üyesi var; YAŞARIZ? Afrika Fili ve Asya Fili. Yaşamak için özel bir Aslında ikimizin de atası, beş bin yıl yer aramam. Beni, önce soyu tükendiği sanılan Mamut’tur. Asya ve Afrika’nın Asya filleri, ortak atamız mamuta daha sık ormanlarında ve çok benzer. Ömrüm de uzundur. Doğada açıklık bölgelerinde DAVRANIŞLARIM düşmanım az olduğu için 60-70 yıl yaşarım. görebilirsiniz. Vahşi hayvanlar bana saldırmaya cesaret NASILDIR? edemez ama Afrika’daki kuraklıklar beni Sevincimizi, üzüntümüzü, korkumuzu, hayatımdan bezdirir. En büyük düşmanım, gözlerimizden ve hareketlerimizden dişlerimi almak için beni acımasızca vuran anlayabilirsin. Ailemizden biri uzun ve yaşadığım alanları tahrip bir aradan sonra geri döndüğünde AİLE ÜYELERİM eden insandır. sevinç gösterileri yaparız. Aileden birini KİMLERDİR? kaybedersek üzülür, tören bile düzenleriz. Bir fil ailesinde 6 ila 12 fil bulunur. Ağlayan bir yavru görünce, hepimiz koşar Çevre koşulları ve sosyal ortama göre ilgileniriz. Hafızamız kuvvetlidir. bu sayı 20’ye çıkabilir. Ailenin reisi yaşlı Ailemin yaşlıları, kuraklık zamanında dişidir. Ailenin üyeleri genellikle nereye gidilip, nasıl su reisin kızlarıdır. bulunacağını hiç YAVRULARIMIZ Erkekler sürekli aileyle kalmaz, unutmazlar. NASIL BÜYÜR? kendileri başka gruplar oluşturup gezerler. Aile içinde sorun çıkar veya kuraklık Biz fillerin hamileliği zor geçer. yüzünden aç kalma Anneler yavrularını, dile kolay tam tehlikesiyle karşılaşırsak, birkaç 22 ay, yani iki yıla yakın bir süre gruba bölünürüz. karınlarında taşırlar. Her seferinde bir yavru dünyaya getirirler. DUYULARIMIZ Bir yavru doğduğunda yaklaşık 100 KUVVETLİ MİDİR? kilodur. Yavru, bir kaç yıl boyunca Görme duyumuz çok kuvvetli annesinin dizinin dibinden ayrılmaz. değildir. İnsanlar kadar uzağı Bir yavru fil ancak 13-14 yaşına göremeyiz, ama koku ve işitme geldiğinde yetişkin olur ve eğer duyularımız çok gelişmiştir. erkekse ailesinden ayrılır. Siz insanların duyamadığı düşük frekanslı sesleri duyarız ve bu seslerle haberleşiriz. Bu sayede kilometrelerce uzaklardaki kardeşlerimize bile tehlikeleri duyurabiliriz. 66 67 2 resim fark arasındaki5nedir?

HAYVAN ŞEKİLLİ KİTAP AYRACI Renkli kartona kedi, köpek, sincap ya da başka bir hayvan resmi çizin ve boyayın. Bu hayvanın ön bacaklarının bulunduğu yerlere resimdeki EL BECERİSİ gibi kesikler açın. İşte ayracınız hazır. Kitap okurken ayracınızı kaldığınız sayfaya aşağıdaki gibi takabilirsiniz. KİTAP AYRACI YAPIMI

68 69 OK (İng. Tamam) neyin kısaltılmasıdır? Bununla ilgili en popüler teori “All Correct”in (her şey yolunda) kasıtlı olarak ’Oll Korreckt’ biçiminde yanlış yazılması ve buradan yapılan kısaltma olduğu yönündedir. OK, gülünç olması için sözcüklerin yanlış yazılmasının moda olduğu 1840’larda Boston gazetelerinde popüler oldu.

İnsan ırkının boyu uzuyor mu? Batıda iyi beslenme ve doğal seleksiyon sunucunda ortalama boy giderek uzuyor. Ancak 2.03 metreden uzun kişilerde kalp vücuda yeterince kan pompalayamıyor.

Suya alerjik olunur mu? Hayır. Bir maddeye karşı alerji bağışıklık sisteminin bu maddeye antikorlarıyla saldırmasıyla ortaya çıkar. Ancak suya etki eden bir antikor bulunmuyor.

70 Saf oksijen solumak öldürür mü? Oksijen yoğunluğu yüksek hava soluduğunuzda akciğerler bu oksijeni vücuda dağıtamaz. Oksijen akciğerdeki proteine yapışarak merkezi sinir sistemi ve retinaya hasar verir.

Neden acıkıyoruz? Açlık hissini insülin, leptin, grelin ve cholecystokinin hormonları kontrol eder. Beyne açlık mesajını yollayan bu hormonların seviyesi kandaki çeşitli besin ve midedeki sindirim sıvılarına bağlıdır.

Kötü koku sinekleri neden çekiyor? Kötü koku, çürümenin işaretidir. Bu da sineklerin rahatça üreyebileceği nemli ve yumuşak bir yer bulunduğunu gösterir. Kötü kokular özellikle dişi sinekleri çeker. Kafanın büyüklüğü IQ’yu etkiler mi? Bilim adamları, yetişkinlerde kafanın ya da beynin büyüklüğünün IQ üzerinde hiçbir etkisi olmadığını ortaya koydu.

71 ALBÜM AHMET ÖZHAN “SON NEBİ” Ahmet Özhan’ın 11 eserden oluşan “SON NEBİ” adlı albümünde, Yunus Emre’den “SENDEN GELİR CEVR-Ü CEFA”, Kelami’den “EY GÖNÜL BAKMA CİHÂNE”, İbrahim Nakşi’den “MAKSADI AŞIKLARIN”, Aziz Mahmud Hüdayi’den “SENDEN MEDED SENDEN MEDED”, Alvarlı Muhammed Lütfi Efendi’den “CAN BULA CANANINI” gibi, Divan Edebiyatı’nın önemli isimlerinin eserleri yer alıyor. Selami Şahin’in ilahi formundaki yeni eseri “BİRLİK OLALIM” ve daha önce Erkan Oğur ve Ruhi Su gibi önemli sanatçılar tarafından seslendirilen, sözü Muhyi’ye müziği ise Hasan Esen’e ait “ZAHİD BİZİ TAN EYLEME” de Ahmet Özhan’ın yorumuyla albümde yer aldı. “SON NEBİ”, Hasan Esen’in müzik direktörlüğünde, müzik dünyamızın usta müzisyenleriyle, Marşandiz stüdyolarında kaydedildi. Albümde, Ahmet Özhan da iki bestesiyle yer almaktadır.

SONER ARICA “BAŞKA İKLİMİN ÇİÇEKLERİ” Soner Arıca’nın üç yıl aradan sonra hazırladığı yeni albümü “Başka İklimin Çiçekleri” müzik marketlerde yerini aldı. Albümde iki farklı versiyonu ile yer alan ve çıkış şarkısı olan “Oyalayamam” Soner Arıca imzası taşıyor. 10 şarkıdan oluşan albümde Soner Arıca’nın yanı sıra Sezgin Gezgin ve Evrim Dökme’nin besteleri de var. Düzenlemeler Sezgin Gezgin, Tansen Doğanay ve Erhan Tekyıldız’a ait. 2 farklı cover parçanın yer aldığı albümün sürprizlerinden biri İbrahim Erkal’dan bildiğimiz “Dönemem”.

DEV İSİMLER AYNI PROJEDE “ŞARKILARIN SULTANLARI” Osmanlı padişahlarına yazılan methiyeler ve padişahların kendi güftelerinin, dönemin ünlü bestecileri tarafından bestelenmiş eserlerinden oluşan “Şarkıların Sultanları” albümünün tanıtım gecesi Bağlarbaşı Kültür Mekezinde yapıldı. Ahmet Özhan, Mustafa Ceceli, Zara, Melihat Gülses, Umut Akyürek, Ferda Cengiz ve Sinem Özdemir’in sahneye çıkarak albümde seslendirdikleri şarkıları söyleyerek tanıtım gecesine imzalarını attılar. Kültür mirasına arşivlik bir albüm sloganıyla hazırlanan “Şarkıların Sultanları” Osmanlı’nın ilk başkenti Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı’nın katkılarıyla hayata geçti. “Şarkıların Sultanları” tüm müzik marketlerde satışa çıktı. 72 TEKNOLOJİ

SONY XPERİA CEP TELEFONU İON HSDPA

Bluetooth: Var Push e-mail desteği: Var 3G: Var Klavye Tipi Dokunmatik GPS: Var Artırılabilir Hafıza: Var EDGE: Var Şebeke Frekansı (MHz): 850 / 900 Ağırlık : 144 gr / 1800 / 1900 Bellek: 1 GB Ram İşletim Sistemi: Android 4.1 Jelly Bean Dijital Kamera: Var Ekran Boyutu: 4,1” Ekran Tipi: TFT Dokunmatik Garanti Süresi(Yıl) 2 Desteklenen Hafıza Kartı: microSD Ekran Çözünürlüğü: 1280 x 720 Piksel Boyutlar (cm): 133,0 x 68,0 x 10,6 mm Hafıza Artıma Kapasitesi: 32 GB’ a Kadar Dokunmatik Ekran: Var İşlemci Hızı: 1,5 GHz Qualcomm Kamera Çözünürlüğü: (Piksel) 12 MP Wi-Fi (Kablosuz Bağlantı): Var Bellek: 16 GB

EVEREST EVERPAD TABLET SC714 İŞLEMCİ: ARM Cortex RK2926 1.2 Ghz İŞLEMCİ TÜRÜ: ARM CORTEX RAM: 1 GB DDR3 RAM SABİT DİSK: 8 GB Dahili Hafıza İŞLETİM SİSTEMİ: Android 4.1 (Jelly Bean) EKRAN BOYUTU: 7” dokunmatik kapasitif ekran EKRAN ÇÖZÜNÜRLÜĞÜ: 800 X 480 WEBCAM: Var WIRELESS LAN: Var KULAKLIK ÇIKIŞI: Var USB (2.0)

TEFAL ÜTÜ SUPERGLISS FV-3820

2100W Güç 30g/min Sürekli buhar 95g/min Şok buhar Ultragliss Taban Dikey ütüleme Sprey

Teknoloji Reyonlarında... 50 TL VE ÜZERİ ALIŞVERİŞLERE KREDİ KARTINA 10 TAKSİT 73 KARAYEL / POYRAZ Yönetmen : Levent İnanır VİZYONDAKİLER Tür : Dram, Komedi Oyuncular : Yüksel Arıcı, Numan Çakır, Hikmet Karagöz, Yıldırım Beyazıt, Soner Arıca Senaryo : Levent İnanır, Yıldırım Bayazıt Film, İstanbul’dan Karadeniz Bölgesi’ne gelen farklı ideolojideki gençlerin yaşamını konu alıyor. Üniversite yıllarında kurulmuş bir müzik grubundaki kardeş kadar yakın arkadaşların bir süre sonra “ideal müzik mi?”, “piyasa müziği mi” derken yaşadıkları fikir ayrılığı nedeniyle dağılmaları ve sonrasında da çok yakın dostlarının ölüm savaşı vermek zorunda kalmasıyla birleşmelerini anlatılıyor.

BENİMLE OYNAR MISIN? Tür : Dram, Komedi Yönetmen : Aydın Bulut Oyuncular : Ertan Saban, Arif Erkin, Eyşan Özhim, Necip Memili Senaryo : Eyşan Özhim, Aydın Bulut Talihsiz bir olay sonrasında ceza alarak hapishaneye gönderilen Sibel, sekiz yıllık mahkûmiyetin ardından özgürlüğüne kavuşur. İlk işi ise bu süreçte yetimhanede barınan kızı Rüya’ya tekrar kavuşmaktadır. Kızını yanına alıp doğduğu günden bu yana yaşadığı Beşiktaş semtinden taşınacak olan Sibel, Antalya’ya taşınmayı planlamaktadır. Ne var ki Rüya’nın bu güzel semti bırakmaya niyeti yoktur. Zira Rüya annesinin yokluğunda Beşiktaş’a sımsıkı sarılmış ve büyüdüğünde Beşiktaş’ta futbol oynayan bir oyuncu olmanın hayallerini kurar olmuştur. Bu nedenle annesiyle başka bir şehre taşınmayı istemeyen Rüya’nın acil olarak yapması gereken daha önemli bir iş vardır: Annesinin hapse düşmesine neden olan babasını bulmak...

MERYEM Tür : Dram, Romantik Süre : 100 Dak. Yönetmen : Atalay Taşdiken Oyuncular : İsmail Hacıoğlu, Zeynep Çamcı, Mustafa Uzunyılmaz, Mehmet Usta, Zerrin Sümer Senaryo : Atalay Taşdiken 17- 18 yaşlarında, güzelliği ile tüm kasabanın ilgisini çeken Meryem’e, aynı kasabada yaşayan ve oğulları İstanbul’da çalışan bir aile talip olmuş ve 10 gün içerisinde nişan, kına gecesi ve düğün yapılmıştır. Meryem ‘in Kocası Mustafa, düğünden ancak bir kaç gün önce gelmiş ve 6 gün evli kaldıktan sonra “Bir düzen kurar, seni de İstanbul’a alırım” diyerek yaşadığı şehir olan İstanbul’a dönmüştür. Kayınvalidesi ve kayınpederi ile yaşamaya başlayan Meryem, bir yandan hasret çekerken, bir yandan da umudunu korumaktadır. Meryem’in oğlunun yanına gitmesini isteyen kayınpederi, tek geçim kaynakları olan ineklerini satar ve parayı ev tutması için oğlu Mustafa’ya yollar. Sorun çözülmüş, Meryem kurtulmuştur. Yol hazırlıkları başlar. Çuvallar yapılır. Bulgur, tarhana, erişte vs. Allah ne verdiyse… Meryem, yola çıkar. Ama o, herkesin beklediği sona gitmeyecektir…

74 75 76