KIBRIS’IN SAYILAR VE RENKLER ğAĞRĞ: SAYGIN AKANYET Ğ ÖZ: Gerçek ismi Mehmet ğemsi olan Saygın Akanyeti, Ça ₣da İ Kıbrıs Türk edebiyatında mütevazı ki İili ₣i ve az sayıdaki eserleriyle yer alan bir İair ve yazardır. Mehmet ğemsi Akanyeti, 1947 yılında Kıbrıs’ın

Limasol kazasına ba ₣lı bir köyde dünyaya gelir. Çocukluk yıllarından itibaren edebiyatla ilgili olmakla birlikte, mühendislik e ₣itimi alır. Pro- TÜRKLÜK B ĞLĞMĞ ARA ğTIRMALARI fesyonel i İ hayatıyla edebî çalı İmalarını e İ zamanlı olarak sürdürür. JOURNAL OF TURKOLOGY RESEARCH Ğngiliz Üsleri’nde ve Kızılhaç’ta görev yapar. KKTC’de satranç fede- 47. SAYI / VOLUME 2020-BAHAR / SPRING rasyonunun kurucularından olup uzun yıllar ba İkanlı ₣ını yürütür. Hâlen Lefko İa’daki ofisinde serbest mimar olarak çalı İmakta ve edebî faaliyetlerini devam ettirmektedir. Ğlkokul ça ₣larında iken “Ses Ne- dir?” ba İlıklı yazısı, ortaokul ö ₣rencili ₣i sırasında Kıbrıs Türk basını- nın otorite kabul edilen Bozkurt ve Halkın Sesi gazetelerinde İiir ve Sorumlu Yazar yazı denemeleri, lisede okurken ise okul gazetesinde İiirleri yayımla- nır. Üniversite e ₣itimi sonrasında da yazmaya devam ederek Yarınsız- Corresponding Author lık (1977) adlı romanıyla 2 Ansızın Arasında Ya İamak (1978, 2008) adlı İiirler toplamını kitapla İtırır. Henüz yayımlanmamı İ bir dosya ha- Prof. Dr. linde İiirleri ve bir romanı bulunmaktadır. Eserlerinde 2 rakamı ba İta Meral DEM ĞRYÜREK olmak üzere sayılara ve renklerden laciverte özel ve İiirsel anlamlar yükleyi İi ile Türkçeyi kullanımındaki özgünlük önemlidir. Mühendis- Hitit Üni. lik ile İiirin sentezini kurmaya çalı İan bir sanatçıdır. Bu çalı İmanın Fen-Edebiyat Fak. amacı, Saygın Akanyeti’nin kapsamlı bir biçimde biyografisini yaz- Türk Dili ve Edebiyatı Böl. mak, bütün İiirleriyle yayımlanmı İ tek romanını inceleyip edebî çerçe- vede de ₣erlendirerek literatüre kazandırmak ve böylece Türk edebiyatı [email protected] alanında çalı İanların dikkatlerine sunmaktır. ORCID: 0000-0002-5598-7581 Anahtar Kelimeler: Ça ₣da İ Kıbrıs Türk Edebiyatı, Cümbez, Kuzey Kıbrıs Satranç Federasyonu, Mehmet ğemsi, nesnel İiir. Gönderim Tarihi Recieved Poet of Numbers and Colors of : Saygin 11.01.2020 Akanyeti Kabul Tarihi ABSTRACT: Saygin Akanyeti, whose real name is Mehmet Semsi, is Accepted one of the figures in the contemporary Turkish , being 15.02.2020 known with his humble personality and very limited number of works. Akanyeti was born in a village in the Limassol District of Cyprus in Atıf 1947. Although he had been interested in literature since his childhood, Citation he studied engineering. He continues his professional career and liter- DEM ĞRYÜREK, Meral (2020), ary works synchronically. He worked at English Military Base and the “Kıbrıs’ın Sayılar ve Renkler ğa- Red Cross. He was the founder of Chess Federation in the TRNC and iri: Saygın Akanyeti”, Türklük Bi- held the presidency for a long time. He has still been working as a free- limi Ara İtırmaları , (47) 39-56. lance architect in his office in and he maintains his literary works. In primary school years his article “What is Sound?”, in sec- ondary school years his poems and essays were published in Bozkurt and the Voice of Public newspapers, and also his poems were pub- lished in school magazine at high school. After his university educa- tion, he continued to write and published a collection of poems titled 2 Ansızın Arasında Ya İamak (1978-2008) along with his novel Yarınsızlık (1977). He has a file of poems and a novel which are not published yet. In his works, he gives a special and lyrical meaning to the number 2 and dark blue, which is very significant with his original- ity of use of Turkish. He is an artist who tries to synthesize engineering and poetry. The aim of this study is to write the biography of Saygin Akanyeti comprehensively, to introduce him in literature by analyzing and evaluating all of his poems and his only novel in the literary frame- work and therefore to bring him to the attention of ones working on the Turkish literature. ARA ğTIRMA MAKALES Ğ

Keywords: Contemporary Turkish Cypriot Literature, Ficus Sycomo- RESEARCH ARTICLE rus, Chess Federation, Mehmet Semsi, Objective Po- etry. 40 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

Giri İ Kıbrıs Türkleri Osmanlı Ğmparatorlu ₣unun Kıbrıs’ı fethiyle birlikte, yaİadıkları topraklara Türk ve Müslüman damgasını vurup vatan edinirken eİ zamanlı olarak kimliklerini de in İa ettiler. Bu süreç, kökenleri yüzyıllar öncesine dayanan etkin bir edebiyatın da geli İmesine zemin hazırladı. Kıb- rıs Türk edebiyatı her türde eser veren kalıcı İair ve yazarlar yeti İtirdi ve yeti İtirmeye de devam etmektedir. Bu ba ₣lamda, isimleri ve eserleri Kıbrıs dıİına çıkarak yaygın bir İöhrete kavu İan Kıbrıs Türklerinin sayısı oldukça fazladır. Harid Fedai’ye göre (1997: 183-212) Müftü Hilmi Efendi, Kıbrıslı Âİık Kenzi, Kaytazzâde Mehmet Nâzım, Özker Ya İın, Hikmet Afif Ma- polar, Osman Türkay, Ulviye Mine Balman, Pembe Marmara, Fikret De- mira ₣, Kutlu Adalı, Taner Baybars, Neriman Cahit, Ğsmail Bozkurt, Mehmet Kansu, Bekir Kara söz konusu ediplerden sadece birkaçıdır. Kıbrıs üzerinde Türk kimli ₣ini kalıcı kılmak için bir sacaya ₣ına ih- tiyaç vardır. Ekonomi ve e ₣itim konularında her zaman güçlü ve bilinçli olmak esastır. Bu iki unsurun olmazsa olmaz üçüncü deste ₣i ise kültürdür. Toplumları hür ve ba ₣ımsız bir biçimde ya İatan somut miras kadar -belki daha da fazla- somut olmayan kültürel mirastır. Bu ba ₣lamda dilin en ge- liİmi İ yansıması olan edebiyat, kültürün yegâne birle İtiricisi ve ta İıyıcısı- dır. Kıbrıs Türk edebiyatı, bir var olu İ mücadelesi mahiyetindedir. Bu itibarla Kıbrıs Türklü ₣ünün siyasal, sosyal ve kültürel bütün gayret ve yö- neli İlerini edebî ürünler üzerinden takip etmek mümkündür. Dolayısıyla büyük-küçük, önemli-önemsiz ayrımı yapılmaksızın Kıbrıs Türk’üne ait bütün edebî birikimlerin, eserlerin ve ediplerin bilinir kılınması gereklidir. Edebiyat tarihi tek bir isim dı İarıda bırakılmadan tamamlanmalı, elde edi- len yeni bilgi ve belgeler mutlaka göz önüne alınmalıdır. 1570 yılında Lefko İa’nın Osmanlılar tarafından fethi ve akabinde Kıbrıs Beylerbeyli ₣i’nin kurulması Kıbrıs tarihinde yeni bir sayfa açmı İtır. 1572 yılından sonra Kıbrıs’a Anadolu’dan gönderilen nüfus bir süre sonra Kıbrıs Türk kültür ve edebiyatının olu İumu için gerekli ortamı yaratmı İ ve 308 yıllık Osmanlı idaresi söz konusu kültür ve edebiyatı kalıcı ve etkin bir hale getirmi İtir. Gerek bu dönemde (1570-1878) ve gerekse Kıbrıs’ın Ğngiliz idaresinde bulundu ₣u yıllar (1878-1960) ile sonraki dönemde (1960’tan günümüze) birçok Kıbrıslı Türk İair ve yazar yeti İmi İ ve edebî eserler vücuda getirilmi İtir. Söz konusu edebî ürünlerle onu meydana ge- tirenlerin ara İtırılması ve gün yüzüne çıkarılarak edebiyat ve kültür dün- yasına tanıtılması gerekmektedir. 1947 yılında do ₣an ve hâlen hayatta olan Mehmet ğemsi Saygın Akanyeti ça ₣da İ Kıbrıslı Türk yazar ve İairlerden biridir. Hakkında ilk kapsamlı ara İtırma Meral Demiryürek tarafından ya- pılmı İ olup Ahmet Yesevi Üniversitesi ile TC Kültür ve Turizm Bakanlı ₣ı 41 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti iİ birli ₣inde yürütülen Türk Edebiyatı Ğsimler Sözlü ₣ü (TE ĞS) projesi içinde yayımlanmı İtır (Demiryürek, 2019). Bununla birlikte söz konusu çalı İma, onun edebî kimli ₣i ve eserlerini bir ansiklopedi maddesi kapsa- mında ele alması nedeniyle tam olarak yansıtmamaktadır. Dolayısıyla bu makalede, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ya İayan özgün yazar ve İa- irlerinden Saygın Akanyeti’nin hayatı ve eserleri üzerine de ₣erlendirme- lerde bulunmak ve onun Kıbrıs Türk edebiyatı içindeki yerini tespit edip vurgulamak amaçlanmı İtır. Kıbrıslı Bir Türk Çocuklu ₣u Mehmet ğemsi Akanyeti, Kıbrıs’ın Limasol (Leymosun) kazasına ba ₣lı Yalova (Piskobu) köyünde Salih Bey ve Ferdiye Hanım’ın en büyük çocu ₣u olarak 20 Mart 1947 tarihinde do ₣du. Kendisinden sonra Kadriye ve Hatice adlarında iki kız karde İi dünyaya geldi. Babasının mesle ₣i çift- çilik idi. Akanyeti ailesiyle birlikte, 1974’te Rum saldırıları nedeniyle kö- yünü terk ederek Ğngiliz Üssü’ne sı ₣ındı ve daha sonra Kuzey Kıbrıs’a yerle İti. Saygın Akanyeti, Akanyeti soyadını almadan önce kayıtlardaki ismi olan Mehmet ğemsi Salih’i kullandı. Gazete ve dergilerdeki yazıla- rında M. ğ. Akanyeti, Mehmet ğemsi, Mehmet ğemsi Akanyeti, kitapla- rında ise Saygın Akanyeti imzasını tercih etti. Sıra dı İı bir ad ve soyada sahip olan Saygın Akanyeti, bu konuyu İöyle açıklar: Ğsimlendirme çok önemlidir. Sınıfta 5 Mehmet vardı. Üçünün babasının adı Salih’ti. Ayırmak için bana Ferdiye'nin Mehmet de- nirdi. Sonra do ₣um belgemden ikinci adımın ğemsi oldu ₣unu ö ₣ren- dim ve Mehmet ğemsi adını kullanmaya ba İladım. 1974'ten sonra soyadı alaca ₣ım zaman yeniden dü İündüm ve bugünkü adımı aldım: Saygın Akanyeti. Saygın, Mehmet'e e İde ₣erdir. Gazetelerde yazdı- ₣ım yıllarda (1950-60) Mehmet ğemsi imzasını kullandım (14 Tem- muz 2018 tarihli görü İme). Saygın Akanyeti, ilkokula ba İlamadan okumayı ö ₣renir. Ğlkö ₣reni- mini Yalova Ğlkokulunda, liseyi ise Limasol’da 19 Mayıs Lisesinde ta- mamlar. Yakla İık üç buçuk yıl Ğngiliz Üsleri’nde “tele-printer operator” olarak çalı İır ve üniversite e ₣itimine ba İlamadan önce mesle ₣ine karar ve- rebilmek için bir gemi yolculu ₣una çıkar. Türkiye, Yunanistan, Ğtalya, Fransa ve Ğngiltere’yi kapsayan geziden dönü İte üniversitede okuma dü- İüncesi kesinle İir. O günleri kendi ifadesiyle İöyle anlatır: Ben, liseyi bitirme durumuna geldi ₣imde, ne olayım diye dü- İündüm. Benzer İeylerin dı İında olayım istedim. Yüksek tahsil yapıp yapmamayı da dü İündüm. Ya İım 20. Önce Türkiye'ye sonra da Av- rupa ülkelerine gideyim, dedim. 41 gün izin aldım çalı İtı ₣ım yerden. 42 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

Bir Ğtalyan gemisine bindim. Gemi beni çok etkiledi. Martıların ya- İama mücadelesi bende etkili oldu ve her İeyden önce karnımı do- yurmak, ekmek kavgasını sürdürmek için bir meslek seçmem lazım dedim. Konu İtu ₣um ki İilerin meslekleri ho İuma gitti. Müzik, edebi- yat, roman yazma tamam, ama her İeyden önce para kazanmak lâzımdı. Dönü İte kararımı verdim. Müzik, resim, geometri, sanat ve benzeri… Bunların hepsini içeren alan olarak mimarlıkta karar kıl- dım. Tek seçenek olarak Ğstanbul Teknik Üniversitesinde ( ĞTÜ) mü- hendislik bölümünü tercih ettim. Olmazsa Ğngiltere’ye giderim, orada akraba çok, diye dü İündüm (14 Temmuz 2018 tarihli gö- rü İme). Akanyeti, mühendislik e ₣itimi sayesinde sayılarla Türkçeyi ve do- layısıyla edebiyatı birle İtirmeyi üniversite yıllarında geli İtirir. Yapı der- sinde gerek öz Türkçesi gerekse proje ödevlerindeki ba İarısıyla hocasının takdirini kazanır. Nitekim Akanyeti (o zamanki adıyla Mehmet ğemsi), ĞTÜ Mimarlık Fakültesindeki be İ yıllık e ₣itimini “iyi” dereceyle tamam- lar. 8 A ₣ustos 1973 tarihinde mezun olur ve yüksek mühendislik diploma- sını alır. Ğlkin Limasol’da (Ocak-Temmuz 1974) daha sonra da Lefko İa’da (1975’ten günümüze) serbest mimar olarak çalı İmaya ba İlayan Akanyeti, 33 ya İındayken Gülser Hanım’la evlenir. Otar adlı bir o ₣lu ve Ğme adlı bir kızı vardır. Kızından dünyaya gelen kız torununa Ulat adını verirler. Kıbrıs Türkleri, gerek ayrı bir co ₣rafyada farklı kültürlerin baskısı altında ya İa- maları gerekse hiçbir zorunlulukları olmadı ₣ı hâlde Atatürk devrimlerini yakından takip edip uygulama istekleri nedeniyle dillerini muhafaza eder- ler. Bu anlayı İın bir sonucu olarak isimlerinde ve konu İmalarında öz Türkçe sözcüklere sıklıkla rastlanır. Akanyeti, çocuklarına ve kendine seç- ti ₣i isimler, eserlerinde ve konu İmalarında kullandı ₣ı dil ve üslup ile bu özelli ₣i güçlü bir biçimde temsil eder. Akanyeti, KKTC Mimarlar Odası’nın aktif bir üyesi olarak Kıbrıs’ta çe İitli mimari projelerde yer alır. Meslekî ve edebî ça lı İmalarının yanı sıra Kıbrıs’ta satranç sporunun yaygınla İması için çalı İır. 1985 yılında bir grup arkada İıyla birlikte kurdukları Kuzey Kıbrıs Satranç Federasyonunun uzun yıllar boyunca ba İkanlı ₣ını yürütür. Hâlen surlar içinde bulunan eski Lef- koİa’daki ofisinde mimarlık faaliyetlerini sürdürmektedir. Hayattan Yazıya Saygın Akanyeti’nin edebiyata olan ilgisi çok erken ya İlarda ortaya çıkar ve ö ₣retmenleri tarafından te İvik edilir. Kendisiyle gerçekle İtirdi ₣i- miz görü İmede aile yapısını ve bulundu ₣u ortamda kitaplarla ilk tanı İma- sını İu İekilde dile getirdi: 43 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti

Babam çiftçiydi. Topra ₣ı çocuklarından çok severdi. Ya İadı- ₣ım çevre küçük bir kasaba idi. Dayımın evinde Ğnce Mehmet'i gör- düm ve alıp okudum. Beni çok etkiledi. Orhan Veli Kanık ve Nazım Hikmet'in yeni İiir anlayı İından etkilendim. Aziz Nesin mizah olarak beni etkiledi (14 Temmuz 2018 tarihli görü İme). Bu ilk etkilerin devamında okullarına Aydın Bey diye bir hoca gelir. Onun sayesinde Akbaba ’yı ve Aziz Nesin'i okumaya ba İlar. Ayrıca lise yıllarında Ğzzet Rıza Yalın, Orbay Deliceırmak, Aydın Adamo ₣lu, Bener Hakkı Hakeri, Fikret Demira ₣, Ğzzet Kombos, Bekir Kara, Özben Aksoy etkilendi ₣i isimlerdir. Ğleriki ya İlarında ise bu isimlere Harid Fedai ve Fa- ize Özdemirciler eklenir. Ğlkokulda ö ₣retmeninin verdi ₣i bir ödev üzerine fizikte sesi tanım- layan “Ses Nedir?” ba İlıklı yazısını yazar ve bu, yayımlanan ilk yazısı olur. Ortaokul yılları boyunca Bozkurt ve Halkın Sesi gazeteleri, İiir ve yazı de- nemelerine yer verir. Limasol 19 Mayıs Lisesinde ö ₣renciyken okulun der- gisinde “Lacivertler” adlı bir İiiri yayımlanır. Bu ba İlangıçtan sonra bütün edebî hayatı boyunca laciverte eserlerinde yer verir, çünkü renkler içinde lacivertin ayrı bir İahsiyeti oldu ₣unu dü İünür ve di ₣er renklere göre ses, söyleyi İ açısından farklı bulur. Özellikle İiirlerinde bir imge olarak laci- verti sürekli kullanır. Ayrıca 2 rakamı ve uzay, İiirlerinde sıklıkla kar İıla- İılan di ₣er imgelerdir. Akanyeti, 2 kendili ₣inden ve fıtratımızda olan bir İey. Bilerek yapmadım. Bilmedi ₣imiz bir yerden geliyoruz, ana rahminde kendimizi buluyoruz. Ya İıyoruz. Bilinmeyen bir yere gidiyoruz (28 Aralık 2019 tarihli görü İme) diyerek iki bilinmeyen arasındaki insan ömrünü izah eder ve bu çerçevede 2 rakamına İiirlerinde özel bir anlam yükler. Ğlk Kitap/Bir Roman: Yarınsızlık Saygın Akanyeti’nin edebiyatla ilgili olarak yayımlanmı İ iki kita- bından birincisi Yarınsızlık (1977) adlı romanıdır. Ba İında ve sonunda uzayla ilgili bölümler bulunan romanda, Kıbrıs’ta 1974 yılı yazını ya İayan bir Türk ailesinin fertleri ekseninde geriye dönü İlerle Kıbrıs Türklerinin yaİadı ₣ı ekonomik güçlükler ile güneyden kuzeye göç ve Rum-Türk çatı İ- ması gibi Kıbrıs’ın temel meseleleri anlatılır. Ancak olay örgüsünün odak noktasını Ğstanbul’da mimarlık okuyan Kıbrıslı Türk Cem ile Trabzonlu Bilgiz arasındaki a İk hikâyesi olu İturur. Saygın Akanyeti’nin ĞTÜ Mimar- lık Fakültesinde okudu ₣u yıllara ait bazı anılarının, üniversite ö ₣rencisi Cem ile Bilgiz’in ili İkilerinin İekillenmesinde katkısı çoktur. Ayrıca eserde yazarın ailesinden izler bulmak da mümkündür. Akanyeti, kendi- siyle yaptı ₣ımız görü İmede, romandaki kurgu-gerçek ili İkisine dair ayrın- tılarla ilgili İu bilgileri payla İtı: 44 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

Romanda Ğngiltere’ye giden bir ki İi var. O dönemde Kıbrıs Türk gençlerinin sorunlarını yansıtmayı istedim. Avlanmayı sev- mem, ama dayım tam tersiydi. Rumlar ondan korkardı. Romanda Ğzzet Kombos ve dayımın özelliklerini birle İtirdim.1977'de romanı yazdı ₣ımda 30 ya İındaydım. Türkiye'deki ko İulları da bilerek yaz- dım. Ğzzet Kombos Ankara'da kimya mühendisli ₣i okuyordu. Çektik- leri sıkıntıları gördüm (14 Temmuz 2018 tarihli görü İme). Sonuç itibarıyla, romanda a İk, mücadele ve sava İ temaları iç içedir. Cem’in ba İından vurulup ölmesiyle biten eserin son cümleleri Akan- yeti’nin üslûbunu ve 2 sayısına daha o yıllardan itibaren özel bir anlam yükledi ₣ini göstermesi açısından önemli olup İöyledir: Ve n’olur Bilgiz, yarınsızlı ₣ın üzerine 2 çizgi çekebildi ₣ime inanmanın verdi ₣i alçakgönüllü mutlulu ₣u çok görme bana. Ve bir gün bir roman karalamayı deneyecek olursan adını YARINSIZLIK koyma da ne istersen koy… Bak İimdi… Bo- İuna üzülme canım, Betonarme II’den muhakkak geçeceksin (Akanyeti, 1977: 125). Yine bu satırlardan anla İıldı ₣ı üzere Akanyeti’nin ironiyle örülmü İ çok katmanlı bir dil anlayı İı vardır, çünkü “Betonarme II’den mu- hakkak geçeceksin” ifadesinde ölümün kar İısına bir dersten geçip kalmak gibi tamamen dünyevi ve basit kalan bir endi İeyi koyan yazar, hayata dair meselelerin önemsizli ₣iyle alay eder. Romanın adında ve Cem’in son söz- lerindeki “yarınsızlık” vurgusunda ise Kıbrıs Türklerinin hissetti ₣i, gele- ce₣e dair bilinmezli ₣in yarattı ₣ı korku ve karamsarlı ₣ın dı İa vurumu söz konusudur. Akanyeti, Yarınsızlık ’tan sonra ikinci bir roman yazmaz. Edebî yol- culu ₣unu günümüze de ₣in İiirle sürdürür. Ancak 2 Ocak 2020 tarihli gö- rüİmemizde, otobiyografik izler ta İıyan ğems adlı bir roman üzerinde çalı İtı ₣ını belirtmi İtir. ğiirleriyle “2 Ansızın Arasında Ya İamak” Saygın Akanyeti’nin ikinci kitabı, İiirlerini topladı ₣ı 2 Ansızın Ara- sında Ya İamak (1978) adını ta İır. Yarınsızlık adlı romanından bir yıl sonra İiirlerini kitapla İtırması, roman ve İiir çalı İmalarını e İ zamanlı sürdürdü- ₣ünün kanıtıdır. 2 Ansızın Arasında Ya İamak 2008 yılında geni İletilmi İ olarak ikinci baskısını yapar. Akanyeti, yeni İiirlerini de ekleyerek aynı baİlık altında kitabı yeniden yayımlamayı tercih eder. Ğkinci baskıda İair- yazar-ara İtırmacı Bener Hakkı Hakeri (1936-2013)’ye ait bir takdim bö- lümü bulunmaktadır. Hakeri, Saygın Akanyeti’yi üniversite ö ₣rencisi ol- du₣u yıllardan beri tanıdı ₣ını ve 1974 öncesinde Leymosun’da Kaynak , Salkım ; Yalova’da Süzgeç , Lefko İa’da Halkın Sesi ve Bozkurt gazetele- rinde “Mehmet ğemsi” imzasıyla yer aldı ₣ını belirterek İu tespitlerde bu- lunur: 45 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti

Bugün Akanyeti’yi bir düzyazı- İiir yapıtıyla görüyoruz. ğimdiye dek yazınımızda pek görülmeyen bir biçemde üretti ₣i, yazın dünyasına kazan- dırdı ₣ı bu yapıtıyla ‘ki İilik sahibi’, ‘kendisi olan’ bir ozan-yazar olarak yerini peki İtirdi ₣ine, kalıcılı ₣ına inandı ₣ım Akanyeti’nin İiiri, düzyazısı, düzyazı- İiiri ba İlangıçta kimi okura güç anla İılır; hatta kimilerince soyut görülse de özenle okuyanlar onun dünü, bugünü kimi zaman da yarını ve- ren dü İüncelerini anlayacaktır. Anlayaca ₣ı bu tür üretimin tadına da va- racaktır. Ğnandı ₣ım bir İey daha var ki o da Akanyeti’nin yalnızca yazın (edebiyat) severler de ₣il, toplumbilimciler tarafından da okunması, ince- lenmesi gereklili ₣idir (Akanyeti, 2008: 4). Saygın Akanyeti, ikinci baskı için yazdı ₣ı önsözde kitabın “iletisini” İöyle açıklar: Hâlâ, belki de ölene dek, etkisinde oldu ₣um/olaca ₣ım ve her- kesle payla İmak istedi ₣im özellikle: “lacivert bö ₣ürtlenler”, “sak- sısıyla dola İan çiçek”, “cemal komutana mk.lar”, “lacivert ku İ”, “2 ansızın arasında ya İamak!!!” … Ğki ansızın arasındaki, dü İün- dü₣ümüzden de kısacık ya İantımıza bir anlam verme çabamızın iv- mesini artırmakta karınca kararınca da olsa katkıda bulunma borcuma (özgörevime) simgesel bir tanıklık edebilir kanısındayım. (Akanyeti, 2008: 5). Orhan Veli Kanık ve Nazım Hikmet etkisinde İiir yazmaya ba İladı- ₣ından bütün İiirlerinde ironi, söz oyunu, serbest ça ₣rı İım ve vezni kırma özellikleri dikkat çeken Saygın Akanyeti, İiiriyle ilgili dü İüncelerini İu İe- kilde ifade eder: Ben İiirde iddialı de ₣ilim, bu nedenle yazdıklarıma “di- zeler ve denemeler” dedim. Sayılarla isimlendirdim. Ğçimdekileri yapabilmek için. (14 Temmuz 2018 tarihli görü İme). Her ne kadar kendisi mütevazı davranıp İiirlerini bir çe İit heves yahut deneme olarak nitelen- dirse de Saygın Akanyeti’nin özgün bir üslubu vardır. Akanyeti, 1978 yılında ilk baskısı yayımlanan İiirlerinde, anlam ve duyguyu serbest bırakma iste ₣iyle adlandırma yerine numaralandırmayı tercih eder. 1.1’den ba İlayan İiirlerin 1.34’te birinci bölümü tamamlanır. 2.1’den 2.6’ya kadar ikinci bölüm devam eder. Üçüncü bölümün sistema- ti ₣i farklıdır. Ğki gruptan olu İur. Birinci grup, 3.1.1’den ba İlar ve 3.1.8’e kadar sürer. 3’le ba İlayan İiirlerin ikinci kısmı 3.2.1’den 3.2.16’ya kadar- dır. Sayılarla yapılan bu gruplandırma “ İairin rakamları sözcüklerden daha çok önemsemesi” veya “sözcüklerin insanlık için yeterli bir çözüm aracı olmadı ₣ına inanması” (Ergi İi, 2019: 705) olarak de ₣erlendirilebilir. Kita- bın bitimindeki “3.2.16.” ba İlıklı İiiri Akanyeti’nin sayılarla örülü üslubu- nun karakteristik bir örne ₣idir: ansızın do ₣mu İum 1 / ansızın ölece ₣im 2 / 46 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK ve / 2 ansızın arasında / sen / 3. ansızın’ımsın (Akanyeti 2008: 140). Akan- yeti, mühendislik ile İiirin, muhtemelen, hiç uygulanmamı İ bir bile İkesini yaratır. Akanyeti’nin bütün İiirleri içinde sayılar kadar renklerin de özel bir yeri oldu ₣u hemen dikkati çeker. Bilhassa lacivert (lâcivert saçlar, lâcivert ku İ, lâcivert gece, lâcivert bir gölge vb.) öne çıkan en önemli renk olarak süreklilik gösterir. Örne ₣in “2.3.” İiiri: lâcivert saçlı sevgilisince VURULUP-DA ÖLMEK ÖLÜP-DE ÖLMEMEK DUYGUSU soracaktı lâcivert saçlı sevgili YA ğAMAK daha ilginç olamaz mıydı saçını ba İını yolacaktı anlayamayacaktı ya İamak mı güzel yoksa ille-de bi’ İeye inanmak mı…. (Akanyeti, 2008: 103) Bu ba ₣lamda, İairin hayat ve sanat felsefesini özetleyen İiirlerden biri olan “lâcivert bö ₣ürtlenler” hem lacivert rengi barındırması hem de Akanyeti’nin İiir yoluyla neyi hedefledi ₣ini göstermesi açısından mutlaka ele alınmalıdır: Jet gibi giden bir trenin Yarı-açık penceresinden Yarı-beline dek Dı İarıya sarkarak Bö₣ürtlen toplamaktır Lâcivert lâcivert Ya İamak Hayat Veya ÖMÜR dedi ₣in. (Akanyeti, 2008: 7) Akanyeti İiirlerinde, hızla akıp tükenen hayatın içinden birtakım an- ları ölümsüz kılmanın yolunu arar. Dolayısıyla ba İta kendi ya İadıkları ol- mak üzere hayat, onun için tamamıyla bir esin kayna ₣ıdır. Bütün İiirlerinde tarih, yer ve açıklama notu bulunması bu sebepledir. Bitiminde “14.06.2000 Çar İamba-Lefko İa” yazılı “Saksısıyla Dola İan Çiçek” İiiri, 47 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti otobiyografik izleri toplumsal boyuta ta İıyıp tarihsel derinlikteki bir ger- çeklikle dile getiri İiyle Akanyeti’nin edebî kimli ₣ini güçlü bir biçimde temsil eder: Güney’de kaldı yarım-kalmı İ İiirlerim Kuzey’de ba İlanmı İ romanlarım Askıda Ben kiiim ğiirlerim/romanlarım kim Asya bozkırlarından Anadolu’ya Anadolu’dan devingen ve de ₣iİken sınırboylarına ta İıdı ₣ım çiçek -Topra ₣a ekemedi ₣imden- hâlâ ve hâlâ saksıda… (Akanyeti, 2008: 31) Kıbrıs Türk toplumunun bir bireyi olarak güneyden kuzeye göçü ya- İayan Saygın Akanyeti, topra ₣a kök salamamanın getirdi ₣i ruh haliyle İi- irlerini İekillendirir. O, “tutunamayan”lara örnektir, fakat yine de hayatta kalmanın çarelerini, tutunacak dallarını arar. Dünyayla kurdu ₣u ba ₣ın güçlü yanlarından biri ailesidir. “Ömür Sarsıntısı” ba İlıklı İiirinde e İine verdi ₣i de ₣eri 2 sayısıyla ili İkilendirerek İöyle dile getirir: hâlâ can vermiyorsam e ₣er ve hâlâ bitik de ₣ilse i İim 2’si arasındaki dörtdörtlük dü İey direktendir: biricik mi biricik E ğĞ M. (Akanyeti, 2008: 15) ğiirlerinde her zaman İaİırtmayı, kelime oyunlarını, kelimelerdeki ses benzerliklerinden hareketle kafiye ve rediflere ilaveten aliterasyon ve asonanslar aracılı ₣ıyla seslerden örülü zengin bir yapı in İa etmeyi ba İaran Akanyeti, bu sayede özgün ve ça ₣da İ bir çizgi geli İtirir. “ Ğİ ler Ğİ ola” ve “Aynı Kapı” bu özelli ₣i somutla İtıran İiirlerinden sadece ikisidir: Günaydınlar i İola Yüzler mu İmula

Merhabalar i İola Ğkiyüzlüler ho İ ama bo İ-ola

48 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

Allahaısmarladıklar i İola Üçyüzlüler hem bo İ hem de ta İ-ola (Akanyeti, 2008: 25)

Ölüm ardımızdan kovalıyor mu yoksa hızla ko İuluyor mu ölüm’e do ₣ru? (Akanyeti, 2008: 37) Akanyeti’de Türk edebiyatını derin ve kalıcı izlerle etkilemeye de- vam eden II. Yeni İiirinin yansımalarını görmek mümkündür. Edip Canse- ver’in ismiyle özde İle İti ₣i için kendi İiirinden İikâyetçi olma noktasına getiren “Masa da masaymı İ ha!” İiirini anımsatan “3.2.7.” ba İlıklı İiirinde Akanyeti’nin özgünlü ₣ünü koruyarak ça ₣da İ Türk İiirindeki ana çizgiye ba₣lanı İı dikkat çekici ve ba İarılıdır. Cansever, masaya somuttan (anahtar, bakır kâse ve çiçekler, süt, yumurta) soyuta (ı İık, bisiklet sesi, ekme ₣in ve havanın yumu İaklı ₣ı, dokuz sayısı, sonsuzluk, uyku-uykusuzluk, tokluk- açlık…) aklındakilerin tamamını koyarken Akanyeti’nin masasında bir bardak so ₣uk sudan ba İka hiçbir İey yoktur. Bu yokluk içinde İair sevgi- liye seslenir: …..bir masa dü İün sevgilim üzerinde hiçbir İey yok bir bardak so ₣uk sudan ba İka iİte o masa kadar güzelsin o su kadar so ₣uk bu sadelikte bile seni bulabiliyorsam sevgilim çok uza ₣a gitmek gerekmez ki tertemiz masada bardak içindeki so ₣uk su kadar so ₣uk so₣uk ve güzelsin sevgilim (Akanyeti, 2008: 128) Ya İantısındaki yalınlı ₣ı masanın bo İlu ₣u ve temizli ₣iyle ifade eden İair, dünyasını ancak sevgilinin varlı ₣ı ile zenginle İtirir. Akanyeti’nin “ğiir nedir?” sorusuna verdi ₣i cevap: ğiir sestir! (2 Ocak 2020 tarihli gö- rü İme) İeklindedir. ğiir yazmayı “a ₣zı kapalı İiİedeki suyu barda ₣a dök- mek” olarak nitelendiren İair, eserlerini yazıya geçirirken ses de ₣erlerini gözeterek yazar. Mısra ba İlarında küçük harfi tercih eder ve buna gerekçe 49 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti olarak konu İmada büyük harf-küçük harf ayrımı olmadı ₣ını belirtir. Ay- rıca mısralarının istiflenmesinde adeta bir nota ahengi mevcuttur. ğiirin an- lam ve ritmine uygun olarak okunmasını kolayla İtıran bu yapı, İairin mühendis/mimar kimli ₣inden gelen İekle dayalı disiplin ve estetik anlayı- İının etkisidir. Yayımlanmamı İ ğiirleri Saygın Akanyeti, Lefko İa’daki 14 Temmuz 2018 tarihli görü İme- mizde bir İiir dosyasını tarafımıza iletti. Dosyada bulunan bilgisayar çıktısı alınmı İ, hepsinin altında adı soyadı yazılı ve imzalı bu İiirlerin hiçbiri he- nüz yayımlanmamı İtır. Ğlk kez bu çalı İmada de ₣erlendirilecek İiirlerin top- lam sayısı 41’dir. (Bu makalede, yayımlanmamı İ İiirler dosyasından yapılan alıntılara ait bilgi “Akanyeti/Dosya: Sayfa Numarası” İeklinde me- tin içinde belirtilmi İtir). 2009-2017 yılları arasında bilgisayara aktarılmı İ İiirlerin sonunda not olarak tarih, yer ve çe İitli olaylara ait ayrıntılar yazıl- mıİtır. Bu çalı İma aracılı ₣ıyla kayda geçmesi açısından öncelikle İiirlerin tamamının isimlerini yazmak faydalı olacaktır. 1-42 arası sayfa numarası verilmi İ dosyada, İiirler 25 Kasım 2017’den 2004’e do ₣ru geriye gider. ğiirlerin isimleri İunlardır: “Bilincinize”, “(Sivil) Sivilceler”, “Hüzünden Süresiz Haz”, “De ₣iİdönü İüm”, “Ya İaranda Ye İermek”, “Bölüne Bö- lüne”, “Zır”, “Jimnasti ₣in Böylesi”, “Yarının Yorumu”, “Ça ₣rı İtırılan”, “Vızvız”, “Karpuza Konan Kumru”, “Yarı İta Varı İa Yakla İırken”, “Kim Demi İ”, “Yılana Selâm”, “Gökku İa₣ı +”, “Geçti Zamanı”, “69 Ayna 96”, “Hasretin Böylesi”, “Kuzey Hüzün”, “Yalnızlar Korosu”, “Gemisini Kur- taran Kaptan (!)”, “Ölümüne”, “Yok”, “Deneme, ğİİİ tt!!!”, “Küs”, “Ne”, “2 Tür Ğncinme”, “Ör”, “2 Ku İ 1 Ta İ”, “66”, “Pazartesile İme”, “Kuralların En Katısı”, “Lâcivert Cinayet”, “Edi-Edi-Edinbara”, “ Ğlk Ses”, “Üstlenme- nin Fazlası”, “Tutarsızlıklarımızın Turnalardan Yansıması”, “Anacım”, “Me ₣erme ₣er”, “Mehter Yürüyü İü”. Birinci İiir kitabındaki üslup ve temaya dayalı karakteristik özellik- lerini ikinci kitap dosyasında da sürdüren Akanyeti, lacivert renge ve sayı- lara olan özel ilgisini oldukça geli İtirmi İtir. 2000’li yıllarda imge açısından bu iki unsurun artık edebî kimli ₣inin de ₣iİmez parçaları olarak İiirlerinin asıl ve daimi unsuru haline geldi ₣i açıkça anla İılmaktadır. Son dönem İiirlerinde, sayıların ve renklerin yanı sıra ölüm-ya İam, yaİam-do ₣um, İiir-hayat, erotizm, yalnızlık, gemi-yolculuk, hüzün, uyku- suzluk, zaman gibi temalar ile nükte, ironi, söz oyunları, de ₣iİtirim ve İii- rin İiiri gibi çe İitli estetik oyunlar ve yapı unsurları etrafında çok geni İ ve özgün bir ses yakalayan Akanyeti, yer yer Garip İiirinden esinlenmelerini de sürdürür. “1 Ocak 2017, Pazar-Ta İkınköy” açıklamasıyla bilgisayara aktardı ₣ı “Vızvız” İiiri, bu etkinin hissedildi ₣i bariz örneklerden biridir: 50 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

ömür dar gelir ruhuma dünya vız

evren vızvız. (Akanyeti/Dosya: 10) Ğyi bir mimar ve ba İarılı bir satranç oyuncusu olarak hayatında sayı, hesap, ölçü ve simetriye dayalı esteti ₣i disiplin halinde içselle İtiren Akan- yeti, bu formasyonunu büyük bir yalınlık içinde İiirine ta İımı İtır. Onun İiirlerinde sayılar, alı İılmı İ dar nesnelliklerinden uzakla İarak farklı bir bo- yut ve anlam de ₣eri kazanırlar. Duygunun ifadesine aracılık ederler. Ba İ- langıçta fen ve matematikle örülü bir dünyadan geliyor olması İair için bir dezavantaj gibi görünse de, aslında bunun bir avantaja dönü İtürülebilece- ₣ini ispatlar. Akanyeti, iki zıt alanı özgün bir sentezle birle İtirerek İiirler yazma yolunu seçer. Böylece İiirin alanını geni İletirken matemati ₣e, fi- zi₣e, kimyaya ve satranca İiirin, dolayısıyla edebiyatın içinde yer verilebi- lece ₣ini gösterir. Türk edebiyatında Nazım Hikmet ve II. Yeniciler ba İta olmak üzere bu yolu deneyenler vardır. Saygın Akanyeti, Kıbrıs Türk ede- biyatındaki mütevazı alanına bu sıra dı İı ve nadir yakla İımı getirmesiyle ça₣da İlarından ayrılır. Zaten onun farklılı ₣ı, zıt ve karma İık görünen alan- ları büyük bir yalınlık içinde sanatına ta İıyarak özgünlü ₣ü yakalayabilme- sinde saklıdır. Romantik ve soyut sözcüklerden olu İan öznel İiire kar İı çıkarak on- ların yerine teknik terimleri ve geometriyi kullanan Fransız İair Arthur Rimbaud’nun aykırı dü İüncelerle İiiri nesnelle İtirmesi (Alkan, 2005: 191) ve “Sayıklamalar II Sözün Simyası” adlı düzyazı İiirinde rengini buldum sesli harflerin! -A, kara, Ö, beyaz, Ğ, kırmızı, O, mavi, Ü, ye İil. Her sessiz harfin biçimini ve devinimini yeni bir düzene koydum (Alkan, 2005: 194) deyi İi ile Akanyeti’nin İiir anlayı İı örtü İür. Akanyeti, çe İitli İiirlerinde sa- yıları “2 kez, 4 nala, 2 büklüm, oda 9, 18 ocak saat 3, kavaklı sokak 3, inmez 8’e” gibi ba ₣lamlar içinde kullanırken Rimbaud’nun sesli harfleri renklerle e İle İtirmesini hatırlatır. ğair, “66” ve “69 Ayna 96” İiirlerinde kendisinin ve babasının ya İ- larından hareketle yo ₣un anlamlar yükleyecek bir biçimde sayılara ba İvur- muİtur. Bu sebeple, İairin yayımlanmamı İ İiirleri içinde sayılarla ilgili olarak söz konusu iki İiiri ön plana çıkmaktadır. Bunlardan “66” İiiri, 20 Mart 2013 tarihinde 66. ya İına basan Akanyeti’nin, 15 A ₣ustos 2013’te tamamlayarak yazıya geçirdi ₣i bir İiirdir. “66” sayılarla pekâlâ İiir yazıla- bilece ₣inin güzel bir örne ₣idir:

eİimsiz 33 eİimli 33 51 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti

66 öncesi bir hiç 66 sonrası kimbilir kaç

denirse ki ille de birini seç ikirciklenmeden seçerim 2.’sini

çünkü birken iki olduk üçken dört dörtken be İ (be İken dört) ve ikiyken üç (Akanyeti/Dosya: 31) Akanyeti’nin 11-17 Ocak 2016 tarih aralı ₣ını ve 18 Ocak’ta ambu- lansla Dr. Burhan Nalbanto ₣lu Devlet Hastanesi’ne kaldırılan B (BA- BAM), 21 Ocak’ta yo ₣un bakıma alındı Nöroloji Bölümünde… (Akanyeti/Dosya: 17) notunu dü İtü ₣ü “69 Ayna 96” İiiri, anla İıldı ₣ı üzere babası için yazılmı İtır. Tıpkı “66” İiirinde oldu ₣u gibi bu İiirde de sayılarla yaİlar arasındaki ba ₣dan hareket edilmi İtir. Ancak İair, kelimeleri ses ve İekil ahengi yönünden ele aldı ₣ı gibi sayıları da görsel açıdan de ₣erlendir- mektedir. 69 sayısının aynada 96 İeklinde görülmesi ve kendisinin 69, ba- basının 96 ya İında olu İu, Akanyeti’nin bu sayıları özel anlam alanına dâhil etmesini sa ₣lamaktadır. Yine bu İiirde -di ₣erlerinde oldu ₣u gibi- her mıs- raın küçük harfle ba İladı ₣ı dikkat çekmektedir: yaİımın ters okunu İu ya İındasın hep ba İında İapkan son zamanında ya İamına giren kalın camlı gözlük tespihinle bastonun en yakın arkada İın ha var ha yok gözlerinle kulaklarınla ayaklarınla ve ters V gibi ama dimdik hâlâ ayaktasın (Akanyeti/Dosya: 17) Sayılara ilave olarak harflerin ses de ₣eri ve görünümüyle de yakın- dan ilgilenen Akanyeti, “ve ters V gibi” mısraında babası özelinde bir in- sanın iki baca ₣ını açarak ayakta dururken dengesini sa ₣lamaya çalı İmasını anlatır. Mesle ₣i gere ₣i elinden T cetveli dü İmeyen bir mimar olarak her türlü biçimsel ayrıntı ona grafik ve çizim prati ₣i sayesinde anlamlı gelir. Böylece ruhsuz sayı, madde ve İekillere İiir sayesinde ruh ve boyut katar. Anlam zeminine ta İır. Akanyeti’nin “69 Ayna 96” İiirine sevgi ve hüznün yanı sıra Kıbrıs Türk’ünün karakteristik özelliklerinden olan ve içten içe 52 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK sezilen ince bir mizah duygusu da sinmi İtir. ğiirin son bölümü bütün bu sayılan özellikleri barındırır nitelikte olup İöyledir: ha var ha yok saatler günler yediller aylar ve yıllar gelse de gelmese de nisan mayıs ayları 24 saat gev İektir senin gönül yayların

dünya yansa umurunda de ₣il sadece 2 dert kemirir seni toplanmayan ıssız zeytin a ₣açları ve torunlarının kıymetli ellere dü İmesi (Akanyeti/Dosya: 17) Sayılarla birle İtirmeyi ba İardı ₣ı hüznü, bazı İiirlerinde müstakil bir biçimde i İleyen Akanyeti, “ İairsin hüznünden belli” sözünü hatıra getirir. Her İairin mutlaka hüzünlü bir tarafı vardır. Nitekim Saygın Akanyeti’nin İiirinde de hüzün temel yapı ta İlarından biridir. Naif, yalın ve güzel bir İiir olan “Hüzünden Süresiz Haz” yalnızlı ₣ı ve hüznü e İle İtirirken anlam zen- ginli ₣i çok yo ₣un bir İiir olarak dikkati çeker: yüzüstü uzanır uzanmaz yüzyüze geliriz hüzünle

“yüzyıllık yalnızlık” azbuz bir yük de ₣il omuzlarımızda

sırtımızı dönerek sırtçevirmek isteriz hüzünlü yalnızlı ₣ımıza ancak bilmeyiz ki hüzün nefis bir göldür nefis balıklarıyla içimizdeki yalnızlık a ₣larımıza (Akanyeti/Dosya: 3) Tezatlarla kurulmu İ “Yalnızlar Korosu” İiiri de adından anla İıldı ₣ı üzere yalnızlık ve hüzün üzerine özgün bir İiirdir. Akanyeti, bu İiirinde yalnızlı ₣ı anlatmak için fen bilimlerinden istifade eder ve yörüngesinden fırlayan / bir elektron kadar yalnızım der ve İöyle devam eder:

53 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti

bir elektron kadar yalnızım bir baktım herkes yalnız herkes ikiiki, üçüç, be İbe İ… halbuki!

bir elektron kadar yalnızım patlarsa bir gün yörüngesinde birzamanlar döndü ₣üm proton kurtulurum yalnızlıktan … belki! (Akanyeti/Dosya: 20) Yalnızlık üzerine olan “Ça ₣rı İtırılan” adlı bir ba İka İiirinde bir ate İ düİer içime-dı İıma / sesin ı İımazsa karanlı ₣ıma mısralarıyla yine fen bi- limlerinden İiire geçi İ yapılır. Böylece sesin ı İı₣a dönü İmesi ve karanlı ₣ın aydınlanması gibi anlam derinli ₣i güçlü bir İiirsel zemin olu İur. ğairin duygusal anlamdaki terk edilmi İli ₣i ve kimsesizli ₣i vasiyet niteli ₣i ta İıyan “Bilincinize” adlı İiirinde geleneksel anlatım usulleri içinde söz, boyut ka- zanır ve İiir, İairin ölümünde somutla İarak ona e İlik eder. Tamamlanma- mıİ eserleri onunla birlikte topra ₣a karı İarak yok olur. Geriye kalan İiirleri, İairin ölümsüzlük izleridir. beni henüz bitmemi İ İiirlerimle örtün kefenimin ba ₣ları yarım kalmı İ dizelerimden olsun (Akanyeti/Dosya: 1) Saygın Akanyeti’nin birinci ve ikinci dönem İiirlerinin bütününde dikkati çeken temel unsurlardan biri renklerle elde etti₣i görme yetisine yönelik renk ve ı İıklardan örülü canlı bir evrendir. Özellikle lacivert sık- lıkla mısralarında yer bulurken turkuaz, kırmızı, ak, yeİil ve cümbez rengi ile gökku İa₣ı İiirlerine sıklıkla yansır. Cümbez rengi, Kıbrıs’a öz güdür, çünkü adanın karakteristik bitki örtüsünde cümbez a ₣acının özel bir yeri vardır. Cümbez (Ficus sycomorus) a ₣acının anıtsal örne ₣ini bugün Ma- ₣usa’da Lala Mustafa Camiinin önünde görmek mümkündür. Kıbrıs'ta Lü- zinyan, Venedik, Osmanlı, Ğngiliz dönemlerine tanıklık etmi İ bu ya İlı ve heybetli a ₣aç, capcanlı yaprakları ile gövde ve dalları üzerindeki bereketli cümbez meyveleri ile ünlüdür. Cümbez meyvesi, çok ho İ bir pembe renge sahiptir. ğair, “Ya İaranda Ye İermek” adlı İiirinde lütfen hep gülsün / cüm- bez rengi yüzün derken cümbezi istiare olarak kullanır. Akdeniz’e has iklim, bitki örtüsü, co ₣rafi ve kültürel yapı ba ₣la- mında tabiatla iç içe ya İayan Kıbrıs insanını temsil eden Akanyeti, üniver- site e ₣itimine dayalı bilgiyi topra ₣a yakın ya İamanın ve güne İi bolca görüyor olmanın getirdi ₣i bir altyapıyla birle İtirerek renkli ve ı İıltılı bir İiir dili yaratır. “Gökku İa₣ı”, onun bütün bu özelliklerini bünyesinde top- layan çok üstün bir İiir kıymetine sahiptir. ğiirin son bölümü İöyledir: 54 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

bir saniyede yerlebir olmandan bir salise önce en sivri dalına konarak kanatları sadece güne İimizin de ₣il tüm güne İ galaksilerinin rengini ta İıyan bir gökku İa₣ından daha rengârenk bir kelebek kılcal parmaklarıyla kupkuru kılcal damarlarına dokunarak uçurdu seni mutluluktan (Akanyeti/Dosya: 15) Zamanın hızla akı İına ba ₣lı olarak insano ₣lunun ömrünün sona yak- laİtı ₣ını hissetti ₣i anları hemen her sanatçı i İlemi İtir. Nitekim Saygın Akanyeti de bazı İiirlerinde hayatın tükeni İinden duydu ₣u korku, karam- sarlık ve hüznü dile getirir. “Yarı İta Varı İa Yakla İırken” İiiri bu duygunun hâkim oldu ₣u İiirlerine bir örnektir: bitti ₣i yerdeyim İiirdeki ahengin çünkü kaçmaktan çok yoruldum ya İlanmak korkusundan bitti ₣i yerdeyim artık İiirin de sözcüklerin de ve sözün (Akanyeti/Dosya: 12) Yayımlanmamı İ İiirler dosyasındaki yaratım sürecine dair detaylar çok dikkat çekici ve önemlidir. Bu ba ₣lamda “Yarı İta Varı İa Yakla İırken” İiirinin nasıl yazıldı ₣ını anlatan satırlar, İiiri anlam alanı açısından daha da geni İletmektedir. ğiirini hangi itici güçlerle İekillendirdi ₣ini Akanyeti İöyle ifade eder: 2016’nın en sıcak günlerinin ba İlangıcı. Ğkindi ezanı okunu- yor. Oruçlar kabul olsun. Yukarıdaki dizeler, çevremde gördü ₣üm çaresiz hastalıkların, ya İlanma sürecinin ve özellikle aldı ba İını gi- den dü ₣ünlerdeki ko İuİturmaların ve di ₣er olumsuzlukların bende tetikledi ₣i bildik duygular… Ancak kaleme dökecek hale getirmek için günlerce kafamın içinde arılar gibi vızıldadılar (Akan- yeti/Dosya: 12). Bu satırlar sanatçı hassasiyetinin çevrede olup biten olaylardan etki- leni İindeki bilinmeyenleri gözler önüne seri İiyle kıymetlenir. 55 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / …Saygın Akanyeti

Çalı İkan, üretken bir insan profili çizen Saygın Akanyeti’nin İiirle- rinde her sanatçı gibi zaman zaman hayat kar İısında karamsarlı ₣a kapıldı ₣ı görülür. Ancak bu ruh hâli kronik de ₣ildir, gelip geçicidir. O, ya İadı ₣ı dün- yaya farklı pencerelerden bakmayı bilen özgün bir sanatçıdır. Sayılara (özellikle 2’ye) yükledi ₣i anlam, onları İiir dili içerisinde yo ₣urma ba İarısı ve zamanı bo İ geçirmeme bilinci ile lacivert rengi bir laytmotif biçiminde iİleyi İiyle kalıcılı ₣ı yakalamaya adaydır. Sonuç Ya İayan İair ve yazarların eserlerini ele alıp de ₣erlendirirken sanat- çının kendisine kaynak ki İi olarak müracaat etmek ve bu sayede birinci elden bilgilere ula İıp kayda geçirmek bilimsel bir çalı İma için paha biçil- mez bir de ₣ere sahiptir. Dolayısıyla Mehmet ğemsi Saygın Akanyeti üze- rine yürütülen bu çalı İmada da öncelikle sanatçıyla yapılan görü İmeler önemli rol oynamı İtır. Ğlaveten bütün eserleri tahlil edilip tespitlerde bulu- nulmu İtur. Ça₣da İ Kıbrıs Türk Edebiyatının gölgede kalmı İ İair ve yazarı Say- gın Akanyeti, çocuklu ₣undan itibaren insan psikolojisine ba ₣lı soyut ve sözel vasıfları, fen ve matematik bilimlerinin çerçeveledi ₣i farklı bir sanat- sal evrenin içine yerle İtirmi İtir. O, üniversitede mühendislik okumu İ olsa da edebiyat hayatının merkezinde her zaman öncelikli varlı ₣ını korumu İ- tur. ğairin bireysel özellikleri, gördü ₣ü e ₣itim ve ya İadı ₣ı co ₣rafyanın İart- larıyla birle İerek edebiyat anlayı İını olu İturmu İtur. Ayrıca sayılarla özgün bir İiir dili kurmu İtur. Üstelik kullandı ₣ı sayılar sadece matematiksel an- lamlarını koruyarak dil evreninde yer almamı İ, İiirsel ve felsefî bir düz- leme ta İınmı İlardır. Özellikle 2 sayısı, onun için özel ve önemlidir. Do ₣um-ölüm döngüsünü 2 sayısıyla sembolize etmi İtir. Akanyeti’ye göre, 1 ve 2 rakamları insano ₣lunun beklenmedik anlara ba ₣lı hayatının İiir ev- renindeki sembolik kar İılıklarıdır. 1 dünyaya geli İ, 2 dünyadan ayrılı İtır. Ğkisi de insanın ansızın kar İıla İtıklarıdır. ğairin insanlık tarihiyle ya İıt olan do₣um ve ölüm yazgısını bu kadar yalın ve çarpıcı bir b içimde sayılar üze- rinden anlatması çok orijinal ve etkileyicidir. Bütün İiirlerinde vurgulan- ması gereken di ₣er unsurlar ise renk ve ı İıktır. Özellikle lacivert, renk olarak ona çok derin ve anlamlı gelir. Bu sebeple, İiirlerinde en çok kul- landı ₣ı renk laciverttir. “ğiir sestir” diyen Saygın Akanyeti, sayılar ve renklerle kurdu ₣u ya- ratıcı dünyası ve özgün İiir poetikasıyla incelenip edebiyat tarihlerinde yer almayı hak eden biridir. Nitekim bu çalı İma ile hayatı, eserleri ve edebî özellikleri ba ₣lamında ele alınarak edebî İahsiyetine dikkat çekilmi İ, ile- ride daha kapsamlı inceleme ve ara İtırmaların yapılmasına önayak olun- mak istenmi İtir. 56 TÜBAR XLVII / 2020-Bahar / Prof. Dr. Meral DEM ĞRYÜREK

KAYNAKLAR AKANYET Ğ, Saygın (1977), Yarınsızlık , Ba İaran Mat., Lefko İa. ______(2008), 2 Ansızın Arasında Ya İamak , Hakeri Yay., Lefko İa. ALKAN, Erdo ₣an (2005), ğiir Sanatı , Ğnkılap Yay., Ğstanbul. DEM ĞRYÜREK, Meral (2019), “Mehmet ğemsi Akanyeti”, Türk Edebi- yatı Ğsimler Sözlü ₣ü (TE ĞS II). http://teis.yesevi.edu.tr/in- dex.php?sayfa=madde_detay&md=ec5decca5ed3d6b8079e2e7e7b acc9f2.5fe249f7734413f0 (Eri İim tarihi: 25.9.2019) ERG ĞğĞ , Ay İegül (2019), “Saygın Akanyeti”, Kıbrıs Türk Edebiyatı Tarihi (Ed.: Ğsmail Bozkurt, O ₣uz Karakartal), KISBÜ&KIBATEK, C. II, s. 705-707. FEDA Ğ, Harid (1997), Baİlangıcından Günümüze Kadar Türkiye Dı İın- daki Türk Edebiyatları Antolojisi 9 (Batı Trakya ve Kıbrıs Türk Ede- biyatı), Kültür Bakanlı ₣ı Yay., Ankara. Saygın Akanyeti ile 9 Mart 2018, 14 Temmuz 2018, 28 Aralık 2019 ve 2 Ocak 2020 tarihlerinde Lefko İa’daki mimarlık ofisinde yapılan gö- rüİmeler.

TEğEKKÜR Saygın Akanyeti, görü İmelerimizde günlükleri ve yayımlanmamı İ eserleri de dâhil olmak üzere bütün yazdıklarını payla İtı. Sorularımı titizlikle ce- vapladı. Kendisine içtenlikle te İekkür ederim.