Koyun Atlatma Geleneği (Koyunu Suya Çekme)

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Koyun Atlatma Geleneği (Koyunu Suya Çekme) • EDİTÖR VRD. DOÇ. MEHMET SURUR ÇELEPİ PROF. DR. İSMAİL ÇETİŞLİ HATIRA KİTABI Editör: Yrd. Doç. Dr. Mehmet Surur Çelepi ISBN 978-605-342-277-8 Akçağ Yayınlan: 1363 Armağan Kitap: 6 1. Bask ı : Ankara 2016 Sayfa Düzeni: Emel YALÇIN Kitabın içeriği ile ilgili tüm hukuki sorumluluk editörüne aittir. Kültür Bakanlığı Yayıncılık Sertifika No: 11382 © Akçağ Yayın l arı 2016 Fikir ve Sanat Eserleri Yasas ı gereğince bu eserin yay ın hakkı a nlaşma lı olarak Akçağ YayınJarı'na aittir. İzins i z kısmen ya da tamamen çoğaltılıp yayınlanamaz. Baskı ve Mücellit: Erek Matbaası Büyük Sanayi 1. Cad. Çim Sk. No. 17/1 İskitler-Ankara Tel: (312) 34231 Ol Kapak Baskı : Poyraz Ofset İvedik OSB 2. Mtb. Sitesi 1534 sk. No.: 9 Ankara Tel: (3 12) 384 19 42 AKÇAG BASIM YAYIM PAZARLAMA A.Ş. Cumhuriyet Maballesi Selçuk İ ş Merkezi Tuna Cad. No.: 8/ 1 K ı zılay-Çankaya/Ankara Tel. 0312 432 17 98-4338651 Fax. 0312 432 28 52 www.akcag.com.tr [email protected] HATIRA KİTABI 375 Koyun Atlatma Geleneği (Koyunu Suya Çekme) Prof Dr. Tur9ut TOK' Yrd. Doç. Dr. Levent KURGUN" 1. Yukarı Menderes Bölgesi (Çal Yöresi) 1.1. Coğrafya Koyun Atlatma Geleneğinin yaşatıldığı coğrafya, genel olarak Yukarı Menderes Bölgesi'nin s ınırları içinde kalmaktadır ki, bölge batıdan doğuya doğru, Çal, Bekilli ve Baklan İlçeleri ile Çivril İlçesi'nin bir bölümünü kap­ samaktad ır . Yukarı Menderes Bölgesi'nin bu bölümleri için, daha belirleyici olacağı düşüncesiyle, bu çalışmada Çal Yöresi ifadesi kullanılacaktır. Çal yöresinin, ilçe merkezleri bakımından genel özellikleri dikkate alın­ dığında coğrafi olarak şu özellikleri belirtilebilir: Çal İlçesi, idari bakımdan önceleri kendisine bağlı bulunan Baklan, Bekil­ li ve Güney İlçeleri ile Çivril İlçesi ile komşudur. Dalgalı bir arazi yapısına sahip olan ilçenin ortalama yüksekliği 850 m.dir. Baklan İlçesi, 950 metre yükseklikte, kendi adıyla anılan ve yaklaş ı k ola­ rak 92000 hektarlık bir alanı kaplayan ovanın doğu kenarında bulunmakta­ dır. İlçe Çal, Bozkurt ve Çivril İlçeleri ile Afyonkarahisar İli'ne komşud ur . Bekilli İlçesi'nin ortalama yüksekliği 850 m.dir. Güneyinde Çal, batısında Güney, doğusunda Çivril İlçesi ve kuzeyinde Uşak İli bulunan ilçenin enge­ beli bir arazi yapısı vardır. Çivril İlçesi, Büyükmenderes Irmağı'nın doğduğu bölgede yer almakta­ dır. Uşak ve Afyonkarahisar ile Bekilli ve Baklan'a komşu olan ilçe 850 met­ re yükseklikte bulunmaktad ı r. Yüzölçümü bakımından Denizli'nin en büyük ilçesi durumunda olan Çivril'in yüksek dağlarla çevrili geniş verimli ovaları vardır. Pamukkule Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi, [email protected] •• Pamukkule Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi, [email protected] 376 PROF. DR. İSMAİL ÇETİŞLİ 1.2. Tarih Tarihte merkezi Demirci Köyü olan Çal yöresi, adını bulunduğu bölgenin coğrafi konumu itibarıyla almıştır . Çal, Türkçe'de yüksek yer anlamında kullanıl an bir kelimedir ve bu anlamı ile yöreye ad o lmu ştu r. Çal kelimesi Anadolu'nun birçok yerinde ve Anadolu dışındaki Türk coğrafyasında da yer adı ve coğrafi terim olarak işletilmektedir. Çal yöresi, Oğuz Türkleri tarafından XI. yüzyıl baş l ar ından itibaren yurt tutulmaya baş lanmıştır . Yöreyi Mahmut Bey (Mahmut Gazi), İ sa Bey, Hüsa­ mettin Bey, İlyas Bey, Seyit Bey gibi uç Oğuz beyleri fethetmiştir. 1176 Kumdanlı (Miryakefalon) Savaşı'ndan sonra yöreye Oğuz'un Yazır, Kayı, Beydili (B eğdili) , Avşar (Afşar), İ ğd ir, Kınık, Döğer (Döver), Peçenek, Yıva (Yuva), Bayat, Çavuldur (Çavundur, Çandır, Çavdır, Çavdur), Yüreğir (Üregir), Eymir (Eymür), Salur gibi boyları ve bu boylara bağlı Karamanlı, Çakırlar, Bahadınlar (Bahaeddinler), Kuyucak, Sülüler, Elvanlı, Kabalar, Hançalar, Alifakihler, Cabarlar, Şap çılar, Dayılar, İcikl er, Çatalobalılar, Ka­ çarlar, Horzumlar, Sakızc ılar, Toklar, Peynirciler, Sindeller, Kaplanlar, De­ mirciler, Köseliler, Seyitler, İki zli, Sarıkeçililer, Sarıtekeliler, Karalar, Hadım­ lar, Meller (Deliler), Büberler, İn allı (Eyneli) gibi oymaklar yerleşm i şti r. 1402'de Timur'un Anadolu seferi sonrasında yöreye ikinci Oğuz göçü gerçekl eş miş ve bölge tamamen Türkl eşmiştir. Çal yöresi, Türk fethinden sonra Selçuklu, Germiyanlı, İlh an lı ve Osmanlı hakimiyetindedir. Osmanlı Devleti'nin iskan siyaseti sonucunda yöreye 1700'lü yılların başlarında Danişme ndli Türkmenleri'nin yerl eştirilm es i, bölgede bugünkü Oğuz yerle­ şim ini şek ill endirmişti r . Yörenin merkezi durumundaki Demirci Köyü, 1862 yı lınd a Çal adı ile il­ çe merkezi durumuna gelmi ş, 1923 yılında Denizli İli'ne bağlanmıştır. 20. yüzyılın başlarında bucak merkezi olarak Çal İlçesi'nde bağlanan Be­ killi, 1988 yılında teşki latl anm asın ı tamamlayarak İlçe merkezi durumuna gelmiştir. Baklan da ayn ı tarihte Çal İl çesi'nden koparak bir ilçe merkezi olmuştur. Çivril ise, 20. yüzyılı n ba ş ında Afyonkarahisar İli'ne bağlı bir kaza mer­ kezi iken, 1925 yılında Denizli İli'ne ilçe merkezi olarak bağlanmıştır. 1.3. Nüfus Çal Yöresi'nde 2014 yılı verilerine göre, 20218'i Çal İl çes i'nde, 7512'si Bekilli İlçesi'nde, 5800'ü Baklan İlçe s i'nde olmak üzere toplam 33530 ki şi yaşamaktadır. Bu sayıya Çivril İlçes i ' nin ilgili bölümünde yaşayan yaklaşık 15000 ki ş i de ekl e ndiğinde yöre nüfusunun yaklaşık 50000'in o ldu ğu gö­ rülmektedir. HATIRA KİTABI 377 1.4. Ekonomi Ortalama 850 metre yükseklikteki bir yayla üzerindeki Çal yöresinin ta­ rıma elverişli alan l arında genellikle bağcılıkla, dağlık bölgelerinde ise hay­ vancılıkla uğraşılmaktadır. Yöredeki özel ormancılık da diğer bir geçim kaynağıdır . 2. Türk Kültüründe Koyun 2.1. Türkistan Türkistan'da yapılan arkeolojik kazılarda, özellikle kurganlarda, koyuna ve koyundan elde edilen ürünlere çokça rastlanmaktadır. Özbekistan Taşkent Anaua kazılarında 1. katmanda (M.Ö. 4000) koyun kemiklerine rastlanmıştır. Batı Türkistan'da Eneolitik kültürü temsil eden bir merkez olan Namazgah Tepe'de (M.Ö. 2250) yapılan kazılarda bolca koyun keçi kemiği bulunmu ş tur. Bu kalıntılarda koyunların yünlerinden de yararlanıldığı anlaşılmıştır. Ordos Bölgesi'nde yapılan arkeolojik kazılarda (M.Ö. 1300) Hunlara ait olduğu tespit edilen eserlerde koyun keçi resimleri vardır. Tann Dağları'ndaki Kargalı kurganının 1. katmanında (M.Ö. 1200) koçbaşı figürü ile süslenmiş bıçaklar bulunmuştur. Kırgızlara ait Kopen buluntularında (M.S. 6. yüzyı l) mezarlarda ölüye sunulan etlerin genellikle koyun eti olduğu görülmektedir. Eski Kapçal kur­ ganlarında (M .S. 7. yüzyıl) bol miktarda koyun kemiği ve ağaçtan koyun figürleri bulunmuştur. Bu kurganlarda koyunlar ölülerle gömülmüşlerdir. Arkeolojik kazıların yanı sıra tarihi bilgiler de Türk Kültürü'nde koyu­ nun önemini bildirir niteliktedir. M.S. 840 yılında Uygurlara tabi olan Karahıtaylar Doğu Türkistan'ı zapt edince Uygur Kağanı büyük bir mera­ simle Karahıtayları karşılar ve onlara 100 deve 600 at 3000 koyun hediye eder. 12 Hayvanlı Türk Takvimi'nin sekizinci yılı Koyun Y ılı dır. Koyun yılı gü• zel yıldır, beklenen yıldır. Bu yıl ile koyunun karakteri arasında benzerlik­ ler bulunur. Koyun yıllarında halk huzur, bereket, bolluk içinde yaşar . Sov­ yetler Birliği koyun yılında yıkılmış, Türk cumhuriyetleri koyun yılında kurulmuştur. Tarihimizde koyun adını taşıyan gibi boy oymaklar vardır; Akkoyunlular ve Karakoyunlular aynı zamanda devlet adı olmuştur . Türk coğrafyasının her yerinde Koyun Baba adını taşıyan alp-eren tipine rastlanır. 378 PROF. DR. İ SMAİL ÇETİŞLİ 2.2. Anadolu Türkistan'da Hunların başlattığı büyük bozkır geleneğini Anadolu'da Oğuzlar sürdürdüler. Asya tarihine binlerce yıl yön veren Oğuzlar, aşılmaz dağları aşarak geçilmez çölleri geçerek at sırtında sürüleriyle en büyük kı­ tayı boydan boya kat ederek Anadolu'ya geldiler. Asya bozkırlarında eskiden beri göçebe ekonomisinin üç önemli türü mevcuttu. Bu sistem Anadolu'ya da getirildi: a. Göçebe Hayat Tarzı. Bütün boyun hayvanların peşinde sürekli mev­ simlik otlak aramakla yılı geçirdiği göçebe hayat tarzı. b. Yarı Göçebe Hayat Tarzı. Kışın köylerde yazın su kaynaklarının ve ot­ lakların bulunduğu yerlerde geçirildiği hayat tarzı. c. Yerleşik Hayat Tarzı. Kalıcı olmayan, mevsimlik göçlere dayalı hayat tarzı. Bu hayat tarzlarını benimseyen Oğuzlara Anadolu'da Yörük, Türkmen, Kırlı, Dağlı gibi adlar verilmiştir. 12. yüzyılın başlarından itibaren Batı Anadolu Bölgesi yoğun Oğuz yer­ leşmesine sahne olmuştur. Kaynaklarda bahsedilen 200.000 çadır Türkmen, bu bölgeyi kültür bakımından etkilemiştir. 3. Koyun Atlatma Geleneği 3.1. Tarihçe Bu törenlerin başlangıcı yöreye ilk yer l eşen Türkmenlere dayanmakta­ dır. Ancak 1698 yılında çıkarı l an zorunlu iskanla ilgili fermanın sonucu olarak Danişmendli Türkmenlerinin yöreye yerleştirilmesi ile gelenek daha da can l anmıştır . 1701 yılında Hanbad (Çardak Ovası), Çölabad (Dinar­ Dazkırı Bölgesi) ve Baklan Ovası'na Danişmendli Türkmenlerinin Gölegir, Sermayelü, Kaşıkçı, Büyük Süleymanlu, Küçük Süleymanlu, Sinde!, Civanşir, Harbendelü (Harmandalı) oymakları yerleşm i ştir. Sinde! Oymağı, Baklan Ovası'nın güney ucunda iskan edilmiştir. Hayvancılıkla geçinen Sinde! Oy­ mağı, coğrafi şartl arın uygun olmaması sebebiyle kısa bir süre sonra yakla­ şık olarak 8 km kuzeye, bugünkü Aşağıseyit ve Yukarıseyit köylerinin bu­ lundu ğu yere taşınmışlardır. Bu köyler, Büyükmenderes Irmağı'nın kena­ rında bulunmaktadır. Koyun Atlatma Geleneği, yöre insanından edindiğimiz bilgilere göre, Türkmenlerin Baklan Ovası'na yerle şme süreciyle baş lar. Bu durumda Ko­ yun Atlatma Geleneği 800 yıldan beri devam etmektedir. Törenlere, Yukarı Menderes Havzası ve Çökelez Dağı eteklerinde
Recommended publications
  • A Trip to Denizli
    REPUBLIC OF TURKEY, SOUTHERN AEGEAN DEVELOPMENT AGENCY A TRIP TO DENİZLİ A TRIP TO DENİZLİ A TRIP TO A TRIP TO DENİZLİ Republic of Turkey (R.T.), Southern Aegean Development Agency Denizli Investment Support Office 2014 eparedAyşe Esin Başkan by: Now we are going to take a trip Denizli together…. Investment Support Office Coordinator Are you ready for a wonderful trip extending from 3rd Edition ancient cities to cotton travertine pools, from hot springs to thermal mud baths, from traditional weaving looms to historical places, from vineyards to the summit of the Aegean Region, from waterfalls each a natural wonder to legends, and from local folk songs to delicious dishes? ISBN No: 978-605-64988-1-7 All rights reserved. This work cannot be used either wholly or in part for processing, reproduction, distribution, copying, selling, leasing, lending, representing, offering, transmitting through wired/wireless systems or any other method, including digital and/or electronic media, without the prior written permission of the Southern Aegean Development Agency within the scope of legislation pertaining to intellectual and artistic works. The work may be cited on the condition that a reference to it is provided. References used in the work are provided at the end of the book. Cover Photo : Pamukkale Travertine Close-up Denizli Provincial Special Administration Archive - Mehmet Çakır A TRIP TO DENİZLİ 03 RUSSIA BULGARIA BLACK SEA GEORGIA İstanbul L. Edirne Kırklareli Atatürk Ereğli L. Bartın Sinop Tekirdağ Samsun Rize Artvin Zonguldak Kastamonu Trabzon Ardahan İstanbul İzmit Düzce Giresun S.Gökçen ARMENIA Sakarya Çankırı Amasya Ordu Yalova Bayburt Kars Bolu Çorum Tokat Bandırma L.
    [Show full text]
  • Denizli İş Ve Yatırım Ortamı I Denizli Valisi Dr
    DENİZLİ İŞ ve YATIRIM ORTAMI DENİZLİ YATIRIM DESTEK OFİSİ Güvenli Yatırım İçin DENİZLİ, Yerinde Destek İçin DENİZLİ YDO, Hep Sizin Yanınızda… www.geka.gov.tr Hazırlayanlar ve Katkıda Bulunanlar Ayşe Esin Başkan (Koordinasyon/Konsept ve İçerik Hazırlama) Nilay Akay (Bilgi / Veri Derleme) Metin Mert (Bilgi / Veri Derleme) İrfan Sezgin (Veri Derleme / Kontrol) Çalışmanın tüm hakları saklıdır. Bu kitabın tamamı ya da bir bölümü, fikir ve sanat eserlerine ilişkin ilgili mevzuat kapsamında kullanılmadan önce Güney Ege Kalkınma Ajansından uygun yazılı izin alınmadıkça, hiçbir şekil ve yöntemle işlenmek, çoğaltılmak, çoğaltılmış nüshaları yayılmak, kopyalanmak, satılmak, kiralanmak, ödünç verilmek, temsil edilmek, sunulmak, telli/telsiz ya da başka teknik, sayısal ve/veya elektronik yöntemlerle iletilmek suretiyle kullanılamaz. Kitaptan kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Çalışmada yararlanılan kaynaklar kitabın arkasında sunulmuştur. DENİZLİ İŞ ve YATIRIM ORTAMI Kasım 2016 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ i DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE DENİZLİ'NİN KONUMU (HARİTA) ii DENİZLİ MEDENİYETLERİN BEŞİĞİ, YATIRIMLARIN EŞİĞİ 1 KONUM VE GENEL BİLGİLER 2 NÜFUS VE DEMOGRAFİ 4 EĞİTİM DÜZEYİ 7 GAYRİ SAFİ KATMA DEĞER (GSKD), İSTİHDAM VE İŞSİZLİK 8 SOSYO-EKONOMİK GELİŞMİŞLİK DÜZEYİ 10 ARGE, TEKNOLOJİ VE YENİLİK 10 ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ, SERBEST BÖLGE VE KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ 12 ULAŞIM VE LOJİSTİK AVANTAJLARI 14 DIŞ TİCARET HACMİ VE ÖNE ÇIKAN SEKTÖRLER 19 YENİLENEBİLİR ENERJİ POTANSİYELİ 23 TARIMSAL ÜRETİM ÜSTÜNLÜKLERİ 28 SANAYİ ÜRETİM POTANSİYELİ 32 ALTERNATİF TURİZM POTANSİYELİ 34 YATIRIMLARIN DURUMU 36 BANKACILIK 38 DENİZLİ’DE TEŞVİKLER, DİĞER FİNANSMAN KAYNAKLARI VE İŞ KURMA 40 TEŞVİKLER VE DİĞER FİNANSMAN KAYNAKLARI 41 DENİZLİ’DE İŞ KURMA ADIMLARI VE ŞİRKET TÜRLERİ 47 KAYNAKÇA 55 Denizli İş ve Yatırım Ortamı Denizli İş ve Yatırım ÖNSÖZ ydın, Denizli ve Muğla’dan oluşan Güney Ege Bölgesi antik çağlardan günümüze birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, doğal, tarihi, kültürel zenginlikleri ile dünyanın önde gelen yerlerindendir.
    [Show full text]
  • Preliminary Report on the Survey Project of Çivril, Baklan and Çal Plains in the Upper Meander Basin, Southwest Anatolia
    doi: 10.2143/ANES.48.0.2119587 ANES 48 (2011) 1-87 Preliminary Report on the Survey Project of Çivril, Baklan and Çal Plains in the Upper Meander Basin, Southwest Anatolia E≥ref ABAY Arkeoloji Bölümü Edebiyat Fakültesi Ege Üniversitesi Bornova Izmir TURKEY E-mail: [email protected] Abstract This article discusses the results of the archaeological surveys conducted between 2003 and 2009 in the Upper Meander Basin in southwest Anatolia. The main aim of the research is to investigate the prehistoric settlement types and patterns in this culture-historically significant region. Our extensive surveys were able to locate more than a hundred sites. The analyses indicate that Neolithic settlements were located far from each other, but a new pattern appeared in the Late Chalcolithic period during which some settlements gained importance and became central places. It is also observed that the number of settlements increased and a hierarchi- cal structure between them becomes more evident during the Early Bronze Age. In this period, apart from the sites on low plains, fortresses situated at strategically important locations, such as on natural passes or trade routes, appear for the first time. In the following periods, namely Middle and Late Bronze Ages, the hierar- chical structure among the sites becomes more apparent and complex; planned cities are constructed with upper and lower towns, which indicate that highly organized political entities (states), were emerging in the region. Introduction The project primarily aims to examine the Upper Meander Basin (Map 1), one of the important cultural regions in Anatolia, on the basis of 94395_Anes_48_01_Abay.indd 1 30/06/11 12:49 2 E.
    [Show full text]
  • Yer-19-4-4-0907-19:Mizanpaj 1
    Turkish Journal of Earth Sciences (Turkish J. Earth Sci.), Vol. 19, 2010, pp. 473–496. Copyright ©TÜBİTAK doi:10.3906/yer-0907-19 First published online 14 November 2009 Oligocene History of the Çardak-Dazkırı Sub-basin (Denizli, SW Turkey): Integrated Molluscan and Planktonic Foraminiferal Biostratigraphy YEŞİM İSLAMOĞLU & AYNUR HAKYEMEZ General Directorate of Mineral Research and Exploration (MTA), Natural History Museum, Balgat, TR−06520 Ankara, Turkey (E-mail: [email protected]) Received 17 July 2009; revised typescript receipt 04 November 2009; accepted 11 December 2009 Abstract: The detailed analysis of molluscan and planktonic foraminiferal fauna in the Oligocene Çardak-Dazkırı sub- basin, in northeastern Denizli province (western Turkey) allowed accurate dating of the deposits, together with interpretation of their depositional environments. Gastropod, bivalve, scaphopod and planktonic foraminiferal assemblages identified in ten sections reveal a succession which was deposited between the Late Rupelian and Early Chattian. Planktonic foraminifera, documented for the first time in the basin, indicate the P19 Zone (Turborotalia ampliapertura Zone) of the Late Rupelian at the base of the succession whereas Molluscan fauna, determined for the first time in this study, assign the whole succession, to the Late Rupelian−Early Chattian. In addition to the precise dating, the palaeoenvironmental reconstruction of the studied Oligocene succession has been enabled by the use of integrated palaeontological data. Six sections from the southwest (Baklan) area, two from the southeast (Dazkırı) area and two from the north (Tokça) area indicate the varying depositional environments at different stages of basin evolution. The southwest area mainly represents a regime changing from deep to shallow marine facies during the Late Rupelian.
    [Show full text]
  • Denizli Municipality Water Supply System Rehabilitation and Sewer System Projects
    SFG2682 V2 Public Disclosure Authorized DENIZLI MUNICIPALITY WATER SUPPLY SYSTEM REHABILITATION AND SEWER SYSTEM PROJECTS Public Disclosure Authorized ENVIRONMENTAL MANAGEMENT PLAN Public Disclosure Authorized Public Disclosure Authorized September 2008 Prepared by: Prof. Dr. M. Necdet Alpaslan Assoc. Prof. Dr. Deniz Dolgen Dr. Hulya Boyacioglu Dr. Hasan Sarptas DENIZLI MUNICIPALITY WATER SUPPLY SYSTEM REHABILITATION AND SEWER SYSTEM PROJECTS ENVIRONMENTAL MANAGEMENT PLAN CONTENTS 1. INTRODUCTION ................................................................................................................................. 1 1.1. GENERAL .................................................................................................................................... 1 1.2. PROJECT DEMAND .................................................................................................................... 1 1.3. PURPOSE AND SCOPE OF THE PROJECT ............................................................................. 2 1.4. BENEFITS OF THE PROJECT .................................................................................................... 3 1.5. SCOPE OF THE ENVIRONMENTAL MANAGEMENT PLAN ..................................................... 4 2. DESCRIPTION OF THE PROJECT AREA ........................................................................................ 5 2.1. GEOGRAPHICAL LOCATION ..................................................................................................... 5 2.2. TOPOGRAPHY AND GEOMORPHOLOGY
    [Show full text]
  • PINAR BAKLAN ÖNAL [email protected]
    PINAR BAKLAN ÖNAL [email protected] EDUCATION 2012 PhD in Art (Still Continues), Hacettepe University, Institute of Fine Arts, Ceramic Department, Ankara, TURKEY 2011 Master Degree, Hacettepe University, Institute of Social Sciences, Ceramic Department, Ankara, TURKEY 2007 Bachelor’s Degree, Hacettepe University, Fine Arts Faculty, Ceramic Department, Ankara, TURKEY ACADEMIC BACKGROUND 2012 Lecturer (Still Continues), Erciyes University, Fine Arts Faculty, Department of Ceramic and Glass Design, Kayseri, TURKEY 2011 Master’s Thesis “Visual Illusions On The Contemporary Ceramic Forms And Surfaces” 2009 Research Assistant, Erciyes University, Fine Arts Faculty, Department of Ceramic and Glass Design, Kayseri, TURKEY SOLO EXHIBITIONS * Pınar Baklan Önal Ceramic Exhibition, İzmir İşSanat Gallery, 26th January – 26th February 2016, İzmir, TURKEY * Pınar Baklan Önal - Nizam Orçun Önal Ceramic Exhibition, Nurol Gallery, 29January – 14 February 2015, Ankara, TURKEY * “Only Illusion” Pınar Baklan Önal Ceramic Exhibition, Orta Anadolu Demir Karamancı Cultural Center, 26/02/2013 – 08/03/2013, Kayseri, TURKEY GROUP EXHIBITION * Tripart 22 Exhibition, Kav Young Art Gallery, 23.03.2016 – 16.04.2016, Ankara, TURKEY * Tripart 9 Exhibition, Kav Young Art Gallery, 08.01.2014 – 01.02.2014, Ankara, TURKEY * “Differences – Intersections” Ceramic Exhibition of Pınar Baklan Önal – Nizam Orçun Önal, Fine Arts Academy of Wroclaw, 2nd Floor, 19 – 21 Traugutta, Wroclaw, POLAND, 22/05/2013 – 29/05/2013 AWARDS 2014 5. International Gizem Frit Ceramic Competition,
    [Show full text]
  • Pleistocene-Holocene Tectonic Reconstruction of the Ballık Travertine
    Van Noten et al. – Pleistocene-Holocene tectonic reconstruction of the Ballık Travertine 1 Pleistocene-Holocene tectonic reconstruction of the Ballık 2 travertine (Denizli Graben, SW Turkey): (de)formation of 3 large travertine geobodies at intersecting grabens 4 5 Non-peer reviewed preprint submitted to EarthArXiv 6 Paper in revision at Journal of Structural Geology 7 1,2,4,* 3 3 3 8 Koen VAN NOTEN , Savaş TOPAL , M. Oruç BAYKARA , Mehmet ÖZKUL , 4,♦ 3,4 4,* 9 Hannes CLAES , Cihan ARATMAN & Rudy SWENNEN 10 11 1 Geological Survey of Belgium, Royal Belgian Institute of Natural Sciences, Jennerstraat 13, 1000 12 Brussels, Belgium 13 2 Seismology-Gravimetry, Royal Observatory of Belgium, Ringlaan 3, 1180 Brussels, Belgium 14 3 Department of Geological Engineering, Pamukkale University, 20070 Kınıklı Campus, Denizli, 15 Turkey 16 4 Geodynamics and Geofluids Research Group, Department of Earth and Environmental Sciences, 17 Katholieke Universiteit Leuven, Celestijnenlaan 200E, 3001 Leuven, Belgium 18 ♦ now at Clay and Interface Mineralogy, Energy & Mineral Resources, RWTH Aachen University, 19 Bunsenstrasse 8, 52072 Aachen, Germany 20 21 *Corresponding authors 22 [email protected] (K. Van Noten) 23 [email protected] (R. Swennen) 24 25 Highlights: 26 - A new fault map of the entire eastern margin of the Denizli Basin is presented 27 - Pleistocene travertine deposition occurred along an already present graben morphology 28 - Dominant WNW-ESE normal faults reflect dominant NNE-SSW extension 29 - Ballik area acted as a transfer zone during transient NW-SE extension 30 - Complex fault networks at intersecting basins are ideal for creating fluid conduits 31 32 Graphical Abstract: See Figure 14 33 1 Van Noten et al.
    [Show full text]
  • Kale Tavas'in Nahiye Merkezi Haline Gelişi
    Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı 16, 2013, Sayfa 59-77 KALE TAVAS’IN NAHİYE MERKEZİ HALİNE GELİŞİ (1895)* Mithat AYDIN** Özet Bugün Kale Tavas olarak bilinen, antik dönemin Tabae (Taba, Tabai, Tabenon)’sı, kuruluş tarihi tam olarak bilinmemekle beraber, eski bir yerleşim merkezi olarak modern zamanlara kadar önemini muhafaza etmiştir. Nitekim, bu yerleşim merkezinin Roma, Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde terk edilmeyip iskân olunması, yüzyıllarca bölgedeki stratejik önemini devam ettirdiğinin açık bir göstergesidir. Zamanla bulunduğu hâkim ve korunaklı sarp tepeden, kuzeyindeki ovaya kayan Kale Tavas, 19. yüzyıla kadar bir kaza merkezi olagelmiştir. Ancak, Kale Tavas bu konumunu, 17. ve 18. yüzyıllarda gelişerek 1868’de kaza merkezi haline gelen, 26 km kuzeydoğusundaki Yarengüme’ye bırakmıştır. 1868 yılından 1895 yılına kadar idarî bakımdan köy statüsünde bulunan Kale Tavas’ın nahiye merkezi olması 1892’lerde konuşulmaya başlanmış ve nihayet bu yönde Denizli Mutasarrıflığı’nın Aydın Vilayeti’ne gönderdiği 29 Haziran 1308 (11 Temmuz 1892) tarihli tahriratla başlayan süreç 14 Şevval 1312/28 Mart 1311 (10 Nisan 1895) tarihli İrade ile tamamlanmıştır. İşte bu çalışma, Kale Tavas’ın nahiye merkezi olması sürecini ele almaktadır. Bu çerçevede Kale Tavas’ın nahiye merkezi olmasını gerektiren faktörler üzerinde durularak, nüfusu, stratejik konumu, buraya bağlanacak köyler ve ilk yıllardaki yönetimi konusuna açıklık getirmeye çalışmıştır. Anahtar Kelimeler: Kale Tavas, Tabae, Yarengüme, Tavas Redif Taburu, Denizli Mutasarrıflığı, Ahmed Rıf’at Efendi. KALE TAVAS’ BECOMING A NAHİYE/A SUB DISTRICT (1895) Abstract Ancient times’ Tabae (Taba, Tabai, Tabenon), known as Kale Tavas today and also with unknown foundation date, doesn’t lose its significance until modern times. Thus, not being left this settlement in periods of Rome, Seljuk, Anatolian Principalities and Ottoman is a clear sign of its strategic importance in the region throughout centuries.
    [Show full text]
  • Study of the Structural Evolution of the Babadağ-Honaz and Pamukkale
    Journal of Earth Science, Vol. 24, No. 3, p. 397–409, June 2013 ISSN 1674-487X Printed in China DOI: 10.1007/s12583-013-0333-2 Study of the Structural Evolution of the Babadağ-Honaz and Pamukkale Fault Zones and the Related Earthquake Risk Potential of the Buldan Region in SW Anatolia, East of the Mediterranean Mete Hançer* Geological Engineering Department, Pamukkale University, 20017 Kinikli-Denizli, Turkey ABSTRACT: Denizli graben (DG) is bounded in the NE by the Pamukkale fault zone and in the SW by the Babadağ-Honaz fault zone. The Babadağ and Honaz fault zones are generally made up as nearly E-W directed two segments. The Pamukkale fault also contains many overlapping segments in the Denizli area along the NE margin of the graben. The DG contains an NW-SE trending horst (Karakova) controlled by normal faults with oppositely dipping high angles and that truncate the Plio-Quaternary rock units. The faults that bound the DG are likely to have been initiated during the Early to Late Mio- cene and appear to be active today. The faults of the DG are active and the potential energy that accu- mulates in them is easily conducted to the other faults that they come in contact with. This signifies that a movement in one of the faults forming the grabens in the Denizli region affects the other structures as well. Earthquakes in the Buldan region usually occur 2–3 years after seismical movements occur in the Denizli Basin. The Buldan region is a ridge between DG and Alaşehir graben (ALG).
    [Show full text]
  • Screening the Cultural Characteristics of Hebeloma Eburneum Malençon
    African Journal of Biotechnology Vol. 10(80), pp. 18371-18376, 14 December, 2011 Available online at http://www.academicjournals.org/AJB DOI: 10.5897/AJB10.1427 ISSN 1684–5315 © 2011 Academic Journals Full Length Research Paper Screening the cultural characteristics of Hebeloma eburneum Malençon Perihan Güler 1*, Aziz Türko ğlu 2 and Ilknur Kunduz 1 1Department of Biology, Faculty of Science and Literature, Kirikkale University, Yahsihan-Kirikkale, Turkey. 2Department of Biology, Faculty of Science and Literature, Nev şehir University, Nev şehir, Turkey. Accepted 20 June, 2011 In this study, the cultural characteristics of Hebeloma eburneum Malençon ( Basidiomycota , Bolbitiaceae ) that included morphological and anatomical features and their natural spread in Turkey were investigated. Basidiomata of Hebeloma eburneum usually grows single or in groups, with fleshy caps of 4 to 8 cm in diameter. The cuticle of pileus is white and pinkish from the center toward the edges. Tissue fragments of H. eburneum basidiomata mycelium that formed white-pinkish pigmentation were investigated with light microscope and scanning electron microscopy (SEM). In SEM examinations, the surface of spores was not flat, but has a rough structure. Key words: Hebeloma eburneum , Bolbitiaceae , Basidiomycota, radial growth speed. INTRODUCTION Members of Hebeloma genus have more than 100 spe- MATERIALS AND METHODS cies and they were described as biscuit-like due to their color and smell of sugar. In Turkey, Hebeloma eburneum H. eburneum was collected by Dr. Aziz Turkoglu from Denizli- Malençon (Figure 1) have been identified by many re- Babadag, a neighborhood to Incirpinar at P. brutia forest (Figure 3), and was protected as Türko ğlu 2578 in the study’s laboratory.
    [Show full text]
  • Çivril-Baklan (Denizli) Ovasındayeraltısuyuna İklim Değişikliğinin Etkisi
    Çivril-Baklan (Denizli) OvasındaYeraltısuyuna İklim Değişikliğinin Etkisi GİRİŞ ne, Erinç ve Aydeniz İklim sınıflandırma metotları kulla- nılmıştır. Artan nüfus, kentleşme, endüstrileşme vb. unsurlar, günümüzde mevcut su kaynaklarına olan ihtiyacı gi- derek artırmaktadır. Buna bağlı olarak son yıllarda oluşan iklim değişikliği nedeniyle sıcaklıkların artması ve yağışlarda meydana gelen düzensizlikler de su kaynaklarını olumsuz yönde etkilemektedir. Bu ne- denle ülkemizde suyun verimli kullanılması konusun- da acil önlemlerin alınması kaçınılmaz hale gelmek- tedir. Bu konuda mevcut su kaynaklarının kontrollü kullanımı, yönetimi ve sürdürülebilirliği ile birlikte sula- ra iklimin etkisi de detaylı olarak incelenmelidir. Bu nedenle ovalarda yapılacak hidrolojik, hidrojeolojik ve klimatolojik çalışmalar ön plana çıkmaktadır. Çalışma alanı olarak seçilen Çivril-Baklan ovasında; yeraltısu- yu potansiyeli ve sürdürülebilirliğine yönelik herhangi bir çalışma mevcut değildir. Çivril-Baklan ovasını içine alan çalışma alanı, doğu- sunda yeralan Işıklı Gölü’ne kadar olan yayılımı ile yarı kapalı bir havza özelliği göstermektedir (Şekil 1). Bu bölge hem ovada bulundurduğu yeraltısuyu açı- sından hem de Işıklı Gölü’nü besleyen su kaynakları açısından oldukça zengin bir su potansiyeline sahip- tir. Ayrıca, bölge günümüz sıcaklık artışlarının yoğun yaşandığı ve küresel ısınmaya maruz kalan bölgeler arasında yeralmaktadır. Bu doğrultuda artan iklim değişikliğinin bölgedeki mevcut su kaynaklarına etki- sinin tespiti büyük önem taşımaktadır. Çalışmada Çivril-Baklan
    [Show full text]
  • Constraints on the Timing and Regional Conditions At
    Constraints on the timing and regional conditions at the start of the present phase of crustal extension in western Turkey, from observations in and around the Denizli region Rob Westaway, Herve Guillou, Sema Yurtmen, Tuncer Demir, Stéphane Scaillet, George Rowbotham To cite this version: Rob Westaway, Herve Guillou, Sema Yurtmen, Tuncer Demir, Stéphane Scaillet, et al.. Constraints on the timing and regional conditions at the start of the present phase of crustal extension in western Turkey, from observations in and around the Denizli region. Geodinamica Acta, Taylor & Francis, 2012, 18 (3-4), pp.209-238. 10.3166/ga.18.209-238. hal-03242325 HAL Id: hal-03242325 https://hal.archives-ouvertes.fr/hal-03242325 Submitted on 2 Jul 2021 HAL is a multi-disciplinary open access L’archive ouverte pluridisciplinaire HAL, est archive for the deposit and dissemination of sci- destinée au dépôt et à la diffusion de documents entific research documents, whether they are pub- scientifiques de niveau recherche, publiés ou non, lished or not. The documents may come from émanant des établissements d’enseignement et de teaching and research institutions in France or recherche français ou étrangers, des laboratoires abroad, or from public or private research centers. publics ou privés. Geodinamica Acta ISSN: 0985-3111 (Print) 1778-3593 (Online) Journal homepage: https://www.tandfonline.com/loi/tgda20 Constraints on the timing and regional conditions at the start of the present phase of crustal extension in western Turkey, from observations in and around
    [Show full text]