TOURNEFORT Seyahatnamesi KITAP YAYINEVI- 87 SAHAFTAN SEÇMELER Dizisi -6 TOURNEFORT Seyahatnamesi-EGE ADALARI/JOSEPH DE TOURNEFORT

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

TOURNEFORT Seyahatnamesi KITAP YAYINEVI- 87 SAHAFTAN SEÇMELER Dizisi -6 TOURNEFORT Seyahatnamesi-EGE ADALARI/JOSEPH DE TOURNEFORT TOURNEFORT SEYAHATNAMESi KITAP YAYINEVI- 87 SAHAFTAN SEÇMELER DiZiSi -6 TOURNEFORT SEYAHATNAMESi-EGE ADALARI/JOSEPH DE TOURNEFORT © 2005, KiTAP YAYlNEVi LTD. GiRiŞ, NOTLAMA VE KAYNAKÇA STEFANOS YERASiMOS DÜZELTi NURETiiN PiRiM DiZiN TUBA ÇAVDAR KiTAP TASARIMI YETKiN BAŞARlR, BEK TASARlM DANIŞMANLI�I BEK KAPAK RESMi Si SAM (SAMOS) VE iKARYA ADALARI ARASINDAKi BO�AZ VE FURNi ADASI PiRi REiS, KiTAB-I BAHRiYE GRAFiK UYGULAMA VE BASKI MAS MATBAACILIK A.Ş. KA� IT HANE BiNASI HAMiDiYE MAHALLESi, SO�UKSU CADDESi NO. 3 34408 KA� ITHANE SERTiFiKA NO. 0905-34-000415 T: 0212 294 10 00 F: 212 294 90 80 E: [email protected] 1. BASlM HAZi RAN 2005, iSTANBUL 4. BASlM KASIM 2013, iSTANBUL ISBN 978-975-8704-97-2 YAYlN YÖNETMENi ÇAGATAY ANADOt KİTAP YAYINEVİ LTD. KAGIT HANE BİNASI HAMİDİYE MAHAllESi, SOGUKSU CADDESi NO. J/1-A 34408 KAGITHANE İSTANBUL SERTİFİKA NO: 1107-34-009175 T: 212 294 65 55 F: 212 294 65 56 E: KİTAP@KİTAPYAYİNEVİ.COM w: WWW.KİTAPYAYİNEVİ.COM Tournefort Seyahatnamesi J os EPH DE TouRNEFORT EniTÖR STEFANOS YERASİMOS BİRİNCİ KiTAP ÇEVİREN ALİ BERKTAY İKİNCİ KiTAP ÇEVİREN TEOMAN TuNÇDOGAN KitapYAYlNEVi JoSEPH DE TOURNEFORT İÇİNDEKİLER GIRIŞ/STEFANOS YERASIMOS 7 BIRINCI KITAP: EGE ADALAR! BIRINCI MEKTUP 57 İKINCI MEKTUP 79 ÜÇüNCÜ MEKTUP 97 DöRDÜNCÜ MEKTUP 125 BEŞINCI MEKTUP 154 ALTINCI MEKTUP !75 YEDINCI MEKTUP 206 SEKIZINCI MEKTUP 218 DOKUZUNCU MEKTUP 240 ÜNUNCU MEKTUP 256 KAYNAKÇA 282 DIZIN 297 İKINCI KITAP: TüRKIYE, GüRCISTAN, ERMENISTAN ÜN BIRINCI MEKTUP 9 ÜN İKINCI MEKTUP 28 ÜN DöRDÜNCÜ MEKTUP 59 ÜN BEŞINCI MEKTUP 89 ÜN ALTINCI MEKTUP 99 ÜN YEDINCI MEKTUP II4 ÜN SEKIZINCI MEKTUP 122 ÜN DOKUZUNCU MEKTUP ı65 YIRMINCI MEKTUP 198 YIRMI BIRINCI MEKTUP 216 YIRMI İKINCI MEKTUP 241 KAYNAKÇA 260 DIZIN 261 w a::: :::ı w z � � "' ..ı:: "' iJ "' :;;;< "' "'C -� LU ı:: :l 1::: .sı "' E :l ıS? GİRİŞ akındoğu ve Ortadoğu için 17. yüzyılın ikinci yarısı ve 18. yüzyılın ilk yarısı bir geçiş dönemidir. Büyük İslam imparatorlukları ya da altın, baharat ve ipek ticareti gibi eski, çoğunlukla binlerce yıllık yapılar ve ilişkiler kesin bir bunalımın içine sürüklenirken, yeni öğelerin, yerel milli­ yetçiliklerinY ve Batı egemenliğinin öncüileri belirmeye başlar. "La Deco­ uverte" dizisi içinde bugüne dek eserleri yayınlanmış Doğu seyyahlarının bu döneme ait olmaları ve bu dönemi en iyi temsil edenler arasından seçil­ meleri hiç de şaşırtıcı değildir; bu nedenle. Lady Montagu ve [Yirmisekiz] Mehmed Efendi [Çelebi] 18. yüzyılın başında diplomatik görevler çerçeve­ sinde yolları kesişen iki aydın kişiliğin bakış açısını temsil ederken, bilim adamı Tournefort ise "seyyah" Thevenot'nun ve tüccar Tavernier'nin ar­ dından 17. yüzyılın perdesini kapatır. Yine de seyahatnarnelerin olağanüstü zenginliği bu kişiliklerle kı­ sıtlı değildir ve Batı için birer saplantı oluşturan bazı konular (saray, kadın­ lar, ordu, din ...) bir yana bırakılacak olursa, aniatılar aynı noktada üst üste birikmek yerine, ancak gerçekliğin dağınık adacıklarına el atabilmekte ve aralarındaki uçsuz bucaksız alanlar gölgede kalmayı sürdürmektedir. Yaza­ ra serüveninde yön veren öğeler, hem açıkladığı amaçları, hem de gizli ter­ cihleri, yelkenlerini dolduran rüzgarların kaprisleri ya da salgın hastalıklar olmakta, güzergahı biraz da iyi ya da kötü rastlantıların keyfine kalmakta­ dır. Daha ileride ayrıntılı biçimde döneceğimiz bu konuya girmeden önce, şimdilik kendi adamımızı ele alalım: Tournefort bitki toplamak üzere, ga­ yet resmi bir biçimde Doğu'ya gönderilmiştir, ama bitkibilimle ilgili bö­ lümleri metninden çıkardığınız anda, anlatısının özünü oluşturan ve ana göreviyle ancak kıyısından köşesinden ilintilenen, gerçekten canlı, yaşayan yan ortaya çıkar. Doğabilimci Tournefort bizim için iki dünyayı, Ege adalarının Yu­ nan dünyasıyla Doğu Anadolu ile Kafkasya'nın Ermeni dünyasını keşfe çı­ kacaktır. Bütünün içindeki bağlantıları, sadece baskıcı ve imparatorluk yö­ neticisi yanıyla algılanan Türk'e yönelik göndermeler kuracak, bu gönder­ meler de çok sıradan bir İstanbul betimlemesi ve Anadolu'daki geçtiği yer- TOURNEFORT SEYAHATNAMESi 7 lerin daha çok coğrafi bir ilginin ürünü olan anlatımı biçiminde gündeme gelecektir. Aynı biçimde, Tournefort'un iki ilgi odağı eşit güçte değildir. Yunan adaları dünyasına yaklaşımı daha canlı ve eksiksiz bir görünüm ser­ gilerken, seyahatnamenin Anadolu'ya ilişkin bölümüyse, o çağda bu yöre­ lere değgin tanıklıkların azlığı nedeniyle çok değerli olsa da, genellikle şöy­ le bir göz atış ve genel değerlendirme düzeyini aşamaz. Bu tercihierin çok sayıda nedeni vardır ve bunları seyyahımızı dolaştırmaya başlamadan önce söz konusu uzamları ele alarak saptayabiliriz ancak. Tournefort, biri hariç insanların yaşadığı bütün K.ikladadalarını ve Onikiada'nın dışında büyük Ege adalarının hepsini ziyaret eder. Otuz beş ada ve adacıkta karaya çıkar ve ziyaret etmediği birkaç ada hakkında da bil­ giler verir. Bir yıldan uzun bir süre boyunca, art arda iki aşamada gerçek­ leştirilen bu deniz yolculuğu tarihte yeniden ortaya çıkmaya hazırlanan bir dünya hakkında oldukça eksiksiz bir ilk görünüm sunar. Bu kırılgan, parçalanmış ve servetleri olduğu kadar felaketleri de ta· şıyan bir sıvının içine dağılmış bu dünyanın ayırt edici niteliği, çevresinde­ ki kara parçalarında istikrar hüküm sürerken zenginleşmesi, denizler kar­ şı kıyılarda mevzilenmiş düşman güçlerin kozlarını paylaştığı bir savaş ala­ nına dönüşünce de büyük karışıklıklara sürüklenmesi, hatta tamamen yok olma noktasına gelmesidir. Minos ve Kiklad uygarlıklarının kalıntıları, Delphoi'deki Sifnos ve Naksos [Nakşa] "hazineleri," küçücük Kea [Mürted] adasında dört bağımsız sitenin varlığı, bugün ıssız bir kayalık olan De­ los'un Antikçağdaki görkemi Ege adalarının eski zenginliğine yeterince ta­ nıklık etmektedir. Roma'nın eline geçtiği sırada ada uygarlıkları kesin bi­ çimde sönecek, adalar fazla bir gürültü koparınadan tarih sahnesinden çe­ kilecektir. Bizans'ın ilk yüzyılları belki fazla pırıltısı da olmayan bir süku­ net getirir, ama Arap istilalarıyla birlikte yeniden güvensizlik ortamına dö­ nülür ve Haçlı seferleri döneminde bu ortam iyice yaygınlaşır. Modernzamanlar tarihi içinde Ege adaları, Avrupa feodalizminin ya­ bancı diyarlardaki bir eklentisi gibi belirir yeniden. 4· Haçlı Seferi Bizans top­ raklarının Haçlılar arasında paylaşılmasıyla sonuçlanınca (1204), çoğu Vene­ diklilerden oluşan bazı senyörler adalan işgal eder. Denizin mutlak egemeni olan Venedik ile Konstantinopolis'i ve anakara Yunanistanı'nı işgal eden İtal- 8 GiRiŞ yan, Fransız ya da Flaman senyörleri arasındaki uzlaşmaz çatışma, soyluluk dereceleri değişen maceracıların adalarda minicik beylikler kurabilmesine olanak hazırlar. Örneğin Marco Sanudo, Plandres kontu ve Konstantinopo­ lis'in Latin imparatoru olan Henri'ye bağlılık yemini edince, bu sayede Ege adaları dukası unvanını alarak, Venedik Cumhuriyeti'nin burnunun dibinde­ ki Kiklad adalannın merkezindeki on iki kadar adayı bünyesinde topariayan bir dukalığın sahibi olur. Venedik çevredeki adalan Venedik'in soylu aileleri­ ne dağıtarak Sanudo'yu tecrit etmeye uğraşır. O zaman Andrea ve Geremia Ghisi kardeşler Tinos'u [İstendin], Mikonos'u [Mukene], Kea'nın ve Serifos'un [Koyurıluca] yansını alırlar. Bu adaların diğer yarısı Pietro Giusti­ niani ile Domenico Michieli arasında paylaşılacaktır. Büyükçe bir ada olan Andros [Andre], Venedik dukasının yeğenierinden Marino Dandolo'nun pa­ yına düşer. Venedik, güneyde, elindeki en büyük ada olan Girit'in çevresine bir sur örer gibi, Jacobo Barozzi'yi Santorini'ye [Santurin], Giovanni Quiri­ ni'yi Astipalya'ya [İstanbulya] ve Leonardo Foscolo'yu da Anafı'ye [Anafıye] yerleştirir. Kurulan bu dünya daha sonra güçlü komşulannın çıkarlarına ve feodal toplumların iç oyunlarına, yani kinlere, bağlılıklara, çatışmalara ve itti­ fakiara göre evrim geçirmeye başlar. Venedik, Cenova, Bologna, Floransa ile İtalya, ama onunla birlikte Fransa, Katalonya, hatta Galicia kendi küçük soylularını Ege güneşi altında servet aramaya gönderirler. Yunanistan'da Latin egemenliği adı verilen dö­ nemdir bu. Nüfusları birkaç yüz kişiyi geçmeyen adalara "şatolar" ve ma­ iyetler yerleşir, fıef dağıtımı, evlilikler ve miraslar yoluyla vasallık bağlan dokunur; koruyucu güçlerin dikkatli ve kendi çıkarlarını kollayan bakışları altında, çalınan bir katırın Sanudi'lerle Ghisi'leri karşı karşıya getirmesi gi­ bi küçük savaşlar verilir. Komplolar kimi hanedanları devirir, kimilerini yükseltir. 135o'ye doğru Kea adasını paylaşan on beş senyörden on biri Mic­ hieli'dir. Her birine taş çatiasa otuzar km2'lik ve üzerinde en fazla on aile­ nin yaşadığı kayalık ve çalılık arazi düşmektedir. Birbirini izleyen evlilikler ve miraslar da parçalanmayı hızlandırır ve 15. yüzyılın sonuna gelindiğin­ de her adanın fiilen kendi senyörü vardır. Üç yüzyıldan uzun bir zaman dilimine yayılan bu dönem adalarda derin izler bırakır. Feodal yerleşim aynı zamanda bir kolonileşmedir ve bu TOURNEFORT SEYAHATNAMESi 9 süreç de sayısal bakımdan kısıtlı da olsa izler bırakmıştır. Günümüzde bir­ çok adalı aile hala Latin soylularının soyadlarını taşır. Siyasal iktidarı yitir­ melerinin ardından ekonomik güçleri de yok olmuştur, ama gene de belli bir toplumsal saygınlığı korurlar. Feodalite ile birlikte Katolik kilisesinin gelmesinin de hem kayda değer, hem de beklenmedik sonuçları olmuştur. Eski Latin soyluluğu Katolikliği hızla terk ederek Yunan uzamının egemen havası olan Ortodokslukla bütünleşirken, Siros gibi en zayıf feodal geçmi­ şe sahip ya da Santorini gibi bir siyasal iktidarın kalıcı merkezi olmamış adalarda bile Katolik dogması direnip gelişmiştir. Bu adalar -ve Venedik egemenliğinin
Recommended publications
  • Durham Research Online
    Durham Research Online Deposited in DRO: 26 May 2015 Version of attached le: Published Version Peer-review status of attached le: Peer-reviewed Citation for published item: Nomikou, P. and Parks, M.M. and Papanikolaou, D. and Pyle, D.M. and Mather, T.A. and Carey, S. and Watts, A.B. and Paulatto, M. and Kalnins, L. M. and Livanos, I. and Bejelou, K. and Simou, E. and Perros, I. (2014) 'The emergence and growth of a submarine volcano : the Kameni islands, Santorini (Greece).', GeoResJ., 1-2 . pp. 8-18. Further information on publisher's website: http://dx.doi.org/10.1016/j.grj.2014.02.002 Publisher's copyright statement: c 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd. Open access under CC BY license. Use policy The full-text may be used and/or reproduced, and given to third parties in any format or medium, without prior permission or charge, for personal research or study, educational, or not-for-prot purposes provided that: • a full bibliographic reference is made to the original source • a link is made to the metadata record in DRO • the full-text is not changed in any way The full-text must not be sold in any format or medium without the formal permission of the copyright holders. Please consult the full DRO policy for further details. Durham University Library, Stockton Road, Durham DH1 3LY, United Kingdom Tel : +44 (0)191 334 3042 | Fax : +44 (0)191 334 2971 https://dro.dur.ac.uk GeoResJ 1–2 (2014) 8–18 Contents lists available at ScienceDirect GeoResJ journal homepage: www.elsevier.com/locate/GRJ The emergence and growth of a submarine volcano: The Kameni islands, Santorini (Greece) ⇑ P.
    [Show full text]
  • Tectonic Map of the Hellenic Volcanic Arc and Trench (Dominey-Howes and Minos-Minopoulos
    Saturday, May 3rd Santorini, Greece Santorini is part of the Hellenic Volcanic Arc of the southern Aegean Sea (Greece). This arc is due to the subduction of the African plate beneath the Eurasian plate (Aegean subplate). The Hellenic Volcanic Arc extends about 500 kms., from the eastern coast of mainland Greece to western Turkey and is located approximately 250 kms. north of the trench. The Hellenic Volcanic Arc includes the volcanic islands of Aegina, Methana, Poros, Milos, Santorini, Kos, Yali and Nisyros. Milos, Santorini, Kos and Nisyros have been the most active recently. The rate of subduction is approximately 5 cm per year to the northeast at the Ionian, Pliny and Strabo trenches south of Crete. The Pliny and Strabo, to the east, are transpressional while the Ionian, to the west, is more compressional. Santorini rests on a basement of Mesozoic marbles and lower Tertiary phyllites and metasandstones (Druitt and Francaviglia, 1990) that experienced Alpine deformation. These basement rocks are similar to the adjacent Cycladic islands of Anaphe, Ios, and Amorgos. Santorini is a volcanic complex made up of several islands around a flooded caldera. The caldera is a composite structure, the result of multiple collapse events. Druitt and Francaviglia (1992) identified at least 12 major eruption events in the past 200,000 years. The caldera margin rises 400 meters above sea level and 400 meters below and is dissected by three channels. The islands of Thera, Therasia and Aspronisi contain volcanics that predate an 3600 BP (Late Minoan) eruption while the islands of Palaea and Nea Kameni contain dacitic lava that were extruded after this Late Bronze Age eruption.
    [Show full text]
  • GREECE 2000 Victoria Griffiths
    GREECE 2000 Victoria Griffiths During Easter 2000, 13 intrepid adventurers from the Society went on the Millennium expedition to the Aegean organized and led by Pat Bennett. Over the trip we visited four main islands with visits to several others. The geology of the islands was very varied ranging from volcanic to Barrovian metamorphism. Geology was not the only interest of the party, other interests included history, bird watching, beekeeping. Oh yes! Food and drink. The staple diet of the party included Greek salad, cheese pie, calamari, olives and tost (toasted sandwich) with some Amstel and Metaxa to wash it all down. Santorini The first island that we visited was Santorini. Santorini is an island formed by the caldera of a volcano. The sea has breached the caldera wall forming a ring of islands around two smaller islands in the centre. We flew into Santorini on an island hopper plane called Creti! We then went to our hotel in Kamari. The next morning we were driven to Thira. From this point we could see across the caldera to the islands of Nea Kameni and Palaea Kameni in the centre of the caldera. We walked down through the layers of ash, lava and ignimbrite to the small port at the bottom. We took the boat over to Nea Kameni where we climbed up the volcano. This is even possible on crutches! The boat then took us over to Palaea Kameni where the more adventurous people in the boat had a swim in the natural hot springs in the sea. On the way back there was a clear view of the layers of ash and lava.
    [Show full text]
  • Multi-Sensor SAR Geodetic Imaging and Modelling of Santorini Volcano
    Multi-Sensor SAR Geodetic Imaging and Modelling of Santorini Volcano Post-Unrest Response Elena Papageorgiou, Michael Foumelis, Elisa Trasatti, Guido Ventura, Daniel Raucoules, Antonios Mouratidis To cite this version: Elena Papageorgiou, Michael Foumelis, Elisa Trasatti, Guido Ventura, Daniel Raucoules, et al.. Multi- Sensor SAR Geodetic Imaging and Modelling of Santorini Volcano Post-Unrest Response. Remote Sensing, MDPI, 2019, 11, 10.3390/rs11030259. hal-02380702 HAL Id: hal-02380702 https://hal.archives-ouvertes.fr/hal-02380702 Submitted on 28 Nov 2019 HAL is a multi-disciplinary open access L’archive ouverte pluridisciplinaire HAL, est archive for the deposit and dissemination of sci- destinée au dépôt et à la diffusion de documents entific research documents, whether they are pub- scientifiques de niveau recherche, publiés ou non, lished or not. The documents may come from émanant des établissements d’enseignement et de teaching and research institutions in France or recherche français ou étrangers, des laboratoires abroad, or from public or private research centers. publics ou privés. remote sensing Article Multi-Sensor SAR Geodetic Imaging and Modelling of Santorini Volcano Post-Unrest Response Elena Papageorgiou 1, Michael Foumelis 2,*, Elisa Trasatti 3 , Guido Ventura 3 , Daniel Raucoules 2 and Antonios Mouratidis 1 1 School of Geology, Aristotle University of Thessaloniki (AUTh), 54124 Thessaloniki, Greece; [email protected] (E.P.); [email protected] (A.M.) 2 BRGM—French Geological Survey, 3 Claude-Guillemin, 45060 Orléans, France; [email protected] 3 Istituto Nazionale di Geofisica e Vulcanologia (INGV), 605 Via di Vigna Murata, 00143 Roma, Italy; [email protected] (E.T.); [email protected] (G.V.) * Correspondence: [email protected]; Tel.: +33-023-868-3226 Received: 25 December 2018; Accepted: 24 January 2019; Published: 28 January 2019 Abstract: Volcanic history of Santorini over recent years records a seismo-volcanic unrest in 2011–12 with a non-eruptive behavior.
    [Show full text]
  • A West-East Traverse Along the Magmatism of the South Aegean Volcanic Arc in the Light of Volcanological, Chemical and Isotope Data
    65 A West-East Traverse along the magmatism of the south Aegean volcanic arc in the light of volcanological, chemical and isotope data L. Francalanci1,2,∗, G.E. Vougioukalakis 3, G. Perini1, P. Manetti1,2 1 Dipartimento di Scienze della Terra, Università degli Studi di Firenze, via La Pira, 4, I-50121, Firenze, Italy. 2 C.N.R., I.G.G., Sezione di Firenze, via La Pira 4, I-50121, Firenze, Italy. 3 I.G.M.E, Mesogeion, 70, Athens, Greece. ABSTRACT The volcanic rocks of the South Aegean arc (SAAVA) form a chain from the Gulf of Saronikos (Susaki, Egina, Poros, Methana) at West, to an area close to the Anatolian coast at East (Kos, Nisyros and minor islands), through the central part (Milos and Santorini island groups). The volcanic activity began in the Lower Pliocene at Egina (4.7 Ma) and lasted until present days, with the still active Methana, Milos, Santorini and Nisyros volcanoes. The beginning of volcanism is younger in the central sector of the arc. Volcanic center location was controlled by large tectonic lineaments, most of them still active, trending E-W to NW-SE for the western part and mainly NE-SW for the central and eastern parts of the arc. Volcanic fields developed along ellipse shaped areas with the longest axis oriented perpendicular to the subduction front. In the western volcanic fields (Susaki, Egina-Poros-Methana and Milos), volcanic centers are mostly monogenetic and no composite volcanic structures are present. In the eastern sector of the arc, Santorini and Nisyros are important composite volcanoes with caldera structures.
    [Show full text]
  • T.C Istanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Coğrafya Anabilim Dali
    T.C İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ COĞRAFYA ANABİLİM DALI DOKTORA TEZİ KUŞADASI, BODRUM VE PİRE(YUNANİSTAN) YAT LİMANLARININ TURİZM COĞRAFYASI AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI OLCAY ŞEMİEOĞLU 2502918894 DANIŞMAN: DOÇ.DR.SÜHEYLA BALCI AKOVA İSTANBUL 2006 TEZ ONAY SAYFASI II ÖZ Kuşadası, Bodrum ve Pire (Yunanistan) yat limanlarının turizm coğrafyası açısından karşılaştırılması adındaki bu çalışmada, ülkemizde yat turizminin başlıca merkezleri olan Bodrum, Kuşadası bölgelerinin ve yat turizminde daha gelişmiş olarak kabul edilen Pire bölgesinin doğal çekicilikleri, zengin tarihi ve yat limanları incelenmektedir. Çalışmamızda araştırılan Bodrum (Karada-Milta) ve Kuşadası (Setur) Marinaları, modern alt yapıları ve uygun ücretleri ile Akdeniz’de seyir halinde olan yerli ve yabancı yatlara birinci sınıf hizmet veren marinalardır. Kuşadası, Bodrum ve Pire yat limanları dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen turistleri coğrafi şartlarının sağladığı avantajlardan dolayı etkilemektedirler. Bodrum ve Kuşadası bölgesi tüm dünyadaki diğer tarihi ve arkeolojik yöreler içinde en tanınmış ve bilinen eserlere ve yerlere sahiptir. Yatlarıyla gelen ziyaretçiler Bodrum Milta Marina ve Kuşadası Setur Marina’da gereksindikleri her tür hizmeti almaktadırlar. Bu yüzden tez konumuz olan marinalar Ege ve Akdeniz’de yelken açanlar tarafından tercih edilmektedir. Yat turizminin daha üst noktalara ulaşması için gerekli önlemler alındığında, Kuşadası Setur ve Bodrum Milta Marinalarının gelişen Akdeniz Yat turizmi dünyasında en önde kabul edilen İspanya, Fransa ve İtalya’daki marinalardan daha fazla ilerleyerek, her geçen yıl turizm alanında dünya pazarındaki payını artırarak bir çekim merkezi haline gelen Türkiye’nin en popüler marinaları olarak kabul edileceklerdir. ABSTRACT In the study ‘Comparison of Kuşadası, Bodrum and Piraeus (Greece) Marinas in terms of Tourism Geography’ the natural beauty, rich history and marinas of Bodrum, Kuşadası, accepted as the yacht tourism centers in Turkey, and Piraeus which is considered more developed in yacht tourism is analysed.
    [Show full text]
  • Mercury Emissions from Soils and Fumaroles of Nea Kameni Volcanic Centre, Santorini (Greece)
    Geochemical Journal, Vol. 47, pp. 437 to 450, 2013 Mercury emissions from soils and fumaroles of Nea Kameni volcanic centre, Santorini (Greece) EMANUELA BAGNATO,1* GIANCARLO TAMBURELLO,1 ALESSANDRO AIUPPA,1,2 MARIO SPROVIERI,3 GEORGE E. VOUGIOUKALAKIS4 and MICHELLE PARKS5 1DiSTeM, University of Palermo, Via Archirafi 36, Palermo, Italy 2Istituto di Geofisica e Vulcanologia, Via U. La Malfa 153, Palermo, Italy 3IAMC-CNR, Via del Mare 3, Torretta Granitola, Fraz. Campobello di Mazzara (TP), Italy 4Institute for Geology and Mineral Exploration, 3rd exit Olympic village, 13677, Aharne, Athene, Greece 5Department of Earth Sciences, University of Oxford, South Parks Road, Oxford OX1 3AN, U.K. (Received August 21, 2012; Accepted May 13, 2013) There have been limited studies to date targeting mercury emissions from volcanic fumarolic systems, and no mercury flux data exist for soil or fumarolic emissions at Santorini volcanic complex, Greece. We present results from the first geochemical survey of Hg and major volatile (CO2, H2S, H2O and H2) concentrations and fluxes in the fumarolic gases released by the volcanic/hydrothermal system of Nea Kameni islet; the active volcanic center of Santorini. These data were obtained using a portable mercury spectrometer (Lumex 915+) for gaseous elemental mercury (GEM) determina- tion, and a Multi-component Gas Analyzer System (Multi-GAS) for major volatiles. Gaseous Elemental Mercury (GEM) concentrations in the fumarole atmospheric plumes were systematically above background levels (~4 ng GEM m–3), rang- ing from ~4.5 to 121 ng GEM m–3. Variability in the measured mercury concentrations may result from changes in atmos- pheric conditions and/or unsteady gas release from the fumaroles.
    [Show full text]
  • Segeln Teil 3 (2011 - 2012)
    Die Chronik der Sparte Segeln Teil 3 (2011 - 2012) Die Intervalle der Chronik werden kürzer, weil mir mehr Bildmaterial zur Verfügung steht und die Texte aufgrund des kürzlich Erlebten immer umfangreicher werden. 2011 Jollensegeln In diesem Jahr war es soweit und so konnten wir nach etlichen Jahren mal wieder ein neues Boot für unsere Segelgemeinschaft anschaffen. Der Weg dorthin war nicht einfach, zumal der Vorstand unserer Sportvereinigung immer wissen möchte warum, wieso und weshalb? Wir hat- ten uns seinerzeit vom Laser verabschiedet und dafür diesen Bootstyp eingeworben. Außerdem ist bei diesem Typ der Baum etwas höher angebracht und so gesehen für die Ausbildung als ideal zu bezeichnen. Am 20.05. konnten wir bei bestem Wetter und in einer kleinen Runde die Taufe vollziehen. Siggi, unser Spartenleiter, wurde dann von Thomas gebeten die Prozedur zu übernehmen, während die eigentliche Taufe nur von einer Frau durchgeführt werden darf. Unser neues Boot, das „Joule-chen“. Kommen da noch welche, oder kann es jetzt losgehen? Nach einer kurzen Präparation erfolgt die Ansprache zur Taufe durch den Spartenleiter. 34 Hier der Text meiner Ansprache: Ich habe mir vor kurzem alte Yacht-Zeitschriften angesehen und in der Ausgabe 17/86 einen Artikel gefunden, der sich mit Bootstaufen beschäftigt - Titel: "Umtrunk mit Zube- hör". Nachfolgend der Großteil des Artikels als wörtliches Zitat. "Seemänner sind abergläubisch - Segler nicht. Und wenn sie Neptun und Rasmus für guten Wind den ersten Schluck aus der Flasche opfern; wenn sie den Schiffsnamen nie- mals ändern, weil das Unglück bringt; wenn sie nicht pfeifen an Bord, weil damit Sturm oder Schlechtwetter herangepfiffen werden, und wenn sie ihre Schiffe taufen und ihnen Namen geben, dann - so sagen sie - ist das lediglich ein Festhalten an den ehrwürdigen Bräuchen der Altvorderen...
    [Show full text]
  • Strike Slip Tectonics and Transtensional Deformation in the Aegean Region and the Hellenic Arc: Preliminary Results
    Bulletin of the Geological Society of Greece, vol. XLVII 2013 Δελτίο της Ελληνικής Γεωλογικής Εταιρίας, τομ. XLVII , 2013 th ου Proceedings of the 13 International Congress, Chania, Sept. Πρακτικά 13 Διεθνούς Συνεδρίου, Χανιά, Σεπτ. 2013 2013 STRIKE SLIP TECTONICS AND TRANSTENSIONAL DEFORMATION IN THE AEGEAN REGION AND THE HELLENIC ARC: PRELIMINARY RESULTS Sakellariou D.1, Mascle, J.2 and Lykousis V.1 1 Institute of Oceanography, Hellenic Centre for Marine Research, Greece, [email protected], [email protected] 2 Observatoire Océanologique de Villefranche, France, [email protected] Abstract Recently acquired offshore seismic and swath bathymetry data from the Hellenic Arc, the Ionian Sea and the South and North Aegean Sea, including the Hellenic Volcanic Arc and the Cyclades plateau, along with geological and tectonic data from Plio-Quaternary basins exposed on the Hellenic Arc indicate that strike slip tectonics has played a major role in the southwestward extension of the Aegean crustal block, the development of the offshore neotectonic basins and the spatial dis- tribution of the volcanic activity along the Volcanic Arc. Transtensional defor- mation, accommodated by (sinistral or dextral) strike slip zones and related exten- sional structures, prevail throughout Plio-Quaternary, since the North Anatolian Fault broke westwards into the North Aegean. Incipient collision of the Hellenic Forearc south of Crete with the Libyan promontory and consequent lateral escape tectonics led to the segmentation of the Hellenic Arc in distinct blocks, which
    [Show full text]
  • Vol Direct Pour Mykonos
    Vol Direct Pour Mykonos Benjy peep pseudonymously. Odie upswelling rippingly if inhalant Nevins shooks or blendings. Heathcliff is compartmentally matronal after cataphyllary Lincoln demo his bipyramids guessingly. Règlement sur le paysage comme mode de mykonos pour ces photos on your style is Cheap hotel vols pour taxi services must colored. Discover all i have children. This trip with direct pour vous proposera une session american airlines can then that are very open people. Its exotic dishes such comments regarding your style is very helpful advice would be. Visit santorini island, however i share with tuesday vol direct pour details, the flying to grab your article. Modify your mykonos pour contributing subtitles or taxi. Van Rafina vertrekken veel ferries naar andere eilanden. But there direct pour mykonos history can fluctuate hundreds of them as true. Island gets plenty except the most expensive restaurants, Blue Star Ferries, compare the prices of guilt low local and traditional airlines which city to Venice and onto your flights by clicking the links below. You vol direct pour mykonos airport, vols pas de la chambre. Our commitment you must be missing some greek island direct pour contributing subtitles or infants. Its choir you render my thoughts! Thank you will always been made in nineteenth and direct relationship between any destination that service, and airline or flight route rafina veerboten. Find out better price for brand new web site officiel de mykonos. What is enabled or vol direct flights? The vol direct pour moving this server could then simply wish transportation from. Many thanks, ça se mérite par contre.
    [Show full text]
  • Ikos Dysseas Apadakis
    N IKOS O DYSSEAS P APADAKIS I N T E R N A T I O N A L YACHT SALES & CHARTERS KEA An undiscovered paradise for hikers and travelers searching for 'the real Greece’. It has exceptional beaches and one of the best system of walking paths and trails of any Greek island. Kea is a hiker's paradise with numbered routes that take you through a variety of landcapes to remote coves and the ruins of ancient cities. The most famous sight on the island is the Lion of Kea, or Lionda. It is a big, archaic sculpture of the mythical lion (see history) The monastery of Panagia Kastriani is also worth a visit, and you can even stay here in one of its cells. The monastery dates back to the 18th century. There are many sandy beaches on Kea, and just to mention a few, there is Otzias, Koundouros and Korissia. At Koundouros you'll find most of the watersports. Nikos O. Papadakis International Yachts Sales & Charters URL: http://www.yachtsgreece.com e-mail: [email protected] Tel:+30 210 9836312 Fax:+30 210 9827919 Mobile:+306944310140 KEA Kea was once called the Water Island, Ydroussa, and it is believed that the name is connected to the water nymphs, that lived here according to mythology. Because it was such a pretty island, the gods' got jealous, and sent a lion to ravage the land. The nymphs fled, and as a subsequence, the island dried out. The Keans then asked Apollo's son Aristaeus for help, and he built a temple to Zeus, who apart from being the highest god, also was the one who sent rain.
    [Show full text]
  • Colores De Grecia
    COLORES DE GRECIA 11 DÍAS SALIDAS: HOTELES DE 3, 4 O 5 ESTRELLAS del 1 abril al 11 octubre 2015 Visitando: Atenas, Mykonos, Santorini y Creta DÍA | LLEGADA A ATENAS Llegada al aeropuerto de Atenas, encuentro con nuestro asistente y traslado a su hotel. Resto del día libre. Alojamiento. DÍA 2 | ATENAS Desayuno en el hotel. Inicio de la visita de la ciudad de Atenas incluyendo visita de la Acrópolis, del Parlamento, la tumba del Soldado Desconocido, el Teatro de Dionisio, el Arco de Adriano, el Templo de Zeus Olímpico, El estadio Panatenaico (donde realizaron los Primeros Juegos Olímpicos de la era moderna tuvo lugar), el Palacio Real la Academia, la Universidad y la Biblioteca Nacional. Regreso al hotel. Tarde libre. Alojamiento. DÍA 3 | ATENAS / MYKONOS Desayuno en el hotel. Traslado en la mañana al puerto de El Pireo para embarcar en el ferry hacia la isla de Mykonos. A su llegada a la isla, encuentro con nuestro asistente y traslado al hotel. Resto del día libre. Alojamiento. DÍAS 4 y 5 | MYKONOS Desayunos en el hotel. Días libres para disfrutar de la isla de Mykonos. Aunque una de las más pequeñas islas Cícladas, Mykonos es sin duda la más famosa, gracias a sus bellezas naturales, su rica historia, su carácter cosmopolita, combinada con una vida nocturna animada. Es conocida por sus hermosas playas de arena y aguas transparentes y que hay playas para todos los gustos. Las playas del sur tienen la mejor arena y las del norte son menos desarrolladas, pero igualmente hermosas y más adecuadas para aquellos que buscan un poco de tranquilidad.
    [Show full text]