1642 Tarihli Avariz Defterine Göre Ispir Sancaği The
Total Page:16
File Type:pdf, Size:1020Kb
1642 TARHL AVARIZ DEFTERNE GÖRE SPR SANCAI THE SANJAK OF ISPIR ACCORDING TO THE AVARIZ DEFTERI OF 1642 ∗ brahim Etem ÇAKIR Özet spir, günümüzde Erzurum iline balı bir ilçe olup, Dou Anadolu’yu Dou Karadeniz kıyılarına balayan yol güzergâhında bulunmaktadır. Çaldıran Savaı sonrasında Osmanlı hâkimiyetine girmitir. 1535 yılında Erzurum Beylerbeyliine balı bir sancak haline getirilmi ve bu özelliini uzun yıllar sürdürmütür. Bu incelemede, 1642 tarihli Avarız Defteri’ne göre Erzurum eyaletine balı spir Sancaı’nın sosyal ve ekonomik durumu defterdeki bilgiler çerçevesinde ele alınmı ve deerlendirilmitir. Buna göre spir kazasında; 137 köy yer almakta, kazada toplam 817 hane bulunmakta ve nüfusun büyük bir çounluu köylerde yaamaktaydı. Ayrıca spir’de, meyve ve sebze üretimi de yapılmaktaydı. Anahtar kelimeler: spir, Dou Karadeniz, Avarız, Avarız Defteri Abstract The Ispir is today a district being subject to province of Erzurum and is situated on the route connecting the Eastern Anatolia to coast of Eastern Black Sea. On the following of Caldiran War, the district came under the domination of Ottoman. In the year of 1535, it was turned into a sanjak being subject to province of Erzurum and maintained this characteristic for long years. In this research, in accordance with data on the Erzurum “Avarız Defteri”(register) of 1642, social and economic conditions of the sanjak of Ispir being subject to province of Erzurum were examined and evaluated. Accordingly, Ispir borough consisted of 137 villages and total 817 houses and a great majority of the population were living in the villages. Moreover, growing of fruit and vegetable was also being made in the Ispir. Key Words: Ispir, Eastern Black Sea, Avariz, Avariz Defteri Osmanlı Fethine Kadar spir spir ve çevresi, Dou Anadolu’yu Dou Karadeniz kıyılarına ve Kafkaslara balayan, tarihin çeitli dönemlerinde askeri ve ticari amaç ile kullanılan doal ve tarihi yollar üzerindedir. Özellikle Serçeme Boazı-spir güzergâhında bulunan çok sayıdaki kale ve garnizon, burasının eskiden beri kullanılan bir anayol olduunu göstermektedir. Bunun yanı sıra spir, tarım ve hayvancılıa elverili olmasından dolayı çevresinden göç almıtır.1 Adını Saka Türklerinin Sasper Boyu’ndan alan spir, Hurri, Urartu, Saka (skit), Med, Pers, Roma, Bizans, Sasanî, Emevî, Abbasî, Selçuklu, lhanlı, Karakoyunlu, Timurlu, Akkoyunlu, Gürcü Krallıı ve Osmanlı medeniyetlerinin yerleim alanı olmutur.2 spir ve çevresi Urartulara ait çivi yazılı belgelerde Kulka (Qulha) adı ile anılmaktadır.3 Sakalar, Medler ve Perslerden sonra spir ve çevresinde4 ∗ Aratırma Görevlisi, Erzincan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü e-mail: [email protected], [email protected] 1 Veli Ünsal, Eski Çalarda spir ve Çevresi, (Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi), Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum 2000. spir’in Dou Anadolu ve Karadeniz arasında geçi güzergâhında yer aldıı, batılı elçilerin ülkelerine dönmek için deniz yolunu kullanmak üzere kimi zaman bu güzergâhı takip ettikleri anlaılmaktadır. spanyol elçisi Rui Gonzales de Clavijo, Timur ile görümek üzere 1404 yılında Erzurum’a gelmi, buradan Semerkand’a gitmitir. Dönü sırasında Kars, Tortum ve spir üzerinden Trabzon’a ulamıtır. Elçinin izledii yol dikkate alındıında spir’in Dou Anadolu’yu Karadeniz’e balaması hususu daha iyi anlaılmaktadır. Mehmet nbaı, Tortum Sancaı (1549-1650), stanbul 2008, s.36. 2 M. Fahrettin Kırzıolu, Milli Tarih ve Edebiyatımızda 27 Asırlık Türklük Bölgesi spir, Erzurum 1970 3 K. Körolu, “Urartu Krallıının Kuzey Yayılımı ve Qulha Ülkesinin Tarihi Corafyası” Belleten, C. LXIV, Ankara 2001, s. 727– 741 Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume 2 / 8 Summer 2009 110 brahim Etem ÇAKIR 415-422 yıllarında Romalılar hakimiyet kurmulardır.5 Bu tarihten sonra bu bölgede Sasanî-Bizans mücadelesi balamı, bu mücadelede Bizanslılar baarı salayarak hâkimiyet kurmulardır. Bölge üzerinde devam eden Bizans-Arap mücadeleleri 653 yılında Arapların Erzurum’u fethiyle sonuçlanmıtır. 949 yılında Bizanslılar Erzurum ve çevresini ele geçirerek, buradaki yaklaık 300 yıllık slam emirliine son vermiler ve bölgede yeniden hâkimiyet kurmulardır.6 spir ve çevresi, 1048 yılındaki Pasinler Savaı’ndan sonra Türkler tarafından ele geçirilmi, Bizans ve Selçuklular arasında sürekli el deitirmekle birlikte, Selçuklu hükümdarı Alparslan döneminde Malazgirt zaferinden sonra kesin olarak Türk yurdu olmutur.7 Burası, 1072–1202 yılların arasında Saltuklular hâkimiyetinde kalmı, bu tarihten sonra Anadolu Selçuklu Devleti’nin idaresi altına girmitir. 1242 yılında Mool istilasına uramı olan bölgede, 1243 Köseda Savaı ile Mool hâkimiyeti balamıtır.8 Daha sonraki yıllarda spir ve çevresi; lhanlı (1243–1335), Eratnalı (1335–1360), Karakoyunlu (1360–1469), Timur ve Akkoyunlu (1300– 1500), Gürcü Krallıı (1500–1514) hâkimiyetleri altında kalmıtır.9 spir’in Osmanlı Hâkimiyetine Girmesi spir ve çevresinde, Osmanlı hâkimiyetinden kısa bir süre önce Gürcü atabeyleri bulunmaktaydı. II. Bayezid döneminde Trabzon’da sancakbeyi olan ehzade Selim’in (Yavuz) Gürcistan topraklarına akınlar yaptıı bilinmektedir.10 Hatta bu akınlar sırasında bn Kemal’in kaydına göre Osmanlılar, 1499’da spir Kalesi’ni ele geçirmiti. Ancak, kısa süre sonra Gürcü atabeyleri bölgeyi geri almılardır. 1502 yılında Samshe atabeyi olan Kayhosro’nun ölümü üzerine Mzeçabuk11 atabeyliin baına geçmiti. Ardanuç’ta oturan atabey Mzeçabuk; Çoruh Havzası, spir, Ardahan, Göle, Oltu, Ahılkelek, Çıldır, Artvin, avat, Ardanuç, Yusufeli, Narman bölgelerine hâkim idi.12 Bu dönemde Trabzon’da bulunan ehzade Selim, Mzeçabuk ile dostluk kurdu ve kısa süre sonra Mzeçabuk’un tabi olmasıyla, Gürcü topraklarında Osmanlı nüfuzu yerlemeye balamıtı. ehzade Selim ile Mzeçabuk arasındaki dostluk münasebeti Selim’in padiahlıı döneminde de devam etmi, Çaldıran Savaı’nda (1514) Mzeçabuk, Osmanlı ordusuna gerekli erzak ve zahire yardımında bulunmutur.13 Sefer dönüü Osmanlı’ya yardım yapmakta tereddüt geçiren Mzeçabuk, daha sonra bu hatasını telafi edebilmek için spir Kalesi’ni Osmanlı Devleti’ne teslim edeceini bildirmi14 ve gelien bu olaylar neticesinde spir, 1514 yılı sonlarında Osmanlı topraklarına katılmıtı.15 spir’in dari Yapısı spir, Osmanlı idaresine katıldıktan sonra, 1520 tarihli Tapu-Tahrir defterine göre kaza olarak Bayburt Sancaına balanmıtı. Bu deftere göre, spir kazasının köylerinin tespitinden; bu kazanın bugünkü Pazaryolu’nun hemen batısından güney-kuzey hattı ile dousunda Nihah Kalesi dıarıda Fısırik Kalesi içeride kalmak üzere, Dumlu Daları ve ogayn kazası dıında kalan sahayı kapsamakta olduu 4 Kemal Taçı, spir ve Çevresinin Ortaça Tarihi, (Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi), Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum 2008, s.52 5 Mükrimin Halil Yinanç, “Erzurum-Tarih”, A, C. IV, s.345 6 Cevdet Küçük, “Erzurum-Tarih”, DA, c.XI, s.321–322 7 M. Fahrettin Kırzıolu, Osmanlıların Kafkas-Ellerini Fethi 1451–1590, Ankara 1976, s. 161, Küçük, “Erzurum-Tarih”, DA, c.XI, s.321 8 Küçük, “Erzurum-Tarih”, s.322, Yınanç, “Erzurum-Tarih”, 348–350 9 Kırzıolu, Osmanlıların Kafkas-Ellerini Fethi 1451–1590, s. 99–120, Yınanç, “Erzurum-Tarih”, 345–353, Küçük, “Erzurum- Tarih”, s.322–323, Çalayan, u Bizim spir, s. 40–42, A. Murat Aktemur-.Umut Kukaracı, Kültür Varlıkları ile spir, Erzurum 2004. Ortaça’da spir hakkında daha ayrıntılı bilgi için ayrıca bakınız: Taçı, spir ve Çevresinin Ortaça Tarihi, s.55-130 10 Celal-zade Mustafa, Selim-Nâme, (hazırlayan: Ahmet Uur-Mustafa Çuhadar, Ankara 1990, s.283, bn-i Kemâl, Tevârih-i Âl-i Osmân VIII. Defter, (hazırlayan: Ahmet Uur), Ankara 1997, s.232, 272-273, Hoca Sadettin Efendi, Tacüt-Tevarih IV, (hazırlayan: smet Parmaksızolu), Ankara 1992, s.5-6, Solak-zâde Mehmed Hemdemî, Solak-zâde Tarihi, (haz: Vahid Çubuk)Ankara 1989, s.438, Nebi Gümü, XVI. Asır Osmanlı-Gürcistan likileri, (Yayınlanmamı Doktora Tezi), Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, stanbul 2001, s. 51 11 Kaynaklarda; Mirza Çabuk, Emirza Çabuk, Mirza Bey olarak geçmektedir. Ayrıntılı bilgi için bakınız: Gümü, XVI. Asır Osmanlı-Gürcistan likileri, s.117 12 Gümü, Osmanlı-Gürcistan likileri, s.120, Taçı, spir ve Çevresinin Ortaça Tarihi, s.141 13 Celâl-Zâde Mustafa, Selim-Nâme, s. 373, Ahmet Uur, Yavuz Sultan Selim, Kayseri 1989, s. 62, Enver Konukçu, Selçuklulardan Cumhuriyete Erzurum, Ankara 1992, s.143 14 Gümü, XVI. Asır Osmanlı-Gürcistan likileri, s.122. Selâhattin Tansel, Yavuz Sultan Selim, Ankara 1969, s. 70, Mzeçabuk’un, Yavuz Selim’e armaanlar göndermesi hakkında ayrıca bakınız: Hoca Sadettin Efendi, Tacüt-Tevarih IV, s.191 15 Kırzıolu, Osmanlıların Kafkas-Ellerini Fethi, s. 103, Gümü, Osmanlı-Gürcistan likileri, s.123, smet Mirolu, Kemah Sancaı ve Erzincan Kazası (1520-1566), Ankara 1990, s.21 Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume 2 / 8 Summer 2009 1642 Tarihli Avarız Defterine Göre spir Sancaı 111 görülmektedir. Belirtilen hudutlar içinde kalan spir kazası, bu tarihte Çermeli, Ovacık ve Kabahor nahiyelerinden ibaret idi. 139 köy, 22 mezra ve 1 vank bulunmaktaydı.16 Bu tarihte spir kazasının tahmini nüfusu; spir kaza merkezininki 7579 nefer ve köylerininki ise 12290 olmak üzere toplam 19869 kiidir. Verilen bu rakamlar tahrir defterlerinden hareketle çıkarılmı rakamlar olup tahmini bir durumu yansıtmaktadır. Bu tarihte, spir’de “firuze” madeninin de iletilmekte olduu, madende 31 kiinin çalıtırıldıı da kaydedilmektedir.17 Dier taraftan, 1530 tarihli Bayburt Livası Kanunnamesi’nde; spir’de pazaryeri bulunup at, katır, sıır