Payitaht Istanbul'da Osmanli Merasimleri

Payitaht Istanbul'da Osmanli Merasimleri

PAYİTAHT İSTANBUL’DA OSMANLI MERASİMLERİ AHMET ÖNAL* stanbul, payitaht oluşundan bu yana emperyal ihtiyaç maddelerinin tedariki ve bunların fiyatlarının İözelliklerinin bir gereği olarak resmî tören ve denetimi gibi teftiş amaçlı tebdiller ile ziyaret, dinlenmek, seremonilere sahne olmuş, hususiyle bu açıdan bir eğlenmek, ibadet etmek veya bir alay geçişini izlemek “merasimler kenti” vasfı kazanmıştı. Osmanlılar maksatlı olanları arasında fark bulunduğu söylenebilir. döneminde üç kıtaya yayılan imparatorluğun ana merkezi İlk grupta yer alan aleni binişler, saltanatın olarak resmî törenler Bizans dönemine nispetle biraz daha şiarından olup genellikle pazartesi ve perşembe günleri farklılaşarak sürdü. İmparatorluğun yönetim merkezi yapılmaktaydı. I. Abdülhamid devrine ait bir vesika, olması, sarayda divan toplantılarını özel bir merasim alanı bu binişlerin maksadını açık bir şekilde izah eder. hâline de getiriyordu. Öyle ki burası çeşitli meselelerini 1782 yangınlarında birçok kimsenin evsiz kalması, takip edenlerce merakla izlenen bir resmî merkez konumu yiyecek sıkıntısı çekilmesi ve padişahın da binişleri terk kazanmış gibiydi. Saray merkezli merasimler için divan etmesi üzerine sadrazam, I. Mahmud’un serhadlerden günlerinin özel bir önemi olduğuna şüphe yoktur. Öte kederli haberler gelmesine rağmen buna devam ettiğini yandan ordunun sefere çıkışı, hacıların payitahttan hatırlatarak, binişlerin ihmal edilmemesini rica etmiş ayrılışı, kutsal günler ve dinî bayramlar, saray kaynaklı ve bu sıkıntılı zamanda padişahı gören halka metanet ve evlilik, doğum, sünnet, cenaze merasimleri, kılıç alayı sebat geleceğini bildirmiştir.1 ve Cuma selamlığı gibi resmî bir çerçeve kazanmış Aleni binişler her ne kadar merasime tâbiyseler de törenler durumundaydı. Bu törenler, saltanatın azametini bunlarda katı teşrifat kuralları uygulanmazdı. Padişah, görünür kılması ve padişahların, payitaht civarındaki binişin nereye ve ne surette yapılacağını; çuhadarlar, gezi ve tebdil, dinlenme, eğlenme, spor gibi ihtiyaçlarına peykler ve solaklar gibi mutat alay maiyetinin yanı sıra cevap vermesinin yanında, halkla ilişki kurulmasını, sadrazam, yeniçeri ağası, çavuşbaşı gibi devlet ricalinden İstanbulluların eğlenmesini, şehirde toplum hayatının kimleri yanında götüreceğini silahdar ağaya bildirir, o renklenmesini, dinî hayatın canlanmasını ve ticari da gerekli tebligatı yapardı. Biniş mahalli belli olunca hareketliliğin artmasını sağlayarak geniş bir fonksiyon ifa Enderun ağaları, padişahtan önce buraya giderek hazırlık ediyordu. yaparlardı. Atla binişlerde diğer saltanat alaylarının aksine, padişahın geçeceği yollara asker sıralanmazdı. Padişahların Biniş ve Tebdilleri İstanbullular, rahatça padişahı izleyebilir, yardım Osmanlı padişahlarının İstanbul ve çevresinde yaptıkları taleplerini veya şikâyetlerini uzaktan dile getirebilirlerdi. geziler, şehrin gerek gündelik hayatında gerekse mekânsal Bu durumda, salma çuhadarları, şikâyeti olanları gelişiminde ve şekillenmesinde önemli izler bırakmıştır. sadrazamın konağına götürür; hazinedarlar, yardım Padişahların İstanbul’da at veya saltanat kayığı isteyenlere bir miktar para verirlerdi. ile gerçekleştirdiği günübirlik geziler, “biniş-i hümayun” Deniz yoluyla yapılan binişlerde padişahlar, olarak anılmaktaydı. İki tür biniş vardı: Padişahların, bir XVI. yüzyılda genelde “baştarda” denilen gemileri merasim dairesinde, maiyetleriyle ve mutat kıyafetleriyle kullanıyorlardı. Sonraki tarihlerde, saltanat kayığını yaptıkları aleni binişler; değişik kıyafetlerle ve tercih etmişlerdir. Özel olarak yapılan bu kayıkların, tanınmayacak surette gerçekleştirdikleri tebdil binişleri. görkemli, özenle işlenmiş koyu kırmızı kadife örtüsü Tebdil binişleri ile padişahların tebdilen yaptıkları gezileri olan kıç tentesi vardı. Padişah “köşk” denilen bu bölümde birbirinden kesin sınırlarıyla ayırt etmek güçtür. Ancak tek başına, müzeyyen yastıklara otururken ağalar bir resmî görevlilerin kontrolü, İstanbul’un iaşesinin ve temel 1 Biniş ve tebdillerin tarif ve tasnifi için bk. Fikret Sarıcaoğlu, Kendi Kaleminden Bir * Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Padişahın Portresi: Sultan I. Abdülhamid (1774-1789), İstanbul 2001, s. 41-42, 44, 47. BÜYÜK İSTANBUL TARİHİ 404 TÖRENLER 1- Kanunî Sultan Süleyman’ın Cuma namazına giderken At Meydanı’ndan geçişi (Aelst) 2- Padişahın kır gezisi (Pertusier) elleriyle kayığın kenarından tutarak ayakta durur, hususi ederlerdi. Saltanat kayığının önünde, içoğlanlarının olarak yetiştirilmiş acemioğlanları yine ayakta kürek bindiği “sandaliye” denilen altı kayık ilerler; bunların çekerlerdi, yalnızca bostancıbaşı dümeni idare etmek için arkasındaki kayıkta ayakta duran dülbent ağası, Cuma ara sıra oturabilirdi. Bu son vazife Fatih Kanunnâmesi ile selamlıklarında da yapıldığı gibi padişahın sorguçlu bir bostancıbaşının uhdesine verilmişti.2 Saltanat kayığında sarığını sağa sola eğip kaldırarak ve aşağı yukarı eğdirerek da yedek götürülür ve bunlar padişahın bulunduğu kayığı halkı selamlardı. Padişahın kayıkla geçişi sırasında, arkadan takip ederdi. etraftaki gemiler, toplarını ateşleyerek selam verirlerdi. Padişahların deniz yoluyla yapacakları binişler, Kız Biniş yerine varıldığında, iskeleye kumaşlar Kulesi’nden ve hisarlardan atılan toplarla ilan edilirdi. serilir, padişah karadan getirilen atına biner, maiyeti Bunun üzerine İstanbullular, kayıklarla Boğaz’a akın de atlanır, bahçeye veya köşke gidilirdi. Binişlerde padişahın gidilen yerde önce sünnet namazı kılması 2 Fâtih Sultan Mehmed, Kânûnnâme-i Âl-i Osman, haz. Abdülkadir Özcan, İstanbul âdetti. Günün programı bundan sonra başlardı. 2003, s. 16. Bazen geceye kadar devam eden eğlencelerde, musiki BÜYÜK İSTANBUL TARİHİ 405 TÖRENLER 3- III. Selim saltanat kayığında (Melling) dinleniyor; tombak, cirit, güreş, ok ve tüfek atma, at Ziyaret edilen yerlerde padişahın dinlenmesi için ve kayık yarışları gibi müsabakalar düzenleniyor; devlet adamları tarafından “biniş kasrı” denilen ve bazıları hayalbazların, cambazların, mukallidlerin, çengilerin, hâlâ İstanbul’u süsleyen küçük köşkler yaptırılmıştır. tavşan oğlanlarının vs. gösterileri izleniyordu. Kimi Davut Paşa Kasrı yakınındaki köşk bu amaçla II. Mahmud zaman, bizzat padişah da ok veya tüfekle atış yapıyordu. zamanında inşa edilmiştir. Baltalimanı’ndaki köşk Valide Mesela III. Selim, 1790’da Gülhane’de yapılan binişte, Kethüdası Yusuf Ağa tarafından III. Selim için, Beykoz 434 adım mesafeden tüfekle yumurtayı vurmuş ve Kasrı ise Kavalalı Mehmed Ali Paşa tarafından Sultan bunun hatırasına bir kitabe dikilmişti.3 Eğlenceler Abdülmecid için aynı amaçla yaptırılmıştır. Bu son kasır tamamlanınca aynı veya ertesi gün gelindiği gibi saraya tamamlandığında tahta Abdülaziz geçtiğinden kasır ona geri dönülürdü. armağan edilmiştir.4 3 Mehmet Ali Beyhan, Saray Günlüğü 1802-1809, İstanbul 2007, s. 16-17. 4 Abdülkadir Özcan, “Biniş”, DİA, VI, 184-185. BÜYÜK İSTANBUL TARİHİ 406 TÖRENLER 3- III. Selim saltanat kayığında (Melling) XVI. yüzyıl padişahlarının İstanbul’da yaptıkları giyen güreşçilerine müsabakalar düzenlettirir, başarılı gezilere dair elimizdeki kaynaklar sınırlı olmakla olanlara kendi eliyle para verirdi.5 birlikte yine de bazı malumata ulaşmak mümkündür. II. Selim’in, Kaptanıderya Kılıç Ali Paşa’nın ve III. 1532-1540 arasında İstanbul’da bulunan Venedikli Murad’ın da İbrahim Paşa’nın baştardasıyla Boğaz gezisine Luigi Bassano’ya göre, Kanunî Sultan Süleyman’ın çıktığı; III. Mehmed’in ceddi Kanunî gibi Hasbahçe’deki kullanımı için genellikle çok güzel ve altınla işlenmiş tersanede bir baştarda-i hümayun, diğer adıyla “hünkâr dört fırkateyn veya iki direkli yelkenli bulunur, padişah baştardası” yaptırıp Kaptanıderya Cigalazade Sinan bunlardan biriyle Asya yakasına geçerdi. Kanunî, avdan Paşa ile Boğaz’ı gezdiği bilinmektedir. XVII. yüzyılda büyük zevk alır, yaz-kış havanın durumuna aldırmadan biniş yapılan ve “hadâik-i hassa” denilen belli başlı saray ava çıkar, kalabalık bir maiyet kendisine eşlik ederdi. Ayrıca güreşlerden çok hoşlanır, oldukça çok sayıda 5 Luigi Bassano, Kanunî Dönemi Osmanlı İmparatorluğu’nda Gündelik Hayat, çev. bulundurduğu, hepsi de ücretli olan ve hususi kıyafetler Selma Cangi, İstanbul 2011, s. 67-68. BÜYÜK İSTANBUL TARİHİ 407 TÖRENLER bahçeleri, Tokat, Kandilli, Mirgûn, Kalender, Sultaniye, Büyükdere, Kuleli, Üsküdar, Tersane, Florya, Kâğıthane, Akpınar, Çatalca ve Karaağaç bahçeleriydi. XVIII. yüzyılda, I. Mahmud zamanından itibaren karşımıza çıkan ve padişahların gündelik hayatını konu edinen ruznameler sayesinde binişler ve tebdiller, yakından takip edilebilir. Bunların tetkikinden, padişahların, sarayda kapalı bir hayat sürdürmedikleri, İstanbul’un günlük yaşamına faal olarak dâhil oldukları ve bunu yönlendirdikleri görülür. Mesela mehtaplı gecelerde kayıkla Boğaz’da gezmeyi çok seven I. Mahmud’un bu şahsi zevki, zamanında İstanbul eğlence hayatında kendine has bir kültür oluşturmuştur. Aynı şekilde, Sadabad ve Boğaziçi gibi bölgelerin İstanbul’un şehir dokusuna eklenmesi ile padişahların gezileriyle ortaya koydukları buralara yönelik ilgileri arasında karşılıklı bir etkileşimden söz etmek mümkündür. Topkapı Sarayı ile çevresindeki yalı, köşk ve bahçelerin yanı sıra gezilerini Dolmabahçe, Taksim, Okmeydanı, Büyükçekmece, Kemerler, Küçüksu, Beykoz, Çamlıca tepeleri gibi İstanbul’un her iki yakasında birçok noktaya uzatan I. Abdülhamid zamanında, binişler dolayısıyla Büyükdere’ye kadar sahilden bir araba yolu yapılmıştır.6 Divan-ı Hümayun Toplantıları ve Elçi Kabulü Divan-ı hümayun, XVII. asrın ortalarına kadar Osmanlı İmparatorluğu’nda devlet işlerinin idaresinde ana

View Full Text

Details

  • File Type
    pdf
  • Upload Time
    -
  • Content Languages
    English
  • Upload User
    Anonymous/Not logged-in
  • File Pages
    46 Page
  • File Size
    -

Download

Channel Download Status
Express Download Enable

Copyright

We respect the copyrights and intellectual property rights of all users. All uploaded documents are either original works of the uploader or authorized works of the rightful owners.

  • Not to be reproduced or distributed without explicit permission.
  • Not used for commercial purposes outside of approved use cases.
  • Not used to infringe on the rights of the original creators.
  • If you believe any content infringes your copyright, please contact us immediately.

Support

For help with questions, suggestions, or problems, please contact us