Alanya Yöresinde Antik Bir Liman

Alanya Yöresinde Antik Bir Liman

ALANYA YÖRESINDE ANTIK BIR LIMAN GOLAY T~GREL Antik ça~larda Pamphylia Küçük Asya'n~n güneyinde yer alan, kuzeyden Toros'larla çevrili, güneyde ise Akdeniz'e aç~lan, bat~s~nda Lykia, do~usunda Kilikya Trakheia denilen Da~l~ k Kilikia'n~n bulundu~u sahil ovas~ na verilen add~ r. K~y~~ bat~da Khelidoniai'dan do~uda Anamur'a kadar uzanan geni~~ bir girinti yaparak oldukça büyük bir körfez meydana getirmektedir. Bu körfezden K~ br~s ada- s~na kadar uzanan bölüme ise ~lkça~da "Pamphylia Denizi" ad~~ verilmekteydi 1. Pamphylia bölgesinin hudutlar~~ konusu antik yazarlar aras~ nda oldu~u kadar halen günümüz ara~t~ rmac~lar~~ için de çe~itli görü~~ ve fikir ayr~l~ klar~na sebep te~kil etmektedir. Kuzeyde teraslar halinde denize do~ru inen Toros da~lar~, güneyde ise Akdeniz, ovay~~ iki yönden s~n~ rlamak bak~m~ndan ~üphe götürmezken, bat~~ ve bilhassa do~u hudutlar~~ hakk~ nda birbirinden oldukça farkl~~ görü~ler ortaya at~lmaktad~r. Güvenilir antik kaynaklar~n belirtti~i gibi genellikle Olbia Lykia bölgesinden evvel yer alan en bat~~ Pamphylia ~ehri olarak kabul edilir 2. Bizi konumuz dolay~s~ yla daha ziyade ilgilen- diren husus do~u s~ n~ r~~ olup Pamphylia bölgesinin nerede son buldu~u ve Da~l~k Kilikia'mn nereden ba~lat~lmas~~ gerekti~i sorunudur. Burada da bir genelleme yapacak olursak Pamphylia'n~n en do~u noktas~~ olarak Side ~ehrinin veya Melas'~ n a~z~ n~n kabul edildi~ini söyliyebiliriz 3. Strabon ise Pamphylia ve Kilikia aras~ ndaki s~n~ r~~ çok daha do~uya kadar götürmekte ve Korakesion'u yani bugünkü Alanya'y~~ Pamphylia'ya dahil etmektedir 4. Skylax da ayn~~ ~ekilde Kibyra ve Korakesion'u Pamphylia ~ehirleri olarak tan~mlamak- tad~ r. 5. Yak~n zamanlardaki ara~ t~ rmac~lar aras~ nda da bu görü~e C. E. Bosch, Studien zur Geschichte Pamphyliens, 1957, S. 13 2 Strabon XIV 667, 671; Ptolemaeus V 5, 2 3 Mela I 78; Plinius, Naturalis Historia V 93, 96; Anonym. Stadiasmus Maris Magni, 213 f.; Ptolem. V 5, 2. 4 Strab. XIV 667. Skylax I o . 614 GÜLAY TIGREL yer verenler vard~ r. W. Ruge bu bölge hakk~ ndaki incelemelerinin sonucunda Pamphylia hudutlar~n~n ba~lang~çta Side'ye kadar uzan- d~~~~ fakat M.O. 200 y~llar~nda Korakesion'a kadar geni~ledi~i netice- sine vard~~~n~~ ifade etmektedir 6. Bütün bu görü~leri birer birer ele al~ rken en ba~ta göz önünde bulundurulmas~~ gereken husus Pam- phylia'n~ n esas itibariyle co~rafi bir kavram olu~u ve Toros'lar~n güneyinde yer alan sahil ovas~ na verilen isim olmas~d~ r 1. Antalya körfezinin kuzeybat~~ kö~esinden itibaren da~lar k~y~dan kuzeye do~ru uzakla~~ rlar ve verimli topraklara sahip bir düzlük meydana getirirler. Ova Melas'~n denize döküldü~ü yere kadar bu ~ekilde devam eder, ancak do~uya do~ru ilerlendi~inde Toros'lar~n devam~~ ~eklinde irili ufakl~~ tepelerin k~y~ya kadar sokulduklar~~ ve Alanya'ya kadar olan kesimde tepeler ile sahil aras~nda dar bir k~y~~ ~eridi kald~~~~ görülür. Bu durumda co~rafi bir kavram olarak art~ k bir düzlükten, bir sahil ovas~ ndan söz etmemek ve Side'nin do~usundan itibaren Da~l~ k Kilikia'mn ba~lad~~~n~~ kabullenmek zann~ m~zca uygun olur. Ara~ t~rmalar~ m~za ve yaz~m~za konu olan bölge Bat~~ Kilikia'da Alara Çay ile Karg~~ Çay aras~ nda kalan sahil kesimidir. ~imdi bu bölge hakk~nda bilgi veren ba~l~ca kaynaklar~, bilhassa inceleme gezileri yapm~~~ olan seyyahlar~n notlar~n~, mümkün oldu~u kadar kronolojik bir s~ ra takip etmek suretiyle, birer birer gözden geçirelim. ~ngiltere hükümeti taraf~ndan Francis Beaufort ~ 8~~ ~~ -18 ~~ 2 y~llar~~ aras~nda Küçük Asya'n~ n güney k~y~lar~nda, Rodos yak~nlar~ndan isknderun Körfezi'ne kadar olan k~s~mda, hidrografi ara~t~rmalar~~ yapmak ve sahil haritas~ n~~ ç~ karmak üzere görevlendiriliyor. Beaufort kendisinin çok ilginç buldu~u ve ayn~~ zamanda ogüne kadar çok az bilinen bu yerler hakk~nda k~smen sathi de olsa bilgi vermek ve hiç olmazsa daha ilerde ara~ t~rmalara sebep olacak ölçüde heyecan ve ilgi uyand~ rmak gayesiyle gözlemlerini ve incelemelerini aç~ klamak lüzumunu hissederek Karamania ad~ nda bir kitap yaz~yor. K~sa ve substantif bir eser olmakla beraber ülke hakk~ nda kapsad~~~~ ö~retici bilgiler, bu uzun sahil kesiminde yer alan antik harabeler hakk~ ndaki izlenimler bak~m~ ndan bilhassa Akdeniz k~y~s~~ için bir rehber mahi- yetinde oldu~u kabul edilebilir. " RE XVIII 3, s. 354 v. dd. C. E. Bosch, ayn~~ eser, s. 13. ALANYA YÖRESINDE ANTIK BIR LIMAN 615 Bat~dan do~uya do~ru k~y~y~~ inceliyerek kaptan~~ oldu~u gemiyle Karaburun'u geçiyor ve kitab~nda yer alan haritada Ptolemais olarak i~aretledi~i yerde pek çok yap~~ ve antik kiklopik duvar kal~nt~lar~ na rastlad~~~ndan söz ediyor 8. Ptolemais olarak gösterdi~i yer Karaburun ile Alanya aras~ nda yer alan bir burun ve Beaufort'un kendi ifade- siyle her iki taraf~nda da eskiden sun'i birer liman olmas~~ laz~m gel- mekte, fakat denize uzanan iskele veyahut mendirek tamamen or- tadan kalkm~~~ ve su üstünde görülebilecek bir iz zaman~m~za kadar gelmemi~. Burnun arkas~ nda kara içine do~ru uzanan sulak vadiler yer almakta. Strabon XIV 667 de verilen bilgiye de de~inerek Melas ve Korakesion aras~nda kurulmu~~ olan Ptolemais ~ehrinin zama- n~nda burada yer alm~~~ oldu~unun kabul edilebilece~i fikrini ortaya at~yor. Bundan sonra Alanya'ya do~ru yol al~rken k~y~da pek çok köy, kale ve kilise harabesi gördü~ünden ve bunlar~n oldukça yak~n devirlere ait oldu~undan bahsediyor. Beaufort'un bu ara~t~rmalar~~ ve verdi~i bilgiler arzu etti~i ilgiyi uyand~ rm~~~ olmal~~ ki kendisinden sonra gelen seyyahlar~n ve ara~- t~ rmac~lar~n Pamphylia ve Kilikia bölgelerini de ele ald~ klar~n~~ ve Akdeniz k~y~lar~nda inceleme gezileri tertiplediklerini görüyoruz. Bu bölgede oldukça uzun bir ara~t~rma gezisi yapan Heberdey ve Wilhelm Karaburun üzerinde gördükleri harabeden ve çok say~daki lahitIerden söz ettikten sonra buras~n~ n Kibyra olmas~~ laz~m geldi~ini belirtiyorlar 8. Alara Çay~~ vadisine do~ru ilerlemek ve bu bölgeyi incelemek istediklerinden Okurcalar köyünden iç bölgeye do~ru yöneldiklerinde Selçuk eserleriyle kar~~la~~yorlar. Buradan dönü~te tekrar ayn~~ k~y~~ bölgesine indiklerinde aniden meydana gelen bozuk hava ~artlar~, f~rt~na ve ya~mur sahil kesimini incelemelerine mani oluyor. Buna ra~men sahilden ve az sonra da biraz daha iç kesimden do~uya do~ru ilerleme~e devam ediyorlar. ~arapsa'daki hana var- madan önce geçtikleri yol boyunca kendilerinin sa~~ taraf~ nda kalan ve k~y~ya yak~ n tepelerin ete~inde yer alan harabeleri ancak uzaktan izlemeleri mümkün olabiliyor. Buralar~m tan~mlamak hususunda kulland~klar~~ ifade oldukça ilginç. "Beaufort (Karamania 159) da bu harebeleri kaydetmi~~ ve do~rulu~u ~üphe götürmez bir ~ekilde Ptole- F. Beaufort, Karamania, 1817, s. 159 v. dd. 9 Heberdey und Wi~helm, Denkschr. Akad. Wien, phil. - hist. KI. XLIV, VI (1896) S. 135. 616 GÜLAY T~GREL mais olarak kabul etmi~tir. Stadiasmus m.m. 21 o f. deki Leukotheion burnunun da buras~~ oldu~u laz~ m gelmektedir." Yollar~na devam ettikleri bir s~ rada ancak uzaktan bakarak görüp geçtikleri bir yer hakk~ nda kendilerinden evvel ayn~~ yerleri dola~m~~~ ve baz~~ fikirler ve tan~mlamalar ortaya atm~~~ bir gezginin görü~lerini, en ufak bir inceleme ve ara~ t~ rma yapmadan, bu kadar çabuk kabullenmek tabiddir ki bugünkü ilim anlay~~~ m~zla ba~da~amaz. Korakesion'a yakla~~ rken, dik yamaçlar halinde denize inen tepelerin kuzeye bakan eteklerinde gene bir tak~m harabeler gördük- lerinden bahsediyorlar fakat ayr~nt~l~~ bilgi vermiyorlar. Ancak bura- lardan a~a~~ya, k~y~~ düzlü~üne indiklerinde moloz ta~~ malzeme ile in~a edilmi~~ yap~~ kal~ nt~lar~~ ve kap~~ sö~eleri olarak kullan~lm~~~ büyük ta~~ bloklarla kar~~la~~yorlar. Buras~ n~n yüksek bir tepe üzerinde yer alan Hamaxia'n~n liman~~ olan ve Stadiasmus m.m. 208 f. de bahsi geçen Aunesis olmas~~ Laz~m geldi~ini belirtiyorlar. "Bu duruma göre de Augai bugünkü Sarapsa denen yerde olmal~d~ r," diyerek ilave ediyorlar". K~sa bir yolculuktan sonra da Alanya kalesinin yer ald~~~~ burun gözlerinin önüne seriliyor. Heberdey ve Wilhelm'den sonra, onlar~n izledi~i yolu takip ederek 1936 y~l~ nda me~gul oldu~umuz bölgeyi de içine alan bir ara~t~ rma gezisi yapan H. Rott, Alara Çay~~ vadisinde, Boztepe yak~n- lar~ndan, k~y~ya yani Karaburun'a do~ru iniyor11. Civarda pek çok kule ve sur kal~ nt~s~ na rastl~yor ve sahile yakla~t~ kça bunlar~n ço~al- d~~~m görüyor. Yüksek ve dik bir yamaç halinde denize kadar inen bu burun üzerinden etrafa bakt~~~nda birden fazla tepe üzerine ya- y~lm~~~ bir surette geni~~ bir alan kapl~yan harabeyi izliyebiliyor ve buras~mn hakikaten Kibyra olmas~~ laz~ m geldi~ine kanaat getiriyor. Burnun bat~s~nda yer alan bir koyda antik bir mezarl~ ktan, gördü~ü çok say~daki mezar odalar~ndan, semerdaml~~ lahitlerden söz ediyor. Bunlar~ n üzerinde bulunan haç motiflerinden yerin Bizans ça~~nda iskân gördü~ü anla~~l~yor. Dik ve sarp kayal~k burun üzerinde pek çok yap~~ kal~ nt~s~na rastlam~~~ oldu~unu ve hattâ büyük dörtgen temel ta~lar~n~ n, bir s~ra sütun dizisinin ve yüksek kap~~ sö~elerinin mevcudiyetine dayanarak burada bir tap~ na~~n yer alm~~~ olmas~~ laz~m geldi~ine inand~~~n~~ ifade ediyor.

View Full Text

Details

  • File Type
    pdf
  • Upload Time
    -
  • Content Languages
    English
  • Upload User
    Anonymous/Not logged-in
  • File Pages
    24 Page
  • File Size
    -

Download

Channel Download Status
Express Download Enable

Copyright

We respect the copyrights and intellectual property rights of all users. All uploaded documents are either original works of the uploader or authorized works of the rightful owners.

  • Not to be reproduced or distributed without explicit permission.
  • Not used for commercial purposes outside of approved use cases.
  • Not used to infringe on the rights of the original creators.
  • If you believe any content infringes your copyright, please contact us immediately.

Support

For help with questions, suggestions, or problems, please contact us