YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1 35-42

AKSARAY ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VEİDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ

dergipark.gov.tr/aksarayiibd

Araştırma Makalesi ● Research Article

Türkiye Telekomünikasyon Sektörüne Genel Bakış

Review of 's Telecommunication Sector

Esra Kabaklarlı1, Şeyda Işıcık 2

1Doç. Dr. Esra Kabaklarlı, Selçuk Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü, [email protected], Orcid Id: 0000- 0001-7205-8584 2Yüksek Lisans Öğrencisi, Selçuk Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü, [email protected], Orcid Id: 0000-0002-207X

M A K A L E B İ L G İ S İ Ö Z E T

Anahtar Kelimeler Ülkelerin büyüme süreçlerinde Telekom sektörünün yapısı ve gelişimi büyük önem taşımaktadır. Artan Telekomünikasyon Sektörü, bilgi erişimi ve büyük veri analizi ekonomik büyümeyi teşvik ederken, uluslararası rekabeti Teknoloji, arttırmaktadır. Telekomünikasyon sektörü sürekli yenilik içindedir ve dijital teknolojilere sürekli yatırım Özelleştirme gerektirmektedir. Telekomünikasyon hizmetleri, kalkınmanın ilk devrelerinde devlet tekelleri tarafından sunulurken düşük verimlilik ve yüksek maliyet gibi sorunların yaşanmasına neden olmuştur. İktisat tarihinde pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomide önce doğal tekel olarak hayata geçen telekomünikasyon sektörü zamanla özelleştirme ile ya özel monopol haline dönüşmüş ya da oligopol yapıya kavuşmuştur. Telekomünikasyon sektörünün rekabete açılması ile artan teknoloji yatırımları sayesinde internet erişim ve veri hızı artarken tüketicilerin faydaları da artış göstermiştir. Bu çalışmada, Makale Geçmişi: Türkiye telekomünikasyon pazarında yer alan firmaların mobil ve internet içindeki payları Geliş Tarihi: 27 Ekim 2018 incelenmektedir. Çalışmanın amacı Türkiye telekomünikasyon sektörünün özelleştirme öncesi ve Kabul Tarihi: 2 Mart 2020 sonrasıgelişimi ile piyasanın rekabet düzeyinin araştırılmasıdır.

A R T I C L E I N F O A B S T R A C T

Keywords The structure of the telecommunications market and development of this market is a vital factor in the Telecommunication Industry, economic growth process of countries. Accessing the data and analysis of the big data boosting the Technology, economic growth as well as increasing the international competition. Telecommunication sector is Privatization developing rapidly and requires very huge investment on digital technologies. In the beginning of the economic growth, telecommunication firms which have a monopoly structure struggled with the inefficiency production and high cost problems. During the history of economy, many developed and developing countries’ telecom market has been moved from a monopoly, through liberalization into an oligopolistic market, and then finally into a private monopoly. In this study we examine the shares of the state and private companies in mobile and internet market. The aim of this research is to determine the Article History: characteristics and specifics of the telecommunication market in Turkey after and before the privatization Received: 27 October 2018 of sector. Furthermore, by conducting analysis of the competition level of telecommunication services in Accepted: 2 March 2020 Turkey, policy proposal will be made.

elekomünikasyon kavramı, Fransızca télécommunication sözcüğünden dilimize geçmiştir. Telekomünikasyonun sözlük anlamı ise haber ve sembol gibi her çeşit bilginin telefon, radyo, optik vb. elektromanyetik sistemlerle alınması ve bunların iletilmesidir (TDK). T Yani kısaca Telekomünikasyon uzak iletişim demektir. Dolayısıyla Telekomünikasyon tüm toplum açısından çok önemlidir. Çünkü sözlük anlamında da belirtildiği gibi her çeşit bilginin elde edilmesi ile küreselleşen dünyanın bütün duvarları böylece yıkılmaktadır.

Telekomünikasyon hizmetleri ilk olarak devlet tekelleri aracılığıyla verilmekteydi. Fakat yüksek maliyet ve düşük verimlilikten dolayı sektör özelleştirilmiştir. Sektörün gerektirdiği büyük alt yapı yatırımları nedeniyle kalkınmanın ilk evrelerinde devlet tekelinde olan Telekom sektöründe özelleştirmeler sonucunda kârlılık artarken, yatırımlar hızlanmıştır. 36 YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1

Telekomünikasyon sektörünün liberalleşmesi ile ilgili literatür incelendiğinde sektörün özelleştirilmesi sonucu piyasaya giren firmaları iki seçenek beklemektedir. Telekom altyapısı için yeni yatırımlar yapmak ya da mevcut altyapıyı iyileştirmektir (Lestage ve Flacher, 2014; Kotakorpi 2006). Piyasaya giriş fiyatlarının düşük olması mevcut yatırımcıların yatırım karlılığını ve verimliliği artırmaktadır (Vareda, 2010).

Dünyada Telekomünikasyon sektörüne önem verilmesi ülkelerin gelişmesi açısından önemli bir göstergedir. Telekomünikasyon sektörünün yapısı her ülkede farklılık göstermektedir. Batı ülkelerinde bu sektöre yapılan yatırım oranları fazla iken gelişmekte olan ülkelerde bu oran çok düşüktür. Bu çalışmada, Türkiye telekomünikasyon pazarında yer alan firmaların mobil ve internet içindeki payları incelenmektedir. Çalışmanın amacı Türkiye telekomünikasyon sektörünün özelleştirme öncesi ve sonrası gelişimi ile piyasanın rekabet düzeyinin araştırılmasıdır. Çalışma iki aşamadan oluşmaktadır. Birinci aşamada Telekomünikasyon sektörünün tarihi ve gelişimi özel sektör ve kamu payları ile yatırımları açısından anlatılmaktadır. İkinci bölümde ise Türkiye telekomünikasyon sektörünün özelleştirme öncesi ve sonrası gelişimi ile piyasanın rekabet düzeyi incelenmektedir.

1. TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜNÜN TARİHİ VE ÖZELLEŞTİRMELER

Telekomünikasyon sektörünün yaptığı hizmetler, ekonominin büyümesini teşvik ederek fakirliği azaltmakta ve uluslararası rekabeti artırmaktadır. 20.yy da bu hizmetler genelde devlet tekeliyle verilmekteydi. Özellikle yüksek batık maliyet, çapraz destek, üretimde sıfır marjinal maliyetin olması, ölçek ekonomileri ve dışsallık gibi sebeplerden dolayı bu hizmetler devletin tekelindeyken ABD, Kanada ve Finlandiya’da ise telekomünikasyon hizmetleri devletin regülâsyonu altında özel sektör tarafından sunulmaktadır (Giray,2007:11-12-13).

Telekomünikasyon hizmetlerinin devlet tekeliyle verilmesi ise gelişmekte olan ülkelerde veaz gelişmiş ülkelerde birtakım sorunlara neden olmaktadır. Bu ülkelerin ortak sorunları düşük verimlilik sonucu düşük nitelikli hizmetlerin elde edilmesi ve bu hizmetlerin ise yüksek maliyet ile sağlanması ve gerekli yatırımların yapılamamasından kaynaklanmaktadır. Aynı zamanda yüksek istihdam gibi sorunlara da yol açmıştır (Tunçer,2011:218).

Dünya sürekli gelişmekte ve yeni yeni teoriler ve buluşlarla kendini değiştirmektedir. Özellikle küreselleşen dünyanın etkisiyle de artık eski teoriler ve sektördeki monopolistikyapı işleyişini kaybetmektedir. Böylece ülkeler telekomünikasyon sektörüne ait kamu politikalarını tekrardan gözden geçirmeye karar vermişlerdir.1980’lerin başında telekomünikasyon sektörüne ait gelişmeler hem gelişmiş ülkelerde hem de az gelişmiş ülkelerde monopolistik yapının değişen koşullara göre uyum sağlayamadığı açıklanmıştır. Bu yüzdende reformlar yapılmaya karar verilmiştir.

Değişen hayat koşullarında hızla gelişen teknolojik koşulların etkisiyle geleneksel tekelci yapısını değiştirerek özelleştirmeyi ve rekabeti ortaya çıkarmıştır. Telekomünikasyon sektörünün özelleştirilmeyle kırılması sayesinde şirket evlilikleri meydana gelmiş ve refah artışları olmuştur. Bu sayede rekabetin getirmiş olduğu avantajlardan dolayı ulusal operatörlerin yerini dünya çapında küresel operatörler almıştır (Kabaklarlı,2013:72).

Dünya’da hem gelişmiş ülkeler için hem de gelişmekte olan ülkeler için özelleştirme farklı amaçlarla uygulanmıştır. Özelleştirme; mikroekonomik, makroekonomik veya politik nedenlerden dolayı yapılmış olabilmektedir. Mikroekonomik sebepler arasında düşük verimlilik, düşük kaliteli hizmet, yüksek fiyatlar ve uzun bekleme kuyruklarından dolayı tüketicilerin memnuniyetsizlikleri sayılabilir. Makroekonomik sebepler; mali açıkların-ekonomik krizlerin yaşanması ve yaşanan krizlerle mücadele içinde olmak, yabancı sermaye ihtiyacının karşılanması ve sektörü modernleştirebilmek, küresel piyasada rekabet edebilme gücünü arttırabilmek için yapılmıştır. Politik nedenler ise, sektörün istihdam yapısını, yatırım ve fiyat düzeyini dış güçlerden gelen müdahalelerin engellenmesini sağlamak amacıyla yapıldığı söylenilebilir (Tunçer,2011:218).

Türkiye telekom sektörüne tarihi açıdan bakıldığında Osmanlı Devleti’nin son dönemlerine denk gelmektedir ve Sultan Abdülmecit tarafından kurulan (1840) Posta hane-i Amirane’ye dayanmaktadır (İçöz,2003:47). Cumhuriyetin ilan edilmesinden sonra 1924 yılında 406 sayılı kanun ile Posta, Telgraf ve Telefon Genel Müdürlüğü (PTT) kurulmuştur (Resmi Gazete,1924). Türkiye’de telekomünikasyon sektörü hizmetleri 1994 yılına kadar PTT tarafından devlet tarafından yürütülmekteydi ancak PTT’nin telefon ve telekomünikasyon işlemleri ayrılarak T.C. Postaİşletmesi Genel Müdürlüğü ve Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi şeklinde iki farklı şirketfaaliyet göstermeye başlamışlardır (Resmi Gazete,1964).

Türkiye’de 1980’lerden itibaren kendini gösteren liberal ekonomi politikalarına rağmen pratikte 2000’li yıllara kadar tam anlamıyla bir özelleştirme yapılamamıştır. Çünkü özelleştirmeye dair anayasada hükmün olmaması hukuki bir boşluk oluşturmuştur. 2005 yılında Türk Telekom’un %55 hissesinin blok satış yöntemi Ojer Telekomünikasyon A.Ş. (OTAŞ)‘a yaklaşık 6.5 milyar dolara satışı gerçekleştirilirken, 2008 yılında %15 hissesi halka arz yoluyla borsada satışa çıkarılmıştır. Son ortaklık yapısına görehazinenin elinde bulundurduğu %6.68 oranındaki hisse Türkiye Varlık Fonu’na aktarılmıştır (Türk Telekom, 2018). YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1 37

Satışlar

15%

55% 25%

5%

Halka Açık Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı

Türkiye Varlık Fonu Ojer Telekomünikasyon A.Ş

Grafik 1. Türk Telekom’un özelleştirilmesi Kaynak: Türk Telekomünikasyon A.Ş. 2018 (www.ttyatirimciiliskileri.com.tr/tr-tr/turk-telekom-grubu/turk-telekoma- yatirim/sayfalar/ortaklik-yapisi.aspx)

Türk Telekom’un özelleştirilmesine yönelik olumlu ve olumsuz görüşlerde bulunmaktadır. Olumlu görüşlerde bulunanlar özelleştirme ile sektöre yabancı sermaye girişi olacağını ve bu sayede teknolojikanlamda canlılık geleceğini açıklamışlardır. Ayrıca yatırımların ve rekabetin artacağını, artan rekabet ile tüketiciyefiyat düzeyinde indirimler sağlanılacağını belirtmişlerdir. Olumsuz görüşlerde bulunanlar ise altı aylığına kâr amacıyla Telekom’un yabancılara satışının askeri haberleşmeyi kontrol dışına çıkaracağını öne sürmektedirler (Kabaklarlı,2013:76).

1.1. Türk Telekom’un Özelleştirme Sonrası Performansı

Türk Telekom, özelleştirme sonrasında yapılan yatırımlarla altyapısında ve yurt içinde fiber aboneliklerini de kapsayan geniş bant aboneliklerin de lider konuma gelmiştir. Şirket, mobil operasyonlarında Türkiye’nin abone sayısı bazında üçüncü büyük operatörü olma özelliğini taşırken rakiplerine göre en büyük avantajı, kamunun ortaklığı nedeniyle güçlü altyapısının bulunması ve ülkeçapındaki fiber alt yapısı gösterilebilir.

Türk Telekom, özel sektöre geçmesi ile alanından ulusal ve uluslararası ödüllere layık görülmüştür. Türk Telekom’un %55’lik kısmının özelleştirilmesi ile “AcquisitionMonthly”isimli yayın kuruluşu tarafından ‘Gelişen Piyasalarda Yılın İşlemi’ ödülü verilmiştir. Aynı zamanda uluslararası alanda aldığı ödülü ise her yıl yatırımcılar tarafından daonaylanan yatırımcı ilişkileri ödülü Thomson Extel Survey’de “2012 Yatırımcı İlişkileri Araştırması” sıralamasında Türkiye’nin en iyi CEO’su kategorisinde Türk Telekom CEO’su ilk sırada yer almıştır (Kabaklarlı, 2013:76).

Türk Telekom’un özelleştirilmesi sonrası ülkeye yabancı sermaye girişi olmuştur ve teknolojik alanda yenilikler meydana gelmiştir. Özellikle sabit telefon abone sayılarında düşüşmeydana gelirken, mobil telefon kullanımı artış göstermiştir. Aşağıdaki başlık altında 2017 ve 2018 verileri kullanılarak telekomünikasyon sektörünün son güncel durumu hakkında açıklamalar yapılmaktadır. Diğer taraftan Türkiye’deki bankalardan alınan yüksek krediler ile satın alınan TürkTelekom artan faizler ve yükselen kurlar nedeniyle finansal sıkıntıya girmiş ve OTAŞ’a ait hisseleralacaklı bankalar tarafından kurulan özel amaçlı ortak girişim şirketine devredilmesine karar verilmiştir (BBC, 2018).

2. TÜRKİYE ‘DE TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜ

Türkiye’de 2018 yılının ikinci çeyreğinde 11.491.629 sabit telefon abonesi bulunmaktadır. Sabit telefon aboneliği hızla düşerken, aynı dönemde penetrasyon oranı ise %14,2 olmuştur. Mobil telefon penetrasyon oranı artan akıllı telefon kullanımı ile beraber %98,4 oranınaulaşmıştır. 458 dakikalık ortalama aylık mobil kullanım süresi ile Türkiye 2017 yılı itibariyleAvrupa’da ilk sırayı almıştır. Kalabalık genç nüfus Avrupalı Telekom devlerinin Türkiye’deTelekom sektörüne yatırım yapmalarını kârlı hale getirmiştir. 2008 yılında toplam 6 milyon olan geniş bant internet abone sayısının 2018 yılı ikinci çeyreğinde ise toplam 71,8 milyona ulaştığı ve şekil1’de gösterildiği gibi genişbant abone sayısının bir önceki çeyreğe göre yaklaşık olarak %2,5 oranında arttığı görülmektedir. 38 YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1

80 70 60 50 40 30 20 10 0 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 Jun/18 Sabit 6 6.40 7.1 7.6 7.9 8.4 8.9 9.5 10.5 11.9 12.7 Mobil 0 2.5 7.2 14.7 19.7 24.2 32.4 39.1 51.7 56.9 59.1 Toplam 6 8.8 14.3 22.3 27.6 32.6 41.2 48.6 62.2 68.9 71.8

Şekil 1. Geniş bant internet abone sayıları Kaynak: BTK,2018 2.Çeyrek Raporu

2.1. Telekom Sektörü Yatırımlar

Tablo 1, Türk Telekom, mobil şebeke ve diğer işletmecilerin üç aylık yatırım miktarlarını göstermektedir. Telekomünikasyon sektörü dinamik ve sürekli teknolojik altyapınıngeliştirilmesi gereken bir sektördür. 2018 yılının ilk çeyreğinde toplam yatırım miktarı 1 milyar 303 milyon TL olarak gerçekleşirken ikinci çeyrekte nominal bazda iki kata yakın artarak 2 milyar 29 milyon TL’ye ulaşmıştır.

Tablo 1. Türk Telekom, Mobil Şebeke ve Diğer İşletmecilerin Çeyrek Dönemlere Göre Yatırımları

2017-1 2017-2 2017-3 2017-4 2018-1 2018-2 Turkcell 330.790.591 430.210.663 402.625.375 908.612.475 401.209.522 633.452.118 Türk Telekom 143.221.727 301.272.160 331.616.016 1.051.405.316 165.611.318 451.657.843 143.853.170 281.237.287 228.451.707 330.631.548 214.531.331 299.139.747 TTMobil (Avea) 118.399.564 117.005.013 123.417.209 628.028.300 164.806.455 268.523.737 Diğer İşletmeciler 384.524.063 332.918.899 492.748.333 1.073.273.753 356.847.019 376.688.516 Toplam 1.120.789.115 1.462.644.022 1.578.858.640 3.991.951.392 1.303.005.645 2.029.461.961 Kaynak: BTK,2018 2.Çeyrek Raporu

Telekom sektörünün özelleştirilmesinin en önemli amacı şeffaflığın ve yeni yatırım miktarlarının artmasıdır. Sektörün regülâsyonun başarılı bir şekilde devam etmesi halinde rekabete açılan sektörde fiyatlar düşerken piyasaya giriş engelleri kalkar, yatırım miktarı ve hizmet kalitesi artar (Flacher ve Jennequin,2008). Şekil 2 de özelleştirme sonrasında 2017,2018 çeyrek dönemlere göre Türk Telekom’un yatırım miktarlarını göstermektedir. 2017yılının çeyrekler döneminde sürekli artışlar gözlemlenmektedir. Şekildeki bilgilere göre 1051 milyon ile Türk Telekom’un en yüksek yatırım dönemi 2017-4’tür. 2018 yılı birinci ve ikinci çeyrek dönemlerde ise yatırımlarda artışlar devam etmektedir.

1200 1051 1000

800

600 452 400 301 332 166 200 143

0 2017-1 2017-2 2017-3 2017-4 2018-1 2018-2

Şekil 2. Türk Telekom’un çeyrek dönemlere göre yatırım miktarları, Milyon TL Kaynak: BTK, 2018 2. Çeyrek Raporu

YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1 39

2.2. İnternet Servis Sağlayıcıların Pazar Payları ve Gelirleri

Tablo2’ye bakıldığında Türkiye’nin internet servis sağlayıcılarının abone sayısı ve gelir bakımından pazar paylarına yer verilmektedir. Buna göre pazarda en büyük paya sahip ilk üç işletmeci ise TTNet, Superonline ve Vodafone Net olarak sıralanmaktadır. TTNet işletmecisi pazarda en büyük paya sahiptir. Toplam abonenin %67’sini alırken toplam gelirinde %66’sına sahiptir.

Tablo 2. Pazarda En Büyük Paya Sahip İnternet Servis Sağlayıcıları İşletmeci Abone (%) İşletmeci Gelir (%) TTNet 66,96 TTNet 66,06 Superonline 18,81 Superonline 21,25 Vodafone Net 6,09 Vodafone Net 5,89 Demirören TV Digital 3,25 Demir ören TV Digital 2,37 Turknet 1,69 Turknet 1,56 Millenicom 1,64 Millenicom 1,43 Diğer 1,55 Diğer 1,43 TOPLAM 100 TOPLAM 100 Kaynak: BTK, 2018 2. Çeyrek Raporu

2.3. Mobil Pazar Verileri

Türkiye ‘de mobil Telekom piyasasında 3 önemli operatör yer almaktadır. Piyasada 2017 yılı itibariyle, abone sayısına göre Türkcell pazarın %44,5’ine, Vodafone %30,9’una, Avea* ise%24,6’sınasahiptir. Dolayısıyla Türkcell pazarın büyük bir kısmını almaktadır. Şekil3’te 2017 yılı sonunda toplam gelirin işletmeciler arasında yüzdesel dağılımınıgöstermektedir. Toplam gelirin %23,8’ini Türkcell, %21,4’ünü Vodafone, %18,9’unu TürkTelekom, %13’ünü Avea* ve %22,9’unuda diğer işletmeler almıştır. Türkcell satış gelirleri açısındanpiyasada hâkim durumdadır.

25 20 15 10 5 0 Türk Telekom Turkcell Vodafone Avea Diğer İşletmeciler

Şekil 3. 2017 Yılına ait toplam gelirin işletmeciler arasında yüzdesel dağılımı

Kaynak: BTK,2018 2.Çeyrek Raporu

Şekil4’te üçer aylık dönemler itibarıyla mobil işletmecilerin yatırım miktarları gösterilmektedir. Buna göre,2018 yılı birinci çeyreğinde Türkcell 401 milyon TL, Vodafone 215 milyon TL ve TT Mobil (Avea*) 165 milyon TL düzeyinde yatırım yapılırken 2018 yılı ikinci çeyreğinde Türkcell 633 milyon TL, Vodafone 299 milyon TL ve TT Mobil (Avea*) 269 milyon TL düzeyinde yatırım gerçekleştirmiştir.

909 1000 800 628 633 471 470 482 520 600 401 404 430 403 401 296312 328283 331 281 331 299 400 228 215 269 142175 118144 117 123 165 200 0 2016-1 2016-2 2016-3 2016-4 2017-1 2017-2 2017-3 2017-4 2018-1 2018-2 TT Mobil Vodafone Turkcell

Şekil 4. Üç aylık mobil yatırım

Kaynak: BTK,2018 2.Çeyrek Raporu 40 YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1

3. DÜNYADA TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜNÜN DURUMU

Nesnelerin interneti, yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik gibi dijital dünyanın teknolojik gelişmeleri sektörü daha bir önemli hale getirmiştir. Finansal teknolojiuygulamaları blokchain teknolojisi, birbiriyle konuşan makineler, akıllı nesneler, e- devlet ve e-sağlık gibi uygulamalar bağlanabilirlik teknolojisi ve siber güvenlik yatırımlarını daha da önemli kılmaktadır. Telekomünikasyon sektörünün gelecekte GSYH içinde hızlı büyüyen ve istihdam yaratan bir iş kolu olması dünyada pek çok ülke tarafından öngörülmektedir. Dünyadaki gelişmelere bakıldığında, 2018 yılında dünyada toplam nüfusun içindeki internetkullanım oranları, mobil kullanım oranları ve sosyal medya kullanım oranları aşağıdakitabloda gösterilmektedir.

Tablo 3. 2018 Yılına Ait Dünya’da Dijital Göstergeler

2018 YILI DÜNYA ÇAPINDA DİJİTALLEŞME Aktif Medya Aktif Mobil Sosyal Toplam Nüfus İnternet Kullanıcıları Mobil Kullanıcılar Kullanıcıları Kullanıcılar 7.593 milyar 4.021 milyar 3.196 milyar 5.135 milyar 2.958 milyar

%55 %53 %42 %68 %39 Kaynak: Global Dijital Raporu, 2018

Tablo 3’te yer alan 2018 yılına ait Global Dijital raporundan alınan bilgilere göre; 2018 yılında internet kullanıcı sayısı 4.021 milyardır. Bu sayı toplam nüfusun %53’üne denk gelmektedir. İnternet kullanıcı sayısında yıllık %7 oranında bir artış yaşanmıştır.2018 yılında sosyal medya kullanıcı sayısı 3.196 milyardır. Buda toplam nüfusun %42’sini göstermektedir. Sosyal medya kullanıcı sayısı yıllık %13 oranında artmaktadır.2018 yılında cep telefonu kullanıcı sayısı 5.135 milyardır ve bunun toplam nüfus içindeki payı ise %68’dir.Ayrıca yıllık olarak %4 oranında artış yaşandığını göstermektedir. Dünyanın yarısından fazlası cep telefonu kullanmakta ve çoğu akıllı cep telefonuna sahiptir. Bu yüzdende akıllı cep telefonlarının sağladığı avantajlarla sadece iletişimden ziyade oyun oynana bilinmekte, müzik çalar özelliğine sahip ve cep bilgisayarı olarak kullanılabilinmektedir. Özellikle uygulamalar sayesinde cep telefonlardan sosyal medya erişimleri sağlanmaktadır.

Şekil 5. Sabit geniş bant penetrasyon oranı (100 Kişide), 2001-2017* Kaynak: ITU World Telecommunication (Uluslararası Telekomünikasyon Birliği /ICTGöstergeler Tabanı, Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ayrımı Birleşmiş Milletler kriterlerinegöre yapılmıştır.)

Şekil 5 ve şekil 6’da sabit ve mobil geniş bant penetrasyon oranlarının her 100kişide aboneliğini göstermektedir. Veriler ışığında 2001-2017 yılları arasında gelişmişülkelerde bu oranın gelişmekte olan ülkelere göre çok daha hızlı artarak sabit geniş bantaboneliğini %31 düzeyine mobil geniş bant penetrasyonun ise %97’ye ulaştığı görülmektedir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki farkın bu kadar yüksekolmasının en önemli nedeni sağlanan altyapı yatırımları ile gelişmiş ülkelerde interneterişimini hızının artması ve maliyetlerinin düşmesi ile tüketiciye sunulan düşük fiyatlardır.

YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1 41

Şekil 6. Aktif geniş bant penetrasyon oranı (100 Kişide), 2001-2017* Kaynak: ITU World Telecommunication (Uluslararası Telekomünikasyon Birliği /ICT Göstergeler Tabanı, Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ayrımı Birleşmiş Milletler kriterlerine göre yapılmıştır. Tablo 4. 2018 Yılına Ait Türkiye’de Dijital Göstergeler

2018 YILI TÜRKİYE ÇAPINDA DİJİTAL GÖSTERGELER Aktif Medya Aktif Mobil Sosyal Toplam Nüfus İnternet Kullanıcıları Mobil Kullanıcılar Kullanıcıları Kullanıcılar

81.33 milyon 54.33 milyon 51.00 milyon 72.90 milyon 44 milyon

%75 %67 %63 %90 %54 Kaynak: Global Dijital Raporu, 2018

Tablo 4’teki bilgilere göre 2018 yılında Türkiye’ye ait dijital verileri göstermektedir. Türkiye’de 81.33 milyonluk nüfusun %67’si internet kullanmaktadır. Türkiye’nin yarısından fazlası internet kullanırken toplam nüfusun %63’ü aktif medya ve toplam nüfusun %90’ı ise mobil kullanıcısıdır.

4. SONUÇ

Ülkelerin ekonomi tarihine baktığımızda devletin himayesinde yönetilen telekomünikasyon sektörünün zamanla özelleştirildiği görülmektedir. Düşük verimlilik ve yüksek fiyatlardan dolayı gelişen teknolojilere ayak uydurma hızı rekabeti artırarak özel sektör yatırımlarını gerekli kılmıştır.

Türkiye’de Türk Telekom’un özeleştirilmesi sonucunda yatırımlar teknolojide canlılık yaratmıştır. Özelleştirme sonrası işletmeci sayısının arttığı ve kârlarının yükseldiği görülmüştür. Aynı zamanda sabit abone sayısında düşüşler olurken mobil hatlarda ve internette artış gözlenmiştir. Ancak son yıllarda artan döviz kuru ve faiz oranları ile özelleştirmeden satın alan yabancı şirketin kredileri ödeme zorluğuna düşmesi tekrar Türk Telekom’un bankalara devrolması ile yerlilik oranını artırmıştır.

Çalışmada elde edilen veriler ışığında 2018 ve sonrasında telekomünikasyon sektörünün dünyada ve Türkiye’de büyümeye devam edeceğini söyleyebiliriz. Telekomünikasyon sektörü dijitalleşen üretim ve tüketime ayak uydurmak için hızlı, güvenli bir internet altyapısı tedarik etmeye çalışmaktadır. Büyük veri analizi, nesnelerin interneti, bulut teknolojiler, yapay zekâ gibi yeni teknolojiler firmaların daha hızlı ve güvenli internet erişimini gerekli kılmaktadır. Diğer taraftan nesnelerin interneti teknolojisi (IOT), makineler içinde sim kart alma gereksinimini doğururken, sektörün büyümesine de fırsat sağlamaktadır.

TEŞEKKÜR

Bu akademik çalışmada bana destek olan tez danışmanım Doç. Dr. Esra Kabaklarlı hocama ve aileme teşekkür ederim. 42 YIL: 2020 CILT: 12 SAYI: 1

KAYNAKÇA

BTK(Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu), 2018 Pazar Verileri. Flacher, D. Jennequinb, H. (2008). Is Telecommunications Regulation Efficient? An İnternational Perspective. Telecommunications Policy, Vol. 32, No. 5, pp. 364–377 Giray, F.(2007).Telekomünikasyon Sektöründe Liberalizasyon ve Türkiye’deki Durum. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 2(2), 11-25. Hürriyet,“Türk Telekom‘a yatırımcı ilişkileri alanında ödül”http://www.oib.gov.tr/2012/2012-11-22_halk bank_sonuc1.html, Erişim Tarihi: 31.12.2012, 1 Temmuz 2012, Erişim Tarihi:01.09.2018. İçöz, Ö.(2003). Telekomünikasyon Sektöründe Regülâsyon ve Rekabet. Uzmanlık Tezleri Serisi. Rekabet Kurulu Yayını, Yayın No: 98, Ankara. ITU World Telecommunication (Uluslararası Telekomünikasyon Birliği /ICT göstergeler, 2017 Kabaklarlı, E.(2013). Türkiye’de Halka Arz Yöntemiyle Gerçekleşen Özelleştirmelerin Etkinlik Analizi. Doktora Tezi. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. Kotakorpi, K (2006) Access Price Regulation, İnvestment and Entry in Telecommunications, International Journal of Industrial Organization, Volume 24, Issue 5,ss: 1013-1020 Lestage. R ve Flacher, D (2014),” Infrastructure İnvestment and Optimal Access Regulation in The different Stages of Telecommunications Market Liberalization,”Telecommunications Policy 9 Volume 38, Issue 7,ss: 569-658.

Malkoç, E.(2009). Özelleştirme ve Türk Telekom Örneği. Yayınlanmamış Doktora Tezi. Kadir Has Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. . Resmi Gazete, Tarih: 18 Haziran 1994, Sayı: 2,1964. Resmi Gazete, Tarih: 21 Şubat 1924, Sayı: 59. TDK(Türk Dil Kurumu), 2018. Tunçer, Mehmet(2011). Özelleştirme Sonrası Türk Telekom.Karadeniz Teknik Üniversitesi, Liberal Düşünce Dergisi, sayı 61-62, ss.217-232. Türk Telekomünikasyon, 2018. http://www.ttyatirimciiliskileri.com.tr/tr-tr/turk-telekom-grubu/turk-telekoma-yatirim/sayfalar/ortaklik-yapisi.aspx, erişim:27.10.2018 Vareda, J(2010),Access Regulation and The İncumbent İnvestment in Quality-Upgrades and in Cost-Reduction, Telecommunications Policy, Volume 34, Issue 11. 2018