G İ R İ Ş Toplumu oluşturan bireylerin sağlam bir dil kullanõmõna sahip olmalarõnõn ilk şartõ iyi bir eğitimden geçmektir. Başka bir deyişle dili, doğru ve güzel kullanmayõ öğretecek olan kurum okuldur. Bununla birlikte bireylerin Türkçelerini geliştirmede radyo ve televizyonlarõn da çok önemli bir yeri vardõr. Sürekli olarak hayatõmõzõn içinde bulunmalarõ sebebiyle radyo ve televizyonlarõn, dilde iyi veya kötü alõşkanlõklar oluşturmada, okuldan daha önemli rol oynadõklarõnõ dahi ileri sürebiliriz. Sözlü yayõn organlarõnõn dil konusundaki bu önemli işlevini göz önünde bulunduran kanun koyucu, “3984 Sayõlõ Radyo ve Televizyonlarõn Kuruluş ve Yayõnlarõ Hakkõnda Kanun” un 4. maddesinin t bendinde, radyo ve televizyon yayõnlarõnõn “Türkçeyi aşõrõlõğa kaçmadan, özellikleri ve kurallarõ bozulmadan konuşma dili olarak kullanmak; millî birlik ve bütünlüğün temel unsurlarõndan biri olarak çağdaş eğitim ve bilim dili hâlinde gelişmesini ve zenginleşmesini sağlamak esasõna” uygun olarak yapõlmasõnõ emretmiştir. Kanunun bu maddesini de yürütmek ve gözetmekle yükümlü bulunan RTÜK, “2876 Sayõlõ Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu”nda Türk Dil Kurumunun görevleri arasõnda sayõlan “Millî varlõğõmõzõn temel unsurlarõndan biri olan Türk dilinin kuşaklar arasõnda birleştirici ve bütünleştirici özelliklerini göz önünde tutarak, yeni nesillerde Türk dili sevgisini ve bilincini kökleştirecek, geliştirecek ve yaygõn hâle getirecek her türlü tedbirleri almak, araçlarõ hazõrlamak, bunlarõ kamu kurum ve kuruluşlarõ ile resmî özel eğitim- öğretim kurumlarõ ve kuruluşlarõnõn, basõm ve yayõm organlarõnõn hizmet ve yararõna sunmak, bu konuda gerekli her türlü iş birliğinde bulunmak” hükmü doğrultusunda Türk Dil Kurumundan radyo ve televizyonlarda Türkçenin kullanõmõyla ilgili bir rapor istemiştir. Söz konusu raporu hazõrlamak üzere Türk Dil Kurumunda oluşturulan beş kişilik Proje Yürütme Kurulu, çalõşmanõn amaçlarõnõ şu şekilde tespit etmiştir. AMAÇLAR Toplumun büyük bir kesimine hitap eden radyo ve televizyon sunucularõnõn, muhabirlerinin ve spikerlerinin Türk dilini doğru kullanmalarõnõ sağlamak. Radyo ve televizyonlarda yanlõş ve kuralsõz kullanõmlarõn zamanla birtakõm galat söyleyişler hâline gelip dile yerleşmesini önlemek. Türkçeyi dağõnõklõktan, başõboşluktan kurtarmak, keyfî kullanmalarõn önüne geçmek. Halkõ doğrudan etkileyen iletişim organlarõnõn Türk dilini doğru kullanmadaki seviyelerini yükseltmek, onlarõ Türkçeyi titiz bir biçimde kullanmaya davet etmek. Rahat ve kolay anlaşmayõ esas alõp toplumda dil ve düşünce birliğinin kurulmasõna yardõmcõ olmak. Türkçenin gelişmesi, özleşmesi, zenginleşmesi, çağdaş kavramlarõ karşõlayacak seviyeye ulaşmasõ için radyo ve televizyonlarõn katkõlarõnõ sağlamak. Radyo ve televizyon yayõnlarõyla Türkçenin bilim dili olarak gelişmesini sağlamak, bu duruma engel olan yanlõş kullanõmlarõ göstermek ve gerekli önlemleri almak. * * * Proje Yürütme Kurulunun mevcut durumla ilgili ilk tespitleri de şunlardõr. MEVCUT DURUM Radyo ve televizyon kuruluşlarõnda; spiker, muhabir ve sunucularõn dili yanlõşsõz kullanmalarõnõn şart olduğu fikri yerleşmemiştir. Neredeyse Türkçe konuşan herkes bu görevlerde kullanõlabilmektedir. Dili kullanmada belli bir seviyeye ulaşmamõş ve belli bir dil eğitiminden geçmemiş kimselerin radyo ve televizyonlarda yaptõklarõ dil yanlõşlarõ kamuoyunu rahatsõz etmektedir. Dili özensiz ve keyfî kullanõş, radyo ve televizyon yayõnlarõ aracõlõğõ ile toplumun dilini etkilemekte; iletişimi, anlaşmayõ zorlaştõrmaktadõr. Yapõlan yayõnlarõn birçoğu, içerikleri, amaçlarõ ve nitelikleri bakõmõndan halkõn dil becerilerini geliştireceği, kültürel seviyelerini yükselteceği, onlara Türkçeyi sevdireceği yerde dilin yozlaşmasõna yol açmaktadõr. Dili sürekli bozuk kullanmaktan dolayõ bazõ gazete köşelerinde, dergilerde yapõlan eleştirilerin gün geçtikçe artmasõ ortada bir sorun olduğunu açõkça göstermektedir. Sadece dil yanlõşlarõ değil radyo ve televizyonlarda yapõlan bazõ yayõnlar, kişisel yorumlar, ortaya konan tavõrlar da dinleyicilerin düşüncelerini, davranõşlarõnõ etkilemektedir. Bu kişisel, keyfî, bilim dõşõ tavõrlar sonucunda toplumda bir yõlgõnlõk, güvensizlik ve bocalamanõn baş gösterdiği söylenebilir. TESPİT EDİLEN SORUNLAR Türk Dil Kurumunda oluşturulan Proje Yürütme Kurulu, üniversite ve liselerde görev yapan dil ve edebiyat öğretmenlerinden 15 kişilik bir uzmanlar kurulunu, çeşitli radyo ve televizyonlarõn iki aylõk yayõnlarõnõn tamamõnõ izlemek ve yanlõşlarõ tespit edip fişlerde göstermekle görevlendirmiştir. Tespit edilen binlerce fiş, Proje Yürütme Kurulu tarafõndan sõnõflandõrõlõp değerlendirilerek ekteki rapor elde edilmiştir. Radyo ve televizyonlarõmõzõn söz varlõğõnõ tespit etmek için de üç kanala ait ve daha çok haberlerden oluşan, toplam 24247 kelimelik bir yazõlõ metin temin edilmiş; bu metin üzerinde yapõlan değerlendirme ve sõklõk listeleri de rapora eklenmiştir. Tespit edilen dil yanlõşlarõnõn, uygulanmakta olan eğitim sistemimizle doğrudan ilgili olduğunu öncelikle belirtmek gerekir. Toplumumuzda gittikçe yoğunlaşan dili yanlõş ve keyfî kullanõş, ilkokuldan başlayan ve bütün öğretim kademelerinde görülen ihmalkârlõktan kaynaklanmaktadõr. Raporda ayrõntõlarõyla belirtilen yanlõşlar ve bazõ önemli noktalar, genel olarak birkaç maddede toplanabilir. 1. Dil yanlõşlarõ daha çok canlõ yayõnlarda görülmektedir. Haber mahallinden yapõlan canlõ yayõnlarda bu oran daha yüksektir. 2. Yapõlan dil yanlõşlarõ, sunucunun belli bir dil eğitiminden geçmediği, dildeki gelişmeleri takip etmediği sonucunu ortaya koymaktadõr. 3. Yoğun olarak yapõlan dil yanlõşlarõna ve keyfî kullanõmlara bakõldõğõnda ilgili kurumda bir denetlemenin bulunmadõğõ fikrine varõlmaktadõr. 4. Kelimelerin seçimi, yazõmõ ve okunuşunda ortaya çõkan dil yanlõşlarõ, pek çok sunucunun imlâ kõlavuzu, sözlük gibi kaynaklarõ kullanmadõğõnõ göstermektedir. 5. Bu tespitlere, yabancõ dillere karşõ gösterilen aşõrõ ilgiyi, yabancõ kelime kullanmadaki özentiyi de katabiliriz. 6. Yerli film ve dizilerde toplum içinde söylenmesi çirkin olan, görgü kurallarõna ters düşen pek çok kaba kelime sarf edildiği görülmektedir. Bunlarõn yoğun olarak kullanõlmasõ dinleyicileri, seyircileri rahatsõz etmekte ve tiksindirmektedir. 7. Öğrenim sõrasõnda ve daha sonra herhangi bir deyimin gerçek yapõsõ ve nerelerde kullanõlabileceği kavranmamõş olduğundan pek çok deyim yanlõş kullanõlmakta, söz gelişi, ekmeğine yağ sürmek gibi bir deyim kazancõna ekmek sürmek biçimine dönüştürülebilmektedir. 8. Deyimleri yanlõş ve eksik kullanma, kelimeleri yanlõş telâffuz etme, cümle düzenini bozma, konuşmada kaba, edep dõşõ sözlere yer verme, yabancõ kelimelere özenme gibi hususlarõn toplumu hõzla etkilemekte olduğu acõ bir gerçektir. Kõsa vadede önlem alõnmadõğõ takdirde bu olumsuz gidişin boyutlarõ daha da büyüyecektir. 9. Radyo ve televizyonlarda kullanõlan söz varlõğõnõn da son derece sõnõrlõ olduğu ve 500-1000 kelime etrafõnda döndüğü tespit edilmiştir. ALINACAK ÖNLEMLER Sorunun yalnõz radyo ve televizyonlarla sõnõrlõ olmayõp bütün toplum hayatõnõ etkilediği, toplumda yaygõn bir dil sõkõntõsõnõn yaşandõğõ bir gerçektir. Bu durumda alõnacak köklü tedbirlerin, Türk Dil Kurumu ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun çok ötesinde hükûmetlerin millî eğitim siyasetleriyle ilgili olduğu açõktõr. Liseyi bitiren her Türk vatandaşõnõn Türkçeyi doğru kullanmasõ şarttõr. İlk ve orta öğretimin her şeyden önce bunu sağlamasõ gerekir. Ancak dilimizin zenginleşmesi veya yozlaşmasõnda radyo ve televizyonlarõn önemi göz ardõ edilemez. Bu bakõmdan “3984 Sayõlõ Radyo ve Televizyonlarõn Kuruluş ve Yayõnlarõ Hakkõnda Kanun”un t maddesinin 2. fõkrasõ bir yönetmelikle desteklenmelidir. Yönetmelikte şu hususlar yer almalõdõr. 1. Radyo ve televizyonlarõn metin hazõrlama ve konuşma bölümlerinde yer alan kimselerin Türkçe konusunda yeterli olduklarõnõ gösteren bir belgeye sahip olmalarõ şartõ. Belgenin verilme esaslarõ, belgeyi verecek olan kurul, bu kurulun teşekkül tarzõ ve çalõşma esaslarõ yönetmelikte belirtilmelidir. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafõndan oluşturulacak kurulda Türk Dil Kurumunun, Millî Eğitim Bakanlõğõ Talim ve Terbiye Dairesinin, Kültür Bakanlõğõ Devlet Tiyatrolarõnõn belirleyeceği uzmanlarla radyo ve televizyon temsilcileri yer almalõdõr. 2. Radyo ve Televizyon kuruluşlarõnõn kendi bünyelerinde birer “Dil İzleme-Denetleme Kurulu” oluşturmalarõ şartõ. Söz konusu kurulu oluşturacak üyelerin sayõsõ, nitelikleri ve çalõşma esaslarõ t maddesinin 2. fõkrasõ için hazõrlanacak yönetmelikte yer almalõdõr. Belirtilen niteliklere uygun uzmanlar, radyo ve televizyon kuruluşlarõnõn kendileri tarafõndan seçilip istihdam edilmelidir. 3. Hizmet içi eğitim ve seminerler. Hazõrlanmasõ öngörülen yönetmelikte radyo ve televizyon kuruluşlarõnõn kendi bünyelerinde düzenli olarak hizmet içi dil eğitimi yapmalarõ şartõ yer almalõdõr. Eğitimin zaman ve süresi, çalõşma şartlarõ yönetmelikte belirtilmelidir. Ayrõca Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafõndan yõlda bir defa düzenlenecek dil seminerleri de yönetmelikte bulunmalõdõr. Seminerlere radyo ve televizyon kuruluşlarõnõn hangi seviyelerde ve ne ölçüde katõlacağõ yönetmelikte belirtilmelidir. Seminerlerde görev alacak öğretim üyesi ve uzmanlar, Türk Dil Kurumundan, üniversitelerden, Devlet Tiyatrosundan, tecrübeli radyo ve televizyonculardan seçilebilir; bu husus da yönetmelikte yer almalõdõr. Yukarõda belirtilen hususlar için yönetmelik kâfi gelmiyor ve kanunda değişiklik yapmak gerekiyorsa bu yola da gidilmelidir. Bunlar dõşõnda aşağõdaki önlemlerin alõnmasõ da tavsiyeye değer bulunmuştur. 1. Radyo ve televizyonlardaki kültür
Details
-
File Typepdf
-
Upload Time-
-
Content LanguagesEnglish
-
Upload UserAnonymous/Not logged-in
-
File Pages341 Page
-
File Size-