Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (RTEÜ Journal of Social Sciences) 1 : 67-88 [201?]

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının, Bayrampaşa Belediyesi’nin Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri*

Effects of The Demographical Structure of Bayrampasa County on The Cultural Policies Of Bayrampasa Municipality

Özgenur Reyhan GÜLER**

ÖZ: Kültür kavramı oldukça geniş ve tartışmalı anlamlara sahiptir. Zira kültür, insan topluluğunun yaşadığı maddi manevi her şeydir. Buna göre kültür insan hayatında bu kadar geniş yer kaplamışsa bir politika aracı olması kaçınılmazdır. Kültür politikası Kültür Bakanlıkları ile devletin ve yerel iradeler olan belediyelerin hizmet alanına girmiştir. Belediyeler seçimle iş başına gelen yöneticiler tarafından idare edilmektedir. Her yönetici seçmenine hitap edecek bir kültür politikası gütmek zorundadır. Dolayısıyla her yöneticinin ideolojisini yansıttığı kültür politikaları çalışmanın konusunu oluşturmuştur. Türkiye’deki kültür politikalarını şekillendiren bu genelleme bir yana, üç imparatorluğa başkentlik yapmış kültür politikalarının oluşumu bakımından farklı bir yerde durmaktadır. Öyle ki İstanbul tartışmasız dünyanın en önemli kültür mekânlarından biri olarak baş göstermektedir. Dolayısıyla Bayrampaşa ilçesi de bu çerçevede ele alınmalı, kültürel değerine uygun politikalarla yönetilmelidir. Söz konusu kültürün korunması ve tanıtımında önemli bir yere sahip olan Bayrampaşa Belediyesi’ne oldukça fazla görev ve sorumluluk düşmektedir. Mevcut kültürel birikimin korunması noktasındaki gayretlerin yanında çeşitli etkinliklerle Bayrampaşa’ya yakışır bir kültür faaliyeti içerisinde olan ve bu çerçevede bir kültür politikası geliştirme eğiliminde olan Bayrampaşa Belediyesi’nin çabaları dikkate değerdir. Bu çalışmada Bayrampaşa Belediyesi’nin çok kültürlülük politikaları incelenmiştir. Anahtar sözcükler: yerel yönetimler, Bayrampaşa Belediyesi, çok kültürlülük, kültür politikası

ABSTRACT: The concept of the culture has broad and debatable range of meanings. Because culture means everything material and spiritual a human community lives in. In this light, if culture has such a large significance for the life of a human being, it inevitably becomes an instrument of policy. The culture has entered the policy area of the state through ministries of culture and that of the local administrations through municipalities. The municipalities are governed by decision makers elected by people. Every decision maker has to follow a cultural policy appealing to his voters. Therefore the case examines cultural policies reflecting the ideology of the decision maker. Besides this general context of the cultural policies in , Istanbul, a city which has been capital to three empires, stands in a unique position from the point of view of the elaboration of the cultural policies. Undoubtedly Istanbul evolves as one of the most important cultural sites in the world. Therefore Bayrampasa country should be approached in this light and should be governed in accordance with its cultural values. As the Bayrampasa Municipality has a significant function in safeguarding and promoting its culture, it assumes important roles and responsibilities in the matter. The endeavors by the Bayrampasa Municipality, which besides its efforts to cultural activities befitting Bayrampasa through its demonstrates tendency to develop a cultural policy, are noteworthy. The policies of multiculturalism of Bayrampasa Municipality were examined in this study. Keywords: local authorities, Bayrampasa Municipality, multiculturalism, cultural policy

1. GİRİŞ İstanbul, eskiden beri hareketli ve kozmopolit bir nüfusa sahip göç kenti olması itibariyle bir dünya şehridir. İstanbul; sahip olduğu konumu itibariyle uluslararası düzeyde göç veren ve göç alan bir şehirdir, yıllardır yurtdışına işgücü ve yetişmiş eleman göçü vermekte, diğer yandan da, Balkanlar, Kafkaslar, Orta Doğu ve Orta Asya ülkelerindeki yerel, siyasi ve ekonomik so- runların da etkisi ile insanların yoğun biçimde göç ettiği bir şehirdir ve nüfus artışlarını yoğunlukla göç hareketleri oluşturmuştur (Beldiceanu, 1973: 36). Bu bağlamda değişik

* İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Bilimleri tarafından desteklenmiş, “İstanbul İlçelerindeki Demografik Yapının Yerel Yönetimlerin Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri, Bayrampaşa Belediyesi Örneği” isimli yükseklisans tezinden bir çalışmadır. ** Öğretim Görevlisi, İstanbul Aydın Üniversitesi, Yerel Yönetimler, İstanbul, Türkiye, [email protected] Özgenur Reyhan GÜLER 68 zamanlarda yapılan değerlendirmelerde İstanbul nüfusunun Türkiye’nin doğum ortalamalarının altında bir doğurganlığa rağmen önemli bir nüfus artışına sahip olması; özellikle, 1960’lı yıllardan itibaren kendisini gösteren iç göçlere bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Göçle birlikte toplumsal ve kültürel ilişkilerin değişime uğradığı gerçeğine bakıldığında, göçmenler daha önce hiç bilmedikleri mekânlarda, bireylerle yeni ilişkilere girmek zorunda kalmış ve süregelen eski ilişkilerinin önemi ve içeriği de değişime uğramıştır. Bir yandan sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarını yeniden oturtmaya çalışırken öte yandan kendi kültürlerini yaşama ve yaşatma konusunda bir mücadeleye girmek zorunda kalmışlardır. Belediyesi’nin Göç ile Gelen Ailelerin Şehir Hayatına Adaptasyonu İçin Belediyeler Arası Diyalog Projesinde bahsedildiği gibi Balkanlar, Kafkaslar, Orta Doğu ve Orta Asya ülkelerinden göç ile gelen kitleler dini, ırkı, kültürü farklı milletlerin mensupları olsa dahi tarihi kültür bağlarımızın olduğu, yaklaşık 100 yıl öncesine kadar birlikte, Osmanlı İmparatorluğu altında yaşadığımız insanlardır (Zeytinburnu Belediyesi, 2009: 10). Her göçmen kitlesi, mutfaktan yemek adabına, konuşma aksanından giyim kuşam ve folklora, eğlenceden yas tutmaya kadar hemen her alanda yüzyıllar içerisinde oluşturdukları kendilerine has düşündükleri kültür değerlerini göç ettikleri mekânlara taşımış ve orada yaşatmaya çalışmıştır. Bir taraftan da gelişen yeni kültürel değerleri ve alışkanlıkları ile bir alışveriş içine girmişlerdir. Bu kültürel alışveriş sadece soydaşlar arasında değil gayrimüslim ve/veya farklı etnik kimliklerin birbiri ile tanışmasını da sağlamış, aralarında etkileşim biçiminde olmuştur. (Zeytinburnu Belediyesi, 2009: 11) Bu bağlamda farklı kimlik gruplarının hem sosyal ve kültürel adaptasyonlarını motive etme konusunda hem de farklılıkları yaşayabilme imkânlarını desteklemek konusunda yerel yönetimlerin desteği ve gücü önem arz etmektedir. Yerel yönetimler, ilçelerinde yaşayan sakinlerinin yaşam kalitesini yükseltmek ve refahını sağlamak konusunda önemli bir güce sahiptir. Yaşam kalitesi, farklılıkların kabulü ile de özellikle çok kültürlü toplumlarda yerel yönetimin çok kültürlülüğe ilişkin tavrı ve anlayışı, hitap ettiği toplumun yaşayış biçimlerini ve kalitesini doğrudan etkilemektedir. Bu bakımdan günümüzde yerel yönetimlerin önemi git gide artmaktadır. İlk denilebilecek birçok proje artık yerel yönetimler tarafından gerçekleştirilmektedir. Dolayısı ile yerel yönetimler artık toplumu peşinden sürükleme adına önemli ve etkili bir faktör olma yolunda büyük adımlar atmışlardır. Yerel yönetimlerin hedef kitlesini oluşturan ilçe nüfusu ve beklentileri yerel yönetimin hizmetlerini büyük ölçüde yönlendirmektedir. Kültür ise, toplumların belkemiği olan insanların eğitiminde, yaşam tecrübelerini ileri kuşaklara aktarımında, hayata bakış açılarının şekillenmesinde önemli rol oynayan faktörlerin başında gelmektedir. Ülkelerin sınırları içerisindeki vatandaşlarına uyguladığı kültür politikaları ne kadar büyük önem taşıyorsa yerel belediyelerin de ilçelerinde içerisindeki uyguladıkları kültür politikaları da büyük önem taşımaktadır. Geçmiş yıllarda ulusaldan yerele giden bir yönetim anlayışı varken artık tüm dünyada yerel yönetimler ve uyguladıkları politikalar ve kendi içlerindeki hizmet yarışı, yerelin önemini arttırmıştır. 1.1. Bayrampaşa İlçesi’nin Tarihi İstanbul’un Bayrampaşa semtine adını veren paşa, Davut paşa semtinde dünyaya gelmiş, doğum tarihi tam olarak bilinmeyen paşadır. Paşa’nın babasının adı Kurd Ağa, ailenin menşei ise Amasya’nın Lâdik kasabası olarak geçmektedir. Bayram Paşa sırasıyla; Yeniçeri Kethüdası (1623), Mısır Valisi (1625), Divan-ı Hümayun Veziri (1628), Rumeli Beylerbeyi, 4. Murat’ın 2. Veziri, İstanbul Kaymakamı, 1637’de de sadrazam olmuştur. Rumelide bulunan Eğri Dere Kalesinin onarımını yaptırmış bunun için bu kalenin Bayram Paşa Hisarı olarak anıldığı Evliya Çelebi tarafından da ifade edilmektedir. İstanbul’da yapılması düşünülen nüfus sayımı için şehrin etrafındaki surların iç ve dışındaki düzensiz ve usulsüz yapılan yerleşmeleri istimlâk ettirmiş ve yıktırmıştır. Tarihi surları tamir ettirmiş ve dış yüzeylerini boyatmıştır.

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 69

1950’li yıllarda İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak amacıyla Mimar Sinan tarafından yapılan temiz su kanallarına, semtte binaların atık su giderlerinin hatalı bağlanması sonucu kolera salgını meydana gelmiştir. Bu salgına bağlı olarak çok sayıda insan yaşamını yitirmiştir. Dönemin yöneticileri tarafından, o güne kadar Sağmalcılar diye adlandırılan mahallenin adının zihinlere kolera sözcüğüyle birlikte yerleştiği düşünülerek, Dördüncü Murad’ın sadrazamlarından Bayram Paşa’nın burada bir çiftlik sahibi olmasından esinlenilerek Sağmalcılar adı, 1978’de Bayrampaşa olarak değiştirilmiştir. Bayrampaşa günümüzde 11 mahalleden ve yaklaşık 300 bin yerleşik nüfustan oluşan bir yerleşim yeridir. Bayrampaşa; iş, eğitim, kültür, alış-veriş ve otogar gibi önemli bir ulaşım noktasını bünyesinde barındırmasından dolayı nüfusu gün içinde 1 milyona yaklaşmaktadır. İstanbul’un Avrupa yakasında yer alan Bayrampaşa, doğudan Eyüp, batıdan Esenler, güneyden Zeytinburnu, kuzeydoğudan Gaziosmanpaşa ile çevrilidir. Eyüp’ün bir semti olan Bayrampaşa’ya 1990 yılında ilçe statüsü verilmiştir. Bugün çağdaş bir kent görünümünde olan Bayrampaşa’nın tarihi, Osmanlı İmparatorluğu’na kadar uzanmaktadır. 1453’te Sultan Mehmet’in İstanbul’u kuşatması sırasında, askeri yığınak ve karargâh yeri olarak seçilen Bayrampaşa, daha sonra savunma amaçlı kullanılmış, bölgeye askeri hastane, kışla ve sığınaklar yapılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde, Osmanlı’nın Balkan hâkimiyetinin sona ermesiyle birlikte binlerce Müslüman, Balkan coğrafyasından, İstanbul ve Anadolu’ya göç etmek zorunda kalmıştır. Bayrampaşa ilçesi, İstanbul’un Avrupa yakasında yer almakla birlikte, son yirmi yılda hızlı gelişme göstermiş nüfusun yoğun olduğu bir ilçedir. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yapılan adrese dayalı nüfus kayıt sistemi bilgilerine göre nüfusu 272.000 yüzölçümü ise 990 hektardır. Osmanlı döneminde İstanbul’un önce kuşatılması sonra alınmasından sonra ilçenin bir bölümü bağ ve bahçe tarımına ayrılmıştır. O dönemlerde büyük bir bölümü ormanlık ve fundalıklarla kaplı olan ilçede, 1927'de Bulgaristan'ın Filibe Şehrinden göç eden ve yöreye ilk yerleşen göçmen grubuna tarım için ayrılan bölgede bağcılık yapılmış, sağmal inekler yetiştirilmek üzere Veli bey (Demirkapı), Ferhat paşa ( Şekil 1) ve Cicoz adlı çiftlikler kurulmuştur. İstanbul halkının 1950'lere kadar mesire yeri olan ve gelenlerin istedikleri kadar üzüm yedikleri, ancak dışarıya çıkartamadıkları meşhur Numune bağları, Abdi İpekçi Caddesi ile O-1 Karayolu arasındaydı. Adı Anılan bağlardan geriye bugün ilçenin merkezi olan “Numune bağ Caddesi” adı kalmıştır. Bugünkü Bayrampaşa’nın ilk nüvesini oluşturan ve 1954'te köy statüsüne getirilen Sağmalcılar, Rami Bucağı sınırları içindeydi ve Maltepe Askeri Kışlası nedeniyle Kışla Arkası olarak da anılmaktaydı.

Şekil 1.1: Ferhatpaşa Çiftliğinden Görünüm Özgenur Reyhan GÜLER 70

1.2. Bayrampaşa İlçesi’nin Konumu Bayrampaşa İlçesi, İstanbul İli’nin Avrupa yakasının batı kesiminde, Çatalca Yarımadası üzerinde yer almaktadır. İlçe doğusunda Eyüp, güneyinde Zeytinburnu, batısında Esenler, kuzey ve kuzeydoğusunda Gaziosmanpaşa İlçeleri ile çevrilidir. İlçe sınırlarının yaklaşık yüzölçümü 961,31 ha'dır.

Şekil 1.2: Bayrampaşa İlçesi’nin İstanbul’daki konumu

Şekil 1.3: 1946 Yılında Bayrampaşa İlçesi

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 71

Şekil 1.4: Günümüzde Bayrampaşa İlçesi-1

Şekil 1.5: Günümüzde Bayrampaşa İlçesi-2

İstanbul’un Avrupa yakasında tarihi yarımadanın bitişiğinde konumlanmış, Bayrampaşa İlçesi, ulaşım açısından stratejik bir noktada bulunmaktadır. Karayolu ve raylı sistem olmak üzere iki farklı ulaşım olanağı bulunmaktadır. İlçeye Edirnekapı-Şehitlik tüneli çıkışında E-5 karayolu güzergâhı olarak, Avrupa Transit Kara Yolu (TEM) bağlantı yolu üzerinden veya Topkapı Cevizlibağ mevkiinden kuzeye doğru çıkılarak ulaşılabilmektedir. Ayrıca hafif metro ile de ulaşım mümkündür. Bölgede toplu ulaşım, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Otobüs İşletmesi (İETT) otobüsleri, özel minibüsler ve Aksaray-Otogar-Esenler ve Aksaray-Otogar-Havalimanı hattında çalışan hafif metro ile sağlanmaktadır, bu raylı sistem hattı haricinde, kuzey-güney Özgenur Reyhan GÜLER 72 paralelinde ilçeyi baştan sona kadar takip eden Edirnekapı- hafif metro hattıyla da toplu ulaşım sağlanmaktadır. Ayrıca TEM otoyolundan Bayrampaşa’ya giriş ve çıkış bağlantı yolları bulunmaktadır. Deniz ve Havayolu ulaşımı ise fazla uzak olmayıp birer vasıta ile ulaşılabilmektedir. (Ay, 2012: 77-78) 1.3. Bayrampaşa’nın Demografik Yapısı ve İlçeye Yapılan Göçler Bayrampaşa ilçesi tarihine baktığımızda, İstanbul’un en çok göç alan ilçelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü Bayrampaşa ilçesi komşu ülkelerden gelen göç gruplarının buraya yerleşmesiyle kurulmuş ve göçle büyümüş bir ilçedir. Bayrampaşa nüfusunun %60'ı iç ve dış göçle gelmiş kişilerden oluşmaktadır. Göçmenlerin geldikleri yerler ise Orta Asya ve Balkanlardan Karadeniz’e kadar çok çeşitlidir. İlçede 1960’lı yıllarda 4000-5000 hane olan nüfus, 1965’de 10.000 hane, 1970’de 40.000 hane olmuştur. 1970 nüfus sayımına göre 124.085 olan ilçenin nüfusu, 1990 yılında 212.670 kişi, 1997 yılında 240.427 kişi, 2000 yılında 246.692 kişi, 2007 yılında 272.196 kişi ve bu tarihten sonra İlçede bulunan Cezaevinin gitmesinin etkisiyle azalan nüfus, 2011 yılı itibariyle 269.709 kişi olmuştur. (Ay, 2012: 86) Tablo 1. TÜİK Verilerine Göre 1985-2012 Yılları Arasında Bayrampaşa İlçesinin Nüfus Grafiği Mahalleler 1985 1990 1997 2000 2007 2012 Altıntepsi 21.397 19.212 22.361 23.538 27.217 27.191 İsmetpaşa 15.588 16.332 12.367 12.439 17.081 14.093 Cevatpaşa 0 7.701 15.162 16.310 19.020 19.107 Kartaltepe 29.587 31.500 37.943 39.239 44.789 44.563 Kocatepe 0 12.629 15.242 16.748 20.659 20.271 Muratpaşa 27.798 30.332 32.137 32.639 35.740 34.836 Orta 13.615 15.331 15.753 14.626 16.474 15.815 Terazidere 11.230 11.542 12.367 13.200 14.780 15.475 Vatan 10.088 10.042 9.838 9.898 11.321 10.860 Yenidoğan 14.396 13.539 15.757 16.144 17.520 18.147 Yıldırım 34.241 44.410 41.743 43.093 47.595 49.351 Toplam 177.940 212.570 230.670 237.874 272.196 269.709

2012 yılı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine bakıldığında, Bayrampaşa genelindeki iç göç kompozisyonu ve nüfus yapısı incelenirse önemli oranın, Karadeniz ve Trakya bölgesinden gelen göçmenler oluştuğu görülmektedir. Türkiye’nin çeşitli illerinden ilçeye göç eden nüfusta oranlar incelendiğinde, Kastamonu ilk sırada, Kırklareli ikinci sırada ve Giresun üçüncü sırada ve Sinop dördüncü sırada yer almaktadır. İlçedeki dış göç kompozisyonuna bakılır ise; Bayrampaşa’ya göç etmiş olan Balkan göçmenlerinin, Bulgaristan, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Bosna Hersek, Karadağ ve Yunanistan bölgesinden oluşmakta olduğu göze çarpmaktadır. Bunun neticesinde ilçede Balkan ağırlıklı çok kültürlü bir yapı söz konusu olmuştur. Bayrampaşa İlçesi’nde oluşan bu çok kültürlü yapı, tarihsel süre içerisinde farklı kültürlerin bir araya gelmesinden kaynaklanmaktadır (Arı, 1960: 5). 1912 – 1913 Balkan Savaşı sırasında 117.352, 1914 – 1915 Birinci Dünya Savaşı sırasında da yaklaşık 120.556 göçmenin Anadolu’ya geldiği tahmin edilmektedir. Birinci Dünya Savaşına kadar Kafkasya’dan, Balkanlardan ve Ege adalarından Anadolu’ya gelen göçmenlerin sayısı bir milyonun üstündedir (Kemaloğlu, 2012).

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 73

Bayrampaşa İlçesi’nde bu balkan ağırlıklı çok kültürlü yapıyı oluşturan bir diğer neden ise ilçede bulunan Büyük İstanbul Otogarıdır. İlçe sınırları içerisinde bulunan Büyük İstanbul Otogarının, İstanbul’un en büyük ulaşım toplanma ve dağılma noktası olması göçmenlerin, bilmediği bir şehre adım atar atmaz, otogardan sonraki ilk veya ikinci durak olan Bayrampaşa’yı yakın görmelerinde ve buraya yerleşmelerinde büyük etki taşımaktadır. Bayrampaşa’da nüfusun % 48 ini oluşturan Balkan kökenli vatandaşlar kendilerini , “Muhacir”, “Göçmen”, “Boşnak”, “Hersek”, alanda yapılan görüşmelerde bunlara ek olarak “Trakyalı”, “Sancaklı”, “Karadağlı” diye adlandırmaktadırlar. 1927’de Bulgaristan’dan başlayan, 1950’lerde Makedonya’dan gelen insanlarla artan ve 1960’lı yıllarda Yugoslavya’dan göç eden Boşnaklarla doruğa ulaşan göç dalgası, Bayrampaşa’nın çok kültürlü altyapısının oluşmasında fazlasıyla etkili olmuştur. 1927’den itibaren gruplar halinde Bulgaristan ve Yugoslavya’dan gelen göçmenlere ilaveten 1955’te İstanbul’un iki büyük caddesi olan Vatan ve Millet Caddeleri yapılırken evleri istimlâke uğrayan vatandaşların çoğunun Bayrampaşa’ya yerleşmesi, bölge nüfusunun artmasına neden olmuştur. Türkiye’de 1950’den itibaren kendini gösteren kentleşme olgusuna bağlı olarak, Anadolu’dan İstanbul’a göç eden insanların bir bölümü yerleşim yeri olarak Bayrampaşa’yı seçmiştir. Bölgeye 1950’li yıllarda yapılan fabrikalar, Bayrampaşa’nın yerleşim alanı olarak tercih edilmesinde oldukça etkili olmuştur. Etnik kökenlerde bilinmezlik durumu genel anlamda olmamakla birlikte, zaten Türkiye’nin son yıllarda AB ile entegrasyon anlayışı ve düzenlemeleri çerçevesinde gelişen özgürlükçü iklim bağlamında etnik kimliklerin kendilerini kamusal alanda ifade imkanları gelişmiştir. Etnik kökenlere bir yandan sahip çıkılırken, belediyeler tarafından yapılan gerekli araştırma ve anketler sonucunda hangi mahallelerde hangi kesimler mevcut ve hangi talepleri var bunların hepsi artık yerel bazda incelenip hizmetler bu verilere göre gerçekleşmektedir. Türkiye İstatistik Kurumuna göre, Bayrampaşa ilçesi nüfusu son yapılan oy sayımında 272.000 olarak tespit edilmiştir. Bugün yaklaşık 276.000 olarak tahmin edilen nüfusun yaklaşık % 48’i balkan ve Trakya kökenli olduğu bilinmektedir. Bu da 140.000’ e yaklaşan bir Balkan nüfusunun olduğunu göstermektedir. Geri kalan nüfus içerisinde Çerkezler 10–20.000 arası, İç Anadolu kökenliler 15–25.000 arası, Doğu kökenli vatandaşlar 20–25.000 arası ve geri kalan yüzdelik kısım ise diğer yerler arasında dağılmaktadır.

1.4. Kültürel Belediyecilik Kavramı Özellikle hükümetin sosyal politikalar anlamında son on yılda attığı adımlara dayanarak yerel yönetimler, kentlerin fiziki ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra kentte yaşayanların kültürel ihtiyaçlarını karşılamakla da yükümlüdürler. Bu sebeple yerel yönetimlerin bir kolu olan belediyeler, kentlilerin fiziki, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişiminden de sorumludur. (Kaya, 2007: 13) Kültürel belediyecilik kavramı ise bir yönetim tarzı olarak Türkiye’de belediyelerin gündemine son zamanda yoğun olarak girmeye başlamıştır. Belediyeler varoş diye tabir edilen yerler de dâhil olmak üzere içinde yaşayan topluluğun hem sosyal hem de fiziki ihtiyaç ve taleplerini karşılamakla yükümlüdür. Bu nedenle sosyal belediyecilikte nasıl ki yol yapımı, temiz bir çevre, sağlık-eğitim yardımları, barınma yardımı gibi hizmetler son derece önemli ise, kültürel belediyecilik için de tiyatro, spor, sinema, kütüphane, bilim merkezleri gibi aktivitelerin gerçekleştirilmesi de önem arz etmektedir. Vatandaşların sosyalleşmesi ve kültür seviyelerinin arttırılarak birbirleriyle kaynaşmaları, dışlanmışlık duygusunun ortadan kaldırılması ve vatandaşların ruhsal gelişimlerinin de sağlanarak kendilerine olan güvenin artması böylelikle sağlanmaktadır. Toplumdaki kültür gereksinmesi, yerel düzeyde daha etkin ve verimli olarak karşılanabilir. Yerel yönetimler, kültür gereksinimlerini karşılamak amacıyla yerel toplumun Özgenur Reyhan GÜLER 74 değerlerini geleneklerini yaşatmak, geliştirmek, yenilerini yaratmak işlevini yüklenebilir durumdadırlar. Ayrıca büyüklüklerine ve mali olanaklarına göree farklılıklar olmakla birlikte, yerel yönetimler her basamaktaki kültür kurumlarıyla ilgili sorumlulukları yerel halkın destek ve katkılarını da sağlayarak daha nitelikli biçimde karşılayabilir (Öztaş ve Zengin, 2008: 165). Kaya’ya göre, yerel yönetimler kültürel hizmetlerin oluşturulmasında ve kültürel belediyeciliğin gerçekleşmesinde yaşamsal bir rol oynar. Bu nedenle yerel yönetimler, kentin kültürel geleneği ve kent halkının kültürel özellikleri ışığında bir kültür politikası oluşturma ve uygulama yetkisine sahip olmalıdır (Kaya, 2007: 158). İsen’e göre ise, kültürün kalkınma sürecinde etkin bir rol oynayabilmesi için merkezi yönetimin yanında yerel yönetimlere de önemli görevler düşmektedir. Bu görevleri yerine getirmeleri için yerel yönetimlerin yeterli maddi imkanların yanında uygun enstrümanlara da sahip olması gerekir. Bu noktada çoğulculuğu da öne çıkaran, herkesin kendisini dilediği gibi ifade etmesine imkan veren, sanatı ve yaratıcılığı destekleyen, kültürel hayata toplumun her kesiminin kolay erişimini ve katılımını sağlayan kültür programlarının yönetimi yerel yönetimlerin en önemli görevlerinden biridir (İsen, 2007: 16). Kentlerde göç yoluyla yoğunlaşan nüfusun kent kültürüne katkıda bulunması ancak bu nüfusun yaşadığı çevreye uyum sağlaması ile mümkündür. Kent kültürü ancak, kentte yaşayanların ortak bir kültürel atmosfer oluşturması ve ona katkıda bulunma iradesi ortaya koymasıyla oluşur. Kentlerin kendi kimliklerini oluşturmaları ve gelecek kuşaklara aktarmaları ancak kültürün etkin kullanımıyla mümkün olabilir. Canlı bir kavram olarak yaşamaya, değişmeye ve gelişmeye açık olabilmesi için kültürün yerel kaynaklar ve sivil inisiyatifler tarafından sahiplenilmesine ihtiyaç vardır (İsen, 2007: 14). Yerel yönetimlerin kültür faaliyetlerinin ivme kazanması sonucu kültürel belediyecilik, diğer hizmetleri bütünleyen vazgeçilmez bir öğe haline gelmektedir. Sonuçta yerel yönetimler eliyle bağımsız, yaratıcı ve kitlesel bir kültür anlayışı oluşturulabilir.

1.5. Bayrampaşa Belediyesi’nin Çok kültürlülük Anlayışı Çok kültürlülük anlayışı bilindiği gibi II. Dünya Savaşı’ndan sonra dünya literatürüne girmiş bir terimdir. Nedeni siyasi, ekonomik ve benzer olan göçler sonucu ya da tarihi geçmişe bağlı olarak aynı sınırlarda yaşayan ama değişik ırka, dile ve dine sahip olan toplulukların oluşturduğu sisteme ve siyasi otoritenin bu topluluklara gösterdiği anlayışa çok kültürlülük denmektedir. Nüfusun demografik yapısını dikkate alarak organizasyonlar yapmaya çalışan Bayrampaşa Belediyesi ilçe içerisindeki hemen hemen her vatandaşa aynı derecede yaklaşıp aynı ilgiyi göstermektedir. Ama bu yaklaşım nüfusun dağılımına göre şekillenmektedir. Bayrampaşa Belediyesinde, ilçe içerisinde etnik kökenler incelenmekle kalmayıp AKOS (Akıllı Kent Otomasyon Sistemi) sayesinde hangi evde kaç kişi yaşıyor, kaç kişi okuyor, doğum yerleri vs. tüm bilgiler belediye arşivlerinde mevcut olarak görülmektedir. Hem meşruiyet hem de diyalog için gerekli olan kültürel farklılıkların yönetimi Bayrampaşa ilçesinde çeşitli stratejilerle yönetilmektedir. Mahallelerdeki komşuluk ilişkileri, genelde farklı kesimlerin belirli bölgelerde toplanmasına ancak farklı kültürlerden gelmelerinden ötürü sıcak mahalle ortamlarında kendi kültürlerini yaşatmaya çalışmaktadırlar, bu anlamda belediyeler bu sıcak ilişkiler üzerine kurulmuş mahalle kültürünü korumakla zaten çok kültürlülüğü korumuş olmaktadır. Çok kültürlülüğü yönetmek esasında zor bir iştir, fakat ortak noktaların birleştirici özelliğini ve farklı yönlerin zenginliğini insanlar arasında birleştirici bir rol olarak kullanarak bu mümkün hale getirilebilir. Her bir kesime eşit yaklaşmak, yönetimde ve hizmette ayrım gözetmemek ve tüm kesimlere açık kapı bırakmak başlıca prensipler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 75

2. YÖNTEM Çalışmada; Bayrampaşa İlçesi’nde yaşayan göçmenlerinin kimlik algısı, aidiyet oluşumları ve bunlara ilişkin söylem biçimleri, yaşadıkları deneyimler, topluma katılma ve bütünleşme düzeyleri; sosyal ve kültürel özellikleri konusunda bilgilere yer verilmiştir. Bu bağlamda Bayrampaşa ilçesinin tarihinden ve konumundan bahsedilmiş, İstanbul’un değişik zamanlarda iç ve dış göçlerle büyümesine, Bayrampaşa ilçesinin bu göçler sonucu uğradığı değişime ve çok kültürlü yapısına değinilmiştir. Bayrampaşa Belediyesi’nin dünden bugüne siyasi stratejisi ve benimsediği çok kültürlülük anlayışı anlatılarak ilçesinde yaşayan etnik çoğunluğa karşı bakış açısı ve yaklaşımı analiz edilmiştir. Aynı zamanda belediyenin göçmenlere yönelik proje ve açılımları kronolojik olarak sıralanmıştır. Aynı zamanda göçler sonucu oluşan kültürel çeşitliliğin, yerel yönetimler açısından nasıl değerlendirildiği anlatılmış, belediyelerin kültürel çeşitliliği yönetme şekilleri çok kültürlülük kavramlarıyla tespit edilmeye çalışılmıştır. Yine çalışmada Bayrampaşa ilçesinde bulunan Balkan hemşeri dernekleri hakkında bilgiler verilmiş ve oluşturulan kültürel sermayede hemşeri derneklerinin rolü anlatılmıştır. Bayrampaşa Belediyesi’nin gerçekleştirdiği Balkan kültürüne ağırlık veren projelerin, kültür yönetimi gözüyle değerlendirilmesi yapılarak gerçekleştirilen projelerin benimsenen bu çok kültürlü politikaya katkısı irdelenmiştir. Çalışmanın kapsamını Bayrampaşa Belediyesi sınırları içerisinde yaşayan ve önemli bir nüfus payına sahip olan Balkan göçmenleri oluşturmaktadır. İlçenin yönetim stratejisine bakıldığında ise bu demografik çeşitliliğin ve etnik yoğunluğun ilçe yönetiminin dikkatinden kaçmadığı gözlenmektedir. Bu bağlamda Bayrampaşa Belediye başkanı Atila Aydıner’in kültürel bağı koruma ve yaşatmaya yönelik attığı adımlar ve verdiği hizmetler belediyenin çok kültürlülük politikası bağlamında yadsınamayacak derecede önem arz etmektedir.

3. BULGULAR 3.1. Bayrampaşa Belediyesi’nin Göçmenlere Yönelik Projeleri ve Açılımları Bayrampaşa Belediyesi’nde Kültürel etkinlikler 1994 senesinden bugüne kadar belirli bir istikrar ile süregelmiştir. Ramazan etkinliklerinden sonra en istikrarlı uzun süreli program 23 Nisan vesilesiyle yapılan “Çocuk Şenlikleri” olmuştur. Zaman zaman 19 Mayıs, Mehmet Akif, Çanakkale gibi anma ve özel gün ve haftalar da etkinliklerle kutlanmıştır. Her ramazan tam bir ay süren balkanlara yolculuk bereket konvoyu ile gerçekleştirilmektedir. Baygem ile birlikte gerçekleştirilen ve 10 gün süren gençlik şölenleri, yine 10 gün süren çocuk şenlikleri, dünyanın 116 değişik ülkesinden gelen ve Türkiye’de bir ilk olan “dünya genç birleşmiş milletler” organizasyonu, yine her ramazanda her sokağa her caddeye ulaşıp oranın kültürüne uygun yapılan iftar programları ve sahne sanatları belediyenin yaptığı bazı çalışmalar arasındadır. Erzurumlular derneğinden tutun da Üsküplüler derneğine kadar, Rizeliler derneğinden tutunda Hakkârililer derneğine kadar her bölge her kesime ait dernek Bayrampaşa’da bulunmaktadır ve faaliyetlerini özgür bir şekilde gerçekleştirmektedirler.

3.1.1. Balkanlarda Ramazan Projesi (Kardeşlik Sınır Tanımaz Projesi) Balkanlarla temelde atılmış olan köklü ilişkileri sürdürmek amacıyla Bayrampaşa Belediyesi 7 yıldır her ramazan Balkanlara gitmektedir. 1994 yılında Bayrampaşa’da yapılmaya başlanan Bayrampaşa’da ramazan etkinlikleri, 2005 yılından itibaren ilçenin ve ülkemiz sınırlarını aşarak Türkiye’de, Balkanlarda ve Avrupa’da gerçekleştirilmiştir. Sponsorların desteğiyle yapılmış olan bu uluslararası projeye Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, Kültür Bakanlığı ve TİKA gibi devlet kurumları aktif destekte bulunmuşlardır. Özgenur Reyhan GÜLER 76

Ramazan ayını Balkan topraklarında binlerce Km yol kat ederek balkanlarda yaşayan vatandaşlarla beraber iftar programları düzenleyen Bereket Konvoyu Bayrampaşa Belediyesi’nin öncülüğünde 7 yıldır Balkan ülkelerinde programlar yapmaktadır. Bayrampaşa Belediyesi’ne göre gidildiğinde ve görüldüğünde çok açık olarak görüleceği gibi o bölgelerdeki yaşamların genel çizgisi, ülkemiz insanının yaşamının genel çizgisinin bir benzerinden ibarettir. Bu benzerlik aradan uzun yıllar geçmiş olmasına, değişik uygulamalar yaşanmış olmasına rağmen hala varlığını sürdürecek kadar güçlüdür. Balkan coğrafyasında yaşayan müslüman halkın, her türlü engellere ve farklı politikalara rağmen yüzü Türkiye'ye dönüktür ve gönlünde Türkiye yatmaktadır. Bu coğrafyanın hemen hemen her karesinde Türkiye ile ilgili bir bağlantı, bir yakınlık ve bir ilişki söz konusudur. Bayrampaşa Belediyesinin "Kardeşlik Sınır Tanımaz" diyerek çıktığı yolculuğun, adı "Balkanlarda Ramazan" olmuştur. Balkan ülkeleriyle tarihimizden gelen yakınlık ile orada yaşayan halklarla sıkı bir ilişki içinde olunmuştur. Balkan ülkeleri ve orada yaşayan halklarla olan beraberlik sadece tarih arka planın bir ürünü de değildir. Tarihi arka planın yanı sıra ortak değerler silsilesi de Bayrampaşa’yı o topraklara çekmektedir. Bugünkü dış politikada güdülen “bütün komşular ile sıfır problem” anlayışı çerçevesinde gerçekleşen Kardeşlik Sınır Tanımaz Projesi 7 yıl boyunca Ramazan Ayı çerçevesinde düzenlenmiştir. Projenin uygulayıcısı Atila Aydıner’e göre gerçekleşen ‘’Komşuluk İftarları’’ kaybolmaya yüz tutmuş komşuluk ilişkilerini tekrar canlandırırken dostluk, arkadaşlık, akrabalık ve komşuluk kavramlarının önemini göstermektedir. Kardeşlik Sınır Tanımaz projesi kapsamında Bayrampaşa Belediyesinin düzenlediği Bereket Konvoy’u 2005 yılından bugüne kadar 9 balkan ülkesinde (Bosna-Hersek-Bulgaristan-Makedonya-Kosova-Sırbistan-Karadağ- Yunanistan-Arnavutluk-Romanya) 60’a yakın şehir, 3 Avrupa ülkesinde (Almanya-Avusturya- Fransa) 5 şehir, Lübnan’da ve Türkiye’de 25 şehirde 500.000’i aşkın vatandaşa ulaşmıştır. Bayrampaşa Belediye Başkanı, Bosna-Hersek halkının 1992–1995 yıllarında yaşanan savaşta büyük acılar gördüğünü belirterek, bu acıyı biraz dindirmek, kardeşliği pekiştirmek ve Türkiye'nin buradaki halkın yanında olduğunu göstermek amacıyla her yıl ilk iftarı Bosna- Hersek'te yaptıklarını belirtmiştir. Bayrampaşa Belediyesi’nin ‘’Kardeşlik Sınır Tanımaz’’sloganıyla 2012 yılında 8.kez yola çıkan Bereket Konvoyu Zenitsa kentinde yaklaşık 3500 kişiye iftar vermiştir. Proje kapsamında Anadolu’da 30’a yakın şehir merkezine gidilmiş, Lübnan’da iftar programları düzenlenmiş, Almanya, Avusturya ve Fransa’da ramazan etkinlikleri ve iftar programları düzenlenmiştir.

3.1.2. “Hu Komşu Komşu” Projesi İstanbul’un Avrupalı Kardeşleri İstanbul 2010 ‘’Hu, Komşu Komşu’’ adı altında düzenlenen etkinlikte Bayrampaşa Belediyesi, Balkan kültürünü yerleşimcileriyle canlı olarak yaşatmayı hedeflemiştir. Bu kapsamda gerek sosyal anlamda gerekse kültürel anlamda ilişkilerini canlı tuttuğu Üsküp Çayır Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştirdiği, çocuklara yönelik kültürel ve sanatsal bir projedir. Proje kapsamında Çayır Belediyesinin temin ettiği 07–13 yaş grubu 20 çocuk 10 kişilik koçlarıyla/aileleriyle birlikte İstanbul’a gelerek kendi kültürlerini yansıtan etkinliklerde bulunmuşlardır. Bu etkinliklerin içeriğini geleneksel danslar, geleneksel şarkıların icra ettiği çocuk korosu, tanıtıcı sergiler oluşturmuştur. Karşılıklı etkileşim içerisinde hem İstanbul’u çocukların komşu kültürü tanımaları, hem de Çayır’dan gelecek çocukların İstanbul kültürünü tanımaları açısından proje tasarlanmıştır. Projede amaçlanan; İki komşu kültürün çocuk bireyler arasında tanınmasını sağlamak, Planlanan yarışmalar, oyuncak, bilim ve karikatür atölyeleri, mini hayvanat bahçeleri ile çocukları farklı ve eğlenceli bir platformda ağırlamak ve kaynaştırmak olmuştur. Hedeflenen nokta ise; 7–13 yaş gurubu ilköğretim çocukları ve Makedonya’dan gelecek çocuklar ve velileri iki komşu kültürün çocuk bireyler arasında tanınmasını sağlamak, çocuk bireyler arasında sosyal ve kültürel bağın oluşmasına destek olmak olmuştur.

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 77

3.1.3. Mostar Köprüsü Kanuni Sultan Süleyman’ın baş mimarı Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından tasarlanan köprü, 9 yılda inşa edilmiş ve 1566'da tamamlanmıştır. Kentin erkeklerinin, nişanlılarına cesaretlerini kanıtlamak için düğün öncesinde köprüden Neretva nehrine atlamaları da köprünün ününe sanki ün katmıştır. Köprüye ilk saldırı 1992'de Bosnalı Sırplar tarafından düzenlenmiş, Kasım 1993'te Hırvat tankları köprüye daha büyük zarar veren saldırılarına başlamışlardır. Kasım ayının sonunda ise köprü tamamen yıkılmış ve 456 kalıp taş Neretva'nın sularına gömülmüştür. Köprünün yeniden inşaatı için çalışmalar 1997'de, UNESCO, Dünya Bankası, Avrupa Bankası ve başta Türkiye olmak üzere İtalya, Hollanda, Hırvatistan gibi ülkelerin bağışlarıyla eski haline uygun olarak yeniden başlamış olup, inşasını bir Türk firması gerçekleştirmiştir. Osmanlı Mimarisindeki önemli yerini her zaman koruyan kilit taşı için Osmanlı tekniklerinin aynısı kullanılmıştır. 30 metre uzunluğundaki, 20 metre yüksekliğindeki köprünün kemerindeki çalışma Haziran 2002'de başlamış olup 111 sıra taştan yapılan köprünün tamamlanma işareti olan 56. sıradaki kilit taşı, 26 Ağustos 2003'te yerine konulmuştur.

Şekil 1.6. Bosna-Hersek'in Mostar Şehrindeki Mostar Köprüsü

Özgenur Reyhan GÜLER 78

Şekil 1.7. Bayrampaşa İlçesi, Kocatepe Mahallesi’ndeki Mostar Köprüsü

Şekilde görülen Bayrampaşa İlçesi’nin Kocatepe Mahallesi’nde 2009 yılında inşa edilen Mostar Köprüsü, Kartaltepe ve Kocatepe mahallelerini birbirine bağlamaktadır. Bosna-Hersek Cumhuriyeti'nin Mostar şehrinde Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566 yılında inşa edilen Mostar Köprüsü'nün tıpa tıp benzeri yüzde 48'lik Balkan göçmeni nüfusuna sahip Bayrampaşa'da inşa edilmiştir. Bayrampaşa Kocatepe Mahallesi, 50. Yüzyıl Caddesi üzerine inşa edilen Mostar Köprüsü, 9 metre yüksekliğinde ve 51 metre uzunluğundadır. Köprüde gerçek Mostar Köprüsü'nde kullanılan taşın benzeri olan Afyon Köyke taşı kullanılmıştır. Köprü Projesi, Balkanlarla olan maneviyatın ötesinde, simgesel boyutta yer aldığı bir çalışma olarak görülmektedir.

3.1.4. Balkan Forumu Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) tarafından düzenlenen ‘100. Yılında Balkan Savaşları, Çatışmaların Önlenmesi, Barış ve Refah Vizyonu’ konularını kapsayan 5. Uluslararası Balkan Forumu Bayrampaşa Belediyesi tarafından gerçekleştirilmiştir. Foruma 11’i Balkan ülkesi olmak üzere, toplam 13 ülkeden devlet temsilcisi, akademisyen, uzman, araştırmacı, bürokrat, gazeteci ve diplomat katılmıştır. Bayrampaşa Belediyesi TASAM’ın organize ettiği 5. Uluslararası Balkan Forumu’nun katılımcılarını ve Bosna ile Sırbistan Türk Büyükelçilerini Balkan Forumu kapsamında misafir etmiştir. Forumda Balkanlar’da süregelen ve ileride ortaya çıkabilecek çatışmaların çözümü ile barışın sağlanması konuları da masaya yatırılmıştır. Forumda, Balkan Savaşları sonucunda ortaya çıkan devletlerin 20. yüzyıl başından günümüze kadarki süreç içinde geçirdiği değişim ve dönüşümlerin siyasi ve ekonomik sonuçlarından çok, bunların Balkan halklarının günlük hayatını nasıl etkilediğinin tartışılması amaçlanmıştır. Bu doğrultuda, 2010 yılı Haziran ayında İstanbul’da bir Balkan ülkeleri yerel yönetimler forumu organize etmek; bu forumda yerel yönetimler olarak bölgesel ölçekte ve yerel düzeyde bir işbirliği tesis etmek üzere müştereken neler yapılması gerektiğini ele almak kararlaştırılmıştır. İkinci düşünce olarak ise, Forum faaliyetinin yanı sıra ve onu destekleyici olmak üzere aynı organizasyon kapsamında bir fuar organizasyonu gerçekleştirmek olmuştur. Fuar

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 79 organizasyonu ile hem katılımcı il/ilçelerin özgün ürün ve eserlerini tanıtma olanağının oluşması, hem de bölgesel ekonomik gelişmeye yönelik özel sektör kuruluşlarının bir araya gelerek yeni fırsatlar doğuracak bir ortamın tesisi amaçlanmıştır. Yukarıda belirtilen çerçevede hazırlıkları yapılan Balkan Belediyeleri işbirliği ve Dayanışma Forumu 23-25 Haziran 2010 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilmiştir. Forum’da TC. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu aşağıda metni sunulan konuşmayı yaparak, çalışmaları tebrik ve teşvik etmiştir. Görülmektedir ki, Bayrampaşa Belediyesi, Balkan Bölgesi ülke ve halklarına özel bir yakınlık ve ilgi duymaktadır. Çeşitli özelliklerinin yanı sıra, nüfusunun yaklaşık %48’ını balkan orijinli vatandaşları oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı, Bayrampaşa Belediyesi balkanlara hep özel bir ilgi olduğu izlenmiştir. Bu çerçevede temaslarını geliştirmek, ilişkilerini ilerletmek ve hissettiği kardeşliği canlı tutabilmek üzere; “Kardeşlik Sınır Tanımaz” sloganıyla “Balkanlarda Ramazan” gibi girişimleri başlatmışlardır. Bu çalışmalar yıldan yıla gelişerek devam etmiş, bölge halklarıyla olan kardeşliğin giderek güçlenmesi amaçlanmıştır. Balkanlar, hem bir tarih, hem de dâhil olunan ve geleceğe birlikte uzandıkları sosyo-kültürel ve sosyo- ekonomik bölgesel bir bütünlüktür. Balkanlar, Güneydoğu Avrupa konsepti çerçevesinde Avrupa’nın da bir parçasıdır. Türkiye’nin stratejik siyasi hedefi ise; bilindiği üzere AB’ne katılımdır. Bu çerçevede Balkanlar, Türkiye üzerinden Avrupa ile Asya’nın birleştiği bölgesel bir geçiş koridoru niteliğindedir. Bu niteliğiyle balkanlar; bir taraftan Avrupa, diğer taraftan da Kafkaslar ve Ortadoğu ile ortak bir sosyal, kültürel ve ekonomik bir işbirliği havzasıdır. Balkanlar tarih boyunca gerek Avrupa, gerekse Türkiye ve çevresiyle ilişkilerini arttırabildiği, dışa açıldığı ve işbirliğine girebildiği ölçüde bölge olarak gelişmiş; bu coğrafyalardan soyutlandığı ve içine döndüğü dönemlerde de kendi içinde doğan sorunlarla boğuşmak zorunda kalmıştır. Bu durum Balkanları hem Güneydoğu Avrupa çerçevesinde bölgesel bir bütünlük, hem de Türkiye’nin diğer yakın çevresiyle ortak bir havza içerisinde görmeyi gerekli kılmaktadır. Balkanları bölgesel bir bütünlük olarak ele alan bu bakış açısı, Balkanlar için yeni fırsat ve imkânlara açılım da sağlayabilecek niteliktedir. Yaşanan bu globalleşme çağında herkesin “kim” olduğunu bilmekle birlikte, kendisiyle sınırlı ve izole kalmaması, yeni ilişki tür ve bağlamlarını çoğaltması ve çeşitlendirmesi gerekmektedir. Balkanlar denilince, yakın geçmiş çerçevesinde, bazılarının aklına daha sıklıkla sorunlar ve çatışmalar gelebilmektedir. Hâlbuki Balkan tarihi bunlardan ibaret değildir. Balkanlarda söz konusu tarihi önyargılardan arınmış, yeni bir ortak kader ve gelecek bilincinin güçlendirilmesi tüm Balkan ülkelerinin ve insanlarının menfaatlerinedir. Bu ortak kültür ve gelecek bilinci hususu, Balkan ülkelerinin gelecekteki güvenlik ve istikrarı için son derece önemlidir. Balkan ülkelerinin güvenlik ve istikrarı ise bölgesel ve küresel istikrarın temel koşullarından birini teşkil etmektedir. Bu bağlamda bölgede etnik-dini barışın kalıcı şekilde sağlandığı, ekonomik etkileşim ve işbirliği ile bölgesel kalkınmanın gerçekleştiği ve siyasi diyalogun en üst düzeyde yürütüldüğü yeni bir anlayışı hep birlikte, her düzeyde sürekli geliştirmek durumundadır. Bölgede toplumlar arası etkileşim ve diyalogdan komşuluğa, komşuluktan aynı bölgenin ortak kaderini paylaşan bir ülke olarak hareket etme ahengine ulaşmaya doğru ilişkileri sürekli çeşitlendirmek ve güçlendirmek ihtiyacı hissedilmektedir. Kültürel, ekonomik, siyasal, güvenlik, ticaret, eğitim ve benzeri alanlarda yerel yönetimler, devletler, uluslar üstü kurumlar düzeylerinde; özel sektör ve STK’ları da sürecin içine katacak yöntemlerle sistematik ve sürekli bir şekilde bu ilişkileri ilerletmek durumundadır. Balkan Forumunun amacı da, yerel yönetimlerin, bölge ülke ve halkların ortak kültür ve geleceklerinin gelişimine yönelik müşterek imkân ve fırsatlarımızı ortaya koymak, tartışmak ve değerlendirmek olmuştur. Balkan Belediyeleri işbirliği ve Dayanışma Forumu adıyla başlatılan bu girişim ile Balkanlara yönelik olarak daha önce başlatılan girişimleri, bir adım daha ileri Özgenur Reyhan GÜLER 80 taşımayı, sistematik bir ortak çalışma çerçevesini oluşturmayı ve sürdürülebilir kılmayı arzulamışlardır. Bölge ülkeleri olarak devletler düzeyinde gerek AB ile ilişkileri bağlamında, gerekse bölgesel işbirliği çerçevesinde birçok alan ve konuda çeşitli çalışmalar yürütülmüştür. Bölge ülkelerine dâhil tek tek il ve ilçe belediyeleri olarak her belediyenin bir diğerinden faklı imkânları, sorunları, kaynak ve fırsatları mevcuttur. Bu imkân ve fırsatlar, birlikte düşünüp değerlendirildiğinde, birbirlerini tamamlayıp destekleyerek tek başlarına elde ettikleri başarılardan daha büyüklerini daha hızlı şekilde elde etmeleri mümkün olabilecektir. Belediyelerin yaşamın çok çeşitli alanlarına ilişkin kurumsal görev ve sorumlulukları bulunmaktadır. Gerçekleşen Balkan Forumundaki temel amaç, Balkan belediyelerinin, kendilerini aynı kültür ve ekonomi havzasının üyeleri görerek, ortak gelişimler için işbirliği yapabilecekleri imkân ve fırsatları ortaya koymak; bunlardan müştereken yararlanmak üzere birlikte yapacakları çalışma hedeflerini ve projelerini tespit etmek olmuştur. Katılımcılara Forum’un sürekliliğini sağlamak, bölgesel işbirliğini geliştirmek üzere daha kurumsal ve etkin çalışma organizasyonu oluşturmak amacıyla Balkan Belediyeleri işbirliği ve Dayanışma Ağı kurulması teklif edilmiştir. Yapılan teklif kabul görerek bu konuda ilk adım Forum’un son günü atılmış ve aşağıda yer alan kuruluş kararı alınmıştır. Bayrampaşa Belediyesi, Balkan Belediyeleri işbirliği ve Dayanışma Forumu katılımcısı belediye başkanlarının, 23 – 25 Haziran 2010’da İstanbul’da yapılan toplantıda;  Balkan bölgesini ortak bir sosyal, ekonomik ve kültürel havza olarak değerlendirerek;  Hükümetlerimizin AB’ne katılım ve bölgesel işbirliğini geliştirme yönündeki politika ve çalışmalarına katkıda bulunmak üzere;  AB’nin gerek Güneydoğu Avrupa yaklaşımını, gerekse de Türkiye’nin AB ile yürüttüğü üyelik müzakerelerini dikkate alarak; 1) Yerel yönetimler düzeyinde bölgesel ölçekte işbirliği ve dayanışmamızı seçtiğimiz ortak faaliyet alanlarına odaklanarak güçlendirmeye; 2) Bu alanların öncelikli olarak bölgesel ekonomik kalkınma, bölgesel kültür ve turizmin geliştirilmesi, e-belediyecilik ve gençliğin kültürel-sportif gelişimi olmasına; 3) Bu alanlarda yerel yönetimler arasındaki işbirliğini sistematize edecek ve ortak hedefler doğrultusunda yönlendirecek bir kurumsal yapının gerekliliğine; 4) Bu bağlamda, Balkan Belediyeleri işbirliği ve Dayanışma Ağ’ı ismi ile ortak bir organizasyonun kurulmasına; 5) Bu organizasyonu yapı, işlev, işleyiş vb. özellikleri bakımından planlayacak; kuruluşunu projelendirecek, uygulayacak, gelişmeleri takip edecek ve balkanlara raporlayacak bir kurucu sekretarya’nın görevlendirilmesine; 6) Bu kararı bugün burada imzalayan ve toplantıda bulunamamasından ötürü daha sonra imzalayacak olan belediye başkanlarının Ağ’ın en yetkili mercii olan genel kurulu oluşturmasına; 7) Genel kurulun seçeceği bir kurul üyesinin Ağ kurulana dek Kurucu Başkan seçilmesine; 8) Kuruluş çalışmalarının kurucu sekretarya tarafından hazırlanacak proje planına göre başkan’ın nezareti altında yürütülmesine; 9) Ağın kuruluşunun altı ay içerisinde tamamlanarak kurucu sekretaryanın görevinin sona ermesine; icra organı olarak uluslararası nitelikte bir genel sekreterliğin oluşturulmasına ve Başkan’ın seçilmesine; 10) Genel sekreterliğin yıllık faaliyet planı ve stratejik plan taslaklarını hazırlayarak Başkanın görüşüne ve genel kurulun onayına sunulmasına;

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 81

11) Gelecekteki Forum ve diğer çalışmaların yapılacak bu plan ve kararlar çerçevesinde yürütülmesine karar vermişlerdir. Ağın kuruluş amacı aşağıdaki şekilde belirlenmiştir: Bölge belediyeleri arasında  Bölgesel ticaret ve ekonomik kalkınma,  Bölgesel kültürel işbirliği ve bölgesel turizm,  E-Belediyecilik  Gençliğin kültürel ve sportif gelişimi alanlarında işbirliği ve dayanışma imkânlarını araştırmak; fırsat ve kaynakları ortaya çıkarmak, projeleri tanımlamak, uygulanmaları yönünde ülkeler ve bölge bazında ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği tesis etmek; bu yolla üye belediyelerin kendi yörelerindeki bu çerçevedeki faaliyetlerini bölge imkânlarından yararlanarak daha büyük bir kapsamda gerçekleştirmelerine katkıda bulunmaktır. Foruma katılımcı ülke ve belediyeler; Bosna Hersek, Kosova, Sırbistan, Karadağ, Arnavutluk, Makedonya, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Moldova, Hırvatistan, Slovenya, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Konya Büyükşehir Belediyesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Yıldırım, Bursa Nilüfer, Mardin, İstanbul Zeytinburnu, İstanbul , İstanbul , İstanbul Beylikdüzü, İstanbul , İstanbul Eyüp, İstanbul Ümraniye şeklinde olmuştur.

3.1.5. Gençtival Projesi Kurtuluşun simgesi olan Gazi Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkış tarihi ile İstanbul’un Fetih tarihi arasında her yıl 19 Mayıs tarihinin de içerisinde olduğu, Mayıs ayında ortalama 10 gün süreyle Kültür Sanat Etkinlikleri Bayrampaşa Belediyesi tarafından gerçekleştirmektedir. 2007 senesinde Gençlik Festivali olarak (Gençtival) başlayan etkinlikler 2008 senesinde yine Gençtival ismiyle devam etmiş ve Balkan Ülkelerinden gençler bu festivale getirilerek gençler arası kültürel kaynaşma sağlanmıştır. (Bayrampaşa Belediyesi 2010 Yılı Faaliyet Raporu) Gençtival'in önemli bir özelliğinin de, gençler tarafından organize edilen bir etkinlik olmasıdır. Gençlik Merkezi'nde (Baygem) kurslara katılan gençlerin kendi aralarında oluşturduğu adına da proje grubu dedikleri Gençtival'in içeriğini gençler kendileri belirlemişler ve uygulamaya koymuşlardır.

3.1.6. Yedi İklim Yedi Renk Projesi Bayrampaşa Belediyesi kültürel ve sanatsal etkinlikler kapsamında, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinin tüm kültürlerini Bayrampaşa’da buluşturmuştur. Projede, yöresel sanatçılar sahne almış, illerin tanıtımı yapılmış ve yöresel halk oyunları oynanmıştır. 2011 yılında Belediye Başkanı Hüseyin Bürge’nin milletvekili olmasıyla birlikte meclis kararıyla belediye başkanlığına gelen ve aslen Rize kökenli olan Atila Aydıner’in, bu yıla kadar benimsenmiş balkan kültürü ağırlıklı projelerine ek olarak her etnik kökenin biraraya gelmesi ile gerçekleştirilen bu projede, ilçede bulunan % 52 lik kısım da kendi kültürlerini ifade etme olanağı bulmuşlardır. Bayrampaşa Şehir Parkı’nda Zara konseri ile başlayan “2012 yılı 7 İklim 7 Renk” kültür şöleni, Doğu Karadeniz, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, Doğu Anadolu, Batı Karadeniz, Ege, İç Anadolu ve Orta Karadeniz Geceleri’yle devam ederek Rumeli ve Trakya Gecesi finali ile sona ermiştir.

Özgenur Reyhan GÜLER 82

3.1.7. Balkan Kültür Merkezi Bayrampaşa Belediyesi’nin Balkanlar ve Balkan coğrafyasında yaşayan Müslümanlarla tarihi süreçten gelen bağları ve bağlantılarının olduğu, gerçekleştirdiği projelerde anlatılmıştır. Bayrampaşa’nın nüfusunun yaklaşık yüzde 50’si, Balkanlar’dan gelerek, Bayrampaşa’ya yerleşen ailelerden oluştuğu gerçeğine dayanarak Balkanlarla temelde attıkları köklü ilişkileri sürdürmek amacıyla Bayrampaşa Belediyesi Balkan Kültür Merkezi projesini hayata geçirmiştir. Bayrampaşa Belediyesi tarafından beş yıldır gerçekleştirilen, Balkanlar’da Ramazan etkinliklerinin, planlama ve uygulama süreci “Balkan Kültür Merkezi” aracılığıyla yürütülmektedir.

3.2. Kardeş Şehirleri Dünyada son yıllarda belediyeler arasında ekonomik, kültürel ve sosyal işbirliğine dayalı olarak giderek önemi artan ''kardeş şehir'' anlaşmalarıyla uzaklar yakın olmakta, şehircilik anlayışları kardeş şehirlerdeki uygulamalara göre modernize edilmektedir. Türkiye'de belediyelerin 715 adet kardeş şehir anlaşması bulunmaktadır. Uluslararası ilişkiler terminolojisinde ''sister city'' adı verilen kardeş şehircilik anlayışı, 1950'li yıllardan itibaren ABD şehirleri ile dünyanın geri kalan ülkelerindeki şehirlerarasında barış ve karşılıklı anlayışın geliştirilmesi amacıyla ortaya çıkmıştır. Avrupa'da da aynı yıllarda özellikle Fransız ve Alman şehirleri arasında dostluğun geliştirilmesi amacıyla ''twinning'' adı verilen kardeşlik ilişkileri kurulmaya başlanmıştır. Zaman ilerledikçe yerel yönetimlerin kurumsal gelişimlerini tamamlamalarıyla kardeş şehir ilişkileri daha çok kültürel, ekonomik ve ticari boyutuyla öne çıkmıştır. Kardeş şehir uygulamalarının özellikle son 20 yılda önem kazandığı Türkiye'de, belediyelerin kardeş şehir ilişkileri Belediye Kanunu hükümleriyle düzenlenmiştir. Yasal mevzuata göre, yurt dışındaki bir belediye ile kardeş şehir ilişkisi kurulması için belediye meclisi kararı alınması, ilişki kurulacak kent hakkında bilgi derlenmesi, ilişkiden beklenen yararların neler olduğunun belirtilmesi, kardeş şehir protokolü metninin hazırlanması istenmektedir. Hazırlanan bu belgeler, belediyenin resmi yazısı ekinde İçişleri Bakanlığına izin alınmak üzere gönderilmektedir. Bakanlığın onayından sonra kardeş şehir protokolü imzalanarak yürürlüğe girmektedir. İstanbul'un ilçe belediyeleri ile şimdiye kadar yurt içi ve yurt dışından 112 belediye ile kardeş şehir ilişkisi kurulmuştur. Kardeş şehri en fazla olan ilçeler Pendik, Bayrampaşa ve Zeytinburnu’dur.

Tablo 2. Bayrampaşa Belediyesinin Kardeş Şehirleri SIRA KONU KARAR TARİHİ KARAR NO NO Türki Cumhuriyetlerden; Özbekistan, Karakalpakstan 1 11.11.1992 10/2 Özerk Cumhuriyeti, Ellikala Vilayeti Belediyesi 2 Sinop - Gerze İlçe Belediyesi 23.10.1992 7/1

3 Bosna Hersek-Ilıca Belediyesi 31.08.1995 8/1

4 Makedonya-Komuna Şuto Orizari Belediyesi 28.10.1997 5/1

5 Makedonya- Kırçova Belediyesi 05.11.2003 60

6 Yunanistan-Selanik Belediyesi 12.11.2003 63

7 Makedonya-Plasnitsa Belediyesi 04.07.2005 37

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 83

8 Azerbaycan-Nizami Belediyesi 05.09.2005 47

9 İtalya-Settimo Torinese Belediyesi 07.10.2005 56

10 Sırbistan- Karadağ - Rozaje Belediyesi 08.12.2005 69

11 K.K.T.C. – Girne Alsancak Belediyesi 04.09.2008 67

12 Sırbistan- Novipazar Belediyesi 06.04.2010 23

13 Arnavutluk-İşkodra Belediyesi 06.04.2010 24

14 Filistin-Nablus Belediyesi 08.04.2010 30 15 Makedonya-Jupa Belediyesi 06.04.2011 45

3.3. Kültürel Projelerin Bayrampaşa’ya Katkısı Kültür ve sanat faaliyetleri, toplumsal dönüşüm ve toplumun yaşam kalitesini yükseltmek adına kültürel mirasın yeni kuşaklara aktarılması noktasında önemli bir işleve sahiptir. Belediyeler seçimle işbaşına gelen kurumlardır. Doğal olarak seçimler bittiği andan itibaren “Belediye Başkanı o ilçenin tamamının başkanıdır” önermesi doğrudur. Ancak bunun iki yolu vardır. Birincisi başkan genel hizmetlerde altyapı, temizlik, sağlık, yeşil alan, spor alanları ve benzerlerini sayabileceğimiz hususlarda kesinlikle tarafsız ve adil olmak zorundadır. Herkes bu tür hizmetlerden yararlanmakta eşit haklara sahip olmalıdır. İkinci olarak da kültür ve sanat gibi bazı faaliyetlerde ise toplumun genelini kuşatma gibi bir sorumluluğu bulunmaktadır. Bayrampaşa Belediyesi’nin projelerinde görülmektedir ki toplumun tamamına ulaşabilecek ve toplumun kalitesini artırabilecek kültürel hizmetlere ağırlık verilmiş, vizyonunu ve kültürel stratejisini bu yönde olgunlaştırmaya çalışmıştır.

4. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER Asırlar boyu farklı medeniyetleri bünyesinde barındırmış bir coğrafyanın çok kültürlü bir yapıya sahip olmaması imkânsızdır. Bu topraklarda hüküm sürmüş Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlının izleri günümüzde de birçok alanda görülmektedir. Özellikle 600 sene hüküm sürmüş ve birçok ülkeyi topraklarına katmış ve dolayısıyla o ülkelerin insanlarının kendi gelenek, görenek, ibadetini kısıtlamamış Osmanlı İmparatorluğunun bu çok kültürlü yapının oluşumunda büyük paya sahip olduğu aşikârdır. Daha sonra kurulan genç Cumhuriyette ise yıkılan Osmanlı İmparatorluğunda yaşayan Türkler, yapılan bir nevi etnik soykırım veya dini, kültürel baskılara, asimilasyon politikalarına dayanamayıp anavatana göç hareketlerini başlatmışlardır. Bazıları ise hükümetler arası düzenlenen anlaşmalar ile vatana göç etmişlerdir. Bunun yanı sıra geçirdiği savaşlarla maddi manevi ağır yaralar almasına rağmen yeniden kurulan genç Cumhuriyetin çeşitli şehirlerinden geçim sıkıntısı nedeniyle büyük şehirlere göçler de yaşanmıştır. Yaşanan bu göçler sonucunda İstanbul, en çok göç alan şehirlerin başında yer almış ve almaya da devam etmektedir. Yaklaşık 100 yıl boyunca Osmanlı bayrağı altında farklı coğrafyalarda yaşayan bu insanlar, topraklarını bırakıp, gelirlerken yaşadıkları yörelerin kültürlerini de beraberinde getirmişlerdir. Farklı kültürlerin aynı şehirlerde buluşması ile kültürel etkileşim başlamıştır. Bugün coğrafyamızın sahip olduğu çok kültürlü yapı da böylelikle ortaya çıkmıştır. Çalışmaya konu olan Bayrampaşa İlçesi İstanbul’un hemen hemen her ilçesinde olduğu gibi kozmopolit bir yapıya sahip olmasına karşın nüfusun yaklaşık %48’i Balkan kökenli olmakla beraber geri kalan % 52’lik kısım içerisinde Doğu Anadolu kökenli, Karadenizli, İç Anadolu kesimi barındırmaktadır. Nüfusun yarısına yakını göçmen kökenli olduğu için, Hüseyin Bürge’nin belediye başkanı olduğu dönemde kültürel bakış açısı her kesime ayırt Özgenur Reyhan GÜLER 84 etmeksizin uygulanmakla beraber etnik yoğunluğu oluşturan Balkan kültürüne yönelik çalışmalara yoğunlaşılmıştır. 2011 yılı itibariyle belediye başkanı olarak görev alan Atila Aydıner’in yaklaşımında ise, Balkan kültürüne yönelik etkinlikler devam ettirilirken bunun yanında daha geniş kitlelere yönelik çalışmaların da yapıldığı görülmüştür. Bayrampaşa Belediyesiyle ilgili bahsedilen bu etkileşimler göç olgusunu ön plana çıkarmaktadır. Göçün özellikle toplumsal değişim üzerinde etkili olması, bu olguyu üzerinde dikkatle durulması gereken bir yaklaşım haline getirmektedir. Nitekim Sanayi Devrimi’nden sonra değişim gösteren ve yeni bir boyut kazanan göç, bugün pek çok toplumun kültürel ve toplumsal temelini oluşturmaktadır. Bu bağlamda göç, en basit tanımıyla, bir yerden, belirli bir hedef doğrultusunda ya da belirli bir hedef olmaksızın herhangi bir yere yönelen coğrafi insan hareketlerinin tümü olarak tanımlanmıştır. Ancak bu insan hareketleri elbette pek çok sosyal, kültürel, politik ve ekonomik etkileşimi de taşımaktadır. Küresel etkileşim sureci içinde giderek artan kültürel bağlar, kentlerin ve kent yönetimlerinin gücünü ve etkinliğini arttırmıştır. Yerel Yönetimler, uluslararası kültürel fikirlerin akışına yardımcı olan önemli bir aktör haline gelmiştir. Göçlerle birlikte gelen hızlı kentleşme, özellikle nüfusun yoğunlaştığı ilçelerde uluslararası projelerin gelişmesinde büyük önem taşımaktadır. İlçeleri, medeni ilişkilerin yanı sıra huzurlu mekânlar olarak yaratmak için kültürel birliktelik ruhu geliştirilmelidir. Çünkü belediyelerin sunmuş oldukları hizmetlerde, kültürel faaliyetler en az diğer faaliyetler kadar önemlidir. Kültürel hizmetler ve etkinlikler ilçe bütünü içerisindeki hemşerileriler kaynaştırmakla kalmayıp, ortak yerel ihtiyaçlar ve sorunlar karşısında toplumsal duyarlılığı geliştirmektedir. Bununla birlikte kültürel hizmetler, diğer hizmetleri tamamlayıcı ve bu hizmetlerin planlaması ve yürütülmesi sürecinde bir kentlilik bilinci oluşturmaktadır. Aynı zamanda merkezi yönetimin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve hemşerilerin, projeleri birlikte uyum içerisinde yürütmesi gerekmektedir. Bir ilçede yaşayan insanların sahip oldukları ortak kültür, insanların sosyal ilişkilerini yansıttığı kadar oluşturdukları maddi ve manevi değerleri de bütünüyle yansıtacaktır. Komşuluk ilişkilerine, insana, çevreye tarihsel ve kültürel değerlere saygı ve bir arada yaşamanın gereklerini yerine getirme ve de kente ait olanı koruma- geliştirme gibi kavramlar kültürel bağı koruma stratejisini oluşturan temel ilkelerdendir. Kuşkusuz ki kent ölçeğinde çok kültürlülüğün farklı paradigmaları vardır. Her ilçede olduğu gibi Bayrampaşa ilçesinde de zamanla çok kültürlülüğü yönetmenin farklı yöntemleri oluşmuştur. Bayrampaşa İlçesi farklı etnik yapıları bünyesinde barındıran çok kültürlü bir ilçedir ve bu bağlamda gerçekleştirilen kültürel hizmetler analiz edildiğinde bu yapının göz ardı edilmediği görülmektedir. Belirlenen bilgiler ışığında Bayrampaşa İlçesi’ndeki çok kültürlü yapı, spesifik bir görüntü sergilemektedir. Kültürel ve sosyal projelerde bu çok kültürlü yapının beğenileri ve eğilimleri de göz önünde bulundurulmaktadır. Bayrampaşa Belediyesi’nin belirlemiş olduğu kültürel yönetim stratejisi aslında çok kültürlülükten ziyade çoğunluk politikasıdır. Balkan göçmenlerinin ilçedeki ağırlığına yönelik geliştirilen projeler analiz edildiğinde ortaya çıkmaktadır ki, 17 yıl ilçenin Belediye başkanlığını yapmış, aynı zamanda balkan göçmeni olan Hüseyin Bürge’nin vizyonu ve öngörüsü ile atılmış bu kültürel adımlar, uluslararası kültürel diplomasi politikasını geliştirme ve canlandırmaya yönelik olduğudur. Bunun en büyük örneği 2005 yılından bu yana gerçekleşen “Balkanlarda Ramazan” projesi sayılabilir. Bu proje ile Balkanlarda yaşayan Müslüman halk ile Bayrampaşa ilçesindeki göçmen halk arasında bir Müslümanlık ve dayanışma dünyası kurulmuştur. Kültürel değerlere sahip çıkmanın yanında İslami hassasiyet de projelerin çıkış noktalarını oluşturmaktadır. Yani bir din kardeşliği vurgusu da yapılmaktadır. Aslında Balkanlar atmosferi, insan zenginliği ve dini hassasiyetler açısından duygusal ve sağlam bir gönül bağı ile güçlü bir altyapı sunmaktadır. Bu altyapı üzerine, sosyo- kültürel ve ticari ilişkileri eklemek ve geliştirmek bir ihtiyaç olarak belirgin hale gelmiştir.

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 85

Bunun yanında belediye başkanlarının seçimle işbaşına gelmeleri nedeniyle bir sonraki seçimler için % 48 etnik çoğunluğun talep ve hassasiyetleri de göz ardı edilmediği söylenebilmektedir. Bu bağlamda projelere Bayrampaşa ilçesinde oluşan dernekler de dâhil edilerek hem katılım, hem organizasyonu yönetme açısından bütünlük sağlanmıştır. 2011 yılı itibariyle belediye başkanı olan Atila Aydıner ise, yıllardır ilçede oluşmuş kültürel politikaya katkı olarak, etnik açıdan ilçenin %52 sini oluşturan ve balkan ağırlıklı olmayan kesime yönelik “7 İklim 7 Renk” projesini hayata geçirmiş ve her etnik yapının kültürel ifade şeklini eşitlemiştir. Her iki duruma bakıldığında da kültürel yönetim şeklinin çoğunluğa yönelik olduğu görülmektedir. Aslında her bir proje Türkiye’nin uluslararası politikasının bir uzantısı durumundadır ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Balkanlara damga vurma arzusunun yerel yönetimlerce uygulamasıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin eski Osmanlı toprakları bağlamında Yeni Osmanlıcılık stratejisine yönelik çalışmalarına bakıldığında Bayrampaşa Belediyesi’de Balkanları fethetme arzusu taşımaktadır ve bu arzusunu en iyi kültürel yöntemlerle gerçekleştirebilmektedir. Nitekim yerel yönetimlerin devlet gibi hareket edebilme yasalarına dayanarak, ilçelerin uluslararası ilişkiler projelerinde aktif rol oynaması doğaldır. Bayrampaşa da çok kültürlülüğü yönetmeyi, çoğunluk politikasının öne çıkarılmasıyla gerçekleştirmiştir. 20 yıllık dönem içerisinde hem Türkiye’nin son dönem dış politikasına bakıldığında, hem de Bayrampaşa ilçesindeki yönetim anlayışının bütünsel bir yaklaşım olarak değerlendirildiğinde, ilçeler arası farklılaşma ve hizmet yarışı anlayışında şekillenen kültürel yönetim stratejisi, çok kültürlüğü yönetme stratejileri kapsamında aslında çoğunluğu yönetme anlayışı şeklinde karşımıza çıkmaktadır.

Özgenur Reyhan GÜLER 86

5. KAYNAKLAR

Arı, O. (1960). “Bulgaristanlı Göçmenlerin İntibakı”, 1950-51’de Bursa’ya İstanbul’da İskân Edilenlerin İntibakı İle İlgili Sosyolojik Araştırma, Ankara. Andrews, Peter A. (1992). “Türkiye’de Etnik Gruplar”, Ant Yayınları, İstanbul. Ay, V. (2012). “Türkiye’de Kentsel Dönüşüm Sürecinde Uygulama Sorunları ve Bayrampaşa Örneği”, Yüksek Lisans Tezi, Bahçeşehir Üniversitesi, İstanbul. Ayata, A. (1990). “Gecekondularda Kimlik Sorunu, Dayanışma Örgütleri ve Hemşehrilik”, Toplum ve Bilim, Sayı 51-52, İstanbul. Beki, A. (2008). “Türkiye’de Sosyal Belediyecilik Uygulamaları (Ümraniye Belediyesi Örneği”, Doktora Tezi, Sakarya: Sakarya Üniversitesi. Bloomfiel, J. & Bianchini, F. (2004). “Planning for the Intercultural City”, By Comedia, UK Bürge, H. (2010). “Balkanlarda Ramazan Fikri Nasıl Doğdu?”, Bayrampaşa Belediyesi Kardeşlik Sınır Tanımaz Projesi Balkanlarda Ramazan “Bayrampaşa’dan Balkanlara Kardeşlik Köprüsü”. Doytcheva, M. (2009). “Çokkültürlülük”, İletişim Yayıncılık, İstanbul. Erkal, M. (2005). “Küreselleşme-Etniklik- Çokkültürlülük”, Derin Yayınları, İstanbul. Es, M. (2007). “Kent Üzerine Düşünceler”, Plato Danışmanlık Eğitim A.Ş., İstanbul. Göç ile Gelen Ailelerin Şehir Hayatına Adaptasyonu İçin Belediyeler Arası Diyalog Projesi, (2009). Zeytinburnu Belediyesi Kültür Yayınları 15, İstanbul. Gökçay, G. & Shorter, F. (1993). “Who lives with whom in Istanbul” New. Perspectives on Turkey. İpek, N. (1994). “Rumeli’den Anadolu’ya Türk Göçleri”, (1877-1890), Türk Tarih Kurumu, Ankara. İsen, M. (2007). “Yerel Yo netimler Ku ltu r S urası”. M. Birekul (ed.). Konya: Konya Kültür AŞ. Kaya, A. (2012). “Multiculturalism and Minorities in Turkey”, İstanbul Bilgi Üniversitesi, İstanbul. Kaya, A. (2011). “Backlash of multiculturalist and republicanist policies of integration in the age of securitization”, İstanbul Bilgi Üniversitesi, İstanbul. Kaya, E. (2007). “Kent Yönetiminde Yeni Yaklaşım Yerel Kalkınma Yönetimi”, (2. Baskı). Okutan Yayınları, İstanbul. Kıray, Mübeccel B. (2003). “Kentleşme Yazıları”, Bağlam Yayınları, İstanbul. Pektaş, E. T. (2010). “Türkiye’de Sosyal Belediyecilik Uygulamaları Ve Temel Sorunlar”, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Akademik İncelemeler Dergisi, 5(1). Reinauer, C. (2006). “Yabancı Göçlerin Kentleşme Katkıları ve Öneriler: Berlin Kreuzberg Örneği”, Zeytinburnu Belediyesi 8-11 Aralık 2005 Uluslararası Göç Sempozyumu Bildiriler Kitabı, 1.Baskı, İstanbul. Talas, M. (2008). “Çok Kültürlülük Kıskacında Ulus Devlet ve Türkiye /Sosyoloji”, Doğu Kütüphanesi Yayınları, İstanbul. Tezcan, T. (2011). Gebze, “Küçük Türkiye’nin Göç Serüveni”, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2011, İstanbul. Topuz, H. (1998). “Dünyada Ve Türkiye’de Kültür Politikaları”, Adam Yayınları, İstanbul Akdoğan, Y. (2011).Sosyal Belediyecilik, http://www.pendik.bel.tr/kalkinma/bpi.asp?caid=306&cid= 2495, Erişim tarihi: 10.11.2012. Bayrampaşa Belediyesi, http://bayrampasa.bel.tr/icerik.asp?is=56q10q10q10q156q149q13q1 hmq10q1isqp, Erişim Tarihi: 20.09.2012. Bayrampaşa Belediyesi Stratejik Planı, http://www.bayrampasa.bel.tr/download/stratejikplan_2010_ 2014.pdf , Erişim Tarihi: 12.09.2012. Bayrampaşa Belediyesi, On5yirmi5 Gençlik Platformu, http://www.on5yirmi5.com/genc/haber. 23899/715-kardes-sehrimiz-var.html, Erişim Tarihi: 10.09.2012. Bayrampaşa Belediyesi, http://bayrampasa.bel.tr/icerik.asp?is=118q1536q10q1118q1116q10q12q1hadq 1qpis, Erişim Tarihi: 10.09.2012.

Bayrampaşa İlçesindeki Demografik Yapının Kültür Politikaları Üzerindeki Etkileri 87

Bayrampaşa Belediyesi, On5yirmi5 Gençlik Platformu, http://www.on5yirmi5.com/genc/haber.23899/ 715-kardes-sehrimiz-var.html, Erişim Tarihi: 10.09.2012. Gögercin, S., Yerel Yönetimlerin Entegrasyon Konseptleri, Erişim Tarihi: 08.03.2013,http://www.diegaste.de/gaste/diegaste-sayi1811.html Kardeşlik Sınır Tanımaz, http://www.haberler.com/istanbul-bayrampasa-belediyesinin-kardeslik-sinir- 3805531-haberi/, Erişim Tarihi: 18.09.2012 Kaya, E. (2012, 12 Mart), www.erolkaya.com, Erişim Tarihi: 10.03.2012 Kemaloğlu, M. (2012, 12 Mart), www.muhammetkemaloglu.wordpress.com, Erişim Tarihi: 10.03.2012 Kongar, E., “Küreselleşme, Mikro Milliyetçilik Çokkültürlülük, Anayasal Vatandaşlık”, Erişim Tarihi: 03.11.2011, www.kongar.org/makaleler/mak_kum.php Rumeli Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği, http://www.rumelidernegi.org.tr, Erişim tarihi: 28.02.2012 Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, http://www.tursab.org.tr/tr/tursabdan-haberler/3iller-kultur-ve- turizm-fuari_5807.html, Erişim Tarihi: 10.09.2012. Zeytinburnu Belediyesi Web Sitesi, www.zeytinburnu.bel.tr, Erişim Tarihi: 10.09.2012 34 İstanbul Bilgi Sayfası, www.istanbulprovince.blogspot.com, Erişim Tarihi: 10.09.2012 Il Giornale Dell’Architettura Dergisi, 6 Nisan 2003 Sayısı, www.uted.org/dergi/2006/ temmuz/mostarkoprusu.htm, Erişim Tarihi: 20.09.2012. Yerel Siyaset Web Sitesi, www.yerelsiyaset.com, Erişim Tarihi: 10.09.2012. Türkiye İstatistik Kurumu, www.tuik.gov.tr, Erişim Tarihi: 10.09.2012

Özgenur Reyhan GÜLER 88

Extended Abstract When Istanbul is studied in regards of its internal and external processes, it will be observed that it is a culturally and socially experienced city. As a result, it has always allowed immigrants from several different countries. Immigrants take attention with the customs, traditions, and culture they have brought to the city and reproduced and they cause a multicultural system by combining with the current population of the areas they have migrated to. The objectives of this thesis are to study the regime samples of this multicultural structure around the world, to get to know about the Bayrampasa which is a town where immigrant groups coming from Anatolia and Balkans widely reside in, to analyze these groups with regards to their provincial governments and to identify the cultural management strategy of Bayrampasa Municipality as a local authority towards this ethnical majority. Cultural effects, change in demographic structure and cultural adaptation ability also for public. So that, Bayrampaşa the immigrant, cultural diversity and demographic changes, providing services on the development of cultural policies and providing municipal projects. Today municipalities are in the process of changing cultural needs and similar municipal services while looking for alternative methods of reasons. In this paper, it is researched that whether there is a difference between age, level of education, ethnic origins, level of income, accommodation and it is aimed to point the degree of satisfaction of Bayrampasa citizens owing to services of Bayrampasa Municipality. Because, it is important situation to act sensitively towards public’s cultural need and cultural desires and get public’s constant support and regard for the municipals authorities, the closest service unities to the public. He production of high quality cultural services in local authorities are one of the most important functions of both local and the central governments. Municipalities which are the more important local government units must be citizen oriented to produce the appropriate service parallel to the changing conditions. In this study, first of all general information is given about Istanbul and Bayrampasa Municipality, then the meaning and importance of cultural orientation in cultural seem as dismissed. The study is mostly based on the immigrants who have come to Istanbul, Bayrampasa Town from Balkans at different dates with various migration waves. Consequently; this management strategy has been analyzed multiculturalism policies which are brought about by the migration waves and the cultural strategy adopted by Bayrampasa Municipality which is the subject of this study. As a result of the studies and researches made, the immigrants residing in Bayrampaşa Town are studied with regards to their sense of identity, belonging and their manners of discourse related to these, their experiences, level of integration with the society, their social and cultural properties. History and location of Bayrampaşa Town is mentioned in the First Section as well as Istanbul’s growth in several different times with internal and external migrations, the multicultural structure of Bayrampaşa and the changes observed in Bayrampaşa as a result of these migrations are also mentioned. The Second Section deals with the developing social municipalism and cultural municipalism concepts in Turkey, explains the social and cultural investments of municipalities and the factors making cultural municipalism important, describes Bayrampaşa Municipality’s political strategy from past to today and its multiculturalism policy, analyses the Municipality’s view of and policy towards the ethnical majority residing in the town. It also lists the projects and initiatives of the municipality intended for the immigrants in chronological order. In addition to explains how the cultural variety is assessed with respect to local authorities, municipalities ways of managing these cultural varieties are intended to be identified through multiculturalism concepts, and it gives examples. Multicultural town and multiculturalism concepts are reinforced with examples from foreign literature. In the result section it studies the projects of Bayrampaşa Municipality mainly focused on the Balkan culture with respect to cultural management and analyses these projects regarding their contribution to this multicultural policy adopted. Results of the study Show that Bayrampaşa Municipality has established its cultural policy based on its Balkan immigrant citizens. It has adopted a policy intended for the majority rather than a multicultural policy. On the other hand, after the change of the mayor in 2011, the municipality has adopted a new management policy and aimed to address to all other ethnic origins in the town as well as the Balkan immigrant citizens. By preserving the multicultural structure it has gained in time, the municipality has given priority to projects that aim to help the residents live without sacrificing their own cultures.