View metadata, citation and similar papers at core.ac.uk brought to you by CORE RAUF ORBAYprovided by Sehir University Repository 77 Raui bey. Muştala Kemal'i öldürmek üzere tertibat alan A l i Şükrü vak'ası faillerinin Çankaya'yı basmalarından Onbeş dakika evvel Gazi'yi kurtararak istasyon binasına götürmüştü

Kırım muharebesine âmiral muztarip, memlekete döndü. olarak iştirak etmiş şerefli bir Cemal paşa onu. bahriye kur­ babanın evlâdı olan bu kıymetli Meclis’i fesh ederek may başkanlığına getirdi. Fa­ bahriye zabiti, münever ve uya­ İlci Gurub’uu ortadan kat, sonraları Enver paşa ile nık genç zabitler gibi meşruti­ kaldırılmasını sağla aralarında zuhur eden bir ihti­ yetten evvel gizlice îttihad ve lâf üzerine bu bahriye kuman­ Terakki’ye intisab etmişti. Do­ yan Mustafa Kemal’in danı, İranda askerî bir hareke­ nanma içinde o daima ciddiye­ bu hareketi Rauf beyi te memur edildi. Rauf bey’in tin, şerefin tertemiz bir numu­ ondan uzaklaştırmış bu vazifede de hüsnüniyeti, arı­ nesi, mesleğinin candan aşıkı ve bu işin İsmet paşa zasızca işin içinden sıyrılması­ bir eleman olarak tanınıyordu. taralından tahrik e- na yaradı. Vaktaki 1918 senesi Meşrutiyet ilân olununca, o felâketleri, Osmanlı Imparator- millet davasını en sadık ve dilmiş olması kanaati- luğu’nun başına çöktü ve Tâlât cansipar bir unsuru olarak gö­ le İsmet’le de arası paşa kabinesi çekilmek zorunda rmüyordu. Kâmil paşa’nın su­ açılmıştır. kalınca, izzet paşa kabine teş­ kutu günü Meclis’e çekilen telg­ kiline memur edildi. Fethi bey raflar arasında galibâ onun da merhum gibi dost ve bulaşma­ imzası vardır. Bu, politikaya mun tashihine çalışmak gibi mış insanlarla birlikte Rauf karışmak telakki olunabilir mi ? maksatlar arayan olmuşsa da bey de yeni kabineye alındı, Meşrutiyetin ilânından genç bizzat bu cür’etkârlıkta görü­ Bahriye Nazırı oldu. Bahriye subayların tesiri pek büyük ol­ len şehamet ruhu, atf olunan nezaretini işgal edeli pek az za­ duğundan bunun millî bir dava­ tereddüdün korkaklıktan ziya­ man olmuştu ki İngilizlerle mü­ ya hizmet ile siyasî faaliyet de başka sebeblere matûf ol­ tareke aktetmek mecburiyeti arasında mutavassıt bir ameli­ masını tabiî gösterir. Rauf hasıl oldu. Devletin en büyük ye olarak telakkisine meyil et bey’in adı artık o tarihten iti­ kuvvetleri yıldırım ordular gu­ mek daha mutedilâne muhake­ baren Hamidiye zırhlısının şan rubu namı altındaki topluluk me etmek olur. 31 Mart faciası lı hatırasından ayrılamaz ol­ inhilâl etmiş, General Allenby üzerine millet kuvvetleri A- muştur. Rauf bey, Balkan Har­ küvetleri şimal’e doğru sür’at- yastafanos (şimdiki Yeşilköy) binden sonra îngiltereye ısmar­ le yürümeye başlamıştı. Selâ- de toplandıkları zaman oranın lanan dretnavtlarımızm inşası­ nik’e çıkarılmış bulunan müt­ küçük limanına demir atan na nezaret için Ingiltere’ye git­ tefikler orduları da İstanbul’a harb gemilerimiz arasında Ha- ti ve orada ciddiyeti, sevimlili­ doğru yürümeğe hazırlanmışlar midiye başta geliyordu. Rauf ği ve necabetile İngiliz deniz â- dı. Rauf bey Mondors’a gide­ bey’de onun süvarisi idi. Meş­ leminin ve hatta siyaset muhi­ rek mütarekeyi imzâladı. Bu rutiyet sağlamlaştıktan sonra tinin takdir ve muhabbetini hareketi; bilâhara Rauf beye Balkan Harbine kadar o Hami- kazandı. Hatta, Churchill ile siyasî hayatın gayyasına yu­ diye’siniri başında bütün gücile tanışması ve dostluk hasıl et­ varlandığı zaman, hasından ta­ mesleki içinde çalıştı. Vaktaki meleri o zamanlardan başlar. rafından onu lekelemek için Balkan Harbi zuhur etti, Rauf Birinci Umumî Harp zuhur e- daimâ bir silâh olarak kulla­ o acıklı muharebenin karanlık­ dipte kıymetli gemilerimize el nılmıştır. Mondors mütareke- lan içinde bir ışık oldu. Akde- konunca Rauf bey, melûl ve ( Devamı Sa. 4 Sü. 1 de) B.f^âeki faik düşman kuvvetle­ rinin elinden sıyrılarak engin denize açıldı. Şanlı menkibeler yarattı. Filhakika Rauf hey’ in bu hareketinde hatalı bir duru- Rauf Orbay (Baş tarafı 1 incide) Meclis’in feshi ile ortadan kalk­ sinin pek elim bir zaruret mah­ mak üzere olması Rauf beyi sulü olduğu düşünülürse, bun­ Mustafa Kemal Paşa’dan ve bu dan dolayı Rauf beyi değil, işi eski arkadaşile arasını açtığı o feci duruma kadar getirme­ kanaatinde bulunduğu ismet ye sebebiyet verenleri hırpala­ Paşa’dan da ruhan uzaklaştır­ mak elbette daha doğru olur. mıştı!’. Busırada seçim, Mustafa Bu gibi millî fecaatlerden ma­ Kemal Paşa’ya kâhir bir ekseri­ sumları siyaset husumetlerde yet temin etmişti. Rauf bey se­ lekeletmeye kalkışmak insanlı­ çim neticeleri anlaşılınca seçim ğa ve idrâke aykırı bir yol tut­ dairesi olan ’a gitmek ba- maktan başka ne olabilir? Fa­ lıanesile ’dan ayrılarak kat, siyasî hayattaki ihtiraslar (İsmet yaşa’yı Lozan’dan avde­ daima ardına arasına bakmak­ tinde karşılamamak için olduğa sızın her vasıtayı mübah bu­ söylenir) bir seyahate çıkmış­ lurlar. Rauf bey, Bahriye Na­ tır. Yeni Meclis’te Fethi bey, zırlığından izzet paşa kabine­ Başvekil seçilmiştir. Rauf bey, sinin istifasile çekildikten son­ bundan sonra vaktini İstanbul’­ ra, kendini millî davaya verdi. da geçiriyor, Ankara’ya pek az Mustafa Kemal Paşa (Ata­ gidiyordu .Bu sırada Ankara’­ türk), Yıldırım Orduları’ndan da siyasî ihtilâflar baş göste­ İstanbul’a gelipte mütareke rince nihayet Cumhuriyet ilân devresinin karışıklığım görünce olunmuştur. Rauf bey İstanbul o kara günlerde millî selâme­ gazetelerinden birinde, Cumhu­ tin çarelerini büyük üzüntüler riyet ilânının acele olunduğu içinde araştırırken ilk temas mealinde beyanatta bulununca ettiği insan, Rauf olmuştur. Ankara’da kıyamet kopmuştur. Rauf eski bir tanışı olan Mus­ Topçu Ihsan’ın takrirde Rauf tafa Kemal’in millî düşüncele­ bey, Halk Partisi gurubunda rinde onu daimâ takviye etmiş­ sigaya çekilmiş ismet paşa, tir. Mustafa Kemal, Samsun’a Rauf beyi şiddetle tenkid et­ geçerek zaten çoktan başlamış miştir. Bu sırada Hamdullah olan millî hareketin nâzımlığı- Suphi, Vâsıf ve teveccüh ka­ nı eline alınca, onun yardımına zanmak isteyen birçok meb’- ilk koşan Rauf kaptan olmuş­ uslar Rauf beye hücüm etmek­ tur. Rahmetli Kara Bekir’in te birbirlerile yarışa çıkmış­ merd sıyaneti altında Erzu­ lardır. ismet Paşa, “ Cumhuri­ rum’da toplanan ilk Millî yetin ilâm dolayısile memleket­ Kongre’de Rauf bey, Mustafa te gönden büyük bir heyecan Kemal’i daimâ tutmuş ve bera­ zamanında, millî hareketin rüe- berce Sivas’a gelerek Sivas sasından olan Rauf bey, acele kongresini yapmışlar, Hey’eti ettiniz diyor, demek ki ihtilâf­ Temsiliye’yi vücude getirmişler­ tayız, bunu izah etmelidir” dir. Artık tâm bir tertip ve in­ mealinde sert bir nutuk söylü­ tizama giren Kuvvayi Mil- yor. Rauf beye “ Hata ettiniz liyye harekâtı ile Ali Fu­ Rauf bey efendi hata!” diye ba­ at Paıa’nın İzmit civarına ğırıyordu! Rauf bey, gayet me­ dayanması üzerine Damad Fe­ tanet ve sükûnetle mukabele et­ rit çekilerek Ali Rıza paşa ka­ miş ve ismet Paşa’ya hitaben binesi teşekkül edince ilân olu­ “ Sizin maksadınız bana ayrı nan umumî intihabatta, Rauf parti yaptırmaktır, bu suretle bey meb’us seçilmiştir. İstan­ Halk Partisi içinde vaziyete bul’da toplanan Meclis’i, Vahi- hâkim olmak istiyorsunuz. Fa- dettin, hayrete şayan bir dalâ­ kat, yapmıyacağım İsmet Paşa letle ecnebilerle anlaşarak da­ ayrı parti yapmıyacağım” di ğıtınca, Rauf bey Malta’ya sü­ yince parti’den ve daha doğru rülmüştür. Rauf bey Anadolu’­ su millî birlikten ayrılmak iste­ ya geçmeyerek kendisinin ya­ mediğini gösteren bu sözleri is­ kalanmasına meydan ve imkân met Paşa’yı çok müşkil mevki­ bırakması daima kritik edilme­ de bırakmış ve iş kapanmıştır. sine sebebiyet vermiştir. Öyle- Fakat, Meclis Grubu içinde mü­ ya bir sandala binip Üsküdar’a cadele bununla bitmemiştir. A- geçseydi Malta’lara kadar sü­ nayasa’nm tanziminde Cumhur rülmez ve Millî Mücadele ele­ Reisi’ne fesih ve veto hakkı manlarım arkadşsız bırakmaz­ vermek meseleleri çok şiddetli dı. Malta’da uzun zaman kal­ ihtilâflara sebebiyet vermiş, mamış ve yapılan esir müba­ Rauf beyi Meclis çoğunluğu delesi sırasmda Anadolu’ya av­ daima sevmiştir. Fakat, Rauf det saadetini idrâk etmiştir. beyi 1924 senesi yazında İs­ Ankara’ya geldiği zaman Mus­ tanbul’da Ittihad ve Terakki e- tafa Kemal onu muhabbetle lemanları “ bilhassa Cavid ve karşılamıştır. Fakat, Mecliste Kara Kemal beyler” ayrı parti ihtilâflar baş göstermiş oldu­ yapmağa ikna ederek ona Te­ ğundan İlci G r u b elemanları rakkiperver Fırka’yı vücude da onu kazanmağa çalışıyorlar­ getirmişlerdir. Rauf bey, Mec- dı. Evvelâ Nafia Vekilliği’ne lis’ten ancak yirmi dokuz meb’- seçilmiş, fakat, bir müddet son­ usu fırkaya almaya muvaffak ra Meclis tarafından icra Ve­ çlmuş, Adnan beyin: (Adıvar) killeri Hey’eti reisliğine (yani “selâm verirler ama rey ver­ şimdiki Başbakanlık) seçilmiş­ mezler-” sözü tahakkuk ' etmiş­ tir. Rauf bey bu vazifesi esna­ tir. Rauf bey, Karabekir, Ali sında Mustafa Kemal Paşa ile Fuat, Cafer Tayyar paşaları muhalefette olan İlci G r u b ordudan istifa ettirerek partiye (Mersinli Cemal Paşa, mi - iltihak ettirmiştir. Partide Mil­ ralây Selâhattin bey, Kara lî Mücadele’nin başlıca ileri ge­ Vasıf bey, Hüseyin Avni Ulaş lenleri ile münever bir takım bey ve sair zevat) arasındaki genç meb’uslar yer almışlardır. güç bir durumu soğukkanlılık Parti gayet ağırbaşlı bir mu­ ve ağır başlılıkla idare etmiştir. halefet yapmış ve efkârı >umu- II ci Gurub, Rauf’u Mustafa Ke­ miyeyi kazanmıştır. Bunun arz mal Paşanın elinde bir âlet te­ ettiği büyük tehlikeyi gören Ga­ lakki etmezdi; Mustafa Kemal zi ile ismet Paşa, Şeyh Sait paşa da Rauf’un alttan alta hadisesi üzerine Takriri Sükûn II ci Grub’u koruduğu fikrinde Kanununu neşr ederek istiklâl idi. Rauf, Mustafa Kemal ile Mahkemeleri kurmuşlar ve mu­ II ci Gurub’u karşı karşıya tut­ halefeti ortadan kaldırtmışlar- makla bir muvazene kurduğu­ dır. Bu sıralarda Gazi’ye sui- nu farz ederdi. kasd meselesi ortaya atılarak Millî muzafferiyetten sonra altı meb’us, “ Şükrü bey, Âbi' Lozan’a bir sulh hey’eti git­ din bey, Rüştü paşa, Canbulât mek bahis konusu olunca iş de­ bey, Halis Turgut ve Arif bey­ ğişmiştir. Rauf bey Lozan’a git­ ler” ye ondan sonra Meşrutiyet mek istiyordu. Halbuki, Musta­ Inkilâbı nın mühim simaları fa Kemal Paşa, ismet Paşa’yı “doktor Nazım ve Cavid beyler ordunun başından alarak Hari­ ve sair bir çok zevat” idâm olun ciye Vekili yapmış ve Lozan’a muşlaıdır. Rauf bey bu sırada göndermiştir. Mustafa Kemal Avrupa’ya seyahate çıkmış bu­ Paşa, daha ziyade İsmet Paşa’- lunduğu için istiklâl Mahkeme­ yı tutmuştur. Bu hal Rauf beyi si ne çıkmamış isede on seneye II ci Gurub’a daha çok yaklaş­ mahkûm edilmiştir. Rauf beyin, tırmış, II ci Gurub’uıı hücûm- vaziyete millî muzafferiyetten leri bu sırada çok şiddetlenmiş­ sonra tamamen hâkim olmuş tir. Kat’î mücadele, çekinilmez olan Gazi ile bu sert mücadele bir hale gelmişti. Ali Ş ü k r ü ye mani olmıyarak ve feci hâ vak’ası, Birinci Meclis’in kendi­ dişeler sırasında harice gitmiş ni yenilemesine karar vermesi­ bulunması o zamanlar epey mü- ni mucip olmuştur. Rauf .bey, ahezeyi mucip olmuştu. Rauf bu sıralarda Çankaya’yı basa­ bey hariçten Meclis Reisi Kâ­ rak Mustafa Kemal Paşa’yı öl­ zım Özalp’e protesto mahiyetin • Cumhur olduktan bir müddet yakın dostu haline gelmişti dürmek isteyen Ali Şükrü va­ de mühim mektuplar gönder­ sonra mebusluğu kabul ederek Hariciye ile anlaşamayarak s kası faillerinin elinden Gazi’yi miştir. Kendisi uzun seneler tekrar Halk Fırkası’na girmiş­ firlikten çekilmiştir. Onda kurtarmıştır. Onu âsilerin bas­ gurbet diyarlarında büyük sı­ tir. Parti beyannamesinde mâ- (sonra gerek İnönü’nün ve g kınından o n b e ş dakika evvel kıntı içinde, fakat aslâ şerefsiz­ sumiyetini ikrar ettirdikten ■rek Demokrat Parti’nin kend Çankaya’dan alıp istasyon bi­ liğe düşmeden yaşamış, Ata­ sonra Parti’ye girmeyi kabul et | sini tekrar siyasete sokma nasına götürmüştür. Bu su­ türk’ün son senelerinde çıkan jmiştir. Bu müddet zarfında hiç ! tekliflerini daima red etmişti retle Ali Şükrü vak’asımn fail­ af-ı umumî ilânından bir müd­ ¡bir şeye karışmamıştır. Sonra Bugün kendi halinde yaşama! lerde anlaşmış göstermek iste­ det sonra vatanına avdet et­ ¡, onu sefirlikle ¡tadır. Bu kıymetli vatan evli yenlere karşı da cephe alarak miştir. Atatürk’ün, hayatında ¡Londra’ya göndermiştir. Lond­ dına âfiyet ve vatana yine hi merdliğini isbat etmiştir. Fakat vaki anlaşma davetlerine icabet ra’da çok parlak bir mevki yap­ met duygusunu kaybetmemesi: ne olursa olsun II ci Gurub’un etmemiş, ismet Paşa Reis’i mış ve Churchill’in adetâ en I dileriz.

Taha Toros Arşivi