Tarihsel Süreç Içinde Konaklama Merkezleri Han Ve Kervansaraylarin Günümüzde Ipek Yolu Turizm Projesine Dönüş

Total Page:16

File Type:pdf, Size:1020Kb

Tarihsel Süreç Içinde Konaklama Merkezleri Han Ve Kervansaraylarin Günümüzde Ipek Yolu Turizm Projesine Dönüş 1 TARİHSEL SÜREÇ İÇİNDE KONAKLAMA MERKEZLERİ HAN VE KERVANSARAYLARIN GÜNÜMÜZDE İPEK YOLU TURİZM PROJESİNE DÖNÜŞÜMÜ GİRİŞ Anadolu ve Mezopotamya toprakları, tarih boyunca, günümüz turizminin temel taşlarından olan konaklama işletmeciliğinin ilk geliştiği ve en güzel örneklerinin verildiği yerler olmuştur. Araştırma konumuz olan İpek Yolu’nun 16. yüzyılda önemini yitirmesiyle birlikte bir gerileme yaşanmışsa da bu gerileme iletişim ve ulaşım imkânlarının hızla genişlemesi ile 1990’lardan itibaren “İpek Yolu Turizm Projesi” kapsamında, tarihi ipek yolu olarak adlandırılan güzergâhtaki turizm faaliyetleri, yerini yeniden gelişmeye bırakmıştır. Avrupa ve İngiltere’de konaklama hizmetleri görevini yürüten bu konaklama tesislerinde kalan kişi yada gurupların bugünkü turist tanımına cevap verecek nitelikte oldukları tartışılsa da, “turizm tarihi” içinde yer alan bu grupları ve münferit ziyaretçilerin nerelere ve hangi amaçla seyahat ettikleri konusuna kısaca değinirsek karşımıza çıkan fotoğraf şu özellikleri taşır: Turizm olayının başlangıcı; yazıyı, parayı ve tekerleği ilk bulan ve kullanan Sümerlere, yani M.Ö 4000 yıllarına kadar geriye götürülebilir. Fenikelilerin de büyük bir olasılıkla bugünkü anlamda ilk gezginler olduğu söylenebilir. Çoğunlukla ticaret amacıyla yola çıkan bu denizci insanlar çok ve çeşitli yerler dolaşmışlardır. İlk çağların en ilginç seyahatlerinden biri de Güneydoğu Asya’dan yola çıkan Polenezyalıların 10-15 metrelik küçük sandallarla 2000 milin üzerinde yol kat ederek Tahiti ve Hawaii adalarına ulaşmalarıdır. M.Ö. 3000 yıllarında piramitler ve tapınaklar nedeniyle Mısır’da gezginlerin ilgisini en yoğun bir biçimde çeken ülke idi. Eski Mısır’da ve Babil Krallığı’nda gezginler için yolların güvenlik altına alındığı, konaklama ve dinlenme amacıyla evlerin ve bahçelerin inşa edildiği bilinmektedir. Öte yandan, Nuh peygamberin dünyadaki ilk büyük seyahat organizatörü olduğu söylenebilir. Eski Yunan’da M.Ö. 700 yıllarında Olimpiyat Oyunlarının başlaması, dünya turizm tarihi içerisinde önemli bir olay olarak kabul edilir ve bugünkü sportif turizmin başlangıcı sayılır. İsa’nın doğumu çağlarında Japonya ve Çin’de seyahatlerin büyük bir zevk amacıyla ilk seyahatlerin Romalılar tarafından gerçekleştirildiği kabul edilir (Barutçugil,1989: 39-40). Ortaçağ’da da birtakım maceracı insanların seyahatleri görülmektedir. Ortaçağ’ın bilinen en ünlü gezgini olan Marco Polo, İran ve Afganistan’dan geçerek Pamir Yaylası’nı ve oradan da Gobi Çölü’nü aşarak, Kubilay Han’ın konuğu olarak Çin’de 20 yıl yaşamıştır. İlk çağlardan bugüne kadar gerçekleştirilen seyahat faaliyetleri kültürel, dinsel, ekonomik ve askeri amaçlarla gerçekleştirildiği için, turizm çerçevesi içerisine yerleştirmemek gereklidir. Çünkü turizmin bir çok bilimle yakından ilişkisi olmasına rağmen, günümüzde artık ekonomik bir olgu olduğu ortaya konmuştur. Kalkınmada önemli bir yere sahip olan ve her geçen gün dünya ekonomisinden daha büyük pay alarak büyüyen turizm endüstrisinin önemli bileşenlerinden birisi konaklama işletmeleridir. Konaklama işletmelerinin tarihsel geçmişi yüzlerce yıl öncesine dayanır. Oteller ‘han’lardan aldıkları bayrağı daha da yukarılara ulaştırmış, klasikleşmiş konaklama işletmeleridir. 2 Günümüzde, her işletmede olduğu gibi konaklama işletmelerinin kuruluş amacının kar olduğu unutulmamalıdır. Dolayısıyla, konaklama işletmesi ticari bir işletmedir. Bizim yapmış olduğumuz çalışmada konaklama hizmetti sunmuş olan “han ve kervansaray” olgusu günümüzün bu kar amacı gütmüş bir ticari işletmeler olmadığını; bu kurumların kavramı vermiş olduğu hizmetleri Kervansarayların fonksiyonları arasında; “askeri, iktisadi, güvenlik, sosyal dayanışma, din eğitimi; misafirhane, istihbarat, mimari, şehirleşme ....” sayılabilir. Bizim yapmış olduğumuz bu çalışmada konaklama hizmetti sunmuş olan “han ve kervansaray” olgusu ele alacağız. Yukarıdaki fonksiyonlarıyla Türklerin Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu ve Maveraünnehir coğrafyasında bir "kervansaraylar medeniyeti" kurdukları söylenebilir. Han ve kervansaraylar, beldeler arası yolculuklar ve ticarî taşımacılığın hayvanların güçlerinden istifade edilerek yapıldığı dönemlerde ihtiyaca binaen ortaya çıkmış ve de büyük bir boşluğu doldurmuş olan sosyal hizmet binalarıdır. Yol boylarında ve şehir merkezlerinde yer alan bu tesisler o beldenin, ticarî hareketliliğini, devrinin mimarî özelliğini ve sosyal hayatını yansıtmak açısından önemlidirler. Zira bir beldede mevcut olan han ve kervansarayların sayısı o yerin nüfus oranı, iktisadî durumu ve halkın geçim seviyesini yansıtan en büyük kaynaklardır. Farsça kökenli olan “kârban; yolcunun konduğu ve gecelediği yer, kârbansaray; tüccarın oturduğu ve iş gördüğü yer” (Kadri, 1928: 591) anlamına gelirken, Farsça kökenli “kârbasaray” Türkçeye Kervansaray olarak geçmiştir. Daha çok şehirler arasındaki uzak mesafeler ve ıssız yerlerde yapılmış olan konaklama yerlerine kervansaray, meskûn yerlere yakın ve şehir içindeki aynı vazifeyi yapan binalara da han denilmektedir.” (Çetin, 1981:180.) Bir memleketten diğerine ticaret eşyası nakleden kafilelere kervan, gerek bu gibi ticaret kafileleri, gerekse bunlara iltihak eden ve yahut kendi başına seyahat eden yolcular ve posta tatarları, her günkü seyahatin akşamında hayvanlarını dinlendirmek, yemleyip sulamak ve ertesi günkü yola hazırlanmak üzere, menzillerde geceyi geçirmek mecburiyetindeydiler. Kervansaray inşa geleneği, Orta Asya’da doğmuş, İran’da gelişmiş ve Anadolu Selçukluları zamanında nihai şeklini alarak zirveye ulaşmıştır. (Kazıcı, 1999: 306.) Osmanlı devrinde ise, Anadolu siyasi birliği tamamlanmış, iç güvenlik daha düzenli bir hale getirilmiş, deniz yolları eskiye göre daha kullanılır olmuş, yeni ulaşım yolları bulunmuş, eski yolların bir kısmı giderek önemini yitirmiş dolayısıyla Osmanlı hanları Selçuklu hanlarına göre daha az sayıda yapılmış ve yapılanlar da daha çok şehirlerde toplanmıştır. Osmanlılar devrinde hanlar, kıtalar arası ticaret hizmetinden çok, imparatorluk ticaretine yarayacak (İlter, 1969: 9) şekilde düşünülmüştür. Tarihsel süreçte; konaklama hizmeti sunan kurumların varlığına ulaşılabilindiğine göre? Bu hizmeti alan seyyahlar( seyahat eden kişiler) de olmalıdır? Seyyahlık belki de insanlığın en eski eylemlerinden biri. Hiç abartmadan ilk seyyahların Adem ve Havva olduğunu bile söyleyebiliriz! Onların “yasak meyva”yı yedikten sonra Cennet’ten yeryüzüne gönderilmesi de galiba ilk seyahati oluşturmakta! İlkel toplumların yeni av alanları bulmak için bölgelerinin dışına çıkması da ilk seyahatları oluşturmakta. Ancak, yeni yöreleri/ülkeleri yönetim, tarih, coğrafya gibi yönleriyle tanımak için planlı bir şekilde yapılan seyahatler ise çok daha sonraki yıllarda ortaya çıkmıştır. W. Löschburg’un “Seyahatin Kültür Tarihi” isimli kitabında; Eski Yunan’dan bu yana seyahatin tarihi ana hatlarıyla anlatılmış. İnsanlık tarihinin birikimini aktaran ilk seyyahlar arasında M.Ö. V. yüzyılda yaşamış olan Halikarnaslı Herodot’u zikreder (Löschburg, 1998:10-15). Orta Çağ’da doğu ile batıyı birleştiren dünya ticareti iki yolla yapılmaktaydı. Bunlardan birincisi Baharat Yolu, diğeri İpek Yolu idi. Çin’den başlayarak bütün Asya’yı geçip Anadolu ve Akdeniz 3 aracılığıyla Avrupa’ya kadar uzanan ve dünyaca ünlü ticaret yolu olan “İpek Yolu” adı ilk kez 1877 yılında Alman coğrafyacı Ferdinand von Richthofen tarafından kullanılmıştır (Günel, 2010:133). Dünya ticaretinin büyük bir kısmını üzerinde taşıyan İpek Yolu’nun geçtiği ülkeler döneminin en zengin ülkeleri idi. Asya ile Avrupa arasında doğal bir köprü durumunda olan Anadolu, coğrafi ve jeopolitik konumunun doğal bir sonucu olarak, tarihin ilk döneminden itibaren uluslararası ulaşımda önemli bir rol üstlenmiş, önemli ticaret yollarının geçtiği bir merkez konumunda olmuştur. Birçok kültür ve uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu, Anadolu Selçuklularından önce zaman içinde gelişen tarihin en eski ticari yollarına sahipti. Bunlardan Hitit, Asur ticaret kolonilerinin yolları, Pers Kral Yolu, Roma Yolu ve Bizans yol ağı olarak bilinen askeri ve ticaret yolu (Tuncer, 2007:4-14) daha sonra İpek Yolu adını almıştır. Selçuklular devrinde Anadolu’da kurulan bu yol güzergâhları, Osmanlılar zamanında değişti ve sınırlarının genişlemesi netîcesi, Anadolu’da ticâret ileri derecede önemini kaybetti. Bunun üzerine, bu yollar da nisbeten ıssızlaştı. Meselâ Osmanlı Devleti’ne başşehir olan İstanbul’u Suriye ve Irak’a bağlayan yol, Konya-Adana istikâmetini tâkib ettiği için, Antalya’dan Sivas’a veya Elbistan’dan Kayseri ve Sivas’a giden yollar, bu şehirleri birbirine bağlayan tâli yol durumuna düştü. Bu yollar üzerinde bulunan kervansaraylar da ister istemez eski önemini kaybetti. Fakat yeni yol güzergâhlarının ortaya çıkması üzerine, Osmanlılar da kervansaray yapımına devam ettiler. Hac farizasını îfâ etmek için giden hacıların her türlü ihtiyaçlarını karşılamak üzere, İstanbul’u, Suriye üzerinden Mekke ve Medine’ye bağlayan yol üzerinde kervansaraylar kurdular. Osmanlı kervansarayları her yerde mahallî şartlara uygun ve aynı zamanda çok sanatlı inşa edilmiş mükemmel mimari eserler oldu. Bu çalışma Bakanlığın "turizmi çeşitlendirme" konusunda "Tarihi İpek Yolu " kapsamıyla hayata geçirmek istediği projeyi, geçmişten günümüze tarihsel bağ kurarak bütünleştirmeyi amaçlamaktadır. Turizm Olgusu İçinde Turist ve Konaklama İşletmeleri Kavramları İkinci Dünya Savaşının sonrasında önceleri on milyonlarca, günümüzde ise milyonlarca insan günlük hayatlarını devam ettirdikleri yerlerden geçici süreler için başka yerlere seyahat etmektedir. Söz konusu yer değiştirme sürecinde bireyler
Recommended publications
  • ANADOLU SELÇUKLU Kçrvansaraylafflnda MEKAN- IŞLEV IUŞKİSİ İÇİNDE SAVUNMA VE BARINMA
    ANADOLU SELÇUKLU KÇRVANSARAYLAfflNDA MEKAN- IŞLEV IUŞKİSİ İÇİNDE SAVUNMA VE BARINMA Doç.Dr JVyşd Tükel YAVUZ iadcJu Selçuklu mimarisinde en çok sayıda örneği bulunan, en zengin çeşitlenmiş ve en büyük öl- • Ji yapı gaibu kervansaraylardır. İnşaatlan 13. Yüzyıl boyunca yayılan, tarihli, tarihsiz, çoğu yıkıl­ mış veya sadece kaynaklarda adı kalmış, ikiyüz civarında Selçuklu dönenü kervansarayı saptanmış­ tır. Bunlardan yayınlanmış olan ancak yetmiş kadan bazı bilgiler verebilecek durumdadır, bunların da önemli bir kısmı kısmen yıkıktır^. Roma castrum'u, Bizans ksenekion'u, Maveraünnehirdeki nbatlar gibi askeri amaçlı yapıların bu kuru­ luşların öncüsü saydmalannm yanısıra eşanlamlı kullanılan han, kervansaray, nbat, zaviye, hankâh gibi isimler bize askeri-ticarî-sosyal amaçlan hakkmda ipucu vermektedir^. Sek^jklu ve daha sonraki dönemlerin tarih yazıcılan, tarihî olaylara bağlı olarak, bu dönem kervansa­ raylarından da bahsederler. Vakıf kuruluşları oWuklan için, günümüze kalanların sayısı az da olsa, vakfiyeler­ den çok değerli bilgiler edinmek mümkündür. Tarih araştırmacılan kaynaklardan ve yazıtlardan kervansaray­ lar hakkında önemli bilgileri bize aktarmaktadır, örneğin Osman Turan^, Altınapa, Ertokuş ve Karatay Han­ ların vakfiyelerini yayırüamış. bunlan incelemiş, devrin ve sonraki devirierin kaynaklan ışığında bu yapıların amaçlan, işleyişleri ve kullanımlan hakkında çok kıymetli bilgi ve yorumlan bilim dünyasına sunmuştur. Bir­ çok sanat tarihçisi ya Kurt Erdmann^ gibi toplu olarak ya da tek tek inceleyerek^ kervansarayları tanıtmışlar­ dır. Eserlerin günümüzdek ayakta kalmış olanlarını, çoğunu zor koşullarda da olsa, yerinde incelemek müm­ kündür. Yme de bu birikim ker\«nsaraylan tam olarak anlamak ue çok önemli birçok soruyu cevaplamak için 1. Bu çalifmanm temeli yazann seneler boyu yerinde yaptığı incelemelerdir. Arazi çabfmalan sırasında, yayınlarda kaydedilme­ miş, yorumlanmamış, planlara işlenmemiş veya yanlış yorumlanmış çok önemli veriler saptanmıştır.
    [Show full text]
  • Download Download
    International Journal of Human Sciences ISSN:2458-9489 Volume 17 Issue 1 Year: 2020 The conservation and restoration performances under Seljuk Architectural Patronage Tülay Karadayı Yenice1 Abstract The aim of this study is to expose the similarities between the restoration, conservation, and also reparation works focused on the monumental and public building under the Architectural Patronage of Seljuk Sultans in Anatolia. Reparations and present restoration approach through the protection – reparation examples they made in their periods. The research method is based on a comparative analysis of the approaches followed in the restoration and restoration of monumental structures built by previous civilizations in the territories dominated by the Seljuk state of Anatolia. In the scope of the study Aspendos Theatre, Aksaray Sultan Caravanserai and Sultan Alaaddin Bridge will be taken up it will be tried to understand the principles in the restoration efforts of the Anatolian Seljuks and light the way for the present restoration studies with the achieved accumulation and experience. As a result of the research, the findings indicate that the modern Seljuk state era has been applied to the repair-conservation of monumental monuments very close to the contemporary principles of contemporary restoration. Keywords: Architecture, conservation, culture, renovation. Reparation. Introduction Conservation phenomenon – a historical house, a monument, a city or a cultural landscape– they produce complex network of meanings and their symbolic strength contributes to their recognition as relevant cultural properties. Contemporary approaches to conservation consider that cultural heritage is preserved not because of the values, functions or meanings they had in the past, but for the messages and symbolism they communicate in the present time and for the future generations (Pereira, 2007).
    [Show full text]
  • The Seljuk Face of Anatolia: Aspects of the Social and Intellectual History of Seljuk Architecture
    The Seljuk Face of Anatolia: Aspects of the Social and Intellectual History of Seljuk Architecture IMPORTANT NOTICE: Author: Emeritus Prof. Semra Ogel Chief Editor: Prof. Mohamed El-Gomati All rights, including copyright, in the content of this document are owned or controlled for these purposes by FSTC Limited. In Deputy Editor: Prof. Mohammed Abattouy accessing these web pages, you agree that you may only download the content for your own personal non-commercial Associate Editor: Dr. Salim Ayduz use. You are not permitted to copy, broadcast, download, store (in any medium), transmit, show or play in public, adapt or Release Date: January, 2008 change in any way the content of this document for any other purpose whatsoever without the prior written permission of FSTC Publication ID: 842 Limited. Material may not be copied, reproduced, republished, Copyright: © FSTC Limited, 2008 downloaded, posted, broadcast or transmitted in any way except for your own personal non-commercial home use. Any other use requires the prior written permission of FSTC Limited. You agree not to adapt, alter or create a derivative work from any of the material contained in this document or use it for any other purpose other than for your personal non-commercial use. FSTC Limited has taken all reasonable care to ensure that pages published in this document and on the MuslimHeritage.com Web Site were accurate at the time of publication or last modification. Web sites are by nature experimental or constantly changing. Hence information published may be for test purposes only, may be out of date, or may be the personal opinion of the author.
    [Show full text]
  • Anadolu'da Ortaçağ'da Kervan Yollari, Kervansaraylar Ve Köprüler Caravan Routes, Caravansaries and Bridges in Anatolia
    ANADOLU’DA ORTAÇAĞ’DA KERVAN YOLLARI, KERVANSARAYLAR VE KÖPRÜLER CARAVAN ROUTES, CARAVANSARIES AND BRIDGES IN ANATOLIA IN THE MIDDLE AGES Anadolu topraklarında yolları kesişen kültürler, yüzyıllar boyunca bu coğ- rafyada kalıcı izler bıraktılar. 11. Yüzyıldan başlayarak Selçuklu,Beylikler ve Osmanlı dönemleri boyunca Anadolu’da İpek Yolu üzerinde birçok anıtsal konaklama yapısı ve köprü inşa edildi. Dünün İpek Yolu üzerin- de oluşan, kültürlerarası etkileşim sonucunda insanlığın ortak mirası olarak günümüze ulaşan tüm bu yapılar ÇEKÜL Vakfı’nın uzun çabalar sonucunda hazırladığı İpek Yolu-Kültür Yolu haritasında bir araya geldi. Trade routes that entwined the Anatolian territory during the Midd- le Ages provided a favorable climate for the encounter of cultures as well. Starting from the 11th century and onwards, during the Seljuk, Beylik and Ottoman rules, a large number of monumental lodging structures and bridges were erected on the Silk Road. Those structu- res that have risen over the Silk Road of yesterday, laid the ground for intensive interactions between cultures and reached our day as unique examples of universal heritage of mankind, are now compiled by the ÇEKÜL Foundation in this “Silk Road-Culture Road Map”. İPEK YOLU - KÜLTÜR YOLU SILK ROAD THE CULTURE ROAD Anadolu, coğrafi ve jeopolitik konumundan dolayı tarihin her döneminde uluslararası ulaşımda önemli bir merkez olmuştur. Asur Ticaret Kolonileri döneminde yapılan, Hititler tarafından kul- lanılan, Lydia döneminde Kral Yolu, Roma Yolu ve Bizans Yol Ağı olarak anılan askeri ve ticari yol, Ortaçağ’da İpek Yolu adını almıştır. 11.-14. yüzyıllar arasında Akdeniz dünyası ve Doğu arasında geçişi sağlayan İpek Yolu’nun Anadolu üzerinden geçiyor olması o dönemde özellikle anıtsal ko- naklama yapıları ve köprülerin yapımını da sağlamıştır.
    [Show full text]
  • Conference Full Paper Template
    Proceedings of the 2nd ICAUD International Conference in Architecture and Urban Design Epoka University, Tirana, Albania, 08-10 May 2014 Paper No. 348 Technique and Form of the Land: The Systems and the Morphologies of Turkish Caravanserais The Design of the Landscape, the Caravan Routes, the Silk Road, the Caravanserais Loredana Ficarelli Department of Civil Engineering and Architecture (DICAR), Polytechnic University of Bari via Orabona 4, Bari, Italy [email protected] ABSTRACT This research doesn’t want to offer defined and systematic contributions; it isn’t a cataloguing or an historico-critical analysis of the “caravanserais” phenomenon. The aim consists in the effort to explain the relationship linking the form to geography, morphology and landscape architecture. The purpose is to offer a critical reading of the typological differences own of these structures, in relation to urban and suburban settlements, with particular reference to the examples scattered throughout the Mediterranean, in Egypt, Syria and Turkey. The caravanserais, commercial architectures on the ancient trade routes, are the topic of this paper. The cognitive analysis rebuilds a global vision about their origin, their character and the way in which these buildings build the landscape and the city. These complex and recognizable structures, the network of the routes, the land subdivision, the pattern crops are the elements contributing to the recognition of the landscape identity, where the physical factor and the historical events determine the perpetuation of techniques and forms. KEYWORDS: Landscape architecture, Turkish caravanserais, Silk Road, Commercial buildings 1 INTRODUCTION The aim of the research is the morphology of the specialized commercial architecture, that's to say the caravanserais, whose treatment is made by a cognitive path that aims at reconstructing a general view about the origin, the character, the way by which these buildings trace the shape of the land and the cities.
    [Show full text]
  • Reading Inscriptions on Seljuk Caravanserais
    «A mari usque ad mare» Cultura visuale e materiale dall’Adriatico all’India a cura di Mattia Guidetti e Sara Mondini Reading Inscriptions on Seljuk Caravanserais Scott Redford (SOAS, London, UK) Abstract This essay concerns the foundation inscriptions of caravanserais built during the late twelfth and thirteenth centuries in the territories of the Anatolian Seljuk sultanate. It starts by ex- amining their content and relates that to the hierarchy of the Seljuk sultanate in terms of building size and siting. It then addresses the idea of these inscriptions not as markers of patron, date, and other synchronic data, but as symbols of the power of the dynasty in a land where the language in which they were written, Arabic, was not widely read. Finally, this essay entertains the idea that there were circumstances for certain caravanserai inscriptions being read (and understood), pro- posing some instances in which Seljuk caravanserai inscriptions can be thought of as having had a readership beyond that of those who commissioned or wrote them. In conclusion, it reexamines one caravanserai inscription, proposing a new reading and date. Summary 1 Introduction. – 2 Hierarchies. – 3 Inscriptions. – 4 The İncir Han. – 5 Other Caravanserais from the Reign of Ghiyath al-Din Kaykhusraw II. – 6 What was the Function of Caravanserai Inscriptions? Keywords Rum Seljuk caravanserais. Inscriptions. Hierarchy. Sertavul Han. 1 Introduction The stone caravanserais of medieval Anatolia are perhaps the best known of this kind of Islamic commercial architecture. And yet the patrons of these buildings, the rulers and grandees of the Anatolian Seljuk dynasty, traced their ancestry to the lands of Iran and Central Asia, where equally impressive caravanserais were built of less durable materials, brick and mud brick, in the previous centuries by their Seljuk cousins and other dynasts.
    [Show full text]
  • Dissertation in Art and Arch Ertation in Art and Archaeology
    Dissertation in Art and Archaeology - 15PARC999 “THE EVOLUTION OF OTTOMAN MUQARNAS” dissertation submitted in partial fulfillment of the requirements for the degree of Master of Arts in History of Art at School of Oriental and African Studies, University of London by HUDAI SIRRI SENALP 17/09/2012 Word count: 9900 1 I have read and understood regulation 17.9 (Regulations for Students of SOAS) concerning plagiarism. I undertake that all material presented for examination is my own work and has not been written for me, in whole or in part, by any other person(s). I also undertake that any quotation or paraphrase from the published or unpublished work of another person has been duly acknowledged in the work which I present for examination. I give permission for a copy of my dissertation to be held at the School’s discretion, following final examination, to be made available for reference. Signed…………………………… Date……………………….. 2 to my mother, who has supported me at every point of my time writing this thesis, to my father who directed me to undertake this essay topic, which I have great passion towards, And to my sister and brother of whom I invaded their rooms in the way that they call “the muqarnas invasion”. 3 Istanbul Sultanahmed Mosque, Courtyard enterance. 4 Edirne Muradiye Mosque, mihrab. 5 Riwaqs of al-Masjid al-Haram, Makkah. 6 ACKNOWLEDGEMENTS My special thanks are to my supervisor Doris Behrens-Abouseif who aided and supported writing this thesis and encouraged me when I wanted to study “muqarnas”. 7 Erzurum Yakutiye Madrasa (1310) ABSTRACT This dissertation examines the evolution of Ottoman muqarnas.
    [Show full text]
  • Cultural Heritage of Turkey
    Cultural Heritage of Turkey by Zeynep AHUNBAY © Republic of Turkey Ministry of Culture and Tourism General Directorate of Libraries and Publications 3230 Handbook Series 9 ISBN: 978-975-17-3448-8 www.kulturturizm.gov.tr e-mail: [email protected] Photographs Grafiker Printing Co. Archive, Zeynep Ahunbay, Umut Almaç, Mine Esmer, Nimet Hacikura, Sinan Omacan, Robert Ousterhout, Levent Özgün, Nazlı Özgün, Işıl Polat, Mustafa Sayar, Aras Neftçi First Edition Grafiker Printing Co. Print run: 5000. Printed in Ankara in 2009. Second Edition Print and Bind: Kalkan Printing and Bookbinder Ind. Co. www.kalkanmatbaacilik.com.tr - Print run: 5000. Printed in Ankara in 2011. Ahunbay, Zeynep Cultural Heritage of Turkey / Ankara: Ministry of Culture and Tourism, 2011. 184 p.: col. ill.; 20 cm.- (Ministry of Culture and Tourism Publications; 3230. Handbook Series of General Directorate of Libraries and Publications: 9) ISBN: 978-975-17-3448-8 I. title. II. Series. 791.53 TABLE OF CONTENTS PREFACE 5 I.PREHISTORIC SETTLEMENTS AND ANCIENT SITES 7 Karain 7 Göbeklitepe 8 Çatalhöyük 9 Ephesus 12 Aphrodisias 18 Cultural Heritage of Turkey Heritage of Cultural Lycian Cities 21 Kekova 23 Pergamon 24 Perge 25 Sagalassos 26 Termessos 27 II. MEDIEVAL SITES 29 Myra and St.Nicholas Church 29 Tarsus and St.Paul’s well 30 Alahan Monastery 30 Sümela Monastery 32 III.ANATOLIAN SELJUK ARCHITECTURE 33 Ahlat and its medieval cemetery 33 Diyarbakır City Walls 34 Alanya Castle and Docks 36 St. Peter’s Church 37 Konya, Capital of the Anatolian Seljuks 38 Seljuk Caravansarays 39 IV.OTTOMAN MONUMENTS AND URBAN SITES 42 Bursa 42 Edirne and Selimiye Complex 44 3 Mardin 46 Harran and Urfa 47 Ishak Paşa Palace, Doğubayezıt 47 V.
    [Show full text]
  • Download Date 05/10/2021 05:25:16
    REST-STOPS ON SAUDI ARABIAN HIGHWAYS (SERVICE AREAS) Item Type text; Thesis-Reproduction (electronic) Authors Alawayed, Abdulaziz Mohammed, 1957- Publisher The University of Arizona. Rights Copyright © is held by the author. Digital access to this material is made possible by the University Libraries, University of Arizona. Further transmission, reproduction or presentation (such as public display or performance) of protected items is prohibited except with permission of the author. Download date 05/10/2021 05:25:16 Link to Item http://hdl.handle.net/10150/291534 INFORMATION TO USERS This reproduction was made from a copy of a document sent to us for microfilming. While the most advanced technology has been used to photograph and reproduce this document, the quality of the reproduction is heavily dependent upon the quality of the material submitted. The following explanation of techniques is provided to help clarify markings or notations which may appear on this reproduction. 1. The sign or "target" for pages apparently lacking from the document photographed is "Missing Page(s)". If it was possible to obtain the missing page(s) or section, they are spliced into the film along with adjacent pages. This may have necessitated cutting through an image and duplicating adjacent pages to assure complete continuity. 2. When an image on the film is obliterated with a round black mark, it is an indication of either blurred copy because of movement during exposure, duplicate copy, or copyrighted materials that should not have been filmed. For blurred pages, a good image of the page can be found in the adjacent frame.
    [Show full text]
  • The Concepts That Shape Anatolian Seljuq Caravan Se Rai S
    AYSIL TÜKEL ThVUZ THE CONCEPTS THAT SHAPE ANATOLIAN SELJUQ CARAVAN SE RAI S Caravan roads crossed Anatolia from east to west, from intact or have been restored; enough remains of the south to north, and from southwest to northeast, con­ majority to establish both plan and superstructure; a few necting trading centers both inside and outside the allow only a plan. The remaining hundred range from boundaries of the Anatolian Seljuq state (fig. 1).1 In the ruins to source references only. A large number have yet thirteenth century, the major centers were, in the south­ to be surveyed. A multitude of settlements have the east, Tabriz in Persia, Baghdad in Iraq, and Aleppo in word han attached to their names implying the exist­ Syria; in the south, Ayas, Alaiye, and Antalya on the Med­ ence of a caravanserai there at some point in their his­ iterranean Sea; in the west, Ayaslug, Izmir, and Fop on tory. the Aegean Sea; in the northwest, Istanbul on the Bos­ Research over the last thirty-five years suggests that porus; and in the north, Sinop, Samsun, and Trabzon further research is likely to increase the number of on the Black Sea. I t was an established policy of the Ana­ known caravanserais in a good state of preservation. tolian Se1juq state to stage the roads that connected Unfortunate1y the majority of the caravanserais either them with caravanserais.2 had no founding inscription or it has since disappeared, At present, information in varying amount and detail and of the ones that do exist not all mention the type of is available for about two hundred of these caravanse­ building.
    [Show full text]
  • Download Download
    Almatourism Special Issue N. 09, 2018: Polat N., Creating New Touristic Fashion Routes with Caravanserais on the Ancient Silk Road in Turkey Almatourism Journal of Tourism, Culture and Territorial Development ___________________________________________________________ Creating New Touristic Fashion Routes with Caravanserais on the Ancient Silk Road in Turkey Polat, N.* Pamukkale University (Turkey) ABSTRACT In this study, caravanserais from Denizli to Dogubayazıt which were taken to the tentative heritage list of UNESCO in 2000, will be extensively reviewed and recommendations will be made for the planning of touristic routes as the part of tourism development strategy in Central and Eastern Anatolia. The caravanserais were inherited by Anatolia Seljukis from Karakhanids and Ghaznavids and they offered comfort to travellers with the core structures of the society. Today, beside accommodation, event management or gastronomy activities, there will be alternative approaches for them to become the part of cultural tourism and touristic fashion roads. Nine of forty caravanserais on this route will be examined according to UNESCO list and rest of buildings will be eventually searched after this study and a reasonable planning. These caravanserais can be counted as follows: Akhan, Ertokus Han, Saadettin Han, Obruk Han, Agzikarahan, Sultan Han, Oresin Han, Mamahatun Caravenseria and Hacibekir Han (Unesco, 2000). _________________________________________________________ Keywords: Caravanserais; UNESCO World Heritage Tentative List; Touristic Fashion
    [Show full text]
  • Turkish Academic Research Review Türk
    TURKISH TÜRK ACADEMIC AKADEMİK RESEARCH ARAŞTIRMALAR REVIEW DERGİSİ Antalya Selçuklu Kervansarayları Seljuk Caravanserais in Antalya Ali BAKKAL Prof. Dr., Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi/ Prof. Dr., Fakulty of Divinity Akdeniz University, Antalya / Turkey [email protected] Orcid: 0000-0003-4948-2736 Makale Bilgisi | Article Information Makale Türü-Article Type | Araştırma Makalesi / Research Article Geliş Tarihi-Date Received | 7 Kasım / November 2019 Kabul Tarihi-Date Accepted | 25 Aralık / December 2019 Yayın Tarihi-Date Published | 31 Aralık / December 2019 Yayın Sezonu | Ekim – Kasım - Aralık Pub Date Season | October – November - December Atıf/Cite as: Bakkal, Ali, Antalya Selçuklu Kervansarayları/Seljuk Caravanserais in Antalya. tarr: Turkish Academic Research Review, 4 (4), 521-570. doi: 10.30622/ tarr.644055 İntihal /Plagiarism: Bu makale, en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / This article has been reviewed by at least two referees and confirmed to include no plagiarism. https://dergipark.org.tr/tr/pub/tarr Copyright © Published by Mehmet ŞAHİN Since 2016- Akdeniz University, Faculty of Teology, Antalya, 07058 Turkey. All rights reserved. 522 Ali Bakkal Antalya Selçuklu Kervansarayları Öz Antalya, tarihî ipek yolu üzerinde bulunan kadim şehirlerden biridir. Anadolu Selçukluları, Antalya ve Alanya limanları vasıtasıyla dünya ticaretine ortak olmuşlar; ürettikleri ve ithal ettikleri malların ülke içinde güvenli şekilde dolaşımını sağlayabilmek için her ülkenin her tarafında kervansaraylar inşa etmişlerdir. Bu kervansaraylardan on yedisi günümüz Antalya sınırları içinde bulunmaktadır. Bunlardan sadece Kırkgöz, Alara ve Şarapsa kervansarayla- rının restorasyonları tamamlanmış olup, diğerleri kendi haline terk edilmiş bulunmaktadır. Bazılarının sadece isimleri ve bulundukları bölge tespit edilebilmiş, inşa edildikleri mekan belirlenememiştir. Çoğu harabe haldedir ve bir taş yığınından ibarettir.
    [Show full text]