EGE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(DOKTORA TEZİ)

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖYÜ (ARACHNIDA: ) FAUNASI: SİSTEMATİĞİ, ZOOCOĞRAFYASI VE EKOLOJİSİ

Halil KOÇ Biyoloji Anabilim Dalı Bilim Dalı Kodu: 401.04.00 Sunuş Tarihi: 14 / 12 / 2007

Tez Danışmanı: Prof. Dr. Hüseyin ARIKAN

Bornova – İZMİR

2007

II

III

Halil KOÇ tarafından DOKTORA TEZİ olarak sunulan “Güneydoğu Anadolu Böyü (Arachnida: Solifugae) Faunası: Sistematiği, Zoocoğrafyası ve Ekolojisi ” başlıklı bu çalışma E. Ü. Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği ile E. Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü Eğitim ve Öğretim Yönergesi’nin ilgili hükümleri uyarınca tarafımızdan değerlendirilerek savunmaya değer bulunmuş ve 14/12/2007 tarihinde yapılan tez savunma sınavında aday oybirliği/oyçokluğu ile başarılı bulunmuştur.

Jüri Üyeleri İmza

Jüri başkanı : Prof. Dr. Hüseyin ARIKAN

Raportör üye : Prof. Dr. İ. Ethem ÇEVİK

Üye : Prof. Dr. Yusuf KUMLUTAŞ

Üye : Prof. Dr. Abidin BUDAK

Üye : Doç. Dr. Kamil KOÇ

IV

V

ÖZET

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖYÜ (ARACHNIDA: SOLIFUGAE) FAUNASI: SİSTEMATİĞİ, ZOOCOĞRAFYASI VE EKOLOJİSİ

KOÇ, Halil

Doktora Tezi, Biyoloji Bölümü

Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Hüseyin ARIKAN

Aralık 2007, 243 sayfa

Bu çalışmada, Hatay, Kilis, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt, Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari ve Şırnak illerinde 109 lokaliteden toplanan toplam 841 böyü örneği değerlendirilmiştir.

Araştırma sahasından 5 familyaya ait 10 cins ve 15 tür teşhis edilmiştir. İncelenen türler; Biton (Biton) tauricus Roewer, Biton (Biton) zederbaueri (Werner), Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, Gluviopsilla discolor (Kraepelin), Galeodes araneoides (Pallas), G. sp. aff. conversus Roewer, G. toelgi Werner, Paragaleodes unicolor (Birula) Paragaleodes nesterovi Birula, Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner, Eusimonia nigrescens Kraepelin, Karschia (Karschia) mastigofera (Birula), Rhagoderma tricolor Roewer, Rhagodes caucasicus Birula ve Rhagodia obscurior (Penther)’dir. VI

Bu türlerden 4 tanesi: Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, Paragaleodes nesterovi Birula, P. unicolor (Birula) ve Rhagoderma tricolor Roewer Türkiye faunası için yeni kayıt; Biton (Biton) zederbaueri (Werner) araştırma sahası için ilk kez bildirilmektedir. Biton (Biton) tauricus Roewer ve Galeodes toelgi Werner türleri ise deskripsiyonun yapıldığı tarihten sonra ilk defa bulunmuştur.

Ayrıca, familya, cins ve türlere ait özellikler, biyo-ekolojik gözlemlere, ve sistematik notlara değinilmiş ve araştırma sahası için bir çeklist verilmiştir.

Anahtar Sözcükler: Güneydoğu Anadolu, böyü, fauna, 4 yeni kayıt, Daesiidae, Galeodidae, Gylippidae, Karschiidae, Rhagodidae, çeklist.

VII

ABSTRACT

THE SOLIFUGES (ARACHNIDA: SOLIFUGAE) FAUNA OF SOUTHEAST ANATOLIA: SYSTEMATIC, ZOOGEOGRAPHY AND ECOLOGY

KOÇ, Halil Ph. D. in Biology Supervisor: Prof. Dr. Hüseyin ARIKAN December 2007, 243 pages

In this study, it was organized many zoological expedition in Hatay, Kilis, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt, Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari and Şırnak provinces. A total of 841 solpugid specimens were collected from 109 localities in the study area.

In conclusion of the studies, 10 genus and 15 species that belong to 5 families were recorded. The following species are listed: Biton (Biton) tauricus Roewer, Biton (Biton) zederbaueri (Werner), Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, Gluviopsilla discolor (Kraepelin), Galeodes araneoides (Pallas), G. sp. aff. conversus Roewer, G. toelgi Werner, Paragaleodes unicolor (Birula) Paragaleodes nesterovi Birula, Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner, Eusimonia nigrescens Kraepelin, Karschia (Karschia) mastigofera (Birula), Rhagoderma tricolor Roewer, Rhagodes caucasicus Birula and Rhagodia obscurior (Penther). VIII

Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, Paragaleodes nesterovi Birula, P. unicolor (Birula) and Rhagoderma tricolor Roewer are recorded from Turkey for the first time. Biton (Biton) zederbaueri (Werner) is recorded from study area for the first time. Biton (Biton) tauricus Roewer and Galeodes toelgi Werner were found for the first time after their desription.

Furthermore, with this study not only family, genus and species characteristics are given but also bio-ecological, systematic notes and a checklist for study area were attached.

Key Words: Southeast of Anatolia, solpugid, fauna, 4 new record, Daesiidae, Galeodidae, Gylippidae, Karschiidae, Rhagodidae, checklist.

IX

TEŞEKKÜR

Tez adının seçilmesinde öngörülerinden yararlandığım ve tezin her aşamasında bilgi, deneyim, eleştirileri ve Zooloji Anabilim Dalı olanaklarını kullanmama imkan tanıyan değerli hocam ve tez danışmanım Prof. Dr. Hüseyin Arıkan’a, arazi çalışmalarını birlikte gerçekleştirdiğimiz, tecrübe, bilgi, deneyimlerinden yararlandığım, özel kütüphane ve kolleksiyonununda çalışma olanağı sağlayan ve evinde misafir eden Alexandr V. Gromov (Almaata, Kazakistan) ve konuk severliği için değerli eşi Aliya Gromova’ya şükranlarımı sunarım.

Bazı yayınlara ulaşmamı sağlayan Doktorant Anna Papadoupulou (British Museum, İngiltere), arazi çalışmalarında yardımlarından dolayı Doktorant Ersen Aydın Yağmur, Doktorant Sinan Anlaş, Mehmet Yalçın’a, arazi çalışmalarının yürütülmesi için gerekli izinleri veren Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adıyaman, Mardin, Bitlis, Ağrı, Iğdır, Van, Hakkari, Şırnak Valilik’lerine, Almanca literatürün çevirisinde yardımlarını gördüğüm Prof. Dr. Abidin Budak ve Dr. Bekir Keskin’e teşekkür ederim.

Bu çalışmanın yürütülmesinde parasal kaynak sağlayan: Fen 2006/017 proje kapsamında tezi destekleyen Ege Üniversitesi Araştırma Fon Saymanlığı’na ve Amerikan Ulusal Bilim Destekleme Fonu (NSF) tarafından finanse edilen “Global Survey and Inventory of Solifugae” (BIO-DEB 0228699) adlı proje kapsamında çalışmalarımıza parasal destek aktaran Dr. Lorenzo Prendini (American Museum of Natural History, New York)’ye teşekkürü bir borç biliriz.

Ayrıca, çalışmamı gerçekleştirmemde büyük destek ve özveride bulunan, aileme teşekkür eder şükranlarımı sunarım.

X

XI

İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET ...... V ABSTRACT ...... VII TEŞEKKÜR ...... IX ŞEKİLLER DİZİNİ ...... XV ÇİZELGELER DİZİNİ ...... XXVII 1. GİRİŞ ...... 1 2. BÖYÜLER HAKKINDA GENEL BİLGİLER ...... 11 3. MATERYAL VE METOD ...... 25 3.1. Araştırma Sahasının Tanıtımı ...... 25 Türkiye’deki Zoocoğrafik Bölgeler ...... 35 3.2. Materyalin Toplanması, Korunması ve Değerlendirilmesi ...... 37 4. BULGULAR VE TARTIŞMA ...... 43 Çalışma Alanında Bulunan Familyalar için Teşhis Anahtarı ...... 43 4.1 FAMİLYA: DAESIIDAE KRAEPELIN ...... 44 Altfamilya: Daesiinae Kraepelin ...... 46 Cins: Biton Karsch ...... 46 Altcins: Biton (Biton) Karsch ...... 48 Tür: Biton (Biton) tauricus Roewer ...... 48 Tür: Biton (Biton) zederbaueri (Werner) ...... 50 Altcins: Biton (Bitonissus) Roewer ...... 61 Tür: Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) ...... 61 Altfamilya: Gluviopsinae Roewer ...... 73 Cins: Gluviopsilla Roewer ...... 73 Tür: Gluviopsilla discolor (Kraepelin) ...... 74 XII

İÇİNDEKİLER (Devam)

Sayfa

4.2 FAMİLYA: GALEODIDAE SUNDEVALL ...... 85 Cins: Galeodes Olivier ...... 86 Tür: Galeodes araneoides (Pallas) ...... 90 Tür: Galeodes sp. aff. conversus Roewer ...... 98 Tür: Galeodes toelgi Werner ...... 103 Cins: Paragaleodes Kraepelin ...... 108 Tür: Paragaleodes sp...... 111 Tür: Paragaleodes unicolor (Birula) ...... 113 Tür: Paragaleodes nesterovi Birula ...... 118 4.3 FAMİLYA: GYLIPPIDAE ROEWER ...... 123 Cins: Gylippus Simon ...... 124 Altcins: Gylippus (Paragylippus) Roewer ...... 128 Tür: Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner ...... 130 4.4 FAMİLYA: KARSCHIIDAE KRAEPELIN ...... 141 Cins: Eusimonia Kraepelin ...... 142 Tür: Eusimonia nigrescens Kraepelin ...... 146 Cins: Karschia Walter ...... 154 Altcins: Karschia (Karschia) Walter ...... 159 Tür: Karschia mastigofera Birula ...... 159 4.5. FAMİLYA: RHAGODIDAE POCOCK ...... 174 Cins: Rhagoderma Roewer ...... 176 Tür: Rhagoderma tricolor Roewer ...... 177 Cins: Rhagodes Pocock ...... 183 XIII

İÇİNDEKİLER (Devam)

Sayfa

Tür: Rhagodes caucasicus Birula ...... 187 Cins: Rhagodia Roewer ...... 191 Tür: Rhagodia obscurior (Penther) ...... 191

5. SONUÇ ...... 201

6. KAYNAKLAR DİZİNİ ...... 205

7. EK ...... 239

Güneydoğu Anadolu Böyü Faunası Çeklisti ...... 239

ÖZGEÇMİŞ ...... 243 XIV

XV

ŞEKİLLER DİZİNİ

Şekil Sayfa

1. 1 Böyülerin dünyadaki dağılışı ...... 4

2. 1. Ergin bir böyünün genel dış morfolojik yapısı ...... 12

2. 2. Değişik yapı ve şekildeki flagellumlar ...... 14

2. 3. Karschia mastigofera Birula türünde abdominal segmentlerde yer alan ktenidia’nın şekli ...... 16

2. 4. Anal segmentte anüsün konumu ...... 17

2. 5. Kertenkele ile beslenen bir böyü ...... 18

2. 6. Galeodes caspius subfuscus türünde çiftleşme ...... 19

2. 7. Galeodes caspius subfuscus, dişi yumurtalarıyla ...... 21

2. 8. Galeodes sp. (Galeodidae) cinsine ait larvalar ...... 23

3. 1. Güneydoğu Anadolu’da örneklemenin yapıldığı iller ...... 26

3. 2. Güneydoğu Anadolu’nun bitki örtüsü ...... 28

3. 3. Güneydoğu Anadolu’nun toprak yapısı ...... 30

3. 4. Güneydoğu Anadolu’dan seçilmiş istasyonlardan alınan aylık ortalama sıcaklık [°C] ve aylık ortalama yağış [mm] diyagramları ...... 33 XVI

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

3. 5. Türkiye’deki zoocoğrafik bölgeler ...... 36

3. 6. Böyü toplamada kullanılan malzemeler...... 38

3. 7. Böyülerin yakalanması için çukur tuzak hazırlanışı ...... 40

4. 1. Daesiidae familyasının dünyadaki dağılışı ...... 45

4. 2. Biton cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı ...... 48

4. 3. Biton tauricus Roewer, Keliser iç yan taraftan flagellumun görünüşü ...... 49

4. 4. Biton tauricus Roewer türünün habitatı (Şanlıurfa, Karacadağ) ...... 50

4. 5. ♂ Biton zederbaueri (Werner) ...... 52

4. 6. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 52

4. 7. Keliserin dış yandan görünüşü ...... 53

4. 8. a. I. bacak tarsusu, b. IV. bacak tarsus segmentleri ...... 54

4. 9. Pedipalp metatarsusu ve tarsusun görünüşü ...... 54

4. 10. a. Oküler tüberkülün, b. Genital segmentin görünüşü ...... 55

4. 11. Flagellumun görünüşü ...... 56 XVII

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 12. ♀ Biton zederbaueri (Werner) ...... 56

4. 13. Sefalotoraks ve keliserler üstten görünüşü ...... 57

4. 14. Keliserin dış-yandan görünüşü ...... 58

4. 15. Genital sternitin görünüşü ...... 58

4. 16. Biton zederbaueri (Werner) türünün habitatı (Kilis, Hasancalı) . 59

4. 17. Biton zederbaueri (Werner) türünün üzerinde yakalandığı küçük dikenli ve çalı bitki formasyonundan oluşan habitatı (Kilis, Hasancalı) ...... 60

4. 18. Sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü ...... 63

4.19. Keliserin dış-yandan görünüşü ...... 64

4. 20. Oküler tüberkülün görünüşü ...... 64

4. 21. Flagellumun görünüşü ...... 65

4. 22. Pedipalpin görünüşü ve metatarsustaki dikenler ...... 65

4. 23. Genital segment ve alt kısmındaki ktenidia’nın görünüşü .... 66

4. 24. I. bacaktaki tarsusun görünüşü ...... 67

XVIII

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 25. ♀ Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) ...... 67

4. 26. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 68

4. 27. Oküler tüberkülün görünüşü ...... 68

4. 28. Keliserin dış-yandan görünüşü ...... 69

4. 29. Pedipalpin görünüşü ...... 69

4. 30. Genital segment ve ktenidia’nın görünüşü ...... 70

4. 31. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün habitatı (Iğdır, Melekli) ...... 71

4. 32. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün yaşadığı kumul ve yarı çöl habitat (Iğdır, Aralık) ...... 72

4. 33. Gluviopsilla cinsinin Türkiye’deki dağılışı ...... 74

4. 34. ♂ Gluviopsilla discolor (Kraepelin) ...... 78

4. 35. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 78

4. 36. Pedipalp tibiası, metatarsus ve tarsustaki renklenme ...... 79

4. 37. Pedipalpteki tibia, femur, metatarsus ve tarsustaki dikenlerin görünüşü ...... 79 XIX

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 38. Oküler tüberkülün propeltidiumdaki konumu ve görünüşü ...... 80

4.39. Flagellumun görünüşü ...... 80

4. 40. Abdominal segmentte bulunan ktenianın görünüşü ...... 81

4. 41. ♀ Gluviopsilla discolor (Kraepelin) ...... 82

4. 42. Sefalotoraks ve keliserin genel görünüşü ...... 82

4. 43. Oküler tüberküllerin görünüşü ...... 83

4. 44. Genital segmentin genel görünüşü ...... 83

4. 45. Galeodidae familyasının dünyadaki dağılışı ...... 85

4. 46. Galeodes cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı ...... 89

4. 47. ♂ Galeodes araneoides (Pallas) ...... 93

4. 48. ♀ Galeodes araneoides (Pallas) ...... 94

4. 49. ♂ Galeodes sp. aff. araneoides’de vücut renklenmesi (Şanlıurfa, Akçakale, Üçtepe) ...... 98

4. 50. ♂ Galeodes sp. aff. conversus Roewer (Van, Muradiye) ... 100

4. 51. ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer (Van, Muradiye) ... 101

4. 52. ♂ Galeodes toelgi Werner (Kilis, Çangallı Ziyaret Tepesi) ..... 105 XX

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 53. ♀ Galeodes toelgi Werner (Kilis, Çangallı Ziyaret Tepesi) ..... 105

4. 54. Paragaleodes cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı ..... 110

4. 55. ♀ Paragaleodes sp. (Hatay, Aktepe) ...... 112

4. 56. Paragaleodes sp. habitatı (Hatay, Aktepe yakınları) ...... 112

4. 57. ♀ Paragaleodes unicolor (Birula) (Şanlıurfa, Viranşehir, Gellegöç’ün güneydoğusu) ...... 113

4. 58. Keliserin dış-yandan görünüşü ...... 115

4. 59. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 115

4. 60. a. oküler tüberkülün, b. abdominal segmentlerde yer alan stigmayı örten tarak şeklindeki yapılar ...... 116

4. 61. I. bacak tarsusunun görünüşü ...... 117

4. 62. Pedipalp femur, tibia ve tarsusun görünüşü ...... 117

4. 63. Paragaleodes unicolor (Birula) habitatı (Şanlıurfa, Viranşehir, Gellegöç’ün güneydoğusu) ...... 118

4. 64. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula (Şırnak’ın 20 km güneydoğusu, Sini Dağı) ...... 119

XXI

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 65. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula türünün abdominal segmentinde bulunan ktenidia yapısı ...... 121

4. 66. Gylippidae familyasının dünyadaki dağılışı ...... 124

4. 67. Gylippus cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı ...... 127

4. 68. ♂ Gylippus monoceros Werner ...... 130

4. 69. Erkek bireyde a. Sefaloraks ve keliser (üstten), b. Oküler tüberkül yapısı (Yeşilli, Mardin) ...... 131

4. 70. Keliserin iç-yandan görünüşü (Yeşilli, Mardin) ...... 132

4. 71. Keliser dış-yandan ve flagellum yapısı (Yeşilli, Mardin) ... 132

4. 72. Erkek bireyde a. genital segment, b. pedipalp (tibia, femur, metatarsus ve tarsus) görünüşü (Yeşilli, Mardin) ...... 133

4. 73. ♂ Gylippus monoceros Werner türünün çeşitli kısımları. .. 134

4. 74. ♀ Gylippus monoceros Werner ...... 135

4. 75. Dişi bireyde a. Sefalotoraks ve keliser (üstten), b. Oküler tuberküllerin görünüşü (Çiçekalan, Şanlıurfa) ...... 135

4. 76. Dişi bireyde keliser dış-yandan (Çiçekalan, Şanlıurfa) ...... 136

XXII

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 77. Dişi bireyde a. IV. bacak tarsusu ve segmentasyonu, b. I. bacak tarsusundaki tırnaklar ...... 136

4. 78. Dişi bireyde pedipalp (tibia, femur, metatarsus ve tarsus) (Çiçekalan, Şanlıurfa) ...... 137

4. 79. Genital segmentin görünüşü (Çiçekalan, Şanlıurfa) ...... 137

4. 80. ♀ Gylippus monoceros Werner türünde genital segment yapısı ...... 138

4. 81. Gylippus monoceros Werner türünün habitatı (Hakkari’nin kuzeyi) ...... 139

4. 82. Karschiidae familyasının dünyadaki dağılışı ...... 142

4. 83. Eusimonia Kraepelin cinsinin Türkiye’deki dağılışı ...... 145

4. 84. a. Sefalotoraks ve keliserin görünüşü, b. I. bacak tarsus tırnağı (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 146

4. 85. Keliserin dış-yandan görünüşü (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 147

4. 86. Hareketsiz parmağın uç kısmında bulunan boynuzsu yapının iç tarafında bulunan 3 adet dikensi yapı (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 148 XXIII

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 87. Eusimonia nigrescens Kraepelin flagellum yapısı (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 149

4. 88. Pedipalp metatarsus ve tarsusundaki diken yapıları (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 149

4. 89. Genital segmentin genel görünüşü (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası) ...... 150

4. 90. Ktenidianın görünüşü ...... 150

4. 91. ♂ Eusimonia nigrescens Kraepelin ...... 151

4. 92. Eusimonia nigrescens Kraepelin türünün gece ağaç gövdesi kabuklarının altında yakalandığı ağaç gövdesi ...... 152

4. 93. Eusimonia nigrescens Kraepelin türünün gece ağaç gövdesi kabuklarının altında yakalandığı ağaç ve habitatı ...... 152

4. 94. Karschia cinsinin Türkiye’deki dağılışı ...... 158

4. 95. a. I. bacak tarsus tırnakları, b. oküler tüberkülün genel görünüşü ...... 161

4. 96. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 161

4. 97. Keliserin dış yandan görünüşü ...... 162

4. 98. ♂ Karschia mastigofera Birula sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü ...... 163 XXIV

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 99. ♂ Karschia mastigofera Birula keliserin ve flagellumun iç- yandan görünüşü ...... 163

4. 100. Flagellumun genel görünüşü ...... 164

4. 101. Pedipalp metatarsus ve tarsusundaki dikenler ...... 164

4. 102. Pedipalp metatarsusunun ventralinde yer alan papilla yapıları ...... 165

4. 103. Abdominal segmentlerde yer alan ktenidia görünüşü ...... 165

4. 104. Abdominal segmentlerde yer alan ktenidia’nın renk ve genel görünüşü ...... 166

4. 105. Erkekte genital segmentin görünüşü ...... 166

4. 106. ♀ Karschia mastigofera Birula genel görünüşü ...... 167

4. 107. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü ...... 168

4. 108. a. Göz tüberkülü ve gözün yandan gürünüşü, b. çizim ...... 168

4. 109. Keliserin dış yandan görünüşü ...... 169

4. 110. Pedipalp metatarsus ve tarsusunun görünüşü ...... 169

4. 111. I. bacak tarsusundaki tırnaklar ...... 170 XXV

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 112. ♀ Karschia mastigofera Birula genital sternitin görünüşü ... 170

4. 113. IV. abdominal segmentte bulunan ktenidia ...... 171

4. 114. Karschia mastigofera Birula türünün gece arazisinde bol miktarda yakalandığı kaya ve çevresindeki kısa çalı formundan oluşan habitat (Iğdır, Yenidoğan yakınları) ...... 172

4. 115. Karschia mastigofera Birula habitatı (Iğdır, Yenidoğan yakınları) ...... 173

4. 116. Rhagodidae familyasının dünyadaki dağılışı ...... 176

4. 117. Rhagoderma Roewer cinsinin Türkiye’deki dağılışı ...... 177

4. 118. ♂ Rhagoderma tricolor (Birula) (Gaziantep) ...... 178

4. 119. Rhagoderma tricolor Roewer türünün habitatı (Şanlıurfa, Birecik) ...... 181

4. 120. Rhagodes cinsinin Türkiye’deki dağılışı ...... 186

4. 121. ♂ Rhagodes caucasicus Birula (Iğdır, Çalpala) ...... 187

4. 122. Rhagodes caucasicus Birula türünün habitatı (Iğdır, Çalpala) ...... 190

4. 123. ♂ Rhagodia obscurior (Penther) ...... 193 XXVI

ŞEKİLLER DİZİNİ (Devam ediyor)

Şekil Sayfa

4. 124. Sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü ...... 194

4. 125. Anüsün ventral konumlu görünüşü ...... 194

4. 126. 8. abdominal segmentte stigmanın yerleşimi ...... 195

4. 127. Keliserin dış-yandan görünüşü ...... 196

4. 128. Pedipalp tarsusunun görünüşü ...... 196

4. 129. I. bacak tarsusundaki tırnağın görünüşü ...... 197

4. 130. Flagellumun genel ve yakından görünüşü ...... 198

4. 131. Rhagodia obscurior (Penther) türünün Türkiye’deki dağılışı ...... 199

4. 132. Rhagodia obscurior (Penther) türünün habitatı (Şanlıurfa, Düzenli yakınları) ...... 200

XXVII

ÇİZELGELER DİZİNİ

Çizelge Sayfa

1. 1. Türkiye böyü faunasının komşu ülkelerle kıyaslanması ...... 7

1. 2. Günümüze kadar bir çok yazar tarafından Türkiye’den tanımlanmış böyülerin sayısı ve tanımlanan böyülerin muhafaza edildikleri müzeler ...... 7

4. 1. İncelenen Biton zederbaueri (Werner) türünün materyal listesi ...... 51

4. 2. İncelenen Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün materyal listesi ...... 62

4. 3. İncelenen Gluviopsis discolor (Kraepelin) türünün materyal listesi 75

4. 4. İncelenen Galeodes araneoides (Pallas) türünün materyal listesi ... 92

4. 5. ♂ ve ♀ Galeodes araneoides (Pallas) türünde diken formulasyonu (Iğdır, Gürgen) ...... 94

4. 6. ♂ ve ♀ Galeodes araneoides (Pallas) türünde morfometrik ölçüm (Iğdır, Gürgen) ...... 95

4. 7. İncelenen Galeodes sp. aff. araneoides (Pallas) türünün materyal listesi ...... 96

4. 8. İncelenen Galeodes sp. aff. conversus Roewer türünün materyal listesi ...... 99

XXVIII

ÇİZELGELER DİZİNİ (Devam ediyor) Çizelge Sayfa

4. 9. ♂ ve ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer türüne ait morfolojik ölçümler (Iğdır, Yenidoğan) ...... 102

4. 10. ♂ ve ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer türüne ait diken formulasyonu (Iğdır, Yenidoğan) ...... 102

4. 11. İncelenen Galeodes toelgi Werner türünün materyal listesi ...... 104

4. 12. ♂ ve ♀ Galeodes toelgi Werner türüne ait diken formulasyonu (Bitlis, Tatvan) ...... 106

4. 13. ♂ ve ♀ Galeodes toelgi Werner türüne ait morfolojik ölçümler (Bitlis, Tatvan) ...... 106

4. 14. İncelenen Paragaleodes unicolor (Birula) türünün materyal listesi ...... 114

4. 15. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula türünün bacak eklemlerinde bulunan diken formulasyonu ...... 122

4. 16. İncelenen Gylippus monoceros Werner türünün materyal listesi ...... 129

4. 17. İncelenen Karschia mastigofera Birula türünün materyal listesi ...... 160

4. 18. İncelenen Rhagodia obscurior (Penther) türünün materyal listesi ...... 192 1

1. Giriş

Arachnida sınıfının küçük gruplarından birini teşkil eden böyüler, araknidlerin en hızlısı olarak nam salmıştır. Galeodes sp. 53 cm’lik mesafeyi 1 saniyede koşmaktır (Manton, 1968). Hızlı koşma konusunda Arthropoda filumu içinde yer alan Periplaneta americana (Insecta) türünden sonra ikinci sırada yer alır (Delcomyn, 1971). Canlılar aleminde kendi ölçütlerinde değerlendirildiğinde en büyük ve en güçlü keliserlere sahiptir (Punzo, 1998c). Hızı yüzünden bir çok bilim adamı “wind scorpion” veya “wind spiders” olarak isimlendirmiştir (Bernard, 1897; Cloudsley-Thompson, 1958). Büyük bir kısmı nokturnal (gececi) olmasına karşın gündüz aktif olan (diurnal) türlerde mevcuttur. Bu yüzden bazı bilim adamları “sun spiders” olarak isim vermiştir (Pocock, 1898). Aynı yazarlar bir çok türde prosomanın dorsali kemer şekline benzediğinden “camel-spiders” ve bazı otörler örümceklerden ayırmak için üstün körü “false-spiders” olarak isimlendirmişlerdir. Türkiye ve Türki Cumhuriyetler’de (Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan’da) “böyü”, “böğü”, “sarı kız”, “dana kafası” “buzağı bas” şeklinde isimler verilmiştir (Aliev ve Gadzhiev, 1982; pers. com. Gromov, 2006). Ülkemizde böyülere yöresel isimler verilmiştir. Örneğin, Hatay, Reyhanlı, Oğulpınar’da “Rıttayle”; Gaziantep, İslahiye’de “Kızıl Göz”; Şanlıurfa, Çamlıdere’de “Gindır”; Şırnak, Beytüşşebab, Başaran’da “Helpazük”; Şırnak, İdil, Oymak’ta “Ankabut”; Ağrı, Doğubeyazıt’ta “Rotto”; Hakkari ve Van İl’lerinde “Paspazük” ve Iğdır’da “Güve”, “Büve” ve “Mele”.

2

Pallas (1772), böyüleri Phalangium araneoides olarak araknidler içinde sınıflandıran ilk Avrupa’lı bilim adamıdır. Olivier (1791) ise “Galeodes” cinsi altında ilk kez sınıflandırmıştır. “Solifugae” altında sınıflandırmayı yapan ilk otör Sundevall (1833)’tür. Bugüne kadar böyülerin sınıflandırılmasında Subordo ve Süperfamilya gibi kategoriler kullanılmamıştır. Genus üstü kategorilerini kapsayan sınıflandırmalar ilk kez 1800’lü yılların ortasında başlamıştır (Koch 1842; Simon 1879a; Pocock, 1897; Kraepelin 1899a). Modern sınıflandırma ilk kez 1930’lu yıllarda Roewer (1932, 1933, 1934, 1941) tarafından yayınlanan monograflarla yapılmıştır. Roewer’in çalışmaları filogenetik içerikten yoksundur (Harvey, 2002, 2003) ve sınıflandırması bir çok bilim adamı tarafından eleştirilmiştir (Birula, 1938; Turk, 1948; Panouse, 1961; Muma, 1951; Lawrence, 1955; Simonetta ve Dele Cave, 1968; Muma, 1976; Lawrence, 1976; Wharton, 1981; Gromov, 2000). Tanımladığı birçok subfamilya ve cinsler reddedilmiştir (Birula, 1938; Turk, 1960; Dele Cave ve Simonetta, 1971). Muma (1951, 1962)’nın yaptığı “Kuzey Amerika’nın Eremobatidae Familya Revizyon’u” hariç Roewer (1932, 1933, 1934, 1941)’den sonra yapılmış geniş kapsamlı familya revizyon çalışması mevcut değildir. Yeni Dünya’da yapılmış bölgesel faunistik çalışmalarda Roewer’in etkisinde çok az kalınarak ve konstant karakterler seçilerek, daha doğru sınıflandırmalar yapılmıştır (Muma, 1951, 1962, 1963, 1967, 1970a, 1971a,b, 1974b, 1976, 1982, 1986, 1987, 1989; Muma ve Muma, 1988; Brookhart ve Muma, 1987; Muma and Brookhart, 1988; Maury, 1970, 1976, 1977, 1979, 1980a,b, 1981, 1982a,b, 1983, 1984, 1985, 1986, 1987, 1992, 1998). Son 25 yılda cins

3

düzeyinde çok az monograf mevcut olup, son yıllardaki çalışmalar kısa makaleler şeklindedir.

Halihazırda fosiller hariç, 12 familyaya ait 1136 tür tanımlanmıştır (Harvey, 2003). Antartika, Avustralya, Madagaskar ve Yeni Zelanda (Pocock, 1899) ve bazı adalar hariç (Zavattari, 1957; Roewer, 1961b; Muma, 1970b; Armas, 1994, 2002, 2004; Baert, Moelfait ve Desender, 1995; Armas ve Alegre 2001; Armas ve Teruel 2005; Teruel ve Armas, 2005) tüm dünyada dağılış göstermektedir (Şekil 1.1). Genel olarak bakıldığında, eski dünyada dağılış gösteren familyalar: Ceromidae, Galeodidae, Gylippidae, Hexisopodidae, Karschiidae, Melanoblossiidae, Rhagodidae ve Solpugidae’dir. Sadece yeni dünyada dağılış gösteren familyalar: Ammotrechidae, Eremobatidae ve Mummuciidae’dir. Hem eski hem de yeni dünyada dağılış gösteren tek familya Daesiidae’dir. Daesiidae familyası Avrupa’nın güneyinde, Orta Doğu’da, Asya’da, Afrika’da ve Güney Amerika’da yani hem eski hem de yeni dünyada dağılış gösteren tek familyadır. Dünyada 6 altfamilyaya ait 29 cins ve 177 tür dağılış göstermektedir. Bunlardan Ammotrechelis, Ceratobiton, Gluviella, Namibesia, Syndaesia ve Valdesia monotipik cinsler olup, sistematik pozisyonları belli değildir. Yeni dünyadan tanımlanan Ammotrechelis Şili, Syndaesia ve Valdesia ise Arjantin’den tanımlanmış günümüzde bilinen monotipik cinslerdir (Maury, 1980b, 1981, 1984, 1987).

4

Şekil. 1. 1 Böyülerin dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

Böyü tür çeşitliliği bakımdan dünyanın en zengin bölgesi güney Afrika’dır. Dünyada dağılış gösteren 12 familyanın altısı, türlerin % 25’i Namibiya’da dağılış göstermekte olup, Hexisopodidae familyası buraya endemiktir. Hexisopodidae, Ceromidae ve Melanoblossidae familyaları sadece Sub-Sahara Afrika’ya endemiktir (Harvey, 2003).

Böyülerin fosil kayıtları çok azdır. Literatürde yalnız beş tür bildirilmiş, verilen en eski fosil kaydı 330 milyon yıllıktır. Protosolpuga carbonaria, Happlodontus proterus, Schneidarachne saganii, Cratosolpuga wunderlichi ve Palaeoblossia groehni (Petrunkevitch, 1913; Poinar ve Santiago-Blay, 1989; Lebrun, 1996; Selden ve Shear, 1996; Mursch ve Steffan, 1997; Selden ve Dunlop, 1998; Dunlop ve Rössler, 2003; Dunlop, Wunderlich ve Poinar, 2004).

Türkiye böyü faunasıyla ilgili çalışmalar Pavesi (1876) ile başlamıştır. Karsch (1880) Kübek’ten Gylippus quaestiunculus, Birula (1890a,b, 1905b, 1913, 1929a,b) Karchia mastigofera türünü Kars’tan,

5

Rhagodes caucasicus türünü Tuzluca (Iğdır)’dan, Gylippus caucasicus koenigi Oltu (Erzurum)’dan ve Galeodes armeniacus türünü Ağrı Dağı’nın eteklerinden, Pocock (1895), Galeodes araneoides (=Galeodes hector) türünü Bodrum (Muğla)’dan tanımlamıştır. Kraepelin (1899a) Gluviopsilla discolor türünü İzmir’den, Eusimonia nigrescens türünü Kübek’ten deskripsiyonu yapmış ve 1901’de Solifugae ordosuna büyük katkı sağlayan monografı yayımlamıştır. Werner (1905) Erciyes Dağı’ndan (Kayseri) Biton zederbaueri, Gylippus monoceros ve Barrussus pentheri türlerini tanımlamış ve Türkiye böyü faunası ile ilgili ilk çeklisti yayımlamıştır. Werner (1922) Gavur Dağları’ndan (Amanos, Hatay) Galeodes toelgi türünü tavsif etmiştir. Kraepelin (1901)’den sonra bugüne kadar yapılmış en detaylı çalışma Roewer tarafından yapılmış ve bu araştırıcı Türkiye’nin çeşitli yerlerinden 14 tür tanımlamıştır. Birula (1938) Roewer’den sonraki en önemli çalışmadır. Daha sonraki yıllarda Turk (1960) Tuz Gölü Galeodes anatoliae, G. lycaonis türünü Acı Göl civarından ve Ereğli (Konya)’den Gluviopsis paphlagonia türünün deskripsiyonunu yapmıştır. Son yıllarda Harvey (2002) Roewer (1960, 1961a)’in aynı isimli (Galeodes atroluteus Roewer) iki ayrı türün deskripsiyonunu farketmiş ve bunlardan sonuncusunu Galeodes darendensis olarak değiştirmiştir. Hirst (1912) Galeodes birulae türünü tanımlamış, isimlendirmeyi farketmeyen Roewer (1941) aynı isimle başka bir tür tanımlamıştır. Harvey (2002) son tanımlanan türü Galeodes gromovi olarak isimlendirmiştir.

Yabancı araştırıcıların dışında ülkemizde sadece iki yayın bulunmaktadır. Bunlardan ilki Koca (2002), Niğde ve çevresinde yaptığı çalışmada 13 tür incelemiştir. Bunlar: Daesia zederbaueri Werner;

6

Galeodellus caspius (Birula), G. orientalis (Stoliczka), Galeodes arabs C.L. Koch, G. araneoides (Pallas), G. caspius Birula, G. graecus C.L. Koch, Othoes vittatus Hirst; Gylippus monoceros Werner, G. quaestiunculus Karsch; Karschia birulae Roewer; Rhagodes eylandti (Walter); Oparbella asiatica Turk. Gluviopsis rufescens ve Rhinippus pentheri (Werner) türlerini Türkiye’den yeni kayıt vermiş ancak çalışmasında bu türler yer almamaktadır. Koca (2002), Türkiye için yeni kayıt verdiği Galeodellus caspius (Birula), Galeodes caspius Birula’nın sinonimi olup, G. orientalis (Stoliczka) türü Hindistan’da, Karschia birulae Roewer türü Çin’de ve Rhagodes eylandti (Walter) türü ise Türkmenistan ve İran’nın Türkmenistan sınırında dağılış gösterdiğinden zoocoğrafik olarak Türkiye’den kayıt verilmesi pek mümkün değildir. Yine Oparbella asiatica Turk (Cins ismi yanlış verilmiş olup, doğrusu “Oparba”) ve Othoes vittatus Hirst türleri İsrail’de dağılış göstermekte olup, yeni kayıt lokalitesi olan Niğde, zoocoğrafik olarak türün dağılışı açısından İsrail’le yakınlık göstermesi oldukça zordur. Bu nedenle yeni kayıt verilen bu türlere şüphe ile bakıyoruz. İkincisi ise, Bayram ve ark. (2005) Kırıkkale’de yaptığı çalışmada, Türkiye’de bir familya içinde bir cinse bağlı üç böyü türünün dağılış gösterdiğini vurgulayarak Galeodes araneoides (Pallas) ve G. graecus C.L. Koch türlerini kaydetmiştir.

Bugüne kadar yapılan çalışmaların sonucunda, Türkiye’den 6 Familya’ya ait 15 cins ve 43 tür tespit edilmiştir.

Ülkemizde dağılış gösteren böyü türleri, komşu ülkelerin böyü faunasıyla karşılaştırıldığında en fazla takson çeşitliliğine sahip olduğu görülür (Çizelge 1.1).

7

Çizelge 1. 1. Türkiye böyü faunasının komşu ülkelerle kıyaslanması.

Familya sayısı Cins sayısı Tür sayısı Türkiye 6 15 43 İran 5 22 72 Irak 5 12 26 Suriye 5 11 19 Azerbaycan 5 6 12 Avrupa (Yunanistan, Bulgaristan 4 9 18 ve Kıbrıs dahil) Kıbrıs (Kıbrıs Rum Kesimi ve 4 4 5 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) Ermenistan 4 4 6 Yunanistan 3 7 10 Gürcistan 1 1 1 Bulgaristan 1 1 1

Günümüze kadar ülkemizden 31 tür tanımlanmıştır (Çizelge 1. 2).

Çizelge 1. 2. Günümüze kadar bir çok yazar tarafından Türkiye’den tanımlanmış böyülerin sayısı ve tanımlanan böyülerin muhafaza edildikleri müzeler (* ZMNB: Museum für Naturkunde der Humboldt Universität, Berlin; ZMUH: Zoologisches Institut und Zoologisches Museum, Hamburg).

Yazar Yıl Türkiye’den Türlerin Muhafaza tanımlanan tür sayısı Edildiği Müzeler Roewer 1933, 1934, 1941, 14 Senckenberg Museum, 1961a Werner 1905, 1922 4 Vienna Museum, Birula 1890a,b, 1905b, 4 St. Petersburg, 1913, 1929a,b Turk 1960 3 Jerusalem Museum, Kraepelin 1899a 2 Senckenberg Museum, Harvey 2002 2 Senckenberg Museum, Karsch 1880 1 ZMNB veya ZMUH* Pocock 1895 1 British Museum, Londra TOPLAM 31

Güneydoğu Anadolu böyü faunası ile ilgili ilk çalışma 18. yüzyılın sonlarında Karsch (1880) tarafından Kübek (Anadolu)’den

8

Gylippus quaestiunculus Karsch tanımlamıştır. Birula (1890a) Karschia mastigofera Birula türünü Kars’tan ve Kraepelin (1899a) ise Eusimonia nigrescens Kraepelin türünü Karayöl (Anadolu)’den deskripsiyonunu vermiştir. Werner (1922) Gavur (Amanos) Dağı’ndan Galeodes toelgi Werner türünü tanımlamıştır. Carl Fredrick Roewer (1933) yılında Diyarbakır’ın kuzeyinden (Güney Toroslar’dan) Gluviopsida taurica Roewer ve Solpugella asiatica Roewer; 1934 yılında ise yine aynı lokaliteden Galeodes ruptor Roewer, G. sulfuripes Roewer ve G. taurus Roewer türlerini tanımlamıştır. A. A. Bialynitzky-Biroula (Birula), Ağrı Dağı eteklerinde, Aras Nehri vadisinden Galeodes armeniacus Birula ve Iğdır, Tuzluca (Kulp)’dan Rhagodes caucasicus Birula türlerini tanımlamıştır. Son yıllarda Harvey (2002) Van’dan Galeodes gromovi Harvey türünü bilim dünyasına sunmuştur. Bu çalışmaların dışında Güneydoğu Anadolu böyü faunasına birçok katkı sağlanmıştır (Birula, 1890a,b, 1905b, 1907, 1913, 1938; Kraepelin, 1901; Werner, 1905, 1922; Zykoff, 1911; Roewer, 1933, 1934, 1941, 1959, 1961b; Zilch, 1946; Aliev ve Gadzhiev, 1983; Harvey, 2003).

Bugüne kadar yayımlanan literatür bilgisinden, Güneydoğu Anadolu’da altı familyaya ait 11 cins ve 24 türün dağılış gösterdiği tespit edilmiştir. Bunlar: Biton tauricus Roewer, Blossia spinosa Simon, Gluviopsilla discolor (Kraepelin) (Daesiidae); Galeodes araneoides (Pallas), G. armeniacus Birula, G. caspius Birula, G. fumigatus (Walter), G. graecus (C.L. Koch), G. gromovi Harvey, G. ruptor Roewer, G. schach Birula, G. sulfuripes Roewer, G. toelgi Werner, G. taurus Roewer (Galeodidae); Gylippus monoceros Werner, G. quaestiunculus Karsch, G. syriacus (Simon) (Gylippidae); Barrussus pentheri (Werner),

9

Eusimonia nigrescens Kraepelin, Karschia mastigofera Birula (Karschiidae); Rhagodes caucasicus Birula, Rhagodia obscurior (Penther) (Rhagodidae); Solpugella asiatica Roewer, (Solpugidae).

Bu çalışmada Güneydoğu Anadolu’da dağılış gösteren böyü türleri tespit etmek, sistematik, faunistik ve zoocoğrafik açıdan irdelemek, bu türlerin ekolojik ve biyolojik gözlemlerini vermek ve Türkiye böyü faunası ile biyolojik çeşitliliğine katkıda bulunmak amaçlanmıştır.

10

11

2. BÖYÜLER HAKKINDA GENEL BİLGİLER

Morfolojik Özellikleri

Büyük keliserlere sahip olması, pedipalp tarsusunun ucunda tutunma organının varlığı ve IV. bacakta malleoli’nin bulunması ile diğer arachnidlerden ayırt edilir. Malleoli sadece böyülere özgü yapılar olup koksada iki, 1. trochenterde iki ve 2. trochenterde bir adet olmak üzere toplam beş adet malleoli bulunur.

Boyları 1-7 cm arasında değişir (Hutton, 1843; Roewer, 1934, 1941; Savory, 1935; Lawrence, 1962, 1963a; Wharton, 1981). Vücutları bir çok kıl, diken ve özelleşmiş duyu kıllarıyla kaplıdır. Pedipalpler avı tutmaya yarar, I. bacak duyu organı görevini yapar, II., III. ve IV. bacaklar ise yürüme, koşma ve yuva kazmada iş görür. Vücut renkleri çoğunlukla sarı, esmer, kahverengi ve siyah renkte bazen de bu renklerin üzerinde band şeklinde beyaz, siyah veya başka renkte şeritler ve noktalar olabilir.

Diğer keliserlilerde olduğu gibi vücudun ön tarafı sefalotoraks (prosoma) ve arka tarafı abdomen (opistosoma) olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır (tagmata). Prosoma 8 segmentten ibaret olup baş, ağız aletleri, pedipalp ve yürüme bacaklarını içerir. Başın dorsal kısmı kemer veya kalkan şeklinde (prosomal karapaks veya prodorsum) görünüşe sahip olup başın orta ön-uç ve orta tarafında bir çift median göz (ocular tubercle) oluşturur. Prosomal veya anterior karapaksta en az üç sklerit (propeltidium, mesopeltidium ve metapeltidium) ayırt edilir.

12

Şekil 2. 1. Ergin bir böyünün genel dış morfolojik yapısı: dorsal ve ventralden vücut segmentleri. 1 sefalik segment, 2, 3, 4, 5 torasik segmentler, I-X abdominal segmentler; ventralde sternit, dorsalde tergit, Pdl: Propeltidiumun eksterior lobu (Birula, 1938’den değiştirilerek).

Keliserler değişik sayıda diş, diken ve seta taşıyan, iki parçadan oluşmuş makas şeklindeki yapılardır. Vücuduna nazaran büyük yapıda olup, oldukça kuvvetlidir. Keliser, dorsalde sabit ventralde hareketli parmaktan oluşur. Sabit ve hareketli parmakların iç ve dış kısımlarında birçok sıradan oluşan, küçük ve büyük dişler mevcuttur. Bu diş sıraları türlerin teşhisinde önemlidir. Keliserlerin iç kısımlarında parça parça

13

veya sıralı halde uç kısmı tüy şeklinde sert kıl şeklinde yapılar mevcuttur. Bazen bu özel kıl benzeri yapılar değişime uğrayarak flagellum adı verilen yapıları teşkil eder. Flagellum sadece erkek böyülerde bulunur ve dorsal keliseral parmağın iç-orta veya sırt-orta kısmında konumlanmıştır.

Eremobatidae familyasına ait türler hariç bütün erkek böyüler flagellum yapısına sahiptir. Flagellum erkeklerde sekonder eşeysel karakter olarak kabul edilir. Yapısı ve şekli çok değişken olup, tür teşhisinde önemlidir (Şekil 2.2). Flagellumun üremede veya diğer aktivitelerde ne işe yaradığı tam olarak bilinmesede, eşeysel feromon ürettiği düşünülmektedir (Rocha, 2002). Wharton (1986) yaptığı gözlemlerde, çiftleşme esnasında erkeğin flagellumu dişinin genital açıklığına soktuğunu rapor etmiştir.

Ağız uzamış şekilde keliserin arasında ve ağız aletlerinin yer aldığı (labrum, hipofarinks) ve maksillanın arasında kalan alana sıkışmıştır. Her bir maksilla, pedipalp veya palpusun oluşumunu sağlar. Labrum önde, keliserlerin dip kısmında, tek bir yapı olarak gaga şekilli rostrumu oluşturur.

14

f

f 1 2

f f

3 4

5 f f

6

Şekil 2. 2. Değişik yapı ve şekildeki flagellumlar. 1. Karschia mastigofera Birula (Karschiidae), 2. Eusimonia birulai Birula (Karschiidae), 3. Gylippus sp. (Gylippidae) (Birula, 1938’den değiştirilerek.), 4. Galeodes araneoides (Galeodidae) (Birula, 1925’den değiştirilerek.), 5. Biton zederbaueri Werner (Daesiidae) (Roewer, 1932’den değiştirlerek.), 6. Rhagodes melanophygus (Walter) (Rhagodidae) (Birula, 1938’den değiştirilerek.). (f: flagellum)

15

Üyeleri ise keliserler, pedipalpler ve bacaklardır. Bunların segmentasyonu ve isimlendirilmesi şu şekildedir; koksa, trokanter, femur, tibia, metatarsus ve tarsus. En son segmentte yer alan II.-IV. bacak tarsus ucunda bir çift tırnak mevcuttur. Birinci bacak diğer bacaklara nazaran ince, duyu organı olarak iş görür. Bacak koksaları maksilla ile birleşmiş ve başın alt tarafı ile sternum arasında dar bir oluk halini almıştır. II., III. ve IV. bacak çifti yürüme bacakları, sefalotoraksın sabit koksalarıyla birleşir. II., III. ve IV. bacak tarsusundaki segmentasyon, diken sayı ve sırası tür teşhisinde önemlidir. IV. bacakta malleoli’nin bulunması sadece böyülere özgüdür. Raket organı olarak da isimlendirilen bu yapıların kemoreseptör olarak iş gördüğü belirtilmiştir (Brownell ve Farley, 1974; Foelix, 1985). Böyüler yürürken -belki yiyecek belki de eş aramak için- bu yapıları çoğunlukla substrata sürter. Ayrıca raket organı, akrepteki tarak organının analoğu olarak kabul edilmektedir (Brownell ve Farley, 1974).

Opistosoma (abdomen) 10 segmentten oluşur. Genital açıklık (gonopor) ilk abdominal segmentte (9. vücut segmentinde) yer alır. Gonopor eşeyler arasında şekil bakımından farklılık arz eden yapıda, genital plakların (genital operkula) sınırlarını teşkil eder. Bazı familyalarda genital sternitden sonraki segmentlerde ktenidia denilen özelleşmiş yapılar bulunur (Şekil 2.3). Bu ktenidianın şekli ve yapısı familyadan familyaya hatta türden türe farklılık arz eder.

16

Şekil 2. 3. Karschia mastigofera Birula türünde abdominal segmentlerde yer alan ktenidia’nın şekli (Birula, 1938’den değiştirilerek).

Opistosoma bir diyaframla prosomadan ayrılır. II. ve III. abdominal segmentte stigmaya açılan solunum organı (trake) bulunur. Her bir abdominal segment tergit, sternit ve yumuşak pleural membrandan oluşur. Anüs son abdominal segmentte bulunmakla birlikte genelde teminal konumlu olup, yalnız Rhagodidae familyasında ventral konumludur (Şekil 2.4).

17

Şekil 2. 4. Anal segmentte anüsün konumu. a. Rhagodidae familyasında anal segmentte anüs ventral konumlu, b. Rhagodidae familyası dışında kalan diğer familyalarda anal segmentte anüs terminal konumlu.

Böyüler karnivor olup, toprak yüzeyinde gezinen tüm arthropodların yanı sıra kertenkele, yılan ve kemirgenlerle beslenir (Muma, 1966a; Cloudsley-Thompson, 1958, 1977; Punzo, 1993) (Şekil 2. 5). Çoğu böyü türü geniş bir yelpazede bir çok canlı grubu av listesinde yer tutar. Ancak bazı türleri türler sadece termitlerle beslenir (Punzo, 1998c).

Avcıyken av konumuna düştükleri de olur. Kuşlar, küçük memeliler, sürüngenler ve diğer arachnidlerin, örneğin örümceklerin menülerinde yer alırlar. Yırtıcı kuşların ve baykuşların da besin kompozisyonunda bulunurlar (Wharton, 1986). Örümcek kuşları tarla kuşları ve kuyruk sallayan kuşlarının böyüleri avladıkları ve dışkı içeriklerinde keliser kalıntılarına rastlanmıştır (Clark et al., 1982; Willoughby, 1971; Wharton, 1986).

Bir çok bilim adamı bazı memeli türlerinin besin içeriğini ortaya koymak amacıyla dışkı içeriklerinde incelemeler yapmıştır. Nel (1978) Otocyon megalotis’de yaptığı çalışmada Kalahari Ulusal Parkı’nın kuru ve nemli mevsimlerinde dışkı içeriklerinde böyü kalıntılarına rastlamıştır.

18

Farklı memeli türlerinde yapılan diğer çalışmalarda da benzer sonuçlar alınmıştır (Viljoen ve Davis, 1973; Bothma, 1966, 1971; Stuart, 1976).

Şekil 2. 5. Kertenkele ile beslenen bir böyü.

Bazı örümcekler böyüleri av olarak görmektedir. Bu konuda iki kayıt mevcuttur. Saltisitler Lawrencega cinsi böyüye başarılı bir şekilde saldırıp yiyebilir (Wharton, 1980) ve Metasolpuga picta türü örümcekler böyüyü kolaylıkla alt edebilir (Wharton, 1986). Bunların yanı sıra bazı insanlar böyüler ve akrepleri karşı karşıya getirerek döğüşmelerini seyreder. Doğal ortamda bu iki avcının böyle bir kavgasını görmek nerdeyse olanaksızdır.

Böyüler ayrı eşeyli olup, ovipardırlar. Dişiler erkeklere nazaran daha büyük cesamettedir (Amitai et al., 1962; Junqua, 1962, 1966; Lawrence, 1963a; Muma, 1966b; Cloudsley-Thompson, 1967a,b; Wharton, 1986; Punzo, 1995).

19

Şekil 2. 6. Galeodes caspius subfuscus alttüründe çiftleşme, Malaisari Dağı etekleri, Almaata yakınları, Kazakistan (foto. A. V. Gromov).

Kur yapma ve çiftleşme davranışlarıyla ilgili yayınlar Eremobatidae (Muma, 1966d; Punzo, 1998c), Solpugidae (Wharton, 1986), ve Galeodidae (Heymons, 1902; Amitai et al., 1962; Junqua, 1966; Cloudsley-Thompson, 1967a,b) kısıtlıdır. Son yıllarda ise Peretti ve Willemart (2007)’nin Güney Amerika’da Ammotrechidae familyası üzerine yaptığı çalışmalar vardır.

20

Junqua (1966) erkeklerin bir çok dişiyle çiftleşebildiğini gözlemlemiştir. Bu muhtemelen erkeklerin kısa yaşam süresine sahip olmalarından kaynaklanmaktadır. Erkekler üreme döneminde spermlerini aktardıktan sonra birkaç gün içinde ölürler (Punzo, 1998c; pers. com. Gromov, 2007).

Türlere göre çiftleşme davranışları değişiklik gösterse de, bazı genellemeler yapmak mümkündür. Eş adayının durumuna göre, erkek öncelikle pedipalplerini kullanarak ilk teması gerçekleştirir ve bu dokunmalar dişinin adeta hipnoz olup donup kalmasına kadar sürer. Dişi her zaman bu şekilde donup kalmayıp, aşırı tepki de gösterebilir. Dişi olumlu kimyasal tepki gösterdiğinde donup kalır (Heymons, 1902; Junqua, 1966). Erkek keliserini kullanarak dişiyi sperm transferi yapacağı pozisyona getirir (Şekil 2.6). Erkek, dişiyi abdomeni prosomanın üzerine gelecek şekilde adeta katlar ve keliserleri üzerindeki spermleri dişinin genital açıklığından içeri bırakır (Punzo, 1998c). Sperm bırakma işleminden sonra bazen erkek ayrılmadan önce keliserleriyle dişinin abdomenini çiğner veya masaj yapar. Galeodidae ve Solpugidae familyasına bağlı türlerde erkek keliserleriyle dişiye masaj yaparken spermatofor bırakılır. Sonra keliserleriyle spermatoforu alıp, dişinin genital açıklığından içeri sokmaya çalışır. Eremobatidae familyasına bağlı türlerde spermatofor keliser kullanılmadan doğrudan erkek genital açıklığından dişininkine transfer edilir.

Muma (1966b), Eremobatidae familyasına bağlı türlerde çiftleşme davranışını üç safhada özetlemiştir. Saldırı, temas ve serbest bırakma. Saldırı safhasında, erkek dişiyle mücadeleye girip üstünlüğünü kabul

21

ettirir. Bundan sonraki süreçte temas safhasına geçilir. Erkek dişi sakinleşene kadar, dişinin abdomenini ve prosomanın arka kısmındaki iki segmenti çiğner. Dişiyi sırt üstü veya yan yatırıp keliserini dişinin genital açıklığına saplar. Dişiyi genital açıklık aşağıda, abdomen yukarı gelecek şekilde uygun bir posizyona getirir. Sonra erkek keliseriyle dişinin genital operkulumunu açar ve doğrudan kendi genital açıklığından semininal sıvısını dişinin genital açıklığına boşaltır. Son olarak serbest bırakma safhasında ise erkek ve dişi çekilir.

Şekil 2. 7. Galeodes caspius subfuscus, dişi yumurtalarıyla, İli nehri Kanyonu, Itzhon Platosu’nun etekleri, Almaata, Kazakistan (foto. A. V. Gromov).

Dişilerde döllenmiş yumurta sayısının artması onun yumurta bırakmadan önce beslemesine bağlı olarak türden türe değişir (Pocock, 1902a; Lawrence, 1955; Cloudsley-Thompson, 1977; Punzo, 1997). Yumurta birikimi için beslenmesini 1-5 günlüğüne bırakır (Pocock, 1902a; Lawrence, 1955). Yumurtalarını bırakmak ve yumurtalara uygun bir ortam oluşturmak için toprağı kazar ve kendisine yuva yapar (Cloudsley-Thompson, 1958; Muma, 1967; Punzo, 1995).

22

Yumurtaları çoğunlukla gece bıraktıkları gözlemlenmiştir (Punzo 1998c, 1998b; Cloudsley-Thompson 1967b). Muma (1966c) dişinin kasılmalarıyla, 28-164 arasında değişen sayılarda ve yığınlarla birkaç kez yumurta bıraktıklarının rapor etmiştir (Şekil 2. 7). Yumurtanın rengi türe bağlı olarak beyaz, krem, açık sarı ve açık kahverengi olabilir (Muma 1966c; Cloudsley-Thompson 1967b; Punzo 1995, 1998a). Embriyonik gelişim (inkübasyon) türlere göre farklılık gösterdiği gibi, ortamın sıcaklığına ve nemle doğrudan ilişkilidir (Muma 1966d; Cloudsley- Thompson, 1977; Punzo, 1994). Eremobatidae familyası türlerinde inkübasyon 18-66 gün arasındadır (Muma, 1966c; Punzo, 1995).

Yumurtadan çıkan böyüler “post-embriyo” (Muma, 1966d) veya “larva” (Heymons, 1904; Lawrence, 1947) olarak isimlendirilir (Şekil 2.8). Post-embriyoların görünüşü türlere göre faklılık gösterir (Punzo, 1998c). Yumurtadan çıktıktan yaklaşık bir hafta sonra kütikulanın dışında pigmentasyon başlar. 9. günde yetişkin böyülerin minyatürü haline gelir. Deri değişimi gerçekleştikten sonra segmentler ve keliserler gelişir ve gerçek işlevlerini yaparlar (Punzo, 1998c). Bu safhadan sonra yuvadan ayrılırlar (Punzo, 1998a). Dişi yavrular yuvadan ayrılana kadar onları korur ve gözetir.

Böyüler çoğunlukla univoltindir (yılda tek döl verir). Yetişkinlerin hayat süreleri oldukça kısadır. Tipik olarak bir yıldan fazla yaşamazlar (Punzo, 1998c). Punzo (1998a), Eremobates marathoni (Eremobatidae) türü üzerinde yaptığı laboratuvar çalışmasında; embriyonik gelişiminin 25-36 gün, post-embriyonik gelişimin 4-7 gün sürdüğünü, ilk nimflerin 5-9 güne ihtiyaç duyduklarını ve hayat

23

sürelerinin erkeklerde 226 gün, dişilerde ise 240 gün olduğunu (yumurtadan ergine kadar olan süre) rapor etmiştir.

Şekil 2. 8. Galeodes sp. (Galeodidae) cinsine ait larvalar (foto. A. V. Gromov).

24

25

3. MATERYAL VE METOD

3.1. Araştırma Sahasının Tanıtımı

Çalışma Türkiye’nin güneydoğusunu kapsayan Akdeniz Bölgesi’ne dahil Hatay ve Kilis illerinde; Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nin tüm illerinde: Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman ve Siirt; Doğu Anadolu Bölgesi’nden Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari ve Şırnak illerinde yürütülmüştür (Şekil 3.1).

Hatay İli Akdeniz Bölgesi’ne dahil olup, bölgenin en doğusunda yer alır. İskenderun Körfezi’nin doğusunda, yüksekliği 2000 m’yi aşan dağ sırası, Dörtyol-Hassa arasında, Güneydoğu Toroslar’ın başlangıcını oluşturan Keldağ (1729 m) ve 2240 m yüksekliğinde Nur (Amanos=Gavur) Dağları yer alır. Asi Nehri, Karasu ve Afrin Çayı olmak üzere 3 akarsuya sahiptir.

Hatay, yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçen Akdeniz iklim kuşağında bulunmaktadır. İklimin iç kesimlere doğru gidildikçe sertleştiği görülmektedir. Kışları ılık ve bol yağışlı, yazları sıcak ve kurak geçer. Sıcaklık ve yağış ortalamaları yıllara göre değişmekle beraber ortalama yıllık sıcaklık 16-21 ºC arasındadır. Ortalama yıllık yağış miktarı ise 570-1160 mm arasında değişmektedir.

Hatay’ın doğal bitki örtüsünü makiler ve ormanlar oluşturur. Maki türleri, 4-5 m boyunda sert ve tüylü yapraklı bitkiler olup, 800 m’ye kadar rastlanmaktadır. Myrtus communis, Laurus nobilis, Quercus sp., Q. coccifera, Pistacia terebinthus, Ceratonia siliqua, Olea europea, Nerium oleander, Crataegus monogyna, Celtis australis, Philyea media, Quercus ilex yörede en çok rastlanan maki türleridir.

26

Şekil 3. 1. Güneydoğu Anadolu’da örneklemenin yapıldığı iller.

27

İlde doğal örtüyü oluşturan ormanlar, Amanos Dağları ile Keldağ’da yoğunlaşmaktadır. Amanos Dağlarının denize bakan yamaçlarında, makilik alanlardan sonra, 800 m’den 1200 m’ye kadar Juniperus sp. gibi ibreli ağaçlarla, Quercus pubescens, Q. sessilifora, Fagus orientalis, Cornus mas, Populus sp., Platanus orientalis ve Styrax officinalis gibi yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlar bulunur. 1200 m’nin üzerinde ibreli ağaçlardan Pinus brutia, Pinus nigra Arnold. subsp. pallasiana, Cedrus libani ve yer yer Juniperus sp.’den oluşan geniş orman alanları vardır (Şekil. 3.2) (Atalay, 1983).

Keldağ’ın Akdeniz’e bakan 900 m’ye kadar olan kesimlerinde, maki türü ağaçlardan Myrtus communis, ve Laurus nobilis çok yaygındır. Bu yükselti basamağının üzerinde, bazı ibreli ağaçlarla Quercus sp. ve kayın gibi yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlar başlar. Keldağ doğal bitki örtüsü açısından Amanos Dağları kadar zengin değildir. Hatay’ın doğu yarısında hakim bitki örtüsü bozulmuş, yerini geniş tarım arazileri almıştır (Şekil 3.3).

Kilis, genel itibariyle ortalama 650 m yüksetiye sahip düzlük üzerinde yer alır. Yer yer tepelikler mevcut olup, en yüksek noktası Sof Dağı (1496 m)’dır. Akarsu bakımından fakirdir. İklimi genel karakterleri ile Akdeniz iklimi içerisinde kalır. Yıllık ortalama sıcaklık 16,8 ºC, bitki vejetasyonu olarak step ve antropojen steplerden tepelik kesimlerde küçük gruplar halinde Pinus brutia (Kızılçam) ile karışık maki formasyonları (Quercus coccifera, Q. infectifora, Q. ilex, Q. aegilops, Arbuthus antrachne, Styrax officinalis, Juniperus sp., Pistacia terebinthus, Philltrea latifolia, ve Rhus coggygria) yer alır (Atalay, 1997).

28

Şekil.3. 2. Güneydoğu Anadolu’nun bitki örtüsü (Atalay, 1983’den değiştirilerek).

29

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Toros Dağları’nın Anadolu’da dışbükey kıvrım yaptığı sahanın güney kesimi ile Suriye sınırı arasında kalan alanı kaplar. Geniş ovaların, düzlüklerin yer aldığı bu bölgede, önemli yükseltiyi Mardin-Midyat eşiği ile Karacadağ bazalt konisi oluşturur (Atalay, 1997). Bölge kapladığı alan bakımından ülkemizin en küçük, iklimi bakımından en kurak ve sıcaklık bakımından da yaz aylarında en sıcak bölgesidir. Bölgeyi karakterize eden Şanlıurfa 473 mm, Diyarbakır 495 mm yağış almaktadır. Bölgede oksidasyon şiddetli olmasından ötürü kızıl renkli step ve kurak bölge toprakları hakimdir. Yağış yetersizliğinden dolayı, topraktaki kireç miktarı yüksektir (Atalay, 1983).

Bölgede kayda değer doğal göl yoktur. Dicle ve Fırat nehirleri bölgenin en önemli akarsularıdır. Bölgenin kuzey kesiminde Toros dağ kuşağının yamaçları yer alır. Petrol yataklarının bulunduğu kuşakta Raman Dağları (en yüksek noktası Hacerkan Tepesi 1576 m), bölgenin güneydoğusunda Mazı ve Midyat Dağları’nın yer aldığı Mardin Dağ kuşağı ki bu kuşak güney ve kuzey düzlükleri biribirinden ayırdığından buraya Mardin-Midyat Eşiği adı verilir. Bölgenin orta kısmında yüksekliği 1938 m’ye ulaşan Karacadağ, batıda ise Gaziantep platosunun üzerinde yükselen Kartal Dağları yer alır. İklimden dolayı kırmızımsı kireçli toprak (Aridisol), Gaziantep Platosu’nda kırmızı Akdeniz topraklarının yanı sıra boz renkli topraklar, Şanlıurfa ovasında yazın kuruduğunda çatlayan, kışın su aldığında şişen (vertisol) toprak tipi ve Karacadağ volkan konisinde ise koyu renkli ve humus bakımından zengin (andosol) toprak tipi yaygındır (Atalay, 1997).

30

Şekil 3. 3. Güneydoğu Anadolu’nun toprak yapısı (Atalay, 1983’den değiştirilerek).

31

Geniş sahalarda step ve antropojen bozkırlar hakimdir. Bölgenin alçak kesimlerinde kurakçıl ve zayıf otsu türlerin yanında Arabistan- Suriye kökenli otsu türler de görülür. Kahramanmaraş-Gaziantep hattı ve doğuda Siirt arasında kalan yayın güneyi, bozkır sahasıdır. Özellikle bölgenin güneyine doğru çölümsü step görülür. Steplerde otsu formasyonlardan; Acanthophylum verticillatum, Archillea bantolina, Alhagi maurorum, Astragallus gummifer, Avena barbata, Bromus macrostacphyus, Cichorium glandulosum, Convolvus reticulatus, Dianthus multipunctatus, Delphinium peregninum, Eriyngium campestre, Euphorbia aleppica, Gentiana olivieri, Hordeum leporinum, Onosma giganteum, Silene kotschyi, Thymus syriacus, Trifolium campestre ile Centaurea hypericum, Salvia ve Verbascum’ların çeşitli türleri görülür (Atalay, 1983).

İklimin kurak olmasından dolayı bölgede orman vejetasyonu çok zayıftır. Mevcut meşe ormanlarının büyük bir bölümü tahrip edilmiştir. Şanlıurfa’nın batısında 850 m’den sonra, Diyarbakır ve Mardin çevresindeki yüksek tepelerde meşe ağaçları görülmeye başlar. Bölgede belli başlı meşe türleri, Quercus brandii ve Q. infectoria subsp. boissieri. Güneydoğu Anadolu bozkır sahasının çorak kesimlerinde zeytin ağaçları bulunur. Gaziantep ile Şanlıurfa arasındaki platolar zeytin ve Antep fıstığı (Pistacia vera) ağaçları ile örtülüdür. Bunların dışında belli başlı çalı toplulukları Amygdalus arabica, Cerasus microcarpa, Cercis siliquastrum, Ficus caria, Acer monspessulanum, Cerasus mahalep, Crataegus aronica, Pyrus syriaca, Celtis tourneforti, Pistacia vera’dır (Atalay, 1997).

32

Doğu Anadolu karasal etkilerin en fazla hissedildiği alanların başında gelmektedir. Bölgenin denizlere uzak olması ve yükseltisinin fazla olması nedeniyle Doğu Anadolu Bölgesinde karasal iklim etkilidir. Kışlar çok soğuk ve kar yağışlı; yazlar yükseklerde serin alçak yerlerde sıcak geçer. Kış mevsimi uzun, yaz mevsimi çok kısadır. Yıllık sıcaklık farkının en fazla olduğu bölge olan Doğu Anadolu Bölgesi’nde yaz sıcaklık ortalaması yaklaşık 20 °C'dır (Şekil 3.4).

Ortalama yükseltisi yaklaşık 2200 m olan Doğu Anadolu Bölgesinin belli başlı yüzey şekillerini sıradağlar, geniş platolar ve ovalar oluşturur.

Bölgenin sıradağları kuzey-güney doğrultusunda üç sıra halinde dizilirler. Bölgenin kuzeyinde Çimen Dağı, Kop Dağı, Yalnızçam Dağları; ortasında Munzur Dağı, Karasu Dağı, Aras Dağı, güneyinde ise Güneydoğu Toroslar, Bitlis, Hakkari ve Buzul dağları sıralanırlar. Ayrıca bölgede Nemrut, Süphan, Tendürek ve Ağrı gibi volkanik dağları bulunur.

33

Şekil. 3. 4. Güneydoğu Anadolu’dan seçilmiş istasyonlardan alınan aylık ortalama sıcaklık [°C] ve aylık ortalama yağış [mm] diyagramları (Atalay, 1997).

34

Bölgede dağlardan sonra en fazla yer kaplayan yeryüzü şekli platolardır. Bölgedeki en büyük plato Erzurum-Kars Platosu’dur. Türkiye'nin en büyük gölü olan Van Gölü bu bölgededir. Bölgedeki diğer büyük göller Hazar, Balık, Bulanık, Nazik, Çıldır ve Erçek gölleridir. Bölgenin başlıca akarsuları Fırat, Dicle, Aras, Kura ve Zap akarsularıdır.

Bölgenin en belirgin özelliği, ortalama yükseltisinin fazla ve engebeli olmasıdır. Iğdır ve Van civarında yarı kurak iklim şartları, yüksek kesimlerde ise yarı nemli soğuk iklim şartları hüküm sürmektedir. Bu alanlarda step, sarıçam vejetasyonu, diğer kesimlerde ise meşe orman toplulukları mevcuttur. Iğdır ve Van havzalarında otsu ve step formasyonlar hakimdir. Bunun yanı sıra Iğdır civarında, toprak örtüsü sıyrılarak yüzeye çıkmış olan alacalı tuzlu, jipsli ve alkali maddeler bakımından zengin çökeller veya çorak alanlarda çok seyrek otsu türler görülmektedir. Doğu Anadolu Bölgesi’nde özellikle meşe ormanlarının tahrip edildiği alanlarda step alanlarına nazaran daha uzun boylu otsu türlere rastlanır. Orman örtüsü bozulmuş alanlarda toprak örtüsü sıyrılmış ve toprağın fiziksel özellikleri bozulmuş ve verim yönünden fakir alanlar halini almıştır. Bölgenin kuzey doğusunda yer alan sarı çam ormanları tahrip edilmiş bunun yerini dağ-plato stepleri gelişmiştir. Bu alanların otsu türleri İrano-Turanien step elementlerine aittir. Doğu Anadolu fitocoğrafya bölgesinin ormanlarını kuzeydoğuda sarıçam, diğer kesimlerde özellikle yüksek ve dağlık alanlarda meşe ormanları (Quercus infectifora, Q. macrolepis, Q. aegilops, Q. brandii, Q. libani, Q. cedrorum) teşkil etmektedir (Atalay, 1997).

35

Türkiye’deki Zoocoğrafik Bölgeler (Şekil 3.5)

Avrupa Bölgesi: • Karadeniz (Euxinian) Sahası Akdeniz Makronesyan Bölgesi: • Akdeniz Altbölgesi: * Doğu Akdeniz Sahası Ege-Marmara Altsahası Levant Altsahası Sahara Gobian Bölgesi: • Iran Turan Altbölgesi: Türkiye Orta ve doğusu; Ermenistan; Azerbaycan; İran’nın büyük bir bölümü; Kazakistan’ın büyük bir bölümü; Özbekistan, Kırgızistan; Türkmenistan; Tacikistan; Afganistan ve Pakistan’nın kuzeyi ve çoğunlukla dağlık ve yüksek alanları kapsar.

* Batı Anadolu Sahası

Orta Anadolu (Angoran =Ankara) Altsahası

Doğu Anadolu Altsahası

Zağros Altsahası

* Kura Aras Sahası

• Saharoarabian Altbölgesi: Kanarya Adaları; Afrika’nın kuzeyinde yer alan ülkeler: Fas’tan Mısır’a kadar; Asya’daki arap ülkeleri (Lübnan, Suriye, Ürdün, Irak, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri); Türkiye’nin güneydoğusu; güneybatı ve güney İran; güney Pakistan ve batı Hindistan ve çoğunlukla düzlükleri, kuru ve çöl alanları kapsar.

* Suriye Sahası

36

Şekil 3. 5. Türkiye’deki zoocoğrafik bölgeler (Emeljanov, 1974’dan değiştirilerek).

37

3. 2. Materyalin Toplanması, Korunması ve Değerlendirilmesi

Bu çalışmada incelenen toplam 841 böyü örneği 2004-2007 yıllarında, ilkbahar ve yaz aylarında Güneydoğu Anadolu’nun 109 lokalitesinden hem gece, hem de gündüzleri gerçekleştirilen arazi çalışmalarıyla toplanmıştır. Geceleri 21:00-05:00 saatleri arasında, U.V. lamba ve arazi aracının tepe ve far lambaları kullanılarak zeminden; gündüz aramalarında ise taş, bitki kabukları, çürümüş ağaç kütüklerinin altlarından veya içinden pens yardımıyla yakalanmıştır. Canlı örnekler kavanozlar içinde laboratuvara getirilip fotoğrafları çekilmiştir.

Türlerin teşhisleri, Karsch (1880), Pocock (1895, 1899), Birula (1890a,b, 1905b, 1916, 1936a, 1938), Kraepelin (1899a, 1901), Werner (1905, 1922), Hirst (1908), Penther (1913) Roewer (1932, 1933, 1934, 1941), esas alınarak yapılmıştır.

Böyüler Nisan’dan itibaren aktif hale geçerler. Nisan’dan Mayıs’a kadar çoğunlukla juvenillere rastlanır. Böyülerin aktiflikleri sıcaklık, yükseklik ve ortama göre farklılık arzeder. Dolayısıyla arazi çalışmaları planlanırken güneyden kuzeye doğru olması ve daha önceden toplanmış olan materyalin etiket bilgileri dikkate alınmıştır.

38

Şekil 3. 6. Böyü toplamada kullanılan malzemeler. a. 12 voltluk değişik boy ve güçte akü, b. akü ve lamba kasası bağlantısı, c. akü şarz cihazı, d. sylvania F15T8/BLB UV lamba, e. UV lamba düzeneği (akü bağlantısı ile birlikte), f. pens ve örneklerin muhafazası için çeşitli boyda plastik şişe, g. bilgisayar bağlantılı GPS.

39

Yakalama Teknikleri a) UV lamba kullanarak (Gromov 2000, 2004); modifiye edilmiş Sylvania F15T8/BLB UV lamba düzeneği yapıldı (Şekil 3.6). Bu özel lamba ışığı altında böyüler, akrepler gibi floresans özellik gösterir. b) Portatif beyaz floresans lamba ve araba farları hemen hemen tüm böyülerin ilgisini çektiğinden normal lambalar da böyülerin yakalanmasında kullanıldı. Bu amaçla gece 21.00-05.00 saatleri arasında, 12 volt/7,2 amp.’lik akülere adapte edilmiş F8/T5 Osram marka floresans lamba 2 m’lik çubuğa tutturuldu. c) Pitfall tuzakları (çukur tuzak) kurarak (Muma 1974a, 1980); 10-15 cm genişliğe, 15-20 cm derinliğine sahip kavanozların içine 1:1 oranında etilen glikol (antifriz) ve su karışımı kavanozun dip kısmında yaklaşık 8 cm’yi geçmeyecek şekilde eklenir. Kavanozların üst kısmı yerle aynı seviyeye gelecek şekilde gömülür ve üzeri kamufle edilir (Şekil 3.7). Yaklaşık 0,5 hektarlık alana her 1000 m2'ye bir adet gelecek şekilde transekt atılır. Tuzaklar haftada bir kontrol edilir (çalışmanın amacına göre bu süre kısalabilir).

40

Şekil 3. 7. Böyülerin yakalanması için çukur tuzak hazırlanışı: a. kavanoz çukura yerleştirilir ve ağız kısmı toprakla aynı seviyeye getirilir, b. kapağı açılır, c-d. Saf su+antifiriz+şampuan karışımı yeteri miktarda eklenir, e. çukur tuzak başlangıç noktası işaretlenir ve GPS’le koordinat alınır.

41

Canlı örnekler geniş ve derin bir kap içine yeteri miktarda %70’lik alkol içine alınarak öldürülür (veya 95°C kaynar su içinde 5 saniye tutularak kolaylıkla öldürülebilir). Sonra Kahle fiksatifi içine alınır. FAA (Formaldehit/asetik asit/alkol; 18:1:1 oranında karıştırılır ve %5 gliserol eklenir). Fiksasyon yapılırken keliserler açık bırakılmalıdır. Örneklerin daimi muhafazası ve sistematik çalışmalar için; %70’lik alkol (% 99,9’luk alkolden 70 birim+distile sudan 30 birim) kullanılır. Toplanan örneğin abdominal boşluğuna şırınga yardımı ile %95’lik alkol enjekte edilir ve örnek büyüklüğüne uygun kavanoza alınarak, yeterince %70’lik alkol eklenerek daimi muhafazası sağlandı. Kavanoz içine ve dışına etiket bilgileri eklendi (Tarih, Ülke, İl, İlçe, Köy, açıkça yazılmış lokalite bilgisi, koordinat, yükseklik, habitat bilgileri, toplayanın adı). Örnek renk kaybettikçe ve alkol kirlendikçe kavanozdaki alkol yenisi ile değiştirildi. Araştırma sahasından toplanan örnekler The American Museum of Natural History (AMNH), Alexandr V. Gromov’un özel kolleksiyonu (AGC), Halil Koç’un özel kolleksiyonu (HKC) ve Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü’ndeki Zooloji Müzesi (ZDEU)’nde korunmaktadır.

Örneklerin arazide ve habitatının fotoğraflanması için Nikon Coolpix 5700 ve Canon EOS 300D marka fotoğraf makinesi kullanıldı. Örneklerin teşhisi ve taksonomik bakımdan önemli kısımları Olympus SZX7 marka mikrometrik okülerli stereomikroskop ve stereomikroskopa adapte edilmiş Olympus Camedia C-7070 marka fotoğraf makinesi kullanılarak fotoğraflandı. Lokalite tespitinde Garmin etrex Vista marka GPS ile birlikte Mapsource ve Google Earth programları kullanıldı.

42

43

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

Çalışma Alanında Bulunan Familyalar için Teşhis Anahtarı

1. I-IV. bacağın tarsusu bir segmentli; I. metatarsus ventralde çok dikenli ...... Rhagodidae

- I. tarsus bir segmentli; II-IV tarsus bir veya birden fazla segmentli, I. metatarsus ventralde dikensiz ...... 2

2. II-IV. bacağın tarsus tırnakları tüylü (juvenil Galeodid’lerde tırnaktaki tüyler belirgin olmayabilir ancak bir sonraki özellik juvenillerde bulunur), opistosomal stigmayı örten tarak şeklindeki yapı vardır ...... Galeodidae

- Tarsus tırnakları tüysüz, opistosomal stigmayı örten tarak şeklindeki yapı bulunmaz ...... 3

3. I. tarsus iki tırnaklı, II-IV. tarsus bir segmentlidir ...... 4

- I. tarsus tırnaksız, II-III. tarsus bir veya iki segmentlidir. IV. tarsus çoğunlukla dört segmentlidir ...... Daesiidae

4. Keliserde çok sayıda diş mevcutttur. Opistosomal segmentte ktenidia vardır ...... Karschiidae

- Keliserde az sayıda diş bulunur. Opistosomal segmentte kitenidia yoktur ...... Gylippidae

44

4.1 Familya: DAESIIDAE Kraepelin

Prosomanın dış lobu propeltidiuma kısmen birleşiktir. Erkeklerde çoğunlukla abdominal segmentte genital sternitten sonraki segmentlerde ktenidia mevcuttur. Flagellum bazalde kapsül şekilli, uçlara doğru kamçı şekillidir. Bazı türlerde flagellum üzerine kıl şeklinde ilave olmuş yapılar mevcuttur. I. bacak tarsusunda tırnak bulunmaz. II. ve III. bacak tarsusu 1 veya 2 segmentli, IV. bacak tarsusu ise 1-4 segmentli, bazen bu segmentlerin ayırt edilmesi oldukça zordur.

Daesiidae familyasına bağlı türlerde autotomi vardır. Herhangi bir tehdit halinde pedipalpler veya IV. bacak çifti tamamen kopabilir. Ergin olmayanlarda kopan üyenin yerine yenisi oluşur. Ancak eğer erginse sadece birkaç segment onarılmaktadır.

Kraepelin (1899a) Daesia Karsch, 1880 genusunu Biton Karsch, 1880 genusuyla karşılaştırdığında, Daesia’nın önceliğe sahip olduğunu düşünmüştür. Daesiid olarak ilk isimlendirme Subfamilya düzeyinde Kraepelin (1899a) tarafından yapılmıştır. Daesiidae familyası, Yeni Dünya’dan Muma (1971a) tarafından tanımlanan Amacataidae familyasının sinonimidir (Maury, 1980a).

Roewer (1933) Daesiidae familyasını 6 altfamilyaya ayırmıştır. Bazı otörler (Lawrence, 1963b; Delle Cave ve Simonetta, 1971). Roewer’in sınıflandırmasını kabul etmemektedir. Zira Roewer (1933) II.- IV. bacak tarsusundaki segment sayısına göre altfamilyalara ayırmıştır.

45

Şekil 4. 1. Daesiidae familyasının dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

Roewer (1933)’in yaptığı düzenlemeye göre, Daesiidae familyasının Türkiye’de 4 altfamilyadan temsilcisi mevcuttur. Wharton (1981) bu altfamilyalardan Blossiinae ve Daesiinae altfamilyasının sinonim olduğunu ileri sürmüştür. Bu açıdan değerlendirildiğinde, sunulan altfamilyalarda hala karışıklık olmasına rağmen günümüzde Roewer (1933)’in sisteminin bir alternatifi yoktur.

Daesiidae familyası Avrupa’nın güneyinde, Orta Doğu’da, Asya’da, Afrika’da ve Güney Amerika’da yani hem eski hem de yeni dünyada dağılış gösteren tek familyadır (Şekil 4.1). Dünyada 6 altfamilyaya ait 29 cins ve 177 tür dağılış göstermektedir. Bunlardan Ammotrechelis, Ceratobiton, Gluviella, Namibesia, Syndaesia ve Valdesia monotipik cinsler olup, sistematik pozisyonları belli değildir.

46

Yeni dünyadan tanımlanan Ammotrechelis Şili, Syndaesia ve Valdesia ise Arjantin’den tanımlanmış günümüzde bilinen monotipik cinslerdir.

Roewer (1933) esas alındığında, çalışma alanında Daesiidae familyasına ait Daesiinae ve Gluviopsinae olmak üzere 2 altfamilya mevcuttur.

Altfamilya: Daesiinae Kraepelin

Daesiinae Kraepelin, 1899a: 221-223; Pocock, 1900: 145; Kraepelin, 1901: 83-84; Pocock, 1902a: 64; Hewitt, 1919: 21; Roewer, 1933: 386-388.

Dünyadaki Dağılışı: Namibia, Güney Afrika, Togo, Etiopya, Bostvana, Fas, Kenya, Zimbabve, Eritre, Mozambik, Angola, Somali, Dijibuti, Sudan, Tunus, Libya, Cezayir, İtalya, Kıbrıs, Yunanistan, Türkiye, İsrail, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Mısır, Sudi Arabistan, Kazakistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, Çin, Yemen, Meksika.

Cins: Biton Karsch

Biton Karsch, 1880: 234; Pocock, 1897: 253; Roewer, 1933: 390; Roewer, 1954: 263; Delle Cave ve Simonetta, 1971: 42-43; Wharton, 1981: 13-14. Daesia Karsch, 1880: 234; Purcell, 1899: 388; Kraepelin, 1899a: 227-228; Kraepelin, 1901: 88-89; Pocock, 1902a: 68; Birula, 1905b: 277; Hewitt, 1919: 21; Roewer, 1933: 408; Caporiacco, 1936: 146-147. Birula, 1938: 98 (Simon, 1882: 252 tarafından sinonim yapılmıştır). Broomiella Pocock, 1902b: 7; Roewer, 1933: 381 (Lawrence, 1972: 108, tarafından sinonim yapılmıştır) Bitonella Roewer, 1933: 405; Roewer, 1941: 142 (Lawrence, 1955: 184, tarafından sinonim yapılmıştır). Daesiella Caporiacco, 1936: 147 (Delle Cave ve Simonetta, 1971: 43 tarafından sinonim yapılmıştır) Tip Türler: Biton için: Biton ehrenbergi Karsch, 1880. Daesia için: Gluvia praecox C.L. Koch, 1842. Broomiella için: Broomiella lineata Pocock, 1902b. Bitonella için: Daesia hottentotta Kraepelin, 1899a. Daesiella için: Daesia rossica Birula, 1905a.

47

Dünyadaki Dağılışı: Namibia, Güney Afrika, Togo, Etiopya, Bostvana, Fas, Kenya, Zimbabve, Eritre, Mozambik, Angola, Somali, Dijibuti, Sudan, Tunus, Libya, Cezayir, İtalya, Kıbrıs, Yunanistan, Türkiye, İsrail, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Mısır, Sudi Arabistan, Kazakistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, Çin, Yemen, Meksika.

II. ve III. bacak tarsusu 2; IV. bacak tarsusu 4 segmentlidir. II. bacak tibia dorsalinde 5, III. bacak tibiasında ise 3 dorsal diken bulunur. Pedipalp tarsusu hareketli olup, sayıları değişken olan diken yapıları, metatarsus ventralinde çoğunlukla 3-5 çift diken bulunur. Prosomanın eksterior lobu propeltidiuma birleşiktir. Flagellum, membran yapıda, armut şekilli, distal kısmı daralmış silindir şeklini almıştır. Opistosoma dorsalinde koyu lekeler, 3 adet boyuna sıra teşkil eder. Opistosoma pleurası çoğunlukla kıllıdır. Erkeklerde opistosoma ventralinde ktenidia mevcut olup, dişilerde bulunmaz. Bu cinse ait türler orta boyda olup, boy uzunlukları 18 mm’den fazladır.

Roewer (1933) Biton cinsinin teşhisi için tarsal ve metatarsal diken formulasyonu, ktenidia ve tarsus segment sayısı gibi karakterleri kullanmıştır.

Biton ve Daesia cinsi Karsch tarafından 1880 yılında bilim dünyasına tanıtılmıştır. Ancak Karsch’ın verdiği bilgiler teşhis için yetersizdir. Bu yüzden Simon (1882) bu iki cinsin sinonim olduğunu ileri sürerek sadece Biton ismini kullanmıştır. Kraepelin (1899a)’de bu konuda revizyon yapmıştır. Ancak Simon, Pocock (1897) ve Kraepelin (1899a)’den önce bu düşünceleri yayımlamıştır. Pocock (1897) Daesia ve Biton cinslerinin farklı özelliklere sahip olduklarından bahsetmiştir.

48

Kraepelin (1899a), Simon (1882) gibi iki cinsi sinonim olarak ele almış ve farklı olarak Daesia cinsinin prioritesini kullanmıştır. Bu dublikasyonu ilk kez Delle Cave ve Simonetta (1971) fark etmiştir.

Halihazırda Biton cinsine ait bilinen 66 tür Afrika, Güney-Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Orta Asya’da dağılış gösterir. Türkiye’de dağılış gösteren türlerin dağılışı şekil 4.2’de verilmiştir.

Şekil 4. 2. Biton cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı.

Altcins: Biton (Biton) Karsch

Tür: Biton (Biton) tauricus Roewer

Biton tauricus Roewer, 1941: 142, şekil 127; Zilch, 1946: 130.

Tip Lokalitesi: Toros Dağları, Türkiye.

Dağılışı: Türkiye.

İncelen Materyal: 1 lokaliteden toplam 3 (1 ♂; 2 ♀♀) örnek: 1 ♂; 2 ♀♀, (AMNH), Şanlıurfa, Karacadağ’ın güney yamaçları, 37°32’26.7”N, 39°49’55.1”E, 1303 m, 11-12.06.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

49

Erkekte keliserin hareketsiz parmağının ön tarafında 2 adet eşit büyüklükte dişe sahiptir. Bu dişlerden ilki bu parmağın uç kısmından ve 2. dişten daha geniştir. Bunu takip eden bir adet küçük diş devamında esas diş, parmağın yan orta kısmında 4 adet diş yandaki dişlerle aynı büyüklüktedir. 2. ve 3. orta sırada bulunan dişler esas dişin büyüklüğüne ulaşır. Hareketli parmakta ön diş, ara diş ve ana diş olmak üzere 3 adet diş bulunur.

Flagellum basalinin 1/3’lük kısmı, 1. medial dişin üst kısmından hareketsiz parmağa içten bağlanır (Şekil 4.3). Flagellum öne ve arkaya hareket edebilecek şekildedir. Membran yapıda olan flagellum, transparan ve uzunlamasınadır.

Pedipalp metatarsusu son yarımında 3 çift birbirine eşit uzaklıkta diken mevcuttur. I. stigma sternitinde ktenidia bulunmaz. Vücut renklenmesi ve bütün ekstremitelerde tek renk koyu kırmızımsı-sarıdır.

Şekil 4. 3. Biton tauricus Roewer, Keliser iç yan taraftan flagellumun görünüşü (Roewer, 1941’den değiştirilerek).

50

Söz konusu türe ait habitatına ait fotoğraf şekil 4.4 ‘de verilmiştir.

Biton tauricus Roewer türü deskripsiyonu yapıldıktan sonra ilk defa bulunmuştur.

Şekil 4. 4. Biton tauricus Roewer türünün habitatı (Şanlıurfa, Karacadağ).

Tür: Biton (Biton) zederbaueri (Werner)

Daesia zederbaueri Werner 1905: 114. Daesia (Biton) zederbaueri (Werner): Roewer 1932: şekil 51a-c. Biton zederbaueri (Werner): Roewer 1933: 402; Zilch 1946; 130; Levy ve Shulov 1964: 107.

Tip lokalitesi: Yılanlı Dağ, Kayseri.

Dağılışı: Türkiye; İsrail.

İncelenen materyal: 5 lokaliteden toplam 13 örnek (8 ♂♂; 5♀♀) (Çizelge 4.1 ).

51

Çizelge 4. 1. İncelenen Biton zederbaueri (Werner) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ juv Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik A.V. Gromov, Kilis, Hasancalı, 2 km 36°52’47.2”N Biton zederbaueri AMNH 5 3 - 8 H. Koç ve E.A. 26-27.05.2007 755 m güneybatısı 36°47’42.4”E Yağmur 36°53’07.8”N Biton zederbaueri AMNH 1 1 - 2 Kilis, Hasancalı A.V. Gromov 24.05.2007 830 m 36°48’03.6”E Kilis, Hasancalı, 2 km 36°52’47.2”N A.V. Gromov Biton zederbaueri AMNH 1 - - 1 02.06.2007 755 m güneybatısı 36°47’42.4”E ve H. Koç Kilis, Musabeyli, 36°53’30”N Biton zederbaueri HKC 1 - - 1 Hasancalı’nın c. 2 km E.A.Yağmur 27.05.2006 880 m 36°47’35”E batı-kuzeybatısı Şanlıurfa, Harran, 36°51’38”N Biton zederbaueri HKC - 1 - 1 E.A.Yağmur 06.04.2006 375 m Harran kalıntıları 39°59’02”E TOPLAM 8 5 - 13

52

Şekil 4. 5. ♂ Biton zederbaueri (Werner) (foto. A.V. Gromov).

Genel görünüşü şekil 4.5’deki gibidir. Keliserler sarımsı- kahverengi, zayıf koyu çizgilidir. Sefalotoraks orta kısımda sarımsı- kahverengi, kenarda dumanlı bir görünüşe sahiptir (Şekil 4.6).

Şekil 4. 6. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

53

Abdomen grimsi-kahverengi, pedipalpler ve IV. bacak femurunun distal yarısı uca doğru az da olsa duman renginde, tibia ve metatarsus aynı şekilde duman rengindedir.

Şekil 4. 7. Keliserin dış yandan görünüşü.

Erkekte keliser hareketsiz parmağı bükülmüş olup, en uç kısmın gerisinde orak şeklinde girinti yaparak genişler. Hareketsiz parmaktaki dişlerin durumu şu şekildedir: ilk diş orak şeklindeki girintinin iç kısmının yarısında konumlanır; orak şeklindeki girintinin tamamında 9 adet belirgin diş mevcuttur. 2. ve 4. dişlerin arasında 1 adet ara diş bulunur. Hareketli parmağın ön dişi, hareketsiz parmaktaki orak şeklindeki girintide yer alan 1. ve 2. dişlerin arasını kaplar (iki parmak tam kapandığında). Hareketli parmakta 2 ana diş vardır (Şekil 4.7). Bu dişlerin gerisinde küçük ara diş bulunur. İç kısımda dişlerin çevresi fırça şeklindeki kıllarla kaplıdır.

54

a

b

Şekil 4. 8. a. I. bacak tarsusu, b. IV. bacak tarsus segmentleri.

I. bacak tarsusu her iki eşeyde de tırnaksızdır (Şekil 4.8a ). IV. bacak tarsusu 4 segmentlidir (Şekil 4.8b). Pedipalp metatarsusunun orta kısmından uca kadar eşit aralıklarla yerleşmiş, eş uzunlukta 3 çift diken mevcuttur (Şekil 4.9). Tarsus hareketlidir.

Şekil 4. 9. Pedipalp metatarsusu ve tarsusun görünüşü.

55

Propeltidiumun ön orta kısmında yer alan gözlerin arasında uzun kıllar mevcuttur, ayrıca bu kılların alt kısmında değişik boy ve sayıda kıllar bulunur (Şekil 4.10a). Genital segment şekil 4.10b’deki gibidir.

a

b

Şekil 4. 10. a. Oküler tüberkülün, b. Genital segmentin görünüşü.

Flagellum uzunlamasına yumurta şeklinde olup, sivri bir uçla sonlanır (Şekil 4.11). Flagellum ileri-geri hareket etme kabiliyetine sahiptir.

56

Şekil 4. 11. Flagellumun görünüşü.

Şekil 4. 12. ♀ Biton zederbaueri (Werner) (foto A.V. Gromov).

57

Dişinin sefalotoraks, pedipalp ve abdomen dorsalinin renklenmesi erkekte olduğu gibidir. Ekstremitelerin renklenmesi erkeğe göre daha açıktır (Şekil 4.12).

Keliserler dip kısımda oldukça şişkin olup, aniden incelen hareketsiz ve hareketli parmağa dönüşür (Şekil 4.13).

Şekil 4. 13. Sefalotoraks ve keliserler üstten görünüşü.

Hareketsiz parmakta yer alan dişlerin sayısı erkeğe oranla daha fazladır. Hareketli parmaktaki diş sayı ve yapı itibariyle erkekteki gibi iki ana dişten oluşur. Ancak bu iki diş arasında bir tane küçük ara diş bulunur (Şekil 4.14).

58

Şekil 4. 14. Keliserin dış-yandan görünüşü.

Genital segmentin görünüşü şekil 4.15’deki gibidir.

Şekil 4. 15. Genital sternitin görünüşü.

59

Biyo-ekolojik Notlar

Bitki vejetasyonunun az olduğu kısa ve orta boy çalı bitki formlarının bulunduğu hafif yamaç ve akan veya akmayan akarsu kenarlarına yakın güney yamaçlarda bulunurlar (Şekil 4.16). Habitatta büyük taşlar olmadığından, gündüz küçük taşların altlarına bakıldı. Ancak Biton zederbaueri Werner örneklerine rastlanılmadı. Söz konusu türün aynı habitatta gündüz bitki diplerinde saklandığını düşünüyoruz.

Şekil 4. 16. Biton zederbaueri (Werner) türünün habitatı (Kilis, Hasancalı).

Biton cinsinin aktifliği Galeodes cinsinden önce başlamaktadır. B. zederbaueri Werner türünün aktifliği Mayıs ortası Haziran başıdır. Erkek bireyler genelde yüzeyde gezinirken, juvenil ve dişi bireylerin bitki veya büyük kayalar üzerinde bekledikleri gözlemlendi (Şekil 4.17). Erkeklerin aktif olması B. zederbaueri için mevsimin başladığını göstermektedir. Bu kural esasında tüm böyüler için geçerlidir. Mevsim ve aktiflik erkeklerle

60

başlar dişilerle son bulur. Erkekler kaybolduğunda üreme mevsimi biter. Mevsim bittiğinde dişi ve juvenil birlikte bulunuyorsa, Biton’nun iki yıllık bir hayat döngüsüne sahip olduğu anlaşılır.

Kilis’ten elde edilen Biton örneklerinin lokal populasyonlar halinde bulunduğu gözlemlendi. Tüm böyüler için geçerli olan bir kural da şudur: populasyonun merkezini dişiler tayin eder. Dişilerin bulunduğu nokta populasyonun merkezidir. Saat 21.00 ile 24.00 arasında çok sayıda örnek yakalandı. Erkeklerin gece aktivitesi dişilerden önce bitmektedir. Erkekler yüzeyde devamlı hareket halindedir. Yüzey sıcaklığının düşmesi aktifliği etkiler. Dişiler yüzeyden yüksek çalı ve dikensi bitki üzerinde bekler, bu kısım toprak yüzeyine nazaran daha sıcaktır. Genel anlamda böyülerde aktiflik sıcaklıkla doğru orantılıdır.

Şekil 4. 17. Biton zederbaueri (Werner) türünün üzerinde yakalandığı küçük dikenli ve çalı bitki formasyonundan oluşan habitatı (Kilis, Hasancalı).

61

Altcins: Biton (Bitonissus) Roewer

Bitonissus Roewer, 1933: 407. Biton (Bitonissus) Roewer: Birula, 1936b: 1279.

Tip Tür: Bitonissus xerxes Roewer, 1933.

Altcins teşhisinde kullanılan ayırt edici özellikleri Roewer (1933)’e göre, II. ve III. bacak tarsus ventralinde 1.1.2/0 ve IV. bacak tarsus ventralinde 2.2/0/2/0 diken formulasyonundadır.

Tür: Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula)

Daesia (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, 1936b: 1277-1279. Daesia schelkovnikovi (Birula): Birula, 1938: 100-102, şekil 68; Aliev, 1981: 10 (Daesia shelkovnikovi [sic] olarak); Aliev ve Gadzhiev, 1983: 44. Bitonissus schelkovnikovi (Birula): Roewer, 1941: 144. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula): Harvey, 2002: 450.

Tip lokalitesi: Erivan, Ermenistan.

Dağılışı: Azerbaycan, Ermenistan.

İncelenen materyal: 8 lokaliteden toplam 182 (126 ♂♂; 46 ♀♀; 10 juvenil) örnek (Çizelge 4.2).

62

Çizelge 4. 2. İncelenen Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ juv Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik 39°48’09.7”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 1 - - 1 Iğdır, Aralık 14.06.2007 830 m 44°34’40.8”E ve H. Koç 40°01’50.3”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 1 1 - 2 Iğdır, Çalpala 18-19.06.2007 925 m 43°51’21.8”E ve H. Koç Iğdır, Aralık, 39°50’42.7”N Biton schelkovnikovi AMNH 1 1 - 2 A.V. Gromov 17.06.2007 927 m taş altı 44°28’01.3”E 39°55’58.2”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 1 1 - 2 Iğdır, Melekli 12-13.06.2007 869 m 44°08’01.3”E ve H. Koç Iğdır, Gürgen, 39°53’59.2”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 2 - - 2 15.06.2007 889m taşaltı 44°18’12.3”E ve H. Koç 39°55’58.2”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 34 13 3 50 Iğdır, Melekli 12-13.06.2007 869 m 44°08’01.3”E ve H. Koç Iğdır, Gürgen, 39°53’59.2”N A.V. Gromov Biton schelkovnikovi AMNH 9 7 1 17 15.06.2007 889m UV ile 44°18’12.3”E ve H. Koç Iğdır, Aralık, 39°50’42.7”N Biton schelkovnikovi AMNH 77 23 6 106 A.V. Gromov 17.06.2007 927 m UV ile 44°28’01.3”E TOPLAM 126 46 10 182

63

Erkekte vücudun ve ekstremitelerin genel rengi kum-sarısıdır. Abdomen gri renklidir. Sefalotoraksın üst kısmı, pedipalp tibiasından tarsus uçlarına kadar olan kısım, arka bacak çiftleri tibiasında ve femurlarının ve metatarsusların yarısı koyu-kahverengidir. Göz tümseği tamamen siyahtır. Keliserleri hafif kalınlaşmış, öne doğru koni şeklinde daralıp, dışa doğru hafif büküktür (Şekil 4. 18).

Şekil 4. 18. Sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü.

Hareketsiz parmak oldukça uzun ve kalındır. Hareketsiz parmakta ön sırada dizilmiş 8 dişlidir (Şekil 4.19). İç sırada 3 diş mevcut, bunlardan en arkadaki diş diğerlerinin yarısı kadardır. Ara dişler bulunmaz. Hareketli parmağın ucu daha çok daralmış ve belirgin bir şekilde yukarı doğru büküktür (Şekil 4.18).

64

Şekil 4.19. Keliserin dış-yandan görünüşü.

Göz tümseği, alın kenarının 1/3’den daha az alanı kapsamakta ve özellikle arka tarafın kenarları tamamen uzun kıllarla kaplıdır. İki göz arasındaki bu kılların 2-3 çifti oldukça uzundur, ön tarafta 2 çift uzun kıl vardır (göz tümseğinden daha uzun). Bu kılların altında çok sayıda kısa kılcıklar bulunur (Şekil 4.20).

Şekil 4. 20. Oküler tüberkülün görünüşü.

65

Şekil 4. 21. Flagellumun görünüşü.

Flagellumun uç kısmı hafif yukarı doğru kıvrık, biraz dar ve eğri bir şekilde uzamıştır (Şekil 4.21). Flagellum ileriye ve geriye doğru hareket edebilir.

Şekil 4. 22. Pedipalpin görünüşü ve metatarsustaki dikenler.

66

Pedipalplerde, özellikle iç tarafta, uzun, kalın ve sık yerleşmiş kılcıklar vardır. Metatarsusları daha az dikenlidir: iç tarafta bazen 3 tane olabilir, dış tarafta ise dikenciklerin yerini daha kısa kılcıklar almıştır; bazen de sadece belirgin şekilde gelişmiş orta dış diken bulunur (Şekil 4.22).

Genital segmentin alt kısmında 7 adet kısa ve kalın orak şeklinde ktenidia bulunur (Şekil 4.23).

Şekil 4. 23. Genital segment ve alt kısmındaki ktenidia’nın görünüşü.

67

Şekil 4. 24. I. bacaktaki tarsusun görünüşü.

Her iki eşeyde de I. bacak tarsusunda tırnak bulunmaz (Şekil 4.24). II. ve III. bacak çiftleri ventralde 1.2, tarsusta ise 1.1.2/0; IV. bacak çiftleri metatarsusları 1.1.2 ve tarsus 2.2/0/2/0 diken formulasyonundadır. Tarsus dikenleri tarsus segmentinin çapından daha uzun olup, ortadaki diken çifti diğerlerine göre daha uzundur.

Şekil 4. 25. ♀ Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) (foto A.V. Gromov).

68

Dişide vücudun genel rengi erkekte olduğu gibidir (Şekil 4.25). Keliseral dişleri ve II., III. ve IV. bacak çiftlerinin diken formulasyonu erkekte olduğu gibidir. Keliserler dip kısımda şişkin bir şekilde öne doğru koni şeklinde daralıp, dışa doğru hafif büküktür (Şekil 4.26).

Şekil 4. 26. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

Göz tümseği tamamen siyahtır (Şekil 4.27). Oküler tüberküldeki kılların düzeni erkekte olduğu gibidir.

Şekil 4. 27. Oküler tüberkülün görünüşü.

69

Keliserdeki hareketsiz ve hareketli parmaktaki tüm dişlerin uç kısımları sivri değildir. Hareketsiz parmakta dış kısımda toplam 7 diş bulunur (Şekil 4.28). Bunlardan 2. ve 3. dişler yaklaşık aynı büyüklükte; çene ucundaki diş diğer küçük dişlerden büyük, 2. ve 3. dişlerden küçüktür. İç kısımda hareketsiz parmağın basalinden geriye doğru 3 diş bulunur. İki diş arasında ara diş bulunur. Hareketli parmakta 2 ana diş ve bunların arasında ara diş bulunur. Gerideki ana diş öndekine göre büyüktür (Şekil 4.28).

Şekil 4. 28. Keliserin dış-yandan görünüşü.

Pedipalp renklenmesi erkekte olduğu gibidir. Pedipalp metatarsusunda kısa ve uzun kıllar bulunur, ancak diken bulunmaz (Şekil 4.29).

Şekil 4. 29. Pedipalpin görünüşü.

70

Şekil 4. 30. Genital segment ve ktenidia’nın görünüşü.

Genital segmentin görünüşü şekil 4.30’daki gibidir. I. stigmal açıklığın bulunduğu segmentte stigmanın üst kısmında şekli ve yapısı erkekten farklı ince ve uzun 7 adet ktenidia bulunur (Şekil 4.30 ).

Biton schelkovnikovi (Birula) Türünün Dünya’daki Dağılışı

Bugüne kadar Biton schelkovnikovi (Birula) türü Erivan, Eçmiadzin (Ermenistan) ve Aras Vadisi’nden bilinmekte (Birula, 1938), Azerbaycan ve Nahçıvan’dan da kayıt verilmiştir (Aliev, 1984a; Aliev ve Gadzhiev, 1983).

71

Biyo-ekolojik Notlar

Ağrı Dağı’nın eteklerindeki düzlüklerden ve Aras Vadisi’nin düzlüklerinden yakalanmıştır (Şekil 4.31). Bozkır, özellikle de kumul ve çöl şeklindeki arazilerde yoğun bir şekilde dağılış gösterir (Şekil 4.32). Iğdır’da yapılan gece arazilerinden bol miktarda örnek yakalanmıştır. Erkek bireyler küçük çalı, kaya ve zemin üzerinde gezinirken; dişi ve juveniller çalı ve kayaların üzerinde hareketsiz halde beklerken yakalandı. Beyaz floresans ışığa karşı ilgi duydukları, ışık kaynağına ve çevresine geldikleri gözlemlendi. Yakalanan örneklerin yarıdan fazlası bu şekilde yakalanmıştır.

Şekil 4. 31. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün habitatı (Iğdır, Melekli).

72

Şekil 4. 32. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi (Birula) türünün yaşadığı kumul ve yarı çöl habitat (Iğdır, Aralık).

Sistematik Notlar

Biton shelkovnikovi (Birula), IV. bacak çifti tarsusların diken formulasyonuna göre, Roewer (1933) tarafından oluşturulmuş Bitonissus altcinsine aittir.

İncelenen materyal ile bu türün kaydı Türkiye’den ilk kez verilmektedir. Hem erkek hem de dişi örneğe ait detaylı fotoğraflar ilk kez bu çalışma ile ortaya konmaktadır.

73

Altfamilya: Gluviopsinae Roewer

Gluviopsinae Roewer 1933: 374-375.

Dünyadaki Dağılışı: Somali, Etiopya, Dijibuti, Nijerya, Cezayir, Ürdün, Yunanistan, Türkiye, Suriye, Azerbaycan, İran, Afganistan, Tacikistan, Türkmenistan, Hindistan, Yemen.

Cins: Gluviopsilla Roewer

Gluviopsilla Roewer 1933: 378.

Tip Tür: Gluviopsilla discolor (Kraepelin, 1899)

Dünyadaki Dağılışı: Cezayir, Yunanistan, Somali, Suriye, Türkiye.

Gluviopsilla cinsinin teşhiste kullanılan ayırt edici özellikleri Roewer (1933)’e göre, II. ve III. bacak tarsus ventralinde 1.2.2.2.2, IV. bacak tarsus ventralinde ise 2.2/2/1.2.2 diken formulasyonunda olmasıdır.

Gluviopsilla cinsine ait tek tür Afrika, Güneydoğu Avrupa ve Orta Doğu’da dağılış göstermektedir.

Türkiye’deki dağılışı şekil 4. 33’de verilmiştir.

74

Şekil 4. 33. Gluviopsilla cinsinin Türkiye’deki dağılışı.

Tür: Gluviopsilla discolor (Kraepelin)

Gluviopsis rufescens var. discolor Kraepelin 1899a; 236-237. Gluviopsis rufescens discolor Kraepelin: Kraepelin 1901: 105; Birula 1914: 664; Weidner 1959: 110. Gluviopsilla discolor (Kraepelin): Roewer 1933: 378, şekiller 269C1-3; Werner 1935: 294; Roewer 1941: 137-138; Zilch 1946: 128; Caporiacco 1948: 32; Roewer 1959:35; Delle Cave ve Simonetta 1971: 72.

Tip lokalitesi: İzmir [=Smyrna], Türkiye; Cezayir.

Dağılışı: Cezayir; Yunanistan; Türkiye; Suriye; Mısır; Somali.

İncelenen materyal: 18 lokaliteden toplam 78 (29 ♂♂; 29 ♀♀; 20 juvenil) örnek (Çizelge 4.3).

75

Çizelge 4. 3. İncelenen Gluviopsilla discolor (Kraepelin) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik A.V. Gromov, H. Şanlıurfa, Celanpınar, Mehmetağa 36°58’10.9”N Gluviopsilla discolor AMNH - - 1 1 Koç ve E.A. 20.05.2007 464 m Çiftliği’nin batısı 39°38’24.7”E Yağmur A.V. Gromov, H. Şanlıurfa, Akçakale, Haktanır’ın c. 1 km 36°51’04.3”N Gluviopsilla discolor AMNH - 1 - 1 Koç ve E.A. 21.05.2007 388-410 m batısı, Üçtepe Dağı 38°48’34.7”E Yağmur 37°00’38.5”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH - - 1 1 Şanlıurfa, Birecik, ca. 20 km doğusu 23.05.2007 677 m 38°11’42.4”E E.A. Yagmur A.V. Gromov, H. 37°03’39.2”N Gluviopsilla discolor AMNH - 1 - 1 Gaziantep, İslahiye, Hanağzı Koç ve E.A. 25-26.05.2007 538-559 m 36°36’24.6”E Yağmur 36°25’41.3”N Gluviopsilla discolor AMNH 1 - - 1 Gaziantep, Ortaoba A.V. Gromov 31.05.2007 200 m 36°14’14.5”E 36°41’30.2”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH - 1 - 1 Hatay, Aktepe 01.06.2007 242 m 36°29’35.7”E H. Koç Gaziantep, İslahiye, Demirışık’ın 1 km 37°00’34.1”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH - - 1 1 02.06.2007 491 m doğusu, Yüksek Tepe’nin güney yamaçları 36°44’25.0”E H. Koç 37°32’26.7”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 1 - - 1 Şanlıurfa, Karacadağ’ın güney yamaçları 11-12.06.2007 1303 m 39°49’55.1”E H. Koç 37°42’25.4”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 1 - - 1 Hakkari, Bağışlı’nın 1 km batısı, Yeniyat 22.06.2007 1535 m 44°00’34.1”E H. Koç 37°40’00.5”N A.V. Gromov, H. Gluviopsilla discolor AMNH 1 - 1 2 Hakkari, Yüksekova, Dilektaş 24.06.2007 1768 m 44°08’20.5”E Koç ve T. Yalçın 38°26’59.4”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 1 1 - 2 Diyarbakır, Hani, Kalaba 28.06.2007 1200 m 40°26’36.6”E H. Koc A.V. Gromov, H. 36°54’05.5”N Gluviopsilla discolor AMNH - - 1 1 Gaziantep, İslahiye, Yesemek Koc ve E.A. 25.05.2007 521 m 36°45’03.1°E Yagmur

76

Çizelge 4. 3’ün devamı

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik A.V. Gromov, H. 36°52’47.2”N Gluviopsilla discolor AMNH - - 1 1 Kilis, Hasancalı, 2 km batısı Koç ve E.A. 26-27.05.2007 755 m 36°47’42.4”E Yağmur 37°01’33.0”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 1 - - 1 Gaziantep, Düztepe’nin güneyi 08.06.2007 858 m 37°22’25.8”E H. Koç A.V. Gromov, H. 36°50’40.7”N Gluviopsilla discolor AMNH 2 3 5 10 Şanlıurfa, Akçakale, Edebey Koç ve E.A. 21-22.05.2007 532 m 38°40’57.8”E Yağmur A.V. Gromov, H. 36°54’27.7”N Gluviopsilla discolor AMNH 2 - 2 4 Şanlıurfa, Viranşehir, Aydınlı Koç ve E.A. 22.05.2007 492 m 38°34’40.8”E Yağmur A.V. Gromov, H. 36°54’05.5”N Gluviopsilla discolor AMNH 1 1 1 3 Gaziantep, İslahiye, Yesemek Koç ve E.A. 25.05.2007 521 m 36°45’03.1°E Yağmur A.V. Gromov, H. 36°52’47.2”N Gluviopsilla discolor AMNH 3 4 - 7 Kilis, Hasancalı, 2 km güneybatısı Koç ve E.A. 26-27.05.2007 755 m 36°47’42.4”E Yağmur 36°14’49.6”N Gluviopsilla discolor AMNH 2 1 - 3 Hatay, Reyhanlı, Kavalcık yakınları A.V. Gromov 27.05.2007 262 m 36°37’16.1”E 36°15’13.8”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 3 3 - 6 Hatay, Reyhanlı, Oğulpınar 29.05.2007 316 m 36°40’12.4”E H. Koç 35°54’50.9”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 4 2 1 7 Hatay, Yayladağ, Görentaş 31.05.2007 538 m 36°09’29.2”E H. Koç 37°01’33.0”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 2 1 - 3 Gaziantep, Düztepe’nin güneyi 08.06.2007 858 m 37°22’25.8”E H. Koc Şanlıurfa, Birecik’in, 10 km doğusu, tuzak 37°03’23.0”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 1 4 1 6 10-29.06.2007 670 m materyali 38°07’09.5”E H. Koç

77

Çizelge 4. 3’ün devamı

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik 37°03’23.0”N A.V. Gromov ve Gluviopsilla discolor AMNH 2 1 1 4 Şanlıurfa, Birecik, 10 km doğusu 09.06.2007 670 m 38°07’09.5”E H. Koç Kilis, Musabeyli, Musabeyli’nin kuzeyi, Gluviopsilla discolor HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 11.06.2006 - Çınar’ın 2 km batısı Gluviopsilla discolor HKC - 1 - 1 Kilis, Musabeyli, Hasancalı - E.A. Yağmur 27.05.2006 - Gaziantep, Şahinbey, Sarısalkım, Sarısalkım Gluviopsilla discolor HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 17.06.2004 - İlköğretim Okulu’nun 1 km güneyi. Gaziantep, Şahinbey, Sarısalkım, Tuzak Gluviopsilla discolor HKC - - 1 1 - E.A. Yağmur 07.07.2004 - Materyali Gaziantep, Şahinbey, Sarısalkım, Tuzak Gluviopsilla discolor HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 28.06.2004 - materyali Gluviopsilla discolor HKC - - 1 1 Gaziantep, Yavuzeli, Örenli - E.A. Yağmur 09.10.2004 - Şanlıurfa, Birecik, Birecik köprüsünün 1 km Gluviopsilla discolor HKC 1 - - 1 - E.A. Yağmur 05.06.2004 - kuzeybatısı Gluviopsilla discolor HKC - - 1 1 Şanlıurfa, Türkmen - H. Koç 07.07.2003 - Gluviopsilla discolor HKC - 1 - 1 Gaziantep, Şehitkamil, 20 km doğusu - E.A. Yağmur 07.10.2007 - TOPLAM 29 29 20 78

78

Şekil 4. 34. ♂ Gluviopsilla discolor (Kraepelin) (foto. A.V. Gromov).

Erkeklerde keliser kızılımsı-sarı, propeltidium kahverengi, bazen mordur (Şekil 4.34, 4.35). Tergitler kahverengi, opistosoma pleurası, sternitler ve koksa donuk sarıdır.

Şekil 4. 35. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

79

Şekil 4. 36. Pedipalp tibiası, metatarsus ve tarsustaki renklenme.

Pedipalp femuru apikalde siyahımsı-kahverengidir. Tibia sarı, tibianın kaidesinde siyahımsı halka mevcuttur. Metatarsus ve tarsus tamamen siyahtır (Şekil 4. 36). Tarsus hareketsizdir.

Şekil 4. 37. Pedipalpteki tibia, femur, metatarsus ve tarsustaki dikenlerin görünüşü (Roewer, 1933’ten değiştirilerek).

Pedipalp ventralinde, tibia apikalinde 2 çift diken ile karakterize edilir. Femur ve metatarsusta 2.2.2.2.2.2.2 diken bulunmakta ve dikenlerin etrafında silindirik kıllar bulunur (Şekil 4. 37). Tarsusta 1 çift diken mevcuttur (Şekil 4. 37).

Göz, propeltidiumun ön orta kısmında, belirgin bir şekilde burun gibi dışa doğru çıkıntı yapmıştır (Şekil 4.38). Çıkıntı yapan kısım “V” şeklinde içeri çökmüştür.

80

Şekil 4. 38. Oküler tüberkülün propeltidiumdaki konumu ve görünüşü.

Şekil 4. 39. Flagellumun görünüşü.

Flagellum şekil 4.39’daki gibi, genel görünüşü ile ok şeklinde ancak ön tarafta küt, hemen sonrasında yukarı çıkıntı yapar ve daha

81

sonrasında arkaya doğru küt şekle dönünceye kadar hafif incelir. Flagellum hareketsiz parmak çenesinde bulunan 2. büyük dişin üst kısmından bağlanmış olup, ileri ve geriye doğru hareket edebilir.

Opistosomanın ilk stigmasının üzerinde 5:5 ktenidia bulunur (Şekil 4.40).

Şekil 4. 40. Abdominal segmentte bulunan ktenianın görünüşü.

Dişide vücut renklenmesi erkekte olduğu gibidir (Şekil 4.41). Pedipalpteki diken sayısı ve düzeni erkeğin aynısıdır. Opistosomada ktenidia bulunmaz.

82

Şekil 4. 41. ♀ Gluviopsilla discolor (Kraepelin) (foto. A.V. Gromov).

Sefalotoraks ve keliserin genel görünüşü şekil 4.42’de verilmiştir. Gözlerin şekil ve yapısı erkekte olduğu gibidir (Şekil 4.43).

Şekil 4. 42. Sefalotoraks ve keliserin genel görünüşü.

83

Şekil 4. 43. Oküler tüberküllerin görünüşü.

Genital segment erkekten morfolojik olarak farklıdır. Segmentin kenarları oldukça belirgin olup, daha koyu kenarlara sahiptir. Erkeğe göre segmette kıl benzeri yapılar daha fazladır. Çıplak gözle koyu sarı renkte görünmesiyle erkekten ayrılır (Şekil 4.44).

Şekil 4. 44. Genital segmentin genel görünüşü.

84

Biyo-ekolojik Notlar

Daesiidae familyasına bağlı türlerde kertenkelelerde olduğu gibi autotomi gözlemlendi. Pedipalp ve IV. bacaklar koptuktan sonra yaklaşık 5 sn hareket ettiği gözlemlendi. Gluviopsilla discolor Kraepelin türü genellikle gündüz arazisinde taş altlarından toplandı. Ancak gece arazisinde yakalanan 3 örnekten ikisi UV lamba ile, bir örnek ise beyaz floresans ışığa gelerek yakalandı. Gece arazisinde az toplanmasının nedenlerinden biri örneğin küçük boyutta olması nedeniyle ot ve küçük taşların altına saklanması diğeri ise hızlı hareket edip birden durması ile böyünün görülmesi zorlaşmakta.

Sistematik Notlar

Roewer (1933)’in tanımladığı Gluviopsida taurica Roewer türünün flagellum şekli, pedipalp tibiası, metatarsus ve tarsusundaki diken sayıları Gluviopsilla discolor (Kraepelin) ile aynıdır. Ayrıca genel vücut renklenmesi de bahsedilen tür ile aynıdır. Bu nedenle bu iki türün sinonim olduğunu düşünmekteyiz. Kesin bir sonuca ulaşmak için Roewer’ın kolleksiyonun incelenmesi gereğine inanıyoruz.

85

4.2 Familya: GALEODIDAE Sundevall

Büyüklükleri 12-70 mm arasında değişen, oldukça uzun bacaklara sahip böyülerdir. Solifugae takımının en cesametli böyüleri bu familyada bulunur. Anüs terminal konumludur. Propeltidiumun dış lobu arka taraftan birleşiktir. Göz tümseğinin ön tarafında 2 adet uzun kıl mevcuttur. I. bacak tarsusunda genelde 2 tırnak bulunmakla birlikte bazı türlerde 1 adet bazen hiç tırnak bulunmayabilir. II. ve III. bacak tarsusu 2, IV. bacak tarsusu 3 segmentli olup, tarsus uçlarındaki tırnaklar üzerinde kıllar bulunur. Dişilerin genital segmenti diğer abdominal segmentlerden farklılaşmamış olup, türlerin teşhisi için karakteristik bir özellik değildir. Stigma II. ve III. abdominal segmentlerde bulunur ve açıklığın üst kısmındaki tarak şeklindeki yapı tarafından kapatılır. Pedipalp tarsusu hareketlidir.

Şekil 4. 45. Galeodidae familyasının dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

86

Galeodidae familyası Afrika’dan Asya’ya kadar dağılış gösteren (şekil 4.45) Galeodes (174 tür), Galeodopsis (5 tür), Galeodumus (1 tür), Gluviema (1 tür), Othoes (5 tür), Paragaleodes (12 tür), Paragaleodiscus (1 tür), Roeweriscus (1 tür) and Zombis (1 tür) cinslerine ait 201 tür tanımlanmıştır. Bugüne kadar altfamilyası tanımlanmamıştır.

Cins: Galeodes Olivier

Galeodes Olivier, 1791b: 578; Latreille, 1796: 188; Lamarck, 1801: 176; Latreille, 1802: 61; Latreille, 1806: 133-135; Leach, 1814: 418; Latreille, 1817: 107-108; Lamarck, 1818: 77-78; Latreille, 1837: 315-316; Lamarck, 1838: 105-106; Lamarck, 1839: 300; C.L. Koch, 1839: 6; C.L. Koch, 1842: 353; Gervais, 1849: 14-15; C.L. Koch, 1850: 96; Stolickza, 1869: 208-209; Butler, 1873: 418; Simon, 1879a: 96-97; Simon, 1879b: 77; Pocock, 1895: 74-75; Pocock, 1897: 251; Kraepelin, 1899a: 201; Kraepelin, 1900: 3-5; Pocock, 1900: 136; Kraepelin, 1901: 10-11; Birula, 1905b: 249- 250; Roewer, 1934: 514; Birula, 1938: 110-111; Roewer, 1941: 159; Roewer, 1960: 12. Zerbina Karsch, 1880: 223 (Kraepelin, 1901: 10 tarafından sinonim yapılmıştır). Mesogaleodes Heymons, 1902: 12-13 (Roewer, 1934: 505 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodes (Galeodes) Olivier: Birula, 1905b: 250; Turk, 1960: 109. Galeodibus Roewer, 1934: 511 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodora Rower, 1934: 513 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodenna Rower, 1934: 513-514 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodila Rower, 1934: 536; Roewer, 1960: 13 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodellus Rower, 1934: 537; Roewer, 1960: 15 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodarus Rower, 1934: 547-548 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodessus Rower, 1934: 549 (Turk, 1960: 109 tarafından sinonim yapılmıştır). Galeodes (Galeodellus) Roewer: Birula, 1938: 112; Turk, 1960: 109. Galeodes (Galeodenna) Roewer: Turk, 1960: 109.

Tip Türler: Galeodes için: Phalangium araneoides Pallas, 1772, Latreille, 1802: 61 tarafından yeniden taksonomik düzenleme yapıldı. Zerbina için: Gluvia gracilis C.L. Koch, 1848. Mesogaleodes için: Mesogaleodes heliophilus Heymons, 1902. Galeodibus için: Galeodes blanchardi Simon, 1891. Galeodora için: Galeodora distincta Roewer, 1934. Galeodenna için: Galeodes fischeri Hirst, 1908.

87

Galeodila için: Galeodila bengalica Roewer, 1934. Galeodellus için: Galeodes caspius Birula, 1890a. Galeodarus için: Galeodarus insidiator Roewer, 1934. Galeodellus için: Galeodessus taurus Roewer, 1934.

Dağılışı: Africa, Asya, güney-doğu Avrupa.

Vücudu büyük veya orta büyüklükte (72 mm kadar) olup, uzun ekstermitelidir. Vücut rengi çoğunlukla bozumsu kahverengi sarı, kum sarımsı veya kızıldır. Siyah bozumsu kahverenkli olanlara az rastlanır.

Keliserleri, sefalotoraks, pedipalp metatarsusları ve bacakları bozumsu kahverengi veya koyu bozumsu kahverengi renkli pigmentlerle kaplıdır. Abdomen tergitleri boyunca uzanan koyu renkli çizgi görülür.

Göz tümseği alın kenarının 1/3 veya 1/5’ini kaplar ve bu bölge çıplaktır. I. bacak tarsusu tırnaklı olup, tırnaklar kıllarla çevrilmiştir. Pedipalp metatarsusu uca doğru incelir ve uzun armut şeklinde tarsusla son bulur. II. ve III. bacak metatarsusu tek sıra halinde dizilmiş 5, femurda 1 diken bulunur. IV. bacak tarsusunun ventralinde özelleşmiş lanset şekilli kıllar bulunur.

Erkeklerin propeltidiumu dar, keliser parmaklarında dişilere göre daha az sayıda küçük dişler bulunur. Pedipalp dişilerle karşılaştırıldığında daha uzundur. Yürüme bacakları dişiye göre daha uzundur. Tarsus tabanları pullar şeklinde ve büyük bir kısmı neşter şeklinde genişlemiş basillerden oluşur. Malleoli uzun ve genişçedir. Genital sternit iki küçük parçaya ayrılmış olup, bir çizgi ile ayrılmış gibi görünür. Abdominal sternitlerde ktenidia bulunur.

88

Erkekte hareketsiz parmağın dip kısmında lanset şeklinde flagellum bulunur. Flagellum, üst kenarı asimetrik şekilde genişlemiş, alt tarafı düz kepçe şeklindedir. Flagellumun iç kısmı veya kenarları yumuşak tüycüklerle kaplı olup, arka kısmında tek sıra halinde, uçları sivri olmayan 2-4 dikencik yer alır.

Dişilerde propeltidium geniş; keliser parmaklarında güçlü ve büyük dişler bulunur. Hareketsiz parmak basalında flagellum bulunmaz. Pedipalp ve yürüme bacakları erkeğe göre kısadır. IV. bacak tarsus ventrali basit kıllarla örtülüdür. Malleoli kısa ve küçük yapıdadır. Genital segment tek parça halinde ve büyüktür. Abdominal segmentlerin ventralinde ktenidia bulunmaz.

Galeodes Olivier Cinsinin Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Galeodes cinsinin dünyadaki dağılışı Rhagodes’in dağılışına benzerdir (Pocock, 1897). Galeodes Palearktik olup, dağılışı Somali’ye kadar uzanır.

Bu cinse ait bugüne kadar Kuzey Afrika’dan Sudan ve Kilimanjaro (Tanzanya)’ya kadar, Balkanlarda, Orta Asya’da; Orta Doğu’da, Güney ve Doğu Avrupa’dan Hindistan’a kadar dağılış gösteren 174 tür tavsif edilmiştir. Hali hazırda altcinsi tanımlanmamıştır.

Türkiye’den tanımlanmış 31 türün 16 tanesini Galeodes cinsine ait türler teşkil eder. Güneydoğu Anadolu’dan Galeodes armeniacus Birula, G. gromovi Harvey, G. ruptor Roewer, G. sulfuripes Roewer, G. toelgi Werner ve G. taurus Roewer türleri tanımlanmıştır.

89

Galeodes cisine bağlı türler Türkiye’de oldukça yaygın bir şekilde bulunmaktadır (Şekil 4.46).

Şekil 4. 46. Galeodes cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı.

Sistematik Notlar

Olivier (1791b), Phalangium aranoides Pallas ve P. setigera Olivier türlerini yeni tanımladığı Galeodes genusunun altında toplamıştır.

Türkiye’den Galeodes cinsine ait 22 tür kaydı verilmiştir. Bu türlerin 16 tanesinin tip lokalitesi Türkiye olup, bunların 11 tanesi Roewer (1934, 1941, 1961a) tarafından tanımlanmıştır. Roewer (1934) bunlardan 7 türe sadece teşhis anahtarında yer vermiş ve tam deskripsiyonunu yapmamıştır. Ancak tanımlanmış 11 türden sadece 1 türün erkeğinden detaylı bir şekilde deskripsiyon yapılmıştır. Roewer (1934, 1941, 1961a) Galeodes türlerini teşhis ederken metatarsus ve tarsus bacak segmentlerindeki diken formulasyonunu kullanmıştır. İncelenen örneklerde bir bacağındaki diken formulasyonu diğerininkinden farklı olan bireyler bulunmaktadır. Bunun yanı sıra özellikle tanımladığı türlerde renk-desen ile ilgili çok az veya

90

yetersiz bilgi vermiştir. Bu bakımdan Türkiye’de dağılış gösteren Galeodes cinsine ait türlerin teşhisi oldukça zordur. Toplanan materyalin tip materyal ile karşılaştırıldığında ancak teşhis edilebileceğini düşünüyoruz.

Tür: Galeodes araneoides (Pallas)

Phalangium araneoides Pallas 1772: 37, levha III, şekiller 7-9; Fabricius 1781: 549; Fabricius 1787: 347; Fabricius 1793: 431. Galeodes araneoides (Pallas): Olivier 1791b: 579, 580; Lamarck 1801: 176;Latreille 1806: 133-136; Olivier 1807: 443, levha 42 şekil 3; Latreille 1810: 425; Leach 1814: 418; Lamarck 1818: 79; Duméril 1820: 76; Dugès ve Edwards 1836: levha 20 şekil 1, 1a-f, levha 20 şekiller 1a, 1a-b; Guerin-Meneville 1838b: 11, levha 4, şekil 4a-d; Lamarck 1838: 106-107; Lamarck 1839: 300-301; C.L.Koch 1842: 353; Gervais 1844: 88; C.L. Koch 1848: 83-85, şekil 1475; C.L. Koch 1850: 97; Dufour 1861: 383-384; Wood 1863: 679; Butler 1873: 418-419; Pavesi 1876: 73; C.L. Koch 1878: 38; Simon 1879a: 99-100; Simon 1879b: 77; Croneberg 1887: 163-164; Pocock 1889: 118; Walter 1889: 1096; Birula 1890b: 66-68, şekiller 11-12; Birula 1892: 687-688; Simon 1892: 7; Birula 1893: 82-87; Hansen 1893: 185, 187; Birula 1895: 293-324, şekiller 1-12; Kraepelin 1899a: 202; Kraepelin 1899b: 376; Kraepelin 1901: 18; Börner 1902: şekil 3; Birula 1905a: 405-406; Birula 1905b: 251-252; Werner 1905: 113; Tullgren 1907: 1-2; Kraepelin 1908: 211; Birula 1912: 296-312; Penther 1913: 107; Birula 1924: 227-235; Birula 1925: 192-200, şekiller 2, 3b, 4b, 5b, 6b; Morin 1928: 85; Birula 1929a: 161- 168; Birula 1929b: 282; Pawlowsky ve Stein 1930a: 158-163, şekil 1; Pawlowsky ve Stein 1930b: 8-15, şekil 1-4; Pawlowsky 1932: şekil 10; Roewer 1932: şekiller 20, 35- 37, 45, 47-49, 80; Kästner 1933-1935: şekiller 268, 294, 309, 321, 326, 338, 341, 354- 355, 358-359; Roewer 1933: şekiller 193-201, 207-209, 315-316, 319; Roewer 1934: 526-527, şekil. 360; Birula 1938: 116-118, şekiller 74b, 75a-b; Roewer 1941: 159; Vachon 1945: 476, 477, 480, şekiller 5-9; Vinagradov 1948: 293, şekil 187; Kobakhidze 1949: 300; Millot ve Vachon 1949: şekil 249; Crome 1959: şekil 60; Roewer 1959: 35; Levy ve Shulov 1964: 109; Savory 1964: şekil 187 (as aranoides [sic]); Cloudsley-Thompson 1968: 108, 110, 114; Cloudsley-Thompson 1977: 67; Savory 1977: şekil 101; Aliev 1978: 19; Aliev 1981: 10; Aliev ve Gadzhiev 1983: 44- 45; Aliev 1984b: 22; Gromov ve Kopdykbaev 1994: 22. Solpuga arachnodes Lichtenstein 1796: 217; Lichtenstein ve Herbst 1797: 37, levha I şekil 2 (Latreille 1806: 133 tafından sinonim yapılmıştır). Solpuga persica Lichtenstein, Lichtenstein ve Herbst 1797: 35-37; Gervais 1844: 88; Butler 1873: 418 Solpuga araneoides (Pallas): Leach 1815: 392. Galeodes araneoides (Pallas)?: Bernard, 1893: 441, şekil 7. Galeodes hector Pocock 1895: 78-79 (Kraepelin, 1901: 12 tarafından sinonim yapılmıştır).

91

Galeodes araneoides araneoides (Pallas): Kraepelin 1899a: 202 [=G. araneoides typicus]; Kraepelin 1901: 19; Heymons 1902: 4-5; Birula 1905b: 251-252; Zilch 1946: 142. Galeodes aff. araneoides (Pallas): Kraepelin 1899b: 376. Galeodes araneoides persicus (Lichtenstein): Birula 1905b: 252.

Tip lokalitesi: Phalangium araneoides: tip lokalitesi bilinmiyor; Solpuga arachnodes Volgograd yakınları Rusya; Solpuga persica: İran; Galeodes hector: İzmir [=Smyrna], İzmir, Türkiye, Muğla, Türkiye.

Dünyadaki Dağılışı: Mısır, İsrail, Suriye, Irak, İran, Türkiye, Ermenistan, Azerbaycan, Ukrayna, Rusya, Kazakistan, Türkmenistan, Afganistan.

İncelenen materyal: 4 lokaliteden 200 (25 ♂♂; 27 ♀♀; 148 juvenil) örnek (Çizelge 4. 4).

92

Çizelge 4. 4. İncelenen Galeodes araneoides (Pallas) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik 39°55’58.2”N A.V. Gromov ve Galeodes araneoides AMNH 6 10 18 34 Iğdır 12-13.06.2007 869 m 44°08’01.3”E H. Koç 39°53’59.2”N A.V. Gromov ve Galeodes araneoides AMNH 10 5 73 88 Iğdır, Gürgen 15.06.2007 889 m 44°18’12.3”E H. Koç 39°50’42.7”N Galeodes araneoides AMNH 4 7 30 41 Iğdır, Aralık A.V. Gromov 17.06.2007 927 m 44°28’01.3”E 40°01’50.3”N A.V. Gromov ve Galeodes araneoides AMNH 5 5 27 37 Iğdır, Çalpala 18-19.06.2007 925 m 43°51’21.8”E H. Koç TOPLAM 25 27 148 200

93

Şekil 4. 47. ♂ Galeodes araneoides (Pallas) (foto. A.V. Gromov).

Erkeklerin keliserinde koyu sarı zemin üstünde flagellum ucuna kadar uzanan 3 çizgi bulunur. Gözün arka tarafından propeltidium posterior ucuna uzanan sarı renkli çizgi yer almakta ve bu çizginin çevresi açık renklidir. Propeltidiumun sol-sağ tarafının orta ve ön uç kısımları siyahımsı kahverengi, göz tümseği siyahtır. Pedipalp metatarsusu kahverengimsi siyahtır (Şekil 4.47). Pedipalpin diğer segmentleri ve ekstremiteler koyu sarıdır. Abdomen ventrali, malleoli ve koksa sarıdır. Abdomen dorsalinde torakstan başlayıp abdomen ucuna uzanan gri zemin üzerine siyah band bulunur.

Dişinin renklenmesi erkekte olduğu gibidir (Şekil 4.48).

94

Şekil 4. 48. ♀ Galeodes araneoides (Pallas) (foto. A.V. Gromov).

İncelenen erkek ve dişi örneğe ait diken formulasyonları çizelge 4.5’de ve ölçümler çizelge 4.6‘da verilmiştir.

Çizelge 4. 5. ♂ ve ♀ Galeodes araneoides (Pallas) türünde diken formulasyonu (Iğdır, Gürgen).

♂ tarsus metatarsus ♀ tarsus metatarsus II. bacak 1.2.2/2 1.1.2.2 1.2.2/2 1.1.1.2.2 III. bacak 1.2.2/2 1.1.2.2 2.2.2/2 1.1.1.2 IV. bacak 2.2.2/2/0 1.2.2 2.2.2/2/0 1.2.2

95

Çizelge 4. 6. ♂ ve ♀ Galeodes araneoides (Pallas) türünde morfometrik ölçüm (Iğdır, Gürgen). ♂ Uzunluk Genişlik 48,0 mm - Keliser 13,0 mm 5,0 mm Propeltidium 8,0 mm 9,5 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 7,0 mm 21,5 mm 19,5 mm 13,5 mm 3,5 mm I. bacak 6,5 mm 15,5 mm 13,0 mm 8,5 mm 4,1 mm II. bacak 11,0 mm 8,5 mm 10,0 mm 7,7 mm 4,4 mm III. bacak 14,5 mm 11,0 mm 11,5 mm 9,3 mm 4,2 mm IV. bacak 20,0 mm 16,0 mm 17,0 mm 12,3 mm 7,0 mm ♀ Uzunluk Genişlik 57,0 mm - Keliser 20,0 mm 9,0 mm Propeltidium 8,7 mm 13,5 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 11,0 mm 19,0 mm 17,2 mm 13,7 mm 3,3 mm I. bacak 10,5 mm 11,8 mm 12,5 mm 8,4 mm 3,6 mm II. bacak 11,5 mm 7,5 mm 9,0 mm 7,0 mm 4,0 mm III. bacak 14,5 mm 8,5 mm 11,5 mm 8,8 mm 4,0 mm IV. bacak 19,0 mm 14,8 mm 15,5 mm 12,0 mm 6,0 mm

Sistematik Notlar

Pocock (1895) Galeodes hector türünü Bodrum (Muğla)’dan tanımlamıştır. Daha sonra bu tür Kraepelin (1901) tarafından G. araneoides türünün sinonimi yapılmıştır. Pocock (1895) türün deskripsiyonunda sadece ölçüme yer vermiş, renk-desene yer vermemiştir. Bulgularımız Pocock (1895)’e uygundur (Çizelge 4.6). İncelenen örnekler Heymons (1902)’nin vurguladığı diken formulasyonuna sahiptir (Çizelge 4.5).

Ancak araştırma sahasından toplanan örneklerde [16 lokaliteden 113 (13 ♂♂; 18 ♀♀; 82 juvenil) örnek] pedipalp, ekstremit renklenmesi ve vücudun zemin rengi farklı olan örneklere rastlanılmıştır (Şekil 4.49, Çizelge 4.7). Bunlar Galeodes sp. aff. araneoides olarak isimlendirilmiştir.

96

Çizelge 4. 7. İncelenen Galeodes sp. aff. araneoides (Pallas) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Düzenli 37°10’06.3”N A.V. Gromov AMNH 1 - - 1 10.06.2007 541 m araneoides yakınları 39°12’38.0”E ve H. Koç A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. 36°49’53.8”N AMNH - - 1 1 Şanlıurfa, Tektek Dağları H. Koç ve E.A. 16-17.5.2007 426-462 m araneoides 39°12’10.1”E Yağmur A.V. Gromov Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Birecik'in ca. 37°00’38.5”N AMNH - - 1 1 ve E.A. 23.05.2007 677 m araneoides 20 km doğusu 38°11’42.4”E Yağmur A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Ceylanpınar'ın 37°04’34.2”N AMNH - - 1 1 E.A. Yağmur 19.05.2007 484 m araneoides kuzeyi 39°52’34.5”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. Şırnak, Başaran'ın 37°28’27.1”N A.V. Gromov AMNH 1 - - 1 25.06.2007 1161 m araneoides güneydoğusu 43°08’04.1”E ve H. Koç A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Birecik'in 36°57’33.4”N AMNH - 1 4 5 E.A. Yağmur 15.05.2007 388 m araneoides güneyi 38°00’45.9”E ve H. Koç A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Ceylanpınar, 36°50’58.0”N AMNH - 1 5 6 H. Koç ve E.A. 19.05.2007 424 m araneoides Şeyh Nasır Kanyonu 39°45’57.3”E Yağmur A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Akçakale, 36°51’04.3”N AMNH 1 - 18 19 H. Koç ve E.A. 21.05.2007 388-410 m araneoides Üçtepe Dağları 38°48’34.7”E Yağmur A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. 36°50’40.7”N AMNH - 1 4 5 Şanlıurfa, Edebey H. Koç ve E.A. 21-22.05.2007 532 m araneoides 38°40’57.8”E Yağmur

97

Çizelge 4. 7‘nin devamı

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik A.V. Gromov, Galeodes sp. aff. Şanlıurfa, Suruç, 36°54’27.7”N AMNH 4 3 17 24 H. Koç ve 22.05.2007 492 m araneoides Aydınlı 38°34’40.8”E E.A. Yağmur Galeodes sp. aff. Şanlıurfa,Birecik'in 37°03’23.0”N A.V. Gromov AMNH 2 1 20 23 09.06.2007 670 m araneoides 10 km doğusu 38°07’09.5”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. Şanlıurfa,Tek Tek 37°09’30.6”N A.V. Gromov AMNH - 2 3 5 10.06.2007 550 m araneoides Dağları'nın kuzeyi 39°13’36.0”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. Şanlıurfa,Tek Tek 37°10’08.8”N A.V. Gromov AMNH 1 4 2 7 10.06.2007 555 m araneoides Dağları'nın kuzeyi 39°13’40.2”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. Şanlıurfa,Tek Tek 37°09’49.7”N A.V. Gromov AMNH 1 4 4 9 10.06.2007 544 m araneoides Dağları'nın kuzeyi 39°13’38.5”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. 37°18’27.6”N A.V. Gromov AMNH 1 - 2 3 Hakkari, Güzeldere 25.06.2007 1161 m araneoides 43°27’19.3”E ve H. Koç Galeodes sp. aff. Mardin, Merkez, 37°16’00.8”N A.V. Gromov AMNH 1 1 - 2 27.06.2007 663 m araneoides Yolbaşı 40°48’00.0”E ve H. Koç TOPLAM 13 18 82 113

98

Şekil 4. 49. ♂ Galeodes sp. aff. araneoides’de vücut renklenmesi (Şanlıurfa, Akçakale, Üçtepe).

Tür: Galeodes sp. aff. conversus Roewer

Galeodes conversus Roewer, 1934: 531; Whittick, 1939: 446; Roewer, 1941: 161; Zilch, 1946: 143.

Tip lokalitesi: İzmir (Smyrna olarak), İzmir, Türkiye (tip lokalitesi Zilch, 1946 tarafından kısıtlanmıştır).

Dağılışı: Türkiye, Azerbaycan.

İncelenen materyal: 7 lokaliteden toplam 111 (25 ♂♂; 31 ♀♀; 55 juvenil) örnek (Çizelge 4.8).

99

Çizelge 4. 8. İncelenen Galeodes sp. aff. conversus Roewer türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik 38°20’17.0”N Galeodes sp. aff. conversus AMNH - 1 - 1 Zernek Barajı A.V. Gromov 22.06.2007 1960 m 43°45’50.5”E 39°53’59.2”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH 1 - 5 6 Iğdır, Gürgen 15.06.2007 889m 44°18’12.3”E ve H. Koç 39°47’12.3”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH - 5 5 10 Iğdır, Yenidoğan 16-17.05.2007 1563 m 44°23’36.9”E ve H. Koç 40°01’50.3”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH - 1 12 13 Iğdır, Çalpala 18-19.06.2007 925 m 43°51’21.8”E ve H. Koç 38°59’26.2”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH 7 13 8 28 Van, Muradiye 19-20.06.2007 1680 m 43°44’33.9”E ve H. Koç 38°56’49.3”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH - 1 3 4 Van Gölü'nün kuzeyi 20.06.2007 1706 m 43°09’59.9”E ve H. Koç 38°20’55.1”N A.V. Gromov Galeodes sp. aff. conversus AMNH 17 10 22 49 Van, Çavuştepe 21-22.05.2007 1794 m 43°28’32.7”E ve H. Koç TOPLAM 25 31 55 111

100

Erkekte pedipalp tarsusu sarı; metatarsus, tibia ve femur dorsalı ve distal yarısı siyahımsı kahverengi, femurun proksimal yan tarafları ve eklem yerine yakın kısımlar koyu sarıdır. Ekstremitelerin koksaları ve segmentlerin eklem yerleri sarı, tibia ve metatarsusları ise siyahımsı kahverengidir. Toraks ve abdomen dorsali koyu kahverengi-siyah olup, torakstan abdomen ucuna kadar uzanan siyah band belirgin değildir (Şekil 4.50).

Keliser dorsalde flagellum ucuna kadar siyahımsı kahveregi olup, siyah renkte 3 çizgi ayırt edilir. Keliserin diğer kısımları koyu sarıdır. Göz tümseği siyahtır. Propeltidium yanları ve dış lop siyahımsı kahverengi, gözün arka kısmından geriye doğru genişleyen açık renkli kısımlar vardır.

Şekil 4. 50. ♂ Galeodes sp. aff. conversus Roewer (Van, Muradiye).

101

Şekil 4. 51. ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer (Van, Muradiye).

Dişide keliser dorsalinde koyu sarı zemin üzerinde 3 çizgi belirgindir. Propeltidium ve ekstremitelerin genel rengi erkekte olduğu gibi, ancak ekstremitelerin rengi erkeğe göre daha açıktır. Koksa ve abdomenin ventrali sarıdır. Torakstan başlayan siyah band belirgin bir şekilde abdomen dorsalinde gri zemin üzerinde anüste sonlanır (Şekil 4.51).

İncelenen erkek ve dişi örneğe ait ölçümler çizelge 4. 9‘da diken formulasyonları çizelge 4. 10‘da verilmiştir.

102

Çizelge 4. 9. ♂ ve ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer türüne ait morfolojik ölçümler (Iğdır, Yenidoğan).

♂ Uzunluk Genişlik 43,0 mm - Keliser 11,6 mm 5,0 mm Propeltidium 6,6 mm 8,5 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 8,0 mm 19,0 mm 17,0 mm 10,0 mm 3,0 mm I. bacak 6,8 mm 13,5 mm 12,0 mm 7,7 mm 3,5 mm II. bacak 9,0 mm 7,0 mm 8,5 mm 6,3 mm 3,5 mm III. bacak 11,0 mm 9,2 mm 9,5 mm 7,7 mm 4,0 mm IV. bacak 16,0 mm 14,5 mm 14,0 mm 11,0 mm 6,4 mm ♀ Uzunluk Genişlik 46,0 mm - Keliser 12,8 mm 6,5 mm Propeltidium 6,0 mm 9,5 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 7,5 mm 11,7 mm 11,3 mm 9,6 mm 2,7 mm I. bacak 7,5 mm 9,5 mm 8,5 mm 5,8 mm 3,0 mm II. bacak 8,0 mm 4,5 mm 6,3 mm 5,0 mm 3,0 mm III. bacak 10,5 mm 6,0 mm 7,8 mm 6,5 mm 3,0 mm IV. bacak 14,0 mm 10,2 mm 11,2 mm 8,7 mm 5,5 mm

Çizelge 4. 10. ♂ ve ♀ Galeodes sp. aff. conversus Roewer türüne ait diken formulasyonu (Iğdır, Yenidoğan).

♂ tarsus metatarsus ♀ tarsus metatarsus II. bacak 1.2.2/2 1.1.1.2.2 2.2.2/2 1.1.1.2.2 2.2.2/2 veya 2.2.2/2 1.1.1.2 III. bacak 1.2.2/1 1.1.1.2.2 IV. bacak 2.2.2/2/0 1.2.2 2.2.2/2/0 1.2.2

Sistematik Notlar

Tür Roewer (1934) tarafından 5 dişi örnek ile İzmir’den tanımlanmıştır. Roewer (1934) sadece teşhis anahtarına yer vermiş, deskripsiyonu hangi karakterlere göre yaptığını yazmamıştır. İncelenen örnekler tayin anahtarına göre teşhis edilmiştir. Türkiye faunasından

103

tanımlanan ve kayıt verilen türler incelendiğinde, en yakın tür G. conversus’tur. Gece arazisinden elde edilen G. sp. aff. conversus türü G. araneoides türü ile aynı habitattan (Iğdır, Gürgen) yakalanmıştır.

Tür: Galeodes toelgi Werner

Galeodes tölgi Werner, 1922: 144-145.

Tip lokalitesi: Gavur Dağları (Amanos Dağları) (Hatay, Türkiye).

Dağılışı: Türkiye.

İncelenen materyal: 15 lokaliteden toplam 37 (11 ♂♂; 10 ♀♀; 16 juvenil) örnek (Çizelge 4.11).

Erkekte pedipalp ve ekstremiteler turuncudur (Şekil 4.52). Abdomen dorsali koyu gri olup, zemin üzerine siyah band bulunur. Abdomen ventrali, koksalar ve malleoli sarıdır. Keliserde turuncu zemin üzerinde flagellum ucuna kadar uzanan 3 tane belirgin olmayan çizgi bulunur. Göz tümseği siyahtır. Propeltidiumu gözün arka kısmından posteriore doğru ikiye ayıran hat belirgin değildir. Propeltidiumun tamamı grimsi kahverengidir.

104

Çizelge 4. 11. İncelenen Galeodes toelgi Werner türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik Gaziantep, Yamaçoba, 1 km 37°10’30.6”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH - - 1 1 01.07.2007 1138 m doğusu 37°06’07.9”E Koç Gaziantep, Merkez, Karataş 37°01’25.0”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 1 - - 1 yakınları kuzey yamaçları, yol 15.05.2007 903 m 37°22’57.5”E Koç kenarı Kilis, Hasancalı, 2 km 36°52’47.2”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH - - 1 1 02.06.2007 755 m güneybatısı 36°47’42.4”E Koç Kilis, Çangallı Ziyaret 36°42’53.8”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 1 - - 1 09.06.2007 617 m Tepesi'nin güney yamaçları 37°33’15.6”E Koç 36°25’41.3”N Galeodes toelgi AMNH 1 - - 1 Hatay, Reyhanlı, Ortaoba A.V. Gromov 31.05.2007 200 m 36°14’14.5”E 36°43’29.2”N A.V. Gromov, H. Galeodes toelgi AMNH 1 1 - 2 Kilis, Çangallı Ziyaret Tepesi 05.06.2007 596 m 37°33’09.4”E Koç ve M. Yalçın 38°32’52.6”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 2 5 3 10 Bitlis, Kıyıdüzü'nün güneyi 20.06.2007 1702 m 42°21’18.6”E Koç 37°03’39.2”N A.V. Gromov, H. Galeodes toelgi AMNH - 1 2 3 Gaziantep, İslahiye, Hanağzı 25-26.05.2007 538-559 m 36°36’24.6”E Koç ve E.A. Yağmur 37°03’38.9”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 2 - - 2 Gaziantep, İslahiye, Hanağzı 01.06.2007 559 m 36°36’27.6”E Koç Kilis, Hasancalı, 2 km 36°52’47.2”N A.V. Gromov, H. Galeodes toelgi AMNH 1 1 2 4 26-27.05.2007 755 m güneybatısı 36°47’42.4”E Koç ve E.A. Yağmur Hatay, Reyhanlı, Kavalcık 36°14’49.6”N Galeodes toelgi AMNH - - 2 2 A.V. Gromov 27.05.2007 262 m yakınları 36°37’16.1”E Gaziantep Üniversitesi Kampüs 37°02’10.0”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 1 - 1 2 08.06.2007 931 m alanı 37°18’23.3”E Koç Gazinantep, Merkez, 37°01’33.0”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH - - 2 2 08.06.2007 858 m Düztepe'nin güneyi 37°22’25.8”E Koç Şanlıurfa, Karacadağ'ın güney 37°32’26.7”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH - 1 1 2 11-12.06.2007 1303 m yamaçları 39°49’55.1”E Koç 38°26’59.4”N A.V. Gromov ve H. Galeodes toelgi AMNH 1 1 1 3 Diyarbakır, Hani, Kalaba 28.06.2007 1200 m 40°26’36.6”E Koç TOPLAM 11 10 16 37

105

Şekil 4. 52. ♂ Galeodes toelgi Werner (Kilis, Çangallı Ziyaret Tepesi).

Dişinin renklenmesi erkekte olduğu gibidir (Şekil 4. 53).

Şekil 4. 53. ♀ Galeodes toelgi Werner (Kilis, Çangallı Ziyaret Tepesi).

106

İncelenen erkek ve dişi örneğe ait diken formulasyonları çizelge 4.12’de ve morfolojik ölçümler çizelge 4.13‘de verilmiştir.

Çizelge 4. 12. ♂ ve ♀ Galeodes toelgi Werner türüne ait diken formulasyonu (Bitlis, Tatvan).

♂ tarsus metatarsus ♀ tarsus metatarsus II. bacak 1.2.2/2 1.1.1.2.2 2.2.2/2 1.1.1.2.2 III. bacak 2.2.2.1/2 1.1.1.2.2 2.2.2/2 1.1.1.2 2.2.2/2/0 veya 2.2.2/2/0 1.2.2 1.2.2 IV. bacak 1.2.2.2/2/0

Çizelge 4. 13. ♂ ve ♀ Galeodes toelgi Werner türüne ait morfolojik ölçümler (Bitlis, Tatvan).

♂ Uzunluk Genişlik 43,0 mm - Keliser 11,6 mm 4,3 mm Propeltidium 6,2 mm 8,0 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 5,5 mm 16,5 mm 19,5 mm 11,7 mm 3,5 mm I. bacak 7,5 mm 11,5 mm 13,0 mm 7,0 mm 3,6 mm II. bacak 8,5 mm 7,0 mm 10,0 mm 6,2 mm 4,0 mm III. bacak 10,2 mm 11,0 mm 9,0 mm 7,8 mm 4,3 mm IV. bacak 13,8 mm 16,0 mm 13,3 mm 10,8 mm 7,4 mm ♀ Uzunluk Genişlik 45 mm - Keliser 12,7 mm 6,5 mm Propeltidium 6,3 mm 10,2 mm Ekstremiteler Koksa Femur Tibia Metatarsus Tarsus Pedipalp 6,0 mm 12,0 mm 11,6 mm 9,0 mm 3,0 mm I. bacak 7,5 mm 8,0 mm 8,5 mm 5,5 mm 3,1 mm II. bacak 8,5 mm 5,6 mm 6,0 mm 5,2 mm 3,2 mm III. bacak 10,5 mm 7,0 mm 8,3 mm 6,5 mm 3,5 mm IV. bacak 14,5 mm 10,5 mm 12,0 mm 9,1 mm 5,5 mm

Erkekte keliser uzunluğu/keliser genişliği oranı 2,70; dişide ise 1,95’dir. Erkekte keliser uzunluğu/pedipalp tibiası uzunluğu oranı 0,59; dişide ise 1,09’dur.

107

Sistematik Notlar

Werner (1922) tarafından Gavur Dağları’ndan tanımlanmıştır. Türün dağılışı Hatay’dan Van Gölü’ne kadar olan alandır. Örnekler Alexandr V. Gromov tarafından teşhis edilmiştir. Werner (1922) söz konusu türü G. graecus C.L. Koch ile karşılaştırmış, bazı ölçümler almış ve bu ölçümlere göre, keliser uzunluğu/keliser genişliği ve keliser uzunluğu/pedipalp tibiası uzunluğu gibi oranları ortaya koymuştur. Bu oranlar bizim bulgularımızla uyuşmamaktadır. Bu oranların konstant olmadığını düşünüyoruz. Söz konusu tür deskripsiyonu yapıldıktan sonra ilk defa bulunmuştur.

108

Cins: Paragaleodes Kraepelin Paragaleodes Kraepelin 1899a: 203-204; Kraepelin 1901: 22; Birula 1938: 149-150; Turk 1960: 109. Galeodes (Paragaleodes) Kraepelin: Birula 1905b: 250, 256.

Tip Tür: Galeodes scalaris C.L. Koch, 1842 (Harvey (2002), taksonomik düzenleme yaptı).

Dünyadaki Dağılışı: Etiopya, Moritanya, Türkmenistan, İsrail, Suriye, Irak, İran, Azerbaycan, Tunus, Cezayir, Fas, Mısır, Sudi Arabistan, Yemen, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan.

Paragaleodes Kraepelin Cinsinin Genel Özellikleri

Vücut orta büyüklükte (30-52 mm arasında) olup, Galeodes cinsine göre kısa ekstremitelidir; rengi çoğunlukla bozumsu kahverengi sarı, kum sarısı veya sarımsı-kızıldır. Keliserleri, pedipalpler ve sefalotoraks genelde hafif bozumsu kahverengi pigmentlidir. Her zaman abdomenin dorsali boyunca geniş, koyu ve siyah band görülür. Bazen tüm vücut ve ekstremiteleri, özellikle arka bacakları, altın sarısı veya kükürt sarısı, bazen de beyazımsı kılcıklarla yoğun bir şekilde örtülmüştür. Göz tümseği nispeten küçük, alın kenarının 1/4-1/5’ini kaplamakta olup, çıplaktır. Abdomen solunum organları taraklı yapılarla örtülmüştür. I. bacak tarsusları, çok küçük, ucu oyuntulu kılcıklarla çevrilmiş kısa tırnaklıdır. Pedipalp uca doğru hafifçe incelmiş metatarsus ve kısa, oval şekilde tarsus ile son bulunur. Her iki eşeyin tarsusunda dikenler vardır. II. ve III. bacak metatarsusu üzerinde tek sıra halinde 5, femurda 1 diken bulunur. Genel olarak vücut küçük ve ekstremiteler kısadır. Abdomenin 5. segmentinde çoğunlukla ktenidia bulunur. Flagellum erkeğin üst keliser parmakların dip kısmında kaşık şeklinde

109

olup, iç tarafı yumuşak, dibe doğru kısalan sivri uçlu kılcıklarla kaplıdır. Flagellumun arkasında 1-2 oldukça kalın ve uçları yuvarlak dikenler bulunur. Paragaleodes cinsine ait türler Galeodes cinsi türlere çok yakındır.

Paragaleodes Kraepelin Cinsinin Dünya ve Türkiye’de Dağılışı

Bugüne kadar kuzey Afrika’dan Fas ve Somali’ye kadar, Asya (Arabistan, Filistin, Suriye, Mezopotamya), İran ve Orta Asya’ya (Türkmenistan ve Orta Asya devletleri) yayılmış olan yaklaşık 12 tür tavsif edilmiştir (Harvey, 2003). Gece aktif olan diğer galeodidlerden farklı olarak, Paragaleodes cinsine ait türler günün en sıcak anında ortaya çıkarlar. Morfolojik ve ekolojik olarak bu cinsler birbirinden farklıdır.

Vücut kıllarının çok olması, açık renkte olması ve nispeten gözlerinin çok büyük olmaması, muhtemelen böyle bir yaşam tarzıyla ilişkilidir. Bu cinsin türleri killi toprağa sahip bozkırlarda veya kumlu çöllerde yaşamaktadır. Yüksek dağlarda çok nadir (P. spinifer) rastlanır ve sadece bozkır karakterli dağ eteklerinde bulunabilirler. Nemli iklimde yaşayan türleri de mevcuttur (P. melanopygus).

Dünyada Paragaleodes cinsine bağlı 12 tür dağılış göstermektedir (Harvey, 2003).

110

Sistematik Notlar

Roewer (1934) monografında, Paragaleodes cinsinin ayrı taksonomik kategoride sınıflandırılmasını kabul etmemektedir. Ayrıca Birula (1905b) Kraepelin’in tanımladığı Paragaleodes cinsinin ayrı bir taksonomik kategoriye sokulmasına karşı çıkmış, morfolojik ve ekolojik olarak ayrı olan bu tür galeodidlerin Galeodes cinsi altında altcins olarak verilmesinin daha uygun olduğunu ileri sürmüştür. Roewer (1934) bu cinsi sadece Galeodes cinsi altında incelemiştir. Son olarak Birula (1938) ise Paragaleodes’i ayrı bir cins olarak ele almıştır.

Şekil 4. 54. Paragaleodes cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı.

Türkiye’den şimdiye kadar Paragaleodes cinsi türlerden kayıt verilmemiş, ilk kez bu çalışma ile Türkiye’de de dağılış gösterdiği ortaya konmuştur. İncelenen örneklerden Paragaleodes cinsine ait 2 tür teşhis edilmiştir. Bu türler Türkiye’de Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni içine alan Suriye Sahası zoocoğrafik bölgesinde dağılış göstermektedir (Şekil 4.54).

111

Tür: Paragaleodes sp.

İncelenen materyal: 1 lokaliteden toplam 1 örnek: 1 ♀ (AMNH), Hatay, Aktepe, 36°41’30.2”N, 36°29’35.7”E, 242 m, 01.06.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

Genel Değerlendirme

Türkiye’ye yakın coğrafyalardan; Azerbaycan, Iran, Irak, Suriye ve İsrail’den; Paragaleodes fulvipes Birula, P. judaicus Kraepelin, P. melanophygus Birula, P. nesterovi Birula ve P. unicolor (Birula) türleri tanımlanmıştır. Bu türlerin deskripsiyonunun yapıldığı Kraepelin (1899a), Birula (1905a,b, 1916)’nın yayınları incelendiğinde ve söz konusu türlere dahil olmadığı tespit edilmiştir (Şekil 4.55). Konunun uzmanı olan A. V. Gromov (Almaata, Kazakistan) da örneği incelemiş ve yeni tür olabileceğini belirtmiş ancak St. Petersburg’daki (Rusya) Paragaleodes cinsine ait tip örneklerin incelenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Materyalin incelenmesi hususunda St. Petersburg Araknid müze koleksiyon müdürü ile irtibata geçilmiştir. Ancak tip materyalin Türkiye’ye gönderilemeyeceği hususu tarafımıza bildirilmiştir. Bu nedenle örnek teşhis edilememiştir. Ancak yeni bir tür olduğunu düşünmekteyiz. İlerde yapılacak daha fazla örnekleme ile açıklığa kavuşacaktır.

Söz konusu türün habitatı şekil 4. 56’daki gibidir.

112

Şekil 4. 55. ♀ Paragaleodes sp. (Hatay, Aktepe) (foto. A.V. Gromov).

Şekil 4. 56. Paragaleodes sp. habitatı (Hatay, Aktepe yakınları).

113

Tür: Paragaleodes unicolor (Birula)

Galeodes (Paragaleodes) unicolor Birula, 1905b: 268-269. Galeodes unicolor Birula: Roewer, 1934: 530; Levy ve Shulov, 1964: 109. Paragaleodes unicolor (Birula): Harvey, 2002: 453. Tip lokalitesi: Dezful (Disful), Khuzestan, İran.

Dağılışı: İran, İsrail.

İncelenen materyal: 7 lokaliteden toplam 20 (2 ♂♂; 5 ♀♀; 13 juvenil) örnek (Çizelge 4.14).

Vücudun genel rengi sarımsı; sefalotoraks, keliserler ve ekstremiteler tamamen sarımsı renktedir (Şekil 4.57). Abdomen dorsalinde boyuna sarımsı-gri renkte kıllanmış ve ayırt edilebilen band mevcuttur. Abdomende tergit segmentlerinin orta kısmında, ön köşelerinde, duman renginde kare şeklinde lekeler bulunur. Bu özellikler V. ve VI. tergitlerde daha barizdir.

Şekil 4. 57. ♀ Paragaleodes unicolor (Birula) (Şanlıurfa, Viranşehir, Gellegöç’ün güneydoğusu) (foto. H. Koç).

114

Çizelge 4. 14. İncelenen Paragaleodes unicolor (Birula) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Locality Lokalite Yükseklik leg. Tarih Şanlıurfa, Viranşehir, A.V. Gromov, 36°57’42.7”N Paragaleodes unicolor AMNH - - 1 1 Gellegöç’ün 490 m H. Koç ve E.A. 39°37’36.0”E güneydoğusu Yağmur 20.05.2007 A.V. Gromov, Şanlıurfa, Ceylanpınar’ın 37°04’29.5”N Paragaleodes unicolor AMNH - 1 - 1 469 m H. Koç ve E.A. Kuzeyi 39°52’28.4”E Yağmur 19.05.2007 Şanlıurfa, Birecik’in 10 37°03’23.0”N A.V. Gromov ve Paragaleodes unicolor AMNH - - 2 2 670 m km doğusu, çukur tuzak 38°07’09.5”E H. Koç 10-29.06.2007 Şanlıurfa, Birecik, ca. 20 37°00’38.5”N A.V. Gromov ve Paragaleodes unicolor AMNH - 1 - 1 677 m km doğusu 38°11’42.4”E E.A. Yağmur 23.05.2007 A.V. Gromov, 36°54’27.7”N Paragaleodes unicolor AMNH - 1 1 2 Şanlıurfa, Suruç, Aydınlı 492 m H. Koç ve E.A. 38°34’40.8”E Yağmur 22.05.2007 Şanlıurfa, Viranşehir, 37°09’52.0”N A.V. Gromov ve Paragaleodes unicolor AMNH 2 1 9 12 Düzenli yakınları, çukur 514 m 39°12’46.7”E H. Koç tuzak 11-12.06.2007 Mardin, Merkez, Akıncı Paragaleodes unicolor HKC - 1 - 1 - - E. A. Yağmur Köyü 08.08.2006 TOPLAM 2 5 13 20

115

Hareketsiz parmakta toplam 10 adet diş bulunur (Şekil 4.58). Parmağın ön ucundan geriye doğru 3. ve 6. dişler diğer dişlere göre büyük, diğer dişler aynı boyda ve bunlardan küçüktür. Hareketli parmakta 2 ana diş mevcut olup, parmağın dip kısmına yakın olanı diğer ana dişe göre büyüktür. İki ana diş arasında 3 adet ara diş bulunur. Ara dişlerden büyük ana dişe yakın olanı en küçüğüdür.

Şekil 4. 58. Keliserin dış-yandan görünüşü.

Şekil 4. 59. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

116

Sefalotoraksın ve keliserlerin renklenmesi şekil 4.59’daki gibidir.

a

b

Şekil 4. 60. a. oküler tüberkülün, b. abdominal segmentlerde yer alan stigmayı örten tarak şeklindeki yapılar.

Göz tümseği nispeten küçük, alın kenarının 1/5’ini kaplamakta olup, çıplaktır (Şekil 4.60a). Sadece gözün ön kısmında 2 adet uzun kıl bulunur (Şekil 4.60a). Abdomen solunum organları taraklı yapılarla örtülmüştür (Şekil 4.60b).

117

Şekil 4. 61. I. bacak tarsusunun görünüşü.

I. bacak tarsusları, çok küçük olup, ucu oyuntulu kılcıklarla çevrilmiş kısa tırnaklıdır (Şekil 4.61). Pedipalp uca doğru hafifçe incelmiş metatarsus ve kısa, oval şekilde tarsus ile sonlanır (Şekil 4.62).

Şekil 4. 62. Pedipalp femur, tibia ve tarsusun görünüşü.

II. ve III. bacakların metatarsusu 1.1.2, aynı bacakların tarsusu 2.2.2/2, IV. bacağın metatarsusu 1.1.2.2, tarsusu ise 2.2.2/2/0 diken formulasyonundadır. V. abdominal segmentin arka kenarında çok küçük, fakat bariz gelişmiş ktenidia bulunur.

118

Anal segment sadece üst kenarda küçük koyu lekelidir.

Paragaleodes unicolor (Birula) türüne ait habitat şekil 4. 63’teki gibidir.

Şekil 4. 63. Paragaleodes unicolor (Birula) habitatı (Şanlıurfa, Viranşehir, Gellegöç’ün güneydoğusu).

Paragaleodes unicolor (Birula) türü Türkiye’den ilk kez kayıt verilmektedir.

Tür: Paragaleodes nesterovi Birula

Paragaleodes nesterovi Birula, 1916: 72-74; Roewer, 1932: şekil 118. Galeodes nesterovi (Birula): Roewer, 1934: 532.

Tip lokalitesi: Wesne, Musul, Ninawa, Irak.

Dağılışı: Azerbaycan, Irak.

119

İncelenen materyal: 1 lokaliteden toplam 1 örnek; 1 ♂, (AMNH), Şırnak, Şırnak’ın 20 km güneydoğusu, Sini Dağı Dağı, 37°26’48.6”N, 42°39’55.1”E, 242 m, 26.06.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

Şekil 4. 64. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula (Şırnak’ın 20 km güneydoğusu, Sini Dağı) (foto. H. Koç).

Erkek bireylerde vücudun zemin rengi kırmızımsı; keliserler, sefalotoraks, pedipalpler ve extremiteler grimsi-kahverengidir. Gri renkli abdomen yüzeyi üzerinde sefalotoraks ve torasik segmentlerden başlayan abdomen dorsal segmentlerinden, abdomen bitimine kadar siyah, geniş band bulunur (Şekil 4.64). Tüm vücut (abdomen hariç) ve ekstremitler bazen kısa, bazen uzun kahverengi, bazen altın sarısı, kıl ve bazen de kalın kıllarla kaplıdır.

Pedipalp femuru, IV. bacağın femur, tibia ve metatarsusu ve I. bacak tibiası, kısa ve kalın olup, limon sarısı renktedir. Pedipalp, IV.

120

bacak ve I. bacakte yer alan diken ve dikensi yapılar kahverengimsi sarı veya altın sarısı olup, uç kısımları siyah değildir.

Sefalotoraksta, propeltidium geniş, ikizkenar yamuk şeklinde, arka tarafta daralmakta olup, sefalik lob küçük ve kısa, ön tarafı aşmaz, dışbükey, belirgin bir biçimde propeltidiumla açı teşkil eder.

Göz tüberkülleri siyah, geniş şekilde eliptik, gözler arasındaki mesafe gözlerin ölçüsünden daha azdır. Propeltidiumun ön ucu ve göz tüberkülleri kahverengi tüylerle kaplı, bu tüyler tabanda kalın olup, iç tarafta ve önde fark edilir şekilde eğridir.

Keliserler dipte şişkin, kademeli olarak daralan uzamış parmakla sonlanır. Keliser üzerinde çok sayıda diken ve kıllar mevcuttur. Sabit parmak keliserin 1/3’ünden biraz uzun olup, dış tarafta 8 veya 11 küçük dişlerden oluşan sıra bulunur. 3. ve 5. dişler arasında yalnız bir diş mevcut olup, bu dişin arka tarafında belirgin bir boşluk vardır.

Flagellum tamamı kısa saplı flagellum bu sapın iki katı kadardır. Flagellumun geniş kısmı simetrik, lanset şekilli, çok kısa uç kısma sahip olup, dip kısımda yavaş yavaş kalınlaşır. Flagellumun dip kısmında arka tarafta, düz bir diken bulunur. Bu diken ön tarafa doğru olup, flagellumun dip kısmından uç kısmına kadar uzanır.

Ktenidia çok belirgin ve ayırt edici bir özellik gösterir. Kısa, geniş, kürek şeklinde, çok kısa sapı vardır. Her bir ktenidia distalde uçları hafif kıvrılmış miğfer şeklindedir (Şekil 4.65). V. abdominal sternitin arka kısmında, tek sıra halinde, abdomenin orta kısmında her bir tarafta beş ktenidia bulunur. Ktenidianın genel rengi soluk kahverengidir.

121

Ktenidianın sap kısmı soluk renkli, miğfer şeklinde olan kısmı ise beyazdır.

Şekil 4. 65. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula türünün abdominal segmentinde bulunan ktenidia yapısı (Birula, 1916’dan değiştirilerek).

Pedipalp ve ekstremiteler oldukça uzun olup, kısmen kalınlaşmıştır; pedipalp femurunun alt kısmında soluk kahverengi tüyler, distal kısmın yarısında düzensiz şekilde düzenlenmiş, fakat pedipalp tibiasında 3 boyuna sıra şeklindedir. Pedipalp metatarsusu distalde hemen hemen daralır, kenarları birbirine paralel şekilde, çok az indirgenmiş, her bir kenarın aşağısında bir sıra kalın diken mevcuttur. Bu dikenler arasında eklem yerlerinin alt tarafında birkaç tane çubuk şekilli kıl mevcuttur. Bu yapılar dikenlerden kısa değildir. Pedipalp tarsusu kısa ve konik şekillidir. I. bacak çifti tarsusu silindirik şekilde olup, bir çift belirgin tırnak bulunur.

122

Bacaklardaki diken formulasyonu çizelge 4.15’deki gibidir.

Çizelge 4. 15. ♂ Paragaleodes nesterovi Birula türünün bacak eklemlerinde bulunan diken formulasyonu.

Tibia Metatarsus Tarsus II. ve III. Segmentin alt tarafında 1 (son tarafta) 1.1.1.1.1 bacak 2.2.2/2 Segmentin üst tarafında 2.2.2 1.1.2 Segmentin alt tarafında 0 0 IV. bacak 2.2.2./2/0 Segmentin üst tarafında 2.2.2 1.1.2.2

Bütün bacakların metatarsusunda bulunan dikenler uzun ve düzgün bir şekildedir. Tarsus segmentlerinde dikenlerin boyu daha kısadır. IV. bacak tarsusunun ventralinde birbiri üstüne dizilmiş, kısa, kalın, genişçe, lanset yapısında dikensi yapılar vardır. Bu yapının her biri dip kısmı kısa, uç tarafı ise kısa sivri uçludur.

Paragaleodes nesterovi Birula türü Türkiye’den ilk kez kayıt verilmektedir.

123

4.3 Familya: GYLIPPIDAE Roewer

Prosomanın dış lobu propeltidiumdan tamamen ayrıdır. Dişilerdeki genital açıklığı oluşturan yapı türler arasında değişiklik göstermekte ve bu oluşumlar tür teşhisinde kullanılmaktadır. Her iki eşeyde abdominal segmentlerde, genital sternitten sonra ktenidia bulunmaz. I. bacak tarsusunda tırnak bulunur. II.-IV. bacak tarsusu 1 segmentlidir. II. ve III. bacaklar şişkin olup, metatarsus ve tibia dorsalinde diken mevcuttur. Flagellum yılan gibi kıvrılmış, veya düz, şeffaf neşter şeklindeki zar veya şeffaf olmayan dişli, bazen oluk şeklinde yuvarlanmış levha halindedir.

Roewer (1933), Kraepelin (1899a)’in tanımladığı Karschiinae altfamilyasını Ceromidae familyasından ayırarak familya seviyesine yükseltmiştir. Roewer (1933), Karschiinae’yi Gylippinae’den ayırmış ve “bu ikisi ayrı familyalar olarak düşünülebilir” şeklinde ifadeler kullanmıştır. Daha sonra Muma (1976) karschiid ve gylippidler arasında yakınlık olmadığını gözlemlemiş ve Roewer’in ayrı familya olarak düşünülebilir diye bahsettiği Gylippinae altfamilyasını, familya seviyesine çıkarmıştır. Gylippidae familyasının günümüzde altfamilyası yoktur. Daha sonraki yıllarda Wharton (1981)’nun sunduğu Lipophaginae altfamilyası kabul görmemiştir. Gylippidae familya içinde günümüze kadar 5 cins tanımlanmıştır. Bu cinslerden Acanthogylippus İsrail’de, Bdellophaga Namibia’da, Gylippus Orta Doğu’da ve Asya’da, Lipophaga ve Trichotoma Afrika kıtasının güneyinde dağılış gösterir (Şekil 4.66).

124

Şekil 4. 66. Gylippidae familyasının dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

Cins: Gylippus Simon

Gylippus Simon 1879a 124-125; Simon 1879b: 77; Kraepelin 1899a: 247; Kraepelin 1901:134-135; Birula 1905b: 281-282; Roewer 1933: 310; Birula 1938: 79-81; Roewer 1960: 9. Gylippus (Gylippus) Simon: Birula 1913: 322.

Tip Tür: Galeodes syriacus Simon, 1872.

Dünyadaki Dağılışı: Tacikistan, Çin, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Afganistan, Kıbrıs, Türkiye, İsrail, Suriye, Irak, Türkmenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan.

125

Orta büyüklükte, kısa ekstremiteli, sefalotoraks ve bazen de keliserin üst kısmı boz-kahverengimsi sarı, toraks ve abdomen tergitleri ve ön ekstremitleri siyahımsı-boz renkte veya tamamen açık boz- kahverengimsi sarı renktedir; bazen abdomenin yan tarafındaki tüycüklerin etrafında siyah halka şeklinde lekeler görülür.

Abdomenin alt tarafında ktenidia mevcut değildir. Ancak femurlarında öndeki üç çift ekstremitlerinden iç ve ön uçlarına kadar belirgin bir şekilde kalınlaşmış çubuk (bacillus) şekilli yapılar bulunur. Anüs, abdomenin 11 segmentinin arka ucuna doğru biraz kaymış durumdadır.

Yürüme bacaklarının tarsusu tek segmentli olup, alt tarafları sivri uçlu, tam olarak ayırt edilemeyen kıllarla kaplanmıştır. Ancak kıllar tam olarak ayırt edilmemektedir. Tırnaklar çıplak olup, kıl veya tüy benzeri yapılar içermez. II. ve III. çift bacak metatarsusları sadece 2 dikenlidir. Bu dikenlerin aralarında biraz içe doğru kalınlaşmış 2 kılcık vardır. Pedipalpin iç tarafı dikensizdir. Ancak erkek bireylerin femurunda birkaç kalın dikenden oluşan sıra görülür. I. çift bacak tarsusu belirgin tırnaklıdır.

Göz tümseği eliptik ve bombeli olup, ön tarafında uzun olmayan bir çift kılcık vardır ve iki göz arasında biraz kısa ve ince kılcıklar görülür.

Her iki eşeyde de keliser, orta büyüklüktedir. Dişininki sadece tüycüklerle örtülmüştür, erkeğinki ise üst tarafında bir tane kalın, büyük, ileriye doğru yönelmiş mandibular diken ve bu büyük dikenin çevresi bir

126

miktar kısa kıllarla donanmıştır. Bazı türlerin erkeklerinde ise üst keliser parmaklarının dibinde yine kısa digital kılcıklar mevcuttur. Her iki eşeyin keliserlerinin üst kısmının ortasında biraz kalınlaşmış 4 tane kılcıktan oluşan longitidunal sıralar mevcuttur. Keliserin her iki parmağında, çene ortasında 1 tane büyük diş vardır. Her iki çenedeki ana dişler birbirine zıt bir şekilde yerleşmiştir. Ayrıca ana dişin önünde ve arkasında 2 sıradan oluşan küçük dişler yer almıştır. Dişinin üst çenesinde ve erkeğin ana dişinin önünde üçer tane küçük diş vardır. Ama dişi bireyin bu 3 dişinin öndeki ikisinin büyüklüğü ana dişin büyüklüğü kadardır; alt çenedeki ana dişin önünde 2 tane dişçik vardır; bunlardan dişi bireyde ön diş orta (ara) dişten daha büyüktür; erkekte ise keliser dişleri genelde küçük ve birbirinden ayrılmış durumdadır. Bunların dışında, üst çenenin iç tarafında ve ön dişlerin üzerinde düz veya tarak şeklinde papillalar vardır.

Erkekteki sekonder eşeysel karakterler sadece pedipalpin yan tarafındaki veya keliserlerindeki dikenlerin varlığıyla anlaşılır. Daha da önemlisi keliserin üst çenesinin bitiminde yılan gibi kıvrılmış, veya düz, şeffaf neşter şeklindeki zar veya şeffaf olmayan dişli, bazen oluk şeklinde yuvarlanmış levha şeklindeki flagellumun varlığıyla ayırt edilir. Bazı türlerin erkeklerinde pedipalplerdeki metatarsus yumru şeklinde kalınlaşmıştır.

Dişiler sadece ergin olduklarında tür teşhisi yapılabilir. Dişilerin teşhislerinde kullanılacak en önemli unsur abdomendeki genital sternitin şeklidir. Ama teşhis için konstant bir karakter değildir, çünkü genital sternitler çok fazla deforme olabilmektedir.

127

Şekil 4. 67. Gylippus cinsine ait türlerin Türkiye’deki dağılışı.

Gylippus Cinsinin Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Gylippus cinsine ait 13 tür Ön ve Orta Asya’da yayılmıştır. Morfolojik ve coğrafik olarak 5 altcinse ayrılır. Bunlar Gylippus altcinsine ait 2 tür, Paragylippus altcinsine ait 5 tür, Hemigylippus altcinsine ait 1 tür, Anoplogylippus altcinsine ait 4 tür ve Acanthogylippus altcinsine ait 1 tür. Gylippus ve Acanthogylippus altcinsleri Anadolu, Suriye ve Filistin’de; Paragylippus altcinsi İran yüksek yaylalarının batı tarafında ve güney Kafkasya’da; Hemigylippus altcinsi kuzeydoğu İran’da (Horasan), Türkmenistan ve Özbekistan’ın kuzey batı kısımında; Anoplogylippus cinsi ise Orta Asya’nın dağlık kısımlarında yaşarlar. Orta Asya’da 3 altcins grubu görülür: Paragylippus’a ait tek tür Kafkasya’da (G. caucasicus), Hemigylippus’a ait tek tür Türkmenistan ve Özbekistan’da (G. lamelliger) ve Anoplogylippus’a ait 4 tür Tacikistan ve Özbekistan dağlarından (Pamir, Alay ve Tyan Shan Dağları) kuzeye doğru Jungarya’ya kadar görülür (G. rickmersi, G. pectinifer, G. bergi ve G. dsungarius). Yukarıdaki altcins

128

grupları birbirine çok yakın olup, bazıları tek bir türün yerel ırklarını temsil etmektedirler. Bu, özellikle Paragylippus ve Anoplogylippus altcins temsilcileri için geçerlidir. Zira Anoplogylippus altcinsi türlerinin erkekleri birbirinden sadece sekonder karakterler olan, flagellum ve dış papillalarının yapısı ile farklılık gösterir. Dişiler ise birbirine çok benzediği için, türlere ayrılamamıştır.

Türkiye’de 2 altcinsi bulunur. Gylippus altcinsine ait 2 tür, Paragylippus cinsine ait 3 tür dağılış gösterir. Gylippus cinsinin Türkiye’deki dağılışı şekil 4.67’de verilmiştir.

Altcins: Gylippus (Paragylippus) Roewer

Paragylippus Roewer 1933: 312-313; Roewer 1960: 9. Gylippus (Paragylippus) Roewer: Birula 1938: 79.

Tip Tür: Gylippus monoceros Werner, 1905.

Dünyadaki Dağılışı: Türkiye, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Afganistan.

129

Çizelge 4. 16. İncelenen Gylippus monoceros Werner türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik 37°37’56”N A.V. Gromov Gylippus monoceros AGC - - 1 1 Hakkari Merkez, Konak’ın 2 km batısı 23.06.2007 ca. 1900 m 43°44’49”E ve H. Koç Gaziantep, Şehitkamil, Kartal Dağı güneydoğusu, 37°07’37”N Gylippus monoceros AGC - 1 - 1 E.A.Yağmur 30.04.2003 1150-1160 m c. 1.2 km Dımışkılı doğu-güneydoğusu 37°09’30”E Şanlıurfa, Birecik, Birecik’in 10 km doğusu, Arat 37º03’10” N Gylippus monoceros ZDEU 1 1 - 2 E.A. Yağmur 08.03.2007 670 m Dağı 38º07’05”E Şanlıurfa, Birecik, Birecik’in 10 km doğusu, Arat 37º03’10” N Gylippus monoceros HKC 4 2 19 25 E.A. Yağmur 08.03.2007 670 m Dağı 38º07’05”E Gaziantep, Şehitkamil, Bilek Köyü’nün 10 km Gylippus monoceros HKC - - 1 1 - E.A. Yağmur 31.03.2007 - batısı (Eski Nizip yolu) Gylippus monoceros HKC - - 1 1 Şanlıurfa, Halfeti, Halfeti barajına 10 km kala - E.A. Yağmur 29.03.2003 - Gylippus monoceros HKC - - 1 1 Mardin, Ömerli’nin 9 km batısı, Hop geçidi - E.A. Yağmur 18.04.2007 1100 m Şanlıurfa, Viranşehir, Kocanizam Köyü’nün 1 km Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 08.05.2006 - güneyi Şanlıurfa, Birecik, Çiçekalan Köyü’nün 1 km Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 02.04.2006 - kuzeyi Mardin, Tarihi köşk civarı, Yeşilli’nin 4 km Gylippus monoceros HKC 1 1 - 2 - E.A. Yağmur 07.04.2007 - güneybatısı Mardin, Deyrülzafaran’ın 3 km doğusu, Eskikale Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 - E.A. Yağmur 07.04.2007 - Köyü Gaziantep, Şahinbey, Subağazı Köyü’ne 1,5 km Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 - H. Koç 11.05.2007 - kala Şanlıurfa, Merkez, Urfa Platosu, Şanlıurfa’nın 7.6 37°08’16”N Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 E.A.Yağmur 11.05.2004 700-750 m km batı-güneybatısı, Güneş Kanyonu 38°41’55”E Kilis, Musabeyli’nin c. 10,5 km doğu- 36°54’10”N Gylippus monoceros HKC - 1 - 1 kuzeydoğusu, Aşağıkalecik [=Kalecik]’in c. 0,4 E.A.Yağmur 22.04.2006 800-840 m 37°01’55”E km batısı, Kalecik Dağı’nın kuzeydoğu yamaçları TOPLAM 6 11 23 40

130

Tür: Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner

Gylippus monoceros Werner 1905: 113-114; Birula 1907: 889; Birula 1913: 347-352, levha VII şekiller 1-4; Roewer 1932: şekil 87. Paragylippus monoceros (Werner): Roewer 1933: 314, şekiller 229B1-3; Zilch 1946: 125.

Tip lokalitesi: Barut Dağı (Lifos olarak), Erciyes Dağı, Kayseri, Türkiye.

Dağılışı: Türkiye.

İncelenen materyal: 14 lokaliteden toplam 40 (6 ♂♂; 11 ♀♀; 23 juvenil) örnek (Çizelge 4.16).

Şekil 4. 68. ♂ Gylippus monoceros Werner (foto. H. Koç).

131

Erkeklerde tüm vücut ve ekstremitelerinin ana rengi açık boz kahverengimsi sarıdır (Şekil 4.68). Propeltidiumun üst tarafı, abdomen ve toraks tergitleri bazen de abdomen sternitleri, özellikle yan tarafları biraz siyah bozumsu kahverengi tabakalıdır. Ekstremiteleri yer yer boz-kahverengidir. Keliserleri çoğunlukla pigmentsizdir veya 2-3 gri çizgilidir. Abdomenin yan tarafları açık renkli, bazen küçük siyahımsı lekelerle kaplıdır. Vücudu tümüyle açık boz kahverengimsi-sarı tüy ve kıllarla kaplıdır. Vücut ve bacaklarındaki dikencikler kırmızı bozumsu kahverengi renktedir.

a

b

Şekil 4. 69. Erkek bireyde a. Sefaloraks ve keliser (üstten), b. Oküler tüberkül yapısı (Yeşilli, Mardin).

Propeltidiumun ön orta kısmına yerleşmiş bir çift göz mevcuttur (Şekil 4.69b).

Keliserleri çok kabarık olup, arka ortada belirgindir. Keliser dikeni öne ve içe doğru yönelmiştir (Şekil 4.69a, 5.73a). Kökünden içe doğru eğrilmiştir ve ucu keskindir. Keliser uzunluğu, genişliği ve eni ile hemen hemen aynı, keliser kenarının en geniş tarafı ile aynı seviyededir. Keliserin dış kısmında ve keliser diken kökenin aşağısında yaklaşık 7-10 kısa ve keskin dikencikler bulunur, onlardan önde bulunanlarından biri

132

biraz uzun, kalın ve öne doğru daha çok yönelmiştir. Kökün üst tarafında ve biraz içe doğru bulunan digital diken oldukça kısa olup, öne ve içe doğru yönelmiştir (Şekil 4.70, 4.73c).

Şekil 4. 70. Keliserin iç-yandan görünüşü (Yeşilli, Mardin).

Şekil 4. 71. Keliser dış-yandan ve flagellum yapısı (Yeşilli, Mardin).

133

Keliserin hareketsiz parmağı düz, ucu yine aşağı doğru bükük, çenenin orta kısmında bozumsu kahverengi, şeffaf, uzunca bir neşter şeklinde zar flagellumu bulunur. Yandan bakıldığında, flagellum yukarıya ve öne doğru yılan şeklinde doğrulmuştur (Şekil 4.71, 4.73c). Üst çenenin alt ucunda flagellumun alt altında 2 tane küçük dişçik vardır. İç kısımda bu dişçikler üzerinde papillalar yoktur.

Erkekte genital segmentin görünüşü şekil 4.72a’daki gibidir.

a b

Şekil 4. 72. Erkek bireyde a. genital segment, b. pedipalp (tibia, femur, metatarsus ve tarsus) görünüşü (Yeşilli, Mardin).

Pedipalp metatarsusu iç kısımlarda belirgin ve bombelidir (Şekil 4.72b, 4.73c). Femurun iç kısmında uzunlamasına sıralanmış 4 tane keskin dikencik bulunur (Şekil 4.72b, 4.73b). Bu dikenlerin ortada yer alan 2 tanesi biraz kalın ancak femurdan küçük çaptadır. 3. dikencik diğerlerinden biraz uzundur. Tüm femurlarda az çok belirgin, ince çubuk şeklinde yapılar bulunur. Bu yapılar I. ve II. bacak femur çiftlerinde femurun iç kısmı boyunca tek sıra halinde yerleşmişlerdir. III. ve IV. bacak femur çiftlerinde ise bu yapılar rastgele ön yarısında bulunur.

134

b

a

flagellum

c

Şekil 4. 73. ♂ Gylippus monoceros Werner türünün çeşitli kısımları. a. Sefalotoraks ve keliserler üstten, b. Pedipalp üstten, c. Keliser dış yandan, falgellum (Birula, 1913’den değiştirilerek).

135

Şekil 4. 74. ♀ Gylippus monoceros Werner (foto. H. Koç).

Dişilerde vücut rengi erkeklerdeki gibidir (Şekil 4.74). Ancak bozumsu kahverengi abdomen tergitlerinin ortası boyunca I.-VI. segmentlerde ince, açık renkli bir çizgi görülür. Vücudu ve ekstremiteleri tamamen çok belirgin pigmentleri olan ve abdomenin ventrali ve yanları lekeli olan türlerle de zaman zaman karşılaşılabilmekte.

a

b

Şekil 4. 75. Dişi bireyde a. Sefalotoraks ve keliser (üstten), b. Oküler tuberküllerin görünüşü (Çiçekalan, Şanlıurfa).

136

Keliserleri ölçülü olarak şişkin olup, öne doğru daralır ve dışa açılmış keliser hareketsiz parmaklarına dönüşür (Şekil 4.75a, 4.76). Propeltidiumun ön orta kısmında yer alan gözler şekil 4.75b’deki gibidir.

Şekil 4. 76. Dişi bireyde keliser dış-yandan (Çiçekalan, Şanlıurfa).

I. bacak tarsusunda bir çift kısa tırnak bulunur (Şekil 4.77a). IV. bacak tarsusu tek segmentli olup, tırnaklarda ince kıllar bulunmaz (Şekil 4.77b).

a

b

Şekil 4. 77. Dişi bireyde a. IV. bacak tarsusu ve segmentasyonu, b. I. bacak tarsusundaki tırnaklar.

137

Pedipalp femurlarında erkeklerde olduğu gibi, çok belirgin olmayan, ince çubuk şekilli yapılar vardır. Pedipalp genel şekli gayet düzgün olup, erkeğe göre çok farklıdır (Şekil 4.78).

Şekil 4. 78. Dişi bireyde pedipalp (tibia, femur, metatarsus ve tarsus) (Çiçekalan, Şanlıurfa).

Genital segment arka ucunda derin ve yuvarlak oyuntulu; iç kısmında ise derin olmayan ancak geniş yuvarlak oyuntulu üçgen şeklindedir (Şekil 4.79, 4.80). Yaşlı ve iri dişilerin sternitleri sık sık deformasyona uğrayıp, başlangıç formunu kaybedebilir.

Şekil 4. 79. Genital segmentin görünüşü (Çiçekalan, Şanlıurfa).

138

Şekil 4. 80. ♀ Gylippus monoceros Werner türünde genital segment yapısı (Birula, 1913’den değiştirilerek).

Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner Türünün Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Başlıca Aras nehri vadilerinde ve Küçük Kafkasya’nın güney dağ yamaçlarında yayılmıştır. Ayrıca, Bozdağ Dağları’nda, Kura Nehri’nin kuzey kıyısında ve çok nadir Bakü ve Tiflis civarlarında, ve deniz seviyesinden yaklaşık 2300 m yükseklikte olan Zuvant Dağları’nda (Marayurt) da görülür. G. caucasicus’un batıda, Aras’ın yukarı kesimlerinde ve Kars yaylalarında yayılışı tespit edilememiştir. Oltu (Erzurum) bölgesinde bu türe yakınlık gösteren tür bulunmuştur (Birula, 1938).

Aras vadisinde, Erivan ve Eçmiadzin civarlarındaki killi ve pelinli bozkırlarda; ve Çağla–Dar yönündeki yüksek dağlarda (Ordubad bölgesi, deniz seviyesinden 2700 m yükseklikte) da bu türe rastlanmıştır (Birula, 1938).

139

Türkiye’deki dağılışı şekil 4.67’de verilmiştir.

Bio-ekolojik Notlar

Gylippus cinsine ait türün erkek ve dişi bireylerinin ikisinin birlikte aktif olduğu zaman aralığı Nisan sonu Mayıs başıdır. Bu bakımdan aktifliğine göre değerlendirildiğinde, Türkiye’de dağılış gösteren böyüler içinde aktifliği en erken başlayan cinstir. Dağlık ve yüksek tepelerde dağılış gösterdikleri tespit edilmiştir (Şekil 4.81). Yakın tür G. caucasicus Lenkoran (Azerbaycan) doğal bölgesinin dağlık bozkırlarından kayıt verilmiştir. Taşların altında ve çayırlıklarda rastlanılmış ve yapay ışığa doğru yöneldikleri tespit edilmiştir (Aliev ve Gadzhiev, 1983). G. caucasicus türünün kserofil olduğu belirtilmiştir. Küçük Kafkasya dağlarında karanlık ve alacakaranlıkta aktif olduğu ve bozkırlarda ise gündüz de aktif olduğu vurgulanmıştır (Aliev ve Gadzhiev, 1983).

Şekil 4. 81. Gylippus monoceros Werner türünün habitatı (Hakkari’nin kuzeyi).

140

Sistematik Notlar

Gylippus monoceros Werner (1905) tarafından Erciyes Dağı’ndan (Kayseri) tanımlanmıştır. G. questiunculus Karsch (1880) tarafından etiket bilgisi yetersiz olan ve sadece “Kübeck” yazılan lokalitenin Anadolu’da tam olarak neresi olduğu belirsizdir.

Erzurum, Oltu civarından E. Koenig tarafından toplanan juvenil örnekler, Birula (1938) tarafından incelenmiş ve bu örneklerin G. caucasicus, G. monoceros, G. quaestiunculus türlerinden farklı olduğunu ileri sürmüş ve G. c. koenigi alttürü olarak tanımlanmıştır.

Batıdan doğuya Türkiye’den toplanan (AGC, HKC, ZDEU, AMNH ve A.V. Gromov’un elinde bulunan çeşitli müzelere ait Türkiye’den toplanan örnekler) incelendiğinde ve çeşitli karakterlerine ait çizimleri karşılaştırıldığında, Gylippus monoceros’un G. quaestiunculus, G. caucasicus ve G. c. koenigi ile sinonim olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin genelini kapsayan örneklemeden elde edilen materyalin müzelerde korunan tip materyalleri ile karşılaştırdıktan sonra kesin bir sonuca varılabileceğine inanıyoruz.

141

4.4 Familya: KARSCHIIDAE Kraepelin

Prosomanın dış lobu Propeltidiuma arkadan birleşiktir. I. bacak tarsusu belirgin olup, üzerinde 1 veya 2 tırnak bulunur. I.-IV. bacak tarsusları 1 segmentli, pedipalp tarsusu hareketsizdir. III. ve IV. abdominal sternitlerde yer alan stigmalar tarak şeklinde yapılarla örtülmemiştir. Dişide genital segment diğer abdominal segmentlerden farklı özelliktedir.

Kraepelin ilk defa 1899 yılında Solpugidae familyası altında “Karschiinae” altfamilya şeklinde sınıflandırmıştır. Kraepelin (1899a) Karschia, Eusimonia, Gylippus, Barrus and Ceroma cinslerini bu altfamilya altında değerlendirmiştir. Roewer (1933) tarafından familyaya ait türleri detaylı bir şekilde incelenmiş ve günümüze kadar sınıflandırması değişmemiştir.

Karschiidae familyası Asya, Yakın doğu, Güneydoğu Avrupa, kuzeybatı Afrika’da dağılış gösterir (Şekil 4.82). Bu familyaya ait Barrus (1 tür), Barrussus (2 tür), Eusimonia (15 tür) ve Karschia (22 tür) cinslerine ait toplam 40 tür bilinmektedir. Günümüze kadar altfamilyası tanımlanmamıştır.

Türkiye’de, Eusimonia, Karschia ve Barrussus cinslerine ait türler dağılış göstermektedir.

142

Şekil 4. 82. Karschiidae familyasının dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

Cins: Eusimonia Kraepelin

Eusimonia Kraepelin 1899a: 249; Kraepelin 1901: 140; Birula 1905b: 280; Roewer 1933: 299; Birula 1938: 69-71. Barrella Hirst 1910: 367; Roewer 1933: 302-303; Roewer 1960: 8 (Birula 1938: 69 tarafından sinonim yapılmıştır).

Tip Tür: Eusimonia için: Galeodes nigrescens Kraepelin, 1899a (Birula, 1913: 319 yeni taksonomik düzenleme yaptı)

Barrella için: Barrella walsinghami Hirst, 1910.

Dünyadaki Dağılışı: İspanya, Fas, Libya, Cezayir, Mısır, Yunanistan, Kıbrıs, Türkiye, İsrail, Suriye, Yemen, İran, Kazakistan, Türkmenistan, Afganistan, Özbekistan, Çin, Moğolistan,.

143

Vücudu orta büyüklükte (17-18 mm kadar); uzun ve ince ekstremitelidir. Genel görünümleriyle, bu türün temsilcileri Karschia cinsi türlerinden farkı olmayıp, renkleri aynıdır. Eusimonia dişilerini Karschia cinsinin dişilerinden görünüm ve yapı itibariyle ayırt etmek oldukça zordur. Erkekler ise sekonder eşeysel karakterleri, flagellum ve pedipalpteki özel yapıları ile ayırt edilebilirler.

Eusimonia cinsinin Karschia cinsinde olduğu gibi: son üç bacak çifti tarsusları tek segmentli ve tamamıyla kıllarla örtülmüş olup, kenar kılları yoktur ve tırnakları çıplaktır; II. ve III. bacak çiftlerinin üst tarafında tibia üzerinde 1 tek diken, metatarsusları üzerinde 3 diken (aralarında kalınca kılcıklar mevcuttur) bulunur. I. bacak çifti tarsuslarında kısa tırnaklar vardır. Göz tümsekliği Karschia’nınkine göre daha büyüktür; Eusimonia cinsine ait bazı türlerde sadece kılcıklarla örtülmüştür: 3 tane uzun kılcık ve 2 göz arasında bir tek kılcık ve ön tarafında da kaideli iki çift kılcık bulunur. Barella cinsinin diğer türlerinde ise göz tümsekliği dikencik ve papillalar içerir; dikencikler bazen kafa yüzeyinde, göz tümsekliği çevresinde bulunabilir. Her iki eşeyin de keliserinde daha az diş mevcuttur.

Erkeklerin flagellumu, keliser üst parmağının ucunu geçmeyen ve üçgen veya yarımay biçiminde şefaf, taraklı bir tabaka şeklinde olup, üst parmağının dibindeki keliserin iç tarafında arka köşesinden sabitlenmiştir. Ayrıca, keliser ucunda dikenimsi, öne doğru yönelen ve flagellumun sürekli tamamlayıcısı olan çekecek şeklinde yapı bulunur. Ancak bu yapı Rhinokarschia altcinsinden farklı olarak, çene parmağının bitiminde değil, keliserin ucu daralan ön kısmındaki çene parmağının

144

dibinde bulunur. Flagellumun altında aşağı ve yukarı doğru kıvrılmış kısa çengel biçiminde yapı bulunur. Dişinin pedipalplerinde dikensi yapılar yoktur veya metatarsusların iç kısmında az sayıda küçük dikencikler bulunur. Erkeklerin ise pedipalp metatarsusları hafif içe doğru bükük, iç tarafında ise uç kısmının yarısı kalınlaşmış olup, üzerinde de rastgele dağılmış çeşitli uzunluktaki dikenlerin uçları oval ve kalındır. Ktenidia her iki eşeyin 4. abdomen segmentinde iğne şeklinde, erkekte ise 3. segmentte solunum organlarının üzerinde değişik şekillerde bulunur.

Eusimonia Kraepelin Cinsinin Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Roewer (1933, 1934)’ın monografında bağımsız cinsler olarak nitelediği Barella ve Rhinippus cinsleri, Eusimonia cinsine çok yakındır. Bu cinsler Eusimonia cinsinden sadece dişilere değil, erkeklere göre de ayırt edilememektedir.

Erkeklerin flagellum ve buna bağlı yapılar ve pedipalp dikenlerin şekli birbirine çok benzemektedir.

Birula (1938), Eusimonia cinsinin yayılış alanında yaşadıklarından, yukarıdaki 2 cins coğrafik olarak da ayırt edilmediğini belirtmiştir. Roewer (1933)’ın aksine Barella ve Rhinippus cinslerini bağımsız cinsler kabul edilmesinin mümkün olmadığını düşünerek bunları Eusimonia cinsine altcins olarak ilave etmiş ve sinonim yapmıştır (Birula, 1938). Ülkemiz faunasında Eusimonia cinsinin tek temsilcisi Amanos Dağı ve eteklerinde dağılış göstermekte olup, dağılışının Şekil 4.83’teki gibi olduğunu düşünüyoruz.

145

Şekil 4. 83. Eusimonia Kraepelin cinsinin Türkiye’deki dağılışı.

Günümüzde Eusimonia cinsine ait 15 tür Yemen, Fas, Afganistan, İran, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kıbrıs, İsrail, Suriye, Mısır, Cezayir, Libya, Yunanistan, Çin, Moğolistan ve İspanya’da dağılış göstermektedir. Karschia türleri gibi, Eusimonia cinsinin türleri de kırsal kesimlerde, dağ ve dağ eteklerinde yaşarlar. Şimdiye kadar bozkırlardan kayıt verilmemiştir.

146

Tür: Eusimonia nigrescens Kraepelin

Eusimonia nigrescens Kraepelin 1899a: 250, şekiller 24a-b; Kraepelin 1901: 143, şekil 108; Kraepelin 1908: şekil 47b; Roewer 1933: 302, şekiller 223h, 224a, 225b; Werner 1935: 294; Zilch 1946: 123. Tip lokalitesi: Karayöl, Suriye ?

Dağılışı: Türkiye; Yunanistan; Suriye.

İncelenen materyal: 2 lokalite toplam 5 (5 ♂♂) örnek: 1 ♂ (HKC), Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Platosu, İslahiye’nin c. 9 km güneybatısı, 36°58’25”N, 36°32’15”E, c. 1600 m, 26.06.2004, leg. E. A. Yağmur; 1 ♂ (AMNH), Gaziantep, İslahiye, Hanağzı, taş altından, 37°16’00.8”N, 40°48’00.0”E, 663 m, 26.05.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç; 3 ♂♂: Aynı lokalite, gece U.V. ile, 26.05.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

Keliserlerin üst kısmı ve sefalotoraks sarımsı kırmızı ve koyu kahverenkli lekelidir (Şekil 4.84a). Abdomenin dorsali sarımsı kahverengi, belirgin şekilde abdomenin yan tarafına göre daha koyudur. Pedipalpler, II. ve III. bacaklar kahverengi-siyahtır. I.-II. bacaklar daha açık kahverengi-siyahtır.

a b

Şekil 4. 84. a. Sefalotoraks ve keliserin görünüşü, b. I. bacak tarsus tırnağı (Gaziantep, Huzurlu Platosu).

147

I. bacak tarsusunda belirgin kısa bir çift tırnak bulunur (Şekil 4.84b). Propeltidiumun ön orta kısmında yer alan gözler şekil 4.84a’daki gibidir.

Şekil 4. 85. Keliserin dış-yandan görünüşü (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası).

Hareketli parmağın uç kısmında yer alan boynuzsu yapı düz olup, hareketli parmağın üst karinasının dorsali öne doğru genişleyerek açılan açı teşkil eder (Şekil 4.85). Hareketsiz parmağın çenesinde (önden arkaya doğru) 1 ana dişten sonra 3 tane küçük ara diş, daha sonra ana diş ve bunu takiben geriye doğru 7 adet küçük dişcik bulunur (Şekil 4.85). Hareketli parmakta toplam 13 dişin 2 tanesi diğerlerine göre daha büyüktür (Şekil 4.85). Ayrıca hareketsiz parmağın uç kısmında bulunan boynuzsu yapının iç tarafında 3 adet dikensi yapı bulunur (Şekil 4.86).

148

Şekil 4. 86. Hareketsiz parmağın uç kısmında bulunan boynuzsu yapının iç tarafında bulunan 3 adet dikensi yapı (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası).

Flagellum orak şeklinde veya yarım daire şeklinde büküktür (Şekil 4.86). Flagellum hareketsiz parmağın üst kenarının iç tarafta uç kısmında yukarı doğru kıvrık, ön tarafta boynuz şeklindedir. Flagellumu oluşturan ikinci parça orak şeklindeki yapının üst kısmında ters dönmüş kama şeklinde membran yapısındadır (Şekil 4.87). Flagelluma ait bu yapılar hareketsiz parmağın uç kısımda yer alan çatal şeklinde ayrılmış yapı ile esas hareketsiz parmak ucunun arasını tamamen doldurmaktadır (Şekil 4.87).

149

Şekil 4. 87. Eusimonia nigrescens Kraepelin flagellum yapısı (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası).

Pedipalp metatarsusu düzensiz sık kıllarla kaplıdır. Metatarsusun distalinde yan tarafta ve ventralde 5 uzun ve sivri dikenlerin oluşturduğu tarak şeklindeki yapı, metatarsusun bu kısmında tümsek oluşturur (Şekil 4.88). Metatarsus segmentinin orta kısmının ventralinde 2 diken daha bulunur. Tarsus basalde sivri dikene sahip olup, bu dikenin çevresinde silindirik, uçları üçgen şekilli yapılar bulunur.

Şekil 4. 88. Pedipalp metatarsus ve tarsusundaki diken yapıları (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası).

150

Genital segmentin yapısı şekil 4.89’daki gibidir. Ktenidia III. abdominal segmentin arka kenarında 10-17, IV. abdominal segmentte 8- 12 tüp şekilli kıldan oluşan fırça şeklindedir (Şekil 4.90).

Şekil 4. 89. Genital segmentin genel görünüşü (Gaziantep, İslahiye, Huzurlu Yaylası).

Şekil. 4. 90. Ktenidianın görünüşü.

151

Biyo-ekolojik Notlar

Eusimonia nigrescens Kraepelin türü 650 m rakımda, 26.05.2007 tarihinde taş altında, aktif halde, kurumuş otların üzerinde bulundu (Şekil 4.91). Diğer kayıt Huzurlu Yaylası’ndan yaklaşık 1600 m yükseklikte 26.06.2004 tarihinde kaydedilmiştir. Bu bakımdan Hanağzı’ndan (Gaziantep) toplanan örneğin aktifliği dağdakilere göre daha erken başlamaktadır. Eusimonia cinsinin de Paragaleodes ve Biton cinsleri gibi lokal populasyonlar halinde bulunduğu gözlemlendi. Ayrıca Hanağzı’ndan toplanan örneklerden eski bir okulun bahçesinde taş altında güzdüz arazisinde, diğerleri gece arazisinde, havanın şiddetli rüzgarlı olmasına rağmen ağaç üzerinden, bazıları da geceleyin ağacın gövde kabuklarının altından yakalandı (Şekil 4.92, 4.93).

Şekil 4. 91. ♂ Eusimonia nigrescens Kraepelin (foto. A. V. Gromov).

152

Şekil 4. 92. Eusimonia nigrescens Kraepelin türünün gece ağaç gövdesi kabuklarının altında yakalandığı ağaç gövdesi.

Şekil 4. 93. Eusimonia nigrescens Kraepelin türünün gece ağaç gövdesi kabuklarının altında yakalandığı ağaç ve habitatı.

153

Sistematik Notlar

Eusimonia nigrescens Kraepelin türü 1899 yılında bilim dünyasına tanıtıldıktan sonra, Werner (1935) tarafından Yunanistan’dan kayıt verildikten sonra, bu çalışma ile ilk kez Türkiye’de varlığı kanıtlanmış oldu. İlk kez fotoğrafları çekilmiş ve yeterli miktarda örnek toplanmıştır. Ancak dişi ve juvenil örneklere rastlanmamıştır. E. nigrescens türüne genel görünüş ve renk olarak en yakın tür E. furcillata (Simon) türüdür. E. nigrescens türü hareketsiz parmak uç kısmında bulunan boynuzsu yapının aşağı doğru bükük olması, flagellumu oluşturan yapıların değişik olması, pedipalp metatarsus ve tarsusta bulunan dikenlerin yapısı ve sayısı bakımından, abdomen ventralindeki ktenidia sayısının 30-40 olması ile E. nigrescens türünden ayrılır. E. furcillata (Simon) türü Yunanistan, Kıbrıs, Suriye ve İsrail’de dağılış gösterir.

154

Cins: Karschia Walter

Karschia Walter 1889: 1104-1105; Kraepelin 1899a: 252; Kraepelin 1901: 145; Roewer 1933: 291; Birula 1938: 37-41.

Tip Tür: Karschia cornifera Walter, 1889; Türkmenistan.

Dünyadaki Dağılışı: Türkiye, Irak, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan, Nepal, Çin, Moğolistan.

Vücudu orta büyüklükte (20-23 mm kadar); her iki eşeyde de ekstremiteleri uzun; açık bozumsu kahverengimsi sarı veya saman sarısı renginde; abdomen grimsi; sefalotoraks ve ekstremitelerinde -özellikle pedipalp ve arka bacaklarında-siyah bozumsu kahverengi veya bozumsu kahverengimsi-gri pigmentler görülür.

Son 3 bacak çiftinde tarsuslar tek segmentli olup, sadece kıl benzeri (çiftli dikensiz) yapılar mevcuttur ve tırnakları çıplaktır. II. ve III. bacak çiftlerinin üst tarafı boyunca tek sıra halinde 4 tane diken vardır, bunlardan biri femur bitiminde diğer üçü metatarsus üzerine yerleşmiştir. I. bacak çifti tarsusu kısa tırnaklıdır.

Göz tümseği büyük, bombeli ve kılcıklarla örtülüdür. Kılcıkların 1 ve 2 çifti daha uzun ve kalın, önden kaideli ve 1 tane olup, yalnız olanı 2 göz arasında üst tarafta yer almıştır.

Her iki eşeyde de keliser dişleri nispeten küçüktür. Dişler hem bireysel hem de türlerde çeşitlilik göstermektedir. Erkek ve dişi arasında, erkeğin sekonder eşeysel karakterinden dolayı, genel olarak önemli bir farklılık vardır: dişinin keliserleri alışılmış biçimdedir, sadece ince

155

kılcıklarla kaplanmıştır; erkeğinki ise daha dar ve üst tarafından kalın kılcık ve dikenlerle kaplanmış ve üst çene parmağının dip kısmında, değişik şekillerde kıvrılmış kılcıklar ve çeşitli biçimdeki dikenlerden oluşmuş flagellum mevcuttur. Bunların arasında ayırt edilmesi gerekenler: 1. Esas en uzun kılcık: (flagellumun kendisidir) her zaman dipten içe doğru spiral şekilde kıvrılmış ve düz, alt tarafı kirpik şeklinde yapılar, ucundan bazen çengelli, üst öne doğru yönelmiş, keliserin ucundan daha ileri gitmiş şekildedir.

2. Saçaklı kılcık: üst çenenin iç kenarı boyunca yerleşmiş, öne doğru yönelmiş ve yukarı doğru uzayan kılcıklardır. Bazen en üstte yer alan 2-3 tanesi tarsus ucundan daha da uzundur; yine üsttekileri değişik şekilde, kalınlaşmış olup, çeşitli şekilde dallanmıştır. Flagellum ve onun spirali etrafındaki diken ve kılcıklar uzayıp çeşitli şekiller alabilirler. Flagellum ve etrafındaki diken, kılcıkların çeşitli şekilleri, teşhiste kullanılır. Kapalı keliser çeneleri erkekte çapraz gaganınki gibi kesişir ve dişiye göre daha küçük ve daha az sayıda diş içerir. Dişininki ise, üst çenede 2-3, alt çenede ise 2 büyük diş vardır. Bu dişlerin önündeki, arasındaki ve arkasındaki küçük dişçiklerin sayısı değişebilir. Dişinin pedipalp tarsusunda ve metatarsuslarında diken bulunmaz. Erkekte ise kısa, düzensiz şekilde dağılmış dikenler vardır. Bazen iç tarafında küçük papillalardan oluşan metalimsi şerit bulunur. Her iki eşeyin 4. abdominal segmentinde ktenidia bulunur. Erkekte buna ilave olarak 3. abdominal segmentinde solunum organlarının üzerinde bulunur.

156

Türler, erkeklerin çok keskin ve belirleyici sonuçlar veren ikincil cinsel belirtilerine göre ayırt edilir. Dişiler ise, genel yapı olarak birbirine çok benzer olup, teşhisi zordur. Bazen keliser dişleri, genital segmentin sternit biçimleri ve göz tümsekliğinin önündeki kaideli, uzun kılcıkların sayısına (2 veya 7) göre ayırt edilebilirler.

İlk 2 özellik bireysel olarak ve hayvanın yaşına göre değiştiği için, güvenilir bir şekilde ayırt etme karakterleri henüz bulunamamıştır (Birula, 1938).

Bir dişinin bir türe ait olduğu morfolojik belirtilere göre değil, hangi tür erkekle beraber olduğuna göre belirlenir; dolayısıyla çok sağlıklı sonuçlar elde edilememektedir. Karschia ve Eusimonia (Barella) türleri birbirine çok yakın olduğundan, sadece erkeklerin sekonder eşeysel karakterlerine göre ayırt edilebilmekte. Dişiler için ayırt etme olanağı bulunamamıştır, bu 2 türün bireyleri beraber yaşadıkları için, bu sorunun çözülmesi zorlaşmaktadır.

Karschia cinsi (erkeklere göre) 2 altcinse ayırılabilir. Karschia ve Rhinokarschia; bunlardan ikincisi belli özellikleriyle ayrılmakta ve coğrafik olarak da farklıdır: Türkistan’ın doğu kısmındaki dağlarda yayılmıştır.

Karschia Cinsinin Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Halihazırda Karschia cinsinin 18 türü bilinmektedir; bunların 12’si erkeklere göre saptanmış ve kesin olarak bu cinse dahil edilmiştir. Diğerleri ise dişilere göre saptanmış ve Karschia cinsinin yayılma

157

bölgesi sınırlarında olduğu varsayılarak bu cinse dahil edilmiştir. Fakat daha önce de belirtildiği gibi, dişilere göre teşhis edilemeyen, birbirine çok yakın Eusimonia ve Barella cinsleri söz konusudur.

Birula (1938) Karschia cinsinin yayılma merkezi İran yaylaları olabileceğini öne sürmüştür. Fakat İran’da Karschia cinsine bağlı türler az sayıda bilinmektedir. Yayılma alanı batıda İran Kürdistan Bölgesi ve Kafkasya’ya kadar, doğuda Orta Asya, Moğolistan, Çin’den Türkistan (Tarima nehri havzası) ve Tibet’e kadar uzanmaktadır. Bu alana doğu Afganistan’da bulunan dağlar da eklenebilir. Tüm türler dağlık veya en azından kırsal kesimlerde yaşamakta olup, dağlardan vadilere (örneğin: Aras nehrinin vadisine) de inebilir. Ama düz kumlu ve killi çöllerde bulunmazlar (Birula, 1938). Karschia cinsinin türleri kendi yayılma alanlarında çok yükseklere kadar çıkabilir. Şöyleki: Küçük Kafkasya’da bu cinsin bireyleri deniz seviyesinden 2000 m yükseklikte; Pamir’de ise Kara-Kul Gölü civarında deniz seviyesinden 3000 m yükseklikte bulunmuşlardır. Rhinokarschia altcinsi türleri Tyan-Shan ve Pamir, belki de doğu Afganistan dağlarında yayılmıştır. Bu bölgelerde Karschia altcinsi türleri bulunmamıştır. Ancak Tibet’te (K. tibetana Hirst) bilinen bir tür bu altcinse aittir, diğer türleri ise Türkmenistan, İran ve Kafkas ötesi dağlarında yaşamaktadır. Karschia cinsinin Türkiye’deki dağılışı Şekil 4.94’de verilmiştir.

158

Şekil 4. 94. Karschia cinsinin Türkiye’deki dağılışı.

Sistematik Notlar

Karschia genusu, Karschiidae’nin diğer genuslarından flagellumun uzun ve sarmalanmış seta biçiminde olmasıyla ayırt edilir. Keliser sabit parmağının iç dorsalinde kısa ve kalın iki adet diken mevcuttur. Ventralde bazıları modifiye olmuş, bir grup tüy biçiminde kıllar bulunur. Karschia cinsine ait erkek bireylerin propeltidium ön ucunda (oküler tüberkül’ün her iki yanında) diken veya kıla benzeyen yapılar bulunmaz (Gromov, 2000). Bu kıl benzeri yapılar Karschiidae familyasına bağlı diğer cinslerde bulunur. Bu genusun dişileri diğer cinslerinkine nazaran çok daha karmaşık genital segmente sahiptir. Genital segmentin yapısı yani; arkasında yer alan delik ve birbiri ile ilişkili olan kitinize sklerit bu cinse ait türlerde kendilerine has özellik gösterir. Karschiidae’nin diğer cinslerinde daha az karmaşıktır (vis. Gromov, 2000).

159

Altcins: Karschia (Karschia) Walter

Dünyadaki Dağılışı: Türkmenistan, Çin, Azerbaycan, İran, Irak, Kazakistan, Ermenistan, Gürcistan, Türkiye, Moğolistan, Nepal.

Tür: Karschia (Karschia) mastigofera Birula

Karschia mastigofera Birula 1890a: 207-209, şekiller 1-2; Birula 1890b: 79-81, şekiller 1-4; Birula 1922: 198; Roewer 1933: 298, şekiller 221c, 222c, 223k; Birula 1938: 55- 56, 15a-b, 16b, 17, 30-33; Aliev 1981: 10.

Tip lokalitesi: Tiflis, Gürcistan; Erivan, Ermenistan; Kars, Türkiye.

Dağılışı: Türkiye; Ermenistan; Gürcistan.

İncelenen materyal: 4 lokaliteden 27 (20 ♂♂; 4 ♀♀; 3 juvenil) örnek (Çizelge 4.17).

Erkeklerin tüm vücut, sefalotoraks ve keliserler beyazımsı bozumsu kahverengi sarıdır. Abdomenin üst tarafı bozumsu kahverengi belirgin pigmentsiz; ekstremiteleri açık renkte; ama pedipalp tibia ucuna kadar ve II.-IV. bacak çifti femurları bozumsu kahverengi; keliser ve sefalotoraksın ön kenarındaki diken ve kılcıklar kırmızımsı-bozumsu kahverengidir. I. bacak tarsusunda 1 çift tırnak bulunur (Şekil 4.95a).

160

Çizelge 4. 17. İncelenen Karschia mastigofera Birula türünün materyal listesi.

Kolleksiyon ♂ ♀ Juv. Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik Karschia mastigofera HKC 1 - - 1 Hakkari - M. Mürsel 01.06.2007 c. 2500 m 39°50’42.7”N Karschia mastigofera AMNH - 2 3 5 A.V. Gromov 17.06.2007 927 m Iğdır, Aralık 44°28’01.3”E 39°47’12.3”N A.V. Gromov Karschia mastigofera AMNH 19 - - 19 16-17.05.2007 1563 m Iğdır, Yenidoğan 44°23’36.9”E ve H. Koç 38°59’26.2”N A.V. Gromov Karschia mastigofera AMNH - 2 - 2 19-20.06.2007 1680 m Van, Muradiye 43°44’33.9”E ve H. Koç TOPL AM 20 4 3 27

161

a b

Şekil 4. 95. a. I. bacak tarsus tırnakları, b. oküler tüberkülün genel görünüşü.

Göz tümseği siyah, kıllarla örtülü, önünde 2 çift kaideli, arka tarafta 2 göz arasında 1 tane tek ve daha uzun kıllar mevcut olup, alın kenarının 1/3’ünü kaplamaktadır (Şekil 4.95b).

Keliserleri dip kısımda biraz kabarık, öne doğru daralarak düz hareketsiz parmağı oluşturur (Şekil 4.96, 4.97).

Şekil 4. 96. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

162

Şekil 4. 97. Keliserin dış yandan görünüşü.

Hareketsiz parmak, keliser çapından daha uzun; yandan bakıldığında parmak üstten bombeli, ucu ise köşeden aşağı doğru kıvrılmıştır; üst çenenin alt kenarı neredeyse düz ve 8-12 dişlidir. Bunlardan 3 tanesi büyük, 6 daha tanesi küçük, aralarında da orta büyüklükte 2 ara diş bulunur (Şekil 4. 97). Son 3 diş birbirine çok yakın ve büyük, arka taraftaki diş geniştir. Hareketli parmakta ise çeşitli büyüklükte 4 diş içerir; önünde ek diş yoktur, çenenin bitimi (dişlerin ön tarafı) ana kısımdan daha uzundur (Şekil 4. 97).

Flagellum, uzun spiralli, yassı, alttan kirpik şeklinde, ucundan bazen hafif çengelli, üst parmak bitiminden daha uzun bir kılcık şeklindedir. Flagellum spiralinde 1-2 kısa dikencik bulunur, 2-3 üst elmacık kılcıkları keliser uzunluğu kadardır, bazen daha da uzundur (Şekil 4.98, 4.99, 4.100).

163

Şekil 4. 98. ♂ Karschia mastigofera Birula sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü (Birula, 1890b’den değiştirilerek).

flagellum

Şekil 4. 99. ♂ Karschia mastigofera Birula keliserin ve flagellumun iç-yandan görünüşü (Birula, 1938’den değiştirilerek).

164

Şekil 4. 100. Flagellumun genel görünüşü.

Pedipalp tarsusunda 4-6, metatarsusda 8-10 (iç sırada 4-5) diken bulunur (Şekil 4.101). Dikenler metatarsus çapından daha kısadır. Tüm metatarsus boyunca ve dikenler arasında sık yerleşmiş metalimsi papillalardan oluşan geniş bir şerit görülür (Şekil 4.102).

Şekil 4. 101. Pedipalp metatarsus ve tarsusundaki dikenler.

165

Şekil 4. 102. Pedipalp metatarsusunun ventralinde yer alan papilla yapıları.

Abdomen 3. segmenti solunum organının yer aldığı segmentte 8- 12 bıçak şeklindeki düz veya hafifçe bükülmüş ktenidia mevcut olup, 4. abdominal segmentte ise 16-19 iğne şeklinde, bazen kırmızımsı ktenidia mevcuttur (Şekil 4.103, 4.104). Genital sternit şekil 4.105‘de olduğu gibidir.

Şekil 4. 103. Abdominal segmentlerde yer alan ktenidia görünüşü (Birula, 1938’den değiştirilerek).

166

Şekil 4. 104. Abdominal segmentlerde yer alan ktenidia’nın renk ve genel görünüşü.

Şekil 4. 105. Erkekte genital segmentin görünüşü.

167

Şekil 4. 106. ♀ Karschia mastigofera Birula genel görünüşü (foto. A. V. Gromov).

Dişilerde tüm vücut, sefalotoraks ve keliserler beyazımsı bozumsu kahverengi sarıdır (Şekil 4.106). Abdomenin üst tarafı bozumsu kahverengi, pigmentsiz; ekstremitleri açık renkte; ancak pedipalp tibia ucuna kadar ve tibia bitimine kadar ve II.-IV. bacak çifti femurları bozumsu kahverengi; keliser ve sefalotoraksın ön kenarındaki diken ve kılcıklar kırmızımsı-bozumsu kahverengidir. Sefalotoraksın üst tarafı, keliserde 2-3 uzun koyu çizgili olan ve ekstremiteler oldukça belirgin pigmentli olanları da vardır. Sefalotoraks nispeten kısa ve geniş, keliserlerle birlikte geniş oval şekillidir (Şekil 4.107).

168

Şekil 4. 107. Sefalotoraks ve keliserin üstten görünüşü.

Göz tümsekliği, siyah, kıllarla kaplı, 5 tane uzun kıl mevcut olup, öndeki 2 çifti kaidelidir (Şekil 4.108a, b).

a b Şekil 4. 108. a. Göz tüberkülü ve gözün yandan gürünüşü, b. çizim (Birula, 1938’den değiştirilerek).

Çene dişleri farklılık göstermekle beraber yerleşimleri şöyledir: Hareketsiz parmak (keliser çapından daha uzun değildir, bazen belirgin bir şekilde kısadır) 3 tanesi daha büyük olan (7. veya 8. en büyük) 3, 7

169

veya 8 ve 9 veya 10 dişlidir. Öndeki ikisi orta büyüklüktedir, arkaya doğru büyüklüğü artan ara dişleri vardır, diğerleri ise küçüktür. Arka tarafta 3-4 diş bulunur. Hareketli parmak 2 tane iri, 2-3 ara, ön ve arkada 3-4 küçük dişlidir (Şekil 4.109).

Şekil 4. 109. Keliserin dış yandan görünüşü.

Pedipalp metatarsus ve tarsusunda diken benzeri yapılar bulunmaz (Şekil 4. 110). I. bacak tarsusunda 1 çift kısa belirgin tırnak bulunur (Şekil 4. 111). IV. bacak çiftinin metatarsusları ventralde 1 çift düz dikenli ve ön tarafı boyunca da 6-7 kıl vardır.

Şekil 4. 110. Pedipalp metatarsus ve tarsusunun görünüşü.

170

Şekil 4. 111. I. bacak tarsusundaki tırnaklar.

Genital segmentin sternitleri dik üçgen şeklindedir, yan tarafları düz ve arka tarafları da hafif bombelidir (Şekil 4.112).

Şekil 4. 112. ♀ Karschia mastigofera Birula genital sternitin görünüşü (Birula, 1938’den değiştirilerek).

4. abdomen segmentinde kırmızımsı renkte ktenidia’nın sayısı 14- 17 olup, düz bir şekilde dip kısımdan başlayıp, körelmiş ucuna doğru kademeli olarak daralmaktadır. Ktenidia segment uzunluğunun yaklaşık 2/3’i kadardır (Şekil 4.113).

171

Şekil 4. 113. IV. abdominal segmentte bulunan ktenidia.

Karschia mastigofera Birula Türünün Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Bu tür küçük Kafkasya dağlarında yaşamaktadır: Gokçi (Sevan) Gölü’nün yanında 2000 m yükseklikte ve aynı gölün kıyısındaki kayalarda (Kushu-Darasyu); Aras nehri vadisinde (Erivan, Nahçıvan); batıda Kars yaylalarında; Oltu ve Kazıkoparan civarlarında bulunur. Hakkari ve Van civarından yakalanan örneklerle türün dağılış sahası daha güneye genişletilmiştir. Ayrıca söz konusu tür Hakkari’den c. 2500 m’den yakalanmış olup, Türkiye’de dağılış gösteren böyü türlerinden vertikal dağılışı en yüksek olan böyü türü olarak kayıt verilmiştir.

172

Ekolojik Notlar

Literatüre göre Karschia cinsine ait örneklerin bulunması oldukça zordur. Ancak Iğdır’da yaptığımız arazi çalışmaları bu cinse ait türün oldukça geniş dağılış gösterdiği ve toplanmasının oldukça kolay olduğunu göstermiştir. Erkekler toprak yüzeyinde gezinirken, dişi ve juveniller ise çalı, büyük kayalar üzerinden yakalanmıştır. Karschia mastigofera Birula türünün Haziran ayında aktif olduğu tespit edilmiştir. Gece yapılan arazi çalışmasında (17.06.2007) dişi ve erkek arasında çiftleşme gözlemlenmiştir. Türün habitatı şekil 4.114 ve 4.115’deki gibidir. Iğdır’ın Aralık ilçesinin 6 km kuzeyinde K. mastigofera, Galeodes araneoides ve Biton schelkovnikovi ile simpatrik yaşamaktadır.

Şekil 4. 114. Karschia mastigofera Birula türünün gece arazisinde bol miktarda yakalandığı kaya ve çevresindeki kısa çalı formundan oluşan habitat (Iğdır, Yenidoğan yakınları).

173

Bu familyaya ait bazı türler düşük yüksekliklerde, Karchia gurkoi (4300 m) ve Karschia tibetana (4570 m) gibi bazı türler ise yükseklerde dağılış gösterir (Gromov, 2003).

Şekil 4. 115. Karschia mastigofera Birula habitatı (Iğdır, Yenidoğan yakınları).

174

4.5 Familya: RHAGODIDAE Pocock

Büyüklükleri 10-60 mm arasında değişen, kısa yürüme bacaklarına sahip, anüsü ventral konumlu böyülerdir. Propeltidiumun eksterior lobu serbesttir. II.-IV. bacağının tarsusu bir segmentlidir. I. bacak tarsusu iki tırnaklıdır. I. bacağın metatarsus ventralinde sık ve kısa dikenler bulunur. Erkeklerde flagellum iki birleşmiş ince boru şeklindedir. Bu yapı öne doğru yönelmiş olup, ucu yukarı doğru kalkıktır. Dişilerde genital segment diğer abdominal segmentlerden ayırt edilememektedir.

Pocock (1897) ilk kez Herman (1804)’ın tanımladığı Rhax cinsini, kendi isimlendirdiği Rhagodes ile aynı anlamda kullanarak, bu cinse ait türleri Solpugidae familyası altında Rhagodinae altfamilyasında sınıflandırmıştır. Herman (1804) Rhax cinsini Galeodes cinsinin sinonimi olarak kullanmıştır. Diğer otörler (Koch, 1839, 1842, 1850; Butler, 1873; Simon, 1879a,b; Walter, 1889) Rhax cinsini hangi anlamda kullandıklarını açıklamamışlardır.

Söz konusu familya üzerine ilk detaylı çalışma Kraepelin (1899a) ve (1901) tarafından yapılmıştır. Vücut renklenmesine ve vücut uzunluklarına göre 22 tür incelemiş olup, bunların dışında incelediği 2 türün sistematik pozisyonu belli değildir. Birula (1905b, 1926, 1938) Rhagodidae familyasına ait türleri hem renk-desen hem de bacaklarda bulunan dikenlerin durumunu ele alarak incelemiştir. Roewer (1933), bu familya üzerinde bugüne kadar yapılmış en detaylı çalışmayı yapmıştır. Günümüze kadar Rhagodidae familyasına ait 27 cins ve 98 tür

175

tanımlanmıştır. Bu cinslerin 3 tanesi hariç diğer 24 cins Roewer (1933, 1941) tarafından tanımlanmıştır.

Roewer, matematiksel düzen ile cins ve türler için tarsuslardaki diken sayı ve sıralarına göre tablolar hazırlamış ve teşhislerini buna göre yapmıştır. İlginçtir ki Roewer’in incelediği örneklerde hiç varyasyon yoktur ve hazırladığı matematiksel tablolara uymayan örnek de mevcut değildir. Hazırladığı tablodaki değerlere uymayan örnekleri göz ardı ettiğini düşünüyoruz.. Birula genel olarak rhagodid’leri diken sayı ve sırasına göre teşhis etmiş ancak bunun yanı sıra renk-deseni de desteklemek için kullanmıştır. Roewer’in sistematik anlayışını bazı yazarlar (Levy ve Shulov, 1964; Lawrence, 1955) eleştirmekte ve deskripsiyonunu yaptığı genaraların geçersiz olduğunu ileri sürmektedirler.

Rhagodidae familyası Kuzeydoğu Afrika, Yakın Doğu ve Güneybatı Asya’da dağılış göstermektedir (Şekil 4.116).

176

Şekil 4. 116. Rhagodidae familyasının dünyadaki dağılışı (Savary, 2007).

Cins: Rhagoderma Roewer

Rhagoderma Roewer 1933: 282.

Tip Tür: Rhax nigriceps Pocock, 1895.

Dünyadaki Dağılışı: Hindistan, Pakistan, İsrail.

Rhagodid’lerin teşhisi renk-desene göre yapıldığından ve başka ayırt edici özellikleri olmadığından, Rhagoderma cinsinin, Rhagodes’in sinonimi olduğu ve bu cins altında sınıflandırılması düşünülmektedir (pers. com. Gromov, 2007).

Roewer (1933)’ göre Rhagoderma cinsinin teşhisi şu şekildedir; II. ve III. bacak tarsusu venralde 1.2, IV. bacak tarsusu ventralde 1.2.2.2 diken formulasyonundadır.

177

Rhagoderma cinsi İsrail, Pakistan ve Hindistan’dan bilinmekte olup, Türkiye’den kaydı yoktur. Bu çalışma ile Türkiye’den ilk kez kaydedilmektedir. Rhagoderma cinsinin Türkiye’deki dağılışı şekil 4. 117’deki gibidir.

Şekil 4. 117. Rhagoderma Roewer cinsinin Türkiye’deki dağılışı.

Rhagoderma tricolor Roewer Rhagoderma tricolor Roewer, 1941: 107; Zilch, 1946: 120; Turk, 1948: 263: Levy ve Shulov, 1964: 103.

Tip lokalitesi: Khirbat an Nusrani, HaDarom (güney), İsrail.

Dağılışı: İsrail, Filistin.

İncelenen materyal: 2 lokaliteden toplam 2 (1 ♂; 1 juvenil) örnek: 1 ♂ (AMNH), Gaziantep, Şehitkamil, Gaziantep Üniversitesi Kampüsü’nün c. 0.4 km doğusu, Yeditepe Mahallesi, 37°02’13”N, 37°19’31”E, c. 900 m, 01.07.2005, leg. E.A. Yağmur; 1 juvenil (AMNH), Şanlıurfa, Birecik, Birecik’in 10 km doğusu, çukur tuzak, 37°03’23.0”N, 38°07’09.5”E, 670 m, 10-29.06.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

178

Şekil 4. 118. ♂ Rhagoderma tricolor (Birula) (Gaziantep) (foto. H. Koç).

Erkeklerde vücut ve ekstremitelerin genel rengi bozumsu kahverengimsi-beyaz, sefalotoraks, keliser, pedipalp tarsusları ve metatarsus siyahımsı kahverengidir (Şekil 4.118). Juvenillerde ise kırmızımsı-kahverengi, abdomenin yanları ve çoğunlukla alt tarafı 2-6 sternit koyu renktedir. Abdomen basalınden başlayarak tergitler boyunca 11. segmente kadar, arkaya doğru giderek genişleyen, beyaz renkli şerit vardır. Bu beyaz şerit, yanlarından 1-8 segmentler boyunca arkaya doğru giderek daralan siyah-bozumsu kahverengi şerit ile sınırlanmıştır.

Abdomen yanları (pleura) koyu gri renktedir. Abdomen sternitleri, genital segment, 2. 3. ve son sternitler dışında kalan sternitler ve bu sternitlerin yan kenarları koyu bozumsu kahverengidir. Anüsün

179

çevresinde, 11. segmentin her iki tarafında grimsi lekeler vardır. Abdomen segmentlerinin alt tarafı bozumsu kahverengimsi-beyazdır, I.- IV. bacak femurlarının ön yarısı belirgin olmayan bozumsu kahverengidir.

Vücudunun tüm üst yüzeyi ve ekstremiteleri açık renkli ince tüycükler ve bozumsu kahverengi dikenciklerle kaplıdır. Ekstremitelerinde sıra halindeki sarı-bozumsu kahverengi diken grupları bulunur. Abdomen segmentlerin alt tarafı, ekstremiteleri ve abdomen terminali uzun, ince ve çok açık renkli kıl ve kılcıklarla kaplıdır. Bu açık renkli kılların arasındaki femurda yer alan kıllar çok zor fark edilir. Ayrıca kıllar femur uzunluğunun yarısı kadar olup, dip kısımdan uca doğru daralmaktadır. Erkeklerde II. ve III. bacak femurun ön kenarında 2, IV. bacak femurun iç kenarının ortasında ise 1 diken bulunur.

Bazı erkeklerin abdomeni tamamıyla koyu kahverengidir. Abdomen dorsalindeki açık renkli şerit ise gittikçe daralıp, koyulaşır. Bu şerit sadece 7. segmentten başlayarak beyaz bir leke haline gelecek şekilde genişler. Ancak tüm anüs segmenti, abdomen ventralinin tamamında olduğu gibi, koyu bozumsu kahverengidir. Bazen pedipalp tibiası koyu bozumsu kahverengi, I. bacak metatarsus uçları ve tarsus koyu renkte olan bireylere de rastlanır (Birula, 1938).

Göz tümseği alın kenarının yaklaşık 1/4‘ünü kaplar. İki göz arası mesafe minimum göz çapı kadardır. III. bacak femuru tek dikenlidir. Çoğunlukla femur arka ucunda belirgin ve kısa diken grubu vardır. Bunlardan biri biraz kalınlaşmış olup, normal dikenin görünüş ve boyutlarından farklıdır. IV. bacak tarsusu 0.0.1.(0).1 şeklindeki diken

180

formülasyonundadır. Yani tarsusta 2 dikencik koyu renkte ve içe doğru bükük olduğundan dikkat çekmektedir. Tarsusun ön tarafında diken sayısı bazen 0.1.1.(0).1 olabilir. II. ve III. bacak tarsusu genelde 0.0.0.1, çok nadir olarak da 0.0.1.1 şeklinde diken bulundurur. Tarsusun ön tarafında 1 adet diken mevcuttur. Bazen bu dikenin arkasında daha küçük boyutta ikinci bir diken bulunur. Pedipalp metatarsusu üzerinde sarı bozumsu kahverengi 14-16, I. bacak metatarsusu üzerinde ise 5-6 tane uzun diken bulunur.

İncelenen örneklerin içinde ergin dişi materyal bulunmamaktadır. Juvenilde genel vücut renklenmesi erkeklerdeki gibi koyu bozumsu kahverengidir. Abdomen dorsalindeki beyaz şeritler belirgin ve geniştir. 2.-7. abdomen segmentlerin ventrali siyah-bozumsu kahverengidir. Anüsün çevresindeki siyah lekeler büyüktür. I. bacak tarsusları her zaman kırmızı bozumsu kahverengidir. Erkeklerden farklı olarak, juvenillerin vücut ve ekstremitelerinin alt taraflarında kahverengi kıllar mevcut, femurlarındaki dikenler belirgin koyu renklidir. Dikenlerin sayısı erkeklerinki kadardır ancak bu dikenlerin boyları kısadır. Tüm ekstremite tarsuslarının yapısı ve özellikleri erkeklerde olduğu gibidir.

Rhagoderma tricolor Roewer Türünün Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

İsrail’in güneyinde yer alan Habron yakınlarından ilk kez Roewer (1933) tarafından tanımlanmıştır. Daha sonra Filistin’den kayıt verilmiştir (Levy ve Shulov, 1964). Türkiye’den günümüze kadar kayıt verilmemiştir.

181

Türkiye’de Güneydoğu Anadolu ve Orta Doğu’da dağılış gösterdiğini düşünüyoruz.

Biyo-ekolojik Notlar

Tür Gaziantep’ten ve Şanlıurfa’nın Birecik İlçesi’nin 10 km doğusundan kolleksiyona kazandırılmıştır (Şekil 4.119). Gaziantep’te taş altından, diğer lokalitede ise çukur tuzak kurularak toplanmıştır. Rhagodid’lerde yürüme bacakları kısa olduğundan, çukur tuzak oldukça etkili bir yöntemdir.

Şekil 4. 119. Rhagoderma tricolor Roewer türünün habitatı (Şanlıurfa, Birecik).

Bazı ülkelere ait müze etiketleri ve özel kolleksiyonlar [Steno Peka’nın (Çek Cumhuriyeti) ve Alexander V. Gromov’un (Kazakistan) özel kolleksiyonu] incelendiğinde, Rhagoderma tricolor Roewer türü çukur tuzak yöntemiyle İsrail’den toplanmıştır. Söz konusu tür Nisan

182

ayında aktif olup,. Türkiye’dekilere nazaran aktiflikleri erken başlamaktadır. Türkiye’de ise Temmuz ayında aktiftirler. İkindiden akşam karanlığına kadar olan zaman diliminde ortaya çıktıklarını düşünüyoruz. Biyoloji ve ekolojilerine ait bilgiler oldukça kısıtlıdır.

Bu türün, Paragaleodes cinsine ait türlerin toplandığı yerlerde yaşadığı gözlemlenmiştir. Ancak kolleksiyonlarda ergin dişi bulunmamaktadır. Dişilerin çok iyi saklandıklarını ve saklandıkları yeri çok az terk ettiklerini düşünüyoruz.

Sistematik Notlar

Rhagoderma tricolor, ilk kez Roewer (1941) tarafından İsrail’den tanımlanmıştır. Türün dağılışı Filistin ve İsrail ile sınırlıyken verilen bu kayıt ile dağılışının Türkiye’ye kadar uzandığı anlaşılmaktadır. Daha çok düzlük, vejetasyonun az olduğu yarı çöl alanlarda dağılış gösterir.

Bu çalışma ile Türkiye’den ilk kez Gaziantep ve Şanlıurfa’dan kayıt verilmektedir. Türkiye’deki dağılışı şekil 4.117’deki gibidir.

183

Cins: Rhagodes Pocock

Rhax Hermann 1804: 13; C.L. Koch 1839: 6; C.L. Koch 1842: 354; C.L. Koch 1850: 97; Butler 1873: 417; Simon 1879a: 119-120, Simon 1879b: 78. Rhagodes Pocock 1897: 252; Kraepelin 1899a: 209-210; Pocock 1900: 147-148; Kraepelin 1901: 31; Birula 1905b: 269-270; Roewer 1933: 268; Birula 1938: 17-21; Roewer 1960: 5 (Rhax Hermann, 1804’nın yerine kullandılar). Rhagodella Roewer 1933: 286; Roewer 1960: 7 (Birula 1938: 34 tarafından sinonim yapıldı).

Tip Türler: Rhax için: Galeodes melanus Olivier, 1807, Pocock 1900’de yeni taksonomik düzenleme yaptı) Rhagodes için: Galeodes melanus Olivier, 1807, Pocock 1900’de yeni taksonomik düzenleme yaptı) Rhagodella için: Rhax melanopyga Walter, 1889.

Dünyadaki Dağılışı: Somali, Srilanka, Tanzanya, İran, Türkmenistan, Afganistan, Ermenistan, Azerbaycan, Pakistan, Kazakistan, Tunus, Cezayir, Libya, Mısır, Yemen, İsrail, Türkiye.

Vücudu orta büyüklükte olup, kısa ekstremiteli; çoğunlukla alaca renkli, sarımsı-beyaz veya kızılımsı, koyu bozumsu kahverengi veya kahverengi renklerin kombinasyonları görülür. Keliser ve pedipalplerin uçları kırmızımsı-kahverengidir.

Abdominal segmentlerde ktenidia bulunmaz. II., III. ve IV. bacak femurlarında oldukça belirgin çubuk şeklinde yapılar bulunur. Anüs 11. segmentin ventralinde bulunur. Yürüme bacaklarının tarsusu tek segmentli olup, alt tarafından tek veya çift bazen de uzun kılcıkların arasında fark edilemeyen kısa ve küçük dikencikler bulunur. Tarsus tırnakları çıplaktır. II. ve III. bacak tibiadan metatarsusların üst tarafı boyunca 7 kısa ve uçları körelmiş dikenlerden oluşan bir sıra görülür. Tibiada bir adet diken bulunur. Bu yapılara tibia arka köşesindeki sayıları

184

1-3 arasında değişen daha küçük ve keskin dikencikler de iştirak eder. Bu dikenlerden esas dikene en yakın olanı büyükçe olup, nerdeyse ana dikenin şekil ve boyutuna erişir.

Pedipalpler ve I. bacak çifti metatarsuslarının iç tarafı, çoğunlukla uzun kılcıklar ve rastgele yerleşmiş dikenlerle donatılmıştır. Bu dikenlerin sayısı pedipalplerde 20, I. bacak çiftinde ise 7’ye ulaşır. Çok genç bireylerin pedipalp tarsusunda 3-4 diken bulunur. I. bacak tarsusu kısa tırnaklıdır.

Göz tümseği eliptik ve çıplak olup, sadece ön tarafında 1 çift kısa kılcık bulunur.

Her iki eşeyde de keliser büyük ve benzer şekildedir. Üst ve iç tarafındaki sadece uzun kılcıklar kısa ve yumuşak tüylerle kaplıdır. Üst kenar boyunca 10 veya daha fazla, kısa, öne doğru yönelmiş dikencikler sırası görülür. Her iki keliser parmağında da tek büyük ana diş vardır. Üst parmakta bu ana dişin önünde 2 orta diş, arkasında ise 2 sıra halinde dişçikler vardır. Dış sırada 6-8, iç sırada 3-4 diş vardır.

Hareketli parmakta ana dişin önünde 1 orta diş, arkasında ise yine parmağın iç kısmına doğru kaymış 1 küçük diş bulunur. Çene dişlerinin yapısında eşeyler arasında fark yoktur. Ancak erkek bireylerin dişleri daha küçük ve araları açıktır.

Erkekte sekonder eşeysel karakterler: ekstremitelerin daha uzun, abdomenin küçük boyutta, bacaklarda daha fazla diken olması ve flagellumun varlığıdır. Flagellum, keliser hareketsiz parmağının

185

basalında yer alır. Flagellum öne doğru yönelmiş, ucu yukarı doğru kalkık ve ince boru şeklindedir.

Sistematik Notlar

Rhagodes cinsinin temel morfolojik özelliklerin sabit olması ve bunların diğer yakın cinslerden kesin bir şekilde ayırmasına rağmen, cins içindeki türleri güvenli bir şekilde teşhis etme ve altcins taksonomik birimlerini gruplara ayırma imkanı veren sekonder özellikler saptanamamıştır.

Roewer (1933) Rhagodes cinsinin türlerini teşhis etmede sekonder özellik olarak; her türdeki II., III. ve IV. bacak tarsus diken sayısının farklı olduğunu ileri sürmüştür. Roewer diken sayısı aynı olan türleri ayrı cins içinde gruplamıştır. Ancak, Roewer’in “her türün bacak diken sayısı sabit bir özelliktir” şeklindeki düşüncesini Birula (1938) eleştirmiş ve yanlış olduğunu ve dolayısıyla Rhagodes cinsine bağlı türlerde tarsus diken sayısının sabit olmayıp, bu dikenler arkaya doğru küçülerek ve gittikçe morfolojik ayrıntılarını kaybederek, basit kılcık şeklini aldığını öne sürmüştür. Aynı bireyin sağ ve sol bacaklarındaki diken sayısı değişebilmektedir. Diken sayısı, türlerin teşhisinde kullanılabilmektedir. Ancak morfolojik, biyolojik ve renk-desen özellikleri ile birlikte kullanılması gerekmektedir (Birula, 1938). Türlerin ölçüm değerleri çok değişken olduğundan rhagodidlerde kullanılmamaktadır.

Halihazırda Rhagodes cinsine ait toplam 27 tür tanımlanmıştır.

186

Rhagodes Pocock Cinsinin Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Rhagodes Eski Dünya’da, yarı çöl, kurak bölgelerde, Kuzey ve Doğu Afrika, Orta Doğu ve Orta Asya’da 27 tür dağılış göstermektedir.

Asya’da kuzeye doğru 42o paralele (Guberlin Dağları’nın eteği, Guberlinski, Orenburg, Rusya) ve kuzey-doğuda 74o boylama kadar (Fergana Vadisi, Türkmenistan); Güneydoğuda Hindistan-Çin sınırı (Hindokitay)’ya kadar (Assam, Hindistan); batıda İran’nın Kürdistan Bölgesi, Suriye, Filistin; kuzeybatıda Güney Kafkas ötesine kadar; Afrika’da güney yaylış sınırları Kilimanjaro (Tanzanya) yakınından, doğuda Uganda’dan, batıda Niger Nehri’nden Sudan’a kadar dağılış gösterir.

Türkiye faunasında Rhagodes cinsine ait tek tür Aras Vadisi (Iğdır) boyunca dağılış göstermektedir (Şekil 4.120).

Şekil 4. 120. Rhagodes cinsinin Türkiye’deki dağılışı.

187

Tür: Rhagodes caucasicus Birula

Rhadodes melanophygus caucasicus Birula 1905b: 276. Rhagodella melanophyga var. caucasica (Birula): Roewer 1933: 287. Rhagodes caucasicus Birula: Birula 1938: 27-29: şekiller 5b, 6, 11-13; Aliev 1981: 10; Aliev ve Gadzhiev 1983: 43.

Tip lokalitesi: Tuzluca [=Kulp], Iğdır.

Dağılışı: Türkiye; Ermenistan; Azerbaycan.

İncelenen materyal: 1 lokaliteden toplam 1 örnek; 1 ♂, (AMNH), Iğdır, Çalpala, 40°01’50.3”N, 43°51’21.8”E, 925 m, 18-19.06.2007, leg. A.V. Gromov ve H. Koç.

Şekil 4. 121. ♂ Rhagodes caucasicus Birula (Iğdır, Çalpala) (foto. A. V. Gromov).

Vücudunun toraks segmentleri ve ekstremiteleri beyaz veya beyazımsı-sarı olup, açık bozumsu-kahverengi kıl ve kılcıklarla örtülmüştür. Alt tarafında üzerini örten kılcık ve bozumsu kahverengi

188

kalın basillerden dolayı bozumsu kahverengimsi gözüken femurlar bulunur. Sefalotoraks üst tarafı koyu bozumsu kahverengidir. Göz tümseği az veya çok fark edilen açık renkteki halkayla çevrilmiştir. Keliserleri üstte, dip kısımda sarı renkte, öne doğru kırmızı-kahverengiye dönüşmekte, üzeri kahverengi kıl ve kılcıklarla koyu bir şekilde örtülmüştür. Keliser dip kısmı yan taraflarında bu türe özgü büyük koyu gri leke bulunur.

Toraks segmentleri üstten beyaz veya sarımtıraktır. Abdomenin üst ve alt tarafı koyu bozumsu kahverengi; yan ve alt tarafı, özellikle ön segmentte daha açık renktedir. Bazen koyu bozumsu kahverengi yoğun pigmentler vardır. 7., 8. ve 9. abdomen segmentlerinin üstü giderek genişleyen beyaz çizgi şeklinde olup, beyaz renk bazen 6. segmentin arka kenarını da kaplar. 10. segmentde beyaz renktedir (Şekil 4.121). Anüs çevresinde büyük, dairesel ve belirgin siyah-bozumsu kahverengi bir leke vardır. Bu leke abdomenin daha açık siyah-bozumsu kahverengi alt tarafı ile birleşir. I. bacak ve pedipalp dikenlidir. Dolayısıyla metatarsus ve tarsuslar dip kısma kadar kırmızı-bozumsu kahverenktedir. Femurun yarısı ve tibia siyah-bozumsu kahverengidir. II ve III. bacak tibia ve metatarsus basalı koyu gri olup, üzerinde kalın, kahverengi diken sırası bulunur. Erkeklerde dikenler soluk renktedir. IV. bacak bozumsu kahverengimsi-sarı veya beyazdır.

Dişinin propeltidium eni keliserin eni ile yaklaşık olarak aynıdır. Ancak genç dişi ve erkeklerin keliser eninden daha geniş olabilmekte, yaşlı dişide ise çene bitimine doğru düzenli olarak daralmaktadır (Birula, 1938).

189

Yaşlı dişinin keliserleri ise dip kısımda belirgin bir şekilde şişkin ve yandan bombelidir. Göz tümseği nispeten küçük ve alın kenarının yaklaşık 1/5’i kadardır. İki göz aralığı göz çapından daha küçüktür. II., III. ve IV. bacak femurunda ince kılcıkların arasında çok sayıda (II. bacak çiftinde 12-14, III. bacak çiftinde 16-18, IV. bacak çiftinde 19-22) kalın, derin oyuntulu, bozumsu kahverengi, koyu uçlu basillerle kaplanmıştır (Birula, 1938).

Her iki eşeyin IV. bacak tarsuslarında çok iyi gelişmiş 5 çift, 2.2.2.(2).2 formulasyonunda diken bulunur. Ancak bazen 1.2.2.(0).2 veya 0.2.2.(0).2 diken formulasyonuna da rastlanabilir. II. ve III. bacak femur uçları üstten 2 adet kısa ve kalın kırmızımsı dikenlerle donatılmıştır. Bu bacakların tarsus basalında bazen 2.2.2 çift, ama daha çok 1.2.2 çift, bazen de 0.0.2 çift diken formulasyonu bulunur. Pedipalp metatarsusu üzerinde 14-17 kalın, düz ve keskin diken, I. bacak çifti metatarsusu üzerinde ise 5-7 diken bulunur. IV. bacak çiftindeki malleolleri beyaz renktedir (Birula, 1938).

Rhagodes caucasicus Birula Türünün Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Birula (1938)’ya göre bu türün yayılışı Güney Kafkas ötesinde Aras Nehri Vadisi’ni kapsayarak, bu nehrin akışı boyunca, Kura nehrinin sağ kıyısındaki Gence (=Kirovabad, Azerbaycan) şehrine kadar ulaşır. Aliev ve Gadzhiev (1983) Nahçıvan, Ordubad, Djulfinsk ve İlyiç bölgeleri civarından kaydetmiştir.

190

Şekil 4. 122. Rhagodes caucasicus Birula türünün habitatı (Iğdır, Çalpala) (foto. A.V. Gromov).

Biyo-ekolojik Notlar

Kafkas ötesindeki bu türün bireyleri nehirli vadilerin bozkırlı kısımlarında yaşamakla birlikte yüksek dağlarda da dağılış göstermektedir (Birula, 1938). Ancak Birula (1938) Tuzluca’da (Iğdır) daha yükseklerden kayıt vermemiştir. Bununla birlikte, hem dişi hem de erkekler bireylere sıkça rastlandıklarını ve her zaman taşların altında saklandıklarını bildirmiştir. Aliev ve Gadzhiev (1983), gündüzleri taş altlarında dinlendiklerini, alacakaranlık ve geceleyin aktif olduklarını ve yapay ışığa doğru geldiklerini rapor vermiştir.

Tuzluca’dan toplanan örnek floresans ışığa gelerek yakalanmıştır. Habitatı şekil 4.122’deki gibidir. Birula (1938) söz konusu türün Aras Vadisi’nde geniş şekilde dağılış gösterdiğini bildirmiştir. Yapılan arazi çalışmasında Birula’nın aksine dağılışının oldukça kısıtlı ve nadir bulunduğu gözlemlenmiştir.

191

Sistematik Notlar

Rhagodes caucasicus, Birula tarafından 1905 yılında Tuzluca (Iğdır) toplanan örnekle tanımlanmıştır. Bu çalışmada toplanan yeni örnek ile R. caucasicus türünün tanımlandığı yıldan sonra, Türkiye’de dağılış gösterdiği de doğrulanmış olmaktadır.

Cins: Rhagodia Roewer

Rhagodia Roewer 1933: 281; Roewer 1960: 7.

Tip Tür: Rhagodia nigriceps var. obscurior Penther, 1913.

Dünyadaki Dağılışı: İran, Irak, Türkiye, Pakistan, Etiopya.

Roewer (1933)’e göre Rhagodia cinsinin teşhisi şu şekildedir; IV. bacak tarsusu ventralde 2.2.2 diken formulasyonundadır.

Afrika ve Asya’da Rhagodia cinsine ait 4 tür dağılış gösterir.

Tür: Rhagodia obscurior (Penther) Rhadodes nigriceps var. obscurior Penther 1913: 108. Rhagodia obscurior (Penther): Roewer 1933: 281, şekil 188; Zilch 1946: 121; Kästner 1952: şekil 10.

Tip lokalitesi: Ash Sharqat, Nīnavā, Irak; Bara, Irak; Chatunije, Irak; El`Abid, Dhī Qār, Irak; Gajara, Irak; Samoidja ve Charnina arası, Irak.

Dağılışı: Türkiye; Irak.

İncelenen materyal: 3 lokaliteden 7 (1 ♂; 2 ♀♀; 4 juvenil) örnek (Çizelge 4. 18).

192

Çizelge 4. 18. İncelenen Rhagodia obscurior (Penther) türünün materyal listesi.

Tür Kolleksiyon ♂ ♀ Juvenil Toplam Lokalite Koordinat leg. Tarih Yükseklik Şanlıurfa, Düzenli 37 °09’52.0”N A.V. Gromov Rhagodia obscurior AMNH - 1 - 1 11.06.2007 514 m yakınları 39 °12’46.7”E ve H. Koç Şanlıurfa, Birecik, 10 37°03’23.0”N A.V. Gromov Rhagodia obscurior AMNH 1 - - 1 09.06.2007 670 m km doğusu 38°07’09.5”E ve H. Koç Şanlıurfa, Birecik’in 10 37°03’23.0”N A.V. Gromov Rhagodia obscurior AMNH - 1 4 5 10-29.06.2007 670 m km doğusu, Çukur tuzak 38°07’09.5”E ve H. Koç TOPLAM 1 2 4 7

193

Şekil 4. 123. ♂ Rhagodia obscurior (Penther) (foto. H. Koç).

Tüm vücut siyah-kahverengi kıllarla kaplıdır (Şekil 4.123). Sefalotoraksın ön kısmı ve eklem derileri beyaz renklidir. Keliser siyah olup, distal uçta açık renkli değildir (Şekil 4.124). Anüs ventral konumludur (Şekil 4.125).

Göz tümseği siyah olup, ön kenarında siyah kıllar bulunur. Pedipalp ve ekstremiteler siyahtır. Bazı örneklerde tarsus ve tırnağın basalı bazen açık renklidir. Bütün ekstremitler siyah-kahverenkli kıl ve dikenlidir. Malleoli geniş ve beyazımsı olup, koyu, kenar halkaları bulunmaz.

194

Şekil 4. 124. Sefalotoraks ve keliserlerin üstten görünüşü.

Şekil 4. 125. Anüsün ventral konumlu görünüşü.

195

Şekil 4. 126. 8. abdominal segmentte stigmanın yerleşimi.

Stigma 8. abdominal segmentte ventral yanlarda bulunur (Şekil 4.126).

Keliserler oldukça kalın kıllarla kaplıdır. Hareketsiz parmakta toplam 10 diş mevcuttur. Bunlardan distalde ön uçta 3. diş ana diştir. Diğerleri küçük ara dişlerdir. Bu ara dişlerden distaldeki çok küçüktür. Hareketli parmakta 1 ana diş vardır. Bu ana dişin önünde distalde çok küçük hörgüç şeklinde ara diş bulunur (Şekil 4.127).

196

Şekil 4. 127. Keliserin dış-yandan görünüşü.

Pedipalp tibia ventralinin iç tarafı uzun kalın dikenlerle kaplıdır. Metatarsusta kalınlaşmış ve dorso-ventralden basık olup, ventral kısımda 10-12 adet diken şeklinde, kalın kıllar bulunur. Tarsusta 6 adet diken mevcuttur (Şekil 4.128).

Şekil 4. 128. Pedipalp tarsusunun görünüşü.

197

I. bacak tarsus distal ucunda belirgin tırnak bulunur (Şekil 4.129). II. ve III. bacak tibianın dorsalinde 1, metatarsusun dorsal kısmında bir sıra 6 adet diken mevcuttur. Tibianın distal ucunun ön tarafı 1 adet kalın dikensi kıl ile son bulur.

Şekil 4. 129. I. bacak tarsusundaki tırnağın görünüşü.

IV. bacak tarsusunda belirgin görülebilen dikenler olmayıp sadece ventral kısımda dikene benzer kıllar vardır. Metatarsusta dikenler sadece ventral tarafa yerleşmiştir. II.-III. bacak çok zayıf dikenlidir. Metatarsus distalde 3.1 diken formulasyonunda ve yaklaşık eşit büyüklükte 3 adet kalın kıl bulunur. Bunlardan ortadaki ve öndeki (segmentin ön bölümünde) birbirine çok yakındır. Proksimaldeki diken ortadakinden daha uzak mesafede bulunur. Bununla birlikte metatarsusun distalinde ventralde 1, tibia ventralinde 2 eşit büyüklükte diken bulunur. Tibianın ön kısmında ise distalde uzun ve kalın kıl grubu görülür.

198

Şekil 4. 130. Flagellumun genel ve yakından görünüşü.

Flagellum hareketsiz parmağın iç kısmında, ön ucunda iki ara dişin üst tarafından sabitlenmiştir. Flagellum dip kısımda kalın bir şekilde olup, öne doğru yönelmiş, ucu yukarı doğru kalkık ve aniden incelerek ucu boru şeklini alır (Şekil 4.130).

Rhagodia obscurior (Penther) Türünün Dünya ve Türkiye’deki Dağılışı

Rhagodia obscurior, Penther (1913) tarafından 4 tip lokalite ile Irak’tan tanımlanmış olup, Türkiye ve Irak dışında herhangi bir ülkeden kaydı verilmemiştir. Türkiye’den sacede Urfa’dan kayıt verilmiştir (Roewer, 1933). Bu çalışma ile aynı lokaliteden kayıt verilmektedir. Güneydoğu Anadolu’da, Suriye Sahası zoocoğrafik bölgesinde geniş bir şekilde dağılış gösterdiğini düşünüyoruz (Şekil 4.131).

199

Şekil 4. 131. Rhagodia obscurior (Penther) türünün Türkiye’deki dağılışı.

Biyo-ekolojik Notlar

Birecik’in 10 km doğusundan (Şanlıurfa) yakalanan örneklerden erkek birey, ikindi saatlerinde toprak üstünde gezerken yakalanmıştır. Aynı gece U.V. lamba ile aramalarda bulunamamıştır. Sonraki gün aynı lokaliteye boyun tuzak kurulmuş, tuzaklar iki hafta sonra kontrol edilmiştir. Tuzaklardan sadece dişi ve juvenil örnekler elde edilmiştir. Parageleodes cinsine ait türlerle aynı lokaliteden yakalanmıştır. Düzlük alanları ve kumlu toprakları tercih ettiği gözlemlenmiştir (Şekil 4.132). Tuzak metodunun bu türün yakalanmasında oldukça etkili bir yöntem olduğu anlaşılmıştır.

200

Şekil 4. 132. Rhagodia obscurior (Penther) türünün habitatı (Şanlıurfa, Düzenli yakınları).

Sistematik Notlar

Penther (1913), Rhagodes nigriceps türü alltında yeni varyete olarak R. n. var. obscurior’u tanımlamıştır. Ancak varyete tanımlaması oldukça kısa ve yetersizdir. Roewer (1933), Rhagodia cinsini oluşturmuş ve bu cins altında iki tür tavsif etmiştir. Rhagodia cinsinin tip türü olarak da R. obscurior’u tayin etmiştir. Penther (1913)’ün varyetesi, Roewer (1933), Urfa’dan toplanan örnekleri (10 ♂♂; 6 ♀♀) R. obscurior olarak değerlendirmiştir. Roewer (1933) söz konusu türe ait detaylı bilgi vermemiş ve sadece tayin anahtarlarında çok kısa değinmiştir.

Söz konusu tür Roewer (1933)’den sonra, Türkiye’den ilk kez kaydedilmektedir.

201

5. SONUÇ

Güneydoğu Anadolu’da (Hatay, Kilis, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt, Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari ve Şırnak) illerinde gerçekleştirilen bu çalışma ile, 5 familyaya ait 10 cins ve 14 tür teşhis edilmiştir. İncelenen türler: Biton (Biton) tauricus Roewer, Biton (Biton) zederbaueri (Werner), Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula, Gluviopsilla discolor (Kraepelin) (Daesiidae), Galeodes araneoides (Pallas), G. toelgi Werner, Paragaleodes unicolor (Birula) Paragaleodes nesterovi Birula (Galeodidae), Gylippus (Paragylippus) monoceros Werner (Gylippidae), Eusimonia nigrescens Kraepelin, Karschia (Karschia) mastigofera (Birula) (Karschiidae), Rhagoderma tricolor Roewer, Rhagodes caucasicus Birula ve Rhagodia obscurior (Penther) (Rhagodidae). İncelenen materyalden Paragaleodes sp.’nin türünün teşhisi yapılamamış ancak bilim dünyası için yeni bir tür olduğunu düşünmekteyiz.

Çalışma alanından bulunan cinslerden Galeodidae familyasından Paragaleodes ve Rhagodidae familyasından Rhagoderma cinsleri Türkiye için yeni kayıttırlar. Biton (Bitonissus) schelkovnikovi Birula (Daesiidae), Paragaleodes nesterovi Birula, P. unicolor (Birula) (Galeodidae) ve Rhagoderma tricolor Roewer türleri Türkiye’den ilk kez kayıt olarak verilmiştir. Biton (Biton) zederbaueri (Werner) türü ise araştırma sahasından ilk kez bildirilmektedir.

Bunun yanında Biton (Biton) tauricus Roewer ve Galeodes toelgi Werner deskripsiyonu yapıldıktan sonra ilk defa bulunmuştur.

202

Bu çalışmada kullanılan yöntemler incelendiğinde, böyülerin toplanmasında en etkili yöntemin U.V. ile arama olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca çalışmada kullanılan normal floresans ışığın böyülerin ilgisini çektiği ve özellikle kısa bacaklı türlerin yakalanmasında çukur tuzak yönteminin yararlı olduğu saptanmıştır.

Galeodidae familyasına ait Galeodes cinsine ait türlerin sistematik açıdan karışıklığı ortaya konmuş ve bu cins üzerinde daha çok çalışma yapılması gereğine dikkat çekilmiştir.

Türkiye’deki familyaların dağılışına bakılacak olursa; Daesiidae, Galeodidae ve Gylippidae familyalarına ait türlerin Türkiye’de geniş bir şekilde; Karschiidae familyasına ait türlerin ise lokal populasyonlar halinde olduğu tespit edilmiştir. Rhagodidae familyasına ait türlerin Iğdır ve Güneydoğu Anadolu’da dağılış gösterdiği saptanmıştır. Afrika kökenli Solpugidae familyasına ait Solpugella asiatica Roewer türünün Diyarbakır’ın kuzeyinden deskripsiyonu yapılmış ancak türün Türkiye’deki varlığı doğrulanamamış, dolayısıyla bu familyadan örnek elde edilememiştir.

2007 yılına kadar literatür araştırması yapılmış ve çalışma alanını kapsayan detaylı çeklist hazırlanmıştır (Ek). Bundan sonraki çalışmalarda, Türkiye böyü faunasının ortaya konması amaçlanmıştır (Bu çalışmanın sonuçları eklenmemiştir).

Roewer (1961a)’den günümüze kadar Türkiye ile ilgili faunistik, ekolojik, sistematik alanda herhangi ciddi bilimsel yayın

203

bulunmamaktadır. Türkiye böyü faunasına ilgisizlik günümüzde de devam etmektedir.

Türkiye böyü faunasının bol miktarda örnekleme ile filogenetik analizler, moleküler sistematik, SEM, GIS dijital görüntüleme yöntemleri gibi modern teknikler kullanılarak ve bu bilgilerin bilgisayara aktarılmasıyla, yeni morfolojik karakterler ve moleküler yaklaşımlarla daha iyi şekilde incelenmesi gereğine inanıyoruz.

204

205

6. KAYNAKLAR DİZİNİ

Aliev, Sh.I., 1978. Materialy k izucheniyu Galeodes araneoides (Solifugae, Galeodidae) v Azerbaidzhane [Materials to study of Galeodes araneoides (Solifugae, Galeodidae) in Azerbaidzhan]. In: Materialy II nauchnoi sessii entomologov Azerbaidzhana (oktyabr' 1978 g.). Elm, Baku: 19.

Aliev, Sh.I., 1981. Materialy k izucheniyu sol'pug Vostochnogo Zakavkaziya [Materials to study of solpugids in Eastern Transcaucasia]. In: Problemy pochvennoi zoologii. Tezisy dokladov VII Vsesoyuznogo soveshchaniya. Kiev: 10-11 [in Russian].

Aliev, Sh.I. ve Gadzhiev, A.T., 1982. Bovlar [Solpugids]. Elm ve khayat, No. 8, Baku: 18-19 [in Azerbaijanian].

Aliev, Sh.I. ve Gadzhiev, A.T., 1983. Sol'pugi (Arachnida, Solifugae) Azerbaidzhana [Solpugids (Arachnida, Solifugae) of Azerbaidzhan]. Izvestiya Akademii Nauk Azerbaidzhanskoi SSR, Ser. Biologicheskaya, No. 4, Baku: 43-46 [in Russian].

Aliev, Sh.I., 1984a. Sol'pugi (Arachnida: Solifugae) Azerbaidzhana. Avtoreferat dissertatsii na soiskanie uchennoi stepeni kandidata biologicheskikh nauk [Autoreferate of the Thesis of Candidate (Ph.D.) of Biological SciencesDegree]. Kiev. 24 p. [in Russian].

206

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Aliev, Sh.I., 1984b. Razmnozhenie i razvitie Galeodes araneoides Pallas (Solifugae, Galeodidae) v Azerbaidzhane. In: IX s'ezd Vsesoyuznogo entomologicheskogo obshchestva, Tezisy dokladov (Kiev, oktyabr' 1984 g.), Part 1. Kiev: 22 [in Russian].

Amitai, P., Levy, G. ve A. Shulov, 1962. Observations on mating in a solifugid Galeodes sulfuripes Roewer. Bulletin of the Research Council of Israel, Section B, Zoology 11: 156-159.

Armas, L.F., 1994. Description de un genero y una especie nuevos de Ammotrechidae (Arachnida: Solpugida) de Republica Dominicana. Avicennia, 1: 1-5.

Armas, L.F., 2002. Nueva especie de Antillotrecha Armas, 1994 (Solifugae: Ammotrechidae) de Sombrero, Antillas Menores. Revista Iberica de Aracnologia, 6: 177- 179.

Armas, L.F., 2004. Aracnidos de Republica Dominicana. I. Palpigradi, Schizomida, Solifugae, Thelyphonida (Arthropoda: Arachnida). Revista Iberica de Aracnologia, vol. especial monografico 2: 1-64.

Armas, L.F. ve Alegre, A., 2001. Especie nueva de Ammotrechella (Solifugae: Ammotrechidae) de La Espanola, Antillas Mayores. Solenodon, 1: 5-7.

207

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Armas, L.F. ve Teruel, R.O., 2005. Los solifugos de Cuba (Arachnida: Solifugae). Boletin de la Sociedad Entomologica Aragonesa, 37: 149-163.

Atalay, İ., 1983. Türkiye Vejetasyon Coğrafyasına Giriş. E.Ü. Edeb. Fak. Yayl. No: 19, İzmir, vii+230 s.

Atalay, İ., 1997. Türkiye Bölgesel Coğrafyası. İnkılap Yayınevi, İstanbul, viii+416 s.

Baert, L., Maelfait, J.P., ve Desender, K., 1995. Distribution of the species of the orders Scorpiones, Solifugae, Amblypygi, Schizomida, Opiliones and Pseudoscorpiones in Galápagos. Bulletin de l'Institut Royal des Sciences Naturelles de Belgique, Entomologie, 65: 5-19.

Bayram, A., Danışman, T., Çorak, İ. ve Yeşilyurt, F., 2005. Kırıkkale ilinin araneo-faunası üzerine (Arthropoda: Arachnida). Ekoloji Çevre Dergisi, 14, 56, 1-8.

Bernard, H.M., 1893. Notes on some of the digestive process in . Journal of the Royal Microscopial Society, 4: 427-443.

Bernard, H.M., 1897. Wind Scorpions - A brief account of the Galeodidae. Science Progress, New Series, 1: 317-343.

Birula [as Virula], A. 1890a. Zur Kenntnis der russischen Galeodiden. I- II. Zoologischer Anzeiger, 13: 204-209.

208

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Birula, A.A, 1890b. Materialien zur Fauna der Solpugen Ruslands. Travaux de la Societe Imperiale des Naturalistes de St- Petersbourg, 21: 53-83.

Birula, A.A., 1892. Beitraege zur Kenntnis des anatomischen Baues der Geschlechtsorgane bei den Galeodiden. Biologisches Centralblatt, 12: 687.

Birula, A.A., 1893. Zur Kenntnis der russischen Galeodiden. Horae Societatis Entomologicae Rossicae, 27: 82-90.

Birula, A.A., 1895. Untersuchungen über den Bau der Geschlechts- organe bei den Galeodiden. Horae Societatis Entomologicae Rossicae, 28: 289-326.

Birula, A.A., 1905a. Bemerkungen über die Ordnung der Solifugen. I-V. Annuaire du Musaee Zoologique de Acadaemie des Sciences de St. Paetersbourg, 9: 391-416.

Birula, A.A., 1905b. Beitrage zur Kenntnis der Solifugen-Fauna Persiens. Bulletin de l'Acadaemie impaeriale des sciences de St.- Paetersbourg, (5), 22: 247-286.

Birula, A.A., 1907. Zur Systematik der Solifugen Gattung Gylippus. Zoologischer Anzeiger, 31: 885-893.

209

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Birula, A.A., 1912. Sur la distribution geographique de Galeodes araneoides (Pallas) dans les parties meridionales et meridionales-orientales de la Russied 'Europe. Revue russe d'entomologie, 12: 296-312 (in Russian).

Birula, A.A., 1913. Monographie der Solifugen-Gattung Gylippus Simon. Annuaire du Musaee zoologique (St Petersburg), 18: 317-300. Tables 7-11.

Birula, A.A., 1914. VI. Skorpione und Solifugen. Ergebnisse einer von Prof. Franz Werner im Sommer 1910 mit Unterstützung aus dem Legate Wedl ausgeführten zoologischen Forschungsreise nach Algerien. Sitzungsberichte der Kaiserlichen Akademie der Wissenschaften, Mathematisch-Naturwissenschaftliche Classe, 123 (Abt.1): 633-668.

Birula, A.A., 1916. A new species of Paragaleodes (Solifugae) from Kurdistan. Revue russe d'entomologie, 16: 72-74.

Birula, A.A., 1922. Revisio analytica specierum asiaticarum generis Karschia Walter (Arachnoidea Solifugae). Annuaire du Musee Zoologique de l'Academie Imperiale des Sciences de St.- Petersbourg (Petrograd), 23: 197-201.

Birula, A.A., 1924. Über Galeodes truculentus Poc. Zoologischer Anzeiger, 61: 227-235.

210

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Birula, A.A., 1925. A note on some differential characters between Galeodes arabs C. L. Koch and allied species. The Annals and Magazine of Natural History, 9(15):192-200.

Birula, A.A., 1926. On some species of the Solifugae from British East Africa and the various countries of North East Afrika. Annuaire du Musaee zoologique (Leningrad), 27: 175-218.

Birula, A.A., 1929a. Über Galeodes armeniacus n. sp. Zoologischer Anzeiger, 84: 273-282.

Birula, A.A., 1929b. Über Galeodes sulphureopilosus Bir. Zoologischer Anzeiger, 84: 161-168.

Birula, A.A., 1936a. Über eine vermutlich neue Rhagodes-Art (Solifugen) aus Kurdistan. In Festschrift zum 60.Geburtstage von Professor Dr. Embrik Strand, 1: 50-52.

Birula, A.A., 1936b. Ueber einige neue oder wenig bekannte Solifugen aus Mittelasien und dem Kaukasus. I u. II. Bulletin de l'Academie des Sciences de l'URSS, 6: 1277-1284.

Birula, A.A., 1938. Arachnides, Ordo Solifuga. In Fauna SSSR. 1(3): i- vii, 1-173.

Bothma, J.P., 1966. Food of the silver fox Vulpes chama. Zoologica Africana, 2:205–221.

211

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Bothma, J.P., 1971. Food habits of some Carnivora (Mammalia) from Southern Africa. Annals of the Transvaal Museum, 27(2):15-26.

Börner, C., 1902. Arachnologische Studien. (II und III). Zoologischer Anzeiger, 25(673/674): 433-466.

Brookhart, J.O. ve Muma, M.H., 1987. Arenotherus, a new genus of Eremobatidae (Solpugida) in the United States. Privately published by the authors (Englewood, Colorado: Cherry Creek High School Print Shop), 18 pp.

Brownell, P.H. ve Farley, R.D., 1974. The organization of the malleolar sensory system in the solpugid Chanbria sp. Tissue and Cell, 6 (3): 471-485.

Butler, A.G., 1873. List of the species of Galeodides, with description of a new species in the collection of the British Museum. Transactions of the Entomological Society of London, 415-425.

Caporiacco, L., 1936. Scorpioni, Pedipalpi, Solifugi e Chernetidi di Somalia e Dancalia. Annali del Museo Civico di Storia Naturale di Genova, 58:135-149.

Caporiacco, L., 1948. L'aracnofauna di Rodi. Redia, 33: 27-75.

212

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Clark, W.H., Frohlich, D.R. ve Comanor, P.L., 1982. Shrike predation on the scorpion Anuroctonus phaiodactylus (Wood) and on a solpugid (Scorpionida: Vaejovidae; Solpugida). The Pan-Pacific Entomologist, 58 (2): 164.

Cloudsley-Thompson, J.L., 1958. Spiders, scorpions, centipedes, and mites; the ecology and natural history of woodlice, myriapods, and arachnids. New York xiv + 228 pp.

Cloudsley-Thompson, J.L. 1967a. Reproduction in Solifugae. Turtox News, 45: 212-215.

Cloudsey-Thompson, J.L., 1967b. Reproduction in Solifugae. Entomologist's Monthly Magazine, 103: 144-145.

Cloudsley-Thompson, J.L., 1968. Spiders, scorpions, centipedes and mites. Revised edition, New York. xv+ 278 pp.

Cloudsley-Thompson, J.L., 1977. Adaptational biology of Solifugae (Solpugida). Bulletin of the British Arachnological Society, 4 (2): 61-67.

Crome, W., 1956 (1959). Taranteln, Skorpione und schwarze Witwen. Ein Streifzug durch Reich der “giftigen” Spinnentiere. In: Die neue Brehm-Bucherei, Heft 167 (Berlin?): 1-94.

Croneberg, A., 1887. Über ein Entwicklungsstadium von Galeodes. Zoologischer Anzeiger, 10: 163-164.

213

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Delcomyn, F., 1971. The locomotion of the cockroach Periplaneta americana. J. Exp. Biol., 54: 443-452.

Delle Cave, L. ve Simonetta, A. M., 1971. A tentative revision of Daesiidae (Arachnida, Solifugae) from Ethiopia and Somalia. Monitore Zool. Ital., Suppl. 4 (2): 37-77.

Dufour, L., 1861. Anatomie, Physiologic et Histoire naturelle des Galeodes. Memoires Presentees par Divers Savants a l'Academie Royal des Sciences. 17: 338-446.

Duges, A. ve Edwards, M., 1836. Arachnides. In Le Regne Distribue d'Apres son Organisation. (Cuvier, G. Ed.). Vol. 15-16. 3rd edition. (Fortin, Masson: Paris.) 1-106, Pl. 1-28.

Dumeril, A.M.C., 1820. Galeode. In Dictionnaire des Sciences Naturelles. (Levrault, F. G. Ed.). 18: 75-77.

Dunlop, J.A. ve Rössler, R., 2003. An enigmatic, solifuge-like fossil arachnid from the Lower of Kamienna Gora (Intra-Sudetic Basin), Poland. Palaontologische Zeitschrift, Stuttgart 77(2): 389-400.

Dunlop, J.A., Wunderlich, J. ve Poinar, G.O., 2004. The first fossil opilioacariform mite (Acari: Opilioacariformes) and the first Baltic amber camel spider (Solifugae). Transactions of the Royal Society of Edinburgh: Earth Sciences, 94: 261-273.

214

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Emeljanov A.F., 1974. Proposals on the classification and nomenclature of areals. Revue d’entomologie de I’URSS. 497-522.

Fabricius, J.C., 1781. Species insectorum: exhibentes eorum differentias specificas, synonyma auctorum, loca natalia, metamorphosin, adjectis observationibus, descriptionibus. 1: IVIII, 1-552 pp.

Fabricius, J.C., 1787. Mantissa insectorum sistens eorum species nuper detectas adjectis charectribus genericis, differentiis, emendationibus, observationibus. Vol. 1. C.6. Proft: Hafniae.

Fabricius, J.C., 1793. Entomologia systematica emendata et aucta. Secundum classes, ordines, genera, species adjectis synonimis, locis, obervationibus, descriptionibus. 2 (Impensis C. G. Proft: Hafniae [=Kobenhavn]): I-VIII, 1-519 pp.

Foelix, R.F., 1985. Mechano and chemoreceptive sensilla. In: Neurobiology of arachnids. (Ed. F.G. Barth). Pp. 118-137. Springer-Verlag, Berlin.

Gervais, P., 1844. Aceres, Phryneides, Scorpionides, Solpugides, Phalangides et Acarides; Diceres Epizoiques, Aphanipteres et Thysonoures. In: Walckenaer, C. A. Histoire naturelle des insectes. Aptaeres, Four volumes and atlas.

Gervais, P., 1849. Fauna Chilena, Arachnides, Orden III, Galeodidos. In Gay, Claudio, Historia fisica y politica de Chile. Paris, 4: 4-17.

215

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Gromov, A.V., 2000. Solpugids of the genus Eusimonia Kraepelin, 1899 (Arachnida: Solifugae, Karschiidae) of Central Asia. Ekologia, Bratislava 19, 3: 79-86.

Gromov, A.V., 2003. Solpuga rickmersa, Gylippus rickmersi Kraepelin, 1899: 42-43. In: Mitjaev, I.D. and Jashenko, R.V. (eds), Krasnaya Kniga Kazakhstana, Tom. 1. Zhivotnye, Chast' 2. Bespozvonochnye, 232 p. (in Russian).

Gromov, A.V., 2004. Four new species of the genus Karschia Walter, 1889 (Arachnida: Solifugae: Karschiidae) from Central Asia. Pp. 83-92. In: Logunov, D.V. & Penney, D. (Eds.). European Arachnology 2003. Proceedings of the 21st European Colloquium of Aracnlogy, St. Petersburg, 4- 9 August 2003.

Gromov, A.V. ve Kopdykbaev, E.E., 1994. The fauna of the scorpions and solpugids (Arachnida: Scorpiones, Solifugae) of Kazakhstan. Selevinia, Almaty 2:19-23 (in Russian).

Guérin-Méneville, F.E., 1838. Iconographie du Règne Animal, de G. Cuvier. Arachnides. Premier Ordre.-les Pulmonaires. Vol. 2, 3.: Paris.

Hansen, H., 1893. Organs and characters in different orders of Arachnids. Entomologiske meddelelser, 4: 135-251.

216

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Harvey, M.S., 2002. Nomenclatural notes on Solifugae, Amblypygi, Uropygi and Araneae (Arachnidda). Records of the Western Australian Museum, 20:449-459.

Harvey, M.S., 2003. Catalogue of the Smaller Arachnid Orders of the World. Csiro Publishing, Collingwood, Victoria, Australia. 385 pp.

Hermann, J.F., 1804. Maemoire aptaerologique. Publiae par Fraederic Louis Hammer. Strasbourg. 144 pp.

Hewitt, J., 1919. A short survey of the Solifugae of South Africa. Annals of the Transvaal Museum, 7: 1-76.

Heymons, R., 1902. Biologische Beobachtungen an asiatischen Solifugen, nebst Beitraegen zur Systematik derselben. Abhandlungen der Preussischen Akademie der Wissenschafen zu Berlin, 1902: Anhang 1, 90:1-65.

Heymons, R., 1904. Sur les premieres phases du developpement de Galeodes caspius. Proceedings of the International Congress of Zoology, pp. 713-718.

Hirst, A.S., 1908. On some Oriental Solifugae, with descriptions of new forms. Records of the Indian Museum, 2 (3): 241-247.

Hirst, A.S., 1910. On a new genus and species of the order Solifugae from Algeria. The Annals and Magazine of Natural History, (Series 8), 6: 367-368.

217

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Hirst, A. S., 1912. Descriptions of new arachnids of the orders Solifugae and Pedipalpi. The Annals and Magazine of Natural History (Series 8), 9: 229-237.

Hutton, T., 1843. Observations on the habits of a large species of Galeodes (vorax). The Annals and Magagazine of Natural History, 12: 81.

Junqua, C., 1962. Donnees sur la reproduction d'un solifuge: Othoes saharae Panouse. Comptes rendus hebdomadaires des seances (Paris), 255: 2673-2675.

Junqua, C., 1966. Recherches biologiques et histophysiologiques sur un solifuge saharien Othoes saharae Panouse. Memoires du Musee d'Histoire Naturelle, (NS), serie A, zoologie, 43: 1-124.

Karsch, F., 1880. Zur Kenntnis der Galeodiden. Archiv feur Naturgeschichte, 46 (1): 228-243.

Kästner, A., 1933-1935. 6. Ordnung der Arachnida: Solifugae Sundevall, Walzenspinnen. In 'Handbuch der Zoologie'. (Kukenthal, W. Ed.). Band 3, Halfte 2: Lief. 4, Teil 2: 193-299.

Kästner, A., 1952. Zur Entwicklungsgeschichte des Prosoma der Solifugen. Zoologischer Anzeiger, 148 (5/8): 156-168.

218

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Kobakhidze, D.N., 1949. Materialy k izucheniyu sol'pugofauny okrestnostei gor. Tbilisi. Trudy Tbilisskogo Gos. Pedagogicheskogo Instituta im. Pushkina 6: 299-301 (in Russian).

Koca, H., 2002. Niğde ve çevresi Solifugae (Böyüler) takımının sistematiği. Niğde Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 59 s.

Koch, C.L., 1839. Übersicht des Arachnidensystems. C.H. Zeh’schen: Nürnberg, 2: 1-38.

Koch, C.L., 1842. Systematische Ubersicht uber die Familie der Galeoden. Archiv feur Naturgeschichte, 8: 350-356.

Koch, C.L., 1848. Die Arachniden. Getreu nach der Natur Abgebildet und Beschrieben, 15: 1-136 (J.L. Lotzbeck: Nürnberg).

Koch, C.L., 1850. Übersicht des Arachnidensystems. Nürnberg, Heft 5: 1-104.

Koch, C.L., 1878. Kaukasische Arachniden. Pp. 36-71, Table 1 and 2. In: 0. Schneider. 1878. Naturwissenschaftliche Beitreage zur Kenntniss der Kaukasusleander: auf Grund seiner Sammelbeute / herausgegeben von Oscar Schneider. 160 pp.

Kraepelin, K., 1899a. Zur systematik der Solifugen. Mitteilungen aus dem Naturhistorischen Museum in Hamburg, 16 Jahrgang: 197-259.

219

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Kraepelin, K., 1899b. Catalogue des Solifuges des collections du Museum d’historie Naturelle de Paris. Bull. Mus. Hist. Natur. Paris, 5: 376- 378.

Kraepelin, R., 1900. Über einige neue Gliederspinnen. Abhandlungen und Verhandlungen des Naturwissenschaftlichen Vereins in Hamburg, 16 (1): 4.

Kraepelin, K., 1901. Palpigradi und Solifugae. In Das Tierreich. Eine Zusammenstellung und Kennzeichnung der rezenten Tierformen. Heft,12, Pp. xi + 1-159.

Kraepelin, K., 1908. Die sekundären Geschlechtscharaktere der Skorpione, Pedipalpen und Solifugen. Jahrbuch der Hamburgischen Wissenschaftlichen Anstalten, 25: 181-225.

Lamarck, J,B., 1801. Systaeme des animaux sans vertaebres. Paris. viii + 432 pp.

Lamarck, J.B., 1818. Histoire naturelle des animaux sans vertebres. Vol. 5. (Verdiere, libr.: Paris.). [4], 1-612 pp.

Lamarck, J.B., 1838. Histoire Naturelle des Animaux sans Vertebres. Vol. 5. 2nd edition (J.B. Bailliere: Paris).

Lamarck, J.B., 1839. Histoire Naturelle des Animaux sans Vertebres. 3rd edition.

220

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Latreille, P.A., 1796. Précis des caractères génériques des insectes, disposés dans un ordre naturel. (F. Bordeaux: Brive.). I-XIV, 1- 201.

Latreille, P., A. 1802. Histoire naturelle, gâenâerale et particuliáere des crustacâes et des insectes : ouvrage faisant suite aux oeuvres de Leclerc de Buffon, et partie du cours complet d'histoire naturelle râedigâe par C. S. Sonnini. Paris. Volume 1.

Latreille, P.A., 1806. Genera crustaceorum et insectorum secundum ordinem naturalem in familias disposita, iconibus exemplisque plurimis explicata. Parisiis et Argentorati. Volume 1. 303.

Latreille, P.A., 1810. Considérations générales sur l’ordre natureldes animaux composant les classesdes crustacés, des arachnides et des insectes. F. Schoell: Paris.

Latreille, P.A., 1817. Arachnides. In 'Le règne animal distribué d'après son organisation, pour servir de base à l'histoire naturelle des animaux et d'introduction a l'anatomie comparée: Avec figures, dessinées d'après nature'. (Cuvier, G. Ed.). Vol. 3. 1st edition. Contenant les crustacés, les arachnides et les insectes. (Deterville: Paris.). I-XXX, 1-653 pp.

Latreille, P.A., 1837. The Animal Kingdom. In (Cuvier, G. Ed.). Vol. 3 (G. Henderson: London.)

221

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Lawrence, R.F., 1947. Some observations on the eggs and newly hatched embryos of Solpuga hostilis White (Arachnida). Proceedings of the Zoological Society of London, 117: 429-434.

Lawrence, R.F., 1955. Solifugae, Scorpions, and Pedipalpi, with checklists and keys to the South African families, genera, and species. South African Animal Life, 1: 152-262.

Lawrence, R.F., 1962. Solifuges, Scorpions and Chilopoda of the Namib Desert. Annals of the Transvaal Museum, 24: 213-222.

Lawrence, R.F., 1963a. The Solifugae of South West Africa. Cimbebasia 8: 1-28.

Lawrence, R.F., 1963b. New Solifugae (Arachnida) from the Kruger National Park. South Africa. Annals and Magazine of Natural History, (13) 6: 529-535

Lawrence, R.F., 1972. New psammophilous Solifugae, chiefly from desert regions of the Kalahari and South West Africa. Madoqua, 2, 1: 97-116.

Lawrence, R.F., 1976. Foreword Pp. i–ii In Muma, M.H. 1976. A review of solpugid families with an annotated list of western hemisphere solpugids. Publication of the Office of Research, Western New Mexico University, Silver City 2(1): 1–33.

222

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Leach, W.E., 1814. Crustaceology. In 'The Edinburgh Encyclopaedia'. (Brewster, D. Ed.). Vol. 7: 383-437 (Blackwood: Edinburgh).

Leach, W.E., 1815. A tabular view of the external characters of four classes of , which Linne arranged under Insecta; with the distribution of the genera composing three of these classes into orders, andc. and descriptions of several new genera and species. Transactions of the Linnean Society of London, 11: 306-400.

Lebrun, P., 1996. Cratosolpuga wunderlichi, a first Aptian solifuge from Brazil. Mineraux et Fossiles, 246: 34-35.

Levy, G. ve Shulov, A., 1964. The Solifuga of Israel. Israel Journal of Zoology, 13: 102-120.

Lichtenstein, A.A.H., 1796. Catalogus musei zoologici ditissimi Hamburgi, d. III. Februar. 1796 auctionis lege distrahendi. Sectio Tertia. Continens Insecta. (Schniebes: Hamburg) (a suppressed work, International Commission on Zoological Nomenclature 1995) Vol. 3: 216-218.

Lichtenstein, A.A.H. ve Herbst, J.F.W., 1797. Naturgeschichte der Insekten-Gattungen Solpuga und Phalangium. 1, I-VIII, 1-88 pp.

Manton, S.M., 1968. Terrestrial Arthropoda. In: Gray, J. (ed.), Animal locomotion. Weidenfeld & Nicolson, London.

223

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Maury, E.A., 1970. Sobre la presencia de Gaucha fasciata Mello-Leitao 1924 en la Argentina (Solifugae, Ammotrechidae, Mummuciinae), Physis, 29 (79): 357-362.

Maury, E.A., 1976. Nuevos solifugos Ammotrechidae de la Argentina (Arachnida, Solifugae). Physis, Buenos Aires, 35: 87-104.

Maury, E.A., 1977. Notas sobre la sistematica y distribucion geografica de Procleobis patagonicus (Holmberg 1876) (Solifugae, Ammotrechidae, Saronominae). Physis, Buenos Aires, 36: 283-293.

Maury, E.A., 1979. Primera cita del orden Solifugae para el Uruguay (Arachnida). Neotropica, 25: 159-160.

Maury, E.A., 1980a. Dos nuevos Pseudocleobis de la Patagonia (Arachnida, Solifugae, Ammotrechidae). Physis, Buenos Aires, 39: 41-43.

Maury, E.A., 1980b. Presencia de la familia Daesiidae en America del Sur con la descripcion de un nuevo genero (Solifugae). Journal of Arachnology, 8: 59-67.

Maury, E.A., 1981. Un nuevo genero de Daesiidae de la Argentina (Arachnida, Solifugae). Comunicaciones del Museo Argentino de Ciencias Naturales Bernardino Rivadavia, Serie entomologia, 1 (5): 75-82.

Maury, E.A., 1982a. Solifugos de Colombia y Venezuela (Solifugae, Ammotrechidae). Journal of Arachnology, 10 (2): 123-143.

224

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Maury, E.A., 1982b. Nota sobre un solifugo altoandino Dasycleobis crinitus Mello-Leito 1940 (Solifugae, Ammotrechidae). Neotropica, 28 (80): 183-187.

Maury, E.A., 1983. Los Pseudocleobis del oeste arido Argentino (Arachnida, Solifugae, Ammotrechidae). Physis, Buenos Aires 41: 169-174.

Maury, E.A., 1984. Los familias de Solifugos americanos y su distribucion geografica (Arachnida, Solifugae). Physis, 42 (103): 73-80.

Maury, E.A., 1985. Nota sobre los generos Namibesia y Syndaesia (Solifugae, Daesiidae). Aracnologia, 4: 1-6.

Maury, E.A., 1986. The American solifugid families and their geographical distribution (Arachnida, Solifugidae). Page 318 [abstract] in Egerhard, W. G., Y. D. Lubin, and B. C. Robinson, eds. 1986. 9th International Congress of Arachnology, Panama City (Panama), 1-8 August 1983].

Maury, E.A., 1987. Consideraciones sobre algunos solifugos de Chile (Solifugae: Ammotrechidae, Daesiidae). Revista de la Sociedad Entomologica, Argentina, 44: 419-432.

Maury, E.A., 1992. Lista de los ejemplares tipicos de "Arachnida" (Opiliones, Scorpiones y Solifugae) depositados en el Museo Argentino de Ciencias Naturales "Bernardino Rivadavia". Suplemento I. Aracnol., 6: 1-10.

225

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Maury, E.A. 1998. Solifugae. In: Morrone, J.J. and Coscarón, S. (eds), Biodiversidad de artrópodos Argentinos: 560-568.

Millot, J. ve Vachon, M., 1949. Ordre des Solifuges. In 'Traite de Zoologie'. (Grassi, P. P. Ed.), 6: 482-519 (Masson: Paris).

Morin, S.M., 1928. K zoogeografii sol'pug. Sol'pugi na Dnepre, Kavkaze i v Zakaspiiskoi oblasti Trudy Tret'ego Vserosiiskogo S'ezda Zoologov, Anatomov i Gistologov v Leningrade 14- 20 dekabrya 1927 g., Leningrad: 83-86 [in Russian].

Muma, M.H., 1951. The arachnid order Solpugida in the United States. Bulletin of the American Museum of Natural History, 97 (2): 35-141.

Muma, M.H., 1962. The arachnid order Solpugida in the United States, Supplement 1. American Museum Novitates, 2092: 1-44.

Muma, M.H., 1963. Solpugida of the Nevada Test Site. Brigham Young University Science Bulletin. Biological series, 3 (2): 1–15.

Muma, M.H., 1966a. Feeding behavior of North American Solpugida (Arachnida). The FloridaEntomologist, 49: 199–216.

Muma, M.H., 1966b. Mating behavior in the solpugid genus Eremobates Banks. Animal Behavior, 14: 346-350.

226

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Muma, M. H., 1966c. Egg deposition and incubation for Eremobates durangonus with notes on the eggs of other species of Eremobatidae (Arachnida: Solpugida). The Florida Entomologist, 49: 23-32

Muma, M. H., 1966d. The life cycle of Eremobates durangonus (Arachnida: Solpugida). The Florida Entomologist, 49: 233-242.

Muma, M.H., 1967. Basic behavior of North American Solpugida. Florida Entomologist, 50: 115-123.

Muma, M.H., 1970a. A synoptic review of North American, Central American, and West Indian Solpugida (Arthropoda, Arachnida). of Florida and Neighboring Land Areas, 5: 1- 62.

Muma, M.H., 1970b. VIII. The Galapagos Islands Solpugid: 125-135. In: Mission zoologique belge aux îles Galapagos et en Ecuador (N. et J. Leleup, 1964-1965). Résultats scientifiques. Deuxième partie. 237 pp.

Muma, M.H., 1971a. A new Ammotrechella Roewer (Solpugida: Ammotrechidae) from Jamaica. The Florida Entomologist, 54 (1): 97–99.

Muma, M.H., 1971b. The Solpugids (Arachnida: Solpugida) of Chile with descriptions of a new family, new genera, and new species. American Museum Novitates, 2476: 1-23.

227

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Muma, M.H., 1974a. Solpugid populations in southwestern New Mexico. The Florida Entomologist, 54 (4): 385-392.

Muma, M. H. 1974b. An annotated list of solpugids of New Mexico. New Mexico Academy of Sciences Bulletin, 15(2): 13-16.

Muma, M.H., 1976. A review of solpugid families with an annotated list of western hemisphere solpugids. Publications of the Office of Resesearch, Western New Mexico University, 2 (1): 1–33.

Muma, M.H., 1980. Comparison of three methods for estimating solpugid (Arachnida) populations. Journal of Arachnology, 8: 267-270.

Muma, M.H., 1982. Solpugida. Pp 102–104 in Parker, S. P. ed. 1982. Synopsis and classification of living organisms. 2 volumes.

Muma, M.H., 1986. New species and records of Solpugida (Arachnida) from Mexico, Central America and the West Indies. Novitates Arthropodae, 2 (3): 1–31.

Muma, M.H., 1987. New species and records of Solpugida (Arachnida) from Mexico, Central America and the West Indies. Novitates Arthropodae,pp. 1-24.

Muma, M.H., 1989. New species and records of Solpugida (Arachnida) from the United States. 60 pp. Privately published for the author by Douglas Print Shop, Douglas, Arizona.

228

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Muma, M.H. ve Brookhart, J., 1988. The Eremobates palpisetulosus species- group (Solpugida: Eremobatidae) in the United States, pp. 1–65.

Muma, M.H. ve Muma, K.E., 1988. The arachnid order Solpugida in the United States, New Mexico, (Supplement 2, a biological review), pp. 1–35.

Mursch, A. ve Steffan, A.W., 1997 (1996). Subfossile Gliederfusser von Salzsee-Ufern im nordlichen Namibia (Arthropoda: Solifugae, Scorpiones, Chilopoda, Diplopoda, Insecta). Verhandlungen Westdeutscher Entomologentag 1996: 197–211.

Nel, J.A.J., 1978. Notes on the food and foraging behaviour of the bat- eared fox, Otocyon megalotis. Bull. Carnegie Mus. 6: 132-137.

Olivier, G.A., 1807. Voyage dans l'Empire Othoman, l'Egypte, et la Perse fait par Ordre du Gouvernement, pendant les six premieres annees de la Republique. 2 volumes, atlas. London, T.N. Longman & O. Rees.

Olivier, A.G., 1791. Galéode, Galeodes. In, Encyclopédie méthodique. Historie naturelle. Insectes, vol. 6: 578-580. Panckoucke: Paris.

Pallas, P.S., 1772. Spicilegia zoologica. Volume 1, Fasicle 9, pp. 37-40, Table 3, figures 7-9, Gottl. August. Lange: Berolini.

Panouse, J.B., 1961. Variation avec l'age des caracteres utilises pour la systematique des Solifuges. Venhl. XI Internat. Kongr. Ent. 1960, 1: 258–262.

229

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Pavesi, P., 1876. Gli Aracnidi Turchi. Atti della Societaa Italiana di Scienze Naturali, 19 (1): 1-74.

Pawlowsky, E.N., 1932. Falangi Turkmenii i vopros ob yadovitosti ikh ukusa dlya cheloveka. In: Murgabskaya parazitologicheskaya ekspeditsiya 1930 g. AN SSSR i Narkomzdrava Turkmenii. Trudy Soveta po Izucheniyu Proizvoditelnykh Sil, Ser. Turkmenskaya, Leningrad Part 2: 289-306. (in Russian)

Pawlowsky, E.N. ve Stein, A.K., 1930a. Eksperimental'noe issledovanie nad deistviem na cheloveka ukusa falangi Galeodes araneoides. Meditsinskaya Mysl' Uzbekistana i Turkmenistana, No. 11-12: 158-164 [in Russian].

Pawlowsky, E.N. ve Stein, A.K., 1930b. Experimentelle Untersuchung über die Wirkung des Bisses der Walzenspinne Galeodes araneoides auf den Menschen. Zeitschrift für Parasitenkunde, Bd. 3, H. 1, Berlin: 8-16.

Penther, A., 1913. Solifugae. In Wissenschaftliche Ergebnisse der Expedition nach Mesopotamien, 1910. Solifugae. Annalen des Kaiserlich Königlichen Naturhistorischen Hofmuseums in Wien, 27: 107–108.

Peretti, A. ve Willemart, R. H., 2007. Sexual coercion does not exclude luring behavior in the climbing camel-spider Oltacola chacoensis (Arachnida, Solifugae, Ammotrechidae). Journal of Ethology, 25: 29-39.

230

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Petrunkevitch, A., 1913. A monograph of the terrestrial Palaeozoic Arachnida of North America. Transactions of the Connecticut Academy of Arts and Sciences, 18: 1–137.

Pocock, R.I., 1889. Arachnida, Chilopoda and Crustacea, In The Zoology of the Afghan Delimination Commission (Aitchison, J. E. T. Ed.). - Transactions of the Linnean Society, 2d Series. Zoology, 5: 110-121.

Pocock, R.I., 1895. Notes on some Solifugae contained in the collection of the British Museum with descriptions of new species. The Annals and Magazine of Natural History, (Series 6), 16: 74- 98.

Pocock, R.I., 1897. On the genera and species of tropical African arachnids of the order Solifugae with notes upon the taxonomy and habits of the group. The Annals and Magazine of Natural History (Series 6), 20: 249-272.

Pocock, R.I., 1898. The nature and habits of Pliny's Solpuga. Nature, 57: 618-620.

Pocock, R.I., 1899. The geographical distribution of the Arachnida of orders Pedipalpi and Solifugae. Natural Science, 14: 213-231.

Pocock, R.I., 1900. Arachnida. xii +279pp. The fauna of British India including Ceylon and Burma, In Blanford, W. T., ed.

Pocock, R.I., 1902a. Arachnida: Scorpiones, Pedipalpi, and Solifugae. Pp. 1- 72. In Biologia Centrali Americana, London, Zoology: Arachnida, 3.

231

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Pocock, R.L., 1902b. Descriptions of some new species of African Solifugae and Araneae. The Annals and Magazine of Natural History (Series 7), 10: 6-27.

Poinar, G.O. ve Santiago-Blay, J.A., 1989. A fossil solpugid, Haplodontus proterus, new genus, new species (Arachnida: Solpugida) from Dominican amber. Journal of the New York Entomological Society, 97 (2): 125-132.

Punzo, F., 1993. Diet and feeding behavior in the solpugid, Eremobates palpisetulosus (Solpugida: Eremobatidae). Psyche, 100: 151-162.

Punzo, F., 1994. Intraspecific variation in response to temperature and moisture in Eremobates palpisetulosus Fichter (Solpugida, Eremobatidae) along an altitudinal gradient. Bulletin of the British Arachnological Society, 9: 256-262.

Punzo, F., 1995. Interspecific variation in life history traits between sympatric populations of Eremobates mormonus (Roewer) (Solpugida, Eremobatidae). Bulletin of the British Arachnological Society, 10: 109-113.

Punzo, F., 1997. Dispersion, temporal patterns of activity, and the phenology of feeding and mating in Eremobates palpisetulosus Fichter (Solifugae, Eremobatidae). Bulletin of the British Arachnological Society, 10: 303-307.

232

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Punzo, F., 1998a. Natural history and life cycle of the solifuge Eremobates marathoni Muma ve Brookhart (Solifugae, Eremobatidae). Bulletin of the British Arachnological Society 11: 111-118.

Punzo, F., 1998b. The effects of maternal nest guarding behaviour by Eremobates marathoni Muma ve Brookhart on the survivorship of offspring (Solifugae, Eremobatidae). Bulletin of the British Arachnological Society, 11: 54-56.

Punzo, F., 1998c. The biology of camel-spiders (Arachnida, Solifugae). (Kluwer Academic Publishers: Boston).

Purcell, W.F., 1899. New and little known South African Solifugae in the collection of the South African Museum. Annals of the South African Museum, 1: 381-432.

Rocha, L.S., 2002. Solifugae. In: Adis, J. (Ed). Amazonian Arachnida and Myriapoda. Pensoft Publishers: Sofia-Moscow. 439-448 pp.

Roewer, C.F., 1932. Solifugae, Palpigradi. In Klassen und Ordnungen des Tierreichs. 5: Arthropoda. IV: Arachnoidea. (Bronns, H. G. Ed.). Vol. 5(IV)(4)(1): 1-160.

Roewer, C.F., 1933. Solifugae, Palpigradi. In 'Klassen und Ordnungen des Tierreichs. 5: Arthropoda. IV: Arachnoidea'. (Bronns, H. G. Ed.). Vol. 5(IV)(4)(2-3): 161-480 (Akademische Verlagsgesellschaft M B.H.: Leipzig).

233

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Roewer, C.F., 1934. Solifuga, Palpigrada. Buch 4, pp. 481-723 in Bronn, H.G. Klassen und Ordnungen des Tierreichs. Akademische Verlagsgesellschaft M. B. H., Leipzig. Funfter.

Roewer, C.F., 1941. Solifugen 1934-1940. Veroffentl. Deutschen Kolonial- und Übersee- Mus., Bremen, 3: 97-192.

Roewer, C.F., 1954. Über einige Solifugen und Pedipalpen der aethiopische Region. Annales du Musee du Congo Belge, Sciences Zoologiques (4) 1: 262-268.

Roewer, C.F., 1959. Die Araneae, Solifuga und Opiliones der Sammlungen des Herrn Dr. K. Lindberg aus Griechenland, Creta, Anatolien, Iran und Indien. Pp. 1-47 in Geoteborgs kungl. vetenksaps- och vittethets- samhealles handlingar, 6. feoljden, ser.B, bd.8, no 4.

Roewer, C.F., 1960. Solifugen und Opilioniden. Araneae Orthognathae, Haplogynae und Entelegynae. (Contribution aa l'aetude de la faune d'Afghanistan 23). Pp. 1-52 in Geoteborgskungl. vetenskaps- och vitterhets-samhealles handlingar, 6. feoljden, ser.B, bd.8, no 7.

Roewer, C.F., 1961a. Einige Solifugen und Opilioniden aus der palaearctischen und athiopischen Region. Senckenbergiana Biologica 42: 479-490.

Roewer, C.F., 1961b. Biogeografica delle Isole Pelagie. Arachnida, Solifuga. Rendiconti della Accademia Nazionale delle Scienze (4) 11: 411.

234

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Savary, W., 2007. The Arachnid Order Solifugae. California Academy of Sciences, online at: http://www.solpugid.com/index.htm.

Savory, T.H., 1935. The Arachnida. xi + 218 pp.

Savory, T.H., 1964. Arachnida viii + 291 pp., London, New York, Academic Pres.

Savory, T.H., 1977. Arachnida. 2nd edition. xi + 340 pp. London, New York, Academic Pres.

Selden, P.A. ve Shear, W.A., 1996. The first Mesozoic Solifugae (Arachnida), from the of Brazil, and a redescription of the Palaeozoic solifuge, Palaeontology, 39: 583-604.

Selden, P.A. ve Dunlop, J.A., 1998. Chapter 7. Fossil taxa and relationships of chelicerates. 303-331. In Edgencombe, G. (ed.) Fossils and Phylogeny. Columbia University Press.

Simon, E., 1872. Arachnides de Syrie, rapportes par M. Charles Piochard de la Brulerie. Annales de la Sociaetae Entomologique de France, Series 5, 11: 247-264.

Simon, E., 1879a. Essai d'une classification des Galeodes, remarques synonymiques et description d'especes nouvelles ou mal connues. Annales de la Sociaetae Entomologique de France, Series 5, 9: 93-154.

235

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Simon, E., 1879b. Les Ordres des Chernetes, Scorpiones et Opiliones. In 'Les Arachnides de France. 7: 1-332.

Simon, E., 1882. Viaggio ad Assab nel mar Rosso, dei signori G. Doria ed O. Beccari con il R. Avviso "Esploratore" dal 16 Novembre 1879 al 26 Febbraio 1880. II. Etude sur les Arachnides de l'Yemen meridional. Annali del Museo Civico di Storia Naturale di Genova, 18: 207-260.

Simon, E., 1891. Description des deux espèces nouvelles d'Arachnides rec. dans le Sahara par le Dr. R. Blanchard. Bulletin de la Société Zoologique de France, 14: 198,199.

Simon, E., 1892. Liste des arachnides recueillis en Syrie par M. Le Dr Theod. Barrois. In: Resultats scientifiques d'un voyage entrepris en Palestine & en Syrie par le Dr Th. Barrois. Revue Biologique du nord de la France, 5(2): 3-7.

Simonetta, A.M. ve Delle Cave, L., 1968. A tentative revision of the ceromids and solpugids (Arachnida, Solifugae) from Ethiopia and Somalia in the Italian Museums. Monitore Zoologico Italiano, n.s., 2: 151-180.

Stoliczka, F., 1869. Contribution towards the knowledge of Indian Arachnoidea. Journal of the Asiatic Society of Bengal, 38 (2): 201-251.

236

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Stuart, C. T. 1976. Diet of the black backed jackal (Canis mesomelas) in the central Namib desert, south west Africa: Zool. Africana. 11 193–205.

Sundevall, C.J., 1833. Conspectus Arachnidum. Diss. Londini Gothorum.

Teruel, R.O. ve Armas, L.F., 2005. Novedades aracnológicas de la República Dominicana (Arachnida: Amblypygi, Schizomida, Solpugida, Uropygi). Boletin de la Sociedad Entomológica Aragonesa, 37: 129-133.

Tullgren, A., 1907. Solifugae, Scorpiones und Chelonethi aus Ägypten und dem Sudan. In: Jägerskiöld, Results of the Swedish Zool. Exped. to Egypt 1901. 3 volumes, 5 parts.Uppsala, Part 3. Nr. 21 A. 0. 1-12.

Turk, F.A., 1948. On recent additions to the collection of Solifuga belonging to the Hebrew University of Palestine. Annals and Magazine of Natural History, (12) 1: 263-273.

Turk, F.A., 1960. On some sundry species of solifugids in the collection of the Hebrew University of Jerusalem. Proceedings of the Zoological Society of London, 135: 105-124.

Vachon, M., 1945. Sur les organes genitaux de quelques solifuges. Bull. du Mus. Nat. d'Hist. Natur., Series 2, 17: 476-482.

Viljoen, S. ve D.H.S., Davis, 1973. Notes on stomach content analyses of various carnivores in Southern Africa (Mammalia: Carnivora). Ann. Transv. Mus., 28: 353-363.

237

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Vinogradov, B.S., 1948. Falangi-Solifugae. In Zhivotnyi mir SSSR. Zona pustyn), Vol. 2: 292-296 (in Russian).

Walter, A., 1889. Transkaspische Galeodiden. In: Wissenschaftliche Ergebnisse der im Jahre 1886 in Transkaspien (Zoologisches Abtheilung) 1(6). Zool. Jahrbeucher. Abteilung feur Systematik, Geographie und Biologie der Tiere, 4 (1): 103-117 (1095-1109).

Weidner, H., 1959. Die Entomologischen Sammlungen des Zoologischen Staatsinstituts und Zoologischen Museums Hamburg. I. Teil. Pararthropoda und Chelicerata I. Mitteilungen aus dem Hamburgischen Zoologischen Museum und Institute, 57: 89-142.

Werner, F., 1905. Ergebnisse einer naturwissenschaftlichen Reise zum Erdschias-Dagh. I. Zoologischer Teil. Skorpione und Solifugen. Annal. des Kais. Kon. Natur. Hofmuseums in Wien, 20: 113-144.

Werner, F., 1922. Skorpione und Solifugen aus dem Amanus-Gebirge. Archiv fèur Naturgeschichte, Section A (Zoology), 85 (8): 141-145.

Werner, F., 1935. Insekten und Arachnoideen von den Ägäischen Inseln auf Grund der Bearbeitung zahlreicher Spezialforscher zusammengestell. Mathnatur. Klasse. Sitzung., 5-6: 281-297.

Wharton, R.A., 1980. Insects and arachnids associated with Zygophyllum simplex (Zygophyllaceae) in the central Namib Desert. Madoqua, 12: 131-139.

238

KAYNAKLAR DİZİNİ (Devam ediyor)

Wharton, R.A., 1981. Namibian (S. Africa) Solifugae. Cim. Mem., 5: 3-87.

Wharton, R.A., 1984. Biology of Metasolpuga picta (Kraepelin) (Arachnida, Solifugae). South African Journal of Science, 80: 193.

Wharton, R.A., 1986. Biology of the diurnal Metasolpuga picta (Kraepelin) (Solifugae, Solpugidae) compared with that of nocturnal species. Journal of Arachnology, 14 (3): 363-383.

Whittick, R.J., 1939. Notes on Solifugae (Arachnida).- I. Galeodidae. Annals and Magazine of Natural History, 11 (4): 444-450.

Willoughby, E.J., 1971. Biology of the larks (Aves: Alaudidae) in the Central Namib Desert. Zool. Africana, 6: 133-176.

Wood, J.G., 1863. The illustrated natural history. Routledge, Warne, and Routledge: London.

Zavattari, E., 1957. Rinvenimento delle solpughe nell'Isola di Lampedusa. Bollettino della Societа Entomologica Italiana, 87: 63.

Zilch, A., 1946. Katalog der Solifugen (Arach.) des Senckenberg- Museums. Senckenbergiana, 27: 119-154.

Zykoff, W., 1911. Zur geographischen Verbreitung von Galeodes caspius Bir. Zoologischer Anzeiger, 37: 543-544.

239

7. EK

Güneydoğu Anadolu Böyü Faunası Çeklisti

Daesiidae

Biton tauricus Roewer, Toros Dağları (Roewer, 1941: 142, şekil 127; Zilch, 1946: 130).

Blossia spinosa Simon, Nemrut Dağı (Zilch, 1946: 127; Roewer, 1961a: 481).

Gluviopsida taurica Roewer, Diyarbakır’ın kuzeyi (Roewer, 1933: 379- 380, şekiller 269b1-3; Zilch,1946: 128).

Gluviopsilla discolor (Kraepelin), Gaziantep, Mardin (Roewer, 1959: 35).

Galeodidae

Galeodes araneoides (Pallas), Arsus, Hatay (Roewer, 1959: 35).

G. armeniacus Birula, Aras Nehri vadisi, Ağrı Dağı etekleri (Birula, 1929a: 282, şekiller 1-7); Iğdır, Tuzluca (Kulp) (Birula, 1938: 124; Aliev ve Gadzhiev, 1983: 45); Van, Gevaş, Artos Dağı, Nabat Tepesi; Başkale’nin 10 km güneyi; Siirt’in 10 km kuzeybatısı; Tatvan’nın 5 km doğusu; Pellidağ (Roewer, 1961a: 480).

G. caspius Birula, Anadolu, Kübek? (Kraepelin, 1901: 16; Werner, 1905: 114; Zykoff, 1911: 543).

G. fumigatus (Walter), Anadolu, Aras Nehri’nin kenarı, Bartas (Zilch, 1946: 140).

240

G. graecus (C.L. Koch), Amanos Dağları (Werner, 1922: 145).

G. gromovi Harvey, Van (Harvey, 2003: 264).

G. ruptor Roewer, Diyarbakır’ın kuzeyi (Roewer, 1934: 531); Amanos Dağı (Roewer, 1941:160-161; Zilch, 1946: 146); Hatay, Arsus (Roewer, 1959: 35); Siirt, Tatvan’ın 15 km doğusu (Roewer, 1961a: 479).

G. schach Birula, Iğdır, Tuzluca (Kulp) (Birula, 1905b: 255-256; Roewer, 1934: 531), Van, Van Gölü’nün güney sınırı (Roewer, 1961a: 480).

G. sulfuripes Roewer, Diyarbakır’ın kuzeyi (Roewer, 1934: 532; Zilch, 1946: 147).

G. toelgi Werner, Amanos Dağları (Werner, 1922: 144-145).

G. taurus Roewer, Diyarbakır’ın kuzeyi (Roewer, 1934: 549; Zilch, 1946: 148).

Gylippidae

Gylippus monoceros Werner Diyarbakır’ın kuzeyi (Roewer, 1933: 314, şekiller 229B1-3; Zilch, 1946: 125). G. quaestiunculus Karsch, Anadolu, Kübek? (Karsch, 1880: 242, şekil 25; Kraepelin, 1901: 138, şekil 102; Werner, 1905: 114; Birula, 1913: 337; Roewer, 1933: 311, şekiller 228B1-3), Anadolu’nun güney doğusu, (Kübek?=Gülek) (Birula, 1907: 888); Anadolu (Roewer, 1959: 35). G. syriacus (Simon), Toroslar (Diyarbakır’ın kuzeyi) (Roewer, 1933: 311, şekiller 228A1-5; Zilch, 1946: 124).

241

Karschiidae

Barrussus pentheri (Werner), Toroslar (Diyarbakır’ın kuzeyi) (Zilch, 1946: 124). Eusimonia nigrescens Kraepelin, Suriye?, Anadolu, Karayöl? (Kraepelin, 1899a: 250, şekil 24a-b; Kraepelin, 1901: 143, şekil 108; Roewer, 1933: 302, şekiller 223h, 224a, 225b; Zilch, 1946: 123). Karschia mastigofera Birula, Kars (Oltu?) (Birula, 1890a: 79-81; Birula, 1890b: 4-6; Kraepelin, 1901: 148; Roewer, 1933: 298; Birula, 1938: 55-56).

Rhagodidae

Rhagodes caucasicus Birula, Iğdır, Tuzluca (Kulp) (Birula, 1905b: 276; Birula, 1938: 27-29, şekiller 5b, 6, 11-13). Rhagodia obscurior (Penther), Urfa (Roewer, 1933: 281, şekil 188; Zilch, 1946: 121).

Solpugidae

Solpugella asiatica Roewer, Toroslar (Diyarbakır’ın kuzeyi) (Roewer, 1933: 431-432, şekiller 288a-b; Zilch, 1946: 136).

242

243

ÖZGEÇMİŞ

17 Ocak 1977 tarihinde Tokat İl’inin Niksar İlçe’sinde doğdu. İlk ve ortaöğrenimini Niksar’da, lise öğrenimini Tokat Anadolu Öğretmen Lisesi’nde tamamladı. 1996 yılında kazandığı Celal Bayar Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü’nden 2000 tarihinde Biyolog ünvanıyla mezun oldu. Yüksek lisans öğrenimini Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Zooloji Anabilim Dalı’nda (2002-2004) gerçekleştirmiş olup, bekardır.

244