Onur Haftasi Özel | Dünya Güzellerim Türkiye’De Lgbt Dernekçiliği | James Baldwin

Home , Lost in Your Light

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi Haziran & Temmuz 2017 | Sayı: 35 | Ücretsiz Aylık Yayın www.gzone.com.tr facebook.com/gzonemag | twitter.com/gzonemag | instagram.com/gzonemag

AYŞEGÜL ALDİNÇ OKAY BARIŞ | ONUR HAFTASI ÖZEL | DÜNYA GÜZELLERİM TÜRKİYE’DE LGBT DERNEKÇİLİĞİ | JAMES BALDWIN | KUMSAL SEKSİ

Keep It Up... You’ve traveled 0.005% of whole around the world.

MY JOURNEY MAP

 

 Amsterdam    Provincie Noord-Holland, Netherlands

Athens    Greece

Berlin    Germany lifepinner.com

LIFEPINNER on the App Store - Google Play

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S6 LIFEPINNER PIN YOUR TRAVEL MAP Pin Your Travel  8 My Journeys  Map 29  24  5  

Keep It Up... You’ve traveled 0.005% of whole around the world.

MY JOURNEY MAP

 

 Amsterdam    Provincie Noord-Holland, Netherlands

Athens    Greece

Berlin    Germany lifepinner.com

LIFEPINNER on the App Store - Google Play

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S7 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S8 ONUR ÖZIŞIK - Genel Yayın Yönetmeni KATKIDA BULUNANLAR MURAT RENAY - Yazı İşleri Müdürü CANSU YILMAZ SERHAT UZUNEL - Organizasyon Sorumlusu İNCİ RAZAKİ ONUR ÖZIŞIK - Görsel Direktör KEMAL DEDECAN CEM TALU - Kapak Fotoğrafı SEAN HOWELL SİBEL ALGAN EDİTÖRLER ATA YÜCE BEDİRHAN TAŞÇI CAN ATEŞSAÇAN CİHANGİR ÖZ DENİZ SU TİFFANY ERDEM ORAYLI REKLAM - [email protected] EZGİ SAYAN GİZEM COŞKUNARDA ONLINE SİTE EDİTÖRLERİ KAAN ARER BEDİRHAN TAŞÇI MERT BELL BEGÜM ERGÜN MURAT RENAY SERKAN GÖKÇE ONUR ÖZIŞIK SARP YAMAN www.gzone.com.tr SERHAT UZUNEL [email protected] YAĞIZCAN AKBULUT YEŞER SARIYILDIZ ZİAN ZİANGİL

HALKLA İLİŞKİLER YAĞIZCAN AKBULUT [email protected]

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S9 EDİTÖRDEN

MURAT RENAY [email protected] twitter.com/muratrenay | instagram.com/muratrenay ONURLA VE GURURLA YAŞAMANIZ DİLEĞİYLE...

25 Haziran 2017 Saat 17:00 Taksim Meydanı 15.LGBTİ Onur Yürüyüşü’nün yapılacağı zaman ve yer Peki bizim yürümemiz neden bu kadar önemli?

Neden özgürlüğümüz için kendimizi göstermemiz, ses çıkarmamız, neden özgür olduğumuzu, olmak istediğimizi haykırmamız gerekiyor, neden yaklaşık 3 yıldır eften püften yasaklarla engellenmeye çalışılan bu yürüyüşü yapmak için bu kadar çaba sarfediyoruz?

Kim özgür olduğunu haykırmak için bunca sıkıntıya girmek ister? Kim sadece bir “heves” uğruna olmadığını ispatlamak için bir ömür sürecek bu yok sayılmaya ve aşağılanmaya katlanır?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S10 ONURLA VE GURURLA YAŞAMANIZ DİLEĞİYLE...

Böyle doğduk, böyle öleceğiz. Barış da bu sayımızda yer hep burada olacağız, asıl siz Bu bir yol kazası değil, fikir alıyor. Detaylı LGBTi dernekleri bundan korkun! değişikliği değil, boş bir heves dosyası, James Baldwin’in değil, geçici bir istek değil. biyografisi ve Onur Haftası Onurla ve gururla yaşamanız sloganları da bu sayının dikkat dileğiyle... Her yıl Avrupa ve ABD’de çeken çalışmalarından. coşkuyla kutlanan Onur Ayı bizim coğrafyamızda hep Yürüyüp yürüyemeyeceğimize kursağımızda kalıyor. Ama gelince; olsun, GZone Haziran ve Şanslıyız, farklıyız ve bu Temmuz duble sayısında sizler çeşitliğimizi yüzünüze için yine birbirinden ilginç konu yüzünüze haykıracağız. ve konukları bir araya getirdi. İsterseniz tüm renkleri yok edin, biz yine de siyahların Her dem güzel her dem hoş içinde bir yıldız gibi var bir kadın, Ayşegül Aldinç bu olacağız. sayımızın kapak konuğu. Türkiye’nin en önemli Yürüsek de yürümesek de solistleriyle çalışan Okay sessiz bir çoğunluk olarak

instagram.com/5istanbul

avier Bettel, olmak istiyorum. Politikada kimliğiyle göreve gelen üçüncü faydalanacak ilk eşcinsel 2011 yılında dürüst olmak istiyorum.’’ Başbakan oldu. Başbakan çiftler arasında olacağını Belediye sözlerini yineleyerek dikkatleri olduktan sonra verdiği ilk açıkladı. Yine sözünde durarak Başkanlığı üzerine çekmeyi başarmıştı. sözler arasında ‘‘Eşcinsel çiftler beş yıllık sevgilisi mimar görevini için evlilik.’’ yasası oldukça Gauthier Destenay ile 15 üstlendiğinde 2013 yılında gerçekleşen dikkat çekici bir başlıktı. Mayıs 2015 tarihinde, 500 Xaçık eşcinsel kimliğiyle görev seçimlerden sonra Başbakanlık davetlinin önünde birbirlerine yapmaya başlayan sayılı görevini üstlendiğinde Belçika Söylemlerinin arkasında durdu evet dediler. Nikah sonrası ise siyasi insanlardan biriydi. Her Başbakanı Elio Di Rupu ve Lüksemburg’da evlilik onları dışarıda bekleyen 200 defasında ‘‘Ben hiçbir zaman ve İzlanda eski Başbakanı eşitliğinin önünü açan yasa 1 kadar kişinin önüne çıkarak saklanmadım. Bu bir gerçek, Jóhanna Sigurðardóttir’dan Ocak 2015’te yürürlüğe girdi ve balkon selamlaması yaptılar. ben buyum ve kedime dürüst sonra dünyada açık eşcinsel ardından Xavier Bettel yasadan Böylelikle de eşcinsel evlilik

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S20 XAVIER BETTEL & GAUTHIER DESTENAY

Politikanın gündemindeki eşcinsel çift:

HAZIRLAYAN: SERHAT PABUÇÇU

çekinmeyen çift her zaman LGBTİ bireyleri görmezden çektirdiği fotoğrafta Gauthier LGBTİ hakları için sert bir gelmiş ve onlara karşı anti Destenay, tek erkek olarak duruş sergiledi. Çift Olimpiyat politikalar uygulanması aile fotoğrafında yer aldı. oyunları için Brezilya’ya konusunda destekleyici tavırlar Daha sonra Belçika Kraliyet giderken 12 Haziran 2016’da sergilemişti. Hatta Fransa’nın Güzel Sanatlar Müzesi’ni gerçekleşen Orlando Vatikan’a gönderdiği elçiyle ziyaret eden eşler, Laeken Katliamı’nda ölen eşcinsel Papa sırf eşcinsel olduğu için Kraliyet Sarayı’na geçerek bireylerin anma töreni için görüşmeyi reddetmiş ve geri Kraliçe Mathilde tarafından olayın gerçekleştiği Pulse gece göndermişti. Doğal olarak verilen akşam yemeğine klubüne uğradılar ve birliktelik da bu durum LGBTİ camiası katıldı. Bu sırada Destenay’in mesajı verdiler. Birlikte tarafından Katolik Kilisesi’ne ABD’nin First Lady’si Melania görmeye alışık olduğumuz karşı alınmış bir galibiyet Trump ve Fransa’nın yeni bu tatlı çift bir anda LGBTİ olarak kabul edildi. Cumhurbaşkanı’nın eşi Brigitte dünyasında çok konuşulan, Macron ile samimi şekilde imrenilen ve örnek gösterilen Son günlerde NATO sohbet ettiği görüldü. Doğal çiftler arasında yer almaya zirvesinde yaşananlar ile olarak da eşler toplantısına başladı. bu çift sayesinde tarihe katılan ilk eşcinsel birey olan 2017 yılına gelindiğinde geçecek anlar yaşandı. Gauthier Destenay dünya ise Avrupa Birliğinin 60. Brüksel’de “NATO Devlet gündeminde ve sosyal yıldönümünü kutlamaları ve Hükümet Başkanları medyada çokça konuşularak yapan ilk AB lideri oldu. Düğün için Vatikan’da ağırlanan Toplantısı” için bir araya Nato Toplantısı’nı bile gölgede sonrasında yaptığı açıklamada ilk eşcinsel çift oldular. gelindiğinde, liderlerle bıraktı. Bettel ‘‘Bana evlenmek isteyip Heteroseksüel başkanlara birlikte Brüksel’e gelen eşler istemediğimi sordu ve ben de yapılan törenle ülkeye kabul için de özel bir program Şimdiye kadar yaşanan Evet dedim.’’ açıklamasında edilen çift, Papa ile görüştü. düzenlendi. Programın ev ilklerden de belli oluyor ki tüm bulundu. Tabi bu durum Papalığın en büyük LGBTİ sahipliğini Belçika Başbakanı Dünyanın gözünün üstlerinde karşısında Dünya gündeminde açılımı olarak kabul edilen bu Charles Michel’in eşi olan Xavier Bettel ve Gauthier kendilerine önemli bir yer görüşme, sosyal medyada da Amelie Derbaudrenghien Destenay çifti sayesinde LGBTİ edindiler. oldukça yankı uyandırdı. Bu ile NATO Genel Sekreteri bireyler için daha birçok ilki durum Katolik Dünya’sı için Jens Stoltenberg’ın eşi yaşanacak ve başarılınacak. Bir an olsun ayrılmayan bir dönüm noktasıydı çünkü Ingrid Schulerud yaptı. ve beraber gözükmekten bu zamana kadar Vatikan Program sonrasında eşlerin

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S21 TARKAN: 10 3,5/5 Geçen yılki korkunç sıkıcı “Ahde Vefa” MÜZİK denemesi ve vasatlık abidesi “Cuppa”nın ardından Tarkan popuna ciddi şekilde ihtiyacım vardı. Zira “Adımı Kalbine Yaz”ın üstünden 7 sene geçmişti ve 25 yıldır Türk popunu kendine uyduran ve nadiren başarısız olan (sana bakıyorum “Matamorfoz”) ilahımız Tarkan’a güvenim tamdı. Ama nasıl kendi yaşlandığımı kabul etmekte zorlanıyorsam Tarkan’ın kariyerinin de bu şekilde evrildiğini en başta hesap edemedim ve bu anlamda “Beni Çok Sev”, “Biz Çocukken” ve “Affedin Bizi Çocuklar” gibi şarkıları dinlerken sonuna kadar dayanamadım. Enerjinin yüksek olduğu şarkılarda ise durumun daha iyi olduğunu söyleyebilirim –ki şefin Ozan Çolakoğlu olduğu bir albümde bunu zaten bekliyoruz. Örneğin açılışı yapan “Yolla” ve Gülşah Tütüncü’nün “Çay Simit”i Tarkan’ın bu yazı rahatlıkla atlatmasını sağlayacak şarkılar. Tarkan’ın kendi besteleri olan “Kedi Gibi” ve rock hedefli düzenlemesi ile kendini hemen belli eden “Hodri Meydan” Tarkan diskografisindeki başka şarkıları akla getiriyor ama gene de Oğuzhan Koç’u akla getiren “Bal Küpü”nden çok daha iyiler. Tarkan dışındaki bestecilerden Sezen Aksu hareketli şarkısı “Ben Senin…”le değil belki ama Sibel Can kataloğundan fırlamış gibi olan “Her Şey Fani” ile yüreğe oturmasını bilirken, Nazan Öncel ve Ümit Sayın’ın albüm sonunda doğru gelen şarkıları “Acımasız” ve “O Sevişmeler” ortalamayı yükseltiyor. (“Acımasız” uzun zamandan sonra duyduğum en güzel Öncel şarkısı hatta.) Albümün gerçek yıldızı ise Tarkan’ın en şahane remixlerini yapan adam Murat Matthew Erdem ve Ayça Z. Aydın’ın “Çok Ağladım”ı oluyor. Bu şarkıyı dinlerken ‘keşke hep böyle cool şarkılar söylese’ diye geçirdim içimden. Yeni Aysel Gürel sözleri “Sevdam Tek Nefes” ise bir “Sevdanın Son Vuruşu” değil ama yazın şans verilirse radyolarda çokça çalacak bir şarkı olmuş. Tarkan’ın alıştığımız büyüsünü zamanla bir parça yitirmiş gibi görünüyor ama konserlerle kendini kurtaracaktır.

HAZIRLAYAN: MERT BELL [email protected] twitter.com/mertbell | instagram.com/mertbell

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S22 LORDE: MELODRAMA 4,5/5 DUA LIPA: DUA LIPA 4,5/5 2013 yılındaki ilk albümü “Pure Heroine”in ardından geçtiğimiz Londra’da doğan ve Kosova’da büyüyen Dua Lipa henüz 21 aylarda çıkan nefis teklisi “Green Light” ile ağzımızı sulandıran yaşında ve kendi adını taşıyan bu ilk albümünün yayınlanması Lorde’nin yeni albümünü merakla bekliyorduk. İlk albümünü 16 öncesinde zaten 7 şarkıyı görücüye çıkarmıştı (benim yaşında çıkaran biri için 4 yıllık bir ara risk gibi görünebilir. Ancak değerlendirdiğim deluxe versiyon 17 şarkıdan oluşuyor). “Melodrama” bu riskin karşılığını fazlasıyla veren, ergenlikten Bu şarkıların çoğu hiç de fena sayılmayacak liste başarıları gençliğe doğru geçerken fena halde ün sahibi olan bir genç yakalarken bir yandan da Martin Garrix, Major Lazor ve Sean Paul kadının yaşadıklarını tam da ondan beklediğimiz gibi zeka ve gibi isimlerin şarkılarına konuk oldu Dua. Yani kendisi poptaki mizah dolu yansıtan bir albüm olmuş. Alıştığımız şekilde kulağı “yeni büyük şey” olacak gibi görünüyor. Bu albüm de bu kehanetin hemen yakalayan melodiler (bugüne kadar yaptığı en pop şey gerçekleşme olasılığını artıracak kalitede sahiden. Dua 21 yaşında olabilecek “Loveless”), minimal düzenlemeler (sonuna doğru olmasına rağmen yaptığı müzik o yaşın amatörlüklerini kesinlikle hipnotik bir şeye dönüşen “Sober II (Melodrama)”), Lorde’nin taşımıyor, bir de söylediği herhangi bir şarkıyı bile sınıf atlatacak mesafeli ama hiç beklenmedik anlarda eğilip bükülüp şaşırtan kalitede özel bir sese sahip. Vasat şarkı bakımından son derece vokali (albümün en hüzünlülerinden “Writer In The Dark”) yine zayıf olan bu albüm sakin ve tatlı bir r&b şarkısı olan “Genesis” ile yerli yerinde. Ama kendisi bu 4 yıllık süreci o kadar iyi sindirmiş açılıyor. Bu şarkının ardından ise daha önce duymuş olabileceğiniz ki, sonuçta ilk albümüne kıyasla çok daha zengin, üstelik daha karanlık-pop “Last Dance”, marş gibi nakaratıyla “Hotter Than kolay anlaşılıp hissedilebilen şarkılar yazmış. Zaten ilk tekli “Green Hell” ve atmosferik ballad “Be The One” geliyor. Aslında bu 3 şarkı Light” da bu durumun haberini veriyordu. Benzer şekilde Robyn’in Dua’nın müziğini özetler nitelikte. Çoğunlukla karanlık ve romantik synth-pop’unu hatırlatan “Supercut” ve devamında gelen “Liability bir atmosfer var (harika ritmini kalbe kalbe indiren “New Love” (Reprise)” Lorde’nin aşk ilişkilerine bakışını yansıtan çok sağlam ve günaha davet eden “Bad Together”), trendleri takip etmek gibi şarkılar. Ancak albümün ana kırılma noktası uzun zamandır bir derdi yok (zamansız bir hit olacağı belli olan Miguel destekli dinlediğim en hüzünlü şarkı olan “Liability” ile gerçekleşiyor. Yine “Lost In Your Light” ve Eurovision sularına daldığı ”Garden”) ve her de bu şarkının sonunda bile umudu eksik etmemeye çalışıyor zaman çok sağlam nakaratlar ile dinleyicisini ödüllendiriyor (dans Lorde. Yazdığı sözlere sinmiş olan kara mizah “The Louvre” gibi etmenin kaçınılmaz olduğu şahane “Blow Your Mind (Mwah)” ve şarkılarda eğlendirirken “Homemade Dynamite”ta ise bir araba tropical-house etkili “New Rules”). Chris Martin’le kotarılan (ve kazasında ölmeyi romantize edecek kadar kararabiliyor. Finaldeki albümdeki tek klasik ballad sayılabilecek) “Homesick”e kadar olgunlaşma sinyali veren “Perfect Places” ile aslında tam da ismi albüm pek az yerde tökezliyor (en barizi sıkıcı “No Goodbyes”). “Melodrama” olan bir albümden bekleyeceğimiz gibi karmaşık, Dua iniş ve çıkışlarıyla tüm hayatını samimiyetle anlatan şarkılar dramatik ve özgün bir deneyim yaşamış oluyoruz. Mutlaka şans yapıyor. Bunları yaparken kimi zaman gayet havalı ve küstah veriniz. (“IGDAF”) kimi zamansa çaresiz olabilir (harikulade “Thinking ‘Bout You”) ama hepsinde (bilhassa favorim “Dreams”de) yüksek bir zevke sahip olduğunu hissettiriyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S23 BENGÜ: ALTIN ÇAĞ 3,5/5 BERKAY: YANSIMA 4/5 Bengü’ye müthiş sinir olmuş şekilde yazıyorum bu yazıyı. “Altın Sahne geçmişini saymaz isek Berkay’ın sesini ilk duyduğumuz Çağ” kötü bir albüm olduğu için değil, bu albüm; Bengü’yü yıl 2010 imiş. Geçen yıl Harbiye Açık Hava’da konser verdiğini kendilerini arsızca satmaktan asla bıkmayan akranlarının önüne düşünerek kendisinin 7 yılda kat ettiği yolu hayranlık verici geçirebilecekken tam orta noktasında bizzat yine Bengü’nün buluyorum. Yaptığı müziğe arabeski karıştırmaktan asla tercihiyle frene bastığı için. “Altın Çağ”ın açılışını yapan “Empati” gocunmayan (ve bu noktada muhtemelen Demet Akalın’dan çok (feat. Volga Tamöz olarak yazılmış) Bengü’yü daha önce onda daha çabasız şekilde başarılı olan) Berkay’ın bu albümü, 2014’de hiç şahit olmadığım, müthiş bir özgüvenle sunuyor bir kere. çıkan ve her şarkısı ayrı ayrı radyoları sallayan “Aşk Melekleri”nden (İşin enteresan tarafı kendisi yarı konuşur şekilde söylüyor sonraki ilk çalışması (geçen yılkı ara albüm “Arabest” ve “Aşk şarkıyı.) Bengü’nün kendi yazdığı sözler de Ayşe Hatun Önal Melekleri”nin ikinci basımı “Benim Hikayem”i saymıyorum). Baştan ve Nil Karaibrahimgil arasında tatlı bir yerde duruyor. Çıkış için söylemek gerek bu albümün şarkıları “Aşk Melekleri”ninkiler seçilen Ayla Çelik ve Gökhan Tepe imzalı “Kuzum” bence bir kadar güçlü değil. Ancak burada birilerini sorumlu tutacaksak erkek şarkısı ve Murat Güneş’in “Yalelli”si tam olarak Atiye şarkı eğer bunlar kesinlikle (bir iki istisna dışında) Berkay’ın dışındaki defterinden fırlamış gibi ama bu iki şarkı da Bengü için taze ve besteciler. Berkay’ın yapımına bulaştığı her şarkı (albümün en ferah sular ve her ikisini de o kadar iyi söylüyor ki nihayetinde acılısı “Bana Sen Gel”, gizli hit “Sevdim” ve Kenan Doğulu’ya selam kendine mal ediyor. Albümün isim şarkısı ise hem çok sağlam çakan “Dünya”) dinleyicisini fazlasıyla tatmin edecekken albüm, bir beste (Volga Tamöz) hem de Murat Güneş’in hit yazarlığını bir en beklenti yaratan bestecileri Sezen Aksu, Alper Narman – Onur kez daha ispatlıyor. Esin İris’in sözlerini yazdığı ve sırf ismiyle bile Özdemir ve Soner Sarıkabadayı’nın işlerine geldiğinde (sırasıyla dikkat çekecek “Deli Dumrul” Bengü’den alışık olduğumuz tarzda “Bu Kadar mı?”, “Yanıyor muyuz Gençler?” ve “Tamamsa Tamam”) bir düşük tempolu iken hemen arkasından gelen besteci Özlem iki seksen yatıyor. Neyse ki Murat Güneş ekşi-tatlı bir limonata Melda Gürbey’in albümdeki ilk şarkısı “Neden” albüm boyunca ferahlığı yaratan hiti “Yaz” ile imdada yetişiyor ve Berkay bu gayet sağlam aranjeler yapan Tamöz’ün en iyi işlerinden birine şarkıyı hem yaralı hem de seksi bir şekilde söylemeyi becererek şahit olmamızı sağlıyor. “Neden” ne kadar iyi bir şarkıysa aynı hakkını fazlasıyla teslim ediyor. Bunların dışında Berkay’ın oyun bestecinin ikinci şarkısı “Geçmiş Olsun” bizi maalesef Bengü’nün alanına yakın atışlar yapan Yılmaz Taner hem “Ben Yaşarım” hem 5-10 yıl öncesine götürüyor. Bu noktadan itibaren de albüm ilk de “Teslim”de (bu şarkıda İsra Gülümser’in yardımıyla) albüm yarısının modernliğini tamamen unutup üst üste gelen düşük ortalamasını yükseltiyor. Zaten aranjörler Alper Atakan, Çağrı tempoluları ile bayarak sarkmaya başlıyor. Bengü’nün kendi Telkıvıran, Erhan Bayrak ve Ozan Çolakoğlu albüm boyunca gayet şarkısı “Telaş” zarif bir beste olabilir ama Murat Boz’un Ebru kalburüstü çalışmalara (en dikkat çekicisi çıkış için seçilen Sinan Gündeş’le yaptığı hataya düşerek Hakan Altun’la bir arabesk düete Akçıl’ın “Ey Aşk”ı) imza atıyorlar. Berkay’ın vasat albümler yapıp girip gölgede kaldığı “Sanki” ve birçok Bengü şarkısından arak “starım” diye gezen erkek popçuların yanında çok daha sağlam bir hissi veren “Bahane” keyif kaçırıyor. Üstüne de kapanışı yapan duruşu var, bu albüm de onun yansıması. meyhanelik “Sözünde Durmadın” geliyor, eğer yerseniz

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S24 EBRU YAŞAR: 4/5 YAŞAR GAGA: 3/5 HADDİNDEN FAZLA ALAKASIZ ŞARKILAR Ve işte olan oldu ve ben bir Ebru Yaşar yazısı yazıyorum. Yaşar Gaga’nın yapımı 4 yılı aşan ve sonucu 2 CD’de 26 şarkı Elbette ki beni bunu yapmaya iten şey dinlediğimden duyduğum olarak karşımıza çıkan “Alakasız Şarkılar”ı ilk bakıldığında memnuniyet ve müzikle dolu yıllarımın çoğunu Yaşar’ın sesinden iddialı bir proje gibi görünüyor. Ama birkaç dinlemede bunun hoşlanmayarak geçiren biri olarak sizi baştan uyarmak istiyorum: samimiyetle yola çıkılmış ama 4 yılı aşan hazırlanma süresinde önyargılarınızı kapıda bırakmayacaksanız bu yazıyı derhal terk kontrolden çıkıp savrulmuş bir proje olduğunu hissediyorsunuz. edin. Çünkü Yaşar’ın bu albümde ihtiyaç duyduğu şey tam olarak Öncelikle, Tarkan ve Sezen Aksu’nun yıllar sonra ilk kez sesini bu. Popun arabeskle harmanlanmasına pop dinleyicisi alışık birleştirdiği şarkı olarak neden Ceylan Önkol için yazılan ağıtın aslında (en yakın örneği bu ayın diğer konuğu Berkay) ve bu albüm seçildiğini ve bunun Kıvanç K’nın yaptığı elektronik düzenleme de Yaşar’ın pop müziğe ilk yaklaşması değil (2006’daki bombası ile servis edildiğini anlayamıyorum (Nükhet Duru aynı şarkıda tek “Yeşillenirim” ve 2008’deki favorim “Eğer”i hatırlayalım). Ancak başına bu ikiliden çok daha fazla etki yaratıyordu). Parodi olsun aradan geçen 10 yılın pop trendlerini göz önünde bulundurursak diye dahil edilen “Hayatı Tespih Yapmışım”, “Adına Da Derler bu albüm Emrah Karaduman’ından Arap ve Yunan bestelerinin Sex” ve “Terlik Geliyor”un başarıya ne kadar ulaştığı tartışılırken kullanımına kadar bir günümüz Türkiye’si pop albümü. Gülden albümün orta yerinde Göksel’in “Gözleri Aşka Gülen”i söylemesi Mutlu imzalı çıkış şarkısı “Nasıl Uyuyorsun” hem Yaşar’ın sesi ya da Kibariye’nin nefis yorumladığı “Sevdam Ağlıyor”un dıptıslı için biçilmiş kaftan hem de Ozan Doğulu’nun ders niteliğindeki hali saçma geliyor. Sezen Aksu’nun “Şahane Bir Şey Yaşamak”ı düzenlemesi ile resmen hit diye bağırıyor. Bir diğer hit Sezgi kendi albümünde pek az olan dans hitlerini telafi ederken Nazan Keskin – Ebru Yaşar ve Karaduman ortaklığı pop-reggaeton Öncel’in “Gazla”sı (son dönemdeki tüm Öncel şarkıları gibi) hiçbir kırması “Havadan Sudan” iken albüm en sağlam gollerinden birini şey ifade etmiyor. Yine finale doğru devreye giren Serdar Ortaç’ın Zakkum coverı “Ben Ne Yangınlar Gördüm” ile atıyor. Bu zamana neden bir Mert Ekren şarkısıyla burada olduğunu anlamak güç kadar herhangi bir arabeskçi tarafından söylenmediğine şok (hoş, neticede burası Gaga’nın alakasız şarkılar dünyası ve o ne geçirdiğim şarkıda Yaşar resmen vokal şov yapıyor. Albümün iki isterse o olur). “En samimisinden” demolar içeren ikinci bölüm Arap bestesi “Haddinden Fazla” ve “Ayrılık Vakti”ne de gayet iyi ise görece daha iyi. Burada Göksel, Sarıkabadayı, Onurr, Özgen sözler yazan Yaşar’a düşük tempolularda bir şarkıda (“Öldüm Akçetin ve Halil Koçak’ın şarkılarını kendi seslerinden duyma Sahiden”) Gökhan Tepe ve Şebnem Sungur da destek veriyor. şansına sahip oluyoruz (bu gruptan Onurr’un “Janti”si en dinlenesi Ama burunların direğini sızlatan esas şarkı Onur Murat Alan’ın demo). Mustafa Ceceli tam kalemi olan “Bekleyemedin mi?”de, “Kalmayacak”ı oluyor. (Hem bu şarkıyı hem de “Haddinden Sertab Erener ise muhteşem sesiyle “Her Şeye Rağmen”de çok Fazla”yı harikulade düzenleyen Febyo Taşel’i anmak lazım.) iyiyken Suzan Kardeş’in Şebnem Ferah’ın “Özgürce Yaşa”sına Bir diğer radyo-dostu şarkı “Aşkımız Yeter” sözlerini çok doğru getirdiği Balkan yorumu mutluluk yaratıyor. Teoman’ın “Rütbe” şekilde Emir’in yazdığı bir eller havaya Yunan bestesi iken albüm yorumundan sonra ise Gonca Vuslateri’nin “Annem” dizisinde çok kapanışını “Güz Gülleri”nin gereksiz yeniden yorumu ve naif ve beğenilen “Ahirim Sensin” yorumu en alakasızından devreye giriyor romantik bir nokta koyan “Nakış” ile yapıyor. ve apışıp kalıyorum.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S25 MURAT GÜNEŞ: KALP FARKIYLA 4/5 Hit yaratıcısı Murat Güneş’in ilk solo şarkısının kötü olacağını KATY PERRY: 3,5/5 düşünmüyordunuz değil mi? Aslına bakarsanız besteci kimliği ile öne çıkıp ardından şarkıcılığına şahit olduklarımızın pek çoğu WITNESS hoş deneyimler değildi bugüne kadar (örneğin Sinan Akçıl bir Katy Perry’nin 2013 yılındaki “Prism” albümü ile daha “yetişkin” bir felaket, Sarıkabadayı ise hala gelişmekte olan bir süreç). Neyse ki rotaya saptığını biliyorduk ve Şubat ayında çıkardığı “Chained To Güneş’in amatör bir şarkıcı olmadığı şarkının ilk dakikasında belli The Rhythm” teklisi ile politik popa kaydığını söyleyip durması ve oluyor ve bu durum, kendisini adı geçen akranlarından çok daha şarkının ortalama üstü kalitesini düşününce pop hitleri konusunda yukarıda bir noktaya koyuyor. “Kalp Farkıyla” hem kulağı hızlıca her zaman iddiasını korumuş olan Perry’nin yeni albümü yakalayan bir besteye hem de Cem İyibardakçı’nın yaptığı dans ile ilgili heyecanlanmıştık. Bir yandan da şüphe duymaktan pistine hazır, başarılı bir düzenlemeye sahip. Enteresan bir şekilde, vazgeçemediğimiz samimiyeti, Amerikan seçimleri öncesinde sıklıkla çalıştığı Demet Akalın’dan çok Gülşen’in tarzına yakın ‘özgürlükçü’ Hillary Clinton’ın arkasında gururla durduktan durduğu bu ilk şarkısı ile yazın en güzel işlerinden birisine imza sonra homofobik rap üçlüsü Migos ile şarkı kaydetmesi (ikinci atıyor Güneş. Devamını istiyoruz. tekli “Bon Appetit”) ve yabancı kültürlere ait öğeleri bilinçsizce kullanması gibi bir sürü nedenle de temkinli yaklaşıyorduk. Velhasıl Perry’in her daim bu çok çabalayan halini albümden çıkan Nicki Minaj destekli dans hiti “Swish Swish” unutturdu (şarkının uzun zamandır kavgalı oldukları bilinen Taylot Swift’e yazılmış olması bile bu sevince gölge düşüremedi). Ama albüm Perry’nin iddia ettiği gibi bir sosyal ve politik uyanışı temsil ediyor mu diye sorarsanız çok yanılırsınız. “Bigger Than Me” gibi son derece yavan sözlere sahip şarkıları saymaz iseniz albümde yine hakim olan tema aşk, seks ve ilişkiler. Elbette ki bu illa kötü bir şey değil çünkü zaten kendisi albüm boyunca en iyi sonuçları özgüveninin tavan yaptığı, ‘kadın gücü’nü buram buram etrafa saçan “Hey Hey Hey”, “Roulette” ve “Power” gibi şarkılarda alıyor. Ama genel olarak şarkılar, Perry’nin önceki albümlerini patlatan şarkıların gücüne ve enerjisine sahip değiller, atmosfer tamam (“Tsunami”) ama örneğin çok sağlam nakaratlara bir türlü denk gelemiyorsunuz (favorilerimden “Deja Vu” ve farkını hemen belli eden gospel etkili “Pendulum” durumu biraz kurtarıyor). Neticede bir sürü yetenekli şarkı yazarı ve prodüktör boşuna bir araya gelmiş gibi hissediyorsunuz. En çok da Hot Chip gibi bir ekibin tüm elektro- pop yeteneğini heba eden albüm kapanışındaki bayık ballad “Into Me You See”ye üzüldüm.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S26 ERDEM KINAY: BOYNUN İLYAS YALÇINTAŞ: GEL BE BORCU 3,5/5 GÖKYÜZÜM 3,5/5 Piyasada yarattığı bütün karışık eleştiri oklarına rağmen (FEAT. MERVE ÖZBEY): Yalçıntaş’ın ilk albümü “İçimdeki Duman”ı oldukça beğenmiştim Erdem Kınay çalışkan bir prodüktör. Albümlere olan katkıları ve kendisini ‘popta takip edilmesi gereken yeniler’ listeme bir yana sıklıkla kendi prodüksiyonu olan şarkıları sunuyor eklemiştim. Yanıldığımı da düşünmüyorum. Bir kere Yalçıntaş’ın dinleyicilere. Bu ay ise Deniz Erten’in sözlerini yazdığı iki şarkı doğrudan insanın kalbine oklar fırlatan bir sesi var. Düzenlemesi, birden çıkardı (diğer şarkı “Her Gece Kal” çok daha eğlenceli ve müthiş bir yükselişteki dj/prodüktör Mahmut Orhan’e ait “Gel Be enteresan bir iş). Yıldız vokalisti Merve Özbey’e geri dönüşünü Gökyüzüm”ün en etkileyici anı da zaten şarkının ritminin durup müjdeleyen “Boynun Borcu” ise nasıl desem, tam da bu ikiliden İlyas’ın sesini en yalın haliyle duyduğumuzda gerçekleşiyor. bekleyeceğimiz gibi bir şarkı. Kınay sosyal medyada isim Orhan’ın dokunuşu Yalçıntaş’ın bilindik tarzının dışına çıkmasını vermeden bir takım aranjörleri kendi tarzını çalmakla suçlarken sağlıyor evet, ancak bu beste Yalçıntaş’ın albümünden çıkan son ister istemez bu durumu gülünç buldum. Zira Kınay zaten hit “İçimdeki Duman”ı (ki bu şarkıya da zaten bir “Mahmut Orhan kendisinin en büyük taklitçisi. Evet, Özbey durdurulamaz sesiyle Remix” yapılmıştı) çokça akla getiriyor. Biraz daha çalışırsanız çok bu şarkının da defterini dürüyor belki ama “Boynun Burcu”, iyi şeyler çıkacak çocuklar. “Duman”dan beridir bu ikiliden dinlediğimiz bestenin kaçıncı versiyonu?

CARLY RAE JEPSEN: CUT TO THE FEELİNG 5/5 Yazıları en başından beri takip edenler hatırlayabilir, Jepsen’in 2015 tarihli albümü “Emotion”a bayılmıştım. Geçen yıl çıkardığı ve o albüme giremeyen şarkılardan oluşan mini albüm “Emotion: Side B” ise (“The One”, “Store” ve “First Time” gibi zirveleri olan) başka bir şahanelikti. Bunca güzel şarkıya rağmen hala “Call Me Maybe” gibi bir hit yapamadığını savunanlar oldu. Haklı da olabilirlerdi ama Jepsen’in o tip bir şarkı yapma niyeti olmadığı da açıktı. Lakin şimdi karşımızda duran “Cut To The Feeling” ile durum bambaşka bir hal alıyor. “Leap!” isimli animasyon filmi için yapılan şarkı hem ‘bir filmin şarkısı’ olarak harcanamayacak kadar güzel hem de muhtemelen “Call Me Maybe”den sonraki en sağlam nakarata sahip. Sürekli olarak ‘kıymeti bilinmiyor’ diye endişelendiğim Jepsen’ın diskografisinden haber olmanız için müthiş bir fırsat.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S27 ATİYE: İDO TATLISES: ZAMANSIZ AŞKLAR 3/5 YA DA BOŞVER 3/5 Bu derginin okuyucuları olduğunuza göre Atiye ile “GZone Kariyerini takip etmiyorum ama azmine hayran olduğum birisi Rainbow Anthems 2” albümünün çıkış şarkısı “Maazallah”ta İdo Tatlıses. “Babamın parası var, ben de şarkıcı olurum” şeklinde beraber çalıştığımızı biliyorsunuzdur. O şarkının hem bizim hem başlayan bir serüvendi muhtemelen ama Youtube’da şöyle bir de Atiye’nin kariyeri adına artı puan olduğunu düşünenlerdenim göz gezdirdim; maşallah son iki yıl içinde benim diyen şarkıcıdan (yoksa zaten buna izin vermezdim lol). Atiye’nin doğu ezgilerine daha çok video yapmış, epey de izlenmiş. Bu evrimin son halkası yakışan bir sesi var (tercihimizi ondan yana kullanmamızın olan “Ya Da Boşver” Tatlıses’in takım elbiseler içinde çeşitli dans nedenlerinden biri buydu), kendisi de bunun farkında. “Zamansız figürlerini icra ettiği minimalist videosu ile tesadüfen önüme Aşklar”dan ise henüz isimsiz bir proje iken haberdar olmuş geldiğinde, ne yalan diyeyim, ilk kez beni rahatsız etmedi. Kendisi ve Atiye “Amanın Nuriye, meleğim Huriye, güzelim Şaziye”yi Justin Bieber’ı mı yoksa Zayn Malik’i mi örnek alıyor bilmem ama söyleyecek diye sevindirik olmuştum. Bu şarkı fantastik histerikliği bu, görsel değil belki ama müzikal olarak bir işe yaramış. Asil Gök ile Gırgıriye serisinin en kült şarkılarındandır. Ancak Atiye ve Orhan ve Derya Uluğ’un şarkısını Erdem Kınay tropical-house etkisinde Yılmaz’ın yeniden söz yazdığı ve İskender Paydaş’ın temposunu düzenlemiş, Tatlıses de bildiği şekilde söylemiş işte. Jaguarlı düşürdüğü bu versiyon bana umduğumu vermedi. kapağından ise özenle kaçınınız. MARTIN GARRIX & TROYE SIVAN: THERE FOR YOU 4/5 2012’den beridir kafamızı şişirmek pahasına bizi eğlendiren ve bolca kudurtan dj Martin Garrix’in bu yılki ikinci iddialı ortaklığı (ilki bu ayın konuklarından Dua Lipa ile yaptığı “Scared To Be Lonely” idi) Avustralyalı harika çocuk Troye Sivan ile birlikte yarattığı “There For You”. Bu şarkı hem aslında harika bir pop müzik icra eden Sivan’ın ufkunun gelişmesi açısından isabetli olmuş hem de Garrix’in şarkılarında çoğu zaman enerjinin yanında harcanabilen duygunun eksikliği giderilmiş. Troye Sivan’ın (aynı Dua Lipa gibi) dinlerken yaşının çok üstünde hissettiren hüzünlü bir sesi var, Garrix bu emo tesellisi şarkıda bundan sonuna kadar faydalanmış ve neticede bu yaz sıklıkla duyabileceğimiz bir hite imza atmışlar. “Ben Troye Sivan’ı en hüzünlü haliyle dinleyeceğim” diyenlere ise ilk albümü “Blue Neighborhood”u hararetle öneririm.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S28 AJDA PEKKAN FT. KEMAL DOĞULU: BAHADIR TATLIÖZ: 2,5/5 2,5/5 DÜŞMAN MISIN, AŞIK MI? SELFIE Ben mi abartıyorum, size de Ajda Pekkan’ın teklilerinden Bu sayfalarda daha önce Kemal Doğulu’yu övdüğümü hatırlarım. fenalık gelmedi mi? Evet, Pekkan gündemde kalabilmek için ne Kendisi güzel disko şarkıları seçer ve hiç de fena söylemez. İsmi gerekiyorsa onu yapıyor, bu doğrultuda besteciden besteciye, “Selfie” olan bir şarkı yaptığını öğrendiğimde güzel bir dans hiti aranjörden aranjöre koşuyor ama bilhassa “Aynen Öyle” dönemi daha dinleyeceğim hayaline kapılmıştım fakat gerçekler öyle sonrasında ortada hiç karakteri olmayan bir gidişat, elimizde değilmiş. “İşte Benim Stilim”de sezonlardır süren jüri üyeliği de gayet sorgulanabilir bir zevk seviyesi ile seçilmiş vasat algılarını mı kapattı, müzikteki zevkini mi alt üst etti bilemiyorum şarkılar kaldı. Kariyerini en başından beri “trendsetter” olarak ama sözü, bestesi ve düzenlemesi Burak Öksüzoğlu’na ait olan götüren bir yorumcu, bir süperstar, gözlerimiz önünde Serdar (ve ne hikmetse Doğulu’ya özel yazıldığı iddia edilen) “Selfie” Ortaç, Can Tanrıyar derken trend kurbanı oluyor. “Bahadır Tatlıöz neresinden bakarsanız vasat bir şarkı. Şarkının alaturkalığı kötü bir bestecidir” demek istemiyorum ama bu şarkı bildiğiniz ile hiçbir sıkıntım yok hatta isminin “Selfie” olup o tarza yakın yavan (Ozan Çolakoğlu versiyonu belki biraz toparlıyor). Üstelik durması da hoş bir espri olabilir-di eğer şarkının tüm sözleri o Pekkan’ın tonundan söylemek zorunda kalan Tatlıöz’ün sesi bir zekaya ve mizaha sahip olsaydı. Bu haliyle son derece silik bir facia olarak geliyor kulağa. Yapmayın bunu bize lütfen. 90’lar güzellemesi gibi geliyor kulağa.

HANDE YENER: BAKICAZ ARTIK 3/5 Hande Yener hakkında artık yazmasam mı, ne yapsam bilemiyorum. Ettiğim tüm dualar, evrene gönderdiğim tüm enerjiler, sanıyorum (Hande Yener’in kafatası isimli) sağlam bir duvara çarpıyor ve paramparça oluyor. Yeni albüm “Hepsi Hit Vol.II”nin ‘müjdecisi’ demeye dilimin varmadığı, söylendiği gibi isimlendirilmiş “Bakıcaz Artık” bir Mert Ekren şarkısı, düzenlemesi de kendisine ait. Hiç şarkıları birbirine benzetmeye meraklı bir dinleyici değilimdir, genelde keyif almaya bakarım ama bu şarkı resmen “Mor” ile aynı başlıyor. Kullanılan efektlerin aynılığını geçtim, Hande’nin şarkının A kısmına girdiği yerde siz de “Mor”u söylemeye başlayın ne demek istediğimi anlayacaksınız. Nakaratı da biraz “Hani Bana”, biraz “Vah Vah” ki zaten bu şarkılar da birbirinin kopyası. Güzelim sesine yazık oluyor be Hande.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S29 KİTAP

MARTİN DUBERMAN: STONEWALL İSYANI Pride ayının şerefine, her şeyi başlatan o olaylara yakından şahit olmak ister misiniz?

New York, Greenwich Village’de bir eşcinsel barı olan Stonewall, 28 Haziran 1969’da bir polis baskınına uğradı. Fakat polisin ve barın patronlarının her zamanki beklentilerinin tersine, bu defa barı dolduran kalabalık baskıya boyun eğmedi ve mücadele etmeye karar verdi. ‘Stonewall İsyanı’ diye adlandırılan ve yaklaşık beş gün süren çatışmaların sonunda, gey ve lezbiyen hayatının çehresi köklü bir dönüşüm geçirecekti.

Ünlü tarihçi ve aktivist Martin Duberman elinizdeki bu kitapta, Stonewall’da yaşananları anlatır. Etkileyici anlatı yeteneğiyle o çalkantılı geceleri, gey ve lezbiyen hakları mücadelesi içinde fiilen yer alan altı kişinin serüvenleri üzerinden canlı ayrıntılarla nakleder. Zaten bu altı kişinin hikâyeleri öyle bir noktada kesişerek bir araya gelmektedir ki, bir nevi, isyana yol açan baskıların ve 1970’deki Eşcinsel Hakları Yürüyüşü’nde doruk noktasına çıkan mücadelenin unutulmaz bir portresini de yansıtmaktadır.

Stonewall, Türkçe’ye daha önce Haymarket - 1 Mayıs’ın Romanı kitabı ve Aylak Kerouac ve Toprak Ana - Emma HAZIRLAYAN: MURAT RENAY başlıklı oyunları da çevrilmiş olan Martin [email protected] Duberman’ın kaleminden çıkmış, etkisi twitter.com/muratrenay | instagram.com/muratrenay günümüzde de devam eden bir tarihsel olayın etkileyici bir dille anlatıldığı ender çalışmalardandır…

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S30 PAULA HARUKİ HAWKINS: MURAKAMİ: KARANLIK KARANLIKTAN SULAR SONRA Yayımlandığı andan itibaren Gece yarısından sonra çoksatan listelerini altüst zamanın kendine özgü eden, pek çoklarınca yılın bir akışı vardır. Ona karşı kitabı seçilen, son yılların koyamazsın… en önemli gerilim romanı TRENDEKİ KIZ’ın yazarı Paula Sık sık aynı rüyayı görüyorum: Hawkins’ten gizem dolu Yedi yaşındayım ve yine yepyeni bir roman! öksüzüm. Yapayalnızım ve MİRGÜN CABAS: 2001 ESKİ güvenebileceğim tek bir Nefes almak giderek daha da yetişkin yok çevremde. Gece TÜRKİYE’NİN SON YILI “Türkiye nasıl değişti? Bazı şeyler nasıl da hiç değişmemiş? zorlaşacak. olmak üzere. Hep aynı rüya. Her şey başka türlü olabilir miydi? Ve tabii asıl soru: Biz buraya Rüyamda, hep yedi yaşına nereden geldik?” Mirgün Cabas, 2001’in, Eski Türkiye’nin son Ölümünden birkaç gün önce dönüyorum. yılının hikâyesini anlatıyor. Önce iktidarın, sonra düzenin, Nel yardım istemek üzere kız nihayetinde rejimin değiştiği bir sürecin sıfır noktasında ne vardı? kardeşine telefon eder. Ancak Bütün bir geceyi dışarıda kardeşi Jules yanıt vermez ve geçirmek zorunda olan bir Masadan havalanıp krize konan anayasa kitapçığı… Başbakanlık yardım çağrısını geri çevirir. genç kız… Onun iki aydır önünde sıraya giren protestocular… Banka enkazları vardı. First Birkaç gün sonra Nel’in uyanmak istemeyen kız class kaçıp ekonomi sınıfında polislerin arasında geri getirilen ölüm haberi gelir. Jules ise kardeşi… Aşk otellerinden işadamları… İsimlerinden fal tutulan yolsuzluk operasyonları… kaçtığı ve gelmemeye yemin birinde korkunç şekilde Piyasaların görevden aldığı bakanlar… “Başbakan sağlıksız mı ettiği kasabaya, geride kalan dövülen bir eskort kadın… yoksa sadece bakımsız mı?” tartışmaları vardı. TÜSİAD’ın her yeğenine bakmak için dönmek Karanlık yanını büyük bir konuda fikrinin olduğu ve bunları açıklayabildiği günler… “Tek zorunda kalır. ustalıkla gizleyen bir erkek… kişi partisi olmayacağız,” diyen AKP’nin Anayasa Mahkemesi Ve güzel bir kızı başka bir sayesinde “normal doğum”la dünyaya gelişi… Askerlerin Ancak Jules dehşet gerçekliğe kaçıran Yüzü siyasetçilere bitmeyen kini... içerisindedir. Çok korkmuştur. Olmayan Adam… Karanlıktan Anımsamak istemediği Sonra gece insanlarının Tüm bunların arasından uzaylıya taş atan köylü, İtalya’ya hatıraları su yüzüne çıkarken, romanı… Bütün Murakami Fiorentina biletiyle gidip Milan üzerinden dönen Fatih Terim, Nel’in intihar etmeyeceğine romanları kadar gizemli ve “profesör” lakaplı kapkaççılar, konuklarına, “Efendim siz de giderek ikna olur. Bunların ürpertici… şarlatan mısınız?” diye soran anchorman’ler, mallarını karılarıyla ötesinde Jules sudan paylaşmak istemeyen ama dondurulmuş embriyoya miras korkmaktadır, özellikle de bırakma peşindeki milletvekilleri, Öcalan’ı İmralı’dan kaçırma Ölüm Göleti dönen o korku teklifini reddeden PKK’lılar, cezaevinde kafa kesen çeteciler bize verici yerden… bakıyor. Aktörlerinin ve tanıklarının da katkılarıyla 31 kısım tekmili birden, Eski Türkiye’nin yoğun bakımdaki günlerinin hikâyesi…

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S31 SİNEMA

3 GENERA- TIONS 7 Temmuz’da gösterime girecek film, cinsiyet geçiş sürecinde olan bir trans erkek karakterin annesi ve büyükannesiyle olan ilişkisini anlatıyor.

2016’da İstanbul FilmEkimi’nde de gösterilen film, bir ailenin üç nesli ve hayatının en önemli kararını alan bir genç kızın hikayesini konu ediniyor.

Başrolünde her biri olağanüstü performansıyla göz dolduran üç usta oyuncu: Lezbiyen büyükanne rolünde Susan Sarandon, kızı rolünde Naomi Watts ve 17 yaşın- daki torunu Ray’i canlandıran Elle Fanning. Birlikte, aynı evde otur- an üç nesil, Ray’in cinsiyet geçiş sürecine atılmasıyla zor günler geçirmeye başlar. Hitap şekillerin- den okul değiştirmeye, umumi tuvaletlerden ailenin kurulu anaerkil düzenine, birçok sorun baş göster- ir. Trans sorunlarına eğilen ender yapımlardan Three Generations, klişeler ve duygu sömürüsünden uzak, gücünü şahane performan- slarından alan samimi ve eğlenceli bir film. HAZIRLAYAN: MURAT RENAY [email protected] 3 Generations (Üç Kuşak), daha twitter.com/muratrenay | instagram.com/muratrenay önce “About Ray (Ray Hakkında)” adıyla vizyona çıkacaktı ancak her ne olduysa vizyondan çekildi. Film, yaklaşık 1,5 senedir ABD’de göster- ime girmeyi bekliyordu.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S32 93 YAZI HAYALET Altı yaşındaki Frida, annesi öldükten sonra amcasının ailesi onu açık HİKAYESİ kollarla karşılasa da doğduğu yer 20’li yaşlarında, içine kapanık olan Barselona’dan uzak kırsaldaki bir kadın olan Maureen, Paris’te yeni evine alışması zaman alır. ünlü bir modelin özel alışveriş danışmanlığını yapmaktadır. Genç TATLI ŞEYLER Carla Simon Pipó’nun yazıp yönettiği kadın, kısa zaman önce ikiz erkek “Türk sinemasının eşcinsel temalı ilk filmi olma filmin başrollerinde Laia Artigas, kardeşini kaybetmiştir ve henüz yas özelliğini taşıdığı” söylenerek lanse edilen ‘Tatlı Paula Blanco ve Etna Campillo yer sürecindedir. Bir gün cep telefonuna Şeyler’, fragmanından anlaşıldığı kadarıyla, alıyor. bir mesaj gelir. Gelen bu mesaj “feminenliği” eşcinsel olmakla özdeşleştirip bu kardeşinin hayaletindendir… durumun parodisini yapmayı amaçlıyor. Geçtiğimiz Nisan ayında İstanbul Film Festivali’nde de gösterilen Yönetmenliğini ve senaristliğini Başrollerde iki eşcinsel karakterin yer aldığı, film, Başka Sinema salonlarında yer Olivier Assayas’ın üstlendiği filmde toplumsal mesajlar içeren (?) komedi filmi “Tatlı alacak. başrollerde Kristen Stewart, Lars Şeyler”, çocuklarla araları pek de iyi olmayan iki Eidinger, Nora von Waldstätten yer modacı arkadaş Ercan (Cem Özer) ve Hamido alıyor. (Uğur Uludağ) güney sahillerindeki defilelerine yetişmenin derdiyle uğraşırken başına gelenleri Film, 2016 Cannes Film Festivali’nde anlatıyor. En İyi Yönetmen ödülünü kazanmıştı.

Filmde, iki eşcinsel bir yanlışlık sonucu ellerinde kalan 8 aylık sevimli bir bebek sayesinde aile olmanın keyfini tadıyor. Bu talihli buluşmanın üzerindeki kara bulut ise; bebeğin annesi Belda’nın (Demet Şaşmaz) peşindeki kocası Musa (Cem Ucan)’dır. Kocası, korkulan filozof mafya babası Kudret (İlhan Şeşen) için çalışan biridir.

Eşcinselleri tektipleştirip parodi malzemesi yapmanın ne gibi bir “toplumsal mesaj” vereceğini anlamadık ama filme gelen tepkileri takip etmekte fayda var.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S33 MODA YAZLIK KUMAŞLAR

Geç de olsa havaların ısınmasıyla birlikte gardrobunuzda yazlık kıyafetlere yer açmanın vakti geldi. Sıcak yaz günlerinde ince ve nefes alabilen, terlemeyi önleyebilecek veya terlemeyle başa çıkabilecek kıyafetler seçmek hepimizin asıl amacı. Tam da bu noktada devreye doğru kumaş seçimi giriyor.

Kıyafet alırken dikkat etmeniz gereken en önemli husus tartışmasız ki sizi rahat ve sağlıklı hissettirebilecek kumaşlar seçmek. Sıcak havalarda öncelikle sentetik kumaşlardan uzak durmalıyız. Özellikle sık dokunuşa sahip sentetik kumaşlar nefes alma özelliği düşük olduğu için terin buharlaşmasını önleyecekler ve daha çok terlemenize sebep olacaklardır. Dolayısıyla yaz aylarında kıyafet alırken öncelikle iç etiketini kontrol ederek pamuk, ipek ve keten gibi doğal kumaşlardan üretilmiş olmasına dikkat etmenizde fayda var. Peki nedir bu kumaşlar?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S34 HAZIRLAYAN: ERDEM ORAYLI HAZIRLAYAN: [email protected] | instagram.com/erdemorayli twitter.com/erdemorayli

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S35 PAMUK Günlük giyimde en çok karşınıza çıkan kumaş türüdür. Pamuk, diğer kumaşlara göre çok daha kullanışlı ve dayanıklıdır. Nem çekme özelliği yüksek olduğundan, sıcak yaz gün- lerinde terinizi emerek daha çok terlemeyi ön- ler ve serin tutar. Bu özelliğinden dolayı %100 pamuk kumaşlar, sentetik karışımlı kumaşlara nazaran daha geç kururlar aynı zamanda daha erken renk atarlar.

MODAL Kayın ağacı liflerinden üretilen modal yumuşak ve prüzsüz bir yapıya sahip, tamamen doğal bir kumaş türüdür. Kullanım özellikleri pamuk kumaşlarla neredeyse aynıdır. Fakat pamuğa nazaran daha az renk atar ve nemi daha fazla hapseder. Genellikle iç çamaşırlarında kul- lanılır.

TENCEL Okaliptus ağacı liflerinden elde edilen bu kumaş türü parlak görüntüsü ve pamuğa göre çok daha renk dayanıklılığıyla bilinir. Hafif bir dokuya sahip olan tencel, yüksek nem emme ve hava alma kapasitesine sahiptir. Fakat dış etkenlere karşı pamuk kadar dayanıklı değildir.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S36 KETEN Çabuk kırışma özelliğiyle bilinen keten, tam bir yaz kumaşıdır. İnce ve seyrek dokunuşuyla bedeninizin nefes almasını sağlar ve serin tutar. Aynı zamanda kir tutma özelliği yoktur. Fakat pamuğa kıyasla biraz daha zahmetlidir. Soğuk suyla ve genellikle elde yıkanması tavsiye edilen keten, kesinlikle kurutma makinasına atılmamalı ve nemliyken ılık ütüyle ütülenmelidir.

RAMİ Rami bitkisinin lifleri ile pamuk ya da keten liflerinin karıştırılmasıyla ortaya çıkan bu kumaş türü saf pamuk ve saf ketene göre çok daha dayanıklıdır. Ter emme, kolay kuruma ve antialerjik özellikleriyle öne çıkar. Fakat pamuğa göre daha çabuk kırışır ve eskir.

İPEK %30 nem çekme özelliğine sahip ipek kumaşlar, pamuk ve ketene göre daha esnektirler ve kolay kolay renk atmazlar. Aynı zamanda bilinenin aksine dayanıklıdırlar. Fakat yine de aşırı terleme, yüksek sıcaklıkta yıkama ve ütülemeye karşı hassastırlar. Dokuma biçimine göre saten, tafta, grogren ve krep gibi birçok çeşidi vardır.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S37 SÖYLEŞİ

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S38 AYŞEGÜL ALDİNÇ Yaptığı her işte dikkat çeken ve övgü toplayan Ayşegül Aldinç geçtiğimiz yıl yayınladığı “Sek’iz” albümüyle büyük beğeni topladı. Albümünün 5. video klip çalışmasını “Kendisi” şarkısı için hazırlayan Aldinç, hem şarkıcılığı hem de oyunculuğuyla en sevdiğimiz, en özel sanatçılardan bir tanesi. Bu sayımızda ona merak ettiklerimizi sorduk.

RÖPORTAJ: MERT BELL [email protected] twitter.com/mertbell | instagram.com/mertbell

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S39 İlk albümünüzdeki “Kara ve gönül birliği yapacağımı nasıl bir deneyimdi, sizi nasıl Sevda” ile pop tarihinin en belirledikten sonra sancılar şekillendirdi? büyük hitlerinden birine imza başlıyor. Bu beste sipariş Adını andığınız bu şahane atarak çıkış yaptınız. Size ise acaba şarkıya ısınacak insanların müzikal kariyerim göre kariyeriniz boyunca mıyım? Ola ki ısınamadım.. ve formasyonumdaki çıkardığınız hit şarkılar Bunu yaratan arkadaşıma etkileri tartışılmaz. Çoğuyla hangileriydi? nasıl ve ne şekilde ifade zamanla birer sevgili dost Hitler dışında albümlerimdeki edeceğim. Hadi bunların hiç olmak, yeteneklere, ve şarkılarım, müzikseverlerin biri olmadı. Her şey şahane duruşlara karşılıklı hayranlıklar meşrebi doğrultusunda kendi gidiyor. Hakkını verecek beslemek de paylaşımların dinleyicisini oluşturdu. Ama miyim peki gibi... Yani hayatı katma değeriydi benim için. en fazla öne çıkanlardan ilk birazda ben kendime zehir aklıma gelenler; Gözlerin Su ediyorum bu şekilde. Bak bir 4.albümdeki “Alimallah” Yeşili, Sorma, Alimallah, Al “tasarlanma” sözcüğünden ve “Beni Hatırla”nın da beni, Yanlışsın, Beni Hatırla... nerelere geldik:) Daha soruya yardımıyla 90’lar pop Aslında yorumcunun bu cevap vermedim bile. İyi patlamasından alnınızın anlamda bu soruya cevap müzik yapmak “hit” kaygısı, akıyla çıktıktan sonra 2000’de vermesi röportajı okuyan kasması ne dersen de, bunlar “Nefes”i yayınladınız ve uzun seveni açısından bi parça risk oluşum esnasında devreye süre nefesinizi tuttunuz. içeriyor. Neden derseniz; bu, sokulmadan yapılabilir Sebebi o albümle mi ilgiliydi? “ilk akla gelenler”i okuyunca kanımca. Hit kasması -teke Değildi tabii ki. Yine de “a şu da vardı, bu da vardı, bak zortlatması gibi oldu:)- söz Nefes albümünü diğerleriyle onu anmamış” gibi iç sesler konusuysa o da muhtemelen kıyasladığımda bi parça devreye girebilir:) hit olmuyor zaten. Formüller daha şanssız bir dönem olduğu da doğru öte yandan. ve süreç içinde yaptığımı İyi müzik yapmak ve hit İyi müzik her zaman kazanır. düşünüyorum. Sevgili dostum şarkı çıkarmak arasında Bazen bu sürecin biraz zaman ve menajerim Anuş Bakış’ı, bir fark var mı? Sizin alması da söz konusudur canım Barış Manço’yu ve çok albümleriniz hep her iki tarafı buna karşın. Ama kazanır. sevdiğim She Bar’ın barmeni da memnun edecek şekilde Yaratanı da yorumlayanı da Ozi’yi art arda kaybedince tasarlanmış görünüyor. Ne uzun ömürlü kılar… doğal olarak çok kötü bir düşünüyorsunuz? dönem geçirdim. Çok severek Tasarlanma sözcüğü duygu Aysel Gürel, Barış Manço, oluşturduğumuz “Nefes” içermediğinden ilk anda bi Fuat Güner, Timur Selçuk albümüme, e bi parça bu tuhaf geldi. Sonuç olarak ve Bülent Ortaçgil gibi enerji yansımış olabilir. plan ve program dahilinde isimlerden oluşan rüya İçeriğinde aynı zamanda ortaya çıkıyor albümler gibi kadrolarla ilk iki albümün ismi de olan “Nefes”, buna sözüm olamaz. Da albümünüzü yaptınız. “Ben Kimselere Yar Olmam”, söylemek istediğim galiba 3.albümünüz “Alev Alev” ile “Haberi yok” gibi bugünlere şu; albüm yapma fikriyle yola de Onno Tunç’la çalıştınız. taşınan şarkılar olan; benim çıktığımda acayip tedirgin bi Bu muhteşem insanlarla de rol aldığım ve o yılın Kahpe süreç yaşıyorum. Kimlerle iş yaratım sürecine dahil olmak Bizans’la birlikte en fazla gişe

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S40 İnsanların beni sevip benimsemelerine neden, beni hâlâ terketmeyen saflık enerjisi olabilir...

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S41 yapan filmi ( ki bu iki rolle de Geçen yılın başında çıkan gayet başarılı bir durum. Son ÇASOD’un En İyi Yardımcı “Sek’iz”den söz edelim biraz. albümüm Sek’iz bereketiyle Kadın Oyuncu ödüllerine de Yeni videonun da yayında geldi. Sekiz aynı zamanda aday olduğum ) Güle Güle olduğunu düşünürsek eğer benim uğur sayım. Bir objeye, fiminin soundtrack’inde de albümün gayet uzun ömürlü sayıya anlam yüklediğinizde yer alan aynı adlı şarkımın olduğunu söyleyebiliriz. aynı zamanda onu kodluyor bulunduğu, ayrıca dört Sezen Bu çektiğimiz beşinci klip. da olabiliriz. Ama içeriği Aksu bestesi ve sözünü de Bence 8 şarkılık albümün dolu olmasa tüm anlamları, içeren bir albümdür. 5 şarkısına klip çekmek sayıları yüklesen ne fayda öte yandan:) Evet gerçekten de uzun ömürlü oldu ve her bir birimi mutlu edecek ölçüde sattı. Satmaya ve ilgi görmeye devam ediyor. Beni en çok bu, uzun ömürlü olma hali besliyor ve mutlu ediyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S42 Bu albümde beraber uğurlu gelmiştir. Hayatımda dönemde dikkat çektim ve bu, çalıştığınız bestecilerden söyleyebildiğim son şarkıya beni bugünlere de taşınmakta size yeni bir şeyler katanlar kadar , gönlümde ve müzikal hâlihazırda. oldu mu? Pop müziğin sizden hayatımda o istediği bir sonraki jenerasyonunda sürece yeri olacaktır. Her Son albüm “Sek’iz”de Göksel gidişatı nasıl görüyorsunuz? zaman büyük bir mutlulukla hariç popüler kadın şarkıcılar Çok sayıda genç var son seslendirmek isterim yok ama illa sizin sevdiğiniz, dönemlerde. Başarılı oldukları şarkılarını. “kraliçe” gördüğünüz birisi da su götürmez bir gerçek. vardır ? Ama benim gençlerim başka:) Birçok röportajınızda Günümüz şarkıcı-ozanlarından Albümde çalıştığım, önceden “Gözlerin Su Yeşili”nin en Kalben’i çok seviyorum. Farklı tanıştığım ya da sonradan sevdiğiniz şarkınız olduğunu farklı özelliklerini beğendiğim kaynaştığım her biri gerçekten söylüyorsunuz. Benim de şarkıcılar var tabii. çok değerli, yetenekli, vefalı, öyle olduğundan soruyorum; ve hayranlık uyandıran o şarkıyı bu kadar özel kılan Diskografinizde ön plana kişilikleriyle hepsi birbirinden nedir? çıkmadığı için içinizde şahane. Sihri var o şarkının. Timur kalan bir şarkı oldu mu ya Kariyerinizde Sezen Aksu ile Selçuk tarafından bana da söylediğinize pişman olan dostluğunuzun etkisi armağan edilmiş ilk şarkıdır. olduğunuz? hep hissediliyor. Ancak son Müzikal anlamda bi parça Söylediğim için pişman albümle müzikal ortaklığınıza çetrefilli bir yapısı vardır. Zor olduğum yok. Uğur Yücel’in bir ara verdiniz. Onunla yeni şarkıdır. O yılların duygusuyla beste ve sözlerini yazdığı bir şarkı olacak mı? Sıradaki öyle güzel hemhâl olmuşuzki; Orhan Topçuoğlu’yla hamleniz nedir? mükemmel uyumumuzdu düzenledikleri Söze Ne Hacet O, benim saygı ve sevgi sanırım bu şarkıyı özel kılan. albümümde yer alan Veda duyduğum sevgideğer isimli şarkım ve Ercüment dostum. Sanıldığı kadar sık Pop müzik piyasası Vural-Yeşim Sayın’ın Yeniler’i, görüşemesek de birbirimizi kıyaslamalara meraklıdır. ilk aklıma gelenler. Son ne kadar sevdiğimizi önce Ama sizi ne Ajda-Sezen- albümüm Sek’iz’de yer biz biliriz. Bu son çalışmam Nükhet-Nilüfer grubuna alan Selen Hünerli ve Miray bugüne dek müzikal dahil ettiler, ne de şu anki Kurtuluş’tan oluşan Nada beraberliğim olmayan 8 ayrı kendini “kraliçe” adlandıran grubunun Gör Beni (Derine) müzisyenle buluştuğumuz kadın şarkıcılara. Bu sizin isimli şarkısının da özel bir albüm oldu. Sezen’in işinize mi geldi yoksa bilerek hayranları olduğunu biliyorum. şarkıları bana her zaman mi kendinizi bu şekilde Ben dahil:) konumlandırdınız? İsminizin beraber anılacağı birisi yok Tüm kariyeriniz boyunca; mu sahi? seramik sanatçılığından Ne güzel ki yok:) Durduk gelip müzik, oyunculuk ve yerde insanların birbirlerine yazarlık alanlarında hep kırdırılma felaketinden de başarıyla anıldınız. Kendi kurtulmuş olmuşum bu çalışkanlığınız ve yeteneğiniz sayede. Sanırım gayet ara bir bir yana; hep işinde usta

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S43 isimler sizinle çalışmak misin, kendin misin anlaşılır o. gülüyorum da ama öte istedi, size fırsat verdi. Ben yandan. Öyle de bir yaman buna uzaktan “Ayşegül Aldinç Instagram hesabınızda gayet çelişki. Gani üçüncü kez büyüsü” diyorum. Bize biraz aktifsiniz. Sahne çalışmaları kapıma dayandığında ok sen açıklar mısınız bu büyüyü? dışında, hayvanları ve şehri kazandın dedim. Gani’yle Ah ne hoşsunuz… Ama onu (İstanbul’u) seven bir kadın üçlemelerimiz meşhur:) ben tarif edemem. Sadece var imajı var sosyal medyada. Gelelim Pis Yedili’ye; o kadar bir tahminde bulunmayı Hayatım gayet sade, doğal.. mutlu bir setti ki. Hani o çok deneyebilirim; bu piyasada Bu saydığınız ilgi alanları da eğlendik geyiği vardır ya. pek fazla bulunmayan ve kendimi tarifimde kısmen Biz sahiden eğleniyorduk. ister inansın ister inanmasın beni tanımlıyor doğru. Evet; Absürt komediyi deneyimleyip şu yaşımda beni hâlâ sade yaşamayı seviyorum. altından başarıyla kalkmak da terketmeyen saflık enerjisi Yalnız kalarak şarj oluyorum. gayet hoş bi duyguydu ayrıca. olabilir sevip benimsemelerine Komedi dalında Yılın En İyi neden. Saflık derken Oyunculuk kariyerinizde Kadın Sanatçısı ödülüne de aptallıktan söz etmediğim en gurur duyduğunuz iş aday olmuştum. Özetle iyi anlaşılmıştır umarım. hangisiydi ve bu alanda ki de oynamışım dediğim bir Zeka aile saflık, büyülü bir bir pişmanlığınız oldu mu? diziydi. “En gurur duyduğum” kombinasyon olabilir. Zeka Kimileri “Pis Yedili”nin dan ziyade en onurlandığım hele kötüye kullanılmaz ise. sizin için talihsiz bir seçim işim ise Gerilla filmi oldu. Tarifi benden sorulmaz dedim olduğunu düşünmüştü. Bu filmde canlandırdığım ama galiba iddialı bi laf ettim. Aynı fikirde değilim:) Sondan karakterle Adana Altın Koza Ettim artık geri de dönemem:) başlıyorum o zaman cevap Film Festivali’nde En İyi Kadın vermeye. Hayatımda Oyuncu Ödülü’nü aldım. Kariyer başarılarınız dışında, söylediğim şarkılar, oynadığım yıllar boyu “en güzel/seksi roller de dahil hesabını alıp Türkiye’deki LGBTİ kadın” ünvanlarını da alıp veremeyeceğim hiç bir şeyin hareketini son yıllarda takip durdunuz ve bundan hiç içinde olmadım. Bu kadar da ediyor musunuz? Sizce, rahatsız olmadınız. Şimdi iddialı. Hiç bir mecburiyetim Türkiye’deki özgürlükler de böyle yakıştırmalar yapıl(a) olmadığı halde hem. Hani düşünüldüğünde bu hareket maz oldu. Ne değişti sizce? gerekirse diye... Pis Yedili’yi ne yönde ilerliyor? Kendini ifade ettikçe hayranlık Gani (Müjde) iki kere teklif Hep yakın durdum. Uğranılan boyutu da değişip değer etti ikisinde de reddettim. haksızlıklara dayanamadım, kazanıyor ; güzellikten Yılmadı üçüncü kere teklif dile getirdim çeşitli fırsatlarla. seksapelden daha derin ettiğinde ikna oldum. Ama bu Hepimizin üzerindeki anlamlar içeriyor. Sosyal baştan red meselesi bizim toplumsal ve mahalle baskıları medyada seçtiğin görsel, ailede ata sporu:) Önce bi gittikçe ağırlaşıyor. Birlikle ettiğin laf ve onların alt ya reddediyorum... O yılların ve birlikte altından kalkmak da üst metinleri algına değerlendirmesinde tüm ve hak ettiğimiz özgür hizmet ediyor. Bu mecralar zamanların en çok seyredilen hayatlarımıza devam etmek risk de taşıyor tabii. Ya vezir filmi Kahpe Bizans’ta da durumundayız. oluyorsun ya rezil. Samimiyet aynı oldu. ‘A yok ne işim var’ gayet geçirgen bi şeydir. “Gibi” oldum. Senaryoyu okurken

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S44 Hepimizin üzerindeki toplumsal ve mahalle baskıları gittikçe ağırlaşıyor. Birlikle ve birlikte altından kalkmak ve hak ettiğimiz özgür hayatlarımıza devam etmek durumundayız...

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S45 YAŞAM

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S46 ONUR DOLU SLOGANLAR Yılın en güzel ayındayız. Yazı başlatması, en güzel direnişlere ev sahipliği yapması yetmezmiş gibi, bir de üstüne üstlük onur dolu bir ay Haziran!

Elbette keşke ne yürüyüşe ne de yaratıcı sloganlara ihtiyaç olmasaydı, ama elimizdeki dünyanın vizyonu bu ve kesinlikle eylemi bir şölene dönüştürme işini en iyi LGBT yapıyor.

Bizdeki yürüşler de gerçekleşebildikleri zaman muhteşem geçiyor. Bazı insanların hobi olarak bile katıldığını düşünüyorum, ne de olsa her çocuğun hayalindeki panayır gibi adeta. Danslar, müzikler, drag queen’ler, kostümler, nefis sloganlarla dolu dövizler…

LGBT sloganlarını da ayrı bir seviyorum. Favorim olan, “Nerdesin aşkım? Burdayım aşkım” Hadise vakasından sonra yerini “Faşizme karşı, bacak omuza”ya bıraksa da, “ay ay ay” diye bağırmanın keyfi hala bir başka.

LGBT sloganlarına girmişken, dünyadaki yürüyüşlerde en çok kullanılan sloganlara bir bakalım istedik. Ne dersiniz?

İşte başlıyoruz: HAZIRLAYAN: YEŞER SARIYILDIZ [email protected] twitter.com/yesersariyildiz | instagram.com/yesersariyildiz

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S47 HEY, HEY! HO, HO! HOMOPHOBIA’S GOT TO GO!

National Organization for Women tarafından kullanılan bu sloganın fonetiği nefis. Türkçe’ye çevrilir mi diye düşündüm, aklıma şöyle bir şey geldi: “Hey, hey, hey! Ho, ho, ho! Homofobiklere yo, yo, yo!” Bence fena da olmadı.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S48 GAY BY BIRTH, FABULOUS BY CHOICE Anlamı, “Doğuştan eşcinsel, tercihen harika”. Adeta dövize yazılan bir slogan değil de, hayat felsefesi. Birmingham City University LGBT Society tarafından popüler hale getirilmiş.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S49 MY LIFE, MY RULES Bu slogan Berlin eyalet başkanı Klaus Wowereit tarafından kullanılmıştı. Klaus Wowereit 2001 yılında, adaylığının duyurulduğu parti kurultayında eşcinsel olduğunu açıklamış ve yarattığı şok etkisinin yanında takdir edilmişti. “Benim hayatım, benim kurallarım” diye kolayca çevireceğimiz cümle aslında her şeyi özetliyor. Tüm homofobiklere Ozan Güven coşkusuyla haykırmak istediğimiz “Ben sana soruyor muyum, sen kimi…” sorusunun, kibar, özet ve en net hali de diyebiliriz.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S50 GAY IS GOOD Eşcinsel bir aktivist olan Frank Kameny, yılların Afro- Amerikan sloganı “Black is good”dan uyarlamış.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S51 OUT OF THE CLOSETS, INTO THE STREETS En sevdiklerimden biri: “Odalardan dışarı, sokaklardan içeri” diyebiliriz.1990 Mart’ında New York’ta kurulan Queer Nation tarafından da kullanılmış. Biz varız, burdayız’ı alternatif ve yaratıcı bir yoldan söylemiş. Aslında Queer Nation, bunu direk olarak da söylemiş. 1992 yılında, Queer Shopping Network açılışında kullandıkları slogan, “We’re here, we’re queer and we would like to say hello”. Yani, “Biz burdayız, eşcinseliz ve merhaba demek istiyoruz.” Bu kadar naif sloganlara ve bayrağı gökkuşağı olan bir topluluğa, bazı insanlar hala nasıl kötü davranabiliyorlar; aklım hayalim almıyor. Unutmadan, “Burdayız, varız, eşcinseliz. Alışın.” Sloganını popülerleştiren de, yine Queer Nation. MAJORITY DOESN’T EXIST.

Belarus’ta, 2016 Meta-Queer Festivali’nde MAKEOUT tarafından popüler hale getirilmiş. SORRY GIRLS, I SICK DICK Bir İsveç dergisinin tişörtlere bastırdığı bu slogan en iyilerinden. Bir diğer versiyonu da, Gale Payne tarafından 2011’de kullanıma girdi: “Sorry boys, I lick pussy.” SILENCE = DEATH Yani, Sessizlik=Ölüm. ACT UP (Aids Coalition to Unleash Power) tarafından bulunan bu slogan içinde Avram Finkelstein’in de bulunduğu 6 kişi tarafından hazırlandı. Amaç, elbette Amerika’daki AIDS krizine dikkat çekmekti. AIDS’in çıkışını bilirsiniz, neyse ki sonra önemli birinin çocuğuna da bulaştı da ilgilenmek zorunda kaldılar.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S52 RAINBOW REIGN ABD ve Kanada’da bulunan Pink Pistols, olabildiğince vurgulu şekilde bu sloganı kullanmıştı. “Gökkuğaşı devri” diyebiliriz, hatta “Devir, Gökkuşağı Devri” diyelim. “Biz burdayız, varız, alışın”dan çok daha güçlü bir slogan. Eşcinsel sanatçı ve bilimadamlarının başarılı öne çıkarılarak müthiş kampanyalar bile yapılır. TWO, FOUR, SIX, EIGHT! HOW DO YOU KNOW YOUR KIDS ARE STRAIGHT? Yine Queer Nation tarafından heteroseksizme karşı kullanılan anlamlı slogan. Bir diğer versiyonu da “One, two, three, four! Open up the closet door! Five, six, seven, eight! Don’t assume your kids are straight!” Gerçekten, bu insanlar kendi çocuklarının “düz” olduğundan nasıl bu kadar emin olabiliyorlar?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S53 LET’S GET ONE THING STRAIGHT, I’M NOT. Hollanda’nın orta kısmı ve The Hague taraflarında, devletin ayrımcılığını dile getirmek için popüler hale gelmiş. Gay madiliği taşıyan bu sloganı çok sevdim ve yine başka insanların derdini kıskanıp keşke sorunlarımız Orta Hollanda kadar olsa diye düşünmeden edemedim. WHY BE AFRAID TO BE ENGAYGED? Brooks Foundation tarafından bulunan ve kullanılan sloganda, nefis bir kelime oyunu yapılarak, “engaged” yerine “engayed” kullanılmış. “Bir arada olmaktan neden bu kadar korkuyorsunuz?” gibi bir anlama geliyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S54 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S55 YAŞAM

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S56 DÜNYA GÜZELLERİ

Türk televizyonlarını vasatlıktan kurtaracak program “Dünya Güzellerim” 21 Haziran Çarşamba günü Show TV’de başlıyor. Madilik, çemkirme, şizofrenlik, psikopatlık ve pek tabii yersiz ihtişama doyacağımız programın kahramanları Diva Bülent Ersoy, Afrodit Banu Alkan, Vagon Safiye Soyman ve “Benim Burada Ne İşim Var” Burcu Esmersoy, hep birlikte dünyayı gezerken bir yandan da starlık yarışına giriyorlar. Bu nedenle biz de bu muhteşem karakterlere yakından bakalım ve program öncesi hafızalarımızı tazeleyelim istedik!

HAZIRLAYAN: ZİAN ZİANGİL [email protected] twitter.com/ziangil

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S57 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S58 BÜLENT ERSOY DİVA Bülent Ersoy aslında hiç de fena bir oyuncu değildir. Milattan önce ve milattan sonra çektiği filmlerinden bazı sahneler hala Youtube’ta izlenme rekoru kırarken, gezi programı formatında bir reality showun baş kahramanının başka biri olması zaten beklenemezdi. Bu nedenle ilerleyen yaşına rağmen tıpkı yakın arkadaşı Huysuz Virjin gibi enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen diva, “Dünya Güzellerim” için biçilmez kaftan. Program öncesi Safiye Soymanla girdiği “lokomotif benim vagonlar ancak beni takip eder” polemiği bir tarafa, çekimler sırasında herkesin tahmin ettiği gibi Banu Alkan’la girdiği polemikler yaz boyunca bizi gülerken altımıza kaçırtacak cinsten. Ana haber bültenlerine düşen yılan sokma vakasında Banu Alkan için “bitik” ifadesini kullanması, kendisini Hollywood starı zanneden Banu Alkan tarafından nasıl karşılandı merakla bekliyoruz!

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S59 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S60 SAFİYE SOYMAN VAGON Aslında Faiksiz bir Safiye nasıl olacak oldukça merak ediyorduk fakat internette yayınlanan bazı fragmanlardan anladığımız kadarıyla yolculukları boyunca Faik Öztürk de ekibe eşlik etmiş. Bu nedenle büyük ihtimalle Safiye Soyman yine Faik Öztürk’le girdiği polemiklerle yüzümüzü güldürmeye devam ederken bir yandan da Diva vs. Afrodit savaşlarında kıs kıs gülüp bizim de gözümüzden yaş getirecek. Her şeyi yanlış anlaması ve o tatlı saflığı ile birçok kez divanın hedefi haline gelmesi kaçınılmaz olan Safişimiz, Banu Alkan’la nasıl bir ilişki kuracak şimdiden hayal etmek oldukça zor. Şahsi fikrim Safiye- Banu diyalogları adeta bir “Avrupa Yakası” sahnesi gibi hafızalarımızda derin izler bırakacak.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S61 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S62 BANU ALKAN AFRODİT Göbeğini saklamak için yaklaşık 15 yıldır kullandığı beyaz orkideleri ve yoluk otrişlerinden gezi boyunca asla vazgeçmeyecek olan Banu Alkan, program boyunca yaptıklarıyla vazgeçilmez bir ekran yüzü olduğunu bize bir milyonuncu kez ispat edecek. Bülent Ersoy’la ettiği kavga sonrası, “hastayım” diyerek güneş gözlükleriyle yatakta iki seksen uzandığı sahne bile şimdiden beyinlerimize kazındı. Divanın bu sahte hastalığa isyan ederken kobra (!) yılanı tarafından ısırılması Afrodit tarafından “bebeğimmmmm” nidalarıyla nasıl karşılanacak büyük bir merak konusu!

Türkiye’nin tek Hollywood starı ve gerçek Beverly Hills kızı Banu Alkan, Bollywood’da hayranlarına rastlayacak mı, artık forması haline gelen siyah takım elbisesi ve Chanel broşundan gezi boyunca da vazgeçecek mi, Burcu Esmersoy’la güzellik yarışına girecek mi gibi sorular 2017 yazını şahane geçirmemiz için yetiyor da artıyor bile!

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S63 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S64 BURCU ESMERSOY “BENİM BURADA NE İŞİM VAR” Şahsi kanaatim bu program için en yüksek ücreti Burcu Esmersoy almış olmalı! Dünya üzerinde gelmiş geçmiş eşi bulunmayan 3 karakterle böylesi bir yolculuğa çıkmanın bedeli son derece tatmin edici ve Esmersoy’un tüm psikolojik tedavi masrafları yapımcı tarafından ödenmiş olmalı ki Acun egemenliğinden kurtulan Burcu Esmersoy bu zorlu programı gönül rahatlığı ile kabul etmiş.

Daha önce Popstar 2013’te Bülent Ersoy’la çalışan Esmersoy az çok huyunu almış olsa gerek divaya bulaşmayarak daha çok Banu Alkan’la polemik halinde olacak. Güzellik yarışından tutun da laf ebeliğine kadar pek çok konuda tartışacak ikiliye Safiye Soyman yine kıs kıs gülecek, Bülent Ersoy ise güzelliğini çok beğendiği Esmersoy’un tarafında yer alarak Afrodit’i iyice çıldırtacak. Günün sonunda herkesi çekip çevirerek programı derli toplu bir hale getirme misyonunu yüklenen Burcu Esmersoy’a akıl sağlığı ve bol Xanax’lı günler diliyorum! :)

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S65 KÜLTÜR

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S66 ÖTEKİLEŞTİRİLENLERİN NAİF SAVAŞÇISI:

JAMES KAAN ARER HAZIRLAYAN: [email protected] | instagram.com/kaanarer twitter.com/bigayingunlugu BALDWIN

Arkadaşlarının Jimmy diye savaştıkları üzerine yazarak olarak doymuyor, annenin sütü seslendiği James Baldwin geçirmeyi seçmiş biriydi. de yetmiyordu. Annenin sürekli beyazlar için ötekiydi, doğurması zaten yetmeyen heteroseksüeller için ötekiydi, New York’un Harlem sütünü daha yetişkin çocukları zenciler için ötekiydi, dindarlar Hastanesinde, 1924 yılının arasında paylaştırmasına için ötekiydi yani ötekilerin de en uzun gecesi aydınlanırken, yardımcı oluyordu. Çünkü o ötekisi bir eşcinseldi. siyahi bir kadının ilk oğlu olarak günlerin Amerikasında tek dünyaya geldi. Bu kadın daha ücretsiz yemek anne sütüydü. Baldwin’in yazını her zaman sonrasında sekiz evlat daha James Baldwin çocukluğunu yaşamından beslendi. Belki doğuracak, ama hiçbir zaman anlatırken şu sözlerle betimler: de hem politik duruşu hem doğurduğu çocukları için saf “Sana gerçeği söyleyeyim, de cinsel yönelimi yüzünden bir mutluluk duyamayacaktı. kendi hayatım beni hiç mi mücadeleler ile geçen bir Çünkü her çocuk bambaşka bir hiç ilgilendirmiyor. Daha hayatın başka konulara sefaletin içine doğuyordu, her ne diyebilirim ki? Korkunç eğilmeye fırsat bulması çocuk dünyanın yaşanılmaz koşullara doğduk ve nasıl düşünülemezdi. Ya da James bir yer olduğunu kanıtlarcasına hayatta kaldık hiç bilmiyorum.” Baldwin böyleydi işte hayatını çığlık çığlığa ağlıyordu. hem savaşarak hem de Karınları hiçbir zaman tam

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S67 James Baldwin hayatının onlarca yıl önünde koşan hiçbir evresinde formal eğitim bu kitap ile Baldwin âdeta almadı. Sadece hasbelkader Amerikalıların yumuşak gittiği bir kursta okumayı karnına hiç beklemedikleri yazmayı öğrenmişti. Daha sağlam bir yumruk atmıştı. sonra eline geçen her gazete, Ama ne var ki Giovanni’nin dergi parçasını okuyarak Odası’nın getirdiği ses ile düşün dünyasını desteklemeye aldığı tehditler de iki katına çalıştı. Daha on iki yaşındayken çıkmıştı. Hem eşcinselliği okuduğu İspanya iç bu kadar açık anlatan bir savaşından bir sahne onun siyahı kabullenemeyen Afro- dünyasını sarsmıştı. Bir yolda Amerikan toplumu tarafından insanların üstüne bomba hem de kendilerini eşcinsel yağdırıldığını okumuştu ve bu olarak kurguladığı bir kitap sahne üzerine ilk hikayesini yazdığı için beyazlar tarafından yazmıştı. “İlk hikayem âdeta bir hedef tahtasına Massacre (Katliam). 1936’da dönüştürülmüştü. Şu an LGBT İspanya İç Savaşı üstüneydi yazının ilk sıralarında anılan hikâye; bu konuda hiçbir şey kitap, yazarının hayatı uğruna bilmiyordum o zaman, yalnız savaştığı bir metin haline insanların bir yol üzerinde gelmişti. bombalandıklarını biliyordum, dikkatimi çeken de bu olduydu. “Hayatımın çoğunu beyazları Şunu da söyleyeyim ki hikâye seyrederek, onların üstesinden kilise dergisince bir tür gelerek geçirdim; böylece sansürden geçirildiydi. Daha hayatta kalabildim. Amerikan sonra da yayımlanmıştı.” erkekliği hakkında benim neslimden çoğu erkeğin İLK KİTABI: bilmediği şeyleri bildiğimi GIOVANNI’NİN ODASI sanıyorum, çünkü bu erkeklik dönüm noktasıydı. Kitabın biçimi onları benim gibi tehdit başkarakteri beyaz bir etmiyordu. Ne yazık ki, bir biseksüel, yazarı ise siyahi bir Amerikan zencisi olmanın bir eşcinseldi. Henüz eşcinsel tür ayaklı fallik simge olmak haklarının esamesinin bile anlamına geldiği hâlâ doğru: okunmadığı zamanlardı. Bu, birisinin başkalarının cinsel 1969’da yaşanan o meşhur güvensizliğinin bedelini kendi Stonewall ayaklanmasının kişiliğiyle ödemesi demek.” ve sonrasında sokaklara çıkan eşcinsel hareketinin patlmasına daha on üç yıl AMERİKADAKİ ZENCİ vardı. Böyle bir dönemde HAREKETLERİNE eşcinsel aşkı konu alan, BAKIŞI cinselliğinden bu derece açık “Birleşik Devletler’de bir zenci bir kurguyla bahseden bir hareketi yok. Biliyorum, var gibi kitabın ne kadar büyük ses görünüyor. Birleşik Devletler’de getirdiğini tahmin etmek güç bir beyaz hareketi var. Ve bir olmasa gerek. Döneminin de zenci tepkisi. Beyaz ve

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S68 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S69 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S70 zenci sözlerini bir yana bırakır elbet. Kişinin kendi öz tarihini da, örneğin, Hristiyanlar ve incelemesi ve değiştirmeye Yahudiler, ya da Almanlar çalışması çok güç, hemen ve Yahudiler ya da Çekler hemen imkansız, çok az ve Ruslar dersek, ne demek insan yapabildi bunu. Tarihin, istediğim daha iyi anlaşılır. uyanmaya çabaladığı bir Olanlara bir Çekoslovak karabasan olduğunu söylerken hareketi diyemezsin, Joyce çok haklıydı.” olanlar Rus gücüne karşı bir Çek tepkisidir, değil mi? James Baldwin sadece Birmingham, Alabama’da ırk ya da cinsel yönelim pazar okulundaki çocukları noktasında değil söz konusu bombalayıp yok ettiklerinde din olduğunda da kendi olanları bir zenci hareketi cemaatinin dışında kalacaktı. sayamazsın ki; bu salt Babasının isteği ile 14 yaşında beyaz gücün bir kanıtıydı; girdiği kiliseden 17 yaşında bütün toplumlar gibi beyaz ayrılacak ve bir daha geri toplum da kendini korumaya dönmeyecekti. Onun Tanrı’ya kararlı. Doğru değil mi? ve kiliseye olan bağlılığını Birleşik Amerika’daki beyaz yitirmesinin sebebi de yine hareketi bir halkın varlığını hayatının her alanında uğradığı sürdürme çabasıdır: yalnız, ayrımcılıktı. Çünkü Tanrı’nın artık geçerliliği olmayan varlığının bir anlamı yoktu. ilkeler uyarınca bir varlık ve bir “Eğer Tanrı’nın varlığının bir çaba. Nixon zenci değil, ona anlamı olsaydı, bu bizi daha oy vererek iktidara zenciler anlayışlı, özgür ve sevgi dolu getirmedi.” yapardı. Eğer Tanrı bunu yapamıyorsa onu terk etmenin BALDWIN VE DİN vakti gelmiştir” diyecekti. Kilise Amerikalı zencilerin Yıllar sonra siyahi İslam tek toplanma yeriydi ve hareketi Nation of Islam’ın bildiğimiz tüm zenciler, Ray kurucusu Elijah Muhammed Charles’tan, Abernathy’ye, ile yaptığı bir konuşma Martin Luther King’e, Malcolm sırasında yirmi yıl önce kiliseyi X’e kadar tüm zenciler bu terk ettiğini söylediğinde ise forumdan, bu kiliseden Muhammed’in “Peki ya şimdi gelmeler. Baldwin çocukken nesin?” sorusuna “Ben mi? dahil olduğu kilise için şöyle Hiç. Ben yazarım.” cevabını diyor: “Öğrendiğimiz her şeyi verecekti. Yazmak onun hem orada öğrendik. Yani okumayı, dini hem Tanrısı olurken birçok önce İncil’i okumayı ve sonra din ve Tanrı gibi ona olan İncil’i gizlice okumayı orada tutkusundan dolayı hayatı öğrendik. Gizlice okuyorduk boyunca başına gelmeyen çünkü kimse kölesinin okuma kalmayacaktı. Baldwin, Tanrı’yı bilmesini istemez.” ve kiliseyi terk etme nedenini de yine hep dışına itildiği “Öte yandan, dayandığın hayatına bakarak açıklamıştı. topluma saldırmak da çok güç Ama o dönemde ayrımcılığa

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S71 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S72 uğrayan birçok siyahın dine güvensiz yaklaşan biriydi. de münzevi sayılmayacak daha da sarıldığını düşünürsek Dostluğu tanımlayamıyordu. bir şekilde geçti. Burada Baldwin dini ve Tanrı’yı Bir gün içimden geldi ve şöyle yaşadığı dönem boyunca reddetmesi ile de kendini dedim: ‘Yeni dost edinmek iki kitap daha yazdı ve yolu çoğunluğun dışına itmeyi bir zor iş. Tam oldu zannedersin, Fransa’ya düşen sanatçılarla şekilde başarmıştı. olmayıverir. Sana bir teklifim çok güçlü arkadaşlıklar kurdu. Go Tell On The Mountain, var. Arkadaş nedir bilmiyor 1970’ten, 1987’deki ölümüne 1953 yılında yayımlandığında olabilirsin belki ama kardeş kadar yaşayacağı bu evin Baldwin ülkedeki ırkçılık nedir biliyorsun. Bir sürü en vazgeçilmez konukları hareketi yüzünden çoktan kardeşin var. Gel, biz de kan arasında Miles Davis, Ray ülkesini terk etmek zorunda kardeşi olalım. Sen Afrikalısın. Charles ve Nina Simone gibi kalmıştı. Ne kadar ciddi olduğumu isimler vardı. Tabii bu sırada anlayabilirsin. Kardeş olalım dünyanın dört bir yanındaki “Belki de insanlık sorununun da bugün nasıl birlikte dostlarına yazdığı mektuplar temeli, ölüm gerçeğini inkar hareket ediyorsak, hayat boyu da her biri Dost Mektupları gibi edebilmek için yaşamlarımızın birbirimize destek olalım...” kitap olabilecek çokluk ve tüm güzelliğini feda etmemiz, “Peki” dedi. Kestim kollarımızı, derinlikteydi. kendimizi totemlerin, tabuların, sürttük birbirimize. Kardeş haçların, kanlı adakların, oluverdik.” kiliselerin, camilerin, ırkların, orduların, bayrakların, ulusların Bir Başka Ülke kitabını içine hapsetmemizdir. Oysa İstanbul’da hem de Engin elimizdeki tek gerçek, ölümün Cezzar ve Gülriz Sururi çiftinin kendisi.” çiftlik evinde kaleme aldı. Engin Cezzar ile dostlukları BALDWIN TÜRKİYE’DE bolca gidip gelmelerle James Baldwin’le Engin Baldwin’in ölümüne kadar Cezzar, Baldwin’in ikinci mektuplarla sürdü. The New kitabı Giovanni’nin Odası’nın Yorker gibi hatrı sayılır birçok yayımlanmasından bir yıl mecraya da haber olan bu sonra, 1957’de New York’ta dostluktan kalanlar Dost tanıştılar. Baldwin romanı Mektupları adıyla 2007 yılında Cezzar’la birlikte oyunlaştırdı yayımlandı. Mektuplar sadece ve başrol için de onu önerdi. Cezzar-Baldwin dostluğunu Giovanni’nin Odası hiçbir değil Baldwin’in çalkantılarla zaman sahnelenmedi dolu hayatından kesitleri de en ama Baldwin’in Cezzar ile dolambaçsız ve gerçek haliyle dostlukları Jimmy’nin otuz yıl gözler önüne seren bir kitap sonraki ölümüne kadar sürdü. oldu.

Engin Cezzar dostluklarını James Baldwin hayatının son şu sözleriyle anlatıyor: yıllarına kadar yoksulluk çekti, “Jimmy itilip kakılmış, bir hayatının son yıllarını Fransa’da beyazla gerçekten dost yaşadı. 1970’te Fransa’nın olunabileceğine dair inancı güneyindeki Saint-Paul de kalmamış, karşısındakine Vence’te başlayan hayatı pek

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S73 SÖYLEŞİ

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S74 OKAY BARIŞ Son dönemde “Beter Ol” isimli acıklı-elektronik şarkısıyla kulaklarımıza çalınan Okay Barış, mesleğine 30 senesini vermiş, Türkiye’nin en önemli müzik insanlarının sahnesini onlarla paylaşmış çok önemli bir müzisyen.

Sezen Aksu’nun son albümünde “İhanetten Geri Kalan” ve “Baba Evi” gibi şarkılara yaptığı düzenlemelerden de aşina olduğumuz Okay Barış’la yaptığımız bu lezzetli röportajda, bu değerli müzisyenin kariyerini çalıştığı sanatçılar ekseninde masaya yatırdık ve onu daha yakından tanıdık.

RÖPORTAJ: MURAT RENAY [email protected] twitter.com/muratrenay | instagram.com/muratrenay

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S75 Türkiye’nin en önemli birisidir. Eğer siz de birşeyler Kısacası; bu uzun zaman isimlerine sahnede öğrenmek istiyorsanız,Aykut içerisinde hiç bir okulda enstrümanlarınız ya da abi doğru adrestir, yaklaşınız. öğrenemeyeceğim detaylar şefliğiniz ile eşlik ettiniz. Biz Sert ifadesi sizi tedirgin öğrendim müzik,sahne adına. en çok Sezen Aksu ile sizi etmesin,pamuk gibi bi Benim gibi alaylı ve otodidaktik tanıdık ama diğer isimler adamdır. Hemen hemen bir insan için bu insanlar çok kimlerdi? 20 yıldır tanırım,sayarım. kıymetli taktir edersiniz ki. Çok uzun yıllardır sahnedeyim. Eğer o olmasaydı,”Vizon tele Müsadenizle her birine ayrı ayrı Şimdi bir çırpıda hepsini tuuba” filminin müzikleri, şükranlarımı sunarım. hatırlamakta zorluk sahibi olduğumuz stüdyoda çekebilirim,affola. kayıt edilemezdi. Haliyle Yaklaşık 30 yıldır müziğin Rafet El Roman, Aşkın Nur onun sayesinde Kardeş içinde olan bir insan olarak Yengi, Çelik Erişçi, Garo Türküler grubu, Cihan Sezer özellikle son 10 yıldaki Mafyan, Yaşar Kurt, Nez, Aykut ve daha bir çok sanatçıyla Türkçe Pop Müziğin evrimini Gürel, Yusuf Güney, Burçin tanışma,çalışma şansımız nasıl görüyorsunuz? Yenilikler Birben, Ozan Koçer, Cemal oldu. İşte bunlar hep Aykut var mı yoksa çoğu çalışma Çimen, Cengiz İmren, Kerim Gürel sayesindedir. aynı formüllerin üzerine mi Tekin, Zeynep Başkan, Flört Mesela Çelik Erişçi… Dokuz yıl ilerliyor? gibi isimlerle albüm ve sahne birlikte çalıştık. Tekrara düşmüş gibi çalışmalarında bulundum. görüyorum. Şöyle farklı, Hem albümlerinde aranjör değişik, özenilmiş bir iş, bir Bu isimlerden neler olarak çalıştım,hem sahne şarkı duyduğumuzda çölde öğrendiniz ve bu deneyimler performanslarında orkestra su bulmuş gibi seviniyoruz. müzikal kariyerinize nasıl etki şefliği yaptım. Asıl enstrümanı Neden? Çünkü herkesin etti? kontrbas dır. Gitar, piyano acelesi var. Ve hızlı pişen Her biri kendi alanında çalar, önemli bir müzisyendir yemek bile güzel olmaz profesyonel insanlar bunlar. her şeyden önce. Ben bilirsiniz. Müzik de öyle Örneğin Kayahan Acar. kendisine “doktor” diye hitap bence. Üretimin ve tüketimin Sahnede kendisine bir kez ederim, herkes güler ama şaka çok hızlı olduğu yerlerde bu eşlik etme, onunla sahne değildir benim bu hitap şeklim. kaçınılmazdır. Özel işler çok az alma şerefine nail oldum. Kendisi yüksek lisans sayıda yapılıyor. Asker arkadaşım Tayfun tezini “Türk pop müziğinde Duygulu beni Kayahan abinin Türk Musîkısi etkileri” Genelde apaçi ritimlerin ve evine davet etti. Muazzam başlıklı bir konu ile özensiz sözlerin hakim olduğu bir stüdyosu vardı, nur içinde tamamlamıştır. Herkese eşlik Türkçe elektronik müzikte yeni yatsın. Beste yapmak için edebilirsiniz,herkese aranjman, bir soluk olan şarkınız “Beter nasıl bir ortam gerektiğini, remiks yapabilirsiniz fakat Ol”u acıklı bir elektronik şarkı prodüksiyon yaparken nelere Çelik Erişçi ile çalışmak biraz olarak tanımlamışsınız. Biraz dikkat edilmesi gerektiğini farklıdır. Sahnede çalan herkesi şarkınızdan bahseder misiniz? kendisinden öğrendim. çok çok iyi duyar. Sade,güçlü Genel olarak bi yanlış icra sever. anlaşılma var. Önce onu bi Mesela Aykut Gürel… Bir insan düzeltelim isterim. Elektronik hem bass gitarist, hem gitarist, Ama nedense davulcunun müzik, bizim insanımızın hem aranjör, hem besteci, ismini ya unutur, ya karıştırır. sandığı gibi “dum tıs dum hem vokalist, hem tonmaister, Eğer yaptığınız işe aşık tıs”tan ibaret değil aslında. hem prodüktör,hem bilir kişi değilseniz,işiniz zordur. O Herşeyin iyisi de var, kötüsü olur mu? zaman zordur Çelik. Benim de bilirsiniz. Ülkemizde kötü ağabeyimdir, dostumdur, örnekleri fazlaca mevcut Olur olur :) İşte Aykut abi öyle kendisini çok severim,s ayarım. olduğu için,insanlar elektronik

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S76 Türkiye’de insanlar birbirlerinin fikirlerine, değerlerine hiç saygılı değil

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S77 müziği “apaçi” zannediyor Herkes başkadır bence. Dünyada bir çok aslında. Herkes yüzlerce elektronik müzik festivali filmdir,hikayedir aslında.Kendi düzenleniyor. Biletler çok içinde herkes bunu bilir. pahalı,bir yıl öncesinden Genelde kalabalık kitlelere tükeniyor,karaborsaya düşüyor. göre bi anlatım yolu seçerler Peki bu festivallere giden besteciler. Ben pek öyle dinleyicelerin hepsi apaçi değilim sanırım. midir? Herkes gibi şarkı yazdıktan Bütün dünyada meditasyon sonra benim albüm yapmamın müzikleri dinliyor insanlar bir anlamı olmazdı bence. biliyorsunuzdur. Bu Dünya üzerinde iyi yapılmış dinginleştiren müziklerin tüm elektronik müzikleri çok büyük bi yüzdesi dinlemeye çalışırım, severim. elektronik müziktir. Chill Out, Ama ülkemde, Sezen Aksu, Ambient,Newage tarzında Bülent Ortaçgil, Selami müziklerden bahsediyorum. Şahin bestelerini sahnelerde Örneğin Beter Ol şarkısı; çok fazla icra ettik ve çok elektronik formda dans dinledik. Haliyle gönlümüzde, bi şarkıdır fakat, akustik kulaklarımızda bu güzel enstrümanlar da içerir. ellerden çıkmış eserler yatar. Şarkı,yıllarını ilişkisine adamış,kırık bir kalbin Türkiye’deki fikir ve yaşam sitemidir. Kötü niyet özgürlükleri hakkında ne barındırmaz. Kimse kötü olsun düşünüyorsunuz? Kendinizi istemez. Şarkının sözlerine özgür hissediyor musunuz? dikkat ederseniz; “sabahlar Özgür olduğumuzu olmuyor,uykularım kaçıyor” zannediyordum önceden. demiş hanımefendi. Bu Ta ki yurt dışına uyuyamama halleri,ah be ne çıkana kadar. Ülkeme yaptım halleri “beter” bi şekilde döndüğümde,insanların yaşanırsa belkide bu çiftin birbirlerinin fikirlerine, tekrar barışma hali doğacaktır. değerlerine hiç de saygılı Ben sensiz yapamıyormuşum, olmadıklarını farkettim. onu anladım diyecek belki Bizim milletimiz vatandaşlık hanımefendi. haklarından bile habersiz bence. Kendimi özgür Söz yazarı ve besteci olarak hissetmiyorum doğrusunu ilginç şarkılara da imza söylemek gerekirse. Çok nadir. atıyorsunuz? Size Türkiye ve dünya üzerinde neler ve kimler ilham veriyor?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S78 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S79 YAŞAM

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S80 GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE, DÜNYADAN TÜRKİYE’YE LGBTİ DERNEKLERİ HAZIRLAYAN: CİHANGİR ÖZ [email protected] instagram.com/oz.cihangir

şcinsel hareket önceki hareketlerde olduğu de tıpkı kadın gibi, eşcinsel hareket için de hareketinde hareketin tanımlanmasında olduğu gibi, çeşitlilikler bulunmaktadır. toplumların cinsiyete ve/ Hareket ilk evresinde “eşcinsel Eveya cinsel yönelimlere karşı hareket” olarak tanınıyordu. uyguladıkları politikaları Batı’da “gey” hareketi olarak değiştirmek ve insan hakları başlayan daha sonrasında temelinde eşitlik, özgürlük ve “lezbiyen ve gey” harekete adalet talepleri etrafında ortaya sonrasında da “lezbiyen, çıkmış ve gelişmiştir. Bundan gey ve biseksüel” harekete

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S81 evrilen tanım, en son evrensel zaman ayrılmalara (LGB ve yurttaşlar olarak görülme ve olarak LGBTT (lezbiyen, gey, Trans hareketteki ayrışma gibi) tüm insanların layık olduğu biseksüel, travesti, transeksüel) kimi zaman da daha kapsayıcı düzeyde bir saygı görme hakkı harekete dönüşmüştür. Bugün bir forma (LGBTIQ gibi) için mücadele etmektedirler” . dünya üzerinde birçok örgüt, evrilmeye işaret etmektedir. Bu hareketi LGBT (lezbiyen, gey, çalışmada evrensel bir form 1824’te Alman-Macar Karoly biseksüel, transgender) olarak olarak yerleşmiş olan LGBT Maria (Benkert) Kertbeny kullanmaktadırlar. hareket tanımı kullanılmıştır. ilk defa “homoseksüel” kelimesini kullanmıştır. Özellikle 2000’li yıllardan sonra HAZIRLAYAN Benkert, homoseksüelliğin harekete, interseks ve queer KOŞULLAR sonradan elde edilen değil kategorilerinin eklenmesiyle Tarih yazılmaya başladığından doğuştan bir şey olduğunu ve bazı kaynaklarda hareket, beri, eşcinsellikle ilgili birçok bu yüzden devlet tarafından LGBTI, LGBTQ veya LGBTIQ bilgiye ulaşmak mümkündür. cezalandırılmaması gerektiğini şeklinde geçmektedir. Her Antik Yunan’dan Osmanlı söylemiştir. Yunancadaki ne kadar “trans” kavramı İmparatorluğuna, XVIII. “homo” (eş, aynı) ile travestileri, transseksüelleri, yüzyıl ulus devletlerinden Latincedeki “sexualis” (cinsel) interseksüelleri, hermafroditleri Afrika’daki “ilkel” kabilelere kelimelerinden oluşturulan ve hadımları da kapsayan kadar eşcinsellikle ilgili birçok homoseksüel kelimesinin genel bir terim olsa veri kayıt altına alınmıştır. İngilizcede ilk kullanımı ise, da interseksüeller bazı Bireyin hemcinsiyle kurduğu 1891 yılında John Addington kaynaklarda beşinci bir ilişki kimi toplumlarda ağır Symonds’un Modern Etikte kategori olarak yer almaktadır. cezalarla yasaklanırken, Bir Sorun isimli kitabıyla kimi toplumlarda tartışmaya olmuştur. Almanya’daki Yine farklı nedenlerle bile açılmadan meşru özgürleşme hareketi için transgender bireylerin kendi (kamu vicdanının doğru önemli isimlerden biri de Karl örgütlenmelerini kurması bulduğu anlamıyla) kabul Heinrich Ulrichs’dir. Ulrichs, nedeniyle LGB hareket ve edilmiştir. Günümüzdeki 1860’lardan başlayarak açık Trans hareket ayrılmıştır. Halen durum ise tarihte yaşanan forumlarda “homoseksüelliğin” birçok ülkede trans bireyler, farklı tecrübelerin neredeyse lehine konuşan ilk açık LGB bireylerden ayrı örgütsel tek-tipleştiği bir dünya “homoseksüel” erkek olmuştur. yapılar içerisinde mücadele modelinde azınlıkların, 1864’te Erkek Erkeğe etmektedirler. marjinal ve dezavantajlı Aşk Muamması Üzerine grupların, ötekileştirilenlerin İncelemeler adlı kitabını LGBT hareketin son dönemde örgütlenmesidir. Dünyanın yayınlamıştır. evrensel olarak kendi içerisinde her yerinde eşitlik, özgürlük, yürüttüğü tartışmalar, adalet talep edenler artık 1879’a kadar 12 cilt olarak akademiyle kurduğu ilişki evrensel bir iletişim ağının çalışmasına devam etmiştir. dolayımıyla kavramların içerisinde örgütlenmektedirler. Bu yüzden hapis yatan tartışmaya açılması, Bu grupların hepsi, “insan Ulrichs, hapisten çıktıktan politik konumlanışlardaki hakları için, gerçekte oldukları sonra 1867 Ağustos’unda farklılıklar gibi nedenlerden gibi olabilme, bu nedenle Münih’teki Alman Hukukçular dolayı, terminoloji de şiddete ya da tacize maruz Kongresinde eşcinsel haklarını farklılaşarak değişme eğilimi kalmama hakkı için, hayatlarını, savunan bir konuşma göstermektedir. özgürlüklerini, geçim yapmıştır. Bu konuşma, kaynaklarını kaybetmeden Almanya’daki özgürleşme Hareketin kendi içerisinde başkalarıyla cinsel ilişkiye hareketinin başlangıcı kabul yürüttüğü tartışmalar, kimi girebilme hakkı için ve eşit edilmektedir.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S82 İkinci Dünya Savaşı’ndan veya eğlence mekânlarından LGBT bireylerin gizlenmek önce seksolog Marcus eşcinsel alt-kültürünü devam üzerinden “anlaşılmamak” için Hirschfeld, Berlin’de Cinsel ettirmeye çalışmışlardır. Berlin, kurdukları bir dil olarak ortaya Bilimler Enstitüsü’nü kurmuş, 1930’ların başındaki Nazi çıktığı söylenebilir. bu enstitü ve 12 bin kitap, 35 rejiminin yükselişine kadar bin fotoğraf ve el yazmalarıyla büyük bir eşcinsel müşteri 1960’lı yıllar radikal dolu kütüphanesi zamanla kitlesini barındıran yüzlerce bar aktivizmin yeşerdiği yıllar dünya genelinde eşcinsellerin ve kafesiyle gey alt-kültürünün olarak bilinmektedir. Bu on bilgi kaynağı haline gelmiştir. küresel merkezi kabul yıl boyunca tüm dünyada Ancak tüm bu belgeler, edilmekteydi. yaşanan toplumsal muhalefet 1933’te Naziler tarafından biçimleri feminist hareketten imha edilmiştir. 1900’lü LGBT hareketin yurttaşlık yeşillere, eşcinsellerin yılların başında Freud’un ve özgürlük mücadelesiyle özgürlük hareketinden öncülüğündeki psikanaliz kentsel-mekânsal mücadeleyi siyahların mücadelesine de “eşcinsellik” kelimesini bir arada yürüttüğü kadar büyük bir yelpazede kullanması bakımından söylenebilir. LGBT bireyler bir şekillenmiştir. Bugün LGBT cesaretli bir yaklaşım yandan anayasal yurttaşlığa hareket olarak adlandırılan sergilemiş olsa da, psikanalitik ilişkin hak arayışlarına ve mücadele deneyimi de bu kuramın eşcinselliği mücadelelerine devam on yıl içerisinde gelişmiş, özgürleştirmediği söylenebilir. ederken, bir yandan da görünürlüğünü arttırmış ve Freud ve onu izleyenlere göre, mekanlar edinip koruma/ sesini duyurmaya başlamıştır. eşcinsellik kendi içinde terapi korunma ve mekan dolayımıyla gerektiren bir patoloji olarak güç kazanma mücadelelerini Birçok kaynak LGBT hareketi, teşhis edilmese de, isteriden bir arada yürütmek durumunda 28 Temmuz 1969’da New melankoliye, melankoliden kalmışlardır. Örgütlenmenin York’ta Greenwich Village’taki paranoyaya çeşitli zihinsel öncesinde LGBT bireyler daha Stonewall Inn barında hastalık formları için hazır bir çok şehrin park, hamam, LGBT bireylere yönelik polis araç olarak görülmüştü. porno film gösterimi yapan baskınıyla başlatmaktadır. sinemalarında, ev toplantıları Simgesel olarak önem İkinci Dünya Savaşı’ndan veya LGBT bireylere hizmet taşıyan bu olay, “Stonewall sonra eşcinsellere yönelik veren az sayıda barlarda bir ayaklanması/isyanı” olarak uygulanan politikalar, bu araya gelmekteydi. Örgütlenme tarihe geçmiştir. Bu olayı tarihten sonra LGBT hareket bireyler için kendilerine simgesel hale getiren, bardaki için önemli bir dönüm noktası merkezler kurmasına ve artık kalabalığın ilk defa kitlesel olmuştur. Aktivizm özellikle daha kamusal mekânlarda olarak polis müdahalesine 1945 sonrasında hızla artmış, varlık kazanmalarına neden direnmesidir. dünya genelinde birçok ülkede olmuştur. örgütlenme için önemli adımlar Direniş o geceyle sınırlı atılmıştır. LGBT bireyler için Mekânın örgütlenmesi kalmamış, izleyen günlerde örgütlenmenin ilk deneyimi daha sonraları “dil”in de şehrin farklı noktalarında hiç kuşkusuz mekânsal bir örgütlenmesiyle devam devam etmiştir. Stonewall örgütlenmeyle mümkün etmiştir. LGBT bireylerin isyanını bir milat olarak olmaktadır. kendi cemaatleri içerisinde kabul etmek gey aktivizmi oluşturmaya başladıkları bu için önemli kabul edilse de XX. yüzyılın başlarında LGBT “yeni dil” sayesinde, ortaklık ve hareketin bu tarihin öncesinde bireyler yeni buluşma yolları örgütlülük de ileri bir noktaya zemin oluşturduğu söylenebilir. keşfetmişler, Avrupa ve taşınmıştır. Bu jargon, ilk 1960’lı yıllar birçok anlamda ABD’nin birçok şehrinde bar etapta kamusal ve özel hayatta özgürlüklerin dile getirildiği ve

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S83 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S84 sahip çıkıldığı ve aynı zamanda LGBT bireyler ve aktivizmi bunun için mücadelelerin toplumun norm kabul yürütüldüğü yıllar olarak bilinir. edilen katı değer yargılarına Dolayısıyla kimlikler üzerinden müdahalede bulunması geliştirilen bir aktivizm içinde sebebiyle birçok toplumda LGBT aktivizmi de oluşmaya baskı ve şiddetle karşılanmıştır. başlamıştır. Aile, din, devlet ve kapitalizm için tehdit kabul edilen LGBT AIDS’in bir hastalık olarak bireyler, neredeyse bütün “keşfi” de LGBT aktivizmi toplumlarda ayrımcılığa maruz açısından önemlidir. Hatta kalmaktadır. Homofobi ve hastalık tıp biliminden daha transfobi bütün bu ayrımcılık çok gey aktivizmi için çığır türlerini bünyesinde barındıran açıcı olmuştur. 1980’lerin bir kavramlardır. Buradaki en başında hastalık ortaya önemli nokta homofobinin çıktığında, ölümlerin gey ve transfobinin modern bireylerde gözlenmesi toplumların icat ettiği bir sonucunda kamuoyunda kavram olmasıdır. Tarihsel “gey hastalığı/salgını” olarak kanıtlar bugün eşcinsellik tanınmıştır. Hastalığın bu olarak tarif edilen şeyin şekilde yanlış bilgilendirilmesi, binlerce yıldır var olduğunu LGBT aktivizmini de bu konu onaylamaktadır. Ancak LGBT üstünde durmaya teşvik bireylere devlet ve/veya toplum etmiştir. Bu dönemden sonra eliyle uygulanan sistematik birçok örgüt AIDS üzerine şiddet ve baskı oldukça yenidir. yaptıkları çalışmalarla Modernleşmiş/sanayileşmiş gündeme gelmiştir. Hala toplumlarda ortaya çıkan dünya genelinde birçok devlet eliyle baskı, LGBT örgüt özel olarak AIDS bireylere görece “yeni” baskı hastalığı, hastalığın ve şiddet türlerini ortaya önlenmesi ve bu hastalık çıkarmıştır. konusunda kamuoyunu bilinçlendirmeye yönelik Ortaçağda yoğunlaşan feodal çalışmalar yürütmektedir. sistem hem üretim hem de 1987’de kurulan ACT UP-AIDS yaşam tarzının merkezine Coalition To Unleash Power aileyi oturttuğu, üretim biçimini (Gücün Açığa Çıkması İçin de ancak bu aileyi çevreleyen AIDS Koalisyonu) örgütü ile bağımlılık ilişkileriyle 1990’da kurulan Queer Nation sürdürme zorunluluğu örgütü hem LGBT bireyler hem olduğu için, cinsellik de bu de AIDS hastalığı konusunda çerçeveye uygun yaşanmaya kamuoyunu bilinçlendirmek başlanmıştır. Bu dönemde üzerine çalışmalar karı-koca evliliği yeni erdemin yürütmektedirler. sembolü olmuştur. LGBT bireyler ezilirler çünkü cinsel ve

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S85 cinsiyet kimlikleri kapitalizmin sonunda devlet de LGBT düşünsel anlamda hem de devam ettiği geleneksel bireyleri birer tehdit unsuru örgütsel koşulları sebebiyle aileye meydan okumaktadır. olarak görmektedir. Yukarıda LGBT hareket için yol açıcı Kapitalizm, erkekler ve da değinildiği gibi, aileyi olmuştur. Feminizm cinsiyet kadınlar için bağımsız cinsel sorgulayan LGBT aktivizmi, kimliği temelinde toplumsal hayatlarını yaşayacakları toplumsal cinsiyet normlarını yapıdaki ataerkiye ve erkek maddi koşulları yaratmakla tartışmaya açarak devletin tahakkümüne karşı çıkarken, birlikte toplumsal olarak düzen için kurduğu bütün LGBT bireyler de aynı ekonomik ve cinsel “düzenin” önemli kurumları yok düzlemde heteroseksizm devamlılığını korumak için etmekte ve/veya yeniden ve homofobiyle mücadele topluma heteroseksüel inşa etmektedir. Bu yeniden etmektedirler. Bu mücadele normları dayatmaya inşa süreci LGBT aktivizminin temelde heteronormativiteye çalışmaktadır. Heteronormatif bütün tarihselliğinde sancılı karşı yürütülmektedir. toplum, toplumun en küçük olagelmiştir. Hareket Dolayısıyla mücadele bireyi olan aileyi koruyarak birçok ülkede yasaklanmış, alanlarının her iki hareket için kapitalizmin sürekliliğini de engellenmiş, gerek devlet de ayrıştığını değil aksine garanti altına almaktadır. mekanizması gerekse birleştirici olduğu söylenebilir. Zira kapitalist sistem ailenin toplumsal normlar tarafından XXI. Yüzyıla gelindiğinde hem varlığıyla varlık kazanan bir çeşitli yollardan baskıya politik olarak hem de örgütsel sistemdir. Bu noktada LGBT maruz kalmıştır. Son yıllarda deneyim olarak “ayrışan” bu iki aktivizmini kapitalizm karşıtı aktivizmin güçlenmesi ve hareket, hala önemli ölçüde bir hareket olarak okumak destekçi sayısının her geçen benzer ve çoğu zaman da yanlış olmayacaktır. Ancak gün artması, LGBT hareketin ortak zeminlerde politika belirtilmesi gereken önemli meşruiyetini güçlendirmiş üretmektedirler. bir nokta, hareketin tamamını ve hareket baskı aygıtı olma “sol” eğilimli bir hareket olarak yolunda önemli adımlar Feminizm, hem kadınları yorumlanın yanlış olacağı atabilmiştir. hem de erkekleri toplumsal yönündedir. cinsiyet stereotiplerini Aktivizmin feminizm ve bırakmaya teşvik ederken, Ortaya çıkışı, bireylerin feminist hareketle ilişkilenmesi bilinç yükseltme ve hiyerarşik “yaşam biçimi”ne müdahale de, LGBT özgürlük hareketinin olmayan örgütsel modeller sonucunda LGBT bireylerin eşit tarihi için önemlidir. LGBT ortaya koyarak yeni bir yapı hak ve özgürlük taleplerinden hareket, cinsiyet kategorilerini öngörüyordu. Bu modeller oluşmaktadır. Sonraları politik tartışması, yeniden inşası, daha sonrasında, AIDS olarak “sol” hareketlerin cinsel yönelimlerin de ayrı aktivizmi, nükleer karşıtı yeşil yanında duran LGBT hareket, kategoriler olarak görünür hareketi, ekolojik hareketleri ve bugün önemli ölçülerde kılınması bakımından, LGBT özgürleşme hareketlerini kendisini “sol” tandanslı birbirinden beslenen toplumsal de etkilemiştir. Yine aynı örgütlerden bağımsız ve klasik hareketlerdir. şekilde lezbiyen kadınların Marksist politikaların dışında radikal feminizme sundukları bir alanda tanımlamaktadır. FEMİNİZMLE katkı da oldukça önemlidir. Sol’un feminizmle ilişkisindeki İLİŞKİLENME O zamana kadar feminist ayrışma bu noktada LGBT Cinsel yönelimlerin tartışmalar içinde yer almayan, hareket içerisinde de geçerlidir. özgürleşmesi ve hareketin göz ardı edilen birçok “kadınlık Bu ayrışma hareketi kimlik evrenselleşmesi, önemli hali”, lezbiyen kadınların yönelimli bir kategoride ölçüde kendisinden daha önce deneyimleriyle feminist hareket ilerlemeye teşvik etmektedir. gelişen ve kurumsallaşan içerisinde önemli bir dönüşüm bir feminizmle mümkün yaratmıştır. Homofobiyle Bütün bu ayrımcılıkların olmuştur. Feminizm hem mücadele birçok kez feminist

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S86 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S87 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S88 hareket için bir sorun olarak “kadın nesne” gibi giyindikleri ve çeşitlenmesine zemin görülmezken, lezbiyen için saldıran şu feministler, hazırlamaktadır. Feminizm kadınların harekete dahli gey mizahını, transseksüel giderek sınıfsal, etnik, dönüşümü zorunlu kılmıştır. estetiği, çılgın queen’lerin coğrafi, dini, cinsel yönelim Yine de bugün bile feminizmin çılgınlığını küçük görmektedir. gibi farklılıkları daha fazla kendi içinden “feminizmin Onların yeni ahlakı, aslında barındıran çok eklemli, öznesi kimdir?” sorusuna eski eşcinsel-karşıtı ahlaktır, çok boyutlu bir harekete aranan cevaplarda, LGBT ideolojik bir feminizmle dönüşmektedir. LGBT ve bireylerin feminizmin öznesi doldurulmuş modern queer hareketlerinde katkısıyla olamayacağı, bu hareketlerin kategorilerle yeni bir cila feminizm genişlemekte, ufku patriyarka ile çatışmasının atılmış bu eski ahlak. Bu ve iddiası da büyümektedir. tek başına feminist mücadele tür bir feminizm ideolojiktir Eşitlik, özgürlük ve adalet için yeterli olmadığı ve ayrı çünkü eşcinsel-karşıtı tabuyu, mücadelesi veren diğer politik zeminlerde mücadele eşcinsellikten duyulan aktörlerle buluşma ve etmeleri gerektiği gibi korkuyu ve normu -ortadan dayanışma bu anlamda sonuçlar ortaya çıkmaktadır. kaldırmaktansa- onu ıslah feminizmi, melezlenmeye de Feminizm sathından bazı etme niyetini gizlemeye yarar. açık hale getirmektedir. Teorik tartışmalar, LGBT bireylerin alandaki bu birliktelik, feminist ve özellikle trans kadınların Tüm bu tartışmaların örgütlerin heteroseksizmi dert geçmişlerindeki biyolojik sonucunda (sonlandığı edinmesine, LGBT örgütlerin erkeklik deneyimleri yüzünden iddiasını taşımamakla birlikte), de feministleşmesine neden feminist olamayacakları ve/ bugün trans-feminizm akımı olmuştur denilebilir. Bunun veya feminist harekette yer 2000’li yıllardan itibaren varlık bir sonraki aşamasında alamayacakları üzerinden kazanmıştır. Trans-feminizm, ise eylemlilik düzeyinde bir yürümektedir. LGBT özgürlüklerini içsel olarak ortaklık söz konusu olmuştur. kanadındaki bazıları ise, tüm kadınların (onlarla sınırlı Bugün dünya genelinde feministlerin homofobiyi ve olmamak üzere) özgürlüğüne birçok feminist eylemde LGBT transfobiyi yeniden ürettiklerini bağlı gören trans kadınlar için grupları, aynı şekilde “Onur ima eden tartışmalar ve onlar tarafından oluşturulan Yürüyüşü” başta olmak üzere yürütmektedirler. Buna göre, bir harekettir. LGBT eylemlerinde de feminist her ne kadar toplumsal örgütleri görmek mümkündür. cinsiyet bir kurgu olarak kabul Feminizm ve LGBT Hareketlerin birbirlerine edilse de transseksüellerin hareketin dünya genelinde sağladıkları bu destek feminist kadınlık kimliği inşa edebilecek bağlarını geliştirmesi 1980’li hareket ile LGBT hareketin olmaları, biyolojileri nedeniyle yıllara rastlamaktadır. meşruiyet zeminlerini de reddedilmiştir. Yani hem 1990’lı yıllarla birlikte ise güçlendirmektedir. kadın doğulmuyor, hem de LGBT hareket görünürlük kadın doğmayanlar kadınlığa kazanırken, feminist hareket dâhil olamıyordu. Böylece de heteroseksizmi ana feministler dönüştürülebilir mücadele alanlarından biri olan toplumsal cinsiyet olarak belirlemektedir. Bu rolleri alanında bir mücadele bağlantıyı da hiç kuşkusuz sürdürürken, mücadelenin feminist hareket içinde sınırlarını dönüştürülemez mücadele veren lezbiyen olarak tanımladıkları biyolojik feminist kadınlar kurmaktadır. cinsiyet ile çizmişlerdir. Feminist hareket politik özne olarak “kadın” kategorisini Bir kez daha, biz eşcinsellere sorgulayarak hareketin giderek ve özellikle de translara daha da genişlemesine

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S89 ADVERTORIAL

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S90 SZIGET FESTİVALİ Bu yıl 9-16 Ağustos 2017 tarihlerinde gerçekleşecek olan 25. Sziget Festivali, radarlarımızın Macaristan’ın Budapeşte şehrinin özgür adası Sziget’e dönmesine neden oldu.

Bugüne kadar Brit ve NME Ödülleri’nde ‘En İyi İngiliz Grup’ ödülünü alan, MOJO ve Q Awards ile de toplamda 13 ödül kazanan Kasabian, 2015’te Grammy Ödülleri’nde “Rather Be” şarkısıyla “En İyi Dans Parçası” kategorisinde ödül alan Clean Bandit, 2010 Sziget Festivali’nde muhteşem performans sergileyen Billy Talent, Metronomy, Jamie Cullum ve The Kills de Sziget ‘Ana Sahne’de yer alacak!

A38 de bu yıl sahne alacak isimler arasında ise; en son 2015 yılında Sziget’te izlediğimiz, tadı damağımızda kalan performansları ile Interpol, Amerika’lı hard rock grubu The Pretty Reckless, Crystal Fighters, Cashmere Cat, Fritz Kalkbrenner, Flume, Jagwar Ma, Charli XCX ve Danny Brown. Sziget’te elektronik müziğin evi olan Arena ise bu yıl Sunnery James & Ryan Marciano ve Maurice West’i ağırlayacak. World Music Sahnesi’nde ise Sziget’in vazgeçilmezlerinden Leningrad sahne alacak.

2000 yılındaki ilk albümündeki There You Go ve You Make Me Sick şarkıları ile tanıdığımız, bugüne kadar 14 single’ı Billboard Hot 100 listesinde ilk 10’a girmiş, üç Grammy, üç Billboard Music Ödülleri ve daha bir çok ödül almış olan P!nk, bu yıl Sziget2017’nin açılışını yapacak.

Sziget Festivali’nin World Music Sahnesi’nde bu yıl Türk folk müziğini psychedelic rock ile harmanlayan Gaye Su Akyol da sahne alıyor.

SZIGET FESTİVALİ’YLE İLGİLİ DETAYLI BİLGİ VE BİLET SATIN ALMAK İÇİN: www.szigetturkiye.com

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S91 KOLİ EKSPERİ KOLİ

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S92 KUMSAL SEKSİ Ve sonunda aylardır beklediğimiz yaz geldi. Yaz demek tatil demek, kumsal, deniz, güneş demek. Bu ay sizlere yazın bütün enerjisi ve heyecanıyla deneyimlemeniz gereken bir aktiviteden bahsetmek istiyoruz: Kumsalda Seks. Outdoor seks severlerin vazgeçilmezi olan, hemen hemen herkesin denemek istediği bir aktivite bu. Yaz da gelmişken, şehirlerden, sahil kasabalarına başlayan dönemsel göçle bu heyecanı yaşamanın tam zamanı! Şimdi bir düşünün, bir yaz günün hafif serin gecesinde ılık bir rüzgar vururken partnerinizle yaşadığınız o sıcacık anları. Tepenizde ay ve yıldızlar, altınızda serin kumlar belki de hafiften size çarpan dalgalar.

HAZIRLAYAN: YAĞIZCAN AKBULUT [email protected] twitter.com/yagizcanakbulut | instagram.com/yagizcanakbulut

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S93 UYGUN YERİ SEÇİN ve çalılıkların arkasından Kumsalda seks için önemli sizleri izleyip mastürbasyon şeylerin başında en uygun yeri yapabilirler. Özelikle bu tiplere seçmek var. Altın kumlardan dikkat etmekte fayda var. oluşan kimsesiz bakir bir sizler Yatak odanızdaki kadar rahat için en iyi seçenek olacaktır. olamayabilirsiniz, ne de olsa Olabildiğince sakin ve kuytu bir macera yaşamının da bir yer seçmeye çalışın. bedeli var.

Mekan seçimi için ilk aklınıza İSTENMEYEN KUM gelen yurtdışı sahilleri olsa da TANELERİ aslında çok uzaklara gitmeye Ne kadar ince de olsa kumlar gerek yok; ülkemizde Çeşme sizi rahatsız edecektir bu Altınkum ve Bodrum Bardakçı yüzden altınıza bir şey almayı koyundaki plajlar gibi gey unutmayın. dostu bölgeler mevcuttur. Bu tip gey dostu plajlarda hem SPONTANE DAVRANIN gündüz çıplak güneşlenip hem Yaşayacağınız bu heyecanın de akşamında partnerinizle plansız olması sizin ve sevişebilirsiniz. Gey dostu partnerinizin alacağını zevki plajlara gidemiyorsanız ıssız arttıracaktır. bir kumsal bulup partnerinizle gece yarısı bu heyecanının Her zaman dediğimiz gibi tadını çıkarabilirsiniz. anın tadını çıkarın. O andan aldığınız zevk yaşadığınız RÖNTGENCİLERE adrenalin hayatınız boyunca DİKKAT! unutamayacağınız bir anınız Uygun yeri seçtiğinizi haline dönüşecektir. düşünüyor olsanız bile çevreden gelebilecek diğer KORUNUN insanlara karşı gözünüz açık Önceliğimiz her zaman olmalı. güvenli seks, bunun için yanımızda kondom taşımaya Gay beach olarak mimlenen özen gösterelim. Ne de olsa yerlerde genelde kendisini kondomlar plaj çantanıza hatta “hetero” olarak tanımlayan belki mayonuzun cebine bile röntgenci tipler çoktur sığacak kadar küçük.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S94 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S95 AYIN ERKEĞİ

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S96 RENATO MENEZES RÖPORTAJ & MODA EDİTÖRÜ: BEDİRHAN TAŞÇI [email protected] twitter.com/bedirhantasci | instagram.com/bedirhantasci

FOTOĞRAF: KEMAL DEDECAN kemaldedecan.com instagram.com/kemaldedecan

Kürk: Fine Apple Maske: Grandma Vintage Shop Slip: Bench Body Beyaz Tshirt: Fine Apple Beyaz Slip: Bench Body Siyah Tshirt: Hole Acedemia

Hobilerin nelerdir, boş vakitlerini nasıl değerlendirirsin? Yüzmeyi, futbol ve basketbol oynamayı severim. Sinemaya gidip yeni filmler keşfetmeyi ve kitap okumayı seviyorum. Spor yapmaya bayılıyorum ama bu bir hobi sayılır mı bilmiyorum çünkü spor benim hayatımın bir parçası.

Herhangi bir fobin veya seni korkutan bir şey var mı? Bir fobim ya da korktuğum hiçbir şey yok! Daha doğrusu bu zamana kadar hiçbir şey beni korkutmadı.

Modellik yapmanın sana göre en zor noktası nedir? Kesinlikle sürekli seyahat etmek zorunda olmak! Aslında sürekli dolaşmak, yeni yerler görmek harika görünebilir fakat ailemden ve arkadaşlarımdan uzakta yaşıyor olmak zaman zaman beni zorluyor.

Sana ilham veren bir kişi var mı? Justin Timberlake! Müziğine ve dans hareketlerine bayılıyorum. Kişiliğini ve herkese karşı son derece nazik olması kendime örnek aldığım hareketlerinden biri. Onun dışında işini sadece para için değil de sevdiği için yapan herkes bana ilham kaynağı olabiliyor. Bir model olmanın sadece iyi bir fizikten ibaret olmadığını düşünüyorum.

Türkiye’de en sevdiğin yer neresi oldu? Henüz keşfetme fırsatım olmadı, İstanbul’da gerçekten görmek istediğim çok fazla yer var.

Türkiye’de en sevdiğin yiyecek nedir? Baklava! *telafuz ederken gülüyor.* Baklavayı daha önce de duymuştum ve denemek için sabırsızlanıyordum. Tadı çok hoşuma gitti. Onun dışında ‘’kebap’’ gerçekten doyurucu ve güzeldi ama favorim baklava!

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S107 ADVERORIAL KAYGANLAŞTIRICI JELİNİZ BİTMİŞSE NE KULLAN(MA) MALISINIZ?

Kayganlaştırıcı jel, cinsel hayatımızın olmazsa olmazlarından. Aynı kondom gibi, yatağınızın başucundaki komidinde mutlaka yedeği olması gereken ürünlerden biri.

Eğlenceli bir gece öncesinde kayganlaştırıcı jel şişesinin sonuna geldiğinizi, içinde bir damla bile kalmadığını görmek yatak odasındaki en büyük kabuslardan olsa gerek.

Kayganlaştırıcı jeliniz bitmişse ne kullanabileceğinize, daha doğrusu ne kullanmamanız gerektiğine şöyle bir göz atalım istedik.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S108 TÜKÜRÜK Kayganlaştırıcının yerini tutabilecek en pratik çözümlerden birinin bu olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ancak tükürükle giriştiğiniz cinsel ilişki, yeterince kayganlaşmayan kondomların patlamasına veya yırtılmasına sebep olabiliyor. Bunu hiçbirimiz istemeyiz değil mi?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S109 EL KREMİ (KREMLER) “İkisi de sıvı bazlı, ne var ki, bu sefer de el kremi kullanayım” diye düşünmeyin. Sürtünme ve ısınmanın etkisiyle, o zararsız görünen kremlerin cildinizde yaratacağı kötü etkileri hayal bile edemezsiniz.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S110 SIVI SABUN “Hem sıvı hem de güzel kokuyor” diye düşünmeyin. Daha ne olduğunu anlamadan köpükler içinde kaldığınızda partneriniz elbette sizi suçlayacak, bu rezaletten başka kim sorumlu olabilir ki?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S111 ZEYTİNYAĞ Her evin mutfağında rahatlıkla bulunabilecek malzemelerden biri olduğunu ve kayganlık sağladığını kabul ediyoruz evet. Ancak hem alerjik reaksiyonlara da sebep olabileceğini hem de kokusunun katlanılmaz olduğunu unutmayalım. Yemek yapmıyorsunuz, o halde zeytinyağının yatağınızda işi ne?

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S112 VAZELİN Türkiye’de -ne yazık ki- seks sırasında kullanımı yaygın olan Vazelin, ham petrol, mineral yağ ve bal mumu karışımından elde edilen bir tür yağlı merhemdir. Su bazlı değildir. İçindeki yağ sebebiyle geçici bir kayganlık sağlasa da seks sırasında kullanımı ideal değildir, enfeksiyonlara da sebep olabilir.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S113 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S114 YA DA… Bütün bunları bir kenara bırakın, OK KAYGANLAŞTIRICI JEL kullanın!

Yenilenen OK Kayganlaştırıcı Jel, hem yeni aromaları hem de yeni 200 ml’lik şişesiyle, hayvansal yağ ve şeker içermeyen formülüyle yeni gözdeniz olacak.

Suda çözülebilen ve rahatça temizlenen OK Kayganlaştırıcı Jel, kaybolmayan kapağı, ideal kıvamı ve kullanışlı şişesiyle yatak odanızda “kayganlaştırıcı olarak ne kullanmalıyım?” sorusuna yer bırakmıyor.

200 ML GINSENG, 100 ML’LİK ŞEFTALİ, ÇİLEK ve ipek kıvamındaki HİSSET çeşitleriyle OK KAYGANLAŞTIRICI JEL’i gizli teslimat seçeneğiyle, indirimli olarak www.ok.com.tr üzerinden hemen satın alın!

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S115 METROPOL

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S116 ADAİSTANBUL’UN PLAJLARI Sıcak havaların bir türlü gelmek bilmeyen inadını fırsat bilen ve tatil planlarını askıya alanlardansanız eğer, bu yazı tam size göre! Hepimizin bildiği üzere sevgili İstanbul, temposuna, telaşına, koşturmasına yetişmesi mümkün olmayan bir şehir. Sertab Erener’in de dediği gibi kimisinin sadece işinde gücünde kimisinin de sadece heyecan peşinde olduğu bir şehir İstanbul… Tüm bunlara rağmen İstanbul’dan çok fazla uzaklaşmanız gerekmeden dört yanı denizle çevrili İstanbul’un meşhur adalarında bulunan plajlar, sizlere uygun fiyatlı alternatifler sunuyor. İstanbul’un yüksek temposundan birkaç gün uzaklaşmak istiyorsanız bu plajlar sizler için bekliyor! :) Dipnot: Adalar gibi turistik yerlerde genelde ulaşım faytonlar ile sağlanıyor. Siz siz olun bu yolu tercih etmeyin. Hiçbir hayvan hatta hiçbir canlı turistik bir amaca hizmet etmemeli. Özellikle bu kadar tehlikeli ve yaşamlarını tehlikeye sokacak şekilde.

HAZIRLAYAN: BEDİRHAN TAŞÇI [email protected] twitter.com/bedirhantasci | instagram.com/bedirhantasci

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S117 GREEN BEACH HEYBELİ ADA

Heybeliada Green Beach; hem eğlenmek hem dinlenmek için çeşitli imkanlar sunan, yeşilliğin ve doğanın tam ortasında kalan İstanbul’un nadir planlarından birisi. Hafta içi ve hafta sonları hizmete açık olan Green Beach, giriş ücreti dışında soyunma kabinlerinden, şezlonglardan, şemsiyelerden faydalanmak için bir ücret talep etmiyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S118 ADA BEACH HEYBELİ ADA

İçinde mini bir golf sahası bulunan ve giden hemen hemen her misafirinin geçer not aldığı Ada Beach’e gitmek için kelimenin tam anlamıyla adaların geleneği olan iskeleden hareket eden ücretsiz teknelerinden yararlanabilirsiniz. Tesisin geniş ve konforlu oluşu yine giden misafirlerin gözünden kaçmayan önemli bir ayrıntı. Ağaç altları, şezlonglar, iskele üzeri kurulu güneşlenme yerleri gibi alternatiflerinden istediğinize kurulabiliyorsunuz. İşin içine gün boyu güzel müzikler de eklenince güzel bir hafta sonu kaçamağı garantisi veriyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S119 KAMOS BEACH KINALIADA

Doğayla içe içe olan bir diğer plajımız ise 90 metrelik sahili ile ünlü olan Kamos Beach Club. Diğer plajlardan artı bir seçenek olarak içinde bir de havuzu ve özel bir restoran da bulunuyor. Haftanın yedi günü hizmet veren Kamos, sabah 08:00’den gece 02:00’ye kadar açık.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S120 YADA BEACH BÜYÜKADA

Deniz, kum, güneş, happy hour partileri, dünya mutfaklarının hakim olduğu restaurantı, eksiklerinizi tamamlayabileceğiniz minik deniz dükkanı ve dilediğiniz taktirde sizi tesise ait olan ücretsiz teknesiyle alabilen imkanlarıyla tatil anlayışını tam anlamıyla Ege’yi İstanbul’a getiren Yada Beach, misafirlerinin tesislerinden memnun ayrılmaları için çeşitli süprizler hazırlamayı da ihmal etmiyor.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S121 YÖRÜKLÜ PLAJI BÜYÜKADA

Sıradaki önerim benim de geçen sene arkadaşlarım ile birlikte bir hafta sonu kaçamağı olarak tercih ettiğim Yörük Ali Plajı... Yiyecek içeceklerin uygun fiyatları, deniz içinde kullanabileceğiniz eğlenceli şişme oyuncaklar tatili daha bir eğlenceli kılmıştı. Taş plajlardan nefret eden biri olarak sahil ve denizin tamamen kumdan oluşması beni mutlu etmişti. Denizin berrak olması ve çalışanlarının son derece ilgili olması beni mutlu eden diğer özelliklerdi.

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S122 Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S123 SARP YAMAN

“Kişinin kendi varlığına, kendi kişiliğine karşı beslediği saygı, insanı insan yapan iç değer”...

Alın size ‘Onur’un sözlük anlamı arkadaşlar... Demek ki neymiş her şey bizde bitiyormuş... Başımızı dik tutarak hayatımızı yaşamamız için kendimizden başka kimsenin onayına, pohpohlamasına hatta saygısına ihtiyacımız yokmuş!

Şimdi diyeceksiniz ki bazı şeyleri söylemesi kolay! Aile onayı, arkadaş onayı, o onayı, bu onayı diye cefa [email protected] çekenler var. Bu arkadaşlarıma da twitter.com/sarpyaman | instagram.com/sarpyaman naçizane tavsiyem şu; siz siz olun,

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S124 BAŞINIZI DİK TUTUN VE “ONURLA” YÜRÜYÜN!

ananız babanız da olsa bir durum yok. Kendi ezeceksiniz. kimsenin ruhunuzu kırmasına değerinizi sadece kendiniz izin vermeyin. Yapabildiğiniz belirleyebilirsiniz, bu konuda Onur hiçbirimize verilen bir an gerek ailenizden, gerek kimseden beklentiniz hediye değil, içimizde olan bu çevrenizden ‘göbek bağınızı’ olmasın. olguyu karanlık zihniyetlere kesin. kaptırmamak ise bizim Ne yaparsanız yapın, hangi elimizde. O yüzden her gün İnanın bana her iş yapılır, konuma gelirseniz gelin, başınızı dik tutun ve sokağa her koşula katlanılır, yeter ki bu ‘cahil’ dünyada sırf attığınız ilk adımdan itibaren ‘onurunuz’ yerinde olsun. cinsel kimliğinizden dolayı ‘onurla’ yürüyün! gerek yüzünüze karşı gerek Bu dünyada sokağa arkanızdan konuşanlar, sizi çıktığınız her gün ‘onur akılları sıra aşağılayanlar, yürüyüşü’ yaptığınızı sakın kendi ‘ezikliklerini’ üzerinize unutmayın. Sizi kabul etseler kusanlar olacak. Bunları da de etmeseler de kendinize başarınızla, ‘onurunuzla’, saygınızı kaybedecek vakur duruşunuzla daha da

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S125 MUTFAK

e nihayet meyve tüketiminde de aşırıya vücudu temizleme işlemini de derece önemlidir. beklenen kaçılmamalı ve porsiyon gerçekleştirir. mevsim geldi. miktarlarına dikkat edilmelidir. Yeşil Erik ve Faydaları: Yaz Yaşasın Yaz ! Böğürtlen ve Fayları: Enerji ve aylarında en çok tüketilen Yaşasın tatlı Gelin şimdi bu meyvelere ve sağlık deposu olarak bilinen meyveler arasında yer alan sulu bol çeşitli yararlarına kısaca göz atalım: ve son derece lezzetli bir erik, detoks özelliği yanı sıra, Vmeyveler ! meyve olan böğürtlen yaşlılığa içerdiği antioksidan özelliği Karpuz ve Faydaları: Yaz bağlı oluşan hafıza kayıplarını ile de en faydalı meyveler Yaz meyveleri listesi bir hayli döneminde en çok tüketilen belli ölçüde engellediği gibi, arasında yer almaktadır. uzundur. Bunun nedeni; meyveler arasında yer ishal gibi sorunların da önüne Magnezyum deposu olan erik güneş ışınlarının yaz aylarında alan karpuz, içerdiği A ve E geçiyor. Bunun yanı sıra aynı zamanda bağırsakları daha fazla düşmesi ve vitaminleri ile kansere karşı güzellik sağlayan meyveler çalıştırır, kansızlığa iyi gelir. meyvelerin olgunlaşmasına koruyucu etkisi bulunan bir arasında olduğu bilinen yardımcı olmasıdır. Tabii gıdadır. Bunun yanı sıra, kilo böğürtlenin, taze iken bol Kayısı ve Faydaları: güneş ışınları ile beraber daha yapmayan ve büyük oranda su miktarda tüketilmesi, sağlıksal Kurutulmuş olarak da çabuk olgunlaşan meyveler içeren karpuz, vücuda enerji ve açıdan önemli faydalar tüketilen bu besin, taze kısa zaman içerisinde birer su depolayarak, yaz aylarındaki sağlıyor. şekilde tüketildiğinde de antioksidan deposu haline su kaybını önleyici görev vücut açısından son derece gelirler. yapar. Aşırı tüketimi şişkinlik Çilek ve Yararları: C vitamini önemli faydalar sağlar. Demir yapabilen bu meyvenin gün ve antioksidan maddeler ve potasyum açısından Ayrıca yaz aylarında tüketilen içerisinde farklı zamanlarda açısından zengin olan çilek, zengin olan kayısı, lifli meyveler vücudu kanser, aşırıya kaçmadan tüketilmesi yağ yakan bazı maddeler yapısı ile sindirim sistemini kalp hastalıkları, sindirim ve daha sağlıklıdır. Lif oranı en içerir. Aynı zamanda A, B1, güçlendirerek bağırsakları boşaltım sistemi hastalıklarına yüksek meyvelerden olan B2 vitaminlerinin yanı sıra rahatlatır ve vücutta karşı korurlar. Sindirim karpuz sindirimi hızlandırır. kalsiyum ve potasyum istenmeyen maddelerin sisteminin düzenlenmesine açısından da oldukça zengin kolayca atılmasını sağlar. yardımcı olurlar. Ara öğünlerde Kavun ve Faydaları: Sindirim bir meyvedir. Olgunlaşmış Kemik ve kas yapısını tüketilerek kan şekerinin sistemine oldukça fayda çileğin fazla yumuşamamış güçlendirici etkiye sahip düzenlenmesine yarımcı sağlayan kavun, uzun süre tok durumda iken tüketilmesi, olan kayısı, beynin düzenli olurlar. tutan etkisi ile yaz aylarının şeker oranı açısından önemli çalışmasını sağlayan özelliği sevilen meyvelerinden olduğu gibi, sahip olduğu ile de tüketimi önem taşıyan Fakat içerdiği karbonhidrat biridir. Toksin atıcı etkisi mineral ve vitaminlerin kayba olan bir meyvedir. ve şeker miktarı yüzünden ile kavun, aynı zamanda uğramaması açısından da son

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S126 YAZIN MUCİZE MEYVELERİ renkli diğer meyveler gibi yenirse hücre yenileyicidir. HAZIRLAYAN: EZGİ SAYAN kiraz da antioksidandır. Kan yapma özelliği vardır. [email protected] İdrar söktürücü özelliğiyle Yüksek miktarda şeker twitter.com/ezgisyn | instagram.com/ezgisayan böbreklerin dostudur. içerdiğinden diyet yapanların Böbreklerin taş ve kum ve şeker hastalarının dikkatli yapmasını önler ve varsa tüketmeleri gerekir. İncir ve Faydaları: Başta Toksinlerin vücuttan atılmasını zamanla dökülmesine Ege bölgesi olmak üzere kolaylaştıran şeftali, düşük yardımcı olur. Safra kesesi Armut ve Faydaları: Armut ülkemizin her yöresinde kalorisi ile de yaz aylarının taşının dökülmesini sağlar. lif içeriği yüksek besinlerden yetiştirilir. Mübarek sayılan aranan meyveleri arasındadır. Sindirim gücünü artırır. birisidir. Barsak problemlerine meyvelerden birisidir. İncir Şeftali aynı zamanda lifli yapısı Yapısındaki bol fosforuyla iyi gelmektedir. Lif içeriği ve meyvesi bağırsakları çalıştırır ile sindirime de yardımcı olur. sinirleri kuvvetlendirerek antioksidan içeriği sayesinde ve kan yapar. Aynı zamanda sakinlik sağlar. A vitamini kanser ve kalp hastalıklarına incir hamile kalmak isteyen Mürdüm Eriği ve Faydaları: kaynağı karoten içeren kiraz, karşı koruyucudur. bayanlara mutlaka önerilir. Potasyum açısından zengin aynı zamanda gözlerin olan mürdüm eriği, zayıflatan dostudur. İçerdiği antosiyanin Dut ve Faydaları: Dut kendine maddeler içerdiğinden diyet maddesinden dolayı ağrıların Meyve Yerken Nelere Dikkat has tadı ve şekli dışında yapanların baş tercihleri dindirilmesine yardımcı olur. Etmeliyiz? zengin besin maddeleri içerir. arasında yerini almıştır. Meyveler, yemeklerden hemen Bu besin madelerinin sağlık Vişne ve Faydaları : Vişne sonra değil, en az 2-3 saat açısından bir çok faydası Yaban Mersini ve Faydaları: de aynı kiraz gibi içerdiği sonra tüketilmelidir. vardır. Protein açısından çok Yaban mersini de aynı ‘antosiyanin’’den dolayı kas zengindir. Ayrıca A,E,C ve K mürdüm eriği gibi zayıflatan ağrılarını hafifletir. Şeker oranı Meyveler fruktoz adı verilen vitaminleri açısından oldukça minerallere sahip ve besleyici düşük olduğu için az kalori meyve şekeri içermektedir. zengin olan ut, kalsiyum, demir, meyveler arasında bulunur. içerir. Ateş düşürür, susuzluğu Aşırı tüketimi nedeniyle folat, tiamin, nisain kaynağıdır. Antioksidan zengini olan giderir. İdrar söktürücü özelliği karaciğer yağlanması yapabilir. Antioksdianlar açısından yaban mersini, düzenli olarak vardır. Bu sebeple meyveler ve tatlılar da zengindir, bu özelliği tüketildiğinde zayıflamaya kesinlikle aynı anda ve aynı sayesinde bir çok hastalığın yardımcı olur. Üzüm ve Faydaları: Özellikle gün içinde tüketilmemelidir. tedavisinde ve aynı zamanda çok güçlü antioksidanlar olan İdeal olarak tatlı hiç tüketmeyip cilt bakım malzemelerinde Mango ve Faydaları: Yağ oligomerikpoantosiyanidinlerin tatlı yerine sadece meyve kullanılmaktadır.Dut ayrıca yakıcı özelliği bulunan mango, güvenilir kaynağıdır. Üzümün tüketmek daha sağlıklıdır. antosiyanin, flavonoidler, lutein, düşük kalorisi ile de tercih kabuğu, içeriği ve çekirdeğinin zea-ksantin, B karoten ve A sebebidir. Yaz aylarında ortalama 20 civarında değişik Meyveler iyice çiğnenmelidir. karoten açısından oldukça serinletici etkisi ile tüketilmesi antioksidan madde ihtiva ettiği Çiğnenmeden yutulan zengindir. Fakat şeker oranı önerilen mango, bağışıklık belirtilmektedir. Böbreklerin meyveler, gaz, şişkinlik, gastrit yüksek olduğundan aynı üzüm sistemini güçlendiren çalışmasını uyarıp kalp gibi sorunlara sebep verebilir. gibi dikkatli tüketilmelidir. vitaminlere de sahiptir. atışını düzenler. Karaciğeri

temizler. Siyah üzüm Şeftali ve Faydaları : Kiraz ve Faydaları : Kırmızı kabukları ve çekirdekleriyle

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S127 SAĞLIK

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S128 PANİK ATAK MI? HAZIRLAYAN: ATA YÜCE [email protected]

anik atak, arz ediyorsa buna ‘panik herhangi bir laboratuvar testi biri veya her ikisi de panik atak herhangi bir bozukluk’ denir. veya görüntüleme yöntemi rahatsızlığının tedavisinde tehlike anında bulunmamaktadır. Eğer panik oldukça etkilidir. Eğer panik olmadan gelen Panik atak yaşayan kişiler atağa sebep olan herhangi atak tedavisinde ilaca ani korku hissidir. atakları sırasında büyük bir organik nedeniniz varsa ihtiyacınız varsa doktorunuz Panik atak uyku bir korku ve acı duyarlar. doktorunuz bazı fiziksel testler size bu ilaçları reçete edecektir. Pdahil olmak üzere günün her Ne yazık ki bu atakların ile bunun tanısını koyacaktır. Buna ek olarak kalp atış hızını anında gerçekleşebilir. Panik ne zaman olabileceğini Eğer panik atağa sebep olan yavaşlatan bazı ilaçlar da panik atak anında kişi; öleceğini, önceden kestirebilmeleri herhangi bir organik sağlık atak sırasında kalp atışınızın kalp krizi geçireceğini veya mümkün değildir. Panik atak sorununuz yoksa hekiminiz hızlanmasını önleyecektir. delireceğini düşünebilir. Panik rahatsızlığının genetik kaynaklı size bir psikoloğa veya bir atak anında kişinin duyduğu olduğu düşünülmektedir ve psikiyatriste yönlendirecektir. korku hissi tamamıyla panik atağın görülme sayısı Psikiyatrist ve psikologlar çevresinde gerçekleşen hiç de azımsanamayacak genellikle birkaç görüşmeden olaylardan bağımsızdır. miktardadır. Sadece sonra panik atak tanısını Panik atak görülen kişilerdeki Amerika’da altı milyon kolaylıkla koyabilirler. belirtiler şunlardır: aniden kalp kişide panik atak rahatsızlığı Panik atağa neyin sebep atışının hızlanması, güçsüz görülmektedir. Panik atak olduğu tam olarak hissetme, baş dönmesi, el kadınlarda erkeklere göre iki bilinmemektedir. Biyolojik ve parmaklarda hissizlik, kat daha fazla görülmektedir olarak panik atağa karşı ölüm korkusu, göğüs ağrısı, ve ilk panik atak genellikle duyarlı kişilerde büyük stres nefes almada zorlanma ve küçük yaşlarda yani yaşatan evlilik, çocuk sahibi kontrolünü kaybetme hissidir. gençliğin ilk dönemlerinde olma ve ilk işe başlama gibi Panik ataklar genellikle kısa başlamaktadır. olayların panik atağı tetiklediği sürelidir, çoğunun süresi on düşünülmektedir. Panik dakikayı geçmez. Hayatında en Panik Atak Tanısı Nasıl atak sahibi olan bir bireyin az bir kere panik atak geçiren Koyulur? ailesindeyse depresyon, birisinin hayatı boyunca bir Eğer kişide panik atak madde kullanımı ve intihar daha panik atak geçirme belirtileri mevcut ise doktor olayları daha sık görülmektedir. olasılığı, hayatında hiç panik tıbbı öykü ve fizik muayene Bunca olumsuzluğa rağmen, atak geçirmeyen birisine göre ile panik atak tanısını panik atak tedavi edilebilir bir daha fazladır. Eğer kişide kolayla koyabilir. Ne yazık ki rahatsızlıktır. Psikoterapi veya görülen panik ataklar süreklilik panik atak tanısını koyacak ilaç kullanımı seçeneklerinden

Türkiye’nin eşcinsel yaşam ve kültür dergisi | Haziran & Temmuz 2017 | S129