ŞUBAT 2020 ’ ’ önsöz

SADECEANTALYASPOR.com Yükseliş… Evet geçirdiğimiz son bir ayın tek bir anlamı var. E-Dergi EKİBİ O da yükseliş. SadeceAntalyaspor.com ve E-dergiyi temsilen İmtiyaz Sahibi Sezon başından bu yana birçok zorlukla uğraşan Antalyaspor, Ünal AYDIN ligin ikinci yarısına bomba gibi başladı. Üst üste alınan galibiyetler ve kupada yarı finale kalma başarısıyla adeta Yayın Koordinatörü mutluluktan uçuyoruz. Fahrettin KAYAN Bu ay Antalyaspor’da yaşanan tüm gelişmeler, gündeme dair Görsel Yönetmen aylık haberler, Antalyaspor ile ilgili projeler ve gündeme yön Atakan YAKICI verecek röportajlarımız, e-dergimizin mart sayısında siz değerli okuyucularımızla buluşuyor. İçerik Geliştirme Sorumlusu H. Merve KORKMAZ Bu ayki sayımızda Başkan Ali Şafak Öztürk, Antalya tribünlerinin sevilen siması Recep Güler namı diğer Miloş, Son Okuma özellikle deplasman maçlarında her zaman takımımızın ve Eda GENÇ AYDIN taraftarımızın yanında olan Devrim Kök, Maraton Üst taraftar grubu lideri Serdar Atan röportajlarını, deplasman anılarıyla Röportaj bizi yeniden o maçlara götürecek olan Ali Dayı’dan maç Dilara Çelik anılarını, Antalyaspor futbol takımının şubat ayı maç karnesini, alt yaş kategorilerde mücadele eden milli oyuncularımızı, Sosyal Medya Editörü Berlin Döner Antalyaspor sezon değerlendirmesini, Baraj Deniz AYDIN Ortaokulu’nun gerçekleştirdiği Antalyaspor koridorunun yapım hikayesini, bu sayımızdan itibaren e-dergimizde yer alacak Röportaj Destek Podcast bölümümüzü, Antalyaspor nostalji fotoğraflarını Ünsal Eren KAYA bulabilirsiniz. BERLİN DÖNER ANTALYASPOR- 66

Telefon 0541 4 1966 07 Ayrıca yine her sayımızda olduğu gibi ilerleyen sayılarımızda GÜRHAN GÜNEYLİ- 34 Mail [email protected] da SadeceAntalyaspor WhatsApp taraftar hattından bizlere İnternet Adresi: sadeceantalyaspor.com göndereceğiniz fotoğraf, haber ve diğer paylaşımlarınızla sizler Yayın Türü: Aylık – Dijital facebook.com/sadeceantalyaspor de e-dergimizde ve Antalya’nın gündeminde yer alabilirsiniz. instagram.com/sadeceantalyaspor Koşulsuz, şartsız ve objektif ilkelerimizle her fikre, her twitter.com/SadeceAScom düşünceye yer vereceğimiz e-dergimizin mart sayısının youtube.com/sadeceantalyaspor Antalya’mıza ve Antalyaspor’umuza hayırlı olmasını dileriz. issuu.com/sadeceantalyaspor

Her hakkı mahfuzdur. E-dergideki yazı, fotoğraf ve diğer görseller- in izin alınmadan veya kaynak gösterilmeden her türlü ortamda çoğaltılması yasaktır. bu sayıda RUUD BOFFIN 10 KORONAVİRÜS

4 20

ALİ ŞAFAK ÖZTÜRK

SÖYLEŞİ: 32 42 DEVRİM KÖK- 22 GEÇMİŞ ZAMAN DEPLASMAN OLUR Kİ GÜNLÜKLERİ

PODCAST- 30 EFSANE 11- 38 ANTALYASPOR KORİDORU- 40 NOSTALJİ ANTALYASPOR- 44 RECEP GÜLER- 48 MİLLİ FUTBOLCULAR- 54 SERDAR ATAN- 56 BERLİN DÖNER ANTALYASPOR- 66 TARAFTAR VE BESLENME- 62 GÜRHAN GÜNEYLİ- 34 ANTALYANIN PARLAYAN YILDIZI - 70 TARAFTARDAN GELENLER - 72 ALİ ŞAFAK ÖZTÜRK

Başkan Ali Şafak Öztürk ile Antalyaspor gündemine dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

4 Öncelikle sizi tanıyalım. Ali Şafak Öztürk kimdir? vereceğine inanıyorum. Antalyaspor camiası ile nasıl tanışmıştır? Çok eskiden başladınız. İlk 2016 olması lazım. O süreçte Başkanlığınızdaki ilk döneminizde çıkan çok fazla geriye gitmeyelim. O dönemin Büyükşehir “BizAntalyasporuz” mottosu, camia tarafından Belediye Başkanı Menderes Türel ve Dışişleri Bakanımız da çok sahiplenilmişti. Antalyaspor kulübü, bu Mevlüt Çavuşoğlu, “Antalyaspor’da güvenebileceğimiz slogan çerçevesinde ne gibi çalışmalar yapıyor? ve uzun dönem planlama yapabileceğimiz birilerine Bizim düşüncemiz, Antalyasporluluk duygusunu biraz ihtiyacımız var.” demişti. Ben de o zamanlar Antalya’ya daha öne çıkarmak. Ama söylediğim gibi, bunu bir süreç yeni gelmiştim, iki yıl olmuştu. Futbola da ilgim vardı, içerisinde ortaya çıkarmak istiyoruz. Son dönemde Antalyaspor’u seviyor ve takip ediyordum. Ama o zaman özellikle yaptığımız transferlere baktığınızda Podolski tam anlamıyla şu an olduğu kadar içinde değildik. Şimdi bizim için dünya yıldızı havasında bir transfer oldu. Aslında her şeyiyle iç içeyiz. Büyüme potansiyeli en büyük olan eleştirdiğimiz şeyleri yaptık. Ama bu sefer yaşça büyük bir kulüp diyebilirim Antalyaspor için. Baktığımız zaman oyuncu olmasına rağmen insanların bakış açışı farklıydı. Antalya’nın güzel bir iklimi var, Antalyaspor’un stadyumu Biz hep şu düşünceyi ön plana çıkarmak istiyoruz. ve tesisleri çok güzel, her şey çok yeni. İyi bir altyapı Antalya’ya özellikle Rusya olmak üzere birçok farklı olabileceğini gördük, yaşadığımız şehre de destek olmak kültürlerden gelen, buraya bir şey katan insanlar var. Yanlış istedik. Başladığımızda bu düşünce ile yola çıktık. İnişler hatırlamıyorsam 100 bin kişiye yakın Rusya’dan gelip çıkışlar oldu, değişik dönemler oldu. Güzel dönemler, zor Antalya’da yaşayan insan var. Bunlar için Rusya’dan bir sol dönemler oldu. Ama hala işi götürüyoruz şu an. bek transferimiz oldu. Bunu burada yaşayan Ruslar için yapmıyoruz elbette ama bu durumun artı yönlerden biri 30 Haziran 2016 ve 11 Aralık 2017 arasındaki olduğunu düşünüyoruz. 1.5 yıllık ilk başkanlık döneminiz, 31 Ağustos En büyük pazarlarımızdan birisi de Almanya. Turizm 2018’den beri süren ikinci başkanlık döneminiz. bakımından düşünürsek, Podolski transferinin en önemli sebebi budur. Şu anda da aldığımız sponsorluklara Bu iki dönemi değerlendirir misiniz? Bu iki ve yaptığımız çalışmalara baktığımız zaman burada dönemin Ali Şafak Öztürk’e kattıkları ve sizden da Almanya uyruklu ya da Alman ortakları olan götürdükleri neler oldu? İkisi de benim için çok farklı dönemler oldu. İnişlerin şirketlerle beraber çalışabildiğimizi görüyoruz. Aslında çıkışların olduğu zamanlar çoktur ama Ali Şafak Öztürk düşüncelerimiz aynı ama bu durum sportif başarıyla da olarak bana kattıkları çoktur. İnsanları tanıma, ülkemi alakalı. Tabi futbolda iniş çıkışlar mutlaka oluyor, bunu da tanıma, kendimi de daha fazla tanıma yönünden çok engelleyemiyorsunuz. büyük artıları oldu bu iki dönemin bana. “Biz Antalyasporuz” söylemini ortaya çıkarırken güçlü bir Türkiye şartlarını daha iyi kavramak açısından bakarsak, kulüp düşüncesini benimsetmek istedik. Çünkü Antalya, 15 yıl yurtdışında yaşadım. 13 yaşından 28 yaşına dek nüfus olarak Türkiye’nin en önde gelen şehirlerinden bir Londra’da yaşadım. Türkiye’ye sürekli gidip geliyordum tanesi. Ama şehrin takımı olan Antalyaspor, istediğimiz ama birebir yakından yaşamayınca göremiyorsunuz. seviyelerde değil. Bunda en büyük sebeplerden birisi de Türkiye’de yaş itibariyle genç bir başkan olmamdan Antalya’nın çok göç alması. kaynaklanan bir tecrübe yaşadım. Bir olgunlaşma Eto’o olayları gerçekleştiği zaman bizim söylediğimiz şey, dönemindeyken siz hayatınızda nasıl olgunlaşıyorsanız, “Siz Fenerbahçe olabilirsiniz, siz Galatasaray olabilirsiniz. verdiğiniz verim de o şekilde olgunlaşıyor. Böylece nokta Siz Beşiktaş olabilirsiniz ama biz de Antalyaspor’uz” atışı hamleler yapabiliyorsunuz. şeklindeydi. Siz yolunuza biz yolumuza gibi bir şey İlk sürece bakarsak, başladığımda ciddi bir başarısızlık olmuştu. Her şekilde kendimizi ayrı konumlandırmak vardı. Ciddi mali sıkıntılar vardı. Başladığımızda 8 haftada istiyoruz. Sadece güç olarak değil, yaptığımız farklı alınan 3 puanla lig sonuncusuyduk. Daha sonra tarihinin projelerle de bunu gösteriyoruz. Stadyum gişe gelirlerimizi en başarılı sezonunu geçirdi Antalyaspor. Daha sonra 3-4 maçta bağışladık. Emine Bulut olsun, deprem olsun, büyük transferlerin yapıldığı dönem var. O süreç, ciddi şehitlerimiz olsun birçok sosyal projeyi yüksek seviyede konuşmaların geçtiği ciddi tecrübeleri içeren bir süreçti. tutuyoruz. Anadolu takımları arasında en yüksek borca Aslında bir şeyler denemek istedik, bunun için alt yapıyı sahip olan kulüplerden birisi olmamıza rağmen bunları oluşturmuştuk aslında kafamızda. Fakat beklediğimiz gibi yapmaya çalışıyoruz. olmadı. Belirli ayrışmalar, düşünce tarzında farklılıklar oldu. Ben, “Biz Antalyasporuz” dediğim zaman orada İkinci süreçte kurtarıcı olarak geldim. Buraya geldiğimiz kenetlenme, birlik, sahiplenme olsun diye yaptım. zaman düşüncemiz, Antalyaspor’a daha fazla katkı Beşiktaş’ın eski başkanı Fikret Orman’a söylediklerimin verebilmek oldu. Ama projeleri daha yavaş şekilde, sindire de hala arkasındayım. Maalesef Türk futbolunda İstanbul sindire yapmak istiyoruz. Çünkü insanların ülkemizde bazı takımları dediğimiz takımlara büyük bir ilgi var. Fazla adil şeyleri hemen sindirebilmesi kolay değil. Anadolu takımı olmayan bir yarış var. Bu durum böyle sürdükçe, sistem olarak değişime kolayca adapte olamıyoruz. İlk geldiğim de bu şekilde motive ettikçe böyle olmaya devam edecek. zamandaki düşüncelerimi hala koruyorum. Burada Bazen insanların silkelenip farkına varması lazım. Hiç potansiyel var. Antalyaspor’un Türkiye’ye katkısı çok fazla, kimse kişiliğini unutmamalı. Biz, kimseyle ilgili bir şeyler Türkiye turizmine ve Türkiye’nin genel bilinirliğine hizmet demiyoruz. Kimseyi küçük görmüyor ya da kendimizi başkalarının altında görmüyoruz. Daha önceki söylemlerinizde Antalyaspor’a Altyapıya dair ne gibi çalışmalar yapılıyor? Bu katkı verebilmesi için Antalya’nın turizm konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? yönünü harekete geçirmek için birçok Uzun dönemli planlamalarımız var ama biz yine de hamlelerimizi şimdiden yapıyoruz. Altyapının faaliyette bulunduğunuzu belirtmiştiniz. Bu alt kademelerinden itibaren değerli oyuncular faaliyetlerden olumlu dönüş alabildiniz mi? katıyoruz kadromuza. Artık Antalyaspor’a genç Yönetim kurulu olarak bu konuda ne gibi yaşta yararlı olabilecek gençleri arıyoruz. Burada da çalışmalar yapıyorsunuz? pozitif şekilde ilerlemeler sağladık. Şu anda rekor Aslında bu konuda daha fazla destek lazım. Turizme seviyede genç milli takımda oynayan oyuncumuz katkılarını görebilmek için genel anlamda biraz daha var. Geçmiş zamanda sanırım en fazla 7 olmuştu hızlı ilerlemesini istiyoruz. Turizme olan katkılara ama şu an 13 kişiyle rekor kırmış durumdayız. Alt yaş baktığımızda hamlelerimizi yapmaya devam ediyoruz. kategorilerinde en fazla milli takım oyuncusu çıkaran Kudryashov transferi, Podolski transferi dedik ama takım olmuş Antalyaspor. özellikle Podolski geçtiğimiz günlerde Anıtkabir Şu an Türkiye’deki kulüplere baktığımızda altyapıya ziyaretini paylaşmıştı. Hepimizin can damarı, Atatürk. yönelmek zorundayız. Ama aynı zamanda altyapı Türkiye’yi sahiplenen, Türk insanının önem verdiği bilincine ilk sahip olan kulüplerden olmak da önemli. bir lideri sahiplenen bir futbolcu görüyoruz burada. Bunu devam ettireceğiz, yatırımlarımızı mümkün Bunu iyi bir şekilde, kendi profilinden de yöneten olduğunca altyapıya yönelik yapmak istiyoruz. bir oyuncu görüyoruz. Bizim planlamalarımızdan bir İyi bir oran yakalamak istiyoruz yatırımlarımızda. tanesi de buydu. Kendisi de bunu başarıyla yapıyor. Hem genç oyuncu yatırımını doğru şekilde yapmak hem de değer ve tecrübe olarak bize maksimum Bilhassa sosyal medyada bu konuda pek seviyede katkı sağlayabilecek tecrübeli oyuncuları da çok söylenti yazılıp çiziliyor. Birçok meblağ kadromuza dahil etmek istiyoruz. telaffuz ediliyor fakat bunu okuyucularımızla Kolej konusuna bakarsak, bu şekilde bir projemiz birlikte biz de ilk ağızdan sizden duymak var. Özellikle burada dernek tarafında ve dernek isteriz. İkinci döneminizde geldiğinizde ne başkanı olan babamın büyük emeği var. Burada hem kadar borçla aldınız ve şu anki güncel borç maliyetinin Antalyaspor’a yüklenmeyeceği hem de tutarı nedir? sürekli sporcu yetiştirebileceğimiz bir kolej yaratmayı Biz söyledik, Mali Genel Kurul olduğu zaman da hedefliyoruz. İnşallah bu sene içerisinde bu projeye konuşulur zaten ama biz geldiğimizden bu yana ciddi başlangıç yapmak istiyoruz. Ama doğru zaman bir artış yok. Sürekli faiz gidiyor. Aslında Antalyaspor bekleniyor. Çok basit bir proje değil ama Antalya’nın açısından baktığımızda gelir gider çerçevesinde geleceği için çok büyük bir hamle. Türkiye’de hatta normal bir denge oturtmuştuk. Geçmiş borçlardan dünya genelinde eşi benzeri olmayan bir proje kalan faiz giderleri vardı. yapacağız. Bu sene yayın gelirinde ciddi bir azalma oldu. Ayrıca Türk spor kulüplerinde bu sene bir kulübün giderleri 10 ila 15 milyon TL arasında artış gösterdi. Bunun üzerine vergi artışları oldu. Vergi konusunda denetlemeler fazlalaştı. Biz zaten gençleri oynatmaya çalıştık. Sezon başındaki hamlelerimize baktığınızda Ufuk olsun, Doğukan olsun, Paul olsun, Bahadır olsun ciddi sayıda genç oyuncumuz vardı. Ama planlamalarda giderdeki artışlar, beklediğimizden hızlı ilerliyor. Baktığımız zaman bu durum sadece bizim değil, Türk futbolunun problemi haline gelmiş durumda. Ayakta kalmayı ve borcun artmamasını sağlamaya çalışıyor kulüpler. Biz geldiğimiz zaman borç 400-425 milyon TL civarındaydı. Şu anda biraz üstünde bir meblağdır. Burada borcu azaltmak anlamında gelir getirici projeler önemli rol oynayacak ve futbol planlamasında yine seneye de biraz daha gençlere yönelik yatırımlarla devam edeceğiz.

Antalyaspor, sizin başkanlık döneminizle birlikte altyapıya daha fazla önem veren bir kulüp haline geldi. Bu konuda yapılan çalışmaların meyvesi size göre alındı mı? 6 Taraftarların heyecanlandığı bir konu da yarısında deplasmanda yaşanan ve yarı Antalyaspor’un Türkiye Kupası’nda yarı finalin ilk maçında da süren gerginliğe dair finalde mücadele etmesi. İki ayaklı yarı düşünceleriniz nelerdir? finalin ilk maçını 1-0 kaybetmiş olmamıza Şimdi “maç beraber izlenecekmiş” diye bilip bilmeden konuşan, medyada yazan, sosyal medyada yazıp çizen rağmen taraftarlarımız final ve kupa bir sürü insan var. Bize öyle bir öneri gelse en başta konusunda iddialı. Siz bu konuda neler biz buna kusura bakmayın deriz. düşünüyorsunuz? Aslında benim motivasyonum, hep güzel şeyler Rekabet ya da aradaki düşünceler, bir anda yok yapabilmek ve buraya güzel şeyler kazandırabilmek olmuyor. Gece yattın, sabah kalktın, geçti denebilecek şeklinde. Sadece motivasyon olarak değil, bunu ben bir şey değil. İşin içine rekabet girince aranızın en iyi bir kenetlenme süreci olarak görüyorum. Buradaki olduğu takımla dahi sıkıntı yaşanabiliyor. Özellikle ana motivasyon, Antalyaspor’dur. Antalyaspor adına biz, toplum olarak da biraz agresifiz. Böyle bir öneri bir şeyler yapmak istiyorum. Bunu yapan, bunun zaten yoktu ama gerçekten aradaki rekabetin sıkıntılı öncüsü olan başkan olursam da ne mutlu bana. yerlere gittiğini görmüştük. Son dönemlerde bunu Türkiye Kupası konusuna gelirsek, şu an gece biraz daha yatıştırmak adına adımlar oldu iki taraftan yattığımda bu kupayı kazandığımızın hayalini da. Bunun bilinçli şekilde devam ettirilmesi lazım. görüyorum. Ama aynı zamanda takım ligde bir Aytemiz Alanyaspor’un takım otobüsünün taşlanması süreçten geçiyor, ligde kalma önceliğine sahibiz. yanlış ama Alanyaspor oyuncusu Efecan’ın Ligde kaldığımız sürece her sezon Avrupa iddiası yaptıklarına da, sosyal medyadaki açıklamalarına da koyabiliriz. Ama diğer türlü alt liglerde elinizde dikkat edeceksin. Karşılıklı bir bilinçlenme şart. Ne sadece kupa kalıyor. Buna göre değerlendirdiğimizde oldu, son lig maçında bizim otobüslerimiz taşlandı, önceliğimiz ligde kalmak değil, ligi en iyi yerde Antalya kümeye diye tezahürat edildi. Onların da bitirmek. Türkiye Kupası’nı ister miyiz, hem de ne sürekli dile getirdikleri argümanlar var. kadar çok isteriz! Ama bizim düşüncemiz ligi iyi bir Sonuçta aynı şehrin insanıyız. Burada sakin olabilmek yerde bitirebilmek ve Türkiye Kupası’nı alabilmek de önemli, yoksa biz Alanyaspor’u her platformda şeklinde. yenmek istiyoruz. Bunu da en iyi şekilde yapmak Ben takımımızın Alanya’da rakibini yeneceğine istiyoruz. Ama iki taraf da yenilgiyi hazmedebilmeli. inanıyorum. Ondan sonra da finalde kim çıkarsa Biz de yenildiğimizde hazmedebilmeliyiz, onlar çıksın onu da yenebiliriz. da yenildiklerinde hazmedebilmeliler. Kupa maçı Alanya’da, lig maçı Antalya’da olacak. Bu maçlarda da göreceğiz, bir sorun çıkmaması için de elimizden Hazır konusu açılmışken Aytemiz Alanyaspor geleni yapacağız. camiası ile ilişkilere dair sizden bir yorum alabilir miyiz? Bilhassa bu sene ligin ilk Instagram hesabınızdan 13 Ocak tarihinde maalesef İstanbul takımlarına destek daha üst seviyede. Bu şehrin bir parçasıysan, bu şehirde yaptığınız “Ah sizi gidi bir avuç küçükler” yaşıyorsan Antalyaspor’a destek vermen zorunluluk açıklaması çok konuşulmuştu. O açıklamanın gibi bir şey. Antalyaspor, yaşadığın şehrin bir parçası. ardından camia da ikiye bölünmüş, bir En önemli markalarından bir tanesi. O zaman sen kısmı açıklamanıza katılırken bir kısım da de destek verecek ve burada yapacağın hareketlere doğru bulmamıştı. Bu açıklama hakkında ne dikkat edeceksin. söylersiniz? O açıklamanın yerine ulaştığını Biz, maksimum desteği sağlamak istiyoruz. Bunun düşünüyor musunuz? olabilmesi için sportif başarının da gelmesi gerekiyor. Kesinlikle yerine ulaştığını ve o zaman böyle bir Podolski olsun, Jahovic olsun, Sinan olsun moda açıklamaya ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Çünkü kulüp olma anlamında hamlelerimiz oldu. Ayrıca bilip bilmeden konuşan insanlar da vardı. doğru ilkelerle öne çıkabilmemiz lazım. Sadece İnsanlar arka planda neler olduğunu bilmiyor. Beni Antalyaspor’un değil, Türkiye’nin de değerlerini destekleyen kitleden de çok fazla sorgulayanlar koruyabilmek, önceliğimiz olmalı. Biz, daha fazla vardı. Bu açıklamadan sonra transferler de yayılmak istiyoruz. Okul ziyaretleri olsun, esnaf gelince işler rayına oturdu gibi görünüyor. Bu da ziyaretleri olsun şehrin içine daha fazla girebilmek zamanlama açısından önemliydi. O yüzden beklemem istiyoruz. de gerekliydi. Açıklamadan birkaç gün sonra da transferler geldi. Bir mağlubiyet geliyor, yaptığınız şeyler unutuluyor. Zamanlama olarak da doğru bir Biraz da Antalyaspor dışından konuşursak, açıklamaydı ve öyle bir açıklamaya ihtiyaç olmuştu. iş dünyasındaki başarılarınızla aynı zamanda Fortune 40 Yaş Altı 40 listesinde de üst sıralarda yer alıyorsunuz. Bu konuda neler İlk döneminizde Antalyaspor’u yurtdışında söylersiniz? tanıtmak için birçok projeniz vardı. Bu Tabi benim bir Antalyaspor kimliğim var. Antalyaspor projeler hakkında bilhassa ikinci döneminizde dışında da elimizden geleni yapmak istiyoruz. Benim ne gibi çalışmalar yapmaktasınız? ilgilendiğim kısım turizm olduğu için, burada fark Açıkçası artık daha yavaş gidiyor projeler. Çünkü sağlamaya çalışıyoruz. Regnum Carya markasıyla da önceliklerimiz farklı. Mali sıkıntıları önleyebilmek bunu yaptığımızı düşünüyoruz. Yaptığımız konserler ve daha istikrarlı bir duruma kavuşmak için daha olsun, düzenlenen etkinlikler olsun Türkiye’de eşi yavaş ilerliyoruz. Şu anda o projeler askıya alınmış benzeri olmayan bir otel var. Sadece otelle değil, durumda. otel grubumuzla da ilgileniyorum. Ama otel olarak yaptıklarımız ön plana çıkıyor. Jennifer Lopez Antalya halkının Antalyaspor’a bakış açısını gibi Antalya’ya artı değer sağlayan konserlerimiz değerlendirir misiniz? Antalyaspor’un de oluyor. Bunun dışında G20 Zirvesi’nin de ev Antalyalılar ile bütünleşmesini sağlamak için sahipliğini yaptık. Bu alanda da yapabileceğimizin ne gibi projeler planlanıyor? maksimumunu yapmaya çalışıyoruz. Elimizden geldiği Antalya’da şehir olarak takımı sahiplenme var ama kadar da takdirini görüyoruz. bunun daha üst seviyelerde olması lazım. Şehrimizde

8 Antalyaspor dışında geçen zamanınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ali Şafak Öztürk’ün Antalyaspor dışındaki bir günü nasıl geçmektedir? Bizimle paylaşabilir misiniz? Antalyaspor dışında aslında kendiyle vakit geçirmeyi daha fazla seven biriyim. Benim eğlencem de bu. Burada özüme döndüm. Çok aşırı olmasa da oyun oynamayı severim. Son zamanlarda PUBG’ye başlattılar beni. Strateji hakkında kitaplar okumayı seviyorum. Golf oynamayı severim. Asıl golf tutkunu olansa babam. İşim turizm olduğu için aslında gezmeyi severim ama eski zamanlardaki gibi gezip tozamıyorum. Ama gezmeye çalışıyorum mümkün oldukça.

Bu keyifli röportaj için size çok teşekkür ederiz. SadeceAntalyaspor E-dergi aracılığıyla sizi okuyacak taraftarlarımız ve Antalyaspor camiasına mesajınız nedir?

Başkan Ali Şafak Öztürk’ün taraftarlara ve camiaya mesajına aşağıdaki QR code aracılığıyla ulaşabilirsiniz. 10

12

14

16

18

Ruud BOFFIN

3 SEZON 69 MAÇ 6240 DAKİKA

20 Kariyerinde bir golü bulunan Ruud Boffin, bu golü 25 Eylül 2016’da oynanan Ümraniyespor – Eskişehirspor mücadelesinde 88. dakikada 70 metreden kaydetti.

Adı Soyadı: Ruud Jorge Boffin Doğum Tarihi: 5 Kasım 1987 Forma Numarası: 25 Boy: 1.96 mt Oynadığı Pozisyon: Kaleci

Ruud Boffin, 5 Kasım 1987 tarihinde Sint-Truiden’de doğmuştur. Futbola SK Tongeren altyapısında başlayan Ruud Boffin, ardından VV St. Truiden takımına geçmiştir. Daha sonra KRC Genk takımının altyapısında forma giyen Boffin, 2005-2006 sezonunda Hollanda ekiplerinden PSV Eindhoven’in yolunu tuttu. 2007-2008 yılında FC Eindhoven takımına kiralanan Belçikalı kaleci, 20 maçta forma giydi. 2008-2009 sezonunda Hollanda 2. Lig ekiplerinden MVV Maastricht ile anlaşma sağlayan Boffin, 2009-2010 sezonunda ara transfer döneminde Eredivisie ekiplerinden VVV-Venlo’ya kiralandı. 2010-2011 sezonunda Premier Lig’in yolunu tutan tecrübeli file bekçisi, 2012 yılının nisan ayında West Ham United ile sözleşmesini karşılıklı anlaşarak feshetti. 2012-2013 sezonunda Eskişehirspor’a gelen 32 yaşındaki deneyimli kaleci 5 yıl boyunca kırmızı-siyahlı takımın formasını terletti. 2017-2018 sezonundan bu yana Antalyaspor forması giyen Ruud Boffin’in kulübümüzle 31 Mayıs 2022 tarihine dek sözleşmesi bulunuyor. Antalyaspor forması ile ilk maçına 13 Ağustos 2017’de Beşiktaş maçıyla çıkan tecrübeli eldiven, kırmızı-beyazlı formayla 3 sezonda 69 maça çıktı. Belçikalı kaleci, bu sezon Antalyaspor formasıyla 21 maça çıktı ve kalesinde 32 gol gördü. Belçika U19 takımı kadrosuna üç kez davet edilen Ruud Boffin, bu maçlarda süre alamamıştır. Çocukluğundan bu yana Antalyaspor ile büyümüş, Antalyaspor’u özellikle Ankara deplasmanlarında yalnız bırakmayan Sayın Devrim Kök ile Antalyaspor’u konuştuk.

SÖYLEŞİ: DEVRİM KÖK

Antalyaspor’un ısınan futbolcularını göreceğim diye kalbim Öncelikle sizi tanıyalım. Devrim Kök kimdir? 1977 yılında Antalya’da doğdum. Tabi sizler beni siyasi inanılmaz çarpardı. O heyecanı, anılarımı görüyorum. kimliğimle tanıyorsunuz. Ben, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kendimi ifade ediyorum Antalyaspor’da. “Antalyalılık” gençlik kolları başkanlığından beri yani 16 yaşından bu kavramını görüyorum. Binlerce çocuğun arasından sizin yana görev yapıyorum. Türkiye’nin en genç milletvekillerin- çocuğunuz çok uzun boylu, sarışın, mavi gözlü olmasa da den oldum. İl başkanlığı yaptım. Çeşitli kademelerde görev- en güzelidir. Ben, Antalyaspor’u bu şekilde ifade ediyor ve lerde bulundum. böyle görüyorum. Antalyaspor, benim için sadece bir futbol kulübü değildir. Bizim olduğu için Antalyaspor’u dünyanın en güzel kulübü Antalyaspor, Devrim Kök için ne ifade ediyor? Antalyaspor, Devrim Kök için çok şey ifade ediyor. Çocuk- olarak görüyorum. Sadece sportif değil, kendimi tanım- luğumu, sevgimi, heyecanımı ifade ediyor. Antalyaspor, ladığım bir ifade alan olarak görüyorum. Antalyaspor benim için sadece bir futbol kulübü değil. Antalyaspor, taraftarlarını ise büyük bir aile olarak görüyorum. aslında benim kendimi ifade ettiğim, kendimi tanım- Ortaokulda evden kaçıp, Antalyaspor’un deplasman oto- ladığım bir alan. Anılarım, hatıralarım… Babamla, babamın büslerine yetişip, yolun yarısını ayakta kalan yarısını omzunda 5 yaşında Atatürk Stadyumu’na geldiğim dönemi değişerek oturarak gittiğim deplasmanları hatırlıyorum. hatırlıyorum. Daha sonradan aynı şekilde oğlumu da o Sevindiğim ve üzüldüğümüz zamanları hatırlıyorum. yaşlarda omzumda stadyuma Antalyaspor maçlarını Dolayısıyla Antalyaspor, benim siyasetten sonra gidip de izlemeye götürdüğümü hatırlıyorum. insanlara toplu şekilde ulaşabileceğim bir alan asla değil. Atatürk Stadyumu’nda açık tribüne 4-5 yaşında ilk kez Ben bunu samimi de bulmam. Antalyaspor, benim kendimi geldiğimde babamın omzundan indiğimde orada bir rampa tanıdığım andan bu yana hayatımda kendimi ifade ede- vardı. Benim yaşımdakiler, benden büyükler hatırlar. O bildiğim en önemli alanlardan bir tanesidir. rampadan yukarıya doğru maç başlamadan koştururken, 22 söylüyorlar. Deniz ile ilgili en büyük hayalimiz ise, uzun yıllar Koyu bir Antalyasporlu ve Antalyaspor Antalyaspor’un kalesini korumasıdır. Bu hem benim hem taraftarlarının çok sevdiği isimlerden birisiniz. dedesinin hem de Deniz’in hayali. Aslında üç kuşağın ortak İç saha ya da deplasmanda takımımızı da yalnız hayali. İnşallah bunu gerçekleştirecektir Deniz. bırakmadığınızı biliyoruz. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Evet, iyi bir Antalyaspor taraftarıyım. O tribünlerden yetişen bir Futbolun içinden gelen bir isim olarak milletvekili olarak bulunduğum yerin avantajlarından aslında Antalyaspor’un bu seneki performansını nasıl Antalyaspor’un yararlanması gerektiğini, çünkü onların da yorumluyorsunuz? bulunduğum bu yerde pay sahibi olduğuna inanıyorum. Aslında takımımızın bu seneki performansı, beklentilerimizin Özellikle Ankara deplasmanları olmak üzere farklı altında oldu. Bu, bütün kardeşlerimizin ortak düşüncesidir. deplasmanlarda taraftarlarımızı karşılıyorum. Onlardan birisi Hatta bu durumdan çok endişe duyduk. Elbette birtakım olarak onlar için yapabileceğim ne varsa orada yapıyorum. şeyler yanlış gitti ve bu sonuç geldi. Ben neden sonuç Emniyeti bilgilendiriyoruz, o şehrin emniyeti ile yazışmalar ilişkisine futbolda hep inanmışımdır. Bunu şöyle bir bakış yapıyoruz ki orada Antalya’dan gelen kardeşlerimizin burnu açısıyla irdelemek lazım. Ali Koç da Fenerbahçe için çok büyük bile kanamadan takımının o günkü zaferine tanıklık edip daha fedakarlıklar yapıyor ama onların camiası da birçok sorun sonra huzur içinde şehrimize dönmesine katkı sağlayalım. Bu yaşıyor. Demek ki futbolda bunlar olabiliyor. yaptıklarımızın hepsini Antalyasporlu ve Antalyalı olmanın gereği olarak görüyoruz. Aslında bunu bir vazife olarak değil, Ara transferde başarılı transferler yapıldı, bir nebze rahatladık içimizden gelen bir davranış olarak görüyoruz. ama tam olarak rahatlamış değiliz. Bazen her şey arzu Antalyaspor’da taraftar gruplarımız var, biliyorsunuz. Birçok ettiğiniz gibi olmuyor. Bunları deneme yanılma yöntemiyle gruptan fedakarca mücadele eden, Antalyaspor’a karşılıksız görüyorsunuz. Sezon başındaki o olumsuz tabloyu devre arası destek veren kardeşlerimin benimle alakalı şöyle bir tarifleri transferleri ile geride bırakmış olduk. Umut ediyorum gelecek var: “Biz tribünden milletvekili çıkarttık.” Bu da beni mutlu sezona üzerine daha da nokta transferler ekleyerek, istikrar ediyor. Onların kardeşi olmaktan, Antalyaspor taraftarı sağlayabiliriz. Kısa, orta ve uzun vadeli hedefler koymak olmaktan gurur duyuyorum. Hayatım boyunca hangi mevkide, önemli. Antalyaspor’un bundan sonraki hedefi, kesinlikle hangi makamda olursam olayım onların kardeşi olarak bu şampiyonluğa oynayan bir takım olmak olmalıdır. Çünkü bu gururu onlarla paylaşacağım. şehir bunu hak ediyor. Birkaç yıl önce bu şekilde hayallerimiz vardı biliyorsunuz. Bazı başarısız transferler ile bu hayalleri erteledik ve uçurumdan döndük. Umut ediyorum ki hep Genç Milli düzeyinde Milli Takım forması beraber Anadolu’dan şampiyon çıkan bir Antalyaspor’a tanıklık ve ayrıca Antalyaspor forması giydiniz. ederiz. Antalyaspor’da oynadığınız dönemi bize Yönetim konusunda değerlendirirsek, Öztürk Ailesi vefakar bir aile. Antalya’ya gerçekten katkı yapmaya çalışıyorlar. Futbolda aktarabilir misiniz? Antalyaspor’da oynadığım dönemlerde Antalyaspor, 2. her zaman iki kere iki dört olmuyor. Öztürk Ailesinin de aslında Lig’deydi. Tabi takımımız her sene şampiyonluğa oynuyordu. dönem dönem emeklerinin karşılığını alamadıkları oluyor. O zamanlar şimdilerin U21’i olan PAF takım vardı. O dönemde Bizim onlara destek olmamız lazım. Hem Ali Şafak Başkan hem Antalyaspor hangi deplasmana gitse aynı statta biz, onlardan de babasının bu mücadelelerine saygı duyuyorum. Ali Şafak önce oynardık. Kendimizi o zaman daha kolay ifade ediyorduk. Öztürk, genç bir başkan. Ama ben, başarının yaşla alakası Şimdi görüyorum ki altyapılar başka sahalarda oynuyor. Aslında olmadığını düşünüyorum. Tecrübe ve birikimle alakası var. bu doğru bir uygulama değil. Ben oradan A takım kadrosuna Tecrübe ve birikim olduğu zaman gençlik enerjisini de bir araya çağrıldım ve Milli takım kadrosuna gittim. Avrupa’da önemli getirdiğinizde başarıyı getirebilirsiniz. başarılar elde eden Milli Takımın santrforuydum. Sonra Ben, en genç milletvekillerinden biri oldum. Birçok alanda sakatlıklar geçirdim. Ön çapraz bağım koptu iki defa üst üste. elimden geleni yapmaya, başarılı olmaya çalıştım. Ali Şafak E Antalyaspor’un da bütçesi belli, beni ameliyat ettirdiler Öztürk’ün yaşamında da bunu görüyorum. Ben, onun birikimine sağ olsunlar ama bu ameliyatı Türkiye’de yapabilecek birkaç ve enerjisine güveniyorum. Onun hırsını, iyi niyetini görüyorum. kişi vardı. İkinci defa aynı yerden sakatlanınca bir daha Genç olması bana göre bir avantaj. Ona destek olmalıyız. Böyle sakatlanırsam ömür boyu sakatlanma riskim vardı. Mecburen ilkeli ve başarı isteyen, vizyonlu, misyonu olan bir başkanın ayrılmak ve futboldan uzaklaşmak zorunda kaldım. etrafında birleşmeliyiz. Antalya için aslında bu bir avantaj. Başarılı olacağına yürekten inanıyorum. Unutulmaması gereken bir başka şey de bu şehrin bir ağabeyi, Yine oğlunuzun da kulübümüzde U17, U19 bir büyüğü var. Hem maddi hem de manevi olarak her zaman ve U21 formaları giydiğini, Şu an Boluspor’da Antalyaspor’un yanında olan, kente değer katan bir Mustafa forma giydiğini öğrendik. Oğlunuzla ilgili neler Yılmaz var. O de şu an Antalyaspor Kulübü Derneği’nde Fikret söylersiniz? Öztürk’ün başkan yardımcısı. Onun da Antalyaspor’a ve bu Oğlumun adı, Deniz. Deniz de aynı benim gibi. Ben babamın kente katkılarını unutmamak lazım. Antalyaspor camiası içinde omzunda 4-5 yaşlarında ilk maçım gitmiştim babamla, Deniz hep vardı. Ama aktif olarak bulunması, Antalyaspor’a çok ciddi de benim yaşlarımda iken benim omzumda gitti ilk maçına. bir değer katıyor. Çok iyi bir Antalyasporlu. Antalyaspor altyapısında forma Aynı zamanda Servet Çavuşoğlu da bizim dostumuz, onun da giydi, Antalyaspor’da profesyonel oldu. Daha sonra Boluspor’a mücadelesine tanık oluyorum ve bu mücadeleyi görüyorum. transfer oldu. Onların destekçisiyiz. Er ya da geç onların başkanlığında ve Yaşı çok genç, bu yüzden Boluspor’da fazla şans bulamadı ama önderliğinde, bizler de tribünlerde hep birlikte Antalyaspor’un hocaları ile konuştuğumuzda Deniz’in Türk futboluna çok ciddi başarılarına tanık olacağımıza inanıyorum. katkıları olacağını, çok yetenekli olduğunu, hem fiziksel hem mental açıdan kendini sürekli geliştiren bir futbolcu olduğunu 2017 yılında Antalya Stadyumu’nda özel güvenlik siyasetçi olarak bu kenti yönetenler ve futbol kulüplerinin yöneticileri, bu gerginliği azaltmak adına kesinlikle bazı görevlilerinin bilhassa kadın taraftarlara yönelik önlemler almalılar. İki takım da kentimizin takımı yani. gerçekleştirdiği çağ dışı aramaları Meclis Antalyaspor cephesinde de bazı şeyler oluyor ama gündemine taşımış, oluşan kamuoyu ile kadın Alanya’da taşlamalar oluyor. Ben bunu Alanyalılara hiç taraftarların da beğenisini kazanmış ve kadın yakıştıramıyorum. Aslında Alanya taraftarının içinden küçük taraftar sayısının artışında pay sahibi olmuştunuz. bir grubun bunu yaptığını düşünüyorum. Her maçtan sonra Bu konuda neler söylemek istersiniz? “Antalya kümeye” diye bağırmalarını da yakışıksız ve çirkin Ben bu konuyu Meclis gündemine taşımıştım. O aramaları buluyorum. İstanbul, Ankara ve bizden başka Süper Lig’de çağ dışı ve ayıp olarak nitelendiriyorum. Kadınların olduğu birden fazla temsilcisi olan şehir yok. Bunun gururunu her alan, bizlere artı bir değer ve seviye katar. Biz futbolda yaşarken Antalyaspor’un küme düşmesinden medet şiddetin önüne geçmeye çalışıyoruz. Aslında sadece ummak, hoş bir davranış değil. Ben bunu bütün Alanyalılar güvenlik tedbirleri ile futbolda şiddetin önüne geçmezsiniz. ve Alanyaspor camiasına mal etmiyorum. Kendini bilmez Stattaki kadın sayısını artırmak da kendiliğinden doğal küçük bir grup bunu yapıyor diye düşünüyorum. Aslında bir önlemdir. Çünkü kadının olduğu yerde küfür, şiddet bir dönem ilişkiler çok iyiydi. Bir an evvel önce ilişkileri o olmaz. Bizler örflerimiz gereği yanımızda bir kadın varken döneme döndürmek ve bu ilişkileri onarmak lazım. Bazı konuşmalarımıza, hal ve hareketlerimize dikkat ederiz. Bu, girişimlerde bulunmak lazım. kadına saygıdandır. Kadın, Türk geleneklerinin en önemli Antalyaspor taraftarı olarak bakarsak, Alanyaspor’un unsurlarından birisidir. Kadınlar, bulundukları ortamın elbette başarılı olmasını istiyorum. Ama ben Antalyaspor kalitesini yukarıya taşır. Kadınların futbol maçlarına daha taraftarıyım. Ben hiçbir zaman kafamın içindekileri fazla katılımını sağlamaya gayret ederken bilerek ya saklamadım ve kafamın arkasında ayrı bir ajandam olmadı. da bilmeyerek yapılan bu uygulamalarla aslında onları Kupada Antalyaspor’un finale yükselmesini istiyorum. tribünlerden uzaklaştırıyoruz. Bu durum hem yanlış Alanyaspor’a yenildiğimiz için çok üzüldüm. Alanyaspor, hem futbolumuzun kalitesine ciddi bir darbe vuracak Antalyaspor ile oynamasaydı onların finale yükselip kupayı hareket hem de insan haklarına aykırı… Yapılan çağ dışı almalarını arzu ederdim. Ama olay Antalyaspor olunca aramaların kaldırılması için defalarca gündeme taşıdım, ben, Antalyaspor’un finale çıkmasını ve kupayı almasını Spor Bakanlığı’na ziyarete gittim, Emniyet Müdürü ve arzu ediyorum. İkinci maçta inşallah Alanya’da olacağım. Vali ile bunları konuştuk. Bunun artık aşılması gerektiğini Antalyaspor galip gelerek yarı finali aşacak. düşünüyorum. Kadınlar zaten erkeklere göre otokontrolü Buradan hocamıza da bir serzenişte bulunmak istiyorum. daha üst seviyede olan, daha çok mantığı ile hareket eden, Tamer Tuna’yı beğeniyorum, başarılı da buluyorum. Ama çok daha bilinçli bir kitle. Kadınlara pozitif ayrımcılığın Alanyaspor maçına Fenerbahçe maçındaki kadroyla her alanda olduğu gibi futbolda da olması gerektiğini çıksaydık, o maç öyle olmazdı. Ben bu saatten sonra düşünüyorum. Antalyaspor’un küme düşmesi gibi bir seçeneği asla düşünmüyorum. Antalyaspor ligi olabildiğince üst sıralarda Şu an gündemde olan konulardan birisi de tamamlamalı ve önümüzdeki yıla hazırlık yapmalı. Ama Alanyaspor ile Antalyaspor arasında oluşan kupada da hedefimize koşar adımlarla ilerlemeliyiz. Kupa, rekabet. Geçmişten günümüze süregelen bizim için lüks değildir. Antalyaspor, kupayı kazanabilecek rekabette birçok olay yaşansa da son dönemdeki bir camia. İkinci maça en iyi kadromuzla çıkıp Alanya’da olayları nasıl yorumluyorsunuz? galip gelmeliyiz. Finalde de hangi takım olursa olsun Ben bu konuda iki türlü yorum yapmak istiyorum. Bir inşallah biz kupamızı Antalya’ya getireceğiz. Böyle bir hayalim var. 24 Atatürk Stadyumu’nda birçok anısı olan bir isim yaşadığı bir sıkıntı aslında. Biz, bu durumu toparladık. Şimdiki stadımız çok güzel bir stat. Ben belki de olarak, takımımızın uzun yıllar stat değiştirmesi kendi stadyumumuz olduğu için çok beğeniyorum. ve en son Antalya Stadyumu’na kavuşmasını nasıl Bana Türkiye’nin en güzel stadyumu olarak geliyor. yorumlarsınız? Benim babam, Manavgatlıdır. Bir tarafımız Yapım aşamasında ben siyasetçiydim. Hatta kendi Manavgatlı, bir tarafımız İbradılı. Çocukluğumda partim de teknik olarak trafikte aksamalar olmaması, ilçelerden otobüs kalkardı, Manavgat Köprüsü’nün sıkıntılar yaşanmaması için Kepez’e, şehir dışına üzerine bir minibüs veya o zamanlar yarım otobüsler yapılmasını istemişti. Ben, partimin görüşünün vardı. Onları çekerler, kırmızı-beyaz bir bayrak dışında bir Antalyaspor taraftarı olarak en çok asarlardı üzerine. Dolması beş dakika sürerdi. taraftar nereye gelecekse oraya yapılması mantığıyla Serik’ten, Manavgat’tan, Alanya’dan, Kaş’tan onay vermiştim. O tartışmaların içinde bu görüşü otobüsler gelirdi. Müthiş bir taraftar vardı. savunuyordum. Çünkü Şükrü Saraçoğlu Stadyumu Atatürk Stadyumu, bizim mabedimizdi. İlk gözümüzü da şehrin göbeğinde. Maç günü birtakım sıkıntılar açtığımız yer, ilk aşkımızdı. Atatürk Stadyumu’nun yaşanıyor, çok ciddi konvoylar oluşuyor ama iki bende yeri hala ayrıdır. Geçenlerde yürüyüş yaptım haftada bir o sıkışıklığa Antalya’daki arkadaşlarımız orada, çok duygulandım. Ben yetkili olsaydım, oranın da katlanıversin canım. Deplasmanlara uyumadan, yıkılmasına müsaade etmezdim. Orayı bir Antalyaspor aç susuz gidip gelen taraftarlarımız varken şehir Müzesi haline getirirdim. Ben siyasi olarak da bunu içinde yaşayan insanlar da o gün birazcık sıkıntıya tekrar gündeme taşımak istiyorum. Orada yeşil alanı katlanıversin. Bunu sadece mantık ve teknik olarak da bozmayacak şekilde, çocuklarımızın çocukları yorumlamak, benim taraftar ruhuma aykırı. Ben bu da geldiği zaman “Antalyaspor’un ilk stadyumu olayı o zamanlar da duygusal olarak yorumlamıştım. burasıydı” diyecekleri, aslına uygun bir minyatür stat Dolayısıyla ben, Antalya Stadyumu’nu kazandıranlara ve Antalyaspor Müzesi yapılmasını arzu ediyorum. da teşekkür ediyorum. Bir kardeşleri olarak Yani 1966’dan bu yana oynayan futbolcuların taraftarlarımızın stadyumu her maç doldurmasını rica fotoğraflarının olduğu, rahmetli olanlar için bir anı ediyorum. köşesi yapıldığı, ilk formalardan bugüne dek olan Bir kent kültürünün oluşmasında birçok önemli ve formalara yer verildiği, kazanılan başarıların, 2. ortak payda vardır. Bu ortak paydalardan bir tanesi Lig’deki şampiyonluk kupalarının sergilendiği bir de bu takımın yani şehrin ruhudur. O ruh, kente ciddi müzenin olmasını arzu ediyorum. bir değer ve marka değeri katar. Bizim en önemli Elbette Mardan’a da Akdeniz Üniversitesi marka değerimiz, Antalyaspor’dur. Türk bayrağımızın Stadyumu’na da gittik. Çok sayıda taraftar kaybı yerini hiçbir şey dolduramaz ama şehrimizin rengi de yaşadık. Ama bu durum Galatasaray’ın Beşiktaş’ın bayrağımız gibi kırmızı beyazdır. Onun için benim en ya da diğer camiaların stadyumları yapılırken hep sevdiğim renk, çocukluğumdan beri kırmızıdır. Antalyaspor’u senelerdir takip eden bir Antalyaspor’un Muğlaspor ile maçı vardı. O zamanlar isim olarak sizin hatırınızda kalan en Antalyaspor’da PAF takımda oynuyorum. A takımla unutamadığınız anıyı öğrenebilir miyiz? Son üç maç, bir tanesi Bandırma’da Gönenspor antrenmanlara çıkmaya başladım. İkinci yarıda ile oynayacağız. İkincisi Afyon’da oynayacağız. oyuna girdim. Muğlaspor’un kalesinde ise daha Üçüncüsünü de Kütahya ile Antalya’da oynayacağız. sonra Beşiktaş’ın kalesini koruyan Fevzi Tuncay’dı. Bu üç maçın en az ikisini almak zorundayız. Hatta İlk buluştuğum topta 5 kişiyi çalımladıktan sonra birisinde berabere kalıp, ikisini alırsak ligde Fevzi’yi de çalımlayarak boş kaleye gol atmıştım. kalabiliyoruz. Bu üç maçın birinde bile mağlup olsak Herhalde milli takıma gitmemi o gün o maçı küme düşüyoruz. Annem gitmeme asla müsaade izleyenler onaylamış. Metin Ünal’dı o zaman hocamız. etmiyor uzak diye. Daha çok küçüğüm, babam da “Seni oyuna soktum, eğer bir tanesini geçemeyip bana gidebilirsin diye göz kırpıyor. Evden kaçarken kaptırsaydın oyundan çıkaracaktım seni.” demişti. babamdan harçlık almayı bile unutmuşum. O Futbolcu olarak en unutamadığım anı da budur. zamanlar Dokuma’da cumartesi pazarının orada oturuyoruz. Antalyaspor konvoyunun kornalara Bu keyifli söyleşi için size çok teşekkür basarak gittiğini hatırlıyorum. En son otobüse ederiz. Son olarak SadeceAntalyaspor.com yetişebildim. Ağabeylerimiz bizi araba durmadan E-dergi aracılığıyla bu röportajı okuyacak otobüsün içine çektiler. Belediye otobüslerinin taraftarlarımıza mesajınız nedir? tekli koltukları olurdu dörtlü koltuğun önünde. Devrim Kök’ün Antalyaspor taraftarlarına Arkadaşım yarıya kadar gidiyor, biraz o uyuyor. Biraz ben gidiyorum, ben uyuyorum. Hiç unutmuyorum, mesajına aşağıdaki QR kod aracılığıyla kış günü Bandırma’ya gittik aç susuz. Ağabeylerimiz ulaşabilirsiniz. bize çorba ısmarladı. 1-1 berabere kaldık. Daha sonra Afyon’a gittik, Afyon’da 1-0 galip geldik. Rahmetli Kelebek Levent’in golüyle 2-1 Kütahya’yı yendik. Ligde kaldık. Taraftar olarak en unutamadığım anı, bu üç maçtır. 26 TEK KELİME TEK CEVAP Antalyaspor? Tutku

Futbol? Aşk

Ali Şafak Öztürk? Fedakarlık

Atatürk Stadyumu? İlk göz ağrısı

Antalya Stadyumu? Mabet

Süper Lig? Başarı

Siyaset? Yaşam biçimi

Antalya? Gurur 28

PODCAST

Antalyaspor Kulübü Dış İlişkiler Sorumlusu Süleyman Sincar, taraftarlarımız için Spotify 20 listesini oluşturdu.

30 1. Schiller - Ruhe 2. Dole & Kom - Phara Oh 3. Nu - Man o To 4. Unders - Syria (Satori Remix) 5. Pentagram - Sonsuz 6. Romeo Santos - Eres Mía 7. Bob Lane DJ - It Could Be Easy 8. Madonna - Frozen 9. Schiller – I Feel You 10. Silahsız Kuvvet – Terör Damlaları 11. Clint Eastwood – Claudia’s Theme (Version Eight) 12. Manu Chao - Desaparecido 13. Sinem - Yağmur 14. Ceza – Med Cezir 15. Mustafa Sandal - Gidenlerden 16. Kirlian Camera Ft. Covenant - Sky Collapse 17. Nelly - E.I. 18. Marlene Dietrich - Lili Marleen 19. LUM - Urpillay (Bedouin Remix) 20. David Vendetta Vs Keith Thomspon - Break 4 Love

Süleyman Sincar’ın Spotify çalma listesine aşağıdaki QR kod ya da http://bit.ly/ suleymansincar linki aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Geçmiş Zaman Olur Ki köşemizin üçüncü sayısında Antalyaspor’un efsane solağı Oral Yenigün’ü ağırladık.

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ:ORAL YENİGÜN

Öncelikle sizi tanıyalım. Müthiş solak Oral değiştiriyorsun. İmza attım ama imza attıktan sonra geri döndüm. 3-4 gün sonra beni gelip aldılar. Yenigün kimdir? Futbolla tanışması nasıl Ondan sonra hayatım boyunca Antalyasporlu oldum. olmuştur? 1959 doğumluyum. Futbola Eskişehirspor’un İyi ki de oldum. minikler futbol okulunda başladım. Babamın Antalyaspor’a geldiğim zaman herkes “bu çocuğu tayini sebebiyle İzmir’e geçtik, orada Karşıyaka ve nereden aldınız, nereden buldunuz? Taze, körpe Altay’da oynadım. Babam yeniden tayin olunca bu” dedi. Ama ben hiçbir şeye aldırmadım. Top Konyaspor genç takımına geçtim. 15-16 yaşında oynamaya başlayınca “bu çocuk neymiş böyle” profesyonel oldum. O zamanlar gizli profesyonellik dediler. Antalyaspor’da on seneye yakın forma diye bir kavram vardı. Rahmetli Mehmet Oktut da giydim. Altyapı, gençler, minikler… Hepsini profesyonel yapılmıştı. Profesyonel olduktan sonra çalıştırdım. Daha sonra görevi bıraktım. 20 sene Antalyaspor ile karşı karşıya geldik. Ben o maçta 2 kadar hizmetim oldu Antalyaspor’a. Antalyasporlu gol atınca, beni transfer listelerine eklemişler. Beni Oral olmak kolay olmadı. Buraya geldik, evlendik. istemeye geldiler. Çoluk çocuğa, toruna kavuştuk. Antalya, cennet gibi bir yer. Burada çok mutluyum. Antalyaspor’a transfer oldunuz ve takımımızda uzun yıllar top koşturdunuz. Antalyaspor tarihindeki ilk Antalyaspor’a transfer hikayenizi şampiyonluğunda da yer almıştınız. 1981- öğrenebilir miyiz? 1982 sezonundaki şampiyonluğu bir de sizin O sezon lisemle birlikte Antalya’ya liselerarası ağzınızdan dinleyebilir miyiz? futbol şampiyonasına gitmiştik. O zamanlar Antalya şehri, her zaman şampiyonluğa layık Boluspor da beni istiyordu. Boluspor’da babamın bir şehir. Biz de bu ilki yaşattık. Bunun için çok arkadaşı Fethi Demircan vardı. Baktım, Bolu’yu da mutluyum. Bu şampiyonlukta emeği olan bütün gözümün önüne getirince Antalya, çok güzel bir eski oyuncular, seyircilere çok teşekkür ediyorum. şehir. Çok büyük bir heyecan, bir takımı ilk defa tarihinde Antalyaspor yöneticileri, yemek yiyeceğiz diye en üst lige çıkarıyorsunuz. Şehir birleşmişti. Omuz beni bir arabaya bindirdiler. Kendime geldiğimde omuza, kucak kucağaydık. kendimi Antalya’da buldum. Bolu’dan fazla O kadromuzda gerçekten büyük bir birlik beraberlik vereceklerini söylemişlerdi, yolda anlaştık. Antalya, vardı. Bir yerde birlik beraberlik olduğu zaman sen o günlerde en sıcak günlerini yaşıyordu. Müthiş bir arkadaşınla koşarsın ama yeri gelir arkadaşın senin sıcak vardı. Ayakkabı yerde kalıyor, ha bire kıyafet adına da koşar, iki olur. Bizlerin dostluğu çok iyiydi. Çoluk çocuk pikniğe giderdik. O havayı yakalamıştık. 32 Antalyaspor’un şimdiki Süper Lig, o zamanki Daha önce başka bir röportajınızda adıyla 1. Lig’de iç sahadaki ilk golünü Mersin şampiyonluğun ardından birçok İstanbul İdman Yurdu’na karşı siz kaydetmiştiniz. Bu takımından teklif geldiğini fakat golle yine Antalyaspor tarihine geçmiştiniz. yöneticilerin sırtınızdan para kazanmasına Bu gol için ne söylersiniz? izin vermediğiniz için bu anlaşmayı Şimdi o golün şöyle bir hikayesi var. O zamanlar gerçekleştirmeyip takımda kaldığınızı toprak sahadan çıktık, saha yeni çimlenmiş. İlk söylemiştiniz. Bu olayı sizden öğrenebilir golü atana prim verileceği söylendi. Benim işim miyiz? gol attırmak ama o gün ilk golü atacağım heyecanı Sene, 1980-1981’di. Fenerbahçe gelmişti, anlaşmıştık. da vardı. Arkadaşlar bana kızardı 2-30 metreden O zamanlar üç günde bir çıkardı gazeteler, bir gazete vurduğum zaman vuruyorum diye, ben de “İlk golü yarım sayfa “Oral Fenerbahçeli mi oldu” diye beni atayım, primi alayım” derdim. O zamanlar transferden yazmış, diğer haberleri yazmamış. çok bizim alın terimiz, primdi. Emek veriyorsun, Fenerbahçe ile anlaşıldı. Yöneticiler 6 milyon gibi çok hakkını aldığında da daha mutlu oluyorsun. Bu iyi bir paraya anlaşmışlar. 3 milyonu peşin, kalan üçü emeği trilyonlara değişmezsin. Allah bana nasip etti. de 500 bin 500 şeklinde çeklerle ödenecek. İmzaya Cemal Ağabey kesti, bana “dur, vurma” demelerine gideceğimiz zaman o takımın yöneticisi “Paranın üç kalmadan gelişine vurdum, gol oldu. milyonunu ben alırım, geri kalan 500 bin 500 bin olan Antalyalılar bilir, ben gol attığım zaman sevinmezdim. çekleri sana veririm” dedi. Ben bunu kabul etmedim. Elimi kaldırıp indirirdim. Çünkü üstüme düştüler mi Pişman mıyım? Değilim. Çünkü Antalya’dayım. Böyle bir yerim sakatlanabilirdi. O zaman gol sevinçleri bir şehirdeyim, milyonlar verseler değişmem. Daha şimdiki gibi değil ki, acayip bir şeydi. Dirseğe gelir, sonra Beşiktaş geldi, gene aynı şeyler yaşandı. Bir tek ORAL YENİGÜN ayağa gelir atladıkları zaman, sakatlanırsın. O gol Galatasaray adına Orhan Aldinç geldi, “Biz sana bu GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ: sevincinde benim dişimi kırdılar. paraları veremeyiz, 1.5 milyondan 500 500 verebiliriz” Ama şehre indiğimiz zaman tıraş olurduk. 10 sene bir dedi. Ben de teşekkür ettim ve Antalyaspor’a imza berbere tıraş oldum, beş kuruş almadı. Özipek vardı, atacağımı söyledim. Başka kimse gelmeden, hızlı “Gel ağabey, bizden giyin.” derdi. Halkla, esnafla bir şekilde Antalyaspor’a imza attım. gibiydik. Şu an topçuyu şehirde görmek dahi zor.

Antalyaspor’da oynadığınız dönemlerde birçok teknik adam ve başkan ile çalıştınız. Bu isimler arasında en beğendiğiniz teknik adam ve başkan kimdir? Yönetim olarak bakarsak, o zamanlar geldiğimde Ahmet ve Mehmet Uluç kardeşler vardı. Çok büyük servetler harcadılar cebinden. Orhan Uğur vardı, Haşmet Tur vardı. Benim en çok tuttuğum hoca, Kamuran Soykıray idi. Onun bir özelliği vardı, yalan söylememizi istemezdi. Bir işin olduğunda ya da kız arkadaşınla, arkadaşınla buluşacağın zaman izin iste, verirdi. Yalan söylediğin zamana yakalarsa, cezanı kesiyordu. Topçuya falan tokat atardı, biz hazır ola geçerdik. Ama ben ona bir hata yapmıştım. Bir gün imtihanım var diye izin aldım, Kültür Sineması’nda kız arkadaşımla locayı tuttuk. 15 dakika ara verildi, bir baktım öteki locada Kamuran Hoca ile “Cımbız” Muammer Demirel ağabeyimiz de diğer locada. Yavaşça eğilmeye başladım, “Kalk kalk” dediler bana. Çıktım, kampa gittim. Karaalioğlu Parkı’ndayız o zaman. Maça çıkacağız, bir şey demiyor hoca bana. Hoca niye bana bir şey demiyor diye düşünürken maça çıkmadan önce beni bir odaya çekti. Gırtlağıma sarıldı ve bir tokat yapıştırdı. “Bu maçı almazsan gebertirim seni, bir daha bana yalan söyleme” dedi. O günden sonra yalan yok bende.

Yaklaşık 9 sezon Antalyaspor’da oynayıp sene Alanyaspor’u şampiyon yaptım. Düşünün; masör, menajerlik yaptı. O zamanlar vekalet veriyorsun, daha sonra Ispartaspor’a gitmiştiniz. takımı satmadığına dua et. Antalyaspor’dan ayrılmanızdaki sebep neydi? Antalyaspor’dan ayrılmam için bir sebep yoktu. Alanya’da idarecilerle iyi geçinemedik. Aram Fenerbahçe, Galatasaray beni bir kez daha istediler. iyi değildi. Parayı peşin alınca bana ceza da O ara yönetim kurulu başkanı Dündar Uluğkay’dı. O kesemiyorlardı. O sene Alanyaspor’u 32 gol atarak takım bu takım derken bir baktım, Antalyaspor beni şampiyon yaptım. Ondan sonra Ankaragücü’ne gittim. Ispartaspor’a satmış. Haberim yok. Kulübe gidip O zamanlar Fatih Terim çalıştırıyordu. Belediye baktım, yüzler asık. “Sen artık Ispartasporlu oldun, git Başkanı Melih Gökçek ille de benim onlara gelmemi onları şampiyon yap seni alacağız. Paranın bir kısmını istedi, Fatih Terim de pazarlık etti. Fatih Terim bana da biz vereceğiz.” dediler. “Nasıl olur, Fenerbahçe, “Hadi Oral, git onları şampiyon yap, paranı al.” dedi. Galatasaray beni isterken Ispartaspor’a gidip jübilemi Orayı da şampiyon yaptık ve 2-3 yıl sonra da futbol mi yapacağım” dedim. Çaresiz bir şekilde gittim, hayatım sona erdi. anlaştım Ispartaspor ile. İdmana çıktım, herkes “Oral’ı Yine 1982-1983 sezonunda hafızalardan Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray istiyordu. Bu Oral çıkmayan ve o maçı izleyen taraftarlarımızın değil” diyor. Geldiler, nüfus kağıdımı istediler, ben de aklından çıkmayan, Şenol Güneş’i çataldan verdim. “Allah Allah, harbi Oral’mışsın sen” dediler, avladığınız ve 2-1 kazandığımız maçtaki başladılar tezahürata. Eve 200 300 metre mesafe meşhur golünüz hakkında neler söylersiniz? vardı, o mesafeyi beni omuzlarda götürdüler. O sene Ben süratli bir oyuncuydum. Atletizmle de Isparta’yı şampiyon yaptık. ilgilenmiştim. 100 metre birinciliğim vardı. Top Seneye bekliyorum ki Antalyaspor beni alacak, ayağıma geçtiği zaman, kapalı tribün gol geliyor diye yok. Bir sene daha oynadıktan sonra mucizevi bir ayağa kalkardı. şekilde Alanyaspor’a kiralık gittim. Ispartaspor kulüp Korner çizgisine indim, baktım kimse yok. Turgay başkanını sevmiyordum. O da beni sevmiyordu. Gerçi Semircioğlu vardı, onu çalımladım. Şenol Güneş daha sonra çok iyi dost olduk. Bana bu maçı aldıktan ön taraftaydı. Sol ayağımın dışıyla köşe ye atayım sonra gidebileceğimi söylemişlerdi. O maçı aldık, iki diye düşündüm. Köşeye attım, Şenol Güneş de tane de gol atmıştım. Akşam evde oturuyorum, masör top auta gidiyor diye döndü bir baktı, top ağlarda. geldi. “Seni Alanyasporlular isteyip duruyor, ben Unutulmayacak bir goldü. Antalyalıların çoğu bilir, seni satacağım. Noteri de ayarladım, Alanya’yı da” tarihe geçmiş bir goldür. dedi. Hemen başkana telefon açtım gidiyorum diye, Şenol Güneş, Atilla Vehbi Konuk Tesisleri’nin gidemeyeceğimi söyledi. Nasıl gitmeyeyim, bana açılışı için buraya geldiği zaman da o golü hala söz vermiş. “Yarın görüşürüz” dedim. Tabi geceden unutamadığını söylediği oldu. ayarlanmış otel falan, Alanyaspor ile anlaştım ve o

34 Alanyaspor ve Antalyaspor’da oynadınız. son 5-10 dakikasını hatırlamaz. Bakıyorsunuz, maç öncesinde kulağında kulaklık, müzik açmış sahayı İki takımda da şampiyonluk yaşadınız. Bu turluyor. Akşamdan telefonları toplayıp, maçtan konuda neler söylemek istersiniz? Alanyaspor, çok akıllı transferler yaptı. Ozan Tufan’ı sonra vereceksiniz. Çünkü çocuğu hastalanmıştır, aldılar geçen sene. Ozan’ın Sergen Yalçın’a dua kötü bir haber alır, bir telefon gelir ve oyuncuyu etmesi lazım. Gözden çıkarılan bir adamı getirdiler, etkiler. Konsantre olamaz ki… Neden, o ara bir haber güvendiler ve Ozan Tufan’ı kazandılar. Hem Türkiye gelebilir. Bunların önlenmesi lazım. onu kazandı hem kendi kazandı. Fenerbahçe ile dört yıllık sözleşme imzaladı. Anadolu takımlarının Antalyaspor’da daha önce genç takım ve sistemlerini ve hocayı iyi etüt etmeleri lazım. gençler liglerinde antrenör olarak görev Alanya ile Antalyaspor arasında daha önce de birçok almıştınız. Fakat uzun zamandır sizi antrenör olay oldu. Alanya, Antalya’ya neden düşman olur ki? olarak göremiyoruz. Bu konu hakkında neler Sen kazasın, Antalya il. İl kaza ayrımı yok burada, söylersiniz? dost olmaları ve ikisinin de birbirlerine destek Antalyaspor Futbol Okulu vardı, ilk biz kurduk. O olmaları lazım. Bu tür kavgaları yanlış buluyorum. zaman 600 talebemiz vardı. Şimdiki imkanlar gibi Gerçekten ayıp. Birlik beraberlik olmalı. Yöneticilere, değildi. Minikler futbol okulunda altyapıda başladım amigolara ve seyirciye eğitim şart. göreve. Çok iyi gidiyordu, çok da iyi anlaşıyorduk. Burada futbolcular da örnek olmalı. Bir hareket Hepimiz birbirimizin eksiğini kapatıyorduk, zaten yapmış olabilirsin ama sevinmeyi de bileceksin. Bir antrenörlükte de önemli olan şey budur. Her şeyi amigo belki bir kişiyi ayağa kaldırır ama futbolcu bir bildiğini iddia etmekle olmaz. Yanımızdakilerle anda herkesi ayağa kaldırır. İşin sonu eğitim. birlikte birbirimizin eksiğini gediğini kapatarak o çocuklara bir şeyler veriyorduk. Biz bunu 4-5 sene Sizin döneminizde oynanan futbolla yaptık. O zaman belediye Başkanı Bekir Kumbul’du. günümüze baktığınız zaman neler O da Antalya’daki eski futbolcu kardeşlerimize, Antalyaspor’a hizmet edenlere çok kapılar açtı. Ondan söylersiniz? Türkiye’de futbolda şunu öğrenemediler. Bir futbol sonra ne değişti diye soracak olursanız, değişen çok maçı oynuyorsunuz ve maçtan sonra oyuncuyu şey oldu Antalyaspor’da. hemen salıyorsunuz. Esasında bunlar yanlış. Biz efsane olmuşuz, önemli değil ki. Benim için Salmayacaksınız, ertesi güne dek kampa alıp kişilik önemli, onur önemli. Yöneticiler hiçbir zaman dinlendireceksiniz. Yemeğini yedikten sonra da sahip çıkmıyor. Hocaların da teknik direktörlerin serbest bırakacaksınız. Biz bunu yılın 365 gününün de iyisiyle kötüsüyle bizlerin olması lazım. Çünkü 350’sinde uygulardık. O zamanlar yeni evliydim, daha çok sarılacağız. Adresimiz, yerimiz yurdumuz haftada bir gün izin kullanırdım. Diğer günler Talya belli. Gideceğimiz yer yok. Sadece Antalyaspor’a Otel’de kamptaydık. Kampta birlik beraberliğimizi odaklanacağız. Günümüzde 3 ay sonra kovuluyorsun, perçinleştirirdik, aile olurduk. Birimiz hata yaptığı yerine başka hoca geliyor. Eski oyuncuların hepsi zaman bağırıp çağırma olmazdı. Büyükleri sayardık. birer değer. Bunlara sahip çıkalım. Bakın, bunlar örf ve adetlerimizdir. Buradan da bir ricam var. Altyapıdaki hocaların Şimdiki topçulara bakıyorum, parayı biraz buldular maaşlarını biraz yükseltsinler. 3 bin, 5 bin vermekle mı havaya giriyorlar. Bunu engellemek de hocaların bu işler olmaz. Yolu, yemeği, içmesi, gezmesi, gitmesi ve yönetimin elinde. Bunlara çok dikkat etmeliler. derken yarısı buraya gidiyor. Hocalara hak ettiklerini Eğitimli, üniversite mezunu oyuncu var mı, neredeyse verin ki onlar da işlerine dört elle sarılsınlar. yok. Haliyle bir hata yapacaklar. Çekeceksin, konuşacaksın, bu hataları göstereceksin. Devir öyle bir devir ki, büyük bir sektör var ortada ve çok büyük bir paralar var. Falcao’yu düşünün, 150 milyona yakın maliyeti var. 32 maç oynasa, 2 gün yapar. 48 saat… 2 gündeki maliyetine bakın. 24 saatte 70, 75 milyon maliyet… 4-5 milyon Euro diyoruz da, 200 300 bin TL değil ki bu. TL cinsinden değerlendirdiğiniz zaman alınan paralara bakın. Helal-i hoş olsun ama eğitimlerini de almaları lazım. Futbolcu her şeye itiraz ediyor. 3 milyon Euro ücretle mi anlaştım, bunun 500 binini hakemlere veririm, oraya getirir kurallar hakkında eğitimler veririm. Doktor tutarım, diyetisyen tutarım. Yemeğini ayarlarım, sağlığını kontrol altında tutarım. Oyuncuyu salarsanız, ne yapacağını bilmez. Futbolcularda laktak asit yüksektir, çoğuna sorduğunuz zaman maçın Konu açılmışken, altyapıdaki gençler için neler söylersiniz? Antalyaspor’un altyapıya yaklaşımını nasıl değerlendirirsiniz? Mesela ben, büyüklerin maçlarındansa çocukların maçlarına giderim. Büyük maçlardan zevk alamıyorum. Sahada futbol yok. Gönlümüz hep altyapıdan yana. Yönetimde topçularla diyaloglarda eksiklikler var. Bu eksiklikler giderilip altyapıya eğilirlerse, bizim için olumlu olur. Altyapıda çok büyük yetenekler var, bunları çıkartıp tek tek Antalyasporlu yapmalıyız. Altyapıya güzel bir sistem gelmiş. Futboldan anlayan, işi bilen birilerinin başa gelmesi güzel. Ama seçeneklerin çoğaltılması lazım. Mahallelere, sokaklara kadar inilmesi lazım. Önce eğitim vereceksin, Türkiye’de eğitim çok önemli. Tabana inilmeli ve burada eğitim, eğitim, eğitim diyorum. Üniversite ve kolej yapılacaktı. Bunların bir an önce yapılması lazım. Uzun vadeli, 3-5 senede olacak işler var. Uzun vadeye yaydığınız zaman altyapıdaki hocalara da sahip çıkmak gerek. Elin yabancısını getirmeyin. Ben buna karşıyım. Futbolcu ısınmış, hoca yanına çağırıyor. Hoca, Türkçe bilmiyor. O tercümana, tercüman futbolcuya aktarıyor. Üç beş dakika kayboluyor. O zaman dilimindeki soğumalar da çok zararlı. Çıkıp konuşmakla olmuyor, kurslarda odalarda anlatmaları lazım. Ayrıca altyapıda yetişen çocuklardan kadroya üç dört tanesini almak lazım. Bunları birden oynatıp kaybedeceğine yavaş yavaş kazanmalıyız. 18 yaşındaki çocuk bir Karadeniz’i, Tarabya Oteli’ni görmemiştir. Bunlar da bir eğitimdir. Oradaki havayı teneffüs edecek. Ağabeyleri ne yapıyor, görecek. Burada yardımcı hocalara da iş düşüyor. O çocuklara yardımcı olmaları lazım. Çocuk oturmayı, kalkmayı bilmeyebilir. Ağzından küfür çıkabilir. Oradaki profesyonel topçuların ağabeylik yapması lazım. Küfür de etse, sesini çıkarmayacaksın. Maçtan sonra odaya çekeceksin ve niye ettiğini soracaksın. Eğitimini odada vermek gerek, ortalık yerde değil.

Takımımızın bu seneki performansı ve başkanımız Ali Şafak Öztürk hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Ben, hem Ali Şafak Öztürk’e hem de Fikret Öztürk’e karşı değilim. Esasında en güzelini yaptılar. Tokmak birinde, davul birinde olmaz. Baba oğul birbirlerini dinleyecekler. Bence hiçbir yanlış tarafı yok. Alınan kararı ikisi verecek, bir aile kararı olacak. Zaten Antalyaspor da bir aile. Yanlış karar verecek halleri yok ya. Türkiye’de büyük şirketleri olan kişiler, her şeyi iyi biliyorlar. İkisini de seviyorum. Sistemliler, disiplinliler. Eskiden kulüp binasına elini kolunu sallayıp girenler olurdu, kulüp binasını basanlar olurdu. Şimdi öyle bir şey yok. Girişin çıkışın belli, çalışma şeklin belli, oturuş kalkışın belli. Disiplin çok önemli, bir yerde disiplin olması lazım. Dedikodular her yerde oluyor. Osmanlı’dan gelenler bunlar, bundan sonra da devam edecek. Dizilerde dahi görüyorsunuz. Bu insanları kimse rahatsız etmesin. Çok güzel yönetiyorlar, çok güzel gidiyorlar. Eksikleri var mı derseniz, var. Mesela ben menajerlik sistemini sokmam. Senin scout ekibin var. Gitsin onlar seçsin, bir de siz izleyin. Menajerine ayrı para, ona ayrı para verilmesi yanlış. Şimdiden Antalyaspor’daki nokta yerlerin giderilmesini hocaya, scoutluk yapanlara, yardımcı hocalara bıraksınlar. Bırakın scout ekibi 2-3 ay dışarıda kalsın gerekirse. Sana masrafı en fazla 40 bin olur ama kazanacağın bir oyuncu da sana milyonlar getirebilir. 36 Antalyaspor’da yıllarca top koşturan bir isim olarak en unutamadığınız maç anınızı öğrenebilir miyiz? Benim hayatım hep enteresan geçmiştir. Lafımı esirgemem, iyi laflar da söylemezdim. İki tane anımı anlatayım sizlere. Yılmaz Gökdel, Antalyaspor’a gelmişti. Lara Otel’de kamptalar. Ben de bir anda havaya girmiştim. Hani topçuyuz ya, iki gün kampa geç geldim. Takım toplanmış, öğle yemeğini yemişler. Çay kahve içiyorlar. Bir tane koltuk boş, ben de geldim çantayı koydum oraya oturdum. Hoca da o koltukta oturuyormuş ama tuvalete gitmiş. Ben daha önce hocanın yüzünü canlı görmemişim, bir kez televizyonda görmüşüm. Oturdum bir baktım, katlama gözlük, tırnak makası, törpü… “Ulan hangi i…ye ait bu” dedim. Hoca da arkamdaymış. Omzuma vurdu, “O i..e benim” dedi. Kaptan Osman’a kapıya yaz, Oral süresiz kadro dışı dedi. Odaya çıkmadan valizimi aldım, geri gittim. En enteresan anım buydu. ********************* Kocaeli ile şampiyonluk için yarışıyoruz. İkimiz de kafa kafaya gidiyoruz. Onlar lider, biz ikinciyiz. Antalya’da 4-1 yendik, plakayı yazdık. Üç gol attım, hepsi uzaktandı. 4-1’i yazdıktan sonra seyirci sanayiden vursa o da gol olacak diyordu, ben de başladım orta sahadan vurmaya. Neyse maç 4-1 bitti, kafa kafaya geldik. Kocaeli’ye gittik, Sahaya çıktım, Oral 11 deyince bir baktım, küfrün biri bin para. Küfür, futbolcu ile hakemin vitaminidir. Küfür yemeyince işin zevki kaçıyor. Seyirciyi gıcık etmemek için atılan 2.5 liraları alıp kenara koyuyordum. Seyirci ne yapıyor bu der gibi bakıyordu. Küme küme koydum, bir baktım masörler malzemeciler 2.5 lirayı alan kaçıyor. 15. dakikada bayılmışım ben, gözümü bir açtım hastanedeyim. Maç ne oldu diye soruyorum, “Biz ne bilelim beyefendi” Bu keyifli röportaj için teşekkür ederiz. diyorlar. Takım geldi, ne oldu diye sordular, Son olarak SadeceAntalyaspor E-dergi okuyucularına anlattım. Benim kompostoma doping ilacı atmışlar. Hayatımda hiç kullanmadığım iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? şey, kaldıramadım. Otobüse bindik, Oral Yenigün’ün taraftarlarımıza mesajına aşağıdaki Sapanca’da yemek yiyoruz. Ahmet Mehmet QR code aracılığıyla ulaşabilirsiniz. kardeşler var. “Hoca, İstanbul yakın. Siz yemek de yemiyorsunuz. İstanbul’a dönüyorsunuz. Ne demek doping ilacı vermek, adam ölümden döndü.” dediler. EFSANE 11

Antalyaspor’un efsane sol açığı Oral Yenigün, okuyucularımız için “Efsane 11” ini oluşturdu.

Mehmet Ali Öztürk

Alaattin Yolaçan Akgün Çolakoğlu Cemil Canalioğlu

Abdulkadir Arıkan

Metin Ünal

Cemal Karabay Adnan Gülek Oral Yenigün

38 Orhan Kırıkçılar Bora Öztürk Cemil Canalioğlu

Oral Yenigün Baraj Ortaokulu – Antalyaspor Koridoru

Baraj Ortaokulu olarak hedefimiz, öğrencilerimizin alan sınıf kapıları giydirildi ve pankartlarla süslendi. insan, şehir, kültür ve medeniyet arasındaki 1. Kat olarak geçen koridorumuzun adı Kat 07 olarak ilişkiyi kavrayarak kendi yaşadığı şehrin imkan ve değiştirildi. Bize destek sunan Ersan Göbelek ve zenginlikleri gibi özelliklerin yanı sıra soyut ve somut Büyük Antalyaspor Derneği’ne sonsuz teşekkür kültürel değerleri tanıması; tarih içerisinde şehrin ederken koridorumuzla ilgili okulumuz tarafından değişim, dönüşüm ve sürekliliğini algılayıp kültürel planlanan bazı çalışmalarda bu yıl içerisinde hayata mirasını koruması; birlikte yaşama kültürü edinerek geçirilecektir. kültürel etkinliklere katılması ve sonunda geçmişle Proje öncesinde okul takımında oynayan gelecek arasında gerçeklik bilinci kazanması sporcularımızla Antalyaspor’u tribünde desteklerken amacıyla projeler üretmektir. bu proje ile “Şehrinin Takımını Destekle” mottosunu Bu bağlamda okulumuz Beden Eğitimi ve Spor tüm okulumuza yaymış olduk. Sadece futbol Öğretmeni Burak Atatekin tarafından şehrine ve branşında değil Antalyaspor’un yer aldığı tüm şehrinin takımı olan Antalyaspor’a aidiyet duygusu branşlarda Biz Antalyasporuz diyen Baraj Ortaokulu, ile bağlı bireylerin yetişebilmesi için Antalyaspor her hafta evimizde oynanan maçlarda tribünde yerini Koridoru projesi hayata geçirildi. alarak desteğini sürdürmektedir. Okulumuzda bulunan bir koridorumuza Bu proje ile beraber okulumuzda Antalyasporlu öğretmenimiz tarafından Antalyaspor logosu çizildi. sporcuları ve Antalya’ya emek veren tüm değerleri Öğrencilerimizin katılımıyla da logo boyanarak misafir ederek öğrencilerimizle buluşturma imkanını projenin ilk adımı atılmış oldu. Sonrasında Büyük yakaladık. İlk misafirimiz olan Antalya’nın Çocukları Antalyaspor Derneği ile iletişime geçerek projemizden kitabının yazarı Tansu Duran’a da Antalyaspor bahsedildi. Yaptığımız görüşme sonucunda Ersan Koridoru projesinin sesi olduğu için ve okulumuza Göbelek önderliğindeki Büyük Antalyaspor Derneğinin sunduğu destekleri için teşekkürü borç biliyoruz. katkıları ile koridorumuzu düzenlemeye başladık. Okulumuz planladığı birçok proje ile “Nesilden Nesile Koridor duvarları boyandıktan sonra bu katta yer Antalyaspor” diyerek yoluna devam edecektir. 40

DEPLASMAN GÜNLÜKLERİ

“Geçmişte hep olaylar oluyordu, şimdiye baktığımız zaman taraftarlar daha da sağduyulu. Emniyetin aldığı önlemler ve 6222 Sayılı Kanun’un çıkması, taraftarları frenledi. Bizler Üçkapılar’dan, Yenikapı’dan çok otobüs kaldırdık. Taraftarlar belli semtlere gelirlerdi. Belirli noktalara afişlere yapıştırırdık. Gidiş şu kadar diye yazardık. Taraftarlar gelirdi, önceden parasını verirdi. İnsanlar, bagajlarda deplasmana giderdi. Otobüslerin içinde çalgı çengi, orkestra olurdu. Maçlara böyle gidilirdi. “

Antalyaspor’a yıllarını vermiş Amigo Ali Dayı, ilk defa okuyacağınız deplasman anılarını değerli okurlarımız için söyledim bunu. Sonra iyi niyetimizin kurbanı olduk, kaleme aldı. meşaleler yakalandı. Bana Antalya’da “Ali Dayı neden söyledin, biz yıllardır meşaleleri davullara katıyorduk.” diye sitem ettiler. O başkomiser TARİH: 5 Eylül 1993 sonraları Antalya’ya yerleşti. Onu gördüğümde de YER: Isparta Atatürk Stadyumu sitem ettim, tepkimi gösterdim. MAÇ: Ispartaspor 0 – 1 Antalyaspor Yine o maçta seyircinin bir kısmı kapalı tribüne Antalya’dan çok sayıda taraftarla Isparta’ya girmişti. Bir kısmı da açık tribünde kale arkasının gitmiştik. Isparta’ya girişte aramalar yapıldı, ondan sonra yan tarafındaydı. Ispartalıların içine bilinçli stadın önüne geldik. Maça girmeden önce daha önceleri olarak girildi sivil olarak. Atkı, şapka hiçbir şey Antalya’da komiserlik yapan trafik polisi Şenol vardı. Isparta’ya yok. Ispartalılar da şehirdeki herkes maça geldi tayini çıkmıştı, orada görev yapıyordu. Onunla karşılaştık. sanıyor ama biz biliyoruz onların bizim taraftarımız Bana “Ya Ali Dayı, siz bu kadar deplasmanlara gidiyorsunuz. olduğunu. Onlar tezahüratını yapıyor, ilk başta yeşil Emniyet sizin o kadar üzerinizi arıyor ama hiçbir şey bulamıyor. pembe diye tezahürat yapıyorduk. Daha sonra atkılar Takım sahaya çıktığında yanan meşaleler, atılan torpiller nasıl açıldı, şapkalar çıkarıldı. Karşılıklı bir tezahürata içeri giriyor?” diye samimi bir şekilde sordu. Ben de onun girildi. Deplasman tribününde biz varız, kapalı samimiyetine güvenerek “Şenol kardeşim, biz meşaleleri tribünde Antalyaspor taraftarı… Ortalık yıkılıyor. dinamit gibi bantlara sarıp davulun derisini açıp Ispartalılar tabi şok oldu. Onlar da beklemiyordu. kasnakların içine bantlarız. Emniyet üstümüzü Ispartalılar içine yanılmıyorsam rahmetli Fatih başımızı, ayakkabımızı, çorabımızı arıyor fakat ve arkadaşları girmişti. Hep seçilmeydi, 07’nin meşaleler davula bantlandığı zaman sallasanız dahi mırmırları hep oradaydı. Bu maç, benim bildiğim gürültü yapmaz. Öyle içeri girilir. İçeri girdiğimizde kadarıyla Antalyaspor tarihinde deplasman tribünü de vidalanan kasnaklar yeniden açılır, meşaleler dışında ev sahibi tribünün içine girildiği ilk maçtır. dağıtılır.” dedim. Onun iyi niyetine dayanarak 42 TARİH: 6 Kasım 1966 yedim, yıldızları saydım. Polisler hemen demir kapıyı kapattı. Zaten maç sırasında da dışarıdan YER: Vefa Stadyumu bize yağmur gibi taş yağıyordu. Kapılar kapandı, MAÇ: Beykoz 1 – 0 Antalyaspor bizi taşlar geldiği için sahanın ortasına aldılar. Beykoz maçına gittik, kalabalık bir gruptuk. Antalyaspor doktoru Burhanettin Çalım beni aldı, Beykoz’da benim akranlarım, ağabeylerim çok soyunma odasına götürdü. Orada tedavimi yaptı. iyi bilir Mikro Mustafa (Güven) vardı. Biz de de Maç sonunda Mersinlilerin dışarıda ufak tefek Antalyaspor sevdalılar bilirler, Hasan Esti vardı. taşlamaları oldu ama gene güvenlik vardı. Kötü bir Kağıt Hasan derdik ona. Hasan, sol bek oynardı. anı oldu benim için. Mikro Mustafa ise sağ açıktı. Mikro Mustafa, her O zaman başkan Sedat Peker’di, halihazırda Mithat pozisyonda Hasan’ı oynatıyordu, Hasan da baktı Yılmaz vardı. Tam bir Antalyaspor sevdalısıydı. baş edemedi, sürekli sert müdahalelerde bulundu. Antalyaspor galip geldiği için yolda bir restoranda Mustafa’yı bıktırdı, oyundan düşürdü. Golü de son taraftarlara balık yedirdi. Ona da Allah şifa versin, dakikalara doğru yemiştik. buradan ona tekrar şifalar diliyorum. Vefa Stadyumu’nda kapalı tribün yolun önündeydi. Golün ardından minderler havaya uçuştu. İlk defa böyle bir durumla karşılaştım ben. Bundan TARİH: 27 Ekim 1985 esinlenerek biz de konfetiye yansıttık. Buradaki YER: İnegöl İlçe Stadyumu maçlarda yazarkasalardaki rulo fişlerini kırtasiyeden MAÇ: İnegölspor 1 – 1 Antalyaspor alıp, sanayide DSİ’de üçe böldürürdüm. Çantama Maç için İnegöl’e gittik. Bir girdik deplasman çuvala doldurup Atatürk Stadyumu’na getirir, tribününe, bizi tel örgülere verdiler. Mahkum gibi tel taraftara bayram şekeri gibi dağıtırdım. Bunu örgüye dayandık maç izliyoruz. Hiç unutmam, takım Beykoz’da gördük, minder atmaktan esinlenerek kaptanı Osman’dı. Son dakikalarda Antalyaspor konfetiye çevirdik. lehine penaltı verildi. Atışı İnegöl kalecisi kurtardı, hakem penaltıyı bir kez daha tekrar ettirdi. TARİH: 18 Mart 2006 Sonra bir gol oldu, stat bizim sevincimizden, tezahüratlarımızdan yıkıldı. Bir baktık, İnegöllülerden YER: Tevfik Sırrı Gür Stadyumu bize taş yağmaya başladı. Bizi alıkoydular. Dışarı MAÇ: Mersin İY 2 -4 Antalyaspor çıksan can güvenliğin yok, nasıl olacak? Arabalara Bu maçta bize kale arkasını verdiler. Az bir sayıyla bindirdiler bizi, ekipler de önümüzde, İnegöl’den gitmiştik, içeri girdik oturduk ama daha maç çıkıyoruz. Sağ tarafa kafamı çevirdim, ne göreyim? başlamadan biz içeri girdiğimiz gibi karşıdan Mersin Bir baktık sel gibi insanlar geliyor. Yağmur gibi İdman Yurdu taraftarları bana küfür etmeye başladı. taş yağıyor arabaya. Bir komiseri de omuzlarına 90 dakika bitti, gene Ali Dayı’ya küfürler ediliyor. almış İnegöllüler, zafer kazanmış komutan gibi Neyse her statta olduğu gibi misafir seyircileri koşturuyorlardı. “Tamam, bizim burada ölümüz bekletiyorlar, bizi de beklettiler. Aşağı indik, demir çıkacak.” dedik. Ben, tribün hayatımdaki en büyük kapıya geldik çıkmak için, en önde de ben vardım. korkuyu İnegöl’de hissettim. Demir kapı açıldığı gibi alnımın ortasına bir yumruk NOSTALJİ ANTALYASPOR

44

46

RECEP GÜLER

Yüreği Antalyaspor sevdasıyla yoğrulmuş Recep Güler, namı diğer Amigo Miloş ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Öncelikle sizi tanıyalım. Recep Güler kimdir? Bize kendinizden bahseder misiniz? 12 Mart 1953 tarihinde Antalya’da doğdum. Harbi Antalyalıyım. Antalyasporluyum. Antalyaspor camiası ve Antalyalıların sevdiği bir ağabeyi, dedesi, bubasıyım.

Antalyaspor taraftarları ve camia arasında Amigo Miloş olarak biliniyorsunuz. Bu lakabı nasıl aldınız? Antalya’ya mal olmuş bir kişi olarak Antalyaspor yüzme takımındaydım, Antalya’da sahne alırdım, aynı zamanda paf takımda oynuyordum. Günümüzde nasıl Brezilyalı, Portekizli futbolcular geliyorsa 69 senesinde de Yugoslav oyuncular ülkemize çok sayıda geliyordu. Antalyaspor’da Dabovic santrfor, Miloş ön libero oynardı. Arkadaşlarım, beni stilimle, fiziğimle Miloş’a benzettiler. Miloş aşağı Miloş yukarı derken Miloş kaldık. Sahnelerde de Antalyalı Miloş ismi hoşumuza gitti. Tribünlerde Amigo Miloş, diğerlerde Recep Güler. Recep Güler desen belki kimse bilmez ama Amigo Miloş desen herkes tanır. 48 Antalyaspor amigoluğunuz nasıl başladı? deplasmana gidiyormuş gibi çok zor günler Her şey bir sebep. Tanınan bir insan olduğum geçirdik. İnsanlar gelmemeye başlayınca ben o için her yerde ben varım. Şarkı söylüyorum, zamanki başkan Hasan Akıncıoğlu’na “İnsanlar yüzme takımındayım, basketbol oynuyorum, soğur, nasıl yapacağız bu işleri?” diye sordum. futbol oynuyorum. Herkes bir şekilde tanıyor “Taraftarı evinden alıp ben mi götüreyim” dedi. yani. Kocaeli maçına geldik, 30 kişilik arkadaş Gerekirse yapmasını söyledim. Hatta o zaman grubuyla Atatürk Stadyumu’na geldik, bir takımı Şifo Mehmet çalıştırıyordu, “Olur mu sessizlik var. Eski statta bir yokuş vardır, biz o öyle şey” dedi. “Gün gelecek, yapacaksınız.” yokuşu çıkarken tezahürata başladık. İçeri bir dedim. Çok uzun zaman geçmedi, Şarampol’den, girdik, içerisi Allah… Yıkılıyor! Bizle beraber Cumhuriyet Meydanı’ndan, Işıklar’dan, her herkes tezahürat yapıyor. Yerimize oturduk. yerden taraftarlar alınıp götürülmeye başlandı. Biz sustuk, herkes sustu. Arkadaş döndü bana Orası çok güzeldi ama uzaktı. “Miloş, abem ne güzel seyirciyi coşturdun. Hadi Üniversite Stadyumu, ufak bir sahaydı. Ama çık şu duvarın üstüne de seyirciyi coştur” dedi. Antalyaspor’u seviyorsan, her yer güzeldir. Olur mu olmaz mı derken beni aldılar, duvarın Gittiğimiz deplasmanlardaki tribünleri dahi üstüne koyuverdiler. Bakın o gün, hayatımın seviyoruz, neden biliyor musunuz çünkü hep en güzel günüdür. Nikah günümden bile daha beraberiz. güzeldir benim için. Elimi kaldırdım, 10 bin kişi Bu stadyuma gelirsek, hep düşüncelerimizdeydi. ayakta. Alkışlar, tezahüratlar… Amigoluğa orada Hep güzel ve büyük bir stadyuma sahip olmak başladık, bu zamana dek acısıyla tatlısıyla isterdik. Rahmetli Süleyman Hocanın aynı günlerimizi geçirdik. yerde 20 30 bin kişilik bir projesi vardı. Özlem duyardık. Hasan Subaşı 20 bin kişilik yapmak istedi, Anıtlar Kurulu engel oldu. Şimdi çok 3 sene altyapıda futbolculuğa, 40 sene harika ve güzel bir stadımız var. Ama keşke her de tribünde amigoluğa dayanan bir maç stat dolsa. Antalyaspor maziniz var. Antalyaspor, Recep Güler için ne ifade eder? Ben evliyim, iki çocuk babasıyım. Eşim Gonca Hanım ama kumam da Antalyaspor. Hayatının en güzel yıllarında millet pikniğe giderken biz bir hafta maça bir hafta deplasmana giderdik. Antalyaspor koşturuyorduk. Paf takımda başladık bu sevgiye. Genç takımda futbol oynardık, buradan Karaalioğlu Parkı’nda besteler yapardık, buradan maça giderdik, Deniz Restoran’da yer içer maça girerdik. Biz Antalyaspor’u çok sevdik.

Antalyaspor’un Atatürk Stadyumu, Mardan Stadyumu, Üniversite Stadyumu ve Antalya Stadyumu’nda amigoluk yapmış bir isim olarak bu statları nasıl değerlendirirsiniz? Bilhassa Atatürk Stadyumu ve Antalya Stadyumu sizin için ne ifade ediyor? Öyle bir soru sordunuz ki… Benim için Atatürk Stadyumu, bir tarihtir. Doğup büyüdüğüm yerdir. Benim için çok önemlidir. Orada bambaşka bir hava vardı. İnsanlar cumartesi pazar günleri maça geldiğinde kuyrukta olması, sıkış tepiş tribüne girmeleri vardı. Hiç unutmuyorum, adamın birisi bilet almış, kapalıya girmiş. Bana döndü “ben kapalı tribün diye almıştım, açık burası” dedi. Oranın adının kapalı tribün olduğunu söyledim. Atatürk Stadyumu’ndaki taraftarların yüzde doksanı Antalyalıydı. Yani taraftarımız çoktu. Atatürk Stadyumu yaşlandı, yıkılma tehlikesi vardı. Değişmesi lazımdı, biz de Mardan Stadyumu’na gittik. O stadyuma giderken sanki Geçmişten günümüze değerlendirirsek, Antalyaspor Ayrıca şunu fark ettim, zaman geçtikçe grupların kitlesi taraftarları ve Antalya halkının Antalyaspor’a bakışını daha da büyümeye başladı. Okullar, şehirdeki gençler nasıl değerlendirirsiniz? daha güzel olmaya başladı. Antalya, Antalyasporlu olmaya Eski Atatürk Stadyumu’nda Antalya nüfusu 100 bin 250 başladı. Bu yüzden çok mutluyum. Antalya’ya gelenler bin kişiydi. Böyle bir nüfus vardı ama Antalyaspor sevdalısı de taraftarlığı yakalamaya başladı. Biz artık belli bir yaşa daha çoktu. Şimdi 2.5 milyon insan var ama maçlara 10 bin geldik, Antalyaspor’u ileriye taşıyacak olan onlar. Ben civarı Antalyaspor sevdalısı geliyor. Antalya halkı, Antalya yıllarını Antalyaspor’a vermiş bir ağabeyleri, dedeleri olarak Stadyumu’nu sadece büyük maçlarda dolduruyor. Tribünler sevinçliyim çünkü gelecek nesil Antalyasporlu oluyor. Eskiden güzel ama Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray maçı dışındaki kadınlar maçlara gelmezdi, şimdi stat aileler ile dolup taşıyor. maçlara gelmeyen bir kitle de var. Bizim kemik taraftarımız Ufacık bebeğini dahi kucağına alıp maça gelen oluyor. Beş olarak isimlendirdiğimiz, takıma destek verecek 7-8 bin kişi yaşındaki çocuk geliyor, babası İstanbul takımlarını tutuyor var. ama çocuğu gördüğüm zaman bir dahaki maça kırmızı beyaz Bir de televizyon yayınları olmadan önce futbol sevdalısı giyip gelmesini söylüyorum, tamam diyor bana. Söz veriyor. daha çoktu. 15 günde bir dolup taşardı stat. Televizyondan Bunları aşılamak lazım. izleyemediği için insanlar da heyecanlanıyordu. Televizyon yayınları çıktığından beri insanlar da tembelleşti. Amigo olarak tek bir işaretinizle tribündeki herkesi tek Antalya halkı tarafından çok seviliyor Antalyaspor. Kopukluk vücut ve tek ses olarak tezahürata başlatabiliyorsunuz. oluyor ama takımını seven Antalyaspor sevdalıları hiçbir Tribündeki binlerce insanı nasıl ateşleyebiliyorsunuz? zaman maçı evinde, kahve köşelerinde, başka bir yerde İyi ki Antalyalıyım, iyi ki Antalyasporluyum, iyi ki bu izlemez. Tribüne gelir, maçta elinden gelen desteği verir. alemdeyim. Tribündeki insanlar sahaya bakıyor, gol olduğu Fakat dışarıdan gelen insanlar Antalyaspor’u sevemiyorlar. zaman seyirci o muhabbeti göremiyor. Tribüne dönük İnsan eşinden vazgeçer, takımından vazgeçmez. Antalya olduğum için ben görüyorum, trilyonlar verseniz değişilmez büyüdü ve genişledi. Kozmopolit bir yer oldu. Biz istiyoruz ki o hissi yaşamak. Ama gol yediğimizde de herkes homur tribünler dolsun taşsın, gelenler de sahada oynayanlar da homur… Tribünde iki ayrı dünyayı yaşıyorsun. bunun keyfini çıkarsın. Amigoluk çok güzel bir şey. Amigoluk sayesinde Türkiye’de Benim bir felsefem vardır. Şimdi baktığınız zaman Antalya’da beni bu alemde tanımayan yoktur. Çok amigo var ama fizik Fenerbahçeli, Beşiktaşlı, Galatasaraylı çok insan var. Şimdi biz ve imaj sebebiyle oturmuş vaziyetteyim. Bir örnek vereyim, o insanlara kötü davranırsak, seyirci toplayamayız. Diyelim Finlandiya maçında hangi bloğa gitsem coşuyordu. Şuydu ki Fenerbahçe maçı var, o maçta ne kadar Galatasaraylı, buydu derken 2-1 kazandık. Maçın ardından herkes fotoğraf Beşiktaşlı ve Trabzonsporlu varsa Antalyaspor’u destekler. çektirmek istedi. Ben de onları kıramadım. Zaten stattan Yine Galatasaray ile maçımız olsa ne kadar Fenerbahçeli, benim çıkmam yarım saat 45 dakikayı bulur. Yanıma bir Beşiktaşlı, Trabzonlu varsa bizi destekler. Bu işler böyledir, kadın geldi, “Recep Bey size çok teşekkür ediyorum. Takımın insan psikolojisidir bu. Bunlardan faydalanmalıyız. galip gelmesinde çok büyük bir emeğiniz var. Taraftarları çok güzel coşturdunuz. Ama bir hatanız var” dedi. “Ne oldu, Geçmişteki taraftar profiline baktığımız zaman dolaşırken çocuğunuzun eline ayağına falan mı bastım” bugünkü taraftarlık arasında fark var mı? Ne gibi farklar dediğimde bana “Yok değil, seni klonlamak lazım. Stattaki görüyorsunuz? her bloğa senden bir tane lazım” dedi. Ama dediği de doğru, Fenerbahçe maçında grupları gördünüz. Eskiden öyle çok bir gittiğim yer coşuyor. Dünyanın en güzel şeyi ya… grup yoktu. 07 Gençlik vardı, daha sonra Red Soldiers vardı. Bakın, iki yol vardır önünüzde. Biri yanlış, biri doğru yoldur. Açık tribün ve kapalı tribün vardı. Atatürk Stadyumu’nda Yanlış insanın çok hoşuna gider ama bir yerde takılır. Doğru daha samimiydik. Tribünlerdeki tezahürat daha etkili yolda gidersen doğruyu bulursun. Bu da en başta sevgi oluyordu, orada bir birlik vardı. Kırmızı-beyaz-en büyük- ve saygıdan geçer. Ben bu insanlara hep sevgimi verdim. Antalya yaptığımız zaman yıkılırdı stat. Bu statta dağılıyor. Bu insanların Recep Ağabeyi oldum. Kimi Miloş dedi, kimi Ben, Atatürk Stadyumu’nda gruplara daha hızlı ve kolay Recep Ağabey dedi, kimi Gandalf bile dedi. Ben hiçbir zaman ulaşıyordum. Burada uzak kalıyorlar. tribünde taraftarın karşısında sigara içmedim. Hiçbir zaman Eskiden insanlar kendi parasıyla otobüsler tutup onların önünde küfretmedim. Gençlere maçlara giderken deplasmanlara giderlerdi. O zamanlar hem imkan yoktu doğruyu, güzellikleri öğrettim. Olaylar olmasın diye doğru hem de kulübün geliri yoktu. Şimdi sağ olsunlar, kulüp de yola sevk ettim. Şampiyon olduk, keyif aldık. Küme düştük, çocuklara destek olmaya çalışıyor. Güzel şeyler oluyor. ağladığımız günler oldu. Yılmaz Vural zamanında sekiz maçta Eskiden Amigo Ali Dayı, Miloş, gruplar bu hafta ne yapacak 2 puan toplayarak küme düştük. acaba diye millet maça özlemle gelirdi. Konfetiler, havai Fenerbahçe maçında çok güzel bir duygu yaşadık. Bütün fişekler, sis bombaları, meşaleler falan tehlikeliydi ama çok tribünler çok güzel çalışmalar yaptı ve o maça milli maçmış güzel ortamlar oluyordu. Onun heyecanı da bir başkaydı. gibi başladık. Tribünlerin o heyecanı, çocukların, kadınların, Bizler şovu seven insanlarız. Coşkun’un tribünlere gelmesi gençlerin sayı duruşunda gözlerinden yaşların akması, demek, en az 1000 kişinin maça gelmesi demekti mesela. bayrakların sallanması çok güzel duygular. İnsanlar görmüyor Adam artist, dünyada kaç tane örneği var ki böyle, hem belki bunları ama ben birebir yaşadığım için görüyorum. amigo hem oyuncu. Herkes onunla fotoğraf çektirmek için Ben, seyircinin amigosuyum. Zamanı geldiği zaman o geliyordu. Şimdi maç başlamadan önce geliyorlar, maç bitiyor tribünleri coşturmayı iyi bilirim. Benim bulunduğum herkes evine dağılıyor. Düz oldu her şey. Bunda 6222 sayılı yerdekiler moralleri bozukken takıma destek vermez. Öyle bir kanunun da etkisi var. Bu kanunun çıkması da iyi oldu, kavga ayarlayacaksın ki bu durumu… Ben genelde “Bağırmazsanız dövüşler engellendi. Herkes haddini biliyor, güzelce oturup Coşkun’u getireceğim buraya” diyorum. maçını izliyor. 50 Bir yanda taraftarlar, bir yanda seyirciler. Bazen 07 Gençlik başka tezahürat söylüyor, diğerleri farklı tezahürat söylüyor. Gürültü, uğultu oluyor. Bazı Size göre taraftar ve seyirci arasındaki fark dakikalarda ben telefon açıyorum. Tezahüratın esas nedir? İkisi arasında çok büyük fark var. güzelliği, tüm stadyumun birleşmesiyle ortaya çıkıyor. Taraftar, adı üstünde taraftar. Taraftar, 90 dakika Amacımız ne, biz takımı ne kadar desteklersek takım takımına destek verir. Gece yatarken Antalyaspor da o derece başarılı olur. ile yatar, sabah güne Antalyaspor ile başlar. Parkta Bir de şu var, kimseyi de zorla bağırtamazsın. otururken takımına beste yapar. Antalyaspor’u yaşar. Desem ki size 10 dakika aralıksız bağırın diye, Taraftar, maça gelmeden, sahaya çıkmadan başlar. bağıramazsınız. Tribün grupları maç içinde sahada Taraftarlık budur. futbol oynayan oyuncu kadar yoruluyor. Onların Seyirci ise maçı izlemeye gelendir. En büyük desteği hepsini takdir ediyorum ve çok seviyorum. Cıvıl cıvıl aslında seyirci verir. Seyirci maça gelir, gerektiği oluyorlar, onlar da keyif alıyorlar. Galiba Beşiktaş zaman heyecanlı anlarda, bizlerin de desteğiyle maçıydı, bir baktım yüze yakın kızın başında bir coşup takımına destek verir. Seyirci 90 dakikalık amigo var. Başladılar tezahürata, çok hoşuma gitti. sürede taş çatlasın 15 dakika bağırır. Ben zaten Tebrik ettim onları. Bu heyecanı yaşamak çok güzel onlara “Her 10 dakikada bir Antalya deseniz yeter” bir şey. diyorum. Kale arkaları bağırır ama bu stadyumda en etkili yer, maratondur. Konyaspor’a karşı 3-1 Son zamanlarda taraftarın konuştuğu bir mağluptuk, bütün maraton ayağa kalktı, son dakika diğer konu da Alanyaspor ile olan gerginlik. golüyle 3-3 bitti maç. Seyirci çevirdi o maçı. Bu konu hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Sizden Antalyaspor taraftar gruplarını Biz, yıllar önce Diyarbakır’da Galatasaray ile kupada değerlendirmenizi istesek, ne söylersiniz? final oynadık. Yenildik ama Galatasaray, Şampiyonlar Şimdi herhalde 07 Gençlik, Grup 1966, Maraton Ligi’ne gittiği için biz de Avrupa’ya gittik. Werder Üst, Şarampol, Forza derken beş altı tane grup var. Bremen’i burada 2-0 yendik, Almanya’da 6-0 yenildik. Bunların amacı, takımı desteklemek. Sabahtan Bu sene şehrimize bir kupa gelsin istiyoruz. Yarı kalkıyorlar, hazırlanıp maça geliyorlar. finalden ya biz çıkacağız ya da onlar. Finalde Fakat benim üzüldüğüm bir nokta var. Antalyaspor’da bir takım Antalya’yı temsil edecek. Bu takımın olan bir eksikliği söyleyeyim, yıllardır birlik olamadık. Antalyaspor olmasını can-ı gönülden isterim ama Bütün gruplar bir yere toplanamadı, olmadı yani. Ama olmazsa da kupayı alan Alanyaspor olsun, hiç önemli deplasmana gittiğimiz zaman bir bütün oluyoruz. değil. Deplasmanları çok seviyorum, orada hepimiz Taraftar arasındaki husumetler kalkmalı. Bizler, aynı arkadaşız, dostuz. Deplasmanda kimse kimseyi ülkenin çocuklarıyız. Zaman, birlik beraberlik zamanı. bırakmaz ardında. Bir bütün olunuyor. Antalya’da Çok üzülüyorum ben bu tür şeylere. En basitinden ise sen iyi yaptın, ben iyi destek verdim oluyor. bir şeyler yaşanıyor ama tribünlere çoluk çocuklu 07 Gençlik kendini gösteriyor, Grup 1966 kendimi aileler, kadınlar geliyor. Geldikleri zaman kavga dövüş göstereyim diyor, olmuyor. Amacımız, takıma destek olduğunda korkuyor ve bir daha maçlara gelmiyor. olmak. Antalyaspor tarihinde pek çok başkan, Vakıf Başkanı Fikret Öztürk hakkında neler yönetici ve futbolcu gördünüz. Sizde yeri söylersiniz? olan isimler kimlerdir? Dernekle vakıf kısmına baktığınız zaman, eskiden 1966’da çocuktum ben. O zamandan beri Antalyaspor işler dernek tarafında hallolurdu. Bütün şey sevdasını kalbimde taşıyorum. Kendim de yöneticilik dernekteydi. Vakıf sadece mal mülk hikayesine yaptığım için Antalyaspor’a iyi ya da kötü kim bakardı. Fakat bu kulübün esası, anonim şirkettir. emek verdiyse hepsine saygı duyuyorum. Eskiden Gültekin Gencer’den sonra Ali Şafak Öztürk geldi. Antalyaspor başkanlığı yapmış, bu uğurda servetini Sıkıntılar oldu, bazı vaatler gerçekleştirilmedi, kaybetmiş çok Antalyaspor sevdalısı vardır. En başta vazgeçti, bıraktı, yeniden göreve geldi. Fazla açılınca bir Halim Horasan örneği var. babası da oğluyla bir olup Antalyaspor’u iyi bir Antalyaspor’da çok yöneticiler geldi geçti. Hepsi farklı yerlere getirmek istediler. Gelirlere, harcamalara farklı senelerde yer aldı. Küme düştüğümüz zaman birlikte karar verdiler. Ali Şafak Öztürk her ne kadar Sedat Peker başkandı. Biz yakasına yapışmışızdır kulübün başında olsa da dernek ve vakıf kanadında “Bu takımı sen düşürdün, sen kaldır” diye. Mücadele babasının olması da ona güç verdi. Çünkü bir aile vermiş ve çıkarmıştı da takımı. Hasan Subaşı keza şirketi oldu Antalyaspor. Ben, bu aileyi seviyorum. öyle… Bir Antalyalı olarak baktığımda, Antalyaspor’a sahip Antalyaspor’a öyle kötü bir başkan diyebileceğim çıkmalarına seviniyorum. bir isim gelmedi. Antalyaspor’un bugüne gelmesine Ali Şafak, genç bir çocuk. Bazen istemeyerek de olsa sebep oldular ama benim nazarımda en çok ettiği laflar bizi üzüyor ama kendisini seviyoruz. teşekkürü hak eden isim, Cihan Bulut’tur. Neden Çünkü Antalyaspor’a ailesiyle birlikte sahip çıkıyor. derseniz, Antalyaspor iki defa kayyıma gidiyordu. Suyun gözü, Öztürk Ailesidir. Su oradan geliyor, onlar Antalyaspor yok olacaktı. İki defa başkan olarak geldi. olmazsa Antalyaspor kötü günler yaşar, belki de küme O olmasa kayyıma gidip düşüyorduk. düşer. Şimdiki futbolculara göre eski oyunculardan daha Bakın, duyduğuma göre şimdi Hasan Subaşı çok keyif alırdık. Bizim mesela meşhur bir marşımız Tesisleri’ni düzene sokuyorlar. Orayı komple tadilata var “Kalemizde Mehmet Ali var, geri dörtlü çelikten gidiyorlar. Bunu yapması bile çok güzel bir davranış. duvar, orta saha hepsi canavar, ileride Mehmet Orhan Orası çok güzel olacak. var” diye. O zaman takımlarımızla hop oturur hop Ben her zaman şunu söylerim; sen iyiysen ben de kalkardık. Bir Adnan Gülek vardı, sırf onu izlemek iyiyim. Sen kötüysen ben de kötüyüm. Antalyaspor’a için maça gelenler vardı. Beşiktaş için Sergen iyilik yapan bizim başımızın tacıdır ama kötülük neyse, bizim için de Adnan oydu. Sancar, Oral, Orhan yapan da bizim düşmanımızdır. Antalyaspor vardı. Cemaller vardı aklımızda hala. Rüştü vardı, sevdalıları olarak bizim bir grubumuz vardı eskilerden Fenerbahçe’ye transfer olacağı zaman sezon bitsin o oluşan. Bir de felsefemiz vardı. Antalyaspor, bizim zaman gitsin diye kendisini salmadık. için bir güldür. Biz de o gülün dikenleriyiz. Güle zarar Eskiden futbolcular amatör ruhla oynarlardı. gelirse, biz dikeni batırırız. Hayatımız, her şeyimiz Antalyaspor sevgisiyle oynarlardı. Şimdi para için Antalyaspor. Masaya ilk yumruğunu vuracak olan, oynuyorlar ama profesyonel oyuncu bunlar. Evini, bizleriz. Bizden ses gelmiyorsa o iş doğru gidiyordur. ülkesini, eşini bırakıyor, ülkemize para kazanmaya Bizden ses çıkıyorsa, haddinizi bilin demektir. geliyor. Bizler, Antalyaspor’un sesiyiz, bu camiaya mal olmuş insanlarız. Bu taraftarların hepsi elimizde büyümüştür. Antalyaspor Kulübü Derneği’nin 33 numaralı Ben, Ali Şafak Öztürk ve ailesinin Antalyaspor’a üyesi, daha önce iki kez yönetim kurulunda faydalı olduğunu düşünüyorum ve Antalyaspor’a görev yapmış ve aynı zamanda kongre üyesi verdikleri katkı için teşekkür ediyorum. olarak, Başkan Ali Şafak Öztürk ve Dernek ile 52 Yıllarca Coşkun Göğen ve Ali Dayı ile birlikte Bu dünyadan göçen herkese Allah’tan rahmet dilerim. Hepsi güzel insanlardı. Tüm herkesle güzel anılarımız tribünlerde seyircileri coşturdunuz. Onlar olmuştur. Birbirimizi bazen seviyoruz, bazen yeriyoruz. hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Ben, onları çok seviyorum. Bizim İdrisimiz vardır. Biz Yaş geldi altmış yediye. 40 senedir çok kişi görüyorsun. onlardan öğrendik, Ali Dayı geldi, Arap Ünalımız vardı. Lakabını aldığım Miloş, trafik kazasında öldü. Coşkun, 20 sene Galatasaray amigoluğu yaptı. Buraya Takım kayyıma giderken Cihan Bulut görevi aldığında geldi, taşındı. Konyaaltı’nda halı sahası vardı. “Coşkun biz karşı çıkmıştık. Özcan Kırmızıoğlu bizlere “Bu takımın hoş geldin. Seni seviyoruz, filmlerini de seviyoruz. Sen sahibi sizlersiniz” demişti. Hiç unutamam. Çok da iyi bir Galatasaray’da amigoluk yaptın, bu işi biliyorsun. Bizim Antalyasporluydu. aramıza katıl, hep beraber Antalyaspor’u destekleyelim” Yakın zamanda kaybettiğimiz isimlerden rahmetli dedik. Tam 22 sene… Ama Beşiktaş maçına çıkıyor, Mustafa Akdoğan ile her buluştuğumuzda hangimiz daha Fenerbahçe maçına çıkıyor, Galatasaray maçına çıkmıyor. yakışıklıyız diye iddiaya girerdik. Mustafa Ağabey derdim Tepki gelmeye başladı. Galatasaray maçı vardı, dedi ki kırımasın diye. “Miloş Ağabey, ben bu hafta çıkacağım ve Antalyaspor’a Erdal Akpınar vardı, dişleri o yaptırmıştı. Hem diş hekimi destek vereceğim.” dedi. “Tam ben diyecektim, sen hem futbolcuydu. söyledin. Herkes kızıyor sana” dedim. “Bir şey yapmazlar Artık öyle fazla iz bırakan olmuyor. Zaten dönüp değil mi bana” dedi. baktığınız zaman kaç tane Antalyalı var ki! Neyse maç başlayacak, kalabalık her yer, aşağıdaki top toplayıcı çocuk “Miloş Amca, Coşkun Ağabey seni Spor dışına çıkarsak 1970li yıllarda Antalya bekliyor aşağıda” dedi. Görseniz nasıl heyecanlı, nasıl sahnelerin tozunu attıran bir isim olduğunuzu çıkacağını düşünüyor. Tuttum elinden, çıktık tribüne. O biliyoruz. Bu konuda neler söylersiniz? ara Galatasaraylılar hakaret etmeye başladı, ufak bir Beni gençliğime mi götüreceksiniz? İlk sahneye şeyler oldu. “Her ne kadar Galatasaraylı olsam da ben çıkışım, 1969 yılındaydı. Ailem ne top oynamamı ne buranın ekmeğini yiyorum. Artık Antalyasporluyum” dedi. de şarkı söylememi istedi. Benim şarkı söylediğimi Güzel insandır, iyi niyetlidir. Onu çok takdir ederim. herkes biliyordu, babam yıllarca bilmedi. Dayak yerdim Ali Dayımız bambaşkadır. O, bizim neşe kaynağımızdır. anlatsam, abuu… Dandan Gazinosu’nda şarkı yarışması Her şeyimizdir. Yıllarca açık tribünde o telin üstünde oldu, o zamanlar Cem Karacalar, Barış Mançolar, zıpladı. Ali Dayı ile deplasmanlara giderken var ya… Berkantlar meşhurdu. Türkiye’de Samanyolu şarkısını en Allah… Bizim deplasmanlarımız hep neşeli geçer, güzel bir Berkant bir de ben söylerim. Yarışmaya katıldım, giderken şarkılarla türkülerle eğleniriz. Ama dönüşte birinci oldum. Alkış kıyamet derken, teklif geldi 25 lira hiç eğlendiğimizi bilmem ben. Bir tek Samsunspor ile yevmiyeden. Sonradan 50 lira oldu. oynayan play-off finalinde o maçın dönüşünde çok Derya Motel’e geldim, orası Zeki Müren’in geldiği eğlenmiştik. tek yerdi. Paşa derdik biz ona, rahmetli ile çok güzel anılarımız oldu. Nükhet Duru bile benden önce çıkardı Biraz da anılardan söz edelim. Elbette sahneye. Kimlere şarkılar söyledim, bir bilseniz… Yaşamak güzel şey bunları. Hala her sahneye çıktığımda hatırınızda birçok maç anısı vardır ama en ilk şarkımda heyecanlanırım. Çünkü orada sen öndesin. unutamadığınız maç ya da maçlar hangisidir? Şampiyon olduğumuz sene İzmir Atatürk Stadyumu’na 30 İnsanların gözü sende. bin kişi gittik. 80 bin kişilik bir maçtı. Son beş dakikada Antalya’ya Miloş olarak sanat bakımından, spor 2-2 oldu. Hayatımın en zor maçıydı. bakımından, futbol bakımından, tribün bakımından Balıkesir’e şampiyonluk maçına gittiğimizde de çok izler bıraktık. Ama sahne, çok başka bir şey. Aslına yenilseydik, Karşıyaka şampiyon olacaktı. Berabere bakarsanız ben 15 günde bir sahneye çıkıyorum Antalya kalırsak ya da yenersek de biz şampiyon olacaktık. Büyük Stadyumu’nda. Giyinirim, süslenirim, kıyafetlerimi primler gitti o zamanlar Balıkesir’e başkalarından. Saat giyerim, oraya giderim. Ben size sevgimi vermezsem, dokuzda bizi şehre almadılar. Alsalar ortalık yıkılacaktı. saygımı bulamam. Sen örnek kişi olmalısın ki insanlar da Ama bizden bir hafta önce Karşıyaka maçı varmış, o sana göre davransın. maçta Balıkesir’e çok eziyet etmişler. Balıkesirliler bizi statta karşıladılar. Statta su yoktu, Bu keyifli röportaj için çok teşekkür ederiz. hortumlar attılar sular verdiler. Nihayet orada çok SadeceAntalyaspor e-dergi aracılığıyla güzel bir şampiyonluk yaşadık. İlk şampiyonluğumuzda taraftarlarımıza mesajınız nedir? herkes Kepez’de yollardaydı. İlk şampiyonluğu o zaman Amigo Miloş’un taraftarlara mesajına aşağıdaki tatmıştık. Düştük, çıktık, yeniden şampiyon olduk ama o QR code aracılığıyla ulaşabilirsiniz ilk şampiyonluğun tadı başkadır.

Antalyaspor kulübüne hizmet eden birçok değerli insan zaman içinde ebediyete göç etti. Kulübe hizmet etmiş isimlerle ilgili unutamadığınız bir anınız var mı? ALTYAPI: MİLLİ OYUNCULAR

MUSTAFA ERDİLMAN Doğum Tarihi: 01.01.2004 Mevki: Merkez orta saha Futbola Antalya Güneysu Spor Kulübünde başladı. Antalyaspor’un Minik Krampon- lar projesi ile 2015 yılında Antalyaspor alt yapısına transfer oldu. 08.08.2019 tarihinde profesyonel sözleşmeye imza attı. Şu anda Antalyaspor U17 takımında forma giyiyor. İlk kez 3 Şubat 2018 tarihinde U14 milli takımı- nın formasını giydi.

Milli olma sayıları: Türkiye U14 4 kez Türkiye U15 12 kez Türkiye U16 6 kez

Son milli olduğu tarih: 22.10.2019 Karadağ U16-Türkiye U16

SERDAR POYRAZ Doğum Tarihi: 16.12.2004 Mevki: Sol kanat

Futbola Antalyaspor’un Minik Kramponlar projesi ile adım attı ve 9 Nisan 2014 tarihin- de Antalyaspor alt yapısında lisansı çıktı. Şu anda Gelişim Elit 16 Ligi’nde Antalyaspor U16 takımının formasını giyiyor.

Milli olma sayıları: Türkiye U15 2 kez Türkiye U16 2 kez

Son milli olduğu tarih: 26.02.2020 İtalya U16 – Türkiye U16

54 BÜNYAMİN BALCI Doğum Tarihi: 31.01.2000 Mevki: Sağ bek

Futbola 15 Eylül 2011’de Antalyagücü ta- kımında başladı. 1 yıl sonra Meydan Gücü takımına, ertesi yıl ise Antalyaspor alt yapısına transfer oldu. 26 Kasım 2018 tari- hinde profesyonel sözleşme imzaladı. 2 yıldır Antalyaspor A takımı ile birlikte antrenman- lara çıkıyor. Antalyaspor A takımı ile birlikte ilk resmi maçına, bu sezon Niğde Anadolu FK ile oynanan Türkiye Kupası maçında ilk 11’de sahaya çıktı. İlk Süper Lig maçı ise 19 Ocak 2020 tarihinde Göztepe ile oynanan karşı- laşma oldu. Halen Antalyaspor A takımının formasını giyiyor.

Milli olma sayıları: Türkiye Futsal U19 13 kez Türkiye Futsal Milli 10 kez

Son milli olduğu tarih: 27.03.2019 Türkiye-Macaristan

MEVLÜT EMİR GÜRLEK Doğum Tarihi: 20.08.2005 Mevki: Sağ bek

Futbola 11 Aralık 2014 tarihinde Antalyaspor alt yapısında futbola başladı. 5 yıldır An- talyaspor forması giyiyor. Halen Spor Toto Gelişim U15 Ligi’nde oynuyor.

Milli olma sayıları: Türkiye U15 3 kez

Son milli olduğu tarih: 15.12.2019 İngiltere U15 – Türkiye U15 56

SERDAR ATAN

Maraton Üst taraftar grubu lideri Serdar Atan ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Öncelikle sizi tanıyalım. Serdar Atan kimdir? olmadı. Sadece yılların bir birikiminden ötürü böyle bir karar alındı diyebilirim. Antalyaspor tribünleri ile tanışması nasıl Bizim stadyumumuzda şekil itibariyle ses anlamında olmuştur? Bir tarafım Dağbeli, bir tarafım Bucaklı. Antalyalıyım. baskı yaratamıyoruz. Ambiyansı sağlayamıyoruz. Yıllardır Antalyaspor tribünlerinin içindeyim. Fakat üst tribünlerde ses daha güçlü çıkıyor, rakibe Çocukluğumuzdan bu yana devam ettik. Çekirdekten baskımızı daha iyi hissettirebiliyoruz. Bu yüzden yetişme kültür derler ya hani, biz de ufaktan geldik. Maraton Tribünü üst katına geçtik. Maraton ismi Yıllardır tribünün içindeyiz ama herkesin bir dönemi ise Bursaspor, Ankaragücü gibi büyük tribünlerde oluyor. Küçüklükten gelirsiniz, bir şeyler yaparsınız. var olan bir isim. Biz de bu şekilde Antalyaspor Güzel bir yere geldik, bütün tribünlerden ilgi görmek tribünlerini kapsayan bir şey olmasını istedik ve de hoş bir his. Buralıyız sonuçta. Böyle başladık ve grubun ismini Maraton Üst koyduk. şimdi de Maraton Üst taraftar grubunun liderliğini üstleniyorum. Kurulalı yaklaşık bir ay olan Maraton Üst grubu, Fenerbahçe maçında yaptığı Maraton Üst taraftar grubunun kuruluş koreografiyle de beğeni topladı. Bu tür hikayesini öğrenebilir miyiz? Grup 1966’dan koreografilerin devamı gelecek mi? Ben genelde tribünlerde görsel şova çok önem veren kopuş süreci nasıl başladı? Maraton bir insanım. Kartondan dahi olsa tribünlerde bu tür Tribününde üst katta yer almaya nasıl karar şeylerin yapılması lazım. Fenerbahçe maçına kadar verildi? Grubun ismi nasıl belirlendi? Biz, yıllardır Grup 1966’nın içindeydik. Uzun zamandır grup olarak bir aylık bir süreci geride bıraktık. O süren fikir ayrılıkları sebebiyle bizlerde de bazı koreografiyi de kendi imkanlarımızla gerçekleştirdik. birikmeler olmuştu. Başka bir sebebi, başka bir Elimizden geldikçe ve özellikle büyük maçlarda problemi yok. Grup 1966’da halen birçok kardeşimiz, bu tarz güzel şeylere imza atmak istiyoruz. Bu tür ağabeyimiz de mevcut. Görüştüğümüz birçok etkinlikleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz. kardeşimiz var. Başka bir sorunumuz, problemimiz 58 Maraton Üst taraftar grubu olarak annelerimiz, ablalarımız geliyor. Özellikle kadınlar tribüne geliyorlar ve bu küfür olayından rahatsız hedefleriniz nelerdir? Gençlere ve oluyorlar. İnşallah bu küfürsüz ortam devam edecek Antalyaspor taraftarlarına yönelik ne gibi ve kadınların ve ailelerin de tribüne katılımları daha projeler yapılıyor? İlerleyen dönemde da artacak diye umut ediyorum. taraftar sayısını artırmak için ne gibi çalışmalar yapmayı planlıyorsunuz? Allah nasip ederse benim hedefim, Maraton üst Tribün tozu yutmuş her Antalyasporlunun tribünde güzel bir ambiyans ve güzel bir ortam kafasında olan düşüncelerden birisi de oluşturmak. Orada 3000 kişinin olduğu bir hedefimiz tek tribün tek ses düşüncesi… Sizin bu var. Düşünsenize üst tribünün komple bir taraftar konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? grubundan oluştuğunu… İlerleyen dönemde olası bir taraftar grubu Ayrıca benim yaşım da genç. 40-50 yaşlarında birleşmesine nasıl bakıyorsunuz? olmadığımız için gençlerle diyaloglarımın da iyi Bu durum benim her zaman içimde yer etmiştir. Ben olduğunu düşünüyorum. Çocukla çocuk, büyükle bu konuya her zaman olumlu baktım. Birilerinin bu büyük olmak gerekiyor. Kardeşlerimizle, gençlerle konuda bir şeyler yapmasını çok istedim. aram çok iyi. Özellikle tribünlerin ağırlığı liseli genç Şimdi şöyle düşünün, biz deplasmana gittiğimizde kardeşlerimizden oluşuyor. Okulları geziyoruz, diğer hep birlikte omuz omuza takımımızı destekliyoruz. taraftar grupları gibi Passolig konusunda yardımcı Deplasman tribününü dolduruyoruz. Herkes bize oluyoruz, maça çekebilmek için her şeyi yapıyoruz. gıpta ile bakıyor. Deplasmana gittiğimizde doksan Ama Antalya, büyük bir şehir. Burada bilhassa hafta dakika boyunca omuz omuza olabiliyorsak, içeride de sonları maça gelmektense yapılabilecek bir çok bunu başarabiliriz. Evet, şu an olmayabilir ama ben aktivite var. Ama ben alttan gelen neslin çok iyi tribünlerin tek çatı altında birleşmesinin zamanla olduğunu, iyi bir Antalyasporlu olarak, Antalyaspor olacağını düşünüyorum. Bunu isteyen ağabeylerimiz, bilincinde yetiştiğini düşünüyorum. Bu kitlenin de kardeşlerimiz de var. Diğer arkadaşlarda da bu isteği zamanla artacağına inanıyorum. görüyorum. İleride bir gün bu tribünlerin tek çatı İnsanlar, tribünü kötü bir şey gibi algılıyorlar. Böyle altında olmasını çok istiyorum ve bunu hedefliyorum. bir algı var. Bizler, kötü bir şey yapmıyoruz. Sadece Böyle bir şey olursa da kendi adıma çok mutlu takımımıza doksan dakika destek veriyoruz. Tribün, olurum. Çünkü bu hayalim gibi bir şey diyebilirim. bir ekip işidir. 10 kişi de olsan 1000 kişi de olsan bir ekip işidir. Bizler, Fenerbahçe maçındaki koreografiyi ekip olarak gerçekleştirdik. Sokaktaki birçok çocuk zararlı şeylere yöneliyor. Bizler, o gençlerin spora yönelmesini istiyoruz. Bu konuda çalışmalar yapıyoruz. Çocukların zararlı şeylere yönelmesinin önüne geçmek gibi, onları spora kazandırmak gibi birçok projemiz var. Planladığımız çok farklı projeler de var. Çalışmalarımız sürekli devam edecek.

Önceden neredeyse her hafta PFDK’ya sevk edilen Antalyaspor’da tribünlerde de yaklaşık 3 senedir değişim olduğunu gözlemliyoruz. Antalyaspor tribünleri, küfürden ötürü ceza almayan nadir tribünlerden. Bu konuda grup olarak ne gibi çalışmalarınız bulunuyor? Bizler, yıllardır Antalyaspor tribünlerinin içindeyiz. Sizler de biliyorsunuz ki eskiden küfürden, hakaretten ceza alan bir tribünken artık küfürden, hakaretten ya da herhangi bir olaydan ceza almıyoruz. Biz onu değiştirdik. Aslında baktığınız zaman bu da bir sosyal sorumluluk projesi. Bizler, serüvenlerimizde her zaman küfür olmasın, kavga olmasın, şiddet olayları olmasın diye çaba gösterdik. Her zaman bunun derdinde olduk. Bunları da olabildiğince azalttık. Bunda çok mutluyum. İnşallah diğer tribünlerdeki ağabeylerimizle ve kardeşlerimizle de bu konularda hep birlikte daha güzel şeylere imza atacağız. Ayrıca maçlara bizim de kız arkadaşlarımız, Taraftar grubu oluşturmak ve bunu hem Maraton Üst tribün grubu lideri olarak, camia hem de taraftarlar tarafından kabulü, size göre taraftar grubu ile taraftar/seyirci maddi ve manevi olarak birçok zorluk taşıyan arasında ne gibi farklar bulunmaktadır? bir sorumluluk. Bu doğrultuda size destek Öncelikle ben bir tribün lideri değilim. Ben kardeşlerimizin ağabeyi, ağabeylerimin kardeşiyim. olan isimler oldu mu? Maraton Üst grubu olarak birçok şey bir anda Ben bu algıdayım. O tür hitaplar bana göre değil. geliştiği ve organize olamadığımız için hiçbir şeyi Taraftar grubu çok farklı bir şey. Çünkü bizler her bir yerlerden destek alarak yapmadık. Fenerbahçe deplasmana gidiyoruz, taraftar ise gelip maçını maçındaki koreografiyi dahi kendi aramızda 100 lira izleyip gidiyor. Kendilerine göre destek oluyorlar 200 lira toplayarak yaptık. Bir boya, bir karton almak ama biz her maç doksan dakika boyunca takımımıza çok zor değil. Biz bunları cebimizden de yapabiliyoruz. sonuna kadar destek oluyoruz. 2-3 ağabeyimiz bir araya geliyor, bu şekilde Taraftar grubu içindeki heyecan çok farklı, bambaşka hallediyoruz. İleride inşallah destek olanlar olur ya da bir şey. Bunun cefası var. Her zaman kendinizden farklı projelerde hep birlikte çalışmalar yaparız. bir şeyler vermek zorundasınız. Ama sevgi olmadan Allah razı olsun gittiğimizde bizi kırmayacak, bizleri hiçbir şey olmuyor. Bunun tek açıklaması sevgi, yoksa sevip sayan ağabeylerimiz ve kardeşlerimiz var. trilyonlar kazansan dahi yapılacak iş değil aslında. Bize yardımcı olan iş adamları var. Ama dediğimiz Biz 90 dakika boyunca maçı bile izlemiyoruz, golü gibi öyle çok büyük bir destek görmedik. Tekstilci kimin attığını görmüyoruz. Güzel bir iş oldu mu bir ağabeyimiz var Bektaş Kalkan diye, o polar ve tribünler yaptı olur ama en ufak hatada o tribün atkı için ufak bir destek oldu. Başaran Hotel sahibi grubu yaptı derler. Kemal Yılmaz’ın ufak bir desteği oldu. Çok teşekkür Çekirdek çitleyen taraftarlardan ricamız, koreografi ediyorum onlara. Bizi Antalyaspor tribünleri içinde tarzı şeyler yaparken en azından kartonları sevmeyen bir kitleyi bugüne dek görmedim. Yıllardır kaldırsınlar. Bunu yapmaları bile bizim için yeterli. bu tribünlerin içindeyim. Her zaman söylerim, sen Maça gelenler oradaki taraftar gruplarına destek düzgün olursan hakkını bir şekilde alırsın. Hani bir olurlarsa, hem görsel hem işitsel anlamda ortaya şeyler yapıyorsun ama sen düzgün olduktan sonra bir daha güzel işler çıkar. şekilde kazanıyorsun.

60 Antalyaspor Başkanı Ali Şafak Öztürk’ü nasıl oyuncu gitti, yerlerine birçok kaliteli oyuncu geldi. Gidenlerin yeri fazlasıyla dolduruldu. yorumlarsınız? Başkanımızı sonuna dek destekliyoruz ve kendisini Ayrıca ikinci yarıya da çok iyi başladık ve güzel çok seviyoruz. Vizyonu ortada, Antalyaspor’a çok bir şekilde ilerliyoruz. Zaten Antalyaspor taraftarı şey kattı. Yaptıkları da ortada. Her zaman Ali Şafak olsun, yöneticisi olsun, başkanı olsun Antalyaspor’un Öztürk’ün arkasında olacağız ve onu destekleyeceğiz. küme düşmesi gibi bir şeyi düşünmez, aklına bile İyi şeyler, doğru şeyler yapıyor. Herkesi güzel olan getirmez. Zaten üst sıralarda olacağımızı da bilhassa şeylere yönlendirmeye çalışıyor. Zaten güzel şeyler yönetimimiz ve başkanımız devre arası yaptığı yaptığı ve taraftarları doğru şeylere yönlendirdiği açıklamalarla söyledi. Bunun sinyalini verdi. Ben için çok seviliyor. Böyle yatığı sürece de her zaman takımımızın daha da iyi olacağına inanıyorum. sevilecektir. Kupaya gelirsek, bizler ligi üst sıralarda bitirdiğimiz Ayrıca Öztürk Ailesi, köklü bir aile. Bu kadar zaman hep kesin Avrupa’ya gideceğiz ya Türkiye borcun altına giriyorlar ve Antalyaspor’a destek Kupası’nı alacağız diyoruz. Daha önce bu veriyorlarsa diğer iş adamları da diğer taraftarlar gerçekleşmese de bu sene iki ihtimalden birinin da hem takımımıza hem onlara destek vermeli diye gerçekleşeceğine inanıyorum. Bilhassa kupaya çok düşünüyorum. Ali Şafak Öztürk olsun, Fikret Öztürk yakınız. En kötü ihtimalle kupada final göreceğimizi olsun çok zor işler yaptılar, Antalyaspor uğruna çok düşünüyorum. Antalya şehrinin ölüsü 15-16 bin mücadele verdiler. Bunu tribünlerin, camianın içinde taraftara oynuyor. Bu şehre bir kupa geldiği zaman o olan kişiler görebiliyor ve onları daha iyi anlıyor. stat full çeker. Akhisar gibi bir ilçe dahi kupayı alıp Avrupa’ya gitti. Biz neden bunu gerçekleştirmeyelim? Ali Şafak Öztürk ile bunu yapacağımıza inancım tam. Antalyaspor, bu sezon inişli çıkışlı bir grafik çizerken, yaklaşık 6 haftadır mağlup olmuyor. Bu konudaki düşüncelerinizi Bu keyifli röportaj için çok teşekkür ederiz. öğrenebilir miyiz? Antalyaspor’un bu sezonki SadeceAntalyaspor e-dergi aracılığıyla performansını nasıl yorumlarsınız? taraftarlarımıza mesajınız nedir? Bu tür sıkıntılar, hoca değişikliği gibi konular Serdar Atan’ın taraftarlara mesajına aşağıdaki yönetimin işi. Onlar bunu daha iyi bilecek, daha iyi QR code aracılığıyla ulaşabilirsini ölçüp tartacak. Bunlar bizim işimiz değil. Biz, duruma yalnızca taraftar olarak bakabiliriz. Başkanımız bazı hatalar görmüş ki hoca değişiklikleri yapmış. Hocalar değişse de takım içinde de sıkıntılar vardı. Birçok “HAYATİ ÖNEM: SU”

Antalyaspor Futbol Akademisi diyetisyeni Kübra Efe, SadeceAntalyaspor.com E-dergi mart sayısında su ve suyun önemini anlattı.

E-dergimizde ilerleyen sayılarda bu bölümde görmek istediğiniz konular için diyetisyenile ve sadeceantalyaspor Instagram hesapları aracılığıyla bizlere ulaşabilirsiniz.

TARAFTAR VE BESLENME

Sevgili Antalyaspor taraftarları, bu ay size hem su içeriği azalmaktadır ve yerini yağ almaktadır. bizler hem de sporcularımız için hayati önemi olan Bu durum, yaş aldıkça daha çok su tüketmemiz su konusundan bahsedeceğim. gerektiğinin bir göstergesidir. Su tüketimimizi kısıtlayıcı bir sağlık sorunumuz yoksa tabi ki… Yemek yemeden haftalarca yaşayabiliyoruz, peki ya Gün içerisinde solunum, terleme, idrar, feçes su içmeden? gibi yollarla su kaybımız olmaktadır. Gün içinde öncelikle bu kayıpları gidermek temel amacımız Vücudumuzdaki suyun %20’sini kaybettiğimiz olmalıdır. Yediğimiz besinlerde su bulunmaktadır. zaman yaşamımız sonlanabiliyor. Farkında mısınız? Özellikle meyve ve sebzelerin içerdiği su oranları yüksektir. İçtiğimiz kahve, çay gibi diüretik Hayatımızı sürdürebilmek için oksijen ve suya içecek tüketmemiz ise idrar yoluyla su kaybımızı ihtiyacımız vardır. Bedenimizin büyük bir bölümünü artıracaktır. Bunu unutmayıp, su tüketimimizi bu su oluşturmaktadır. Bedenimizdeki sunun içeriği zamanlarda daha da artırmamız gerekir. bireyin yaşı, cinsiyeti, yağ kas dağılımı gibi birçok parametreye göre değişmektedir. Örneğin, Diyare olduğumuz zaman bu kaybımız daha da prematüre doğan bir bebeğin %81, zamanında artmaktadır. Yaz aylarında terleme miktarımız doğan bebeğin %75, yetişkin bir kadının %49, arttığı için su kaybımız artar, halı saha maçı erkeğin ise %54’ünü su oluşturmaktadır. Örnekten yaptığımız zaman da su kaybımız artar. de anlayacağımız üzere yaş aldıkça vücudumuzdaki 62 YETERLİ SU TÜKETTİĞİMİZİ NASIL susuz olmamız olabilir. ANLAYABİLİRİZ? Genellikle danışanlarımın çoğu bana geldiği ilk Sabah uyandığınız zaman bir şey tüketmeden önce zamanlarda kabızlık sorunu, yemek yeme atakları idrar renginize bakarak bunu anlayabiliriz. İdrar ve durduk yere geldiğini sandıkları tatlı krizlerinden renk skalasında ilk 3 bizim yeterli su tükettiğimizin bahseder. Gelelim bunların nedenlerine… göstergesidir. Bazı sebze tüketimimizden ya da vitamin tüketimimizden dolayı idrar rengimiz yeterli Her gün uyandığımız zaman bir iki bardak ılık su içsek dahi koyu olabilir. Bunu da unutmamakta su içerisine biraz taze limon damlatıp tüketerek fayda var sevgili taraftarlar. güne başlarsak hem bağırsak hareketlerimizi hem metabolizma hızımızı artırabiliriz. Ayrıca gün içinde daha çok su içme isteğine de ulaşmamız mümkün. SUYUN VÜCUDUMUZDAKİ GÖREVLERİ Tükettiğimiz besinlerin sindirimi, emilimi ve Vücudumuz bize susadın demeden su içmeliyiz. hücrelere taşınmasında görevlidir. Bedenimizin Çünkü susadım demesi son sinyal gibidir. O esnada ısısını düzenler. Eklemlerimizin kayganlığı sağlar. genellikle idrar renginiz skalamızdaki ilk üç renkte Sindirim sistemimizin düzenli çalışmasını ve değil, koyu renklerde olur. bedenimizin ısısının denetimi sağlar. Dokularımızı ve organlarımızı korur. Bedenimizdeki atık ürünleri Gelelim diğer önemli meseleye… Yıllarca uzaklaştırılmasını sağlar. susadığınız zaman su yerine meyve suyu, asitli Günlük yeterli su tüketimi soğuk algınlığı, idrar içecekler tüketmeyi tercih ettiğiniz için vücudumuz yolu enfeksiyonları, cilt sağlığının korunması, belli bir uyarmadan sonra artık size su yerine toksinlerden arınmaya ve siz okuyucularımın koyduğunuz içeceği istemeye başlıyor. Bu da bize genelinin dikkatini daha çok çekecek olan yetersiz su tüketimi ve alınan fazla kalorilerden zayıflamaya yardımcı olduğuna dair birçok çalışma meydana gelen bir yağ dokusu artışına neden sonucu mevcuttur. olmaktadır.

Canımızın tatlı, şekerli gıdaları istemesinin nedeni ‘Su’ deyip geçmeyin, mutlaka tüketin. SU İÇMEYİ UNUTMAMAK İÇİN NELER YAPILMALI? Bazı okurlarımızın unutuyorum ama deyişlerini duyar gibiyim. Çözümümüz basit; evimizde her zaman gözümüzün önünde olmalı su, iş yerimizde masamızın üzerinde olmalı, bir restoranda, kafeteryada, iş yeri veya arkadaş ziyaretlerimizde o meşhur ‘Ne içersiniz’ sorusunda öncelikli yanıtımız su olmalı. Bu güzel yanıtı verebilirsek günlük yeterli su tüketimine ulaşmamız çok kolay olacaktır. Bu küçük ama oldukça önemli önerilerimi şu andan itibaren uygularsanız kısa süre içerisinde düzenli su tüketimini alışkanlığa dönüştürmeyi başarmış birer birey olmanız kaçınılmaz olacaktır.

Benim odama kim gelirse gelsin ilk su ikram ederim. Eğer sporcum gelmişse ölçümünden sonra ikram ederim. Onunla konuşurken çaktırmadan o suyu bitirecek mi diye bakarım ama artık anlıyorlar bakışımdan bu odadan çıkmadan suyun bitmesi gerektiğini. Ayrıca nereye gidersem gideyim ilk su isterim. Yan odaya gidince dahi “su alabilir miyim?” derim. Mutfağa inince hemen köşeden suyumu alıp sonra mutfağı dolaşmaya, ustalarımla konuşmaya başlarım.

SU TÜKETMEYİ SEVMİYORSAK… Bir de suyu sevmediği için tüketemeyenler var. Onlar için bir başka çözümüm mevcut.

Suyun içerisine eğer tatlı düşkünlüğü de varsa çubuk tarçın, ananas dilimi, portakal dilimi, kırmızı elma koyarsak tatlı krizlerinizi bile baskılayabilirsiniz. Böylece su içmek size işkenceden ziyade keyif vermeye başlayabilir. Tatlı sevmem ki diyenleri de duyar gibiyim. O zaman lime limon dilimleri, karanfil, yeşil elma, taze zencefil dilimleri de tam size göre.

! Bu ay bu yöntemleri deneyecek olan canım Sadece Antalyaspor taraftarları, 0534 216 93 61 lütfen Instagram adresimizden diyetisyenile ve sadeceantalyaspor hesaplarına yorum yapın. Bakalım ne diyetisyenile kadarınız denedi ve çözüme ulaştı, görelim. Ayrıca gelecek ay köşemizde yer [email protected] vermemizi istediğiniz bir konu varsa yorumlara belirtmeyi unutmayın

64

BERLİN DÖNER ANTALYASPOR TVF Kadınlar 1. Lig B Grubu Fikstürü

1. HAFTA: Merinos 3 – 1 Berlin Döner Antalyaspor

2. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 0 – 3 Kuzeyboru

3. HAFTA: TED Ankara Kolejliler 3 – 0 Berlin Döner Antalyaspor

4. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 0 – 3 Mardin Büyükşehir Başakspor

5. HAFTA: Kahramanmaraş Elbistan 3 – 0 Berlin Döner Antalyaspor

6. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 1 Astor Voleybol PVİ

7. HAFTA: PTT 0 – 3 Berlin Döner Antalyaspor

8. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 0 – 3 İlbank

9. HAFTA: Samsun BŞB Anakent 2 – 3 Berlin Döner Antalyaspor

10. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 0 Kahramankazan Belediyesi

11. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 1 Nevşehir Belediyesi

12. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 - 0 Merinos

13. HAFTA: Kuzeyboru 3 – 0 Berlin Döner Antalyaspor

14. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 1 TED Ankara Kolejliler

15. HAFTA: Mardin Büyükşehir Başakspor 0 – 3 Berlin Döner Antalyaspor

16. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 0 Kahramanmaraş Elbistan

17. HAFTA: Astor Voleybol PVİ 3 – 2 Berlin Döner Antalyaspor

18. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 0 PTT

19. HAFTA: İlbank 3 – 1 Berlin Döner Antalyaspor

20. HAFTA: Berlin Döner Antalyaspor 3 – 0 Samsun BŞB Anakent

21. HAFTA: Kahramankazan Belediyesi 0 – 3 Berlin Döner Antalyaspor

66 22. HAFTA: Nevşehir Belediyesi 3 – 0 Berlin Döner Antalyaspor BERLİN DÖNER ANTALYASPOR

Voleybol Şube Sorumlusu Alp Özel, Berlin Döner Antalyaspor Antrenörü Gökhan Egeli ve takım kaptanı Gülcan Tanrıverdi ile voleybol takımının bu sezonki performansını masaya yatırdık. Geçtiğimiz sene TVF Kadınlar 2. Lig’de yer alan GÜLCAN TANRIVERDİ: Bu sezona baktığınız zaman 2. ve bu sezon 1. Lig’e yükselen Berlin Döner Lig’den yükselen ve ilk kez 1.Lig’de mücadele edecek Antalyaspor, son maça kadar play-off iddiasını bir takım vardı. Ben Antalyalıyım. Birçok kulüpte korumuştu. Takımımızın bu sezonki performansını mücadele etmiştim ancak evime döndüm. Sezona değerlendirebilir misiniz? kötü başlamamıza rağmen aslında çok güzel bir ALP ÖZEL: Lige katılım açısından meşakkatli bir süreç sezon geçirdik. Beş maçta beş mağlubiyetle başladık oldu. Kulüp yönetiminde başkan dahil birçok kişi uğraştı. sezona. Bizim için çok kötü bir başlangıçtı. “Ne oluyor, Karşı taraftan bir kulüp devralma işi vardı. Kuralar ligden mi düşeceğiz” diye korkuya kapılmışken şube çekildiği gün anlaşmaya varıldı. Kuralar çekildiği gün kura sorumlumuz Alp Özel ve antrenörümüz Gökhan Egeli çekimine Keçiören Bağlum SK olarak katılım sağlandı. birlikte ne yapabiliriz diye araştırdılar. Bu süreçte bazı Biz, o gün hakları devraldık. oyuncu arkadaşlarımızla yollarımız ayrıldı. Kadroya Voleybol takımı kurulduğundan bu yana bizim bir yeni oyuncular dahil edildi. Yeni takviyelerin ardından mottomuz var, “Antalya’nın kızları Antalya’nın takımında takımımız birbirine güzel bir şekilde adapte oldu. oynasın” diye. Biz, bu söyleme uygun olarak davranıyoruz. Kaybedilen bu maçları nasıl telafi edebileceğimizi Antalya’da birçok voleybolcu yetişti. Farklı şehirlerde düşünmeye başladık. Bu şekilde bir seriye başladık ve oynayanlar, Sultanlar Ligi’nde oynayanlar, bize karşı neredeyse kaybetmeden yolumuza devam ettik. Ligde oynayanlar vardı. Antalya’da böyle bir oluşum olunca, normal sezonun son haftasında Nevşehir Belediyesi ile destek olmak istediklerini söylediler. Fakat süreç uzadıkça oynayacaktık. Zor bir deplasmandı. O maçı Antalya’da olmadı. Böyle birçok arkadaş var. Gülcan, 1. Lig’de de olsa oynasaydık, kazanabilirdik. Ama bu durum bizim için 2. Lig’de de olsa Berlin Döner Antalyaspor’da oynamak bir bahane olmamalı. Deplasmanda oynadığımız için istediğini söyledi. Evini taşıdı. değil, kötü oynadığımız ve istediklerimizi sahaya Süreç başladıktan sonra takım oturmadı. Bir pozisyon yansıtamadığımız için play-offa kalmayı kıl payı kaçırdık. eksikse oynayamıyorsun. Çünkü karşı taraf, senin eksik Gelecek sezon kadroda yer almayı çok istiyorum. olduğun yeri biliyor. Bir boksör düşünün, sol kolu yok. Antalyalıyım, Antalya’da oturuyorum. Tabi ki bu durumlar Darbeyi her zaman soldan alır, bu iş de böyle. Doğru karşılıklı oturup konuşulur ancak bu takım için elimden yerde doğru oyuncun yoksa oradan hücum ettiler ve geleni yapmayı gerçekten tüm kalbimle istiyorum. devamlı sayı kaybettik. İlk beş maç bu yüzden gitti. Ligin ilk beş maçında galip gelemeyen bir takım dek takımda iki kişiyle oynamışımdır. Bir takımda vardı. Bu başlangıç, sizin bu sezonki hedeflerinizi oyuncular bir sezon oynarlar, sonra yer değiştirirler. nasıl etkiledi? Tıpkı artistlerin rolleri değiştirip başka dizide GÖKHAN EGELİ: Ligin açılmasına 15 gün kala kurulan oynaması gibi… Mesela Ayşe ile birlikte oynamıştım bir takımız. Ligin başlamasına 15 gün kala elimizde daha önceden, dördüncü sezonum neredeyse. Olga ile sadece Gülcan, Dilara ve Svetlana vardı. Apar topar birlikte oynamıştım. Dilara zaten Antalya’nın çocuğu. takım kurabildik. Lige başladık, beş maç mağlup Hemen kaynaştık, aramızdaki diyaloglar inanılmaz olduk. Çok üzücü zamanlardı. Daha sonra giden bir saygı sevgi çerçevesindeydi. Takımımızın arkadaşlarımız oldu. Onların yerine gelen arkadaşlar, büyüklerinden olan Ayşe’ye takımın inanılmaz bir gidenlerin yerini çok daha fazla doldurdukları için saygısı vardı. O da her zaman takımın ablası oldu. yükselmeye başladık. Bu 5-0’lık mağlubiyet serisi, Saygı sevgi içinde güzel bir sezon geçirdik. Hani kız ikinci maçın ardından unutuldu. Unuttuktan sonra takımıdır, triplidir, birbirlerine karşı tavırlıdır diye bizim için her şey çok daha kolay oldu. düşünürler ya, aramızda en ufak bir tartışma dahi olmadı. Başarı da buradan geldi. Takımımızın bu sezonki dönüm noktaları neler oldu? Bunlardan bize kısaca bahseder misiniz? AÖ: Beş maçta eksiklerimizi gördük. Eksikleri belirledik. İlk beş maçta sıfır çekmişken, 8 maçta 2 galibiyet aldık. Eksikler belli, nereden sayı yediğin belli. O bölgelere transferler yaptık. Doğru transfer yapmak kolay olmadı. GE: Yerinde yapılan transferler ve gelen transferlerin de birbirleriyle daha önceden oynayan oyuncular olması, antrenör olarak benim işimi oldukça kolaylaştırdı. Oyuncuları birbiriyle kaynaştırma gibi bir sıkıntı yaşamadık. Zaten oyuncular birbirlerini tanıyorlardı, beraber oynamışlardı. Kim nasıl pas ister, kim nasıl defans yapar gibi durumlarda birbirlerinin tekniklerini iyi bildikleri, ayrıca çok iyi dost oldukları için o süreci çok kolay bir şekilde atlattık. GT: Antrenörümüzün de dediği gibi bu sezona 68 Antalyaspor voleybol takımının gelecek sezonki Motivasyonumuzu sağlamıştık ancak yetmedi. Ben, bu hedeflerini öğrenebilir miyiz? Takımdan gidenler ve durumu geniş bir kadromuz olmamasına bağlıyorum. takımda kalanlar olacak mı? 7-8 oyuncuyla sezonu bitirdik diyebilirim. Gençler yeterli AÖ: Buna şimdiden cevap vermek zor olur. Antalyaspor olmasa bile kendilerine verdiğim görevleri yerine getirdiler. voleybol şubesini kurarken, biz bir proje belirledik. Sporcular bu yönden zorlanmış olabilirler ama gene de Hedefimiz, altı yılın sonunda Sultanlar Ligi’ne gidecek bir ellerinden geleni yaptılar. Sonu hiç önemli değil. Biz, takım kurmaktı. herkesin düşmeye aday gösterdiği bir takımı play-off Bu sene takımda oynayan 13 yaşında milli oyuncumuz seviyesine kadar çıkardık. Sadece son bir engele takıldık. var. Yine 14 yaşında milli sporcumuz var. 15-16 yaşında Üzüntülü müyüz, evet ama bu da bizim için büyük bir olup da ileride Sultanlar Ligi düzeyinde oynayabilecek başarıdır. oyuncularımız var. İstanbul’da oynayan ve geçtiğimiz yıllarda takımımızda yer alan üç oyuncu var. Bunlar zaten SadeceAntalyaspor Ailesi adına bu söyleşi için Sultanlar Ligi klasmanında oynayabilecek oyuncular. teşekkür ederiz. Mart ayında sizi okuyacak Altyapımız büyüdükçe ve geliştikçe, basamakları sağlam taraftarlarımız ve Antalyaspor camiasına mesajınız şekilde çıkabilirsin. Yoksa 10 tane yüksek bütçeli transfer nedir? yaparak da Sultanlar Ligi’ne çıkarsın. Hatalı davranmamak AÖ: Bu takımın adı, Berlin Döner Antalyaspor. Eylül ayına lazım. Altyapımız bizi tutacak, bizi üstlere taşıyacak. Biz döndüğümüz zaman Berlin Döner bu ekonomik krizde de daha sonra nasıl daha üstlere tırmanabiliriz, buna amatör kadın sporuna, kadınların takımına destek veren bakacağız. bir Antalya firması oldu. Diğer firmalara örnek olacak bir iş 5 yıllık projenin biz üçüncü yılındayız. İlk yıl kümede yaptı. Sponsorumuz inşallah devam eder ve devam ettiği kalalım, ikinci yıl play-off oynayalım, üçüncü yıl ise zaman bu iş yürür. çıkmayı deneyelim. Ama bunun da garantisi yok. Senden GE: Taraftarımızın önümüzdeki sezon da maçlarımıza yüksek bütçeli iki takım gelir, yükselir. Beş yıllık projede gelmesini çok isteriz. Her maça gelmelerini istedik çünkü 3. Yılımızda hedefimizin bir yıl önündeyiz. Bizim bu sene taraftar ile oynadığın zaman ortam gerçekten çok farklı hedefimizde play-off yokken son maça dek bu iddiamızı oluyor. Ne kadar büyük bir salonda oynasak da özellikle 07 sürdürdük ve son maça bu iddia ile girdik. Gençlik’in taraftarları maçlarımıza geldiği zaman takımı inanılmaz ateşliyorlardı. Burada diğer voleybolseverleri de Son maç öncesinde play-off iddiası süren Filenin es geçmemek lazım, onlar da salon doldurmada yardımcı Akrepleri, Nevşehir Belediyesi’ne 3-0 kaybetti ve oluyorlardı bize. Taraftar sayımızın günden güne arttığını normal sezonu play-off dışında kalarak tamamladı. ben kendim gördüm ve artarak devam edeceğinden Son maçın öncesinde ve sonrasında düşüncelerinizi de eminim. Salon 10 bin kişilik olduğu için kapalı gişe öğrenebilir miyiz? oynayamayız belki ama salonu olabildiğince doldururlarsa AÖ: Ben, takımdan daha kötü haldeydim. İki gün evden çok seviniriz. çıkmadım. Ayrıca sezon boyunca maçlarımıza geldikleri için GE: Diğer maçlara hazırlandığımız gibi Nevşehir taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum. Taraftarlara her Belediyesi maçına hazırlanmıştık. Eksiğimiz yoktu. İçeride zaman ihtiyacımız var. Onlarsız hiçbir spor dalı kuvvetli oynadığımız rakip takım ile deplasmanda oynadığımız şekilde gitmez. Seneye yine onları maçlarımıza bekliyoruz. rakip takım çok farklıydı. Üç yeni transferleri vardı ve Bu sezon bize katkıları gerçekten çok büyüktü. Antalyaspor kendi evlerinde oynuyorlardı. Takım kaptanımız Gülcan’ın camiasına da bizi destekledikleri için çok teşekkür da değindiği gibi, maç Antalya’da olsa sonuç daha farklı ediyorum. Antalyaspor, şehrin takımı. Bu şehrin takımının olabilirdi. bir kadın branşının olması da çok gurur verici. ANTALYASPOR

Antalya’nın Parlayan Yıldızı ALEYNA KAYMAZ 2004 doğumlu Aleyna Kaymaz, İsrail’in Eilat kentinde 6-14 Aralık 2019 tarihleri arasında düzenlenen Avrupa 15 Yaş Altı Halter Şampiyonası’nda büyük bir başarıya imza atmıştı. 81 kiloda koparmada 83, silkmede 103 kilo kaldıran ve 3 ayrı kategoride hem Avrupa rekorunun sahibi olan hem de Avrupa şampiyonluğuna ulaşan Aleyna Kaymaz, SadeceAntalyaspor.com E-dergi mart ayı sayısında Antalya’nın Parlayan Yıldızları bölümünün konuğu oldu. Özel bir okulda eğitimini sürdüren Aleyna Kaymaz, boks ile uğraşırken geçiş yaptığı halter kariyerine kısa zamanda birçok başarı sığdırmayı başardı. Türkiye şampiyonluğunun yanı sıra Avrupa şampiyonu unvanına da sahip olan genç sporcu, hedefini dünya şampiyonluğu ve 2024’te Paris’te düzenlenecek olan olimpiyatlarda birincilik olarak belirledi. Spor hayatında kendine Naim Süleymanoğlu’nu örnek alan, Naim Süleymanoğlu gibi başarılı bir sporcu olmak için azimle ve hırsla çalışan Aleyna Kaymaz, gününün altı saatini antrenman yaparak geçiriyor. 2017 yılında Ankara’da düzenlenen Yıldızlar Türkiye Halter Şampiyonası’nda kırdığı rekorla birincilik kürsüsüne çıkan Aleyna Kaymaz, 2018 ve 2019’da Türkiye şampiyonluğuna ulaştı. Aynı yılın aralık ayında Eliat’ta düzenlenen şampiyonada üç ayrı kategoride rekor kıran ve Avrupa Şampiyonu olan milli sporcu, birçok başarıya imza atmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. 70 HERKES İSTEDİĞİ SPORU YAPMALI SadeceAntalyaspor e-dergi mart sayısına düşüncelerini aktaran Aleyna Kaymaz, “Başarılarımda ailemin ve hocamın bana çok fazla desteği oldu. Bu konuda çok şanslıydım. Herkes istediği sporu yapmalı. Azimli olmaları gerekiyor. Azim ve hırs olduğu müddetçe başarı gelecektir. Ben istedim ve yaptım.” İfadelerini kullandı.

ANTALYA’DA HALTER ÇOK İYİ YERLERE GELDİ Gençlerde dünya, büyüklerde Avrupa şampiyonu unvanına sahip eski milli halterci Ekrem Celil, 10 yıl önce sporu bırakmasının ardından Antalya’da antrenörlüğe başladı. Burada hayatını başarılı sporcular yetiştirmeye adayan ve şehirde halterin iyi yerlere gelmesinde büyük payı olan Ekrem Celil, halterin zirvede olduğu Antalya’da hedefinin olimpiyat şampiyonunu Antalya’dan çıkarmak olduğunu açıkladı. Antalya’nın Parlayan Yıldızı 7 yaşından bu yana spor yaptığını söyleyen Ekrem, gençlere tavsiyelerde bulunarak spora küçük yaşlardan başlamak gerektiğini, ufak yaştan başladıkları ve ALEYNA KAYMAZ başarı geldiği zaman gençlerin bu spor dalında iyi yerlere gelebileceğinin, bu alanda çeşitli imkanların olduğunun altını çizdi. NAİM TÜRK SPORUNA EPEY HİZMET ETTİ Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu ile birlikte olimpiyatlara hatırlattığını da anlatan Ekrem Celil, “Üçümüz de aynı köydendik. Halil Mutlu ve Naim Süleymanoğlu ile birlikte olimpiyatlara hazırlandık. Bulgaristan katılmamızı istemedi, bizi veto etti. Biz katılamadık. Naim, çok iyi bir insandı. Çok iyi bir sporcuydu. Türk sporuna epey hizmetleri oldu Türkiye’ye gelmemde de, halterin duyulmasında da çok büyük katkıları vardır.” dedi. 2024’TE HEDEF OLİMPİYAT ŞAMPİYONLUĞU Aleyna Kaymaz’ın da çok yetenekli bir sporcu olduğunun altını çizen Ekrem Celil, “Önümüzde zaman var. Aleyna’dan 2024 Olimpiyatları’nda şampiyonluk bekliyorum.” ifadelerini kullandı. TARAFTARDAN

72 GELENLER