View metadata, citation and similar papers at core.ac.uk brought to you by CORE

itüdergisi/a mimarlık, planlama, tasarım Cilt:7, Sayı:1, 38-49 Mart 2008

Cumhuriyetin kültür kurumu olarak Halkevi Binaları

Ayşe DURUKAN*, Türkan ULUSU URAZ İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, Bina Bilgisi Programı, 34469, Ayazağa, İstanbul

Özet

Bu çalışma, 1930’lu yıllarda, Erken Cumhuriyet Dönemi Modernleşmesini ve Modern Mimarlığı’nı, Cumhuriyetin oluşturduğu sosyal kurumlardan biri olan Halkevi Binaları aracılığıyla anlamaya yöneliktir. Çoktan yok olmaya başlayan Cumhuriyet Mimarlığı’nın önemli bir üyesi olan Halkevle- ri, kurumsal ve mekânsal özellikleri açısından ele alınmaktadır. Söz konusu dönemde bazı Avrupa ülkelerinde ve Türkiye’de etkili olan devlet ideolojisi programı kapsamında ortaya çıkan bu kurum- ları, genelde dönemin ideolojik-politik gerçeklerine bağlı olarak anlamak ve açıklamak sıkça baş- vurulan yaygın bir yaklaşımdır. Ne var ki bu çalışma, Halkevlerinin ideolojik-politik boyutu yanın- da göz ardı edilen ya da çoğu kez ilişkili olarak değinilen kültür-eğitim boyutu üzerine yoğunlaş- maktadır. Halkevlerinde yetişmiş birçok aydının, Kemalist ideolojiyi kitlelere ulaştırmada etkili ol- duğu bilinmekle beraber bu kurumların, yeni bir toplum yaratmayı başarmak amacıyla tasarlanmış “Halk Okulları” olduğunun altı çizilmektedir. Bu okullarda her yaş ve sınıftan bireyin, kadın ve erkeğin birlikte olduğu bir dizi etkinlikler programlanmakta ve daha da ötesi bu etkinlikleri gerçek- leştirmek amacıyla oluşturulan mekânlar aracılığıyla da çağdaş bir yurttaş olma yolunda eğitim ve öğrenim vermek hedeflenmektedir. Bu amaç doğrultusunda çalışmada, özellikle kurumların kuru- luşları sırasında ve faaliyette oldukları süre içinde üretilmiş her türlü yazılı dokümana başvurulmuş ve daha da önemlisi böyle bir kurumsal varlığın mekânsal karşılığı olan Halkevi Binaları, ulaşıla- bildiği ölçüde mevcut örnekler üzerinden incelenmiştir. Bu doğrultuda konum, program ve mekân- sal organizasyon konusunda analiz edilen örneklerde, çağdaş gereksinmeler, kamusal yaşam ve mekân ilişkisinin izleri aranmıştır.

Anahtar Kelimeler: Kemalist İdeoloji, Erken Cumhuriyet Dönemi Mimarlığı, Halkevleri, Halkevi Binaları.

*Yazışmaların yapılacağı yazar: Ayşe DURUKAN. [email protected]; Tel: (535) 734 26 77. Bu makale, birinci yazar tarafından İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, Bina Bilgisi Programında tamamlanmış olan "Cumhu- riyetin Çağdaşlaşma Düşüncesinin Yaşama ve Mekana Yansımaları; Halkevi Binaları Örneği" adlı doktora tezinden hazırlanmıştır. Makale metni 14.11.2006 tarihinde dergiye ulaşmış, 13.03.2007 tarihinde basım kararı alınmıştır. Maka- le ile ilgili tartışmalar 01.02.2009 tarihine kadar dergiye gönderilmelidir. A.Durukan, T. Ulusu Uraz

Community Centre Buildings as In all cities and urban places building a Community cultural institutions of the young Center is aimed. Building these houses is as impor- tant as an electric fabric, a park or a barrack for a Republic of city. All centres tried to give shows and concerts, to make meetings, to give useful courses for raising the Extended abstract cultural level of society. Therefore between 1932 This study investigates Community Centre Buildings and 1951 years, except London Community Centre- which were one of the most significant examples of only the one in a foreign country, 478 community the architectural reflection of the Modernity project Centres and 4322 Community rooms have been built realized within the context of a nation-state ideology in different scales and in different cities. in 1930’s Turkey. By this way, exposing the contri- bution of architecture to Turkish modernization is However, it is thought that reducing this institution mostly targeted. to ideological and political dimension may cause an underestimation of its success in cultural life. As The 30’s are identified as the transition period for well as enhancing the new regime, and carrying Turkish architecture and the Turkish Republic; as ideological approaches, these institutions induced the main aim in this stage was to construct the na- dynamism in cultural fields. These institutions tion-state in accord with the new regime. For the helped creation of a contemporary, modern and Turkish Republic, these years were the times in secular environment, supporting Atatürk’s vision of which modernization reforms were being reinforced “reaching the contemporary civilization level”. and Kemalist ideology was trying to build up. In this Also, Community Centres were the associations for part, an important duty was loaded to Community structuring Modern Turkey. While governing party Centres instead of many institutions in Turkey. CHP organized this structure politically, Community Centres did it in cultural and social means. This fact Within this period again, the globally influential shows that it is not particularly correct to see Modern Architecture Movement also enters Turkey. Community Centers as solely ideological products. Modern Architecture, which was the representation of a new vision and understanding towards history Furthermore, they stand as the symbols of modern and society had common characteristics with the life by providing socialization of women and men in ideology of the new Turkish Republic. The 1930’s a public space. The community, which used to so- also denote a period of transition from Ottoman cialize at mosques before, started gathering in styles to the Western Modernist Architecture of the Community Centers. Shortly, we can accept these new Republic. In parallel with this scheme, this re- centres, as one of the most effective means of search aims to explore Community Centres as repre- Turkish modernization. sentational cases of Modern Architecture. Commu- nity Centres have been a leading institution in for- The primary reason for considering Community mation of new Turkish society in social and cultural Centres is the recognition of these institutions as the ways. In this respect, these buildings stand as the first representatives of Modern Architecture move- architectural reflections of westernization and mod- ment. Secondarily, it is believed that this research ernization phenomena taking place in daily and so- will help comprehension of sociology of architec- cial lives of the Turkish community. It is observed tural profession and the social organization of the that communal buildings of such functions around time through Community Center Buildings. These the world have been associated with the governing buildings are appreciated as spaces or media of party’s ideology. These ideologies would change reaching community and raising cultural level, at a with the country as being Revolution in Turkey, time when transition to democracy was not complete Fascio Proletarian in Italy and Nazism in Germany. and educated people were rare.

After establishment of Republic regime, moderniza- In conclusion, it is observed that the common tion project which comprises many actions, espe- ground for all of these institutions was to cially public works showed its reality. During the “enlighten”. period a densed building program was noticed. Community Centre Buildings were built besides Keywords: Kemalist Ideology, Architecture of the Early Re- schools, post offices, hospitals and train stations publican Period, Community Centres, Community Centres near government buildings and housing dwellings. Buildings

39 Cumhuriyetin kültür kurumu

Giriş nın göz ardı edilmesine neden olduğu unutul- Bu çalışmada, Türkiye’de 1930’lu yıllarda ulus- mamalıdır. Hem iktidarı yeniden üreten, hem de devlet ideolojisi çerçevesinde gerçekleşen ideolojik yaklaşımların taşıyıcısı olarak görülen modernite projesinin, Türk mimarlığına yansı- bu kurumların, toplumda yarattığı ve harekete yan örneklerinden ve en önemlilerinden biri o- geçirdiği dinamiklerin kültürel alandaki geliş- lan Halkevi Binaları incelenmiştir. Aynı zaman- melerini unutmamak gerekir. Çağdaş, modern da Türk Modernleşmesine dönemin mimarlığı- ve laik bir ortamın oluşmasını sağlayan ve Ata- nın katkısını ortaya koymak amaçlanmıştır. türk’ün “muasır medeniyet seviyesine çıkma” düşüncesini en iyi ve güçlü bir şekilde destekle- 30’lu yıllar, Türk mimarlığı ve Türkiye yen bu kurum, kültürel alanda yaptığı devrimle Cumhuriyeti açısından, bir geçiş dönemi olarak karşımıza çıkmayı hak etmektedir. nitelendirilmektedir. Çünkü bu yıllarda, her alan- da olduğu gibi mimarlık alanında da etkili olan, ülkenin ve ulusun yeni rejime uygun olarak inşa Halkevi Binaları edilmesidir. Türkiye Cumhuriyeti açısından ise, Halkevi Binalarının incelenmeye değer kılınma- yeni rejimin getirdiği çağdaşlaşma reformlarının sının bazı temel sebepleri vardır. Bu konuda u- sağlamlaştırılmaya çalışıldığı ve Kemalist ideolo- zun yıllar Halkevi genel sekreterliği ve ikinci jinin yer edinmeye çalıştığı önemli bir dönemdir. başkanlığı yapmış olan Anıl Çeçen’in ortaya Burada Halkevlerine, diğer birçok kurumun yanı koyduğu görüşlere katılmamak mümkün değil- sıra önemli bir görev yüklenmektedir. dir. Çeçen (1990) Halkevlerinin önemini şu şe- kilde sıralar; Halkevleri, birinci olarak bilim ka- Bu dönemde dünyada etkili olan “Modern dar sanatın da toplum içinde yaygınlaşmasına Mimarlık Hareketi” ülkemizde de kendini gös- öncülük etmiş ilk kurumlardan biridir. İkincisi, termeye başlamıştır. Tarihe ve topluma yönelik “Türkiye’de yeni bir ideolojik arayışın sorunla- yeni bir bakış ve anlayışın temsili olan Modern rına çözüm bulma çabalarının, düşünsel mer- mimarlık, yeni Türkiye Cumhuriyetinin ideolo- kezleri” olmasından dolayı modern Türkiye’nin jisiyle de örtüşmüştür. Böylelikle 30’lu yıllar yeni hamurunun yoğrulduğu merkezler duru- aynı zamanda, Osmanlı mimarlığın biçemlerin- mundadır. Üçüncüsü, yeni Cumhuriyet rejimi- den yeni Cumhuriyetin temsili, batılı bir Mo- nin topluma kök salan temellerinin oluşturulma- dern mimarlık diline geçiş dönemini ifade eder. sında önemli bir görev üstlenmişlerdir (Çeçen, Buna paralel olarak, Modern mimarlığın temsili 1990). Cumhuriyet halk partisinin bir uzantısı örneklerinden biri olarak kabul edilen Halkevi olmanın çok ötesinde Halkevleri, sosyal ve kül- Binaları ayrıca önem kazanır. türel bir örgütlenmenin öncüsü olarak ortaya çıkmışlardır. Sonuç olarak; Halkevlerini, kültür Halkevleri sosyal ve kültürel açıdan yeni Türk alanında büyük bir devrim yaratan örgüt olarak toplumunun oluşturulmasında öncülük yapmıştır. gören bu görüş, salt bir ideolojik ürün olarak Bu açıdan Türk toplumunun gündelik ve sosyal gören yaklaşımın karşıtı olarak, altı çizilmeye hayatında yaşanan batılılaşma ve modernleşme değerdir. programının, mimari alandaki mekânsal karşılığı olarak ortaya çıkan bu binaların incelenmesi sıra- Ayrıca Halkevleri Türkiye Cumhuriyeti Devle- sında, benzer işlevi yüklenen binaların Türkiye’de ti’nin 30’lu yıllardaki kültürel ortamını ve yeni olduğu gibi, diğer ülkelerde de ortaya çıktığı ve rejimin idealinin ne olduğunu anlamak açısın- iktidar partisinin ideolojisi doğrultusunda faaliyet- dan da önem kazanmaktadır. Çünkü Halkevle- te bulunduğu gözlenmiştir. Ne var ki, bu ideoloji- rinde; okuma yazma, el sanatları vb. çeşitli kurs- nin ülkelere göre de çeşitlilik gösterdiği bilinmek- ların açılması, müzik, tiyatro, spor gibi alanlar- tedir. Örneğin bizde Kemalist ideoloji, İtalya’da daki çalışmalara öncülük edilmesi bu durumun Fascio Proleteryen, Almanya’da Nazizm gibi. göstergesidir.

Ancak, bu kurumu ideolojik-politik boyuta in- Halkevleri, geçmiş Türk kültürüyle ilgili, edebi- dirgemenin, onun kültürel yaşamdaki başarıları- yat ve sosyoloji alanındaki araştırmaları ile çe-

40 A. Durukan, T. Ulusu Uraz

şitli halk sanatlarını derleyerek, başka bir an- okuma ve okutmaya, konserler vermeye, kurslar lamda bir taraftan geleneğe yönelerek kültürel göstermeye elverişli, yeni ve tertipli bir binaya zenginlikleri açığa çıkarıp güncelleştirirken, di- kavuşması, çok arzu edilen bir şeydir… Halke- ğer yandan çağdaş gelişmelere yönelik faaliyet- vinin bir muhit için, bir elektrik fabrikası, bir lerde bulunmuştur. Böylelikle, halkın yaşamış park, bir kışla ve bir mabed kadar lüzumlu ve olduğu kültürü kamusal alana aktararak yeniden zaruri bir bina olduğunun bilinmesi…” (Sayar, yaratan bir kurum olarak karşımıza çıkar. 1939a).

Ayrıca Halkevleri, erkek ve kadının bir arada Halkevlerinin her ölçekte yerleşme için önemini sosyalizasyonu için önemli bir kamusal mekân- ve işlevsel zenginliğini özetleyen bu tanımla- lar düzeni olarak modern yaşam tarzını simge- madan sonra bu binaları konum, program ve lemektedir. Tanyeli (1998) de bu konuda, mekân organizasyonlarına göre incelemek ya- Halkevlerinin, geleneksel sistemde entelektüel rarlı olacaktır. Ulaşılabilen tüm örnekler üzerin- ilişki kurmanın okul ve arkadaş topluluğuyla den yapılan bu çalışmanın sonuçları aşağıda yer sınırlı olan mekânsal çerçevesini genişlettiğini almaktadır. ifade eder. En azından her iki cinse de açık ol- duğunu söyler. Zorunluluklarla belirlenen top- luluğa katılış geleneğini, gönüllülük çerçeve- Konum ve sembolik öğeler sinde tanımlayarak devrimci bir gelişim oldu- Halkevi Binaları, müzik, tiyatro, spor vb çalış- ğunu ekler. Halkevlerine gitmek ve oradaki et- ma alanlarında nasıl yeniyi ve batı tarzını yan- kinliklere katılmak isteğe bağlıdır. Bu yüzden sıtmaya çalışıyorsa, mimarilerinde de halka yeni Halkevini, kamusal mekânı bireyin özerk ey- ve modern mimariyi sunmaya çalışırlar. Bu ko- lemleri için tasarlanmış tarafsız bir sahne ola- nuda Alsaç (1941), şunları söyler: rak anlamlandırılan modernitenin Türki- ye’deki ilk kapsamlı uygulaması olarak görür. “Mimarlarımız inkılâbımızın ihtiyaçlarını karşı- lamaya ve değişen yaşam tarzımızı tanımlamaya Cumhuriyet rejiminin kabul edilmesiyle başla- çalışan mevzularla meşguldürler. Bunların ba- yan ve neredeyse her şeyi kapsayan modernleş- şında Halkevleri gelir..... Halkın en rahat olarak me projesi kendini birçok alanda ve özellikle ilim ve sanat isteklerini karşılamak, onlara bir- imar faaliyetlerinde de göstermiştir. Dönem bo- lik ve milliyet hissini vermek, milletine ve mem- yunca yoğun bir yapılaşma faaliyeti dikkati çe- leketine olan bağlılığını ve güvenini artırmak, ker. Halkevi Binaları da, diğerleriyle birlikte sadelik ve güzellikle, sukunet ve emniyet hisleri- okulların, postane, hastane ve istasyon binaları- ni kuvvetlendirmek, görgüsünü çoğaltmak bu nın, fabrika ve ilgili komplekslerin, devlet yapı- binaların vazifeleridir.” (Alsaç, 1941). ları ve yeni konut alanları üretiminin yanında yer alır. Her şehir ve kasabada bir Halkevi ku- 30’lu yıllarda hâkim olan yapı politikalarının en rulması hedeflenir. Böylece 1932-1951 yılları önemlilerinden biri her kenttin modern anlayışa arasında farklı ölçeklerde, yurtdışındaki tek uygun olarak planlanması ve bu doğrultuda Halkevi olan Londra Halkevi dışında, toplam mutlaka yeni bir “Gazi Bulvarı” veya “Atatürk 478 adet Halkevi ve 4322 adet Halk odasının Caddesi” açılmasıdır. Bu aks, kentin anayolu faaliyete geçtiği bilinmektedir. olarak, mutlaka “Cumhuriyet Meydanı” ile iliş- kilendirilir. Ayrıca döneme ait imar hareketi Sayar (1939a), Ülkü dergisinde herkesin kendi kapsamında yer alan Gazi İlkokulu, Belediye evini yapar gibi Halkevini yapmayı amaç edin- Binası, Hükümet Konağı ve Halkevi Binaları meleri gerektiğini vurgular. Halkevlerinin yeni da, bu ana cadde üzerinde veya meydanda yer binalara kavuşmasının ve yaygınlaşmasının ö- alır (Zonguldak ve Halkevleri). nemi hakkında şunları söyler: Halkevi Binalarının, kamusal devlet binaları “Her Halkevi’nin halkın kültür seviyesini yük- olarak algılanması oldukça yaygındır. Bu bina- seltmek için yapacağı toplantılara, temsillere, lara “kamusal” anlamı veren belki de diğer ka-

41 Cumhuriyetin kültür kurumu mu yapılarıyla birlikte ve yakının da konum- göstermiştir. Bu noktada, büyük bir parkın orta- lanmalarıdır. Ayrıca, çeşitli işlevleri içerecek sında konumlanan Kırklareli Halkevi ilginç bir şekilde kapsamlı tasarlanmış bazı binalarda ikti- örnektir. Sayar (1939a), Kırklareli Halkevi bina- dar partisine ait ofislerin de bulunması bu kanıyı sının; “park, halkevi bahçesi, halkevi binası ile güçlendirmektedir. ’da Halkevine uygun birbirlerini tamamladıkları”nı ve Düzce Halke- bir arazi bulmak için uzun süren tartışmalar ya- vinin de, büyük bir bahçe olan parkın kenarında şanmış ve bu konuda Şahabettin (1934) şunları konumlanacağını belirtir (Sayar, 1940). İlk ku- söylemiştir: rulan Halkevlerinden biri olan Antalya Halkevi de İnönü Parkının içinde yapılmıştır (Şekil 1). “Çok defa, bu nevi yapıları, ortaya getirmek için, şehrin dün, bugün ve yarınki vaziyetini plandan takip etmelidir. Planda, bu gibi yapıla- ra, orta şehir hattı üstünde mevki vermelidir. Çünkü bu noktalarda, şehir ve halk kültürüne vasıta olacak yapılar bulunabilir. Planda, yapı için en kullanışlı nokta, hükümet caddesi üzerin- dedir. Cadde, şehrin çok işlek bir noktası ve ika- met yerlerinden orta bir uzaklıktadır. Gün doğu- sunda, bankalar, postane yapıları ile hükümet meydanına kadar ilerler.” (Arkitekt,1934).

Birçok yerde Cumhuriyet Meydanı üzerinde ko- Şekil 1. Antalya Halkevi numlandırılan Halkevi Binalarına karşın, Mer- sin’de Halkevi binası inşa edildikten sonra Ancak her ne kadar Halkevlerinin, yeşille ilişkili Cumhuriyet meydanının oluşturulduğu dikkat ve merkezin yoğunluğundan uzak yapılmalarına çekmektedir. Oysa danışman mimar olarak gö- olumlu bakılsa da çoğu örnekte olduğu gibi, revlendirilen Ahmet Sabri Oran (1940), Halkev- kentin ana meydanında yapılması daha çok be- lerinin bu şekilde meydan ve caddeler üzerinde nimsenmiştir. Çünkü daha sonra 1946 yılında konumlanmasının doğru olmadığını çünkü bu tamamlanan Mersin Halkevinin kentin en işlek binaların birçok kültürel etkinliği (spor, tiyatro meydanında görkemli bir şekilde yer aldığı gö- vb) içermesinden dolayı resmi binaların arasına rülmüştür. Öte yandan, bazı Halkevi Binaları ise sıkıştırılmadan, ana caddeden geri çekilerek, eski Türk Ocağı binalarında faaliyetlerini sür- bahçe içerisinde düzenlenebileceğini belirtmiş- dürdükleri için zaten kent içinde konumlanma- tir. Buna paralel bir görüşü yansıtan Başbakan maktadırlar. Bunlar arasında Aydın, Antalya ve Saraçoğlu (1945), Halkevlerinin onüçüncü yıl- İzmir Halkevleri’ni sayabiliriz. Çünkü bunlar dönümü söylevinde şunları söyler: Cumhuriyet kurulmadan önce yapılmışlardır.

“Biz bir Halkevini bulunduğu çevreye göre Deniz kıyısı kentlerde de Halkevinin deniz kena- uğrak bir yerde, fakat geniş bir bahçe içinde, rında yapıldığı dikkati çeker. Zonguldak, Mersin, yüksek ağaçlar arasında, kullanışlı, işlemeye, İzmit ve İzmir Halkevleri bunlar arasındadır. Bu gelişmeye elverişli, sade bir güzellikte yapıl- konumdaki tasarımlarda denizin olanaklarından mış olarak görmek isteriz. Denemelerimiz bize güzel manzara olarak yararlanıldığı, çeşitli etkin- bu yoldaki yapıların halkevi ihtiyaçları bakı- liklerin ve törenlerin bu şekilde yarı açık mekân- mından daha elverişli olduğunu göstermiştir.” lar aracılığıyla manzaraya, kente ve kentsel ya- şama açılmasının hedeflendiği gözlenmektedir. Bu sözler, devletin görüşüyle tam da uyuşmasa da, Halkevlerinin kent içindeki konumu hakkın- Dini toplanma yerlerine bir alternatif olarak, da modernist bir uzman görüşünü yansıtır ve bu kültürel amaçlı bir toplanma örgütü olarak kuru- görüş, bazı uygulamalarda somut olarak kendini lan Halkevi Binaları, birçok yerde Cami ve kili-

4042 A. Durukan, T. Ulusu Uraz selere yakın yapılır. İzmit, Isparta ve ’da cami yanında yer alırken Mersin’de bir kilise yanında konumlandığı görülmektedir. Yeşilkaya (1999), bu konumlarıyla Halkevi Binalarının Camilerle kent içinde yarıştığını iddia eder. Hâlbuki Oran (1940), Konya Halkevi projesi raporunda, Alâeddin tepesinin en basık ve mü- sait eteklerinde konumlanması gerektiğini belir- tir ve Halkevinin camiden daha yüksek değil, onunla aynı siluette, eşit konumda görülmesini ister. Aslında bir sosyal-kültürel ortam oluştur- mak için bir araya gelme yerleri olarak kurulan Halkevlerinin modern görünüşleriyle yeni bir yaşam tarzının ifadesi olarak camilere bir alter- Şekil 2. Yalova Halkevi Binası (Bozdoğan, 2001) natif oluşturduğu düşünülmektedir. Bursa ve Zonguldak Halkevlerinde de heykel yer Halkevi Binalarının yerleştirilmesinde özellikle almaktadır. Adana Halkevi’nde ise Atatürk heyke- giriş kısmının önünde “meydan” bırakılmasına li ana giriş holünde, içeride bulunur. Mersin Hal- özen gösterilir. Giriş bölümü geri çekilerek kevinin ön cephesinde büyük önder Atatürk’ün oluşturulan meydana, Kadıköy Halkevinde rast- özdeyişi yer alır. Deniz tarafından da görülen “Ne lanır. Bu alanın halkın burada toplanıp, liderle- Mutlu Türküm Diyene” sözü yine döneme ait rin konuşmasını dinlemeleri için bırakılmış ol- başka bir ifade olarak görülebilir (Şekil 3). duğu yarışma raporunda (Arkitekt, 1938) belir- tilmesine rağmen daha sonra bu alan yeşillendi- rilmiştir. Diğer bir sebebin, binayı dar olan Ba- hariye Caddesinden biraz çekmek olabileceği düşünülebilir. İzmir, Kayseri ve Karamürsel Halkevleri gibi örneklerde ise bahçe kısmı orta- da bir avlu şeklinde veya arka tarafta büyük bir alan olarak bırakılmıştır.

Yeşilkaya (1999), yeni rejimin modernite proje- sini yansıtan Halkevlerinde sembolik ögeler top- luluğu olarak Cumhuriyet hükümetinin işaret ve sembolleri olduğuna dikkat çeker. Altı Oklu Şekil 3. Mersin Halkevi (1946) bayraklar, Türk Bayrağı, Atatürk Heykelleri, Parti sloganları ve Özdeyişler bunlardan bir Yeşilkaya (1999), Halkevlerinin mimarisi hak- kısmıdır. Özellikle tüm Halkevlerinde gözlenen, kında ideolojik anlamı olan bir saptama daha giriş kısmında yer alan “Türk bayrağı”, bunların yapar. Alâmetifarika işlevi gören bir kulenin en önemlilerindendir. Yalova Halkevi Binasının dikey vurgusunun İzmit ve Kars Halkevinde yer önünde tam girişin üstüne koyulan bayrak dik- aldığından bahseder. Bu kule, fabrika bacaları kat çekicidir ve burada Halkevine yüklenen ka- ve siloların dikeyliğine çağrışım yaparak, sade- musal anlam ve resmi devlet yapısı ifadesinin ce Cumhuriyetin, ilerleme ideallerini değil, bir sembolü olmaktadır (Şekil 2). İzmit’te yakınında bulunan bir Cami minaresin- den daha yükseğe uzanarak laikliğin din karşı- “Atatürk Heykeli” Cumhuriyet dönemine ait sında kazandığı zaferi de simgelediğini savunur. diğer bir elemandır. Cumhuriyet meydanların- Oysa İzmit Halkevi arşivinde rastlanan belge- da bulunan heykel, Halkevinin önünde yer alır. lerde bu kulenin “deniz feneri” olarak yapıldığı

4143 Cumhuriyetin kültür kurumu projelerde belirtilmiştir. Çünkü bulunan arşivde, ların Arkitekt dergisinde yayınlanmış olmaları burasının deniz feneri olduğu ve burası için bir nedeniyle yaygın bir referans kaynağı oluştur- aydınlatma projesinin çizildiğine dair belgeler duklarını düşünür. vardır. Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Ku- rul kararında da ayrıca buranın deniz feneri ol- Bir diğer öge olarak “ideolojik sloganlar”dan duğu belirtilmektedir. Şu an ön tarafında yol bahsedilebilir. Sayar (1939b), Gebze Halkevi olsa da inşat resimlerinden de görüldüğü üzere, projesinde, sokağa bakan salonun dar cephesi- ilk yapıldığında önünde deniz bulunmakta ve nin boşluksuz bir kitle halinde bırakılarak, hem tasarlanan kule fener olarak denizden hemen salonun bir cepheden ışıklandırılmasının temin görülebilmektedir (Şekil 4). edildiğini hem de cephede büyük yazı ve rölyef- lerin koyulabilmesine uygun yer ayrıldığını ifa- de eder (Şekil 5). Bunun yanı sıra Gebze Hal- kevi cephesindeki düz cephenin benzerinin Bozdoğan (2001), İtalya’da Guiseppe Terragni’nin Como’da yaptığı Casa del Fascio’da (1932-1936) görülebileceğini belirtir (Şekil 6). Aslında bu binanın, dönemin rasyonel İtalyan mimarlığı ilkelerine bağlı sade ve rasyo- nel tarza uygun olarak ve plandan kaynaklanmış olabileceği de kabul edilebilir bir gerçekliktir.

Şekil 4. İzmit Halkevi (1939)

Yukarıda da belirtildiği gibi bu mimari eleman- ları sadece yeni rejimin ideolojik unsurları ola- rak açıklamak çok doğru gözükmemektedir. O yıllarda Türkiye’de birçok modern kamu yapıla- Şekil 5. Gebze Halkevi (1939) rında benzer ögelere rastlanır. Aslında modern mimarlığın kütle ve cephe düzeninde denge o- luşturmak adına dikey unsurlara sıkça başvu- rulmasına özenilerek, bunun modern yaşamın göstergesi olan Halkevi Binalarında da kulla- nılmasının yeğlenmiş olabileceğini öne sürmek mümkündür. Örneğin ’da Şevki Balmumcu’nun yaptığı Sergi Ev’i binasında (1933-1934) da benzer bir kule ögesinin yer al- dığı bilinmektedir.

Bozdoğan (2001) da Avrupa’daki o dönemde yapılmış kamu yapılarında bu tip ögelerin (kule- Şekil 6. Casa del Fascio, Como, İtalya (1939) lerin) kullanıldığını ve Türk mimarların bunlar- dan etkilenmiş olabileceklerini savunur. Bu bi- Halkevi programında tüm bunların yanı sıra sık- nalar arasında Hollanda’da Dudok’un yaptığı ça görülen diğer bir eleman, “balkon”dur. Hilversum Belediye Binası (1928-1930) ve İtal- Yeşilkaya (1999) bu balkonu “hitap balkonu” ya’nın Sabaudia kentinde Cancellotti, Montuori, olarak nitelendirerek, liderlerin çeşitli nutukları- Piccinato ve Scapelli’nin yaptığı Devrim nı bu balkondan yaptığı görüşündedir. Proje ü- Meydanı Belediye Binası (1934) yer alır ve bun- zerinde de burası “hitabeler balkonu” olarak ad-

4044 A. Durukan, T. Ulusu Uraz landırılır. Ancak, balkon’u sadece hitap balkonu belirtildiği gibi bazı sosyal etkinliklerin manza- olarak ideolojik bir anlam vermek doğru gö- raya açılması toplumsal ortak kullanıma verilen zükmektedir. Çünkü İtalya’daki Halkevleri önemin bir göstergesi ve bir modernlik yansı- planları incelendiği zaman, balkonun cephenin ması olarak düşünülebilir. Her ölçekte halkevi tam ortasında gerçekten liderin çıkıp konuşma binasında yer alan salon en büyük ana mekân- yapması için yani bir hitap için bırakıldığı görü- dır; dışarıdan tek bir kütle olarak algılanır; hal- lür. Belki Avrupa’daki halkevlerinin incelenme- kın rahatça ulaşılabilmesi için çoğu örnekte ayrı si sonucu böyle bir tanıma rastlanmış olabilir, bir giriş verilmesine özen gösterilir. ama bizde ideolojik anlamı olan bir öge olarak kullanılmamış, daha mütevazı binanın bir köşe- Önal (1940), her halkevinde bir “temsil salo- sinde cepheyle uyum gösteren bir tavır sergile- nu”nun bulunmasının esas olduğunu vurgular. miştir (Kadıköy Halkevi). Henüz binaları olmayan halkevlerinin temsille- rini açıkta yapmaları ve yönetmeliklerde belir- tildiği gibi tiyatro gruplarının köylere gönderile- Program ve işlev-mekân ilişkisi rek açık temsil vermelerinin önerildiğini ifade Halkevi Binalarının mimari programı, halkevle- eder. Halkevleri bu özellikleriyle, Cumhuriyet rinin kuruluş yönetmeliklerinde belirtilmiştir. tarihinin ilk tiyatro binalarıdır ve bu bakımdan Ancak binanın konumuna, bulunduğu yerleşi- da ayrıca değerlidirler. Tiyatro oyununu ilk kez min sosyal gereksinmelerine ve programın ka- halkevinde izleyen halk, bu etkinliğin sunduğu pasitesine göre bazı eklemeler yapılmıştır. Ön- mekânsal düzeni ve kullanım şeklini de ilk kez celikle sinema, gösteri, temsil ve benzeri etkin- burada deneyimlemiş olmaktadır. liklerin yapıldığı en büyük birim olarak bir “sa- lon”; halkevi başkanının, sekreterinin ve halke- Daha önce de belirtildiği gibi, çok amaçlı salon vindeki çeşitli etkinlikleri yöneten ofisleri içeren diğer kullanımlarda “gazino” veya “merasim “idari kısım”, halka okuma sevgisi kazandıracak salonu” olarak değerlendirilmektedir. “İçtimai “kütüphane”, çeşitli kursların verileceği derslik- hayatı canlandırmak maksadıyla” ve sık sık dü- ler ya da çalışma odaları ve spora ilgiyi arttıra- zenlenen “aile toplantıları”na sahiplik yapmak cak bir “jimnastik salonu” temel bölümlerdir. için “gazino” olarak kullanılır (CHP Halkevleri Bunların dışında; açık alan olarak “meydan”, ve Halkodaları, 1942). Halkevleri yönetmeli- “bahçe” veya “avlu” halkevi binasını tamamla- ğinde (1940) de belirtildiği gibi “Bu salonlara yan unsurlardır. Kansu (1939), Halkevlerinin birçok halkevlerinde gazino ismi verilmektedir. birçok özellikleriyle birlikte şu şekilde hatıra- Lakin bu bildik anlamda bir gazino değil, daha larda kaldığının ifade eder. ziyade bir aile ve samimi hasbihal salonudur”. Bu tür ifadelerde mekânın, ailelerin bir araya “İyi bir bina, zengin bir kütüphane, iyice hazır- gelip sohbet ettiği bir toplanma ve sosyalleşme lanmış jimnastik salonu, sahne, mahallenin yeri olduğu vurgulanmaktadır. Salona yakın bir etnografik eserleriyle dolu bir müze ve bunlara konumda ve çoğu kez onun işlevsel zenginliğini eklenecek daha birçok şeyler...” destekleyen fuayede yer alan “büfe”, etkinlikler sırasında halkın yeme-içme gereksinmesini karşıla- Halkevinin ana birimlerinden birini oluşturan yarak onun kamusal hayatta o zamana değin karşı- “salon” bölümü çeşitli amaçlar için kullanılır. laşmadığı bir davranış formatını deneyimlemesini Özel olarak tasarlanmış, giyinme ve artist odala- sağlar. rından oluşan sahne arkası ve sahne bölümleriy- le birlikte, temsil, sinema, konferans veya tiyat- ro aktiviteleri için kullanılır. Bazı örneklerde bu Bağlı olarak dikkati çeken diğer bir bölüm “fua- mekân terasla ilişkilendirilerek balo, düğün ve ye”dir. Sinema ve/veya tiyatro salonu olan tüm nişan davetlerinin yapıldığı büyük çok amaçlı halkevlerinde fuayenin yer aldığı görülür. Giriş bir salona dönüşür. Bundan dolayı zemininin holü ile irtibatlı olabilen fuayenin, etkinlikler eğimsiz yapıldığı, ayrıca en güzel manzara gö- sırasında halkın açık havaya çıkıp dinlenmesi ren kısma yerleştirildiği gözlenir. Yukarıda da için terasla da ilişkili kılınmış olduğu Gerede

4145 Cumhuriyetin kültür kurumu

Halkevi’nde olduğu gibi bazı örneklerde de göz- ise gardırop ve kapıcı odası aynı mekânda yer lenir (Arkitekt, 1936b). almaktadır. Konya Halkevi’nde ise iki taraflı olarak düzenlenen gardırop odalarında, dış giy- Halkın okuma alışkanlığını kazanması için her sileri bıraktıktan sonra fuayeye geçilmesi ve o- halkevinde mutlaka küçük veya büyük bir kü- radan da temsil salonuna ulaşılmasını sağlayan tüphanenin ya da hiç olmazsa bir okuma odası- bir düzenleme gerçekleştirilmiştir. nın yer alması gerekir. Genellikle alt katta bulu- nan kütüphane, kolaylıkla ulaşılabilecek bir ko- numda yerleştirilmiştir. Bu bölümün önemi Halkevleri yönetmeliğinde (1932), halkevi ola- rak işlevlendirilecek binalarda aranması gerekli özellikler arasında yer alır:

“...en az (200) kişiyi toplayabilecek bir salonda, bir kütüphane ve bir iki çalışma odasından mü- rekkep ve açık hava jimnastiği yapılmaya müsa- it avluyu havi bir bina bulmak ve bunu en kulla- nışlı şekilde döşemek” . Şekil 7. Çorlu Halkevi (1939)

Programda yer alan diğer bir bölüm “jimnastik Tüm halkevlerinde rastlanan meydan, bahçe, salonu”dur. Apak (1938), halkevlerinin spor avlu veya teras türündeki açık-yarı açık bölüm- yapma ihtiyacını karşılamak için kurulduğunu lerde, yazları çeşitli eğlenceler veya baloların ifade eder. Bunun için bazı halkevlerinde spor yanı sıra, yazlık sinema gösterimi ve çeşitli tem- etkinliklerinin yer aldığı kapalı bir “jimnastik salonu” bulunur. Ancak, kapasitesi müsait ol- sillerin yapıldığı görülür. Kadın, erkek ve çocuk mayan, örneğin kaza merkezleri için yapılan tüm aile buraya gelip eğlenebilir. (Aydın, 2001). önerilerde bu işlev, açıkta “spor sahası” düzen- Devrim yaşamış yabancı ülkelerde rastlanan bir lemeleriyle karşılanır (Oran, 1940). Bir diğer “devrim müzesi”nin, ülkemizde de kurulması bölüm ise “kayıkhane”dir, kıyı kentlerindeki gerektiği ve bu yolda halkevleri kurumunun bu İzmir, İzmit ve Zonguldak Halkevleri’nde rast- işi üstlenmesi gerektiği vurgulanmıştır (Hayriğ, lanan bu birim su sporu malzemelerini koymak 1935). Ancak böyle bir müze kurulamamış ol- için yapılmıştır. masına rağmen, bazı halkevleri bünyesinde ser- gileme yapılabilmesi için bir olanak sağlanması Çoğu büyük halkevi binasında, toplumun o za- bina programında yer almaktadır. mana değin karşılaşmadığı yeni bir mekân türü, “gardırop odası” ortaya çıkar. 1930’larda, sosyal Bursa ve Sivas Halkevi projelerinin yarışma şart- ve sanatsal etkinliklere, batılı toplumlardaki namelerinde Atatürk’ün çeşitli yurt gezilerinde formata uygun şekilde en özel kıyafetlerle burada konaklaması düşünülerek bir “Atatürk katılınır; bu nedenle de manto veya dış giysiler- katı” yer almaktadır (Arkitekt, 1938c). Belli bir le mekânlara girmek hoş karşılanmazdı. Halkı konfora sahip, “misafirhane” olarak adlandırılan bu davranış biçimine alıştırmak için manto ve bu bölüm, özellikle şehir halkevlerinde devlet paltoların çıkarılması gerektiğini hatırlatan ve konuklarına hizmet etmektedir (Arkitekt, 1937). bunların en uygun şekilde saklanarak tekrar sa- hibine geri verilmesinin temini önemli bir ser- Diğer Halkevlerinde olmayan “ticari bir mekâ- vistir ve bunun Halkevi Binalarının programın- na” Eskişehir Halkevinde rastlanır. Alt kat ta- da açık bir biçimde vurgulandığı görülmektedir. mamı gelir amaçlı olarak yapılan dükkânlardan Çorlu Halkevi’nde “gardırop odası” ayrı bir bö- ibarettir. Üst kattaki temsil salonu da “kum- lüm olarak merdivenin yanında ve girişin tam panyalara kiralanabilecek” şekilde ayrı bir karşısında (Şekil 7), Karamürsel Halkevi’nde merdivenle tasarlanmıştır (Arkitekt, 1936a).

4046 A. Durukan, T. Ulusu Uraz

Mekânsal organizasyon Arsa biçimine göre de planlanan örnekler vardır. Modern mimarlığın fonksiyona dayalı kitle an- Şehremini Halkevi, idare ve kütüphane bölümü, layışı, Halkevi Binalarının planlarında temel yolla aynı doğrultuda kavisli bir şekil almıştır. alınan kriterdir. Plandaki kitleler, salon ve idare Bu planların dışında 1940 yılında kaza merkez- bölümü (ek olarak kütüphane) den ibarettir. leri için tip proje hazırlanmasına karar verilir. Bunlar farklı şekilde birleşerek bir araya gelir- Danışman mimar Ahmet Sabri Oran tarafından ler. Özellikle “L” plan şeması Halkevi Binala- hazırlanan bu projelerde yine işleve dayalı kitle rında rastlanan en tipik plan kurgusudur. Biri anlayışı etkilidir. Bazı halkevlerinde ise, salon diğeri idare kısmından oluşan kitleler bir- 30’lardaki modern mimariyi anlatan dairesel likte bir iç bahçeyi tanımlarlar. Bu plan şeması- formların kullanılmasıyla gelişmiş bir planlama na Çankırı, Kadıköy, İzmir, Kayseri, Eminönü, ortaya çıkar. Sedat Çetintaş’a ait Yalova CHP Gerede ve Karamürsel Halkevlerinde rastlanır. Binası ve Halkevi (1937) ve Sivas Halkevi proje yarışmasında birinci gelen Emin Necip Uzman Bunun yanı sıra Çorlu Halkevi “I” plan şeması- ve Nazif Asal’ın projeleri, diğer Halkevlerinden na; Kırklareli, İzmit ve Isparta ise “T” Plan şe- bu yuvarlak formlarıyla farklılık gösterir. Yu- masına uyar. Oran’ın küçük Halkevleri için tip varlak bir köşeden girip dairesel bir mekâna projeleri, Konya ve Bartın Halkevleri’nde ise çıkmak gibi özgül bir tarzları vardır (Şekil 9). “U” olan şeması vardır. Bir diğeri ise küçük il- çeler için önerilen dikdörtgen şemadır. Terasıyla birlikte bir dikdörtgeni tanımlayan bu binada, salon ortaya alınmış ve etrafına diğer birimler yerleştirilmiştir (Yedigün, 1936).

Yarışma sonucu yapılan Bursa Halkevi ise avlu- lu bir planlamaya sahiptir. Ana kitlelerin ortada bir avluyu tanımladığı kare bir planlama dikkati çeker. Geleneksel mimaride olduğu gibi binaya meydandan bir revakla girilir (Şekil 8).

Şekil 9. Sivas Halkevi (1933)

Modern mimarinin biçim dili olan bu yuvarlak hatlara, Kadıköy ve Kırklareli Halkevi binala- rında da rastlanır. Ancak bu binalarda yuvarlak form, giriş veya orta bir holü tanımlamak yerine Kadıköy Halkevi’nde bir “kütüphane”yi, Kırkla- reli Halkevi’nde ise “toplantı salonunu” tanım- lamaktadır. Aslında bu yuvarlak hatlarla tanımlı birimler, 30’ların mimarlık kültürünün yaygın bir modernist özelliğidir.

Halkevi Binalarında rastlanan bu yuvarlak köşe- lerin yanı sıra geniş teraslar, konsollar ve metal parmaklıklar; ayrıca dönemin biçimsel repertua- rına ait olan düz çatılar, bu binaların ortak özel- likleridir. Halkevi Binalarının planlarında dikkat çeken bir diğer nokta “asimetrik” plan anlayışı- dır. Osmanlı canlandırmacısı Milli Mimari Şekil 8. Bursa Halkevi (1938) Rönesansı’nda görülen plan ve cephedeki simet-

4147 Cumhuriyetin kültür kurumu ri anlayışına Halkevi Binaları kütlelerinde rast- ve eğitim merkezi misyonu yürüttüğü gerçeği- lanmaz. Aynı zamanda onlarda görülen üslupsal nin, binaların mimari özellikleriyle de nasıl des- yaklaşımlara da yer verilmez. Bu binalar, asi- teklendiğini ortaya koymaya çalışmıştır. metrik planlama yaklaşımları ve üslupsal beze- melerden arınmış olarak modern mimarlık diliy- le uyum içindedirler. Kaynaklar Alsaç, O., (1941). Mimar ve Mimarlık, T.C. Nafia Oysa Bozdoğan (2001), 30’larda yapılan kamu Vekaleti Bayındırlık İşleri Dergisi, Yıl:8, 7, 51 yapılarının çoğunun klasik biçimde tasarlandı- (İktisadi yürüyüşten alınarak yayınlanmış). ğını, statik, eksensel ve çoğunlukla simetrik o- Apak, R., (1938). Halkevlerinde Basit Spor Tesisle- lan bu binaların süssüz, sade cephelerinin kübik ri, Ülkü Dergisi. Arkitekt, (1934). Şahabettin, Konya Şehir Planı Üze- ve dörtgen hacimleriyle önem kazandığını belir- rine Etütler, III Halkevleri. tir. 30’ların birçok modern binasında, Avru- Arkitekt, (1936a). Halkevleri Binası-Eskişehir, Mi- pa’daki Modern Hareket’in savunduğu mekân- mar İzzet Baysal, 2, 36. sal “akışlar”, serbest planlar ve serbest cephele- Arkitekt, (1936b). Gerede Halkevi, 12, 330-332. rin görülmediğini savunur. Bu, ülkedeki kamu Arkitekt, (1936c). Karamürsel Halkevi – Mimar binaları için de geçerli olmakla beraber özellikle Leman Tomsu ve Münevver Belen, 5-6, 142-144. yarışmalar aracılığıyla ve sipariş usulü inşa edi- Arkitekt, (1937). Kayseri Halkevi Projesi, 4, 107-109. len Halkevi Binalarında Avrupa’daki modern Arkitekt, (1938a). Kadıköy Halkevi Proje Müsaba- hareketin özellikleri belirgin bir şekilde hissedi- kası, 2, 43-56. lir. Birçok örnekte rastlanan mekânsal akışkanlıkla- Arkitekt, (1938b). Şehremini Halkevi projesi, Mimar Leman Tomsu, 9, 253-256. rı, serbest plan karakterleri ve serbest cepheleriyle Arkitekt, (1938c). Bursa Halkevi projesi, Mimar halkevi binalarının modern mimari dilin oldukça Münevver Belen, 1, 18. yakın bir takipçisi olduğu söylenebilir. Arkitekt, (1938d). Manisa Halkevi Projesi, Mimar Asım Kömürcüoğlu, 3-4, 65-72. Halkevi Binalarında kamusal alanla ilişki kuran, Arkitekt, (1938e). Sivas Halkevi projesi Müsabaka- “girişler”, “bahçe ve avlular” ve “iç mekân u- sı, 3-4, 65-72. zantıları” bu binaların halkın kamusal hayatla Arkitekt, (1940a). Konya Halkevi Binası Projesi, 9- olan sıkı birliğini göstermesi bakımından önem- 10, 198-202. lidir. Ayrıca binalara birçok birimden verilen Arkitekt, (1940b). Küçük Halkevleri Tip Projeleri, farklı girişler bu binaların herkese açık be kolay 7-8, 159-163. ulaşılabilir, demokratik bir mekânsal düzene Aydın, S., (2001). Mardin Aşiret-Cemaat-Devlet, Tarih Vakfı Yayınları, İstanbul, 374-387 sahip olduğunu gösterir. Bozdoğan, S., (2001). Modernizm ve Ulusun İnşası, Metis Yayınları, İstanbul. Sonuçlar CHP Halkevleri ve Halkodaları, (1942). 1932-1942, Ankara. Bu makalede; Halkevi Binalarının, halkı aydın- CHP Halkevleri İdare ve Teşkilat Talimatnamesi, latmak için kurulan ve çağdaşlaşma düşüncesi- (1940). Zerbamaat, Ankara. nin somut olarak deneyimlendiği gerçek bir kül- CHF Halkevleri Talimatnamesi, (1932). Hakimiyet-i tür kurum olduğu ortaya konulmuştur. Çünkü Milliye Matbaası, Ankara. 30’lu yıllarda hâkim olan modernleşme projesi, Çeçen, A., (1990). Atatürk’ün Kültür Kurumu Hal- kendini en iyi Halkevlerinde ifade etmiş ve bu kevleri, Gündoğan Yayınları Ankara. kurum aracılığıyla halka ulaşmıştır. Hayriğ, M., (1935). Devrim Müzesinde Halkevleri- nin Ödevi, Ülkü Dergisi, 4, 12. Halkevi Binaları mimari dilleriyle de 30’lu yıl- Kansu, N, A., (1939). Halkevlerimiz, Ülkü dergisi Mardin, Aşiret-Cemaat Devlet, Suavi Aydın- larda etkin olan Modern mimarlık hareketini Kudret Emiroğlu-Oktay Üzel-Süha Ünsal, Tarih halka tanıtmaya çalışırlar. Vakfı, 2001, İstanbul. Oran, A,S., (1940). Kaza Merkezlerinde Yapılacak Bu çalışma, Halkevlerinin topluma ideolojik ve Halkevi Tip Projeleri Hakkında Rapor, Ülkü, politik düşünce empoze etmekten çok, bir kültür Temmuz, 457-466.

4048 A. Durukan, T. Ulusu Uraz

Önal, K., (1940). Halkevi Çalışmaları, Ülkü dergisi Sayar, S., (1940), Düzce Halkevi Projesi, Ülkü Der- Sayar, S., 1939a, Çorlu Halkevi Projesi, Ülkü gisi, Mart 1940, 85, 75. Dergisi, Temmuz 1939, 77, 457-458. Tanyeli, U., 1998, Mekanlar, Projeler, Anlamları, Üç Saraçoğlu, Ş., (1945). Halkevlerinin XIII yıldönü- Kuşak Cumhuriyet, Tarih Vakfı Yayınları, münde Başbakanımızın Söylevi, Ülkü Dergisi, 1 İstanbul, 101-102. Mart 1945, 83, 22-24. Yedigün Dergisi, (1936). Küçük bir Kasaba İçin Sayar, S., (1939a). Kırklareli Halkevi Projesi, Ülkü Halkevi, 275, 22. Dergisi, Birinci Teşrin, 80, 168. Yeşilkaya, G.N., (1999). Halkevleri İdeoloji ve Mi- Sayar, S., (1939b). Gebze Halkevi Binası Avan Pro- marlık, İletişim Yayınları, İstanbul. jesi, Ülkü Dergisi, Eylül 1939, 79, 80-81.

4149