Fotoğraf / Uğur Böceği ve Anemon - Yasin MORTAŞ Y ARPUZ Yıl Edebiyat Dergisi Edebiyat 2 Sayı 17 Temmuz 2020 mn Y A R P U Z İ Ç İ N D E K İ L E R Edebiyat Dergisi EFSUS SAGUSU - Şiir Yasin MORTAŞ .............................................................................3 Sahibi SEVAPLARIZ BİZ - Öykü Halil DEMİR Nejla ARSLAN ..............................................................................4 DOSTLUĞUN HASADI - Şiir Yazı İşleri Müdürü Tayyib ATMACA .......................................................................6 Halil DEMİR GÜN YANIĞI ÇOCUK - Şiir Ahmet Süreyya DURNA ..........................................................6 Editör ZİYARET - Öykü İlker GÜLBAHAR Ahmet Şevki ŞAKALAR ...........................................................7 LÂL MELÂL - Şiir Yayın Kurulu Mehmet OSMANOĞLU ...........................................................10 UMUT VE UNUTUŞ III - Şiir Ahmet Süreyya DURNA Haşim KALENDER ...................................................................11 Haşim KALENDER MİNDER - Öykü Mehmet GÖREN Gökhan GÜRSES .......................................................................12 MEÇHUL LİSANLAR KONUŞUR SAÇLARIN - Şiir Son Okuma Burhan Kâzım ÇALIK ...............................................................13 Mehmet OSMANOĞLU WAR HORSE - Şiir Yaren KAYIP ..............................................................................13 Yazışma ve Gönderi Adresi YOLCU - Öykü Kale Mahallesi Elçibey Caddesi Gülçin Yağmur AKBULUT ......................................................14 Arma Market Yanı Kat:1 No: 24/B NERDESİN - Şiir Afşin/Kahramanmaraş Ayfer YILDIZ ............. ................................................................15 BİTMEMİŞ BİR ŞİİRİN ORTASI - Şiir [email protected] Mustafa IŞIK ..............................................................................15 SUS BAHAR VE UMUT - Öykü Nurkan GÖKDEMİR..................................................................16 Yarpuz Web: AĞLAYALIM BİR GÜN - Şiir www.yarpuzedebiyatdergisi.com Ersin KARTAL ...........................................................................17 Facebook: LEYLA’NIN ELLERİ - Şiir Yarpuz Edebiyat Dergisi Arif Olgun YEŞİLYURT ...........................................................17 DEDEMİN HİKAYESİ - Öykü Yayın Türü: Süreli Yayın Meral TABAKOĞLU TOKSOY ...............................................18 ISSN : 2687-2307 Aylık (e-Dergi) TOPRAK YUTUYOR - Şiir Kadir KÖSE .................................................................................19 Yıl:2 Sayı: 17 (Temmuz 2020) NÂR-I AŞK - Şiir İletişim Tel: 0541 629 94 66 Filiz KALKIŞIM ÇOLAK .........................................................20 GÖZYAŞI ÇOCUK OYUNLARINDAN ÇIKARILSIN Eserlerin hukukî sorumluluğu yazarlarına Rıdvan YILDIZ ...........................................................................21 aittir.Yarpuz Edebiyat Dergisi’nden yapılan TAŞIMALI YAŞAM - Şiir alıntılarda kaynak gösterilmesi zorunludur. Nilüfer UÇAR .............................................................................21 * * * KÜÇÜREK ÖYKÜLER - Öykü Yarpuz Edebiyat Dergisi İlker GÜLBAHAR .....................................................................22 KİTAPLIK / NESTEREN - İnceleme - Tanıtım Afşin Merkez Yayın Grubu Akif NECİPSOY .................... ...................................................23 tarafından çıkarılmaktadır. AZERBAYCAN MEKTUBU - Şiir Aslan AVŞARBEY ......................................................................24 02 Yarpuz Edebiyat Dergisi Yıl 2 Sayı 17 Temmuz 2020 mn Yasin MORTAŞ EFSUS SAGUSU kelimelere iliklenmiş şiir ışığıyla sezdim Afşin’in teessürünü bacalara küskünlüğünü öğrendim ve kütür kütür öksürdüğünü şiirin uysal ırmağıyla ve içimde uzayan Ceyhan kıvrımıyla tutundum kömürden karanlığa loğ’un unuttuğu toprak damlarda ağladım elimle köz eledim -elendim ah… küllendim içimin kuz bahçesinde ey çoğul han yandığım sana kaç kiloWat saattir o çalıların yırttığı bulut döküldü başıma bir gelen yok terli develerin hörgücünde gelen yok Dedebaba’nın ördüğü yol boylarından giden yok Binboğa’nın çiçek çağrılarına yalın evimizin yakınlarındaki dut ağacı yok asmalar yok bülbülün tutunduğu güz şarkılarında baba Berit’ e doğru tut Yedi aynayı/ulaşsın maveraya kırılmasın dedemin bakışlarındaki dağ Armutlu Dede’nin menkıbeleri yansısın uzaklara Alim Pınarı’nın sırrıyla aksın zaman yeryüzü yaslansın Ashab-ı Kehf ışığına anne bacaların küllendirdiği rüzgar çıkacak birazdan uçurtmamın göğünü tutacak v e yaprak kuşları unutacak Atlas Dağı’nı günüm güneşim kırılacak ipi kopacak düşlerimin. Yıl 2 Sayı 17 Temmuz 2020 Yarpuz Edebiyat Dergisi 03 mn Nejla ARSLAN SEVAPLARIZ BİZ Gökten bir bulut; yağmur damlası olarak düşse, onu Ninem: kabul edecek bağrına basacak toprak parçası bulur. Kaldı “Şeyi kızdı da ondan gitti.” dedi ama ben yine anla- ki ben gökten yağmur damlası olarak düşmedim. Benim madım. Ağladım, çok ağladım. Babam ağladı mı bilmi- de herkes gibi bir anam ve babam var. Evlenirken kan yorum. Gölge yerlerde daha çok uyur oldu. Yıllar geçer- testi yaptırıyorlarmış. Bana kalırsa vicdan testi yaptır- ken köyde, her gün bir kapıya kilit vuruldu. Ne koyunlar malı. Ruh sağlığının yerinde olması da yetmez. Çocuk meliyordu ne de taşlı buğdayları veren vardı bize. Mayıs, sahibi olmak için doktordan belge alınmalı. Milyonlarca yani gübre dediğin ne ki! Ona muhtaçmışız. On hane çocuk terk ediliyor. Bunlardan biri de benim. Babamı an- kaldık köyde. Bize borçlu olan köylüler zenginleyince nem terk edince babamla birlikte ninemin yanında kal- köy yetmez olmuş onlara. Ninem çaresiz bir kadın değil- maya devam ettik. Sadece annem gitmişti hayatımdan. di. “Yeni borçlular bulacağız.” diye söyleniyordu. Köyüm, okulum değişmedi. Ninem bakıyordu hepimize. Bindik traktöre ilçeye taşınıyoruz. Hayrına biri ev Cumaları midelerimizin şenlik günüydü. Niye derseniz, verdi bize. “İyi Müslüman.” dedi ninem. Artık her gün ninem o gün ilçedeki büyük caminin önünde, namaz- gidiyor ninem cami önüne. Kışları çok zor, namazını dan çıkanların kalbinden ne koparsa verecekleri parayı evde kılıyorlarmış borçlular. Ninem ağlıyor bazen, ben soğuk sıcak demez bekler, mendiline ne atılmışsa; bize büyüyorum. meyve, çay, şeker alarak dönerdi. Bazı günler ninemin Babam yatacak gölge bulamadı ilçede. Kahveye gi- et aldığı bile olurdu. Eti kütükte döver, köfte yapar, onu diyor. İsteyene çay vererek para alıyor. Ninem belediye da mazı odunun közünde pişirirdi. Tadından daha gü- başkanına çok yalvarınca, babamı işe almışlar sonra. Ba- zeldir kokusu bilir misiniz? Ev bile iki gün köfte kokar. bam bir değişti sormayın. Bir sabah uyandım babam da Hepimizin yüzü ışılar o gün. Hatta anam, nineme ‘Ana- gitmiş. cığım!’ bile derdi. Akşamına; babamla tezek yanan odaya “Şükür everdik.” dedi ninem, fersiz gözleri ışıyordu. uyumaya giderken. Masrafımız iki kişilik artık. Yaşlanıyor ninem. Sını- Tezek deyince aklıma düştü. Mesela köyün tüm ma- fa bir koli bot getirdi borçlulardan biri. Bana da kırmı- yısını sevap işlemek isteyenler, nineme verirler. Niye mi? zı olanı giydirdiler. Öyle güzel ki anlatamam. Sımsıcak Tezek yaparak ısınan kalmadı. Taşlı buğdayları, bozul- ayak parmaklarım karda yürürken kızarmıyor. Kızlar, mak üzere olan salçalarını da bize verirler. Önceleri se- birbiriyle fısıltıyla konuşup bana bakarak konuşuyorlar. viniyordum herkesten alacaklıyız diye. Değilmiş meğer, Gülüyorlar birde. öğrenince çok üzüldüm. Ta ki ninem: ”Ninesi dileniyor.” dedi biri. Sınıftan çıktım ağlaya- “Biz onların sevaplarıyız, Allah bizi fakir yarattı ki rak. Ortaokuldayım ve beni ninemin yalanları ikna et- zenginleri mallarıyla sınayabilsin. Değerliyiz biz zengin- miyor artık. Tarih dersimize giren Melek öğretmen geldi ler için.” dediği gün, yine şişinerek gezmeye başladım. yanıma. Saçlarımı okşadı: Tüm kapılardan alacaklı olmak, nasıl bir güven duygusu “Fakir olmak senin suçun değil. Kırtasiye masrafların veriyor, ah bir bilseniz... bana ait. Aramızda kalacak.” dedi. Adı gibi Melek ger- Bir gün baktım, bizim köyde merhem için bile olsa çekten. erkek kalmamış. Gün doğmadan gidiyorlar, gün batana “Tuvaletten su içme, mikrop kaparsın, kantinden al, geliyorlar. Termik santrali kuruluyormuş karşı köye. Hep parasını ben öderim.” diye ekledi. Yapamam ki! birlikte çalışıyorlarmış. Kantinciye: “Yaz öğretmenime.” demiyorum, gizlice “Herkes şimdi daha çok borçlanacak bize.” dedi ni- tuvaletten içiyorum suyu. Kızlar alay ederse! Ağrıma gi- nem... diyor dilenmek, ninem gibi. Bayılıyorum olur olmaz sa- Anam aynı fikirde değilmiş, ilk kez bağırmıştı ba- atlerde sınıfta. Günlerce çıkmadığım oluyor evden. Çay bama: demleyip içiyorum sabahlara dek. Uyumuyorum. Okul “Köyün avratlarının kolları bilezikten kalkmıyor, git benim için güvenli değil, evde kimse yüzüme vurmuyor çalış, tembel mundar.” dilenci olmamızı. Ninem gülüyor bana. “Yakındır on beş Babam cılız biri, gölgelerin adamı, yatar hep. Yeter delisi olman.” diyor. ki bir damın gölgesi düşsün, bir erik ağacı yahut kavak Yazları satış elemanı olarak çalışıyorum. Okul ilçenin ağacının yeli yüzüne değsin. Uyuyuverir. diğer ucunda. Tek başına yürüyemezsin ayrıca, oğlanlar Bir sabah uyandığımda; anam bohçasını alıp gitmiş- sıkıştırır, yaz olsa kolay. Kışın donarsın. Herkes servis- ti. le geliyor. Üst baş alıyorum paranın yerine, çalıştığım 04 Yarpuz Edebiyat Dergisi Yıl 2 Sayı 17 Temmuz 2020 mn yerden. Servis ücretini de kazanınca tamam. Kış gelince sonra. Otobüsteyim. İzmir’e ilk gidişim. Annem sahip kulaklarım donmayacak, karla birlikte kaybolmayacak çıktı bana. Onca yıl haksızlık etmenin utancını yaşıyo- hayallerim.
Details
-
File Typepdf
-
Upload Time-
-
Content LanguagesEnglish
-
Upload UserAnonymous/Not logged-in
-
File Pages24 Page
-
File Size-