uhteşem vakıf mirasını emanet olarak bize devreden ecdadımız, yüksek bir şuurla hareket ederek hayata dair söylenecek her ne güzel söz varsa söylemiştir. Güzel görmüş ve güzel eylemiştir. Böylelikle ufukları kuşatmış, yeryüzünü en güzel bir tarzda süslemiş, silinmeyecek şekilde mührünü basmış ve unutulmazlar arasında adını başa yazdırmıştır. Büyük kültür mirasımızın alt başlığına dahil ne değerimiz varsa, söylenen güzel sözün ta kendisi olarak milletimizin şanına şan katmış ve insan merkezli bir anlayışın hasılası olarak "biz" olmak vasfımızın şahane destanı olmuştur... Hiç bir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde mesele bizim için bu karardadır. Her hal ve şartta kıtalar ötesi coğrafyalara bakmak ve tarihin şahitliğine müracaat etmek hükmümüzü ispat için yeterlidir. Biz ise, bu şahitliğin verdiği aşk ve şevkle, geleneği ve bize ait olanı modern dünyaya yeniden söyleme ve söyletme adına, ufukların efendisi ecdadın bıraktığı mübarek mirasa sahip çıkma azim ve kararı içinde, bugünün geleceğin bizde bir emaneti olduğu şuurundan bir an bile ayrılmadan vakıf medeniyetine hadimlik yapmaya çalışıyoruz. Medeniyetin şekil verdiği kültür, bir milletin can damarıdır. Beslenme kaynağı da ilim ve irfandır. Bu bakımdan Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, vakıf medeniyetinin muazzam arşiv kaynaklarının ilmi bir metotla araştırılarak meraklılarının istifadesine sunulmasına, yapılan araştırmaların "eskimeyen eserler"in korunmasına temel teşkil etmesine ve tarihe kayıt düşülmesine büyük bir önem vermekteyiz. Biliyoruz ki, belge hafıza, bilgi güçtür. Dünyanın gelişmiş ülkel¬ erinde en önemli merkezler arşivlerdir. Belgenin ve bilginin ne demek olduğu gayet iyi bilinir. Bu bir anlamda tarihi derinlik ve kültürel zengin¬ lik demektir. Mesele, biz olunca, tarihin, kültürün, belgenin ve bilginin ne olduğunu uzun uzadıya izah herhalde gereksizdir. Hizmet bilgi ve belge ile taçlanırsa daha güzeldir. Böyle olduğu için¬ dir ki Vakıflar Genel Müdürlüğü, sorumluluk alanına giren konularda ciddi araştırmalar yapmakta, geleceğe yönelik programları bu araştırma sonuçları doğrultusunda hazırlamakta, bilginin ve belgenin paylaşılması amacıyla yayınlar yapmaktadır. İşte Vakıflar Dergisi, 1938 yılından beri böylesi bir misyonla çıkarılmakta, bilimsel gelişmeye ciddi anlamda katkı sağlamaktadır. III Vak ıflar Dergisi, ülkemizin en eski ve en köklü dergisidir ve hakemli bir yayındır. Bu vasıflarıyla, dünya çapında yüz akımız olmuş büyük ilim adamlarının yazılarıyla yer aldığı bir dergi olarak bilim tarihimizin en başta gelen kaynaklarındadır. Türkiye'de ilmi dergi yayıncılığının yılları aşmış bir geleneği yoktur. Dergiler, büyük umutlarla çıkar, bir süre sonra da türlü sebeplerle yayın hayatına son verirl¬ er. İşte bunun bir tek istisnası vardır, o da Vakıflar Dergisi'dir. Bu özellik bile tek başına dergimizi istisnai bir mevkie taşımaya yeterlidir. Artık bundan sonrasında, hepsi sahasında ilk, daha önce hiçbir yerde yayınlanmamış telif makalelerin yer aldığı Vakıflar Dergisi üzerinde ciddi araştırmaların, tezlerin yapılması gerekmektedir. Temelini Ord. Prof. Fuad Köprülü ve Ord. Prof. Ömer Lütfi Barkan'ın attığı Vakıflar Dergisi, bundan böyle "yılda iki sayı" olarak yayınlanacaktır. Böylelikle vakıf medeniyetimiz, araştırmacılarımız ve üniversitelerimizin çok kıymetli ilim adamları sayesinde yeni araştırmalarla daha bir derinlik kazanacaktır. Vakıflar Dergisi, arşiv malzemesinin daha etkin kullanılması, araştırmacıların hizmetine daha rahat sunulabilmesi ve toplumsal hafızanın yenilenip tahkim edile¬ bilmesi amacına bundan böyle de hizmet etmeye devam edecek, aydınlık yarınlarımız için yeni nesillerin yetişmesine yönelik çabasını sürdürecektir. Vak ıflar Dergisi'nin okuyucusuyla buluşması için emeği geçen bütün arkadaşlarıma teşekkür ederim. Yusuf BEYAZIT Vakıflar Genel Müdürü IV akıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1938 yılında çıkartılmaya başlayan Va­ kıflar Dergisi, yapılan yeni düzenleme ile 2010 yılından itibaren Haziran ve V Aralık aylarında yayınlanmak üzere yılda iki sayı halinde araştırmacıların ve okurların karşına çıkacaktır. Bu çerçevede hakemli dergi statüsüne kavuştu¬ rulan Vakıflar Dergisi'nin 33. sayısı, yeni bir dönemin başlangıcı olarak gö¬ rülebilir. Vak ıflar Dergisi'nin genel yayın politikası, vakıf kurumu ve bu kurum ile ilgili kültürel zenginlikleri, vakıf yolu ile teşekkül etmiş kültür varlıkları­ nı, vakıfların tarihî ve güncel gerçeklerini bilimsel ölçüler çerçevesinde or¬ taya koymak, ulusal ve uluslararası düzeyde yapılan bilimsel çalışmaları ka¬ muoyuna duyurmak amacını gütmektedir. Vakıflar Dergisi yeni yayın döne­ minde de, sosyal bilimler alanında, ağırlıklı olarak vakıf ve vakıf kültürünün tarihî ve güncel problemlerini ve ilişkili alanlara dair meseleleri bilimsel bir bakış açısıyla ele alacak, bu konuda çözüm önerileri getiren yazılara yer ve¬ recektir. Ayrıca Türk tarihi ve kültürü ile ilgili konulara da, derginin o sayı¬ sındaki vakıflarla ilgili yazılarının durumuna göre yer ayrılacaktır. Vak ıflar Dergisi'nde yayınlanması uygun görülen yazılar iki ana bölüm halinde yayınlanacaktır. Derginin ilk bölümünde hakem onayından geçmiş araştırma ve inceleme yazıları, ikinci bölümde yayın kurulunun kararı ile ya¬ yınlanması uygun görülen belge, değerlendirme, tartırşma, tanıtım ve ben¬ zeri yazılara yer verilecektir. Derginin ikinci bölümünde yayınlanacak ya¬ zıların genel çerçevesi, vakıf ve vakıf kültürü ile ilgili belge, eser ve şahsi¬ yetler, müze ve kitap tanıtımları, konferans, panel ve sempozyum gibi bilim¬ sel etkinlikler, vakıf eserlerinin restorasyonları ve vakıflar ya da Türk tari¬ hi ve kültürü ile ilgili makalelerin yabancı dillerden çevrisi gibi konular ola¬ rak belirlenmiştir. Vakıflar Dergisi'nin 33. sayısında; Mehmet Fatsa'nın "Şebinkarahisar'da Mengücüklü Devri Vakıfları", Fahri Çoşkun'un "Karaman Eyaleti Vakıf Tahrir Defteri Üzerine Bir Değerlendirme", Murat Sav'ın "Küçük Ölçekli Bir Bizans Yapısı, Sancaktar Hayreddin Mescidi", Muhittin Eliaçık'ın "Ba¬ yerische Staatsbibliothek'te Pertevniyal Valide Sultan Vakfına Ait Arşiv Bel¬ geleri", Tuba Akar' ın "Tanzimat Öncesi Vakıf Kurumu ve Yapıların Korun¬ ması" başlıklı makaleleri, hakemlerden gelen onaylar ve diğer yazılar ise ya¬ yın kurulunun kararı ile yayınlanmıştır. Yeni yayın döneminde Vakıflar Dergisi'nin en önemli hedefi, yayınla¬ yacağı bilimsel makalelerle ulusal ve uluslararası bilim çevrelerindeki etkin ve saygın konumunu bir kez daha ortaya koymak ve uluslararası indekslerde yer almak olacaktır. Böylece Vakıflar Dergisi yeniden tarihi misyonu ortaya koyacak, yayın hayatındaki yaklaşık 72 yıllık geçmişini, yeni sayılarla gele¬ ceğe taşıyacaktır. Araştırmacılardan konu çerçevesinde dergimizde yayınlan¬ mak üzere çalışmalarını beklemekteyiz. Editörler - V - içindekiler HAKEMLİ YAZILAR Şebinkarahisar'da Mengücüklü Devri Vakıfları (Sûfî Kolonizasyon) . .1-14 The Foundations of Mengucuklu Era in Sebinkarahisar (Sufi Colonization) Mehmet Fatsa 888/1483 Tarihli Karaman Eyaleti Vakıf Tahrir Defteri 15-52 Foundation Registery Book of the Province of Karaman Dated 888/1483 Fahri Çoşkun Sancaktar Hayreddin Mescidi 53-66 Sancaktar Hayreddin Masjid Murat Sav Bayerische Staatsbibliothek'te Pertevniyal Valide Sultan Vakfına Ait Arşiv Belgeleri 67-88 Archives of Pertevniyal Queen Mother in Bayerische Staatsbibliothek Muhittin Eliaçık Tanzimat Öncesinde Vakıf Kurumu ve Yapıların Korunması 89-110 Vakıf Institution and the Preservation of Buildings Before Tanzimat Tuba Akar DEĞERLENDİRME VE TANITIM YAZILARI İstanbul - Edirnekapı Mihrimah Sultan Camisi Geometrik Kurgusu 113-124 Orhan Cezmi Tuncer Osmanlı'da Medrese: İşleyiş Tarzı ve Ortaya Çıkan Sorunlar 125-140 İlhan Yıldız Şer'iyye Sicilleri ve Osmanlı Suriyesi Sosyo-Ekonomik ve Şehir Çalışmaları Açısından Önemi 141-144 Abdul-Karim Rafeq, Çeviren: Şerife Eroğlu Memiş Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün Kaçakçılıkla Mücadele Çalışmaları Yurtdışından Getirilen Vakıf Kültür Varlıkları 145-158 Naciye Altaş Devlet Arşivleri Tahrir Defterlerini Yayımlamaya Devam Ediyor . .159-160 Mehmet Öz İstanbul 2010 Ajansından III. Selim Dönemi ve İstanbul'u Üzerine Bir Kitap 161-164 Hüseyin Çınar Osmanlı'nın Üç Coğrafyasından Üç Kitap 165-168 Murat Şener Selimiye Vakıf Müzesi - Selimiye Dar'ül Kurra Medresesi 169-174 Utku Musa Suna Vak ıf Medeniyeti İstanbul Sempozyumu 175-182 Mehmet Kurtoğlu I. Uluslararası Balkan Dil, Kültür ve Medeniyet Sempozyumu'nun Ardından 183-184 Mehmet Doğan VII Şebinkarahisar'da Mengücüklü Devri Vakıfları (Sûfî Kolonizasyon) Mehmet Fatsa* Özet engücüklü hükümdarı Melik Fahreddin Behramşah devrinde Karahisar'da faaliyet gösteren Şeyh Süleyman, Şeyh Sinan gibi Türk dervişlerinin, yörenin kolonizasyonunda özel bir yeri vardır. Ahalisi Hıristiyan olan Şebinkarahisar Mşehrinin girişinde stratejik bir yerde, söz konusu bu iki dervişin, devrin hükümdarı Melik Fahreddin Behramşah'ın fiili desteğini alarak kurdukları zaviyeler, başlangıçta bölgenin iskân sürecine katkı sağlarken, eğitim ve din hizmetleri verirken, giderek umumî yol üzerinde köprü ve imaret işini de üstlenmiş gözükmektedir. Halk üzerindeki tesirlerini ve sosyal yaşamdaki etkinliklerini fark eden devrin yöneticileri, bu iki zaviyeye vakıflar tahsis etme ihtiyacı hissetmiş, maddî ve manevi destek verme yoluna gitmiştir. Önce Mengücüklü beyleri, sonra da Osmanlı yöneticileri tarafından desteklenen söz konusu bu kurumların tarih boyunca oynadığı rolü, belgelerin elverdiği ölçüde anlatmaya çalışılmıştır. Amacımız, kaybolmaya yüz tutmuş tarih ve kültür varlıklarımızı yeniden ortaya çıkarmaktır. Anahtar Kelimeler: Şebinkarahisar, Mengücüklüler, Vakıf, Melik Fahreddin, Zaviye,
Details
-
File Typepdf
-
Upload Time-
-
Content LanguagesEnglish
-
Upload UserAnonymous/Not logged-in
-
File Pages194 Page
-
File Size-